Ağustos - Türkiye İş Bankası A.Ş.
Transkript
Ağustos - Türkiye İş Bankası A.Ş.
moda dekorasyon 01 bakım 12 seyahat kültür sanat 07 19 teknoloji 30 Ağustos 2012 27 Moda MODANIN SÜPERSTARLARI Modaya artık onlar yön veriyor. Blogları okunmadan alışverişe çıkılmıyor, son trendler onlardan soruluyor. Hatta ünlü modacılar bile onlarla iş birliği yapmak istiyor. İşte karşınızda en etkili moda blogger’ları. Tavi Gevinson: 13 yaşında New York Moda Haftası’nın özel konuğu olarak arz-ı endam ettiği moda dünyasında şu an en çok takip edilen blogger’ların başında geliyor Gevinson. Kendisini bütün gün kapalı kapılar ardında oturup tuhaf ceketler ve güzel şapkalar giyen biri olarak tanımlayan Tavi Gevinson, blog macerasına 11 yaşında başlamış. 1996 doğumlu Tavi’nin ailesi, kızlarını New York Times’ta görene kadar yaptığı işi onaylamasalar da şu an pek şikayetçi sayılmazlar. 15 yaşında Rookie Magazine’i kuran blogger, web editörlüğüne de el atmış durumda. Kimdir Tavi Gevinson diyenler için: thestylerookie.com Bryan Grey Yambao: 31 yaşıındaki Filipinli blogger’ın da tabii ki ne eğitimi ne de ilk işi moda. Daha önce web geliştiricisi olan, blog ismiyle Bryanboy’un sitesini günde 5000 kişi ziyaret ediyor. 2007’de blog’u Filipinler’in en iyi moda ve lifestyle blogu seçildikten sonra artan ünü The New York Post’un onu 9 internet ünlüsü arasında göstermesiyle tavan yaptı. Özellikle Avusturalya gazeteleri ve internet siteleri tarafından sürekli “modanın en büyük starı, fenomen blogger” olarak tanımlanan Bryanboy, moda dünyasından birçok kişinin de dikkatini çekmiş durumda. Her ne kadar resmi bir açıklama olmasa da Fendi’nin 2006 yılındaki iki reklamında Bryanboy’un simge duruşuna referans verildiği biliniyor. Marc Jacobs daha da ileri giderek, Bryanboy’un hakkında çok iyi şeyler söylediği bir el çantasına onun ismini verdi, “BB ostrich bag”. Bu enteresan blogger’ın stiline göz atmak için: bryanboy.com Alix Bancourt: Çoğu blogger’ın aksine Alix Bancourt moda eğitimi almış bir Parisli. 2007 yılında Alexander McQueen ve Chloé için çalışırken, interneti kendine çok daha yakın bulan Alix’in blog ismi de yine Fransız bir müzik grubunun bir şarkısından galiyor, The Cherry Blossom Girl. Tuhaf, feminen ve romantik şeylerden ilham aldığını söyleyen blogger’ın, 2010 yılında Paris Moda Haftası’nda Scott Schuman tarafından çekilen fotoğrafı Crate & Barrel’ın pazarlama kampanyalarında kullanıldı. Son olarak Etam’la iç çamaşırı koleksiyonu için iş birliği yapan Bancourt, güzelliğiyle de dikkat çekiyor. Pastel tonlarda, çiçek desenleriyle bezeli bir stil için: thecherryblossomgirl.com Meriç Küçük: Meriç Küçük, moda dünyasında bilinen adıyla Maritsa, Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji mezunu bir moda düşkünü. Annesi dikiş diken her kız çocuğu gibi o da çeşit çeşit kumaşların, aksesuarların arasında büyümüş. İçindeki moda aşkı da o yıllarda şekillenmiş. Çizim de yapan blogger, daha ziyade sokak modası üzerine yoğunlaşıyor. Blog