Kitabın tüm metnine ulaşmak için tıklayınız.
Transkript
Kitabın tüm metnine ulaşmak için tıklayınız.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 1 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 5237 SAYILI TÜRK CEZA KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Suç ve cezada kanunilik İlkesi geçerlidir. Kanun hükümlerinin uygulanmasında suç ve ceza türü yaptırımlar kıyas yoluyla genişletilememektedir. 5237 Sayılı TCK’nin 2’nci Maddesi. 765 Sayılı Eski Türk Ceza Kanun’un 11’inci maddesinde belirtilen 5237 Sayılı cürüm ve kabahatlere mevzu ceza ayrımına son verilmiş ve yeni kaCürüm ve kabahat TCK’nin 45’inci nunda sadece suç terimi kullanılmıştır. 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu ayrımı Maddesi ve 5326 31 Mart 2005 tarihili resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. kaldırılmıştır. Sayılı Kabahatler 5326 sayılı kanunda tanımlanmış olan kabahatlere idari yaptırımlar ön Kanunu. görülmüştür. Asli ceza, feri ceza ayrımı kaldırılmış ve yaptırım sisteminde önemli değişiklikler yapılmıştır. TCK’nin 45, 46, Hürriyeti bağlayıcı cezalar arasında önceden yapılan “hafif hapis”, 47, 48, 49 ve 50’ “hapis” ve “ağır hapis” ayrımına son verilmiştir. Asli ceza ve fer’i ceza nci Maddeleri ile ayırımı kaldırılmış olup, yaptırımlar; hapis cezaları, süreli hapis cezasıTCK’nin 3 ncü na seçenek yaptırımlar veya güvenlik tedbiri olarak belirlenmiştir. Kısım 1 ve 2 nci Ayrıca hapis cezaları; ağırlaştırılmış müebbet, müebbet ve süreli olmak Bölümleri (Cezaüzere üç çeşit olarak düzenlenmiştir. lar ve Güvenlik Tedbirleri) Para cezası sistemi tamamen değiştirilmiştir. Ağır para cezası, hafif para cezası ayrımı kaldırılmış, adli para cezası adı altında birleştirilmiştir. Ayrıca gün para cezası sistemi getirilmiştir. TCK’nin 45 ve Gün para cezası sisteminin temel amacı; para cezasının, kişinin öde- 52’nci Maddeleri. me gücüne göre belirlenmesi yoluyla, suç işleyen zengin ile fakir arasındaki eşitsizliği gidermek olarak ifade edilmiştir. Kusurluluk durumu (kast veya taksir) Kast, doğrudan kast ve olası kast olarak; taksir ise taksir ve bilinçli yeniden düzentaksir olarak ikiye ayrılmış ve bunlara ilişkin hükümlere yer verilmiştir. lenmiştir. TCK’nin 21’inci Maddeleri. Taksirle işlenen suçtan dolayı verilecek cezalar hakkında yeni düzenlemeler yapılmıştır. Taksirli hareket sonucu oluşan neticenin, artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdurun da mağduriyetine yol açmış olması durumunda kişi hakkında ceza verilemeyeceği, bilinçli taksir halinde ise verilecek cezadan indirim yapılacağı hükme bağlanmıştır. Eski Türk Ceza Kanununda taksirle ölüme veya yaralamaya sebebiyet verme suçları faillerinin kusurları oranında (8/8 üzerinden) cezalandırılması öngörülmüş iken yeni Türk Ceza Kanunu bu sistemi kaldırarak faillerin kusurlarının hâkim tarafından tespit edileceğini hükme bağlamıştır. TCK’nin 22’nci Maddesi. Hafif tahrik, ağır tahrik ayrımı kaldırılmıştır. Hafif tahrik ve ağır tahrik ayrımı kaldırılarak, haksız tahrik olarak tek ad altında birleştirilmiş ve bu konuda hâkime geniş takdir yetkisi verilmiş ve böylece uygulamada oluşan tereddütlerin giderilmesi amaçlanmıştır. TCK’nin 29’uncu Maddesi. Tam ve eksik Teşebbüs tek isim altında tanımlanmış ve bu konuda hâkime geniş teşebbüs ayrımına takdir yetkisi tanınmıştır. son verilmiştir. TCK’nin 35’inci Maddesi. Failin suçun icra hareketlerinden gönüllü olarak vazgeçmesi veya kendi çabalarıyla suçun tamamlanmasını veya neticenin gerçekleşmesini engellemesi halinde suça teşebbüsten cezalandırılamayacağı, tamam olan kısım herhangi bir suç oluşturuyorsa bu suçtan cezalandı- TCK’nin 36’ncı Maddesi. Gönüllü Vazgeçme müessesesi getirilmiştir. 2 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. rılacağı hükmü getirilmiştir. Etkin Pişmanlık ismiyle yeni düzenlemede bulunulmuştur. * Suç bütün unsurlarıyla tamamlandıktan sonra, örneğin çalınan eşyanın geri verilmesi veya kaçırılan kişinin serbest bırakılması hallerinde, artık vazgeçme değil etkin pişmanlık söz konusudur. TCK’nin 36, * Yeni Ceza Kanunu ile getirilen düzenleme ile bazı suçlarla ilgili olarak özel hüküm niteliğinde etkin pişmanlığa yer verilmiştir. Etkin 93,168, 192, 201, 221, 248, 269, pişmanlık; hırsızlık, mala zarar verme, güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık ve karşılıksız yararlanma suçlarında cezada indirim yapıl- 274 ve 293’üncü Maddeleri. masını gerektiren şahsi sebep olarak kabul edilmiştir. Etkin pişmanlık durumunda mağdurun rızasının aranması şartıyla hâkime etkin pişmanlığın samimiyetine ve zararın tazmin edilen miktarına göre, takdir yetkisi tanınmıştır. Cezasızlık halleri ile ilgili olarak özel düzenlemelerde bulunulmuştur. Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı durumunda, hâkime, fail hakkında cezadan indirim yapma veya hiç ceza verTCK’nin 145 ve meme yönünde geniş takdir yetkisi verilmiştir. 147’inci MaddeleAynı şekilde, hırsızlık suçunun ağır ve acil bir ihtiyacı karşılamak için ri. işlenmesi halinde de Hâkim’e, olayın özelliğine göre fail hakkında ceza indirimi veya hiç ceza vermeme yönünde takdir yetkisi verilmiştir. Suça azmettirme yeniden düzenlenmiştir. Üstsoy ve altsoy ilişkisinden doğan nüfuz kullanılmak suretiyle suça azmettirme halinde azmettirenin cezasının üçte birinden yarısına kadar arttırılması hükme bağlanmıştır. TCK’nin 38’inci Maddesi. Cezaların ertelenmesi müessesesi yeniden düzenlenmiştir. Eski Türk Ceza Kanunundan farklı olarak işlediği suçtan dolayı iki yıl ve daha az hapis cezasına hükmedilen sanığın; cezasının ertelenmesi kabul edilmiş ve erteleme, koşullu af olmaktan çıkarılarak ceza infaz kurumu haline getirilmiştir. TCK’nin 51’inci Maddesi. Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma yeniden düzenlenmiştir. Yeni Türk Ceza Kanunu ile belirli hakları (kamu hizmetinden mahrumiyet, meslek ve sanatın tatili vb.) kullanmaktan yoksun bırakılma yeniden düzenlenmiş ve yoksun bırakılma süresi kişi için öngörülen cezanın infazının tamamlanması süresine bağlanmıştır. TCK’nin 53’üncü Maddesi. Müsadere müessesesi yeniden düzenlenmiştir. Yeni Türk Ceza Kanunu ile güvenlik tedbiri niteliğinde kabul edilen müsadere; eşya müsaderesi ve kazanç müsaderesi şeklinde bir ayrıma tabi tutularak düzenlenmiştir. Buna göre, suçun işlenmesi ile elde TCK’nin 54 ve edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için 55’inci Maddeleri. sağlanan maddi menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların müsaderesine karar verilmesi öngörülmüştür. * Bilindiği üzere, Eski Türk Ceza Kanununda suçta tekerrür halinde ikinci işlenen suçtan dolayı faile verilecek cezada artırım yapılması kabul edilmiştir. Yeni Türk Ceza Kanunu ile bu sistem değiştirilerek, tekerrür, cezanın artırılmasını gerektiren bir neden olmaktan çıkarılmıştır. Tekerrür halinde, suç işleyen kişi; itiyadı suçlu, suçu meslek edinen Tekerrür müesse- kişi ve örgüt mensubu suçlu gibi, toplum açısından daha fazla tehlike sesi yeniden arz ettiğinden, mükerrerlerin yanı sıra, itiyadı suçlu, suçu meslek edidüzenlenmiştir. nen kişi ve örgüt mensubu suçlu kişiler bakımından, bunlara özgü infaz rejimi ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri öngörülmüştür. * Fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış olan kişilere; işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanamamaktadır. TCK’nin 58’inci Maddesi. Özel hukuk tüzel kişilerin ceza hukuku karşısındaki sorumluluklarına ait esaslar getirilmiştir. TCK’nin 20’nci Maddesi. Ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkesi bağlamında, özel hukuk tüzel kişileri hakkında ceza yaptırımının uygulanamayacağı; buna karşılık, faaliyet izninin iptali, müsadere gibi güvenlik tedbiri niteliğinde yaptırımlara hükmedilebileceği kabul edilmiştir. Özel hukuk tüzel kişilerinin hangi durumlarda ve hangi koşullarla ceza hukuku karşısında sorumlu oldukları her suç bakımından ayrı ayrı gösterilmiş; böylece çağdaş GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 3 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. hukukta gelişen yeni bir caydırıcı yaptırım mevzuatımıza eklenmiştir. Suç tarihinde 18 yaşından küçük çocukların ceza hukuku karşısındaki durumu yeniden belirlenmiştir. Suç tarihinde 18 yaşından küçük çocukların ceza hukuku karşısındaki durumu yeniden belirlenmiştir. Bu bağlamda; - Ceza sorumluluğu bulunmayan çocuklar hakkında çocuklara özgü güvenlik tedbiri uygulanacağı belirtilmiş ancak, güvenlik tedbirlerinin neler olduğu düzenlenmeyerek özel kanuna bırakılmıştır. - Söz konusu hususlar ise Çocuk Koruma Kanunu ile düzenlenmiştir. Çocuklar hakkında, dava ve ceza zaman aşımı süreleri bakımından daha kısa süreler tespit edilmiştir. Çocuklar hakkında hükmolunan cezanın seçenek yaptırımlara çevrilmesi bakımından, çocuklar yararına hükümlere yer verilmiştir. Çocuklar hakkında verilen cezaların ertelenmesi bakımından Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin “Çocukların Yüksek Yararı” ilkesi göz önünde tutulmuştur. TCK’nin 31’inci Maddesi. İnfaz hukukunu ilgilendiren hükümler kanun metninden çıkarılmıştır. Yeni Türk Ceza Kanununda şartla salıverme, para cezasının infazı, TCK’nin Genel hapis cezalarının özel infaz şekilleri gibi doğrudan infaz hukukunu Hükümler Başlıklı ilgilendiren hükümlere yer verilmemiş, bunlar Ceza ve Güvenlik TedbirBirinci Kitabı. lerinin İnfazı Hakkında Kanunda düzenlenmiştir. Yeni TCK ile yalnız hükümleri bakımından değil sistematiği bakımından da “insan merkezli” bir kanun meydana getirilmiştir. Eski Türk Ceza Kanununun sistematiğinde, öncelikle Devletin şahsiyeTCK’nin İkinci tine karşı suçlar düzenlenmişken; Yeni Türk Ceza Kanununda bireye Kitabının 1, 2, 3 verilen önemi vurgulamak amacıyla, insanlığa karşı suçlar ve kişilere ve 4’üncü Kısımkarşı suçlar, özel hükümler arasında, öncelikle düzenlenmiştir. ları. Yeni Türk Ceza Kanunu ile birey ön plâna çıkarılmıştır. Yeni Türk Ceza Kanunu ile kişinin hayatı, vücut bütünlüğü, cinsel dokunulmazlığı, konut dokunulmazlığı, haberleşme hürriyeti, fikir ve düşünce hürriyeti ve bunu ifade edebilme imkânı üst düzeyde korunTCK’nin İkinci muştur. Bireyin sahip bulunduğu hukukî değerlerle, hak ve özgürlükleKitabının 1, 2, 3 rinin güvence altına alınması, kanunun amacı olarak belirlenmek sureve 4’üncü Kısımtiyle kanunun özgürlükçü karakteri vurgulanmıştır. Bireyin bir hukuk ları. toplumunda yaşama hakkının gereği olarak, kamu düzeni ve güvenliğinin korunması ile suç işlenmesinin önlenmesi, Kanunun temel amaçları arasında sayılmıştır. Vücut dokunulmazlığına karşı işlenen suçlar için ağır cezalar öngörülmüştür. Eski Türk Ceza Kanununa yöneltilen eleştirilerden birisi de, insanın vücut bütünlüğünün, mala göre daha az korunduğu hususu iken yeni Türk Ceza Kanununda, vücut dokunulmazlığına karşı işlenen suçlara, mala karşı işlenen suçlara göre daha fazla cezalar öngörülmüştür. TCK’nin 86, 87, 88 ve 89’uncu Maddeleri. Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı durumunda, Hâkim’e, fail hakkında cezadan indirim yapma veya hiç ceza vermeme yönünde geniş takdir yetkisi verilmiştir. Eski Türk Ceza Kanunu uygulamasında hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı ancak indirim nedeni olarak kabul edilmişken Yeni Türk Ceza Kanunu ile bu konuda hâkime, uygulamada görülen şikâyetleri giderebilecek ölçüde geniş takdir yetkisi verilmiştir. TCK’nin 145’inci Maddesi. Anayasanın 90 ncı Örneğin, kadınlar ve çocuklarla ilgili uluslararası sözleşmelerde yer TCK’nin 99, 100, 4 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. maddesi hükümle- alan düzenlemeler Yeni Türk Ceza Kanununda suç olarak hükme 102, 103, 104 ve ri de göz önünde bağlanmış, çocukların pornografik ürünlerde kullanılması, fuhuşa konu 105’inci Maddeleri. bulundurularak, edilmesi fiilleri için ceza öngörülmüştür. tarafı bulunduğumuz uluslararası antlaşmalarda yer alan düzenlemeler yeni TCK’da müstakil suç olarak tanımlanmıştır. Suç mağduru çocuklar özel olarak korunmuştur. Yeni Türk Ceza Kanunu’nda suç işleyen çocuklar için özel statü öngörüldüğü gibi, bir kısım suçların mağduru olan çocuklar bakımından da özel hükümler öngörülmüş, çocukların suçlarda kullanılması da ağır cezaya tâbi tutulmuştur. Bu bağlamda: - İşkence suçunun mağdurunun çocuk olması nitelikli işkence suçu olarak kabul edilmiş ve daha ağır cezaya tâbi tutulmuştur. - İnsan ticareti suçunun mağdurunun çocuk olması durumunda suça ait araç fiillerden (tehdit, baskı, cebir veya şiddet uygulamak, nüfuzu kötüye kullanmak, kandırmak veya kişiler üzerindeki denetim olanaklarından veya çaresizliklerinden yararlanarak rızalarını elde etmek) hiçbirine başvurulmuş olmasa da fail bakımından suç oluşturması öngörülmüştür. - Kasten öldürme suçunun mağdurunun çocuk olması nitelikli insan öldürme suçu olarak kabul edilmiştir. - Çocukları intihara teşvik etmek, intihar suçunun nitelikli hali olarak kabul edilmiştir. - Kasten yaralama suçunun mağdurunun çocuk olması durumunda fail hakkında daha ağır ceza verilmesi öngörülmüştür. - Eziyet suçunun mağdurunun çocuk olması nitelikli eziyet suçu olarak kabul edilmiştir. TCK’nin 38, 76, - Yaşı dolayısıyla kendini idare edemeyecek durumda olan ve bu 80, 82, 84, 86, nedenle koruma ve gözetim yükümlülüğü altında bulunan bir kimseyi 94, 96, 97, 98, kendi haline terk eden kişi hakkında hapis cezası öngörülmüştür 103, 109, 194, - Yaşı dolayısıyla kendini idare edemeyecek durumda olan kimseye hal 226, 227, 228 ve ve koşulların elverdiği ölçüde yardım etmeyen ya da durumu derhal 229’uncu Maddeilgili makamlara bildirmeyen kişiler için hapis cezası öngörülmüştür leri. - Çocuklara kumar oynatılmasını önlemek amacıyla suç ihdas edilmiştir. Çocukların kumar oynaması için yer ve imkân sağlanması kumar oynatmak suçunun nitelikli hali kabul edilmiştir. - Çocukların dilencilikte araç olarak kullanılması suç haline getirilmiştir. - Hürriyetten yoksun kılma suçunun mağdurunun çocuk olması suçun nitelikli hali olarak kabul edilmiştir. - Azmettirme fiilinin altsoya karşı yapılmış olması azmettiren bakımından cezasının ağırlaştırılması nedeni olarak kabul edilmiştir. - Bir plânın icrası suretiyle, millî, etnik, ırkî, dinî veya bunlar dışında bir özellikle belirlenen bir grubun tamamen veya kısmen yok edilmesi maksadıyla, bu gruplarından çocukların “zorla başka yerlere götürülmesi” soykırım suçunun hareketlerinden birisi olarak kabul edilmiştir. - Kişinin cinsel dokunulmazlığına karşı suçlar bağlamında, çocukların cinsel istismarı, ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir. - Çocuklara sağlık için tehlike oluşturabilecek maddelerin verilmesi, suç olarak tanımlanmıştır. - İçerik bakımından müstehcen nitelikte olan ürünlerden çocukların etkin bir şekilde korunmasına yönelik düzenlemeler yapılmıştır. - Toplumsal geleceğimiz açısından son derece tehlikeli bir mahiyet GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 5 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. taşıması itibarıyla, çocukların fuhşa sürüklenmesi fiilleri, etkili ceza yaptırımı altına alınmıştır. Soykırım ve insanYeni Türk Ceza Kanunu ile uluslar arası sözleşmeler gözden geçirilelığa karşı suçlar, TCK’nin 76 ve rek, soykırım ve insanlığa karşı suçlar tekrar düzenlenmiş, uluslar arası yeniden düzen77’nci Maddeleri. hukuk ile paralellik sağlanmıştır. lenmiştir. Taammüden yerine tasarlayarak öldürme ile kan gütme saikıyla adam öldürmenin yanı sıra töre saikıyla insan öldürme de nitelikli insan öldürme suçu olarak kabul edilmiştir. Eski Türk Ceza Kanunu’nda taammüden (planlamak ve soğukkanlılıkla işlemek) adam öldürme tanımı yapılırken yeni ceza kanununda tasarlayarak (planlayarak) adam öldürme tabiri kullanılmıştır. Sadece kan davası saikıyla insan öldürme nitelikli insan öldürme olarak sayılmışken, yeni Türk Ceza Kanununda töre saikıyla adam öldürme de nitelikli insan öldürme olarak madde kapsamına dâhil edilmiştir. TCK’nin 82’nci Maddesi. İnsan üzerinde deney cezalandırılmıştır. Teknolojik gelişmeler de nazara alınarak Eski Türk Ceza Kanunu’nda bulunmayan yeni bir suç ihdas edilmiştir. TCK’nin 90’ıncı Maddesi. Organ ve doku ticareti suç haline getirilmiştir. Yine teknolojik gelişmeler doğrultusunda, Eski Türk Ceza Kanunu’nda bulunmayan yeni bir suç ihdas edilmiştir. TCK’nin 91’inci Maddesi. Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi müstakil suç haline getirilmiştir. Bilgi Edinme Hakkı Kanunu ve Yönetmeliği ile bilgi verme yükümlülüğü getirilmiştir. Bu yükümlülüğün işlerliğini sağlamak için dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi müstakil suç haline getirilmiştir. Ayrıca temel hak ve hürriyetlerin cezai müeyyide yolu ile de sağlanması amaçlanmıştır. TCK’nin 121’nci Maddesi. Ayırımcılık cezalandırılmıştır. İnsanlar arasında “köken, cinsiyet, aile durumu, örf ve âdet, siyasal düşünce, felsefî inanç, sendika, bir etnik gruba mensupluk, ırk, din, mezhep nedeniyle” ayırımlar yapılarak, bazı kişilerin hukukun sağladığı imkânlardan yoksun bırakılmaları fiili için ceza öngörülmüştür. Böylece anayasal ilke olan eşitlik ilkesinin işlerliği sağlanmak istenmiştir. TCK’nin 122’nci Maddesi. Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suç olarak kabul edilmiştir. Anayasal hak ve özgürlüklerin (özel hayatın gizliliği) sağlanması için Türk Ceza Kanunu ile yeni bir suç ihdas edilmiştir. Böylece telefon TCK’nin 133’üncü dinlenmesi gibi kolluk yetkilerinin kötüye kullanılması da engellenmek Maddesi. istenmiştir. Kişisel verilerin kayda alınması, ele geçirilmesi ayrı bir suç olarak kabul edilmiştir. Özel hayatın gizliliğinin korunması için Türk Ceza Kanunu ile yeni bir suç türü tanımı yapılmıştır. Böylece kişisel verileri görevleri gereği TCK’nun 135’inci temin eden, öğrenen görevlilerin bu görevlerini kötüye kullanmaları Maddesi. engellenmek istenmiştir. Hırsızlık, kap kaç ve yağma (gasp) suçu ile ilgili olarak yeni TCK’da değişik tanımlamalara yer verilmiştir. Ayrıca suç eşyası satın alınması * 5237 Sayılı TCK’nin 141’inci maddesinde çalınan malın zilyetlik durumunda olduğu (765 sayılı eski TCK’nin 491’inci maddesinde bu konuda yorum yoluyla kanaate ulaşıldığından) açıkça belirtilmiştir. * Asli ve fer’i iştirak ayrımı yeni TCK’da yer almadığından 5237 Sayılı TCK’nin 37’nci maddesine istinaden hırsızlık suçunun ortak hâkimiyet ve birden fazla kişi tarafından işlenmesi halinde müşterek faillikten dolayı azmettiren kişi hakkında da adli işlem yapılması gerekmektedir. * Hırsızlık suçunun sıvı veya gaz halindeki enerji hakkında ve bunların nakline, işlenmesine veya depolanmasına ait tesislerde işlenmesi halinde TCK’nin 37, 141, 142, 148, 165 ve 166’ncı Maddeleri. 5576 Sayılı Petrol Piyasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. 6 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. veya kabul edilmesi ile suç işlemek suretiyle elde edilen eşyanın suçu takibe yetkili makamlara bildirilmemesi de suç olarak tanımlanmıştır. şüpheliler hakkında 5576 Sayılı Yasaya istinaden, 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında işlem yapılması gerekmektedir. * Kap kaç suçunun yağma (gasp) suçu ile karıştırılmaması maksadıyla yeni TCK’nin 142/2’nci fıkrasında yapılan tanımlama ile kargaşaya son verilmiştir. * Yeni TCK gasp suçu yerine yağma tanımlamasında bulunmuş, eski TCK’da cebir ve şiddet veya tehdit araç olarak kullanılmakta iken yeni TCK’nin 148’inci maddesinde tehdide başvurulması araç olarak yeterli görülmüştür. * TCK’nin 165’inci maddesinde suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi başlığı adı altında; bir suçun işlenmesi ile elde edilen eşyayı satın alan veya kabul eden kişinin altı aydan üç yıla kadar hapsi öngörülmüştür. * Ayrıca TCK’nin 166’ncı maddesindeki bilgi vermeme başlığı ismiyle; bir hukuki ilişkiye dayalı olarak elde edilen eşyanın, esasında suç işlemek suretiyle veya suç işlemek dolayısıyla elde edildiğinin öğrenilmesine rağmen suçu takibe yetkili makamlara bildirmeyen kişinin de altı aya kadar hapis cezası müeyyidesine tabi tutulması gerekmektedir. Yağma suçlarında suçun konusunun azlığı cezadan indirim nedeni olarak kabul edilmiştir. Eski Türk Ceza Kanunu’nda mala karşı işlenen suçlardan sadece hırsızlık ve dolandırıcılık suçlarında suç konusunun azlığı cezadan indirim nedeni olarak kabul edilmiş iken, Yeni Türk Ceza Kanunu ile yağma suçlarında da bu indirim imkânı getirilmiştir. İmar kirliliğine neden olma suçu ihdas edilmiştir. Ülkemizdeki plânsız şehirleşmenin ve kamu arazilerinin işgalinin önüne TCK’nin geçebilmek amacıyla, “yapı ruhsatiyesi” olmaksızın veya ruhsata aykırı olarak inşaat faaliyetinde bulunulması, bu inşaatlara veya “yapı kul- 184’üncü Maddelanma izni” alınmamış binalara elektrik, su, telefon veya gaz bağlantısı si. yapılması suç olarak tanımlanmıştır. Hamile eşini veya sürekli birlikte yaşadığı ve kendisinden gebe kalmış kadını terk etmek suç olarak kabul edilmiştir. Evli olsun veya olmasın gebe olan eşini veya sürekli birlikte yaşadığı ve kendisinden gebe kalmış kadını çaresiz durumda terk eden yani TCK’nin 233’üncü ona her türlü yardımı yapmaksızın ortada bırakan kişinin fiili suç olarak Maddesi. kabul edilmiştir. Böylece kadının korunması amaçlanmıştır. İhale yolsuzluklarıyla ilgili olarak karşılaşılan sorunların ceza hukuku bakımından çözümüne ilişkin yeni hükümlere yer verilmiştir. Ülkemizde özellikle kamu ihalelerinde karşılaşılan hukuksuzluklar üzerine bu konuda yeni bir düzenleme yapma ihtiyacı doğmuştur. Yeni Türk Ceza Kanunu’nda ihaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma olarak iki ayrı suç tanımına yer verilmiş, söz konusu suçların hangi fiil TCK’nin 235 ve ve davranışlarla oluşacağı, ayrıntılı bir şekilde belirlenmiştir. Ayrıca, bu 236’ncı Maddelesuçların uygulama alanı, kamu ihale mevzuatına tâbi olsun veya olmari. sın, nitelik bakımından kamusal faaliyette bulunan bütün kurum ve kuruluşların mal veya hizmet alım, satım ve kiralama işlemlerini kapsayacak şekilde geniş tutulmuştur. Göreve ilişkin sırrın açıklanması durumunda adli tahkikat başlatılmalıdır. * Görevi nedeniyle kendisine verilen veya aynı nedenle bilgi edindiği ve gizli kalması gereken belgeleri, kararları ve emirleri ve tebligatı açıklayan veya yayınlayan veya ne suretle olursa olsun başkalarının bilgi edinmesini kolaylaştıran kamu görevlisinin bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması gerekmektedir. * Kamu görevlisi sıfatı sona erse dahi yukarıda belirtilen fiili işleyen kişilerde aynı cezai müeyyideye tabi tutulmalıdır. TCK’nin 258’inci Maddesi. Soruşturmanın gizliliğinin ihlali müstakil suç Eski TCK’da; C.Savcılığınca yürütülen hazırlık soruşturmalarının gizli olduğu hükme bağlanmış, ancak bu gizliliğin ihlali üzerine cezai müeyyide uygulanacağına ilişkin açık bir düzenlemede bulunulmamıştır. TCK’nin 258’inci Maddesi. TCK’nin 150’inci Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 7 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. haline getirilmiştir. Yeni Türk Ceza Kanunu gizlilik ilkesinin ihlali üzerine cezai müeyyide uygulanacağını hükme bağlayarak, yargılama kurallarından biri olan gizlilik ilkesinin uygulanmasını güvenceye kavuşturmuştur. Soruşturma ve kovuşturma evresinde kişilerin “suçlu” olarak damgalanması suç olarak kabul edilmiştir. Ülkemizde özellikle görsel medya aracılığı ile “Masumluk Karinesi” ihlal edildiğinden, Yeni Türk Ceza Kanunu ile soruşturma ve kovuşturma evresinde kişilerin suçlu olarak damgalanmalarını sağlayacak şekilde görüntülerinin yayımlanması, bağımsız bir suç haline getirilerek bu karinenin işlerliği sağlanmak istenmiştir. TCK’nin 285’inci Maddesi. Soruşturma ve kovuşturma işlemleri sırasında ses veya görüntülerin yetkisiz olarak kayda alınması suç olarak düzenlenmiştir. Soruşturma ve kovuşturma işlemlerinin teknolojik imkânlardan faydalanılarak kayda alınması CMK ile getirilmiş bir imkân olmakla birlikte, soruşturma ve kovuşturma evrelerindeki işlemlerin yapılışı sırasındaki ses ve görüntülerin yetkisiz olarak kayda alınması veya nakledilmesi suç olup, cezai müeyyideyi gerektirmektedir. TCK’nin 286’ncı Maddesi. Hâkim ve savcı kararı olmaksızın kişinin genital muayeneye gönderilmesi suç olarak kabul edilmiştir. Kişinin özel hayatı ve vücut dokunulmazlığının korunması amacıyla Yeni Türk Ceza Kanunu ile böyle bir suç ihdas edilmiştir. Buna göre yetkili hâkim ve savcı kararı olmaksızın, kişiyi genital muayeneye gönderenin fiili, bağımsız bir suçtur ve cezai müeyyideyi gerektirmektedir. TCK’nin 287’nci Maddesi. * Denetim görevinin ihmal suçu 765 Sayılı Eski TCK’nin 203’üncü maddesinde tanımlanmış iken yeni TCK’nin 251’inci maddesinde; zimmet veya irtikâp suçunun işlenmesine kasten göz yuman denetimle yükümlü kamu görevlisinin müşterek fail olarak sorumlu olacağı şeklinde belirtilmiştir. * Yeni TCK’nin 251’inci maddesinde zimmetin yanı sıra irtikâp suçunun işlenmesine imkân sağlanması da denetim görevinin ihmali olarak tanımlamıştır. Denetim görevinin * Yeni TCK’nin 55’inci maddesi gereğince, denetim görevi ihmali nedeihmal suçu yeni niyle eski kanundan farklı olarak kazanç müsaderesi yapılmasına imkân tanınmıştır. yasada kamu idaresinin güvenir- * Yeni TCK’nin 251’inci maddesinde ceza müeyyidesi üç aydan üç yıla liliğine ve işleyişi- kadar hapis olarak öngörülmüş olup, eski yasaya göre suç karşılığı ne karşı suçlar 5237 Sayılı ceza da artırıma gidilmiştir. başlıklı 4 nü kısım * Bir kişi yahut hayvan üzerinde gözetim yükümlülüğü olmakla beraber TCK’nin 55, 85, 1 nci bölümünde bu yükümlülüğün ihlali ile yaralanmaya veya ölüme sebebiyet verilmesi 89, 151, 175, 177 ve ayrıca bir kişi halinde şüphelinin 5237 Sayılı TCK’nin 85’inci maddesindeki taksirle ve 251’inci Madveya hayvan deleri. öldürme veya 89’uncu maddesindeki taksirle yaralamayı düzenleyen üzerinde gözetim müeyyidelerin maddelerinden kovuşturmaya tabi tutulması gerekmektedir. yükümlülüğü ile * Akıl hastası üzerinde bakım ve gözetim yükümlülüğünü başkalarının ilgili olarak da hayatı, sağlığı veya mal varlığı bakımından tehlikeli olabilecek şekilde düzenlemelerde ihmal eden kişinin TCK’nin 175’inci maddesine istinaden altı aya kadar bulunulmuştur. hapsi öngörülmektedir. * Gözetim altında bulunun hayvanı başkalarının hayatı veya sağlığı bakımından tehlikeli olabilecek şekilde serbest bırakan veya bunların kontrol altına alınmasında ihmal gösteren kişinin de TCK’nin 177’inci maddesi gereğince (altı aya kadar hapis) cezalandırılması gerekmektedir. Gözetim altında bulunan hayvanın başkalarına ait mallara zarar vermesi halinde, şikâyet üzerine eşya hukuku kapsamında zararın ilgililerce tazmini ve TCK’nin 151’inci maddesi gereğince şüphelinin dört aydan üç yıla kadar hapis ve adli para cezası ile cezalandırılması 8 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. gerekmektedir. Eski TCK’deki Yediemin görevinin ihlali ve emniyeti suiistimal suçları yeni yasada muhafaza görevini kötüye kullanma ile güveni kötüye kullanma olarak tanımlanmıştır. * Muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim olunan rehinli veya hacizli veya her hangi bir nedenle el konulmuş olan mal üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunan kişiye üç aydan iki yıla kadar hapis ve üç bin güne kadar adli para cezası verilmesi gerekmektedir. * Kişinin bu malın sahibi olması halinde verilecek ceza yarı oranında 5237 Sayılı indirilmektedir. Ayrıca Eski TCK’nin 508’inci maddesinde tanımlanmış TCK’nin 155 ve olan emniyeti suiistimal suçu yeni yasada güveni kötüye kullanma 289’uncu Maddeolarak tanımlanmıştır. Başkasına ait olup da muhafaza etmek veya leri. belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkâr eden kişinin güveni kötüye kullanmadan müeyyideye tabi tutulması gerekmektedir. Eski TCK’da İhkakı Hak olarak tanımlanmış olan suç türü yeni TCK’da çeşitli suçların hafifletici nedenleri olarak düzenlenmiştir. 765 sayılı eski TCK’nin 308’inci maddesinde düzenlenmiş olan ihkakı suçu başlığı ile yeni TCK bir düzenlemede bulunmamıştır. Ancak 5237 Sayılı İhkakı hak hali çeşitli suçların hafifletici nedenleri olarak belirtilmiştir. TCK’nin 144 ncü, İhkakı hak hali 5237 Sayılı TCK’nin; 144’üncü maddesinde hırsızlık, 150 nci, 159 ncu 159’uncu maddesinde dolandırıcılık, 211’inci maddesinde belgede ve sahtecilik suçunun hafifletici nedeni olarak kabul edilmiştir. Ayrıca 211’inci MaddeleTCK’nin 150’nci maddesinde yağma suçunun ihkakı hak gayesiyle ri. işlenmesi halinde fail hakkında sadece tehdit yahut kasten yaralama suçuna ilişkin hükümlerin uygulanacağı kabul edilmiştir. 5326 SAYILI KABAHATLER KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA Türk Ceza Kanunu’nun amacı kamu düzenini ve güvenliğini, kişinin hak ve hürriyetlerini, hukuk devletini korumak ve suç işlenmesini önle- Kabahatler Kanununun amacı; toplum düzenini, genel ahlâkı, genel mek olarak belir- sağlığı, çevreyi ve ekonomik düzeni korumak olarak belirlenmiştir. lenmiş iken, kabahatin suç olmadığı nazara alınarak Kabahatler Kanunu’nun amacı farklı olarak düzenlenmiştir. YASAL MEVZUAT 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun 1’inci Maddesi. Suç kavramından ayrı olduğunu belirtmek amacıyla kabahat kavramının tanımı yapılmış, anlam ve mahiyeti açıklanmıştır. Kabahat; “kanunun, karşılığında idarî yaptırım uygulanmasını öngörKabahatler Kanudüğü haksızlık” olarak tanımlanmış, hem kasıt hem taksirle işlenebilenu’nun 2, 9 ve ceği, taksirle işlenebilmesi için bir hukuki yükümlülüğün ihlal edilmesi 10’uncu Maddelegerektiği, TCK’ nın hata hükümlerinin sadece kasten işlenen kabahatri. ler bakımından uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Kabahatler Kanu- Kabahatler Kanunu ile tüm kabahatler ayrı ayrı düzenlenmemiş, eski Kabahatler Kanu- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 9 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. nunun genel hü- Türk Ceza Kanunundaki kabahatlerin sayılması ile yetinilmiştir. Diğer kümlerinin diğer kanunlardaki kabahatler (idari yaptırım öngören kurallar) hakkında ise kanunlardaki bu kanunun genel hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. kabahatler hakkında da uygulanacağı belirlenmiştir. nu’nun 3’üncü Maddesi. Ceza hukukunun genel ilkelerinden olan “kanunilik ilkesi” farklı bir anlayışla kabahat hukuku açısından da kabul edilmiştir. TCK’da yer alan “kanunsuz suç ve ceza olmaz” ilkesi kabahatler kanuKabahatler Kanununa da dâhil edilmiş olup, kanunun kapsam ve koşulları bakımından nu’nun 4’üncü belirlediği çerçeve hükmün içeriği, idarenin genel ve düzenleyici işlemMaddesi. leriyle de doldurulabilmektedir. Türk Ceza Kanunu’nun “zaman bakımından uygulanması, yer bakımından uygulanması, teşebbüs, hukuka uygunluk nedenleri ile kusurluluğu ortadan kaldıran nedenler” hakkındaki genel hükümlerinin kabahatler hakkında da uygulanacağı belirtilmiş, ancak bu konularda kabahatlere özgü birtakım farklılıklar oluşturulmuştur. Kabahatler Kanunu’nun getirdiği farklılıklar: - Zaman bakımından uygulama yönünden; “derhal uygulama” ilkesi getirilmiş, fiilin neticenin meydana geldiği anda değil, hareketin meydana geldiği anda oluştuğu kabul edilmiştir. Kabahatler Kanu- Yer bakımından uygulama yönünden; diğer kanunlardaki aksine nu’nun 5, 6, 12 ve hükümlerin saklı olduğu kabul edilmiştir. 13’üncü Maddele- Teşebbüs yönünden; kabahate teşebbüsün cezalandırılmayacağı, ri. ancak aksine kanuni düzenleme varsa bu kanuni düzenlemenin uygulanacağı belirtilmiştir. - Hukuka uygunluk ve kusurluluk yönünden; kabahatler kanununun aksine hükümlerinin saklı olduğu hükme bağlanmıştır. Organ veya temsilcinin işlediği kabahatten dolayı tüzel kişiliğe veya temsil olunana idari yaptırım uygulanabileceği kuralı getirilmiştir. Organ veya temsilcinin işlediği kabahatten dolayı tüzel kişiliğe veya temsil olunana yaptırım uygulanabilmektedir. Bu kapsamda; organ veya temsilcilik görevi yapan ya da organ veya temsilci olmamakla birlikte, tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde görev üstlenen kişinin bu görevi kapsamında işlemiş bulunduğu kabahatten dolayı tüzel kişi Kabahatler Kanuhakkında da idarî yaptırım uygulanabilmektedir. Ayrıca temsilci sıfatıyla nu’nun 8’inci hareket eden kişinin bu sıfatla bağlantılı olarak işlemiş bulunduğu Maddesi. kabahatten dolayı temsil edilen gerçek kişi hakkında da idarî yaptırım uygulanabilir. Gerçek kişiye ait bir işte çalışan kişinin bu faaliyeti çerçevesinde işlemiş bulunduğu kabahatten dolayı, iş sahibi kişi hakkında da idarî yaptırım uygulanabilmektedir. Türk Ceza Kanununda olduğu gibi ceza sorumluluğunu (idari yaptırım sorumluluğu) ortadan kaldıran veya azaltan sebepler ihdas edilmiştir. İdari yaptırım uygulama sorumluluğunu ortadan kaldıran veya azaltan iki sebep düzenlenmiştir. Bunlar; - Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmamış çocuk hakkında idarî Kabahatler Kanupara cezası uygulanamayacağı, nu’nun 11’inci - Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını Maddesi. algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişi hakkında idarî para cezası uygulanamayacağıdır. Türk Ceza Kanu- İşlenen bir kabahate iştirak durumunda aşağıdaki kurallar uygulanır: Kabahatler Kanununun kurumların- Kabahatin işlenişine birden fazla kişinin iştirak etmesi halinde bu nu’nun 14’üncü dan “suça iştirak” Maddesi. kişilerin her biri hakkında, fail olarak idarî para cezası verilir. kabahatler açısın- 10 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. dan farklı olarak ele alınarak düzenlenmiştir. - Özel faillik niteliğinin arandığı durumlarda, kabahate iştirak eden ve bu niteliği taşımayan kişi hakkında da fail olarak idarî para cezası verilir. - Kabahate iştirak için kasten ve hukuka aykırı işlenmiş bir fiilin varlığı yeterlidir. Kabahatin işlenişine iştirak eden kişi hakkında, diğerlerinin sorumlu olup olmadığı göz önünde bulundurulmaksızın idarî para cezası verilir. - Kanunda özel faillik niteliğini taşıyan kişi açısından suç, diğer kişiler açısından kabahat olarak tanımlanan fiilin, bu niteliği taşıyan ve taşımayan kişiler tarafından ortaklaşa işlenmesi halinde suça iştirake ilişkin hükümler uygulanır. Bir fiil ile birden fazla kabahatin işlenmesiyle aynı zamanda birden fazla kabahatin işlenmesi ve benzeri hallerde aşağıda belirtilen hükümlere göre hareket edilir: * Bir fiil ile birden fazla kabahatin işlenmesi halinde bu kabahatlere Türk Ceza Kanu- ilişkin tanımlarda sadece idarî para cezası öngörülmüşse, en ağır idarî nunun kurumların- para cezası verilir. Bu kabahatlerle ilgili olarak kanunda idarî para dan olan “suçların cezasından başka idarî yaptırımlar da öngörülmüş ise, bu yaptırımların Kabahatler Kanuiçtimai” kurumu, her birinin uygulanmasına karar verilir. nu’nun 15’inci kabahatler açısınMaddesi. dan kabahatlerin * Aynı kabahatin birden fazla işlenmesi halinde her bir kabahatle ilgili olarak ayrı ayrı idarî para cezası verilir. Kesintisiz fiille işlenebilen içtimai olarak kabahatlerde, bu nedenle idarî yaptırım kararı verilinceye kadar fiil tek düzenlenmiştir. sayılır. * Bir fiil hem kabahat hem de suç olarak tanımlanmış ise, sadece suçtan dolayı yaptırım uygulanabilir. Ancak, suçtan dolayı yaptırım uygulanamayan hallerde kabahat dolayısıyla yaptırım uygulanır. Kabahatlerin yaptırımı olarak idari para cezası ve diğer idari tedbirler öngörülmüştür. Kabahatler karşılığında uygulanacak olan idarî yaptırımlar, idarî para cezası ve idarî tedbirler olarak düzenlenmiştir. Kabahatler Kanunu’nun 1’inci İdarî tedbirler, mülkiyetin kamuya geçirilmesi ve ilgili kanunlarda yer Maddesi. alan diğer tedbirler olarak sayılmıştır. İlgili kanunlarda yer alan tedbirler ehliyetin geri alınması, geçici süreli işyeri kapatma, vb. tedbirlerdir. Kabahatlerin vuku tarihinden itibaren belli sürelerin geçmesi halinde soruşturmaların zaman aşımına uğrayacağı (idari yaptırım uygulanamayacağı), ilaveten kesinleşen idari yaptırımların da belli süreler içinde yerine getirilememesi halinde de idari yaptırımın zaman aşımına uğrayacağı kuralı getirilmiştir. Soruşturma zaman aşımının dolması halinde kabahatten dolayı kişi hakkında idari para cezasına karar verilemeyeceği belirtilerek zaman aşımı süresi; - Yüz bin Türk Lirası veya daha fazla idarî para cezasını gerektiren kabahatlerde beş, - Elli bin Türk Lirası veya daha fazla idarî para cezasını gerektiren kabahatlerde dört, - Yirmi bin Türk Lirası veya daha fazla idarî para cezasını gerektiren kabahatlerde üç, - Yirmi bin Türk Lirasına kadar idarî para cezasını gerektiren kabahatKabahatler Kanulerde iki, nu’nun 20 ve - Nispî idarî para cezasını gerektiren kabahatlerde sekiz yıl olarak 21’inci Maddeleri. belirlenmiştir. Zaman aşımı süresi, kabahate ilişkin tanımdaki fiilin işlenmesiyle veya neticenin gerçekleşmesiyle işlemeye başlamaktadır. Kabahati oluşturan fiilin aynı zamanda suç oluşturması halinde suça ilişkin dava zaman aşımı hükümleri uygulanmaktadır. Yerine getirme zaman aşımının dolması halinde idarî para cezasına veya mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin kararların artık yerine getirilemeyeceği belirtilerek, yerine getirme zaman aşımı süresi; * Elli bin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar verilmesi halinde yedi, * Yirmi bin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar veril- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 11 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. mesi halinde beş, * On bin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar verilmesi halinde dört, * On bin Türk Lirasından az idari para cezasına karar verilmesi halinde üç yıldır. Mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin on yıl olarak tespit olunmuştur. Zaman aşımı kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren işlemeye başlamaktadır. Kanun hükmü gereği olarak idari yaptırımın yerine getirilmesine başlanamaması veya yerine getirilememesi halinde zaman aşımı işlememektedir. Kabahat dolayısıyla idari yaptırım kararı vermeye ilgili kanunda açıkça gösterilen idarî kurul, makam veya kamu görevlileri yetkilidir. Kanunda açık hüküm bulunmayan hallerde ilgili kamu kurum ve kuruluşunun en üst amiri bu konuda yetkilidir. İdarî kurul, makam veya kamu görevlileri, ancak ilgili kamu kurum ve kuruluşunun görev alanına giren yerlerde işlenen kabahatler dolayısıyla idarî yaptırım kararı vermeye yetkilidir. Kabahati tespit ederek idari yaptı- 4.12.2004 tarihli ve 5271 Sayılı CMK’nun yer bakımından yetki kuralları Kabahatler Kanurım uygulamaya kabahatler açısından da geçerlidir. C.Savcısı, kanunda açıkça hüküm nu’nun 22, 23 ve bulunan hallerde bir kabahat dolayısıyla idari yaptırım kararı vermeye 24’üncü Maddelekimlerin yetkili olduğu düzenlen- yetkilidir. ri. Bir suç dolayısıyla başlatılan soruşturma kapsamında bir kabahatin miştir. işlendiğini öğrenmesi halinde C.Savcısı durumu ilgili kamu kurum ve kuruluşuna bildirebileceği gibi, kendisi de idarî yaptırım kararı verebilir. Soruşturma konusu fiilin kabahat oluşturduğunun anlaşılması halinde C.Savcısı bu nedenle idarî yaptırım kararı verir. Ancak, bunun için ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından idarî yaptırım kararı verilmemiş olması gerekir. Kovuşturma konusu fiilin kabahat oluşturduğunun anlaşılması halinde mahkeme tarafından idarî yaptırım kararı verilmektedir. İdari yaptırım kararına karşı mahkemeye başvuru ve mahkemenin bu konudaki kararına itiraz aşağıdaki usul ile hallolunur: İdarî para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idarî yaptırım kararına karşı, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç on beş gün içinde, sulh ceza mahkemesine başvurulabilir. Bu süre içinde başvurunun İdari yaptırım yapılmamış olması halinde idarî yaptırım kararı kesinleşir. uygulanmasına Mücbir sebebin varlığı dolayısıyla bu sürenin geçirilmiş olması halinde ilişkin kararın kaldırılması için bu sebebin ortadan kalktığı tarihten itibaren en geç yedi gün içinde sulh ceza mahke- karara karşı başvuruda bulunulabilir. Bu başvuru, kararın kesinleşmemesine başvuru- sini engellemez; ancak, mahkeme yerine getirmeyi durdurabilir. Mah- Kabahatler Kanukeme, son karar olarak idarî yaptırım kararının; labileceği, sulh nu’nun 27, 28, 29, ceza mahkemesi- * Hukuka uygun olması nedeniyle, “başvurunun reddine”, 30 ve 31’inci nin kararına karşı * Hukuka aykırı olması nedeniyle, “idarî yaptırım kararının kaldırılmasıMaddeleri. ise ağır ceza na”, karar verir. İki bin YTL dâhil idarî para cezalarına karşı başvuru mahkemesine üzerine verilen kararlar kesindir. Bunun dışında; Mahkemenin verdiği itiraz edilebileceği son karara karşı, yargı çevresinde yer aldığı ağır ceza mahkemesine hükme bağlanmış- itiraz edilebilir. Bu itiraz, kararın tebliği tarihten itibaren en geç yedi gün tır. içinde yapılır. Kanun yoluna başvuran kişi, bu konuda karar verilinceye kadar başvurusundan vazgeçebilir. İdarî yaptırım kararına karşı kanun yoluna başvurulması harca tâbi değildir. Kanun yoluna başvuru dolayısıyla oluşan bütün masraflar ve vekâlet ücreti, başvurusu veya savunması reddedilen tarafça ödenir. Kabahatler karşılığında uygulanacak idari yaptırımlar açıkça belirtilmiştir. Kabahatler Kanununda; - Emre aykırı davranış, - Dilencilik, - Kumar, - Sarhoşluk, Kabahatler Kanunu’nun 32 ila 43’üncü Maddeleri Arası. 12 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. - Gürültü, - Rahatsız etme, - İşgal, - Tütün mamullerinin tüketilmesi, - Kimliği bildirmeme, - Çevreyi kirletme ve afiş asma ve silah taşıma idari yaptırım uygulanmasını gerektiren kabahatler olarak sayılmıştır. Diğer kabahatler, muhtelif kanunlardaki düzenlenmiş şekli ile bırakılmıştır. Kabahatler kanunu uygulaması ile ilgili olarak genelge tamim edilmiştir. * Kabahatler suç olmaktan çıkarılmış, bir takım fiiller karşılığında idari para cezası ve idari tedbirler ön görülmüştür. İdari para cezası, ceza hukuku yaptırımı olan “Adli Para Cezası” niteliği taşımamaktadır. İçişleri Bakanlığı* Kabahatler kanunu uygulanmasından bütün kolluk birimleri, belediye nın 2005/94 zabıta görevlileri ile anılan kanunun 39 ve 40’ıncı maddelerinde belirti- Sayılı Kabahatler len kamu kurum ve kuruluşlarının ilgili idari birim amirleri ve yetkili Kanunu’nun kamu görevlileri sorumlu kılınmıştır. Uygulanması * Kabahatler kanunu 32-43’üncü maddelerinde belirtilen fiilleri işleyen- Konulu Genelgesi. ler hakkında idari yaptırım karar tutanağının öncelikle; Jandarma Karakol Komutanları, yetkili kolluk amirleri/komutanları ile yetkilendirilecek diğer kolluk personeli tarafından düzenlenmesi gerekmektedir. İdari yaptırım karar tutanağına; * Hakkında idari yaptırım kararı verilen kişinin kimlik ve adresi, * İdari yaptırım kararı verilmesini gerektiren kabahat fiili, İdari Yaptırım İçişleri Bakanlığı* Bu fiilin işlendiğini ispata yarayacak bütün deliller, Karar Tutanağında nın 2005/94 bulunması gere- * Kesilen idari para cezasının miktarı ile peşin ödeme yapılmış ise Sayılı Kabahatler miktarı, ken hususlar ile Kanunu’nun belgeler genelge- * Karar tarihi ve kararı veren sorumlu birimlerdeki yetkili personelin Uygulanması de açıkça belirtil- kimliği, Konulu Genelge* Mülkiyetin kamuya geçirilmesi amacıyla el koyma işlemi yapılmış ise miştir. si. el konulanın ne olduğu ve miktarı, * Sarhoşluk nedeniyle kabahati işleyenin kontrol altına alınması işleminin açık bir şekilde yazılması gerekmektedir. İdari yaptırım kararı uygulanacak kişiler genelgede açıklanmıştır. İdari yaptırım kararı esas olarak kabahati işleyen gerçek kişi hakkında uygulanmalıdır. Bunun yanında; * Organ veya temsilcilik görevi yapan ya da organ veya temsilci olmamakla birlikte tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde görev üstlenen gerçek kişinin bu görevi kapsamında işlediği kabahatten dolayı, hem tüzel kişi hem de kabahati işleyen gerçek kişiye, İçişleri Bakanlığı* Temsilci sıfatıyla hareket eden gerçek kişinin bu sıfatla bağlantılı nın 2005/94 olarak işlediği kabahatten dolayı temsil edilen ve kabahati işleyen Sayılı Kabahatler gerçek kişiye, Kanunu’nun Uygulanması * Gerçek kişiye ait bir işte çalışan kişinin bu faaliyeti çerçevesinde işlemiş olduğu kabahatten dolayı, iş sahibi kişi ve kabahati işleyen kişi Konulu Genelgesi. hakkında idari yaptırım kararı uygulanabilir. * Fiili işlediği sırada on beş yaşını doldurmamış çocuk ile akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişi hakkında idari para cezası uygulanmamalı ancak, bu kişiler hakkında diğer idari tedbirler alınmalıdır. İdari yaptırım kararı uygulanan kişinin karara karşı itiraz hakkının bulunduğu yönünde kolluk tarafın- * İdari yaptırım kararı kendisine tebliğ veya tefhim edilen kişi; onbeş İçişleri Bakanlığıgün içinde karara karşı sulh ceza mahkemesine bizzat veya yasal nın 2005/94 temsilci ya da avukat aracılığıyla başvurulabilmektedir. Sayılı Kabahatler * Bu süre içinde başvuru yapılmaması halinde idari yaptırım kararının Kanunu’nun kesinleşeceği, Uygulanması * İdari para cezasına karşı, itiraz süresi içinde ödeme yapması halinde Konulu Genelge- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 13 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. dan bilgilendirilmesi ve tutanağın bir nüshasının ilgiliye verilmesi gerekmektedir. kendisinden bunun 3/4’ünün tahsil edileceği, * Peşin ödemenin kişinin bu karara karşı itiraz hakkını etkilemeyeceği hususunda kolluk tarafından ilgiliye bilgi verilmeli ve kişinin karar tutanağını imzalaması istenmelidir. Kişinin imzadan kaçınması halinde, bu durumun İdari Yaptırım Karar Tutanağı’nın “İdari Yaptırım Uygulanan Şahsın İmzası” (II.8) bölümünde belirtilmesi ve “İdari Yaptırım Karar Tutanağı”nın bir nüshası ilgili kişiye verilmesi gerekmektedir. si. Emre aykırı davranış kabahat türünün uygulanması ile ilgili olarak genelgede açıklayıcı düzenlemelerde bulunulmuştur. * Bu kabahat türü ile ilgili yaptırımın Cumhuriyet Savcısı, Hâkim veya İçişleri Bakanlığının 2005/94 Mülki Amir tarafından uygulanması ve emre aykırı davranış fiilini tespit eden kamu görevlisinin; durumu karar verilmek üzere emri veren ma- Sayılı Kabahatler Kanunu’nun kama iletmesi gerekmektedir. Uygulanması * Kabahatler Kanununun 32’nci maddesinin uygulanabilmesi için ilgili Konulu Genelgekanunlarda açık hüküm bulunması gerekmektedir. si. Dilencilik yapanlar ile ilgili olarak kolluk ve belediye zabıta görevlilerinin idari para cezası uygulama yetkisi bulunmaktadır. * Kolluk ve belediye zabıta görevlilerince dilencilik yapanlara idari para İçişleri Bakanlığıcezası uygulanmalı, el konulan gelir için el koyma tutanağı tanzim nın 2005/94 edilmeli, el konulan gelirin mülkiyetinin kamuya geçirilmesi için Mülki Sayılı Kabahatler İdare Amirinden izin alınması gerekmektedir. Kanunu’nun Uygulanması * Beden veya ruh bakımından kendini idare edemeyecek durumda bulunan çocukları dilencilikte araç olarak kullanan kişiler; 5237 sayılı Konulu Genelgesi. TCK’nin 229’uncu maddesine göre müeyyideye tabi tutulmalıdır. Kumar oynayan ve oynatan kişilere kolluğun idari para cezası uygulaması gerekmektedir. * Kumar; zaman ve mekâna bağlı olmaksızın kazanç amacıyla kar ve zararın talihe bağlı olduğu oyunlar olarak ifade edilmiştir. Kabahatler İçişleri Bakanlığının 2005/94 Kanununa göre kumar oynayan kişi kabahat işlemiş olmakta kumarın mesken, kapalı mekânlar veya açık alanlarda oynanması da kabahat Sayılı Kabahatler Kanunu’nun fiili için yeterli olmaktadır. Uygulanması * Kumar oynanması için yer ve imkân sağlayanların TCK’ya göre, Konulu Genelgeoynayanların ise Kabahatler Kanununa göre işleme tabi tutulması si. gerekmektedir. * Başkalarının huzur ve sükûnunu bozacak şekilde davranışlarda bulunan kişinin doktor raporu veya alkometre ile sarhoşluğunun tespiti halinde kolluk görevlilerince idari para cezası tatbik edilmelidir. Sarhoş olarak başkalarının huzur * Sarhoşluk sebebiyle huzur ve sükûnu bozma fiilinin umuma açık yerlerde işlenmesi şartı (örneğin kişinin kendi evinde, diğer aile bireyle- İçişleri Bakanlığıve sükûnunu bozanların kolluk rinin veya komşularının huzur ve sükûnunu bozucu davranışları da bu nın 2005/94 kapsamdadır.) bulunmamaktadır. tarafından idari Sayılı Kabahatler para cezasına tabi * Sarhoş olan ve idari yaptırım kararı uygulanan kişinin ikaz edilerek Kanunu’nun tutulması ve sar- ailesine/güvenilir bir kişiye teslim edilmesi veya kolluk biriminde sarUygulanması hoşluğu geçinceye hoşluğu geçinceye kadar kontrol altında tutulması gerekmektedir. Konulu Genelgekadar kontrol si. Kollukça kontrol altına alınan kişinin bir yakınına veya belirlediği bir altında tutulması kişiye bilgi verilmelidir. Kontrol altına alınan kişi yabancı ise yazılı gerekmektedir. olarak karşı çıkmaması halinde, durumu vatandaşı olduğu devlet konsolosluğuna bildirilmelidir. * Sarhoşluğu geçen kişi derhal serbest bırakılmalıdır. Kabahatler Kanunu 36’ ncı maddesinde belirtilen gerçek ve ticari işletmelerin neden olduğu gürültü sebebiyle kolluk tarafından idari para cezası uygulanmalıdır. İçişleri Bakanlığının 2005/94 Başkalarının huzur ve sükûnunu bozacak şekilde gürültüye neden olan Sayılı Kabahatler gerçek kişiler ile bu fiilin bir ticari işletmenin faaliyeti çerçevesinde Kanunu’nun işlenmesi halinde, kolluk tarafından idari para cezası müeyyidesi uyguUygulanması lanmalıdır. Konulu Genelgesi. 14 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. İçişleri BakanlığıRahatsız etme fiili * Kolluk veya belediye zabıta görevlilerince, mal veya hizmet satmak nın 2005/94 için başkalarını rahatsız eden kişiye idari para cezası verilmelidir. ile ilgili olarak Sayılı Kabahatler kolluk idari para * Umuma mahsus veya umuma açık yerlerde veya işyeri ve konutlara Kanunu’nun cezası konusunda gelmek suretiyle, bu yerlerde bulunan kişileri herhangi bir talebi bulunUygulanması yetkilendirilmiştir. maksızın meşgul edenlere de bu ceza verilmelidir. Konulu Genelgesi. Kabahatler Kanununun 38’nci maddesinde tanımlanmış olan işgal fiiline uygulanacak idari para cezası konusunda kolluğun yetkisi bulunmamaktadır. İçişleri BakanlığıYetkili makamların açık ve yazılı izni olmaksızın, meydan, cadde, nın 2005/94 sokak veya yayaların gelip geçtiği kaldırımları işgal eden veya buralar- Sayılı Kabahatler da mal satan kişiler ile bu tür yerlere inşaat malzemesi yığan şahısların Kanunu’nun belediye zabıta görevlilerince idari para cezasına tabi tutulması gerekUygulanması mektedir. Konulu Genelgesi. * Kamu hizmet binalarının kapalı alanlarında tütün mamulü tüketen kişilere ilgili idari birim amirinin yetkilendirdiği kamu görevlileri tarafından * Toplu taşıma araçlarında tütün mamulü tüketen kişiye ilgili idari birim amirinin yetkilendirdiği kamu görevlilerince * Özel hukuk kişileri tarafından işletilen toplu taşıma araçlarında tütün mamullerinin tüketilmesi halinde tüketen kişilere başvurulan ilk kolluk birimi tarafından * Özel hukuk kişilerine ait olan herkesin girebileceği binaların kapalı alanlarında, tütün mamullerinin tüketilmeyeceği açık bir işaretle belirtilmesine rağmen, bu yasağa aykırı hareket eden kişiye şikâyet üzerine kolluk birimince idari para cezası verilmelidir. * Ticari faaliyetlerini gösterir satış veya faaliyet raporlarını, belirlenen süre içinde vermemek, yanlış veya yanıltıcı bilgi veya belge vermek, gerekli tesis ve yerleri incelemeye açmamak * Üreticiden satın alınan tütünleri tescil ettirmemek, alım satım kapsa4733 Sayılı Tütün mındaki yükümlülükleri yerine getirmemek ve Alkol Piyasası * İzin almadan, ana girdilerde veya tütün ambalajlarında değişiklik İçişleri BakanlığıDüzenleme Kuru- yaparak ürünleri piyasaya arz etmek nın 2005/94 * TAPDK’dan izin almadan, işleme veya üretim tesislerinde proje tadilat mu Teşkilat ve Sayılı Kabahatler Görevleri Hakkın- kapsamındaki işlemleri yapmak, faaliyetini sona erdirmek, kurulu makiKanunu’nun neleri nakletmek, devretmek ya da ülke dışına çıkarmak daki Kanunda Uygulanması Kolluğun yetki * TAPDK’dan izin almadan veya bildirimde bulunmadan dökme alkollü Konulu Genelgedurumu genelgede içkileri piyasaya arz etmek, sevkiyatını yapmak veya farklı yerlerde si. açıkça düzenle- depolamak miştir. * TAPDK’dan belge almamış kişilerden ürün almak veya bu kişilere ürün satmak, belirtilen işyerleri dışında satış yapmak * TAPDK’dan satış belgesi almadan, ürünlerin toptan satışını yapmak * TAPDK’dan yetkili belgesi almadan veya bildirimde bulunmadan, tütün ticareti yapmak * TAPDK’dan uygunluk belgesi almadan enfiye, çiğneme, nargile tütünü veya yaprak sigara kâğıdı ya da makaron üretmek, satmak veya satışa arz etmek, ticari amaçla sarmalık kıyılmış tütün üretmek, satmak ve satışa arz etmek * Yetkisiz veya açık olarak içki satmak, ürün ambalajlarını bozmak veya bölmek suretiyle satmak * İzinsiz veya TAPDK düzenlemelerine aykırılık oluşturacak şekilde, elektronik ticaret araçları ya da pasta ile sipariş yöntemi kullanarak satış sistemi kurmak veya faaliyette bulunmak * Tütün mamulleri veya alkollü içkilerin reklam ve tanıtımına ilişkin mevzuat ve kurum düzenlemelere aykırı hareket etmek GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 15 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. * Tütün mamulleri ve alkollü içkilerin kullanımı ve satışını özendirici veya teşvik edici düzenlemeler aykırı hareket etmek * Tütün mamulleri veya alkollü içkileri, otomatik satış makinesi ile satmak veya bahis oynatmak veya ödül vermek, kanunun 8’inci maddesi kapsamında idari yaptırım gerektiren suçlar * TAPDK’dan tesis kurma veya faaliyet izni almadan fabrika, tesis veya imalathane kurmak ve işletmek * Ürün ambalajlarında kullanılan bandrol, hologram, pul, damga veya benzeri işaretleri usulsüz temin etmek, amacı dışında kullanmak, taklit veya tahrif ederek konulduğu üründen kaldırarak değiştirmek * Bandrol veya benzeri işaretlerin taklitlerini imal etmek ve ülkeye sokmak * Bandrol veya benzeri işaretleri bulunmayan ya da niteliğine uygun olmayan işaretleri taşıyan ürünleri, ticari amaçla bulundurmak, nakletmek, satışa arz etmek veya satmak kanunun 8’inci maddesi kapsamında adlî yaptırım gerektiren suçlardır. * Görevle bağlantılı olarak sorulması halinde, yetkili kamu görevlisinin kimliği veya adresi ile ilgili bilgi vermekten kaçınan veya gerçeğe aykırı beyanda bulunan kişiye yetkilendirilmiş kamu görevlisi tarafından idari para cezası verilmelidir. İçişleri BakanlığıKimliği bildirmeme * Açıklamada bulunmaktan kaçınılması veya gerçeğe aykırı beyanda nın 2005/94 konusunda kollu- bulunulması dolayısıyla kimliği belirlenemeyen kişinin durumunun Sayılı Kabahatler ğun idari para yetkili kamu görevlisi tarafından derhal Cumhuriyet Savcılığına yazılı Kanunu’nun cezası verme olarak bildirilmesi gerekmektedir. Uygulanması yetkisi bulunmak* Kişinin kimliğinin açık bir şekilde anlaşılıncaya kadar, CMK hükümleri Konulu Genelgetadır. si. çerçevesinde gözaltına alınabilmektedir. Ayrıca 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanununun 17’nci madde hükümleri saklı tutulmaktadır. * Kişinin kimliğinin belirlenmesi durumunda yakalama ve gözaltına alma işlemine derhal son verilmelidir. Çevreyi kirletme fiili ile ilgili olarak idari yaptırım uygulanmasında belediye zabıta görevlileri yetkili kılınmıştır. * Evsel atık ve artıkları toplanmasına veya depolanmasına özgü yerler dışına atan kişinin belediye zabıta görevlilerince idari para cezasına tabi tutulması gerekmektedir. * Fiilin yemek pişirme ve servis yerlerinde, hayvan kesimine tahsis edilen yerler dışında, inşaat atık ve artıklarının toplanmasına veya İçişleri Bakanlığıdepolanmasına özgü yerler dışına atılması halinde kabahatin içeriği, nın 2005/94 failin kusuru, gerçek veya tüzel kişinin ekonomik durumu göz önünde Sayılı Kabahatler bulundurularak idari para cezası uygulanmalıdır. Kanunu’nun * Kullanılamaz hale gelen motorlu kara veya deniz nakil araçlarına ya Uygulanması da bunların mütemmim cüzlerini sokağa veya kamuya ait bir yere Konulu Genelgebırakan bir kişiye de idari para cezası verilmelidir. si. * Bu kabahatler dolayısıyla meydana gelen kirliliğin kişi tarafından derhal giderilmesi halinde, idari para cezası verilmeyebilmektedir. * Kabahatler Kanunu 41’inci maddesinde belirtilen bu fiiller ancak belediye sınırları içerisinde uygulanabilmektedir. Afiş asma fiili ile ilgili olarak kolluğun idari para cezası uyguluma yetkisi bulunmaktadır. * Meydanlara veya parklara, cadde veya sokak kenarlarındaki kamuya ait duvar veya alanlara, rızası olmaksızın özel kişilere ait alanlara bez, kâğıt vb. afiş ve ilan asan kişiye, kolluk veya belediye zabıta görevlileİçişleri Bakanlığırince idari para cezası uygulanmalıdır. nın 2005/94 * Aynı içerikteki afiş ve ilanlar tek fiil olarak kabul edilmelidir. Sayılı Kabahatler * Yetkili makamlardan alınan açık ve yazılı izne dayalı olarak asılan Kanunu’nun afiş ve ilanlar için idari para cezası uygulanmamalıdır. Bu afiş ve ilanlar Uygulanması izin verilen gerçek ve tüzel kişiler tarafından sürenin dolmasını mütea- Konulu Genelgekip derhal toplatılmalıdır. Toplatma yükümlülüğüne aykırı hareket si. edilmesi halinde idari para cezası tatbik edilmeli ve afiş ile ilanların kaldırılmasına ilişkin masraflar ilgili kişilerden ayrıca tahsil edilmelidir. * Özel kanun hükümleri saklı olup, seçim döneminde afiş ve ilan asıl- 16 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ması hususu seçim mevzuatında özel olarak düzenlendiğinden, Kabahatler Kanununun 42’nci maddesi kapsamı dışında değerlendirilmelidir. * Yetkili makamlardan ruhsat almaksızın kanuna göre yasak olmayan silahları park, meydan, cadde, sokaklarda görünür bir şekilde taşıyan kişiye, kolluk görevlilerince idari para cezası verilmelidir. Silah taşıma İçişleri Bakanlığıkabahat fiili olarak * İdari para cezasının uygulanabilmesi için hava veya gaz basıncıyla nın 2005/94 değerlendirilmiş çalışan avda veya atıcılık sporunda kullanılan ateşli ya da ateşsiz Sayılı Kabahatler olup, kolluğun tüfekler gibi yasak olmayan ancak yetkili makamlardan ruhsat almayı Kanunu’nun yetkileri genelgede gerektiren silahın bulunması ve ayrıca bu silahın park, meydan, cadde Uygulanması açıkça belirtilmiş- veya sokaklarda görünür bir şekilde taşınması gerekmektedir. Konulu Genelgetir. si. * Bu durumda ilgili kişiler hakkında sadece idari yaptırım kararı uygulanmalı, silahların mülkiyetinin kamuya geçirilmesi işlemi tesis edilmeyerek yapılan işlem sonrası silah ilgiliye teslim edilmelidir. 532 Sayılı Kanunla Yapılan Değişiklikler Çerçevesinde 3713 SAYILI TERÖRLE MÜCADELE KANUNU GENEL KURAL “Terör” terimi tanımlanmıştır. AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT * Terör; cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otori- 5532 Sayılı Terörtesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve le Mücadele hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini Kanunu’nun 1’inci veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler Maddesi. tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemler olarak tanımlanmıştır. * 3713 sayılı eski TMK’nun 1’inci maddesinde bulunan örgüt tanımına kanun yer vermemiştir. 5532 sayılı yasa ile değiştirilen TMK’nun 3’üncü maddesine göre 5237 sayılı Yeni Türk Ceza Kanunun; Madde 302 Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, Madde 307 Askeri tesisleri tahrip ve düşman askeri hareketleri yararına anlaşma, Madde 309 Anayasayı ihlal, Madde 311 Yasama organına karşı suç, Madde 312 Hükümete karşı suç, Madde 313 Türkiye Cumhuriyetine karşı silahlı isyan, Madde 314 Silahlı örgüt, Madde 315 Silah sağlama, Madde 320 Yabancı hizmetine asker yazma, yazılma, Madde 310’da Terörle Mücadele “Terör suçları” açıkça belirlenmiş- Cumhurbaşkanına suikast ve ikinci fıkrasında yazılı fiili saldırı suçu Kanunu’nun “terör suçları” olarak kabul edilmiştir. Terör örgütlerinin faaliyetlerinde 3’üncü Maddesi. tir. kullanılmak üzere, bu örgütlere üretmek, satın almak veya ülkeye sokmak suretiyle silah temin eden, nakleden veya depolayan kişiye yeni CMK 315 nci maddesi gereğince terör suçundan işlem yapılması gerekmekte olup, bu yeni bir düzenlemedir. 5237 sayılı yeni CMK 316 deki; yukarıda arz edilen suçlardan herhangi birini elverişli vasıtalarla işlemek üzere iki veya daha fazla kişi, maddi olgularla belirlenen bir biçimde anlaşırlarsa, suçların ağırlık derecesine göre 12 yıla kadar hapis cezası verilmektedir. Terör amacıyla işlenen suçlar tek tek belirlenmiş ve TMK’nun 4 ncü maddesinde “Terör amacı ile işlenen suçlar” başlığı Terörle Mücadele altında yeni Türk Ceza Kanunundaki 47 maddeye yer verilmiş olup, Kanunu’nun terör suçunun kapsamı genişletilmiştir. Yeni düzenlemeye istinaden; 4’üncü Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 17 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. bu suç türünün kapsamı genişletilmiştir. Terör suçları ile terör amacıyla işlenen suçlar sebebiyle mahkemece verilen cezalar “yarı oranında artırılarak hükmolunmakta” ve “paraya çevrilememekte, ertelenmemektedir.” 4’üncü maddede belirtilen 47 suç TMK’nun 1’inci maddesinde belirtilen amaçlar doğrultusunda suç işlemek üzere kurulmuş bir “terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlendiği takdirde” terör suçu sayılmaktadır. Kasten öldürme ve yaralama suçları, cebir ve şiddet içeren suçlar ile Türk Ceza Kanunu’nun; göçmen kaçakçılığına ilişkin 79’uncu maddesi, insan ticaretine ilişkin 80’inci maddesi, intihara ilişkin 84’üncü maddesi, çocukların cinsel istismarına ilişkin 103’üncü maddesi, tehdide ilişkin 106 ncı maddesi, kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya ilişkin 109’uncu maddesi, eğitim ve öğretimin engellenmesine ilişkin 112’nci maddesi, kamu kurumu veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının faaliyetlerinin engellenmesine ilişkin 113’üncü maddesi, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesine ilişkin 114’üncü maddesi, inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engellemeye ilişkin 115’inci maddesi, konut dokunulmazlığının ihlaline ilişkin 116’ncı maddesi, iş ve çalışma hürriyetinin ihlaline ilişkin 117’nci maddesi, sendikal hakların engellenmesine ilişkin 118’inci maddesi, nitelikli hırsızlığa ilişkin 142’nci maddesi, yağmaya ilişkin 148’inci maddesi, mala zarar vermenin nitelikli hallerine ilişkin 152’nci maddesi, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulmasına ilişkin 170’inci maddesi, radyasyon yaymaya ilişkin 172’nci maddesi, atom enerjisi ile patlamaya sebebiyet vermeye ilişkin 173’üncü maddesi, tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesine ilişkin 174’üncü maddesi, çevrenin kasten kirletilmesine ilişkin 181’inci maddesi, zehirli madde katmaya ilişkin 185’inci maddesi, kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç yapma veya satmaya ilişkin 187’nci maddesi, Türk Ceza Kanununda ayrı ayrı sayılan 47 maddenin dışında 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan suçlar, Orman Kanununun 110’uncu maddesinin dördüncü ve beşinci fıkralarında tanımlanan kasten orman yakma suçları, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar “terör amacı ile işlenen suç” olarak işlem görebilecektir. Anayasanın 120’nci maddesi gereğince olağanüstü hal ilan edilen bölgelerde, olağanüstü halin ilanına neden olan “Anayasa ile kurulan hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerine ait ciddi belirtilerin ortaya çıkması veya şiddet olayları sebebiyle kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması” biçimde kendini gösteren olaylara ilişkin suçlarda “terör amacıyla işlenen suçlar” kapsamına alınmış olup, aynı şekilde Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68 nci maddesinde tanımlanan suça göre gereken izinler alınmadan yurt içinde korunması gerekli taşınır kültür ve tabiat varlıklarını yurt dışına çıkanlar da terör amacıyla işlenmiş suç olarak değerlendirilebilecektir. Türk Ceza Kanununda belirlenen 55 ayrı suç, 4 ayrı kanunda sayılan suçlar ile olağanüstü halin ilanına neden olacak nitelikteki görülebilecek suçlar “terör” suçu olarak işlem görecektir. Diğer bir deyişle Yeni Türk Ceza Kanununun “temel kanun” olarak isimlendirilmesinin yanı sıra, Terörle Mücadele Kanunu da yetki alanı açısından temel kanun olarak algılanabilecektir. 3’üncü ve 4’üncü maddelerde yazılı suçları isleyenler hakkında ilgili kanunlara göre tayin edilecek hapis cezaları veya adli para cezaları yarı oranında artırılarak hükmolunur. Bu suretle tayin olunacak cezalarda, gerek o fiil için, gerek her nevi ceza için muayyen olan cezanın yukarı sınırı aşılabilir. Ancak, müebbet hapis cezası yerine, ağırlaştı- Terörle Mücadele Kanunu’nun 5’inci rılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur. Maddesi Suçun, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmiş olması dolayısıyla ilgili maddesinde cezasının artırılması öngörülmüşse; sadece bu madde hükmüne göre cezada artırım yapılır. Ancak, yapılacak artırım, cezanın üçte ikisinden az olamaz. 18 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. İsim ve kimlik belirterek veya belirtmeyerek kime yönelik olduğunun Terör örgütlerinin anlaşılmasını sağlayacak surette kişilere karşı terör örgütleri tarafından bildiri ve açıklamasuç işleneceğini veya terörle mücadelede görev almış kamu görevlilelarını ve terörle rinin hüviyetlerini açıklayanlar veya yayınlayanlar veya bu yolla kişileri mücadelede hedef gösterenler, terör örgütlerinin bildiri veya açıklamalarını basanlar görevli kamu Terörle Mücadele veya yayınlayanlara, kanunun ilgili maddesine aykırı olarak muhbirlerin görevlilerinin Kanunu’nun 6’ncı hüviyetlerini açıklayanlar veya yayınlayanlara verilen 5 milyon liradan kimliklerini açıklaMaddesi. 10 milyon liraya kadar ağır para cezası, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis yan veya yayanlar cezası olarak değiştirilmiş olup, terörle mücadelede görevli kamu mahkemece personelinin korunması ve bir kısım medyanın terör örgütünün propacezalandırılmalıgandasını yapıyor olması açısından gerekli ve yerinde bir düzenleme dır. olarak değerlendirilmektedir. Tümüyle veya kısmen terör suçlarının işlenmesinde kullanılacağını bilerek ve isteyerek doğrudan veya dolaylı olarak fon sağlanması veya Terör örgütünün toplanması durumunda bir yıldan beş yıla kadar hapis ve yüz elli günfinans kaynakları- den bin beş yüz güne kadar adli para cezasına hükmolunacağı ve nın kurutulması ve örgüt üyesi olarak cezalandırılacağı hususunda düzenlemede buluTerörle Mücadele terörizmle müca- nulmuştur. Kanunu’nun 8’inci dele açısından Maddesi. ihtiyaç duyulan bir Bu suçun; kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle ve tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hali nitelikli olarak düzenlemede değerlendirilmiş ve Türk Ceza Kanununun 60 ncı maddesine göre bulunulmuştur. bunlara özgü güvenlik tedbirleri uygulanması gerektiği yönünde kanuni düzenlemede bulunulmuştur. 15 yaşını doldurmuş çocukların da terörle mücadele kanunu kapsamında yargılanabileceği hususunda düzenlemede bulunulmuştur. Terör kapsamına giren suçlarla ilgili davalara, 04.12.2004 tarihli ve 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250’nci maddesinin birinci Terörle Mücadele fıkrasında belirtilen ağır ceza mahkemelerinde bakılması gerekmekteKanunu’nun dir. Bu suçlardan dolayı onbeş yaşın üzerindeki çocuklar hakkında 9’uncu Maddesi. açılan davalar da bu mahkemelerde görülecektir. 1’inci maddede yer verilmeyen örgüt terimi açık bir şekilde tanımlanmıştır. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde, kimliklerin gizlenmesi amacıyla yüzün, tamamen veya kısmen kapatılması ile örgüte ait amblem ve işaretleri taşıyan, slogan atan veya ses cihazları ile yayın yapan ya da terör örgütüne ait amblem ve işaretleri üzerinde bulunduran kişilere ceza verilmesine imkân tanınmıştır. Cebir ve şiddet kullanılarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemleriyle, 1’inci maddede belirtilen amaçlara yönelik olarak suç işlemek üzere, terör örgütü kuranlar, yönetenler ile bu örgüte üye olanlar TCK’nun 314’üncü maddesine göre cezalandırılır. Terör örgütünün propagandasını yapan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın veya yayın organlarının suçun işlenişine iştirak etmemiş olan sahipleri ve yayın sorumluları hakkında da bin günden on bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur. Ancak, yayın sorumluları hakkında, bu cezanın üst sınırı beş bin gündür. Aşağıdaki fiil ve davranışlar da bu fıkra hü- Terörle Mücadele kümlerine göre cezalandırılır; Kanunu’nun 7’nci * Terör örgütünün propagandasına dönüştürülen toplantı ve gösteri Maddesi. yürüyüşlerinde, kimliklerin gizlenmesi amacıyla yüzün, tamamen veya kısmen kapatılması, * Terör örgütünün üyesi veya destekçisi olduğunu belli edecek şekilde, örgüte ait amblem ve işaretlerin taşınması, slogan atılması veya ses cihazları ile yayın yapılması ya da terör örgütüne ait amblem ve işaretlerin üzerinde bulunduğu üniformanın giyilmesi, * 2’nci fıkrada belirtilen suçların; dernek, vakıf, siyasi parti, işçi ve meslek kuruluşlarına veya bunların yan kuruluşlarına ait bina, lokal, büro veya eklentilerinde veya öğretim kurumlarında veya öğrenci yurtlarında veya bunların eklentilerinde işlenmesi halinde ceza artırılmalıdır. Soruşturma aşamasında kolluk * Soruşturma ve kovuşturma usulünün açıkça belirlenmesi ile kolluk Terörle Mücadele görevlilerinin kimliklerinin gizli tutulması (kolluk tarafından düzenlenen Kanunu’nun GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 19 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. görevlilerinin kimliklerinin gizli tutulması ile şüpheli ve avukatların ceza muhakemesi haricinde bir kısım kısıtlamalara tabi tutulması hususunda düzenlemede bulunulmuştur. tutanaklara görevlilerin açık kimlikleri yerine sadece sicil numaraları 10’uncu Maddesi. yazılır.), düzenlemesinin soruşturmanın gizliğinin muhafazası açısından müspet bir gelişme olduğu değerlendirilmektedir. * Şüpheli, gözaltı süresince yalnız bir avukatın hukuki yardımından yararlanabilmektedir. Gözaltındaki şüphelinin avukatıyla görüşme hakkı, Cumhuriyet Savcısının istemi üzerine, hâkim kararıyla 24 saat süreyle kısıtlanabilecek olup, ancak, bu süre içinde ifade alınamamaktadır. Şüphelinin kolluk tarafından ifadesi alınırken, sadece bir avukatı hazır bulunabilmektedir. * Avukatın; şüphelinin dosya içeriğini incelemesi veya belgelerden örnek alma yetkisi, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebileceği durumlarda, Cumhuriyet Savcısının istemi üzerine hâkim kararıyla kısıtlanabilmektedir. * Avukatların, terör örgütü mensuplarının örgütsel amaçlı haberleşmelerine aracılık ettiğine ilişkin bulgu veya belge elde edilmesi halinde, Cumhuriyet Savcısının istemi ve hâkim kararıyla, bir görevli görüşmede hazır bulundurulabilmekte, ayrıca, bu kişiler ile avukatları arasında alınıp verilen belgeler, hâkim tarafından incelenebilmektedir. Terörle mücadelede görev alan kolluk ve diğer kamu görevlilerine devletçe bir takım imkânlar (müdafi tayin hakkı, ödüllendirme, koruma, silah kullanma, aylık bağlama ve iş verme) sağlama hususunda düzenlemede bulunulmuştur. * Terörle mücadelede görev alan istihbarat ve kolluk görevlileri ile bu amaçla görevlendirilmiş diğer personelin, bu görevlerinin ifasından doğduğu iddia edilen suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmalarda müdafi olarak belirlediği üç avukatın ücretinin ilgili kurumca karşılanması, * Görevlerinden ayrılmış olanlar ve terör örgütlerinin açık hedefi haline gelen veya getirilenler ile suçların aydınlatılmasında yardımcı olanlar Terörle Mücadele hakkında gerekli koruma tedbirlerinin Devlet tarafından alınması, Kanunu’nun * Talep halinde estetik cerrahi yoluyla fizyolojik görünümün değiştiril- 15,19, 20, 21’inci Maddeleri. mesi dâhil, nüfus kaydı, ehliyet, evlenme cüzdanı, diploma ve benzeri belgelerin değiştirilmesi, askerlik işleminin düzenlenmesi, menkul ve gayrimenkul mal varlıklarıyla ilgili hakları, sosyal güvenlik ve diğer hakların korunması, * Görevlerini yapmalarından dolayı terör eylemlerine muhatap olarak yaralanan, sakatlanan, ölen veya öldürülenler hakkında Nakdî Tazminat ve Aylık bağlanması gibi hususlarda düzenleme yapılır. Terör örgütlerine karşı yapılan operasyonlarda “kolluğun silah kullanma yetkisi” genişletilmiştir. Terör örgütlerine karşı icra edilecek operasyonlarda ‘‘Teslim Ol” emrine Terörle Mücadele itaat edilmemesi veya silah kullanmaya teşebbüs edilmesi halinde Kanunu’nun EKkolluk görevlileri, tehlikeyi etkisiz kılabilecek ölçü ve orantıda, doğrudan 2’inci Maddesi. ve duraksamadan hedefe karşı silah kullanmaya yetkili kılınmıştır. Terör örgütünün sözde anıt mezar ve şehitlik oluşturma eylemleri yasal mevzuata aykırılık teşkil etmektedir. Yargıtay Ceza Genel Kurulunca, 04.03.2008 tarih ve 200/9-282 Esas, 2008 / 44 sayılı karar ile örgüt üyesi olmayan şahısların örgütün bilgisi ve istemi doğrultusundaki * Terör örgütüne müzahir unsurların sözde anıt mezar ve şehitlik oluşturma gayretlerine karşı, - 5237 Sayılı TCK’nin, 215/1’inci fıkrasındaki “Suç ve Suçluyu Övme”, 5237 sayılı TCK, 1593 sayılı 220/8’inci fıkrasındaki “Örgüt ve Amacının Propagandasını Yapma”, Umumi Hıfzıssıh- 1593 Sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun 211’inci maddesindeki ha Kanunu, “Belediye ve Köy Muhtarlıklarınca belirlenen mezarlıkların dışında 11410 sayılı başka bir yere ölü defnedilmesinin Bakanlar Kurulu Kararını gerektirMezarlıklar Hakdiği”, kında Nizamna- 11410 Sayılı Mezarlıklar Hakkında Nizamname’nin 5’inci maddesin- me, 3998 sayılı deki “Umumi mezarlıklar dışında başka yere ölü gömülmesinin yasakMezarlıkların landığı”, Korunması Kanu- 3998 Sayılı Mezarlıkların Korunması Hakkında Kanun’un 2’nci madnu. desindeki “Mezarlıkların hiçbir şekilde amacı dışında kullanılamayacağına dair mevzuat hükümlerinden adlî işlem başlatılmalıdır. 20 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. faaliyetlerinin Terör örgütü üyeliğinden (TCK’nin 220/6 ve 314 md.) cezalandırılması gerektiği yönünde karar verilmiştir. ) Terör ve terörle mücadelede esnasında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar gören gerçek ile özel hukuk tüzel kişilerinin maddi zararları sulhen karşılanabilmekte. 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 1, 3 ve 4’üncü maddeleri kapsamında icra edilen faaliyetler nedeniyle zarar gören kişilerin beyanı, adli, idari ve askeri mercilerdeki bilgi ve belgeler göz önünde tutul- 5233 Sayılı Terör mak suretiyle, hakkaniyet ve günün ekonomik koşullarına uygun ola- ve Terörle Mücarak, hayvanlarlar, ürünler ve diğer taşınmazlara verilen her türlü zarar- deleden Doğan lar, yaralanma, sakatlanma ve ölüm hallerinde uğranılan zararlar ile Zararların Karşıtedavi giderleri, kişilerin mal varlıklarına ulaşamamasından kaynakla- lanması Hakkında nan maddi zararlar, zarar tespit komisyonlarının vereceği karara göre Kanunu. karşılanmaktadır. (Ayrıca 20 Ekim 2004 gün ve Resmi Gazete’de 25619 Numaralı olarak Yönetmelik yayımlanmıştır.) CMK’nun 58/4’üncü fıkrası gereğince Tanık Koruma Kanunu çıkarılmıştır. (Tanık Koruma Kanunu’nun yürürlülük tarihi 05 Temmuz 2008 olarak belirlenmiş olup, 3’üncü maddenin 1/b bendi, 9’uncu maddenin 3, 5 ve 7’nci fıkraları, 11’inci maddenin 3’üncü fıkrası ve 13 üncü maddenin 1 ve 2’nci fıkralarının Anayasaya aykırılı iddiasıyla dava açılmıştır.) * Tanık Koruma Kanunu’nun 5’inci maddesi gereğince; kimlik ve adres bilgilerinin kayda alınarak gizli tutulması ve kendisine yapılacak tebligatlara ilişkin ayrı bir adres tespit edilmesi, duruşmada hazır bulunma hakkına sahip bulunanlar olmadan dinlenmesi ya da ses veya görüntüsünün değiştirilerek özel ortamda dinlenmesi, tutuklu veya hükümlü olanların durumlarına uygun ceza infaz kurumu ve tutukevlerine yerleştirilmesi, fizikî koruma sağlanması, kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerin değiştirilmesi ve düzenlenmesi (Adlî sicil, askerlik, vergi, nüfus, sosyal güvenlik ve benzeri bilgi ve kayıtlarının, nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, pasaport, evlilik cüzdanı, diploma ve her türlü ruhsat gibi resmî belgelerin değiştirilmesi ve düzenlenmesi ile taşınır ve taşınmaz mal varlığıyla ilgili haklarını kullanmasına yönelik işlemlerin yapılması.), geçici olarak geçimini sağlama amacıyla maddî yardımda bulunulması, çalışan kişinin iş yerinin ya da iş alanının değiştirilmesi veya öğrenim görenin devam etmekte olduğu her türlü eğitim ve öğretim kurumunun değiştirilmesi, yurt içinde başka bir yerleşim biriminde yaşamasının sağlanması, uluslararası anlaşmalara ve karşılıklılık ilkesine uygun şekilde, geçici olarak başka bir ülkede yerleştirilmesinin sağlanması, fizyolojik görünümün estetik cerrahi yoluyla veya estetik cerrahi gerek- 5726 Sayılı Tanık tirmeksizin değiştirilmesi ve buna uygun kimlik bilgilerinin yeniden Koruma Kanudüzenlenmesi gibi tedbirler alınabilmektedir. nu’nun 4, 5, 6, * Tanık koruma tedbiri kararları; soruşturma evresinde Cumhuriyet 11’inci maddeleri. savcısı tarafından, kovuşturma evresinde Cumhuriyet savcısı veya tanığın istemi üzerine veya re’sen mahkemece verilmektedir. Karar verilmeden önce kolluk makamları ile diğer birimlerin hazırlayacağı değerlendirme raporları göz önünde tutulmaktadır. * Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, tanığın isteminin bulunması koşuluyla Cumhuriyet savcısından karar alınıncaya kadar, kolluk amirinin yazılı emriyle, geçici olarak 5’inci maddenin birinci fıkrasının (ç) bendinde belirtilen tedbir alınabilmekte ve gecikmeksizin Cumhuriyet savcısının bilgi verilmesi gerekmektedir. * Kanunun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde belirtilen tedbire ilişkin kararlar, gereğinin yerine getirilmesi amacıyla Cumhuriyet başsavcılığı aracılığıyla, yargı çevresi içerisinde bulunan kolluk makamlarına gönderilmektedir. * Tanık koruma biriminde çalışan personel için, tanık koruma birimi tarafından verilen bilgilere göre geçici kimlik düzenlenebilmekte veya belge verilebilmekte ve bu belgelerin, tanığın korunması ile gözetilen kamu yararı veya somut diğer olgular da dikkate alınarak, soruşturma konusuyla orantılı ve amaca uygun olarak kullanılması gerekmektedir. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 21 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 5271 SAYILI CEZA MUHAKEMESİ KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA Kanunun isminden Eski Ceza Muhakemesi Kanunu tabirinden “usul” ibaresi çıkarılarak usul kelimesi yeni yasa “Ceza Muhakemesi Kanunu” olarak isimlendirilmiştir. çıkarılmıştır. Bazı ibareler değiştirilmiştir. YASAL MEVZUAT 5271 Sayılı Kanun. * CMK’ da “davetiye” yerine “çağrı kâğıdı”, “ihzar müzekkeresi” yerine “zorla getirme kararı”, “yakalama müzekkeresi” yerine “yakalama emri”, “duruşmadan vareste tutulma” yerine “duruşmadan bağışık tutulma” ibareleri kullanılmıştır. CMK’nun 43, 44, * Soruşturma evresinde çağrı üzerine gelmeyen veya çağrı yapılmayan 98, 146, 176 ve şüpheli ile kovuşturma safhasındaki kaçak sanık için yakalama emri 196’ncı Maddeleçıkarılmaktadır. ri. * Hakkında tutuklama kararı verilmesi veya yakalama emri düzenlenmesi için yeterli neden bulunan şüpheli veya sanığın zorla getirilmesine karar verilmektedir. Hazırlık ve son soruşturma tahkikatı isimleri kaldırılmıştır. Şüpheli ve sanık tanımlarına açıklık getirilmiştir. * 1412 sayılı eski Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununda hazırlık soruşturması olarak adlandırılan evre, yeni kanunda soruşturma son soruşturma olarak adlandırılan evre de, yeni kanunda kovuşturma olarak belirtilmiştir. * Soruşturma aşamasında zanlının şüpheli, kovuşturma evresinde ise suç şüphelisinin sanık sıfatıyla ifade edilmesi yönünde düzenlemede bulunulmuştur. CMK’nun 2’inci Maddesi. Mahkeme ile ilgili tebligat işlerinin doğrudan doğruya mahkeme tarafından yapılması kabul edilerek adaletin işleyişinin hızlandırılması hedeflenmiştir. 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usul Kanununda tebligat işlerinin C.Savcılığı tarafından yapılacağı hükme bağlanmışken, Ceza Muhakemesi Kanununda mahkeme başkanı veya hâkimin, her türlü tebligatı, tüm gerçek veya özel hukuk tüzel kişileri veya kamu kurum ve kuruluşları ile ilgili yazışmaları doğrudan doğruya yapacağı hükme bağlanmıştır. CMK’nun 36’ncı Maddesi. Tanıkların çağrılması konusu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine paralel olarak ayrıntılı bir biçimde yeniden düzenlenmiştir. CMK’ da, tanıkların davetiye ile çağrılmaları esası kabul edilmekte birlikte, çağrının telefon, telgraf, faks ve elektronik posta gibi araçlarla yapılabilmesine de imkân sağlanmıştır. CMK’nun 43’üncü Yeni Kanunda ayrıca, mahkemenin, duruşmanın devamı sırasında maddesi. hemen dinlenmesini gerekli görmesi halinde tanığı duruşmaya getirmeleri konusunda kolluk görevlilerine yazılı olarak emir verilebileceği kabul edilmiştir. Devlet sırrı niteliğindeki bilgilerle CMK’ da tanıklık konusu bilgilerin Devlet Sırrı niteliğini taşıması halinilgili tanıklık konude; tanığın, sadece mahkeme hâkimi veya heyeti tarafından zâbıt sunda yeni ve kâtibi dahi olmaksızın dinleneceği hükme bağlanmıştır. farklı düzenlemeler getirilmiştir. Yeminli tanık dinleme yetkisi, mahkeme, hâkim ve C.Savcılarına CMK’nun 47’nci Maddesi. Tanıklara; önceden olduğu gibi gerek mahkeme, gerekse hâkim tarafından tanıklıktan önce yemin ettirilmektedir. Soruşturma aşamasında CMK’nun 54’üncü Maddesi. da C.Savcılarına yeminli tanık dinleme yetkisi verilmiştir. Soruşturma aşamasında bu yetki açıkça C.Savcılarına verildiğinden, kolluk yeminli 22 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. verilmiştir. Kolluğun yeminli tanık dinleme yetkisi yoktur. tanık ifadesi alamamakta olup, “tanıktan bilgi alma tutanağı” ile tanık dinlenebilmektedir. Tanığın korunması ile ilgili düzenlemelerde bulunulmuştur. Yeni Kanunda, bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak; tanık olarak dinlenecek kişilerin kimliklerinin ortaya çıkması kendileri veya yakınları açısından ağır bir tehlike oluşturması halinde, kimliklerinin saklı tutulması için gerekli önlemlerin alınacağı düzenlenmiştir CMK’nun 58’inci maddesi. Tanıklara, “tanıklık ücreti” ödeneceği, hükme bağlanmıştır. “Cumhuriyet Savcısı veya Mahkeme Başkanı veya hâkim tarafından çağrılan tanığa, her yıl Adalet Bakanlığınca hazırlanan tarifeye göre kaybettiği zaman ile orantılı bir tazminat verilir. Tanık hazır olmak için seyahat etmek zorunda kalmışsa, yol giderleriyle tanıklığa çağrıldığı yerdeki ikamet ve beslenme giderleri de karşılanır.” hükmü kanuna dâhil edilmiştir. CMK’nun 61’inci Maddesi. Ceza Muhakemesi Kanununda, şüpheli veya sanığın; * Beden muayenesi, * Vücudundan örnek alınması, * Diğer kişilerin beden muayenesi, * Kadının muayenesi. * Moleküler genetik incelemeler ve fizik kimliğin tespiti ile ilgili yeni Şüpheli veya düzenlemelere yer verilmiştir. sanığın beden Buna göre, bir suça ilişkin delil elde etmek için, üst sınırı iki yıldan daha muayenesi ve vücudundan örnek az hapis cezasını gerektiren suçlarda ve müdahalenin, kişinin sağlığıCMK’nun 75alınması ile ilgili na zarar verme tehlikesinin bulunmaması hallerinde; şüpheli veya 80’inci Maddeleri. hususlarda düzen- sanığın bedeninin tıbbî muayenesine ya da vücudundan kan veya lemede bulunul- cinsel salgı gibi örnekler alınmasına, C.Savcısı veya mağdurun istemiyle ya da re’sen hâkim veya mahkeme tarafından karar verilebilmekmuştur. tedir. Bu konu ile ilgili ayrıntılı düzenleme 01 Haziran 2005 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Ceza Muhakemesinde Beden Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik Kimliğin Tespiti Hakkında Yönetmelik” ile yapılmıştır. Bu yönetmelik hükümlerine göre ayrıntılı açıklamalar aşağıda ayrıca yapılmıştır. Şüpheli veya sanığın fiziki kimliğinin tespiti için belirli sınırlamalara riayet edilmesi gerekmektedir. CMK’nun 81 ve Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunu’nun 21’inci maddesi haricinde de kişilerin parmak izi ve fotoğrafları alınabilmekte ve bu amaca özgü olarak oluşturulmuş olan sisteme kaydedilebilmek- Üst sınırı iki yıldan daha az hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı şüpheli veya sanığın, kimliğinin teşhisi için gerekli olması halinde, C.Savcısının emriyle fotoğrafı, beden ölçüleri, parmak ve avuç içi izi, bedeninde yer almış olup, teşhisini kolaylaştıracak diğer özellikleri ile sesi ve görüntüleri kayda alınabilmektedir. Ancak soruşturma ve kovuşturmaya ilişkin dosyaya konan kayıtların kovuşturmaya yer olmadığına dair karar, itirazın reddi, beraat ve ceza verilmesine yer olmadığına dair kararın kesinleşmesini müteakip, C.Savcısının huzurunda derhal yok edilmesi ve bu hususun tutanağa geçirilmesi gerekmektedir. CMK’nun 81’inci Maddesi. * Parmak izi ve fotoğraflar; 5681 Sayılı Polis Vazife ve Salahi- Gönüllü, - Her çeşit silah ruhsatı, sürücü belgesi, pasaport veya pasaport yerine yet Kanununda Değişiklik Yapılgeçen belge almak için başvuruda bulunan, masına Dair - Başta polis olmak üzere, genel veya özel kolluk görevlisi ya da özel Kanunu’nun 2’nci güvenlik görevlisi olarak istihdam edilen, Maddesi (2559 - Türk vatandaşlığına başvuruda bulunan, Sayılı PVSK’nun - Sığınma talebinde bulunan veya gerekli görülmesi halinde, ülkeye 5’inci Maddesi). giriş yapan sair yabancı, (Sayfa 61 ve - Gözaltına alınan kişilerden alınabilmektedir. 62’de belirtilen * Yukarıda belirtilen durumlarda alınan parmak izi, ait olduğu kişinin Adli Görev Makkimlik bilgileri ile birlikte, ne zaman ve kim tarafından alındığı belirtil- satlı Fiziki Kimli- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 23 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. tedir. mek suretiyle, bu amaca özgü olarak oluşturulmuş olan sisteme kay- ğin Tespiti Hakdedilerek saklanmaktadır. Ancak, parmak izinin hangi sebeple alındığı kındaki Yönetmesisteme kaydedilmemelidir. liğin 15 ve 16’ncı maddelerinde * Olay yerinden elde edilen ve kime ait olduğu henüz tespit edilemeyen parmak izleri, kime ait olduğu tespit edinceye kadar, ilgili soruşturma belirtilen hususlar da uygulamada dosya numarası ile birlikte sisteme kaydedilmelidir. * 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 81’inci maddesi ile 5275 dikkate alınmalıdır.) sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 21’inci maddesi hükümlerine göre alınan parmak izleri de bu sisteme kaydedilmelidir. Gönüllü olanlar hariç ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 81’inci maddesi ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 21’inci maddesi kapsamına giren kişilerin ayrıca fotoğrafları alınarak, parmak izi ile birlikte sisteme kaydedilmelidir. * Sistemde yer alan bilgiler, kimlik tespiti, suçun önlenmesi veya yürütülmekte olan soruşturma ve kovuşturma kapsamında maddi gerçeğin ortaya çıkarılması amacıyla mahkeme, hâkim, Cumhuriyet Savcısı ve kolluk tarafından kullanılabilmektedir. * Kolluk birimlerince, kimlik tespiti yapmak ya da olay yerinden alınan parmak izini karşılaştırmak amacıyla doğrudan bu sistemle bağlantı kurabilmektedir. * Sistemde kayıtlı bilgilerin hangi kamu görevlisi tarafından ve ne amaçla kullanıldığının denetlenebilmesine imkân tanıyan bir güvenlik sistemi kurulmalıdır. * Sistemde yer alan kayıtlar gizli olup, 5861 sayılı yasanın 2’nci maddesi 6’ ncı ve 7’nci fıkralarda belirlenen amaçlar dışında kullanılmamalıdır. * Sisteme kayıtlı olan parmak izi ve fotoğraflar, kişinin ölümünden itibaren on yıl ve her halde kayıt tarihinden itibaren seksen yıl geçtikten sonra sistemden silinmelidir. * Parmak izi ile fotoğrafların sistemde kaydedilmesi ve saklanması ile bu kayıtlardan yararlanmaya ilişkin diğer esas ve usuller, İçişleri Bakanlığı tarafından Adalet Bakanlığının görüşü alınarak çıkarılacak yönetmelikle düzenlenecektir. Uygulamada görülen aksaklıklar da nazara alınarak, yer göstermenin hâkim veya C.Savcısı tarafından keşif hükümlerine göre yapılacağı hükme bağlanmıştır. 01 Haziran 2005 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yer gösterme Yönetmeliği”nin 28’inci maddesinde “yer gösterme” işlemi ayrıca düişlemi hakkında zenlenmiştir. Bu maddeye göre; “C.Savcısı, kendisine yüklenen suç keşfe dair hükümhakkında açıklamada bulunmuş olan şüpheliye yer gösterme işlemi lerin uygulanması yaptırabilmektedir. CMK’nun 250’nci maddesinin 1’inci fıkrası kapsaöngörülmüştür. mına giren suçlar (devletin güvenliğini ihlal eden suçlar) söz konusu olduğunda, adli kolluk âmiri de yer gösterme işlemi ile yetkili bulunmakta olup, bu suçlar dışında yer gösterme işlemi kolluk âmirleri tarafından yaptırılamamaktadır. Yakalama ve yakalanan kişi hakkında yapılacak işlemler kanunda açıkça belirtilmiş olup, kolluk görevlilerince yakalanan kişinin kaçmasını ve kendisine zarar vermesini önleyecek tedbirlerin CMK’nun 85’inci Maddesi. * Kişiye suçu işlerken rastlanılması, suçüstü bir fiilden dolayı izlenen kişinin kaçma olasılığının bulunması veya hemen kimliğinin belirleme olanağının bulunmaması halinde herkes tarafından geçici olarak yakalama yapılabilmektedir. (CMK 90/1) * Kolluk görevlileri; tutuklama kararı veya yakalama emri düzenlenmeCMK’nun 90/1, 2, sini gerektiren ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, C.Savcısına 4 ve 5’inci Fıkraveya amirlerine derhal başvurma olanağı bulunmadığı takdirde yakaları. lama yetkisine sahiptir. (CMK 90/2) * Kolluk görevlilerince; yakalanan kişinin kaçmasını, kendisine veya başkalarına zarar vermesini önleyecek tedbirler (kravat, bıçak, jilet, maket bıçağı vb.) kaba arama yapılmak suretiyle alındıktan sonra yakalanan kişiye kanuni hakları bildirilmelidir. 24 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. öncelikli olarak alınması gerekmektedir. Gözaltı süresi CMK’ da düzenlenmiştir. Yakalama ve Gözaltına alınanın durumunun yakınlarına bildirilmesi ve yakalama tutanağı tanzim edilmesi gerekmektedir. * CMK’nun 90/1’inci ve 90/2’nci fıkraları uyarınca yakalanan kişi ve olay hakkında C.Savcısına hemen bilgi verilmeli ve talimatı doğrultusunda işlem yapılmalıdır. * Kolluğun; C.Savcısının talimatı gereğince düzenleyeceği soruşturma belgesi ile birlikte şüpheliyi hemen C.Savcılığına göndermesi gerekmektedir. * C.Savcısı tarafından gözaltına alınmasına karar verilen kişiler için bireysel suçlarda gözaltı süresi yakalama yerine en yakın hâkim veya mahkemeye gönderilmesi için zorunlu süre hariç, yakalama anından itibaren 24 saati geçememektedir. Yakalama yerine en yakın hâkim veya mahkemeye gönderilmesi için zorunlu süre de kanunda 12 saat olarak belirlenmiştir. * Toplu olarak işlenen suçlarda delillerin toplanmasındaki güçlük veya şüpheli çokluğu nedeniyle C.Savcısı gözaltı süresini her defasında bir günü geçmemek üzere, üç gün süreyle uzatılmasına yazılı olarak emir verebilir. Gözaltı süresinin uzatılması emri gözaltına alınana derhal tebliğ edilmelidir. CMK’nun 91’inci Maddesi. Şüpheli veya sanığın yakalanması durumunda, gözaltına alındığında veya gözaltı süresi uzatıldığında, C.Savcısının emriyle bir yakınına veya belirlediği bir kişiye gecikmeksizin haber verilmesi gerekmektedir. CMK’nun 95 ve Yakalama işleminin bir tutanağa bağlanması, bu tutanakta; kişinin, 97’nci Maddeleri. hangi suç nedeniyle, hangi koşullarda, hangi yer ve zamanda yakalandığı, yakalamayı kimlerin yaptığı ve haklarının tam olarak anlatıldığı hususlarının açıkça belirtilmesi gerekmektedir. * CMK’ ya göre; kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların ve bir tutuklama nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilmekte; işin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilememektedir. Ceza Muhakemesi Kanununda, tutuklama kararı; Tutuklama neden- * Yüklenen suçun üst sınırının 2 yıldan fazla hapis cezasını gerektirleri azaltılıp yeni- mesi, den düzenlenerek, * Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların bulunması, CMK’nun tutuklama neden- * Bir tutuklama nedeninin bulunması halinde verilmektedir. 100’üncü Maddeleri varsayılabile- Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini si. cek haller tek tek uyandıran somut olguların bulunması, şüpheli veya sanığın davranışbelirtilmiştir. ları; delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme, tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma hususlarında kuvvetli şüphe oluşturması halinde bir tutuklama nedeni sayılabilmektedir. * Sadece adli para cezasını gerektiren veya hapis cezasının üst sınırı bir yıldan fazla olmayan suçlarda da tutuklama kararı verilmemektedir. Tutuklama süreleri ile ilgili düzenlemelerde bulunulmuştur. * Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, tutukluluk süresi en çok iki yıl olup, bu süre zorunlu hallerde gerekçesi gösterilmek suretiyle toplam üç yılı geçememektedir. CMK’nun 102’nci Maddesi. * Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde ise tutukluluk süresi en çok bir yıl olarak belirlenmiştir. Bu süre zorunlu hallerde gerekçeleri gösterilmek suretiyle altı ay daha uzatılabilmektedir. Adli kontrol müessesesi getirilmiş ve kefaletle salıverilme uygulaması ortadan kaldırıl- * CMK’da belirtilen tutuklama sebeplerinin varlığı halinde, üst sınırı üç CMK’nun 109, yıl veya daha az hapis cezasını gerektiren bir suç sebebiyle yürütülen 110, 111, 112, soruşturmada, şüphelinin tutuklanması yerine adli kontrol altına alın113, 114 ve masına karar verilebilmektedir. 115’inci Maddeleri. * Kanunlarda öngörülen tutukluluk sürelerinin dolması sebebiyle salıve- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 25 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. mıştır. rilenler hakkında süre koşulu aranmaksızın adli kontrole ilişkin hükümler uygulanmalıdır. * Adli kontrole ilişkin hükümlerde güvenceye yer verildiğinden, tutuklunun kefaletle salıverilmesine dair hükümler kaldırılmıştır. Arama ve el koyma işlemlerinin hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.Savcısının yazılı emri ile kolluk tarafınArama Kararı, dan yapılabileceği kabul edilmiş, kolluk amiri veya görevlilerine bu belgeleri inceleme konuda doğrudan herhangi bir yetki verilmemiştir. Kişi hakkında yapıve el koyma kararı lan arama işlemi sonucunda elde edilen belge ve kâğıtları inceleme verme yetkisi yetkisi C.Savcısı ve hâkime ait olup, kolluğun bu konuda bir yetkisi yeniden düzenbulunmamaktadır. Ayrıca 01 Haziran 2005 tarihli ve 25832 sayılı Reslenmiştir. mi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği” ile “Suç Eşyası Yönetmeliği”nde ayrıntılı düzenlemelerde bulunulmuştur. CMK’nun 119, 122 ve 127’nci Maddeleri. Belli suçlar açısından, bir suç olgusuna ilişkin bilgileri içeren belgelerin devlet sırrı olarak, mahkemeye karşı gizli tutulamayacağı öngörülmüştür. Bir suç olgusuna ilişkin bilgileri içeren belgeler, Devlet sırrı olarak mahkemeye karşı gizli tutulamayacaktır. Devlet sırrı niteliğindeki bilgileri içeren belgeler, ancak mahkeme hâkimi veya heyeti tarafından incelenebilecek; bu belgelerde yer alan ve CMK’nun 125’inci sadece yüklenen suçu açıklığa kavuşturabilecek nitelikte olan bilgiler, Maddesi. hâkim veya mahkeme başkanı tarafından tutanağa kaydettirilecektir. Bu hüküm, hapis cezasının alt sınırı beş yıl veya daha fazla olan suçlarla ilgili olarak uygulanacaktır. Taşınmaz hak ve alacaklarına el koyma imkânı sağlanmıştır. Sadece hâkim kararıyla Kanunun 128’inci maddesinde sayılan suçların işlendiğine ve bu suçlardan elde edildiğine dair kuvvetli şüphe sebebi CMK’nun 128’inci bulunması halinde, şüpheli veya sanığa ait taşınmazlara, hak ve alaMaddesi. caklara el koyma imkânı getirilmiştir. El Konulan eşyanın muhafazası hususunda düzenlemede bulunulmuştur. El konulan eşyanın kamu eliyle muhafazası çoğu zaman bir külfet oluşturmaktadır. Bu nedenle, el konulan eşyanın zilyetliği şüpheliye, CMK’nun 132’nci sanığa, mağdura veya diğer bir kişiye bırakılarak muhafazası yoluna Maddesi. gidilebilmesi kabul edilmiştir. Bu işlem, soruşturma evresinde C.Savcısı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından yapılmaktadır. Kayyım atanması hususu kanun ile belirlenmiştir. CMK’nun 133’üncü maddesinde sayılan suçların, şirketin faaliyeti çerçevesinde işlenmekte olduğu hususunda kuvvetli şüphe sebebi CMK’nun bulunması ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılabilmesi için gerekli olması 133’üncü Maddehalinde, soruşturma ve kovuşturma sürecinde, hâkim veya mahkeme si. şirket işlerinin yürütülmesiyle ilgili olarak kayyım atanabilmektedir. Bilgisayarda, bilgisayar programlarına ve kütüklerinde arama, kopyalama ve el koyma hususunda düzenlemede bulunulmuştur. Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturmada, başka suretle delil elde etme imkânının bulunmaması halinde, C.Savcısının istemi üzerine, şüpheliCMK’nun nin kullandığı bilgisayar ve bilgisayar programları ile bilgisayar kütükle134’üncü Madderinde arama yapılmasına, bilgisayar kayıtlarından kopya çıkarılmasına, si. bu kayıtların çözülerek metin haline getirilmesine hâkim tarafından karar verilebilmektedir. Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin dinlenmesi, gizli soruşturmacı ve teknik araçlarla izleme hususu kanun ile düzenlenmiştir. CMK’nun 135* Ceza Muhakemesi ile sadece organize suç örgütleriyle mücadele 140 ncu ve 5397 kapsamında kullanılabilmekte olan; Sayılı Bazı Ka-İletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması, nunlarda Değişik-Kamu görevlilerinin gizli soruşturmacı olarak görevlendirilmesi, lik Yapılmasına -Şüpheli veya sanığın kamuya açık yerlerdeki faaliyetleri ve işyerinin Dair Kanun ile teknik araçlarla izlenebilmesi, ses ve görüntü kaydı alınabilmesi gibi 2803 Sayılı Kakoruma tedbirlerinin ilgili maddelerde sayılan suçlar için de uygulana- nun’un EK-5’inci bilmesine imkân sağlanmıştır. Maddesi. 26 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. * Teknik araçla izleme CMK’nun 140’ıncı maddesi gereğince kişinin konutunda uygulanamamakta olup, iletişimin tespit, dinlenmesi ve kayda alınması; CMK’nun 135-138’inci maddelerinde belirtilen esaslar çerçevesinde adli ve ayrıca 5397 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun gereğince; önleyici ve koruyucu maksatlarla icra edilmektedir. * 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun (CMK) 137/4’üncü bendine istinaden adli maksatlı iletişimin dinlenmesi neticesinde; takipsizlik kararı verilmesi durumunda ilgiliye tebliğ yapılması gerekmektedir * Adli maksatla verilen dinleme kararında, yüklenen suçun türü, hakkında tedbir uygulanacak kişinin kimliği, iletişim aracının türü, telefon numarası, tedbirin türü, kapsamı ve süresi belirtilmekte ve karar en çok üç ay için verilebilmekte olup; bu süre bir defa uzatılabilmektedir. * İletişimin önleme ve koruyucu maksatla dinlenmesinde süre adli suçlarda altı, örgütlü suçlarda ise üçer ay uzatılmakta olup, zaman açısından herhangi bir kısıtlama bulunmamaktadır. 2803 Sayılı kanunun 7/a bendine ilişkin görevleri yerine getirirken önleyici ve koruyucu tedbirleri almak üzere, telekomünikasyon yoluyla iletişimin tespiti, dinlenmesi, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kayda alınmasına ilişkin Yönetmelik ihdas edilmiştir. Telekomünikasyon yoluyla iletişimin tespiti, dinlenmesi, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kayda alınmasına dair usul ve esaslar ile Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının kuruluş, görev ve yetkileri hakkındaki yönetmelik 10 Kasım 2005 tarih ve 25989 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu yönetmelik kapsamında, önleyici ve adli maksatlı teknik takip faaliyetleri icra edilmektedir. Telekomünikasyon yoluyla İletişimin Tespiti, Dinlenmesi, Sinyal Bilgilerinin Değerlendirilmesi ve Kayda Alınmasına Dair Usul ve Esaslar ile Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkındaki Yönetmelik. * Ankesörlü telefon hizmeti de dâhil olmak üzere cep ve sabit telefon Telefon abone ve 5809 sayılı Elektişletmecilerince (şirketlerince), acil yardım talebinde bulunan kişilerin konum bilgilerinin ronik Haberleşme adres ve konum bilgilerinin acil çağrı hizmeti (112, 155, 156 vb.) verkolluğu aktarılması Kanunu’nun 31/4’ mekte olan kuruluşlara bildirilmesi yükümlülüğü ile ilgili kanunî düzengerekmektedir. üncü Fıkrası leme bulunmaktadır. * Arama ve el koyma, koruma tedbirlerinin uygulanması ve iletişimin denetlenmesi sırasında, yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan, ancak, diğer bir suçun işlendiği şüphesini uyandıTesadüfen elde rabilecek bir delil elde edilmesi ile ilgili düzenlemelere yer verilmiştir. edilen delillerle CMK’nun 138’inci * Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi sırasında, ilgili düzenlemede Maddesi. yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan ve bulunulmuştur. ancak, 135’inci maddenin altıncı fıkrasında sayılan suçlardan birinin işlendiği şüphesini uyandırabilecek bir delil elde edilirse; bu delil muhafaza altına alınmalı ve durum derhal C.Savcılığına bildirilmelidir. Koruma tedbirleri nedeniyle yasa dışı bir uygulama sebebiyle zarara uğrayan kişinin devletten tazminat talep edebileceğine ilişkin düzenlemede bulunulmuştur. CMK’da, yakalama, gözaltına alma, tutuklama, arama ve el koyma koruma tedbirlerinin muhatabı kişilerin maddi ve manevi her türlü CMK’nun 141zararlarını Devletten isteyebilmelerine ilişkin esas ve usuller düzen144’üncü Maddelenmiştir. Tazminat isteminde bulunabilme süresi, karar veya hükümleleri. rin kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl olarak belirlenmiştir. İfade ve sorgu İfade alma sırasında, mevcut uygulamaya ilaveten ifade verenin veya CMK’nun 147’nci GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 27 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. usulü ile ilgili yeni düzenlemelerde bulunulmuştur. sorguya çekilenin kişisel ve ekonomik durumu hakkında da bilgi alınacağı hüküm altına alınmıştır. Bunun yanında, ifade ve sorgu işlemlerinin kaydında teknik imkânlardan yararlanılacağı belirtilmiştir. Maddesi. * Soruşturma konusu suçun işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması ve başka surette delil elde edilememesi halinde, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.Savcısı kararı ile kamu görevlilerinin gizli soruşturmacı olarak görevlendirilebileceği, * Soruşturmacı görevlendirilmesine ilişkin karar ve diğer belgelerin ilgili Cumhuriyet Başsavcılığında muhafaza edileceği, soruşturmacının kimliğinin, görevinin sona ermesinden sonra da gizli tutulacağı, * Soruşturmacının, faaliyetlerini izlemekle görevlendirildiği örgüte ilişkin her türlü araştırmada bulunmak ve bu örgütün faaliyetleri çerçevesinde Yürürlükten kaldı- işlenen suçlarla ilgili delilleri toplamakla yükümlü olduğu, rılan 4422 sayılı * Soruşturmacının, görevini yerine getirirken suç işleyemeyeceği ve Çıkar amaçlı suç görevlendirildiği örgütün işlemekte olduğu suçlardan sorumlu tutulamaCMK’nun örgütleriyle müca- yacağı, dele kanunundaki * Soruşturmacının elde ettiği bilgileri, görevlendirildiği ceza soruştur- 139’uncu Maddegizli görevli ismi ması ve kovuşturması dışında kullanamayacağı hususunda düzenlesi. gizli soruşturmacı mede bulunulmuştur. olarak değiştiril* Yapılan düzenlemeye istinaden; miştir. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç TCK 220), Silahlı örgüt (madde 314) veya bu örgütlere silah sağlama (TCK 315), 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (madde 12) suçları, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 68 (yurt dışına çıkarma yasağına aykırı hareket edenler) ve 74’ncü (İzinsiz araştırma, kazı ve sondaj yapanlar) maddelerinde tanımlanan suç türleri ile mücadelede gizli soruşturmacı görevlendirilebilmektedir. * Kuvvetli şüphe sebepleri bulunması ve başka suretle delil elde edilememesi hâlinde, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.Savcısının vereceği karar üzerine şüpheli veya sanığın kamuya açık yerlerdeki faaliyetleri ve işyeri teknik araçlarla izlenebilmekte, ses veya görüntü kaydı alınabilmektedir. Elde edilen deliller, CMK 140’da belirtiTeknik araçlarla len suçlarla ilgili soruşturma ve kovuşturma dışında kullanılamamakta; izleme hususunda ceza kovuşturması bakımından gerekli olmadığı takdirde C.Savcısının CMK’nun 140’ıncı gözetiminde derhâl yok edilmekte ve teknik araçla izleme kişinin konudüzenlemede Maddesi. tunda uygulanamamaktadır. bulunulmuştur. * Teknik araçlarla izleme kararı en çok dört haftalık süre için verilebilmekte, bu süre gerektiğinde bir defaya mahsus olmak üzere uzatılabilmektedir. Ancak, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde, hâkim bir haftadan fazla olmamak üzere sürenin müteaddit defalar uzatılmasına karar verebilmektedir. Kolluğun almış olduğu ifadenin geçerliliği hususunda CMK’ da sarih olarak düzenlemede bulunulmuştur. CMK’ ya göre, müdafii olmadan kolluk tarafından alınan ifade, hâkim CMK’nun 148’inci ve mahkeme huzurunda şüpheli veya sanık tarafından doğrulanmadıkMaddesi. ça hükme esas alınamamaktadır. * Şüpheli veya sanıktan kendisine bir müdafi seçmesi istenir. Şüpheli Belli ölçüde mec- veya sanık müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, CMK’nun 150’nci buri müdafi sistemi istemi hâlinde bir müdafi görevlendirilir. Maddesi. kabul edilmiştir * Müdafi bulunmayan şüpheli veya sanık çocuk kendisini savunmayacak derecede malul veya sağır ve dilsiz ise istemi aranmaksızın bir 28 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. müdafi görevlendirilmelidir. * Alt sınır beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada istemi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilmelidir. Suçtan zarar görenin vekiline de CMK’nun soruşturma ve Sanık veya şüpheli müdafiine ilaveten suçtan zarar görenin vekiline de 153’üncü Maddekovuşturma dos- suç dosyasını inceleme yetkisi tanınmıştır. si. yasını inceleme hakkı tanınmıştır. Soruşturma usulünün gizli olduğu kanunda açıkça belirtilmiştir. Ceza Muhakemesi Kanununda, “Kanunun başka hüküm koyduğu CMK’nun 157’nci haller saklı kalmak ve savunma haklarına zarar vermemek” koşuluyla Maddesi. soruşturma usul işlemlerin gizli olduğu açıkça hükme bağlanmıştır. CMK’ da; C.Savcısı ile adli kolluk görevlilerinin görev ve yetkileri açıkça belirtilmiştir. * C.Savcısı doğrudan doğruya veya emrindeki adli kolluk aracılığı ile her türlü araştırmayı yapabilmekte ve ihtiyaç olması halinde kamu görevlilerinden her türlü bilgiyi isteyebilmektedir. * Adli kolluk görevlilerince; el konulan olay, yakalanan kişiler ile uyguCMK’nun 161’inci lanan tedbirler C.Savcısına derhal bildirilmeli ve C.Savcısının adliyeye Maddesi. ilişkin bütün emirleri gecikmeksizin yerine getirilmelidir. * C.Savcısınca adli kolluk görevlilerine emirler yazılı, acele hallerde sözlü olarak da verilebilmektedir. Sözlü emirlerin en kısa sürede yazılı hale getirilmesi gerekmektedir. * Kolluk, bir suça ilişkin olarak kendisine yapılan sözlü ihbar ve şikâyetleri ve görevi sırasında öğrendiği suça ilişkin bilgileri yazılı hale getirmelidir. * Edinilen bilgi veya alınan ihbar veya şikâyet üzerine veya kendiliğinden bir suçla karşılaşan kolluk, olay yerinde kişilerin ve toplumun sağlığına, vücut bütünlüğüne veya malvarlığına zarar gelmemesi ve suçun delillerinin kaybolmaması ya da bozulmaması için derhal gerekli 5271 sayılı CMK’daki düzen- tedbirleri almalıdır. * Bir suç işlendiği veya işlenmekte olduğu bilgisini edinen kolluk, olay lemelere ilave yerinin korunması, delillerin tespiti, kaybolmaması ya da bozulmaması olarak kolluğun için acele tedbirleri aldıktan sonra el koyduğu olayları, yakalanan kişiler adli görev ve yetkileri yeniden ile uygulanan tedbirleri derhal Cumhuriyet Savcısına bildirmeli ve 5681 Sayılı Polis Cumhuriyet Savcısının emri doğrultusunda işin aydınlatılması için Vazife ve Salahidüzenlenmiştir. Yeni düzenlemeye gerekli soruşturma işlemlerini yapmalıdır. yet Kanununda istinaden; kolluğa * Yapılacak araştırma sonunda edinilen bilginin bir kabahate ilişkin Değişiklik Yapılyapılan ihbar ve olduğunun tespiti halinde, gerekli yasal işlem yapılmalı veya yapılması masına Dair şikâyetlere yapıla- sağlanmalıdır. Kanunu’nun 5 nci cak işlem ile olay * Olay yerinde görevine ait işlemlere başlayan kolluk, bunların yapıl- Maddesi (2559 yerinde kişilerin ve masına engel olan veya yetkisi içinde aldığı tedbirlere aykırı davranan Sayılı PVSK’nun toplumun sağlığı kişileri, işlemler sonuçlanıncaya kadar ve gerektiğinde zor kullanarak EK 6’ncı Maddeve güvenliği için bundan men edebilir. si). alınması gereken * Kolluk, suçun delillerini tespit etmek amacıyla, Cumhuriyet Savcısının tedbirler ve teşhis emriyle olay yerinde gerekli inceleme ve teknik araştırmaları yapar, yaptırılması gibi delilleri tespit eder, muhafaza altına alır ve incelenmek üzere ilgili konulara açıklık yerlere gönderir. getirilmiştir. * Olay yeri dışında kalan ve o suça ilişkin delil elde edilebileceği yönünde kuvvetli şüphe sebebi bulunan konut, işyeri ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda yapılacak işlemler için Ceza Muhakemesi Kanununun arama ve el koymaya ilişkin hükümleri uygulanır. * Kolluk, olaydaki failin, gözaltına alınan şüpheli ile aynı kişi olup olmadığının belirlenmesi bakımından zorunlu olması halinde, Cumhuriyet Savcısının talimatıyla teşhis yaptırabilmektedir. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 29 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. * Tanıklıktan çekinebilecek olanlar, teşhiste bulunmaya zorlanmamalıdır. İşleme başlanmadan önce, teşhiste bulunacak kişinin faili tarif eden beyanı tutanağa geçirilmelidir. * Teşhis işlemine tabi tutulan kişilerin birden fazla ve aynı cinsten olması, aralarında yaş, boy, ağırlık, giyinme gibi görünüşe ilişkin hususlarda benzerlik bulunması gerekmektedir. Teşhis için gerekli olması halinde, şüphelinin görünüşü ile ilgili gerekli değişiklikler yapılabilmektedir. Teşhis işlemine tabi tutulan kişilerin her birinde, teşhis sırasında bir numara bulundurulmalıdır. * Teşhiste bulunan kişi ile teşhis işlemine tâbi tutulan kişilerin birbirini görmemesi gerekmektedir. * Teşhis işlemi en az iki kez tekrarlanmalı ve teşhiste bulunması istenen kişiye, şüphelinin teşhis edilecek kişiler arasında yer almıyor olabileceği hatırlatılmalıdır. * Teşhis işlemine tabi tutulan kişilerin, bu işlem sırasında birlikte fotoğrafları çekilerek veya görüntüleri kayda alınarak, soruşturma dosyasına konulması sağlanmalıdır. * Şüphelinin fotoğrafı üzerinden de teşhis yapılabilmektedir. Ancak tek bir fotoğraf veya aynı kişinin farklı fotoğrafları üzerinden teşhis yaptırılmamalıdır. Değişik kişilerin fotoğraflarının aynı büyüklük ve özellikte olmaları gerekmekte olup, teşhis işlemi tutanağa bağlanmalıdır. Adli görevleri kötüye kullanma veya ihmal durumunda C. Savcılarınca doğrudan doğruya soruşturma yapılabilmektedir. Adliye ile ilgili görev veya işlerde kötüye kullanma veya ihmalleri görülen kamu görevlileri ve kolluk amir ve memurları hakkında Cumhuriyet CMK’nun 161’inci Savcılarınca doğrudan doğruya soruşturma yapılabilmesine rağmen, Maddesi. en üst dereceli kolluk amirleri hakkında hâkimlerin görevlerinden dolayı tabi oldukları yargılama usulünün uygulanması gerekmektedir. Adli kollukla ilgili düzenlemeler yapılmıştır. Getirilen düzenlemeye göre; soruşturma işlemleri, Cumhuriyet Savcısının emir ve talimatları doğrultusunda öncelikle adli kolluğa yaptırılacak; adli kolluk görevlileri, Cumhuriyet Savcısının adli görevlere ilişkin CMK’nun 164, emirlerini yerine getireceklerdir. Cumhuriyet Başsavcıları her yılın 165, 166 ve sonunda, o yerdeki adli kolluğun sorumluları hakkında değerlendirme 167’nci Maddeleraporları düzenleyerek, mülkî idare amirlerine göndereceklerdir. Tüm ri. bu konuların düzenlenmesi amacıyla 01 Haziran 2005 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Adli Kolluk Yönetmeliği” çıkarılmıştır. * Cumhuriyet Savcısına, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını gerektiren koşulların ya da, şahsi cezasızlık sebebinin varlığı halinde kamu davasını açıp açmama konusunda takdir yetkisi getirilmiştir. * CMK’nun 253/19’uncu fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere C.Savcısı Belli hâllerde soruşturması ve kovuşturması bağlı olup, üst sınırı bir yıl veya daha az Cumhuriyet Savsüreli hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yeterli şüphenin CMK’nun 171’inci cısına kamu davavarlığına rağmen kamu davasının açılmasına beş yıl süreyle ertelenMaddesi. sını açmada takdir mesine karar verebilir. Suçtan zarar gören CMK’nun 173’üncü maddeyetkisi verilmiştir. sine göre bu karara itiraz edebilir. * Kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilebilmesi için uzlaşmaya ilişkin hükümler saklı kalmak üzere; CMK’nun 171/3 fıkrasında belirtilen düzenlemeler C.Savcılığınca dikkate alınmaktadır. Buna göre; mahkeme, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği İddianamenin tarihten itibaren onbeş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün CMK’nun iadesi müessesesi belgeleri inceledikten sonra; iddianamenin Kanunda aranan unsurları 174’üncü Maddedüzenlenmiştir. içermediğini tespit ettiğinde, eksik ve hatalı noktaları belirterek iddiasi. namenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verecektir. 30 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. CMK’ da yer alan düzenlemeye göre; Cumhuriyet Savcısı, müdafi veya vekil sıfatıyla duruşmaya katılan avukat; sanığa, katılana, tanıklara, bilirkişilere ve duruşmaya çağrılmış Doğrudan soru diğer kişilere, duruşma disiplinine uygun olarak doğrudan soru yönelyöneltmeyle (çaptebileceklerdir. Sanık ve katılan da mahkeme başkanı veya hâkim CMK’nun 201’inci raz sorgu) ilgili Maddesi. aracılığı ile soru yöneltebilecektir. Yöneltilen soruya itiraz edildiğinde hükümlere yer sorunun yöneltilmesinin gerekip gerekmediğine, mahkeme başkanınca verilmiştir. karar verilecektir. Gerektiğinde ilgililer yeniden soru sorabilecektir. Heyet halinde görev yapan mahkemelerde, heyeti oluşturan hâkimler de belirtilen kişilere soru sorabilecektir. Suçun mağduru ile şikâyetçiye, baro CMK’nun tarafından avukat CMK’ da “silahların eşitliği” ilkesi nazara alınarak suçun mağduru ve 234’üncü maddeatanmasını isteme şikâyetçiye bir takım haklar (avukat isteme, suret alma, vs.) tanınmıştır. si. gibi yeni haklar verilmiştir. Kaçaklar dışındaki sanıklar bakımından gıyabî tutuklama müessesesi kaldırılmıştır. CMUK’da bütün aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen sanıkların savunmaları alınmak üzere gıyaben tutuklanmaları müessesesi mevcut CMK’nun 98 ve iken, CMK bu müesseseyi kaldırarak adresleri tespit edilemeyen sanık248’inci Maddeleların “yakalama emri” ile yakalanarak savunmalarının alınacağını ve ri. kaçak sanıklar dışında gıyabi tutuklamanın uygulanamayacağını hükme bağlamıştır. Kaçakların yargılanması hakkında önemli ve yeni düzenlemeler getirilmiştir. CMK’ da yeni gelişmeler de nazara alınarak kaçakların yargılanması CMK’nun 247 ve hakkında yeni düzenlemeler (kaçak kararı alma, müdafii bulundurul248’inci maddeleması, zorlama amaçlı mallarına el koyulması, teminat istenmesi) yari. pılmıştır. Tüzel kişilerin soruşturmada ve kovuşturmada temsiline dair düzenlemeler yapılmıştır. CMK’ da yapılan yeni düzenlemeye göre; bir tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşCMK’nun turmada tüzel kişinin organ veya temsilcisi, katılan veya savunma 249’uncu Maddemakamı yanında yer alan sıfatıyla soruşturma ve kovuşturma işlemlesi. rine dâhil edilecektir. Bu durumda, tüzel kişinin organ veya temsilcisi, Kanunun katılana veya sanığa sağladığı haklardan yararlanacaktır. Bazı suçlara ilişkin özel muhakeme kuralları getirilmiştir 5190 sayılı “Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununda Değişiklik Yapılmasına ve Devlet Güvenlik Mahkemelerinin Kaldırılmasına Dair Kanun”la 1412 sayılı CMUK’a eklenen 394/a ilâ 394/d madde hükümleri, 5237 sayılı yeni Türk Ceza Kanunundaki suçlarla ilgili düzenlemelerle de uyumu sağlanarak, CMK’ da Beşinci Kitap Dördüncü Bölümde “Bazı Suçlara İlişkin Muhakeme” başlığı altında düzenlenmiştir. CMK’nun 250, 251 ve 252’nci Maddeleri. İstinaf kurumu ayrıntılı olarak düzenlenmiş, istinaf yoluna başvurulabilecek ve başvurulamayacak hükümlerin yanında, istinaf usulü ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Bu düzenlemedeki iki maddeye göre; İlk derece mahkemelerinden verilen hükümlere karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Ancak, onbeş yıl ve daha fazla hapis cezalarına ilişkin İlk derece kanun hükümler, bölge adliye mahkemesince re’sen incelenir. Hükümden CMK’nun 272 ila yolu olarak “istinaf önce verilip hükme esas teşkil eden veya başkaca kanun yolu öngö286’ncı Maddeleri kurumu” getirilmiş- rülmemiş olan mahkeme kararlarına karşı da hükümle birlikte istinaf Arası. yoluna başvurulabilir. tir. Sonuç olarak belirlenen ikibin lira dâhil adli para cezasına mahkûmiyet hükümlerine, * Üst sınırı beş yüz günü geçmeyen adli para cezasını gerektiren suçlardan beraat hükümlerine, kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan hükümlere, karşı istinaf yoluna başvurulamaz. Suçların soruşturma ve kovuş- 1412 sayılı CMUK’nun EK-4’üncü maddesinde, yalnızca EK-1’inci CMK’nun 332’nci Maddesi. maddede sayılan suçların soruşturma ve kovuşturulması ile ilgili olarak GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 31 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. turması sırasında Cumhuriyet Savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından yazılı olarak istenilen bilgilere on gün içinde cevap verilmesi zorunluluğu getirilmiştir yer verilen hükmün bir benzeri, bu sefer ceza muhakemesinin, bütün suçların soruşturma ve kovuşturmasında uygulanabilecek genel bir hükmü haline getirilmiştir. Buna göre tüm kurum ve kuruluşlar soruşturma ve kovuşturma sırasında hâkim veya C.Savcısı tarafından yazılı olarak istenen bilgileri 10 gün içinde göndermekle yükümlendirilmiştir. Bu yükümlülüğü ihlal eden ilgililer hakkında 5237 sayılı TCK’nin 257’nci maddesi uyarınca ceza davası açılacaktır. CMUK’daki bir takım kurumlar kaldırılmıştır. Şahsi dava ve şahsi hak davası, ceza kararnamesi, yasaklanmış hakların geri verilmesi (memnu hakların iadesi), olağan kanun yolların5271 Sayılı CMK. dan olan acele itiraz ve olağanüstü kanun yollarından olan karar düzeltme (tashih-i karar) yolu kaldırılmıştır. Soruşturmanın gizliliği CMK ve yönetmelikle düzenlenmiştir. * Kanunun başka hüküm koyduğu hâller saklı kalmak ve savunma 5271 sayılı haklarına zarar vermemek koşuluyla soruşturma evresindeki usul CMK’nun 157’nci işlemlerinin gizli olacağı kanunda açıkça belirtilmiştir. maddesi. *Suçluluğu bir yargı hükmüne bağlanana kadar kişinin masumiyeti Yakalama, Gözalesas olup, soruşturma evresi gizlidir. Bu nedenle, soruşturma evresintına Alma ve de gözaltındaki bir kişinin “suçlu” olarak kamuoyuna duyurulmasına, İfade Alma Yöbasın önüne çıkartılmasına, kişilerin basınla sorulu cevaplı görüştürülnetmeliği’nin melerine, görüntülerinin alınmasına, teşhir edilmelerine sebebiyet 27’nci maddesi. verilmemeli ve soruşturma evrakı hiçbir şekilde yayımlanmamalıdır. Gizlilik kararı alınması ile ilgili olarak CMK ve yönetmelikte düzenleme yapılmıştır. 5271 sayılı * Müdafiin dosya içeriğini incelemesi veya belgelerden örnek alması, CMK’nun soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise Cumhuriyet savcı153/2’nci ve sının istemi üzerine, sulh ceza hâkiminin kararıyla bu yetkisi kısıtlanaYakalama, Gözalbilmektedir. tına Alma ve * Gizlilik kararı alınması halinde şüpheli veya sanığın imza attıkları İfade Alma Yöharicindeki, soruşturma veya kovuşturma belgelerini inceleyememeknetmeliği’nin tedir. 22/2’nci fıkraları. Hâkimin reddini kötü niyetle yapılması halinde talepte bulunana idari para cezası verilmesi gerekmektedir. 1086 Sayılı Hu* Hâkimin reddi talebinin, kötü niyetle yapıldığının anlaşılması ve esas kuk Usulü Muhayönünden kabul edilmemesi hâlinde, talepte bulunanların her birine kemeleri Kanumahkemece idarî para cezası verilmesi gerekmektedir. nu’nun 36’ıncı maddesi. İhtiyati tedbir kararına uymayan kişinin cezalandırılması gerekmektedir. 1086 Sayılı Hu* İhtiyati tedbir kararının uygulanması dolayısıyla verilen emre uymakuk Usulü Muhayan veya alınmış tedbire aykırı davranışta bulunan kimsenin fiili daha kemeleri Kanuağır cezayı gerektiren bir suç oluşturmadığı takdirde, hapis cezası ile nu’nun 113/a cezalandırılması gerekmektedir. maddesi. Tanığın zorla getirilmesi ile ilgili husus HUMK’ da düzenlenmiştir. * Usulüne uygun olarak çağrılıp da mazeretini bildirmeksizin gelmeyen 1086 Sayılı Hutanıklar zorla getirilmesine ve giderlerin takdir edilerek, kamu alacakla- kuk Usulü Muharının tahsili usulüne göre ödettirilmesi gerekmektedir. kemeleri Kanu* Zorla getirilen tanığın evvelce gelmemesini haklı gösterecek sebeple- nu’nun 253’üncü maddesi. ri sonradan bildirirse aleyhine hükmedilen giderler kaldırılmaktadır. Mahkemenin huzurunu bozanlara yapılacak işlemler Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun da (HUMK) belirtil- * Bir kimsenin, ihtara rağmen mahkemenin düzenini bozması veya 1086 Sayılı Humahkeme huzurunda münasip olmayan bir söz söylemeye veya davkuk Usulü Muharanışta bulunmaya devam etmesi halinde disiplin hapsi uygulanması kemeleri Kanu(avukatlar ve çocuklar hariç) gerekmektedir. nu’nun 150’nci * Mahkemenin düzenini bozan fiilin veya mahkeme huzurunda söylemaddesi. nen sözün suç oluşturması halinde, durumun bir tutanakla Cumhuriyet 32 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. miştir. Başsavcılığına bildirilmesi ve gerekiyorsa fiili işleyenin yakalanmasının emredilmesi halinde Cumhuriyet Başsavcılığında hazır bulundurulması sağlanmalıdır. * CMK’nun 145’inci maddesi gereğince, ifadesi alınacak veya sorgusu yapılacak kişi davetiye ile çağrılır. Davetiye kâğıdında, ilgili kişinin çağrılma nedeni ile davete icap edilmezse zorla getirileceği açıkça belirtilir. Davetiye CMK’nun 176’ncı maddesine göre ilgili mahkeme tarafından çıkarılır.(Anılan düzenleme hazır bulunma mevzuatı olup, ayrıca mevzuatta açıkça belirtilmemesine rağmen, özel uygulamalarla “Hazır Bulundur- günsüz hazır bulunma yöntemine de başvurulabilinmektedir.) ma, Zorla Getirme * CMK’nun 146’ncı maddesi gereğince, hakkında tutuklama kararı ve Yakalama verilmesi veya yakalama emri düzenlenmesi için, yeterli nedenler Emri” ile ilgili bulunanlar veya 145’inci maddeye göre çağrıldığı halde gelmeyen mevzuat hükümle- şüpheli veya sanığın zorla getirilmesine karar verilebilinir. Çağrıya rinin bilinmesi rağmen gelmeyen tanık, bilirkişi, mağdur ve şikâyetçi ile ilgili olarak önem arz etmek- verilen zorla getirme kararına istinaden, kolluk ilgili kişiyi zor kullanarak tedir. C.Savcılığı veya mahkeme huzurunda hazır bulundurur. * CMK’nun 98/1’inci fıkrası gereğince, soruşturma evresinde çağrı üzerine gelmeyen veya çağrı yapılamayan şüpheli, kovuşturma evresinde hiçbir şekilde kendisine ulaşılamayan şüpheli veya sanık hakkında C.Savcısının istemi üzerine Sulh ceza hâkimi tarafından yakalama emri düzenlenebilir. Ayrıca tutuklama isteminin reddi kararına itiraz halinde, itiraz merci tarafından da yakalama emri düzenlenebilir. C.Savcısının talimatı üzerine adli kolluk görevlisince; şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene CMK’nun 253’üncü ve bu hususta çıkarılmış olan Yönetmelik hükümlerine uygun olarak uzlaşma teklifinde bulunabilmektedir. 5271 sayılı CMK’nun 145, 176, 146 Maddeleri ile 98/1’inci fıkraları * CMK’nun 253’üncü maddesinin birinci fıkrasında sayılan suçlarda, şüpheli veya sanık ile mağdur veya suçtan zarar gören gerçek kişi veya özel hukuk tüzel kişileri tarafından uzlaştırılması girişiminde bulunulabilinir. * Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olanlar hariç olmak üzere, diğer kanunlarda yer alan suçlarla ilgili olarak uzlaştırma yoluna gidilebilmesi için, kanunda açık hüküm bulunması gerekmektedir. * Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olsa bile, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilememektedir. * Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçu işlemek amacıyla ya da bu suçla birlikte işlenmiş olması Ceza Muhakehâlinde, uzlaştırma yoluna gidilemez. * Soruşturma konusu suçun, uzlaşmaya tâbi olması ve işlendiği husu- mesi Kanunu’na sunda yeterli şüphenin bulunması hâlinde; Cumhuriyet savcısı, şüpheli göre Uzlaştırmaile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. Cum- nın Uygulamasıhuriyet savcısının yazılı ya da acele hallerde sözlü talimatı üzerine, na İlişkin Yönetmelik şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene adlî kolluk görevlisi de (26 Temmuz uzlaşma teklifinde bulunabilir. Sözlü emir, en kısa sürede yazılı olarak 2007 tarihli ve da bildirilir. 26594 sayılı * Şüpheli, mağdur veya suçtan zarar görenin reşit olmaması ya da kısıtlı olması hâli ile mağdur veya suçtan zarar görenin ayırt etme gücü bu- Resmi Gazete) lunmaması durumunda, uzlaşma teklifi kanunî temsilcilerine yapılır. Bu kişilerin ayırt etme gücüne sahip olup olmadıkları Cumhuriyet savcısı tarafından araştırıldıktan sonra, uzlaşma teklifinin muhatabı belirlenir. * Cumhuriyet savcısı veya adlî kolluk görevlilerince yapılacak uzlaşma teklifi, Yönetmeliğin ekinde yer alan Ek 1/a veya Ek 1/b sayılı uzlaşmanın mahiyeti ile uzlaşmayı kabul veya reddetmenin hukukî sonuçlarının bulunduğu Uzlaşma Teklif Formlarının hazır bulunan ilgiliye imzalatılarak verilmesi ve formda yer alan bilgilerin açıklanması suretiyle yapılır. Cumhuriyet savcısı veya adlî kolluk görevlisi tarafından, bilgilendirme yükümlülüğünün yerine getirildiğine ve uzlaşma teklifinde bulunulduğuna ilişkin formun imzalı örneği soruşturma evrakı içine konulur. * Uzlaşma teklifinde bulunmak için çağrı; telefon, telgraf, faks, elektro- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 33 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. nik posta gibi araçlardan yararlanılabilinir. Ancak, bu çağrı uzlaşma teklifi anlamına gelmez. Tebligat ile ilgili olarak yanlış adres bildirilmesi, evrakın muhatabına verilmemesi ile tebligattan kaçınılması ve yalan beyanda bulunulması halinde ilgili kişiye ceza verilmelidir. Tebliğ imkânsızlığı veya tebellüğden imtina durumlarında tebliğ evrakı o yerin muhtarına veya azasına teslim edilmelidir. * Karar mercileri, genel katma bütçeli daireler, belediyeler, köy hükmü şahsiyetleri, barolar ve noterler tarafından yapılacak tebligat, bu kanun hükümleri gereğince, PTT teşkilâtı Genel Müdürlüğünce veya memurları vasıtasıyla yapılır. * Kanun mucibince tebligat yapılması gereken hallerde kendisine veya 7201 Sayılı Teblibaşkasına ait isim veya adresi yanlış olarak bildirenlerin, gat Kanunu’nun * Kendilerine yapılan tebligat evrakını muhataplarına en kısa zamanda 53, 54 ve 55’inci maddeleri. vermemesi sebebiyle zararın vukuuna sebebiyet (kendisine yapılması gereken tebligatı almayan muhatap ile muhatap adına tebligatı kabule mecbur olup da tebligatı kabul etmeyenler hakkında da.) verenlerin ve tebligat memuruna yalan beyanda bulunanların cezalandırılması gerekmektedir. * Tebligat yapılacak kişi adresinde bulunamazsa veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tarafından, tebliğ olunacak evrak o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza karşılığı teslim edilmeli (Evrakı kabule mecburdur- 7201 Sayılı Teblilar) ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarname asıl tebligatta gat Kanunu’nun 21’inci maddesi. bulunacak kişinin kapısına yapıştırılmalıdır. * İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, 7201 sayılı Kanun’un 21’inci maddesi gereğince, tebliğ tarihi sayılacaktır. 01 Haziran 2005 Tarih ve 25832 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan ADLİ KOLLUK YÖNETMELİĞİ GENEL KURAL Ceza Muhakemesi Kanununa dayanılarak “Adli Kolluk” ile ilgili hususlar yönetmelikle düzenlenmiştir. AÇIKLAMA Adli Kolluk Yönetmeliği 4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 167’nci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Amacı; adli kolluğun çalışma esaslarını, adli kolluk görevlilerinin niteliklerini, Adli Kolluk Yöadli işlemlerinin denetimini, hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimini, diğer netmeliği’nin 1 ve hizmet birimleri ile ilişkilerini, değerlendirme raporlarının düzenlenme- 2’nci Maddeleri. sini, uzmanlık dallarına göre hangi bölümlerde çalıştırılacaklarını ve diğer hususları olarak belirtilmiştir. Adli kolluk görevlisi; 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 4/6/1937 tarihli ve 3201 Sayılı Emniyet Teşkilâtı Kanunu’nun 8, 9 ve 12’nci maddeleri, 10/3/1983 tarihli ve 2803 Sayılı Jandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanunu’nun 7’nci maddesi, 2/7/1993 tarihli ve 485 Sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun HükYönetmelikte “Adli münde Kararnamenin 8’inci maddesi, 9/7/1982 tarihli ve 2692 Sayılı Kolluk Görevlisi” Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu’nun 4’üncü maddesi ve 3/11/1983 ve “Adli Kolluk tarihli ve 83/7362 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Sorumlusu” şekJandarma Teşkilâtı Görev ve Yetkileri Yönetmeliğinde belirtilen soruşlinde iki tür görevturma işlemlerini yapmak üzere, tâbi oldukları atama usulüne göre liye yer verilmiştir. görevlendirilen komutan, âmir, memur ve diğer görevlileri, Adli kolluk sorumlusu; İçişleri Bakanlığına bağlı Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığı ile Gümrük Müsteşarlığı tarafından atamalarındaki usule göre görevli adli kolluğun komutanını/âmirini, ifade etmektedir. En az tam teşek- YASAL MEVZUAT Soruşturma yapmak üzere; Adli Kolluk Yönetmeliği’nin 3’üncü Maddesi. Adli Kolluk Yö- 34 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınküllü bir karakol bulunan yerlerde, bir kısım personel “Adli Kolluk” olarak görevlendirilir. C.Savcısının talebiyle gerektiğinde diğer kolluk birimleri de adli kolluk görevini yerine getirir. Adli kollukla ilgili genel esaslar ve çalışma esasları belirlenmiştir. lanamaz. * Emniyet Genel Müdürlüğünce, asgarî tam teşekküllü bir polis karako- netmeliği’nin 4 ve lu bulunan yerlerde, 7’nci Maddeleri. * Jandarma Genel Komutanlığınca, asgarî tam teşekküllü bir Jandarma Karakolu bulunan yerlerde, * Sahil Güvenlik Komutanlığınca, asgarî sahil güvenlik bot komutanlıklarının bulunduğu yerlerde, * Gümrük Muhafaza Genel Müdürlüğünce, gümrük muhafaza müdürlüğü ile müstakil bölge ve kısım âmirlikleri bulunan yerlerde mevcut imkânlar ölçüsünde yeterince adli kolluk personeli görevlendirilir. * Gerektiğinde veya C.Savcısının talebi hâlinde, diğer kolluk birimleri de adli kolluk görevini yerine getirmekle yükümlüdür. Bu durumda, kolluk görevlileri hakkında, adli görevleri dolayısıyla CMK hükümleri uygulanır. Adli kollukla ilgili genel esaslar ve çalışma esasları şunlardır: * C.Savcıları, adli görevlere ilişkin emir ve talimatlarını öncelikle adli kolluk sorumlularına veya adli kolluk görevi ifa eden diğer birim âmirlerine verir. * Adli kolluk, bağlı bulunduğu kolluk teşkilâtının bir parçası olup, öncelikli görevi, karşılaştığı suçun işlenmesini önlemektir. * C.Savcılarınca, adli görevler ile ilgili emir ve talimatlar zorunluluk bulunmadıkça, kolluk birimlerinin aralarındaki işbölümü ile kolluk teşkilâtlarının görev ve yetki alanları gözetilerek verilir. * Adli kolluk, adli görevlerin haricindeki hizmetlerde üstlerinin emrindedir. * Adli kolluk görevlilerine, adli kolluk konusunda yetki verilmedikçe adli görevi bulunmayan üstleri tarafından, yürütülen soruşturma ile ilgili Adli Kolluk Yöemir ve talimat verilemez. netmeliği’nin 5 ve * Adli kolluk görevlileri, kadrolarında yer aldıkları birimlere mevzuatla 12’nci Maddeleri. verilmiş ve adli görev kapsamı dışında kalan diğer görev ve hizmetleri de yerine getirirler. * Adli kolluk görevlilerinin özlük hakları, bağlı oldukları teşkilât tarafından yürütülür. * Adli kolluk birimlerinde görev yapacak personelin konusunda uzmanlaşması için mümkün olduğunca aynı veya benzer görevlerde çalışması için kendi teşkilâtlarınca gerekli tedbirler alınır. * Adli kolluk görevlileri, yürütülecek soruşturmalarla ilgili olarak, katılacakları meslek içi kurslar sonunda belirli branşlarda ihtisaslaşırlar. * Meydana gelen olayın özelliğine göre, kolluk âmiri, soruşturma esnasında ihtiyaç duyduğu konularda ihtisaslaşmış personeli görevlendirerek soruşturmanın daha kapsamlı yapılmasını sağlar. Adli kolluğun adli görev ve yetkileri şunlardır: * Soruşturma işlemleri, C.Savcısının emir ve talimatları doğrultusunda öncelikle adli kolluğa yaptırılır. Adli kolluk görevlileri C.Savcısının adli görevlere ilişkin emirlerini gecikmeksizin yerine getirir. * Adli kolluk görevlileri, kendilerine yapılan bir suça ilişkin ihbar veya şikâyetleri; el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirAdli kolluğun “adli leri derhâl C.Savcısına bildirir ve C.Savcısının emri doğrultusunda işin Adli Kolluk Yögörev ve yetkileri” aydınlatılması için gerekli soruşturma işlemlerine başlar. netmeliği’nin 6’ncı tek tek sayılmıştır. * Bir ölümün doğal nedenlerden meydana gelmediği kuşkusunu doğuMaddesi. racak bir durumun varlığı veya ölünün kimliğinin belirlenememesi hâlinde; kolluk görevlisi, durumu derhâl Cumhuriyet Başsavcılığına bildirmek ve C.Savcısının emri doğrultusunda soruşturma işlemlerine başlamak zorundadır. * C.Savcısı, adli kolluk görevlilerine emirleri yazılı; acele hâllerde, sözlü olarak verir. Sözlü emir, en kısa sürede yazılı hâle dönüştürülerek mümkün olması hâlinde en seri iletişim vasıtasıyla ilgili kolluğa bildirir; GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 35 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. aksi hâlde ilgili kolluk görevlilerince alınmasına hazır edilir. Ancak, kolluk görevlisi emrin yazılı hâle getirilmesini beklemeden sözlü emrin gereğini yerine getirir. * Suçüstü hâli ile gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, C.Savcısına erişilemiyorsa veya olay genişliği itibarıyla C.Savcısının iş gücünü aşıyorsa, sulh ceza hâkimi de bütün soruşturma işlemlerini yapabilir. Bu durumda adli kolluk görevlileri, sulh ceza hâkimi tarafından emredilen tedbirleri alır ve araştırmaları yerine getirir. * Adli kolluk görevlileri, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, C.Savcısının emirleri doğrultusunda şüphelinin lehine veya aleyhine olan tüm delilleri, kanunda ön görülen koşullara uyarak toplamak, muhafaza altına almak ve bunları bir fezleke ile C.Savcısına sunmakla yükümlüdür. Hukuka aykırı delil elde edildiğinin tespiti hâlinde, fezlekede bu hususa da yer verilir. Adli kolluk görevlileri diğer soruşturma işlemlerini de aynı titizlikle yerine getirir. * Olay yerinde görevine ait işlemlere başlayan adli kolluk görevlisi, bunların yapılmasına engel olan veya yetkisi içinde aldığı tedbirlere aykırı davranan kişileri, işlemler sonuçlanıncaya kadar önce sözlü olarak ikaz eder; uyulmaması hâlinde zor kullanarak olay yerinden uzaklaştırır. İlgilinin ısrarı hâlinde yakalama işlemi uygulanır. * Adli kolluk görevlileri, kolluk görevlilerinin ilgili mevzuatına göre taşıması gerekli olan niteliklere sahip olmalıdır. Adli kolluk görevlilerinin, Adli kolluk görevli- yüklendiği görevlerin gerektirdiği bilgi ve vasıfları taşıması sağlanır. lerinin “belli nitelikAdli Kolluk Yö* Adli kolluk görevi yapacak personelin verilen görevleri en iyi seviyede lere haiz olması” netmeliği’nin 8, 9 yapabilmesi için bu personel hizmet öncesi ve hizmet içi eğitime tâbi ve “adli kolluk ve 10’uncu Madtutulur. eğitimi almış deleri. olması” gerekir. * Adli kolluk eğitimini başarı ile bitiren personele, ilgili eğitim birimlerince sertifika verilir. Adli görevlerde öncelikli olarak sertifikası olan kolluk personeli görevlendirilir. C.Başsavcılığı adli kolluk hizmetlerini denetler ve her yılın sonunda o yerin “adli kolluk sorumlusu” hakkında “değerlendirme raporu” hazırlayarak, mülki idare amirine gönderir. Bu değerlendirme raporu, adli kolluk sorumlusu hakkında mülki amirce düzenlenen sicilde nazara alınır. Cumhuriyet Başsavcıları ve C.Savcıları; * Adli kolluk hizmetlerinin etkin ve verimli yürütülebilmesi amacıyla, adli kolluk görevlilerince ifa edilen adli işlemleri her zaman denetler. * Yürütülen soruşturma evrakını gerektiğinde ilgili adli kolluk biriminde inceleyerek, soruşturmaya ilişkin eksik gördüğü hususların ikmalini emredebileceği gibi, soruşturma evrakı ve taraflarının bulunduğu hâl üzere Cumhuriyet Başsavcılığına intikal ettirilmesi talimatını da verebilir. * Cumhuriyet Başsavcıları veya C.Savcıları adli görevlerinin gereği olarak, gözaltına alınan kişilerin bulundurulacakları nezarethaneleri, varsa ifade alma odalarını, bu kişilerin durumlarını, gözaltına alınma sürelerini, gözaltına alma ile ilgili tüm kayıt ve işlemlerini denetler, Adli Kolluk Yösonucunu nezarethaneye alınanların kaydına ait deftere kaydeder. netmeliği’nin 11 * Cumhuriyet Başsavcıları her yılın sonunda o yerdeki adli kolluğun ve 13’üncü Maddeleri. sorumluları hakkında bir değerlendirme raporu düzenleyerek sicil âmirlerine verilmek üzere illerde Valilere, ilçelerde kaymakamlara gönderir. * Değerlendirme raporlarında, adli kolluk görevlilerinin soruşturma ve kovuşturma işlemlerindeki ehliyetiyle bu işlemlerde gösterdikleri çalışkanlık, iş disiplini ve başarı durumlarına yer verilir. Bu değerlendirme raporları ilgilinin sicilinin düzenlenmesinde dikkate alınır. * Birden fazla Cumhuriyet Başsavcılığının yetki çevresinde faaliyet gösteren adli kolluk sorumluları hakkında, değerlendirme raporları her yılsonunda diğer yer Cumhuriyet Başsavcılıklarının görüşü de alınarak adli kolluk biriminin merkezinin bulunduğu yer Cumhuriyet Başsavcısı tarafından düzenlenir. Adli Kolluk görevli- * Adli kolluk görevlileri, gerektiğinde veya C.Savcısının talebi halinde İçişleri Bakanlığıadil kolluk görevlerini ifa ederken, bu görevleri dolayısıyla CMK hükümlerinin mülki ve nın 07 Kasım adli makamlarla lerine tabi olacaklardır. 2005 gün ve 115 36 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınilişkileri İçişleri Bakanlığının Genelgesi ile belirli esas ve kurallara bağlanmıştır. * Yazışmalarda Emniyet ve Jandarma personeli mevcut kadro unvanlarını ve rütbelerini kullanacaklar, Jandarma Adli Kolluk Komutanlığı gibi ifadelere yer vermeyeceklerdir. * Adli kolluk personelinin belirlenmesinde Cumhuriyet Başsavcılıklarından görüş alınmasını zorunlu kılan yasal düzenleme bulunmamaktadır. Adli kolluk personelinin belirlenmesi ve görevlendirilmesi hususları Valiler, kaymakamlar ile sıralı amirlerin yetkisi dâhilinde ve sorumluluğunda yürütülecektir. * Adli kolluk görevlisi olarak belirlenen personelin sicil raporları veya özetlerinin C.Savcılarınca gönderilmesine ve incelenmesine müsaade edilmeyecektir. * C.Başsavcılıklarınca; emniyet ve Jandarma teşkilatının İl ve İlçe birimlerinden hangi amaç için olduğunu belirtmeksizin sınırsız ve genel olarak araç, gereç ve personel taleplerinin karşılanması yönünde talimat verilmeyecektir. * 5442 sayılı kanununun 11/a,c ve 32/b ve ç fıkraları gereğince, C.Başsavcılıklarının “Önleyici Kolluk” konularında herhangi bir karar ve tedbir alma yetkileri bulunmadığından dolayı emniyet ve Jandarma teşkilatının İl ve İlçelerdeki birimlerine bu yönde talimat vermeleri de mümkün olmayacaktır. Cumhuriyet Başsavcılıklarının bu neviden önleyici kolluk tedbirlerine ilişkin talep veya önerileri bulunduğu takdirde, bu istek Vali ve Kaymakamlara intikal ettirilecektir. * Soruşturmanın gizliliği ilkesi gereğince; kişilik hakları ve suçsuzluk karinesi ile delillerin güvence altına alınması göz önünde bulundurularak, gözaltındaki kişilerin suçlu olarak kamuoyuna duyurulmasına, basın önüne çıkarılmasına, görüntülerinin alınmasına, teşhir edilmelerine ve soruşturma evrakının basın organlarında yayınlanmasına müsaade edilmeyecektir. Adli kolluğun görev, yetki ve * Adli Kolluk görevlileri el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygusorumlulukları ile lanan tedbirleri derhal C.Savcılarına bildirecek, C.Savcısının emri soruşturmanın doğrultusunda insan haklarına saygılı bir şekilde maddi gerçeği ortaya gizliliği konusunda çıkartmak ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için şüphelinin lehine Adalet Bakanlığın- veya aleyhine olan tüm delilleri kanunda ön görülen şartlara uygun ca genelge tamim olarak toplayacak, muhafaza altına alacak, bunları bir fezleke ile edilmiştir. C.Savcısına sunacaktır. * Adli kolluk hizmetlerinin etkili ve verimli yürütülebilmesi amacıyla her yılsonunda adli kolluk sorumluları hakkında hazırlanan değerlendirme raporları İl veya İlçe C.Başsavcıları, Başsavcı bulunmayan İlçelerde Kıdemli C.Savcısı tarafından ilgili sicil amirine verilmek üzere mülki amire gönderilecektir. lanamaz. Numaralı Genelgesi. Adalet Bakanlığı (Ceza İşleri Gn. Md. lüğü) nın 05.01.2006 Gün ve 98 Numaralı Genelgesi. 5681 Sayılı Yasaya İstinaden Önleme Araması ile İlgili Kanun ile 01 Haziran 2005 Tarih ve 25832 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan ADLİ ve ÖNLEME ARAMALARI YÖNETMELİĞİ GENEL KURAL Önleme araması ile ilgili olarak 5681 sayılı yasa ile ayrıntılı düzen- AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT * Kolluk, tehlikenin veya suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla usulüne 5681 Sayılı Polis göre verilmiş sulh ceza hâkiminin kararı veya bu sebeplere bağlı olarak Vazife ve Salahigecikmesinde sakınca bulunan hallerde mülki amirin vereceği yazılı yet Kanununda emri ile kişilerin üzerini, araçlarını, özel kâğıtlarını ve eşyasını arayabi- Değişiklik Yapıl- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 37 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. leme ve açıklama- lir; alınması gereken tedbirleri alabilir, suç delillerini koruma altına masına Dair da bulunulmuştur. alarak 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre gerekli Kanunu’nun işlemleri yapabilir. 3’üncü Maddesi (2559 Sayılı * Arama talep yazısında, arama için makul sebeplerin oluştuğunun gerekçeleriyle birlikte gösterilmesi gerekmektedir. Arama kararında PVSK’nun 9’uncu Maddesi). veya emrinde; - Aramanın sebebi, - Aramanın konusu ve kapsamı, - Aramanın yapılacağı yer, - Aramanın yapılacağı zaman ve geçerli olacağı süre belirtilmelidir. * Önleme araması; - 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu kapsamına giren toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yapıldığı yerde veya yakın çevresinde, - Özel hukuk tüzel kişileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları veya sendikaların genel kurul toplantılarının yapıldığı yerin yakın çevresinde, - Halkın topluca bulunduğu veya toplanabileceği yerlerde, - Eğitim ve öğretim özgürlüğünün sağlanması için her derecede eğitim ve öğretim kurumlarının idarecilerinin talebiyle ve 20 nci maddenin ikinci fıkrasının (A) bendindeki koşula uygun olarak girilecek yüksek öğretim kurumlarının içinde, bunların yakın çevreleri ile giriş ve çıkışlarında, - Umumî veya umuma açık yerlerde, - Her türlü toplu taşıma araçlarında veya seyreden taşıtlarda yapılabilmektedir. * Konutta, yerleşim yerinde ve kamuya açık olmayan işyerlerinde ve eklentilerinde önleme araması yapılamamaktadır. * Spor karşılaşması, miting, konser, festival, toplantı ve gösteri yürüyüşünün düzenlendiği veya aniden toplulukların oluştuğu durumlar, gecikmesinde sakınca bulunan hal olarak varsayılmaktadır. * Kolluk, tehlikenin önlenmesi veya bertaraf edilmesi amacıyla güvenliğini sağladığı bina ve tesislere gelenlerin; herhangi bir emir veya karar olmasına bakılmaksızın, üstünü, aracını ve eşyasını teknik cihazlarla, gerektiğinde el ile kontrol etmeye ve aramaya yetkilidir. Bu yerlere girmek isteyenler kimliklerini sorulmaksızın ibraz etmek zorundadırlar. Milletlerarası anlaşmalar hükümleri saklıdır. * Önleme aramasının sonucunun, arama kararı veya emri veren merci veya makama bir tutanakla bildirilmesi gerekmektedir. Yönetmelik ile arama; “adli arama” ve önleme araması” olarak ikiye ayrılmış ve adli önleme aramalarının esas ve usulleri düzenlenmiştir. * Yönetmeliğin amacı, kanunlarla düzenlenen adli ve önleme aramasına karar verme yetkisi ile aramaların uygulanmasında uyulacak esas Adli ve Önleme Aramaları Yöve usulleri göstermektir. netmeliği’nin 1, 2, * Bu Yönetmelik, kolluk tarafından, kişilerin üstlerinin, eşyasının, araç5 ve 19’uncu larının, özel kâğıtlarının, konut, işyeri ve eklentilerinin aranmasında Maddeleri. uyulacak esas ve usulleri kapsamaktadır. Yönetmelik, kolluğa arama yetkisi veren muhtelif kanunlara dayanılarak hazırlanmıştır. Yönetmelik, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 4/7/1934 tarihli ve 2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu, 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanunu, 9/7/1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu, 10/7/2003 tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu, 10/6/1949 tarihli ve 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu, 28/4/2004 tarihli ve 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun, 10/6/2004 tarihli ve 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun, 4/11/2004 tarihli ve 5253 sayılı Dernekler Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 3’üncü Maddesi 38 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Kanunu, 25/10/1983 tarihli ve 2935 sayılı Olağanüstü Hâl Kanunu, 13/5/1971 tarihli ve 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu ile 2/7/1993 tarihli ve 485 sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre hazırlanmıştır. “Adli Arama” suç ile ilgili “makul şüphe altında” kişinin üstünün, aracının, konutunun, vb. yerlerin aranması işlemidir. “Adli arama” bir suç işlemek veya buna iştirak veyahut yataklık etmek makul şüphesi altında bulunan kimsenin, saklananın, şüphelinin, sanığın veya hükümlünün yakalanması ve suçun iz, eser, emare veya delillerinin elde edilmesi için bir kimsenin özel hayatının ve aile hayatı- Adli ve Önleme nın gizliliğinin sınırlandırılarak konutunda, işyerinde, kendisine ait diğer Aramaları Yöyerlerde, üzerinde, özel kâğıtlarında, eşyasında, aracında 5271 sayılı netmeliği’nin 5 ve Ceza Muhakemesi Kanunu ile diğer kanunlara göre yapılan araştırma 6’ncı Maddeleri. işlemidir. “Makul şüphe” hayatın akışına göre somut olaylar karşısında genellikle duyulan şüphedir. Adli aramaya hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.Savcısı tarafından karar verilir. “Adli kolluk amiri” ise, C.Savcısına ulaşılamayan hallerde üstü açık, umumi veya umuma açık yerlerde adli arama yapılmasına karar verebilir. Adli aramaya karar vermek yetkisi hâkimindir. Kolluk, arama kararı alınmasını talep ettiği durumlarda, makul şüphe sebeplerini belirten ayrıntılı ve gerekçeli bir rapor hazırlar ve Cumhuriyet Savcısına başvurur. Hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet Savcısının, Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı emriyle arama yapılabilir. Cumhuriyet Savcısına ulaşılamayan hâllerde kolluk âmirinin yazılı emriyle gerçekleştirilen arama ve el koyma işlemi üzerine; ilgili kolluk görevlilerince neden Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı, Cumhuriyet Savcısının hangi vasıtalarla arandığını belirten ayrıntılı tutanak düzenAdli ve Önleme lenerek ilgili soruşturma evrakına eklenir. Aramaları YöKolluk âmirlerince konutta, iş yerinde ve kamuya açık olmayan kapalı netmeliği’nin 7’nci alanlarda arama kararı verilemez. Sayılan bu yerlerde arama ancak Maddesi. hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet Savcısının yazılı emriyle yapılabilir. Ancak 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda öngörülen suçlar bakımından, özel konut ve eklentilerinde hâkim kararı olmadıkça arama yapılamaz. Kolluk âmirinin yazılı emriyle yapılan arama ve sonuçları Cumhuriyet Başsavcılığına derhâl bildirilir. Cumhuriyet Savcısına ulaşılamayan hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı emriyle konut, iş yeri ve kamuya açık olmayan kapalı alanlar dışında arama yapılabilir. Cumhuriyet Başsavcılıklarınca, arama ile ilgili kararları vermek üzere, yirmi dört saat süreyle nöbetçi Cumhuriyet Savcısı görevlendirilir. Mahkemeden veya C.Savcısından adli arama talep edildiğinde, bu talepte nelerin belirtilmesi gerektiği tek tek sayılmıştır. Mahkemeden veya C.Savcısından arama talep edildiğinde, bu talepte ve talep üzerine verilecek karar veya emirde; * Aramanın nedenini oluşturan fiil, Adli ve Önleme * Aranılacak kişi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerin adresi ya Aramaları Yöda eşya, netmeliği’nin 7’nci Maddesi. * Karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresi, * Aranılacak eşyanın elde edilmesi hâlinde el konulup konulmayacağı açıkça gösterilir. Mahkemeden veya C.Savcısından karar veya emir almadan bazı durumlarda adli arama yapılabile- Aşağıdaki hâllerde C.Savcılığından ayrıca bir arama emri ya da mahkemeden ayrıca bir arama kararı gerekmeden, kolluk birimlerince re’sen adli arama yapılabilir: (Bu konuda Danıştay 10’uncu Dairesi’nin 19 Ocak 2006 tarihli kararı ile yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir. Danıştay tarafından verilecek nihai karara göre hareket edilmesi gerekmektedir.) * Hakkında tutuklama kararı veya yakalama emri veya zorla getirme Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 8’inci Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 39 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ceği belirtilmiştir. kararı bulunan kişi ile hakkında gıyabî tutuklama kararı verilen kaçak yakalandığında üstünde, yakalanması amacıyla konutunda, işyerinde, yerleşim yerinde, bunların eklentilerinde ve aracında yapılacak aramada, * Hâkim kararı veya Cumhuriyet Savcısının yazılı emri ile veya kolluk tarafından doğrudan yakalanan kişinin, kendisine, başkalarına veya yakalama işlemini yapan kolluk görevlilerine zarar vermesini önlemek amacıyla yapılacak kaba üst aramasında, * Gözaltına alınan kişinin, nezarethaneye konmadan önce yapılan üst aramasında, * Herhangi bir sebeple hukuka uygun şekilde yakalandıktan sonra kolluk güçlerinin elinden kaçmakta olan kişilerin veya işlenmekte olan veya henüz işlenmiş olan veya pek az önce işlendiğini gösteren belirtilerin olduğu suçun failinin yakalanması amacıyla takibi sırasında girdikleri araç, bina ve eklentilerinde yakalanması amacıyla yapılacak aramalarda, * 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 17’nci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında, kaçak eşya, her türlü silâh, mühimmat, patlayıcı ve uyuşturucu maddelerin bulunduğu şüphe edilen her türlü kap, ambalaj veya taşımaya yarayan diğer araçlarda hemen yapılan aramalarda, * 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 17’nci maddesinin altıncı fıkrası kapsamında gümrük salonları ve gümrük kapılarında kaçak eşya sakladığından kuşkulanılan kişilerin gümrük kontrolü amacıyla gümrük görevlilerince aranmasında, * 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 18’inci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında, 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek ve bu yerlerde rastlanacak kişi ve her nevi taşıma araçlarının yetkili memurlar tarafından durdurulmasında ve bu kişilerin eşya, yük ve üzerleri ile varsa taşıma araçlarının aranmasında, * Türk Ceza Kanununun 24’üncü maddesindeki kanunun hükmü ve âmirin emrini yerine getirme, 25’inci maddesindeki meşru savunma ve zorunluluk hâli ve 26’ncı maddesindeki hakkın kullanılması ve ilgilinin rızası ile diğer kanunların öngördüğü hukuka uygunluk sebepleri ve suçüstü hâlinde yapılan aramalarda, toplum için veya kişiler bakımından hayatî tehlikeyi ortadan kaldırmak amacıyla veya kapalı yerlerden gelen yardım çağrıları üzerine, konut, işyeri ve yerleşim yeri ile eklentilerine girmek için yapılacak aramalarda re’sen arama yapılabilir. Umumi ve umuma açık yerlerde” Olay yeri inceleme” için herhangi bir emir veya karar almaya gerek yoktur. Bunun dışındaki yerler için adli aramaya ilişkin hükümler doğrultusunda hareket edilir. Olay yeri inceleme işlemlerinin (Suç işlenen yerlerde, sebep ve sonuç ilişkisini ortaya koyacak delillerin aranması, bulunması ve el koyulması için geliştirilmiş bilimsel ve teknik araştırma işlemlerinin), herkesin girip çıkabileceği kamuya açık alanlarda yapılması için bir emir veya karar gerekmemektedir. Bunun dışındaki olay yeri inceleme işlemleri; adli aramaya ilişkin hükümler doğrultusunda hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde de Cumhuriyet Savcısının, Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise konut, işyeri ve kamuya açık olmayan kapalı alanlar dışındaki yerlerde kolluk âmirinin yazılı emri üzerine gerçekleştirilmektedir. Adli aramada, emir ya da karar kapsamı dışında değişik bulgu ve kişiler ele geçirilir- Usulüne uygun yapılan adli aramada; Adli ve Önleme * Yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmakla birlikAramaları Yöte, karar veya yazılı emirde konu edilmeyen, netmeliği’nin * Yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan an- 10’uncu Maddesi. cak, diğer bir suçun işlendiği şüphesini uyandırabilecek, bir delil elde Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 9’uncu Maddesi. 40 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. se, durum derhal C.Savcılığına bildirilir ve C.Savcılığından eşyaya el koyma veya kişiyi celp etme yolunda emir alınarak, bu yolda hareket edilir. edilirse; bu delil koruma altına alınır ve durum Cumhuriyet Başsavcılığına derhâl bildirilerek el koyma işlemini gerçekleştirmek için Cumhuriyet Savcısından yeni bir yazılı emir istenir. Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı emriyle kolluk görevlileri el koyma işlemini gerçekleştirebilir. * Hâkim kararı olmaksızın el koyma işlemi, yirmi dört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi hâlde el koyma kendiliğinden kalkar. Bu tür aramada, aramanın amacı ve konusu dışında ele geçirilen ve haklarında tutuklama veya yakalama kararı bulunan kişiler, evrakıyla birlikte Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilir. Güvenlik soruşturma ve arşiv araştırmada kullanılamayacak belegeler açıklanmıştır. Adli makamlarca verilen adli kontrol ve HAGB, erteleme, denetimli serbestlik bakaya, adli sicil kaydına işlenen suçlar, yakalama kararları, yargılamaları devam eden suçlarla ilgili durumlar hariç diğer hukuki ve adli işlemler güvenlik soruşturma ve arşiv araştırmada kullanılmaz. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin Adli aramada, adli arama emir veya kararı kapsamında ele geçirilen eşyalara hâkim kararı, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.Savcısının emri, C.Savcısına ulaşılamayan hallerde ise Adli kolluk amirinin emri ile el konulur. Adli arama sonucunda; bazı eşyaya el koyma söz konusu olduğunda, hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet Savcısının, Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı emri ile el koyma işlemi gerçekleştirilebilir. İspat aracı olarak yararlı görülen ya da eşya veya kazanç müsaderesinin konusunu oluşturan malvarlığı değerleri, koruma altına alınır. Yanında bulunduran kişinin rızasıyla teslim etmediği bu tür eşyaya el konulabilir. Yukarıda yazılı eşya veya diğer malvarlığı değerlerini yanında bulunduran kişi, talep üzerine bu şeyi göstermek ve teslim etmekle yükümlüdür. Evsafı belirlenen eşyanın kollukça bulunamaması ve zilyedinin de teslimden kaçınması hâlinde, şüpheli veya sanık ya da tanıklıktan çekinebilecekler dışındaki zilyet hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 60 ncı maddesinde yer alan disiplin hapsine ilişkin hükümlerin uygulanması amacıyla durum Cumhuriyet Başsavcılığına bildirilir. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 15’inci Maddesi. Yapılan adli aramanın sonunda bir kısım eşya zapt edilmişse, bu zapt tutanağının bir sureti ilgilisine verilir. Ayrıca ilgiliye talebi halinde hakkında adli arama yapıldığına ilişkin belgeden de suret verilir. Yapılan adli aramanın sonunda, hakkında adli arama işlemi uygulanan kişinin talebi üzerine; bu adli arama ile bir takım bilgi ve belgeler verilir. Koruma altına alınan veya el konulan eşyanın tam bir listesi yapılarak resmî mühürle mühürlenir. Bu eşyanın resmî mühürle mühürlendiğine dair tutanak tanzim edilerek, bir sureti ilgilisine verilir. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 12’nci Maddesi. Adli aramada ele geçirilen ilgili kişiye ait belge ve kâğıtları inceleme yetkisi, Cumhuriyet Savcısı ve hâkime aittir. Kolluk, arama sırasında ele geçen belge veya kâğıtlara, suçla ilgisi Aramada ele olup olmadığını tespit amacıyla, incelemeksizin bakabilir. Suçla ilgisi geçirilen ilgili kişiye ait belge ve olabileceğinden şüphelendiği anda Kanunun öngördüğü şekilde incekâğıtları adli kolluk lenecek belge ve kâğıtları ambalajlayarak mühürler. görevlileri incele- Belge ve kâğıtların zilyedi veya temsilcisi kendi mührünü de koyabilir yemez. Bunları veya imzasını atabilir. İleride mührün kaldırılmasına ve kâğıtların inceinceleme yetkisi lenmesine karar verildiğinde bu işlemin yapılmasında hazır bulunmak C.Savcısı ve üzere, zilyedi veya temsilcisi ya da müdafii veya vekili çağrılır. Hâkime verilmiştir. İnceleme sonucu soruşturma veya kovuşturma konusu suça ilişkin olmadığı anlaşılan belge veya kâğıtlar ilgilisine geri verilir. Şüpheli veya sanık ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 45 ve Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 16’ncı Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 41 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 46’ncı maddelerine göre tanıklıktan çekinebilecek kimseler arasındaki mektuplara ve belgelere; bu kimselerin nezdinde bulundukça el konulamaz. Başka suretle delil elde etme imkânı bulunmayan hallerde, hâkim kararı ile “şüphelinin bilgisayarında, bilgisayar programında ve kütüklerinde adli arama” yapılabilir. Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturmada, başka surette delil elde etme imkânının bulunmaması hâlinde, Cumhuriyet Savcısının istemi üzerine şüphelinin kullandığı bilgisayar ve bilgisayar programları ile bilgisayar kütüklerinde arama yapılmasına, bilgisayar kayıtlarından kopya çıkarılmasına, bu kayıtların çözülerek metin hâline getirilmesine hâkim tarafından karar verilir. Bilgisayar, bilgisayar programları ve bilgisayar kütüklerine şifrenin çözülememesinden dolayı girilememesi veya gizlenmiş bilgilere ulaşılamaması hâlinde çözümün yapılabilmesi ve gerekli kopyaların alınabilmesi için, bu araç ve gereçlere el konulabilir. Şifrenin çözümünün yapılması ve gerekli kopyaların alınması hâlinde, el konulan cihazlar gecikme olmaksızın iade edilir. Bilgisayar veya bilgisayar kütüklerine el koyma işlemi sırasında, sistemdeki bütün verilerin yedeklemesi yapılır. Bu işlem, bilgisayar ağları ve diğer uzak bilgisayar kütükleri ile çıkarılabilir donanımları hakkında da uygulanır. İstemesi hâlinde, bu yedekten elektronik ortamda bir kopya çıkarılarak şüpheliye veya vekiline verilir ve bu husus tutanağa geçirilerek imza altına alınır. Bilgisayar veya bilgisayar kütüklerine el koymaksızın da, sistemdeki verilerin tamamının veya bir kısmının kopyası alınabilir. Kopyası alınan verilerin mahiyeti hakkında tutanak tanzim edilir ve ilgililer tarafından imza altına alınır. Bu tutanağın bir sureti de ilgiliye verilir. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 17’nci Maddesi. “Askeri mahallerde yapılacak adli Adli ve Önleme arama” C. SavcıAskerî mahallerde yapılacak arama Cumhuriyet Savcısının talep ve Aramaları Yösının talebi ve katılımı ile askerî makamlar tarafından yerine getirilir. netmeliği’nin katılımı ile yetkili 14’üncü Maddesi. askeri makamlar tarafından yapılır. Cumhuriyet Savcısı hazır olmaksızın avukat bürolarında arama yapılamaz. Avukat büroları ancak mahkeme kararı ile ve kararda belirtilen olayla ilgili olarak Cumhuriyet Savcısının denetiminde aranabilir. Baro başkanı veya onu temsil eden bir avukat aramada hazır bulundurulur. “Avukat bürola- Arama sonucu el konulmasına karar verilen şeyler bakımından bürorında adli arama” sunda arama yapılan avukat, baro başkanı veya onu temsil eden avukat, bunların avukat ile müvekkili arasındaki meslekî ilişkiye ait Hâkim kararı olduğunu öne sürerek karşı koyduğunda, bu şey ayrı bir zarf veya Adli ve Önleme üzerine paket içerisine konularak hazır bulunanlarca mühürlenir ve bu konuda C.Savcısının Aramaları Yödenetiminde, Baro gerekli kararı vermesi, soruşturma evresinde sulh ceza hâkiminden, netmeliği’nin kovuşturma evresinde hâkim veya mahkemeden istenir. başkanı veya 13’üncü Maddesi. görevlendireceği Yetkili hâkim el konulan şeyin avukatla müvekkili arasında meslekî bir avukat huzu- ilişkiye ait olduğunu tespit ettiğinde, el konulan şey derhâl avukata iade runda yapılır. edilir ve yapılan işlemi belirten tutanaklar ortadan kaldırılır. Bu fıkrada öngörülen kararlar yirmi dört saat içinde verilir. Postada el koyma durumunda bürosunda arama yapılan avukat veya baro başkanı veya onu temsil eden avukatın karşı koyması üzerine üçüncü fıkrada belirtilen usuller uygulanır. Yönetmelikteki “Önleme araması ve kapsamı” başlıklı mevzuattan ziyade kanuni 2559 sayılı PVSK’nun 9’uncu maddesindeki “Önleme Arması” başlıklı düzenleme Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 19’uncu maddesini zimmen yürürlükten kaldırmıştır. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 19’uncu Maddesi. 42 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. düzenlemeye göre hareket edilmelidir. Mülki idare amirliğinden önleme araması talep edildiğinde, işbu talepte nelerin bulunması gerektiği tek tek sayılmıştır. Mülki idare amirliğinden önleme araması talep edildiğinde, bu talepte ve bu talep üzerine verilen emir veya kararda aşağıdaki hususlara açıkça yer verilir: * Aramanın sebebi, * Aramanın konusu ve kapsamı, * Aramanın yapılacağı yer, * Geçerli olacağı zaman süresi. Önleme aramalarında, önleme araması emir veya kararı kapsamı dışında değişik eşya veya kişiler (şüpheliler) ele geçirilirse, durum derhal C.Savcılığına bildirilerek, C.Savcılığının emri doğrultusunda eşyalara el konulur, kişiler ise evraklarıyla birlikte C.Savcılığına sevk edilir. Önleme aramalarında; * Yapılmakta olan inceleme ile ilgisi olmakla birlikte, önleme araması karar veya yazılı emrine konu edilmeyen, * Yapılmakta olan inceleme ile ilgisi olmayan ancak, diğer bir suçun işlendiği şüphesini uyandırabilen, bir delil (bilgi, bulgu veya şüpheli) elde edilirse; bu delil koruma altına alınır ve durum Cumhuriyet Başsavcılığına derhâl bildirilerek el koyma işlemini gerçekleştirmek için Cumhuriyet Savcısından yeni bir yazılı emir istenir. Cumhuriyet Savcı- Adli ve Önleme sına ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı emriyle kolluk Aramaları Yögörevlileri el koyma işlemini gerçekleştirebilir. netmeliği’nin 10 Hâkim kararı olmaksızın el koyma işlemi, yirmi dört saat içinde görevli ve 24’üncü Maddeleri. hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi hâlde el koyma kendiliğinden kalkar. Önleme aramasının amacı ve konusu dışında ele geçirilen ve haklarında tutuklama veya yakalama kararı bulunan kişiler, evrakıyla birlikte Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilir. Önleme aramasının konusu ve kapsamı içinde olan, ancak suç unsuru oluşturmayan eşya, geçici olarak koruma altına alınır ve aramaya sebep teşkil eden husus sona erdiğinde ilgiliye teslim edilir. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 20’nci Maddesi. * 26/4/1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun çerçevesinde görevli kolluğun, aynı Kanunun 79 ncu maddesindeki silâh taşıma yasağı kapsamında, silâh taşıdığından şüphelenilen kişilerin üstlerinin ve eşyalarının aranmasında, * Umuma açık veya açık olmayan özel işletmelerin, kurumların veya teşebbüslerin girişlerindeki kontroller, buralara girmek isteyen kimselerin rızasına bağlıdır. Kontrol edilmeyi kabul etmeyenler, bu gibi yerlere giremezler. Bu gibi yerlerde kontrol, esasta özel güvenlik görevlileri tarafından yerine getirilir. Ancak, bu yerlerin ve katılanların taşıyabilecekleri özel niteliklere göre, önleme aramaları kolluk güçleri tarafından da yapılabilir. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 25’inci Maddesi. Özel güvenlik görevlilerinin kontrol yetkileri şunlardır: - Koruma ve güvenliğini sağladıkları alanlara girmek isteyenleri duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle kontrol etme, eşyaları X-Ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme, - Toplantı, konser, spor müsabakası, sahne gösterileri ve benzeri “Özel güvenlik etkinlikler ile cenaze ve düğün törenlerinde kimlik sorma, duyarlı kapıgörevlilerinin dan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle kontrol etme, eşyaları Xkontrol yetkileri” Ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme, tek tek sayılmıştır. - Yangın, deprem gibi tabii afet durumlarında ve imdat istenmesi hâlinde görev alanındaki işyeri ve konutlara girme, - Hava meydanı, liman, gar, istasyon ve terminal gibi toplu ulaşım tesislerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle kontrol etme, eşyaları X-Ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme yetkileri bulunmaktadır. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 21’inci Maddesi. Bazı durumlarda mülki amirden emir veya hâkimden karar almaksızın, önleme araması yapılabilir. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 43 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Aşağıda belirtilen şartlar oluştuğunda kolluk tarafından kendiliğinden denetim yapılabilir: * Umuma açık istirahat ve eğlence yeri sayılan, kişilerin tek tek veya toplu olarak eğlenmesi, dinlenmesi veya konaklaması için açılan otel, motel, pansiyon, kamping ve benzeri konaklama yerleri; gazino, pavyon, meyhane, bar, birahane, içkili lokanta, taverna ve benzeri içkili yerler; sinema, kahvehane ve kıraathane; kumar ve kazanç kastı olmamak şartıyla adı ne olursa olsun bilgi ve maharet artırıcı veya zekâ geliştirici nitelikteki elektronik oyun alet ve makinelerinin, video ve televizyon oyunlarının içerisinde bulunduğu elektronik oyun yerleri; internet kafeler ve benzeri yerler ile sabit veya seyyar olarak kullanılan kara, deniz, hava ve her çeşit taşıma araçlarındaki bu tür yerlerin genel güvenlik ve asayiş yönünden denetimi, * Kumar oynanan umumi ve umuma açık yerler ile her çeşit özel ve resmi kurum ve kuruluşlara ait lokaller, mevzuata aykırı bir şekilde uyuşturucu madde imal edilen, satılan, kullanılan, bulundurulan yerler, mevzuata aykırı faaliyet gösteren genelevler, birleşme yerleri ve fuhuş yapılan evler ve yerler, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Anayasal düzenine, genel güvenliğe ve genel ahlâka zararı dokunacak oyun oynatılan, temsil verilen, film veya videobant gösterilen yerler ile internet üzerinden yapılan yayınlara izin verilen yerler, derneklere, sendikalara, loca ve kulüplere, kamu kurumu niteliğindeki “Denetim” yapıla- meslek kuruluşları ile benzeri kurum ve kuruluşlara ait ve yalnız üyelecak hallerde ise rinin yararlanması için açılan lokallerden, birden fazla denetim sonunda arama emri ya da ve yazılı ihtara rağmen, iç yönetmeliğine aykırı faaliyet göstererek umuma açık yer durumuna geldiği tespit edilenlerin denetimi, kararına gerek yoktur. Denetimler * Yürürlükte bulunan hükümlere aykırı olarak işletilen yerler hakkındaki kolluk tarafından işlemler ile genel ahlâk ve edep kurallarına aykırı olarak sesli ve görünkendiliğinden tülü eserleri, kaydedildiği materyale bakılmaksızın üreten ve satan yapılır. yerlerin denetimi, * Kanunlardaki istisnalar saklı kalmak üzere, on sekiz yaşından küçükleri çalıştırdığından veya on sekiz yaşını doldurmamış küçüklerin girdiğinden şüphelenilen ve açılması izne bağlı bar, pavyon, gazino, meyhane gibi içkili yerler ile kıraathane gibi oyun oynatılan benzeri yerlerin denetimi, * Suç işlenmesini önlemek için kişilerden kimlik sorma, * 26/6/1973 tarihli ve 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanununda belirtilen yerlerin denetimi, * Motorlu araç trafik belgesi, motorlu araç tescil belgesi ve sürücü belgeleri ile 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre araçlarda bulunması gerekli eşyanın denetimi, * Doğal ve yapay göller ile su üstü ulaşımına imkân veren akarsularda su üstü araçlarının ve denizlerde deniz araçlarının ruhsat ve belgelerinin, su üstü araç sahip ve kullananları ile gemi adamlarının ehliyetleri, belgeleri ve deniz mevzuatında yer alan diğer belgelerinin denetimi, * Elektromanyetik aygıtlar ve detektör köpekleri aracılığıyla yapılan tarama şeklindeki denetimler, * 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 183’üncü maddesi kapsamında gürültü yapanların men edilmesi, * Hudut kapılarından giriş çıkış yapanların pasaport denetimleri kolluk tarafından kendiliğinden yapılabilmektedir. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 18’inci Maddesi. Kamu düzeninin korunması veya suç işlenmesinin önlenmesi nedenlerinden birine bağlı olarak usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça, yine bu nedenlere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde mülkî âmirin yazılı emri bulunmadıkça, kolluk kuvvetleri, dernek ve eklentilerine giremez, arama yapamaz ve buradaki eşyaya el koyamaz. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 22’nci Maddesi. “Derneklerde önleme araması” özel olarak düzenlenmiştir. 44 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. El koyma söz konusuysa, mülkî âmirin kararı yirmi dört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi hâlde, el koyma kendiliğinden kalkar. Hâkim kararı, mülkî âmir tarafından dernek yöneticilerine yazıyla duyurulur. Spor müsabakalarının yapılacağı spor alanına, güvenlik güçlerince gerçekleştirilecek kontrolden sonra seyirci alınır. “Spor müsabaka- Spor alanlarının çevresinde, stadyum veya spor salonu girişleri ile Adli ve Önleme ları ile ilgili önleme turnike girişlerinde, müsabakayla ilgili olarak hâkim kararı veya gecikAramaları Yöaramaları” özel mesinde sakınca olan hâllerde mülkî âmirin yazılı izni ile kolluk tarafınnetmeliği’nin olarak düzenlen- dan veya kolluğun denetiminde, özel güvenlik görevlilerince üst ara23’üncü Maddesi. miştir. ması yapılır ve 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun amacına aykırı madde ve cisimler geçici olarak koruma altına alınır. Adli arama işlemi bir tutanağa bağlanır. Tutanakta; * Arama kararının tarih ve sayısı, hâkim kararı yoksa verilmiş olan yazılı emrin tarih ve sayısı ile emri veren merci, * Aramanın yapıldığı yer, tarih ve saat, * Aramanın konusu, * Aranan kişinin kimlik bilgileri, adını söylemediği takdirde eşkâl bilgileri, * Araçta, konutta, işyeri ve eklentilerinde arama yapılmışsa, aracın Adli arama sonunplaka numarası, markası, konutun, işyerinin ve eklentilerinin açık da bir “Arama adresi, su üstü aracının aranmasında su üstü aracının cinsi, ismi, Tutanağı” düzen- sahibi ve kullananı, deniz aracının aranması hâlinde ise deniz aracının lenir ve bir sureti cinsi, ismi, donatanı, bağlama limanı, tonajı, acentesi, kaptanı ve ilgilisine verilir. Adli ve Önleme arama mevkii, Önleme araması Aramaları Yö* Aramanın sonuçları, el konulan suç eşyasına ilişkin belirleyici bilgiler, sonunda ise suç netmeliği’nin 11 unsuruna rastla- * Aramada yakalanan kişiler varsa kimlik bilgileri, kimliği belirlenemi- ve 26’ncı Maddenırsa, yukarıdaki yorsa eşkâl bilgileri, leri. * Arama sonucunda yaralanma veya maddi bir zarar meydana gelip gibi bir tutanak tutulur ve bir sureti gelmediği, yine ilgilisine * Arama işlemini yapanların adı, soyadı, sicili ve unvanı gibi hususlar verilir. yer alır. * Kaçakçılık suçlarıyla ilgili tutanaklar, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 21’inci maddesine göre tanzim edilir. * Önleme araması sırasında suç unsuruna rastlandığında ise, önleme araması yukarıdaki gibi bir tutanağa bağlanır. * Tutanak arama işlemine katılmış olanlar ve hazır bulunanlarca imzalanır. Tutanağın bir sureti ilgiliye verilir. Suç unsuruna rastlanmadığı durumlarda, aranan kişinin talebi hâlinde, kendisine arama kararı veya emrinin tarih ve sayısı, aramanın tarih ve saati, yeri, aranan şahsın ve arayan görevlinin kimlik bilgilerinin yer aldığı bir belge verilir. Kolluk biriminde tüm aramalara ilişkin bir “defter” tutulur. Her kolluk biriminde, bu yönetmelik uyarınca yapılan aramalara ilişkin karar, yazılı emir ve diğer bilgilerin kaydedileceği bir defter tutulur. Adli ve Önleme * Bu defterde kayıtlı bilgiler; adli ve idari soruşturmalar, ilgilinin talepleAramaları Yörinin karşılanması ve istatistikî çalışmalar dışında kullanılamaz. netmeliği’nin * Bu defter, silinme ve muhtemel bilgi kaybı riskine karşı gerekli önlem- 33’üncü Maddesi. ler alınmak ve bilgiler yedeklenmek suretiyle bilgisayar ortamında da tutulabilir. “Durdurma” yaka- Bir kişiyi geçici olarak durdurmak, yakalama sayılmaz; yakalama salama değildir. yılması için kişinin fiilen denetim altına alınması gerekir. Denetim için Kolluk görevlilerin- araçların durdurulması da mümkündür. Durdurma yetkisinin kullanıla- Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 45 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ce geçici süreli durdurma yapılarak kontrol ve arama işlemleri yapılabilir. Bu kontrol ve arama işlemlerinin usulü ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. bilmesi için, “umma” derecesinde makul şüphe bulunmalıdır. Kolluk görevlisi, tecrübesine dayanarak, izlediği davranışlarından, o kişinin bir suç işleyeceği veya işlediği hususunda kanaat elde eder veya kişinin silâhlı olduğu ve hâlen tehlike yarattığı kanaatine varırsa kişi durdurulabilir. Somut emarelerle desteklenen şüphe bulunmadan, süreklilik arz edecek, fiilî durum ve keyfilik oluşturacak şekilde durdurma ve kontrol işlemi yapılamaz. Sebebin oluşmasına veya şüpheye yol açan davranışları hakkında, durdurulan kişiye sorular yöneltilebilir. Kişi bu sorulara cevap vermekle yükümlü değildir. Durdurma yetkisinin kullanılmasına neden olan şüphe, yapılan açıklama ile ortadan kalkarsa, kişinin gitmesine engel olunmaz. Durdurma üzerine aşağıdaki işlemler yapılır: * Durdurulan kişi üzerinde giysilerinden herhangi birisi çıkarılmaksızın, yoklama biçiminde bir kontrol yapılır. Bu işlem sonucunda, kişide silâh bulunduğu sonucunu çıkarmaya yeterli şüphe meydana gelirse, memur kendiliğinden silâh ve diğer suç eşyası araması yapabilir. * Yoklama suretiyle kontrol, kişinin cinsiyetinde bulunan görevli tarafından yapılır. * Yapılan kontrolün konusu ve sebepleri ilgiliye açıklanır. * Bir kişinin veya aracın durdurulma süresinin, şartlara göre makul olması ve kontrol için ayrılan süreyi aşmaması gerekir. * Yoklama suretiyle kontrol, kişiye en az sıkıntı verici şekilde yapılır. * Yapılan kontrolün neticesinde suça ilişkin iz, eser, emare ve delil elde edilirse, kişi yakalanır. * Uyuşturucu gibi belirli bir şeyin, kişinin herhangi bir yerinde gizlendiği düşünülüyorsa, daha geniş çaplı kontrol yapılabilir. * Yoklama suretiyle kontrol, kişinin veya aracın ilk durdurulduğu yerde veya o yerin yakınında, mümkün olduğu kadar başkalarının göremeyeceği tarzda yapılır. Başka yere götürülerek kontrol yapılamaz. * Makul sebebi oluştuğu takdirde, daha geniş kapsamlı kontrol yapılması için, kolluk aracından veya yakındaki kapalı bir yerden yararlanılabilir. * Kontrolden sonra talep üzerine olay yerinde derhâl bir tutanak düzenlenir. Bu maddede yazılı işlemler gece de yapılabilir. * Aramanın gerçekleştirileceği yerde, öncelikle kişilerin kaçmasını ve saldırmasını engelleyecek şekilde gerekli güvenlik tedbirleri alınır. Kolluk görevlileri, kolluk görevlisi olduğunu ispatlayan kimliğini gösterir. * Üst araması, kişinin cinsiyetinde bulunan görevli tarafından yapılır. Üst ve eşya araması sırasında, yapılan aramanın konusu olan eşyanın ne olduğu veya aramanın yapılmasına temel teşkil eden sebepler ilgiliye açıklanır. * Üst araması sırasında, kişinin beraberinde olan eşya da, mümkünse Karar veya yazılı elektromanyetik cihazlarla, değilse beş duyu organı aracılığıyla aranır. Sahipsiz eşya hakkında da aynı hüküm uygulanır. emir üzerine kişilerin üst ve * Kişi direndiği takdirde üst ve eşya araması orantılı güç kullanılarak eşya aramasının gerçekleştirilir. icrası yönetmelikte * Üst ve eşya araması, kişinin veya aracın ilk durdurulduğu yerde veya ayrıntılı olarak o yerin yakınında, mümkün olduğu kadar başkalarının göremeyeceği belirtilmiştir. tarzda yapılır. Başka yere götürülerek arama yapılamaz. Gerektiğinde kolluk aracından veya yakındaki kapalı bir yerden yararlanılabilir. * Üst araması sırasında, kişinin üstünde veya eşyasında rastlanan özel kâğıt ve zarflar, içinde müsadereye tâbi bir eşya bulunması ihtimali dışında açılmaz; açıksa dahi yazılı bilgiler okunamaz. Kişinin kanunlara göre izin verilmeyecek bir şeyi taşıdığına ilişkin makul şüphenin bulunması ve aramanın amacına başka türlü ulaşılamaması hâlinde, üst araması aşağıda belirtilen şekilde giysiler çıkartılmak suretiyle yapılabilir: * Arama yapılmadan önce, bu aramayı yapmanın neden gerekli görül- 27’nci Maddesi. (2559 sayılı PVSK’nun 4/A fıkrasındaki “Durdurma ve Kontrol İşlemleri” başlıklı düzenlemenin Yönetmeliğin bu maddesini zımmen kaldırdığı değerlendirilmektedir.) Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 28’inci Maddesi. 46 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. düğü ve nasıl yapılacağı, o birimde görevli en üst kolluk âmiri tarafından ilgiliye bildirilir. * Arama, aynı cinsiyetten görevliler tarafından yapılır; arama işlemi kimsenin görmemesini sağlayacak tedbirler alınarak gerçekleştirilir. * Arama, kişinin utanma duygusunu en az ihlâl edecek bir şekilde yapılır; önce bedenin üst kısmındaki giysiler çıkarttırılır; bedenin alt kısmındaki giysiler, üst kısmındaki giysiler giyildikten sonra çıkarttırılır. Bu giysiler mutlaka aranır. * Arama sırasında bedene dokunulmaması için gerekli özen gösterilir. * Arama, mümkün olduğunca kısa bir süre içinde bitirilir. Yapılan aramanın neticesinde bir suça ilişkin iz, eser, emare ve delil elde edilirse, kişi yakalanır. Bu maddede yazılı işlemler gece de yapılabilir. * Kaba Arama Tekniği; öncelikle tehlike oluşturabilecek gizlenmiş silah, eşya ve maddelerin olup olmadığını tespit etmek için yapılmakta ve bu arama yardımcı bir personel ile birlikte icra edilmektedir. Kaba arama; aranacak kişinin ellerinin yukarı kaldırılması veya elleri başının üstüne konulması suretiyle gerisinden yapılmaktadır. Aramaya yardımcı olan kişi, aranan kişiyi zararsız bir durumda bulunduracak şekilde arayan kişinin emniyetini sağlamaktadır. Kişinin başından ayaklarına kadar bütün vücudu yoklanarak (ellerini vücudu üzerinde gezdirerek) ve elbiseleri avuçla sıkıştırarak arama yapılmaktadır. * İnce Arama Tekniği; kişinin teferruatlı olarak aranmasıdır. Bu arama şekli genellikle tenha yerlerde veya oda, baraka, çadır, barınak ve benzeri yerlerde bir kişi emniyetçi, diğer iki kişi arama görevlisi olmak üzere en az üç kişi tarafından icra edilmektedir. Şüphelinin elbiseleri çıkartılmakta, şahıs elleri başının üstünde olarak emin bir yere oturtulmakta ve elbiseleri tamamen aranmaktadır. Kişinin kanunlara göre izin verilmeyecek bir şeyi taşıdığına ilişkin makul şüphenin bulunması ve Şahısların aranaramanın amacına başka türlü ulaşılamaması halende üst araması masında; kaba, giysiler çıkartılarak icra edilmektedir. ince, çıplak olarak ve beden çukurla- * Çıplak Olarak ve Beden Çukurlarında Arama Tekniğinde; kanunrında arama tek- ların üst araması yapılmasına olanak verdiği hallerde, çıplak olarak nikleri kullanılmak- veya beden çukurlarında arama yapılmadan önce, mahrem yerlerde arama yapmanın neden gerekli görüldüğü ve nasıl yapılacağı, o birimtadır. de görevli en üst kolluk amiri tarafından ilgiliye bildirilmelidir. Çıplak olarak arama; kişinin kanunlara göre izin verilmeyecek bir şeyi taşıdığından makul ve ciddi bir şekilde şüpheleniliyorsa yapılmaktadır. Şüphelenilmesine yer olmayan hallerde çıplak olarak arama yapılmamalıdır. Çıplak olarak arama aynı cinsiyetten görevliler tarafından oda, çadır vb. barınak gibi bir yerde güvenlik güçlerini zan altında bırakmayacak, kimsenin görmemesini sağlayacak tedbirler alınmak suretiyle gerçekleştirilmelidir. Arama, kişinin utanma duygusunu en az ihlal edecek bir şekilde yapılmalıdır. Şahsın önce bedeninin üst kısmındaki giysiler çıkartılmalı, alt kısımdaki giysiler ise; üst kısmındaki giysiler kontrol edilip giyildikten sonra çıkarılmalıdır. Bütün giysiler çok iyi bir şekilde aranmalı, arama sırasında bedene dokunulmaması için gerekli özen gösterilmelidir. Aranan kişinin beden çukurlarında bir şeyin bulunduğu anlaşılırsa bu kişiden eşyanın kendisi tarafından çıkarılması istenmelidir. Çıplak olarak arama mümkün olduğunca kısa bir süre içinde bitirilmelidir. Araçlarda aramanın icrası ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Şahıs Arama Teknikleri. Araçlarda aramanın gerçekleştirileceği yerde, öncelikle kişilerin kaçAdli ve Önleme masını ve saldırmasını engelleyecek şekilde gerekli güvenlik tedbirleri Aramaları Yöalınır. netmeliği’nin Araç araması sırasında, yapılan aramanın konusu olan eşyanın ne 29’uncu Maddesi. olduğu veya aramanın yapılmasına temel teşkil eden sebepler ilgiliye GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 47 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. açıklanır. Araç araması, kişiye en az sıkıntı verici şekilde ve makul olan en kısa sürede yapılır. Araç araması, aracın ilk durdurulduğu yerde veya o yerin yakınında, mümkün olduğu kadar başkalarının göremeyeceği tarzda yapılır. Detaylı inceleme yapılması gereken hâllerde, başka yere götürülerek arama yapılabilir. Deniz şartları sebebiyle aramanın denizde mümkün olmaması veya deniz aracının ayrıntılı aranmasının gerektiği hâllerde şüpheli deniz aracı en yakın ve uygun limana çekilerek arama limanda yapılabilir. Araç araması sırasında rastlanan özel kâğıt ve zarflar, içinde müsadereye tâbi bir eşya bulunması ihtimali dışında açılmaz; açılsa dahi yazılı bilgiler okunamaz. Yapılan aramanın neticesinde bir suça ilişkin iz, eser, emare ve delil elde edilirse, kişi yakalanır. Boş araçların aranmasında, arama yapıldığını belirten bir not bırakılır. Bu notta, arama tutanağının bir kopyasının alınabileceği yer belirtilir. Bu maddede yazılı işlemler gece de yapılabilir. Bayanların aranmasının cinsiyetinde bulunan bir görevli tarafından yapılması gerekmektedir. * Cezaevlerine giren bayanların aranmasının, bayan infaz ve koruma memurları ve/veya Bayan Kolluk personeli tarafından, bulunmamaları halinde, C.Başsavcısının talebi üzerine mülki amir tarafından görevlendirilecek bayan memurlarca yapılması, Adalet, İçişleri ve * Kişilerin üzerlerinin aranmasında vücut tamlığına, ar ve hayâ duyguSağlık Bakanlıklalarına özen gösterilmesi, kadınların, kadınlar tarafından aranması için rı arasında dügerekli önlemler alınması (J.Teşkilat, Görev ve Yetkileri Yönetmeliği zenlenen Cezaevi md. 115/k), Protokolü’nün * Üst aramasının kişinin cinsiyetinde bulunan görevli tarafından yapıl6’ncı maddesi. ması (Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği md. 28), * Gözaltı birimine getirilen kadının nezarethaneye konulmadan önce üst veya vücudunun aranmasının bir kadın görevli veya bu amaçla görevlendirilecek diğer bir kadın tarafından yapılması (Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği md. 10) gerekmektedir. “Nezarethanelerde yapılacak arama” bir güvenlik araNezarethanelerde yapılacak arama bir güvenlik aramasıdır. Güvenlik masıdır ve Yakaaraması da Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği lama, Gözaltına hükümlerine göre yapılır. Alma ve İfade Alma Yönetmeliğine göre yapılır. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 32’inci Maddesi. Kolluk, arama yapılacak kapalı yerlerde ve eklentilerinde gerekli güvenlik önlemlerini alarak kapıyı çalar. Hâkim kararı veya kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emriyle yapılan aramalarda veya karar alınmasını gerektirmeyen işlemlerde, mümkünse o yere girme izni verme yetkisine sahip kişilerle iletişim kurulmasına “Konut, işyeri ve çalışılır, kolaylık gösterilmesi istenir. eklentilerinde Aşağıdaki hâllerde iletişim kurmadan arama amacıyla kapalı yerlere ve Adli ve Önleme yapılacak arama- eklentilerine girilir: Aramaları Yönın icrası” ayrıntılı netmeliği’nin * Arama yapılacak olan yerin konut veya yerleşim yeri olarak kullanılolarak düzenlen30’uncu Maddesi. madığının bilinmesi, miştir. * Arama esnasında bu yerlerde kimsenin olmadığının anlaşılması, * Bu yerlerde oturan veya izin vermeye yetkili kişinin arama öncesinde bilgilendirilmesinin, delil karartmasına yol açarak aramanın amacını tehlikeye sokacak veya kolluk memurlarını veya diğer bireyleri tehlikeye düşürebilecek olması, 48 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. * Diğer hâllerde, kolluk memurları arama kararını gösterirler. * Gecikmesinde sakınca veya tehlike bulunması hâlinde, bilgilendirme içeri girildikten sonra da yapılabilir. * Aramayla görevlendirilenler, aramaya karşı çıkılması hâlinde, durumun haklı kıldığı ölçüde güç kullanarak direnci ortadan kaldırabilirler. Bilgilendirme yapıldıktan sonra, kapı açılmadığı takdirde güç kullanılacağı ihtar edilir ve buna rağmen kapı açılmazsa zorla eve girilir ve arama gerçekleştirilir. Güç, kademeli bir şekilde artarak kullanılabilir. Bulundurulması suç teşkil eden eşyanın arandığı evde bulunan kişilerin üstü, güvenlik veya suç eşyasının elde edilmesi amacıyla aranır. Arama, bulunması istenen şeyin boyutu ve niteliği göz önüne alınarak, amaca ulaşmak için gerekli olan ölçüde gerçekleştirilir. Aranacak yerde bulunan kişilerin özel hayatlarına ve mallarına gereken azamî özen gösterilir. Kasa gibi, açılması özellik isteyen eşya, kolluk tarafından veya masrafları kollukça karşılanmak üzere bu konudaki meslek erbabına açtırılır. Bu işlemin o yerde yapılmasının masraflı, külfetli veya oraya zarar verebilecek nitelikte olması durumunda, eşya kolluk tarafından muhafaza edilen başka bir yere götürülerek de açılabilir. * Arama sırasında rastlanan özel kâğıt ve zarflar, içinde müsadereye tâbi bir eşya bulunması ihtimali dışında açılmaz; açılsa dahi yazılı bilgiler okunamaz. * Haklarında gıyabi tutuklama veya tutuklama kararı ile yakalama emri veya zorla getirme kararı bulunan kişilerin yakalanması için yapılacak aramalarda, ayrıca arama kararı verilmesi gerekli değildir. Bu gibi hâllerde sadece yakalanacak kişiyle ilişkili işlemler yapılabilir. O yerde bulunan diğer kişiler hakkında, ayrıca karar verilmemişse, arama yapılamaz. Konut, işyeri ve eklentilerinde yapılan aramalarda ilgilisi veya olmadığı takdirde başka birisi tanık olarak hazır bulundurulur. Aramada hazır bulundurulacaklarla ilgili olarak aşağıdaki hükümler uygulanır: * Aranacak yerlerin sahibi veya eşyanın zilyedi aramada hazır bulunabilir; kendisi bulunmazsa temsilcisi veya ayırt etme gücüne sahip hısımlarından biri veya kendisiyle birlikte oturmakta olan bir kişi veya komşusu hazır bulundurulur. Adli ve Önleme * Şüphelinin veya sanığın yakalanabilmesi veya suç delillerinin elde Aramaları Yöedilebilmesi amacıyla, diğer bir kişinin konutu, işyeri veya ona ait diğer netmeliği’nin yerlerde yapılacak aramalarda, zilyet ve bulunmazsa yerine çağrılacak 30’uncu Maddesi. kişiye, aramaya başlamadan önce aramanın amacı hakkında bilgi verilir. * Kişinin avukatının aramada hazır bulunmasına engel olunamaz. * Geceleyin herkesin girip çıkabileceği lokanta, bar, pavyon, gazino, meyhane gibi yerler ile kıraathane ve oyun oynatılan benzeri yerlerin aranmasında tanık bulundurulması gerekmez. Adli aramaların hangi saatlerde yapılabileceği (aramanın zamanı) ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Adli arama veya önleme araması, kararda veya yazılı emirde belirtilen süre içerisinde yapılır. Her arama kararı, aksine bir hüküm içermiyorsa sadece bir kez arama yapma yetkisi verir. Aramanın amacını tehlikeye sokan acil bir durum yoksa adli arama gündüz yapılır. Konutta, işyerinde veya diğer kapalı yerlerde adli arama gece yapılamaz. Ayrıca bu yerlerde kolluk âmirinin yazılı emriyle de arama yapılamaz. Ancak; * Suçüstü hâlinde, * Gecikmesinde sakınca bulunan hâlde, * Firar eden kişi veya tutuklu veya hükümlünün tekrar yakalanması hâlinde, * Geceleyin herkesin girip çıkabileceği 2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu’nun 7’nci maddesinde sayılan umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinde, gece adli arama yapılabilir. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 31’inci Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 49 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Önleme aramaları, denetimler ve kontroller her zaman yapılabilir. KOD UYGULAMALARI GENEL KURAL Kod DUMAN (Yol Araması) AÇIKLAMA * Yol aramaları DUMAN kodu ile uygulanmaktadır. DUMAN kodu alındığında üst makamlarca belirtilen arama noktalarında, üst makamlarca belirtilmemiş ise, Güvenlik Amirlerince belirlenecek bir veya birkaç arama noktasında belirtilen süre içinde arama ve yol kontrol görevi icra edilmektedir. JGY:117-1 * Yol araması ve kontrolü sırasında; araç ve şahıs araması, kimlik (JY:200-34) kontrolü, kara avcılığı uygulamasının kontrolü gibi görevler icra edilmektedir. Gerektiğinde bu görevlere ara kodlar verilerek (Örnek; araç Emniyet ve Asave şahıs araması için DUMAN–1, kimlik kontrolü için DUMAN–2 gibi) yiş Planları Hazırbu görevlerin bir veya birkaçı ya da tamamının yapılması istenilebil- lama ve Uygulama Yönergesi, mektedir. * 5681 sayılı yasanın 1’inci maddesine istinaden 2559 sayılı PVSK’nun 4/a fıkrasında belirtilen durdurma ve kimlik sorma yetkileri kullanılmalıdır. * Umuma açık yerlerin aranması için KAVAK kodu uygulanmaktadır. KAVAK kodu alındığında üst makamlarca belirtilen köy/mahalle grubunda, üst makamlarca belirtilmemiş ise, Güvenlik Amirlerince belirlenecek bir veya birkaç köy/mahalle grubundaki umuma mahsus yerlerde belirtilen süre içinde arama ve kontrol faaliyeti icra edilir. Kod KAVAK (Umuma Açık Yer * Umuma açık yerlerin aranması ve kontrolü sırasında; umuma açık yerlerin genel kontrolü, şahıs araması, silah ve uyuşturucu madde Araması) araması, umuma mahsus yerlerin ruhsat ve çalışanlarının kontrolü gibi görevler yapılmaktadır. Bu görevlerin; köy/mahalle grubundaki bütün umuma açık yerlerde ya da sadece kodu verilen umuma açık yerlerde yapılması istenebilmektedir. Kod YILDIZ (Yol Devriyesi) Kod ÇINAR (Köy ve Mahalle Devriyesi) YASAL MEVZUAT 5442 Sayılı İl İdaresi Kanun’un 11/ a, c ile 32/ a, b, c ve ç Fıkraları 2803 Sayılı J.Tş. Görev ve Yetkileri Kanunu Yönetmeliği’nin 32’nci Maddesi, * Yol devriyesi YILDIZ kodu ile uygulanmaktadır. YILDIZ kodu alındığında üst makamlarca belirtilen yollarda, üst makamlarca belirtilmemiş ise, Güvenlik Amirlerince belirlenecek bir veya birkaç yolda belirtilen 2559 Sayılı Polis süre içinde motorlu veya yaya devriye hizmeti icra edilmektedir. * Yol devriye görevi sırasında; yol emniyeti, önemli şahısların korun- Vazife ve Salahiyet Kanunun ması, yabancı uyruklu ya da şüpheli şahısların takibi, grup ya da para nakillerinin emniyeti gibi görevler icra edilmektedir. Gerektiğinde bu 9’uncu Maddesi, görevlere ara kodlar verilerek (Örnek; Yol emniyeti YILDIZ–1, önemli şahısların korunması YILDIZ–2 gibi) bu görevlerin bir veya birkaçı ya da tamamının yapılması istenilebilmektedir. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 18, 19, 20, 27, 28 ve 29’uncu Maddeleri, * Köy/mahalle devriye görevi sırasında; meskûn mahallerin kontrolü, istihbarat ve keşif, eski hükümlü, sabıkalı, şüpheli ve serserilerin kontrolü, suç ve suçluların araştırılması ve takibi, bölgede izinsiz haşhaş ve Hint keneviri ekilen yerlerin kontrolü, mahalle bekçileri veya geçici köy korucularının kontrolü gibi görevler icra edilmektedir. Gerektiğinde bu * Köy/Mahalle devriyesi ÇINAR kodu ile uygulanmaktadır. ÇINAR kodu alındığında herhangi bir tahdit konmadığı takdirde İlçede emredilen asgari 2 köy ya da mahalle grubuna köy/mahalle devriyesi görevlendirilmektedir. 50 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. görevlere ara kodlar verilerek (Örnek; meskûn mahallerin kontrolü ÇINAR–1, istihbarat ve keşif görevi ÇINAR–2 gibi) bu görevlerin bir veya birkaçı ya da tamamının yapılması istenilebilmektedir. Kod ATEŞ Kritik Tesis Korunması) 88/13543 Sayılı Sabotajlara Karşı Koruma Yönetmeliği hükümlerine göre kritik tesis ve bölgelere sabotaj ya da saldırıda bulunulacağı duyumu alındığında veya değerlendirildiğinde bunların korunması için ATEŞ kodu uygulanmaktadır. ATEŞ kodu alındığında; üst makamlarca belirtilen kritik tesis ya da bölgelerde, üst makamlarca belirtilmemiş ise Güvenlik Amirlerince belirlenecek kritik tesis veya bölgelerde emniyet tedbirleri artırılmaktadır. Kod DUMAN ve KAVAK uygulaması; Adli ve Önleme Arama Yönetmeliğinin 27, 28 ve 29 ncu maddelerinde belirtilen esaslar dâhilinde icra edilmektedir. Ancak makul şüphe üzerine detaylı şahıs ve araç araması maksadıyla, usulüne uygun olarak yetkili Sulh Ceza hâkiminden arama kararı alınması gerekmektedir. Adli ve Önleme Araması Yönetmeliğinin 3’üncü Bölüm 18 ve 19’uncu Maddelerinde Kolluk Tarafından Kendiliğinden Yapılacak Denetimler Başlığı Altında; * Umuma Açık Yerlerin Genel Güvenlik ve Asayiş Yönünden Denetimi, * Suç İşlenmesinin Önlenmesi İçin Kimlik Sorma ile * Karayolu Trafik Kanununa Göre Araçlarda Bulunması Gerekli Eşyanın Denetimi Hususunda Kolluğa yetki verilmiştir. Önleme Planı Kapsamında mülki makam oluru ile kod uygulamaları yapılmakta, uygulamalar esnasında doğabilecek hukuki sorunlara ön almak maksadıyla, Valilik Oluru yanında özellikle Kod Duman ve Kavak İçin Yetkili Sulh Ceza hâkiminden de karar alınmaktadır. - Uygulanacak tedbirin çeşidi; suçların yoğunlaştığı zaman, yerler ve suç türleri ile suç işlemeye meyilli kişiler hakkındaki bilgilere istinaden yapılacak suç analiz çalışmaları doğrultusunda belirlenecektir. - Azami miktarı artırılmış motorlu ve yaya devriyelerle bölge hâkimiyeti sağlanmalıdır. Devriye hizmeti ağırlıklı olarak resmi kıyafetli ve yaya olarak icra edilmelidir. - Devriyeler vatandaşların; görev mahallerinde kolay ulaşılabileceği, rahatlıkla iletişim kurulabileceği, ihbar, şikâyet ve isteklerini kolayca bildirebileceği irtibat görevlisi olarak değerlendirilecektir. Mülki görevler kapsamında icra - Devriyeler; görev sevk edilmeden önce sorumlu amirleri tarafından görev bölgelerinin özelliği ve görevin niteliği hakkında İçişleri Bakanlığıedilen devriye faaliyetinin önemi talimatlandırılacaktır. nın 17 Şubat hakkında mevcut - Devriyeler göreve tam teçhizatlı ve donanımlı olarak sevk edilecek, 2006 gün ve 17 emir ve talimatlara suç işlemeye meyilli kişileri caydıracak şekilde hareket edecektir. Numaralı Önleyici ilaveten İçişleri - Devriyeler; esnaf ve vatandaşla sürekli diyalog halinde olacak, elde Tedbirler Konulu Bakanlığınca da ettikleri tüm duyum ve bilgileri değerlendirerek, gerektiğinde ilgili birimGenelgesi. özel bir genelge leri doğrudan veya amirleri aracılığıyla süratle bilgilendireceklerdir. tamim edilmiştir. - Devriyeler tarafından; kabahat türünden fillere zamanda müdahale edilecektir. - Devriyeler; görevli oldukları zaman dilimi içerisinde bölgelerinde karşılaştıkları veya müdahale ettikleri olayları, irtibat kurdukları kişiler ve almış oldukları bilgi ve duyumlar ile ilgili olarak, hizmet kâğıdını tanzim edecek ve hizmet kâğıdı amirler tarafından incelendikten ve değerlendirildikten sonra arşivlenecektir. - Devriyelerin görev bölgeleri zorunlu haller dışında değiştirilmeyecektir. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 51 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 01 Haziran 2005 Tarih ve 25832 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan YAKALAMA, GÖZALTINA ALMA VE İFADE ALMA YÖNETMELİĞİ GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Yönetmeliğin amacı, bütün adli kolluk görevlileri ile gerektiğinde veya Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine adli kolluk görevini ifa eden diğer kolluk görevlilerinin, Cumhuriyet Savcılarının bilgi ve emirleri doğrultuAdli soruşturma ile sunda yürütecekleri adli soruşturma sırasında kolluk tarafından gerçek- Yakalama, Gözalilgili yakalama, leştirilen yakalama, gözaltına alma, muhafaza altına alma ve ifade tına Alma ve gözaltına alma ve alma işlemlerinin yürütülmesinde uyulacak usul ve esasları düzenleİfade Alma Yöifade alma konula- mektir. netmeliği’nin 1 ve rı ayrıntılı olarak 2’nci Maddeleri. Ayrıca bu Yönetmelik yakalama, gözaltına alma, muhafaza altına alma düzenlenmiştir. ve ifade alma işlemleri ile adli kolluk görevlileri ile gerektiğinde veya Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine adli kolluk görevini ifa eden bütün kolluk birimlerini kapsar. Yönetmelik, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 7/11/1979 tarihli ve 2253 sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Bu yönetmelik, adli Yakalama, GözalGörev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun, 4/7/1934 tarihli 2559 soruşturma ile ilgili tına Alma ve sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı muhtelif kanunlara İfade Alma YöJandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanunu, 9/7/1982 tarihli ve 2692 dayanılarak hazırnetmeliği’nin sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu, 2/7/1993 tarihli ve 485 sayılı lanmıştır. 3’üncü Maddesi. Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye dayanılarak hazırlanmıştır. Kolluk görevlileri; * Gecikmesinde sakınca bulunan ve Cumhuriyet Savcısına veya derhâl âmirlerine müracaat imkânı olmayan hâllerde; hakkında yakalama emri düzenlenmesi veya tutuklama kararı verilmesi gereken kişileri ya da suçüstü hâlinde veya gecikmesinde sakınca bulunan diğer hâllerde suç işlendiğine veya suça teşebbüs edildiğine dair haklarında kuvvetli iz, eser, emare ve delil bulunan şüphelileri, * Kolluk kuvvetinin kanun ve usul dairesinde verdiği emre itaatsizlik Kolluk görevlileri; edenleri ve aldığı tedbirlere uymayanları, * Görev yaparken mukavemette bulunan veya görevinden alıkoymak gecikmesinde sakınca bulunan maksadıyla kolluk kuvvetine zorla karşı koyan ve yakalanmadıkları takdirde hareketlerine devam etmeleri ihtimali bulunan kişileri, ve Cumhuriyet * Haklarında yetkili mercilerce verilen yakalama emri, yakalama ve Yakalama, GözalSavcısına veya derhâl âmirlerine tutuklama kararı bulunanları veya kanunla istenilen bir mükellefiyeti tına Alma ve müracaat imkânı yerine getirmedikleri için yakalanması gerekenleri, İfade Alma Yöolmayan bazı netmeliği’nin * Uyuşturucu ve uyarıcı maddeleri alan, satan, bulunduran veya kullahallerde; “yakala- nanları, 5’inci Maddesi. ma, gözaltına * Halkın rahatını bozacak veya rezalet çıkaracak derecede sarhoş alma ve muhafaza olanları veya sarhoşluk hâlinde başkalarına saldıranları, altına” alma yetki- * Halkın huzur ve sükûnunu bozanlardan, yapılan uyarılara rağmen bu sine haizdir. hareketlerine devam edenlerle, başkalarına saldırıya yeltenenleri ve kavga edenleri, * Bir kurumda tedavi, eğitim ve ıslahı için kanunlarla belirtilen esaslara uygun olarak, alınan tedbirlerin yerine getirilmesi amacıyla toplum için tehlike teşkil eden akıl hastası, uyuşturucu ve uyarıcı madde veya alkol tutkunu, serseri veya hastalık bulaştırabilecek kişileri, * Haklarında mahkemece çocuk bakım ve yetiştirme yurtlarına veya benzeri resmî veya özel kurumlara yerleştirilmesine veya yetkili merci önüne çıkarılmasına karar verilen çocukları, 52 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. * Usulüne aykırı şekilde ülkeye girmek isteyen veya giren veya hakkında sınır dışı etme veya geri verme kararı alınan kişileri, yakalayabilir. * Kimliğini bir belgeyle veya kolluk kuvvetince tanınmış veya güvenilir kişilerin tanıklığı ile ispat edemeyenlerle, gösterdikleri belgelerin doğruluğundan şüphe edilen kişileri, aranan kişilerden olup olmadıkları anlaşılıncaya veya gerçek kimliği ortaya çıkıncaya kadar yirmi dört saati geçmemek üzere, yakalama ve muhafaza altına almaya yetkilidir. Bu kişilere kimliklerini ispatlamaları hususunda gerekli kolaylık gösterilir. Aşağıda belirtilen hâllerde, herkes tarafından geçici olarak yakalama yapılabilir: * Kişiye suçu işlerken rastlanması, * Suçüstü bir fiilden dolayı izlenen kişinin kaçması ihtimalinin bulunması veya hemen kimliğini belirleme imkânının bulunmaması. Yakalama, GözalBazı durumlarda * Soruşturma ve kovuşturması şikâyete bağlı olmakla birlikte, beden tına Alma ve “herkes tarafından veya akıl hastalığı, malûllük veya güçsüzlükleri nedeniyle kendilerini İfade Alma Yögeçici yakalama” idareden aciz bulunanlara karşı işlenen suçüstü hâllerinde kişinin netmeliği’nin yapılabilir. yakalanması şikâyete bağlı değildir. 5’inci Maddesi. * Soruşturma ve kovuşturması şikâyete bağlı olan suç hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 90 ncı maddesinin üçüncü fıkrasına göre şikâyetten önce şüpheli yakalanmış olursa şikâyete yetkili olan kimseye ve bunlar birden fazla ise hiç olmazsa birine yakalama bildirilir. * Yakalama; yukarıda belirtilen yetkiler çerçevesinde, hâkim kararı veya Cumhuriyet Savcısının emriyle veya doğrudan kolluk kuvveti veya suçüstü hâlinde herkes tarafından yapılabilir. * Yakalanan kişinin kaçmasını, kendisine veya başkalarına zarar vermesini önlemek amacıyla kaba üst araması yapılarak, silâh ve bunun gibi unsurlardan arındırılması sağlanır. * Yakalama sırasında suçun iz, emare, eser ve delillerinin yok edilmesini veya bozulmasını önleyecek tedbirler alınır. * Yakalanan kişiye, suç ayrımı gözetilmeksizin yakalama sebebi ve hakkındaki iddialar ile susma ve müdafiden yararlanma, yakalanmaya itiraz etme hakları ile diğer kanunî hakları ve itiraz hakkını nasıl kullanacağı, herhâlde yazılı, bunun hemen mümkün olmaması hâlinde sözlü olarak derhâl bildirilir. * Kolluk kuvveti tarafından yapılan yakalama hâlinde işlem, yakalanan kişi ve uygulanan tedbirler derhâl Cumhuriyet Savcısına bildirilir. * Yakalamadan ve gözaltı süresinin uzatılmasına ilişkin emirden, yaka- Yakalama, GözalYakalama işlemi- lananın bir yakınına veya belirlediği bir kişiye Cumhuriyet Savcısının tına Alma ve nin usulü ayrıntılı emriyle gecikmeksizin haber verilir. İfade Alma Yöolarak anlatılmıştır. * Yakalama işlemi bir tutanağa bağlanır. Bu tutanağa yakalananın, netmeliği’nin 6’ncı Maddesi. hangi suç nedeniyle, hangi koşullarda, hangi yer ve zamanda yakalandığı, yakalamayı kimlerin yaptığı, hangi kolluk mensubunca tespit edildiği, haklarının tam olarak anlatıldığı açıkça yazılır, bu tutanağın bir sureti yakalanan kişiye verilir. Bu kişiye ayrıca haklarının yazılı olarak bildirildiğini ve kendisi tarafından da bu hususun anlaşıldığını belirten bu Yönetmeliğe ekli “Yakalama ve Gözaltına Alma Tutanağı Şüpheli ve Sanık Hakları Formu” tanzim edilerek imzalı bir örneği verilir. * Suç işlerken rastlanması veya suçüstü bir fiilden dolayı izlenen kişinin kaçması ihtimalinin bulunması veya hemen kimliğini belirleme imkânının bulunmaması nedeniyle başkaları tarafından yakalanıp kolluk görevlilerine teslim edilen veya bu hâllerde kolluk görevlilerince yakalanan ya da haklarında tutuklama kararı veya yakalama emri düzenlenmesini gerektiren ve gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde; Cumhuriyet Savcısına veya âmirlerine derhâl başvurma imkânı bulunmaması sebebiyle kolluk görevlilerince yakalanan kişi ve olay hakkında GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 53 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Cumhuriyet Savcısına hemen bilgi verilerek, emri doğrultusunda işlem yapılır. Cumhuriyet Savcısı tarafından verilen sözlü emir, en kısa zamanda yazılı hâle dönüştürülerek mümkün olması hâlinde en seri iletişim vasıtasıyla ilgili kolluğa bildirilir; aksi hâlde ilgili kolluk görevlilerince alınmasına hazır edilir. Ancak, kolluk görevlisi emrin yazılı hâle getirilmesini beklemeden sözlü emrin gereğini yerine getirir. * Yakalanan kişi, Cumhuriyet Savcısının emri ile serbest bırakılmazsa, soruşturmanın tamamlanması için gözaltına alınır. * Muhafaza altına alınmak amacıyla yakalanan kişiler hakkında da bu maddenin ikinci fıkrası hükmü uygulandıktan sonra, yakalama sebebi, yakalamaya itiraz etme hakkı ve bu hakkı nasıl kullanılacağı derhâl bildirilir. Bu kişilerden ıslah veya tedavi kurumuna götürülmesi gerekenlerin ilgili kurumlarca teslim alınmaları sağlanır. Teslim alınmaması hâlinde, durum bir tutanakla tespit edilir ve tutanağın bir sureti mülkî amire gönderilir. Hangi hallerde “kelepçe takılacağı” belirtilmiştir. Yakalama, GözalYakalanan veya tutuklanarak bir yerden diğer bir yere nakledilen kişiletına Alma ve re, kaçacaklarına ya da kendisi veya başkalarının hayat ve beden İfade Alma Yöbütünlükleri bakımından tehlike arz ettiğine ilişkin belirtilerin varlığı netmeliği’nin 7’nci hâllerinde kelepçe takılabilir. Maddesi. Yakalanan kişinin yakınlarına haber verilmelidir. Yakalanan kişinin; * Kendisi ile birlikte bir kişi varsa bu kişi vasıtasıyla, * Suçun işlendiği veya yakalandığı yerde ikamet ediyorsa ve haber vereceği yakınının telefon numarasını biliyorsa ya da kolluk vasıtasıyla sair suretle tespit edilebiliyorsa, telefon ile Yakalama, Gözal* Haber vereceği yakınının telefon numarasını bilmiyorsa ilgili yer tına Alma ve kolluğu vasıtasıyla, İfade Alma Yö* Konutu suç yeri dışında ise telefonla veya kişinin adresinin bulunduğu netmeliği’nin yerle ilişki kurulmak suretiyle, yakalandığı, gözaltına alındığı veya 8’inci Maddesi. gözaltı süresinin uzatıldığı Cumhuriyet Savcısının emriyle gecikmeksizin bir yakınına veya belirlediği bir kişiye haber verilir. * Yakalanan veya gözaltına alınan kişi yabancı ise, yazılı olarak karşı çıkmaması hâlinde, durumu vatandaşı olduğu ülkenin büyükelçiliği veya konsolosluğuna haber verilir. * Yakalanan kişinin gözaltına alınacak olması veya zor kullanılarak yakalanması hâllerinde hekim kontrolünden geçirilerek yakalanma anındaki sağlık durumu belirlenir. * Gözaltına alınan kişinin herhangi bir nedenle yerinin değiştirilmesi, gözaltı süresinin uzatılması, serbest bırakılması veya adli mercilere sevk edilmesi işlemlerinden önce de sağlık durumu hekim raporu ile tespit edilir. * Gözaltına alınanlardan herhangi bir nedenle sağlık durumu bozulanGözaltına alınacak lar ile sağlık durumundan şüphe edilenler, derhâl hekim kontrolünden Yakalama, Gözalkişiler ve zor geçirilerek gerekiyorsa tedavileri yaptırılır. Bu durumdaki kişilerden tına Alma ve kullanılarak yaka- kronik bir rahatsızlığı olanların, istekleri hâlinde varsa kendi hekimi İfade Alma Yölanan kişiler “sağ- nezaretinde resmî hekim tarafından muayene ve tedavi edilmeleri netmeliği’nin lık kontrolünden sağlanır. 