elmalı kentsel sit alanında bulunan tescilli
Transkript
elmalı kentsel sit alanında bulunan tescilli
T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ELMALI KENTSEL SİT ALANINDA BULUNAN TESCİLLİ KONUTLARIN GÜNÜMÜZDEKİ DURUMLARI KORUMA SORUNLARI, DEĞERLENDİRME ÖNERİLERİ Hacer SERBEST Danışman: Yrd. Doç. Dr. Ali TÜRK YÜKSEK LİSANS TEZİ ŞEHİR VE BÖLGE PLANLAMA ANABİLİM DALI ISPARTA 2008 Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürlüğüne, Bu çalışma jürimiz tarafından ŞEHİR ve BÖLGE PLANLAMA ANABİLİM DALI KENTSEL TASARIM PROGRAMI’nda oybirliği/oyçokluğu ile YÜKSEK LİSANS TEZİ olarak kabul edilmiştir. Danışman: Yrd.Doç. Dr. Ali Türk Kurum: S.D.Ü. Müh-Mim. Fak. Şehir Ve Bölge Planlama Bölümü, ISPARTA Başkan: Prof.Dr. Ziya Gençel Kurum: S.D.Ü. Müh-Mim. Fak. Şehir Ve Bölge Planlama Bölümü, ISPARTA Üye: Yrd. Doç. Dr.A. Şevki Duymaz Kurum: S.D.Ü. Fen Edebiyat Fak. Sanat Tarihi Bölümü, ISPARTA ONAY Bu tez 24/06/2008 tarihinde yapılan tez savunma sınavı sonucunda, yukarıdaki jüri üyeleri tarafından kabul edilmiştir. / /2008 Prof. Dr. Fatma Koyuncu Enstitü Müdürü İÇİNDEKİLER Sayfa İÇİNDEKİLER:……………………………………………………………………….i ÖZET…………………………………………………………………………………ii ABSTRACT…………………………………………………………………………iii TEŞEKKÜRLER………………………………………………………….……..…..iv ŞEKİLLER DİZİNİ…………………………………………………………………..v ÇİZELGELER DİZİNİ……………………………………………………….…..….vi 1.GİRİŞ……………………………………………………………………………….1 2.KURAMSAL TEMELLER…………………………………………………..….…4 2.1.Kent, Sit, Kentsel Sit Kavramları…………………………………………...……4 2.2. Koruma………………………………………………………………...………...5 3. METARYAL VE YÖNTEM…………………………………………..………….8 3.1.Elmalı Kentine Ait Araştırma Ve İncelemeler……………………………...........9 3.1.1.Coğrafi Konum…………………………………………………………...…….9 3.1.2. Ulaşım……………………………………………………………………...…11 3.1.3. İklim ve bitki örtüsü…………………………………………………………..14 3.1.4.Nüfusun Gelişimi…………………………………………………...…………15 3.1.5.Sosyo-Ekonomik Yapı………………………………………………….……..17 3.1.5.1.Eğitim Durumu……………………………………………………………...18 3.1.5.2.Kültürel Yapı……………………………………………………..…………19 3.1.6.Deprem Ve Jeolojik Durum………………………………………..………….21 3.1.7. Doğal, Tarihi. Kültürel Değerleri……………………………………………..24 3.1.7.1.Antik Kentler…………………………………………………………..……25 3.1.7.2.Höyükler…………………………………………………………………….26 3.1.7.3.Tümülüsler……………………………………………………………….….27 i 3.1.7.4.Anıt Mezarlar………………………………………………………………..27 3.1.7.5. Elmalı Definesi……………………………………………………………..28 3.1.7.6.Sivil Mimari Örnekler……………………………….…………….………...29 3.1.7.7.Şenlik Ve Festivaller……………………………………………….…….….31 .3.1.7.8. Doğal Güzellikler………………………………………………….....….…32 4. ARAŞTIRMA BULGULARI…………………………………..………….….….36 4.1. Kentin Tarihsel Gelişimi ve Mekansal Oluşumu………………....……….…...36 4.1.1. Elmalı İlçesi Tarihsel Gelişimi……………………………………………….36 4.1.2. Elmalı Kenti Mekânsal Oluşumu…………………………………………..…37 4.1.3. Sit Alanı Mekânsal Oluşumu……………………………………………..…..40 4.1.4.Elmalı Kenti Sit Alanına İlişkin Genel Bilgiler…………………………....….42 4.2.Yerleşme Özellikleri………..……………………………………………..…….43 4.2.1.Geleneksel Doku………………………………………………………………43 4.2.2.Geleneksel Dokudaki Gelişmeler……………………………..……..………..50 4.3.Analiz Çalışmaları……….…………………………………………………..….52 4.3.1.Kat Adetleri……………………………………………………………….…..52 4.3.2.Yapı Kaliteleri…………………………………………………………..….….52 4.3.3.Mülkiyet Durumları……………………………………………………..…….53 4.3.4.Doku Analizleri………………………………………………………………..55 4.3.5.Ulaşım………………………………………………………………….……...57 4.3.6.Sosyal Ve Teknik Altyapı……………………………………………..……....59 4.3.7.Açık Ve Yeşil Alanlar…………………………………………………………59 4.4. Elmalı Kenti Sit Alanında Bulunan Sivil Mimarlık Örneklerinin Günümüzdeki Durumları, Koruma Sorunları Ve Değerlendirme Önerileri………..…………….…60 ii 4.4.1.Plan Tipleri…………………………………………………………….….…...60 4.4.2.Dış Mekân Özellikleri………………………………………………………....65 4.4.2.1.Cephe Düzenleri……………………………………………………………..65 4.4.2.2.Pencere Sistemi………………………………………………………...……68 4.4.2.3.Saçaklar, Üst Örtü Çatı Sistemleri……………………………………..……69 4.4.2.4. Kapı Sistemleri………………………………………………………….…..70 4.4.3.Mimari Elemanlar……………………………………………………….…….71 4.4.4.Malzeme Ve Yapım Teknikleri………………………………………….……73 4.4.5.Günümüzdeki Durumları……………………………………………….……..74 4.4.6 Sit Alanında Ortaya Çıkan Sorunlar………………………………………….75 4.4.6.1.Fiziki Mekân, Çevre, Dokuya İlişkin Sorunlar……………………….….….75 4.4.6.2. Sosyo-Ekonomik Yapıya İlişkin Sorunlar………………………………….75 4.4.6.3.Yönetsel Yapıya İlişkin Sorunlar………………………………………..…..76 4.4.6.4. Korumaya İlişkin Sorunlar………………………………………………….76 4.4.7.Korumaya Yönelik Yapılan Çalışmalar ……………………………….….…..77 4.4.8.Anket Çalışmaları ve Değerlendirmeleri……………………………………...79 5. TARTIŞMA VE SONUÇ…………………………………….…………….…….88 5.1.Sonuç Ve Değerlendirmeler………………………………………………….…88 5.2.Öneriler……………………………………………………………………….…93 6. KAYNAKLAR:……………………………………………………………........103 EKLER……………………………………………………………………………..105 EK- 1 Kat Yüksekliği Analiz Paftası………………………………………………106 EK- 2 Yapı Kalitesi Analiz Paftası……………………………………………...…107 EK- 3 Mülkiyet Durumu Analiz Paftası……………………………………...……108 EK- 4 Doluluk Boşluk Oranı Analiz Paftası………………………….……...…….109 EK- 5 Ulaşım Ve Hareketlilik Analiz Paftası…………………………..……….…110 iii EK- 6 Yapı Kullanım Durumu Analiz Paftası……………………………....….…111 EK- 7 Elmalı Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı…………………………....….…112 EK- 8 Hacı Haliller Ve Pınarbaşı Sokak Sağlıklaştırma Projesi………….....….…113 ÖZGEÇMİŞ………………………………………………………………..………114 iv ÖZET Yüksek Lisans Tezi ELMALI KENTSEL SİT ALANINDA BULUNAN TESCİLLİ KONUTLARIN GÜNÜMÜZDEKİ DURUMLARI KORUMA SORUNLARI, DEĞERLENDİRME ÖNERİLERİ Hacer SERBEST Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Şehir Ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı Jüri: Prof. Dr. Ziya Gençel Yrd. Doç.Dr. Ali Türk (Danışman) Yrd. Doç.Dr. A. Şevki. Duymaz Koruma insanlık kadar eski bir kavramdır. Özelin, mahremin korunması ile başlayan süreç 20.yy.dan itibaren ülkemizde de tarihin korunması, geçmişin yaşatılması kaygılarıyla literatürdeki yerini almıştır. Tez kapsamında; tarihi çevreyi, koruma olgusunu kentsel siti ve sit alanlarında yaşanan zorlukları tanımlayarak, Elmalı Kentsel Sit alanında yaşanan tarihi inceleme olanağı bulunmuştur. Kentsel sit alanının mekânsal ve çevresel analizleri yapılmış, mevcut durum incelenmiş ve değerlendirmelerde bulunulmuştur. 20.yy da en çok ele alınan konulardan sürdürülebilirlik olgusu içerisinde Elmalı Kentsel Sit alanında bulunan tescilli konutların yenilenmesi ve sağlıklaştırılmasına ilişkin tartışmalarda bulunulmuştur. Koruma amaçlı imar plan müdahale kararları ve sit alanında yapılabilinen müdahale kararları ışığında sağlıklaştırma önerileri getirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Kentsel Sit, Koruma, Sürdürülebilirlik, Sivil Mimarlık, Sağlıklaştırma, Elmalı. 2008 114 sayfa v ABSTRACT M.Sc. Thesis PRESENT SITUATIONS, CONSERVATION ISSUES, EVALUATION SUGGESTIONS OF LISTED HOUSES IN ELMALI URBAN SITE AREA Hacer SERBEST Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Şehir Ve Bölge Planlama Ana Bilim Dali Thesis Committee: Prof. Dr. Ziya Gençel Yrd. Doç.Dr. Ali Türk (Supervisor) Yrd. Doç.Dr. A. Şevki. Duymaz Conservation is a concept as old as humanity. Period has started with conservation of privacy and after 20th century it has appeared in literature worrying to conservation of history and keeping alive of past in our country. Include of this thesis, experienced history in Elmalı Urban Site Area has investigated by defining of historical environment, conservation fact, urban site and experienced difficulties in site areas. Location and environmental analyses of urban site areas has done, present situation has investigated and evaluations have been made. Discussion about renovating and strengthening of listed houses in Elmalı Site Area has been done inside of sustainability fact which is one of the most popular subject in 20th century. Strengthening suggestion has proposed by conservation aimed improvement plan interference decisions and interference decisions which could be made in site areas. Key Words: Urban Site, Conservation, Sustainability, Civil Architecture, Strengthening, Elmalı. 2008 114 sayfa vi ŞEKİLLER DİZİNİ Şekil 3.1.Elmalı Kentinin Ülke Ve Bölgedeki Yeri…………………………………10 Şekil 3.2. Elmalı Kentinin Önemli Merkezlere Karayolu Uzaklıkları………………11 Şekil 3.3. . Elmalı Kentinin Bölgedeki Yeri……………………………………...…12 Şekil 3.4. . Elmalı Kenti Bölgesel Ulaşım Ağı…………………………………..….12 Şekil 3.5.Elmalı Kentinin Önemli Merkezlere Uzaklıkları…………………………13 Şekil 3.6. Elmalı Kentinin 1955-2000 Yılları Arası Nüfus Gelişimi………………..15 Şekil 3.7. Elmalı Kentinin 1955-2000 Yılları Arası Kent-Kır Nüfus Gelişimi……..15 Şekil 3.8. Elmalı Kentinin Yıllık Ortalama Nüfus Artışı (%)……………………….16 Şekil 3.9. Elmalı Kentinin 1955-2000 Yılları Arası Nüfus Artışı……………..……16 Şekil 3.10. Elmalı Kentinin 2000 Yılı Yaş Piramidi…..………………………........19 Şekil 3.11. Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası ………………………………….…22 Şekil 3.12. Antalya Bölgesi Deprem Haritası ……………………………………....23 Şekil 3.13. Elmalı Jeolojik Yapısından Bir Görünüş ……………………….………23 Şekil 3.14. Küp Mezar………………………………………………………………26 Şekil 3.15. Fildişi Çocuklu Kadın Heykeli …………………………………………27 Şekil 3.16. Elmalı Definesi……………… …………………………………………28 Şekil 3.17. Elmalı Definesi……………… …………………………………………28 Şekil 3.18. Çolpan Yıldızı ………………………………………………………….30 Şekil 3.19. Ömer Paşa Camii ……………………………………………………….33 Şekil 3.20. Lübnan Sedir Ağacı …………………………………………………….33 Şekil 3.21. Çığlıkara Ormanı………………………………………………………..34 Şekil 3.22. Yeşil Gölü……………………………………………………………….35 Şekil 3.23. Avlan Gölü………………………………………………………………35 Şekil 4.1. Geleneksel Elmalı Konutları……………………………………………...44 Şekil 4.2. Geleneksel Elmalı Konutları……………………………………………...44 Şekil 4.3. Yöresel Mimaride Kullanılan Çıkma Örnekleri………………………….44 Şekil 4.4. Geleneksel Dokuda Yer Alan Nitelikli 20.yy Yapılarına Ait Bir Örnek...45 Şekil 4.5. Geleneksel Dokuda Yer Alan Tahıl Ambarları…………………………..46 Şekil 4.6. Geleneksel Çarşı Dokusundan Bir Görünüm…………………….………47 Şekil 4.7. Hıdırlık Sokaktan Görünüm……………………………………..……….49 Şekil 4.8. Elmalı Yeni Kent Dokusundan Bir Örnek………………………….…….50 vii Şekil 4.9. Yenilenen Sokak Dokusundan Bir Örnek……………………………..….51 Şekil 4.10. Yenilenen Sokak Dokusundan Bir Görünüm…………………….….….57 Şekil 4.11. Geleneksel Dokuda Yer Alan Yay Yollarından Bir Görünüm….………58 Şekil 4.12. Ömer Paşa Camii Ve Çevresinden Bir Görünüm……………….………58 Şekil 4.13. Kentsel Doku İçindeki Bahçeden Bir Görünüş…………………………60 Şekil 4.14. Orta Sofalı Plan Tipine Bir Örnek………………………………………62 Şekil 4.15. Orta Sofalı Plan Tipine Bir Örnek………………………………………63 Şekil 4.16. Yan Sofalı Plan Tipine Bir Örnek………………………………………64 Şekil 4.17. Yan Sofalı Plan Tipine Bir Örnek………………………………………64 Şekil 4.18. Tek Cumbalı Cephe Sistemleri………………………………………….66 Şekil 4.19. 47 Nolu Tescilli Ev Cephe Düzeni……………………………………...66 Şekil 4.20. 42 Nolu Tescili Ev Cephe Düzeni………………………………………67 Şekil 4.21. 8 Nolu Tescili Ev Cephe Düzeni………………………………………..67 Şekil 4.22. Elmalı Evleri Catı Sistemlerine Genel Bir Bakış……………...………..69 Şekil 4.23. 75 Nolu Tescilli Ev Pencere Sistemleri………………………................70 Şekil 4.24 Giriş Kapısı Örneği………………………………………………………70 Şekil 4.25. Söve-Köşebent Örneği……………………………………………….….71 Şekil 4.26. Tavan Detayı…………………………………………………………….72 Şekil 4.27. Tavan Detayı…………………………………………………………….72 Şekil 4.28. Strüktür Detayı……………………………………………………….….73 Şekil 4.29. Doğum Yeri Analizi………………………………………………….…80 Şekil 4.30. Mülkiyet Durumu Analizi…………………………………………….…81 Şekil 4.31. Konutlara yapımından sonra yapılan eklemeler...……...…………….…82 Şekil 4.32. Evin Yapılış Tarihi Analizi……………………………………………...83 Şekil 4.34. Bulunduğunuz Mahallenin En Büyük Eksiklikleri Analizi……………..85 Şekil 4.35. Oturduğunuz Ev Ve Bahçenizde Bulunmasını İstediğiniz Fakat Yapamadığınız İhtiyacınız Olan Herhangi Bir Yapı Var Mı?...................................86 Şekil 4.36. Mimari Açıdan En Büyük Eksiklik…………………………………..…91 viii ÇİZELGELER DİZİNİ Çizelge 4.1 Elmalı kentsel sit alanı kat adetleri…………………………….…….…51 Çizelge 4.2 Elmalı kentsel sit alanı yapı kalitesi……………………………...…….53 Çizelge 4.3 Elmalı kentsel sit alanı mülkiyet durumu…………………………..…..56 Çizelge 4.4 Elmalı kentsel sit alanı içindeki belediye ve vakıf mülkiyetine ait parseller…………………………………………………………………………..….59 Çizelge 4.5 Elmalı kentsel sit alanı doku analizi………...………………………….64 Çizelge 4.6 Elmalı kentsel sit alanı plan tipolojileri …………...………………..….67 Çizelge 4.7 Elmalı kentsel sit alanı cephe sistemleri………………..………….…...70 Çizelge 4.8 Elmalı kentsel sit alanı çatı sistemleri……………………………...…..74 Çizelge 4.9 Elmalı kentsel sit alanı doğum yeri çizelgesi………………...………...84 Çizelge 4.10 Elmalı kentsel sit alanı mülkiyet sahipliği çizelgesi…………………..85 Çizelge 4.11 Konutlara yapımından sonra yapılan eklemeler…..…………….….....86 Çizelge 4.12 Evlerin yapılış tarihi………...………………………………………...87 Çizelge 4.13 Bulunduğunuz Mahallenin En Büyük Eksiklikleri Analizi…………...89 Çizelge 4.14 Oturduğunuz Ev Ve Bahçenizde Bulunmasını İstediğiniz Fakat Yapamadığınız İhtiyacınız Olan Herhangi Bir Yapı Var Mı?....................................90 Çizelge 4.15 Mimari Açıdan En Büyük Eksiklik…………………….…………..…91 ix TEŞEKKÜRLER Bu çalışma için beni bilgi ve birikimleriyle yönlendiren, çalışmanın her safhasında yardımlarını esirgemeyen danışman hocam Yrd. Doç. Dr. Ali Türk’e teşekkürlerimi sunarım. Çalışmalarımda yararlanılan kaynakları ulaşmamda kolaylık sağlayan Elmalı Belediyesi İmar Müdürlüğü çalışanlarına ve Modül Planlama grubuna teşekkür ederim. Manevi desteği ile yanımda olan çalışmalarımda bana destek olan Y.Mimar Erçin Tekin ‘e ve bana her zaman güvenen attığım her adımda desteklerini arkamda hissettiğim aileme sonsuz saygı ve teşekkürlerimi sunarım. Hacer SERBEST ISPARTA,2008 x 1.GİRİŞ Kentsel tasarım, kent planlama alanında 1960’lardan beri kendinden söz ettiren, kentin biçimi, düzeni, fiziksel yapılaşması ve estetiği ile uğraşan bölümüdür. Sanayileşme ve teknolojinin insani boyutların üzerinde geliştiği yaşadığımız dünyada, kentlerin gelişiminin içerisinde kaybolmaması ve ihtiyaçlara cevap verebilmesi adına kentlerin sürdürülebilirliği kavramıyla tanışıyoruz. Kentler; insanoğlunun başlangıcından bu yana yaşadıkları olaylara tanıklık etmiş ve insanın gelişiminden etkilenmiştir. İnsan eliyle, insan gereksinimlerini karşılamak için oluşturulan kentler geçmiş ile bugünü bir arada yaşayan canlı birer unsurdur. Kenti oluşturan insanın ömrü yaşadıklarını gelecek kuşaklara yetersiz kalırken kent eskinin tüm yaşamını günümüze getirebilmektedir. Geçmişe sahip çıkmak, saygı duymak ve verdiği mesajları değerlendirebilmek adına koruma, çağdaş insan yaşantısının doğal süreci haline gelmelidir. Korunan ve korunacak olan değerler de ancak kültürel, ekonomik ve çevresel sürdürülebilirliğinin sağlanması ile ayakta kalabilirler. Koruma altında olan yapılara gerekli fiziksel müdahalenin yapılması ve günümüz koşullarına ayak uyduracak şekilde fonksiyonlar yüklenmesi ile koruma işlerliğini sağlayabilecektir. Ülkemiz binlerce yıllık geçmişe sahip olan, birçok uygarlığın yaşandığı, tarihi ve kültürel mirası açısından çok zengin bir ülke olarak evrensel sorumluluğu yüksek ülkelerin başında gelmektedir. İşte bu nedenle konumuz olan Antalya ‘nın Elmalı ilçesi, tarihi M.Ö. 7 yy a dayanan ve birçok uygarlığa ev sahipliği yapan bir kent olarak bu tarihi ve kültürel mirasta çok önemli bir yer tutmaktadır. Ancak geçmiş dönemlere tanıklık etmiş tarihsel ve kültürel değerleri olan yapıların korunması ve değerlendirilmesi olgusu günümüzde istenen ve beklenen düzeyde değildir. Elmalı kent merkezinde bulunan sivil mimarlık örneklerinin de yeterince tanınmadığı, korunmadığı ve değerlendirilmediği ortadadır. 1 Bu tez kapsamında koruma olgusu içerisinde Elmalı kenti incelenecek, doku ve fonksiyon analizleri çıkarılacak değerlendirmeleri yapılarak sağlıklaştırma için önerilerde bulunulacaktır. 1.1.Çalışmanın Amacı Koruma olgusu insanlık tarihi ile ortaya çıkan ve gelişen bir olgudur. Bu olgu; tarihi cevre ve yapıların yeniden fonksiyon kazandırılması ve bu sayede yeni işlerlik kazanmasıyla yeni bir boyut kazanmıştır. Koruma konusu tarih boyunca diğer tüm olgu ve oluşumlar gibi evrimler geçirmiştir. Yakın zamana kadar koruma anlayışı, yapının eskiyen parçalarının onarımı ve yenilenmesinden ibaretti ve yapının günün koşullarına göre fonksiyon kazandırılması söz konusu bile değildi. Artık günümüzde bu düşünce yerini, tarihi yapıya gerekli fiziksel müdahaleler yapıldıktan sonra günümüz koşullarına göre yeni bir fonksiyon verilmesi ve yeniden işlerlik kazandırılması düşüncesine bırakmıştır. Bu sayede yapılar koruma adı altında kendi kaderlerine terk edilmek yerine, toplum için yaşayan mekânlar haline dönüşebilmektedir. Bunun sonucunda da, yapıların zaman içinde elde ettikleri değerlerinin, eskimeden ve kullanılmaktan dolayı yok olma olasılığı ortadan kaldırılmış olur. Bu çalışmayla birlikte, sivil mimarlık yapılarına sahip olan Elmalı kentinde, bu yapılara ilişkin her türlü bilgilerin yer aldığı bir yazılı bir doküman oluşturulmuş olacaktır. Bunun yanında tescilli sivil mimarlık örneklerinin günümüzdeki durumları ve sorunları saptanmış ve incelenen yapı stoklarının yoğun olarak bulunduğu sokaklar ve çevre yapılara ilişkin günümüz koşullarına uygun öneriler geliştirilmiş olacaktır. 1.2.