İstanbul 2007 - Sanal Dersane
Transkript
İstanbul 2007 - Sanal Dersane
Ýstanbul 2007 Copyright © Sürat Basým Reklamcýlýk ve Eðitim Araçlarý San. Tic. A.Þ. Bu kitabýn tamamýnýn ya da bir kýsmýnýn, kitabý yayýmlayan þirketin önceden izni olmaksýzýn elektronik, mekanik, fotokopi ya da herhangi bir kayýt sistemi ile çoðaltýlmasý, yayýmlanmasý ve depolanmasý yasaktýr. Bu kitabýn tüm haklarý, Sürat Basým Reklamcýlýk ve Eðitim Araçlarý San. Tic. A.Þ.’ye aittir. Yayýna Hazýrlýk Pianalitik Yayýnlarý Rehberlik Birimi Baský-Cilt Baský Tarihi Ekim 2007 Ana Daðýtým Gökkuþaðý Pazarlama ve Daðýtým Merkez Mah. Soðuksu Cad. No:31 Tek-Er Ýþ Merkezi Mahmutbey / Baðcýlar / ÝSTANBUL Tel: (0212) 410 50 00 (pbx) Fax: (0212) 445 84 64 ÖNSÖZ Sevgili gençler; Hayatýnýzda önemli deðiþikliklere zemin hazýrlayabilecek sýnavlarla karþý karþýyasýnýz. Bu önemli dönemde çoðu öðrenci neye, niçin ve nasýl çalýþmasý gerektiði konusunda ne yazýk ki yeterli bilgiye sahip deðil. Hazýrlamýþ olduðumuz ve ‘Baþarý Merdiveni’ adýný verdiðimiz serinin ilki niteliðinde olan bu kitapta hedef belirleme, ders çalýþma planý hazýrlama ve konsantrasyon konusunu örneklerle iþledik. Kitabýn içeriðinde hedef belirlemenin önemini, hedef belirlerken dikkat edilecek noktalarý, planlý çalýþmanýn faydalarýný, plan örneklerini, planlý çalýþmayý engelleyen faktörleri ve çözüm önerilerini, ders çalýþma ortamýnýn taþýmasý gereken özellikleri, konsantrasyonu, konsantrasyonu bozan etkenleri ve çözüm önerilerini detaylý bir þekilde ele aldýk. Ülkemizde ne yazýk ki kitap okuma alýþkanlýðýnýn yeterli düzeyde yerleþmediðinin bilincinde olarak kitabý okunur kýlabilmek için konu akýþýna uygun þekilde resimlerden, hikayelerden ve yaþanmýþ hayatlardan örnekler koyduk. Bu kitabýn hazýrlanmasýnda emeði geçen Seyit Akyar’a ve Ýsmail Baran’a teþekkür ederiz. Umarýz baþarýyý yakalamanýz için uzattýðýmýz ‘Baþarý Merdiveni’ne týrmanýp zirvelere ulaþýrsýnýz... ÝÇÝNDEKÝLER 5 ÖNSÖZ ................................................................................ 5 YENÝDEN ÖÐRENCÝ OLSAYDIM ...................................... 7 HEDEF BELÝRLEME .......................................................... 9 Hedefin Açýk Seçik Olmasý ..............................................12 Ulaþýlabilir Hedefler ........................................................18 Aþamalý Hedef Listesi ......................................................20 DERS ÇALIÞMA PLANI ................................................ 22 Planlý Yaþamýn Saðladýðý Kazançlar .............................. 26 Planýn Çok Katý Olmamasý ............................................ 31 Zamaný Verimli Olarak Kullanmak ................................ 32 Plan Örnekleri ................................................................ 40 Birinci Yöntem .............................................................. 43 Ýkinci Yöntem ................................................................ 44 Ýçinizdeki Sese Kulak Verin..............................................48 Planýn Aksamasý Nasýl Önlenebilir?..................................50 a- Televizyon Baðýmlýlýðý..................................................50 b- Spor Baðýmlýlýðý ..........................................................51 c- Kýramadýðýnýz Arkadaþlarýnýz ........................................52 d- Evinize Gelen Misafirler ..............................................53 e- Ders Çalýþmaya Baþlayamamak ..................................53 Ders Çalýþma Ortamý Nasýl Olmalýdýr? .......................... 54 a- Oda ............................................................................55 b- Masa ..........................................................................56 c- Sandalye ....................................................................58 d- Kitaplýk........................................................................58 e- Yatak, Televizyon, Bilgisayar ......................................58 6 ÝÇÝNDEKÝLER f- Duvarlar ......................................................................59 g- Oda Düzeni ................................................................60 h- Müzik ..........................................................................60 ý- Havalandýrma ..............................................................60 i- Iþýk ..............................................................................61 j- Renk ............................................................................61 k- Alternatif Çalýþma Ortamlarý ........................................61 KONSANTRASYON ...................................................... 64 Maçý Kim Kazanacak?......................................................70 Konsantrasyonu Bozan Etkenler ......................................73 a- Hayal Kurma ..............................................................73 b- Düþünceleri Denetleyememe ......................................74 c- Yatarak Çalýþma ..........................................................75 d- Müzik ..........................................................................77 e- Posterler ......................................................................78 f- Can Sýkýntýsý ................................................................79 g- Yoðun Duygusal Ýliþki ..................................................82 h- Televizyon ..................................................................83 ý- Telefon ........................................................................83 i- Aile Yaþamýnýn Düzensiz Olmasý ..................................84 j- Saðlýk Sorunlarý ............................................................85 k- Öðrenme Yöntemlerini Bilmemek ..............................85 l- Konsantrasyon Eþiðinin Aþýlmasý ..................................87 Konsantrasyonla Ýlgil Bazý Pratik Öneriler ........................89 KAYNAKLAR .................................................................... 93 BAÞARI MERDÝVENÝ 7 YENÝDEN ÖÐRENCÝ OLSAYDIM Büyüklerin, gençlere hep nasihat vermek hevesinde olduðu bilinir. Hayat yolunun yarýsýna eriþmiþ insanlar, her zaman gençliðinde kaybettiði fýrsatlarý ve boþuna harcadýðý gençliðini düþünerek dövünür. Aslýnda hayat yolunun yarýsýnýn kaç ettiðini tam olarak biliyor da deðiliz. Malum, Cahit Sýtký Tarancý ‘Otuz beþ yaþ’ þiirinde “Yaþ otuz beþ, yolun yarýsý eder.” demiþ, ancak 46 yaþýnda hayata veda etmiþ! Eðer ikinci bir yaþama fýrsatý elde edebilmek mümkün olsaydý, neler yapacaðýmýzý yazmak, bu yollarda yeni yürümeye baþlayan gençliðe faydalý olabilir. Yeniden öðrenci olsaydým, eskiden yaptýðým gibi vaktimin hepsini ders çalýþarak geçirmezdim. Derslerime yeterince zaman ayýrýr, çalýþma zamanýnda baþka iþlerle uðraþmayýp çalýþmanýn hakkýný vermeye gayret ederdim. Yeniden öðrenci olsaydým, eskiden yaptýðým gibi kendi kabuðuma çekileceðim yerde, kalabalýkta da çalýþabilme kabiliyetini kazanmak için uðraþýrdým. Þimdi çok defa kazanmýþ olduðum çalýþma alýþkanlýklarýndan baþka bir þekilde çalýþmak zorundayým. Gürültülü bir yerde yapmam gereken iþleri güçlükle yapabiliyorum. Yeniden öðrenci olsaydým, ilgi göstermediðim veya sadece not almak için çalýþtýðým derslere daha fazla ilgi gösterirdim. Derslerden alacaðým bilgilerin ufkumu açacaðýný düþünerek daha ciddiyetle dinlerdim ders- 8 BAÞARI MERDÝVENÝ leri. Yeni bir þeyler öðrenmeyi zevk haline dönüþtürürdüm. Yeniden öðrenci olsaydým, yazý yazmayý ve düzenli kitap okumayý alýþkanlýk haline getirirdim. Her konuda az da olsa konuþabilecek, yorum yapabilecek yeterlilikte olmak için çaba gösterirdim. Yeniden öðrenci olsaydým, ödevlerimi ve görevlerimi zamanýnda ve eksiksiz olarak yapmaya çalýþýrdým. Yeniden öðrenci olsaydým, öðretmenlerime daha yakýn olmaya çalýþýrdým. Bir öðrenci olarak, öðretmenlerimi ne kadar az rahatsýz edersem o kadar iyi olacaðýný sanýrdým. Ne yazýk ki öðretmenlerimin fedakarlýklarýnýn ve özverilerinin deðerini yeterince bilemedim. Artýk bir öðrenci deðilim. Belki de benim için geçmiþi anarken ‘keþke’ demekten baþka bir yol kalmadý. Ama emin olun sizin için her þey daha yeni baþlýyor. Bir kral, halkýnýn ne durumda olduðunu görmek için kýyafet deðiþtirerek ülkesini dolaþmaya baþlar. Yolu bir köye düþer. Mütevazý bir handa geceler. Yemek olarak getirilen dört yumurtayla karnýný doyurur. Hesabý sorunca da kendisinden 10 altýn istenir. “Aman!” der kral, “Burada yumurta kýtlýðý mý var?” Açýkgöz han sahibi taþý gediðine koyar: “Hayýr ekselanslarý, yumurta boldur; ama kral kýtlýðý var!” Ýçinde bulunduðunuz dönem, insan yaþamý için altýn deðerinde olan gençlik dönemidir. Bu dönemi gerektiði þekilde deðerlendirerek, gelecek yaþamýnýzýn kalitesini ve standardýný yükseltebilirsiniz. Yukarýdaki hikayede han sahibinin yaptýðý gibi hayatýnýzda önünüze belki de bir defa çýkacak þanslarý ya da haklarý doðru kullanýn. Gireceðinizi sýnavlar da bu þanslardan birisi. Ancak bu þansýnýzý iyi kullanabilmek için öncelikle bir hedefinizin olmasý gerekir. BAÞARI MERDÝVENÝ 9 HEDEF BELÝRLEME Baþarýlý olabilmek ve çalýþmak için hepimizin bir hedefi olmalýdýr. Aksi durumda içimizde çalýþma isteði duymamýz mümkün deðildir. Bu arada þunu da ifade edelim ki sýnava hazýrlananlar içerisinde geçmiþ senelerde sýnava girmiþ ve baþarýlý olamamýþ öðrenciler de bulunuyor. Bu öðrencilerin baþarýlý olamadýklarýndan dolayý morallerinin bozuk olmasý doðaldýr. Ama bu öðrencilerin bu seneyi yeni bir baþlangýç olarak deðerlendirmeleri gereklidir. Dünyada büyük baþarýlara ulaþmýþ olan insanlarýn hayatlarýný incelediðimizde karþýmýza bir sürü baþarýsýzlýk hikayesi çýkacaktýr. Bu insanlarý büyük yapan, her düþtüklerinde yerden daha güçlü ve kararlý kalkmayý bilmeleri olmuþtur. Hedef, belirli bir zaman diliminde varýlmak istenen noktadýr. Ne olmak istediðiniz ve bunu nasýl yapacaðýnýz ile ilgili kesin olarak hedefleriniz var mý? Hedeflerini belirleyen insanlarýn baþarýya nasýl ulaþtýklarýný biliyor musunuz? Dünya aðýr sýklet boks þampiyonu Muhammed Ali’yi düþünün; 1942’de doðdu. 1964 yýlýnda aðýr sýklet boks þampiyonluðunu kazandý. Þampiyon olabilmek için kendisinden önceki þampiyon Sonny Liston’u dövmesi gerekiyordu ki, bunu da baþardý. 1967 yýlýnda ABD ordusunda askerlik yapmayý dini BAÞARI MERDÝVENÝ 10 nedenlerle reddettiði için, unvaný geri alýndý ve boks yapmasý yasaklandý. Ama Ali, bu iki kararý da anayasa mahkemesinde feshettirecekti. Bunu da, mahkemede avukat kullanmadan, kendini üstün bir baþarýyla savunarak yaptý. 1971’de unvaný Joe Frazier’a kaptýran Muhammed Ali, 1974’te önce Frazier’a ardýndan da Zaire’de George Foreman’a karþý aldýðý galibiyetlerle unvanýný geri aldý. 1978 baþlarýnda Las Vegas’ta Leon Spinks’e sayýyla yenilmekle birlikte, 15 Eylül’de New Orleans’ta unvan maçýnda rakibini yendi. Böylece dünya aðýr sýklet boks þampiyonluðu unvanýný üç kez kazanan ilk boksör oldu. Ali’nin Spinks’le yaptýðý ikinci karþýlaþmayý 63 350 kiþi izlemiþti. Bu rakam kapalý salonda yapýlan herhangi bir þampiyonluk Kimi insanlar yaþamda hiçbir amaca sahip olmadan yaþarlar. Bu gibi insanlar, bir nehir üzerinde akýp giden saman çöplerine benzerler. Onlar hedefsizdirler; ancak suyun akýþýna kapýlarak akar giderler. turnu- SENECA vasýnda eriþilen en yüksek seyirci sayýsýydý. O, ringe psikolojik savaþý getirmiþ olan bir sporcuydu. Dövüþ sýrasýnda dansý andýran hareketlerle rakibini kendisinden uzak tutmak, maçtan önce hangi rauntta rakibi nakavt edeceðine dair tahminde bulunmak, alaylý þiirler söylemek, pek akýllý olmayan rakiplerini halkýn önünde rencide etmek gibi taktiklerle, rakiplerinin moralini maç öncesinden baþlayarak bozuyor ve çoðunun kendisine bir yumruk bile vuramayacak kadar yýpranmasýna neden oluyordu. BAÞARI MERDÝVENÝ 11 Uzmanlarýn, fiziksel yapýsý ve gücü nedeniyle favori olarak gördükleri Liston’la ilk þampiyonluk karþýlaþmasýndan önce, güçlü rakibinin moralini þiirlerle ve ince alaylarla bozdu. Örneðin : Her þey baþladý yirmi yýl önce, En büyük adam doðmuþtu en nihayette, Söyleyivereyim isterseniz bu þampiyonun adýný, Olur mu hiç muhteþem Cassius Clay’dan baþkasý. Ya da : “Ýstiyorsun þampiyon olmak, ama çok çirkinsin evlat.” Liston’u yendikten sonra gazetecilerin karþýsýna çýktýðýnda soru yaðmuruna tutuldu. Sessizlik saðlamak için ellerini kaldýrdý, onlara “En büyük kim?” diye sordu. Yanýt vermediler. Önlerindeki defterlere ve mikrofonlara baktýlar. Tekrar “En büyük kim?” diye sordu. Suratlarýný asýp baþlarýný kaldýrdýlar, ama oda hâlâ sessizlik içindeydi. “Son kez söylüyorum!” diye baðýrdý. "Bütün dünyanýn gözü bizim üstümüzde. Hepiniz iki yüzlüsünüz. Size Liston’u haklayacaðýmý söylemiþtim. Hepinizi haksýz çýkardým. Ben dünyayý sarstým; söyleyin, en büyük kim?” Bir an duraksadýlar, sonra isteksizlik dolu seslerle hepsi, “Sensin, evet..” dediler. O, þampiyon olmayý çok önceden bilinçaltýna yerleþtirmiþti. Þampiyon olmadan iki yýl önce: “Gencim, yakýþýklýyým, sempatiðim, iki sene sonra dünya þampiyonu olacaðým.” diyordu. Ve de oldu. BAÞARI MERDÝVENÝ 12 Yaþamda önemli olan hedef belirlemek ve bu hedefi gerçekleþtirebilmektir. Bu böylece sürüp gider. Ýnsan hayatta olduðu sürece iþi ve hedefleri bitmez, bitmemelidir. Unutmamak gerekir ki, iþim bitti diyenin iþi bitmiþtir! Hedefin Açýk Seçik Olmasý 1953 yýlýnda ABD’de Yale Üniversitesi’nde yapýlan bir araþtýrmada hedefi açýk-seçik bir þekilde belirlemenin baþarýya olumlu etkisi ispatlanmýþ. Bu araþtýrmada, öðrencilere okul sonrasý hayatlarýna iliþkin açýk ve net hedeflerinin olup olmadýðý sorulmuþ. Öðrencilerin verdikleri cevaplara göre sadece % 3’ünün tanýmlanmýþ ve net hedeflerinin olduðu belirlenmiþ. 