sinir sistemi patolojisi
Transkript
sinir sistemi patolojisi
VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Sınava hazırlanırken Alibaşoğlu ve Yeşilderenin hazırladığı kitaptaki konuları mutlaka okuyun. Notlar tamamlayıcı niteliktedir SİNİR SİSTEMİ KONU BAŞLIKLARI Anatomik ve Histolojik yapısına genel bakış Sık kullanılan kavramlar Beyin ve Omurilikte Anomaliler Sentral Sisinir Sisteminde görülen postmortal değişikler Beyinde Hiperpigmentasyon Beyin ve Omurilik Travmaları Beyin Sarsıntısı Beyinde Ödem Beyin ve omurilikte dejeneratif bozuklukları Resessiv faktörler ile ilgili olan hastalıklar Bakteriyel toksinler ile ilgili olan hastalıklar Anormal Metabolizma ürünleri Parazit toksinleri ile ilgili olan hastalıklar Vitamin A, B ve E yetersizliği ile ilgili hastalıklar İz Element eksikliğine ilgili hastalıklar Kuzularun Enzootik Ataksisi Beyin ve omurilikte nekroz-yumuşama Koyun ve Sığırların poliensefalomalasileri Tavukların Ensefalomalasisi Tek Tırnaklıların Toksik Ensefalomalsileri Domuzların Poliensefalomalasileri Zehirlenmelere bağlı ensefalomalasiler Beyinde Anemi Beyinde Hiperemi Beyinde tromboz, emboli ve infarktus Hidrosefalus Beyin Damar Hastalıkları Enzootik Ataksi Lisosomal Depo Hastalığı Beyin ve omurilik zarlarının yangıları Beyin ve omurilik yangıları 1 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Lenfositik Beyin Ve Omurilik Yangıları Lymphocytria) (Encephalomyelitis Kuduz Aujeszky Köpeklerin Enfeksiyöz Hepatitisi Köpek Herpes Virus Ensefalomyelitisi Sığırların coryza gangrenosa Louping İll Visna Newcastle Epidemik Tremor Gençlik Hast Borna Border Akabane Rift Vadisi Humması Marek Newcastle Eipemik Tremor Paraziter Hastalıklar Coenurosis Toksoplazma Nematodiazis Kronik Sinir Yangıları Marek İrinli ve e Apseli Beyin Yangıları 2 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Listeriozis, Sığırlarda Haemophilus Somnus enfeksiyonu, Feline enfeksiyöz peritonitis Kanlı Beyin Ve Omurilik Yangıları Produktif Beyin Yangıları Kronik Beyin Yangıları Spongioform Myelinopatiler Deli inek hastalığı (mad cow disease, bovine spongioform encephalopaty) Scrapi Hepatik ve Renal Ensafalopati Sinir sistemi parazitleri SİNİR SİSTEMİ PATOLOJİSİ Nöron Sinir sisteminin fonksiyon yapan temel hücresidir. Perikaryon adı verilen gövdeden dentrit adı verilen sitoplazmik uzantılardan ve akson denilen geniş ve uzun bir uzantıdan oluşur. Yenilenme özelliği olmamasına karşın uzun ömürlüdür. Perifer uzantıları yenilenmesine karşın bu olay merkezi sinir sisteminde oluşmaz. Sitoplazmada tanecikler halinde ribonükleik asitten oluşan NİSSL maddesi bulunur. Bu alanlar modifiye ribozom ve kaba granüllü endoplazma retikulumu topluluklarıdır ve protein metabolizmasının oluştuğu yerlerdir. Dejenerasyon, açlık, ve anestezi hallerinde bu alanlar kaybolur. GLİA HÜCRELERİ Astrositler Hücreleri Mikroglia 3 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Oligodentrositler Ependim Hücreleri ASTROSİTLER: Nöronlar ve oligodentrositlerin çevresinde, perivaskular Beynin interstisyel hücresi gibidirler. Uzantıları ile kan damarlarına ve sinir hücrelerine temas ederek bu hücreler arasında su ve mineral olmak üzere madde alışverişini yaparlar. Zararlı maddelerin geçişine olanak vermezler. (Kan beyin bariyeri). Ayrıca destek dokusunu oluştururlar ve zedelenmelerde onarım fonksiyonu vardır. Beynin parankimal zedelenme durumlarında cevap olarak, vücudun bazı alanlarında oluşan fibröz skleraya karşılık olarak yoğun hücresel çıkıntılar meydana getiren bir ağ oluştururlar. Fibroblastların aksine kollegen yapmazlar. Zedelemeye kendisinin başlıca hücre iskeleti proteini olan glial fibriler asidik protein (GFAP) sentezinin artışı ile şişerek karşılık verir . OLİGODENTROSİTLER: Aksonların çevresindeki myelin tabakasını oluştururlar. Bu hücrelerin sitoplazmik uazntıları myelin oluşturmak için nöronların aksonlarını, periferik sinir sisteminde Schwann hücrelerinin yaptığı tarzda kuşatır 1. EPENDİM HÜCRELERİ: Nöroektodermal kaynaklı bu hücreler sentral sinir sistemindeki ventrikilusları, omuriliğin kanalis sentralisini örterler ve koroid plaksusun kübik hücreleri ile yakın ilişkidedir. MİKROGLİA HÜCRELERİ: Monosit-makrofaj sistemi içinde yer alırlar. Sitoplazmaları lipidleri fagositoz sonucu köpüklü bir hal alır bu hücrelere gitter hücreleri ismi verilir. İsismlerine rağmen bu gün genel olarak kabul edilen mikroglia hücreleri nöral tüpten değil dolaşımdaki monositlerden türemiş olarak kabul edilirler 1. Mikrogliaların zedelenmiş nöronları fagositoz yapma işlemine nörofaji denir 1. 4 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Kromatolisis: Nissl granüllerinin silinip kaybolmasına denir. Periferik veya sentral olarak şekillenebilir. WALLER DEJENERASYONU: Akson ve kılıfının zedelenmeye karşı gösterdiği kombine reaksiyonlar ve oluşan değişiklere denir. Akson şişer, granüllü bir hal alır. Myelin yapısında bozulmalar görülür (Sekunder Demiyelinizasyon). İlgili hücre ile motor siniri bağlantısı ortadan kalkar. Parçalanan schwann kılıfı hücreleri makrofajlara dönüşür ve myelin kılıfı ile akson artıklarını fagosite ederler. Akson sinirlerinin uçlarındaki schwan hücreleri üreyerek kesilen sinirin her iki ucunu birleştirmeye çalışırlar. Bu tüp şeklindeki oluşumun içinde aksonda tomurcuklanır. Rejenere olan akson ipliklerinin çevresinde myelin oluşur. Sinirin zedelenme alanı geniş ise rejenerasyon başarılı olmaz ve zedelenme alanında kollegen demetler rejenere akson parçacıklarından oluşan bir nodül oluşur. (Traumatik Nörom, Amputasyon Nöromu) Sentral sinir sisteminde Schwann hücreleri olmadığından dejenere myelin ortamdan mikroglialar tarafından uzaklaştırılır. Sentral sinir sisteminde astrositer ve mezenşimal proliferasyon şekillenir fakat rejenerasyon şekillenmez. Primer demiyelinizasyonda akson ve sinir hücresi sağlam olmasına karşın myelin kılıfı dejenerasyona uğrar. Sekunder demiyelinizasyonda akson dejenerasyonu görülür. Primer ise insanlarda multiple sklerozis de görülür. Anoksi, iskemi, enfeksiyon etkenleri sekunder tip, avitaminozis ve aşırı duyarlılık reaksiyonları primer tip oluşturur. Beyinde Ödem Beyin parankiminde sıvı miktarının artışıdır. Çeşitli hastalıklarda ortaya çıkmasına rağmen genel anlamda vazojenik ödem ve sitotoksik ödem olarak ayrılır . Vazojenik ödem kan-beyin bariyerinin bozulması sonucu oluşur. Bu bozulma mayinin damarlardan beynin hücreler arasına geçmesine izin verir. Beyinde lenfatiklerin yetersizliği hücreler arası sıvının emilmesini engeller. Apse, ödem ve 5 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN tümörlerin çevresindeki anormal geçirgen damarlara bağlı olduğu olduğu gibi bölgesel veya daha yaygın olabilir1 . Sitotoksik ödem yaygın hipoksik-iskemik etkiye bağlı, hastada hücresel zedelenmeye bağlı intraselllüler sıvı artışını ifade eder Sitotoksik ödemde hücresel seviyedeki enerji azlığı iyon transportunda anormallik oluşturur. Bu durumda hücrede artmış su miktarı ile sonuçlanır. Patrikte yaygın ödeme eşlik eden şartlar genellikle vazojenik ve