KÜRESELLEûME VE TÜRKúYE`DE YEREL YÖNETúMLER
Transkript
KÜRESELLEûME VE TÜRKúYE`DE YEREL YÖNETúMLER
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler KÜRESELLEME VE TÜRKYE’DE YEREL YÖNETMLER Doç. Dr. M. Akif ÇUKURÇAYIR 2009 | 1 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ISBN: 978-975-6311-07-3 Bask: Gökçe Ofset vedik Organize Sanayi Aaç leri Sitesi 21. Cad. 599. Sok. No: 22 Yenimahalle | ANKARA Tel: (0 312) 395 93 37 | Faks: (0 312) 395 93 39 www.gokceofset.com | bilgi@gokceofset.com.tr 2 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ÇNDEKLER Giri............................................................................................................ 9 BRNC BÖLÜM KÜRESELLEME, KAMU YÖNETM VE YENDEN YAPILANMA ........................................................................................... 13 Küreselleme ............................................................................................. 13 Kamu Yönetiminde Deiim .................................................................. 16 Küreselleme ve Yerelleme/Yerellik ................................................... 20 Avrupa Birlii ve Yerel Yönetimler ....................................................... 29 KNC BÖLÜM YEREL YÖNETM VE YEREL DEMOKRAS.................................... 35 Yerel Yönetim Kavram ........................................................................... 35 Yönetimde Yerelleme Nedenleri .......................................................... 38 Yerel Yönetim Türleri .............................................................................. 39 Yerel Yönetimlerin Tarihsel Geliimi .................................................... 41 Yerel Yönetimlerin Özerklii ve Vesayet Denetimi ............................ 43 Halka Yakn Yönetim: Yerellik (Subsidiarity) ...................................... 46 Yerel Yönetim ve Yönetiim.................................................................... 48 Yerel Yönetim, Yurtta ve Yaam Kalitesi: Demokratik Kültür......... 55 Yerel Siyaset ve Denetim Sorunu ........................................................... 62 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM TÜRKYE’DE YEREL YÖNETMLER VE DEMOKRATKLEME........... 64 Osmanl Döneminde Yerel Yönetimler ................................................. 64 Tanzimat Dönemi’nin Siyasallama Açsndan Anlam ..................... 69 Cumhuriyet Döneminde Yerel Yönetimler ve Demokratikleme ..... 71 Demokratikleme Çabalar...................................................................... 73 Yerel Yönetimlerde Demokratik Boyutlar: Katlma Olanaklar ........ 74 Toplumcu Belediyecilik ve Sonrasndaki Gelimeler .......................... 78 Demokratik Yerel Yönetim: Baz Çalmalar ve Yaplan Düzenlemeler ...... 80 Toplum Kalknmas ve Demokrasi ....................................................... 81 Çevre Sorunlar ve Halk Katlm ........................................................... 82 2009 | 3 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Halk Kurultaylar ve Farkl Bir Gelime ............................................... 84 Yerel Gündem 21 Uygulamas Olarak Semt Danma Merkezleri (SEDAM) ................................................................................................... 84 Proje Demokrasisi ve Mahalle Kurullar ............................................... 85 E-Devlet ve M-Devlet Kapsamnda Yerel Demokrasi ......................... 86 Kent Konseyleri ........................................................................................ 86 Siyasal Kaosu Amada Yerel Yönetimlerin Rolü ................................ 87 DÖRDÜNCÜ BÖLÜM TÜRKYE’DE YEREL YÖNETM SSTEMNN MEVCUT DURUMU ................................................................................................. 93 Yeniden Yaplanma Sürecinde Yeni Yasalar ve Yeni Boyutlar .................. 93 Belediyeler: Oluumu, Organlar, Görevleri ve Denetimi .................. 95 Belediye Nedir ve Nasl Kurulur? .......................................................... 96 Belediyelerin Snrlar ve Snr Anlamazlklarnn Çözümü ............. 97 Belediyelerin Görevleri ve Yetki Alanlar ............................................. 98 Belediyenin Karar ve Yürütme Organlar ........................................... 102 Belediye Meclisi ...................................................................................... 102 Meclis Üyeliinin Sona Ermesi ve Meclisin Feshi ............................. 103 Meclis Toplants, Karar Alma ve Sonuçlar ....................................... 104 htisas (Uzmanlk) Komisyonlar ........................................................ 106 Denetim Komisyonu ve Meclisin Bilgi Edinmesi .............................. 106 Belediye Encümeni: Oluumu ve Görevleri ....................................... 108 Belediye Bakan ..................................................................................... 109 Belediye Bakanlnn Boalmas Halinde Yaplacak lemler ....... 110 Stratejik Plân ve Performans Plân ....................................................... 112 Belediye Örgütlenmesi .......................................................................... 112 Acil Durum Plânlamas ......................................................................... 113 Belediyelerin Denetimi .......................................................................... 113 Faaliyet Raporu ....................................................................................... 114 Belediyelerin Gelirleri ve Giderleri ...................................................... 114 Belediye Bütçesi ve Kesin Hesap.......................................................... 117 Borçlanma ................................................................................................ 118 4 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Arsa ve Konut Üretimi........................................................................... 118 Kentsel Dönüüm ve Geliim Alanlar: Planlama ve Uygulama..... 119 Yurt D likileri .................................................................................. 120 Belediyelerde Katlmc Mekanizmalar ............................................... 120 Belediyeler ve Gönüllü Katlm ............................................................ 122 Belediyelerin Dier Yetki Alanlar ....................................................... 124 A- ANAKENT YÖNETMNN TANIMI, GELM ve BAZI KAVRAMLAR ....................................................................................... 125 Kavram ve Tanm ................................................................................... 125 Anakent Yönetimlerinin Geliimi ve Baz Modeller ......................... 128 Anakent Yönetimlerinin Geliimi ........................................................ 128 Kentlerin Büyümesi ve Yeni Hizmetler Sorunu................................. 129 Anakent Yönetimleriyle lgili Baz Örgütlenme Modelleri .............. 130 Küçük Ölçekli Çözümler ....................................................................... 131 Tek Kademeli Yönetim .......................................................................... 132 Yerel Federasyonlar ............................................................................... 132 Anakentler çin Planlama ..................................................................... 133 Anakent Planlamasnn Nitelii ........................................................... 134 Plann çerii ........................................................................................... 134 Türkiye’de Anakent Yönetimi Düüncesinin Geliim Süreci .......... 135 1930-1960 Dönemi .................................................................................. 135 1960-1980 Döneminde Yaplan Çalmalar ......................................... 136 1980-1983 Dönemi .................................................................................. 138 5216 Sayl Yasa ve Bugünkü Yap ....................................................... 139 Tanm ve Kurulu ................................................................................... 140 Anakent Belediyesinin Snrlar ve Anakent Belediyesine Katlma ..... 141 Anakent, lçe ve lk Kademe Belediyelerinin Görevleri .................. 141 Alt Yap Hizmetleri ve Ulam ............................................................. 144 Anakent Belediyesinin mar Denetim Yetkisi .................................... 146 Anakent Belediyesinin Organlar ......................................................... 146 Anakent Belediye Meclisi ...................................................................... 146 Anakent Belediye Encümeni ................................................................. 147 Anakent Belediye Bakan ..................................................................... 147 2009 | 5 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler htisas (Uzmanlk) Komisyonlar ......................................................... 149 Anakent Belediye Örgütü ..................................................................... 149 Anakent Belediyesinin Gelirleri ve Giderleri ..................................... 150 Anakent Belediye Bütçesi ...................................................................... 152 irket Kurulmas ..................................................................................... 153 Belediyeler Aras Hizmet likileri ve Egüdüm................................ 153 B- L ÖZEL YÖNETMLER ................................................................ 155 Genel Olarak ............................................................................ 155 5302 Sayl Yasaya Göre l Özel Yönetimleri ..................................... 156 l Özel daresinin Görev ve Sorumluluklar ....................................... 156 l Özel daresinin Organlar ................................................................. 157 Vali............................................................................................................ 158 l Genel Meclisi ve Görevleri ................................................................ 159 Meclis Bakanlk Divan ve Meclis Toplantlar ................................. 160 Meclis Kararlarnn Kesinlemesi ......................................................... 161 Meclis Üyeliinin Sona Ermesi ve Meclisin Dalmas ..................... 161 l Encümeni ............................................................................................. 162 htisas (Uzmanlk) Komisyonlar ........................................................ 163 Denetim Komisyonu ............................................................................. 164 l Özel daresi Örgütü ............................................................................ 165 l Özel darelerinin Denetimi ................................................................ 165 l Özel daresinin Gelirleri ve Giderleri............................................... 166 l Özel daresi Bütçesi ve Kesin Hesab ............................................... 167 Borçlanma ve ktisadi Giriimler.......................................................... 167 Cezalar ..................................................................................................... 168 Yurt D likileri .................................................................................. 168 Gönüllülük .............................................................................................. 169 Acil Durum Plânlamas ........................................................................ 169 C- KÖY YÖNETM VE SORUNLARI.............................................. 170 Köy ve Köy Yönetiminin Görevleri ..................................................... 171 Köy Yönetiminin Organlar .................................................................. 172 Krsal Kalknma ve Köy ......................................................................... 172 SONUÇ VE GENEL DEERLENDRME......................................... 174 KAYNAKÇA .......................................................................................... 177 6 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ÖNSÖZ Teknoloji ve ekonomi odakl deiimler, siyaseti, yönetimi, kültürü ve toplumu da etkilemekte ve hzla dönütürmektedirler. Ba döndürücü bir deiim yaayan Dünya, deiimin getirdii olanaklardan yararlanma ve tehditlerden korunma çabas içerisinde. Kavramlar, kurumlar ve yöntemler deiiyor. Dünya artk, “eski”nin dünyas deil. Geleneksel birçok, kurum, yap, yöntem ve sistem yerlerini yenilerine brakyor. Küreselleme olgusu, dünyay kuatan/çevreleyen etkileriyle bütün dünyay ve toplumlar etkiliyor ve dönütürüyor. Bu etkileimler, olumlu sonuçlar dourduu gibi olumsuz ve ykc sonuçlara da neden olabiliyor. Deiime herhangi bir toplumun ve kurumun direnmesi olanaksz görünüyor. O halde yaplmas gereken, bu “yenilikler”den toplumun, yönetimin ve siyasetin olabildiince aklc yol ve yöntemlerle yararlanabilmesidir. Bu balamda, küresel alandaki olumlu deiimlerin siyasete, ekonomiye, yönetime ve topluma olumlu kazanmlarla yansmas, elbette ulusal yaplarn duyarllk ve yeteneine bal bir durum olacaktr. Refah devleti krizi ile, ekonomik süreçlerde meydana gelen deiimler yönetim sistemlerini de yakndan etkilemitir. Özel sektör yöntemlerinin kamu sektöründe de kullanlmas aray, kamunun geleneksel hizmet üretme ve datma yapsn önemli ölçüde deitirmitir. Bugünün dünyasnda, buyurgan, bürokratik, hantal, hiyerarik, otoriter, baskc, yurtta yalnzca vergi veren bir özne olarak gören, yurtta seçim dönemlerinde “hatrlayan” ve “önemseyen” bir siyaset-yönetim yaps artk var olamaz. Anayasamzda var olan “Egemenlik kaytsz artsz milletindir” anlay, yeni yönetim modellerinde/anlaylarnda “yurtta odakllk” ya da “yurtta ilikileri yönetimi” (citizen relationship management) olarak ifade edilmekte ve yönetim süreçlerinde önemli bir yer edinmektedir. Bu deiim ve dönüüm doal olarak Türk kamu yönetimi sistemini ve yerel yönetimleri de önemli ölçüde etkilemitir. Bu çalmada, öncelikle küresellemeyle birlikte yaanan dönüüm ve bu dönüümün Türk kamu yönetimi sistemi ve yerel yönetimlerdeki etkileri üzerinde durulmu ve yerel yönetimlerin bugünkü durumu ele alnmtr. Çalmada, yerel yönetimlerle ilgili kavram ve konulara tarihsel süreç göz önünde bulundurularak yer verilmitir. Çalmann tamamlanmasnda önemli katklarn gördüüm deerli meslektam Esra B. Sipahi’ye; Türkiye Belediyeler Birlii’nin deerli yetkililerine ve çalanlarna içtenlikle teekkürlerimi sunuyor, çalmann ilgililere yararl olmasn diliyorum. Eylül, 2009. Doç. Dr. M. Akif ÇUKURÇAYIR 2009 | 7 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler 8 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler GR Dünya deiiyor. Ekonomi, teknoloji, siyaset, yönetim, kültür, ilikiler, kurumlar ve elbette bireyler bu deiimden azmsanamayacak biçimde etkileniyor. Eskiden “hiçbir ey akamdan sabaha deimez” denirdi. Artk, bana göre bu yarg da deiti. Akamdan sabaha çok ey deiiyor. Herhangi bir teknolojik ürünün veya uygulamann ortaya çkmas ya da herhangi bir yasann farkllklar getirmesi bir anda her eyi deitirebiliyor. Bu deiimden elbette toplum, siyaset ve yönetim de fazlasyla etkileniyor. Sistem kuramna/yaklamna göre, sistemi oluturan parçalardan birisinde oluan bir deiim, en ksa zamanda dier parçalar da etkilemeye ve deitirmeye balar. Ekonomi, eitim, hukuk, teknoloji, siyaset ve aile toplumsal ve siyasal sistemin önemli deikenleri olarak kabul edilir. Dolaysyla bu deikenlerden birisinde meydana gelen bir deime ve dönüüm ksa sürede dierlerini de etkiler ve dönütürür. Dünyada son 20 yldr ekonomi ve teknolojinin öncülük ettii, siyaset ve yönetimi de arkasndan sürükledii farkl bir dönüüm ve deiim yaanmaktadr. Hemen her kurum ve sistem yeniden yaplanmak ve yenilenmek zorunda kalyor veya öyle hissediyor. Bu etkileimlerin oluturduu küreselleme süreci de, bu deiim ve dönüümün genel ad olarak kabul ediliyor. Küresel sistemdeki deiiklikler, yenilikler, uygulamalar ve bulular uluslar ve toplumlar deitiriyor ve dönütürüyor. Olumlu birçok yenilik ortaya çkt gibi, eletirilecek birçok boyutta gün yüzüne çkyor. Yerel yönetim ve yerel alanda bu etkilenen ve dolaysyla en fazla tartlan konular arasnda yer alyor. Örnein, Türkiye de bu dönüümü youn olarak yaayan ülkelerden birisi ve gelimi örneklerini oldukça geriden takip etse de, yeniden yaplanma konusunda hayli yol alnd belirtilebilir. Türkiye’de 2000’li yllarda youn bir biçimde gündeme gelen ve tartlan yönetim reformu, hem genel kamu yönetimini hem de yerel yönetimleri küresel yeniliklere göre yeniden yaplandrmay amaçlamtr. Ekonomi hem küresel sistemde, hem de ulusal alanda deiimin temel faktörü. Örnein, Türkiye’deki yönetim reformlar Türkiye’nin yaad ekonomik krizlerle dorudan balantl olarak ele alnabiliyor ki, hakllk pay oldukça fazla. Ekonomik kriz, iktidar deiimini, iktidar deiimi de reformlar ve dolaysyla politika deiimini beraberinde getirmektedir (Can, 2007: 11). Yerel alan, ekonomik kalknma, siyasal bütünleme ve yönetsel uyum bakmlarndan oldukça önem tamaktadr. Siyasal ve demokratik açdan yerel alann güçlendirilmesi çada bir yaklamdr. Özellikle, bireyin kendini gelitirmesi ve gerçekletirmesi için bireyin yaad 2009 | 9 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler alan olan yerel alan ve elbette bu alan düzenleyen yerel yönetim, hemen her kurum ve kiinin ilgilendii konularn banda gelmelidir. Yerel alan ulusal alandan daha fazla bireyin yaamna sahip çkma alandr. Çünkü, bireyin günlük yaamn sürdürdüü alan yerel alandr. Yine bireylerin, sosyal, ekonomik, siyasal, kültürel v.b. gereksinimlerini giderdii ve youn bir etkileim yaad bir alandr. Yaamn kendisidir, yerel alan. Yerel deerlerin toplam/etkileimi ulusal alan biçimlendirmektedir. Bir filmle ünlenen/yaygnlaan carpe diem (Türkçeye “An yaa!” olarak çevriliyor. Ancak, “Yaamna sahip çk!” biçimiyle çevrilmesi filmin mantna daha uygun) deyimi,1 gerçekte yurtta-yönetim ilikilerine uyarlanabilir. öyle ki, yurttalk bilincine sahip bir bireyin yaamn yönetimin, çeitli kurumlarn, toplumun ya da bakalarnn biçimlendirmesine izin vermemesi gerekmektedir. Hem genel demokratik sistemde hem de yerel alanda birey iradesiyle alnan kararlara etki etmeli ve kendi yaamn kendisi biçimlendirmelidir. nsanln ideas/düü olan demokrasi felsefesi bunu öngörmektedir. Dolayl ve dolaysz yollardan yurtta siyasal, yönetsel, ekonomik ve toplumsal alanlarn biçimlendirilmesine dahil olacaktr. Elbetteki bu biçimlendirme düüncesi ve ura bakalarn da gözetecek biçimde, yerel ortak yararn üretilmesine dönük olacaktr. Küresel sistemde demokratiklemenin güçlendii yeni dönemde, yurtta etkili bir kimlik olarak ortaya çkmtr ve “buyruklar alan bir özneden, sorgulayan, biçimlendiren, katlan ve yönlendiren” bir özneye dönümektedir (Çukurçayr, 2003a: 3). Yurttalk ve demokrasi boyutuyla kamu yönetiminin yeniden yaplanmas, Türkiye’de hem akademinin hem de kurumlarn ilgi alanna girmitir. Oldukça geç gelen, konuulan ve tartlan bir konu olsa da küresellemenin getirdii olumlu etkilerin, yönetim sistemimize yansmas açsndan oldukça anlaml kabul edilmelidir. Örnein 2000’li yllarda yazlan bir makalede çileri Bakanl’nn “vatanda odakl” uygulamalar tartlmtr (Toker&Ekici, 2003: 14-17). Daha sonra konu farkl kitaplarla, makalelerle ve yasama çalmalar ile gündemde kalmtr. Küreselleme, dünyay bir köy (global village) haline getirirken, yine amaçlar dorultusunda yereli ve yerel alanda da yurtta güçlendirme çabalarn younlatran bir süreci balatmtr. Olumsuzlama ve kültürel ykm ya da “küresel sözleme” anlamnda dünyann bir Mc World Carpe Diem: Yaamna sahip çk veya an yaa! (Ölü Ozanlar Dernei isimli filmden.) Bu filmin mesajlarndan yola çkarak ünlü Alman düünürü H. Marcuse’un insann günlük yaamyla ilgili kayglarna da deinebiliriz. Marcuse, günümüz insannn kendi yaamnn yalnzca bir “izleyicisi” olduundan söz etmektedir. Bakalarnn yazd senaryoyu oynayan insanlar. Kurgulanm yaamlarn aktörleri olan bireyleri anlatan bir yaklam. Bu olumsuz durumu, deitirecek olan yerel alandr, yerelliktir ve yerel demokrasidir. Yerel alan bireyin kendi yaamna sahip çkabilecei, izleyici olmaktan çkp bir aktör/oyuncu/payda olabilecei alan olarak bu trajediyi hafifletebilecek niteliklere sahiptir. 1 10 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler dünyas haline geldiini ve yerel kültürlerin ve yaam biçimlerinin büyük bir tehdit altnda olduunu söyleyen Noam Chomsky gibi düünürler de vardr. Küresellemenin yönetim alanna kazandrd bir dier önemli boyutta, teknoloji araclyla hem farkl bir devlet hem de farkl bir yurtta tipolojisi ortaya çkaran e-devletlemedir. Bu gelime yönetimin, kamu hizmetlerinin, hizmet alclarn ve bütün süreçlerin deiimini zorunlu klmaktadr ve hiçbir biçimde ihmali söz konusu olamayacak farkl bir boyut ortaya çkarmaktadr. E-devletleme “mega trendlerden” birisi olarak kabul edilmekte yeni dönem yönetim anlaynda, e-devlet, ebelediye, e-yurtta, e-Avrupa, e-siyaset ve e-seçim gibi kavramlar vazgeçilmezler arasnda yer almaktadrlar (Ate, 2003: 498). Küresel gelimelerin birçok konuda “kamu örgütlerinin” hizmet sunma tekellerini sarsan gelimelere neden olduundan hareketle, e-devletleme de bu sarsnt ve devlet üzerindeki basklarn azaltlmas için bir yöntem olarak kabul edilmektedir (Leblebici v.d., 2003: 502-503). Devletin hizmet sunma ve boyutlandrma kapasitesinin gelitirilmesi için önemli frsat alanlarndan birisidir. Böyle olduu gibi, ayn zamanda devletin ve yerel yönetimlerin, oluturulabilecek açklk/effaflk ve etkileim olanaklaryla daha “kaliteli” kamu hizmeti sunabilme olanaklarn artran bir alan olarak da e-devletleme giderek daha önemli hale gelmektedir (Altnok, 2003: 513). Oldukça uzun bir tartma alan olan küresel-yerel tartmasna girmeden yerel alann, kültürün ve demokrasinin önemini her zaman koruyacan belirtmek doru olacaktr. Bizim için önemli olan, yerel alanda yurtta-demokrasi ilikilerinin kazand içerik ve boyuttur. Demokrasinin demopedik/ halk eiten yönünün gerçekletirilebilecei alandr ayn zamanda yerel alan. Bundan dolay, “tahammül kültürüne” dayal ortak yaama düüncesinin gelitirilmesine ve yaygnlatrlmasna da elverili olduunu belirtmek gerekir. Bu anlamda, ortak yararn üretilebilecei ve bunun ulusal yarara dönütürülebilecei olanaklarn da yerel alandan yaylmas gerektii açktr. “Tahammül” ya da “hogörü” kavram da çok tartlmaktadr. Burada kastedilen zoraki bir “katlanma” deil, fakllklarn birlikte olmay “kabullenmesi” ve bir tür “karlkllk” durumunun olumasdr. Taraflar arasnda hiyerari öngörülmemektedir. Eitlerin birbirini farkl nitelemeler yapmadan olduu gibi kabul etmesidir. Bir tür doa durumu veya doal “kabullenme.” Elbette, bu durum demokratik ve insani gereklerin sonucudur. 2009 | 11 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler 12 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler BRNC BÖLÜM KÜRESELLEME, KAMU YÖNETM VE YENDEN YAPILANMA Günümüzde kamu yönetimi, özellikle küresel gelimelerin sonucu olarak geleneksel kurumsal yapsnn kaldramayaca bir kapasite zorlamasyla kar karya kalmtr. Kamu yönetimini etkileyen ve deiime/yeniden yaplanmaya zorlayan “eilim” ve “unsurlarn” says giderek artmaktadr. Kamu yönetiminin karsna çkan bu yeni sorunlar, geleneksel yapsnn sarsc bir biçimde tartlmasna neden olmutur. Çünkü, kamu yönetimi mevcut durumuyla geleneksel sorunlar bile aamayacak durumdayken, küreselleme sürecinin getirdii yeni sorunlarla nasl baa çkabilecektir? Bu soru youn bir biçimde bütün ülkelerde tartlmtr ve tartlmaya devam etmektedir. nsan haklaryla ilgili sorunlar, özel sektörün yenilikçi yöntemleri, ar merkeziyetçiliin yol açt kamu hizmeti sorunlar, “bürokrat ve teknokrat hegemonyas”, sivil toplumun güçlenmesi, yerelleme ve yerel yönetimlerin daha fazla önemsenmesi ve elbette yolsuzluklar yeni dönemde kamu yönetiminin karsna çkan ve mevcut kapasitesini zorlayan sorunlar arasnda saylabilir (Parlak&Sobac, 2005: 313). Bugün, küreselleme, kamu yönetimi ve yeniden yaplanma/reform kavramlar genellikle birlikte ele alnmakta ve tartlmaktadr. Küresel sistemden ulusal ve yerel yönetim yaplarna doru gözlenen etkiler, “yeniden yaplanma” veya “reform” ad altnda ortaya çkmaktadr. Örnein, küreselleme kapitalizmin güçlü bir biçimde yaylmasn salayan bir süreç olarak deerlendirilmekte, bu kapsamda da küresellemenin “siyasal ve yönetsel elitlerin etkin” olmasn salad; bu nedenle de amaçlarna ulaabilmek için “hantal devlet yapsna meydan okuyan” bir nitelie bürünmektedir (Cope vd., 1997: 444’den Özer, 2005: 342). Bu gelimenin veya oluan durumun kartlar da, sempatizanlar da oldukça fazladr. Bu nedenlerle, olabildiince taraf olmadan ve nesnel bir yaklamla kartlklar ortaya konularak bu kavramlar ve etkileri tartlacaktr. Küreselleme Küreselleme kavram kim nereden bakyorsa, ona göre tanmlanabilen kavramlardan birisidir. Ekonomik, siyasal, yönetsel, teknolojik boyutlaryla öne çkan küreselleme, bazen bir “masal” veya “bir “ideal” olarak da sunulmaktadr (Ökmen&Özer, 2007: 21). Kukusuz küreselleme her türlü yaktrmann yannda bireysel, toplumsal ve ulusal hareket alanlarn kuatan ve yakndan etkileyen bir gerçeklik olarak kendini hissettirmektedir. 2009 | 13 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Kavram olarak küreselleme (globalization), dünyann “tek bir yer” olarak alglanmas yönündeki “bilinç art” n anlatan bir kavramdr (Aslanolu, 1998: 124). Doaldr ki, bu sürecin dünyay “tek bir yere” dönütürme nitelii, ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel anlamda insan yaamna ilikin bütün biçimleri/formlar kapsamaktadr. Bu yeni durum, aslnda akkanln, etkileimin younlamas; ilikilerin snr tanmamas olarak da tanmlanabilir. Ekonomik bir süreç olarak kabul edilen küreselleme, sermayenin, insanlarn, ürünlerin ve düüncenin devletler ve toplumlar arasndaki “akkanlnn” hem ölçek hem de hz olarak artmasdr (Akgün, 2003: 57). Küreselleme özetle u aamalardan oluan ve bir tür ardk süreçler bütünü özellii sergileyen bütüncül bir süreçtir (Süreçler özetlenmitir. Bkz. Özer, 2005: 348-349): ç Pazar etkinlikleri, uluslararas etkinlikler, çok uluslu aama etkinlikleri ve küresel etkinlikler aamas. Elbette bu süreçler birbiriyle etkileim halinde ve küresel sistemin ileyiine hizmet etmektedirler. Küresellemeyle ilgili olarak her disiplinin bak açsndan oldukça farkl tanmlar vardr. Bu tanmlar konusunda da, doaldr ki uzlama salamak zordur. Ancak, yukarda da belirtildii gibi temel deiken genel olarak ekonomi olarak kabul edilmekte ve ekonomik küreselleme daha fazla tartlmaktadr. Yine de, en az tartlan küresellemenin “ekonomik, ticari ve finansman” deikenleriyle yaplan tanmdr (Uysal, 2003: 3003). Tanmlar konusundaki tartmalarn, gerçekleen paradigma deiiminden her disiplinin farkl bir biçimde yararlanmak istemesi ve bu yeni süreci “denetlemek” istemeleri olduunu belirtenler de vardr (Ökmen, 2005: 541). Dolaysyla, hangi disiplin küresellemeden kendi beklentilerine göre ne anlyorsa veya alglyorsa o ekilde tanmlar gelitirilmesi söz konusu olabilmektedir. Buu gerçeklik, sanatla ilgili disiplinlerden, ekonomiye, kültüre, siyasete ve yönetime kadar akla gelebilecek bütün disiplinler için deimemektedir ve her disiplin kendi penceresinden gördüü kadaryla küresellemenin fotorafn çekmekte ve yorumlamaktadr. Küreselleme, bir süreç olarak tanmlansa da, yeni bir toplum, siyaset, ekonomi, diplomasi demektir. Geleneksel olanlarn hzla yer deitirdii, yerlerini yeni süreç ve durumlara brakt gelimelerin toplamdr. Giddens (1997: 23), küresellemenin ilk alglamasnn ekonomik bir fenomen2, ikincisinin de olarak da yeni bir “dünya düzeni” olduunu belirtmektedir. Ancak, küresellemenin hereyden önce bir “zaman” ve 2 Ekonomiyle balantl olarak küreselleme, kapitalizmin yeni yaylma stratejisi olarak tanmlanmaktadr. Dünyann her köesinde faaliyet gösteren küresel finans ve ekonomi merkezleri, küresellemenin itici gücü olarak kabul edilmektedir. Fikret Bakaya’nn (2002: 30) deyimiyle kapitalizmle özdeleen küreselleme, “sürekli bir yaylma ve genilemeyi zorlar.” Bunun için yeni pazarlara ulamak ve onlar denetlemek, küresel kapitalizmin balca amacdr. 14 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler “mekan” dönüümü/evrimi olduunu belirtmek daha doru olacaktr. Küreselleme, kapsaml bir sistem oluturmakla kalmamakta ayn zamanda, bireysel ve yerel toplumsal düzeyde bir dönüümü ve yeniden biçimlenmeyi de anlatmaktadr. Küresel iletiim ve medya araçlar ile yine Giddens’n deyimiyle küreselleme hereyi ve herkesi sarsan, deitiren, dönütüren bir “uzaklar etkileme sanat” olarak oldukça etkilidir.3 Son olarak “aydnlanm” deil ancak “bilgilenmi” bireylerin giderek daha fazla etkileime geçtii yeni bir evredir, küreselleme evresi. Siyasal boyutuyla, dünyann yönlendirilmesi ve krizlerin üstesinden gelinmesi anlamnda küresellemeye farkl yaklamlar söz konusudur. Küresellemenin ykc özellikleri, olumlu getirilerinden daha fazla konuulmaktadr. Küresellemeden çkar salayan ülkeler, kurumlar, çok uluslu irketler (çu) ve çevresel felaketler küresellemeye fatura edilen olumsuzluklardr. Bu olumsuzluklar gidermede küresel kurulularn rolü de zaman zaman gündeme gelmektedir. Hakem rolü oynamas gereken ancak kukuyla yaklalan kurulularn banda Birlemi Milletler gelmektedir. Örnein Healey (1993: 20), “kitlesel göçler çana doru” gittiimizi, dünya nüfusunun her 50 ylda iki katna çkacan ve ekolojik tehlikelerin insanl ciddi bir biçimde tehdit ettiini ve bu sorunlarn “en azndan” denetlenebilmesi ve getirecei sorunlarn azaltlmas açsndan Birlemi Milletlerin öncülük yapmas gerektiini vurgulamaktadr. Harvard Üniversitesi Profesörlerinden J.K. Galbraith (1993: 41), Birlemi Milletlerin umulanlar karlamaktan çok uzak olduunu, genelde sorunlara deinen ancak çözmeye “niyetli olmayan” bir yap konumunda olduunu belirtmekte ve umutsuzluunu ortaya koymaktadr.4 3 Burada etkileme ve etkilenmeyle ilgili olarak Alev Alatl’dan bir alntya yer vermek istiyorum. Özü her yeni, her faktör, her olu mutlak bir biçimde yakn ve uzakta yanksn bulur: “Ben tarihin yaygn anlayn tersine dorusal deil, dairesel ilerlediine inanr; dinamik bir sistem olan insan topluluklarnn illâ da ayn dorultuda evrilecekleri iddiasn anlamsz bulurum. Dinamik sistemlerde “Kelebek Etkisi” çalr. Mançurya’da kanat çrpan bir kelebein New York’ta frtnalar yaratabilecei bilimsel bir olgudur. Ayn dinamizm insan topluluklar için de geçerlidir. ……. Böyle giderse gezegenin bu üretimi kaldrmayaca, kaynaklarnn tükenecei açk gibi görünmektedir. Ama “böyle gelmi böyle gider” de Laplace-vari, dorusal bir kehanet, dilerseniz kaderciliktir ki, yanll kantlanal nicedir. Bu saatten sonra Newton kesinlii de olsa olsa bir temenniden ibaret olur.” (www.alevalatli.com) 4 Bu çalmada küresellemenin ekonomik, siyasal, yönetsel ve kültürel etkilerinin/alglamalarnn nasl olduu ve yerel alana (yönetim, demokrasi ve kültür olarak) yansmalar tartlmaktadr. deolojik sorgulama ise belirtilen bu alanlarn tümünü kapsayan bir uratr. Bu konuda söylenenler ve tartlanlar snrszdr ve bu çalmann kapsamnda bir miktar darda tutulmutur. Ancak, özellikle ykc boyutuyla küresellemenin Türkiye’de youn bir biçimde yaad belirtilebilir. Ksaca ve çarpc bir anlatmla Taner Timur’un (2004: 105) deyimiyle “Türk usulü küreselleme” özellikle bir dönem, “kendi irketleriyle kendi bankalarn hortumlayan yeni zenginlerin” bollat bir süreç olarak yaanmtr. 2009 | 15 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Deiim, deimeyen tek ey olarak bilinmektedir. Bir çeyrek yüzyl biraz aan bir dönemde, dünyann her köesi hzl bir biçimde deiim sürecine girmitir. Ekonomi, siyaset, teknik, toplum, yönetim ve çevresel koullar badöndürücü bir biçimde deiime uramtr. Küresellemenin hemen hemen her sektörü/alan deitiren gücü giderek daha fazla younlam, bütün dünya için kaçnlmaz bir süreç olarak kendini göstermitir. Can Aktan deiim yaanan alanlar öyle sralamaktadr (2003: 91-97): Ekonomi (küreselleme, bölgeselleme, özelletirme, zenginleme ve yoksullama); siyaset (demokratikleme, sivil toplum, effaflama, yerelleme); teknoloji (Bilgisayarlama, hzl haberleme ve robotlama); sosyal-kültürel (kentleme, bireyselleme, laikleme); çevre (küresel snma, çevre kirlilii, çölleme) ve son olarak örgütsel deiim (esneklik ve standardizasyon). Küresellemenin ortay çkard ve günlük yaam pratiklerinin vazgeçilmezi haline getirdii deiim araçlar ve mekanizmalar kamu yönetimini ve elbette yerel yönetimleri belirli alanlarda ksmen veya tamamen yeniden yaplanmaya zorlamaktadr. Öncelikle bu zorunlu deiim belirli sorun alanlarndan kaynaklanmakta ve beslenmektedir. Bunlar, en bata “etkinlik” ve “verimliliktir”. Kat ve merkeziyetçi gelenek, kapasite gelitirme, performans sorunu, örgütsel yap ve dier süreçler sistemi ve ileyiini batan sona deiime zorlamaktadr (Kapucu, 2003: 279). Ayrca, küreselleme kamu yönetimine giderek daha fazla “katlm”, “özerkleme”, “yerelleme”, “yönetiim”, “optimal hizmet sunumu”, “performans yönetimi” ve “profesyonel yönetim” gibi kavramlar dahil etmekte ve güçlü bir biçimde yönetsel dönüüm süreçlerinde yer almasn salamaktadr (Parlak, 2003: 348). Yukarda da belirtildii gibi küreselleme çann getirdikleri, bireyseli, toplumsal, siyasal, yönetseli ve ksaca yaama dair ne varsa hereyi deitirmekte ve dönütürmektedir. Kamu Yönetiminde Deiim Kamu yönetiminde deiim, devlet yönetiminin ve devletin deiimi ve farkl bir alglamann ortaya çkmas demektir ayn zamanda. Çok bilinen ve tekrarlanan 1970’li yllarn krizi, “refah devleti” veya “sosyal devlet” krizi olarak adlandrlmtr. Bir anlamda, Batl baz ülkelerin bu politikalar terk etmeleri ve devlet politikas olarak yeni politikalara yönelmeleri sözkonusu olmutur. Hedefte “tek ey” vardr, o da “devletin küçültülmesidir.” Devlet, artk birçok eyi piyasaya brakacaktr, küçülecektir, mikro devlet olacaktr. Yine yönetiim yaklamnda çok vurgulanan, “yönlendiren” veya “dümen tutan” devlet sözkonusu olacaktr. Bütün bunlar elbette neoliberal ya da “yeni sa” olarak adlandrlan politikalarla gerçekletirilecektir. Uygulayclar; ngiltere Babakan Teatcher, ABD Bakan Reagan ve 16 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler daha sonra Türkiye’de de Özal olmutur. Bu politikalar, küresel kurulularn da destei ile neredeyse küresellemitir. Çin gibi sosyalist devletlerde üstü örtülü bir biçimde bu gidiata ayak uydurmulardr. Dolaysyla, “devletin deiimi” küresellemitir. Ekonomik bunalm 1970’li yllarda “devletin” geleneksel ilevlerinin daha çok sorgulanmasna ve yeni araylara yol açmtr. Kamu harcamalarnn giderek artmas ve böylelikle finansal krizlerin ba göstermesi, “snrl devlet”, “ekonomik/etkin” ve “verimli” devlet aray balamtr. Bu gerekçelerle “devletin küçültülmesi” ve özel sektörün daha fazla etkinletirilmesi gündeme geldi (Ömürgönülen, 2003: 3). Bundan sonras, artk bu hedefler, ilkeler ve düünceler dorultusunda yapsal deiim ve dönüüm programlarnn uygulanmasna geliyordu ki, Türkiye dahil ülkelerin büyük çounluu bu eilimi benimseyerek uygulama çabas içerisine girdiler. Türkiye’de son dönemlerdeki yapsal reformlara referans olarak bu “yeni sa” politikalar ve “yeni kamu iletmecilii” alnmtr. Ulusal ve yerel yönetim sorunlarnn çözümü için, öncelik devletin hem “piyasadaki” hem de “toplumdaki” rolünün sorgulanmas ve olabildiince devletin küçültülmesi gerei üzerinde durulmutur. Devletin elindeki yetkilerin çou yerel yönetimlere, özel sektöre ve sivil topluma aktarlmtr. Gerçekletirilen dönüüm çabalarnn tamamnda, “küresel yeni liberalizmden” yola çklmtr (Gül&Memiolu, 2007: 58). Bu gelimelerin kuramsal alt yaps liberal yaklamla güçlendirilmi ve liberal kuramlar uygulamaya konmutur. Dünyada egemen bir konuma geçen politikalar, ABD’deki son finansal kriz gibi krizlerle sarslsa da sürdürülmektedir. Birçok ülke, bu politikalar örnek almakta bir anlamda “transfer” etmektedirler (Kapucu&Kösecik, 2003: 187). Bu düünceler, süreçler, yaplar, kurumlar ve uygulamalar bir düünce hareketine dönümü gibidir. Çünkü, literatürde “yeni kamu yönetimi hareketi” deyimi de yaygn olarak kullanlmakta ve kamu yönetiminin sorunlarna kar bir “aray ve meydan okumalardan birisi” olarak deerlendirilmektedir. Ayrca, bu hareketin 1968 ve 1988 yllarnda iki kez düzenlenen Minowbrook Konferanslaryla gündeme geldii ve güçlendii de bilinmektedir (Özgür, 2003: 183). Bunun yannda, kamu yönetiminde ve devlet yönetiminde yeniden yaplanma ve “yönetim transferleri”, “modernleme” olarak da tanmlanmtr. Ortaya çkan sorunlar ve zorunluluklar gerei yönetimin “modernlemesi” küresel bir sürecin parças olarak ortaya çkmtr. Öyle ki bu modernleme sürecinin baars için, “süreç planlama ve yönetimi” gibi önemli akademik çalmalar yaplm ve birçok ülkede – örnein Almanya’da- yeniden yaplanmaya önemli katklar salamtr (Klages, 1997: 63-65). 2009 | 17 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Almanya örneindeki yeniden yaplanma ya da Alman akademisyenlerin tanmyla “yönetimde modernleme” çabalar, 1990’l yllarn ilk yarsndan itibaren younlarken, Türkiye’de ancak 2000’li yllarn ikinci yarsndan itibaren younlaabilmitir. Öte yandan, Almanya ve dier Avrupa ülkelerinde –mesela Hollanda bu konuda Tilburg modeli ile öncü olan ülkeler arasndadr- yönetimin yeniden yaplanmas, ilgili tüm aktörler ve kamuoyunun dikkati çekilerek tartlm ve genel kabul görmütür. Yine, Almanya’da bu konuda öncülük yapan KGSt gibi kurulular, yeniden yaplanma stratejilerine “Yeni Yönetim Modeli” (Neue Steuerungsmodell/ Tilburger Modell) ismini vererek, farkl boyutlaryla önemli çalmalar yapmlardr. Bütün bu yeniden yaplanma çabalarna konu olan alanlar öyle belirlenmitir (Klages, 1997: 37-41/ Bogumil&Holtkamp, 2006: 44-45)): - Hedef ve sonuç odakl yönetim: Temel yöntemlerden birisi olarak stratejik yönetim. - Kaynak ve ürün/hizmet sorumluluunun birlikte ele alnmas. - Modern özel sektör yöntemlerinin uygulanmas. - Yönetimin yerine getirdii hizmetlerin maliyetlerine odakl bir yeni yönetim anlay. - Örgütün etkinlik ve verimlilik odakl olarak küçültülmesi. - Modern personel yönetimi. - Aktif bir yurtta-müteri odakllk uygulamasnn baarlmas. - Yerel yönetimler aras karlatrma: Baarlardan örenme ve rekabet Küresellemenin kamu yönetimine etkileri oldukça fazla ve çok boyutludur. Öyle ki, birçok yazar ve düünür ulusal ve yerel yönetim yaplarnn tamamen farkllatrld ve özünü kaybettii bir döneme girildiini de tartmaktadrlar. Küreselleme sürecinin ileyebilmesi için, bu sürecin önemli bir parças olan ulusal yönetim yaplarnn da küresellemenin gereklerine göre yeniden yaplanmas neredeyse bir zorunluluk olarak ortaya çkmtr. Küreselleme yalnzca ekonomik süreçlerde bir “benzeme” süreci olarak görülmemekte ayn zamanda siyasal ve yönetsel süreçlerde de “bir örnek modeller” öngörmektedir. Farkl isimlerle tanmlanan bu modeller küresel baz kurulular tarafndan ulusal yönetimlere neredeyse “dikte” ettirilmektedir. Bu da “benzemeyi” hzlandrmaktadr. Bu kurulularn IMF, OECD, Dünya Bankas ve BM Kalknma Örgütü olduu genellikle kabul edilmektedir (Tooenen’den Özer, 2005: 354). Yirminci yüzyl iki Dünya Sava ve dünyann iki temel kutba ayrlmasnn yannda, özellikle son periyodunda, hemen hemen her alanda (teknoloji, ekonomi, siyaset, toplum gibi) ba döndürücü deiimlerin 18 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler yaanmasyla da anlacaktr. Ulam ve iletiim olanaklarnn gelimesi, karlkl bamllklarn artmas (interdependence), çevre ve kentleme sorunlarnn giderek trmanmas, yerel, ulusal, bölgesel ve küresel dalgalanmalara neden olmutur. Bu gelimeler, hem ulusal yönetimlerin hem de yerel yönetimlerin “sorgulanmasna” ve “yeniden tanmlanmasna” yol açmtr (Ökmen, 2003: 17). Avrupa Birlii’nin önemli bir bölgesel siyasal ve ekonomik güç olarak ortaya çkmas, anlan küresel sistemdeki deiimlere önemli katklar salamtr. Demokratik ve ekonomik anlamda “Avrupa Vatandal” gelitirilmeye çallrken, siyasal ve yönetsel anlamda da küresel bir güç olma çabalar younlamtr (Kösecik, 2003: 147). Dolaysyla, AB küreselleme karsnda yerellemeye arlk vererek, hem küresellemenin getirdii deiime farkl ve güçlü bir tepki vermi hem de küresellemeden kopmadan yoluna devam etme araylarna girimitir. Küresel deiimler, en önemli etkisini ulusal düzeyde göstermitir. Kamu yönetimleri güçlü sarsntlar yaamlardr ve bizde olduu gibi yaamaya da devam etmektedirler. Ekonomi politikalarnda 1980’lerde Reagan, Teacher ve Özal’la birlikte yaanan deiim, devletin özellikle ekonomik konularda yönlendirici bir konuma çekilmesini salamtr. Piyasaya hükmeden deil yönlendiren bir devlet modeli ortaya çkmtr. Ekonominin yannda, siyaset, yönetim ve dier alanlarda da devlet ya da dier bir deyimle kamu yönetimi birçok ülkede youn bir yeniden yaplanma süreci yaamtr. Bu yeniden yaplanma giriimleri özellikle ABD, Avrupa ve Yeni Zelanda gibi ülkelerde oldukça baarl olmutur. Kamu yönetimi reformu birçok ülkede Yeni Yönetim Modelleri/Teknikleri (New Public Management/Neues Steuerungsmodell) olarak adlandrlmlardr. Bu çalmalarda temel strateji, özel sektörün “verimlilik” ve “etkinlik” amacyla gelitirdii teknikleri kamu yönetimine uyarlamak olmutur. Bu çalmalar, teknik ve hukuki açdan birçok ülkede baaryla sürdürülmektedir (Örnekler için, Çukurçayr, 2003b: 5-22). Bu deiim ve dönüümün elbette önemli taraftarlarnn yannda, oldukça fazla sayda itiraz edenleri de vardr. Bu eletirilere de, çalmann bütünü içerisinde yer verilmektedir. Ancak, deiimin genellikle geleneksel yönetimin bktrc ve yozlatrc özelliklerini ortadan kaldrmaya yönelik olduunu; Avrupa Birlii’nin “yönetsel kapasiteyi” artrma/gelitirme çalmalarnda olduu gibi “devletin hizmet sunma kapasitesinin etkinletirilmesi” (Aktan, 2003: 181) amac tadn, bu nedenle de genel getirileri itibariyle olumlu olduunu belirtmek gerekir. Yeni yönetim modelleri/teknikleri Aktan (2003: 182) tarafndan be kategori olarak ortaya konmutur: Toplam Kalite Yönetimi, Stratejik Yönetim, Sinerjik Yönetim, nsan Kaynaklar Yönetimi, Deiim Yönetimi. Bu 2009 | 19 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler genel balklarn içeriinde de saysz “yeni” uygulamadan söz edilebilir. Örnein, katlmc yönetim, yönetiim uygulamalar, d kaynak kullanm (out sourcing), kyaslama (benchmarking), yarmac (competitive/wettbewerb) yaklam, kamu özel sektör ibirlii (publicprivate partnership), örenen örgütler (learning organizations), e-devlet (e-govenment), mobil devlet (mobile-govenment), sözlemeli yönetim (contract management) gibi daha da çoaltlabilecek yöntemler, genel kamu yönetiminde ve yerel yönetimlerde uygulanan ve yaygnlaan yöntemler arasnda saylabilir. Bu yöntemlere Kapucu (2003: 280) unlar da eklemektedir: Yönetim gözenei, sistem-4 yaklam, amaçlara göre yönetim, süreç gelitirme, yönetim takmlar, yönetimcilik (managerailizm) ve post-modern yönetim. Yeni yaklamlarn, tekniklerin, yöntemlerin ve uygulamalarn genellikle olumlu sonuçlar daha çok öne çkmaktadr. Ancak, özellikle “sosyal devlet” görevleri ve “kamu yarar” konularnda önemli sorular ve eletiriler de ön plana çkmaktadr. Sonuçta, bu yöntemler özel sektör yöntemleridir. Bu yöntemlerin temel felsefesi de yüksek kâr, rekabet ve maliyetlerin tüketiciye yanstlmasdr. Dolaysyla kamu yönetiminin bu ilkelerle hareket etmesi olanakszdr. Kamu yönetimi, kamu hizmeti üretirken her zaman “kamu yarar” ilkesine göre hareket etmek zorundadr. Bu yeni durumda, “kamu hizmetlerinin” maliyeti “kullancya” m yüklenecektir? Bu, ayn zamanda kamu sektörünün her alandaki etkinliklerinin ve gücünün azalmas anlamna da gelmektedir (Kele, 2001: 565). Bu tartma ve kaos sürüp gitmektedir. Youn bir yeniden yaplanma, deiim ve dönüüm sürecinde “kamu yarar”, “kamu hizmeti” ve “sosyal devlet” gibi toplumun “bar içerisinde” sürekliliini salayan deerler önemini yitirmi görünmekte ve ne yazk ki genel olarak “göz ard” edilmektedir. Küreselleme ve Yerelleme/Yerellik Küreselleme kavramyla birlikte yerelleme ve yerel alan da youn olarak tartlm ve tartlmaya devam etmektedir. Küresellemenin yereli ve yerellemeyi yok ettii düüncesi, küresellemenin yerellemeyle birlikte bir bütün olduu düüncesi karsnda daha güçsüz kalm gibi görünmektedir. “Yerel birimlerin bölge/kent özgün nitelikleri” öne çkarlarak yönetiim mekanizmalar ile küresele eklemlenebilecei görüleri 1990’l yllarda güçlenmitir (Eraydn, 2001: 363). Corafi snrlarn öneminin kalkmas, sosyal, kültürel ve siyasal benzeme süreçlerinin younlamas gibi bir yeni durumu yaamaktayz. Bu yeni durum küreselleme olarak tanmlanmaktadr. Kimilerine göre oldukça negatif/sevimsiz (Giddens, 2000: 40) anlamlar da olan bu ekonomik, 20 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler teknolojik, siyasal ve kültürel younlamann ayn zamanda olumlu yansmalar da oldukça fazladr. Bir toplumda meydana gelen bir gelime ve dönüüm; ilerleme ya da küresel normlara göre gerileme olarak kabul edilebilecek birçok ey, dier uluslarn sosyal ve siyasal sistemlerini önemli ölçüde etkilemektedir. Bu gidiat, kart bir etki olarak, fakat yine küresellemenin bir parças olarak yerellii dolaysyla da kentleri/yerel yaam ilgi odana dönütürmektedir. Bu noktada küresel olanla yerel olann geçililiinden söz edilebilir (Aslanolu, 1998: 152). Sarbay, siyasal gelime ve siyasal deime kavramlaryla ilgili tartmalara deinirken, “siyasal deimeyi”, dorudan “uluslararas etkilerle” açklamaktadr ki, son dönem “küreselleme” tartmalaryla birlikte düünülürse, oldukça önemli bir belirlemedir. Küresel deimelerin siyasal sistemleri ve dolaysyla ulusal ve yerel boyutlu siyaseti deimeye zorlad açktr. Birçok monarinin demokratik sisteme dönümesi ve siyasal sistemlerdeki iç deiimler ya da sistemlerin tümüyle baka bir sistemle yer deitirmesi hep bu uluslararas basklarn sonucudur. Sonuçta, ”siyasal deime,” toplumu kontrol etme uradr. Dlanan toplumsal gruplar ile egemen gruplarn çatmalarnn temelinde de bu ura yatmaktadr. Küreselleme balamnda konuyu deerlendiren Sarbay, uluslararas yapnn gündemindeki en önemli siyasal sorunun, “katlmc demokrasi” olduuna önemle vurgu yapmaktadr. Çünkü, bu yaklama göre katlmc demokrasiyle birlikte, toplumda dlanan gruplar, ortak bir alana çekilebilecek, toplum uzla alanlar oluturabilecek; bireylerin “kontrolü paylamalar” ve “kendilerini gerçekletirebilmeleri” çok büyük bir oranda katlmc demokrasi anlaynn yerlemesiyle olacaktr. Bu yöntem, belli topluluklarn kontrol tekelini ortadan kaldracak ve toplumsal uzlamay kolaylatracaktr (Sarbay: 187-188). Dolaysyla özellikle neoliberal politikalar nedeniyle, sürekli kaybeden kitleler katlmc mekanizmalarla bir tür eklemlenme/bütünleme çabalaryla yerel siyasal yaama dahil edilirken, küreselleme sürecinden de kopmam olacaklardr. Küreselleme ve Avrupa Birlii gibi bölgeselleme hareketleri, yerel yönetimleri kendilerini yeniden tanmlamaya zorlamakta ve artk yerel yönetimler geleneksel birtakm altyap ve hizmetler üreten kurumlar olmaktan çkmakta, bunun yerine dünya pazarnda rekabet edebilen birer kamusal hizmet üretim birimlerine dönümektedirler. Çünkü, yerel yönetimler kentsel altyap hizmetleri, sosyal ve kültürel hizmet üretme konumundan küresel ticarette rekabet edebilecek özel sektör için de baz düzenlemelerde bulunmak zorundadrlar. Sorumlu olduklar kentsel alanda üretilen her mal ve hizmet, yerel yönetimlere ve yönetilen kente gelir, turizm ve küresel deerler(e)den yararlanma/katkda bulunma olarak geri dönmektedir (Thraenhardt, 1994: 69). 2009 | 21 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Avrupal akademisyenler 1990’l yllarda bile yerel yönetimleri küresellemeyle dorudan ilintilendirmiler ve yalnzca “rekabetçi” bak açsyla, yerel yönetimlerin yeni sorunlarn üstesinden gelebileceini vurgulamlardr. Yerel yönetimlerin rekabete açk küresel pazarda (Kommunen in einem offenen Weltmarkt) önemli sorumluluklar üstlendii ve üstlenecei bir yeni durumdan söz edilmitir. Avrupa-ABDJaponya üçlüsünün –o zamanlar Çin henüz piyasada yoktu- küresel ekonomide önemli birikimler, etkileimler ve younluklar meydana getirdii, bu durumun dorudan ve dolayl bir biçimde yerel yönetimlerin politika ve uygulamalarn da derinden etkilediini ve bundan sonra yerel yönetimler için küresel sistemde var olabilme koulunun “rekabet edebilirlik” olduu yazlp çizilmitir (Thraenhardt, 1994: 69). Küreselleme yerelleme ilikileri çerçevesinde, yerellemenin küresel akmlara kar nitelikler tamadn belirtmek gerekir. Güçlü yerel topluluk, güçlü demokrasi, güçlü ekonomi, kültürel ve sosyal kalknma demektir. Bu nedenle, ulus devlet ve yerel yönetim ilikilerinin yerel yönetimlerin güçlendirilmesi yönünde arlk kazanmas gibi bir tartmann ulus devleti eriten bir durum varm gibi gösterilmesi yanltr. Çünkü, yerel topluluun çkarlarn koruyacak olan, kamusal yarar gözetecek olan yerel yönetimlerdir ve yerel yönetimler kamu yönetiminin önemli bir parçasdrlar. Yerelleme eilimleri, her eyden önce yerel topluluun güçlendirilmesini amaçlamaktadr. Bu da yerel deerlerin korunmas ve yerel yaam biçimlerinin korunmas ve yeniden üretilmesi (Tekeli, 2001: 104-105) sorununu ortaya çkarmaktadr. Bu konuda merkezi yönetimin yapabilecei çok ey yoktur. Yerel yönetimlerin güçlenmesi yerel deerlerin korunmas ve gelitirilmesi demektir. Dier yandan, küresellemenin etkileriyle yerel topluluun güçlenmesi ve yaam biçimlerinin özgünlüklerinin korunmas tartmalar yaplrken, küresel etkilerle kentlerde önemli “ayrmalar” ve “bölünmeler” olutuu, bu nedenle birçok kentin Manuel Castells’in “dual city” olarak tanmland ve parçal kimliklerden oluan yeni bir süreç de giderek trmanmaktadr. Bu sürecin özellikle Türkiye’de “mahalle” yapsn fazlasyla andrd ve yerel yönetimlerin karsna büyük bir sorun olarak çkard biçiminde tartmalar da yaplmaktadr. Bu gelime hem “sorunlu mahalleleri” daha belirginletirmekte, hem de alt snflarn oturduu bu mahalleler bir “politik güç” kazanmaktadrlar (Alada, 2007: 36). Küresellemeyi youn olarak yaayan dünya, yerellemeye de bir o kadar muhtaçtr. Ekonomi, insan haklar v.b. kavramlarn ulus devletlerin rolünü zayflatt yereli ve küreseli güçlendirdii dorudur. Hiçbir ülke küresellemenin getirdiklerine duyarsz kalma lüksüne sahip deildir. Dolaysyla yerel yönetimlerin ilevleri de yalnzca etkin ve ve22 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler rimli kentsel hizmetler sunmak deil, deien dünyada rekabetçi bir anlayla, yeni ilikiler ve ilevler üretebilen bir kimlik kazanmaktr (Tekeli, 2001: 130). Küreselleme, her ne kadar sermayenin tek bir merkezden yönetilmesi gibi bir görüntü verse de ve Türkiye’de de birçok ülkede olduu gibi küreselleme süreci büyük kayglarla karlansa da sürecin katlm, demokrasi yerel topluluun güçlendirilmesi yönündeki katklarn görmemezlikten gelemeyiz (Öner, 2002: 121). Bu çerçevede, küresel etkilerle Avrupa ve Kuzey Amerika’da daha fazla konuulan ve genellikle demokrasinin ve yoksullarn lehine olan “sosyal balar”, “toplumsal huzur” ve “sosyal sermaye” gibi önemli kavramlar ve uygulamalar çok boyutlu bir zenginlik sunmaktadrlar. Dünyada farkl ve özgün bir yerel demokratik uygulama olarak öne çkan Porto Alegre deneyimi, yerel yönetimler ve kurumlar olarak bütün etkinliklerin öncelikle yoksullarn ve içilerin lehine olacak ekilde gerçekletirilmesinin örneklerini sunmutur. Bu uygulamay da “öncelikleri tersine çevirmek” eklinde formüle etmilerdir (Gret&Sintomer, 2004: 35). Küreselleme, yerel yönetimi ve yerel alan dlamamaktadr. “Özerk” ve “güçlü yerel yönetimler”, hem yerel alann daha iyi yönetilmesine hem de demokratiklemeye katkda bulunacaktr (Kele, 2001: 573). Birlemi Milletlerin farkl vesilelerle, siyasal, yönetsel, ekolojik ve ekonomik anlamda ülkelere yön gösterici ve ortak politikalar belirlemeyi salayan etkinlikler gerçekletirdiini biliyoruz. Johannesburg (2002) Dünya Sürdürülebilir Kalknma Zirvesi de bunlardan birisidir. Bu Zirve’de yaynlanan “Yerel Yönetimler Deklarasyonu” sürdürülebilir kalknma için ulusal, uluslar aras etkinliklerin niteliine dikkat çekmekte, ayn zamanda yerel yönetimlerin, yöneticilerin ve kurumlarn katklarnn neler olabilecei üzerinde durmaktadr. Elbete, “demokratikleme”, “yerellik” ve “yönetiim” bu bildirgede de anahtar kavramlar olarak vurgulanmtr (iclei.org: 2002’den Palabyk, 2003: 242). Birlemi Milletlerin türlü kurum ve kurulularyla ve etkinlikleriyle yerellik, yerel yönetim, yerel demokrasi ve yerel kalknma gibi yerel alan ilgilendiren temel konularda çalmalar devam etmektedir. nsan Yerlemeleri Merkezi (Habitat), kuruluundan bu yana ve -özellikle Habitat-2 olarak düzenlenen stanbul 1996- yerel alann ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi konularnda çalmaktadr. birlii ve demokratik çabalarn younlatrlmas bu çalmalar içerisinde önemli bir yer tutmaktadr. Birlemi Milletler, Dünya Yerel Yönetimler Özerklik art konusunda çalmalar yapm, ancak tamamlayamamtr. Buna karn, 2005 ylnda Etkin Yerinden Yönetim ve Yerel Yönetimlerin Güçlendirilmesine likin Diyalog adl bir belge hazrlamtr. Bu belgede, yerel yönetim yaplar, kademeler arasndaki ilikiler ve yerellik (subsidiarity) 2009 | 23 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler gibi konulara yer vermitir. Yerel yönetimin güçlü bir biçimde ilevsel klnmasnn temel amaç olduu da önemle vurgulanmaktadr (Kele, 2009: 90-91). Habitat etkinlikleri zamanla içerik bakmndan önemli bir evrim geçirmitir. Toprak’a göre (2001: 324-325) Habitat I yerel ve toplumsal sorunlarn çözümü için “devlet merkezli” bir çözüm/içerik ortaya koyarken, 1992 Rio Konferans’nn da etkisiyle Yerel Gündem 21 politikalar gelitirilmi ve bu politikalar Habitat II Konferans’nda “toplum merkezli” ve “kamusal-özel aktörlerin” dahil olduu bir yaplanma olarak kendini göstermitir. Yerel yönetimler için, küresellemenin getirdii olanaklarla daha fazla etkileim ve daha çok ibirlii olanaklar domaktadr. Genel kamu yönetimi ve yerel yönetimler açsndan bakldnda uluslar aras alanda son yllarn en önemli deime ve gelime konular unlardr (Reichard, 1993: 4-5): - Devletin küçültülmesi: Özel sektör ve sivil toplumla ibirlii - Katlmc ve yurtta odakl yönetimin güçlendirilmesi için yöntem gelitirme - Bürokrasinin azaltlmas için desantralize/adem-i merkezi yöntemlerin özendirilmesi- yerindenlik (subsidiarity) ilkesi gerei- Yerel yönetimlerin yeniden örgütlenmesi: Saydam, esnek, denetlenebilir ve hesap verebilir örgüt yaplarnn kurgulanmas - Son olarak, bu vizyonun baarlabilmesi için özel sektör yöntemlerinden de yararlanarak aklc bir insan kaynaklar yönetiminin gelitirilmesi. Yerel yönetimde yeniden yaplanma çalmalar, siyasal iktidarlarn yerel yönetim etkinliklerini kendi baarlarnn yerel alandaki göstergesi olarak görmelerinden dolay son yllarda younlamtr. Gerek Türkiye’de gerekse farkl ülkelerde yeniden yaplanma yaklamlar arlkl olarak yurtta odakllk tezinden hareket etmektedirler: Halkn “yerel” ve “ortak” gereksinimleri karlanrken, halk sorumlulua ortak edilecek ve katlmc bir yöntem benimsenecektir (Toprak, 2001: 243). Bu yeni gelimeler, yerel alanda da stratejik bir yeniden yaplanmann temelleri üzerinde tartmalar ve yöntem araylar ortaya çkarmtr. Örnein, hem ekonomik ve bürokratik krizler/hastalklar hem de demokratikleme sorunlarndan dolay ortaya çkan bu deiim nasl yaplandrlacaktr? Cevaplar aranmas gereken sorular nelerdir? Nasl bir fotoraf ortaya konulmaldr? Bu sorularla balantl olarak stratejik yönetim gerei baz sorularn cevab aranarak bir “yeniden yaplanma gerçekletirilebilir. Nedir bu sorular? öyle özetlenebilir (Heinz,2000: 5-6): 24 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Hangi hedefler ortaya konulacaktr? Balangçta yeniden bir planlama m yaplacak yoksa, sunulan hizmet/ürün sonuçlarndan hareketle bir deerlendirme mi yaplacaktr? - Hangi analizler öncelikli olarak yaplacaktr? - Hangi deerlendirme ölçütleri kullanlacaktr? - Kurumsal bask yapan, önemli sorunlarla nasl baa çklacaktr? - Yurtta, yerel yönetimler ve yerel meclisler arasndaki ilikiler salkl bir biçimde nasl oluturulacaktr? - Giderek daha fazla younlaan bilgi ve verilerin salkl kullanm nasl gerçekletirilecektir? - Karar organlar için önemli sorunlar oluturan faktörlerin karmaas nasl giderilecektir? - Kim kime kar sorumlu olacaktr? - Hizmet üretme ve yürütme yöntemleri nasl daha etkin ve verimli hale getirilebilir? - Çalanlarn ksa ve uzun dönemde motive edilmesi için yöntemler ve araçlar nasl belirlenecektir? Bütün bu sorularn oldukça fazla ve farkl cevaplar var. Ancak, bu sorularn cevab aranarak gerçekletirilecek olan yerel yönetimlerde yeniden yaplanmann baarl olabilmesi kukusuz, stratejik ilkelerde aranmaldr. Daha sonraki bölümlerde, farkl ve çok boyutlu olarak konuya deinilmitir. Ancak, burada en önemli ve kapsayc cevabn “bütünletirilmi bir yönetim” anlay oluturmak, yönetimi bir bütün olarak kavramak ve çözümlemek olduu belirtilebilir. Elbette, ilk adm ve çk noktas olarak. Özellikle özel sektör yöntemlerinin kullanlmas, devletin küçültülmesi, kamu-özel sektör ibirlii gibi yeni araylarla gelien yarmac yaplanma yaklam, küresel sistemin kapitalist mantkla yeni ekonomik, siyasal ve toplumsal gelimelere uyum aray olarak da deerlendirilebilir (Sökmen, 2002: 603-604). Ancak, özellikle yurttalarn yaam kalitesini artracak yeni açlmlar salanmas bakmndan konuya yaklamak gerekmektedir. Yine bu araylar, her ne kadar küresellemeyerelleme ekseninde sürdürülse de demokratikleme, desantralizasyon ve daha fazla katlm konusunda yerel topluluun haklarnn korunmas ve güçlendirilmesi için de önemli bir zemin salamaktadrlar (Ökmen ve Parlak, 2002: 611). Yerellemenin güçlendirilmesi, yerel deerlerin öne çkarlmas ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, liberal politikalarn küresellemeyle birlikte ortaya çkard eitsizlik durumunu gidermede yararl olacan 2009 | 25 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler belirtmek gerekir (Ökmen ve Parlak, 2002: 628). Yerel topluluun güçlenmesi, yerel ekonominin, sosyal yaamn ve kültürün kendini korumas ve üreterek küresel sistemle yarabilmesine olanak salayacaktr. Bu bakmdan, yerellemenin ya da yerel yönetimlerin güçlenmesinin küreselleme sürecinden kopu olarak alglanmamaldr. Hatta küreselleme politikalarnn zararl sonuçlarn da önleyecei düünülmelidir. Kamuoyu ve sivil toplumun güçlü olmas, yerel yönetimlerin güçlü olmasnn getirecei sorunlar ortadan kaldrmaya salayabilir (Gökçe, 2003: 221). Dolaysyla eer bu salanrsa yerel yönetimlerin güçlendirilmesinden çekinilmemesi gerekir. Bu uluslararas etkileim ve ibirlii, yönetsel reformlarn da ülkeden ülkeye transfer edilmesiyle/uyarlanmasyla sürdürülmektedir. Gelimekte olan ülkeler, Dou Avrupa ülkeleri gelimi ülkelerde uygulanan yöntemleri kendi yönetim sistemlerine uyarlamak için youn çaba göstermektedirler. Örnein, Türkiye’de uygulanan tek vergi numaras ABD’deki sosyal güvenlik numarasndan esinlenilerek uygulamaya konmutur. Genel kamu yönetimi ve yerel yönetimlerde yeniden yaplanmann balangc da ngiltere’de Teacher ve ABD’de Reagan döneminde uygulanan Yeni Sa politikalara kadar uzanmaktadr. Bu uygulamalarla birlikte yeniden yaplanma/reform ve yöntemlerin transferi hzlanmtr (Kapucu ve Kösecik, 2003: 187-188). Bu politikalara, her ne kadar özel sektör ilkelerinin kamu yönetimine transferiyle birlikte devletin küçültülmesine neden olan politikalar olarak baklmaktaysa da, gerçekte yeniden yaplanma çalmalar özel sektör yöntemleriyle devlet kurumlarn toplumsal ve ekonomik gelimelere göre yeniden yaplandrma amac tamaktadr. Kamu yönetiminin hantallktan ve verimsizlikten kurtulmas özel sektör yöntemlerinin kamuya uyarlanmasyla olanakl hale gelecektir (Ate, 2001: 47). Burada da yinelemek de yarar olan konu udur: Özel sektör yöntemleri uygulamak, özel sektörün amaçlarn kamu yönetiminin amaçlar haline getirmek deildir. Kamu yönetimi, herkesten ve hereyden önce kamu yarar amac tamak zorundadr. Bu nedenle, yerel yönetimlerin birer kamusal hizmet iletmesi olarak tanmlanmas yönünde önemli kavramsallatrmalar gündeme gelmitir. Genel olarak 1980’lerle birlikte gelien özelletirme uygulamalar sonucunda, bu tanmlama yeniden yaplanma çalmalarnda oldukça yaygnlam/benimsenmitir. Bu tanmlama, 1990’l yllarla birlikte yönetim anlaynda yaanlan evrimi/dönüümü anlatmak üzere yaplmakta ve giderek yaygnlk kazanmaktadr (Plamper, 2000: 6; Banner, 1994: 353). Tanm ve içerii ayn zamanda yeni kamu yönetimi (New Public Management/Neues Steuerungsmodell) olarak adlandrlan yaklamn geldii noktay göstermektedir. Yeni Kamu Yönetimi, özel sektörün geleneksel üretim yöntemlerini terk ederek gerçekletirdii, i süreçlerinin kalitesini 26 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ve üretkenliini artrma çabalarn, desantralize örgütsel yapy, sorumluluk aktarmnn kolaylatrlmasn, i süreçlerinin ksaltlmasn, takm çalmasnn yeni formlarn ve müteri memnuniyetini kendine model alarak ve kamu yönetimi felsefesine uygun hale getirerek kamu yönetimini yeniden yaplandrmay amaç edinmektedir (Bogumil/Kissler, 1995: 12-13). Gerek özel sektör yönetim tekniklerinin yeniden yaplanmada kullanlmas ve özelletirme uygulamalar, gerekse yeniden yaplanmada müteri/yurtta gereksinimlerinin yönetsel düzenlemelerde temel kaynak/referans olarak ele alnmas yerel yönetimin bürokratik örgütten hizmet iletmesine doru (von der Behörde zum privaten Dienstleistungsunternehmen) içerik ve görüntü deiimine neden olmakta ve yerel yönetimler literatüründe farkl kavramsallatrmalarn kullanlmas yaygnlk kazanmaktadr (Steinberg, 1996: 32-34). Birde bu deiimin genel kamu yönetimi üzerinde bürokrasinin sakncalarn ortadan kaldrabilecek sonuçlarna deinmek yararl olacaktr. Geleneksel anlamyla bürokrasi kamu ilerinin belli kurallar ve ilkeler dorultusunda sürekliliinin güvence altna alnmasn anlatmaktadr. Dier boyutuyla da gereksiz formalitelerle kamusal hizmetlerin aksatld bir yaklam olarak alglanmaktadr. Aslnda, bürokrasi kavramyla devlet birimleri/ kamu kurumlar anlatlmak istenmektedir. Devlet birimleri, kendilerine yasalarn verdii görevleri yerine getirmek üzere kurulmu, yurttan taleplerini karlayan örgütlerdir. Bu örgütlere, klasik bürokratik örgütler de denebilir. Bir sonraki aama, kamu kurumlarnn “hizmet iletmesi” olarak görüldüü aamadr. Artk, yurtta “müteri” olarak alglanmaktadr. letme yönetimi alannda gelitirilen “müteri odakllk” kamu yönetimine uyarlanmakta, kamu kurumlarnn da özel iletmeler gibi hizmet verebilecekleri varsaylmaktadr. Yürütülen hizmetler müteri gözü ile deerlendirilmekte, ölçülmekte ve tanmlanmaktadr. “Kalite” merkezi bir rol oynamaktadr. Kamu hizmet birimlerinin rekabet5 ederek en iyi hizmeti sunmada yarmas bile, bu yeni anlayn temel talarndan biridir. Bu anlay ayn zamanda, desantralize edilmi kaynak ve yetki sorumluluunu benimsemekte, girdi-çkt çözümlemeleri kullanarak yönetsel süreçleri aklc ve verimli bir yapya büründürmektedir. Yaklamn iki temel hedefi vardr (Plamper, 1997: 6): Kalite ve ekonomiklik. 