20 yýl sonra araþtýrmanýn devamý niteliðinde olan ikinci bir çalýþma yapýlmýþ ve 20 yýl önce araþtýrmaya katýlmýþ olan öðrencilerin hangi konuma geldikleri belirlenmiþ. Araþtýrma sonucuna göre, 20 yýl önce hedeflerini açýk-seçik belirlemiþ olan % 3’lük grubun, diðer % 97’lik gruba göre hayatta duygusal, ekonomik ve sosyal açýdan daha baþarýlý olduklarý saptanmýþ. Hedefi olan insan, gücünü nereye harcayacaðýný bilir. Hedefi olmayan insan ise geleceðe yatýrým yapmaz, neye yatýrým yapacaðý belli deðildir ki yapsýn. *** Zengin olmayý hedefleyen genç bir üniversite öðrencisi bu konuda kitap yazmýþ bir yazara gider ve kendisine zengin olmanýn yollarýný öðretip öðretemeyeceðini sorar. Yazar, bu delikanlýya bunu öðretebileceðini söyler ve ona þu öðütleri verir: - Bir konuda hedefine odaklanýrsan dikkatin o hedefe toplanýr ve sonuca gidersin. Hayatýný hedef belirlemeden BAÞARI MERDÝVENÝ 13 Günü kurtarmayý amaçlayanlar, geleceði inþaa edemezler. H. BAYKAL geçirirsen, hayatýn kararsýzlýk ve sýkýntýyla dolu geçer. Çünkü o zaman senin için her þey zaman geçirici ve oyalayýcý olmaktan baþka bir anlam ifade etmez. Ayrýca çeþitli zorluklar karþýsýnda dayanma gücü bulamazsýn. Hedefin yoksa sahip olduðun potansiyelin hiçbir anlamý yoktur. Barajý olmayan bir akarsuyun sularý faydasýzca akar gider. Eðer hayatýn efendisi olmak istiyorsan hedeflerinin bir listesini yap, bunlarý bir kaðýda dök, hatta hayallerinin rengarenk resimlerini çiz. Delikanlý, yazarý dikkatle dinler ve ona þu cevabý verir: - Hocam bu söyledikleriniz çok güzel, ama hedeflerimi kaðýda yazmamýn benim için hiçbir anlamý yok. Benim hedeflerim yýllardýr aklýmda ve sürekli olarak bunlarý düþünüyorum. Yazarýn ýsrarlarýna raðmen delikanlý hedeflerini yazmaya yanaþmaz. - Peki, der yazar, delikanlýya, seni þu yandaki odaya alalým. Delikanlý yandaki odaya girer ve kapý delikanlýnýn arkasýndan kapanýr. Odada bir bilgisayar vardýr ve ekrandan þöyle bir yazý geçmektedir: “Bu oda bir dakika sonra patlayacak!” Delikanlý bu yazýyý görünce paniðe kapýlýr ve hemen kapýya yönelir, ancak kapý kapalýdýr ve baðýrmaya baþlar. Sesini kimseye duyuramayýnca kapýyý tekmeler. Bu sýrada ekranda geri sayým baþlamýþtýr: “59, 58, 57...” BAÞARI MERDÝVENÝ 14 Delikanlýnýn paniði iyiden iyiye artmýþtýr. Kapý açýlmayýnca pencerelere doðru koþar, ancak pencerelerde demir parmaklýklar vardýr. Bu arada saniyeler “30, 29, 28...” diye geriye doðru ilerlemektedir. Tekrar kapýya yönelir, bütün gücüyle kapýyý yumruklamaya ve avazý çýktýðý kadar “Ýmdat!..” diye baðýrmaya baþlar. Saniyelerin geri sayýmý sürmektedir: “10, 9, 8..” O sýrada kapý açýlýr ve yazar içeri girer. - Ne oldu evladým, ne bu panik, diye sorar. - Derhal buradan kaçalým! Biraz sonra burasý patlayacak, diye baðýrýr delikanlý. Yazar gayet sakin bir þekilde: - Hayýr öyle bir þey yok, nereden çýkardýn bunu, diye sorar. Delikanlý þaþkýn bir þekilde bilgisayar ekranýný gösterir: - Ama orada öyle yazýyordu! - Öyle mi! Yazý demek bu kadar önemli. Öyleyse hadi gel, hedeflerimizi yazmaya baþlayalým. *** BAÞARI MERDÝVENÝ 15 Hedefini açýk seçik belirlememiþ bir kiþi, dümeni olmayan bir gemiye benzer. Gemi sürekli yol alýr. Ýçindekiler çalýþtýklarýný ve belirli bir yere gittiklerini zanneder. Ancak geminin akýbeti rastlantýlara kalmýþtýr. Böyle bir gemi kayalara çarparak parçalanacaðý gibi hiç ilgisiz bir limana da gidebilir. Eðer hedefiniz yoksa kendini rüzgara býrakmýþ bir yaprak gibi oradan oraya savrulursunuz. Örneðin hedefiniz sadece bir üniversiteye ya da bir liseye ‘kapak atmak’ ise, bu net ve belirgin olarak tanýmlanmýþ bir hedef olmadýðýndan motive olmakta sýkýntý çekersiniz. Ayrýca net olmayan bir hedef için çeþitli programlar yapmak size boþuna bir uðraþ gibi gelebilir. Belirlenen hedefler düþüncelerinizi netleþtirir. Enerjinizi ve zamanýnýzý daha verimli bir biçimde kullanmanýzý saðlar. Hedefleri olanlar çalýþmaktan býkmaz, koþturmaktan yorulmaz ve asla mücadeleden vazgeçmezler. Hedefine ulaþacaðýna inanan kiþinin buna ulaþma isteði hedefini netleþtirdiði anda baþlar. “Bir gün üniversite sýnavlarýný kazanmak istiyorum.” yerine “Bu sene Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazanacaðým.” demek gerekir. Hedefiniz ne kadar net ve belirgin olursa beyniniz 16 BAÞARI MERDÝVENÝ neye odaklanacaðýný o kadar iyi bilir. Bu þekilde doðrudan sizin kontrolünüzde olmayan bilinçaltý faktörler dediðimiz potansiyel gücü uyandýrmýþ ve harekete geçirmiþ olursunuz. Hedeflerinizi netleþtirin ve bilinçaltýnýzýn size hizmet etmesini saðlayýn. Hedefi netleþtirme konusunda verilebilecek güzel örneklerden birisi de Fatih Terim’dir. Anadolu’nun bir köþesinden çýkýp dünya futbolunda kariyer sahibi bir teknik direktör olma konumuna gelen Terim, daha Ýtalya macerasý baþlamadan çoktan hedefini belirlemiþti. Kendisini Çizme’ye hazýrlamýþtý. Orada en önemli problem olarak ortaya çýkacak dil sorununu çözebilmek amacýyla daha Türkiye’deyken Ýtalyanca öðrenmeye baþlamýþtý. Buradan þu sonucu da ulaþabiliriz: Hedefleri açýk ve net olarak ortaya koyma, hedeflere ulaþmak için gerekli olan adýmlarý ve o adýmlarý atabilmek için ihtiyaç duyulan gücü ortaya çýkarmaktadýr. Maliyeci olmayý hedeflediðini düþünen kiþi gerçekten bunu istiyor mudur? Eðer fýrsatý olursa bir Einstein veya bir Edison olmayý da kabullenebilecekse seçtiði hedefte yanlýþlýk var demektir. Çünkü istenen hedef ne kadar yüksek olursa olsun tamamen farklý olan bir baþka hedefle çabucak yer deðiþtirebiliyorsa, her defasýnda hedefe sahip olan kiþi neredeyse sýfýrdan baþlamak zorunda kalýr. Yerinden sýk sýk oynayan taþýn etrafýnda taþa baðlý hiç bir þeyi sabitleþtiremezsiniz. Belirlediðiniz hedefler net olduðu gibi ayný zamanda ölçülebilir olmalýdýr. Aksi durumda baþarma ümidiniz kýrýlabilir, moraliniz bozulabilir. BAÞARI MERDÝVENÝ 17 4 Temmuz 1952 günü otuz dört yaþýnda bir kadýn, Pasifik Okyanusu’na dalarak, Catalina adasýndan, 21 mil batýsýnda kalan Kaliforniya’ya doðru yüzmeye baþladý. Eðer baþarýlý olursa, bunu yapan ilk kadýn olacaktý. Adý Florence Chadwick olan bu yüzücü, Manþ Denizi’ni her iki yönde geçen ilk kadýndý. O sabah su, vücudu uyuþturacak kadar soðuktu ve sis o kadar yoðundu ki, beraberindeki tekneleri güçlükle seçebiliyordu. Köpekbalýklarýna ve dondurucu soðuða hiç aldýrýþ etmeden on beþ saat yüzdü. Yakýndaki bir teknede bulunan annesi ve antrenörü, karaya çok yaklaþtýklarýný ve devam etmesini söyledilerse de o, kendisini sudan çýkarmalarýný istedi. Azimli yüzücü, Kaliforniya kýyýsýna yarým mil kala sudan çýkýþýnýn nedenini þöyle açýkladý: “Karayý görebilseydim, baþarabilirdim…” Vazgeçmesinin nedeni ne yorgunluk, ne de soðuktu... Tek neden, sis yüzünden karayý görememekti. Bu, hayatýn bir gerçeðiydi… Bir þeyi baþarabilmek için, ortada gözle görülür ve ölçülebilir bir hedef olmalýydý… Belki sonucu merak etmiþsinizdir, iki ay sonra ayný mesafeyi geçmiþ ve bir rekor kýrmýþtýr Chadwick. Florence Chadwick dünyanýn en iyi yüzücülerinden biriydi, ama yine de amacýna ulaþabilmek için kendisini motive edecek gözle görünür bir hedefe gereksinim duymuþtu. Bu araþtýrma ve örnekler hedefi açýk ve net olarak belirlemenin önemini ortaya koymaktadýr. Bu, sadece sýnav için gerekli olan bir durum deðildir. Hayatýmýzýn her safhasýnda atacaðýmýz adýmlarýn hesabýný yapmalý, getirilerini ve götürülerini deðerlendirmeliyiz. Ders çalýþýrken belirleyeceðiniz hedefleri de bu örneklerden hareketle ele aldýðýmýz- 18 BAÞARI MERDÝVENÝ Çalýþmak sizi þu üç beladan kurtarýr: Can sýkýntýsý, kötü alýþkanlýklar ve yoksulluk. VOLTAÝRE da günlük, haftalýk ve aylýk hedeflerin açýk ve net olmasýnýn gerekliliði ortaya çýkmaktadýr. Örneðin aylýk hedeflerinizi belirlerken, ders ders hangi konularý bitireceðinizi, kaçar soru çözeceðinizi, bunun için hangi kaynaklarý kullanacaðýnýzý ortaya koymanýz þarttýr. Ulaþýlabilir Hedefler Hedefleriniz ulaþýlabilir olsun. Bir elma bahçesine girdiðiniz zaman eðer boyunuz kýsa ise aþaðýdaki dallarýn meyvelerini toplamak sizin için uygundur. Uzun boylu iseniz yüksekteki dallardan da meyve toplayabilme avantajýnýz var demektir. Ama kýsa boyunuza raðmen en yüksek dallardaki elmalara göz dikerseniz, bu sizde strese yol açabilir. Hedefleriniz ulaþýlmasý olanaksýz hedefler olmamalýdýr. Çünkü bu durum bir süre sonra umutsuzluk doðurur ve çalýþma heyecanýný bitirir. Örneðin fen ve matematik derslerinde çok baþarýlý olamayan bir öðrencinin yüksek puanlý bir okulu ya da bölümü hedef olarak belirlemesi pek akýlcý bir davranýþ deðildir. Bu durum bir süre sonra hedefe ulaþýlamayacaðý anlaþýldýðýnda yoðun bir stresin oluþmasýna neden olabilir. Kazanmayý istediðiniz okulun ya da bölümün puaný ne ise her girdiðiniz deneme sýnavýnda bu puana biraz daha yaklaþmayý hedefleyin. Her denemede biraz daha fazla puan alarak kazanmayý istediðiniz yerin puanýna yaklaþabiliyorsanýz, bu durum sizin hevesinizi artýracak ve çalýþma motivasyonunuzu yükseltecektir. BAÞARI MERDÝVENÝ 19 Ýyi hazýrlanýrsanýz, yapacaðýnýz çalýþmayla, bütün bir geleceðinizi kazanabileceðiniz bir yola girebilirsiniz. Ancak bu dönemde her türlü sýkýntýya göðüs gererek sistemli bir çalýþmayý yürütebilmek sanýldýðý kadar kolay deðildir. Kiþi, hedeflerini gerçekçi olarak belirleyebilmek için ne yapmalýdýr? Ýþte iþin püf noktasý bu soruda yatýyor. Bunun için kiþi, kendini çok iyi tanýmalýdýr. Yeteneklerini, çalýþma potansiyelini, zeka durumunu, ilgilerini ve kiþiliðini iyi tahlil ederek geleceðe ait hedeflerini daha gerçekçi olarak belirleyebilir. Bu belirleme sadece okul ya da meslek seçiminde deðil, ayný zamanda öðrencinin oluþturacaðý ders çalýþma programýnda da etkili olacaktýr. Örneðin ders çalýþma alýþkanlýðý olmayan, ders çalýþmayý eziyet olarak gören bir öðrencinin sene baþý itibariyle günlük 5 - 6 saatlik bir çalýþma programý oluþturmasý mantýklý ve doðru deðildir. Bu öðrenci aklýyla deðil, duygularýyla hareket ettiði için çalýþma adýna belirlediði hedef, realiteye aykýrý olacaktýr. Kendinizi tanýmada belli kýstaslarý dikkate almanýzda fayda var. Bu kýstaslarý, bir baþka ifadeyle bu referanslarý anne - babanýz, arkadaþlarýnýz ve öðretmenleriniz olarak 20 BAÞARI MERDÝVENÝ Doðru yöne akýyorsanýz, varacaðýnýz yer okyanustur. H. BAYKAL sayabiliriz. Özellikle bu grup içerisinde sizi daha objektif olarak deðerlendirebilecek olanlar öðretmenlerinizdir. Hedef belirlerken (okul ya da meslek seçimi, ders çalýþma programý vb) onlarýn uyarýlarýný dikkate almalýsýnýz. Aþamalý Hedef Listesi Hedefinizi belirledikten sonra yapýlacak en önemli iþ, o hedefe yoðunlaþmaktýr. Ardýndan izlenecek yol, ulaþýlmak istenen hedefe yaklaþtýracak küçük küçük ara hedefler belirlemektir. Diyelim ki, Hukuk Fakültesi’nde okuyup avukatlýk yapmak istiyorsunuz. Önce bu hedefi bir yere yazýn. Sonra bu hedefi gerçekleþtirmek için, ara hedef konumunda yeni hedefler belirleyin. Önem sýrasýna ve önceliklere göre bir sýralama yapýn. Bunun yolu da günlük, haftalýk, aylýk ve yýllýk hedefler belirlemekten geçer. Örneðin 10 yýl sonra nerede olmak istediðinizi belirleyin. Bu hedefe ulaþmak için neler yapmak gerekiyor olabilir? Ýþte size bir hedef çizelgesi: Her gün belli sayýda soru çözmek Her hafta bir deneme sýnavý çözmek Okuldaki sýnavlardan iyi notlar almak Sýnavlara hazýrlýk kitaplarýný bitirmek Bir dershaneye gitmek Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazanmak Yabancý dil öðrenmek BAÞARI MERDÝVENÝ 21 Bilgisayar bilgisini geliþtirmek Ýyi bir derece ile üniversiteden mezun olmak Sosyal çevreyi geniþletmek Bir avukatlýk bürosu açmak (ANA HEDEF) Yukarýda gördüðünüz hedef dizisi ana hedefinize ulaþmanýz adýna birer ara hedef olacak ve ana hedefinize ulaþmanýz için kat etmeniz gereken mesafeyi size gösterecektir. Hedefinize ulaþma yolunda zaman zaman ne durumda olduðunuzu kontrol etmeniz de gerekecektir. Ýþe, her gece yatmadan önce o gün neler yaptýðýnýzý, hedefinizi ne oranda gerçekleþtirebildiðinizi sorgulayarak baþlayabilirsiniz. Hedefinizden saptýðýnýz günler, kendinize sizi motive edecek cezalar verebilirsiniz. Attýðýnýz bu küçük adýmlar (ara hedefler), sizi büyük hedefe ulaþtýrýcý bir vazife görecektir. Hedef çizelgesindeki sapmalarý belirleyip tedbir almak için de aþaðýdaki sorularý kendinize yöneltin: Yaptýðým çalýþmalar sonucunda ortaya çýkan durum nedir? Ne kadarýný baþarmalýydým, ne kadarýný baþarabildim? Aradaki fark neden kaynaklandý? Bunu gidermem için neler yapmam gerekir? Hedefi belirledikten sonra, sýra hedefe ulaþtýracak olan planý uygulamaya gelmiþtir artýk. BAÞARI MERDÝVENÝ 22 DERS ÇALIÞMA PLANI Yapýlacak iþlerin belirli bir sýra ve düzen içine sokulmasýna plan denir. Plan, etkili ve verimli ders çalýþmanýn en önemli unsurlarýndandýr . Ders çalýþma planý, sýnava hazýrlýk sürecinde püf noktalardan birisidir. *** Bir çömlekçide çýrak olarak iþe baþlayan bir genç, kýsa sürede iþin inceliklerini anladýðýný düþünerek ustasýndan kendisine daha büyük iþler vermesini istemiþ. Ustasý ise: “Her iþin bir inceliði vardýr. Bu da zamanla ve tecrübeyle kazanýlýr. Þimdi daha erken…” diye çýraðýn bu isteðini reddediyormuþ. Zaman ilerledikçe çýrak kalfa olmuþ. Ama kendisini usta gibi görüyormuþ. Bu sefer ustasýna: “Usta ben bu iþi iyice öðrendim. Artýk kendi baþýma çalýþmak istiyorum. Bir dükkân açsam nasýl olur, ne dersin?” demiþ. Ustasý ilk zamanlar bu isteði geçiþtirmiþ; ama kalfanýn ýsrarý üzerine: “Sen daha bu iþin püf noktasýný bilmiyorsun. Biraz daha burada çalýþýp iyice piþmelisin. Ancak ondan sonra dükkân açabilirsin. Hatta ben de sana yardým ederim!” diye karþýlýk vermiþ. Her seferinde ustasýndan ayný nasihatleri dinlemekten býkan kalfa, oradan ayrýlmýþ ve kendine bir dükkân açmýþ. Ýþi öðrendiðinden emin olduðu için çok baþarýlý olacaðýný düþünüyormuþ. Bir sürü para harcayarak açtýðý dükkânýna müþteriler gelmeye baþlamýþ. Ama kalfa, sipariþleri bir türlü yetiþtiremiyormuþ. Çünkü yaptýðý o güzelim çömlekler, fýrýna girince her nedense bir taraflarýndan çatlýyormuþ. Çok uðraþmýþ; ama bu sorunu bir türlü çözememiþ. Çömlekler fýrýna girince saðlam çýkmýyormuþ. Ýflasa doðru sürüklenen kalfa, bütün cesaretini toplayarak eski ustasýnýn yanýna gitmiþ. Utana sýkýla durumu anlatmýþ. Tecrübeli usta, sorunu hemen anlamýþ tabii. BAÞARI MERDÝVENÝ 23 Usta, babacan bir tavýrla: “Ben sana demedim mi evlâdým, sen daha iþin püf noktasýný öðrenmedin diye? Sabredip burada biraz daha çalýþsaydýn ne olurdu? Ýþin püf noktasýný öðrendikten sonra dükkân açsaydýn, baþýna bunlar gelmeyecekti.” demiþ. Eski kalfasýnýn durumuna da üzülen usta, onu bu durumdan kurtarmaya karar vermiþ: “Bizim iþimiz sanattýr. Her sanatýn bir püf noktasý vardýr. Bak þimdi sana göstereyim bunu…” demiþ. Tezgâha bir miktar çamur koymuþ. Kalfaya dönüp: “Haydi bakalým þunu bir çömlek yapýver.” demiþ. Kalfa gayet güzel bir çömlek yapmýþ. Usta da beðenmiþ çömleði. Kalfanýn bin bir zahmetle yaptýðý çömleði eline alan usta çömleði elinde çevirmeye baþlamýþ. Sonra bir an durmuþ; gözlerini bir noktaya dikmiþ. Sonra da o noktaya kuvvetli þekilde üflemiþ. Bunu birkaç kez yapmýþ. Sonra da çömleði fýrýna koyup piþirmiþ. Zamaný gelince fýrýndan çýkarýlan çömlek sapasaðlammýþ. Kalfa: “Bu çömleði ben yaptým, kýrýlmadý; ama daha önce yaptýklarým kýrýlýyordu!” diye þaþkýnlýðýný ustasýna ifade etmiþ. Tecrübeli usta, zamaný geldiðini düþünerek: “Bak evlâdým; sen çömleði yaptýn, ama fýrýna koymadan önce ben onun üzerindeki hava kabarcýklarýný