sayfasının en çok dikkat çeken özelliklerinden biri de fotoğraflar. Oldukça profesyonel gözüken site için fotoğrafçı için de bir teşekkür. Türkiye’den bir blogger takip etmek için: maritsa.co Bakım SADE GÜZELLİK Özellikle yaz aylarında abartılı makyajdan kaçınmalı, güneşten faydalanıp hoş bir renge bürünen cildinizin doğal ışıltısını ön plana çıkarmalısınız. Bunun için ipuçları ise bakım sayfalarımızda. Yazın üzerinizde tiril tiril kıyafetlerle salınırken yüzünüzde abartılı bir makyajın olması hoş bir görüntü vermiyor; özellikle de sahil şeridindeyseniz. Zaten güneşin etkisiyle hoş ve sağlıklı bir renge bürünen cildiniz çok da fazla makyaj istemeyecektir. Siz de makyaj yaparken cildinizin ışıltısını ön planda tutacak ürünler kullanarak doğal ama bir o kadar da etkileyici bir makyaj yapabilirsiniz. Peki ama nasıl? Öncelikle yüz bakımını ihmal etmemek gerekiyor. Güneş sonrası uygulayacağınız nemlendiricilerle cildinizin kaybettiği nemi geri kazandırıp sağlıklı bir görünüm yakalayabilirsiniz. Ardından kullanacağınız fondöten de günümüz trendlerine uygun bir şekilde hafif nemli ve doğal görünümlü olmalı. Hava koşulları nedeniyle zaman zaman oluşabilecek parlamalara karşın yine teninizi rengine uygun bronz pudraları tercih edebilirsiniz. Allık konusunda ise seçim zevkinize kalmış. Fazla bronz olmayan ciltler için bizim önerimiz pembe tonlarında allıklar. Bu renk tonu sağlıklı bir görüntü vermekle beraber hem sizi hem de cildinizi canlı gösterecektir. Eğer bronz bir cildiniz varsa şeftali tonlarını tercih edebilirsiniz. Elmacık kemikleri üzerinde yoğunlaştıracağınız uygulama yüzünüzün şeklini ön plana çıkaracaktır. Allık konusunda da fondötende olduğu gibi aşırıya kaçmamaya özen göstermeniz gerekiyor. Yaz makyajında gözler en önemli nokta. Cildinize fazla bir uygulama yapmadığınız için gözlerinizi ön plana çıkarabilirsiniz. Burada kastettiğimiz gri ve siyaha bürünmüş gözler değil elbette. Yine yazın renklerine uygun, saten dokulu, uçuk pembe, fildişi, inci beyazı gibi natürel renklerde seçeceğiniz farı kirpiklerinize uygulayacağınız dolgun gösteren maskaralarla destekleyebilirsiniz. Kirpik diplerine süreceğiniz kalem ise makyajınıza derinlik katacaktır. Daha doğal bir görünüm için far fırçasıyla kalemi birazcık dağıtmanızda fayda var. Dudaklarda ise bir parlatıcı dahi yeterli olacaktır. Burada önemli olan nokta makyajın dengede olması. Öne çıkardığınız noktaları bile yaz makyajında fazla abartmamaya dikkat etmek lazım. Dekorasyon Mutfaklarda Ultra Modern Trendler Değişen yaşam tarzlarıyla beraber mutfak dekorasyonunda öne çıkan trendler de değişiklik gösteriyor. Mutfaklar artık sadece zorunlu olarak girilen yerler değil, tam tersine vakit geçirilmek istenen yerler haline geliyor. Değişen yaşam tarzlarıyla beraber mutfak dekorasyonunda öne çıkan trendler de değişiklik gösteriyor. Mutfaklar artık sadece zorunlu olarak girilen yerler değil, tam tersine vakit geçirilmek istenen yerler haline geliyor. Günümüz mutfaklarında