Üniversitemizin çeşitli birimlerinde görev yapan pek çok çalışanımız
Transkript
Üniversitemizin çeşitli birimlerinde görev yapan pek çok çalışanımız
Neden Yak n Do u Ün vers tes ? “Ö renc s n n laptop kadar de l süper b lg sayar kadar dü ünmes n sa layan ün vers te oldu u ç n” “Ülkes ne ve toplumuna kend h kayes n yazd rab lecek ö renc yet t rd ç n” 3 Mayıs 2013 CUMA www.neu.edu.tr gazete@neu.edu.tr Yıl: 2 - Sayı: 60 Kurucu Rektör Dr. Suat . Günsel Emeğinizin Kıymetine Özel Üniversitemizin çeşitli birimlerinde görev yapan pek çok çalışanımız bulunuyor. Varlıkları ve emeklerine teşekkür edebilmek için üniversitemiz gazetesinin bu sayısını 1 Mayıs İşçi Bayramı’na ayırdık. Muhabir öğrencilerimiz siz okurlarımız için kampüsü süpüren, binaları temizleyen, çöpleri toplayan, muslukları tamir eden çalışanlarımıza konuk oldu. Emeklerinin hikayelerini siz okurlarımız için derledi. Yakın Doğu Üniversitesi Üniversite Gazetesi olarak tüm çalışanlarımızın bayramını kutluyoruz. İyi ki varsınız… Sf.2 3 Mayıs 2013 Akademik Bak Academic Overview Dicle Yıldız KATAR Sosyal Bilimler Enstitüsü İletişim Anabilim Dalı dicleyildizkatar@gmail.com Institute of Social Sciences Department of Communication İşçi Bayramı 1881 yılında yarım milyon işçiyi temsilen kurulan Örgütlü Meslek ve Emek Birlikleri Federasyonu “8 saatlik iş günü” mücadelesini ülke geneline yaymak ve işçilerin kararlılıklarını göstermek amacıyla harekete geçti. ABD’nin Chigago kentinde 40 bin tekstil işçisinin gerçekleştirdiği eylem oldukça sert bir şekilde bastırıldı. Aynı kentte, bir fabrikada 8 saatlik işgünü için greve çıkan 1400 işçi işten atıldı. Aynı tarihlerde greve çıkanlara ateş açıldı ve 4 işçi yaşamını yitirdi. Saldırıların ardından hak talebi bir mücadeleye dönüştü. ABD ve Kanada’da sendikalar ve diğer örgütlerin yükselttiği mücadele sonucu 1 Mayıs 1886’da yaklaşık 350 bin işçi birden greve katıldı. Tüm ülkede yaşam durdu. İşçilerin bu topyekün grevi, işverenlerin tepkisini çekti. Chicago’da greve çıkan 40 bin işçinin eylemini bastırmak için, saldırılar düzenlendi. işverenler grev kırmak için sokak çeteleriyle anlaştı. Sokak çeteleri bir taraftan işçilere saldırıyor, bir taraftan da grev kırıcılığı yapıyordu. Grevci işçilerle sokak çeteleri arasında çıkan kavga sırasında, polisin işçilerin üzerine ateş açması sonucu 4 işçi yaşamını yitirdi. Bunu izleyen süreçte olaylara neden oldukları gerekçesiyle 8 işçi hakkında idam istemiyle dava açıldı. İşçiler idam cezasına çarptırıldı. Albert Persons, Adolph Fischer, George Engel ve August Spies, 1 Mayıs 1886 yılında 8 saatlik iş günü mücadelesinde önderlik yaptıkları için idam edildi. Albert Persons isimli işçi, özür dileme şartıyla affedileceğinin söylenmesi üzerine, mahkeme heyetine şunları söyledi; “Bütün dünya biliyor suçsuz olduğumu. Eğer asılırsam cani olduğumdan değil, emekçi olduğumdan asılacağım.” İşçilerin cenaze törenine yüz binlerce kişi Mine Workers. Carbonia, Sardinia, Italy (1950) - Photo: Federico Patellani Sf.3 3 Mayıs 2013 katıldı. ABD’de yaşanan bu olaylar uluslararası işçi örgütlerini harekete geçirdi. 1890 yılında 1 Mayıs “Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü” olarak kabul etti. Türkiye’de 1 Mayıs ilk kez Osmanlı döneminde, 1905 yılında İzmir’de kutlandı. Bunu 1909 Üsküp kutlaması izledi. 1920 1 Mayıs’ında işgal sürerken işçiler Haliç’ten başlayarak Karaköy üzerinden Beyoğlu’na kadar bir yürüyüş yaptılar ve “Bağımsız Türkiye” yazılı bir pankart taşıdılar. 