Çalışmanın Kapsamı Tez çalışmasının başlangıcında konuyla ilgili kuramsal bilgiler verilmiştir. Kentsel sit alanlarının özellikleri incelenilerek Elmalı kentinin literatürdeki yeri belirlenmeye çalışılmıştır. Koruma ve onarım ele alınarak kentin tarihi gelişim süreci incelenmiştir. Kentin günümüzdeki durumunu gösteren veriler, kentsel sit alanı 2 müdahale koşulları ve Elmalı koruma amaçlı imar planı müdahale koşulları ışığında değerlendirmeler ve önerilerde bulunulmuştur. Tez metni altı ana bölümden oluşmaktadır; Birinci bölümde; çalışmanın konusu, amacı ve çalışma alanının Antalya’nın Elmalı ilçesi olduğunu belirten giriş bölümü bulunmaktadır. İkinci bölümde; araştırmanın dayandırıldığı kuramsal temeller, kent sit, kentsel sit, koruma kavramları tanımlanmıştır. Üçüncü bölümde; çalışmanın amacı doğrultusunda elde edilen materyaller ile araştırmada izlenen yöntemlerden bahsedilmiştir. Koruma yaklaşımlarından, Elmalı Kentsel Sit alanının özelliklerinden kente dair yapılan fiziksel ve sosyal araştırmaların yöntemlerinden bahsedilmiştir. Dördüncü bölümde; Elmalı kenti tarihi, fiziksel, sosyal, ekonomik yapısı ile ilgili yapılan araştırmalar yer almaktadır. Araştırmalar sonucu elde edilen bulgulardan soz edilmektedir. Kentin ülke coğrafyasındaki yerinden,iklim, nüfus ve sosyo-ekonomik yapısından, doğal, tarihi ve kültürel değerlerinden bahsedilmektedir. Kentin tarihi gelişimi ve mekansal oluşumu araştırılmış, kentsel sit alanına dair genel bilgiler çıkarılmıştır. Kentsel sit alanının yerleşme özellikleri grafiklerle ortaya konmuştur. Sit alanında bulunan tescilli konutların özellikleri, günümüzdeki durumları ve koruma sorunları ele alınmıştır. Sit alanında yapılan koruma çalışmalarından bahsedilmiş ve sit alanında ortaya çıkan sorunlar belirlenmiştir. Çalışmanın beşinci bölümü olan sonuç bölümünde; yapılan tüm araştırma ve incelemeler sonucu gelinen nokta göz önüne koyularak elmalı kentsel sit alanına dair yargılarda bulunulmuştur. Tescilli evlerin sağlıklaştırılması, onarılması konusunda önerilerde bulunulmuştur. Altıncı ve son bölümünde ise çalışma boyunca kullanılan kaynaklar sıralanmıştır. 3 2.KURAMSAL TEMELLER 2.1.Kent, Sit, Kentsel Sit Kent; insanın hayatını düzenlemek üzere meydana getirdiği en önemli, en büyük fiziki ürünü ve insan hayatını yöneten, çevreleyen yapıdır (Cansever,1996). Kent; Türkiye’de çeşitli kentleşme araştırmalarında, nüfusu 10.000’iya da 20.000 ‘ i aşmış bulunan yerleşme birimleri kent olarak benimsenmektedir. Bir yerleşme birimine kent denebilmesi, o birimde tarım dışı üretimin ağırlık kazanması, üretim araçlarının ve dolayısıyla nüfusun orada yoğunlaşmasına, birörnek olmama ve bütünleşme derecesinin yükselmiş bulunmasına bağlıdır (Hasol,2002). Sit; doğal ya da insan eliyle yapılmış taşınmaz kültür varlıklarını barındıran, kent içinde bölünmez va ayrılmaz bir bütün oluşturan ve bütün bu özellikleriyle korunması gereken çevre parçası. Önemli tarihsel olayların geçtiği yerler de bu kapsamın içine girer. Sit yalnızca tarihi çevre için değil onun çevresi için de geçerlidir (Hasol,2002). Sit; tarih öncesinden günümüze kadar gelen çeşitli medeniyetlerin ürünü olup, yaşadıkları devirlerin sosyal, ekonomik, mimari ve benzeri özelliklerini yansıtan kent ve kent kalıntıları, kültür varlıklarının yoğun olarak bulunduğu sosyal yaşama konu olmuş veya önemli tarihi hadiselerin cereyan ettiği yerler ve tespiti yapılmış tabiat özellikleri ile korunması gerekli alanlardır ( Anonim). Kentsel sit, mimari, mahalli, tarihsel, estetik ve sanat özelliği bulunan ve bir arada bulunmaları sebebiyle teker teker taşıdıkları kıymetten daha fazla kıymeti olan kültürel ve tabii çevre elemanlarının (yapılar, bahçeler, bitki örtüleri, yerleşim dokuları, duvarlar) birlikte bulundukları alanlardır ( Anonim). 2.1.2.Koruma Koruma konusu, tüm olgular ve oluşumlar gibi tarihsel bir evrim geçirerek 2000’li yıllarda içeriğine kavuşmuştur. Koruma kavramının dünya toplumunda önem kazanması çok eskiye uzanmaz. 15.yy ve 16.yy. papaların çıkardığı, genellikle 4 sanatsal değeri taşıyan eserleri ve Roma devri kalıntıları korumayı kapsayan emirnameler bulunmaktadır. 17.yy. ise koruma alanında, İsveç ve Danimarka gibi kuzey Avrupa ülkelerinde daha çok taşınır eserlere dayalı kral iradesi görülmektedir.18.yy.a gelene kadar tarihe saygıdan ileri gelen bir koruma kaygısından söz edilemez (Alsaç,1992). 19.yy. sonrasında ise, hukuksal önlemlerin de artmasıyla korumadaki temel ilkeler saptanmıştır. 19.yy ‘ın ikinci yarısından sonra, geleneksel, tarihi ve estetik değerleri olan çevrelerin koruma bilinci önem kazanmıştır. (Kuban,2002). Günümüzde tarihi cevre korumanın evrensel bir statüsü vardır. Tarihi çevre ve tarihi yapı koruma temelde çağdaş bir kültürel istektir ve toplum kültürünün çağdaşlaşmasına paralel olarak gelişir. Dolayısıyla sorun para bulmak değil var olan kaynakları bu alana kanalize edecek kültürel isteği taşımaktır. Tarihi çevreyi korumanın karşısına çıkan en önemli engel sanayileşme ile birlikte gelen çağdaş çevre, çağdaş konfor imgesidir. Tarihi çevreyi koruma isteği bu imgelere karşı çıktığı savıyla, hem bir tutuculuk, hem de yenileşmeye engel olarak gösterilmeye çalışılır. Oysa burada bir karşıtlık yoktur. Birçok alanda olduğu gibi karşı çıkılan şey sanayi değil sanayinin insan çevresinin sağlıklı gelişmesini engelleyen tek boyutlu, çizgisel yorumu, insani boyutları unutturan tüketim baskısı, kişisel yaşam ile organik ilişkisi kesilmiş bir kör üretim düzenine köle olmak gibi olgulardır (Kuban,2002). Kültür mirasını korumak sadece geçmiş değerlerin gelecek kuşaklara tanıtılmasını amaçlamaz. Geçmişin birikimini geleceğin yaratılmasında en önemli kaynak olması yaşamsal bir zorunluluktur. Kişilikli bir toplum olarak gelişebilmek için ulusların kültürel kimliklerini yeni yaşam çevreleriyle entegre etmeleri gerekmektedir (Tuncer,2004). Ülkemizde koruma kavramı Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu( 2863/ 1983) ve ilgili yönetmeliklerin güvencesi altındadır. Koruma ve korunma kavramları, taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları için ‘muhafaza, bakım, onarım, restorasyon ve fonksiyon değiştirme işlemleri’ olarak tanımlanmıştır. Ayrıca, ülkemiz 1933 yılı UIA 5 anlaşması’nda başlayarak değişik koruma anlaşmalarına imza koymuştur (Suher, 2002). 1972’de Paris’te imzalanan dünya kültürel ve doğal mirasını korunmasına dair sözleşmede ’’tarih, sanat veya bilim açısından istisnai ve evrensel değerlerin, mimari eserlerin anır olarak kabul dilmesi ve korunması ’’; 1975 Amsterdam bildirgesi ile ’’ Avrupa mimarlığının ve Avrupa halkının ortak mirasının olduğunun kabul edilmesi’’, 1976 Nairobi konferansı ile tarihi alan ve çevrenin yerine konulmaz mimari mirası oluşturan değerler olarak kabul edilmesi ve korunması’’ örnekleri verilebilir. 1992 yılında kabul edilen Avrupa kentsel şartı’nda yaşayanların hakları aşağıda belirtildiği biçimde saptanmıştır. • Güvenlik • Kentsel işlevlerde uyum • Kirletilmemiş sağlıklı bir çevre • Katılım • İstihdam • Ekonomik kalkınma • Konut • Sürdürülebilir kalkınma • Dolaşım- ulaşım • Mal hizmetleri • Sağlık • Doğal zenginlikler ve kaynaklar • Spor ve dinlenme • Kişisel bütünleşme • Kültür • Belediyeler arası iş birliği • Kültürler arası kaynaşma • Finansal yapı • Kaliteli bir mimarı ve fiziksel çevre • Eşitlik 6 Kentsel haklar, doğal, beşeri, yapılaşmış çevrenin ayrı ayrı etkilerini ve etkileşimlerini bir büyün içinde değerlendirmenin gerekliliğini ve sorunlara çözüm getirebilmek için bu değerlendirme biçiminin zorunlu olduğunu gösterir. Ekonomik kalkınma, toplumsal gelişim, çevre duyarlılığı ve koruyucu bir yanaşım ile planlamada bir uzlaşmanın hedeflendiği anlaşılmaktadır (Suher,2002). Kentsel haklara ulaşabilme temelde bir ayrıcalıktır. Bu durumda AB ‘ de kentlerde yaşayan bireylerin bu hakları ve ayrıcalıklı durumları güvence altına alınmış olmaktadır. Bu haklara kaliteli bir mimariye sahip olmak, uygun fiziksel çevreye sahip olmak da dahildir. Bu genel çerçeve içinde tarihsel mirasın duyarlı bir biçimde restorasyonu, nitelikli çağdaş mimarların uygulaması, uyumlu ve hoş kentsel mekânların yaratılması gene birey için hak olarak belirlenmiştir (Suher, 2001). Bu saptamalarda öncelikle, kent planlamasının vurgulandığı görülmektedir. Bu durumda; zengin kültür ve tabiat varlıklarına sahip ülkemizde AB içindeki üye ülkelerin kentlerine ve kentlilerine tanınmış olan hakların taşıyacak çerçeve içinde, uyumlu bir mekansal planlama, özellikle koruyucu planlaması değerlendirmesinin gerekliliği, açık bir gerçek olarak görülmektedir (Suher, 2002). 7 3.MATERYAL VE YÖNTEM Tez çalışmasında materyal olarak incelenen obje elmalı kentsel sit alanında bulunan tescilli konutlarıdır. Ancak araştırmalar tüm kentsel sit alanında yapılmıştır. Kentsel sit alanına ait araştırmaların büyük bir bölümünü saha çalışmaları oluşturmaktadır. Yerinde incelemeler ve yapılan anket çalışmaları ile sit alanına ait bulgular elde edilmiştir. 2005 yılı içerinde elmalı belediyesi tarafından yaptırılmaya başlanan koruma amaçlı imar planı çalışmaları ve çalışma ekibinin bire bir içinde yer alınarak elde edilen bulgular, değerlendirmeler ve sonuçları tez çalışmasının içerinde yer almaktadır. Gerekli literatür taraması yapılarak birçok yazılı kaynaktan yararlanılmıştır. Elmalı Belediyesi İmar Müdürlüğü, Antalya Valiliği, Antalya Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulundan elde edilen tescil fişleri, koruma amaçlı imar planları, röleve ve restorasyon projeleri dokümanları oluşturmaktadır. Saha üzerinde yapılan anket çalışmaları, kişisel görüşmeler ve gözlemlerden de yaralanılmıştır. Araştırmalar koruma anlayışı içerisinde Elmalı kentini inceleyerek başlamış korunacak değerlerin literatürdeki yerleri tespit edilerek konut ölçeğine kadar inilmiştir. Konut ölçeğinde yapılan incelemeler ve yapılan değerlendirmeler sonucunda önce konutlar önerilerde bulunulmuş sonrasında da kentsel sit alanına dair değerlendirmelerde bulunulmuştur. 8 3.1. Kente Ait Araştırma Ve İncelemeler 3.1.1.Coğrafi Konum Elmalı, Akdeniz Bölgesi’nde, Antalya İli sınırları içerisinde 46° 46'' doğu meridyenleri üzerinde yer almaktadır. İlçe, Güney Anadolu boyunca uzanan Toros Dağları’nın Batı Akdeniz Bölgesi’nde uzanan kıvrımları arasında sıkışmış, denizden 1050–1150 metre yükseklikteki bir plato üzerine kurulmuştur. Dağlık ve engebeli bir arazi üzerinde, 2503 metre yüksekliğine varan Elmalı Dağı’nın güney eteğinde yer alan yerleşimin doğusunda Tilkicilik Tepesi, batısında Topdağı Tepesi, güneyinde de Elmalı ovası bulunmaktadır. Ayrıca yerleşmede Semayük, Kaşçiftliği, Eskihisar, Düden ovaları yer almaktadır. Güldürki, Karabayır Çayları, Düden’e dökülen Karagöl ile Avlan gölü önemli su alanlarıdır. Antalya İli, 20723 km² yüzölçümü ile Türkiye’nin yaklaşık % 2.7’sini oluşturmaktadır. Elmalı ise 1594 km² ile ilin yüzölçümünün yaklaşık % 7.69’una sahiptir. Antalya İli’ne bağlı 14 ilçeden biri olan Elmalı, Antalya İli’nin 110 km. batısında bulunmaktadır. İlçenin kuzeyinde Korkuteli, doğusunda Kumluca, güneydoğusunda Finike, güneyinde Kaş, batısında ise Muğla ile çevrilidir. Antalya İli ve İlçeleri aşağıdaki haritada gösterilmektedir. 9 Şekil 3.1. Elmalı kentinin ülke ve bölgedeki yeri ( Büyük Atlas,2001) 10 3.1.2. Ulaşım Antalya, Akdeniz’in ticaret ve turizm merkezi olmasından dolayı oldukça geniş ulaşım olanaklarına sahiptir. İlin, ülkenin tüm bölgeleri ile karayolu bağlantısı bulunmaktadır. İstanbul ve Ankara gibi büyük merkezlerden karayolu ile ulaşım ağırlıklı olarak Afyon-Burdur–Antalya yolundan sağlanmaktadır. Havayolu ulaşımında ise Antalya Havalimanı hizmet vermektedir. Ayrıca Antalya Limanı Türkiye’nin önemli deniz kapısıdır. Elmalı’da ülke ve bölge ulaşımı ağırlıklı olarak karayoluyla yapılmaktadır. Elmalı’nın önemli merkezlere karayolu uzaklıkları aşağıdaki tabloda verilmektedir. İLLER MESAFE (km) ANKARA 655 İSTANBUL 835 ANTALYA 127 MUĞLA 424 MERSİN 600 BURDUR 233 ISPARTA 241 AFYON 404 AYDIN 455 Şekil 3.2. Elmalı ilçesi önemli merkezlere karayolu uzaklıkları 11 Şekil 3.3. Elmalı kentinin bölgedeki yeri Şekil 3.4. Elmalı kenti bölgesel ulaşım ağı (karayolları haritası) 12 Şekil 3.5. Elmalı kentinin önemli merkezlere uzaklığı 13 3.1.3. İklim Ve Bitki Örtüsü Elmalı Akdeniz Bölgesi’nde yer almasına rağmen, sahil şeridi iklimini nispeten engelleyen yüksek dağlarla denizden ayrılmış durumundadır. İlçe, karasal iklim etkisindedir. Meteoroloji istasyonu verileri incelendiğinde en sıcak ayın temmuz ayı, en soğuk ayın ise şubat ayı olduğu göze çarpmaktadır. Yaz günleri olarak bilinen, yüksek sıcaklığın 25 ºC ve daha yukarı olduğu günler genellikle tüm istasyonlarda nisan ayında başlayıp kasım ayında sona ermektedir. Kış günleri olarak bilinen, düşük sıcaklığın -10.2 ºC ve daha aşağı olduğu günler kasım ayında başlayıp nisan ayında sona ermektedir. Elmalı’nın 2005 yılı itibari ile aylık sıcaklık, yağış ve nem miktarları aşağıdaki tablo ve grafiklerde ifade edilmektedir. Elmalı bitki örtüsü açısından incelendiğinde, geniş tarım alanlarının yerleşmenin büyük bir bölümünü kapladığı görülmektedir. Bağlık-bahçelik alanlar yerleşmenin güneye doğru uzanan düzlük kesimlerinde yayılmış durumdadır. Batıda Yuva köyü yolunun kuzeyi elma bahçeleri ile kaplıdır. Elmalı ilçesi içerisindeki yaylalar ve ormanlar endemik bitki örtüsüne sahip ağaç ve bitkilerle yoğun olarak örülüdür. Özellikle Sedir ağacı yerleşmenin ilk kurulduğu günlerden beri İlçeye bir simge olma özelliği katmaktadır. Yeşil ve mavi Lübnan sediri, bozardıç, katranardıç, kokulu ardıç, meşe, akçaağaç, dişbudak ve kavak ağaçları gibi flora zenginliğine sahip ilçede yüksekliğe göre değişim gösteren bitki örtüsü açısından da çok zengin olan ormanlar, tavşan, tilki, keklik, yaban domuzu, kartal ve şahinleri de içinde beslemektedir. Bahar gelirken titrek kavak, hüsnüyusuf, menekşe ve ballıbabalarla floral zenginlik artmaktadır. 14 Kentsel sit alanı organik sokak dokusu ile yoğun bir yapılaşma sergilemektedir. Bu yoğun yapılaşma içerisinde geleneksel konut dokusu bahçeleriyle kent mekanında peyzaj ögelerini oluşturmaktadır. Bahçelerde genellikle meyve ağaçları görülmektedir. 3.1.4. Nüfusun Gelişimi Elmalı’nın 2000 yılı D.İ.E verilerine göre toplam nüfusu 40.041 kişi, kent nüfusu 14.561 kişi, kır nüfusu ise 25.480 kişidir. Yerleşmenin 1955–2000 sayım yılı nüfusları şekil 3.6 ‘te verilmiştir. YILLAR 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997 2000 TOPLAM 26174 29734 31900 34106 35181 40586 40357 35324 35662 40041 KENT 5191 6743 8482 9014 10184 11816 12280 12348 13202 14561 KIR 20983 22991 23418 25092 24997 28770 28077 22940 22460 25480 Şekil 3.6. Elmalı 1955–200 yılları arası nüfus gelişimi (DİE) Elmalı’nın nüfus yapısı, ilin genel nüfus karakteristiğine uygun olarak gelişme göstermektedir. Bu kapsamda il bütünü toplam kırsal nüfus içinde, yerleşmenin kırsal nüfus oranı % 3.25 iken kentsel nüfus oranı % 1.56’dır. Yerleşmenin 1990 ve 2000 yılları arasındaki kent ve kır nüfus oranları değişimi incelendiğinde de yine kırsal nüfusun kentsel nüfusun üzerinde olduğu görülmektedir. 15 30000 25000 20000 15000 10000 5000 0 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997 2000 KENT KIR Şekil 3.7. Elmalı 1955–200 yılları arası kent-kır nüfus gelişimi (DİE) Şekil 3.6’de Elmalı yerleşmesi yıllık ortalama nüfus artış hızları verilmiştir. Elmalı yerleşmesinde kentsel nüfus artışı hızı görüldüğü gibi 1955–1975 yıllarında bir düşüş göstermektedir. 1975- 1980 dönemlerinde kentsel nüfus artmış, 1980–1985 dönemlerinde yine bir düşüş göstermiştir. 1985- 1990 döneminde kentsel nüfus artış hızında bir değişiklik gözlemlenmemektedir. 1990 yılından sonra ise yerleşmede yeni gelişme alanlarının oluşması ile kentsel nüfusta bir artış olmuş ve bugüne kadar 2000 1997– 1997 1990– 1990 1985– 1985 1980– 1980 1975– 1975 1970– 1970 1965 1965– 1960 1960– YILLAR 1955– devam etmiştir. TOPLAM 4.88 1.41 1.34 0.62 2.86 -1.03 -2.66 0.136 1.253 KENT 5.23 4.59 1.22 0.02 2.97 0.07 0.01 0.955 1.619 KIR 1.83 3.68 0.09 -0.46 2.81 -0.48 -4.04 -0.302 1.05 Şekil 3.8. Elmalı yıllık ortalama nüfus artış hızı (%)(DİE) Kırsal nüfus atışı da genel olarak kentsel nüfusa benzer değişkenlikler göstermektedir. Kentsel nüfus artışından farklı olarak 1955-1965 yılında artış, 19851990 yıllarında ise düşüş göstermektedir. 16 6 4 2 0 1955-1960 1960-1965 1965-1970 1970-1975 1975-1980 1980-1985 1985-1990 1990-1997 1997-2000 -2 -4 -6 KENT KIR Şekil 3.9. Elmalı 1955–2000 yıllık nüfus artış hızı Aile sayısı ve aile büyüklüklerine bakıldığında Elmalı kentsel yerleşme özelliği göstermektedir. Yerleşme genelinde çekirdek aile varlığı tespit edilmiştir. Elmalı’da ise ortalama hanehalkı büyüklüğü 3.8’dir. Yerleşmede 4 kişilik aileler en fazla orana sahiptir. Toplam 3637 hanenin % 27’si (1027 hane) 4 kişiden oluşmaktadır. 3.1.5.Sosyo-Ekonomik Yapı Gerek ilçe merkezinde ve gerekse köylerde; halk, genellikle ahşap ve kargir binalarda oturmaktadır. İlçe merkezinde kısmen de olsa apartman yaşantısı başlamış ise de konut sıkıntısını gidermesi mümkün olmamaktadır. İlçede kurulan Yeşilyayla, Orhun ve Şirinevler Yapı Kooperatiflerine ait inşaatlar devam etmektedir. İş ve çalışma hayatı kendi içinde kendine yeterli bir görünüm arz etmektedir. Büyük sanayi kuruluşları olmadığından işçi sorunları bulunmamaktadır. Bazı kamu kurum ve kuruluşları dışında sendikalı işçi çalıştıran iş yeri bulunmamaktadır. 