memeli biyolojisi
Transkript
memeli biyolojisi
MEMELİ BİYOLOJİSİ M.YAVUZ MEMELİLERİN YAŞAMINA BİR BAKIŞ ŞAŞIRTICI BİLGİLER… En büyük memeli Balaenoptera musculus‘ta sindirim borusunun uzunluğu 250-300 m’yi bulabilirken, en küçük memeli Craseonycteris thonglongyai‘de 4-5 cm kadardır. En büyük memeli günde 4-5 ton besin tüketebilirken, en küçük memeli 5-10 gr kadar tüketebilir. En büyük memeli günde ortalama 1 ton dışkı yaparken, en küçük memeli 2-3 gr kadar yapar. Dünya insanlarının bir yıllık ortalama dışkı üretimi yaklaşık 900000000000 kg (900 milyon ton) ‘dır. Yaklaşık 45 milyon kamyon yükü eder. ŞAŞIRTICI BİLGİLER… En büyük memeli günde ortalama 1 ton idrar bırakırken, en küçük memeli 5-6 cc kadar bırakabilir. Dünya insanlarının bir yıllık ortalama idrar üretimi yaklaşık 2.500.000.000.000 lt (yaklaşık 2,5 milyar ton) ‘dır En büyük memelinin böbreği 300-400 kg ağırlığa ulaşabilirken, En büyük karasal memeli ‘de 10-15 kg, en küçük memelide 0,1 gr kadardır. En büyük sucul memeli bir seferde 30-35 lt sperm üretebilirken, En büyük karasal memeli 1 lt, en küçük memeli 0,01 cc kadar üretebilir. En uzun gebelik Loxodonta africana (600-660 gün) En büyük yavru Balaenoptera musculus (3 ton, 5-7m) Yaşamı boyunca en az yavru üreten memeli insandır. Ort. 2 yavru (Homosapiens sapiens) MEMELİLERDE DOLAŞIM SİSTEMİ Memeliler homoithermal ve endotermik fizyolojileri nedeniyle, poiklothermal ve ekzotermik omurgalılara oranla daha fazla enerjiye ihtiyaç duyarlar. Memeli metabolizmasının ihtiyaçlarını karşılayabilmek için, güçlü bir sindirim sistemi ve solunum sistemi çok güçlü bir dolaşım sistemiyle desteklenmelidir. MEMELİLERDE DOLAŞIM SİSTEMİ MEMELİLERDE DOLAŞIM SİSTEMİ Bu nedenle çok güçlü ve gelişmiş bir kalp, yanında çok güçlü, esnek ve kaslı atardamar yapısı memelilerin en tipik özelliklerindendir. Diğer taraftan, omurgalılar içersinde oransal olarak en geniş kılcal damar ağına sahip olanlar da memelilerdir. Memelilerde kılcal damar tek sıra endotel hücreleriyle, bazen de onların üzerine konumlandıkları çok ince bir Lamina propria’dan oluşur. MEMELİLERDE DOLAŞIM SİSTEMİ MEMELİLERDE DOLAŞIM SİSTEMİ MEMELİLERDE DOLAŞIM SİSTEMİ Dolaşım sistemi; Kalp 4 odalı (2 atrium, 2 ventrikulus) Sola dönük tek bir aort yayı Geniş ve esnek venler Daha dar, kaslı-fibrilli, güçlü arterler Kılcal damar ağı Genellikle çekirdeksiz eritrositler (Deve ve Lama gibi hayvanlar hariç) MEMELİLERDE DOLAŞIM SİSTEMİ MEMELİLERDE DOLAŞIM SİSTEMİ MEMELİLERDE DOLAŞIM SİSTEMİ İki tip dolaşım var; Küçük dolaşım; sağ karıncığından çıkan kirli kan temizlenmek üzere akciğer atar damarı ile akciğerlere gider ve temizlenen kan akciğer toplar damarıyla kalbin sol kulakçığına gelir. Büyük dolaşım; Kalbin sol karıncığına geçen kan aort ana damarıyla tüm vücuda dağılır, vücutta kirlenen kan toplar damarlar ile sağ kulakçığa geri döner. MEMELİLERDE DOLAŞIM SİSTEMİ MEMELİLERDE DOLAŞIM SİSTEMİ Dolaşım Kan ve enerji ; Yarasalar uçuş için çok fazla enerji harcadıkları için, oransal olarak büyük bir kalbe sahiptirler (kuşlardan yaklaşık 3 kat büyük). Yarasalarda ATP konsantrasyonu da diğer memelilere göre oldukça yüksektir. Kalbin büyüklüğü