5 Bu konuda çok önemli bilimsel etkinlikler düzenlenmektedir. Örnein Speyer Kalite Yarmas için bkz. Klages, a.g.k, Bertelsmannstiftung, a.g.k. ve www.dhv-speyer.de 2009 | 27 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Bu ilkelerin youn olarak uyguland ülkelerde,6 ekonomik krizlere ramen önemli baarlar elde edildii görülmütür. Artk, yurtta bir müteri gibi alglanmakta, yönetimde reform yaplrken yalnz örgüt içi bir düzenleme deil, yurttan gözüyle yönetimin nasl olmas gerektii noktas da önemli bir reform arac olarak kullanlmaktadr. Elbetteki, kamu yönetimiyle market yönetimi ayn mantkla ele alnamaz ve farkl eylerdir. Ancak, kamu kurumlar hizmet iletmesine dönütürülebilirler. Bürokratik modele karn yeni yönetim yaklamnn kavramlar, daha esnek, ölçülebilir, güdüleyici, rekabetçi ve etkinlik ve verimlilie götüren nitelikler tamaktadr. Bürokratik örgüt, hizmet iletmesi ve yurtta odakl yönetim bir sürecin son görünümüdür. Artk, yurttan yalnzca sunulan hizmet ne olursa olsun almak zorunda olan bir alc/müteri olarak görülmedii, onun olabildii ölçüde yönetimin içerisinde olduu bir süreci yaamaktayz. Çada yönetim düüncesinin geldii son evre budur. Ancak, bu kesinlikle bürokratik gerekliliklerin saf d brakld, müteri odaklln bitirildii bir sürece girildii anlamna gelmemektedir. Elbette, yerel yönetimler kendilerine yasalarn vermi olduu hizmetleri yerine getirmeye devam edeceklerdir. Bu balamda, yerel yönetimleri çok katmanl bir yapya benzetebiliriz (Plamper, 2000: 6; Banner, 1994: 353).: Hem bürokratik örgüt, hem hizmet iletmesi hem de yurtta odakl bir örgüt. Yeniden yaplanma süreçleri çerçevesinde bu gelime, örgüt içi reform, yurtta odakllk ve yurttayönetim ortakl/ibirlii olarak tanmlanabilir. Yurtta odakl yerel yönetimin en önemli fark, örgüt d iletiimi, yurttala ilikileri temel referans olarak almasdr. Yurtta odakl yönetimin yeni bir bulu olmadn belirtmek gerekir. Yönetsel etkinliklerin temelinde, yurtta vardr. Bütün demokratik ve antidemokratik sistemler, yurttalar bir biçimde dikkate almak zorundadrlar. Bugün, yurtta ve yönetim ilikisi önemli bir sorgulamadan geçmektedir. Konu, aslnda hiç de yeni deildir. Yöneten- yönetilen ilikisinin ortaya çkmasndan bu yana, bu ilikide sürekli bir “ideal” aray olmutur ve deien koullarla birlikte bu aray devam etmektedir. Günümüzde, yeni baklar ve yöntemler yurtta-yönetim ilikisinin tarihsel dengesini giderek yurtta lehine çevirmekte ve yurttaa daha fazla yönetime ve siyasete müdahale ve biçimlendirme olanaklar sunmaktadrlar. 6 Bu ülkeler arasnda Almanya, Hollanda, Danimarka, Yeni Zelanda saylabilir. Bkz. Plamper, a.g.k., s. 6 ve Bertelsmannstiftung, a.g.k. 28 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Bu olanaklarn hem yerel yönetimler düzeyinde hem de kamu yönetimi düzeyinde uygulanmas da, yeniden yaplanma çalmalarnn kapsam içerisindedir. Yönetsel etkinliklerin daha verimli hale getirilmesini amaçlayan bu yaklamlar, yurtta odakllk, toplam kalite yönetimi, bürokrasinin eletirisi, yönetim reformu gibi çeitli isimlerle tanmlanmaktadrlar. Dolaysyla genelde kamu yönetiminde, özelde de yerel yönetimlerde yeniden yaplanma çalmalar, tüm devlet yaplanmasnn ve “temel toplumsal ilikilerin” (Güler, 2002: 11) yeni bir biçime ve yaklama kavuturulmas anlamn tamaktadr. Bütün bu yaklamlarn ortak amac, daha etkin ve odanda yurttan olduu bir yönetsel yaplanmann gerçekletirilmesidir. Bugün bütün çada ülkelerde ve elbetteki Türkiye’de cevab aranmas gereken soru, yurttaa kar bir yönetim mi, yoksa yurttalar yönetimi mi? Dier bir söylemle, daha dorusu demokrasinin klasik içeriiyle “halkn halk tarafndan halk için yönetimi mi?” Yoksa, hikmet-i hükümet (siyaset/yönetim gerei) anlay m? Derinliine sorgulanmas gereken, özünde bir toplumun yaam felsefesidir. te bu noktada, bürokrasi ve bürokrasinin eletirisi önem kazanmaktadr. Kamu yönetiminin etkinliklerinin ya da ilemlerinin yurtta hiç olmazsa biraz ferahlatacak bir düzeye çekilmesi ve bu urata yurttan çekirdek/öz/temel kabul edilmesi zorunluluunun kavranmas gerekmektedir. Bu kesim için son olarak, yerel yönetim ve reformu yalnzca yerel yönetimi ilgilendiren bir konu deildir. Bütün bir ülkeyi ilgilendiren ve dönütüren reformlar olarak önemlidir. Öylesine önemlidir ki, “toplumsal ilikilerin yeninden” tanmlanmasndan, yeni bir yap oluturduu için “kazanan” ve kaybedeni” de çok olan bir çabadr. Bu nedenle “acelecilik” birçok hastal ve telafisi zor zararlar beraberinde getirebilir (Güler, 2000: 11). Elbette, reform bitmeyen bir süreçtir ve yeniden yaplanma için atlan ilk admlar önemlidir. Fakat, sorunlarn ve hastalklarn sürekli izlenmesi ve buna göre yeni düzenlemelerle sürecin devam ettirilmesi de en az reformlar kadar önem tamaktadr. Avrupa Birlii ve Yerel Yönetimler Önceki ksmda Avrupa Birlii’nin 1950’lerden itibaren yerel yönetimlere özel bir önem verdii vurgulanmt. Burada, Avrupa Birlii’nin farkl boyutlardan konuya yaklam biraz daha geni bir biçimde ele alnacaktr. Avrupa Birlii açsndan yerel yönetimler oldukça önemlidir. Çünkü, modern anlamda yerel yönetim gelenei Avrupa’da olumutur. Burjuvazinin yükseliiyle birlikte kendini yöneten kentler, hatta kent devletleri Avrupa içerisinde farkl corafyalarda Avrupa’nn bugünkü kimlii2009 | 29 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler nin gelimesine damga vurmulardr. Bugün bile Almanya’da Berlin, Hamburg, Bremen gibi kent devletleri –elbette federe devlet olarakmevcuttur. Dolaysyla Avrupa’nn siyasal-toplumsal geçmiinde ister bölge, isterse kent ölçeinde olsun yerel yönetimlerin yeri oldukça güçlüdür. Mengi’ye göre (2007:102), Avrupa Birlii içerisinde yerel yönetimler hem birlik politikalarndan etkilenmekte, hem de Birlik politikalarn etkilemektedirler. Dolaysyla Birlik-yerel yönetim ilikileri tek yönlü deil, karlkldr. Bu etkileme mekanizmalar içerisinde Bölgeler Komitesi, Avrupa Belediyeler ve Bölgeler Komitesi (CEMR/RGRRE), Avrupa Bölgeler Konseyi (AER/VRE), EUROCITIES veya METREX gibi Avrupa’da örgütlenmi yaplar saylabilir. Avrupa Birlii’nin vizyonu ve politikalar hem Avrupa dahilinde hem de dnda, örnek ya da model olarak alglanmaktadr/alglanabilmektedir. Öyle ki, bu durum “Avrupallama” olarak da ifade edilmektedir. Bu durum ilgili ülkelerde olumlu bir gelime olarak algland gibi, olumsuz olarak da alglanabilmekte ve “iç siyaseti kstlayc” bir durum olarak da alglanmaktadr (Fatherston 2003’ten EliçinArkan, 2008: 133). Bu alg, elbette hem yerel yönetimler için, hem de ulusal yönetsel yaplar için geçerlidir. Avrupa Birlii üye ülkeleri, üye adaylar ve Birlik dnda kalan corafyalar için yerel ve ulusal anlamda “Avrupallamann” genel olarak “pozitif bir alg” olarak ortaya çkt söylenebilir. Çünkü, Birlik içerisinde yerel ve ulusal ölçekte baarl örnekler oldukça fazladr ve salt bu nedenle de Avrupa Birlii’nin bir model/vizyon/amaç olarak alglanmas yerel ve ulusal yaplar için olaan hale gelmektedir. Avrupallama kamu politikalar ve yönetiminde özel anlamlar tamaktadr. Baz yazarlara göre Avrupallama (Buller ve Gamble 2002’den, Eliçin Arkan, 2008: 136): - Avrupa ölçeinde yönetiim kurumlarnn gelimesi; - Avrupa’ya özgü örgütlenme ve yönetiim yapsnn Avrupa dna ihrac; - Avrupa’nn siyasal olarak bütünlemesi; - Ulusal siyasetin, Avrupa politika yapm sürecinin malzemesi haline gelmesi ve - Ulusal politik oyunlar için bir perdeleme olarak anlalmaktadr. “Avrupallama”, Türkiye’nin uyum politikalarnda önemli bir yere sahiptir. AB uyum süreciyle ilgili Türkiye’nin yükümlülükleri Katlm Ortakl Belgelerinde ve Ulusal Programlarda yer almaktadr. Bu kapsamda, Türkiye’nin yerel yönetimler konusunda güçlü bir yerel yö30 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler netim anlayn benimsemesi; etkin, verimli, açkla dayal, demokratik/katlmc bir yerel yönetim kimliinin olumas için çaba göstermesi gerekmektedir. Türkiye’de bu “etki” 1999’dan itibaren görülmeye balanmtr. Belediye bakanlar AB ülkelerindeki modelleri örnek almakta ve AB örneklerindeki uygulamalar “baarmak” için çalmaktadrlar (Kösecik, 2008a: 298-299). Avrupa Birlii’nin yerel yönetim ve yerelleme alannda Türkiye’den beklentileri hem “Katlm Ortakl Belgesinde” hem de lerleme Raporlarnda gündeme gelmitir. Ayrca, Avrupa Konseyi’nin Yerel Yönetimler Özerklik art ile ilgili beklentileri de, AB uyum politikalarnn bir parças olarak deerlendirilebilir (Mengi, 2007: 104). Genel olarak büyük bir baar elde edildii söylenemez. Ancak, önemli admlar atld da belirtilebilir. Türk Kamu Yönetimi’nin AB uyum politikalarna uygun hale getirilmesi için 2000’li yllardan itibaren önemli çalmalar yürütülmü ve kurumsallama konusunda da etkili çalmalar yaplmtr. Fakat, ilk dönemlerde bu kurumlarn “ulusal ve kurumsal düzeyde” yalnzca koordinasyon salamaya yönelik etkinliklerde bulunduu bununda yeterli olmad tartlmtr. Koordinasyon kurumlarnn (DPT, Avrupa Birlii Genel Sekreterlii) yannda “teknik destek” ve “personel eitimi” konularnda da çaba gösterilmesi gerektii tartlmtr (Ömürgönülen &Öktem, 2003: 468). Avrupa’nn bugünkü siyasal ve yönetim yaps önemli demokratik örnekler sunmaktadr. Ancak, Avrupa bu birikime ve zenginlie yüzyllar süren kavgalar, tartmalar, savalar ve ykmlarla ulamtr. Bugün ksmen oturmu görünen “merkez-çevre” ilikilerindeki denge ve baar yüzlerce yllk zorlu yolculuun sonunda elde edilebilmitir (Parlak, 2002: 51). Avrupa’da liberal kurumlar öncelikle merkezi ölçekte demokratikletirilmi, daha sonra yerel alana geçilmitir. Bunun nedeni de yerel alann her zaman “toplumsal siyasal sava arenas” olarak görülmesidir (Güler, 1998: 31). Bugün gelinen noktada, Avrupa Birlii bölgesel güçlü bir siyasal yaplanma olarak, kendi içinde farkl modelleri Avrupa ideallerine uygun olarak uyumlulatrmaya çalmakta ve hem ülkelere hem de yerel yönetimlere yeni hedefler koymaktadr. Bir gelecek vizyonu ve bu vizyonun gerçeklemesi için, farkl strateji ve uygulamalardan oluan misyonun ne olaca sürekli gündemde tutulmakta ve politikalar yenilenmektedir. Avrupa Birlii, yerel yönetimlerle ilgili yaplanmalara önem verirken, Birlik içerisinde yerel yönetimlerin eriyecei korkusu da devam etmektedir. Çünkü, Birlik üye devletlerin egemenlik yetkilerini devralmaktadr ve yerel yönetimlere de müdahale edecei korkusunun yaanmasna neden olmaktadr. Birlik hukukunun bu yöndeki korkular artrmasna karn, 1992 Maastricht Anlamas’nn yerellik (subsidiarity) ilkesini benimsemesi, en alt 2009 | 31 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler düzeyden itibaren yereli güçlendirmeye çalmas da yerellie verilen önemi göstermektedir. Ayrca, AB, Bölgeler Komitesi’ni kurarak bölgesel yönetimler konusunda daha doru politikalar belirlemek için çaba göstereceini de ortay koymutur (Kele, 2009: 85). Bölgeler Komitesi, 1994 ylndan itibaren etkinliklerde bulunmaktadr. Birçok ülke Komiteye temsilci göndermektedir. Bu temsilciler, meclis üyeleri, belediye bakanlar, meclis bakanlar veya ülkelerin yönetim sistemine göre eyalet bakanlarndan oluabilmektedir (Kösecik, 2002: 4). Bölge, bölgecilik ve bütünleme sorunlar AB’nin önemli ilgi alanlar arasnda kalmay sürdürecektir. Çünkü, Birliin baz üyelerinde – Örnein Almanya ve Belçika- bölge yönetimleri çok güçlüdür ve siyasaltoplumsal sistem içerisinde önemli bir arla sahiptirler. Avrupa Parlamentosu bu kapsamda 1988 ylnda Bölgeselletirme art’n onaylad. Bu art’ta yaplan bölge tanm öyledir: “Corafi yönden, nüfusu, kimi ortak özellikler tayan ayr bir birim ya da kendine yeterli bir yap oluturan yöreler ya da yörelerin birlikte oluturduklar bütüncül yaplar.” Bölgelerin oluturulmasndaki yasal yetkiler üye devletlere aittir (Kele, 2009: 87). Kukusuz, bölge konular birçok ülke için geleneklerden kaynaklanan sradan ilgi alan olurken, baz ülkelerde de önemli tartma konular arasnda kalmaya devam edecektir. Yerel yönetimler açsndan Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art’nn yannda Avrupa Kentsel art da özel bir öneme sahiptir. Çünkü, yerel yönetimlerin kenti, kentsel siyaseti ve yönetimi nasl görmeleri gerektii bu belgeyle ortaya konmutur. Kentsel art, her eyden önce kentlerde yaayanlar için yerel yönetimler karsnda sahip olduklar haklar bir açklamayla (deklerasyonla) ilan etmilerdir. art’ta vurgulanan haklar bugün yerel yönetimler için yaamsal öneme sahiptir. Bu haklar unlardr (Avrupa Konseyi, 1996: 1-2): Güvenlik, salkl bir çevre, istihdam, konut, dolam, salk, spor ve elence, kültür, kültürleraras etkileim, kaliteli bir mimari ve fiziksel çevre, kentsel ilevlerin uyumu, katlm, ekonomik kalknma, sürdürülebilir kalknma, kaliteli mal ve hizmet sunumu, doal zenginlikler ve kaynaklarn en uygun kullanm, kiisel bütünlük, belediyeler aras ibirlii, finansal yap ve mekanizmalar, eitlik. Avrupa Kentsel art, Avrupa Konseyi‘nin gelitirdii kentsel politikalar sonucunda oluturulmutur. 1980-1982 yllarnda gelitirilen art, daha sonra 1985 ylnda, Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Daimi Konferans‘na aktarlmtr. art Avrupa kentlerinin tamas gereken nitelikleri belirterek, bu niteliklere sahip olamayan kentlerin ulamalar gereken düzeyleri de göstermektedir. art‘n amaçlar arasnda unlar saylabilir (Avrupa Konseyi, 1996: 3-5): 32 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler 1- Kentlerin fiziksel çevresinin iyiletirilmesi: Salkl bir kentsel/toplumsal yaamn salanabilmesi öncelikle salkl bir fiziksel çevreye baldr. 2- Konut stounun iyiletirilmesi: Barnma sorunu çözülmeden kentlerin sosyo-ekonomik sorunlar çözülemez. O yüzden ikinci öncelik olarak konut stouna deinilmektedir. 3- Yerlemelerde sosyal ve kültürel olanaklarn yaratlmas: Kent, sosyal ve kültürel etkinlikleriyle, dolaysyla kentlileri bütünletirici yapsyla gerçek niteliklerine kavuabilir. 4- Toplumsal kalknma ve halk katlmnn özendirilmesi: En önemli niteliklerden birisi olarak katlm öne çkmtr. Yurttan içinde olmad yönetsel siyasal süreçler kentsel gelimeye çok da katkda bulunamazlar. 5- art, ayrca kentsel yaam kalitesinin artrlmas amacyla yerel yönetimler arasnda ibirlii ve dayanmay da öngörmütür. Avrupa Kentsel art katlm konusuna da özel bir önem vermitir. art‘ta katlm ve demokrasiyle ilgili olarak, yerel demokrasinin temeli oluturulmadan kentlerde kiisel haklardan söz edilemeyecei; kent yönetiminin yönetsel sistemin ileyiiyle ilgili haklar ve yasal düzenlemeleri ilgililere bildirmesi ve karar süreçlerine etkin katlmlarnn salanmas gerei ortaya konmutur. Bu amaçla belirlenen ilkeler unlardr (Avrupa Konseyi, 1996: 41-44): 1- Yerel siyasal yaama halkn katlabilmesi için, halk, temsilcilerini özgür ve demokratik bir biçimde seçebilme hakkna sahip olmaldr; 2- Yerel siyasal yaamda katlmn etkin bir biçimde gerçekleebilmesi için, halkn yerel siyasal ve yönetsel yaplarda belirleyiciliinin salanmas; 3- Toplum geleceini etkileyecek her türlü önemli projede halka danlmas- halk oylamas yönteminin kurumsal olarak benimsenmesi-; 4- Kent planlamasnda her türlü veriye dayanlarak, çoulcu bir yöntemin benimsenmesi, 5- Son olarak, gençlerin toplumsal yaama katlmnn yerel yönetimlerce salanmas Burada üçüncü kuak haklar çerçevesinde tanmlanan yerel haklara da vurgu yaplmas son derece önemli bir gelimedir. Bu anlamda Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art ve Avrupa Kentsel art yerel/kentsel haklarn temelini oluturmaktadrlar (Ökmen, 2003: 50-60). Türkiye açsndan “Avrupallama” olarak da kabul edilebilecek olan, uyum süreci yerel yönetimleri de yakndan ilgilendirmektedir. 2009 | 33 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Ulusal siyaseti yönlendirmek için yerel aktörlerin hangi “mekanizmalar ve politikalar” kullanmaktadr ve bölgesel yönetiim nasl yorumlanmaldr gibi konular, aratrlmaya ve tartlmaya devam edecektir (Eliçin Arkan, 2008: 142). Ulusal siyasette olduu gibi yerel siyasette de, yerel yönetimler ve aktörler, Avrupa Birlii’ni önemli bir frsat, vizyon ve olanak olarak görmelidirler. leride olan izlemek kadim insanlk deneyimidir. Bugün için, kendi dinamiklerini oluturamayan ve geleneklerinden yararlanamayan yerel ve ulusal yönetim yaps, bir anlamda zorunlu olarak Avrupa kurum ve ilkelerini takip etmek durumundadr. AK Parti hükümetleri döneminin balangcnda reformlarn Avrupa Birlii politikalar temel alnarak yaplaca skça vurgulanmtr. Babakanlk reform çalmalarna balarken, neden deiim yaplmas gerektii ile ilgili ayrntl çalmalardan sonra bir kitapta bunu kamuoyuna sundu. Kamu yönetiminin neden deimesi gerektii, küreselleme ve AB uyum politikalarna dayanlarak açklanyordu. Ayrca, yerel yönetimlerle ilgili yaplanmada Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art’nn temel alnacan, merkezi yönetimin görev alan belirlendikten sonra olabildiince fazla yetkinin yerel yönetimlere braklacann alt çiziliyordu (Babakanlk 2003a’dan Kösecik, 2007: 713). Nitekim daha sonra çkarlan reform yasalarnda hem küresellemenin ortaya çkard kavramlarn, hem küresel kurulularn önemle üzerinde durduu politikalarn hem de Avrupa Birlii’nin yönetsel uygulama ve politikalarnn yer ald ve genel olarak böyle bir felsefeyle hazrland gözlemlenmitir. Avrupa Birlii fonlarndan yararlanmada Türkiye’de yerel yönetimler önemli çabalar göstermektedirler. Birçok yerel yönetim AB projeleri hazrlayarak, yerel sorunlara çözüm aramaktadrlar. Proje hazrlamada önemli skntlarn yaand gözlenmitir. Bu sorunlarn banda da, yerel yönetimlerin danmanlk hizmeti almada yanl tercihler yapmalar gelmektedir. Ayrca, bu ve benzeri nedenlerden dolay yerel yönetimler proje “hazrlk, bavuru ve uygulama” aamalarnda yerel yönetimler büyük sorunlar yaamaktadrlar. Yerel yönetimlerin bu konuda kendilerini gelitirebilmelerine katkda bulunabilecek kurulular DPT, Merkezi Finans ve hale Birimi ve Avrupa Birlii Genel Sekreterlii’dir (Kösecik, 2008b: 328-330). Avrupa Birlii’nin olanaklarndan yararlanmak, yerel yönetimlerin AB olanaklaryla daha ileriye gitmesini salamak için, öncelikle yerel yönetimlerin istekli ve gayretli olmalar gerekir. Daha giriimci, istekli ve yerel gereklilikleri daha etkin olarak AB’nin ilgili organlarna duyurabilen yerel yönetimler, AB olanaklarndan ve vizyonundan daha fazla yararlanabileceklerdir (Kösecik, 2002: 34). 34 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler KNC BÖLÜM YEREL YÖNETM VE YEREL DEMOKRAS Yerel yönetimin yerel ve genel/ülke bütünündeki yaam alanlarnda arlkl bir öneme sahip olduu, hem devlet, sivil toplum, özel sektör hem de yurttalarca giderek daha fazla kavranmaktadr. Bu durumun iki türlü bir sonucu vardr: Birincisi ülke yönetiminin yeniden yaplandrlmasnda yerel yönetimin temel alnmas gerektii -ki son yasal düzenlemeler de bu açkça gözlenmektedir- anlalmtr. kincisi de, yurttalar yaamlarnda belirleyici yönetsel kademenin yerel yönetim kademesi olduunu daha çok kavramaktadrlar ve beklentilerini bu kurumlara/örgütlere yönlendirmektedirler. Yerel yönetimin kavram olarak anlam, geliimi ve türlerinin tartld bu bölümde, ayn zamanda yerel demokrasi ve yerel demokrasinin boyutlarna yer verilmektedir. Yerel Yönetim Kavram Yerel yönetim kavram, köy, kasaba, kent ve bölge yönetimini anlatmak üzere kullanlr. Batl ve Doulu literatürde saylan bu alanlarn hepsi için yerel yönetim kavram kullanlmaktadr. Elbette ülkelerin yönetim sistemine göre deimekle birlikte, birçok ülkede bu birimlerin –bölge hariç- hemen hepsi yerel yönetim birimi olarak mevcuttur. Wikipedia da, bunu anlatmak için yerel yönetimlerin devlet yönetiminden daha küçük yönetsel birimler (Local governments are administrative office that are smaller than a state) olduu biçiminde bir tanma yer veriyor (http://en.wikipedia.org/wiki/Local_government). Yine, yerel yönetim, “kendi ayaklar üzerinde duran” (eigenstaendige Gebietskörperschaften), tüzel kiilii olan yerel birimler olarak, demokrasinin okulu (Schule der Demokratie) ve birçok devlet görevini üstlenen b ve yerine getiren birimler olarak kabul edilmektedir. Hukuksal olarak da kamu hukukunun düzenleme alanna girmektedirler (Bogumil&Holtkamp, 2006: 9). Tarihsel gelime sürecine bakldnda, yerel yönetimlerin bugünkü konumlarn kazanmalar uzun ve önemli dönüüm süreçlerinden sonra olduu söylenebilir. Günümüzde yerel yönetimlerin yaamn bütün alanlarn kuatan ilevlerle donatldn belirtmek olanakl olacaktr. Buradan yola çkarak yerel yönetimin kapsaml bir tanm öylece yaplabilir: Yerel yönetim, halkn gereksinim duyduu ve yerel halkn tümünü ilgilendiren hizmetleri yerinde gören ve karlayan kamu tüzel kiiliine sahip örgütsel yap anlamnda kullanlan bir kavramdr. Adem-i merkeziyet/yerellik (subsidiarity) ilkesine uygun olarak bütün çada devletlerde atanm ya da seçilmi organlaryla var olan yerel yönetim, her eyden önce demokratik bir hizmet salama birimini an2009 | 35 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler latmaktadr. Demokratik boyutuyla yerel yönetim, belde halknn ortak gereksinimlerini karlamak, ekonomik, sosyal ve kültürel gelimelerini salamakla yükümlüdür (Yldrm, 1993: 33). Bu yükümlülük, belde halkyla birlikte yerine getirilebilirse demokratik boyutta tamamlanm olacaktr. lerleyen kesimlerde “birlikte yönetim” için gerekli mekanizmalardan/yöntemlerden söz edilecektir. Baka bir tanmda yerel yönetim, yönetim gücünün belli bir merkezde toplanmamasn ve alt düzeylere aktarlmasn anlatan bir kavram olarak görülmektedir. Yine, yerel nitelikli kamusal hizmetlerin, devlet tüzel kiilii dndaki kamu tüzel kiilerince gerçekletirilmesi için daha az yetkili bir otoriteye yetki aktarm da yerel yönetimdir. Evrensel normlara göre yerel yönetimler, belli bir fiziksel alanda yaayan yerel topluluk üyelerine, bir arada yaamalar dolaysyla kendilerini en fazla ilgilendiren konularda hizmet üretmek amacyla kurulan, karar organlar seçimle i bana gelen, özel gelirleri, devletinkinden ayr bütçesi ve personeli olan ve merkezi yönetimle ilikilerinde yönetsel özerklikten yararlanan kamu tüzel kiileridir (KAYA, 1992: 1) Yerel yönetimler, demokrasinin geliimine katkda bulunan kamu tüzel kiileridirler. J. Stuart Mill ve Alexis de Toucqueville gibi birçok ünlü düünür yerel yönetimi “demokrasinin okulu” olarak tanmlamlardr. Halkn kendi yaama alanyla ilgili kararlar almasn salayan ve izleyici konumdan etkin konuma geçmesini salayan yerel yönetimler ayn zamanda birçok ünlü siyasetçinin yetitii okul görevi de görmektedirler. Willy Brandt, Jacquees Chrac, R. Von Weiszaecker ve Ronald Reagen bunlardan bazlardrlar (Kele: 2009: 72). Türkiye’den de Murat Karayalçn, Ali Talip Özdemir, Yldrm Aktuna, Mehmet Keçeciler ve son olarak R. Tayyip Erdoan yerel siyasetten ulusal siyasete geçen isimler arasnda saylabilir. Yerel yönetimler, geliim düzeylerine göre toplumsal ve siyasal kalknmaya önemli katklar salayan birimlerdir. Halka en yakn yönetim birimi olarak yerel yönetimler hem “yerel” nitelik, hem de “yönetim (iktidar)” nitelii tar. Karar organlarnn seçimle olumas, kendine ait bir bütçesinin olmas ve merkezin bir ksm yetkilerini yerel yönetime devrederek belli bir özerklik alan tanmas yerel yönetimlerin iktidar niteliini güçlendiren etmenlerdir (Yldrm, 1993: 33). Yönetim literatüründe, yerel yönetimin iki türlü tanm yaplmaktadr (Kele, 2009: 21-22): Birincisi, “yetki genilii ilkesi” ne, eski adyla “tevsi-i mezuniyete” dayanan yerel yönetimdir. Bu yerel yönetim türünde, merkezde bulunan yönetimin, kendisinden uzakta bulunan yönetsel birimlere birtakm yetkileri devretmesi, bir anlamda kendi adna kullandrmas söz konusudur. Bakanlklarn il müdürlükleri bu tür yerel yönetim kurumlarna örnek olarak verilebilir. Çünkü, bu müdürlükler 36 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler bakanlklar adna illerde ve ilçelerde çeitli kamu hizmetlerinin yerine getirilmesini salamaktadrlar. Merkezi yönetimin tarada i yapmas, kamu hizmetlerini görmesi için kendi uzantlar durumunda olan birimler, yetki geniliine göre görev yaparlar ve bu ilke ayn zamanda anayasal bir ilke olarak da düzenlenmitir. kincisi ise, gerçek anlamda yerel yönetimi anlatr. Osmanlca kökeniyle bu ilke tefrik-i vezaif (görev ayrl/yetki devri) olarak kullanlmtr. Bu yönetim türünde, yönetsel organlar seçimle ibana gelir; yönetsel organlarn hukuksal, siyasal ve akçal yetkileri vardr. Tüzel kiilie ve belirli bir özerklie sahiptirler. Dier bir anlatmla, gerçek yerel yönetim, yerel halkn seçtii organlarca yönetilmesidir. 20. yüzyln kentleme yüzyl olmas, demokratik hareketlerin aygnlamas yerel yönetimlerin gittikçe önem kazanmasn salamtr. Küresel ve bölgesel kimi kurum ve kurulular yerel yönetimlerin güçlenmesine yönelik etkin politikalar gelitirmektedirler. Örnein, Avrupa Konseyi, yerel yönetimlere gelecekteki Avrupa birliini gerçekletirme arac olarak bakmaktadr. Bu düüncenin temellendirildii 1953’te Versailles’da Birinci Avrupa Komünleri/Yerel Yönetimleri Meclisi’nde düzenlenen Avrupa art’nda, “Komünler/belediyeler, devletin temelini oluturur” denmektedir (Kele, 2000: 59). Bu, Avrupa uygarlnn yerel yönetimi önemli bir deer olarak görmelerinin de bir göstergesidir. Elbette bu düünce giderek güçlenmi ve kurumsallamtr. Fransa gibi ülkelerde yerel yönetimler “krsal” ve “kentsel” komünler olarak ikiye ayrlmakta baz ülkelerde ise böyle bir ayrm yaplmamaktadr (Kele, 2009: 22). J.S. Mill, yalnzca yerel nitelikli olan ilerin yerel halk tarafndan yerine getirilmesinin doal olduunu belirtmitir. “Amerika’da Demokrasi” isimli eserin yazar A. de Tocqueville de, yerel yönetimleri siyasal eitim (Cemil Meriç’in kulland kavram olan demopedi, demokrasinin eitici içeriini vurgulamak için kullanlmtr) arac olarak görmü ve demokrasinin temel öesi saymtr. Tocqueville, merkeziyetçi yönetimlerin statükocu olduunu, toplumu ilerletme yeteneklerinin olmadn ve bir çeit uyuukluk hali olduunu belirterek, yerel yönetimlerin neden daha etkin ve gelimeci bir yönetim türü olduu sorusunu öyle yantlamtr (Tocqueville, 1962: 29-32): “Halk, yerel yönetimlere özerk olduu için ve yönetimine katld için ilgi duyar. Geleceini onda görür ve yerel alanda geçen bütün olaylarla ilgilenir. Küçük alanlarda halk, özgürlüü nasl kullanacan örenir ve bu da, daha büyük alandaki özgürlüklerin kullanm için bir temel oluturur. Bu yüzden yerel özgürlüklerin özendirilmesinden korkulmamaldr.” Yerel yönetimlerin demokratik boyutu, küreselleme eilimlerinin de etkisiyle bugün daha çok ön plana çkmaktadr. Demokratik boyutu ek2009 | 37 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler sik olan yerel yönetimlerin, idealize edilen tipolojiden oldukça uzak olaca genel kabul görmektedir. Bu düünce bugün yeryüzünde genel kabul görmektedir. Özellikle son yllarda, tüm dünyada yerel yönetimlerin, halkn katlmn salayc ve özendirici yöntemler arayna girdii görülmektedir. Siyasal gündemde “temsili demokrasi” olgusunun, yerini “katlmc demokrasi” yaklamna brakmas yerel yönetimleri yakndan ilgilendirmektedir. Bu yöndeki çabalar, yerel yönetim ile halk yaknlamasn salamak, yönetimde dorudan katlma ve denetleme olanaklarn artrmak, yüz yüze ilikileri, bilgi al-veriini artrmak, danma mekanizmalarn ve genel olarak yerel demokrasi ve hizmet etkinliini artrmak amacyla, yerel yönetimde yeni ve ilevsel bir yap araynda younlamaktadr (Emrealp ve Yldrm, 1993: 19). Yerel yönetim ve demokrasi, seçim dönemleri dnda da katlm kanallarnn açk olmasyla geliebilir. Çoulcu demokrasinin gerei olarak, katlma hakknn yerel düzeyde kurumlatrlmas gerekmektedir. Katlma alanlarnn belirlenmesi, yerel aktörlerin her türlü bilgiye kolay ulamasnn, baz yerel hizmetlerin gönüllü gruplarca yerine getirilmesinin salanmas ve olabildii ölçüde toplumsal gruplarn karar süreçlerine dahil edilmesi, katlmn kurumsallamas ve ilevsellii için gerekli stratejilerdir (BTKB, 1993: 31-32). Yönetimde Yerelleme Nedenleri Yerel yönetimler neden vardr? Bu sorunun çok farkl yantlar vardr. Ancak, genel olarak yönetsel ve toplumsal nedenlerden dolay yerel yönetimlere gereksinim duyulduu söylenebilir. Yönetsel nedenler olarak, merkezin her hizmeti zamannda, kolay ve en az maliyetle yerine getirmesinin olanaksz olmas, buna karn yerel yönetimlerin bu üstünlüklere sahip olmas olarak belirtilebilir. Toplumsal nedenler ise, halkn kendi sorunlarn çözebilmeyi örenmesi, demokratik deerlerin yaatlmas ve içselletirilmesidir (Kele, 2009: 24-28). Yerel alan ve yerel yönetimin güçlendirilmesi, çada siyaset ve yönetimin bir gerei olarak giderek daha fazla konuulmakta ve tartlmaktadr. Neden yerelleme bu kadar önemli görülmektedir ve yerel yönetimlere bu kadar deer atfedilmektedir? Çünkü, yerel alan demokrasiyi örenme, ibirlii, siyasal yeteneklerin gelitirildii, karar süreçlerine vatandan ve dier aktörlerin etki edebildii, farkl düüncelerin birlikte yaama becerisini gelitirebildii, toplumsal ve siyasal sorunlara dayanma içerisinde “yerel” çözümlerin üretilebildii bir alan olarak alglanmaktadr (Bogumil&Holtkamp, 2006: 9). Yerel yönetimlerin yerelleme nedenlerinin tartlmas, özellikle siyasal açdan önemlidir. Ancak, yerel yönetimler, yalnzca siyasal nedenlerle var olmamlardr, yönetsel ve toplumsal birçok neden yerel yöne38 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler timlerin ortaya çknda etkili olmutur. Kamu hizmetlerinin yalnzca merkezi yönetimin tekelinde olmamasnn nedenleri tarihsel, geleneksel ve demokratik gelimelerle yakndan ilgilidir. Yerel yönetimlerin bir yönetim biçimi olarak geleneksellemesi, ekonomik ve siyasal nedenlerden kaynaklanmtr (Nadarolu, 1989: 25-26). Kamu hizmetlerinin yerine getirilmesinde, merkezin yükünü hafifletecek, merkezin verdii birtakm yetkilerle donatlm, merkez-d yerinden yönetim birimlerine gereksinim duyulmutur. Bu, özellikle, artk günümüzde hemen her türlü incelemeye konu olan kamu yönetiminde “etkinlik” sorunuyla yakndan ilikilidir. Etkinliin salanmas için de, hizmet alannn snrlarnn belirlenmesi ve yerel yönetimlerin saylarnn azaltlmas gibi yollar denenmektedir. Kentsel alt yap hizmetlerinin ve yerel düzeyde yürütülebilecek birçok hizmetin, artk dünyann birçok ülkesinde yerel yönetimlerce yerine getirilmesi geleneksellemitir. Çünkü, yerel yönetimler, hizmetlerin halka kolay, ucuz ve en yakn yollardan sunulmasna olanak salarlar; yerel düzeyde yardmlama ve ibirlii duygularnn gelimesine hizmet ederler (Kele, 2000: 19-23). Yerel yönetimler, yerel halka kamusal mal üretme ve tüketme özgürlüü sunar. Bu özgürlüün yannda, yerel yönetimlerden beklenen, yerel hizmetlerde etkinliin salanmasdr. Ancak, Tekeli’ ye göre bu iki neden, yalnzca yerel yönetimlerin varlk nedeni olarak görülmemelidir. Bunun yannda üçüncü ve önemli bir amaç da demokrasidir. Bu amacn gerçeklemesi de halkn katlmyla olasdr. Bu üç ölçüt, yerel yönetimler için baar ölçütü ya da yeterlilik ölçütü olarak görülmelidir (Tekeli, 1983: 3). Yerel Yönetim Türleri Yerel yönetimler, uygulandklar ülkelere ve demokrasi kültürlerine göre farkllk gösterirler. Federal sisteme sahip devletlerde, yerel yönetimler daha özerktir ve tekçi devletlerde olduu kadar merkezin sk kontrol ve gözetimi altnda deildirler. A.B.D ve Almanya gibi ülkeler yerel yönetimlerin oldukça özerk olduu ülkelerdir. Türkiye ve Fransa gibi ülkelerde ise, yerel yönetimler merkezin sk kontrolü altndadrlar (Görmez,1997: 40-41). 1. Siyasal Yerinden Yönetim Siyasal yerinden yönetim her ülkede uygulanan bir sistem deildir. Yalnzca, yönetim gelenei bu ekilde gelien ülkelerde uygulanan bir sistemdir. Avrupa ülkelerinin çounda siyasal yerinden yönetim uygulamas vardr. Ulus devlet olmalarna ramen, siyasal yerinden yönetimler bu ülkelerde salkl bir biçimde yürütülmektedir. Belirtildii gibi, bu tür yerel yönetimlerin varlnda ülkelerin siyasal ve toplumsal geçmii ve yaps oldukça etkili olmutur. Bu tür yerel yönetimler, federal sis2009 | 39 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler temlerde var olan yerel yönetimlerdir. Özerk ya da yar özerk statüsü bulunan, ulusal kimlii olmayan federal devletlerde görülen yönetim biçimidir. Federe devlet niteliindedirler. Federe yönetimlerin genel yönetimler gibi yasama ve yürütme erklerine sahip olduklar sistemler, siyasal yerinden yönetim sistemi olarak tanmlanmaktadrlar. Bu yönetimler geni bir özerklie sahiptir ve özeksel yönetim, yerel yönetimlerin istei dnda bu yönetimlerin yetkilerinde herhangi bir deiiklik yapamaz. Yerel yönetimler bu sistemlerde birer alt birimdirler (Kele, 2000: 83). Federe devletlerin alt kademesinde yerel hizmetleri gören kent düzeyinde yerel yönetimler vardr. Federe ve federal anayasaya uygun olarak kamu hizmeti verirler. 2. Yönetsel Yerinden Yönetim Yönetsel yerinden yönetim “yetki genilii” ilkesine göre kurulan birimlerin etkinliklerini anlatr. Merkezi yönetime bal kurum ve kurulularn merkezi yönetim adna, yerel alanda kamu hizmetlerini yerine getirmesini anlatmaktadr. Merkezin tarayla uyumunu ve salkl etkileimini salayan kurulular olarak da deerlendirilebilirler. Bu yerinden yönetim türünde, yönetim birimleri yerel hizmetler için yasayla belirtilen yetkilere sahiptirler. Yasamayla ilgili bir yetkileri ve özerklikleri yoktur (Görmez,1997:42). Merkezi yönetimin tara örgütleri yönetsel yerinden yönetim türüdürler. Yöneticileri atamayla gelir ve merkezin vermi olduu görev ve yetkinin dna çkamazlar. 3. Hizmet Yerinden Yönetimi Hizmet yerinden yönetim kurulular, yaygn olmamakla birlikte stratejik önemlerinden dolay yönetim sistemlerinde arlkl bir yere sahiptirler. Türkiye’de özellikle, eitim, yaynclk ve teknoloji alanlarnda örgütlenen hizmet yerinden yönetim kurulularnn says, ekonomik gelime ve kalknmayla birlikte artmaktadr. Örnein, Türkiye’de yalnzca belirli kentlerde ve çok snrl sayda kurulan üniversiteler artk bütün il merkezlerinde eitim hizmeti vermektedirler. Hizmet yerinden yönetimi, teknik özellikler gösteren kamu hizmetlerinin özellii gerei belli bir kamu kuruluunca yürütülmesidir. Meslek odalar (Örn. Ticaret odalar), Eitim Kurumlar (Örn. Üniversiteler) ve TRT gibi kamu tüzel kiilikleri, bu tür hizmet yerinden yönetim kurululardr. Bu kurululara Bamsz dari Otoriteleri ve Bölge Kalknma Ajanslarn da ekleyebiliriz. AB uyum süreci gerei kurulan Bölge Kalknma Ajanslar da, ekonomik ve demokratik gelimeler için yerinde hizmet sunan kurumlar olarak öngörülmütür. 40 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler 4. Yer Yönünden Yerel Yönetim Bu yerel yönetim türünü anlatmak için, corafi yerinden yönetim ve yer yönünden yerinden yönetim olarak farkl ifadeler kullanlmaktadr. Belirli bir corafi alanda etkinlikte bulunan yönetsel birimler, yer yönünden yerel yönetim türü olarak anmlanmaktadr. Siyasal anlamda yerinden yönetimle, yer yönünden yerinden yönetim birbirinden ayrlr. lkinde, yerel birimler yar özerk bir statüden yararlanrlar. Ancak, ikincisinde, yerinden yönetim yerel bir topluluun ortak gereksinimlerini karlayacak yerel kamu hizmetlerini yürütmekle sorumludur. Bu yönetim türünde yasama ve yarg yetkileri söz konusu deildir (Kele, 1993: 35). Bu tür yerel yönetimler, Anayasamzn 127. maddesinde mahalli müterek ihtiyaçlar karlamak üzere kurulan yerel yönetimler olarak tanmlanmlardr. l Özel Yönetimleri, belediyeler ve köy yönetimleri bu tür yerel yönetimler kapsamna girmektedir. Karar organlar dorudan halk tarafndan seçilir. Yerel Yönetimlerin Tarihsel Geliimi Yerel yönetimler, farkl corafyalarda farkl gelime seyri izlemilerdir. Bugün dünyann temel ald demokratik yerel yönetim modeli Yunan ve Roma örnekleri üzerine bina edilmitir. Avrupa’da monarilerle ve özellikle burjuvaziyle birlikte modern kentler ve kent yönetimleri olumaya balamtr. Bu oluumlar kurum ve kurallaryla 18. ve 19. yüzyllarda gün yüzüne çkm ve dier corafyalar etkileme baars göstermitir. Örnein, ngiltere’de bugünkü yerel yönetimlerin oluumu 1707’den balatlrken (1835’te Yerel Yönetim Reform Kanunu ile kurumsallamtr), bizde 1839 Tanzimat Ferman’yla balatlmaktadr. Bu örnekler gibi, dier ülkelerde de yönetim gelenekleri, siyasal kurumlar ve toplumsal alkanlklar yerel yönetimlerin oluumunu ve geliimini önemli ölçüde etkilemitir ve etkilemeye devam etmektedir. Tarm toplumu, yerleik yaam ve kentlerin ortaya çkmasyla birlikte yönetme olgusu da giderek önem kazanmtr. Öncelikle kentler ve kent yönetimleri vard. Bu kentlerde bir yandan imparatorluklar ina edilmi, bir yandan da bugünkü uygarla temel alnan düünceler gelitirilmitir. Antik çalardan beri, Roma mparatorluu’ nun yklna dein, her yerde kent yönetimleri ve kent devletleri vardr. Antik kentler, köleleri ve kadnlar darda tutarsak demokratik yönetim birimleridir. Bu kentler, demokratik site devletleri biçiminde gelimitir. Örnein, Atina sitesi, demokrasiyi yaamaya çalan bir siteydi. Hem yasalar önünde eitlik (sonomia) hem de herkesin eit olarak konuma özgürlüü (segoria) gibi çada iki insan hakk, bu kentin meclisinde yaam buluyordu. Öyle ki, bu kentlerde sanata, yani “konumaya” zaman 2009 | 41 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ayrmak önemli bir gereksinimdi. Bu site ve sitelerde yurttalar “seyirci” deil, “aktör” konumundaydlar. Kent, yurttala özdelemiti (Bumin, 1990: 29). Bugünkü yerel yönetim düüncesi nasl geliti? Bugünkü anlamda yerel yönetimlerin temeli Ortaça’daki kentsel özgürlüklerin kayna komünlere dayanmaktadr ki, komün, birlik anlamna gelmektedir. Birliin amac, kentsel güvenlii, bar ve geleneklerin sürdürülmesini salamakt (Hamamc, 1981: 86). Ortaçada ticaret bir anda hereyi deitirmeye balad. Ortaça kentleri ticaret etkinlikleriyle güçlendikçe yarg ve yönetim bakmndan özerklikler elde ettiler. Böylece komünler güçlenmeye balad. Burjuvalar, kentin özerklii ve kentsel hizmetlerin süreklilii konusunda yemin ederek bir araya geldiler ve bu yemin etme eylemine herkes eit olarak katlabilmekteydi. Komün düüncesi, toplumsal kesimlerin “...ortak bir bilinçle kardelik, eitlik ve dayanma içinde toplumsal adaleti aramalarnn, baskya bakaldrmalarnn sembolü oldu.” Bu balamda Paris Komünü, önemli bir örnektir. Bu komün, halkn halk tarafndan olas en dorudan yönetimi için bir sembol kabul edilmitir. Merkeziyetçi devlete kar özerklik elde etmek amacyla birbirinden farkl gruplar bu komünde birlikte mücadele verebilmilerdir (Bumin, 1990: 53). Ortayl’ ya göre eski Yunan-Roma kent yönetimini çada yerel yönetimin kayna olarak görmemek gerekir. Çada anlamda yerel yönetimden söz edebilmek için, güçlü bir merkezi devlete gereksinim vardr. Çada tekçi devletlerin güçlenmesi ve kentlerin özgürlemesi, bugünkü anlamda yerel yönetimlerin oluumuna kaynaklk etmitir (Ortayl, 1995: 138-139). Antik kent devletleri, mülkiyeti olanlarn yurtta saylabildii ve dolaysyla bu kiilerin yönetimde söz sahibi olabildii bir sistemle yönetilmekteydi. 20. yüzylda yerel yönetimler, küresel düzeyde önemli ilerlemeler kaydetmilerdir. Demokrasinin ve insan haklarnn yükselen deer haline gelmesi yerel yönetimlerinde yükselen deer haline gelmesini salamtr. Yerel yönetimlerin önemli ölçüde güçlenmeleri, siyasal-toplumsal düzlemde belirleyici konuma gelmeleri, üç temel gelimeye balanabilir (Kele, 2000: 34-35): 1- Yerel yönetimlerin etkinlik alanlar oldukça genilemitir. Bunda Keynesci düüncelerle, yerel yönetimlerin yatrmlarn özendirmek ve genel ekonomiye katkda bulunmak düüncesi önemli bir rol oynamtr. Ayn zamanda, Almanya gibi ülkelerde yerel yönetimleri güçlendirmek, yaam düzeyini yükseltmenin bir yolu olarak görülmütür. 42 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler 2- Dier yandan, 20. yüzyl kentleme yüzyl olmutur. Önemli kitlesel göçler ve nüfus art, kentlerin ekonomik, sosyal ve siyasal rollerini güçlendirmitir. Gelimi ülkelerde kentleme oran %75’lerin üzerindedir. Türkiye’de de bu oran %70’e yaklamtr. 3- Yerel yönetimlerde etkinlii artrmann gerei olarak, sorunlara pragmatik bir yaklam gösterilmitir. Bir takm deer yarglar yerine, pragmatik çözümler önem kazanmtr. Yerel yönetimler beldenin ve halkn sorunlar için pratik/etkin çözüm mekanizmalar olarak önem kazanmtr. Özünde yerel yönetim “hukuksal-siyasal” bir kavram ve yönetselsosyal bir kurum olarak bir tüzel kiilik özelliini “geç ortaçalar Avrupasnda” kazanmtr. “ehirleri özgürletiren” bu süreç 12. yüzyl Avrupasnda balamtr (Ortayl, 1985: 9). Yirminci yüzylda ise, yerel yönetimler çada demokrasilerin temel yaptalarndan biri haline gelmitir. Türkiye’de ise, yerel yönetimlerin ancak son yllarda hem genel siyasetin hem de genel toplumsal yaamn önemli bir konusu/sorunu haline gelebildii belirtilebilir. Yerel Yönetimlerin Özerklii ve Vesayet Denetimi Yerel yönetimlerin özerklik snrlaryla ilgili tartmalar uzun yllardan beri süregelmektedir. Yukarda da deinildii gibi yerel özerklik olmazsa olmaz bir kouldur. Ancak, otonomi ve tam bamszlk anlamna gelmez. Yalnzca anayasal snrlar içerisinde merkezi hükümet baz yetkilerini yerel yönetimlere devreder. Yerel yönetimler kendilerine verilen bu yetkileri ve salanan kaynaklar yasalara uygun olarak kullanmak zorundadrlar. Özerklik, yaygn tanmla tüzel kiilie sahip yerel bir topluluun/yönetimin kendisini ilgilendiren ileri kendi organlar –seçilmiatanm- eliyle yürütmesi ve bunu salayabilecek kaynaklara sahip olabilmesini anlatr (Ökmen, 2002: 103). Kavram, merkeze balln yannda belirli bir uygulama gücünü ve kaynan elinde bulundurma durumunu anlatmaktadr. Bu, bir yandan yetki sahibi olma, dier yandan da bu yetkileri kullanabilecek kaynaklara sahip olma anlamna da gelmektedir. Özerklik, yerel yönetim olgusuyla neredeyse özde bir nitelik tar. Özerklik, yerellemeyi, dalmay ve çevreye yaylmay anlatr. Yönetsel balamda, kamusal kararlarn ve hizmetlerin tekellemesini ve bir merkezde toplanmasn deil, çevrede bulunan yönetsel birimlere aktarlmasn ve datlmasn gerektirir. Çünkü kararlarn merkezde alnmas, yürütmeyi geciktirmekte, bu da doal olarak etkinlii azaltmaktadr. Çevrede yetki ve güç sahibi alt birimler oluturarak kamusal hizmetlerin etkin bir biçimde yerine getirilmesi salanabilir. Özerk olmak, bamsz karar almak ve bu kararlar uygulayabilmek demektir. Kararlarn özgürce alnabilmesi, kararlar 2009 | 43 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler alacak kurumlarn özerklii ile yakndan ilgilidir. Özerkliin olabilmesi, kesin karar alabilme, karar organlarnn bamsz olmas ve akçal olanaklarn bu özerkliin korunmasna ve sürdürülmesine elverili olmasna sk skya baldr (Tortop, 1991: 3-6). Ancak, bu gereklilikler tam bamszlk/otonomi anlamnda bir özerklii dourmaz. Özerkliin de snrlar vardr. Özerkliin snrlar anayasa ve yasalarla belirlenir. Özerklik, yerel baz kii ve gruplara çkar salamak amacyla deil, yerel hizmetlerin basit, ucuz ve etkin bir biçimde görülmesi için gereklidir (Tortop, 1984: 21). Özerkliin snrlar anayasal ilkelerle ve tanmlarla belirlenmitir ki buna vesayet denetimi denmektedir. Yerel yönetimler söz konusu olduunda özerklik ve vesayet kavramlar birlikte anlr. “Ne kadar özerklik?” ya da “ne kadar vesayet?” sorular tatmin edici bir cevaba kavuturulmamtr. Özerk bir yerel yönetimin organlar seçimle ibana gelir, görevlerini hiçbir karma olmakszn kendisi yürütür ve tüzel kiilie sahiptir. Özerklii belirleyen, yerel organlarn merkezi yönetimle olan ilikilerinin rengidir. Özerk yönetim, tam bir bamszlk anlamnda kullanlmamaktadr. Ancak, önemli olan yerel yönetimlerin olabildiince geni bir özerklikten yararlandrlmalar ve kendi kaynaklaryla kendi etkinliklerini yürütebilecek duruma gelmeleridir. Bir de, özerkliin tam anlamyla salanabilmesi için yerel yönetim organlarnn halk gerei kadar temsil edebilmesine olanak tanyan bir seçim sistemi olmaldr (Kele, 2000: 47-48). Yerel yönetimin özerk olmas demek, yerel karar ve eylem serbestisine sahip olmas demektir. Bu kararlarn ve eylemlerin ulusal yararlara uygun olmas da kaçnlmaz bir kuraldr. Anayasa’ nn 123. maddesi de yönetimin bütünlüü ilkesini koyarken bunu amaçlamtr. Ancak, yerel yönetim ar vesayet denetimi altnda, eli kolu bal bir kurum deildir. Merkez, yerel yönetimi denetlemelidir. Ancak, bu denetim yerel yönetim görevlilerinin özlük ilerini bile denetlemeye kadar varmamaldr. Merkezi yönetim genel çerçeveyi çizmeli ve yerel özerklii snrlayc düzenlemelerden kaçnmaldr (Eke, 1982: 182). Bu konuda Anayasann 127. maddesi gerekli düzenlemeleri yapmtr ve vesayet denetiminin hangi amaçlarla kullanlabileceini belirlemitir. Bu amaçlar unlardr: a) Yerel halka yönelik hizmetlerin yürütülmesinde bütünlüün salanmas b) Kamu görevlerinin bütüncül bir biçimde sürdürülebilmesi c) Toplum yararnn korunmas ve yerel gereksinimlerin etkin bir biçimde karlanmas. 44 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Vesayet denetimi ile ilgili olarak Anayasann 127. maddesindeki düzenleme zaman zaman eletirilmektedir, çünkü yerel özerklik konusunda bir belirsizlik durumu ortaya çkarmaktadr (Kele, 2000: 137). Bu düzenlemeye göre görevleriyle ilgili bir suçtan dolay yerel yönetimlerin organlar soruturmann salkl bir biçimde sonuçlandrlmas için çileri Bakan tarafndan geçici olarak görevden alnabilirler. Oysa, bu organlarn organlk sfatn kaybetmeleri ancak yarg yoluyla olabilir. Bu konuda Avrupa Birlii ülkelerindeki düzenlemelere baklabilir. Ancak, öncelikle belirtmek gerekir ki, bu her eyden önce bir toplumsal ve siyasal kültür sorunudur. Ekonomik ve sosyal göstergeleri göz ard ederek yalnzca hukuksal ve kültürel kyaslama yapmak doru olmasa gerekir. Bu yüzden Avrupayla bütünleme çabalar çerçevesinde yaplan uygulamalarda öncelikle pilot uygulamalar yaparak bu bütünlemenin çeitli evrelere ayrlmas gerekmektedir. Avrupa Birlii ülkelerinin yerel yönetimler konusundaki çalmalar 50 yldan fazla bir zaman dilimini kapsamaktadr. Yerel yönetim Avrupa ülkelerinde hemen hemen bütün yerel kamusal hizmetleri yerine getirmektedir. lk olarak Avrupa Konseyi’nin 1957 ylnda düzenledii Yerel Yönetimler Konferans’nda yerel özerkliin nitelikleri arasnda, yerel özgürlüklere sayg, yerel yaamn kendine özgü ve partiler üstü özelliinin korunmas, devletle komünler/yerel yönetimler arasndaki ilikilerin açklkla düzenlenmesi, komünlerin akçal özerklii ve gerçek komün bilincinin gelitirilmesi saylmtr (Kele, 2000: 49-50). Bu ilkeler daha sonra gelitirilmi ve üye ülkelerin onayna sunulan bir arta dönütürülmütür. 1985 ylnda Avrupa Bakanlar Konferans’nda kesinleen Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art, Türkiye tarafndan da 1988’de imzalanm ve 1992’de ise, bir yasa ile onaylanmtr. Bu art’ a göre, yerel yönetimleri hem yetki, hem de akçal bakmdan güçlendirecek önlemler hükümetler tarafndan alnr. Ayrca yerel özerklik ilkesinin anayasalarda yer almas gerektii de artta yer alan ilkelerdendir. Yine art’a göre, yerel yönetimlerin snrlarnda halk oylamas yaplmadan deiiklik yaplamayacaktr (Kele, 2000: 50). Yerel özerklik, yerel yönetimlerce uzun tarihsel uralardan sonra kazanlm bir haktr. Bu hak, yerel hizmetlerin etkinliinin salanmasndan daha önemli olarak, halkn kendi kendini daha iyi yönetebilecek duruma gelmesine katkda bulunmay, katlmc ve demokratik bir yaam biçimi gelitirmeyi ve korumay salamak için kullanlr. Ancak, Yerel Özerklik art’na baz çekinceler koymutur. Bu çekinceler unlardr (Toprak, 2001:19-20): - Yerel yönetimlerle ilgili kararlarda ve planlama çalmalarnda kendilerine danlacaktr. 