17 1 adedi İlçe merkezinde, 4 adedi Akçay, Yuva, Eskihisar ve Gölova köylerinde olmak üzere toplam 5 adet Tarım Kredi Kooperatifi ve İlçe merkezinde Ziraat Bankası, Halk Bankası ve İş Bankası şubeleri mevcuttur. İlçede belirli panayır, fuar, sergi açılmamakta olup, sadece her yıl Eylül ayının ilk haftasında yapılan Tarihi Yeşilyayla yağlı pehlivan güreşleri nedeniyle 1 hafta süreyle panayırı andıran bir canlılık göze çarpmaktadır. Her haftanın Pazartesi günleri ilçe merkezinde halk pazarı kurulmakta ve halk ihtiyaçlarının tamamını büyük ölçüde bu pazardan karşılamaktadır. İlçe turizm potansiyeli yönü itibariyle pek canlılık göstermemektedir. Haftada 1 gün 100 kişilik yabancı turist kafilesi tur operatörlerince 1 günlüğüne ilçeyi ziyaret etmektedir. Dışarıdan gelecek olan turistler için İlçe sadece bir geçiş yolu durumundadır. Bu da ilçe için az da olsa ekonomik bir değer ifade etmektedir. Eski evler ve el sanatları üzerinde mahalli olarak araştırma başlatılmıştır. İlçenin yayla iklimi karakterinde olması, yaz aylarının serin geçmesi nedeniyle yaz aylarında Finike, Kale ve Kumluca gibi yerleşim yerlerinden ilçeye yazlıkçı olarak gelmektedirler. Bu durum ilçeye ekonomik katkı sağlamaktadır. İlçede son 10 yılda yaşanan kuraklık nedeniyle tarım ve hayvancılığın ekonomik getirisi azalmıştır. Bu nedenle, İlçe köylerinden sahil ilçelerine seracılık yapmak üzere çalışmaya giden çiftçi aile sayısı artmıştır. Gerek ilçe merkezi ve gerekse köylerde aşiretler, şeyhler ve toprak ağaları bulunmamaktadır. İlçe ve köylerinde toplam 25 adet Telekom'a ait santral ile 13710 abonmanı vardır. İşletme 20 personel ile hizmet vermektedir. Elmalı, Bayındır, Gökpınar, Kocapınar ve Çobanisa köylerinde binalar temin edilemediği için santral kurma çalışmaları yapılamamaktadır. 18 İlçenin ekonomik yapısı daha çok tarıma ve hayvancılığa dayalıdır. Özellikle kırsal yörelerde küçük aile işletmeleri şeklinde tarım ürünleri ve hayvan besiciliği yapılmaktadır. 3.1.5.1. Eğitim Durumu Mazisi geçmiş yıllara dayanan Ömer paşa Medresesi sayesinde bu yörede tahsilli ve kültürlü kişiler ve hatta alim dahi yetiştirmiştir. Halkın, okumaya yönelik istemi fazladır. Okullaşma oranı % 99,5 olup, eski medresenin yerinde faaliyet gösteren Elmalı Halk ve Çocuk Kütüphanelerinde 24833 adet, Yuva Halk Kütüphanesinde 2476 adet basma eserler bulunmaktadır. Elmalı İlçesi’nde okuma yazma bilen oranı %91.22’dir. Ancak 2000 yılı itibari ile erkek nüfus için %96.13, kadın nüfus için %86.16 olan bu oran cinsiyetler arasında il geneli ile çok büyük farklılıklar arz etmemektedir. İlçede cinsiyetler arasındaki en belirgin fark okuryazar olmayanlarda görülmektedir. Okuma yazma bilmeyenlerin oranı toplamda %8.75’lik bir paya sahipken, erkek nüfusun %3.84’ü, kadın nüfusun ise %13.83’ü okuma yazma bilmemektedir. Yerleşmede okuma yazma bilen ve bir okul bitiren 6 yaş üzeri nüfusun eğitim kurumları itibari ile dağılımında %48.85’lik oran ile ilkokul mezunu olanlar en yüksek paya sahiptir. Lise mezunu olanlar %12.53 ile ikinci sırada yer almaktadır. Okullaşma oranlarında ortaokul ve dengi meslek okullarından mezun olanlar ise en düşük değere sahiptir. Görüldüğü gibi ilçede bir okul bitirenler toplam nüfusun %25.25’ini oluşturmaktadır. Özellikle ortaokul ve ortaokul sonrası eğitim düzeylerini tamamlayan kadın ve erkek oranları arasında önemli farklılıklar vardır. 2000 yılında ortaokul mezunu olan erkeklerin oranı, kadınların oranından yaklaşık 2 kat, lise mezunu ve lise dengi meslek okulu mezunu erkeklerin oranı 1.5 kat daha fazladır. Cinsiyetler arası eğitim düzeyindeki farklılık yükseköğretim mezunları için de geçerlidir. 19 3.1.5.2.Nüfusun Yaş Yapısı Nüfusun cinsiyet yapısına bakıldığında Elmalı’da 2000 yılı erkek nüfusunun kadın nüfusundan fazla olduğu görülmektedir. Yerleşme % 50.8 oranındaki erkek nüfusu ile Türkiye ortalamasının üzerinde ancak il ortalamasının altındadır. Kadın nüfusu oranı ise % 49.2 ile hem Türkiye hem de il ortalamasının altında bulunmakta olup, nüfusun kadın-erkek oranları birbirine yakın değerlerde seyretmektedir. Antalya il bütünü ve Elmalı’da nüfusun yaş gruplarına göre dağılımına bakıldığında ise çocuk nüfusunun Türkiye ortalamasının altında olduğu görülmektedir. 0-15 yaş grubu nüfus oranı Türkiye genelinde % 29.8 iken, Antalya İli’nde % 25.1, Elmalı’da % 25.3’dür. Görüldüğü gibi il geneli ve Elmalı’da nüfusun % 25’i 0-15 yaş grubunda bulunmaktadır. ELMALI YAŞ PİRAMİDİ 60 – 64 50 – 54 40 – 44 KADIN 30 – 34 ERKEK 20 –24 10 – 14 0–4 -6 -4 -2 0 2 4 6 Şekil 3.10. Elmalı 2000 yılı yaş piramidi (DİE) 3.1.5.3.Kültürel Yapı Gelişen teknoloji ve hızlı değişim sürecinin getirdiği yenilikler yanında gün geçtikçe tükenmesi, hatta ortadan kalkması muhtemel olan alanlardan biri de el sanatlarıdır. Her şeye rağmen bu yok oluşa karşı direnen birkaç usta Elmalı’da görülmektedir. 20 Elmalı, el sanatları açısından oldukça zengindir. Yerleşmede bakırcılık, demircilik, kuyumculuk, halı-kilim dokumacılığı, ağaç işleri ve taş işlemeciliği yapılmaktadır. Çul olarak da bilinen kilimler dayanıklılığından dolayı çoğunlukla çadır ve kilimlerde kullanılan keçi kılından dokunur. Geometrik figürler ve kelebek motifleriyle dokunan Çul modeli Selçuklulardan bir mirastır. Yüzyıllar boyunca Yörükler desen ve renk zenginliğini bu bölgenin geleneklerine katmışlardır. Bölgenin belli başlı el sanatları olarak kilim, çuval, heybe dokumacılığı, kahve değirmeni ve tahta kaşık yapımı sayılabilir. Ömer Paşa Camiinin arkasındaki Demircilik ve Helvacılık Caddelerinde halı ve diğer bibloların bulunabileceği iyi dükkanlar vardır. Teke Yörükleri, yörük yaşamlarına uyan taşınabilir alet ve gereçler yapmış ve yerleşim yerleri için şaheserler dokumuşlardır. Süsleme sanatını çağlar boyunca sürdürmüş ve birçok eser ortaya koymuşlardır. Elmalı'da el sanatlarının yanı sıra şenlikler ve festivaller de vazgeçilmezler arasında yer almaktadır. Bunlara örnek olarak; Tarihi Elmalı Yeşilyayla Güreşleri, Gömbe Festivali, Elmalı-Tekke Köyü Abdal Musa Şenlikleri ve Hıdrellez Şenlikleri gösterilebilir. Ancak Yeşilyayla Güreşleri'nin ayrı bir önemi vardır ki bu da Türklerin ata sporu olarak anılan güreşin uzun yıllar öncesine, Orta Asya dönemlerine tarihlenmesinden gelmektedir. Her ne kadar tarihi Kırkpınar Güreşleri'nin bilinirliği halk arasında daha yüksekse de, geleneksel kültürün devamı Elmalı Yeşil Yayla Yağlı Pehlivan Güreşleri 652 yıldır gerçekleştirilmekte ve tarihçe olarak Türkiye’de birinci sırada yer almaktadır. 1975'li yıllara kadar ilçe halkı ve komşu köylerden gelen misafirlerin özellikle "Mehter Takımı"nı ve seyirlik oyun olan "Hart Hart Deve"yi izlemek için geldikleri bilinmektedir. Günümüzde, güreşlerin başlangıcından iki gün öncesinde düzenlenen 21 sempozyumlar ve sergiler ile bu sporun daha çok kültürel ve geleneksel yönü üzerinde durulmaktadır. 3.1.6. Deprem Ve Jeolojik Durumu Bakanlar Kurulu’nun 18.04.1996 tarih ve 96/8109 sayılı kararı ile yürürlüğe giren ve Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’nın (Afet İşleri Genel Müdürlüğü) 27.02.1998 tarih ve 2133 sayılı izni ile hazırlanan Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasında, Antalya İli’nin güneybatı kıyı kesimi I.derece deprem kuşağı içerisinde bulunmaktadır. Manavgat ve İbradi ilçelerinin bir bölümü III. derece; Gündoğmuş, Alanya ve Gazipaşa ilçelerini kapsayan kısmı ise IV. derece deprem bölgesi sınırları dâhilindedir. İlin önemli bir bölümü II. Derece deprem bölgesi içinde yer almaktadır. Elmalı ise Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasında II. derece deprem kuşağı içerisindedir. Şekil 3.11. Türkiye deprem bölgeleri haritası(deprem araştırma idaresi) 22 Şekil 3.12.Antalya deprem bölgesi haritası (Türkiye deprem haritası ) Jeolojik Durum Alüvyon, Eosen, Fliş ve Pliosen şeklinde açıklanan zemin yapısına sahip ilçede mühendislik tedbirleri alınması neticesinde yapılanma izni verilebilmektedir. 1990 yılında hazırlanan Elmalı (Antalya) İleve-Revizyon İmar planı Analitik Etütleri raporuna göre Elmalı Kentsel sit alanı “C20 t.3 F VII es” şeklinde açıklanan jeolojik formasyon sınırları içerisinde kalmaktadır. Alan zemin olarak yerleşme açısından sakıncası bulunmayan alanlar kısmında gösterilmiştir. Şekil 3.13. Elmalı jeolojik yapısından bir görünüm 23 3.1.7. Doğal, Tarihi, Kültürel Değerler Elmalı İlçesi arkeolojik, doğal, tarihi, kültürel ve mimari ögelere sahiptir. Bölgede yapılan arkeolojik kazılar sonucu tarihe ev sahipliği yapan birçok eser gün ışığına çıkartılmıştır. Bunlardan bazıları olan Kızılbeli Mezarları, Likya Yolu, Fildişi Çocuklu Kadın Heykeli, Gümüş Kral Heykeli, Semahöyük Küp Mezarları, Yapraklı Köyü Yazılı Kaya, Armutlu Köyü Kaya Mezarı, Söğle Yaylası Arı Serenleri tarihsel ve kültürel zenginliğin göstergeleridir. 3.1.7.1 Antik Kentler • Balbura: Elmalı’nın kuzeybatısındaki Kocaçay’ın en yukarı kollarından biri olan Katara Suyunun ayırdığı iki tepe üzerinde kurulmuş olan bu antik kentin büyük bir kısmı Akropolis ile çayın kuzeyindeki tepe üstünde ve yamaçlarda bulunmakta ve bu kısımda birçok sarnıçlarla Bizans Devrinden kalma kalıntılara rastlanmaktadır. Akropolis’in güneye bakan yamacındaki tiyatro, oldukça iyi korunmuştur. Resmi binalar, evler ve lahitler, batıya doğru alçalan yamaçlarda sıralanmıştır. Kocaçay’ın güneyinde ise arena olarakta kullanılan küçük stadyum vardır. Balbura, merkezi Gölhisar yakınındaki Kibyra olan Kentler Birliği’nin azası iken M.S. 2. yy başlarında bu birliğin dağılması üzerine Likya Birliğine katılmıştır. • Ayvasıl: Elmalı kentinin güneydoğu yakınında Kocapınar Köyü’nde Ayios Basileos Ermiş Basileos adına bir kilise kalıntısı vardır. • Elbessos: Elmalının 8 km kadar batısında Elbis Dağı yakınında Likyalılar zamanında kurulmuş küçük bir köy idi. • Arneai: Kentin yeri, Texier tarafından 1836 yılında yazıtlarının yardımı ile kesin olarak saptanmıştır. Bu kentin kalıntıları Kohu Dağının güney eteklerinde, Kaş ilçe merkezinden 35 km kadar kuzeydoğusunda, Ernez Köyünün güneyindeki sarp kayalıklar tarafından korunan bir dağ burnu üzerinde kurulmuştur. Kentin surları ile kuleleri iyi durumda olup, Likya dilinde yazılmış kitabeleri mevcuttur. Arneai kenti, Koroe kentini de içine alan bir siyasi birliğin merkezi olup, 3. yy’da II. Gordianus tarafından 24 basılmış sikkeleri mevcuttur. Bunun yakılarında bu kentin kurduğu Koroai kenti bulunmaktadır. • Podalia: Elmalıdan 15 km güneyde Avlan Gölü ön yamaçlarında oldukça alçak bir tepe üzerinde kurulan Podaila kentinden birçok kalıntı günümüze kadar ulaşmıştır. Tarihte nadiren ismi geçen bu yerleşim yeri çok küçüktür. Plinius, kenti Likya’nın en önemli kentlerinden biri olarak gösterir. Antik Devirde Elmalı Ovası, Podalia Ovası olarak tanınmıştı. • Khoma: Kentin yeri ilk kez R.M. Harrison tarafından belirlenmiştir. Kalıntılar alçak bir tepe ile onun çevresindeki bataklık bir düzlükte yer almaktadır. Hacımusalar ve Sarılar Köyleri arasında yaklaşık 400 metre kadar Elmalı karayolunun güneyindeki bu kentin Prehistorik Devirlere kadar uzanan bir geçmişi vardır. Bunlardan başka Kaş İlçesinin Gömbesinde Gomba, Armutlu Köyünün birkaç kilometre batısında ovada kurulmuş Choma antik kentinin kalıntıları ve Çobanisa-Gilevgi köyü arasındaki tarihi Helenistik devri Gilevgi kalesi bulunmaktadır. 3.1.7.2. Höyükler • Müğren Höyüğü: EImalı’nın doğusunda Müğren köyündeki höyükte Roma döneminden kalma küçük bir kale bulunmaktadır. Yapılan arkeolojik satıh araştırmaları burada Bronz çağ, Helen ve Roma döneminde iskanın olduğunu göstermektedir. • Semahöyük: Elmalı’nın doğusundaki Semahöyük Köyü içindeki bu höyükte üzerinde Osmanlı ve Türk Mezarlığı bulunduğu için bugüne kadar herhangi bir araştırma yapılmamıştır. • Karataş-Semahöyük: Antalya İli’nin Karain ve Beldibi gibi Prehistorik merkezlerinden sonra gelen, eski yerleşme merkezidir. Amerikan Bryn Mawr College tarafından yeri belirlenen ve Prof. Machteld Mellik tarafından 1963 yılından bu yana sürdürülen kazılarda, M.Ö. 3. bin ortalarından 2. bin yılın başlarına tarihlenen Erken Bronz Çağı bir yerleşmenin varlığı belirlenmiştir. 25 Şekil 3.14.Küp mezar Hendeklerle çevrili dörtgen şeklinde bir saray ile çevresinde ev kalıntıları ve bunların batısında bugün Antalya Müzesi’nde sergilenen Küp Mezarlar (Pithos) ortaya çıkarılmıştır. Kazılarda çıkarılan diğer arkeolojik buluntular pithoslar, seramikler, bronz iğneler, aynalar, ağırşaklar, mühürler, genç kızlara ait bilezikler, gaga ağızlı testiler, kolyeler, mızrak uçları bugün Antalya Müzesi’nin en ilgi çeken eserlerini oluşturmaktadır. • Beyler Höyüğü: Elmalı - Kaş yolu üzerinde Beyler Köyü’ndeki bu höyükte yapılan bilimsel araştırmalar Ankara Üniversitesi tarafından yürütülmekte ve Sikke ve seramiklere dayanılarak höyükte Bronz çağdan (İÖ 3. bin) itibaren Bizans Devri’ne kadar devamlı bir yerleşmenin izleri görülmektedir. Bunlardan başka içinde çanak çömlek ve taş baltalar bulunan Elmalı’ya 3 km mesafede Gilevgi, 9 km de Söğle Höyükleri ile 15km uzaklıkta Akçay, 10 km mesafede Tekke Höyükleri vardır. 3.1.7.3. Elmalı İlçesindeki Tümülüsler Bayındır Tümülüsü: Elmalı’ya 6 km uzaklıkta Bayındır köyü yakınlarındadır. Burada yan yana duran birkaç tümülüsten birindeki Kral Mezarı’nda yapılan kazılarda M.Ö. 7. yüzyıla ait Frig ve İyonya buluntuları ele geçmiştir. Antalya müzesinde özel bir bölümde sergilenen gümüş kap-kaçak, gümüş tokalı kemerler, gümüş zırh parçaları, bronz grifonlar, bereket sembolü olarak bronz erkeklik organı fıgürleri, elektrondan kuş ve aslan başı, sam gümüşten bir rahibe heykeli, 2 adet fildişinden Tanrıça/Rahibe heykeli (Son ikisi yan eseri) gibi 26 buluntular bölgenin bu dönemindeki yaşamından kesitler vermekte ve bulunan bu üç fildişi ve bir sam gümüş heykelcik arkaik dönem Anadolu heykeltıraşlığının ulaştığı mükemmelliği göstermektedir. Şekil 3.15.Fildişi çocuklu kadın heykeli Bölgede daha sonra yapılan kazılarda, daha birçok tümülüste tarihi eserler bulunmuştur. 3.1.7.4. Elmalı İlçesindeki Anıt Mezarlar Bilinen iki anıt mezar vardır. Bunlardan ilki Karaburun, diğeri ise Kızılbel’dedir. Karataş kazısının hemen kuzeyinde Antalya- Elmalı yolu üzerindeki Karaburun Kral Mezarı Prof. Machteld Mellink tarafından kazılmış ve İÖ. 5. yüzyıl ortalarına tarihlendirilmiştir. Mezar odasının duvarları av ve savaş sahnelerinden oluşan fresklerle süslüdür. Korunma önlemlerinin tamamlanmasından sonra ziyarete açılması plânlanan mezar odasının, bölgenin eski çağını yansıtan önemli bir ziyaret yeri olacağı kesindir. Kızılbel mezar anıtı ise, kentin batısında Elmalı -Yuva köyü yolu üzerindedir. Kalker bloklardan oluşmuş bir odadan ibarettir. Muhtemelen antik dönemde içi boşaltılmış olan mezarda arkeolojik buluntuya rastlanılmamıştır. 27 3.1.7.5. Elmalı Definesi M.Ö. V. yy.'da Persler'in Yunanistan'ı istila etmelerinden sonra Atina Şehir Devleti'nin önderliğinde Akdeniz Çevresi şehirlerinden oluşan bir birlik (Ati-Delos Deniz Birliği) kurulmuştu. Bu birliğin bir merkezi ve bütçesi vardı. Her ülke kendi bastığı gümüş sikkeden kendi gücü oranında bu birliğe katkıda bulunuyordu. Şekil 3.16.Elmalı definesi İnce işçiliği ve dünyadaki azlığıyla değeri artan dekadrahmiler, Elmalı Definesi'nin bulunmasıyla hem dünyada bilinen Dekadrahmi sayısı iki katına çıkmış hem de insanlık tarihinin bilinmeyen önemli bir bölümü aydınlatılmıştır. Çünkü 1984 yılına kadar tüm dünyada yalnızca 13 adet Dekadrahmi'nin varlığı bilinirken, Elmalı Definesi'nde bunlardan 14 adet bulunmuştur. Antalya'nın Elmalı ilçesinde kaçak kazılar sonucu bulunan yüzyılın definesi Elmalı Sikkeleri, o bölgede bulunan bütün şehir devletlerinin paralarını içeriyordu. Söz konusu sikkelere yüzyılın definesi denilmesinin en önemli nedeni de Yunanlıların Persler'i yendikleri için bir anı parası çıkarma kararı almalı ve normal olarak o zamanın para birimi için en fazla 4 drahmi değeri biçilirken; anma neeniyle 10 drahmililk paranın çıkarılmış olmasıydı. 28 Şekil 3.17. Elmalı sikkeleri “Yüzyılın definesi” olarak nitelendirilen bu define 1984 yılında Antalya-Elmalı yolunun hemen kuzeyinde, Karaburun Tümülüsü ile Gökpınar köyü arasında bulunmuştur. 14 tanesi decadrachme, 1,100 adedi Likya Staterlnden oluşan toplam 1.900 adet gümüş antik sikkeden oluşan bu define, antika kaçakçıları tarafından Amerika’ya kaçırılmıştır. Özel bir kişinin malı olarak Boston Museum Fine Art’da bulunurken, Gazeteci Özgen Acar ve Kültür Bakanlığı’nın uzun ve inatçı girişimleri sayesinde 1999 yılı başlarında bunlardan 1.676 adedi Türkiye’ye getirilmiştir. Arkeologlar Jeffry Spier ve Jonathan H.Kagan tarafından 10470–450 yılları arasına tarihlenen ve yeryüzünün en kıymetli antik sikkesi olarak nitelenen Atina decadrachmeleri (14 adet, her biri 600.000.-$) bu büyük define içinde yer almaktadır. 3.1.7.6. Sivil Mimari Örnekleri Eski çarşıları, arastaları ve dar sokaklarıyla, her adımda tarihin derinliklerine uzanarak Anadolu kültürünü yansıtan Elmalı, Elmalı Dağı yakınlarında kurulan oldukça eski bir yerleşim yeridir. En iyi korunmuş tarihi yerleşkelerden biri olarak kabul edilmektedir. 13 ve 14. yüzyıl Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı dönemlerini yaşayan Elmalı, zengin kültürel varlığa sahip ilçelerden biridir. Kentin merkezindeki ilginç mimarisiyle ana mekândan yoksun Kesik Minare Cami, yol açımı sırasında yolun ortasında kalan minaresiyle ilginç bir görüntü veren Kütük Minare Cami ve Ömer Paşa Camii’nin kuzeydoğusunda cami ile aynı döneme tarihlenen Beyler Hamamı ilçenin sahip olduğu önemli sivil mimari örnekleri arasında yer almaktadır. 