sade çizgiler ve modern tarz ön plana çıkıyor... Yeni nesil mutfaklarda çizgiler sadeleşirken, teknoloji kendini malzeme seçimleri ve işlevsellik konusunda daha çok gösteriyor. Dekorasyonda minimalliğin ön planda olması, teknolojiyi ister istemez ön plana çıkarıyor. Renkli mutfak aletleri, ankastre ürünler ve dolap içi çözümleri metrekareden bağımsız olarak mutfakta hayatımızı kolalaştıran unsurlar olarak göze çarpıyor. Ultra modern çizgilerde öne çıkan detaylar ise şöyle özetlenebilir; Rezidans ya da stüdyo tipi evlerde mutfaklarda hakim öğe teknoloji. Az yeri olanlar için hayat kolaylaştıran çözümler olmazsa olmazlardan. Renk olarak genelde mutfağın bir kısmında, ya alt ya üst dolaplarda veya tezgahta mutlaka modern görünümlü ahşap tonlar tercih ediliyor. Bu da mutfakta sıcak bir atmosfer yaratılmasına yardımcı oluyor. Tüm trendlerde olduğu gibi mutfak tasarımlarında da artık daha doğal malzemeler tercih ediliyor. Mutfaklar artık daha sakin, daha nötr olmaya başladı. Fazla dikkat çekmemesi için, dolap kulpları da kapak malzemesinden yapılıyor. Bu sayede küçük ev aletlerinden mutfaktaki oturma gruplarına kadar her yer renk kullanımı için elverişli hale geliyor. Üstelik bu alanlarda değişiklik yapmak çok daha kolay. Işık oyunları ve cam uygulamalarının mutfaklarda kullanımı her geçen gün artıyor. Fonksiyonel bir mutfak tüm depolama sorunlarınıza çözüm getiriyor. Bu konuda teknolojinin tüm nimetlerinden yararlanıldığını söylemek yanlış olmaz. Dolap içi düzenleyiciler, askı aparatları, kiler dolapları fonksiyonel bir mutfak yaratırken en büyük yardımcılar. Tasarım Harikası Mobilyalar Tasarımın dahi çocukları bildiğimiz mobilyalarla adeta oyun oynuyor. Belki alım gücümüzün ötesindeler ama yine de hayal gücümüzü canlandırmaya birebirler. Bu eğlenceli mobilya tasarımlarına beraber bakalım. HUMBERTO & FERNANDO CAMPANA Humberto & Fernando Campana kardeşlerin en büyük ilham kaynakları Brezilya’nın sokak yaşantısı ve karnaval kültürü olunca da haliyle ortaya son derece renkli ve eğlenceli objeler çıkıyor. Kullanılan materyal tasarımlarda en önemli öğe olarak öne çıkarken form ve işlev onu takip ediyor. İkilinin en temel hedefi ise vadesini doldurmuş bir malzemeyi, işe yarar başka bir objeye, genellikle de ilginç koltuk ve sandalyelere dönüştürmek. JAIME HAYON İspanyol tasarım dahisi Jaime Hayon’u porselen ev eşyası ve aksesuardan mobilyaya, restoran iç dekorasyonundan ayakkabıya kadar endüstrinin pek çok dalında görmek mümkün. Tasarımcının bu dünyadaki yerine ilişkin düşünceleri de tasarımları kadar sıradışı: “İnsanlar, tasarımcının problem çözücü olduğunu söylerler. Ben ise şöyle diyorum: Tasarladığınız her yeni parça, aslında ortaya atılmış yeni bir problemdir.” STUDIO JOB Joob Smeets ve Nynke Tynagel’in ortaklığı, modern zamanlar için sıra dışı mobilyalar ve iç mekan çözümleri ürettikleri Studio Job’u kurdukları 2000 yılına uzanıyor. Günlük objelere birer sanat eseri inceliği katan, Alis Harikalar Diyarı’ndan