genel olarak hayvanın büyüklüğüyle doğru orantılıdır. Yani en büyük kalp (400-450 kg) mavi balinada, ek küçük kalp sivriburunlu farede (Suncus etruscus)dir (0,2 gr). MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ Memeliler beslenmek, çiftleşmek, saklanmak, çevresini algılamak vb. aktiviteleri için duyu sistemlerine ihtiyaç duyarlar. Duyu sistemlerinin özelleşmesi, davranış rejimlerine, habitat seçimine vb. faktörlere bağlıdır. Ancak tersi de doğrudur. Yani özelleşmiş duyu sistemlerine bağlı olarak davranış rejimleri gelişmiş, habitat seçimleri şekillenmiştir. MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ Görme; Memelilerden bir çoğu (5000’den fazla) çok iyi görebilirken, bazıları (nehir yunusları: (Platanistidae, Lipotidae, Pontoporiidae, ve Iniidae ve kazıcılar: Talpidae) görme yeteneğini az veya çok kaybetmişlerdir. Spalax vb. de gözler bulunmaz. Memeli gözleri akomodasyon (odak değiştirme) yeteneğine sahip lens içerir. Primitif olarak, kimyasal fotopigmentler içeren görme hücreleri gözün posteriorunda yer alır. MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ Görme; Primitif olarak; iki tip görme hücresi vardır. Çubuk hücreler: Siyah-Beyaz görmeden sorumlu. Konik hücreler: Işığın farklı dalga boylarına göre renkli görmeden sorumlu. Ancak, renkli görme memelilerin geneline özgü değildir. Sadece primatların çoğu, bazı karnivorlar ve bazı kemiriciler renkli görür. MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ Görme; Microchiropteran yarasalar, kemirgenlerden Muridae ve Soricidae’de çubuklar yoğun, konikler az veya hiç yoktur. Bu nedenle bu hayvanlar grinin tonları şeklinde görürler. Bazı kediler sadece bazı renkleri, zayıf olarak görürler. Memeliler sağ ve sol gözün görme alanlarını çakıştırarak (binocular overlap) gördüklerinden, görüntünün derinliğini ve boyutlarını da algılama şansına sahiptirler (steoroskobik görme). MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ Görme; Steoroskobik görme üye ve göz koordinasyonunda çok önemlidir. Özellikle başın önüne doğru konumlanmış gözler aralarındaki mesafenin oluşturduğu açı sayesinde derinlik algısını yaratır. Filler, yunuslar ve balinalarda gözler başın her iki tarafında konumlandığından binokular çakıştırma olasılığı oldukça azdır. Bu hayvanlar görüntünün derinliğini, dolayısıyla objelerin konumunu gözleriyle algılayamaz. Balinaların dalgıçları yanlışlıkla yutmasının bu nedenle gerçekleşebildiği düşünülmektedir. MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ Görme; Nokturnal memelilerde; gözün içinde tapetum lucidum denilen bir bölge yer alır. Tapetum lucidum bölgesi gece çok az ışığı bile toplar ve göz retinasında yansıtır. Defalarca yansıyan ışınlar görme noktasında odaklandırılır. Bu sayede balinalar derin ve karanlık okyanuslarda, yırtıcılar gece sık ormanlarda bile rahatlıkla görüş sağlayabilirler. Bu yansımalar nedeniyle, gececilerin gözleri araba farı vb. ışıklarda parlar. Yoğun ışık, yoğun alagılama nedeniyle geçici görme problemlerine yol açar. MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ Tat alma ve koklama; Memeliler genellikle dilleri üzerinde yerleşmiş tat alma