indir - Xerografi
Transkript
indir - Xerografi
xerografi_ocak2013_01.pdf 1 08.01.2013 12:41:44 Evrenin kendisi değişir, dünya değişir, doğa değişir, yaşam değişir, ideolojiler değişir ve nihayet insan değişir. Sonuç olarak, değişmeyen tek şey değişimin ta kendisidir. Köşe Sinerji Mehmet Sezer Değişmeyen tek şey değişim C M Y CM MY CY CMY K Evrende ve dünyada her şey her zaman değişir; siz isteseniz de değişir, istemeseniz de değişir. Evrenin kendisi değişir, dünya değişir, doğa değişir, yaşam değişir, ideolojiler değişir ve nihayet insan değişir. Bununla birlikte toplumlar değişir, ülkeler, coğrafyalar değişir... Sonuç olarak, değişmeyen tek şey değişimin ta kendisidir. Biz de, 2012 yılının son çeyreğine daha önce de üzerinde konuştuğumuz büyük bir değişimle girmiş; Xerox Gelişen Pazarlar Organizasyonu içerisinde 5 büyük ülkeden biri konumuna gelerek, doğrudan merkeze raporlamaya başlamıştık. “Değişime devam!” dedik ve 2013 yılına da bizim için çok büyük bir değişiklikle başlıyoruz. Şubat ayında, 23 yıldır bulunduğumuz yerden yeni ofisimize geçiyoruz. Yapısal değişikliklerimiz de devam ediyor. Tüm bu değişiklikleri gerçekleştirirken tek amacımız var; o da müşterilerimize ve iş ortaklarımıza en iyi şekilde hizmet verebilmek. Asıl değişim ise pazarda gerçekleşiyor. Mobilite, uygulama ve bulut kelimeleri son 1 yıl içerisinde kullanımı en çok artan 3 kelime; aynı zamanda bu 3 kelime, internette en çok aranan kelimelerin başında geliyor. Bu kavramların hayatımıza girmiş olması iş yapış şekillerimizi de değiştiriyor. Yeni finansman yöntemleri, yeni servis koşulları, yeni iş ortakları, yeni pazarlama teknikleri oluşmaya başlıyor. Operasyonel Leasing’de yeni dönem Değişen iş yapış şekillerinden Operasyonel Leasing, 2013 yılında tüm pazar dinamiklerine büyük bir farklılık getirecek. Yürürlüğe girdiği andan itibaren, hem yatırımlar hem de sektör hızlı büyüyecek. Operasyonel kiralamanın işleyişi gereği kiralayan şirket, ürünü ekonomik ömrü boyunca birden fazla kiralamaya konu ederek kazanç elde edeceğinden, ilk kiralama dönemi sonunda iade edilen ürünün ikincil piyasada yeniden pazarlanması gerekiyor. Yeniden pazarlanması ürünün satılması şeklinde olabileceği gibi yeniden kiralanması şeklinde de olabilecek. Ayrıca operasyonel kiralama faaliyetinde bulunan leasing şirketleri, finansal kiralama işleminden farklı olarak kredi riski yanında kiralamaya konu ürünün artık değer riskini de üstleniyor. Söz konusu riski iyi yönetemeyen şirketlerin ise sektörde yer edinmeleri mümkün olmuyor. Bu nedenle operasyonel kiralama faaliyetinde bulunacak şirketler, kiralamaya konu malın riskini yönetecek organizasyon yapısını oluşturmak ve yeniden pazarlayabilme sistemi kurmak zorunda kalacak. Sigorta, yedek parça, bakım, onarım, donanım değiştirme, operatörlük ve donanımın türüne bağlı olarak daha pek çok hizmet türünün operasyonel kiralama ile birlikte daha da gelişmesi söz konusu olacak. Bu da tüm sektörde farklı bir yapılanmaya sebep olacak. Geleneksel bilişimden farklı bir hizmet: Bulut Bilişim Öte yandan, yeni iş yapış şekillerinin başında gelen Bulut Bilişim’in servis koşulları ve gereksinimleri ise; geleneksel bilişim ihtiyaçlarıyla hiç de benzerlik göstermiyor. Bulut servisine daha yakından bakacak olursak; • Anahtar teslim modelidir. Yani tüketici, sunulan servise sahip olmaya, yönetmeye veya kaynakları anlamaya ihtiyaç duymadan servise erişebilir. • Altyapı göz önüne alındığında “tıkla ve satın al” yöntemiyle bulut depolama, bulut sunucuları ve bulut yazılımı alınıp self-servis olarak işletilebilir. • İhtiyaç anında çabuk ölçeklenebilir. Tüketiciler ölçeklenebilir servisle ne kadar kullanıyorlarsa, o kadarını öderler. • Yetkili kullanıcılar tarafından internet üzerinden erişilebilir. • Servis sağlayıcı, müşterisini kullanıcı ara yüzü seçiminde serbest bırakır. • Servisleri birbirine bağlamak ve entegre edebilmek, hızla web servislerinin ve API’lerinin hazırlanabilmesini sağlamak modern bulut servisinin ana elemanıdır. En güçlü olan değil, değişime en kolay ayak uyduran ayakta kalır Tüm bu değişimler kanalı da farklılaştırıyor. Artık iş ortakları sadece alıp satmak değil, aynı zamanda 3-5 yıllık kontratlar imzalayarak yenilenebilir gelir kaynakları elde etmek istiyorlar. Biz de bu bağlamda XPPS (Xerox Partner Printing Services) adını verdiğimiz Yeni İş Ortağı Modeli’nin lansmanını 2012 yaz aylarının sonunda yaptık. Artık bulut sayesinde büyük küçük demeden bu statüye sahip her iş ortağı, Xerox’un kurumsal müşterileri için kullanmış olduğu her türlü çözümü KOBİ’lere de sunabiliyor olacak. Geçtiğimiz 3 yıl içerisinde birçoğu yapısal olmak üzere, bunun gibi birçok değişim gerçekleştirdik. Bu değişimler sayesinde bugün çok daha dinamik, fazla kilolarından kurtulmuş, daha hızlı ve daha uzağa koşmaya hazır bir şirket haline geldik. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde ise bugün nelere sahip olduğumuzdan çok, yarın nelere ihtiyacımızın olacağı önemli hale geliyor. Sanırım bu noktada Darwin’in şu sözünü hatırlamak gerekir “En güçlü olan değil, değişime en kolay ayak uyduran ayakta kalır”. Hepinize değişimin eksik olmadığı ve her değişimin bizleri daha iyiye ve daha güzele götürdüğü bir 2013 diliyorum. xerografi Ocak 2013 xerografi_ocak2013_02.pdf 2 08.01.2013 12:42:09 xerografi_ocak2013_03.pdf 3 08.01.2013 12:42:28 Röportaj “Türkiye olarak sorunumuz aşırı dış denge açığı idi, onu da büyümeyi yavaşlatarak kontrol altında tutuyoruz.” Dünya ve Türkiye nereye gidiyor? Türkiye’nin en önemli iktisatçılarından, öğretim üyesi, gazeteci yazar Doç. Dr. Deniz Gökçe; Türkiye ve dünyanın ekonomik gidişatına yönelik sorularımızı Xerografi için yanıtladı. Ekim ayının sonunda Türkiye’nin Orta Vadeli Programı ilan edildi. Bu verilerle ilgili ne düşünüyorsunuz? Türkiye’nin büyüme verisi, Ekim ayının sonunda açıklanan revize Orta Vadeli Program’da tahmini yüzde 3.2 düzeyinde görünüyor. Orta Vadeli Program’da 2011 gerçekleşmesi ise yüzde 8.5 idi. 2013 tahmini 4.0, 2014 tahmini ise yüzde 5.0 olarak açıklanmış. Tahminler bu yönde ancak tabii riskler de var! Başta Avrupa olmak üzere dünya ciddi bir durgunluğun beşinci yılını yaşıyor. Bunun yanı sıra, dünyada dengeler de sürekli değişiyor. Kim bilebilir ki Suriye’de neler olacak, Avrupa ne zaman kıpırdanacak veya kıpırdanacak mı, Orta Doğu’da İran-Rusya-Çin ile ABD-İsrail cenahlarının çekişmesi nereye gidecek ? Türkiye’nin Orta Vadeli Programı (Ekim 2012) 4 C M Y CM MY CY CMY K 2012 2013 2014 Büyüme Tahmini % 3.2 4.0 5.0 Cari Denge Açığı / GSYİH % 7.3 7.1 7.0 Tüketici Enflasyonu Hedefi % 7.4 5.3 5.0 İşsizlik % 9.0 8.9 8.8 Bütçe Açığı / GSYİH % 2.2 2.0 1.8 Kamu Borç Stoğu / GSYİH % 36.5 35.0 32.0 İhracat Hedefi - Milyar Dolar 149.5 158.0 172.3 Yakın bir tarihte IMF’nin revize yıllık değerlendirmeleri de yayınlandı. Gelişmiş ve gelişen ülkelerin büyüme tahminleri açıklandı. Bu iki tabloyu karşılaştırabilir misiniz? Gelişmiş ülkelerle ilgili verilere baktığımızda, Euro bölgesi başta olmak üzere gelişmiş ekonomilerin zorlandığını ve tüm dünyayı aşağıya çektiğini görüyoruz. Durumu kabul edilebilir olanlar orta karar büyüyen ABD ve Kanada! Euro bölgesinin tümü zaten ya durgunlukta ya da resesyonda. Üstelik Almanya, Fransa, İtalya ve İngiltere gibi büyük ekonomiler bile 2012 yılını zorlanarak kapattı. Çin, Hindistan, Endonezya ve Rusya ya enerji kaynakları açısından güçlüler ya da nüfusları yüksek. Ayrıca emek ücretleri de düşük, dolayısı ile ihracat yapabiliyorlar. 10 bin dolar veya üstü kişi başına geliri olan gelişen ülkelerden Meksika, enerji konusunda açığı pek olmadığı ve ABD ile NAFTA içinde komşu olduğu için fena durumda değil. Ancak BRIC tanımının içinde olan ve faizi uzun süre yüksek tutma hatasını yapan Brezilya bizden daha kötü duruma düştü. Avrupa’nın, krizde büyüme yaşamayan tek ülkesi olan ve Almanya’ya çok endeksli Polonya da zor duruma geldi, şimdi bizden daha zayıf ! Güney Kore ve Güney Afrika, durumu idare ediyor. Arjantin’i ise dikkate almamak gerek. 