sitotoksik ödemin unsurları ile bir arada bulunur.Beyinde ödemde kafatasının iç yüzüne basıncı dolayısı ile beyin yüzeyi düzleşir. Ayrıca genişleyen beyin parankimi foremen magnumun veya dura gibi sert yapılar ile karşılaşır. Bu durumda ventriküler kaviteler tazyik altında kalır. Buna bağlı olarak da beyinde fıtıklaşmalar olur 1. Hidrosefalus Serabrosipinal sıvı, beynin lateral ve dördüncü ventriküllerinde bulunan koroid pleksus tarafından yapılır. Normalde bu sıvı ventriküllerde dolaşır. Beyin sapının tabanında Luschka ve magandie delikleri ile sisterna magnaa girer. Sonra süperior serebral konveksiteleri kuşatır. Burada aynı zamanda araknoid granüller tarafından emilim olur. Hidrosefalus beynin ventriküllerinde aşırı derecede sıvı toplanmasını işaret eder.Bu vakaların çoğu sıvının emilmesinde oluşan bozukluklarda oluşur. Nadiren de koroid plaksus tümörlerinde olduğu gibi aşırı sıvı yapımında da oluşabilir. Bu sıvının artışında bu boşlukları genişletir ve intrakranial basıncın yükselmesine neden olur. Nonkommünikan hidrosefalus terimi ventriküler sistem içerisinde sıvı akımının tümör veya iltihabi nedenlerle tıkanma ile engellenmesi durumunda kullanılır. Şayet tıkanma ventriküler sistem dışında olursa kominukan hidrosefalustan bahsedilir . Bu durum çoğunlukla menenjitten veya subaraknoid kanamadan sonra gelişir. Beyinde Damar Hastalıkları Normal şartlar altında beyin kalpten atılan kanın % 15'ini ve vücut tarafmdan tüketilen oksijenin % 20'sini kullanır. Beyine ve medulla spinalise giden normal kan akımının kesilmesi durumunda çok kısa zamanda irreversibl parankimal hasar 6 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN oluşabilir. Sabit miktarlardaki oksijen ve diğer besinlerin teminine olan çok önemli bağımlılıktan dolayı perfuzyon basıncım belirli düzeyin üstünde tutacak kan akımım sürdürmek için beyin otoregülasyon denen bir mekanizmaya sahiptir. Serebrovasküler hastalıklar üç büyük gruba ayrılır: • Global hipoksik-iskemik ansefalopatiyi içine alan, kan akımındaki genel azalmaya eşlik eden parankimal hasarlar. • Lokal vasküler tıkanmaya bağlı oluşan infarktüsler. • Beyin parankimine veya subaraknoid mesafeye kanamalar. Bu üç gruptaki infarktüsler en sık görülenlerdir ve kabaca tüm infarktüslerin % 80'ini oluştururlar. BEYİN VE OMURİLİKTE DEJENERATİF BOZUKLUKLARI Beyin ve omuriliğin temel hücreleri olan ganglion hücrelerinin (Neuronların) şişip vakuollenmesi, sitoplazmalarındaki Nissl cisimciklerinin parçalanıp erimesi (Demyelinizasyon) , çekirdeklerin büzüşmesi ve sonuç olarak eriyip gitmesi ile karakterizedir. Kalıtım ilgili recessive faktörler Atların herediter ataksileri, buzağıların cerebral ataksileri, kuzuların ataksileri Açlık Kan dolaşımı bozuklukları, Anoksi, hipoksi Travmatik olaylar Bakteriyel ve fungal toksinler Tetanus, Botilusmus, Antraks Anormal metabolizma ürünleri Yemlerdeki toksik maddeler, atların çayır ve ot hastalığı Bitkisel ve kimyasal zehirler Syanit, Nitrat ve Nitrit, karbonmonoksit Vitamin ve iz elementleri eksiklikleri Koyun, sığır ve köpekte Hipovitaminozis, Domuz ve köpeklerde avitaminozis A ve E halleri, Enzootik Ataksi (Bakır Eksikliği) 7 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Viruslar Hipoglisemi Parazitler Karaciğerdeki ditom ve ekinokokların toksik metabolitleri Makroskobik bulgularda beyin dokusu lipid maddelerinden zengin, bağ dokusundan fakir olduğundan kollikuasyon-likufikasyon nekrozu görülür. Mikroskobik olarak yukarıda anlatılanlara ek olarak sitoplazma içindeki neurofibriller parçalanmış (fibrillolyse) sitoplazmanın kenar kısımlarında vakuoller oluşmuştur.. Çekirdek kenara itilmiş karyopiknoz ve karyolizis dikkati çekmektedir. Mikroglia hücreleri büyüyüp çoğalmış ve ganglion hücreleri etrafında toplanmıştır.Bunların bir çoğunun dejenere olan neuronların stoplazmasına girdiği ve yıkım mahsülü olan artıkları fagosite etmekte olduğu göze çarpar (Neurofaji). Fagositoz sonucunda yağ granülleri ile dolu glia hücrelerine GİTTER hücreleri denir. Dejenere olan ganglion hücreleri gözden kaybolur ve bunların yerini glia hücrelerinin olduğu kümeler doldurur. Bu durum sinir sistemine özgü bir nedbe dokusundan başka bir şey değildir. MALASİ VE MALASİK HASTALIKLAR Malasi sentral sinir sistemindeki nekroz sonucu oluşan yumuşama halidir. Yani ganglion hücrelerinin ve neuroglia dokularının nekrozudur. Ensafalomalasi beyindeki, myelomalasi omurilikteki nekrozlara denir. Dejeneratif olayın erken döneminde malasi ile demyelinizasyon arasında kesin bir çizgi bulunmaz. Demyelinizasyon terimi aksonun sağlam kalıp myelin kılfının zedelendiği durumlar için kullanılır. Fötal ve olgunlaşmamış sinir sisteminde malasi ve malsik hastalıklar hızla gelişir ve kistik yapılar ile hidrasefalusun gelişmesine neden olurlar. Bu olayın bu dönemde hızlı gelişmesinin sebebi böyle beyinlerde mezenşimal dokunun azlığıdır. Nekroz beynin boz maddesinde oluşmuşsa polyolacie beyaz maddede yer almışsa leucomalacie denir 2. Beyin ve omurilikteki nekroz olaylarının 8 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN nedenleri çok farklı nedenlerle olmasın karşın aşağıdaki gibi genel başlıklar altında toplanabilir. -Mikrop embolileri -İnfarktus ile ilgili iskemi-anemi olayları -Hipo veya Avitaminozis -Viral veya bakteriyal etkenler -Toksik maddeler -Travma Bu nedenlerden mikrop embolilerine örnek olarak nekroz basilleri gösterilebilir. Bakterilerin generalizasyonunda etken kan yolu ile beyne ulaşır yangı ve nekroz oluşur. Kan akımını nekrozu etkiyen tromboz emboli gibi patolojik durumlarda beyin hücreleri beslenemeyip nekroz olur. Vitamin B ve E azlığında veya yokluğunda sinir dokusunun beslenme yetersizliğinden ganglion hücreleri ve neuroglialar dejenerasyona uğrayarak nekroze olurlar.Viral ve bakteriyal etkenlerin hücre fonksiyonlarında yaptıkları değişikler ve toksinleri ile nekroz meydana gelir. Beyin oluşur. dokusunda malasi-nekroz çoğunlukla kollikuasyon-liquifikasyon Bu durum beynin bağ dokudan fakir yağ dokudan zengin oluu ile açıklanabilir. Nekroza uğrayan beyin dokusu şişkin ve ödemlidir. Yumuşak kıvamlı olan nekroze alanların bıçakla kesildiği durumlarda bıçağın yan tarafına sıvanır. Nekroze alanlar beynin üst yüzeyine yakınsa kubbeleşme dikkati çeker 2. Enzootik Ataksi (Neonatal Bakır Yetmezliği) Yeni doğmuş veya 3-4 aylığa kadar olan kuzularda, domuzlarda, oğlaklarda bakır yetmezliğine bağlı görülen bir hastalıktır. Beynin beyaz maddesindeki demyelinizasyon, erimelerle ve beyin ve omuriliğin nöron hücrelerindeki nekroza varan dejenerasyonlar seyreder. Hastalık neurolojik bulgular ile karakterizedir. Doğumda normal olarak doğan yavrularda bir hafta veya birkaç ay içerisinde aniden bulgular değişir. Sendeleme ataksi gibi motor bozukluklar oluşur. Kongenital olanlar kör olup ayakta duramazlar. 