2009 | 45 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Kendi iç yaplarn kendileri serbestçe belirleyebilecektir. Akçal konularda hareket özgürlüünün salanmas, kaynak aktarmnda kendilerine danlmas. - Uluslararas kurululara üyelik ve katlma hakk tannacaktr. Bu çekincelerin Türkiye’nin her alandaki azgelimilik sorunlar dikkate alndnda hakllk nedenleri elbetteki vardr. Ancak, Anayasal ve yasal ilkeler çerçevesinde aamal bir biçimde Özerklik art’na tam olarak uyum salanabilir. Yerel özerklii egemen klmann yolu, halkn yerel yönetimlere sahip çkacak bilince ulamasndan geçer (Kele, 1992: 13-14). Bu da art’n özel bir önem verdii katlmc bir yerel yönetim anlaynn güçlendirilmesine bal bir durumdur. Türkiye’de 5216 sayl Büyükehir Belediye Kanunu, Belediye Kanunu ve l Özel daresi Kanun’unda yerel yönetimlere idari ve mali özerklik tannmtr. Anayasa’da da yerel özerklik kavramna yer verilmesi gerektii yönündeki tartmalar sürmektedir (Öner, 2006: 9-10). Ancak, burada yerel yönetimlerin mevcut kapasitesiyle sahip olduklar yetki ve görevleri ne kadar hukuka, ekonomik gereklere ve halkn beklentilerine uygun olarak yerine getirdiklerini de tartmak gerekir. Çünkü, Türkiye’de uzun yllar yerel yönetimlerin yetki ve kaynaklar artrlmaldr eklindeki tartmalar önemli gündemler oluturdu. Bugün gelinen aama ise, yerel yönetimlerin oldukça önemli yetki ve kaynaklara sahip olduu, ve fakat hala yetki ve kaynak ikayetlerinin devam ettii bir aamadr. Özerklik olarak, oldukça çada düzenlemeler yaplmtr. Ne var ki, yerel yönetimler istedikleri kararlar alabilmekte, kentleri diledikleri gibi dönütürebilmekte ve katrilyonluk borçlaryla gündeme gelmektedirler. Dolaysyla çok önemli bir denetim sorunu vardr. Alnan kararlarn, rasyonel ve hukuka uygun olup olmad çou kez tartmaldr. Yerel yönetimlerin oldukça önemli bir kurumsallama sorunu vardr. Kurumsallama gerçekletirilene kadar özerklik kstlamasna m gidilecektir? Hayr, ancak hem kamuoyu denetiminin hem de hukuksal denetimlerin tavizsiz uygulanmas gerekmektedir. Halka Yakn Yönetim: Yerellik (Subsidiarity) Küreselleme, yerellik ve yönetiim oldukça iç içe geçen kavramlardr. Bu kavramlarn siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel içerikleri çou kez örtümektedir. Biri dierinin ya tamamlaycs ya da uygulama aracdr. Yerellik ilkesi, bu etkileim sisteminde özellikle yerel yönetimler açsndan büyük bir öneme sahiptir. Yerellik (Subsidiarity) ilkesi, devlet ve yerel yönetim ilikilerini yeni bir kavramsallatrmaya tabi tutmutur. Kamu hizmetlerinin ilk elden 46 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ve ikinci elden kimler tarafndan yerine getirilecei konusunda bir system deiiklii olarak yorumlanmaktadr. Kele’e (2003: 4) göre, bu ilkeyle geleneksel yap deitirilmitir. Yerel yönetimler “birincil” konuma, devlet/merkezi yönetim ise “ikincil” konuma getirilmitir. Eer, en alt kademedeki yerel yönetim birimi beklenen kamu hizmetlerini yerine getiremezse ite o zaman devlet bu görevleri yerine getirmek üzere ie karyor. Bu ilke, üç ayr uygulama alan için geçerlidir. Bunlardan birincisi özelletirmedir. “Sorumluluklarn” kamu ve özel sector arasnda paylatrlmas öngörülmütür. kincisi, bu ilkenin daha çok federal yaplarda uygulanma ansnn olmasdr. Sonuncusu da, “özerk” yerel yönetimler için yeterli kaynaklarn salanmas ve ayn zamanda merkezin karmasnn en aza indirilmesidir. Yönetim yaklamlarnn deiimi ile ilgili önemli bir örnektir ayn zamanda yerellik ilkesi. Yerellik ilkesi, küresel ve bölgesel yaklamlarn yerel yaklamlarla nasl eklemlendiinin de bir göstergesidir. Toprak’n deyimiyle “zirveye ramen taban tercih etme” (Toprak, 2001:15) yaklamnn somutlatrld ilke, yerel yönetimleri temel yönetsel birim olarak kabul etmektedir. Kavram olarak yerellik, özellikle Avrupa‘nn bütünlemesinden sonra olaanüstü bir ilgi görmektedir. Çünkü, ulus devlet anlaynn tartld ve Avrupa’nn birlik haline gelmesinin yerel yönetimleri rahatsz eden merkeziyetçilik kayglarn younlatrd bir dönemde yerellik özel bir ilgi görmektedir. Bu ilke, halka yakn birimler olarak yerel yönetimlerin ve bölgelerin, yürütmekle sorumlu olduklar bütün görevleri öncelikle kendilerinin yerine getirmeleri gereini vurgulamaktadr. Ancak, ellerinde bulunan yetkilerin yeterli olmas gerekir. Yerel halkn daha fazla yönetime katlmas, yerellemenin güçlendirilerek demokratik gelimenin sürdürülmesi de, bu ilkenin salayaca yararlardandr. (Kele, 1999: 30-33) Yerel yönetim birimlerinin olabildiince halka yakn olmas ve alnan kararlarn da halka yakn düzeylerde alnmas anlamlarnda, yerellik (subsidiarity) ilkesi, 1992 Maastricht Avrupa Birlii Anlamas ile ayr bir önem kazanmtr. Bu ilke hem genel hem de bölgesel ve yerel demokrasinin güvencesi olarak Anlama’ nn 3/B maddesinde yer almtr. Bu anlamada istenen, “kararlarn olabildiince alt düzeylerde alnmas, olanakl olmayan durumlarda üst düzeylere aktarlmas” ilkesinin yaama geçirilmesidir. Bununla, yönetimde optimallik ve etkenlik ilkelerine uygun çalan bir yönetsel yapnn baarlmas amaçlanmtr. Ayn Anlama‘da benimsenen bir baka önemli ilke de, Bölgeler Komitesi‘nin kurulmasdr. Bu örgüt dolaysyla da, yerel yönetimler Avrupa Konseyi‘nde daha iyi temsil edilebilecektir (Kele, 2000: 76-77). Avrupa’da ulalmak istenen, bütün Avrupa’nn “yurttalar Avrupas‘na” dönümesidir. Bu dönüümün salanmasnda hukuksal 2009 | 47 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ve siyasal düzenlemelerin yannda, yerel yönetimler aras ibirlii için önemli admlar atlmtr. EUREGIO (Avrupa Bölgesel Yönetimler Daimi Konferans) bu amacn gerçeklemesine yönelik çalan, Avrupa Topluluu içerisindeki bölgesel gelimelerle ilgili birliktir. Bu Birlikte, bölgesel ve yerel düzeyde yaplabilecek her türlü ibirliinin gelitirilmesi temel amaçtr (Mengi, 1998: 38-39). Bu çerçevede Avrupa‘da oluan yerel yönetim anlaynn ortak çizgilerini vurgulamak gerekirse (Reichard, 1993:4-5): - Devletin görev alann daraltmak (özelletirme v.b) - Demokrasi çabalarn gelitirmek, yurttan katlm artrmak, yurttaa yakn yönetim anlayn yerletirmek; ansn - Kuralcl olabildii ölçüde azaltmak, bürokrasiyi en aza indirmek; - Yerellemeye tanmlamak. önem vermek ve görev alanlarn yeniden Yönetim, hem örgüt olarak hem de yürütülen hizmetler olarak halka yakn olmak zorundadr. Çada yönetim anlay bunu zorunlu klmaktadr. Yerel yönetim reformuyla oldukça youn olarak ilgilenen ülkeler, bu konuya yaamsal bir önem vermektedirler. Bunun en çarpc örnei Almanya‘da uygulanan “yurtta bürolar” sistemidir. Bu sistemle olabildii ölçüde, halka yakn alanlarda halka hizmet götürme ve yurttan gereksinimlerini daha ksa zamanda karlama amaçlanmaktadr. Bunun dnda, halkn günlük olarak en fazla gereksinimi olan hizmetlerin yürütülmesi için, halkn en ksa zamanda ve en kolay ulaabilecekleri alt örgütler/ semt örgütleri kurulmakta ve hizmetlerde etkinlik salama yönünde önemli baarlar elde edilmektedir. Sonuç olarak, yerellik ilkesinden anlalmas gereken, kamu hizmetini o hizmeti en iyi yerine getirebilecek birimin sorumluluk almasdr. Bu anlamda stratejik olarak o görevi yerel, bölgesel veya merkezi birimlerin hangisinin yerine getirmesi uygunsa o birim bu görevi yerine getirir (Öner, 2006: 8). Yerel Yönetim ve Yönetiim Yeni siyaset ve yönetim kültürünün temel ve deimez kavramlar, hiç kukusuz kentsel alanla ilikilendirilebilecek her konuyla ilgili olan “yerel yönetim” ve “yerel siyaset” kavramlardr. Demokrasi ve kurumlarnn “meruiyetinin” giderek daha fazla sorgulanmas, baz alkanlklarn da “artk” deitirilmesi gerektiini aça çkarmaktadr. Çünkü, bilginin olaanüstü ve etkileyici yaygnlamas her yeni toplumsal kua daha bilinçli klmakta bu da yönetim ve siyasetin oluum süreçlerinin deimesini zorunlu hale getirmektedir. Örnein, Türkiye’de son yllarda daha geni kesimlerin “demokrasi isteinin” arttn ve alla48 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler gelen siyasetin en önemli parçalar olan “siyasetçilere ve siyasal partilere” güvensizliin giderek fazlalat açklkla gözlemlenmektedir (Tekeli, 2006: 23). Bu artlar, siyasetin farkl süreçler, ilkeler ve yaklamlarla yeniden kurumsallamas gerektiini ortaya koymaktadr. O halde deien ve farkllaan topluma, deien ve farkllaan bir ”siyaset kültürü” üretmek gerekmektedir. Tam bu noktada Tekeli’nin yeni siyaset kültürüne ilikin belirttii ilkelerin –elbette uygulanmas durumunda- altn çizmekte yarar vardr (Tekeli, 2006: 35): Kutsal deerlere dayanmayan, effaf, kayrmacl dlayan, geçmie deil gelecee dönük, yerel yönetimler araclyla “yerele proje ve düünce üretme ans veren”, “yenilikçi” ve etkileime dayanan. Elbette, Türkiye’nin mevcut siyasal hastalklarnn iyilemesi bakmndan Tekeli’nin belirttii ilkeler önem tamaktadr ve küresel alanda gelien yeni toplumun, siyasetin, yönetimin, ekonominin ve kültürün gereklerine göre biçimlenmesi gereken siyasal kültüre iaret etmektedir. Bu yeni kültürün önemli ülkeler tarafndan benimsendiini ve gerek genel kamu yönetiminde gerekse kent yönetimlerinde olabildii ölçüde farkl mekanizmalarla ve youn süreçlerle uygulanmaya ve gelitirilmeye çalld söylenebilir. Dünyadaki bu yapsal dönüüm 1990’l yllarla birlikte yönetimin, süreçlerin, örgütlenmenin, insan kaynaklarnn, toplumsal etkileimin yeniden tanmlanmasn salamtr. Öyleki, yeniden yaplanma sürecinde Hollanda, Almanya, Danimarka, ngiltere, Finlandiya, sveç, Amerika Birleik Devletleri oldukça önemli baarlar elde etmi ve önemli örnekler sunmulardr (Çukurçayr, 2003a: 10-17) Yönetimde etkinlik, verimlilik ve kalite kayglarnn yannda demokratiklik kayglar da önemli bir yer tutmakta ve bu sorunlara bütüncül yaklama zorunluluu ortaya çkarmaktadr. Yönetiim kavram da hem kamu yönetimi, hem de yerel yönetim için önemli katklar salayan kavramlardan birisi olarak ortaya çkmtr. Yönetiim kavramyla birlikte, yurttan yurtta, geleneksel yönetim yapsnn hiyerarik karakteri, müdahaleci nitelii ve hantallam yapsndan kaynaklanan sorunlar karsnda daha aktif bir konuma gelebilecei öngörülmektedir. Böylece, öncelikle hem yönetsel süreçlerin denetimine yurtta bir aktör olarak dahil olacak, hem de “kalite” sorununun almasnda önemli bir katk elde edilebilecektir (Çukurçayr&Sipahi, 2003: 35-36). Demokrasi, yurttalarn tümünü “halk egemenlii” ilkesiyle bütün erklerin kayna olarak kabul eden bir siyaset ve yönetim modelidir. Bu ilke, demokratik rejimlerde anayasalara da ilenmitir. Anayasamzn altnc maddesi ve Alman Anayasas’nn 28. maddesi (Alle Rechte geht vom Volke aus..) bu tür düzenlemelerin örnekleri olarak anlabilir. Dolaysyla Türkiye’de halkn karar alma süreçlerine dahil edilmesi anlaynn anayasal temelinin de var olduu bilgisinden yola çkarak, Türki2009 | 49 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ye’nin siyasal ve toplumsal süreçlerde demokratik yöntemlerde belirli bir olgunlua ulatn varsaymak gerekir. Elbette, bu düünce yalnz Anayasamzda deil özellikle yerel yönetimlerle ilgili yasalarda da birçok balk altnda ve deiik kavram ve ilkeyle yer almaktadr. Örnein, yönetimde yeniden yaplanma veya “reform” ad altnda son dönemde yaplan yasa deiiklikleri arlkl olarak “katlm”, “yerel gündem 21”, “yönetiim”, “subsidiarite”, “açklk/hesap verebilirlik”, “performans”, “strateji” ve “gönüllülük” kavramlarn temel referans olarak almtr. Küresel sistemde yönetim düüncesinde meydana gelen deimeleri izleme ve buna yasal zemin hazrlama bakmndan oldukça olumlu ve alannda önemli katklar salayacak bu gelimeler, Türkiye’de kamu yönetiminin halka daha fazla yaklamas, halkn sistemle bütünlemesi (entegrasyon veya meruiyet sorunu), halkn gerçekten “egemen” bir deere dönümesi açsndan büyük önem tamaktadr. Patrimonyal bir yönetim geleneinin, Cumhuriyet döneminde de “merkezi yönetim” odakl ve merkezi yönetimin tekelinde bir yapyla sürdürülmesi; hem yerel yönetimlerin Batdaki gelimi örneklerine yaklamasn engellemi, hem de yurttan bir deer ve “etkileyen” bir özneye dönüümünü oldukça geciktirmitir. Batda büyük maliyetler ve ykmlarla da olsa gelien demokratik süreçleri –temsili demokrasi, katlmc/müzakereci demokrasi ve “demokratik yönetiim (Tekeli, 2006)”- Türkiye’de oldukça geriden izlenmitir. Burada u soruda sorulabilir: Kendi yurttalarmz için iyi/doru/etkin/demokratik/aklc/yararl olan neden Batdan (sözgelimi AB’den) öreniyoruz ki? Bu sorunun skça sorulduunu hepimiz bilsek de, verilen cevap da genel de herkesin bildii tarzdadr: Çünkü, biz bunu üçyüz yldr baaramadk… Yeniden yaplanma/reform yasalarna dönecek olursak, son dönemdeki düzenlemelerin –birçok sknts ve eksii bulunmasna karn, görece öncekilerden çok farkl olduundan- oldukça ilerici ve gelecee dönük (stratejik) düzenlemeler olduu belirtilebilir. Ancak, bu yasalarn da önceki baz “iyi” yasalarn akibetine urad ve urayaca izlenimi domutur. Çünkü, yasalarn çkarlmas ne kadar önemli ise, uygulanmas çok daha büyük bir öneme sahiptir. Uygulanamayan yasa, iyi yasa deildir. Önceki dönemlerde de, son dönemde de çkarlan yasalarn genellikle “uygulanyormu gibi” yapld söylenebilir. Gerek bilgi edinme yasas, gerek belediye yasas ve öteki yasalarn öngördüü düzenlemelerin öngörüldüü gibi uygulan(a)mad; uygulan(a)mad durumlarda da herhangi bir yaptrm ve denetim mekanizmasnn etkinletirilemedii, dolaysyla yasalarn uygulanmasnn tamamen veya ksmen ilgili kurumlarn ba yöneticilerine (belediye bakanlar) bal, görece “keyfi” bir görüntünün olutuu belirtilebilir. Bu anlamda, hem ulusal düzeyde, hem de yerel düzeyde yönetimin iyiletirilmesi, demok50 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ratikletirilmesi ve etkinletirilmesi amacyla çkarlan yasalarn gerçekte, “ilevsellikten” ziyade “görüntü üretme” kültürü oluturduu rahatlkla söylenebilir. Uygulamalarn yalnzca “yasa gereini yapyoruz” görüntüsünü/kanaatini ortaya koymak amacyla yapld belirtilebilir. Oysa, bütün demokrasiler “meruiyet krizi” yaamakta ve bu krizi çözebilmek için olabildii ölçüde yurtta, siyasetin, yönetimin ve yaamn bütün alanlarnn içine çekmeye büyük çaba göstermektedirler. Çünkü, demokratik bilinci gelimi bireyler, devlet veya hükümetin her yaptn onaylayan bir kimlik olmaktan çkmakta ve beklentilerinin gerçeklemesini beklemekte; bunun yannda siyaset ve yönetim oyunlarnda bir “aktör” olmak istemektedir (Çukurçayr, 2003a: 3-4). Son yllarda, yurtta-devlet, yönetim-özel sektör, yönetim-sivil toplum ve devlet-uluslararas ilikileri açklamak üzere oldukça yaygn kullanlan kavramlardan birisi de, yönetiim (governance) kavram olmutur. Klasik yönetim yaklam, siyasal erk ve yurtta ilikilerini açklamada, deien uluslararas ilikilerin de etkisiyle yetersiz kalmaktadr. Bu yetersizliin ve snrlln getirmi olduu sl ortadan kaldrmak amacyla, yönetiim kavram gelitirilerek, devletin/yönetimin iliki kurduu ulusal özel sektör ve uluslararas özel ve kamusal örgütler de göz önüne alnarak yeni bir kavramsal çerçeve oluturulmutur. Bu kavramsal çerçevenin özü udur: Sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçilmitir. Üretim sistemi fordist yapdan esnek bir yapya geçerken, ulus devlet kavramn küreselleme zayflatm, postmodernist düünce modernizme önemli eletiriler getirerek, modernizmin geleneksel hakimiyetini krmtr (Tekeli, 2000: 6). Bu gelimelere bal olarak yurtta tanm da deimi, klasik yurtta tanm geçerliliini yitirmi ve çok yönlü bir toplumsal ilikiler a içerisindeki iletiimsel yönüyle yurtta bir çok boyutlu etkileimci (network member) topluluk üyesine dönümütür (Göymen, 2000: 6). Bir anlamda, bireyin evrensel ve yerel sorumlukla donatlarak tek kimliklilikten çok kimliklilie geçen yurttaa dönütüünü söylemek gerekiyor (Tekeli, 1999: 250). Bir ulusun üyeleri, ulusal ve yerel ödev ve sorumluluklarla snrl kalmamakta, uluslararas ödev ve sorumluluklar üstlenmek durumunda kalmaktadrlar. Yönetiim yaklamnn temel ilkelerini özetlemek gerekirse aadaki özelliklerin kavramn boyutlarn ortaya koyduunu söyleyebiliriz (Palabyk, 2003: 233-236). a) Meruiyet: Meruiyet kavram çada yönetim sistemlerinin korkulu rüyas haline gelmitir. Temsili demokrasilerin en önemli krizi meruiyet konusunda yaanmaktadr. Kavram, yasallk durumunun yannda yönetimin kabullenilmesi/içselletirilmesi /yadsnmamas gibi anlamlara gelmektedir. Meruiyetin salanma2009 | 51 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler snn yegane yolu da, yönetiim yaklamnn arlkl olarak üzerinde durduu hem yurtta-yurtta boyutuyla hem de yurttadevlet boyutuyla katlmc/etkileimci mekanizmalarn güçlendirilmesinden geçmektedir. Bu evrensel bir insanlk düü/ideas olan tahammül/hogörü/bir arada yaama kültürünün de yakalanmasn salayacandan, sosyal, ekonomik ve siyasal alanlardaki krizlerin çözümüne de katk da bulunabilecek önemli bir açlmdr. Tebaa/itaat eden bir kimlik olarak alglanan yurttan yönetsel/siyasal mekanizmalarla ortak karar alan bir kimlie dönümesi ancak bu yaklamlarn güçlendirilmesiyle olanakldr. b) Hesap verebilirlik: Demokratik sistemlerde bütün süreçlerin halkn gözü önünde var olmas gerekir. Meru bir yönetsel/siyasal sistem için temel koul, hesap verebilir/denetlenebilir bir yapnn var olmasdr. Bunun için de, yalnzca yargsal denetim deil, yönetiim yaklam gerei sivil toplum, özel sektör ve halk denetiminin de var olmas gerekir. O yüzden kamu örgütleri her zaman her eylem ve ilem için hesap verebilir bir durumda olacaklardr. c) Etkin yönetim: Kamusal hizmetler ve olanaklar eit olarak halka ulatrlabiliyor ve bu sonuçlardan yurttalar memnun oluyorlarsa bu durumda kamu yönetiminin etkinliinden söz edilebilir. Etkinliin salanabilmesi için, yönetsel süreçleri sürekli denetleyebilecek çoklu bir denetim sisteminin var olmas gerekir. Bu da ancak yönetiimci bir yöntemle salanabilir. d) Bilgiye/örenmeye dayal yönetim: Yönetiim yaklam bilgi kullanmnn yönetsel etkinliklerde en önemli boyut olduuna dayaldr. Halkn, ekonomik, toplumsal, siyasal aktörlerin her durumda bilgi sahibi olabilecei bir süreçler bütünü, yolsuzluklardan ve kötü yönetimden uzak bir kamu hizmet süreci ortaya çkaracaktr. Bu özellikleriyle yönetiim yerel/kentsel politikalara önemli açlmlar kazandrabilir. Katlmc bir yerel demokrasi anlay bütün örgütlenmi sosyal gruplarn temsiline olanak salayacandan yerel yaamn güçlenmesiyle sonuçlanacaktr (Palabyk, 2003: 257). Örgütlenemeyen çkarlarn korunmas sorunu serbest piyasa ekonomisinin uyguland ülkelerde en önemli sorundur. Bu sorunu da yönetiim yaklamyla çözmek daha olanakldr. Çünkü, bütün toplumsal aktörlerin katlmyla gerçekletirilen yönetim ve karar alma etkinlikleri, yine bütün topumu dolaysyla bireyleri korumak durumundadr. Zayflar ve sosyo-ekonomik bakmdan dezavantajl durumda olanlarn korunmas da bu anlayn gereidir. 52 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Yönetiim yaklamnn genel görünümü aadaki ekilde ortaya konmaktadr. Yönetiim kavram içerii açklamak için yeterli görüldüü için burada iyi yönetiim (good governance yerine yönetiim kavramnn kullanm tercih edildi. Ancak, baz yazarlar iyi yönetiim kavramn kullanmay tercih etmektedirler. Aadaki ekil Aktan (Aktan,) tarafndan oluturulmutur ve burada da iyi yönetiim kavram tercih edilmitir. Yönetiimin Temel Özellikleri ve Balca Unsurlar Kaynak: Can Aktan, www.canaktan.org. ekilde görüldüü gibi yönetiim oldukça farkl boyutlar içinde tayan bir yaklamdr. Serbest piyasa ekonomisinden sivil topluma ve yönetim ahlakna kadar birbirini tamamlayan farkl ögelerden olumaktadr. Bu yönüyle de yararlanlabilirlii artmaktadr. Artk devletin gücü dalmakta, bu geleneksel erk yapsnda yeni aktörler ortaya çkmaktadr. Bu yeni çan ortaya çkard zorunlu bir ibölümüdür. Yönetiim, sivil toplumu ve uluslararas aktörleri öne çkaran, buna karlk ulus devleti zayflatan bir içerie sahiptir ayn zamanda. Bu temel felsefeden hareket ederek, Korel Göymen bu kavramn bütün sorunlar çözecek sihirli bir anahtar olmadn, ancak toplumsal sorunlara, önceliklere ve gereksinmelere bir dinamizm kazandracak bir yapya sahip olduunu vurgulamaktadr (Göymen, 2000: 8). Çünkü, yönetiim yönetim felsefesinde çoklu aktörleri söz sahibi yapmakta ve kat hiyerarilerin yerine karlkl bir etkileim sürecinin belirledii yönetim sürecine yer vermektedir (engül, 1999: 12). Devlet, dorudan yöneten bir aygt olmaktan çkmaktadr. Özel sektör, gönüllü kurulular, yerel yönetimler, küresel resmi ve özel örgütler devletin yannda söz sahibi olmaktadrlar. Elbetteki bu söz sahibi olmann mutlakl yoktur. Ancak, devlet yapt eylem ve ilemlerin niteliklerine göre anlan aktörleri 2009 | 53 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler karar alma ve kararlar uygulama süreçlerine dahil etmek durumuyla kar karyadr. Konunun bir de yerellik boyutu vardr. Sivil toplum kurulular ve özel sektör yönetiim kavramnn önemli parçalar olduuna göre, yerel alan-ulus devlet etkileimi nasl açklanabilir sorusuna da yant aramak gerekmektedir. Genel kamu yönetimi için geçerli olan yönetiim kavram yann da, yerel yönetim alannda da ve özellikle daha fazla yönetiimden söz edilebilir. Yerel alanlardaki ulusal düzenlemelerle ilgili olarak, özellikle çok uluslu örgütlerin çevre, nüfus, yerel ve bölgesel yönetimler konusunda örgütlenmeleriyle birlikte yönetiim kavram doal olarak gündemdeydi. Ancak, yönetiim kavramsal bir bütün ve açklama olarak son yllarda önem kazanmtr. Toprak, özellikle yerel toplumsal alanla ilgili olarak gerçekletirilen uluslararas toplantlarn ve bu toplantlarn sonuçlarnn doal olarak yönetiim kavram içerisinde deerlendirilmesi gerektiini vurgulamaktadr. Örnein, 1992’deki Rio Zirvesi sonucunda ortaya çkan Gündem 21 devlet merkezli olmaktan çok katlmc ve çok aktörlü bir anlay yanstmaktadr. Bundan baka, Habitat toplantlar da yönetiim yaklam kapsamnda deerlendirilmelidir (Toprak Karaman, 2000: 44-45). Ancak, iin bir de finansal boyutu vardr ki, yönetiime yöneltilen en keskin ve olumsuz eletiri bu boyutla ilgilidir. Ulusar sermayenin ve örgütlerin yeni bir sömürü stratejisi olarak da görülmektedir. Bu yeni stratejinin özü udur (Ayman Güler, 1996: 53-56) : “Yerelleme”, “yerel yönetim”, “sivil toplum” ve “gönüllü kurulular” gibi kurumlar ve kavramlar öne çkararak devletten olabildiince kaçlacaktr. Bu yaplrken, yeni sa ideolojiden yararlanlacaktr. Bu ideoloji, özgürlüün güvencesinin kapitalizm olduu anlayna dayanmakta ve piyasa ekonomisini güçlendirmek için bütün olanaklarn kullanmakta ve eitlik sorunlarn görmezden gelmektedir. Bu da, bizi doal bir sonuca götürmektedir. O da udur: Uluslararas kapitalizm az gelimi ve gelimekte olan ülkelerde toplumsal ve siyasal alanda çok aktörlülüü özendirmekte ve bunu yaparken yine ulusar sermaye örgütlerinden yararlanmaktadr. Bu da, yeni bir yönetim anlaynn gelitirilmesini salarken, uluslararas örgütlerle devlet aracln kaldrarak dorudan iletiime imkan salamakta, dolaysyla sermaye hareketlerine ivme kazandrmaktadr. Bu da elbetteki, küreselleen sermayenin çkarna bir sonuçtur. Kart düüncelere ramen, konuyla ilgili oldukça umutlu olan ve yönetiimin uluslarn demokratik anlamda kendini gelitirmesi için önemli katklar salayacan düünenler de vardr. Örnein lhan Teke54 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler li, yönetiimin “...daha desantralize bir siyasal ekonomik güç öngörüsüne dayand için bu sistemin ileyiinde daha eitlikçi bir toplum” oluturabileceini vurgulamaktadr (Tekeli, 1999: 253). Yerel yönetimlerle yönetiim mekanizmasnn dier aktörleri olan sivil toplum kurulularnn etkileimi, yerel ekonomik kalknma için önemli frsatlar oluturabilir. Bu amacn gerçeklemesi, her iki kesimin “uyumlu” ve birbirlerini desteleyici tutumlaryla yakndan ilgilidir. Bu durum yerel ekonomik kalknmay azmsanmayacak derecede olumlu etkiler. Bu sonuçlarn salkl bir biçimde gerçekleebilmesi “yönetiim iklimine” ve “türüne” baldr. Dier bir deyimle oluturulan yönetiim mekanizmalarn nitelikleri ve yaps temel belirleyici olmaktadr (Acar, 2003: 325). Bu durum son yllarda yönetim, ekonomi, siyaset ve çevre konularnda oldukça çok konuulan yönetiim (good governance) kavramyla da açklanabilir. Dünya Bankas’nn özendirici politikalaryla yaygnlk kazanan yönetiim uygulamalar, yerel, ulusal ve küresel sorunlarn çözümünde çok ortakl bir yönetim, denetim ve çözüm mekanizmas öngörmektedir. Sosyal ibirlii özendirilerek, yerel aktörler ve sivil toplum aktörleri harekete geçirilerek toplumsal sorunlara sahip çklmas salanmakta, gerekirse uluslar aras aktörler de sorunlara ve çözümlere taraf olmakta ve bu durum ulus devletin sorun çözme yeteneini artrmaktadr (Ray, 1999: 356). Yönetiim uygulamalar küresellemenin sömürgeci etkisini güçlendirmekte ve uluslar daha fazla baml hale mi getirmektedir? Bu soru çok sorulmakta ve tartlmaktadr. unu belirtmek gerekir ki, yönetiim ulusal, yerel ve uluslararas sorunlarn çözümüne ilgili özel sektör, yerel yönetim, ulusal yönetim temsilcileriyle birlikte soruna taraf olan bütün aktörleri dahil eden bir politikalar bütünüdür. Temel amac da kamunun halka hesap verebilirliinin artrlmasdr (Peters, 2000: 29-57). Yerel Yönetim, Yurtta ve Yaam Kalitesi: Demokratik Kültür Yerel yönetim yaam kalitesinin düzeyinin belirlenmesinde en önemli etkiye sahiptir. Ancak, katlmc/sorumlu yurttalk hepsinden daha fazla sahiptir. Siyasal sosyoloji açsndan bakldnda, bu gelime geleneksel deerlerin yerini yeni deerlere brakmasndan kaynaklanmaktadr. Bu zorunlu bir vazgeçitir. Özellikle 1960’l yllar anlatan “materyalist hedonizm” felsefesi, “bireycilii” ön plana çkarm, bu gelime de siyaset ve yönetimin yurttalar tarafndan daha fazla zorlanmasna neden olmutur. Gelimeler, yurttan yönetimden beklentilerini/taleplerini artrrken, siyasal ve yönetsel sistemler de, yurttan bu beklentilerini karlamak ve bir “uzlama” aramak için katlmc yöntemler arayna girmilerdir ve saysz yöntem gelitirmilerdir (GleimEgg, 1995: 25). 2009 | 55 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Yaam kalitesi kavram da yerel alanla birebir ilikilidir. Hani Ziya Paa’nn çok bilinen bir sözü vardr: Ayinesi itir kiinin, lafa baklmaz/Kiinin görünür rütbe-i akl eserinde Bugünkü Türkçeyle, kiinin aynas iidir ve aklnn derecesi yaptklarnda/ ürettiklerinde/ birikimlerinde görünür. Aslnda bu sözü toplumlarn zihinsel birikiminin ya da zihinsel kalitesinin yansmas da yaadklar mekanda görünür diye uyarlamak yanl olmaz herhalde. Ne yazk ki, kentlerimiz yaam kalitemizin çok kötü bir durumda olduunun fotoraflar durumundadrlar. Yaam kalitesi deyimi neyi anlatr? Bu soru, bireyin zihinsel yapsndan, yaad sosyal çevreye kadar birçok deiken yardmyla ancak yantlanabilir. Yaam kalitesi, gerçekte yaanlan çevrenin, mekann bir ürünüdür. Yaam çevresi, yaam kalitesini belirler demek yanl olmaz. Bireyin içinde yaad aile ortam, apartman, mahalle ve kent, bireyin yaam kalitesini yakndan etkilerler. Yaam kalitesi, bir biçimde bireyin mutluluk katsaysn anlatr. Mekan, insan tutum ve davranlarn etkiler. Mekan biçimi, toplumsal yap için göstergedir. Mekan, sosyal sistemin taycs ve yansmas, sosyal çatmalarn alan ve hedefi, yabanclama ve çeitli sosyal hastalklarn kayna, özetle günlük yaamn fotorafdr. Bu fotorafta yer alan yansmalar, toplumun zihinsel yapsnn da yansmasdr. Sanayileme ve uzmanlamann da etkisiyle oldukça karmak mekanlar olan kentler de, insan yerleme biçimi olarak hem fiziksel, hem de toplumsal mekanlardr. Kentte yaayanlarn yaam kalitesi de, kentten elde ettikleri doyum ve kentin, kentlilerin gereksinimlerini karlayabilme kapasitesi ile ölçülebilir. Katlm kavramnn yaam kalitesiyle ilikisine gelince, açk bir iliki gibi görünmese de, kentte yaayanlarn kentin sosyal ve fiziksel biçimlenmesine katlarak, yaam kalitesini etkileyebilme olanaklarnn olmas gibi demokratik bir ilikiden söz edilebilir. Marks’a göre, insan d dünyay dönütürürken, öz doasn gerçekletirir. nsan, eyay üreterek, biçimlendirerek, gerçekte kendini üretir. Bu süreçte ben dlar. Bu ben ürettikleriyle bütünleir, bütünleirken ürettiklerinin ayns olur (TÜSES, 1991: 46). Gerçekte insan davranlarnn psikolojik temellerini ortaya koyan bu düünceleri, “insann mekan ve dolaysyla kenti kiiselletirmesi, dönütürmesi, insann ya da o mekan üzerinde yaayanlarn zihinsel haritalarn da verir” anlamnda alglamak yanl olmaz. Demokrasinin siyasal, hukuksal ve ekonomik getirilerinin üstünlüü, demokrasinin dünya ölçeinde tercih edilen bir norm olmasyla sonuçlanmtr. Ancak, demokrasinin bir de özneleraras ilikileri düzenleme yeteneinden söz etmek gerekir. Demokratikleme, insanlar arasnda var olan iletiimin, ussallk ve evrensellik potansiyelinin kiilerde 56 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ve kurumlarda yansmasdr. Demokrasi, her insana tüm dierinin düünce biçimini benimseyerek, kendi davrann biçimlendirme olana sunar (TÜSES, 1991: 9-10). Sürdürülebilir kalknma konusunda yerel yönetimlerin neler yapabileceklerini aratran bir çalmada, yaam kalitesinin ekonomik (meslek, isizlik, satn alma gücü gibi), sosyal güvenlik (suç ilenme oran, geceleri kendini sokakta güvende hissetme ve trafik kazalar gibi), salk (ortalama ömür, çocuk ölüm oran, kalp hastas oran gibi), doal çevre (hava kirlilii, çevre koruma görevlisi says), sosyal hareketlilik (ortalama seyahat eden yolcu says, kent dna haftalk çk says gibi), siyasal- yönetsel (seçmen says ve seçime giderek oy kullananlarn oran, en az iki yerel politikac tanma oran), kültür ve bo zaman kullanma gibi göstergeleri olduu belirtilmektedir (Born, 1997: 29-30). u açktr ki, artan iletiim olanaklar, bilginin bireye daha youn ve sk ulamas sonucu, bireyin siyasal ve yönetsel alana ilgisi artmaktadr. Özellikle yerel alanda, kurumsal katlm olanaklarnn oldukça az olmasna karn, halkn yerel yönetim etkinliklerini daha bir ilgiyle izledii ve etkileme yollar aratrd gözlenmektedir. Yerel düzeyde, yurttan siyaset aktörleriyle yüzyüze etkileiminin daha kolay ve yaygn olmas, nüfusun göreceli homojenlii ve yerel sorunlarn da topluluun çou için ayn anlam tamas, yerel siyaset açsndan katlmc bir yaplanmay kolaylatrc etkenlerdir. Ancak, kalknma planlarnn merkezden yaplmas ve merkeziyetçi eilimlerin güçlü olmas, yerel halkn katlmnn yollarn tkayabilir (United Nations: 31-33). Böyle bir siyasal sistemde, yerel halkn karar alma süreçlerinde yer almas ya da yerel siyaseti etkilemesine çok sempatik baklmayabilir. Castells, kent sorununun çevre sorunsal ile birlikte, gelimi kapitalist toplumlarda en önemli toplumsal ve siyasal sorunlardan birisi olduunu söylüyor. Bu alanda ortaya çkan hareketlerin, çevre, yaam kalitesi, konut sorunu, kentsel ulam, kamu hizmetleri gibi konular gündeme getirdii ve böylece kent sorunsaln sosyal ve siyasal dinamikler çerçevesinde tartma düzlemine çektiini belirtiyor. Ayrca, kent ve çevre konularnn hükümet ideolojilerinin merkezinde yer aldn da belirtiyor. O na göre, kent sorunu bütün toplumsal gruplarn temel sorunudur. Çünkü, yaam alandr ve bu alanda konut, eitim, salk, kültür, ticaret, ulam gibi temel gereksinimler karlanr ve bu karlama/karlamama sorunsal bütün toplumsal gruplar ilgilendirir. Castells, devletin kente müdahale ettiini, ancak bunu kapitalist snf için yaptn da belirtmektedir (Castells, 1997: 11-14 ). Yerel siyaset, küreselleme ve yerelleme tartmalar çerçevesinde daha çok önem kazanmtr. Küreselleme, ekonomik, sosyal ve siyasal benzemelerin ve yaknlamalarn benimsenmesi anlamnda çada ve 2009 | 57 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler etkin akmlardan birisidir. Fakat, küreselleme yerelliin ortadan kaldrlmas anlamnda kabul edilmemektedir. Daha da ötesi, yerellik gerçek siyaset olarak tanmlanmakta; kaynaklarn mekansal dalmndan pay alma anlamnda ele alnmaktadr. Yerel özerklik de, merkezin gereksiz müdahalelerinin önlenmesi için, liberal demokrasi savunucular tarafndan vazgeçilmez bir deer olarak görülmektedir (Kele, 1994: 25). Demokratik bir yerel yönetim, demokratik bir toplum içinde geliebilir. Böyle ideal bir toplumun ilkeleri de, çoulculuk, demokratiklik ve toplumsal katmanlarn karar süreçlerine katlmndan oluur (Tekeli, 1983: 12-13). Yerel düzeyde katlmdan beklenen yararlar, yurttan toplumla bütünlemesi ve toplumsal endielerle donanarak, sosyal sorumluluk üstlenmesi; sosyal ilikiler ann yardmlamac yönünün ön plana çkmas; daha fazla yaam kalitesi; sosyal atmosferde olumlu deiimler; alternatif düüncelerin gelime ortam bulmas ve bunlarn toplum yararna kullanlmas olarak saylabilir (KGST, 1984: 14). Yerel yönetimler, demokrasinin tabandan tavana doru yaplanmas ilevini gören kurumlardr. Demokrasiyi üstün klan nitelikler, örnein seçim, denetim ve sorumluluk ilkelerinin en optimal biçimde yerel düzeyde yaama geçirilecei varsaylr. Yerel yönetimle demokrasiyi, etkin ve ilevsel etkileimiyle bir düzlemde buluturan, temsil ve katlma kurumlardr. Çünkü, yerel düzeyde yönetilenle yönetenler arasnda mekansal ve toplumsal uzaklk en aza inmektedir. Bu önemli nokta, hem çeitli kentsel gruplarn yerel karar organlarnda temsiline olanak salamakta, hem de bu yerel aktörlerin kesintisiz yönetsel sisteme katlm için gerekli ortam sunmaktadr (Çitçi, 1996: 5-6). Yerel yönetimlere, demokratik katlma en uygun yönetimler gözüyle baklr. Bunun nedeni, yerel yönetim organlarnn, yerel halkn katlmyla seçilmi ve yerel halka en yakn yönetsel birim olmalarndandr. Ancak, yalnzca seçim yeterli deildir. Seçim, sonuçta birkaç ylda bir yaplan, belli dönemlere bal bir tercihtir. Katlmn süreklilii olmaldr. Bunun da yolu, çeitli halk kesimlerine katlmn yolunu açmaktr. Demokrasinin temel referanslar da bunu gerektirmektedir: Halk katlm, çoulculuk ilkesi, önderlerin dayanmaya önem vermesi ve seçmene kar hesap verme sorumluluu tamalar gibi demokrasi deerleri, yerel ölçekte de geçerli deerlerdir (Kele, 2000:55-56). Yerel yönetimlerin dayand deerler açsndan konuya yaklaldnda, yerel yönetimle merkezi yönetim arasndaki ilikilerin, tarih boyunca sürekli olarak deitii ve gelitii görülür. Hem katlm ve demokrasi ilkelerini benimseyerek yerel yönetimleri güçlendirmek, hem de bu yönetim birimlerinin siyasetin dnda kalmasn salamak olanakszdr. Toucqueville gibi düünürler, yurttan yerel bir topluluun üyesi olma bilinç ve sorumluluunun ancak yerel yönetimler düzeyinde 58 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler salanabileceini savunmulardr. Bu düünceler balamnda, özeksel yönetimle yerel yönetimler arasnda dengeli bir siyasal erk dalmn etkileyen baz etmenleri belirtmek gerekir (Kele, 2000: 43): 1- Ülkenin tarihsel birikimi ve gelenekleri, 2- Toplumsal yapnn özellikleri, 3- Ülke ekonomisinin nitelii ve 4- Özeksel yönetimin yaps. Hereyden önce, özeksel yönetimin durumu yerel yönetimlerin güçlü ya da zayf karakterli olmasn belirler. Eer güçlü ve oturmu, kendine güvenen bir özeksel yönetim olumusa, birtakm yetkilerin ve görevlerin yerel yönetimlere aktarlmasnda saknca görülmemektedir. Yerel yönetimler halkn kendi kendini yönetmesine daha elverili kurumlardr. Çoulculuk gibi katlmclk da demokrasinin gereklerindendir. Katlmclk, karar organlarnn seçimini yapmak olduu gibi, yerel halkn, yerel hizmetlerle ilgili yatrmlarn projelendirilmesi ve uygulanmas aamalarnda bilgilendirilmeleri ve karar verme sürecine katlmalarn da içerir. Belde halknn bilgilendirilmesinde halkla ilikiler uygulamasndan ve yerel iletiim olanaklarndan (Radyo ve TV gibi) yararlanlabilir. Yatrm veya hizmetin yayld alan dikkate alnarak, kamuoyu yoklamalarna gidilebilir (Erdumlu, 1993: 22-23). Yerel siyasete genel siyasetin etkisi kaçnlmazdr. Ancak, yerel düzeyde alnan kararlarda yerel erk yaps da önemlidir. Varol, erk yapsn, siyasal etkinlik alanlarnda, resmi ya da resmi olmayan karar alclar grubu olarak tanmlamakta ve yerel özerkliin derecesi ne olursa olsun, yerel siyaseti yönetenlerin kimler olduunun bilinmesi gereine deinmektedir. Yerel siyasette ekonomik ya da siyasal olarak güçlü olan kesimler ve bu kesimler arasndaki ilikiler oldukça etkindirler. Bu balamda, yerel siyaseti kimin yönettii önemlidir (Varol: 18-22). Yerel yönetime sermaye snfnn katlmas ve egemen olmas evrenseldir ve tarihsel bir olgudur. Varol, belediye yönetimiyle ilgili yasalarda esnafn örgütlü katlmnn özendirildiini belirtmektedir. Bu açdan Türk yerel yönetimlerine bakldnda küçük esnaf grubunun egemen olduu görülmektedir (Varol: 40-44). Güçlü demokrasi ve sivil kültürün yaama ve güçlenme alan olarak yerel siyaset, eletirel bir kamuoyu, itirazlar ve protestolar, kendi kendine yardm ve dorudan katlm gibi yöntemlerle yerel ve ulusal demokrasiye katkda bulunabilir (Roth, 1999: 228). Katlmn bütün türleriyle oluumu ve yaygn bir davran örüntüsüne dönümesi, merkez kenar ilikilerini düzenli bir yapya sokar ve 2009 | 59 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler aradaki balarn daha güçlü olmasn kolaylatrr. Bu ilevsel yanyla siyasal katlma bütünlemeyi salar. Ancak, dier yandan bu etkileimin salkl olmamas durumunda, yani merkezin çevreden gelen etkileri ya da istekleri karlayamamas durumunda, bütünleme yerine kopma ve huzursuzluk sorunlar da doabilir (Kalaycolu ve Sarbay: 39-40). Örnein, bir beldenin yol ya da içme suyu sorunu gibi temel gereksiniminin savsaklanmas, kenarn merkezden soumasna ve uzaklamasna yol açabilir. Bu ilikilerin birbirinden bamsz olamayaca açkken ve katlma sürecinin de önemsiz saylmasnn olanaksz olduu ortadayken; bu ilikilerin salkl bir etki-tepki egüdümü içerisinde ibirlii ve bütünlemeye dönütürülmesinin yollar aratrlmaldr. Yerinden yönetim ilkesi, yurttalarn gereksinimlerinin yaadklar yerlerde örgütlenen bir siyasal kurum tarafndan yerine getirilmesini öngörür. Bu örgütün organlarn, o beldede yaayan halk seçer. Bu bakmdan yerel yönetim ve katlm kavramlar yakn bir ilikiye sahiptir. Çada devlet sistemlerinde bu ilke olabildiince kullanlarak, yönetimin halka yaknlamas salanr. Böylece, yurttaa en yakn düzeyde, yönetsel kararlara katlma olana doar. Yerel politikalarn olumasna katlm, genel siyasal katlma olarak anlalmaldr (Gabriel, 1983: 58). Hangi olanaklarn katlm için salanm olduu ya da hangi kurumsal düzenlemelerin yapld, katlmn demokratik yaplanma içerisindeki deerini göstermesi bakmndan önemlidir. Genel siyaset sistemindeki katlm olanaklar ya da düzenlemeleri yerel siyasette de vardr. Gelecein yerel yönetimleri, yurttaa, kentle bütünleme ve kentsel kimlikle özdeleme ans sunabilmelidirler. Kent, her yanyla, her kesimden kentli için anlalabilir ve yaanabilir olmal, yurttaa her olana salayabilmelidir. Bundan dolay, kent yönetiminde “Her ey kontrol altnda!” anlay oldukça yanltr. Bunun yerine, kent her zaman büyüyen ve gelien yanlaryla kavranmal ve sürekli gelitirme projeleri üretilmelidir. Yönetim, yurtta yanna almadan hiçbir yeniden yaplanma giriiminde bulunmamaldr. Yurtta, kentsel çevreyi biçimlendirmede yönetimle birlikte çalan bir ortak gibi alglanmal, yönetimin baarsnn ölçümünde yurttalarn yarglar dikkate alnmaldr. Yurttan bakyla ve beklentileriyle kente baklmaldr (Hill, 1996: 5-13). Yurttan, yaamn etkileyen yönetsel ya da siyasal kararlarn oluumuna katlmas, bir sorunu oldukça sk gündeme getirmektedir. O da udur: Acaba, katlm yönetimin baarsn olumsuz yönde etkileyen ve verimlilii düüren bir etkiye sahip midir? Açklkla belirtmek gerekir ki, çada yerel yönetimciler, bunun hiçbir biçimde doru olmadn belirtmektedirler (Buschor, 1994: 43). 60 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Katlm, demokrasi kuram balamnda bir amaçken, kent bütününde baz önemli amaçlar gerçekletirmek için de vazgeçilmez bir araçtr. Bu çerçevede belirlenen amaçlar: yerel hizmetlerin olabildiince etkin, çabuk ve ucuz olarak yerine getirilmesi, yerel düzeyde halkn demokrasi bilincinin güçlendirilmesi ve son olarak yerel demokrasinin kökletirilmesidir (Kele, 1993: 21). Ölçek büyüklüünün, kentin ekonomik ilevleri ve kii bana maliyetlerle olan ilikisi kadar, demokratik katlmla da ilikisi vardr. Yerel yönetimlerin ilevsel etkinlii ve demokrasi ile olan ilikilerinde, küçük ve büyük üniteler arasnda bir karlatrma yapldnda yurttan elde ettii frsatlar bakmndan küçük ünitelerin daha elverili olduu görülür (Kele, 1993: 22-23). Kar bir yaklama göre de, büyük üniteler küçükler kadar ekonomik etkinlie ve ilevsellie sahiptirler. Ancak, büyük ünitelerin daha çok kamu hizmetlerinde verimlilik ve etkinlik için, küçüklerin ise demokratik katlm için elverili olduu biçiminde görüler vardr (Erdumlu, 1993: 16). “Yerel Yönetimin Gelitirilmesi” amacyla hazrlanan bir öneriler paketinde, etkinlik ve demokrasi uyumlulatrlmaya çallmtr (BTKB: 19-20): 1- Yerel yönetime ilikin yetkiler, yerel toplulua en yakn yönetim birimince kullanlr. 2- Yerel yönetimlerin büyüklüünün saptanmasnda, hizmetlerin etkin bir biçimde yerine getirilmesi için gerekli boyutlar dikkate alnr. 3- Yerel yönetimlerin snrlarnda yaplacak deiiklikler, yerel halkn oyuna bavurularak gerçekletirilir. 4- Yerel görev ve yetkilerin, yerel yönetim birimleri arasnda bölünmesinde “demokratiklik ve etkinlik” ve “yetkilerin yerel toplulua en yakn yerel yönetim birimince kullanlaca” ilkelerinden hareketle; hizmetlerden yararlanan nüfus, arazi büyüklüü, corafi özellikler, kültürel-sosyal farkllklar, ekonomik durum, tarihsel geliim ve gelenekler gibi etmenler dikkate alnr. 5- Yerel yönetim birimleri arasndaki ilikiler hiyerariye deil, özerklie dayanr. Koordinasyon, ibirlii ve dayanmann salanmas yoluna gidilir. Birden çok birimi ilgilendiren sorun alanlarnda gönüllü “özel yerel yönetim düzenlemelerine” gidilir. Kentsel büyümenin ortaya çkard sorunlarn çözümü açsndan sorun, büyüklük-küçüklük sorunu olduu kadar, etkin ve egüdüm içerisinde çalan yerel birimlerin kurulabilmesi sorunudur da. Yönetimi belirleyen, yer, nüfus ve olanaklardr. Büyük ünitelerin verimlilik, küçük ünitelerin de demokratik özelliklerinden yaralanmak için kademeli yö2009 | 61 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler netsel yap, metropoliten kentlerde tercih edilmektedir (Toprak, 1988: 127). Böyle bir federatif yapda birçok avantaj salanm olur. Birincisi kamu hizmetlerinin etkinlii artar. kincisi, denetimsiz kentleme ve düzensiz imarn önüne geçilebilir. Optimum bir biçimde yerel yönetim snrlar içinde kamu hizmetleri arasnda egüdüm salanabilir. Bunlarla birlikte demokrasinin yerel özerklik ve katlm gibi ilkeleri de güçlendirilmi olur (Kele, 1985: 72). Öte yandan, küçük beldelerde halk çeitli yollardan dilek ve ikayetlerini belediye bakanna daha kolay ulatrabilmekte ve etkileim daha kolay olabilmektedir. Büyük ölçekli beldelerde belediye bakan ile ya da belediye ile halk arasndaki etkileim daha zor olmaktadr. Nüfus büyüdükçe belediye bakann kiisel olarak tanyanlarn says azalmakta ve belediye meclisi üyeleri ise hiç tannmamaktadrlar. Bu durum, beldelerdeki, sivil toplum kurulular için de geçerlidir (Falay ve dierleri, 1996: 31). Yerel yönetimlerin etkinlii, kentlerin çekim merkezleri haline gelmesi, kentsel atmosferin demokratikliiyle yakndan ilikili görülmektedir. Örnein, giriimciler yatrm yapacaklar yerlerin demokratikliini oldukça önemli bulmaktadrlar. Yerel yönetimlerde demokrasiyi yanstamayan yönetimler, ekonomik bakmdan çekim merkezi olamamaktadrlar. Ayrca, halk yönetimde bir vizyon ve yenilik görürse katlmak ve katkda bulunmak ister. Böylece yurttalar yerel hizmetler için harekete geçirmek kolaylar. Aksi durumda yerel yönetimden ve yerel kurumlardan kaç görülür (Plamper, 1997: 33-34). Yerel Siyaset ve Denetim Sorunu Yerel siyaset, eer katlm ve birlikte biçimlendirme ile yaplandrlm/kurumsallam ise ite o zaman yerel siyasetle ilgili yolsuzluk ve kötü yönetim kayglar en aza indirilebilir. Çünkü, mevcut kurumsal yap, yerel siyaset sistemi ve denetim mekanizmalar yukarda belirtilen kayglar gidermekten oldukça uzak görünmektedir. Katlmn, katlmclar açsndan getirisi, kendini gerçekletirme olanaklarnn artmas iken, siyasal sistem içinse meruluk ve gerçekçilik olanaklarnn salanmasdr. Bir davrann birey için hukuksal olarak ve ölçülebilir (rasyonel) olmas, bireyin bu davrann olumasna katlmyla yakndan ilgilidir. Ancak, kararlarn oluumunda zaman, para ve dier önemli faktörlerin maliyetini de düünmek gerekir. Bat demokrasilerindeki çounluk ilkesinin amac, kararlarn maliyetini azaltmak ve ayn zamanda çounluun kar çkmayaca kararlar üretmektir. Daha fazla katlm, daha fazla demokrasi demek midir? Katlm, yerel halkn refah düzeyinin ve esenliinin artmasna hizmet etmelidir. Ancak, katlma davran bireylerin egosunu tatminden öteye gitmeyen bir ura olarak da görülebilir. 62 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Katlmda, mehur “ortalama yurttan” bilgi ve katlma ilgi düzeyi önemli deikenlerdendir. Siyasal açdan bilgili, ilgili, tartmaya açk, tartma yetenei olan, aktif yurttalara bal olarak katlmn getirileri deiecektir (Gabriel, 1983: 100). Bir ülkede yasalar çok güzel yaplabilir; ülke, çok önemli insan kaynaklarna ve doal kaynaklara sahip olabilir; çok rasyonel organizasyonlar gerçekletirilebilir; siyasal ve toplumsal sistem kusursuz iliyor görünebilir. Bütün bunlar, etkili bir denetim sisteminin olmad toplumlarda, bir noktadan sonra anlamszlar. Çünkü, denetimin olmad yerde, bozulma ve çözülme kaçnlmazlar. Yasal denetim de çou kez yetersizdir. Bu yüzden, yönetsel süreçleri halkn sürekli izleyebilecei ve denetleyebilecei bir yapya kavuturmak gerekir. Her türlü siyasal ve sosyal tkanklklarn önünün alnabilmesi için bu zorunludur. Bu yaklam benimsendii zaman, “kent yönetimlerinin seçimden seçime hesap verme yöntemi yerine, sürekli hesap verme alkanl, yani “saydamlk” ilkesi korunmu olur.” (Kele, 1993: 21) Toplumsal ve siyasal kurumlarn en önemli amaçlarndan birisi de siyasal sosyalizasyonun salanmas, bireyin var olan deerler sistemine yabanclamamasnn salanmasdr. Bu noktada, yurttan siyasal sistemin bir parças olarak anlamn kaybetmesi, ikincil önemde görülmesi, siyasal sosyallemenin de temelini kaybetmesi demektir. Özellikle de, yurttan bir tüketici konumunda görülmesi, onun politik alanda yeteneksiz olduunun kabulü anlamna gelmektedir. Demokrasinin yaamas, toplumsal sistemin bir parças olan siyasal/yönetsel sistemin meruluk ve ussallk temellerine oturmas ve yurttalarna siyasal/yönetsel sistemle özdeleme olanaklar sunmasna baldr. Bu da, hereyin kamuoyu önünde gerçekletii ve halk denetiminin temsilciler yoluyla da olsa yürütüldüü bir sistemde olanakldr. Beklenen bu sonucun elde edilmesi ve siyasal sosyallemenin salanmas ve güçlendirilmesi yalnzca katlmc yöntemlerin kullanlmasna ve yurttalarn bu süreçlerde yer almasna baldr (Bernotat, 1982: 44-46). 2009 | 63 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ÜÇÜNCÜ BÖLÜM TÜRKYE’DE YEREL YÖNETMLER VE DEMOKRATKLEME Bu bölümde Türkiye’de yerel yönetimlerin tarihsel gelime süreci ve özellikle demokratikleme boyutuyla incelenmektedir. Kurumsallama, organlar, demokratikleme ve yasal/hukuksal boyutlar açsndan yerel yönetimlerin geliim süreci Osmanl döneminden itibaren ele alnmaktadr. Osmanl Döneminde Yerel Yönetimler Osmanl mparatorluu’nda –en azndan 1839’da ilan edilen Tanzimat Ferman’na kadar- siyasetin merkezinde saray vard ve siyaset ordu etrafnda biçimlenmekteydi. Dolaysyla herhangi bir yerel yönetimin veya sivil toplumun siyasal anlamda bir varlndan ve etkinliinden söz etmek olanakszdr. Ancak, bu durum son derece olaandr. mparatorluklar ve krallklar çann youn bir biçimde yaand bir dönemde Osmanl mparatorluu’nda da siyasal ve yönetsel farkllama beklenemezdi. Bat’da kentler ve yerel yönetim Antik Yunan demokrasi hareketlerinin etkisiyle uzun yllar içinde biçimlenmeye çalrken, temel rol burjuvaziye/tüccarlara dümütü. Kentlerin ve yerel yönetimlerin güçlenmesi Bat toplumlarnn bir “çk” aramas veya ayakta kalmaya çalmas sonucu ortaya çkan bir süreçtir ve bu süreçte ktalararas ve bölgesel “ticaret” baat rol oynamtr. Buna elbette feodal sistemin çökü sürecini ve toplumun üzerindeki basksn da eklemek gerekir. Osmanl sisteminde ise sarayn dnda herhangi bir kurumun herhangi bir ekilde karar alamamas, birkaç yüzyl ilerin oldukça iyi gitmesinden de kaynaklanmaktayd. Ancak, merkezin siyaset yapma ve yönetme gücü azalnca, dsal basklarn da etkisiyle farkl bir siyaset etme biçiminin görülmeye baland belirtilebilir. Merkezin gücünün azalmas ordunun da geleneksel yap ve ilevlerinden uzaklamasyla doru orantldr. Osmanl ordusunun temel kurumu Yeniçeri Oca 1826’da kaldrldktan sonra 1839’da Tanzimat Ferman ad altnda yeni bir siyaset yöntemi ve yaps benimsenmitir. Böylece merkezin tekelinde bulundurduu siyasal güçte önemli bir krlmann görülmeye balad söylenebilir. Bat’da siyasal katlma temelli bu gelimeler Osmanl’da Merkezi kurumlar rahatlatacak ve merkezin siyasetini etkilemeyecek küçük siyasal farkllamalar olarak deerlendirilebilir. Artk, yeni bir “devir” ve yeni “kurumlar” dan söz etmenin zaman gelmiti (Ortayl, 1985: 18-19). Tanzimat Ferman’yla birlikte oluan “Muhassl Meclisleri” ve daha sonra oluturulan “vilayet, liva, kaza idare meclislerinde, vilayet temyiz divanlarnda” ve belediye meclislerinde yerel temsilcilerin olmas ve dolaysyla küçük te olsa temsile dayal bir siyasetin douu merkezi hükümet bürokratlarnn etkisiyle deil yerel erafn ve güçlerin etkisiy64 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler le biçimlenmekteydi (Ortayl, 1985: 21). Vilayet ve kaza (ilçe) meclislerinde biçimsel de olsa bir “temsil” ilikisi 1850’li yllardan itibaren görülmeye balanmtr. Bu temsil olgusu, snrl da olsa karar alma mekanizmasnn “gizemini” ortadan kaldrm ve padiah ve çevresinin dnda da siyasal ve yönetsel kararlar alnabilecei düüncesinin domasn salamtr (Kalaycolu/Sarbay, 2000: 12). Artk yerel ve bölgesel de olsa “farkl” kurumlarn etkin olmaya balad açkt. Bu gelimeler, siyasetin etkili ve güçlü olmasa da yerele kaymas anlamna gelmekteydi ve saray dnda da siyaset yapan kurumlarn varlndan söz edilebilirdi. Bir taraftan bu kurumlar yerellemenin ve yerel kurumlarn gelimesi olarak deerlendirilebilecekken, dier taraftan Tanzimatçlar baz yerel gruplar, topluluklar/cemaatler ve vakflarca yürütülen hizmetleri merkeziletirmilerdir (Ortayl, 1995: 138-143). Yerel baz kurumlarn oluturulmas merkezin denetiminin artrlmas ve yükünün azaltlmas amac da tamaktayd. mparatorluun artan sorunlar karsnda yerel güçlerden yerel birimler araclyla destek alnm olacakt. Dolaysyla siyasal açdan merkezilemeye katkda bulunacak bir yerelleme öngörülmütü denebilir. Ancak, gelimeler bu amaca hizmet etmemitir. Osmanlnn zorunlu olarak –bir kurtulu reçetesi beklentisiyle- girdii bu siyasal dönüüm süreci, ayn zamanda siyasal katlm olgusunun bu geleneksel sistemde görülmeye balamas ve ilk belirtilerinin görüldüü bir dönem olarak da kabul edilmektedir. Farkl aktörlerin siyasete girmesi, siyaset yapma biçimini deitirirken, bu deiim bir taraftan da merkez-çevre etkileimine ve bütünlemesine katkda bulunmutur. Siyasal katlmada görülen bu art bir yandan bütünleme, dier yandan da ayrmaya neden olmutur (Kalaycolu/Sarbay, 2000: 19-20). Temsil mekanizmasnn ortaya çkmas, Müslüman ve Müslüman olmayan halkn yönetime katlmas, yönetim ilevinin yalnzca saray ve çevresine ilikin bir etkinlik olmaktan çkmas bakmlarndan bu gelimeler oldukça önemlidir (Kalaycolu/Sarbay, 2000 : 12). Osmanl toplumunda “siyasaln douu” ve “kamuoyunun ortaya çk” (Kahraman, 2008: 12) Tanzimat dönemiyle birlikte olmutur. Osmanl döneminde belediyeler kurum olarak 19. yüzylda görülmeye balanmtr. Ancak, bu dönemden önce de gerek Balkan ehirlerinde kilise ve burjuva ibirlii ile oluan yönetimler, gerekse Ahilik gelenei “zayf” bir yerel yönetim gelenei oluturmutu. Ahiler, “ekonomik” güce sahip olmadklarndan yüklendikleri “idari” hizmetleri sürdürememiler ve kurumsallaamamlardr. Çada, yerel yönetimin en önemli özellii olan “siyasal katlma” bu gelimelerde hiçbir biçimde söz konusu deildir (Ortayl, 1985: 17-19). 2009 | 65 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Burada temel sorun, hem kurumsallamann hem de siyasal boyutun kent yönetimlerinde söz konusu olmamasdr. Tanzimat, Osmanl’da bir “krlma” noktasdr. mparatorluu Cumhuriyet’e götüren sürecin ilk deil, ancak en önemli admdr. Tanzimat “yeni devir” ve “yeni kurumlar” demekti. Gülhane Hatt- Hümayun-u da denilen Tanzimat Ferman, “iktisadi bünyesi ve toplumsal kurumlaryla endüstri çana ayak uyduramayan bir imparatorluun aydn bürokratlarnn iç ve d basklar sonunda zorunlu olarak ilan ettirdikleri bir belgeydi” (Ortayl, 1985: 20). Böyle bir dönüüm, yerel yönetimlerin olumasnda ve kurumsallamasnda da önemli etkiler meydana getirmitir. Osmanl yönetsel/siyasal sisteminde kentsel sorunlarn çözümü, taban halk olan demokratik bir yaplanma süreci yaamamtr. Tanzimat‘a kadar olan dönemde, yerel hizmetler bütünüyle vakflar eliyle yürütüldü. Belediye hizmetlerini, yargsal ve yönetsel görevleri olan kadlar yürütmekteydi. Kadlar, kentin imar ileri dnda, bütün sorunlaryla ilgilenirlerdi. Toplu yaamann gerektirdii ortak sorunlarn çözümüyle tümüyle kadlar ilgilenirdi. Baz büyük kentlerde Mimarba ve ehremini kentin imar ileriyle ilgilenmekteydiler (Yavuz, 1953: 29-30). Batl anlamda yerel yönetim gelenei Osmanl‘da yoktu. Batl anlamda yerel yönetim geleneinde, yerel yönetim-demokrasi ilikisi, tamamiyle kendi kendini yönetme ilkesine dayanmaktayd. Tarihsel kökenleri balamnda, yerel ölçekte komünlerin kendi kendini yönetmesi biçiminde olan yerel yönetim sistemi, Osmanl siyasal sistemine, “gecikmi ve taklitçi bir gelimenin” sonucu olarak girmitir. Köy yönetimlerinin geleneksellii ve güçlülüü de, yine batdaki gibi güçlü bir yurttalk temeline dayanmyordu (Hamamc, 1981: 9). Özenti sonucu belediye kurma ve yerel yönetim birimleri oluturma düüncesinin yansmalarndan biri, Galata ve Beyolu‘nda çada belediye hizmetleri vermek üzere kurulan Belediye‘ye Paris‘ teki 6.Belediye Dairesi‘nden esinlenilerek, Altnc Daire-i Belediye adnn verilmesidir. Daire yazmalar Franszca yaplrd ve ilk meclis üyeleri çounlukla yabanc uyruklulard (Ortayl, 1989: 19). Yayla, Türkiye‘de belediye kurulmasnn nedenlerini, eski kent örgüt ve hizmetlerinin bozulmas, ekonomik gelimeler, bat ile ilikilerin artmas ve düzenli kent özlemi ve siyasal gelimeler olarak görmektedir (Yayla, 1977: 958). Ancak, gerek Altnc Daire-i Belediye ve gerekse daha sonra ülke yüzeyinde yaygnlaan belediyelerin baz zayf noktalar öyle özetlenebilir (Tekeli, 1978: 30-31): - Belediyelerin akçal güçleri oldukça snrldr; - Karar organlar kentin seçkinlerinden olumaktadr, halktan olan temsilci bulunmamaktadr ve 66 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Daha önce kent hizmetlerini yürüten vakflar, ilevsel olarak kald için, hizmetlerde çakmalar olmaktadr. kinci Merutiyet ortamnda, yerel demokrasiyi savunan, l Kurullar araclyla akçal ve yönetsel kontrolün halka verilmesini savunan düünürler olmutur. Bunlarn banda Prens Sabahattin gelir. Prens Sabahattin bireyci bir toplumsal yap için de yerel yönetimi zorunlu görmekteydi (Ortayl, 1978: 23). Osmanl döneminde, yerel hizmetleri gören yerel örgütler vard. Bu görevlerin çounu da Loncalar üstlenmilerdi. Bu örgütler, çada anlamdaki yerel yönetimlere temel olabilecek niteliklerden yoksundu. 1860‘l yllardan balayarak, bugünkü anlamda yerel yönetim örgütlerinin kurulmasn salayacak admlar atlmaya baland. Bu geliim, bat karsnda gerilemenin bir sonucu olarak, bütün sistemi, bir ölçüde batl normlara göre dizayn etme düüncesinin bir yansmas olarak kabul edilmelidir. Ancak, bu örgütler, hem Osmanl‘da hem de Cumhuriyet‘te demokratik gelimeye katkda bulunacak örgütler olarak görülmemilerdir (Kele, 1993: 36). Çada anlamda belediye örgütlenmesinin temelinde, yerel topluluklarn kendi gereksinimlerini karlamak amacyla kendilerinin örgütlendikleri, dolaysyla yerel yönetimlerinin özerkliklerini koruduklar bir yerel yönetim anlay vardr. Oysa, Türkiye‘deki yerel yönetim geliiminde böyle bir özerklikten söz etmek zordur. Yerel hizmetlerin görülmesi, daha çok kiisel ilikilere dayanan meslek örgütlenmeleri yoluyla olmutur (Yayla,1977: 1011). Bundan baka, Tanzimat yöneticilerinin artan gereksinimleri karlamak için yerel nüfuz sahiplerine gereksinim duymas da, yerel yönetimlerin ortaya çkma nedenlerinden biridir. Bu balamda, yerel yönetimler merkeziyetçi bir zorlamann sonucu ortaya çktlar, yoksa liberal bir gelimenin deil. Bu gelimeden önce yerel hizmetleri yürüten kadlarn, herhangi bir seçimle gelmeleri ya da görevleriyle ilgili kurullar oluturarak karar almalar sözkonusu deildi. Ancak, Tanzimatçlar, 19. yüzyla kadar yerel gruplar, cemaatler ve vakflarca yürütülen baz hizmetleri de merkeziletirmilerdir (Ortayl, 1995: 138-143). lk yerel meclisler, akçal sorunlarn çözümü amacyla “Muhassl Meclisleri” olarak, her bölgenin ileri gelenlerinin ve müslüman olmayan halkn temsilcilerinin de katlmyla oluturuldu. Bu meclislerin, bugünkü anlamda herhangi bir yerel yönetim ilevi yoktu. Ancak, meclisler Tanzimatla birlikte gelen yerelleme çabalarnn ilk uygulamalardrlar (Ortayl, 1974: 13-16). 1856 Islahat Ferman‘ndan sonra, 1861‘de Vilayet Nizamnameleri‘yle yerel meclisler oluturulmas yoluna gidilmitir. Bu nizamnamelerin ilki olan Lübnan Nizamnamesi, Osmanl eyalet yönetiminde, yerel 2009 | 67 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler halkn yönetime katlmasnn ilk somut örneini oluturmutur. Her topluluk (cemaat), kendi temsilcilerini seçecek ve böylece yerel meclis üyeleri belirlenmi olacakt. Bu Nizamname, baarsz bir düzenlemeydi. Çünkü, yerel meclislerin merkezi yönetimden oldukça özerk olmas, snrl vergiler dnda hiçbir sorumluluk tamamas gibi sonuçlar dourmutu (Ortayl, 1974: 38). 1864 ve 1871 Nizamnameleri, 1861 Nizamnamesi‘nden sonra merkezin yükünü hafifletmek, yerel halkn yönetime katlmasn salamak amacyla, daha da geniletilerek uygulanmak istenmitir. Katlm daha çok ön plana çkm, ancak seçimlerde belirleyici olan yine merkez olmutur. Merkezi hükümet görevlileri baz isimleri belirlemekte, bunlar alt meclislere sunmakta, sunulan isimler de merkezi hükümet memurlarnn çounlukta olduu kurullarca seçilmekte ve son sözü vali söylemekteydi. Bu seçimlerde din ayrm gözetilmezdi. Ancak, çounlukla seçim yaplan beldenin ekonomik ve sosyal yönden ileri gelenleri seçilmekteydi (Ortayl, 1974: 69-71). Merkez, yerel meclislerin olumasn istemi, ancak olabildiince bu meclisleri kontrol altnda tutmay da amaçlamtr. Gerek 1864, gerekse 1871 Nizamnamelerinde belediyenin yönetsel bir birim olduu vurgulanm ve meclis üyelerinin o beldenin “seçkinlerinden” olma koulu getirilmitir. Belirli bir düzeyin üzerinden vergi verenler ve 30 yan geçmemi kimseler aday olabilirdi. Meclis, yalnzca belediye hizmetlerini görüebilir, adalet ve finans konularyla ilgilenemezdi (Ortayl, 1974: 167-168). Yerel yönetimler alannda yaplan düzenlemeler, Osmanl siyasal sisteminin çadalama çabalarnn bir sonucudur. Çadalama çabalarnn kaynanda ise, sistemin iç ve d tehditlere kar koymada zorlanmas vardr. Çadalama düünceleri ve uygulamalar Bat’da olann tersine, yenilgilerin ve sorunlarn kuatt bir siyasal sistemin çk araylarndan domutur. Oysa Batdaki çadalama, sanayi devrimiyle sk bir iliki içerisinde ortaya çkmtr. Osmanl dönemindeki bu çabalar dorultusunda, merkez çevreyle daha youn ilikilere girmi, yönetim sisteminde baz deiiklikler yapmak için uygulamalara giriilmitir. Genel düzeyde ve yerel düzeyde ayn hukukun geçerli olmas ve keyfiliin sona ermesi yönünde önemli admlar atlmtr. stanbul‘un dnda da bölgesel ve yerel meclisler kurulmas yoluna gidilmitir. Bunun amac, merkezi yönetimin görev ve sorumluluklarnn yerel halkla paylalmasdr. Ancak, halk, kendi kendini yönetmek yerine hükümetten yardmlar alma yolunu seçmitir. Böyle bir sonucun domas için de, gerekli koullarn hazr olduu söylenemez. Ancak, Tanzimat’tan sonraki dönem yerel düzeyde meclislerin olumaya balad, temsile dayal bir yönetimin kurulmaya balad bir dönemdir. Bu dönem, genel otorite yapsnn deiime u68 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ramas için en azndan bir potansiyel ortaya çkarmtr. Temsil ilikisinin ortaya çkmas, “sisler altnda sakl bir karar alma mekanizmasn” yava yava daha anlalabilir klarken, bir yandan da, müslüman olan ve olmayan halkn temsil edilebilirliinin kabulü, geni kesimlerin siyasetle tanmasna olanak salam ve bu kesim, isteklerini meclislere yanstabilmitir (Kalaycolu&Sarbay (tarihsiz): 25-32). Osmanl döneminde gerçek belediyelerin ortaya çk I. Merutiyet‘le olmutur. Parlamento ne kadar istemese de, hükümet stanbul ve dier iller için iki ayr kanun çkarmtr. Belediye tüzel kiilik kazanm ve belediye meclisinin görevleri ve hukuksal konumu ayrntl olarak düzenlenmi, kent büyüklüüne göre belediye meclisleri oluturulmas öngörülmütür. Meclis, belediye ilerini görüüp karara balamak ve bütçeyi hazrlamakla yükümlüydü. Daha önceki düzenlemelerde olduu gibi meclis üyeleri beldenin ileri gelenlerinden seçilmekteydi ve ulusçuluk akmnn güçlenmesi nedeniyle her üyenin Türkçe bilmesi zorunluluu getirilmiti (Ortayl, 1978: 20-21). Tanzimat Dönemi’nin Siyasallama Açsndan Anlam Osmanl döneminde halkn yönetenler önünde birtakm isteklerde bulunabilmesinin yolu Tanzimat‘la birlikte açlmtr. Üstelik, halka din fark gözetilmeden siyasal erkten baz isteklerde bulunabilmesi olanaklar da tannmtr. Yasalardaki ve siyasal kurumlardaki deimeler, yurttalara yeni frsatlar yaratmtr. Halk, siyasal yaamn bir parças haline gelmeye balamtr ki, bu da Osmanl‘daki çadalama sürecinin önemli bir aamasn oluturur. Siyasal katlmann önemli bir koulu olan “bireyin” bir deer olarak ortaya çkmaya balamas da bu dönemde olmutur. Hem toplumsal alanda hem de edebiyat alannda birey ön plana çkmaya balamtr. Siyasal sistemden beklentileriyle ve siyasal sistemi etkilemeye çalmasyla birey, cemaatin dnda, tek bana özerk bir deer olarak önem kazanmaya balamtr (Kalaycolu&Sarbay (tarihsiz): 33-37). Birey olmann altnn çizilmesi son derece önemlidir. Çünkü, demokratik deerler sisteminin var olma koulu, birey olmakdan geçer. Bu açdan 1876 Anayasas‘nda mahkemelerin bamszlnn ve özgürlüklerin ilke olarak yer almas önemlidir. Bu balamda, Tanzimatla birlikte “yeni bir yönetilen rolü” (Kalaycolu&Sarbay (tarihsiz): 38) domaya balamtr. Geleneksel Osmanl toplumunda bireyin sosyal statüsünü belirleyen, yalnzca sultann iradesiydi (Özbudun, 1975: 21). Siyasal katlma, bu dönemle birlikte bu dünyaya yönelik beklentilerin gerçeklemesi bakmndan etkin bir süreç olmaya balamtr. 