1921 yılının 1 Mayısı’nda İstanbul’un hemen tüm işçileri, özellikle Şirket-i Hayriye, Seyrü Sefain, Haliç İdaresi ve Tramvay Şirketi çalışanları 1 Mayıs’ı kutladı. 1923 yılının 1 Mayısı’nda çok sayıda yerli ve yabancı işletmede çalışan işçi grev kararı alarak, çalışmayı bıraktı. İşçi taleplerinin arasında, “yabancı şirketlere el konulması, 1 Mayıs’ın resmen işçi bayramı olarak tanınması, sekiz saatlik işgünü, hafta tatili, serbest sendika ve grev hakkı” vardı. 1924 yılına gelindiğinde Sekiz saatlik işgünü için bildiri dağıtan bir çok işçi tutuklandı. 1925 yılında çıkarılan Takrir-i Sükun Kanunu sonrasında kutlamalara izin verilmedi ve 1935 yılına kadar açık bir kutlama yapılmadı. 1935 yılında çıkarılan “Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun” düzenlemesiyle birlikte 1 Mayıs “Bahar ve Çiçek Bayramı” olarak genel tatil günlerine dahil edildi. 27 Mayıs 1960’dan sonra da “yasaklar” yaşandı. Toplu Sözleşme, Grev ve Lokavt Kanunu’nun kabul tarihi olan 24 Temmuz, 1 Mayıs’ın yerine Türkiye’ye özel bir tarih olarak açıklansa da işçiler tarafından benimsenmedi. Uzun bir aradan sonra ilk açık 1 Mayıs kutlaması 1975 yılında bir salon toplantısıyla gerçekleştirildi. Bundan 2 sene sonra Türkiye 1 Mayıs tarihi için oldukça trajiktir. 1 Mayıs 1977, İşçi Bayramı’nda, 34 kişinin hayatını kaybettiği 136 kişinin yaralandığı büyük olaylar yaşanır. “Taksim Olayları” olarak bilinen olaylar halen tam olarak aydınlatılamamıştır. 1979 yılında Sıkıyönetim Komutanlığı’nın İstanbul’da miting yapılmasına müsade etmemesi üzerine 1 Mayıs kutlamaları İzmir’de yapılmıştır. Bundan sonraki ilk Taksim kutlaması 2010 yılında yapıldı. 33 yıllık arada İşçi Bayramı salon kutlamaları şeklinde sürdü. Kıbrıs’ta 1 Mayıs 1940’larda özellikle maden işçilerinin örgütlendiği Lefke’de başladı.1 Mayıs İşçi Bayramı, 1960 yılında kurulan Cumhuriyetle birlikte resmi tatil olarak kabul edildi. Bu durum 1974’ten sonra da Ada genelinde devam etti. Kuzey Kıbrıs’ta 4 Nisan 2012’de alınan karar 28 sendikanın oluşturduğu Sendikal Platform, 1 Mayıs 2012 İşçi Bayramı’nı birlikte kutlama kararı aldı. Sf.4 3 Mayıs 2013 Üniversitemizin kahramanları temizlik turunda İdris GERMİYANOĞLU - Uğur AYDIN Mustafa Kanturmuş, Ali Nariç ve Halil Sorun… Okurlarımız onları hemen hatırlayacak. Çünkü daha önce de sayfalarımıza konuk olmuşlardı. İşçi Bayramı için hazırladığımız özel sayımızda olmasalar, sayfalarımız eksik kalırdı. Üniversitemiz kampüsünü gezip, Yakın Doğu ailesine temiz bir ortam sağlamak için her gün 130 kadar konteynırdan 5 ton çöp toplayan gizli kahramanlar bir kez daha siz okurlarımızla birlikte… H er sabah 7:30’da mesaiye başlayan Mustafa Kanturmuş, Ali Nariç ve Halil Sorun, üniversitemiz Akademik Lojmanlar’ın bulunduğu bölgeden çöpleri toplamaya başlıyor. İlki sabah saatlerinde olmak üzere günde iki kez, 50 ayrı çöp alma bölgesinde durup 120 kadar konteyneri boşaltıyorlar. GÜNLÜK 5 TON ÇÖP Kuzey Kıbrıs’ta az sayıda bulunan çöp kamyonu onların işini kolaylaştıran bir çalışma arkadaşı olmuş. Günlük 5 ton çöpü toplayan üç çalışanın elinin değdiği yer temizleniyor. Küçük çocuklar, üniversiteli gençler, akademisyenler ve hastane dolayısıyla halktan çok sayıda insanın bir arada bulunduğu üniversitemiz kampüsünün, günün her saatinde temiz ve sağlıklı olması gerektiğini söyleyen çalışanlar, görevlerini titizlikle yerine getiriyor. TEMİZLİK TURU Üniversitemiz kampüsünün yerleşik olduğu alanın en yüksek yerinde bulunan Akademik Lojmanlar’ın bulunduğu noktadan başlayan derin temizlik faaliyeti, Konukevi, Yurt ve Fakülte binaları, Büyük Kütüphane, AKKM, kantinlerle devam ederek İletişim Fakültesi’nde tamamlanıyor. Bu yolculuğu günde iki kez tekrarlayan görevliler, her hafta çöp konteynerlerini ilaçlama görevini yürütüyor. HİJYENİK TEMİZLİK GÖREVİMİZ TEMİZLİĞİ SAĞLAMAK Ali NARİÇ. 