9 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Patogenezisi tam çözülememiş olmakla beraber mitokondriyal elektron taşıma zinciri IV, seruloplazmin, Cu / Zn süperoksit dismutaz ve amin oksidaz sitokrom c oksidaz, gibi bir çok birçok enzimin fonksiyonunda yer almaktadır. Bu enzimler sırasıyla oksidatif fosforilasyon, demir taşınması, antioksidan ve serbest radikal temizleyici olarak görev yapması, nötralizasyon oluşturması, nörotransmitter sentezi ve reaksiyonları katalize etmesi gibi farklı görevler yapmaktadır . Beyinde beyaz maddede bilateral simetrik jelatinöz yumuşamalar ve kavitasyonlar dikkati çeker. Farklı tablolar ile karşılaşılabilir. Beyin içi tamamen veya kısmen sıvı dolu olabilir. beyin kafatasını tamamen doldurabilir. Fibriller astrogliozis ile karakterize belirgin ödem ve myelin azlığı dikkati çeker. Yoğun Waller dejenerasyonu omuriliğin dorsoventral ve ventromedial traktusları boyuncadır. Sentral kramatolyzis, perifer sinirlerde Waller dejenerasyonu oluşur. Beyindeki myelin oluşmasının engellenmesi sonucu oluştuğu düşünülmekte. Lizozomal Depo Hastalığı Kedi ve köpeklerde kalıtsal bir hastalık olan lisosomal depolama hastalığında, protein, polisakkaritler ve yağların hidrolizi için gerekli enzimlerin yetersizliği söz konusudur. Liososomlarda bulunan bu enzimlerin eksikliğinde hücre içinde bu maddeler birikmeye başlar. Bu birikimin olduğu alanlara bağlı olarak çeşitli bozukluklar ortaya çıkar. Etkilenen hayvanlar çoğunlukla bir yaşın altındadır. Neden olarak otososmal resesiv veya X-genine bağlı olarak oluştuğu düşünülmektedir. Köpeklerde Alman Kısa tüylü ponter, İngiliz Seter, Beagle, West Highland Terrieri, BluetickTazıları, kedilerde ise Siyam, Korat ırklarının duyarlı olduğu bildirilmiştir. Hayvanlarda dış bakıda, büyüme geriliği, sinirsel semptomlar görülür . Beyin ve Omurilik Zarlarının Yangıları 10 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Beyin ve omurilik yangılarına genel olara Meningitis adı verilir. Fakat duramater, arachnoidea ve piamaterden olun beyin ve omurilik zarlarının yangılarına ayrı ayrı ve ortaya çıkan eksudatın durumuna göre farklı isimler alır ve adlandırılır 2. Lokalizasyon yerine göre Beyin zarlarının yangılarını ele alırsak, duramaterin genel olarak yangısna Pachymeningitis, araknoida ve piamaterin yanısına Leptomeningitis adı verilir. Bu yangışarın sonuna beyinde ise cerebralis, omurilikte ise spinalis kelimeleri konularak lokalizasyon yeri vurgulanır. Prulenta, Hemorajika, Lenfositeria, Kronika, Seroza gibi ekler getirilerek yangı tipi belirtilir 2. Yangıya neden olan etken sapatanırsa, örneğin Leptomeniksin tüberkuloz ile ilgili yangısında Leptomeningitis Tuberkuloza denilir. Beynin genel olarak yangısına Ensefalitis, beynin boz maddesinin yangısına, poliensefalitis, beyaz meddesinin yangısına, Leukoensafalitis denir. Omuriliğin yangısı Myelitis, Beyin ve omuriliğin birlikte yangısı Ensefalomyelitis, Beyin ve omuriliğin zarları ile birlikte yangısı Meningioensefaliomyelitis olarak adlandırılır. Bu kelimelerin sonlarına aynı beyin zarlarının yangılarında olduğu gibi, lenfositerya, kronika, prulenta gibi ekler getirilerek yangının tipi belirtilir. LENFOSİTİK ENSEFALOMYELİTİS-ENCEPHALOMYELİTİS LENFOSİTERYA Beyin ve omuriliğin irinsiz akut yangısıdır. Histopatolojik bakıda lenfositler tabloya hakimdir. Bu yangılarda irinleşme izlenmez. Neden neurotop ve pantrop viruslardır. Çeşitli yollarla alınan viruslar kan yolu veya sinirler boyunca yer alan lenf aralıkları yolu ile yani nöyrolenfojen olarak beyne ulaşır.Genel olarak bu tür bir beyin yangısında otopside beyin dokusunda tanıtıcı bir değişiklik izlenmez. Tüm septisemilerde oluşan, hiperemi, beyin ve omurilik zarlarında peteşi ve serebrospinal sıvıda artIş gibi değişiklikler görülebilir. Lenfositik Ensefalomyelitisli bir beyinde histopatoljik incelemede hiperemi ile birlikte damarları da manşon şeklinde çepeçevre kuşatan birden fazla sıra oluşturan lenfositler görülür. Ganglionlarda dejenerasyon ve nekroz vardır. Mikroglialar 11 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN artmiş ve nöyrofaji izlenir. Bazı viral hastalıklarda etkenin türüne bağlı olarak sitoplazmada ve çekirdekte inklüzyonlara rastlanır. Bu cisimcikler bu hastalıklar için tanıtıcı niteliktedir. Beynin bu tip yangılarında hastalık çoğunlukla ölümle son bulur. İyileşme durumunda beyin parankimi yerini fibröz bağ doku alır. Bu durum felçlere veya sinirsel semptoplara neden olur. Bu tip beyin yangısına neden olan hastalıklar şunlardır. Kuduz Hastalığı Köpek Gençlik Hastalığı Hastalığı Aujeszky Hastalığı Sığırların coryza gangrenosa Hastalığı Louping İll Hastalığı Visna Hastalığı Newcastle Hastalığı Epidemik Tremor Hastalığı Borna Hastalığı Akabane Hastalığı Border Hastalığı Mavi Dil Hastalığı Rift Vadisi Humması Virusu Ve Wesselbron Virusu Kuduz Kuduz hastalığı günümüzde hala önemini koruyan eski zamanlardan beri bilinen bir hastalıktır. Zoonoz bir hastalık olması ve sıcak kanlı hayvan türlerinin tümünün duyarlı olması bu hastalığı önemli kılar 2. Hastalığın yayılmasında yabani hayvanların reservuar olması hastalığın eradikasyonunu zorlaştırmaktadır. Hastalık ısırma ile bulaştığından karnivorların bir hastalığı kabul edilir ama hastalık insanlar ve herbivorlar için öldürücüdür. Yarasalarda bulaşmanın solunum veya sindirimle oluşabildiği tartışılmaktadır. Farelerde sindirim yolu ile bulaşma deneysel olarak gösterilmiştir. Güney Afrikadaki bazı yarasa türlerinin semptom göstermeden hastalığı uzun süre taşıyabildiği ve aktarabildiği bilinmektedir. Bu yarasaların etkeni tükürük ile taşıdıkları ve ısırma ile bulaştırabildiklerinden dolayı hayvanların ensefalik hastalığı atlatabildikleri düşünülmektedir 3. 12 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Hastalığın bulaşması için etkenin doku içine inokulasyonu gereklidir. Taze yaraya enfekte salya veya doku ile bulaşması daha az tehlikelidir. Virus başlangıçta inokulasyon yerinde myositlerde çoğalır ve lokal nöromuskuler, nörotendinöz uzantılar içine girerler. Sensorik paravertebral ganglionlar boyunca yayılma çok hızlı olabildiği gibi aylarca sürebilir . Virus sentral sinir sisteminde perifer sinirler boyunca ilerler ve sentrifugal olarak tüm periferik sinir sistemime yayılır. Ölümle sonuçlanan olaylarda virus sentral ve periferik sinir sisteminde, diğer dokularda ve sütte bulunur. Memelilerde virus ayrıca tükürük bezlerine afinite gösterir. Virus bez asinuslarında çoğalır ve direkt olarak duktuslara geçer. Etken Rhabdoviridae familyasından Lysa virusu genusunda yer alır. Etken kadavradaki otolilitik değişiklere dayanıklıdır. Hayvan kadavralarında her koşulda 90 güne kadar virus bulunabilir. Hastalığın klinik belirtilen ortaya çıkmadan 5 gün önce etken tükürük bezi ile yayılmaya başlar. Hastalık belirtileri ortaya çıktıktan sonra hasta 1-7 gün içinde ölür. İnkubasyon süresi 10 gün ile 276 gün arası değişir. Asit ortamlara dayanıksızdır . Doğal ve laboratuvar koşullarında üretilen viruslar biyolojik yönden değişik olabilmelerine karşın antijenik olarak aynı karaktere sahiptirler 4. Sokak Virusu Negri oluşturur, fakat % 30 oranında vakalarda negri oluşturmaz ve tükürük bezlerine afinite gösterir. Fix Virus kısa ve belirli bir inkubasyon periyodu gösterirler. Negri şekillenmez. Tükürük bezlerine afinite göstermez 3 . Kuduzda Tipik lezyonlar; Nonprulent Ensefalomyelitis Ganglionöritis Silioadenitis Hastalık köpeklerde daha şiddetli seyreder. Geviş getirenlerde daha hafif seyreder. Nöyron dejenerasyonu köpeklerde çok şiddetlidir. 