29 Kentin kurulduğu yamaç boyu uzanan sokaklarda dizili evler, cumbaları, eski tip pencereleri ve parlak renkleriyle 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başı Osmanlı mimari geleneğinin en güzel örneklerini oluşturmaktadır. Sadece yaşama değil, seyirlik zamanlara da ilham kaynağı olan çift cumbalı ahşap Elmalı Evleri, Safranbolu Evleri kadar otantik bir yapıya sahiptir ve karakteristik özelliklerinin çoğunu bugüne kadar korumayı başarmıştır. Şekil 3.18.Çolpan yıldızı En az 500 yıllık bu evlerin mimari bir öğesi olan ahşap dokusunda, yörenin zenginliği olan sedir ağaçlarından bol miktarda kullanılmıştır. Süslemelerdeki stilize ağaçları, çiçek motifleri ve altı köşeli yıldızlarıyla (Çolpan Yıldızı)1 da Anadolu Kültürünü yansıtan eşsiz örneklerdendir. Ömer Paşa Camii ve Medresesi: Mimar Sinan’ın kalfalarından birinin eseri olan Ömer Paşa Camii, Cumhuriyet meydanındadır. Antalya İli içinde yüksek sanat değeri taşıyan en güzel camilerinden birisidir. Çarşı Camisi ismi de verilen bu cami tek kubbeli olup, 1599 yılında inşa edilmiş, 1938 ve 1968 yıllarında restore edilmiştir. Kare planlı, tek kubbeli olan ibadet mekanını meydana getiren beden duvarları dört kademe halinde yükselir. Kuzeybatı beden duvarlarına bitişik olarak yapılan minaresinin tabanı beş kenarlıdır. Her kenarda süs niteliğinde taş kemerli nişler vardır. Tek bir kubbenin örttüğü ibadet mekanında kubbe geçişi büyük köşe 30 trompları ile sağlanmıştır. Caminin son cemaat yeri ve ibadet mekanı kubbesi kalem işleri ile süslenmiştir. Caminin hemen önünde Osmanlı döneminde medrese olarak kullanılan üzerleri kubbe ile örtülü bugün halk kütüphanesi olarak kullanılan 24 odalı bir külliyesi vardır. 1872’de önemli bir para harcanarak önemine ve şöhretine uygun bir stilde restore edilmiştir. Şekil 3.19.Ömer Paşa Camii 3.1.7.7. Şenlik Ve Festivaller • Abdal Musa Şenlikleri Elmalı da Abdal Musa Türbesi’nin bulunduğu Tekke Köyü’nde her yıl Haziran ayının ilk haftasında Abdal Musa Şenlikleri düzenlenmektedir. Abdal Musa Türbesi’nin ziyaret edildiği ve Semah gösterilerin yapıldığı şenlik çevreden gelen halk ile Tekke Köyü o günlerde büyük bir canlılık yaşamaktadır. Yine Sinan Ümmi ve Vahabı Ümmi, İslam tasavvufunun Elmalı’da yaşamış önemli isimleridir. • Elmalı Yeşilyayla Güreşleri Elmalı’da her yıl geleneksel olarak Eylül ayının ilk haftalarında yapılmakta olan Elmalı Yeşilyayla Yağlı Pehlivan Güreşleri, Kırkpınar’dan sonra Türkiye’nin en 31 önemli güreş karşılaşmasıdır. Bir hafta süre ile organize edilen ve 850 pehlivanın katıldığı güreşler Türkiye’nin en eski yağlı güreş organizasyonuna sahip olup, yerli ve yabancı turistler tarafından ilgi ile izlenmektedir. 3.1.7.8. Doğal Güzellikler • Yaylalar Yaz aylarında, Elmalı Yaylaları, Antalya, Finike, Kumluca, Kaş ve Demre halkına serin bir barınak sağlar. Baranda Yaylası, Dereköy, Söğle, Geçmen, Yuva, Yapraklı yörükler ve çobanlar tarafından sık sık gidilen yerlerdir. Taştan basit evlerin bulunduğu yaylalar ve çevresi ardıç, çam, köknar ve sedir ağaçları, meyve bahçeleri ile kaplıdır. Yaban hayatı bakımından zengin olan yörede, yaban keçisi, keklik, tilki, tavşan, yaban domuzu ve bol miktarda ardıç kuşu bulunmaktadır. Elmalı Yaylalarında kısa ya da uzun mesafeli yürüyüşler yapabilir, bu yürüyüşler sırasında çevrede kamp kurma, doğayla vakit geçirme gibi imkanlar bulunmaktadır. • Ormanlar • Elmalı Sedir Araştırma Ormanı Elmalı’nın dünyaca ünlü Sedir Ormanları, Beydağlarının en yüksek zirvesi olan Kızlar Sivrisi’nin yamaçlarını kaplamaktadır. Sedir ağaçlarının tahtası ev ve gemi yapımcılığı başladığından beri kullanılmaktadır. • Çığlıkara Ormanı Bugün Tabiatı Koruma Alanı olan ve Elmalı-Finike sınırında yer alan Çığlıkara Ormanı, Lübnan sedir ağaçlarının optimum yayılış alanıdır. Bin ve iki bin yaşını deviren ağaçların boy gösterdiği orman, 15.889 hektarı kaplamaktadır. Elmalı'ya 55 kilometre, Antalya'ya ise 165 kilometre uzaklıktaki Çığlıkara'yı oluşturan Lübnan sedirini kıymetli kılansa kerestesinin yumuşaklığı, kokusu ve dayanıklılığıdır. 32 Şekli 3.20.Lübnan sedir ağacı Etrafı tepelerle çevrili iki büyük çukur ve bu çukurların içinde yer alan küçük çukurlardan oluşan kapalı bir havza olan bölgede I. ve II. zamana ait muhtelif türde fosillere de rastlanmıştır. Yapısını oluşturan kalker ve üzerindeki toprağın geçirgenliği nedeniyle bu bölgenin bir zamanlar denizle kaplı olduğu sanılmaktadır. Çığlıkara'nın alt kesimlerinde yazlar kurak ve sıcak, kışlarsa soğuk ve yağışlı geçmektedir. Ormanı oluşturan sedirler arasında ardıçlar da boy gösterir. Ancak ardıçların hükümranlığı iki bin metreyi aşkın yükseklikte başlamaktadır. Bu olağanüstü güzellikteki doğa parçasının sakinleri arasında yeşil ve mavi Lübnan sedirinin dışında bozardıç, katranardıç, kokulu ardıç, meşe, akçaağaç, dişbudak ve kavak ağaçları da bulunmaktadır. Yüksekliğe göre değişim gösteren bitki örtüsü açısından da çok zengin olan orman, tavşan, tilki, keklik, yaban domuzu, kartal ve şahinleri de bağrında beslemektedir. Bahar gelirken titrek kavak, hüsnüyusuf, menekşe ve ballıbabalarla yeryüzünde bir cennete dönüşen Çığlıkara Ormanı'nın bilinen en yaşlı sakinlerinden Baba Sedir 2.36 metrelik eni ve 28 metrelik boyuyla göze çarpmaktadır. Yaşıysa tahminen bin civarındadır. Ancak ormanın en görmüş geçirmişi Baba Sedir değil, Koca Katran adı verilen sedir ağacıdır ki bu ağaç tam iki bin yaşındadır. 33 Şekil 3.21.Çığlıkara ormanı Yangın kulesinin bulunduğu Çivkuş Tepesi'nin güney yamacı, iki bin metreyi aşan yükseklikte, biri diğerinden ayrıksı duran ve tek başına yaşayan ardıçlarla bezelidir. Bu dirençli ağaçlar rüzgâr, güneş ve soğuğun etkisiyle ilginç figürler oluşturuyor. Çığlıkara anıt ağaçları, muhteşem yaban hayatı, endemik bitki örtüsü ve olağanüstü güzelliğiyle sedirlerin doğal müzesi olarak kabul edilmektedir. Burası 1967 yılında "tabiat ormanı" ilan edilmiş fakat bu sadece sözde kalmıştır. Çünkü tabiat ormanına uygulanması gereken kurallar burada yıllardır uygulanmamaktadır. Yasalar gereği tabiat ormanları hiçbir müdahaleye maruz kalmaz, bir tek dal bile kesilemez, kuruyan ağaçlar yerinden kaldırılmaz, doğanın ellerine bırakılır. Böylece ileride doğa şartlarına göre alacağı durum incelenebilsin. Ayrıca buradaki ağaçların kurumasına neden olan nem dengesi için gerekli olan Avlan Gölü kurutulmuştur. Bunun sonucu olarak yörede kuraklık baş göstermiş ve birçok sedir ağacı kurumuştur. Yine Çığlıkara Akçam mevkii'ndeki Türkiye'nin en yaygın "mazı" topluluğu ağaç bilimcilerce çok değerli bir yer olarak belirlenmiştir. Mazı(erica bocouetti) bitkisi sadece Türkiye'de bulunan bir bitki örneğidir. 34 • Göller Uçarsuyun yakınında yer alan dağın tepesinde bir de “Yeşil Göl” vardır. Bu göl kenarında her yıl Abdal Musa müritleri tarafından, dede önderliğinde cem yapılır, semahlar dönülür, sofralar kurulur, lokmalar dökülür. Kutsal bir su olarak kabul edilir. Şekli 3.22.Yeşil göl Ayrıca İlçede Karagöl ve Avlan gölleri bulunmaktadır. Akçay Ovasında 1960’lı yıllarda kurutulan Karagöl ve Avlan göllerini, son yıllarda yeniden göl haline getirme çabaları olumlu sonuç vermeye başlamıştır. Bu iki gölün yeniden oluşturulması ile bölge, ekonomik ve görsel anlamda çeşitlilik kazanacaktır. Şekil 3.23 Avlan gölü 35 4. ARAŞTIRMA BULGULARI 4.1.Kentin Tarihsel Gelişim Ve Mekânsal Oluşumu 4.1.1. Elmalı İlçesi Tarihsel Gelişimi Antalya'nın eski yerleşim yerlerinden biri olan Elmalı, uzun ve zengin tarihi boyunca birçok medeniyete tanıklık etmiştir. Elmalı, Korkuteli’nin güney batısında Efes, Finike, Kaş, Kalkan, Fethiye ve Rodos’a ayrılan yolların kontrol noktasında yer almaktadır. Doğu-batı doğrultusunda 60 km. boyunca birbirine eklenerek uzanan, etrafı yüksek doruklu dağlarla çevrili Beğiş, Müğren ve Akçay düzlüklerindeki höyükler, yörenin çok eski çağlardan beri kullanıldığının birer kanıtıdır. Bu höyüklerin en önemlileri Semahöyük ve Hacımusalar Höyük’tür. Elmalı’ya doğudan ulaşan antik yol üzerindeki Bayındır Köyü’nde 1986 yılında yapılan kazılarda ortaya çıkartılan tümülüslerde, İ.Ö. 8. yüzyıla tarihlenen ve Frigler’e ait olduğu sanılan buluntular, bölgenin iskân çeşitliliğinin önemli kanıtlarındandır. Yörenin tarihi, M.Ö. 5. ve 4. yüzyıllarda yaşamış olan Likyalılar ile başlar. İlçenin M.Ö. 2000-3000 yıllarına varan yaşantısı, hala tarihin karanlık örtüsü altındadır. Ancak bu devirlere ait mezarlarda yapılan kazılar ve incelemeler, Likyalıların bir Asya Kavimi olduğunu göstermiştir. Likya olarak anılan bölge, Roma ve Bizans İmparatorluğu'nun, Selçuklu Devletini'nin, Teke Beyliği'nin ve Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetiminde kalmıştır. Elmalı özellikle Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde bölgenin en gelişmiş yöresi olarak kültür, sanat ve ticaret alanlarında çevresine örnek olmuş, Likya'nın kuzeyini temsil eden önemli şehirlerden biri olarak kabul edilmiştir. Elmalının bilinen tarihi Tekeoğulları beyliğinin kente yerleşmesi ile başlamaktadır. Anadolu Selçukluları tarafından eski Likya topraklarına yerleştirilen ve bölgeye kendi adlarını veren Tekeli Türk boyları Elmalı’nın sosyal gelişimine katkıda bulunmuşlardır. Antalya, Finike, Kaş, Kalkanlı, Milli, Gömbe, Korkuteli, Elmalı ile kıyıda Antalya ve arasındaki bölgeye 14.yy’ın ikinci yarısında “Sultan-el Savahil”, Emir Mehmed Bey Devrinde’de “Teke İli” adı verilmiştir. 15-16.yy’lara ilişkin Teke Livası tapu ve yazım defterlerinde bu bölgenin sınırları kesin olarak belirtilmektedir.13.yy’dan 36 sonra bölgeye Türkmen oymaklarının yerleştiği bilinmektedir. Daha sonraki dönemlerde, Teke Karahisarı’nda İsalu, Menteşe, Iğdır, Göğez, Bayındır, Karakoyunlu, İmreoğulları’nın; Antalya’da ise Saruhanoğlu, Kızılca, Keçelü ve Bayatlar’ın bulunduğu görülmektedir. Bunlar daha sonra bölgeye kendi adlarını vermişlerdir. Osmanlı Devrinin ilk yıllarında Elmalı, Antalya Eyaletine bağlı Teke Livasının merkezi olmuş, idare merkezinin Antalya’ya alınmasına rağmen, Sancak beyleri bu bölgeyi yaylak olarak kullanmaları ilçeyi sürekli canlı tutmuştur. Elmalı, askeri yollardan uzak kalmış olmakla fazla gelişmemişse de, yine de kendine göre yöresel bir ekonomik faaliyetin merkezi olmuştur. Teke İli, II. Murad zamanında Osmanlıların eline geçmiş, vilayet yapılarak buraya “Livai-Tekke” adı verilmiştir. Teke Livası’nda yerleşen ve gelişen oymak ve sipahiler II.Beyazid’ın yaşlanmasını, şehzadelerin birbirlerine düşmelerini fırsat sayarak, zaman zaman başkaldırmış, Şiileri de etkileyip, Şahkulu Ayaklanması’nı başlatmışlardır. Ayaklanma sırasında Teke Livası’nda pek çok yapı, cami ve mescit yıkılmıştır. Elmalı'nın gelişimi, yörenin Yıldırım Beyazıt zamanında Osmanlı idaresine geçmesi, Osmanlı Devleti'nin ilk zamanlarında Anadolu Eyaletine bağlı olan Teke Livası'nın merkezi ve Teke Paşaları'nın ikametgâhı olmasının ardından idare merkezinin Antalya'ya nakledilmesi üzerine yörenin kaza haline gelmesi şeklinde olmuştur. İlçe sırasıyla "Kabalı, Amelas, Elmalı" isimlerini almış, ancak bu isimlerin nereden kaynaklandığına dair bir şey bulunamamıştır. Şemseddin Sami “Kamusu’l A’lam”da Elmalı için şunlar yazmıştır (1890,Cilt V): “Konya Vilayeti’nin Teke Sancağı’nda kaza merkezi bir kasaba olup, liva merkezi olan Antalya’nın 80 km güneybatısındadır. Nüfusu 7000 kadar olup, 200-300’ü Hıristiyan, kalanı tümüyle Müslüman’dır. Çevresinde bağ-bahçeleri ve lezzetli meyveleri vardır. Ticaret oldukça gelişmiştir, ayrıca halkı bazı sanayi kolları ile uğraşır. Bir rüşdiye okulu vardır. Elmalı Kazası Teke Sancağı’nın batı tarafında olup, kuzeyi Antalya Kazası, batısı Antalya Vilayeti’nin Menteşe Sancağı, güneybatısı Kaş Kazası ile çevrilidir. 75 köyü vardır. 37 Kaza içinde 16 cami, 20 mescit, 1 rüşdiye, 8 ilkokul, 10 medrese, 1 Rum, 1 de Ermeni Kilisesi vardır.” Evliya Çelebi ise seyahatnamesinde Elmalı’yı şöyle anlatmaktadır(1667, Cilt IX, s:275); “…Elmalu sahrasının şark canibinden Elmalu nehri tulu edüp geçit vermez. Saikasından ademi dehşet alır. Bir mağara kapusundan çıkup Elmalu şehri altından cereyan edüp Könye gölüne karışıp gaip olur… bu nehrin kayalardan çıktığı mahalde dağ eteklerinde sahib-ül hayrat Ömer Paşa kamil bir saat tuh Seddi İskender-misal bir divar bina edüp üzerine kaldırım edüp ve nice yerler köprüdür. Bu köprüden geçüp rubu saatte Elmaluya bağ ve bahçeleri içinden güzer edüp vardı. Bu şehir Anadolu eyaletinde Teke Paşanın tahtıdır… Bu Elmalu şehrinde kale yoktur. Şehir Elmalı cibali dameninde cihangir yokuş misal evleri biri biri üzre dereli ve tepeli yerde vaki olmuş bir bağı meram misal şehri kadimdir. Cümle 32 mahalle ve 8888 tahta örtülü evlerdir…. Alamescit Mahallesinde Karapınar ve Ulupınar başı ve Hacı Ahmet pınarı bu cümle 60 pınar bir yere cem olup nehri azim Elmalu ye mahlüt olup Könye kölüne gaip olur…” Elmalı 19. yy’da çeşitli hayvan ürünlerinin toplandığı bir pazar yeri olmuş, ayrıca pamuklu bez dokuması ve dericilik de oldukça gelişmişti. Elmalı’da krom madeni de çıkarılmaktaydı. 19. yüzyıl sonunda ilçede 20 cami, 3 Rum,1 Ermeni kilisesi, 5 hamam, 3 han bulunuyordu. Dükkan sayısı 508 ve 1841 yılında kentin nüfusu 10 bin civarında idi. 1868 yılında Belediye teşkilatı kurulan Elmalı’da, 1883’de Posta Telgraf İdarehanesi, 1876 yılında da Ziraat Bankası’nın çekirdeği olan Menafi Sandığı kurulmuştur. Tanzimat’tan sonra Kaymakamlık ile idare edilen yerleşim 1904 yılında İlçe statüsü kazanmıştır. Antalya’nın en eski ilçesi olan Elmalı, Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra da statüsünü korumuştur. 19. yüzyıl sonunda Konya vilayetinin, Antalya Sancağına bağlı olan Elmalı, Cumhuriyetten sonra 1940 yılında çıkan bir yangınla tamamen yanmış ve yeniden imar edilmiştir. 38 4.1.2. Elmalı Kenti Mekânsal Oluşumu Elmalı’da ilk yerleşim Elmadağ eteklerine isabet eden Camiatik, Camicedit, Toklular ve Tahtamescit mahallerinde oluşmuştur. İlk yerleşimin tarihi kesin olarak bilinmemekle beraber bu tarihin M.Ö. 4. ve 5. yüzyıla rastladığı tahmin edilmektedir. İlçe merkezi eskiden 23 mahalle iken 1943 yılında birbirine bağlanarak 7 mahalle olmuş, daha sonra 1952 yılında yeni kurulan Gündoğan mahallesi ile 8 mahalle olmuştur. Bugün Yeni mahallenin de katılmasıyla Elmalı’da 9 mahalle bulunmaktadır. Bunlar: Camiatik Mahallesi, Camicedit Mahallesi, Gündoğan Mahallesi, Kapmescit Mahallesi, Karyağdı Mahallesi, Tahtamescit Mahallesi, Toklular Mahallesi, Yeni Mahalle ve İplik Pazarı Mahallesi’dir. Gelişme etaplarını 4 bölümde değerlendirmek mümkündür: 1. 1939 imar planından önceki tarihlerdeki yerleşimler bu etapta değerlendirilebilir. Bu alanlar yukarıda belirtildiği gibi Elmadağ eteklerinde oluşmuş ve Camiatik, Camicedit, Toklular ve Tahtamescit mahallerinin bulunduğu kısımlarda yayılmıştır. Bunu bu mahalleler içinde inşa edilmiş dini yapıların kuruluş tarihlerinden saptamak mümkündür. 2. 1939–1956 yılları arası plan içi gelişmeler 2. gelişme etabını oluşturmaktadır. 1939 yılında ilk imar planı uygulamaya konulmuştur. Bu gelişme etabında yayılmalar Kapmescit ve İplikpazarı mahalleleri ile Karyağdı mahallesinin bir kısmında gerçekleşmiştir. 3. 1956–1974 yılları arası Karyağdı Mahallesinin bir kısmı ile Gündoğan mahallesinin geliştiği görülmektedir. Bu dönemde resmi yapıların çoğu bu mahallelerde kurulmuştur. Ticaret yapılarının gelişimi de bu kısma doğru gerçekleşmiştir. 4. 1974 sonrası gelişmeler kentin güneyine doğru olmuştur. Bugünkü Yeni mahallenin gelişimi ve yerleşmenin giderek güneye yayılması 1974 yılından sonraki döneme rastlamaktadır. 39 4.1.3.. Sit Alanı Mekânsal Oluşumu Elmalı Kentsel sit alanı nüvesinin nerede geliştiğine dair kesin bilgiler olmasa da Evliya Çelebinin anlatımlarından planlama alanının geometrik merkezinde yer alan Ömer Paşa Camii ve çevresi olduğu söylenebilir. Elmalı kenti tarihçesinde de belirtildiği gibi Roma ve Bizans İmparatorluğu’ndan sonra Selçuklu idaresine geçen yerleşmenin Teke Beyliği’ne verildiği görülmektedir. Pek çok Anadolu eski yerleşmesinde de olduğu gibi Bizanslılardan sonra kent eski zenginliğini ve nüfusunu kaybederek köhneleşmiştir. Selçuklu ile Osmanlılar kent mekanını sosyal ve kültürel olarak yeniden canlandırarak geliştirmişlerdir. Teke beyliklerinin izleri ise farklı mahalle oluşumlarında kendini göstermiştir. Bu dönemde gelişme planlı değildir. Mahalleri oluştururken genellikle dağlık bölgeleri seçmişlerdir. Bu da mekânın kuzeyde, doğuda ve batıda dağ eteklerinde nasıl şekillendiğine dair ipuçları vermektedir. Selçuklulara ilişkin ipuçları mekânda minarelerin taş süslemelerinde, yapılardaki bazı tavan süslemelerinde kendini gösterse de kentsel sit alanının bugünkü mekânsal oluşumu ağırlıklı olarak Osmanlı döneminin izlerini taşımaktadır. Elmalı kentsel sit alanı olarak tanımlanan alan oldukça eğimli bir topografik yapıya sahiptir. Ömer Paşa Camii ve çevresi bu eğimli yapı içerisinde düz bir alanda konumlanmışlardır. Bu da alanın ilk nüvelerinin burada oluştuğuna dair başka bir ipucu vermektedir. Kent merkezi olarak tanımlanabilecek bu alanda ticaret yapıları yoğunlaşmıştır ve bugün güneye doğru iki aksla gelişmeye devam etmektedir. Elmalı dağının eteğinde kıvrımlı ve eğimli sokaklardan oluşan organik dokuda topografyanın etkisi hissedilmektedir. Bugünkü sokak dokusu evlerin çoğunlukla bir vadide yer alıp yamaca yaslanmalarıyla oluşmuştur. Evler birbirinin manzarasını örtmeyecek şekilde konumlanmıştır. Sokak dokusunda Ağalar Yokuşu, Hıdırlık Sokak, Pınarbaşı, Uzunköprü, Arsevenler Sokaklar yerleşmenin belkemiğini oluşturmakta diğer sokaklarda kıvrımlı olarak bu ağa bağlanmaktadır. Çıkmaz sokaklar komşuları birbirine ilişkilendirmektedir. Alandaki sokaklar birbirlerini dik olarak kesmemektedir. Sokaklar genellikle doğal taş ve beton kaplamadır. Yaya kaldırımı yoktur. Sokaklar alanın merkezine doğru toplanmaktadırlar. Çok eğimli 40 sokaklar merdivenli yapılmıştır. Sokak genişlikleri hep aynı genişlikte devam etmemekle beraber yaya yada at, eşek gibi yüklü bir hayvanın geçeceği genişliktedir. Sokak başlarında duvar köşeleri pahlıdır. Dokuda karşılama mekânı olarak tanımlanabilecek Ömer Paşa Camii ve çarşı bölgesinden dağılan eğimli sokaklar yüksek istinat duvarları ile kademelendirilerek düzenlenmiştir. Bu kademelendirmeler üzerine oturan geleneksel konutlar eğime göre ön cepheden 1, 1.5, 2 katlı iken arka cephede iki veya üç kat yüksekliğinde düzenlenmiştir. İstinat duvarları özellikle sokakları sınırlayan kentsel öğe olmakla birlikte hem yatayda hem düşeyde eğimli, Ağalar ve Kütük Cami gibi sokaklarda bahçe olarak kullanılan platformlarında oluşumuna katkı sağlamıştır. Çeşmeler genellikle yolun genişlediği yerlerde veya köşe başlarında bulunmaktadır. Merkezde düz alanlarda camiler, çeşmeler, hamamlar, medreseler yer seçmişlerdir. Kubbeler, kiremit kaplı ev çatıları biçim, renk ve doku bakımından birbirinden farklılaşmakta arka planda Elmalı dağı da bu görüntüye bir fon oluşturmaktadır. Dokudaki en eski konut örnekleri Pınarbaşı, Kütük Cami, Eski Cami, Hacı Haliller ve Ağalar Yokuşu mevkilerinde bulunmaktadır. Geleneksel dokudaki iki veya üç katlı kerpiç konutların yaygın olarak yer aldığı dokuda, 20. yüzyılın ortalarına doğru yapım sistemlerindeki değişimlere koşut kâgir örnekler de dokuda görülmeye başlamıştır. 