1876 Anayasas‘n hazrlayanlar, Anayasa‘y halkn demokratik özlemlerini yanstan bir belge olarak deil, Meclis‘in kurulmasna ve halkn yasama etkinliine bir ölçüde de olsa katlmnn salanmasna ve padiahn yetkilerini bi2009 | 69 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler raz da olsa snrlandrmaya olanak veren bir belge olarak düünmülerdi (Kili, tarihsiz: 105). Ortayl da, Tanzimat hareketinin yabanc gözlemcilerce de bir “yasama” hareketi olarak görüldüünü belirtmektedir. Bu belirlemeye göre Tanzimat, toplumun pozitif hukuk kurallarna göre yeniden yaplanmasnn balangc anlamna geliyordu. Gazete, dergi ve roman okunmasn, kadnlarn eitim görmeye balamasn, bu dönemin baka bir siyasal kültürle temasa geçmesinin önemli göstergelerinden saymak gerekir. Kadnlar bakmndan, hiç deilse üst ve orta tabaka kadnlarn toplumsal alana girmeye balamas da bu döneme rastlar. Öretmen olan, gazete ve dergi çkaran kadnlara artk toplum yava yava almaktayd. Ekonomik ve toplumsal etkinliklerin çeitlenmesi, bu tür deiimleri zamanla hzlandrmtr. Sosyal snflarn, bu dönemde birbirinden kesin çizgilerle ayrlmaya balad görülmektedir. Örnein, stanbul’ da zengin konaklar, orta halli ve yoksul snflarn oturduu yerlerden uzaklamaya balamtr (Ortayl, tarihsiz: 89-95). Bu dönemde gerçek anlamda bir halk katlmndan söz etmek olanakszdr. Kentlerde ve kasabalardaki “idare meclisleri” ikinci seçmen saylm, bunlar da milletvekillerini seçmitir. Ancak, geni halk kitlelerini siyasal yaamn içine çekecek gelimelerin olmadn görüyoruz. Çünkü, yurtta deil, “uyruk” anlay bu dönemde egemendi ve siyasal sistemde yaplan deiiklikler, iç ve d koullarn zorlamasnn sonucu olarak ortaya çkmaktayd (Kili, tarihsiz: 111). Gerçi Tanzimatç bürokratlar, yerel halkn temsilcilerinin yönetime katlmasn, çadalama için gerekli görmekteydiler. Yeni dönemin kurucular, tarada da yasal bir yönetim kurmann ve akçal sorunlar çözmenin bu yolla daha kolay olacan düünmülerdir. Bu konudaki yasal düzenlemeleri salamak üzere, 1864 ylnda çkarlan Vilayet Nizamnamesi, 1871‘de çkarlan dare-i Umumiye-i Vilayat Nizamnamesi ve 1878‘de Parlamento‘nun kabul ettii Dersaadet ve Vilayat Belediye Kanunu gibi giriimler olmutur. Bu düzenlemelere göre halkn, her düzeyde temsil edilebilmesinin salanmas öngörülmütür. Bu ayn zamanda kamu yönetiminin laikleme sürecinin de balangc saylmaktayd (Ortayl, tarihsiz: 180). Tanzimat Ferman’yla birlikte, aydn yönetici snf, devletin ilevselliini yitirmi kurumlarn yeniden yaplandracakd. Bu yaplandrma çabalar, hiç kuku yok ki, yönetimi ve toplumu çadalatrma amac tamaktayd. Bu amaç, yerel yönetimler için de geçerlidir. llerde ve ilçelerde kurulan meclisler, bu amaca ulama yolundaki somut göstergelerdir. Ancak, bu meclislerin bugünkü anlamda demokratik çalma koullarndan yoksun olduu; bir yandan valilerin bir yandan da yerel seçkinlerin engellemeleri ve meclis çalmalarn çatmaya dönütürme70 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler leri nedeniyle, meclislerden beklenenin gerçeklemedii de açktr (Ortayl, 1978: 12). Osmanl yöneticileri, imparatorluun son döneminde kentsel hizmetlerin düzenli olarak yürütülmesi için yerel yönetimlerin kurulmasn istediler. II. Merutiyet srasnda belediyeler tüzel kiilik kazand ve güçlendirildi. Ancak bu dönem, önceki dönemlerden daha çok merkezin basksnn görüldüü dönem olmutur. Bu mirasn günümüze kadar uzand ve bugünkü yerel yönetim sisteminin siyasal katlmaya ve demokratiklemeye elverili olmamasnda etkili olduu savunulmaktadr (Ortayl, 1995: 150). Belediye örgütünün Osmanl toplumsal ve siyasal yaamna girmesini, bir özenti olarak görmemek gerekir. Bu gelime, Bat karsnda duyulan çaresizlik ve güçsüzlük konumundan kurtulmann bir yan çözümü olarak genel yönetim reformu içerisinde ortaya çkmtr. Dolaysyla, bu kurum ilevsel bir gereksinme olduu için domutur. O anki yönetim sorunlarna bir çözüm olmas beklenmitir (Tekeli, 1993: 310). D dünyann zorunlu olarak Osmanl toplumuyla ilikilerini artrmas, kentlerin yapsn da deitirmeye balamtr. Örnein, liman kentlerinde önemli yapsal deiiklikler görülmütür. Ticaretin önemi ve etkinlii artarken, ticaretle uraan snflarn belediye örgütü kurma istekleri de buna kout olarak ortaya çkmtr. Örnein, zmir‘de yerli ve yabanc tüccarlar belediye kurulmas için ilk giriimi balatan toplumsal gruplar oluturmaktadr (Ortayl, 1974: 107-108). Osmanl elitinin d dünyayla temas arttkça, kentsel hizmetlerin de Batdaki gelimi örneklerine göre yürütülmesi gerei skça gündeme gelmeye balamtr. Gerek imar uygulamalar, gerekse trafik gibi sorunlarn eski yöntemlerle çözülemeyecei görülmeye balanmtr. Kentsel alt yap alannda çkan bu zorunluluklar, belediye örgütlerinin kurulmasn dourmutur. Bu örgütler kurulmutur. Ancak, bu örgütlerin kurulu amac hiçbir zaman yerel demokrasinin gelitirilmesi ya da özerk bir komün yönetiminin kurulmas deildir (Ortayl, 1974: 113-114). Cumhuriyet Döneminde Yerel Yönetimler ve Demokratikleme Cumhuriyet döneminin balamasyla birlikte, yerel yönetimlerle ilgili düzenlemelerde de yeniliklere gidilmi; merutiyet yönetimleri srasnda yaplan düzenlemelerin ötesine geçilerek, yerel yönetimlerle ilgili ilkelerin tanmlanmasnn yannda, yerel yönetimlerin görevlerinin ayrntl olarak yer alaca yasal düzenlemelere de gidilmitir. 1924 Anayasas, illere, kent, kasaba ve köylere 93. maddesiyle tüzel kiilik vermitir. Ayrca, illerin yönetiminin “yetki genilii” ve “görev ayrm” ilkelerine göre düzenleneceini öngörmütür (Hamamc, 1981: 17). 1924 Anayasas, 1921 Anayasas ile illere verilen geni özerkliin Türkiye için bir “zaaf” nedeni olacan varsaym ve illerin yetki geni2009 | 71 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler lii ilkesine göre yönetileceini, dier yönetim birimlerinin ise tüzel kiilikleri olduunu temel ilke olarak kabul etmitir (DDK, 1996: 11). Cumhuriyet dönemiyle birlikte önce yerel yönetimler oluturulmu ve daha sonra da yerel yönetim gelenei gelitirilmek istenmitir. Osmanl döneminden gelen bir yerel yönetim geleneinin de olmamas, bu balamda bugünkü yerel yönetim sorunlarnn da kayna olarak görülmektedir (Geray, 1995: 7). Yerel yönetim sistemimizin arlkl bölümünü oluturan belediyeler konusunda Cumhuriyet ilk döneminde ayrntl bir yasa hazrlanmtr. 2004 ylnda yürürlükten kaldrlan 1580 sayl Belediye Yasas, 1930 ylnda çkarlmtr. Bu yasa çkarlrken, ülkede planl kentlerin olumas, çada kentlemenin gereklerine uygun düzenlemelere gidilmesi amaçlanmtr. Bu anlay, imara dayal bir belediye anlayn yanstmaktadr. Yasann birinci maddesinde belediyelerin tüzel kiilii olduu vurgulanarak, özerk bir yönetsel yaplar olduunun alt çizilmitir. Ancak, bu snrl bir özerkliktir. Yasa, belediyenin görevlerini liste yoluyla belirlemitir. Katlm olgusu açsndan, yasann bir beklentisi önemlidir o da udur: Yasaya göre belediyenin bir görevi de halk, toplumsal ve siyasal sistemle ilgili olarak eitmek, ksaca demokratikleme sürecinde bir rol üstlenmektir (Hamamc,1981: 19). Çok partili siyasal yaamla birlikte, belediyecilii demokratikletirme yönünde önemli saylabilecek admlar atlmtr. Baz kentbilimcilere göre, bir Türk Belediyecilik Dernei’nin kurulmas ve adnn “dernek” olmas bile önemlidir. Çünkü 1945 ylna kadar, yani bu dernein kurulu aamasna kadar, dernek ad yerine kurum ad kullanlmtr. Bu dernek, kuruluundan balayarak belediyelerin özerkliini ve demokratiklemesini savunmu; vesayet denetiminin çok abartldn ve belediye bakanlarnn atamayla deil halk tarafndan seçilmesini savunmutur. Yine demokratikleme konusunda önemli bir adm, 1946 ylnda atlmtr. Daha önce belediye meclisi üyelerinin seçimi bir hafta sürmekteydi. Yaplan bir yasa deiiklii ile bu bir güne indirildi ve böylece seçim güvenlii salanarak, çok partili siyasal yaamn koullarna uygun bir duruma sokuldu. Ancak, bütün bu önemli saylabilecek gelimelere karn belediye bakanlarnn atananlardan olmas kural uzun bir süre deimemitir (Tekeli, 1978: 126-128). 1961 Anayasas 116. maddesi ile yerel yönetimleri, anayasal güvenceye ve daha demokratik bir temele göre yeniden tanmland. Anayasa, yerel yönetim karar organlarnn halk tarafndan seçilecei ilkesini kabul etmitir. Organlarn görevden alnmas ancak yarg yolu ile olabilir. 27 Temmuz 1963 gün ve 307 sayl yasa ile belediye bakanlarnn durumu güçlendirilmi ve tek dereceli seçimle i bana gelmeleri düzenlenmi, böylece Anayasa ‘da yer alan düzenlemelerin uygulamaya geçirilmesin72 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler de önemli bir aama salanmtr. Bu yasayla belediye bakan seçimlerinin vali ya da Cumhurbakan tarafndan onaylanmas kaldrlm, ancak “mansup” belediye bakanl ilkesi kaldrlmamtr. (Tekeli, 1978: 190-191). 1960’l yllar, ayn zamanda Türkiye için “kalknma planlarna” dayal yeni bir dönemin balangcdr. Birinci Be Yllk Kalknma Plan (1963-1967), katlma dayal bir kalknmann salanmas amacyla, özellikle krsal alanlarda uygulanmas amaçlanm olan “toplum kalknmas” yöntemine özel bir önem vermitir. Ancak, etkin bir uygulama ans olmamtr. Sonraki yllarda, katlma dayal belediyecilik planlarda sözü edilen bir konu olmaktan çkm, onun yerine kaynak sorunlarnn çözümü ve yerel yönetim- merkezi yönetim ilikileri planlarda arlkl olarak yer almtr. Demokratikleme Çabalar Türkiye’de yerel yönetimlerin önemli yapsal sorunlar vardr. Akçal sorunlarn yannda demokratikleme sorunlarn da yerel yönetim sistemimizin temel tkanklklar arasnda sayabiliriz. Bu durum hem devlet, hem de devlet d kurum ve kurulularca skça dile getirilmektedir. Örnein, DPT’nin hazrlam olduu bir çalmada açklkla “Yerel yönetim kurumlarmz yeterince demokratik deildir” (DPT, 1994: 42-43) saptamas yaplmtr. Yerel yönetimlerin yeterince özerk olmad, yerel topluluklarn karar süreçlerine katlamad, hemehri katlm, hemehri denetimi ve temsil gibi konularda hem kurumsallama yönünden hem de uygulamada önemli sorunlar yaand, yönetsel saydamln oldukça zayf olduu, ayn çalmada yer alan saptamalardr. Türkiye‘de katlma olan ilginin az olmas, Anayasal ve yasal olanaklarn snrl olmasndan kaynaklanmaktadr. Karar alma süreçlerinde sivil toplumun sürekli dlanmas ve bireyin siyasal katlmnn endie ile karlanmas, Türkiye‘nin önemli sorunlarndandr (Kele, 1993: 3638). Bu yüzden de, Anayasa‘da ve yasalarda katlm kolaylatracak kurumsal düzenlemeler eksiktir. Hem Osmanl döneminde hem de Cumhuriyet döneminde, yerel yönetimler demokratik kayglardan çok, yerel kamu hizmetlerinin etkin ve ucuz olarak salanmas amacyla kurulmulardr. Bütün yasal düzenlemeler de, bu amacn gerçeklemesine katkda bulunacak biçimde yaplmtr. Cumhuriyetin ilk yllarnda, ulusal birlik ve bütünlük düüncesinin oldukça önemli olmas nedeniyle, merkez dndaki siyasal örgütlere kuku ile baklmtr (Çapolu, 1994: 62). Bu anlayla ortaya konan yerel yönetim anlay da, demokratik yaplanmaya ve birey yetitirmeye oldukça snrl katklar olan bir anlay olmutur. 2004 ve 2005 ylnda yaplan yasal düzenlemelerle bu konuda yerel meclislere sivil toplum kurulularnn ve muhtarlarn kat2009 | 73 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler labilecei biçiminde atlan admlar ve Bilgi Edinme Yasas gibi yenilikler, son yllarda toplumun ve siyasetin konuya baknda önemli deiimler olduunu göstermektedir. lerleyen kesimlerde mevcut güncel düzenlemelere deinilecektir. 1961 (116. madde) ve 1982 (127. madde) anayasalar yerel yönetimleri, il, belediye ve köy halknn “mahalli müterek ihtiyaçlarn” karlayan kamu tüzel kiileri olarak tanmlamtr. Her iki anayasa da, yerel yönetimlerin karar organlarnn halk tarafndan seçileceini hükme balamtr. Ancak, 1961 Anayasas’ndan farkl olarak 1982 Anayasas “kanunda gösterilen seçmenler” söylemini kullanmtr. Bu söylemin niçin benimsendii açk deildir. Bundan baka, yerel özerklii güçlendirme yönünde, yerel yönetimlerin kurulu ve görevlerinin ancak yasa ile “yerinden yönetim ilkesine uygun olarak” düzenlenmesi gerei vurgulanmtr. Bu kuralla, yerel özerkliin snrlanmasnn önüne geçilmesi salanabilecektir. Ancak, yerel yönetimlerin özerkliklerini yakndan ilgilendiren vesayet denetimi, 1982 Anayasas’nda açkça yer almtr. Bu düzenleme, 1961 Anayasas döneminde de vard. Ancak, Anayasa’ da açkça yer almyordu. Yerel yönetim organlarn keyfi olarak görevden almay kolaylatran bir hüküm de 1982 Anayasas’nda açkça yer almtr. Bu hüküm 127. maddede yer alan, “soruturma ve kovuturma durumlarnda yerel yönetim organlarnn çileri Bakannca geçici olarak görevden alnacana” ilikin hükümdür (Kele, 1992: 130-131). Liberal dönem olarak da adlandrlan 1984 ve sonras dönemde, yerel yönetimlerin ön plana çkmasna katkda bulunan önemli gelimeler olmutur. Bunlardan birisi, 3030 sayl yasa ile kurulan anakent belediyeleridir. kinci olarak, genel bütçe vergi gelirlerinden belediyelere ayrlan pay artrlm ve Emlak Vergisi’nin önemli bir ksm belediyelere braklmtr. mar planlar ve çevre sorunlar gibi konularda belediyelere yetkiler tannmas, akçal olanaklarnn artrlmas, yerel özerklik açsndan olumlu karlanmas gereken gelimeler olmutur. Ancak, bu dönemde belediyelerin özerkliinin de snr olmas gerektii dönemin babakannca vurgulanmtr (Kele, 1993: 45-47). Sonuçta, gelimeler ne olursa olsun, bu dönemde yerel yönetimlerin imaj oldukça parlam ve yerel yöneticiler de daha çok ön plana çkmaya balamtr. Yerel yönetim diye bir örgütlenme yapsnn var olduu hem yönetenler hem de halk tarafndan gerçekçi ve elbette pragmatik olarak alglanmaya balamtr. Yerel Yönetimlerde Demokratik Boyutlar: Katlma Olanaklar Katlmadan söz edebilmek için, biçimsel katlma olanaklarnn bulunmas gereklidir. Biçimsel katlma olanaklarnn snrl olduu siyasaltoplumsal yaplarda, kamu siyasalarn etkilemekten de söz edilemez. l Özel Yönetimleri, anayasann 127. maddesinde belirtilen yerel yönetimlerden biridir. Bu birimlerin sunduklar hizmetler, tüm il snrlarn 74 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler kapsar; hizmet sunmada kent içi ya da kent d gibi bir koul aranmaz. l Özel Yönetiminin katlmc yollardan, dier bir deyile seçimle belirlenen karar organ l Genel Meclisi’ dir. Tek dereceli ve nispi temsil sistemiyle Genel Meclis üyeleri halk tarafndan seçilirler. l Genel Meclisi, kendi üyeleri arasndan her yl be asl ve be yedek üye de, l Daimi Encümeni için seçerler. 5302 sayl l Özel daresi Kanunu ile Meclis bakannn Meclis içinden seçülmesi öngörülerek, demokratikleme yolunda önemli bir adm atlmtr. l Özel Yönetimlerinin varlna önemli bir muhalefet olagelmitir. Bunun da nedeni, katlm balamnda özellikle, toplum kalknmas düüncesine uygun birimler olmadklar, toplum kalknmasnn en optimal biçimde ilçelerde ve belediyelerle gerçekletirilebilecei savdr. Ancak, l Özel Yönetimlerinin toplum kalknmas düüncesine uygun olduu da, 1970’te ç leri Bakanlnca hazrlanan bir tasarnn gerekçesinde savunulmutur (Kele, 1992: 165-166). Cumhuriyet döneminde belediyelerden de önce, köy yönetimleri 1924 ylnda 442 sayl yasayla yasal düzenlemeye konu olmulardr. Katlmc niteliklerin ar bast toplum kalknmas modeli özellikle Birinci Be Yllk Plan’ da (BYKP) (1963-1967) Köy Kalknmas’na e deerde ele alnmtr. 2. BYKP’ dan sonra planlarda toplum kalknmasna yer verilmemitir. I. BYKP, kaynak ve insan gücü savurganlna son vermek ve köylünün kalknmaya gönüllü katlmn salamak amacyla toplum kalknmas modelini benimsemitir. Köy yönetimleri, eski bir toplumsal katlma ve dayanma modeli olan, fakat bugün daha geçerli olan imece yöntemiyle yurtta katlmna en fazla yer veren ve bunun yasal zorunluluk olarak düzenlendii yönetimlerdir. Bu ekonomik anlamda, köylüler arasnda igücü deiimi demektir. Gelenek hukukunun baskn olduu bölgelerde yaamaya devam eden imece yöntemi, para ekonomisinin girdii yerlerde oldukça zayflamtr (Kele, 1992: 176). Köyün her türlü alt yap ileri ve dier hizmetler imece yöntemiyle çözümlenebilmektedir. mecenin kaç gün sürecei Köy htiyar Kurulu’ nun kararna baldr. Köyün akçal gereksinimlerini karlamada da, köyde yaayanlarn katlmyla gerçekletirilen salma yöntemi uygulanmaktadr. Salma, hane bana alnr ve miktarn yine Köy htiyar Heyeti belirler. Salmann tavannn hala 20 lira olmas, köyün gereksinimlerine akçal katlm bugün anlamsz klmaktadr. Köyün kalknmasna yönelik, halk katlmn benimsemi baz yaklamlar çeitli aralklarla gündeme gelmitir. Bunlardan birisi, 1965 ylndan itibaren Köy leri Bakanl aracl ile uygulanmak istenen Çok Yönlü Krsal Alan Planlamas yaklamdr. Önceliklerin yanll ve 2009 | 75 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler halktan beklenen katlmn gerçeklememesi, bu yöntemin uygulanma ansn ortadan kaldrmtr (Kele, 1992: 189). Gerek 1961 ve gerekse 1982 anayasalarnda, halkn belediyelerin karar alma süreçlerine katlmyla ilgili özel düzenlemeler sözkonusu deildir. Ancak, yerel yönetimlerin karar organlarnn halkn seçimiyle oluturulaca her iki anayasada da yer almtr. Yerel düzeyde halkn katlm, Anayasamzda genel seçimlere katlmayla snrlandrlmtr. Bunun dnda, halkn sürekli katlmn ve denetimini salayan ya da özendiren herhangi bir düzenleme yaplmamtr. Belediyeler, yerel yönetim birimleri arasnda ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel bakmlardan en arlkl olanlardrlar. Bütün dünyada böyle olduu gibi, ülkemizde de böyledir. Tanzimat’la birlikte balayan belediyeleri çadalatrma çabalar ve süreci günümüzde de sürmektedir. Cumhuriyet Dönemi’nde, belediyelerle ilgili ilk yasal düzenlemeler 1930 ylnda 1580 sayl Belediye Yasas ile yaplmtr. Halkn katlmyla ilgili olarak, Belediye Yasas 2. maddesinde belediye kurulurken, Köy htiyar Kurulu’nun bir tutanakla ya da o belde seçmenlerinin yarsndan çounun o yerin en büyük mülki amirine bavurmas gerektiini öngörmütür. Ayrca hem 1580 hem de 5393 sayl 13. maddesinde hemehrilik düzenlemesi yapm, belde halknn kararlara “katlabilecei” ve “bilgilendirilecei” eklinde demokratik vurgular yaplmtr. 5393 sayl yeni Belediye Yasas’nda düzenleme öyledir: “Herkes ikamet ettii beldenin hemehrisidir. Hemehrilerin, belediye karar ve hizmetlerine katlma, belediye faaliyetleri hakknda bilgilenme ve belediye idaresinin yardmlarndan yararlanma haklar vardr.” Belediye Meclisi üyeleri ve belediye bakan da halk tarafndan be yl için seçilirler. Belediye meclisi toplantlar halka açktr. Ancak, meclis en büyük mülki amiri haberdar ederek gizli oturum da yapabilir. Belediye encümeninde de seçilmi üye bulunur. Seçilmi üyeler doal üyelerin yarsn geçemez. Seçilmi üyeleri, belediye meclisi kendi üyeleri arasndan encümen için belirler. Kentler, insanlk tarihinde uygarlklarn büyüyüp gelitii alanlardr. Yerinden yönetim de çou kez demokrasi ile özde sayldndan, belediye saysnn fazla olmas, her zaman demokratik bir kazanç olarak görülmütür. Türkiye‘de belediye saysnn her ne kadar demokratik kayglarla artrlmad açksa da, kurulan belediyenin merkezi yönetimden salayaca yardmlar ve beldenin elde edecei olanaklar, belediye kurulmasnda oldukça etkin bir rol oynamaktadr. Osmanl döneminde belediye says daha fazla olmasna ramen, Osmanl’dan Cumhuriyet’e 389 belediye kalmtr. Bu belediyelerden yalnzca 20’sinde düzenli içme suyu, dördünde elektrik donanm ve 76 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler 17’sinde mezbaha vard (Tekeli, 1978: 30’dan aktaran Turan, 2008: 13). Belediye says, 1930 ylnda Belediye Yasas‘nn çkarld tarihte 492 ve nüfusu 100 bin‘i geçen belediye says iki taneydi (Kele, 1993: 127). Geçen yllarla birlikte belediye says, kentlemeyle birlikte oldukça artmtr. 1999 rakamlaryla belediye says 3215‘tir. Bu rakama anakent belediyeleri ve anakent alanlarndaki ilçe belediyeleri dâhildir (www.mahalli-idareler.gov.tr). Belediye saylarnn azaltlmas amacyla, 5747 sayl Büyükehir Belediyesi Snrlar çerisinde lçe Kurulmas ve Baz Kanunlarda Deiiklik Yaplmas Hakknda Kanun’la (R.G., 22.3.2008), önemli düzenlemeler yaplm ve bu düzenleme sonunda belediye saylar 2105’e inmitir. Bu düzenleme yeni Belediye Yasas’na dayanmaktadr. 5393 sayl Belediye Yasas, 11. Maddesiyle: Nüfusu 2.000'in altna düen belediyeler, Dantayn görüü alnarak, çileri Bakanlnn önerisi üzerine müterek kararname ile köye dönütürülür. Tüzel kiilii kaldrlan belediyenin tasfiyesi il özel idaresi tarafndan yaplr. Bu belediyenin tanr ve tanmaz mallar ile hak, alacak ve borçlar ilgili köy tüzel kiiliine intikal eder. ntikal eden borçlarn karlanamayan ksmlar il özel idaresi tarafndan üstlenilir ve vali tarafndan ller Bankasna bildirilir. ller Bankas bu miktar, takip eden ayn genel bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamnn belediyelere ayrlan ksmndan keserek ilgili il özel idaresi hesabna aktarr” eklinde bir düzenleme yapmtr. 5747 sayl yasa bu düzenlemelere dayanarak, nüfusu iki binin altna düen belediyeleri kapatma yoluna gitmitir. Ancak, konu Dantay’a tanm Dantay bu süreci açlan davalarla ksmen durdurmutur. Kapatma karar alnan baz belediyelerin 2009 29 Mart yerel seçimlerine katlmasna karar verilmitir. Bu nedenle, belediye saylarnda ve kapatlacak veya tüzel kiilii devam edecek belediyelerle ilgili belirsizlik devam etmektedir. çileri Bakanl 2005 verilerine göre nüfusu be binin altndaki belediye says 1995’tir (ç leri Bk’dan aktaran, Öner&en, 2008: 425). Belediye saylarnn artrlmas ve azaltlmas çok tartlmaktadr. Almanya modelinde olabildiince say azaltlmas yoluna gidilirken, Fransz modelinde bu say oldukça yüksektir. Ancak, Türkiye koullarnda saynn azaltlmasnda yarar vardr. Kurumsallama ve hizmet sorunlarnn oldukça fazla olduu bir yapda, say artrlmas doru bir yaklam deildir. Belediye saysndaki gelimenin Cumhuriyet döneminde oldukça yüksek olduu söylenebilir. Bu, ksa dönemde deil, fakat uzun dönemde yerel demokrasinin ve yerel siyasetin yükseliini salayacak bir gelime olarak görülebilir. Yine de, belediye saysnn artmas, demokratik gelimeye inancn bir göstergesi saylmamaldr. Çok sayda güçsüz yerel yönetimin ne demokrasiye, ne de ülke ekonomisine fayda getirmeye2009 | 77 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler cei görülmeli ve belediye says siyasal bir takm nedenlerle artrlmamaldr (Kele, 1995: 70). Toplumcu Belediyecilik ve Sonrasndaki Gelimeler Kentlinin belediye bakann seçme süreciyle tanmas, “tek parti” döneminden sonraya rastlar. Bu yeni dönemle birlikte, bakanlarn siyasal düünceleriyle deerlendirilmesi geleneksellemeye balamtr. Belediye bakannn, daha önceki dönemlerde kiilii daha önemliyken, bu dönemden sonra siyasal kimlii ön plana çkm ve artk bakan, kentsel kesimlerin düüncelerini ve daha da önemlisi çkarlarn göz önünde bulundurmak zorunda kalmtr. Böylece yerel siyasette “tekno-politik akm” domutur. Bu gelime, o ana kadarki toplumsal gelimelerin bir sonucu olarak anlalmaldr. “Demokratik Yerel Yönetim Hareketi” olarak tanmlanan bu gelimeler, 1950‘li ylllardan sonra yaanan hzl kentlemenin sonucunda, kentsel alanlarda oluan farkl toplumsal snflarn ortaya çkmasnn da sonucudur (Kazanc, 1982: 238). Kentsel ynlarn beklentilerini karlama ve demokratik bir yerel yönetimin baarlmas gibi amaçlarla ortaya çkan bu akm, kendisine baz ilkeler belirlemitir. Bu ilkelerden ilki, özerk yerel yönetim ilkesidir. Merkeziyetçi yapnn oldukça baskn olduu Türk kamu yönetimi sisteminde, merkezi iktidarlarla yerel yönetimin yürütme organlar farkl partilerden olduunda, Türkiye‘de önemli sorunlar yaanmtr. Çünkü yerel yönetimlerin akçal sorunlarnn çözümü yasal olarak merkezi iktidarlarn elindedir ve farkl partiler söz konusu olduunda, merkezi iktidar belediyeleri elinde bulundurduu akçal olanaklardan yararlandrmama yoluna gidebilmitir. Bu nedenle, bu akm özerk yerel yönetim ilkesini kabul ederken, merkezi yönetimin denetimini de kabul etmitir. Ancak, bu denetimin yalnzca hukuka uygunluk denetimiyle snrl kalmasn ve gerçek denetimin halk tarafndan yaplmasn savunmutur. Bu ilke, yönetimin halktan kopukluunun giderilmesinde de önemli ilevleri olan bir ilke olarak kabul edilmitir (Kazanc, 1982: 248–251). Bu akmn ikinci ilkesi, üretici yerel yönetim ilkesidir. Bu ilkenin demokratik belediyecilik düüncesi balamnda, yerel yönetimlerin “arac-edilgen” bir durumdan kurtulmalar ve özellikle akçal bakmdan kendi ayaklar üzerinde durabilir hale gelmeleri bakmndan oldukça önemli bir yeri vardr. Belediyelerin arsa ve konut üretmeleri, kentsel rantlar toplum yararna kullanabilmeleri gerekir. Bu düünceden yola çklarak, belediyelerin o dönemde toplu konut yapmna baladklar görülmütür (Kazanc, 1982: 251). Bu ilkelerden baka, bu akmn benimsedii ilkeler arasnda tüketimin düzenlenmesinde etkili yerel yönetim ve birlikçi ve bütünlükçü belediyecilik gibi ilkeler de yer almtr. 78 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Yeni belediyecilik ideolojisi, halkn bu döneme kadar yönetimden uzak tutulduu ve belediyelerin ayrcalkl kesimlerin çkarlarna hizmet ettii savndan yola çkarak, belediyelerin demokratikletirilmesi, merkezin vesayetinin hafifletilmesi, yerel yaantyla ilgili hangi konu varsa belediyelerin kural koyucu olmas gerektii düüncelerini benimsemitir. Ayn zamanda belediyeler tekelci ve kurumsal rantlar krmak için de üretici belediye olmak zorundaydlar. Belediyeler bütün bu ilevleri yerine getirebilmek için de, birlikçilik ve bütünlükçülük ilkelerinden yola çkarak dayanmac bir yöntem benimsemek zorundaydlar (Tekeli, 1982: 343-344). Bu düünceler nda gelien ve “yeni belediyecilik”, “toplumcu belediyecilik” gibi adlarla tannan yaklam, belediyecilikte sosyal adalet, halk katmanlarnn karar alma süreçlerine dahil edilmesi ve vesayet sorununu amak için “yerel yönetim deil, yerel hükümet” ilkesini benimsemitir (Kele, 1992: 422). Bu düünceler, son yllardaki yerel yönetimleri yeniden yaplandrma tartmalarnda, gündemin ilk sralarnda yer ald. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, bir baka deyile kaynak ve yetki ile donatlmas, hem merkezi yönetimin tekelini kracak hem de kentliler kendi kendilerini yöneterek, demokrasinin güvencesi olma niteliini kazanacaklardr (Güler, 1995: 148). Güler’e göre, 12 Eylül sonras ve Özal döneminde uygulamada genelde yerel yönetimlerin, özelde belediyelerin yetki ve kaynak bakmndan güçlendirilmesi, beklenen büyüleyici etkiyi göstermemi, demokrasinin güçlenmesi bir yana, belediyeler birçok aibe altnda kalmlardr. Ayn yaklamn kuramsal temellendirmesine göre, belediyeler hiçbir zaman ve hiçbir yerde toplumun çkarlarn yanstan demokratik kurumlar olmamlardr. Bunun yerine kentsel rantlarn sermaye snflarna daha kolay aktarlmasn salayan arac-kamusal kurumlar olmulardr. Bu yüzden son yllardaki yerel yönetim fetiizmi gereinden fazla ileri götürülmü ve demokratikleme sürecinde amaçlardan sapma gibi bir yöne sürüklenmitir (Güler, 1995: 153-154). Bu balamda, Türkiye‘de yürütülmeye çallan yerel yönetimleri yeniden yaplandrma giriimleri de bir yanlgdan ibarettir. Yerel yönetimlerin demokratiklemesi amacyla katlmclk ilkesini özendirmek, yerel yönetimlerin kamusal özünü eritmek, onu birtakm toplumsal kesimlere hibe etmektir. Çünkü, katlmas istenen kesimler, çounlukla i dünyasnn temsilcileridirler. Bunun en iyi örnei Theatcher dönemi ngilteresi’nde yaanmtr. Kentsel planlamada karar ve uygulama gücü i dünyasnn bir araya geldii kurululara açlm ve kentsel rantlarn paylam kolaylatrlmtr. Sonuçta, Türkiye‘de katlmclk ad altnda yaplmak istenen ey ayndr ve yerel yönetimlerin kamusal özünü eritmektir (Güler, 1996: 156-158). 2009 | 79 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Bu yaklam, özellikle Türkiye için yerel siyasetin ekonomik ve sosyal bakmlardan güçlü olan kesimlerin etkisinde olmas yanyla dorudur. Ancak, yerel düzeyde katlmc anlay benimsemek, hem yerel, hem de genel demokrasinin sal için gerekli ve vazgeçilmez bir kouldur. Kentsel kaynaklarn baz kesimlere aktarlmasn kolaylatracak yaplanmalarn önlenmesi ayr, kentsel siyasetin toplumun her kesiminden yurttan katlmyla gerçekletirilmesi ayr eylerdir. Eskiden olduu gibi, yurtta eer sürekli karar alma süreçlerinin dnda tutulacaksa, halk egemenliine dayal bir demokratik sistemin gerçekletirilmesi için gerekli admlar ne zaman atlacaktr? Katlm yöntemlerinin kullanld bir yerel yönetim anlay, yerel kaynaklarn rant çevrelerine aktarlmasn deil, saydam ve halkn denetimine açk bir yerel yönetim sistemini amaçlamaktadr. Hem katlm, demokrasi, yurttalk, saydamlk, halkn denetimi, etkin ve verimli yerel yönetim sistemi gibi kavramlar ne kadar çok konuulur ve tartlrsa, o kadar demokrasiye yaklalr ve ussal bir toplumun temelleri atlm olur. Suskunlarn oluturduu toplumlar, eski çalarda kalmtr. Katlm yöntemlerinin temel amac, yalnzca kentli zengin kesimleri karar alma süreçlerinin sorumlusu yapmak deil; kadn, çocuk, yal, özürlü, içi, memur, emekli, esnaf ve çeitli mesleklerden uzmanlarn hemen hepsinin kentsel çevrenin biçimlenmesinde söz sahibi olmasn salamak ve buradan elde edilen deneyimlerin genel demokrasiye bir katk olarak yansmasn salamaktr. Hiç deilse, bu saptama kuramsal düzeyde böyledir. Kuramlarla pratiklerin uyumas ayr bir sorundur. Eer, yerel yönetimlerin varlk amaçlarna ulamada sorunlar yaanyorsa, bu demektir ki, toplumsal kesimlerin her zamankinden daha çok konuya eilmeleri, daha çok gündeme getirmeleri, tartarak demokrasiyi özümsemeleri ve ortak toplumsal yararlara katkda bulunacak yöntemler gelitirmeleri gerekmektedir. Bugün, çada demokrasilerde de yaplan budur: Olabildii kadar geni kesimleri, karar alma süreçlerine çekmek, her kesimden kentlinin bilgi ve deneyimlerinden yararlanmak, toplumsal gönence katkya hazr hale getirmek. Demokratik Yerel Yönetim: Baz Çalmalar ve Yaplan Düzenlemeler Belediye yönetimlerinin biçimlenmesi ve kentsel politikalarnn oluturulmas, kentsel snflar arasndaki güç dengesini yanstr. Bu yönüyle yerel siyasetin genel siyasetten ayr olmas düünülemez ve ülke düzeyindeki güç elde etme savann benzeri de yerel düzeyde görülür. Ancak, Türk belediye sisteminde yerel siyasetin snrlarn devlet çizmitir. Gerçekte, Türk Yerel Yönetimleri‘nin demokrasi geçmiinden söz etme olana yoktur. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi çarlar, ancak son yllarda younluk kazanabilmitir. Türkiye‘de belediyelerin demokratik 80 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler yaps ve sorunlar çok partili döneme geçile ancak siyasal tartmalara konu olmaya balamtr. Tek parti dönemince, dönemin özellikleri gerei belediye demokrasisi de fazla bir gelime göstermemitir. Çok partili dönemle birlikte, siyasal partilerin yerel özerklikle ilgili telepleri de younlamaya balamtr. Bununla birlikte, seçimler dnda halkn yerel siyasete katlmn salayacak uygulamalardan söz etmek oldukça zordur. Bu durumda da halkn kendini yönetmesi gibi bir demokratik ilkenin gerçekte var olduu kukuludur (Hamamc, 1981: 46-47). Toplum Kalknmas ve Demokrasi Toplum kalknmas kavram, halkn kendi çabalaryla devletin olanaklarnn birletirilerek, yerel topluluklarn kalkndrlmas ve ulusla bütünletirilmesi amacyla gelitirilen ve ekonomik, sosyal ve kültürel yönleri olan bir kalknma sürecini anlatr. Bu program, daha çok yerel topluluklarn katlm ve çabalarna dayal olarak gelitirilir. Sonuçta, toplum kalknmas yerel topluluklarn eitimi ve örgütlenmesiyle yakn ilgisi olan ve kendine yardm (self-help) yöntemlerinin daha çok kullanld bir demokratik kalknma modelini anlatr (United Nations Department of Economic and Social Affairs,1971: 6-7). Toplum kalknmas, Türkiye‘de 1960 sonrasnda devlet ve halk olanaklarnn birletirilerek krsal kalknma için kullanlmas; halkn gereksinimlerine göre davranmay gerektiren demokratik bir kalknma yöntemi ve daha çok köylerin kalknmas için düünülen bir yöntem olarak bilinir (Yavuz, 1966: 136). 1960‘l yllarla birlikte planl döneme geçilmesiyle, krsal ve kentsel alanda devletle halkn ibirliine dayal “toplum kalknmas” yöntemi kalknma planlarna girmitir. Ancak, bu yöntem daha 2. Plan döneminde uygulamadan kalkmtr. Sonuçta, bu yöntem kuramsal aamadan öteye geçememitir (Kele, 1993: 26). Birinci Be Yllk Kalknma Plan (1963-1967), toplum kalknmas yöntemini pilot bölgeler belirleyerek daha çok yerel düzeyde uygulamay öngörmütür. Köy topluluklarnn kalknmasna da yarayacak bu yöntem daha çok ilçe merkezli bir uygulama olarak düünülmütür. Bu uygulamalarla, devlet ve yerel halk arasnda gönüllülüe dayanan bir ibirliinin kurulmas, halkn kendi sorunlarn çözebilme yeteneinin gelitirilmesi, yerel önderliklerin gelitirilmesiyle var olan kurumlarn etkin hale getirilmesi ve bunlardan kalknma yönünde yararlanlmas gibi amaçlar elde edilmek istenmitir (Geray, 1966: 198-199). Bu çerçevede düünülen toplum kalknmas yöntemi halkn katlmyla salanabilecek bir kalknmann gerçekletirilmesini amaçlamtr. Hem ilçe baznda hem de ilçeye yakn olan ve bal bulunan köyler baznda katlmc bir uygulama, yöntemin içinde yer almtr. Ancak, uy2009 | 81 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler gulama ans olmam ve gelecek planlarda da artk bu yöntemlerden söz edilmemitir. 1970‘lerde gecekondulamann artmasyla birlikte, buralarda yaayan insanlar, dernekler kurarak, yönetsel kademeler üzerinde etkili olmay denemi ve semtlerini gelitirmeyi amaçlamlardr. Siyasal partilerin kurulmas ve bu kesimleri oy deposu olarak görmeleri sonucu, bu dernekler etkinliklerini kaybetmilerdir. Daha sonra bu derneklerin görevlerini partiler üstlenmitir (Kele, 1993: 26-27). Gürsel, kentsel planlamay tartt yazsnda, çada toplumlarda kentlerin, seçimle gelen belediye meclisi ve belediye bakanna emanet edildiini, hibe edilmediini vurgularken, Türkiye‘deki yapnn bunun tam tersi olduunu savunmaktadr (Gürsel, 1990: 29). Bu yarg, yerel yönetimlerimizin henüz çada ölçütleri yakalayamadn göstermektedir. Halk dlayan bir anlayn, bu sonuçta büyük bir yeri vardr. Önceki ksmlarda da deinildii gibi, katlm konular arasnda, kentsel planlamaya katlm çada devletlerde önemli bir yer tutmaktadr. Plan ereklerinin saptanmas sürecinden, hazrlanmas ve sonuçlanmas aamasna kadar kentsel aktörlerden yararlanlr ve plann olumasna kentliler önemli katklarda bulunur. Ancak, ülkemizde bu yönde olumlu örnekler vermek güçtür. Geçmite, Trabzon ve Manisa gibi kentlerimizde belediye bakanlarnn kiisel giriimlerinin dnda, halk planlama aamasna katma gibi giriimler gözlenememitir (Kele, 1993: 27). Çevre Sorunlar ve Halk Katlm Yerel yönetimler düzeyinde, dier bütün konularda olduu gibi çevre konusunda da yurttan katlabilecei bir çok konu ve katlm yöntemi bulunmaktadr. Çevre duyarll, 1960’l yllardan itibaren dünya gündeminin belirleyici konularndandr. Çevre, insanln küresel bir sorunudur. Bu niteliinden dolay, küresel düzeyde bütün uluslarn katld ortak konferans ve örgütlerde soruna ortak ve katlmac çözüm yollar aranmaktadr. Özellikle 1992 Birlemi Milletler Rio Çevre Konferans’yla birlikte, çevre sorunlarnn çözümünde yerel yönetimlere “Gündem 21” adyla önemli görevler verilmitir. Bütün uluslar bu Gündem’de yer alan önlemlere uymakla yükümlü klnmtr. Gündem 21’de yer alan öneriler dorultusunda, yerel yönetimler yaptklar çalmalarda yerel gruplar ve yurttalar dikkate almak ve çalmalarn bunlarla birlikte yürütmek durumundadrlar. Çevre konularnda deiik kentsel katlm yöntemlerinden yararlanlabilir. Örnein, gönüllü çevre kurulular yerel yönetimlerle deiik alanlarda ortak çalabilirler (Sandal, 1998: 37): 82 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Çevre eitimi ve yurtta bilinçlendirme: Kurs, Seminer, Panel; Yayn: Görsel ya da yazl; Kamuoyu oluturma: Çevre bozulmalarna kar duyarllk; Model gelitirme ve proje üretme ve Model ve projeleri birlikte uygulama. Yerel Gündem 21’in uygulanmas konusunda belediyelerimizde bir eilim vardr. Ancak, oldukça snrl çabalar vardr. Bursa Anakent Belediyesi’nin kurmu olduu Yerel Gündem 21 Çevre Konseyi böyle bir çabann ürünüdür. Konsey, siyasal parti temsilcileri, belediye bakanlar ve ilgili belediye çalanlar, sivil toplum kurulular, üniversiteler ve gönüllülerden oluan bir yapya sahiptir. Konsey, Atk ve Çevre, Arazi Kullanm ve Çevre, Toplum ve Çevre gibi çevre sorunlar kapsamna giren konularda çalma gruplar oluturmutur (Efe, 1996: 20-21). Türkiye’de çevre konusunda oldukça önemli gelimeler olmutur. Hukuksal düzlemde, bata T.C. Anayasa’ snn 56. maddesi olmak üzere, 2872 sayl Çevre Yasas ve ilgili yönetmeliklerle önemli düzenlemeler yaplmtr. Anayasa, salkl bir çevrede yaamay yurttan bir hakk olarak tanm ve çevre korumay da yurttaa bir ödev olarak vermitir. Yurttalar son yllarda, örgütlü ya da örgütsüz, kentsel ve krsal alanlarda çevre deerlerini koruma amacyla önemli giriimlerde bulunmutur. Bu tür olaylara birçok örnek verilebilir. Ancak, burada bazlarn anmakta yarar görülmütür. Birincisi, 1989 yerel seçimleri öncesinde, Antalya Belediye Meclisi’nin yap katlarn yükseltme kararna kar, Mimarlar Odas Yönetim Mahkemesi’ne bavurmu ve karar iptal ettirmitir. Bu sonuç, bir sivil toplum örgütünün, kentsel sorunlara kar duyarlln ve etki edebilme gücünü göstermesi bakmndan oldukça önemlidir. kinci olarak, 1980’lerin banda Gökova santral aleyhine köylülerin dava açmas ve gösterilerde bulunmas, köylünün çevre deerlerine ve yaam çevresine duyarlln göstermesi bakmndan anlaml gelimelerden saylmaldr (Kele, 1993: 27- 28). Halkn çevre sorunlar konusundaki duyarll, özellikle seksenli yllarda kamuoyu oluturacak, yönetsel ve siyasal kurumlar etkileyebilecek düzeye ulamtr. Dalyan’da turistik bir otelin yaplmak istenmesi ve buna kar ortaya konulan tepkiler, yine Ankara’da Güvenpark’ n otoparka dönütürülmesine kar oluan tepkiler bu yllardaki önemli yurtta giriimlerindendirler (Özdemir, 1988: 110-114). Bu tür etkinliklerin çevre koruma düüncesiyle protesto edildii, geni bir kamuoyu desteinin saland, hukuksal hak arama yöntemlerinin yannda dönemin politikaclarndan da destek alnd bir dönem olmas nedeniyle, bu döneme, çevre sorunlar için halk duyarll bakmndan bir dönemeç gözüyle baklabilir. 2009 | 83 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Türkiye’de yerel düzeyde (Sandal, 1998: 34): 1- Yurttalar dilekçe hakkn kullanarak, yerel düzeyde çevrenin korunmasna katkda bulunabilecek önerilerde bulunabilecekleri gibi, çevre bozulmalarna kar da yerel yönetimleri uyarma görevi yapabilirler; 2- Yurttalar, çevre konusunda yaplan yönetsel etkinliklere katlabilir ve destekleyebilirler ve 3- Gönüllü sivil toplum kurulular aracl ile, çevre sorunlarnn çözümüne katkda bulunabilirler. Bunlarn dnda, son yllarda önemli örneklerini gördüümüz yargya bavurma ve çevre deerlerinin korunmasna katkda bulunma yolu kullanlabilir. Halk Kurultaylar ve Farkl Bir Gelime Türkiye’de 1980’li yllardan itibaren younlaan ve farkllaan demokratik çabalarn bir sonucu da “halk kurultaylarnn” yaygnlamasdr. Bu kurultaylar, öncelikle Büyükehir olmadan önce Ankara Belediyesi tarafndan, halkn yerel hizmetler konusunda bilgilendirilmesini salamak amacyla oluturulmulardr. Kurultaylarda, her kesimden insann katlm amaçlanm ve sivil toplum örgütlerine öncelik verilmitir. Ylda bir kez olarak düzenlenen toplantlarda, halkn yönetime istek ve dileklerini yanstabilmesi, yönetimle halk arasnda bir etkileim oluturulmas amaçlanmtr (Kele, 1993: 29). Ancak, bu kurultay düzenleyenlerin düzenleme konusunda baarl olduklar, bunun yannda halkn yeterli ilgiyi göstermedii de önemli bir yaknma konusu olmutur. Bu balamda, katlmc demokrasi için iyi bir örgütlenmenin yetmedii, bunun yannda o etkinliklerin amacna ulamasnda yerel halkn belirli bir kentlilik bilincine sahip olmas, sorumluluk duygusuyla çevresine sahip çkmasnn da en az örgütlenme ve yasal düzenlemeler kadar gerekli olduunun alt çizilmelidir (nan, 1998: 129). Yerel Gündem 21 Uygulamas Olarak Semt Danma Merkezleri (SEDAM) Dünyadaki gelimelere paralel olarak bizde de 1990’l yllarda farkl katlmc uygulamalar ortaya çkmtr. Bu dönemde oldukça konuulan mekanizmalardan birisi SEDAM’dr. “Semt Danma Merkezleri (SEDAM)”, 1990’l yllarda yerel yönetimlerin yeniden yaplanmas konusunda gerçekletirilen hemen her etkinlikte sözü edilen, demokratik katlm yöntemi olarak büyük önem verilen oluumlardan birisidir. Bu merkezler, uygulamada, belediyelerin mahalle bürosu gibi çalmakta, çok ilevli birimler olarak etkinlikte bulunmaktadrlar. Birtakm hizmet84 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler lerin, daha küçük ölçeklerde halka sunulmas, bir anlamda halka yaknlama olana olarak görülmesi, bu birimlerin çekiciliini artran özellikler olarak göze çarpmaktadr. Örnein, salk, ev ekonomisi, özürlü eitimi ve çeitli kültürel etkinlikler olmak üzere, SEDAM‘lar oldukça çeitli alanlarda etkinlikte bulunmaktadrlar. Bu birimler, halkn belediye ile olan iletiim kopukluunu gidermede de önemli bir ilevi yerine getirmektedirler (Yalçnda, 1996: 144-145). Bursa Büyükehir Belediyesi’nin 1994 ylndan beri uygulad böyle bir programn amac da, demokrasi sorumluluu ve kentlilik bilincinin artrlmasdr. SEDAM, çok farkl alanlarda etkinlikte bulunmaktadr (Efe, 1996: 15-16): Çocuk sal, aile ekonomisi, konut planlama ve hijyen gibi konularn yannda yabanc dil eitimi, özürlü eitimi gibi konularda da çallmaktadr. Örgütlenme olarak, Anakent Belediyesi Basn ve Halkla likiler Müdürlüü, SEDAM danmanlar ve mahalle muhtarlar yer almaktadr. Gerçekletirilen projelerde çeitli kurulularn yardm ve katklar salanmaktadr. Sistemin ilk basaman muhtarlklar oluturmakta, muhtarlara gelen bilgiler ve yaknmalar, Basn ve Halkla likiler Müdürlüü‘ne iletilmektedir. Proje Demokrasisi ve Mahalle Kurullar Karayalçn döneminde Ankara Büyükehir Belediyesi‘nin uygulamaya koyduu, katlmc özellikleri ön planda olan demokratik bir yöntemdir. O dönemde uyuglanan bu yeöntem, günümüzde birçok belediye tarafndan özellikle “kentsel dönüüm” proelerinde uygulanmaktadr. Kentlilerle çatmaya girmeden, uzlama yöntemiyle sorun çözme mekanizmas olarak oldukça yaygn ve etkili olduu söylenebilr. Bu yöntemde, gerek l Özel Yönetimleri gerekse belediyelerin herhangi bir projeyi uygulamadan önce, o projeden etkilenecek olan yurttalar projenin oluumuna katmalar önerilmektedir. Proje karar kurullar olmal ve sivil toplum kurulularnn da temsil edildii bu kurullarda fiziksel, yönetsel ve akçal kararlar bu karar kurullarnda ele alnmaldr. Böylece bir proje demokrasisi süreci iletilebilecektir (Karayalçn, 1994: 18-19). Mahalle kurullar, yönetimin halka daha fazla yaklamasn, demokratik bilincin daha geni kesimlere yaylmasn olanakl klmak amacyla önerilen bir katlma biçimidir. Yerel gönüllü programlar uygulamak, danma ve denetim ilevlerini gelitirmek amacyla mahalle kurullarndan yararlanlabilir. Türkiye‘de bu konuda özellikle 1990‘l yllarla birlikte, biraz da “moda” olduu için, semt ölçeinde halkla birlikte baz çalmalarn yaplmas yoluna gidilmitir. Örnein, Bolu Belediyesi, Antalya Belediyesi, Fatih Belediyesi, ili Belediyesi ve Çanakkale Belediyesi yurttala birlikte çallabilecek, yurttala bilgi al veriinde bulu2009 | 85 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler nulabilecek halk toplantlar, çevre koruma ve gelitirme etkinlikleri ve bilgi toplama gibi etkinlikler yürütmülerdir (DDK, 1996: 11). Bu yaklama benzer bir yaklam da, belde evleri yaklamdr. Yerel yönetimin halka yaknlamas için katlmc bir yöntem olarak önerilen bu model, hem yerel yönetimin bir parças, hem de demokratik katlm için uygun bir örgütlenme olacaktr. Bu evler, gerek sosyal gerekse kültürel gereksinimleri karlamada önemli bir ilev görecek ve demokratik sistemin kurumlamasna katkda bulunacaktr (Çeçen, 1994: 27). E-Devlet ve M-Devlet Kapsamnda Yerel Demokrasi Bilgisayar ve internetin, sosyal, siyasal ve kültürel yaamda bir devrim yapt genellikle kabul edilmektedir. Dünyada her eyin dijitalletii bir dönem yaanmaktadr. Dolaysyla, yurtta-yönetim, yönetimözel sektör, yönetim-sivil toplum ilikilerinde internet temel belirleyici deikenlerden birisi olmutur. Türkiye’de de, hem genel yönetim hem de yerel yönetim e-devlet uygulamalar konusunda önemli admlar atmaktadrlar. Türkiye’de demokratik uygulamalar açsndan il merkezi belediyelerinin sanal alemde ne durumda olduklarn örenmek amacyla 2005 yaznda bir çalma yapld (Çukurçayr&Sipahi, 2005: 857). Daha sonra, herhangi bir ilerleme olup olmadnn örenilmesi amacyla 2009’da çalma yeniden yapld. Uluda Üniversitesi Kamu Yönetimi Sempozyumu’nda bildiri olarak sunuldu. Bu çalmada da ne yazk ki ayn sonuçlar elde edilmitir. Bu çalmann amac uydu: Belediye web’lerinde yer alan bakana mesaj, bize ulan, beyaz masa gibi uygulamalarn gerçekten etkin olup olmadn örenmek. Sonuç, oldukça olumsuz çkt. 81 il belediyesinden yalnzca 10 belediye elektronik postalar yantlad. Bu belediyeler Denizli, zmir, Adapazar, Konya, Van, rnak, Trabzon, Samsun, Elaz ve Manisa’dr. Bu çerçevede, akademik bavurulara cevap almak da bir “lütuf” olarak kabul edilmelidir. Sonuç, uygulamalarn çounda olduu gibi bu uygulamalarda da yalnzca “görüntü üretilmektedir.” levsel bir uygulama düzeyine ulaamamtr. Elektronik uygulamalarn ötesine geçilerek gezgin (mobil) devlet uygulamalar da giderek yaygnlamaktadr. Bu konuda ulusal ve uluslar aras bilimsel etkinliklerin saysnda önemli bir art görülmektedir. Yerel yönetimlerde de mobil uygulamalar konusunda önemli çalmalar yaplmakta ve konuyla ilgili sivil toplum kurulular bu konularda yerel yönetimlere destek vermektedirler. Mays 2009’da düzenlenen birinci ulusal konferansta, özel sektör, bakanlklar, farkl devlet kurumlar ve yerel yönetimlerin bu konudaki çalamlar tartld (MGC, 2009). Kent Konseyleri Kent konseyleri, 5393 sayl yeni Belediye Yasas’nn 76. maddesinde öngörülmü katlm ve demokratiklemeyi kurumsallatran bir meka86 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler nizmadr. Bat’daki örneklerinin aksine yürütme yetkisi olmayan ve yalnzca “danma” mekanizmas olarak öngörülen bir sistemdir. Kent Konseyine, muhtarlar, kamu-özel sektör kurum ve kurulu temsilcileri, sendikalar, üniversiteler ve uzman kiilerin katlmas öngörülmütür. Yasa’nn ilgili hükmünün uygulanmas amacyla 2006’da bir uygulama yönetmelii çkarlmtr. Ancak, yönetmeliin yargya götürülmesi sonucunda 2009 ylnda yönetmelik yeniden düzenlenmi ve daha demokratik ve etkin bir mekanizma öngörülmütür. Kent konseyleri yasa gerei belediyelerin öncülüünde etkinletirilmesi gereken mekanizmalardr. Ancak, burada “inisiyatif” belediyelerde olunca, baz belediyelerin bu konuda oldukça istekli olduu fakat çounun da bu yöntemi pek benimsemedii aratrmalarla ortaya konulmutur (Çukurçayr&Erolu, 2008: 198). Dolaysyla mekanizma olarak kent konseyleri kentsel alandaki önceliklerin belirlenmesinde ve hatta belediyenin denetlenmesinde “anahar” bir kurum olarak görev yapabilecekken, ne yazk ki günümüze kadar yaygn ve etkin bir sonuç alnamamtr. Siyasal Kaosu Amada Yerel Yönetimlerin Rolü Türkiye‘de uzun bir dönemden beri tartlan konulardan birisi “siyasal tkanklk”tr. Çapolu, konuyla ilgili çalmasnda, ülkemizde siyasal tkankln en önemli nedenlerinden birisinin katlm eksiklii ve halkn katlmnn olmamas olduunu belirtmekte ve bu tkankl amann temel araçlarndan birinin de katlmc demokrasi ve halkn denetimi olduuna deinmektedir. Katlm ve demokrasinin be ylda bir gerçekleen seçimlerden ibaret olmadn belirtirken, katlmn da be ylda bir gerçekleen bir eylem olmaktan çkarlmasnn altn çizmektedir (Çapolu, 1994: 67). Halkn katlma ilgisinin olmad ve yönetimin de halk katlm konusunda gereince bilgilendirmedii bir yerde halkn, yönetsel kararlarn ya da yerel kararlarn oluumuna katlmn ve halkn finansal konularda belediye kaynaklarnn nerelere harcandn denetlemesini beklemek de ussal bir tutum olmayacaktr. 1994 ylnda yaplan “Belediyecilik Eitimi” konulu Aratrma’ da, yerel yöneticilere yöneltilen “Yerel Hizmetler mi, Yerel Demokrasi mi” sorusuna büyük çounluk (% 36.7) “yerel hizmetler” yantn vererek özerklik ve demokrasinin (% 19.3) yerel düzeyde ikincil önemde olduunu vurgulamtr (Geray ve Hamamc, 1994: 69). Bir baka aratrma, yerel halkn katlmnn güçlüüne deinirken, demokratik kitle örgütleri, meslek odalar ve dier yerel aktörlerin zorunlu ve yasal temsilinden çok, belirli çkar gruplarnn temsilinin söz konusu olduuna deinmektedir. Ayrca belediye encümenlerinde seçilmi üyelerin bulunmamas, yerel halkn dileklerinin ya da çkarlarnn 2009 | 87 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler yerel siyasete yansmasn güçletirdii de kabul edilebilir bir yaklamdr (Falay ve dierleri, 1996: 45). Türkiye genelinde görülen bir baka konu da, yerel giriimlerin yerel halk tarafndan deil, yöneticiler tarafndan balatlan ve uygulanan giriimler olduudur. Katlm konusunda, büyük projelere halkn katlmn salama konusunda gösterilen çabalardan ikisi önemlidir. Bunlardan birisi Gaziantep‘te, dieri de Bursa‘dadr. Bu illerde, baz büyük projeler için halkn görüüne bavurulmutur. ehirleraras terminalin yapmnda ve hal yapm projelerinde halkn katlm salanmaya çallmtr. Yine bu uygulamalarda da katlm istei yerel halktan deil, belediye yöneticilerinden gelmitir (Falay ve dierleri, 1996: 46). Halkn kentsel konularla ilgili istekleri ve bunlarn yaplabilirlii de, katlm süreçleri bakmndan önemlidir. Belediyelere ulaan siyasal istekler, genelde altyap istekleridir ve bu istekler youn göç alan kentlerde daha fazladr. Ancak, kent yönetimleri çou kez bu istekleri karlayamayacak durumdadrlar. (Gaziantep Belediyesi örnei) TÜSEV‘in yapm olduu aratrmada görülen o ki, yerel halkn belediyelerden beklentileri tekil ve kiiseldir, yerel yaam düzeyini yükseltici istekler ve bu yönde dernekleme çabalar görülmemitir. Yine ayn anketin deerlendirilmesinde u görülere de yer verilmitir: Yaad kente sahip çkmak için örgütlenebilecek seçmen kitlesi henüz yoktur. Örgütlenmelerde de iyeri ilikileri, ticari ve dinsel cemaat ilikileri belirleyicidir ve yerleim yeri korunmaya ya da gelitirilmeye deer bir konu olarak görülmemektedir. Çok ilginçtir, bu durumun önemli nedenlerinden birisi toplumsal akkanlk olarak anlmaktadr. Çok yüksek olan toplumsal akkanlk, beldenin yerli halkn yok ederken, geleneksel kültürü ve topluluk yapsn da ortadan kaldrmaktadr. Örnein, belli bir mahalleli olmak diye bir olgu kalmamtr. Durum böyle olunca da, siyasal kararlar etkileyebilme gücü son derece clz kalmaktadr. Yerel siyaseti etkilemeye çalan bir yurtta türünden söz etmek oldukça güçtür. Genel siyasette olduu gibi, yerel siyasette de siyaset bir üst tabakada yaayanlarn meslei olarak görülmektedir. Yerel siyasal kurulularn, yurtta katlmna etki ettikleri ve yönlendirdikleri belirtilebilir (Falay ve dierleri, 1996: 32-33). Türkiye‘de 60‘l ve 70‘li yllarda kimi zaman baz aratrma ve projelerde, kimi zamanda tek tek baz belediyecilerin uygulamalarnda görülen “demokratik belediyecilik,” “halka yakn yerel yönetim” özlemleri son yllarda oldukça youn bir biçimde ve çok geni bir kesim tarafndan tartlmakta ve çözüm önerileri üretilmektedir. Akademisyenlerden baka, devlet kurumlar (DPT gibi), çileri Bakanl, sendikalar, vakflar, Cumhurbakanl gibi bir çok kii ve kurulu, yerel yönetimlerin “çoulcu demokrasinin salkl ilemesi ve geliim gösterebilmesi”, halkn, dier bir deyile “yerel yönetimin gerçek sahibinin” (DDK, 1996: 63) 88 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler yerel karar organlarnn kararlarn etkileyebilmesi ve kamu yararna uymayan yönetsel kararlara yarg yoluyla kar çkabilmesi için gerekli düzenlemelerin yaplmasndan yana görü bildirmekte ve önemli çalmalar yapmaktadrlar. 1960‘l yllarla birlikte, siyasal erki elinde bulunduranlar, yönetimin her düzeyinde reform yapma/yönetimi yeniden yaplandrma amacyla projeler hazrlatmlar ve toplumsal dönüümün ortaya çkard sorunlarla baedebilmek için önemli çalmalar yaptrmlardr. Bu çalmalarn ilki, MEHTAP adyla bilinen Merkezi Hükümet Tekilat Aratrma Projesi‘dir. Bu proje çerçevesinde, küçük kent ve kasabalarda “toplum kalknmas” yaklamyla katlmc bir kalknma ve yeniden yaplanma düüncesi benimsenmitir (Kele, 1992: 410-411). Bu projeden sonra da, birçok kii ve kurulu yasa tasarlar ve projeler hazrlamlardr. Ancak, bunlarn gerçekleme ans olmamtr. 1988 ylnda TODAE tarafndan hazrlanan Kamu Yönetimi Aratrma Projesi (KAYA), yerel yönetimleri çan gereklerine uygun hale getirmek için önemli öneriler sunmutur. Bunlardan yerel demokrasi ve katlmla ilgili olanlar dikkat çekicidir. Bu projede öngörülenlere göre, “yerel demokrasiyi güçlendirici, yerel toplulukça denetlenen, etkili katlmn saland, saydam, kaynaklar ve özellikle öz kaynaklar açsndan güçlü, kendi yerel toplumu ile ilgili kararlar kendi organlar aracl ile alp kendi birimleri aracl ile uygulayabilen, merkezi yönetimden destek ve nesnel koullarda yardm alan, genel yönetim sistemi ile yönetimin birlii ilkesi ve planlama disiplini içerisinde bütünleen, yönetsel etkinlii ve verimlilii gerçekletiren bir yerel yönetim kurumu” (DDK, 1996: 60), idealletirilen yerel yönetim örgütüdür. Bu projede, yllarca savsaklanan halk katlm ve yerel demokrasi kavram özellikle vurgulanmtr. Yerel yönetimlerin güçlenmesi ve saydam bir yerel hizmet sunan örgüt kurma, ancak bu temel niteliklerin yerel siyasete egemen olmasyla olanakldr. Gerek, merkezi yönetimin yerel düzeyde yürüttüü hizmetlerin çounluunun yerel birimlere aktarlmas önerisi, gerekse demokratik niteliklerin önemle vurgulanmas, bu çalmann en önemli yanlardr. Yerel düzeyde hemehrilerin alnan yerel yönetim kararlarna kar yönetsel yargda iptal davas açma hakknn tannmas, belediye meclisi seçimlerinde seçim çevresinin mahalle olmas ve mahalle örgütlerine öncelik verilmesi gibi demokratik katlm ve yurttalk bilincini gelitirmeye katks olacak öneriler de, çalmann dier önemli konulardrlar. Köy halknn köy düzeyinde yaplan hizmetlere katlmnn salanmas için düzenlemeler yaplmas önerilmektedir. Belediye meclis kararlarnn olduu gibi yaynlanmas, meclis halk 2009 | 89 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler ilikilerine özen gösterilmesi gibi öneriler de yer almaktadr. Çalmada, anakent belediye meclisi üyelerinin dorudan doruya halk tarafndan seçilmesi de istenmektedir (TODAE, 1991: 184). Yalçnda‘n daha önce yapm olduu bir çalmada da benzer öneriler vardr. Bu çalmada, ilçe düzeyinde demokratik bir yerel yönetim birimi kurulmasnn krsal alan sorunlarnn çözümünde etkili olaca da, demokratik yerel yönetim yaplanmas için yaplan öneriler arasndadr. Bu görüe göre, ilçe temel hizmet birimi olmak için en uygun yönetsel birimdir. lçenin, nüfus ve alan bakmndan böyle bir yaplanma için uygun nitelikler tamasnn yan sra, tarih boyunca halkn bavuru ve dilek yeri olmas, köyler ve iller arasnda geçi ilevi görmesi bakmndan en elverili yönetim birimidir (Yalçnda, 1992: 63-68). Ayn düünceler, KAYA raporunda da savunulmutur. lçe yönetimi olarak özerk bir yaplanmann salanmasyla, tüm ilçe köylerinin ve küçük belediyelerin yapamad krsal alana yönelik hizmetlerden sorumlu bir birim kurulmu olacaktr. lçe, toplum kalknmasnn çekirdei olarak da kabul edilmi; halkn yerel demokrasiye ve kalknmaya katlmna uygun bir birim olarak, ilçenin bu ilevleri yerine getirebilecek özellikleri tad savunulmutur (TODAE, 1991: 74). Yerel yönetimlerin güçlendirilmesini konu alan çalmalarn birçounda, yönetsel vesayet sorunu, finansal sorunlar gibi, uzun bir geçmie sahip olan tartmalarn yannda, halkn katlmna da önemli vurgular yaplmtr. Bu çalmalarda yer alan katlm arayyla ilgili düüncelere, son yllarda yerel düzeyde halkn daha çok kentle bütünlemesi ve yaam çevresiyle ilgilenmesi gereinin önemle altnn çizilmesini göstermesi bakmndan deinilecektir. Bu çalmalar ve düünceler, hem bu konuda güçlü bir kamuoyu olumas, hem yerel yöneticilerin konuyu daha yakndan kavramas, hem de halkn yerel siyasete, dolaysyla genel siyasete daha fazla çekilmesini salama bakmndan önemlidirler. TÜSAD adna, “Yerel Yönetimler- Sorunlar ve Çözümler” konulu bir aratrma yapan Yalçnda, yerel yönetimlerin güncel sorunlarn sayarken, hemehrilik bilinci ve halk katlmn da sorunlar dizisine eklemektedir. Hemehrilik bilinci yeterince gelimeyen kentliler, yerel yönetimden yalnzca hizmet bekler bir tutum içerisindedirler. Bu bilinç eksiklii, yerel yönetimlerin denetlenmesini ve yaplan çalmalarn sorgulanmasn engelleyecek düzeydedir. Bu eksiklik, ayn zamanda katlm eksikliinin de önemli bir nedenidir. Kurumsal düzenlemeler açsndan, seçimler dnda katlm olanaklar oldukça snrldr. Halkn katlm, genellikle seçimler ve siyasal temsilciler araclyla olmakta, bu da alnan kararlara dolayl bir etki etmeyi salamaktadr. Yerel meclislere halkn katlmas ve soru sorabilmesi düüncelerini açklayabilmesi 90 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler olana yoktur. Oysa bu olanak, birçok gelimi ülkede yurttaa sunulmaktadr (Yalçnda, 1992: 33-34). Yalçnda, katlmla ilgili sorunlarn çözümü için de u önerilerde bulunmaktadr (Yalçnda, 1992: 57-58): Birinci olarak, yerel yönetim meclislerine halk katlmn salayacak zaman ve mekan düzenlemeleri yapma yoluna gidilebilir. Meclis komisyonlarnda, belli konularda uzmanl olan hemehriler dinlenebilir, meclis toplantlarnn gündemleri ilan edilebilir. Ayrca, meclisin gerek gördüü konularda halkn oyuna bavurulabilmelidir. Yazar burada, bir çeit dorudan demokrasi uygulama yönteminin uygulanmasn önermekte ve belli oranlarda halktan imza toplanarak, halk oylamas yolunun açlmas gereine deinmektedir. - - kinci olarak, yurtta giriimleri özendirilebilir ve böylece örgütlü ya da örgütsüz kesimlerin yerel konularda daha aktif olmalarna yardmc olunabilir. - Üçüncü olarak, beldelerde ekonomik etkinliklerde bulunan i çevrelerinden yararlanmak için “i konseyleri” kurulabilir. - Dördüncü olarak, katlm özendirmek için mahalle düzeyinde örgütlenmelere gidilmeli, halkn mahallesinden balayarak yaam çevresinin gelitirilmesine ortak edilmesi salanmaldr. - Son olarak, halkn yerel yönetimlerin hazrladklar birtakm projelere katlmnn salanmas da, yerel düzeyde katlm özendirecek yöntemlerden biridir. Recep Yazcolu, bugünkü antidemokratik ve katlma elverili olmayan yönetsel yapnn kaynaklarndan birisi ve en önemlisini, merkeziyetçi bir bürokrasi olarak görmekte ve yerel yönetimler ve katlm konusuna bu açdan yaklamtr. Mevcut yönetim anlaynn halkn giriim gücünü edilgenletirdii ve hereyi devletten bekleyen bir birey modeli ortaya çkardn savunmutur. Bu “duyarsz“ ve “edilgen” birey, “etkin, verimli, dinamik, yaratc ve katlmc” demokrasiyi salayacak en önemli özne olma niteliklerini tamamaktadr. Yerel yönetim birimlerinden olan köy hukuksal bir varlk olarak vardr. Ancak, gerçekte yok edilmitir. En arlkl yerel yönetim birimleri olan belediyeler, yetkisiz ve etkisizdirler. Çünkü, belediyelerin yürütmesi gereken hizmetlerin çou ller Bankas tarafndan yerine getirilmektedir. Belediyeler, yerel özerk kurulular olarak deil, birer “devlet dairesi” olarak görülmektedirler. Yerel yönetimlerle ilgili sorunlarn çözümünde, bir insan hakk olan katlma hakknn yurttaa verilmesi ve kamu hizmetlerine ve kendisini ilgilendiren kararlarn oluumuna katlmas önemli bir çözüm yöntemi olmaldr (Yazcolu, 1992a: 15-26). 