26 yaşında. Üniversitemizde 6 senedir çalışıyor. “İş arkadaşlarımla çok iyiyiz. Böyle güzel bir ortamda çalışabilmek çok güzel. Her gün temizliği sağlamak için mesaiye başlıyoruz, tertemiz bir kampüs için elimizden geleni yapıyoruz” ifadelerini kullanıyor. ZEVKLE ÇALIŞIYORUZ Mustafa KANTURMUŞ. 47 yaşında. Üniversitemizde 9 senedir çalışıyor. Çöp kamyonunun şoförlüğünü yapıyor. “Aracımız teknolojik donanım bakımdan mükemmel. Adada sayılı bu araçlardan. Biri de üniversitemizde. İçinde ve dışında kamera sistemi var bu çalışma koşullarının ne kadar güvenli olduğunu göstermesi bakımından önemli” diyen Kanturmuş, “Biz zevkle çalışıyoruz. Üniversitemizin temizliği için her zaman hazırız” ifadelerini kullanıyor. Halil SORUN. 32 yaşında. Henüz 4 aydır üniversitemizde çalışıyor. “Kısa bir süre oldu ama buraya ve iş arkadaşlarıma çok alıştım. Çöp kamyonumuz iyi bir teknolojik donanıma sahip. Bu hijyen sağlamak için oldukça iyi bir olanak” diyen Sorun, sabah mesaiye başladıktan sonra kendilerini işlerine verdiklerini ve akşamın nasıl olduğunu anlamadıklarını belirtiyor. 3 Mayıs 2013 İdris GERMİYANOĞLU Bu hafta siz okurlarımız için üniversitemiz öğrenci servislerinden birine konuk olduk. Servisin şoförlüğünü yapan İbrahim Taş’la oldukça samimi ve neşeli bir sohbete daldık… İ brahim Taş, öğrenciler arasında “İbo Ağabey” diye tanınıyor. 10 yıldır Yakın Doğu ailesine emek veren Taş, 2 çocuk babası. Servise her binen öğrenci onu tanıyor ve hatırını soruyor. Her öğrenciye aynı sıcaklıkla, sanki evinde misafir ediyormuş gibi sıcak davranıyor. 15 DURAK 800 YOLCU İbrahim Taş üniversitemiz kampüsünden başlayan sefer boyunca 15 durağa uğradığını söyledi. Her gün yaklaşık 800 öğrenciyi kampüse veya çeşitli semtlere taşıdıklarını anlatan İbrahim Taş, “Öğrenciler benim kullandığım serviste emanetler. Her biri benim kardeşim, çocuğum gibi. Öğrencilerimiz de aynı şekilde bize karşı saygılı ve samimiler” dedi. ELEMİZDEN GELENİN EN İYİSİ “Ulaşım bölümü olarak hepimiz öğrencilerimizin emniyeti için Sf.5 15 durak 1 Lefkoşa turu dikkatliyiz” diyen İbrahim Taş, “Öğrencilerimizin ulaşımlarını sağlamak için çaba harcıyoruz. Elimizden gelenin en iyisini yapma gayreti içindeyiz” ifadelerini kullanıyor. 40 YILLIK MÜZİSYEN İbrahim Taş, aynı zamanda bir müzisyen. 40 yıldır müzikle ilgilendiğini söyleyen İbrahim Taş’ın yaptığı besteler ve hazırladığı klipler üniversitemiz öğrencileri arasında oldukça popüler. “Müzik önceleri bir hobiydi benim için” diyen Taş, zaman içinde profesyonelleştiğini ifade ederek, “Çıkarttığım albüm sosyal paylaşım sitelerinde yayınlanıyor. Bunun yanında pek çok şarkım ve hazırladığım klip de yine sosyal paylaşım sitelerinde izlenebiliyor” dedi. Sf.6 3 Mayıs 2013 Neşen ve sesin hep biz Cankut TAŞDAN O, 15 yıldır üniversitemizin “güçlü ses”i, öğrencilerin Nazife annesi… Aslında o Yakın Doğu’nun annesi… Tüm mesaisi boyunca hiç durmadan çalışan Nazife Doğangün, bitmeyen enerjisi, şefkatli tavrı ve neşesiyle herkese tanıdık, herkese yakın bir isim. 1 Mayıs Özel sayımızda size onu anlatmak istiyoruz. N azife Doğangün sırası gelen siparişin numarasını öyle anons ediyor ki pek çok öğrenci