üfledim. Böylece hava kabarcýklarý fýrýnda çömleðin kýrýlmasýna neden olmadý. Sen bunu bilmiyordun. Bu nedenle çömleklerin hep kýrýlýyordu.” demiþ. Kalfa bu þekilde çömlekçiliðin “püf noktasýný” biraz masraflý da olsa öðrenmiþ. *** 24 BAÞARI MERDÝVENÝ Sýnavlara hazýrlýk çok ciddi bir iþtir. Baþarýya ulaþmak da ancak planlý ve disiplinli bir çalýþmayla mümkündür. Planlanmýþ bir çalýþma, hedefe yönelik olarak yapýlacak iþlerin etkili bir biçimde yürütülmesini ve takip edilmesini saðlar. Plan; "nasýl", "nerede", "ne zaman" ve "hangi derse" çalýþýlacaðýna karar vermektir. Öðrencilerin pek çoðu, ayný gün içinde birden fazla ders çalýþmak zorunda olmaktan yakýnmaktadýrlar. “Nasýl çalýþsam, hangisine önce baþlasam, ikisini bir arada yürütebilir miyim, hepsine zaman ayýrabilecek miyim, zamaný rahatlýkla yetirebilecek miyim?...” gibi endiþe ve kararsýzlýklar, plansýzlýðýn doðal bir sonucudur. Descartes’a göre “Plansýz çalýþan bir kimse, ülke ülke dolaþýp hazine arayan bir insana benzer.” Plansýzlýk, dikkatsizliðe, yorgunluða, bitkinliðe, isteksizliðe ve dalgýnlýða neden olur. Bu durum öðrencilerde psikolojik bir baský, kararsýzlýk, çalýþmaya motive olamama ve verimsiz çalýþma gibi olumsuz birçok sonuca yol açar. Bazý öðrenciler için özellikle baþlangýçta düzenli ve programlý bir biçimde çalýþma maratonuna baþlama oldukça zor gelir. Bu zorluk genellikle uzun süreli planlama ve çalýþma programýnýn yokluðundan kaynaklanýr. Öðrencilerin bir kýsmý zamanlarýný planlamayý ve bunu yazýlý hale getirmeyi çok önemli bulmazlar. Oysa yapýlan çalýþmalar derslerdeki ve sýnavlardaki baþarý ile gerçekçi bir planlama arasýnda çok önemli iliþki olduðunu ortaya koymaktadýr. Aþaðýda verilen durumlar bir çoðumuza tanýdýk gelebilir; Arkadaþlarýnýz birlikte sinemaya gitmeyi önerdi... Bu filmi görmeyi çok istiyordunuz, fakat ödevinizi bitirmek zorundasýnýz. BAÞARI MERDÝVENÝ Önemli 25 bir sýnavdan önceki gece... Çalýþmaya baþlamanýz gerekiyor, ama okunacak çok yer var. Zaman yeterli deðil. Tüm zamanýnýzýn nereye gittiðini merak ediyor musunuz? Çalýþmalar ve ödevler son ana mý kalýyor? Sýnavdan veya ödev teslim tarihinden önce kendinizi baský altýnda hissediyor musunuz? Zamanýnýzý kontrol etmek ister misiniz? Yalnýz burada þu unutulmamalýdýr ki, zamaný kontrol etmek ve etkin bir biçimde kullanmak yine sizin elinizdedir. Bunun için mutlaka önceliklerinizi göz önüne almanýz gerekir. Önceliklerinizi belirlemede de en önemli unsur, yapýlan plandýr. BAÞARI MERDÝVENÝ 26 Planlý Yaþamýn Saðladýðý Kazançlar Bir göletin baþýnda oturan bir bilgenin dikkatini, susuzluktan kýrýlan bir köpeðin devamlý olarak gölete kadar gelip, tam su içecekken kaçmasý çeker. Dikkatle izler olayý. Köpek susamýþtýr; ama gölete geldiðinde sudaki yansýmasýný görüp korkmaktadýr. Bu yüzden de suyu içmeden kaçmaktadýr. Sonunda köpek susuzluða dayanamayýp kendini gölete atar ve kendi yansýmasýný görmediði için suyu içer. O anda bilge düþünür: “Benim bundan öðrendiðim þu oldu: Bir insanýn istekleriyle arasýndaki engel, çoðu zaman kendi içinde büyüttüðü korkularýdýr, kendi içinde büyüttüðü engellerdir. Ýnsan bunu aþarsa istediklerini elde edebilir. Bunun için de iyi ve uygulanabilir bir plan yaparak iþe baþlamalýdýr.” *** Yapýlacak olan iþler ve çalýþýlacak olan dersler ne kadar çok olursa olsun, sizi ne kadar korkutursa korkutsun -ki aslýnda korkmaya gerek yoktur- bir yerinden baþlamak gerekir. Sistematik ve planlý çalýþma þu yararlarý saðlar: Gireceðiniz sýnavlara yönelik olarak yapacaðýnýz iþler, bir günde bitirilecek kadar az deðildir. Planlama her iþe daha rahat zaman ayýrmanýzý ve yapmak istediklerinizi daha huzurlu bir biçimde yapmanýzý saðlar. Bu nedenle planlý yaþam, bu iþleri önem ve öncelik sýrasýna koymanýza yardýmcý olur. Çatýþma yaþamanýzýn önüne geçer. Beklemediðiniz bir takým zaman tuzaklarý ve problemleri ile her an karþýlaþabilirsiniz. Planlý çalýþma, bu zaman tuzaklarýna düþmenize engel olur. Bir krizden diðerine koþmak yerine belli bir sistematik içinde derslerinizi takip etmenizi saðlar. BAÞARI MERDÝVENÝ Geleceðinizi, 27 iradeniz dahilinde kontrol altýna almanýza yardým eder. Geleceðinizin bu planlý ve programlý çalýþmaya baðlý olduðunun bilincinde olursunuz. Çalýþmada motivasyonunuzu kaybetmezsiniz. Zamaný planlamak sizi kýsýtlamaz, tam tersine özgür olmanýza zemin hazýrlar. Çalýþma zamanýnýzý kontrol etmenize, zamanýnýzý son derece verimli kullanmanýza, dinlenme zamanýnýzda daha özgür ve rahat davranmanýza yardýmcý olur. Bazen eðitim için ayný anda birden fazla aktiviteyi yapma zorunluluðunuz ortaya çýkabilir. Ýþte planlý çalýþma bu aktivitelerin hepsine gerektiði kadar zaman ayýrmanýza yardýmcý olur. Ýçsel bir çatýþma yaþamadan programýnýzý tekrar düzeltmenize olanak verir. Hangi dersi çalýþacaðýnýza karar verememekten dolayý zaman kaybetmenizi, bir dersi doðru düzgün çalýþmadan býrakýp panik içinde diðerine geçmenizi önler. 28 BAÞARI MERDÝVENÝ Ne kadar çalýþacaðýnýzý ve bu çalýþma için ne kadar zaman harcayacaðýnýzý bildiðiniz için kendinizle ilgili suçluluk ve eksiklik duygusu gibi olumsuz deðerlendirmeler yapmanýza engel olur. Kendinize olan güveninizin ve inancýnýzýn devamý açýsýndan bu, çok önemlidir. Planlý çalýþma, konularý yetiþtirememe gibi bir problem yaþamanýzýn önüne geçer. Günü gününe çalýþma nedeniyle sýnav öncesi çalýþma süresini kýsaltabilir, sýnav kaygýsýný önleyebilir ve çalýþma verimini yükseltebilirsiniz. Yapmanýz gereken her þeyi yerinde ve zamanýnda yaparak baþarý grafiðinizdeki deðiþimi daha kolay gözlemleyebilirsiniz. Planlý Türk insaný, dünyanýn en çalýþýlarak geçirilen her gün, zeki, ferasetli ve çalýþkan insan- hedefinize adým adým yaklarýndandýr. Bununla beraber laþtýðýnýzý size gösterir. Batý milletlerinden daha geriyiz. Çünkü, zekamýzý yöntemli ve akýlcý bir þekilde kullanamýyor, güç ve zaman israf ediyoruz. Öðrencilerin yaþadýklarý en büyük sorunlardan birisi de yaptýklarýný geniþ bir perspektifle, baþýný ve sonunu ALÝ FUAT BAÞGÝL görerek, kuþbakýþý deðerlendirememektir. Planlý çalýþmayan bir öðrenci yaptýklarýnýn tamamýný bir arada göremez ve durumunu deðerlendiremez. Planlama, öðrenilecek konunun kýsa bir zamana sýkýþtýrýlmasý yerine belirli bir zaman aralýðýna yayýlarak daha kalýcý ve etkili olmasýný saðlar. Ýþte planlý yaþam, hayatýnýzýn bir evresinde geriye dönüp þöyle bir baktýðýnýzda, ne kadar yol aldýðýnýzý ve önünüzde ne kadarlýk bir mesafenin kaldýðýný bir çýrpýda göstermeye yardýmcý olur. Planlý çalýþmanýn ve hareket etmenin özünde akýlcýlýk vardýr. Kýsa bir zamanda daha çok iþler yapabilmeyi saðladýðýndan, planlý çalýþma sýnavlara hazýrlýkta vazgeçile- BAÞARI MERDÝVENÝ 29 mez derecede önemlidir. Planlý yaþam, zamanýn sizi kontrol etmesini deðil, sizin zamaný kontrol altýna almanýza olanak saðlar. Aileniz ile aranýzda ders çalýþma konusunda çýkabilecek anlaþmazlýklarý önler. Aile içindeki huzurun saðlanmasýnda plan, iþlevsel bir öneme sahiptir. En mükemmel plan, uygulanabilir olan plandýr. Planýn iyi bir plan olarak nitelendirilmesi için göz önünde bulundurulmasý gereken bazý noktalar vardýr: Baþarýlý bir plan esnek olmalýdýr, zaman taksimi iyi yapýlmalýdýr, dinlenmeye de zaman ayrýlmalýdýr. Bunlar bir planýn baþarýya ulaþmasý için bilinmesi gereken temel unsurlardýr. *** Sayýn Þantiye Þefim, Ýþ kazasý tutanaðýna “Planlama hatasý” diye yazmýþtým. Bunu yeterli görmeyerek olayý ayrýntýlý anlatmamý istemiþsiniz. Þu anda hastanede yatmama neden olan olaylar aynen þöyle olmuþtur: Bildiðiniz gibi ben bir duvar ustasýyým. Ýnþaatýn altýncý katýndaki iþimi bitirdiðim zaman biraz tuðla artmýþtý. 250 kg kadar olduðunu tahmin ettiðim bu tuðlalarý aþaðýya indirmek gerekiyordu. Aþaðý indim. Bir varil buldum. Ona saðlam bir ip baðladým. Altýncý kata çýktým. Ýpi bir çýkrýktan geçirip ucunu aþaðýya saldým. Tekrar aþaðýya indim ve ipi çekerek varili altýncý kata çýkardým. Ýpin ucunu saðlam bir yere baðlayýp yukarý çýktým. Bütün tuðlalarý varile doldurdum. Aþaðý indim, BAÞARI MERDÝVENÝ 30 baðladýðým ipin ucunu çözdüm. Ýpi çözmemle birlikte kendimi havalarda buldum. Nasýl bulmayayým? Ben yaklaþýk 70 kiloyum. 250 kg’lýk varil, hýzla aþaðýya düþerken beni yukarý çekti. Heyecan ve þaþkýnlýktan ipi býrakmayý akýl edemedim. Yolun yarýsýnda dolu varille çarpýþtýk. Sað iki kaburgamýn bu arada kýrýldýðýný sanýyorum. Tam yukarý çýkýnca, iki parmaðým iple beraber çýkrýða sýkýþtý. Parmaklarým da bu sýrada kýrýldý. Bu esnada yere çarpan varilin dibi çýktý ve tuðlalar etrafa saçýldý. Varil hafifleyince, bu sefer ben aþaðý inmeye baþladým, varil ise yukarý çýkmaya baþladý ve yolun yarýsýnda varille yine çarpýþtýk. Sol bacaðýmýn kaval kemiði de bu sýrada kýrýldý. Can havliyle ipi býrakmayý akýl ettim. Baþýmý yukarý kaldýrdýðýmda boþ varilin süratle üzerime geldiðini gördüm. Kafatasýmýn da böyle çatladýðýný sanýyorum. Bayýlmýþým, gözümü hastanede açtým. Cenabý Hak’tan tüm kullarýný böyle görünmez kazalardan korumasýný diler, hürmetle ellerinizden öperim. Duvarcý Ustanýz BAÞARI MERDÝVENÝ 31 Zor iþler, zamanýnda yapmamýz gerekip de yapmadýðýmýz kolay þeylerin birikmesiyle oluþur. HENRY FORD Duvarcý ustasý gerçekten ucuz atlatmýþ. Küçük bir planlama hatasý, büyük sorunlara yol açmýþ. Ama bana göre 250 kg tuðlayý altýncý kattan aþaðýya indirmek için o düzeneðe hiç gerek yoktu. Çünkü usta kaç defa inip çýktý binaya. Bunlarýn her birisinde bir miktar tuðla indirseydi zaten tuðlalar bitmiþ olurdu. Ama o böyle yapmadý. Yanlýþ bir planla kendi baþýný belaya soktu. Bir de yanlýþ planý, yanlýþ uygulayýnca facianýn eþiðinden döndü. Evet, baþarýya ulaþmak için mükemmel planlara gerek yok. Uygulanabilen, iyi düþünülmüþ ve sorunlara çözüm olabilecek basit bir plan her zaman iþimizi görür. Bir de duvarcý ustasý gibi her iþi biriktirip bir anda yapmaya kalkmamak lazým galiba! Planlamanýn özü, iþi bölüp, parçalayýp yapýlabilir hale getirmektir. Planlarýnýzý uygularsanýz iþleriniz birikmez. Yoksa duvarcý ustasýný sýk sýk hatýrlamak zorunda kalabilirsiniz! “Bir musibet bin nasihatten iyidir.” diyorsanýz o baþka! Bir ders çalýþma planý hazýrlarken genel olarak aþaðýdaki noktalara dikkat edilmesi, ileride istemediðimiz sonuçlarla karþýlaþmaktan bizi korur. Planýn Çok Katý Olmamasý Ýyi hazýrlanmýþ bir plan, uygulanabilir olmalýdýr. Çünkü planlamada amaç verimli çalýþmadýr. Plan yapýlýyor, ama uygulanamýyorsa, hazýrlanan planda bir sorun var demektir. Plan yapýlýrken sýnýr- 32 BAÞARI MERDÝVENÝ Yapýlmýþ küçük iþler, yapýlmamýþ büyük iþlerden daha iyidir. PETER MARSHALL larý çok katý tutmamak gerekir. Sýnýrlar esnek olmadýðýnda, uygulamada zorluklar çýkmakta, hazýrladýðý planý gerçekleþtiremeyen çok hassas öðrenciler, bu nedenden dolayý kendine dönük olumsuz duygular beslemekte, sonra da özgüvenini kaybetmektedirler. Özgüveni kaybolan bir öðrencinin de derse çalýþma isteði ve arzusu kalmamaktadýr. Hayatýmýzda kontrolümüzün dýþýnda çok fazla sayýda etken bulunmaktadýr. Bunlarýn büyük çoðunluðu bizim belirlediðimiz ve olmasýný istediðimiz çerçevede kalmaz. Bunun için beklenmedik faktörlere de planda yer vererek bir esneklik oluþturulmalýdýr. Yapýlmasý planlanan iki aktivite arasýnda belli bir süre pay býrakýlmalýdýr. Böylece bitmesi gereken bir etkinliðin elde olmayan nedenlerle sarkmasý, diðer etkinliðin gerçekleþmesini engelleyemeyecektir. Zamaný Verimli Olarak Kullanmak Baþarýya ulaþmada temel faktörlerden birisi de zamaný verimli kullanmaktýr. Ne yazýk ki birçoðumuz her sabah hesabýmýza yatýrýlan paranýn kýymetini bilmiyoruz! Farz edin ki bir banka size her gün 86 400 dolarlýk bir hesap açýyor. Yalnýz, önceki günden bir sonraki güne hesabýnýzý aktarmýyor. Her gün 86 400 dolarlýk yeni bir hesap. Ve her akþam ne kadarýný kullandýðýnýza bakmadan hesabýnýz kapatýlýyor. Bu durumda ne yapardýnýz? Bütün parayý kuruþuna kadar kullanmak isterdiniz muhakkak. Hepimizin böyle bir bankasý var: Zaman Bankasý Her sabah, hesabýnýza 86 400 saniye yatýrýlýyor ve her BAÞARI MERDÝVENÝ 33 gece hesabýnýz kapatýlýyor. Her gün bu devran böyle dönüyor. Bir günden diðer güne bir saniye bile eklenemiyor. Her sabah yeni bir hesap ve her gece sýfýrlanarak kapatýlan bir hesap... Geriye dönüþ yok, yarýndan borçlanma imkaný da yok. Bugünü, bugünkü kredinizle yaþamalýsýnýz. Ona iyi bir yatýrým yapýn, mutluluk ve baþarý olarak size geri dönsün. BÝR SENE’nin deðerini anlayabilmek için ÖSS'de baþarýsýz olan bir öðrenciye sorun. BÝR AY’ýn deðerini anlayabilmek için prematüre bir bebeðe sahip anne - babaya sorun. BÝR HAFTA’nýn deðerini anlayabilmek için haftalýk bir derginin editörüne sorun. BÝR DAKÝKA’nýn deðerini anlayabilmek için uçaðý henüz kalkmýþ birine sorun. BÝR SANÝYE’nin deðerini anlayabilmek için bir kazayý yapana sorun. BÝR MÝLÝSANÝYE’nin deðerini anlayabilmek için Olimpiyat ikinciliði kazanan bir sporcuya sorun. 34 BAÞARI MERDÝVENÝ Sahip olduðunuz her aný çok iyi deðerlendirin. Þunu unutmayýn ki zaman hiç kimseyi beklemez. Dün artýk mazi oldu... Yarýn bilinmeyen... Bugün ise avuçlarýnýzýn içinde size sunulmuþ bir armaðan... Zamaný iyi bir biçimde deðerlendirebilmek için mutlaka içinde bulunduðumuz ‘an’ý çok iyi deðerlendirmeliyiz. Yarýnýmýzý satýn alabilmek adýna bu, gerçekten çok önemlidir. Çünkü geçmiþ, geride kalmýþtýr ve artýk onu deðiþtirebilmemize olanak yoktur. Yarýnýn ise ne getireceðini bilemeyiz. Bunun için de oturup endiþelenmeye gerek yoktur. Aksi durumda kendi üretkenliðimizi engellemiþ oluruz. Yapýlacak en önemli þey, içinde bulunduðumuz zamaný en mükemmel biçimde kullanmaktýr. Bu bakýmdan þunlarý kesinlikle unutmamalýyýz: En önemli zaman, içinde bulunduðumuz zamandýr. En önemli yer, þu anda içinde bulunduðumuz yerdir. En önemli kiþiler, þu an konuþtuðumuz kiþilerdir. Oturup, bir gün içinde neler yaptýðýnýzý ve bütün bu yaptýklarýnýza ne kadar süre ayýrdýðýnýzý hiç hesapladýnýz mý? Hesaplamayý denemekte büyük yarar var. Eðer böyle bir hesaplama yaparsanýz, farkýnda olmadan çok deðerli zaman dilimlerini nasýl yararsýz BAÞARI MERDÝVENÝ 35 iþlere harcadýðýnýzý göreceksiniz. Bu hesaplama aslýnda uygun kullanýldýðýnda, ne kadar çok zamana sahip olduðunuzu da gösterecektir. Zamaný elden geldiðince iyi deðerlendirmek baþarýnýn çok önemli anahtarlarýndan biridir. Vaktinizi ne gibi þeylerle boþa harcadýðýnýzý þöyle bir düþünün ve bunlarýn bir listesini yapýn. Sonra vakti boþa harcamanýn size faturasýnýn ne olduðunu hesaplayýn. Listenizdeki kolaylýkla vazgeçebileceðiniz üç adet vakit kaybettirici etkinliði yazýn ve bunlardan hemen vazgeçin. Bunu zaman içinde sýk sýk tekrarlayýn. Uzun bir ömür süren ve yaþamýnýn her anýný çalýþarak geçiren Süheyl Ünver'e, ileri bir yaþta iken bazý dostlarý þaka yollu takýlmýþlar: - Azrail sizi unuttu mu yoksa? Süheyl Ünver'in cevabý þöyle olmuþ: - Hayýr, Azrail’le yakýnda görüþtük. Bana dedi ki: Boþ bulursam götürürüm! *** Batý dünyasýnda çok üzerinde durulan bir konu olarak zamanýn verimli kullanýmý hakkýnda düzenlenen zaman yönetimi ile ilgili kurslardan birinde, öðretmen, her biri birer meslek sahibi olan öðrencilerine pratik bir ders vermeyi düþünür ve masanýn üzerine kocaman bir kavanoz koyar. Sonra, bir torbadan irice kaya parçalarý çýkarýr, dikkatlice üst üste koyarak kavanozun içine yerleþtirir. 