80 milyar dolar borcunu ödemeyen bir ülke daha iyi durumda olmalı idi ama Arjantin popülizm kurbanı. Dikkat edilmesi gereken nokta şu: Gelişen ülkeler listemizde negatif büyüme yaşayan ülke yok! Gelişmişler tablosunda ise çok fazla durgunluk veya resesyon yaşayan ülke var. Türkiye ekonomisinin 2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2010 yılında yüzde 9.5 ve 2011 yılında yüzde 8.5 büyüyen Türkiye, 2012 yılına gelindiğinde GSYİH oranı olarak yüzde 10, yani yüksek dozda cari denge açığı verdi. Türkiye 2012 yılında tarihinde ilk defa cari denge açığını kontrol altına almak için büyümeyi ve ithalatı frenleyen politika uygulamaya başladı. Cari açık sorununu aşmak için büyümeyi yavaşlatmak, bunun için de ülkede krediyi frenlemek, ithalatı kısmak tabii ki alternatif maliyeti olan bir yaklaşımdır. Ama yavaşlamamanın sonucu da 1980, 1994 ve 2001 yıllarında olduğu gibi kriz yaşayarak dış dengeyi düzeltmek ve kur patlaması ile tüm ekonomiyi sarsmak olurdu! Peki, büyümedeki bu yavaşlamanın sonucu ne olacak? Yavaşlamanın faturası hafifçe artan işsizlik, hafifçe yükselen bütçe açığı ve enflasyon olarak ortaya çıkmış olacak. “Hafifçe” kelimesine dikkat! Türkiye bu krizde bankacılıkta ve kamu maliyesinde sorun yaşamıyor. Tekrar edersek, sorunumuz aşırı dış denge açığı idi, onu da büyümeyi yavaşlatarak kontrol altında tutuyoruz! Önümüzdeki dönem için öngörüleriniz nelerdir? Eldeki son Aralık ayı verilerine göre yeni bir tahmin yaparsak, Türkiye 2012 sonunda yüzde 2.7 büyüyecek. Ama cari denge açığı 50 milyar dolar veya GSYİH oranı olarak yüzde 6.7’ye düşmüş olacak. Bütçe açığı yüzde 2.5 oranının altında, kamu borcu ise yüzde 38 civarında gerçekleşebilir. İşsizlik oranı bir puan yükselerek yüzde 10 düzeyine varabilir, tüketici enflasyonu ise yılı yüzde 6 civarında kapatacak gibi duruyor. 2013’te kurlara yönelik tahmininiz nasıl? Dövizde nasıl bir hareketlilik bekliyorsunuz? Merkez Bankası 2011 yılından bu yana uyguladığı yeni politika anlayışı ile hem kuru hem de faizi önemli ölçüde kontrol altına aldı. Dikkat edilirse en son 2011 yılı sonu ve 2012 yılı ilk haftalarında dalgalanan döviz kuru; 2012 içinde büyük ölçüde giren ve çıkan yabancı sermaye hareketine rağmen 1.75-1.85 dolar - TL kuru bandında sabitlendi ve minimum dalgalanma sergiler hale geldi. ABD’deki mali uçurumun ise son dakikada da olsa engellenmiş olması, global ortamda daha düşük risk algılaması dolayısı ile bizde de daha güvenilir bir yeniden büyüme ortamı anlamına geliyor. Bu nedenle döviz piyasası oldukça sakin geçmeye devam edecek. xerografi Ocak 2013 xerografi_ocak2013_05.pdf 5 08.01.2013 12:44:24 xerografi_ocak2013_04.pdf 4 08.01.2013 12:44:06 Röportaj “GSK dünyanın her yerinde insanların ilaç ve aşılara erişimini artırmak için önemli sosyal sorumluluk faaliyetleri yürütüyor.” “Dünyanın ilk sıtma aşısını 2015’te piyasaya süreceğiz” Geçtiğimiz yıl GlaxoSmithKline MEA (Ortadoğu ve Afrika) Bölgesi’nin başına atanan Yiğit Gürçay ile ilaç sektörü ve Xerox’la olan iş ortaklıkları üzerine konuştuk. C M Y CM MY CY CMY K 6 İlaç sektörü ve ilaç şirketleri dışarıdan çok bilinen, tanınan yapılar değil. Bir ilaç şirketi nasıl çalışır? Günlük iş akışında hangi konular takip edilir? GSK insanlık için yenilikçi ilaç, aşı ve tedaviler geliştiren lider bir araştırmacı ilaç firmasıdır. Bizim hedefimiz, geliştirdiğimiz yenilikçi ilaçları en kısa sürede ruhsatlandırmak ve değer yaratan sağlık çözümleri olarak hastalarımıza sunmaktır. Burada Ar-Ge'den üretime, ruhsatlandırmadan tanıtıma ve piyasaya sunmaya kadar uzanan geniş yelpazede yoğun bir iş trafiği söz konusudur. Sağlık hizmet zincirinin en ucunda bulunan ve özveri ile çalışan hekimlerimize ve eczacılarımıza tıptaki yeni gelişmeleri, ilaçları tanıtmak üzere güçlü ekiplerimiz sahada çalışırken; ruhsatlandırmadan ürünlere, hukuk ve bilgi işlem departmanlarına kadar birçok farklı iş birimimiz de yoğun bir çalışma içindedir. Uzun yıllar GSK Türkiye'nin Genel Müdürlüğü'nü yaptıktan sonra GSK MEA Bölgesinin başına getirildiniz. Yeni göreviniz, iş yaşamınızın akışını nasıl değiştirdi; şimdi önceden yapmadığınız neler yapıyorsunuz? Üstlenmiş olduğum görevde halen Türkiye dâhil olmak üzere yaklaşık 30 ülkeden sorumluyum. İş yüküm ve özellikle seyahat programım daha fazla yoğunlaştı. Eskisinden farklı olarak zamanımın yarısını seyahatlerde geçirdiğimi söyleyebilirim. Birçok sektör için Afrika, ekonomik gücü bakımından önemli bir pazar görülmez ancak ilaç firmaları için Afrika çok önemlidir ve en büyük pazarlardan biridir. Afrika'da yaşanan yoksulluk ve sağlık sorunlarını azaltmaya yönelik, GSK nasıl çalışmalar yapıyor? Ortadoğu Afrika Bölgesi, dünya ilaç sektörü için de, GSK için de çok önemli ve gelişen bir pazar oluşturuyor. Bölgenin bir parçası olan Afrika'da son yıllarda sağlık hizmetleri için yapılan yatırımlar artıyor. Dolayısıyla bu pazarın önemi de yükseliyor. GSK bu bölgede önde gelen yatırımcılardan biri, pek çok ülkede ilk 2 sıra içinde bulunuyor. Bölgeyi iyi tanıyoruz, riskleri analiz edebiliyoruz. GSK az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler de dâhil olmak üzere dünyanın her yerinde insanların ilaç ve aşılara erişimini artırmak için önemli sosyal sorumluluk faaliyetleri yürütüyor. GSK, 2012 Ekim ayı itibarı ile Birleşmiş Milletler tarafından belirlenen dünyanın en az gelişmiş 49 ülkesinden, faaliyet gösterdiği 34’ünde toplumsal projeler başlattı. En yoksul olarak nitelendirilen ülkelerin önemli bir kısmı Afrika'da bulunuyor. Bu kıta, küresel hastalık yükünün % 24'ünü taşıyor, ama maalesef küresel sağlık bütçesinin sadece % 1'ini alabiliyor. Biz GSK olarak bölge ülkelerinde ilaç ve sağlık hizmetlerine erişimin güçlenmesine katkıda bulunmaya büyük önem veriyoruz; ilaçlarımızı şirket politikası olarak bu ülkelerde gelişmiş ülkelerin çok altında fiyata hastalara sunuyoruz. Bunun dışında Afrika kıtasının en önemli sorunu olan Malaria, Sıtma için, GlaxoSmithKline-Gates Foundation işbirliği ile dünyanın ilk sıtma aşısını kar gözetmeden 2015’de piyasaya süreceğiz. İlaç şirketlerinin reklam yasağı ve Sağlık Bakanlığı'nın kısıtlamaları, kendi ürünlerinizin ve çalışmalarınızın istediğiniz gibi duyurulmasında önemli bir engel. Bütün bu kısıtlamalara rağmen GSK ürünlerini ve kurumsal çalışmalarını hangi çalışma ve yöntemlerle duyuruyorsunuz? Var olan yasal düzenlemeler ve etik kurallar çerçevesinde ürünlerimizin tanıtımını sağlık profesyonellerine yapıyoruz. Bu çalışmayı, tanıtım uzmanlarımızın bizzat ziyaretleri ile olduğu kadar, en ileri teknolojilerden de yararlanarak yürütüyoruz. ProDG adını verdiğimiz ve bugüne dek birçok ödül kazanmış bir sistemimiz var örneğin. IPad üzerinden çalışan bu uygulama ile sağlık profesyonelleriyle iletişimimizi çok hızlı ve etkin bir şekilde gerçekleştiriyor, kendilerini bilgilendiriyoruz. Siz de birçok ilaç şirketinin tepe yöneticisi gibi Kimya Mühendisliği mezunusunuz. Bir ilaç şirketinde üst düzey yönetici olmak için Kimya Mühendisliği, Eczacılık veya Tıp gibi alanlarda eğitim almak öncelikli tercih nedeni midir? GSK'da çalışabilmek için ne tür özelliklere sahip olmak gerekir? Sektörümüzde üst düzey yönetici olmak için mutlaka kimya, eczacılık veya tıp okumak gerekmiyor. GSK çalışanları için aranan özellikler pozisyonlara göre değişiyor. Ancak öncelikle çalışma arkadaşlarımızın geleceğe yönelik öngörüleri olan, yeniliklere açık, aldığı doğru kararları cesaretle uygulayabilen ve her zaman öz sorumluluk sahibi olan, yani yaşadıklarının nedeninin kendisi olduğunu bilen insanlar olmasını istiyoruz. Elbette iletişim becerilerinin gelişmiş olması, ekip çalışmasına yatkın olmaları ve değişime ayak uydurabilmeleri büyük önem taşıyor. GSK'nın iş hacminin çok önemli bir bölümü kamu kurumları ile yaptığı çalışmalardan oluşuyor. Diğer birçok sektör ve şirket için kamu kurumları, iletişim kurulması, çalışma yapılması zor yapılardır. Kamu kurumları ile verimli bir iş ilişkisi kurabilmek için neler yapmak ve nelere dikkat etmek gerekir? Sağlık hizmetleri son derece özgün koşulları olan bir sektör... Burada hastanın ihtiyaçlarına ilişkin kararlar sağlık profesyonelleri tarafından alınır; tüketilen ürünlerin büyük bölümü, prim ve vergilerle oluşturulan kamu kaynaklardan tek kurum tarafından ödenir ve ürün tedarikçileri karar vericilerle işbirliği içinde çalışır. Bu özgün koşullar karar vericiler de dâhil olmak üzere bütün paydaşlar arasında çok dikkatli, şeffaf ve etik ilişkiler kurulmasını zorunlu kılar. Hastaların ilaca rahatlıkla erişimi, endüstrinin sürdürülebilir büyümesi ve genel olarak toplumun sağlığı ve refahı açısından bu çok önemlidir. Kamu kurumları ile kurulan ilişkiler bu temelde yürütülmeli; hastalar ve ülke ekonomisi için değer yaratmaya odaklanmalıdır. GSK kamuya ve hastalarımıza bu doğrultuda değer yaratan etkili sağlık çözümleri sunmaya odaklanmaktadır. Bu yaklaşımımızı koruyacağız. Xerox donanım ve yazılım çözümleri ile GSK'nın kurum içi iş akışını ve doküman yönetimini daha iyi yapabilmesine yardımcı olmaya çalışıyor. Xerox deneyiminizi ve dış kaynak yolu ile bu tür hizmetler satın almak isteyen şirketlere önerilerinizi bizimle paylaşabilir