sadece bu heyecanlı ve gür seslenişi duymak için Köprü Kafe’yi seçiyor. Öğrencilerin Nazife annesi kimi zaman “Bu havada tişört giyilir mi?” diye bir anne şefkatiyle çıkışırken kimi zaman aldıkları yemeği az bulup, doymayacaklarından endişe ediyor… ANNEM, EVLADIM Her üniversite öğrencisinin eğitim gördüğü yıllara dair unutamadığı pek çok anısı vardır şüphesiz. Ama Yakın Doğu Üniversitesi öğrencileri biriktirdikleri anıların yanında bir sesi de gittikleri her yere taşıyor. “Annem” ve “Evladım” diye seslendiği her öğrenci Nazife anne yanında kendini tek, biricik hissediyor. Üniversitemizde eğitimine yeni başlayan öğrenciler Nazife Doğangün’ün sesiyle önceleri irkiliyor zaman geçtikçe bu sesin sahibi şefkatiyle onları da sarıyor. “TEŞEKKÜRÜM SUAT BEY’E” Üniversitemizden söz ederken ilk olarak Kurucu Rektör Dr. Suat İ. Günsel’in ismini söylüyor Nazife anne. “15 yıldır Yakın Doğu ailesi içinde çalışıyorum. Suat Bey bize sahip çıktı. Eşim de ben de burada çalışıyoruz. Çocuğumu okuttum. İş sahibi oldu” diyen Nazife Doğangün, üniversitemizden önce bir portakal fabrikasında çalıştığını anlattı. günde 500 portakal paketlediğinden söz eden Nazife anne üniversitemizde de sürekli çalışıyor. Söyleşimiz süresince onlarca sandviç, kumpir, pizza hazırlayan Nazife anne, öğrencilere sık sık “Doydun mu?”, “Üşüdün mü?” diye sormayı da ihmal etmiyor… “ÇAMAŞIRLARINI BİLE YIKADIM” O Yakın Doğulu öğrencileri kendi çocuğu, öğrenciler de onu anneleri gibi kabul ediyor. Nazife anne öğrencilerle olan ilişkisini, “Çamaşırları olan bir öğrenci yıkatamamış. Geldi samimiyetle benden rica etti. Çocuklar benden çekinmez, ben de ‘Yıkarım be annem’ dedim. Onu hiç unutmaz. Mezunlarımız var sonra hepsi ile gurur duyuyorum, bazılarının damatlığını, gelinliğini gördüm elimle evlendirdiklerim oldu. Hala beni hatırlar ara sorarlar hediyeler yollar aileleri bana sağ olsunlar. Balayına gelen eski öğrencimi evimde misafir ettiğim bile oldu” diye anlatıyor. “KARNIN AÇ MI?” Kendi kızının üniversitemiz Hukuk Fakültesi mezunu olduğunu söyleyen Nazife Doğangün, tüm Yakın Doğulularla kızı gibi gurur duyduğunu anlatıyor. Söyleşimiz boyunca sık sık “Karnın aç mı?” diye soran Nazife anne, emeklilik yaşı geldiğini fakat çalışmaya devam edeceğini anlatırken, “Çalışmak beni hayata bağlıyor. Ne kadar sıkıntım olursa olsun buraya geliyorum. İşimin başına geçiyorum. Her şeyi unutuyorum. Tek derdim çocuklar oluyor annem” diyor. 3 Mayıs 2013 Sf.7 zimle olsun Nazife anne “Yakın Doğu’da hepiniz benim çocuğumsunuz. Allah çocuklarımın hepsine zihin açıklığı versin. Büyük adam, büyük kadın olsunlar. Buradan gidince de bizleri unutmasınlar…” Sf.8 3 Mayıs 2013 Yakın Doğu ailesi bu sayfalarda Üniversite Gazetesi Emin KAHRAMAN Üniversitemiz Kuzey Kıbrıs’ta eğitim veren diğer üniversitelerde bulunmayan bir süreli yayına sahip. Haftalık olarak yayınlanan Yakın Doğu Üniversitesi Üniversite Gazetesi her hafta Cuma günü okuyucusuyla buluşuyor. Genel Yayın Yönetmenliğini Fatma Türkkol’un, Mizanpajını Yiğit Er Yiğit’in yürüttüğü üniversitemiz gazetesinin haberlerini, ilgili dersleri alan öğrenciler hazırlıyor. “1 Mayıs İşçi Bayramı Özel” sayımızda, 60’ıncı sayısı çıkan üniversitemiz gazetesini ve gazetemizin basın emekçisi öğrencilerini siz okurlarımız için konuştuk. Ü niversitemiz gazetesinin amacını, “Üniversitemiz Kurucu Rektörü Dr. Suat İ. Günsel’in işaret ettiği şekilde, tüm fakülteler, bölümler, İlkokul, Kolej, Banka, Müzeler ve tüm kuruluşlarıyla Yakın Doğu’nun “Üniversite Gazetesi” olmak” diyerek açıklayan Fatma Türkkol, bunun için haber konularını, yapılan etkinlikler, öğrenci faaliyetleri, akademik gelişmeler, kampüsteki günlük hayat, öğrenci ve çalışanların birebir hikayelerine kadar genişleterek bir bütün olarak Yakın Doğu’yu aynı gazetede buluşturmak için çalıştıklarını söyledi. HER ÖĞRENCİDEN 7 HABER Gazetede yer alan haberi üniversitemiz İletişim Fakültesi öğrencilerinin haber yazımı hakkındaki dersleri kapsamında hazırladıklarını anlatan Türkkol, “İletişim Fakültesi’nde Haber Yazımına Giriş, Haber Toplama ve Yazma Teknikleri gibi dersler var. Bu dersleri alan her öğrencinin dönem boyunca en az 7 haber hazırlaması gerekiyor” dedi. İlgili derslere girerek öğrencilere o hafta için hazırlayacakları haberin konusunu verdiklerini belirten Türkkol, “Öğrencilerimiz hazırladıkları haberleri getiriyor. Düzeltilmesi gereken noktaları belirleyip düzenliyoruz. Hazırladıkları her haber öğrencilerimiz açısından bir tecrübe oluyor. Dekan Yardımcımız Yrd. Doç. Dr. Gürdal Hüdaoğlu’nun yardımıyla manşeti belirliyoruz ve haberleri yerleştiriyoruz” ifadelerini kullandı. 223 ÖZEL HABER “60 haftadır okuyucuya bir bütün olarak Yakın Doğu’yu sunmaya çalışıyoruz” diyen Fatma Türkkol gazetede bugüne kadar 223 haber yayınlandığını söyledi. Türkkol, “Üniversitemiz gazetesinde bugüne kadar 223 haber okuyucuyla buluştu. Bu haberlerin 199 tanesini öğrencilerimiz muhabir olarak gidip hazırladı. Bir gazete içinde bu kadar çok özel haberin yayınlanabiliyor olması özel bir durum” dedi. “Haber hazırlamak öğrencilerimiz için ders zorunluluğu olarak görünüyor. Ancak hiçbir öğrencimiz konuya böyle yaklaşmıyor. Büyük bir emek sarf ediyorlar” ifadelerini kullanan Türkkol, öğrencilerin sınav haftası içinde bile haber hazırladıklarını, ellerinden gelenin en iyisi için çalıştıklarını vurguladı. ÖZEL SAYILARDAN MEZUNLARIMIZA Üniversitemiz gazetesinin haberlerine dair ayrıntılar da veren Fatma Türkkol, bugüne kadar ilgili dersleri alarak haber hazırlayan 27 öğrenci olduğunu söyledi. “Üniversitemiz gazetesinde 223 haber ve Kısa Kısa köşesinde 125 haber okuyucuyla buluştu. Mezunlarımız köşesinde 51 mezunumuz ağırlandı” diyen Fatma Türkkol, üniversitemiz gazetesinin 9 ayrı sayısının, yılbaşı, 1 Mayıs İşçi Bayramı, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, üniversitemiz mezuniyet törenleri gibi özel sayılara ayrıldığını ifade etti. ÜNİVERSİTEMİZ GAZETESİNİN ‘HİT’LERİ Üniversitemiz gazetesinde haberleri yayınlanan öğrenciler hakkında da bilgi veren Türkkol, “Öğrencilerimizin her birinin emeği çok değerli. İlk kez muhabirlik yaptıklarının, heyecanlarını bastırmaya çalışarak söyleşiler yaptıklarının, büyük bir performans Muhabir öğrencimiz, Selem Kaplan Muhabir öğrencimiz, Uğur Aydın Muhabir öğrencimiz, Cankut Taşdan Sf.9 3 Mayıs 2013 gösterdiklerinin farkındayız. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz” dedi. Bugüne kadar 27 öğrencinin üniversitemiz gazetesi için haber hazırladığını anlatan Fatma Türkkol, “Her biri ayrı emek verdi, Yakın Doğu ailesi için değerliler. Ancak bazı öğrencilerimiz hazırlamaları gereken haber sayısını tamamladıktan sonra da muhabirimiz olarak çalışmaya devam etti ve daha fazla haber hazırladılar” dedi. Türkkol, “Üniversitemiz gazetesi için aldığı çeşitli dersler kapsamında en çok haber hazırlayan öğrencilerimizin başında, 60 sayıda 27 haberle İdris Germiyanoğlu geliyor. 