36 BAÞARI MERDÝVENÝ Kavanozda taþ parçalarý için yer kalmayýnca, sýnýfa sorar: “Kavanoz doldu mu?” Sýnýftaki herkes: “Evet, doldu.” cevabýný verir. “Demek doldu…” der öðretmen. Hemen eðilip bir kova küçük çakýl taþý çýkarýp kavanozun tepesine boþaltýr. Sonra kavanozu eline alýp sallar. Böylece, küçük parçalar büyük taþlarýn saðýna soluna yerleþirler. Öðretmen, yeniden sorar: “Kavanoz doldu mu?” Ýþin sanýldýðý kadar basit olmadýðýný sezmiþ olan öðrenciler, bu kez: “Hayýr!” cevabýný verirler. “Hayýr, tam da dolmuþ sayýlmaz.” Zamaný verimli kullanma dersi veren öðretmen: “Doðru...” diye onaylar onlarý. Sonra da, masanýn altýndan bir kova dolusu kum çýkarýr. Kumu, kaya parçalarý ve küçük taþlarýn arasýndaki bölgeler tümüyle doluncaya kadar döker. Ve yeniden sýnýfa yönelir: “Kavanoz doldu mu?” Yine: “Hayýr, dolmadý!” cevabýný alýr. Tekrar: “Doðru…” diyerek onlarý tasdik eder ve bir sürahi su çýkarýp kavanozun içine dökmeye baþlar. Kavanoz artýk dolmuþ ve iþ bundan ders almaya kalmýþtýr. Öðretmenin: “Bu gördüklerinizden nasýl bir ders çýkardýnýz?” sorusuna, atýlgan bir öðrenci hemen cevap verir: “Þu dersi çýkardýk: Günlük iþ programýnýz ne kadar dolu olursa olsun, her zaman yeni iþler için zaman bulabilirsiniz.” Bu, yabana atýlýr bir ders deðildir. Ama, öðretmenin vermek istediði ‘asýl ders’ bu deðildir. Öðrenciye, “Hayýr.” dedikten sonra, þunu söyler: “Çýkarýlmasý gereken asýl ders BAÞARI MERDÝVENÝ 37 Hepimiz hayatýn kýsalýðýndan söz ederiz de boþ geçen zamanýmýzý nasýl kullanacaðýmýzý bilmeyiz. SENECA þudur: Eðer büyük taþ parçalarýný baþtan kavanoza koymazsanýz, daha sonra asla koyamazsýnýz.” Bu muazzam hayat dersinden sonra da, öðrencilerinden bir sorgulama ister: “Hayatýnýzdaki büyük taþ parçalarý hangileri? Onlarý ilk iþ olarak kavanoza koyuyor musunuz? Yoksa kavanozu kumlarla ve suyla doldurup büyük parçalarý, yani önceliklerinizi dýþarýda mý býrakýyorsunuz?” *** Zaman, tekrar kazanýlamayan servetlerden biridir. Ýyi planlanýrsa içine çok fazla þey sýðar. Hayatta baþarýlý olmuþ, ömürlerine birkaç insanýn yapabileceði kadar çok iþleri sýðdýrmýþ olan baþarýlý ve ünlü kiþiler zamaný çok dikkatli planlamanýn önemine dikkat çekmiþlerdir. Din büyüklerinden Ýmam Þafî’nin þu sözlerine lütfen dikkat edelim : - Ben eriþtiðim büyüklerden iki cümle öðrendim, o bana yetti. Birincisi: - Vakit öyle bir kýlýçtýr ki sen onu hayýrlý iþlerde kullanmazsan, o seni hayýrsýz iþler yaptýrarak yaralamaya baþlar. Ýkincisi de : - Sen nefsini iyi bir þeyle meþgul etmezsen, nefsin seni kötü bir þeyle meþgul eder. 38 BAÞARI MERDÝVENÝ Amerika'nýn ilk Cumhurbaþkaný Washington’ýn sekreteri saatinin yanlýþ olduðu için biraz geç kaldýðýný söyleyerek özür dilediði zaman, Washington soðukkanlýlýkla: “Þu halde, ya sen kendine yeni bir saat almalýsýn veya ben kendime yeni bir sekreter!” demiþti. Edison, bir icat peþinde, yirmi saat çalýþtýðý günlerin birinde uykuya maðlup olur. Yardýmcýsýna kendisini yarým saat sonra uyandýrmasýný tembih ederek çalýþtýðý sedire uzanýr. Fakat yardýmcýsý yarým saat sonra öyle derin ve tatlý bir uyku içinde bulur ki Edison’u, uyandýrmaya kýyamaz. Bir yarým saat daha bekler ve öyle uyandýrýr. Edison, uyanýr uyanmaz ilk iþi saati sormak olur. Durumu öðrenince de çok sevdiði asistanýný þiddetle, “Sen ne hakla benim yarým saatimi yersin?” þeklinde azarlar. Fransa'nýn eski baþbakanlarýndan Daguesseau, yemek vaktini beklediði sýralarda kocaman bir kitap meydana getirmiþtir. Bir gün Platon, öðrencilerinden birini kumar oynarken yakalamýþ ve þiddetle azarlamýþ. Talebesi: “Ýyi ama ben çok az bir parasýna oynuyordum.” diye itiraz edecek olunca Platon cevap vermiþ: “Ben seni kaybettiðin para için deðil, kaybet- BAÞARI MERDÝVENÝ 39 AZ UYUYANLAR DAHA ENERJÝK Yapýlan araþtýrmalar, kiþilik ve uyku ihtiyacý arasýnda bir bað bulunduðunu gösteriyor. Az uyuyanlar, fazla uyuyanlara oranla daha enerji dolu, daha etkin ve daha dýþa dönük insanlar oluyorlar. Bu insanlar kendilerinden ve hayatlarýndan memnun olduklarý gibi dýþ dünya ile olan iyi iletiþimleri nedeniyle dýþarýdaki insanlar tarafýndan da seviliyorlar. Araþtýrmacýlara göre az uyuyanlar, uyku ile geçen zamaný bir kayýp olarak görüyorlar ve zamaný daha verimli kullanýyorlar. Normalden fazla uyuyanlar ise genelde sýkýntýlý, gergin, kendileri ve çevre ile sürekli kavga halinde olan, en azýndan eleþtiri oklarý ile kendine ve çevreye daha fazla saldýran insanlar oluyorlar. Bununla birlikte fazla uyuyanlarýn sanatçý ruhlu olduklarý, sanatsal yaratýcýlýklarýnýn daha iyi olduðu da belirtiliyor. Araþtýrmacýlar ayrýca az uyumanýn öðrenilebileceðini, kaliteli ve dinlendirici bir uykunun uzun ve kalitesiz bir uykudan daha faydalý olduðunu bildiriyorlar. Ancak bazen uyku ihtiyacýnýn genel týbbi durumdaki bir bozukluk nedeniyle, örneðin gribal enfeksiyonlardan, diðer hastalýklardan, bazen de depresyon gibi psikiyatrik rahatsýzlýklardan ötürü artabileceði de belirtiliyor. tiðin zaman için azarlýyorum.” Tabii bu ifadeler kumarýn iyi bir þey olduðu anlamýna gelmez, onu da belirtelim! Bu kadar yoðun ve yoðun olduðu kadar da önemli olan yýllarda hem sosyal hem de akademik alanlarda baþarýlý olmak, önemli ölçüde zamanýnýzý ne kadar iyi kullandýðýnýza baðlýdýr. Program yaparken, haftanýn hangi günlerinde ya da günün hangi saatlerinde zihnen ve bedenen daha dinç veya daha yorgun olacaðýmýzý göz önüne almalýyýz. Yapýlan araþtýrmalar, ‘kortizol’ gibi uyanýklýk veren hormonlarýn en fazla salgýlandýðý zamanlarýn saat 08.00 - 11.00 arasý olduðunu ortaya koymuþtur. Onun için bu saatler öðrenme için en verimli saatlerdir. Eski alimler de “Sabahýn tutamaðýndan tutunanlar, aç kalmazlar.” demiþtir. BAÞARI MERDÝVENÝ 40 Günlük program yaparken, yoðun zihinsel etkinlik gerektiren dersleri ya da konularý günün erken saatlerinde çalýþmayý, günün ilerleyen saatlerinde ise kolayca öðrenilebilecek dersleri ya da konularý çalýþmayý öngörmeliyiz. Plan Örnekleri Planlar günlük, haftalýk ve aylýk olmak üzere üç türde hazýrlanabilir. Planlarýn hepsinde bir ön hazýrlýk þarttýr. Bu hazýrlýkta, planda bulunacak etkinliklerin belirlenmesi gerekir. Bunun için; Hangi dersleri çalýþacaðýnýzý, Hangi saatte öðrenme etkinliðinizin daha verimli olduðunu, Hangi konulara çalýþacaðýnýzý, Hangi sosyal etkinliklere zaman ayýracaðýnýzý, Kendinize ne kadar süre ayýracaðýnýzý, Hangi derslere kaçar saat çalýþacaðýnýzý belirlemelisiniz. Günlük ve haftalýk plan hazýrlamada iki temel yöntem vardýr. Bu iki planýn da hazýrlanabilmesi için þunlar yapýlmalýdýr: Çalýþýlacak ya da soru çözülecek dokümanlar belirlenmeli, Bu dokümanlar sýraya konmalý, Bunlarýn melidir. hangi süre içinde bitirileceði belirlen- BAÞARI MERDÝVENÝ 41 Örnek : - Plan yaparken hedefinize dikkat edin. Ne olmak istiyorsunuz? - Avukat. - Avukat olmak için hangi bölümü kazanmalýsýnýz? - Hukuk Fakültesi’ni. - Hukuk Fakültesi kaç puanla ve hangi puan türüyle öðrenci alýyor? - ........... puanýyla ve eþit aðýrlýk puan türüyle öðrenci alýyor. - ......... puan almak için hangi derslere çalýþmanýz gerekiyor? - Matematik, Türkçe, Sosyal Bilimler derslerine çalýþmalýyým. - Matematikten kaç, Türkçeden kaç, Sosyal Bilimlerden kaç net yapmalýsýnýz? - Hangi konularda hazýrlýklarýnýz yeterli, hangi konularda orta düzeyde, hangi konularda hazýrlýðýnýz yok? Bunlarý belirleyerek planýnýzý yapmalýsýnýz. Örneðin: Hukuk Fakültesi'ne girmek için Matematik’ten en az ....... net yapmam gerekiyor. Bu kadar neti yapabilmek için .......................... konularýndan hazýrlýklarýmý tamamlamalý, bunun için de ......................., ......................., ........................ kitaplarýný incelemeli ve örnek sorularý çözmeli, .......................... kitaplarýný bitirmeliyim. Her ders için ayrý ayrý bu plan yapýlmalýdýr. Bütün bunlar belirlendikten sonra sýra yýllýk, aylýk, haftalýk ve günlük planlarýn çýkarýlmasýna gelmiþtir. 42 BAÞARI MERDÝVENÝ Yýllýk plan örneði: Bir hazýrlýk döneminin sonunda ...........……..kitaplarýný bitirmiþ olacak, denemelerden ........ ……..……kadar puan alacak ve Hukuk Fakültesi’ni kazanma þansýmý artýracaðým. Aylýk plan örneði: Bir ay sonra ............ kitaplarýný ve ........... konularýný bitirmiþ olacaðým. Haftalýk plan örneði: Bir hafta sonra ............ kitabýnýn ............. sayfasýna gelecek, ......... konularýný bitirmiþ olacaðým. BAÞARI MERDÝVENÝ 43 Bundan sonra iþ, günlük plan yapmaya gelmiþtir. Daha sonra bu çalýþmayý günün hangi saatlerinde yapacaksanýz bir plan taslaðý yaparak buraya yerleþtiriniz. Bütün bu çalýþmalardan sonra günlük, bir haftalýk, bir aylýk, bir yýllýk hedefleriniz belirlenmiþ, bu hedefe uygun planlar yapýlmýþ olur. Bundan sonra iþ, planý uygulamaya kalmýþtýr. Plan uygulamada iki temel yöntem vardýr: Birinci Yöntem Bu yöntem herkes için kullanýlabilecek kolaylýktadýr. Bu yöntemde günlük ne kadar ders çalýþýlacaðý belirlenir. Belirlenen çalýþma saati, öðrencinin kendi istediði zaman dilimi doðrultusunda uygulanýr. Temel iþ, günlük çalýþma süresini belirlemedir. Bu yöntemin sýkýntýsý, “Biraz sonra baþlarým, þu iþten sonra baþlarým.” þeklinde bir geciktirmeye gidilirse çalýþacak sürenin kalmamasýdýr. Yani zamanýn çok verimli kullanýlamamasýdýr. Bu yöntemde her þey öðrencinin iradesinin saðlamlýðýna kalmýþtýr. Ýrade noktasýnda zayýf olan bir öðrencinin mazeretler bularak çalýþmayabileceði bir programdýr. Çünkü çalýþma zamanlarý tam olarak belirtilmemiþtir. BAÞARI MERDÝVENÝ 44 Ýkinci Yöntem Bu yöntemde gününüzü dakika dakika planlarsýnýz. Planladýðýnýz bu aralýklara derslerinizi ve diðer etkinliklerinizi yerleþtirirsiniz. Bu yöntemde yapýlacak olan iþ, çalýþma sürelerini belirlemektir. Yani hangi dersin hangi konusuna, ne zaman çalýþýlacaðýný saptamaktýr. Bu planda: Günlük çalýþma süreleri derslere uygun bir þekilde ayrýlmalýdýr. Hangi dersin hangi saatte çalýþýlacaðý belirlenmelidir. Zor olan dersler algýlama gücünün yüksek olduðu saatlere konulmalýdýr. Her öðrencinin algýlama gücünün güçlü ve zayýf olduðu zamanlarýn farklý olabileceði gözardý edilmemelidir. Plan yapýlýrken dershane/okul programýna uygun davranýlýrsa öðrenme daha kolay olur. Çalýþma zamanlarý her gün ayný saatlere denk getiril- melidir. Planda yemekten hemen sonralara ders çalýþma konmamalýdýr. Plan hazýrlanýrken ders çalýþma süreleri genelde 45 dakika planlanmalý, 5 dakika tekrar yapýlmalý ve 10 dakika dinlenilmelidir. Bazý derslerde ve konularda ders çalýþma süreleri üzerinde oynama yapýlabilir. Öðrenci kendi zihni zindeliðine ve derse duyduðu ilgiye göre de ders çalýþma süresinde deðiþiklik yapabilir. Eðer sýk ara verildiðinde motivasyonun bozulmasýndan endiþe ediliyorsa 45 dakikalýk çalýþma süresi daha uzun tutulabilir. BAÞARI MERDÝVENÝ 45 Öðrenme sürecini zaman içine yayarak, kýsa çalýþma süreleri ile yapmaya ‘aralýklý öðrenme’ denir. Araþtýrmalar, aralýklý öðrenmenin yani çalýþmalarýn arasýna kýsa dinlenme süreleri koyarak yapýlan çalýþmalarýn daha iyi sonuç verdiðini göstermektedir. Bu yöntemin üç önemli yararý vardýr: Öðrenmeyi yapan kiþi, zaman içinde aralýklý olarak çalýþtýðýndan daha az yorulur. Kýsa süreli çalýþmalarda daha fazla güdülenme vardýr. Çünkü amaçlara kýsa sürede ulaþýlýr. Unutma daha az olur, doðru cevaplar daha iyi hatýrlanýr. Derse ara vermenin amacý zihni ve bedeni dinlendirmek, farklý bir etkinlikle rahatlama saðlamaktýr. Bu nedenle vereceðiniz aranýn süresi kadar, arayý nasýl deðerlendireceðiniz de önemlidir. Ara verdiðinizde, bedenen ve zihnen yorulacaðýnýz bir faaliyetten kaçýnmalýsýnýz. Kýsa bir yürüyüþ, hava almanýzý saðlayacak bir etkinlik sizi rahatlatacaktýr. Bu arada bir þeyler yiyip içilebilir, müzik dinlenebilir. Fakat dersten sizi koparacak düzeyde televizyon seyretmek, roman okumak, telefon görüþmeleri yapmak, uyumak derse yeniden motive olmanýzý olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle kýsa aralarda, bu tip davranýþlarda bulunulmamalýdýr. 