1980’lerde ve özellikle 1990’larda betonarme yapım tekniğinin yaygınlaşmasıyla Elmalı tarihi kent dokusunu tehdit eden betonarme yapılar özellikle topografik açıdan düz olan sit alanının güneyinde çoğalmaya başlamıştır. 2 veya 3 katlı kâgir yapılar dokuyla uyumlu özellikler sergilemesine karşın 4 veya 5 katlı betonarme yapılar dokuyu olumsuz olarak etkilemektedir. 41 Yerleşmede kentsel sit alanı içerisindeki konutlar kadar sokaklar da değişim sürecine girmiştir. Özellikle döşeme kaplamaları önemli ölçüde yenilenmiştir. Bunun sonucunda yetersiz kalan drenaj sistemi yapılarda nemlenme yaratarak sıvalarının dökülmesine yapıların sağlıksızlaşmasına neden olmuştur. Elmalı tarihi kent dokusunda T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 11. 02. 2005 gün ve 276 sayılı kararı ile tescil edilen 127 adet sivil mimarlık örneği yapı, 7 adet anıtsal yapı bulunmaktadır. Sivil mimarlık örneği olarak nitelendirilen yapıların büyük bölümünü Elmalı’nın geleneksel kerpiç konutları oluşturmaktadır. Ayrıca çarşı bölgesinde yüzyıl başında kullanılan dükkânlar da bu grup içinde yer almaktadır. 4.1.4 Elmalı Kenti Sit Alanına İlişkin Genel Bilgiler Elmalı’nın tarihi kent dokusu olarak tanımlanan Elmalı Dağı’nın güney eteklerinde 28 hektarı kentsel sit alanı olmak üzere etkileme geçiş alanı ile birlikte yaklaşık 95 hektarlık bir alanı kapsamaktadır. Elmalı kentsel sit alanı, 19. yüzyıl tipik Osmanlı kentsel yerleşim özellikleri taşımaktadır. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 11. 02. 2005 gün ve 276 sayılı kararı ile 127 adet sivil mimarlık örneği yapı, 7 adet anıtsal yapı tescil edilmiştir. Kentsel Sit alanına ilişkin sadece 2006 yılında T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yaptırılan ve ÇEKÜL Vakfı’nın maddi destek sağladığı Pınarbaşı ve Hacı Haliller ve Helvacılar Sokaklarına ait sokak sağlıklaştırma projeleri bulunmaktadır. Ancak yapılan projeler henüz hayata geçirilmemiştir. 42 4.2.Yerleşme Özellikleri 4.2.1. Geleneksel Doku Döneminin tipik Osmanlı yerleşim özelliklerini gösteren Elmalı tarihi kent dokusunda, geleneksel konut dokularından oluşan mahalleler camiler çevresinde gelişmiştir. Elmalı dağının eteğinde kıvrımlı ve eğimli sokaklardan oluşan organik dokuda topografyanın etkisi hissedilmektedir. Dokuda karşılama mekânı olarak tanımlanabilecek Ömer Paşa Camii ve çarşı bölgesinden dağılan eğimli sokaklar yüksek istinat duvarları ile kademelendirilerek düzenlenmiştir. Bu kademelendirmeler üzerine oturan geleneksel konutlar eğime göre ön cepheden 1, 1.5, 2 katlı iken arka cephede iki veya üç kat yüksekliğinde düzenlenmiştir. İstinat duvarları özellikle sokakları sınırlayan kentsel öğe olmakla birlikte hem yatayda hem düşeyde eğimli, Ağalar ve Kütük Cami sokak gibi sokaklarda bahçe olarak kullanılan platformlarında oluşumuna katkı sağlamıştır. Topografyanın olanaklarına göre biçimlenen yerleşimde, konutlar mümkün olduğunca birbirini engellemeden ovaya yönlenmiştir. Dokudaki en eski konut örneklerini Pınarbaşı, Kütük Cami, Eski Cami, Hacı Haliller, Ağalar Yokuşu mevkilerinde bulmak mümkündür. Elmalı tarihi kent dokusunda Antalya Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu tarafından 2005 yılında yürütülen tespit çalışmalarında 134 yapı tescillenerek envanterleri hazırlanmıştır. Yerleşimdeki yapılardan 7 adeti anıtsal yapı statüsünde (I. Grup) diğer 127 adet sivil mimarlık örneği yapı ise II. Grup yapı olarak tescillenmiştir. Sivil mimarlık örneği olarak nitelendirilen yapıların büyük bölümünü Elmalı’nın geleneksel kerpiç konutları oluşturmaktadır. Ayrıca çarşı bölgesinde yüzyıl başında kullanılan dükkânlar da bu grup içinde yer almaktadır. Bu kapsamda kentsel sit alanı içinde bulunan yapılar “Kentsel Sit Alanı ve Tescilli Yapılar” haritasında gösterilmektedir. Elmalı’nın geleneksel dokusunda yer alan geleneksel konutlar genellikle iki katlıdır. Üç katlı örneklere de rastlanmaktadır. Topoğrafik özellikler nedeniyle konutlar ön cepheden 1.5 - 2.5 katlı olarak algılanabilmektedir. Yapılarda genellikle iklimsel nedenlere bağlı olarak birer ara kat ve/veya ara oda bulunmaktadır. 43 Şekil 4.1. Geleneksel Elmalı konutları (Hacıhaliller sok. no:13) Şekil 4.1. Geleneksel Elmalı konutları (Ağalar sok. no: 9) 44 Orta ve yan sofalı plan tipi yaygın olmakla birlikte orta sofanın T sofa olarak düzenlendiği örnekler mevcuttur. Zemin katlarda depo, kiler, odunluk gibi servis mekânları yer alırken yaşam katları en üst kattadır. Zemin katlar genellikle bahçe ile ilişkilidir. Konutların bahçelerinde genellikle tek katlı müştemilatlar bulunmaktadır. Çarşı bölgesine yakın konutların zemin katları ise bazı örneklerde dükkân olarak düzenlenmiştir. Konutların sokağa açılan ön cephesinin ortasına, giriş kapısının hemen üstüne yerleştirilen ahşap cumbalar Elmalı’daki geleneksel konutların cephe mimarisinde tipik öğelerdir. Cumbalar bazı yapılarda üçgen alınlıklarla sonlandırılmışlardır. Ayrıca cepheye simetrik olarak yerleştirilen cumbalı örneklere de sıkça rastlanmaktadır. Cumba eli böğründe gibi yapı elemanları ile taşınmaktadır. Cephe boyunca devam eden çıkmalar da mevcuttur. Bazı örneklerde bu çıkmalar gönye çıkma (testere çıkma) şeklindedir. Çıkma bulunmayan yapılara da rastlanmaktadır. Şekli 4.3. Yöresel mimaride kullanılan çıkma örnekleri (Pınarbaşı sok.) 45 Elmalı’daki geleneksel konutlar çoğunlukla 19. yüzyıl sonu, 20. yüzyıl başında inşa edilmiştir. Konutlar genellikle kerpiç olarak inşa edilmiştir. Ancak zemin katı kerpiç, üst katı ahşap karkas örneklere de rastlanmaktadır. Ahşap karkas dolgusu olarak kerpiç kullanılmıştır. Kerpiç duvar genellikle 70 - 80 cm. yüksekliğindeki moloz taştan subasman üzerinden başlar. Zemin katta 60 – 75 cm. arasında değişen kerpiç duvar kalınlığı, üst katlarda 30 - 40 cm.’e kadar düşmektedir. 20. yüzyılın ortalarına doğru inşa edilen nitelikli konutlar ise kâgir örneklerdir. Şekli 4.4. Geleneksel dokuda yer alan nitelikli 20.yüzyıl yapılarından bir örnek Geleneksel konutlar genellikle kırma ahşap çatılı olmakla birlikte beşik çatılı örneklerde mevcuttur. Çatı örtüsü olarak kullanılan yaygın malzeme alaturka kiremittir. Zemin katlar genelde sağırdır. Sokak köşelerine köşe pahı yerleştirilen örneklere rastlanmıştır. Zemin kattan yapıya açılan kapılar genellikle iki kanatlı ve ahşaptır. Giriş kapısının üstünde tepe penceresi yer almaktadır. Ahşap üst kat pencereleri ise genellikle dikdörtgen boyutludur. Üst katların köşe bitişlerine ahşap yivli sütunçeler yerleştirilmiş örneklere rastlanmıştır. Odaların ahşap tavanları geometrik desenlidir. Yaşam odalarında dolap, şerbetlik, ocak gibi yapı öğeleri bulunmaktadır. 46 Geleneksel konutların üçünde yöreye özgü ahşap tahıl ambarlarına rastlanmıştır. Dikdörtgen planlı bu ambarlar Elmalı’nın tarımsal geçmişinin izi olarak özgün mimari değere sahiptir. (a) (b) Şekil 4.5 Geleneksel Dokuda Yer Alan Tahıl Ambarları Çarşı bölgesinde tek katlı kerpiç dolgulu ahşap karkas dükkânlar yer almaktadır. Dikdörtgen planlı bu üç dükkân bugün kullanılmamaktadır. Ayrıca Elmalı’nın bugün leblebicilik ve helvacılık yapılan merkez çarşısı da 20. yüzyıl başı ile erken Cumhuriyet döneminin çarşı bölgelerinin gelişimi ile ilgili önemli izler taşımaktadır. Tek ve iki katlı bitişik nizamdaki bu kâgir yapılar Elmalı’nın kentsel hayatına sıhhileştirilerek katılması uygun bir bölgedir. Şekil 4.6. Geleneksel çarşı dokusundan görünüm 47 • Karakteristik Sokaklar Elmalı’nın geleneksel kent dokusunda yer alan tescili konutların sokaklara göre dağılımı aşağıdaki şekildedir: Pınarbaşı Sokak (11) Tatlılar Sokak (1) Ağalar ve Kütük Sokak (8) İshakdede Sokak (2) Bağdat Sokak (4) Arseven Sokak (11) Aydınlar Sokak (3) Mescit Önü Sokak (1) Alamescit Geçidi Sokak (2) Abdullah Ekiz Sokak (5) Hacıhaliller Sokak (9) Değirmenönü Geçidi Sokak (2) Hıdırlık Sokak (2) Fahri İyicin Sokak (4) Hacı Şakirler Sokak (7) Baharlar Sokak (5) Baharlar Geçidi (3) Mehmet Bilgin Sokak (3) Süleyman Türkiş Sokak (2) Hanedanlar Sokak (1) Selahattin Topçu Sokak (8) Ünal Özgödük Sokak (1) Mezarlık Tepe Geçidi (1) Kızıltemeller Sokak (3) Rasık Yılmazlar Sokak (1) Veyseller Çıkmazı (1) Bülbüller Çıkmazı (4) Eğrekler Sokak (6) Öğretmen Rauf Bey Sokak (3) Uzun Köprü Sokak (5) 48 Kusakçılar Sokak (1) Sınani Ummi Sokak (1) Yağcılar Sokak (1) Denizciler Sokak (1) olarak sıralanabilir. Yukarıda yer alan sıralamada ve ayrıca yerinde yapılan incelemelerden Pınarbaşı Sokak, Ağalar ve Kütük Sokak, Arseven Sokak, Hacıhalliler Sokak, Hacı Şakirler Sokak ve Selahattin Topçu Sokaklar tescilli konutların yoğun olarak yer aldığı sokaklar olarak belirlenmiştir. Ancak bu sokak dokularında özgün sokak kaplamaları değiştirildiği de gözlemler arasındadır. Eğimin merdivenlerle çözümlenmeye çalışıldığı Hıdırlık Sokak da doku içinde önem arz eden karakteristik sokak dokuları arasında yer almaktadır. Şekil 4.7. Hıdırlık sokak’tan görünüm 49 4.2.2. Geleneksel Dokudaki Değişimler Geleneksel dokuda yapılan incelemelerde iki veya üç katlı kerpiç konutların yaygın olarak yer aldığı dokuda, 20. yüzyılın ortalarına doğru yapım sistemlerindeki değişimlere koşut kâgir örnekler de dokuda görülmeye başlamıştır. 1980’lerde ve özellikle 1990’larda betonarme yapım tekniğinin yaygınlaşmasıyla Elmalı tarihi kent dokusunda betonarme yapılar çoğalmaya başlamıştır. 2 veya 3 katlı kâgir yapılar dokuyla uyumlu özellikler sergilemesine karşın 4 veya 5 katlı betonarme yapılar dokuyu olumsuz olarak etkilemektedir. Elmalı İlçe Merkezi, kent yaşantısının geleneksel karakterden uzaklaşarak büyük kent yaşantısını simgeleyen apartmanların giderek daha fazla arttığı bir yerleşime dönüşmektedir. Bu hızlı dönüşümde son yıllarda yaşanan konut sıkıntısı yanında geleneksel yapı biçimi olan ahşap ve kâgir yapıların, güncel ihtiyaçların karşılayamaması büyük rol oynamaktadır. Geleneksel dokudaki konutlar, geniş aile yapısının çekirdek aile yapısına dönüşümü ile, katların farklı aileler tarafından kullanılmasına olanak vermek amacıyla katlar arası merdivenlerin kaldırılıp, yapının dış cephesine merdiven eklenmesi suretiyle bir değişim yaşamaktadır. Odalarda gusülhanelerin yer aldığı dolaplar kaldırılarak televizyon sehpaları yerleştirilmiştir. Mutfaklara ise tezgâhlar eklenmiştir. Cumbaların kaldırıldığı örnekler mevcuttur. Şekil 4.8. Elmalı yeni kent dokusundan bir örnek 50 Yerleşmede kentsel sit alanı içerisindeki konutlar kadar sokaklar da değişim sürecine girmiştir. Özellikle döşeme kaplamaları önemli ölçüde yenilenmiştir. Şekil 4.9. Yenilenen sokak dokusundan bir görünüm 51 4.3. Analiz Çalışmaları 4.3.1.Kat Adetleri Alanda genellikle iki katlı yapılar bulunmaktadır. Bunun yanında tek katlı yapılara da rastlanmaktadır. Özellikle sit alanı içinde tarihi kent dokusundan dışa doğru açıldıkça 3 kat ve üzeri yapılaşmaların yoğunlaştığı görülmektedir. Kentsel sit alanı içinde de çok katlı yapılaşma eğilimleri bulunmakta olup, bu yapılaşmalar geleneksel tarihi dokuyu bozucu nitelikte değildir. Ancak kentsel sit alanı yakın çevresindeki yoğun ve çok katlı yapılaşmalar, sit alanı üzerinde yüksek yapılaşma taleplerini gündeme getirmektedir. 2 katlı yapılar % 69.80 ile en fazla orana sahipken, 1 katlı yapılar toplam yapıların % 17.81’ini oluşturmaktadır. 3 kat ve üzeri yapılar ise % 12.39 ile en az orana sahiptir. Çizelge 4.1. Sit alanı kat adetleri (Yerinde yapılan arazi çalışmaları) KAT ADETLERİ ALAN (m²) % 1 KATLI YAPILAR 11925.95 17.81 2 KATLI YAPILAR 46730.69 69.80 3 KAT VE ÜZERİ YAPILAR 8296.78 12.39 TOPLAM 66953.42 100.00 Kat yükseklikleri ile ilgili yapılan saha çalışmasının grafik olarak alan üzerindeki sunumu EK-1 de verilmiştir. 4.3.2.Yapı Kalitesi Kentsel sit alanı içinde binaların yapı kaliteleri incelendiğinde; genel olarak yapı kalitesi açıdan iyi olduğu görülmektedir. İyi ve orta kalitede yapılar biribirine yakın oranlarda bulunmasına rağmen, iyi kalite yapılar % 49.78 ile ilk sırada, orta kalite yapılar % 42.37 ile ikinci sırada yer almaktadır. Kötü nitelikteki yapılar ise ağırlıklı olarak ticari alan kullanımlarının yer aldığı merkez ve çevresinde bulunmakta olup; bu yapılar toplam yapı stokunun % 7.84’ünü oluşturmaktadır. 52 Çizelge 4.2 Sit alanı yapı kalitesi (Yerinde yapılan arazi çalışmaları) YAPI KALİTESİ ALAN (m²) % İYİ KALİTE YAPILAR 33332.64 49.78 ORTA KALİTE YAPILAR 28369.46 42.37 KÖTÜ KALİTE YAPILAR 5251.32 7.84 TOPLAM 66953.42 100.00 Yapı kalitesi ve sağlamlık durumu ile ilgili yapılan saha çalışmasının grafik olarak alan üzerindeki sunumu EK-2 de verilmiştir. 4.3.3.Mülkiyet Durumu Elmalı’da mülkiyet desenine bakıldığında, büyük oranda özel mülkiyete tabi alanların bulunduğu görülmektedir. Bu oran kentsel sit alanı içinde % 96.04’tür. Ancak Elmalı Dağı sırtları gibi topografyanın yerleşmeye müsait olmayan engebeli ve kırıklı alanları belediye adına kayıtlıdır. Tarihi yapıların bulunduğu alanlar ise % 2.45 oranı ile vakıf mülkiyetindeki alanları oluşturmaktadır. Alan içerisinde büyük alan kapsayan mülkiyetler bulunmamaktadır. Yerinde yapılan araştırmalarda belediyesinden elde edilen veriler doğrultusunda kentsel sit alanı içindeki mülkiyet durumu aşağıda gösterilen tablo ve grafikteki gibidir. Çizelge 4.3.: Elmalı kentsel sit alanı mülkiyet durumu (Elmalı Belediyesi) MÜLKİYET DURUMU ÖZEL MÜLKİYET ALANLARI BELEDİYE MÜLKİYETİNDEKİ ALANLAR VAKIF MÜLKİYETİNDEKİ ALANLAR TOPLAM 53 ALAN (m²) % 220389.18 96.04 3463.32 1.51 5629.92 2.45 229482.42 100.00 Mülkiyet durumu ile ilgili yapılan saha çalışmasının grafik olarak alan üzerindeki sunumu EK-3 verilmiştir. Çizelge 4.4. Sit alanı içindeki belediye ve vakıf mülkiyetine ait parseller (Elmalı Belediyesi) MÜLKİYET ADA 167 PARSEL 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-1314-15 206 2 7-8-9-10-11-12-13-14-15-16-1718-19-21-22-23-24-25-26-27-28- BELEDİYE MÜLKİYETİ 201 29-3031-32-33-34-35-36-37-38-39-404142-43 187 11-12-13-14-15-16-17-18-19-20 185 1 ve 23 184 1 197 1 147 1 182 VAKIF 189 2 MÜLKİYETİ 30 22 12 13 231 3 185 13 54 4.3.4. Doku Analizi Kentsel sit alanında konutlar, genellikle eğimin göreceli olarak daha düz olduğu alanlarda, yol kenarları ve merkez civarında yoğunlaşan bir yapı düzeni içerisindedir. Buna bağlı olarak yapılar, imar adası içinde yol ve merkeze bakan parsel cephelerinde ağırlıklı olarak konumlanmışlardır. Özellikle merkez çevresinde ticari kullanımlara da koşut TAKS ve KAKS değerleri sit alanı genel ortalaması TAKS ve KAKS değerlerinin üzerindedir. Merkezden dışa doğru açıldıkça söz konusu inşaat alanı değerleri azalma eğilimi içerisindedir. İncelenen yapı adalarında TAKS değerleri 0.13-1.00; KAKS değerleri ise 0.20-2.00 arasında değişmektedir. Sit alanı yoğunluklar açısından incelendiğinde ise, ortalama net yoğunluğun 175 kişi/ha, ortalama brüt yoğunluğun 120 kişi/ha. olduğu görülmektedir. Bu alanda boş parseller ve kamu kullanımına ayrılmış parseller hariç, yapılaşmış parsellerdeki ortalama net yoğunluk ise 192 kişi/ha.’dır. Çizelge 4.5. Kentsel sit alanı doku analizleri ADA NO TAKS KAKS BRÜT NET YAPILAŞMIŞ YOĞUNLUK YOĞUNLUK PARSELLERDE (kişi/ha) (kişi/ha) NET YOĞUNLUK (kişi/ha) 12 0.24 0.42 85.20 95.88 103.90 30 0.19 0.40 72.51 83.21 91.75 117 0.23 0.50 63.39 71.59 74.34 118 0.60 1.21 84.88 109.33 128.03 141 0.32 0.65 85.73 104.62 116.15 145 0.24 0.44 83.18 94.71 99.07 147 0.52 1.19 145.10 196.12 207.83 161 0.53 0.95 203.38 315.45 315.45 162 0.14 0.26 82.10 94.91 115.06 163 0.29 0.49 115.46 135.86 149.63 164 0.55 0.82 272.98 424.58 547.55 55 165 0.73 1.50 231.00 322.34 322.34 166 0.68 1.66 231.58 373.97 373.97 168 0.40 0.76 109.32 130.07 142.72 169 0.16 0.35 77.60 84.07 151.42 173 0.21 0.29 88.88 107.73 107.73 174 0.91 1.83 210.40 472.63 514.90 175 0.30 0.46 93.13 151.51 151.51 177 0.39 0.68 133.05 156.86 158.33 178 0.34 0.68 126.29 143.23 153.35 179 0.54 1.08 164.63 230.69 283.95 180 0.28 0.56 90.41 102.52 102.52 181 1.00 2.00 - - - 183 0.81 1.36 265.36 410.36 410.36 185 0.26 0.31 102.40 117.63 129.47 186 0.43 0.55 119.40 134.90 134.90 187 0.16 0.37 52.41 59.28 61.60 188 0.20 0.44 29.00 51.18 54.75 189 0.13 0.27 36.10 52.28 54.34 192 0.30 0.71 99.05 118.65 121.77 197 0.26 0.31 26.38 207.39 347.43 198 1.00 1.63 - - - 199 1.00 2.00 - - - 200 1.00 1.95 - - - 201 0.20 0.20 - - - 202 0.73 1.46 108.48 236.55 236.55 204 0.44 1.05 142.50 172.41 174.87 205 0.54 1.03 131.86 166.97 170.81 206 1.00 1.00 - - - 207 1.00 1.73 - - - 208 1.00 1.70 - - - 209 1.00 2.00 - - - 229 0.13 0.22 65.91 69.56 94.97 230 0.60 1.15 159.02 306.60 306.60 231 0.41 1.02 109.09 173.81 173.81 56 4.3.5. Kent İçi Ulaşımı Kentin sit alanının ulaşım yapısına bakıldığında Hükümet Caddesi’nin sit alanına hizmet veren en önemli arter olduğu gözlemlenmektedir. Ancak sit alanının geleneksel dokusu, günümüzde araç bağımlılığına göre düzenlenen “yol üstyapısı”na imkân tanımamaktadır. Sokaklar dar ve çoğu yerde yaklaşık 3 metre genişliğindedir. Eski dokudaki en geniş yollar ise 4–5 (insan ölçeğinde) metredir. Ulaşım durumu ile ilgili yapılan saha çalışmasının grafik olarak alan üzerindeki sunumu ekte verilmiştir. Şekil 4.10. Elmalı’nın yenilenerek genişletilen sokak dokusu (417 sokak ) Elmalı Dağı’nın eteklerinden başlayan yerleşim kısmının en üst bölümü, Topoğrafik açıdan önemli bir eşiktir. Bu anlamda söz konusu alan, ulaşım dokusunun hizmet vermekte en çok zorlandığı alan özelliğini taşımaktadır. Yüksek kısımlardaki eğimin elverdiği ölçüde taşıt trafiği yamaçlara doğru çıkabilmektedir. Ancak geleneksel dokudaki yol şeması tüm yayalara kullanım imkânı tanımaktadır. 