2009 | 91 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Yazcolu, demokratik yaplanmann önemli koullarndan biri olarak, halkn hem yönetsel kararlara katlmasn, hem de yaplan hizmetlerin yapmna hem emek olarak ve hem de akçal bakmdan katlmasn önermektedir. Toplum kalknmas, ancak bu yolla gerçekletirilebilir. Kalknma, devleti ilgilendiren bir konu olduu kadar, halk da ilgilendiren bir konudur da (Yazcolu, 1992b: 11-15). 92 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler DÖRDÜNCÜ BÖLÜM TÜRKYE’DE YEREL YÖNETM SSTEMNN MEVCUT DURUMU Bu bölümde özellikle 2003’ten sonra yaplan yasalar çerçevesinde yerel yönetimlerin mevcut durumu incelenmekte; baz ksmlarda da tarihsel süreçle birlikte kurumsal gelimeye de deinilmektedir. GR: Yeniden Yaplanma Sürecinde Yeni Yasalar ve Yeni Boyutlar Tanzimat dönemiyle balayan Batl yerel yönetim sistemi konusundaki araylar snrl katlmc mekanizmalar ve erafn yürüttüü yerel politikalarla Cumhuriyet dönemine ulamtr. Cumhuriyet döneminde 1961 Anayasas’na kadar yerel yönetim sistemimizin temeli olan kurululardan yalnzca belediye (1930 tarih ve 1580 sayl yasa) ve köy yönetimi (1924 tarih ve 442 sayl yasa) konusunda yasal düzenlemeler yaplm, l Özel Yönetimi ile ilgili 1913 tarihli geçici yasa ile 1987 ylnda 3360 sayl yasal düzenlemeye kadar herhangi bir düzenleme yaplmamtr. Özellikle dünyada esen küreselleme rüzgarlar, yerel yönetimlerin etkinlik ve verimlilik kayglar dorultusunda yeniden yaplanmasn zorunlu klmtr. Dünyada birçok ülkede, hem genel kamu yönetimini hem de yerel yönetimleri yeniden yaplandrma gereksinimi ortaya çkmtr. ABD’de Reagan ve ngiltere’de Teacher ile ünlenen neoliberal/yenisa politikalar Türkiye’de de Özal tarafndan benimsenmi ve toplumu sürükleyecek ve gelitirecek bir ilev yüklenmitir. Bu dorultuda da, ilk olarak 1985 ylndan itibaren yerel yönetimleri yetki ve kaynak bakmndan güçlendirecek admlar atlmtr. Bunlardan en önemlileri, emlak vergisi gelirlerinin belediyelere braklmas ve imar planlarnn onaylanma yetkisinin bakanlktan alnarak belediyelere verilmesidir. Bu dönemde Türkiye’de belediyecilikte önemli çklar olmu, halk yerel yönetim etkinliklerini daha fazla alglar duruma gelmitir. Yine bu dönemde küreselleme sürecinin etkileri ile yerel yönetimler özelletirme uygulamalar balatm, etkinlik ve verimlilik kayglarn giderecek araylara girmilerdir. Ancak, özellikle alt çizilmelidir ki, bu dönemdeki yasal boluklardan dolay kentlerde yaam kalitesinin bozulmasyla sonuçlanabilecek birçok yanl uygulama görülmütür. Kentsel toprak rantnn çok çekici olmas kentlerin bozulmasyla ve özellikle de deniz kylarnn yamalanmasyla sonuçlanmtr. 1990’l yllarla birlikte genel yerel yönetimler reformu hükümetlerin temel amaçlar arasna girmitir. Ancak, istikrarsz hükümetler nedeniyle bu konuda önemli admlar atlamamtr. Son yllarda toplumda giderek benimsenen yerel yönetimleri yeniden yaplandrma ve demokratikleme düüncesi, hükümetlerce de yerel yönetim reformu yasa tasarlaryla yasal admlar atlarak onaylanmak istenmektedir. Bunlardan birisi 2009 | 93 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler de, 1998 ylnda sunulan tasardr. Bu yasa tasars, 24 Mays 1998 tarihinde TBMM Bakanl‘na sunulmutur. “Merkezi dare le Mahalli dareler Arasnda Görev Bölüümü ve Hizmet likilerinin Esaslarnn Düzenlenmesi ve Çeitli Kanunlarda Mahalli darelerle lgili Deiiklikler Yaplmas Hakknda Kanun Tasars” adyla sunulan metinde, merkezi yönetimin görevlerini belirttikten sonra, l Özel Yönetimiyle ilgili düzenlemelerde, sivil toplum kurulularn da içine alan bir ilçe meclisi kurulaca belirtilmektedir. Tasarnn 8. maddesine göre, il meclislerine kaymakamlar, üniversite temsilcileri, belediye bakanlar ve kamu kurumu niteliindeki kurulularn bakanlar fahri üye olabilecektir. Fahri üyeler görü açklayabilecekler ancak oy kullanamayacaklardr. Tasar 4. maddesinde yerel yönetimler için gönüllü kurulular meclisi öngörmütür. Buna göre, bu meclisler istee bal olarak kurulacaklar ve sivil toplum kurulular ve çeitli meslek kurulularnn temsilcilerinden oluacaktr. Bu meclislerde görev alanlar da oy kullanamayacak, ancak düüncelerinden yararlanlacaktr. Yine tasarnn ayn maddesine göre, belli sayda seçmenin bavurusu üzerine belli konular meclisin ilk olaan toplantsnda gündeme gelebilecektir. Saydamlkla ilgili bir hükümde de gerçek ve tüzel kiiler belediye ve il özel yönetimi toplant ve karar tutanaklarn yazl bavuruyla bir bedel karl isteyebilecekler ve inceleyebileceklerdir. Bu hükümler, halk bilgilendirme noktasnda önemli bir hukuksal temel oluturacaa benzemektedir. Ancak, bu hukuksal hakkn kullanm ve gelenee dönütürülmesinin alaca süreyi kestirmek güçtür. Tasar son çözümlemede, kurduu yeni mekanizmalar nedeniyle, yönetimi yerelletirici ve yerelci/bölgeselci bir tasar olarak deerlendirilmitir (Güler, 1998: 25). Bu yasa tasarsndaki yaklamlar daha sonraki yasa tasarlarnda da benimsenecektir. Ancak, bu çalmalarn sonuçlanabilmesi için 2004-2005 yasama dönemlerini beklemek gerekecektir. 2002 ylnda iktidara gelen AKP hükümeti de yerel yönetimler reformunu temel amaçlar arasna alm ve bu konuda geçmi yllarda elde edilen deneyimleri de deerlendirerek yerel yönetimlerle ilgili yasama sürecini hzlandrmtr. Yerel yönetim genel kamu yönetiminin bir parças olduu için, kamu yönetiminde yeniden yaplanmaya yönelik bir düzenleme yaplmadan yerel yönetimlerde reform yapmann çok fazla bir etkinlii olmayaca düünülmü ve Kamu Yönetimi Temel Kanunu adyla bir yasa tasars yerel yönetimler yasa tasarlaryla birlikte meclise sunulmutur. Doaldr ki, yasa yapmak günü birlik bir ura deildir. Uzun dönemli ve derin perspektifler gerektiren bu ura, bütün siyasal ve yönetsel aktörlerle birlikte yürütülürse anlamldr. AKP hükümeti bu kaygy da gide94 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler recek çabalara girmi ve farkl kesimlerden uzmanlarn, sivil toplum kurulularnn ve yöneticilerin görülerine bavurmutur. Ancak, genel olarak deerlendirildiinde bütün bu çabalara karn yasalarda Anayasa bata olmak üzere birçok yerleik kuralla çakan ve çelien durumlar ortaya çkt için çou Cumhurbakan tarafndan veto edilmitir. Kamu Yönetimi Temel Kanunu, l Özel daresi Kanunu ve Belediye Kanunu veto edilirken, Büyükehir Belediyeleri Kanunu onaylanmtr. Yeni yasalarla genel olarak çada gelimeler ve küresel deneyimler ön plana çkm, mevcut yerel yönetim sistemin i çadalatrmaya yönelik önemli admlar atlmtr. Ancak, uygulamadaki sorunlarn izlenmesi ve reform sürecinin devam ettirilmesi gerekmektedir. BELEDYELER: OLUUMU, ORGANLARI, GÖREVLER VE DENETM Yukardaki kesimlerde de deinildii gibi Türkiye’de belediye örgütünün görüldüü dönem Tanzimat sonrasdr. lk olarak stanbul’da kurulmu ve yaygnlamtr. Cumhuriyetle birlikte ayrntl bir biçimde yasal düzenlemelere konu olmutur. 1930 tarihli 1580 sayl yasa zaman zaman deiikliklere uramsa da, önemli deiiklikler 2004 ylnda çkarlan yeni yasayla yaplmtr. 1961 Anayasas 112. maddesiyle ve 1982 Anayasas 123.maddesiyle yerinden yönetim ilkesini benimsemitir. Merkezi yönetimin yannda yerel yönetiminde mahalli müterek ihtiyaçlar karlamakla görevlendirildii anayasalarda açkça belirtilmitir. 1982 Anayasas yerel yönetimlerin hangi kurululardan meydana geldii ve görevlerinin ne olduunu 127. maddesinde öyle belirlemektedir: “Mahalli idareler; il, belediye veya köy halknn mahalli müterek ihtiyaçlarn karlamak üzere kurulu esaslar kanunla belirtilen ve karar organlar, gene kanunda gösterilen, seçmenler tarafndan seçilerek oluturulan kamu tüzel kiileridir” Anayasa maddesinden anlald gibi, Türkiye’de üç tür yerinden yönetim vardr. Bunlar, il özel yönetimi, belediye ve köydür. Bu yerel yönetim birimlerinin temel görevi halkn yerel nitelikli gereksinmelerini karlamaktr. Yine bu kurulularn karar organlar halk tarafndan seçilecektir. Ayrca yerel yönetimlerin kamu tüzel kiiliine sahip olduu da Anayasamzda belirtilmektedir. Önceki bölümlerde deinildi, ancak vesayet denetimi konusunun da ayn anayasa maddesinde düzenlendiini anmsamakta yarar vardr. Merkezi yönetim hizmetlerin birlik ve bütünlüü ve toplumsal yararn gözetilmesi gibi nedenlerle denetim yapabilir. Yine seçimle gelen bu birimlerin organlk sfatn kaybetmeleri ancak yarg yolu ile olabilir. 2009 | 95 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Belediye Nedir ve Nasl Kurulur? Belediye, yerel ortak ihtiyaçlarn karlanmas amacyla örgütlenmi yerel bir kurulutur. Ülkeden ülkeye farkllklar göstermekle birlikte, ülkemizde karar organlar halk tarafndan seçilen, kamu tüzel kiiliine sahip, belde snrlar içerisinde faaliyet gösteren ve bütçesi olan kurululardr. Belediyeler, belli nüfus büyüklüüne ulam kentlerle, il ve ilçe merkezlerinde kurulur. unu belirtmek gerekir ki, belediye olan her belde kent deildir, yalnzca bir yerel yönetim birimini anlatmaktadr. Özellikle ülkemizde belediye saysndaki hzl art, o yerlerin kent nitelii kanmasndan dolay deil merkezi yönetim yardmlarndan daha fazla yararlanabilmek amacyla politik düzenlemelerden kaynaklanmaktadr. Oysa kent, yanlca yönetsel bir birim deil ayn zamanda sosyolojik ve ekonomik bir birimdir. Dier bir söylemle kenti krsal yaamdan ayran sosyolojik ve ekonomik sistemler oldukça farkldr. Örnein, kentsel yaam farkllama, uzmanlama ve ibölümünün daha fazla görüldüü bir yaam türüdür. Krsal yaam ise homojen/tekdüze bir yapya sahiptir. Belediye ile ilgili tanmlarn yasal boyutuna geçmeden önce, belediye yasasnn oluum sürecine ksaca deinmekte yarar vardr. 1930 tarihli ve 1580 sayl Belediye Yasas 2004 ylna kadar yürürlükte kalmtr. Yasama çalmalar sonucunda 2004 ylnda kabul edilen fakat Cumhurbakannn veto ettii 5215 sayl Belediye Yasas yeniden görüülmü ve 5272 yasa numaras ile kabul edilmitir. Ancak, Anayasa Mahkemesi yöntem kurallarna uyulmamas gerekçesiyle bu yasay tekrar mecliste görüülmesine karar vermitir. Belediye Yasas, 03.07.2005 tarihinde 5393 numarayla mecliste kabul edilmitir. Anayasa, belediyenin karar organlar seçimle oluturulan bir kamu tüzel kiilii olduunu belirtmektedir. 5393 sayl yeni Belediye Yasas da, 3. maddesinde belediyeyi öyle tanmlamaktadr: “Beldenin ve belde sakinlerinin mahalli müterek nitelikteki ihtiyaçlarn karlamak üzere kurulan ve karar organlar seçmenler tarafndan seçilerek oluturulan, idari ve mali özerklie sahip kamu tüzel kiisi” dir. 1580 sayl eski yasann birinci maddesi de belediyeye ayn görevleri vermekteydi. Yeni yasann 1580 sayl eski yasayla önemli bir fark, belediye kurulmas için gerekli olan nüfusun 2000 yerine 5000’e çkarlmasdr. Yasann 4. maddesi nüfusu 5000 ve üzerinde olan yerlerde ve il ve ilçe merkezlerinde belediye kurulacan öngörmütür. 96 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Hangi koullarda belediye kurulamayaca da ayn maddede öyle belirlenmitir: - Mevcut bir belediyenin snrlarna 5000 metreden daha yakn bir alanda; - Sit alanlar, içme ve kullanma suyu havzalar ile dier koruma alanlarnda belediye kurulamaz. Ayrca, bir ya da birden fazla köyün ihtiyar meclisinin karar ya da seçmenlerin en az yarsndan bir fazlasnn mahallin en büyük mülki idare amirine yazl bavurusu veya valinin buna kendiliinden gerek görmesi durumunda mahalli seçim kurullar onbe gün içerisinde köyün kaytl seçmenlerinin oyunu alr ve sonucu bir tutanakla valilie bildirir. Elbette toplam nüfus, istenen koulu salyorsa bu süreç iletilir. Her koulda, yeni kurulacak bir belediye, bir baka belediyenin snrlarna 5000 metreden daha yakn olamaz. Aralarndaki bu mesafeyi koruma zorunluluu vardr. lem dosyas valinin konuyla ilgili görüünü içeren bir tutanakla çileri Bakanl’na gönderilir. Dantay’nda görüü alnarak o yerde müterek kararname ile belediye kurulur. Belediyelerin Snrlar ve Snr Anlamazlklarnn Çözümü Yasann 5. maddesi belediye snrlarnn nasl belirleneceini düzenlemitir. Buna göre yeni kurulan bir belediyenin snrlar belediyenin kuruluunu izleyen alt ay içerisinde belirlenir. Snrlarn belirlenmesine u koullar dikkate alnr: - Eskiden belediyeye ait olan her türlü arazi, ba, bahçe ve kumsal veya plaj gibi yerler belediye snrlar içerisine dahil edilir. - Belediye snrlar yol, tepe ve dere gibi belirli ve sabit snrlardan geçirilir. Eer bu olanakl deilse snr düz olarak çizilir ve iaretlerle belirtilir. - Belediye snrlar içinde kalm olsa da, eskiden beri komu belde ya da köy halk tarafndan kullanlan yayla, çayr ve mera gibi yerlerden geleneksel yararlanma haklar devam ettirilir. Bu haklarla ilgili olarak snr kadna erh konur. - Snrlar belirleyen bilinen isimler snr kadna yazlr ve yetkili fen eleman tarafndan da kroki düzenlenir ve snr kadna eklenir. 5393 sayl yeni yasann 6. maddesine göre belediye snrlarnn kesinlemesi, belediye meclis karar ve kaymakamn görüü üzerine valinin onay ile kesinleir. Kesinleen snrlar bir tutanakla belirlenir ve hem taraflara, hem de ilgili tapu dairesine, il özel idaresine ve mülki amire bildirilir. Snrlar kesinletikten sonra be yl süre ile deitirilemez. 2009 | 97 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Bir il snrlar içerisindeki beldeler ve köyler arasnda uyumazlk çkmas halinde, köy ihtiyar heyeti ve belediye meclisinin görüü alnr. Kaymakamn görüü de istenir ve bunun için 30 gün süre verilir. Vali gelen görüleri dikkate alarak uyumazl çözer. Herhangi bir belde ya da köyün bir ksmnn komu bir beldeye katlmak istemesi halinde vali katlnmak istenen belediye meclisinin kararna göre katlm gerçekleir. Katlma isteinin reddedilmesi durumunda vali tutanaklar çileri Bakanl’na gönderir bakanlk Dantay’n görüüne bavurur. Yasann 8. maddesi katlma koullarn öyle düzenlemitir: - Belde veya köyün bir beldeyle birlemeleri için aralarnda 5.000 metre ya da daha altnda mesafenin olmas yeterlidir. Bu snr önceki yasada 2.500 metre olarak belirlenmiti. - Bir beldenin baz ksmlarnn komu bir beldenin snrlarna katlabilmesi için nüfusunun 5000’den aa dümemesi gerekir. 1580 sayl eski Belediye Yasas’na göre nüfus 2000’nin altna dümemesi gerekiyordu. - Katlmayla birlikte devredecek tanr/tanmazlar ve hak ve borçlar bir protokolle düzenlenir. Bir beldenin adnn deitirilebilmesi için belediye meclisi üye tam saysnn en az dörtte üçünün karar, valinin görüü ve çileri Bakanl’nn onay gerekir. Karar resmi gazetede yaynlanr. “l ve ilçe snrlarnn deitirilmesini gerektirecek snr uyumazlklarnda” 5442 sayl l daresi Yasas’na göre hareket edilir (Kele 2009: 237). Belediyelerin Görevleri ve Yetki Alanlar Yirminci yüzyln kentleme yüzyl olmas yerel yönetimlerin giderek daha fazla önem kazanmasna ve genel yönetim sistemi içerisinde arlkl bir yere sahip olmasna neden olmutur. Birçok ülkede yerel yönetimler özellikle de belediyeler günlük yaamn her alannda görev yapmaktadrlar. Baz ülkelerde belediyelerin görevleri yasayla tek tek belirlenirken bazlarnda genel kurallara göre yetkilendirmeye gidilmitir. Bu nedenle belediyelerin görevleri ülkelere göre fakllamakla birlikte genellikle bu görevler üç temel ilkeye göre düzenlenmektedir (Kele, 2009: 243): a) Genellik lkesi: Genellik ilkesine göre belediyeler, genel yetkili bir örgüt olarak ele alnm ve yasalarn baak kurululara brakmad bütün görevleri yapabilecei öngörülmütür. 5272 sayl yeni belediye ya98 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler sasnn veto edilen 14. maddesi de “münhasran”, yani kesin olarak baka kurum ve kurululara braklmayan görevleri yerine getirme görevi vermiti. b) Yetki lkesi: ngiltere örneinde olduu gibi belediyeler yapacaklar her yeni hizmet için merkezi yönetimden izin almak zorundadrlar. c) Liste lkesi: Bu ilkeye göre belediyelerin hangi görevleri yapacaklar liste halinde belirlenmitir. Ülkemizde eski ve yeni yasada benimsenen bir ilkedir. Ancak, yeni yasann daha esnek bir tutum taknd görülmektedir. Veto edilen 5215 sayl yasadaki “münhasran” (özellikle) baka yasalarla dier kurum ve kurululara braklmayan görevlerin belediyeler tarafndan yaplabileceini belirtirken, 5393 sayl yeni yasa “mahalli müterek nitelikte olmak artyla” ifadesi kullanarak corafi alan snrlamasn getirmi ve belediyelerin görev alanlarn 14. maddede öyle belirlemitir: 1- mar, su ve kanalizasyon, ulam gibi kentsel alt yap 2- Corafî ve kent bilgi sistemleri 3-Çevre ve çevre sal, temizlik ve kat atk 4- Zabta, itfaiye, acil yardm, kurtarma ve ambulans 5-ehir içi trafik 6-Defin ve mezarlklar 7-Aaçlandrma, park ve yeil alanlar; konut; 8- Kültür ve sanat, turizm ve tantm, gençlik ve spor; 9- Sosyal hizmet ve yardm, evlendirme, meslek ve beceri kazandrma; 10- Ekonomi ve ticaretin gelitirilmesi hizmetlerini yapar veya yaptrr. 11- Anakent belediyeleri ile nüfusu 50 000’i geçen belediyeler, kadnlar ve çocuklar için koruma evleri açar. Yasa zorunlu olmayan, ancak belediyenin istee bal olarak yapabilecei görev alanlarn da belirlemitir: 1. Okul öncesi eitim kurumlar açabilir; 2. Devlete ait her derecedeki okul binalarnn inaat ile bakm ve onarmn yapabilir veya yaptrabilir, her türlü araç, gereç ve malzeme ihtiyaçlarn karlayabilir; 3. Salkla ilgili her türlü tesisi açabilir ve iletebilir; 4. Kültür ve tabiat varlklar ile tarihî dokunun ve kent tarihi bakmndan önem tayan mekânlarn ve ilevlerinin korunmasn salayabilir, bu amaçla bakm ve onarmn yapabilir, korunmas mümkün olmayanlar aslna uygun olarak yeniden ina edebilir. 2009 | 99 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Belediye, kanunlarla baka bir kamu kurum ve kuruluuna verilmeyen mahallî müterek nitelikteki dier görev ve hizmetleri de yapar veya yaptrr. Yasa hangi hizmetlerin öncelikli olacan da belediyenin mali durumuna ve hizmetin ivedilikle yerine getirilmesi durumuna bal olarak deiebileceini belirtmitir. Belediye hizmetleri, vatandalara en yakn yerlerde ve en uygun yöntemlerle sunulur. Hizmet sunumunda özürlü, yal, dükün ve dar gelirlilerin durumuna uygun yöntemler uygulanr. Yasa bu düzenlemeyle de subsidiarity/yerellik ilkesine açkça yer vermitir. Ayrca dezavantajl toplumsal kesimlerin sorunlarnn çözümünde de belediyeye görev vermekler sosyal belediyecilik olarak tanmlanan yaklama yasa içinde yer verilmitir. Belediyenin görev, sorumluluk ve yetki alan, belediye snrlarn kapsar. Ancak, belediye meclisinin karar ile mücavir alanlara da belediye hizmetleri götürülebilir. Belediye Yasas 15. maddesinde ise belediyenin dier görevlerini belirleyen “Belediyenin Yetki ve mtiyazlar” bal altnda u görevlere yer vermitir: a) Belde sakinlerinin mahallî müterek nitelikteki ihtiyaçlarn karlamak amacyla her türlü faaliyet ve giriimde bulunmak. b) Kanunlarn belediyeye verdii yetki çerçevesinde yönetmelik çkarmak, emir vermek, belediye yasaklar koymak ve uygulamak, kanunlarda belirtilen cezalar vermek. c) Gerçek ve tüzel kiilerin faaliyetleri ile ilgili olarak kanunlarda belirtilen izin veya ruhsat vermek. d) Özel kanunlar gereince belediyeye ait vergi, resim, harç, katk ve katlma paylarnn tarh, tahakkuk ve tahsilini yapmak; vergi, resim ve harç dndaki özel hukuk hükümlerine göre tahsili gereken doalgaz, su, atk su ve hizmet karl alacaklarn tarh, tahakkuk ve tahsilini yapmak veya yaptrmak. e) Müktesep haklar sakl kalmak üzere; içme, kullanma ve endüstri suyu salamak; atk su ve yamur suyunun uzaklatrlmasn salamak; bunlar için gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak, iletmek ve ilettirmek; kaynak sularn iletmek veya ilettirmek. f) Toplu tama yapmak; bu amaçla otobüs, deniz ve su ulam araçlar, tünel, rayl sistem dâhil her türlü toplu tama sistemlerini kurmak, kurdurmak, iletmek ve ilettirmek. g) Kat atklarn toplanmas, tanmas, ayrtrlmas, geri kazanm, ortadan kaldrlmas ve depolanmas ile ilgili bütün hizmetleri yapmak ve yaptrmak. 100 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler h) Mahallî müterek nitelikteki hizmetlerin yerine getirilmesi amacyla, belediye snrlar ve mücavir alanlar içerisinde tanmaz mallar almak, kamulatrmak, satmak, kiralamak veya kiraya vermek, trampa etmek, tahsis etmek, bunlar üzerinde snrl aynî hak tesis etmek. i) Borç almak, ba kabul etmek. j) Toptanc ve perakendeci halleri, otobüs terminali, fuar alan, yat liman ve mezbaha kurmak, kurdurmak, iletmek, ilettirmek veya bu yerlerin gerçek ve tüzel kiilerce açlmasna izin vermek. k) Vergi, resim ve harçlar dnda kalan ve miktar yirmibemilyar Türk Lirasna kadar olan dava konusu uyumazlklarn, anlamayla tasfiyesine karar vermek. l) Gayri shhî müesseseler ile umuma açk istirahat ve elence yerlerini ruhsatlandrmak ve denetlemek. m) Beldede ekonomi ve ticaretin gelitirilmesi ve kayt altna alnmas amacyla izinsiz sat yapan seyyar satclar faaliyetten men etmek, izinsiz sat yapan seyyar satclarn faaliyetten men edilmesi sonucu, cezas ödenmeyerek iki gün içinde geri alnmayan gda maddelerini gda bankalarna, cezas ödenmeyerek otuz gün içinde geri alnmayan gda d mallar yoksullara vermek. n) Reklam panolar ve tantc tabelalar konusunda standartlar getirmek. o) Hafriyat topra ve moloz döküm alanlarn; svlatrlm petrol gaz (LPG) depolama sahalarn; inaat malzemeleri, odun, kömür ve hurda depolama alanlar ve sat yerlerini belirlemek; bu alan ve yerler ile tamalarda çevre kirlilii olumamas için gereken tedbirleri almak. (l) bendinde belirtilen gayri shhî müesseselerden birinci snf olanlarn ruhsatlandrlmas ve denetlenmesi, anakent ve il merkez belediyeleri dndaki yerlerde il özel idaresi tarafndan yaplr. Belediye, (e), (f) ve (g) bentlerinde belirtilen hizmetleri Dantayn görüü ve çileri Bakanlnn kararyla süresi krkdokuz yl geçmemek üzere imtiyaz yoluyla devredebilir; toplu tama hizmetlerini imtiyaz veya tekel oluturmayacak ekilde ruhsat vermek suretiyle yerine getirebilecei gibi toplu tama hatlarn kiraya verme veya 67 nci maddedeki esaslara göre hizmet satn alma yoluyla yerine getirebilir. l snrlar içinde anakent belediyeleri, belediye ve mücavir alan snrlar içinde il belediyeleri ile nüfusu 50.000’i geçen belediyeler, meclis kararyla; turizm, salk, sanayi ve ticaret yatrmlarnn ve eitim kurumlarnn su, termal su, kanalizasyon, doalgaz, yol ve aydnlatma gibi alt yap çalmalarn faiz almakszn on yla kadar geri ödemeli veya ücretsiz olarak yapabilir veya yaptrabilir, bunun karlnda yaplan 2009 | 101 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler tesislere ortak olabilir; salk, eitim, sosyal hizmet ve turizmi gelitirecek projelere çileri Bakanlnn onay ile ücretsiz veya düük bir bedelle amac dnda kullanlmamak kaydyla arsa tahsis edebilir. Belediye, belde sakinlerinin belediye hizmetleriyle ilgili görü ve düüncelerini tespit etmek amacyla kamuoyu yoklamas ve aratrmas yapabilir. Belediye mallarna kar suç ileyenler Devlet malna kar suç ilemi saylr. Belediyenin proje karl borçlanma yoluyla elde ettii gelirleri, artl balar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanlan mallar ile belediye tarafndan tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez. Yasa 16. maddesinde belediyeyle ilgili muafiyetleri öyle düzenlemitir: Belediyenin kamu hizmetine ayrlan veya kamunun yararlanmasna açk, gelir getirmeyen tanmaz mallar ile bunlarn ina ve kullanmlar her türlü vergi, resim, harç, katlma ve katk paylarndan muaftr. Belediyenin Karar ve Yürütme Organlar Belediyenin karar ve yürütme organlar 1580 sayl eski belediye yasasnda öngörülen organlarla ayndr. Belediye Meclisi, Belediye Encümeni ve Belediye Bakan yeni yasada da belediyenin karar ve yürütme organ olarak belirlenmilerdir. Belediye Meclisi 5393 Sayl Belediye Yasas 17. maddesinde belediye meclisini, belediyenin karar organ olarak tanmlam ve seçimle oluacan öngörmütür. Belediye Meclisi belediyenin temel karar organdr ve üyeleri be ylda bir halk tarafndan dorudan seçilir. Belediye meclisi üye says kentin nüfusuna göre deimektedir. Belediye meclisi üye says, 2972 sayl Mahalli dareler le Mahalle Muhtarlklar ve htiyar Heyetleri Seçimi Hakknda Kanun’a göre Türkiye statistik Kurumu (TÜK) verileri esas alnr. Meclis üye says konusunda sekiz farkl nüfus dilimi bulunmaktadr. Buna göre en az üye says 9, en fazla da 55 olmaktadr (Öner, 2006: 103). Meclisin Görev ve Yetkileri: - Stratejik plân ile yatrm ve çalma programlarn, belediye faaliyetlerinin ve personelinin performans ölçütlerini görümek ve kabul etmek. - Bütçe ve kesin hesab kabul etmek, bütçede kurumsal kodlama yaplan birimler ile fonksiyonel snflandrmann birinci düzeyleri arasnda aktarma yapmak. 102 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Belediyenin imar plânlarn görümek ve onaylamak, anakent ve il belediyelerinde il çevre düzeni plânn kabul etmek. - Borçlanmaya karar vermek. - Tanmaz mal almna, satmna, takasna, tahsisine, tahsis eklinin deitirilmesine veya tahsisli bir tanmazn kamu hizmetinde ihtiyaç duyulmamas halinde tahsisin kaldrlmasna; üç yldan fazla kiralanmasna ve süresi yirmibe yl geçmemek kaydyla bunlar üzerinde snrl aynî hak tesisine karar vermek. - Bütçe içi iletme ile Türk Ticaret Kanununa tabi ortaklklar kurulmasna veya bu ortaklklardan ayrlmaya, sermaye artna ve gayrimenkul yatrm ortakl kurulmasna karar vermek. - Belediye adna imtiyaz verilmesine ve belediye yatrmlarnn yapilet veya yap-ilet-devret modeli ile yaplmasna; belediyeye ait irket, iletme ve itiraklerin özelletirilmesine karar vermek. - Norm kadro çerçevesinde belediyenin ve bal kurulularnn kadrolarnn ihdas, iptal ve deitirilmesine karar vermek. - Meydan, cadde, sokak, park, tesis ve benzerlerine ad vermek; mahalle kurulmas, kaldrlmas, birletirilmesi, adlaryla snrlarnn tespiti ve deitirilmesine karar vermek; beldeyi tantc amblem, flama ve benzerlerini kabul etmek. - Dier mahallî idarelerle birlik kurulmasna, kurulmu birliklere katlmaya veya ayrlmaya karar vermek; yurt içindeki ve çileri Bakanlnn izniyle yurt dndaki belediyeler ve mahallî idare birlikleriyle karlkl ibirlii yaplmasna; karde kent ilikileri kurulmasna; ekonomik ve sosyal ilikileri gelitirmek amacyla kültür, sanat ve spor gibi alanlarda faaliyet ve projeler gerçekletirilmesine; bu çerçevede arsa, bina ve benzeri tesisleri yapma, yaptrma, kiralama veya tahsis etmeye karar vermek. - Belediye bakanyla encümen arasndaki anlamazlklar karara balamak. - Mücavir alanlara belediye hizmetlerinin götürülmesine karar vermek. - mar plânlarna uygun ekilde hazrlanm belediye imar programlarn görüerek kabul etmek. Meclis Üyeliinin Sona Ermesi ve Meclisin Feshi Meclis üyeliinin sona ermesi ve meclisin feshi Belediye Yasas’nn 29 ve 30. maddelerinde düzenlenmitir. Meclis üyelii, üyenin ölümü veya istifa etmesi durumunda kendiliinden sona erer. stifa dilekçesi belediye bakanlna verilir ve bakan tarafndan meclisin bilgisine sunulur. 2009 | 103 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Özürsüz veya izinsiz olarak arka arkaya üç birleim günü veya bir yl içinde yaplan toplantlarn yarsna katlmayan üyenin üyeliinin dümesine, savunmas alndktan sonra üye tam saysnn salt çounluuyla karar verilir. Belediye meclisi üyeliine seçilme yeterliinin kaybedilmesi durumunda, valinin bildirmesi üzerine Dantay tarafndan üyeliin dümesine karar verilir. Belediye meclisi aadaki durumlarda feshedilebilir: - Kendisine kanunla verilen görevleri süresi içinde yapmay ihmal eder ve bu durum belediyeye ait ileri sekteye veya gecikmeye uratrsa, - Belediyeye verilen görevlerle ilgisi olmayan siyasî konularda karar alrsa, çileri Bakanlnn bildirisi üzerine Dantayn karar ile meclis fesh edilir. çileri Bakanl gerekli gördüü takdirde meclisin feshine dair bildiri ile birlikte karar verilinceye kadar meclis toplantlarnn ertelenmesini de ister. Dantay, bu konuyu en geç bir ay içinde karara balar. Bu ekilde feshedilen meclisin yerine seçilen meclis, kalan süreyi tamamlar. Boalan meclisin görevinin yerine getirilmesi: a) Dantay tarafndan feshi veya meclis toplantlarnn ertelenmesi, b) Meclis üye tam saysnn yardan fazlasnn tutuklanmas, c) Yedek üyelerin getirilmesinden sonra da meclis üye tam saysnn yarsndan aa dümesi, d) Geçici olarak görevden uzaklatrlmas, Hallerinde, meclis çalabilir duruma gelinceye veya yeni meclis seçimi yaplncaya kadar meclis görevi, belediye encümeninin memur üyeleri tarafndan yürütülür. Meclis Toplants, Karar Alma ve Sonuçlar Belediye meclisi önceki 1580 sayl yasaya göre ylda üç kez Ekim, ubat ve Haziran aylarnda olaan toplantlarn yaparlard. Toplant 15 gün sürerdi. Ancak, yeni yasa meclisin kentsel sorunlara daha ksa zamanda müdahale edebilmesi ve meclisin daha etkin bir konumda olmas amacyla toplant sürelerini ayda bir kez olarak belirlemitir. Bu yenilik hem demokratiklik hem de etkinlik açsndan önemlidir. Belediye meclisi, kendisi tarafndan belirlenecek bir aylk tatil hariç her ayn ilk haftas, meclis tarafndan önceden belirlenen günde, mutat/allm toplant yerinde toplanr. Ekim ay toplants dönem ba toplantsdr. 104 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Bütçe görümesine rastlayan toplant süresi en çok yirmi gün, dier toplantlarn süresi en çok be gündür. Allm toplant yeri dnda toplanlmasnn zorunlu olduu durumda üyelere önceden bilgi vermek kaydyla meclis bakannn belediye snrlar içerisinde belirledii yerde toplant yaplr. Ayrca, toplantnn yeri ve zaman mutat usullerle belde halkna duyurulur. Meclis toplantlar açktr. Meclis bakannn veya üyelerden herhangi birinin gerekçeli önerisi üzerine, toplantya katlanlarn salt çounluuyla kapal oturum yaplmasna karar verilebilir. Belediye meclisi, üye tam saysnn salt çounluuyla toplanr ve katlanlarn salt çounluuyla karar verir. Ancak, karar yeter says, üye tam saysnn dörtte birinden az olamaz. Oylamada eitlik çkmas durumunda meclis bakannn bulunduu taraf çounluk saylr. Gizli oylamalarda eitlik çkmas durumunda oylama tekrarlanr, eitliin bozulmamas durumunda meclis bakan tarafndan kur’a çekilir. Meclisin toplanmasnda, üye tam saysnn salt çounluu salanamad takdirde bakan, gün ve saatini tespit ederek en geç üç gün içinde toplanmak üzere meclisi tatil eder. Gelecek toplant, üye tam saysnn dörtte birinden az olmayan üye says ile yaplr.Üyeler oylarn bizzat kullanr. Gizli oy kullanmaya fizikî bakmdan engelli üyeler, tayin edecekleri kii eliyle oy kullanabilirler. Oylama gizli, iaretle veya ad okunarak yaplr. Oy verme kabul, ret veya çekimser eklinde olur. Belediye bakan, hukuka aykr gördüü meclis kararlarn, gerekçesini de belirterek yeniden görüülmek üzere be gün içinde meclise iade edebilir. Yeniden görüülmesi istenilmeyen kararlar ile yeniden görüülmesi istenip de belediye meclisi üye tam saysnn salt çounluuyla srar edilen kararlar kesinleir. Belediye bakan, meclisin srar ile kesinleen kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargya bavurabilir. Kararlar kesinletii tarihten itibaren en geç yedi gün içinde mahallin en büyük mülkî idare amirine gönderilir. Mülkî idare amirine gönderilmeyen kararlar yürürlüe girmez. Mülkî idare amiri hukuka aykr gördüü kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargya bavurabilir. Kesinleen meclis kararlarnn özetleri yedi gün içinde uygun araçlarla halka duyurulur. Yeri gelmiken bu konuyla ilgili baz sorunlu alanlara ve boluklara deinilmesi yararl olacaktr. Uygulamada, meclis gündemi ve toplant kararlar internet üzerinden de duyurulmaktadr. Ancak, yalnzca ilgililerin takip edebildii bu sistemin çok da demokratik olduunu söyleyemeyiz. Meclisler çok önemli konularda toplanaca zaman, toplant gündemini kamuoyuna ilan etmelidirler. Çünkü, kentin kimliini, geleceini ve hemen hemen bütün hemehrilerin yaamn etkileyecek karar2009 | 105 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler lar alnp uygulamaya geçtikten sonra kamuoyunun haberi olmaktadr. Belediye meclisleri özellikle iki-üç satrlk ancak trilyonluk kentsel dönüüm ya da ilevsel dönüüm kararlar aldktan ve bu kararlar alnp uygulamaya balandktan sonra kamuoyunun haberi olmakta, demokratik müdahale ve tartma için çok geç kalnmaktadr (Çukurçayr, 2007: 219-220). htisas (Uzmanlk) Komisyonlar Yeni yasadaki önemli yeniliklerden biri de ihtisas/uzmanlk komisyonlardr. 1580 sayl eski Belediye Yasas da 62. maddesinde ihtisas komisyonlarna yer vermiti. Ancak, bu komisyonlar yalnzca iki tan idi: mar ve Plan ve Bütçe Komisyonlar. Yeni yasa komisyon saysn artrm ve katlmc bir sistem öngörmütür. Buna göre, belediye meclisi, her dönem ba toplantsnda, üyeleri arasndan seçilecek en az üç en fazla be kiiden oluan ihtisas komisyonlar kurabilir. htisas komisyonlar, her siyasî parti grubunun ve bamsz üyelerin meclisteki üye saysnn meclis üye tam saysna oranlanmas suretiyle oluturulur. l ve ilçe belediyeleri ile nüfusu 10.000'in üzerindeki belediyelerde plân ve bütçe ile imar komisyonlarnn kurulmas zorunludur. htisas komisyonlarnn görev alanna giren iler bu komisyonlarda görüüldükten sonra belediye meclisinde karara balanr. Mahalle muhtarlar ve ildeki kamu kurulularnn amirleri ile ildeki kamu kurumu niteliindeki meslek kurulular, üniversiteler, sendikalar ve gündemdeki konularla ilgili sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, oy hakk olmakszn kendi görev ve faaliyet alanlarna giren konularn görüüldüü ihtisas komisyonu toplantlarna katlabilir ve görü bildirebilir. Komisyon çalmalarnda uzman kiilerden yararlanlabilir. Komisyon raporlar açktr, çeitli yollarla halka duyurulur. Ancak, ihtisas komisyonlarnda öngörülen katlm mekanizmalarnn ne kadar ilevsel olabilecei tartmaldr. Hangi sivil toplum kurulularnn hangi konularda ve nasl komisyonlara katlabilecei ve sistemin nasl ileyecei açk deildir. Ayrca, komisyonlara hiç olmazsa görüülen konularda uzmanl olan yurttalarn katlabilmesi salanabilirdi. Denetim Komisyonu ve Meclisin Bilgi Edinmesi 5393 sayl yeni yasa 25. maddesinde bir de denetim komisyonu öngörmütür. l ve ilçe belediyeleri ile nüfusu 10.000'in üzerindeki belediyelerde, belediye meclisi, her ocak ay toplantsnda belediyenin bir önceki yl gelir ve giderleri ile hesap ve ilemlerinin denetimi için kendi üyeleri arasndan gizli oyla ve üye says üçten az beten çok olmamak üzere bir denetim komisyonu oluturur. Komisyon, her siyasî parti gru106 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler bunun ve bamsz üyelerin meclisteki üye saysnn meclis üye tam saysna oranlanmas suretiyle oluur. Komisyon, belediye bakan tarafndan belediye binas içinde belirlenen yerde çalr ve çalmalarnda kamu kurulular personelinden, gerektiinde uzman kii ve kurululardan yararlanabilir. Bu kii veya kurululara ödenecek ücret, meclis tarafndan kararlatrlr. Komisyon belediye birimleri ve bal kurulularndan her türlü bilgi ve belgeyi isteyebilir. Bu istekler gecikmeksizin yerine getirilir. Komisyon, çalmasn ubat ay sonuna kadar tamamlar ve buna ilikin raporunu izleyen ayn onbeine kadar meclis bakanlna sunar. Konusu suç tekil eden hususlarla ilgili olarak meclis bakanl tarafndan yetkili mercilere suç duyurusunda bulunulur. Yasa 26. maddesinde belediye meclisinin belediyenin eylem ve ilemleri hakknda bilgi edinme ve denetim yollarn da göstermitir: Belediye meclisi, bilgi edinme ve denetim yetkisini çalma raporunu deerlendirme, denetim komisyonu, soru, genel görüme ve gensoru yoluyla kullanr. Meclis üyeleri, meclis bakanlna önerge vererek belediye ileriyle ilgili konularda sözlü veya yazl soru sorabilir. Soru, belediye bakan veya görevlendirecei kii tarafndan sözlü veya yazl olarak cevaplandrlr. Meclis üyelerinin en az üçte biri, meclis bakanlna istekte bulunarak, belediyenin ileriyle ilgili bir konuda genel görüme açlmasn isteyebilir. Bu istek meclis tarafndan kabul edildii takdirde gündeme alnr. Belediye bakannca meclise sunulan bir önceki yla ait faaliyet raporundaki açklamalar, meclis üye tam saysnn dörtte üç çounluuyla yeterli görülmezse yetersizlik kararyla görümeleri kapsayan tutanak, meclis bakan vekili tarafndan mahallin mülkî idare amirine gönderilir. Vali, dosyay gerekçeli görüüyle birlikte Dantaya gönderir. Yetersizlik karar, Dantayca uygun görüldüü takdirde belediye bakan, bakanlktan düer. Meclis üye tam saysnn en az üçte biri oranndaki üyenin imzasyla belediye bakan hakknda gensoru önergesi verilebilir. Gensoru önergesi, meclis üye tam saysnn salt çounluunun oyu ile gündeme alnr ve üç tam gün geçmedikçe görüülemez. Belediye bakan ve meclis üyeleri, münhasran; kendileri, ikinci derece dâhil kan ve kayn hsmlar ve evlatlklar ile ilgili ilerin görüüldüü meclis toplantlarna katlamazlar. Belediye bakan görevi süresince veya görevinin sona ermesinden itibaren üç yl süreyle, meclis üyeleri ise görevleri süresince ve görevlerinin sona ermesinden itibaren iki yl süreyle, belediye ve bal kurulularna kar dorudan doruya veya dolayl olarak taahhüde giremez, komisyonculuk ve temsilcilik yapamaz. 2009 | 107 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Belediye Encümeni: Oluumu ve Görevleri Belediye encümeni, belediye bakannn bakanlnda; - l belediyelerinde ve nüfusu 100.000'in üzerindeki belediyelerde, belediye meclisinin her yl kendi üyeleri arasndan bir yl için, gizli oyla seçecei dört üye ile biri malî hizmetler birim amiri olmak üzere belediye bakannn her yl birim amirleri arasndan seçecei dört üyeden, - Dier belediyelerde, belediye meclisinin her yl kendi üyeleri arasndan bir yl için gizli oyla seçecei üç üye ile biri malî hizmetler birim amiri olmak üzere belediye bakannn her yl birim amirleri arasndan seçecei üç üyeden, Oluur. Belediye bakannn katlamad toplantlarda, belediye bakannn görevlendirecei bakan yardmcs veya encümen üyesi, encümene bakanlk eder. Encümen toplantlarna gündemdeki konularla ilgili olarak ilgili birim amirleri, belediye bakan tarafndan oy hakk olmakszn görüleri alnmak üzere çarlabilir. Belediye encümeninin görev ve yetkileri unlardr: - Stratejik plân ve yllk çalma program ile bütçe ve kesin hesab inceleyip belediye meclisine görü bildirmek. - Yllk çalma programna alnan ilerle ilgili kamulatrma kararlarn almak ve uygulamak. Öngörülmeyen giderler ödeneinin harcama yerlerini belirlemek. - Kanunlarda öngörülen cezalar vermek. - Vergi, resim ve harçlar dnda kalan ve miktar bemilyar Türk Lirasna kadar, dava konusu olan belediye alacaklarnn anlama ile tasfiyesine karar vermek. -Tanmaz mal satmna, trampasna ve tahsisine ilikin meclis kararlarn uygulamak; süresi üç yl geçmemek üzere kiralanmasna karar vermek. Belediye encümeni, haftada birden az olmamak üzere önceden belirlenen gün ve saatte toplanr. Belediye bakan acil durumlarda encümeni toplantya çarabilir. Encümen üye tam saysnn salt çounluuyla toplanr ve katlanlarn salt çounluuyla karar verir. Oylarn eitlii durumunda bakann bulunduu taraf çounluk saylr. Çekimser oy kullanlamaz. Encümen gündemi belediye bakan tarafndan hazrlanr. Encümen üyeleri bakannn uygun görüü ile gündem maddesi teklif edebilir. Belediye bakan tarafndan havale edilmeyen konular encümende görüülemez. 108 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Encümene havale edilen konular bir hafta içinde görüülerek karara balanr. Alnan kararlar bakan ve toplantya katlan üyeler tarafndan imzalanr. Karara muhalif kalanlar gerekçelerini de açklar. Encümen bakan ve üyeleri, kendileri, ikinci derece dâhil kan ve kayn hsmlar ve evlatlklar ile ilgili ilerin görüüldüü encümen toplantlarna katlamazlar. Belediye Bakan 1930 tarihli Belediye Yasas, belediye bakannn dorudan halk tarafndan seçilmesini öngörmemiti. Tek parti yönetimi, kamu hizmet ve etkinliklerinin merkezi yönetim eliyle yürütülmesini öngörmütür. Böyle olduu için de, valiler ayn zamanda belediye bakanl yapabilmekteydi. 1954 ylnda belediye ve valilik ayrlmtr. 1961 Anayasas 116. maddesi ile yerel yönetimleri, anayasal güvenceye ve daha demokratik bir temele göre yeniden tanmland. Anayasa, yerel yönetim karar organlarnn halk tarafndan seçilecei ilkesini kabul etmitir. Organlarn görevden alnmas ancak yarg yolu ile olabilir. 27 Temmuz 1963 gün ve 307 sayl yasa ile belediye bakanlarnn durumu güçlendirilmi ve tek dereceli seçimle i bana gelmeleri düzenlenmi, böylece Anayasa‘da yer alan düzenlemelerin uygulamaya geçirilmesinde önemli bir aama salanmtr. Bu yasayla belediye bakan seçimlerinin vali ya da Cumhurbakan tarafndan onaylanmas kaldrlm, ancak “mansup” belediye bakanl ilkesi kaldrlmamtr (Kele, 2009: 263). 5393 sayl yeni yasaya göre belediye bakan, belediye idaresinin ba ve belediye tüzel kiiliinin temsilcisidir. Dorudan halk tarafndan seçilir. Belediye bakan, görevinin devam süresince siyasi partilerin yönetim ve denetim organlarnda görev alamaz; profesyonel spor kulüplerinin bakanln yapamaz ve yönetiminde bulunamaz. Belediye bakannn görev ve yetkileri unlardr: - Belediye tekilâtnn en üst amiri olarak belediye tekilâtn sevk ve idare etmek, belediyenin hak ve menfaatlerini korumak. - Belediyeyi stratejik plâna uygun olarak yönetmek, belediye idaresinin kurumsal stratejilerini oluturmak, bu stratejilere uygun olarak bütçeyi, belediye faaliyetlerinin ve personelinin performans ölçütlerini hazrlamak ve uygulamak, izlemek ve deerlendirmek, bunlarla ilgili raporlar meclise sunmak. - Belediyeyi Devlet dairelerinde ve törenlerde, davac veya daval olarak da yarg yerlerinde temsil etmek veya vekil tayin etmek. - Meclise ve encümene bakanlk etmek, meclis ve encümen kararlarn uygulamak. - Bütçeyi uygulamak, bütçede meclis ve encümenin yetkisi dndaki aktarmalara onay vermek. 2009 | 109 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Belediye personelini atamak. - Belediye ve bal kurulular ile iletmelerini denetlemek. - Belde halknn huzur, esenlik, salk ve mutluluu için gereken önlemleri almak. - Bütçede yoksul ve muhtaçlar için ayrlan ödenei kullanmak, özürlülere yönelik hizmetleri yürütmek ve özürlüler merkezini oluturmak. Belediye bakan, izin ve hastalk nedeniyle veya görevli olarak görevden ayrlmas hallerinde bu süre içinde kendisine vekâlet etmek üzere belediye meclisi üyeleri arasndan birini bakan vekili olarak görevlendirir. Bakan vekili, bakann yetkilerine sahiptir. Belediye bakanl, ölüm ve istifa hallerinde kendiliinden sona erer. Belediye bakannn; - Mazeretsiz ve kesintisiz olarak yirmi günden fazla görevini terk etmesi ve bu durumun mahallin mülkî idare amiri tarafndan belirlenmesi, - Seçilme yeterliini kaybetmesi, - Görevini sürdürmesine engel bir hastalk veya sakatlk durumunun yetkili salk kuruluu raporuyla belgelenmesi, - Meclisin feshine neden olan eylem ve ilemlere katlmas, Hallerinden birinin meydana gelmesi durumunda çileri Bakanlnn bavurusu üzerine Dantay kararyla bakanlk sfat sona erer. Belediye hizmetlerinin ciddi bir biçimde aksatldnn ve bu durumun halkn salk, huzur ve esenliini hayati derecede olumsuz etkilediinin çileri Bakanlnn talebi üzerine yetkili sulh hukuk hâkimi tarafndan belirlenmesi durumunda çileri Bakan, hizmetlerde meydana gelecek aksamann giderilmesini, hizmetin özelliine göre makul bir süre vererek belediye bakanndan ister. Aksama giderilemezse, söz konusu hizmetin yerine getirilmesini o ilin valisinden ister. Bu durumda vali, aksakl öncelikle belediyenin araç, gereç, personel ve dier kaynaklaryla giderir. Mümkün olmad takdirde dier kamu kurum ve kurulularnn imkanlarn da kullanabilir. Ortaya çkacak maliyet vali tarafndan ller Bankasna bildirilir ve ller Bankasnca o belediyenin müteakip ay genel bütçe vergi gelirleri tahsilât toplam üzerinden belediyeye ayrlan paydan valilik emrine gönderilir. Belediye Bakanlnn Boalmas Halinde Yaplacak lemler Belediye bakanlnn herhangi bir nedenle boalmas durumunda, vali tarafndan belediye meclisinin on gün içinde toplanmas salanr. Meclis, birinci bakan vekilinin, onun bulunmamas durumunda ikinci 110 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler bakan vekilinin, onun da bulunmamas durumunda en yal üyenin bakanlnda toplanarak; - Belediye bakanlnn boalmas veya seçim dönemini aacak biçimde kamu hizmetinden yasaklanma cezasnn verilmi olmas durumunda bir bakan, - Bakann görevden uzaklatrlmas, tutuklanmas veya seçim dönemini amayacak biçimde kamu hizmetinden yasaklama cezas almas durumunda bir bakan vekili seçer. Belediye bakan veya bakan vekili belediye meclis üyeleri arasndan ve gizli oyla seçilir. lk iki oylamada üye tam saysnn üçte iki ve üçüncü oylamada üye tam saysnn salt çounluu aranr. Üçüncü oylamada salt çounluk salanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki aday için dördüncü oylama yaplr. Dördüncü oylamada en fazla oy alan üye, belediye bakan veya bakan vekili seçilmi olur. Oylarn eitlii durumunda kur'a çekilir. Yeni seçilen belediye bakannn görev süresi, yerine seçildii bakann görev süresi ile snrldr. Bakan vekili, yeni bakan seçilinceye veya görevden uzaklatrlm ya da tutuklanm olan bakan göreve dönünceye kadar görev yapar. Belediye bakan veya bakan vekili seçilinceye kadar belediye bakanl görevi, meclis birinci bakan vekili, bulunmamas durumunda ikinci bakan vekili, onun da bulunmamas durumunda vali tarafndan görevlendirilecek bir kamu görevlisi tarafndan yürütülür. Belediye bakan veya bakan vekili seçimi en geç onbe gün içinde tamamlanmad takdirde belediye meclisinin feshine ilikin hükümler uygulanr. Belediye bakanlnn herhangi bir nedenle boalmas ve yeni belediye bakan veya bakan vekili seçiminin yaplamamas durumunda, seçim yaplncaya kadar, belediye bakanlna anakent ve il belediyelerinde çileri Bakan, dier belediyelerde vali tarafndan görevlendirme yaplr. Görevlendirilecek kiinin belediye bakan seçilme yeterliine sahip olmas arttr. Görevleriyle ilgili bir suç nedeniyle haklarnda soruturma veya kovuturma açlan belediye organlar veya bu organlarn üyeleri, geçici bir önlem olarak kesin hükme kadar görevden uzaklatrlabilir. Görevden uzaklatrma önlemi iki ayda bir gözden geçirilir. Devamnda kamu yarar bakmndan yarar görülmeyen görevden uzaklatrma önlemi kaldrlr. Görevden uzaklatrlan belediye bakanna, görevden uzak kald sürece aylk ödeneinin üçte ikisi ödenir ve bu süre içinde dier sosyal hak ve yardmlardan yararlanmaya devam eder. 2009 | 111 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Stratejik Plân ve Performans Plân Belediye bakan, mahallî idareler genel seçimlerinden itibaren alt ay içinde; kalknma plân ve program ile varsa bölge plânna uygun olarak stratejik plân ve ilgili olduu yl bandan önce de yllk performans plân hazrlayp belediye meclisine sunar. Stratejik plân, varsa üniversiteler ve meslek odalar ile konuyla ilgili sivil toplum örgütlerinin görüleri alnarak hazrlanr ve belediye meclisi tarafndan kabul edildikten sonra yürürlüe girer. Nüfusu 50.000'in altnda olan belediyelerde stratejik plân yaplmas zorunlu deildir. Stratejik plân ve performans plân, bütçenin hazrlanmasna esas tekil eder ve belediye meclisinde bütçeden önce görüülerek kabul edilir. Belediye Örgütlenmesi Belediye örgütü, norm kadroya uygun olarak yaz ileri, malî hizmetler, fen ileri ve zabta birimlerinden oluur. Burada saylan belediye örgütü için olmas gereken zorunlu birimlerdir. Dier birimler, belediyelerin olanaklarna ve nüfus büyüklüüne göre belediye yaplarnda yer alabilirler. Beldenin nüfusu, fizikî ve corafî yaps, ekonomik, sosyal ve kültürel özellikleri ile gelime potansiyeli dikkate alnarak, norm kadro sistemine uygun olarak gerektiinde salk, itfaiye, imar, insan kaynaklar, hukuk ileri ve ihtiyaca göre dier birimler oluturulabilir. Bu birimlerin kurulmas, kaldrlmas veya birletirilmesi belediye meclisinin kararyla olur. Belediyede, norm kadroya uygun olarak çevre, salk, veterinerlik, teknik, hukuk, sosyal ve ekonomi, kültür ve sanat, biliim ve iletiim, plânlama, aratrma ve gelitirme, eitim ve danmanlk alanlarnda tabip, uzman tabip, veteriner, avukat, mühendis, çözümleyici ve programc, mimar, ebe, hemire, teknisyen, tekniker gibi ihtiyaç duyulan uzman ve teknik personel, süreleri seçim döneminin bitiminden itibaren otuz günü geçmemek üzere, sözleme ile çaltrlabilir. Bu ekilde sözlemeli olarak çaltrlacaklarn, yürütecekleri hizmetlere ilikin nitelikleri tamalar arttr. Sözlemeli personel eliyle yürütülen hizmetlere ilikin bo kadrolara ayrca atama yaplamaz. Hiç kukusuz, zabta hizmeti belediyelerin temel hizmetleri arasnda yer almaktadr. Belediye zabtas, beldede esenlik, huzur, salk ve düzenin salanmasyla görevli olup bu amaçla, belediye meclisi tarafndan alnan ve belediye zabtas tarafndan yerine getirilmesi gereken emir ve yasaklarla bunlara uymayanlar hakknda mevzuatta öngörülen ceza ve dier yaptrmlar uygular. Görevini yaparken zabtaya kar gelenler, Devlet zabtasna kar gelenler gibi cezalandrlr. 112 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Acil Durum Planlamas Doal afetler ve beklenmedik ykmlar, kamu yönetiminin bu alanda da güçlü bir biçimde örgütlenmesini gerektirmitir. Ülkemiz ne yazk ki hem depremlerin sk yaand, hem de dier doal afetlerin (sel, yangn, göçük v.b.) skça görüldüü bir corafyadr. Bugüne kadarki depremlerde 100 bin kadar insanmz kaybettiimiz ve yaklak yarm milyon kadar da binann ya ykld veya önemli ölçüde zarar gördüü gerçei (Kele, 2006: 655), bu konularda hem merkezi yönetimin hem de yerel yönetimin “önleyici” bir politika olarak hazrlkl olmas, olabilecek zararlarn en aza indirilmesi için oldukça önemlidir. Son on yllk dönemde afet yönetimiyle ilgili önemli gelimeler olmutur. Marmara depremlerinden sonra, kamuoyunun ve devlet kurumlarnn bu konuda büyük bir boluk görmeleri sonucunda, hem yasal düzenlemelerin hem de ilgili kurum ve kurulularn says artmtr. Belediye, yangn, sanayi kazalar, deprem ve dier doal afetlerden korunmak veya bunlarn zararlarn azaltmak amacyla beldenin özelliklerini de dikkate alarak acil durum plânlarn yapmak ve gerekli ekip ve donanm hazrlamakla yükümlü klnmtr. Acil durum plânlarnn hazrlanmasnda varsa il ölçeindeki dier acil durum plânlaryla da koordinasyon salanr ve ilgili bakanlk, kamu kurulular, meslek teekkülleriyle üniversitelerin ve dier mahallî idarelerin görüleri alnr. Plânlar dorultusunda halkn eitimi için gerekli önlemler alnarak ikinci fkrada saylan idareler, kurumlar ve örgütlerle ortak programlar yaplabilir. Belediye, belediye snrlar dnda yangn ve doal afetler meydana gelmesi durumunda, bu bölgelere gerekli yardm ve destek salayabilir. Belediyelerin Denetimi Denetim, konusu önceki bölümlerde de tartld gibi genellikle yetersiz kalmakta ve eletirilere neden olmaktadr. Her türlü denetime ramen, denetim sorunlarnn devam ettii kamuoyunun gündeminde ilk sralarda yer almaktadr. Saytay ve çileri Bakanl denetimlerinin genelde yetersiz kald bilinmektedir. Yeni düzenlemeyle hem iç denetim hem de performans denetimleri öngörülmütür. Belediyelerin denetimi; faaliyet ve ilemlerinde hatalarn önlenmesine yardmc olmak, çalanlarn ve belediye tekilâtnn gelimesine, yönetim ve kontrol sistemlerinin geçerli, güvenilir ve tutarl duruma gelmesine rehberlik etmek amacyla; hizmetlerin süreç ve sonuçlarn mevzuata, önceden belirlenmi amaç ve hedeflere, performans ölçütlerine ve kalite standartlarna göre tarafsz olarak analiz etmek, karlatrmak ve ölçmek; kantlara dayal olarak deerlendirmek, elde edilen sonuçlar rapor hâline getirerek ilgililere duyurmaktr. 2009 | 113 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Belediyelerde iç ve d denetim yaplr. Denetim, i ve ilemlerin hukuka uygunluk, malî ve performans denetimini kapsar. Ayrca, belediyenin malî ilemler dnda kalan dier idarî ilemleri, idarenin bütünlüüne ve kalknma plân ve stratejilerine uygunluu açsndan çileri Bakanl, belediye bakan veya görevlendirecei elemanlar tarafndan da denetlenir. Faaliyet Raporu Belediyelerin geleneksel olarak hazrlam olduu faaliyet raporu, yeni yasada da yer almtr. Allm raporlar, etkinliklerin “genel” analizine yer vermekte ve daha çok “fotoraf albümlerini” anmsatmaktadr. Faaliyet raporlarnn belediyenin ve belediye organlarnn yllk etkinliklerini ve karlatrmalarn içermesi, daha bilgilendirici ve yararl olacaktr. Belediye bakan, Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 41 inci maddesinin dördüncü fkrasnda belirtilen biçimde; stratejik plân ve performans hedeflerine göre yürütülen faaliyetleri, belirlenmi performans ölçütlerine göre hedef ve gerçekleme durumu ile meydana gelen sapmalarn nedenlerini ve belediye borçlarnn durumunu açklayan faaliyet raporunu hazrlar. Faaliyet raporunda, bal kurulu ve iletmeler ile belediye ortaklklarna ilikin söz konusu bilgi ve deerlendirmelere de yer verilir. Faaliyet raporu mart ay toplantsnda belediye bakan tarafndan meclise sunulur. Raporun bir örnei çileri Bakanlna gönderilir ve kamuoyuna da açklanr. Belediyelerin Gelirleri ve Giderleri Belediye gelirleri konusu devlet-yerel yönetim ilikilerinin önemli bir boyutunu oluturmaktadr. Bu ilikiler akçal denkletirme (mali tevzin) olarak da adlandrlmaktadr. Akçal denkletirme devletle her türlü yerel yönetimlerin kamu gelirlerini rasyonel oranlarda paylamas anlamna gelmektedir. Geni anlamdaki akçal denkletirmede ise, hem kaynaklarn “bölüülmesi” hem de görev ve sorumluluklarn “snr” ve “kapsamnn” belirlenmesi söz konusudur. Yerel yönetimlerin tümü ayn gelir olanaklarna sahip olmad için, bu nedenle hem ekonomik hem de toplumsal ve siyasal nedenlerle kamu gelirlerinden bütün yerel yönetimler belirli ilkelere göre pay almak durumundadrlar (Kele, 2009: 343-346). Daha önce de belirtildii gibi hem genel bütçe vergi gelirlerinden ayrlan paylarn artrlmas hem de emlak vergisinin belediyelere braklmas, belediyelerin gelirlerini önemli ölçüde artrmtr. Ancak, belediyeler kötü bütçe yönetiminden dolay hem de büyük projelere daha çok girimelerinden dolay sürekli bir “bütçe” ve “gelir” sorunu yaamaktadrlar. 114 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Yeni Belediye Yasas (5393), vergilerin “verimliliini” artrmaya yönelik düzenlemelere arlk vermitir. Belediyelerin aldklar kimi vergileri komuu (mücavir) alanlardaki etkinliklerden de tahsil edebilecei eklinde bir düzenleme yaplmtr. Yeni olarak, bir de “meslek vergisi” konmutur (Kele, 2009: 361-362). Yine gelir ve kaynak destei olarak 2006 ylndan itibaren uygulanmas kararlatrlan, nüfusu 10. 000’in altndaki belediyelere Belediyelerin Altyapsn Destekleme Projesi (BELDES) kapsamnda belediyelere önemli bir kaynak aktarm süreci balamtr. Bu desteklerin yalnzca, “içme suyu ve yol alt yaps, bakm, onarm” gibi amaçlarla kullanlabilecei; “kamulatrma” ve dier harcamalar için kullanlamayaca çileri Bakanl’nn 9 Haziran 2008 tarihli genelgesinde düzenlenmitir (Kele, 2009: 382). Yerel kalknma konusunda bakanlklarn ve egüdüm kurumlarnn da önemli çalmalar olduunu belirtmek gerekiyor. Örnein, DPT birçok kalknma programn yönlendirmekte ve yerel ve bölgesel kalknma projelerinin baars için gerekli egüdümü salamaktadr. Örnein, DPT Bölgesel Gelime ve Yapsal Uyum Genel Müdürlüü’nün 2008 raporuna göre, Bölge Kalknma Ajanslar, Cazibe Merkezleri, KÖYDES ve BELDES projeleri ve izleme programlaryla ilgili önemli mesafeler alnm ve çalmalar yaplmtr. zmir ve Mersin merkezli Bölge Kalknma Ajanslarna yenileri eklenerek AB fonlarnn dier yörlerde de kullanlmasn salayacak altyapnn oluturulmas çalmalar sürdürülmektedir (www.dpt.gov.tr). Belediyenin gelirleri unlardr: - Kanunlarla gösterilen belediye vergi, resim, harç ve katlma paylar. - Genel bütçe vergi gelirlerinden ayrlan pay. - Genel ve özel bütçeli idarelerden yaplacak ödemeler. - Tanr ve tanmaz mallarn kira, sat ve baka suretle deerlendirilmesinden elde edilecek gelirler. - Belediye meclisi tarafndan belirlenecek tarifelere göre tahsil edilecek hizmet karl ücretler. - Faiz ve ceza gelirleri. - Balar. - Her türlü giriim, itirak ve faaliyetler karl salanacak gelirler. Anakent belediyelerinde anakent snrlar ve mücavir alanlar içinde belediyelerce tahsil edilen emlak vergisi tutarnn tamam ilgili ilçe ve ilk kademe belediyeleri tarafndan alnr. Bunlardan anakent belediyesine veya özel idareye ayrca pay kesilmez. 2009 | 115 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Belediyelerin Giderleri: Belediyelerin giderleri bugüne kadar hep tartma konusu olmutur. Belediyelerin son yllara kadar en önemli gideri personel harcamalar olmutur. Son yllarda yaplan yönetim reformlar, özelletirme v.b. yöntemlerle personel harcamalar azalrken yatrm harcamalarnda önemli bir art gözlemlenmektedir. Belediyelerin en önemli gider alanlar personel ve yatrm harcamalar olarak ortaya çkmaktadr. Belediyenin giderleri unlardr: - Belediye binalar, tesisleri ile araç ve malzemelerinin temini, yapm, bakm ve onarm için yaplan giderler. - Belediyenin personeline ve seçilmi organlarnn üyelerine ödenen maa, ücret, ödenek, huzur hakk, yolluklar, hizmete ilikin eitim harcamalar ile dier giderler. - Her türlü alt yap, yapm, onarm ve bakm giderleri. - Vergi, resim, harç, katlma pay, hizmet karl alnacak ücretler ve dier gelirlerin takip ve tahsili için yaplacak giderler. - Belediye zabta ve itfaiye hizmetleri ile dier görev ve hizmetlerin yürütülmesi için yaplacak giderler. - Belediyenin kuruluuna katld irket, kurulu ve katld birliklerle ilgili ortaklk pay ve üyelik aidat giderleri. - Mezarlklarn tesisi, korunmas ve bakmna ilikin giderler. - Faiz, borçlanmaya ilikin dier ödemeler ile sigorta giderleri. - Dar gelirli, yoksul, muhtaç ve kimsesizler ile özürlülere yaplacak sosyal hizmet ve yardmlar. - Dava takip ve icra giderleri. - Temsil, tören, arlama ve tantm giderleri. - Avukatlk, danmanlk ve denetim hizmetleri karl yaplacak ödemeler. - Yurt içi ve yurt d kamu ve özel kesim ile sivil toplum örgütleriyle birlikte yaplan ortak hizmetler ve proje giderleri. - Sosyo-kültürel, sanatsal ve bilimsel etkinlikler için yaplan giderler. - Belediye hizmetleriyle ilgili olarak yaplan kamuoyu yoklamas ve aratrmas giderleri. - Kanunla verilen görevler ve hizmetlerin yürütülmesi için yaplan dier giderler. - artl balarla ilgili yaplacak harcamalar. - mar düzenleme giderleri. 