misiniz? Katıldığımız kongreler, şirket içi eğitimler ve ulaşmaya çalıştığımız yüzlerce çalışan, doktor; bizim baskı merkezimizde ürettiğimiz yazılı materyallerden faydalanıyor. Çalışma arkadaşlarımızın, yöneticilerimizin bir yıl içinde katıldığı etkinlikleri ve yazılı malzeme hacmini düşünürseniz işin boyutlarını daha net görebilirsiniz. Elbette GSK'nın bundan önce uyguladığı ve belirli bir yetkinliğe ulaştırdığı doküman yönetimi çözümleri vardı. Xerox’un yerinde destek elemanı, daha hızlı baskı sistemleri, mobil baskı, müşteri odaklı ve kişiselleştirilmiş baskı çözümleriyle beraber bu yetkinliği bir adım öteye taşımış olduk. Örneğin; daha önceden bilgisayarlarımızdan güvenli baskı yapılabiliyordu, çalışanlar kendi şifreleriyle çıktılarını alabiliyorlardı. Ancak Xerox’un Mobil Baskı özelliğiyle güvenli baskıyı artık akıllı telefonlarımızdan ve tablet cihazlarımızdan da yapabilir duruma geldik. Bunun yanı sıra kişiselleştirilmiş baskı çözümleri yenilikçi bir diğer çözüm oldu. Bu sayede 100 ayrı kişiye, belli bir taslak çerçevesinde, kendisine özel yazılı materyal (takvim, broşür, vb) verebiliyoruz. Özetle, başarılı bir işbirliğimiz var ve tüm Xerox ekibine GlaxoSmithKline’nın başarısına verdikleri destek için teşekkür etmek isterim. xerografi Ocak 2013 xerografi_ocak2013_06.pdf 6 08.01.2013 12:44:41 xerografi_ocak2013_07.pdf 7 08.01.2013 12:45:02 Son 4 yıldır olduğu gibi bu yıl da Xerox, kurumsal sosyal sorumluluk, sosyal paydaşlar, hissedar ilişkileri, insan hakları politikaları ve çevresel faaliyetleri ile FTSE4Good kriterlerini en iyi karşılayan şirketler arasında gösterildi. Dosya Sosyal sorumluluğa ödül yağmuru jeotermal, biyogaz, düşük etkili hidro gibi sera gazı emisyonunu arttırmayan yenilenebilir kaynaklardan elde edilen elektriktir. Kurum Xerox’u ayrıca, yeşil güç üreten En İyi 20 Teknoloji ve Telekom listesinde 14. sırada gösterdi. Xerox Kanada Araştırma Merkezi, Kanada Kimyasal Enstitüsü’nün 2012 Ontario Yeşil Kimya ve Mühendislik Ödülü’nün kazananı oldu. Kanada Kimyasal Enstitüsü’nün Kanadalı Yeşil Kimya ve Mühendislik Ağı her yıl bir kurumu, teknik, ekonomik, insan sağlığı ve çevresel yararları içeren kimya ve mühendislik çalışmaları için ödüllendiriyor. Xerox 2012 yılında, şirketleri iş yaşamı dışında; topluma, doğaya, insana ve ahlaki değerlere verdikleri öneme göre değerlendiren bağımsız kuruluşlar tarafından yapılan pek çok liste içerisinde üst sıralarda yer aldı ve sosyal sorumluluğu ödüllendirildi. Sosyal sorumluluk ve etik anlayışı ile öncü Son 4 yıldır olduğu gibi 2012 yılında da Xerox, kurumsal sosyal sorumluluk, sosyal paydaşlar ve hissedar ilişkileri, insan hakları politikaları ve çevresel faaliyetleri ile FTSE4Good kriterlerini en iyi karşılayan şirketler arasında gösterildi. Fortune dergisi de her yıl yayınladığı “En Takdir Edilen” şirketler listesinin 2012 sıralamasında Xerox’u üçüncü sırada gösterdi. Bilgisayar sektörü listesinde değerlendirilen Xerox, bu yıl bir sıra atlayarak Apple ve EMC’nin arkasında yer aldı. Corporate Responsibility Magazine de, “2012 En Çok Sosyal Sorumluluk Sahibi 100 Şirketi” listesini yayınladı. Xerox’un üst sıralarda yer aldığı listedeki kurumlar iklimsel değişiklik, çalışan ilişkileri, çevre, finans, yönetim, insan hakları ve hayırseverlik kriterlerine göre değerlendiriliyor. Uluslararası danışmanlık kurumu “Etisphere Institute’de” 2012 yılı için “Dünyanın En Etik Şirketleri” listesini yayınladı. Listenin tüketici elektroniği kategorisinde yer alan Xerox, bu yılla birlikte dördüncü kez bu listeye girdi. En yeşil markalar arasında Xerox, 2012 yılının ilk yarı yılı sonunda yayınlanan Interbrand’in “En Yeşil 50 Marka” listesinde yer aldı. Rapor, markaların sürdürülebilirlik alanındaki performanslarını ve çevre bilinçlendirme çalışmalarının kamu tarafından ne kadar fark edildiğini inceliyor. Xerox, Newsweek Green’in 500 büyük Amerikan şirketini analiz ettiği listede de, 66. sırada yer aldı. Listedeki şirketler, en çevre dostu şirketi tanımlayabilmek için çevresel ayak izleri, kurumsal yönetimleri ve şeffalıkları ile karşılaştırıldı. Amerika Çevre Koruma Kurumu (EPA) ise Xerox’u, teknoloji ve telekom sektöründeki Yeşil Güç’ler (Green Power) arasında gösterdi. Yeşil Güç, güneş, rüzgar, C M Y CM MY CY CMY K Çalışmak için en iyi kurumlardan biri Black Enterprise dergisinin yaptığı, “2012’nin Kültürel Çeşitlilikte En İyi 40 Şirketi” sıralamasında Xerox da yer aldı. Liste, temel çalışanlar, üst düzey yöneticiler, yönetim kurulu üyeleri ve tedarikçiler içindeki kültürel çeşitliliğe dayanarak yapılıyor. Xerox, Amerika İspanyol Savunma Kurumu tarafından da Fortune 500 içindeki en iyi 25 şirket arasında seçildi. Kurum şirketleri kültürel çeşitlilik ve azınlıklara tanıdığı liderlik fırsatlarına göre seçiyor. LATINA Style dergisi ise Xerox’u, Latin Çalışanlar İçin En İyi 50 Şirket arasında gösterdi. Xerox’un, İnsan Hakları Vakfı tarafından yapılan “2011 Kurumsal Eşitlik Endeksi” araştırmasındaki değerlendirme notu 100 üzerinden 100 oldu. Şirketleri lezbiyen, gay, biseksüel gibi farklı cinsiyet tercihinde olanlara saygı duyan, onları yargılamayan ve cinsel tercihlere göre işe alım, terfi gözetmeyen şirketlerin incelendiği değerlendirmede, Xerox, farklı kimliklere, düşüncelere ve bakış açılarına en hoş görülü şirketlerden biri olarak gösterilerek “Kurumsal Eşitlik Ödülü”ne layık görüldü. Xerox Kanada, MediaCorp tarafından gerçekleştirilen Kanada’nın Kültürel Çeşitlilik Konusunda En İyi İşvereni listesinde yer aldı. Liste, Kanada içindeki işverenleri kültürel çeşitlilik ve kapsama programlarına göre seçiyor. Xerox Portekiz ise, Accenture and the Portuguese dergisi tarafından “Portekiz’deki En İyi Çalışma Yeri” seçildi. Sıralama, insan kaynağı yönetiminin kalitatif bir analiziyle kombine edilmiş çalışan araştırmasına dayanıyor. gerçekleştirdiği araştırma ve geliştirme çalışmaları dolayısıyla verildi. İş teknolojilerindeki en iyi inovatif kullanıcıların her yıl gerçekleştirdiği InformationWeek 500 listesinde ise Xerox bu yıl, en iyi IT yenilikçileri arasında gösterildi. Xerox’un küresel vatandaşlık raporu http://www.xerox.com/citizenship bağlantısından görülebilir. Xerox’un çevresel sürdürülebilirlik faaliyetleri hakkında daha fazla bilgi almak için ise, http://www.xerox.com/environment bağlantısı ziyaret edilebilir. Xerox, kültürel çeşitlilikte de en önde gelen şirketler arasında. İnovasyonda da öncü Japonya’daki Amerika İş ve Teknoloji Ödülleri programı, Xerox’un “Japonya-Amerika İnovasyon İş Birliğinde Olağanüstü Başarı” özel ödülünü aldığını duyurdu. Bu ödül, Xerox’un Fuji Xerox ile 50 yıldır 8 xerografi Ocak 2013 xerografi_ocak2013_08.pdf 8 08.01.2013 12:45:21 Köşe Erhan Aslantürk xerografi_ocak2013_09.pdf 9 08.01.2013 12:45:36 “Günümüzde sosyal medyayı, insanların arkadaşlarının paylaştığı fotoğraflara ve yazılara baktığı bir yer olarak düşünüyorsanız büyük yanılgı içinde olduğunuz kolayca söylenebilir.” GSK; son teknoloji donanım ve yazılım uygulamalarıyla doküman yönetimi hizmetleri verebilecek bir tedarikçi arayışına girdi ve tüm ihtiyaçlarına tek elden yanıt verecek bir çözüme sahip olduğu için Xerox ile çalışmaya karar verdi. Sosyal medya gerçekten işinize yarıyor mu? Günümüzde sosyal medyayı, insanların arkadaşlarının paylaştığı fotoğraflara ve yazılara baktığı bir yer olarak düşünüyorsanız büyük yanılgı içinde olduğunuz kolayca söylenebilir. Bu durum halen geçerli ancak sosyal medyanın gücünün artık bunun çok ötesinde olduğunu görebiliyoruz. Sosyal medya, şirketlerin kendilerini ifade edebilecekleri, müşteriler için ise beğeni ve şikayetlerinin ilgili markaya kolaylıkla ulaştırılmasını sağlayan bir kanal haline geldi. Penn State College, Information Sciences and Technology’nin yaptığı araştırma, yazılan ‘tweet’lerin yaklaşık %20’sinin bir ürünle ya da markayla ilgili olduğunu ortaya koyuyor. Bu da demek oluyor ki markalar artık, kendileri ya da sundukları hizmet veya ürünlerle ilgili müşterilerinin daha fazla konuşmasını, aynı zamanda daha az şikayet etmelerini sağlamaya özen göstermelidir. Aksi takdirde sosyal medya, bir mesajın doğru ya da yanlış olarak yargılanmadan çok hızlı bir şekilde yayılmasını sağlayan bir mecra olacaktır. Dolayısıyla, özellikle büyük markaların sosyal medyayı yakından takip ediyor olması lazım. Aksi durumda sonuçları çok kötü olabilmektedir. Örnek vermek gerekirse; fast food zincirlerinden birinin (Taco Bell) New York City’deki restoranının fareler tarafından basıldığına dair video, YouTube’da çok kısa bir süre içerisinde 2 milyonun üzerinde bir izlenmeye sahip oldu. Video çoğaltılıp farklı video sitelerinde paylaşılırken, ilgili fast food şirketinin henüz bundan haberi yoktu. Gün sonunda şirket özür dileyip restauranlarının temiz olduğuna dair bir açıklama yapıncaya kadar borsadaki değeri düşerken, yaklaşık 7.000 restauranındaki satışlarına darbe yemiştir. Tüm bunların yanı sıra ‘markalar, sosyal medyanın nimetlerinden daha fazla nasıl yararlanabilirler?’ sorusu akla gelmektedir. Kısaca, sosyal medya bir hizmeti ya da ürünü nasıl daha fazla sattırır? Daha başka sorular da akla gelebilir; örneğin, müşterilerimle nasıl daha fazla etkileşim içinde olurum, müşteri memnuniyetini nasıl bir üst seviyeye çekebilirim gibi. Tüm bu sorulara olumlu ve verimli cevaplar alabilmek için şirketlerin en azından belli bir sosyal medya stratejisinin ve hareket yönteminin olması gereklidir. Bu hareket yöntemini hayata geçirmek muhtemelen şirket içinde, sosyal medya tecrübesi az olan personel tarafından yapılamayacak durumda olacağından bir uzmana ihtiyaç duyulacaktır. İşte bu noktada, şirketlerin sosyal medya yatırımının sonuç getirir bir hal mi aldığı, yoksa ölü bir yatırım haline mi dönüştüğü durumu ortaya çıkar. Sizin danışmanlığınıza talip olan ajans size hemen bir Facebook sayfası açıp, kısa zamanda on binlerce takipçi sağlayacağını mı vaadediyor, yoksa takipçi sayısından önce çeşitli kurgular veya projeler hazırlayıp, buna göre bir iletişim dili ve hareket tarzı mı öneriyor? Yani hedeflenen, binlerce genel takipçi kitlesine sahip olmak mı, yoksa hedef takipçi kitlesine sahip olmak mı? İnternette az bir meblağ ile binlerce takipçi satın alabileceğiniz yerler de bulunmakta, bunu hatırlatalım. 10 GSK'da kontrollü, güvenli ve mobil doküman yönetimi Dünyanın lider yenilikçi ilaç ve aşı firmalarından GlaxoSmithKline (GSK) Xerox'un son teknoloji ürünleri ile ofis araçlarını yenileyerek iş akışını hızlandırdı. Yapılan uygulama ile güvenli ve mobil çalışmayı destekleyen bir çalışma ortamı kuruldu. Kurumsal baskı işlerini şirket içerisinde yapmaya başlayan GSK, her kullanıcı için kişiye özel doküman üretebilecek bir altyapıya kavuştu. C M Y CM MY CY CMY K Öte yandan, sosyal medyanın en önemli faydalarından biri, marka iletişimi ve bilinirliği konusunda yardımcı olmasıdır. Bu şekilde, markanızın daha geniş kitlelerce bilinirliğini sağlayabileceğiniz gibi, kontrolsüz olarak hakkınızda çıkacak olumsuz yazılar, şikayetler için bir platform yaratıp ilgili kişilerle hızlıca iletişime geçebilirsiniz. Unutmayınız ki siz sosyal medyada olsanız da olmasanız da insanlar sizin hakkınızda konuşacaklardır. Sosyal medyanın diğer faydaları ise şöyledir: Satış artırıcı faaliyetler: Sosyal medyada yapılacak bazı başarılı uygulamalar, satışları artırabilmektedir. Dönemsel indirim kuponları, takipçilere özel faydalar gibi... Bunlar takipçi sayınızı da artıracaktır. İnternet sitenize trafiği artırmak: Sosyal medya aracılığıyla takipçilerinizi, duyurularınız ve aktiviteleriniz hakkında detay almak için web sitenize çekebilirsiniz. Bu durum, arama motorlarındaki pozisyonunuzu güçlendirir. Ayrıca, takipçilerinizin sizin içeriklerinizi kendi profillerinde paylaşmaları, zincirleme bağlantı olanağı da sağlar. Rekabet avantajı: Günümüzde sosyal medya ve interneti iyi kullanan şirketler, tüketicinin gözünde rakip şirket ve markalara karşı üstün bir konumdadır. Sizin tarafta ise bu mecrada olan rakiplerinizi takip etmeniz, onların olası kampanyaları, müşteri ilişkileri, aktiviteleri gibi paylaşımları hakkında bilgi sahibi olmanıza olanak verir. Başarı Hikayesi GSK Hakkında Merkezi İngiltere'de bulunan dünyanın önde gelen yenilikçi ilaç ve aşı firması GlaxoSmithKline (GSK), bugün hemen tüm sağlık alanlarında yenilikçi, etkin ilaç ve tedaviler üretiyor. 2011 yılında tüm dünyada 27,4 milyar sterlin ciro elde eden şirket bu cironun yaklaşık 4 milyar sterlin tutarında bir bölümünü AR- GE yatırımlarına ayırdı. GSK 100'den fazla ülkede 97.000'i aşkın çalışanı ile faaliyet gösteriyor. 50 yıldan fazla bir süredir Türkiye ilaç sektörünün lider firmalarından biri olan GSK, hastaların ilaca erişimini güçlendirmek ve onlara en kaliteli hizmeti sunmak için çalışıyor. GSK, Türkiye'de ilaç ve aşı Ar-Ge'sini güçlendirmek için çalışırken, ürün portföyünü jenerik ilaçlarla zenginleştirmeyi ve bu süreçte Türkiye'ye teknoloji transferi yapmayı hedefliyor. İhtiyaç neydi? GSK iş süreçlerini ve doküman iş akışlarını hızlandırmak için yeni ofis cihazlarına ihtiyaç duyuyordu. Böylece ofis verimliliğini artırmayı hedefliyordu. Ayrıca var olan makinelerin malzeme ve bakım maliyetleri de hayli yüksekti. GSK; sadece yazıcı çözümü sunmayan, aynı zamanda günlük iş akışına yardımcı olacak son teknoloji donanım ve yazılım uygulamalarıyla doküman yönetimi hizmetleri verebilecek bir tedarikçi arayışına girdi. Kapsamlı sektörel araştırmanın sonucunda GSK, tüm ihtiyaçlarına tek elden yanıt verecek bir çözüme sahip olduğu için Xerox ile çalışmaya karar verdi. Çözüm Xerox tarafından, GSK bünyesinde yapılan analiz sonucunda, GSK baskı merkezindeki bütün cihazların renkli A3 Xerox ürünleriyle yenilenmesine karar verildi. GSK ofislerinde yer alan eski yazıcıların yerine 24 adet yeni Xerox renkli çok fonksiyonlu cihaz kuruldu. Çalışanların ihtiyaçlarına, çalışma alanlarına ve yoğunluklarına göre her bir Xerox makinesi ofis ortamları içinde optimize edildi. Ofis donanım altyapısının yenilenmesinin yanı sıra, GSK’ya özel çözümler de geliştirildi. "Xerox Equitrac Pin Kodu" yazılımı entegrasyonu ile renkli baskı hacminin yönetilebilmesi sağlandı. Bu yazılım ile kullanıcılar; çok fonksiyonlu cihazların sunduğu tüm hizmetlerden, kendilerine bildirilen ve kişiye özel şifre kodlarını sisteme girerek yararlanmaya başladı. Xerox Mobil Baskı yazılımı ile GSK çalışanlarına, GSK ağına dâhil her yazıcıdan istedikleri anda baskı alma imkânı sunuldu. Mobil çalışanların e-posta alımını destekleyen akıllı cihazları ile ofis araçlarına bağlanabilmesi sağlandı. Böylece çıktı alma, tarama, kopyalama ve faks gibi işlemler için zaman ve mekâna bağımlılık ortadan kaldırıldı. GSK bünyesindeki doküman üretim merkezinde Xerox’un profesyonel bir operatörü görevlendirildi. Herhangi bir problem çıktığında Xerox operatörünün müdahaleleri ile iş akışında aksamanın önüne geçildi. Kişiselleştirilmiş dokümanların yaratılması için de ayrı bir uzman kadro tarafından danışmanlık hizmeti verilmeye başlandı. Sonuç Son teknoloji Xerox donanım ve yazılım çözümlerinin kurulmasıyla; GSK bünyesinde baskı alanındaki verimlilik, maliyet ve baskı kontrolü konularında büyük ilerleme sağlandı, sorunlar ortadan kaldırıldı. Xerox donanım ve yazılım çözümlerinin getirdiği fonksiyonellikle GSK; eğitim materyallerinin ciltlenmesi, kişiselleştirilmiş dokümanların, takvimlerin basılması gibi işlemleri kendi doküman üretim merkezinde yapabilir hale geldi. Baskı merkezindeki Xerox DocuColor 700 baskı sistemi ve XMPie uygulaması sayesinde, renkli baskı hacmi 3 kat arttı. Şifreli sistem ile renkli baskı hacminin yönetilebilmesi sağlandı. Şifreli sistem ile elde edilen veriler sayesinde kullanıcı alışkanlıklarının gözlenmesi mümkün hale geldi, kaynak kullanımları ve cihaz performansları izlenebilir oldu. "Xerox Equitrac Pin Kodu" yazılımı ile renkli kotalarını ve diğer yazdırma/kopyalama kurallarını uygulamak için, yazdırma maliyetlerini izleme, ölçme ve yönetme imkânı sağlandı. xerografi Ocak 2013 xerografi_ocak2013_10.pdf 10 08.01.2013 12:45:56 xerografi_ocak2013_11.pdf 11 08.01.2013 12:46:18 “18 yıldır Xerox Türkiye’den hizmet alan Yapı Kredi Emeklilik, Türkiye’deki en uzun süreli dış kaynak başarı öykülerinden birine imza atıyor.” Röportaj “Xerox ile değişimi yönettik” Xerox’un 1995 yılından beri çalıştığı, Türkiye’deki ilk kurumsal müşterilerinden biri olan Yapı Kredi Emeklilik’in Genel Müdür Yardımcısı Umur Çullu ile Xerografi için özel bir söyleşi gerçekleştirdik. 12 Yapı Kredi Emeklilik ile Xerox iş birliğinin geçmişinden söz ederek söyleşimize başlayabilir miyiz? Yapı Kredi Emeklilik, Xerox Türkiye ile 1995 yılında çalışmaya başladı. Bildiğim kadarı ile Xerox’un Türkiye’deki ilk kurumsal müşterilerinden biriyiz. Aynı zamanda Türkiye’de Xerox’un ünlü DocuTech yüksek kapasiteli baskı sistemlerini ilk kullanan firmalardan biriyiz. Bu baskı teknolojisinin sunduğu “highlight color” siyahın yanında +1 renk, bir başka deyişle tek renk özelliğini kullanan ilk firmayız. 