57 Şekil 4.11. Geleneksel dokuda yer alan yaya yolundan bir görünüm (Eski çarşı) Kentsel Sit Alanı’nın güney alanlarına inildiğinde ise eğimin yumuşaması ile birlikte yayaların ve araçların daha az zorlandığı sokak dokuları ortaya çıkmaktadır. Özellikle ticaret bölgesine gelindiğinde, karşılaşılan taşıt yoğunluğu önemli bir sorun teşkil etmektedir. Bu bölgede yükleme ve boşaltma alanları mevcut değildir. Ayrıca alanda çok fazla otopark yeri de bulunmamaktadır. Pazartesi günleri kurulan pazarda yaşanan otopark sorunu, bu konudaki ihtiyacı tekrar gündeme getirmektedir. Şekil 4.12. Ömer Paşa Camii ve çevresindeki otopark 58 4.3.6.Sosyal Ve Teknik Altyapı Alanları • Sosyal Donatı Alanları Kentsel Sit Alanı’nda 2 adet İlköğretim Okulu bulunmaktadır. Kentsel Sit Alanı’nda yer alan Belediye Hizmet Binası ile birlikte, 4 adet Resmi Kurum Binası vardır. Ömer Paşa Camii, Şadırvanı ve Medresesi, Kentsel Sit Alanı’nın en önemli odağı halindedir. Ayrıca Kentsel Sit Alanı’nda Vehab-ül, Sinan-ı Ummi türbeleri bulunmaktadır. • Teknik Altyapı Alanları Kentsel Sit Alanı içerisinde elektrik ve su kesintisi yaşanmamaktadır. Alanın en önemli özelliği su açısından çok zengin olmasıdır. Özellikle eski dokuda birçok sokak, çeşmelerle zenginleştirilmiştir. Fiziki engeller nedeniyle şebekeye bağlanamamış parseller, toplamın %10’un altında yer almaktadır. Ayrıca yüksek eğimle birlikte altyapı çalışmalarının teknolojik açıdan gerektiği ölçüde desteklenememesi nedeniyle sokak dokusundan algılanabilen dağınık bir yapı gözlemlenmektedir. 4.3.7. Açık Ve Yeşil Alanlar Elmalı Kentsel Sit Alanı’ndaki sık dokuya rağmen, geleneksel dokunun en belirgin özelliğinin kapalı (konut) ve açık (bahçe) yaşam mekânlarının bütünleşmesi olması, alanın yeşil dokusunun aynen hissedilmesini sağlamaktadır. Nitekim geleneksel kentsel doku, bahçelerin de yardımıyla yoğun bir açık ve yeşil alanla bezenmiştir. Yeni gelişim alanlarında da yoğun yapılaşmanın bulunduğu yerlerde seyrekleşen yeşil alanlar, kentin dış çeperlerine doğru yoğunlaşma eğilimi göstermektedir. Özellikle eğimli bölgelere çıktıkça yapılaşmadan uzaklaşan alanlarda doğal bitki örtülerinin geliştiği gözlenmektedir. 59 Şekil 4.13. Kentsel doku içindeki bahçelerden bir görünüm 4.4. Elmalı Kenti Sit Alanında Bulunan Sivil Mimarlık Örneklerinin Günümüzdeki Durumları, Koruma Sorunları Ve Değerlendirme Önerileri 4.4.1.Plan Tipleri Elmalı evlerinin plan tiplerini belirleyen unsurlar; topoğrafik şartlar, günlük hayatın bir yansıması olan haremlik ve selamlık birimleri, iklim şartlarına bağlı güneşe yönlenme eğilimi ve geçim kaynağını sağlayan hayvancılık ve tarımdır. Haremlik, selamlıkla beraber aynı yapı içerisinde değilse avlu, iki birim arasında geçiş alanıdır. Avlu kısmında kış hazırlıklarının yapılabilmesi için genelde bir ocak bulunur. Haremlik ve selamlık bir evin bütününün içerisinde yer alıyor ise selamlık kapısı ana caddeye, haremlik kapısı ara sokağa açılacak şekilde ev planlanır. Ancak Elmalı evlerinde bu türde özgün örnekler, arazi şartlarından dolayı ve günümüzdeki yapılan birçok tadilatla değişime uğramıştır. Elmalı Evlerinin kat durumunun önemli belirleyicisi arazinin durumudur. Genellikle, zemin kat+birinci kat, bodrum+zemin+birinci kat, zemin+birinci kat+ikinci kat olarak yer almaktadır. 60 • Bodrum Kat, en az birimin bulunduğu kattır. Bu bölüm, depo+ ahır olarak işlev gösterir. Zemini taş-toprak olup, tavanlar alçaktır. Bu durum temel kat olma özelliğini de taşır. Taş duvar örgüsü hâkimdir. • Zemin Kat, genelde giriş katı olarak yer alıp zemini taş döşemelidir. Bu kat bir ölçüde kışlık kat olarak da kullanılır. Oda ve pencere sayısı üst kata göre daha az olup basık bir biçimde yer alır. Bu durum daha çok iklim özelliğine bağlanır. Odalarda genellikle, yüklük, dolap, sedir, duvar nişi yer almaktadır. Ancak geçen zaman içerisinde yapılan bazı tadilatlardan dolayı bu birimler ya yerleri değiştirilmiş ya da kaldırılarak özgün halleri yok olmuştur. • Birinci ya da üst kat olarak nitelendirilen bölüm, oturma mekânlarından oluşur. Evin cadde ve sokağa bakan kısımlarıdır. Çıkmalar ve cumbalarla mekânlar geniş tutulmuştur. Pencere sayıları aydınlık etkisinin artırılması için fazladır. Baş Oda bu katta yer alıp işçilik daha özenlidir. Bu kattaki odalarda duvar nişleri, lambalıklar ve bazen ocaklık yer almaktadır. Geleneksel konutların sofaların biçimlenmesi yapıların plan şemasını da belirlemektedir. Elmalı’da yapıların büyük çoğunluğu orta ve yan sofalı plan şemasına sahiptir. Çizelge 4.6. Plan tipolojileri çizelgesi • Orta Sofalı Plan Şeması Bu plan şemasında yapının orta aksında yer alan ana kapıdan sofaya girilmektedir. Sofanın iki yanında genellikle karşılıklı ikişer oda, iki oda arasında merdiven yer almaktadır. Sofa ya bir cumba ile ya da sofa açıklığındaki geniş pencere ile sonlanmaktadır. Bahçe katında ise, sofa bahçeye açılmaktadır. 61 Orta sofalı yapıların kat yüksekliğini, bulunduğu sokağın, sokak-bahçe kotu belirlemektedir. Eğer bahçe kotu, yol kotundan düşük, yapı yola göre 1 ve 1,5 katlı iken, bahçede 2 ya da 3 katlıdır. Yol kotu ile parsel koyu arasında fazla eğim yoksa giriş yine yol cephesinde olup, 2 veya ara kat varsa 3 katlı olmuştur. Bu tür yapıların, üst kat sofa, sokak cephesinde, giriş kapısının üstünde sokağa cumba yapmaktadır. Önde tek cumbanın yanında bazı yapılarda, sofa sokağa pencere ile açılmakta, sağ ve solunda simetrik cumba yer almaktadır. Bu tür konutların açık alan ilişkisi sadece bahçe kotundaki zemin kat sofanın açıldığı kapı iledir. Bu nedenle bahçe ile iç içe bir düzenleme görülmez. Ancak bazı konutlar, Hacı Haliller Sokak üzerindeki örnekler gibi orta avlulu olarak düzenlenmiştir. Orta akstaki giriş kapısı avluya açılır. Kapının her iki yanında da parselin eğimine göre, farklı kotlarda odalar yer alır. Avlu bahçeye açılır. Avlu- bahçe ilişkisi izlenebilmektedir. Üst kat ise tipik orta sofalı plan şeması şeklinde düzenlenmektedir. Az da olsa orta sofanın (T) sofa olarak düzenlendiği konutlara da rastlanmaktadır. Zemin Kat Planı Şekil 4.14. Orta sofalı plan tiplerine bir örnek (Serbest H. Ölçek:1/100) 62 Üst kat planı Şekil 4.15. Orta sofalı plan tiplerine bir örnek (Serbest H. Ölçek:1/100) • Yan Sofalı Plan Şeması Geleneksel konutların özellikle açık alan (bahçe) ile birlikte çözümlendiği örnekler genellikle yan sofalı plan şemasına sahiptir. Bu plan şemasında sofa açık veya kapalı olarak düzenlenmiştir. Bazı örneklerde de zemin kat açık sofalı, üst kat kapalı sofalıdır. Yan sofalı plan şemasına sahip konutlar genellikle parselin sokak cephesine sıfır oturmaktadır. Giriş ana kütlenin sofa (avlu) bölümünden doğrudan avluya açılır veya bina ile aynı düzeyde devam eden bahçe kapısından, bahçeye açılmaktadır. 63 Şekil 4.26. Yan sofalı plan tipi zemin kat planına bir örnek (Serbest H. Ölçek: 1/100) Şekil 4.17. Yan sofalı plan tipi üst kat planına bir örnek (Serbest H. Ölçek:1/100) 64 4.4.2.Dış Mekân Özellikleri 4.4.2.1. Cephe Düzenlemesi Elmalı Evleri cepheleri, genellikle ovaya yani güneye doğru yönelik olarak yapılmıştır. Ancak arazi şartlarından dolayı cephe yönlenişleri değişebilmektedir. Bu değişimin belirleyicisi de sokaklar olmuştur. Evin ana giriş cepheleri sokağa bakıp arka cepheler özellikle başodanın bulunduğu kısımlar kente hâkim bir manzaraya doğru dönüktür. Tüm cepheler işlenmiş vaziyette yer alır. Evlerin alt katlarında dış cephe ile ilişkiler azaltılmıştır, buna karşılık üst katta ise tam tersine bu ilişkiler olabildiğine güçlendirilmiştir. İncelemekte olduğumuz Elmalı evlerini cephe düzenlerine göre iki gruba ayrılmıştır: • Düz Cepheler; geleneksel Elmalı evlerinin 50 tanesi düz cepheye sahiptir. Mütevazı dış görünüşlere sahip yapılar, plan ve süslemeleriyle özellikli yapılardır. Sokak cephelerinde çıkma gözlenmemekle birlikte, güneşe karşı konumu ve topografik şartlar doğrultusunda başodalarının arka cephelerde olduğu bilinmektedir. • Hareketli Cepheler; çıkmalar sokağa çıkma arzusu içinde tek cumba, testere çıkma ve çift cumba olarak evlerde yerini almaktadır. Geleneksel elmalı evlerinin 75 tanesi hareketli cepheye sahiptir. Çıkmalar giriş cephelerinde giriş kapısının hemen üzerindeki başodada ya da giriş kapısının her iki yanındaki odaların sokağa bakan cephelerinde yer almaktadır. Çizelge 4.7. Cephe sistemleri çizelgesi 65 Şekil 4.18. Tek cumbalı cephe sistemi (Serbest H. Ölçek:1/100) Şekil 4.19. 47 Nolu tescilli ev cephe düzeni (Pınarbaşı sok. no:10 ) 66 Şekil 4.20. 42 Nolu tescilli ev cephe düzeni (Hacıhaliller Sok. no:10 ) Şekil 4.21. 8 Nolu tescilli ev cephe düzeni (Arseven Sok. No:6) 67 4.4.2.2.Pencere Sistemleri Mekânların aydınlatılması, dış ortam ile ilişkisi ve hava sirkülâsyonunun sağlanması için kullanılan pencereler ahşap malzemeden çift kanatlı ve giyotin şeklindedir. Zemin kattaki pencereler odanın işlevine göre şekillenirken, üst cephelerde güneş alma yönüne göre geniş ya da dar olukları görülmektedir. Alt katta depo, müştemilat, ahır şeklinde kullanılan odalarda küçük tek kanatlı pencereler görülmektedir. Çıkma olan evlerde ise çıkmanın bulunduğu duvarın tamamının pencere ile çevrili olduğu örnekler görülmektedir. Alt kattaki pencerelerin dış cephelerinde dışarı ile irtibatı kesecek şekilde demir korkuluklar, ahşap süsleme elemanları ve kepenkler görülmektedir. Elmalı evlerinin çok katlı örneklerinde alt katlarında genelde çift kanatlı pencereler görülmektedir. Üst katlarında ise giyotin pencereler bulunmaktadır. Pencere kenarları ahşap söveler, silmeler ve çatı hareketleriyle vurgulanmıştır. Şekil 4.22. 75 Nolu tescilli ev pencere sistemleri (Ağalar Sok. No:6) 68 4.4.2.3.Saçaklar, Üst Örtü Çatı Sistemleri Geleneksel Elmalı evlerinin çatı sistemlerinde kırma ve beşik çatı gözlenmektedir. Marsilya tipi kiremit ile kapatılmış çatışlarda, kerpiç yada pişmiş tuğladan örülen bacalar göze çarpmaktadır. Özellikle giriş cephesinde bulunan çıkmalar, kuvvetli alınlar ile çatı formunda da görsel açıdan kuvvetlendirilmiştir. Saçakların biçimlenmesinde ana cephe esas alınmıştır. Köşebentler ve ahşap silmeler ile süslenen cephelerin saçakları da ahşap kaplanarak görsel açıdan bütünlük sağlanmıştır. Ancak bazı yapıların saçak altlarından izlenilebilmektedir. Çizelge 4.8.Çatı sistemleri çizelgesi Şekil 4.23 Elmalı evleri çatı sistemlerine genel bir bakış 69 çatı elemanları 4.4.2.4.Kapı Sistemleri Elmalı evlerinde yol cephesinin özellikli elemanlarının giriş kapıları olduğu görülmektedir. Bulunduğu iklimin özel bitkisi olan sedir ağaçlarında işlenerek yapılan giriş kapıları, ince bir zevkin ve ustalığın ürünü olarak günümüze kadar özelliklerini muhafaza ettikleri gözlenmiştir. Zengin işçiliği olan giriş kapıların da pencereler de giriş holünü aydınlatmak amacı ile kapılarım üzerinde yerlerini almaktadır. Bu pencerelerin güvenlik amacı ile metal parmaklıklarla süslendiği görülmektedir. Bu kapıların üzerinde Osmanlıca ve Latince rakamlı tarihler ve besmele sözcükleri gözlenebilmektedir. Kapıların bir diğer özellikli unsurları ise tokmaklarıdır ki zevke-halka ve kadın elli tokmaklar sıkça görülen örneklerdendir. Şekil 4.24. Giriş kapısı örneği (Baharlar Sok. No:5) 70 4.4.3. Mimari Elemanlar • Tavanlar; elmalı evlerinde tavan yükseklikleri bulundukları odanın işlevine göre değiştiği gözlenmektedir. Bodrum ve zemin katlarda 2–3 m. olan tavan yükseklileri, yaşam mekânı olan birinci katlarda 4 m. kadar ulaşmaktadır. Ana girişin bulunduğu holün tavan yüksekliğinin ise 5 -6 m. ye kadar ulaştığı görülmektedir. Bodrum ve zemin katlarda tavan kaplaması oldukça mütevazi ve çoğu yerde düz tavan olarak görülmektedir. Ancak yaşam mekânlarında ve başodalarda ise tavan olabildiğine süslü ve hareketlidir. • Şerbetlik ve Lambalıklar; zengin evlerin yaşam odalarında işlevsel amaçlı yapıldıkları gözlenmiştir. Duvara girinti olarak görülen şerbetlikler alçı ile süslenmiş ve el boyaması ile zenginleştirilmiştir. • Söveler ve Köşebentler; elmalı evlerinin dış cephe süslemelerinin vazgeçilmez elemanı köşebentlerdir. Genelde ahşap tercih edilen köşebentlerin bazı örneklerde taş da kullanıldığı görülmektedir. Söveler ise genellikle zemin katlarda, depo penceresi gibi pencerelerde görülmektedir. Sövelerde çoğunlukla taş malzeme seçildiği gözlenmiştir. Şekil 4.25. Söve köşebent örneği (112 Nolu tescilli konut, Eğrekler Sok No:41) 71 Şekil 4.26. Tavan detayı (3 Nolu tescilli konut, Pınarbaşı Sok. No:34) Şekil 4.27. Tavan detayı (3 Nolu tescilli konut, Pınarbaşı Sok. No:34) 72 4.4.4. Malzeme Ve Yapım Teknikleri Elmalı evlerinde kullanılan yapı malzemeleri; ahşap, taş, topraktır. Zemin kat ve bodrum katlar genellikle taş ve taş-kerpiç karışımı malzemeden inşa edilmiştir. Üst katların duvarları hımış tekniği ile yapılmıştır. Ayırıcı duvarlarda bağdadi sıva tekniği de görülmektedir. Bazı yapılar kerpiç sıvalı iken bazıları bazılarının sıvasız olduğu görülmektedir bu tür yapıların ahşap dolgu malzemesi dışardan izlenilebilmektedir. Yapı malzemesi olarak kullanılan ahşap bölgenin zenginliği olan sedir ağacından elde edilmektedir. Yumuşak ve dayanıklı olana sedir ağacı inşaat malzemesi olarak oldukça elverişlidir. Şekil 4.30.Strüktür detayı (42 Nolu tescilli konut, Hacıhaliller Sok. No:10) 73 4.4.5 Günümüzdeki Durumları Elmalı kentsel sit alanı içerisinde bulunan tescilli evlerin birçoğu yıpranma tehlikesi ve yok olma tehdidi ile yüz yüzedir. Her geçen gün sona bir adım daha yaklaşan ve doğasına terk edilen evler sağlıklı yaşam koşullarının çok gerisindedir. Şu anda yaşanamayacak durumda olan konutların sayısının hiç de küçümsenmeyecek sayılara ulaştığı gözlenebilmektedir. Elmalı siluetinin birer parçası olarak tarihte yerini alan birçok konut şu anda oturulamayacak durumdadır. Oturulmayan konutlar yıkılma yok olma tehlikesi altındadır. Doğal etmenlere karşı hiçbir korunağı olmayan bu evlere dışarıdan yapılan olumsuz müdahaleler ise evlerin ömrünü daha da kısaltmaktadır. Hala oturulmakta olana evlerde ise yapılan yanlış müdahaleler hem evlerin doğasına aykırı olduğu için değerini düşürmekte hem de gerek strüktür ve konstüriksiyon açısından, gerekse de işlevsellik açısından amaçlarının çok dışına çıkmaktadır. İşin ehli, emin ellerden çıkmayan yenileme işlemleri yapıların dokusunda değişmelere sebep olmaktadır. Günün şartlarına uymak için yapılan bazı fonksiyon değişiklikleri ise gerek planlar gerekse dış cephelerin doğal güzelliklerini bozmakta hatta örtmekte olduğu gözlenmektedir. Oturulmakta olan konutların pek azında ev sahiplerinin kedilerinin oturduğu görülmektedir. Daha ziyade kiracıların ve dışarıdan göç ederek kente gelen kişilerin oturduğu görülmekte ve evlerin yenilenemediği ve yıllara karşı mücadele edemediği görülmektedir. Kent merkezine yakın olan konutlarda fonksiyon değişiklikleri gözlenmektedir. Günün şartlarına cevap vermek için bazı evlerin zemin katlarının dükkân ya da imalathane olarak kullanıldığı gözlenmektedir. 74 4.4.6. Sit Alanında Ortaya Çıkan Sorunlar 4.4.6.1.Fiziki Mekân, Çevre, Dokuya İlişkin Sorunlar • Arazinin eğimli oluşu yine altyapı sistemlerinin yenilenmesinde ve geliştirilmesinde fiziki sorunlar. • Yapıların dış ve iç mekanında yapılan bilinçsiz değişiklikler, yenilemeler tarihi-geleneksel dokunun özgün değer ve kimliklerinin yok olmasına neden olan sorunlar. • Türk-Osmanlı kent yerleşmesinin tipik özelliğini yansıtan dar sokak mekânının günümüz artan taşıt trafiği ve araç sahipliliğine yönelik çözümlerin üretilememesinden kaynaklı sorunlar. • Sahip olunan tarihi-doğal çevre bilincinin olmamasından kaynaklı tarihigeleneksel dokuya tümüyle aykırı gelişmelerden kaynaklı görsel, tarihsel sorunlar. • Kentlinin değişen yaşam biçiminde farklı dinlenme, eğlenme bakış açılarından dolayı bu ihtiyaçları karşılayacak park, oyun alanı, eğlenme ve dinlemeye yönelik alan ve tesislerin olmamasından kaynaklı sorunlar. • Yapı ve sokak dokusuna ilişkin fiziksel, çevresel sorunlar. 