fırlamışa benzeyen heykelsi tasarımlarıyla dikkat çeken ikilinin geleneksel burjuva hayatının klasik objelerine takla attırdığı koleksiyonları sanat çevresinde oldukça dikkat çekiyor. ARNE GUINZE Belçikalı sanatçı Arne Quinze, 1999’da “Primary Pouf (Asal Puf)” ile tasarım dünyasına bomba gibi düştüğünden beri adına sıkça rastlamaya alıştığımız bir isim. Dünyayı gezerken kaydettiği görselliği asimetrik ve kaotik formlara dönüştüren tasarımcının Quinze & Milan için yarattığı mobilyaları, günümüzün hakim trendi olan minimalizme karşı, çılgın ve seksi, fütursuz ve eğlenceli, gürültücü ve gülünç bir karşı çıkışı sembolize ediyor. Seyahat HENÜZ TATİLE ÇIKMADINIZ MI? Üzülmeyin. Havalar uzun bir süre daha sıcak kalmaya devam edecek. Eğer henüz nereye gideceğinize de karar vermediyseniz yurt içi ve yurt dışı plaj önerilerimiz emrinize amade. Anse Source d’Argent, Seyşel Adaları: Hint Okyanusu’nda 115 adadan oluşan Seyşeller, tatilde doğal güzelliklerin ve uzak rotaların peşinde olanlar için biçilmiş kaftan. Anse Source d’Argent plajı ise bölgenin en popülerlerinden. Zamanla, hava koşullarının da etkisiyle deforme olan büyük granit kayaların eşliğinde, pembeye çalan kumların üzerinde keyifli vakit geçireceğinize şüphemiz yok. Resifler nedeniyle sığ olan suları ise çocuklar için ideal bir yüzme ve oyun alanı sağlıyor. Buranın tek dezavantajı ise bir daha girdiğiniz hiçbir denizi belki de bu kadar sevemeyecek olmanız. Vernezza Plajı da ziyaretçileri hazır ve nazır bekler vaziyette. Son olarak da kendinizi tazelemeniz ve karnınızı doyurabileceğiniz bir mekan olan Pirata Cafe de bize sizden ufak bir tüyo olsun. Tulum Plajı, Meksika: Ülkenin doğusundaki Yucatán Yarımadası, batısında Meksika Körfezi’nin, doğusunda ise Karayip Denizi’nin yer aldığı, Cancún’la taçlandırılmış bir turist cenneti. Cancún ile başlayıp güneye doğru uzanan Maya Riviera’sının en nefes kesici noktası şüphesiz Tulum. Palmiyeler ve diğer tropik bitkilerle kaplı bu yamaçların arasında süzülen turkuaz sular ve beyaz kumlu plajlar nefes kesici güzellikte. Mayalar tarafından parlak renkli denizin kıyısına kurulmuş olan antik şehrin tapınakları, evleri, sarayları ise denizden çıkan kayalıkların üzerinde yükseliyor ve sizi bambaşka diyarlara sürüklüyor. Porat Plajı, Hırvatistan: Son dönemde Türkiye’den de oldukça fazla turist akınına uğrayan yerlerden biri Hırvatistan. Porat plajı ise hala kalabalıktan uzak, huzurlu bir sahil arayanlar için ideal. Vis adasının güneybatısında yer alan Bisevo Adası’nda bulunan Porat, sahip olduğu birkaç mağara ve berrak deniziyle hem dalış hem de yüzme için ideal bir ortam sağlarken plajın rüzgara karşı savunmalı konumu ve bembeyaz kumları sizi adeta cennete davet ediyor. Patara, Kaş: Likya Uygarlığı’nın en önemli kentlerinden biri olan Patara, hala Türkiye’nin en güzel plajlarından birine sahip. 