21 haberle Emin Kahraman, 20 haberle Selam Kaplan, 16 haberle Meriç Mataracı ve 15 Haberle Cankut Taşdan en fazla haber hazırlayan öğrencilerimiz” ifadelerini kullandı. “MUTLULUK DUYUYORUZ” Üniversitemiz gazetesinin mizanpajı Yiğit Er Yiğit tarafından yapılıyor. “Üniversitemiz gazetesinin mizanpajı, İletişim Fakültesi’nin değerli öğretim üyeleriyle birlikte belirlendi. Daha sonra zaman içinde birkaç kez okuyucularımız için yeniledik, tazeledik. Mizanpajı yapan arkadaşımız Görsel İletişim Tasarımı Bölümü mezunu, konusunda uzman. Üniversitemiz gazetesinin mizanpajı yanında, baskıya hazırlanması aşamalarının da sorumluluğunu üstleniyor” diyen Türkkol, “Okuyucularımız üniversitemiz gazetesinin artık kendine özgü bir tarza sahip olduğunu söylüyor. Bu bizim, ilgili öğretim üyelerimiz ve emeği geçen öğrencilerimiz için mutluluk verici” ifadelerini kullandı. ÇALIŞANLARIMIZ KIYMETLİLERİMİZ “Üniversitemiz gazetesinin en dikkat çeken yönlerinden biri çalışanlarımızı konu almamız” diyen Fatma Türkkol, “Çalışanlarımızın Yakın Doğu ailesinin değerlileri olduğunu düşünüyoruz. Birlikte bir aileyiz. Üniversitemizi bir bütün olarak sayfalarında buluşturmayı hedefleyen gazetemizde onların emekleri olmazsa olmazdı” ifadelerini kullandı. Üniversite gazeteleri içinde başka örneği bulunmayan bu haberlerin, üniversitemiz Kurucu Rektörü Dr. Suat İ. Günsel ve Rektör Prof. Dr. Ümit Hassan tarafından desteklendiğini belirten Türkkol, “Bu tür haberler ve üniversitemiz gazetesinde yer alan haberlerle, çalışanlarımızdan mezunlarımıza, öğrencilerimizden idari personelimize kadar bir bütün olarak Yakın Doğu ailesinin fotoğrafını vermesi için çaba sarf ediyoruz” dedi. İNTERNET, FACEBOOK ve TWİTTER Üniversitemiz gazetesinde yer alan haberlere internet sayfası, Facebook ve Twitter hesaplarıyla tüm dünyadan ulaşılabiliyor. Konu hakkında bilgi veren Fatma Türkkol, “Üniversitemiz gazetesinin http:// yakindoguuniversitegazetesi. wordpress.com/ adresinden ulaşılabilen bir internet versiyonu var. Bugüne kadar 178 bin 696 ziyaretçimiz oldu. Bunun yanında universitegazetesi’nden ulaşılabilecek bir Facebook ve YaknDouGazetesi’nden ulaşılabilecek bir Twitter hesabı var. Her hafta yeni haberlerimizi bu adreslerden paylaşıyoruz. Hesaplarımızı güncelliyoruz” dedi. Üniversitemiz gazetesinin “HİT”leri *İdris Germiyanoğlu 27, Emin Kahraman 21, Selem Kaplan 20, Meriç Mataracı 16 ve Cankut Taşdan 15 haberle üniversitemiz gazetesi için en fazla haber hazırlayan öğrencilerimiz oldu. *Üniversitemizde geçtiğimiz dönem yapılan Bahar Şenlikleri’ni konu alan “Şenliğimize yıldız yağdı” başlıklı haber, üniversitemiz gazetesinin internet sayfasında en çok okunan haber oldu. “İlahiyat ‘ilk’ler fakültesi” ikinci sırada yer alırken, “Bir tutku hikayesi: Bisiklet” isimli haber en çok okunan haberler arasında üçüncü sıraya yerleşti. Muhabir öğrencimiz, Meriç Mataracı Muhabir öğrencimiz, Emin Kahraman Sayılarla üniversitemiz gazetesi *Üniversitemiz gazetesinde 223 özel haber yayınlandı. *Kısa Kısa köşesinde yayınlanan haber sayısı 125 *Mezunlarımız köşesinde ağırlanan mezun sayısı 51 *Gazetenin internet sayfasını 176 bin 696 kişi ziyaret etti Mizanpaj, Yiğit Er Yiğit Genel Yayın Yönetmeni, Arş. Gör. Fatma Hazan Türkkol *Yılbaşı, Mezuniyet, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, 1 Mayıs İşçi Bayramı gibi günler için 9 “Özel Sayı” hazırlandı Sf.10 3 Mayıs 2013 Yurtlara aile sıcaklığı veren güler yüzler Emin KAHRAMAN Üniversitemiz öğrencilerine yurt odalarını ev sıcaklığına dönüştürüyor onlar... Gün yorgunluğuyla yurtlarına