4.4.6.2. Sosyo-Ekonomik Yapıya İlişkin Sorunlar • Ekonomik sektörlerde uzmanlaşmanın oluşmamasından kaynaklı sorunlar. Geleneksel ekonomik yaşam biçimi olan çiftçilik ve esnaflığın devam ettiği gözükse de oransal olarak bir düşüş yaşanmakta ve ekonomik hayatın gelişmesinde engel oluşturmaktadır. • İkinci konut kullanımının yoğun olarak var olmasının ekonomik girdi oluşturmaması/katkı sağlayamamasından kaynaklı sorunlar. • Ülke ve Bölgesel konumu ve sahip olduğu tarihi, doğal, kültürel ögelerle önemli bir potansiyele sahip iken, bu potansiyelleri değerlendirmeye yönelik politika, strateji ve uygulamaların olmamasının yeni ekonomik sektörlerin oluşmasını engellemesine neden olan sorunlar. 75 • Üretilen malın genellikle Elmalı içi ve yakın çevresine satışından kaynaklı kendi içine dönük bir ekonominin varlığından kaynaklı sorunlar. • Yapı maliklerinin içinde yaşadıkları kültür varlığı niteliğindeki yapıda gerekli onarım ve yenileme işlemlerini karşılayacak yeterli finansal güçlerinin olmamasından kaynaklı sorunlar. 4.4.6.3.Yönetsel Yapıya İlişkin Sorunlar • Yerel yönetimin ve sivil toplum örgütlerinin birlikteliğinin geç oluşmasından kaynaklı sorunlar. • Yerleşmeyi ekonomik yönden geliştirecek ve çeşitlendirecek uygulamalara yönelik pazarlama, reklam ve tanıtımın yapılmamasından kaynaklı sorunlar. • Kentliye sahip olduğu tarihi ve doğal değerlere ilişkin aidiyet, farkındalık ve koruma vb. bilincinin oluşturulmamasından kaynaklı sorunlar. • Alana ilişkin fiziksel, sosyal, ekonomik ve kültürel projelerin üretilip uygulamaya yönelik politika ve stratejilerinin oluşturulmamasından kaynaklı sorunlar. • Yerel yönetimin korumaya ve geliştirmeye yönelik yeterli kaynak ayıramamasından kaynaklı sorunlar. 4.4.6.4. Korumaya İlişkin Sorunlar • Bugüne kadar sağlıklı Koruma Amaçlı İmar Planın yapılmamasından kaynaklı bilinçsiz koruma strateji ve politikalarından kaynaklı sorunlar. • Halkın koruma geliştirilmemesinden ve farkındalık kaynaklı bilincinin sorunlar. oluşturulmamasından/ Geleneksel dokudaki yanlış uygulamalar, yapıların bakımsızlığı, aykırı yapılaşmaların oluşması vb. gibi. • Elektrik direği, drenaj, tv antenleri, çöp imha sistemi gibi görsel ve çevresel kirlikleri önlemeye yönelik plan, proje, strateji ve politikaların olmayışından kaynaklı tarihi çevreyi tehdit eden sorunlar. 76 4.4.7. Korumaya Yönelik Yapılan Çalışmalar Kentsel Sit Alanlarına ilişkin 19.4.1996 gün ve 419 sayılı ilke kararı ve geleneksel dokunun genel özellikleri değerlendirildiğinde, Geçiş Dönem Yapılanma Koşulları aşağıda belirlenmiştir. Buna göre: Elmalı Kentsel Sit Alanı Geçiş Dönemi Yapılanma Koşulları: A) Taşınmaz Kültür Varlığı olarak tescilli taşınmazlarda Koruma Yüksek Kurulunun 5.11.1999 gün ve 660 sayılı ilke kararı doğrultusunda; -Tescilli yapılarda bakım kapsamındaki müdahalelerin (çatı aktarımı, oluk onarımı, boyabadana vb.) Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü izni doğrultusunda yapılabileceğine, -Basit onarım kapsamındaki müdahalelerin Koruma Bölge Kurulu kararı doğrultusunda. Belediye ve Koruına Bölge Kurulu Müdürlüğü denetiminde yapılmasına, -Esaslı onarım yapılacak tescilli taşınmazların ise rölöve-restitüsyon ve restorasyon projelerinin hazırlanarak Kurulumuzun onayından sonra uygulamaya geçilebileceğine, B) Yeni yapılanmalarda -Kentsel Sit Alanında yeni yapılanmalarda, bu alanlarda yeni imar parseli oluşturmak üzere ifraz yapılamayacağına, ancak sınır düzenlemeleri, yol terkleri vb. için gerekli ifrazın ve her türlü tevhidin Bölge Kurulumuzun izniyle yapılabileceğine, -Korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı parseline ilave yeni yapı yapılamayacağına. -Tescil edilmeyen. ancak geleneksel yapı düzeninde oluşmuş yapıların yenilenmesinde yapıların çevresel özellikleri ile parsel içinde biçimlenmesinin göz önünde bulundurulmasına, -Parsellerin doğal eğimini ve mevcut sokak-parsel ilişkisiııi değiştirecek hafriyat ve dolgu yapılmamasına, -Yol ile parsel arasında farklı kotların olduğu parseldeki düzenlemelerin geleneksel dokudaki biçimlenrneye göre oluşmasına, -Sokağın genel oluşumuna göre yapıların ayrık veya bitişik nizam düzenlenebileceğine, -Yapılara cephe aldığı sokaktan kot verilmesine, kotun binanın orta aksmdaıı alınmasına, -Su basman kotunun yolun eğimine göre +0.50 veya +1.00 metre olabileceğine, -Geleneksel dokudaki parsel büyüklüğü-yapı oranı göz önüne alınarak, 250 m2 ve daha küçük parsellerde TAKS: 0.40; 250 m2’den büyük parsellerde TAKS: 0.30 olabileceğine, ancak bina taban alanının 150 m2’yi geçemeyeceğine, -Yapıların kot aldığı yoldan yüksekliğinin h6.50 metre (2 kat) olabileceğine, yapının 77 tescilli yapıya komşu olması halinde yüksekliğin belirlenmesinde tescilli yapı yüksekliğinin göz önünde bulundurulmasına, -Çatı kaplamasmın kiremit örtü olmasına, çatıların kırma veya beşik çatı olarak düzenlenebileceğine, çatı eğiminin max %33 olabileceğine, -Orner Paşa Camiinin bulunduğu imar adasında, koruma planı yapılıncaya kadar basit onarım dışında herhangi bir yapılanmaya gidilemeyeceğine, -Açık Pazar Alanı ile 1-lükümet Caddesi arasındaki geleneksel ticaret dokusunun bulunduğu parsellerde yapı düzeninin bitişik nizam olmasına, yapının maksimum mevcut yapının taban alanı büyüklüğünde ve yüksekliğinin h4.50 metre olabileceğine, -Bu koşullara göre hazırlanacak yeni yapılanma projesi ile birlikte parsel ve çevresindeki yapılar ile dokuya ilişkin bir avan projenin ve fotoğrafların yer aldığı bir etüdün Kurulumuza getirilmesine, -Geçiş Dönemi Yapılanma koşulları doğrultusunda hazırlanacak projenin Kurulumuzca onaylanmasına, -Onaylı projelerin uygulamasında belediye ile birlikte fenni mesulün de sorumlu olacağına. -Kurulumuzca onaylı projesiyle yapılaşma izni olan ve inşaatı biten yapılara onaylı projesine uygun olduğuna dair fenni mesul ve belediyesinin teknik raporu ile uygulama sonrası fotoğraflannın Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünce incelenerek, Müdürlüğün uygun girüş yazısı doğrultusunda iskan izni verilebileceğine, -Kentsel Sit Alanındaki tescilsiz taşınmazların basit onarımının Koruma Yüksek Kurulunun 5.11.1999 gün ve 661 sayılı ilke kararı doğrultusunda Belediyesi denetimi ve sorumluluğunda yapılabileceğine, belirlenmiştir. - T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 11. 02. 2005 gün ve 276 sayılı kararı ile tescil edilen 127 adet sivil mimarlık örneği yapı, 7 adet anıtsal yapı ve kentsel sit alanı ilişkin 2007 ye kadar herhangi bir Koruma Amaçlı İmar Planı hazırlanmamıştır. Kentsel Sit alanına ilişkin 2006 yılında T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yaptırılan ve ÇEKÜL Vakfı’nın maddi destek sağladığı “Pınarbaşı ve Hacı Haliller” 78 ve “Helvacılar” Sokakları ile ve Antalya İl Özel İdaresi’nin maddi destek sağladığı “Eğrekler Sokak-S.Topçu Caddesi- Hanönü Caddesi-Veyseller Çıkmazı- Bülbüller Geçidi ve Ömer Ağalar Sokakları”na ait sokak sağlıklaştırma projeleri çalışmalarına başlanmıştır. 4.4.8.Anket Çalışmaları Ve Değerlendirmeleri Anket Antalya İli, Elmalı İlçesi kent merkezindeki Camiatik Mahallesi, Camicedit Mahallesi, İplikpazarı Mahallesi, Karyağdı Mahallesi, Tahtamescit Mahallesi ve Toklular Mahallelerinden oluşan Elmalı kentsel sit alanını kapsamaktadır. Bu anket çalışmalarının değerlendirme ve sonuçlarında Elmalı olarak nitelendirilen alan bu çalışma alanını kapsamaktadır. • Doğum Yeri-Göç İlişkisi Sosyo-kültürel yaşama ilişkin kimlik ve aidiyet bilincinin varlığının saptanması için sorgulanmıştır. Antalya %4, Elmalı %63, Elmalı yakın çevresi %14, Güney Doğu Anadolu Bölgesi %5, İç Anadolu Bölgesi %2, Karadeniz Bölgesi %1, diğer %6, soruyu yanıtsız bırakanlar %4 tür. Yani ankete katılanların % 81’inin Elmalı, yakın çevresi ve Antalya doğumlu olduğu görülmektedir. YANITSIZ DİĞER KARADENIZ İÇ ANADOLU G.D.ANADOL U BÖLGESİ ELMALI YAKIN ÇEVRESİ ELMALI ANTALYA Çizelge 4.9. Doğum yeri çizelgesi SAYI: 30 425 95 32 16 5 43 27 (%) 4 63 14 5 2 1 6 4 79 63 6 1 4 Y AN IT S IZ 2 D İĞ E R Ç G E .D VR .A ES N A İ D O LU B Ö LG E S İ Y AK IN E LM AL I E LM AL I AN AD O LU 5 K AR AD E N IZ 14 4 İÇ 70 60 50 40 30 20 10 0 A N TA LY A (%) DOĞUM YERİ ANTALYA ELMALI ELMALI YAKIN ÇEVRESİ G.D.ANADOLU BÖLGESİ İÇ ANADOLU KARADENIZ DİĞER YANITSIZ Şekil 4.29. Doğum yeri Yöreye eğitim, memuriyet vb. gibi sebeplerin dışında herhangi bir göç olgusu görülmemektedir. Diğer bölgelerden gelenlerin oranı oldukça düşüktür. İlçeye kendi yerel nüfusunun haricinde ticaret veya herhangi faaliyet için gelen bulunmamaktadır. • Aylık Gelir Gelir seviyesini tespit edebilmek için sorgulanmıştır. Soruya sadece 180 kişi cevap vermiştir. Cevap verenler arasında aylık gelir ortalama 661.86 YTL olarak saptanmıştır. Bu rakam gelir düzeyinin asgari ücretin üzerinde olduğunu gösterse de soruya yanıt veren kişi oranı düşük olduğu için gelir düzeyine ilişkin kesin bir saptama yapmak mümkün değildir. • Mülkiyet Durumu Mülkiyet durumu ile alandaki ilk sahipliliği saptamak hedeflenmiştir. Mülkiyet yapısı oransal olarak; miras %37, satın alma %40, kira %21, yanıtsız %2’dir. 80 Çizelge 4.10. Mülkiyet sahipliliği çizelgesi SATIN SAYI MİRAS ALMA KİRA YANITSIZ TOPLAM 79 84 46 5 214 37 39 21 2 100 ORAN (%) MÜLKİYET DURUMU 90 84 79 80 70 (%) 60 46 50 40 30 20 5 10 0 MİRAS SATIN ALMA KİRA YANITSIZ Şekil 4.30. Mülkiyet durumu • Konutlara Yapımından Sonra Yapılan Eklemeler Geleneksel yapıların ağırlıklı olduğu çalışma alanında yapıların ilk yapılışlarından sonraki değişimler gözlenmeye çalışılmıştır. Sonuçlar göstermektedir ki yapılara sonradan eklenen bölümler ve teknik altyapı sistemleri arasında mutfak %13, banyo %16, tuvalet %15, su %13, elektrik %13 bir orana sahiptir. Çizelge 4.11: Konutlara yapımından sonra yapılan eklemeler MUTFAK BANYO TUVALET SU ELEKTRIK HANE 28 35 33 27 27 ORAN (%) 13 16 15 13 13 SAYI 81 DAHA SONRA YAPILANLAR 40 35 35 28 30 HANESAYISI 33 27 27 SU ELEKTRIK 25 20 15 10 5 0 MUTFAK BANYO TUVALET Şekil 4.31: Konutlara yapımından sonra yapılan eklemeler Genellikle geleneksel mimari özellikleri yansıtan alan içerisindeki konutların banyo, tuvalet gibi daha önce bahçe içinde veya odada dolap içinde olmalarından kaynaklı nedenlerle yapının bu bölümleri günümüzde değiştirilerek yenilenmiş veya eklemelerle yeni düzenlemeler yapılmıştır. • Evin Yapılış Tarihi Evin yapılış tarihi ile alandaki evlerin tarihsel biçimlenme sürecine ilişkin sorgulama yapılmıştır. 0-50 yıllık %24, 50-100 yıllık %47, 100 yıl üstü %14, yanıtsız %15’dır. Çizelge 4.12.Evin yapılış tarihi 0-50 50-100 YILLIK YILLIK 100 + YILLIK YANITSIZ TOPLAM SAYI 52 98 31 33 214 % 24 46 14 15 100 82 EVİN YAPILIŞ TARIHI 120 98 100 (%) 80 60 52 40 31 33 100 + YILLIK YANITSIZ 20 0 0-50 YILLIK 50-100 YILLIK Şekil 4.32. Evin yapılış tarihi Anket sonuçlarından da görüldüğü gibi çalışma alanı oldukça eski yapılardan oluşmaktadır. Evlerin fiziksel durumunun birçoğu gerek bürokrasiden gerekse kişilerin gelir azlığından dolayı kötü durumdadır. Ancak bu sonuçlar bire-bir yapılış tarihi tespitlerini değil ankete katılanların verdiği cevaplardan oluştuğundan gerçek oranları göstermeyebilir. Çünkü yerinde yapılan görüşmelerde halkın tarihi evlerin bakım ve onarımına ilişkin maddi destek alacağı yönündeki duyumları kişilerin bu soruya yanıltıcı yanıtlar verebileceğini göstermiştir. • Isınma Türü Geleneksel konutların ağırlıklı olduğu yerleşmedeki soba ile ısınma yönteminin değişip değişmediğini saptamak için sorulmuştur. Sorulan hane sayısı 214’dür. 212 hane sobayla ısınırken, 1 hane güneş enerjisiyle, 1 hanede yorumsuz bırakmıştır. Elmalı’nın sahip olduğu yayla iklimi özelliği yaz aylarında aşırı sıcaklardan dolayı Akdeniz bölgesindeki insanların burayı ikinci konut olarak kullanmasında etken olmaktadır. Bu düzen Teke Beyliklerinden, Osmanlılardan beri Elmalı’da görülmektedir. Bu nedenle ısınma türünün fazla değişmediği ve halen sobayla ısınarak ısınma ihtiyaçlarının karşılanabildiği söylenebilir. 83 • Mevcut Yapıdan Memnun Musunuz? Mevcut yapıların günün değişen şartlarına ve yaşam biçimlerine karşılık ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığını saptayabilmek amacıyla sorulmuştur. Ankete yanıt verenlerin % 90’ının memnun, %10’unun memnun olmadığı görülmüştür. Alanda yaşayan kişilerle yapılan görüşmelerde mevcut yapıdan memnun olduklarını vurgulasalar da evlerin belli bölgelerinden ve depo vb ek müştemilat alanlarının bulunmamasından şikâyetçi olmuşlardır. Evlerin banyo, tuvalet vb. geleneksel konut tipi biçimlenmelerinden kaynaklı bölümlerinin küçük olması veya gusülhane biçiminde olmasından dolayı günümüz şartlarına ayak uyduramamaları ve daha yaşanılır hale getirilmesi gerektiği söylenmiştir. • Bulunduğunuz Mahallenin En Büyük Eksikleri Nelerdir? Ankete katılanlar arasında belirlenen mahallenin en büyük eksikliklerinin oranı; otopark %33, çocuk parkı %48, eğlence-düğün salonu %20, spor alanı %28, parkbahçe %43, pazaryeri %17, diğer %22’dir. Ankete katılanlar mahallenin en büyük eksiğinin çocuk parkı, park-bahçe, otopark, spor alanı, eğlence ve düğün salonu ve pazaryeri olarak sıralamıştır. SAYI ORAN TOPLAM DİĞER YERİ PAZAR BAHÇE PARK+ SPOR ALANI ĞÜN SALONU EĞLENCE/DÜ ÇOCUK PARKI OTOPARK Çizelge 4.13. Bulunduğunuz mahallenin en büyük eksiklikleri nelerdir? 71 103 42 59 93 37 48 214 33 48 20 28 43 17 22 100 84 BULUNDUĞUNUZ MAHALLENIN EN BUYUK EKSIKLERI NELERDIR? 120 103 93 100 80 71 59 60 48 42 37 40 D İĞ ER PA ZA R YE R İ PA R K+ B AH Ç E A LA N I SP O R O TO PA RK 0 Ç O CU EĞ K PA LE R N K C I E /D ÜĞ Ü N SA LO N 20 Şekil 4.33. Bulunduğunuz mahallenin en büyük eksiklikleri nelerdir? Mahallede sosyal donatı alanlarının bulunmadığı ve mahalleli tarafından eksikliğinin hissedildiği görülmüştür. Bu sonuç Elmalı’nın yüzyıllardır gelen geleneksel yaşam biçimi olan bahçeli evlerinin yoğun olduğu bu bölgede modernleşme sürecindeki kentlinin yaşadığı yere ilişkin kültür ve sosyal yapısının farkında olmamalarından kaynaklanmaktadır. Değişen yaşam biçimi, modernleşme diye tanımlanan süreçte çocuk, genç ve yaşlıların farklı gelişme eğilim ve taleplerini ortaya çıkarmaktadır. Oysaki daha önceki dönemlerde çocuk parkı, park vb. çocuk oyun alanları evlerin bahçelerinden ve sokaklardan oluşmaktaydı. Araç sahipliliğinin azlığı da yine kentte otopark ihtiyacını gündeme getirmemekteydi. Eğlence-düğün salonu ihtiyaçları da yine değişen evlenme ve eğlence biçimlerinin bir sonucu olarak ihtiyaç duyulan bir mekan olarak görülmektedir. • Oturduğunuz Ev Ve Bahçenizde Bulunmasını İstediğiniz Fakat Yapamadığınız İhtiyacınız Olan Herhangi Bir Yapı Var Mı? Bu soruya katılanların %21’i otopark, %14’ü çocuk parkı, %12’si depo, %3’ü ahır, %5’i de diğer olarak cevap vermiştir. 85 Çizelge 4.14. Oturduğunuz ev ve bahçenizde bulunmasını istediğiniz fakat yapamadığınız ihtiyacınız olan herhangi bir yapı var mı? SAYI ORAN (%) OTOPARK Ç.PARKI DEPO AHIR DİĞER TOPLAM 46 29 25 6 11 214 21 14 12 3 5 100 OTURDUĞUNUZ EV VE BAHÇENİZDE BULUNMASINI İSTEDİĞİNİ,FAKAT YAPAMADIĞINIZ İHTİYACINIZ OLAN HERHANGI BIR YAPI VAR MI? 50 46 45 40 35 29 (%) 30 25 25 20 15 11 10 6 5 0 OTOPARK Ç.PARKI DEPO AHIR DİĞER Şekil 4.34. Oturduğunuz ev ve bahçenizde bulunmasını istediğiniz fakat yapamadığınız ihtiyacınız olan herhangi bir yapı var mı? İhtiyaçlar öncellikli olarak kamusal ihtiyaçlardan daha sonra da bireysel ihtiyaçlardan oluşmaktadır. Otopark ihtiyacı mahallelinin burada en önemli ihtiyacı olarak görülmektedir. İkinci kamusal ihtiyaç ise çocuk parkı olarak ortaya çıkmaktadır. Evlerin en ciddi ihtiyacı depo ve ahırdır. Birebir yapılan görüşmelerde özellikle depo ile ilgili çok fazla ihtiyaç olduğu saptanmıştır. 86 • Mimari açıdan en büyük eksiklik nedir? %33’ü alan dar, %25’i otopark yetersiz, %13’ü depo sıkıntısı, %10’u boşaltma yeri sıkıntısı, %6’sı sergileme yeri olmamasını mimari açıdan büyük eksiklik olarak göstermişlerdir. Çizelge 4.15. Mimari açıdan en büyük eksiklik nedir? BOŞALTMA DEPO SAYI 17 9 7 22 4 67 % 25 13 10 33 6 100 YERİ ALAN DAR SERGILEME OTOPARK YERI YOK TOPLAM MİMARİ AÇIDAN EKSİKLER 80 67 70 60 % 50 40 30 20 22 17 9 10 7 4 0 OTOPARK DEPO BOŞALTMA YERİ ALAN DAR SERGILEME YERI YOK TOPLAM Şekil 4.35. Mimari açıdan en büyük eksiklik nedir? Yörenin mimari özelliklerinden ve sit kapsamında kalmasından dolayı en büyük problem alan darlığı olarak gözükmektedir. Otopark eksiği yine karşımıza çıkmıştır. 87 5.TARTIŞMA VE SONUÇ 5.1.Sonuç Ve Değerlendirmeler Her yerleşme kendine özgü bazı içsel niteliklere sahiptir. Bu nitelikler demeti bir bütün olarak o yerleşme ile ilgili bir dışsal görünüm oluşturur. Elmalının kendine özgü içsel niteliklerine bakıldığında bir tarih ve kültür kenti olduğu görülür. Eski cami, türbe, ev çarşı, mahalle ve kıvrımlı dar sokakları ile tarihi Osmanlı kentinin yansımalarına dair halen yaşayan veya yok olmaya yüz tutmuş pek çok yapılanma mevcuttur. Eğitim, kültür, inanç, tarih ve sağlık turizmi yerel doğal kaynaklar, yörenin kendine özgü yaşam biçiminden kaynaklanan el sanatları ve yöresel zananatlere ve tarımsal faaliyetlere dayalı üretim ve ticaret özelliklerini bünyesinde barındırıyor olması biçimsel ve sosyokültürel anlamda geçmişten gelen zengin bir potansiyel kimliğin mevcudiyetini kanıtlar. Bu anlamda “elmalı kültürel miras"ının temel unsurları olan "kentsel miras" ve "kent kimliği"ni oluşturan kültür varlıklarını ve kültürel mirası korumak öncelikle bir kamu görevi ve kamu yararı tasarrufudur. Kent kimliğine yön veren ve kentsel mirasın göz ardı edilemeyecek bir bölümünü oluşturan elmalı evleri bir bütünlük içerisinde belirli bir döneme ait özellikleri taşımaktadır. Yapılan analiz ve anket çalışmalarından da anlaşılacağı gibi yıllardır yaşayan kent artık yorgunluk ve yaşlılık belirtileri göstermektedir. Bir kenti yeniden doğduğu yaşa geri götürüp aynı tazeliğine kavuşturmak imkansız gibi görünse de, günümüze kadar getirebildiği değerlerine saygı duymak gelecek yıllara daha sağlıklı ulaştırabilmek hiç de imkansız görülmemektedir. Her alanda olduğu gibi koruma alanında da koruma kültürünün ve bilincinin yetersiz olması ve maddi olanaksızlıklar kentte yaşayanların yanlış karar vermelerine en büyük sebebidir. 