116 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Her türlü proje giderleri. Önceki 1580 sayl yasa “belediye masraflar” ve “belediyenin ihtiyari masraflar” diye harcamalar ikiye ayrmt. Zorunlu harcamalardan kalan gelirlerle belediyeler, istedikleri dier harcamalar da yapabiliyorlard. Yeni 5393 sayl yasada böyle bir ayrm yaplmamtr. Ancak, çada belediyecilik uygulamalar ve bunlarla ilgili harcamalara yasal dayanak hazrlamtr. Belediyelerin giderleri içerisinde özellikle “kamuoyu yoklamas ve aratrmas giderleri” gibi yeni ve ilginç bir harcama kaleminin bulunmas dikkat çekicidir. Belediyelerin yapm olduu etkinliklerle ilgili kamuoyu yoklamas yaplmas, halkn tepkilerinin örenilmesi ve buna göre belediyenin hizmetlerini ve hizmet süreçlerini gözden geçirmesi oldukça olumludur. Ancak, bu uygulamalarn henüz gerçek anlamda “amacna uygun” olarak gerçekletirildiini söyleyemeyiz. Çünkü, daha önce de belirtildii gibi “kent konseyleri” gibi demokratik mekanizmalarn bile iletilmedii ve “geçitirildii” bir sistem henüz devam etmektedir. Belediye Bütçesi ve Kesin Hesap Bütçe, stratejik plana uygun olarak hazrlanr. Bütçe mali yl içindeki gelir ve gider tahminlerini gösterir, Gelirlerin toplanmas ve harcamalarn yaplmas bütçe kabulü ile uygulamaya konulmu olur. Belediyenin stratejik plânna uygun olarak hazrlanan bütçe, belediyenin malî yl ve izleyen iki yl içindeki gelir ve gider tahminlerini gösterir, gelirlerin toplanmasna ve harcamalarn yaplmasna izin verir. Bütçeye ayrntl harcama programlar ile finansman programlar eklenir. Bütçe yl Devlet mali yl ile ayndr. Yasaya göre bütçe d harcama yaplamaz. Belediye bakan ve harcama yetkisi verilen dier görevliler, bütçe ödeneklerinin verimli, tutumlu ve yerinde harcanmasndan sorumludur. Belediye bakan tarafndan hazrlanan bütçe tasars eylül aynn birinci gününden önce encümene sunulur ve çileri Bakanlna gönderilir. çileri Bakanl belediye bütçe tahminlerini birletirir ve Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu uyarnca merkezi yönetim bütçe tasarsna eklenmek üzere eylül ay sonuna kadar Maliye Bakanlna bildirir. Encümen, bütçeyi inceleyerek görüüyle birlikte kasm aynn birinci gününden önce belediye meclisine sunar. Meclis bütçe tasarsn ylbandan önce, aynen veya deitirerek kabul eder. Ancak, meclis bütçe denkliini bozacak biçimde gider artrc ve gelir azaltc deiiklikler yapamaz. Kabul edilen bütçe, malî ylbandan itibaren yürürlüe girer. Her yl bütçesinin kesin hesab, belediye bakan tarafndan hesap döneminin bitiminden sonra mart ay içinde encümene sunulur. Kesin 2009 | 117 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler hesap, belediye meclisinin mays ay toplantsnda görüülerek karara balanr. Borçlanma Belediyeler, iç ve d borçlanma yapabilir. Belediye, görev ve hizmetlerinin gerektirdii giderleri karlamak amacyla borçlanma yapabilir ve tahvil ihraç edebilir: - D borçlanma, 4749 sayl Kamu Finansman ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakknda Kanun hükümleri çerçevesinde sadece belediyenin yatrm programnda yer alan projelerinin finansman amacyla yaplabilir. - ller Bankasndan yatrm kredisi ve nakit kredi kullanan belediye, ödeme plânn bu bankaya sunmak zorundadr. ller Bankas hazrlanan geri ödeme plânn yeterli görmedii belediyenin kredi isteklerini reddeder. - Tahvil ihrac yatrm programnda yer alan projelerin finansman için ilgili mevzuat hükümleri uyarnca yaplr. - Belediye ve bal kurulular ile bunlarn sermayesinin yüzde ellisinden fazlasna sahip olduklar irketlerin, faiz dahil iç ve d borç stok tutar, en son kesinlemi bütçe gelirleri toplamnn 213 sayl Vergi Usul Kanununda belirlenen yeniden deerleme oranyla artrlan miktarn aamaz. Bu miktar anakent belediyeleri için bir buçuk kat olarak uygulanr. - Belediye ve bal kurulular ile bunlarn sermayesinin yüzde ellisinden fazlasna sahip olduklar irketler, en son kesinlemi bütçe gelirlerinin, 213 sayl Vergi Usul Kanununda belirlenen yeniden deerleme oranyla artrlan miktarnn yl içinde toplam yüzde onunu geçmeyen iç borçlanmay belediye meclisinin karar; yüzde onunu geçen iç borçlanma için ise meclis üye tam saysnn salt çounluunun karar ve çileri Bakanlnn onay ile yapabilir. - Belediyelerin, ileri teknoloji ve büyük tutarda maddi kaynak gerektiren alt yap yatrmlarnda Devlet Plânlama Tekilat Müstearlnn teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca kabul edilen projeleri için yaplacak borçlanmalar (d) bendindeki miktarn hesaplanmasnda dikkate alnmaz. D kaynak gerektiren projelerde Hazine Müstearlnn görüü alnr. Belediye, varlk ve yükümlülüklerinin ayrntl bir ekilde yer ald malî tablolarn üçer aylk dönemler halinde çileri ve Maliye bakanlklar ile Devlet Plânlama Tekilat ve Hazine müstearlklarna gönderir. Arsa ve Konut Üretimi Belediyelerin en önemli etkinlikleri arasnda yer alan arsa ve konut üretimi ayn zamanda en fazla tartlan konudur. Çünkü, kentsel rantla118 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler rn üretilmesi ve datlmas konusuyla balantl olan arsa ve konut üretimi, genellikle “ehircilik ilkeleri” ve “kamu yarar” gibi nesnel ve bilimsel ölçütlere dayanmamaktadr. Bu konuyla ilgili önemli tartmalara ve belediyelerin uygulamalarna önceki bölümlerde deinildii için burada çok ayrntya girilmeyecektir. Ancak, bu konuda en önemli eksikliin kamuoyunun yeterince bilgilendirilmemesi ve arsa ve konut üretimi süreçlerine dahil edilmemesi olduunu belirtmek gerekir. Belediye Yasasnn 69. maddesinde belediyenin “düzenli kentlemeyi salamak, beldenin konut, sanayi ve ticaret alan ihtiyacn karlamak amacyla belediye ve mücavir alan snrlar içinde, özel kanunlarna göre korunmas gerekli yerler ile tarm arazileri hariç imarl ve alt yapl arsalar üretmek, konut, toplu konut yapmak, satmak, kiralamak ve bu amaçlarla arazi satn almak, kamulatrma yapmak” ve konuyla ilgili olarak “kamu kurum ve kurulular ve bankalarla ibirlii yapmak ve gerektiinde onlarla ortak projeler gerçekletirmek yetkisine” sahip olduu hükme balanmtr. Belediye, bu amaçla bütçesinden gerekli paray ayrmak suretiyle iletme kurabilir. Kentsel Dönüüm ve Geliim Alanlar: Planlama ve Uygulama Kentsel dönüüm konusu 5393 sayl Belediye Yasasnda yer almtr. Ayrca, bu konuyla ilgili özel bir yasa çkarlmas çabalar da 2006 ylndan beri sürmektedir. Belediyelerin dört elle sarld, hemen hemen bütün belediyelerin “kentsel dönüüm projeleri” hazrlad ve uygulad bir dönemi yaamaktayz. Ankara ve stanbul örneklerinde özellikle TOK destekli büyük çapl “dönüüm” projeleri hazrland ve uyguland. Ancak, konu kentsel gelime açsndan çok önemli olmasna ramen, yeni “kentleme hastalklar” üreterek ve “kentsel rantlar” kentliye deil özel sektör yararna kullanlarak süreç devam ettirilmektedir. Hem büyük kentlerde hem de dier önemli çekim merkezlerinde bu projeler uygulanmakta, çou idari yargya götürülmekte çou da yeni sorunlar üretmektedir. Belirtilmesi gereken bu uygulamalar çok aceleyle ve bütün etkileri ve sonuçlar düünülmeden gerçekletirilmektedir (Çukurçayr, 2006b: 79). Konuyla ilgili yasal düzenleme öyledir: Anakent belediyeleri, anakent belediyeleri snrlar içindeki ilçe ve ilk kademe belediyeleri ve il belediyeleri ile nüfusu 50.000'in üzerindeki belediyeler; kentin geliimine uygun olarak eskiyen kent ksmlarn yeniden ina ve restore etmek; konut alanlar, sanayi ve ticaret alanlar, teknoloji parklar ve sosyal donatlar oluturmak, deprem riskine kar tedbirler almak veya kentin tarihî ve kültürel dokusunu korumak amacyla kentsel dönüüm ve geliim projeleri uygulayabilir. 2009 | 119 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Kentsel dönüüm ve geliim projelerine konu olacak alanlar, meclis üye tam saysnn salt çounluunun karar ile ilân edilir. Kentsel dönüüm ve geliim proje alanlarnda yklarak yeniden yaplacak münferit yaplarda ilgili resim ve harçlarn dörtte biri alnr. Bir yerin kentsel dönüüm ve geliim proje alan olarak ilân edilebilmesi için; o yerin belediye veya mücavir alan snrlar içerisinde bulunmas ve en az ellibin metrekare olmas arttr. Kentsel dönüüm ve geliim proje alanlarnda bulunan yaplarn boaltlmas, ykm ve kamulatrmasnda anlama yolu esastr. Kentsel dönüüm ve geliim projesi kapsamnda bulunan mülk sahipleri tarafndan açlacak davalar, mahkemelerde öncelikle görüülür ve karara balanr. Yurt D likileri Belediyelerin yurt d ilikileri, belediyelerin kendilerini gelitirmeleri ve dier kentlerle ibirlii yaparak baz sorunlarn üstesinden gelmeyi salamas bakmndan önemlidir. Ancak, siyasal içerik bakmndan ve Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art çerçevesinde bu konuda çok tartlan konular arasnda yer almtr. Özellikle, Avrupa ülkeleriyle kurulan ibirlikleri ve o ülkelerin özellikle baz bölgelerimizdeki belediyelerle ilgilenmeleri konuyu zaman zaman oldukça “tartmal” hale getirerek siyasallatrmtr. Yeni Yasa konuyu baz “önlemler” alarak öyle düzenlemitir: Belediye, belediye meclisinin kararna bal olarak görev alanyla ilgili konularda faaliyet gösteren uluslararas teekkül ve organizasyonlara, kurucu üye veya üye olabilir. Belediye, bu teekkül, organizasyon ve yabanc mahallî idarelerle ortak faaliyet ve hizmet projeleri gerçekletirebilir veya karde kent ilikisi kurabilir. Bu tür etkinliklerin, d politikaya ve uluslararas anlamalara uygun olarak yürütülmesi ve önceden çileri Bakanlnn izninin alnmas zorunludur. Belediyelerde Katlmc Mekanizmalar Kent konseyi mekanizmas batl örneklerinde bir karar alma mekanizmas olarak öngörülmüken, Türkiye’de 5393 sayl yeni Belediye Yasas yalnzca bir danma mekanizmas olarak öngörmütür. Ancak, katlmclk açsndan oldukça önemli bir adm olduunu belirtmek gerekir. Henüz uygulama sonuçlarnn ne olduu ve bu mekanizmalarn ne kadar etkin olduu konusunda doyurucu çalmalar olmad için, bu öngörünün ne kadar yerinde olduu konusunda açk bir söylem ortaya koymak oldukça zor görünmektedir. Yasa maddesinin uygulanmas amacyla çileri Bakanl tarafndan 8 Ekim 2006 tarihinde Kent Konseyi Yönetmelii hazrlanmtr. Bu yönetmelie göre, belediyeler, kamu kurumu niteliindeki meslek kuru120 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler lularnn, sendikalarn, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin, kamu kurum ve kurulularnn ve mahalle muhtarlarnn temsilcileri ile bir Kent Konseyinin oluumuna öncülük eder, etkili ve verimli bir biçimde yürütülmesi için de destek salar. Ancak, belediye meclisi ve il genel meclisi üyelelerinin arlkl olarak katlmas ve adeta belediyenin bir organ gibi alglanmasndan dolay, zmir ve Antalya Kent Konseyleri Dantaya dava açarak yönetmeliin baz maddelerinin iptal edilmesini salamlardr. 6 Haziran 2009 tarihinde çileri Bakanl tarafndan yeni Kent Konseyi Yönetmelii yaynlanmtr. Bu yönetmelikle Konsey daha demokratik bir içerie kavumutur. Kent Konseyi bakan belediye meclisinden deil, Konsey içerisinden seçilmektedir. Belediye yalnzca çalmalar egüdüm içerisinde yürütmekle ve desteklemekle görevlendirilmitir. Yeni yönetmelie göre seçimlerden sonra üç ay içerisinde oluturulur ve toplantlarn yapar. 5393 sayl yeni belediye kanununda bilgi edinme hakk kapsamnda meclis kararlarnn ve ihtisas komisyonu raporlarnn halka duyurulmas ve isteyenlere verilmesi 24. maddede düzenlenmi, ancak, meclis kararlarnn belirli bir bedel karlnda verilebilecei hükme balanmtr. Encümen kararlaryla ilgili böyle bir düzenlemeye gidilmemitir. Yine kent konseyi kararlarnn halka duyurulmas gerektii ile ilgili bir düzenleme yer almamaktadr. Herkes ikamet ettii beldenin hemehrisi olarak kabul edilmitir. Md. 13. Sosyal ve kültürel ilikilerin gelitirilmesinde hemehriler arasnda etkileimin salanmas için üniversiteler, meslek kurulular, sendikalar ve uzman kiilerin katlm salanacaktr. htisas komisyonlarnda md. 24 ve kent konseyinde (md. 76) STK’lar görü bildirme hakkna sahiptirler. htisas komisyonlarna md. 24 muhtarlar, STK’lar, kamu kurulularnn temsilcileri, üniversiteler, sendikalar kendileriyle ilgili görü bildirebileceklerdir. Ancak, bu uygulamalarn nasl yaplaca, hangi durumlarda ve kimlerden görü alnaca açk bir biçimde düzenlenmemitir. Kent konseyi, kent yaamnda; kent vizyonunun ve hemehrilik bilincinin gelitirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunmas, sürdürülebilir kalknma, çevreye duyarllk, sosyal yardmlama ve dayanma, saydamlk, hesap sorma ve hesap verme, katlm ve yerinden yönetim ilkelerini hayata geçirmeye çalr. Belediyeler, kamu kurumu niteliindeki meslek kurulularnn, sendikalarn, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin, kamu kurum ve kurulularnn ve mahalle muhtarlarnn temsilcileri ile dier ilgililerin katlmyla oluan kent konseyinin 2009 | 121 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler faaliyetlerinin etkili ve verimli yürütülmesi konusunda yardm ve destek salar. Kent konseyinde oluturulan görüler belediye meclisinin ilk toplantsnda gündeme alnarak deerlendirilir. Kent Konseylerinin oluumu, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art’nda öngörülen “yurttalarn oluturduu” meclislere (md. 3/2) uygun bir durumdur. Bu bakmdan bu ve benzeri düzenlemeler Avrupa öngörülerine uyum bakmndan da ayr bir anlam tamaktadr. Kent Konseyi ile ilgili düzenlemeye göre, belediyeler kamu kurumu niteliindeki meslek kurulularnn, sendikalarn, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin, kamu kurum ve kurulularnn ve mahalle muhtarlarnn temsilcileri ile dier ilgililerin katlmyla oluan kent konseyinin faaliyetlerinin etkili ve verimli yürütülmesi konusunda yardm ve destek salar. Kent konseyinde oluturulan görüler belediye meclisinin ilk toplantsnda gündeme alnarak deerlendirilir. Burada yalnzca deerlendirmeden söz edilmesi, Kent Konseylerinin görülerinin dikkate alnma zorunluluu anlamna gelmemektedir. Oysa, böyle bir zorunluluk olmal ve bunu salama görevi de belediye bakanna verilmelidir (Öner, 2005: 83). Ancak, kent konseylerinin oluumu, alnan kararlarn etkisi konusunda nasl bir tablo ortaya çkaca tartmaldr. Belediyeler ve Gönüllü Katlm Yeni yasada gönüllülük dünyada çok yaygn bir biçimde yararlanlan komuniteryen yaklam çartracak biçimde yer almaktadr. Gönüllülük/Kommunitarismus (Voluntarism) sözcüü, özünde “toplumculuk” anlam tamaktadr. çerik anlamna ve uygulamalara bakldnda ise, yurttala devlet yönetimi ve yerel yönetimler arasndaki ibirliini anlatan, daha çok yurttalarn gönüllü olarak toplumsal kalknmaya destekte bulunduklar bir iliki biçimini anlatmaktadr. Yurtta katlm ve aktive edilmesi balamnda, özellikle de “yeni yönetim modeli” yanllarnca, gönüllülük oldukça fazla taraftar bulan ve uygulanmaya çallan katlm yöntemlerinden biridir. Devletlerin sosyal politikalarnda, gönüllülük yönündeki oluumlar önemli etkilerde bulunmakta ve toplumlarn yeniden biçimlenmesinde en önde gelen yap talarndan biri olarak görülmektedir. Çünkü, “seyirciler demokrasisinden” kurtulmann biricik yolu olarak görülmekte ve yurttalar toplumla bütünletirmede önemli anlamlar yüklenmektedir. Yerel yönetimlerden gelen isteklerin yannda, devlet bakanlarnn da bu yöntemin kullanlmas ve yurttalarn etkin birer birey haline getirilmesi yönünde önemli istekleri olduu görülmektedir. 122 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Gönüllülük, katlmn güçlendirilmesi, yerinden yönetimlerin desteklenmesi ve yurttaa yönetimleri kontrol olana veren bir yapnn oluturulmasn gerektiren bir öneriler demetidir. Bunun yannda, gönüllülük ya da sorumluluun küçük yaam çevrelerine sunulmas, kamu kurumlarnn yurtta yönetimlerine dönümesini salayc bir ilev de görebilecektir. Toplumsal bütünleme, gönüllü olarak, kendine yardm gruplarnda çalma, giriimlerde çalma ve çeitli projelerde görev alma olarak birçok anlamda kullanlmakta ve yurttan sosyal sorumluluk üstlenerek, anlaml toplumsal etkinliklerde gönüllü olarak yer almas anlamnda kullanlmaktadr. Bu yöntem, yurttan çeitli alanlardaki yeteneklerinden yararlanarak, o yetenekleri harekete geçirerek demokrasinin yaamas ve güçlenmesi için kullanmay öngörür (Hill, 1995: 73). Birçok ülkede, gönüllük yöntemi kullanlarak, bir yandan halkn yönetime daha çok katlmas salanrken, dier yandan önemli finansal biriktirimler salanmtr. Bu yöntemin bir üçüncü yarar da, toplumsal ibirlii yollarn açmas ve yurttalar daha çok birbirine yaknlatrmasdr. Bu konuda, Amerikan kenti olan Phoenix‘de yaplan baarl uygulamalar örnek gösterilebilir. Bu kentte, gönüllülük yönteminin uygulanmas sonucu, ylda 1.5 milyon dolar tasarruf salanmtr. “Bir caddeye sahip çk!” biçiminde üretilen bir sloganla yola çkan gönüllü bir hareket, kentin çeitli kesimlerinin bakmn üstlenmi ve bu çalmalara yaklak 40 özel firma katlmtr. Ayrca, “Yallar, yallara yardm ediyor!” anlayyla, gönüllülük temeline dayal bir oluuma oldukça çok sayda yurtta katlarak, desteklemitir (Bertelsmann, 1996: 136). Almanya‘da konuyla ilgili çalmalar kurumsallamtr. Bu gelimeler ayrca unu da ortaya koymaktadr ki, yurtta “atosundan ya da evinden” alp, kolaylatrlm yöntemlerle toplumsal yapya ve toplumsal yapnn yeniden biçimlenmesine katmak bir zorunluluk olarak görülmektedir (Hill, 1996: 6). Her türlü yerel, sosyal, salkla ilgili, çevresel ve benzeri konularla ilgili birliktelii kendiliinden organize olan bir ilikiler a gibi özendirmek, gönüllü çalma için bir gerekliliktir. Yurttalk erdemlerinin yeniden üretimi ve “biz‘e dönüün” baarlmas ancak böyle bir yaklamla olanakl görülmektedir. Bu balamda yurttalardan oluan bir toplumun genel çizgileri, sosyal örgütlenmeler, topluluk düüncesi, yurttalarn gönüllü ibirlii, yurttalarn yetkinlii, diyalog kültürü ve yerel davran alanlarndan oluur (Ultzhöffer& Ascheberg, 1996: 11). Gönüllülük (kommunitarismus) ilkelerine göre, öncelikle sorumluluk bilincine sahip bir toplumda, demokrasi ile ilgili güçlü bir yükümlülük gelitirilmek zorundadr. Çünkü, demokrasi öz bir deerdir ve yerel düzeydeki toplantlara katlma, yerel kurullarda görev alma gibi davranlarla güçlendirilmesi ve gelecek kuaklara aktarlmas gereken bir 2009 | 123 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler deerdir. Hogörü ve toplumun üyelerinin birbirine sayg duymas, sorumluluk bilincine sahip bir toplumda temel ögelerdendir. Son olarak topluluk (Gemeinschaft) bilincinin gelimesi için, uzlama önemli bir tutkal görevi görecektir (Etzioni, 1995: 23). Gönüllülük yönteminin bir benzeri ya da baka adla tanmlanan da, ngilizce‘de self-help, Almancada selbsthilfe olarak adlandrlan kendine yardm yöntemidir. Çevrenin korunmas ve temiz tutulmas, kent kültürünün korunmas, çocuun kentsel yaama hazrlanmas gibi birçok konu kendine yardm konular arasnda saylmaktadr. Bu yaklama göre, kendine yardm kültürünün edinilebilecei toplumsal kurum da, ailedir (Erylmaz, 1997: 192). Bu anlamda 5393 sayl Belediye kanunun bu düzenlemesi içerik ve yeni bir boyut olarak oldukça önemlidir. Yeni belediye yasasna göre, belediye; salk, eitim, spor, çevre, sosyal hizmet ve yardm, kütüphane, park, trafik ve kültür hizmetleriyle, yallara, kadn ve çocuklara, özürlülere, yoksul ve dükünlere yönelik hizmetlerin yaplmasnda beldede dayanma ve katlm salamak, hizmetlerde etkinlik, tasarruf ve verimlilii artrmak amacyla gönüllü kiilerin katlmna yönelik programlar uygular. Gönüllülerin nitelikleri ve çaltrlmalarna ilikin usul ve esaslar çileri Bakanl tarafndan çkarlacak yönetmelikle belirlenir. Belediyelerin Dier Yetki Alanlar Yasa belediyelerin farkl alanlarla ilgili yetki ve yükümlülükleri de öyle belirlemitir: Dier kanunlarla getirilen hükümler sakl kalmak üzere, mezarlklar ile belediye snrlar içinde bulunan ve sahipsiz arazi niteliinde olan seyrangâh, harman yeri, koruluk, dinlenme yerleri, meydanlar, bataklk, çöp döküm sahalar, yklm kale ve kulelerin arsalar ve enkaz ve benzeri yerler belediyenin tasarrufundadr. Belediye tarafndan deniz, akarsu ve gölden doldurma suretiyle kazanlan alanlar, Ky Kanunu ve ilgili mevzuata uygun olarak kullanlmak artyla Maliye Bakanl tarafndan belediyelerin, anakentlerde anakent belediyelerinin tasarrufuna braklr. Belediye snrlar ve mücavir alanlar içinde, kara yolu ile yolcu tama hakkna sahip gerçek ve tüzel kiilerin ehirleraras otobüs terminali kurmalarna ve iletmeleri ile her türlü akaryakt ile svlatrlm petrol gaz (LPG) ve svlatrlm doal gaz (NPG) istasyonlarna nazm imar ve uygulama imar plânna uygun olmak kaydyla belediye tarafndan izin verilebilir. Akaryakt istasyonlarna izin verilmesi için nazm imar 124 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler plânnda akaryakt istasyonu olarak gösterilmesi arttr. Bu istasyonlara çalma ruhsat anakentlerde anakent belediyesi tarafndan verilir. Cadde, sokak, meydan, park, tesis ve benzerlerine ad verilmesi ve beldeyi tantc amblem, flama ve benzerlerinin tespitine ilikin kararlarda; belediye meclisinin üye tam saysnn salt çounluu, bunlarn deitirilmesine ilikin kararlarda ise meclis üye tam saysnn üçte iki çounluunun karar aranr. Bu kararlar mülkî idare amirinin onay ile yürürlüe girer. A- ANAKENT YÖNETMNN TANIMI, GELM ve BAZI KAVRAMLAR Anakent/Büyükehir/Büyükkent/Metropol gibi kavram ve sözcüklerle anlatlan büyük kent alanlarnn yönetimi, hukuksal, siyasal ve yönetsel boyutlaryla 1980’li yllarda Türkiye’nin gündemine girmitir. 1982 Anayasas ve arkasndan 1984 ylnda çkarlan 3030 sayl kanun “büyük yerleim yerleri” için özel bir örgütlenme modeli getirmitir. Daha sonra AKP hükümeti döneminde anakent yönetimleri 5216 sayl yasa ile yeniden düzenlenmi ve veto edilmeden kabul edilen tek kanun olmutur. Kavram ve Tanm Anakent kavram, metropolis (ana, merkez) adyla ilk olarak eski Yunan kentleri için kullanlmtr (Eke, 1982: 6). Bu kavram, bugün de günümüz büyük kentleri için kullanlmaktadr. Yüzylmz, önemli ekonomik ve teknolojik gelimelerin yannda, ayn zamanda bir anakentleme süreci de yaamtr. Bu süreç ayn zamanda kentlerin geliimi açsndan bakldnda, sanayi öncesi kent, sanayi kenti ve metropoliten kent nitelemeleriyle kentlemenin son aamas olarak da tanmlanabilir. Anakent (metropolis) kavram, üzerinde birleilen bir kavram deildir. Baz ülkelerde megapolis (çok büyük kent) in içerisinde yer alan bir bölge olarak tanmlanrken, baz ülkelerde de bamsz bir yönetsel birim olarak tanmlanmaktadr. Bu nedenle tanmlamada sorunlar ortaya çkmaktadr. Örnein, metropolis (anakent) kavram, Londra, Paris, Tokyo ve Newyork gibi megalopolis kapsam içerisine giren kentler için de kullanlmtr (Eke, 1982: 6). Ancak, metropolisi megalopolisin bir parças olarak kabul etme eilimi daha yaygndr. öyle ki, megalopolislerin (Tokyo, Newyork gibi) birden fazla anakentin oluturduu bir birim ve anakentlerin de magalopolislere bal bir birim olduu kabul edilmektedir (sbir, 1991: 185). Anakentler ister megalopolislere bal bir birim, isterse bamsz bir birim olarak kabul edilsin, sonuçta çevre kentlerle merkez kentin oluturduu bir bütün olarak kabul edilmektedir. 2009 | 125 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Belli bir nüfus younluuna sahip; ekonomik, sosyal ve yönetsel bakmdan bulunduu bölgenin merkezi durumunda olan; çevre kentlerle merkez kentin oluturduu bütüne, anakent alan denir (sbir, 1991: 185). Metropolis (anakent), belirli bir corafi, ekonomik, toplumsal, kültürel, idari, siyasal organizasyon ve kontrol sisteminin mekanda odaklama noktasdr (Tolan, 1977: 3). Anakent alan tanmlamalarnda ülkemizde ve dünyada deiik bir takm ölçütlerden hareket edilmitir. Bunlar nüfusa ve dier baz ilevlere göre deimektedir. Nüfusa Göre Anakent hem ekonomik bir birim, hem sosyal, hem de yönetsel ilevleri olan karmak bir olgu olduundan, böyle bir olguyu yalnzca nüfusa göre tanmlamak yanl olacaktr. Ancak, nüfus ölçütü, anakent tanmlamalarnda temel alndndan, nüfusla ilgili yaklamlara bakmak gerekir. Örnein, 1972 ylnda hazrlanan Metropoliten Hizmet Birlii Yasa Tasars, nüfusu 100 bini aan yerleim birimleri ve çevrelerindeki birimlerin tümünü anakent olarak öngörmekteydi (Kele, 2009: 306). Nüfus ölçütüne göre genel eilim, bir milyon ve daha fazla nüfuslu kent merkezleri ve çevrelerindeki yerleim birimlerinin oluturduu bütünü anakent olarak kabul etme biçimindedir (Eke, 1982: 7). Bir baka yaklamda u ekildedir: Belli bir nüfusa sahip merkez ile, bu merkezle ekonomik ve sosyal olarak bütünleen kentlerin oluturduun anakent alannn tanmlanmasnda 'istatistik alan' kavramndan yararlanlmaktadr. ''Standart Metropoliten statistik Alan'' olarak tanmlanan bölgede 50 bin kiilik merkez kent ve çevresi yer almaktadr. Yine bu bölgede, aktif nüfusun % 75'nin tarm d sektörlerde çalmas ve bu saynn 10 binden az olmamas gerekmektedir.7 Anakent bölgesinin belirlenmesinde belli bir nüfus snr yeterli görülmedii gibi, bu nüfusun önemli bir ksmnn tarm sektörünün dnda çalmas gerekmektedir. Bir yerleim biriminin anakent saylabilmesi için belli bir nüfus büüklüü üzerinde de anlalm deildir. Bu büyüklük 50 bin, 100 bin, 250 bin, 500 bin, bir milyon ve üzeri de olabilmektedir (Kele, 1961: 24; 18; Eke, 1982: 9). levlerin Niteliine Göre Anakentleri tanmlamada nüfusun yannda, kentsel alanda görülen baz hizmetlerin nitelii de önem tamaktadr. Metropoliten kentlerin çok yönlülüünü yalnzca nüfusla açklamak yanl olacaktr. Çünkü, endüstri devriminden öncede milyonluk kentler bulunmaktayd. Ancak, 7 Bu tanmlama biçimi, daha çok ABD'de kullanlmaktadr. Bkz.,Eke, s. 8/sbir, ss. 186-190. 126 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler bu kentler bugünkü anlamda metropol nitelii tamamaktayd. Bu nedenle kentlerin etki alanlarnn, bölge içerisindeki yerlerinin de, ekonomik, sosyo-kültürel, yönetim ve siyaset açsndan da deerlendirilmesi gerekmektedir. 1. Ekonomik levler Günümüzde birçok anakent, merkezinde bulunduu bölgeyi hemen her bakmdan beslemektedir. Birçok anakent çok geni hinterlandlara (art bölgelere) sahiptir. Kentler, ekonomik etkilerine göre art bölge ya da ''yaylma alanlarna'' sahiptirler. Yaylma alanlarna göre pazarlar vardr ve sunduklar ekonomik hizmetlere göre de bir ''talep snr'' vardr. Bu nedenle bir yerin anakent olmasnda ekonomik ilevler birincil rol oynarlar. Yaylma alanlar olmayan kentlerin merkezilemesi ve büyük kentler haline gelmesi mümkün görünmemektedir (Kele, 2009: 129). Bir metropoliten alan tanmlamada, ticari eylem ölçütü, iyi düzeyde para ve kredi kurulular, çevre kentlere 30 dakikalk uzaklk ölçütü, her türlü imalatn yaplmas, mal üretim kapasitesinin fazla olmas, perakende ve toptan cironun en fazla olduu birim olmas gibi nitelikler de önemlidir. Yine kentin bölge ve ülke ekonomisine katks, mali (akçal) gücü ve istihdam imkanlar da anakent olmann ölçütleri olarak saylabilir (Eke, 1982: 8). 2. Yönetim levleri Geni ve çok ilevli bir yönetim örgütü de metropoliten alanlar niteleyen bir özelliktir. Merkez kent ve çevre kentlerin türlü hizmet ve ihtiyaçlarnn karlanmas için, aklc bir organizasyon ve güçlü bir yönetim gerekmektedir. Hereyden önce geni bir alann etkin bir biçimde düzenlenmesi için iyi bir planlama, denetleme ve yönetim örgütüne ihtiyaç vardr. Bunlarn salanabilmesi için de büyük ölçekli örgütlere gerek vardr. Bu amaçla bir takm çalmalar da yaplmtr. Örnein ABD'de, Nüfus statistikleri Bürosunca ''Standart Metropoliten statistik Alan'' üzerinde çallmtr (Eke, 1982: 8; sbir, 1991: 187-188). Anakentler, sorunlarn büyük ve karmak olduu mekanlar olmalar nedeniyle büyük ölçekli yönetim örgütlerine sahiptirler. Bu örgütler ''özel amaçl otoriteler'' ve '' çok amaçl otoriteler'' olarak ilevlerini yerine getirmektedirler (sbir, 1991: 213-214). 3. Dier levlere Göre Anakentlerin ayrdedici özelliklerinden bir ksm da siyasal, sosyal ve kültürel niteliklidir. Yalnz nüfus ölçütü, ekonomik ve yönetsel ilevler yönünden anakenti tanmlamak eksik olacaktr. Baka baz noktalardan da tanmlama sorununa bakmak gerekir. Çünkü bir siyaset bilimci 2009 | 127 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler için önemli görülen noktalar, bir planc, bir sosyal bilimci veya bir sanatç için deiik anlamlar tayabilir. Kentin ekonomik ve sosyal ilevleri, içinde bulunduu ülkenin artlarna göre siyasal mekanizmay etkileme, sosyal ve kültürel yaam belirleme gibi etkilere de sahiptir. Metropoller ayn zamanda kültür merkezleridirler. Siyasal gücün biricik kayna olma durumundadrlar. Bu özellikleri, hükümet merkezi olmalar, ulusal veya uluslararas örgütlerin, toplumsal eylemlerin younlat mekanlar olmalarndan kaynaklanmaktadr. Bundan baka anakentlerin bir toplumsal organizma, bir yönetim düzeni, bir ekonomik birim ve binalarn oluturduu bir birikim veya yalnzca bir corafi alan olarak da görülmesi mümkündür (Erdumlu, 1993: 9). Anakent tanmyla ilgili ksm bitirmeden önce, yaplan tanmlarn ortak yönlerinden yola çkarak geni kapsaml bir tanm yapmak gerekirse: ''Anakent, çok youn bir merkez kent ve bu kentin çevresindeki yerleim birimleriyle sk ekonomik, sosyal, kültürel, teknik ve yönetsel ilikileri bulunan ve belli bir corafi bölgede ekonomik, yönetsel, kültürel, ticari güç durumunda olan ve etkili bir yaylma alan bulunan kentsel bir bölgedir'' biçiminde tanmlanabilir. Anakent Yönetimlerinin Geliimi ve Baz Modeller Elbette milat öncesinden büyük kentler ve yerleim alanlar vard. Ancak, anakentleme özellikle 20. yüzylda ekonomik, siyasal, yönetsel ve kültürel boyutlaryla dünyay etkileyen güçlü bir olgu olarak ortaya çkmtr. Anakentlerin olumas süreci, yakn tarih açsndan bakldnda Sanayi Devrimi’nden beri giderek hzlanmtr. Bu gelimede öncelikle endüstri ve teknoloji baat bir rol oynamtr. Azgelimi ülkelerde ise, savalar, çatmalar ve kentlerin yoksul kitleler için bir “umut” olarak görülmesi anakentlemeyi hzlandrmtr. 1. Anakent Yönetimlerinin Geliimi Sanayi devrimi sonrasnda ekonomik ve teknolojik nedenlerle kentlemenin hzlanmas, anakent olgusunun da ortaya çkmasna neden olmutur. Buna paralel olarak, tarmsal sanayi kentleriyle birlikte endüstriyel sanayi kentlerinin de yaygnlk kazanmas bu dönemdedir. 18.yüzyldaki bu gelime, izleyen yüzylda da devam etmitir. Bu gelimeler, sanayi ve teknoloji adna olumlu sonuçlar dourmutur. Sanayi kentleri, i alanlar olmalar ve gelime potansiyeline sahip olmalar dolaysyla, zamanla nüfus ve iyerleri younluu bakmndan belli snrlarn üzerine çkmlar, bu da yaama ve konut koullar zorlanan ve hatta sosyal dokusu bozulan yerleim alanlar haline gelmilerdir. Bu gelime devlet örgütünün ilevlerini de etkilemi ve "sosyal devlet" kavramnn gelimesine katkda bulunmutur (Toprak, 1988: 3). 128 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Bu gelime, kentlerin çevresinde salksz ve plansz yerlemelerin domasna neden olmalarndan dolay kentler için birçok sorunun ortaya çkmas anlamna da gelmektedir. Bu dönemde kentlerin hizmet snrlar, nüfus younluu, hizmet yükü ve corafi konumu oldukça büyümütür. 19. yüzylla birlikte kent merkezinde kurulan yeni yerleim birimleri, kendi yönetim örgütlerini de kurmaya balamlardr. Yeni birimler kurulduktan sonra kendi kendilerine yetemedikleri için merkez kentin imkanlarndan yararlanmaya devam etmilerdir (Eke, 1982: 6). Sanayinin hzla gelimesi, 20. yüzyln ikinci yarsna girerken kentli nüfusun hzla artmasna neden olmutur. Bu artta dünya nüfusundaki önemli artn pay büyüktür. Ancak, kentlerin sanayi kurulular için en uygun yer olmalar bir taraftan kent saysn artrrken dier taraftan da kentli nüfusun artn dourmutur. 1870'lerde, dünya nüfusu 1.300 milyon iken, kentlerde yaayan nüfus % 1 düzeyindeydi. Yaklak yüzyl içerisinde (1964 yl için), dünya nüfusu 3.200 milyona yükselirken, kentli nüfus oran da % 11.3'e yükselmitir. Kukusuz 1950'lerden sonra ekonomik, teknolojik ve toplumsal dönüümler daha da hzlanmtr. Bu dünüüm, büyük kent saysnda önemli artlar meydana getirmitir. Birçok ülkenin sahip olmad nüfusa sahip kentlerin says hiçte az deildir. 1960 yl verilerine göre nüfusu 500 binin üzerinde olan kent says 116'dr. 1980'de, yani 20 yl içerisinde bu say 200'e ulamtr (Sevgi, 1988: 5). Bu kentler içerisinde ''on milyonluk kentler" de vardr. ''Yer Küre Daha Ne Kadar ehir Tayabilir'' adl makalede, yakn bir gelecekte yeryüzünün kentlerle ve özellikle de megapolislerle kaplanaca belirtilmektedir. Krsal yerlemelerin önemini tümüyle yitirecei bir dünya ile kar karya kalnabileceine dikkat çekilmektedir. Bu, elbetteki sosyal ve ekonomik sorunlarn katlanarak artaca eklinde deerlendirilimelidir. Ad geçen makalede, 1975'te 7 olan ''on milyonluk'' kent saysnn, 2000 ylnda 25 ve 2025 ylnda 90 olaca belirtilmektedir (Tübitak, 1991: 7). Elbette bu snrlar imdiden almtr. Büyük kentler, daha çok endüstriyel gelimesini tamamlam veya bu aamaya gelmekte olan ülkelerdeki kentlerdir. Yüzyln bandan itibaren gelien, büyüyen ve karmak birçok sorunun domasna neden olan büyükkentler, yeni örgütlerin doduu yerler olmulardr. 2. Kentlerin Büyümesi ve Yeni Hizmetler Sorunu Kentlerin nüfus younluunun artmas, bir taraftan hizmet snrlarn genileterek hizmet yükünü arlatrrken, dier taraftan da corafi alan olarak büyümeleriyle sonuçlanmtr. Bu büyüme ayn zamanda büyük kentlere her yl orta büyüklükte yeni bir kentin eklenmesi anlamna gelmektedir ki, bu da sorunlarn da ayn oranda artmas anlamn 2009 | 129 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler tar. Örnein, Türkiye'de kentli nüfusun % 22.9'luk ksmn stanbul barndrmaktadr. Türkiye'deki kentleme hz % 5'in altna dümemektedir. Kentleme hznn biraz da olsa yavalad 1990-1993 döneminde kentleme hz % 5 olarak tahmin edilmitir (DPT, 1993: 167). Bu kentleme hz da gözönünde bulundurulduunda, büyükkentlerin kar karya bulunduu sorunlar daha iyi anlalacaktr. Türkiye'deki nüfus art hznn ortalama % 2.5 orannda olmasna ramen kentlemenin iki kat bir hzla gerçeklemesi, bir çok yeni hizmetler, ekonomik, yönetsel ve sosyal yaplanmalar zorunlu klmaktadr. Bu durum yalnz Türkiye için geçerli deildir. Kentlerin büyümesi hem yeni hizmetler salamay gerektirmekte, hemde mevcut hizmetlerin miktar ve niteliklerinde deiiklikler yapmay gerekli klmaktadr (Kele, 1961: 126): a-Yerel yönetimlerin snrlar ile büyüyen kent toplumunun snrlar uyumayaca için, hizmetlerin kent içi bir birim tarafndan m, yoksa kent dndan bir birim tarafndan m yerine getirilecei sorunu ortaya çkmaktadr. b-Kentlerin veya büyük kentlerin bölgeleri içindeki idari birimler arasnda hizmet paylam sorunlar ortaya çkmaktadr. Kentlerin büyümesi hizmet paylam sorunlar yannda, hizmetlerin verimlilii ve kentlerin büyüklüü arasndaki ilikilerin de önem kazanmasna neden olmutur. ''Böylece büyük kentlerin örgütlenmesi aamasna ulalm bulunmaktadr. Büyük kentler kamu hizmetlerinin hepsi veya birçou için ortak alandr. Bu nedenle yönetim kentlerin kurumsal düzenleme biçimleriyle yakndan ilgilenmek durumundadr. Bu ilgi, büyüklük ve hizmet ilikilerinin aklc düzenlenmesi gerekliliinin yan sra, demokratik katlmn yönünü etkileyebilme hedefiyle de yakndan ilgili görünmektedir. Belirtilen geliim büyük kentler veya metropoliten alanlarda tek veya iki kademeli yönetim araylarna süreklilik kazandrmtr'' (Toprak, 1990: 42). Metropoliten sorunlarn artmas birçok ülkede bu sorunlarn çözümü amacyla tek kademeli ve özel amaçl örgütleri ortaya çkarrken, bir ksmnda da iki kademeli veya federasyon biçimi örgütlenmelerin ortaya çkmasna neden olmutur. 3. Anakent Yönetimleriyle lgili Baz Örgütlenme Modelleri Birçok ülkede büyük ehirlerin artan sorunlar karsnda yeni yönetsel düzenlemeler yapma yoluna gidilmitir. Bu modellerden bir ksm, yönetimler aras hizmet anlamalar, kentsel birlik ve kurullar ve özel amaçl anakent örgütleri gibi geçici küçük ölçekli çözümleri içermektedir. Federasyon biçimi örgütlenme de, dier bir modeldir. 130 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Küçük Ölçekli Çözümler Bu tür çözümlere yönelik örgütlenme modelleri daha çok ABD' de uygulanmaktadr. Hizmet anlamalar daha çok, bölgesel kurullar ve özel amaçl örgütler biçiminde görülmektedir. Hizmet anlamalar uygulamas, yerel yönetimlerin hem eyaletle hem de dier kamu ve özel kurulularla yaptklar hizmet alm satmn içermektedir. ABD'de kent yönetimlerinin çou bu tür anlamalarla hizmet yapma yoluna gitmektedirler. Hizmet anlamalar yöntemiyle, hem hizmetlerin satn alnmas yoluyla savurganln önüne geçilmekte, hem de özel amaçl örgütler oluturma gerei ortadan kalkmaktadr. Ayn zamanda yerel birimlerin varlklarnn ortadan kalkmas gerekmemektedir. Buna karlk, Yönetimleraras çkar çatmalarna neden olabilmesi ve süreli olmas gibi nedenlerden dolay baz sakncalar olduu belirtilebilir (Eke, 1982: 18-21). Bölgesel nitelikli birlikler ve kurullar ise, gönüllü katlm esasna dayanr. B. Almanya, Hollanda ve Fransa'da bu tür örgütlenmeler skça görülmektedir. Birliklere, tüm bölge için plan yapma ve yerel planlar da buna göre yönlendirme yetkisi verilmitir. Kentsel birlik, alt yönetim birimlerinin temsilcilerinden olumakta ve nüfusun az veya çokluuna baklmadan bütün birimlerin temsil edilmesi yoluna gidilmektedir. Bu kurullarn oluturulmas bazen eyalet yasalarna dayandrlmaktadr (Eke, 1982: 22-23). Örnein, Fransa'da kentsel birliklerin kurulmas komünlerin isteine bal olmasna ramen, 1960 ylnda çkarlan kanunla katlmay zorunlu klan, otoriter bir i birlii örgütü eklinde kurumlamtr. Bu örgütün görevleri arasnda planlama, eitim ve itfaiye gibi hizmetler vardr (Tortop, 1991: 162). Gönüllü birlemelere dayand için, yerel yönetimlerin demokratikliine ve özerkliine zarar vermeyecek bir hizmet yürütme yöntemidir. Türkiye'de, anakentlerle ilgili yasal düzenlemelerin olmad dönemde, 1961 Anayasas köy, belediye ve il yönetimlerini yerel yönetimler olarak nitelemi ve bunlar arasnda birlik kurulmasna elverili hüküm koymutur. Bu nedenle 1980 öncesi dönemde birlikler kurma yolu önerilmi ve bu konuda çalmalar yaplmtr (Kele, 1992: 220). Özel amaçl örgütlenme daha çok, anakent merkezini de kapsayacak biçimde su, ulam ve kanalizasyon gibi temel konularda olmaktadr. 2.Dünya Sava öncesi Londra ve Chicago gibi kentlerde bu tür örgütlenmelere gidilmise de, bu örgütlerin yaygnlat dönem 2.Dünya Sava sonrasdr. Bu örgütler su ve ulam gibi temel hizmetler yannda, toprak korunmas, konut, mezarlklar ve salk gibi sorunlarla da yakndan ilgilenmektedirler. Özel amaçl örgütlerin karar ve yürütme organlar baz durumlarda halk tarafndan seçilirken, baz durumlarda da yerel yönetim birimlerinin temsilcilerinden olumaktadr (Eke, 1982: 25-26). 2009 | 131 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Özel amaçl örgütler, konular olan hizmetleri belli bir yerel yönetim birimine deil, tüm kentsel alana götürecek biçimde görev yaparlar. Ülkemizde ilk özel amaçl örgüt uygulamas 1981 ylnda 2560 sayl yasa ile kurulan stanbul Su ve Kanalizasyon daresi (SK) dir. Toplumsal denetime uygun olmaylar ve halkn katlmna elverili olmamalar ve kaynak dalm açsndan parçalanm durumda bulunmalar, özel amaçl örgütlerin sakncalar arasnda saylabilir (Kele, 1992: 222). Tek Kademeli Yönetim Tek kademeli yönetim, "katlma" ve "yerel otoritelerin fiziksel hizmet snrlarnn geniletilmesi"ni içeren bir yönetim biçimidir. Bunlardan birincisinde, çevre kentler merkezdeki kent yönetimine dahil olurlar ve tüzel kiilikleri de sona erer. Bu birlemede yeni bir yerel yönetim birimi kurulmaz. Böyle bir yönetimin kurulmasnn temel nedeni, merkez kentin belediye snrlar dnda kalan, daha geni ve ucuz arazi bulabilmek amacyla yerleilen, sanayi, ticaret ve konutlardan oluan alanlar kendi snrlar içerisine alma isteidir. kincisinde de çekirdek kentin hizmet snrlarnn genilemesi sonucu büyük ehir yönetimi kurulmas söz konusudur. Anakent alan içerisinde hizmetlerin yürütülmesiyle ilgili yükümlülükler tayan yönetim, emredici düzenlemeler yapma yetkisine sahiptir. Su ve kanalizasyon gibi kentsel hizmetler kent dndaki yerelemelere de götürülür. Ancak, bu yerlemelerde oturanlardan daha yüksek ücret alnr (sbir, 1991: 216-217). Tek kademeli yönetim, mevcut bir yerel yönetime "katma/kaynama", "ehir-il birlemesi", "yerinden yönetime dayal tek kent" gibi deiik biçimlerde görülmektedir. Bu modelin baz temel sakncalar olarak unlar belirtilmektedir: Kuruluunun önemli siyasal ve yönetsel güçlükler dourmas; yerelliin parçalanmas, yerel kimliin, kültür ve geleneklerin ortadan kalkmas; yerel hizmetlere eriilebilirliin güçlemesi; yerel özerkliin zedelenmesi ve merkeziyetçiliin güçlendirilmesi (BTKB, 1993: 152-153). Yerel Federasyonlar Federasyon tipi örgütlenme modeli, anakent sorunlarn çözmek amacyla, yerel yönetimler ile eyalet veya bölge ve ulusal yönetimler arasnda bir yönetim örgütünün kurulmasn içerir. Sorunlarla birlikte, yetki ve sorumluluklar da iki kademeli yönetim arasnda paylatrlr. Bütün bölgeyi ilgilendiren sorunlar üst düzey yönetime braklrken, daha küçük ölçekli görevler alt yönetim birimlerine braklmaktadr (Erdumlu, 1993: 15). Birçok ülkede bu yönetim türünün benimsenmesinin nedeni, yerel hizmetlerin etkin ve verimli bir biçimde yerine getirilmesi, kentlemenin 132 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler yol açt düzensiz kentleme sorunlarnn önlenmesi, yerel yönetim birimleri arasnda koordinasyonun salanmas ve bunlarla birlikte özerklik ve demokratik katlma elverili bir yönetim biçimi olmalarndan kaynaklanmaktadr. Tokyo, Toronto ve Paris bu örgütlenme türünün en iyi örnekleri arasnda saylmaktadrlar. Bu uygulama alanlarnn hiçbirinde bizdeki gibi il ve belediye ayrm yoktur. Hizmetler, üst düzey kent yönetimi ile alt düzeydeki birimleri arasnda paylatrlmtr. Anakent yönetiminin yürütme organ olan kii, baz ülkelerde seçimle belirlenirken bazlarnda atamayla gelebilmektedir. Türkiye'de uygulanan anakent yönetim modelleri de federatif niteliklidir (Kele, 1992: 226). Federasyon biçimi örgütlenmede alt birimler, halkn dorudan seçtii temsilcilerce yönetilirken, üst birimler de, tek veya iki dereceli seçimle oluturulur. Üst düzey yönetim birimi planlama, eitim, alt yap gibi stratejik hizmetler üstlenirken, alt yerel yönetimler ise ikincil yollar ve kanallar, sokak temizlii, aydnlatma, çöp toplama, datm gibi hizmetleri yerine getirirler (Eke, 1982: 27). Anakent federasyonlarnn kurulabilmesi için baz özellikler unlardr: a-Mevzuatn uygun olmas gerekir. b-Yerel halkn böyle bir düzenlemeyi istemesi gerekir. c-Anakent yönetim organlarnn dorudan seçimi, genel olarak görülen bir özelliktir. Ancak, bunlardan özellikle ikincisi için yerel halkn istei her zaman aranmaz. Hatta, anakent alannda yaplan yeni düzenlemede mevcut birimlerin isteine baklmaz. Yasayla kurulma ve zorunluluk genellikle uyulan bir kuraldr (sbir, 1991: 220; Kele, 1992: 218 ). ki kademeli yönetim modeli olarak adlandrlan federasyon sistemi; Görev, yetki ve sorumluluklarn kademeler arasnda dalmnda belirsizlikler tamas, bu model içinde yer almalarna ramen, geleneksel yerel yönetim temsil ve katlm mekanizmalarnn gelitirilmeden, olduklar gibi braklmalar durumunda, çoulculuk, yerel demokrasi ve siyasal katlmn snrl kalabilecei yönünden eletiri konusu olmutur (BTKB, 1993: 153). Anakentler çin Planlama Bütün planlama faaliyetlerindeki ''evrensel unsurlar'', kent planlamas için de geçerlidir. Belirlenen hedeflere varmak için, mevcut imkanlarla bir yöntem belirleme, planlamann özünü oluturmaktadr. Kent planlarnn dier planlardan fark, bir harita veya plan üzerine çizilmesidir. Kamuya ait ve kamu yarar için ayrlan bina, kurulu ve alanlarn dalmn göstermekle birlikte gelecekteki insan davranlarn da içerir. Örnein, ulam sistemi, sokak ve caddelerin düzenlenmesi, i yerlerine ulam, düzenli trafik ve zaman kazanma bakmlarndan önemli olmaktadr. Kenti yaayan bir organizma olarak kabul ettiimizden, planlama 2009 | 133 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler faaliyetlerinin de yönetsel yap içerisinde devaml bir ilev olarak yer almas ve kent planlarnn deien artlara göre gözden geçirilmesi, yeni artlara uydurulmas gerekmektedir (Geray, 1960: 26-28). Bu düüncelerle Türkiye'de de revizyon imar planlar, ilave imar planlar ve mevzii imar planlar yaplmaktadr. Metropoliten planlamann da kent planlamasndan farkl bir yan yoktur. Ancak, daha geni bir alann planlanmas söz konusudur. Anakentler merkez ehir ve onun etki alanna giren kentlerden oluan bir bölge olarak, sonuçta bir imar planlamasna konu olurlar. Bu yönleriyle kent planlamasndan farkl bir planlamaya konu olmazlar. Bu planlarn belirgin özellii, birden fazla belediyeyi ilgilendiren planlar olmalardr (Yayla, 1975: 4-5). Fakat, anakentlerin ölçek olarak daha büyük olmalar nedeniyle özel planlama örgütlerine ihtiyaç duyulabilir. Bu amaçla, Türkiye'de 1965 ylndan beri mar ve skan Bakanl'na bal olarak Metropoliten Planlama Bürolar kurulmutur. Bu bürolar faaliyetlerine sonraki yllarda da devam etmilerdir (Kele, 1990: 228-229). Anakent Planlamasnn Nitelii Anakent planlamasndan kentlerin, merkez ve çevreleriyle birlikte ve belirli noktalar da dikkate alarak hazrlanan kombinezonlar anlalr. Kent planmlamasnn salt fiziksel alan planlamasndan ibaret olmadnn anlalmasyla birlikte, planlamada sosyo-ekonomik özellikler de dikkate alnmaya balamtr. Fizik planclarnn dnda sosyal planlamaclar da kentlerin geleceinde söz sahibi olmaya balamlardr. Kentlerin çok yönlü ilevleri yerine getirmeleri, planlarn deien koullara göre eylemli ve deiken olmalarn gerektirmektedir. Nüfus aknlar, yerleim sorunlar, konut, ticaret ve sanayi alanlar için yerler salanmas gibi temel hak ve özgürlükler ve mülkiyet hakkyla ilgili sorunlarn planda göz önünde bulundurulmas gerekmektedir (Yayla, 1975: 14). Anakent planlamasnda bir nokta oldukça önemlidir. Metropoliten planlama anakent yönetiminin en önemli çalma konularndan biridir. Plan ne kadar baarl bir ekilde gerçekletirilirse gerekletirilsin, anakent alannn artlarna uygun bir metropoliten yönetim kurulmadkça planlarn baarl olmasna imkan yoktur. Yerel özelliklere uygun bir yönetim örgütü plann baarl olmasnda oldukça önemlidir. Türkiye için bugün anlamsz gibi görülen bu sorun, anakent belediyelerinin olmad 1984 öncesi dönemde oldukça önemliydi. Plann çerii yi bir planlama sisteminin önemine deindikten sonra, bir kent plannda bulunmas gereken unsurlara deinmekte de yarar vardr. Bir kent plan içerisinde genel olarak aadaki elemanlarn bulunmas ge134 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler rekir: (1) Önerilen arazi kullanma biçimlerinin yeri ve nitelii. Sanayi, ticaret ve oturma alanlar bu planda gösterilir. (2) Kültür ve elence yaam için gerekli alanlar: Parklar, oyun alanlar, stadyumlar. (3) Ulam sisteminin oturtulaca alanlar: Kara, deniz ve hava yollar ile her birine ait terminaller. (4) Kamu hizmetlerine ayrlm yaplar: okul, hastane vb. (5) Yerel nitelikli kamu hizmetlerine ayrlan yaplar: Su, elektrik ve havagaz gibi. (6) Gecekondu slah ve önleme bölgeleri, parsellemenin denetlenecei alanlar ve araçlar, trafik skklnn giderilmesi, uzun vadeli imar programlar da kent planlar içerisinde yer alrlar (Kele, 2009: 178). Nüfusun ve ekonomik etkinliklerin kent içerisindeki dalm kentin biçimlenmesinde önemli rol oynarlar. kentin tek merkezli, çok merkezli, yldz biçiminde, ya da bir elin parmaklar gibi bir merkezden çkan ulam damarlarna paralel olarak gelien yerleim birimlerinin oluturduu tipolojilerdir. Kent plannda çalma, yaama ve bo zaman deerlendirmeye toprak ayrlmas hem nitelik olarak hem de nicelik olarak baz ilkelerden haraket atmeyi gerektirir. Kent plannda ne kadar topran gerekli olduu, kentin gelecekteki nüfusu ve ekonomik yaps, toplumsal etkinliklerin younluuna baldr. Toprak kullanl, trafik younluunun yönünü, biçimini ve toprak kullanma biçimini etkiler (Kele, 2009: 179-181) Türkiye’de Anakent Yönetimi Düüncesinin Geliim Süreci Türkiye'de belediyelerle ilgili ilk ve geni kapsaml düzenlemeler, 1930 ylnda çkarlan 1580 sayl Belediye Yasas ile balamtr. Bu yasada anakentler için bir düzenleme öngörülmemitir. Ancak, stanbul için özel bir düzenleme ekli getirilmitir. Anakentler konusunda arlkl çalmalar 1960-1980 arasnda gerçekletirilmitir. 1980-1983 ara döneminde baz yeni uygulamalar gündeme gelmitir. 1984 ylnda çkarlan Anakent Belediyeleriyle ilgili 3030 sayl yasa, yaplan çalmalar derli-toplu bir biçimde bir araya getirmi, böylece metropoliten yönetim düüncesi iki kademeli bir yapyla uygulamaya geçmitir. Dier önemli gelimede 2004 ylnda 5216 sayl yeni Büyükehir Belediye Kanunu ile yaanmtr. Yeni yasa, çada gelimelere göre anakent belediyelerinin görev ve sorumluluklarna farkl boyutlar kazandrmtr. Anakent yönetimi düüncesinin bu geliim süreci aada dönemler itibariyle incelenmitir. 1930-1960 Dönemi Bu dönemde, kentler bugünkü büyüklüklerinde olmad için anakent sorunlar Türkiye için konu olmaktan uzaktr. Ancak, stanbul, Ankara ve zmir gibi ksmen büyük kentler “büyüklükleri” ile yönetimle uraanlarn ilgi alanna girmekteydiler. 2009 | 135 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler 1930-1960 döneminde, anakent örgütlenmesiyle ilgili bir düzenleme 1930 tarih ve 1580 sayl Belediye Yasasnda yer almtr. Bu yasa, stanbul için özel bir yönetim biçimi getirmitir. stanbul valisi ayn zamanda stanbul belediye bakanl görevi de yapmtr. Birleik bir yönetim sistemi yürürlüe girmitir. Bu uygulama yalnzca bizim yönetim geleneimizde görülen bir uygulama deildir. Ayn sistem Paris’te de uygulanmtr ve 1970 ylnda sona ermitir (Turan, 2008: 24). Yönetim sistemimizin model olarak ald Fransa’da da yakn zamanlara kadar merkeziyetçi tartmalar ve sorunlar devam etmitir. Yakn tarihlere kadar yönetim sistemlerinin sorunlarnn benzerlii de ayr bir tartma konusudur. l Özel Yönetimiyle birletirilen stanbul Belediye'sinin bana, hem belediye bakan olarak görev yapan, hem de merkezi yönetimin ba olan vali atanmtr. stanbul Ortak Yönetimi'nin halkn oyu ile seçilmi üyelerden oluan bir meclisi ve hem seçimle gelen, hem de atanm üyelerden oluan bir encümeni vard. 1956 ylna kadar devam eden bu yap, bu yldan itibaren hem belediyeye, hem de il özel yönetimine dier belediyelerde olduu gibi, ayr ayr seçilmi meclislere sahip olma yetkisi vermitir (Kele, 2009: 309). 1960-1980 Döneminde Yaplan Çalmalar Türkiye’de yeni bir Anayasayla balayan 1961-1980 dönemi, her konuda plan ve planlama dönemi olarak da belirtilebilir. Öncelikle, “be yllk kalknma planlarnda” kentsel sorunlar sklkla yer alm, metropolitan alan olarak adlandrlan, büyük kent alanlar için öneriler yaplmtr. Metropolitan alan sorunlaryla ilgili olarak farkl bakanlklarn yasa tasarlar ve çalmalar olmutur. Ancak, bunlardan yasalaan olmamtr. Bu dönemde yaplan baz çalmalar öyledir (Erdumlu, 1993: 48-49): 1964-1965 yllarnda, DPT tarafndan hazrlanan "Türk Mahalli darelerinin Yeniden Düzenlenmesi Aratrmas", 1965 ylnda, Bakanlar Kurulu karar ile mar ve skan Bakanl'na bal olarak stanbul, zmir ve Ankara'da "Nazm Plan Bürolar"nn kurulmas, 1972'de Bakanlklararas mar Koordinasyon Kurulu'nun kurulmas, 1975 ylnda mar ve skan Bakanl tarfndan hazrlanan "Büyük ehir Birlii Kanun Tasars", 1975 ylnda çileri Bakanl tarafndan hazrlanan "stanbul Metropoliten Hizmet Birlii Kanun Tasars", 1975 ylnda, mar ve skan Bakanl tarafndan hazrlanan "stanbul Bölgesi Su ve Kanalizasyon daresi Genel Müdürlüü Kanun Tasars", 1976 ylnda, Senatör erif Tüten tarafndan hazrlanan "Metropoliten Hizmet Birlii Kanun Tasars", 1978 ylnda mar ve skan Bakanl tarafndan hazrlanan "Büyük Kent Bir136 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler lii Kanun Tasars", 1979 ylnda Bakanlar Kurulu tarafndan "Planlama ve Egüdüm Kurulu"nun oluturulmas, 1981 ylnda, "stanbul Su ve Kanalizasyon daresi Genel Müdürlüü Kurulu ve Görevleri Hakknda Kanun"un kabulü, 1984 ylnda, Mahalli dareler Seçimi Hakkndaki Kanunun Kabulü, 1984 ylnda, Anakent Belediyeleriyle ilgili yasann kabulü gibi önemli dönüümleri içermektedir. 1960'l yllarn ortalarndan balayan çalmalar, 1980'e doru younluk kazanmtr. 1961 Anayasas'nn 116. maddesi, yerel yönetimlerin karar organlarnn seçimle ibana gelmeleri gerektiini belirtmitir. Belediye bakanlarnn karar organ deilde yürütme organ olmalar, merkez yönetimce atanmalarna hukuksal imkan vermesine ramen, merkezi yönetimler bu yetkilerini pek kullanmamlardr. Kural, belediye bakannn seçimle i bana gelmesidir. Belediye meclisi üyelerinin seçimle gelmesi ise, Anayasa hükmüdür. Merkezi yönetimin atama uygulamas 1960-1964 yllarnda olmutur ve stanbul'a yalnzca üç yl için belediye bakan atanmtr (Kele, 1992: 234). 1961 Anayasas, anakent yönetimi kurulmasna elverili deildi. Ancak, 116. maddede yer alan mahalli idarelerin kendi aralarnda “birlik” kurabilmelerine dair hüküm, belediyelerin 1960-1980 arasnda birlikler kurmasna imkan vermitir. 1580 sayl Belediye Yasas da birliklerle ilgili hükümler getirmitir. 1580 sayl Belediye Yasas'nn 133. maddesi, birliklerle ilgili hükümde öyle demektedir: Belde ve köyler, il özel yönetimleri zorunlu veya seçimlik görevlerinin bir veya birkaçn ortak kurulu ve idare ile yerine getirmek için aralarnda birlikler kurabilirler. Bu hükme dayanarak, birkaç belediye bu dönemde birlikler kurmulardr. Ancak, bunlar anakent yönetimlerinin yapaca kapsaml hizmetleri yapmaktan uzaktrlar. Çünkü, anakent yönetimleri tek tek baz hizmetlerle deil, anakent alanndaki bütün kamusal hizmetlerin yürütülmesi sorumluluunu üstlenirler (Kele, 2009: 310). 1971'de Bakanlar Kurulu'nun kurduu, kamu kesiminin yeniden düzenlenmesiyle ilgili bir kurulun, büyük ehirlerle ilgili önerisine göre, "Hizmetlerin çeitli belediyeler ve belediye ubeleri arasnda bölünmesi nedeniyle ortak hizmetlerin görülmesinde güçlüklerle karlalan stanbul, zmir ve benzeri bölgelerde, bu yörelerin özel sorunlarna cevap verecek metropol idareler kurulmaldr." görüü yer almtr. 1970'li yllarda hazrlanan bir Belediye Yasas tasars, 100 binden fazla nüfuslu belediyelere "büyük kent belediyesi" adn vermitir. Bu tasarya göre, büyük kent belediyeleri, "Kanunda belirtilmi olan görevlerin yaplmasnda ve yetkilerin kullanlmasnda, olaan belediye hizmetlerinin yannda çevrelerindeki dier mahalli idarelerle ibirlii yapmak suretiyle bölge plancl hedef ve ilkelerini gözönünde bulundururlar." 2009 | 137 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Anakentler için özel yönetim birimleri oluturmak amacyla, 1965 ylndan itibaren Bakanlar Kurulu kararyla stanbul, zmir ve Ankara'nn nazm planlarn hazrlama çalmalarn yürütmek üzere, mar ve skan Bakanl'na bal olarak Metropoliten Planlama Bürolar kurulmutur. Daha sonra Bakanlar Kurulunun 1965 gün ve 6/4970 sayl kararyla, bu bürolarn says, 1980 öncesinde on'a varmtr (Kele, 1992: 229-230). 1980-1983 Dönemi Bu dönem 12 Eylül 1980 askeri müdahalesi nedeniyle “ara rejim” dönemi olarak bilinmektedir. 1980-1983 döneminde 12 Eylül'le birlikte, anakent sorunlarnda yeni yaklamlar ve uygulamalar görülmeye balanmtr. Büyük kentlerin sorunlarna çözüm bulmak amacyla özel yönetim biçimleri oluturma yoluna gidilmitir. Bu sorunlarla ilgili olarak çok sayda hukuksal düzenleme yaplmtr. Bu dönemde askeri yönetimin iki önemli karar vardr: Bunlardan birincisi, belediye organlarnn tüzel kiiliklerinin kaldrlmas ve belediye bakanlarnn atanmasna ilikindir. Belediyelerin tüzel kiiliklerinin kaldrlmas yolundaki düzenleme, Milli Güvenlik Konseyi'nin 34 sayl karar ile ve küçük yerel yönetim birimlerinini sayca azaltlmas amacyla gerçekletirilmitir. Bu düzenlemenin gerekçesi udur: "Ülkemizdeki hzl nüfus art ve köyden kente göçün sonucu olarak büyük kentlerimizin yaknlarnda teekkül etmi belediyeler; aydnlatma, su, kanalizasyon ve ulam gibi hizmetlerin yeterli bir ekilde halka götürülmemesine ve kontrolün aksamasna neden olmaktadr. Büyük kentlerin çevresinde teekkül etmi olan bu durumdaki belediyelerin, Skyönetim Komutanlklarnn koordinesinde ve onlarn emredecekleri ekilde ana belediyelere balanmas bir plan dahilinde ve en ksa zamanda salanacaktr". Bu kararn uygulanmas sonucu, 1980 ylnda 1700 olan belediye says, 1981'de 1580'e dümütür. 150 kadar köyün de tüzel kiiliklerine son verilmitir. Bu karar askeri otoritelerce farkl uygulamalara konu olduundan, 1981 ylnda 2561 sayl birletirme yasas çkarlmtr. Bu düzenleme, nüfusu 300 bin ve üzerinde olan kentleri kapsadndan dolay, sekiz kenti kapsamtr. Bu kentler stanbul, zmir, Ankara, Adana, Bursa, Gaziantep, Konya ve Eskiehir'dir (Kele, 2009: 311-312). 