9’uncu Maddesi. geçirilmelidir. * Gözaltına alınan kişinin ifadesini alan veya soruşturmayı yürüten kolluk görevlisi ile bu kişiyi tıbbî muayeneye götüren kolluk görevlisinin farklı olması zorunludur. Ancak personel yetersizliği nedeniyle farklı kolluk görevlisinin bulunmaması hâlinde bu durum belgelendirilir. * Tıbbî muayene, kontrol ve tedavi, adli tıp kurumu veya resmî sağlık kuruluşlarınca yapılır. * Hekim raporu üç nüsha hâlinde düzenlenir. Kolluk görevlileri tarafından, hekim raporunu verecek birime, yakalananın nezarethaneye giriş raporu mu, yoksa çıkış raporu için mi getirildiği yazılı olarak bildirilir. 54 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. * Yakalama veya nezarethaneye giriş raporunun bir nüshası raporu tanzim eden sağlık kuruluşunda saklanır, ikinci nüshası gözaltına alınana, üçüncü nüsha ise soruşturma dosyasına eklenmek üzere ilgili kolluk görevlisine verilir. * Gözaltı süresinin uzatılması veya yer değişikliği ya da nezarethaneden çıkış sırasında düzenlenen hekim raporlarından; bir nüshası sağlık kuruluşunda saklanır, iki nüshası ise raporu düzenleyen sağlık kuruluşunca kapalı ve mühürlü bir zarf içerisinde ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına en seri şekilde gönderilir. Bunlardan bir nüshası Cumhuriyet Savcısı tarafından gözaltına alınanın kendisine veya vekiline verilir, bir nüshası ise soruşturma dosyasına eklenir. Bu raporların düzenlenmesinde ve Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesinde 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 157’nci maddesinde belirtilen gizlilik kurallarına uyulur ve bu amaçla gerekli tedbirler ilgili sağlık kuruluşunca alınır. * Hekim muayene esnasında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 94’üncü maddesinde belirtilen işkence, 95’inci maddesinde belirtilen neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence ve 96’ncı maddesinde belirtilen eziyet suçlarının işlendiği yolunda herhangi bir bulguya rastlaması hâlinde, keyfiyeti derhâl Cumhuriyet Savcısına bildirir. Bu durumda Ceza Muhakemesinde Beden Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik Kimliğin Tespiti Hakkında Yönetmeliğin 7 ve 8’inci maddesine göre işlem yapılır. Hekim ile muayene edilen şahsın yalnız kalmaları, muayenenin hekim hasta ilişkisi çerçevesinde yapılması esastır. Ancak, hekim kişisel güvenlik endişesini ileri sürerek muayenenin kolluk görevlisinin gözetiminde yapılmasını isteyebilir. Bu istek belgelendirilerek yerine getirilir. Bu durumda gözaltına alınan kişinin talebi hâlinde müdafii de muayene sırasında gecikmeye neden olmamak kaydıyla hazır bulunabilir. * Kadının muayenesi, talebi hâlinde ve olanaklar elverdiğinde bir kadın hekim tarafından yapılır. Muayene edilecek kadının talebine rağmen kadın hekimin bulunmaması halinde, muayene sırasında hekim ile birlikte sağlık mesleği mensubu bir kadın personelin bulundurulmasına özen gösterilir. Gözaltına alınan kişiler “güvenlik aramasından geçirilmelidir. Gözaltı birimine getirilen kişi hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır: * Nezarethaneye veya zorunlu hâllerde bu amaca tahsis edilen yerlere konulmadan önce usulünce aranır. Kadının üst ve vücudunun aranması, bir kadın görevli veya bu amaçla görevlendirilecek diğer kadın Yakalama, Gözaltına Alma ve tarafından yapılır. İfade Alma Yö* Kendisine zarar verebilecek kemer, kravat, ip, kesici ve delici alet gibi netmeliği’nin nesnelerden arındırılır. 10’uncu Maddesi. * Üzerinden çıkan eşya ve para muhafaza altına alınır. Paranın nevi, seri numarası ve miktarı, eşyanın vasıfları ve markasını belirten bir tutanak düzenlenir ve bu tutanağın bir sureti üstü aranan kişiye verilir. Güvenlik araması tamamlanan kişiler, “Nezarethane Defteri”ne kaydı yapılarak, nezarethaneye alınmalı ve nezarethanelerin belli niteliklere haiz olması gerekmektedir. Güvenlik araması (üst araması) yapılan kişinin nezarethaneye girişi, bu Yönetmeliğe ekli “Nezarethaneye Alınanların Kaydına Ait Defter”e kaydedilerek sağlanır. * Gözaltı işlemleri nezarete alınanların kaydına ait deftere yazılmak Yakalama, Gözalsuretiyle tespit edilir. Denetime tâbi olan bu defterde kaydı zorunlu tına Alma ve bilgiler belirtilir. İfade Alma Yö* Bu defterde, kaydı zorunlu bilgilerin dışında gerekli görülen diğer netmeliği’nin 11 bilgilere de yer verilebilir. ve 12’nci Maddeleri. Nezarethane işlemlerinde; * Aynı suçla ilgisi olanlar, birbirine hasım olanlar, erkek ve kadınlar bir araya konulmazlar, çocuklar yetişkinlerden ayrı tutulurlar. * Nezarethanede zarurî hâller dışında beşten fazla kişi bir arada bu- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 55 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. lundurulmaz. * Tuvalet, temizlik gibi zorunlu ihtiyaçların giderilmesi görevli memurun gözetiminde sağlanır. * Yiyecek ve içecekler önceden kontrol edilir. * Gözaltına alınan kişi saldırgan bir tutum sergilemeye başladığı veya kendisine zarar vermeye kalkıştığı takdirde önce sözle kontrol altına alınmaya çalışılır. Bu mümkün olmadığı takdirde, hareketini giderecek derecede kuvvet kullanılabilir. Ancak zarurî olmadıkça gerek kendisinin gerek başkasının hayatı, vücut bütünlüğü veya sağlığı tehlikeye girmedikçe kuvvet kullanılmaz. * Saldırgan tutum ve davranışları kontrol altına alınamayan kişiler tıbbî müdahalede bulunulması için sağlık kuruluşlarına gönderilir. * Gözaltına alınan kişilerin yaşama haklarını koruyucu gerekli önlemler alınarak, bu amaçla ilgili gözetlenebilir. Gözetleme işlemi teknik imkânlar ölçüsünde kayda alınabilir. * Gözaltındaki kişinin beslenme, nakil, sağlığının korunması ve gerektiğinde tedavisi, yakalandığının yakınlarına haber verilmesi giderleri ilgili birimin bağlı olduğu Bakanlığın bütçe ödeneklerinden karşılanır. Yakalanan kişi en geç 24 saat içinde yetkili mahkemeye gönderilmelidir. Gözaltına alınmış ise “Gözaltı süresi” yakalama yerine en yakın mahkemeye gönderilmesi için zorunlu süre hariç, yakalama anından itibaren 24 saati geçmemelidir. Gözaltı süresi bazı hallerde C.Savcısının emri ile 3 gün, hâkim kararı ile ise 7 güne uzatılabilmektedir. * Hâkim veya mahkeme tarafından verilen yakalama emri üzerine soruşturma veya kovuşturma evresinde yakalanan kişi, en geç yirmi dört saat içinde yetkili hâkim veya mahkeme önüne çıkarılamıyorsa, aynı süre içinde en yakın sulh ceza hâkimi önüne çıkarılır; serbest bırakılmadığı takdirde, yetkili hâkim veya mahkemeye en kısa zamanda gönderilmek üzere tutuklanır. * 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 90’ıncı maddesine göre yakalanan kişi Cumhuriyet Savcısı tarafından bırakılması emredilmezse, soruşturmanın tamamlanması için gözaltına alınır. * Gözaltı süresi, yakalama yerine en yakın hâkim veya mahkemeye gönderilmesi için zorunlu süre hariç, yakalama anından itibaren yirmi dört saati geçemez. Yakalama yerine en yakın hâkim veya mahkemeye gönderilme için zorunlu süre on iki saatten fazla olamaz. Yakalama, Gözaltına Alma ve * 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250’nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan suçlara bakmakla görevli olan ağır ceza mahkeme- İfade Alma Yönetmeliği’nin lerinin görev alanına giriyorsa bu süre kırk sekiz saattir. * Toplu olarak işlenen suçlarda, delillerin toplanmasında güçlük veya 14,16 ve 17’nci Maddeleri. şüpheli sayısının çokluğu nedeniyle Cumhuriyet Savcısı gözaltı süresini her defasında bir günü geçmemek üzere, üç gün süreyle uzatılmasına yazılı olarak emir verebilir. Gözaltı süresinin uzatılması emri, gözaltına alınana derhâl tebliğ edilir. Kimse, bu süreler geçtikten sonra hâkim kararı olmaksızın hürriyetinden mahrum bırakılamaz. * 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250’nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan suçlara bakmakla görevli olan ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçlardan; Anayasanın 120’nci maddesi gereğince olağanüstü hâl ilân edilen bölgelerde yakalanan kişiler hakkında, aynı Kanunu’nun 91’inci maddesinin bir ve üçüncü fıkralarında dört gün olarak belirlenen süre, Cumhuriyet Savcısının talebi ve hâkim kararı ile yedi güne kadar uzatılabilir. Hâkim karar vermeden önce yakalanan ve gözaltına alınan kişiyi dinleyebilmektedir. Yakalanan kişinin, gözaltına alınmasını gerektirecek bir durum yoksa C.Savcısının emri ile serbest bırakılması ve “Sevk/Serbest Bırakma Tutanağı” * Yakalanan kişi, gözaltına alınmasını gerektirecek bir nedenin tespit edilememesi veya yakalama sebebinin ortadan kalkması hâlinde CumYakalama, Gözalhuriyet Savcısının emri ile kolluk kuvvetince derhâl salıverilir. tına Alma ve * Yakalanan kişi, hakkında ıslah veya tedavi tedbiri alınması gereken İfade Alma Yökişilerden ise ilgili kuruma teslim edilir. netmeliği’nin * Gözaltı süreleri azamî süreler olup, gözaltına alınan kişilerin işlemle- 17’nci Maddesi. rinin en kısa sürede bitirilmesi esastır. * Gözaltına alınanlar, işlemleri bitirildikten sonra gözaltı süresinin 56 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. düzenlenmesi gerekmektedir. dolması beklenmeksizin kolluk kuvvetince ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına derhâl sevk edilir. * Yakalanan kişinin C.Savcısının talimatı ile serbest bırakılmasından önce kolluk hakkında yapılması muhtemel karalama türü iddiaların çürütülebilmesi maksadıyla doktor raporu alınması uygun mütalaa edilmektedir. Yakalama, gözaltına alma işlemine veya gözaltı süresinin uzatılmasına ilişkin Cumhuriyet Savcısının emrine karşı, hâkime yapılan başvuru üzerine verilen serbest bırakma kararı derhâl uygulanır. Gözaltına alınıp, * Emanete alınan şahsî eşya ve para eksiksiz olarak ilgilisine teslim C.Savcılığı veya edilerek ve girişte tanzim edilen güvenlik araması tutanağına şerh Yakalama, Gözaldüşülerek kendisine imzalatılır. mahkemece tına Alma ve serbest bırakılan * Sevk veya serbest bırakma işlemi ve sebebi, bu Yönetmeliğe ekli İfade Alma Yökişi, yeni ve yeterli “Sevk/Serbest Bırakma Tutanağı”na bağlanır, bunun bir sureti gözalnetmeliği’nin delil elde edilme- tından çıkarılan kişiye verilir. 17/5, 6 ve 7’nci dikçe tekrar yaka- Gözaltı süresinin dolması veya sulh ceza hâkiminin kararı üzerine, Fıkraları. lanamaz. gözaltına alınıp da serbest bırakılan kişi hakkında yakalamaya neden olan fiille ilgili yeni ve yeterli delil elde edilmedikçe ve Cumhuriyet Savcısının kararı olmadıkça bir daha aynı nedenle yakalama işlemi uygulanamaz. Yakalama ve gözaltı işlemlerine karşı yakalanan, müdafii veya yakınları hâkime başvurabilir. Yakalama, gözaltına alma işlemine veya gözaltı süresinin uzatılmasına Yakalama, Gözalilişkin Cumhuriyet Savcısının yazılı emrine karşı, yakalanan kişi, müdatına Alma ve fi veya kanunî temsilcisi, eşi ya da birinci veya ikinci derecede kan İfade Alma Yöhısımı hemen serbest bırakılmasını sağlamak için sulh ceza hâkimine netmeliği’nin başvurabilir. Yakalanan kişinin dilekçesi yetkili hâkime en seri şekilde 15’inci Maddesi. ulaştırılır. Şüpheli veya sanığın en az beş yıl hapis cezasını gerektiren suçlarla ilgili soruşturma veya kovuşturma altında olması durumunda zorunlu olarak, diğer durumlarda ise isteğine bağlı olarak soruşturma veya kovuşturma işlemlerinde en az bir müdafii hazır bulundurulmalıdır. * Şüpheli veya sanık, soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında bir veya birden fazla müdafiin yardımından yararlanabilir; kanunî temsilcisi varsa, o da şüpheliye veya sanığa müdafi seçebilir. * Soruşturma evresinde, ifade almada en çok üç müdafi hazır bulunabilir. Yakalama, Gözal* Soruşturma ve kovuşturma evrelerinin her aşamasında müdafiin, tına Alma ve şüpheli veya sanıkla görüşme, ifade alma veya sorgu süresince İfade Alma Yöyanında olma ve hukukî yardımda bulunma hakkı engellenemez, netmeliği’nin kısıtlanamaz. 20’nci Maddesi. * Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, talebi hâlinde baro tarafından bir müdafi görevlendirilir. * Üst sınırı en az beş yıl hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada şüpheli veya sanığın talebi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir. Şüpheli veya sanık vekâletname aranmaksızın, kimsenin duymayacağı şekilde müdafii ile görüşme hakkına sahiptir. Her kolluk biriminde görüşme için uygun şartlara haiz görüşme odası ayrılır. * Şüpheli veya sanık vekâletname aranmaksızın müdafi ile her zaman ve konuşulanları başkalarının duyamayacağı bir ortamda görüşebilir. Bu kişilerin müdafii ile yazışmaları denetime tâbi tutulamaz. Yakalama, Gözal* Müdafii ile görüşmesinden önce ve görüşmesi sırasında, talebi hâlintına Alma ve de yakalanan kişiye kalem ve kâğıt verilir. İfade Alma Yönetmeliği’nin Soruşturmayı geciktirmemek kaydıyla ve yakalanan kişi isterse, vekâ21’inci Maddesi. letname aranmaksızın en çok üç müdafi ifadede hazır bulunabilir. * Her kolluk biriminde görüşme için uygun şartları haiz görüşme odası ayrılır. Müdafii soruşturma ile ilgili evrak- * Müdafi, soruşturma evresinde dosya içeriğini inceleyebilir ve istediği Yakalama, Gözalbelgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir. Kollukta bulunan soruştına Alma ve GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 57 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ları inceleyebilir ve harç ödemeksizin suretlerini alabilir. Bazı hallerde suret alma hakkı sınırlandırılabilir. Ancak ifade tutanakları ile bilirkişi raporlarından her zaman suret alabilir. turma dosyasının müdafi tarafından incelenebilmesi için yetkili Cumhuriyet Savcısının yazılı emrinin alınması gibi bir zorunluluk bulunmamaktadır. (15.12.2005 Tarih ve 2005/762 sayılı Danıştay İdari Dava İdarisi Kurulu Kararı) * Müdafiin dosya içeriğini incelemesi veya belgelerden örnek alması, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise, Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine, sulh ceza hâkiminin kararıyla bu yetkisi kısıtlanabilir. * Yakalanan kişinin veya şüphelinin ifadesini içeren tutanak ile bilirkişi raporları ve adı geçenlerin hazır bulunmaya yetkili oldukları diğer adli işlemlere ilişkin tutanaklar hakkında, ikinci fıkra hükmü uygulanmaz. * Müdafi, Cumhuriyet Başsavcılığınca iddianamenin mahkemeye verildiği tarihten itibaren dosya içeriğini ve muhafaza altına alınmış delilleri inceleyebilir; bütün tutanak ve belgelerin örneklerini harçsız olarak alabilir. Bu maddenin içerdiği haklardan suçtan zarar görenin vekili de yararlanır. İfade Alma Yönetmeliği’nin 22’nci Maddesi. Şüphelinin ifadesinin alınmasında aşağıdaki hususlara uyulur: * Şüphelinin kimliği saptanır. Şüpheli, kimliğine ilişkin soruları doğru olarak cevaplandırmakla yükümlüdür. * Kendisine yüklenen suç anlatılır. * Müdafi seçme hakkının bulunduğu ve onun hukuki yardımından yararlanabileceği, müdafiin ifade sırasında hazır bulunabileceği kendisine bildirilir. Müdafi seçecek durumda olmadığı ve bir müdafi yardımından faydalanmak istediği takdirde, kendisine baro tarafından bir müdafi görevlendirilir. * Müdafi sadece hukukî yardımda bulunabilir, şüphelinin ifadesi alınırken şüpheliye sorulan soruya doğrudan cevap veremez, onun yerini aldığı izlenimi veren herhangi bir müdahalede bulunamaz. Hukukî yardım maddi olayı karartabilecek müdahalelerin yapılması anlamına gelmez. Müdafi şüpheliye bütün kanuni haklarını hatırlatabilir ve müdafiin her türlü müdahalesi tutanağa geçirilir. Şüphelinin ifadesinin alınmasında * 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 95’inci maddesi hükmü Yakalama, Gözalsaklı kalmak üzere, yakalanan kişinin yakınlarından istediğine yakabelli esaslara göre tına Alma ve landığı derhâl bildirilir. hareket edilir ve İfade Alma Yöbelli hususları havi * Yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmamasının kanuni hakkı netmeliği’nin olduğu söylenir. ifade tutanağı 23’üncü Maddesi. * Şüpheden kurtulması için somut delillerin toplanmasını isteyebileceği düzenlenir. hatırlatılır ve kendisi aleyhine var olan şüphe nedenlerini ortadan kaldırmak ve lehine olan hususları ileri sürmek imkânı tanınır. * İfade verenin kişisel ve ekonomik durumu hakkında bilgi alınır. * İfade işlemlerinin kaydında, teknik imkânlardan yararlanılabilir. * İfade bir tutanağa bağlanır. Bu tutanakta şunlar yer alır: İfade alma işleminin yapıldığı yer ve tarih, İfade alma sırasında hazır bulunan kişilerin isim ve sıfatları ile ifade veren kişinin açık kimliği, İfade alma sırasında, yukarıdaki işlemlerin yerine getirilip getirilmediği, bu işlemler yerine getirilmemiş ise nedenleri, Tutanak içeriğinin ifade veren ile hazır olan müdafi tarafından okunduğu ve imzaları, imzadan çekinme hâlinde bunun nedenleri ve ifade esasları bu Yönetmeliğe ekli İfade tutanağı formatına uygun olarak yerine getirilir. İfade alırken, yasak yöntemlere (baskı, şiddet, işkence, aldatma, vb.) başvurulma- * İfade veren şüphelinin beyanı, özgür iradesine dayanmalıdır. Bunu Yakalama, Gözalengelleyici nitelikte kötü davranma, işkence, ilâç verme, yorma, aldattına Alma ve ma, cebir veya tehditte bulunma, bazı araçları kullanma gibi bedensel İfade Alma Yöveya ruhsal müdahaleler yapılamaz. netmeliği’nin 24’üncü Maddesi. * Kanuna aykırı bir yarar vaat edilemez. 58 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. malıdır. Aksi halde ifade tutanağı mahkemece delil olarak değerlendirilemez. Nezarethanelerin ve ifade alma odalarının belli standartlara haiz olmaları gerekir. * Yasak usullerle elde edilen ifadeler rıza ile verilmiş olsa da delil olarak değerlendirilemez. * Şüphelinin aynı olayla ilgili olarak yeniden ifadesinin alınması ihtiyacı ortaya çıktığında, bu işlem ancak Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılabilir. * Hiç kimse, kendisini veya kanunda gösterilen yakınlarını suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamaz. * Nezarethaneler en az 7 metrekare genişliğinde, 2,5 metre yüksekliğinde ve duvarlar arasında en az 2 metre mesafe olacak şekilde düzenlenir. Yeterli doğal ışıklandırma ve havalandırma imkânları sağlanır. Ancak, şüpheli sayısının çokluğu sebebiyle nezarethane imkânlarının yetersiz olması durumunda, nezarethaneler için öngörülen fizikî şartlara sahip başka yerler de kullanılabilir. * Nezarethanelerde gözaltına alınan kişilerin yatmaları ve oturmaları için yeteri kadar sabit ve dayanıklı oturma yerleri bulundurulur. Yakalama, Gözal* Mevsim ve gözaltı yerlerinin maddî şartları da dikkate alınarak, gecetına Alma ve yi gözaltında geçirecek şahıslar için yeterli miktarda battaniye ve yatak İfade Alma Yötemin edilir. netmeliği’nin * Tuvalet, banyo ve temizlik ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbir- 25’inci Maddesi. ler alınır. * Nezarethane girişine, onaylanmış nezarethane talimatı asılır. * İç ve dış emniyeti sağlanmış, özel surette hazırlanmış, teknik donanımlı, bağımsız yerlerin ifade alma odası olarak kullanılmasına özen gösterilir. * Mevcut nezarethane ve ifade alma odalarının standartlara uygun hâle getirilmesi bütçe imkânları çerçevesinde sağlanır. * Nezarethane ve ifade alma odalarının standartlara uygunluğunu sağlamak amacı ile kolluk kuvvetlerinin yetkili birimleri tarafından denetleme yapılır. Nezarethaneler ve * Cumhuriyet Başsavcıları veya görevlendirecekleri Cumhuriyet Savcı- Yakalama, Gözalifade alma odaları ları, adli görevlerinin gereği olarak, gözaltına alınan kişilerin bulundurutına Alma ve C.Savcısı veya lacakları nezarethaneleri, varsa ifade alma odalarını, bu kişilerin du- İfade Alma YöKolluk yetkililerinrumlarını, gözaltına alınma neden ve sürelerini, gözaltına alınma ile netmeliği’nin ce sürekli kontrol ilgili tüm kayıt ve işlemleri denetler; sonucunu Nezarethaneye Alınanla- 26’ncı Maddesi. (denetim) edilir. rın Kaydına Ait Deftere kaydederler. * Yetkili ve görevli mercilerin mevzuatta öngörülen denetim yetkileri saklıdır. * Cumhuriyet Savcısı, kendisine yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmuş olan şüpheliye yer gösterme işlemi yaptırabilir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250’nci maddesinin birinci fıkrası kap“Yer gösterme samına giren suçlar söz konusu olduğunda, adli kolluk âmiri de yer işlemi” gösterme işlemi yaptırmaya yetkilidir. Bu suçlar dışında yer gösterme C.Savcılığınca keşif hükümlerine işlemi kolluk âmirleri tarafından yaptırılamaz. göre yapılır. * Yer gösterme işlemi soruşturmanın gizliliği ilkesine uygun olarak Yakalama, GözalCMK’nun 250 nci yerine getirilir. maddesine göre * Soruşturmayı geciktirmemek kaydıyla, müdafi de yer gösterme işlemi tına Alma ve (devletin güvenli- sırasında hazır bulunabilir. İfade Alma Yöğini ihlal eden netmeliği’nin * Yer gösterme işlemi tutanağa bağlanır. 28’inci Maddesi. suçların soruştur* Bu tutanakta aşağıdaki hususlar yer alır: ması) kolluk amirMüdafi veya vekil sıfatıyla hazır bulunduğu işlemlerle ilgili tutanakta leri de keşif hükümlerine göre yer avukatın isim ve imzasına da yer verilir. gösterme işlemi Tutanak, işlemin yapıldığı yeri, zamanı ve işleme katılan veya ilgisi yapabilir. bulunan kimselerin isimlerini içerir. İşlemde hazır bulunan ilgililerce onanmak üzere tutanağın kendilerini ilgilendiren kısımları okunur veya okumaları için kendilerine verilir. Bu GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 59 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. husus tutanağa yazılarak ilgililere imza ettirilir. İmzadan kaçınma hâlinde nedenleri tutanağa geçirilir. Bu Yönetmelikle kolluk kuvvetine verilen görevleri yerine getiren personelin eğitim görmüş olması gerekir. Eğitime; tecrübeli, suçluluk psikolojisinden anlayan, sabırlı, soğukkanlı, kavrama kabiliyeti yüksek, tercihan psiko-teknik testten geçirilmiş personel katılabilir. Eğitim süresi ve müfredatı Adalet Bakanlığının görüşü alınarak ilgisiKolluk kuvvetleri; ne göre Jandarma Genel Komutanı veya Emniyet Genel Müdürü bu yönetmelikte veya Gümrük Müsteşarı ya da Sahil Güvenlik Komutanının onayı ile Yakalama, Gözalbelirtilen yetkileri belirlenir. tına Alma ve Adalet Bakanlığı temsilcileri de ilgili personelin eğitimine katılabilir. kullanmak için bir İfade Alma Yöeğitimden geçer Eğitimi başarı ile bitiren personele, ilgisine göre şekli ve ebadı Jandarnetmeliği’nin 29, ve bu yönetmelik ma Genel Komutanlığı veya Emniyet Genel Müdürlüğü veya Gümrük 30 ve 31’inci hükümlerinin Müsteşarlığı ya da Sahil Güvenlik Komutanlığının eğitim birimlerince Maddeleri. uygulanmasından belirlenen sertifika verilir. sorumludur. Eğitimde başarı gösteremeyen personel hakkında Hizmet İçi Eğitim Yönergelerinin ilgili hükümleri uygulanır. Tekerrür ve tazeleme gibi özel eğitimlere iştirak ettirilen personele ayrıca sertifika verilmez. Yakalama, muhafaza altına alma, gözaltına alma ve ifade almada görevli bulunan kolluk kuvvetleri katıldıkları işlemlerle ilgili olarak bu Yönetmelik hükümlerinin uygulanmasından sorumludur. Yasalarda özel olarak Cumhuriyet Savcıları tarafından yapılacağı belirtilen suçlarda kolluk kovuşturma ile soruşturma yapmamalı, acele önlemler alarak durum hakkında Cumhuriyet Savcısına bilgi vermelidir. CMK’nun 250’nci maddesi kapsamına giren, örgüt faaliyeti ile ilgili suçlar, Çocukların işlediği suçlar (ÇÇK md.15), Hâkim ve Savcıların işledikleri suçlarda (HSK md.93-94), Vali ve Kaymakamların görev ve kişisel suçlarında (CMK md.161/6), Mal bildiriminde bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlarda (3628 Sayılı Kanun Madde 19), 4384 Sayılı Bankalar Kanunu kapsamına giren suçlarda (Md.24), Sıkıyönetim Mahkemesinin görevine giren suçlarda, Askeri suçlarda (353 Sayılı Kanunun 96, 97, 98 md.), Subay ve Astsubayların askeri yargı dışındaki suçlarında (İç Hizmet Kanunu Md.93), Sıkıyönetim Adalet Bakanlığıve Olağanüstü halde görevli güvenlik güçlerinin silah kullanması halinde nın 01.01.2006 (Sıkıyönetim Kanunu md.4, OHAL Kanunu Md.23), Adliyeye ilişkin vazife gün ve 2 Numarave işlerle ilgili bir hizmeti yerine getirirken silah kullanmak zorunda kalan lı Genelgesi. kolluk personeli hakkında (PVSK EK-9B), Avukatların, avukatlık veya Türk Barolar Birliği organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasındaki suçları ile ağır cezayı gerektiren meşhut suçlarda (Av. Kanunu Md.58), Üniversite öğretim üye ve yardımcılarının ideolojik amaçlı suçlarında (YÖK Kanunu md.53/C-7), 5816 Sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında (Md.3), 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun 154’üncü maddesine göre görev suçlarında, 2499 Sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 47’nci maddesinde yazılı (md.49) suçlarda soruşturmaların Cumhuriyet Savcıları tarafından yapılması gerekmektedir. * Anayasa’nın 36’ncı maddesi uyarınca, herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercilerinin önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılama hakkına sahip buŞüphelilerin müdalunmaktadır. Adalet Bakanlığıfi yardımından nın (Ceza İşleri * CMK’nun 145 ve 149’uncu maddeleri gereğince şüpheli veya sanık yararlandırılması Gn. Md.lüğü) hususunda Adalet soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında bir veya birden fazla 01.01.2006/24 müdafiinin yardımından yararlanabilmektedir. Bakanlığınca * Sonuç itibariyle; soruşturma evresinde şüphelilerin seçtiği müdafiliye Numaralı Genelgenelge yayımgesi. haber verilecek, müdafii seçme durumunda olmayanlara istediği taklanmıştır. dirde müdafii tayin edilmesi sağlanacak, şüpheli veya sanık 18 yaşını doldurmamış ya da sağır veya dilsiz veya kendini savunamayacak derecede malul ise istemi aranmaksızın müdafii tayin edilecek, müdafi- 60 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. lerin şüpheli ile görüşme, ifade alma süresince yanında olma ve hukuki yardımda bulunma, dosya içeriğini inceleme ve istediği belgelerin birer örneğinin harçsız olarak alma haklarına ilişkin usul ve kanun hükümleri eksiksiz olarak uygulanacaktır. * TCK’nin 8’inci maddesine göre Türkiye’de suç işleyen yabancılar Türk Kanunlarına tabidir. Ancak Yakalama Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliğinin 8/2 fıkrasına göre yakalanan ve gözaltına alınan yabancı kişilerin durumunun vatandaşı olduğu ülkenin Büyükelçiliği veya Konsolosluğuna bildirilmesi gerekmektedir. * Yabancı Devlet ve Hükümet Başkanları, Dışişleri Bakanları, diğer bakanlar, Diplomasi ve Konsoloslar, Kuzey Atlantik Antlaşmasına dâhil üye devletlerin kuvvet mensuplarının dokunulmazlık ve ayrıcalıkları bulunmaktadır. * Anayasa Mahkemesi Başkan ve Üyelerinin görev suçları ile ilgili soruşturma açma yetkisi Anayasa Mahkemesine aittir. Görev suçları ile ilgili kolluğa yapılan şikâyetlerin Cumhuriyet Savcılığına gönderilmesi gerekmektedir. Kişisel suçlardan ağır cezayı gerektiren suçüstü hallerde soruşturma genel hükümlere tabidir. * Yargıtay Başkanı, Başkan Vekilleri, Daire Başkanları, Başsavcı ve Başsavcı Vekilinin görev suçları ile ilgili olarak kolluğa yapılan ihbar ve şikâyetler Cumhuriyet Savcılığına gönderilmelidir. Bu kişilerin kişisel suçları ile ilgili durumlarda kolluk acele önlemler alarak durum hakkında Cumhuriyet Savcısına bilgi vermeli, ağır cezalık suçüstü hali hariç yakalama yapmamalı, kimlik tespitinde bulunmalıdır. * Danıştay, Sayıştay Başkan ve Üyeleri ile Başkan Sözcüsünün görev suçları ile ilgili olarak ihbar ve şikâyetler Cumhuriyet Savcılığına gönderilmeli, kişisel suçları ile ilgili durumlarda kolluk acele önlemler alarak durum hakkında Cumhuriyet Savcısına bilgi vermeli, ağır cezalık suSoruşturma, çüstü hali hariç yakalama yapmamalı, kimlik tespitinde bulunmalıdır. kovuşturma, * Hâkim ve Savcıların görev suçları ile ilgili soruşturulması Adalet yakalama ve Bakanlığının izni ile yapılmaktadır. Kolluğa yapılan ihbar ve şikâyetler aramalarda özellik Cumhuriyet Savcılığına gönderilmeli, Cumhuriyet Savcılığınca da arz eden hususlar durum Adalet Bakanlığına bildirilmelidir. Kişisel suçlarda Ağır Ceza bulunmaktadır. Mahkemesinin görevine giren suçüstü hallerinde soruşturma genel hükümleri uygulanmalı, bunun dışındaki kişisel suçlardan dolayı soruşturma Ağır Ceza Mahkemesine en yakın Ağır Ceza Mahkemesi Cumhuriyet Savcılığınca yapılmalıdır. Görev ve kişisel suçları işlemiş olsa dahi Hâkim ve Savcılar, Sıkıyönetim Kanun hükümleri saklı olmak üzeri Ağır Ceza Mahkemesinin görevine giren suçüstü halleri dışında kolluk tarafından yakalanmamalı, sorguya çekilmemeli, üzerleri ve konutları aranmamalı, bu kişilerin kimlik tespiti yapılmalıdır. * Asker kişilerin askeri yargıya tabi suçları ile ilgili olarak kolluğa yapılan suç ihbar ve şikâyetleri şüphelinin Amiri olan makama gönderilmeli, Askeri Savcının işe el koymasına kadar eylemin sübut vasıtalarını ve delillerinin kaybolmasını önleyecek acele önlemler alınmalıdır. Asker kişilerin genel yargıya tabi suçları ile ilgili olarak; kolluk suçla ilgili delilleri toplamalı, acele önlemleri almalı, ancak bu şahısların ifadelerini almamalıdır. Gerek ağır cezalı gerekse ağır cezalı olmayan suçları işleyen askeri kişiler en yakın askeri makam veya inzibat karakoluna davet edilmeli, soruşturma bizzat Cumhuriyet Savcıları veya yetkili Askeri Adli Hâkimler tarafından yürütülmelidir. Tahkikat tamamlanıncaya kadar askeri makamlarca nezaret altında tutulmalıdır. (İç Hizmet Kanunu md.92, 93) * Vali ve Kaymakamların görev suçları ile ilgili olarak kolluğa yapılan ihbar ve şikâyetler Cumhuriyet Savcılığına bildirilmelidir. Ağır cezayı gerektiren kişisel suçlarda kolluk kişiyi yakalayarak acele önlemler almalı Cumhuriyet Savcısına bilgi vermeli ve talimat doğrultusunda TCK’nin 8 nci, Yakalama Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği’nin 8/2’nci, 1961 Viyana Sözleşmesinin 27, 29, 31 ve 37’nci, Anayasa Mahkemesinin Kuruluş ve Yargılama Usul Kanunu’nun 55/1’inci, Anayasa’nın 148/3’üncü, Yargıtay Kanunu’nun 46/1’inci, Hâkim ve Savcılar Yüksek Kurul Kanunu’nun 17’nci, Danıştay Kanunu’nun 82’inci, Hâkim ve Savcılar Kanunu’nun 82 ve 93’üncü, İç Hizmet Kanunu’nun 92 ve 93’üncü, 4483 Sayılı Kanun’un 3 ve 12, CMK’nun 161/6’ncı, YÖK Kanunu’nun 53’üncü, Avukatlar Kanunu’nun 58 ve 61’inci Maddeleri. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 61 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. hareket etmelidir. * Üniversite Öğretim Üyeleri ve Yardımcılarının görev suçları Cumhuriyet Savcılığına bildirilmeli, kişisel suçları hakkında genel hükümlere göre işlem yapılmalıdır. * Avukatların görev suçları ile ilgili soruşturma Adalet Bakanlığının vereceği izin üzerine C.Savcısı tarafından yapılmalıdır. Ağır cezayı gerektiren suçüstü halleri dışında avukatların üzerleri aranmamalıdır. Avukatların kişisel suçlarında genel hükümler tatbik edilmelidir. 5395 SAYILI ÇOCUK KORUMA KANUNU GENEL KURAL Suça sürüklenen veya korunma ihtiyacı olan çocukların korunması ile çocuklarla ilgili soruşturma ve kovuşturma makamlarının kuruluş, görev ve yetkilerini düzenlenmesi amacıyla çıkarılmıştır. AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Çocuk Koruma Kanunun amacı, korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunmasına, haklarının ve esenliklerinin gü5395 sayılı Çocuk vence altına alınmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek olarak Koruma Kanugösterilmiştir. Çocuk Koruma Kanunu, korunma ihtiyacı olan çocuklar nu’nun 1 ve 2’nci hakkında alınacak tedbirler ile suça sürüklenen çocuklar hakkında Maddeleri. uygulanacak güvenlik tedbirlerinin usul ve esaslarına, çocuk mahkemelerinin kuruluş, görev ve yetkilerine ilişkin hükümleri kapsar. Çocuk Koruma Kanununun uygulanmasında çocuk haklarının korunması amacıyla aşağıdaki temel ilkelere riayet edilmelidir. Bu ilkeler: * Çocuğun yaşama, gelişme, korunma ve katılım haklarının güvence altına alınması, çocuğun yarar ve esenliğinin gözetilmesi, çocuk ve ailesinin herhangi bir nedenle ayrımcılığa tâbi tutulmaması, çocuk ve ailesi bilgilendirilmek suretiyle karar sürecine katılımlarının sağlanması, çocuğun, ailesinin, ilgililerin, kamu kurumlarının ve sivil toplum kuruluşUluslararası söz- larının işbirliği içinde çalışmaları, insan haklarına dayalı, adil, etkili ve leşmeler de naza- süratli bir usul izlenmesi, soruşturma ve kovuşturma sürecinde çocura alınarak çocuk ğun durumuna uygun özel ihtimam gösterilmesi, kararların alınmasında haklarının korun- ve uygulanmasında, çocuğun yaşına ve gelişimine uygun eğitimini ve ması ile ilgili bazı öğrenimini, kişiliğini ve toplumsal sorumluluğunu geliştirmesinin destemel ilkeler belir- teklenmesi, çocuklar hakkında özgürlüğü kısıtlayıcı tedbirler ile hapis lenmiştir. cezasına en son çare olarak başvurulması, tedbir kararı verilirken kurumda bakım ve kurumda tutmanın son çare olarak görülmesi, kararların verilmesinde ve uygulanmasında toplumsal sorumluluğun paylaşılmasının sağlanması, çocukların bakılıp gözetildiği, tedbir kararlarının uygulandığı kurumlarda yetişkinlerden ayrı tutulmaları, çocuklar hakkında yürütülen işlemlerde, yargılama ve kararların yerine getirilmesinde kimliğinin başkaları tarafından belirlenememesine yönelik önlemler alınmasıdır. Çocuk Koruma Kanunu’nun 4’üncü Maddesi. Suça sürüklenen çocuk hakkındaki soruşturma çocuk bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı tarafından bizzat yapılır. Çocuğun ifadesinin alınması veya çocuk hakkındaki diğer işlemler sırasında, çocuğun yanında sosyal çalışma görevlisi bulundurulabilir. Cumhuriyet Savcısı soruşturma sırasında gerekli görüldüğünde çocuk hakkında koruyucu ve destekleyici tedbirlerin uygulanmasını çocuk hâkiminden isteyebilir. Gözaltına alınan çocuklar, kolluğun çocuk biriminde tutulur. Kolluğun çocuk biriminin bulunmadığı yerlerde çocuklar, gözaltına alınan yetişkinlerden ayrı bir yerde tutulur. Çocukların yetişkinlerle birlikte suç Çocuk Koruma Kanunu’nun 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21 ve 31’inci maddeleri Çocuk suçlarının soruşturma ve kovuşturmasına bakmak üzere özel görevli Cumhuriyet Savcılıkları ihdas edilmiştir. 62 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. işlemesi hâlinde, soruşturma ve kovuşturma ayrı yürütülür. Çocuklarla ilgili kolluk görevi, öncelikle kolluğun çocuk birimleri tarafından yerine getirilir. Kolluğun çocuk birimi, korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocuklar hakkında işleme başlandığında durumu, çocuğun veli veya vasisine veya çocuğun bakımını üstlenen kimseye, baroya ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna, çocuk resmî bir kurumda kalıyorsa ayrıca kurum temsilcisine bildirir. Çocuk suçlarının soruşturma ve kovuşturmasına bakmak üzere özel görevli makamlar oluşturulmuştur. Çocuğu suça azmettirdiğinden veya istismar ettiğinden şüphelenilen küçük yakınlarına bilgi verilmez. Çocuk, kollukta bulunduğu sırada yanında yakınlarından birinin bulunmasına imkân sağlanır. Kolluğun çocuk birimlerindeki personeline, kendi kurumları tarafından çocuk hukuku, çocuk suçluluğunun önlenmesi, çocuk gelişimi ve psikolojisi, sosyal hizmet gibi konularda eğitim verilir. Çocuğun korunma ihtiyacı içinde bulunduğunun bildirimi ya da tespiti veya hakkında acil korunma kararı almak için beklemenin, çocuğun yararına aykırı olacağını gösteren nedenlerin varlığı hâlinde kolluğun çocuk birimi, durumun gerektirdiği önlemleri almak suretiyle çocuğun güvenliğini sağlar ve mümkün olan en kısa sürede Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna teslim eder. Çocuk Koruma Kanunu’nun 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21 ve 31’inci Maddeleri. Çocukların korunması amacıyla koruyucu ve destekleyici tedbirlerin nelerden ibaret olduğu, bu konuda karar almaya ve uygulamaya yetkili makamların kimler olduğu düzenlenmiştir. Koruyucu ve destekleyici tedbirler, çocuğun öncelikle kendi aile ortamında korunmasını sağlamaya yönelik danışmanlık, eğitim, bakım, sağlık ve barınma konularında alınacak tedbirlerdir. Danışmanlık ve barınma tedbirleri Milli Eğitim Bakanlığı, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu ve yerel yönetimler; Eğitim tedbiri Milli Eğitim Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Bakım tedbiri Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu; Sağlık tedbiri Sağlık Bakanlığı tarafından yerine getirilir. Bakım ve barınma tedbirlerinin yerine getirilmesi sırasında ihtiyaç duyulan kolluk hizmetlerinin yerine getirilmesi, çocukların rehabilitasyonu, eğitimi ve diğer bakanlıkların görev alanına giren diğer hususlarla ilgili olarak Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından yapılan her türlü yardım ve destek talepleri Milli Eğitim Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, ilgili diğer bakanlıklar ile kamu Çocuk Koruma kurum ve kuruluşları tarafından geciktirilmeksizin yerine getirilir. Bu Kanunu’nun 5, 6, tedbirlerin yerine getirilmesinde kurumların koordinasyonu Adalet 7, 8, 9, 10, 11, 12 Bakanlığınca sağlanır. ve 45’inci MaddeAdli ve idarî merciler, kolluk görevlileri, sağlık ve eğitim kuruluşları, sivil leri. toplum kuruluşları, korunma ihtiyacı olan çocuğu Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna bildirmekle yükümlüdür. Çocuk ile çocuğun bakımından sorumlu kimseler çocuğun korunma altına alınması amacıyla Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna başvurabilir. Çocuklar hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı; çocuğun anası, babası, vasisi, bakım ve gözetiminden sorumlu kimse, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu ve Cumhuriyet Savcısının istemi üzerine veya re’sen çocuk hâkimi tarafından alınabilir. Tedbir kararlarının uygulanması, kararı veren hâkim veya mahkemece en geç üçer aylık sürelerle incelettirilir. Hâkim veya mahkeme; denetim memurları, çocuğun velisi, vasisi, bakım ve gözetimini üstlenen kimselerin, tedbir kararını yerine getiren kişi ve kuruluşun temsilcisi ile Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine veya re’sen çocuğa uygulanan tedbirin sonuçlarını inceleyerek kaldırabilir, süresini uzatabilir veya değiştirebilir. Çocuklar hakkında hürriyeti bağlayıcı nitelik taşıyan tedbirlerin (gözaltına alma, tutuklama) mümkün Çocuklar hakkında soruşturma aşamasında yapılan birtakım tedbirler uygulanamaz. Çocuklara zincir, kelepçe ve benzeri aletler takılamaz. Ancak; zorunlu hâllerde çocuğun kaçmasını, kendisinin veya başkalarının hayat veya beden bütünlükleri bakımından doğabilecek tehlikeleri önlemek için kolluk tarafından gerekli önlem alınabilir. Fiil için kanunda öngörülen cezanın üst sınırı üç aydan fazla ve iki yıla kadar (onbeş Çocuk Koruma Kanunu’nun 18, 19, 20 ve 21’inci Maddeleri. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 63 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. olduğunca uygulanmaması öngörülmüştür. yaşını doldurmamış olanlar için üç yıla kadar) hapis cezasını veya adli para cezasını gerektirir ise, Cumhuriyet Savcısı tarafından deliller toplandıktan sonra şüpheli çocuk hakkında açılacak kamu davası; bazı şartların gerçekleşmesi halinde 5 yıl süreyle ertelenebilir. Erteleme süresi içinde işlediği kasıtlı bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkûm olmadığı takdirde, kovuşturmaya yer olmadığına karar verilir. Erteleme süresi içinde işlediği kasıtlı bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde kamu davası açılır. Suça sürüklenen çocuklar hakkında soruşturma veya kovuşturma evrelerinde adli kontrol tedbiri olarak Ceza Muhakemesi Kanununun 109 ncu maddesinde sayılan tedbirlerden sadece aşağıda belirtilen bir ya da birkaçına karar verilebilir: * Belirlenen çevre sınırları dışına çıkmamak. * Belirlenen bazı yerlere gidememek veya ancak bazı yerlere gidebilmek. * Belirlenen kişi ve kuruluşlarla ilişki kurmamak. Ancak bu tedbirlerden sonuç alınamaması, sonuç alınamayacağının anlaşılması veya tedbirlere uyulmaması durumunda tutuklama kararı verilebilir. Onbeş yaşını doldurmamış çocuklar hakkında üst sınırı beş yılı aşmayan hapis cezasını gerektiren fiillerinden dolayı tutuklama kararı verilemez. Çocuklar hakkında yakalama ve gözaltına alma ile ifade alma yetkileri de sınırlandırılmıştır. Bu husus “Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği”nin 19 ncu maddesinde düzenlenmiştir. Şöyle ki; On iki yaşını doldurmamış çocuklar ile onbeş yaşını doldurmamış sağır ve dilsizler hiçbir şekilde yakalanamaz, gözaltına alınamaz. Ancak on iki yaşını doldurup on sekiz yaşını doldurmamış çocuklar belli şartlarla yakalanabilirler. Bu çocuklar hakkında aşağıdaki tedbirler alınır: - Çocuğun gözaltına alındığı ana-baba veya vasisine bildirilir. - Kendi talebi olmasa bile müdafiden yararlandırılır, ana-baba veya vasisi müdafi seçebilir. - Müdafi hazır bulundurulmak şartı ile şüpheli çocuğun ifadesi alınır. - Kendisinin yararına aykırı olduğu saptanmadığı veya kanunî bir engel bulunmadığı durumlarda ana-babası veya vasisi ifade alınırken hazır bulunabilir. - Yetişkinlerden ayrı yerlerde tutulur. - Büyüklerle beraber suç işlendiği takdirde soruşturma evresinde çocuklarla ilgili evrak ayrılır, soruşturmaları ayrı ayrı yürütülür. Çocuklar hakkında hürriyeti bağlayıcı nitelik taşıyan tedbirlerin (gözaltına alma, tutuklama) mümkün olduğunca uygulanmaması öngörülmüştür. - Çocukların kimlikleri ve eylemleri mutlaka gizli tutulur. - Suçun mağduru çocuksa, bunlara karşı işlenen suçüstü hâllerinde, kovuşturulması suçtan zarar gören kimsenin şikâyetine bağlı olan fiillerde şüphelinin yakalanması ve soruşturma yapılması için şikâyet şartı aranmaz. - Çocuklarla ilgili işlemler mümkün olduğu ölçüde sivil kıyafetli görevliler tarafından yerine getirilir. - Çocuklara kelepçe ve benzeri aletler takılamaz. Ancak, zorunlu hâllerde çocuğun kaçmasını, kendisinin veya başkalarının hayat veya beden bütünlükleri bakımından doğabilecek tehlikeleri önlemek için kolluk tarafından gerekli önlemler alınır. Çocuk Koruma Kanunu’nun 18, 19, 20 ve 21’inci Maddeleri. Bazı istisnai hallerde çocukların denetim altına alınmasına da karar verilebilir. * Hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilen, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı onanan, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen çocuğun denetim altına alınmasına karar verilebilir. Denetim konusunda Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Çocuk Koruma Kanunu’nun 36’ncı Maddesi. 64 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Koruma Kurulları Kanunu hükümleri uygulanır. Küçüklerin muzır neşriyattan korumak için kanun ihdas edilmiştir. Küçükler için muzır olduğuna karar verilmiş eserlerin ancak on sekiz yaşından büyük olanların içi görülmeyen zarf veya poşet içerisinde satılması gerekmektedir. 1117 Sayılı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu. * Çocuklara yönelik şiddet hareketleriyle ilgili olarak Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü’ne, kadına yönelik şiddet ve töre/namus cinayetleri konusunda ise Kadının Statüsü Genel Çocuk ve Kadınla- Müdürlüğü’ne koordinasyon görevi verilmesi, ra Yönelik şiddet * Kolluk Kuvvetleri ile diğer kuruluşların hizmet içi eğitim programlarına hareketleri ile töre çocuklara karşı şiddete yaklaşım konusunun dâhil edilmesi, Başbakanlığın 04 ve namus cinayet- * Kolluk birimlerinde daha fazla kadın memur görevlendirilmesi ve Temmuz 2006 lerinin önlenmesi bunların konu hakkında özel eğitime tabi tutulması, tarihli ve 2006/17 için ilgili kuruluş* Konu ile ilgili olarak mülki idari amirlerince hazırlanan broşürlerin numaralı Genellarca alınacak gesi. tedbirler Başba- halka açık alanlarda dağıtılması, kanlık genelgesi * Şiddet mağduru kadına yönelik olarak kolluk birimlerince uygulanaile belirlenmiştir. cak prosedür ve atılacak adımlarla ilgili broşür hazırlanması, * Töre/namus cinayetlerinin önlenmesine yönelik olarak yerel düzeyde kolluk birimlerinin de içinde bulunduğu komiteler oluşturulması gibi konular ile diğer kuruluşların sorumlulukları genelge ile düzenlenmiştir. ÇOCUKLARLA İLGİLİ YAKALAMA, GÖZALTINA ALMA, İFADE ALMA VE ÇALIŞMA İLE İLGİLİ MEVZUAT GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT On iki yaşını doldurmamış çocukların ceza ehliyeti bulunmamaktadır. Fiili işlediği sırada on iki yaşını doldurmamış olan çocukların ceza sorumluluğu yoktur. Bu kişiler hakkında, ceza kovuşturması yapılamaz; ancak, çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir. TCK ‘nın 31/a Fıkrası. Fiili işlediği sırada on iki yaşını doldurmuş olup da on beş yaşını doldurmamış olanların işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayaOn iki yaşını maması veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişdoldurmuş ancak memiş olması hâlinde ceza sorumluluğu yoktur. Ancak bu kişiler hakon beş yaşını kında çocuklara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. İşlediği fiili doldurmamış algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin çocuklara güvenlik varlığı hâlinde, bu kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis tedbirlerinin uygucezasını gerektirdiği takdirde on iki yıldan on beş yıla; müebbet hapis lanması gerekcezasını gerektirdiği takdirde dokuz yıldan on bir yıla kadar hapis mektedir. cezasına hükmolunur. Diğer cezaların yarısı indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası yedi yıldan fazla olamaz. TCK’nin 31/b Fıkrası. On beş yaşını doldurmuş ancak on sekiz yaşını doldurmamış çocuklar için cezada indirim öngörülmüştür. On beş yaşını Fiili işlediği sırada on beş yaşını doldurmuş olup da on sekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde on sekiz yıldan yirmi dört yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde on iki yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların üçte biri indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası on iki yıldan fazla olamaz. TCK’nin 31/c Fıkrası. Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar TCK’nin 103’üncü GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 65 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. tamamlamış çocukların cinsel istismarı ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir. hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismar deyiminden; * On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış, * Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar, anlaşılır. Maddesi. On beş yaşını bitirmiş ancak reşit olmayanla çocukla Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, on beş yaşını bitirmiş olan çocukla TCK’nin 104’üncü cinsel ilişki husu- cinsel ilişkide bulunan kişi, şikâyet üzerine, altı aydan iki yıla kadar Maddesi. hapis cezası ile cezalandırılır. sunda da cezai müeyyide ihdas edilmiştir. Çocukların; cinsel tacize tabi tutulması, müstehcenliğe alet edilmesi, fuhuşa teşvik edilmesi, dilencilikte kullanılması, kötü muameleye maruz kalmaları, aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali, kaçırılması ve alıkonulması suçları ile ilgili özel ceza maddeleri bulunmaktadır. * Bir çocuğa müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünleri veren ya da bunların içeriğini gösteren, okuyan, okutan veya dinleten, * Çocuğu fuhşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran, bu maksatla tedarik eden veya barındıran ya da çocuğun fuhşuna aracılık eden kişi, * Çocukları, beden veya ruh bakımından kendini idare edemeyecek durumda bulunan kimseleri dilencilikte araç olarak kullanan, * İdaresi altında bulunan veya büyütmek, okutmak, bakmak, muhafaza etmek veya bir meslek veya sanat öğretmekle yükümlü olduğu kişi üzerinde, sahibi bulunduğu terbiye hakkından doğan disiplin yetkisini kötüye kullanan kişiye, * Aile hukukundan doğan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişi, * Velayet yetkisi elinden alınmış olan ana veya babanın ya da üçüncü derece dâhil kan hısımının, on altı yaşını bitirmemiş bir çocuğu veli, vasi veya bakım ve gözetimi altında bulunan kimsenin yanından kaçırılması veya alıkoyması durumları ile ilgili TCK’de ayrıntılı düzenlemelerde bulunulmuştur. TCK 105, 226,227, 229, 232 ve 233’üncü Maddeleri. Mağdur çocukların tanık olarak dinlenmesinde görüntü ve ses kaydı zorunlu olarak alınmalıdır. Tanıkların dinlenmesi sırasındaki görüntü veya sesler kayda alınabilir. Ancak; mağdur çocukların ve duruşmaya getirilmesi mümkün olmayan ve tanıklığı maddî gerçeğin ortaya çıkarılması açısından zorunlu olan kişilerin, tanıklığında bu kayıt zorunludur. CMK’nun 52’nci Maddesi. Çocukların gözaltı yerlerinin büyük- Gözaltına alınan çocuklar, kolluğun çocuk biriminde tutulur. Kolluğun lerden farklı yer çocuk biriminin bulunmadığı yerlerde çocuklar, gözaltına alınan yetişolması gerekmek- kinlerden ayrı bir yerde tutulur. tedir. 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 16’ncı Maddesi. * Çocukların yetişkinlerle birlikte suç işlemesi hâlinde, soruşturma ve kovuşturma ayrı yürütülür. Çocuklar ile yetiş- * Bu hâlde de çocuklar hakkında gerekli tedbirler uygulanmakla berakinlerin birlikte suç ber, mahkeme lüzum gördüğü takdirde çocuk hakkındaki yargılamayı işlemeleri halinde genel mahkemedeki davanın sonucuna kadar bekletebilir. soruşturma ayrı * Davaların birlikte yürütülmesinin zorunlu görülmesi hâlinde, genel ayrı yürütülmelidir. mahkemelerde, yargılamanın her aşamasında, mahkemelerin uygun bulması şartıyla birleştirme kararı verilebilir. Bu takdirde birleştirilen davalar genel mahkemelerde görülür. 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 17’nci Maddesi. Çocuklara nakil Çocuklara zincir, kelepçe ve benzeri aletler takılamaz. Ancak; zorunlu esnasında zincir, hâllerde çocuğun kaçmasını, kendisinin veya başkalarının hayat veya kelepçe ve benzeri beden bütünlükleri bakımından doğabilecek tehlikeleri önlemek için 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 66 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınalet takılmamalıdır. kolluk tarafından gerekli önlem alınabilir. lanamaz. 18’inci Maddesi. Çocuk mahkemelerinin kuruluşu ile ilgili kanun gereğince küçüklerin soruşturmalarının bizzat C. Savcılarınca yapılması gerekmektedir. 2253 Sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 19’uncu Maddesi. Küçüklerin işledikleri suçlarda soruşturma Cumhuriyet Savcısı veya görevlendireceği yardımcıları tarafından bizzat yapılır. Aşağı haddi 3 yılı aşmayan hürriyeti bağlayıcı cezayı gerektiren fiillerden dolayı, kovuşturma ve yargılama safhasında küçükler hakkında tutuklama kararı verilemez. Tutuklama kararı verilememesi, tedbir kararı almaya engel değildir. Çocuklar bakımından yakalama ve ifade alma yetkileri aşağıdaki şekilde sınırlandırılmıştır: * Fiili işlediği zaman on iki yaşını doldurmamış olanlar ile on beş yaşını doldurmamış sağır ve dilsizler; suç nedeni ile yakalanamaz ve hiçbir suretle suç tespitinde kullanılamaz. * Kimlik ve suç tespiti amacı ile yakalama yapılabilir. Kimlik tespitinden hemen sonra serbest bırakılır. Tespit edilen kimlik ve suç, mahkeme başkanı veya hâkimi tarafından tedbir kararı alınmasına esas olmak üzere derhâl Cumhuriyet Başsavcılığına bildirilir. * On iki yaşını doldurmuş, ancak on sekiz yaşını doldurmamış olanlar suç sebebi ile yakalanabilirler. Bu çocuklar, yakınları ile müdafiye haber verilerek derhâl Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilirler; bunlarla ilgili soruşturma Cumhuriyet Başsavcısı veya görevlendireceği Cumhuriyet Savcısı tarafından bizzat yapılır ve aşağıdaki hükümlere göre yürütülür: * Çocuğun gözaltına alındığı ana-baba veya vasisine bildirilir. * Kendi talebi olmasa bile müdafiden yararlandırılır, ana-baba veya vasisi müdafi seçebilir. Yakalama, Gözal“Çocuklar” ile ilgili * Müdafi hazır bulundurulmak şartı ile şüpheli çocuğun ifadesi alınır. tına Alma ve yakalama ve ifade * Kendisinin yararına aykırı olduğu saptanmadığı veya kanunî bir engel İfade Alma Yöalma esasları netmeliği’nin sınırlandırılmıştır. bulunmadığı durumlarda ana-babası veya vasisi ifade alınırken hazır 19’uncu Maddesi. bulunabilir. * Yetişkinlerden ayrı yerlerde tutulur. * 2253 sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunda yazılı suçlar büyüklerle beraber işlendiği takdirde soruşturma evresinde çocuklarla ilgili evrak ayrılır, soruşturmaları ayrı ayrı yürütülür. * Çocukların kimlikleri ve eylemleri mutlaka gizli tutulur. * Suçun mağduru çocuksa, bunlara karşı işlenen suçüstü hâllerinde, kovuşturulması suçtan zarar gören kimsenin şikâyetine bağlı olan fiillerde şüphelinin yakalanması ve soruşturma yapılması için şikâyet şartı aranmaz. * Çocuklarla ilgili işlemler mümkün olduğu ölçüde sivil kıyafetli görevliler tarafından yerine getirilir. * Çocuklara kelepçe ve benzeri aletler takılamaz. Ancak, zorunlu hâllerde çocuğun kaçmasını, kendisinin veya başkalarının hayat veya beden bütünlükleri bakımından doğabilecek tehlikeleri önlemek için kolluk tarafından gerekli önlemler alınır. Şüpheli veya sanığın 18 yaşından küçük olması, sağır dilsiz olması durumunda zorunlu olarak, soruşturma veya kovuşturma işlemlerinde en az bir müdafii Şüpheli veya sanık, soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında bir veya birden fazla müdafiin yardımından yararlanabilir; kanunî temsilcisi varsa, o da şüpheliye veya sanığa müdafi seçebilir. Yakalama, Gözal* Soruşturma evresinde, ifade almada en çok üç müdafi hazır bulunabilir. tına Alma ve * Soruşturma ve kovuşturma evrelerinin her aşamasında müdafiin, şüp- İfade Alma Yönetmeliği’nin heli veya sanıkla görüşme, ifade alma veya sorgu süresince yanında 20’nci Maddesi. olma ve hukukî yardımda bulunma hakkı engellenemez, kısıtlanamaz. * Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, talebi hâlinde baro tarafından bir müdafi görevlendirilir. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 67 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. hazır bulundurulur. * Şüpheli veya sanık on sekiz yaşını doldurmamış ya da sağır veya dilsiz veya kendisini savunamayacak derecede malûl olur ve bir müdafii de bulunmazsa talebi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir. Söz konusu yönetmelik; koruma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunması, haklarının ve esenliklerinin güvence altına alınması ile çocuk koruma kanununun uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemektedir. Yönetmelikte; * 18 Yaşını doldurmamış herkesin ergin olsa dahi çocuk olduğu, * Suça sürüklenen çocuk hakkındaki soruşturmanın çocuk bürosunda görevli C.Savcısı tarafından (gecikmesinde sakınca bulunan hallerde çocuk bürosunda görevli olmayan C.Savcısı tarafından) bizzat yapılacağı, * Gözaltına alınan çocukların kolluğun çocuk biriminde veya çocuk birimi yoksa yetişkinlerden ayrı bir yerde tutulacağı, 5395 Sayılı Ço* Çocuklara kelepçe veya benzeri alet takılmayacağı, cuk Koruma * Çocuklarla ilgili kolluk görevinin öncelikle kolluğun çocuk birimi taraKanunu’nun fından yerine getirileceği, Uygulanmasına * Kolluğun çocuk birimi tarafından; korunma ihtiyacı olan veya suça Çocuk koruma İlişkin Usul ve kanununun 32 ve sürüklenen çocuklar hakkında işleme başlandığında durumun derhal Esaslar Hakkın47 nci maddeleri çocuğun veli veya vasisine ya da çocuğun bakımını üstlenen kimseye, daki Yönetmeliğin gereğince yönet- baroya ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna, çocuk 4, 5, 6, 7, 8 ve melik çıkarılmıştır. resmi veya özel bir kurumda çalışıyorsa ayrıca kurum temsilcisine 16’ncı Maddeleri. bildirilmesi (ancak çocuğu suça azmettirdiğinden veya istismar ettiğin- (24 Aralık 2006 den şüphelenilen yakınlarına bilgi verilmeyeceği) gerektiği, Tarih ve 26386 * Çocuğun yararı aksini gerektirmediği takdirde, kollukta bulunduğu Sayılı Resmi süre içerisinde, yanında yakınlarından birinin devamlı olarak bulunmaGazete) sına imkân sağlanacağı, * Kolluğun çocuk birimi tarafından suça sürüklenen çocuğun aileye teslimini gerektiren hallerde, çocuğun teslim edileceği veli, vasi, kanuni temsilci veya bakımını üstlenen kimseler bulunmaz ya da bunların çocuğu suça azmettirdiğinden veya istismar ettiğinden şüphelenildiğinden bu kişilerden ziyade çocuğun C.Savcısının talimatını almak suretiyle Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna teslim edileceği, * Teslim edilen çocuğun veli, vasi, kanuni temsilcisi veya bakımını üstlenen kimselerin çocuğa yeterli rehberliği sunamadığı veya çocuğu yeterince gözetemediği durumlarda kolluğun bilgi edinmesi halinde durumun derhal Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna bildirmesi gerektiği hususunda düzenlemeler bulunulmuştur. Korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunmasına, haklarının ve esenliklerinin güvence altına alınmasına ilişkin usul ve esaslar Yönetmelikle düzenlenmiştir. * Adli ve idari merciler, kolluk görevlileri, sağlık ve eğitim kuruluşları, Çocuk Koruma sivil toplum kuruluşları; korunma ihtiyacı olan çocuğu, Sosyal Hizmetler Kanunu’na Göre Verilen Koruyucu ve Çocuk Esirgeme Kurumuna bildirmekle yükümlüdürler. ve Destekleyici * İllerde koruyucu ve destekleyici tedbirlerin yerine getirilmesinde Tedbir Kararlarıkurumlar arası bağlantı, uyum, düzen ve eşgüdüm Vali veya Vali Yarnın Uygulanması dımcısının Başkanlığında İl J. Komutanı’nda içinde bulunduğu kurum Hakkında Yönetve kuruluş temsilcileri marifetiyle yerine getirilmektedir. melik. İl veya ilçelerdeki Rehabilitasyon Merkezlerine alınan çocukların talep halinde güvenliklerinin kolluk- * Koruma Bakım ve Rehabilitasyon Merkezleri Yönetmeliği gereğince, Koruma Bakım ve - Rehabilitasyon merkezlerinde yatılı olarak hizmet verilecek çocukların Rehabilitasyon Merkezleri Yögüvenliklerini sağlamak üzere gerekli tedbirlerinin ilgili kurumca alınnetmeliği’nin ması, - Rehabilitasyon Merkezi yetkililerince gerekli görülmesi halinde çocuk- 32/6’ncı Fıkrası ların güvenliklerinin sağlanması maksadıyla yapılacak yardım talepleri- 68 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ça sağlanması gerekmektedir. nin kolluk görevlilerince karşılanması gerekmektedir. * Genç işçi; 15 yaşını tamamlamış, ancak 18 yaşını tamamlamamış kişiyi, Çocuk işçi 14 yaşını bitirmiş, 15 yaşını doldurmamış ve ilköğretimini tamamlamış kişi olarak tanımlanmaktadır. * Çocuğun ve genç işçinin işe yerleştirilmesinde ve çalışması süresince güvenliği, sağlığı, bedensel, zihinsel, ahlaki ve psikososyal gelişimi, kişisel yatkınlık ve yetenekleri dikkate alınmalıdır. * Çocuk ve genç işçiler, okula devam edenlerin okula devamları ile okuldaki başarılarına engel olmayacak, meslek seçimi için yapılacak hazırlıklara ya da yetkili makamlar tarafından yeterliliği kabul edilen mesleki eğitime katılmasına engel olmayacak işlerde çalıştırılabilmektedir. * İşverenlerce; çocuk ve genç işçilerin tecrübe eksikliği, mevcut veya Çocuk ve genç muhtemel riskler konularında bilgisizlik veya tamamen gelişmiş olmaişçilerin sağlık ve malarına bağlı olarak gelişmelerini, sağlık ve güvenliklerini tehlikeye güvenliklerini, sokabilecek herhangi bir riske karşı korunmaları temin edilmelidir. fiziksel, zihinsel, * Temel eğitimini tamamlamış ve okula gitmeyen çocukların çalışma ahlaki ve sosyal saatleri günde yedi ve haftada otuz beş saatten fazla olmamalı, ancak, gelişmelerini veya 15 yaşını tamamlamış çocuklar için bu süre günde sekiz ve haftada öğrenimlerini kırk saate kadar arttırılabilmektedir. tehlikeye atmadan * Çocuk ve genç işçilerin günlük çalışma süreleri, yirmi dört saatlik çalışma şekillerizaman diliminde, kesintisiz on dört saat dinlenme süresi dikkate alınanin esaslarını rak uygulanmalıdır. belirlemek ve ekonomik istismar- * Okula devam eden çocukların eğitim dönemindeki çalışma süreleri, eğitim saatleri dışında olmak üzere, en fazla günde iki saat ve haftada larını önlemek amacıyla yönet- on saat olabilmektedir. Okulun kapalı olduğu dönemlerde çalışma melik ihdas edil- süreleri birinci fıkrada belirtilen çalışma sürelerini aşamamaktadır. * İki saatten fazla dört saatten az süren işlerde otuz dakika, dört saatmiştir. ten yedi buçuk saate kadar olan işlerde çalışma süresinin ortasında bir saat olmak üzere ara dinlenmesi verilmesi gerekmektedir. * Çocuk ve genç işçiler, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştırılamazlar. Ayrıca bugünlere ilişkin ücretlerinin bir iş karşılığı olmaksızın ödenmesi gerekmektedir. * Çocuk ve genç işçilerin; - Çocuklara karşı işlenmiş suçlardan hüküm giyen, - Yüz kızartıcı suçlardan hüküm giymiş olan, işveren veya işveren vekilleri tarafından çalıştırılmaması gerekmektedir. * İşverence, çocuk ve genç işçilere, çalıştırmaya başlamadan önce işyerindeki riskler, işe uyum ve kanuni hakları ile işin niteliğine göre gerekli iş başı eğitimleri verilmelidir. Çocuk ve Genç İşçilerin Çalıştırılma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik (06 Nisan 2004 Tarih ve 25425 Sayılı Resmi Gazete). * Velayet hakkı ihlal edilerek “Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Sözleşme”ye taraf olan bir ülkeden diğer bir ülkeye götürülen veya alıkonulan çocuğun daimi meskeninin bulunduğu ülkeye iadesi ve şahsi ilişki kurma hakkı ile ilgili yükümlülükler Adalet Bakanlığı tarafından mahalli Cumhuriyet Başsavcılıkları aracılığıyla yerine Uluslararası sevi- getirilmesi, yede çocuk kaçırma ile ilgili olarak * Çocuk hakkında alınacak her türlü koruma tedbirlerinin uygulanması uyulması gereken sırasında çocuğun zihinsel ve fiziksel yönden zarar görmemesi için mevzuat hükümle- Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından görevlendiriri bulunmaktadır. len sosyal çalışmacı, pedagog, psikolog veya çocuk gelişim uzmanın, bunların bulunmadığı yerlerde bir eğitimcinin hazır bulundurulması kolluk tarafından C.Başsavcılığından talep edilmesi, * Konu ile ilgili görevlerin öncelikle çocuk birimleri tarafından yerine getirilmesi, çocuğun kollukta bulunduğu süre içerisinde yakınlarından birinin refakatçi olarak bulundurulması ve yetişkinlerden ayrı tutularak 5717 sayılı Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yön ve Kapsamına Dair Kanun ile 24 Aralık 2006 tarihli ve 26386 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Çocuk Koruma Kanunu’na göre Verilen Koruyucu ve Destekleyici GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 69 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. kimliğinin gizli kalmasına yönelik tedbirlerin alınması gerekmektedir. Tedbir Kararlarının Uygulanması Hakkında Yönetmelik. 01 Haziran 2005 Tarih ve 25832 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan CEZA MUHAKEMESİNDE BEDEN MUAYENESİ, GENETİK İNCELEMELER VE FİZİK KİMLİĞİN TESPİTİ HAKKINDA YÖNETMELİK GENEL KURAL Ceza Muhakemesi Kanununa dayanılarak “beden muayenesi, fizik kimliğin tespiti ve genetik incelemeler” ile ilgili hususları düzenlemek üzere yönetmelik çıkarılmıştır. AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Bu Yönetmelik; 04/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Ceza MuhakeKanununun 82 nci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Amacı; bir mesinde Beden suça ilişkin iz, eser, emare ve delillerin elde edilmesi; ayrıca, maddî Muayenesi, gerçeğin ortaya çıkartılması bakımından şüpheli, sanık, mağdur ve Genetik İncelediğer kişilerin beden muayenelerinin yapılması, tıbbî incelemelerde meler ve Fizik bulunmak üzere vücuttan, kan veya benzeri biyolojik örneklerle, saç, Kimliğin Tespiti tükürük, tırnak gibi örneklerin alınması, moleküler genetik incelemeler Hakkında Yönetile şüpheli ve sanığın kimliğinin teşhisi için gerekli fizikî özelliklerin meliğin 1 ve 2’nci tespitine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. Maddeleri. Bir suça ilişkin delil elde etmek için, şüpheli veya sanık üzerinde iç beden muayenesi yapılabilmesine Cumhuriyet Savcısı veya mağdurun istemiyle ya da re’sen hâkim veya mahkeme, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet Savcısı tarafından karar verilebilir. Cum“Şüpheli veya Ceza Muhakesanığın iç beden huriyet Savcısının kararı, yirmi dört saat içinde hâkim veya mahkeme mesinde Beden onayına sunulur. Hâkim veya mahkeme, yirmi dört saat içinde kararını muayenesi” bir Muayenesi, doktor tarafından, verir. Onaylanmayan kararlar hükümsüz kalır ve elde edilen deliller Genetik İncelekullanılamaz. Hâkim kararı ile meler ve Fizik veya gecikmesin- Şüpheli veya sanığın iç beden muayenesi ancak tabip tarafından Kimliğin Tespiti de sakınca bulu- yapılır. Hakkında Yönetnan hallerde Muayenenin yapılabilmesi için; müdahalenin, kişinin sağlığına açıkça meliğin 4’üncü C.Savcısının ve öngörülebilir zarar verme tehlikesinin bulunmaması gerekir. Maddesi. emriyle yapılır. Cinsel organlar veya anüs bölgesinde yapılan muayene de iç beden muayenesi sayılır. Üst sınırı iki yıldan daha az hapis cezasını gerektiren suçlarda kişi üzerinde iç beden muayenesi yapılamaz. “Şüpheli veya sanığın dış beden muayenesi” bir doktor tarafından, C.Savcısı veya Kolluk görevlilerinin talebi üzerine yapılır. Bir suça ilişkin delil elde etmek için, şüpheli veya sanık üzerinde dış beden muayenesi Cumhuriyet Savcısı ile emrindeki adli kolluk görevli- Ceza Muhakemesinde Beden leri veya kovuşturma makamlarının talebiyle yapılabilir. Muayenesi, Şüpheli veya sanığın dış beden muayenesi ancak tabip tarafından Genetik İnceleyapılır. meler ve Fizik Muayenenin yapılabilmesi için; müdahalenin, kişinin sağlığına açıkça Kimliğin Tespiti ve öngörülebilir zarar verme tehlikesinin bulunmaması gerekir. Hakkında YönetGirişimsel olmayan tıbbî görüntüleme yöntemleri de bedenin dış muameliğin 5’inci yenesi sayılır. Bu tür incelemeler tabip tarafından veya tabip gözetiMaddesi. minde sağlık mesleği mensubu diğer bir kişi tarafından yapılabilir. “Şüpheli veya sanığın vücudundan örnek alınması” hâkim kararı Bir suça ilişkin delil elde etmek için, şüpheli veya sanığın vücudundan kan veya benzeri biyolojik örneklerle saç, tükürük, tırnak, gibi örnekler alınabilmesine, Cumhuriyet Savcısı veya mağdurun istemiyle ya da re’sen hâkim veya mahkeme, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Ceza Muhakemesinde Beden Muayenesi, Genetik İncele- 70 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınveya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.Savcısının emri üzerine yapılır. lanamaz. Cumhuriyet Savcısı tarafından karar verilebilir. Cumhuriyet Savcısının meler ve Fizik kararı, yirmi dört saat içinde hâkim veya mahkeme onayına sunulur. Kimliğin Tespiti Hâkim veya mahkeme, yirmi dört saat içinde kararını verir. Onaylan- Hakkında Yönetmayan kararlar hükümsüz kalır ve elde edilen deliller kullanılamaz. Bu meliğin 6’ncı örnekler Cumhuriyet Savcısının huzurunda ve uygun göreceği usullerle Maddesi. derhâl yok edilerek bu husus tutanağa geçirilir. Bu müdahaleler ancak tabip tarafından veya tabip gözetiminde sağlık mesleği mensubu diğer bir kişi tarafından yapılabilir. Vücuttan örnekler alınabilmesi için; müdahalenin, kişinin sağlığına açıkça ve öngörülebilir zarar verme tehlikesinin bulunmaması gerekir. Tıbbî müdahaleler, hekimlik sanatının ve tıp biliminin kabul ettiği yöntem ve araçlarla yapılır. Üst sınırı iki yıldan daha az hapis cezasını gerektiren suçlarda; kişiden kan, saç, tükürük, tırnak gibi örnekler alınamaz. Özel kanunlardaki alkol muayenesine ve kan örneği alınmasına ilişkin hükümler saklıdır. “Diğer kişilerin (mağdur, tanık, vs.) iç veya dış beden muayenesi” doktor tarafından Hâkim kararı ile veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.Savcısı emri ile yapılır. Bir suça ilişkin delil elde etmek amacıyla, mağdurun ve diğer kişilerin vücudu üzerinde dış veya iç beden muayenesi yapılabilmesine sağlığını Ceza Muhakeaçıkça ve öngörülebilir şekilde tehlikeye düşürmemek ve cerrahî bir mesinde Beden müdahalede bulunmamak koşuluyla; Cumhuriyet Savcısının istemiyle ya Muayenesi, da re’sen hâkim veya mahkemece, gecikmesinde sakınca bulunan haller- Genetik İncelede Cumhuriyet Savcısı tarafından karar verilebilir. Cumhuriyet Savcısımeler ve Fizik nın kararı, yirmi dört saat içinde hâkim veya mahkemenin onayına sunu- Kimliğin Tespiti lur. Hâkim veya mahkeme, yirmi dört saat içinde kararını verir. Onaylan- Hakkında Yönetmayan kararlar hükümsüz kalır ve elde edilen deliller kullanılamaz. meliğin 7’nci Maddesi. Mağdurun ve diğer kişilerin beden muayenesi ancak tabip tarafından yapılır. “Diğer kişilerin (mağdur, tanık, vs.) vücudundan örnek alınması” doktor veya diğer sağlık görevlisi tarafından Hâkim kararı ile veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.Savcısı emri ile yapılır. Bir suça ilişkin delil elde etmek amacıyla, mağdurun ve diğer kişilerin vücudundan kan veya benzeri biyolojik örneklerle saç, tükürük, tırnak gibi örnekler alınabilmesine, sağlığını açıkça ve öngörülebilir şekilde Ceza Muhaketehlikeye düşürmemek ve cerrahî bir müdahalede bulunmamak koşu- mesinde Beden luyla; Cumhuriyet Savcısının istemiyle ya da re’sen hâkim veya mahMuayenesi, keme, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet Savcısı Genetik İnceletarafından karar verilebilir. Cumhuriyet Savcısının kararı yirmi dört saat meler ve Fizik içinde hâkim veya mahkemenin onayına sunulur. Hâkim veya mahke- Kimliğin Tespiti me yirmi dört saat içinde kararını verir. Onaylanmayan kararlar hüküm- Hakkında Yönetsüz kalır ve elde edilen deliller kullanılamaz. Bu müdahaleler ancak meliğin 8’inci tabip tarafından veya tabip gözetiminde sağlık mesleği mensubu diğer Maddesi. bir kişi tarafından yapılabilir. Tıbbî müdahaleler, hekimlik sanatının ve tıp biliminin kabul ettiği yöntem ve araçlarla yapılır. Yukarıda belirtilen iç-dış beden muayeneleri ile vücuttan örnek alınması “ilgilinin rızası” halinde herhangi bir karar veya emre gerek olmadan yapılabilir. Tedavi amaçlı müdahaleler adli muayene sayılmaz ve herhangi bir karar veya emir olmadan yapılır. Mevzuatta aranan tüm koşulların gerçekleşmiş olmasına ve şüpheli sanık veya diğer kişilerin bu konuda aydınlatılmış olmalarına rağmen muayene yapılmasına ya da örnek alınmasına rıza vermemeleri hâlin- Ceza Muhakede, kararın infazı için ilgilinin muayenesini veya vücudundan örnek mesinde Beden Muayenesi, alınmasını sağlamak üzere ilgili Cumhuriyet Başsavcılığınca gerekli Genetik İnceleönlemler alınır. meler ve Fizik Mağdurun rızasının varlığı hâlinde bu işlemlerin yapılabilmesi için Kimliğin Tespiti hâkim kararı veya c.savcısı emrine gerek yoktur. Hakkında YönetBir suçun aydınlatılmasını sağlamak amacıyla, şüpheli, sanık ve diğer meliğin 18 ve kişilerin kendiliğinden başvurarak rıza göstermeleri hâlinde, soruşturma 19’uncu Maddeleevresinde Cumhuriyet Savcısının istemi, kovuşturma aşamasında ise ri. hâkim veya mahkeme kararıyla tıbbî muayeneleri yapılabilir ya da vücutlarından örnek alınabilir. “Çocuğun soy bağının araştırılması” için de Çocuğun soy bağının araştırılmasına gerek duyulması hâlinde, bu araştırmanın yapılabilmesi için, yukarıda belirtilen iç-dış beden muayenesi ve vücuttan örnek alınması hükümlerine göre karar alınması Ceza Muhakemesinde Beden Muayenesi, GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 71 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. yukarıda belirtilen gereklidir. beden muayenesi ve vücuttan örnek alma hükümleri uygulanır. Genetik İncelemeler ve Fizik Kimliğin Tespiti Hakkında Yönetmeliğin 9’uncu Maddesi. Tanıklıktan çekinme sebepleri ile muayeneden veya vücuttan örnek alınmasından kaçınılabilir. Tanıklıktan çekinme sebeplerinin belirlen- Ceza Muhakemesinde Beden Tanıklıktan çekin- mesi hususunda Ceza Muhakemesi Kanununun ilgili hükümleri uyguMuayenesi, me sebepleri ile lanır. Genetik İncelebeden muayene- Çocuk ve akıl hastasının çekinmesi konusunda kanunî temsilcisi karar meler ve Fizik sinden veya vücut- verir. Çocuk veya akıl hastasının, tanıklığın hukukî anlam ve sonuçlarını Kimliğin Tespiti tan örnek alınma- algılayabilecek durumda olması hâlinde, görüşü de alınır. Kanunî temsilci Hakkında Yönetsından kaçınılabilir. de şüpheli veya sanık ise bu konuda hâkim tarafından karar verilir. Anmeliğin 10’uncu cak, bu hâlde elde edilen deliller davanın ileri aşamalarında şüpheli veya Maddesi. sanık olmayan kanunî temsilcinin izni olmadıkça kullanılamaz. Genel olarak “kadının iç veya dış beden muayenesi” kadın doktor tarafından yapılır. Kadının muayenesi, istemi hâlinde ve olanaklar elverdiğinde bir kadın Cez. Muh. Bed. tabip tarafından yapılır. Mua. Gen. İnc. ve Fizik Kimliğin Muayene edilecek kadının talebine rağmen bir kadın tabibin bulunmaTespiti Hak. sına olanakların elvermediği durumlarda; muayene sırasında tabip ile Yönetmeliğin birlikte bir başka kadın sağlık mesleği personelinin bulundurulmasına 11’inci Maddesi. özen gösterilir. Vücuttan alınan örnekler ve bulunan vücut parçaları üzerinde soy bağının tespiti için veya kime ait olduğunun tespiti amacıyla sadece hâkim kararı ile “moleküler genetik incelemeler” yapılabilir. Başka inceleme yapılamaz. Ceza MuhakeBu Yönetmelikte öngörülen işlemlerle elde edilen örnekler üzerinde, mesinde Beden soy bağının veya elde edilen bulgunun şüpheli veya sanığa ya da Muayenesi, mağdura ait olup olmadığının tespiti için zorunlu olması hâlinde Genetik İncele“sadece hâkim kararı ile” moleküler genetik incelemeler yapılabilir. meler ve Fizik Yukarıda belirtilen incelemeler, bulunan ve kime ait olduğu belli Kimliğin Tespiti olmayan beden parçaları üzerinde de yapılabilir. Alınan veya bulu- Hakkında Yönetnan örnekler üzerinde bu amaçlar dışında tespitler yapılmasına meliğin 12 ve yönelik incelemeler yasaktır. 13’üncü Maddeleri. Hâkim tarafından verilen moleküler genetik inceleme kararında incelemeyi yapacak “bilirkişi” de tespit olunur. Bu bilirkişi gizliliği sağlamakla yükümlüdür ve örnek alınan kişinin kimliğini bilemez. İncelemeye konu örnekler ile ilgili gizlilik C.Savcılığınca sağlanır ve C.Savcılığınca gizli bir kayıt sistemi kurulur. Hâkim tarafından verilen moleküler genetik inceleme kararında incelemeyi yapacak “bilirkişi” de tespit olunur. Bilirkişi gerçek ya da tüzel kişi olabilir. Yapılacak incelemeler için resmen atanan veya bilirkişilikle yükümlü olan ya da soruşturma veya kovuşturmayı yürüten makama mensup olmayan veya bu makamın soruşturma veya kovuşturmayı yürüten Ceza Muhakedairesinden teşkilât yapısı itibarıyla ve objektif olarak ayrı bir birimine mesinde Beden mensup olan görevliler, bilirkişi olarak görevlendirilebilirler. Bu kişiler, Muayenesi, teknik ve teşkilât bakımından uygun tedbirlerle yasak moleküler gene- Genetik İnceletik incelemelerin yapılmasını ve yetkisiz üçüncü kişilerin bilgi edinmesimeler ve Fizik ni önlemekle yükümlüdürler. İncelenecek bulgu, bilirkişiye ilgilinin adı Kimliğin Tespiti ve soyadı, adresi, doğum tarihi bildirilmeksizin verilir. Hakkında YönetBilirkişiye gönderilen örneklerle ilgili olarak; hâkimlikler, mahkemeler ve meliğin 13’üncü Cumhuriyet Başsavcılıkları gizliliği sağlamak ve karışıklığa yer vermeMaddesi. mek için gerekli her türlü tedbiri alırlar. Bu amaçla güvenli ve gizli bir kayıt sistemi belirlenir. Bu kayıt sisteminde bedeninden örnek alınan kişinin adı, soyadı, adresi ve doğum tarihine karşılık gelmek üzere bir kod sistemi uygulanır. Bilirkişi olarak görevlendirilecek ayrı birime mensup görevliler derken, ayrı birimden kasıt nedir? Teşkilât yapısı itibarıyla Üniversiteler, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel 72 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Komutanlığı ve Adli Tıp Kurumu objektif olarak ayrı birimler sayılırlar. Bu Yönetmelik hükümlerine göre alınan örnekler üzerinde yapılan inceleme sonuçları, kişisel veri niteliğinde olup, başka bir amaçla kullanılamaz; dosya içeriğini öğrenme yetkisine sahip bulunan kişiler tarafından bir başkasına verilemez. Ceza MuhakeBu bilgiler, kovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz süresinin dolma- mesinde Beden Moleküler genetik sı, itirazın reddi, beraat veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı Muayenesi, inceleme sonuçları verilip kesinleşmesi hâllerinde Cumhuriyet Savcısının huzurunda ve Genetik İncelegizlidir. Bu gizliliği uygun göreceği usullerle yok edilir ve bu husus dosyasında muhafaza meler ve Fizik sağlamak C. edilmek üzere tutanağa geçirilir. Olay yerinden elde edilen diğer delille- Kimliğin Tespiti Savcılığının göre- re ilişkin hükümler saklıdır. Bilirkişi tarafından yapılan analizler sonucu Hakkında Yönetvidir. elde edilen bulgular ilgili makama gönderilir; bulgular üzerinden mole- meliğin 14’üncü küler genetik analizler için izole edilen DNA örnekleri bilirkişi tarafından Maddesi. rapor hazırlandıktan sonra imha edilir ve bu husus raporda açıkça belirtilir. Moleküler genetik incelemelerin özel kalıtsal karakterler hakkındaki açıklamayı içermediği bilinen kromozom bölgesi ile sınırlı kalmasına özen gösterilir. Üst sınırı iki yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı şüpheli veya sanığın, kimliğinin teşhisi için gerekli olması hâlinde, Cumhuriyet Savcısının emriyle, fotoğrafı, iris görüntüsü, beden Üst sınırı iki yıl veya daha fazla ölçüleri, diş izi, parmak ve avuç içi izi, bedeninde yer almış olup teşhisini kolaylaştıracak eşkâl bilgileri, kulak, dudak gibi organların bıraktığı hapis cezasını gerektiren suçların kimlik tespitine yarayabilecek vücut izleri ile sesi ve görüntüleri, fizik soruşturmasında kimliğin tespitinde kullanılan diğer teknik yöntemler ile kayda alınarak, C.Savcısının emri soruşturma ve kovuşturma işlemlerine ilişkin dosyaya konulur. ile “fiziki kimliğin Fizik kimliğin tespitinde, öncelikli olarak elin iç yüzeyindeki derinin özel tespiti” işlemleri kıvrımlı şekilleri olan parmak ve avuç içi izleri, fotoğrafı ve eşkâl bilgileri (parmak izi, görün- kullanılır. Bu işlemler olay yeri inceleme ve kimlik tespit konusunda tü, ses, beden özel eğitim almış uzman kolluk mensubu tarafından yapılır. Fizik kimliölçüsü, vs.) yapı- ğin tespiti açısından, kişinin ağzındaki dişlerin incelenmesi ve diş labilir. izlerinin alınması diş tabibi tarafından yapılır. Soruşturma veya kovuşturma aşamasında da hâkim veya mahkeme kararıyla fizik kimliğinin tespitine ilişkin işlemler yaptırılabilir. Beden Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik Kimliğin Tespiti Hakkında Yönetmeliğin 15’inci Maddesi. (Syf. 18’de belirtilen 2559 Sayılı Kanun’un 5’inci maddesi ile birlikte değerlendirilmelidir.) Fizik kimliğin tespiti ile elde edilen veriler, kovuşturmaya yer olmadığı veya beraat kararı üzerine C. Savcılığınca imha edilir. Mahkûmiyet kararı üzerine ise kolluk tarafından arşivlenir. Ceza MuhakeKovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz süresinin dolması, itirazın mesinde Beden reddi, beraat veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilip kesinMuayenesi, leşmesi hâllerinde fizik kimliğin tespiti hükümleri uyarınca elde edilen Genetik İnceleveriler, Cumhuriyet Savcısının huzurunda ve uygun göreceği usullerle meler ve Fizik derhâl yok edilir ve bu husus tutanağa geçirilir. Mahkûmiyet kararı Kimliğin Tespiti verilmesi hâlinde ise kolluk (diş izleri ise bu işlemi yapan sağlık kurulu- Hakkında Yönetşu) tarafından arşivlenir. meliğin 16’ncı Maddesi. Mahkûmiyet kararını müteakip fiziki kimliğin tespiti maksadıyla alınmış olan verilerin kolluk ve ilgili sağlık kuruluşunca korunması gerekmektedir. * Ceza Muhakemesinde beden muayenesi, genetik incelemeler ve Ceza Muh. Beden Mua., Genetik fiziki kimliğin tespiti hakkında yönetmeliğin 15’inci maddesinin 1 ve İncelemeler ve 2’nci fıkralarına istinaden elde edilen verilerin mahkûmiyet kararı verilFizik Kimliğin mesi halinde kolluk tarafından arşivlenmesi gerekmektedir. Tespiti Hakkında * Diş ağzındaki dişlerin incelenmesi neticesinde elde edilen diş izlerinin Yönetmeliğin ilgili sağlık kuruluşu tarafından arşivlenmesi gerekmektedir. 17’nci Maddesi. Beden muayenesi Tabip raporları üç nüsha hâlinde düzenlenir. Raporu düzenleyen sağlık ile ilgili ve diğer kuruluşunca iki nüshası kapalı ve mühürlü zarf içerisinde ilgili Cumhu- Ceza Muhakemesinde Beden GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 73 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. raporlar üç nüsha riyet Başsavcılığına, hâkimliğe veya mahkemeye en seri şekilde iletilir. Muayenesi, düzenlenir. Bir Raporun bir nüshası raporu düzenleyen sağlık kuruluşunda kalır. Genetik İncelenüshası sağlık meler ve Fizik kuruluşunda kalır. Kimliğin Tespiti Diğer iki nüshası Hakkında Yönetkapalı zarf içerimeliğin 20’nci sinde C. SavcılığıMaddesi. na iletilir. Muayeneye başka kişinin girmemesi, başka kişiden örnek alınmaması vb. konularda gerekli güvenlik önlemleri C.Savcılığının emri ile kolluk kuvvetlerince alınır. Muayene edilmesi veya vücudundan örnek alınması amacıyla sevk Ceza Muhakeedilen kişi dışında başka bir kişinin muayene edilmemesi ya da vücu- mesinde Beden dundan örnek alınmaması için Cumhuriyet Başsavcılıklarınca gerekli Muayenesi, önlemler alınır. Tabip veya diğer sağlık mesleği mensuplarınca, sevk Genetik İnceleedilen kişinin kimliği konusunda şüpheye düşülmesi hâlinde durum meler ve Fizik derhâl Cumhuriyet Başsavcılığına bildirilir. Alınan, muhafaza edilen, Kimliğin Tespiti nakledilen ve incelenen örneklerin değiştirilmemesi ve dış koşullardan Hakkında Yönetetkilenip bozulmaması için Cumhuriyet Başsavcılığı, kolluk, sağlık meliğin 21’inci kuruluşu ve bilirkişi tarafından gerekli tedbirlere başvurulur. Maddesi. Olay yeri inceleme uzmanları “kıl, tüy, lif, vb” maddeleri hâkim kararı veya C.Savcısı emrine gerek duymadan kişi vücudundan alabilirler. Ceza Muh. Bed. Mua. Genetik Kişinin vücut yüzeyinde bulunan atış artığı gibi biyolojik olmayan örİncelemeler ve nekler, elbiseleri ve diğer eşyaları üzerinde bulunan örnekler ile vücut Fizik Kimliğin yüzeyinden başkasına ait olduğu açıkça belli olan kıl, tüy, lif gibi örnekTespiti Hakkında ler olay yeri inceleme uzmanları tarafından alınabilir. Yönetmeliğin 23’üncü Maddesi. Beden muayenesi, Ceza Muh. Bed. vücuttan örnek Mua. Gen. İnc. ve alınması ve soy Beden muayenesi, vücuttan örnek alınması ve soy bağının araştırılmaFiziki Kimliğin bağının araştırıl- sı hakkında alınacak hâkim veya mahkeme kararlarına itiraz edilebilir. Tespiti Hakkında ması hakkındaki İtiraz hâlinde Ceza Muhakemesi Kanununun ilgili hükümleri uygulanır. Yönetmeliğin hâkim kararlarına 24’üncü Maddesi. “itiraz” edilebilir. 01 Haziran 2005 Tarih ve 25832 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan SUÇ EŞYASI YÖNETMELİĞİ GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT * İspat aracı olarak yararlı görülen, suçta kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçun işlenmesinde kullanılmak üzere Suç eşyasının hazırlanan, suçtan meydana gelen, üretimi, bulundurulması, kullanıl- Suç Eşyası Yötanımı yapılmış ve ması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşyasının ve suçla ilgili netmeliği’nin 1 ve yönetmeliğin ekonomik kazancın, muhafaza altına alınması, el konulması, elden 3’üncü Maddeleri. amacı belirtilmiştir. çıkarılması, iadesi, müsaderesi ve imhasına ilişkin işlemlerin yapılmasında uyulacak usul ve esasları düzenlenmiştir. Suç eşyası ile ilgili Suç Eşyası Yöişlemler Suç eşyası ile ilgili işlemler, Cumhuriyet Başsavcılığının sürekli gözenetmeliği’nin C.Savcılığı göze- tim ve denetimi altında Adalet Emanet Dairesince yürütülmelidir. 4’üncü Maddeleri. timi ve nezareti altında yürütül- 74 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. mektedir. * Hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet Savcısının, Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk amirinin yazılı emri ile el koyma işlemini yapan kolluk görevlilerince, suç eşyasına el konulduğuna dair bir tutanak düzenlenmelidir. * El koyma tutanağına; el konulan eşyanın cinsi, miktarı, üzerindeki Suç eşyasına el işaret, yazı ve numaraları, tür, marka, model ve ölçü gibi benzerlerinkonulması halinde den ayırt etmeye elverişli bütün nitelikleri, takdir ettirilen değeri, hangi bir tutanak düzen- suçtan dolayı kimden, nereden ve ne suretle alınmış olduğu, soruşturlenmelidir. ma evrakı numarası, hazır olan mağdur, suçtan zarar gören, şüpheli veya sanık ile bunların vekil ya da müdafiinin, bilirkişi ve tanıklar ile huzurda bulunan diğer kişilerin ve el koyma işlemini yapan kolluk görevlilerinin açık kimlikleri, işlemin yeri, tarihi ve saati yazılmalı; ilgililerin imzası, imza bilmeyenlerin parmak izi alınmalı; okuma ve yazma bilen şahısların adı, soyadı ve adresleri kendi el yazıları ile yazdırılarak, bu şekilde düzenlenen tutanak, soruşturma evrakına eklenmelidir. Suç Eşyası Yönetmeliği’nin 5’inci Maddeleri. * Hâkim kararı olmaksızın yapılan el koyma işlemi yirmi dört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulmalı, El koyma işlemi 24 * Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırk sekiz saat içinde açıklamaSuç Eşyası Yösaat içinde hâki- lıdır. Aksi hâlde el koyma kendiliğinden kalkacağından, el konulan netmeliği’nin 5/ 4 min onayına eşyanın bu süre içerisinde muhafazası için gerekli tedbirler, Cumhurive 5’inci Fıkraları. sunulmalıdır. yet Başsavcılığınca alınmalıdır. * El koyma işlemi, suçtan zarar gören mağdura Cumhuriyet Başsavcılığınca gecikmeksizin bildirilmelidir. * 10/7/1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silâhlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun kapsamına giren ve el konulan ateşli silâhlar ve miktar itibarıyla Adalet Emanet Dairelerinde muhafazası C.Başsavcılığınca sakıncalı görülen bu silâhlara ait mermilerle her türlü patlayıcı, maddeler, cins, tür, marka, model, numara ve çap gibi benzerlerinden ayırmaya yeterli bütün nitelikleri ve değerleriyle, kullanılmaya elverişli olup olmadıkları, soruşturma sırasında C.Savcısı tarafından bilirkişi marifetiyle belirlendikten ve hangi suçtan dolayı kimden ve nereden, ne suretle el konulmuş olduğu tespit edildikten sonra, 6136 sayılı kanun mahkemece haklarında bir karar verilinceye kadar C.Başsavcılığının kapsamında el yazılı emri ile mahallî J.Birlik K.lıklarına ait mahfuz bina ve depolarda konulan maddeler muhafaza altına alınmaktadır. mahkeme tarafın* Adalet Emanet Memurluğunca bu madde kapsamına giren suç eşya- Suç Eşyası Yödan karar verilinsının emanet dairelerine giriş ve bu konu ile ilgili kayıt işlemleri, Yönet- netmeliği’nin 10 / ceye kadar mahalli 2’nci Fıkrası. meliğin 6 ncı maddesi gereğince yapıldıktan sonra, Jandarma Birlik Jandarma bina ve Komutanlığına ait bina ve depoların sorumlusu veya sorumlularına, ilgili depolarında muC.Başsavcılıkları veya mahkemelerce yazılı olarak istendiğinde iade hafaza altına edilmek üzere, tüm bilgileri içeren bir tutanakla derhâl teslim edilmelidir. alınmaktadır. Bu tutanak üç nüsha olarak düzenlenmeli, bir nüshası teslim alana verilmeli; diğer nüshalarından biri emanet memurluğunda, biri de C.Başsavcılığında saklanmalıdır. Jandarma Birlik Komutanlığına teslim olunan eşyanın, C.Başsavcılığı ve mahkemelerce istenmesi hâlinde, depodan alınma ve depoya iade işlemi; Jandarma Birlik Komutanlığına hitaben yazılıp, emanet memuru ile birlikte C.Savcısının imzalarını taşıyan ve eşyanın emanet memuruna teslimini öngören bir yazıya müsteniden yapılmalıdır. J.Birlik K.lığına teslim edilen eşya ile ilgili bilgiler, suç eşyası esas defterindeki özel sütununa da işaret olunmalıdır. Adli Emanet Depolarında tutulması gereken defterler yönetmelikte açıkça belir- Emanet Dairesinde; * Suç Eşyası Esas Defteri, * Kasa Defteri, * Muhabere Defteri, Suç Eşyası Yönetmeliği’nin 22’nci Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 75 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. tilmiştir. * Zimmet Defteri tutulması gerekmektedir. Bu defterlerin içerdiği sütunlar, tahsis amaçlarına uygun şekilde eksiksiz olarak işlenmelidir. Cumhuriyet Başsavcılığının uygun görmesiyle, uyuşturucu madde, kıymetli eşya, para ve malvarlığı değerleri ile ateşli silâhlara ilişkin suç eşyası hakkında ayrı ayrı numaralandırılmak suretiyle suç eşyası esas defteri tutulabilir. 5275 SAYILI CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUN GENEL KURAL İnsan hakları, eşitlik ve cezaların işlevi de nazara alınarak infazda temel ilke, temel amaç ve hapis cezalarının infazında gözetilecek ilkeler kanuni düzenlemeye kavuşturulmuştur. AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında nazara alınacak temel ilkeler; * Hükümlüler veya tutuklular arasında eşitsizlik yaratacak muameleler- Ceza ve Güvenlik de bulunmamak, Tedbirlerinin * Zalimane, insanlık dışı ve onur kırıcı davranışlarda bulunmamak İnfazı Hakkında Kanun’un 2 ve olarak gösterilmiştir. Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında temel amaç ise; Genel ve özel önlemeyi sağlamak ile tutuklu veya hükümlü- 3’üncü Maddeleri. lerin sosyalleşmesini teşvik etmek olarak belirlenmiştir. Ceza ve Güvenlik Ceza infaz kurumTedbirlerinin Ceza infaz kurumlarının türleri yeniden belirlenerek; kapalı, yüksek larının türleri İnfazı Hakkında güvenlikli, kadın, çocuk, gençlik kapalı ceza infaz kurumları ile çocuk yeniden belirlenKanun’un 8 ila eğitim evleri şeklinde tasnife tâbi tutulmuştur. miştir. 15’inci Maddeleri Arası. Cezaların infazının ertelenmesi iki durumda mümkün hale getirilmiştir. Bunlar, hastalık ve hükümlünün isteği üzerine ertelemedir. Hastalık Ceza ve Güvenlik Cezaların infazının hükümlerine göre erteleme “akıl hastalığına tutulma” ve diğer hastalıkTedbirlerinin ertelenmesi seların bulunması hallerine hasredilmek suretiyle iki ayrı sebebe bağlanİnfazı Hakkında bepleri yeniden mış ayrıca gebe olanlar bakımından da istisnai düzenlemelere yer Kanun’un 16 ve düzenlenmiştir. verilmiştir. İstek üzerine erteleme ile ilgili olarak ise, hükümlünün iste17’nci Maddeleri. miyle infazın ertelenmesi ve cezanın bölünerek infazına ilişkin yeni hükümlere yer verilmiştir. Akıl hastalığı dışında ruhsal hastalığı olan hükümlülerin cezalarının infazına ilişkin yeni düzenlemelere yer verilmiştir. Hapsedilme ve diğer nedenlerden kaynaklanan akıl hastalığı dışında Ceza ve Güvenlik ruhsal rahatsızlıkları bulunup da ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde Tedbirlerinin tutulmaları gerekli görülmeyerek infaz kurumlarına geri gönderilenlerin İnfazı Hakkında cezalarının, belirlenen infaz kurumlarının mahsus bölümlerinde infaz Kanun’un 18’inci edileceği hükme bağlanmıştır. Maddesi. * Haklarında kesinleşmiş hapis cezası içeren mahkûmiyet ve ödenmeyen adli para cezalarının hapse çevrilmesine ilişkin karar bulunanlar, Hükümlülerin Ceza ve Güvenlik Cumhuriyet Başsavcılığının yazılı emriyle Ceza İnfaz Kurumuna gönkuruma alınma ve Tedbirlerinin derilmektedir. Hükümlüler; üstleri ve eşyaları arandıktan sonra kabul kayıt işlemleri İnfazı Hakkında odalarına konulmakta ve hekim muayenesini müteakip kuruma yerleşyeniden düzenKanun’un 21’inci tirme işlemleri başlatılmaktadır. lenmiştir. Maddesi. * Ceza İnfaz Kurumuna alınan hükümlülerin ad ve soyadı, işledikleri suç, cezaların türü ve süresi, mahkûmiyet ilamının tarih ve numarası 76 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ve infaza başlandığı gün “hükümlü defterine” kaydedilmelidir. Bu defterdeki sıra numarası aynı zamanda hükümlü numarasını da oluşturmaktadır. * Tanıya yönelik hükümlülerin parmak ve avuç izi alınmakta, fotoğrafı çekilmekte, kan grubu, vücutlarının dış özellikleri ve ölçüleri belirlenmektedir. Kayıt altına alınan söz konusu bilgiler hükümlünün kişisel dosyasında ve elektronik ortamda saklanmaktadır. Bu bilgiler, kanunun zorunlu kıldığı haller dışında hiçbir kurum ve kişiye verilmemektedir. Ceza İnfaz Kurumuna alınma ve kayıt işlemleri tüzükte ayrıntılı olarak belirtilmiş, firar asayiş olaylarının önlenmesi amacıyla hükümlülerin kişisel bilgilerinin aynı kurumda görevli dış güvenlik görevlilerine verilebileceği hususunda düzenlemede bulunulmuştur. * Haklarında kesinleşmiş hapis cezası içeren mahkûmiyet ve ödenmeyen adli para cezalarının hapse çevrilmesine ilişkin karar bulunanlar Cumhuriyet Başsavcılığının yazılı emriyle kuruma alınmaktadır. * Tanıya yönelik olarak hükümlülerin parmak ve avuç izi alınır, fotoğrafı çekilmeli, kan grubu, vücutlarının dış özellikleri ve ölçüleri belirlenmek- Ceza İnfaz Kutedir. Bu amaçla gerektiğinde tıbbi konularda C.Başsavcılığının talebi rumlarının Yönetimi ile Ceza ile dış güvenlik görevlileri ve diğer kamu kurum kuruluşlarından yardım Güvenlik Tedbiralınabilmektedir. lerinin İnfazı * Kayıt altına alınan bilgiler hükümlünün kişisel dosyası ve elektronik Hakkında Tüzüortamda saklanmalı, bu bilgiler kanunların zorunlu kıldığı haller dışında ğün 67’nci Madhiçbir kurum ve kişiye verilmelidir. Talep halinde bilgi ve kayıtların desi. ilgililere verilip verilmeyeceğini C.Başsavcılığı değerlendirmelidir. * Firar ve asayiş olaylarının önlenmesi amacıyla hükümlülerin kimlik bilgileri, fotoğrafı, kişisel veya fiziksel özelliklerine ait bilgiler dış güvenlik görevlilerine verilebilmektedir. Ceza infaz kurumlarına alınan hükümlü ile yakınlarının ve ilgililerin bilgilendirilmesi imkânı getirilmiştir. Kişinin temel hak ve hürriyetlerinin temini açısından bilgi alma hakkı hükümlünün kendisine ve yakınlarına tanınmıştır. Hükümlülere, kuruma alındıklarında uygulanacak iyileştirme çalışmaları, disiplin suçları ve cezaları, bilgi edinme ve şikâyet yolları, hak ve sorumlulukları gibi konular ile kurumdaki yaşam biçimine uyum sağlamaları için gereken bilgiler, kurum yöneticileri tarafından sözlü olarak anlatılır ve yazılı olarak tebliğ olunur. İnfaz sonrası koruma ve yardım konusunda ayrıca bilgi verilir. Türkçe bilmeyen yabancı uyruklu hükümlülere kendi dilinde, mümkün olmadığında İngilizce, Fransızca veya Almanca olarak bildiri- Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin lir. Duyma ve konuşma engellilere işaret diliyle anlatılır. Görme engelliİnfazı Hakkında lere ise kendi alfabeleri ile yazılmış kitapçık verilir. Kanun’un 22’nci Hükümlülerin ceza infaz kurumlarına alınmalarında, başka kuruma Maddesi. nakillerinde ve hastaneye yatırılmalarında, istekleri üzerine ailelerine veya gösterdikleri kişilere; hükümlü yabancı ise, yazılı olarak karşı çıkmaması hâlinde, uyruğu olduğu devletin diplomatik temsilcilik veya konsolosluğuna durum bildirilir. Askerlik çağına giren, hâlen silâhaltında bulunan kişilerin ceza infaz kurumlarına alınmalarında, başka kuruma nakillerinde veya kurumda iken askerlik çağına girmeleri veya salıverilmeleri hâlinde durum, kayıtlı bulundukları askerlik şubesine bildirilir. Hükümlülerin ölümü hâlinde de durum ailelerine derhâl bildirilir. Bu değişikliklere göre; hükümlülerin kişisel özellikleri, bedensel, aklî ve sağlık durumları, suç işlemeden önceki yaşamları, sosyal çevre ve ilişkileri, sanat ve meslek faaliyetleri, ahlâkî eğilimleri, suça bakış Hükümlülerin gözlem ve sınıf- açıları, hükümlülük süreleri ve suç türleri belirlenerek, durumlarına Ceza ve Güvenlik landırılması çağ- uygun infaz kurumlarına ayrılmaları ve bunlara göre saptanacak infaz Tedbirlerinin ve iyileştirme rejimi; gözlem, inceleme ve değerlendirme yöntemiyle İnfazı Hakkındaki daş normlara uygun olarak yeni çalışan gözlem ve sınıflandırma merkezlerinde veya kapalı ceza infaz Kanun’un 23’üncü esaslara bağlan- kurumlarının bu hizmete ayrılan bölümlerinde yapılır. Hükümlüler, Maddesi. işledikleri suç tiplerine, gösterdikleri eğilimlere, tutum ve davranışları mıştır. nedeniyle sıkı gözetim ve denetim altında bulundurulmaları gerekip gerekmediğine göre yüksek güvenlikli ceza infaz kurumlarına veya normal güvenlikli ceza infaz kurumlarına veya açık ceza infaz kurumla- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 77 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. rına gönderilirler. Hükümlünün yükümlülükleri ve çalıştırılmasına ilişkin düzenlemeler getirilmiştir. Hükümlünün yükümlülükleri olarak, cezayı çekme, güvenlik ve iyileş- Ceza ve Güvenlik tirme programına uyma, sağlığın korunması kurallarına uyma, bina ve Tedbirlerinin eşyanın korunması olarak sayılmıştır. Ayrıca hükümlülerin kurum İnfazı Hakkındaki hizmetlerinde ve kurum dışında çalıştırılmasının esas ve usulleri ile Kanun’un 26ücretleri ve sosyal hakları ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. 31’inci Maddeleri. Ceza İnfaz Kurumlarında yapılacak aramaların, gerektiğinde dış güvenlik görevlileri veya kolluk kuvvetleri ile veya diğer kamu görevlilerince ortaklaşa gerçekleştirilebileceği esası getirilmiştir. * Kurumlarda, odalar ve eklentilerinde, hükümlülerin üst ve eşyasında Ceza ve Güvenlik habersiz olarak her zaman arama yapılabilir. Her ay bir kez arama Tedbirlerinin yapılmalıdır. İnfazı Hakkındaki * Aramalar; gerektiğinde dış güvenlik görevlileri veya kolluk kuvvetleri Kanun’un 36’ncı Maddesi. ile veya diğer kamu görevlilerince ortaklaşa gerçekleştirilebilmektedir. * Hiçbir halde zincir veya demire vurmak gibi uygulamalara tedbir Ceza ve Güvenlik olarak başvurulmamalıdır. Tedbirlerinin Kelepçe ve bunun * Kelepçe ve bedensel hareketleri kısıtlayıcı araçlar; yetkili makam İnfazı Hakkındaki gibi zorlayıcı önüne getirildiğinde çıkarılmak kaydıyla, sevk ve nakil sırasında kaç- Kanun’un 50’nci araçların kullanıl- mayı önlemek için, hekim talimat ve gözetiminde olmak üzere tıbbi Maddesi. ması ile ilgili ola- nedenlerle diğer kontrol usullerinin yetersizliği halinde hükümlünün rak yeni esaslar kendisine veya başkalarına zarar vermesine veya eşyayı tahrip etmeJ.Tşk. Görev ve belirlenmiştir. sine engel olmak için kurumun en üst amirinin emriyle kullanılabilir. Yetkileri Yönet* Kelepçe ve bedensel hareketleri kısıtlayıcı araçlar çocuk hükümlüleri meliği Madde 66. (18 yaşından küçükler) için uygulanmamalıdır. Hükümlülerin nakil Hükümlülerin nakli dört temel nedene dayandırılmıştır. Bunlar; istek sebepleri yeniden nedeniyle nakil (m. 54), disiplin nedeniyle nakil (m. 55), zorunlu nedenbelirlenmiştir. lerle nakil (m.56), hastalık nedeniyle nakil (m. 57) dir. Ceza ve Güvenlik Ted. İnfazı Hak. Kanun’un 53 58’inci Md. * Hükümlülerin Ceza İnfaz Kurumuna veya başka bir yere götürülüp getirilmesi sırasında, halkla bir araya gelmelerine ve başkaları tarafından görülmelerine engel olacak tedbirler alınmalıdır. Nakillerde alına- * Hükümlü; havalandırma ve ışık durumu yetersiz araçlarla, eziyet Ceza ve Güvenlik cak tedbirlerle ilgili verici veya onur kırıcı şekilde nakledilmemelidir. Nakil sırasında alınaTedbirlerinin hususlar kanunda cak tedbirler, hükümlünün firarını önleyici ve yukarıda belirtilen engelle- İnfazı Hakkındaki ri gerçekleştirici sınırları aşmamalı, birbirleriyle ve görevlilerle her hangi Kanun’un 58’inci ayrıntılı olarak bir tartışmaya girmelerini engelleyici boyutları geçmemelidir. belirtilmiştir. Maddesi. * Açık ceza evi kurumları ile Çocuk Eğitim Evlerine nakiller kurum görevlilerinin gözetiminde yapılmalıdır. * Nakil sırasında hükümlünün iaşe ve bedensel ihtiyaçları giderilmelidir. Hükümlünün hakları, güvenceleri ve kısıtlanması konusunda yapılan değişiklikler şöylece sıralanabilir: * Hükümlünün avukatlık mesleğinin icrası çerçevesinde vekâletname Ceza ve Güvenlik Hükümlünün olmaksızın avukatıyla en fazla üç kez görüşebileceği, avukatların Tedbirlerinin hakları, güvence- vekâletnameleri olsa bile aynı anda birden fazla hükümlü ile görüşme İnfazı Hakkındaki leri ve bunların yapamayacağı ve savunmaya ilişkin belgeleri, dosyaları ve müvekkilleri Kanun’un 50 ve kısıtlanmasına ile yaptıkları konuşmaların kayıtlarının incelemeye tâbi tutulamayacağı 60 ila 62, 66 ila ilişkin düzenleme- belirtilmiştir. 68 ve 76’ncı lere yer verilmiştir. * Hükümlülerin kültür ve sanat etkinliklerine katılma ve ifade özgürlüğü Maddeleri. hakkı kanuni güvenceye kavuşturulmuştur. * Hükümlülere; kütüphaneden yararlanma, süreli veya süresiz yayınlardan yararlanma, telefon ile haberleşme, radyo, televizyon yayınları 78 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ile internet olanaklarından yararlanma, mektup, faks ve telgrafları alma ve gönderme, öğretimden yararlanma hakları tanınmıştır. Hükümlülerin Ceza ve Güvenlik iyileştirme ve eğitim Birleşmiş Milletlerin hükümlüler hakkında uygulanacak minimum Tedbirlerinin programlarında standart kuralları ve Avrupa Konseyinin tavsiye kararları dikkate alına- İnfazı Hakkındaki uygulanacak ölçüt- rak hükümlüler hakkında eğitim, öğretim ve psikososyal programların Kanun’un 73, 75 ler ve usuller yeni- uygulanacağı hükme bağlanmıştır. ve 76’ncı Maddeden belirlenmiştir. leri. Hükümlü hakkında uygulanacak güvenlik tedbirleri, muayene ve tedavisi, sağlık denetimi, hastaneye sevk işlemleri ile infazı engelleyecek hastalık halleri yeni kurallara bağlanmıştır. Geçmişte ceza infaz kurumlarının yönetiminde karşılaşılan sorunlar da Ceza ve Güvenlik dikkate alınmak suretiyle, hükümlünün kendisine verilen yiyecek ve Tedbirlerinin içecekleri reddetmesi durumunda haklarında uygulanacak tedbir ve İnfazı Hakkındaki işlemler ayrıntılı olarak düzenlenmiş, ayrıca muayene ve tedavisi, Kanun’un 78, 79, sağlık denetimi, hastaneye sevk işlemleri ile infazı engelleyecek hasta- 80, 81 ve 82’nci lık halleri yeni kurallara bağlanmıştır. Maddeleri. Hükümlülerin dışarıyla olan ilişkileri (ziyaret) yeniden düzenlenmiştir. Ceza ve Güvenlik Kapalı ve açık ceza infaz kurumlarına hükümlüleri ziyaret amacıyla Tedbirlerinin veya görüşe gelen resmî heyet ve özel kişilerin uyacakları usul ve İnfazı Hakkındaki esaslar kurum güvenliğini tehlikeye sokmayacak şekilde yeniden düKanun’un 83, 84, zenlenmiş, diğer genel ziyaret ile esas ve usulleri de ayrıntılı olarak 85 ve 86’ncı düzenlenmiştir. Maddeleri. * Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 86’ncı maddesi gereğince, ceza infaz kurumuna girmek isteyenler, duyarlı kapıdan geçmek, metal dedektörle ve şüphe halinde elle aranmayı kabul etmek koşuluyla kuruma girebilmektedirler. * Türk Ceza Kanunu’nun 297’nci maddesinin birinci fıkrasında sayılan, Ceza İnfaz kurumsilâh, uyuşturucu veya uyarıcı madde veya elektronik haberleşme aracı larına girmek ile aynı maddenin ikinci fıkrası gereğince belirlenen; isteyenlerin üzer- Silâhtan sayılmayan ancak, saldırı ve savunmada kullanılabilecek her leri dedektör ve elle aranmalıdır. türlü eşyanın, - Elektronik haberleşme araçlarına ait sim kartı, batarya, şarj cihazının, 5275 Sayılı Ka- Firar kolaylaştırıcı her türlü delici, kesici alet ve diğer malzemenin, nun’un 86’ncı maddesinde - Alkol içeren her türlü içeceğin, belirtilen istisnalar - Kumar oynanmasına olanak sağlayan eşya ve malzemenin, dışında aranmayı - Kurum revirinde kullanılanlar hariç her türlü kırmızı ve yeşil reçeteyle kabul etmeyenler verilen ilaçların, kurum içerisine - Kurum idaresince incelenmek üzere alınanlar hariç, mahkemelerce alınmamalıdır. yasaklanmış veya kurum güvenliğini tehlikeye düşüren veya müstehcen haber, yazı, fotoğraf ve görüntü içeren malzemenin, Ceza İnfaz Kuru- - Bakanlıkça görüntü ve ses almalarına izin verilen kişi, kurum ve muna yasak olan kuruluşların yanlarında getirdikleri ile kurum idaresince kullanılmak maddeleri sokan- üzere alınanlar hariç, ses ve görüntü almaya yarayan teyp, kamera, lara ilgili yasa ve fotoğraf makinesi gibi araçların, Adalet Bakanlığı- Hükümlü ve tutukluların eğitim, fikir ve sanat çalışmaları için Banın Genelgesi gereğince yasal kanlıkça izin verilenler ile kurum idaresince kullanılmak üzere alınanlar hariç, bilgisayar, DVD, VCD ve benzeri araçların, görevliler işlem yapılmalıdır. dâhil hiç kimse tarafından kuruma sokulmasına izin verilmemesi gerekmektedir. * Ceza infaz kurumlarında yapılan aramalarda kuruma sokulması ve bulundurulması yasak madde ve eşya ele geçirildiğinde, tanzim edilecek tespit tutanakları idarî ve adlî makamlara gönderilmelidir. Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun’un 86’ncı Maddesi. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif evleri Genel Müdürlüğünün 22 Ocak 2007 tarihli ve 45/1 Sayılı Genelgesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 79 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Hükümlülere izin verme imkânı getirilmiştir. Ceza ve Güvenlik Yüksek güvenlikli ceza infaz kurumlarında bulunanlar dışındaki hükümTedbirlerinin lülere izin verilebileceği ve izinde geçen sürelerin hükümlülükte geçmiş İnfazı Hakkındaki sayılacağı hükme bağlanmıştır. Yeni Kanuna göre hükümlüler hakkınKanun’un 94, 95 da verilecek izinler mazeret izni, özel izin ve iş arama izni olmak üzere ve 96’ncı Maddeüçlü bir ayrıma tabi tutulmuştur. leri. Kanunla, daha önce mevzuatımızda olmayan bir kurum düzenlenmiş ve cezaları ertelenen, salıverilen veya haklarında hapis cezası dışında herhangi bir tedbire hükmedilen hükümlünün toplum içinde izlenmesi, Denetimli serbest- iyileştirilmesi, psiko-sosyal problemlerinin çözülmesi, salıverilme sonCeza ve Güvenlik lik ve yardım rası korunması ve yargılanan sosyal araştırma raporlarının düzenlenTedbirlerinin merkezleri ile mesi ve mağdurun korunması gibi görevleri yerine getirmek üzere İnfazı Hakkındaki koruma kurulları denetimli serbestlik ve yardım merkezleri, salıverilme sonrasında Kanun’un oluşturulacağı hükümlülere iş sağlanması için koruma kurulları kurulması ve bu kurul104’üncü Maddehükme bağlanmış- ların kuruluşu, çalışma yöntem ve esaslarının çıkarılacak bir kanunla si. tır. tespit edilmesi hükme bağlanmıştır. Bu hüküm paralelinde “Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Hakkında Kanun” çıkarılarak, bu merkez ve kurulların kurulması, teşkilat ve görevleri düzenlenmiştir. Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yer alan kısa süreli hapis cezasının yaptırım seçeneklerinden kamuya Ceza ve Güvenlik Kamuya yararlı bir yararlı bir işte çalıştırmanın usulü düzenlenmiş ayrıca, yeni bir düzenTedbirlerinin işte çalıştırma leme olarak da, iki yıl veya daha az süre ile hapis cezasına mahkûm İnfazı Hakkındaki usulü benimsenolanların cezalarının yarısını iyi hâlle geçirmeleri halinde geriye kalan Kanun’un 105’inci miştir. yarısının kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına mahkemece karar Maddesi. verilmesine imkân tanınmıştır. Koşullu salıverilmeye ilişkin eski hükme göre daha ayrıntılı bir düzenleme yapılmıştır. Ölüm cezaları, müebbet ağır hapis cezasına dönüş- Ceza ve Güvenlik Koşullu salıveril- türülen terör suçluları ile ölüm cezaları ağırlaştırılmış müebbet ağır Tedbirlerinin meye ilişkin usul hapis cezasına dönüştürülen veya ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis İnfazı Hakkındaki ve esaslar yeniden cezasına mahkûm olan terör suçluları, koşullu salıverilme hükümle- Kanun’un 107 ve düzenlenmiştir. rinden yararlanamayacağı ve bunlar hakkında, ağırlaştırılmış müebGeçici 2’nci bet ağır hapis cezasının, hayatları boyunca devam edeceği hükme Maddeleri. bağlanmıştır. Mükerrerlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbiri düzenlenmiştir. Bilindiği üzere, 765 sayılı Türk Ceza Kanunundan farklı olarak 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda verilen cezaların tekerrür nedeniyle artırılması düzenlenmemiş ve bu husus infaz aşamasında dikkate Mükerrerlere özgü alınarak ayrı bir koşullu salıverme hâli düzenlenmiştir. Tekerrür hâlinde Ceza ve Güvenlik infaz rejimi ve işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan ağırlaştırılmış müebbet hapis Tedbirlerinin denetimli serbest- cezasının otuz dokuz yılını, müebbet hapis cezasının otuz üç yılını ve İnfazı Hakkındaki lik tedbirlerine süreli hapis cezasının dörtte üçünü cezaevinde geçiren hükümlü koşulKanun’un 108’inci ilişkin hükümlere lu salıvermeden faydalanabilecektir. Tekerrür nedeniyle koşullu salıMaddesi. yer verilmiştir. verme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağı hükmü getirilerek adaletsizliğin önüne geçilmek istenmiştir. İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda hükümlü koşullu salıverme hükümlerinden faydalandırılmayacaktır. Altı ay ve daha az süreli hapis cezaEski Cezaların İnfazı Hakkındaki Kanunda belirtilen özel infaz usulleriKanun’un larının özel infaz ne ek olarak altı ay ve daha az süreli hapis cezalarının infazı da özel 110’uncu Maddeusullerine göre usule (gece vakti infaz, hafta sonu infaz) bağlanmıştır. si. çektirilmesi hükme bağlanmıştır. Eski hükümlülerin, * Yıkıcı, bölücü ve irticai terör örgütlerinin üyelerinden, mahkûm olanlar Başbakanlık Per. 80 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınsabıkalı ya da şüpheli ve serserilerin takipli şahıslar kategorisinde Jandarma ve Emniyet teşkilatı tarafından izlenmesi gerekmektedir. ve mahkûmiyeti son bularak tahliye edilenlerin, şartlı salıverilenlerin ve tutukluluk haline son verilenlerin takipli şahıslar kategorisine alınması gerekmektedir. * İşlediği suç nedeniyle yargılanmış ve hüküm giymiş şahısların takip ve kontrollerinin J.Gn. K.lığı ve Em. Gn. Md. lüğünce belirlenmiş esaslara göre yürütülmesi ve bu işlemlerin yürütülmesi esnasında KİHBİ kayıtlarından istifade edilmesi gerekmektedir. * Takipli şahısların kişinin ikamet ettiği yer İl ve İlçe Jandarma/Emniyet birimlerince yerine getirilmesi ve şahıs hakkında 3 ayda bir İl Jandarma K.lığına veya Emniyet Müdürlüğüne bilgi verilmesi gerekmektedir. * Başbakanlığın Genelgesine istinaden; takipli şahıs kategorisine giren kişilerin cezaevinden tahliyeleri esnasında ilgili C.Savcılığınca “Örnek Form–1” tanzim edilerek ikamet edilecek olan İl Valiliğine (Emniyet veya Jandarma Sorumluluk esasına göre) gönderilmesi gerekmektedir. (JGY.113-1 ve 2803 Sayılı Jandarma Teşkilatı, Görev ve Yetkileri Yönetmeliğinin 42/e fıkrası) lanamaz. ve Prens. Gn. Md. lüğünün 03 Nisan 2001 tarih ve B.02.0. PPG. 0.12-320-5297-5 Sayılı Genelgesi. KİHBİ Bilgi Top. İş ve İşlemleri ile Emn. Gn. Md. lüğü ve J.Gn. K.lığı Bünyesinde Bil. Top. Büro ve Ks. larının gör. Ytk.ve Sor. Yön. 3298 SAYILI UYUŞTURUCU MADDELER VE 2313 SAYILI UYUŞTURUCU MADDELERİN MURAKABESİ HAKKINDA KANUN GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Uyuşturucu maddelerin alımı, satımı, imali, ithali ve ihracı ile ilgili hususlar Bakanlar Kurulunun tespit edeceği esaslara göre yürütülmektedir. * Çizilmiş veya çizilmemiş haşhaş kapsülleri ile ham afyon, tıbbi afyon ve morfin evsafını haiz afyon alkaloidleri, tuzları, esterleri ve eterleri; koka yaprağı ve bunun alkaloidleri, tuzları, esterleri ve eterleri ile Sağ3298 sayılı Kanulık ve Sosyal Yardım Bakanlığınca tayin olunacak diğer uyuşturucu nunun 1’inci maddelerin alımı, satımı, imali, ithali ve ihracı ile ilgili hususlar Bakanlar Maddesi. Kurulunun tespit edeceği esaslara göre yürütülür. * Bahis konusu maddelerin elde edildiği bitkilerin yurt içinde ekimi ve araştırması izne tabidir Haşhaş ekilecek yerler, Bakanlar Kurulunca tespit edilir. Tespit ve ilan edilen yerde haşhaş ekmek isteyenler ilgili kuruluştan “izin” almak zorundadır. Haşhaş ekilecek, afyon ve kapsül üretilecek yerler memleketin tarımsal ve ekonomik durumu, yurt içi ihtiyacı, ihraç imkânları ve mevcut stok durumuna göre her yıl Bakanlar Kurulunca tespit edilir ve kararname en geç 1 Temmuza kadar yayımlanır. Bu konuda yeni bir karar alınmaması halinde, önceki kararname hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Kamu kurum ve kuruluşlarınca bilimsel araştırmalar için yapılacak ekilişler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz. Tespit ve ilan edilen yerlerde haşhaş ekimi yapacaklar ilgili kuruluştan izin belgesi almakla yükümlüdür. İzin belgeleri bir üretim yılı için geçerli olup, başkasına devir edilemez. 3298 Sayılı Kanununun 2’nci Maddesi. Haşhaş ve afyon üretimi ile ilgili yasaklara aykırı hareket edenlere ve kontrol görevini yerine getirmeyen muhtar ile kolluk görevlilerinin Türk Ceza Kanunu’nun ilgili hükümlerine * Ham afyon, hazırlanmış afyon, tıbbi afyon ve bunların müstahzarları Türk Ceza Kanununun uygulanmasında uyuşturucu maddelerden sayılır. * İzinsiz olarak haşhaş ekimi (tohumun toprağa ekilmesinden ürünün hasadına kadarki süreç içerisinde) yapan kişinin bir yıldan beş yıla kadar hapis ve adlî para cezası, * İzin almış olmakla birlikte, bilerek belgesinde belirtilen alandan fazla yerde veya izin belgesinde kayıtlı yerden başka yerde haşhaş ekimi yapan kişinin altı aydan üç yıla kadar hapis ve adlî para cezası, * İzinsiz ham afyon üretenlerin, Türk Ceza Kanunu’nun 188’inci hüküm- 3298 Sayılı Kanun’un 4’üncü Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 81 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. göre cezalandırıl- lerine göre, ması gerekmekte- * İzin belgesinde tespit edilen miktardan az ham afyon veya kapsül dir. teslim eden üreticilerin, fiil suç oluşturmadığı takdirde, mahallî mülkî amir tarafından eksik teslim edilen miktarların teslim anındaki baş alım fiyatının iki misli kadar idarî para cezası, * Kontrol ve denetim görevini yerine getirmeyen muhtarlar ve kolluk görevlilerinin, Türk Ceza Kanunu hükümlerine göre cezalandırılması gerekmektedir. * Yukarıda tanımlanan suçların ekim bölgesi içinde işlenmesi halinde, 21/3/2007 tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 23’üncü maddesi hükümleri uygulanmamalıdır. Tıbbi afyon ile müstahzaratının ve morfin ve bütün milhlerinin ve morfinin uzvi hamızlarla veya küul cezriyle birleşmesinden mütehassıl bütün Tıbbi amaçla bazı eterlerinin ve bunların milhlerinin ve koka yaprağı, ham kokain ve 2313 sayılı Uyuşuyuşturucuların kokain ekgonin ve tropokokain ile bütün milhlerinin ve % 0,20 gramdan turucu Maddelerin ithal, ihraç ve fazla morfin ve milhlerini ve % 0,10 gramdan fazla kokain ve milhlerini Murakabesi satışı Sağlık muhtevi bütün müstahzarların ve ökodal (Eugodal), dikodit (Dicodide) Hakkında KaBakanlığının ve Dilodit (Diloudide), Asedikon (Acedicone) ve bunların terkibi kimyenun’un 1’inci iznine bağlıdır. visinde bulunan maddelerde bütün müstahzarlarının ithal, ihraç ve Maddesi. memleket içersindeki satışı Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletinin murakabesine tabidir Afyon ile ilgili uluslar arası sözleşmede belirtilen uyuşturucuların ve esrarın ihzar, ithal, ihraç ve satışı yasaktır. Esrar yapmak için kenevir ekilmesi de yasaktır. 2313 sayılı Uyuş* Afyon mukavelenamesinde tarif edilen ve müstahzar afyon namı turucu Maddelerin verilen maddenin ihzar, ithal, ihraç ve satışı memnudur. Murakabesi Hakkında Ka* Münhasıran esrar yapmak için kenevir ekilmesi ve her ne şekilde nun’un 2 ve olursa olsun esrarın ihzar, ithal, ihraç ve satışı yasaktır. 3’üncü Maddeleri. Bakanlar Kurulu veya ilgili Bakanlık tıbbi, ilmi ve tarım2313 sayılı Uyuşsal ihtiyaçlar için turucu Maddelerin ruhsat sahibi ecza Tıbbi, ilmi ve tarımsal ihtiyaçlar için Bakanlar Kurulu veya ilgili Bakanlık Murakabesi ticarethaneleri ruhsatlı eczacılar aracılığı ile bazı uyuşturucu maddelerin ihzar, ithal, Hakkında Kaaracılığı ile bazı ihraç ve satışına izin verebilir. nun’un 4 ila uyuşturucu mad18’inci Maddeleri. delerin ihzar, ithal, ihraç ve satışına izin verebilir. İzinsiz olarak ülkeye sokulurken veya ülke içinde satılırken yakalanan veya yetkili olmayan kişiler yanında bulunan uyuşturucular kolluk görevlileri, vb. görevliler tarafından bir tutanak düzenlenmek suretiyle zapt edilir ve muhafaza altına Gümrüklerden ülkeye izinsiz sokulmaya çalışılan veya ülke içinde izinsiz satıldığı görülen ve her ne surette olursa olsun kanuni yetkisi olmayanlar yanında bulunan uyuşturucu maddeler, zabıtanın, gümrük ve tekel memurlarının, sağlık ve sosyal yardım bakanlığı müfettiş ve müdürlerinin, hükümet tabiplerinin, sağlık ocağı tabiplerinin, hudut ve 2313 sayılı Uyuşsahiller sağlık teşkilatı memurlarının herhangi birisi tarafından bir turucu Maddelerin Murakabesi tutanak düzenlemek suretiyle zapt edilir. Gerek bunlar, gerekse izinsiz Hakkında Kaimal edilen veya ihraç edilmek istenirken Tekel İdaresi tarafından zapt nun’un 20’nci olunanlar sahipleri belli olsun veya olmasın suç delili olarak Maddesi. C.Savcılığınca muhafaza altına alınırlar. Zapt edilen uyuşturucu maddenin cins, vasıf ve miktarının kesin olarak saptanması amacıyla analizlere yetecek kadar örnek madde alınarak usulüne uygun şekilde ilgili laboratuarlara gönderilir. Soruşturma veya kovuşturma esnasında müsaderesine karar verilen 82 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. alınmak üzere uyuşturucu maddeler gereği yapılmak üzere mühürlü olarak mahalli C.Savcılığına sevk mülki amirliğe teslim edilir. edilir. Soruşturma veya kovuşturma esnasında müsaderesine karar verilmeyenler ile örnek olarak alınan uyuşturucu maddeler ancak hükmün kesinleşmesinden sonra, sahibi belli olmayan cins, vasıf ve miktarları tespit edilmiş uyuşturucu maddeler ise müsadere kararı verildikten sonra mahalli mülki amirliğe teslim edilmelidir. (Ek:27/2/2003-4819/1 md.) Yönetmelikte belirlenecek esaslar dâhilinde, uyuşturucu madde arama köpeği eğitiminde kullanılmak üzere, ihtiyaç duyulacak cins ve miktarda uyuşturucu madde, İçişleri Bakanının talebi üzerine, İçişleri Bakanlığının ilgili bağlı kuruluşlarına; Millî Savunma Bakanının talebi üzerine TSK’ ya; uyuşturucu maddelerin tıbbî amaçlı olarak kullanılabilirliğini araştırmak üzere ihtiyaç duyulacak cins ve miktarda uyuşturucu madde ise Tarım ve Köy İşleri Bakanının talebi üzerine Tarım ve Köy İşleri Bakanlığının ilgili bağlı kuruluşlarına teslim edilir. Mahkemece mü2313 Sayılı Uyuşsaderesine karar turucu Maddelerin verilen uyuşturucu- * Müsaderesine karar verilen uyuşturucu maddeler, Valinin görevlendiMurakabesi lar Valilik ve İl receği bir yetkilinin başkanlığındaki ve İl Savcısının veya yardımcısının Hakkında KaC.Savcılığının nezaretçi olarak katıldığı heyet huzurunda imha edilmelidir. nun’un 21’inci katılımı ile imha Maddesi. edilir. “Kenevir” Tarım ve Köy işleri Bakanlığından izin alınarak ekilebilmektedir. Kenevir ekim alanları bakanlıkça belirlenmekte, izin almadan veya ekim alanı dışında kenevir ekenler adli para cezası veya hapis cezası ile tecziye edilmektedir. Zapt olunun kenevir ise kolluk görevlilerince imha edilmektedir. Lif, tohum, sap ve benzeri amaçlarla kenevir ekimi, Tarım Orman ve Köy işleri Bakanlığının iznine tabidir. Bakanlık, bu gibi amaçlarla kenevir ekimi yapılacak yerleri tespit, ilan ve üretimini kontrol eder. * Her ne maksatla olursa olsun izinsiz olarak kenevir yetiştirmek yasaktır. İzinsiz yetiştirilen kenevir bitkisi, Tarım Orman ve Köy işleri Bakanlığı teşkilatında görevli Ziraat Mühendislerinin, bunların bulunmadığı 2313 Sayılı Uyuşyerlerde ziraat teknisyenlerinin vereceği rapor üzerine mahallin en turucu Maddelerin büyük mülki amirinin emriyle zabıta tarafından imha edilir veya ettirilir. Murakabesi İmhada kullanılacak araç ve gereçler, J.Gn. K.lığı bütçesine konulan Hakkında Kanuödenekten sağlanır. İmha dolayısıyla ortaya çıkan masraf, sonradan nun 23’üncü izinsiz ekim yapanlardan tahsil edilir. Maddesi. * İzin belgesi almadan ya da izin belgesi almasına rağmen bilerek belgesinde belirtilen alandan fazla yerde veya izin belgesinde kayıtlı yerden başka yerde kenevir ekimi yapan kişinin, adlî para cezası ile cezalandırılması gerekmektedir. * Münhasıran esrar elde etmek amacıyla kenevir ekimi yapan kişi hapis cezası ile cezalandırılmalıdır. Saplarından lif ile kâğıt ve yakacak ham maddesi, tohumlarından yağ ve dişi bitkilerin çiçekli veya meyveli dal uçlarından esrar elde edilebiKenevir ekim len, mahalli olarak bazı yörelerde kendir, Hint Keneviri, çedene veya bölgelerinin belir- çetene olarak isimlendirilen bitkilere kenevir denmektedir. Kenevir Ekimi ve lenmesi ve kontroKontrolü HakkınKenevir ekim yapılacak bölgelerin tespiti, ekimlerin izine bağlanması, da Yönetmelik. lü yönetmelikte gerekli kontrollerin yapılması ve izinsiz ekimlere yapılacak işlemlere ait belirlenmiştir. usul ve esaslar yönetmelikte ayrıntılı olarak belirtilmiştir.(21.10.1990 gün ve 20672 sayılı Resmi Gazete) Uyuşturucu maddelerle ilgili yükümlülüklerini ihlal eden ecza ticarethaneleri sahipleri mahkemece cezalandırılır ve faaliyetten men Uyuşturucu maddelerle ilgili; yükümlülükler ve cezaları şunlardır: * Uyuşturucu maddeleri yasanın 15’inci maddesinde zikredilenlerden 2313 sayılı Uyuşbaşkalarına satan ecza ticarethaneleri sahip ve mesul müdürleri ile turucu Maddelerin Murakabesi tabip reçetesi olmadan satan eczane sahip veya mesul müdürleri Türk Hakkında KaCeza Kanununun ilgili maddeleri gereğince cezalandırılırlar. * 17’nci maddede yazılı vesikaları almayı ihmal eden veya saklamaya nun’un 24, 25 ve mecbur olduğu vesikaları saklamayan yahut bu kanunda zikredilen 26’ıncı Maddeleri. defterleri tutmayan ecza ticarethaneleri sahip ve mesul müdürleri GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 83 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. olunur. mahalli mülki amir tarafından idari para cezası verilmektedir. * Yukarıda belirtilen sebeplerden dolayı veyahut uyuşturucu maddelere ait kayıtları gayrimuntazam tuttuğundan dolayı mükerreren mahkûm olan ecza ticarethaneleri sahipleri ve mesul müdürleri Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâleti tarafından uyuşturucu maddeler alıp satmasından muvakkaten veya daimi olarak menolunabilirler. Bu kanun ve Türk Ceza Kanununda düzenlenen uyuşturucu suçları ihtisas mahkemelerince takip ve muhakeme olunur. 2313 Sayılı UyuşBu kanun ve Türk Ceza Kanununda düzenlenen uyuşturucu suçları turucu Maddelerin ihtisas mahkemelerince takip ve muhakeme olunur. Murakabesi Hakkında KaBu suçları iftira cürümünü teşkil edecek surette isnatta bulunan müfterinun’un 27’nci lerin muhakemesi de ihtisas mahkemelerince görülür. Maddesi 2313 Sayılı uyuşturucu maddelerin murakabesi hakkındaki kanununun 21 nci maddesi gereğince yönetmelik ihdas edilmiştir. 2313 Sayılı UyuşUyuşturucu madde ile ilgili suç eşyasının zaptı, tutanak düzenleme, turucu Maddelerin örnek alınması, bilimsel araştırma ve analize tabi tutulma şekli, uyuştuMurakabesi rucu madde ve numunelerin muhafazası, müsaderesi, imha ve diğer Hakkında Kahususlar yönetmelikte ayrıntılı olarak belirtilmiştir. (21 Kasım 1982 gün nun’un Uygulanve 17875 sayılı Resmi Gazete) masına İlişkin Yönetmelik. Birleşmiş Milletler Teşkilatı tarafından çıkarılan ve TBMM tarafından onaylanan uluslar arası sözleşme hükümlerine göre uyuşturucu kapsamına alınan maddeler; Sağlık Bakanlığının izni ile imal, ithal, ihraç, alım, satım ve bulundurulabilir. Aksine davranışlar mülki amir tarafından cezalandırılır. (Adli para veya hapis cezası) “1988 tarihli Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerin Kaçakçılığına Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesine” Ek I ve II Numaralı Tablolar ile bu Tabloların değişikliklerinde yer alan maddelerin imali, ithali ve ihracı, nakli, bulundurulması, alımı ve satımı Sağlık Bakanlığının iznine bağlıdır. * Yukarıdaki fıkraya göre izin verilirken ilgili kuruluşlardan görüş alınması ve izin verme esas ve usullerinin Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak Uyuşturucu Madyönetmelikte gösterilmesi gerekir. delerin Murakabesi Hakkında * Birinci fıkrada belirtilen maddelerden herhangi birini izinsiz imal, ithal Kanun’un EK ve ihraç edenler, nakledenler veya bulunduranlar, satın alanlar veya satanlara, mahallî mülkî amir tarafından idarî para cezası, ayrıca, bu 1’inci Maddesi. maddelerin mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilmektedir. * Birinci fıkrada belirtilen maddelerden herhangi birini, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin imalatında kullanılmak amacıyla imal, ithal veya ihraç edenlerin nakledenler veya bulunduranların, satın alan veya satanların Türk Ceza Kanununun 188’inci maddesine göre cezalandırılması gerekmektedir. * Kırtasiye malzemesi, boya incelticisi gibi maddeler ile yapıştırıcı olarak kullanılan ve uçucu madde ihtiva eden ürünleri, solumak, koklamak yoluyla veya başka bir şekilde kişilerde bağımlılık yapabilen ürünlerin kontrolünü sağlamak, özellikle çocukların erişimini ve kullanımını önleyerek onları bu maddelerin zararlı etkilerinden korumak 5898 Sayılı UçuUçucu maddelerin amacıyla 5898 sayılı kanun ihdas edilmiştir. cu Maddelerin zararlarından Zararlarından * Söz konusu Kanun’un 2/1 ve 3’ünci fıkralarına aykırı olarak yukarıda insanları ve özelİnsan Sağlığının belirtilen ürünleri çocuklara satanlar ile üretim veya kullanım yerlerinde likle de çocukları Korunmasına korumak maksa- çocukları çalıştıranlar hakkında 5237 sayılı TCK’nin 194’üncü maddesi Dair Kanun’un 1, gereğince, “Sağlık İçin Tehlikeli Madde Temini” suçundan adli işlem dıyla, kanun ihdas 2 ve 3’üncü başlatılmalıdır. edilmiştir. Maddeleri. * Anılan Kanun’un 2/ 4, 5 ve 7’nci fıkralarına aykırı olarak, yasa kapsamına giren ürünlerin eğitim ve öğretim kurumlarında kullanılması, ürünlerin üretildiği ve kullanıldığı yerlerde gerekli sağlık tedbirlerinin alınmaması ile ürünlerin dış ve varsa iç ambalajlarına sağlığa zararlı olduğu ve çocuklara verilmeyeceği hususunda resim ve yazı yazılma- 84 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ması halinde, mülkî amir marifetiyle Kabahatler Kanunu gereğince, idarî para cezası uygulamasında bulunulmalıdır. Uyuşturucu maddelerin uyuşturucu madde arama köpeği eğitimi ve bilimsel araştırmalarda kullanılması ile ilgili olarak yönetmelik ihdas edilmiştir. Uyuşturucu Maddelerin, UyuştuUyuşturucu maddelerin arama köpeği ve idarecisi eğitimi ve bilimsel rucu Madde amaçlar için kullanılması İçişleri Bakanlığı ve Milli Savunma BakanlığıArama Köpeği nın talebine istinaden yapılmaktadır. Bu konuda ayrıntılar yönetmelikte Eğitimi ve Bilimbelirtilmiştir. (13.09.2004 gün ve 25582 sayılı Resmi Gazete) sel Araştırmalarda Kullanılmasına Dair Yönetmelik. Kolluğun; Afyon ve uyuşturucu maddelerle ilgili kontrol yetkisi verilmiştir. 3298 Sayılı Uyuşturucu Maddelerle Çizilmiş veya çizilmemiş haşhaş kapsülleri ile ham afyon, tıbbi afyon ve İlgili Kanun’un morfin evsafını haiz afyon alkaloitleri, tuzları, esterleri ve eterleri; koka 4’üncü Maddesi yaprağı ve bunun alkaloitleri, tuzları, esterleri ve eterlerinin kontrolü ve Alt Bentleri ile kolluk tarafından yapılmaktadır. Uygulama Yönetmeliği. Yasak olan bölgelerde veya izin verilen yerlerde kaçak olarak ekilen ve kemale ermeden yakalanan haşhaşların; masrafları ekici tarafından karşılanmak suretiyle sürülmek, biçilmek, ezilmek, gömülmek veya yakılmak suretiyle imha edilmesi gerekir. Yasak olan bölgelerde veya izin verilen yerlerde kaçak olarak ekilen ve kemale ermeden kolluk kuvvetlerince veya Ofis tarafından yapılan duyurma sonucu yakalanan haşhaşlar mahalli mülki idare amirlerinin Haşhaşın Ekimi, Kontrolü, Topemri ile mahalli emniyet ve Jandarma kuvvetleri ve Ofis teşkilatından yararlanmak ve masrafları ekici tarafından karşılanmak suretiyle sü- lanması, Değerlendirilmesi, rülmek, biçilmek, ezilmek, gömülmek veya yakılmak suretiyle imha İmhası, Satın ettirilir. alınması, SatılKolluk teşkilatıyla orman muhafaza memurları, kır bekçileri, ihtiyar ması, İhracı ve heyeti üyeleri ve köy kolcuları, bu hususların tatbikinde kanunlara İthali Hakkındaki aykırı bir işlemle karşılaştıkları takdirde keyfiyeti bağlı bulundukları Yönetmeliğin 7 ve mercilere haber vermek zorundadırlar. 17’nci Maddeleri. (18 Nisan 1988-88/12850 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ve 4 Mayıs 1988 gün ve 19804 sayılı Resmi Gazete) Uyuşturucu maddelerin ekim ve istihsalinin, imalinin, istihracının, hazırlanması ile ilgili hususlar düzenlenmiştir. * Kendi anayasa hükümleri baki kalmak kaydı ile her taraf uyuşturucu maddelerin işbu Sözleşme hükümlerine uygun olmayan bir şekilde yapılacak ekim ve istihsalinin, imalinin, istihracının, hazırlanmasının, elde bulundurulmasının, arzının, satışa arzının, dağılımının, satın Uyuşturucu Madalınmasının, satışının, herhangi bir maksatla tesliminin, simsarlığının, delere Dair 1961 gönderilmesinin, transit olarak sevkinin, naklinin, ithal ve ihracının veya Tek Sözleşmesisözü geçen tarafın görüşüne nazaran, işbu Sözleşme hükümlerine nin 36 ‘ncı Madaykırı olabilecek her türlü fiillerin kasden yapılmalarının cezayı müsteldesi zim memnu fiiller teşkil etmeleri ve ağır cürümlerin uygun bir cezaya ve bilhassa hapis ve diğer hürriyetten mahrumiyet cezalarına müstahak kılınmaları için gerekli tedbirleri alacaklardır. * Bolvadin Afyon Alkoloidleri Fabrikasında üretilen uyuşturucu maddelerin 1 Kg kadar olan numune sevkinin Fabrikanın Özel Güvenlik teşkiAlkaloid sevkleri- latının alacağı tedbirlere göre yapılması gerekmektedir. İçişleri ve Tarım * Bolvadin Afyon Alkoloidleri Fabrikasında üretilen numune niteliği nin güvenli bir ve Köy İşleri şekilde yapılabil- olmayan ve 1 Kg aşan uyuşturucu maddelerin, fabrikanın zırhlı araçlaBakanlığı arasınrı, özel güvenlik personeli ve Afyon İl J.K.lığının zırhlı nakil aracının mesi ile ilgili olarak da imzalanan 31 alınacak tedbirler yakın çevre emniyeti sağlama sorumluluğunda yapılmaktadır. Ekim 1995 Tarihli protokolle belir* Sevkiyatın yol güvenliğinin sağlanması ilgili olarak intikal güzergâProtokol. lenmiştir. hındaki İl Emniyet Müdürlüğü veya İl J.K.lığınca gerekli emniyet tedbirleri alınmakta olup, eskort görevi İl Emniyet Müdürlüğüne ait bulunmaktadır. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 85 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. * Sevkiyatın safahatının sorumlu kolluk birimlerince; Afyon İl J.K.lığına, TMO ilgili birimlerine ve J.Gn. K.lığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü Harekât Merkezine bildirilmesi gerekmektedir. 5607 SAYILI KAÇAKÇILIKLA MÜCADELE KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturma amacıyla özel bir kanun çıkarılmıştır. * Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun amacı, “kaçakçılık suçları ile cezaları ve kaçakçılığı önleme, izleme, soruşturma, yargılama usul ve esaslarını belirlemek” olarak gösterilmiştir. * 10 Temmuz 2003 tarihinde resmi gazetede yayımlanan 4926 sayılı Kanun; 21 Mart 2007 tarihinde 5607 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmıştır. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 1’inci Maddesi. * Mülkî amirler, Gümrük Müsteşarlığı personeli ile Emniyet Gn. Md. lüğü, J.Gn. K.lığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığına bağlı personel bu Kanunun suç saydığı fiilleri önleme, izleme ve soruşturmakla yükümlü olup, kaçakçılık olaylarından haberdar olmaları halinde bu Kanunun Bu kanunda ka- kendilerine yüklediği görevleri hemen yerine getirmeye mecburdur. çakçılığı önleme, * Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla görevli olanlar operasizleme ve soruş- yon gerektiren kaçakçılık olaylarından haberdar olduklarında kanunî turma görevi mülki görevlerini yapmaya başlar ve aynı zamanda mahallin en büyük mülkî idare amirleri ve amirine bilgi verirler. kolluk kuvvetlerine * Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla görevli olanların kaçakverilmiştir. çılık suçları ile ilgili bilgi ve belge talepleri, kamu veya özel, gerçek veya tüzel kişilerce, savunma hakkına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla eksiksiz karşılanmak zorundadır. Kaçakçılık olaylarını ihbar edenlerin kimlikleri, izinleri olmadıkça veya ihbarın niteliği haklarında suç oluşturmadıkça açıklanamamaktadır. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 19’uncu Maddesi. Kaçakçılık fiilleri kolluk kuvvetlerince iki tanık huzurunda tutulan tutanak ile belgelenmektedir. Kaçakçılık olaylarının eski 4926 sayılı kanunun 29 ncu maddesine istinaden gümrük idarelerine kolluk tarafından bildirilmesi zorunluluğu ortadan kalkmış olup, yeni yasa gereğince bu hususun davaya iştirak maksadıyla, mahkemelerce gümrük idarelerine bildirilmesi gerekmektedir. Kaçakçılık fiilleri- Kaçakçılık suçlarının izlenmesine ilişkin tutanakların; * Tarih, yer, düzenleyenlerin unvan ve isimleri, hâkim kararının tarih ve sayısı ile mülkî amirin veya Cumhuriyet Savcısının yazılı emri ile yapılması durumunda emrin tarih ve sayısını, * Olay ve kanıtlarını, suç konusu eşya ve taşıma araçlarının ayrıntılı olarak türü, kapsamı, miktar ve nitelikleri ile nerede ve ne suretle el konulduklarını, Kaçakçılıkla * Şüphelinin kimlik, iş ve ikamet yeri ifadesini kapsaması ve imza altına Mücadele Kanualınması gerekmektedir. nu’nun 18 ve * Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla görevli mülki amirlik 20’nci Maddeleri. veya kolluk kuvvetleri, bu kanun kapsamına giren suçlara ilişkin tutanaklar ve soruşturma belgelerini bir müzekkere ile doğrudan yetkili ve görevli Cumhuriyet Savcılığına göndermelidir. * Kaçakçılık kanununda tanımlanan suçlar dolayısıyla açılan davalarla ilgili olarak yetkili mahkeme tarafından hazırlanan iddianamenin bir örneğinin müdahil olunması maksadıyla, ilgili gümrük idaresine gönderilmesi gerekmektedir. Kaçakçılık fiillerinin nitelikli halleri; Kaçakçılıkla 86 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınnin nitelikli halleri * Bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi, kanunda ayrıntılı * Üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi, olarak belirtilmiştir. * Tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde veya yararına olarak işlenmesi, * Kaçakçılık fiillerini önlemek, izlemek, araştırmak ve soruşturmakla görevli kişiler tarafından veya meslek ve sanatın sağladığı kolaylıklardan yararlanmak suretiyle işlenmesi, * Belgede sahtecilik yapılarak işlenmesi, * Kaçakçılık fiillerini önlemek, izlemek ve araştırmak görevli olup da kanunda tanımlanan suçların işlenmesine kasten göz yumulması, * Kaçakçılık suçunun konusunu oluşturan eşyanın devletin siyasi, iktisadi ve askeri güvenliğini bozacak ya da çevre veya toplumun sağlığını tehdit edecek vasıfta olması halleri nitelikli suç olarak kabul edilmiştir. * Herhangi bir eşyayı gümrük işlemine tabi tutmaksızın Türkiye`ye ithal etmek, * Eşyayı sahte belge kullanmak suretiyle gümrük vergilerini kısmen veya tamamen ödenmeksizin Türkiye`ye ithal etmek, * Transit rejimi çerçevesinde taşınan serbest dolaşımda bulunmayan eşyayı, rejim hükümlerine aykırı olarak gümrük bölgesinde bırakmak veya buna teşebbüs etmek, * Belirli bir amaç için kullanmak veya işlenmek üzere ülkeye geçici ithalat ve dâhilde işleme rejimi çerçevesinde getirilen eşyayı, sahte belge ile yurt dışına çıkarmış gibi işlem yapmak, * Yukarıda belirtilen fiillerin işlenmesine iştirak etmeksizin, bunların konusunu oluşturan eşyayı, bu özelliğini bilerek ve ticari amaçla satın almak, satışa arz etmek, satmak, taşımak veya saklamak, * Özel kanunları gereğince, gümrük vergilerinden kısmen veya tamamen muaf olarak ithal edilen eşyayı, ithal amacı dışında başka bir kullanıma tahsis etmek, satmak veya satın almak veya kabul etmek, * İthali kanun gereği yasak olan eşyayı ithal etmek, ithal yasağı eşyayı Kanunda kaçakçı- bu özelliğini bilerek satın almak, satışa arz etmek, satmak, taşımak lık fiilleri tek tek veya saklamak, sayılmıştır. * Antrepo veya geçici depolama yerlerindeki serbest dolaşımda bulunmayan eşyayı, gümrük idaresinin izni olmadan kısmen veya tamamen çıkarmak veya değiştirmek, * Geçici ithalat dâhilinde işleme ve gümrük kontrolü altında işleme Kaçak eşyalar gümrük idaresine rejimi çerçevesinde ülkeye getirilen eşyayı, gümrük işlemlerini gerçekteslim edilmelidir. leştirmeksizin serbest dolaşıma sokmak, * Genel düzenleyici idari işlemlerle ithali yasaklanan eşyayı ithal etmek, * İthali; lisansa, şarta, izne, kısıntıya veya belli kuruluşlara zarar vermek veya yeterlilik belgesine tabi olan eşyayı, aldatıcı işlem ve davranışlarla ithal etmek, * İhracı kanun gereği yasak olan eşyayı Türkiye’den ihraç etmek, * Genel düzenleyici idari işlemlerle ihracı yasaklanan eşyayı ihraç etmek, ihracı, lisansa, şarta, izne, kısıntıya veya kuruluşların vereceği uygunluk veya yeterlilik belgesine tabi olan eşyayı aldatıcı işlem ve davranışlarla ihraç etmek, * İhracat gerçekleşmediği halde gerçekleşmiş gibi göstermek ya da gerçekleştirilen ihracata konu malın cins, miktar, evsaf veya fiyatını değişik göstererek ilgili kanun hükümlerine göre teşvik, sübvansiyon veya parasal iadelerden yararlanmak suretiyle haksız çıkar sağlamak, * Gümrük vergileri ödenmek suretiyle ihraç edilebilen eşyayı, gümrük işlemine tabi tutmaksızın veya aldatıcı işlem ve davranışlarla gümrük vergileri kısmen veya tamamen ödenmeksizin Türkiye’den ihraç etmek kaçakçılık suçu olarak tanımlanmıştır. lanamaz. Mücadele Kanunu’nun 4’üncü Maddesi. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 3’üncü Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 87 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. * Yukarıda tanımlanan suçlar ile bu kanunun kabahat fiilleri teşebbüs aşamasında kalmış olsa bile tamamlanmış gibi işlem görmelidir. * Kaçak şüphesiyle el konulan eşya ile alıkonulan her türlü taşıt ve araç, en yakın gümrük idaresine veya gümrük idaresince izin verilen yerlere miktar, cins, marka, tip, model, seri numarası gibi eşyanın ayırıcı özelliklerini gösterir bir tutanakla teslim edilir. * Yolcuların gümrük mevzuatına göre zati ve hediyelik eşya kapsamı dışında olup, beyanlarına aykırı olarak üzerlerinde, eşyası arasında veya taşıma araçlarında çıkan ya da başkasına ait olduğu halde kendi Yolcuların mevzu- zati eşyasıymış gibi gösterdikleri eşyanın gümrük vergilerinin gümrük ata aykırı eşya idarelerince iki kat olarak alınması gerekmektedir. getirmeleri hususu * Söz konusu eşyanın gümrükten kaçırılmak amacına yönelik olarak kanunda ayrıntılı saklanmış veya gizlenmiş olarak bulunması durumunda gümrük idareolarak belirtilmiştir. lerince eşyanın üç katı vergi alınması gerekmektedir. * Anılan eşyaların gümrük vergilerinin ödenmemesi halinde gümrüğe terk edilmesi kanun hükmü olarak düzenlenmiştir. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 6’ncı Maddesi. Deniz taşıtları ile kaçakçılık yapılması hususunda kanuni düzenlemede bulunulmuştur. * Hukuken geçerli bir mazeret olmadığı halde, izinsiz olarak gümrük bölgesine girerek sahile veya bir başka gemiye yanaşan geminin kaptanının, gemide yasak eşya ya da yükleme veya taşıma belgelerinde yer almayan eşyayı bulundurması halinde kaçakçılık kanunu hükümlerine göre cezalandırılması gerekmektedir. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 7’nci Maddesi. Hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C. Savcısının emriyle Mülki amir ve kolluk kuvvetlerince her türlü yerde “kaçak eşya araması” yapılabilir. Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla yükümlü olanlar (mülki amir ve kolluk güçleri) bu kanuna göre aramalara da yetkilidir. * Kaçak eşya, her türlü silah, mühimmat, patlayıcı ve uyuşturucu maddelerin bulunduğundan şüphe edilen her türlü kap, ambalaj veya taşımaya yarayan diğer araçlar ile kişiler üzerinde yapılacak arama ve el koymalar 5271 sayılı CMK uyarınca yerine getirilmelidir. * Gümrük salonları ve gümrük kapılarında kaçak eşya saklandığından kuşkulanılan kişilerin üzeri, eşyası, yükleri ve araçları gümrük kontrolü amacıyla gümrük görevlilerince aranabilmektedir. Yapılan arama sonucunda tespit edilen kaçak eşyaya derhal el konulmaktadır. * Gümrük bölgesine, gümrük kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden girmek, çıkmak veya geçmek yasak olup, bu yerlerde rastlanılacak kişi ve her nevi taşıma araçlarının yetkili memurlar tarafından durdurularak aranması gerekmektedir. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 9’uncu Maddesi. Kaçakçılık kanunu da kolluğa silah kullanma yetkisi vermekte olup, kaçakçılık kapsamında silah kullanılmasından dolayı hakkında soruşturma ve kovuşturma açılan görevlilerin; ücreti kurumunca ödenecek olan avukat tarafından savunulması gerekmektedir. * Gümrük kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek isteyen kişiye “dur” uyarısında bulunulmasına rağmen bu uyarıya uyulmaması halinde havaya ateş edilmek suretiyle uyarının tekrar edilmesi gerekmektedir. Ancak şüphelinin silahla karşılığa yeltenmesi ve sair surette meşru müdafaa durumuna düşülmesi halinde, yetkili memurlarca saldırıyı etkisiz kılacak oranda doğrudan hedefe ateş edilebilmektedir. Memurların silah kullanmalarından dolayı haklarında soruşturma ve kovuşturma açılması halinde, bağlı bulunulan kurum tarafından ücreti ödenmek suretiyle avukat sağlanması gerekmektedir. * Kaçakçılığı önleme, izleme ve araştırmakla yükümlü olanlar gümrük bölgelerindeki her nevi deniz araçlarına yanaşıp, yük ve belgeleri incelemekle yetkili olup, görevlilerin yanaşmasına izin vermeyerek kaçan veya kaçmaya teşebbüs eden her nevi deniz araçlarının uluslar arası deniz işaretlerine göre telsiz, flama, mors ve benzeri işaretlerle durma ihtarı yapılmalıdır. Bu ihtara uymayan deniz araçlarına uyarı ateşi açılmalıdır. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 22’nci Maddesi. Kaçak eşyanın * Kaçakçılık kanununda tanımlanan suçların işlenmesinde kullanılan naklinde kullanılan taşıtlara, CMK’nun 128’inci maddesinin 4’üncü fıkrası gereğince el Kaçakçılıkla Mücadele Kanu- 88 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayıntaşıta el koyma Ceza Muhakemesi hükümlerine göre yapılmakta ve el konulan eşyanın muhafazası gümrük idaresinin yükümlülüğünde bulunmaktadır. lanamaz. konulmaktadır. Türkiye’de sicile kayıtlı olmaması ya da soruşturma ve nu’nun 10 ve kovuşturma devam ederken, kaçakçılık suçunun işlenmesinde tekrar 11’inci Maddeleri. kullanılması halinde el konulan araçlar alıkonulmalıdır. * Kaçakçılık şüphesiyle el konulan eşya ile alıkonulan her türlü taşıt ve aracın; miktarı, cinsi, markası, tipi, modeli ve seri numarası gibi ayırıcı özelliklerini gösteren bir tutanakla gümrük idaresine teslim edilmesi gerekmektedir. * El konulan her türlü eşya ve taşıma araçlarının muhafazası, depolanması, yüklenmesi, boşaltılması ve nakliyesi gibi nedenlerle yapılan masrafların gümrük idaresince karşılanması gerekmektedir. * Gümrük sahalarında bulunan kantarlarda yapılan ölçümler sonucu istiap haddini aşan taşıtlar için gümrük görevlilerince trafik idari para Ulaştırma BakanGümrük sahala- cezası karar tutanağı tanzim yetkisi bulunmamaktadır. lığı (Kara Ulaşrında istiap haddi- * Bu nedenle sınır kapılarında ve özellikle yabancı plakalı taşıtlarda tırma Gn. Md. ni aşan taşıtlara tespit edilen istiap haddi üzerindeki yüklemeler için, sınır gümrük sahası lüğü)’nın 07 yetkili kolluk tara- dışına çıkıştan önce, polis veya Jandarma tarafından trafik idari para Haziran 2007 fından trafik ceza- cezası karar tutanağı tanzim edilmeli ve cezanın ödenmesini müteakip Gün ve KUGM. sı tutanağı tanzim söz konusu aracın gümrük sahasını terk etmesine müsaade edilmelidir. B.110. edilebilmektedir. * Gümrük görevlileri bu konuda yetkilendirilinceye kadar geçecek KUG.10.00.210 sürede, trafik ceza tutanaklarının tanziminde, kolluk ile gümrük perso- Sayılı Genelgesi. neli işbirliği içerisinde bulunmalıdır. Kaçakçılık kanunu kapsamındaki suçlarla ilgili olarak 5237 sayılı TCK’nin 54 ve 55’inci maddelerinde tanımlanmış olan eşya ve kazanç müsaderesi hükümleri uygulanmalıdır. Müsadere için; Kaçakçılığa konu * Kaçak eşyanın, suçun işlenmesini kolaylaştıracak veya fiilin ortaya malın müsaderesi çıkmasını engelleyecek şekilde özel olarak hazırlanmış gizli tertibat TCK’nin hükümle- içerisinde saklanması veya taşınması, rine göre yapıl* Kaçak eşyanın; taşıma aracı yüküne göre miktar veya hacim bakımaktadır. mından tamamını veya ağırlıklı bölümünü oluşturması veya naklinin bu aracın kullanılmasını zorunlu kılması, * Araçtaki eşyanın, Türkiye’ye girmesi veya Türkiye’den çıkması yasak veya toplum veya çevre sağlığı açısından zararlı olması gerekmektedir. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 13’üncü Maddesi. Kaçakçılık kanunu hükümlerine göre ceza verecek mercilerin yetkileri açık olarak belirtilmiştir. * Kaçakçılık kanunu hükümlerine göre idari para cezasına karar verme yetkisi C.Savcısındadır. * Mülkiyetin kamuya geçirilmesi için C.Savcısının talebi üzerine sulh ceza hâkimince karar verilmelidir. * Kanun kapsamında açılan davalar Asli Ceza Mahkemelerince görülmelidir. Ancak bu suçlarla bağlantılı olarak resmi belgede sahtecilik suçunun işlenmesi halinde ağır ceza mahkemesi görevli bulunmaktadır. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 17’nci Maddesi. Kaçak eşya yakalanmasına yardım eden muhbire ve kaçak eşya yakalayan mülki amir veya kolluk görevlilerine olaya göre değişen miktarlarda “ikramiye” ödenmelidir. * Kaçak veya kaçak şüphesi ile eşya yakalanması halinde, muhbir ve el koyanlara kanundaki esas ve usullere göre ikramiye ödenmekte olup, ikramiye el koyanların bağlı olduğu kurumun bütçesinin ilgili tertibinden tahakkuk ettirilmektedir. Diğer bir ifade ile ateşli silahlar ve uyuşturucu ile ilgili ikramiye işlemleri J.Gn. K.lığınca yürütülmektedir. * Ateşli silahlar için % 25, uyuşturucu madde suçlarında ise % 50 oranındaki ikramiye tutarı, sahipli yakalama durumunda, muhbir ve olaya el koyan görevlilere kamu davasının açılmasını müteakip ödenmektedir. * Yukarıda belirtilen durumlar dışındaki ikramiye ödemelerinde, çıkış kaçağı eşyanın FOB, giriş kaçağı eşyanın CİF kıymeti esas alınarak sahipsiz yakalanan eşyanın değerinin mahalli en büyük mülki amirinin görevlendireceği üç kişilik heyet tarafından belirlenmesi gerekmektedir. Kaçak eşyanın sahipli yakalanması halinde, kıymetinin % 50’sinin, sahipsiz yakalanmışsa % 25’inin, mahkûmiyete ilişkin kararın kesinleşmesini takip eden üç ay içerisinde ikramiye olarak ödenmesi gerekmektedir. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 23’üncü Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 89 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. * Dağıtılacak ikramiyelerin % 50’sinin muhbire % 50’sininde el koyanlara verilmesi gerekmektedir. * İhbarsız yakalama olaylarında ikramiyenin tamamı el koyanlara verilmelidir. Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla yükümlü olanlara muhbir ikramiyesi ödenmemelidir. El koyma ikramiyesi, ancak kaçak eşyanın yakalanması eylemine bizzat ve fiilen katılan kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla görevli personelin iştirak etmesi halinde tahakkuk ettirilmelidir. - Kaçak eşya ikramiyesi, sahipli yakalanmışsa, belirlenen değerinin % 50’si, sahipsiz yakalanmışsa değerinin % 25’i, mahkûmiyete, etkin pişmanlıkta kamu davasının açılmamasına, eşyanın müsaderesine ya da mülkiyetinin kamuya geçirilmesine ilişkin kararların kesinleşmesini 5607 Sayılı Katakip eden üç ay içinde, elkoyanların bağlı olduğu kurum bütçesinin çakçılıkla MücaKaçakçılıkla ilgili tertibinden, dele Kanununa Mücadele Kanu- - Kaçak silah-mühimmat sahipli yakalanmışsa, belirlenen değerinin % Göre Kaçak Eşya nu’na kaçak eşya 25’i kamu davasının açılmasını, %75’i ise mahkûmiyete ilişkin hükmün Yakalanması yakalanması veya müsadere kararının kesinleşmesini takip eden üç ay içinde; Halinde Muhbir halinde, muhbir sahipsiz yakalanmışsa değerinin % 50’si müsadere kararının kesinve El Koyanlara ve el koyanlara leşmesini takip eden üç ay içinde, el koyanların bağlı olduğu kurum İkramiye Ödenikramiye ödenme- bütçesinden, mesine İlişkin si yönetmelik Usul ve Esaslar hükümlerine göre - Uyuşturucu madde sahipli yakalanmış ise belirlenen değerinin % 50’si kamu davasının açılmasını, diğer yarısı mahkûmiyete ilişkin Hakkında Yönetyapılmaktadır. meliğin 16’ncı hükmün veya müsadere kararının kesinleşmesini takip eden üç ay maddesi. içinde; sahipsiz yakalanmış ise değerinin tamamı eşya hakkında verilen müsadere kararının kesinleşmesini takip eden üç ay içinde, el koyanların bağlı olduğu kurum bütçesinden ödenmelidir. ( 30.10.2007 tarih ve Resmi Gazete Numarası: 26685 ) * 5607 sayılı yasanın 19/2’nci fıkrası gereğince el konulan kaçak eşyadan numune alınması ve analizi, eşyanın teslimi (Hava taşıtları DHMİ’ne, nükleer ve radyoaktif maddeler TEAK, İlaçlar Sağlık BakanlıKaçakçılıkla ğı, Petrol ürünleri TÜPRAŞ, Gıda maddeleri Tarım ve Köy İşleri BakanMücadele Kanulığı, kıymetli maden ve taşlar ile döviz, efektif, sahte paralar, banknotlar Kaçakçılıkla Münu’na göre El cadele Kanunu’na TCMB, kültür varlıkları ile kitap, dergi, kaset, VCD, DVD, CD vb mater- Konulan Eşyanın yaller Kültür Müdürlüklerinin ilgili birimlerine) ve saklanması yönetmelik göre el konulan Teslimi ve Sakeşyanın teslimi ve hükümlerine göre yapılmaktadır. lanmasına İlişkin * Teslimat için uygun yer bulunamaz ise mülki amirin onayı ile uygun Usul ve Esaslar saklanmasına görülen kamu kurum ve kuruluşları ile özel kuruluş ve kişilere teslimat- Hakkında Yönetilişkin usul ve esaslar yönetmelik ta bulunulabilmektedir. Bu tür eşyalar en büyük mülki amirin onayı ile melik. hükümlerine göre yediemin olarak belirlenen kişilere de teslim edilebilmektedir. yürütülmektedir. * Silah ve mühimmat ile uyuşturucu madde ve türevlerinin tesliminde özel mevzuat çerçevesinde işlem yapılmaktadır. (02.06.2004 tarih ve Resmi Gazete Numarası: 25480) Geçici 3. Md. Kaçağa konu maddeler, kolluk tarafından Gümrüğe teslim edilir. Gümrük teşkilatı kabul etmek zorundadır. Sınır, kıyı ve kara 6815 Sayılı Sınır, sularımızın muhaKıyı ve Kara faza ve emniyeti Sularımızın Muile gümrük bölge- Hudut koruma vazifesiyle sorumlu olan Jandarma birlikleri ile 1615 hafaza ve Emnisinde kaçakçılığın sayılı yasa kapsamında Gümrük Muhafaza Umum Komutanlığına yeti Kaçakçılığın men ve takibi verilmiş olan vazifeler Jandarma’ya devredilmiştir. Men ve Takibi Jandarma vasıtaİşlerinde Dâhiliye sıyla ifa edilmekVekâletine Devri tedir. Hakkında Kanun. Petrol ve doğalgaz 5576 Sayılı Petrol Piyasası Kanununda yapılan değişiklikle; TCK’nin 5576 Sayılı Petrol boru hatlarından 141/2’nci fıkrasında tanımlanmış olan enerji hırsızlığının Kaçakçılık Piyasası Kanuhırsızlık olayları Kanunu kapsamında değerlendirilmesi yönünde 25 Ocak 2007 tarihin- nunda Değişiklik 90 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. basit hırsızlık de yasa ihdas edilmiştir. Yapılmasına Dair suçundan çıkarıla- Ayrıca bu hususta muhbirlere ikramiye ödenmesi yönünde kanun Kanun. rak kaçakçılık değişikliği yapılmıştır. suçu kapsamına alınmıştır. 2863 SAYILI KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Özel veya kamuya ait hangi yerde bulunursa bulunsan, korunması gerekli kültür ve tabiat varlıkları “devlet malı” niteliğindedir. Devlete, kamu kurum ve kuruluşlarına ait taşınmazlar ile özel hukuk Kültür ve Tabiat hükümlerine tabi gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde bulunan taşınVarlıklarını Korumazlarda varlığı bilinen veya ileride meydana çıkacak olan korunması ma Kanunu’nun gerekli taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları Devlet Malı niteli5’inci Maddesi. ğindedir. Araştırma, kazı ve sondajlarda yetkili uzmanın bulunması gerekmektedir. Yabancı heyet ve kurumlar tarafından yapılan araştırma, kazı ve sonKültür ve Tabiat dajlarda Kültür ve Turizm Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel Varlıklarını KoruMüdürlüğü uzmanlarından bir veya birkaç temsilci, Türk heyet ve ma Kanunu’nun kurumları tarafınca yapılan araştırma, kazı ve sondajlarda ise Kültür ve 48’inci maddesi. Turizm Bakanlığı adına yetkili bir uzmanın katılması gerekmektedir. Elçilik ve konsoKültür ve Tabiat losluklara araştırTürkiye’deki elçilik ve konsolosluk mensuplarına, araştırma, kazı ve Varlıklarını Koruma, kazı ve sondaj sondaj izni verilmemektedir. ma Kanunu’nun izninin verilmeme49’uncu maddesi. si gerekmektedir. Sit alanları ile ilgili karar verme yetkisi; Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurullarına aittir. * Sit alanları; 7-12 kişiden ve Türkiye genelinde 28 ayrı yerde teşkil edilmiş olan, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurullarınca, gerçek ve tüzel kişilerin müracaatı üzerine veya Bakanlıkça resen tespit, ilan ve tescil edilmektedir. Sit alanları ile ilgili tespitler; kültür ve tabiat varlıklarının tarihi, sanat, bölge ve diğer özellikleri dikkate alına- Kültür ve Tabiat rak, koruma kurulu kararı ile tescil altına alınmaktadır. Varlıklarını Koru* Kamu kurum ve kuruluşları ve belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler, ma Kanunu’nun Koruma Bölge Kurullarının kararlarına uymak zorunda olup, kamu 58’inci Maddesi. kurum ve kuruluşları ile Valilik ve belediyelerin yanı sıra özel mülkiyet sahibi gerçek kişiler, kurullarca alınmış ve alınacak sit alanı ile ilgili kararlara karşı 60 gün içerisinde Koruma Yüksek Kuruluna başvurmak suretiyle itiraz edebilmektedir. TAY projesi kapsamındaki, internet ihbar hattının takip edilmesi mücadeleye yön Ülke genelinde gönüllü olarak kültür envanterinin çıkarılmasına yönelik Türkiye Arkeoloji Yerleşmeleri (TAY) projesini yürüten Türkiye Arkeolo- (http://www.taypr ji, Sanat ve Kültürel Mirasını Koruma Vakfı’na (TASK) ait internetteki oject.org). “Acil İhbar Hattı”nın İl Müze Müdürlüğü ile koordineli olarak takip edilmesini ve sorumluluk alanı ile ilgili ihbarların öncelikli olarak KOM ve GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 91 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. verecek ve etkinli- İstihbarat Şube personelince değerlendirilmesi önem arz etmektedir. ği artıracaktır. Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve koruma alınları ile sit alanlarında “inşai ve fiziki anlamda müdahalede” bulunulamaz. Koruma Bölge Kurullarınca alınan kararlara aykırı olarak, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve koruma alanları ile sit alanlarında inşai ve fiziki müdahalede bulunulamaz, bunlar yeniden kullanıma açılamaz veya kullanımları değiştirilemez. * Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarara uğramalarına kasten sebebiyet verenler, * Sit alanlarında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarına, koruma amaçlı imar plânlarına ve koruma bölge kurullarınca belirlenen Kültür ve Tabiat koruma alanlarında öngörülen şartlara aykırı izinsiz inşai ve fiziki mü- Varlıklarını Korudahale yapanlar veya yaptıranlar, ma Kanunu’nun * Bu Kanunda belirli usuller dışında usulsüz yıkma veya imar izni 9, 65 ve 66’ncı Maddeleri. verenler, * Bünyesinde koruma, uygulama ve denetim büroları kurulmuş idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapanlar ile izinsiz inşai ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranlar, hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır. * Ruhsatsız yapı inşa etme yasağına aykırı belge verenler sit alanı tespit ve tescili ile ilgili ilan veya tebligatı bilerek, süresinde usulüne uygun olarak yapmayanların hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılması gerekmektedir. * Taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarını bulanlar, malik oldukları veya kullandıkları arazinin içinde kültür ve tabiat varlığı bulunduğunu bilenler veya yeni haberdar olan malik ve zilyetler, bunu en geç üç gün içinde, en yakın Müze Müdürlüğüne veya köyde muhtara veya diğer yerlerde mülki idare amirlerine bildirmeye mecburdurlar. Böyle bir ihbarı alan muhtar, mülki amir veya bu gibi varlıklardan doğrudan Kültür ve tabiat doğruya haberdar olan ilgili makamlar, bunların muhafaza ve güvenlikvarlıklarını bulan- leri için gerekli tedbirleri alırlar. Muhtar, aynı gün alınan tedbirlerle ların durumu 3 birlikte durumu en yakın mülki amire; mülki amir ve diğer makamlar ise gün içinde en on gün içinde, yazı ile Kültür ve Turizm Bakanlığına ve en yakın müze yakın Müze Mü- müdürlüğüne bildirir. Haber verme sorumluluğuna ve aykırı hareket dürlüğüne veya edenler hapis ve adli para cezası ile cezalandırılırlar. mülki makamlara * Kültür ve tabiat varlıklarıyla ilgili olarak bildirim yükümlülüğüne maze(muhtarlık, kolluk, reti olmaksızın ve bilerek aykırı hareket eden kişi, altı aydan üç yıla kaymakamlık, kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Valilik) bildirmesi * Bildirimi yapılmamış olan kültür ve tabiat varlığını satışa arz eden, gerekmektedir. satan, veren, satın alan, kabul eden kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ancak, bu durumda birinci fıkrada tanımlanan suçtan dolayı ayrıca cezaya hükmolunmaz. * Ticareti yasak olmayan taşınır kültür varlıklarının izinsiz olarak ticaretini yapan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 2918 Sayılı Kanunu’nun 4, 27, 28 ve 67’nci Maddeleri. Kültür ve Turizm Bakanlığı faaliyetleri dışında kültür ve tabiat varlıklarını yurtdışına çıkarmak yasaktır. Yurt içinde korunması gerekli taşınır kültür ve tabiat varlıkları yurt Kültür ve Tabiat dışına çıkarılamaz. Yurt dışına çıkarma yasağına aykırı hareket edenVarlıklarını Koruler hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır. Ayrıca kültür ve tabiat ma Kanunu’nun varlığına el konularak müzeye teslim edilir. Bu fiillerin işlenmesi sıra32 ve 68’inci sında kullanılan her türlü eşya ve araçlara el konulur. Kamu kuruluşlaMaddeleri. rına ait eşya ve araçlar bu hükmün dışındadır. Arazı sahipleri, kazı ve sondaj ruhsatı bulunanlara, arazilerinde Kazı ve sondaj izni alanlar, bu çalışmayı sahipli arazide yaptıkları Kültür ve Tabiat takdirde, kazı, sondaj ve araştırma bölgesindeki arazi sahiplerinin Varlıklarını Koruzararlarını tazmin ile yükümlüdürler, Arazi sahipleri Kültür ve Turizm ma Kanunu’nun Bakanlığının oluşturacağı komisyonca takdir edilecek tazminat karşılı38, 42, 43 ve 92 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınkazı ve sondaj yapmaya müsaade etmek zorundadır. Kültür varlığını bulanlara, varlığını haber verenler ile bunları yakalayan kamu görevlilerine devlet tarafından ikramiye verilmesi gerekmektedir. lanamaz. ğında, kazı ve sondaj veya araştırmaya izin vermeye mecburdurlar. 71’inci Maddeleri. Kazı, sondaj ve araştırmaya ilişkin hükümlere aykırı hareket edenler adli para cezası ile cezalandırılır. * Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yer üstünde, yer altında ve su altında taşınır kültür ve tabiat varlığı bulunduğunu bilenler veya varlığından yeni haberdar olan malik veya zilyetlerden; bunu en geç üç gün içinde en yakın müzeye, köyde muhtara veya diğer yerlerde mülki idare amirlerine haber verenlere; * Varlık, bulanın mülkü içinde ise; “Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıklarının Tasnifi, Tescili ve Müzelere Alınmaları Hakkında Yönetmelik” gereğince tespit edilecek değeri usulüne göre ödenerek müzelerce satın alınır. Ayrıca ikramiye verilmez. * Varlık başkasının mülkü içinde ise ilgili Yönetmeliğine göre takdir edilecek bedelin % 80’i ikramiye olarak bulan ile mülk sahibi arasında eşit olarak paylaştırılır. * Varlık Devlete ait arazide bulunmuş ise, ilgili Yönetmeliğine göre takdir olunacak bedelin % 40’ı bulana ikramiye olarak ödenir. * İkramiye ile ilgili işlemler Kültür ve Turizm Bakanlığı, İl Kültür Müze Müdürlüğünce yürütülür. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 64 ve 11 Ağustos 1984 tarihli 18486 numaralı İkramiye Yönetmeliği. * Kültür varlıkları bulmak amacıyla, izinsiz olarak kazı veya sondaj yapan kişinin, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması, kazı veya sondajın yapıldığı yerin, sit alanı veya bu Kanuna göre korunması gerekli başka bir yer olmaması halinde, verilecek cezanın üçte biri oranında indirilmesi, * İzinsiz olarak define araştıranların, üç aydan iki yıla kadar hapis Ruhsatsız kazı ve cezası ile cezalandırılması, bu fiillerin yurt dışına kültür varlıklarını Kültür ve Tabiat sondaj yapmak ile kaçırma amacıyla veya kültür varlıklarının korunmasında görevli Varlıklarını Koruizin almadan kişiler tarafından işlenmesi hâlinde, verilecek ceza iki katına kadar ma Kanunu’nun define aramak ve artırılması, 74 ve 75’inci araştırma yapmak Maddesi. * İzinsiz olarak define araştıran kişinin, hakkında kovuşturma başlayınyasaktır. caya kadar, kendisini bu fiili işlemeye gerekli cihazları temin etmek suretiyle sevk eden kişilerin kimliklerini açıklaması ve yakalanmasını sağlaması hâlinde, mahkemece verilecek cezada indirim yapılması veya ceza verilmesine yer olmadığına da karar verilmesi gerekmektedir. * Kanun kapsamında kalan suçlar nedeniyle elkonulan taşınır kültür ve tabiat varlıkları müzeye teslim edilmelidir. Define arama ile ilgili hususlar yönetmelikte belirlenmiştir. 2863 sayılı Kanunun 6 ve 7’nci ile Medeni Kanunun 696 ve 697’nci Define Arama maddeleri uyarınca arama izni alabilmesi için; mülki makama başvuYönetmeliği’nin 6 rulması, 1/5.000 ölçekli kroki çizilmesi gerekmektedir.(27.01.1984 tarih ve 7’nci Maddesi. 18294 sayılı Resmi Gazete) Define aranabilmesi için “Define Arama Ruhsatnamesi” alınması ve arama ile kazı faaliyetinin İl Müze Müdürlükleri gözetiminde sürdürülmesi gerekmektedir. * Define aranabilmesi için mülkî makam tarafından yapılacak görevlendirmeyi müteakip, İl Müze Müdürlerince 1 yıl süre ile geçerliliği olan “Define Arama Ruhsatnamesi”nin verilmesi gerekmekte olup, Define Define Arama aranacak yerin büyüklüğü 100 metrekareden fazla olmamalıdır. Yönetmeliği’nin 8, * Yasal gerekçelerle dahi olsa 1’inci derecedeki sit alanlarında kazı 9, 10 ve 11’inci veya “Define Arama Ruhsatnamesi” ile arama yapılması faaliyetinin Maddesi. ancak, müze müdürlüğünün ihtisas elemanı başkanlığında, Maliye ve Gümrük ile İçişleri Bakanlıklarının mahalli temsilcilerinden oluşan heyetin gözetiminde sürdürülmesi gerekmektedir. Kültür ve tabiat varlıkları konusunda yayımlanmış dokümanlar- Konu ile ilgili kılavuz ile broşürden istifade ile vatandaşın bilinçlendirilJGKL.114-1 mesi ile personelin tarihi eser konusunda eğitilmesi, kültür varlıklarımı- Kültür Varlıkları zın sevdirilmesi ve korumanın gerekliliğine inandırılması yönünde Kaçakçılığı ile çalışmalarda bulunulmasının etkinliği artıracağı değerlendirilmektedir. Mücadele Kılavu- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 93 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. dan istifade edilmelidir. Kolleksiyonerlerin kontrolü konusunda Genel kolluğun görevi olmazu, makla birlikte, kollleksiyoncuların belgesiz eser bulundurdukları, J.Gn. K.lığının eserlerin tahribine veya kaybına neden oldukları, eserlerin belirtilen Kültür ve Tabiat yerin dışında muhafaza edilmesi gibi ihlaller sıkça yaşanmaktadır. Varlıkları Broşürü. Kolleksiyonerlerin kaçakçılık faaliyetine karıştıkları gerekçesi ile yargılanmaları halinde, yargılama sona erene kadar; faaliyetleri durdurulur, mevcut eserleri ile envanter defterleri ve izin belgeleri Müze Md. lüklerinde emanete alınır. 5402 SAYILI DENETİMLİ SERBESTLİK VE YARDIM MERKEZLERİ İLE KORUMA KURULLARI KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Soruşturma ve kovuşturma evresinde ve sonrasında şüpheli, sanık, hükümlü ve mağdur ile şikâyetçilere psikolojik, ekonomik ve sosyal destekte bulunmak, bu kişiler hakkında C.Savcılığı ve Mahkemeye Sosyal Araştırma Raporu sunmak, adli kontrol tedbirlerine, kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezaya seçenek yaptırımlara ve Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda öngörülen tedbirlere nezaret etmek üzere Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları kurulmuştur. Kanunun amacı; “denetimli serbestlik ve yardım merkezleri ile koruma kurullarının kuruluş, görev ve çalışma esas ve usullerini düzenlemek” olarak tespit olunmuştur. Bu amacı gerçekleştirmek amacıyla Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlükleri ile Koruma Kurulları oluşturulmuştur. Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüklerinin görevleri şunlardır: * Bu Kanunla ve diğer kanunlarla verilen görevleri (şüpheli, sanık, hükümlü veya mağdur ile şikâyetçiye sosyal, ekonomik ve psikolojik destekte bulunmak, bu kişiler hakkında C.Savcılığına veya Mahkemelere “Sosyal Araştırma Raporu” hazırlayarak sunmak, adli kontrol sırasında uygulanacak tedbirlere nezaret etmek, kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezalara seçenek olarak düşünülen değişik yaptırımların Denetimli Seruygulanmasına nezaret etmek, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda öngörülen infaz tedbirlerinin uygulanmasına neza- bestlik ve Yardım Merkezleri ile ret etmek) soruşturma ve kovuşturma evreleri ile hükümden ve salıveKoruma Kurulları rilmeden sonra bir denetim plânı çerçevesinde yerine getirmek. * Çocuk mahkemeleri ile aile mahkemelerine denetimli serbestlik, Kanunu’nun 10 ila yardım ve koruma hizmetleri alanında gözetim esaslarına göre yar- 17’nci Maddeleri Arası. dımda bulunmak. * Kanunla verilen diğer görevleri yapmaktır. Koruma Kurullarının görevleri ise; * Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüklerinden iletilen suçtan zarar gören kişilerin karşılaştıkları sosyal ve ekonomik sorunların çözümü ile ceza infaz kurumlarından salıverilen hükümlülerin meslek veya sanat edinmelerinde, iş bulmalarında, sanat sahibi olanlar ile tarım işletmeciliği yapmak isteyenlere araç ve kredi sağlanmasında, işyeri açmak isteyenlere yardım edilmesinde ve karşılaştıkları diğer güçlüklerin çözümünde yardımcı olmak, çocuk ve genç hükümlülerin öğrenimlerine devam etmelerini sağlamak, diğer hükümlülere bu konuda yardımcı olmaktır. * Kanunla verilen diğer görevleri yapmaktır. Her Ağır Ceza Mahkemesi yargı Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığına bağlı olarak (her Ağır Ceza Denetimli SerMahkemesi yargı çevresinde) “Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi bestlik ve Yardım 94 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınçevresinde kurulan “Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü” nün yukarıda belirtilen görevlerini gerektiğinde kolluk ve diğer idari makamlarla işbirliği yaparak yürütmesi gerekmektedir. “Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü” tarafından C.Başsavcılığı aracılığıyla iletilen istemler, kolluk görevlilerince yerine getirilmek zorundadır. lanamaz. Şube Müdürlüğü” kurulmuştur. Bu Şube Müdürlüğü; Merkezleri ile * Kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezalara seçenek olarak belirlenen Koruma Kurulları muhtelif yaptırımların (evden uzaklaştırma, belli yerlere gitmekten Kanunu’nun 14 yasaklanma, yurt dışına çıkış yasağı, vb.) gerektiğinde kolluk ve ilgili ve 15’inci Maddeleri diğer makamlarla işbirliği içinde kanunda belirtilen usul ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini, * Hapis cezasının ertelenmesi hükmüne bağlı olarak; cezası ertelenenlerin, denetim sürelerini, kanunda belirtilen usul ve esaslara uygun olarak geçirmelerini, güvenlik tedbirlerinin yerine getirilmesini gerektiğinde kolluk ve ilgili diğer makamlarla işbirliği sağlamak, * Belli bir hak veya yetkinin kullanılmasının yasaklanması ve meslek veya sanatın icrasının yasaklanması ya da sürücü belgesinin geri alınması kararı verilenlerin denetim sürelerini, kanunda belirtilen usul ve esaslara uygun olarak geçirmelerini, güvenlik tedbirlerinin yerine getirilmesini gerektiğinde kolluk ve ilgili diğer makamlarla işbirliği içinde sağlamak, Salıverme sonrası; Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun gereğince düzenlenen denetim süresinin iyi hâlle geçirilmesi yükümlülüğünün denetimi kapsamında kendisine verilen görevleri, gerektiğinde kolluk makamlarıyla işbirliği yaparak yerine getirmek ile görevlendirilmiştir. Dolayısıyla Denetim Serbestlik Şube Müdürlüğünce; asli görevler yürütürken, “Kolluk ve diğer idari makamlarla işbirliği” içerisinde hareket edilecek olup, kolluk makamları ise gerekli işbirliği ve yardımda bulunmalıdır. * Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığı ile “Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü” görevlerine ilişkin olarak iletilen istemler, kolluk görevlilerince yerine getirilmelidir. Denetimli Ser* Kamuya yararlı bir işte çalıştırma yaptırımının yerine getirilmesinde, ulaşım güçlüğü veya güvenlik gibi istisnai nedenler ile salıverilen bestlik ve Yardım Merkezleri ile çocuk hükümlülere yönelik çalışmalar kapsamında, çocuğun tavır ve davranışlarının, yaşadığı çevrenin onun tekrar suç işlemesine neden Koruma Kurulları Kanunu’nun olacağının Şube Müdürlüğünce yazılı olarak bildirilmesi halinde, kolluk görevlilerince gerekli yardımda bulunulması gerekmektedir. 25’inci Maddesi. Denetim Serbestlik Şube Müdürlüğünün yazılı taleplerinin vakit geçirmeksizin yerine getirilmesine özen gösterilmeli ve bu kapsamda yapılan tüm iş ve işlemler tutanakla kayıt altına alınmalıdır. * Denetimli serbestlik, yardım ve koruma hizmetlerine ilişkin temel ilkeleri belirlemek, öneri niteliğinde kararlar almak ve bu kararları ilgili Kolluk amirlerinin kurum ve kuruluşlara iletmek, de katılımıyla, Genel Müdürlük (Ceza ve Tevkif evleri Genel Müdürlüğü) tarafından Denetimli SerDenetimli Serbestsunulan, Şube Müdürlükleri ve koruma kurullarının yıllık faaliyetlerini lik ve Yardım bestlik ve Yardım değerlendirmek ve önerilerde bulunmak, Merkezleri ile Merkezleri ile Koruma Kurulları- * Denetimli serbestlik, yardım ve koruma hizmetlerine ilişkin olarak Koruma Kurulları danışma organı niteliğinde görev yapmak üzere Adalet Bakanlığında, Kanunu’nun 19 nın işleyişine Bakanlık Müsteşarının Başkanlığında “Denetimli Serbestlik ve Yardım ve 20’nci Maddenezaret etmek leri. üzere bir “Danış- Merkezleri ile Koruma Kurulları Danışma Kurulu” kurulmuştur. ma Kurulu” oluştu- Bu “Danışma Kurulu” muhtelif kurum ve kuruluş temsilcilerinden, sivil toplum örgütü temsilcilerinden ve Jandarma Genel Komutanlığı ile rulmuştur. Emniyet Genel Müdürlüğünün asayişten sorumlu Genel Müdür Yardımcısı veya Daire Başkanından oluşmaktadır. Adli kontrol tedbirine karar verilmesi halinde yerine getirilmesi gereken usul ve esas- 5271 Sayılı TCK’nin 100 ncü maddesinde belirtilen tutuklama sebeplerinin varlığı halinde ceza üst sınırı üç yıl veya daha az hapis cezası gerektiren bir CMK’nun 109 ve suç sebebiyle yürütülen soruşturma kapsamında Cumhuriyet Savcısı- 110’uncu maddeleri. nın istemi ve Sulh Ceza Hâkiminin kararı ile adli kontrol tedbirlerinin uygulanmasına karar verilebilmektedir. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 95 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. lar yönetmelikte belirlenmiştir. Adli kontrol tedbirlerine uyulmadığının tespiti halinde, Denetim Serbestlik Şube Md. lüğüne yazı ile bildirilmelidir. Denetim Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Yönet- Denetim Serbestmeliğinde belirtildiği üzere adli kontrole tabi tutulan şüpheli veya sanılik ve Yardım ğın; yurt dışına çıkmamak, hâkim tarafından belirlenen yerlere, belirtiMerkezileri ile len süreler içerisinde düzenli olarak başvurmak, hâkimin belirttiği merci Koruma Kurulları ve kişilerin çağrılarına ve gerektiğinde mesleki uğraşlarına ilişkin eğiti- Yönetmeliği’nin me devam etmek, taşıtları kullanmamak ve sürücü belgesini adli ma17 ve 18’inci Maddeleri. kama teslim etmek, tedavi ve muayene tedbirlerine uymak, varsa silahını adli emanete bırakmak, hâkimce belirlenecek bir güvence bedelini yatırmak gibi yükümlülükleri bulunmaktadır. 5402 Sayılı Yasa 5402 sayılı Kanun ve Yönetmeliği kapsamında mutat kolluk görevlerive Denetimli nin icrası esnasında adli kontrol yükümlülükleri ile yaptırım ve güvenlik Serbestlik ve tedbirlerine uyulmadığının herhangi bir şekilde tespit edilmesi halinde, Yardım Merkezledurum vakit geçirilmeksizin yazılı olarak Denetim Serbestlik Şube ri ile Koruma Müdürlüğüne bildirilmelidir. Kurulları Yönetmeliği. 5188 SAYILI ÖZEL GÜVENLİK HİZMETLERİNE DAİR KANUN GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT “Kamu güvenliğini sağlamada taÖzel Güvenlik mamlayıcı” mahi- Bu Kanunun amacı, “kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki özel Hizmetlerine Dair yetteki özel güven- güvenlik hizmetlerinin yerine getirilmesine ilişkin esas ve usulleri belirKanun’un 1’inci lemek” olarak tespit olunmuştur. lik hizmetlerinin Maddesi. düzenlenmesi amaçlanmıştır. * “Özel Güvenlik Komisyonu” kanunda belirtilen özel güvenlikle ilgili kararları almak üzere Valinin görevlendireceği bir Vali Yardımcısının Başkanlığında, İl Emniyet Müdürlüğü, İl Jandarma Komutanlığı, Ticaret Özel güvenlik ile Odası Başkanlığı, Sanayi Odası Başkanlığı temsilcisinden oluşur. ilgili kararları Sanayi Odasının bulunmadığı İllerde komisyona Ticaret ve Sanayi almak üzere; İl Odası Başkanlığının temsilcisi katılır. Özel güvenlik izni verilmesi ya da Özel Güvenlik Jandarma Komu- bu uygulamanın kaldırılması için başvuran kişi ya da kuruluşun temsilHizmetlerine Dair tanının da katılımı cisi ilgili komisyon toplantısına üye olarak katılır. Komisyon, kararlarını Kanun’un 4’üncü ile il düzeyinde oy çokluğu ile alır; oyların eşitliği halinde başkanın bulunduğu taraf Maddesi. “Özel Güvenlik çoğunluk sayılır; çekimser oy kullanılamaz. Komisyonu” oluş* Özel Güvenlik Eğitim Kurumu Faaliyet İzin Belgesi İnceleme Koturulmuştur. misyonu, eğitim merkezinin bulunduğu ildeki sorumluluk bölgesi esasına göre, başkanı Emniyet Müdürü veya J.Subayı olan 3 kişiden oluşmalıdır. Özel Güvenlik Komisyonunca, özel güvenlik ile ilgili bir takım kararlar alınır ve Valinin izni ile uygulamaya konulur. Özel Güvenlik Komisyonu; * Kişilerin silahlı personel tarafından korunması, * Kurum ve kuruluşlar bünyesinde özel güvenlik birimi kurulması, Özel Güvenlik * Güvenlik hizmetinin şirketlere gördürülmesi, Hizmetlerine Dair * Koruma ve güvenlik hizmetini yerine getirecek personelin, bulundura- Kanun’un 3, 8, 9 cağı veya taşıyacağı silah ve teçhizatın azamî miktarının ve niteliğinin, ve 13’üncü Madgerekli hallerde fizikî, aletli güvenlik tedbirlerinin belirlenmesi, deleri. * En az bir ay önce başvurulması şartıyla geçici haller dışındaki özel güvenlik uygulamasının sona erdirilmesi, * Koruma ve güvenlik hizmeti için bulundurulabilecek ateşli silahın ne 96 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. miktar ve özellikte olacağının tespiti, * Özel güvenlik şirketlerine, para ve değerli eşya nakli, geçici süreli koruma ve güvenlik hizmetlerinde kullanılmak üzere; özel güvenlik eğitimi veren kurumlara ise, silah eğitiminde kullanılmak üzere silah alma, kullanma ve taşıma izni verilmesi, * Zorunlu hallerde, özel güvenlik birimlerinin görev alanının genişletilmesi, * Görevin ve işyerinin özelliği nedeniyle gerekli görülen hallerde, özel güvenlik görevlilerinin sivil kıyafetle görev yapmalarına izin verilmesi, konularında karar almaya yetkilidir. Komisyonca alınan kararlar, Valinin izni ile uygulanır. Ayrıca toplantı, konser, sahne gösterileri ve benzeri etkinliklerde; para veya değerli eşya nakli gibi geçici veya acil hallerde, komisyon kararı aranmaksızın, Vali tarafından özel güvenlik izni verilebilir. Havalimanı ve liman gibi yerlerde alınacak güvenlik tedbirlerine ilişkin uluslararası yükümlülükler saklıdır. Özel güvenlik şirketleri, İçişleri Bakanlığının izni ile kurulur. Umumi ve umuma açık yerlerdeki özel güvenlik tedbirleri, mülki idare amirinin denetimi altında olup, özel güvenlik birimi bu yerlerde gerektiğinde mülki idare amirinin ve genel kolluk amirinin emirlerini yerine getirmek zorundadır. Özel güvenlik görevlilerine, “yer ve zaman olarak sınırlı bazı kolluk yetkileri” verilmiştir. Özel güvenlik şirketlerinin faaliyette bulunması İçişleri Bakanlığının iznine tâbidir. Faaliyet izni verilebilmesi için şirket hisselerinin nama yazılı olması, faaliyet alanının münhasıran koruma ve güvenlik hizmeti olması ve on milyar lira ruhsat harcının mal sandığına yatırılması zorunludur. Özel güvenlik şirketleri, şubelerini bir ay içinde Bakanlığa ve ilgili Valiliğe yazılı olarak; hisse devirlerini bir ay içinde Bakanlığa bildirirler. Yabancı kişilerin özel güvenlik şirketi kurabilmesi ve yabancı şirketlerin Özel Güvenlik Türkiye’de özel güvenlik hizmeti verebilmesi mütekabiliyet esasına Hizmetlerine Dair tâbidir. Kanun’un 5 ve Özel güvenlik şirketlerinin kurucu ve yöneticilerinin; en az dört yıllık 24’üncü Maddeleyüksekokul mezunu olmaları, T.C.vatandaşı olmaları, yüz kızartıcı ri. suçlardan mahkûm olmamaları ve özel güvenlik temel eğitimini başarıyla tamamlamış olmaları şarttır. Kurucu ve yöneticilerde aranan şartların kaybedilmesi halinde iki ay içinde eksiklik giderilmediği veya bu kurucu ve yöneticiler değiştirilmediği takdirde faaliyet izni (İçişleri Bakanlığınca) iptal edilir. Bu şirketler tarafından üçüncü kişi, kurum ve kuruluşlara sağlanacak koruma ve güvenlik hizmetleri, hizmetin başlamasından en geç bir hafta önce ilgili Valiliğe yazılı olarak bildirilir. * Mülkî idare amirleri havalimanı, liman, gümrük, gar ve istasyon gibi yerler ile spor müsabakalarının, sahne gösterilerinin ve benzeri etkinliklerin yapıldığı yerlerdeki özel güvenlik tedbirlerini denetlemeye ve Özel Güvenlik kamu güvenliğinin gerektirdiği hallerde ek önlemler aldırmaya yetkilidir. Hizmetlerine Dair * Kamu güvenliğinin sağlanması yönünden 5442 sayılı İl İdaresi Kanu- Kanun’un 6’ncı Maddesi. nu ile Vali ve Kaymakamlara verilen yetkiler saklıdır. Bu yetkilerin kullanılması durumunda özel güvenlik birimi ve özel güvenlik personeli mülkî idare amirinin ve genel kolluk amirinin emirlerini yerine getirmek zorundadır. Özel güvenlik görevlilerine verilen kolluk yetkileri şunlardır; * Koruma ve güvenliğini sağladıkları alanlara girmek isteyenleri duyarlı Özel Güvenlik kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle arama, eşyaları X-Ray Hizmetlerine Dair cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme, Kanun’un 7 ve * Toplantı, konser, spor müsabakası, sahne gösterileri ve benzeri 9’uncu Maddeleri. etkinlikler ile cenaze ve düğün törenlerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle arama, eşyaları X-Ray GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 97 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme, * CMK’nun 90’ıncı maddesine göre yakalama, * Görev alanında, haklarında yakalama emri veya mahkûmiyet kararı bulunan kişileri yakalama ve arama, * Yangın, deprem gibi tabiî afet durumlarında ve imdat istenmesi halinde görev alanındaki işyeri ve konutlara girme, * Hava meydanı, liman, gar, istasyon ve terminal gibi toplu ulaşım tesislerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle arama, eşyaları X-Ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme. * Genel kolluk kuvvetlerine derhal bildirmek şartıyla, aramalar sırasında suç teşkil eden veya delil olabilecek ya da suç teşkil etmemekle birlikte tehlike doğurabilecek eşyayı emanete alma, * Terk edilmiş ve bulunmuş eşyayı emanete alma, * Kişinin vücudu veya sağlığı bakımından mevcut bir tehlikeden korunması amacıyla yakalama, * Olay yerini ve delilleri koruma, bu amaçla CMK’nun 168’inci maddesine göre yakalama, * Türk Medeni Kanunu’nun 981’inci (Zilyetin Savunma Hakkı) maddesine, Borçlar Kanunu’nun 52’nci (Meşru Müdafaa) maddesine, TCK’nin 24 ve 25’inci (Kanun Hükmü ve Amirin Emri İle Meşru Savunma ve Zorunluluk Hali) maddelerine göre zor kullanma yetkileri bulunmaktadır. * Özel güvenlik görevlileri yukarıda sayılan yetkilerini görevli oldukları süre içinde ve görev alanlarında kullanabilirler. Özel güvenlik görevlileri silahlarını görev alanı dışına çıkaramazlar. * Zor kullanma ve yakalama yetkilerinin kullanılmasına gerektiren olayların en seri vasıtayla genel kolluğa bildirilmesi ve yakalanan kişi ile zapt edilen eşyanın genel kolluğu teslim edilmesi gerekmektedir. * Özel güvenlik görevlilerine “ateşli silah bulundurma ve taşıma yetkisi” verilmiştir. Ancak silahlarını görev alanı dışına çıkarmaları yasaktır. Hangi koruma ve güvenlik hizmeti için ne miktar ve özellikte ateşli silah bulundurulabileceği “Özel Güvenlik Komisyonu” tarafından belirlenir. Özel güvenlik Ancak eğitim ve öğretim kurumlarında, sağlık tesislerinde, talih oyunlagörevlilerine, rı işletmelerinde, içkili yerlerde silahlı özel güvenlik görevlisi çalıştırılmiktar ve özelliği masına izin verilmez. Özel güvenlik görevlileri, özel toplantılarda, spor Özel Güvenlik müsabakalarında, sahne gösterileri ve benzeri etkinliklerde silahlı Komisyonunca olarak görev yapamazlar. belirlenmek şartıyÖzel güvenlik görevlileri; yukarıda sayılan yetkileri sadece görevli la “ateşli silah oldukları süre içinde ve görev alanlarında kullanabilirler. İşlenmiş bir bulundurma ve suçun sanığı veya suç işleyeceğinden kuvvetle şüphe edilen kişinin taşıma yetkisi” takibi, dışarıdan yapılan saldırılara karşı tedbir alınması, para ve deverilmiştir. ğerli eşya nakli, kişi koruma ve cenaze töreni gibi güzergâh ifade eden durumlarda güzergâh boyu görev alanı sayılır. Görev alanı, zorunlu İçişleri Bakanlığı- hallerde komisyon kararıyla genişletilebilir. nın Genelgesi Zor kullanma ve yakalama yetkilerinin kullanılmasını gerektiren olaylar gereğince, özel en seri vasıtayla yetkili genel kolluğa bildirilir; yakalanan kişi ve zapt güvenlik görevlileedilen eşya genel kolluğa teslim edilir. rine, G-3 ve Kaleşnikof P.Tf. ile Koruma ve güvenlik hizmetinde kullanılacak silah ve teçhizat, ilgili kişi veya kuruluş tarafından temin edilir. Özel güvenlik şirketleri ateşli silah MP-5 Mak. Tabanca haricinde alamaz ve bulunduramazlar. Ancak özel güvenlik şirketlerine, para ve değerli eşya nakli, geçici süreli koruma ve güvenlik hizmetlerinde ağır silâh verilkullanılmak üzere; özel güvenlik eğitimi veren kurumlara, silah eğitimemelidir. minde kullanılmak üzere “Özel Güvenlik Komisyonu”nun kararı ve Valinin onayı ile silah alma, kullanma ve taşıma izni verilebilir. * Özel Güvenlik görevlilerine G-3 ve Kaleşnikof P.Tf. ile MP-5 Mak. Tabanca dışında ağır silâh verilmemesi gerekmektedir. Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun’un 8 ve 9’uncu Maddeleri. İçişleri Bakanlığı Em. Gn. Md. lüğünün 22. 01.2008 tarihli, B.05.1. EGM.0.11.08. 01./430-21489 Sayılı ve “Uzun Namlulu Silâhlar ve Askerî Amaç lı Ekipmanlar” Konulu Genelgesi 98 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. * Özel güvenlik görevlileri, görevleriyle bağlantılı olarak işledikleri suçlardan dolayı kamu görevlisi gibi cezalandırılır. Özel güvenlik görevlilerine karşı görevleri dolayısıyla suç işleyenler kamu görevlisine karşı suç işlemiş gibi cezalandırılır. * Özel güvenlik görevlilerinin bir takım şartları haiz olması gerekir. Özel güvenlik görevlilerinde; - Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, Özel güvenlik - Silahsız olarak görev yapacaklar için en az sekiz yıllık ilköğretim veya görevlileri; Türk ortaokul, silahlı olarak görev yapacaklar için en az lise veya dengi okul Ceza Kanununun mezunu olmak, uygulanmasında Özel Güvenlik “kamu görevlisi” - 18 yaşını doldurmuş olmak. Hizmetlerine Dair - Türk Ceza Kanunu’nun 53’üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş Kanun’un 10 ve sayılmaktadır. Ayrıca özel güven- olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla sürey- 23’üncü Maddelelik görevlisi olmak le hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine ri. karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, için bir takım cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, kamunun sağlığına karşı suçlar, şartlara haiz zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye olması gerekir. kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kaçakçılık veya fuhuş suçlarından mahkûm olmamak, - Görevin yapılmasına engel olabilecek vücut ve akıl hastalığı ile özürlü bulunmamak, - Özel güvenlik temel eğitimini başarıyla tamamlamış olmak, şartı aranır. Özel güvenlik görevlilerinin “özel güvenlik temel eğitimi” alması şarttır. Özel güvenlik temel eğitimi, teorik ve pratik eğitim ile silah eğitiminden oluşmak üzere yüz yirmi ders saatinden; yenileme eğitimi altmış ders saatinden az olmamak üzere düzenlenir. Halen bünyesinde güvenlik fakültesi veya meslek yüksek okulu bulunan ve bünyesinde güvenlik bölümleri (fakülte veya meslek yüksek okulu) açabilecek olan üniversiÖzel güvenlik görevlileri, “özel telerin bu bölümlerinden mezun olanlarda beş yıl süreyle silah eğitimi hariç özel güvenlik temel eğitimi şartı aranmaz. güvenlik temel Özel Güvenlik eğitimini tamam- Özel güvenlik görevlisi olarak istihdam edilecekler ile özel güvenlik Hizmetlerine Dair lamak ve Valilikten şirketlerinde ve özel güvenlik eğitimi verecek kurumlarda yönetici Kanun’un 11, 14 “beş yıl süreli olarak çalışacaklar hakkında Valilikçe güvenlik soruşturması yapılır. ve 24’üncü Madçalışma izni” Soruşturma sonucu olumlu olanlara, özel güvenlik temel eğitimini deleri. almak şartıyla başarıyla bitirmiş olmak ve 200.000.000 TL ruhsat harcını mal sandığıgörev yapabilir. na yatırmak şartıyla, Valilikçe beş yıl süreli çalışma izni verilir. Özel güvenlik eğitimi ücreti karşılığında İçişleri Bakanlığınca verilebileceği gibi, Bakanlığın izni ile özel eğitim kurumlarınca da verilebilir. Özel güvenlik eğitiminin niteliği, müfredatı, eğiticilerde ve eğitim merkezlerinde aranacak şartlar ile eğitim sonucu yeterliliğin belirlenmesine ilişkin esas ve usuller yönetmelikle düzenlenir. Özel güvenlik görevlileri görev alanı içinde ve süresince üniforma giyerler ve Valilikçe verilen “silahlı/silahsız özel güvenlik görevlisi kimlik kartı” taşırlar. Özel güvenlik Özel güvenlik görevlileri görev alanı içinde ve süresince üniforma giyerler. Görevin ve işyerinin özelliği nedeniyle gerekli görülen hallerde sivil kıyafetle görev yapılmasına “Özel Güvenlik Komisyonu” tarafından izin verilebilir. Özel Güvenlik Ayrıca ruhsat harcının yatırılmasını müteakip sorumluluk esasına göre Hizmetlerine Dair sekretarya hizmetleri icra edilmek suretiyle, özel güvenlik görevlilerine Kanun’un 12 ve 5 yıl süre ile Valilikçe kimlik kartı verilir. Kimlik kartında görevlinin adı 13’üncü Maddeleve soyadı ile silahlı ya da silahsız olduğu belirtilir. ri. Kimlik kartı görev alanı ve süresi içerisinde herkes tarafından görülebilecek şekilde yakaya takılır. Üzerinde kimlik kartı olmayan özel güvenlik görevlileri Kanunun 7’nci maddesinde belirtilen kolluk yetkilerini kullanamazlar. * Bu Kanunda yazılı görevleri yerine getirirken yaralanan, sakatlanan Özel Güvenlik GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 99 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. görevlileri görevlerini ifa ederken herhangi bir zarara uğrarsa, iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesinde belirtilen esaslara göre kendilerine “nakdi tazminat” ödenir. özel güvenlik görevlilerine veya ölen özel güvenlik görevlisinin kanunî Hizmetlerine Dair mirasçılarına, iş sözleşmesinde veya toplu iş sözleşmesinde belirlenen Kanun’un 15’inci miktar ve esaslar çerçevesinde tazminat ödenir. Ancak, genel hükümMaddesi. lere göre daha yüksek miktarda tazminat ödenmesine mahkemelerce hükmedilmesi halinde, iş sözleşmesine veya toplu iş sözleşmesine dayanılarak ödenen tutarlar mahsup edilir. * Bu hükme göre ödenecek tazminat, 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında ödenmesi gerekecek diğer tazminatlarla ilişkilendirilmez. * Kamu kurum ve kuruluşlarında bu Kanunda yazılı görevleri yerine getirirken yaralanan, sakatlanan özel güvenlik görevlilerine veya ölen özel güvenlik görevlilerinin kanunî mirasçılarına; iş sözleşmesi, toplu iş sözleşmesi veya 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerinde belirtilen tazminat miktarlarından hangisi yüksek ise o miktar ödenir. Özel güvenlik görevlilerine, devlet memurlarına benzer şekilde bazı faaliyetler yasaklanmıştır. Özel güvenlik görevlilerine, devlet memurlarına benzer şekilde bazı faaliyetlerde bulunmak yasaklanmıştır. Bu yasak faaliyetler: Özel Güvenlik * Görev dışında çalıştırma yasağı; özel güvenlik personeli, Kanunda belirtilen koruma ve güvenlik hizmetleri dışında başka bir işte çalıştırı- Hizmetlerine Dair Kanun’un 16, 17 lamaz. ve 18’inci Madde* Grev yasağı; özel güvenlik personeli greve katılamaz. leri. * Görevden uzaklaştırma yasağı; özel güvenlik görevlileri lokavt dolayısıyla işten uzaklaştırılamaz. Özel güvenlik görevlilerini istihdam edenlerin “mali sorumluluk sigortası” yaptırması zorunludur. * Özel hukuk tüzel kişileri ve özel güvenlik şirketleri, istihdam ettikleri özel güvenlik görevlilerinin üçüncü kişilere verecekleri zararların tazmini amacıyla özel güvenlik malî sorumluluk sigortası yaptırmak zorundadır. Özel Güvenlik * Özel güvenlik malî sorumluluk sigortası, Türkiye’de ilgili branşta Hizmetlerine Dair çalışmaya yetkili olan sigorta şirketleri tarafından yapılır. Bu sigorta Kanunun 21’nci Maddesi. şirketleri özel güvenlik malî sorumluluk sigortasını yapmakla yükümlüdürler. Bu yükümlülüğe uymayan sigorta şirketlerine Hazine Müsteşarlığınca idarî para cezası verilir. İçişleri Bakanlığı ve Valilikler özel güvenlik hizmetleri kapsamında, özel güvenlik birimlerini, özel güvenlik şirketlerini ve özel güvenlik eğitimi veren kurumları denetlemeye yetkilidir. Denetimin mahiyeti, kapsamı, Özel güvenlik usul ve esasları yönetmelikle belirlenir. hizmeti veren Özel Güvenlik Denetim sonucu tespit edilen eksikliklerin ilgili kişi, kurum, kuruluş ve kurum ve kuruluşHizmetlerine Dair şirketlerce verilen süre içinde giderilmesi zorunludur. lar, İçişleri BakanKanun’un 22’nci lığı ve İlgili Valilik- Amacı dışında faaliyet gösterdiği veya suç kaynağına dönüştüğü tespit Maddesi. lerce denetlenir. edilen şirketlerin ve özel eğitim kurumlarının faaliyet izni iptal edilir. Bu şekilde faaliyet izni iptal edilen şirketlerin veya kurumların, kurucu ve yöneticileri, özel güvenlik şirketlerinde ve özel güvenlik eğitimi veren kurumlarda kurucu ve yönetici olamazlar. * Faaliyet iznini almadan özel güvenlik faaliyetinde bulunan, özel güvenlik izni almadan özel güvenlik birimi oluşturan ve özel güvenlik eğitimi veren kurum ve kuruluşların yöneticileri, hapis ve adlî para Kanunda belirtilen cezası ile cezalandırılır. Bu şekilde cezalandırılan kişiler, özel güvenlik şirketlerinde ve özel güvenlik eğitimi veren kurumlarda kurucu ve bazı yasak ve Özel Güvenlik yükümlülükleri ihlal yönetici olamazlar. edenlerin hapis * Çalışma izni verilmeyen kişileri özel güvenlik görevlisi olarak istihdam Hizmetlerine Dair veya adli para eden kişi, kurum, kuruluş veya şirketlerin yetkilileri hapis cezası ile Kanunun 19’uncu Maddesi. cezası ile cezalan- cezalandırılır. Bu kişilerin silâhlı olarak çalıştırılmış olması hâlinde, dırılacağı hükme verilecek ceza bir kat artırılır. Bu suçun bir tüzel kişinin faaliyeti çerçebağlanmıştır. vesinde işlenmesi hâlinde ayrıca bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. * Özel güvenlik malî sorumluluk sigortasını yaptırmadan özel güvenlik görevlisi istihdam eden kişi, kurum, kuruluş veya şirketlerin yöneticileri 100 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. istihdam ettikleri her kişi için adlî para cezası ile cezalandırılır. * Kanunda belirtilen faaliyet iznini almadan özel güvenlik hizmeti veya özel güvenlik eğitimi verdiğini ilân eden veya reklam yapan kişi, kurum, kuruluş veya şirketlerin yöneticileri, hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılır. * Özel Güvenlik personeli greve katılamaz. Bu yasağa uymayan ateşli silâhını görev alanı dışında kullanan veya özel güvenlik kimlik kartını başkasına kullandıran özel güvenlik görevlisine idarî para cezası verilir ve bu kişilerin çalışma izni valilikçe iptal edilir. Bu kişiler bir daha özel Kanunda belirtilen güvenlik görevlisi olamazlar. bazı yasak ve yükümlülükleri ihlal * Kişi, kurum ve kuruluşlara sağlanacak özel güvenlik hizmetini belirtiÖzel Güvenlik len süre içinde ilgili valiliğe bildirmeyen özel güvenlik şirketlerine, edenlerin ise mülki Hizmetlerine Dair * Mülkî idare amirlerince istenen ilave tedbirleri almayan kişi, kurum, amir tarafından Kanunun 20’nci idari para cezası kuruluş veya şirketlerin yöneticilerine, Maddesi. ile cezalandırıla- * Tespit edilip giderilmesi istenen eksiklikleri gidermeyen kişi, kurum, cağı hükme bağ- kuruluş veya şirketlerin yöneticilerine, lanmıştır. * Özel güvenlik görevlisini koruma ve güvenlik hizmetleri dışında başka bir işte çalıştıran kişi, kurum ve kuruluşlara, * Bildirimleri süresinde yerine getirmeyenlere, idarî para cezası verilir. * Öngörülen idarî para cezaları mahallî mülkî amir tarafından verilir. Özel güvenlik hizmetlerine dair kanunla ilgili olarak detaylı hususlar yönetmelikte belirtilmiştir. Özel güvenlik şirketi, özel güvenlik birimi, özel eğitim kurumu, alarm Özel Güvenlik merkezi, özel güvenlik komisyonu, güvenlik izni, faaliyet izni ve sona Hizmetlerine Dair erdirilmesi, kimlik belgesi tanzimi, silah bulundurma ve taşıma izni ile Kanunu’nun denetim gibi konular yönetmelikte ayrıntılı olarak belirtilmiştir Uygulanmasına (07.10.2004 tarih 25606 sayılı Resmi Gazete). İlişkin Yönetmelik. Özel güvenlik hizmetlerinin yürütülmesinde sekreterya işlemleri kuruluş yeri dikkate alınarak Jandarma veya Polis tarafından yürütülmektedir. 5188 sayılı yasa ve uygulanmasına ilişkin yönetmelik gereğince; İçişleri İçişleri BakanlığıBakanlığına tevdi edilen görevlerin, süratli ve etkin bir şekilde yürütülenın 05 Nisan bilmesi maksadıyla, şirketlere koruma, güvenlik ve eğitim faaliyet izni 2005 Tarih verilmesi, denetleme gibi işlemler Jandarma ve Polis sorumluluk böl2005/35 Sayılı gesi esasına göre yürütülmektedir. Genelgesi. Özel Güvenlik Kanun ve Yönetmeliğinin uygulanması ve yazılı ile uygulamalı sınavlarla ilgili olarak İçişleri Bakanlığınca genelgeler tamim edilmiştir. * Özel güvenlik izni almak için müracaatların İl Valiliğine yapılması gerektiği, * Site ve apartmanların özel güvenlik izni almadan güvenlik görevlisi İçişleri Bakanlığıgörevlendiremeyecekleri, nın 19 Nisan * Özel güvenlik izni için talep edilecek belgeler, 2005 gün ve * Özel güvenlik personeline verilecek idari disiplin cezalarının çalıştığı 3404-5218-74415 ve 07 Aralık 2006 kurumun mevzuatına ve iş hukukuna göre verilmesi gerektiği, * Kimlik belgeleri ile silah bulundurma / taşıma durumları ve eğitim Tarihli Genelgeler. konuları, * Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması ile çalışma izni konularında açıklayıcı düzenlemelerde bulunulmuştur. Özel güvenlik şirketleri, eğitim kurumları ve birimlerinin denetlenmesi ilgili genelge hükümlerine * Ülke çapında standart uygulamalara yer verebilmek maksadıyla; özel güvenlik şirketleri, eğitim kurumları, özel güvenlik birimleri ve özel güvenlik hizmeti alan kişi, kurum ve kuruluşların yılda en az bir defa İçişleri Bakanlığının 2006/47 ve veya gerek duyuldukça her zaman denetlenmesi gerekmektedir. 2007/59 Sayılı * Denetleme için Bakanlık ya da Valilikten onay alınması gerekmektedir. Genelgeleri. * Denetleme heyetinin yüksek okul mezunu amir sınıfı rütbeli başkanlığında en az üç kişi tarafından yapılması gerekmekte olup, denetleme GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 101 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. göre yapılmaktadır. formları genelgede belirtilmiştir. * Özel güvenlik hizmeti verilen bölgede operasyon yapılması halinde özel güvenlik görevlilerinin genel kolluğun emrine girmesi gerekmektedir. Yabancıların özel güvenlik hizmeti satın alma taleplerinin Dışişleri Bakanlığına bildirilmesi gerekmektedir. Büyük Elçilikler, Konsolosluklar veya uluslar arası kuruluş temsilcilerinin kendi bünyelerinde özel güvenlik birimi kurması veya özel güvenlik şirketlerinden hizmet satın alma ile ilgili talepleri Dışişleri Bakanlığına yapılması gerekmektedir. Özel güvenlik görevlilerinin kurum içi atamaları ve özel güvenlik izni alma ile ilgili olarak genelge tamim edilmiştir. Özel güvenlik görevlilerinin kurum içi ve kurum dışı atamalarının personelin çalıştığı kurum tarafından ilgili Valiliklere bildirilmesi gerekmek- İçişleri Bakanlığıte ve kimlik tanıtma kartı beş yıl süreyle yeni atandığı yerde de kullanının 02 Şubat labilmektedir. Ayrıca 5188 sayılı kanununun 3’üncü maddesinde belirti- 2007 gün ve 723len özel güvenlik izni almadan özel güvenlik görevlisi istihdam eden 26253 Sayılı kişilere ve kuruluşların yöneticilerine altı aya kadar hapis cezası ile Genelgesi. 6.000 YTL’sı ağır para cezası verilmesi gerekmektedir. İçişleri Bakanlığının 27 Kasım 2006 gün ve 11385-195837 Sayılı Genelgesi. KILIK VE KIYAFET MEVZUATINA AYKIRI OLARAK DİNİ MOTİFLİ KIYAFET GİYENLERE UYGULANACAK CEZA YAPTIRIMI GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Tekke, zaviye veya türbe açılması durumunda 677 sayılı yasa çerçevesinde gerekli işlem yapılmalıdır. 677 Sayılı Tekke ve Zaviyelerle Seddedilmiş (kapatılmış) olan tekke veya zaviyeleri veya türbeleri açanlar veyahut bunları yeniden ihdas edenlerin (kuranlar) veya ayin Türbelerin Şeddiicrasına mahsus olarak velev muvakkaten (geçici) olsa bile yer veren- ne ve Türbedarlerin ve yukarıdaki unvanları taşıyanlar veya bunlara mahsus hidematı lıklar ile Bir Takım (hizmetleri) ifa veya kıyafet iktisa eyleyen (giyen) kimselerin üç aydan Unvanların Men eksik olmamak üzere hapis ve elli liradan aşağı olmamak üzere cezai ve ilgasına Dair Kanun’un 1/2’ nakdi ile cezalandırılması gerekmektedir. nci Fıkrası. Bazı unvanları taşıyanların ve sıfatlara mahsus kıyafetler giyenlerin cezai işleme tabi tutulması gerekmektedir. 677 Sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin ŞeddiDervişlik, müritlik, çelebilik, nakiplik, falcılık, büyücülük, üfürükçülük, ne ve Türbedarnüshacılık gibi unvan ve sıfatlara mahsus işleri yapmak, bunların lıklar ile Bir Takım kıyafetlerini giymek, unvan ve sıfatlarını kullanma türü davranışların üç Unvanların Men aydan az olmamak üzere cezai işleme tabi tutulması gerekmektedir. ve İlgasına Dair Kanunun 1/2’nci Fıkrası. Şapka dışında başka bir şey giymek TCK’ya göre suç oluşturmaktadır. 25 Kasım 1925 tarihli ve 671 sayılı Şapka İktisası Hakkında Kanunla, 01 Kasım 1928 tarihli ve 1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanunun koyduğu yasaklara veya yükümlülüklere aykırı hareket edenlere iki aydan altı aya kadar hapis cezası verilmesi gerekmektedir. TCK’nin 222’nci Maddesi. Ruhanilerin mabet * Hangi dine ve mezhebe mensup olurlarsa olsun, din adamlarının 2596 Sayılı Bazı ve ayinler haricin- ibadet yeri ve dinsel törenler dışında dini kıyafet taşımaları yasaktır. Kisvelerin Giyilde ruhani kisve Hükümet her din ve mezhebin uygun göreceği sadece bir din adamına meyeceğine Dair 102 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. giymesi ve sokak- ibadet yeri ve dinsel tören dışında dini kıyafet taşıyabilmesi için geçici Kanun’un 1’inci ta gezinmeleri izin verebilir. Bu izin süresinin sonunda, iznin aynı din adamı hakkında ve Bu Kanunun yasaktır. yenilenmesi veya bir başka din adamına verilmesi mümkündür. Tatbik Suretine Dair 18 Şubat * Dinsel görevi bulunan kişilerin, hangi din ya da mezhebe ait oldukla1935 Tarihli rına bakılmaksızın mabet ve ayinler dışında dini kisve giymeleri yasaklanmıştır. Bu yasanın gerekçesinde, kıyafetteki karmaşanın kamu Nizamname ile düzeni ve halkın huzuru yönünden sakıncalı olduğu belirtilmiştir. Bu TCK’nin 217’nci kıyafetleri sadece Diyanet İşleri Başkanı, Patrik, Hahambaşı gibi Türki- Maddeleri Gereye’de bulunan din ve mezheplerin gerek o dinin mensupları tarafından ğince Adli Makam Nezdinde Suç seçilen, gerekse hükümet tarafından atanan din adamları mabetler Duyurusunda dışında giyebilmektedir. * Halkı kanunlara uymamaya alenen tahrik eden kişi, tahrikin kamu Bulunulmalıdır. barışını bozmaya elverişli olması halinde altı aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır hükmünden (5237 sayılı TCK madde 217) istifadeyle adli makamlar nezdinde suç duyurusunda bulunulması gerekmektedir. Misyonerlik faaliyetleri ile ilgili olarak mülki ve adli makamlar nezdinde girişimde bulunulmalıdır. * İmar planında mesken olarak gözüken özel şahıslara ait evlerde ayin 3194 sayılı İmar yapılması türü misyonerlik faaliyetinde bulunulması halinde, 3194 sayılı Kanunu’nun EK 2 nci Maddesi ile İmar Kanununa, 1739 Sayılı Milli * Özel meskenlerde küçük çocuklar veya yetişkinlere din eğitimi verilEğitim Temel mesi durumunda ise; TCK’nin 263’üncü maddesindeki kanuna aykırı Kanunu ve eğitim kurumu açılması ile 1739 sayılı Milli Eğitim Temel yasasına TCK’nin 263’üncü muhalefetten mülki ve adli makamlar nezdinde girişimde bulunulmalıdır. Maddesi. * Milli Eğitim Bakanlığı ve Diğer Bakanlıklara Bağlı Okullarda Görevliler ile Öğrencilerin Kılık ve Kıyafetlerine İlişkin Yönetmelik (07.12.1981/ İlgili Bakanlıkça Kamusal alandaki Sayı:17537), Çıkarılmış Olan kılık ve kıyafet * Özel Kreş ve Gündüz Bakımevleri ve Özel Çocuk Kulüpleri Kuruluş ve İçeriği Yandaki hakkında gerekli ve İşleyiş Esasları Hakkında Yönetmelik (08.10.1996/Sayı:22781), Sütunda Belirtilen düzenlemelerde * Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Yönetmelik Hübulunulmuştur. kümleri. Dair Yönetmelik (25.10.1982/Sayı: 17849) hükümleri ile kamusal alandaki kılık ve kıyafet hususunda gerekli düzenlemelerde bulunulmuştur. YÖK tarafından çağdaş görünüm ve kıyafet içinde bulunmak disiplin suçu olarak tanımlanmıştır. 1987 Yılında “Yüksek Öğretim Türban ve benzeri başörtülü olarak kapalı mekânlara girilmesi yasakKurumları Öğrenlanmış ve çağdaş kıyafet ve görünüm dışındaki kıyafet içinde bulunci Disiplin Yönetmak disiplin suçu sayılmıştır. (Özel üniversitelerde üniversite yönetim meliği’nin” 7’nci kurulu kararı esas alınmaktadır.) Maddesine Eklenen Hüküm. Sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığına dayanarak, halkı birbirine karşı kamu düzeni için tehlikeli olabilecek bir şekilde düşmanlığa veya kin beslemeye alenen tahrik etmek TCK’ya göre suçtur. TCK’nin 216’ncı Herhangi bir kimsenin görüp işitilebilmesi olanağı ve olasılığı bulunan Maddesi Gereherkese açık bir yerde; sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığını ğince Adli Makam istismar ederek insanları diğerlerine veya devlete karşı suç işlemeye Nezdinde Suç teşvik edici mahiyette, hakaret, kin ve şiddet içeren sözler sarf edilmesi Duyurusunda halinde; bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilmesi gerekmektedir. Bulunulmalıdır. İnkılap kanunlarının korunması Anayasal güvence altına alınmıştır. * Anayasanın hiçbir hükmünün, Türk toplumunu çağdaş uygarlık seviAnayasa’nın yesinin üstüne çıkarma ve Türkiye Cumhuriyetinin laiklik niteliğini 174’üncü Maddekoruma amacını güden, aşağıdaki inkılâp kanunlarının, Anayasanın si. halkoyu ile kabul edildiği tarihte yürürlükte bulunan hükümlerinin, GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 103 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Anayasaya aykırı olduğu şeklinde anlaşılmaması ve yorumlanamaması gerekmektedir. Bu kapsamda; * 3 Mart 1340 tarihli ve 430 sayılı Tevhidi Tedrisat Kanunu, * 25 Teşrinisani 1341 tarihli ve 671 sayılı Şapka İktisası Hakkında Kanun, * 30 Teşrinisani 1341 tarihli ve 677 sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Şeddine ve Türbedarlıklar ile Bir Takım Unvanların Men ve İlgasına Dair Kanun, * 17 Şubat 1926 tarihli ve 743 sayılı Türk Kanunu Medenisiyle kabul edilen, evlenme akdinin evlendirme memuru önünde yapılacağına dair medeni nikâh esası ile aynı kanunun 110 ncu maddesi hükmü, * 20 Mayıs 1928 tarihli ve 1288 sayılı Beynelmilel Erkânın Kabulü Hakkında Kanun, * 1 Teşrinisani 1928 tarihli ve 1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun, * 1 Teşrinisani 1934 tarihli ve 2590 sayılı Efendi, Bey, Paşa Gibi Lakap ve Unvanların Kaldırıldığına Dair Kanun, * 1934 tarihli ve 2596 sayılı Bazı Kisvelerin Giyilemeyeceğine dair inkılâp kanunları anayasal güvence altında bulunmaktadır. YASADIŞI KUR’AN KURSU İLE EĞİTİM KURUMU AÇAN VE İŞLETENLERE UYGULANACAK CEZA YAPTIRIMI GENEL KURAL Yaz Kur’an kurslarının ilköğretim 5’nci sınıfını bitiren küçüklerin kanuni temsilcilerinin talebi üzerine ve Milli Eğitim Bakanlığının denetimi ve gözetiminde yapılması gerekmektedir. AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT İlk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri dışında, Kur’an-ı Kerim ve mealini öğrenmek, hafızlık 633 Sayılı Diyayapmak ve dini bilgiler almak isteyenlerden ilköğretimi bitirenler için, net İşleri BaşkanDiyanet İşleri Başkanlığınca Kur’an kursları açılmakta ve bu kurslardaki lığı Kuruluş ve din eğitim ve öğretimi kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanuni Görevleri Hakkıntemsilcilerinin talebine bağlı olmaktadır. Ayrıca ilköğretimin 5’nci sınıfı- da Kanun’un EK nı bitirenler için tatillerde ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetim ve göze- 3’üncü Maddesi. timinde yaz Kur’an kursları açılması gerekmektedir. * Bir yerde kurs açılabilmesi için; Yönetmeliğin 6 ncı maddesi esaslarına göre en az 20 öğrenci alabilecek kapasitede bir binanın hazırlanYaz Kur’an kursla- ması, Diyanet İşleri rının Diyanet İşleri * Milli Eğitim ve Sağlık Müdürlüklerince bu binanın eğitim-öğretim ve sağlık açısından kurs binası olmaya elverişli olduğuna dair rapor dü- Başkanlığı Kur’an Başkanlığınca Kursları İle Öğzenlenmesi, yönetmelikte renci Yurt ve belirtilmiş olan * Eğitim-öğretim için gerekli araç ve gereçlerin temini ile bunların ilgili Pansiyonları şartlara uygun müftülükçe demirbaş kaydının yapılmış olması, Yönetmeliği’nin olarak açılması * Kurs açılması için en az 15 öğrencinin bulunması ve yaşları küçük ise 7’nci maddesi gerekmektedir. kanuni temsilcilerinin başvurması, * Ayrıca; Diyanet İşleri Başkanlığı dışında vakıf ve dernekler dâhil hiçbir gerçek veya tüzel kişi tarafından kurs açılmaması gerekmektedir. * Kur’an kurslarında öğretici ihtiyacının kadrolu personelle karşılanmaBu kurslardaki Diyanet İşleri öğretici ihtiyacının sının esas olduğu, Başkanlığı Kur’an kadrolu görevliler- * İhtiyacın kadrolu öğreticilerle karşılanamadığı takdirde, Devlet memu- Kursları İle Öğ- 104 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınden istifade ile karşılanması gerekmektedir. ru, memur emeklisi veya sigortalı olup, Kur’an kursu öğreticiliği yapabilecek niteliğe sahip olanların ilgili müftünün teklifi ve mülki amirin onayı ile geçici olarak Kur’an kursu öğreticiliğinde görevlendirilebileceği, * Kur’an kursu öğreticilerinde 23 Kasım 1999 tarihli ve 23885 sayılı resmi gazetede yayımlanan Diyanet İşleri Başkanlığı Sınav, Atama, Nakil ve Görevde Yükselme Yönetmeliğinde belirtilen niteliklerin aranması gerekmektedir. lanamaz. renci Yurt ve Pansiyonları Yönetmeliği’nin 21’nci Maddesi. * Okulların tatil olduğu zamanlarda, ilköğretimin 5 nci sınıfını tamamlayan öğrenciler için kanuni temsilcilerinin talebine bağlı olarak Kur’an-ı Kerim’i ve mealini öğrenebilmeleri ve dini bilgilerini geliştirebilmeleri amacıyla yaz Kur’an kursları açılmalıdır. Diyanet İşleri Yaz Kur’an kursla- * Ancak, bu kursların süresi iki ayı ve haftada beş günü aşmamalıdır. Başkanlığı Kur’an * Kurs binaları; camiler ve müftülüklerce uygun görülecek diğer yerler rının süresi, yeri Kursları İle Öğve eğitim-öğretim ile halk eğitimi hizmeti binalarından ve taşımalı eğitim uygulaması renci Yurt ve saatleri Yönetme- nedeniyle atıl durumdaki ilköğretim okulu binalarından Valilik onayı ile Pansiyonları likte açıkça belir- bedelsiz olarak karşılanmalıdır. Yönetmeliği’nin tilmiştir. * Bu kurslarda günde üç saat eğitim-öğretim yapılmalı, bu sürenin iki 32’nci Maddesi. saati Kur’an-ı Kerim ve meali, bir saati de itikat, ibadet, siyer ve ahlak dersi için ayrılmalıdır. * Yaz Kur’an kurslarının açılışı, kayıt tarihleri, yer ve sayıları Milli Eğitim Müdürlüklerinin görüşü alınarak müftülüklerce tespit edilmelidir. Kanuna aykırı olarak Kur’an kursu açan, işleten veya eğitim veren kişinin cezai müeyyideye tabi tutulması gerekmektedir. Yeni TCK’da; kanuna aykırı olarak eğitim kurumu açan, işleten ve yasa 5237 Sayılı Yeni hilafına eğitim kurumu açıldığını bildiği halde öğretmenlik yapan kişi Türk Ceza Kanuveya kişilere üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası verile- nu’nun 263’üncü ceği belirtilmektedir. Maddesi. Türk vatandaşlarının farklı dil ve lehçeleri öğrenmesi ilgili eğitimin; yasal mevzuat çerçevesinde yapılması gerekmektedir. * İzinli olarak açılan özel eğitim kurularında mevzuata aykırı durumlarının tespiti halinde; sorumlu yönetici ve öğretmenler hakkında mülki 2923 Sayılı Yab. makam nezdinde, Dil Eğt.ve Öğr. ile * İzin almaksızın açılmış olan veya gayri resmi olarak farklı dil ve leh- Türk Vat. Farklı çelerde öğretim kurumu açan ve işleten kişiler hakkında; 2923 ve 625 Dil ve Lehçeleri sayılı yasalara muhalefetin yanı sıra 5237 sayılı TCK’nin 263’üncü Öğr. ve 625 sayılı maddesine istinaden adli makam nezdinde suç duyurusunda bulunulÖzel malıdır. Öğr.Kurumları Kanunu. * Bu konuda Milli Eğt.Bak.lığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinde ayrıntılı düzenlemeler bulunmaktadır. (23.06.1985 R.G. Sayısı: 18790) DERNEKLER İLE İLGİLİ DÜZENLEMELER GENEL KURAL Derneklerin kuruluşu, dernek kurma hakkı ve AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Dernekler, en az yedi gerçek kişinin kazanç paylaşma dışında belirli ve 4721 Sayılı Türk ortak bir amacı gerçekleştirmek üzere, bilgi ve çalışmalarını sürekli Medeni Kanun’un olarak birleştirmek suretiyle oluşturdukları, tüzel kişiliğe sahip kişi 56, 57 ve 58’inci GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 105 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. tüzük yapma zorunluluğu hususunda düzenlemeler Medeni Kanunda belirtilen esaslara tabi bulunmaktadır. topluluk olup, hukuka veya ahlâka aykırı amaçlarla dernek kurulamamaktadır. Herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma hakkına sahiptir. Dernek kurucularının fiil ehliyetine sahip olması gerekmekte ve her derneğin bir tüzüğü bulunmakta olup, dernek tüzüğünde derneğin adı, amacı, yerleşim yeri, kurucuları, gelir kaynakları, üyelik koşulları, organları ve örgütü ile geçici yönetim kurulunun gösterilmesi gerekmektedir. Maddeleri. Kuruluş Bildiriminde bulunulmayı Dernekler, kuruluş bildirimini, dernek tüzüğünü ve gerekli belgeleri 4721 Sayılı Türk müteakip, Dernek- yerleşim yerinin bulunduğu yerin en büyük mülkî amirine verdikleri Medeni Kanun’un ler tüzel kişilik anda tüzel kişilik kazanırlar. 