88 Eskiyi yaşatmanın zorluğunun yenilebilmesi için önce kentin içinde yaşayan haklın bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Bu bilincin sağlanması ancak halka koruma anlayışının sağlanabildiği yerlerle ilgili bilgileri vermekle gerçekleşebilir. Halka elinde bulundurduğu mirası koruduğu takdirde sonuçlarının ne olacağı anlatılmalıdır. Elmalı coğrafi konumu ve sahip olduğu doğal güzellikleri itibariyle kültür ve turizm merkezi olmaya aday bir kenttir. Bu kültürel güzellikleri sergileyebilmek için önce bu güzellikleri canlandırmak, onarmak ve yaşatmak gerekmektedir. 2005 yılından beri yapılara müdahaleler çok kısıtlıdır. Daha önceki dönemlerde yapılan müdahalelerin de bilinçsiz yapılması, yanlış malzeme ve tekniğin kullanılması yapıların kalitelerini düşürmüştür. Doğal haline bırakılan yapılar da en az yanlış müdahale görmüş yapılar kadar zarar görmüştür. Birçok konutta çok düşük gelir seviyesine sahip yaşayanların olması ve birçoğunun da kendi mülklerinin olmaması yapılara sağlıklı müdahale yapılamamasının en büyük sebeplerindendir. Maddi imkânsızlıklar ve yasalar ile kısıtlanan müdahale kararları yapıları yok olma riski ile karşı karşıya bırakmaktadır. Koruma anlayışının gelişebilmesi için; korunacak kültürel mirasın tarih için ne kadar önemli olduğunun anlaşılmasının yanında içinde yaşayan insanlar bölge ve ülke halkı için nasıl bir yaşam merkezi olabileceği anlaşılmalıdır. Bu bilinç ile koruma amaçlı imar planı hazırlıkları tamamlanmalı planlamaya dair getirilen kararlar doğrultusunda müdahalelerde bulunulmalıdır. Yapılan tüm analiz ve anket çalışmaları doğrultusunda Elmalı Kentsel sit alanına ait olanaklar şöyle sıralanabilir: Yakın-Uzak Çevre, Fiziki Mekân, Dokuya İlişkin Olanaklar • Konumu itibariyle gelişmiş Akdeniz bölgesi ve Antalya İli’nde yer alması. 89 • Antalya’ya ulaşım bağlantılarının güçlü ve yakın olmasından dolayı ülke karayolu, havayolu ve denizyolu ulaşım bağlantılarından yararlanabilmesi. Mal ve hizmet akımının bu potansiyellerle gelişime/geliştirilebilmeye açık olması. • Bulunduğu bölge ve il içerisindeki zengin tarihi, doğal, kültürel değerlerin var olmasından kaynaklı ülke ve bölge turizm tur güzergâhların da yer alabilme olanağı. Ayrıca bölgedeki turizme dayalı güzergâhların yöresel ticari ürünlerin tanıtımını ve pazarlanabilmesini kolaylaştırma olanağı. • Doğal, kültürel ve tarihi kaynak potansiyelinin sosyo-ekonomik anlamda değerlendirilmesinde turizmin bir araç olarak kullanılabilme olanakları. ¾ Kent merkezindeki sivil mimari örneği yapılar ve anıtlarla birlikte çevresinde birçok antik kent, höyük, tümülüs, anıt mezar vb. kültür turizmi açısından kaynak ve potansiyel teşkil eden değerlerin varlığı. ¾ Kent merkezinde ve merkezden etkilenen çevrede mevcut olan cami, türbe, şifalı sular, efsanevi su kaynaklarının yerleşmenin sahip olduğu kültürel ve tarihi kimliği oluşturan kaynak potansiyelinin geleneksel şenlik ve festivallerle sağlık, inanç, kültür ve tarih turizmi yönünde çeşitlendirilip geliştirilebilmesi ve tanıtımı olanakları. ¾ Antalya ve Akdeniz bölgesinden farklı olarak yayla iklimi özelliğine ve yayalara sahip olunan doğal kaynak ve değer potansiyelinin oluşturduğu yayla ve doğal turizmin geliştirilebilmesi olanakları. ¾ Yine sahip olunan yöre peyzajına ait birçok doğal kaynak ve değerlerin –yaylalar, sedir ormanları, dağlar, mağaralar, şifalı su kaynakları, göller vb.- yarattığı potansiyelle doğaya çıkış, doğayı keşfetme -yayla turizmi, dağcılık, trekking, bisiklet, kayak, yaban hayatı inceleme, bitki bilimciliği, kamping, konaklama vb.-olgusuyla doğa turizminin bir araç olarak kullanımı sonucu doğanın korunarak kullanımı tanıtımı ve geliştirilebilinmesi olanakları. • Arazinin eğimli yapısının mekânda yarattığı hareketlilik ve zenginlik ile sahip olunan vista-bakı noktalarının peyzaj değerlerinin sergilenmesine ilişkin olanaklar. 90 Sosyo-Ekonomik Yapıya İlişkin Olanaklar • Zengin doğal, kültürel ve tarihi kaynak potansiyelinin değerlendirilmesin de turizmin araç olarak kullanılarak ekonomik açıdan yatırım ve üretime dayalı yeni sektörlerin hız kazanması ve alt sektörler bazında çeşitlenmesi olanakları ile sosyal gelişimin sağlanabilmesi, hızlandırılabilmesi anlamında eğitimin bir araç olarak kullanılması sonucu yörenin sosyo kültürel anlamda kimlik bilincinin oluşturulması ve gelişimine dair olanaklar. • El sanatları ve yöre zanaatlerinin zengin olması, sürdürülebilirliğinin halen devam etmesinin yörenin sosyo-ekonomik gelişimi açısından potansiyel bir kaynak yaratmasından ötürü yatırım, üretim ve istihdam anlamında sektörel olanaklar. • Yöreye ait ürünlerin potansiyellerinin var (Leblebicilik, olmasına ve helvacılık, elma çeşitlendirilerek vb.) üretim değerlendirilip sürdürülebilmesine ilişkin olanaklar. Yasal-Yönetsel Yapıya İlişkin Olanaklar • Planlamaya konu alanın kentsel sit alanı ilan edilmesi ve sahip olduğu kentsel yapı, çevre ve öğelere ilişkin tescil kararlarının bulunması. • Belediyenin korumaya ilişkin bilincinin olması ve bu konuda çeşitli eylemler içinde yer alması yerel yönetim basamağında büyük olanaklar yaratmaktadır. • Belediyenin Tarihi Kentler Birliği’ne üye olması bu konuda bilgi ve finansal desteklerden yararlanabilmesi olanakları. • Elmalı Belediyesinin “Koruma Amaçlı İmar Planı” hazırlanması girişiminde olması • Elmalı Belediyesi’nin Kentsel Sit alanı içerisinde Sokak Sağlıklaştırma Projeleri kapsamında alanda sağlıklaştırmaya yönelik girişimde bulunması 91 • Belediye’nin “kamu-yerel-özel-sivil birlikteliği”ni oluşturmaya yönelik Türkiye Tarihi Evleri Koruma Derneği’nin çalışmalarına ilişkin proje üretiminde etkin rol alması. • İlçenin canlandırılması için Elmalı Kaymakamlığı tarafından başlatılan ve Kültür Turizm Bakanlığı’nca desteklenen “Yaşayan Kentler” projesi, kapsamında ilçenin tarihi, kültürel ve doğal zenginliklerin birer turistlik ürüne dönüştürülmesi, turizmin kıyıdan iç kesimlere girmesinin sağlanmasını amaçlayan projenin üretiminin varlığı. • Antalya'nın Elmalı ilçesi Kaymakamlığının, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ve Tarım İlçe Müdürlüğü ile birlikte yürüttüğü örtü altı seracılığını geliştirmeye yönelik proje çalışmalarının bulunması. • Elmalı Kültür-Turizm ve Dayanışma Derneği’nin korumaya ve korurken kenti geliştirmeye, ekonomik canlılık katmaya yönelik yaptıkları çalışmaların bir sivil toplum basmağı oluşumuna katkısı. • TOBB’un Kadın girişimciler için geliştirdiği destekleme ve finans olanaklarından yararlanabilme fırsatı 2006 yılından beri elmalı belediyesi tarafından hazırlatılmakta olan koruma amaçlı imar planının son hali ek de görülmektedir. Hazırlanan imar planındaki hususlar doğrultusunda yapılara yapılacak olan müdahaleler için bazı finansal olanaklar bulunmalıdır. Bunlar ; 1. Yenileme alanlarında uygulanacak projelerin kamulaştırma, plan, proje ve yapım işlerinde kullanılmak üzere 2863 sayılı “Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu”nun 12. maddesine göre oluşturulan taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına katkı payı hesabından belediyelere yapılan aktarmalar; Koruma Amaçlı İmar Planlarının yapımı, özel proje alanları, sokak sağlıklaştırma projeleri, tek yapı projeleri için öngörülen ödenekler. 92 2. Özel ve tüzel kişilerin mülkiyetindeki kültür varlıkları için Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan nakdi, teknik ve ayni yardımlar. 3. Tescilli taşınmaz kültür varlıklarının restorasyonu amacıyla verilen Toplu Konut Kredileri. 4. Kültür Yatırımları ve Girişimi Teşvik Kanunu kapsamında verilen teşvikler. 5. Avrupa Birliğinin aday ülkeler için kültürel varlıkları korumaya ve geliştirmeye yönelik sağladığı uluslararası fonlar. 6. Türkiye’de kültürel mirası korumaya ve geliştirmeye yönelik kurulan ve önemli projelere imza atan çeşitli Sivil Toplum örgütlerinin sağladığı finansal olanaklar. 5.2.Öneriler Yapılan tüm analiz çalışmalarından sonuç ve değerlendirmeler bölümünde yer alan Yasal ve yönetsel yapıya ait olanaklar finansal girdilerin de sağlanabilmesi ile elmalı kentsel sit alanı bir kültür ve turizm merkezi olarak ülkedeki yerini alacaktır. Öngörülen koşulların sağlandığını düşünerek kentsel sit alanının geleneksel konut mimarisini en canlı tutan ve bozulmadan saklayabilen Hacıhaliller ve Pınarbaşı Sokak için yapılaşma önerileri getirilmiştir. Her iki sokakta yaşamlarını sürdürenlerin büyük çoğunluğunun alt gelir düzeyinde olması koruma amaçlı bazı tedbirlerin alınmasına engel oluşturmaktadır. Özellikle geleneksel evlerin uzun zaman bakımsız bırakılarak kendi haline terk edilmesi nedeniyle günümüzde ya terk edilmişlerdir, kullanılamamaktadırlar ya da düşük kiralarla talep görmektedirler. Bu nedenle geliştirilecek koruma önerilerinde, bu bölgeyi içinde yaşayan insanlarla birlikte değerlendirmek bir ön koşuldur. Bu kapsamda bölgeye yeniden hareket kazandıracak en önemli unsur, Elmalı dışında yaşayan kent insanını bu bölgeye çekecek sosyal ve kültürel amaçlı bazı mekânlar oluşturmak ve kent dokusuna bir yenilenme duygusu aşılamaktır. Seçilen iki sokak da Ömer Paşa Camii’nden kuzeye doğru giden işlek aksın ucunda yer alır. Camiden sonra iki meydan geçilerek ulaşılır. Ulaşımı kolaydır. Birbirini takip ederek yukarı doğru tırmanır. Özellikle Hacı Haliller Sokak tescilli yapıların fazlaca olduğu bir sokaktır. Sokaklar boyunca cami, mescit, 3 ayrı çeşme ve bir genel 93 tuvaletin yer alması ve sokağın çıkmaz sokaklar ve rampalarla zenginleşmiş olması da bu iki sokağın seçilmesinde etken olmuştur. Bu nedenle kentsel dokuyu yeniden canlandırmayı amaçlayan girişimlerin bu bölgeden başlaması ve geleneksel kent dokusunu ortaya çıkaran düzenlemelerin yapılması bir gereksinim olarak gözükmektedir. Elmalı Kentsel Siti’nde karşılaşılan temel sorunlardan biri de sosyo-ekonomik koşullar nedeniyle konutların uğradığı mimari değişimlerdir. Cumhuriyet sonrası yaşanana sosyal değişimler, büyük aile yapısına uygun olarak yapılan konutların giderek küçülen çekirdek aile yapısına uydurulmak amacıyla kendi içinde katlarla veya içeriden duvarlarla bölünerek değişime uğradığı gözlenmektedir. Bu değişimler, yapının iç mekânının yanı sıra kısmen cepheye de yansımıştır. Buna bağlı olarak özellikle zemin katların Pınarbaşı Sokakta küçük ticaret birimlerine dönüştürüldüğü gözlenmektedir. Zaman içinde özellikle ev işlerine bağlı konfor koşullarının sağlanması amacıyla ev sakinleri tarafından yapılan bazı müdahaleler iç mekanların değişiminde rol oynayan önemli bir unsurdur. Konutların mekansal değişimlerinin yanı sıra kullanılan evlerin büyük çoğunluğunda çatı, iç ve dış sıva ile pencere onarımına gereksinim vardır. Ev sakinlerinin kendi olanakları çerçevesinde yaptıkları geçici bazı onarımlar ise yapının ömrünü uzatmayı amaçlamaz. Yapılan onarımlar özgün mimari ve malzemeyi dikkate almaksızın yeni malzemeyle gerçekleştirilmiştir ve bilinçli bir onarım içermemektedir. Elmalı’da anıt değeri olmamakla beraber biçim ve boyutlarıyla geleneksel mimariyi yansıtan yapılar, büyük çoğunluğu oluşturmaktadır. Bunların yanı sıra zaman içinde yer yer dokuyu ve ekolojik yapıyı bozmayacak şekilde yapılmış, yapı stoku da diğer bir grubu oluşturur. Kentsel siluet açısından bakıldığında gerek kat yükseklikleri gerekse boyutlarıyla rahatsızlık vermeyen bu tür yapıların, sokak bütününde ele alındığında, çevresinde yer alan geleneksel konutlarla uyumlu hale getirilmesi bir öneri olarak sunulmuştur. Projelendirilen her iki sokağın temel niteliklerinden biri, geleneksel yerleşme dokusunda, sokak ölçeğinde gözlenen, yapılarla ilgili karakter ve ölçek bütünlüğüdür. Bu nedenle anıt değeri olmamakla beraber biçim ve boyutlarıyla 94 geleneksel mimariyi yansıtan yapılar ile günümüze yakın tarihte yapılmış, genel silueti bozmayan basit evler sokak bütününde ele alınarak, ölçek, sıva, malzeme ve renkleriyle geleneksel konutlara uyumlu hale getirilmesi düşüncesinden hareketle Sağlıklaştırma Projesi’nin ana fikri oluşmuştur. Şekil 5.1.Hacihaliller sokak 95 Şekil 5.2. 47 Nolu tescilli bina (Pınarbaşı sok. no:10) 96 Şekil 5.3. 123 Nolu tescilli bina (Pınarbaşı sok. no:12) 97 Şekil 5.4. 42 Nolu tescilli bina ( Hacıhaliller sok. no:10) 98 Şekil 5.5. 41 Nolu tescilli bina (Hacıhaliller sok. no:12 ) 99 Şekil 5.6. 39 Nolu tescilli bina (Hacıhaliller sok. no:14) 100 Şekil 5.7. 38 Nolu tescilli bina (Hacıhaliller sok. no:18) Şekil 5.8. Pınarbaşı sokak kuzey girişi 101 Şekil 5.9. 42 Nolu tescilli bina (Hacıhaliller sok. no:11) 102 6.KAYNAKLAR Ahunbay, Z.. 1999. Tarihi Çevre Koruma ve 173.s.İstanbul Restorasyon. Yem Yayınları Akıncıtürk, N. 2002. Trilye Belediyesindeki Tarihi Yapılar Ve Taş Mektep’in Yapısal Bozukluklarının İncelenmesi.Uludağ Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dergisi Cilt 7, 197-210.Bursa Alioğlu, F,E., 2000. Mimarlık Öğreniminde Koruma Eğitiminin Yeri ve Önemi. Doğan Kuban Semineri 2000. 64-70, TMMOB Mimarlar Odası Yayını, İstanbul. Alsaç, Ü., 1992. Türkiye’de Restorasyon. İletişim Yayınları, 118s. İstanbul. Altınoluk, Ü., 1998. Binaların Yeniden Kullanımı. Yem Yayınları, 143s. İstanbul. Arel ,A.,1982.Osmanlı Konut Geleneğinde Tarihsel Sorunlar, Ege Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi, no:11, İzmir. Arü K.A. 1998. Türk Kenti, İstanbul Bektaş, C., 1992. Koruma Onarım. Literatür Yayıncılık, 319s. İstanbul. Bektaş, C., 2001. Halk Yapı Sanatı. Literatür Yayıncılık, 157s. İstanbul. Binan C., 1999. Mimari Koruma Alanında Venedik Tüzüğü’nden Günümüze Düşünsel Gelişmenin Uluslar Arası Evrim Süreci,Yıldız Teknik Üniversitesi,İstanbul Çelebi E. Evliya Çelebi Seyahatnamesi, Kitap 1-5 Türkçeleştiren: Zuhuri Danışmanlık,İstanbul,Zuhuri Danışman Yayınevi,1969-1971 Ekinci,O. Değişen Dünyada Mimarlık ‘’http:// www.arkitera.com/haberler/2002/10/17/mimarlik.htm’’şubat 2004 Ekinci,O. 2001. 20. Yüzyıl Mimarlık Mirası, Cumhuriyet Gazetesi, 11 Ocak 2001 103 Eldem S.H. 1960 Türk Evi Plan Tipleri, İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi,İstanbul Erder, C., 1975. Tarihi Çevre Bilinci. ODTÜ Mimarlık Fakültesi Yayınları No:24, 315s. Ankara. Elmalı Belediyesi ,2006,2007,2008-05-22 ’http:// www.elmalibelediyesi.gov.tr.’’ Elmalı Koruma Amaçlı İmar Planı Açıklama Raporu 2006.Modül Planlama Harita Bilgisayar İnşaat Ve Ticaret Ltd.Şti.Ankara Hasol ,D. Ansiklopedik Mimarlık Sözlüğü.Yem Yayınları, 2000. Kuban, D.,2000 Tarihi Çevre Korumanın Mimarlık Boyutu. Yem Yayınları Küçükerman Ö., Güner Ş. 1995. Anadolu Mirasında Türk Evleri, İstanbul Küçükerman Ö., Güner Ş. 1973. Anadolu’da Geleneksel Türk Evinde Mekan Organizasyonu Açısından Odalar,T.T.O.K. Yayınları, İstanbul Kültür Envanteri, 2005.Antalya Valiliği İl Kültür Müdürlüğü, Antalya Kültür ve turizm bakanlığı,2005 ’http:// www.kultur.gov.tr.’’ Modül Planlama Harita Bilgisayar İnşaat Ve Ticaret Ltd.Şti, Elmalı (Antalya) Koruma Amaçlı İmar Planı Araştırma Ve Değerlendirme Raporu Ocakçı, M. 1993, Şehir Kimliği Ve Çevre İlişkileri, Bursa Dünya Şehircilik Kolokyumu, s. 163-170. Ocakçı, M. 1994,Kimlik Elemanlarının Şehirsel Tasarımı Yönlendirici Etkisi,Msü,6.Kentsel Tasarım Ve Uygulamalar Sempozyumu, İstanbul 104 Peker A,U.tarihsel mimarlık ve çevre ‘’http:// www.arkitera.com/haberler/2002/10/17/mimarlik.htm’’ Roy , A.,2002. Şu AB Neyin Nesi, AB Bilinci Serisi,İstanbul Sami Ş. 1318 Kamus’i A’lam, İkdam Matbaası,1900 Sözen M.,Sönmez Z.,1976, Anadolu Türk Mimarisinde Yapı Alanının Örgütlenmesi, İstanbul Teknik Üniversitesi,İstanbul Suher ,H. İmar Planı Yerine Çevre Duyarlı Ve Koruma Amaçlı İmar Planı.mimar.ist 2002 güz 6. sayı Suher ,H.2001. Mekansal Planlamaya Etkiler, Avrupa Birliğinde Mekan Planlama Stratejileri-Ekonomik Ve Ekolojik Perspektifler Uluslar Arası Sempozyumu, Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi ,Alman Kültürü Paneli, 11 Aralık 2001,İstanbul Tarihi Kentler Birliği,2005/12/20 Http://www.tarihikentlerbirligi.Org/ Tarih Vakfı, 2005/11/30 Http://wwww.tarihvakfi.Org.Tr/ Taşınmaz Kültür Ve Tabiat Varlıkları Kurulu, Antalya ,2005 Tuncer, M. Türkiyede Tarihsel Ve Kültürel Çevreleri Koruma Olgusu http://www.kentli.Org/ 2006/5/13 Türk ,A.,1995,Kentsel Koruma Yaklaşımlarında Kentsel Kimliğin Korunması,Isparta Örneği.İstanbul Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Şehir Ve Planlama Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi. Türkiye Çevre Vakfı, 2001, Avrupa Birliğinde Ve Türkiyede Çevre Mevzuatı, TÇV Yayını, İstanbul 105 EKLER 106 ÖZGEÇMİŞ Kişisel Bilgiler Adı Soyadı :Hacer Serbest Doğum Yeri :Antalya / Korkuteli Doğum Yılı :01.08.1983 Medeni Hali :Bekar Eğitim Durumu Lise :Korkuteli Süper Lisesi Lisans :Süleyman Demirel Üniversitesi Mimarlık Bölümü Yüksek Lisans : Süleyman Demirel Üniversitesi Şehir Ve Bölge Planlama Bölümü Yabancı Dil Ve Düzeyi :İngilizce/ iyi İş Deneyimi :Serbest Mimarlık Bürosu,2005-2008