13 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Negriler sitoplazmik olup karnivorlarda kornu ammonisteri, herbivorlarda purkinje hücrelerinde bulunur. Yangının olmadığı alanlarda daha sık rastlanılır 3. Paravertebtal gagnlionlarda ganglionöritis yoksa hayvanın kuduz olma olasılığı zayıftır. Tükürük bezlerinde asiner epitelde nekroz, hücre infiltrasyonuları izlenir. Günümüzde hastalığın teşhisi beyindeki antijeni immun flöresan metodu ile saptanması negriyi görmek ve deney farelerine inokulasyon yöntemiyle yapılmaktadır 4 . İntraserebral uygulamada 3 günlükten fareler 14 gün içinde ölür ve beyinlerinde inklüzyonlar saptanır. Kuşkulu durumlarda beyin süspansiyonları BHK-21 hücre kültürüne ekilip etken izole edilebilir 3. Köpek Gençlik Hastalığı Etken paramiksovirus familyası içinde yer alan Morbilli Virus genusu içinde yer alır 3. İnkubasyon süresi 3-7 gündür. Hasta hayvanlar etkenleri bütün vücut sıvıları ile yayarlar. Etken Solunum ve sindirim ile bulaşır. Klinikte çiğneme hareketi, aşırı salivasyon, nöbetler ve tikler izlenir 4. Köpeklerde virus endotel hücreleri ile birlikte beynin vaskuler endotel hücrelerine de yerleşir. Bu durum virusun beyne hematojen yolla geldiğini göstermektedir. Virus Nöronların çekirdek ve stoplazmalarında, akson ve dentritlerinde, ependim dahil çeşitli glia hücrelerinde hücrelerinde ürer. İrinsiz bir ensefalomyelitis oluşturur 3. Demyelinizasyon dikkat çekici bir özelliğidir. Lenfosit infiltrasyonu görülür. Meningiotelial hücrelerin çekirdek ve sitoplazmalarında inkluzyon cisimcikleri görülür. En duyarlı hücreler motor korteksin pıremidial hücreleri ile serebellumun Purkinje hücreleridir.Dejenere hücreler kaybolur ve yerini glia hücreleri doldurur. Purkinje hücrelerinde asidofilik Stoplazmik ve Nüklear inkluzyonlar görülür. Mikroglia hücreleri hızla hipertrofiye uğrar, myelinoklazis (myelin parçalanması) ve koagulasyon nekrozu odaklarının oluşması ile birlikte mikroglia hücreleri Gitter hücreleri şeklinde aktif bir fagositoza başlar. 14 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Mikroglialarda da erken dönemde inkluzyonlar görülür. Ensefalomyelitisin esas histolojik değişikliklerinden biri PERİVASKULER hücre infiltrasyonudur. Bu reaksiyon geç gelişir ve demyelinizasyonu izler. Distemperde birbirini izleyen üç farklı tip vaskuler reaksiyon vardır. 1. Perivaskuler infiltrasyon 2. Kapillar ve küçük arteriollerin duvarındaki hücresel elementlerin hipertrofisi ve Hiperplazisi 3. Küçük venalarda perivaskuler infiltrasyon Demyelinizasyon bölgesinde yada nekroz odaklarının çevresinde şişman Astrositlerin toplanması lezyon özelliklerindendir. Vakaların çoğunluğunda ölüm oluşur. Köpeklerin Enfeksiyöz Hepatitisi Sindirim sisteminde anlatılan köpeklerin adenovirusa (Adenovirus Tip I) bağlı bu hastalık genarilize olarak sinir sisteminde de kapiller endotel hücrelerinde yangı tablosu ve üremeler oluşturur. Bu kapillarların çevresinde kanamalar vardır. Endotel hücrelerinin içinde nüklear inkluzyonlar görülür. Damarlar çevresinde mononükleer yangı hücreleri vardır 5. Bu inkluzyonlar hastalığı tanıtıcı niteliktedir 3; 5. Bunlar talamus, orta beyin, pons ve medullada yoğunlaşır. Bu mikroskopik lezyonlara bağlı olarak ekstremitelerde ve boyunda spazmlar oluşur. Arka ayaklarda paraliz şekilenir. Köpek Herpes Virus Ensafalomyelitisi Özellikle yavruların duyarlı olduğu ve doğduktan sonraki ilk günlerde ölümcül seyreden bir hastalıktır. Köpek yavruları 3 haftadan sonra etkene direnç kazanırlar. Etken Canine Herpes Virus 1 dir. Biraz büyük yavrularda ve yetişkinlerde şiddetli olmayan bir solunum sistemi hastalığı oluşturur. Yeni doğanlarda multifokal karaciğer, böbrek, akciğer ve diğer organ nekrozu izlenir. Organların paranşim hücrelerinde eozinofilik intranükleer inklüzyonlar izlenir. Ayrıca bu yaş 15 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN gurubunda nonsupurativ meningioensefalitis oluşur. Boz ve beyaz beyinde nekrozlar oluşur. Vaskuler endotelial hiperplazi ve hipertrofi ile birlikte mononükleeer yangı hücreleri görülür. Sistemik bir enfeksiyon olarak seyrettiğinden yavrularda ölümle son bulur 3. Sığırların Gangrenli Nezlesi Sindirim sisteminde herpes virusa bağlı oluşan perakut seyreden ve ölümle son bulan bu hastalıkta oluşan fibrinoid nekrotik vaskulitis beyinde de oluşur ve tanıtıcı bulgudur. Şiddetli derecede akut ve irinsiz bir enseflomyelitis hali görülür. Bazı olaylarda buna meningitis de katılır 2. Dejenere olan gangilion hücrelerinde intrasitoplazmik inkluzyon cisimcikleri izlenir. Atların Borna Hastalığı Etkeni Gammaherpes virus olan bu hastalığın Alcelaphine herpes virus 1 ve Sheep associated herpes virus olmak üzere iki farklı suşu vardır. Hastalık mukozalar ve üst solunum yolu vasıtası ile bulaşır. Etken bu alanlara Nervus trigenimus yoluyla ulaşır ve beyin hücrelerinde çoğalır 4. Etkeni Borna Virus olan hastalık keneler tarafından taşınır ve at, eşek, sığır ve koyunlarda küçük salgınlar yapar. En sık genç atlarda görülür. Mortalite %90 ları bulabilir. Semptomlar tamamen sinirsel olarak ortaya çıkar. Faringial paraliz, kas tremorları, spazmlar oluşur. Merkezi sinir sisteminde nonprulent ensefalitis tablosu oluşur. Nörofaji ve nöron dejenerasyonları izlenir. Nöronlarda Joest-Degen inkluzyonları stoplazmik ve nuklear olarak bulunur Louping İll (Ovine Encephalomyelitis) Koyunların kenelerle aktarılan viral bir ensefalomyelitisidir. Sığır at ve geyiklerde de rastlanır. Öldürücü olmayan insan enfeksiyonları da vardır. Etken Tagoviridae familyası Flava virus genusundan Luping ill virusdur. (LIV) 6. DNA 16 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN incelemelerinde etkenin farklı subtipleri olduğu ortaya çıkmıştır. İspanyol, Yunan, ve Türk alt tipleri olduğu saptanmıştır. Sistemik bir enfeksiyondur. Sinir sisteminin etkilendiği olaylarda Ensefalitis şekillenir ve mortalite yüksektir. Her yaş gurubunda görülebilen bir hastalıktır. Fakat genç hayvanlarda kolostrurumun sağladığı immuniteden sonra görülebilir 7. Virus öncelikle lokal lenf yumrularında çoğalır ve ateşli viremi yapar. Bu klinik bulgulardan beş gün sonra virus kan beyin bariyerini geçerek sentral sinir sitemine bulaşır 4. Virus beyne ulaşmaşı Hematojen yolla olabildiği gibi virusun Nasal yapılara lokalizasyonu ve buradan olfaktor sinirlere ile gerçekleşebilir 3; 4. Eğer etken kan beyin bariyerini aşıp sentral sinir sitemine geçemezse hastalığa karşı immuite oluşur . Sentral sinir sistemine geçen etkenler hücrelerde dejenerasyon ve yıkımlanma yapar. Bu lezyonların şiddeti etkenlerin virulensine, sayısını ve etki süresine bağlıdır 4. Vakalarda %50 varan oranlarda beyin lezyonları oluşur. Sinirsel bulgular olarak inkordinasyon, ataksi, terminal paralizis gözlenir . Hastalık terminal bir