12 km uzunluğundaki kumsal, ince kumu ve sığ denizi ile hem çocuklu aileleri hem de sürekli aldığı rüzgar nedeniyle sörf tutkunu maceraperestleri kendine çekiyor. Ayrıca kumsal, Caretta Caretta kaplumbağalarının yumurta bıraktıkları alan olduğu için koruma altında tutuluyor. Upuzun kumsalda yürüyüş yapmak, antik Likya tapınaklarını görmek ve doğal güzelliklerle dolu bir plaj arayanlar için Patara ilk tercihlerden biri. Ovabükü, Datça: zi oldukça sakin bir atmosferde karşılıyor. Benzer şekilde hemen yan koy olan Haytbükü de z ve berrak denizinden or. Amos, Marmaris: i birbirinden plana çıkıyor. Hisar Burnu tepesindeki kalıntılar ve seyrine doyulmaz manzara en az nımlamak daha mümkün. İstanbul’da deniz keyfinin adresi: BURC Beach Kilyos, İstanbul’un merkezine yaklaşık 30 dakika uzaklıkta güney sahilleri tadında bir yer. le Deniz ve güneşin yanında spor da yapmak isteyenlere burada birçok alternatif var. Kite board, katamaran, wind surf gibi su sporlarının yanı sıra beach volley ve beach soccer imkânlarından da yararlanabilirsiniz. BURC Beach Kilyos, Kite board, beach volley şampiyonası gibi organizasyonlara, konserlere ve hafta sonu gün batımı partilerine de ev sahipliği yapıyor. Bu yıl 27 Haziran - 1 Temmuz tarihleri arasında Dünya Kite Board Şampiyonası’na ev sahipliği yapan Burc Beach’te güneş, deniz, spor ve sürpriz aktivitelerle misafirler ve katılımcılar unutulmaz anlar yaşama fırsatı buldu. İstanbul kalabalığından kaçmak, mükemmel bir gün geçirerek kendinizi tatilde gibi hissetmek istiyorsanız, siz de bir gününüzü ya da hafta sonunuzu Burc Beach kaçamağıyla renklendirebilirsiniz. Teknoloji GÜVENLİK DOKUNUŞU Biyometrik güvenlik ürünleriyle artık özel eşyalarınız tamamen size ait. Sadece sizin parmak izinizle hatta izlerinizle açılan kilitler, kimlik doğrulamayla açılan anahtarlar, USB’ler ve daha fazlası. Bu ürünlerin çalışması için gereken tek şey sahipleri. İş Bankası’na The Banker’dan Yenilikçilik Ödülü Teknolojide ve bilişim altyapısında gerçekleştirdiği yatırımların sonucunda geliştirdiği inovatif ürün ve hizmetleriyle uluslararası alanda birçok ödül alan Türkiye İş Bankası’na bir ödül de The Banker dergisinden geldi. İş Bankası müşterilerinin daha güvenli ve hızlı işlem yapabilmeleri için Bankamatikler’in ardından Biyokimlikli POS cihazlarında da hayata geçirdiği “Parmak Damar Tanıma” teknolojisi ile “Bilgi Güvenliğinde Yenilikçilik” kategorisinde ödüle layık görüldü. Eşsiz ve kopyalanması mümkün olmayan bir kod olan parmak damar haritasını bir güvenlik adımı olarak bankacılık sektörüne entegre eden İş Bankası, müşterilerinin parmak damar haritalarını tanıyan biometrik yazılımlar geliştirerek Bankamatiklerin ve Biyokimlikli POS cihazlarının daha da güvenli çalışmasına imkan sağlamış oldu. Kültür Sanat Sizin İçin Seçtiklerimiz İskoçya Sokağı 44 Numara Alexander Mccall Smith Alexander McCall Smith’in İskoçya Sokağı, Edinburgh’da eski büyük burjuvaların kendilerini öğrenciler, şairler ve portre ressamlarıyla yan yana buldukları bohem ve kalabalık bir köşesi. 