Bilimsel Yasa Kavramı
Transkript
Bilimsel Yasa Kavramı
Bilimsel Yasa Kavramı Yrd.Doç.Dr. Hasan Said TORTOP Kdz.Ereğli-2014 Yasa Kavramı Bilimsel yasa her şeyden önce genellemedir. Ama nasıl bir genelleme? 1.Bekarla evli değildir. 2. Bahçedeki elmalar kırmızıdır 3. Serbest bırakılan cisimlerin, düşme hızı ile ağırlıkları doğru orantılıdır. 4. Bütün metaller yeterince ısıtılınca genleşir. 5. Dünyamız güneş sisteminde bir gezegendir.. Sonuncusu dışında hepsi genellemedir. Sonuncusu tek bir olguyu (dünyanın gezegen olduğu olgusu) betimlediği için genelleme niteliği taşımaz. Yalnız bu genellemelerde bazı farklar var. Bazıları olgusal özellikten yoksun. Yani analitik. Akıl yürütme ile elde edilmiş. Çıkarımsal diyebiliriz. Örneğin, «bekarlar, evli değildir» önermesi, «bekarlar, bekadır» demekten ileri gitmez… Bu bahçedeki …. Önermesini de genelleme olarak alamayız, çünkü kapsamda nesneler sınırsız sayıda değil, belli sınırlılık içerisinde alınmıştır. Bu tür önermeler de bilimsel yasa niteliğinde olacağı söylenemez… Üçüncü önerme ise, hem kapsadığı nesnelerin sınırlı olmaması, hem de olgusal içerikten yoksun olmaması açısından «bilimsel yasa» denmeye elverişli bir genellemedir. Ancak bu genellemeyi de doğru sayamayız. Çünkü, Aristo fiziğinde doğru kabul edilen bu önerme, Galileo fiziğinde deneysel olarak çürütülmüştür. (h= 1/2gt2) Yasa Kavramı * O zaman bir bilimsel yasa şu üç özellikte olmalıdır. 1. Genelleme 2. Olgusal içerik 3. Doğruluk Not: Bir önceki sunuda yasaların çürütülebilir olduğunu unutmayalım…. Yasa Kavramı Yasa Kavramı Bilimsel Yasa; şimdiye kadar tüm gözlem veya deney sonuçları tarafından doğrulanmış, olgusal içerikli genellemedir. Yasa ve hipotez; gerçek genellemelerden yeterince doğrulanmış olanlarına yasa, yeterince doğrulanmamış olanlarına hipotez denir… Yasa Kavramı Yasa Kavramı Gerçek genelleme ve sözde genelleme; Bir genel önerme «olgu-karşın» çıkarıma elveriyorsa gerçek genellemedir. Örneğin, Bütün metaller elektrik iletkenidir. Gerçek bir genellemedir. Çünkü, genelleme olguyakarşın çıkarıma elvermektedir. Eğer şu sopa metal olsaydı, elektrik iletirdi. Ancak, «kitaplığın üst gözündeki kitaplar romandır» önermesi sözde genellemedir. Çünkü, elimdeki fen kitabı üst gözde olsaydı, roman olurdu» diyemeyiz. Yasa Kavramı Yasa Oluşturma Süreci Bilimsel yasa oluşturma, indüktif, dedüktif ya da retrodüktif yollarla olabilir.. Gözlenebilir olgulardan gözlenemeyenleri kapsayacak biçimde genelleme, indüktif çıkarımla yapılır.. Boyle Gaz Yasası, Serbest Düşme, Basit Harmonik hareket gibi. Gözlemsel düzeydeki genellemeler dedüksiyon yolu ile de ulaşılabilir. Belli olgular kümesini kapsayan teoriden, mantık ve matematiksel çıkarımlarla olgular arasındaki düzenli, değişmez ilişkileri ifade eden genellemeler de çıkarılabilir.. Örneğin; Galieo ve Kepler’in gözlem ve deneylerle ulaştıkları yasalar daha sonra kurulan Newton’un teorisinin birer dedüktif sonucudur. Boyle yasası, aradan iki yüz sonra ortaya atılan «Gazların kinetik teorisi» nin dedüksiyonu ile elde edilebilir.. Yasa Kavramı Yasa Oluşturma Süreci O zaman şu ilkeyi söyleyebiliriz… Teoriler içlerinde yasaları barındırır.. Teoriler yasaları kapsar. Teorilerden dedüksiyonla yasalar elde edilebilir… Retrodüktif çıkarımın mantıksal yapısı açık ve kesin değildir. Beklenmeyen bir olgu karşısında, bilim adamı gözlemden gelmeyen, fakat gözlem verilerindeki tüm ilişkileri açıklama gücünde görünen teorik düzeyde yeni bir ilişki hayal eder. Hayal ettiği bu ilişki genelleme biçimini alır. Örneğin evrensel çekim yasası, kütleler arasındaki çekim kuvveti olarak nitelenen ilişki doğrudan gözlem konusu olmamakla birlikte gözlem konusu birçok pek çok olguları açıklama ve tahmin etme olanağı sağlamıştır.. Yasa Kavramı Bilimsel Yasanın İşlevi Birincisi, çok sayıda ve ilk bakışta dağınık görünen olguları düzenli bir ilişkiye bağlamak tek bir önerme ile ifade etmek Örnek, evrensel çekim yasası, evrendeki her parçacığın nasıl hareket ettiği betimliyor.. İkincisi, olguları ve ilişkileri açıklamak. Bu açıklama «diferansiyel», «nedensel», «belirleyici» dir. Örn: hareketin ikinci yasası. Yasanın büyük gücü bu belirleyici özelliğindedir…. Kaynak: Cemal Yıldırım. Bilim Felsefesi