Polioensefalomyelitisdir. Ayrıca Leptomeningitis şekillenir. Makroskopik olarak bulguya rastlanmaz. Lezyonlar gri maddede izlenir. Beyaz maddede Perivaskuler hücre infiltrasyonu, fokal gliozis görülür. Nörofaji, omurilikte poliomyelitis şekillenir. Koyunlarda inklüzyon cisimciği görülmemiştir. Hastalıkta görülen semptomlar scrapie, visna, borna, kuduz, listeria’ da görülen semtomlarla benzerlik gösterir. Bu hastalık etkeni ile Tick borne ensefalitis etkeni flava virus ailesinden olduğundan serolojik olarak ayırmak zordur. Diğer hastalıklardan serolojik testler ve hücre kültürü ile ayır edilebilir 4. Visna Maedi ve Visna hastalığı aynı virusa bağlı farklı semptomlar ile seyreden iki hastalıktır. Etken lenti virus genusunda Maedi-visna virusudur. Her iki hastalık koyunlarda ölümlere neden olur. Visna yavaş seyreden, merkezi sinir sisteminde demyelinizasyon ile karakterize ve sinirsel semptomlar gösteren bir hastalıktır. Maedi kronik, progresif, interstisyel pneumoni ile seyreden solunum güçlüyü ve 17 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN kuru öksürük ile syreden bir hastalıktır. Etken deneysel enfeksiyonlarda inokulasyondan sonra akciğer ve beyinde üretilmiştir. Bu yöntemde hastalığın verilmesinden 2-3 hafta sonra viremi gözlenmiş ve etken lenfositlerde saptanmıştır. Dört hafta içinde etkenlere dalak, akciğer, lenfyumrusu ve koriodpleksusta rastlanmıştır. Ayrıca böbrek üstünde, tükürük bezlerinde, etken varlığı gösterilmiştir. Biz visnayı bu sistemde inceleyeceğiz 4. Koyunların Visna, keçilerin Arteritis-ensefalitis hastalıkları Lenti Viruslar tarafından oluşturulur. Virus respiratorik veye kontakt yolları ile bulaşabilir. Klinik bulgular 2 yaşından küçük olanlarda çok azdır yada rastlanmaz. Posteriorataksi ve dudaklardaki hafif titremedir. Daha sonra arka bacakların ekstensor paralizi görülür. Paralitik devre ölümle sonuçlanır. Ateş yada serebral disfonksiyon bulguları yoktur. Ölüm açlık yada sekunder enfeksiyonlara bağlı olarak oluşur. Visna’nın insidansı oldukça düşüktür. Normal koşullarda omurilik sıvılarında milimetre küpte 50 den fazla hücreye sahipken visnalı oyunlarda çoğunluğu 1000 yada daha fazla hücre bulunur. Lezyonlar çoğunlukla beyaz maddededir 3. Merkezi sinir sisteminde ve omurilikte histopatolojik olarak hafiften şiddetliye varan mononükleer tipte serobrospinal meningitis vardır. Beyinde damarlar çevresinde perivaskular mononüklear yangı hücresi infitrasyonu izlenir. Omuriliğin myelinli fibrillerinin yıkımı fokaldir 3. Hastalığın tanısı hücre kültürü ile konulabilir. Aujeszky (yalancı kuduz ) (pseodorabies, enfeksiyöz bulber paralysis) Etken herpes virus Suis. Bir çok hayvan türü hastalığa duyarlıdır. Domuz sığır, köpek, sıçan ve minkler. Ancak hastalık sığırlarda büyük önem taşır çünkü her zaman ölümle sonuçlanır. Domuzlar ve sıçanlar büyük olasılıkla hastalığın doğal rezervuarıdır. Yetişkin domuzlarda hastalığın bulguları ve ölüm nadiren şekillenir. Domuz yavrularında çok şiddetli akut olup bulgular şekillenmeden ölüm görülür. Arka bacaklarda inkordinasyon. tremor, konvulsiyonlar ve paraliz oluşur. İntrauterin inokulasyonlarda Abortus ve ölü doğun görülür. Yetişkin domuzlar 18 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN klinik bulgu göstermeden hastalık oluşabilir. Aujezky hastalığının karakteristik bulgusu inokulasyon noktasında deride oluşan şiddetli kaşıntıdır. Bu durum virus omurilik segmentine oluşmadan şekillenmez. Domuz dışında koyun ve sığırlarda mortalitesi yüksek önemli salgınlar görülmüştür. Köpeklerde uyuşukluk, salivasyon, diffuz pruritis şekillenir. Kusma ve ishal görülür. Spesifik makroskobik bulgu yoktur. Santral sinir sisteminde özellikle GRİMADDE etkilenir. Ancak beyinde dejenerasyon oluşmadan ölüm oluşabilir. Nonsupuratif yangı şekillenir. Meningitis, ganglionöritis ve ensefalitis oluşur. Nöron ve Astrositlerde asidofilik Nuklear inkluzyon şekillenir ve kuduzdan ayrımı bu bulguyla yapılır. Akabane Hastalığı Bunyaviridae familyasına dahil olan bu virüs evcil hayvanların en önemli teratojenleri arasında yer almaktadır. Ancak enfeksiyon asemptomatiktir. Gebeliğin kritik döneminde matemal enfeksiyon buzağı, kuzu ve oğlaklarda özellikle sinir sisteminde anomalilere yol açar. Virüsün en iyi bilinen hastalık formu buzağılardaki artrogripozis (bükük veya çengelleşmiş eklemler) ve hidranensefali (doğuştan içi sıvı dolu kafatası) salgınlarıdır. Sığırlarda Akabane virüs hastalığı epizootileri Japonya, îsrail, Avusturalya ve Türkiye'den bildirilmiştir- Virus Japonya'nın Honşu Adasi'ndaki Akabane Prefecture'den izole edilmiş ve ilk epizooti yine bu ülkede geniş ekonomik kayıpların nedeni olarak kaydedilmiştir 3. Hastalığın vektörleri sokucu sineklerdir. Bunlar arasında Culicoides spp. insekler yeralmaktadır. Avusturalya'da Culicoides brevitarsis'in vektör olduğu kabul edilirken Japonya'da sivrisineklerden virüs izole edilmiştir. Türkiye'de ise Culicoides imicola başta olmak üzere çok sayıda tür saptanmış olup bunlardan virüs izolasyonu mümkün olamamıştır. Virusa karşı nötralizan akorların varlığı Kıbrıs, Yunanistan, Ege Adalarından ve Arap Yarımadasındaki Kuveyt, Bahreyn ve Suudi Arabistan'dan da bildirilmiştir. Bufalo ve atların da konakçı olduklarına dair serolojik kanıtlar bulunmaktadır. Hastalık Türkiye'de 1979 yılında Aydın ili ve çevresinde tesbit edilmiştir. Hastalık ineklerde hiçbir semptom yapmadan göbek kordonu yoluyla yavruya geçer 4. Gebeliğin geç döneminde enfeksiyon abortusa yol açar. Hastalık 19 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN salgınlarında nöral abnormalitenin ilk belirtileri inkoordine buzağı doğumlarıdır. Bu hayvanlarda histopatolojik incelemede nonsupuratif ensefalomyelitis görülebilir. Gebeliğin 5.-6. aylarındaki fötal enfeksiyon artrogripozis ile sonuçlanır. Zaman zaman buna spinal deformiteler de katılır. Artrogripotik buzağılarda omuriliğin ventral komu nöronlarında kayıp ve ventral spinal sinirlerde myelin kaybı görülür, iskelet kaslarında nörojenik (denervasyon) atrofi ile birlikte kas tellerinin yerini fibröz ve yağ dokuları doldurmuştur. Ayrıca bazı Akabane virüs suşlarmın polimyozitise yol açma kapasitelerinin olduğu yönünde bilgiler elde edilmiştir. Özellikle bu durum iskelet kas gelişiminin erken myotubuler devresinde olmaktadır. Bu da artrogripotİk değişikliklerde bu olayın varlığını düşündürmektedir. Gebeliğin 3.