46 BAÞARI MERDÝVENÝ Plan yapýlýrken dikkat edilecek bir diðer nokta da derslerin birbirini ne þekilde takip edeceðidir. Planlama yapýlýrken birbirine benzeyen dersleri peþ peþe koymamak gerekir. Çünkü benzer nitelikteki derslerin çalýþýlmasý beyni monotonluða iteceðinden çalýþma motivasyonunu bozabilir. Örneðin, ayný gün sadece sayýsal dersleri art arda çalýþmak gibi... Plan yazýlý hale getirilmeli ve sürekli görülüp motive olunacak bir yere asýlmalýdýr. Plan-program, her þey güzel; ancak bazen iþler istediðimiz gibi gitmeyebilir. Çevremizde motivasyonumuzu olumsuz yönde etkileyecek olaylar geliþebilir. Böyle bir durumda disiplinimiz bozulabilir. Çalýþma disiplininin bozulduðu bu dönemlerde neleri yapýp neleri yapmadýðýnýzý belirlemek ve kontrol etmek için bir çizelge oluþturabilirsiniz . Bu çizelgeye kaç sayfa kitap okuduðunuzu, kaç soru çözdüðünüzü, hangi konularý çalýþtýðýnýzý yazabilirsiniz. Böylece yapýp yapmadýklarýnýzý somut olarak görme olanaðýný elde etmiþ olursunuz. Bu çizelgeye ‘Çalýþma Denetim Defteri’ adý verilir. ‘Çalýþma Denetim Defteri’ tutma, planýn yürümesine yardýmcý olur. Siz unutursunuz, ama defter unutmaz. Yapýlmasý gereken iþleri küçük bir cep defterine yazmak da sizi derse yönlendirme açýsýndan yararlý olacaktýr. BAÞARI MERDÝVENÝ 47 Ayrýca, ders çalýþýrken önemli olan derslere daha çok zaman ayýrabilmek için küçük kartonlar da kullanýlabilir. Özellikle metropol þehirlerde, öðrencilerin zamanlarýnýn büyük çoðunluðu yollarda geçmektedir. Yolda geçen bu saatler çevreyi seyrederek ziyan edilmemelidir. Küçük kartonlara yazýlan notlarýn gözden geçirilmesi ve bazý derslerin bu þekilde tekrar edilmesi, diðer derslere daha fazla zaman ayrýlmasý açýsýndan çok önemlidir. Burada bir noktayý hatýrlatmalýyýz: Plan yapýlýp uygulanmaya baþlandýðýnda bazý aksaklýklar ortaya çýkabilir. Bu durumda ilk zamanlar, çýkan aksaklýklarý giderecek þekilde planlarýnýzý deðiþtirebilirsiniz. Yani planý uygulanabilir yapmak için baþlarda bazý deðiþiklikler yapmak normal, hatta gereklidir. Ancak artýk oturduðuna inandýðýnýz bir planý deðiþtirmemeli, mutlaka uygulamalýsýnýz. Hedefinize yaklaþtýkça çalýþma süresini artýrabilirsiniz. Ayrýca belli dönemlere özgü (yarýyýl tatili, bayram tatilleri gibi) ayrý bir çalýþma programý oluþturabilirsiniz. Hem okula devam eden hem de sýnava hazýrlanan öðrencilerin ortak olarak yakýndýklarý konu þudur: “Hem okul hem de sýnava hazýrlanma bir arada gitmiyor.” Bu yakýnmalarý bütün öðrenciler hemen hemen yapýyorlar ve bu öðrencilerin içinden pek azý girdikleri sýnavlarý kazanabiliyorlar. Kazananlar da hem okulu hem de sýnavlara hazýrlýðý bir arada götürebilenler oluyor. Sýnavlarda baþarýya ulaþmak isteyenler belli zorluklarý aþmayý göze alarak bu maratona baþlamalýdýrlar. La Bruyer: “Hayatýn kýsalýðýndan en çok yakýnanlar, zamanlarýný en kötü kullananlardýr.” demektedir. Birden fazla iþi bir arada yürütebilmek için öncelikle zaman çok iyi deðerlendirilmelidir. BAÞARI MERDÝVENÝ 48 Ýlk baþta planý uygulamakta zorlanabilirsiniz, ama zamanla planlý davranmak sizde bir davranýþ biçimi haline gelecektir. Planlý davranmazsanýz ne bugün ne de gelecekte büyük baþarýlar yakalayabilirsiniz. Çünkü hiçbir baþarý rastlantýsal deðildir. Planlarýndan taviz verenler, planlarýndan taviz vermeyenler tarafýndan geçilecektir. “Okul dersleriyle sýnavlara hazýrlýk bir arada gitmiyor.” diyenlerin büyük bir kýsmý genellikle planlama yapmamýþ öðrenciler arasýndan çýkmaktadýr. Planlama yapmadýklarý gibi plansýz olarak da derslerine çalýþmýyor bu öðrenciler! Öðrenci planlý bir çalýþma yürütüyorsa böyle bir yakýnmayý kesinlikle yapmaz. Sizler artýk, “Okul dersleriyle sýnavlara hazýrlýk bir arada nasýl gidecek, ne yapalým?” gibi düþüncelerle vakit kaybetmek yerine bir an önce oturup öðretmenlerinizle birlikte rotanýzý çizmeli ve planýnýzý yapmalýsýnýz. Unutmayýn ki, baþlamak bitirmenin yarýsýdýr. Ýçinizdeki Sese Kulak Verin Aklýmýza gelen bütün düþünceler, elektriksel dürtülere çevrilir. Bunlar daha sonra zihinsel emirlere dönüþerek hissettiðimiz duygularý ve yaptýðýmýz eylemleri belirler. Nasýl ki azgýn bir köpeði görmek beyne adrenalin salgýlamasý için bir emir oluyor ya da masum bir kediyi görmek merhamet ve acýma duygularýný harekete geçiren baþka bir BAÞARI MERDÝVENÝ 49 emri tetikliyorsa, düþüncelerimiz de beyin için zihinsel bir emre dönüþür. Örneðin saðlýðýnýzda hiçbir sorun olmadýðý halde birkaç kiþi size “Hasta gibi görünüyorsun.” derse siz de hasta olabileceðinizi düþünmeye baþlarsýnýz. Bu düþünceniz elektriksel dürtülere dönüþecek ve beyninizi o yönde harekete geçirmiþ olacaksýnýz. Büyük olasýlýkla da çok geçmeden hastalýðýn ilk belirtileri vücudunuzda ortaya çýkacaktýr! Nitekim týp araþtýrmacýlarý hastalýklarýn yüzde yetmiþ beþinin kendi düþüncelerimizin etkileriyle ortaya çýktýðýný söylemektedirler. ‘Baþarýsýz, sakar’ beceriksiz olduðunuzu ve dü- þünürseniz beyninizi ve sinir sisteminizi o yönde harekete geçirmiþ olursunuz. Sonuç olarak, geçmiþte þu veya bu þekilde hangi düþüncelerle beyninizi programladýysanýz onlar sizinle ilgili her þeyi etkiliyor, yönetiyor ve kontrol ediyor. Ýnsanlarýn büyük çoðunluðu kendilerini olumsuz olarak programladýðý için yapabileceklerinden çok daha azý ile yetinmek zorunda kalmaktadýr. Peki bu olumsuz programlamayý nasýl deðiþtirebiliriz? Olumsuz düþünceleri deðiþtirmenin yolu sürekli olarak ‘Olumlu Ýç Konuþma’ yapmaktýr. Olumlu iç konuþmaya örnek olarak þunlarý verebiliriz: 50 BAÞARI MERDÝVENÝ Kendime güveniyorum. Hedeflerime tümüyle odaklanýrým. Zorluklarla mücadele etmeyi severim. Daima büyük düþünürüm. Zamaný iyi kullanýrým. Her zaman iyimserimdir. Baþaracaðýma inanýyorum. Prensiplerimden taviz vermem. Baþarýsýzlýklar karþýsýnda yýlmam. Hoþgörülü bir insaným. Her engeli bir fýrsat olarak görürüm. Sorunlara deðil çözümlere odaklanýrým. Planýn Aksamasý Nasýl Önlenebilir? a. Televizyon Baðýmlýlýðý: Bu baðýmlýlýktan kurtulmak için iradenizi sonuna kadar zorlamalýsýnýz. Televizyon seyretmeden duramýyorsanýz günlük planýnýzý yapmadan önce televizyon programlarýný gözden geçirin. Mutlaka izlemeniz gerekenler (çok önemli bir haber programý gibi) varsa onlarý belirleyin ve yalnýzca o programý seyrederek televizyonun baþýndan kalkýn. Program bitiminde sizi uyaracak bir yol bulun. Örneðin: televizyonun üstüne günlük programýnýzý asabilir, ailenizin sizi uyarmasýný isteyebilirsiniz. Çalar saatinizi de program bitimine ayarlayabilirsiniz. BAÞARI MERDÝVENÝ 51 Eðer seyredeceðiniz program çok kýsa ise ayakta seyredip program bitince oradan uzaklaþýn. Mutlaka izlemeniz gereken programlarý günlük planýnýzda öyle ayarlayýn ki, ders çalýþmaktan yorulduðunuz, dinlenme ihtiyacý hissettiðiniz saatlere denk gelmiþ olsun. Dinlenme saati dýþýnda televizyona zaman ayýrmak zorunda kalmamýþ olursunuz. Televizyon seyretmeyi, çalýþmanýza karþýlýk kendinize verdiðiniz bir ödül haline getirin. b. Spor Baðýmlýlýðý: Hemen her insanýn spora karþý ilgisi ve meraký olabilir. Ancak bu merak sizin programýnýzý aksatacak derecede olmamalýdýr. Programýnýz aksýyor ise bu konuda aþaðýdaki önlemleri almayý düþünmelisiniz. Eðer kendiniz spor yapýyorsanýz, spor yapma saatlerinizi, yorulduðunuz ve ders çalýþmaktan sýkýldýðýnýz saatlere göre ayarlayýnýz. Ders çalýþmadan yorulup ara verdiðinizde gevþemeyi saðlamak için sporu kendinize bir ödül olarak veriniz. Spor yaparken ölçülü olmakta yarar vardýr; çünkü ölçülü bir spor çalýþmasý yorgunluðu ve isteksizliði engeller, vücuttaki kan sirkülasyonunu hýzlandýrýr. Beynin kanla daha iyi 52 BAÞARI MERDÝVENÝ beslenmesini saðlar. Ama spor yaparken aþýrý yorgunluk ders çalýþmanýzý engelleyeceði için olayý abartmamalýsýnýz. Spora ayýrdýðýnýz zamanlarý planýnýzda mutlaka belirtiniz. Kendiniz yapmayýp seyirci olarak radyoda dinliyor veya TV’den seyrediyorsanýz, izleme saatlerinizin dinlenme saatlerinize rastlamasýna özen gösteriniz. Kesinlikle planýnýzda belirtmediðiniz bir etkinliðe zaman ayýrmayýnýz. Önceliklerinizi düþününüz. c. Kýramadýðýnýz Arkadaþlarýnýz: Öðrencilerin planlarýný en çok zorlayan konu, kýramayacaklarý arkadaþlarýn davetleridir. Bu problemi çözmek de yine öðrencinin elindedir. Eðer arkadaþlarýnýzý kaybetmek istemiyorsanýz onlarla beraber olacaðýnýz zamaný önceden belirleyip, onlarý siz davet edebilirsiniz. Böylece hem onlarý memnun eder hem de planýnýzý bozmamýþ olursunuz. “Arkadaþlarýmla beraber olacak kadar planýmda boþluk yok.” diyorsanýz, o zaman birkaç günlük boþluklarý bir araya getirip belli bir güne yýðarak arkadaþlarýnýza randevu verebilirsiniz. Ayrýca arkadaþlarýnýzýn hepsine planlý hareket ettiðinizi kabul ettirmeli ve rast gele anlarda çaðýrmamalarýný nazikçe ifade etmelisiniz. Bu konuda anlaþabilirseniz hem birbirinizin çalýþmasýný engellememiþ hem de arkadaþlýk baðlarýnýzýn gelecekte bozulmamasý için önlem almýþ olursunuz. BAÞARI MERDÝVENÝ 53 Çalýþmak için müsait gün ve saat bekleme. Belki her gün ve her saat çalýþmanýn en müsait zamanýdýr. ALÝ FUAT BAÞGÝL Birlikte ders çalýþacaðýnýz bir arkadaþ grubunuzun olmasý size avantaj saðlayacaktýr. Onlarla beraber bir evde veya dershanede ders çalýþma, hem çalýþma hem dinlenme adýna iyi bir yoldur. Planýnýzda ýsrarlý olduðunuzu ailenize de aksettirmelisiniz. d. Evinize Gelen Misafirler: Genelde Türk insaný misafiri çok sever ve elinden gelenin ötesinde ikramda bulunmaya çalýþýr. Eðer çok misafir gelen bir aile yapýsýna sahipseniz, günlük planýnýz sýk sýk bu durumun azizliðine uðrayabilir. Bu durumda misafirlerle sizin olmamanýz halinde aileniz ilgilenebiliyorsa odanýzýn kapýsýný kapalý tutun. Çalýþmanýz bitip de dinlenmeye baþlayacaðýnýzda yanlarýna giderek onlarý memnun edebilirsiniz. Yukarýda önerilenleri yapmanýz, evinizin durumu açýsýndan mümkün deðilse bu durumda çalýþmalarýnýzý daha uygun olan yerlerde, dershanede, arkadaþlarýnýzýn evinde veya kütüphanede yapabilirsiniz. e. Ders Çalýþmaya Baþlayamamak: Bazý öðrenciler plan yaparlar, ancak bu planý bir türlü uygulayamazlar. Bunun en büyük nedeni olarak da ders çalýþmaya bir türlü oturamadýklarýný söylerler. Bu durumdakiler genellikle zamanýnda iyi bir plan yapmadýklarý için çalýþacaklarý dersler, çözecekleri sorular BAÞARI MERDÝVENÝ 54 yýðýlmýþ olanlar, nereden baþlayacaklarýný bilemeyenlerdir. Bu bakýmdan yýlgýnlýk ve ümitsizlik yaþamaktadýrlar. Ancak hiç çalýþmamak, hiç baþlamamak iþlerin daha da artmasýna neden olur. Bu sonucu düþünerek az da olsa planlý bir biçimde çalýþmaya baþlamak þarttýr. Bazen, çalýþma isteðinin oluþmasý için harekete geçmek gerekir. Ýsteksiz de olsanýz dersin baþýna oturmak için kendinizi zorlayýn. Azar azar da olsa bünyenizi çalýþmaya ýsýndýrýn. Ders Çalýþma Ortamý Nasýl Olmalýdýr? Bir çiftçinin topraða attýðý bir tohum, ne kadar kaliteli olursa olsun, çiftçi tohumu attýðý toprak üzerinde gerekli iþlemleri yapmamýþsa ve topraðý da iyi deðilse istediði verimi alamaz. Tohumun çimlenebilmesi ve baþýný topraktan çýkarabilmesi için bazý önlemlerin alýnmasý gereklidir. Topraðýn elveriþli olmasý, yeterli ýsýnýn saðlanmasý ve tohumun zaman zaman sulanmasý gibi birçok faktörün bir araya gelmesiyle ancak istenen koþullar oluþur ve çiftçi istediði verimi alabilir. BAÞARI MERDÝVENÝ 55 Öðrencinin baþarý saðlamasýndaki en önemli koþullardan birisi de ‘Çalýþma Ortamý’dýr. Uygun bir çalýþma ortamýna sahip olmayan öðrencilerin okulda ve sýnavlarda istenilen baþarýyý ortaya koymalarý çok zordur. Çalýþmada kullanýlacak ortamýn öðrenciye yarar saðlayabilmesi için bazý nitelikleri taþýmasý þarttýr. Þimdi bu þartlarý ele alalým: a. Oda Eðer imkanýnýz varsa kendinize ait bir çalýþma odanýz olsun. Bu oda gürültüden uzak, doðrudan güneþ ýþýðý alabilecek bir konumda olmalý. Kesinlikle ayak üzerinde, gelen gidenin uðrak yeri olan bir oda, bu iþ için uygun bir mekan deðildir. Peki özel odasý olmayan öðrenciler ne yapacak? Onlar da kendileri için uygun bir çalýþma köþesi oluþturmalýlar. Çalýþacaðýnýz masa, cam kenarýnda olmamalýdýr. Çünkü böyle bir durumda sesle, görüntüyle, ýsý ve ýþýkla doðrudan muhatap olacaðýnýzdan, hem bedensel hem de zihinsel olarak kendinizi rahat hissedemezsiniz. Cam kenarýný mekan olarak tutan öðrenciler kesinlikle oturduklarý caddenin veya mahallenin çok gezenleri, muhtelif sebze ve meyve fiyatlarý, o caddedeki insanlarýn sahip olduklarý araba markalarý üzerinde yeterli seviyede bilgi edineceklerdir, ancak ne yazýk ki sýnavlarda bu tür özel sorular çýkmýyor! Öyleyse çalýþma masasýnýn cam kenarýnda olmamasýna dikkat edin. BAÞARI MERDÝVENÝ 56 Odada bulunmamasý gereken þeylerden bahsedelim. Ne yazýk ki günümüzdeki gençlerin dört temel baðýmlýlýðý var. Bunlar: Televizyon, bilgisayar, müzik seti (walkman ya da discman) ve telefon. Eðer þu an bu makinelere baðýmlý olarak hayatýnýzý sürdürüyorsanýz ve bu saydýðým makineler çalýþma temponuzu olumsuz etkiliyorsa, hiç vakit kaybetmeden odanýzdaki bu araç - gereçleri göçe zorlayýn! Boþ zamanlarýnýzý deðerlendirme amaçlý olarak bu teknoloji harikalarýndan yararlanabilirsiniz. Ama bu dörtlü, çalýþmanýzý engelliyorsa, mümkünse odanýzdan hatta evinizden uzak tutun. Sýnavdan sonra yeniden haþir neþir olabilirsiniz onlarla. Özellikle televizyon izleme satlerini ele aldýðýmýzda ABD’den sonra dünya ikincisi (bu kitap yazýlýrken böyleydi!) olduðumuzu düþünürsek tehlikenin boyutunun sadece siz öðrencilerle sýnýrlý kalmadýðýný söyleyebiliriz! b. Masa Çalýþma odasýnda ders çalýþmak için mutlaka bir masa olmalýdýr. Bu çalýþma masasý, daha önce de belirttiðimiz üzere pencere ve kapý kenarlarýndan uzak olmalýdýr. Üzerinde ders çalýþmak için kullanýlan materyallerin dýþýnda hiçbir þey olmamalýdýr. Ders çalýþmayý, bu amaç için ayrýlmýþ alanýn dýþýna kaydýrmamak öðrenci için daha yararlýdýr. Bir baþka odada çalýþmak ya da koltuða geçerek ‘tekrar yapmak’ yerine, bütün bu BAÞARI MERDÝVENÝ 57 etkinlikleri çalýþma masasýnda ve sandalye üzerinde yapmak tercih edilmelidir. Eðer çalýþma sýrasýnda dikkatiniz daðýlýr, hayale dalarsanýz yapýlacak þey derhal kýsa bir süre için çalýþma masasýný terk etmektir. Çalýþma ortamýna ait düzenlemelerin can alýcý noktasý, belirli bir çalýþma alaný ile çalýþma davranýþý arasýnda koþullanma iliþkisi kurmaktýr. Genç bir insan hayal de kurar, çalýþýrken yorulur ve uykuya da dalar. Ancak bunlarý yatak, koltuk gibi ait olduklarý yerlerde yapmak, sonra da tekrar çalýþma ortamýna dönmek, daha sonraki uygulamalarda çalýþmak için ayrýlan zamandan en iyi biçimde yararlanmayý mümkün kýlar. Çünkü böyle bir alýþkanlýk kazanýldýðý takdirde, çalýþma ortamýna dönmek kendiliðinden çalýþma davranýþýný baþlatýr. Bu durumda çalýþma masasýna oturmak, çalýþmaya baþlamak için ‘uyarýcý’ görevi görür. Çalýþma masasýnýn her çalýþmadan sonra düzenlenmesi, bir sonraki çalýþmaya baþlamayý kolaylaþtýrýr. Daðýnýk bir masada çalýþmaya baþlamak zordur ve çalýþma için ayrýlmýþ zamanýn gereksiz yere harcanmasýna neden olur. Çalýþmaya baþlamadan önce, çalýþma sýrasýnda gerekecek her türlü malzemenin el altýnda bulundurulmasý son derece yararlýdýr. Böylece çalýþma baþladýktan sonra ders baþýndan kalkmayý gerektirecek kopmalar önlenmiþ olur. BAÞARI MERDÝVENÝ 58 Çalýþmayý býraktýktan sonra ayný noktadan çalýþmaya baþlamak mümkün deðildir. Mutlaka zihnin uyumu için bir süreye ihtiyaç vardýr. Bu sebeple kopmalarý önleyecek tedbirleri önceden almak verimi yükseltir. c. Sandalye Gelelim oturacaðýnýz sandalyenin ne þekilde olmasý gerektiði konusuna... Masanýn boyuna uygun, sizi bedenen yormayacak -çünkü sýnavlara hazýrlýk sürecinde hayatýnýzýn yaklaþýk % 20’si bu nesnenin üzerinde oturarak geçecek!