59’uncu Maddesi. kazanmaktadır. Kuruluş bildirimi ve belgelerin doğruluğu ile dernek tüzüğü, en büyük mülkî amir tarafından altmış gün içinde dosya üzerinden incelenmekte ve kuruluş bildiriminde, tüzükte ve kurucuların hukukî durumlarında Kuruluş Bildirimini kanuna aykırılık veya noksanlık tespit edildiği takdirde bunların giderilalan mülki mamesi veya tamamlanması derhâl kuruculardan istenmektedir. Bu istekamca kanuna min tebliğinden başlayarak otuz gün içinde belirtilen noksanlık tamamaykırı durumlar lanmaz ve kanuna aykırılık giderilmezse; en büyük mülkî amir, yetkili 4721 Sayılı Türk incelenmekte ve Asliye Hukuk mahkemesinde derneğin feshi konusunda dava açması Medeni Kanun’un gerekirse Derneiçin durumu Cumhuriyet Savcılığına bildirmekte ve Cumhuriyet Savcısı 60’ıncı Maddesi. ğin feshi konusun- mahkemeden derneğin faaliyetinin durdurulmasına karar verilmesini da adli makam isteyebilmektedir. nezdinde girişimde Kuruluş bildiriminde, tüzükte ve belgelerde kanuna aykırılık veya nokbulunulmaktadır. sanlık bulunmaz ya da bu aykırılık veya noksanlık belirli sürede giderilmiş bulunursa; keyfiyet derhâl derneğe yazıyla bildirilmekte ve dernek, dernekler kütüğüne kaydedilmektedir. Dernekler ile ilgili hukuka aykırı durumlara müdahale yetkisi mülki amire aittir. Derneklerin iş ve işlemlerinde, 5253 sayılı ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu ile bunlara dayanılarak çıkarılan yönetmeliklerin hükümlerine aykırılık tespit edilmesi halinde, konusu suç teşkil etmeyen hata ve noksanlıkların mülkî idare amirinin yazılı istemi üzerine, ilgili dernek tarafından otuz gün içerisinde giderilmesi zorunludur. 5253 Sayılı Dernekler Kanunu’nun 17’nci Maddesi Derneklerin denetimi İçişleri Bakanlığı ve mülki idare amirliğine ait olup, kolluk kuvvetleri bu denetime katılamamaktadır. Gerekli görülen hallerde, derneklerin tüzüklerinde gösterilen amaçlar doğrultusunda faaliyet gösterip göstermedikleri, defterlerini ve kayıtlarını mevzuata uygun olarak tutup tutmadıkları İçişleri Bakanı veya mülkî idare amiri tarafından denetlenebilmektedir. Bu denetimlerde kolluk kuvveti mensupları görevlendirilememektedir. İçişleri Bakanlığı ve mülkî idare amirlerinin yapacağı denetimler mesai saatleri içerisinde icra edilmektedir. Bu denetimler en az yirmi dört saat önce derneklere bildirilmektedir. Denetim sırasında görevli memurlar tarafından istenecek her türlü bilgi, belge ve kayıtların, dernek yetkilileri tarafından gösterilmesi veya verilmesi, yönetim yerleri, müesseseler ve eklentilerine girme isteğinin yerine getirilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Denetim sırasında, suç teşkil eden fiillerin tespit edilmesi hâlinde, mülkî idare amiri durumu derhal Cumhuriyet Savcılığına ve derneğe bildirilmektedir. 5253 Sayılı Dernekler Kanunu’nun 19’uncu Maddesi. Hâkim kararı veya mülki idare amirinin emri olmadıkça, kolluk kuvvetleri dernek ve eklentilerine girememekte, arama yapamamakta ve bura- Kamu düzeninin korunması veya suç işlenmesinin önlenmesi nedenlerinden birine bağlı olarak usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça, yine bu nedenlere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan durumlarda mülkî idare amirinin yazılı emri bulunmadıkça, kolluk kuvvetleri, dernek ve eklentilerine giremez, arama yapamaz ve buradaki eşyaya el koyamaz. Mülkî idare amirinin kararı yirmi dört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi halde, el koyma kendiliğinden kalkar. Dernekler Kanunu’nun 20’nci Maddesi. 106 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. daki eşyalara el koyamamaktadır. Hâkim kararı, mülkî idare amiri tarafından dernek yöneticilerine yazıyla duyurulur. Dernekler her yıl Nisan ayı sonuna kadar “yıllık faaliyet beyannamelerini mülki idare amirliğine vermekle yükümlü bulunmaktadır. Dernekler, yılsonu itibarıyla faaliyetlerini, gelir ve gider işlemlerinin sonuçlarını düzenleyecekleri beyanname ile her yıl Nisan ayı sonuna kadar mülkî idare amirliğine vermekle yükümlüdürler. Beyannamenin düzenlenmesine ilişkin esas ve usuller yönetmelikte düzenlenmiştir. Derneklerin kuruluş amaçlarına ve sivil toplum örgütü anlayışı dışındaki yasa dışı bir kısım faaliyetlerinin denetim ve kontrol yetkisi hususunda kolluğa kısmi yetki verilmiştir. Usulüne göre verilmiş hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan durumlarda mülki idare amirinin yazılı emriyle derneklerin yerleşim yerleri ve eklentilerine girebilen kolluk tarafından; İçişleri Bakanlığı* Kumar oynanması sebebiyle 5326 sayılı Kabahatler Kanununun nın 07 Temmuz 34’üncü maddesine göre idari para cezası ve bu suretle elde edilen 2006 gün ve gelire el konulması, 2006/64 Sayılı * Dernek ve lokallerde kumar oynandığının tespiti halinde 5237 sayılı Genelgesi. TCK’nin 228’inci ve 5253 sayılı Kanunun 32/p fıkrası ve 1072 sayılı kanunun 2’nci maddesi uyarınca C.Savcılığına suç duyurusunda bulunması gerekmektedir. Dernekler Kanunu’nun 19’uncu Maddesi. Dernekler belli faaliyetlerini önceden veya sonra mülki idare amirliğine bildirmekle yükümlüdür. Bunlar; * Dernekler mülkî idare amirliğine önceden bildirimde bulunmak şartıyla yurt dışındaki kişi, kurum ve kuruluşlardan aynî ve nakdî yardım alabilirler. Bildirimin şekli ve içeriği yönetmelikte düzenlenir. Nakdî yardımların bankalar aracılığıyla alınması zorunludur. * Dernekler genel kurullarının yetki vermesi üzerine yönetim kurulu Dernekler belli kararıyla taşınmaz mal satın alabilir veya taşınmaz mallarını satabilirfaaliyetlerini önce- ler. Dernekler edindikleri taşınmazları, tapuya tescilinden itibaren bir ay Dernekler Kanuden veya sonra içinde mülkî idare amirliğine bildirmekle yükümlüdürler. nunun 21, 22, 23 mülki idare amirli- * Dernekler, genel kurulu izleyen otuz gün içinde, yönetim kurulu ve ve 24 ncü Maddeğine bildirmekle denetim kurulu ile derneğin diğer organlarına seçilen asıl ve yedek leri. yükümlü bulunüyeleri mülkî idare amirliğine bildirmekle yükümlüdür. Dernek organlamaktadır. rında ve yerleşim yerinde meydana gelen değişiklikler de aynı usule tâbidir. Genel kurul sonuç bildiriminin şekli, içeriği ve gerekli belgeler yönetmelikte düzenlenir. * Dernekler, gerekli gördükleri yerlerde dernek faaliyetlerini yürütmek amacıyla temsilcilik açabilirler. Temsilcilikler, şube veya dernek genel kurullarında temsil edilmezler. Şubeler temsilcilik açamazlar. Temsilciliğin adresi, yönetim kurulu kararıyla temsilci olarak görevlendirilen kişi veya kişiler tarafından o yerin mülkî idare amirliğine yazılı olarak bildirilir. Dernekler bazı faaliyetlerini İçişleri Bakanlığından veya mülki idare amirliğinden izin alarak yapabilir. Bu faaliyetler; * Derneklerin, tüzüklerinde gösterilen amaçları gerçekleştirmek üzere, eğitim ve öğretim faaliyetleri için yurt, pansiyon; üyeleri için lokal açmaları Dernekler bazı ve lokallerinde alkollü içki kullanılması ile bu tesislerin işletilmesi mülkî faaliyetlerini İçişle- idare amirinden izin almalarına bağlıdır. Bu tesislerin açılması, işletilmesi ri Bakanlığından ve kapatılmasına ilişkin esas ve usuller yönetmelikte düzenlenir. Dernekler Kanuveya mülki idare * Kamu yararına çalışan dernekler, ilgili bakanlıkların ve Maliye Bakan- nu’nun 26, 27 ve amirliğinden “izin” lığının görüşü üzerine, İçişleri Bakanlığının teklifi ve Bakanlar Kurulu 28’inci Maddeleri. alarak yapabilkararıyla tespit edilir. Bir derneğin kamu yararına çalışan derneklerden mektedir. sayılabilmesi için, en az bir yıldan beri faaliyette bulunması ve derneğin amacı ve bu amacı gerçekleştirmek üzere giriştiği faaliyetlerin topluma yararlı sonuçlar verecek nitelikte ve ölçüde olması şarttır. * Dernek adlarında; Türk, Türkiye, Milli, Cumhuriyet, Atatürk, Mustafa Kemal kelimeleri ile bunların baş ve sonlarına getirilen eklerle oluşturu- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 107 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. lan kelimeler İçişleri Bakanlığının izni ile kullanılabilir. Dernekler kanunla belirlenen belli yasaklara uymak zorundadır. Bu yasaklar; * Derneklerin, mevcut veya mahkeme kararıyla kapatılmış veya feshedilmiş bir siyasî partinin, bir sendikanın veya üst kuruluşun, bir derneğin veya üst kuruluşun adını, amblemini, rumuzunu, rozetini ve benzeri işaretleri ya da başka bir ülkeye ve daha önce kurulmuş Türk devletlerine ait bayrak, amblem ve flamaları kullanmaları yasaktır. Dernekler kanunla Dernekler; Dernekler Kanubelirlenen belli - Tüzüklerinde gösterilen amaç ve bu amacı gerçekleştirmek üzere nu’nun 29, 30 ve “yasaklara” uymak sürdürüleceği belirtilen çalışma konuları dışında faaliyette bulunamazlar. 31’inci Maddeleri. zorundadır. - Anayasa ve kanunlarla açıkça yasaklanan amaçları veya konusu suç teşkil eden fiilleri gerçekleştirmek amacıyla kurulamaz. - Askerliğe, Milli Savunma ve genel kolluk hizmetlerine hazırlayıcı öğretim ve eğitim faaliyetlerinde bulunamaz, bu amaçları gerçekleştirmek üzere kamp veya eğitim yerleri açamazlar. Üyeleri için özel kıyafet veya üniforma kullanamazlar. - Dernekler, defterlerinde ve kayıtlarında ve Türkiye Cumhuriyetinin resmi kurumlarıyla yazışmalarında Türkçe kullanırlar. Yukarıdaki yasaklara aykırı hareket eden derneklere mülki idare amirliğince “idari para cezası” kesilir. Bu ceza kararına karşı Sulh Ceza Mahkemesinde itiraz edilebilir. Yukarıdaki yasaklara aykırı hareket eden derneklere mülki idare amirliğince idari para cezası kesilir. Verilen idarî para cezalarına dair kararlar ilgililere 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare Dernekler Kanunu’nun 32 ve mahkemesine (sulh ceza mahkemesine) itiraz edilebilir. İtiraz, idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen 33’üncü Maddeleri. karar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hâllerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Bu Kanunda belirtilen cezalar çocuk dernekleri hakkında, yazılı olarak uyarılmasına rağmen tekrar edilmesi halinde uygulanır. Kolluk tarafından Dernekler ile ilgili olarak bilgi ve belge talebinde bulunulması halinde Dernekler Müdürlüğü veya Dernekler Büro Şefliğince talep karşılanmayacaktır. Dernekler ile ilgili iş ve işlemlerin yürütülmesi merkezde Dernekler Dairesi Başkanlığı’na, illerde Valilikler bünyesinde oluşturulan İl Dernekler Müdürlüğü’ne, ilçelerde ise Kaymakamlıklar bünyesinde oluşturulan “Dernekler Büro Şeflikleri”ne verilmiş olup, dolayısıyla, dernekler- İçişleri Bakanlığıle ilgili iş ve işlemlerin yürütülmesi ve derneklere ait tüm bilgi ve belge- nın 09 Mart 2005 lerin arşivlenmesi görevi bu birimlere ait bulunmaktadır. gün ve 2005/25 Derneklerin iş ve işlemlerini yürüten dernek birimlerince; haklarında sayılı Genelgesi. yasal işlem yapılmak üzere başka birimlerce talep edilen bilgi ve belgeler değerlendirmeye alınacak, bunun haricindeki bilgi ve belge talepleri karşılanmayacaktır. Derneklerle ilgili olarak yapılacak işlemler yönetmelikte açıkça belirlenmiştir. Derneklerin toplantı usulü, sorumlu Müdürleri, denetimi, beyanname verme yükümlülüğü, dernek kütüğü ve tasfiye ile ilgili hususlar yönetmelikte açıkça belirtilmiştir.(31.03.2005 tarih 25772 sayılı Resmi Gazete) Dernek ve vakıfların kamu kurum ve kuruluşları ile ilişkileri kanunla belirlenmiştir. Dernek ve vakıfların kamu kurum ve kuruluşlarının isimlerini almaması, 5072 Sayılı Dergerçek ve tüzel kişilerden ücret, bağış, katkı payı ve benzer adlar adı nek ve Vakıfların altında karşılık temin etmemesi, araç gereç, evrak, form vb. malzemeKamu Kurum ve leri amaç dışında kullanmaması, kamu görevlilerinin görev unvanlarını Kuruluşları ile dernek ve vakıf organlarında kullanmamaları, kamu kurum ve kuruluşİlişkilerine Dair larını ödenek, yardım veya başka bir ad altında derneklere kaynak Kanun. aktarmaması gerekmektedir. Dernekler Yönetmeliği. 108 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 1774 SAYILI KİMLİK BİLDİRME KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT * Jandarma veya polis, kişileri ve araçları; - Bir suç veya kabahatin işlenmesini önlemek, - Suç işlendikten sonra kaçan faillerin yakalanmasını sağlamak, işlenen suç veya kabahatlerin faillerinin kimliklerini tespit etmek, - Hakkında yakalama emri ya da zorla getirme kararı verilmiş olan kişileri tespit etmek, - Kişilerin hayatı, vücut bütünlüğü veya malvarlığı bakımından ya da topluma yönelik mevcut veya muhtemel bir tehlikeyi önlemek, amacıyla durdurabilmektedir. * Durdurma yetkisinin kullanılabilmesi için kolluğun tecrübesine ve içinde bulunulan durumdan edindiği izlenime dayanan makul bir sebebin bulunması gerekmektedir. Süreklilik arz edecek, fiilî durum ve keyfilik oluşturacak şekilde durdurma işlemi yapılmamalıdır. * Kolluk, durdurduğu kişiye durdurma sebebini bildirmeli ve durdurma sebebine ilişkin sorular sormayı müteakip, kimlik veya bulundurulması gerekli diğer belgelerin ibraz edilmesini istemelidir. * Durdurma süresi, durdurma sebebine esas teşkil eden işlemin gerçekleştirilmesi için zorunlu olan süreden fazla olmamalıdır. * Durdurma sebebinin ortadan kalkması halinde kişilerin ve araçların bölgeden ayrılmalarına izin verilmelidir. * Kolluk, durdurduğu kişi üzerinde veya aracında silah veya tehlike oluşturan diğer bir eşyanın bulunduğu hususunda yeterli şüphenin 5681 Sayılı Polis Vazife ve SalahiKolluğun durdur- varlığı halinde, kendisine veya başkalarına zarar verilmesini önlemek amacına yönelik gerekli tedbirleri alabilmektedir. Ancak bu amaçla yet Kanununda ma ve kimlik Değişiklik Yapılsorma yetkisi 5681 kişinin üzerindeki elbisenin çıkarılması veya aracın, dışarıdan bakıldımasına Dair ğında içerisi görünmeyen bölümlerinin açılması istenmemelidir. sayılı yasa ile Kanunu’nun 1’inci * 5681 sayılı Kanun ve diğer kanunların verdiği görevlerin yerine getiyeniden düzenMaddesi (2559 rilmesi sırasında, kolluk tarafından gerekli işlemler için durdurulan lenmiştir. Sayılı PVSK’nun kişiler ve araçlarla ilgili hükümler saklı bulunmaktadır. 4/a Fıkrası). * Kolluk, görevini yerine getirirken, kimliğini belirleyen belgeyi gösterdikten sonra, kişilere kimliğini sormalıdır. Bu kişilere kimliğini ispatlamaları hususunda gerekli kolaylık gösterilmelidir. * Kimliğini ispatlayacak belgesinin bulunmaması, açıklamada bulunmaktan kaçınılması veya gerçeğe aykırı beyanda bulunması dolayısıyla ya da sair surette kimliği belirlenemeyen kişinin durumu hakkında derhal Cumhuriyet Savcısı haberdar edilmelidir. Bu kişi, kimliği açık bir şekilde anlaşılıncaya kadar gözaltına alınmalı ve gerekirse tutuklanmalıdır. Gözaltına ve tutuklamaya karar verme yetkisi ve usulü bakımından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uygulanmalıdır. * Kimliğinin tespiti amacıyla tutulan kişiye, kimliği tespit edildikten sonra ve talepte bulunması halinde, bu amaçla tutulduğuna ve tutulma süresine dair bir belge verilmelidir. Kişinin kimliğinin belirlenmesi durumunda, bu nedenle gözaltına alınma veya tutuklanma haline derhal son verilmelidir. * Nüfusa kayıtlı olmadığı için kimliği tespit edilemeyen kişilerin nüfusa kayıtlarının temini için gerekli işlemler yapıldıktan sonra, 5681 sayılı Kanununun 5’inci maddesine göre fotoğraf ve parmak izi tespit edilerek kayda alınmalıdır. * Kimliği tespit edilemeyen kişinin yabancı olduğunun anlaşılması halinde, 5682 sayılı Pasaport Kanunu ve 5683 sayılı Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun hükümlerine göre GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 109 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. işlem yapılmalıdır. Konaklama yerlerinin işletmecileri müşterilerin bilgilerini tutmak ve kolluk görevlilerinin incelemesine hazır bulundurmak zorundadır. Aksine hareket edenlere mülki idare amirliğince idari para cezası kesilmesi gerekmektedir. Otel, motel, han, pansiyon, bekâr odaları, kamp, kamping, tatil köyü ve benzeri her türlü, özel veya resmi konaklama yerleri ile özel sağlık müesseseleri, dinlenme ve huzur evleri, dini ve hayır kurumlarının sosyal tesislerinin sorumlu işleticileri, bu yerlerde ücretli veya ücretsiz, Kimlik Bildirme gündüz veya gece, yatacak yer gösterdikleri yerli veya yabancı herke- Kanunu’nun 2, 15 sin kimlik ve geliş - ayrılış kayıtlarını, örneğine ve usulüne uygun şekil- ve 18’inci Maddede günü gününe tutmak, genel kolluk örgütlerinin her an incelemelerine leri. hazır bulundurmak, Devlet İstatistik Enstitüsüne, talebi halinde vermek zorundadırlar. Aksine hareket edenlere mülki idare amirliğince üç milyon lira para cezası verilir. İçişleri Bakanlığının Genelgesi gereğince; özel işletme sahipleri bilgisayar kayıtlarını kolluğa bildirmekle yükümlü bulunmaktadır. 1774 Sayılı Kimlik Bildirme Kanununa göre otel, motel, tatil köyleri ve 30 yatak üzerinde kapasitesi bulunan özel ve resmi konaklama yerleri İçişleri Bakanlığıile özel sağlık müesseseleri; kayıtlarını bilgisayarda tutmak ve bilgisanın 19 Ocak 2006 yar terminallerini genel kolluk kuvvetlerinin bilgisayar terminallerine gün ve 2006/06 bağlamak zorunda olup, bu hususu yerine getirmeyen kuruluşlara Sayılı Genelgesi. kanunun EK-1’inci maddesi gereğince 164,00 YTL para cezası uygulanmalıdır. Yukarıda sayılan tesislerin (konaklama yerleri) sorumlu işleticilerinin kimlikleri, tesis açılmadan evvel müessesenin sahibi veya kanuni temsilcisi tarafından örneğine uygun şekilde, en yakın kolluk örgütüne bildirilir. Konaklama yerleri Sorumlu işleticinin değişmesi halinde keyfiyetin 24 saat içinde ve işletmecileri, yukarıdaki fıkrada gösterilen şekilde bildirilmesi zorunludur. sorumlu işletmeci- İşleticiler, kendilerine bu konuda verilen görev ve yükümlülükleri, kendi yi ve çalıştırdıkları sorumlulukları altında yöneticilerine devredebilirler. kişileri en yakın Bu durumda işletici ve yönetici müştereken sorumlu olurlar. kolluk örgütüne Kimlik Bildirme Kamu kuruluşlarına ait tesislerin amir ve müdürleri işletici gibi sorumlubildirmek zorunKanunu’nun 3 ve durlar. dadır. Aksine 4’üncü Maddeleri. hareket edenlere Bu tesislerin sorumlu işleticileri, müesseselerinde sürekli veya geçici mülki idare amirli- olarak çalıştırdıkları kimseleri ve bunların ayrılışlarını, örneğine uygun kimlik bildirme belgesi doldurarak, 24 saat içinde bağlı oldukları en ğince idari para cezası kesilmesi yakın kolluk örgütüne bildirirler. Kolluk örgütüne bildirilerek çalıştırılanlara, sorumlu işletici tarafından gerekmektedir. doldurulup onaylanan, örneğine uygun bir kimlik kartı verilir. Kolluk görevlilerince her istenildiğinde bu kimlik kartının gösterilmesi zorunludur. Binalarda oturanlar ve çalışanlar “bildirim dışı” oturan olup olmadığını kontrol edip varsa gerekli bilgileri en yakın kolluk örgütüne bildirmek zorundadır. Aksine hareket edenlere mülki idare amirliğince idari para cezasının kesilmesi gerekmektedir. Kat mülkiyetine tabi taşınmaz mal yöneticileri ve kapıcıları, binalarında bildirim dışı kimselerin oturup oturmadığını, çalışıp çalışmadığını, garaj, kömürlük, boş daire gibi bölümlere saklanmalar, sığınmalar, bazı eşya veya maddeleri gizlemeler olup olmadığını kontrol etmekle yüKimlik Bildirme kümlüdürler. Kanunu’nun 11 Bütün kat sahipleri ve kiracıları ile binada çalışanlar bu konularda ve 18’inci Maddeyöneticiye yardımcı olmak ve gereken bilgileri vermek zorundadırlar. leri. Yönetici ve kapıcıların, bu Kanuna aykırılıkları ve diğer şüpheli gördükleri hususları, bağlı oldukları genel kolluk örgütüne bildirmeleri gereklidir. Aksine hareket edenlere mülki idare amirliğince bir milyon lira para cezası verilir. 110 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Geçici yer değiştirmelerde (misafir ve yaylak ile kışlak gibi yerlere mevsimlik işçi durumunda) veya göç durumlarında bildirimin kolluğa verilmesi gerekmektedir. Geçici yer değiştirmelerde; * Konutlarda 30 günden fazla kalacak misafir için aile reisi; Kimlik Bildirme * Yaylak ve kışlak gibi yerlere mevsimlik olarak göçenler için de aile Kanunu’nun 7’nci Maddeleri. reisi tarafından, örneğine uygun bildirim üç gün içinde kolluk örgütüne verilmelidir. Kimlik bildirim belgesini vermekle sorumlu olanlar, kimliğini ispat edemeyen kişileri barındıramaz ve çalıştıramaz. Aksine hareket edenlere mülki idare amirliğince idari para cezası kesilir. Bu Kanun hükümlerine göre kimlik bildirme belgesini yetkili idareye vermekle yükümlü tutulanlar, kimliğini nüfus hüviyet cüzdanı ve diğer Kimlik Bildirme resmi geçerli belgelerle ispat edemeyen kimseleri tesislerinde barındı- Kanunu’nun 9 ve ramaz, konut ve işyerlerinde çalıştıramaz. Aksine hareket edenlere 18’inci Maddeleri. mülki idare amirliğince bir milyon lira para cezası verilir. Umuma açık yerler ve yatısız işyerlerinde sahipleri ve çalışanları dışında kimse kalamaz. Aksine hareket edenlere mülki idare amirliğince idari para cezası kesilir. Kahvehane, oyun salonu, kulüp, lokal ve benzeri yerlerde ve bu Kanunun kapsamına giren diğer yatısız iş yerlerinde, özel kanunları müsaade ettiği takdirde, ancak sahipleri ve çalıştırdıkları kimseler yatabilir, başkaları kalamazlar. Aksine hareket edenlere mülki idare amirliğince bir milyon lira idari para cezası verilir. Kimlik Bildirme İskele, istasyon, hava meydanı terminal, garaj, benzin istasyonu ve Kanunu’nun 10 benzeri kara, deniz ve hava ulaşım merkezleri ile fuar, panayır, sergi ve 18’inci Maddeleri. ve pazar kurulması gibi zorunluluk olan zaman ve yerlerde, sabahçı kahvesi ve benzeri diğer tesislere, bağlı olduğu kolluk örgütünün ve ilgili mahalli idarenin görüşü alınarak mahalli ve en büyük mülkiye amiri tarafından geçici veya sürekli olarak izin verilebilir. Buralarda kalanlar için bildirim yapılmaz. Kimlik bildirimlerinin kaydedilmesi ve il merkezinden de sorgulanması amacıyla genel kolluk kuvvetlerine ait karakollara bir bilgisayar sistemi kurulur. Konaklama tesisleri de bilgisayar kaydı tutarak bu sisteme bağlanmak zorundadır. * Bu Kanunun uygulanması sırasında genel kolluk kuvvetlerine ait karakollara, il merkezlerinden de sorgulanabilen bilgisayar terminalleri konulur. Bunun için gerekli giderler İçişleri Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanır. * İdarenin bilgisayar sistemi kurması ve gerekli teknik alt yapıyı hazırlamasıyla birlikte, her türlü konaklama tesislerinden, Bakanlar Kurulunca belirlenecek olanlar, tespit ve ilan tarihinden itibaren 3 yıl içerisinde tüm kayıtlarını bilgisayarda tutmak ve bilgisayar terminallerini genel kolluk kuvvetlerinin bilgisayar terminallerine bağlamak zorundadırlar. Bu şartı yerine getirmeyen kuruluşlara 50 milyon lira para cezası verilir. Tekrarı halinde işletme ruhsatları iptal edilir. Kimlik Bildirme Kanunu’nun EK1’inci Maddesi. Kimlik bildirme ile ilgili belgelerin şekli ve diğer uygulamalar yönetmelikte belirtilmiştir. Bu Kanunun bildirimlerle ilgili maddelerinin uygulama biçimi, söz konusu kimlik bildirme belge, defter ve kartlarının şekli, muhtevası, verilişi, alınış, Adalet, İçişleri, Turizm ve Tanıtma ve Devlet İstatistik Enstitüsü işlerine bakan Devlet Bakanlıklarınca müştereken hazırlanacak bir yönetmelikle gösterilir. Kimlik Bildirme Kanunu’nun 12’nci Maddesi. Bu kanunun uygulaması sırasında mülki idare amirliğince verilen Yukarıda belirtilen idari para cezaları o yerin en büyük mülki amiri tarafından verilir. Verilen para cezalarına dair kararlar ilgililere 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren en geç 7 gün içinde yetkili Sulh Ceza Mahkemesine Kimlik Bildirme Kanunu’nun 18’inci Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 111 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. cezalara karşı Sulh Ceza Mahkemesine itirazda bulunulabilir. Türk vatandaşları ile Türkiye’de bulunan yabancıların nüfus hizmetlerinin yürütülmesi ile ilgili olarak yeni bir kanun ihdas edilmiştir. itiraz edilebilir. İtiraz, idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Bu Kanuna göre verilen idari para cezaları 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur. Kişinin doğumundan ölümüne kadarki kişisel ve medeni durumunun, uyrukluğuna ve bunlarda meydana gelebilecek değişikliklere ait doğal 5490 Sayılı Nüfus ve hukuki olayların belirlenip saptanması, bu amaçla düzenlenmiş Hizmetleri Kanukütüklere yazılması, elektronik ortamda ulusal adres veri tabanının nu’nun 1 ve 2’nci oluşturulması ve nüfus kayıtları ile adres bilgilerinin ilişkilendirilmesi Maddeleri. maksadıyla yasa gereğince düzenlemelerde bulunulmuştur. * Binalardaki kapıcı, kaloriferci, bekçi, telefoncu ve benzeri idari, teknik ve yardımcı hizmetlerde çalışanlar ile * Bağımsız bir bölüm teşkil eden konutlarda oturan sahip veya kiracılar ve kat mülkiyetine tabi taşınmaz mallarda yönetici veya yönetim kurulunun kimlik bildirme belgesini doldurarak mahalli genel kolluk örgütüne Binalarda oturan- teslim etme zorunluluğu bulunmamaktadır. lar ve çalışanların * Diğer bir ifade ile 1774 sayılı yasanın 5, 6, 8, 16 ve 17’nci maddeleri kimlik bildirme yürürlükten kaldırılmış olup, konutlar kimlik bildirme kanununun kapbelgesini doldura5490 Sayılı Nüfus samı dışına çıkarılmıştır. rak en yakın kolluk Hizmetleri Kanuörgütüne verme * Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Başkanlığınca ülke sınırları içerisin- nu 71’inci Madde yaşayan T.C. vatandaşları ile yabancı ülke vatandaşlarının ikamet zorunluluğu yasal desi. adreslerinin belirlenmesi maksadıyla, “Adrese Dayalı Nüfus Kayıt düzenleme ile ortadan kaldırıl- Sistemi (ADNKS)” projesi yürürlüğe konulmuştur. Ulusal veri tabanının oluşturulabilmesi için lojmanda oturan personel Lojman Yönetim Kurulu mıştır. Başkanlıkları aracılığı ile “Hane Halkı Bilgi Form”larını tanıtım kartı olan TÜİK personeline teslim etmelidir. Lojman dışında ikamet eden TSK personeli ve aileleri ile vatandaşlarca TÜİK yetkililerine müracaat etmek suretiyle adres değişikliği yapabilecektir. * Nüfus kayıtları ve bu kayıtların tutulmasına dayanak olan belgeler gizli olup, bunların yetkili ve sorumlu memurlar ile teftiş ve denetim Nüfus kayıtları ile 5490 Sayılı Nüfus yetkisi olanlar ile mahkemeler haricindeki kişi veya kuruluşlarca inceilgili olarak gizliliğe lenmesi yasa gereği yasaklanmıştır. Hizmetleri Kanuriayet edilmesi nu’nun 9 ve * Nüfus kayıtlarına bilgi işleyen memurlar ile kimlik paylaşım sistemi gerekmektedir. 45’inci Maddeleri. kapsamında nüfus kayıtlarından faydalanan diğer görevlilerin bu gizliliğe riayet etmeleri gerekmektedir. Ulusal adres veri tabanı ile MERNİS veri tabanının ilişkilendirilmesi yetkisi İçişleri Bakanlığına verilmiştir. * İl Özel İdaresi ve Belediyelerce adres bilgilerinin oluşabilmesi için alt yapı oluşturularak ulusal adres veri tabanına bilgilerin ithal edilmesi 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanugerekmektedir. nu’nun 48, 49, 50 * Kanunen adres bildiriminin 50’nci madde de belirtilen yükümlülerce, ve 51’inci Maddeadres beyan formuyla İlçe Nüfus Müdürlüklerine yapılması ve değişikleri. liklerin yirmi iş günü içinde bildirilmesi gerekmektedir. Kolluk; nüfusta kayıtlı olmadığını tespit ettikleri kişiler hakkında gerekli işlemleri yaptıktan sonra düzenlenen evrakları nüfus idaresine göndermekle Kolluk görevlileri; kimlik kontrolleri veya herhangi bir işlem nedeniyle 5490 Sayılı Nüfus kimliğini ispat edemeyenlerle, nüfusta kayıtlı olmadığını tespit ettikleri Hizmetleri Kanukişileri, haklarında gerekli işlemleri yaptıktan sonra düzenleyecekleri nu’nun 18’inci evrakı o yer nüfus idaresine göndermekle yükümlüdür. Maddesi. 112 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. görevlidir. Nüfus bilgileri ile ilgili beyanlarda şüpheye düşülmesi halinde kolluk tarafından soruşturma ve inceleme yapılması gerekmektedir. Nüfus olayları ile ilgili beyanlarda şüpheye düşülmesi halinde mülki 5490 Sayılı Nüfus idare amirinin emriyle kolluk makamları tarafından gerekli soruşturma Hizmetleri Kanuve incelemelerin yapılmasını müteakip nüfusa bilgi verilmesi gereknu’nun 60’ıncı mektedir. Maddesi. Türkiye İstatistik Kurumu ikamet adresleri ile ilgili idari para cezası uygulamaya yetkili kılınmıştır. * Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı (TÜİK) gerektiğinde verilerin veya bilgilerin doğruluğunu araştırmaya ve kontrol etmeye, ilgililerden ek bilgi ve belge istemeye yetkili kılınmış olup, ikamet adreslerinin 5429 Sayılı Türkiyanlış bildirilmesinde kusurlu olduğu tespit edilen şahıslara idari para ye İstatistik Kanunu’nun 7 ve cezası kesebilmektedir. 54’üncü Maddele* TÜİK Başkanlığı İl ve İlçe yürütme komitelerinin görevlendireceği ri. personelin yardım taleplerini mülki amirler aracılığı ile kolluk tarafından karşılanması gerekmektedir. Adli işlem maksa5490 Sayılı Nüfus dıyla nüfus kayıtNüfus kayıt örnekleri adli işlemlerle sınırlı olmak üzere Nüfus Hizmetle- Hizmetleri Kanuları kolluk tarafınri Kanunu gereğince Nüfus Müdürlüklerinden talep edilebilmektedir. nu’nun 44’üncü dan istenebilmekMaddesi. tedir. Kimlik kartı yenileme işlemi esnasında Nüfus Md. lüğünce talep edilmesi halinde kolluk tarafından ilgili kişiler hakkında araştırma ve soruşturma yapılması gerekmektedir. Kimlik bildirme kanunuyla ilgili detay bilgiler yönetmelikte belirtilmiştir. Türk vatandaşlığı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik gereğince, illerde oluşturulan başvuru inceleme komisyonunda Genel Kolluk temsilcileri de yer almaktadır. Kayıp, yeniden, yenileme ve değiştirme nedeniyle nüfus cüzdanı taleİçişleri Bakanlığıbinde bulunan kişinin yöneltilen sorulara yanlış ya da hiç cevap verilnın 14 Kasım memesi durumunda, kişilere nüfus cüzdanı düzenlenmeyecek ve 2006 gün ve cüzdan talep belgesinde kimliği ve fotoğrafı bulunan kişi olup olmadığı 2006/83 Sayılı kolluk kuvvetlerince yapılacak araştırma sonucuna göre Nüfus MüdürGenelgesi. lerince işlem tesis edilecektir. İşyeri sorumlu işleticilerinin, konutlarda çalışanlar ve oturanların yükümlülükleri, konaklama tesislerinde geçici oturmalar gibi detaylar yönetmelikte belirtilmiştir. Otel- Motel vb. yerler 24 Saat, Her türlü ticaret ve sanat amacı güden işyerleri üç gün içerisinde bildirim yapmak zorundadır. Kimlik Bildirim Kanunu’nun Uygulanmasıyla İlgili Yönetmelik. * 5901 sayılı Kanunu’nun 11 inci ve 16’ncı maddeler uyarınca Türk 5901 Sayılı Türk vatandaşlığını kazanmak isteyen yabancıların başvuru için gerekli Vatandaşlığı şartları taşıyıp taşımadıklarının tespiti, illerde oluşturulan vatandaşlık Kanunu’nun başvuru inceleme komisyonu tarafından yapılmaktadır. 18’inci ve Türk Vatandaşlığı * Türk vatandaşlığı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin Kanunu’nun 69’uncu maddesine istinaden, illerde oluşturulan komisyonda, il valisi veya görevlendireceği vali yardımcısının başkanlığında, il müdürlüğü, il Uygulanmasına emniyet müdürlüğü, il jandarma komutanlığı, il millî eğitim müdürlüğü İlişkin Yönetmeliğin 69’uncu ve sosyal hizmetler il müdürlüğünden en az şube müdürü düzeyinde Maddesi. görevlendirilen temsilciler bulunmaktadır. 2911 SAYILI TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞLERİ KANUNU GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 113 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlemenin usul ve şartları ile ilgililerin ve kolluk görevlilerinin bu konudaki görev ve sorumlulukları belirlenmiştir. Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller ile gerçek ve tüzel kişilerin düzenle- Toplantı ve Gösyecekleri toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yeri, zamanı, usul ve şartla- teri Yürüyüşleri rı, düzenleme kurulunun görev ve sorumlulukları, yetkili merciin yasak- Kanunu’nun 1’inci lama ve erteleme halleri, güvenlik kuvvetlerinin görev ve yetkileri ile Maddesi. yasakları ve ceza hükümler kanunla düzenlenmiştir. Tüm vatandaşlar önceden izin almaksızın toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleyebilir. Yabancıların İçişleri Bakanlığından ve Mülki idare amirliğinden izin almaları şarttır. Herkes, önceden izin almaksızın, bu Kanun hükümlerine göre silahsız ve saldırısız olarak kanunların suç saymadığı belirli amaçlarla toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir. Yabancıların bu Kanun hükümlerine göre toplantı ve gösteri yürüyüşü Toplantı ve Gösdüzenlemeleri, İçişleri Bakanlığının iznine bağlıdır. Yabancıların bu teri Yürüyüşleri Kanunu’nun Kanuna göre düzenlenen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde topluluğa hitap etmeleri, afiş, pankart, resim, flama, levha, araç ve gereçler 3’üncü Maddesi. taşımaları, toplantının yapılacağı mahallin en büyük mülkî idare amirliğine toplantıdan en az kırk sekiz saat önce yapılacak bildirimle mümkündür. Bazı toplantı ve faaliyetler bu Kanun hükümlerine tabi olmayıp, bunlar; * Siyasi partilerin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendikaların, vakıfların, derneklerin, ticari ortaklıkların ve diğer tüzel kişilerin özel kanunlarına ve kendi tüzüklerine göre yapacakları kapalı Bazı toplanmalar yer toplantıları, ve seçim propa- * Kanunlara uymak, kendi kural ve sınırları içinde kalmak şartıyla gandaları toplantı Toplantı ve Göskanun veya gelenek ve göreneklere göre yapılacak toplantı, tören, ve gösteri yürüyü- şenlik, karşılama ve uğurlamalar, teri Yürüyüşleri şü sayılmaz. Kanunu’nun 4 ve * Spor faaliyetleri ile bilimsel, ticari ve ekonomik amaçlarla yapılan 5’inci Maddeleri. Bunlar kendi toplantılar, mevzuatlarına * Seçim zamanlarında yapılacak propaganda toplantıları, tabidir. * Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanların Devlet ve Hükümet işleri hakkındaki toplantı ve konuşmaları ile Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin halk ile yapacakları sohbet niteliğindeki görüşmeler olarak gruplandırılabilir. Toplantı ve gösteri yürüyüşleri, tüm il veya ilçe sınırları içerisinde aşağıdaki hükümlere uyulmak şartıyla her yerde yapılabilir. Şehir ve kasabalarda ve gerekli görülen diğer yerlerde hangi meydan ve açık yerlerde veya yollarda toplantı veya yürüyüş yapılabileceği ve Toplantı ve gösteri bu toplantı ve yürüyüş için toplanma ve dağılma yerleri ile izlenecek yol yürüyüşleri mülki ve yönler Vali ve Kaymakamlarca kararlaştırılarak alışılmış araçlarla Toplantı ve Gösidare amirliğince önceden duyurulur. Bu yerler hakkında sonradan yapılacak değişiklikteri Yürüyüşleri ler duyurudan on beş gün sonra geçerli olur. Toplantı yerlerinin tespiönceden belirlenip Kanunu’nun 6, 7, ilan edilen yer ve tinde gidiş gelişi, güvenliği bozmayacak ve pazarların kurulmasına 8 ve 20’nci Madgüzergâhlarda ve engel olmayacak biçimde, toplantıların genel olarak yapıldığı, elektrik deleri. gündüz saatlerin- tesisatı olan yerler tercih edilir. de yapılabilir. Toplantı ve yürüyüşlere ve bu amaçla toplanmalara güneş doğmadan başlanamaz. Açık yerlerdeki toplantılar ile yürüyüşler güneşin batışından bir saat öncesine, kapalı yerlerdeki toplantılar saat 23.00’e kadar sürebilir. Toplantının yapıldığı yer, toplantı süresince umuma açık yer sayılır. Toplantı ve gösteri * Bu Kanuna göre yapılacak toplantı veya gösteri yürüyüşleri, fiil ehliyeyürüyüşü düzen- tine sahip ve on sekiz yaşını doldurmuş, en az yedi kişiden oluşan bir Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri 114 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlemek için 7 kişiden oluşan “düzenleme kurulunun 48 saat önceden mülki idare amirliğine bildirimde bulunmaları şarttır. lanamaz. düzenleme kurulu tarafından düzenlenir. Bu kurul, kendi aralarından Kanunu’nun 9, 10 birini başkan seçer. Diplomatik dokunulmazlıkları bulunan kişiler, düzen- ve 20’nci Maddeleme kurulu başkan veya üyesi olamazlar. Tüzel kişilerin toplantı ve leri. gösteri yürüyüşü düzenlemeleri, yetkili organlarının kararına bağlıdır. * Toplantı veya gösteri yürüyüşünün yapılabilmesi için, düzenleme kurulu üyelerinin tamamının imzalayacakları bir bildirim, toplantı-gösteri yürüyüşünün yapılmasından en az kırk sekiz saat önce ve çalışma saatleri içinde, toplantı-gösteri yürüyüşünün yapılacağı yerin bağlı bulunduğu Valilik veya Kaymakamlığa verilir. Bu bildirim, Valilik veya Kaymakamlıkça kabul edilmez veya karşılığında alındı belgesi verilmez ise keyfiyet bir tutanakla tespit edilir. Bu halde noter vasıtasıyla ihbar yapılır. İhbar saati bildirimin verilme saati sayılır. “Düzenleme kurulu” toplantı veya gösteri yürüyüşünün huzur ve sükûnunu sağlamakla yükümlüdür. Gerektiğinde mülki idare amirliğinden toplantı veya gösteri yürüyüşünün sona erdirilmesini isteyebilir. Düzenleme kurulu, toplantı veya gösteri yürüyüşünün sükûn ve düzenini, bildirimde yazılı amaç dışına çıkılmamasını sağlamakla yükümlü ve sorumludur. Kurul, bunun için gereken önlemleri alır ve gerektiğinde Toplantı ve Gösgüvenlik kuvvetlerinin yardımını ister. Alınan önlemlere rağmen sükûn teri Yürüyüşleri ve düzenin sağlanamaması halinde, kurul başkanı toplantı veya gösteri Kanunu’nun 12 ve 20’nci Maddeyürüyüşünün sona erdirilmesini hükümet komiserinden isteyebilir. leri. Düzenleme kurulunun sorumluluğu, topluluk toplantı gösteri yürüyüşü yerinden tamamen dağılıncaya kadar sürer. Toplantı veya gösteri yürüyüşünü takip etmek üzere mülki idare amirliğince bir “hükümet komiseri” görevlendirilir. Hükümet komiseri gerektiğinde toplantı veya gösteri yürüyüşünü sona erdirmeye yetkilidir. Valilik ve Kaymakamlıkça; hâkim ve savcılar ve bu sınıftan sayılanlar ile Silahlı Kuvvetler, adalet, genel ve özel kolluk kuvvetleri mensupları hariç olmak üzere, il veya ilçelerdeki mülki idare amirliği hizmetleri sınıfına dâhil memurları ile diğer kamu görevlilerinden müdür, amir veya bunların yardımcıları arasından bir kişi, hükümet komiseri olarak ve gerektiğinde iki kişi de hükümet komiseri yardımcısı olarak görev- Toplantı ve Göslendirilir. teri Yürüyüşleri Hükümet komiseri, toplantı veya gösteri yürüyüşü yerinde uygun göre- Kanunu’nun 13 ceği bir yerde bulunur ve toplantı veya gösteri yürüyüşünü teknik ses ve 20’nci Maddeleri. alma cihazları, fotoğraf ve film makineleri gibi araçlarla tespit ettirebilir. Hükümet komiseri, huzur ve sükûnun sağlanamaması durumunda düzenleme kurulu başkanının isteği veya toplantı-gösteri yürüyüşünün sürmesini imkânsız kılacak derecede genel sükûn ve düzeni bozacak ve suç teşkil edecek nitelikte sözle veya eylemle saldırılı bir biçim alması halinde toplantıyı sona erdirmeye yetkilidir. Toplantı veya gösteri yürüyüşü izin verilen yer ve zamanda yapılır ve düzenleme kurulu üyeleri katılmak zorundadır. Toplantı veya gösteri yürüyüşü bildirimde belirtilen yer ve zamanda Toplantı ve Gösyapılır. Düzenleme kurulu, kendi üyelerinden başkan dâhil en az yedi teri Yürüyüşleri kişiyi toplantının yapıldığı yerde bulundurmakla yükümlüdür. Bu husus, Kanunu’nun 11 katılanların kimlikleri belirtilmek suretiyle hükümet komiserince bir ve 20’nci Maddetutanakla tespit edilir. leri. Toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme kurulu, mülki idare amirliği ve İçişleri Bakanlığınca belli sürelerle ertelenebilir. Toplantı veya gösteri yürüyüşü, toplantının yapılacağı saatten en az yirmi dört saat önce düzenleme kurulunun çoğunluğu tarafından, bildirimin verildiği Valilik veya Kaymakamlığa yazı ile bildirilmek şartıyla Toplantı ve Göskırk sekiz saati geçmemek üzere yalnız bir kez geri bırakılabilir. teri Yürüyüşleri Bir il sınırı içinde aynı günde birden çok toplantı veya gösteri yürüyüşü Kanunu’nun 14, yapılmak istenmesi halinde Vali, emrindeki güvenlik kuvvetlerinin ve 15, 16 ve 20’nci Maddeleri. gerektiğinde yararlanabileceği diğer güçlerin bu toplantı-gösteri yürüyüşlerinin güvenlik içinde yapılmasını sağlamaya yeterli olmadığı kanısına varırsa, toplantılardan bir kısmını on günü aşmamak üzere bir GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 115 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. kez erteleyebilir. Bir bölge Valiliğine bağlı illerden; birden çok ilde aynı günde toplantı veya gösteri yürüyüşü yapmak için bildirim verilmesi üzerine, toplantı-gösteri yürüyüşü güvenliğini sağlamak amacıyla ilgili Valilerce bölge Valiliğinden takviye istenmesi halinde, Bölge Valisi bu isteklerin karşılanamayacağı kanısına varırsa, takviye gönderilemeyen illerdeki toplantı-gösteri yürüyüşleri on günü aşmamak üzere bölge Valiliğince bir kez ertelenebilir. Ertelemede müracaat önceliği göz önünde bulundurulur. Aynı günde birden çok Bölge Valiliğine bağlı illerde toplantı veya gösteri yürüyüşü yapmak için bildirim verilmesi üzerine, toplantı-gösteri yürüyüşü güvenliğini sağlamak amacıyla ilgili Bölge Valilerince İçişleri Bakanlığından takviye istenmesi halinde, İçişleri Bakanlığı bu isteklerin karşılanamayacağı kanısına, varırsa, takviye gönderilemeyen bölge Valiliğine bağlı illerdeki toplantı-gösteri yürüyüşleri on günü aşmamak üzere İçişleri Bakanlığınca bir kez ertelenebilir. Toplantı ve gösteri yürüyüşleri, milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık genel ahlakın korunması ve başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla mülki idare amirliğince ve İçişleri Bakanlığınca yasaklanabilir veya en fazla 1 ay süreyle ertelenebilir. Bölge Valisi, Vali veya Kaymakam, milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla belirli bir toplantı veya gösteri yürüyüşünü bir ayı aşmamak üzere erteleyebilir veya suç işleneceğine dair açık ve yakın tehlike mevcut olması halinde yasaklayabilir. Toplantı ve gösteri yürüyüşünün en az yirmi dört saat önce tebliğ şartı aranmaksızın bölge Valiliği, Valilik veya Kaymakamlıklarca ertelenebileceği veya yasaklanabileceği haller yönetmelikte gösterilir. Bölge Valisi, Vali veya Kaymakamlarca ertelenen veya yasaklanan İçişleri Bakanlığı tarafından ertelenen toplantı ve gösteri yürüyüşlerine ilişkin gerekçeli erteleme veya yasaklama kararı toplantı-gösteri yürüyüşünün başlama saatinden en az yirmi dört saat önce bir yazı ile düzenleme kurulu başkanına veya bulunamadığı takdirde üyelerden birine tebliğ edilir. Vali veya kaymakamlarca ertelenen veya yasakla- Toplantı ve Gösnan toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkında bölge Valiliğine ve İçişleri teri Yürüyüşleri Bakanlığına, bölge Valilerince ertelenen veya yasaklanan toplantı ve Kanunu’nun 17, gösteri yürüyüşleri için de İçişleri Bakanlığına bilgi verilir. 18, 19 ve 20’nci Toplantı veya gösteri yürüyüşünün ertelenen günden sonraki bir günde Maddeleri. yapılabilmesi, düzenleme kurulunun yeni bildirimde bulunmasına bağlıdır. Bölge Valisi, milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla bölgeye dâhil illerin birinde veya birkaçında ya da bir ilin bir veya birkaç ilçesinde bütün toplantı ve gösteri yürüyüşlerini bir ayı geçmemek üzere erteleyebilir. Valiler de aynı sebeplere dayalı olarak ve suç işleneceğine dair açık ve yakın tehlike mevcut olması hâlinde ile bağlı ilçelerin birinde veya birkaçında bütün toplantı ve gösteri yürüyüşlerini bir ayı geçmemek üzere yasaklayabilir. Yasaklama kararı gerekçeli olarak verilir kararın özeti yasaklamanın uygulanacağı yerlerde mutat vasıtalarla ilan edilir. Ayrıca, İçişleri Bakanlığına bilgi verilir. Şehirlerarası karayollarında, genel yollar ve parklarda, kamu hizmeti görülen binalarda ve TBMM’ne 1 km uzaklıktaki yerlerde toplantı ve gösteri yürüyüşü Genel yollar ile parklarda, mabetlerde, kamu hizmeti görülen bina ve tesislerde ve bunların eklentilerinde ve Türkiye Büyük Millet Meclisine bir kilometre uzaklıktaki alan içinde toplantı yapılamaz ve şehirlerarası Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri karayollarında gösteri yürüyüşleri düzenlenemez. Kanunu’nun Genel meydanlardaki toplantılarda, halkın ve ulaşım araçlarının gelip 22’nci Maddesi. geçmesini sağlamak üzere Valilik ve Kaymakamlıklarca yapılacak düzenlemelere uyulması zorunludur. 116 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. düzenlenemez. Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri tek tek sayılmıştır. * Bildirim verilmeden veya toplantı veya yürüyüş için belirtilen gün ve saatten önce veya sonra; * Ateşli silahlar veya patlayıcı maddeler veya her türlü kesici, delici aletler veya taş, sopa, demir ve lastik çubuklar, boğma teli veya zincir gibi bereleyici ve boğucu araçlar veya yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı eczalar veya diğer her türlü zehirler veya her türlü sis, gaz ve benzeri maddeler ile yasadışı örgüt ve topluluklara ait amblem ve işaret taşınarak veya bu işaret ve amblemleri üzerinde bulunduran üniformayı andırır giysiler giyilerek veya kimliklerini gizlemek amacıyla yüzlerini tamamen veya kısmen bez vesair unsurlarla örterek toplantı ve gösteri yürüyüşlerine katılma ve kanunların suç saydığı nitelik taşıyan afiş, pankart, döviz, resim, levha, araç ve gereçler taşınarak veya bu nitelik“Kanuna aykırı Toplantı ve Göste sloganlar söylenerek veya ses cihazları ile yayınlanarak, toplantı ve gösteri * Saat 23.00’ten sonra veya güneş doğmadan önce; teri Yürüyüşleri yürüyüşleri” tek Kanunu’nun * Bildirimde belirtilen yer ve güzergâh dışında, tek sayılmıştır. 23’üncü Maddesi. * Gösteri yürüyüşü güzergâhını tam belirtmeksizin ve yer konusundaki yasak ve önlemlere uyulmaksızın, * Kanun kapsamı dışında bırakılan konularda kendi amaç, kural ve sınırları dışına çıkılarak, * Kanunların suç saydığı maksatlar için, * Bildirimde belirtilen amaç dışına çıkılarak, * Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yasaklanması veya ertelenmesi halinde tespit edilen erteleme veya yasaklama süresi sona ermeden, * Hükümet komiserince toplantının sona erdirildiği halde * Amacına aykırı olarak, * Yabancılar ile ilgili izinler alınmadan, * Yapılan toplantılar veya gösteri yürüyüşleri Kanuna aykırı sayılır. Kanuna uygun olarak başlayan bir toplantı veya gösteri yürüyüşü, daha sonra yukarıda belirtilen kanuna aykırı durumlardan bir veya birkaçının vukuu bulması sebebiyle, Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşü haline dönüşürse; * Hükümet komiseri toplantı veya gösteri yürüyüşünün sona erdiğini bizzat veya düzenleme kurulu aracılığı ile topluluğa ilan eder ve durumu en seri vasıta ile mahallin en büyük mülki amirine bildirir. Kanuna aykırı * Mahallin en büyük mülki amiri, yazılı veya acele hallerde sonradan toplantı ve gösteri yazı ile teyit edilmek kaydıyla sözlü emirle, mahallin güvenlik amirlerini yürüyüşlerinin veya bunlardan birini görevlendirerek olay yerine gönderir. hükümet komise* Bu amir, topluluğa Kanuna uyularak dağılmalarını, dağılmazlarsa zor rinin bildirimi kullanılacağını ihtar eder. Topluluk dağılmazsa zor kullanılarak dağıtı- Toplantı ve Gösüzerine mülki idare amirliğince lır. Bu gelişmeler hükümet komiserince tutanaklarla tespit edilerek en teri Yürüyüşleri kolluk kuvvetleri kısa zamanda mahallin en büyük mülki amirine tevdi edilir. Kanunu’nun Güvenlik kuvvetlerine karşı fiili saldırı veya mukavemet veya koruduk- 24’üncü Maddesi. tarafından ihtar ları yerlere ve kişilere karşı fiili saldırı hali mevcutsa, ihtara gerek yapılmak uyulmazsa zor kullan- olmaksızın zor kullanılır. Toplantı ve gösteri yürüyüşüne silah, araç, alet veya maddeler veya mak suretiyle sloganlarla katılanların bulunması halinde bunlar güvenlik kuvvetlerindağıtılması gece uzaklaştırılarak toplantı ve gösteri yürüyüşüne devam edilir. Ancak, rekmektedir. bunların sayıları ve davranışları toplantı veya gösteri yürüyüşünü Kanuna aykırı addedilerek dağıtılmasını gerektirecek derecede ise yukarıdaki hükümler uygulanır. Toplantı ve gösteri yürüyüşüne silah, araç, alet veya maddeler veya sloganlarla katılanların tanınması ve uzaklaştırılmasında düzenleme kurulu güvenlik kuvvetlerine yardım etmekle yükümlüdür. Toplantı veya gösteri yürüyüşlerinin Kanuna aykırı olarak başlaması GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 117 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. hallerinde; güvenlik kuvvetleri mensupları, olayı en seri şekilde mahallin en büyük mülki amirine haber vermekle beraber, mevcut imkânlarla gerekli tedbirleri alır ve olaya müdahale eden güvenlik kuvvetleri amiri, topluluğa dağılmaları, aksi halde zor kullanılarak dağıtılacakları ihtarında bulunur ve topluluk dağılmazsa zor kullanılarak dağıtılır. Toplantı veya gösteri yürüyüşü sırasında “suç işleyenler” hiçbir ihtara gerek olmaksızın kolluk kuvvetleri tarafından yakalanır. Toplantı veya gösteri yürüyüşü sırasında suç işleyenleri ve suçluları yakalamak için emir ve ihtara gerek yoktur. Kolluk kuvvetleri hiçbir ihtarda bulunmaksızın bunları yakalar. Çağrı ve propaganda araçlarında halkı suç işlemeye teşvik etmek, belli yer ve zamanlarda sesli çağrı yapmak, halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne özendirmek ve kışkırtmak yasaktır. Kolluk görevlileri bu konuda gerekli önlemleri alırlar. Toplantı veya yürüyüşlere ilişkin çağrı veya propaganda amacıyla kullanılan basılı veya çoğaltılmış veya el ile yazılmış davetiye, levha ve ilanlarda düzenleme kurulu başkanı ile en az altı üyesinin adları, soyadları ve imzalarının bulunması; bunlardan asılması gerekenlerin Valilik veya kaymakamlıklarca önceden tespit edilmiş yerlere asılması zorunludur. Bu propaganda ve çağrı alet ve araçlarında, halkı suç işlemeye özendiren veya kışkırtan yazı veya resim bulunması yasaktır. Toplantı veya gösteri yürüyüşünün yapılacağı tarihten bir önceki günToplantı ve Gösden toplantı veya gösteri yürüyüşünün başlayacağı saate kadar, güneşin doğuşundan batışına kadarki zaman içinde olmak kaydıyla ses teri Yürüyüşleri yükselten veya ileten herhangi bir alet veya araç ile çağrı yapılabilir. Bu Kanunu’nun 26 ve 27’nci Maddesüre dışında çağrı için sözü geçen alet veya araçlar kullanılamaz. leri. Kapalı yer toplantılarında, ses yükseltici alet veya araçlarla dışarıya yayın yapılamaz. Halka karşı, doğrudan doğruya veya ses yükselten veya ileten herhangi bir alet veya araç ile söz söyleyerek veya seslenerek veya basılmış veya çoğaltılmış veya elle yazılmış veya çizilmiş kâğıtları duvarlara veya diğer yerlere yapıştırarak veya dağıtarak veya benzeri araç ve yollarla halkı Kanuna aykırı toplantı veya yürüyüşe özendirmek veya kışkırtmak yasaktır. Bu hareketler güvenlik kuvvetlerince derhal menedilir. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 25’inci Maddesi. Toplantı ve gösteri yürüyüşü ile ilgili suçlar şunlardır: * Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununda belirtilen yasaklara aykırı hareket etmek, * Toplantı veya gösteri yürüyüşü yapılmasına engel olmak, * Toplantı veya gösteri yürüyüşü sırasında huzur ve sükûnu bozmak. * Kanuna aykırı propaganda vasıtaları kullanmak ve halkı suç işlemeye Toplantı veya teşvik etmek, gösteri yürüyüşü sırasında işlenen * Toplantı veya gösteri yürüyüşünün dağıtılması konusundaki hükümet Toplantı ve Gösemrine karşı gelmek, suçlar ayrı ayrı teri Yürüyüşleri * Toplantı veya gösteri yürüyüşlerine silahlı olarak katılmak, mukavedüzenlenmiştir. Bu Kanunu’nun 28 ila met etmek, suçlar ile ilgili 34’üncü Maddeleönlemleri kolluk * Halkı kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşü yapma konusunda ri Arası. özendirmek veya kışkırtmak olup, kolluk kuvvetleri, düzenleme kurulu kuvvetleri zamave hükümet komiserinin de yardımıyla bu suçların işlenip işlenmediğini nında ve tam olarak almalıdır. tahkik eder ve işlendiğini tespit ederse, C.Savcısının emri ile soruşturma başlatılmalıdır. * Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşleri düzenleyen veya yönetenlerle bunların hareketlerine katılanların, fiil daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde bir yıl altı aydan üç yıla kadar, * Kanun’un 10’uncu maddesi gereğince verilecek bildirimde düzenleme kurulu üyesi olarak gösterilenlerden 9’uncu maddede belli edilen nite- 118 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. likleri taşımayanların, toplantı veya yürüyüşün yapılması hâlinde, bir yıla kadar, * Anılan yasanın 11 ve 12’nci maddelerde yazılı görevleri yerine getirmeyen düzenleme kurulu üyelerinin, altı aydan iki yıla kadar, * Güvenlik kuvvetlerine veya hükümet komiserine veya yardımcılarına veya hükümet komiseri tarafından toplantı veya yürüyüş safahatının teknik araç ve gereçlerle tespit için görevlendirilenlere bu görevlerini yaptıkları sırada cebir ve şiddet veya tehdit veya nüfuz ve müessir kuvvet sarf etmek suretiyle mani olanların iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması gerekmektedir. Toplantı ve gösteri yürüyüşleri ile ilgili “düzenleme kurulu, hükümet komiseri, kolluk kuvvetleri ve askeri birliklerin görev ve sorumlulukları” ayrı bir yönetmelik ile düzenlenmiştir. Düzenleme kurulunun, hükümet komiseri ve yardımcılarının, güvenlik kuvvetlerinin ve görevli askeri birliklerin görev, yetki ve sorumluluklarının uygulanış biçimi ve Kanunun uygulanmasına ilişkin diğer hususlar Adalet, Milli Savunma ve İçişleri Bakanlıklarınca bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içinde çıkarılacak ve Resmi Gazetede yayımlanacak bir yönetmelikle düzenlenir. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 37’ nci Maddesi. Toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununun uygulanmasına ilişkin olarak yönetmelik ihdas edilmiştir. İl ve İlçe sınırları içerisinde açık yer toplantısı yapılacak mahaller, yürüyüş yapılacak güzergâh, toplanacak yerler, asılacak pankart ve afişler ile ilgili düzenlemeler yönetmelikte ayrıntılı olarak belirtilmiştir. (08.08.1995 tarih 18836 sayılı Resmi Gazete). Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik. İçişleri Bakanlığı genelgesinde; * Sivil toplum örgütlerinin yaptığı basın açıklamaları sonucunda yargı merciine intikal ettirilen dosyaların 2911 sayılı Kanununun 28’inci maddesi (kanununa aykırı toplantı ve gösterişi düzenleyen ve yönetenlerin bir yıl altı aydan üç yıla kadar hapis ceza müeyyidesi) kapsamında değerlendirilmediği, * İnsanların; açık havada, toplu veya ferdi olarak araç trafiğini engellemeden, çevreye zarar vermeden, günlük hayatın doğal seyrini önemli ölçüde kesintiye uğratmadan ve şiddete başvurmadan konusu suç teşkil etmemek koşulu ve megafon veya sınırlı alanda ses duyulmasını sağlayan cihazlar ile bir saati geçmemek üzere düşünce ve görüşleri İçişleri BakanlığıSivil toplum örgüt- açıklamasının ve konusu ile ilgili pankart – döviz açarak ve slogan nın 11 Mayıs leri tarafından atarak kamuoyuna duyurulmaya çalışılmaları gibi basın açıklaması 2004 gün ve yapılacak basın yapma faaliyetlerinin Anayasanın 25 ve 26’ncı maddelerinde belirtilen 2004/100 Sayılı açıklamaları husu- düşünce ve kanaat hürriyeti ile düşünceyi açıklama ve yayma olarak “Basın Açıklamasunda genelge değerlendirilmesi ve bu tür faaliyetlerin 2911 sayılı Kanununun kapsaları” Konulu tamim edilmiştir. mı dışında kabul edilerek güvenlik güçlerince şahıs ve mal emniyeti ile Genelgesi. kamu düzeninin korunmasının sağlanması, * Hükümet komiserinin talebi olmaksızın sivil toplum örgütleri ile derneklerin toplantı ve yürüyüşlerinin teknik ses alma cihazları, fotoğraf ve film makineleri gibi araçlarla kaydedilmemesi, çok ciddi ve somut emareler ile istihbarat bilgileri elde edilmesi halinde mülki makamdan her defasından yazılı izin almak suretiyle fotoğraf ve film makineleri ile kayıt yapılması, * Sivil toplum örgütlerince düzenlenen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde Dernekler Kanunu ile Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu uyarınca talep edilecek olanlar hariç ayrıca evrak talebinde bulunulmaması yönünde talimat verilmiştir. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 119 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 6136 SAYILI ATEŞLİ SİLAHLAR VE BIÇAKLAR İLE DİĞER ALETLER HAKKINDA KANUN GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Genel olarak “tüm silahların ithali, satılması, satın alınması, taşınması ve bulundurulması” bu kanun hükümlerine tabidir. Ateşli Silahlar ve Ateşli silahlarla mermilerinin ve bıçaklarla salt saldırı ve savunmada Bıçaklar ile Diğer kullanılmak üzere özel olarak yapılmış bulunan diğer aletlerin memleAletler Hakkında kete sokulması, yapılması, satılması, satın alınması, taşınması veya Kanun’un 1’inci bulundurulması bu kanun hükümlerine tabidir. Maddesi. Ateşli silahların yapımı özel kanun hükümlerine tabidir. İthali kamu hizmetlerinde (iç güvenlik, milli güvenlik, ülke savunması ve istihbarat) kullanılmak üzere yapılır. Başka amaçla ithali yasaktır. Diğer silahların yapımı ve ithali ise belli bir meslek veya sanat için gerekli olmasının haricinde yasaktır. Yapımı ve ithali yasak olan tüm silahların satılması, satın alınması, taşınması ve bulundurulması da yasaktır. Memleket içinde ateşli silahlarla mermilerinin yapılması, Türkiye`de Harp Silah ve Mühimmatı Yapan Hususi Sanayi Müesseselerinin Kontrolü Hakkındaki 3763, Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu Hakkındaki 5591 ve Barut ve Patlayıcı Maddelerle Silah ve Teferruatı ve Av Malzemesinin İnhisardan Çıkarılması Hakkındaki 6551 sayılı Kanunların hükümlerine tabidir. Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığının ihtiyaçları ile Savunma Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığınca, kamu kurumlarına ve bu Kanuna göre silah taşımaya hak kazanmış hakiki şahısların uygun görülen taleplerini karşılamak için yurt dışından yapılacak alımlar ve 6551 sayılı Barut ve Patlayıcı Maddelerle Silah ve Ateşli Silahlar ve Teferruatı ve Av Malzemesinin İnhisardan Çıkarılması Hakkında Kanun Bıçaklar ile Diğer Hükümleri saklı kalmak üzere, ateşli silahlarla mermilerinin ve bıçaklar- Aletler Hakkında la salt saldırı ve savunmada kullanılmak üzere özel olarak yapılmış Kanun’un 2, 3, 4 ve 5’inci Maddebulunan sair suç aletlerinin ülkeye sokulması yasaktır. leri. Ülke içinde kama, hançer, saldırma, şişli baston, sustalı çakı, pala, kılıç, kasatura, süngü, sivri uçlu ve oluklu bıçaklar, topuz, topuzlu kamçı, boğma teli veya zinciri, muşta ile salt saldırı ve savunmada kullanılmak üzere özel nitelikteki benzeri aletlerin yapımı yasaktır. Bunlardan bir sanat veya mesleğin icrası için kullanılması zorunlu bulunanların yapımına İçişleri Bakanlığınca yapılacak bir yönetmelikte belirlenen kurallara göre izin verilir. Yurda sokulması ve yapımı yasaklanan bıçak ve aletlerin satılması, satın alınması, taşınması ve bulundurulması yasaktır. Bir sanat veya mesleğin icrası için kullanılmasına izin verilen bıçaklar bu yasağın dışındadırlar. Yivsiz tüfekler dışında avda kullanılan diğer ateşli silahlar ruhsata tabidir. Bu silahlar avda kullanılmak üzere yabancılar tarafından (sportif ve turizm amaçlı olarak) pasaportlarına kaydedilmek şartıyla ülkeye sokulabilir. * Yivli ve yivsiz silahlarla bıçak ve diğer aletlerin, hal ve şartlara göre sırf saldırıda kullanmak amacıyla kullanılmaması gerekmektedir. (6136 Sayılı Kanun’un 4/3 fıkrası) * Yalnız sporda kullanılan yivli ateşsiz silahlar ve mermileri ile yivsiz tüfekler ve mermilerinin, ev gereçlerinden olan veya tababet, sanayi, Ateşli Silahlar ve tarım, spor için kullanılan aletlerle bir meslek veya sanatın icrası için Bıçaklar ile Diğer gerekli bıçak, şiş, raspa ve benzerlerinin kullanılması bu Kanun hü- Aletler Hakkında Kanun’un 4 ve kümlerine tabi değildir. Avda veya sporda kullanılan her nevi ateşli yivli EK-4’üncü Madsilahlar ruhsata tabidir. deleri. * Kara Avcılığı Kanunu esaslarına göre izin alıp turist olarak avcılık yapmak ya da Gençlik ve Spor Bakanlığınca tertip olunacak atıcılık yarışmalarına katılmak üzere yurda gelen yabancılar beraberlerinde getirdikleri miktarı yönetmelikte belirtilen yivli ve yivsiz tüfekler ile nişan tüfek ve tabancalarını ve bunların aksamı ile mermilerini gümrük ma- 120 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. kamlarına beyan etmek ve giriş kapısı emniyet makamlarından izin almak koşuluyla geçici olarak yurda sokabilirler. * Antlaşmalarla yurdumuza görevli olarak gelen yabancılar ile bilimsel araştırmalar yapmak amacıyla gelen kişiler de beraberlerinde getirecekleri yivli veya yivsiz tüfekler ve aksamı ile mermilerini İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğünden izin almak ve gümrük makamlarına beyan etmek şartıyla yurda sokabilirler. * Yukarıda yurda sokulmasına izin verilen silah, silah aksamı ve mermileri ilgili kişilerin pasaportuna kaydolunur. Bu kayıt silah, aksamı ve mermileri için taşıma izin vesikası yerine geçer. Yukarıda belirtilen şartlara uygun olarak getirilen yivli veya yivsiz tüfekler, nişan tüfek ve tabancaları ve bunlara ait aksam ile sarf edilmeyen mermilerin ülkemiz terk edilirken yolcu beraberinde yurt dışına çıkarılması zorunludur. Ateşli silahların bulundurulma ve taşınma esasları. * Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelikte belirlenecek esaslara göre Valiler tarafından verilecek izin vesikasını alanlar, silah taşıyabilirler veya mesken ya da işyerinde bulundurabilirler. * 4 numaralı bendin (A) alt bendinden istifade edenler ilgili Kuvvet Komutanlıkları veya Jandarma Genel Komutanlığının kayıtlarına geçAteşli Silahlar ve mek ve bu makamlarca verilen belgelere işlenmek şartıyla ateşli silah Bıçaklar ile Diğer taşıyabilirler veya bulundurabilirler. Bu şekilde düzenlenen belgeler, Aletler Hakkında taşıma veya bulundurma izin belgesi yerine geçer. Ateşli silahların Kanun’un 7’nci taşınmasına veya bulundurulmasına yetki veren kayıt ve belgeler Maddesi. harca tabi değildir. * Silah taşımaya yetki veren kimlik kartları ile belgelerin düzenlenmesi ve gerektiğinde yenilenmesi ya da geri alınmasına ilişkin usul ve esaslar Milli Savunma ve İçişleri Bakanlıklarınca müştereken hazırlanacak bir yönetmelikte düzenlenir. Ateşli silahlar, ruhsat verilerek ancak belli kişiler tarafından bulundurulabilir veya taşınabilir. Ateşli silahları ancak; * Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanlar, Yasama Organı Üyeleri ile bu görevlerde bulunmuş olanlar, * Özel kanunlarına göre silah taşıma yetkisine sahip bulunanlar, * Bakanlar Kurulu Kararı ile silah taşıyabileceklerine karar verilen Devlet, belediye, özel idare ve kamu iktisadi teşebbüsleri memur ve mensupları, * Mahkeme kararı ile ya da haklarında verilen mahkûmiyet kararının sonucu olarak Türk Silahlı Kuvvetlerinden tart ve ihraç edilenler, rütbesinin geri alınmasına hükmolunanlar ile 926 sayılı Kanunun 50’nci maddesinin (c) bendi, 3269 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin üçüncü fıkrası ve 3466 sayılı Kanunun 15’inci maddesi uyarınca disiplinsizlik veya ahlaki durumları sebebiyle ayırma işlemine tabi tutulanlar, 3269 Ateşli Silahlar ve sayılı Kanunun 12’nci maddesi uyarınca başarısız görülenler ile 3466 Bıçaklar ile Diğer sayılı Kanunun 13 ve 16’ncı maddeleri uyarınca ilişkileri kesilenler veya Aletler Hakkında 1402 sayılı Kanunun 2’nci maddesi uyarınca emekli edilenler hariç Kanun’un 7’nci olmak üzere emekli subay, astsubay, astsubay, uzman Jandarma ve Maddesi. uzman erbaşlar ile mecburi hizmetini tamamlayarak istifa etmek suretiyle Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayrılan subay, astsubay ve uzman Jandarmalar ve en az on yıl görev yapıp sözleşmelerinin uzatılmaması sonucu veya kendi isteğiyle Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayrılan uzman erbaşlar, * Disiplin kurulları veya mahkeme kararıyla meslekten veya Devlet memurluğundan çıkarılanlar ya da haklarında verilen mahkûmiyet kararı sonucu memuriyetle ilişiği kesilenler veya sicilden ya da 1402 sayılı Kanunun 2 nci maddesi gereğince emekli edilenler hariç olmak üzere, Vali, Vali muavini, kaymakam ve bucak müdürlüğünden veya mülki idare amirliği hizmetlerinden, Hâkim, C.Savcısı ve yardımcısı ile bu meslekten sayılanlardan, Emniyet hizmetleri sınıfına dâhil kadrolarda çalışan personelden, MİT hiz- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 121 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. metleri mensuplarından, emekli olanlar taşıyabilirler. Ateşli silah bulundurma/taşıma ruhsatı 5 yıl geçerlidir. Beş yılda bir yenilenmesi gerekir. Ateşli silahla işlenen cürümden mahkûm olanlara ve taksirli suçlar hariç 1 yıldan fazla hapis cezasına mahkûm olanlara ruhsat verilemez. * Bu Kanun kapsamına giren silahlar için verilen taşıma ve bulundurma ruhsatları yenileme harcı alınmak şartı ile beş yıl için geçerlidir. Ruhsatların veriliş sebeplerinin ortadan kalkması halinde ruhsat sahibi durumu ruhsatı veren makama altı ay içinde bildirmekle yükümlüdür. Aksine hareket edenlere bir daha silah ruhsatı verilmez. * Ancak, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Hükümet Üyeleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeleri, Kuvvet Komutanları, Ateşli Silahlar ve Jandarma Genel Komutanı, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri, TBMM Bıçaklar ile Diğer Genel Sekreteri, Başbakanlık ile İçişleri Bakanlığı Müsteşarları, SaAletler Hakkında vunma Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Müsteşarı, Emniyet Kanun’un 6 ve Genel Müdürü ve Sahil Güvenlik Komutanı, Cumhurbaşkanlığı Genel 7’nci Maddeleri. Sekreter Yardımcıları, TBMM Genel Sekreter Yardımcıları ve bu görevlerde bulunmuş olanların ruhsatlarında süre kaydı aranmaz. * Ateşli silahla işlenen suçlardan hükümlü bulunanlar ile taksirli suçlar hariç olmak üzere bir yıldan veya bu Kanun kapsamına giren suçlardan dolayı altı aydan fazla hapis cezasına mahkûm olanlara, affa uğramış olsalar bile hiçbir suretle ateşli silah taşıma ve bulundurma izni verilemez. Silah ruhsatı almasında mani hali bulunmayan her Türk vatandaşı bulundurmak maksadıyla silah satın alabilir. Bulundurma ruhsatı mesken ya da iş yerinde bulundurmak üzere iki şekilde verilir. Bulundurma ruhsatlı silahların bir yerden başka bir yere nakli için mahallinin en büyük Mülki Amirinin vereceği nakil belgesi gereklidir. Bu belge atış poligonlarına gidiş ve dönüş için de geçerlidir. Ancak, silah nakil belgesinde belirtilen gün ve güzergâh haricinde silah, mesken veya iş yeri Ateşli silah ruhsatı dışına çıkarılamaz. almasına engel bir Savunma Sanayi Müsteşarlığı kanunen yurda girmesinde sakınca durumu bulunma- bulunmayan silah ve mermileri ithal eder veya bir kamu kuruluşuna Ateşli Silahlar ve yan her Türk ithal ettirir. Bu silahlar, bu Kanuna göre silah taşımaya veya bulundur- Bıçaklar ile Diğer vatandaşı bulun- maya hak kazanmış kişilere satılır veya bir kamu kuruluşuna sattırılır. Aletler Hakkında durmak amacıyla Kanun’un EKsilah satın alabilir Satış şekli, bedeli, satışı yapan kurum veya kuruluşa ödenecek komis7’nci Maddesi. yon ücreti, satıştan sağlanacak gelirin dağıtımı, kullanış biçimi ve ve bu kişilere bunlarla ilgili diğer hususlar adı geçen İdarenin görüşü alınarak İçişleri “bulundurma Bakanlığınca hazırlanıp Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulacak ruhsatı” verilir. yönetmelikte belirlenir. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünce belirlenecek ihtiyaç miktarına göre, sırf sporda kullanılan nişan tüfek ve tabancaları ile bunlara ait mermiler İçişleri Bakanlığınca izin verilmek ve kontrol edilmek şartıyla adı geçen Genel Müdürlükçe ithal olunabilir. Bu şekilde ithal olunan silahlar ve mermileri anılan Genel Müdürlüğün demirbaşına kayıt edilir. Bu silahların satış ve devri yapılamaz. Subay, Astsubay, Uzman Jandarma Çavuş, Emniyet hizmetleri sınıfı personelleri ve çarşı mahalle bekçileri “zati demirbaş silah” satın alabilir. Milli Savunma Bakanlığınca temin edilen tabanca ve mermiler, Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesindeki subay, astsubay ve uzman Jandarma çavuşlara; Emniyet Genel Müdürlüğünce temin edilen tabanca ve mermiler, emniyet hizmetleri sınıfı personeli ile Emniyet Genel Müdür- Ateşli Silahlar ve lüğünün merkez ve taşra ünitelerinde istihdam edilen çarşı ve mahalle Bıçaklar ile Diğer bekçilerine, görevlerinde kullanmak üzere bedeli mukabili zati demir- Aletler Hakkında baş silah olarak satılır. Satılan silahların; ayrılma, ihraç ve benzeri Kanun’un EK sebeplerle geri alınma usul ve esasları ile satılma şekil ve şartları, zayi, 8’inci Maddesi. hasar, onarım, kadro standardı dışı bırakılması, eğitim ve görevde kullanılan mermilerin bedelli veya bedelsiz temini ve diğer hususlar, çıkarılacak yönetmeliklerle belirlenir. Geçici köy korucu- Köy Kanununun 74’üncü maddesine göre, mülki amirlerce gönüllü Ateşli Silahlar ve ları ile gönüllü köy korucu olarak tespit edilen kişiler ile halen geçici köy korucusu olarak Bıçaklar ile Diğer korucularına görev yapanlar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 90 (2) Aletler Hakkında 122 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınValiliklerce ateşli silah bulundurma veya taşıma ruhsatı verilebilir. gün içinde ellerinde bulundurdukları tabanca, makineli tabanca veya hafif makineli tüfek sınıfından silahları mülki makamlara teslim ettikleri takdirde haklarında takibat yapılmaz ve isteyenlere yukarıda belirtilen tabanca ve tüfek sınıfından birer adet olmak üzere ve harçsız olarak menşelerine bakılmaksızın Valilerce taşıma veya bulundurma ruhsatı düzenlenebilir. Bu şekilde ruhsata bağlanan silahlar, veraset yoluyla intikal dışında devir veya hibe edilemez, satılamaz, gerekli görüldüğünde Bakanlar Kurulunca toplatılmasına karar verilebilir. Gönüllü korucu ve geçici köy koruculuğu görevine son verilenlerin ruhsatları iptal edilebilir. Ruhsatları iptal edilen veya toplatılmasına karar verilen silahlar, Devlet malı sayılarak mülki makamlarca bir tutanak karşılığında İçişleri Bakanlığına teslim edilir. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce ateşli silahlarla bunlara ait mermilerin ve Kanunen memnu bıçak ve benzerlerini bulunduran veya taşıyan gönüllü korucu ve geçici köy korucuları hakkında bu fiillerden dolayı takibat yapılmaz. Taşıma ve bulundurma ruhsatlarının verileceği kişiler, bu uygulamaya dair diğer hususlar, İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle tespit edilir. lanamaz. Kanun’un Geçici 9’uncu Maddesi. Bakanlar Kurulu, gerek görülen yerlerde halka silah bulundurma ve taşıma izni verebileceği gibi, toplu silah aranmasına da karar verebilir. Ateşli Silahlar ve Lüzum görülen mıntıkalarda Bakanlar Kurulu kararıyla Valiler tarafın- Bıçaklar ile Diğer dan halka silah bulundurma ve taşıma müsaadesi verilebileceği gibi Aletler Hakkında toplu silah aranması da yapılabilir. Kanun’un 8’inci Maddesi. Ateşli silah bulundurma veya taşıma ruhsatı olanlar, silahlarını ruhsatsız kişilere satmamak ve başkalarına kullandırmamak ile yükümlüdür. Ateşli silah taşımak müsaadesine haiz olanlar, bu silahları resmi ruhsatı haiz bulunanlardan başkasına satamayacakları gibi muvakkaten de Ateşli Silahlar ve olsa başkalarına veremezler. Bıçaklar ile Diğer Silah bulundurma ve taşıma ruhsatını haiz olan kimsenin bu silahla suç Aletler Hakkında işlemesi veya silahın muhafazasındaki ihmal ve kusurlu neticesi başkaKanun’un 9’uncu ları tarafından bir suç işlenmesi veya intihar ve intihara teşebbüs edilMaddesi. mesi hallerinde silah vesikası geriye alınır ve bir daha silah bulundurma ve taşıma izni verilmez. Ateşli silahla (tabanca, kurusıkı tabanca, kurusıkıdan bozma silah vb.) çevreye rastgele ateş edilmesi halinde uygulanacak cezai müeyyideler ilgili kanunlarda açıkça belirtilmiştir. * Genel güvenliği kasten tehlikeye sokacak şekilde kişilerin hayatı, sağlığı veya mal varlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratacak tarzda düğün, nişan, kutlama vb. etkinlikler esnasında havaya veya çevreye silahla rast gele ateş eden veya patlayıcı madde kullanan kişilerin TCK’nin 170/1/c bendi gereğince altı aydan üç yıla kadar hapis cezası müeyyidesine tabi tutulması gerekmekte olup, silaha ruhsatsız olması halinde el konulmalıdır. 5237 Sayılı * Kurusıkı tabanca ile çevreye rast gele ateş edilmesi olayında; YargıTCK’nin 170/1/c tay 8 nci Dairesinin “korku ve panik yaratacak şekilde ateş etme şartıbendi ile 5326 nın oluşmadığı ve ayrıca içinde silah öğesi bulunan suç tipine uygun Sayılı Kabahatler olmadığı” yönündeki kararı gereğince; Kabahatler Kanununun 36 ncı Kanunu’nun maddesinde belirtilen gürültü kirliliğinden cezai müeyyide tatbik edil36’ncı Maddeleri. mesi gerekmektedir. * Kurusıkıdan bozma tabanca ile çevreye rast gele ateş edilmesi halinde, fiilin tehlike boyutu ve işleniş biçimi dikkate alınarak Cumhuriyet Savcılarınca, TCK’nin 170/1/c bendi veya Kabahatler Kanununun 36 ncı maddesinde belirtilen gürültü kirliliğinden cezai işlemde bulunulmaktadır. * Faturalı kurusıkı tabancalar TCK veya Kabahatler Kanunu gereğince idari para cezası uygulamayı müteakip C.Savcısının talimatı ile sahibi- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 123 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ne iade edilebilmektedir. * Faturasız kurusıkı tabancalara el konularak durum C.Savcılığına derhal bildirilmektedir. Ses ve gaz fişeği atabilen kurusıkı silahların nitelikleri, imali, ithali, ihracı, satışı, edinilmesi, bulundurulması ve taşınması hakkındaki usul ve esaslar ile bunlarla ilgili izin, kayıt ve tesir işlemleri kanunla düzenlenmiştir. * 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun hükümlerini tabi silah vasfına dönüştürülemeyecek kurusıkı olarak tabir edilen ses ve gaz fişeği atabilen silahların; rengi ve şekli ile gerçeğinden açıkça ayırt edilecek şekilde üretilmesi ve ithal edilmesi gerekmektedir. * Kanun kapsamına giren silahların; taşınması, ateşli silahlarla işlenen veya 6136 sayılı Kanun kapsamına giren suçlardan dolayı hükümlü bulunanlar ile kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkûm olanlara ve 18 yaşından küçüklere satılması mevzuat hükümlerine aykırıdır. * Kurusıkı silahların her an kullanıma elverişli olmayacak ve kolay ulaşılamayacak şekilde, boş olarak kutu içerisinde nakledilmesi gerekmektedir. * Bu silahların satışı ruhsatlandırılmış yerlerce yapılır. Satın alan veya devralanların bir ay içerisinde sabıka kaydıyla birlikte mahalli mülki amire bildirimde bulunması gerekmektedir. * Bu silahların kullanılmasını özendiren ve teşvik eden kampanyalar düzenlenmemelidir. * Yasaklara aykırı davranışta bulunanlara idari para cezası ile cezalandırılması ve mülkiyetinin kamuya geçirilmesi gerekmektedir. * Kanun kapsamındaki kurusıkı silahın yetkili mercilerden izin almadan veya 6136 sayılı Kanun hükümlerine tabi silah vasfına dönüştürülecek şekilde imal edenler veya satanların hapis ve adli para cezası ile tecziye edilmesi gerekmektedir. * Kanun kapsamındaki silahları ellerinde bulunduranların Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 02 Mayıs 2008 tarihten itibaren bir yıl içerisinde mülki amirliğe bildirimde bulunmaları halinde haklarında cezai takibat yapılmayacaktır. 5729 sayılı Ses ve Gaz Fişeği Atabilen Silahlar Hakkındaki Kanunu’nun 1, 2, 3, 4, 5 ve Geçici 1’inci maddeleri. 02 Mayıs 2008 tarihli ve 26864 sayılı Resmî Gazetede Yayımlanan Ses ve Gaz Fişeği Atabilen Silahlar Hakkında Yönetmelik Mahkemelerce zoralımına karar verilen veya güvenlik kuvvetlerince herhangi bir şekilde ele geçirilen ateşli silahlarla mermiler ve bıçaklar bir tutanak karşılığı Milli Savunma Bakanlığı emrine verilir. Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, MİT Müsteşarlığı ve Gümrük ve Muhafaza Genel Müdürlü“Zoralım ateşli ğünün ihtiyaçları bu silah ve mermilerden öncelikle karşılanır. silahlar” MKE Ateşli Silahlar ve aracılığı ile silah Milli Savunma Bakanlığı emrine verilen ateşli silahlardan, Türk Silahlı Bıçaklar ile Diğer Kuvvetleri ile yukarıda belirtilen kurumların ihtiyaçları karşılandıktan edinme yetkisi Aletler Hakkında verilen kişilere ve sonra artan miktarından bir kısmını, özel kanunlarına göre silah taşıma Kanun’un 10’uncu zati silah edinme yetkisini haiz olan veya Bakanlar Kurulu kararı ile silah taşımalarına ve Maddesi. yetkisi olan görev- zati silah edinmelerine izin verilen kişilere bir adet olmak üzere bedel takdiri suretiyle Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu aracılığı ile satlilere satılır. maya Milli Savunma Bakanlığı yetkilidir. Emniyet Genel Müdürlüğünce zati silah edinmelerine izin verilen polisler, bu silahlardan, tabanca niteliğinde olanlarını, takdir olunan bedellerinin yarısı bir bedelle ve bir adet olarak satın almada, öncelik hakkına sahiptirler. Mahkeme salonlarında, cezaevlerinde, öğrenci yurtlarında, açık ve kapalı toplantılarda, spor müsabakalarında ve TBMM’nde ateşli * Duruşmalarda, mahkeme salonlarında, hastanelerin psikiyatri bölümlerinde, akıl hastanelerinde, ceza ve tutukevleri ile her türlü ıslah ve Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer infaz kurumlarında veya bunların eklentilerinde, * Öğrencilerin toplu olarak oturdukları yurtlarda, eğitim ve öğretim ku- Aletler Hakkında Kanun’un rumlarında, siyasi partilerin açık hava ve kapalı yer toplantılarında, izinli veya izinsiz yapılan toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde, sendikalarda, EK-1’inci Maddesi. derneklerde veya bunlara yönetim ve yapı olarak doğrudan doğruya bağlantılı olan yerlerde veya bunların toplantı ve kongrelerinde, her türlü 124 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. silah taşınamaz. Ülkeye sokulması yasak olan ateşli silahlar ile mermileri yurda sokanlar, taşıyanlar, aracılık edenler, imal edenler, satın alanlar ve bulunduranlar mahkemece hapis ve adli para cezası verilir. spor karşılaşma veya yarışmalarının yapıldığı yerlerde, kanuna uygun veya kanuna aykırı olarak grev ve lokavt yapılmakta olan iş yerlerinde, * Türkiye Büyük Millet Meclisi ana binaları ile Meclis Başkanlığınca belirlenen yerlerde, ateşli silahlar taşınamaz. Yukarıda sayılan yerlerde bu Kanuna aykırı olarak ateşli silahları veya bunların mermilerini, bıçakları veya sair aletleri veya benzerlerini veya Türk Ceza Kanunun 264 üncü maddesinde yazılı olanları taşıyan veya bulunduranlar hakkında ilgili kanunlarda belli edilen cezaların iki katı hükmolunur. * (A) ve (B) bentlerinde sayılan yerlerde kişiler ile bu yerlerin güvenliği için görevli bulunan polis ve Jandarma personeli, (C) bendinde sayılan yerlerde ise yalnız bu yerlerin güvenliği ile görevli bulunan polis, Jandarma ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Muhafız Taburu personeli silahlarını taşıyabilirler. * (A), (B) ve (C) bentlerinde sayılan yerlere silahla giren veya buralarda silah taşıyan kişiler, fiilleri daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, elli günden az olmamak üzere adlî para cezası ile cezalandırılır. Ayrıca, bu kişilerin silah ruhsatları bulundurmaya çevrilir. Ön ödeme veya mahkûmiyet kararındaki adlî para cezasının infaz edildiği veya düştüğü tarihten itibaren beş yıllık süre geçmediği takdirde, bu kişilere taşıma ruhsatı verilmez. Her kim bu Kanun kapsamına giren ateşli silahlarla bunlara ait mermileri ülkeye sokar veya sokmaya kalkışır veya bunların ülkeye sokulmasına aracılık eder veya bunları 29.06.2004 tarihli ve 5201 Sayılı Harp Araç ve Gereçleri İle Silah, Mühimmat ve Patlayıcı Madde Üreten Sanayi Kuruluşlarının Denetimi Hakkında Kanun hükümleri dışında ülkede yapar veya bu suretle ülkeye sokulmuş ve ülkede yapılmış olan ateşli silahları veya mermileri bir yerden diğer bir yere Ateşli Silahlar ve taşır veya yollar veya taşımaya bilerek aracılık eder, satar veya Bıçaklar ile Diğer satmaya aracılık ederse veya bu amaçla bulundurursa beş yıldan on Aletler Hakkında iki yıla kadar ağır hapis ve beş yüz günden beş bin güne kadar adli Kanun’un 12’nci Maddesi. para cezasıyla cezalandırılır. Ateşli silahın tüfek veya seri ateşli kısa sürede çok sayıda ve ektili biçimde mermi atabilen tam otomatik veya dürbünlü tabanca veya bu fıkrada sayılanların benzerleri olması ya da bu niteliği taşımayan ateşli silahlar veya her türlü mermilerin miktar bakımından vahim olması halinde yukarıdaki fıkralarda yazılı cezalar yarı oranında artırılmaktadır. * Bu Kanun hükümlerine aykırı olarak ateşli silahlarla bunlara ait mermileri satın alan veya taşıyanlar veya bulunduranlar hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis ve otuz günden yüz güne kadar adli para cezası hükmolunur. * Ateşli silahın, bu Kanunun 12’nci maddesinin dördüncü fıkrasında sayılanlardan olması ya da silâh veya mermilerin sayı veya nitelik Kanun hükümleri- bakımından vahim olması halinde beş yıldan sekiz yıla kadar hapis ve ne aykırı olarak beş yüz günden beş bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Ateşli Silahlar ve ateşli silah ile * Bu Kanunun 12’nci maddesinin dördüncü fıkrasında sayılanlar dışınmermileri satın Bıçaklar ile Diğer daki ateşli silahın bir adet olması ve mutat sayıdaki mermilerinin ev alanlar, taşıyanlar Aletler Hakkında veya işyerinde bulundurulması halinde verilecek ceza bir yıldan iki yıla ve bulunduranlar Kanun’un 13’üncü kadar hapis ve yirmi beş günden yüz güne kadar adlî para cezasıdır. mahkemece hapis Maddesi. ve adli para cezası * Ateşli silahlara ait mermilerin pek az sayıda bulundurulmasının veya ile cezalandırılır. taşınmasının mahkemece vahim olarak takdir edilmemesi durumunda hükmolunacak ceza altı aya kadar hapis ve yüz güne kadar adlî para cezasıdır. * Kuru sıkı tabir edilen ses veya gaz fişeği ya da benzerlerini atabilen tabancayı, teknik özelliklerinde değişiklik yaparak öldürmeye elverişli silah haline dönüştüren kişi, bu maddenin birinci fıkrası hükümlerine göre cezalandırılır. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 125 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Ülkeye sokulması yasak olan bıçak ve diğer ateşsiz silahları yurda sokanlar, aracılık edenler, imal edenler, taşıyanlar ve taşımaya aracılık edenler mahkemece hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır. * Her kim, bu Kanun hükümlerine aykırı olarak 14’üncü maddede yazılı olan bıçak veya başkaca aletler yahut benzerlerini ülkeye sokar, sokmaya kalkışır veya bunların ülkeye sokulmasına aracılık eder veya bunları ülkede yapar veya bir yerden diğer bir yere taşır veya yollar veya taşımaya aracılık ederse iki yıldan beş yıla kadar hapis ve iki yüz günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır. Suç konusu bıçak ve aletlerin niteliği veya sayı olarak azlığı halinde verileAteşli Silahlar ve cek ceza yarısı kadar indirilir. Bıçaklar ile Diğer * Birinci fıkradaki eylemleri işlemek amacı ile teşekkül kuranlar ile yönetenler veya teşekküle mensup olanlar tarafından sözü geçen Aletler Hakkında fıkrada yazılı suçlar işlenirse failler hakkında beş yıldan on yıla kadar Kanun’un 14’üncü Maddesi. hapis ve bin günden on bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. * Birinci fıkrada yazılı suçları ikinci fıkradaki hal dışında iki veya daha çok kişinin birlikte işlemeleri halinde, birinci fıkraya göre verilecek cezalar bir kat artırılır. * Bu madde kapsamına giren bıçak ve başkaca aletlerin veya benzerlerinin miktar bakımından vahim olması halinde yukarıdaki fıkralara göre hükmolunacak cezalar yarı oranında artırılır. Yapımı yasak olan bıçak ve diğer ateşsiz silahları satanlar, aracılık edenler, satın alanlar taşıyanlar ve bulunduranlar mahkemece hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır. * Bu Kanun hükümlerine aykırı 4’üncü olarak bıçak veya diğer aletleri veya benzerlerini satanlar, satmaya aracılık edenler, satın alanlar, Ateşli Silahlar ve taşıyanlar veya bulunduranlar hakkında altı aydan bir yıla kadar hapis Bıçaklar ile Diğer ve yirmi beş günden az olmamak üzere adli para cezası hükmolunur. Aletler Hakkında * Bu Kanunun 4’üncü maddesinin üçüncü fıkrasında yazılı olan yivli ve Kanun’un 15’inci yivsiz silahlarla bıçak ve diğer aletleri, hal ve şartlara göre sırf saldırıda maddesi kullanmak amacıyla taşıyanlar, üç aya kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler hakkındaki yönetmelikler gereğince sorumluluk esası dâhilinde ruhsat işlemleri Jandarma tarafından yürütülmektedir. 6136 Sayılı Ateşli *İllerde ve yetki devredilmişse ilçelerde silah ruhsatı verilmesine ilişkin Silahlar ve Bıçakolarak yapılacak işlemler en üst düzey emniyet veya Jandarma yetkili- lar ile Diğer Aletsinin imzası ile mülki idare amirinin onayına sunulmaktadır. ler Hakkındaki Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları ve bunların emeklileri ile ilgili işlem91/1779 ve ler J.Gn. K.lığınca yürütülmektedir. 97/9510 ve 99/12448, * 1899 yılından önce imal edilen silâhlar antika, 1923’den önce imal 99/23634 Sayılı edilmiş olan miras silâhlar ise harp hatırası olarak kabul edilmektedir. Yönt. * Taşıma ve bulundurma ruhsatları onay tarihinden itibaren beş yıl için geçerli olup, yenileme harcı alınmak şartıyla, her beş yılda bir yenilenRuhsat süresinin mektedir. Sürenin sona ermesinden bir ay önce zabıtaca doğrudan sona ermesinden veya 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılacak yazılı bir ay önce zabıta tebligattan itibaren altı ay içinde ruhsatlarını mevcut durumlarına göre tarafından ilgiliye taşıma veya bulundurma ruhsatı olarak yeniletmeyenlerin o silaha ait tebligatta buluruhsatı iptal edilerek, bu Yönetmelik hükümlerine göre devri sağlannulmakta ve ilgi maktadır. yönetmelik ve * 91/1779 sayılı Ateşli Silahlar, Bıçaklar ve Diğer Aletler Hakkındaki harçlar kanunu esaslarına göre Yönetmeliğin 16/4 ncü fıkrasında; yargılanması devam eden şahısların ruhsat yenileme ruhsat verilme ve yenileme işlemleri yargı kesinleşinceye kadar durduişlemleri yürütül- rulmakta ve silah emanete alınır hükmü bulunmasına rağmen, 2521 sayılı Kanunun uygulanmasına ilişkin Yönetmeliğin 14 ncü maddesinde mektedir. bu yönde bir düzenlemeye yer verilmemesi sebebiyle bu durumdaki kişilere yivsiz tüfek ruhsatnamesinin verilmesi gerekmektedir. 91/1779 Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yönetmeliğin 3 ve 16’ncı Maddeleri 492 Sayılı Harçlar Kanunu. Askerî personelin * Ruhsat almaya engel hali olmayan sivil şahsa ve silâhı devredecek 6136 Sayılı Ateşli sivil şahıslara silah askerî personele ait dilekçeler ile emekli/müstafi kimlik kartı fotokopi- Silahlar ve Bıçakdevir işlemlerinde siyle birlikte ikamet edilen yerin mülkî makamına müracaat edilmesi lar ile Diğer Alet- 126 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınuyulması gereken gerekmektedir. bir takım kurallar * Mülkî makamlarca, J.Gn. K.lığından veya ilgili komutanlıktan menşe bulunmaktadır. belgesi istenir. Menşe belgesinin mülkî makama gönderilmesini müteakip, istenecek olan diğer belgeler ile birlikte noter satış sözleşmesi işlemleri mülkî makamlarca yapılır. * Mülkî makamlarca sivil şahsa ait verilecek ruhsat onayını müteakip, silâh ruhsatı tanzim edilir. Silâh ruhsat kartı tanzim edilmeden silâhın devir veya verilmesi mümkün değildir. * İlgili komutanlığa mülkî makamlarca yapılan devir işlemleriyle ilgili gönderilen resmî yazıya istinaden envanter kaydında gerekli düzenleme yapılır. Mülkî makamlarca gerçekleştirilen devir işlemleriyle ilgili yazılı bildirim yapılmadığı takdirde silâh personel üzerinde kayıtlı olarak gözükmeye devam edecektir. * İç güvenlik ve asayişin sağlanmasına yönelik şehitlerden anne, baba, eş veya çocuklardan birine devri sebebiyle intikal eden silahı için; ruhsat düzenlenirken gerekli belgelerin yanında hayatı kaybetmeye neden olan olaya ilişkin ilgili birim yazısı alınmak suretiyle harç alınmayacaktır. * İntikal eden silah birden fazla olsa dahi hepsi harçtan muaf olacak ve Şehit aileleri ve yukarıda belirtilen kişilere ruhsat düzenlenirken diğerlerinin feragati gazilerin silah istenecektir. ruhsatı harcından * İntikal eden silahların anne, baba, eş ve çocuklar arasında devredilmuaf tutulması ile mesi halinde de harç alınmayacaktır. ilgili olarak genelge tamim edilmiştir. * İç güvenlik ve asayişin sağlanmasına yönelik olarak görevi başında yaralandığına ilişkin ilgili birim yazısı olan gazilerin kendilerine ait silah ruhsatları da harçtan muaf tutulacaktır. * Şehitlerden intikal eden silah bulunmaması halinde anne, baba, eş ve çocuklardan sadece birisi sadece tek bir silah alması halinde harçtan muaf olacak, ancak bu silah dışındaki mevcut ve edilinilecek türü silahlar genel hükümlere göre değerlendirilecektir. lanamaz. ler Hakkındaki Kanun, 91/1779 ve 97/9510 ve 99/12448, 99/23634 Sayılı Yönetmelikleri. İçişleri Bakanlığının 15 Haziran 2007 Tarih ve 2007/61 Numaralı Genelgesi. (5529 Sayılı Kanunun 3 ve 4’üncü Fıkraları ile Değişiklik Yapılan 6136 Sayılı Kanun’un 7’nci Maddesi) Korucuların; Yönerge gereğince mülki makamlara vermesi gereken Ateşli silah ve mermileri Kolluk tarafından teslim alınmalıdır. Geçici ve Gönüllü Köy Korucularının * Yönetmelik kapsamına giren silah ve mermilerin teslimat işlemleri Ellerinde Bulun(ruhsatsız silah ve mermiler, koruculuk görevine son verilmesi nedeniydurdukları Ruhle ruhsatları iptal edilen silah ve mermiler, görevleri sona eren korucusatsız Silahların ların taşıma ruhsatlarının bulundurmaya çevrilmemesi nedeniyle ruhTeslimi ve Ruhsasatları iptal edilen silah ve mermiler, Bakanlar Kurulunca toplatılmasına ta Bağlanması karar verilen vb.) mülki makamlar aracılığıyla Polis ve Jandarma mariHakkındaki Yöfetiyle yürütülmelidir. netmeliğin 5 ve 6’ncı Maddesi. Sporda ve avda kullanılan tüfek, nişan tabancaları ve av bıçaklarının yapımı, alımı ve satışı ilgili kanun ve yönetmelik hükümlerine göre yapılmaktadır. Satıcılık (bayilik) belgesi verilen iş yerlerinde; yivsiz av tüfekleri, spor 2521 Sayılı Avda ve nişan tüfek ve tabancaları, av bıçakları ve satılması izne tabi olmayan diğer av malzemeleri (kamp malzemeleri, av kıyafetleri, olta ve ve Sporda kullanılan Tüfekler, diğer balıkçılık malzemeleri vb.) satılabilmektedir. Nişan TabancalaBu iş yerlerinde 6136 sayılı Kanunun uygulamasına ilişkin 91/1779 rı ve Av BıçaklaKarar sayılı Yönetmeliğin EK-1’nci maddesine göre; “Mermi Satış izin rının Yapımı, Belgesi” ve 87/12028 sayılı tüzüğün 113’üncü maddesine göre “Barut Alımı, Satımı ve Av Malzemeleri Perakende Satış İzin Belgesi” belgeleri olmaksızın bulundurulmasına yanıcı, parlayıcı, patlayıcı özelliğe haiz, av barutu, tabanca veya tüfek dair Kanun ve mermisi, av fişeği, av kapsülü ya da oyun ve eğlence aracı olarak kullaYönetmelik. nılan patlayıcılardan herhangi birinin satılması mümkün olmamaktadır. Kanuna aykırı olarak yivsiz tüfek, nişan tüfek ve tabancaları imal eden, kuran veya 2521 Sayılı Avda * Fabrika veya imalathane kuruluş izni ve faaliyet izin belgelerini almave Sporda Kulladan yivsiz tüfek, nişan tüfek ve tabancaları imal eden fabrika veya nılan Tüfekler, imalathane kuranlara işletenler ve işyerleri ile ikametgâhlarında söz Nişan Tabancalakonusu silâhları imal edenlere, yapan veya satanlara hapis ve adlî para rı ve Av Bıçakla- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 127 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. işletenler ile imalat ve satış listelerini ay sonlarında mülki makama bildirmeyenler ile satıcılık belgesi olmadan satıcılık yapan ve satın alma belgesi olmadan silah satın alan veya satan bayilerin idari para cezasına tabi tutulması gerekmektedir. cezası ile cezalandırılması gerekmektedir. * İmalat ve satışları ay sonlarında İlçelerde Kaymakamlara, İl merkezlerinde Valiliğe bildirmeyenler, satıcılık belgesi olmadan satıcılık yapan ve mahallin en büyük mülki amirinden “Yivsiz Tüfek Satın Alma Belgesi” olmaksızın tüfek alanlara ve satanlara idari para cezası verilmelidir. rının Yapımı, Alımı, Satımı ve Bulundurulmasına Dair Kanunun 11 ve 12’nci Maddesi. Yivsiz tüfek ruhsatnamesi olmadan yivsiz av tüfeği bulunduran kişiye idari para cezası verilmekte ve ruhsat işlemleri tamamlanıncaya tadar silahın muhafaza altına alınması gerekmektedir. Muhafaza altına alınan yivsiz tüfeğin 1 ay içerisinde ruhsat işleminin tamamlanmaması veya ruhsatı iptal edilen tüfeğin 2 ay içerisinde devrinin yapılmaması halinde mülkiyeti kamuya geçirilmelidir. * Mülkiyeti kendisine ait olup olmadığına bakılmaksızın; yivsiz tüfek ruhsatnamesi olmadan yivsiz av tüfeği bulunduran kişiye idarî para cezası verilmekte ve ayrıca ruhsatname işlemleri tamamlanıncaya kadar tüfek muhafaza altına alınmaktadır. Muhafaza altına alındıktan itibaren bir ay içinde ruhsatname işlemlerinin tamamlanmaması veya menşeini ispata yarar belge ibraz edilmemesi hâlinde, tüfeğin mülkiyetinin mülki makam kararıyla kamuya geçirilmesine karar verilmelidir. * Ruhsatlı yivsiz av tüfeğini, bir başkasına veren kişiye idarî para cezası verilir. * İdarî para cezasına ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine karar vermeye mahallî mülkî amir yetkili bulunmaktadır. * Mevzuata uygun olarak düzenlenen “Satıcılık Belgesi, Av Teskeresi ve Yivsiz Tüfek Sahiplik Belgesi” sahibi kişilere verilen izinlerinin Yönetmeliğin 14’üncü maddesi gereğince iptali halinde, yeni ruhsat verilinceye kadar tüfeklerin muhafaza altına alınması, devir için 2 aylık süre verilmesi, 2 aylık süre içerisinde satışın yapılmaması halinde ise mülkiyetinin kamuya geçirilmesi gerekmektedir. Kamu kurum ve kuruluşları haricinde yivsiz tüfeklerin birden fazla kişi tarafından kullanılması yönündeki talepler karşılanmayacak ve ruhsatları yenilenmeyecektir. İçişleri Bakanlığı2521 sayılı Kanunun uygulanmasına dair Yönetmeliğin 10/b fıkrası nın 26 Ocak 2007 gereğince; kamu kurum ve kuruluşları hariç olmak üzere yivsiz tüfeklegün ve 2007/15 rin demirbaş kaydına alınmak suretiyle farklı şahıslar tarafından kullaSayılı Demirbaş nılması yönündeki talepler kabul edilmeyecek, süresi bitenlere yeni Yivsiz Av Tüfekleruhsat düzenlenmeyerek devir, hibe veya satış yapması yönünde ri Konulu Genelyönlendirmede bulunulacaktır. gesi. Tehlikeli maddeleri üreten, depolayan, nakleden, taşıyan, alan ve satanlarca mâli sorumluluk sigortası yaptırılmalıdır. Tehlikeli Madde* Tehlikeli maddeleri üreten, depolayan, nakleden, taşıyan, alan ve ler İçin Yaptırılasatanların mâli sorumluluk sigortası yaptırma zorunlulukları bulunmak- cak Sorumluluk Sigortaları Haktadır kında 2010/190 .* Kolluk tarafından sigorta poliçesi kontrolü yapılmalı, poliçenin yoklu- Sayılı Bakanlar ğu halinde taşıma izni veren makama bu durumun bildirilmesi gerek- Kurulu Kararının mektedir. 1 ve 6’ncı Maddeleri. 2521 Sayılı Kanunun 13’üncü Maddesi. İçişleri Bakanlığı Em. Gn. Md. lüğünün 15.01.2008 Tarihli ve B.05. 1.EGM.0.11.04. 03-62723/17193 (2008/05) Sayılı Genelgesi 128 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 6551 Sayılı Kanun ve Tekel Dışı Bırakılan Patlayıcı Maddeler ile Av Malzemesi ve Benzerlerinin Üretimi, İthali, Taşınması, Saklanması, Depolanması, Satışı, Kullanılması, Yok Edilmesi ile Denetlenmesi Usul ve Esaslarına ilişkin 87/12028 Karar Sayılı Tüzük. Patlayıcı maddeler ile av malzemesi ve benzerlerinin depolanması, nakli ve bu iş yerlerinde çalışacakların güvenlik açısından tespitinde kolluğa bir takım yetkiler tanınmıştır. * Bakanlar Kurulunun 27 Kasım 1973 tarih ve 7/7551 sayılı kararı ile yürürlüğe konulan parlayıcı, patlayıcı, tehlikeli ve zararlı maddelerle çalışan iş yerlerinde ve işlerde alınacak tedbirler hakkında tüzükle izin verilen yerlerde havalandırma tesisatı kurulması zorunludur. * Patlayıcı maddelerin yükleme, boşaltma ve taşınmasında diğer güvenlik önlemlerinin yanında, Bakanlar Kurulunun 30 Nisan 1953 tarih 4/685 sayılı kararı ile yürürlüğe Konulan Sabotajlara Karşı Korunma ve Sabotajları Önleme hakkında talimat hükümlerine göre gerekli önlemler alınmalıdır. * Tüzük kapsamındaki iş yerlerinde ancak 18 yaşını tamamlayan ve bu işlerde çalışmalarında yerel güvenlik makamlarınca sakınca görülmeyen kişiler çalıştırılmalıdır. * Tüzük kapsamındaki patlayıcı maddelerin; fabrikadan, satıldığı yerden veya depodan başka bir yere taşınması için, Emniyet Teşkilatı olmayan yerlerde İlçe J.K.lığından taşıma izin belgesi alınması gerekmektedir. * Patlayıcı maddelerin taşınmasından sonra izin belgesinin 48 saat içinde yerel emniyet makamlarına yoksa İlçe J.Bölük Komutanlıklarına verilmesi zorunludur. * Tüzük kapsamındaki işyerlerinin açılmadan önce ilgili şahısların ve kuruluş yeri hakkında; ön izin belgesi alınma safhasında genel güvenlik bakımından sorumlu kolluğun görüşünün alınması gerekmektedir. * Patlayıcı madde depolarını asgari olarak yılda 3 defa denetlemek üzere Valilikçe oluşturulan komisyonda, Emniyet Müdürlüğü ile Bayındırlık ve İskân Müdürlüğü personelinin yanı sıra Jandarma birliklerindeki Ruhsat Kısım Amiri ve Bomba Uzmanının da yer alması gerekmektedir. Sorumluluk alanında bulunan patlayıcı ve şüpheli cisimlere yetkili Jandarma ekiplerince müdahale edilmesi ve çevre güvenlik önlemlerinin alınması gerekmektedir. * Jandarma Genel Komutanlığına ait tesislerde veya sorumluğundaki arazi, bölge ve atış sahalarında bulunan her türlü patlayıcı madde ve şüpheli cisimlere, J.Gn. K.lığı yetkili ekiplerince müdahale edilmesi gerekmektedir. * Patlayıcı madde ve şüpheli cisimlerin; yetkili birimlerce müdahale edilinceye kadar geçen süre içerisinde, bulundukları şekliyle korunması için gerekli çevre güvenlik tedbirleri, askeri ve mülki makamlarca alınmalıdır. Patlayıcı maddelerin kullanılmasında görevlendirilecek ateşleyicilere yeterlilik belgesi verilmesi gerekmektedir. Patlayıcı Madde Bakanlar kurulu kararı ile yürürlüğe konulan tekel dışı bırakılan patlayıAteşleyici Yeterlicı maddelerin ateşleyicilerine yeterlilik belgesi verilmesi gerekmektedir. lik Belgesinin Ateşleyicilerde aranacak nitelikler, başvuru koşulları, sınav, yeterlilik Verilmesi Esas ve belgesi, sınıflandırması (a, b ve c olarak) belgelerin düzenlenmesi, Usullerinin Beliryenilenmesi ve iptali yönetmelikte belirtilmiştir.(11.07.2002 tarih 24812 lenmesi Hakkında sayılı Resmi Gazete) Yönetmelik. (İçişleri Bakanlığının 87/12028 Karar Sayılı Tüzükte 14 Mayıs 2001 gün ve 2001/ 2443 Karar Sayısıyla Yapılan Değişikliklerin Uygulanmasını Gösterir Talimat.) 4536 sayılı Denizlerde ve Yurt Yüzeyinde Görülen Patlayıcı Madde ve Şüpheli Cisimlere Uygulanacak Esaslara İlişkin Kanun’un 7’nci ile Yönetmeliğin 8’ nci Maddesi. * Üretici, uygunluk değerlendirme işlemlerinden sonra uygun patlayıcı Sivil Kullanım maddeler için AT uygunluk beyanı düzenler ve bunlar üzerine 8 inci Amaçlı Patlayıcı maddede belirtilen CE uygunluk işaretini iliştirir. Maddelerin BelSivil kullanım Her patlayıcı madde, kullanıldığı ana kadar olmak üzere özellikle gelendirilmesi amaçlı patlayıcı emniyet kuralları ve standart uygulamaları açısından normal, önceden Piyasaya Arzı ve maddelerin belge- tahmin edilebilir koşullarda, insan hayatı ve sağlığına yönelik tehlikeleri Denetlenmesi lendirilmesi geen az düzeye indirecek, mülke ve çevreye zarar verilmesini önleyecek Hakkında Yönetrekmektedir. şekilde tasarımlanmalı, imal edilmeli ve temin edilmelidir. meliğin 7 ve Her bir patlayıcı madde, en üst düzeyde emniyet ve güvenirlilik sağla- 18’nci Maddesi ile ması için imalatçı tarafından belirlenen özelliklere sahip olmalıdır. EK I Her bir patlayıcı madde, çevreye verilecek zarar en az düzeyde olmak GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 129 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. üzere, uygun teknikler kullanılarak, etkisiz hale getirilebilecek şekilde tasarımlanmalı ve üretilmelidir. Bu Yönetmelik hükümlerine aykırı davranışta bulunanlara, 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun hükümleri uygulanır. * Tünel inşaatları ve yer altı maden işletmelerinde uzman kişilerin İçişleri Bakanlığıvereceği raporlara uygun olarak çevreye zarar vermemek koşuluyla, nın ilgili genel kolluk amirinin izni ile 24 saat esasına göre ve kontrollü 27 Mart 2009 Gece şartlarında olarak patlatma yapılabilmektedir. açık alanlarda Tarihli, * Yer üstü işlerindeki patlatmalar, patlatma sahasına izinsiz girişlerin B.05.1.EGM.0.11. patlatma yapılönlenmesi, şarapnel etkisiyle çevrede can ve mal güvenliğinin tehlikemamalı, kapalı 04.04- 62674ye sokulmaması ve çevre güvenliğinin sağlanması koşuluyla sadece alanlarda ise 6187, 2009/33 gün ışığı altında gerçekleştirilmelidir. genel kolluk amiriSayılı ve “Patlatnin izni ile patlat- * Yer üstü işletmelerinde (açık arazilerde) can, mal ve çevre güvenliği ma Taleplerinde ma yapılmalıdır. açısından gece şartlarında patlatma yapılmaması, patlatma faaliyetinin Dikkat Edilecek gerçekleştirildiği bölgenin genel güvenlik ve asayişinden sorumlu makam tarafından muhtemel fayda ve zararların analiz edilmesi ge- Hususlar” Konulu Genelgesi. rekmektedir. Genel güvenlik yönünden uygun görülmesi halinde Atış Poligonu açılabilmektedir. Trap-SKEET alanı ile tabanca ve tüfek atış poligonları kurmak isteyenlerin Bakanlıktan ön izin belgesi alma ve “Kuruluş İzin Belgesi” alınan atış poligonlarına “İşletme İzni” verilmesi için; yönetmeliğin 63’üncü maddesinde belirtilen belgelerin İl Valiliğine sunulması ve ayrıca ilgili kişilerin durumlarının genel güvenlik yönünden uygun bulunması gerekmektedir. Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkındaki Yönetmeliği’nin (21.3.1991 91/1779 ve 20888 sayılı resmi gazete) 60 ve 63’ üncü maddeleri. Silah tamirhanesi Ateşli Silahlar ve açılabilmesi için Ateşli ve ateşsiz silahları tamir yeri ve bu yere bağlı şube açma izni Bıçaklar ile Diğer mahalli zabıta alabilmek için, mahalli zabıta tarafından yapılacak tahkikattan sonra Aletler Hakkındatarafından tahkikat valiliğin uygun görüşü üzerine İçişleri Bakanlığı’nca izin verilmesi ki Yönetmeliğin yapılması gerek- gerekmektedir. 60 ve 74’ üncü mektedir. maddeleri. 