dönen öğrencileri kendi çocukları, kardeşleri gibi karşılayan, öğrenciler için emeklerini sakınmayan güvenlik ve kafeterya görevlileri… 1 Mayıs Özel sayımızda muhabir arkadaşımız üniversitemiz öğrenci yurtlarını gezdi ve siz okurlarımız için onların hikayelerini derledi. Erdi Bulanık Erdi Bulanık, Yakın Doğu ailesini en yeni, en genç kafeterya görevlisi. Henüz daha 4’üncü Yurt’taki görevinin 2’nci ayında... Bulanık en büyük destekçisinin Osman Karadayı olduğunu söyledi. H er ne kadar yeni gibi gözüksem de okulda pek o kadar yeni değilim” diyen Erdi Bulanık, Üniversitemizi Beden Eğitimi Bölümü 3’üncü sınıf öğrencisiyken askerlik görevi için eğitimine bir müddet ara verdiğini söyledi. “Askerden geldikten sonra üniversitemizde çalışmaya başladım. Önümüzdeki dönem de eğitimimin kalan kısmını tamamlayacağım” dedi. Şadi İlknur Kefsiz Üniversitemize 5 yıldır emek veren Şadi İlknur Kefsiz, hafta içi 10’uncu Yurt kantininde hafta sonları ise üniversitemiz Çamaşırhane’sinde görev yapıyor. 2 çocuk annesi Şadi İlknur Kefsiz, “Öğrencilerimiz bana Şadiye abla diyor. Ben de anneyim, onları çok iyi anlıyorum” dedi. Çocuklarının da üniversitemizde eğitim aldığını söyleyen Kefsiz, “Oğlum Bilgisayar Öğretmenliği, kızım da Psikolojik Danışmanlık Rehberlik Bölümü’nde okuyor. Ben tüm öğrencilerimizin halini anlıyorum çünkü benim çocuklarım da onlar gibi” diye konuştu. YAKIN DOĞU ŞEMSİYESİ Yakın Doğu ailesine emek vermekten memnun olduğunu belirten Kefsiz, “Üniversitemizin çeşitli fakülte ve kantinlerinde çalıştım. Yakın Doğu şemsiyesi altında olmaktan memnunum. İş arkadaşlarımla ve öğrencilerimizle büyük bir aileyiz” dedi. AİLE SICAKLIĞI “Yakın Doğu’da bir aile sıcaklığı var” diyen Bulanık, öğrenci ve çalışan olarak Yakın Doğu ailesinde olmaktan hep mutluluk duyduğunu söyledi. Öğrencilerle iyi ilişkilerinin olduğunu anlatan Bulanık, “Yaşım itibariyle onlarla aynı frekansta sayılırım, ben de kısa bir süre öğrenciydim iletişimimiz daha sağlıklı ve güzel oluyor” ifadelerini kullandı. İYİ ANLAŞAN İŞ ARKADAŞLARI Bulanık, “Yakın Doğu ailesinde bir samimiyet hakim. Tüm çalışma arkadaşları birbirileriyle çok iyi anlaşıyor” derken Osman Karadayı’nın kendisi için yol gösterici bir ağabey olduğunu belirtti. “Onun 6 yıllık bir iş tecrübesi var. Tecrübesini paylaşması benim için çok kıymetli” diyen Bulanık, üniversitemize emek vermekten memnun olduğunu söyledi. Sf.11 3 Mayıs 2013 Nermin Isırgan Nermin Isırgan 4 yılı aşkın bir süredir üniversitemizde çalışıyor. “Annemin rahatsızlığı sebebiyle kısa bir ara çalışmadım ancak yeniden aileme döndüm” diyen Isırgan, ara verdiği dönemde işini ve çalışma arkadaşlarını çok özlediğini söyledi. A nnemin rahatsızlık dönemi zorlu bir süreçti. Bu zorlu süreçte benden desteklerini esirgemediler diyen Nermin Isırgan, çalışma arkadaşlarının hakkını ödeyemeyeceğini söyledi. Osman Karadayı Üniversitemize 6 yıldır emek veren Osman Karadayı, öğrenciler ve çalışma arkadaşları arasında “Osman Ağabi” olarak tanınıyor. O sman Karadayı Güzelyurt’ta yaşadığını belirterek, “Biz bir aileyiz ve her gün işe arkadaşlarımla birlikte geliyorum. Görevimin başına geçiyorum” dedi. “Öğrencilerimizin bize birer emanet olduğunun bilincindeyiz” diyen Karadayı, “Hiç birine müşterimizmiş gibi bakmıyoruz” ifadelerini kullandı. SOHBETTEN YOL TARİFİNE “Öğrenciler zaman zaman konuşmak dertleşmek istiyorlar, yol tarifi alıyorlar, sohbet ediyorlar” diyen Karadayı, tatil dönemlerinde memleketlerine giden öğrencilerin “Osman