1995 yılından bugüne 18 yıldır uyum içinde, çok başarılı projelere imza attık. Yapı Kredi Emeklilik olarak 2005 yılında Koç Finansal Hizmetler Grubu bünyesine geçtik. Xerox’la birlikte Yapı Kredi Emeklilik bünyesinde gerçekleşen bir çok dönemsel değişimi birlikte yönettik. Neden Xerox ile çalışmaya ihtiyaç duydunuz? Sigortacılık sektöründe insanlara elle tutulur birşey vermiyorsunuz; taahhüt veriyorsunuz, risklerini ve geleceklerini güvence altına almaya çalışıyorsunuz. Bütün bunları da müşterilerinize belgeler üzerinde sunuyorsunuz. Müşteriye aldığı teminatı, genel şartları, özel şartları hep bu dokümanlar üzerinde anlatıyoruz. Müşterilerimizin risklerini ve geleceklerini güvence altına alan, onlara sunduğumuz imkanları ve farklılıkları algılattıran bu dokümanlar, onlarla uzun soluklu şeffaf bir iletişime geçmemizi sağlıyor. Bunun için sunduğumuz güvencelerin, taahhütlerin yazılı hali ve onların kağıt üzerindeki bastığımız sözleşme dokümanlarının içerikleri de tasarımları da bizim için çok önemli. Bizim için yaşamsal öneme sahip olan bu dokümanların basımı ve yönetiminde, alanında uzman ve güvenilir bir iş ortağı ile çalışmamız gerekiyordu. Bu yüzden Xerox ile çalışmaya başladık. Sonrasında şartlar ve ihtiyaçlar değiştikçe, alacağımız hizmetler de değişiklik gösterdi. Makine sayımız arttı. Bununla birlikte değişken ve sürpriz maliyetler, teknik sıkıntılar, operasyonel yük, değişken veri baskısı, bilgi güvenliği gibi konular ortaya çıkmaya başladı. Bütün bu konuları ve sorunları beraber yönetmek ve yürütmek üzere 5‘er yıllık kontratlarla başladığımız iş birliğini uzata uzata bu günlere geldik. Xerox’tan aldığınız hizmetlerle iş süreçlerinizde ne tür değişimler yaşandı ? Türkiye çapında 17 tane irili ufaklı bölge ve şubemiz var. Xerox ile yaptığımız fizibilite çalışması sonucunda öncelikle makine sayısını azalttık. Daha önceleri birçok farklı markanın C M Y CM MY CY CMY K ürününü kullanıyorduk. Sözleşme öncesinde çalışma ofislerimizin her katında en az 10 makine vardı. Şu anda ofislerimizde 10 makine yerine merkezi olarak yerleştirilmiş bir tek makine kullanıyoruz. Üstelik bu cihazlar, tarama gibi eskiden sadece belli departmanlarda olan farklı fonksiyonlara da sahip. Ayrıca, baskı işlerini de kendi bünyemizde yapıyoruz, Xerox’tan aldığımız operatör desteği ile bu işler için ayrı bir çalışan istihdam etmeden hizmet alıyoruz. Bir problem olduğunda bizim haberimiz dahi olmuyor; servis, sarf malzemesi, bakım gibi tüm sorunları Xerox hallediyor. Dağınık yapıdaki cihazları yönetmek, sarf malzemelerini uygun fiyatla temin etmek gibi konularda çok önemli zaman, emek, maliyet avantajları sağladık. Xerox’un kurduğu sistem ile sabit, öngörülebilir ve daha düşük maliyetlerle süreçleri yönetmeye başladık. Belge ve bilgi güvenliğimizi arttırdık. Ayrıca, hizmet sözleşmesi sonrasında tek bir firma ile çalışmanın getirdiği, tek bir kontak ve tek bir fatura gibi avantajlar bizim işlerimizi hızlandırdı. Türkiye’de bir ilk olan Uluslararası Teknoloji Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu hakkında bilgi alabilir miyiz? Hayat değişiyor, yatırım alanları farklılaşıyor. Artık teknoloji, yatırım yapılacak en öncelikli alanlardan biri olarak görülüyor. Bizim müşteri segmentasyonumuzda, çok büyük olmamakla birlikte teknoloji meraklısı önemli bir müşteri kitlemiz var. Teknoloji ile iç içe geçmiş Y kuşağı diye bahsettiğimiz bu müşteriler, yatırımları arasında teknolojiyi de görmek istiyor. Piyasada onlara yönelik bir fonun olmadığını gördük ve onların ihtiyacını karşılayabilmek için böyle bir fon kurduk. Bu fonun içerisinde, minimum yüzde 80 oranında, Apple, Google, Microsoft, Oracle, Vodafone gibi markalar başta olmak üzere yabancı teknoloji firmalarının hisse Yatırılan katkı payları istenilen fonda değerleniyor. Bireysel emeklilik katılımcılarımız şirketimizin sitesine girip kendi kendine talimat verebiliyor. O fonu değil de bu fonu seçseydim durum ne olabilir, diye de kıyaslayabilir. Sosyal sorumluluk projeleriyle uluslararası ödüller kazanmış bir firma olarak, bu alanda gerçekleştirmeyi planladığınız yeni çalışmalarınız var mıdır? Sosyal sorumluluk projelerine çok önem veriyoruz. Abdülhamit zamanında Japonya’ya giden Ertuğrul zırhlısının batığının çıkarılması, Güneydoğu’da da safran yetiştirilmesi gibi ödüllü projelerimiz oldu. Son yıllarda yürütmekte olduğumuz sosyal sorumluluk projemiz ise “Yaşlılık Araştırma Merkezi (65+)”. Bu proje kapsamında insanların yaşlılığında ne tür sorunlarla karşılaştıklarını her yıl yaptığımız bir araştırma ile kamuoyuna sunu-yoruz. “Gelirlerinin kaçta kaçını neye harcıyorlar? Çocuklarından yardım alıyorlar mı? İhtiyaçları gideriliyor mu? Sosyal hayata ne kadar katılabiliyorlar?” gibi birçok yaşlılık ve yaşlılık dönemi sorunu ile ilgili araştırmalar yapıyor, proje önerileri gelşitiriyoruz. Dış kaynak kullanmayı düşünen firmalara neler tavsiye edersiniz? Kurumların sadece kendi işlerine odaklanması ve uzmanlaşmasının gerekli olduğunu düşünüyoruz. Piyasada rekabette önde gidebilmek için işi en iyi yapan olmanız lazım. Kendi ana kuruluş amacınızın dışındaki her şey için, sizin teknik bilginizi gerektirmedikçe, alanında uzman kuruluşlardan dış kaynak hizmeti alınabilir. Bu hizmetleri alırken de öncelikle itibara önem verilmelidir. Muhakkak daha ucuz teklif veren firmalar olacaktır ama işinizi bir kere sağlama alıp o şekilde gitmesini istiyorsanız dış kaynak şirketinin gerçekten o konuda uzman olup olmadığına, eleman sürekliliğine, teknik altyapısına güvenmeniz gerekir. xerografi Ocak 2013 xerografi_ocak2013_12.pdf 12 08.01.2013 12:46:41 Etkinlik xerografi_ocak2013_13.pdf 13 08.01.2013 12:46:56 Xerox Teknoloji Şov’unda hem Renkli Dijital Baskı Sistemleri Xerox 770 ve Xerox DocuColor 8080 tanıtıldı hem de dünya ve Türkiye dijital baskı sektöründeki gelişmeler paylaşıldı. Xerox Türkiye Teknoloji Turu etkinlikleri kapsamında, çeşitli sunumlar ve ürün tanıtımları yapıldı. Sunumlarda dijital baskı sektöründe yaşanan gelişmeler, yeni baskı teknolojileri, kişiye özel baskı ve dokümanlarda renk kullanımının önemine vurgu yapıldı. Klasik otomobiller arasında teknoloji şovu Xerox Anadolu yollarında Xerox, Türkiye’nin dört bir tarafında en son teknoloji ürün ve çözümlerini tanıtmak üzere sürdürdüğü teknoloji turunu bu yıl Kayseri, Erzurum, Samsun ve Trabzon’da gerçekleştirdi. Yapılan etkinliklerde; Kayseri, Erzurum, Sakarya, Trabzon ve bölge illerden gelen kişi ve kuruluşlara verimliliği artıracak ve yeni iş fırsatları yaratacak en son teknoloji ürünleri sergilendi. Türkiye Teknoloji Turu adı altında düzenlenen etkinlikler kapsamında, çeşitli konularda sunumlar ve ürün tanıtımları yapıldı. Sunumlarda ağırlıklı olarak dijital baskı sektöründe yaşanan gelişmeler, sektörü etkileyen yeni yaklaşımlar, yeni baskı teknolojileri, kişiye özel baskı ve dokümanlarda renk kullanımının önemi üzerinde duruldu. Geleneksel teknolojilerle, dijital baskı sistemlerinin bir arada nasıl verimli kullanılacağı uygulamalı örneklerle kişi ve kuruluşlara tanıtıldı. Müşterilerimizle buluşuyoruz Xerox Türkiye Genel Müdürü Mehmet Sezer konuyla ilgili; “Etkinlik yapılacak yerleri tüm Türkiye’yi kapsayacak şekilde seçtik. Çevre illerden kişi ve kuruluşları da etkinliklerimize davet ediyoruz. Xerox’un Türkiye Teknoloji Turu, bize Türkiye geneline yayılmış binlerce Xerox satış noktası yetkilileri ile bir araya gelme şansı da veriyor. Böylece müşterilerimizle birlikte, Türkiye’nin dört bir tarafındaki iş ortaklarımızı da dinleme, ihtiyaç ve beklentileri yerinde inceleme fırsatı buluyoruz” diye konuştu. Türkiye ekonomisinin büyük bir bölümü batıda olmasına rağmen Xerox olarak teknolojiyi Anadolu’nun doğusuna da getirmek için böyle bir çalışmaya imza attıklarını dile getiren Mehmet Sezer, “Türkiye Teknoloji turu 4 ayaklı bir çalışma oldu. Kayseri’den sonra Erzurum’a geldik. Samsun ve Trabzon’la devam ettik. İş ortaklarımız aracılığıyla ürünlerimizi bizzat burada müşterilerimize götürme fırsatı bulduk. Teknoloji çok hızlı gelişiyor. Bu gelişimi tüm müşterilerimizin ayağına götürmek için çaba gösteriyoruz. Gelecek adına doğaya duyarlı teknolojik ürünlerimizi müşterilerimize sunuyoruz” dedi. Katılım üst düzeyde Etkinliklerde, ofislere yönelik çok fonksiyonlu, farklı hız ve fonksiyonlara sahip makineler ile geniş format ve yüksek kapasiteli baskı sistemleri tanıtıldı. Özellikle ofis ortamları için geliştirilen çok fonksiyonel sistemler, kurumların dokümantasyon maliyetlerini azaltan, verimliliği arttıran fonksiyonları ile dikkat çekti. Ayrıca, profesyonel kullanıcılar için giriş seviyesi yüksek kapasiteli baskı sistemleri ile firmaların karlılıklarını nasıl arttırabilecekleri de anlatıldı. Yoğun bir katılımın yaşandığı etkinlikler; kamu