2561 sayl, "Anakentlerin Yakn Çevresindeki Yerleim Yerlerinin Ana Belediyelere Balanmas Hakkndaki Kanun" un düzenleme alan unlardr: Enerji, içme ve kullanma suyu, kanalizasyon, ulam, toplu tama ve imar gibi temel belediye hizmetleri. Bu hizmetlerin birbiri ile uyumlu ve bütünletirici bir planlama içinde yeterli ölçüde ve verimli bir ekilde yerine getirilmesi amac vardr. Tüzel kiiliklerin son bulmasnn Anayasaya uygun olup olmad tartmas yaplmtr. Ancak, bu sorun Anayasa Düzeni Hakkndaki 138 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Yasa'yla çözülmütür. Bu yasaya göre, Milli Güvenlik Kurulu'nun çkarm olduu kararlar, yürürlükteki yasalarla çelitiinde, Anayasa ve yasa deiiklii yerine geçebilecekti. Hereye ramen, demokratik bir gelenek olan yerel özerklik ilkesinden uzaklama anlamna geldii açktr. Bu dönemde "belediye ubeleri" kurma yoluna da gidilmitir. Bugünkü anakentlerde yer alan ilçe belediyeleri gibi olan belediye ubeleri, ilk olarak stanbul'da kent içinde ve dnda bulunan 13 belediyenin tüzel kiilii kaldrlarak gerçekletirilmitir. Dier illerde de buna benzer ubeler kurma yoluna gidilmitir (Tortop, 1991: 174). Anakent yönetimine geçi sürecinde yaplan bu birletirmeler gerekli, ancak yeterli olmamtr. Çünkü yeni kurulan yerel birimlerin snrlarn ve tüzel kiiliklerinin ne olduunu belirlemek sorunu çözmez. Bu düzenlemenin ancak belediyenin iç sorunlarn çözmeye yeterli olduu, anakent ölçeinde görev, yetki, mali kaynak, koordinasyon yönetimsel sorunlara çözüm olmad bir gerçektir. Büyük kentlerde farkl ve geni kapsaml bir yönetim için, 1982 Anayasas'nn 127. maddesindeki düzenlemeyi ve 3030 sayl anakent belediyeleriyle ilgili yasay beklemek gerekmitir (Kele, 1992: 236). Askeri yönetimin ikinci önemli karar da belediyelerin kaynak skntsn gidermeye yönelik olandr. 1981'de yürürlüe giren 2380 sayl "Belediyelere ve l Özel darelerine Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakknda Kanun" bu düzenlemeyi getirmitir. Genel Bütçe vergi gelirlerinden belediyelere % 5 pay verilmesi ve bu payn belediyelerin nüfusuna göre bölütürülmesini hükme balayan yasa, belediyeleri bir hayli rahatlatmtr. Ancak, yerel yönetimlerin öncelikle harcamalarnn ve daha sonra da gelirlerinin belirlenmesi ilkesine uyulmadndan uygulanan yöntem rasyonel olmamtr. Bu dönemle birlikte, belediyeler israf ve savurganlk sürecine de girmeye balamlardr (Nadarolu, 1989: 302). Bu konuda basnda ve kamuoyunda önemli tartmalar gündeme gelmektedir. Beleidyelerin özellikle spor kulüplerine olan destekleri, bu “savurganlkta” birinci sray igal etmektedir. 5216 Sayl Yasa ve Bugünkü Yap Saylar 16 olan anakent belediyeleri, belediyecilikte lokomotif kurumlar olarak öne çkmtr. Belediyeler ve büyükehir belediyeleri 1984 ylndan itibaren gittikçe güçlenmi ve kamuoyunda daha çok tartlr ve fark edilir hale gelmilerdir. Yerel kalknma ve gelimede anahtar bir rol üstlenmeyi baarmlardr. Planlamayla ilgili önemli tartmalar ve sorunlar devam etmekle birlikte, planlama kent yönetiminde temel etkinlik alanlarndan birisi haline gelmitir. stanbul Büyükehir Belediyesi bünyesinde kurulan “stanbul Metropoliten Planlama Merkezi” 500 2009 | 139 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler kadar ehir planlamac ve mimar istihdam etmekte ve Kadir Topba’n ifadesine göre “stanbul’un 100 yllk gelecei planlanmaktadr” (Güngör, 2009: 27). Kent planlamasnda bu durum kukusuz dier kentler için de bir rekabet edebilirlik açsndan önemli frsatlar douracak ve planlama kurumuda yerel siyasette daha fazla güçlenme olanana kavuacaktr. Yeni yasa, eski görev ve organlar korumakla birlikte çada yönetim düüncesinin gereklerine uygun olarak etkinlik ve demokratiklik amacyla baz deiiklikler öngörmütür. Anakent yönetimini düzenleyen 5216 sayl yasa, birçok çada kavram ve gelimeye yer vermitir. Tanm ve Kurulu Türkiye anakent yönetimleri ile 1982 Anayasas’nn öngördüü düzenlemelerle birlikte 1984 ylnda tanmtr. 1982 Anayasas’nn 127. maddesi kanunla büyük yerleim yerleri için özel yönetim biçimleri getirilebilecei konusunda bir düzenleme yapm, 1983 ylnda iktidara gelen Özal hükümeti de 1984 ylnda anakent belediyeleri kurulmas için ilk admlar atmtr. 3030 sayl Anakent Belediyelerinin Yönetimi Hakknda Kanun Hükmünde Kararnamenin Deitirilerek Kabulü Hakknda Kanun çkarlarak Anakentler iki kademeli yönetim modeli ile yönetilmeye balanmtr. Önce Ankara, stanbul ve zmir’de Anakent belediyeleri kurulmu, daha sonra yaplan yasa deiiklikleri dier illerde de kurulmu ve saylar 16’ya ulaan anakent yönetimleri oluturulmutur. 2004 yl yasama çalmalar içerisinde anakent yönetimlerini içine alan çalmalar da yer almtr. Anakent Belediye Yasas 10 Temmuz 2004 ylnda 5216 say numaras ile kabul edilmitir. Yasann birinci maddesi, yasann amacnn anakent belediyesi yönetiminin hukukî statüsünü düzenlemek, hizmetlerin plânl, programl, etkin, verimli ve uyum içinde yürütülmesini salamak olarak tanmlamtr. Anakent belediyesi: En az üç ilçe veya ilk kademe belediyesini kapsayan, bu belediyeler arasnda koordinasyonu salayan; kanunlarla verilen görev ve sorumluluklar yerine getiren, yetkileri kullanan; idarî ve malî özerklie sahip ve karar organ seçmenler tarafndan seçilerek oluturulan kamu tüzel kiisini, Yasada yer alan ilçe belediyesi: Anakent belediyesi snrlar içinde kalan ilçe belediyesini, ilk kademe belediyesi: Anakent belediye snrlar içinde ilçe kurulmakszn oluturulan ve anakent ilçe belediyeleriyle ayn yetki, imtiyaz ve sorumluluklara sahip belediyeyi anlatmaktadr. Yasa nüfus ölçütünü oldukça yukar çekerek Anakent belediyesi kurulmasn zorlatrmtr. Daha önce Anakent belediyesi kurulan illerde nüfus ölçütüne de baklmadan il içerisinde üç belediyenin olmas yeterli 140 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler görülüyordu. Belediye snrlar içindeki ve bu snrlara en fazla 10.000 metre uzaklktaki yerleim birimlerinin son nüfus saymna göre toplam nüfusu 750.000'den fazla olan il belediyeleri, fizikî yerleim durumlar ve ekonomik gelimilik düzeyleri de dikkate alnarak, kanunla anakent belediyesine dönütürülebilir. Anakent Belediyesinin Snrlar ve Anakent Belediyesine Katlma Beinci maddeye göre Anakent belediyelerinin snrlar, adn aldklar anakentlerin belediye snrlardr. lçe belediyelerinin snrlar, bu ilçelerin, anakent belediyesi içinde kalan ksmlarnn snrlardr. lk kademe belediyelerinin, anakent belediye snrlar dnda belediye snr olamaz. Anakent belediyesinin snrlar çevresinde ve ayn il snrlar içinde bulunan belediye ve köylerin, anakent belediyesine katlmas konusunda Belediye Kanunu hükümleri uygulanr. Bu durumda katlma karar, ilgili ilçe veya ilk kademe belediye meclisinin talebi üzerine, anakent belediye meclisi tarafndan alnr. mar düzeni ve temel alt yap hizmetlerinin zorunlu kld durumlarda, yukarda belirtilen belediye ve köyler, anakent belediye meclisinin karar ve çileri Bakanlnn önerisi üzerine Bakanlar Kurulu karar ile anakent belediyesi snrlar içine alnabilir. Anakent belediyesi snrlar içine katlan ilçe belediyeleri ile nüfusu 50.000 ve üzerinde olan belediyeler, anakent ilçe veya ilk kademe belediyesine dönüür. Dier belediyeler ile köylerin tüzel kiilii kalkar. Tüzel kiilii kalkan belediyelerin katlaca ve köylerin mahalle olarak balanaca belediyeler, Bakanlar Kurulu kararnda belirtilir. lçe ve ilk kademe belediyesi olarak anakent belediye snrlar içine katlan belediyeler, anakent belediye meclisinde seçili sralarna göre tespit edilecek ilçeler bete bir, ilk kademeler onda bir orannda meclis üyesi ile temsil edilirler. Tama ulamayan kesirler dikkate alnmaz. Bu durum ilk mahallî idareler genel seçimine kadar geçerlidir. Anakent, lçe ve ilk Kademe Belediyelerinin Görevleri Anakent belediyesinin görev, yetki ve sorumluluklar unlardr: - lçe ve ilk kademe belediyelerinin görülerini alarak anakent belediyesinin stratejik plânn, yllk hedeflerini, yatrm programlarn ve bunlara uygun olarak bütçesini hazrlamak. - Çevre düzeni plânna uygun olmak kaydyla, anakent belediye ve mücavir alan snrlar içinde 1/5.000 ile 1/25.000 arasndaki her ölçekte nazm imar plânn yapmak, yaptrmak ve onaylayarak uygulamak; anakent içindeki belediyelerin nazm plâna uygun olarak hazrlayacaklar uygulama imar plânlarn, bu plânlarda yaplacak deiiklikleri, 2009 | 141 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler parselasyon plânlarn ve imar slah plânlarn aynen veya deitirerek onaylamak ve uygulanmasn denetlemek; nazm imar plânnn yürürlüe girdii tarihten itibaren bir yl içinde uygulama imar plânlarn ve parselasyon plânlarn yapmayan ilçe ve ilk kademe belediyelerinin uygulama imar plânlarn ve parselasyon plânlarn yapmak veya yaptrmak. - Kanunlarla anakent belediyesine verilmi görev ve hizmetlerin gerektirdii proje, yapm, bakm ve onarm ileriyle ilgili her ölçekteki imar plânlarn, parselasyon plânlarn ve her türlü imar uygulamasn yapmak ve ruhsatlandrmak, 20.7.1966 tarihli ve 775 sayl Gecekondu Kanununda belediyelere verilen yetkileri kullanmak. - Anakent ulam ana plânn yapmak veya yaptrmak ve uygulamak; ulam ve toplu tama hizmetlerini plânlamak ve koordinasyonu salamak; kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde iletilen her türlü servis ve toplu tama araçlar ile taksi saylarn, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarn belirlemek; durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek ve iletmek, ilettirmek veya kiraya vermek; kanunlarn belediyelere verdii trafik düzenlemesinin gerektirdii bütün ileri yürütmek. - Anakent belediyesinin yetki alanndaki meydan, bulvar, cadde ve ana yollar yapmak, yaptrmak, bakm ve onarmn salamak, kentsel tasarm projelerine uygun olarak bu yerlere cephesi bulunan yaplara ilikin yükümlülükler koymak; ilân ve reklam aslacak yerleri ve bunlarn ekil ve ebadn belirlemek; meydan, bulvar, cadde, yol ve sokak ad ve numaralar ile bunlar üzerindeki binalara numara verilmesi ilerini gerçekletirmek. - Corafî ve kent bilgi sistemlerini kurmak. - Sürdürülebilir kalknma ilkesine uygun olarak çevrenin, tarm alanlarnn ve su havzalarnn korunmasn salamak; aaçlandrma yapmak; hafriyat topra, moloz, kum ve çakl depolama alanlarn, odun ve kömür sat ve depolama sahalarn belirlemek, bunlarn tanmasnda çevre kirliliine meydan vermeyecek tedbirler almak; anakent kat atk yönetim plânn yapmak, yaptrmak; kat atklarn kaynakta toplanmas ve aktarma istasyonuna kadar tanmas hariç kat atklarn ve hafriyatn yeniden deerlendirilmesi, depolanmas ve bertaraf edilmesine ilikin hizmetleri yerine getirmek, bu amaçla tesisler kurmak, kurdurmak, iletmek veya ilettirmek; sanayi ve tbbî atklara ilikin hizmetleri yürütmek, bunun için gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak, iletmek veya ilettirmek; deniz araçlarnn atklarn toplamak, toplatmak, artmak ve bununla ilgili gerekli düzenlemeleri yapmak. 142 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Gda ile ilgili olanlar dâhil birinci snf gayrishhî müesseseleri ruhsatlandrmak ve denetlemek, yiyecek ve içecek maddelerinin tahlillerini yapmak üzere laboratuvarlar kurmak ve iletmek. Dier Görevler - Anakentin bütünlüüne hizmet eden sosyal donatlar, bölge parklar, hayvanat bahçeleri, hayvan barnaklar, kütüphane, müze, spor, dinlence, elence ve benzeri yerleri yapmak, yaptrmak, iletmek veya ilettirmek; gerektiinde amatör spor kulüplerine malzeme vermek ve gerekli destei salamak, amatör takmlar arasnda spor müsabakalar düzenlemek, yurt içi ve yurt d müsabakalarda üstün baar gösteren veya derece alan sporculara belediye meclis kararyla ödül vermek. - Gerektiinde salk, eitim ve kültür hizmetleri için bina ve tesisler yapmak, kamu kurum ve kurulularna ait bu hizmetlerle ilgili bina ve tesislerin her türlü bakmn, onarmn yapmak ve gerekli malzeme desteini salamak. - Kültür ve tabiat varlklar ile tarihî dokunun ve kent tarihi bakmndan önem tayan mekânlarn ve ilevlerinin korunmasn salamak, bu amaçla bakm ve onarmn yapmak, korunmas mümkün olmayanlar aslna uygun olarak yeniden ina etmek. - Su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütmek, bunun için gerekli baraj ve dier tesisleri kurmak, kurdurmak ve iletmek; derelerin slahn yapmak; kaynak suyu veya artma sonunda üretilen sular pazarlamak. - l düzeyinde yaplan plânlara uygun olarak, doal afetlerle ilgili plânlamalar ve dier hazrlklar anakent ölçeinde yapmak; gerektiinde dier afet bölgelerine araç, gereç ve malzeme destei vermek; itfaiye ve acil yardm hizmetlerini yürütmek; patlayc ve yanc madde üretim ve depolama yerlerini tespit etmek, konut, iyeri, elence yeri, fabrika ve sanayi kurulular ile kamu kurulularn yangna ve dier afetlere kar alnacak önlemler yönünden denetlemek, bu konuda mevzuatn gerektirdii izin ve ruhsatlar vermek. - Salk merkezleri, hastaneler, gezici salk üniteleri ile yetikinler, yallar, engelliler, kadnlar, gençler ve çocuklara yönelik her türlü sosyal ve kültürel hizmetleri yürütmek, gelitirmek ve bu amaçla sosyal tesisler kurmak, meslek ve beceri kazandrma kurslar açmak, iletmek veya ilettirmek, bu hizmetleri yürütürken üniversiteler, yüksek okullar, meslek liseleri, kamu kurulular ve sivil toplum örgütleri ile ibirlii yapmak. 2009 | 143 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler lçe ve ilk kademe belediyelerinin görev ve yetkileri unlardr: a) Kanunlarla münhasran anakent belediyesine verilen görevler ile birinci fkrada saylanlar dnda kalan görevleri yapmak ve yetkileri kullanmak. b) Anakent kat atk yönetim plânna uygun olarak, kat atklar toplamak ve aktarma istasyonuna tamak. c) Shhî iyerlerini, 2 nci ve 3 üncü snf gayrishhî müesseseleri, umuma açk istirahat ve elence yerlerini ruhsatlandrmak ve denetlemek. d) Otopark, spor, dinlenme ve elence yerleri ile parklar yapmak; yallar, özürlüler, kadnlar, gençler ve çocuklara yönelik sosyal ve kültürel hizmetler sunmak; mesleki eitim ve beceri kurslar açmak; salk, eitim, kültür tesis ve binalarnn yapm, bakm ve onarm ile kültür ve tabiat varlklar ve tarihî dokuyu korumak; kent tarihi bakmndan önem tayan mekânlarn ve ilevlerinin gelitirilmesine ilikin hizmetler yapmak. Alt Yap Hizmetleri ve Ulam Anakent içindeki alt yap hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesi amacyla anakent belediye bakan ya da görevlendirdii kiinin bakanlnda, yönetmelikle belirlenecek kamu kurum ve kurulular ile özel kurulularn temsilcilerinin katlaca alt yap koordinasyon merkezi kurulur. Anakent ilçe ve ilk kademe belediye bakanlar kendi belediyesini ilgilendiren konularn görüülmesinde koordinasyon merkezlerine üye olarak katlrlar. Alt yap koordinasyon merkezi toplantlarna ayrca gündemdeki konularla ilgili kamu kurumu niteliindeki meslek kurulularnn (oda üst kuruluu bulunan yerlerde üst kuruluun) temsilcileri de davet edilerek görüleri alnr. Alt yap koordinasyon merkezi, kamu kurum ve kurulular ile özel kurulular tarafndan anakent içinde yaplacak alt yap yatrmlar için kalknma plân ve yllk programlara uygun olarak yaplacak taslak programlar birletirerek kesin program hâline getirir. Bu amaçla, kamu kurum ve kurulular ile özel kurulular alt yap koordinasyon merkezinin isteyecei corafî bilgi sistemleri dâhil her türlü bilgi ve belgeyi vermek zorundadrlar. Kesin programlarda birden fazla kamu kurum ve kuruluu tarafndan ayn anda yaplmas gerekenler ortak programa alnr. Ortak programa alnan alt yap hizmetleri için belediye ve dier bütün kamu kurum ve kurulularnn bütçelerine konulan ödenekler, alt yap koordinasyon merkezi bünyesinde oluturulacak alt yap yatrm hesabna aktarlr. 144 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Ortak programa alnan hizmetler için kamu kurum ve kurulu bütçelerinde yeterli ödenein bulunmadnn bildirilmesi durumunda, anakent belediyesi veya ilgisine göre bal kurulu bütçelerinden bu hizmetler için kaynak ayrlabilir. Kamu kurum ve kurulular alt yap ortak yatrm hizmetleri için harcanan miktarda ödenei, yeniden deerleme orann da dikkate alarak ertesi yl bütçesinde ayrr. Ayrlan bu ödenek belediye veya ilgili bal kuruluunun hesabna aktarlr. Bu bedel ödenmeden ilgili kamu kurum veya kuruluu, anakent belediyesi snrlarnda yeni bir yatrm yapamaz. Ortak programa alnmayan yatrmlar için bakanlklar, ilgili belediye ve dier kamu kurum ve kurulular alt yap koordinasyon merkezi tarafndan belirlenen programa göre harcamalarn kendi bütçelerinden yaparlar. Koordinasyon merkezleri tarafndan alnan ortak yatrm ve toplu tamayla ilgili kararlar, belediye ve bütün kamu kurum ve kurulularyla ilgililer için balaycdr. Alt yap koordinasyon merkezinin çalma esas ve usulleri ile bu kurullara katlacak kamu kurum ve kurulu temsilcileri, çileri Bakanl tarafndan çkarlacak yönetmelikle belirlenir. çileri Bakanl, çkarlacak bu yönetmeliin, alt yap yatrm hesabnn kullanlmas ve ödenek tahsisi ve aktarmasna ilikin ksmlar hakknda, Maliye Bakanl ve Devlet Plânlama Tekilât Müstearlnn görüünü alr. Anakent içindeki kara, deniz, su, göl ve demiryolu üzerinde her türlü tamaclk hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesi amacyla, anakent belediye bakan ya da görevlendirdii kiinin bakanlnda, yönetmelikle belirlenecek kamu kurum ve kurulu temsilcilerinin katlaca ulam koordinasyon merkezi kurulur. Anakent ilçe ve ilk kademe belediye bakanlar kendi belediyesini ilgilendiren konularn görüülmesinde koordinasyon merkezlerine üye olarak katlrlar. Ulam koordinasyon merkezi toplantlarna ayrca gündemdeki konularla ilgili kamu kurumu niteliindeki meslek kurulularnn (oda üst kuruluu bulunan yerlerde üst kuruluun) temsilcileri de davet edilerek görüleri alnr. Bu Kanun ile anakent belediyesine verilen trafik hizmetlerini plânlama, koordinasyon ve güzergâh belirlemesi ile taksi, dolmu ve servis araçlarnn durak ve araç park yerleri ile saysnn tespitine ilikin yetkiler ile anakent snrlar dahilinde il trafik komisyonunun yetkileri ulam koordinasyon merkezi tarafndan kullanlr. Ulam koordinasyon merkezi kararlar, anakent belediye bakannn onay ile yürürlüe girer. Ulam koordinasyon merkezi tarafndan toplu tama ile ilgili alnan kararlar, belediyeler ve bütün kamu kurum ve kurulularyla ilgililer için balaycdr. Koordinasyon merkezinin çalma esas ve usulleri ile bu kurullara katlacak kamu kurum ve kurulu temsilcileri, çileri Bakanl tarafndan çkarlacak yönetmelikle belirlenir. 2009 | 145 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Anakent Belediyesinin mar Denetim Yetkisi Anakent belediyesi, ilçe ve ilk kademe belediyelerinin imar uygulamalarn denetlemeye yetkilidir. Denetim yetkisi, konu ile ilgili her türlü bilgi ve belgeyi istemeyi, incelemeyi ve gerektiinde bunlarn örneklerini almay içerir. Bu amaçla istenecek her türlü bilgi ve belgeler en geç onbe gün içinde verilir. mar uygulamalarnn denetiminde kamu kurum ve kurulularndan, üniversiteler ve kamu kurumu niteliindeki meslek kurulularndan yararlanlabilir. Denetim sonucunda belirlenen eksiklik ve aykrlklarn giderilmesi için ilgili belediyeye üç ay geçmemek üzere süre verilir. Bu süre içinde eksiklik ve aykrlklar giderilmedii takdirde, anakent belediyesi eksiklik ve aykrlklar gidermeye yetkilidir. Anakent belediyesi tarafndan belirlenen ruhsatsz veya ruhsat ve eklerine aykr yaplar, gerekli ilem yaplmak üzere ilgili belediyeye bildirilir. Anakent Belediyesinin Organlar Anakent belediyeleri de, dier belediyeler gibi bakan, meclis ve encümenden olumaktadr. Dier belediyelerden farkl olan yalnzca anakent belediye meclisinin oluturulma yöntemidir. Anakent Belediye Meclisi Anakent belediye meclisi, anakent belediyesinin karar organdr ve ilgili kanunda gösterilen esas ve usullere göre seçilen üyelerden oluur. Anakent belediye bakan anakent belediye meclisinin bakan olup, anakent içindeki dier belediyelerin bakanlar, anakent belediye meclisinin doal üyesidir. Anakent ilçe ve ilk kademe belediye meclisleri ile bunlarn çalma usul ve esaslarna ilikin dier hususlarda Belediye Kanunu hükümleri uygulanr. Anakent belediye meclisi, her ayn ikinci haftas önceden meclis tarafndan belirlenen günde mutat toplant yerinde toplanr. Kasm ay toplants dönem ba toplantsdr. Bütçe görümesine rastlayan toplant süresi en çok yirmi, dier toplantlarn süresi en çok be gündür. Her zamanki toplant yeri dnda toplanlmasnn zorunlu olduu durumda üyelere önceden bilgi vermek kaydyla belediye hudutlar dahilinde meclis bakannn belirledii yerde toplant yaplr. Ayrca, toplantnn yeri ve zaman belde halkna duyurulur. Anakent belediye bakan, hukuka aykr gördüü belediye meclisi kararlarn, yedi gün içinde gerekçesini de belirterek yeniden görüülmek üzere belediye meclisine iade edebilir. 146 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Yeniden görüülmesi istenilmeyen kararlar ile yeniden görüülmesi istenip de anakent belediye meclisi üye tam saysnn salt çounluuyla srar edilen kararlar kesinleir.Anakent belediye bakan, meclisin srar ile kesinleen kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargya bavurabilir. Kararlar, kesinletii tarihten itibaren en geç yedi gün içinde mahallin en büyük mülkî idare amirine gönderilir. Mülkî idare amirine gönderilmeyen kararlar yürürlüe girmez. Mülkî idare amiri hukuka aykr gördüü kararlar aleyhine on gün içinde idarî yarg mercilerine bavurabilir. lçe ve ilk kademe belediye meclislerinin bütçe ve imarla ilgili olanlar dndaki kararlar dayanak belgeleriyle birlikte anakent belediye bakanna gönderilir. Anakent belediye bakan, yedi gün içinde, gerekçesini de belirterek hukuka aykr gördüü kararlarn yeniden görüülmesini isteyebilir. lgili meclis, üye tam saysnn salt çounluu ile kararnda srar ederse karar kesinleir. Kesinleen kararlar yedi gün içinde anakent belediyesine gönderilir. Belediye bakan, kesinleen kararn iptali için on gün içinde idarî yarg merciine bavurabilir. Anakent kapsamndaki ilçe ve ilk kademe belediye meclisleri tarafndan alnan imara ilikin kararlar, kararn geliinden itibaren üç ay içinde anakent belediye meclisi tarafndan nazm imar plânna uygunluu yönünden incelenerek aynen veya deitirilerek kabul edildikten sonra anakent belediye bakanna gönderilir. Anakent Belediye Encümeni Anakent belediye encümeni, belediye bakannn bakanlnda, belediye meclisinin her yln ilk olaan toplantsnda kendi üyeleri arasndan bir yl için gizli oyla seçecei be üye ile biri genel sekreter, biri malî hizmetler birim amiri olmak üzere belediye bakannn her yl birim amirleri arasndan seçecei be üyeden oluur. Belediye bakannn katlamad toplantlarda, encümen toplantlarna genel sekreter bakanlk eder. Anakent belediye encümeninin bakan ve seçilmi üyelerine, (12.000) gösterge rakamnn Devlet memur aylklar için belirlenen katsay ile çarpm sonucu bulunacak miktarda aylk brüt ödenek verilir. Encümenin memur üyelerine bu miktarn yars ödenir. Anakent Belediye Bakan Anakent belediye bakan, anakent belediye idaresinin ba ve tüzel kiiliinin temsilcisidir. Anakent belediye bakan, ilgili kanunda gösterilen esas ve usullere göre anakent belediyesi snrlar içindeki seçmenler tarafndan dorudan seçilir. 2009 | 147 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Anakent belediye bakan vekili, Belediye Kanunundaki usullere göre belirlenir. Ancak, anakent kapsamndaki ilçe ve ilk kademe belediye bakanlar anakent belediye bakan vekili olamaz. Anakent ve anakent kapsamndaki ilçe ve ilk kademe belediye bakanlar görevlerinin devam süresince siyasi partilerin yönetim ve denetim organlarnda görev alamaz; profesyonel spor klüplerinin bakanln yapamaz ve yönetiminde bulunamaz. Anakent belediye bakannn görev ve yetkileri unlardr: - Belediye tekilatnn en üst amiri olarak belediye tekilâtn sevk ve idare etmek, beldenin ve belediyenin hak ve menfaatlerini korumak. - Belediyeyi stratejik plâna uygun olarak yönetmek, belediye idaresinin kurumsal stratejilerini oluturmak, bu stratejilere uygun olarak bütçeyi hazrlamak ve uygulamak, belediye faaliyetlerinin ve personelinin performans ölçütlerini belirlemek, izlemek ve deerlendirmek, bunlarla ilgili raporlar meclise sunmak. - Anakent belediye meclisi ve encümenine bakanlk etmek, bu organlarn kararlarn uygulamak. - Bu Kanunla anakent belediyesine verilen görev ve hizmetlerin etkin ve verimli bir ekilde uygulanabilmesi için gerekli önlemleri almak. - Anakent belediyesinin ve bal kurulular ile iletmelerinin etkin ve verimli yönetilmesini salamak, anakent belediyesi ve bal kurulular ile iletmelerinin bütçe tasarlarn, bütçe üzerindeki deiiklik önerilerini ve bütçe kesin hesap cetvellerini hazrlamak. - Anakent belediyesinin hak ve menfaatlerini izlemek, alacak ve gelirlerinin tahsilini salamak. - Yetkili organlarn kararn almak artyla, anakent belediyesi adna sözleme yapmak, karlksz balar kabul etmek ve gerekli tasarruflarda bulunmak. - Mahkemelerde davac veya daval sfatyla ve resmî mercilerde anakent belediyesini temsil etmek, belediye ve bal kurulu avukatlarna veya özel avukatlara temsil ettirmek. - Belediye personelini atamak, belediye ve bal kurulularn denetlemek. - Bütçede yoksul ve muhtaçlar için ayrlan ödenei kullanmak, özürlülerle ilgili faaliyetlere destek olmak üzere özürlü merkezleri oluturmak. Belediye Kanunundaki hükümler sakl kalmak kaydyla anakent belediye meclisinin feshine neden olan eylem ve ilemlere katlan anakent, ilçe ve ilk kademe belediye bakanlarnn görevlerine Dantay kararyla son verilir. 148 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler htisas (Uzmanlk) Komisyonlar Anakent belediye meclisi, her dönem ba toplantsnda, üyeleri arasndan seçilecek en az be, en çok dokuz kiiden oluan ihtisas komisyonlar kurabilir.htisas komisyonlar, her siyasî parti grubunun ve bamsz üyelerin anakent belediye meclisindeki üye saysnn meclis üye tam saysna oranlanmas suretiyle oluur. mar ve bayndrlk komisyonu, çevre ve salk komisyonu, plân ve bütçe komisyonu, eitim, kültür, gençlik ve spor komisyonu ile ulam komisyonunun kurulmas zorunludur. Meclis toplantsn müteakip imar komisyonu en fazla on igünü, dier komisyonlar ise be i günü toplanarak kendisine havale edilen ileri sonuçlandrr. Komisyon bu sürenin sonunda raporunu meclise sunmad takdirde, konu meclis bakanl tarafndan dorudan meclis gündemine alnr. Komisyon çalmalarnda uzman kiilerden yararlanlabilir. Gündemdeki konularla ilgili olmak üzere; kurum temsilcileri, kamu kurumu niteliindeki meslek kurulular, üniversitelerin ilgili bölümlerinin, sendikalar (oda üst kuruluu bulunan yerlerde üst kuruluun, sendika konfederasyonunun bulunduu yerde konfederasyonun) ve uzmanlam sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile davet edilen uzman kiiler, oy hakk olmakszn ihtisas komisyonu toplantlarna katlabilir ve görü bildirebilir. htisas komisyonlarnn görev alanna giren iler bu komisyonlarda görüüldükten sonra anakent belediye meclisinde karara balanr. Komisyon raporlar alenîdir, çeitli yollarla halka duyurulur ve isteyenlere anakent belediye meclisi tarafndan belirlenecek maliyet bedeli karlnda verilir. Anakent Belediye Örgütü Anakent belediyesi tekilât; norm kadro esaslarna uygun olarak genel sekreterlik, daire bakanlklar ve müdürlüklerden oluur. Birimlerin kurulmas, kaldrlmas veya birletirilmesi anakent belediyesi meclisinin karar ile olur. Anakent belediyesinde bakan yardmcs bulunmaz. Hizmetlerin etkili ve verimli bir ekilde yürütülebilmesi için, genel sekretere yardmc olmak üzere, nüfusu üçmilyonun üzerindeki anakent belediyelerinde en fazla be, dierlerinde en fazla üç genel sekreter yardmcs atanabilir. Anakent belediyesinde hizmetlerin yürütülmesi belediye bakan adna onun direktifi ve sorumluluu altnda mevzuat hükümlerine, belediyenin amaç ve politikalarna, stratejik plânna ve yllk programlarna uygun olarak genel sekreter ve yardmclar tarafndan salanr. 2009 | 149 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Anakent belediyesi personeli anakent belediye bakan tarafndan atanr. Personelden müdür ve üstü unvanl olanlar ilk toplantda anakent belediye meclisinin bilgisine sunulur. Genel sekreter, belediye bakannn teklifi üzerine çileri Bakan tarafndan atanr. Genel sekreter kadrosuna atananlar, genel idare hizmeti snfna dahil bakanlk genel müdürleri, genel sekreter yardmcs kadrosuna atananlar ise bakanlk bamsz daire bakanlar için ilgili mevzuatnda öngörülen tüm haklardan aynen yararlanrlar. Anakent belediyesi daire bakanlar, bal genel müdürlüklerin daire bakanlarnn yararland makam ve görev tazminatndan aynen yararlanrlar. Anakent Belediyesinin Gelirleri ve Giderleri Anakent belediyesinin gelirleri unlardr: - Genel bütçe vergi gelirleri tahsilât toplam üzerinden ilçe ve ilk kademe belediyelerine verilen paylardan Bakanlar Kurulu tarafndan belirlenecek oranlar içinde ayrlarak ller Bankas tarafndan gönderilecek pay. b- Anakent belediye snrlar içinde yaplan genel bütçe vergi gelirleri tahsilât toplam üzerinden Maliye Bakanl tarafndan hesaplanp, ertesi ayn sonuna kadar ilgili anakent belediyesine yatrlacak % 5 pay. - 2464 sayl Belediye Gelirleri Kanununda yer alan oran ve esaslara göre anakent belediyesince tahsil olunacak at yarlar dahil müterek bahislerden elde edilen Elence Vergisinin % 20’si müterek bahislere konu olan yarlarn yapld yerin belediyesine, % 30’u nüfuslarna göre datlmak üzere dier ilçe ve ilk kademe belediyelerine ayrldktan sonra kalan % 50'si. - Anakent belediyesine braklan sosyal ve kültürel tesisler, spor, elence ve dinlenme yerleri ile yeil sahalar içinde tahsil edilecek her türlü belediye vergi, resim ve harçlar. - 7 nci maddenin birinci fkrasnn (g) bendinde belirtilen alanlar ile bu alanlara cephesi bulunan binalar üzerindeki her türlü ilân ve reklamlarn vergileri ile asma, tahsis ve bakm ücretleri. - 7 nci maddenin (f) bendine göre tespit edilen park yerlerinin iletilmesinden elde edilen gelirin ilçe ve ilk kademe belediyelerine, nüfuslarna göre datlacak %50'sinden sonra kalacak %50'si. - Hizmetlerin anakent belediyesi tarafndan yaplmas artyla 2464 sayl Belediye Gelirleri Kanununda belirtilen oran ve esaslara göre alnacak yol, su ve kanalizasyon harcamalarna katlma paylar. - Kira, faiz ve ceza gelirleri. 150 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Bal kurulularn kesin hesaplarndaki gelirleri ile giderleri arasnda oluan fazlalk sonucu aktarlacak gelirler. - Anakent belediyesi iktisadî teebbüslerinin net gelirlerinden anakent belediye meclisi tarafndan belirlenecek oranda alnan hisseler. - Anakent belediyesinin tanr ve tanmaz mal gelirleri. - Yaplacak hizmetler karl alnacak ücretler. - artl ve artsz balar. Bakanlar Kurulu, birinci fkrann (b) bendindeki % 5 pay orann iki katna kadar artrmaya veya kanunî haddine indirmeye yetkilidir. Bu payn %75'i bu tutardan düülerek dorudan ilgili belediye hesabna, kalan %25'i ise anakent belediyelerine nüfuslarna göre datlr. Hesaplama ve datm ilemleri Maliye Bakanlnca yaplr. Anakent belediyeleri ve bal kurulular ile ilçe ve ilk kademe belediyeleri; tahsil ettikleri vergiler ve benzeri malî yükümlülüklerden birbirlerine ödemeleri gereken paylar ile su, atk su ve doalgaz bedellerini zamannda yatrmadklar takdirde, ilgili belediye veya bal kuruluun talebi üzerine söz konusu tutar, ller Bankas tarafndan, yükümlü belediyenin genel bütçe vergi gelirleri payndan kesilerek alacakl belediyenin hesabna aktarlr. Gecikmeden kaynaklanacak faiz ve benzeri her türlü zararn tazmini ile ilgili olarak anakent belediye bakan ve sayman ahsen sorumludur. Bu fkra hükmü, ilçe ve ilk kademe belediyeleri hesabna yaplacak her türlü aktarmalar zamannda yapmayan anakent belediye bakan, bal kurulu genel müdürleri ve saymanlar hakknda da uygulanr. Anakent belediyesinin giderleri unlardr: - Belediye hizmet binalar ve tesislerin temini, bakm ve onarm için yaplan giderler. - Belediye personeline ve belediyenin seçilmi organlarnn üyelerine ödenen maa, ücret, ödenek, huzur hakk, yolluklar, hizmete ilikin eitim ile dier giderler. - lçe, ilk kademe belediyeleri ile bal kurululara yapacaklar yardmlar ve ortak proje giderleri. - Her türlü alt yap, yapm, onarm ve bakm giderleri. - Belediye zabta ve itfaiye hizmetleri ile dier görev ve hizmetlerin yürütülmesi için yaplacak giderler. - Vergi, resim, harç, katlma pay, hizmet karl alnacak ücretler ve dier gelirlerin takip ve tahsili için yaplacak giderler. - Belediyenin kuruluuna katld irket, kurulu ve birliklerle ilgili ortaklk pay ile üyelik aidat giderleri. 2009 | 151 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Mezarlklarn tesisi, korunmas ve bakmna ilikin giderler. - Faiz, borçlanmaya ilikin dier ödemeler ve sigorta giderleri. - Dar gelirli, yoksul, muhtaç ve kimsesizler ile özürlülere yaplacak sosyal hizmet ve yardmlar. - Dava takip ve icra giderleri. - Temsil, tören, arlama ve tantm giderleri. - Avukatlk, danmanlk ve denetim ödemeleri. - Kamu yarar görülen konularda yurt içi ve yurt d kamu sektörü, özel sektör ve sivil toplum örgütleriyle birlikte yaplan ortak hizmetler ve dier proje giderleri. - Spor, sosyal, kültürel ve bilimsel etkinlikler için yaplan giderler. - Anakent belediye hizmetleriyle ilgili olarak yaplan kamuoyu yoklamas ve aratrmas giderleri. - Kanunla verilen görevler ve hizmetlerin yürütülmesi için yaplan dier giderler. Anakent Belediye Bütçesi Anakent belediye bütçesi ile ilçe ve ilk kademe belediyelerinden gelen bütçeler anakent belediye meclisine sunulur ve anakent belediye meclisince yatrm ve hizmetler arasnda bütünlük salayacak biçimde aynen veya deitirilerek kabul edilir. Anakent, ilçe ve ilk kademe belediye bütçeleri, anakent belediye meclisinde ayn toplant döneminde ve birlikte görüülerek karara balanr ve tek bütçe olarak bastrlr. Anakent belediye meclisi, ilçe ve ilk kademe belediyelerinin bütçelerini kabul ederken; - Bütçe metnindeki kanun, tüzük ve yönetmeliklere aykr madde ve ibareleri çkarmaya veya deitirmeye, - Belediyenin tahsile yetkili olmad gelirleri çkarmaya, kanunî snrlar üzerinde veya altnda belirlenmi olan vergi ve harçlarn oran ve miktarlarn kanunda öngörülen snrlarna çekmeye, - Kesinlemi belediye borçlar için bütçeye konulmas gerekip de konulmam ödenei eklemeye, - Ortak yatrm programna alnan yatrmlar için gerekli ödenei eklemeye yetkilidir. Anakent belediye meclisince ilçe ve ilk kademe belediye bütçelerinde yaplan deiikliklere kar on gün içinde Dantaya itiraz edilebilir. Dantay, itiraz otuz gün içinde karara balar. Bütçenin hazrlanmas ve uygulanmasna ilikin dier hususlarda Belediye Kanunu hükümleri uygulanr. 152 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler irket Kurulmas Anakent belediyesi kendisine verilen görev ve hizmet alanlarnda, ilgili mevzuatta belirtilen usullere göre sermaye irketleri kurabilir. Genel sekreter ile belediye ve bal kurulularnda yöneticilik sfatn haiz personel bu irketlerin yönetim ve denetim kurullarnda görev alabilirler. Anakent belediyesi, kendine ait büfe, otopark ve çay bahçelerini iletebilir; ya da bu yerlerin belediye veya bal kurulularnn % 50’sinden fazlasna ortak olduu irketler ile bu irketlerin % 50’sinden fazlasna ortak olduu irketlere, 2886 sayl Devlet hale Kanunu hükümlerine tabi olmakszn belediye meclisince belirlenecek süre ve bedelle iletilmesini devredebilir. Belediyeler Aras Hizmet likileri ve Egüdüm Anakent kapsamndaki belediyeler arasnda hizmetlerin yerine getirilmesi bakmndan uyum ve koordinasyon, anakent belediyesi tarafndan salanr. Anakent, ilçe ve ilk kademe belediyeleri arasnda hizmetlerin yürütülmesiyle ilgili ihtilâf çkmas durumunda, anakent belediye meclisi yönlendirici ve düzenleyici kararlar almaya yetkilidir. Yeni kurulan anakent belediyelerinde meydan, bulvar, cadde, yol, sokak, park, spor ve kültürel tesislerin anakent belediyesi ile anakent kapsamndaki dier belediyeler arasnda dalmna ilikin esaslar anakent belediye meclisi tarafndan belirlenir. Anakent belediyesi mücavir alanlarnn ilçe ve ilk kademe belediyeleri arasndaki bölüümü anakent belediye meclisince yaplr. Anakent belediyesi, 7 nci maddede saylan hizmetleri, malî ve teknik imkânlar çerçevesinde, nüfus ve hizmet alanlarn dikkate alarak, bu hizmetlerden yararlanacak anakent kapsamndaki dier belediyeler arasnda dengeli olarak yürütmek zorundadr. lçe veya ilk kademe belediyelerine ait görevlerden bir veya birkaç, bedeli kendileri tarafndan karlanmak ve istekte bulunmak kaydyla, anakent belediye meclisinin kararna dayanarak, ortaklaa veya bizzat anakent belediyesi tarafndan yaplabilir. Anakent belediyesi, ilçe ve ilk kademe belediyeleri ile ortak projeler gelitirebilir ve yatrm yapabilir. Anakent belediyesi, kesinlemi en son yl bütçe gelirinin % 3’ünü amamak ve bütçede ödenei ayrlm olmak artyla, ilgili belediyenin yatrm programnda yer alan projelerin finansman için anakent belediye bakannn teklifi ve meclisin kararyla ilçe ve ilk kademe belediyelerine malî ve aynî yardm yapabilir. Anakent belediyesi ile bal kurulular, belediye bakannn onay ile birbirlerinin nakit ihtiyacn karlayabilir. Bu ekildeki ödünç vermelerde faiz uygulanmaz. Yaplacak herhangi bir yatrmn anakent belediyesi ile bal kurulularndan bir veya birkaçn ayn anda ilgilendirdii ve tek elden ya2009 | 153 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler plmasnn maliyetleri düüreceinin anlald durumlarda, anakent belediye meclisi, yatrm kurululardan birinin yapmasna karar verebilir. Bu takdirde yatrmn ilgili dier kurumu ilgilendiren ksmna ait harcama tutar o kurumun hesabnda borç, yatrmc kurulu hesabnda alacak olarak gösterilir. Anakent belediye bakannn seçiminde, seçim çevresi anakent belediye snrlar içidir. Anakent belediye snrlar içindeki ilçe ve ilk kademe belediye bakan ve belediye meclis üyelerinin seçimlerinde seçim çevreleri, ilçe ve ilk kademe belediyesinin snrlar içidir. Bu Kanunun yürürlüe girdii tarihte; anakent belediye snrlar, stanbul ve Kocaeli ilinde, il mülkî snrdr. Dier anakent belediyelerinde, mevcut valilik binas merkez kabul edilmek ve il mülkî snrlar içinde kalmak artyla, nüfusu birmilyona kadar olan anakentlerde yarçap yirmi kilometre, nüfusu birmilyondan ikimilyona kadar olan anakentlerde yarçap otuz kilometre, nüfusu ikimilyondan fazla olan anakentlerde yarçap elli kilometre olan dairenin snr anakent belediyesinin snrn oluturur. Bu snrlar içerisinde kalan ilçeler anakent ilçe belediyeleri, beldeler anakent ilk kademe belediyeleri haline gelir. Bu belediyeler hakknda bu Kanun ile Belediye Kanununun belediyelerin tüzel kiiliklerinin kaldrlmasna veya baka bir belediyeye katlmasna ilikin hükümleri uygulanmaz. Bu snrlar içinde kalan köylerin tüzel kiilii sona ererek mahalleye dönüür. Bu ekilde oluan mahallelerin katlaca ilçe veya ilk kademe belediyesi, anakent belediye meclisince belirlenir. Orman köylerinin tüzel kiilii devam eder. Ancak ormanlarla ilgili dier kanun hükümleri sakl kalmak üzere bu köyler imar bakmndan anakent belediyesinin mücavir alan saylrlar. Bu köylerde su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütme görev ve yetkisi ilgili anakent belediyesine bal su ve kanalizasyon idaresine aittir. Birinci fkra gereince anakent belediyesi kapsamna alnan ilçelerin mülkî snrlar içinde kalan belediye ve köyler ile, anakent belediyesi kapsamna alnan belediyelerin mücavir alan snrlar içerisinde bulunan köylerden; birinci fkrada belirtilen mesafelerin dnda kalan belediye ve köyler, bu Kanunun yaym tarihinden itibaren alt ay içinde belediye meclisi veya köy ihtiyar heyetinin talebi üzerine anakent belediye meclisinin karar ve çileri Bakanlnn onay ile baka bir ileme gerek kalmakszn anakent belediye snrlar içine alnabilir. Bu köylerin mahalle olarak hangi ilçe veya ilk kademe belediyesine katlacaklar ayn meclis kararnda gösterilir. 154 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Birinci fkra gereince anakent kapsamna alnan belediyelerin snrlarnda yerleim düzeni gerekleri dikkate alnarak bu Kanunun yaym tarihinden itibaren bir sene içinde anakent belediye meclisinin talebi üzerine çileri Bakanlnca gerekli deiiklikler yaplabilir. Anakent belediye snrlarna alnan belediyelerin organlar anakent belediyesi ilçe veya ilk kademe belediyesi organlar; köy muhtar ve ihtiyar heyeti ise mahalle muhtar ve ihtiyar heyeti olarak ilk mahalli idareler genel seçimine kadar görevlerine devam ederler. Tüzel kiilii kalkan köylerin malvarlklar hak, alacak ve borçlar mahalle olarak katldklar belediyeye devredilir. B- L ÖZEL YÖNETMLER Genel Olarak l Özel Yönetimi’nin kuruluu 1864 Nizamnamesi’ne dayanr. Sonraki yllarda gelitirilen bir yönetim modelidir. 1913 ylnda geçici bir kanun olarak yürürlüe konulan "dare-i Umumiyei Vilayat Kanunu Muvakkati" ile l özel idarelerinin kurulu ve görevlerine ilikin ilk kapsaml düzenlemeler yapld. l Özel Yönetimleri, Anayasann 127. maddesinde belirtilen yerel yönetimlerden biridir. 1913 tarihli geçici yasa ile görevlerini sürdüren l Özel Yönetimleri 1987 ylnda 3360 sayl yasa ile yeniden düzenlenmitir. Ancak, 1913 tarihli geçici yasa ile bu yasann çok önemli farkllklar bulunmamaktadr. Bu yasa ile il özel yönetimlerinin etkinliklerinde bir farkllk olmad gibi yaplarnda da bir deiiklie gidilmemitir. AK Parti hükümetinin 3 Kasm 2002 ‘de iktidara gelmesiyle balayan süreçte yasama çalmalar younluk kazanmtr. Bu çerçevede genel ve yerel yönetimle ilgili birçok yasa tasars hazrlanm ve meclise sunulmutur. Yeni il özel yönetimi yasa tasars 2004 ylnda meclise sunulmu ve kabul edilmitir. Ancak, Cumhurbakan yasann baz maddelerini Anayasaya aykr bularak veto etmitir. 5197 sayl yasa mecliste yeniden görüülmü ve veto konusu olan maddeler düzenlenerek yeniden Cumhurbakan’na gönderilmitir. Son olarak, 5302 sayl l Özel Yönetimi Yasas 04 Mart 2005 tarihinde Resmi Gazete;’de yaymlanarak yürürlüe girmitir. l Özel yönetimlerinin sunduklar hizmetler, tüm il snrlarn kapsar; hizmet sunmada kent içi ya da kent d gibi bir koul aranmaz. l Özel Yönetiminin katlmc yollardan, dier bir deyile seçimle belirlenen karar organ l Genel Meclisi’ dir. Tek dereceli ve nispi temsil sistemiyle Genel Meclis üyeleri halk tarafndan seçilirler. l Genel Meclisi 5302 sayl yeni yasayla daha demokratik bir yapya kavuturulmutur. l Genel Meclisi bakan artk atanm bir görevli olan vali deil, meclisin kendi içinden seçecei bir üye olacaktr. l Genel Meclisi, kendi üyeleri arasndan her yl be asl ve be yedek üye de, l Daimi Encümeni için seçerler. 2009 | 155 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler l Özel Yönetimlerinin varlna önemli bir muhalefet olagelmitir. Bunun da nedeni, katlm balamnda özellikle, toplum kalknmas düüncesine uygun birimler olmadklar, toplum kalknmasnn en optimal biçimde ilçelerde ve belediyelerle gerçekletirilebilecei savdr. Ancak, l Özel Yönetimlerinin toplum kalknmas düüncesine uygun olduu da, 1970’te ç leri Bakanlnca hazrlanan bir tasarnn gerekçesinde savunulmutur. 5302 Sayl Yasaya Göre l Özel Yönetimleri l özel idarelerinin yeniden yaplandrlmasn amaçlayan "l Özel dareleri Kanun Tasars" 3 Mart 2004'de TBMM'ye sunuldu, 23 Haziran 2004 tarihinde yasalat. 5197 Sayl "l Özel daresi Kanun"u, 10 Temmuz 2004 tarihinde, Cumhurbakan tarafndan ksmen veto edildi. Yasa, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 8 ubat 2005'de tekrar görüüldü. Komisyon veto edilen 3, 6 ve 10. maddeleri tümüyle deitirdi, 15. maddede ise bir ibare deiiklii yapt; iade edilen dier maddeleri aynen kabul etti. Yasann Cumhurbakan tarafndan iade edilen maddelerinin TBMM Genel Kurulu'nda görüüldü. 5302 sayl yasa Cumhurbakan Sezer tarafndan onaylandktan sonra 4 Mart 2005 tarihli Resmi Gazete'de yaymlanarak yürürlüe girdi. Yasann amac; il özel idaresinin kuruluunu, organlarn, yönetimini, görev, yetki ve sorumluluklar ile çalma usul ve esaslarn düzenlemek olarak belirlenmitir. Yasaya göre l Özel Yönetimi, l halknn mahallî müterek nitelikteki ihtiyaçlarn karlamak üzere kurulan ve karar organ seçmenler tarafndan seçilerek oluturulan, idarî ve malî özerklie sahip kamu tüzel kiisidir. l özel idaresi, ilin kurulmasna dair kanunla kurulur ve ilin kaldrlmasyla tüzel kiilii sona erer. l özel idaresinin görev alan il snrlarn kapsar. Dolaysyla il özel idaresinin görev alan il merkezi deil daha çok köy ve dier yerleim yerlerini kapsayan krsal alandr. l Özel daresinin Görev ve Sorumluluklar Yasa il özel yönetimine mahallî müterek nitelikte olmak kouluyla birç.ok görev vermitir. Bu görevlerden bazlar aadaki gibidir: - Salk, tarm, sanayi ve ticaret; ilin çevre düzeni plân, bayndrlk ve iskân, topran korunmas, erozyonun önlenmesi, sosyal hizmet ve yardmlar, yoksullara mikro kredi verilmesi, çocuk yuvalar ve yetitirme yurtlar; ilk ve orta öretim kurumlarnn arsa temini, binalarnn yapm, bakm ve onarm ile dier ihtiyaçlarnn karlanmasna ilikin hizmetleri il snrlar içinde, - mar, yol, su, kanalizasyon, kat atk, çevre, acil yardm ve kurtarma, kültür, turizm, gençlik ve spor; orman köylerinin desteklenmesi, 156 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler aaçlandrma, park ve bahçe tesisine ilikin hizmetleri belediye snrlar dnda yapmaya yetkilidir. l çevre düzeni plân; valinin koordinasyonunda, anakentlerde anakent belediyeleri, dier illerde il belediyesi ve il özel idaresi ile birlikte yaplr. l çevre düzeni plân belediye meclisi ile il genel meclisi tarafndan onaylanr. Hizmetlerin yerine getirilmesinde öncelik sras, il özel idaresinin malî durumu, hizmetin ivedilii ve verildii yerin gelimilik düzeyi dikkate alnarak belirlenir. Yasa Avrupa Yerel Yönetimler art’nda yer alan Subsidiarite /yerellik ilkesine il özel yönetimlerinde de yer vermitir. Buna göre il özel idaresi hizmetleri, vatandalara en yakn yerlerde ve en uygun yöntemlerle sunulur. Hizmet sunumunda özürlü, yal, dükün ve dar gelirlilerin durumuna uygun yöntemler uygulanr. l özel idaresinin dier baz yetkileri de aada yer almaktadr: - Kanunlarla verilen görev ve hizmetleri yerine getirebilmek için her türlü faaliyette bulunmak, gerçek ve tüzel kiilerin faaliyetleri için kanunlarda belirtilen izin ve ruhsatlar vermek ve denetlemek. - Kanunlarn il özel idaresine verdii yetki çerçevesinde yönetmelik çkarmak, emir vermek, yasak koymak ve uygulamak, kanunlarda belirtilen cezalar vermek. - Hizmetlerin yürütülmesi amacyla, tanr ve tanmaz mallar almak, satmak, kiralamak veya kiraya vermek, takas etmek, bunlar üzerinde snrl aynî hak tesis etmek. - Borç almak ve ba kabul etmek. - Vergi, resim ve harçlar dnda kalan ve miktar yirmibemilyar Türk Lirasna kadar olan dava konusu uyumazlklarn anlamayla tasfiyesine karar vermek. - Özel kanunlar gereince il özel idaresine ait vergi, resim ve harçlarn tarh, tahakkuk ve tahsilini yapmak. - Belediye snrlar dndaki gayri shhî müesseseler ile umuma açk istirahat ve elence yerlerine ruhsat vermek ve denetlemek. l özel idaresi, hizmetleri ile ilgili olarak, halkn görü ve düüncelerini belirlemek amacyla kamuoyu yoklamas ve aratrmas yapabilir. l Özel daresinin Organlar l özel idaresi Osmanl yönetim geleneinden Cumhuriyet’e intikal eden yönetsel yaplardan birisidir. Öyleki, 1913’te çkarlan yasayla 1987 ylna kadar yönetilmilerdir. Bu tarihten itibaren organlar ve görevlerde 2009 | 157 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler çok önemli deiiklikler olmamtr. Ancaki 5302 sayl yeni yasa, önemli deiiklikler yapmtr. Vali Vali, il özel idaresinin ba ve tüzel kiiliinin temsilcisidir. Valinin görev ve yetkileri unlardr: - l özel idaresi tekilâtnn en üst amiri olarak il özel idaresi tekilâtn sevk ve idare etmek, il özel idaresinin hak ve menfaatlerini korumak. - l özel idaresini stratejik plâna uygun olarak yönetmek, il özel idaresinin kurumsal stratejilerini oluturmak, bu stratejilere uygun olarak bütçeyi, il özel idaresi faaliyetlerinin ve personelinin performans ölçütlerini hazrlamak ve uygulamak, izlemek ve deerlendirmek, bunlarla ilgili raporlar meclise sunmak. - l özel idaresini Devlet dairelerinde ve törenlerde, davac veya daval olarak da yarg yerlerinde temsil etmek veya vekil tayin etmek. - l encümenine bakanlk etmek. - l özel idaresinin tanr ve tanmaz mallarn idare etmek. - l özel idaresinin gelir ve alacaklarn takip ve tahsil etmek. - Yetkili organlarn kararn almak artyla sözleme yapmak. - l genel meclisi ve encümen kararlarn uygulamak. - Bütçeyi uygulamak, bütçede meclis ve encümenin yetkisi dnda kalan aktarmalar yapmak. - l özel idaresi personelini atamak. - l özel idaresi, bal kurulularn ve iletmelerini denetlemek. - artsz balar kabul etmek. - l halknn huzur, esenlik, salk ve mutluluu için gereken önlemleri almak. - Bütçede yoksul ve muhtaçlar için ayrlan ödenei kullanmak. - Kanunlarla il özel idaresine verilen ve il genel meclisi veya il encümeni kararn gerektirmeyen görevleri yapmak ve yetkileri kullanmak. Vali, mahallî idareler genel seçimlerinden itibaren alt ay içinde; kalknma plân ve programlar ile varsa bölge plânna uygun olarak stratejik plân ve ilgili olduu yl bandan önce de yllk performans plân hazrlayp il genel meclisine sunar. Stratejik plân, varsa üniversiteler ve meslek odalar ile konuyla ilgili sivil toplum örgütlerinin görüleri alnarak hazrlanr ve il genel meclisinde kabul edildikten sonra yürürlüe girer. Stratejik plân ve perfor158 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler mans plân bütçenin hazrlanmasna esas tekil eder ve il genel meclisinde bütçeden önce görüülerek kabul edilir. Vali, görev ve yetkilerinden bir ksmn uygun gördüü takdirde, yöneticilik sfat bulunan il özel idaresi görevlileri ile ilçelerde kaymakamlara devredebilir. l Genel Meclisi ve Görevleri l genel meclisinin bakanln 5302 sayl yasaya kadar vali yapmtr. Bu durum, eskiden beri ar bir vesayet olarak yorumlanmtr. Yeni yasa bu durumu göz önüne alarak meclis bakannn meclis içinden seçilmesini öngörmütür. l genel meclisi, il özel idaresinin karar organdr ve ildeki seçmenler tarafndan seçilmi üyelerden oluur. l genel meclisinin görev ve yetkileri unlardr: - Stratejik plân ile yatrm ve çalma programlarn, il özel idaresi faaliyetlerini ve personelinin performans ölçütlerini görümek ve karara balamak. - Bütçe ve kesinhesab kabul etmek, bütçede kurumsal kodlama yaplan birimler ile fonksiyonel snflandrmann birinci düzeyleri arasnda aktarma yapmak. - l çevre düzeni plân ile belediye snrlar dndaki alanlarn imar plânlarn görümek ve karara balamak. - Borçlanmaya karar vermek. - Bütçe içi iletmeler ile Türk Ticaret Kanununa tâbi ortaklklar kurulmasna veya bu ortaklklardan ayrlmaya, sermaye artna ve gayrimenkul yatrm ortakl kurulmasna karar vermek. - Tanmaz mal almna, satmna, trampa edilmesine, tahsisine, tahsis eklinin deitirilmesine veya tahsisli bir tanmazn akar haline getirilmesine izin; üç yldan fazla kiralanmasna ve süresi yirmibe yl geçmemek kaydyla bunlar üzerinde snrl aynî hak tesisine karar vermek. - artl balar kabul etmek. - Vergi, resim ve harç dnda kalan miktar bemilyardan yirmibemilyar Türk Lirasna kadar ihtilaf konusu olan özel idare alacaklarnn anlama ile tasfiyesine karar vermek. - l özel idaresi adna imtiyaz verilmesine ve il özel idaresi yatrmlarnn yap-ilet veya yap-ilet-devret modeli ile yaplmasna, il özel idaresine ait irket, iletme ve itiraklerin özelletirilmesine karar vermek. - Encümen üyeleri ile ihtisas komisyonlar üyelerini seçmek. - l özel idaresi tarafndan çkarlacak yönetmelikleri kabul etmek. - Norm kadro çerçevesinde il özel idaresinin ve bal kurulularnn kadrolarnn ihdas, iptal ve deitirilmesine karar vermek. 2009 | 159 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Yurt içindeki ve yurt dndaki mahallî idareler ve mahallî idare birlikleriyle karlkl ibirlii yaplmasna karar vermek. - Dier mahallî idarelerle birlik kurulmasna, kurulmu birliklere katlmaya veya ayrlmaya karar vermek. Meclis Bakanlk Divan ve Meclis Toplantlar l genel meclisi, seçim sonuçlarnn ilânn izleyen beinci gün kendiliinden toplanr. Bu toplantda meclise en yal üye bakanlk eder. Meclis, bu toplantda, üyeleri arasndan ve gizli oyla meclis bakann, meclis birinci ve ikinci bakan vekillerini, ikisi yedek olmak üzere dört kâtip üyeyi ilk iki yl için görev yapmak üzere seçer. lk iki yldan sonra seçilecek bakanlk divan, yaplacak ilk mahallî idareler seçimlerine kadar görev yapar. Meclis bakanlk divan seçimi üç gün içinde tamamlanr. l genel meclisine meclis bakan, bulunmamas durumunda meclis birinci bakan vekili, onun da bulunmamas durumunda ikinci bakan vekili bakanlk eder. Meclis bakan, meclis çalmalarnda düzeni salamakla yükümlüdür. l genel meclisi, il genel meclisince belirlenecek bir aylk tatil hariç her ayn ilk haftas meclis tarafndan önceden belirlenen günde mutat toplant yerinde toplanr. Kasm ay toplants dönem ba toplantsdr. Bütçe görümesine rastlayan toplant süresi en çok yirmi gün, dier toplantlarn süresi en çok be gündür. Mutat toplant yeri dnda toplanlmasnn zorunlu olduu durumda üyelere ve valiye önceden bilgi vermek kaydyla meclis bakannn belirledii yerde toplant yaplr. Ayrca, toplantnn yeri ve zaman mutat usullerle halka duyurulur. l genel meclisinin toplantlar açktr. Meclis bakan veya üyelerden herhangi birinin gerekçeli önerisi üzerine, toplantya katlanlarn salt çounluuyla kapal oturum yaplmasna karar verilebilir. Salt çounluk belli bir saynn yarsndan az olmayan çounluu ifade eder. l genel meclisi görümeleri görevlilerce tutanaa geçirilir, tutanak bakan ve kâtip üyeler tarafndan imzalanr. Toplantlar, meclisin kararyla sesli veya görüntülü cihazlarla da kaydedilebilir. Özel idare ve ildeki kamu kurum ve kurulularnn birim amirleri gündemdeki konularla ilgili olarak meclis toplantlarna davet edilebilir ve bilgi alnabilir. l genel meclisi, üye tam saysnn salt çounluuyla toplanr ve katlanlarn salt çounluuyla karar verir. Ancak, karar yeter says, üye tam saysnn dörtte birinden az olamaz. Oylamada eitlik çkmas durumunda meclis bakannn bulunduu taraf çounluk saylr. Gizli oylamalarda eitlik çkmas durumunda oylama tekrarlanr, eitliin bozulmamas durumunda meclis bakan tarafndan kur'a çekilir. 160 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Meclisin toplanmasnda, üye tam saysnn salt çounluu salanamad takdirde, bakan, gün ve saatini tespit ederek en geç üç gün içinde toplanmak üzere meclisi tatil eder. Gelecek toplant, üye tam saysnn dörtte birinden az olmayan üye says ile yaplr. Görümeler srasnda bakan veya üyelerden birinin istei üzerine yaplacak yoklamada karar yeter saysnn bulunmad anlalrsa, ikinci fkradaki hükümler uygulanr. Meclis Kararlarnn Kesinlemesi l genel meclisi tarafndan alnan kararlarn tam metni, en geç be gün içinde valiye gönderilir. Vali, hukuka aykr gördüü kararlar, yedi gün içinde gerekçesini de belirterek yeniden görüülmek üzere il genel meclisine iade edebilir. Valiye gönderilmeyen meclis kararlar yürürlüe girmez. Yeniden görüülmesi istenilmeyen kararlar ile yeniden görüülmesi istenip de il genel meclisi üye tam saysnn salt çounluuyla srar edilen kararlar kesinleir. Vali, meclisin srar ile kesinleen kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargya bavurabilir. Kesinleen il genel meclisi karar özetleri toplanty izleyen en geç yedi gün içinde çeitli yollarla halka duyurulur. Meclis Üyeliinin Sona Ermesi ve Meclisin Dalmas l genel meclisi üyelii, ölüm ve istifa durumunda kendiliinden sona erer. Özürsüz veya izinsiz olarak arka arkaya üç birleim günü veya bir yl içinde yaplan toplantlarn yarsna katlmayan üyenin üyeliinin dümesine, savunmas alndktan sonra üye tam saysnn salt çounluuyla karar verilir. l genel meclisi üyeliine seçilme yeterliliinin kaybedilmesi durumunda, valinin bildirmesi üzerine Dantay tarafndan üyeliin dümesine karar verilir. l genel meclisi; - Kendisine kanunla verilen görevleri süresi içinde yapmay ihmal eder ve bu durum il özel idaresine ait ileri aksatrsa, - l özel idaresine verilen görevlerle ilgisi olmayan siyasî konularda karar alrsa, çileri Bakanlnn bildirisi üzerine Dantayn karar ile feshedilir. çileri Bakanl gerekli gördüü takdirde meclisin feshine dair bildiri ile birlikte karar verilinceye kadar meclis toplantlarnn ertelenmesini de ister. Dantay, toplantlarn ertelenmesi hususunu en geç bir ay içinde karara balar. 2009 | 161 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Bu ekilde feshedilen meclisin yerine seçilen meclis, kalan süreyi tamamlar. l genel meclisinin; a) Dantay tarafndan feshi veya meclis toplantlarnn ertelenmesi, b) Yedek üyelerin getirilmesinden sonra da meclis üye tam saysnn yarsndan aa dümesi, c) Geçici olarak görevden uzaklatrlmas, d) Meclis üye tamsaysnn yardan fazlasnn tutuklanmas, Durumlarnda, meclis çalabilir duruma gelinceye veya yeni meclis seçimi yaplncaya kadar il genel meclisi görevi, encümenin memur üyeleri tarafndan yürütülür. l Encümeni l encümeni valinin bakanlnda, il genel meclisinin her yl kendi üyeleri arasndan bir yl için gizli oyla seçecei be üye ile biri malî hizmetler birim amiri olmak üzere valinin her yl birim amirleri arasndan seçecei be üyeden oluur. Valinin katlamad encümen toplantsna genel sekreter bakanlk eder. Encümen toplantlarna gündemdeki konularla ilgili olarak, ilgili birim amirleri vali tarafndan oy hakk olmakszn görüleri alnmak üzere çarlabilir. Encümenin görev ve yetkileri unlardr: - Stratejik plân ve yllk çalma program ile bütçe ve kesin hesab inceleyip il genel meclisine görü bildirmek. - Yllk çalma programna alnan ilerle ilgili kamulatrma kararlarn almak ve uygulamak. - Öngörülmeyen giderler ödeneinin harcama yerlerini belirlemek. - Bütçede fonksiyonel snflandrmann ikinci düzeyleri arasnda aktarma yapmak. - Kanunlarda öngörülen cezalar vermek. - Vergi, resim ve harçlar dnda kalan ve miktar bemilyar Türk Lirasna kadar olan ihtilaflarn sulhen halline karar vermek. - Tanmaz mal satmna, trampa edilmesine ve tahsisine ilikin kararlar uygulamak, süresi üç yl geçmemek üzere kiralanmasna karar vermek. - Belediye snrlar dndaki umuma açk yerlerin açl ve kapan saatlerini belirlemek. 