tomurcukları ve reseptör sistemine sahiptir. Koku ve tat verileri beyinde olfactorius loblarında birlikte değerlendirilir. Bazı türlerde ağız tavanında damakta Jacobson organı bulunur. İdrarın yalanmasıyla bu organ ile dildeki tat tomurcuklarından alınan veriler birlikte Flehman tepkisi denilen bir etkiye neden olur. MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ Tat alma ve koklama; Flehman tepkisi sayesinde bir erkek at (Equus caballus) veya İmpala (Aepyceros melampus) dişisinin idrarının tadı ve kokusundan onun çiftleşmeye hazır olup olmadığını anlayabilir. Su samurları (Lontra canadensis veya Lutra lutra), Sivri burunlu fareler (Soricidae) dışkı ve idrarlarındaki feromonları takip ederek karşı eşeylerini bulabilirler. Mus musculus vb. bazı kemiricilerde populasyonda yeni döllenmiş dişilerin yabancı bir erkeğin foremonlarını karşılaşınca, embriyonun uterus duvarına tutunamadığı, tutunmuş ise bazen düşük gerçekleştiği bilinmektedir. Buna Bruce etkisi denilir. MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ Tat alma ve koklama; Territoryumlarını işaretlerler. Erkek beyaz kuyruklu geyik (Odocoileus virginianus) idrar ve dışkılarını spesifik noktalara bırakırlar. Bu sayede savunma-üreme-beslenme alanlarını işaretlemiş olurlar. Bu işaretler diğer geyikler için uyarı niteliğindedir. Beyaz Gergedan (Ceratotherium simum), kıvrık boynuzlu antilop (Antilocapra americana) gibi türler ile bazı yırtıcılar da benzer işaretleme tekniklerini kullanır. MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ Tat alma ve koklama; Köpekler, kemirgenler ve bazı yırtıcılar çok iyi koku alırlarken, balinaların koku alma duyuları zayıftır. Köpekler insanlara göre 400 kat, çakallar 1000 kat daha iyi koku alabilmektedirler. Bir görüşe göre bu hayvanlar korku, sevinç ve heyecanın, hatta ölümün kokusunu bile alabilmektedirler. MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ İşitme; Memelilerde işitme sistemi genel olarak 5 birimden oluşur: Kulak kepçesi Kulak zarı Çekiç, örs ve üzengi İç kulakta oval pencere Cochlea’da kulak sıvısı MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ İşitme; Toprak altında yaşayanların çoğu ve sucul memelilerde kulak kepçesi bulunmaz (Örn: Heterocephalus glaber). Bu hayvanlarda kulak deliği çok kısa ve dardır (yunuslar, su samurları vb). Bazılarında ise hafif bir çöküntü doğrudan kulak zarı ile sonlanır (çıplak toprak fareleri vb). Memelilerin kullandığı ve algıladığı frekanslar çeşitlilik gösterir. Genel olarak sucul memeliler daha düşük dalga boylarını kullanır ve algılarlar. MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ MEMELİLERDE DUYU SİSTEMLERİ İşitme; Afrika filleri 40 Hz ve 20 Hz arasına duyarlıdır. Mavi balinalar 20 Hz altındaki (infrasound) sesleri üretebilirler ve işitebilirler (Hatırlatma: İnsan 40– 5,000 Hz Hz civarındaki sesleri algılar) Felidae, Canidae, Mustelidae, Viverridae ve yunuslar (Delphinidae) >20,000 Hz (ultrasound) ses üretip, duyabilirler. Bazı yarasalar ve yunusların 200,000 Hz ve üzerindeki sesleri algılayabildikleri bilinmektedir. Balinalardan bazılarının okyanus ötesinden haberleşebildikleri düşünülmektedir.