4915 SAYILI KARA AVCILIĞI KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Av komisyonlarında Jandarma teşkilatından birer üye bulunması kurala bağlanmıştır. Çevre ve Orman Bakanlığı, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Fakülteler, Gönüllü Kuruluşlar ile Jandarma Teşkilatından temin edilen üyelerden Merkez ve İl Av Komisyonları oluşturulur. Aynı esaslara göre İlçe komisyonu da kurulabilir. Kara Avcılığı Kanunu’nun 3’üncü Maddesi. Av ve yaban hayatının korunması, geliştirilmesi ve sürdürülebilir yönetiminde; kamuoyu desteğinin sağlanması için toplumun bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi ile avcıların ve toplumun eğitilmesi amacıyla; Türkiye sınırları içinde yayın yapan ulusal, bölgesel, yerel radyo ve televizyonlar; av sezonunun başlamasından on beş gün önce ve sona ermesinden itibaren de on beş gün süreyle eğitici, uyarıcı ve tanıtıcı yayın yapmak zorundadırlar. Bu yayın ve tanıtım faaliyetleri her kuruluşun ana haber bültenlerinden sonraki kuşakta ve ücretsiz olarak yayınlanır. Bu programların süresi yılda toplam üç saatten az olamaz. Bu hizmetlerin Kara Avcılığı Kanunu’nun 5/2’inci Fıkrası. Merkez Av Komisyonca tespit edilen avlanma süreleri haricinde ve avlanma miktarları üzerinde av yapılması yasaklanmıştır. 130 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. yürütülmesinde kurum ve kuruluşlar Bakanlık ile işbirliği yaparlar. * Zehirle avlanmak yasaktır. * Haznesi iki fişek alacak şekilde sınırlandırılmamış otomatik, yarı otomatik, pompalı ve benzeri yivsiz av tüfekleri ile havalı tüfek ve tabancalar avda kullanılamaz. Avlanma, avcılık * Eğitilmiş hayvanlarla ve mücadele kapsamında kullanım yeri, şekli ve belgesi ve avlanma özellikleri Merkez Av Komisyonunca belirlenecekler dışında kara, hava izni almak şartıyla, araçları ve yüzer araçlarla, ses, manyetik dalga, ışık yayan araç ve yasalarla izin gereçler, canlı mühre, tuzak, kapan ve diğer benzeri araç gereç ve verilen silâh, araç usullerle avlanılamaz. Avda kullanımı Merkez Av Komisyonu kararı ile Kara Avcılığı ve eğitilmiş hay- men edilen ses ve manyetik dalga yayan cihazlar, tuzak ve kapanlar ile Kanunu’nun 6, 12 vanlarla, avlanma benzeri araç ve gereçlerin pazar ve ticarethanelerde bulundurulması ve 14’üncü Madplânlarına veya deleri. ve satışı yasaktır. Özellikleri Merkez Av Komisyonunca belirlenenlerin Merkez Av Komis- dışında gümeler kurulamaz ve bu gümeler de avlanılamaz. yonu kararlarına * Avlanan hayvanların taşınması ve avlanma gayesi dışında mücadele uygun olarak kapsamında ve kişilerin kendilerini, tarlalarını ve sürülerini korumak yapılmalıdır. maksadıyla avlaklarda avcılık belgesi ve avlanma izni olmadan avlanmada kullanılan silâhları ve araçları taşıma veya köpek bulundurma ile eğitilmiş hayvanlarla ve avlanma zamanı dışında avlanma esasları Merkez Av Komisyonunca tespit edilir. Bu esas ve usullere aykırı şekilde avlanılamaz. Merkez Av Komisyonu av saha ve istasyonlarının bazılarında avlanmayı yasaklayabilir. Özel avlaklarda avlanmak avlak sahibinin, Devlet avlakları, genel avlaklar ve örnek avlaklarda avlanmak Çevre ve Orman Bakanlığının iznine bağlıdır. Bununla birlikte özel kanunlarla veya Merkez Av Komisyonunca bazı av saha ve istasyonlarında avlanmak yasaklanabilir. Avcılık belgelerine ait iş ve işlemler Bakanlıkça yürütülmekte ve bu belgeler olmadan avlanma yapılamamaktadır. * Avcılık belgesi, Türk vatandaşlarına bir defaya mahsus olmak üzere verilmekte ve her yıl vize ettirilmektedir. Kara Avcılığı * Çevre ve Orman İl Müdürlükleri ile bağlı birimleri, yetki verilen avcı Kanunu’nun 13 dernekleri ve av bayilerinden, her av dönemi için “Avlanma İzin Kartı” ve 14’üncü maddesi ve Türkiye’de ikamet eden yabancı uyruklu şahısların da “Yabancı Avcılık Belgesi” alması gerekmektedir. Kara Avcılığı Kanunu’nun 12’nci Maddesi. Yabancıların av Av turizmi, av turu, fotoğraf ve film çekimleri ile av ve yaban hayvanları turizmi izin belgesi gözlem turları yaptıran kuruluş ve acentelerin “Av Turizm İzin Belgesi” alınması gerekalması gerekmektedir. mektedir. Kara Avcılığı Kanunu’nun 15’inci maddesi Avcılar talep halinde avlanma belgeleri ile avladıkları hayvanları ibraz etmek zorundadırlar. Avcılar talep halinde av koruma memurlarına, saha bekçilerine, polis ve jandarmaya, köy ve kır bekçilerine, köy muhtarı ve ihtiyar heyeti üyelerine avlanma belge ve izinleri ile avladıkları hayvanları ibraz etmek zorundadırlar. Kara Avcılığı Kanunu’nun 20’nci maddesi. Avcılığın kontrolü, av hayvanlarının korunması, av suçlarının takibi ve üretim yapan yerlerin denetimi Çevre ve Orman Bakanlığı ile Orman Av suç ve kaba- Genel Müdürlüğünce yapılıyor olsa da av suçlarının takibi hususunda hatlerinin takibi kolluk makam ve görevlilerinin de bir takım yetki ve sorumlulukları hususunda kolluk vardır. Bunlar: makam ve görevli- * Genel kolluk ile av koruma memurları ve saha bekçileri, bu Kanunda lerine bir takım belirtilen yasaklara aykırı hareket edenleri avlanmadan men etmeye, yetki ve sorumlu- haklarında tutanak düzenlemeye, yasaklanan fiillerin konusunu oluştuluklar verilmiştir. ran veya bu fiillerin işlenmesi suretiyle elde edilen canlı veya cansız hayvanlar ve bunların türevleri ile avlanmada kullanması veya avlaklarda, pazaryeri ve ticarethanelerde bulundurulması yasak olan eşya Kara Avcılığı Kanunu’nun 20 nci Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 131 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ve vasıtalara el koymaya ve bu amaçla yakalamaya görevli ve yetkili kılınmıştır. * Av yasağına aykırı hareket edenlerin olay yerinde gerekli tutanaklar düzenlendikten sonra serbest bırakılmalı, hüviyeti tespit edilemeyenlerin en yakın köy muhtarına veya ihtiyar heyetine bunlarla da tespiti mümkün olmazsa en yakın zabıta merkezine götürülmesi ve Kabahatler Kanununun 40’ıncı maddesine göre işlem yapılması gerekmektedir. * El konulan ve bulundurulması suç oluşturan silâhlar soruşturma evrakı ile birlikte Cumhuriyet başsavcılığına intikal ettirilmelidir. * Canlı av hayvanları hemen yaralı olanların ise tedavi edildikten sonra doğaya salınmalı veya Türkiye’nin uluslararası sözleşmelerdeki taahhütleri de dikkate alınarak Bakanlıkça gerekli işlem yapılmalıdır. * Av koruma ve kontrollerinde Bakanlık görevlilerine veya güvenlik güçlerine gönüllü destek sağlamak üzere Bakanlıkça belirlenecek kişilere fahri av müfettişliği görev ve unvanı verilebilmektedir. Fahri av müfettişleri; yasak avlanma sayılan fiilleri işleyenler hakkında işlem yapılması amacıyla Genel Müdürlükçe kendilerine verilen tutanağı düzenleyerek en geç bir hafta içinde en yakın orman idaresi birimine teslim etmek mecburiyetindedir. Fahri av müfettişlerinin seçimi, eğitimi, görev ve yetkileri ile çalışma esas ve usulleri Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenecektir. * Avcılar; talep hâlinde av koruma memurlarına, saha bekçilerine, polis ve jandarma ile köy ve kır bekçilerine, köy muhtarı ve ihtiyar heyeti üyelerine avlanma belge ve izinleri ile avladıkları hayvanları ibraz etmek zorundadırlar. Bu Kanuna aykırılık oluşturan fiillerin ihbarında ve talep hâlinde takibinde köy ve kır bekçileri, köy muhtarı ve ihtiyar heyeti üyeleri av koruma memurlarına ve saha bekçilerine yardıma mecburdurlar. * Bakanlıkça lüzum görülen av koruma memurları ve saha bekçilerine, Bakanlar Kurulunca belirlenen silâhlar demirbaş olarak verilebilmektedir. Av koruma memurları ve saha bekçileri bu Kanunla kendilerine verilen görevlerini ifa sırasında silâhlarını 6831 sayılı Orman Kanunun 78’inci maddesinde belirtilen hâllerde kullanabilirler. * Av koruma memurları görevlerini yaparken ilgili bakanlıkların görüşü alınarak, rengi ve biçimi Bakanlıkça tespit edilen resmî kıyafet giymek mecburiyetindedirler. Resmî kıyafetler, silâh, telsiz ve diğer teçhizat ile araç ve gereçler Bakanlıkça verilmektedir. Belirlenmiş olan bir takım yasaklara uymayanlara Çevre ve Orman Bakanlığı yetkilileri tarafından müeyyide uygulanmalıdır. Ayrıca avdan men etme ve mülkiyetin kamuya geçirilmesinde 28’inci madde hükümleri göre hareket edilmelidir. * Kanunda ve Merkez Av Komisyonunca belirlenen yasaklara uymayanlara, izinsiz avlananlara, yasaklanan yerlerde avlananlara, avlanma esaslarına uymayanlara, belgesiz avlananlara, yabancılarla ilgili yasaklara uymayanlara, av ve yaban hayvanı ticareti yasağına uymayanlara Çevre ve Orman Bakanlığı yetkililerince veya Orman Genel Müdürlüğü yetkililerince idari para cezası kesilir. * Av ve yaban hayvanlarının beslendikleri ve barındıkları ortamı zehirKara Avcılığı leyenler, yaban hayatı koruma ve geliştirme sahaları ile üretme istasyonları ve benzeri sahalarda bina ve tesislerin atıklarının arıtılmadan Kanunu’nun 21, doğal ortama bırakılması nedeni ile yaban hayatının veya ekosistemin 23, 24, 25 ve 26 olumsuz yönde etkilenmesine sebebiyet verenler ve tahrip edenler, ve 28’inci Maddeleri. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerdeki yaban hayatı koruma ve geliştirme sahalarına izinsiz olarak yapı ve tesisler kuranlar, fahri av müfettişleri tarafından yasak fiillerin işlenmesi veya gerçeğe aykırı tutanak düzenlenmesi, avlanmak suretiyle bir canlı türünün yok olması tehlikesine ya da ekolojik dengenin bozulması tehlikesine neden olunması hallerinde ceza müeyyidelerinin tatbik edilmesi gerekmektedir. * Kanuna aykırı fiilleri işleyenlerin derhal avdan men edilmesi ve el 132 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. konulan av hayvanları ve türevleri ile sair eşyanın mahallî mülkî amir tarafından mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilmelidir. Av ve yaban hayvanlarının ve yaşam alanlarının korunması, türlerin yer değiştirmesi, koruma tedbirleri, doğadan toplanmaları ve yakalanmaları, yırtıcı türlerin yönetimi ile bunların zararlı olanları, hastalıkları ve zararlılarıyla mücadele edilmesine ilişkin olarak çalışma yapacakların kolluğa bildirilmesi gerekmektedir. 24 Ekim 2005 gün ve 25976 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Av ve Eğitim ve Üretim Amaçlı Doğadan Av ve Yaban Hayvanı Yakalama ve Yaban HayvanlaYumurta Toplama İzni Başvuru ve İzin Formunun birinci nüshasının İl rının ve Yaşam Müdürlüğünce sorumluluk bölgesine göre genel kolluk kuvvetlerine Alanlarının Kogönderilmesi gerekmektedir. runması, Zararları ile Mücadele usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmelik. Yaban hayatı koruma ve geliştirme sahalarının korunması konusunda kolluğun görevi bulunmaktadır. * Yaban hayatı koruma ve geliştirme sahalarının büyüklüğü ve niteliğiYaban Hayatı ne göre koruma çalışmaları, genel kolluk kuvvetlerinin yanı sıra yeterli Koruma ve Yaban sayıda saha bekçileri tarafından yapılmalıdır. Koruma faaliyetlerinde Hayatı Geliştirme köy tüzel kişiliği ve belde belediyeleri ile işbirliği yapılmalı, bu işbirliği ile Sahaları ile İlgili ilgili esas ve usuller Orman Genel Müdürlüğü tarafından belirlenmelidir. Yönetmeliği’nin (08 Kasım 2004 Tarih ve Sayılı 25637 Resmi Gazete). 12’nci Maddesi. Kara avcılığı kanunu kapsamında yivli av tüfekleri ile avcılık yapacakların avcılık belgesi almaları gerekmektedir. 18 yaşını doldurmuş, silah taşıma ehliyetine sahip, 4911 sayılı Kanuna Avcı Eğitimi ve göre avcılık belgesi almaya engel hali bulunmayan, avcılık ve av yaban Avcılık Belgesi hayati ile ilgili eğitim almış ve sınavda başarılı olmuş kişilerin başvuru- Verilmesi Usul ve ları halinde Çevre ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatınca avcılık belgesi Esasları Hakkınverilmesi gerekmektedir.(31.12.2004 tarih 25687 sayılı Resmi Gazete) da Yönetmelik. * Devlet avlakları kapsamına giren ancak ilgili kuruluşun muvafakati olmayan sahalar, yaban hayatı koruma ve geliştirme sahaları, 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu kapsamında olan alanlar ile herhangi bir koruma statüsünde olup, MAK statüsü belirtilerek avlanmanın yasaklandığı bölgeler avlak olarak ayrılamamaktadır. * Devlet avlakları, özel avlaklar ve meskûn mahaller haricinde kalan bütün yerler genel avlak olarak isimlendirilmiştir. Bu bağlamda; Avlakların KuruAvlaklarda av ve - Su Kuşları Avlakları; Göl, lagün, bataklık, sazlık ve benzeri sahaları, luşu, Yönetimi ve yaban hayvanları- Keklik, Çil Keklik ve Tavşan Avlakları; Değişik türlerde otlarla kaplı Denetimi Esas ve nın korunması ve meralar ile çalı veya ağaççık formunda bitkilerin gruplar ve kümeler Usulleri ile İlgili avcılığın düzenYönetmelik (16 halinde yer aldığı kayalık ve taşlık sahaları, lenmesi amacıyla Mayıs 2004 Bıldırcın Avlakları; Mera, yoncalık, anız alanları, ekili alanlar, tür yönetmelik ihdas Tarihli Resmi bazında, ayrıca, yukarıda tür bazında ayrımı yapılan avlakların içine edilmiştir. Gazete). girmeyen sahalardan çengel boynuzlu dağ keçisi, yaban horozu, yaban domuzu, ur keklik ve benzeri türlerin bulunduğu yerler ile yüksek yaylalar ve alpin bölgeler de genel avlak olarak ayrılabilmektedir. * Avlakların ve burada yapılan işlemlerin denetlenmesi Genel Müdürlük tarafından yapılmakta veya yaptırılmaktadır. 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu ile mülki amirliklere verilen denetim hakkı saklı bulunmaktadır. * Yapılan denetimlerde, özel avlaklarda Yönetmelikte belirtilen usul ve GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 133 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. esaslara uyulmadığının tespit edilmesi durumda avlağın tescili, tescili yapan makamın re’sen iptali ile sona ermektedir. * Özel avlak sahibinin vazgeçmesi durumunda ise özel avlak sahibinin bu durumu izin veren makama bildirmesi ve makamın da uygun görmesi durumunda avlak tescili iptal edilmelidir. Kara Avcılığı Kanunu’na göre el konularak mülkiyeti kamuya geçirilen araç, silâh ve gereçlerle ilgili işlemler yönetmelikte belirtilmiştir. * Kara avcılığı Kanunu kapsamında el konulan cansız av ve yaban hayvanlarının etleri ile türevleri, canlı hayvanlar, motorlu vasıta ve araç gereç ile yivsiz silâhlar orman idaresine, yivli av tüfekleri ise soruşturma evrakı ile birlikte C.Savcılığına teslim edilir. * El konulan malzemelerin orman idaresine teslimi mümkün değilse, kabahatin işlendiği yer muhtarına, ihtiyar heyet üyelerine, belediyeye, bunun da mümkün olmaması halinde sanığa ya da diğer şahıslara rızalarıyla ve ücretsiz olmak kaydıyla yediemin senedi ile teslim edilir. * Mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idarî yaptırım kararı kesinleşen TS 870 standardına uygun olan yivsiz, setsiz silâhlar ile havalı tüfekler orman idaresince satılır. TS 870 standardına uygun olmayan yivsiz av tüfekleri adli bir suçta kullanılıp kullanılmadığına ilişkin polis veya Jandarma tarafından verilecek yazıyla birlikte yine orman idaresince MKE Kurumu Hurda İşletmesine teslim edilir. * Şahıslara teslim edilip, mülkiyetin kamuya geçirilmesi hususunda mahkeme kararı verilen motorlu vasıta ile araç ve gereçlerin geri teslim edilmemesi halinde söz konusu malzemeler, (Polis, Jandarma, Belediye veya trafik teşkilatınca) sahiplerinden geri alınarak orman idaresine teslim edilir. 4915 Sayılı Kara Avcılığı Kanununa Göre El Konularak Mülkiyeti Kamuya Geçirilen Sair Eşyalarla İlgili Yapılacak İş ve İşlemler Hakkında Yönetmelik. (19 Aralık 2009 tarihli ve 27437 Sayılı Resmî Gazete) 4081 SAYILI ÇİFTÇİ MALLARININ KORUNMASI HAKKINDA KANUN GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Bu kanun köy sınırları içinde ve belediye sınırları içindeki zirai üretim yapılan yerlerde uygulanır. Bu kanunun hükümleri; * Köy sınırları içinde, * Şehir ve kasaba haricinde olup, belediye hududu içinde veya dışında bulunsun, zirai mahsulât istihsal edilmekte olan sahalarda tatbik olunur. Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanun’un 2’nci Maddesi. Bu kanunda belirtilen çiftçi mallarının korunması ile ilgili hususlar köylerde “köy ihtiyar heyeti” belediye sınırları içindeki zirai alanlarda “koruma meclisi” tarafından ifa edilir ve İl ve İlçe merkezlerinde kurulan “Murakabe Heyeti” tarafından teftiş ve kontrol edilir. Bu kanunda yazılı işlerden köylere taalluk edenleri ihtiyar meclisi, belediye sınırları içindeki zirai alanlara ait olanları koruma meclisi Çiftçi Mallarının tarafından ifa olunur. Her kaza ve vilayet merkezinde ayrıca bir muraKorunması Hakkabe heyeti de bulunur. kında Kanun’un 3 Murakabe heyeti, vilayet merkezinde Valinin idare mensupları arasınve 5’inci Maddeledan seçeceği bir zatın, kazalarda Kaymakamın reisliği altında, Ziraat ri. ve Veteriner Müdür veya memurları ile intihap olunan beş azadan teşekkül eder. “Murakabe heyeti” Murakabe heyetinin vazife ve salahiyetleri şunlardır: koruma ve ihtiyar * Koruma kadro ve bütçesini ve senelik koruma bedeli tarifelerini tasdik Çiftçi Mallarının Korunması Hak- 134 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınheyetinden gelen itirazları incelemek ve uygulamaya nezaret ve teftiş ile görevlidir. veya bunlarda lüzumlu gördüğü tadilleri icra etmek, * Mıntıkaları dâhilindeki köylerden mali ve zirai durumları bir bekçiden ayrı olarak korucu tutmağa müsait olmayanlarını tayin etmek, * Koruma ve ihtiyar meclisi kararlarına bu kanun hükümleri dâhilinde yapılan itirazları tetkik etmek, * Koruma ve ihtiyar meclislerinin bu kanunda gösterilen vazife ve salahiyetlerini devamlı bir nezaret ve murakabeye tabi tutmak, * Hayvanların sureti muhafaza ve sevki idaresine ve geçeceği yolların tayinine; tarla, bağ ve bahçe sınırlarının belli edilmesini veya bu yerlerin korunmasını temin için mahallince yapılması mümkün ve mutat olan mânialar konmasına; tarla yolları, su arkları ve sınır hendeklerinin set ve bentlerin evsaf ve sureti muhafazalarına mütedair tedbirlerin tespitine dair koruma ve ihtiyar meclisleri tarafından yapılan teklifleri tetkik ile karara bağlamak ve bu kanunda gösterilen diğer işleri görmek, * Belediye sınırları içindeki zirai saha hudutlarını tayin ve tespit etmektir. Bu kanunda yazılı istisnalar dışında koruma ve ihtiyar meclislerinin bu kanun hükümlerine tevfikan verecekleri kararlar aleyhine alakalılar tarafından kararın kendilerine tebliği tarihinden itibaren on gün zarfında murakabe heyetine müracaat ve itiraz olunabilir. lanamaz. kında Kanun’un 8’inci Maddesi. “Koruma meclisi veya ihtiyar meclisi” bekçi veya çoban tutulmasını teklif etmek, suyollarının tamir ve inşasını sağlamak, zarar ve ziyan işlerine bakmak ve bazı inzibat cezalarını vermek ile görevlidir. Koruma ve ihtiyar meclislerinin, çiftçi mallarını koruma bakımından, vazife ve salahiyetleri şunlardır: * Koruma kadro ve bütçesini ve senelik koruma ücreti tarifelerini tespit ve her iki hususu murakabe heyetinin tetkik ve tasdikine sevk etmek. * Koruculuk için Köy Kanununda yazılı hükümlere göre bekçiliğe ehil gördüklerini seçerek tayinlerini Vali veya Kaymakamın tasdikine arz etmek, bekçilerin adetlerini ve çalışma müddet ve şartlarını tespit eylemek, vazife görecekleri mıntıkaları ayırmak ve bunlara para veya mal olarak verilecek aylık veya yıllığı kararlaştırmak ve vazifelerini iyi görmeleri için lüzumlu tedbirleri almak, hayvanlar için müşterek çoban tutmak, * Suların mevzuat ve yollara yapacağı tahribatı önlemek ve su arkları ve hendeklerle tarla ve bahçe yollarını tamir ettirmek ve bu yüzden doğacak masrafları bütçe harici olarak alakalılar arasında istifadeleri nispetinde taksim ve tahsil etmek (Alakalılardan fiilen çalışmak isteyenler çalışabilirler), * Suların sivrisinek yetişmesine müsait birikintiler yapmasına mani olmak ve bu maksat için açılan kanallar ve mecraları ve kurutulmuş toprakları muhafaza etmek, * Elli liraya kadar olan zarar ve ziyan işlerine bakmak, * Bazı inzibat cezalarını vermek ve bu kanunda yazılı diğer vazifeleri görmektir. Koruma veya ihtiyar meclisi teklifi ile tutulan “bekçi” çiftçi mallarını korumak ve çiftçi mallarına zarar geldiğinde gerekli tespitleri yapmak ile görevlidir. Olağanüstü hallerde ve doğal afetlerde geçici olarak asayiş hizmetlerinde görevlendirilebilir. Koruma veya ihtiyar heyeti teklifi üzerine tutulan bekçilerin vazifeleri şunlardır: * Çiftçi mallarını korumak, * Çiftçi mallarına zarar iras edildiği hallerde gerekli tespitleri ve bu Çiftçi Mallarının kanunda yazılı diğer vazifeleri ifa etmek. * Bekçilerin bu kanunda yazılı vazifelerden gayri işlerde istihdamları Korunması Hakveya kısa bir zaman için dahi olsa kendi mıntıkaları haricine gönderil- kında Kanun’un 12, 13, 32 ve meleri yasaktır. 33’üncü Maddele* Bunlar ancak umumi emniyet ve asayişin ve su baskını, zelzele ve ri. yangın gibi umumi afetlerin zaruri kıldığı fevkalade ahvalde bağlı bulundukları yerin en büyük mülkiye amirinin veya muhtarın izniyle kendi mıntıkaları veya yukarıda gösterilen vazifeleri haricinde muvakkat olarak istihdam edilebilirler. * Şu kadar ki mali ve zirai durumları bir bekçiden ayrı olarak köy koru- Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanun’un 7’nci Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 135 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Silah kullanmaya yetkilidir. cusu tutmağa kudreti olmadığı murakabe heyetince yapılan tetkikat neticesinde tahakkuk eden köylerde köy korucularına ait vazifeler bu bekçiye gördürülür. Bekçiler silahlıdırlar. Silah ve cephaneleri Devlet tarafından temin edilir. Kıyafet ve silahlarının cinsi Dâhiliye Vekâleti tarafından tayin olunur. Köy Kanununun 77’nci maddesinde yazılı hallerde silah kullanmağa salahiyetlidirler. Bu kanuna göre korunacak çiftçi malları aşağıda yazılıdır: * Ekili, dikili veya kendiliğinden yetişen bütün nebatlarla Orman Kanu“Korunması gerek- nunun şümulüne girmeyen ağaçlar ve ağaçlıklar, li çiftçi malları” tek * Ziraatta kullanılan veya ziraatla alakalı olan her nevi menkul ve gaytek sayılmıştır. rimenkul mallar, * Su arkları, set ve bentlerle hendek, çit, duvar ve emsali mânialar, tarla ve bahçe yolları. Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanun’un 1’inci Maddesi. Korunması gerekli çiftçi mallarına ve o yerdeki meraya tasarruf edenlerden her yıl belli miktarda “koruma parası” veya mukabili mahsul veya mal alınır. Köy sınırları veya belediye sınırlarına dâhil zirai alanlardaki ekilmiş arazi ile bağ, bahçe veya ağaçlıklara fiilen tasarruf etmekte olanlardan ve gelip geçici olmayan ve kendi hayvanlarını idare edecek kadar şahsına ait veya icarla merası bulunmayan sürü sahiplerinden senelik koruma parası veya bunun mukabili olan mahsul veya mal alınır. Koruma parasına tabi olanların bunun miktarı hakkında kendilerine veya ikametgâhlarına yapılacak tebliğden itibaren on gün zarfında murakabe heyetine itiraz hakları vardır. Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanun’un 16’ncı Maddesi. Tahsil olunan koruma paraları ve para cezaları teşkil edilecek bir “koruma sandığında saklanır. Bekçi ücretleri, faili tespit edilemeyen çiftçi zararları ve masraflar bu sandıktan karşılanır. Her koruma ve ihtiyar meclisi nezdinde koruma paraları ve para cezaları gelirlerinden bir koruma sandığı teşkil olunur. Bekçi ücretlerinden başka zarar ve ziyan mukabili olarak tahsil edilmiş olan miktar, peşin olarak ödenen zararlar dolayısıyla tükendiği veya zararın ödenmesine kâfi gelmediği takdirde sandık mevcudu tarifede yazılı esaslar daire- Çiftçi Mallarının Korunması Haksinde mükelleflerden yapılacak tahsilâtla tamamlanır. kında Kanun’un Koruma sandığındaki paraların sarf edilebileceği yerler şunlardır: 17, 18 ve 19’uncu * Bekçilerin ücretleri, Maddeleri. * Faili tespit edilemeyen hallerde mağdur çiftçilere ödenecek zararlar, * Her mahallin hususiyet ve ihtiyaçlarına göre koruma ve ihtiyar meclisleri tarafından bu kanunun tespit ettiği hizmetlerin ifası için yapılacak zaruri masraflar. Ekili alanlarda bulunan başıboş hayvanlar koruma veya ihtiyar meclisi tarafından zapt olunur. 15 gün içinde sahipleri tarafından alınmazsa açık artırma ile satılır. Parası koruma sandığında muhafaza edilir. Bir yıl içinde hayvan sahibi tarafından alınmazsa irat kaydolunur. Ekili alanlarda başıboş yakalanıp da on beş gün içinde sahipleri tarafından alınmayan hayvanlar koruma ve ihtiyar meclisi tarafından münasip görülecek bir pazaryerinde müzayede ile satılır ve keyfiyet bir zabıt ile tespit olunur. Müzayedede 2490 sayılı Kanun hükümleri tatbik olunmaz. Sahibi malum olmayan hayvanlar için her yerin örf ve âdetine göre ilan yapılır. Bu hayvanlar için sarf edilen iaşe ve muhafaza masraflarıyla yapılacak diğer masraflar satış bedelinden tenzil olunduktan sonra bakiyesi bir sene müddetle emaneten saklanır. Satış bedeli bu müddet içinde müracaat edilip alınmadığı takdirde koruma sandığına irat kaydolunur. Bekçiler çiftçi mallarını korumak, gözetlemek ve bir zarar meydana gelmişse talep Çiftçi mallarına bir zarar vukuunda bekçiler fiilin devamına mani olacak Çiftçi Mallarının tedbirleri almakla beraber husule gelen zararın tespitine yarayacak Korunması Hakdelilleri toplayarak keyfiyeti koruma veya ihtiyar meclisine bildirmek kında Kanun’un mecburiyetindedirler. İmkân bulunan hallerde bir zabıt varakası da 24, 25, 27 ve tutulur. 29’uncu Maddele- Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanun’un 20’nci Maddesi. 136 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ri. beklemeksizin durumu koruma veya ihtiyar heyetine bildirmek zorundadır. Koruma veya ihtiyar meclisi zararı bir bilirkişi marifetiyle tutanak tutarak tespit eder ve failinden tahsil eder. Fail belli değilse zarar geçici olarak koruma sandığından karşılanır. Korunma veya ihtiyar meclisinin seçeceği vukuf ehli fiili haber veren bekçi ile birlikte en geç yirmi dört saat zarfında vaka mahalline giderek zararın miktarını ve hangi şartlar altında yapıldığını tahmin ve tespit ve bunu bir zabıt varakasıyla tevsik eder. Mühim işlerde vukuf heyetine koruma veya ihtiyar meclisi azasından bir veya bir kaçı katılır. Çiftçi mallarına bir zarar vukuunda bekçiler fiilin devamına mani olacak tedbirleri almakla beraber husule gelen zararın tespitine yarayacak delilleri toplayarak keyfiyeti koruma veya ihtiyar meclisine bildirmek mecburiyetindedirler. İmkân bulunan hallerde bir zabıt varakası da tutulur. Korunma veya ihtiyar meclisinin seçeceği vukuf ehli fiili haber veren bekçi ile birlikte en geç yirmi dört saat zarfında vaka mahalline giderek zararın miktarını ve hangi şartlar altında yapıldığını tahmin ve tespit ve bunu bir zabıt varakasıyla tevsik eder. Mühim işlerde vukuf heyetine koruma veya ihtiyar meclisi azasından bir veya bir kaçı katılır. Zararı meydana getiren hayvanlar bekçi tarafından zapt olunur. Çiftçinin zararına teminat olarak koruma veya ihtiyar heyeti tarafından muhafaza altına alınır. Çiftçi mallarına bir zarar vukuunda bekçiler fiilin devamına mani olacak tedbirleri almakla beraber husule gelen zararın tespitine yarayacak delilleri toplayarak keyfiyeti koruma veya ihtiyar meclisine bildirmek mecburiyetindedirler. İmkân bulunan hallerde bir zabıt varakası da Çiftçi Mallarının tutulur. Korunması HakKorunma veya ihtiyar meclisinin seçeceği vukuf ehli fiili haber veren kında Kanun’un bekçi ile birlikte en geç yirmi dört saat zarfında vaka mahalline giderek 30’uncu Maddesi. zararın miktarını ve hangi şartlar altında yapıldığını tahmin ve tespit ve bunu bir zabıt varakasıyla tevsik eder. Mühim işlerde vukuf heyetine koruma veya ihtiyar meclisi azasından bir veya bir kaçı katılır. 7269 SAYILI UMUMİ HAYATA MÜESSİR AFETLER DOLAYISIYLA ALINACAK TEDBİRLERLE YAPILACAK YARDIMLARA DAİR KANUN GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Afet bölgelerinde emir beklemeksizin yardım yapılması düzenlenmiştir. Afet bölgelerinde veya civarında bulunan ordu, jandarma, kıta birlik ve müessese kumandanları, hazarda, kendilerinden vali veya kaymakamlar tarafından istenilecek yardımları üstlerinden emir beklemeksizin yapmaya mecburdurlar. 7269 Sayılı Kanunun 7’nci Maddesi * Bu Yönetmelik, acil yardım hizmetlerini yürütmekle görevli, vali ve kaymakamlar, bakanlık, bağlı ve ilgili kuruluşlar, diğer kamu kurum ve kuruluşlar ile askeri birlikler ve Kızılay’ın afetten önce yapmaları gerekli acil yardım planlarının ve afet sırasında yapacakları acil yardım hizmet ve faaliyetlerinin gerektirdiği görevleri, işbirliğini, koordinasyonu ve Afetlere İlişkin karşılıklı yardımlaşma esaslarını kapsar. Acil Yardım Vali ve kaymakamlar, görevli bakanlık, kurum ve kuruluşlar ile askeri Afetlere ilişkin acil Teşkilatı ve Planbirlikler, ilgili mevzuat ve bu Yönetmelik gereğince düzenlenecek acil yardım esasları lama Esaslarına yardım planları ve acil yardımla ilgili yönergelerle kendilerine verilen düzenlenmiştir. Dair Yönetmeliğin görevleri yerine getirmekten ayrı ayrı sorumludurlar. 2, 4 ve 10’uncu Afetin meydana gelmesinden itibaren, alınması gereken her türlü acil Maddesi tedbirlerin alınmasından ve acil yardımların bir emir beklemeden yapılmasından afetin meydana geldiği yerin mülki amiri sorumludur. Acil yardım planları yapmaktan sorumlu makamlar aşağıdaki koordinasyon ve işbirliğini sağlamakla yükümlüdürler: İl ve ilçelerin afet acil yardım planları, yardım sağlamaktan sorumlu garnizon ve askeri birlik- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 137 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ler komutanlıklarının planları ile askeri acil yardım planları da vali ve kaymakamlar ile koordineli olarak hazırlanır. Afet ve acil durum yönetim merkezlerinin kurulması ile ilgi esaslar düzenlenmiştir * Afet ve acil durum hizmetlerini yürütmek üzere, bakanlıklarda müsteşar veya yetkilendirecekleri yardımcılarının, illerde valinin, kurulması valilerce gerekli görülen ilçelerde ise kaymakamın başkanlığında afet ve acil durum yönetim merkezleri kurulur. Afet ve acil durumlarda, il ve ilçelerde ilgili kuruluş amirleri de afet ve acil durum yönetim merkezine dâhil edilir. Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezleri Yönetmeliğinin 4’üncü Maddesi Sivil savunma hizmetleri düzenlenmiştir. * Mahallin en büyük mülkiye amiri sivil savunma hizmetlerinin planlanması ve karşılıklı yardım hususlarında mahallin garnizon kumandanı ve yoksa en büyük askeri amiri ile iş birliği yapar. Askeri makamlarca sivil savunmaya yapılacak yardımlarda muharebe görevinin aksatılmaması göz önünde tutulur. 7126 Sayılı Sivil Savunma Kanunun 10’uncu Maddesi 1593 SAYILI UMUMİ HIFZISSIHHA KANUNU GENEL KURAL Halk sağlığının korunması, hastalıklarla mücadele ve sosyal yardım kamu hizmetidir. Bu hizmetin öncelikle Sağlık Bakanlığı, daha sonra İl Özel İdaresi, Belediye ve Köy Tüzel kişiliği tarafından yerine getirilmesi gerekmektedir. AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Memleketin sıhhi şartlarını ıslah ve milletin sıhhatine zarar veren bütün hastalıklar veya sair muzır amillerle mücadele etmek ve müstakbel neslin sıhhatli olarak yetişmesini temin ve halkı tıbbi ve içtimai muavenete mazhar eylemek umumi Devlet hizmetlerindendir. Umumi HıfzıssıhUmumi sıhhat ve içtimai muavenet hizmetlerine ait Devlet Vazaifi ha Kanunu’nun 1 Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâleti tarafından ifa ve hususi idarelerle ve 2’nci Maddeleri. belediyelere ve sair mahalli idarelere bırakılan hizmetlerin sureti icrası murakabe olunur. Millî Müdafaa teşkilatına ait sıhhi işler müstesna olmak üzere bütün sıhhat ve içtimai muavenet işlerinin mercii ve murakıbı bu vekâlettir. Vilayet hususi idareleri bütçelerinde sıhhi ve içtimai işlere mahsus tahsisat, vilâyet merkezinde veya tensip olunacak sair mahallerde açılacak hastaneler ve dispanserlerle seyyar etıbba teşkilâtına ve seyyar etüv tedarikine ve tephirat ve tathirat istasyonları tesisine ve verem ve frengi ve çocuk vefiyatı mücadelesine muhtas hıfzıssıhhai içtimaiye Halk sağlığının dispanserlerine ve sıtma ve frengi ilacı tedarikine ve Sıtma Kanununda tasrih edilen ahvalde sıtma membalarının izalesine sarf olunur. korunması, hastalıklarla mücadele Belediyenin umumi hıfzıssıhha ve içtimai muavenete taallûk eden Umumi Hıfzıssıhve sosyal yardım- mesailiden ifasıyla mükellef oldukları vazifeler aşağıda zikredilmiştir. ha Kanunu’nun İçilecek ve kullanılacak evsafı fenniyeyi haiz su celbi. lar konusunda İl 18 ve 20’nci Özel İdaresi ve - Lâğım ve mecralar tesisatı, Maddeleri. Belediyelere bazı - Mezbaha inşaatı, görev ve sorumlu- Mezarlıklar tesisatı ve mevta defni ve nakli işleri, luklar verilmiştir. - Her nevi muzahrafatın teb’it ve imhası, - Meskenlerin sıhhi ahvaline nezaret, - Sıcak ve soğuk hamamlar tesisi, - (Mülga: 24/6/1995-KHK-560/21 md.) - Umumi mahallerde halkın sıhhatine zarar veren amiller izale, 138 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. - Sâri hastalıklarla mücadele işlerine muavenet, - Hususi eczane bulunmayan yerlerde eczane küşadı, - İlk tıbbî imdat ve muavenet teşkilâtı, - Hastane, dispanser, süt çocuğu, muayene ve tedavi evi, aceze ve ihtiyar yurtları ve doğum evi tesis ve idaresi, - Meccani doğum yardımı için ebe istihdamı, * Her vilâyet merkezinde, mahallin sıhhi ahvalini daima nazarı dikkat önünde bulundurarak şehir ve kasaba ve köyler sıhhi vaziyetinin ıslahına ve mevcut mahzurların izalesine yarayan tedbirleri almak, sâri ve salgın hastalıklar hakkında istihbaratı tanzim, sâri ve içtimai hastalıkHalk sağlığını lardan korumak çareleri ve sıhhi hayatın faydaları hakkında halkı tenvir korumak, hasta- ve bir sâri hastalık zuhurunda hastalığın izalesi için alınan tedbirlerin lıklarla mücadele ifasına muavenet etmek üzere, bir umumi hıfzıssıhha meclisi toplanır. etmek, halkı * Bu meclis mahallî sıhhat ve içtimaî muavenet müdürü, nafıa mühen- Umumi Hıfzıssıhbilinçlendirmek ve disi, maarif, baytar müdürü, mevcutsa sahil sıhhiye merkezi tabibi, bir ha Kanunu’nun sosyal yardımda hükümet ve belediye tabibi ve hastane baştabibi ile garnizon ve kıt’a 23, 24 ve 27’nci bulunmak üzere Maddeleri. bulunan yerlerde en büyük askeri tabip ve serbest sanat icra eden bir her İl ve İlçe tabip ve bir eczacıdan ve belediye reisinden mürekkeptir. Meclis Valimerkezinde bir nin veya Valiye bilvekale Sıhhiye Müdürünün riyaseti altında içtima “umumi hıfzıssıheder. Valinin tensip edeceği bir zat kitabet vazifesini ifa ve zabıtları ha meclisi” oluştutanzim eder. Kazalarda bu meclisler kaymakamın riyaseti altında rulur. Hükümet tabibi, mevcut ise bir Hükümet baytarı ve askeri tabip, belediye tabibi ve serbest icrayı sanat eden ve kaymakam tarafından intihap edilen bir tabip ve serbest eczacı ile belediye reisinden terekküp eder. Tehlikeli salgın hastalıklara vakıf olan her görevli durumu 24 saat içinde devlet hastanesine, olmazsa kolluk makamlarına bildirmek zorundadır. Kolluk makamları bu bildirimi derhal sağlık teşkilatına ulaştırmak zorundadır. Kolera, veba, lekeli humma, karahumma, çiçek, difteri, uyku hastalığı, dizanteri, hiçbir humması, ruam, kızıl, şarbon, felci tıfli, kızamık, cüzam, sıtma, trahom ve kuduz gibi tehlikeli salgın hastalıklardan biri zuhur eder veya bunların birinden şüphe edilir veyahut bu hastalıklardan vefiyat vuku bulur veya mevtin bu hastalıklardan biri sebebiyle husule geldiğinden şüphe olunursa tabip, hastane baştabipleri, mekUmumi Hıfzıssıhtep, fabrika, imalathane, hayır müesseseleri, ticarethane ve mağaza, ha Kanunu’nun otel, pansiyon, han, hamam, hapishane sahip veya müstecirleri ve 57, 58, 61, 97 ve müdürleri, apartman kapıcıları, köy ihtiyar heyetleri, eczacılar, diş tabip100’üncü Maddeleri ve ebeler, hasta bakıcıları, ölü tabutlayan ve yıkayanlar sanatlarını leri. icra sebebiyle mutalı oldukları yukarıda zikredilen hastalıkları kati veya muhtemel teşhis vaz’ını müteakip ilk 24 saat zarfında sıhhiye dairesine, hükümet veya belediye tabibi bulunmadığı takdirde polis veya Jandarma karakoluna hastanın isim ve adresiyle beraber tahriren veya şifahen haber verir. Polis ve Jandarma daireleri itila hâsıl eyledikleri bu vakaları hiç vakit kaybetmeden alâkadar makamlara bildireceklerdir. Diğer tehlikeli salgın hastalıklar vuku bulduğunda gerekli önlemleri almak ve uygulamak Sağlık Bakanlığının yetkisindedir. Yukarıda zikredilenlerden başka her hangi bir hastalık istilâî şekil aldığı veya böyle bir tehlike baş gösterdiği takdirde o hastalığın veya her Umumi Hıfzıssıhhangi bir hastalık şeklinin memleketin her tarafında veya bir kısmında ha Kanunu’nun ihbarı mecburi olduğunu neşir ve ilâna ve o hastalığa karşı bu kanunda 64’üncü Maddesi. mezkûr tedabirin kâffesini veya bir kısmını tatbike Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâleti salâhiyettardır. Salgın hastalık ihbarı alan sağlık görevlileri durumu tetkik ederek derhal üst makamlara bildirmek, bütün idari makamları da (kolluk Salgın bir hastalık zuhur ettiği veya zuhurundan şüphelenildiği veya sâri ve salgın bir hastalıktan vefat vuku bulduğu veyahut vefatın sâri ve salgın bir hastalık tesiri ile husule geldiğinden şüphe edildiği ihbar Umumi Hıfzıssıholunur olunmaz hükümet tabipleri veya bulunmadığı mahallerde bele- ha Kanunu’nun diye tabipleri mahallinde lâzım gelen tetkikatı icra ve hastalığın muhak65 ve 69’uncu kak olup olmadığını ve zuhuru sebeplerini tahkik ile mafevke işar eyler. Maddeleri. Sâri hastalıklar tetkikatı yapan tabiplere bütün Devlet kuvvetleri müzaherete mecburdurlar. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 139 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. dâhil) yapılacak Salgın bir hastalığın vukuu tahakkuk eylediği takdirde sıhhat memurları tetkikata yardımcı derakap lâzım gelen tedbirlerin ittihazına ve bütün idari makamlar bu olmak zorundadır. tedbirlerin tatbik ve icrası hususunda muavenete mecburdurlar. Yukarıda zikredilen hastalıklardan biri zuhur ettiği veya zuhurundan şüphelenildiği takdirde aşağıda gösterilen tedbirler tatbik olunur: -Hasta olanların veya hasta olduğundan şüphe edilenlerin ve hastalığı Yukarıda belirtilen neşrü tamim eylediği tetkikatı fenniye ile tebeyyün edenlerin fennen tehlikeli salgın icap eden müddet zarfında ve sıhhat memurlarınca hanelerinde veya hastalıkların orta- sıhhi ve fenni şartları haiz mahallerde tecrit ve müşahede altına vaz’ı, ya çıktığı veya -Hastalara veya hastalığa maruz bulunanlara serum veya aşı tatbiki, ortaya çıkma -Eşhas, eşya, elbise, çamaşır ve binaların ve fennen intana maruz Umumi Hıfzıssıhtehlikesinin mey- olduğu tebeyyün eden sair bilcümle mevaddın fenni tathiri, ha Kanunu’nun dana geldiği anda 72’nci Maddesi. -Hastalık neşreden haşarat ve hayvanatın itlâfı, bir takım tedbirler -Memleket dâhilinde seyahat eden eşhasın icap eden mahallerde (karantina, itlaf, tecrit, aşı, serum, muayenesi ve eşyalarının tathiri, -Hastalığın sirayet ve intişarına sebebiyet veren gıda maddelerinin sarf vb.) alınır. ve istihlâkinin men’i, -Dâhilinde sâri ve salgın hastalıklardan biri zuhur eden umumi mahallerin tehlike zail oluncaya kadar set ve tahliyesi gibi tedbir alınmalıdır. Tehlikeli salgın hastalıklarla mücadele için bir takım yasaklar belirlenmiştir. Tehlikeli salgın hastalıklarla mücadele için bir takım yasaklar belirlenmiştir. Bunlar: * Bazı salgın hastalıklara yakalananlar evlerinde zorla tecrit edilir. Tecrit hükümlerine aykırı davranmak yasaktır. * Kuduz vakasının derhal sağlık kuruluşuna bildirilmesi zorunludur. Umumi HıfzıssıhAksine davranış yasaktır. ha Kanunu’nun * Salgın hastalık taşıyıcısı olduğu kesin olanlar meslek ve sanatını 73 ile 94’üncü ifadan memnudur. Aksine davranışlar yasaktır. Maddeleri Arası. * Salgın hastalık görülen yerlerdeki toplanmalar yasaklanabilir. Bu yerlerdeki kişiler ve nakil vasıtaları temizlenmeden seyahat edilemez. Aksine davranışlar yasaktır. * Su ile bulaştığı kesin olarak bilinen salgın hastalık görülen yerlerdeki şüpheli su kaynaklarının kullanılması yasaktır. Tehlikeli salgın hastalıklar askeri makamlarda ortaya çıkmışsa, gerekli tedbirler Milli Savunma Bakanlığınca alınır ve durum Sağlık Bakanlığına bildirilir. Askeri kuvvetler arasında veya askeri müesseselerde salgın hastalıklardan biri zuhur ettiği takdirde bu kanunda zikredilen tedabirin ifasına hususi teşkilâtı sıhhiyeleri mecburdur. Bu hallerde Milli Müdafaa VekâUmumi Hıfzıssıhleti vukuatın zuhur ve seyrinden Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletini ha Kanunu’nun daimi surette malûmattar edecek ve halkı sirayetten korumak için 80’inci Maddesi. müştereken ittihaz ve kabul edilecek tedbirleri tatbik eyleyecektir. Sıhhat Vekâletince halk arasında görülen sâri hastalıklar vakalarından Milli Müdafaa Vekâleti vaktinde haberdar edilir. “Bulaşıcı zührevi hastalıklara” duçar olanlar zorla tecrit ve tedavi altına alınabilir. Bulaşıcı zührevi hastalıklardan bel soğukluğu, frengi ve yumuşak şankr hastalığına müptela olanlar evlenemez. Bu hastalıkları bilerek başkasına bulaştı- Zührevi bir hastalığa müptelâ olduğu tahakkuk ederek hastalığı etrafına neşir ve sirayet ettirdiğinden şüphe edilen kimseler cebren tedaviye sevk olunabileceği gibi hastalığın sirayetine mâni olmak üzere bir hastanede tecrit ve tedavi altına alınabilir. Bu hususta kuvvei cebriye istimali dahi caizdir. Umumi HıfzıssıhVücudun hangi kısmında ve ne şekilde tezahür ederse etsin frengi, ha Kanunu’nun belsoğukluğu ve yumuşak şankr müptelâ her şahıs kendisini Türki- 103, 107, 110 ve ye’de sanat icrasına mezun bir tabibe tedavi ettirmeğe mecburdur. 122’nci MaddeleEvlenecek erkek ve kadınlar evlenmeden evvel tıbbî muayeneye tabiri. dir. Frengi, bel soğukluğu ve yumuşak şankr hastalığına duçar olanların evlenmesi yasaktır. Zührevi hastalıklardan birine duçar olduğunu bildiği veya görünüşe nazaran veyahut tedavisi altında bulunduğu tabiplerinin izahatıyla bu hastalıklardan birine müptelâ olduğunu bilmesi lâzım geldiği halde 140 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ranlar mağdurun şikâyeti üzerine mahkemece cezalandırılır. hastalığı bir diğerine sirayet ettirenler hakkında bu kanunda mezkûr mücazat tatbik olunur. Takibat için alâkadarın şikâyeti lâzımdır. Hastalığın zuhurundan itibaren altı ay hitamında müruruzamana tabi olur. Frengili bir çocuğun frengiye musap olduğunu bildiği halde salim bir sütanneye emzirtmek memnudur. Akciğer ve hançere vereminin her sâri şeklinde musap olanlarla veremin herhangi şeriri şekline musap olarak vefat edenlerin isim ve adresleriyle ihbarı mecburidir. Musaplar sekiz gün ve vefatlar 24 saat zarfın“Bulaşıcı verem” da hastalığı veya ölümü teşhis ve tespit eden her tabip tarafından en hastalığına duçar yakın sıhhiye dairesine şifahen veya tahriren ihbar edilir. İlerlemiş sâri Umumi Hıfzıssıholanların ve bu vereme musap olanların nikâhı altı ay tehir olunur. ha Kanunu’nun hastalıktan ölenleHastanelerde, doğum evlerinde, hapishanelerde, sair resmi veya 113, 115 ve rin 24 saat içinde hususi müessesatı sıhhiye ve hayriyedeki bütün veremli hastalarla 124’üncü Maddeen yakın sağlık buralarda vukua gelen verem vefiyatı 24 saat zarfında o müessesenin leri. kuruluşuna bildimüdürü tarafından ihbar edilir. rilmesi zorunludur. Askeri kıtaat ve teşkilâtta tedavi edilen veya vefat eden veremliler buralardaki askeri tabipler tarafından ve mensup oldukları kumandanlıklar vasıtasıyla alâkadar sıhhat makamlarına ihbar olunur. “Yiyecek veya içecek imal edilen veya satılan işyerlerinde çalışanlar üç ayda bir belediye doktorundan sağlık raporu almaya mecburdur. * Yenilecek ve içilecek şeyler satan veya veren veyahut taharet ve nezafete müteallik sanatlar ifa edenler her üç ayda bir kendilerini muayene ettirerek bir sıhhi rapor almağa mecburdurlar. Bunlardan devre-i sirayette frengi ve sâri verem ve cüzzama müptelâ olanlarla halkın Umumi Hıfzıssıhistikrah ve nefretini mucip bir cilt hastalığına duçar olanlar sanatlarını ha Kanunu’nun icradan menolunurlar. 126 ve 127’nci * Yukarıda zikrolunan sıhhi muayene meccanen belediye tabipleri Maddeleri. tarafından yapılır. Belediye tabipleri bulunmayan yerlerde bu vazife hükümet tabipleri tarafından icra olunur. Mahallî belediyelerince hangi meslek ve sanat erbabının muayeneye tabi olduğu ilgili nizamnameye (gıdaların denetimi hakkında tüzük) derç olunur. “Genelevler ve genel kadınların tabi olacakları hükümler” Sağlık ve İçişleri Bakanlığınca müştereken çıkarılan bir Tüzük’te belirlenmiştir. Zührevi hastalıklara duçar olan genel kadınların çalışmalarına gerektiğinde zor kullanılarak engel olunur. Gerektiğinde tecrit edilir. Sıhhat ve İçtimai Muavenet ve Dâhiliye Vekâletleri müştereken bir nizamname neşrederek umumi kadınlar ve evlerin tabi olacakları hükümler ve bu fuhuş yüzünden intişar eden hastalıkların ve bilhassa zührevi hastalıkların sirayetine mâni olacak tedbirleri tespit ve yine müştereken tatbik ederler. Umumi kadınlarla umumi evler ve bunlara Umumi Hıfzıssıhbenzer mahaller bu nizamnamede tarif ve tahdit olunacaktır. ha Kanunu’nun Fuhşu sanat ve maişet vasıtası ittihaz eden kadınlardan zührevî hasta- 128 ve 129’uncu Maddeleri. lıkların her türlü eşkâline, cüzzam, cerp, empetigo, entertrigo, müterakki verem veya Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletinin fennen lüzum göreceği sair hastalıklara musap olanların sanatlarının icrasına icap ederse kuvve-i cebriye istimali ile mümanaat olunur. Bunlar lüzum görülürse bir müessesede tecrit ve tedavi edilir. “Tehlikeli salgın hastalıklar, bulaşıcı hastalıklar ve zührevi hastalıklara” duçar olanların yurda girmeleri yasaktır. Bu kişilerin yurda girişi ile ilgili esaslar Sağlık ve İçişleri Bakanlığınca müştereken tespit olunur. Yukarıda zikredilen sâri ve salgın hastalıklardan veya zührevî hastalıklardan birine musap olanlar, cüzzam, trahom ve Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletince tayin olunacak hastalıklardan birine duçar olanlarına ve mecnunların ve fuhuşla melûf kadınların memlekete girmesi Umumi Hıfzıssıhmemnudur. ha Kanunu’nun Bu memnuniyete ait istisnalar ve bütün muhacirlere veya tavattun 134 ve 135’inci Maddeleri. etmek üzere gelen ecnebilere tatbik edilecek sıhhi tedbirler ve bunların iskân edilecekleri mahallere kadar sevk ve murakabeleri tarzları Sıhhat ve İçtimai Muavenet ve Dâhiliye Vekâletlerince müştereken tespit olunur. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 141 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Genel nakil vasıtaları (her çeşit yüzer araç, tren, otobüs, vb.) sorumlu ve idare memurları (Kaptan, TCDD İdaresi, Seyahat Acentesi) bulaşıcı ve salgın hastalıklarla mücadele için gerekli önlemleri almak zorundadır. Bulaşıcı veya salgın hastalığa müptela olanların bu vasıtalar ile nakli için sağlık görevlisinden rapor almaları zorunludur. Gerek uzun sefer yapan ve gerekse limanlar dâhilinde veya kısa mesafeler içinde veya nehirlerde işleyen her nevi merakıp, sahiller sıhhi işlerine nezaretle mükellef memurlar tarafından murakabeye tabidir. Gemilerin kaptanları veya reisleri sâri ve salgın hastalıkların zuhuruna mâni olmak üzere gerek gemilerde ve gerekse mürettebata tatbikine bu makamlarca lüzum gösterilecek tedbirlere riayetle mükelleftir. Demiryolu, tramvay, otobüs ve omnibüs gibi umumi nakil vasıtaları Umumi Hıfzıssıhvagon ve arabalarında sâri ve salgın hastalıkların intikal ve sirayetine ha Kanunu’nun 145, 146 ve mâni olmak üzere tatbikine sıhhi memurlarca lüzum gösterilecek tedbirlerin ifasına, bu nakil vasıtaları idareleri mecburdurlar. Şahıslara ait 147’nci Maddeleri. ve fakat umumi nakil işlerinde kullanılan vasıtalar sahipleri dahi aynı mecburiyete tabidirler. Sâri ve salgın hastalıklara müptelâ şahıslar ancak sıhhat memurlarının müsaadesi ile ve bu husustaki kaidelere riayet etmek şartı ile umumi nakil vasıtaları ile naklolunabilir. Müsaadesiz umumi nakil vasıtaları ile sâri hastalık musaplarının nakli memnudur. Sağlık Bakanlığı “çocuk sağlığının korunması” ile ilgili her türlü tedbiri almakla yükümlüdür. Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâleti küçük çocuk hıfzıssıhhası ve Umumi Hıfzıssıhbunlarda görülen vefiyatın azaltılması için lâzım gelen müesseseler ha Kanunu’nun açarak idare eder ve çocuk hıfzıssıhhası faydalarının halk arasında 151’inci Maddesi. intişar ve tatbikini teshil edecek tedbirleri ittihaz eyler. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı “işçilerin sağlığının korunması” ile ilgili önlemleri almakla yükümlüdür. 50’den fazla işçi çalıştıran işyerleri bir işyeri doktoru tespit edip yardım almak, 100’den fazla işçi çalıştıran işyerleri ise bir revir açmak zorundadır. Aşağıdaki mevaddı ihtiva eylemek üzere işçilerin sıhhatini korumak için İktisat ve Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletleri tarafından müştereken bir nizamname yapılır. * İş mahallerinin ve bunlara ait ikametgâh ve saire gibi müştemilâtın haiz olması lâzım gelen sıhhi vasıf ve şartlar. * İş mahallerinde kullanılan alet ve edevat, makineler ve iptidai maddeler yüzünden zuhuru melhuz kaza, sâri veya mesleki hastalıkların Umumi Hıfzıssıhzuhuruna mânitedabir ve vesait. ha Kanunu’nun Devamlı olarak en az elli işçi çalıştıran bütün iş sahipleri, işçilerinin sıhhi 179 ve 180’inci ahvaline bakmak üzere, bir veya müteaddit tabibin sıhhi murakabesini Maddeleri. temine ve hastalarını tedaviye mecburdur. Büyük müessesatta veya kaza ihtimali çok olan işlerde tabip daimi olarak iş mahallerinde yahut civarında bulunur. Hastanesi olmayan mahallerde veya şehirler ve kasabalar haricinde bulunan yerlerdeki iş müesseseleri bir hasta odası ve ilk yardım vasıtalarını ihzar ederler. Yüzden beş yüze kadar daimi amelesi olan müesseseler bir revir mahalli ve beş yüzden yukarı amelesi olanlar yüz kişiye bir yatak hesabiyle hastane açmağa mecburdurlar. Kamu sağlığını etkileyen gıda ve diğer eşyalar, Sağlık Bakanlığı ve Belediyelerin denetimine tabidir. Çıkarılan tüzük hükümlerine göre belediye teşkilatı bulunan yerlerde bu denetlemeyi belediye memurları yapar. Bütün gıda maddeleriyle umumi sıhhate taalluk edip aşağıda envai zikredilen eşya ve levazım, Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletinin teftiş ve murakabesine tabidir. Belediye teşekkül etmiş olan mahallerde bu murakabe Vekâletin bu kanun dairesinde ıstar edeceği nizamnamelerle talimatlara tevfikan belediye tarafından ve belediyelerin bulunmadığı yerlerde Vekâlet sıhhi teşkilâtına mensup memurlar tarafından icra edilir. Umumi HıfzıssıhSağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı belediyelerin bu teftiş ve murakabe ha Kanunu’nun hizmetlerini sürekli kontrol edebileceği gibi, lüzum gördüğü yerlerde 181 ve 183’üncü veya lüzum görülen işlerde doğrudan doğruya teftiş ve murakabe Maddeleri. etmek üzere memur görevlendirir. Umumun istimaline mahsus olup ta murakabeye tabi olan eşya ve levazım aşağıda sayılanlardan ibarettir: - Cilt, saç, tırnakların temizlenmesi, boyanması ve güzelleştirilmesi için kullanılan maddeler ve bütün sabunlar, 142 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. - Oyuncaklar, duvar kâğıtları, mumlar ve suni nebatat, - Umumun istimaline mahsus ve yukarıda zikredilen maddelere benzer mahiyette olup İcra Vekilleri Heyetince tayin ve ilan edilecek maddeler. “Maden suları ve kaplıcaların işletilmeye açılması için Sağlık Bakanlığından izin alınmış olması gerekir. Bu yerlerin sağlık bakımından denetimi de Sağlık Bakanlığına aittir. Türkiye Cumhuriyeti arazisi dâhilinde bulunan her nevi maden suları ile kaplıcaları işletmek için hususi hükümlerine tevfikan alınması lâzım gelen müsaade ile beraber bu suların şifalı hassalarının Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâleti tarafından tasdik edilmiş olması lazımdır. Bu Umumi Hıfzıssıhvekâletçe şifalı hassaları veya tesisatının fenne muvafık olduğu tasdik edilmeyen maden suları bu nam ve unvan ile ticarete çıkarılamayacağı ha Kanunu’nun 200 ve 202’nci gibi kaplıcalara da tedavi maksadıyla eşhas kabul edilemez. Maddeleri. Maden suları ve kaplıcalar sıhhi noktai nazardan Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletinin murakabesi altında olup bunlar her zaman teftişe tabidirler. Bu sanayi sahip veya müstecirleri bu hususta her türlü kolaylığı göstermeğe mecburdurlar. Her şehir ve kasaba belediyesi şehir ve kasabanın haricinde ve meskenlerden kâfi miktar uzakta olmak üzere şehir ve kasabanın nüfusuna “Mezarlıkların” ve senelik vefiyatı umumiyesine nispetle lâzım gelen bir veya müteadsağlık bakımından dit mezarlık mahalli tesisine mecburdur. Mezarlık olmak üzere intihap gerekli şartları edilecek mahallerin toprağı, vasıfları ve civarındaki meskenler veya su haiz olarak kurulUmumi Hıfzıssıhmembaları için sıhhi bir mahzur bulunup bulunmadığı ve mesahai ması ve nakli şehir ha Kanunu’nun sathiyesinin kifayeti sıhhiye memurlarınca tâyin olunur. Bu mezarlıklave kasabalarda 211 ve 212’nci rın tanzim ve iyi bir halde muhafazası mahalli belediyelerine aittir. belediyelerin Maddeleri. Mezarlıkların etrafı behemehâl duvarlarla tahdit edilir. Mezarlık ittihaz görevidir. Mezarlık olunan yerlerden başka yerlere ölü defni memnudur. Fevkalade hallerdışına ölü gömülde ve sıhhi mahzur mevcut olmadığı takdirde İcra Vekilleri Heyeti mesi yasaktır. kararıyla muayyen ve malûm mezarlıklar haricinde ölü defnine müsaade edilir. Belediye veya hükümet tabibinden “defin ruhsatı” almadan ölü gömülmesi yasaktır. Defin ruhsatı verenler ölümün salgın veya bulaşıcı bir hastalıktan veya kastenkazaen bir sebepten kaynaklandığını tespit ederlerse, durumu ilgili makamlara bildirmek zorundadır. * Bu kanunun tarifi dâhilinde Defin Ruhsatiyesi alınmadıkça ve ibraz olunmadıkça hiçbir cenazenin defni caiz değildir. Ruhsatnameler mevtanın hüviyetini, adresini, bilindiği halde vefatın sebebini muhtevi olacak ve defnine ruhsat verildiği sarahatle kaydedilecektir. * Belediye tabipleri olan yerlerde defin ruhsatiyeleri bu tabipler tarafın- Umumi Hıfzıssıhdan, bulunmadığı takdirde Hükümet tabipleri tarafından mevtanın ha Kanunu’nun muayenesinden sonra verilir. Ölümüne sebep olan hastalık esnasında 215, 216, 218, tedavi eden tabibin verdiği ruhsatname resmi tabipler tarafından tasdik 221 ve 229’unci edilmek şartıyla muteberdir. Maddeleri. Bütün hasta ve sair sıhhi müesseselerde ölenlere ait defin ruhsatiyeleri o müessesenin müdür ve baştabibi tarafından verilir ve usulü dairesinde resmi tabipler tarafından tasdik edilir. Kendine ait hususi mezarlığı Mezarlıklar Hakolan müesseselerdeki ölülerin ismi ve hüviyeti sebebi vefatıyla birlikte kında Nizamnamenin 5 ve yirmi dört saat zarfında belediye dairesine bildirilir. 29’uncu Maddele* Mezarlıklar Hakkında Nizamnamenin 29’uncu maddesi gereğince, ri. yetkili kılınmış memur tarafından Defin (Gömme) Ruhsatiyesi alınmadıkça mezarlıklara ölü kabul edilmemesi ve gömülmemesi gerektiğinden mevzuata aykırı hareket edenler hakkında, Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun 229’uncu maddesine istinaden (ölü sahipleri ve mezar bekçileri hakkında) TCK’ya göre yasal işlem başlatılması sağlanmalıdır. Doktor ve sağlık memuru bulunmayan yerlerde defin ruhsatı J.Krk. Komutanı tarafından verilebilmektedir. * Tabip bulunmayan yerlerde ölülerin muayeneleri; sağlık memurları veya bu iş için yetiştirilmiş ve vazifelendirilmiş memurlar tarafından muayeneleri yapılır ve defin ruhsatı verilir. * Doktor ve sağlık memuru bulunmayan yerlerde defin ruhsatı J.Krk. Komutanları veya köy muhtarları tarafından verilebilmektedir. * Şehir, kasaba veya köyde ölü muayenesi yapacak ve defin ruhsatı verecek olanların kimlikleri mülki makamca tayin ve ilan edilmesi gerekmektedir. * 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu gereğince defin ruhsatı alın- 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun 219’uncu maddesi. Sağlık Bakanlığının 01 Mayıs 2000 tarihli ve 2000/41 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 143 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. madıkça ve ibraz olunmadıkça hiçbir cenazenin defnedilemeyeceği, belediye tabipleri olan yerlerde defin ruhsatlarının bu tabipler tarafından, bulunmadığı takdirde hükümet tabipleri tarafından ölünün muayenesinden sonra verileceği, tabip bulunmayan yerlerde ölülerin muayenelerinin bu iş için yetiştirilmiş veya görevlendirilmiş memurlar tarafından icra edileceği ve defin ruhsatının verileceği, bunlarında bulunmadığı yerlerde ise defin ruhsatlarının J.Krk. Komutanları veya köy muhtarları tarafından verileceği yönünde Sağlık Bakanlığınca Genelge tamim edilmiştir. Ölülerin tamamen çürümesinden önce mezarları açılmak isteniyorsa, otopsi dışında mahalli belediyeden izin almak zorunludur. Defnedilmiş veya defnedilmemiş tüm ölülerin Belediye sınırları dışındaki bir yere nakli için ilgili belediyelerden Sevk Belgesi (sağlık raporu) alınması gerekmektedir. * Cesetlerin tamamıyla tahallül ve tefessühünden evvel mezarlar açılarak ölülerin çıkarılması için behemehâl mahalli belediyesinin müsaadesi alınmak lâzımdır. Bu hususta sıhhat memurlarının mütalâası alınmalıdır. Adli otopsiler bu hükümden müstesnadır. * Bir ölünün gerek defninden evvel ve gerek defninden sonra bir kasabadan diğerine nakli için vefat veya defin mahalli olan şehir veya kasa- Umumi Hıfzıssıhba belediyesinin vesikası (Sevk Belgesi veya Sağlık Raporu) istihsal ha Kanunu’nun olunur. Bu vesikanın alınması için ölü henüz defnedilmemiş ise defnine 215, 216, 218 ve ruhsat verildiğini mübeyyin vesikanın ibrazı lazım gelir. Defnedilmiş 221’inci Maddeleölüler için evvelce vefiyat hakkındaki defteri mahsusuna işaret edilmiş ri. olan kayıtların bir sureti çıkarılır ve bundan başka da her iki halde vefatın sebebi nakli halinde sıhhi bir mahzur tevellüt etmeyeceğine dair tabibin tasdiki iktiza eder. * Kolluk tarafından sevk belgesi olmayan cenazelerin belediyeler arasındaki nakline izin verilmemelidir. * Otopsinin; C.Savcısının huzurunda bir adli tıp, diğeri patoloji uzmanı veya diğer dallardan birisinin mensubu veya biri pratisyen iki hekim tarafından yapılması gerekmektedir. Yapılan otopsi, görüntülü olarak kayıt altına alınmalıdır. * Bölücü terör örgütü güdümündeki unsurlarca; otopsi ve defin işlemlerinin “belirli merkezlerde yapılması zorunluluğuna binaen” toplumsal olaylar açısından istismar edilmesini önleyebilmek maksadıyla, Adalet Otopsi işlemleri Bakanlığı (Adli Tıp Kurumu Başkanlığı)’nca terörist cenazelerinin olay CMK ve Adli Tıp mahalline en yakın morg donanımlı devlet hastanelerinde yapılması Kurumu talimatın- gerektiği yönünde 27 Haziran 2006 tarih ve da belirtilen esas- B.03.1.ATK.0.03.00.00/4914 sayılı yazısı ile talimat yayımlanmıştır. lar dâhilinde gerÖlümünden hemen önceki hastalığında öleni tedavi etmiş olan tabibe, çekleştirilmelidir. otopsi yapma görevi verilemez. Ancak, bu tabibin otopsi sırasında Otopsi esnasında hazır bulunması ve hastalığın seyri hakkında bilgi vermesi istenebilir. cesedin görüntüleGömülmüş bulunan bir ceset, incelenmesi veya otopsi yapılması için ri kayda alınır. mezardan çıkarılabilir. Bu husustaki karar, soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından verilir. Mezardan çıkarma kararı, araştırmanın amacını tehlikeye düşürmeyecekse ve ulaşılması da zor değilse ölünün bir yakınına derhâl bildirilir. Yukarıdaki fıkralarda sözü edilen işlemler yapılırken, cesedin görüntüleri kayda alınır. “Genel Suların” sağlık bakımından gerekli şartları haiz olup olmadığı Sağlık Bakanlığınca denetlenir. Bu suların temizlen- “Ölü Defin Ruhsatları” konulu Genelgesi. 5237 Sayılı CMK’nun 87’nci Maddesi. Hususi kanuna tevfikan belediyelerce idare edilen sularla işletilmesi şirketlere bırakılan suların sıhhi hususları Sıhhat ve İçtimai Muavenet Umumi HıfzıssıhVekâletinin murakabesine tabidir. ha Kanunu’nun İçilmek ve kullanılmak için getirilecek suların fennen içilmesine müsaa- 235 ve 236’ncı de edilecek evsafta olması şarttır. Olmadığı takdirde bunların fennen Maddeleri. icap ettiği surette temizlenmesine ve evsafının ıslahına belediyeler mecburdurlar. 144 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. mesi ve ıslahı Belediyelere aittir. “Kanalizasyon atıklarının” fenni mahzuru olmadığı tespit edilmedikçe akarsulara akıtılması yasaktır. Sağlık kurallarına uygun olarak kanalizasyon mecralarını kurmak, mümkün olmayan yerlerde kuyu açmak, belli aralıklarla bu kuyuları temizlemek şehir ve kasabalarda Belediyelerin görevidir. Mahsus kanununa tevfikan belediyelerce inşa ettirilmiş ve ettirilecek lâğım ve çirkef mecralarının fenni mahzuru olmadığı kabul ve tasdik edilmedikçe dere, çay, nehirlere akıtılması memnudur. Fenni usul dairesinde mecralar muhteviyatının imhası için kullanılacak sahaların meskenlerden uzak olması ve bunların istimlâk edilerek başka suretle Umumi Hıfzıssıhistimal edilmemesi lâzımdır. ha Kanunu’nun Mecra inşası mümkün olmayan yerlerde yapılacak çukurların fenni 244 ve 245’inci vasıf ve şartları Sıhhat ve İçtimai Muavenet vekâletince tayin olunur. Maddeleri. Bu çukurların muayyen fasılalarla temizlenmesi için belediyelerce münasip ve sıhhi mahzurlardan salim tahliye ve nakil vasıtaları tedarik olunup ücret mukabilinde halka tahsis edilir. Çukurlar muhteviyatının dökülmesi için bir saha tahsis edilmelidir. Beşeri mevaddı gaitanın her nevi sebze ve saire zeriyatında gübre olarak istimali memnudur. Şehir ve kasabalarda mahalli belediyelerin sıhhat izni olmaksızın “konut inşa” edilemez. Umuma açık yerler ise “Mahalli Umumi Hıfzıssıhha Meclisi”nin mütalaasına göre Sağlık Bakanlığının izni alınarak inşa edilir. İzin alınmadan yapılan inşaatların sağlık şartları bakımından gerekli izinleri alınmadıkça buralarda oturulmasına ve kullanılmasına engel olunur. Mahalli belediyelerin ruhsatı olmaksızın her nevi mesken ve umuma mahsus binalar inşası memnudur. Müsaadenin istihsali için binanın projesi belediyeye tevdi edilir. Bunlardan umuma mahsus binalara ait bulunanlar hakkında sıhhiye heyetinin mütalaası alındıktan ve meskenlere ait olanların Sıhhat Vekâleti tarafından tespit edilecek, sıhhi şartlara muvafık bulunduğu ve her nevi binanınki mevzu nizamlara da Umumi Hıfzıssıhuygun olduğu anlaşıldıktan sonra proje sahibine iade ve inşaata ha Kanunu’nun müsaade olunur. Bina sahipleri projelerin tevdiinden itibaren nihayet 244 ve 245’inci yirmi gün zarfında bir cevap almadıkları takdirde inşaata başlamakta Maddeleri. muhtardırlar. Müsaade talep edilmeden veya teklif olunan sıhhi şartlar nazarı dikkate alınmadan inşaat yapıldığı takdirde bu inşaatın itmamına ve itmam edilmiş ise sıhhi şartları veya müsaade muamelesini ikmal etmedikçe iskânına ve istimaline mümanaat olunur. Başkalarının hayat ve sağlığı bakımından mahzurlu olan veya sağlık şartlarına uyulmaksızın inşa edilen binaların içinde oturulması yasaktır. Böyle durumlarda “mahalli hıfzıssıhha meclisinden karar alınarak Belediyeler veya merkezi idare tarafından İnşaatı itmam edilmiş olsun veya olmasın içinde oturanların veya komşularının sıhhatine veya hayatına ehemmiyetli zarar vereceği anlaşılan meskenlerin ıslahına sahipleri mecburdurlar. Bunun için meskenler idaresi olan yerlerde bu idarelerin mevcut bulunmayan mahallerde belediyelerin sıhhat ve fen memurlarının verecekleri esbabı mucibeli raporlar belediye reislerince vilâyetlerde Valiye ve kazalarda Umumi Hıfzıssıhkaymakamlara tevdi edilir. Vali ve Kaymakamlar esbabı mucibeli rapor- ha Kanunu’nun ları mahalli hıfzıssıhha meclislerine tevdi ile karar talep eyler. 254 ve 257’nci Maddeleri. Mahzurları görülen binaların hıfzıssıhha meclisleri kararı ve Vilâyet İdare Heyetlerinin tasvibiyle takarrür eden tadilât, ıslahat veya tamirat icra edilmeden tamamen veya kısmen mesken olarak istimali memnudur. Etrafında bulunanların hayat ve sıhhati için tehlike iras eden binalar hakkında da aynı suretle muamele icra edilir ve bu tehlikenin vukuu yakın olduğu takdirde belediyelerce tehlikenin süratle izalesi temin ve GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 145 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. binaların tamiri, tadili ve yıkımı sağlanır. masarifi Devlet emvali gibi sahibinden tahsil olunur. “Konaklama yerleri” sağlık şartları bakımından belediye olan yerlerde belediyelerce, olmayan yerlerde ise il veya ilçe sağlık görevlilerince denetlenir. Gerekli şartları haiz olmayan yerler düzenleme yapılıncaya kadar kapatılır. Bütün oteller, hanlar ve misafirhaneler sıhhi şartları mecburi ve asgari olarak ihtiva etmeleri lâzım gelen müştemilâtı belediyelerce, belediye hudutları haricindeki yerlerde vilâyet veya kaza sıhhat memurlarınca Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun tâyin ve murakabe edilir. 258 ve 259’uncu Sıhhi şartları haiz olmayan ve hastalıkların intikaline vasıta olduğu Maddeleri. görülen, otel, han ve sair misafirhaneler her türlü mahzurdan salim bir surette ıslahı sabit oluncaya kadar kapatılır. “Bütün umuma açık yerlerde” halk sağlığının korunması için gerekli tedbirleri almak veya aldırmak Belediyelerin görevidir. Tedbirlere aykırılık halinde bu yerler kapatılır. Bütün eğlence mahalleri, tiyatro, sinema, bar ve gazino ve kahve ve emsali yerler ve halkın bir arada toplanmasına mahsus sair umumi Umumi Hıfzıssıhmahaller ve hamamlarda halkın sıhhatini vikaye ve selâmetini temin ha Kanunu’nun için riayeti lâzım gelen tedbirler mahalli belediyelerce neşre ilân olunur. 261’inci Maddesi. Bu tedbirlere kısmen veya tamamen riayet edilmeyen mahallerde her türlü içtimalar menedilir. Nüfusu yirmi binden fazla olan şehir ve kasabalarda ilgili belediye bir “sağlık ıslah ve tevsii projesi” yapmak zorundadır. Nüfusu yirmi bin veya daha ziyade olan şehir ve kasabalar belediyeleri bu kanunun meriyeti tarihinden itibaren üç sene zarfında şehir veya kasabanın tevsi ve ıslahı için bir müstakbel şekil projesi tanzim etmeğe mecburdur. Umumi HıfzıssıhBu proje yeniden yapılacak veya ıslah edilecek sokakların istikamet ve ha Kanunu’nun genişliğini, meydanların, umumi mahallerin, bahçelerin ve abidelerin 262’nci Maddesi. yerlerini ve vaziyetlerini gösteren bir haritayı ve yapılacak tesisatın senelere taksim edilmiş olmak üzere belediye meclisinde tasdik edilmiş bir programı ihtiva etmelidir. Her belediye konutlar, umuma açık yerler, gıda maddesi üreten ve satan yerler ile umumi mahallerin taşıması gerektiği sağlık şartlarını düzenleyen bir “belediye sağlık zabıtası yönetmeliği” çıkarmak zorundadır. Her şehir ve kasaba belediyesi bu kanunun mer’iyeti tarihinden itibaren bir sene zarfında o şehir veya kasabanın ihtiyaçlarına göre bu kanunun gösterdiği sıhhi hususlara ait bu zabıta talimatnamesi tertip eder. Bu nizamname, meskenlerin ihtiva etmeleri lâzım gelen asgari müştemilâtı, umumi ve müşterek ikametgâhlardaki ikamet şeraitini, gıda maddeleri satılan veya sair temizliğe müteallik işlerle iştigal edilen mahallerin, Umumi Hıfzıssıhhan, otel, misafirhane, eğlence mahalleriyle bütün umumi yerlerin sıhhi ha Kanunu’nun şartları ve umumiyetle şehrin sıhhat ve temizliğine taalluk eden husus- 266 ve 267’nci Maddeleri. lara ait riayetleri lâzım gelen kaideleri ihtiva eder. Belediyelerin mensup oldukları vilâyetler vasıtasıyla gönderecekleri sıhhi zabıta talimatnameleri Dâhiliye ve Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletince tetkik ve tasvip edilmeden meriyete konulamaz. Bu talimatnamede yapılacak esasa müteallik tadiller aynı şartlara tabidir. Halk sağlığını etkileyen “gayrisıhhî müesseseler” etki derecesine göre üç sınıfa ayrılmıştır. Bu müesseseler izin Civarında ikamet eden halkın sıhhat ve istirahatını ihlâl eden müesseseler ve atölyeler bu kanunun neşrinden itibaren, resmi müsaade Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun istihsal edilmeksizin açılamaz. 268, 269, 271 ve Yukarıda zikredilen müesseseler ve atölyeler üç sınıfa tefrik olunur: 272’nci Maddele* Birinci sınıf: Hususi meskenlerden behemehâl uzak bulundurulmaları ri. icap edenler. 146 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. alınmadan açılamaz ve açılması ve işletilmesi belli kurallara bağlıdır. * İkinci sınıf: Hususi meskenlerden behemehâl uzaklaştırılması icap etmemekle beraber müsaade verilmezden evvel civarında ikamet edenlerin sıhhat ve istirahatları üzerine gerek tesisatları ve gerekse vaziyetleri itibariyle bir mazarrat yapmayacağına kanaat husulü için tetkikat yapılması iktiza eden müesseseler. Üçüncü sınıf: Meskenlerin yanında kalabilmekle beraber yalnız sıhhi nezarete tabi tutulması icap eden müesseselerdir. Birinci sınıf müesseselerin tesisi için ancak Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletince müsaade olunur ve İktisat Vekâletine malûmat verilir. Bu hususta müsaade almak üzere müessesenin bulunduğu mahalde en büyük mülkiye memuruna bir istida ile müracaat edilir. Bu istida müessesenin nevi ne ile iştigal edeceği ve sair tafsilât kaydedilmelidir. Bu müracaat evrakı mahalli sıhhat memurlarının raporuyla Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletine gönderilir. Vekâletçe icabında yaptırılacak tetkikat ve tahkikattan sonra resmi müsaade verilir. İkinci ve üçüncü sınıf müesseselerin tesisi için mahalli sıhhat memurlarının muvafık raporları üzerine mahalli en büyük mülkiye memurunca resmi müsaade verilir ve Sıhhat ve İktisat Vekâletlerine bildirilir. Yukarıda belirtilen yasakların ihlali halinde ilgililer Türk Ceza Kanunu, Kabahatler Kanunu ve bu kanun hükümleri gereğince ihlalin ağırlığına göre mahkemece hapis, adli para cezası veya meslek-sanattan men ve en büyük mülki amirce idari para cezası ile cezalandırılır. Bu Kanunda yazılı olan yasaklara aykırı hareket edenler veya zorunluluklara uymayanlar hakkında; Kanunda ayrıca bir ceza hükmü gösterilmediği ve fiilleri Türk Ceza Kanununda daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde, üç aydan altı aya kadar hafif hapis cezası ve beş bin liradan otuz bin liraya kadar hafif para cezası verilir. Ayrıca, fiilin işleniş şekli ve niteliğine göre failin suça vasıta kıldığı meslek ve sanatın yedi Umumi Hıfzıssıhgünden üç aya kadar tatiline ve aynı süre kadar işyerinin kapatılmasına ha Kanunu’nun da hükmedilebilir. 282’nci Maddesi. Diğer yasaklara (salgın hastalıklar, gıdalar, diğer sıhhi eşyalar, umuma açık yerler ve umumi yerlerin sağlık şartları hakkındaki yasaklara) aykırı hareket edenlere ise duruma göre mahkemece hapis, adli para cezası ve meslek sanattan men cezası, mülki idare amirince ise idari para cezası uygulanır. İşverenlerce, işyerlerinde çalışanlara verilecek iş sağlığı ve güvenliği eğitiminin usul ve esasları yönetmelik ile belirlenmiştir. * İşverenler, işyerlerinde sağlıklı ve güvenli çalışma ortamının tesis edilmesi için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür. Bu amaçla, işverenler, çalışanları, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek, onların karşı karşıya bulundukları mesleki riskler ve bunlarla ilgili alınması gerekli tedbirler konusunda işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği Çalışanların İş eğitim programlarını hazırlamak, eğitimlerin düzenlenmesini, çalışanla- Sağlığı ve Güvenrın bu programlara katılmasını sağlamak ve verilecek eğitim için uygun liği Eğitimlerinin yer, araç ve gereç temin etmekle sorumlu bulunmaktadır. Usul ve Esasları * Asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulan işyerlerinde, alt işverene ait Hakkında Yönetçalışanların eğitimlerinden, asıl işveren, alt işverenle birlikte sorumlu melik (07 Nisan tutulmalıdır. Geçici iş ilişkisi kurulan işveren, geçici iş ilişkisi ile çalışan2004 Tarih ve lara gerekli eğitimi vermekle yükümlü bulunmaktadır. 25426 Sayılı * İşverenler, çalışanlarına, iş sözleşmesinin türüne bakılmaksızın Resmi Gazete). gerekli eğitimi vermek zorundadır. * Çalışanlar sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamının tesisi için işyerinde düzenlenecek olan iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerine katılmak ve bu konudaki talimat ve prosedürlere uymakla yükümlü bulunmaktadırlar. Adli Tıp Kurumu Kanunu ve Uygulama Yönetmeliği gereğince Jandarmanın görev ve * Mahkemeler, hâkimler ve savcılar tarafından gönderilen adli tıp ile 2659 Sayılı Adli ilgili bilimsel ve teknik görüş bildirmek, bilirkişilik görevi yapmak, tıp ve Tıp Kurumu yan dal uzmanlığı programlarında görev alanına giren konularda sem- Kanunu’nun 1 ve pozyum, konferans vb. etkinlikler düzenlemek ve bunlara ilişkin eğitim 2’nci Maddeleri. programları uygulamak üzere Adalet Bakanlığına bağlı Adli Tıp Kuru- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 147 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. sorumlulukları bulunmaktadır. mu ihdas edilmiştir. * Adli Tıp Kanunu Uygulama Yönetmeliği gereğince; gözlem odalarının dış güvenliğinin Jandarma tarafından iç güvenliğinin infaz koruma memurları tarafından sağlanması, * Adli Tıp Kurumu Uygulama Yönetmeliğine göre gözleme alınan tutuklu şahısların, koğuştan çıkarmaya yetkili uzman ve psikologların talepleri halinde, muayene ve tetkik için gerekli odaya Jandarma eşliğinde getirilmesi, * Gözlem ve muayeneleri sonuçlanarak haklarında rapor düzenlenen ve Adli Tıp Kurumundan ilişikleri kesilen tutuklu ve hükümlülerin, Adli Tıp Kurumunca talep edilen Jandarma muhafazasında C. Savcılıklarına, askerlerin ise askeri inzibat nezaretinde Merkez Komutanlığına teslim edilmesi gerekmektedir. Adli Tıp Kurumu Kanununun Uygulama Yönetmeliği’nin 11’inci Maddesi. 5996 SAYILI VETERİNER HİZMETLERİ, BİTKİ SAĞLIĞI, GIDA VE YEM KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT * Hastalıkların yayılmasının önlenmesi amacıyla Bakanlık tarafından alınan tedbirlere uymayanlara beş bin Türk Lirası idarî para cezası verilir. Bulaşıcı hayvan hastalığını ya da sebebi belli olmayan hayvan ölümlerini Bakanlığa bildirmeyen hayvan sahipleri ve bakıcıları ile muayene eden veteriner hekimlere beş yüz Türk Lirası idarî para cezası verilir. Gerçek veya tüzel kişilerden, Bakanlık tarafından istenen kayıtları tutmayanlara beş yüz Türk Lirası idarî para cezası verilir, kontrollerde gerekli kolaylığı göstermeyenlere beş bin Türk Lirası idarî para cezası verilir. Hayvanlarını tanımlatmayan, işletmelerini ve hayvanlarını kayıt altına aldırmayan, gerekli bildirimlerde bulunmayan, kayıt tutmayan hayvan sahiplerine beş yüz Türk Lirası idarî para cezası verilir. Canlı hayvan ve hayvansal ürünlerin sevklerinde Bakanlıkça belirlenen belgeleri bulundurmayan canlı hayvan ve hayvansal ürün sahiplerine sığır cinsi hayvanlar için hayvan başına üç yüz Türk Lirası, koyun 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri, Hayvan sağlığı ile ve keçi türü hayvanlar için hayvan başına elli Türk Lirası, diğer hayBitki Sağlığı, Gıda van türleri ve hayvansal ürünler için araç başına bin Türk Lirası, ayrıİlgili hususlar ca nakil vasıtası sahiplerine bin Türk Lirası, Bakanlıkça izin verilen ve Yem Kanunun yeniden düzen36 ve 37’nci yerler dışında hayvan satışı yapanlara bin Türk Lirası idarî para cezalenmiştir. Maddesi sı verilir. Tanımlattırılmamış sığır cinsi hayvanlar ile koyun ve keçilerin nakil sırasında yakalanması hâlinde tüm masrafları sahibi tarafından karşılanarak en yakın kesimhanede kestirilir ve sahibine teslim edilir. Sahte belge düzenleyenlere, sunanlara veya belgede tahrifat yaparak ilgilileri yanıltanlara hayvan başına sığırlar için beş bin Türk Lirası, atlar için yüz bin Türk Lirası, koyun, keçi ve diğer hayvanlar için beş yüz Türk Lirası idarî para cezası verilir, belgeleri iptal edilir ve bunlar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunulur. Onaylı olmayan yerlerde veteriner tıbbî ürünü üretimi yapan gerçek ve tüzel kişilere otuz bin Türk Lirası idarî para cezası verilir ve faaliyetten men edilir. Ürünler masrafları sorumlusuna ait olmak üzere piyasadan toplatılır ve imha edilmek üzere mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilir. Onaylı veteriner sağlık ürünlerinden birini taklit etmek suretiyle sahtesini üreterek piyasaya arz edenler bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası 148 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ve bin gün adlî para cezası ile cezalandırılır. Veteriner tıbbî ürünleri ile ilgili Bakanlıkça istenen kayıtları tutmayan, veteriner tıbbî ürünlerinin toptan ve perakende satışı ile ilgili esaslara uymayan onay sahibine, üretim yerlerine ve toptan satış depolarına yirmi bin Türk Lirası, perakende satış yerlerine beş bin Türk Lirası idarî para cezası verilir. Trakya bölgesine nakledilecek Tarım ve Köy hayvanlar için ayrı Trakya bölgesine nakledilecek hayvanlar için, “Trakya Hayvan Nakilleri İşleri Bakanlığının bir takip formu Takip Formu” düzenlenmesi gerekmektedir. 2010/13 Sayılı alınması gerekGenelgesi. mektedir. * Hayvan park, pazar ve panayırlarından başka yerlerde canlı hayvan satanlara ikiyüzellimilyon lira, * 22’nci maddenin 4’üncü fıkrasında belirtilen menşe şahadetnamesiz ve veteriner sağlık raporsuz olup menşei ile menşeinde salgın hastalık olmadığı tespit edilen hayvanları naklederken veya naklettirirken 23 ncü maddede belirtilen görevliler tarafından yakalanan veya ele geçirilen hayvan sahiplerine yediyüzellimilyon lira, * Menşei tespit edilemeyen veya menşeinde salgın hastalık tespit edilen hayvanlardan 22’nci maddenin 4’üncü fıkrasına göre alıkonularak masrafları hayvan sahipleri tarafından karşılanmak üzere karantiSahte menşe naya alınan ve karantina sonunda hastalıksız olduğu anlaşıldığı için şahadetnamesiz veteriner sağlık raporu verilerek serbest bırakılan hayvan sahiplerine olarak ele geçirilen birmilyar lira, hayvan ile nakil * Veteriner sağlık raporsuz sevk edildikleri ve menşeinde hastalık vasıta sahiplerine bulunmadığı anlaşılan ve 22’nci maddenin 4’üncü fıkrasına göre vetebir takım yaptırımriner sağlık raporu verilerek serbest bırakılan hayvan maddelerinin ların uygulanması sahiplerine beş yüz milyon lira, gerekmektedir. * Menşei şahadetnamesi ve veteriner sağlık raporu olmayan hayvanların kesiminin yapıldığı mezbaha, kombina ve kesim yerlerinin sahiplerine iki milyar lira, * Menşe şahadetnamesi veya veteriner sağlık olmayan hayvan ve hayvan maddelerini taşıyan nakil vasıtaları üç ay süre ile trafikten men edilerek nakil vasıtalarının sahiplerine beş yüz milyon lira idari para cezası verilir. * Ayrıca hayvan ve hayvan maddelerini, Bakanlık tarafından belirlenen şartlara uygun olmayan vasıtalarla ve uygun olmayan şekilde taşıyanların nakil vasıtaları bir ay süre ile trafikten men edilir. Kırmızı Et ve et Ürünleri Üretim Tesislerinin Kuruluş, Açılış, Çalışma ve Denetleme Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik, Sığır Cinsi Hayvanların Tanımlanması, Tescili ve İzlenmesi Yönetmeliği, 560 Sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun Hükmünde Kararname. Yurt içersinde et nakillerinin veteriner sağlık raporu ve soğutma özelliği bulunan araçlar ile Yönetmeliğin 66’ncı maddesindeki esaslara uygun olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. * Kırmızı ve beyaz etlerin mezbaha ve kombinalarından, veteriner sağlık raporu ile başka İl veya İlçedeki ruhsatlı soğuk hava deposuna Gıda Maddelerinakledildikten sonra, buradan tekrar başka İl veya İlçeye sevklerinde, nin Umumi Sağsoğuk hava deposundan sorumlu yönetici veteriner hekim tarafından lığı İlgilendiren sağlık raporu düzenlendiğinden menşe şahadetnamesi aranmaz. Bu Eşya ve Levazıetlerin soğutma özelliği bulunan araçlar ile taşınması gerekmektedir. mın Hususi * Büyükbaş hayvan gövdeleri en çok dört parçaya ayrılıp nakledilir. Her Vasıflarını Gösteparça ayrı ayrı mühürlenir. ren Tüzüğün 137,-138 ve * Resmi veya özel kombine ve mezbahalarda, veteriner hekim nezaretinde parçalama yaparak özel ambalajlanan etler hariç, küçük ve bü- 139’uncu maddeleri. yükbaş hayvanların etlerinin kıyma ve küçük parçalar halinde nakline izin verilmez. Gıda güvenliğinin temini, gıda ile temasta bulunan Üretim izni, gıda sicili ve tescil işleri analizi, işyeri sorumluluğu, sağlığın 5179 S. Gıdaların korunması, gıda ticareti, piyasa gözetimi ve denetimi ile ilgili cezalar ve Üretimi, Tüketimi ilgili hükümler kanunda belirtilmiştir. Etler frigofirik kamyon ve veteriner ve Dnt. Dair GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 149 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. madde ve malze- sağlık raporu ile sevk edilir. menin teknik şekilde muhafazası, depolanması ve pazarlanması halk sağlığını korumak üzere kanun ihdas edilmiştir. Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında K. Hayvanların korunması ve rahat yaşamalarına ilişkin temel ilkeler, hayvanların sahiplenilmesi ve bakımı, cerrahi müdahaleler, hayvanların ticareti ve eğitilmesi ve uygulanacak idari para cezaları hususunda hayvanları koruma kanununda detaylı düzenlemeler bulunmaktadır. * Hayvanların sebep olduğu çevresel kirlilik ile zararlardan hayvan sahipleri sorumludur.(60 TL) Hayvanların rahat * Ev ve süs hayvanı satanlar ile Bakımını üslenenler Eğitim almak yaşamaları ile zorundadır.(60 TL) 5199 Sayılı Hayhayvanların iyi ve * Hayvanlara tıbbı ve cerrahi müdahaleler sadece veterinerler tarafın- vanları Koruma uygun muamele dan yapılabilir(200 TL) Kanunu. edilmesini temin * Ev ve süs hayvanlarının dış görünümünü değiştirmek yasaktır. etmek için kanun (1200 TL) ihdas edilmiştir. * Hayvanları eğitirken acı çektirmek yasaktır.(1500 TL) * Hayvanlara çarpan ve zarar verenler en yakın tedavi merkezine götürmek zorundadır.(300 TL) * Hayvanlara kötü davranmak ve cinsel ilişkide bulunmak yasaktır. (300 TL) * Hayvanların, doğal kapasitesini veya gücünü aşacak şekilde veya yaralanmasına, gereksiz acı çekmesine, kötü alışkanlıklara özendirilmesine neden olacak yöntemlerle eğitilmeleri yasaklanmıştır. Hayvanların başka * Hayvanları başka bir canlı hayvanla dövüştürmek yasak olup, folklorik 5199 Sayılı Haybir canlı hayvanla amaca yönelik, şiddet içermeyen geleneksel gösteriler için Bakanlığın vanları Koruma dövüştürülmesi uygun görüşü alınarak İl Hayvanları Koruma Kurullarından izin alınma- Kanun’un 11’inci kanunen yasak- sı gerekmektedir. ve 28’inci maddelanmıştır. leri * Eğitim ile ilgili yasaklara aykırı davrananlar ile hayvanları başka bir hayvanla dövüştürenlere 5199 sayılı yasanın 28/h fıkrasına istinaden İl Çevre ve Orman Müdürlüğünce idari para cezası kesilmesi gerekmektedir. (1500 TL) Hayvanlar ile ilgili kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı durumların; Çevre ve Orman Bakanlığı veya denetim ile görevlendirilmiş olan yetkili personel tarafından tespit ve tutanak tanzim edilmesi gerekmektedir. * 5199 sayılı Kanun ve Yönetmelik hükümlerine uyulup uyulmadığını denetleme yetkisi Bakanlığa ait olup, Bakanlık bu yetkisini gerektiğinde mahallin en büyük mülkî amirine devredebilmektedir. Bakanlığın yetki- Çevre ve Orman sini devretmesi halinde, mahallin en büyük mülkî amirince il bünyesin- Bakanlığı Hayde veya mevcut değilse başka illerden veya kurumlardan hayvanların vanların Korunkorunması konusunda uzman personelin denetim ile görevlendirilmesi masına Dair gerekmektedir. Uygulama Yö* Bakanlık veya mahallin en büyük mülkî amirince görevlendirilen netmeliğin 42 ve denetim elemanlarınca yapılan denetim sonucunda; 5199 sayılı Ka- 49’uncu Maddeleri. nunda belirtilen fiillere aykırılık tespit edilmesi durumunda, yönetmeliğin EK-8 ‘inde belirtilen “Hayvan Hakları İhlali Tutanağı”nın tanzim edilmesi gerekmektedir. Yabancı bir ülkede hastalık çıkması halinde, hayvansal ürünlerin girişinin sınırlanması. Bakanlık, yabancı bir ülkede hastalık çıkması durumunda, hastalığın 5996 Sayılı Vetetürüne göre bu ülkenin tamamından veya belirli bir bölgesinden, canlı riner Hizmetleri, hayvanlar ile hayvansal ürünlerin ülkeye girişine ve transit geçişine Bitki Sağlığı, Gıda tamamen veya kısmen sınırlama ve yasak getirebilir. Yasağın kapsa- ve Yem Kanunun mı, hastalığın seyrine göre daraltılabilir veya genişletilebilir 4.üncü Maddesi 150 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Canlı hayvanların kayıtlarının tutulması ve ilgililere verilmesi mecburiyeti 5996 Sayılı VeteCanlı hayvan ve hayvansal ürünlerin sahipleri, ithalatçıları, nakliyecileri riner Hizmetleri, ve satıcıları, Bakanlık tarafından istenen kayıtları tutmak, istendiğinde Bitki Sağlığı, Gıda her türlü bilgi ve belgeyi vermek, kontrol ve denetim sırasında her türlü ve Yem Kanunun kolaylığı göstermekle yükümlüdür 4’ncü Maddesi * Kurban bayramı öncesinde kurbanlık hayvanların sevklerinin kontrol ve denetimi açısından Emniyet ve Jandarma Teşkilâtları ile Belediye Zabıtasınca sıkı işbirliği ve koordinasyonda bulunularak, kaçak hayvan Diyanet İşleri hareketlerine karşı yol kontrol ve denetimlerinin sayısı artırılacaktır. Başkanlığınca, Kurban Hizmetle- * Yol kontrol ve denetimleri sırasında, menşe şahadetnamesi, sağlık raporu ve büyükbaş hayvanlar için küpe numarası bulunma durumuna rinin Uygulanmasına Dair yayımla- ve gereksiz yere acı ile ıstırap çekmelerine neden olabilecek şekilde kapasite üzerinde hayvan yüklenmiş araçlarla nakil yapılmaması nan Tebliğ’de hususlarına özel dikkat gösterilecek, bu tür hayvanları taşıyan araçlar mevzuat hükümleri ayrıntılı olarak sevkten alıkonularak, hayvanların sağlığı için gerekli tedbirler alınacaktır. belirtilmiştir. * Kurban hizmetlerinin denetlenmesi İçişleri, Sağlık, Tarım ve Köy işleri ile Çevre ve Orman Bakanlıkları, Diyanet İşleri Başkanlığı, emniyet birimleri, belediye başkanlıkları ve Türkiye Diyanet Vakfı ekiplerince yapılacaktır. * İl Kurban Hizmetleri Kurulu’nun kararına aykırı davrananlara, hayvan kesimini tahsis edilen yerlerin dışında yapanlara ve kesilen hayvan atıklarını sokağa atanlara Belediye Görevlilerince 5326 sayıl Kabahatler Kanunu’nun 41’inci maddesi gereğince idarî para cezası uygulamasında bulunulmalıdır. * Her türlü atık ve atığı çevreye zarar verecek şekilde bırakanlara 2872 Kurban Kesimi ile sayılı Çevre Kanunu gereğince, idarî para cezası verilmelidir. ilgili olarak bilin- * 3285 sayılı Hayvan Sağlığı ve Zabıtası Kanunu’nun ilgili hükümleri mesi gereken gereğince, önceden belirlenen yerler dışında hayvan satanlara, menşe mevzuat hükümle- şahadetnamesiz ve Veteriner sağlık raporsuz olarak hayvan nakledenri bulunmaktadır. lere ve bunların kesimini yapan mezbaha sahiplerine idarî para cezası verilmesi gerekmektedir. * 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu gereğince, hayvanları ehliyetsiz kişilere kestirenlere idarî para cezası verilmelidir. * Yukarıda belirtilen durumların tespiti halinde kolluk görevlilerince, suç alet ve vasıtalarına el konulmalı ve idarî para cezası uygulaması maksadıyla ilgili kamu kuruluşu yetkilisi bilgilendirilmelidir. Diyanet İşleri Başkanlığının 28 Ekim 2009 tarihli, 2009 Yılı Kurban Hizmetlerinin Uygulanmasına Dair Tebliğ. (28.10.2009 tarih ve 27390 Sayılı Resmî Gazete) 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu, 2872 Sayılı Çevre Koruma Kanunu, 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu 2860 SAYILI YARDIM TOPLAMA KANUNU GENEL KURAL Yardım toplanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek ve yetkili kişi ve kuruluşları belirlemek amacıyla kanun ihdas edilmiştir. AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Bu Kanunun amacı; yardım toplamaya yetkili kişi ve kuruluşları ve bunların hangi amaçla yardım toplayabileceklerini belirlemek, yardımın toplanmasına, kullanılmasına ve denetlenmesine ilişkin usul ve esaslaYardım Toplama rı düzenlemektir. Kanunu’nun 1 ve Bu Kanun; yardım toplamaya yetkili kişi ve kuruluşların, amaçlarına ve 2’nci Maddeleri. kamu yararına uygun olarak, yardım toplama faaliyetlerine ait esasları kapsar. Türk Silahlı Kuvvetlerinin kendi bünyesi içerisindeki yardım toplama faaliyetleri ile dernekler, sendikalar ve bunların üst kuruluşları- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 151 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. na, spor kulüplerine, mesleki kuruluşlara ve bağış kabulüne yetkili vakıflara kendi statülerine göre üyeleri ve diğer kişiler tarafından yapılacak bağış ve yardımlarla bunların öz kaynaklarından sağlayacakları gelirler, bu Kanunun kapsamı dışındadır. Kamu yararına uygun olarak, amaçlarını gerçekleştirmek, muhtaç kişilere yardım sağlamak ve kamu hizmetlerinden bir veya birkaçını gerçekleştirmek veya destek olmak üzere gerçek kişiler, dernekler, kurumlar, vakıflar, spor kulüpleri, gazete ve dergiler isteğe bağlı olmak Yardımın hangi amaçla toplandığı üzere makbuzla, belirli yerlere kutu koyarak, bankalarda hesap açtırabelirtilmek kaydıy- rak, yardım pulu çıkararak, eşya piyangosu düzenleyerek, kültürel la gerçek kişiler, gösteriler ve sergiler yoluyla, spor gösterileri, gezi ve eğlenceler düzen- Yardım Toplama dernekler, kurum- lemek veya bilgileri otomatik ya da elektronik olarak işleme tâbi tutmuş Kanunu’nun 3, 4, lar, vakıflar, spor sistemler kullanmak suretiyle yardım toplayabilirler. 5 ve 30’uncu kulüpleri, gazete Yardım toplama işinde kullanılan makbuz ve biletlerde, yardımın hangi Maddeleri. ve dergiler değişik amaç için toplandığının belirtilmesi zorunludur. Gerçek kişiler tarafınusullerle yardım dan girişilecek yardım toplama faaliyetlerinde, bu iş için hazırlanacak toplayabilirler. özel makbuz veya biletler kullanılır. Makbuz ve biletlerin biçimi, bastırılması, kullanılması ve dağıtılması hususlarına ait esaslar ve Kanunun uygulanmasına ilişkin diğer esas ve usuller İçişleri ve Maliye bakanlıklarınca müştereken hazırlanacak yönetmelikte belirtilir. Mülki amirden izin almadan o yerde yardım toplanamaz. Yardım toplayacak kişi ve kuruluşların sorumluları bir dilekçe ile mülki amirliğe başvurarak izin alır. İzin alınmadan yapılan yardım toplama faaliyetleri derhal men edilir. Yardım toplama faaliyeti bir ilin birden fazla ilçesini kapsıyorsa o ilin Valisinden, bir ilçenin sınırları içinde ise o ilçenin kaymakamından izin alınır. Yardım toplama faaliyeti birden fazla ili kapsıyorsa yardım toplama faaliyetine girişecek gerçek veya tüzel kişilerin yerleşim yerinin bulunduğu ilin Valisinden izin alınır ve izni veren Valilik tarafından ilgili Valiliklere ve İçişleri Bakanlığına bilgi verilir. Yardım toplama faaliyetle- Yardım Toplama riyle ilgili işlemler dernekler birimlerince yürütülür. Yardım toplama Kanunu’nun 7, 8, faaliyetleriyle ilgili işlemlerin yürütülmesinden, il ve ilçelerin emniyet 11 ve 30’uncu kuruluşları, ilçede emniyet kuruluşunun bulunmaması halinde Jandarma Maddeleri. kuruluşları görevlidir. İzinin İçişleri Bakanlığınca verilmesi halinde ise bu görev Emniyet Genel Müdürlüğünce yerine getirilir. Yardım toplayacak kişi ve kuruluşların 3 kişiden oluşan sorumlu kurulları ve yönetim organları, isteklerini bir dilekçeyle izin vermeye yetkili makama bildirirler. Gazete ve dergiler için dilekçeler sorumlu yazı işleri müdürlerince verilir. Mülki amirden izin almadan o yerde yardım toplanamaz. Yardım toplayacak kişi ve kuruluşların sorumluları bir dilekçe ile mülki amirliğe başvurarak izin alır. İzin alınmadan yapılan yardım toplama faaliyetleri derhal men edilir. Yardım toplama, öğrenim kurumları yararına veya kurum içinde yapılacak ise, başvuru dilekçesine kurum sorumlusunun yazılı izninin eklenmesi zorunludur. Sorumlu kurulda görev alanlar ile değişikliklerin, izin veren makama on gün içinde bildirilmesi gerekir. Kişiler ve kuruluşlar, yetkili makamdan izin almadan yardım toplayamazlar. Ancak, kamu yararına çalışan dernek, kurum ve vakıflardan Yardım Toplama hangilerinin izin almadan yardım toplayabilecekleri, İçişleri Bakanlığı- Kanunu’nun 6, 7, nın önerisi üzerine Bakanlar Kurulunca belirlenip ilan edilir. 8, 11 ve 30’uncu Maddeleri. İzin alınmadan girişilen yardım toplama faaliyetleri güvenlik kuvvetlerince derhal menedilir ve sorumlular hakkında kovuşturma yapılır. Başvuru dilekçelerinde bulunması gereken hususlar ve eklenecek belgeler ile Kanunun uygulamasına ilişkin esas ve usulleri belirleyen yönetmelik, İçişleri ve Maliye bakanlıklarınca hazırlanarak Resmi Gazetede yayımlanır. Genel kural olarak, mülki amirden izin alınmadıkça kamu görevlileri yardım toplama faaliyetlerinde çalışamazlar. Kamu görevlileri, Vali veya Kaymakamdan izin almadıkça yardım toplama faaliyetlerinde çalışamazlar. Çalışması için izin verilen kamu görevlilerine, her ne ad altında olursa olsun ücret verilemez. Ancak, Yardım Toplama Türk Hava Kurumu tarafından kurban derisi, bağırsak toplamak, fitre ve Kanunu’nun zekât zarfı dağıtmak suretiyle yardım toplama faaliyetlerinde görevlen13’üncü Maddesi. dirilen kamu personeline Kurumca ücret verilebilir. Silahlı Kuvvetler, adli ve idari yargıda görevli hâkim ve savcılar ile güvenlik kuvvetleri mensupları ve özel kolluk görevlileri, yardım topla- 152 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ma faaliyetlerinde çalışamazlar. Mülki amir, yardım toplama talebine belli sürede belli yerde olmak üzere, en fazla 2 ay içinde izin verir veya vermez. Ayrıca mülki amirlikçe yardım toplamada görev alacaklara kimlik belgesi verilir ve bu yardıma has bir dosya tutulur. İzin vermeye yetkili makamlarca başvuru üzerine; işin önemi, yardım toplama faaliyetine girişeceklerin yeterlikleri, yapılacak hizmetin amaca ve kamu yararına uygunluğu, yardım toplama faaliyetinin başarıya ulaşıp ulaşamayacağı ve gerekli görülen diğer konular üzerinde inceleme yapılır ve sonucu en geç iki ay içinde başvuranlara bildirilir. Yardım Toplama Yardım toplama süresinin takdiri, izin veren makama aittir. Bu süre bir Kanunu’nun 9, 10 yılı geçemez. Ancak, haklı sebeplerin bulunması halinde verilen süre, ve 15’inci Maddeizin veren makamca bir yılı geçmemek üzere uzatılabilir. leri. Yardım toplama iznini veren makamca, her yardım toplama faaliyeti için bir dosya tutulur. Yardım toplama faaliyetinde görev alacaklara, faaliyetin konu ve süresini de belirten fotoğraflı bir kimlik belgesi verilir. Kimlik belgesi, faaliyetin sonunda geri alınıp, o işe ait dosyada saklanır. Yardım toplama faaliyetleri ile sağlanan gelirin yerinde kullanılıp kullanılmadığını tespit etmek ve Yardım toplama belgeleri ve kesin hesabı incelemek üzere mülki idare amirliğince bir “denetçi” tayin olunur. Bu denetçiden alınan rapor ile yardım toplama faaliyetleri mülki idare amirliğince denetlenmiş olur. Yardım toplama faaliyetleri ile sağlanan net gelirin gerçekleştirilmek istenen amaç doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığı izin veren makamın gözetim ve denetimine tabidir. İzin veren makam, gerekli denetlemeyi yaptırmak üzere, memurlar arasından veya dışarıdan yeterli sayıda denetçi görevlendirir ve ilgililere bildirir İlgililer, denetçilerin isteği üzerine yardım toplama faaliyetleriyle ilgili her türlü bilgi ve belgeyi vermek zorundadırlar. Sorumlu kurullar, yardım toplama süresinin bitiminden itibaren on gün içinde toplanan yardımın kesin hesabını çıkarmak ve bir örneğini izin veren makama vermekle yükümlüdürler. Zorunlu hallerde bu süre, izin veren makamca otuz güne kadar uzatılabilir. İzin veren makam, kesin hesabın bir örneğini denetçilere gönderir. Denetçiler, yardım toplama faaliyetlerinin belgelerini ve kesin hesabını inceleyerek, sonucu bir rapor halinde ve belirlenen süre içinde, görevlendiren makama verirler. Eski eser ve anıtların onarılması için yardım toplamaya izin verilmiş olan hallerde, Vakıflar Genel Müdürlüğü veya Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ayrıca denetleme yapılabilir. Yardım toplama giderleri toplanan yardımın belli bir oranını aşamaz. Toplanan yardımdan artan kısım mülki idare amirliğince aynı amaçla kullanılmak üzere diğer kamu kurum ve kuruluşlarına devredilir. Yardım toplama makbuzu, bileti veya pulunu basan basımevleri durumu derhal mülki idare amirliğine bildirmek ve bir örneğini de göndermek zorundadır. * Makbuzla, belirli yerlere kutu koymak veya bilgileri otomatik ya da elektronik olarak işleme tâbi tutmuş sistemler kullanmak suretiyle, bankalarda hesap açtırarak, yardım pulu çıkararak yardım toplama şekillerinde giderler, brüt gelirin yüzde onunu; eşya piyangosu düzenleyerek, kültürel gösteriler tertipleyerek, sergiler açarak, spor gösterileri, gezi ve eğlenceler düzenleyerek yardım toplama hallerinde ise giderler, brüt gelirin yüzde kırkını geçemez. Giderlerin gösterilen oranları geçmesi halinde aradaki fark, haklı nedenler olmadıkça, sorumlu Yardım Toplama kurul üyelerine ödettirilir. Kanunu’nun 24, * Toplanan yardımın, amacı gerçekleştirecek miktara ulaşamaması 25 ve 26’ncı veya amacın gerçekleşmesinden sonra bir miktarının artması hallerinMaddeleri. de; söz konusu yardımlar, izin veren makamlarca, yardım hangi amaç için toplanmış ise, o veya benzeri amacı gerçekleştirebilecek kuruluş veya kuruluşlara devrettirilir. * Basımevleri, izin almak suretiyle yardım toplama faaliyetine girişen kişi ve kuruluşların bastıracağı makbuz, bilet ve yardım pullarının seri ve numaralarını bastıktan sonra durumu, yedi gün içinde izin veren makama bildirmek ve basılanların birer örneğini göndermek zorundadırlar. İzinsiz yardım toplayanlar, izin * Bu Kanunun hükümlerine aykırı olarak izinsiz yardım toplayanlar, altı yüz on milyon lira idari para cezasıyla cezalandırılırlar. Yardım Toplama Kanunu’nun 16, 17 ve 18’inci Maddeleri. Yardım Toplama Kanunu’nun GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 153 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. verilen yerin dışında yardım toplayanlar, kanunun diğer hükümlerine aykırı davranışta bulunanlar, mahallin en büyük mülki idare amirince idari para cezası ile cezalandırılır. Bu cezaya karşı 15 gün içinde Sulh Ceza Mahkemesine itiraz olunabilir. İzinsiz toplanan mal ve paralara idari para cezası kesinleşene kadar el konulur. Kesinleşince Sulh Ceza Mahkemesince müsadere olunur. * İzin verilen yer dışında yardım toplayanlar ise, dört yüz otuz beş 29’uncu Maddesi. milyon lira idari para cezasıyla cezalandırılırlar. * Bu Kanunun diğer hükümlerine aykırı davranışta bulunanlara eylemleri ayrı bir suç oluşturmadığı takdirde yüz yetmiş beş milyon lira idari para cezası verilir. * Bu maddede yazılı olan para cezaları o yerin en büyük mülkî amiri tarafından verilir. Verilen kararlar ilgililere 11.2.1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili idare mahkemesine( Sulh Ceza Mahkemesine) itiraz edilebilir. İtiraz, idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hâllerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Bu Kanuna göre verilen idarî para cezaları 21.7.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur. Yukarıdaki fıkralara aykırı davranış sonucu izinsiz toplanan mal ve paralara idarece verilen cezalar kesinleşinceye kadar el konulur. Para cezasının kesinleşmesinden sonra el konulan mal ve paraların müsaderesine sulh ceza mahkemesince karar verilir. Her nevi fitre, zekât, kurban derileri ve bağırsak yardımlarından elde edilecek nakdi ve ayni gelirin toplanması ile ilgili işlemlerin Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı teşvik Kanunu esaslarına göre yapılması gerekmektedir. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu gereğince; her 3294 Sayılı Sosnevi fitre, zekât, kurban derileri ve bağırsak yardımlarından elde yal Yardımlaşma edilecek nakdi ve ayni gelirin toplanması ve Türk Hava Kurumu, Türk ve Dayanışmayı Kızılay Derneği, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, DiyaTeşvik Kanunet Vakfı ile Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları arasında nu’nun 8/c Fıkrapaylaştırılması usul ve esaslarının yönetmelik ile düzenlenmesi gesı. rekmektedir. Kurban Derileri ve bağırsak toplama ile fitre ve zekât zarfı dağıtmak suretiyle yardım toplama yetkisi Türk Hava Kurumuna verilmiştir. 27 Aralık 1999 gün ve 23919 Numaralı Resmi Kurban Bayramlarında Kurban derileri ve bağırsağın toplanması ile Gazetede Yayımzarf dağıtmak suretiyle zekât ve fitre toplanması, propaganda ve bu lanan Yardım konuda reklam yapılması hususunda Türk Hava Kurumu yetkili kılınToplama Esas ve mıştır. Usulleri Hakkındaki Yönetmeliğin 15’inci Maddesi. Türk Hava Kurumu tarafından toplanan kurban derileri; Türk Kızılay Derneği, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Türkiye Diyanet Vakfı ve Türk Hava Kurumu arasında Yönetmelikte 27 Aralık 1999 gün ve 23919 numaralı Resmi Gazetede yayımlanan Yardım Toplama Esas ve Usulleri hakkındaki Yönetmeliğin 22’nci Maddesi. Takvim yılı sonunda deri, bağırsak, fitre ve zekât gelirlerinden % 50’si gelirin toplandığı yerdeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının mahallindeki hesaplarına kaydolmakta, % 40’ı Türk Hava Kurumu, % 4’ü Türkiye Kızılay Derneği, % 3’ü Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, % 3’ü Türkiye Diyanet Vakfının merkezindeki hesaplarına ödenmek üzere Türk Hava Kurumu Genel Merkezine gönderilmektedir. 154 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. belirtilen oranlar dâhilinde paylaştırılmaktadır. Kurban derisi ve bağırsak ile fitre ve zekât toplama suretiyle gelir temini hususu anılan kurumun tüzüğünde açıkça belirtilmiştir. Bakanlar Kurulu’nun 18.10.1994 tarih ve 94/6127 sayılı kararı ile kabul edilen tüzüğünde Türk Hava Kurumunun gelirleri; * Üye aidatları, * Kurban derisi ve bağırsak ile fitre ve zekât toplama faaliyetlerinden elde edilen gelirler, * Her türlü bağış, Ticari faaliyetlerden elde olunan gelirler, * Kira gelirleri ve diğer gelirler olarak belirlenmiştir. THK Tüzüğünün 25 Kasım 2006 Tarihinde Yapılan 39’uncu Büyük Genel Kurulu’nda, Oybirliği ile Kabul Edilen Türk Hava Kurumu Tüzüğü’nün 41’inci Maddesi. * Yardım toplama faaliyeti bir ilin birden fazla ilçesini kapsıyorsa o ilin Valisinden, bir ilçenin sınırları içerisinde ise o ilçenin Kaymakamından, birden fazla ili kapsıyorsa yardım toplama faaliyetine girişecek gerçek veya tüzel kişilerin yerleşim yerinin bulunduğu ilin Valisinden izin ve izni veren Valilik tarafından ilgili Valiliklere ve İçişleri Bakanlığına bilgi verilmesi, Yardım Toplama * Yardım toplama faaliyetinde bulunulabilecek gerçek kişi, dernek, Kanunu ve yardım kurum, vakıf, gazete ve dergilere ancak Yardım Toplama Kanunu’nun İçişleri Bakanlığı toplama esas ve 3’üncü maddesindeki faaliyetler için kamu yararı maksadıyla izin veril07 Nisan 2005 usulleri hakkındaki mesi, tarihli ve 2005/38 Şirketler, sendikalar, özel radyo ve televizyonlar, siyasi parti teşkilatları Yönetmelikte “Yardım Toplama düzenlenmeyen ve bunların yan kuruluşları gibi tüzel kişilere yardım toplama izni veril- İşlemleri” konulu hususların açıklığa memesi, Genelgesi. kavuşturulması * İzinsiz yardım toplama faaliyetinde bulunanlara, izin verilen yerler için Genelge dışında yardım toplayanlara ve Yardım Toplama Kanunu’nun diğer tamim edilmiştir. hükümlerine aykırı davranışta bulunanlara eylemleri ayrı bir suç oluşturmadığı takdirde mülki amir tarafından idari para cezası verileceği, İzinsiz toplanan mal ve paralara idarece verilen cezalar kesinleşinceye kadar el konulacağı, cezaların kesinleşmesini müteakip el konulan mal ve paraların Sulh Ceza Hâkimince müsadere edileceği, * Yardım toplama faaliyetinde görevlendirilen şahıslara “Kimlik Belgesi” tanzim edilmesi gereklidir. 1380 SAYILI SU ÜRÜNLERİ KANUNU VE SU KİRLİLİĞİ YÖNETMELİĞİ GENEL KURAL UYGULAMA YASAL MEVZUAT Su ürünlerinin üretimi, korunması ve avlanma hakkında bir takım yasaklar belirlenmiştir. Bu yasaklar; - Patlayıcı ve zararlı maddeler kullanma yasağı, Su ürünlerinin istihsali, korunma- - Sulara zararlı madde dökülmesi yasağı, Su Ürünleri Ka- Yabancıların su ürünleri üretimi yasağı, sı ve avlanma nununun 19 ila hakkında bir takım - Akarsularda engellemeler yapılması yasağı, 25’inci Maddeleri yasaklar belirlen- - Genel yasaklar, tahdit ve mükellefiyetler, Arası. miştir. - Trol ile avlanma yasağı, - Yasak su ürünlerinin satışı, nakli ve imalatta kullanılması memnuiyetidir. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 155 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Mülki amirler ceza kesme yetkilerini önceden ilan etmek şartıyla devredebilmektedir. Su Ürünleri Kanunu’nun 36’ncı maddesinde yer alan idari para cezaları mahallin en büyük mülki amiri ile denizlerde Sahil Güvenlik Komutanlığına bağlı Bot Komutanları tarafından kesilecek ve mahallin en büyük mal memurluğuna yatırılacaktır. Su Ürünleri Kanunu’nun EK3’üncü Maddesi Yukarıda belirtilen yasakların ihlali halinde Genel Kolluk mensuplarına; tutanak tutma, idari para cezası kesme ve suç eşyalarını zapt ederek, ilgili adli ve idari birimlere sevk etme görev ve yetkileri verilmiştir. Yukarıda belirtilen yasakların ihlali halinde, Jandarma teşkilatına bir takım görev ve yetkiler verilmiştir. Bu husus aşağıdaki madde ile düzenlenmiştir: “Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı teşkilatında ve Bakanlığa bağlı su ürünleri ile ilgili teşekküllerde su ürünlerinin, deniz ve iç suların koruma ve kontrolü ile görevlendirilen personel ile emniyet, Jandarma, Sahil Güvenlik, Gümrük ve Orman Muhafaza teşkilatları mensupları, Belediye Zabıtası Amir ve mensupları, kamu tüzel kişilerine bağlı muhafız, bekçi ve korucular ile emniyet ve Jandarma teşkilatının bulunmadığı yerlerde köy muhtar ve ihtiyar heyeti üyeleri bu Kanunla ve bu Kanuna istinaden konulan yasaklardan dolayı, bu Kanun kapsamına giren suçlar hakkında zabıt varakası tutmak, suçta kullanılan istihsal vasıtalarını ve elde edilen su ürünlerini zapt etmek ve bunları 34’üncü madde hükmü saklı kalmak şartı ile Adli mercilere teslim etmek; EK-3’ncü maddede yer alan hükümler çerçevesinde idarî para cezalarını kesmekle vazifeli ve yetkilidirler.” Su Ürünleri Kanunu’nun 33 ve 34 ve EK-3’üncü Maddeleri. Su Ürünleri Kanunundaki ve bu Kanuna göre çıkarılan yönetmeliklerdeki yasak, sınırlama ve yükümlülüklere aykırı hareket edenlere verilecek cezalar ayrıntılı olarak sayılmıştır. Buna göre; * Ruhsat tezkeresi almadan, su ürünleri üretenlere, * Ruhsat tezkeresi almayan gemi sahiplerine, * Ruhsat tezkeresinin sorulması üzerine ilgililere göstermeyenlere, * Ruhsat tezkerelerini ilgili mercilere vize ettirmeden su ürünleri istihsal edenlere, * Su Ürünleri Yönetmeliğindeki usul ve esaslara aykırı hareket edenlere, * Yetkili mercilerden izin almadan istihsal yerlerinde değişiklik (atık dökme, kazı, tel örgü çekme, vb.) yapanlara, Yukarıda genel * Tarım ve Köy İşleri Bakanlığından izin almadan, su ürünleri yetiştiriciolarak belirtilen liği yapanlara ve su ürünleri yetiştiriciliği hakkında çıkarılan yönetmelik Su Ürünleri Kayasakların ihlali hükümlerine aykırı davrananlara idari para cezası uygulanmalıdır. halinde uygulana- * Su ürünleri istihsal alanlarında patlayıcı ve zararlı madde kullananlara, nunu’nun 36’ncı cak idari para Maddesi ile Tarım cezası miktarları * Sulara zararlı madde dökenler hakkında çıkarılan yönetmelikteki Orman ve Köy ile diğer yasaklar yasaklara aykırı hareket edenlere, İşleri Bakanlığınve bunların ihlali * Yabancılarla ilgili yasağa uymayanlara, ca iki Yılda Bir halinde uygulana- * Akarsularda engellemeler yapanlara, Yayımlanan cak idari para * Genel yasaklar, tahdit ve mükellefiyetler hakkında çıkarılan yönetme- Tebliğler. (Sirküler) cezası miktarları lik hükümlerine aykırı hareket edenlere, ayrıca düzenlen- * Trol yasağına aykırı hareket edenlere ve Su Ürünleri Yönetmeliği ile miştir. İlgili sirkülerde öngörülen dip trolü hakkındaki yasak, sınırlama ve mükellefiyetlere aykırı hareket edenlere, * Yasak yöntemlerle elde edilen su ürünlerini ve satışı, nakli ve imalatta kullanılması yasak edilen su ürünlerini satanlar, nakledenler veya bunları imalatta kullananlar, işleyenler, muhafaza edenler ve ihraç edenlere, * Balıkhaneler hakkında çıkarılan yönetmelik hükümlerine aykırı hareket edenlere, * Tarım ve Köy İşleri Bakanlığınca istenen bilgi ve belgeleri vermeyen müstahsil, bu işle iştigal eden tacir ve esnaflara, * Yasak vasıta ve usullere istisnaen Tarım ve Köy İşleri Bakanlığınca kullanılması hakkındaki hükme aykırı hareket edenlere, 156 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Su Ürünleri Kanunu uyarınca; karada mahallin en büyük mülki amiri (Vali, Kaymakam), denizde ise Sahil Güvenlik Komutanlığı Bot Komutanlığınca değişen miktarlarda idari para cezası kesilmelidir. Uygulanan idari para cezalarına karşı Sulh Ceza Mahkemesine itiraz edilebilir. Uygulanan idarî para cezalarına karşı cezanın tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili idare mahkemesine (Kabahatler Kanunu uyarınca artık Sulh Ceza Mahkemesine) itiraz edilebilir. İtiraz, idare tarafından verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinden inceleme yapılarak karara bağlanır. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. Su Ürünleri Kanunu’nun EK3’üncü Maddesi. Amatör (sportif) ve ticari amaçlı su ürünleri avcılığı ile ilgili olarak bir takım düzenlemelerin bilinmesi gerekmektedir. Ayrıca, su ürünlerinin taşınması esaslarıyla ilgili düzenlemelerin ve nakliye teskeresi alınma zorunluluğunun kontrollerde aranması önem arz etmektedir. * Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı gerçek kişiler, “Amatör Balıkçı Belgesi” almak zorunda olmaksızın avcılık yapabilmekte olup, yabancı uyruklular kişilerin Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’ndan “Misafir Amatör Balıkçı Belgesi” ile alması gerekmektedir. * Parakete haricindeki her türlü olta takımı ve yemlik uzatma ağı ile amatör avcılık yapılabilmekte, doğaya verdiği tahribat nedeniyle olta ucuna ağ (tırıvırı, paraşüt vb.) düzeneği takılarak avcılık yapılmasına müsaade edilmemektedir. * Bir amatör balıkçı en fazla 4 olta takımı ( alabalık avcılığında iki olta takımı) ile avlanabilmekte, olta başına iğne sayısı 6 adedi geçmemelidir. * Yemlik uzatma ağı dışında her türlü ağın (germe, uzatma, sürütme, serpme, pinter, çevirme, tırıvırı gibi) amatör avcılıkta kullanılması yasak olup, yemlik uzatma ağının uzunluğu 5 metre, yüksekliği 1,5 metre, göz açıklığı 28 mm.den büyük olmayacaktır. * Boyu 7,5 metrenin üzerindeki teknelerle amatör balık avcılığı yapılmasına müsaade edilmelidir. Hacmi 1 km2 den daha küçük göl ve göletlerde motorlu, motorsuz her türlü tekne ve botla avlanmaya izin verilmemelidir. * 01 Mart - 30 Haziran dönemleri arasında sülük toplanması ve nakledilmesi yasaktır. * Her türlü canlı balığın nakli için İl veya İlçe Tarım Müdürlüklerinden izin alınması gerekmektedir. * Ticari amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen 2/1 Numaralı Tebliğin 18/ç-(3) bendi gereğince, hamsi, sardalye ve istavrit balıklarının karaya çıkarılışlarından itibaren 12 kg’dan daha büyük ambalajlarda taşınması yasaktır. * Menşe belgeli bir su ürünün birden fazla yere dağıtımı için, 2/1 numaralı tebliğin md.42-12 (c ) bendi gereğince, anılan tebliğin EK-8’inde belirtilen “Menşe Belgesi Düzenlenmiş Su Ürünlerinin Dağıtım/Satış Belgesi” alınması zorunluluğu bulunmaktadır. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığının “Denizlerde ve İç sularda Ticari ve Amatör (Sportif) Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını” düzenleyen (21 Ağustos 2008 tarihinde Resmî Gazetede Yayımlanan) 200820010 Av Dönemine ait 2/1 (2008/48) ve 2/2 (2008/49) Numaralı Tebliğleri. (Sirküleri) İçme ve kullanma suyu rezervuarlarının ve benzeri su kaynaklarının korunmasında, kaynaklar için genel ilkeler belirlenmiş olup, ayrıca İlgili kuruluşlarca da Çevre Bakanlığının görüşü alınarak özel hükümler ihdas edilmesi ve özel hükümlerin ilgili imar planlarında aynen yer alması ve idare tarafından uygulanması * İçme ve kullanma suyu rezervuarı içinde ve civarında suların kirlenmesine neden olacak Çöp ve moloz gibi atıkların bu tür su kaynaklarına atılmasına izin müsaade edilmemeli, * İçme ve kullanma sularında akaryakıt ile çalışan kayık, motor ve benzeri araçların kullanılmasına izin verilmemeli, ancak yelkenli, kürekli veya akümülatör ile çalışan vasıtalar ve salların kullanılmasına mü04 Eylül 1998 saade edilmeli, Tarihli ve 19919 * İçme ve kullanma sularında İstisnai olarak akaryakıt ile çalışacak su Sayılı Resmi araçlarının kullanılmasına Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü veya Gazetede YayımBölge Müdürlüklerince izin verilmesi durumunda, bu amaçla kullanıla- lanan Su Kirliliği cak araçlarda oluşabilecek her türlü atık su ve sintine suyunun arıtıldık- Kontrolü Yönettan sonra bile içme ve kullanma suyu rezervuarına boşaltılmamalı, meliği’nin 16’ncı Maddesi. * İçme ve kullanma suyu rezervuarlarının su toplama havzaları içinde bulunan devlete, belediyelere ve kamuya ait araziler için ihdas edilmiş olan koruma alanları kapsamındaki kısıtlamalara riayet edilmeli, * Yüzme, balık tutma, avlanma ve piknik yapmaya, su alma noktasına 300 metreden daha yakın olan yerlerde izin verilmemeldir. * İçme ve kullanma suyu temin edilen rezervuarlarda ihale yoluyla balık GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 157 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. esastır. avı yapılması ve su ürünleri çıkarılması ve üretilmesi yasak olup, Çevre Bakanlığı ile Tarım ve Köy İşleri Bakanlığından olumlu görüş almak kaydıyla, yelkenli, kürekli, akülü su vasıtaları ve sallar kullanılmak suretiyle ihale yoluyla balık avı yapılmasına ve su ürünleri çıkarılmasına izin verilmelidir. * İçme ve kullanma suyu rezervuarını besleyen tüm sulara, akar ve kuru derelere hiçbir surette atık su ve atık deşarj edilmemelidir. 6831 SAYILI ORMAN KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Yangın ihbarında her türlü haberleşme vasıtalarından derhal ve parasız olarak faydalanılabilmektedir. * Yangın ihbarında her türlü askeri haberleşme vasıtalarından derhâl ve parasız olarak faydalanılması gerekmektedir. * Telefon devreleri ve PTT idaresinin santrali olmayan yerlerde Jandarma santrallerine bağlanılabilinmektedir. Orman Kanunu’nun 68’inci maddesi Orman yangınlarının söndürülmesi ile ilgili olarak Jandarma görevli bulunmaktadır. Orman yangınlarını civardaki köy ve kasabalardaki 18 yaşını bitirip, 50 yaşını doldurmamış bütün erkek nüfusu söndürmekle yükümlüdür. Aynı şekilde Vali, Kaymakam ve köy muhtarları ile civardaki asker ve Jandarma birlik komutanları, Orman Başmüdürü ve onun lüzum göstereceği orman memurları yangın mahalline yardımcı göndermeye ve bizzat gitmeye mecburdurlar. Orman Kanunu’nun 69’uncu Maddesi. Askeri nakil vasıtaları orman yangınlarının söndürülmesinde müteallik işlerde kullanılabilmektedir. Mahallîn en yüksek mülki amiri tarafından verilen emir üzerine ve onun lüzum göreceği miktardaki Jandarma birliklerine ait nakil vasıtaları, akaryakıt bedellerinin Orman Genel Müdürlüğü’nce ödenmek kaydıyla ücretsiz olarak orman yangınlarının söndürülmesine müteallik işlerde kullanılabilmektedir. Orman Kanunu’nun 70’inci maddesi * Yönetmelik gereği orman yangınlarının başlangıcından söndürülmesine kadar geçen süre içerisinde yangın söndürme faaliyetlerinin Orman İdarelerinin teknik imkânları ve mükellefler tarafından yapılması gerekmektedir. * Orman idareleri ile Garnizon K.lıkları ile koordineli olarak hazırlanan “Orman Yangınları İle Mücadele Planı”nda Jandarma personeline Orman yangınları- birinci hat bölgesinde görev verilmemeli, bu birlikler öncelikle soğutma nın önlenmesi ve görevlerinde kullanılmalıdır. söndürülmesi ile * Ormanlık alanlarda ve özellikle orman yangınları açısından hassas ilgili hususlar olan bölgelerde suçların önlenmesi için önleyici kolluk hizmetleri, hasYönetmelik ve sas ormanlık alanlarına mülki idare amirliğince girişin yasaklanması ile Protokolde belir- ilgili tedbirlerin uygulanması, orman kuruluşlarından konu ile ilgili olarak lenmiştir. gelecek yardım taleplerinin karşılanması gibi görevlerin Protokole istinaden İçişleri Bakanlığınca (J.Gn. K.lığı birliklerince) yürütülmesi gerekmektedir. * Orman yangınlarının söndürülmesinde görevlendirilecek Jandarma birliklerinin eğitimi için talep olması halinde uzman personel ve eğitim yardımcı malzemeleri Çevre ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatınca karşılanmalıdır. Orman envali nakliye tezkeresinin nakliye esnasında yanında * Orman envali nakliye tezkeresi alınmadan, yarı mamul ve mamul orman emvali fatura veya sevk irsaliyesiz nakil edilmesi mevzuata aykırıdır. * Nakliye tezkeresi veya sevk irsaliyesi sadece bir defaya mahsus Orman Yangınlarının Önlenmesi ve Söndürülmesinde Görevlilerin Görecekleri İşler Hakkında Yönetmelik. (09 Ekim 1976 tarihli ve 15729 sayılı Resmî Gazete) İçişleri Bakanlığı ile Çevre ve Orman Bakanlığı arasında imzalanan 22 Nisan 2004 tarihli Protokol. Orman Kanunu’nun 41’inci maddesi. 158 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. bulundurulması gerekmektedir. taşıma yapılmasına yetki vermektedir. Orman suçları ile mücadele ve bu suçların işlenmesi halinde yapılacak işlemler hakkında Jandarma teşkilatına da bir takım yetki ve sorumluluklar verilmiştir. * Orman suçlarının soruşturmasında orman memurları kolluk görevlisi sıfatı taşımaktadırlar. Orman Kanu* Orman suçları ile mücadele ve bu suçların işlenmesi halinde yapılanu’nun 71 ve cak işlemler esasen orman memurlarının yetki ve sorumluluğundadır. Ancak orman teşkilatının bulunmadığı yerlerde ve orman teşkilatı 79’uncu Maddesi. bulunsa bile orman idaresinin talebi üzerine Jandarma görevlileri de bu yetki ve sorumlulukları yerine getirmekle mükelleftir. Yakalanan orman suçlularının kimliği orman idaresince tespit edilemiyorsa, en yakın kolluk merkezince tespit edilir. Orman memurları, orman suçu işlediği gerekçesiyle yakaladığı şüphelilerin hüviyetlerini, ikametgâhlarını ve suçlarının mahiyetini tespit ederek; kendileri, şüpheli ve varsa hazır bulunanlardan en az iki kişiye imzalattıracakları bir tutanak ile durumu tespit ederler. Hüviyeti tespit edilemeyen şüpheliler vakit geçirilmeksizin hüviyeti tespit edilebilecek en yakın köyün muhtar veya ihtiyar heyetine ve bunlarla da tespiti mümkün olmazsa en yakın zabıta merkezine götürülürler. Orman Kanunu’nun 82’nci Maddesi. Orman suçlarından dolayı zapt olunan ağaç, tomruk, kereste, yakacak ve sair mahsuller ile suçta kullanılan aletler, vazifeli orman memurları (gerektiğinde kolluk görevlileri) tarafından muhafaza edilmek üzere orman depolarına, orman deposu yoksa ve suç mahalli belediye hudutlarında ise o yer belediyesine, köy hudutları içinde ise o köy muhtarına, yokluğunda vekiline, onun da yokluğunda ihtiyar heyeti üyelerinden Orman suçları birine yediemin senedi mukabilinde teslim olunur. Belediye veya köy sebebiyle el konu- yetkililerine teslim edilen bu mallar en kısa zamanda orman depolarına lan ağaç, tomruk, idarece nakledilir. Bunlardan çürüyecek veya bozulacak olanlarla kereste, vb. ile suç muhafazası müşkül ve masraflı bulunanlar, Cumhuriyet Savcılığına aletleri muhafaza yazılı bilgi verilip on beş gün beklendikten sonra herhangi bir mahkeme edilmek üzere kararına gerek olmaksızın orman işletme müdürlüklerinin müsadereli orman deposuna, mallar satış komisyonlarınca, mahallinde veya Pazar yerlerinde ilan yoksa belediye edilmek suretiyle derhal satılır. veya köy ihtiyar Ancak, sahiplerinin talepleri üzerine suç aletleri yukarıda belirtilen satış heyetinden bir komisyonlarınca takdir ve tespit edilecek rayiç değerleri karşılığında, yediemine teslim kanunen muteber teminat veya muteber müteselsil kefil göstermeleri edilir. ve dava neticesinde müsaderesine karar verildiği takdirde aynen iade şartıyla sahiplerine teslim edilir. Zapt olunan nakil vasıtaları orman idaresinde veya yedieminde bekletilemez. Bu vasıtaların kayıtlı olduğu trafik bürosuna derhal durum bildirilir ve trafik görevlilerince de, trafik siciline ve ruhsatnamesine orman suçundan zapt edilmiş olduğu hususunda açıklama konulur. Orman Kanunu’nun 84’inci Maddesi. Orman suçları ile ilgili aramada “gecikmesinde sakınca bulunan hal” varsayılır. Orman suçlarından kaynaklanan aramayı gerektiren haller, Ceza Muhakemeleri Kanununda yazılı, “gecikmesinde sakınca bulunan” hallerden sayılır ve bu aramaları orman memurları (gerektiğinde kolluk görevlileri) mahkeme kararına gerek olmaksızın, C.Savcısının veya amirlerinin emrine dayanarak yaparlar. Orman ürünlerine verilecek taşıma belgeleri ile ilgili yönetmelik çıkarılmıştır. Ormanlarda veya orman sayılmayan yerlerden elde edilen endüstriyel Orman Ürünlerine odun ve yakacak odun veya ithal edilen odun ürünleri ile toplanması Verilecek Taşıma kanunen izne tabi olan odun dışı ürünlerin taşınmasında kullanılacak Belgelerine Ait tezkereler ve sevk irsaliyelerinin düzenlenmesi yönetmelikte belirtilmişYönetmelik. tir.(04.06.2004 tarih 25482 sayılı Resmi Gazete) Bazı orman suçla- Ceza Mahkemelerinde (Sulh, Asliye ve Ağır) yargılanmayı (hapis veya rının tespiti halin- adli para cezasını) gerektiren orman suçları tek tek sayılmıştır. Bu de, suçlular hak- suçların işlendiği şüphesi ortaya çıktığında görevli orman memurları Orman Kanunu’nun 88’inci Maddesi. Orman Kanunu’nun 14 (Md. A.B) 83, 91, 93, GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 159 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. kında görevli Sulh Ceza, Asliye Ceza veya Ağır Ceza Mahkemesince hapis veya adli para cezası verileceği hükme bağlanmıştır. (gerektiğinde kolluk görevlileri) tutanak tutup, diğer delilleri de muhafa98, 100, 104, za altına alarak, evrakları mahalli C.Savcılığa gönderecektir. Ceza 108, 109 ve Mahkemelerinde yargılanmayı gerektiren orman suçları şunlardır. 110’uncu Maddeleri. * Yetişmiş veya yetiştirilmiş fidanları kesmek, ağaçlardan yalamuk vs. çıkarmak, dikili yaş veya kuru ağaçları kesmek, bunlardan kabuk, sakız, vs. çıkarmak, yatık veya devrik ağaçları kesmek, kök sökmek, kömür yapmak. * Orman içinde bina veya ağıl inşa etmek ve tarla açmak. * Orman idaresince verilen yapacak ve yakacakları amacı dışında kullanmak, satmak. * Orman envalini nakliye tezkeresi olmaksızın ve damgasız olarak taşımak. * Orman içinde veya civarında ateş ve yangın belirtisi görenlerin bunu ihbar etmemesi. * Ormanlarda izin verilen yerler dışında ataş yakmak veya izin verilen yerlerde yakılan ateşi söndürmeden terk etmek. * Ormanlara sönmemiş sigara veya yangına dolaylı olarak yol açabilecek madde atmak. * Ormanlara dört kilometre mesafede veya mülki hudutları içinde devlet ormanı bulunan köy hudutları içinde anız veya benzeri bitki örtüsü yakmak. * Orman mallarının bu yasa hükümlerine aykırı olarak kesildiğini, taşındığını, toplandığını bildiği halde, bunları taşımak, biçmek, kabul etmek ve kullanmak. * Ağaçlarda bulunan resmi damga ve numaraları bozmak, orman sınırlarını belirleyen işaret ve levhaları kırmak, kaldırmak ve belirsiz hale getirmek. * Ormanların kasıt, ihmal veya tedbirsizlik, dikkatsizlik ile yakılmasıdır. Mülki idare amirince veya orman işletme şefi tarafından idari para cezası kesilmesini gerektiren orman suçları tek tek sayılmıştır. Bu suçun işlendiği şüphesi ortaya çıktığında orman memurlarınca (gerektiğinde kolluk görevlileri) tutanak tutularak, deliller de muhafaza altına alınarak, tüm evraklar gereği için ilgili idari birime gönderilir. Bu birimlerce (mülki idare amiri veya orman işletme şefi) idari para cezası uygulanır. İdari para cezası uygulanacak orman suçları şunlardır: Bazı orman suçlarının tespiti halin- * Orman ürünlerini (palamut, kuzukulağı, vs.) toplamak, ormanlardaki göl, gölet, baraj ve derelerde dinamit atmak veya zehir bırakarak balık de ise, suçlular Orman Kanuhakkında orman avlamak. nu’nun 91, 92, 94, işletme şefi veya * İzinsiz maden ocağı açmak. 95, 100/4, 105, mülki idare ami- * Orman içinde, civarında veya yasada belirlenen saha içinde fabrika, 110/a ve 111/a rince idari para taş, kum ve toprak, kireç, kömür, sakız, terebentin ve buna benzer Maddeleri. cezası verileceği ocaklar açmak, balık üretme tesisleri kurmak, kendi ihtiyacı için toprak, hükme bağlankum ve çakıl çıkarmak. mıştır. * Ormanlarda izinsiz hayvan otlatmak, yanmış orman sahaları ile gençleştirilmiş ormanlara hayvan sokmak. * Nakliye tezkeresini değiştirmeksizin, orman emvali nakletmek. * Orman yangınlarını söndürmeye gitmekten kaçınmak, gidip de çalışmamak, verilen işi yapmamak. * Devlet ormanlarında orman idaresince belirlenen konak yerlerinden başka yerlerde gecelemektir. Orman suçlarına para cezası verilmesi getirilmiştir. * Devlet ormanlarında: Yetişmiş veya yetiştirilmiş fidanları kesmek, sökmek, ekim sahalarını bozmak, yaş ağaçları boğmak, yaralamak, tepelerini veya dallarını kesmek veya koparmak veya ağaçlardan yalamuk, pedavra hartama çıkarmak; 6831 Sayılı Orman Kanununun 91 ‘inci Maddesi 160 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Dikili yaş veya kuru ağaçları kesmek veya bunları kökünden sökmek veya bunlardan kabuk veya çıra veya katran veya sakız çıkarmak, yatık veya devrik ağaçları kesmek veya götürmek, kök sökmek, kömür yapmak; Palamut, ıhlamur çiçeği, her çeşit orman örtüsü, mazı kozalağı tıbbi ve sınaî nebatları veya orman tohumlarını toplayıp götürmek; Ormanlardaki göl, gölet, baraj ve derelerde dinamit atmak veya zehir bırakmak suretiyle avlanmak; Ticaret amacıyla olmaksızın kendi ihtiyacı için toprak, kum ve çakıl çıkarmak; Yasaktır. Yukarıda sayılarak yasak edilen ve kanunda yazılı bulunmayan fiilleri işleyenlere, iki yüz elli Türk Lirasından iki bin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir. Bu fiillerin, muhafaza ormanı veya milli park olarak ayrılmış ormanlarda işlenmesi halinde verilecek idarî para cezası beş yüz Türk Lirasından az olamaz. Bu fiilin konusunu oluşturan veya işlenmesi suretiyle elde edilen eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesine de karar verilir. Bu Kanunun 14 üncü maddesinin (A) ve (B) bentlerine muhalif hareket edenler orman sahipleri ise iki seneye kadar hapis ve adlî para cezasıyla cezalandırılır. Ancak kendi arazisi üzerinde tohum ekmek veya fidan dikmek suretiyle yetiştirilecek ormanların sahipleri yukarıdaki fıkra hükmüne tabi değildir. Bu kanuna göre verilen idari para cezalarına karşı Sulh Ceza Mahkemesine itirazda bulunulabilir. Bu Kanuna göre verilen idari para cezalarına dair kararlar ilgililere Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili Sulh Ceza Mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz üzerine verilen kararlar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Bu Kanuna göre verilen idari para cezaları 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre orman idaresince tahsil olunur. Orman Kanunu’nun 111/a Maddesi. 2872 SAYILI ÇEVRE KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA Çevre korunmasına ve çevre kirliliğinin önlenmesine ilişkin genel ilkeler şunlardır: * Çevrenin korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesi gerçek ve tüzel kişilerle vatandaşların görevi olup, bunlar bu konuda alınacak tedbirlere ve belirlenen esaslara uymakla yükümlüdürler. Çevrenin korun- * Çevrenin korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesinde insan ve diğer masına ve çevre canlı sağlığı dikkate alınır. kirliliğinin önlen- * Toprak ve arazi kullanımı konusunda yetkili olan kurum ve kuruluşlar mesine ilişkin çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi için gerekli önlemleri almakilkeler belirlenmiş- la yükümlüdür. tir. * Ekonomik faaliyetlerde çevreye zarar vermeyecek en elverişli teknoloji kullanılır. * Genel olarak kirleten öder ilkesi uygulanır. * Kirliliğin önlenmesine ve giderilmesine ilişkin faaliyetler teşvik tedbirlerinden yararlandırılır. * Çevreyi kirleten veya bozan bir faaliyetten zarar gören veya haberdar YASAL MEVZUAT Çevre Kanunu’nun 3, 28, 29 ve 30’uncu Maddeleri. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 161 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. olan gerçek ve tüzel kişiler, idari makamlara başvurarak bu faaliyetin durdurulmasını isteyebilirler. Çevrenin korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesi için belirlenen yasaklar ve yükümlülükler şunlardır: * Her türlü atık ve artığı, çevreye zarar verecek şekilde, ilgili yönetmeliklerde belirlenen standartlara ve yöntemlere aykırı olarak doğrudan ve dolaylı biçimde alıcı ortama vermek, depolamak, taşımak, uzaklaştırmak ve benzeri faaliyetlerde bulunmak yasaktır. * Kirlenme ihtimalinin bulunduğu durumlarda ilgililer kirlenmeyi önlemekle; kirlenmenin meydana geldiği hallerde kirleten, kirlenmeyi durdurmak, kirlenmenin etkilerini gidermek veya azaltmak için gerekli tedbirleri almakla yükümlüdürler. * Kırsal ve kentsel alanda arazi kullanım kararına uygun olarak tespit edilen koruma alanları ve bu alanlarda uygulanacak koruma ve kullanım esasları yönetmelikle belirlenir. Tespit edilen bu esaslar çevresinde aşırı ve yanlış kullanım, her türlü çöp ve atıkların yurt dışından getirilmesi nedeniyle ülkenin temel ekolojik sistemlerinin dengesinin bozulması, hayvan ve bitki türlerinin nesillerinin tehlikeye düşürülmesi, doğal zenginliklerin bütünlüklerinin tahribi yasaktır. Çevrenin korun- * Gerçekleştirmeyi planladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol açabilecek kurum kuruluş ve işletmeler bir “Çevresel Etki Değerması ve çevre Çevre Kanukirliliğinin önlen- lendirme Raporu hazırlamakla yükümlüdür. nu’nun 8 ila mesi için bir takım * Gerçekleştirilmesi planlanan kurum, kuruluş ve işletmeler mevzuatta 14’üncü Maddeleyasaklar ve yüöngörülen arıtma tesis veya sistemlerini müstakil veya ortak olarak ri Arası. kümlülükler belir- kurmakla yükümlüdürler. Arıtma tesis veya sistemleri kurulup işletmeye lenmiştir. hazır hale getirilmedikçe, kurum, kuruluş ve işletmelere işletme ve kullanım izni verilmez. * İşletme izni alarak faaliyete geçen herhangi bir kurum, kuruluş ve işletme, faaliyetlerinde değişiklikler yapmayı ve tesisini büyütmeyi planladığında girişimlerini önceden mahallin en büyük mülki amirine haber vermekle yükümlüdür. * Havada, suda veya toprakta kalıcı özellik gösteren ve ekolojik dengeyi bozan kimyasal maddelerin üretim, ithal, taşıma, depolama ve kullanımında çevre korunması esasları dikkate alınır. Bu tür maddelerin üretim, ithal, taşıma, depolama ve kullanımına ilişkin sınırlamalar yönetmelikle belirlenir. * Kişilerin huzur ve sükûnunu, beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde yönetmelikle belirlenen standartlar üzerinde gürültü çıkarılması yasaktır. * Kuruluş ve işletmeler faaliyetlerinin denetlenmesi için kullandıkları yakıtın ve çıkardıkları atık ve artıkların özellik ve miktarına ilişkin bilgileri sürekli ve düzenli olarak belirlemek, bu hususu belgelemekle ve bunları Çevre Genel Müdürlüğüne bildirmekle yükümlüdürler. * Kanunda yazılı yasaklara aykırı hareket eden veya kanunla belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum, kuruluş ve işletmelere mahallin en büyük mülki amiri, bu yasaklara aykırı faaliyeti düzeltmek ve kanunda belirtilen yükümlülükleri yerine getirmek üzere esasları yöYukarıda belirtilen netmelikle belirlenen yeteri kadar bir süre verir. Bu süre sonunda yasak ve yükümlü- bunları yapmayan kurum, kuruluş veya işletmelerin faaliyeti, yasağın Çevre Kanulüklerin ihlali veya yerine getirilmeyen yükümlülüğün çeşit ve niteliğine göre kısmen nu’nun 15, 20 ve halinde bir takım veya tamamen, süreli veya süresiz olarak durdurulur. 24’üncü Maddeleri. idari yaptırımlar * Çevre kirliliğinin toplum sağlığı yönünden tehlike yarattığı hallerde uygulanır. Sağlık Bakanlığı kendiliğinden veya Çevre ve Orman Bakanlığının talebi üzerine, bu kirlenmeye yol açan faaliyetlerin geçici bir süre için kısmen veya tamamen durdurulmasına karar verir ve kararın uygulanmasını mahallin en büyük mülki amirinden ister. Söz konusu faaliyetler bu gibi hallerde, mahallin en büyük mülki amirinin, vereceği kararla da 162 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. durdurulabilir. Bu karar derhal Sağlık Bakanlığı ile Çevre ve Orman Bakanlığına bildirilir. * Kanunda öngörülen idari yaptırım kararları; Bakanlık merkez teşkilatında genel müdürler, taşra teşkilatında İl Çevre ve Orman Müdürlüklerince yerine getirilir. Çevre kanunu kapsamında Genel Kolluğun İdari yaptırım yetkisi bulunmamaktadır. Çevre Kanunu ili ilgili olarak idari para cezası uygulama yetkisi Çevre ve Orman Bakanlığı ile bu Bakanlığın taşra teşkilatlarına verilmiş olup, Genel Kolluğun direkt bir yetkisi bulunmamaktadır. Ancak; 5491 Sayılı * 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 36’ncı maddesinde belirtilen Kanun’un 16’ncı gürültü kirliliği ile ilgili olarak idari para cezası, ve Çevre Ka* Emisyon ölçümü yaptırmayan motorlu taşıt sahiplerine ve yönetmeliknun’un 20 ve lerle belirlenen standartlara aykırı emisyona sebep olan motorlu taşıt 24’üncü ve EK sahiplerine Genel Kolluk tarafından idarî para cezası verilebilmektedir. 1’inci Maddeleri Kabahatler Kanununun 41’inci maddesinde belirtilen çevreyi kirletme ile ilgili olarak belediye zabıta görevlilerine idari para cezası uygulama 05 Ocak 2002 yetkisi verilmiştir. Tarihli 25631 * Anız yakılması, çayır ve meraların tahribi ve erozyona sebebiyet Sayılı Resmi verecek her türlü faaliyet yasaktır. Ancak, ikinci ürün ekilen yörelerde Gazetede YayımValiliklerce hazırlanan eylem plânı çerçevesinde ve Valiliklerin sorumlanan Çevre luluğunda kontrollü anız yakmaya izin verilebilmektedir. Denetimi Yönet* Anız yakan kişilere Çevre Kanunu’nun 20/l fıkrası gereğince, hektar meliği. başına idarî para cezası verilmesi, anızın orman, sulak alan ve yerleşim yerlerindeki mahallerde yakılması halinde para cezasının 5 katına kadar artırılması gerekmektedir. Uygulanan idari yaptırımlardan idari para cezalarına karşı Sulh Ceza Mahkemesinde, faaliyetin geçici olarak veya sürekli olarak durdurulması işlemine karşı ise İdare Mahkemesinde dava açılabilir. Uygulanan idari para cezalara karşı, cezanın tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili sulh ceza mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz zaruret görülmeyen hallerde, evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. İtiraz üzerine verilen cezalar kesindir. Ayrıca faaliyetin durdurulması işleminin (idari işlem) iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle de yetkili idare mahkemesinde dava açılabilir. Çevre Kanunu’nun 25’inci Maddesi. Denetlemelerle ilgili yükümlülükleri yerine getirirken kötü niyetli davrananlara mahkemece hürriyeti bağlayıcı ceza verileceği öngörülmüştür. Çevre ve Orman Bakanlığınca yapılan denetlemelerde belgeleme yükümlülüğünü yerine getirirken gerçeğe aykırı belge düzenleyenlere fiil daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası hükmolunur. Ayrıca bu yükümlülüğü yerine getirirken yetkili makamlara yanlış ve yanıltıcı bilgi verenlere altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir. Çevre Kanunu’nun 26’ncı Maddesi. Çevre suçları; çevrenin kasten veya taksirle kirletilmesi başlıkları halinde TCK’da tanımlanmıştır. * Çevrenin kasten kirletilmesi kapsamında; atık veya atıkların toprağa, suya ve havaya veren kişinin altı aydan iki yıla kadar, TCK’nin 181 ve * Çevreye zarar verecek şekilde atık ve atıkları toprağa, suya ve hava- 182’nci Maddeleri. ya verilmesine taksirle sebep olan kişinin idari para cezası müeyyidesine tabi tutulması gerekmektedir. Kişilerin beden ve Çevresel gürültünün kontrolü, Bakanlığın görev, yetki ve sorumlulukla- Çevresel Gürülruh sağlığının, rı, mülki amir ve mahalli idarelerce alınacak tedbirler, ilgili kamu kurum tünün Değerlendi- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 163 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. huzur ve sükûnu- ve kuruluşları ile faaliyet sahiplerinin yükümlülükleri yönetmelikle belirnun gürültüyle lenmiştir. (01.07.2005 tarih 25862 sayılı Resmi Gazete) bozmayacak bir çevrenin geliştirilmesi için yönetmelik ihdas edilmiştir. Kolluk tarafından gürültüye hassas kullanımlardaki konutlar, eğitim, kültür alanı ve yapılar, sağlık tesisleri, otel ve dinlenme tesisleri ile parklarda çevresel gürültü yapanlara adlî ve idarî işlemde bulunulmalıdır. Atıkların yakılmasına dair düzenlemeler yapılmıştır. * Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliğinin 26/ (1) ç,d,e,f,g,ğ,h ve i bentlerinde yazılı hükümlere aykırı davrananlar hakkında TCK’nin 123 ve 183’üncü maddeleri, 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun 36’ncı, 2559 Sayılı PVSK’nun 14’üncü ve J.Teşkilât Görev ve Yetkileri Yönetmeliğinin 62’nci maddesi Çevre ve Orman Bakanlığının 2006/16 Sayılı Genelgesi hükümleri gereğince adlî ve idarî işlem başlatılmalıdır. * Anılan Yönetmeliğin 26’ncı maddesi gereğince kolluk yetkilerince; - Susturucu veya ses giderici parçalar olmadan motorlu kara taşıdının çalıştırılmaması, bakım ve onarım haricinde susturucuların çıkarılması, - Motorlu bir araç üzerinden veya içerisinden korna veya ses çıkaran başka bir cihazın zorunlu haller dışında gürültülü olarak çalınması, - Radyo, TV, Müzik Seti ve her türlü müzik aletlerinin çok hassas kurumların bulunduğu alanlar (Yataklı hizmet veren sağlık kurumları, eğitim dönemlerinde eğitim kurumları, çocuk ve yaşlı bakım evleri) ile toplu taşıma araçlarında çalınması, - Çok hassas kullanımların bulunduğu alanlarda, yüksek sesle konuşarak, bağırarak, anons sistemleri gibi ses yükseltici araçlar kullanarak propoğanda, reklâm, duyuru, tanıtım ve satış yapılması, - Çok hassas kullanımların bulunduğu alanlarda, deniz motoru, motosiklet veya herhangi bir motorlu araçla 20.00-06.00 saatleri arasında deneme çalışmaları yapılması, - Çok hassas kullanımların içinde ve bu kullanımlardan 500 m mesafede, mekanik veya motorlu dikiş makinesi, matkap, testere, öğütücü, çim biçme makinesi, koşu bandı veya benzeri araçların 19.00-07.00 saatleri arasında çalıştırılması veya çalıştırılmasına izin verilmesi, - Çok hassas kullanım alanlarından itibaren 500 m içerisinde patlayıcı, maytap ve benzeri şeylerin ateşlenmesi suretiyle kullanılması, 500 m mesafenin üzerindeki alanlarda ise Leq gürültü göstergesi cinsinden mevcut arka plan gürültü seviyesinin 10 dBA’dan fazla olması, - Çok hassas kullanımların bitişiğinde, alt ve üstündeki alanlarda konser, gösteri, miting, tören, festival, düğün vb. açık hava faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi, orta derece hassas kullanımların bulunduğu alanlarda Leq gürültü göstergesi cinsinden mevcut arka plan gürültü seviyesinin 5 dBA’dan fazla olması durumlarında yasal işlem yapılmalıdır. Ruhsatsız olarak yapılan ve yüksekliğinden dolayı şikâyete konu olan canlı müzik, durdurularak Çevre Md. lükleri ile Belediyelere bildirilir. Yönergeye göre (24/d) 2400-0700 arası canlı müzik yapılamaz. Ses şiddeti 7-10 dBA geçemez. Genelgeye Göre: *Çok hassas kullanımlara 250 m den daha yakın canlı müzik yapılamaz, *Kolluk düzenli denetimleri, Mülki Amirin yazılı talebi üzerine yapabilir. *Kolluk Çevre Md. lükleri ile Belediyelerin talebi halinde tutanak tutmaya iştirak edebilir. rilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği (TCK 183). Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği’nin 26 / (1) ç,d,e,f,g,ğ,h ve i Bentleri. Çevre ve Orman Bakanlığının “Eylence yerlerinden kaynaklanan çevresel gürültünün kontrolü Genelgesi “12.06.2011 No.11 * Yakma tesisleri için yer seçimi izni verilmesi: yakma tesisi kurmak Çevre ve Orman isteyen özel ve tüzel kişiler; yakma tesisi kurmak üzere seçtikleri yer Bakanlığının için meri mevzuat çerçevesinde, Mahalli Çevre Kurulu kararı ve Bakan- Atıkların Yakıllığın uygun görüşü ile mahallin en büyük mülki idare amirinden izin masına İlişkin almak ve imar planına işletmek zorundadır. Yönetmeliğin 6 ve Yapılan denetimlerde, tesisin lisansa uygun olarak çalıştırılmadığı, 18’inci Maddesi 164 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 29/4/2009 tarihli ve 27214 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Çevre Kanununca Alınması Gereken İzin ve Lisanslar Hakkında Yönetmeliğin 15 inci madde hükümlerinin yerine getirilmediği, ilgili ölçümlerin düzenli olarak yapılmadığı veya kaydedilmediğinin tespit edilmesi halinde işletmeciye yasal işlem uygulanır. Bu Yönetmeliğe aykırı davranan işletmeler hakkında 2872 sayılı Çevre Kanununun 15 inci, 20 nci ve 23 üncü maddeleri kapsamında idari yaptırım uygulanır. Tehlikeli atıkların kontrolüne dair düzenlemeler yapılmıştır. * Gönderilen ve alınan tüm taşıma formları üç yıl süre ile saklanmak ve denetimlerde yetkili idarelerce istendiğinde hazır bulundurulmak zo- Çevre ve Orman rundadır. Bakanlığının Bu Yönetmelik hükümlerine aykırılık halinde 2872 sayılı Çevre Kanu- Tehlikeli Atıkların nunun 15 ve 16 ncı maddelerinde belirtilen merciler tarafından gerekli Kontrolü Yönetişlemler yapılır ve 26 ncı maddedeki yaptırım uygulanır. Kanunun 24 meliğinin 12 ve ncü maddesindeki merciler tarafından 20, 21 ve 23 üncü maddelerinde 48’inci Maddesi belirtilen idari nitelikteki cezalar verilir. Ömrünü tamamlamış araçların kontrolüne dair düzenlemeler yapılmıştır. * Bu Yönetmeliğin amacı; çevre ve insan sağlığının korunması için araçlardan kaynaklanan atıkların oluşumunu engellemek, ömrünü tamamlamış araçlar ve bunlara ait parçaların yeniden kullanım, geri dönüşüm ve geri kazanım işlemleri ile bertaraf edilecek atık miktarını azaltmak, ekonomik operatörlerin ve geçici depolama alanlarının tabi olacakları standartları ve yükümlülükleri belirlemektir. Bu Yönetmeliğe aykırılığın tespiti halinde, 2872 sayılı Çevre Kanununun 15 inci maddesi ile 20 nci maddesinin birinci fıkrasının (g), (r), (s), (u) ve (v) bentleri ve 23 üncü maddesi doğrultusunda işlem yapılır. Çevre ve Orman Bakanlığının Ömrünü Tamamlamış Araçların Kontrolü Hakkında Yönetmeliğin 1 ve 23’üncü Maddesi Doğal ve ekolojik dengenin korunması ile yaban hayatının tahrip edilmesinin engellenmesi maksadıyla milli parklar hakkında kanun ihdas edilmiştir. Doğal dengeyi bozacak her türlü orman ürünleri üretimi, avlanma, avlanma ve otlatma yasak olup, 6831 sayılı Orman Kanunu, 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu ile 1380 sayılı Su Ürünleri Kanununda yazılı suçların milli parklarda işlenmesi halinde Jandarma tarafından kovuşturma yapılması gerekmektedir. 2873 Sayılı Milli Parklar Kanunu. * Milli Parklar Kanununun 14/a fıkrasındaki “Tabii ve ekolojik denge ve tabii eko sistem bozulamaz.” düzenlemesine istinaden Milli Park sınırları içerisinde bulunan ve koruma altına alınan nadir bitki türlerinin toplanması yasaktır. Yasaklara ve mecburiyetlere aykırı hareket edenŞifalı ot ticareti ler hakkında ayrıca bir ceza gösterilmediği ve bu kimsenin fiilleri daha 2873 Sayılı Milli yapmak veya ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde, Orman Müdürlüğü teşkilatınca Parklar Kanukendiliğinden tanzim edilecek tutanakla adli makam nezdinde girişimde bulunulmalınu’nun 14 ve yetişen otları bilinçsizce topla- dır. Milli Parklar Kanununun 21’inci maddesi gereğince Sulh Ceza 21’nci Maddeleri. mak; Milli Parklar Mahkemesince bir aydan altı aya kadar hapis cezası verilmelidir. ile Orman Kanunu * Milli Park sınırları dışında ise 6831 sayılı Orman Kanunu 84’üncü 6831 Sayılı Orhükümlerine maddesine göre Orman İşletme Müdürlüklerinden izin alınmadan her man Kanunu’nun aykırılık teşkil türlü bitki toplanması yasak kapsamında bulunmaktadır. 84’üncü Maddesi. etmektedir. * Gerek Milli Park Sınırları içerisinde gerekse dışında şifalı ot ve bitki toplanması veya ticaretinin yapılması ilgili kanun maddelerine aykırılık teşkil etmekte olup, Jandarma devriyesince yasal mevzuatın dikkate alınması gerekmektedir. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 165 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 3213 SAYILI MADEN KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Madenler özel mülkiyete konu olamaz. Madenler Devletin hüküm ve tasarrufu altında olup, içinde bulundukları arzın mülkiyetine tabi değildir. Dolayısıyla özel mülkiyete konu olan arzdan ayrı olarak, özel mülkiyete tabi değil, devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Maden Kanunu’nun 4’üncü Maddesi. Madenler beş gruba ayrılmıştır. Madenler beş gruba ayrılmıştır. II nci Grup, III ncü Grup ve IV ncü Grup madenler arama ruhsatı, V nci Grup madenler arama sertifikası ile aranır. I nci Grup madenler için doğrudan işletme ruhsatı verilir. Maden Kanunu’nun 16’ncı Maddesi. Maden hakları, medeni hakları kullanmaya ehil T. C. Vatandaşlarına, madencilik yapabileceği statüsünde yazılı Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarına göre kurulmuş tüzel kişiliği haiz şirketlere, bu hususta yetkisi “Maden hakkı” bulunan kamu iktisadi teşebbüsleri ile müesseseleri, bağlı ortaklıkları belli kişi ve kuru- ve iştirakleri ile diğer kamu kurum, kuruluş ve idarelerine verilir. Maluşlara tanınmıştır. den hakları gerçek veya tüzel tek kişi adına verilebilir. Devlet memurları, diğer kamu görevlileri Genel Müdürlüğün merkez ve taşra teşkilatında çalışan yevmiyeli ve mukaveleli personel arama ve işletme ruhsatı alamaz. Maden Kanunu’nun 6’ncı Maddesi. Madencilik faaliyetleri yapılırken, bir takım kurum ve kuruluşlardan izin almak gerekir. Bu izinler şöylece açıklanabilir: * Madencilik faaliyetlerinin çevresel etki değerlendirmesi, gayri sıhhî müesseseler ile ilgili hususlar dahil hangi esaslara göre yürütüleceği ilgili bakanlıkların görüşü alınarak Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılaYapılacak maden- cak bir yönetmelikle belirlenir. cilik faaliyetleri için * İmar alanları içinde kalan madencilik faaliyetleri, ilgili yerel merciden ilgili kurum ve izin alınarak yapılır. kuruluşlardan izin * Kamu hizmeti veya umumun yararına ayrılmış yerlere ve bu tür almak gerekir. tesislere 60 metre mesafe dâhilinde madencilik faaliyetleri Bakanlığın, binalara 60 metre, özel mülkiyete konu araziye 20 metre mesafe dâhilinde ise mülk sahibinin iznine bağlıdır. Bu mesafeler, ihtiyaç halinde madencilik faaliyetlerinin boyutu, emniyet tedbirleri ve arazinin yapısı dikkate alınarak Bakanlıkça artırılabilir. Mesafeler yatay olarak hesaplanır. Maden Kanunu’nun 7’nci Maddesi. Madencilik faaliyetleri ruhsata tabidir. Kanuna veya ruhsat hükümlerine aykırı faaliyette bulunulduğunda idarece (Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri) faaliyet geçici olarak durdurulur veya sürekli olarak durdurulur veyahut ruhsat iptal olunur. Madencilik faaliyetlerinin teknik Maden arama faaliyetleri (maden arama ve işletme), bu Kanunda sayılanlar dışında herhangi bir izne tâbi değildir. İşletme faaliyetleri ise, Maden Kanubu Kanuna göre Bakanlıkça çıkarılacak yönetmeliğe göre yürütülür. nu’nun 7 ve Maden Kanunu veya ruhsat hükümlerine aykırı faaliyette bulunulduğu- 13’üncü Maddelenun tespiti halinde, idarece bazı durumlarda faaliyet geçici olarak ri. durdurulur. Bazı durumlarda sürekli durdurulur. Bazı durumlarda ise teminat irat kaydedilerek ruhsat iptal edilir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, maden hakları ile ilgili bütün faaliyetlerin yürütülmesini ve vecibelerin yerine getirilmesini kontrol ve Maden Kanunu’nun 11’inci 166 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınolarak denetimi de denetimini yapmak ve yönlendirmek için teknik ve mali konuları yerinde Enerji ve Tabi incelemek maksadıyla ihtisaslaşmış diğer Devlet kuruluşlarından da Kaynaklar Bakan- yararlanarak inceleme raporu hazırlatır. lığınca yapılır. lanamaz. Maddesi. Madencilik faaliyetlerini mülki idare amirliği, kolluk kuvvetleri aracılığı ile denetleyebilmektedir. Denetim esnasında; Madencilik faali- * Sevk fişi olmadan maden sevkiyatı yapıldığı, Maden Kanunu yetlerinin denetim Uygulama Yö* İnceleme ve ölçümlerde üretim ve sevkiyatın bildirilmediği, yetkisi mülki idare netmeliği’nin 40, amirliğine veril- * Ruhsat veya işletme izni olmadan üretim yapıldığı, 41, 42 ile 43’üncü * Ruhsat sınırı dışında üretim yapıldığının tespiti halinde idari para miştir. Maddeleri. cezası uygulanmalı ve ele geçirilen madenlere el konulmayı müteakip satılarak bedeli il özel idaresine aktarılmalıdır. Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliği’nin Geçici 4’üncü maddesi hammadde temininde ilgililere kolaylık sağlamaktadır. Yol, köprü, baraj, gölet, liman gibi tesislerin yapımı için gerekli ham- Madencilik Faaliyetleri İzin Yömaddelerin orman, muhafaza ormanı ve ağaçlandırma alanlarından netme alınabilmesi için, Maden İşleri Genel Müdürlüğünden izin alınmış ise, kolluk görevlilerince hammadde temin eden kişi ve şirketlere engel liği’nin 4’üncü olunmamalıdır. Geçici Maddesi. 4342 SAYILI MERA KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Mera, yaylak ve kışlaklar, devletin hüküm ve tasarrufu altındadır ve kullanma hakkı bir veya birden çok köy veya belediye olarak sınırlandırılmıştır. Mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkı bir veya birden çok köy veya belediyeye aittir. Bu yerler Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Mera Kanunu’nun Mera, yaylak ve kışlaklar; özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında 4’üncü Maddesi. kullanılamaz, zaman aşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz. Ancak, kullanım hakkı kiralanabilir. Kiralama ilkeleri yönetmelikle belirlenir. Mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisi ve tahsis değişikliği Mera Komisyonu tarafından yapılır. Mera, yaylak ve kışlakların tespiti, sınırlarının belirlenmesi ve belli köy veya belediye halkına tahsis edilmesi veya bu tahsis kararında değişik- Mera Kanunu’nun lik Mera Komisyonu (İl düzeyinde Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Zirai 6 ila 15’inci MadDonatım Kurumu, Belediye ve Maliye Bakanlığı yetkililerinden oluşur.) deleri Arası. tarafından yürütülür. Muhtarlar ve belediye başkanları; mera, yaylak ve kışlakların ve sınır işaretlerinin korunmasından ve ayrıca tahsis amacına göre en iyi şekilde kullanılmasının sağlanmasından sorumludur. Muhtarlar ve Belediye Mera Kanunu’nun Mera, yaylak ve Başkanları ayrıca, geliştirme projelerinde öngörülen hususların yerine 19’uncu Maddesi getirilmesinde, kamu görevlilerine yardımcı olmakla görevli ve sorumkışlakların korunve 3091 Sayılı ması muhtar ve ludurlar. Taşınmaz Mal belediye başkanla- Bu amaçla ilgili köy ve belediyelerde “Mera Yönetim Birlikleri” kurulur. Zilyetliğine Yapırının görev ve Mera Yönetim Birliklerinin kuruluş ve çalışma esas ve usulleri yönet- lan Tecavüzlerin sorumluluğu melikle belirlenir. Önlenmesi Hakaltındadır. Muhtarlar ve belediye başkanları, mera, yaylak ve kışlaklara tecavüz kında Kanun. olduğu takdirde durumu derhal Bakanlık İl veya İlçe Müdürlüğüne, İl ve İlçe Müdürlükleri de Valilik veya Kaymakamlığa bildirmekle yükümlüdürler. Bu makamlarca (gerektiğinde kolluk makamlarınca) 3091 sayılı GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 167 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun veya 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 75’inci maddesi uyarınca gerekli işlemler yapılır. Gerçek ve tüzel kişiler ile devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan sahipsiz yerlere yapılan tecavüz ve müdahalelerin idari makamca önlenmesi gerekmektedir. 3091 Sayılı TaGerçek veya tüzel kişilerin zilyet bulunduğu taşınmaz mallarla kamu şınmaz Mal idareleri, kamu kuruluşları veya bunlar tarafından idare olunan veya Zilyetliğine Yapıdevlete ait veya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan sahipsiz lan Tecavüzlerin yerlere veya menfaati umuma ait taşınmaz mallara yapılan tecavüz Önlenmesi Hakveya müdahalelerin, idari makamlar tarafından önlenmesi suretiyle, kında Kanun’un tasarrufa ilişkin güvenlik ve kamu düzeninin sağlanması gerekmektedir. 1’inci Maddesi Vali veya Kaymakamlar; devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan sahipsiz yerlere tecavüz veya müdahalede bulunulduğunu öğrendiklerinde soruşturma yaptırmakla görevlidir. 3091 Sayılı TaVali veya Kaymakam görev alanları içinde bulunan kamu idarelerine şınmaz Mal kamu kurum ve kuruluşlarına ait veya bunlar tarafından idare olunan Zilyetliğine Yapıveya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan sahipsiz yerlere veya lan Tecavüzlerin menfaati umuma aykırı taşınmaz mallara tecavüz veya müdahalede Önlenmesi Hakbulunduğunu öğrendiklerinde, soruşturmayı doğrudan doğruya yaptırakında Kanun’un rak, sonucu karara bağlarlar. 3’üncü Maddesi. Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlere yapılan tecavüz ve müdahale için resmi makamlara başvuruda herhangi bir süre kısıtlaması bulunmamaktadır. Tecavüz veya müdahalenin yapıldığını öğrendikleri tarihten itibaren 60 3091 Sayılı Tagün içerisinde idari makama başvuruda bulunmaları gerekmektedir. şınmaz Mal Ancak, tecavüz veya müdahalenin oluşundan 1 yıl geçtikten sonra bu Zilyetliğine Yapımakamlara başvuruda bulunulmamaktadır. lan Tecavüzlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerle menfaati umuma Önlenmesi Hakait taşınmaz mallara yapılan tecavüz veya müdahalelerde bu süre kında Kanun’un 4’üncü Maddesi. aranmaz. Mera, yaylak ve kışlakların kullanılması sırasında bazı hususlara riayet etmek gerekmektedir. * Yaylak ve kışlaklarda, 442 sayılı Köy Kanununda öngörülen inşaatlar ile Valiliklerden izin alınmak suretiyle imar mevzuatına göre yapılacak kullanma amacına uygun mandıra, suluk, sundurma ve süreklilik göstermeyen barınak ve ağıllar ile Turizm Bakanlığının talebi üzerine turizme açılması uygun görülen bölgelerde ahşap yapılar dışında, ev, ahır ve benzeri inşaatlar yapılamaz. * Çiftçi ailelerinin bir mera, yaylak ve kışlaktan yararlanabilmeleri için, Mera Kanunu’nun bu yerin bulunduğu köy veya belediye sınırları içinde, tahsisin yapıldığı 20, 22 ve 23’üncü tarihte en az altı aydan beri ikamet ediyor olmaları gerekir. Ancak, Maddeleri. Devletçe naklen yerleştirilenler için bu şart aranmaz. * Köy ve belediye sınırları içinde arazisi olmakla birlikte tahsis kararı kapsamına girmeyen çiftçi aileleri, o köy veya belediyeye tahsis edilen mera, yaylak ve kışlaktan yararlanamazlar. * Mera, yaylak ve kışlağa, komisyonun tahsis kararında belirtilen miktardan fazla hayvan sokulamaz. Yukarıda belirtilen hususlara riayet edilmediği takdirde, kolluk kuvvetlerine şikâyet üzerine mahkemece cezai müey- Türk Ceza Kanununda “Hakkı Olmayan Yere Tecavüz” ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir. Buna göre; “Bir hakka dayanmaksızın kamuya veya özel kişilere ait taşınmaz mal Türk Ceza Kanuveya eklentilerini malikmiş gibi tamamen veya kısmen işgal eden veya nu’nun 154’üncü Maddesi. sınırlarını değiştiren veya bozan veya hak sahibinin bunlardan kısmen de olsa yararlanmasına engel olan kimseye, altı aydan üç yıla kadar hapis ve bin güne kadar Adli para cezası verilir. Köy tüzel kişiliğine ait 168 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. yide uygulanır. olduğunu veya öteden beri köylünün ortak yararlanmasına terk edilmiş bulunduğunu bilerek mera, harman yeri, yol ve sulak gibi taşınmaz malları kısmen veya tamamen zapt eden, bunlar üzerinde tasarrufta bulunan veya sürüp eken kimse hakkında birinci fıkrada yazılı cezalar uygulanır. 3194 SAYILI İMAR KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT İmar planları ücreti karşılığında iste- İmar planları aleni olup, isteyenler tarafından belediyeler veya mülkî İmar Kanunu’nun yenlere verilebil- amirliklerden ücreti karşılığında alınabilmektedir. 8’inci maddesi mektedir. Ruhsat alınmış yapılarda herhangi bir değişiklik yapılması halinde yeniden ruhsat alınması gerekmektedir. Ruhsat alınmış yapılar üzerinde değişiklik yapılması (balkon, garaj, teras vb.) halinde yeniden ruhsat alınması gerekmekte olup, bağımsız İmar Kanunu’nun bölümlerin brüt alanı artmıyorsa ve nitelik olarak değişmiyorsa ruhsata 21’inci maddesi tabi değildir. Köyde sürekli oturanların ve oranın nüfusuna kayıtlı vatandaşların inşaat ve iskân ruhsatı alma zorunlulukları bulunmamaktadır. Belediye ve mücavir alanlar dışında köy nüfusuna kayıtlı ve köyde sürekli oturanların köy yerleşik alanları ve civarında ve mezralarda İmar Kanunu’nun yaptıracağı konut, hayvancılık veya tarımsal amaçlı yapılar için inşaat 27’inci Maddesi. ve iskân ruhsatı aranmamakta ancak yapının fen ve sağlık kurallarına uygun olması ve muhtarlıktan izin alınması gerekmektedir. Ruhsat tarihinden itibaren 2 yıl içerisinde yapıya başlanılmalı ve 5 yıl içinde inşaatın bitirilmesi gerekmektedir. Yapıya başlama süresi ruhsat tarihinden itibaren iki yıl olup, bu müddet zarfında yapıya başlanmadığı veya yapıya başlanıp da her ne sebeple İmar Kanunu’nun olursa olsun, başlama müddetiyle birlikte beş yıl içinde bitirilmediği 29’uncu maddesi takdirde yeniden ruhsat alınması gerekmektedir. İnşaatın bitirilmesini müteakip, yapının kullanılabilmesi için izin alınması gerekmektedir. Yapının tamamen veya kısmen tamamlanmasını müteakip, inşaat İmar Kanunu’nun ruhsatını veren belediye veya valilikten “Yapı Kullanma İzni” alınma 30’uncu maddesi zorunluluğu bulunmaktadır. Kanuna aykırı inşaat yapıldığının öğrenilmesi halinde belediye veya Valilikçe inşaatın durdurulması gerekmektedir. Kanun hükümlerine aykırı ve yukarıda belirtilen şartlara haiz olmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığının ilgili idarece veya fenni mesulce tespiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde bu duruma muttali olunması üzerine, anılan belediye veya Valiliklerce o andaki inşaat durumu tespit edilmekte ve yapı mühürlenerek inşaat İmar Kanunu’nun derhal durdurulmaktadır. Bu tarihten itibaren en çok bir ay içinde yapı 32’nci Maddesi. sahibi, yapısını ruhsata uygun hale getirerek veya ruhsat alarak, belediyeden veya Valilikten mühürün kaldırılmasını isteyebilir. Ruhsata aykırılık giderilmezse ruhsat iptal edilerek bina, belediye encümeni veya il idare kurulu kararını müteakip, belediye veya Valilik- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 169 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. çe yıktırılır ve masrafı yapı sahibinden tahsil edilir. İmar Kanunu’nda, Genel Kolluğa Bir kısmı veya tamamının yıkılacak derecede tehlikeli olduğu, belediye İmar Kanunu’nun doğrudan görev veya valiliklerce tespit edilen yapı ve civarının boşaltılması icap ediyor39’uncu maddesi verilmiş bulunmak- sa, derhâl zabıta marifetiyle tahliye ettirilmesi gerekmektedir. tadır. İmar Kanunu’na aykırılık ile ilgili idari para cezalarının belediyeler veya en büyük mülki amir tarafından verilmesi gerekmektedir. Ruhsat alınmadan veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının sahibine ve müteahhidine, istisnalar dışında özel parselasyon ile hisse İmar Kanunu’nun karşılığı belirli bir yer satan ve alana, idari para cezalarını belediye 42’nci maddesi veya mülki amir tarafından verilmesi gerekmektedir. İmar ve yapı işlerini düzenleyen mevzuata aykırı olarak yapılan inşaatlar gecekondu olarak tanımlanmakta olup, yıkım konusunda ilgili belediye ile kolluk amirlerine direkt yetki verilmiş bulunmaktadır. * Gecekondu; imar ve yapı işlerini düzenleyen mevzuata ve genel hükümlere bağlı kalınmaksızın, kendisine ait olmayan arazi veya arsalar üzerinde, sahibinin rızası alınmadan yapılan izinsiz yapılar olarak tanımlanmıştır. Belediye sınırları içinde veya dışında; belediyelere, 775 Sayılı Gecehazineye, özel idarelere, katma bütçeli dairelere ait arazi ve arsalarda kondu Kanuveya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerde yapılacak, nu’nun 2 maddesi daimi veya geçici bütün izinsiz yapılar, inşaat sırasında olsun veya ve 18/a Fıkrası. iskân edilmiş bulunsun, hiçbir karar alınmasına lüzum kalınmaksızın belediye veya devlet zabıtası tarafından yıktırılır. Ancak yıkım işleminin imar Kanunu’nun 32 nci md. göre yapılması gerekmektedir. İzinsiz yapıların mülkiye amirleri tarafından yıktırılması ve kolluk tarafından gerekli tedbirlerin alınması gerekmektedir. Yıkım sırasında lüzum hâsıl olduğunda, belediyeler ilgili mülkiye amir- 775 Sayılı Gecelerine başvurarak yardım isteyebilirler. Mülkiye amirleri; devlet zabıtası kondu Kanuve imkânlarından faydalanmak suretiyle, izinsiz yapıların yıkımı konunu’nun 18/b sunda yükümlü bulunmaktadır. Fıkrası. Gecekondu kanununa aykırı hareket edenlere cezai müeyyide tatbik edilmesi gerekmektedir. Belediye sınırları içinde veya dışında belediyelere, hazineye, özel idarelere veya katma bütçeli dairelere ait arazi ve arsalar üzerinde 775 Sayılı Geceveya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerde izinsiz yapı kondu Kanuyapanlar, yaptıranlar, bu gibi yapıları satanlar, bağışlayanlar, rehin nu’nun 37’nci edenler veya diğer şekillerde devredenler ve bilerek devir ve satın Maddesi. alanlar, fiilin ağırlık derecesine göre 3 aydan bir yıla kadar hapis para cezası verilmesi gerekmektedir. , * Yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. * Yapı ruhsatiyesi olmadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan şantiyelere elektrik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına müsaade eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır. İmar kirliliğine neden olma husu- * Yapı kullanma izni alınmamış binalarda herhangi bir sınaî faaliyetin su TCK’da ayrı bir icrasına müsaade eden kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile suç olarak tanım- cezalandırılır. lanmıştır. * Üçüncü fıkra hariç, bu madde hükümleri ancak belediye sınırları içinde veya özel imar rejimine tabi yerlerde uygulanır. * Kişinin, ruhsatsız ya da ruhsata aykırı olarak yaptığı veya yaptırdığı binayı imar planına ve ruhsatına uygun hale getirmesi halinde, bir ve ikinci fıkra hükümleri gereğince kamu davası açılmaz, açılmış olan kamu davası düşer, mahkûm olunan ceza bütün sonuçlarıyla ortadan TCK 184’üncü Maddesi. 170 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. kalkar. * İkinci ve üçüncü fıkra hükümleri, 12 Ekim 2004 tarihinden önce yapılmış yapılarla ilgili olarak uygulanmaz. * Başta İmar Kanunu olmak üzere Belediye, Tapu, Kooperatifler, Arsa Ofisi, Milli Parklar, Kamulaştırma, Boğaziçi, kamu kurum ve kuruluşlaKaçak yapılaşma rının taşınmaz mallarının satışı gibi kanun maddelerine aykırı durumlar ile mücadelede kolluğa Kaçak yapılaşma ile Mücadele kapsamında görev ve yetki istifade edilmesi vermektedir. maksadıyla; İmar (1580 Sayılı Belediye, 2644 Sayılı Tapu, 1163 Sayılı Kooperatifler, ve Gecekondu 1164 Sayılı Arsa Ofisi, 2873 Sayılı Milli Parklar, 2942 Sayılı KamulaşKanunları haricintırma, 2960 Sayılı Boğaziçi, 4182 Sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının de incelenmesi ve Taşınmaz Malların Satışı, 4698 Sayılı Konut Müsteşarlığının Kurulması devreye sokulması Hakkındaki Kanun, Plansız Alanlar, Plansız Alanlar İmar Yönetmeliği.) gereken birden * Kültür ve Turizm Bakanlığının 27 Nisan 2009 tarihli ve 2009/05 sayılı çok mevzuat Genelgesi gereğince, turizm bölgelerinde 15 Mayıs- 15 Ekim tarihleri düzenlemesi arasında inşaat yapılmaması, alınan yapı ruhsatları ile ilgili inşaatlara 2 bulunmaktadır. yıl içerisinde başlanılması ve inşaatların en geç 5 yıl içerisinde bitirilmesi gerekmektedir. Mevzuat isimleri sol taraftaki sütunda belirtilmiştir. Mevzuata uygun olarak tahsis edilen veya irtifak hakkı tesis edilerek kurulan ormanlarda bina ve tesis yapılması yasak olup, bu konuda 6831 sayılı Orman Kanununa göre cezai işlem uygulanması gerekmektedir. Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanununa göre tahsis edilerek kurulan ormanlarda bina ve tesis yapılması, bu alanların amaç dışı kullanılması, ipotek edilmesi, üçüncü şahıslara devredilmesi 4122 Sayılı Milli yasaktır. Ağaçlandırma ve Ağaçlandırma ve Erozyon maksadıyla tahsis edilen arazilerde bir yıl Erozyon Kontrolü içerisinde projelendirilerek uygulamaya geçilmemesi veya beş yıl Seferberlik Kanuiçerisinde amacın gerçekleştirilmemesi durumunda tahsis izninin iptal nu. edilmesi gerekmektedir. Kanun hükümlerine tahsis edilen ormanlarda işlenecek suçlar 6831 sayılı Orman Kanunu hükümlerine göre işleme tabi tutulmaktadır. Köy ve mezraların yerleşik alanlarında 2 kattan yüksek bina yapılmamalıdır. Köy nüfusuna kayıtlı olmayan ve köyde sürekli oturmayanlar ile köy nüfusuna kayıtlı olmakla birlikte köyde sürekli oturmayanların yapı ruhsatı ve kullanma izni alması gerekmektedir. * Köy ve mezarların yerleşik alanlarında 2 kattan ( 6.50 metreden) fazla bina yapılamaz. Meyilden dolayı birden fazla kat kazanılamaz. * Köy ve mezraların yerleşik alanlarında ve civarında sadece köy nüfusuna kayıtlı ve köyde sürekli oturanlarca yapılacak konut, tarım ve hayvancılık amaçlı yapılar ile müştemilat binaları yapı ruhsatı ve Plansız Alanlar yapı kullanma iznine tabi değildir. Ancak, yapı projelerinin fen ve İmar Yönetmelisağlık kurallarına uygun olduğuna dair valilik görüşü alınmasından ği’nin 52, 57 ve sonra, muhtarlıkça izin verilmeli ve bu izne uygun olarak inşaat 58’inci maddeleri. yapılmalıdır. * Köy nüfusuna kayıtlı olmayan, köyde sürekli oturmayanlar ve köy nüfusuna kayıtlı olmakla birlikte köyde sürekli oturmayan kişiler tarafından inşa edilecek tüm binalar için İl Valiliğinden yapı ruhsatı ve kullanma izni alınması gerekmektedir. 2918 SAYILI KARAYOLLARI TRAFİK VE 1593 SAYILI ERİŞME KONTROLLÜ GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 171 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. KARAYOLLARI KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT * Bu Kanunun amacı, karayollarında, can ve mal güvenliği yönünden trafik düzenini sağlamak ve trafik güvenliğini ilgilendiren tüm konularda alınacak önlemleri belirlemektir. * Bu Kanun, trafikle ilgili kuralları, şartları, hak ve yükümlülükleri, bunların uygulanmasını ve denetlenmesini, ilgili kuruluşları ve bunların Karayollarında can görev, yetki ve sorumluluk, çalışma usulleri ile diğer hükümleri kapsar. 2918 sayılı Karave mal kayıplarını Bu Kanun, karayollarında uygulanır. Ancak aksine bir hüküm yoksa yolları ve Trafik engellemek mak- * Karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar ile park, bahçe, Kanunu’nun 1 ve sadıyla kanun park yeri, garaj, yolcu ve eşya terminali, servis ve akaryakıt istasyonla- 2’nci Maddeleri. ihdas edilmiştir. rında karayolu taşıt trafiği için faydalanılan yerler ile * Erişme kontrollü karayolunda ve para ödenerek yararlanılan karayollarının kamuya açık kesimlerinde ve belirli bir karayolunun bağlantısını sağlayan deniz, göl ve akarsular üzerinde kamu hizmeti gören araçların, karayolu araçlarına ayrılan kısımlarında da, bu Kanun hükümleri uygulanmaktadır. Karayolu güvenliği konusunda hedefleri tespit etmek, uygulatmak ve koordinasyonu sağlamak amacıyla aşağıdaki kurullar oluşturulmuştur. * Karayolu Güvenliği Yüksek Kurulu; Karayolu Güvenliği Yüksek Kurulu Başbakanın başkanlığında, Adalet, İçişleri, Maliye, Milli Eğitim, Bayındırlık ve İskân, Sağlık, Ulaştırma, Orman Bakanları ve Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün Bağlı Olduğu Bakan ile Jandarma Genel KomuKarayolu Güvenli- tanı, Başbakanlık DPT. Müsteşarı, Emniyet Genel Müdürü ve Karayolği ve trafik güven- ları Genel Müdüründen oluşur. liği konularında * Karayolu Trafik Güvenliği Kurulu; Karayolu Trafik Güvenliği Kurulu 2918 Sayılı Karaiçerisinde JanEmniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Başkanının başkanlığında, yolları ve Trafik darma temsilcisi- Karayolu Güvenliği Yüksek Kurulu’na katılan kamu kurumlarının en az Kanunu’nun nin de yer aldığı daire başkanı seviyesinde görevlileri; Jandarma Genel Komutanlığı, 4’üncü Maddesi. özel kurullar bu- Türk Standartları Enstitüsü Başkanlığı, Türkiye Şoförler ve Otomobilcilunmaktadır. ler Federasyonu temsilcisi ile İçişleri Bakanlığınca uygun görülen trafikle ilgili üniversite, Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği Türkiye Trafik Kazalarını Önleme Derneği ve Trafik Kazaları Yardım Vakfının birer temsilcisi ve Başkent Büyükşehir Belediye Başkanından oluşur. İhtiyaç duyulan konularda bilgilerine başvurmak üzere diğer kurum ve kuruluşlardan temsilci çağrılabilir. Kurul ayda bir toplanır, zorunlu hallerde başkan tarafından toplantıya çağrılabilir. Trafik Zabıtasının görev ve yetkileri tanımlanmıştır. Trafik zabıtası; görevi sırasında karşılaştığı acil ve zorunlu hallerde genel zabıta görevi yapmakla da yetkili olup, mülki idare amirlerince, emniyet ve asayiş bakımından zorunlu görülen haller dışında, trafik zabıtasına genel zabıta görevi verilememeli, araç, gereç ve özel teçhi- 2918 Sayılı Karazatı trafik hizmetleri dışında kullanılamamalıdır. yolları ve Trafik Trafik zabıtasının bulunmadığı veya yeterli olmadığı yerlerde polis; Kanunu’nun 6’ncı Maddesi. polisin ve trafik teşkilatının görev alanı dışında kalan yerlerde de Jandarma, trafik eğitimi almış subay, astsubay ve uzman Jandarmalar eliyle yönetmelikte belirtilen esas ve usullere uygun olarak trafiği düzenlemeye ve trafik suçlarına el koymaya görevli ve yetkilidir. Polis bir kısım Jandarma sorumluluk alanında bulunan karayollarında, genel zabıta yetkisi olmaksızın Polis; 2918 sayılı kanununun 6/b ve Karayolları Trafik kanununa ilişkin 2918 Sayılı KaraYönetmeliğin 8/b fıkraları ve İçişleri Bakanlığının 61 numaralı Genelgeyolları ve Trafik sine istinaden İl Valilerinin görevlendiği komisyon tarafından alınan Kanunu’nun 6/b karar ve oluşturulan protokolün İçişleri Bakanlığınca onayını müteakip, ve Yönetmeliğin genel zabıta görev ve yetkisi bulunmaksızın Jandarma sorumluluk 8/b Fıkraları alanındaki otoyol ve karayollarında görev yapmaktadır. 172 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. görev yapmaktadır. Karayollarındaki adli işlemler trafik sorumluluk alanlarına bakılmaksızın genel kolluk sorumluluk alanlarına göre yürütülmektedir. * Trafik kazalarına adli yönden gereği yapılmak üzere mahalli genel zabıtaca el konulacağı belirtilmiş olup, bu husustaki adli işlemler sorumluluk alanı esasına uygun olarak Jandarma ve Polis tarafından 2918 Sayılı Karayürütülmektedir. yolları ve Trafik * “Trafik Kazası Bilgi Form”larının İçişleri Bakanlığının 22 Mayıs 2001 Kanunu’nun 83/a Fıkrası. Gün ve B.05,0 EGM.0.84.2391-4587-4520 (126627) sayılı Genelgesi gereğince, kazanın meydana geldiği yer genel kolluğuna gönderilmesi gerekmektedir. * Trafik zabıtasının bulunmadığı veya yeterli olmadığı yerlerde polis; polisin ve trafik teşkilatının görev alanı dışında kalan yerlerde de Jandarma, trafik eğitimi almış subay, astsubay ve uzman Jandarmalar eliyle yönetmelikte belirtilen esas ve usullere uygun olarak trafiği düzenlemeye ve trafik suçlarına el koymaya görevli ve yetkilidir. Jandarma’ya verilen Trafik * Bu madde hükümlerine göre Jandarma ve polisin görev yapacağı Zabıtası görev ve karayolları, Vali veya görevlendireceği Vali yardımcısının başkanlığın- İçişleri Bakanlığı yetkileri ile sorum- da, Jandarma ve polis yetkililerinden oluşturulacak bir komisyon tara- Karayolu Trafik luluk alanlarının fından protokol ile tespit edilmektedir. Yönetmeliği’nin 8 paylaşımı ilgili * İçişleri Bakanlığının 26 Mart 2002 tarihli Polis-Jandarma Trafik Alan- ve 9’uncu Maddemevzuat hükümle- larının belirlenmesi konulu 61 numaralı genelgesinde; İl Emniyet Müleri. rine göre yapıldürlüğünün Bölge, İl ve İlçe Trafik kuruluşları ile görev verilmesi halinmaktadır. de Jandarma teşkilatının İl hudutları içerisinde kalan devlet yolu, İl yolu ve köy yolları itibariyle sorumluluk alanlarının İl Valiliğince tespit edileceği ve bu konuda yapılan protokolün J.Gn. K.lığı ile Em. Gn. Md. lüğünün görüşü alınmak suretiyle İçişleri Bakanı’nın onayı ile uygulamaya konulacağı belirtilmektedir. Vali veya Yardımcısının Başkanlığında, Belediye, Emniyet, Jandarma, Milli Eğitim, Karayolları ve Türkiye Şoförler ve Otomobilciler FederasJandarma’nın; İl yonuna bağlı ilgili odanın temsilcileri ile Valilikçe uygun görülen trafikle ve İlçe Trafik 2918 Sayılı Karailgili üniversite, oda, vakıf ve kamuya yararlı dernek veya kuruluşların Komisyonlarının yolları ve Trafik birer temsilcisinden oluşan İl ve İlçe Trafik Komisyonlarının İl sınırları kuruluşu ile görev Kanunu’nun içinde mahalli ihtiyaç ve şartlara göre trafik düzeni ve güvenliğini sağve yetkileri tanım12’nci Maddesi. lamak amacıyla gerekli tedbirleri almak ve bütün ülkeyi ilgilendiren lanmıştır. Trafik Güvenliği Yüksek Kurulunun müdahalesini gerektiren hususları İçişleri Bakanlığına iletmek gibi bir görevi bulunmaktadır. * Karayolu yapısı üzerine, trafiği güçleştirecek, tehlikeye sokacak veya engel yaratacak, trafik işaretlerinin görülmelerini engelleyecek veya güçleştirecek şekilde bir şey koymak, atmak, çöp dökmek, bırakmak ve 2918 Sayılı Karabenzeri hareketlerde bulunmak, * Karayolu yapısını, trafik işaretlerini ve karayoluna ait diğer yapı ve yolları ve Trafik güvenlik tesislerini, üzerlerine yazı yazarak, çizerek veya başka şekil- Kanunu’nun 14 ve 15’inci ve Karayolu yapısı ve lerde bozmak, yerlerini değiştirmek veya ortadan kaldırmak yasaktır. Yönetmeliğin 11, trafik işaretlerinin * Meydana gelen tehlike ve engeller, ilgili kuruluşlar ve zabıtaca orta14, 19, 20 ve korunması husu- dan kaldırılmalı, bozukluk ve eksiklikler yolun yapım ve bakımından 21’inci Maddeleri sunda kolluğun sorumlu kuruluşça derhal giderilerek, zarar karşılıkları ve masrafları ile Bayındırlık ve görev ve yetkisi sorumlulara ödetilmelidir. İskân Bakanlığıbulunmaktadır. Trafiği düzenlemede kullanılan işaret levhaları, ışıklı ve sesli işaretler, nın 01 Haziran yer işaretlemeleri ile benzeri trafik işaretlerinin, karayolunun yapım ve 2007 Tarih ve bakımı ile görevli kuruluşlarca, temin ve tesis edilerek sürekliliği ve 2007/2 Numaralı işlerliğinin sağlanması gerekmektedir. Genelgesi. Köy yollarında; trafik düzeni ve güvenliği açısından gerekli düzenleme ve işaretlemeleri yaparak, tedbir almak ve aldırmak Tarım ve Köy işleri ve Orman Bakanlıklarının görev ve yetkisinde bulunmaktadır. Karayolu kenarına Karayolu dışında, kenarında veya karayolu sınırı içinde, trafik işaretleri- 2918 Sayılı Karatrafik levha ve nin görülmelerini engelleyecek, anlamlarını değiştirecek veya güçleşti- yolları ve Trafik GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 173 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ışıkları dikmek yasak olup, zorunlu hallerde izin alınması, aksine hareket edenlere para cezası verilmesi gerekmektedir. Usulsüz Takılan Işıklı ve Sesli Uyarı İşaretlerinin Söktürülmesi Hız sınırları ile bu sınırlara uymama hususunda verilecek cezalar kanun ve yönetmelikte belirtilmiştir. recek, tereddüde sebep olacak veya yanıltacak ve trafik için tehlike veya engel yaratacak şekilde levhalar, ışıklar, işaretlemeler ile ağaç, direk, yangın musluğu, çeşme, parmaklık gibi yapı elemanları veya benzerlerini dikmek, koymak veya bulundurmak yasaktır. Zorunlu hallerde bunların bulunabileceği yer, nitelik ve nicelikleri ile hangi şartlarda bulunabileceği, hangilerinin izne bağlı olduğu ve bunlarla ilgili diğer esaslar Bayındırlık ve İskân Bakanlığınca (19 Haziran 1985 tarihli 18789 sayılı resmi gazetede yayımlanan) çıkarılmış olan Trafik işaretleri hakkındaki yönetmelikte belirtilen esaslar çerçevesinde yürütülmelidir. Trafiği düzenleme yetkisi olan kuruluş ve kişiler de; geçici olarak trafik güvenliği ve genel asayiş bakımından gerekli hallerde, işareti koymaya ve bunları kaldırmaya yetkili olup, konulan trafik işaretleri, iş veya hizmetin bitiminde derhal kaldırılmalıdır. Kanun ve yönetmelikte geçiş üstünlüğüne sahip araçların dışında kalan araçların ışıklı ve sesli uyarı araçlarını takmalarının yasak olduğu belirtilerek, söktürülerek cezai işlem uygulanması ve ilgili kuruma yazı ile bildirilmesi hususu düzenlenmiştir. Kanununun 16’ncı, Yönetmeliği’nin 24 ile Trafik İşaretleri Yönetmeliği’nin 6 ve 7’nci Maddeleri. 2918 Sayılı Karayolları ve Trafik Kanununun 71’ncı, Yönetmeliği’nin 141’nci Maddeleri Gereği Konulu, Usulsüz Takılan Işıklı ve Sesli Uyarı İşaretlerinin Söktürülmesi İçişleri Bakanlığının,15 Ekim 2012 Tarihli ve 2012/61 Sayılı Genelgesi * Şehirlerarası Karayollarında 90 km/s, otoyollarda 120 km/s hızı geç- 2918 Sayılı Karamemek üzere motorlu araçların cins ve kullanma amaçlarına göre yolları ve Trafik sürülebileceği en çok ve en az hız sınırları yönetmelikle belirlenmiştir. Kanunu’nun 50 İçişleri Bakanlığı yol standartlarını dikkate alarak yukarıda belirtilen hız ve 51 ile Yönetsınırlarını otomobiller için 20 km/s artırmaya yetkilidir. meliğin 100 ve * En çok ve en az hız sınırlarını gösteren işaret levhaları, gerekli görü- 101’inci Maddeleri. len yerlere, ilgili kuruluşlarca konulması gerekmektedir. * Bu Kanunda yazılı trafik suçlarını işleyenler hakkında yetki sınırları içinde Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı Ceza Uygulamada 2918 Sayılı Karapersoneli ile Karayolları Genel Müdürlüğünün ilgili biriminin il ve ilçe Genel Koluk Peryolları ve Trafik kuruluşlarında görevli ve yetkili kılınmış personelince suç veya para soneli suç veya Kanunu’nun cezasına dair tutanak düzenlenmekle görevli ve yetkilidir. para cezasına dair 114’üncü ile * Yargı yetkisine giren suçlarla ilgili tutanağın bir sureti ilgili mahkemetutanak düzenlenYönetmeliğin ye 7 iş günü içinde gönderilmeli, Para cezaları yetkili memurlarca mekle görevli ve 161-168’inci makbuz karşılığında tahsil edilmelidir. Para cezalarının derhal tahsil yetkilidir. Maddeleri. olunamadığı takdirde “ceza tutanağı” tanzim edilmeli ve bir sureti ilgili mal sandığına 7 iş günü içinde gönderilmelidir. Trafik kontrol ve denetimlerinde tonaj aşımı ile ilgili özel hükümler bulunmaktadır. Karayolları Trafik Kanunu’nun Yönetmeliğindeki düzenlemeler gereğin- 2918 Sayılı Karace, stok sahalarına kadar tonajın % 5’ine kadar, tarım alanları ile 1 yolları Trafik km’yi geçmeyen karayollarında 60 km/s hızla gitmek kaydıyla % 15 Yönt. 128’inci tonaj aşımı için para cezası kesilmemelidir. Maddesi. 1593 sayılı Erişme Kontrollü Karayolu Kanun’da; otoyollar özellikle 1593 Sayılı ErişOtobanlar; kanuntransit trafiğe tahsis edilen, belirli yerler ve şartlar dışında giriş ve me Kontrollü da erişme kontrolçıkışların yasaklandığı, yaya, hayvan ve motorlu taşıtların giremediği, Karayolları Kanulü karayolu olarak ancak izin verilen motorlu taşıtların yararlandığı, trafiğin özel kontrole nu’nun 1’inci tanımlanmıştır. tabi tutulduğu karayolu şeklinde tanımlanmıştır. Maddesi. Karayolu taşımacılığı yapacakların yetki belgesi alma zorunluluğu bulunmaktadır. Ayrıca yasaya aykırı olarak * Taşımacılık, acentecilik, taşıma işleri komisyonculuğu ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği yapılabilmesi için Bakanlıktan yetki bel- 4925 Sayılı Karagesi alınması zorunludur. yolu Taşıma * Karayoluyla yük ve yolcu taşımacılığı faaliyetlerinde kullanılan ticari Kanunu’nun 5, araçlarda çalışan şoförlerin, sürücü mesleki yeterlilik belgesi alması 26 ve 27’inci gerekmektedir. maddeleri. * Karayolu Taşıma Kanunu gereğince; 174 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. karayolu taşımacı- Yetki belgesi almadan taşıma işinde faaliyette bulunanlara, lığı yapanlara - Bilette tayin edilen yeri başka bir kimseye verenler veya yolcu mülki amir vasıta- taşımalarını biletsiz veya sözleşmesiz, eşya taşımasını taşıma senetsiz sıyla idari para nakledenlere, cezası uygulan- Yolcuların sağlıklı, rahat ve güvenli bir yolculuk yapmasını sağlamalıdır. yacak tedbirleri almadan yolcu taşıyanlara, - Taşıma yetki belgesi olmaksızın faaliyette bulunanlara, - Düzenli yolcu ve eşya taşımacılığı yapanların ücret ve zaman tarifelerine uymayan veya değişik ücret tarifeleri türü uygulamalarına, - Yabancı plâkalı taşıtların Türkiye sınırları dâhilindeki iki nokta arasında taşıma yapanlara, - İzinsiz olarak yolcu ve eşyaları sınır kapılarına taşıyanlara, - Sorumluluk sigortası yaptırmayan taşımacılara, - Kaza sonucu ihbar ve zararları ödemeyen sorunlu kişilere, - Terminal ve ara durak dışında yolcu indirip bindiren taşımacılara, -Mesleki yeterlilik belgesine sahip olmadan faaliyet gösteren işletmecilere idarî para cezası verilmelidir. * İdari (para cezası) yaptırım kararının Ulaştırma Bakanlığı yetkililerince, Trafik polisi, trafik polisinin bulunmadığı yerlerde ise rütbeli Jandarma personelince uygulanması gerekmektedir. A Yetki Belgesi; ticari amaçla otomobil ile yolcu taşımacılığı ve oto kiralama işletmeciliği yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir. Otomobil ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapacakların A1 uluslar arası yolcu taşımacılığı yapacakların A2 ve oto kiralama işletmeciliği yapacakların A3 yetki belgesini almaları gerekmektedir. Ticari amaçla; B Yetki Belgesi; ticari amaçla otobüs ile uluslar arası yolcu taşımacılığı - Otomobil ile yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir. Belirli bir ücret ve zayolcu taşıma ve man tarifesine göre otobüs ile düzenli yolcu taşımacılığı yapacakların oto kiralama B1 belirli bir zaman tarifesine uymaksızın arızi sefer yapacakların B2 işletmeciliği, yetki belgesini almaları gerekmektedir. - Otobüs ile şehirD Yetki Belgesi; ticari amaçla otobüs ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı lerarası ve uluslar yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir. Belirli bir ücret ve zaman arası yolcu taşıtarifesine göre otobüs ile düzenli yolcu taşımacılığı yapacakların macılığı, D1 belirli bir zaman tarifesine uymaksızın arızi sefer yapacakların D2 - Yolcu taşımacılı4925 Sayılı Karayetki belgesini almaları gerekmektedir. ğı konusunda yolu Taşıma acentelik yapacak- F Yetki Belgesi; yolcu taşımacılığı konusunda acentelik yapacaklara Kanunu ve Yöverilmektedir. Yurt içi yolcu taşımacılığı konusunda F1, uluslar arası ve ların, netmeliği’nin 11, yurt içi yolcu taşımacılığı konusunda acentelik yapacakların - Uluslar arası ve 12 ve 13’üncü yurt içi eşya taşı- F2 yetki belgesini alması gerekmektedir. Maddeleri. C Yetki Belgesi; ticari amaçla uluslar arası ve yurt içi eşya taşımacılığı, macılığı, - Kargo işletmeci- K yetki belgesi ticari amaçla yurt içi eşya taşımacılığı, liği, dağıtıcılık ve L yetki belgesi ticari amaçla lojistik işletmecilik yapacak gerçek ve tüzel eşya ve kargo kişilere verilmektedir. dağıtıcılığı yapa- M Yetki Belgesi; ticari amaçla kargo işletmeciliği, cakların ve termi- N yetki belgesi ticari amaçla İl sınırları içinde ve yurtiçi nakliye ambarı nal işleteceklerin işletmeciliği yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir. yetki belgeleri P Yetki Belgesi; dağıtıcılık yapacak gerçek ve tüzel kişilere, almaları gerekR yetki belgesi ticari amaçla yurt içi ve uluslar arası taşıma işleri orgamektedir. nizatörlüğü yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir. H Yetki Belgesi; ticari amaçla eşya taşımacılığı konusunda komisyonculuk, G yetki belgesi ticari amaçla eşya ve kargo taşımacılığı konusunda acentelik yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir. T1 Yetki Belgesi; Büyükşehir sınırları içinde bulunan, GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 175 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. T2 Büyükşehir sınırları dışında kalan yerleşim birimlerinde yolcu terminali işletmeciliği yapacaklara ve T3 belgesi de eşya terminali işletmeciliği yapacaklara verilmektedir. Mevzuat uyarınca gerekli kontrol ve denetimler eksiksiz yapılmalı ve mevzuata aykırı taşıma yapan yetki belgesi ve taşıt sahibine ayrı para cezası uygulanmalıdır. * Yetki belgesi alınmadan taşımacılık faaliyetinde bulunulamamaktadır. * Herhangi bir yetki belgesi sahibinin taşıt belgesine kayıt edilmeyen 4925 Sayılı Karaaraçları taşımada kullanılamamaktadır. yolu Taşıma * Herhangi bir yetki belgesi sahibinin taşıt belgesine kayıt edilmeden Kanunu ve Yönetmeliği’nin veya taşıt kartı olmadan taşıma yapan araçlar, faaliyetten men edilerek 15 gün süre ile parka çekilmeli, yetki belgesi ve taşıt sahibine 54’üncü Maddeleri. yönetmeliğin 73’üncü maddesinde belirtilen para cezaları ayrı ayrı uygulanmalıdır. 4925 sayılı Taşıma Kanunu ve Yönetmeliği hükümlerinin uygulanmasında, Jandarma Trafik personeli görevli ve yetkili kılınmıştır. * Suç ve ceza tutanağı düzenlemeye; Kara ulaştırması Genel Müdürlüğü personeli, Ulaştırma Bakanlığı Bölge Müdürlükleri Personeli, Bakan- 4925 Sayılı Karalığın görevlendireceği diğer kamu personelinin yanı sıra trafik polisi ve yolu Taşıma zabıtası (trafik polisinin görev alanı dışında kalan yerlerde rütbeli Jan- Kanunu ve Yödarma personeli) yetkili kılınmıştır. netmeliği’nin 71, * Suç ve ceza tutanakları; yargı ile ilgili olanlar için suç, para cezaları 72, 74 ve 75’inci Maddeleri. için para ve diğer kusurlar ve mevzuat ihlalleri için ihlal tespit tutanağı olmak üzere üç ayrı şekilde düzenlenmektedir. Karayolu ile uluslar arası eşya taşıyan araçların Türkiye’de seyrettikleri ve bulundukları sürede uyacakları esaslar yönetmelikte belirtilmiştir. Karayolu ile Uluslar Arası Eşya Taşıyan Karayolu ile uluslar arası eşya taşıyan yerli ve yabancı taşıtların, Türki- Araçların Seyir, ye hudutları içerisinde seyir, konaklama, denetleme ve güvenliklerinin Konaklama, sağlanması ve gümrük işlemleri bakımından tabi olacakları esaslar Denetleme, yönetmelikte detaylı olarak belirtilmiştir. Md:10. Güvenlik ve Gümrük İşlemlerine Ait Yönetmelik. Otoyol Denetlemesi hususunda İçişleri Bakanlığının Genelgesi doğrultusunda hareket edilmektedir. Otoyol Denetlemesi konusunda 18 Ağustos 1998 tarihli İçişleri Bakanlığının talimatı gereğince; otoyollar üzerinde sabit kontrol yapılmamak- İçişleri Bakanlığıta ve zorunlu hallerde kontrol edilmesi gereken araç sürücülerine nın 18 Ağustos rastlanıldığında sürücüye sesli ikaz yapılmak suretiyle gidiş yönüne 1998 Tarihli göre en yakın ekip noktasında veya otoyol çıkışındaki diğer ekiplerce Otoyol Denetlecezai müeyyide uygulanmaktadır. Ayrıca otoyol üzerinde görev yapan mesi Konulu ekiplerin mecburi haller dışında durma ve duraklama yapılmalarına Genelgesi. müsaade edilmemektedir. * Okul servis araçlarına “Özel İzin Belgesi ile Okul Servis Aracı Bakım Onarım Takip Formu”nun Belediye tarafından verilip verilmediği, Okul servis araçla- * “OKUL TAŞITI” yazısı ve “DUR” kırmızı ışık veren lambanın araç rının denetim ve üzerinde ve çalışır vaziyette olup olmadığı, kontrolü hususun* Servis araçlarında rehber personel bulunma durumu, da trafik timlerine * Taşıma aracının her koltuğunda emniyet kemeri bulunup bulunmadığı, yetki verilmiştir. * Mülki makam tarafından okul geçit görevlisi görevlendirilme gibi durumların trafik denetimlerinde dikkate alınması gerekmektedir. Emniyet kemeri kullanımının yaygınlaştırılması ve 10 yaşından küçük çocukların ön koltuğa oturtulmaması için trafik ortamında yol İçişleri Bak. lığının 11 Eylül 2006 gün, EGM 64032-8650151745 ve 17 Eylül 2009 tarihli 2009/09 Sayılı Genelgeleri. Emniyet kemeri kullanımının şehir içi-şehirlerarası ayrımı yapılmaksızın %100’e ulaşmasını sağlamak ve on yaşından küçük çocukların İçişleri Bakanlığıaraçların ön koltuklarında oturarak seyahat etmelerini önlemek maksa- nın 18 Ekim 2006 dıyla, bilgilendirme kampanyaları düzenlenecek, trafik denetimleri gün ve 2006/79 sırasında ve duran trafik ortamında yol kullanıcılarının bilinçlendirilme- Sayılı Genelgesi. leri sağlanacaktır. 176 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. kullanıcıları bilinçlendirilecektir. Yasadışı otopark oluşturulması ve bazı kişilerin buralardan haksız kazanç temin etmesine müsaade edilmeyecektir. Sadece Karayolları Trafik Kanununu değil diğer mevzuat hükümleri çerçevesinde, ilgili kurum ve kuruluşların kendi üzerlerine düşen görevleri yapmaları sağlanacaktır. C.Savcıları ile irtibata geçilmek suretiyle; İçişleri Bakanlığı* Karayolu Trafik Kanunun 79 ve Yönetmeliğin 18/e fıkrası ile 151’inci nın 14 Ağustos maddeleri, 2006 gün ve * 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 52’nci maddesi çerçevesin2006/66 Sayılı de, Asayiş ve trafik birimleri arasında işbirliği ve koordinasyon sağlanaGenelgesi. rak izinsiz veya yetkisiz kişi, grup ve kuruluşların bir kısım yerleri otopark ilan ederek buraları işletmek suretiyle haksız kazanç elde etmelerine engel olunacaktır. TIR parklar yerlerinin tespiti ile yol güzergâhı boyunca emniyet tedbirlerinin alınması ve TIR taşımacılığı ile gümrük kaçakçılığının engellenebilmesi gibi konularında Genel Kolluğun görev ve yetkileri bulunmaktadır. Ayrıca transit olarak gümrüklü mal taşıyan araçların kaza yapması veya mücbir sebeplerle yoluna devam edememesi durumunda gümrük idaresine bilgi verilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. * TIR park (denetleme ve konaklama) yerleri; İl Valisi veya Vali Yardımcısı Başkanlığında İl Emniyet Müdürlüğü, İl Jandarma K.lığı, Bayındırlık ve İskân Müdürlüğü, Maliye ve Gümrük Bakanlığı ile Karayolları Bölge Müdürlüğü il yetkili temsilcilerinden teşkil edilen bir heyet tarafından belirlenmektedir. * TIR denetleme ve konaklama yerleri ile güzergâhları boyunca gerekli Bakanlar Kurulugüvenlik önlemlerinin İçişleri Bakanlığı (Jandarma veya Polis)’nca nun 16 Nisan alınması gerekmektedir. Bu bağlamda; Uluslar arası eşya taşıyan TIR 2004 gün ve araçlarının Gümrük Müsteşarlığınca ilan edilen güzergâhlar dışına 21554 sayılı çıkması, yerleşim yerlerinde durmaları veya park etmeleri yasaktır. resmi gazetede Araç arızası, kaza, yol yapımı veya yol kapaması ve hastalık gibi yayımlanan durumlara binaen park etme mecburiyetinde kalan TIR sürücüsünce, Uluslar arası en yakın emniyet veya Jandarma birimine başvurarak gecikmesini Karayolu Yük tevsik eden bir belge alınması gerekmektedir. Taşımacılığı * Gümrük kaçakçılığının büyük bir bölümünün TIR taşımacılığı ile Yönetmeliği. yapılması sebebiyle; ithaline izin verilen malın kara manifestosunun bulunup bulunmadığının, TIR kapılarındaki gümrük mühürlerinin sağlam olup olmadığının ve güzergâhın izlenip izlenmediğinin takip ve 4458 Sayılı Gümrük Kanunu’nun kontrol edilmesi önem arz etmektedir. 92/1’inci Fıkrası * Transit olarak gümrüklü mal taşıyan seyir halindeki taşıtların beklenmeyen haller veya kaza gibi mücbir sebeplerle yoluna devam edemediği durumlar gecikmeksizin en yakın gümrük idaresine bildirilmelidir. * TIR taşımacılığı ile ilgili detaylı düzenlemeler için “TIR Sözleşmesi” ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu’nun 06.02.2006 tarih ve 253 sayılı “TIR Sözleşmesi Uygulama Talimatı”ndan yararlanılmadır. TIR mühürleri ile ilgili düzenleme yapılmıştır. * Eşyaya ve taşıtlara ayniyet tespitine yönelik olarak tatbik edilen etiket, mühür ve benzeri araçlar, mücbir sebep ve beklenmeyen haller nedeniyle eşyanın veya taşıtların korunmasını sağlamak için sökülmeleri veya imhaları zorunlu olmadıkça, yalnız gümrük idareleri tarafından Gümrük Yönetveya bu idarelerin izni ile sökülebilir ya da imha edilebilir. Bu tür bir meliğinin 195’inci Maddesi zorunluluğun ilgili kurum veya kuruluşlardan alınacak mücbir sebep belgesi ile gümrük idaresine ayrıca tevsiki gerekir Jandarma ve polis birimleri tarafından tatbik edilen mühürlerin sağlam 27802 Numaralı olup olmadığı, TIR hatlarında kopukluk ve brandalı taşıtların brandala- Gümrük Genel rında sökük veya yırtık olup olmadığı kontrol edilir. Bir usulsüzlüğün Tebliği tespiti veya kaçakçılık ihbarının bulunması halinde tutanak tutularak en yakın gümrük idaresine haber verilir. Haber verilen gümrük idaresi en kısa sürede personel görevlendirerek taşıtı teslim alır. Diplomatik dokunulmazlığı olan kişilere trafik cezası uygulanması ile ilgili olarak İçişleri Bakan- 1’inci grup olarak isimlendirilen kırmızı diplomatik kimlik kartı bulunan diplomatlara ilişkin trafik idari para cezası karar tutanağına araç sahibinin ve sürücüsünün isim ve kimlik kartı yazılacak ve başkaca bir işlem yapılmadan yola devam etmesine izin verilecektir. 2’nci grup yeşil, kahverengi, lacivert ve turuncu kimlik kartı bulunan idari ve teknik hizmetlerde çalışan personelin trafik ihlalini görevi sıra- İçişleri Bakanlığının 31 Ocak 2007 gün ve 2007/64129-90025250 Sayılı Diplomatik Doku- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 177 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. lığınca genelge tamim edilmiştir. sında meydana gelmesi halinde aynı şekilde tutanak tanzim edilecektir. nulmazlığı Olan 3’üncü grup mavi ve sarı kimlik kartı taşıyan konsolosluk aile bireyleri Kişiler Hakkında Trafik Cezası için geçerli mevzuat hükümleri uygulanacaktır. Uygulaması CD, CC, B ve MA ile MZ plakalı yabancı araçlar trafiği engellemeleri halinde çekilebilecek ve Dışişleri Bakanlığı Protokol Gn. Md. Yardımcı- Konulu Genelgesi. lığına bilgi verilecektir. 2918 Sayılı Trafik Kanunu’nun 41’inci maddesinin c fıkrası gereğince; hazırlanan yönetmelik hükümlerine göre, sürücülerin sağlık raporunda Sürücü adayları ve belirtilen bütün kısıtlamaların sürücü belgesi üzerinde ayrılan bölüme sürücülerde ara- açık olarak yazılamaması sebebiyle bu bölüme sadece “monoküler” nacak sağlık ibaresi yazılacak, diğer kısıtlamalar ve aracın özellikleri sürücü belgesi şartları yönetme- üzerinde gösterilmeyecek POLNET sistemindeki kayıtların açıklama likte belirlenmiştir. bölümüne şerh düşülecektir. (Sağlık Bakanlığının 26 Eylül 2006 tarih ve 26301 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları ve Muayenelerine Dair Yönetmelik.) Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları ve Muayenelerine Dair Yönetmelik. * 5271 sayılı CMK’nun “Bilirkişi Raporu, Uzman Mütalaası” başlıklı 67/3 ncü fıkrasındaki hâkim tarafından yapılması gereken hukuki değerlendirmede bulunulmaz, hükmü gereğince; trafik kazası tespit tutanağının İçişleri BakanlığıTrafik kazaları ile arka sayfasındaki “Kusurlu Sürücülere Uygulanan Ceza veya Suç nın 20 Nisan ilgili olarak idari 2007 Tarih ve Tutanaklarının Seri Numaraları” başlığı altındaki bölüm iptal edilmiş para cezası uygu- olup, trafik kazalarına karışan sürücülere kazanın oluş nedeni ile ilgili B.05.1.EGM. lamasına son 085.04.02. olarak idari para cezası uygulamasına son verilmiştir. verilmiştir. 64093/07 Sayılı * Ancak trafik kazası incelemesinde teknik cihazla (takoğraf, Talimatı. alkolmetre, kamera gibi) yapılan tespit sonucuna göre yasal işlem yapılacaktır. * Maddi hasarlı trafik kazalarında kazaya karışan tarafların anlaşmaları halinde “Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı” 01 Nisan 2008 tarihinden itibaren taraflar tarafından tanzim edilecektir. * Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı kazaya karışan tarafların tamamı imzalayacak mümkünse araçların fotoğrafları çekilecek ve tutanağa eklenecektir. Maddi Hasarlı * Ancak; Trafik Kazalarında Başbakanlık - Sürücü belgesiz veya yetersiz sürücü belgesi ile motorlu araç tarafların anlaşHazine Müsteşarkullanılması, ması halinde Kaza lığı 28 Aralık - Sürücünün yaşının küçük olması, Tespit Tutanakla2007 tarihli ve rının Trafik timle- Akıl sağlığı veya alkol aldığı yönünde şüphe bulunması, 57291 sayılı rince tanzim edil- Kazaya karışan araçlardan birinin veya daha fazlasının kamuya ait Genelgesi. me zorunluluğu araç olması, genelge ile orta- Kamu kuruşlarına ait eşyada zarar meydana gelmesi, dan kaldırılmıştır. -Trafik kazasında sadece 3’üncü kişilere ait eşyalara zarar gelmesi, -Kazaya karışan araçlardan birinin veya birkaçının trafik sigortasının bulunmaması, -Trafik kazasının ölüm veya bedeni zarar ile sonuçlanması halinde kaza tespit tutanaklarının trafik zabıtası tarafından düzenlenmesine devam edilecektir. Trafik kazalarıyla ilgili yol kusurlarının karayolu ve trafik mühendisliği gibi deneyim ve teknik bilgi gerektiren kişilerce belirtilmesi gerekmektedir. * Trafik zabıtasınca tanzim edilen trafik kazası tespit tutanağının kaza Ulaştırma Bakanyeri krokisinde belirtilmekte olan köprü çökmesi, tekerlek izinde oturlığı Karayolları ma, kısmi ve münferit çökme, düşük banket, yol sathında gevşek Genel Müdürlümalzeme, yolda münferit çukur, dar yol/köprü ve kasis gibi yol kusurla- ğünün 03 Nisan rının karayolu ve trafik mühendisliği gibi deneyim ve teknik bilgi gerekti2007 tarihli ve ren kişilerce belirlenmesi gerekmektedir. 2007/5 sayılı * Bu bakımdan trafik kazası tespit tutanağı tanzim aşamasında Kara- “Trafik Kazalarınyolları Genel Müdürlüğüne bağlı Şube Şeflikleri haberdar edilerek da Yol Kusurları” konulu Dış Gevarsa yol kusuru bu personel ile birlikte yapılacaktır. nelgesi. * Yol kusuru ile ilgili olarak sorumlu kurum ve kuruluşların trafik güven- 178 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. liği açısından yola anında müdahale etmesi ile ilgili tedbir alınacaktır. Park yasağı sebebiyle araçların çekilmemesi hususunda genelge tamim edilmiştir. * Karayolu Trafik Kanunu ve Yönetmeliğin 119’uncu maddesinde belirtilen yer ve haller dışında kalan ve sadece park yasağı ihlal etmiş olan araçlar çektirilmeyecek, bu şekilde park eden araçların tescil plakasına göre trafik idari para cezası karar tutanağı düzenlenecektir. * Trafik işaretlerinin görünmelerini engelleyecek veya güçleştirecek şekilde bir şey koymak, atmak, dökmek, bırakmak ve benzeri hareketlerde bulunmak, karayolu yapısını, trafik işaretlerini ve karayoluna ait diğer yapı ve güvenlik tesisleri üzerine yazı yazarak, çizerek veya başka şekillerde bozmak, yerlerini değiştirmek veya ortadan kaldırmak İçişleri Bakanlığıyasaktır. nın 11 Şubat * Park etmenin yasak olduğu yerler ve haller, Karayolları Trafik Kanu2008 tarihli ve nun 61’inci maddesinde belirtilmiş olup bu madde hükümlerine uyma2008/12 sayılı yan sürücüler para cezası ile cezalandırılır. “Şehir İçi Trafik * Cadde ve sokaklarda karşılıklı park nedeniyle girilemeyen veya araç Düzeninin Sağtrafiğini olumsuz yönde etkileyen yerlere bir komisyon tarafından park lanması ve Park yasağı getirilecektir. Yasağı Uygula* Kamu hizmeti yapan yolcu taşıtlarının duraklarında müşteri alabilmek maları “ konulu Genelgesi. için bekleme yapan ticari araç sürücüleri ile buralara park eden araç sürücüleri ses yaya cihazları ile uyarılacak, ikazlara uymayan sürücüler hakkında işlem yapılacaktır. * Araç çekme işlemi esnasında araç sahibi gelirse araç sahibine verilecek. *155 ve 156 çekilen araç hakkında bilgi sahibi olacak ve talep halinde araç sahibine gereken bilgileri verecek. * 24 saat içerisinde ilgili kolluk tarafından araç sahibine, aracının yeri hakkında bilgi verilecek. * İhlal edilen hususlar, fotoğraf makinesiyle delillendirilecektir. * Belediye otobüsü, taksi, dolmuş, tramvay duraklarına, yaya kaldırımı ve geçitlerine, okul geçitlerine, kamu kurum ve kuruluşları ile hastane, sağlık kuruluşu, garaj, park, konut gibi yerlerin giriş-çıkışlarına araç park edilmeyecek. Usulüne uygun olarak park etmiş araçların ikinci sıra yanına, kavşak içlerine, tünel girişlerine, köprü girişleri ve üzerine, yangın musluklarının bulunduğu yerlere, özürlülerin araçları için ayrıl- İçişleri Bakanlığımış yerlere park etmiş araçlar ile trafik düzeni ve genel güvenlik bakıPark yasağı ve nın 28 Nisan araçların çekilmesi mından tehlike oluşturacak araçlar haricinde hiçbir araç çekilmeyecek. 2011 Tarihli ve ile ilgili yeni düTrafik ekipleri, yasağa uymayan aracı ve ihlal durumunu fotoğraflaya- Park Yasağı ve zenlemeler yapıl- rak plakasına ceza kesecek. Arabası çekici üzerindeyken olay yerine Araçların Çekilmıştır mesi Konulu gelen sürücülere zorluk çıkartılmayacak. Aracı çekilirken yetişen sürüGenelgesi cüye trafik ceza tutanağı imzalattırılarak tebliğ edilecek. Onun dışında herhangi bir ücret talep edilmeksizin araç orada sahibine teslim edilecek. Trafik ekipleri olmadan araçların yetkisiz kişilerce çekilmesine asla izin verilmeyecek. Yeni uygulama ile aracı parka çekilen sürücülerin bilgi alabilmesi için telefon numarası ya da internet adresi tahsis edilerek kamuoyuna duyurulacak. * Karayolu Taşıma Yönetmeliğinin 17’nci maddesine göre, ticari taşıtın ilk başvuru ve faaliyet süresince 8 yaşından büyük olmaması gerekGüvenli yolcu mektedir. taşımacılığı ile ilgili * 1618 sayılı Seyahat Acenteleri Birliği Kanununa bağlı Seyahat Acen- İçişleri Bakanlığıolarak dikkat nın 26 Nisan teleri Yönetmeliğinin 38 nci maddesinde yolcu istiap haddi yirmi iki edilmesi gereken kişiden fazla kapasiteli transfer ve turlarda kullanılacak taşıma araçla2007 Tarih ve hususlar genelge- rında; havalandırma, ısıtma ve soğutma tesisinin bulunması, her on 2007/41 Numaralı de ayrıntılı olarak beş koltuk için bir adet yangın söndürme cihazının mevcut olması, Genelgesi. belirtilmiştir. zorunlu mali mesuliyet ve koltuk sigortasının yanı sıra her yıl belirlenecek tutarda yolcunun kazalarda zarar görmelerine karşı ferdi kaza sigortası yaptırılması gibi özel şartların yapılan kontrollerde dikkate GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 179 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. alınması gerekmektedir. * Ayrıca bütün yolcu ve yük taşıma araçlarının; takoğraflarının, fazla yolcu olup olmadığının, şoförlerin alkol durumlarının, yetki belgeleri ile sözleşmelerinin, zorunlu mali mesuliyet ve zorunlu ferdi kaza sigortaları, şoförlerin sürücü belgelerinin, araç fenni muayene durumunun, zorunlu malzeme ve gereçlerin (YSC, ilk yardım çantası, zincir, takoz, çekme halatı vb.) ve araçların teknik kontrollerinin (fren donanımı, ışık donanımı, lastik vb.) titizlikle yapılması önem arz etmektedir. Araç muayenesi konusunda trafik zabıtasının bir kısım yetki ve sorumlulukları bulunmaktadır. * Araçlar cinslerine, kullanma amaç ve şekillerine uygun olarak periyodik muayeneye tabidir. Buna göre; - Hususi otomobiller ile bunların her türlü römorkları ilk üç yaş sonunda ve devamında her iki yılda bir, - Resmi otomobiller ile bunların her türlü römorkları ilk iki yaş sonunda ve devamında yılda bir, - Lastik tekerlekli traktörler ile bunların her türlü römorkları ilk üç yaş sonunda ve devamında üç yılda bir, - İki veya üç tekerlekli araçlar ve bunların her türlü römorkları, ilk üç Araç Muayene yaş sonunda ve devamında iki yılda bir, İstasyonlarının - Diğer bütün motorlu araçlar ile bunların her türlü römorkları ilk bir yaş Açılması, İşletilsonunda ve devamında yılda bir kez periyodik muayeneye tabi tutulmesi ve Araç malıdır. Muayenesi Hak* Askeri araçlar ile iş makinesi türünden araçların muayeneleri, tescilini kında Yönetmeligerçekleştiren kuruluşlarca yapılmalıdır. ğin 8 ve 14’üncü * Muayene süresi dolmasa bile kazaya karışması sonucu yetkili zabıtaMaddeleri (23 ca muayenesi gerekli görülenler ile üzerinde değişiklik yapılan araçla- Eylül 2004 Tarih rın ayrıca özel muayeneye tabi tutulması gerekmektedir. ve 25592 sayılı * Karayoluna çıkmış olan araçların, teknik şartlara uyup uymadığı trafik Resmi Gazete). zabıtasınca kontrol edilerek uygunsuzluğu tespit edilen araçların her an muayene istasyonlarına sevk edilmek suretiyle muayeneleri yaptırılmalıdır. Bu durumda trafik zabıtasınca “Uygunsuzluk Tespit Tutanağı” tanzim edilmeli ve bu tutanak olmaksızın muayene istasyonuna sevk yapılmamalıdır. * Yetkililerce aracın; can ve mal emniyeti ile trafik güvenliği açısından tehlikeli olacak derecede kusurlarının/eksikliklerinin tespiti halinde muayenesi onaylanmamalı ve bu tür araçlar için trafikten men tutanağı düzenlenerek durum trafik zabıtasına bildirilmelidir. LPG’li araçların denetimi ve kapalı otoparklara alınmaması hususunda İçişleri Bakanlığınca genelge tamim edilmiştir. LPG dönüşümleri tescil belgelerine işlenecek ve LPG’li araçların kapalı otoparklara girişlerine mani olunacaktır. İçişleri Bakanlığı* LPG dönüşümlerinin tescil belgelerine işlenmemesi halinde 2918 nın LPG’li Araçlasayılı Karayolu Trafik Kanunu 32’nci maddesi gereğince işlem yapıların Denetimi caktır. Konulu 06 Şubat * Ayrıca LPG’li araçların kapalı otoparklara alınmaması hususunda 2007 Tarihli Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik, Otopark YöGenel Tebliğ. netmeliği, Otopark Yönetmeliği Hakkında Genel Tebliğ hükümleri doğrultusunda ilgili belediyelerce denetimler yapılacaktır. * Bolu Dağı geçişi, Gerede-Ilgaz-Merzifon güzergâhı gibi yoğun kar yağışı, buzlanma ve heyelan gibi durumlarda iller arasında koordinasyon sağlanarak, tır türündeki araçlar ile gerek görülmesi halinde ağır Kış mevsiminde tonajlı diğer araçlar, uygun yerlerde kısa sürelerle trafik akımı, hava ve İçişleri Bakanlığıalınacak trafik nın Kış Mevsiyol şartları normale dönünceye kadar bekletilecek, bu süre içerisinde tedbirleri konuminde Alınacak terminallerden çıkış yapacak otobüslerin hareketlerine izin verilmeyecek, sunda İçişleri Trafik Tedbirleri * Zincir takılması gereken kesimlere gelinmeden önce tespit edilmiş Bakanlığınca Konulu 06 Şubat bölgelerde işaretlemeleri yapılmış, alt yapısı oluşturulmuş yerlerde genel tebliğ tamim 2007 Tarihli bütün araçlar durdurularak zincir taktırılması sağlanacak, zincirsiz edilmiştir. Genel Tebliğ. araçların seyrine müsaade edilmeyecek ve yakını gösteren ışıklarını 180 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. yakmaları konusunda uyarılacaktır. 2559 SAYILI POLİS VAZİFE VE SELAHİYET KANUNU, 2803 SAYILI JANDARMA TEŞKİLAT GÖREV VE YETKİLERİ KANUNU İLE KOLLUĞUN ZOR VE SİLAH KULLANMA YETKİLERİ İLE DİGER KANUNLARDAN DOGAN YETKİ VE SORUMLULUKLARI GENEL KURAL AÇIKLAMA * Karakol, karakol nöbetçisi, devriye, nakliyat muhafazası veya asayişi temin hizmetlerinden birini yaparken müessir bir fiil ile taarruza uğranıldığı veya müessir bir fiil veya tehlikeli bir tehdit ile bu hizmetlerin yapılmasına mukavemet edildiği takdirde bu taarruz ve mukavemetleri gidermek, * Muvakkaten yakalanan bir şahsın veyahut muhafaza ve şevki kendisine tevdi edilmiş olan bir tutuklunun veya hükümlünün kaçması veya kaçmaya teşebbüs etmesi ve verilecek “DUR” emrini dinlemediği görüldüğünde, başka türlü ele geçirilmesi kabil olmadığı takdirde tutuklu ve hükümlüyü etkisiz hale getirmek, * Kendi muhafazasına tevdi edilmiş olan insan ve her türlü eşyaya karşı vukuu bulan taarruzu defetmek, * Ceza infaz kurumlarıyla tutukevlerinden kaçma girişiminde bulunan, tutuklu ve hükümlüler tekrarlanan “DUR” emrine itaat etmeyerek girişimlerini sürdürürlerse kaçmalarını önlemek için; topluca fiili saldırıya Jandarma silah kalkışırlarsa, saldırılarını savuşturup ele geçirmek ve nefsini müdafaa kullanma yetkisini etmek maksadıyla silah kullanma yetkisi bulunmaktadır. birden fazla kanundan almakta- * Jandarmanın, kendisine verilen görevlerin ifası sırasında hizmet özelliğine uygun, görevin gereği olarak kanunlarda öngörülen silah dır. kullanma yetkisine sahip olduğu hükmüne amirdir. * Sanık veya hükümlünün teslim olması için yapılan “teslim ol” ihtarından sonra, Polis ve Jandarmaya karşı silah kullanma teşebbüsüne halen devam etmeleri durumunda ise ihtara lüzum olmaksızın, nefsini müdafaa etmek için silah kullanabilmektedir. * Gümrük kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek isteyen kişiye “DUR” uyarısında bulunulmasına rağmen bu uyarıya uyulmaması halinde havaya ateş edilmek suretiyle uyarının tekrar edilmesi gerekmektedir. Ancak şüphelinin silahla karşılığa yeltenmesi ve sair surette meşru müdafaa durumuna düşülmesi halinde, yetkili memurlarca saldırıyı etkisiz kılacak oranda doğrudan hedefe ateş edilebilmektedir. Memurların silah kullanmalarından dolayı haklarında soruşturma ve kovuşturma açılması halinde, bağlı bulunulan kurum tarafından ücreti ödenmek suretiyle avukat sağlanması gerekmektedir. Kolluğun zor ve silah kullanma yetkisi kanunla yeniden düzenlenmiştir. YASAL MEVZUAT 211 Sayılı TSK iç Hizmet Kanun’un 87’nci, 2803 Sayılı J.Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu’nun 11 ve 39’uncu, 1481 Sayılı Asayişe Müessir Bazı Fiillerin Önlenmesi Hakkında Kanunu’nun 2’nci Maddeleri. 