44 numara ise sokağın eksantrikleri ile başarısız tiplerinin çokça bulunduğu bir yer. Çapkınlar, acayip insanlar ve masumlardan oluşan pırıltılı karakterleriyle komik ve son derece keyif verici bir kitap olan İSKOÇYA SOKAĞI 44 NUMARA, McCall Smith’in yerlisi olduğu Edinburgh’u zekice ve isabetli bir şekilde ortaya koyuyor. İnsanın En Güzel Tarihi Andre Langaney – Jean Clottes – Jean Guilaine – Dominique Simonnet Biz kimiz? Nereden geldik, nereye gidiyoruz? Aklımız ne zaman devreye girdi? Hayal gücümüz dünden bugüne nasıl bir değişim geçirdi? Eş, aile, toplum nasıl doğdu? Ya sanat ve aşk?.. İnsanın En Güzel Tarihi’nde, Fransa’nın kendi alanında uzman üç bilim adamı bu ve benzeri soruları yanıtlıyor, insana özgü üç perdelik komedinin üç keşifle ortaya çıktığını söylüyorlar: Toprağın, hayal gücünün ve gücün keşfi. Bunlar, bir bakıma insanın kendini doğadan ayırması, onu sömürgeleştirmesi ve sonra da kendi kültürünün tuzağına düşmesi anlamına geliyor. Bizler bugün otoriteyi, hiyerarşiyi göklere çıkarıyor, doğanın sesine hiç ama hiç kulak vermiyoruz. Evcilleştiğimizi söylüyoruz ama vahşi yanımızı hep koruyoruz. Acaba hâlâ tarihöncesi dönemde mi yaşıyoruz?.. İnternet Bağımlılığı Kültegin Ögel Facebook nasıl hayatımız oluyor? Neden oyunların başından kalkmıyor, e-postalarımıza bakmadan duramıyoruz? Neden “chat” yaparken küfrediyor, başka kimliklerle diğerlerini ve kendimizi aldatıyoruz? Bilgisayar teknolojisi insan hayatına girdiğinden ve internet toplumda yaygınlaştığından beri artık başka bir çağda yaşıyoruz. Diğer teknolojiler de hayatı etkiledi, ama internet tüm toplumsal yapıyı değiştirdi. Bununla birlikte insanın doğasında da değişimler yarattı. “Sanalizm” adını verebileceğimiz bir çağ, “sanalist” adını verebileceğimiz takipçileri ve onların bir yaşam tarzı oluştu. Sanalizm kendi hastalıklarını da yarattı: İnternet ve bilgisayar bağımlılığı! Eğer kapak yazısını buraya kadar okuyup, kendinizle veya bir yakınınızla ilgili kuşkular uyandıysa, kitabın 191. sayfasından başlayan testi hızlıca incelemenizi tavsiye ederiz. İnternet yoluyla kitap alacak okurlarımızın testi inceleme şansları olmasa da, e-kitap versiyonunun da mevcut olduğunu belirtmekte fayda var. Kira Kiralina Panait Istirati Panait Istrati romanlarında çoğunlukla yolculuklarını anlatır. Fakat gezdiği ülkeler değil, tanıdığı insanlar ön plandadır. Yapıtları kendi yaşamıyla bütün insan kardeşlerinin çektiklerinin son derece içten, dürüst, gösterişsiz karışımıyla oluşturulmuş; bir bakıma Balkanlar’da yazılmış “Memleketimden İnsan Manzaraları”dır. Kira Kiralina’da bir bölümü Romanya, bir bölümü ise Osmanlı İmparatorluğu’nun İstanbul’unda geçen olaylar müthiş bir tempoyla anlatılır. Annesini ve kız kardeşini arayan Stravro onları bulmak için diyar diyar dolaşır ve başına türlü belalar gelir. Istrati bu ilk romanını çileli öyküsüne karşın hiç acılaşmayan bir dille çatmayı başarmıştır. I. Dünya Savaşı ve 20. Yüzyıl Jay Winter – Geoffrey Parker – Mary R. Habeck Bu kitaba katkıda bulunan yazarlar askeri tarih, uluslararası tarih ve