kurumları, matbaa, baskı merkezleri ve özel sektörden pek çok sektör yetkilisini bir araya getirdi. t C M Y CM MY CY CMY K Xerox, İstanbul Tarabya, Ural Ataman Klasik Otomobil Müzesi’nde gerçekleştirdiği Teknoloji Şovu’nda baskı sektörünün önemli kişi ve kuruluşlarını ağırladı. Etkinlikte, dünya ve Türkiye’deki dijital baskı pazarı ile ilgili rakam ve veriler paylaşıldı. Xerox’un Türkiye’de kullanıma sunduğu, Üretim Sistemleri Grubu Renkli Dijital Baskı Sistemleri Xerox 770 ve Xerox DocuColor 8080’in de ilk kez tanıtıldığı etkinlikte, dünya ve Türkiye dijital baskı sektöründeki gelişmeler ve rakamlar paylaşıldı. Etkinlikte Xerox’un grafik sanatlar yaklaşımı da anlatıldı. Dijital baskının yeni oyuncuları: Xerox 770 ve Xerox DocuColor 8080 Etkinlikte tanıtımı yapılan ürünlerden Xerox 770, dakikada 70 sayfa siyah-beyaz ve renkli baskı alabiliyor. Xerox 770, 330 x 488 mm kağıt ebadına kadar tam renkli doküman üretirken, 64 gramdan 300 grama 14 Etkinlik kadar olan çeşitli medyaların üzerine baskı yapabiliyor. Xerox 770’de bulunan Xerox’un patentli EA toneri, broşür, katalog, takvim, kartpostal, albüm ve doğrudan pazarlama dokümanları gibi uygulamalara istenilen hızda ve yüksek görüntü kalitesinde tam renkli baskı yapılmasını sağlıyor. Kimyasal toner ayrıca, daha az enerji kullanılmasını, daha az atık üretilmesini ve makinenin daha verimli olmasını destekliyor. Xerox DocuColor 8080 ise; geniş bir medya aralığına saatte 4800 sayfa baskı alabiliyor. Parlaklığı az, kuru mürekkebe sahip olan Xerox DocuColor 8080’nin baskı alabildiği medya çeşitleri, kaplamalı ve kaplanmamış kağıtlar, parlak kağıtlar, karbonsuz kağıt, DocuCard'lar, etiketler, kartvizitler, parlak broşürler, cam etiketleri, dayanıklı/sentetik kağıtlar, tebrik kartları, polyesterler ve özel çözümleri kapsıyor. Xerox DocuColor 8080 baskı sistemi ayrıca, 2400 x 2400 dpi baskı çözünürlüğü ile kusursuz renk kalitesi sunuyor. Xerox DocuColor ailesinin yeni üyesi, dokümanın ebatına ve ağırlığına bakmadan, otomatik olarak çift taraflı baskı alabiliyor Daha az maliyet, daha fazla iş, daha güçlü müşteri iletişimi Etkinlikte; Xerox’un grafik sanatlara yaklaşımını da değinildi. Xerox’un grafik sanatlara yaklaşımı “Maliyetlerinizi Düşürün, Daha Fazla İş Üretin, Müşterinizle İletişiminizi Güçlendirin, İşinizi Büyütün” dört ana konseptinden oluşuyor. Xerox bu anlayış ile işletmelerin masraflarını düşürmeleri, üretkenliklerini arttırmaları, teslim sürelerini azaltmaları ve toplam cirolarını yükseltmelerine yönelik çözümler sunuyor, müşterilerin doğru teknolojiyi, doğru iş akışı ve doğru iş modeli ile birlikte kullanmalarını sağlıyor. Katılımın yoğun olduğu etkinlikte, katılımcılar klasik otomobillerin bulunduğu müzeyi gezme fırsatı da buldular. Etkinlik, akşam yemeği ile sona erdi. xerografi Ocak 2013 Ulkar Holding Genel Müdürü xerografi_ocak2013_14.pdf 14 08.01.2013 12:47:13 Köşe Gülnur Baykurt xerografi_ocak2013_15.pdf 15 08.01.2013 12:47:29 Erhan Aslantürk; sosyal medyaya nereden başlamalı, nasıl bir strateji uygulanmalı, hangi mecralar kullanılmalı gibi soruların cevaplarını verdi. “Performans yönetimi süreci ve geri bildirimin verilmesi, kritik yönetim süreçlerinden biri.” Performans değerlendirme ve geri bildirim Bir yılı daha kapatırken ‘2012 yılı hedeflerini ne ölçüde başardık, 2013 yılında çalışanlarımızdan beklentileri- miz nelerdir, nasıl ölçümleyeceğiz?’ gibi konular hepimizin ajandasında. Bu günlerde birçok yönetici, çalışanlarının performans değerlendirmesi konusunda bizler gibi çalışıyor olmalı. Performans görüşmelerinin amacı, çalışanların hedeflerine karşılık elde ettikleri sonuçları değerlendirmek, sonuçlar hakkında objektif geri bildirim vermek, motivasyon sağlamak ve gelişim için rehberlik etmek olduğuna göre görüşmenin başarısı, şirketin başarısı için de önemli. Bu yüzden performans yönetimi süreci ve geri bildirimin verilmesi, kritik yönetim süreçlerinden biri. Biz de Xerox’ta, bireysel hedeflerimize ulaştığımızda şirket hedeflerimize de ulaşacağımız görev bazlı bir performans yönetim sistemi uyguluyoruz. Birbirini tamamlayan ama farklı, onlarca görevin hedeflerinin ilişkilendirilmesi detaylı bir çalışma gerektiriyor. Şirketimizin stratejik önceliklerini belirleyip, her çalışana özel, görev tanımına uygun, ölçülebilen hedefler belirliyoruz. Bu hedeflerin her biri için ağırlık puanları belirliyor ve başarı oranlarına göre kazanılan puanların toplamının, çalışanın performans puanını oluşturmasını sağlıyoruz. Yarıyıl ve yıl sonu performans değerlendirme dönemlerinde çalışanlarımız, görev tanımlarına uygun, süreli, ölçülebilir ve başarılabilecek hedeflerine karşılık, yöneticisinin inisiyatifine dayanmayan, gerçek iş sonuçlarına dayanan objektif bir değerlendirme sistemi ile performansları hakkında geri bildirim alıyorlar. Geçtiğimiz yıllarda kağıt bazlı yürüttüğümüz bu süreci, 2012 yılı itibari ile BOSS Grup ile birlikte tasarladığımız bir yazılım ile destekliyoruz. Yöneticilerimiz ve çalışanlarımız Performans Mükemmelik Sistemi’ni kullanarak belirledikleri performans hedeflerinin sonuçlarını, geri bildirim toplantılarında birlikte analiz ediyorlar. Çalışanlar kendilerinden bekleneni ne seviyede karşıladıklarını bu görüşmelerde yöneticileri ile birlikte değerlendiriyorlar, performanslarını arttıracak gelişim planlarını belirliyorlar. Bu planlar da bir sonraki dönemin performans hedeflerinin bir parçası haline geliyor. Bu döngünün başarısı, doğru işe doğru hedefin belirlenmesi ile sağlanıyor. Geri bildirim görüşmelerinde, performansları hakkında yapılacak övgü ve öneriler, çalışanların hedeflerine ulaşmada doğru yolda olup olmadıklarını anlamalarına yardımcı oluyor. Çalışanlar, performanslarının nasıl değerlendirildiğini, onlardan 16 Haber Aydın Üniversitesi’nde yeni pazarlama konuşuldu C bekleneni ne seviyede karşıladıklarını bu görüşmelerde anlıyorlar. Olumlu geri bildirim, çalışanlarda başarı duygusunu ve motivasyonu artırırken aynı zamanda neyi bildiklerini ve neleri öğrenmeleri gerektiğinin farkına varmalarını sağlıyor. Kişisel farkındalık gelişme için bir başlangıçtır. Zaman zaman olumlu olmayan geri bildirimde de bulunmak gerekebilir ancak bu geri bildirim yine de yapıcı bir şekilde söylenmeli, eleştirinin gelişim için yapıldığı unutulmamalıdır. Hem olumlu olmayan geri bildirim vermek hem de anlayışlı ve açık olmakta zorlanabiliriz. Geri bildirimin işe yaramasını istiyorsak çalışanımız ile empati kurabilmeliyiz. Ancak empati konusunda da teraziyi dengede tutmak önemli. Aşırı hassasiyet, vereceğimiz mesajın önemini azaltırken tam tersi bir durum da çalışanımızın mesajımızı reddetmesine yol açabilir. Geri bildirimde bulunurken yaşanmış ve somut örnekler kullanmak daha rahat anlaşılmayı ve kabul edilmeyi sağlayacaktır. Amaç, davranışları düzeltmek, geliştirmek ya da devamlılığını sağlamak olduğuna göre kabul edilmek önemlidir. Birlikte çalışmaktan keyif aldığınız yöneticileriniz ve çalışanlarınızla başarılı bir yıl geçirmenizi dilerim. M Y CM MY CY CMY K Bu yıl ikincisi düzenlenen “Sosyal Medya ve E-ticaret Konferansı”, 18 Aralık 2012 günü İstanbul Aydın Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. Konferansta, Xerox Türkiye Ofis Grubu Pazarlama Müdürü Erhan Aslantürk konuşmacı olarak yer aldı. Erhan Aslantürk “Yeni Pazarlama Anlayışı, Markaların Sosyal Medya Yaklaşımı” başlıklı bir sunum yaptı. Geleneksel pazarlama ile yeni pazarlama arasındaki farkların anlatımıyla başlayan sunumda; neden yeni pazarlamanın etkin olduğu konusunda bilgiler verildi. Yeni tip müşteri davranışları incelenerek; en önemli yeni pazarlama taktiklerinden içerik pazarlama ve sosyal medya üzerinde duruldu. Sunum esnasında markaların neden sosyal medyaya önem verdiği, sosyal medyanın markalara faydaları gibi konular anlatıldı. Xerox Türkiye’nin Facebook ve Twitter iletişimi anlatılırken, bu iki mecrada gerçekleştirilen yarışmalardan örnekler sunuldu. Markaların sosyal medyadan nasıl yararlanması gerektiğini anlatan Aslantürk; nereden başlamalı, nasıl bir strateji uygulanmalı, hangi mecralar kullanılmalı, sosyal medya hesapları nasıl ve kim tarafından yönetilmeli gibi soruların cevaplarını verdi. Sosyal medyada başarısızlık konusunun da ele alındığı sunumda Erhan Aslantürk; sosyal medyanın doğru kullanılmadığında nelere yol açabileceğini örneklerle gösterdi. Çeşitli markaların Twitter’da gerçekleştirdiği başarısız kampanyaların beklenmedik sonuçlarının anlatıldığı sunum, katılımcılardan büyük ilgi gördü. Sunumun arkasından katılımcılardan gelen sorular yanıtlandı. İstanbul Aydın Üniversitesi Florya