- nitelikte sandalyeleri tercih ediniz. Bazý uyanýk öðrenciler rahatýna çok düþkün olduðundan koltuk türü, uyumaya da elveriþli (çok fonksiyonlu) malzemelere yönelebilirler! Böyle bir seçim yapýldýðýnda, o masaya artýk çalýþma masasý adýný vermek oldukça zor olur. Sandalyenizi çok rahat ya da çok sert olarak seçmeyin. Önem vermeniz gereken bir konu da masa ve sandalyenizin boylarýnýn orantýlý olmasýdýr. Sandalyenin ortopedik olmasýna dikkat edilmelidir. d. Kitaplýk Küçük bir kütüphane, çalýþma odasýnýn en temel eþyalarýndandýr. Bu kitaplýkta çalýþma sýrasýnda ihtiyacýnýz olabilecek dokümanlar bulunmalýdýr. çalýþýrken zaman kaybýnýz olmaz. Böylece ders BAÞARI MERDÝVENÝ 59 e. Yatak, televizyon, bilgisayar Odanýzdaki yatak, çalýþmanýzý olumsuz yönde etkileyebilir. O nedenle yatak, gözünüz önünde olmamalýdýr odada. Televizyon, zamaný kullanma konusunda en büyük düþmandýr. Televizyondaki programlardan en çok ilginizi çeken leri belirleyin. Televizyonu yalnýzca o program baþladýðýnda açýn, bitince de kapatýn. Eðer kapatma konusunda zorlanýyorsanýz, bir çalar saati programýn bitiþ saatine kurun. Televizyon için yaptýðýmýz uyarýlar bilgisayar için de geçerlidir. Bilgisayara baðýmlý iseniz çalýþma odasýna onu sokmamalýsýnýz. Özellikle internetin günümüzde yaygýnlaþ- masý, güzelliklerinin yaný sýra bir takým olumsuzluklarý da beraberinde getirmiþtir. Ýnternette gezinme veya chatleþme öðrencilere ciddi anlamda zaman kaybettirmektedir. Bu konuda çok dikkatli olunmalýdýr. f. Duvarlar Bazý öðrenciler kendi odasýný görsel malzemelerle zenginleþtiriyor. Muhtelif boyda ve ebatta posterler ve afiþlerle duvarlarýný süslüyor. Duvarlara, ulaþmak istediði, hedeflediði, sevdiði kiþi veya nesnelerin resimlerini yapýþtýrýyor. Elinizden geldiðince odanýzý sade tutmaya çalýþýn. Ne kadar 60 BAÞARI MERDÝVENÝ çok uyarýcý olursa, dikkatinizin daðýlma riski o kadar yüksek olacaktýr. Bu öðrencilere tavsiyemiz, eðer duvarlara illaki bir þeyler asmak istiyorsa hedeflerine uygun afiþlerle odalarýný süslemeleridir. Örneðin hedeflenen okulun ya da üniversitenin fotoðraflarý bunun için çok idealdir. Bu afiþler ders çalýþýrken hayallere dalmanýza sebep olacaksa, bu tür afiþlerden de uzak durmanýzda fayda var. g. Oda Düzeni Çalýþma odasý tertipli ve düzenli olmalý, dikkati daðýtacak derecede daðýnýk olmamalýdýr. Çalýþma odasý, sizin egemenliðinizde olan bir odadýr. Bu oda ne kadar düzenli ve tertipli olursa orada o kadar çok zaman geçirmek ve doðal olarak ders çalýþmak istersiniz. Ýnsanýn çevresindeki eþyalarýn düzenli ve sistemli bir biçimde yerleþtirilmesi, psikolojisini olumlu etkiler. Düzensiz bir ortam, ayný zamanda zihni daðýnýklýðýn da göstergesidir. h. Müzik Çalýþma odasý mutlaka sessiz olmalýdýr. Bu nedenle odada müzik seti veya ona benzer cihazlar olmamalýdýr. Ders çalýþýrken müzik dinlemek algýlama gücünü zayýflatýr. Ýnsan çevresindeki tüm uyarýcýlarý fark edebilir, ama bunlardan yalnýzca bir tanesine dikkatini yoðunlaþtýrabilir. Çalýþma odasýnda müzik olursa, ne çalýþýlan dersten ne de dinlenilen müzikten bir þey anlaþýlabilir. BAÞARI MERDÝVENÝ 61 ý. Havalandýrma Havalandýrmaya çok dikkat edilmelidir. Beynimizin en önemli gýdasý oksijendir. Vücudumuzun toplam aðýrlýðýnýn sadece % 2’sini oluþturmasýna raðmen, alýnan tüm oksijenin % 25’ini beynimiz kullanmaktadýr. Sadece bu kýyaslama bile oksijenin beyin için ne kadar önemli olduðunu anlamamýz için yeterlidir. Beynin kapasitesini artýrmak için nefes egzersizleri yapýn. Ders çalýþýrken sýkýldýðýnýzda veya baþýnýz aðrýdýðýnda pencereyi açýn, odayý havalandýrýn ve birkaç defa derin nefes alýn. Böylece beyninizin performansýný artýrmýþ olursunuz. i. Iþýk Çalýþma odasý yeteri kadar ýþýk almalýdýr. Çalýþma odasýndaki ýþýk, gözlerinizi rahatsýz etmemeli ve gölgenizin çalýþma masanýzýn üzerine gelmeyeceði bir açýyla aydýnlatmalýdýr. Sað elle yazanlar için ýþýk soldan, sol elle yazanlar için ise ýþýk saðdan gelmelidir. Odayý aydýnlatmada kul- lanýlan ýþýk 60-100 watt arasýnda olmalýdýr. Fazlasý gözü yorarak problem oluþturabilir. Mümkünse öðrencinin çalýþtýðý masada bir çalýþma lambasý bulunmalýdýr. j. Renk Çalýþma odasý için seçilecek olan renkler, doðal olana zýt olmayacak ve insaný yormayacak tonlarda seçilmelidir. 62 BAÞARI MERDÝVENÝ k. Alternatif Çalýþma Ortamlarý Ýþin doðrusu buraya kadar sözü edilenlerin hepsi ideal olan þeylerdir. Herkesin bir çalýþma odasý olmayabilir; ama çalýþma odasý yok diye ders çalýþmadan da geri durulamaz. O zaman evinizin herhangi bir köþesini çalýþma ortamý olarak kullanabilirsiniz. Örneðin, salondaki yemek masasýný bu iþ için seçebilirsiniz. Bu durumda masanýn örtüsünü deðiþtirin; yani ders çalýþýrken farklý bir masa örtüsü kullanýn. Derse her oturuþunuzda bunu yapmalýsýnýz. Bu, konsantrasyon ve motivasyon için gereklidir. Yoksa ne zaman çalýþmak için masanýn baþýna otursanýz, aklýnýza sürekli olarak yediðiniz yemekler gelecek ve bunlar hayal dünyanýzý istila edecektir. BAÞARI MERDÝVENÝ 63 Sonuçta çalýþmak için gerekli olan þey, çalýþabileceðiniz büyüklükte bir masa, bir sandalye ve çalýþacaðýnýz dokümanlardýr. Burada önemli olan çalýþma mekanýyla çalýþma eylemi arasýnda bir bað kurmaktýr. Mekaný gördüðünüzde aklýnýza ders çalýþma eylemi gelmelidir. Çalýþma için seçtiðiniz ortam sizi çalýþmaya þartlandýrmalýdýr. Bütün bunlarýn yanýnda, þu da akýldan çýkarýlmamalýdýr: Baþarýlý olmak isteyen bir öðrenci, her ortamda çalýþmanýn yollarýný bilmelidir. Kantinde, kütüphanede, durakta otobüs beklerken, otobüste yolculuk yaparken çalýþmak için harekete geçmelidir. Unutulmamalýdýr ki sýnava gireceðiniz ortam, çalýþma yaptýðýnýz ortam kadar steril ve ideal bir ortam olmayabilir. Bunu düþünerek zaman zaman farklý ortamlarda da çalýþmaya bünyenizi alýþtýrmalýsýnýz. 64 BAÞARI MERDÝVENÝ KONSANTRASYON Ders çalýþýrken verim alabilmek, kendimizi çalýþtýðýmýz konuya verebilmekle mümkündür. Bu da dikkatimizi, çalýþtýðýmýz derse yoðunlaþtýrmakla olabilir. Sadece çalýþtýðýmýz konuya odaklanabilmek, onun dýþýnda baþka düþünce ve hayallere kapýlmamak veya baþka þeylerle ilgilenmemek her zaman mümkün deðildir. Konsantrasyonla zihin belli bir nokta üzerinde tutulur ve bunun dýþýndakilere dikkat yöneltilmez. Uzmanlar bir kimsenin konsantrasyonundan söz edebilmek için, o kiþinin herhangi bir þeye 30 saniyeden daha uzun bir süre dikkatini yöneltmesi gerektiðini belirtmektedirler. “En büyük konsantrasyon yeteneði kimlerdedir?” þeklinde bir soru sorulacak olursa verilebilecek bir tek cevap vardýr: Çocuklar. Çünkü çocuklar geçmiþe ve geleceðe deðil, þimdiye önem verirler. Bu yüzden onlarýn çok büyük bir konsantrasyon güçleri vardýr. Onlarda “yapamam” düþüncesi yoktur. Her iþe atýlýrlar, yapacaklarýna inanýrlar, baþarýsýzlýk asla akýllarýna gelmediði için konsantrasyonlarý da bozulmaz; kendilerine güvenleri vardýr. Geçmiþ ve gelecek hakkýnda uzun uzun düþünmezler ve suçluluk duygusu yaþamazlar. Onlar þimdiyi düþünür ve ‘an’ý yaþarlar. ‘Þimdi ve burada’ felsefesini en iyi onlar uygularlar. Her kim mükemmel bir iþ yapmak isterse, yataktan kalktýðý andan yataða yatýncaya kadar geçen süre içinde zihnini tek bir nokta üzerinde konsantre edebilmelidir. Bu yapýlabilirse koþullar elveriþsiz olsa bile baþarýya ulaþýlabilir. Konsantrasyon, bezginlik duymadan fiziksel ve zihinsel enerjiyi tek bir noktaya sürekli olarak uygulama yeteneðidir. EDÝSON BAÞARI MERDÝVENÝ 65 *** Bir sonraki gün gireceði sýnava hiç istemeden çalýþýyordu. Çünkü o ders, okul hayatýndaki en sevmediði dersti. Hayat hep sýnavlý olmak zorunda mýydý? Baþýný iki elinin arasýna almýþ kitabý seyrediyordu. Hukuk öðrencisiydi ve Vergi Hukuku dersine çalýþýyordu. Kitabýn ortalarýndan rast gele bir sayfa açtý ve okumaya baþladý. Kitapta þöyle yazýyordu: Devlet memurlarýnýn ödemesi gereken vergi, amirleri tarafýndan maaþlarýndan kesilerek hazineye gönderilir. Yani memurlar maaþlarýný almadan vergilerini ödemiþ olurlar. Buna, kaynaktan tevkif'(ele geçirmek) denir. Okuduðu ‘kaynaktan tevkif’ kelimesinin anahtar ve ilginç bir kavram olduðunu düþündü. Bir anda az önce radyo DJ'nin söylediði “Þimdi de damardan bir Müslüm Baba parçasý geliyor…” sözü aklýna geldi. Kendi kendine “Bu da bir tür damardan tevkif.” diye düþündü ve güldü. Damarý kesilen bir insanýn kanýnýn fýþkýrmasý ve onun kývranmasý bir anda gözünün önünde canlandý. Allah Allah! Nasýl oluyor da Müslümcüler kendi kendilerini jiletle çi- BAÞARI MERDÝVENÝ 66 zerek eðlenebiliyorlardý? Gözünün önünde canlanan kanlý sahnelerden tiksinmiþ ve irkilmiþti. Bu kan görüntüleri sýkça duyduðu bir parçayý çaðrýþtýrdý. Kendi kendine kafasýnýn içinde baðýra baðýra Kartel grubunun “Kan bile kýrmýzý deðil karakan. Kartel bir numara, en büyük, cehennemden çýkan çýlgýn Türk….” þarkýsýný söylemeye baþladý. Bedeni de aklýndan geçenlere eþlik ediyor, çalýþma masasýnýn üzerinde oturduðu halde mini dans figürleri icra ediyordu. Söz konusu parçanýn bitmesinden sonra bir anda derin düþüncelere daldý. Kartel grubu Almanya’daki ikinci kuþak Türklerin kurduðu bir gruptu. Kastamonu’dan, Erzurum’'dan, Hatay’dan yoksul insanlarýn Almanya’ya çalýþmak için gitmelerini ve çektikleri sýkýntýlarý düþündü. Onlarýn Almanya’da hizmetçilik, temizlikçilik gibi vasat iþlerde çalýþtýrýlmalarýna ve birçok Almanýn bu insanlarýmýza sarýmsak yemelerinden dolayý “Sarmýsak Türk” demelerini düþünüp öfkelendi. Bütün bu olup bitenler milli gururuna dokundu. Kendi kendine sordu: “Nasýl oluyor da Almanya iki defa yýkýlmasýna raðmen, yine de þu anda dünyanýn 3. büyük ekonomik gücü haline gelebiliyor? Biz niye yapamýyoruz?” Bunun nedeninin Türkiye’deki herkesi motive eden, herkesin inandýðý, en azýndan büyük çoðunluðun katýldýðý bir vizyonun, bir hedefin ortaya konamamasýnýn olduðunu düþündü. Öteki nedenler özerine de düþünürken bir ara Almanya’daki Türklerin hayatýný anlatan ‘Berlin in Berlin’ filmini hatýrladý. Cem Özer’in oynadýðý sahneler gözünün önünden geçti. Bu filmi çeken Sinan Çetin’in nasýl olup da bu kadar baþarýlý olabildiðini düþünmeye baþlamýþtý ki, bir anda düþündü: Kaynaktan tevkif ile Sinan Çetin’in ne ilgisi vardý! ‘Baþarý Üniversitesi’ adlý kitaptan *** BAÞARI MERDÝVENÝ 67 Evet burada gerçek bir konsantrasyon bozulmasý örneði okudunuz. Bazen öðretmeniniz ders anlatýrken, herhangi bir nedenden dolayý hayal kurmaya baþlarsýnýz. Bu öyle bir hayal kurmadýr ki, öðretmeninizin anlattýklarýný duymazsýnýz bile. Kendiniz oradasýnýzdýr, ama aklýnýz baþka yerdedir. Peki böyle bir ders sonunda ne öðrendiðinizi hiç deðerlendirdiniz mi? Deðerlendirdiyseniz büyük bir olasýlýkla hiçbir þey öðrenmediðinizi fark edeceksiniz. Konsantrasyonun bozulmasýnýn temelinde ‘serbest çaðrýþým’ bulunmaktadýr. Bir þeyi dinlerken veya okurken rastladýðýmýz bir kavram bize baþka bir kavramý, o da baþka bir kavramý çaðrýþtýrýr. Bu böylece devam eder gider. Bu arada okuduklarýmýzdan veya dinlediklerimizden hiçbir þey anlamayýz. Ders dinlerken veya öðretmen yazdýrýrken konsantrasyon bozukluðu oluþmasýnýn bazý nedenleri vardýr. Bu nedenlere kýsaca þunlar örnek olarak verilebilir: Öðretmenin çok hýzlý yazdýrmasý, Öðrencideki “Yazdýklarýma sonra çalýþýrým, þu an yoðunlaþmama gerek yok.” düþüncesi, Derse tam konsantre olamama, yazarken baþka þeyler düþünme, Uykusuzluk, aþýrý yorgunluk, býkkýnlýk, Anlatýlan konunun aþýrý basit oluþu ya da zorluðu, Konunun ya da dersin sevilmemesi, Defter bulundurmama, not yazmama ve yazmanýn yararýna inanmama, Öðrencinin yavaþ yazmasý, BAÞARI MERDÝVENÝ 68 Öðrencinin bildiði ya da bildiðini zannettiði konunun tekrarý, Ders sonrasý yaþanýlacak yoðunluk. Kitap okurken de ayný þeyler geçerlidir. Yukarýdaki örnekte bu durum ifade edilmiþtir. Bunlardan da anlaþýlacaðý gibi konsantrasyon olmadan verimli bir öðrenme gerçekleþmez. Yapýlan araþtýrmalar beynin ayný anda birkaç iþ yapabildiðini, birkaç uyarýcýyý farkedebildiðini, ancak dikkati sadece bir noktaya topladýðýný ortaya koymuþtur. Kiþi, dikkatini toplayarak bir iþ yapmaya baþladýðýnda baþka þeyleri farkedemez bile. Örneðin bu þekilde kitap okuyan birisi, ayný ortamda çalan müziði duymaz, konuþmalarý anlamaz, konsantrasyon süresi bitene kadar sorduðunuz sorulara cevap bile veremez. Yapýlan bir iþ neyse, o sýrada sadece o düþünülmelidir. BAÞARI MERDÝVENÝ 69 Bir bestekar, beste yapmak için çalýþmalara baþlamýþ. Bu besteye kendini öylesine vermiþ ki, günlük rutin iþlerinin yanýnda kafasý sürekli bu besteyle meþgulmüþ. Rüyalarýnda bile besteyle uðraþýyormuþ. Bir gün yolda karþýdan karþýya geçmek için kaldýrýmdan aþaðýya adýmýný atmýþ. Her zamanki gibi son derece dalgýn bir durumda olduðu için gelen arabayý fark edememiþ ve araba kendisine çarpmýþ. Besteci ne olduðunu anlayamadan yere yuvarlanmýþ. Çarpan arabanýn þoförü bu durumdan yararlanarak kaçmýþ. Besteciyi hastaneye kaldýrmýþlar, kendine geldiðinde polisler sormuþ: “Size çarpan arabanýn plakasýný alabildiniz mi?” “Hayýr.” demiþ besteci. “Markasýný görebildiniz mi?” Besteci görmediðini söylemiþ. Çarpan arabayla ilgili hiçbir þey hatýrlayamamýþ. Polisler ümitsiz bir þekilde: “Efendim…” demiþler, “ne olur biraz düþünün. Belki hatýrlayabildiðiniz bir þey çýkar.” Besteci biraz düþününce: “Tamam, bir þey hatýrladým!” demiþ. Polisler hemen kaðýt ve kaleme sarýlmýþlar: “Egzosundan þöyle bir ses çýkýyordu: DO, MÝ, FA!” Evet, ders çalýþýrken konsantrasyon durumumuzun nasýl olmasý gerektiðine yönelik iyi bir örnek yukarýdaki hikaye. 