Sen Gittin Gideli Anam!
Transkript
Sen Gittin Gideli Anam!
10/22/2015 Abonelik Sen Gittin Gideli Anam! Milat Gazetesi RSS Favorilerime Ekle Anasayfam Yap Künye Arşiv: 21 10 2015 haber, kelime git ARA Yazarlar Politika Güncel Dünya Ekonomi Röportaj KültürSanat Spor AileToplum Cuma Sayfası Derinlik Foto Galeri Video Sen Gittin Gideli Anam! 27.08.2015 00:00 Annemin balkonunu süsleyen yarım asırlık pelit ağaçlı evinde yaptığımız kahvaltı akabinde ondan aldığım enerjiden sonra kendimi daha şanslı hissettim. Üç ay sonra yeniden vatanıma gelebilmiştim. Yol yorgunluğuma ve yapılması gereken bir çok meşguliyetime rağmen gazeteme yetiştirmem gereken makaleyi ihmal etmemeliydim. Abimin dükkanına gidip internet Doç.Dr.Saim Kayadibi imkanından faydalanmam da gerekiyordu. Konya’nın sabah serinliğinde kardeşim Ömer’in arabasında giderken yanımızdan hızla geçmekte olan bir arabanın arka camında gözümüze ilişen ilginç bir yazı bugünkü makaleme de ilham kaynağı olmuştu. “Sen gittin dua edenim kalmadı anam!” büyük harflerde arabanın camını kaplıyordu bu cümle. Bir anda anasını kaybetmiş bir gencin ondan gelecek duayı kaybetmekle herşeyini kaybetmiş olacağını düşündüm. Duası olmayanın geleceği de olmazmış. Hani Peygamber Efendimiz (sav) buyuruyorlar ya “Anne ve babası hayatta iken cenneti kazanamayanların vay haline!”. Çünkü anne ve baba rızasını kazanmak Allah’ın rızasını kazanmaya eşdeğer. Onların rızasını almayan bir kişi dünyada ne yaparsa yapsın, ahirette karşılığını göremez. Ebeveyni mutlu etmek, onların rızasını kazanmak, hem dünyanın hem de ahiretin mutluluğunu kazanmak demektir. Bu yüzden onların darılmaları, kızmaları, üzülmeleri Allah’ın darılması, kızması, üzülmesi anlamına gelir. Ebeveynimizi razı edelim ki Allah razı olsun. İnsanoğlu his ve gönül arasında gidip gelen bir varlık olarak yaratıldığı için hangi yön ağır basarsa o yöne can bağışlar, o yönle şekillenir. Aklını gönül ile mayalayan kimsenin hakikatlere kör kesilmesi mümkün değildir. Oysa aklını his yada nefsi arzuları ile mayalayan ise hakikate kör ve sağır kesilir, yarasa gibi güneşe düşman olur. Hislerinin etkisi ile insan sevgi yada nefretinin sınırlarını bilemez, yada yanlış bir şekilde ortaya çıkartır, kızılması gereken yerde sever, sevmesi gereken yerde kızar. Hak ile Batılı birbirine karıştırır, doğru ile yanlışı ayırt edemez hale gelir. Çünkü nefsi ile bağlantılı olan duygularının esiri olmuş, kendisine yol gösterecek gönül perdesi kararmıştır. Power Bank Battaniye Konuşan Bardak Büyük Toptan Sesli Seccade Akıllı Saat Orjin Krem Nevresim Taşınabilir Şarj Meşhur Belkıs bir anaydı ve aynı zamanda da bir Kraliçe. Aklını hislerine esir etmemiş, aklını gönlüne bağlayıp kendisini engelleyen bütün prangalardan kurtarmış, ebedi kurtuluşla özgürleşmişti. Gönlünü yoldaş edinmişti de Süleyman’ın (as) davetini esenlikle karşılamıştı. Belkıs hislerini rehber edinseydi elçinin http://www.milatgazetesi.com/SenGittinGideliAnam/72154#.Vig_bX4rKUl 1/3 10/22/2015 Sen Gittin Gideli Anam! Milat Gazetesi davetinde gizli güneşi göremezdi. Ebu Cehil aklını hislerinin emrine verdiğinden güneşler güneşi Muhammed’in (sav) aydınlığını göremedi. Oysa Ebu Bekir “O demişse doğru söylemiştir” diyerek aklını gönlünün emrine vermişti. Hz. Mevlana’nın dediği gibi “Hisse ait gözüne toprak serp. His gözü, akla da düşmandır, dine de.” (Mevlana 2/1607) Bir ailenin “anababa” metaforu ne ise, siyasetin “anababa” metaforu da birlik ve beraberliği tek bir merkezde toplama iradesidir. Ebeveynin ailede yok oluşu ile nasıl ki dualar edilmez, umut meltemleri esmez olur, sofrada çatal kaşık sesleri duyulmaz olursa; siyasette de birlik ve beraberliği tek merkezde toplama iradesi sekteye uğrarsa, kaos, kan, korku ve umutsuzluk başgösterir. Ailede “anababa”, siyasette de “birlik ve beraberlik iradesi” korunmalıdır. Farkında mıyız bilmiyorum ama, Tayyip bey de hem Tenzile teyzenin hem de bütün anaların duaları ile seçimler üstüne seçimler kazanıyordu. Bu uzun soluklu başarıların ardından ilk büyük yenilgisini muhterem validesini kaybettiğinden sonra yaşadı. Ama üzülmeye gerek yok. Ülkemizin ve İslam Ümmetinin menfaatlerinin nerede olduğunu görebilen asil ebeveynler gönüllerinden gelen sese kulak vererek duaya devam edecekler. İşte bu dualar sayesinde, mefkuresi tenden ve ırktan öte, ruh ve mana iklimi ile müşahhaslaşan tarihi derinliğimizden gelen medeniyet damarlarımız yeniden taze kan ile dolacak ve ilerleyiş devam edecektir, ta ki Roma’nın fethedildiği günün müjdesi verilinceye kadar. Arkamızdan duaların edilmesini istiyorsak ebeveynimize; ülkemizde huzur ve barışın devam etmesini istiyorsak birlik ve beraberlik iradesine sahip çıkalım. Dualar gelsin, huzur devametsin. skayadibi@yahoo.com Tweet 0 3 Tavsiye Et 88 kişi bunu tavsiye ediyor. Arkadaşların arasında ilk sen ol. Yazarın Önceki Yazıları İnsanın Varlık Gıdası ( 20.08.2015 ) Vehbe Zuhayli ve Âlemin Ölümü. ( 13.08.2015 ) Köklerini Sökmeden Soylarını Kurutmadan Ateşkes Olmamalı! ( 06.08.2015 ) Herkes ayağını denk alsın! ( 30.07.2015 ) Yavuz Sultan Selim İradesi Lȃzım. ( 23.07.2015 ) İhlas ve İflas ( 16.07.2015 ) İtikaf yada offline Dünya ( 09.07.2015 ) Doğu Türkistan ve Oruçla Diriliş ( 02.07.2015 ) Koalisyon Olacaksa! ( 25.06.2015 ) Tüm Yazılarına ulaşmak için Tıklayın (50 yazı) http://www.milatgazetesi.com/SenGittinGideliAnam/72154#.Vig_bX4rKUl 2/3