Kampüsü’nde gerçekleşen, Crea Bulls ve Pazarlama Projeleri’nin de katkı sağladığı konferansta Xerox’un yanı sıra; Apple-Bilkom, Crea Bulls, pazarlamaprojeleri.com, Connect Call Center, Z-index, Sosyal Medyaport, Sempeak gibi şirketlerden yöneticiler sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Her yıl başka bir il başka bir üniversitede düzenlenecek olan “Sosyal Medya ve E-ticaret Konferansı”nda, tüm katılımcılara sertifika verildi. xerografi Ocak 2013 xerografi_ocak2013_16.pdf 16 08.01.2013 12:47:45 Haber xerografi_ocak2013_17.pdf 17 08.01.2013 12:48:02 Dünya genelinde 2015 itibariyle kullanım miktarı 230,000 adedi aşması beklenen dijital baskı makineleri pazarındaki en büyük büyüme, Türkiye gibi gelişen pazarlarda olacak. Xerox iGen ailesi binlerce katlama karton stok kodunu hızlıca tekrar basıyor ve depoluyor. Xerox’un ambalajlama çözümü; ardiye, depolama ve zaman aşımına uğramış kartonların elden çıkartılması ile ilgili maliyetleri de düşürüyor. Haber Dijital baskı pazarı çift haneli büyüyor Gıda ambalajlamada kişiselleştirme dönemi Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), Xerox iGen ailesinin kuru gıda ürünleri ambalajlaması için uygun olduğunu açıkladı.Yapılan açıklamaya göre; Xerox iGen dijital baskı sistemi ailesi ve bu ürünlerde kullanılan tonerler ile kuru gıdalar, hiçbir sağlık sorunu oluşmadan paketlenebiliyor. C M Y CM MY CY CMY K 18 Xerox iGen ailesi Xerox Ambalajlama Çözümü ile birlikte, binlerce katlama karton stok kodunu hızlıca tekrar basıyor ve depoluyor. Ayrıca, bir işten diğerine çok çabuk geçerek, esneklik ve hız sunuyor. Xerox’un ambalajlama çözümü; ardiye, depolama ve zaman aşımına uğramış kartonların elden çıkartılması ile ilgili maliyetleri de düşürüyor. Ambalajın yaratılmasından pazarlama materyallerinin basımına kadar tüm baskı kampanyalarını tek bir baskı sistemi ile üretme imkanı sunan teknoloji, rekabetçi pazarlara daha hızlı cevap vermeyi sağlıyor. Xerox’un dijital ambalajlama çözümü; ülke genelindeki duyurular ve ulusal markalardan, özel ve prototip ürünlere uzanan promosyonel ihtiyaçlara cevap veriyor. Xerox Ambalajlama Çözümü ile üretilebilecek ambalajlar; ulusal marketlerde satılan el yapımı yiyecekler için markalı kutulardan, düğün gibi sosyal etkinlikler için ayrıcalıklı parti kaplarına, lokal üretilip bölgesel satılan özel harmanlanmış kahve ve çay paketlerine uzanıyor. Sektörün önemli danışmanlık şirketlerinden Pira International’a göre; dünya genelindeki ambalajlama ve etiketlemede dijital baskı pazarının 2014 yılında 6,75 milyon dolara ulaşması bekleniyor. IDC Üretim Baskı Araştırma Yöneticisi Joel Bienvenu konuyla ilgili; “FDA’nın Xerox sistemlerine uyum raporu vermesi; kişiselleştirilmiş ambalajlama yaratabilecek yazıcılar için yeni bir pazar açabilir. Ayrıca; Xerox iGen4’ün baskı kalitesi ve renk canlılığı, üreticilerin ürün paketlerine ayrıcalık katmasına imkan verecektir” dedi. Xerox, otomatik ambalajlama çözümlerini Stora Enso Gallop ile güçlendirdi Xerox, Stora Enso Gallop ile yaptığı anlaşma ile otomatik ambalajlama çözümlerini genişletti. Xerox, sulu ya da UV koruyuculu seçeneklerine sahip Epic CTi-365 cila ünitesi, Stora Enso’nun bir istif-nakliye ünitesi ve Kama tarafından Stora Enso için geliştirilen 580 x 400 mm boyutundaki kalıp kesiciden oluşan bütünleşik bir çözümü de piyasaya sürdü. Bu çözüm, talebe göre baskı ile atık oranını azaltarak ve yenilenebilir/geridönüştürülebilir ambalajlama ürünleri kullanarak çevreye verilen zararı en az indiriyor. Dünya genelinde 2015 itibariyle kullanım miktarı 230,000 adedi aşması beklenen dijital baskı makineleri pazarındaki en büyük büyüme, Türkiye gibi gelişen pazarlarda olacak. Xerox Türkiye Genel Müdürü Mehmet Sezer, global verilerin ışığında dijital baskı yatırımlarının büyüyeceğini ve 2015’te dünyadaki toplam dijital baskı hacminin 1 milyar 253 milyon imaja, üretim sistemleri kopyalama ve dijital baskı pazarının perakende değerinin 117 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini belirtti*. Mehmet Sezer; global pazarda özellikle Avrupa ve Amerika gibi doygun pazarlarda genel olarak trend sabit veya aşağıya doğru giderken, Türkiye gibi gelişen pazarlarda bu trendin artış ve fırsat olarak ortaya çıktığının altını çizdi. Her yıl milyonlarca baskı, yüksek kapasiteli dijital baskı makineleri ile alınıyor Türkiye’de kurulu olan Üretim Sistemleri Grubu Xerox Dijital Baskı Sistemleri ile ofis ve kurumsal baskılar hariç olmak üzere her yıl yaklaşık 150 milyon sayfa renkli ve 600 milyon sayfa siyah beyaz, toplamda ise 750 milyon sayfa dijital baskı alındığını söyleyen Mehmet Sezer; “Büyüyen Türkiye ekonomisine her sektörden yatırımların artması; her sektöre hizmet veren baskı sektörünü de büyütüyor. Türkiye’nin kredi notunun yatırım yapılabilir seviyeye yükselmesiyle birlikte Türkiye’ye yatırımlar daha da artacak, sektörümüz daha da büyüyecektir. 2011 yılında 500’e yakın yüksek kapasiteli dijital baskı makinesi ithalatı yapıldı ve 2010 yılına göre yüzde 44 büyüme gösteren Türkiye Üretim Sistemleri Grubu Dijital Baskı Pazarı, 2012 yılının ilk altı ayında da benzer bir tablo çizerek büyüme beklentimizdeki haklılığımızı doğruladı**” dedi. Mehmet Sezer; “Tüm veriler ve araştırmalar gösteriyor ki; dijital baskı pazarı büyümeye devam edecek ve iş hacmi artacak. Bu sektörde faaliyet gösterenlerin bu büyümeden azami şekilde faydalanmaları için farklılaşmaları ve yeni yatırım planları yapmaları gerekiyor. Ekipmanın yanı sıra yazılım yatırımları da yapılmalı ve doğru bir strateji belirlenmelidir” dedi. Global verilere bakıldığında 2012 yılı sonunda dijital baskı pazarının toplam baskı pazarının yüzde 21’inden fazla olması bekleniyor, bu değer 2007’de yüzde 11’di***. * Kaynak: Infotrends Ondemand 2012 Japonya Konferansı ** Kaynak: IDC verileri baz alınmıştır. *** Kaynak: Pira International xerografi Ocak 2013 xerografi_ocak2013_18.pdf 18 08.01.2013 12:48:27 Röportaj xerografi_ocak2013_19.pdf 19 08.01.2013 12:48:43 Tamamen dijitale ağırlık veren 72 Tasarım; Xerox teknolojisi kullanarak ciltleme, poster basımı, tasarım, laminasyon, fotoblok, kitap basımı, tez, kartvizit basımı, afiş, broşür gibi hizmetleri de sunuyor. Xerox Türkiye’nin Twitter kampanyasına ofis fotoğrafını #ofisimiseviyorumcunku diyerek @TurkiyeXerox hesabı üzerinden paylaşan takipçiler katıldı. En çok retweet alan takipçi Xerox Travel Scanner 100’ün sahibi oldu. “Yeni uygulamalar için kolları sıvadık” Ofisini en çok sevene Xerox’tan hediye Xerox Türkiye’nin düzenlediği Twitter yarışması sonucunda, paylaştığı ofis fotoğrafı en çok beğenilen ve retweet edilen takipçi, taşınabilir tarayıcı Xerox Travel Scanner 100 kazandı. Ankara’da faaliyet gösteren 72 Tasarım, Xerox kalitesinden vazgeçmeyen baskı merkezlerinden. Son olarak makine parkına Xerox Color 1000’i ekleyen 72 Tasarım, müşterilerine sunacağı yeni uygulamalar için hazırlanıyor. 72 Tasarım firma sahibi Şerafettin Polat ile yeni yatırımı, sektör ve gelecek planları üzerine konuştuk. 72 Tasarım hakkında bilgi verir misiniz? 72 Tasarım faaliyetine, Ankara’da 1972 yılında teksirle başlamış; fotokopi, ofset baskı ve dijitalle hizmetlerine devam etmiştir. Artık tamamen dijitale ağırlık veren 72 Tasarım; ayrıca tasarım, ciltleme, poster basımı, laminasyon, fotoblok, kitap basımı, tez, kartvizit basımı, afiş, broşür gibi hizmetleri de sunuyor. Xerox Color 1000 yatırımı yapmanızın ardındaki nedenleri anlatır mısınız? Xerox Color 1000’i tercih etmemizin en önemli nedeni 350 gram kuşe ve dokulu kağıtlara süratli ve kaliteli basım özelliğidir. Ayrıca, şeffaf toner teknolojisi de çok önemli bizim için. Bu sayede daha farklı uygulamalar yapabiliyoruz. Color 1000 ile birlikte XMPie programını da satın aldık ve yeni uygulamalar için kolları sıvadık. XMPie satın alarak, sunduğumuz hizmet çeşitliliğini arttırdık. Kişisel çözümlere daha fazla odaklanıp kaliteli ve katma değerli sonuçlar sunmayı hedefliyoruz. Marka seçiminde başlıca kriterleriniz nelerdi? Xerox’u tercih etmenize etki eden faktörler neler oldu? Yıllardır Xerox ile çalışmaktayız. Bunda Xerox ürünlerinin kalitesi kadar Xerox’a olan güvenin de payı var. Ülkenin durumu ne olursa olsun ne bir yedek parça ne de sarf malzemesi sıkıntısı çektik. Servis kalitesi de hiç bir zaman Xerox yüksek standardının altına inmedi. Yaygın servis ağıyla Xerox her zaman yanımızda oldu. Bir projeye teklif verirken Xerox baskı sistemleriyle ilgili sıkıntıya düşmeye gerek yoktur. Sarf malzemesi biter, makine bozulur gibi korkularımız hiç olmadı. Çünkü biz biliyoruz ki; Xerox gerekirse yeni makine kurar yine de bizi yarı yolda bırakmaz. Bu anlamda Xerox’a güveniyoruz. Tabii Xerox kadar, Xerox’un Ankara bölge bayisi Aroks’un da tercihimizde etkisi var; Aroks da bize her konuda destek oluyor. Kişiselleştirilmiş baskının oldukça revaçta olduğu bir dönemdeyiz. Sizin bu konudaki görüşleriniz nelerdir? 