162 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Vali tarafndan havale edilen konularda görü bildirmek. - Kanunlarla verilen dier görevleri yapmak. Encümen, haftada en az bir defa olmak üzere önceden belirlenen gün ve saatte toplanr. Bakan acil durumlarda encümeni toplantya çarabilir. Encümen üye tam saysnn salt çounluuyla toplanr ve katlanlarn salt çounluuyla karar verir. Oylarn eitlii durumunda bakann bulunduu taraf çounluk saylr. Çekimser oy kullanlamaz. Encümen gündemi vali tarafndan hazrlanr. Encümen üyeleri gündem maddesi teklif edebilir. Encümen, gündemindeki konular en geç bir hafta içinde görüüp karara balar. Alnan kararlar bakan ve toplantya katlan üyeler tarafndan imzalanr. Karara muhalif kalanlar gerekçelerini de açklar. Vali kanun, tüzük, yönetmelik ve il genel meclisi kararlarna aykr gördüü encümen kararnn bir sonraki toplantda tekrar görüülmesini isteyebilir. Encümen, kararnda srar ederse karar kesinleir. Bu takdirde, vali, kesinleen encümen kararnn uygulanmasn durdurur ve idari yarg mercilerine yürütmeyi durdurma talebi ile birlikte on gün içinde bavurur. tiraz Dantayca en geç altm gün içinde karara balanr. htisas (Uzmanlk) Komisyonlar l genel meclisi, her dönem ba toplantsnda, üyeleri arasndan seçilecek en az üç, en çok be kiiden oluan ihtisas komisyonlar kurabilir. Plân ve Bütçe ile mar ve Bayndrlk komisyonlar en çok yedi kiiden meydana gelir. htisas komisyonlar, her siyasî parti grubunun ve bamsz üyelerin il genel meclisindeki üye saysnn meclis üye tam saysna oranlanmas suretiyle oluturulur. Eitim, kültür ve sosyal hizmetler komisyonu, imar ve bayndrlk komisyonu, çevre ve salk komisyonu ile plân ve bütçe komisyonu kurulmas zorunludur. mar ve bayndrlk komisyonu dndaki komisyonlarn çalma süreleri meclisin toplant süresiyle snrldr. Meclis toplantsn müteakip imar ve bayndrlk komisyonu en fazla on i günü, dier komisyonlar ise be i günü toplanarak kendisine havale edilen ileri sonuçlandrr. Rapor bu sürenin sonunda meclise sunulmad takdirde, konu meclis bakan tarafndan dorudan gündeme alnr. Kaymakamlar ve ildeki kamu kurulularnn amirleri ve ildeki kamu kurumu niteliindeki meslek kurulular, üniversite ve sendikalar ile gündemdeki konularla ilgili köy ve mahalle muhtarlar ile sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, oy hakk olmakszn kendi görev ve faaliyet alanlarna giren konularn görüüldüü ihtisas komisyonu toplantlarna katlabilir ve görü bildirebilir. 2009 | 163 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler htisas komisyonlarnn görev alanna giren iler bu komisyonlarda görüüldükten sonra il genel meclisinde karara balanr. Komisyon çalmalarnda uzman kiilerden yararlanlabilir. Komisyon raporlar alenîdir, çeitli yollarla halka duyurulur ve isteyenlere il genel meclisi tarafndan belirlenecek bedel karlnda verilir. Denetim Komisyonu l genel meclisi, her yln ocak aynda yaplacak toplantsnda il özel idaresinin bir önceki yl gelir ve giderleri ile hesap ve ilemlerinin denetimi için kendi üyeleri arasndan gizli oyla ve üye says üçten az, beten çok olmamak üzere bir denetim komisyonu oluturur. Komisyon, her siyasî parti grubunun ve bamsz üyelerin il genel meclisindeki üye saysnn meclis üye tam saysna oranlanmas suretiyle oluur. Komisyon, vali tarafndan il özel idare binas içinde belirlenen yerde çalr ve çalmalarnda uzman kii ve kurululardan yararlanabilecei gibi valinin onayyla kamu kurulular personelinden de yararlanabilir. Komisyon tarafndan istenen bilgi ve belgelerin iade edilmek üzere verilmesi zorunludur. Komisyon, çalmasn ubat ay sonuna kadar tamamlar ve buna ilikin raporunu, izleyen ayn onbeine kadar meclis bakanlna sunar. Konusu suç tekil eden hususlarla ilgili olarak meclis bakanl tarafndan yetkili mercilere suç duyurusunda bulunulur. l genel meclisi soru, genel görüme ve faaliyet raporunu deerlendirme yollaryla bilgi edinme ve denetim yetkisini kullanr. Meclis üyeleri, meclis bakanlna önerge vererek il özel idaresi ileriyle ilgili konularda sözlü veya yazl soru sorabilir. Soru, vali veya görevlendirecei kii tarafndan sözlü veya yazl olarak cevaplandrlr. l genel meclisi üyelerinin en az üçte biri, meclis bakanlna istekte bulunarak il özel idaresinin ileriyle ilgili bir konuda mecliste genel görüme açlmasn isteyebilir. Bu istek, meclis tarafndan kabul edildii takdirde gündeme alnr. Vali, mart ay toplantsnda bir önceki yla ait faaliyet raporunu meclise sunar. Faaliyet raporundaki açklamalar, meclis üye tam saysnn dörtte üç çounluuyla yeterli görülmezse, yetersizlik kararyla görümeleri kapsayan tutanak, meclis bakan tarafndan gerei yaplmak üzere çileri Bakanlna gönderilir. l genel meclisi üyeleri, görevleri süresince ve görevlerinin sona ermesinden itibaren iki yl süreyle il özel idaresi ve bal kurulularna kar dorudan doruya veya dolayl olarak taahhüde giremez, komisyonculuk ve temsilcilik yapamaz. 164 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler l Özel daresi Örgütü l özel idaresi tekilat; genel sekreterlik, malî iler, salk, tarm, imar, insan kaynaklar, hukuk ileri birimlerinden oluur. lin nüfusu, fiziki ve corafi yaps, ekonomik, sosyal, kültürel özellikleri ile gelime potansiyeli dikkate alnarak norm kadro sistemine ve ihtiyaca göre oluturulacak dier birimlerin kurulmas, kaldrlmas veya birletirilmesi il genel meclisinin kararyla olur. Bu birimler anakent belediyesi olan illerde daire bakanl ve müdürlük, dier illerde müdürlük eklinde kurulur. Genel sekreter, il özel idaresi hizmetlerini vali adna ve onun emirleri yönünde, mevzuat hükümlerine, il genel meclisi ve il encümeni kararlarna, il özel idaresinin amaç ve politikalarna, stratejik plan ve yllk çalma programna göre düzenler ve yürütür. Bu amaçla il özel idaresi kurulularna gereken emirleri verir ve bunlarn uygulanmasn gözetir ve salar. Genel sekreter yukarda belirtilen hizmetlerin yürütülmesinden valiye kar sorumludur. Toplam nüfusu 3.000.000'a kadar olan illerde, ihtiyaca göre en fazla iki, nüfusu bunun üzerinde olan illerde en fazla dört genel sekreter yardmcl kadrosu ihdas edilebilir. lçelerde, özel idare ilerini yürütmek amacyla kaymakama bal ilçe özel idare tekilât oluturulabilir. l Özel darelerinin Denetimi l özel idarelerinin denetimi; faaliyet ve ilemlerinde hatalarn önlenmesine yardmc olmak, çalanlarn ve il özel idaresi tekilâtnn gelimesine, yönetim ve kontrol sistemlerinin geçerli, güvenilir ve tutarl duruma gelmesine rehberlik etmek amacyla; hizmetlerin süreç ve sonuçlarn mevzuata, önceden belirlenmi amaç ve hedeflere, performans ölçütlerine ve kalite standartlarna göre tarafsz olarak analiz etmek, karlatrmak ve ölçmek; kantlara dayal olarak deerlendirmek, elde edilen sonuçlar rapor hâline getirerek ilgililere duyurmaktr. l özel idarelerinde iç ve d denetim yaplr. Denetim, i ve ilemlerin hukuka uygunluk, malî ve performans denetimini kapsar. ç ve d denetim 5018 sayl Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu hükümlerine göre yaplr. Ayrca, il özel idaresinin malî ilemler dnda kalan dier idarî ilemleri, idarenin bütünlüüne ve kalknma plân ve stratejilerine uygunluu açsndan çileri Bakanl, vali veya görevlendirecei elemanlar tarafndan da denetlenir. l özel idarelerine bal kurulu ve iletmeleri yukardaki esaslara göre denetlenir. 2009 | 165 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Denetime ilikin sonuçlar kamuoyuna açklanr ve meclisin bilgisine sunulur. l Özel daresinin Gelirleri ve Giderleri l özel idaresinin gelirleri unlardr: - Kanunlarla gösterilen il özel idaresi vergi, resim, harç ve katlma paylar. - Genel bütçe vergi gelirlerinden ayrlan paylar. - Genel ve özel bütçeli idarelerden yaplacak ödemeler. - Tanr ve tanmaz mallarn kira, sat ve baka suretle deerlendirilmesinden elde edilecek gelirler. - l genel meclisi tarafndan belirlenecek tarifelere göre tahsil edilecek hizmet karl ücretler. - Faiz ve ceza gelirleri. - Balar. - Her türlü giriim, itirak ve faaliyetler karl salanacak gelirler. l özel idaresinin giderleri unlardr: - l özel idaresi binalar, tesisleri ile araç ve malzemelerinin temini, yapm, bakm ve onarm için yaplan giderler. - l özel idaresinin personeline ve seçilmi organlarnn üyelerine ödenen maa, ücret, ödenek, huzur hakk, yolluklar, hizmete ilikin eitim harcamalar ile dier giderler. - Her türlü alt yap, yapm, onarm ve bakm giderleri. - Vergi, resim, harç, katlma pay, hizmet karl alnacak ücretler ve dier gelirlerin takip ve tahsili için yaplacak giderler. - l genel meclisince belirlenecek ilkeler çerçevesinde köylere veya köylerin aralarnda kurduklar birliklere yaplacak yardmlar. - l özel idaresinin kuruluuna katld irket, kurulu ve birliklerle ilgili ortaklk pay, üyelik aidat giderleri. - Faiz, borçlanmaya ilikin dier ödemeler ve sigorta giderleri. - Yoksul, muhtaç ve kimsesizler ile özürlülere yaplacak sosyal hizmet ve yardmlar. - Dava takip ve icra giderleri. - Temsil, tören, arlama ve tantm giderleri. - Avukatlk, danmanlk ve denetim hizmetleri karl yaplacak ödemeler. 166 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Yurt içi ve yurt d kamu ve özel kesim ile sivil toplum örgütleriyle birlikte yaplan ortak hizmetler ve dier proje giderleri. - Sosyo-kültürel ve bilimsel etkinlikler için yaplan giderler. - Özel idare hizmetleriyle ilgili olarak yaplan kamuoyu yoklamas ve aratrmas giderleri. - Doal afet giderleri. - Kanunla verilen görevler ve hizmetlerin yürütülmesi için yaplan dier giderler. l Özel daresi Bütçesi ve Kesin Hesab lin stratejik plânna uygun olarak hazrlanan bütçe, il özel idaresinin malî yl ve izleyen iki yl içindeki gelir ve gider tahminlerini gösterir, gelirlerin toplanmasna ve harcamalarn yaplmasna izin verir. Bütçeye ayrntl harcama programlar ile finansman programlar eklenir. Bütçe yl Devlet malî yl ile ayndr. Bütçe d harcama yaplamaz. Vali ve harcama yetkisi verilen dier görevliler, bütçe ödeneklerinin verimli, tutumlu ve yerinde harcanmasndan sorumludur. Vali tarafndan hazrlanan bütçe tasars eylül ay banda il encümenine sunulur. Encümen, bütçeyi inceleyerek görüüyle birlikte kasm aynn birinci gününden önce il genel meclisine sunar. l genel meclisi bütçe tasarsn yl bandan önce aynen veya deitirerek kabul eder. Ancak, meclis bütçe denkliini bozacak biçimde gider artrc ve gelir azaltc deiiklikler yapamaz. l özel idaresi bütçesiyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisidir. lçelerde bu yetki kaymakam tarafndan kullanlr. lçelere gönderilecek ödeneklerin, il özel idaresi malî kontrol yetkilisi tarafndan vize edilmesi yeterlidir. Bu ödeneklerin harcanmas srasnda ayrca harcama öncesi kontrol ilemi yaplmaz. Her yl bütçesinin kesin hesab, vali tarafndan hesap döneminin bitiminden sonra gelen mart ay içinde encümene sunulur. Kesin hesap il genel meclisinin mays ay toplantsnda görüülerek karara balanr. Kesin hesabn görüülmesi ve kesinlemesinde, bütçeye ilikin hükümler uygulanr. Borçlanma ve ktisadî Giriimler l özel idaresi, görev ve hizmetlerinin gerektirdii giderleri karlamak amacyla aada belirtilen usul ve esaslara göre borçlanma yapabilir ve tahvil ihraç edebilir: - D borçlanma, sadece il özel idaresinin yatrm programnda yer alan projelerin finansman amacyla yaplabilir. 2009 | 167 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - ller Bankasndan yatrm kredisi ve nakit kredi kullanan il özel idaresi, ödeme plânn bu bankaya sunmak zorundadr. ller Bankas hazrlanan geri ödeme plânn yeterli görmedii il özel idaresinin kredi isteklerini reddeder. Tahvil ihrac, yatrm programnda yer alan projelerin finansman için ve ilgili mevzuat hükümleri uyarnca yaplr. l özel idaresi, varlk ve yükümlülüklerinin ayrntl bir ekilde yer ald malî tablolarn üçer aylk dönemler halinde çileri ve Maliye bakanlklar ile Devlet Plânlama Tekilat ve Hazine müstearlklarna gönderir. l özel idaresi kendisine verilen görev ve hizmet alanlarnda, ilgili mevzuatta belirtilen usullere göre sermaye irketleri kurabilir. l özel idaresi, özel gelir ve gideri bulunan hizmetlerini çileri Bakanlnn izniyle bütçe içi iletme kurarak yapabilir. Cezalar l özel idaresinin görev ve yetki alanna giren konularda, kanunlarn verdii yetkiye dayanarak il genel meclisi tarafndan alnan ve usulüne uygun olarak ilân edilen kararlara aykr davrananlara; mevzuatta baka bir ceza öngörülmedii durumlarda, üçyüzmilyon Türk Lirasna kadar para cezas verilir. Suçun herhangi bir iyeri adna ilenmesi durumunda para cezas iki kat uygulanr. Birinci fkrada belirtilen suçlarn yeme, içme, elenme, dinlenme, yatma, bakm ve temizlenme gibi ihtiyaçlarla ilgili ticaret, sanat ve meslekleri yapanlar tarafndan ilenmesi durumunda ayrca üç günden yedi güne kadar iyerinin kapatlmas cezas verilir. l özel idaresinin görev ve sorumluluk alanlarnda bulunan tesislere herhangi bir zarar verilmesi durumunda, il özel idaresince eski duruma getirilerek yaplan masraflar %30 fazlasyla zarar verenden tahsil edilir. Vali veya kaymakam, suçun ilendiini tespit ettirdiinde yüzmilyon Türk Lirasna kadar para cezas ve üç güne kadar iyerinin kapatlmas cezas verebilir. Yurt d ilikileri l özel idaresi, il genel meclisinin kararna bal olarak görev alanyla ilgili konularda faaliyet gösteren uluslararas teekkül ve organizasyonlara, kurucu üye veya üye olabilir. l özel idaresi, bu teekkül ve organizasyonlarla ortak faaliyet ve hizmet projeleri gerçekletirebilir. Birinci ve ikinci fkra gereince yaplacak faaliyetlerin, d politikaya ve uluslararas anlamalara uygun olarak yürütülmesi ve önceden çileri Bakanlnn izninin alnmas zorunludur. l özel idaresi, il genel meclisinin karar üzerine yapaca anlamaya uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarna giren konularda; 168 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler - Dier kamu kurum ve kurulularna ait yapm, bakm, onarm ve tama ilerini bedelli veya bedelsiz üstlenebilir veya bu kurulular ile ortak hizmet projeleri gerçekletirebilir ve bu amaçla gerekli kaynak aktarmnda bulunabilir. Bu takdirde i, iin yapmn üstlenen kuruluun tâbi olduu mevzuat hükümlerine göre sonuçlandrlr. - Merkezî idareye ait asli görev ve hizmetlerin yerine getirilmesi amacyla gerekli bina ve tesisler ile arsa ve aynî ihtiyaçlar karlayabilir, geçici olarak araç ve personel görevlendirebilir. - Kamu kurumu niteliindeki meslek kurulular, dernekler, vakflar ve meslek odalar ile ortak hizmet projeleri gerçekletirebilir. - Kendilerine ait tanmaz mallar, asli görev ve hizmetlerinde kullanlmak ve süresi yirmibe yl geçmemek üzere dier kamu kurum ve kurulularna tahsis edebilir. Bu tanmazlarn, tahsis amac dnda kullanlmas durumunda, tahsis ilemi iptal edilir. Tahsis süresi sonunda, ayn esaslara göre yeniden tahsis mümkündür. Bu tanmazlar ayn kurululara kiraya da verilebilir. Gönüllülük Gönüllülük mekanizmas çada toplumlarda kamu yönetiminin ve özellikle yerel yönetimlerin önemli bir parças haline gelmitir. Yerel yönetimlerin finansal krizle sürekli kar karya olmalar ve “meruiyet” aray çerçevesinde halkla “ibirlii” olanaklarn gelitirmek istemelerinin sonucu yaygnlaan bir uygulama olmutur. Önemli yerel hizmetleri karlayan, yerel yönetimlere destek olan onbinlerce gönüllü mekanizma yerel toplumsal ekonomik kalknmaya destek salamaktadr. Türkiye’de de bu uygulama, toplumsal bir gerçeklik olarak her zaman vard. Ancak, yasal temelinin kazandrlmas ve bu durumun özendirilmesi uzun dönem de önemli katklara neden olabilecektir. l özel idaresi salk, eitim, spor, çevre, trafik ve kültür hizmetleriyle yallara, kadn ve çocuklara, özürlülere, yoksul ve dükünlere yönelik hizmetlerin yaplmasnda ilde dayanma ve katlm salamak, hizmetlerde etkinlik, tasarruf ve verimlilii artrmak amacyla gönüllü kiilerin katlmna yönelik programlar uygular. Gönüllülerin nitelikleri ve çaltrlmalarna ilikin usul ve esaslar çileri Bakanl tarafndan çkarlacak yönetmelikle belirlenir. Acil Durum Yönetimi Belediyelerde olduu gibi, il özel idarelerine de acil durumlarla ilgili görevler verilmitir. l özel idaresi yasas hangi durumlarda, il özel idarelerin nasl davranacan düzenlemitir. Buna göre il özel idaresi, yangn, sanayi kazalar, deprem ve dier doal afetlerden korunmak veya bunlarn zararlarn azaltmak amacyla ilin özelliklerini de dikkate ala2009 | 169 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler rak gerekli afet ve acil durum plânlarn yapmak ve gerekli ekip ve donanm hazrlamakla yükümlüdür. Acil durum plânlarnn hazrlanmasnda varsa il ölçeindeki dier acil durum plânlaryla da koordinasyon salanr ve ilgili bakanlk, kamu kurulular, meslek teekkülleriyle üniversitelerin ve dier mahallî idarelerin görüleri alnr. Plânlar dorultusunda halkn eitimi için gerekli önlemler alnarak ikinci fkrada saylan idareler, kurumlar ve örgütlerle ortak programlar yaplabilir. l özel idaresi, il dnda yangn ve doal afetler meydana gelmesi durumunda, bu bölgelere gerekli yardm ve destek salayabilir. C- KÖY YÖNETM VE SORUNLARI Osmanl yönetim sisteminde arlkl bir yeri olan ve “karye” olarak adlandrlan köy yönetimi, Cumhuriyet’in ilk yllarnda çkarlan 442 sayl yasa ile tanmlanm ve düzenlenmitir. Bu yasaya göre “Nüfusu 2000’nin altnda kalan yurtlara köy denir...” Yine yasa köyü tanmlayan özellikler olarak “Cami, mektep, otlak, yaylak...” gibi “orta mallarn”a yer vermitir. Bugün Türkiye’deki köy says konusunda oldukça farkl rakamlar dile getirilmektedir. Ancak, Kele’e göre (2009: 213) köy says 37.366’dr. Dier yerleim yerleriyle birlikte 88.553 krsal yerleim birimi mevcuttur. Köy, geleneksel toplumsal yapda arlkl yeri olan bir yerleim birimiyken günümüzde önemini büyük ölçüde yitirmitir. Dünya nüfusunun hzla kentlemesi, dünya genelinde krsal yaam yakndan etkilemi ve krsal nüfus birçok ülkede ve elbette Türkiye’de %30’larn altna inmitir. Cumhuriyet döneminde belediyelerden de önce, köy yönetimleri 1924 ylnda 442 sayl yasayla yasal düzenlemeye konu olmulardr. Katlmc niteliklerin ar bast toplum kalknmas modeli özellikle Birinci Be Yllk Plan’ da (BYKP) (1963-1967) Köy Kalknmas’na e deerde ele alnmtr. 2. BYKP’ dan sonra planlarda toplum kalknmasna yer verilmemitir. I. BYKP, kaynak ve insan gücü savurganlna son vermek ve köylünün kalknmaya gönüllü katlmn salamak amacyla toplum kalknmas modelini benimsemitir. Köy yönetimleri, eski bir toplumsal katlma ve dayanma modeli olan, fakat bugün daha geçerli olan imece yöntemiyle yurtta katlmna en fazla yer veren ve bunun yasal zorunluluk olarak düzenlendii yönetimlerdir. Bu ekonomik anlamda, köylüler arasnda igücü deiimi demektir. Gelenek hukukunun baskn olduu bölgelerde yaamaya devam eden imece yöntemi, para ekonomisinin girdii yerlerde oldukça zayflamtr. Köyün her türlü alt yap ileri ve dier hizmetler imece yöntemiyle çözümlenebilmektedir. mecenin kaç gün sürecei Köy htiyar Kurulu’ nun kararna baldr. 170 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Köyün akçal gereksinimlerini karlamada da, köyde yaayanlarn katlmyla gerçekletirilen salma yöntemi uygulanmaktadr. Salma, hane bana alnr ve miktarn yine Köy htiyar Heyeti belirler. Salmann tavannn hala 20 lira olmas, köyün gereksinimlerine akçal katlm bugün anlamsz klmaktadr. Köyün kalknmasna yönelik, halk katlmn benimsemi baz yaklamlar çeitli aralklarla gündeme gelmitir. Bunlardan birisi, 1965 ylndan itibaren Köy leri Bakanl aracl ile uygulanmak istenen Çok Yönlü Krsal Alan Planlamas yaklamdr. Önceliklerin yanll ve halktan beklenen katlmn gerçeklememesi, bu yöntemin uygulanma ansn ortadan kaldrmtr. Köy ve Köy Yönetiminin Görevleri Köy Yasas’nn birinci maddesi, nüfusu 2000’nin altnda kalan yerleim birimlerini köy olarak tanmlamaktadr. Yine Köy Yasas’nn ikinci maddesi, “Cami, mektep, otlak, yaylak, baltalk gibi orta mallar bulunan, toplu veya dank evlerde oturan insanlar ba, bahçe ve tarlalaryla beraber bir köy tekil ederler” diyerek köyün baka bir tanmn yapmtr. 20002li yllarda köy saysnn 35 bin civarnda olduu belirlenmitir. Köy yönetiminin görevlerini yasa zorunlu görevler ve istee bal görevler olarak ayrmtr. Buna göre zorunlu görevler aadaki gibidir: - Köye içme suyu getirmek - Evlere hela yaptrmak - Evlerin çevresini temiz tutmak - Hayvan hastalklar konusunda önlemler almak - Çiftçi mallarn korumak ve gereken önlemleri almak - Zararl böceklere kar mücadele etmek - Köy odas, okul, mescit ve yol yapmak Elbette bu görevlerin yaplp yaplmamas köyün gelirlerine ve nüfusunda baldr. Youn göçlerle önemli miktarda nüfus kaybeden köyler ne yazk ki çounlukla ilkel yaam koullar içerisinde varlklarn devam ettirmekte ve geliim oldukça güç olmaktadr. stee bal görevler ise: - Ahrlarla evleri ayrmak - Binalar badana etmek - Mezralar korumak - Köyün ihtiyaç duyabilecei zanaat erbabn yetitirmek 2009 | 171 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Köy Yönetiminin Organlar Köy yönetimi, muhtar, köy ihtiyar heyeti ve köy derneinden olumaktadr. Yasaya göre, Köy Muhtarn ve Köy htiyar Meclisini seçme hakk olan bütün kadn ve erkekler Köy Dernei’ni olutururlar. Köy Muhtar ve Köy htiyar Meclisi dorudan doruya Köy Dernei tarafndan seçilir. mam ve öretmen Köy htiyar Meclisi’nin doal üyesidirler. Günümüzde Köy Dernei ilerliini yitirmitir. Yetkili ve etkili organ muhtarlktr. Muhtar köyde devlet ve merkezi kurumlarn ilerini görür. Bunlarla birlikte köyün ilerini yürütmekte muhtarn görevidir. Gerekli yasal düzenlemeler konusunda halk bilgilendirir ve kamu kurumlarnn köyle ilgili taleplerini karlar. Köy htiyar Meclisi muhtarla birlikte köyle ilgili kararlar alr ve köyün ilerini yürütür. Muhtarn bakanlnda haftada en az bir kez toplant yapar, köy ilerini önem sorasna göre belirler ve yerine getirilmesini salar, imece ve salma ile ilgili kararlar alr ve köyün ortak gereksinimleri için yaplacak kamulatrma kararlar alr. Krsal Kalknma ve Köy Köyün ve köylünün kalknmas özellikle 1960’l yllarla birlikte merkezi kurumlarn önemli sorunlar arasnda yer almtr. Planl dönem birçok proje ve yaklamn gelitirildii dönem olmutur. Bu proje ve yaklamlardan bazlar unlardr (Kele, 2009: 216-222): - Örnek Köyler: 1963-1965 yllar arasnda denenmitir. Bu yaklam “pilot köy” yaklam olarak da adlandrlm, seçilen baz köylerin çevresine de yararl olacak bir biçimde kalkndrlmas amaçlanmtr. - Çok Yönlü Krsal Alan Planlamas: 1965 ylndan itibaren Köy leri Bakanl tarafndan “kendine yeten köyler” oluturmak amacyla gündeme gelmitir. - Toplum Kalknmas Yaklam: Toplum kalknmas yaklam birçok ülkede uygulanan ve denenen bir yaklamdr. DPT ve üniversiteler yaklama önemli destekler salamtr. Ancak, yaklam baarl olamamtr. - “Merkez Köy”, “Köy-Kent” ve “Tarm Kentleri” yaklamlar: Bu yaklamlarn ortak özellii, bir köyün merkez olarak seçilmesi ve kamu hizmetleri ve kurumlar olarak güçlendirilmesi ve çevresindeki köylerinde bu hizmetlerden yararlanmas anlayna dayanmaktadr. Merkez köyler projesi 1983 ylnda Bakanlar Kurulu karar ile balatlmtr. Projenin amac, “öncelikli yerleme merkezleri aracl ile” çevredeki yerleim birimlerine kamu hizmetlerinin ulatrlmas olarak belirtilmitir. Merkez köylerin says 1990 yl itibariyle 4319 olarak belir172 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler lenmitir (Doanay, 1993: 2-7). DPT tarafndan yaplan aratrmada su, elektrik, salk, eitim ve ulatrma-haberleme öncelikli hizmet alanlar olarak belirlenmitir. kincil hizmetler ise, güvenlik, tarmsal etkinlikler için teknik yardm, banka ubesi, souk hava deposu gibi hizmetlerdir. Bu projede, krsal kalknma sorunlarn çözecek kesin sonuçlar alnmasa da, belirli altyap hizmetlerinin krsal alana yaylmas bakmndan önemli gelimelerin kaydedildii sonucuna varlmtr (Doanay, 1993: 11-12). Bu projelerden bazlar 2000’li yllara kadar uygulanmaya çallm bazlar unutulmutur. 1990’l yllarn sonuna doru dönemin Babakan Bülent Ecevit tarafndan yeniden gündeme getirilen “Köy-Kent” projesi önemli tartmalara neden olmu ve yeniden uygulanmaya çallmtr. Ancak, ksa sürede unutulmutur. 2000’li yllarla birlikte yeni krsal gelime ve kalknma projeleri gündem gelmi, hepsinden önemlisi de Köylerin Altyapsn Destekleme Projesi (KÖYDES) ad altnda oldukça etkili bir proje uygulanmaya konmutur. çileri Bakanl Projeyi 2005 ylnda balatmtr. KÖYDES projeleri bölgesel planlara, ilgelime planlarna ve yllk programlara göre gerçekletirilmektedir. Projelerde köylere içme suyu götürülmesi ve yollarnn yaplmas önceliklidir (Kele, 2009: 228-229). çileri Bakanl’nn verilerine göre proje kapsamnda 2005-2008 yllar arasnda köylerin su ihtiyac kapsamnda 27.568 çalma; yol alt yaps ile ilgili olarak da 20.464 çalma gerçekletirilmitir. Bu proje ve çalmalarla ilgili olarak 4 700 000 000 TL ödenek kullanlmtr (http://www.mahalli-idareler.gov.tr). Rakamlara bakldnda oldukça önemli alt yap çalmalarnn yapld görülmektedir. Proje kapsamnda özellikle köylerin içme ve kullanma suyu gereksinimlerinin karlanmas, köylerdeki evlere su götürülmesi; köylerin yol gereksinimlerinin karlanmas konusunda oldukça önemli ve kaydadeer ilerlemeler görülmütür. Köylü nüfusun asgari yaam gereksinimlerinin karlanmasnda bu projelerin yaamsal öneme sahip olduu söylenebilir. Ancak, henüz projelerin ne kadar etkinolduu konusundaki aratrmalar yetersizdir. 2009 | 173 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler SONUÇ VE GENEL DEERLENDRME Küresellemenin zorunlu bir sonucu olarak, yerel ve ulusal yaplar deimekte ve yeniden yaplanmaktadr. Yeniden yaplanma sürecinde yeni kavram ve kurumlar hem yerel hem de ulusal sisteme eklemlenmektedir. Çada demokratik sistemler bu yaplar daha ileriye götürmeye çalrken, gelimekte olan ülkeler/sistemler de bu gelimelerden kendi yetenekleri ölçüsünde yararlanmaya çalmaktadrlar. Avrupa, ABD ve Japonya kökenli kavram ve kurumlar, özellikle 1990’l yllardan itibaren bütün dünyay deyim yerindeyse adeta “istila” etmi durumda. Bu etkileme ve yaylma sürecinin olumsuz birtakm etkilerin yannda elbette oldukça fazla sayda olumlu etkileri de olmaktadr. Özellikle yerel ve ulusal siyasetin demokratikletirilmesine yönelik admlar küresellemenin etkisiyle birçok ülkede gözlemlenmektedir. Devletin “etkinletirilmesi”, bizzat “yapan” devletten “yönlendiren” devlete geçi gibi konular yönetimde önemli dönüümlerin temel amac olmutur. Özel sektör yöntemlerinden yararlanlarak, kamu yönetiminin ve elbette yerel yönetimlerin daha demokratik, etkin, verimli, hesap verebilen, effaf ve yurtta odakl bir yapya büründürülmesi konusunda yeniden yaplanma süreçleri youn bir biçimde devam etmektedir. Bütün yetkileri elinde toplayan ve dorudan yöneten bir merkezi yönetimde ilevsellii salama sorunlar kangren noktasna ulaabilmekte, sistemin ilerlii bir türlü salanamamaktadr. Bu durumda, yönlendiren bir devletin, toplumun ve toplumsal aktörlerin önde olduu bir yönetimin öne çkmasn sakncal görmemek gerekir. Ulusal çkarlar korumada duyarllk düzeyi yükseltilmi toplumsal aktörlerle birlikte, hantallk ve ilevsizlik sorunlarn am bir yönetimin daha dinamik ve ilevsel olacan düünmek daha doru görünmektedir. Özelletirme yoluyla devletin küçültülmesi; toplam kalite yönetimi, stratejik yönetim, yönetiim gibi yeni paradigmalarla kamu yönetiminin etkinletirilmesi, düzenleyici kurumlar ve kalknma ajanslar yoluyla merkezi yönetimin yükünün azaltlmas ve yerel kalknmann hzlandrlmas, yeni dönemin oldukça önemli kazanmlar olarak görünmektedir. Bu yeniliklerde zaman zaman “arza” oluturabilecek durumlarda ortaya çkmaktadr. Ancak, unutulmamaldr ki, “gelime” bir süreçtir ve bu süreçte de bütün arzalarn onarlma olanaklar aranacaktr. Hiçbir sorun için mucize çözüm formülleri yoktur. nsanlk tarihi genel olarak “iyiyi arama” tarihidir. Yeni modellerin ve kavramlarn en önemli katks kukusuz, bütün sorunlarn “monolojik” deil, “diyalojik” bir yolla çözümünde srar etmeleridir. Katlmc ve etkileimci yaklamlar, yeni modellerin çekirdeinde yer almakta ve önemli olanaklar sunmaktadr. 174 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Bu olanaklar, yönetimin yeniden yaplanmasnda “yurttaa” özel bir önem atfetmekte ve sistemin merkezine oturtmaktadr. Yeni yönetim anlay, karlkl etkileime dayanan bir yönetim anlaydr. Yukardan aaya buyruklar veren ve kat hiyerariye dayanan yap artk terk edilmek zorundadr (Top-down direction yerine topdown communication). letiim ve etkileim, temel ilkedir. Yönetim ister ulusal, isterse yerel alanda olsun, “Ne üretirsem, ne sunarsam kabul edilmek zorundadr!” anlayndan vazgeçmek zorunda kalmtr. Bunun yerine, yurtta beklentilerine duyarl bir sistem ina etme anlay giderek kendini göstermektedir. Türkiye’de de, yakn dönemde younlaan yeniden yaplanma çalmalar küresel gelimeler dikkate alnarak yürütülmütür. Gelimi modeller örnek alnarak, bu modellerdeki kavramlar, kurumlar ve ilkeler yeniden yaplanmayla ilgili yasalara eklemlenmitir. Tarihsel gelime sürecine bakldnda, 1839 Tanzimat Fermanyla birlikte hem merkezi yönetimde hem de yerel yönetimde kararl bir biçimde Batl tipolojilere uygun bir yeniden yaplanma çabasnn balad söylenebilir. Reformlarn sereklilii konusunda önemli skntlar yaansa da, o dönemden günümüze yönetim anlaynda, yurtta-yönetim ilikilerinde ve kamu hizmetinin sunumu konusunda önemli mesafeler alnmtr. Cumhuriyet döneminde, özellikle 1980’li yllarla birlikte çada dünyadaki gelimeler daha yakndan izlenebilmi ve Türkiye’nin bu çizgiyi yakalamas konusunda önemli admlar atlmtr. Yerel yönetimlerin yetkilerinin ve gelirlerinin artrlmas konusunda 1985 yl milat olarak görülebilir. Sonrasnda, bu iyiletirmeler ve geliim devam etmitir. Son hükümet döneminde 2004 ve 2005 yllarnda çkarlan yasalarda da, gerek küresellemeyle birlikte ortaya çkan kurum ve kavramlara, gerekse Avrupa Birlii uyum sürecinin gerei olarak yaplmas gereken düzenlemelere yer verilmitir. Bütün yasalarda, yönetiim, performans, stratejik yönetim, ombudsman, bilgi edinme/açklk, yerel gündem 21, katlm, kent konseyleri, gönüllülük gibi çada ilke, kuram ve kurumlara yer verilmitir. Ayrca, “acil durum planlamas” gibi afet yönetimi ile ilgili stratejik görevler de yerel yönetimlerin görev alanlar içerisinde önemli bir yer edinmitir. Özellikle belediyeler hizmetleriyle, yerel siyasete yaptklar katklar ile, kültürel etkinlikleri ve uluslar aras ibirlikleriyle Türk yerel yönetim sisteminde arlkl bir yere sahip olmulardr. Bu görevleri ve etkinlikleri için genel bütçeden önemli paylar aktarlmaktadr. çileri Bakan’nn verdii bilgiye göre 2002 ylnda belediyelere 4.07 milyar TL kaynak aktarlrken bu rakam 2009 | 175 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler 2008 ylnda 15.08 milyar kaynak aktarlmtr. 2008 ylnda belediyelerin toplam gelirleri 40 milyar TL’yi bulmutur (Kulaç, 2009: 5). Bu muazzam rakamlara bakldnda, bu kadar kaynak aktarlan kurumlarn hem genel siyasette hem de yerel siyasette ne kadar arlkl bir yere sahip olduu, bu konumun giderek güçlendii görülecektir. Bu gelime, hem belediyelerin “özerkliini”, “i yapma” becerisini” ve “kurumsallama” yeteneklerini artracaktr, hem de belediyelerin hem devlet hem de kamuoyu tarafndan daha sk izlenmesini ve denetlenmesini zorunlu hale getirecektir. Bu düzenlemeler ve gelimeler, kukusuz kusursuz deildir. Oldukça önemli sorunlar da vardr. Ancak, her eye ramen önemli bir admdr ve özellikle yerel yönetim sistemimizi birkaç adm daha ileriye tamtr. Türkiye’de yerel yönetimlerin her eye ramen, yapsal, ilevsel ve demokratiklik sorunlar devam etmektedir. En azndan yasalarn uygulanmasnda yerel yönetimlerin oldukça çekingen bir tutum içerisinde olduu da belirtilebilir. Türkiye’de yerel yönetimlerin en temel/önemli sorunu kurumsallama sorunudur. Hizmet üretmede ve sunmada genel düzeyde bir uzmanlama ve profesyonellik sorunu yaanmaktadr. Yalnzca bu alanda deil, demokratik mekanizmalarn kurgulanmasnda ve uygulanmasnda da (kent konseylerinde olduu gibi) önemli aksaklklar olduu söylenebilir. Katlmn/demokratik ilkelerin kurumsallamas, halkn her zaman içinde olduu yerel yönetim mekanizmalarnn baarlmas birincil hedef olmaldr. Belediyelerin temel yerel yönetim kurumu olarak giderek güçlendii bir dönemde, her türlü yasal ve güncel pratiklere ramen, demokratiklemede önemli gerilemelerin yaandn belirtmek ne yazk ki önemli bir görev olarak karmzda durmaktadr. Belediyelerin büyüklük/ölçek, demokratiklik ve ilevsellik sorunlar devam etmektedir. Yasal düzenlemelere ramen, spor klüplerine olan destekler sürmektedir. Ancak, 1980’li yllardan itibaren Türkiye’de yerel yönetimler Batl gelimi modellerde olduu gibi hizmet vermeye, kurumsallamaya ve halk tarafndan da bu ekilde alglanmaya balamtr. Yerel yönetim ve yerel alan Türkiye’de giderek güçlenmektedir. Yurttalarn daha duyarl olduu yerel alanlarda, kukusuz yerel yönetimler daha etkin ve verimli hizmet sunma olanana kavuabileceklerdir. Yerel yönetimlerin de, küresel gelimeleri ve yenilikleri yakndan izlemeleri, birer “örenen kurum” olarak kendilerini alglamalar ve çalanlarn kurum kimlii ile özdeletirmeleri gerekir ki, kendilerini daha kolay gelitirebilsinler ve gerçekten “yurtta odakl” olabilsinler… 176 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler KAYNAKÇA Acar, Muhittin (2003), “Yerel Yönetimler ve Sivil Toplum Kurulular: likiler ve Etkileimler”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.: M.A. Çukurçayr&A. Tekel), Çizgi Kitabevi, Konya. Akgün, Birol (2003), “Küreselleme, Sanal Siyaset ve E-Demokrasi”, Küresel Sistemde Siyaset, Yönetim, Ekonomi, (Ed.: M. Akif Çukurçayr), Çizgi Kitabevi, Konya. Aktan, C. Can (2003), Deiim Çanda Devlet, Çizgi Kitabevi, Konya. Alada, Adalet B. (2007), “Küreselleen ehrin “Geleneksel Mahallesine” Reddiye”, Yerellik ve Politika, Küreselleme Sürecinde Yerel Demokrasi-Ruen Kele’e Armaan, (Ed.: A. Mengi), Cilt: 3, mge Kitabevi, Ankara. Altnok, Ramazan (2003), “Kaliteli Hizmet Sunumunun Bir Arac Olarak E-Devlet”, Kamu Yönetiminde Kalite 3. Ulusal Kongresi Bildiriler Kitab, TODAE Yayn, Ankara. Alatl, Alev (2006), “Küreselleme Sürecinde AB”, [Siyasal Bilgiler Fakültesi], Uluslararas likilerde Olaylar ve Yorumlar Dergisi, Erdem Güne Söyleisi, www.alevalatli.com, (05.06.2009). Aslanolu, Rana A. (1998), Kent, Kimlik ve Küreselleme, Asa Yaynevi, Bursa. Ate, Hamza (2003), “E-Devletin Kuramsal Temelleri: Eletirel Bir Yaklam”, Kamu Yönetiminde Kalite 3. Ulusal Kongresi Bildiriler Kitab, TODAE Yayn, Ankara. Ate, Hamza (2001), “letmeci, Giriimci ve Verimli Yeni Bir Kamu Yönetimi ve Devlet Anlayna Doru”, .Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi”, No. 25, stanbul. Avrupa Konseyi (1996), Avrupa Kentsel art, (Çev.: Z. Yener&K. Arapkirliolu), B, Mahalli dareler Genel Müdürlüü Yayn, Ankara. Banner, Gerhard (1994), “Steuerung kommunalen Handelns”, Kommunal Politik, (Hrsg. R. Roth, H. Wollmann), Leske+Budrich, Opladen. Babakanlk Toplu Konut daresi Bakanl (1993), Türkiye'de Yerel Yönetim Sisteminin Gelitirilmesi, Ankara. Bakaya, Fikret (2002), Küresellemenin Karanlk Bilançosu, 2. Bask, Maki Basn-Yayn, Ankara. Bernotat, Ignar (1982), “Planungsbeteiligung als Instrument politischer Sozialisation”, in: Bürgerbeteiligung, Von der Theorie zur 2009 | 177 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Handlungsorientirung, Detlef Garbe(Hrsg.), Verlag Peter Lang, Frankfurt am Main. Bertelsmann Stiftung (1996), Demokratie und Effizienz in der Kommunalverwaltung, 4. Auflage, Band 1, Verlag Bertelsmann Stiftung, Gütersloh. Bogumil, Jörg/Lars Holtkamp (2006), Kommunalpolitik und Kommunalverwaltung-Eine policyorientierte Einführung, VS Verlag für Sozialwissenschaften, Wiesbaden. Bogumil, Jörg/Leo Kissler (1995), Vom Untertan zum Kunden? Möglichkeiten und Grenzen von Kunden Orientierung in der Kommunalverwaltung, edition sigma, Berlin. Born, Manfred (1997), Entwicklung,econtur, Bremen. Indikatoren zur Nachhaltigen Bumin, Kürat (1990), Demokrasi Araynda Kent, Ayrnt Yaynlar, stanbul. Buschor, Ernst (1994), “Der Auftrag der kommunalen Verwaltung: Demokratie und Leistung sind kein Widerspruch!”, Bertelsmann Stiftung (Hrsg.), Demokratie und Effizienz in der Kommunalverwaltung, Gütersloh. Can, Hasan H. (2007), “Uygulamada Yeni Mahalli dare Yasalar”, Kayfor IV, Kuramdan Uygulamaya Yönetim ve Reform Bildiriler Kitab, Mula Üniversitesi Yayn, Mula. Castells, Manuel (1997), Kent, Snf, ktidar, Çev., Asuman Erendil, Bilim ve Sanat Yaynevi, Ankara. Çapolu, Gökhan (1994), Türkiye‘de Siyasi Tkankl Amak çin, Stratejik Aratrmalar Vakf, Ankara. Çeçen, Anl (1994), “Yerel Yönetim ve Kültür”, Yerel Yönetimler ve Demokrasi, Sosyal Demokrasi Yaynlar, Ankara. Çitçi, Oya (1996), “Temsil, Katlma ve Yerel Demokrasi”, Çada Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 5, Sayr: 6, TODAE, Ankara. Çukurçayr, M. Akif/ H. Tuba Erolu (2008), “Kent Yönetiminde Demokratik Bir Açlm Olarak Kent Konseyleri”, 1. Ulusal Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildiriler Kitab, Sakarya Üniversitesi BF Yayn, Sakarya. Çukurçayr, M. Akif (2007), “Kamu Yarar, Türkiye’de Kentsel Alanlarn Gelecei ve Yurtan Sorumluluu”, Yerellik ve Politika, Küreselleme Sürecinde Yerel Demokrasi-Ruen Kele’e Armaan, (Ed.: A. Mengi), Cilt: 4, mge Kitabevi, Ankara. 178 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Çukurçayr, M. Akif (2006a), Siyasal Katlma ve Yerel Demokrasi, 3. Bask, Çizgi Kitabevi, Konya. Çukurçayr, M. Akif (2006b), “Tanzimattan Günümüze Yerel ve Genel Siyasal Düzenlemelerde Temel Aktör Olarak Yurtta”, Kamu Yönetiminden Planlamaya Yeniden Yaplanma Sempozyumu Bildiriler Kitab, (Haz.: P.P. Özden&A.Alada), Yldz Teknik Üniv., TMMOB ve stanbul Üniversitesi, stanbul Çukurçayr, M. Akif/Esra B. Sipahi (2005), “Bakana Mesaj Yerine Ular m? Görüntü Üretme ve levsellik Üzerine Bir Aratrma, 4. Bilgi, Ekonomi ve Yönetim Kongresi, Sakarya Üniversitesi, BF Yayn, Sakarya. Çukurçayr, M. Akif (2003a), Yurtta Odakl Yerel Yönetim, Çizgi Kitabevi, Konya. Çukurçayr, M. Akif (2003b), “Dünyada Yerel Yönetimlerin Deien Rolü ve Yeni Kimlii”, Çada Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 12, Say: 3, TODAE, Ankara. Çukurçayr, M. Akif/Esra B. Sipahi (2003), “Yönetiim Yaklam ve Kamu Yönetiminde Kalite”, Saytay Dergisi, Say: 50-51, Ankara. de Tocqueville, Alexis (1962), Amerika’da Demokrasi, (Çev. T. Timur), Türk Siyasi limler Dernei Yaynlar, stanbul. Devlet Denetleme Kurulu (1996), Yerel Yönetimler: Sorunlar ve Çözüm Önerileri, DDK Yaynlar, Ankara. Doanay, Filiz (1993), Merkez Köyler, DPT Yaynlar, Ankara. DPT (1994), Mahalli dareler ve Büyükehir Yönetimi, Yedinci Be Yllk Kalknma Plan Özel htisas Komisyonu Raporu, Ankara. DPT (1993), "Ekonomik ve Sosyal Sektörlerdeki Gelimeler", 6.BYKP, 1993 Yl Program Denetleme Çalmalar, DPT Yaynlar, Ankara. Efe, Orhan (1996), “Bursa’da Katlm Deneyimleri”, (Der. Orhan Bilgin), Helsinki Yurttalar Dernei, Yurtta Katlm ve Yerel Yönetimler Boaziçi Semineri, Bursa. Eke, A. Erkan (1982), Anakent Yönetimi ve Yönetimleraras likiler, A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Yaynlar, No: 505, Ankara. Eliçin-Arkan, Yeeren (2008), “Avrupallama: Kavramsal Bir Çerçeve”, Kamu Yönetiminde Yeni Vizyonlar, (Ed.: Bekir Parlak), Turhan Kitabevi, Ankara. Emrealp, Sadun / Selahattin Yldrm (1993), Yerel Yönetimde Baarnn Yollar, Babakanlk Toplu Konut daresi Bakanl, Ankara. 2009 | 179 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Eraydn, Ayda (2001), “Küreselleme-Yerelleme ve levleri Farkllaan Kentler”, Cevat Geray’a Armaan, Mülkiyeliler Birlii Yaynlar: 25, Ankara. Erdumlu, Güngör (1993), Büyükehir Belediyeleri Aratrmas, DPT Yaynlar, Ankara. Erylmaz, Bilal (1997), Yerel Yönetimlerin Yeniden Yaplanmas, Birleik Yaynclk, stanbul. Etzioni, Amitai (1995), Individuum, Werte und gesellschaftliche Moral, in: Börsen Zeitung, (24.10.1995). Falay, Nihat, Ersin Kalaycolu ve Umut Özkrml (1996), Belediyelerin Mali Yönetimi, Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakf, stanbul. Gabriel W., Oscar (1983), Gesellschaftliche Modernisierung, Politische Beteiligung und Kommunlae Demokratie, Strukturen, Bedingungen und Folgen bürgerschaftlicher Beteligung an der Kommunalen und Nationalen Politik, in: Oscar W. Gabriel (Hrsg.), Bürgerbeteiligung und Kommunale Demokratie, Minerva Publikation, München. Galbraith, J. Kenneth (1993), Yeni Dünya Düzeni, Çev.: Kadir Çalayan, Aaç Yaynclk, stanbul. Geray, Cevat (1995), “Sunu”, Yerel Yönetimlere Bak, Genel Yerel Yönetimler Sempozyumu (1994), Genel Yaynlar, Ankara. Geray, Cevat/Can Hamamc (1994), Belediyecilik Eitimi, Türk Belediyecilik Dernei ve Konrad Adenauer Vakf Yayn, Ankara. Geray, Cevat (1960), ehir Planlamasnn Balca Tatbik Vastalar, A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Yaynlar, Ankara. Giddens, Anthony (2000), Üçüncü Yol, (Çev.: Mehmet Özay), Birey Yaynclk, stanbul. Giddens, Anthony (1997), Jenseits von Links und Rechts, Aus dem Englishen von Joachim Schulte, Suhrkamp Verlag, Frankfurt am Main. Gleim-Egg, Heidrun (1996), Kommunikative Problembevaeltigung in Staat und Privatwirtschaft, Forschungsinstitut, Speyer. Gökçe, Gülise (2003), “Küreselleme ve Yerelleme likileri Üzerine Bir Tartma”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.: M.A. Çukurçayr&A. Tekel), Çizgi Kitabevi, Konya. Görmez, Kemal (1997), Yerel Demokrasi ve Türkiye, Vadi Yaynlar, 2. Bask, Konya. 180 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Göymen, Korel (2000), “Türkiye’de Yerel Yönetimler ve Yönetiim: Gereksinmeler, Önermeler, Yönelimler”, Çada Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 9, Say: 2, Ankara. Gret, Marion/Yves Sintomer (2004), Porto Alegre-Farkl Bir Demokrasi Umudu, thaki Yaynlar, stanbul. Gül, Hüseyin/Dilek Memiolu (2007), “Yapsal Deiim Sorunu Çerçevesinde Yönetsel Reform”, Kamu Yönetiminin Yapsal ve levsel Sorunlar, (Ed.: M. A. Çukurçayr&G. Gökçe), Çizgi Kitabevi, Konya. Güler, Birgül A. (2002), “Yerel Yönetimlerde Reform Sorunu”, Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildirileri, TODAE Yayn, Ankara. Güler, Birgül A. (2000), “Yerel Yönetimlerde Reform Sorunu”, Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildirileri, TODAE Yayn, Ankara. Güler, Birgül A. (1998), Yerel Yönetimler-Liberal Açklamalara Eletirel Yaklam, TODAE Yayn, Ankara. Güler, Birgül A. (1996), Yeni Sa ve Devletin Deiimi, Yapsal Uyarlanma Politikalar, TODAE Yayn, Ankara. Güler, Birgül A. (1995), “Yerel Yönetimler ve Demokrasi,” Yerel Yönetimlere Bak, Genel Yerel Yönetimler Sempozyumu (1994), Genel Yaynlar, Ankara. Güngör, Hayrettin (2009), “Türkiye Belediyeler Birlii ve stanbul Büyükehir Belediye Bakan Kadir Topba”, ller ve Belediyeler Dergisi, (Röportaj), Say: 734-735, Türkiye Belediyeler Birlii Yayn, Ankara. Gürsel, Yücel (1990), Demokratikleme Sürecinde Kent ve nsan, e yaynlar, stanbul. Hamamc, Can (1981), Merkezi Yönetim-Yerel Yönetim Ekseninde Belediyelerimizin Yaps ve Demokratikleme Eilimi, (Yaynlanmam doktora tezi), A.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara. Healey, Dennis (1993), Yeni Dünya Düzeni, Çev.: Kadir Çalayan, Aaç Yaynclk, stanbul. Heinz, Rainer (2000), Kommunales Management- Überlegungen zu einem KGSt-Ansatz, Schaefer Poeschel Verlag, Stuttgart. Hill, Hermann (1996), “Vergess die Bürger nicht!”, in: Ulrich Schückhaus (Hrsg.), Kommunen in Not- Wege aus der Krise, SchaefferPoeschel Verlag, Stuttgart. Hill, Hermann (1995), “Mediation im Kontext neuerer Entwicklungen von Recht und Staat”, in: Umweltmediation in Deutschland, bei der Umweltkongress Düsseldorf Dokumentation, (Hrsg.Arbeitsgemeinschaft für Umweltfragen e.V.), Düsseldorf. 2009 | 181 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler nan, Atilla (1998), “Mahalli dareler Kanun Taslana Göre Demokratik Kitle Örgütlerinin Yerel Yönetimlere Demokratik Katlm”, Çada Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 7, Say: 2, TODAE, Ankara. sbir, E. Günay (1991), ehirleme ve Meseleleri, 2.B., Gazi Büro Kitabevi, Ankara. Kahraman, Hasan B. (2008), Türk Siyasetinin Yapsal Analizi-I, Kavramlar, Kuramlar, Kurumlar, Agora Kitapl, stanbul. Kalaycolu, Ersin/A. Yaar Sarbay (tarihsiz), “Tanzimat: Modernleme Aray ve Siyasal Deime”, Türkiye’de Siyaset: Süreklilik ve Deiim, (Der.: E. Kalaycoplu&A.Y. Sarbay), Der Yaynlar, stanbul. Kapucu, Naim (2003), “Yeni Yönetim Yaklamlar ve Yerel Yönetimler”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.: M.A. Çukurçayr&A. Tekel), Çizgi Kitabevi, Konya. Kapucu, Naim/Muhammet, Kösecik (2003), “Ülkeler Arasnda Yönetsel Reform Transferi: “Yeni Kamu Yönetimi” Örnei”, Küresel Sistemde Siyaset, Yönetim, Ekonomi, (Ed.: M. Akif Çukurçayr), Çizgi Kitabevi, Konya. Karayalçn, Murat (1994), “Sunu”, Demokrasinin Tabana Yaylmasnda Yerel Yönetimlerin Önemi, SAV Yayn, Ankara. Kazanc, Metin (1982), “1973 Sonras Belediyeler ve Belediyelere likin Sorunlar”, Yeni Bir Belediyecilie Doru, Ed: Ergun Türkcan, Türk dareciler Dernei Yayn, 3. Kitap, Ankara. Kele, Ruen (2009), Yerinden Yönetim ve Siyaset, 6. Basm, Cem Yaynevi, stanbul. Kele, Ruen (2003), “Yerellik lkesi (Subsidiarity) ve Avrupa Konseyi”, Avrupa Konsey, Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi Andlamalar ve lgili Mevzuat, (Hazrlayanlar: H. Yava&M. Görün), DEÜ, BF Yayn, zmir, ss. 3-5 Kele, Ruen (2001), “Küreselleme ve Yerel Yönetimler”, Cevat Geray’a Armaan, Mülkiyeliler Birlii Yaynlar: 25, Ankara. Kele, Ruen (2000), Yerinden Yönetim ve Siyaset, 4. Basm, Cem Yaynevi, stanbul. Kele Rusen (1999), Avrupa’nn Bütünlesmesi ve Yerel Yönetimler, Türk Belediyecilik Dernegi&Konrad Adenauer Vakf Yayn, Ankara. Kele, Ruen (1994), “Yerel Yönetimlerde Yeniden Yaplanma: Avrupa ve Türkiye”, Yerel Yönetimlerde Yeniden Yaplanma Uluslararas Konferans, Türk Belediyecilik Dernei Yayn, Ankara. Kele, Ruen (1993), Kent ve Siyaset Üzerine Yazlar (1975-1992), IULA-EMME Yayn, stanbul. 182 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Kele, Ruen (1992), Yerinden Yönetim ve Siyaset, Cem Yaynevi, stanbul. Kele, Ruen (1985), “Türkiye’de Anakent Yönetimi”, Amme daresi Dergisi, Cilt:18, Say: 2, Ankara. Kele, Ruen (1961), ehir ve Bölge Planlamas Bakmndan ehirleme Hareketleri, A. Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Yaynlar, Ankara. KGSt (1984), Bürger und Verwaltung III: BürgerengagementSelbsthilfe, Helfergruppen, Bürgermitverantwortung-, Bericht Nr. 12/1984, Köln. Kili, Suna (tarihsiz), “1876 Anayasas’nn Çadalama Sorunlar Açsndan Deerlendirilmesi”, Türkiye’de Siyaset: Süreklilik ve Deiim, (Der., E. Kalaycolu/A. Y. Sarbay), Der Yaynlar, stanbul. Klages, Helmut (1997), Verwaltungsmodernisierung: “Harte” und “Weiche” Aspekte, Speyerer Forschungsberichte 172, Speyer. Kösecik, Muhammet (2008a), “Yerel Yönetimlerde ‘Avrupallama’”, Yerel Siyaset, Okutan Yaynclk, stanbul. Kösecik, Muhammet (2008b), “Avrupa Birlii’nin Katlm Öncesi Mali Yardmlar Kapsamnda Türkiye’de Desteklenen Yerel Yönetim Projeleri: Sorunlar, Sonuçlar ve Öneriler”, 1. Ulusal Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildiriler Kitab, Sakarya Üniversitesi BF Yayn, Sakarya. Kösecik, Muhammet (2007), “Avrupa Birlii’ne Üyelik Sürecinin Türkiye’nin Yerel Yönetim Yapsna Etkileri”, Yerel Yönetimler Üzerine Güncel Yazlar-II, (Ed.: H. Özgür&M. Kösecik), Nobel Yaynevi, Ankara. Kösecik, Muhammet (2003), “Avrupa Birlii’ne Hazrlk Sürecinde Yerel Yönetimler”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.: M.A. Çukurçayr&A. Tekel), Çizgi Kitabevi, Konya. Kösecik Muhammet (2002), “Avrupa Birlii’nin Bütünlemesi Sürecinde Yerel Yönetimler”, Avrupa Birlii le Bütünleme Sürecinde Yerel Yönetimler, (Ed.: B. Parlak&H. Özgür), Alfa Yaynevi, stanbul. Kulaç, Burcu (2009), “Belediye Bakanlarnn Büyük Bulumas Antalya’da Gerçekleti”, ller ve Belediyeler Dergisi, (Haber-Yaz), Say: 734-735, Türkiye Belediyeler Birlii Yayn, Ankara. Leblebici, Doan N. v.d. (2003), “Türkiye’de Kamu Kesiminde Bilgi Teknolojileri Uygulamalar ve E-Bürokrasi: Örgütsel Dönüüm Üzerindeki Etkiler”, Kamu Yönetiminde Kalite 3. Ulusal Kongresi Bildiriler Kitab, TODAE Yayn, Ankara. Mengi, Ayegül (2007), “Avrupa Birlii’ne Uyum Sürecinde Yerel Yönetimlerle lgili Düzenlemeler”, Yerellik ve Politika, Küreselleme 2009 | 183 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Sürecinde Yerel Demokrasi-Ruen Kele’e Armaan, (Ed.: A. Mengi), Cilt: 4, mge Kitabevi, Ankara. Mengi, Ayegül (1998), Avrupa Birlii’nde Bölgeler Karsnda Yerel Yönetimler, maj Yaynclk, Ankara. Mobile Government Consortium nternational-UK –MGC- (2009), 1. Ulusal Mobil Devlet Konferans, Ankara. Nadarolu, Halil (1989), Mahalli dareler, 4.B., Beta Yaynlar, stanbul. Ortayl, lber (1995), mparatorluun En Uzun Yüzyl, 3.B., Hil Yayn, stanbul. Ortayl, lber (1985), Tanzimattan Cumhuriyete Yerel Yönetim Gelenei, Hil Yayn, stanbul. Ortayl, lber (1978), “mparatorluk Döneminde Mahalli darelerin ve Belediyeciliin Evrimi”, lhan Tekeli/lber Ortayl, Türkiye’de Belediyeciliin Evrimi, Ed.: Ergun Türkcan,TD yayn, Ankara. Ortayl, lber (1974), Tanzimattan Sonra Mahalli dareler (184018778), TODAE Yayn, Ankara. Ortayl, lber (tarihsiz), “Tanzimat Adam ve Tanzimat Toplumu”, Türkiye’de Siyaset: Süreklilik ve Deiim, (Der., E. Kalaycolu/A. Y. Sarbay), Der Yaynlar, stanbul. Ökmen, Mustafa (2005), “Küreselleme Sürecinde Yerelleme Eilimleri ve Yerel Yönetimler”, Yerel Yönetimler Üzerine Güncel Yazlar-I, (Ed.: H. Özgür&M. Kösecik), Nobel Yaynevi, Ankara. Ökmen, Mustafa (2003), “Globalleme-Yerelleme Dinamikleri ve Bir nsan Hakk Olarak Yerel Haklar”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.: M.A. Çukurçayr&A. Tekel), Çizgi Kitabevi, Konya. Ökmen, Mustafa (2002), “Yerel Yönetimlerde Özerklik Eilimleri, Avrupa ve Türkiye”, Avrupa Birlii le Bütünleme Sürecinde Yerel Yönetimler, (Ed.: B. Parlak&H. Özgür), Alfa Yaynevi, stanbul. Ökmen, Mustafa&Bura Özer (2007), “Küreselleme-Yerelleme Dikotomisinin Açlmlar Üzerine Bir Tartma”, Küresel Esintiler ve Yerel Etkiler Sarmalnda Türk Kamu Yönetimi, Gazi Kitabevi, Ankara. Ökmen, Mustafa/Bekir Parlak (2002), “Küreselleme Sürecinde Yerelleme Eilimleri ve Yerel Haklar”, Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildirileri, TODAE Yaynlar, Ankara. Ömürgönülen, Uur (2003), “Kamu Sektörünün Yönetimi Sorununa Yeni Bir Yaklam: Yeni Kamu letmecilii”, Çada Kamu Yönetimi-I: 184 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Konular, Kuramlar, Kavramlar, (Ed.: M. Acar&H. Özgür), Nobel Yaynevi, Ankara. Ömürgönülen, Uur/M. Kemal Öktem (2003), “Türkiye’nin Avrupa Birlii’ne Yönetsel Uyumu”, Kamu Yönetiminde Kalite 3. Ulusal Kongresi Bildiriler Kitab, TODAE Yayn, Ankara. Öner, erif (2006), Yeni Mevzuat Çerçevesinde Türkiye’de Belediye Yönetimi, Nobel Yaynevi, Ankara. Öner, erif (2005), “Katlmc Demokrasi Açsndan Belediye Kanunu”, Yerel Yönetimler Üzerine Güncel Yazlar-I, (Ed.: H. Özgür&M. Kösecik), Nobel Yaynlar, Ankara. Öner, erif/M. Lütfi en (2008), “5747 Sayl Yasann Kentsel Alan Yönetimine Etkileri: Uak Kentsel Alan Örnei”, 1. Ulusal Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildiriler Kitab, Sakarya Üniversitesi BF Yayn, Sakarya. Öner, erif (2002), “Globalleme Sürecinde Yerellik: Demokratik ve Katlmc Yerel Yönetimin Kurumsallatrlmas”, Avrupa Birlii le Bütünleme Sürecinde Türkiye’de Yerel Yönetimler, (Ed: B. Parlak/H.Özgür), Alfa Yaynevi, stanbul. Özbudun, Ergun (1975), Türkiye’de Sosyal Deime ve Siyasal Katlma, A.Ü. Hukuk Fakültesi Yaynlar, No: 363, Ankara. Özdemir, evket (1988), Türkiye’de Toplumsal Deime ve Çevre Sorunlarna Duyarllk, Palme Yaynlar, Ankara. Özer, M. Akif (2005), Yeni Kamu Yönetimi-Teoriden Uygulamaya, Platin Yaynevi, Ankara. Özgür, Hüseyin (2003), “Yeni Kamu Yönetimi Hareketi”, Çada Kamu Yönetimi-I: Konular, Kuramlar, Kavramlar, (Ed.: M. Acar&H. Özgür), Nobel Yaynevi, Ankara. Palabyk, Hamit (2003), “Yönetimden Yönetiime: Yönetiim, Kentsel Yönetiim ve Uygulamalar le Yönetiimde Ölçülebilirlik Üzerine Açklamalar”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.: M.A. Çukurçayr&A. Tekel), Çizgi Kitabevi, Konya. Parlak, Bekir/Zahid Sobac (2005), Kuram ve Uygulamalarda Kamu Yönetimi-Ulusal ve Global Perspektifler, Alfa-Aktüel Yaynlar, stanbul. Parlak, Bekir (2003), “Küreselleme Sürecinde Modern Ulus Devlet ve Kamu Yönetimi”, Çada Kamu Yönetimi-I: Konular, Kuramlar, Kavramlar, (Ed.: M. Acar&H. Özgür), Nobel Yaynevi, Ankara. Parlak, Bekir (2002), “Avrupa birlii Perspektifinden Merkezi Yönetim-Yerel Yönetim likileri”, Avrupa Birlii le Bütünleme Sürecinde Yerel Yönetimler, (Ed.: B. Parlak&H. Özgür), Alfa Yaynevi, stanbul. 2009 | 185 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Peters, Guy (2000), “Globalization, Institutions and Governance”, Governance in the Twenty-first Century”, (Ed. G. Peters/D. Savoie), McGill-Queen’s University Press. Plamper, Harald (2000), Bürgerkommune, Hansböckler Stiftung, Düsseldorf. Plamper, Harald, “Global Ekonomide Güçlü Yerel Yönetimler”, (Çev. M. A. Çukurçayr), Belediye Dergisi, Cilt :4, Say: 5, Ankara. Ray, Binayak (1999), “Good Governance, Administrative Reform and Socio-Economic Realities- A South Pacific Perspective”, International Journal of Social Economics, Vol. 26, No: 1/2/3. Reichard, Christoph (1993), “Internationale Trends im kommunalen Management”, Kommunale Management Konsept in Europa, (Hrsg. Banner/Reichard), Kohlhammer Verlag, Köln. Roth, Roland (1994), “Lokale Demokratie “von unten””, Kommunal Politik, Roland Roth, Helmut Wollmann (Hrsg.), Leske-Budrich, Opladen. Sandal, Ahmet (1998), “Çevre ve Katlmal Yönetim: Yerel Yönetimlerde Gönüllü Çevre Kurulularnn Yönetime Katlmas,” Yerel Yönetim ve Denetim, ç leri Bakanl Mahalli dareler Kontrolörleri Dernei Yayn, Cilt: 3, Say: 5, Ankara. Sevgi, Cezmi (1988), Kentleme Sürecinde zmir ve Gecekondular, Konak Belediyesi Yaynlar, zmir. Sökmen, Polat (2002), “Dünya Sistemine Eklemlenme Çanda Yeni Gelime Anlaylar, Yeni Yönetim Biçimleri”, Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildirileri, TODAE Yayn, Ankara. Tekeli, lhan (2006), Katlmc Demokrasi ve Sivil Toplum Kurulular, 2. Bask, Sosyal Demokrasi Dernei Yaynlar-1, Ankara. Tekeli, lhan (2001), Modernite Alrken Kent Planlamas, mge Kitabevi, Ankara. Tekeli, lhan (1999), Modernite Alrken Siyaset, mge Kitabevi, Ankara. Tekeli, lhan (1993), “Kent Planlamas ve Katlm Üzerine Düünceler,” Planlamaya Katlm, Türkiye’de 14. Dünya ehircilik Günü Kolokyumu, M.Ü. Yayn, stanbul. Tekeli, lhan (1983), “Yerel Yönetimlerde Demokrasi ve Türkiye’ de Belediyelerin Geliimi”, Amme daresi Dergisi, Cilt: 16, Say: 2, Ankara. Tekeli, lhan (1978), “Cumhuriyet döneminde (1923-1973) Türkiye’de Belediyeciliin Evrimi”,lhan Tekeli/lber Ortayl, Türkiye’de Belediyeciliin Evrimi, Ed.: Ergun Türkcan, Ankara. 186 | 2009 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Thraenhardt, Dietrich (1994), “Die Kommunen und die Europaeische Gemeinschaft”, Kommunal Politik, (Hrsg. R. Roth, H. Wollmann), Leske+Budrich, Opladen. Timur, Taner (2004), Türkiye Nasl Küreselleti?, mge Kitabevi, Ankara. TODAE (1991), KAYA Genel Rapor, TODAE Yayn: 238, Ankara. Toker, M. Cem/Birol Ekici (2003), “Vatanda Odakl Yönetim ve çileri Bakanl Uygulamas”, Kamu Yönetiminde Kalite 3. Ulusal Kongresi Bildiriler Kitab, TODAE Yayn, Ankara. Tolan, Barlas (1977), Büyük Kent Sorunlarna Toplu Bir Bak, Ankara ktisadi ve Ticari limler Akademisi Yaynlar, No: 99, Ankara. Toprak, Zerrin (2001), Yerel Yönetimler, (Yaynevi belirtilmemi), zmir. Toprak, K. Zerrin (2000), “Yönetim Stratejilerindeki Gelimeler”, Türk dare Dergisi, Say: 426, Ankara. Toprak, Zerrin (1990), "Büyükkent Yönetim Sistemi ve Kent Yönetiminde Ekonomik Kararlarn Etkinlii", Türk dare Dergisi, S. 389, Ankara. Toprak, Zerrin (1988), Kent Yönetimi ve Politikas, 2.B., Akevler Akdeniz Bilimsel Aratrma Merkezi Yaynlar, zmir. Tortop, Nuri (1991), Mahalli dareler, 4.B., TODAE Yaynlar, Ankara. Tortop, Nuri (1984), Mahalli dareler, TODAE, Yayn No: 211, Ankara. Turan, Ali Eref (2008), Türkiye’de Yerel Seçimler, stanbul Bilgi Üniversitesi Yaynlar, stanbul. TÜBTAK (1991), "Yer Küre Daha Ne Kadar ehir Tayabilir", Bilim ve Teknik Dergisi, (Çev.dris Özyldrm), Cilt: 24, Say: 287, Ankara. TÜSES Vakf (1991), Yerel Yönetimler çin Demokratik Bir Model Aray, TÜSES Yayn, zmir. Ultzhöffer, Jörg/Carsten Ascheberg (1996), Engagement in der Bürgergesellschaft, Sozialministerium Baden-Württemberg (Hrsg.), Die Geislingen Studie 3, Sozialwissenschaftliches Instituts für Gegenwartsfragen (SIGMA), Mannheim. United Nations Department of Economic and Social Affairs (1971), Popular Participation in Development: Emerging Trends in Community Development, New York. 2009 | 187 Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler Uysal, Doan (2003), “Küreselleme ve Gelimekte Olan Ülkeler”, Küresel Sistemde Siyaset, Yönetim, Ekonomi, (Ed.: M. A. Çukurçayr), Çizgi Kitabevi, Konya. Varol, Muharrem (Tarihsiz), Yerel Siyasetin Demokratiklemesi, Gündoan Yaynlar, Ankara. Yalçnda, Selçuk (1996), Belediyelerimiz ve Halkla likileri, TODAE Yayn, Ankara. Yalçnda, Selçuk (1992), Yerel Yönetimler-Sorunlar ve Çözümler, TÜSAD Yayn, stanbul. Yavuz, Fehmi (1966), Türk Mahalli darelerinin Yeniden Düzenlenmesi Üzerine Bir Aratrma, TODAE ve DPT ortak yayn, A .Ü, Basmevi, Ankara. Yavuz, Fehmi (1953), ehircilik Ders Kitab, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayn, Ankara. Yayla, Yldzhan (1977), “Türkiye’de Belediyelerin Temel Sorunu”, Sddk Sami Onar’a Armaan, .Ü.H.F. Yayn, stanbul. Yayla, Yldzhan (1975), ehir Planlamasnn Balca Hukuki Meseleleri ve stanbul Örnei, .Ü., Hukuk Fakültesi Yaynlar, stanbul. Yazcolu, Recep (1992a), “Yönetim Sistemimizin Yeniden Düzenlenmesi(I)”, Çada Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 1, Say: 2, TODAE, Ankara. Yazcolu, Recep (1992b), “Yönetim Sistemimizin Yeniden Düzenlenmesi (II)”, Çada Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt :1, Say: 2, TODAE, Ankara. Yldrm, Selahattin (1993), Yerel Yönetim ve Demokrasi, Babakanlk Toplu Konut daresi Yaynlar, stanbul. WEB http://en.wikipedia.org/wiki/Local_government (27.07.2009) www.dpt.gov.tr/Portal.aspx?PortalRef=3, (26.05.2009) http://www.canaktan.org, 12.08.2005 http://www.tbb.gov.tr/ http://www.mahalli-idareler.gov.tr/Home/Home.aspx, (01.09.2009) http://www.kgst.de http://www.todaie.gov.tr/ 188 | 2009