70 BAÞARI MERDÝVENÝ Maçý Kim Kazanacak? The New York Times’in spor yazarlarýndan Tom Friend, Amerikan futbolunun ünlü takýmlarýndan Dallas Cowboys’un antrenörü Jim Johnson’ýn 1993 Süper Kupa finaline çýkmadan önce oyuncularýna neler söylediðini Johnson’ýn aðzýndan þöyle aktarýyordu: “Onlara dedim ki, þu odanýn ortasýna dört metre uzunluðunda, bir metre geniþliðinde bir kalas koyup üzerinde yürümenizi isteseydim bunu hepiniz rahatça yapardýnýz ve hiçbiriniz de düþmezdi. Çünkü bütün dikkatinizi o kalas boyunca yürümek üzerinde yoðunlaþtýrýrdýnýz. Ama ayný kalasý iki komþu apartmanýn onuncu katlarý arasýna koyduðumuzda, onun üzerinde yürüyüp karþýya geçmeyi, ancak çok küçük bir azýnlýk baþarabilirdi; çünkü çoðunluk kalas üzerinde yürümeye deðil, aþaðýya düþme olasýlýðýna yoðunlaþýrdý." Bunlarýn ardýndan, oyuncularýndan dikkatlerini kalabalýk seyirci kitlesinin, oyunu izleyen basýn ve yayýn görevlilerinin ya da yitirme olasýlýðýnýn üzerinde deðil, yalnýzca oyunun üzerinde yoðunlaþtýrmalarýný, hatta maçýn sadece bir antrenman maçý olduðunu düþünmelerini istemiþti. O maçý Cowboys takýmý 52 - 17 kazandý. BAÞARI MERDÝVENÝ 71 Bu olayda çok önemli bir sýr saklýdýr: Çoðumuz dikkatimizi yoðunlaþtýrma sýkýntýsý çekeriz; çünkü her zaman bir yýðýn olumsuz olasýlýðýn gerçekleþmesinden endiþe ederiz. Dikkatimizi o kýsa ve geniþ kalas üzerinde rahatça yürümek konusunda yoðunlaþtýrmak yerine hep düþmekle ilgili bir yýðýn olumsuzluk düþünüp, onlarýn baþýmýza gelmesinden korkarýz. Dikkatimizi hedeflerimiz üzerinde odaklamak yerine, endiþelerimizin, korkularýmýzýn ve karþýmýza çýkan engellerin üzerinde yoðunlaþtýrýrýz. Bir öðrenci olarak hedefi arzuluyorsanýz, bütün dikkatinizi onun üzerinde odaklayýn; eninde sonunda gerçekleþtiðini göreceksiniz. Mutlu ve istekli bir insan olmak üzerinde toplayýn dikkatinizi; çok geçmeden gerçekten de öyle olduðunuzu fark edeceksiniz. Evet, gireceðiniz sýnavý birileri kazanacak. Sýnavý kazananlar, daha verimli çalýþanlar olacaktýr. Bu durumda yapýlmasý gerekenleri yapmak varken, ne diye sýnav sonucunu düþünesiniz ki! Henry Ford’un bu durumu özetleyen güzel bir sözü vardýr: “Yapabileceðinize de inansanýz, yapamayacaðýnýza da inansanýz haklý çýkarsýnýz.” Çünkü insan, inandýðý gibi davranýr. Öyleyse olumlu düþünün. Sýnavý kazanabileceðinizi, okul derslerinde baþarýlý olabileceðinizi hayal edin. Göreceksiniz ki çok baþarýlý olacaksýnýz. Çünkü kazanabileceðinizi düþünüp onun üzerinde yoðunlaþýrsanýz, kazanmanýz için gerekenleri yaparsýnýz. Daha sonra ise bu düþüncelerinizi davranýþlarýnýzla destekleyin ve baþtan beri yazdýklarýmýzý uygulamaya çalýþýn. Bu noktada sabrý da iþe koþarak hareket edin. BAÞARI MERDÝVENÝ 72 Eski zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya koydurur, kendisi de pencerenin kenarýna oturur. “Bakalým neler olacak?” diye beklemeye baþlar. Ülkenin en zengin tüccarlarý, en güçlü kervancýlarý, saray görevlileri birer birer gelip kayanýn etrafýndan dolaþýp saraya girerler. Pek çoðu, kralý yüksek sesle eleþtirir. “Halkýndan bu kadar vergi alýyor, ama yollarý temiz tutamýyor!” diye.... Sonunda bir köylü çýkagelir. Saraya meyve ve sebze getirmektedir. Sýrtýndaki sepeti yere indirir, iki eli ile kayaya sarýlýr ve kayayý ýkýna sýkýna itmeye baþlar. Sonunda kan ter içinde kalýr, ama kayayý da yolun kenarýna çekmeyi baþarýr. Tam sepetini yeniden sýrtýna almak üzeredir ki, kayanýn eski yerinde bir kesenin durduðunu görür. Açar keseyi içine bakar... Kese altýn doludur. Bir de kralýn notu vardýr kesenin içinde. “Bu altýnlar, kayayý yoldan çeken kiþiye aittir.” yazmaktadýr notta. *** Herkesin yakýndýðý zorluklardan yýlmayýp, üzerine düþeni sabýrla yapan kiþi, “Tekkeyi bekleyen çorbayý içer.” atasözünde anlatýldýðý gibi mutlaka bu davranýþlarýnýn karþýlýðýný maddi veya manevi olarak alýr. Yeter ki kiþi yakýnmak yerine görevini sabýrla yapsýn. Bu yüzden çalýþmalarýnýzda baþarýlý olmak istiyorsanýz, sabýrlý olmanýz gerekir. BAÞARI MERDÝVENÝ 73 Konsantrasyonu Bozan Etkenler: a. Hayal kurma: Etkili öðrenmenin yolu, çalýþýlan konuya konsantre olmaktan, yani yoðunlaþmaktan geçer. Zihnin daðýlmasýný önleyerek dikkatli bir þekilde derse konsantre olmak, bu süreçte hýzla akan zamanýn boþa gitmesine engel olur. Çalýþmayý sürekli kýlamamanýn iki temel nedeninden biri çevresel faktörler, diðeri de insanýn kendisinden kaynaklanan çeþitli olumsuzluklardýr. Ergenlik çaðlarýnda, içinde bulunulan geliþimsel dönemin verdiði heyecanla çok çeþitli hayaller kurulabilir. Ancak þu bilinmelidir ki, bazý hayaller özellikle ders çalýþýp kendinizi hazýrlamanýz gereken bu dönemde motive edici bir rol üstlenmiyorsa çok zararlýdýrlar. Bunu bir çeliþki olarak yorumlamamak gerekir. Çünkü motivasyon için belli bir dozda hayale ve heyecana gereksinim vardýr. Bu yüzden hayalin sýðýnýlan bölümüyle, size zarar verebilecek gerçek dýþý dünya arasýnda iyi bir seçim yapmalýsýnýz. Hayal dünyasý geniþ insanlarýn yapacaklarý en önemli þey ya bu hayalleri bir süre için ertelemek ya da masa baþýndan kalkarak en son noktasýna kadar hayalleri hýzlýca yaþamak, doyuma ulaþmak, sonra da vakit kaybetmeden dersin baþýna tekrar oturmaktýr. 74 BAÞARI MERDÝVENÝ Hayallere daldýðýnýzý fark ettiðiniz an ya hemen bu hayallerden vazgeçin ya da bu hayali daha sonra kendinize ödül olarak verin. Diyelim ki hayallerinizden yine de kurtulamadýnýz. O zaman yapacak bir tek þey kalýyor geriye: Hayalinizi hemen ve en kýsa sürede kurup bitirin. Böylece kuracak baþka hayaliniz kalmadýðý için derse daha rahat konsantre olabilirsiniz. b. Düþünceleri denetleyememe: Çevremizde bulunan insanlara hakaret etmemek için dilimizi denetleriz. Konuþtuklarýmýza çok dikkat ederiz. Çünkü bizi dinleyenler, þaka yapýyor olsak bile, sözlerimizi oldukça ciddiye alýrlar. Ayný þekilde düþüncelerimizi de istediðimiz gibi yönlendirebilmek için onlarý sürekli olarak denetlememiz gerekir. Bizler, insan olarak düþüncelerimizi seçme gücüne sahip olarak dizayn edilmiþ olan varlýklarýz. Bunun için bir saatlik bir ders çalýþma süresinde kaç defa dersten koptuðunuzu bir düþünün. Zamanýnýzýn ne kadarýný verimli çalýþmaya verebiliyorsunuz? Genellikle çalýþmaya ayýrdýðýnýz bir saatlik süre içinde kendinizi derse verebildiðiniz net zaman 15-50 dakika arasýnda deðiþebilmektedir. Çalýþmaya ayrýlan süre içinde dikkatin daðýlmasý herkeste görülen bir durumdur. Ancak dikkatin daðýlma sayýsýnýn yüksek olmasý baþarýnýzý olumsuz yönde etkileyen bir faktördür. BAÞARI MERDÝVENÝ 75 O halde dikkatimizi daðýtan etkenlerin neler olduðunu titizlikle belirlemek gerekir. Örneðin dikkatimizin daðýlmasýna neden olan faktörler dýþardan gelen bir ses, çalan müzik parçasý, televizyondan gelen sesler, evdeki konuþmalar, telefon ya da kapý zilinin çalmasý gibi dýþtan kaynaklanan sebepler olabileceði gibi, o gün moralinizin bozuk olmasý, arkadaþýnýzla yapacaðýnýz bir plan ya da konuþmayý düþünmek, hafta sonunda ne yapabileceðiniz, sýnavý kazanýp kazanamayacaðýnýzý düþünmek gibi tamamen kendinize baðlý iç sebepler de olabilir. Sürekli zihninizi kurcalayan yanlýþ bir düþünceye sonunda inanmaya baþlarsýnýz; baþta size inandýrýcý gelmemiþ olsa bile. Sizin için önemli olan düþüncelerle, bir anlam ifade etmeyenleri birbirlerinden ayýrýp, elemeniz gerekir. Ardýndan, çöplük olarak adlandýrýlan deðersiz düþünceleri ayýklayýn, böylelikle deðerli zihninizi boþ düþüncelerle doldurmamýþ olursunuz. c. Yatarak çalýþma: Kitabý alarak uzanýp ders çalýþmayý denediðinizde bir süre sonra uykunuzun geldiðini fark edersiniz. Bu da konsantrasyonunuzu bozar. Yatarak çalýþma, kaslarýnýzýn gevþemesine, dolayýsýyla da uykuya neden olur. Bir öðrenci olarak iþin ciddiyetini kavramalý ve masada çalýþmalýsýnýz. Ortopedik bir sandalyede oturmalýsýnýz. Çalýþacaðýnýz ortam size yatmayý deðil çalýþmayý hatýrlatmalýdýr. Yapýlan araþtýrmalar göstermektedir ki, ne kadar iyi niyetle baþlarsanýz baþlayýn uzanarak çalýþmanýn sonu uyku veya gevþeklik olmaktadýr. Siz uzandýðýnýz anda kas geriliminiz hemen belli bir düzeyin altýna düþer. Bunun beyniniz 76 BAÞARI MERDÝVENÝ için bir tek ifadesi vardýr: ‘Uyumak’. Bunun sonucunda beyniniz derhal uyku için gereken salgýlarýn salýnmasýný emreder ve bir süre sonra uyuyakalýrsýnýz. Evet, psikolojik olarak yataðý görme veya uzanma insanýn uykusunu getirir. Bu yüzden yatarak çalýþma tavsiye edilmeyen bir yoldur. Ders çalýþmayý bitirip de yataða girdiðimizde uykuya dalmak için çitten atlayan koyunlarý hayal etmek yerine, o gün gördüðümüz konularý tekrar etmek daha faydalý olacaktýr! Psikolojide yapýlan araþtýrmalar, ders çalýþtýktan sonra hemen uyunduðunda unutmanýn daha az olduðunu göstermiþtir. Uyku sýrasýnda beynin bilgileri düzenlediði de yapýlan son dönem araþtýrmalarda ortaya çýkmýþtýr. Buradan hareketle o halde “Devamlý uyuyalým!” gibi bir yanlýþ düþünceye de saplanmayýn! Çünkü unutmanýn az olmasý ya da beynin bilgileri düzenleyebilmesi için öncelikle o bilgilerin çalýþýlarak kazanýlmýþ olma koþulu vardýr! Öðrenciler olarak yatmadan önce belli bir süreyi o gün çalýþtýðýnýz dersleri tekrarlayarak uykuya geçer ve sabahleyin de yatarken yapmýþ olduðunuz tekrarýn aynýsýný yaparak güne baþlarsanýz, öðrendiklerinizi korumak açýsýndan çok önemli bir adým atmýþ olursunuz. BAÞARI MERDÝVENÝ 77 d. Müzik: Bir öðrencinin çalýþma odasý olabildiðince sessiz olmalýdýr. Ders çalýþýrken kesinlikle müzik dinlenilmemelidir. Bir çok öðrenci “Ben müziksiz ders çalýþamam. Müzik beni engellemiyor.” dese de daha önce de belirttiðimiz gibi insan zihni ayný anda iki konuya yoðunlaþamadýðý için ders sýrasýnda müzik dinlemeniz çalýþma veriminizi oldukça azaltacaktýr. Çalýþma anýnda müzik dinlemek dikkati daðýtýr ve konsantrasyonu çabucak bozar. Çalýþma sýrasýnda müzik dinlemenin o kiþiyi rahatlattýðý, çalýþmaya yardýmcý olduðu, anlamayý kolaylaþtýrdýðý düþünceleri de bilimsel deðildir (Müzikle öðrenme yöntemlerini konumuzun dýþýnda tutuyoruz). Müzik bilindiði gibi ritmlerden oluþur. Bunun yaný sýra hepimizin bir de doðal iç ritmi vardýr. Konuþurken, yürürken, okurken, yazarken, öðrenirken belli ritmler kullanýrýz. Bu ritm kiþiden kiþiye deðiþebilir. Örneðin çalýþýrken kolay anladýðýmýz ya da bildiðimiz konularda daha hýzlý bir ritmle çalýþýrken iç ritmimiz sýk sýk deðiþebilir. Müzik dinleyen bir öðrencinin doðal ritm akýþý, dinlenen müziðin ritminden 78 BAÞARI MERDÝVENÝ etkilenecektir. Hafif müzik dinlerken ruh halimiz ve ritmimiz ile pop müzik dinlerkenki ritmimiz ayný deðildir. Farklý müzik parçalarý bizlerde farklý duygularýn oluþmasýna neden olmaktadýr. Bazý parçalar hayatýn her þeye raðmen yaþanmasý gerektiðini dile getirirken bazýlarý da tam tersini vurgulamaktadýr. Farklý parçalar bizlerde farklý duygular oluþturur, hayallere dalmamýza neden olur. Bu nedenle müzik dinlemeyi ve ders çalýþmayý birbirine karýþtýrmamaya özen göstermeliyiz. Müzik dinleme etkinliðini ders aralarýnda dinlenirken yapýn. Hatta müziði kendinize ödül olarak koyabilirsiniz. ‘Matematikten, Türkçe’den bugün hedeflediðim sorularý çözüp bitirebilirsem biraz müzik dinleyebilirim.” diyebilirsiniz. e. Posterler: Çalýþma odanýzda sevdiðiniz sanatçýlarýn, tuttuðunuz futbol takýmýn posterleri veya arkadaþlarýnýzla, ailenizle çek- BAÞARI MERDÝVENÝ 79 tirdiðiniz fotoðraflar bulunmamalýdýr. En azýndan gözünüzün görebileceði yerlerde (duvarýnýz, dolap kapaðýnýz, çalýþtýðýnýz masanýn üstü vb.) olmamalýdýr. Neden diye soranlarýnýz olabilir. Çünkü bu tarz resimler ve posterler sizi hayal dünyasýnýn deðiþik atmosferlerine sürükleyebilir, zihninizin daðýlmasýna neden olabilir. Örneðin, tam ders çalýþýrken geçen sene sýnýfça gittiðiniz piknikte çektirdiðiniz fotoðrafa dalýp anýlarýnýzý düþünmeye ve tekrar onlarý yaþamaya baþlayabilirsiniz veya tuttuðunuz takýmýn posterine bakarak son maçta ne kadar baþarýsýz olduklarý aklýnýza gelebilir. Sonuç olarak, odanýzý size en az çaðrýþým yaptýracak þekilde döþemelisiniz. Çalýþma mekanýnýzýn olabildiðince sade olmasý gerekir. Elbette þunu da söylemeliyiz ki, yoðun ders çalýþma dönemleri dýþýnda (yani özgür olduðunuz zamanlarda) odanýzý istediðiniz þekilde süsleyebilirsiniz. f. Can sýkýntýsý: Can sýkýntýsýnýn nedenini öncelikle bilmek gerekir. Eðer nedeni yalnýzlýksa, grup çalýþmasý yapýlmalýdýr. Eðer kaygýysa, kaygýyý azaltýcý zihinsel ve fiziksel bazý egzersizler yapabilirsiniz. Ýsteksizlik devam ediyorsa hedefinizle ilgili hayaller kurmanýn büyük yararý vardýr. Burada devreye sabýr da girer. Öðrenmek için zaman gerekir, sabýr gerekir, ustalarý izlemek gerekir. 80 BAÞARI MERDÝVENÝ Genç bir adam, deðerli taþlara ilgi duyarmýþ ve mücevher ustasý olmaya karar vermiþ. “Bu mesleði yapacaksam, iyi bir mücevher ustasý olmalýyým.” diye düþünmüþ ve ülkedeki en iyi mücevher ustasýný aramaya baþlamýþ. Sonunda bulmuþ; yanýna gitmiþ, bir süre bekledikten sonra usta tarafýndan kabul edilmiþ. “Anlat, dinliyorum...” demiþ usta. Genç adam anlatmaya baþlamýþ; taþlara ilgi duyduðunu ve iyi bir mücevher ustasý olmaya karar verdiðini heyecanla anlatmýþ. Yaþlý usta sesini çýkarmadan genç adamý dinlemiþ, sözleri bitince de ona bir taþ uzatmýþ… “Bu bir yeþim taþýdýr…” dedikten sonra genç adamýn avucuna taþý býrakmýþ ve avucunu kapatmýþ. “Avucunu aynen böyle kapalý tut ve bir yýl boyunca hiç açma. Bir yýl sonra tekrar gel. Haydi þimdi güle güle.” demiþ ve þaþkýn genç adamý öylece býrakýp ayrýlmýþ odadan. Genç adam evine dönmüþ, kendisini merakla bekleyen annesiyle babasýna neler olduðunu anlatmýþ. Anlattýkça da kendisine çok anlamsýz gelen bu hareketi ve soðuk konuþmasý nedeniyle kýzdýðý ustaya olan öfkesi artýyormuþ. Günler günleri takip ediyormuþ. Genç adam sürekli söyleniyor, ama avucunu hiç açmýyormuþ. “Nasýl böyle budalaca bir þey yapmamý ister? Bir de ülkenin en iyi mücevher ustasý olacak. Bu saçmalýða bir yýl boyunca nasýl katlanacaðým, böyle bir eziyetle nasýl yaþarým? Bu ne biçim ustalýk. Ustalýk kaprisi yapacaksa, bari baþýndan yapmasaydý.” diyormuþ. Her önüne gelene ustadan yakýnýyor, ama avucunu hiç açmýyormuþ. Avucu kapalý uyuyor, bütün iþlerini diðer eliyle yapýyormuþ. Ve bu duruma da giderek alýþ- BAÞARI MERDÝVENÝ 81 Hoþlanmadýðýnýza sabretmedikçe, hoþlandýðýnýzý elde edemezsiniz. HZ.ÝSA maya, diðer elini çok rahat kullanmaya baþlamýþ. Uyurken de yanlýþlýkla avucu açýlýp taþ düþmesin diye hep yarý uyanýk durumdaymýþ. Böylece bir yýl geçmiþ. Her günü zorluklarla dolu, her gecesi de yarým uykuyla yaþanmýþ bir yýlý tamamlamýþ. Ve o gün gelmiþ. Genç adam tam bir yýl sonra, büyük ustanýn karþýsýna çýkmýþ. Usta, bir süre beklettikten sonra yanýna gelince, genç adam ne kadar saçma bulursa bulsun, bu sýnavý baþarýyla tamamlamýþ olmanýn verdiði gururla elini uzatmýþ, avucunu açmýþ. “Ýþte taþýn…” demiþ. “Bir yýl boyunca avucumda taþýdým, þimdi ne yapacaðým?” Yaþlý usta sakin bir sesle cevap vermiþ: “Þimdi sana bir baþka taþ vereceðim, onu da ayný þekilde bir yýl boyunca avucunda taþýyacaksýn.” Bu söz üzerine genç adam bütün sükûnetini kaybetmiþ, baðýrýp çaðýrmaya baþlamýþ. Yaþlý ustayý bunaklýkla, delilikle suçlamýþ. Mücevher ustalýðýný öðrenmek için gelen genç bir insana böyle eziyet ettiði için, hasta olduðunu baðýra çaðýra söylemiþ. Genç adam baðýrýp çaðýrýrken, yaþlý usta ona hissettirmeden bir taþý avucuna sýkýþtýrmýþ. Öfkeden yüzü kýpkýrmýzý olan genç adam, bir yandan baðýrýp çaðýrýrken avucundaki taþý hissetmiþ. Durmuþ, taþý biraz daha sýkmýþ ve heyecanla konuþmuþ: “Bu taþ, yeþim taþý deðil usta!” 82 BAÞARI MERDÝVENÝ g. Yoðun duygusal iliþki: Ýnsanoðlu sadece kuru akýlla donatýlmýþ bir varlýk deðil; duygusal boyutu da var. Kimi zaman bu özelliðimiz biz istesek de istemesek de yaþantýmýzý olumlu ya da olumsuz anlamda etkileyebilir. Duygularýmýzýn aþýrý baskýsý rasyonel düþünmemize, saðlýklý kararlar vermemize engel oluþturabilir. Özellikle sýnava hazýrlýk döneminde bu ve buna benzer nitelikteki duygusal baskýlarý gücünüz yettiðince azaltmaya ya da engellemeye çalýþýn. Her ne kadar gönül ferman dinlemese de (!) bu olayýn aklýnýzý meþgul etmesine engel olabilir, konsantrasyonunuz üzerindeki olumsuz etkisini asgari düzeye indirebilirsiniz. Hayattaki önceliklerinizi belirlemek durumunda olduðunuzu unutmayýn. Bu sene öncelikli hedefiniz sýnavda baþarýyý yakalamak olmalý; aþýk olmak ya da evlenmek deðil! Ders çalýþýrken konsantrasyonunuzun bozulmamasý için sevdiðiniz insaný hatýrlatan her þeyi çalýþma odanýzýn dýþýna çýkarýn. Telefonunuzu etüt süreniz boyunca kapalý tutmanýz da bu konuda atacaðýnýz bir baþka adým. Eðer yüzyüze görüþüyorsanýz ve bu durum ders çalýþmanýza ve dinlemenize psikolojik anlamda olumsuz etki ediyorsa sýnava kadar görüþmeyin ya da bunu çok sýnýrlý tutun. Ayrýca motive edici materyaller de sýnav üzerinde daha fazla yoðunlaþmanýza zemin hazýrlayacaktýr. Ve önceliklerinizi düþündüðümüzde okul ya da üniversite aþkýnýzýn baþka aþklarýn üzerinde olmasý gerektiðini aklýnýzdan çýkarmayýn! BAÞARI MERDÝVENÝ 83 h. Televizyon: Ders çalýþýyor veya sýnavlara hazýrlanýyorsanýz televizyon sizin için zamanýnýzý yiyip bitiren bir canavardan baþka bir þey deðildir. Bu bakýmdan ondan mümkün olduðunca uzak durmalýsýnýz. Elbetteki seyretmek istediðiniz programlar olacaktýr, ama bunu günlük çalýþma programýnýzýn içine koymalýsýnýz. Seyrettiðiniz program biter bitmez günlük ders çalýþma programýnýza geri dönün. Televizyonun düðmesini açmak kolaydýr, ama kapamak o kadar kolay deðildir. Televizyonun düðmesine dokunana kadar kontrol bizim kendi elimizdedir, ama o düðmeye dokunduðumuz anda kontrol televizyona geçer. O nedenle yukarýda da belirttiðimiz gibi seçici davranmakta fayda vardýr. ý. Telefon: Ne yazýk ki telefonla konuþma baðýmlýlýðý da konsantrasyonu bozan, zamanýmýzý çalan problemlerden bir tanesi. Ders çalýþma süreniz bitmeden hiçbir arkadaþýnýzý aramayýn, hatta ders çalýþýrken aklýnýza takýlan bir soru için olsa bile. Telefon görüþmelerinizi ders çalýþma aralarýnda yapýn. Bunu bir prensip haline getirin. 