ağabi var mı bir isteğin” demelerinin kendisini duygulandırdığını anlattı. KEŞKE DAHA ÖNCE BU AİLEYE KATILSAYDIM Yakın Doğu ailesine ağabeyinin aracılığıyla katılan Isırgan, “Ağabeyim Yakın Doğu ailesine uzun yıllar hizmet verdi. Şimdi benim burada onun gibi pek çok ağabeyim var” ifadelerini kullandı. Çalışma ortamının, iş arkadaşlarıyla aile ortamına dönüştüğünü anlatan Isırgan, “Şimdi keşke diyorum daha önce Yakın Doğu ailesine katılmış olsaydım” dedi. Yıldız Oktar ÖĞRENCİ VELİLERİYLE TANIŞMA Üniversitemize ziyaret eden öğrenci velilerinin kendisiyle de tanışmaya geldiğini söyleyen Osman Karadayı, “Bazı öğrencilerimiz ailelerini tanıştırmak için getiriyor. Çok mutlu oluyorum” dedi. Karadayı, çalışma ortamının huzurlu olduğuna dikkat çekerek, “Müdürlerimiz ve iş arkadaşlarımızla gayet uyumlu ve mutlu bir çalışma ortamına sahibiz” şeklinde konuştu. Remziye Avare Yıldız Oktar 10 yıldır Yakın Doğu ailesine emek veren bir çalışanımız. 5’inci Yurt’ta “Yıldız anne” diye bilinen Oktar, öğrencilerle birlikte olmaktan memnun olduğunu söyledi. Yakın Doğu Üniversitesi kantin ve kafeteryalarında 15 yıldır her gün aynı enerjisi ve neşesiyle hizmet veren Remziye Avare, emeklilik günleri yaklaştığı için biraz mahzun… B Ü “ÖĞRENCİLERİMİZ VEFALI” Mezun olduktan sonra kendisini aramaya devam eden pek çok öğrenci olduğunu anlatan Yıldız Oktar, “Askerde olup da halt hatır sormak için arayanlar, düğünlerine davet edenler, mezun olduktan sonra yeniden Kıbrıs’a aileleriyle tatile gelip de Yıldız ablalarının bir çayını içmeden dönmeyen öğrencilerimiz var” ifadelerini kullandı. ARTIK VEDA ZAMANI Kısa bir süre sonra emeklilik zamanının geleceğini söyleyen Remziye Avare “ailem” dediği üniversitemiz için şunları söylüyor, “Yakın Doğu ailesine bana 15 yıldır iş imkanı sağladıkları için ne kadar teşekkür etsem az. Oğlum da üniversite eğitimini burada tamamladı. Ben burayı ailemin bir parçası olarak benimsedim. İşimi arkadaşlarımı çok özleyeceğim, herkesten bu vesileyle haklarını helal etmesini istiyor ve tüm öğrencilerimize sağlık mutluluk ve başarı dolu bir yaşam diliyorum”. u öğrenciler benim çocuklarım gibi. Aynı onlar yaşında üniversite öğrencisi bir kızım var diyen Yıldız Oktar, iş hayatının sorumlulukları yanında, öğrenciler ihtiyaç duyduğunda onlara bir anne, abla gibi yaklaştıklarını söyledi. Oktar, “Biz burada büyük bir aileyiz, 10 yıldır bu aileye hizmet etmekten memnunum. İş arkadaşlarımı ve böyle güzel iyi niyetli vefakar öğrencileri seviyorum” dedi. niversitemizde yaklaşık 15 yıl önce kasiyer olarak işe başladığını söyleyen Avare, kasiyerlikten, kantin ve kafeterya müfettişliğine kadar pek çok alanda hizmet vermiş bir çalışanımız. Sadece istenen siparişleri hazırlamakla yetinmeyen Avare, her öğrencinin hatırını sorup, üzüntülüyse teselli ettiğini, sevinçliyse paylaştığını söyledi. DUYURU Yakın Doğulu akademisyenlerimizin dikkatine, üniversitemiz gazetesinin Akademik Bakış isimli sayfasında yayınlanmak üzere, akademik alanlarınızla ilgili hazırladığınız makaleleri okurlarımızla paylaşmanızı bekliyoruz. Çalışmalarınızı gazete@neu.edu.tr adresine gönderebilirsiniz. www.neu.edu.tr gazete@neu.edu.tr f/universitegazetesi u/YaknDouGazetesi Yakın Doğu ailesine n i ç i k e m e z i n i ğ i verd . . . r e l r ü k k e ş e t z u s son Sahibi Yakın Doğu Üniversitesi Genel Yay n Yönetmen Fatma TÜRKKOL M zanpaj Y t Er Y T Haber Merkez Emin KAHRAMAN - İdris GERMİYANOĞLU - Uğur AYDIN - Cankut TAŞDAN Yak n Do u Üniversite Gazetesi