kültür tarihini bir araya getiren çok geniş bir literatürden yararlanarak, 20. yüzyılın bütününü kavrayışımız açısından genel bir çerçeve sağlayan bir I. Dünya Savaşı analizi sunuyorlar. Jay Winter I. Dünya Savaşı ve 20. yüzyıl üzerindeki etkisi konusunda uzmanlaşmıştır. Yazar ve ortak yazar olarak imza attığı onu aşkın kitap arasında, Antoine Prost’la birlikte kaleme aldığı ve 2011’de Blois Tarih Festivali’nda yılın en iyi kitabı ödülünü kazanan René Cassin et les droits de l’homme da vardır. Hamurabi Marc Van De Mieroop Hammurabi (saltanatı M.Ö. 1792-1750), bir zamanlar dünyanın en ileri toplumlarına ev sahipliği yapan Mezopotamya’nın gelmiş geçmiş en büyük şahsiyetlerinden biridir. Onu bugünlere taşıyan asıl başarısı savaşçılığı değil, yaklaşık 300 yasadan oluşan ve kendisinden önce kanun derlemeleri yapan hükümdarlardan farklı olarak ülkesinin çeşitli yerlerine diktirdiği dikilitaşlarla kamuya ilan ettiği Hammurabi Kanunları’dır. Kanunlarının temel mantığının çoktandır terk edilmiş olan “göze göz, dişe diş” yaklaşımı olması, onun kendini adil bir kral olarak görmesini ve adaleti hükümdarlığının asli unsurlarından biri olarak kabul etmesini engellememektedir. Hammurabi’nin aynı zamanda bu algıyı halkına ve sonraki nesillere başarıyla aktardığı da ortadadır. ÇOCUKLARINIZ İÇİN SEÇTİKLERİMİZ Çıkartmalı Kıyafetleriyle Moda Tasarımları Fiona Watt Nazenin, Lamia ve Deniz moda tasarımcısı olmak isteyen üç yakın arkadaş. Üçü de resim ve tasarım alanında çok yetenekli. Moda ve sanat üzerine araştırmalar yapıyor, bunu yaparken de çok eğleniyorlar. Çıkartmaları kullanarak, onların eğlencelerine sen de katılabilirsin. Danny Templar Piramit Serüveni Alec Sillifant & Resimleyen: Barrie Appleby Okullar tatil olunca Danny zamanını bilgisayar oyunlarıyla geçirmeye başlamıştı. Bu mahalleye yeni taşınmışlardı ve hiç arkadaşı yoktu. En sevdiği oyunlardan birini kazandıktan sonra, oyunda kurtardığı kahramanı kapıda görünce gözlerine inanamadı. Bu tuhaf görünüşlü kahraman acilen Mısır’a gitmeleri ve çok değerli bir taşı bulmaları gerektiğini söylüyordu. Danny için inanılmaz bir serüven başlamıştı. Denizyıldızı Kayası - Tuhaf Gemi Kelly Mckain Denizyıldızı Kayası’nda heyecanlı bir macera başlıyor. Küçük denizkızı Spirulina denizde oynarken, bir gazete parçası bulur. Gazetede Denizyıldızı Kayası’nın yakınlarında bir gemi batığı bulunduğu yazmaktadır. Spirulina dalıp bu gemiyi keşfetmek ister. Ancak kız kardeşleri bunu yapmasını istemez, çünkü batık gemide hayalet olabileceği söylenmektedir. Spirulina başta çok korkar, ancak olaylar beklenmedik bir şekilde gelişir. Zaman Günlükleri 4 - Matris Görevi Roderick Hunt & Alex Brychta & David Hunt Neena çok zeki ve cesur bir kızdı. Ancak Zaman Ağı’nın matris adlı parçasını bulmak için zamanda yolculuk yapmak onun bile gözünü korkutmuştu. Zaman Bekçisi Mortlock çocukları zaman makinesine götürdüğünde, makine Neena’yı çok ilginç bir döneme gönderdi. Artık zamana karşı bir yarış başlamıştı.