-4. aylarındaki fötal enfeksiyon şiddetli hidranensefali ile sonuçlanmaktadır 3. Border Hastalığı Kuzuların bu hastalığı Britanya'nın sınır bölgelerinde görüldüğünden bu adı almış olmasına karşın bugün birçok ülkede bilinmektedir. Bu hastalık gebeliğin duyarlı bir döneminde border hastalık virüsü ile fötal, kuzuların transplasental enfeksiyonundan oluşur. Hastalığın kuzulardaki klinik bulguları ritmik kas tremorlan, kıl görünüşlü bir yün örtüşü ile kubbeleşmiş bir kafa ve kısa bacaklı anormal bir beden yapısından ibarettir. Pesti virüs l ara dahil olan virüs birçok gelişim bozukluğuna yol açar. Bunlar arasında hipomyelinogenezis, porensefali, hidranensefali ve kistik seplum pellusidum gibi kavitasyonlu serebral defektler, screbellar displazi, artrogripozis ve iskelet defektleri, mandibular brahignatizm ve timik hipoplazi yer alır. Border hastalık virusunu BVD virusundan ayırt etmek mümkün değildir. Her iki virusta biyolojik ve serolojik olarak heterojen suşlar içerirler ve oluşturdukları fölal hastalıklar arasında yakın benzerlik vardır. Bazı sığır orijinli BVD viruslan deneysel olarak koyunlarda border hastalığı oluşturmaktadır. Ayrıca border hastalığı virusunun gebe ineklere inokulasyonu fötal ölümlere ve porensefaliye yol açmaktadır. Enfeksiyon iki tür arasında kontakt yolla kolayca aktarılmaktadır. Kuzu 20 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN lotusları, gebeliğin 16-18. günleri arasında virusla enfckte olduğunda önemli yıkımlanmaya uğrar. Gebeliğin ilk yarısında, fötal ölüm ve abortus şekillenir. Bazı fötuslar yasayabilir ve immünolojik olarak dirençli enfeksiyonu taşırlar. Bu gibi durumlarda virüs fötal dokularda ve postnatal olarak persisle kalır. Bu gibi kuzular virüsü uzun süre taşırlar. Böyle pcrsiste enfekte koyunlar virüsün kronik saçıcıları olup enfeksiyonu aktarırlar. Gebeliğin ikinci yarısındaki enfeksiyonlarda hem humoral hem de hücresel immun yanıtlar şekillenir. Hücresel immun yanıt kendini morfolojik olarak nodüler periarteritis şekklinde gösterir. Lezyon orta ve küçük arteriollerdc, özellikle meninks ve santral sinir sistemi parenkiminde görülür. Gebeliğin erken dönemindeki enfeksiyonlarda hipomyelinogenezis diffuz karakterdedir. Geç enfeksiyonlarda ise lezyon hafif ve sınırlıdır. Kırk beş-72. günler arasında enfeksiyon porensefali ve serebellar displaziye yol açar. Deri lezyonlannın oluşması için enfeksiyonun gebeliğin 18. gününden önce başlaması gerekir. Hipomyelinogenezis, boyanabilir myelin yetersizliği ve buna eşlik eden glial hücre proliferasyonu şekillenir. Oligodentrositlerin gelişimde bozukluklar ortaya çıkar. Kavitasyonlu serebral defektler ve displazi gelişmekte olan neural elementlerin yıkımı sonucu şekillenir. Border hastalığının erişkin koyunlardaki etkisi gebe hayvanlarda plesanta ile sınırlı olup, nekrotik bir karunkulitis görülür 3. Mavidil Etken Mavidil Virusudur. Gebelik döneminde mavidil enfeksiyonuna yakalanan ya da zayıflatılmış mavidil virüsü aşısı uygulanan koyun ve ineklerden doğan kuzu ve buzağılarda hidranensefali ve porensefali saptanmaktadır. Deneysel çalışmalar, gebeliğin farklı dönemlerindeki viral enfeksiyonların farklı tip lezyonlara yol açtığını göstermiştir. Örneğin, 50.-55. günler arasında mavidil aşı virüsü ile enfekte edilen kuzularda şiddetli nekrotik ensefalopati ve retinopati şekillenmektedir; bu durum kendini yüzelli günlük gebelik süresi sonunda doğum anında hidranensefali ve retinal displazi şeklinde göstermektedir. Gebeliğin 75. günündeki enfeksiyon muitifokal ensefalitis ve beyaz maddede selektif vakuolasyona yol açmaktadır. Bu da yenidoğanlarda porensefalik kistler şeklinde 21 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN görülmektedir. Bu kuzularda göz lezyonları şekillenmemektedir. Yüzüncü günün sonundaki enfeksiyonlarda hafif fokal meningoensefalitis oluşmaktadır. Türkiye'de Akdeniz bölgesinde 1985 ve 1992 yıllarında sadece hidranensefali ile seyreden küçük epizootiler saptandı. Bu epizootilerden ilkinde iki buzağının santral sinir sisteminden mavidil virusu izole edildiği gibi kolostrum almamış iki buzağıdan da mavidil virusuna karşı nötralizan antikorlar bulundu. ikinci epizootide ise hem anne hem de buzağılarda Akabane ve mavidil viruslanna karşı nötralizan antikorlar saptandı. Çoğunlukla mavidi! virüsü vektörü olduğu kabul edilen Culicoides imicola'nm bölgede çok bulunduğu da bilinmektedir 3 Rift Vadisi Humması Virusu Ve Wesselbron Virusu Artropodlarla aktarılan Flaviviridae familyasına dahil viruslar olup Akabane virusunun oluşturduklarına benzer fötal sinirsel lezyontar ve ayrıca brahignati ile artrogripozis de oluşturabilmektedir. Ancak hidrops amnii ve uzayan gebelik süresi gibi bulgular hastalık için daha spesifiktir. Nöral abnormaliteler arasında anensefali, hidranensefali, porensefali, serebellar hipoplazi ve omurilik displazileri yer almaktadır. Bunlardan başka Flaviviridae familyasına dahil West Nile ve Banzai suçları da koyunlarda abortus ve ölü doğumların yanısıra neonatal ölümler ile doğan kuzularda porensefali ve intemal hidrosefalus gibi anomalilere neden olurlar 3. Tavukların Newcastle Hastalığı Kanatlılara özgü bulaşıcı ve ölüme neden olan bir hastalıktır. Ekonomik kayıplara neden olduğu için önemlidir. Etken paramyxovirustur. Etken burun akıntısı ve gaita ile yayılır. Solunum ve sindirim yolu ile alınr. Akut irinsiz ensefalomyelitis vardır. Lezyonlar çoğunlukla medulla oblangata, orta beyin, beyincik ve omurilikte yer alır. Beyin hemisferlerinde lezyon oluşmayabilir. Hastalık % 90 ölümle son bulur. Civcivlerin Epidemik Tremör Hastalığı 22 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Civcivlerin ve 6 haftalığa kadar olan piliçlerin bulaşıcı viral bir ensefalomyelitisidir. Picornavirus cinsinden bir nöyrotrop virustur. Virus ergin tavukların genital sisteminden yumurtalara bulaşır. Kış ve ilkbahar aylarında mevsimlik enzootiler yapar. Makroskopik lezyon görülmez. Mikroskopide irinsiz akut bir ensefalomyelitis görülür. Bazı nöyronlarda eritrosit büyüklüğüne varan intranüklear inklüzyonlar görülür. Hastalık ölümle son bulur(Alibaşoğlu). İRİNLİ VE APSELİ BEYİN YANGILARI Beyin ve omuriliğin irinli yangıları pyemi, septisemi ve bakteriyemi gibi durumlarda komplikasyon olarak oluşur (Alibaşoğlu).Her septisemide ve devamlı bakteriemide sentral sinşr sistemi az yada çok etkilenir (Ankara). Genellikle bilinen irin mikropları streptekok, stafilok, E. coli, pastörella gibi etkenler sayılabilir. Etkenler Kan, sinirlerdeki lenf aralıkları, doğrudan sinirleri izleyerek, aşılanmak, travma, parzitler aracılığı ile beyne ulaşabilir (Alibaşoğlu). Sığırlarda boynuz kesiminde frontal apseler şeklinde, koyunlarda oestrus ovis enfestasyonunda, supuratif otitis media’nın komplikasyonunda Faringitis vakalarında östaki borusu aracılığı ile orta kulağa ve buradan beyne etkenler ulaşabilir (Ankara). Bu tip yangılarda meninksler yangılanmışsa yeşilimtrak, boz bulanık renkte, ödemli jelatinöz görünümde olabilir. Beyinde yumuşama alanları oluşur. Bu alanlar beynin kesilmesi sırasında bıçak yüzüne bulaşır. Beynindeki lezyonlar etkenin türüne göre farlı renkte olabilir. Kokuşma bakterileri ile oluşan bir yangıda esmer boz renk oluşur ve pis kokuludur. Bac. Pyogenes ile ilgili bir olayda yeşilimtrak sarı veya sarımtrak beyazdır. Psöydotüberkuloz ile ilgili bir olayda yeşilimtrak sarı rentedir. Beyinde lökositler, lenfositler izlenir. Abseleşmiş durumlarda çevresinde çok sayıda lökosit toplulukları izlenen nekroze alanlar görülür. Erime nekrozuna uğrayan bu alanlarda etkenlerde görülebilir. Ayrıca perivaskuler lökosit ve lenfosit 23 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN infiltrasyonları vardır. Sinir dokusunu oluşturan hücrelerde