84 BAÞARI MERDÝVENÝ Arkadaþlarýnýza ders çalýþma sürenizde sizi telefonla aramamalarýný söyleyin ve onlara uygun olduðunuz zaman dilimlerini bildirin. Sizi ders çalýþýrken ýsrarla arayan bir arkadaþýnýz olursa kendisine mazeretinizi bildirerek onu daha sonra arayacaðýnýzý ifade edin veya telefona çýkmayýn. Hatta telefonlarý siz açmayýn; eðer kendiniz arkadaþlarýnýza “hayýr” diyemiyorsanýz, sizin yerinize anne veya babanýz telefonu açsýn. Onlar sizin ders çalýþmakta olduðunuzu ve gelemeyeceðinizi söylesin. Böylece arkadaþlarýnýzla karþý karþýya gelmekten de kurtulmuþ olursunuz. i. Aile yaþamýnýn düzensiz olmasý: Ebeveynlerin boþanmýþ olmasý, öðrencilerin desteðe ihtiyaç duyduðu bir dönemde onlar açýsýndan son derece olumsuz bir durumdur. Bu duruma karþý anne babasý boþanan gençlerin verdikleri tepkiler birbirlerinden farklýdýr. Bazýlarý bundan dolayý büyük bir depresyon yaþarken, bazýlarý da bu durumu kabullenebilir. BAÞARI MERDÝVENÝ 85 Eþlerden biri hasta veya ölmüþ olabilir. Hasta ise ailede bir insanýn bakýma ihtiyacý var demektir. Bakým konusunda öðrenciye de görev düþüyor olabilir. Bu durum öðrencinin derse yoðunlaþmasýný engelleyebilir. Ailede birisinin ölmüþ olmasý ise deðiþik sýkýntýlara neden olabilir. Bu durumu kabullenmeyen ve psikolojik destek almasý gereken aile üyeleri bulunabilir. Böyle bir durumda öðrenci de doðal olarak olumsuz etkilenir. Eþlerden birinin deðiþik sorunlarý olabilir. Ailede þiddetli geçimsizlik yaþanabilir. Bunlarýn hepsi öðrencinin dýþýndadýr, ama öðrenciyi doðrudan etkiler. Bu konuda sýkýntýlarý olan aileler mutlaka uzmanlara danýþmalýdýrlar. j. Saðlýk sorunlarý: Saðlýk sorunlarý olan bir öðrencinin çalýþmaya konsantre olabilmesi çok zordur. Bu sorunlar, ders çalýþma planýný da önemli ölçüde aksatabilir. Bunun yanýnda sýnavlara hazýrlýk süresince fiziksel rahatsýzlýklara neden olabilecek sportif etkinliklerden uzak durmanýzda da yarar vardýr. Olumsuz bir durum, bütün emeklerin boþa gitmesine neden olabilir. k. Öðrenme yöntemlerini bilmemek: Öðrenilecek bilgilerin neler olduðunun bilinmesinin yanýnda, bunlarýn nasýl öðrenileceðinin de bilinmesi gerekir. Öðrenmede doðru modelin kullanýlmasý konsantrasyonu ve bilgilerin hafýzada kalmasýný kolaylaþtýrýr. BAÞARI MERDÝVENÝ 86 Bir Amerikalý iþadamý ile Japon meslektaþý orman içerisindeki bir otelde düzenlenen bir seminer molasýnda ormanda dolaþýyorlardý. Duyduklarý vahþi bir sesle her ikisi de irkildi. Dönüp arkalarýna baktýklarýnda aç bir aslanýn üzerlerine doðru koþmaya baþladýðýný gördüler. Her ikisi de hýzla oradan kaçmaya baþladý. Kaçarken Japon aniden durdu ve yere oturarak çantasýndan bir þeyler çýkarmaya baþladý. Bu sýrada Amerikalý yaklaþýk 20 metre kadar fark yapmýþtý. Japon'un ne yaptýðýný merak eden Amerikalý, geriye dönüp baktýðýnda gözlerine inanamadý. Japon iþadamý, aç aslanýn hýzla üzerine yaklaþmasýnda raðmen, çantasýndan spor ayakkabýlarýný çýkarýp giyiyordu. Amerikalý: "O spor ayakkabýlarýný giyerek aç bir aslandan daha hýzlý koþabileceðini mi sanýyorsun?" diye baðýrarak kaçmaya devam etti. Spor ayakkabýlarýný giymeyi tamamlayan Japon, ok gibi yerinden fýrlayarak Amerikalý’yý önce yakaladý, sonra da geçti. Amerikalý, iþ ayakkabýlarýyla koþarken Japon, spor ayakkabýlarýyla koþtuðu için Amerikalý’ya fark atmaya baþlamýþtý. Amerikalý’nýn geride kaldýðýný ve aslana yem olmak üzere olduðunu gören Japon, Amerikalý’ya cevabýný verdi: "Evet ben bu spor ayakkabýlarýmla aç bir aslandan daha hýzlý koþamayabilirim, ama senden daha hýzlý koþarým!" BAÞARI MERDÝVENÝ 87 Kritik anlarda yapýlan kritik davranýþlar, uzun vadede çok büyük etkiler oluþturur. Olumlu yöndeki avantaj, farklýlýðý yaratýr. Önde olmak için önce bizi öne geçirecek farklara sahip olmamýz gerekir. Sizi öne çýkaracak unsurlardan biri de doðru öðrenme yöntemlerini kullanmanýzdýr. l. Konsantrasyon eþiðinin aþýlmasý: Konsantrasyon eþiði, beynin odaklaþmadan hemen sonra serbest çaðrýþýma, yani serbest düþünmeye geçtiði andaki düzeydir. Bu yüzden ilk önce yapýlmasý gereken þey kiþinin kendi konsantrasyon eþiðini bulmasý ve çalýþmalarýný ona göre planlamasýdýr. Her insanýn kendine özgü bir konsantrasyon süresi vardýr. Bu süre aþýlýrsa doðal olarak konsantrasyon bozulur, dikkat daðýlýr. Bu sürenin aþýlýp aþýlmadýðýný anlamak çok kolaydýr. Okuduklarýnýz veya dinledikleriniz zihninizde bir takým þeyleri çaðrýþtýrmaya baþlamýþsa ve siz bunlardan yola çýkarak iç konuþmalara baþlamýþsanýz, konsantrasyon eþiðini aþmýþsýnýz demektir. Eðer konsantrasyon eþiðiniz çok alt düzeydeyse, bunu geliþtirmeniz gerekir. Konsantrasyon eþiðinin yükseltilebilmesi için yapýlacak çalýþmalardan birisi, sevilen ve hoþlanýlan bir konuyla ilgili kitap okumaktýr. Hoþlanýlan bir konu, dikkatin toplanmasýný BAÞARI MERDÝVENÝ 88 saðlar. Bu þekilde kitap okurken, dikkatin ne zaman daðýldýðýnýn farkýnda olunmalýdýr. Dikkat daðýldýðý anda kitap býrakýlmalýdýr. Sonra süreye bakýlmalýdýr. Ertesi gün kitap okuma süresi biraz daha uzatýlmalýdýr. Bu þekilde devam edilerek konsantrasyon süresi artýrýlabilir. Konsantrasyon eþiðini yükseltmek ya da çalýþýlan metin üzerinde yoðunlaþabilmek için yapýlacak bir diðer egzersiz de süre tutarak metin içerisinde belirlenen bir kelimenin kaç tane olduðunu saymaktýr. Bu egzersizi arkadaþlarýnýzla birlikte yarýþ içerisinde zevkli bir hale getirebilirsiniz. Diðer bir çalýþmada ise þöyle bir yol izlenebilir: Çalýþma odanýzdaki duvarýn karþýsýna, duvarla aranýzda 1 m kadar uzaklýk belirleyerek bir sandalyeye oturun. Duvara, göz hizanýzda bir A4 kaðýdý yapýþtýrýn. A4 kaðýdýnýn üzerine, tam ortasýna bir demir para büyüklüðünde siyah bir nokta çizin. Daha sonra 1 m uzaklýktan bu noktaya gözünüzü kýrpmadan, çok dikkatli bir biçimde bakmaya baþlayýn. 5 dk süresince gözünüzü kýrpmamaya çalýþýn. Ertesi günü bunu bir dakika artýrýn. Her gün bu egzersizi yaparsanýz, kýsa sürede konsantrasyon eþiðinizi yükseltebilirsiniz. Ama þunu unutmayýn ki, bu egzersizler bilinçli bir çaba olursa baþarýlý sonuçlar verebilir. BAÞARI MERDÝVENÝ 89 Konsantrasyonla Ýlgili Bazý Pratik Öneriler: Sadece bir tek iþ yapýn ve bütün dikkatinizi o iþe verin. Çalýþtýðýnýz derslerin önemini düþünün. Dersleri sevmeye çalýþýn, ilginizi çekecek yönler arayýn. Sýnav sonuçlanýnca neler elde edeceðinizi düþünün. Ders çalýþmazsanýz kaybedeceklerinizi düþünün. Ýþlerinizi her zaman planlayarak ve zamanýnda yapýn. Ders dýþýnda, dinlenmenizi saðlayacak müzikler dinleyin. Çalýþtýðýnýz konulardan sorular çýkarýp cevaplarýný arayýn. Konsantrasyon eþiðinizi aþmayýn. Dikkat daðýtýcý unsurlardan sürekli uzak durun. Yoðun duygusal iliþkilerden kaçýnýn. Çalýþtýðýnýz konularýn ana düþüncesini bulmaya çalýþýn. Çok aç veya çok tok mideyle ders çalýþmayýn. Masada oturarak çalýþýn. Dinlenerek, yani ara vererek çalýþmaya özen gösterin. Her çalýþmadan önce kendinize bir hedef belirleyin. Çalýþma odasýný sadece çalýþmak için kullanýn. Çalýþma odasýnda televizyon, bilgisayar, telefon ve müzik seti bulundurmayýn. Nefes egzersizleri yapýn. BAÞARI MERDÝVENÝ 90 Grup çalýþmasýný deneyin. Zihni geliþtirici etkinliklerde bulunun (Bulmaca ve zeka sorularý çözmek gibi). Çalýþma sýrasýnda kuruyemiþ, çerez yemeyin. Dikkatinizin daðýlmasýna neden olur. Çalýþmaya baþlamadan önce sosyal ve fizyolojik bütün ihtiyaçlarýnýzý giderin. UNUTMAYIN Konsantrasyon, istediðiniz þeye odaklanmaktýr ve istediðinizi elde etme yolunda ilk adýmdýr. Þaþkýnlýk, dikkatsizliðe eþittir. Nereye gittiðinizi bilmiyorsanýz, kendinizi o iþe veremezsiniz. Baþarýlý olanlarý olmayanlardan ayýran faktörlerden birisi, konsantrasyon düzeylerindeki farklýlýktýr. Dikkatinizin daðýlmasý, hedeflerinize ulaþmanýzý engeller. Kendinizi tek bir düþünceye yoðunlaþtýrmanýz için gereken, o düþünceyi çok ilginç ve önemli buluyor olmanýzdýr. BAÞARI MERDÝVENÝ 91 Çalýþkan bir çiftçinin bir katýrý varmýþ. Güngörmüþ, çok yol tepmiþ, inatçý, sabýrlý bir katýr... Özellikle bahar günleri boþ çayýrlarda dolaþýp otlamaya bayýlýrmýþ. Çiftçi de katýrýný çok severmiþ. Günlerden bir gün katýr yanlýþ bir adým atmýþ ve kendisini çiftliðin kuyusunun dibinde bulmuþ. Allah'tan ki kuyunun içindeki su fazla deðilmiþ. Bu sayede hayatýný kurtarmýþ, boðulmamýþ. Bu güzel bahar gününde kendisini kuyunun dibinde bulan zavallý katýr bir iki debelenmiþ. Ama bakmýþ ki buradan çýkabilmesi mümkün deðil. Ne duvarý týrmanacak gücü var ne de uçup gidebilecek kanatlarý... Gene de bir iki hamle yapmýþ, ama nafile. Bu kuyudan kendi gücüyle çýkýþ olmadýðýný anlamýþ. Baþlamýþ yüksek sesle baðýrmaya, dua etmeye; daha doðrusu kuyuya düþüp dibe vurmuþ bir katýr ne yaparsa öyle þeyler yapmaya! Bu canhýraþ sesleri duyan çiftçi kuyunun baþýna gelip durumu görmüþ. Koskoca katýrý kuyunun dibinden nasýl çýkaracak? Çaresiz, civardaki köylüleri yardýma çaðýrmýþ. Düþünmüþler taþýnmýþlar, dibe vurmuþ katýrý çýkarmanýn bir yolunu bulamamýþlar. Bu arada katýrýn baðýrýþ çaðýrýþlarý yürekleri daðlýyormuþ! "Bari daha fazla acý çekmesine engel olalým." demiþ katýrýn sahibi. “Bu kuyu nasýl olsa artýk ise yaramaz. Ýyisi mi içini toprakla dolduralým, hem katýrýn acýsýna son vermiþ, hem de kuyuyu kapatmýþ oluruz.” Bunu duyan katýrýn dehþeti daha da artmýþ. Diri diri gömülmekten daha korkunç bir son olabilir mi! Derken yu- BAÞARI MERDÝVENÝ 92 karýdan kürek kürek taþ toprak atmaya baþlamýþlar. Önce umudu kesip, ölmeyi kabullenmiþ katýr. Sonra, kafasýna bir taþ düþünce beyninde bir þimþek çakmýþ! Bir çare gelmiþ aklýna ve baþlamýþ uygulamaya. Yukarýdan sýrtýna taþ toprak yaðdýkça þöyle bir silkiniyormuþ. Sýrtýndakiler yere düþünce, sýçrayýp üzerine çýkýyormuþ. Bir daha, bir daha yapýyormuþ bunu… SÝLKÝN VE SIÇRA, SÝLKÝN VE SIÇRA, SÝLKÝN VE SIÇRA! diye mýrýldanýyormuþ bir yandan da; SÝLKÝN VE SIÇRA! Yukarýdakiler onu gömmek için kürek kürek toprak atmaya devam etmiþler, ama bir süre sonra, bizim katýr kuyunun tepesinde belirmez mi! Hâlâ SÝLKÝN VE SIÇRA diye mýrýldanmaktaymýþ. Evet, dibe vurmuþ katýr, kuyunun dibinden silkinip sýçrayarak kurtulmuþ; pes etmeyip çaba gösterdiði ve en umutsuz durumdan bir kurtuluþ reçetesi çýkardýðý için. Evet, baþarýya ve hedefimize ulaþmak için bundan daha güzel bir reçete olamaz. *** Haydi arkadaþlar, SÝLKÝNÝN ve SIÇRAYIN! BAÞARI MERDÝVENÝ 93 KAYNAKLAR Baltaþ, Acar. Üstün Baþarý, Remzi Kitabevi, Ýstanbul 1992 Baran, Ziya. Baþarýyý Keþfedin, Edinka Yayýnlarý, Ýzmir 2001 Baykal, Hakan. Öðrenme Stratejileri, Güvender Yayýnlarý, Ýstanbul 2004 Bayram, Hüseyin; Çelik, Necdet. Zeka Tomurcuklarýna Damlalar, Adým Yayýnlarý, Ýstanbul 1997 Bilge, Yunus. Okulda Ve Sýnavlarda Baþarýnýn Yolu, Güvender Yayýnlarý, Ýstanbul 2001 Bozdað, Muhammed. Düþün ve Baþar, Nesil Yayýnlarý, Ýstanbul 2002 Buzan, Tony-Keene, Raymond. Dehanýn El Kitabý, Çeviren: Sinem Gül, Sabah Kitaplarý, Ýstanbul 1998 Doðan, Abdullah. Baþarý Çocuk Doðurdu, Kariyer Yayýncýlýk, Ýstanbul 2002 Dökmen, Üstün. Ýletiþim Çatýþmalarý ve Empati, Sistem Yayýncýlýk, Ýstanbul 2000 Dikmen, Mehmet. Meþhurlardan Baþarýnýn Püf Noktalarý, Türdav Yayýnlarý, Ýstanbul 2000 Fry, Ron. Hafýza Nasýl Geliþtirilir?, Timaþ Yayýnlarý Çeviren: Feride Kurtulmuþ, Ýstanbul 2000 Marden, Orison Swett. Her Ýnsan Hükümdardýr, Çeviren: Hikmet Hikay, Hayat Yayýnlarý, Ýstanbul 2001 Kasatura, Ýlkay. Okul Baþarýsýndan Hayat Baþarýsýna, Altýn Kitaplar Yayýnevi, Ýstanbul 1991 Köknel, Özcan. Zorlanan Ýnsan, Altýn Kitaplar Yayýnevi, Ýstanbul 1987 94 BAÞARI MERDÝVENÝ Kuzgun, Yýldýz. Meslek Danýþmanlýðý, Nobel Yayýn Daðýtým, Ankara 2000 Maxwell, John J. Baþarý Ýçin Stratejiler, Sistem Yayýncýlýk, Çeviren: Ýdip Güpgüpoðlu, Ýstanbul 1996 Maviþ, Adil. ÖSS Çalýþma Kýlavuzu, Hayat Yayýnlarý, Ýstanbul 2002 Özgüven, Ýbrahim Ethem. Çaðdaþ Eðitimde Psikolojik Danýþma ve Rehberlik, PDREM Yayýnlarý, Ankara 2001 Özsoy, Osman. Geleceðin Meslekleri, Hayat Yayýnlarý, Ýstanbul 2002 Robbins, Anthony. Sýnýrsýz Güç, Ýnkýlap Kitabevi, Çeviren: Dr. Mehmet Deðirmenci, Ýstanbul 1993 Saygýn, Oðuz. Beyin Gücünü Geliþtirme, Hayat Yayýnlarý, Ýstanbul 2002 Saygýn, Oðuz. Negatif Limanlardan Pozitif Sulara, Hayat Yayýnlarý, Ýstanbul 2002 Sekman, Mümin. Kiþisel Ataleti Yenmek, Alfa Yayýnlarý, Ýstanbul 2001 Sekman, Mümin; Saygýn, Oðuz; Maviþ, Adil. Baþarý Üniversitesi, Arýtan Yayýnlarý, Ýstanbul 1999 Shinn, George. Motivasyonun Mucizesi, Sistem Yayýncýlýk, Çeviren: Ulaþ Kaplan, Ýstanbul 2002 Tobi, Hüseyin. Baþarý Kýlavuzu, Güvender Yayýnlarý, Ýstanbul 2002 Turna, Rüya. Ben Bana Güveniyorum, Nobel Yayýnlarý Daðýtým, Ankara 2000 Uluð, Feyzi. Okulda Baþarý, Remzi Kitabevi, Ýstanbul 1990 BAÞARI MERDÝVENÝ 95 ÝNTERNET SÝTELERÝ www.sanaldersane.com www.antalyakoleji.k12.tr www.kigem.com www.milliyet.com www.zaman.com www.internethaber.com www.osym.gov.tr www.ruhsagligi.com www.geocities.com/egitimcilersitesi_rehberlik/meslek.htm www.er-dem.com www.fem.com.tr www.uaa.k12.tr www.fatihuniv.edu.tr www.ilkadimdergisi.com www.kisiselgelisim.com www.basariyolu.com www.adinka.com www.brinkster.com www.rehberlikservisi.org www.rehberlik.com www.müzikliegitim.com www.odevsitesi.com www.vizyoner.com www.mehmetak.net www.yetenek.com www.legese.com www.hurriyetim.com