20 C M Artık birçok firmanın binlerce baskıya ihtiyacı yok, herkes müşterisine özel baskılar yapmak istiyor. Bu da düşük tirajlı işleri öne çıkartıyor. Kişiselleştirilmiş baskının farkına varan müşterilerimiz için dijital baskının tamamen vazgeçilmez bir noktaya geldiğine şahidiz. Biz de kişiselleştirilmiş baskı üzerinde uzun yıllardır durmaktayız, müşterilerin bu konuya dikkatini çekmek için gayret ediyoruz. Sektör açısından baktığımızda Ankara’nın mevcut durumu için neler söyleyebilirsiniz? Maalesef Ankara’nın durumu biraz vahim. Şirketlerin genel müdürlükleri farklı illerde konumlanmış durumda. Türkiye’nin doğu bölgesinde de dijital baskıya olan talep yüksek. Hal böyle olunca biz de kabuğumuzu kırıp diğer illere nasıl ulaşırız diye düşünmeye başladık ve internet üzerinden bunu yapabileceğimizi fark ettik, http://www.dijitalbasimevi.com’u kurduk ve Ankara dışında diğer illerden de sipariş alır hale geldik. İnternet üzerinden gelen işleri anında basıp, ertesi gün Türkiye’nin en ücra köşesine ulaşacak şekilde gönderiyoruz. 72 Tasarım olarak 2012 yılı ve uzun vadedeki hedefleriniz neler? Yeni yatırımlar planlıyor musunuz? Kurulduğumuz günden beri hedeflerimiz hep büyük oldu ve olmaya devam ediyor. Bu konuda 40 yılı geçkin tecrübeye sahibiz. Oğullarım Volkan ve Gökhan, ikisi de ilkokuldan beri çıraklıkla başlayarak teknolojinin tüm nimetlerini firmamıza getirdiler. Ayrıca getirmekle kalmayıp uygulamasını geliştirerek devam ettiler. Eğer bana kalsaydı belki de teknolojinin yeniliklerine bu kadar uyum sağlayamayabilirdim. Oğullarım, makinenin verebileceği en son kaliteyi verdiriyorlar. Teknolojinin nimetlerinden sonuna kadar yararlanıp, müşterilerimize çözümler sunuyorlar. Bu anlamda kendimizi geliştirmeye ve yatırımlarımıza devam edeceğiz. Önümüzdeki 2 sene içinde Xerox iGen4 150 almayı planlıyoruz. Etkinlik Y CM MY CY CMY K Xerox Türkiye’nin, Twitter takipçilerine yönelik düzenlediği kampanya 19-23 Kasım 2012 tarihleri arasında sürdü. Takipçiler kampanyaya; ofislerinde çekilmiş, ofislerini neden sevdiklerini ifade eden bir fotoğrafla, @TurkiyeXerox hesabına mention vererek ve #ofisimiseviyorumcunku hashtag’ini kullanarak attıkları tweetlerle katıldılar. 23 Kasım 2012 Cuma günü öğlen 12:00’ye kadar en çok retweet edilmiş olan, @TurkiyeXerox hesabına mention verilmiş ve #ofisimiseviyorumcunku hashtag’iyle tweet edilen fotoğrafın sahibine, Xerox’un taşınabilir tarayıcısı Xerox Travel Scanner 100 hediye edildi. Kazanan isim, 235 retweet alan Ankara’dan “gaztman” kullanıcı isimli takipçi oldu ve 23 Kasım 2012 Cuma günü saat 16:00’da Xerox Türkiye Twitter hesabından duyuruldu. Xerox’un hediye olarak verdiği Xerox Travel Scanner 100, hafifliği ve küçük boyutlarıyla rahatça taşınabiliyor. Sadece 5 cm eni, 28,9 cm boyu, 3,8 cm yüksekliği ve 300 gr ağırlığı olan Xerox Travel Scanner 100, elektrik ihtiyacını bağlanacağı bilgisayarın USB girişinden karşılıyor. Xerox Travel Scanner 100, 600 dpi optik çözünürlüğünde, 24 bit derinliğinde kartvizitten A4 ebat kağıda kadar çeşitli form ve büyüklükteki kağıtları elektronik ortama aktarıyor. Güncel Windows sürümleri ile çalışabilen ve USB 2.0 bağlantısını destekleyen Xerox Travel Scanner 100’ün “tek tuş tarama” özelliği ile tek bir tuşa basılarak, kolayca tarama yapılıyor. Sosyal medyada çeşitli kampanyalar düzenlemeye başlayan Xerox Türkiye, geçtiğimiz günlerde de Türkiye’deki 23. yılına ithafen Facebook ve Twitter üzerinden gerçekleştirdiği bir yarışma ile global sponsoru olduğu Cirque du Soleil gösterilerine bilet hediye etmişti. Xerox Türkiye, ilgi çekici başka sosyal medya kampanyalarına önümüzdeki dönemlerde de devam edecek. Siz de Xerox’u sosyal medyadan takip etmek isterseniz; Xerox Facebook sayfasını http://www.facebook.com/XeroxTurkiye Xerox Twitter hesabını http://twitter.com/turkiyexerox adreslerinden Xerox’u takip edebilirsiniz. Yarışmanın kazanan fotoğrafı Yarışmaya birbirinden ilginç ofis fotoğrafları katıldı. xerografi Ocak 2013 xerografi_ocak2013_20.pdf 20 08.01.2013 12:49:00 Haber FIA Genel Kurulu Genç girişimciler İstanbul’da toplandı ödüllendirildi Global sponsorlukları ile tanınan ve özellikle de spora verdiği destekle bilinen Xerox, geçtiğimiz ay İstanbul’da düzenlenen Uluslararası Otomobil Federasyonu (FIA) Genel Kurulu’nun doküman sponsorluğunu yaptı. Xerox, 1 hafta süren FIA Genel Kurul çalışmaları esnasında ihtiyaç duyulan, her ülke fedarasyonuna özel olarak hazırlanan onbinlerce sayfa dokümanın üretilmesi ve paylaşılması sorumluluğunu hatasız yerine getirdi. 1930’dan bugüne ilk kez Türkiye’de gerçekleştirilen ve Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül’ün himayesinde yapılan FIA Genel Kurulu’nda düzenlenen ödül töreninde, 2012 yılının tüm dünya ve kıta şampiyonlarına kazandıkları kupaları verildi. Türkiye’nin Formula 1 yarış takvimine yeniden dahil olabileceğinin de konuşulduğu etkinlikte, F1 Grand Prix takviminde Türkiye’ye 21-23 Temmuz tarihleri arasında yer açılabileceği belirtildi. Uzunca bir dönem Dünya Motorsporları Şampiyonası’nda Ducati Takımı’nın da sponsorluğunu yapan Xerox, 2008 Pekin Olimpiyatlarına kadar süren Olimpiyat Oyunları sponsorluğu ile de biliniyor. İnovasyonda dünyanın öncü kurumlarından Xerox, yeni fikirleri ve geleceğin teknolojilerini desteklemek amacıyla, Boğaziçi Üniversitesi’nin 2008 yılından bu yana gerçekleştirdiği ‘Yeni Düşler Yenilikçi Düşünceler Yarışması’na sponsor oldu. Genç fikirleri ve girişimci çözümleri buluşturan yarışma; enfeksiyonel hastalıklarla mücadeleden gençlik radyosuna, şoför takip sistemlerinden kişi arama motorlarına ve tat-koku-marka-fiyat ilişkilerini ölçülebilir bir şekilde ortaya koyan nöropazarlama uygulamasına kadar birçok yaratıcı projeyi ödüllendirdi. Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Xerox Türkiye Pazarlama ve Stratejik Teklif ve İhaleler Direktörü Ayşen Şişman; “Xerox, dünyanın çeşitli yerlerinde gerçekleştirilen bu tür projelere her zaman destek olmaya çalışmaktadır. Xerox olarak en duyarlı olduğumuz konu inovasyondur. Bundan sonra da Türkiye’de yapılacak benzeri inovatif projelere elimizden geldiği ölçüde destek vermeye çalışacağız” dedi. Stratejik İK için dış kaynak kullanımı 22 6 Aralık 2012 tarihinde The Plaza Hotel Balmumcu’da gerçekleştirilen “İK’da Stratejik Dış Kaynak Kullanımı” konferansında, Xerox Orta Doğu Avrupa, İsrail & Türkiye Bölgesi Yalın Altı Sigma Yöneticisi Gülnur Baykurt konuşmacı olarak yer aldı. Gülnur Baykurt konuşmasında, iş süreçlerinde dış kaynak kullanımına yönelik Xerox’ta yaşadığı deneyimleri paylaştı. Bordro yönetimi, eleman temini, performans yönetimi yazılımı gibi konularda Xerox’un BossGroup ile yaptığı iş birliğini anlatan Gülnur Baykurt, yapılan çalışmalarla Xerox’un tüm bordro ve yan haklarının yönetiminin iş kanununa ve regülasyonlara uygun, profesyonel olarak yürütülür hale geldiğini belirtti. Konferansta; işletmelerin insan kaynakları fonksiyonları bünyesinde dış kaynak kullanımı alanlarında işe alım süreci, eğitim ve gelişim, personel faaliyetleri ve bordrolama çalışmaları üzerinde duruldu. Üretken, renkli, tasarruflu Üretken, XeroxPhaser Phaser®®6600 6600ve veWorkCentre WorkCentre®®6605, 6605, uygulama uygulama gerektirmeden Xerox gerektirmeden mobil cihazlardan baskı alma imkanı tanıyan AirPrint özelliği mobil cihazlardan baskı alma imkanı tanıyan AirPrint özelliği ve ve dakikada 35 sayfa renkli baskı hızı ile orta ve küçük ölçekli dakikada 35 sayfa renkli baskı hızı ile orta ve küçük ölçekli işletmelerindaha dahagüçlü güçlüve ve üretken üretken olmasına olmasına imkan imkan tanıyor. işletmelerin tanıyor. Phaser ®®6600 Phaser 6600 Bizi Facebook sayfamızdan takip edebilirsiniz Bizi Facebook sayfamızdan takip edebilirsiniz www.facebook.com/XeroxTurkiye www.facebook.com/XeroxTurkiye Bizi Twitter sayfamızdan takip edebilirsiniz Bizi Twitter sayfamızdan takip edebilirsiniz www.twitter.com/TurkiyeXerox www.twitter.com/TurkiyeXerox Ready Ready For For Real Real Business Business © 2013 XEROX CORPORATION. Bütün hakları saklıdır. Xerox, küre sembolü XEROX © 2013 XEROX CORPORATION. Bütün hakları saklıdır. Xerox, küre sembolü XEROX CORPORATION'ın tescilli markalarıdır. CORPORATION'ın tescilli markalarıdır. ® WorkCentre ®6605 WorkCentre 6605