dejeneratif değişklikler ile nöyrofaji hali izlenir. Apse çevresinde fibröz bir kapsül oluşmuştur. Bu tür yangılarında lezyonun bulunduğu yere göre klinik semptomlar meydana gelir. Küçük apselerin bazıları klinik semptom oluşturmadan kalabileceği gibi ölüme de neden olabilir. Apseler beyin boşluklarına açılır ve pyosefalus oluşur ve ölüme neden olabilir (Alibaşoğlu). Listeriozis Listeria monocytogenes tavşanlar ve kobaylarda sublatel dozları monositozise neden olduğundan monocytogenese adinı almıştır. Fakat bu durum köpeklerde görülmüşse de diğer hayvanlarda bildirilmemiştir. Etken kanatlılarda myokardial nekroz oluşturur. Tropikal alanlar hariç dünyada yaygındır. Etken hasta hayvanlardan ve bazı kuş türlerinde izole edilmiştir. İnsanlarda da septisemi meningitis ve abortusa neden olur. Dış ortamlara dayanıklıdır. Kuru alanlarda birkaç ay nemli ortamlarda bir yıl canlılığını koruyabilmektedir. Hastalığa kışın ve ilkbahar aylarında daha fazla rastlanılır. Stres faktörleri hastalığa ortam hazırlar. Morbitidesi sporadik olur yada %10 varan enzootiler halinde olabilir. Serebral formunun konsantre slaj yemi ile ilişkisi olduğu düşünülmektedir. İlk olgu saptandıktan sonra silaj yeminin verilmesinin kesilmesi hastalığa yakalanma olasılığını arttırmaktadır. Mikroorganizma Ph 5.5 ve üzerinde iyi fermente edilmemiş silajlarda çoğalır. Hastalık iki sendrom halinde seyreder. İki sendrom ender olarak bir arada görülür. Bunlar gebe uterusun enfestasyonu ve abortus, milier viseral apseler ile karakterize septisemi ve ensefalitistir. Ayrıca sığırlarda kontamine silaj tozlarının neden olduğu mastitis ve konjunktivitis te görülür. Eptel hücrelerine afinitesi vardır. Etken bu hücrelerde çoğalır ve yıkımlanan hücrelerden çıkan etkenleri makrofajlar fagosite eder. Septisemiye neden olursa özellikle yeni doğanlara apseli karaciğer lezyonları görülür. Abortus gebelin geç dönemlerinde görülür. Anneler semptom göstermeyebilir. Uterus enfeksiyonu büyük olasılıkla hematojendir. Serabral enfeksiyonun patogenezisi karışıktır. Farklı suşlarıolan etkenin farklı histopatoljik bulguların ortaya çıkar. Hayvanlarda etkenin kaudeks serebriye 24 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN afinitesi vardır ve medulla oblangata ve ponsta şiddetli lezyonlar merkezlerin felci şeklinde oluşabilir. Kaakteristik olarak baş yana doğru bükülmüştür. Böyle bir hayvan yürütüldüğünde dairesel hareketler yapar. Yedinci sinirin feci sonucu kulak, gözkapağı ve dudak sarkar. Tek taraflı enolftalmis gangrenli nezle ile karışmasına yol açar. Koyun ve keçilerde hastalık birkaç saatten 2 güne kadar devam eder. Sığırda 4-14 gündür. Arasıra sinirsel bulgular gösteren listerial ensefalitis genellikle erişkin gevişgetirenler ile grülmekle beraber bir haftadan yukarı kuzu ve danalarda bildirilmiştir. Erişkin atlarda ensefalik form taylarda viseral form görülür. Ayrıca erişkin köpeklerde ensafalik form bildirilmiştir. Genellikle makro lezyon görülmez. Bazen medulla oblangatayı örten zarlada yeşilimtrak jelatinöz eksudat ile kalınlaştığı ve boz beyaz erime nekrozları şekillendiği bildirilmiştir. Lezyon beyin parankiminde başlar ve meningitis sekunder olarak gelişir. Parankimde mikroapse odakları izlenir. Nötrofil ve mikroglialar toplanır bu alanlara. Ayrıca vaskulitis ve firin görülür. Perivaskuler olarak histiyositler nötrofil ve eozinofiler ile lenfositle vardır. Sığırlarda Haemophilus Somnus Enfeksiyonu Sığırlarda H. somnus koyunlarda H. agni ve Histopilus ovis hastalık oluşturur. Trombotik meningioenfalitis bildirilmiltir. H. somnus sığıların solunum siteminde, ürogenital sistemde her zaman bulunabilir. Patogezisi tam açıklığa kavuşmamıştır. Monositlerde yaşayabilmektedirler. Buzağılar beslenme ile taşyıcı inekleden etkeni alırlar. Septisemi yaparak akut, kronik öldürücü hastalıklar ile öldürücü olmayan hastalıklara neden olabilmektedirler. Hastalığın septisemik fazı kısadır ve kanama ve nekroz ile karakterize serebral vaskulitise neden olurlar. Beyin damarları etkene çok duyarlıdır. Trombozlar şekillenir. Hastalık daha çok genç besi sığırlarının bir hastalığıdır. Çoğunlukla kış başında ve meradan dönüşten kısa bir süre onra duyarlı hayvanlarda görülür.Ateş, ektramitelerde sertlik görülür. Hata hayvanlar 1-2 gün içinde komaya girip ölebilir. Makroskopik lezyonlar belirgin değildir. Serebrospinal sıvı bulanıktır. Beyin ve omurilikte 1-3 cm çapında kanama ve 25 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN nekroz alanları görülebilir. Meningitis fark edilebilir. Bir günden fazla yaşıyan hayvanlarda prulent bir meninitis şekillenir. Mikroskopik olarak vaskulitis ve trombozlar görülür. İnfarktüz alanları oluşmuştur. Nötrofillerden oluşan apse alanları izlenir. Feline Enfeksiyöz Peritonitis Corona Virusun neden olduğu sistemik bir enfeksiyondur.Neurolojik formı her yaşta oluşabilir.Sinirsel semptomlar gösteren hayvanların beyin dokusunda ödem, pyogranülamatöz leptomeningitis, Choroiditis, ependidimitis, ensefalomyelitis izlenir. Lökositler ile birlikte çok sayıda lenfosit ve plazma hücresi ile makrofajlar görülür. Ayrıca damarlarda fibrinoid vaskuler dejenerasyonlarlar oluşur. KANLI BEYİN VE OMURİLİK YANGILARI Beyin ve omuriliğin kanlı yangısıdır. Çoğunlukla at, köpek ve sığırda rastlanır. Akut hemorajik ensefalomyelitis şeklinde seyreder. Sığırların botulizm hastalığında ve atların bulaşıcı göğüs ağrısı, borna hastalığı gibi bazı viral etkenlerin toksinlerinde, bakteriyel toksinler nedenler arasında sayılabilir. Bu hastalıklardaeritrositler perdiapedesin olarak edventisyal boşluklara, Virchow-Robin boşluklarına geçer. Buaradn beyin ve omurilik dokularına yayılırlar. Bunun sonucu kanamalar oluşur. Bu kanama alanlarında eritrsitiler ile birlikte lenfositler ve lökositler bulunur. Beynin üst ve kesit yüzünde kırmızı benekler tarzında kanama alanları izlenir. Bazıları tavuk yumurtası genişliğinde olabilir. Taze kanamalarda koyu kırmızı, eski olanlar ise mor renkte görülür. Büyük olanlar bol üsarelidir ve kesit yüzleri içeriye çökmüştür. Mikroskopik olarak damarlar çevresindeki Virchow-Robin boşlukları çok miktardaki eritrosit, lökosit ve lenfositler ile doludur. Bu hücrelere damarlar 26 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN dışındaki beyin dokusunda da rastlanır. Ayrıca ganglionlarda dejenerasyonlar, nöyrofaji ve damarlar çevresinde erime alanları görülebilir. SPONGİOFORM MYELİNOPATİLER Bu gruptaki hastalıklarda en önemli bulgu myelin vakuolizasyonudur. Myelin vakuolizasyonu sinir sisteminde status spongiozus terimi ile açıklanır. Hayvanlarda spongioform myelinopatiler iki geniş grupta incelenirler. 1. İdiopatik 2. Metabolik/Toksik Toksik-Metabolik spongiform Myelinopatiler Hepatik ve renal Ensefalopati Nonmyelinik spongioform ensefalopatiler -Status spongiozus; nöral dokulardaki çok sayıda vakuol ve mikrokavitasyonları içermektedir. Deli İnek Hastalığı (Mad Cow Disease, Bovine Spongioform Encephalopaty) Hastalık daha çok süt ineklerinde görülmektedir. İnkubasyon süresi 2-8 yıldır 4-5 yaşlı sığırlarda daha sık ortaya çıkar. Transmissible Spongioform Encephalopaty grubunda yer alır Bu grupta sığırların yanısıra koyunlarda scrapi, kedillerin (Feline spongioform Ensefalopatileri), minklerin (MSE) ve geyiklerin kronik zayıflama hastalığı bulunur. (CWD) İnsanlarda Creutzfeld Jakop Hastalığı (CJD) ve kuru gibi hastalıklar bulunur. Tüm bu hastalıklarda beyin dokusunda hücrelerde ve hücreler arası boşluklarda Vakuoller, sinir hücresi dejenerasyonları savunma hücrelerinde artış, plaklar halinde protein birikimleri şekillenir. Hastalıklı beyin dokusundan izole edilen ve nükleik asit taşımayan protein yapısındaki meddeye bulaşıcı proteinsi parçacık anlamındaki Prion (Proteineceous and infektious) adı verilmiştir. Prion proteinin PRPN geni tarafından kodlanmakta ve normal memeli, kanatlı, balık ve mayalarda bulunmaktadır. Fonksiyonları araştırılmakla beraber omurgalılarda 27 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN sinir hücreleri arasında sinaps işlemlerinde rol alan reseptör özelliğinde bir glikoprotein olduğu düşünülmektedir. Normal hücrelerde genetik olarak PrPC şeklinde adlandırılan bu proteinin hastalık halinde PrPSc olarak adlandırılan formu şekillenmektedir. Her iki protein kimyasal olarak benzerdir. Fakat PrPC de yüksek düzeyde alfa-heliks bulunurken, beta-katlantılı-plak halinde peptid formu enderdir. Bu form enzimler tarafından sindirilebilinirken PrPSc alfa sarmaldan fakir beta katlantılı aminoasit dizisinden zengin olduğundan proteinazlar tarafından sindirilmeye direnç gösterirler. Bu nedenle tahrip edilemez ve hücre içinde ve dışında birikir. Doğal bulaşmanın ağız yoluyla olduğu ve etkenin tonsillere, dalağa ve bağırsaklardaki lenfatik doku ve sinir yoluyla omuriliğe ve beyne ulaştığı gösterilmiştir. PrPSc sinir hücrelerindeki normal PrPC yi de hücre yüzeyinde iken ya da içeriye alındıktan sonra kendine benzer hale dönüştürmektedir. Scrapi: Ovine Spongioform Ensefalopati Koyunların kronik, progresif, spongioform ensefalopatisidir. Keçilerde benzer bozukluklar görülür.2.5-4.5 yaşlı koyunlarda görülür. İnkubasyon periyodu aylar veya yıllar alabilir. Beyinde scrapi ile ilgili fibriller bulunmuştur. Bu fibrillerin esasını prion protein oluşturur. Klinik olarak davranış, duruş ve yürüyüş bozukluğu dikkati çeker. Uyarıldıklarında titreme ve konvülzüyonlar oluşur. Bel bölgesi kaşındığında başını yukarı doğru kaldırarak dudakları ile şiddetli kemirme hareketleri yaparlar. Kaşınma duygusu şiddetlidir. Tüy ve derileri dökülür. Baş ve boyunda tremörler, huzursuzluk, inkordinasyon ağırlık kaybı , parazis ve paralizis şekillenir. 4-7 ay sonra ölümler görülmeye başlar. Makroskobik bulgular belirgin değildir. Mikroskobik bulgular spesifiktir. En belirgin bulgu nöron stoplazmalarındaki 5-10 nm çaplı VAKUOLLERDİR. Hastalıksız hayvanlarda da vakuolleşmelere rastlansa da hiçbir zaman scrapideki boyuta ulaşmaz. Vakuoller 28 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN nissl maddesini ve nörofibrilleri kenara iter. Vakuollü nöronlardan başka bir dejenerasyon dikkati çekmez . Akson ve dentritler sağlamdır. Hepatik ve Renal Ensefalopati Doğuştan veya sonradan oluşabilir. Nedenleri arasında Karaciğer yetersizlikleri, Portosistemik şant sayılabilir. Hastalık sinirsel semptomlar ile karakterizedir. Bu hastalıkta konvülziyon, ilgisizlik, durgunluk, körlük, çiğneme hareketi, saldırganlık, hırçınlık görülür. Hastalığın patogenezisi Amonyak retensiyonu ile ilgilidir. Amonyak artışına kanda Üre Siklus enzim eksikliği de neden olur. Beyin ve omurilik sıvısında amonyak birikimi oluşur. Epileptik Beyin Hasarı Uzun süreli sancılı nöbetler nedeniyle beyin hasarı (status epileptikus) evcil hayvanlarda ayrıntılı olarak araştırılmamıştır. Buna karşın insan ve deney hayvanlarında status epileptikus kaynaklanan beyin hasarı iyi araştırılmıştır. Ancak sancılı nöbetlerin köpeklerde beyin hasarı yaptığı yönünde raporlar vardır. Bir çalışmada, status epileptikus nedeniyle köpeklerde beyin lezyonlarının yüksek düzeyde olduğu bildirilmektedir. Bu tür patolojilerin akut beyin hasarına neden olan hipoksik-iskemik hasar ile oluştuğu düşünülmektedir.. Beyin lezyonlarının özellikle akut nöronal nekroz (iskemik hücre değişimi) ve uzun süreli sancılı nöbetlerin nöronal nekroz, astrositik ödem sonucu oluştuğu kanısına varılmıştır. Ayrıca beyne basınç yapan beyin tümörleri, kanamalar, ensefalomyelitiz yapan hastalıklarda bu tür bir durum ortaya çıkabilir. Unutulmaması gereken beyin dışındaki organ rahatsızlıklarının da epişeptik krizlere neden olabileceğidir. Genç hayvanlarda ascaridiozis, iç kulak yangıları gibi örnekler sayılabilir. 29 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN BEYİNDE PARAZİTLER Toksoplazmozis Sarkocytidea familyasında Toksoplazma cinsi içinde bulunan Toxoplazma Gondi’dir. Son konakçı kedigiller olup bu türde yaygın olarak bulunur. Kediler ayrıca arakonakçı da olurlar. Kediler toksoplazma ile enfekte rodentler gibi arakanokçıları yiyerek veya oositleri ağız yolu ile direkt olarak alarak enfekte olurlar. Alınan etkenler bağırsak epitellerine yerleşir ve gelişimini sürdürür. İnsan ve memeli türleri arakonakçıdır. Arakonakçıda etkenler fibroblastlara, hepatositlere, retikulum hücrelerine myokardium gibi çok çeşitli hücrelere yerleşir. Karnivorlar ve insanlar çiğ veya yeterli pişmemiş dokulardan etkeni yiyerek ve dışkıdan atılmış oositler ile kontamine gıdaları ağız yolu ile alırlar. Sistemik toksoplazmozise, distemper, ehrlichiozis, lenfosarkoma, FIV gibi immun sistemi baskılayan hastalıklarda ortaya çıkar. Beyinde nonsupuratif ensefalomyeliyis yapar. Nöronlarda takiozitler ve doku kistleri görülür. Ayrıca farklı alanlarda nekroz odakları ve malasi şekillenir. Neosporozis Köpeklerde ve yeni doğan ruminatlarda hastalığa yol açar. Köpeklerde sistemik ve sentral sinir sistemi hastalığı, ruminatlarda ise abortus ve sental sinir sistemi hastalığı oluşur. Transplesantal enfeksiyon mümkürdür. Daha çok genş köpeklerde (5 haftalıktan küçük) nonsupuratif ensefalomyelitis yapar. Beyinde nekroz, gliozis, demyeliniasyon vardır. 30 VETERİNER ÖZEL PATOLOJİ SİNİR SİSTEMİ 2013 Prof. Dr. Seçkin Serdar ARUN Sarkokist Sarkokistler sığırlarda , köpeklerde, kedilerde koyunlarda beyinde malasi, vaskulitis, nekroz, mononükleer yangı hücresi infiltrasyonu ile kerekterize,beyin lezyonları oluşturur. Coenerus C. cerebralis koyun ve c. Celluloase domuz beyninde sıklıkla lezyon oluşturur. Kaynaklar 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. Kumar, V., Cotran, R. S. & Robbins, S. Sinir Sistemi: Robbins Basic Pathology. Alibaşoğlu, M. & Yesildere, T. (1997). Veteriner Sistemik Patoloji Cilt II. Hazıroğlu, R. & Milli, Ü. H. (1998). Veteriner patoloji Cilt I. Rolle, M. & Mayr, A. (2002). Medizinische Mikrobiologie Summers, B. A., Cumnings, J. F. & Lahunta, A. D. (1995). Veterinary Neuropathology. Maxie, G. M. & S, Y. (2007). Nervous System; Jupp Kennedy and Palmer's Pathology of Domestic Animals. 1, 281-459. Bostedt, H. & Dedie, K. (1996). Schaf und Ziegen Krankheiten. 49. 31