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 22’nci Maddesi. * Kolluk, görevini yaparken direnişle karşılaşması halinde, bu direnişi 5681 Sayılı Polis kırmak amacıyla ve kıracak ölçüde zor kullanmaya yetkilidir. Vazife ve Salahi* Zor kullanma yetkisi kapsamında, direnmenin mahiyetine ve derece- yet Kanununda sine göre ve direnenleri etkisiz hale getirecek şekilde kademeli olarak Değişiklik Yapılartan nispette bedeni kuvvet, maddi güç ve kanuni şartları gerçekleştimasına Dair ğinde silah kullanılabilir. Kanunu’nun - Bedeni kuvvet; kolluğun direnen kişilere karşı veya eşya üzerinde 4’üncü Maddesi (2559 Sayılı doğrudan doğruya kullandığı bedeni gücü, - Maddi güç; kolluğa direnen kişilere karşı veya eşya üzerinde bedeni PVSK’nun 16’ncı GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 181 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. kuvvetin dışında kullandığı kelepçe, cop, basınçlı su, göz yaşartıcı gazlar veya tozlar, fiziki engeller, köpekler ve atlar ile sair hizmet araçlarını, ifade etmektedir. Zor kullanmadan önce, ilgililere direnmeye devam etmeleri halinde doğrudan doğruya zor kullanılacağı ihtarı yapılmalıdır. Ancak, direnmenin mahiyeti ve derecesi göz önünde bulundurularak, ihtar yapılmadan da zor kullanılabilmektedir. * Kolluk, zor kullanma yetkisi kapsamında direnmeyi etkisiz kılmak amacıyla kullanacağı araç ve gereç ile kullanacağı zorun derecesini kendisi takdir ve tayin edebilmektedir. Ancak, toplu kuvvet olarak müdahale edilen durumlarda, zor kullanmanın derecesi ile kullanılacak araç ve gereçler müdahale eden kuvvetin amiri tarafından tayin ve tespit edilmelidir. * Kolluk, kendisine veya başkasına yönelik bir saldırı karşısında, zor kullanmaya ilişkin koşullara bağlı kalmaksızın, 5237 sayılı TCK’nin meşru savunmaya ilişkin hükümleri çerçevesinde savunmada bulunabilir. Kolluk; - Meşru savunma hakkının kullanılması kapsamında, - Bedeni kuvvet ve maddi güç kullanarak etkisiz hale getiremediği direniş karşısında, bu direnişi kırmak amacıyla ve kıracak ölçüde, - Hakkında tutuklama, gözaltına alma, zorla getirme kararı veya yakalama emri verilmiş olan kişilerin ya da suçüstü halinde şüphelinin yakalanmasını sağlamak amacıyla ve sağlayacak ölçüde silah kullanmaya yetkilidir. * Kolluk, hakkında tutuklama, gözaltına alma, zorla getirme kararı veya yakalama emri verilmiş olan kişilerin ya da suçüstü halinde, silah kullanmadan önce kişiye duyabileceği şekilde “DUR” çağrısında bulunur. Kişinin bu çağrıya uymayarak kaçmaya devam etmesi halinde, önce uyarı amacıyla silahla ateş edilebilir. Buna rağmen kaçmakta ısrar etmesi dolayısıyla ele geçirilmesinin mümkün olmaması halinde ise kişinin yakalanmasını sağlamak amacıyla ve sağlayacak ölçüde silahla ateş edilebilir. * Kolluk, direnişi kırmak ya da yakalamak amacıyla zor veya silah kullanma yetkisini kullanırken, kendisine karşı silahla saldırıya teşebbüs edilmesi halinde, silahla saldırıya teşebbüs eden kişiye karşı saldırı tehlikesini etkisiz kılacak ölçüde duraksamadan silahla ateş edebilir. Maddesi). TSK personeline görevlerinde kullanılmak üzere bedeli mukabil zati demirbaş tabanca satışı ile ilgili yönetmelik ihdas edilmiştir. TSK Personeline Görevlerinde 6136 Sayılı yasanın EK-8’inci maddesi kapsamında çıkarılan yönetmeKullanılmak lik gereğince TSK personeline satılacak tabanca yıllık olarak verilecek Üzere Bedeli mermi, tabancaların bakım onarımı, kayıt ve ruhsat işlemleri yönetmeMukabil Zati likte belirtilmiştir. (08.05.2001 tarih 24396 sayılı Resmi Gazete) Demirbaş Tabanca Satışına Dair Yönetmelik. Jandarma’ya 2803 sayılı kanun haricinde; 3201 Emniyet Teşkilatı Kanunu ve 5442 İl İdaresi Kanunu da emniyet ve asayiş hizmetlerinin yürütülmesinde görev ve yetki vermektedir. * Memleketin umumi emniyet ve asayiş işlerinden İçişleri Bakanlığı sorumludur. Emniyet ve asayiş işleri; kendi kanunları dâhilinde hareket eden Em.Gn.Md.lüğü ile J.Gn.K.lığı ve gerektiğinde diğer bütün zabıta teşkilatı vasıtasıyla ifa ve lüzum halinde Ordu Kuvvetlerinden istifade ile yerine getirilmektedir. * Umumi zabıta; Polis ve Jandarmadır. Jandarma ve hususi zabıta teşkilatı kendi kanunlarına ve Emniyet teşkilatı bu kanun hükümlerine tabiidir. * Vali İl sınırları içinde bulunan genel ve özel bütün kolluk kuvvet ve teşkilatının amiridir. 3201 Sayılı Emniyet teşkilatı Kanununun 1 ve 3 ncü maddesi 5442 Sayılı Kanunu’nun 11’inci Maddesi. 182 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. * Bütün Türkiye’de her gün saat (11.00)’de emniyet ve asayiş toplantılarının aksatılmadan yapılması zorunludur. Uygulamada emniyet ve asayiş toplantılarının düzenli olarak yapılmadığı, toplantı yapılmış gibi tutanak düzenlendiği ve bu konuda gerekli hassasiyetin gösterilmediği İçişleri Bakanlığıdeğerlendirilmektedir. Emniyet ve asayiş nın Emniyet ve Emniyet ve asayişten birinci derecede sorumlu olan Mülki İdare Amirletoplantıları ile ilgili Asayiş Toplantılarinin, emniyet ve jandarma kuvvetleri arasındaki birlik ve koordinasyogenelge yayımrı. Konulu ve 09 nu sağlamada önemli bir yer tutan emniyet ve asayiş toplantılarını lanmıştır. Mart 2005 Tarihli zamanında ve aksatmadan yapmaları: söz konusu asayiş olaylarını Genelgesi güvenlik güçlerimizin üst amirleriyle birlikte değerlendirerek, çözüm önerileri üretmeleri ve süratle gereken tedbirleri almaları, olayların kamuoyunu tedirgin etmeden çözüme kavuşturulması açısından büyük önem arz etmektedir. İçişleri BakanlığıGüvenlik hizmetlerinin sunulmasında da engelli vatandaşlarımızın ve nın 03.01.2011 yakınlarının içinde bulunduğu koşulların göz önünde bulundurulması tarih ve gerekmektedir. Engellilere, kamu hizmetlerinde gerekli özen ve önemin Engellilere yönelik B.05.1.EGM.0.11. gösterilmesi, günümüzde modern bir anlayış olarak kabul edilmektedir. güvenlik hizmetle45209 Sayılı Bu açıdan, engellilere yönelik güvenlik hizmetlerinin farklı açılardan rinde kolaylaştır2011/1 Numaralı değerlendirilmesi ve sunulacak hizmetlerin verilmesinde dikkate alınmaya gidilmiştir. Engellilere Yönelik ması, modern yaşamın öncelikleri arasında yer almaktadır. Engellilerin Güvenlik Hizmetişlemlerinin hızlandırılması, yaşamlarının kolaylaştırılması, şefkat leri Konulu Genelgösterilmesi, yardımcı olunması esaslarını kapsamaktadır. ge Jandarma; PVS Kanununda yazılı vazifeleri de yapmaya yetkili ve görevli kılınmıştır. Polis teşkilatı bulunmayan yerlerde; İl, İlçe ve J. Karakol Komutanları Polis Vazife ve Salahiyet Kanununda yazılı vazifeleri yapmaya yetkili kılınmıştır. 2559 Sayılı PVS Kanunu’nun 25’inci Maddesi. * Yönetmelikte, Jandarma ve polisin vazife sahaları; belediye hudutları dâhilinde polis, haricinde kalan bölgede ise Jandarma olarak belirlenmiştir. * İl ve İlçelerde emniyet ve asayişten doğrudan doğruya Vali ve Kay- Emniyet ve AsaEmniyet ve asayiş makamlar sorumludur. Bunların icra vasıtaları; Jandarma Komutanları yiş İşlerinde İl, işlerinde, İl, İlçe ve ve Emniyet Müdür/Amirleridir. İlçe ve BucaklarBucaklardaki daki Jandarma ve * Her gün saat 11.00’de emniyet ve asayiş saatinde mülki amir başkanJandarma ve Emniyet Ödevlelığında toplantı yapılmalı, 24 saat süre içerisindeki bütün vukuatlar, Emniyet ödevleririnin Yapılması ve elde edilen haberler, alınan ve alınması gereken tedbirler ile teklifler bu nin yapılması ve Yetkilerinin Kullatoplantıda izah edilmelidir. yetkilerinin kullanılması Suretini nılması suretini ve * Bir İl dâhilinde emniyet ve asayişin muhafazası için Jandarma ve ve Aralarındaki Emniyet ve diğer hususi zabıta kuvvetlerini kullanmak ve bu kuvvetlerin aralarındaki müMünasebetleri nasebetleri belirt- birbirine yardımını temin etmek, İlin bir İlçesinde zuhur edip takibat ve Gösterir Yönetmek üzere yönet- harekâtı gerektiren olaya karşı o ilçenin Jandarma kuvveti kâfi gelmezmelik. melik ihdas edil- se ilin mücavir ilçesinden yardımcı kuvvet tahsisinin Jandarma Komu- (15.07.1961 gün tanının teklifi göz önünde tutularak Valinin onayıyla gerçekleştirilmesi ve 10855 sayılı miştir. gerekmektedir. Resmi Gazete) * İki ve daha ziyade illerde alınması gereken müşterek tedbir ve tertipler, İl Valilerince yapılacak koordinasyon neticesinde, karara bağlanarak tatbik edilmeli ve İçişleri Bakanlığına bilgi verilmelidir. Çarşı ve mahalle bekçilerinin amirleri sorumluluk sahasına göre İlçe Emniyet Amirleri/ Jandarma Komutanlarıdır. * Çarşı ve mahalle bekçi teşkilatı, en büyük mülki amirin emrinde, genel zabıtaya yardımcı, silahlı bir kuruluştur. 772 Sayılı Çarşı * Emniyet teşkilatı bulunan yerlerdeki bekçi kuruluşlarının mesleki ve Mahalle Bekçiamiri, polisin ilçedeki en büyük amiridir. Jandarma’nın görev alanında leri Kanunu’nun 2’nci Maddesi bulunan belediye sınırları içindeki bekçi kuruluşlarının mesleki amiri ise İlçe J.Komutanıdır. Eskort, Koruma ve * Trafik Ekiplerince istekleri halinde eskort hizmeti verilmesi gereken Başbakanlığın 16 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 183 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Yol Emniyet Tedbirleri Başbakanlığın yönetmeliği ve ilgili yönergeler gereğince yürütülmektedir. zevat; Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Başbakan, Gnkur. Bşk. Ana Muhalefet Partisi Başkanı, Anayasa Mahkemesi Başkanı, Yargıtay Birinci Başkanı, Danıştay Başkanı, Eski Cumhurbaşkanı ve Başbakanlar, Bakanlar Kurulu Üyeleri, Kuvvet Komutanları, Org./Oramiraller, Sayıştay Başkanı, Yargıtay Başsavcısı, Danıştay Başsavcısı, Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanı ve Dışişleri veya ilgili Bakanlıkların talepleri halinde ülkemize herhangi bir amaçla gelen yabancı devlet başkanı ile yabancı devlet temsilcileridir. * Jandarma sorumluluğundaki yollarda, anılan personelin istekleri halinde Jandarma Trafik Timleri ile eskort hizmetinin verilmesi gerekmektedir. * Korunması yapılacak devlet büyükleri kavramı; Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Başbakan, Gnkur. Bşk. ile bunların görevden ayrılmış ve emekli olmuş olanları şeklinde kanun ve yönetmelikte tanımlanmıştır. * Bu kapsamdaki personelin korunması, Garnizon Komutanlıkları, Valilikler, İl J.K.lıkları ve İl Emn.Md.lükleri tarafından müştereken sağlanmaktadır. Korunmaya alınmış olan şahısların; bulunduğu garnizondan başka bir garnizona gitmesi durumunda, seyahat tarihi, intikal aracı, kalacağı yer ve süre 48 saat öncesinden korumayı sağlayacak makama bildirmesi gerekmektedir. * Korunan şahsın geçici bir süre başka bir garnizona gittiği takdirde dönünceye kadar konut koruma tedbirleri kaldırılmaktadır. İl ve İlçe J.K.lıklarınca, re’sen veya müracaatları halinde koruma altına alınan emekli personelin seyahatlerinde gerekli emniyet tedbirleri alınmakta; ancak, sorumluluk bölgesine girişlerde karşılama, refakat, eskort ve uğurlama gibi faaliyetlerde bulunulmamaktadır. * Jandarma sorumluluğundaki yollarda ilgili kanun, yönerge ve yönetmelik esaslarında belirtilen kişilere istekleri halinde Jandarma Trafik Timleri ile eskort hizmetleri verilmektedir. Eskort yönergesi kapsamı dışındaki önemli şahsiyetlere eskort tahsis edilmemekte, ancak başka garnizona gelmeleri halinde asayiş araçlarından istifade ile koruma ve eskort desteğinde bulunulmaktadır. Eylül 1995 Tarihli Koruma Hizmetleri Yönetmeliği (MY:119-2B, J.Gn. K.lığının 28 Şubat 2005 gün ve HRK.3584-0805/Asyş. D.Kor. Hiz. Ş.(67189) Sayılı “Devamlı Emri” ve J.Gn. K.lığının 01 Aralık 2006 gün ve HRK.2060-16206/Asyş. D.Trf. Ş.(377941) Sayılı Mesaj Emri. Petrol boru hatlarının ilave güvenlik ihtiyaçlarının; ilgili kuruluş tarafından bedelinin ödenmesi şartıyla kolluk tarafından karşılanması gerekmektedir. Bir transit petrol boru hattı projesi ile ilgili olarak; inşaat işlemi tamamlandıktan sonra, bu Kanun kapsamında yer alan proje faaliyetlerinin 4586 Sayılı Petrosöz konusu olduğu bölge içindeki tüm arazi ve tesislerin emniyet ve lün Boru Hatları güvenliğinin 2495 sayılı Yasa hükümlerine göre sağlanması gerekmekile Transit Geçişitedir. Boru hattı ve tesislerin ilave güvenlik ihtiyacının ise, gerekli bina, ne dair Kanun’un tesis, malzeme, araç, teçhizat vb bedeli ilgili kamu kurumu tarafından 6’ncı Maddesi. karşılanmak suretiyle devletin ilgili güvenlik kuvvetince sağlanması gerekmektedir. Petrol Piyasası ve LPG (Sıvılaştırılmış Petrol Gazları) piyasasında yapılacak denetim konusunda Jandarma’ya yetkisi verilmiştir. İçişleri Bakanlığı (Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik K.lığı) ile Enerji Piyasalarını Denetleme Kurumu arasında “Petrol Piyasası ve Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasasında Yapılacak Denetimlere İlişkin Protokol” imzalanarak, bakanlık adına Jandarma’dan görevlendirilecek personele denetçi yetkisi verilmiştir. (İçişleri Bakanlığı ve EPDK arasında imzalanan 14 Haziran 2006 günlü Petrol Piyasası ve Sıvılaştırılmış Petrol Gazları Piyasasında Yapılacak Denetimlere İlişkin Protokolü) 5307 Sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair 02 Mart 2005 tarihli Kanun. Kamu kurum ve kuruluşlarınca toplu akaryakıt alımını müteakip akaryakıtın depoya teslimi esna- * Kamu kurum ve kuruluşları tarafından toplu akaryakıt alımını müteakip akaryakıtın depoya teslimi esnasında yetkili personel tarafından “Ulusal Marker Kontrolü” yapılması gerekmektedir. * Düzenlenecek ihale şartnamelerine satın alınacak akaryakıtın ulusal marker kontrolü yapılması zorunluluğu ilave edilecek ve firmalara ödeme yapılmadan önce ulusal marker kontrolünün yapıldığına dair Başbakanlığın 15 Ekim 2007 tarihli ve 2007/25 sayılı “Ulusal Marker Uygulaması” ve Maliye Bakanlığı- 184 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınsında Ulusal Marker kontrolü yaptırılmalıdır. lanamaz. belge aranacaktır. nın 18 Ekim 2007 * Söz konusu kontroller için J.Gn. K.lığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, tarihli ve B.07.Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik K.lığı merkez veya taşra 0.MGM.0. 20/650 (17574) sayılı teşkilatlarına başvurulacaktır. Genelgeleri. Yurt içi ve yurt dışı kaynaklardan temin edilen petrolün güvenli ve Lisansa tabi olacak usul ve esaslar, lisans sahiplerinin hak ve yükümlü5015 Sayılı Petrol ekonomik olarak lükleri, fiyat oluşumu, idari para cezaları, kontrol vs. hususlar kanunla Piyasası Kanunu. kullanıcılara su- belirlenmiştir. numu hususunda kanun ihdas edilmiştir. 442 Sayılı Köy Kanununa 70 nci maddesine dayanılarak Köy Korucuları Yönetmeliği ihdas edilmiştir. Köy korucuların işe alınması, görev alanlarının belirlenmesi, görevleri, sorumlulukları, eğitimleri ve işten çıkarılmaları ve diğer özlük hakları ile ilgili esas ve usuller yönetmelikte belirlenmiştir.(01.07.2000 tarih 24096 sayılı Resmi Gazete). Köy Korucuları Yönetmeliği. Haksız mal edinmeyi önlemek maksadıyla, göreve giriş için gerekli belgelerle, Bakanlar Kurulu üyeliğine atanma durumunda ve mal varlığında önemli bir değişiklik olduğunda bir ay içerisinde mal bildiriminde bulunulması zorunludur. Aksine aykırı tutum ve davranışların ilgili kanunun üçüncü bölümünde belirtilen hükümlere göre cezalandırılması gerekmektedir. 3628 Sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Kanun’un 1, 5, 6 ve 10’uncu Maddeleri ile Yönetmeliğin İlgili Hükümleri. * Kıyı çizgisi; deniz, tabi ve suni göl ve akarsularda, taşkın durumları dışında suyun karaya değdiği noktaların birleşmesinden oluşan çizgiyi, * Kıyı kenar çizgisi, deniz, tabi ve suni göl ve akarsuların, kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturduğu kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık vb. alanların doğal sınırı olup, kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasında kalan alana kıyı denmektedir. Kıyı çizgisi ile kıyı * Kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde yatay olarak en az 100 kenar çizgisi metre genişliğindeki alana sahil şeridi adı verilmektedir. arasında kalan * Kıyılar devletin hüküm ve tasarrufu altında olup, herkesin eşit ve alanda uygulana- serbest olarak yararlanmasına açıktır. Kıyılara moloz, toprak, cüruf, cak usul ve esas- çöp gibi kirletici etkisi olan atık ve artıklar dökülmesi, kıyılarda kıyıyı lar kanunla belir- değiştirecek boyutta kazı yapılması kum, çakıl vs. alınması veya çekillenmiştir. mesi ve kıyılarda duvar, çit, parmaklık, tel örgü, hendek vb. engeller oluşturulması yasaktır. * Kanun kapsamındaki uygulamaların kontrolü; belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde belediye, dışında ise Valilik tarafından yürütülmektedir. Kanun kapsamında kalan alanlarda ruhsatsız yapılar ile ruhsat ve eklerine aykırı inşaatlar hakkında 3194 Sayılı İmar Kanununun ilgili hükümleri uygulanmaktadır. (03.08.1990 tarih 20594 sayılı Resmi Gazete) 3621 Sayılı Kıyı Kanunu ve Kıyı Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik. Kamu görevlileri, Bakanlar Kurulu üyeleri, genel ve katma bütçeli daireler ile kamu hizmeti gören kurum ve kuruluşlardan aylık, ücret ve ödenek almak suretiyle hizmet yürüten kişilerin mal bildiriminde bulunması gerekmektedir. Deniz kıyılarına iskele, rıhtım, kızak, kayıkhane, Deniz kıyılarında iskele, rıhtım, kızak, kayıkhane, tamirhane, fabrika, 618 Sayılı Limanlar Kanunu. gazino, depo ve mağaza ile umumi deniz hamamları yapılması için GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 185 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. tamirhane, fabrika, Liman Müdürlüğünden resmi izin alınması gerekmektedir. gazino vb. inşaat- Ayrıca Liman Müdürlüğünün yasak ettiği yerlere pasekül, moloz, sofra lar yapılması ve süprüntü türü maddelerin atılması yasaktır. Liman Müdürlüğünün iznine tabidir. * Kıyılarda, kıyıyı değiştirecek boyutta kazı yapılması, kum, çakıl vesaire alınması yasak kapsamında olup, aykırı davranışlar kıyı kanunun 15 nci maddesinde belirtilmiş olan cezai müeyyidenin uygulanmasını gerektirmektedir. * Jandarma sorumluluk alanındaki ruhsatlı ocakların denetim ve kontTaş, kum ve çakıl rolünün Milli Emlak ve Özel İdare Müdürlükleri ile kolluk personelinden ocaklarının faali- oluşan heyet marifetiyle yapılması gerekmektedir. yetlerinin denetim * Kullanım hakkına sahip olduğu veya sahibinden izin almasına rağve kontrolü ile men ruhsat almadan ticari amaçla taş ocağı açıp üretenler ile kamuya İlgili mevzuat sol hukuka aykırı ait arazide izinsiz taş, kum ve çakıl ocağı açıp üretime geçenler veya taraftaki sütunda durumlarda suç aletlerine el koyma ruhsat alınan arazinin dışından malzeme alanların faaliyetlerinin durdubelirtilmiştir. konusunda Genel rularak, çıkarılan malzeme ile suç aletlerine el konulması ve bu işletme Kolluğun görev ve sahipleri hakkında yasal işlem yapılmak üzere gerekli tutanakların yetkisi bulunmak- tanzimini müteakip mülki ve adli makam nezdinde girişimde bulunulması gerekmektedir. tadır. (3621 Sayılı Kıyı Kanunu’nun 6 ncı ve 15’inci Maddeleri, 3213 Sayılı Maden Kanunu’nun 2 ve 24’üncü Maddesi, Taş Ocakları Tüzüğünün 1,3,4, 9-17, 26, 29-31’inci Maddeleri, 2872 Sayılı Çevre Kanun’un 10’uncu Maddesi ile Çevresel Etki Değerlendirme Yönetmeliği’nin 6’ncı Maddesi.) * Hükümlü ve tutuklular ile ceza infaz kurumu ve tutukevlerinde görevli personelin giydirilmesi, hükümlü ve tutukların yatırılması, ısıtılması, temizliğin sağlanması, okutulması, eğitilmesi, meslek ve zanaat sahibi yapılması ve çalıştırılması kanunda açıkça belirtilmiştir. Kanunun 8 nci maddesinde hapishane müdür ve memurlarının silah kullanma yetkileri açıkça belirtilmiştir. Buna göre; Hapishane ve TCK’nin 24 ve 25 nci maddelerinde yazılı mecburiyetlerin vukuu bulması, tevkifhanelerin Mahkûmların toplu olarak hücum teşebbüsünde bulunmaları, memurla- 1721 Sayılı Haidaresi müstakil bir ra veya kendilerine nezaretle muvazzaf bulunanları yakalayarak onlara pishane ve Tevkanunla düzenmukavemet veya onları bir hususun yapmaları veya yapmamalarına kifhanelerin lenmiş olup, yasa cebredilmesi, İdaresi Hakkın da Ceza Müdür ve ki Kanunu’nun Memurlarına silah Firar teşebbüsünde bulunan mahpusun yakalanması esnasında fiilen 8’inci Maddesi. veya tehlikeli bir surette mukavemete devam edilmesi veya mükerreren kullanma yetkisi dur emrine itaat edilmeyerek firar teşebbüsünden vazgeçilmemesi vermektedir. durumunda ateşli silah kullanılabilir. * Ateşli silah; diğer silahlarla maksadın temini kabul olmadığı takdirde kullanılmalı, ateşli silah kullanılması lüzumunun mutlak surette müdür ve bulunmadığı zamanlarda müfettiş tarafından tayin edilmesi gerekmektedir. İzin alınması mümkün olmayan fevkalade hallerde de müsaadesiz olarak da silah kullanılabilmektedir. Ceza infaz kurumları ile ilgili olarak izleme kurulları oluşturulmuştur. Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinin yönetim, işleyiş ve uygulamala- 4681 Sayılı Ceza rını yerinde görmek, incelemek, bilgi almak ve tespitleri rapor haline İnfaz Kurumları getirerek yetkili ve ilgili mercilere sunmak üzere ceza infaz kurumları ve ve Tutukevleri tutukevleri izleme kurulları oluşturulmuştur. İzleme Kurulları Ceza infaz kurumu veya tutukevi olan her adli yargı adalet komisyo- Kanunu ve Yönetmeliği. nunca bir izleme kurulu ihdas edilmektedir. Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde bulunan hükümlü ve tutuklular hakkında yapılan İnfaz hâkimliği Asliye Ceza Mahkemeleri nezdinde kurulmakta, kurul4675 Sayılı İnfaz duğu yer ağır ceza veya asliye ceza mahkemesinin yargı çevresi ile Hâkimliği Kanusınırlı bulunmaktadır. nu. Hükümlü ve tutukluların; ceza evine kabul edilmeleri, ısıtılmaları, giydi- 186 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. işlemler ile şikâyet- rilmeleri, beslenmeleri, temizlikleri, izin, sevk, nakil ve tahliyeleri, disipleri incelemek lin tedbirleri gibi şikâyetleri inceleyerek karara bağlamaktadır. üzere infaz hâkimliği müessesesi oluşturulmuştur. Ceza infaz kurumlarında bulunabilecek eşya ve maddeler yönetmelikle belirlenmiştir. Ceza infaz kurumlarında gıda maddeleri, yeme ve içmede kullanılan Ceza İnfaz Kumaddeler, yeme ve içmede kullanılan araç ve gereçler, giyim eşyaları, rumlarında Busüreli ve süresiz yayınlar ile kitaplar, elektrikli eşyalar, müzik aletleri, lundurulabilecek dini ihtiyaçlar, sağlık ve temizlik malzemeleri ile ilgili ayrıntılı düzenle- Eşya ve Maddeler me yönetmelik ile belirlenmiştir. (17.06.2005 gün ve 25848 sayılı resmi Hakkındaki Yögazete) netmelik. Hükümlü ve tutuklular; eşi, anne, babası, büyük anne ve büyük babası, çocuğu, torunu, kardeşi, gelini, damadı, kayın biraderi, baldızı, yengesi, eniştesi, görümcesi, kayın validesi, kayın pederi, kayın validesinin Hükümlü ve annesi ve babası, kayın pederinin anne ve babası, eşinin başkasından Hükümlü ve tutuk- olma çocuğu, büyük anne ve büyük babasının anne ve babaları, torun Tutukluların luların ziyaret çocuğu, kardeş çocuğu, amcası, halası, dayısı, teyzesi ve bunların Ziyaret Edilmeleri edilmelerine dair eşleri ile vasisi ve kayyımıyla görüşebilmektedir. Hakkında Yönetusul ve esaslar melik. Hükümlü ve tutuklular yukarıda sayılanlar dışında kalan üç ziyaretçinin yönetmelikle (17.06.2005 gün açık kimlik ve adresini ceza infaz kurumuna bildirmesi halinde de düzenlenmiştir. ve 25848 Sayılı görüşme yapılabilir. Resmi Gazete) Cumhuriyet Savcısının makul sebep bulması halinde yazılı izni ile de görüşme gerçekleştirilebilir. Yalnız bu hüküm ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almış hükümlüler için uygulanamamaktadır. Ceza infaz kurumlarında bulunan tutuklu ve hükümlüler, Milletvekilleri ile TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkan ve üyelerince, Adalet Bakanlığının yazılı izniyle ziyaret edilebilmektedir. * Milletvekilleri ile TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkan ve üyelerince, yaşam şartlarını yerinde görerek tespitlerde bulunmak, inceleme yapmak veya hükümlü ve tutuklularla görüşmede bulunmak maksadıyla, ceza infaz kurumları Adalet Bakanlığının yazılı izni ile ziyaret edilebilmektedir. * Yönetmeliğin 26 ve 40’ıncı maddelerindeki değişiklik gereğince, milletvekilleri ile TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkan ve üyelerince, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nda yer alan suçlardan tutuklu ve hükümlü olanlar ile 5273 sayılı TCK’nin “Kamu Barışına, Devletin Güvenliğine, Anayasal Düzen ve Bu Düzenin İşleyişine” karşı suçlardan hükümlü ve tutuklu olanlar Adalet Bakanlığının yazılı izniyle ziyaret edilebilmektedir. Ceza evi iç yönetimi ile dış koruma hizmetleri ve tutuklu / hükümlülere verilecek sağlık hizmetleri protokolle düzenlenmiştir. Adalet, İçişleri ve Adalet, İçişleri ve Sağlık Bakanlıkları arasında düzenlenen protokol Sağlık Bakanlığı gereğince; duyarlı geçit kullanılması, personelin, görevlilerin ve ziyaArasında 30 Ekim retçilerin aranması, açık görüş, ceza evi aramaları, sayımlar, tıbbi 2003 Tarihinde tedbirler, sağlık kuruluşlarında muayene, sevk, adliyelerde nezarethaİmzalanan Protone yapılması vb. hususlar protokolde ayrıntılı olarak belirtilmiştir. kol. İnsan hakları ihlal iddialarını inceleme heyetinin kuruluşu, görev ve işlemleri ile ilgili usul ve esaslar hakkında yönetmelik çıkarılmıştır. İnsan hakları İhlal İnsan hakları ihlal iddialarını inceleme heyetlerine araştırma konusuna İddialarını İncegöre İçişleri, J.Gn. K.lığı ve Emniyet Genel Md. lüğü temsilcileri de leme Heyetinin iştirak etmektedir. Kuruluşu, Görev ve İşlemleri ile Heyet ihlal iddialarını yerinde incelemek ve araştırmakla görevli olup, İlgili Usul ve başvuruya bağlı olmaksızın re’sen inceleme yapabilmektedir. Esaslar Hakkında (15.08.2001 tarih 24490 sayılı Resmi Gazete) Yönetmelik. Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik. (22.01.2010 tarih, 27470 sayılı R.G.) Barışta güven ve * İç güvenlik ve asayişin korunması veya kaçakçılığın men, takip ve 2330 Sayılı Nakdi asayişi korumakla tahkiki konularında görevlendirilen Jandarma personeli, Tazminat ve Aylık GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 187 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. görevli kişilerin hizmet nedeniyle maruz kaldıkları yaralanma veya hastalık sonucu ölmeleri veya sakat kalmaları halinde nakdi tazminat ödenmesi gerekmektedir. * Ceza ve tutukevlerinin iç ve dış güvenliğini sağlamakla görevli buluBağlanması nan personel, Hakkında Kanun * İç güvenlik ve asayişin korunmasında veya kaçakçılığın men, takip ve ve Yönetmeliği. tahkiki ile ilgili olarak güvenlik kuvvetlerine kendiliğinden yardım olmuş ve faydalı oldukları yetkililerce tevsik edilmiş şahıslar, * Devlet güçlerini sindirme amacına yönelik olarak yapılan saldırılara maruz kalan kamu görevlileri ile saldırıya maruz kalan eş, füru, ana baba ve kardeşlerin kanun kapsamında nakdi tazminat ve aylık alabilmektedir. Görevli iken işlemiş olduğu bir suçtan dolayı hakkında soruşturma açılan, yakalama emri çıkarılan, gözaltına alınan şüpheli veya sanık sıfatındaki asker kişilerin avukatlık ücretleri yönetmelikte belirtilen esaslar dâhilinde ödenmektedir. Karakol, karakol nöbetçisi, devriye, nakliyat muhafazası hizmetleri, asayiş temin ve koruma hizmetleri ile kaçakçılık men, takip ve tahkiki için görevlendirilen asker kişiler gerek bu hizmet ve görevlerin ifası sırasında, gerekse bu görevlerden dolayı silah kullanmak zorunda kalmaları nedeniyle sanık durumuna düşmeleri halinde isnat edilen suçla ilgili olarak bir avukata usulüne uygun vekâletname verilmesi halinde avukatlık ücreti idare tarafından ödenmektedir. Avukatlık ücretinin ödenebilmesi için; sanık asker kişinin olayın meydana geldiği tarihte görevli bulunduğu komutanlığa müracaat etmesi, ilgili komutanlıkça konuyla ilgili bilgi ve belgelerle komutanlık görüşünün J.Gn. K.lığı, K.K.K.lığı ve Sahil Güv. K.lığına gönderilmesi müteakip komisyon tarafından ücretin ödenmesi yönünde karar verilmesi gerekmektedir. (01.07.1992 tarih 21271 sayılı Resmi Gazete) Memur ve diğer kamu personelinin görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan yargılanabilmesi için izin vermeye yetkili merciler kanunla belirlenmiştir. * Soruşturma için İl ve İlçelerde mülki makam, Başbakanlık ve Bakanlıkların merkez ve bağlı kuruluşlarında görev yapanlar için en üst idare 4483 Sayılı Meamiri soruşturma izni vermeye yetkilidir. murlar ve Diğer * Cumhuriyet Başsavcılığı, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin bu Kamu Görevlilerikanun kapsamına girenlerle ilgili olarak evrakın bir örneğini ilgili manin Yargılanması kama göndererek soruşturma izni talep etmektedirler. Hakkında Kanun. * İzin vermeye yetkili merci ön inceleme neticesinde kanuni işlemi başlatmakta veya sonuçlandırmaktadır. Sanık Asker Kişiler İçin Avukatlık Ücretinin Ödeme, Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik. * Soruşturma için sübut vasıta olarak her türlü basılmış eserlere; Cumhuriyet Savcısı, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kolluk el koyabilme yetkisine haiz bulunmaktadır. * Soruşturma veya kovuşturmanın başlatılmış olması şartıyla 25.7.1951 tarihli ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda, Anayasanın 174’üncü maddesinde yer alan inkılâp Soruşturma ve kanunlarında, 5237 sayılı Yeni TCK’nin 309 (Anayasa’yı ihlal), 311 kovuşturmanın (Yasama Organına karşı suç), 318 (Halkı Askerlikten Soğutma), 214 başlatılması şar(Suç İşlemeye Tahrik) , 215 – 218 (Suç ve suçlu övme, Halkı kin ve tıyla Basın KanuDüşmanlığa tahrik veya aşağılama, Kanunlara uymamaya tahrik) ve nun 25’inci mad5187 Sayılı Basın 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 7’nci maddesinin ikinci ve desinde belirtilen Kanunu’nun beşinci fıkralarında öngörülen suçlarla ilgili olarak basılmış eserlerin suçları ihlal ettiği 25’inci Maddesi. tamamına hâkim kararıyla el konulması gerekmektedir. tespit edilen basılı eserlere kolluğun * Hangi dilde olursa olsun Türkiye dışında basılan süreli veya süresiz el koyma yetkisi yayın ve gazetelerin yukarıda belirtilen suçları içerdiklerine dair kuvvetli delil bulunması halinde, bunların Türkiye’de dağıtılması veya satışa bulunmaktadır. sunulması, Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine sulh ceza hâkiminin kararı ile yasaklanabilmektedir. Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet Başsavcılığının kararı yeterli olup, bu kararın en geç 24 saat içinde hâkimin onayına sunulması gerekmektedir. Yukarıdaki belirtilen yasaklanmış yayın veya gazeteleri bilerek dağıtanlar veya satışa sunanlar bu yayınlar yoluyla işlenen suçlardan eser 188 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. sahibi gibi sorumlu tutulmalıdırlar. Basın Kartı taşıyanlara görevli olmaları halinde trafik görevlilerince gerekli kolaylık sağlanmalıdır. * Basın Kartı Yönetmeliği gereğince, verilmiş olan “Basın Trafik Basın Kartı YöKart”larının aracın ön camında kolayca görebilecek şekilde bulundunetmeliği, rulması ve görevli olunması halinde, protokol ve trafiğin düzenlenmeİçişleri Bak. sinden sorumlu kişilerce, Basın Trafik Kartı taşıyan basın mensuplarına geçiş, trafiği aksatmamak şartıyla durma, duraklama ve park etme 11.09.2009 ve 67 Sayılı Genelgesi. gibi kolaylıklar sağlaması yönünde Genelge yayımlanmıştır. Kaçak Elektrik Enerjisi Tüketimi konusunda, Elektrik Piyasası Kanunu, TCK ve ilgili Yönetmeliklerde ayrıntılı olarak düzenlemelerde bulunulmuştur. Kaçak elektrik kullanımının tespiti ve sayaç sökme ile C.Savcılığı nezdinde suç duyurusunda bulunulması hususu ilgili elektrik şirketince yerine getirilmektedir. C.Savcılığının talimatına istinaden, kaçak elektrik kullanımı ile ilgili olarak TCK’nin 142’nci maddesi gereğince nitelikli hırsızlık suçundan adli tahkikat yapılmalıdır. * Dağıtım sistemine veya ölçü sistemine ya da tesisata tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle yapılan müdahalelerin tespiti halinde, ilgili elektrik dağıtım şirketince doğrudan kaçak tespit tutanağının düzenlenmesi gerekmektedir. * Elektrik enerjisinin eksik veya hatalı ölçülerek veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden tüketilmesi halinde veya sayaçların tüketimleri doğru kaydetmediği şüphesi bulunması durumunda sayaç sökülerek yerine uygun bir sayaç takılmak sureti ile ilgili elektrik dağıtım şirketince sayaç sökme takma tutanağı tanzim edilmektedir. * Kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilen tüketiciye ilgili şirket tarafından para cezası tahakkuk ettirilmekte ve Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmaktadır. * Kaçak elektrik kullandığı tespit edilen vatandaşlara TCK’nin ilgili hükmü gereğince 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilmektedir. * C. Savcılığının talimatı gereğince kolluk güçlerince adli tahkikat işlemleri yürütülmektedir. Ayrıca; şüpheli kişinin hangi tarihten beri suça konu sayacın bulunduğu evde oturduğu zabıta tarafından araştırma yapılmak ve ilgili kurumlardan (telefon ve su idaresi, muhtarlık gibi) sorulmak suretiyle tespit edilmektedir. 4628 Sayılı Elektrik Piyasası Kanun’un 3’üncü Maddesi. Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13/ a fıkrası (Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun 31 Aralık 2005 Tarihli Resmi Gazetede Yayımlanan 36040 Numaralı Kararı). 5237 Sayılı Yeni Türk Ceza Kanunu’nun 142/1/f Bendi. * Kanun müsabaka öncesinde, esnasında veya sonrasında spor alan- 6222 Sayılı Sporları ve çevresinde şiddet ve düzensizliğin önlenmesidir. da Şiddet ve Düzensizliğin * Her ilde vali veya vali yardımcısının başkanlığında belediye başkanlıİl/ilçe spor güven- ğı, il jandarma komutanlığı, il emniyet müdürlüğü, gençlik ve spor il Önlenmesine Dair lik kurulları oluştu- müdürlüğü, ilgili federasyon, il sağlık müdürlüğü temsilcileri ve gerekli Kanunun Uygurulmuştur. görülecek spor kulüplerinin yetkilileri ile basın kuruluşlarının ve ilgili lanmasına İlişkin Yönetmeliğin kamu kuruluşlarının temsilcilerinden il spor güvenlik kurulu, her ilçede 5’inci Maddesi kaymakam başkanlığında il spor güvenlik kurulunda yer alan kurum ve kuruluşların ilçedeki temsilcilerinden ilçe spor güvenlik kurulu oluşur. * Kurul ayda bir defa olağan ve lüzumunda olağanüstü toplanmak suretiyle il ve ilçelerde yapılacak bütün spor müsabakalarında alınması gerekli güvenlik tedbirlerini belirler. Spor müsabakalaİl veya ilçe spor güvenlik kurulları, spor alanında spor kulüplerinin rında şiddet ve bulundurmakla yükümlü oldukları özel güvenlik görevlilerinin sayısını düzensizliğin ve görev alacakları yerleri belirlemekle yetkilidir önlenmesi için Müsabaka güvenlik amiri,(Mülki amir tarafından görevlendirilen kolluk düzenlemeler amiri) spor müsabakalarında alınacak güvenlik önlemlerinin yürütülmeyapılmıştır. si ve denetlenmesi konularında, müsabakanın güvenliği ile ilgili tüm kişi ve kuruluşlarla gerekli koordinasyonu sağlamakla yetkili ve görevlidir. Her spor güvenlik birimi amiri, futbolda en üst lig ve bir altındaki lig için, 6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun 7’nci Maddesi İçişleri Bakanlığının 25 Nisan 2011 Tarih ve 2011/25 numaralı GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 189 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. her bir kulüple ilgili bir kolluk görevlisi görevlendirmekle yükümlüdür. Belirlenen kolluk görevlisi, deplasman maçları dahil ilgili kulübün bütün maçlarında görevlendirilir. Müsabakanın yapıldığı spor alanında genel kolluk görevlileri ile özel güvenlik görevlileri, müsabaka güvenlik amirinin emir ve denetiminde birlikte görev yapar. Müsabaka güvenlik amiri her zaman tribünlerdeki genel kolluk görevlilerinin sayısının artırılmasına karar verebilir ve izindeki personel dâhil görevlendirme yapabilir. Genelgesi Spor alanlarına sokulması yasak olan maddeler *Her türlü ateşli silah. 6222 Sayılı Spor*Kesici, ezici veya delici aletler ile patlayıcı parlayıcı, yanıcı veya yakıcı da Şiddet ve maddeler. Düzensizliğin Önlenmesine Dair *Alkollü içecekler. *Mülki amirin yazılı emri ile spor alanlarına girişte izleyicilerin üste ve Kanunun 12’nci Maddesi eşyası aranacak. Özel Beden Eğitimi ve Spor Tesisleri kolluk tarafından denetlenebilmektedir. * Özel Beden Eğitimi ve Spor Tesisi açmak için Gençlik ve Spor İl Başkanlığına müracaat eden gerçek ve tüzel kişilerce; mahalli güvenlik Gençlik ve Spor teşkilatının “Genel Güvenlik ve Asayiş Açısından Kolluk Kuvveti Görü- Genel Müdürlüşünü Belirten Belgenin” alınması gerekmektedir. ğünün Özel * Gerçek veya tüzel kişiler tarafından Beden Eğitimi ve Spor çalışmala- Beden Eğitimi ve rı yapmak amacıyla açılış izni almış olan spor tesisleri Gençlik ve Spor Spor Tesisleri Teşkilatı ile Emniyet mensuplarınca her zaman denetlenebilmektedir. Yönetmeliği’nin * Bu tesislerde ahlak ve adaba aykırı, ideolojik ve siyasi amaçlı tutum 6/ı ve 7/e fıkraları ve davranışların tespiti halinde çalışma izninin Gençlik ve Spor İl Mü- ile 26’ncı maddesi. dürlüğü yetkililerince iptali ile birlikte TCK ve Kabahatler Kanunu’na göre işlem başlatılmalıdır. Umuma mahsus veya umuma açık yerlerde her ne ad altında olursa olsun kazanç kastıyla oynanmasa dahi rulet, tilt, langırt ve benzeri alet ve makinelerini bulundurmak, çalıştırmak veya yurda sokmak veyahut imal etmek yasaktır. 1072 Sayılı Rulet, Kumar oynanması için yer ve imkân sağlamak, bunun yanı sıra umuma Tilt, Langırt ve açık yerlerde oyun alet ve makinelerini bulundurmak yasa gereğince Benzeri Oyun yasak olup, ancak 7470 Sayılı Turizm Bankası Kanununun 18’inci Alet ve Makineleri maddesi hükümleri saklı tutulmuştur.(TCK 228 nci madde) Hakkında Kanun. Sanal ortamda oynatılan talih oyunları yönetmelik hükümlerine göre yapılmalıdır. Sanal ortamda beceri ve şansa dayanan oyun araç ve gereçleri ile bir kasaya karşı ya da oyun makineleri ile oynatılan oyunlar yönetmelik kapsamında yapılmalı, talih oyunlarının tanıtılması amacıyla aldatıcı reklam yapılmamalıdır. (14.03.2006 tarih ve 26108 sayılı Resmi Gazete) Sanal Ortamda Oynatılan Oyunları Hakkında Yönetmelik. Kanuna aykırı müşterek bahis tertip idare edenler, satanlar ve dağıtanların mülki amir tarafından kolluk vasıtasıyla men edilmesi gerekmektedir. * Futbol Müsabakalarında müşterek bahisler tertibi hakkında Kanun kapsamına aykırı olarak; futbol müsabakaları, müşterek bahis tertip veya idare edenlerin veya bunlara ait biletleri bilerek satanlar veya dağıtanların ve sattıranlar veya dağıttıranların mahallin en büyük mülki amiri tarafından zabıta marifetiyle men edilmesi gerekmektedir. Ayrıca haklarında tutacak zabıt ile birlikte mahkemeye sevk edilmeleri gerekmektedir. 7258 Sayılı Futbol Müsabakalarında Müşterek Bahisler Tertibi Hakkında Kanun’un 5’inci Maddesi. Kaybedilmiş bir * Kaybedilmiş bir şeyi bulan kimse, malın sahibine, sahibini bilmiyorsa 4721 Sayılı Türk 190 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Medeni Kanunu’nun 769, 770 ve 771’inci Maddeleri. şeyi bulan kimse; malın sahibine veya kolluğa bilgi vermekle yükümlü bulunmaktadır. kolluk kuvvetlerine, köylerde muhtara bilgi vermek veya araştırma yapmak ve gerektiğinde ilan etmek zorundadır. * Bulunan şey önemli ölçüde değerli ise, her halde kolluk kuvvetlerine veya muhtara bildirmek gerekmektedir. * Oturulan bir evde veya işyerinde ya da kamu hizmeti görülen yerde bir şey bulan kimse, bunu o yer sahibine veya kiracıya ya da kamu hizmeti görülen yerde denetim ve gözetim ile görevli olanlara teslim etmek zorundadır. Dolandırıcılık; hileli davranışlarla bir kimseyi aldatma, başkasına veya kendine yarar sağlayan şahısların işlediği suçlar ile ilgili olarak kolluğa araştırma ve suçluları yakalama yetkisi verilmiştir. * Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onu veya başkasını zarara 5237 Sayılı Türk sokarak, kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişiye hapis veya Ceza Kanunu’nun adli para cezası verilmesi gerekmektedir. 157’nci maddesi* Emekli Sandığından babası veya annesinin emekli maaşını almak nin 1’nci Fıkrası maksadıyla, eşinden anlaşmalı olarak boşanan ancak gerçekte evli gibi ile 158’ nci Madyaşayan bayanlar hakkında davranışları ile ilgili olarak nitelikli dolandıdesi. rıcılık suçundan adli işlem başlatılmalıdır. 5411 Sayılı Ban* Kolluk; basın suçları ile ilgili soruşturma ve kovuşturma sebebiyle kacılık Kanuşüpheli, sanık, tanık, bilirkişi ve suçtan zarar görenleri, C.Savcısının nu’nun 166’ncı veya mahkeme naibinin veya istinabe olunan hâkimin emri ile belirtilen Maddesi. gün, saat ve yerde hazır bulundurmaya mecburdur. Tıp mesleklerinin uygulanmasına dair kanuna aykırı durumlar kamu idaresinin güvenliğine karşı suçlar bölümünde mütalaa edilmektedir. 1219 Sayılı TaKişisel çıkar amacı olmasa bile diplomasız olarak; hekimlik, diş tabiplibabet ve Şuabatı ği, dişçilik, ebecilik, sünnetçilik ve hasta bakıcılık yapanların, klinik Sanatlarının Tarzı hizmetleri ile ilgili işyeri açanların tedavi aygıtlarını imal eden veya imal İcrasına (Tıp ederek satan kimselerin meslek icrasının durdurulması, araç ve gereçMeslekleri Uygulerinin müsadere olunması ve kanuni cezai müeyyideye tabi tutulması lamalarına) Dair gerekmektedir. Kanun. Kotların üretiminde beyazlaştırma amacıyla kum ve silika kristallerinin kullanılmaması gerekmektedir. Sağlık Bakanlığı Genelgesi gereğince, Silikozis hastalığına önlem maksadıyla, kot giyim ve kumaşlarının üretiminde beyazlaştırma ama- Sağlık Bakanlığıcıyla, kum ve slika kristallerinin püskürtme suretiyle kullanılması yasaknın 2009/24 lanmıştır. (Sağlık Bak. Temel Sağlık Hiz. Gn. Md. lüğünün 27 Mart Numaralı Genel2009 tarihli, B100TSH010006-140-01 Sayılı 2009/24 Numaralı Genelgesi gesi) Aktar, baharatçı ve lokman hekim olarak isimlendirilen yerlerde bitkisel madde satılması ile ilgili hususlar genelge ile belirlenmiştir. * Eczacılık mesleği ile ilgisi olmayan aktar, baharatçı veya lokman hekim olarak isimlendirilen yetkisiz ve bilgisiz kişilerce bu tür işyerleri açılmadan önce Sağlık ve Sosyal Yardım Müdürlüğünden izin alınması gerekmektedir. * Bitkisel madde satan dükkânlarda; tarım ilaçları satılmamalı, bitki ürünleri kapalı kaplarda saklanarak hijyenik şartlara riayet edilmeli, satılan bütün dropların Türkçe ve Latince isimlerinin listesi satıcıda bulunmalıdır. * Genelge ekinde belirtilen satılması mahzurlu ve tehlikeli olan maddelerin pazarlanmasına müsaade edilmemelidir. * Genelge hükümlerine aykırılık durumlarında anılan işyerleri İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğünce kapatılmalı ve Kabahatler Kanunu’nun 32’nci maddesi gereğince emre aykırı davranıştan cezai müeyyide uygulanmalıdır. Doğal çiçek soğanlarının sökümü, üretimi ve ticaretinin bu konuda ihdas edilmiş yönetmelikte belirtilen * Türkiye’de endemik ve nesilleri tehlike altında olan doğal çiçek soDoğal Çiçek ğanlarının sökümü ve ticareti yasaklanmıştır. Soğanlarının * Doğadan elde edildiği gibi ihraç edilecek türlere ait çiçek soğanlarının Sökümü, Üretimi sökümü ve ihracatı ile materyali doğadan temin edilerek kontrol altında ve Ticaretine üretilen veya büyütülen çiçek soğanlarının ihracatı kotaya tabidir. İlişkin Yönetmeli* Çiçek soğanı ihraç etmek isteyen gerçek veya tüzel kişilerin Tarım ve ği’nin 6, 8, 20 ve Köy İşleri Bakanlığından yeterlilik belgesi almaları ve ihracat yeterlilik 23 ‘üncü madde- İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğünün 01 Ekim 1985 Tarih ve “Aktarlar, Baharatçılar vb. Dükkânlar” Konulu Genelgesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 191 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. esaslar dâhilinde gerçekleştirilmesi gerekmektedir. koşullarını taşımaları gerekmektedir. leri. * Doğal çiçek soğanlarının sökümü, üretimi ve ticareti ile ilgili olarak (24 Ağustos 2004 yılda en az bir defa toplanan danışma kurulunda J.Gn. K.lığından 1 tarih ve 25560 temsilci iştirak etmektedir. sayılı resmi gazete) * 14.01.1982 tarihinden önce bankerlik faaliyetleri sebebiyle gerek anapara gerekse faizler için karşılıksız, çek, poliçe ile bono ve bu sayılanların niteliklerini taşımasalar bile borç ikrarını içeren herhangi bir Ödeme güçlüğü belge düzenlemek suretiyle veya sair surette Türk Ceza Kanununun 157’nci maddesinde yazılı suçu işleyen (daha önce tasfiye için başvuİçinde bulunan ranlar, beyanname verenler veya haklarında tasfiyenin açılmasına bankerler ve karar verilenler dâhil) bankerlerin; bunlarla irtibatlı kişilerin; ödeme (15 gün içinde 35 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 37 Sayılı 2644 Sayılı Ödeplanı sunmalarını Kararname ile değişik 5’inci maddesinde belirtilen esaslara göre beme Güçlüğü yanda bulunup tüm borçlarını bir yılı geçmeyen sürede ödeyeceğini müteakip adli İçinde Bulunan gösterir bir planı, ilgili Cumhuriyet Savcılığı aracılığı ile tasfiye ile gömakamlarca Bankerlere ve infazın durdurul- revli mahkemeye vermesi ve ödeme planı ile göstereceği teminatın Bunlarla ilgili ması hususunda görevli mahkemece uygulanabilir ve borçlarının tasfiyesini sağlayabilir Kişilere Uygulanitelikte görülmesi halinde) karar verilmesi nacak Ceza durumunda, kollu- İnfaz edilecek veya infaz edilmekte olan cezaların infazının durdurulHükümleri Hakğa teslim edilmesi masına ilgili mahkemece, karar verilmesi durumunda, kolluk makamlakındaki Kanuve serbest bırakıl- rına teslim edilmesi ve ikametgâhlarının bulunduğu yerdeki kolluk nu’nun 4’üncü dıktan sonra birer makamlarının yoklama defterine kaydedilmesini müteakip, serbest Maddesi. hafta süreyle bırakılması gerekmektedir. kolluk makamları- * Tutuklu veya hükümlü olmayan sanıklar da ödeme planı ve gösterena yoklama mak- cekleri teminatın görevli mahkemece uygulanabilir ve borçlarının tasfisadıyla gelmesi yesini sağlayabilir nitelikte görüldüğü tarihi izleyen gün içinde ikametgerekmektedir. gâhlarının bulunduğu yerdeki kolluk makamlarının yoklama defterine kaydolmak zorundadırlar. * Yukarıda belirtilen durumundaki kişilerin, tasfiye kararı kaldırılıncaya kadar birer hafta aralıklarla yoklamaya gelmek zorundadırlar. Kolluğa; Bankacılık suçlarından dolayı arananların yakalanması, hazır bulundurulması ve gerektiğinde zor kullanılması yetkisi verilmiştir. Bankalar Kanunu Bu suçlarla ilgili soruşturma ve kovuşturmalarda kolluk; soruşturma ve ile Bazı kanunlarkovuşturma sebebiyle şüpheli, sanık, tanık, bilirkişi ve suçtan zarar da Değişiklik görenleri, Cumhuriyet Savcısının veya mahkeme naibinin veya istinabe Yapılmasına Dair olunan hâkimin emriyle belirtilen gün, saat ve yerde hazır bulundurma5020 Sayılı Kaya mecburdur. Bu emir, çağrılanlar hakkında kolluğa ihzar müzekkerenun’un 26/3 / c sinde olduğu gibi zor kullanma yetkisi vermektedir. Bendi. Banka kartları ve kredi kartlarının çıkarılmasına, kullanımına takas ve mahsup işlemlerine ilişkin usul ve esaslar kanun ile düzenlenmiştir. Mevduat hesabı veya özel cari hesaplar kullanımı dâhil bankacılık hizmetlerinden yararlanma banka kartları ve ayrıca nakit kullanımı gerekmeksizin mal ve hizmet alımı veya nakit çekme olanağı sağlayan basılı kart veya fiziki varlığı bulunmayan kart numarasına kredi kartı 5464 Sayılı Bandenmektedir. ka Kartları ve Kredi Kartları Kart çıkaran kurumun yükümlülüğü, sözleşme şekli ve genel işlemler Kanunu. konu ile ilgili denetim ve alınacak önlemler, banka kartları ve kredi kartları kanununa muhalefette uygulanacak idari para cezaları ile sahte belge düzenlenmesi (iki yıldan beş yıla kadar hapis), izinsiz kart çıkartma, kovuşturma usulü ve diğer hususlar kanunda açıkça düzenlenmiştir. Çek kullanımı hakkındaki esaslar, çek hamillerinin korunmasına dair tedbirler ile karşılıksız çek kullanımında * Çek defterleri bankalarca bastırılmakta olup, ibraz ve ödeme tebligat, 3167 Sayılı Çek bankalarca uygulanacak cezalar ve karşılıksız çek gibi konular kanunÖdemelerin da açıkça düzenlenmiştir. Düzenlenmesi ve * İbraz edildiğinde yeterli karşılığı bulunmaması nedeniyle kısmen de Çek Hamillerinin olsa ödenmeyen çeki düzenleyen hesap sahipleri veya yetkili temsilci- Korunması Haklerinin çek bedeli tutarı kadar ağır para cezası ile cezalandırılması kında Kanun’un gerekmektedir. 16’ncı Maddesi 192 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınuygulanacak müeyyideler kanunla düzenlenmiştir. İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına ilişkin Yönetmelik hükümlerine istinaden işyeri açılmadan önce kolluğun görüşünün alınması gerekmektedir. Ayrıca umuma açık işyerleri güvenlik ve asayiş yönünden kolluk tarafından denetlenebilmektedir. Denetimler esnasında kolluk tarafından mevzuata aykırı olduğu tespit edilen durumlar hakkında yetkili idareye gereği yapılmak üzere bilgi verilmesi gerekmektedir. lanamaz. * Kısmen veya tamamen karşılıksız çıkan her çek yaprağı ayrı bir suç ve Bu Kanunda oluşturmaktadır. Değişiklik Yapıl* Çekin karşılığının tamamen veya kısmen bulunmaması halinde ban- masına Dair 4814 kanın ödeme yükümlülüğü çek hesabında bulunan ödeme miktarı ile Sayılı Yasanın 4 ve 16’ncı Maddesınırlıdır. leri. * Karşılıksız çek kullanımından dolayı mağdurun veya bankanın çek düzenleyen kişi ile ilgili olarak şikâyetçi olmaları durumunda, çekin tanzim edildiği, ibraz edildiği veya şikâyetçinin yerleşim yerinin bulunduğu Asliye Ceza Mahkemesince soruşturma ve kovuşturma yapılması gerekmektedir. * Yetkili mahkeme tarafından kolluğun görevlendirilmesi halinde; çek düzenleyenin açık kimlik bilgileri ve adreslerinin saptanması, ikamet durumunun tespiti ile ticaret sicil kayıtları ve vergi kimlik bilgilerinin tespit edilmesi gerekmektedir. * Umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinde genel asayiş ve güvenlik yönünden yetkili kolluk kuvvetinin görüşünün alınması gerekmektedir. * İl Özel İdaresi ve belediyeler, umuma açık istirahat ve eğlence yeri ruhsatını vermeden önce kolluk kuvvetinin görüşünü almak zorundadır. * Yetkili kolluk kuvvetinin, açılacak yerin genel güvenlik ve asayişin korunması açısından kolaylıkla kontrol edilebilecek bir yerde ve konumda olup olmadığını dikkate alarak, işyeri hakkındaki görüşünü mülki idare amiri vasıtasıyla yedi gün içinde bildirmesi gerekmektedir. * Kollukça, izin almadan açıldığı tespit edilen umuma açık istirahat ve eğlence yerleri düzenlenecek bir tutanakla kapatılmak üzere yetkili idareye bildirilmeli, yetkili idare yapılan bildirim üzerine izin almadan 5302 Sayılı İl açılan yeri kapatarak en geç üç gün içinde kolluğa bilgi vermelidir. Özel İdaresi * Kolluk, umuma açık istirahat ve eğlence yerlerini genel güvenlik ve Kanunu ve asayiş yönünden denetlemeli, denetimler sırasında tespit edilen mev2005/9207 Numazuata aykırı hususları, yetkili idarelere gereği yapılmak üzere bildirilmeralı İşyeri Açma lidir. ile Çalışma Ruh* Otel, motel, kamp ve benzeri her türlü konaklama yeri işleticileri, bu satlarına İlişkin yerlerde yatacak olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı veya yabancı Yönetmeliğin 5, uyruklu kişilerin kimlik ve geliş-gidiş kayıtlarını ücretli veya ücretsiz, 32, 37,43’üncü gündüz veya gece kalmalarına bakılmaksızın örneğine ve usulüne Maddesi. uygun şekilde, günü gününe tutmak ve kolluk denetimine hazır bulundurmak zorundadır. * Bu Yönetmelik kapsamına giren işletmelerin işletmecisi veya mesul müdürü, iş yerinde sürekli veya geçici olarak çalıştırılan kişinin ayrılışını, 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanununun uygulanmasına ilişkin yönetmelikteki örneğine uygun kimlik bildirme belgesi doldurmak suretiyle yirmi dört saat içerisinde bağlı bulunduğu kolluğa bildirmekle mükelleftir. * Kolluğa bildirilerek çalıştırılanlar için, işletici veya mesul müdür tarafından bir kimlik belgesi verilmeli ve bu belge her istendiğinde kolluğa gösterilmesi gerekmektedir. (10.08.2005 tarih ve 25902 sayılı Resmi Gazete) *Meyhane, kahvehane, kıraathane, bar, elektronik oyun merkezleri gibi umuma açık yerler ile açık alkollü içki satılan yerlerin açılmasına izin verilirken mesafe ölçümünde, bina ve tesislerin varsa bahçe kapıları, İşyeri açma ve yoksa bina kapıları; kapıların birden fazla olması durumunda en yakını çalıştırma belgesi esas alınır. Yüz metre uzaklığın ölçümünde, mevcut cadde ve sokaklar 3572 Sayılı Kabulunmayan üzerinden yaya yolu kullanılarak, yaya kurallarına göre gidilebilecek en nun 34.ncü Madişyerlerinin kapakısa mesafe dikkate alınır. İşyeri açma ve çalıştırma ruhsatı için başvudesi tılması gerekmekruda bulunanların, işlemlerin bitmesini beklemeden işyeri açmaları tedir. halinde bu işyerlerinin yetkililerce kapatılması gerekmektedir. (3572 Sayılı İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair Kanun) GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 193 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Her türlü telsiz sisteminin kurulması, işletilmesine müsaade edilmesi kanunla düzenlenmiştir. Haberleşme maksadıyla kullanılan ve elektromanyetik dalgalar yoluyla ses, data ve resim vermeye veya almaya yarayan telsiz haberleşmesine ilişkin esaslar telekomünikasyon kurumunun görevleri, telsiz kurma 2813 Sayılı Telsiz ve ruhsat alma mecburiyeti, telsizlerin kontrolü, denetim, emniyet ve Kanunu. muhafaza ile cezai yükümler telsiz kanununda ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. * Özel telsiz sistemlerini kişisel veya kurumsal olarak işletmek isteyen- Özel Telsiz Sislerin, Bilgi Teknolojileri İletişim Kurulundan, Amatör Telsiz Belgesi ile temleri Yönetmeliği 5/3 Maddesi Kurma ve Kullanma İzin Belgesi alınması gerekmektedir. ile 19 Ekim 2007 Özel telsiz sistem- * Özel telsiz sistemlerini kişisel veya kurumsal olarak işletmek isteyentarihli, 26675 lerini işletmek lere verilecek izni müteakip, bu kişi veya kurumlarca, üçüncü sahışlara Sayılı R.G. Yaisteyen kişi veya hizmet verilmemesi ve ticari amaç güdülmemesi, kamu kullanımına yımlanan Telsiz kurumların izin açılmaması gerekmektedir. ve Telekomünibelgesi almaları * Telsiz sistem ve cihazlarının münhasıran şahsi veya kurumsal ihtikasyon Terminal gerekmektedir. yaçlar için kullanılması ve üçüncü şahıslara herhangi bir elektronik Ekipmanları, haberleşme hizmeti verilmesinde kullanılmaması,herhangi bir ticari Piyasa Gözetimi amaç güdülmemesi ve kamu kullanımına açık olarak sunulmaması ve Denetimine esastır. Dair Yönetmelik Dilekçe hakkının kullanılmasına dair kanun gereğince vatandaşların dilekçelerine 30 gün içerisinde cevap verilmesi gerekmektedir. Türk vatandaşları ve Türkiye’de ikamet eden yabancılar; kendileri veya kamu ile ilgili şikâyetlerini TBMM veya yetkili makamlara yazı ile baş3071 Sayılı vurmak suretiyle yapabilmektedir. Dilekçe Hakkının İlgili kamu kurum ve kuruluşları ile TBMM tarafından belirli bir konuyu Kullanılmasına ihtiva etmeyen, yargı mercilerinin görevine giren ve dilekçeye sahibinin Dair Kanun’un 1, 4, 6 ve 8’inci ad soyadı ile iş ve ikametgâh adresi bulunmayan dilekçeler hariç olmak Maddeleri. üzere yapılan başvuruya otuz gün içerisinde cevap verilmesi gerekmektedir. Dilekçe ve bilgi edinme hakkının kullanılması ile ilgili olarak Başbakanlık genelgesinde düzenlemelerde bulunulmuştur. * 5271 sayılı CMK’nun 158’inci maddesi gereğince dilekçeyle yapılan 24 Ocak 2004 müracaat ve şikâyetler tutanakla kayıt altına alınarak, konusu suç teşkil gün ve 25356 edenler için durum C.Başsavcılıklarına iletilecektir. Tarihli Resim * CMK’nun 157’nci maddesi gereğince soruşturmanın gizliliği başlıklı Gazetede Yayımdüzenlemeye uygun olarak hareket edilecektir. lanan Başbakanlığın 2004/12 * Vatandaşın dilek ve şikâyetleri, hoşgörü ve güler yüzle karşılanacak ve talepler anında incelenerek muhatabına sonuç hakkında en kısa Numaralı Genelgesi. sürede bilgi verilecektir. Şeffaf yönetim ve açıklık ilkeleri gereği vatandaşların bilgi edinme hakkı ve ilgili kurum ve kuruluşların bilgi verme yükümlülüğü bulunmaktadır. Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, başvuru sahibinin istemiş olduğu bilgileri yasada belirtilen 4982 Sayılı Bilgi esaslar çerçevesinde yazılı veya elektronik olarak bildirmesi gerekmekEdinme Hakkı tedir. Kanunu’nun 4, 5, Devlet sırrı olan gizlilik dereceli ile sivil ve askeri istihbarat birimlerinin 12, 16 ve 18’inci Maddeler. görev ve faaliyetlerine ilişkin bilgi ve belgeler kanun kapsamı dışında bulunmaktadır. Kara Paranın Aklanmasının önlenmesi ilgili esas ve usuller kanun kapsamında yürütülmektedir. 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanunda, 4208 Sayılı Kara 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda ve 178 sayılı Maliye Bakanlı- Para Aklanmasığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’de nın Önlenmesi ile 4208 sayılı Kanunla değişiklikler yapılmıştır. İlgili Kanun Kara paraya kaynaklık edecek her türlü kaçak ve kaçak olmasından şüphe edilen Ülke içinde hazırlanarak ülke sınırlarını terk etmeden ülke içinde bir yer- Kontrollü Teslimat den başka bir yere götürülecek kontrollü teslimata konu mal veya konula- Uygulaması ve rın yetkili makamlar bilgisi ve denetimi altında nakledilebilmeleri için; Esasları Hakkın* Kaçakçılık faaliyetlerinin çok ciddi organize edilmiş olması, da Yönetmelik. * Organizatörlerin, sermayedarların ve şebeke elemanlarının ortaya (15.09.1997 gün 194 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayıneşyanın yetkili makamların bilgisi ve denetimi altında nakilleri ile ilgili yönetmelik ihdas edilmiştir. çıkarılması ve bunlar hakkında bütün delillerin tespiti için başka imkân bulunmaması gibi durumlarda Emniyet ve Jandarma Genel Komutanlığı KOM Daire Başkanlığınca Cumhuriyet Başsavcılığından talepte bulunulabilmektedir. * Kontrollü teslimat; uyuşturucu ve psikotrop maddeler, BM sözleşmesinin EK-1 ve 2 numaralı tabloları ve bunlara bağlı fonlar veya kara para veya kara paraya kaynaklık eden her türlü kaçak ve kaçak olmasından şüphe edilen eşya için uygulanabilmektedir. lanamaz. ve 32111 Sayılı Resmi Gazete) * Jandarmanın Diğer Görevleri kapsamında; asayiş açısından kritik bölge ve yollarda; postaların, Devlete ait para nakillerinin güvenliği için zorunlu görülen durumlarda, mülki amirin istemiyle, refakat devriyesi ya 83/77362 Sayılı Jandarma Teşkida özel koruma görevlisi görevlendirilebilmektedir. Mülki amirinin latı Görev ve istemiyle Devlete * İçişleri Bakanlığının genelgesi gereğince; İller arası ve İl dâhilindeki Yetkileri Yönetait para nakillerinin banknot ve sair kıymet grup nakillerinin, Koruma hizmetlerinin Özel meliğinin 43 ncü güvenliğinin kolluk Güvenlik Teşkilatı personeline yaptırılması, ancak T.C. Merkez Bankamaddesi, İçişleri tarafından sağsı ve Şubesinin bulunmadığı İllerde T.C. Merkez Bankası adına görev Bakanlığının 08 lanması gerekyapan T.C. Ziraat Bankasının hazine adına değişik bölgeler ve tarihler- Ocak 2002 tarih mektedir. de gerçekleştireceği grup nakillerde, özel güvenlik personeline yardımve 14/191-05 cı olmak üzere İl Valilerince uygun görülmesi halinde, genel kolluk Sayılı Genelgesi. kuvvetlerince imkânlar ölçüsünde eskort verilmek ve kritik bölgelerde emniyet tedbirleri alınmak suretiyle gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Türkiye’den yabancı ülkeye veya dışarıdan ülke içine para transferi ile kişilerin üzerlerinde taşıyabilecekleri nakit ve ziynet eşyası ile ilgili olarak Bakanlar Kurulunca düzenlemede bulunulmuştur. * Türkiye’de yerleşik şahıslar ile dışarıda yerleşik kişiler, bankalar vasıtasıyla yurtdışına serbestçe Türk parası gönderebilmekte, * Yolcular beraberlerinde en çok 5.000 ABD Doları karşılığı Türk paraTürk Parasının sını yurtdışına serbestçe çıkarabilmekte, Kıymetinin Ko* Türkiye’de yerleşik kişiler ile dışarıda yerleşik şahıslarca, bankalar runması Hakkınvasıtasıyla yurtdışına serbestçe döviz transferi yapılabilmekte, da 11 Ağustos * 15.000 $ aşmayan ve ticari amaç taşımayan ziynet eşyası niteliğinde 1989 Tarih ve 32 kıymetli madenler ve taşlardan yapılmış eşyalar yurda getirilebilmekte Sayılı Bakanlar ve yurtdışına çıkarılabilmekte, daha fazla değerdeki ziynet eşyalarının Kurulu Kararının yurtdışına çıkarılması durumunda, girişte beyan edilmesi veya Türki3, 4, 7, ve ye’de satın alındığının tevsik (belgelenmesi) gerekmektedir. 14’üncü Madde* Bankalarca; ithalat, ihracat ve görünmeyen işlemler dışındaki yurtdıler. şına yapılan 50.000 $ karşılığını aşan Türk Lirası transferlerine ilişkin bilgilerin, transfer tarihinden itibaren 30 gün içinde Bakanlıkça belirlenecek mercilere bildirilmesinin zorunlu bulunmaktadır. * Türkiye’ye 5.000 $ veya eşitini aşan miktarda paranın araç veya bavulla getirilebilmesi için, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu gereğince; para naklinin gümrük işlemlerine tabi tutulması ve kaynağını belirleyecek belge marifetiyle gerçekleştirilmesi gerekmektedir. * Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla görevli kolluk güçleri; kaçak eşya, her türlü silah, mühimmat, patlayıcı ve uyuşturucu maddeYurtdışından bavul lerin bulunduğundan şüphe edilen her türlü kap, ambalaj veya taşımaveya araçla döviz ya yarayan diğer araçlar ile kişiler üzerinde yapılacak arama ve el 5607 Sayılı Kakaçakçılığı yapıl- koymaya 5271 sayılı CMK uyarınca yetkili bulunmaktadırlar. çakçılıkla Mücaması halinde * Para naklinin gümrük işlemlerine tabi tutulmadan veya sahte belge dele Kanunu’nun kolluğun görev ve kullanılmak suretiyle yurt içine getirildiği yönünde intikal eden bilgiye 3’üncü Maddesi. yetkileri bulunmak- veya fiili tespit durumunda; ilgililer hakkında 5607 sayılı kanun kapsatadır. mında, Döviz Kaçakçılığından yasal işlem başlatılmalıdır. * Kaçakçılık kanununda tanımlanan suçların işlenmesinde kullanılan taşıtlara, CMK’nun 128 nci maddesinin 4 ncü fıkrası gereğince el konulmalı ve kaçakçılık şüphesiyle el konulan eşya ile alıkonulan her türlü taşıt ve araç; miktarı, cinsi, markası, tipi, modeli ve seri numarası gibi ayırıcı özelliklerini gösteren bir tutanakla gümrük idaresine teslim edilmelidir. Kolluğa; Mali Malî Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı doğrudan Maliye Bakanına 5549 sayılı Suç GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 195 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Suçları Araştırma bağlı olup, görev ve yetkileri dâhilinde; değerlendirme sürecinde gerek Gelirlerinin AkKurulu Başkanlığı duyulduğunda kolluk ve diğer birimlerden inceleme ve araştırma ya- lanmasının Ön(MASAK) ile pılması yönünde talepte bulunabilmektedir. lenmesi Hakkınişbirliği içerisinde daki Kanunu’nun mali suçlarla ilgili 19’u ncu Maddearaştırma ve sinin 1’inci Fıkraçalışma yetkisi sı. verilmiştir. Kayıt dışı istihdamla mücadele (KADİM) projesi gereğince ilgili kuruluşların denetimlerine Genel kolluk tarafından gerekli desteğin verilmesi gerekmektedir. * Başbakanlığın genelgesine istinaden; kayıt dışı istihdamla mücadelede projesinden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı sorumlu olmakla birlikte, İl düzeyinde kayıt dışı istihdamın önlenmesine yönelik çalışma- Başbakanlığın 4 ların Valiliklerin koordinatörlüğünde ilgili tüm kuruluşların katkı ve Ekim 2006 Tarih ve 26309 Sayılı katılımları ile yürütülmesi gerekmektedir. Resmi Gazetede * Valiliklerce özellikle SSK, Bağ-Kur, İŞKUR ve Maliye Bakanlığı İl Yayımlanan teşkilatlarının kayıt dışı istihdam ile mücadele faaliyetleri yakinen 2006/28 Numaralı gözetlenecek, ilgili sosyal güvenlik kuruluşlarının denetimlerine genel Genelgesi. ve özel kolluk birimleri ihtiyaç duyulması halinde gerekli destek verilecektir. Tahsis makamınca; Kamu konutlarının boşaltması hususunda vermiş olduğu karara riayet etmeyen kişilerin kolluk kuvveti marifetiyle meskeninin zorla boşaltılması gerekmektedir. * Konutlar, 7 nci maddede belirtilen süreler sonunda boşaltılmaz ise, tahsis makamı tarafından ilgili mülki veya askeri makamlara başvurulmalıdır. Bu başvuru üzerine konut başka bir bildirime gerek kalmaksızın, kolluk kuvveti kullanılarak bir hafta içinde zorla boşalttırılmalıdır. 2946 Sayılı Kamu * Konut tahsisine yetkili makam tarafından kendilerine tahsis yapılma- Konutları Kanunu’nun 8’inci dan konutları işgal edenler veya tahsis yapıldıktan sonra gerçeğe Maddesi. aykırı beyanda bulunduğu anlaşılanlar, konut blok veya gruplarındaki diğer konut sakinlerinin huzur ve sükûnunu bozucu, genel ahlak değerlerini zedeleyici tutum ve davranışlarda bulunmakta ısrar ettiği tespit olunanlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükmüne göre işlem yapılmalıdır. Mülki makamın emrine istinaden; dönem süresi sonunda devre mülklerini boşaltmayan kişilerin zabıta tarafından boşalttırılması gerekmektedir. Devre mülk hak sahipleri, kendilerine ayrılan ve tapu sicilinde belirtilen dönem süresi sonunda istifade ettikleri bağımsız bölüm veya yapıyı sözleşme hükümleri gereğince boşaltmaya ve yeni hak sahibine teslime mecburdurlar. Dönem süresi sonunda tahliye olmadığı takdirde, istifade edecek dönem sahibinden birisinin veya yöneticinin tapu kaydını ve sözleşmeyi talebine ekleyerek ibrazı halinde mahallin en büyük amirinin emri ile başkaca bir işlem ve tebligata lüzum kalınmaksızın devre mülkün zabıta tarafından boşalttırılması gerekmektedir. TRT Kurumunun verici ile iletim sistemleri devlet malı sayıldığından güvenliğinin İçişleri Bakanlığı (Kolluk) tarafından sağlanması gerekmektedir. Türkiye Radyo Televizyon Kurumunun malları ve her çeşit mevcutları 2954 Sayılı TürkiDevlet malı sayılmaktadır. Kurumun verici ve stüdyolar ile program ye Radyo ve iletim sistemleri gibi yayın ile ilgili bina ve tesislerinin güvenliği ve Televizyon Kanukorunması İçişleri Bakanlığının sorumluluğu altında olup, ancak, Türkinu’nun 59’uncu ye Radyo-Televizyon Kurumu gerektiğinde 5188 sayılı kapsamında Maddesi. özel güvenlik görevlisi istihdam edebilmektedir. TRT. Kurumunun bütün radyo ve televizyonlarında idam veya ağır hapis cezasını gerektiren suçlardan haklarında tevkif veya yaka- 1481 Sayılı Asaİdam veya ağır hapis cezasını gerektiren suçlardan bir veya birkaçını yişe Müessir Bazı işlemekten sanık veya hükümlü olup da haklarında tevkif veya yakalaFiillerin Önlenmema emri çıkarılan ve silahlı dolaşarak emniyet ve asayişi tek başına si Hakkında veya toplu olarak fiilen tehdit ve ihlal ettikleri anlaşılanlar hakkında TRT Kanun Gereğince Kurumu radyo ve televizyonlarında yapılan teslim olmasına dair ilan ve Yapılacak İlanın bu ilana ait kurul kararı, sanık veya hükümlünün Türkiye’de varsa Usul ve Şeklini eşine, ana, babası, kardeş veya reşit çocuklarından birisine kollukça Gösterir Yönet- 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 64’üncü Maddesi. 196 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlama emri çıkarı- tebliğ edilir. lan ve silahlı dolaşarak emniyet ve asayişi tek başına veya toplu olarak fiilen tehdit ve ihlal ettikleri anlaşılanlar hakkında yapılan ilanların tebliği görevi kolluğa verilmiştir. Önleyici tedbirler haricinde, seçimlerin tam bir serbestlik ve gizlilik içerisinde yapılmasının temini maksadıyla, İlçe Seçim Kurulu ve Sandık Başkanlarının talepleri halinde kolluğun yetki ve sorumluluğu bulunmaktadır. lanamaz. meliğin 3, 4 ve 8’inci maddeleri * Seçmen listelerinin asılı kaldığı sürece korunmasından idare ve zabıta amir ve memurları sorumlu bulunmaktadır. * Seçim maksadıyla kapalı yerlerde yapılacak propagandalar için önceden kolluğa haber verilmesi gerekmektedir. * Seçim kurulu Başkanlarınca seçim için araç ve gereç talebinde bulunulması halinde kolluk tarafından yardımda bulunulmalıdır. * Seçim zamanlarında, genel yollar üzerinde, mabetlerde, kamu hizmeti görülen bina ve tesislerde ve İlçe Seçim Kurullarınca gösterileceklerden başka meydanlarda toplu olarak sözlü propaganda yapılması yasaktır. * Oy verme gününde önceki günün saat 18.00’den sonra ilan, beyanname, genelge, açık mektup ve her çeşit propaganda mahiyetini taşıyan matbuanın dağıtılması, yapıştırılması, asılması ve satılması yasaktır. * Memur ve hizmetleriyle her türlü araç ve gereç ile imkânların siyasi bir partinin veya adayının emrinde veya her hangi bir siyasi faaliyette çalıştırılmaları, kullanılmaları veya kullandırılmaları yasaktır. * Oy verme günü her ne suretle olursa olsun, ispirtolu içki satılması, 298 Sayılı Seçimiçkili yerlere umumi mahallerde her çeşit ispirtolu içki satılması, veril- lerin Temel Hümesi yasak kapsamındadır. Oy verme günü bütün eğlence yerleri oy kümleri ve Seçverme süresince kapalı olmalıdır. Eğlence yeri niteliğine haiz lokantamen Kütükleri larda sadece yemek verilmelidir. Hakkındaki Ka* Oy verme günü, emniyet ve asayişi korumakla görevli olanlardan nun’un 40, 50, 51, başka hiçbir kimsenin, köy, kasaba ve şehirlerde silah taşımaması 57, 63, 67, 79, gerekmektedir. 81, 82, 83, 84, * Sandık alanında düzenin sağlanması Sandık Kurul Başkanına aittir. 134, 154 ve 175 * Sandık alanında seçmenin oyunu tam bir serbestlikle ve gizli şekilde ‘inci Maddeleri. kullanmasını veya sandık kurulunun görevini yapmasına engel olmaya kalkışanlara, yahut oy verme işinin yolunda gitmesini aksatanlarla, sandık başı işlemlerinin düzenini bozmaya yeltenenlerin başkan tarafından uyarılması, uyarıyı dinlemeyenlerin sandık alanından çıkarılması gerekmektedir. Bu tür durumlarla karşılaşılması halinde zabıta kuvvetleri sandık başkanının talebine göre hareket etmelidir. * Sandık alanında bir suç işlemesi halinde, sandık kurulu, durumu tutanağa geçirerek şüpheliyi zabıtaya teslim etmelidir. * Sandık alanında görevlendirilecek zabıta kuvvetleri seçmenlerin seçim işlerini takip etmelerini engelleyecek mahiyette tutum ve davranış içerisinde bulunmamalıdır. * Seçim işlerinin cereyanı sırasında, seçimin düzenli yürütülmesini sağlamak maksadı ile bu Kanunda yazılı kurullar veyahut kurul başkanları tarafından alınan karar ve tedbirlere, ihtara rağmen riayet etmeyen kişilere idarî para cezası verilmesi gerekmektedir. * Özel kanunların adaylık koyma hususunda kabul ettiği esas ve şekillere uymaksızın adaylıklarını koyan memurlar ve yargıçlarla, adaylığını koymak için ordudan ayrılma isteğinde bulunmuş ve bu istekleri kabul GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 197 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. edilmiş olmasına rağmen herhangi bir sebeple görevinden fiilen ayrılmadan veya resmi elbisesiyle propaganda yapan veya bu mahiyette herhangi bir harekette bulunan subaylar, askerî memurlar ve astsubayların yüz günden az olmamak üzere adlî para cezası ile cezalandırılması gerekmektedir. * 298 Sayılı yasa hükümlerine göre idari para cezası karar vermeye C.Savcısı yetkili kılınmıştır. Anayasa düzenine ve genel güvenliğe aykırı suçlarla ilgili suçlardan sayılan olayların faillerinin yakalanabilmesine yardımcı olanlara veya yerlerini yahut kimliklerini bildirenlere para ödülü verilebilir. Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Anayasa düzenine ve genel güvenliğe aykırı suçlarla ilgili; İçişleri Bakanlığınca 1481 Sayılı Asabelirlenecek kişilerin veya bu suçlardan sayılan olayların faillerinin yişe Müessir Bazı yakalanabilmesine yardımcı olanlara veya yerlerini yahut kimliklerini Fiillerin Önlenmebildirenlere para ödülü verilebilir. si Hakkında * İçişleri Bakanlığınca ödül verilenler hakkında koruyucu tedbir alınır. Kanunun Ek 1’inci Bu kişilerin kimlikleri açıklanamaz. Maddesi * Verilecek ödülün miktarı, şekil ve ilana ait esaslar İçişleri Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle gösterilir. Doğu ve Güneydoğu sınırlarının korunması ve güvenliğinin sağlanması görevinin Kara Kuvvetleri Komutanlığınca fiilen devir alınıncaya kadar J. Gn. K. lığınca yürütülmesi gerekmektedir. Doğu ve Güneydoğu sınırlarının korunması ve güvenliğinin sağlanması 3497 Sayılı Kara görevi Kara Kuvvetleri Komutanlığınca fiilen devir alınıncaya kadar Sınırlarının Ko6815 sayılı Kanundan doğan görevlerin Jandarma Genel Komutanlırunması ve Güğınca yerine getirilmesine devam edilmesi gerekmektedir. (3497 Sayılı venliği HakkındaKara Sınırlarının Korunması ve Güvenliği Hakkındaki Kanun’un Geçici ki Kanun’un 1’inci maddesi ve 6815 Sayılı Sınır, Kıyı ve Kara Sularımızın Muhafaza Geçici 1’inci ve Emniyeti ve Kaçakçılığın Men ve Takibi İşlerinin Dâhiliye Vekâletine maddesi Devri Hakkında Kanun.) Seferberlik ilanıyla birlikte sıkıyönetim henüz ilan edilmemiş ise, seferberlik ilan edilen bölgelerde Genelkurmay Başkanının teklifi üzerine Seferberlik ve Milli Savunma Bakanının inhası, Başbakanın imzalayacağı ve CumSavaş Hali Kanu- hurbaşkanının onaylayacağı kararname ile görevlendirilen komutanlar, nunun yürürlüğe kendi sorumluluk bölgelerinde 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanununda 2941 Sayılı Segirmesi durumun- bulunan tedbirleri almaya ve uygulamaya yetkili kılınmıştır. Bu komu- ferberlik ve Savaş da, yetkili kılınmış tanlar, genel güvenlik asayiş ve kamu düzeninin sağlanması ve devam Hali Kanunu’nun komutanlar kolluk ettirilmesi, hava ve deniz limanları ile hudutların kontrolü, yıkıcı faali- 12’nci Maddesi. kuvvetlerini emrine yetlerin önlenmesi, ajanların ve kaçakların aranıp bulunması için lüalabilmektedir. zumlu tedbirlerin tespitiyle bu faaliyetlerin icrasında mülki makamlar ile işbirliği yapmak suretiyle, gerektiğinde kolluk kuvvetlerini emrine alabilmektedir. Türk Sivil Havacılık Kanunu gereğince, uçuş sırasındaki yasaklara aykırı hareket edenlerin Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü yetkililerine bildirilmesi ve suç veya kabahat oluşturan davranışlar için yasal işlemde bulunulması sağlanmalıdır. 2920 Sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu’nun 93’üncü maddesinde belirtilen uçuş sırasındaki yasaklara (Tehlike ve zorunlu durumlar hariç paraşütle atlamak, Akrobatik Uçuş veya benzeri hava gösterileri yapmak, Zirai mücadele dışında yere herhangi bir madde atmak, dökmek veya boşaltma k, yangınla mücadele uçakları hariç yerden herhangi bir madde almak, Fotoğraf çekme yasağı olan yerlerin fotoğrafını çekmek, Herhangi bir madde veya nesneyi çekmek veya uçağın nizami kullanılma şeklinin dışında taşımak, Her türlü reklam ve propaganda niteliğinde faaliyette bulunmak, Silah, cephane, her nevi harp malzemeleri, patlayıcı, yanıcı, tahrip edici ve aşındırıcı madde, zehirli gaz, nükleer yakıt, radyoaktif madde, can ve mal güvenliği yönünden tehlikeli olduğu saptanmış her nevi katı, sıvı ve gaz halinde madde taşımak, Görülen hizmetin ve içinde bulunulan durumun gerektirdiğinin dışında yayın ve haberleşme yapmak) aykırı hareket edenlerin Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü yetkililerine yazılı ve sözlü olarak bildirilmesi ve genel kolluk 2920 Sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu’nun 93 Maddesi. 198 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. görevlerinin icrası esnasında, tespit edilen fiili durumlar için gerekli emniyet tedbirleri alınarak suç ve kabahat oluşturan davranışlara karşı yasal işlem başlatılmalıdır. Hava araçları ile ilgili kazaların soruşturulması ile kurtarma ve yardım konularında Ulaştırma Bakanlığınca görevlendirilmiş ekiplerin yardım taleplerinin kolluk tarafından karşılanması gerekmektedir. * Ulaştırma Bakanlığı, havacılık alanında uzmanlığı kabul edilmiş kişilerden seçilecek bir soruşturma kurulu marifetiyle, kaza ile ilgili her türlü araştırma ve incelemeyi yaparak, delil toplayabilmekte, ifade alabilmektedir. Soruşturma kurulu adı verilen bu ekip tarafından; gerek- 2920 Sayılı Türk tiğinde kolluk kuvvetleri ve adli makamlar ile işbirliği yapılabilmekte Sivil Havacılık veya kolluğun yardımlarına başvurulabilmektedir. Kanunu’nun 13 * Ulaştırma Bakanlığının, uçuş güvenliği ile can ve mal emniyetinin ve 42’nci Maddeleri. sağlanması için ehil personelden oluşan kurtarma yardım ekibinin görevini yapması esnasında, kazaya uğramış olan ve tehlike içinde bulunan hava aracı personeli ile yerel kolluk kuvvetleri ve diğer yetkililer, yardımcı olmakla yükümlü bulunmaktadır. Sivil hava meydanlarında, limanlarda ve sınır kapılarında güvenlik ve diğer hizmetlerin tek otoritenin yönetimi altında yerine getirilmesi maksadıyla yönetmelik çıkarılmıştır. * Sivil hava meydanları, limanlar ve sınır kapılarında; düzenli, etkin ve verimli bir biçimde işlerin yürütülmesi, gerekli güvenlik önlemlerinin alınması, özel ve genel kolluk kuvvetlerinin tam bir işbirliği halinde çalışmaları, giriş ve çıkışların düzenli bir şekilde yapılması, can ve mal güvenliğinin sağlanması, yolcu ve eşya trafiğinin güven içerisinde yürütülmesi, protokol kuralları çerçevesinde karşılama ve uğurlamaların ifa edilmesi, muhtemel harekât tarzı planı, acil durum planı, yangın, kaza ve kırımlara karşı yapılacak işlere ait talimatların hazırlanması veya hazırlatılması gibi görevler İl Valisi’nin yetki ve sorumluluğunda bulunmaktadır. * İl Valisi’ne verilmiş olan yetkiler, mülki idari amiri sıfatıyla sürekli olarak görevlendirilecek Vali yardımcısına ve Kaymakama devredilebilmektedir. * Ülke genelinde kamu ve özel sektöre ait sivil hava alanları, limanlar ve sınır kapılarında güvenlik politikası ve alınması gereken tedbirleri görüşmek üzere İçişleri Bakanlığı müsteşarı veya güvenlikten sorumlu müsteşar yardımcısının başkanlığında J.Gn. K.lığının temsilcisinin de katılımıyla iki ayda bir kez merkez güvenlik kurulu toplantısı icra edilmektedir. * Sivil hava alanları, limanlar ve sınır kapılarının da mülki idare amiri başkanlığında Jandarma temsilcisinin de katılımıyla ayda bir defa güvenlik komisyonu toplantısı yapılmaktadır. * Mülki idare amiri hava alanları, limanlar ve sınır kapılarında güvenlik görev ve sorumluluğunun genel kolluk kuvvetleri ve özel güvenlik teşkilatıyla yerine getirmektedir. * Ülkemize giriş ve çıkış yapılan sınır kapılarında ülke vatandaşlarımızın can ve mal sağlığına zarar verecek her türlü maddenin girmesi ve çıkmasını önleyecek tedbirler mülki idare amiri tarafından buralarda görevli ilgili kuruluşların görevlileri aracılığıyla mevzuat çerçevesinde yerine getirilmektedir. * Komşu ülkelerden Türkiye’ye giriş yapacak yolcuların, hudut komisyonlarına intikali gerekmeyen boyutta olan ve halledilebilecek sorunları, sınır görüşmeleri maksadıyla mülki idare amirine bildirilmekte ve sorunun çözümü mülki idare amirinin vereceği talimat doğrultusunda gerçekleştirilmektedir. Sivil Hava Meydanları, Limanlar ve Sınır Kapılarında Güvenliğin Sağlanması, Görev ve Hizmetlerin Yürütülmesi Hakkında Yönetmeliği’nin 5, 6, 18, 19, 20, 32 ve 36’ncı maddeleri. (14 Ağustos 1997 tarihli ve 23080 numaralı Resmi Gazete) Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumunun muhtaç çocukları tespit ve durumlarını inceleme ile ilgili yardım taleplerinin kolluk * Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, korunmaya, bakıma, yardıma muhtaç aile, çocuk, özürlü ve yaşlılar ile sosyal hizmetlere muhtaç diğer kişileri tespit ve incelemekle görevlidir. * Anılan kişilerin Kuruma duyurulmasında ve incelemeye ilişkin olarak kurum ile işbirliğinde bulunulmasında mahalli mülki amirler, sağlık kuruluşları ve köy muhtarları ile genel kolluk kuvvetleri ve belediye zabıta memurları yükümlü bulunmaktadırlar. 2828 Sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu’nun 21’inci Maddesi. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 199 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. tarafından karşılanması gerekmektedir. 6-14 yaş grubundaki kız ve erkek çocuklarının İlköğretim okullarına gitmesi mecburidir. * İlköğretim; ilköğretim kurumlarında, öğrenim çağında bulunan kız ve 222 Sayılı İlköğerkek çocuklar için mecburi olarak ve devlet okullarında parasız olarak retim ve Eğitim verilmelidir. Kanunu’nun 2 ve * Mecburi İlköğretim çağı; 6-14 yaş grubundaki çocukları kapsamaktadır. 3’ üncü Maddesi. Genel Kolluk, çocukların İlköğretim kurumlarına gitmeleri ve bu konuda her türlü yardımda bulunmakla görevlidir. Mülki amirler, ilköğretim müfettişleri ve kolluk teşkilatı da ilköğretim çağındaki çocukların mecburi ilköğretim kurumlarına devamlarını sağlamada veli yahut vasi veya aile başkanlarına ve okul idarelerine yardımla ve her türlü önlemi almakla görevlidir. Kolluk, ilköğretim çağındaki çocuklarını okula göndermeyen velileri tespit ederek bunlar hakkında tutanak tanzim edebilir. İlköğretim çağında olup da mecburi İlköğretim kurumlarına devam 222 Sayılı İlköğreetmeyenler hiç bir yerde ücretli veya ücretsiz olarak çalıştırılamazlar. tim ve Eğitim İlköğretim çağında olup da bu kurumlara gönderilmeyen çocukların Kanunu’nun 53 ve velileri hakkında tanzim edilen tutanağa istinaden, o yerin en büyük 59’uncu Maddelemülk amiri tarafından idari para cezası verilmesi gerekmektedir. ri. İçkili istirahat ve eğlence yerlerine izin verilirken bu tür yerlerin anaokulu ve okul binalarından 100 metre uzaklıkta bulunması gerekmektedir. 5002 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Özel Meyhane, kahvehane, kıraathane, bar, elektronik oyun merkezleri gibi Öğretim Kurumlaumuma açık yerler ile açık alkollü içki satılan yerlerin anaokulu ve okul rı Kanununda binalarından kapıdan kapıya en az 100 metre uzaklıkta bulunması Değişiklik Yapılgerekmektedir. masına İlişkin Kanun’un 1’inci Maddesi. 222 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu’nun 52’nci Maddesi. Umuma açık Umuma Açık ve yerler ve içkili İçkili Yerler ile yerler ile resmi Resmi veya Özel Umuma açık yerler ve içkili yerler ile Okul binaları arasında kapıdan veya özel öğretim Öğretim Kurumlakapıya en az 100 metre uzaklık bulunması gerekmektedir.(03.04.2004 kurumları arasında rı Arasındaki tarih ve 25422 sayılı Resmi Gazete) belirli bir uzaklığın Uzaklıkların bulunması gerekBelirlenmesine mektedir. Dair Yönetmelik. * İl özel idaresi ve belediyeler, umuma açık istirahat ve eğlence yeri ruhsatını vermeden önce kolluk kuvvetinin görüşünü alır. Yetkili kolluk kuvveti, açılacak yerin genel güvenlik ve asayişin korunması açısından kolaylıkla kontrol edilebilecek bir yerde ve konumda olup olmadığını dikkate alarak, işyeri hakkındaki görüşünü mülki idare amiri vasıtasıyla İçişleri BakanlığıUmuma açık yedi gün içinde bildirir.” nın 01 Eylül 2005 istirahat ve eğlentarihli ve * Kolluk tarafından izin alınmadan açıldığı tespit edilen umuma açık ce yerlerinin dene2005/93sayılı timi ile ilgili olarak istirahat ve eğlence yerleri düzenlenecek bir tutanakla kapatılmak “Umuma Açık ayrıntılı hususlar üzere yetkili idareye bildirilir, yetkili idare yapılan bildirim üzerine izin İstirahat ve Eğalmadan açılan yer kapatılarak en geç üç gün içinde kolluğa bilgi genelge ile düzenlence Yerleri” vermesi gerekmektedir. lenmiştir. * Kolluğun, umuma açık istirahat ve eğlence yerlerini genel güvenlik ve konulu Genelgesi. asayiş yönünden denetleyeceği, denetimler sırasında tespit edilen mevzuata aykırı hususların düzenlenecek tutanakla mahallin en büyük mülki amiri vasıtasıyla gereği yapılmak üzere ruhsat vermeye yetkili idareye gönderilmesi ve yetkili idarece de en geç yedi gün içerisinde 200 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. yapılan işlem sonucunun mülki makama bildirilmesi gerekmektedir. * Umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinde kollukça yapılacak denetimlerde; - İş yerine ait işletme izin belgesinin bulunup bulunmadığı, - İşyerinin sorumlularca çalıştırılıp çalıştırılmadığı, - Kumar oynatılıp oynatılmadığı, - Fuhuş yapılıp yapılmadığı, - Uyuşturucu ve psikotrop madde imal edilen, satılan, kullanılan veya bulundurulan yer haline gelip gelmediği, - Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, anayasal düzenine, genel güvenliğe ve genel ahlaka zararı dokunacak oyun oynatılan, temsil verilen, film veya videobant gösterimi ya da internet üzerinden yayın yapılan yerler haline gelip gelmediği, - Herhangi bir suç aleti veya eşyası bulunup bulunmadığı, - Halkın rahat ve huzurunu bozacak şekilde müzik yayını ve gürültü yapılıp yapılmadığı, - İçeride bulunanların kimlikleri sorularak, belgeli turizm işletmeleri hariç olmak üzere, yanlarında veli veya vasileri olsa dahi on sekiz yaşından küçüklerin kahvehane, kıraathane ile içkili yerlere kabul edilip edilmediği, - On sekiz yaşından küçüklerin kabul edilebildiği belgeli turizm işletmelerinde küçüklere içki servisi yapılıp yapılmadığı, - Çalışan yabancıların izin alıp almadığı ile pasaport ve ikamet tezkeresinin olup olmadığı, - İşyerinde çalışanlar için kimlik kartı düzenlenip düzenlenmediği, kimliklerinin ve bunların görevden ayrılışlarının en yakın kolluğa bildirilip bildirilmediği, - Otel, motel, kamp ve benzeri yerlerde konaklayanların kaydının yapılıp yapılmadığı, - Kapatılan ve/veya faaliyetten men edilen iş yerinin süresinden önce izinsiz açılıp açılmadığı, - Belediye sınırları içerisinde Belediyelerce, Belediye hudutları dışındaki yerlerde ise İl Genel Meclisi (İl Encümeni) tarafından belirlenen iş yeri açma ve kapama saatlerine uyulup uyulmadığının aranması gerekmektedir. * Kollukça yapılan denetimlerde mevzuata aykırı olduğu tespit edilen hususlar ilgisine göre, kamu kurum ve kuruşlarının yetkili taşra birimleri, vergi dairesi veya belediyelere bildirilecektir. * Belgeli turizm işletmeleri, genel güvenlik ve asayiş bakımından kolluk tarafından mahalli mülki amirin yazılı emriyle denetlenebilecek Kolluk kuvvetlerince yapılacak genel uygulama ve denetimlerde müşterilerin rahatsız edilmemesi ve adli işlemler dışında gerek görülmesi durumunda Kültür ve Turizm, Çevre ve Sağlık Müdürlükleri’nden de personel görevlendirilmesi için talepte bulunması gerekmektedir. Kültür ve Turizm Bakanlığından belge almış tesislerde dahi kaçak içki denetimi yapılması gerekmektedir. * Kültür ve Turizm Bakanlığından belge almış veya belge alınmaksızın hizmet vermekte olan tesislerde kaçak içki denetimi yapılması ve konusu suç teşkil eden durumlar için hazırlanacak yaptırım tutanaklarının ilgili Bakanlığa gönderilmesi gerekmektedir. (Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğünün 03 Nisan 2009 tarihli, B.16.0.YİG.0.16.00.00-64738, 2009/03 Sayılı ve “Can ve Mal Güvenliği” Konulu Genelgesi.) Kültür ve Turizm Bakanlığının 2009/03 Sayılı Genelgesi İçkili yer bölgelerinin tespitinde genel güvenlik ve asayiş durumu hakkında kolluk * İçkili yer bölgesi, mülki idare amirinin genel güvenlik ve asayiş durumu hakkındaki görüşü doğrultusunda belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde belediye meclisince, bu sınırlar dışında il genel meclisince tespit edilmektedir. İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün 14 Kasım 2005 tarihli ve GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 201 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. tarafından mülki idari amirliğine görüş bildirilebilmektedir. * İçkili yer bölgesinin bir belediye sınırı dâhilinde birden çok alanda tespit 2005/107 sayılı “ edilmesine engel bir husus olmayıp bununla beraber, içkili yer bölgesi İçkili Yer Bölgesi” adres ve nokta işyeri olarak değil bölge olarak tespit edilmektedir. konulu Genelgesi. * Kişilerin huzur ve sükûnu ile beden ve ruh sağlığını temin edecek bir çevre oluşturulması, umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinin daha etkin bir şekilde kontrollerinin yerine getirilmesi esas alınarak, bu tür işyerlerinin özellikle konut ve yerleşim alanları ile gürültüye duyarlı kurumların bulunduğu yerlerde açılmaması, bunların şehir içerisinde veya yakınında konutlardan ayrılmış, özel olarak bu şekilde faaliyet gösteren işletmelere tahsis edilmiş, alt yapısı, ulaşım hizmetleri buna göre yapılmış ayrı bir bölgede, tarihi kültürel ve turistik özellikler taşıyan cadde ve sokaklarda veya içerisinde sadece işyerlerinin bulunduğu iş merkezi, pasaj gibi yerlerde açılabilmesine yönelik bölge tespitlerinin yapılması sağlanmalıdır. Kolluk, yaşı küçük olan çocukların zorla veya ailelerinin rızası ile evlendirilmesi olaylarını mağdurenin bildirmesi veya ihbar ile öğrendiğinde durumu C. Savcısına bildirmelidir. * Erkek veya kadın on yedi yaşını doldurmadıkça evlenemez. Ancak, hâkim olağanüstü durumlarda ve pek önemli bir sebeple on altı yaşını 4721 Sayılı Medoldurmuş olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir. deni Kanun’un * Bu cins olaylarda Kolluğun görevi; çocukları ve her iki tarafın ailesini 124’üncü Maddemevcutlu olarak Cumhuriyet Savcılığına sevk etmek olup, bu olayın si. tahkikatının tamamının Cumhuriyet Savcılığı tarafından yapılması gerekmektedir. Ailenin Korunmasına Dair Kanun Kapsamında, verilen mahkeme kararına istinaden; kusurlu eşin varsa silah ve benzeri araçlarına el koyma, C.Savcılığının talimatı üzerine de koruma kararının izlenmesi hususunda kolluğa yetki verilmiştir. * Ailenin Korunmasına Dair Kanun gereğince; eşlerden birinin veya çocukların veya aynı çatı altında yaşayan diğer aile bireylerinden birinin aile içi şiddete maruz kaldığı hususunda Aile Mahkemesi Hâkimince verilen tedbirlerin uygulanması kapsamında, kusurlu eşin varsa 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına silah ve benzeri araçları zabıta tarafından teslim alınmalıdır. Dair Kanun’un 1 * Koruma Kararı C. Başsavcılığının talimatı üzerine zabıta tarafından ve 2’nci Maddeleizlenmelidir. ri. * Koruma kararına uyulmaması halinde zabıta, mağdurların şikâyet dilekçesi vermesine gerek kalmadan re’sen soruşturma yapmak suretiyle durumu C.Başsavcılığına intikal ettirilmelidir. Başbakanlığın * Kadın ve çocuklara yönelik şiddetin ülkemizde de devam ediyor olması yeni ve acil önlemlerin alınmasını gerekli kılmaktadır. Ekonomik Çocuk ve Kadınlara Yönelik kalkınma ve gelişme ile birlikte eğitim ve kültür düzeyinin yükselmesiyŞiddet Çocuk ve kadınla- le giderek ortadan kalkacak olan bu sorunların çözümü için kamu ra yönelik şiddet kurum ve kuruluşları ile birlikte sivil toplum örgütleri ve vatandaşlarımıHareketleriyle hareketleriyle töre za büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir. Töre ve Namus ve namus cinayet- Sorumlu kuruluşların ve bu kuruluşlarla işbirliği içerisinde hareket Cinayetlerinin lerinin önlenmesi etmesi gereken kurumların ayrı ayrı belirtildiği önlemlere ilişkin çalış- Önlenmesi İçin düzenlenmiştir. malar, koordinatör olarak belirlenen Genel Müdürlüklerle işbirliği içeri- Alınacak Tedbirler Konulu ve sinde derhal başlatılacaktır. Sorumlu kurumlar tarafından görev alanına giren konularda hazırlanacak ayrıntılı faaliyet raporlar üçer aylık dö- 2006/17 Numaralı Genelgesi nemlerle ilgili koordinatör kuruma gönderilecektir. Aile içi şiddet mağdurlarına ve mağdur çocuklara yönelik verilen hizmetler düzenlenmiştir. * Aile içi şiddetin önlenmesi ve mağdurların korunması amacıyla bilgi toplama sistemini geliştirmek, kayda dayalı standart bilgi girişini sağlamak, analiz kapasitesini artırmak, mağdura yönelik destekler açısından çeşitli kurum ve kuruluşlarla ilişkileri izleyebilmek ve mağdurlara yönelik risk değerlendirmesi yapmak amacıyla geliştirilen “Aile içi Şiddet Olayları Kayıt Formu”nun, ülke genelinde bütün Jandarma T.C. Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü ve İçişleri Bakan- 202 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. görev ve yetki alanlarında uygulamaya konulması temin edilecektir. lığı J. Gn. Komu* .Jandarma tarafından işlem yapılan aile içi şiddet mağdurları ve tanlığı Arasında Aile İçi Şiddet mağdur çocukların, haklarında düzenlenen sağlık raporu, Aile İçi Şiddet Olayları Kayıt Formu ve benzeri belgeler ile birlikte il Sosyal Hizmet Mağdurlarına ve Mağdur ÇocuklaMüdürlüklerince belirlenen adreslere teslimi sağlanacaktır. ra Yönelik Verilen Hizmetlerin Kurumsal Kapasitesinin Artırılması ve İşbirliğinin Geliştirilmesine İlişkin Protokol Kolluk, takibi şikâyete bağlı bir suç olması sebebiyle, birden çok kadınla yaşama olayını ancak müracaat olması durumunda inceleyebilir. Birden çok evlilik, hileli evlenme ve resmi olarak evlenmeksizin dinsel tören yaptıranların şikâyet halinde soruşturulması gerekmektedir. * Evli olmasına rağmen, başkasıyla evlenme işlemi yaptıran kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kendisi evli olmamakla birlikte, evli olduğunu bildiği bir kimse ile evlilik işlemi yaptıran kişi de yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır. Gerçek kimliğini saklamak suretiyle bir başkasıyla evlenme işlemi yaptıran kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. TCK’nin 230’uncu * Aralarında evlenme olmaksızın, evlenmenin dinsel törenini yaptıranMaddesi. lar hakkında iki aydan altı aya kadar hapis cezası verilir. Ancak, medenî nikâh yapıldığında kamu davası ve hükmedilen ceza bütün sonuçlarıyla ortadan kalkar. * Evlenme akdinin kanuna göre yapılmış olduğunu gösteren belgeyi görmeden bir evlenme için dinsel tören yapan kimse hakkında iki aydan altı aya kadar hapis cezası verilir. Kolluk; Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanun kapsamında bilgi işlem ve araştırma yetkisine sahip bulunmaktadır. * Kolluk, yeşil kart alma talebinde bulunan vatandaşın Mülki makama başvurusundan sonra kendisine verilen yeşil kart formunda belirlenen ilgili bölümdeki haneye şahsın ikamet etmiş olduğu yer güvenlik kuvvetince; şahsın sosyo-ekonomik durumu, tahmini aylık geliri, hayvan sayısı, arazisinin olup olmadığı, mevcut ise kaç metrekare olduğu gibi ekonomik durumu ile bakmakla mükellef olduğu kişi sayısı, mülki makama vermiş olduğu beyanların doğru olup olmadığı ile şahsın herhangi bir suçtan aranıp aranmadığı veya daha önce hakkında her hangi bir suçtan işlem yapılıp yapılmadığı, bu suç ile ilgili Bilgi Fişinin bulunup bulunmadığı konularında inceleme yapması ve sonucun Mülki Makama bildirmesi gerekmektedir. * Kolluk, bu fonksiyonunu etkili bir şekilde yerine getirerek, hak etmeyenlerin Yeşil Kart almalarını önleyebilmektedir. 3816 Sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanun’un 7’inci Maddesi ve Yönetmelik. Gerçek dışı beyan veya gerçeğin gizlenmesi suretiyle Yeşil Kart alarak Kolluk; kanuna ücretsiz tedaviden yararlananlar ve yararlandırılanlar ile aylık geliri aykırı olarak Yeşil veya gelir payı bu Kanun kapsamı dışına çıkmayı gerektirmesine Kart alınması rağmen Yeşil Karttan yararlanmaya veya yararlandırmaya devam hususunda ceza edenlere yapılan harcamalar kendilerinden, velilerinden veya kanunen soruşturması veya bakmakla yükümlü bulunan yakınlarından iki misli olarak geri alınır ve kovuşturması ile bu belgeleri kullanan ve düzenleyenler hakkında ayrıca genel hükümlegörevlidir. re göre ceza kovuşturması yapılması gerekmektedir. 3816 Sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanun’un 10’uncu Maddesi. Kolluk genel görevlerini icra ederken vergi ve diğer mevzuat hükümlerine aykırı Vergi mevzuatının uygulanmasında doğrudan bir görevi bulunmamakla 193 sayılı Gelir birlikte, Kolluk genel görevlerini icra ederken; Vergisi, 197 sayılı * İl ve ilçeler arası yolcu taşımacılığı yapanların, 193 sayılı Gelir Vergisi Motorlu Taşıtlar Kanunu, 213 Kanunu uyarınca vergi mükellefiyetlerinin bulunup bulunmadığını, vergi mükellefiyetlerine ilişkin vergi karnesi veya vergi levhasının araçta sayılı Vergi Usul GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 203 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. durumları ilgili maliye birimlerine bildirerek kanunların uygulanmasına yardımcı olmalıdır. Yolcu kimlik bilgilerinin yolcu biletlerine işlenmesi zorunluluğunun seyahat acentelerince yerine getirilmesi gerekmektedir. bulunup bulunmadığını, * Özel ve ticari araçların 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi kanunu uyarınca yıllık zorunlu trafik sigortasının ve motorlu taşıtlar vergisinin ödenip ödenmediğini, * 213 sayılı Vergi Usul Kanunu gereğince işyerlerinin vergi levhası bulunup bulunmadığını, * İşyerlerince alım satımlar sırasında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca düzenlenmesi gereken fatura, ödeme kaydedici cihaz makbuzu, perakende satış fişi ve sair belgelerin düzenlenip düzenlenmediğini, * 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu gereğince mal ve malzeme taşımalarında sevk irsaliyesi veya faturasının olup olmadığı tespit edilebilir. Karayolları Taşıma Yönetmeliği gereğince, yolcu kimlik bilgilerinin yolcu biletlerine işlenmesi zorunluluğu seyahat acentelerince yerine getirilmesi sağlanmalı ve trafik birimlerince yapılacak denetimlerde bu husus özenle aranmalıdır. ile 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu. Karayolları Taşıma Yönetmeliği 48’inci Maddesi. * Perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihazla verilen fiş, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi ile Seyahat acente Maliye Bakanlığınca düzenlenme zorunluluğu getirilen belgelerin; düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenle- 213 Sayılı Vergi işletme belgesi nen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin veya Usul Kanun’un olmadan yolcu 353’üncü Maddetaşımacılığı yapan gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin tespiti halinde, her bir belge için si 10.000.000 (129 YTL) lira özel usulsüzlük cezası kesilir. ticari işletmeler ile * Yolcuların taşıma biletlerini almadıklarının tespit edilmesi halinde 4925 Sayılı Karabiletsiz olarak yolu Taşıma bunlara da; bu maddenin 2 numaralı bendinde belirtilen cezanın beşte yolculuk yapan Kanununa ilişkin vatandaşlara cezai biri kadar özel usulsüzlük cezası kesilir. Yönetmeliğin 54/b müeyyide uygu- (Kolluk tarafından bu durumların tespit edilmesi halinde Maliyeden Fıkrası. lanmalıdır. görevli denetim memurları tarafından ceza kesilmesi işlemi yaptırılır.) * Ayrıca Karayolu Taşıma Kanunu ve Yönetmeliği hükümlerine göre suç ve ceza tutanakları tanzim edilmelidir. Kolluğa; Kimlik Paylaşım Sistemi kullanım yetkisi verilmiştir. Jandarma tarafından Kimlik Paylaşım Sistemi Yazılım Paketi (KPSYP) İçişleri Bakanlığı kullanımı ile birlikte; Nüfus ve Vatan* KİHBİ faaliyetleri kapsamında görevlerin yerine getirilmesinde bilgi daşlık İşleri Genel formlarının daha hızlı ve hatasız olarak tanzim edilmesi, Müdürlüğü ile * Adli ve mülki görevlerin yerine getirilmesinde işlemlerin hızlandırılaJ.Gn. K.lığı Arabilmesi, sında Yapılan İkili * Vatandaşa ait nüfus bilgilerinin detaylı olarak alınabilmesi, yetkisi Anlaşma verilmiştir. 5352 Sayılı Adli Genel Kolluğa adli Sicil Kanunun sicil ve arşiv kayıt- Bir suça ilişkin soruşturma ve kovuşturma kapsamında adli sicil ve 13’üncü Maddesi larında sorgulama arşiv kayıtlarında; kolluk ve diğer kamu kurum ve kuruluşları Adalet ve Yönetmeliyapabilme yetkisi Bakanının onayı ile sorgulama yapabilmektedirler. ği’nin 15’inci bulunmaktadır. Maddesi. Arşiv araştırması; kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli Güvenlik Soruşsicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının mevcut Arşiv araştırması turması ve Arşiv kayıtlardan saptanması, ve güvenlik soruşAraştırması Güvenlik soruşturması; kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp Yönetmeliği’nin turması yetkisi aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli 4’üncü Maddesi f verilmiştir. sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının, yıkıcı ve g Fıkrası ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının, ahlaki durumunun, yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteneğinin mevcut kayıtlardan 204 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ve yerinden araştırılmak suretiyle saptanması ve değerlendirilmesi olarak tanımlanmıştır. (14 Şubat 2000-2000/284 Bakanlar Kurulu Kararı ve 12 Nisan 2000 gün ve 24018 sayılı Resmi Gazete). Jandarma’nın ilgili birimlerine bilgi toplama ve kayıt altına alma yetkisi verilmiştir. İl J.Komutanlıklarında Bilgi Toplama İşlem Kısmı, İlçe J.Komutanlıklarında Araştırma Kısmı, J.Karakollarında Araştırma ve Bilgi Toplama İnceleme Kısmı Bilgi Toplama birimi olarak ihdas edilmiştir. (3152 Yönergesinin 6/d Sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 13/c Fıkrası. ve 33’ncü Maddelerine İstinaden Çıkarılan (KİHBİ) Kaç. İsth., Harekat ve Bilgi Toplama Daire Başkanlığı) * Kayıp şahıs, çalınan veya kaybedilen silah, araç, eşya ve belgelere ait bilgilerin KİHBİ Bilgi Sistemlerine girişinin yapılması gerekmektedir. Kaçakçılık, İstih* Adli makamlarca gönderilen yakalama emri, tutuklama ve gıyabi tutuk- barat, Harekât ve lama kararı ile arananlar ile ilgili olarak bilgi formu düzenlenmektedir. Bilgi Toplama Bilgi formu düzen- * Yönerge’nin 9/b maddesinde sayılan suçları işleyenler, yakalanmış Daire Başkanlığı (KİHBİ) Bilgi leme yetkisi veril- olsalar dahi haklarında bilgi formu tanzim edilmektedir. Toplama Yönermiştir. * Kayıp şahıslar hakkında bilgi formu düzenlenmektedir. gesi’nin * Bilgi formu, suç sayılan fiili işleyen kişinin kimliğinin saptanması ve kovuşturmanın başlaması sonucu ve belli hakları kullanmaktan yoksun 7 -15’inci Maddeleri. bırakılanlar (Kamu hizmetinden men edilenler) hakkında da düzenlenmektedir. Bilgi formu iptali ve düşüm yetkisi bulunmaktadır. * Aranan şahıs, eşya, belge ile silah, motorlu taşıt ve kimlik belgeleri bulunduğunda bilgi formlarının iptal edilmesi veya düşümünün yapılaması gerekmektedir. * Yönerge’nin 9/b maddesi dışındaki suçlar için açılan bilgi formlarının Kaçakçılık, İstihiptal edilmekte, askeri suçlardan aranır iken askerlik şube başkanlıkla- barat, Harekât ve rınca takibinin durdurulmasına dair güvenlik kuvvetine yazı gönderilenBilgi Toplama lerin bilgisayardaki kayıtları iptal edilmektedir. Daire Başkanlığı (KİHBİ) Bilgi * Bu Yönerge’nin 9/b maddesine girmeyen suçları işleyip firar edenlerin yakalanmaları halinde bunlar için açılan bilgi formları iptal edilmekte ve Toplama Yönerbelli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma (Kamu hizmetlerinden men) gesi 16 ve 17’nci Maddeleri. cezası alanların bilgi formları verilen ceza süresinin bitiminde iptal edilmektedir. Bilgi Toplama programına işlenen kayıtlar silinmektedir. * Kayıp şahıs bulunduğunda veya mahkemece hakkında gaiplik kararı verildiğinde açılmış bilgi formu iptal edilmektedir. * Güvenlik kuvvetine ferdi işlem maksadıyla, durum inceleme istek formu ile müracaat edilmesi durumunda, * Vatandaşların pasaport, araç ruhsatı, çalışma izni ve karnesi, iş yeri açma ruhsatı ve benzeri işlemleri için ilgili güvenlik kuvvetlerine başvu- Kaçakçılık, İstihrusu üzerine, barat, Harekât ve Adli ve idari soruş- * Kahvehane, kıraathane ve oyun yeri açacak kişilerin güvenlik kuvvetBilgi Toplama lerine başvuruda bulunmaları durumunda, turma yapma Daire Başkanlığı yetkileri yönerge- * Silah ruhsatı ve sürücü belgesi için yapılan müracaatlarda, (KİHBİ) Bilgi de açıkça belirtil- * Kurumların geçici olarak çalıştıracakları şahıslar için liste düzenleye- Toplama Yönermiştir. gesi 18 ve rek bilgi talebinde bulunulması halinde, * Belediye ve İl Özel İdarelerinin yapacakları başvurularda idari soruş- 19’uncu Maddeleri. turma yapılmaktadır. * Güvenlik kuvvetlerince yapılan adli soruşturmalarda, şüpheli yakalandığında adli makamlara teslim edilmeden önce, bilgisayar ortamında şahsın sorgulaması yapılmaktadır. Vatandaşın mağduriyetinin önlenebilmesi maksadıyla, “ŞüpheliSanık Karar Takip Formu”, gıyabi * 5320 Sayılı CMK’nun yürürlük ve uygulama şekli hakkındaki kanuna Adalet Bakanlığı istinaden; CMUK yürürlükte iken verilmiş gıyabi tutuklama kararları, Ceza İşleri CMK’nun 248’inci maddesi gereğince yabancı ülkede bulunan kaçak- Gn.Md.lüğünün larla ilgili olarak yakalama emrine dönüştürülecektir. 01 Ocak 2006 * Şüpheli-sanık ve hükümlüler hakkında yapılan adli işlemlerin takip Gün ve “Şüpheliedilebilmesi ve mağduriyetlerinin önlenebilmesi bakımından her soruştur- Sanık Karar Takip GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 205 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. tutuklama ve yakalama emirlerinin genelge gereğince güncelliğinin kontrol edilmesi gerekmektedir. ma için; KİHBİ Yönergesinin ekinde belirtilmiş olan “Şüpheli Sanık Karar Formu, Gıyabi Takip Formu”nun dört nüsha olarak hazırlanması ve birinci kısmının kolluk Tutuklama ve tarafından eksiksiz olarak doldurularak üç nüshasının fezleke ekinde Yakalama Emirlere’sen C. Başsavcılığına, soruşturmanın başladığı hallerde bu bölümün ve rinin Güncelliğinin ikinci kısmın C.Başsavcılığı Yazı İşleri Müdürlüğüne, üçüncü kısmının ise Sağlanması” ilgili Yazı İşleri Müdürü tarafından usulüne uygun ve eksiksiz bir şekilde Konulu Genelgedoldurularak adli kolluk makamlarına gönderilmesi gerekmektedir. si. (2006/10) * Ceza İnfaz Kurumlarına alınan hükümlü ve tutuklular hakkında “Bilgi Toplama” kayıtlarının güncellenmesi için mahalli kolluk birimleri ile işbirliği yapılması, uzun süreli hükümlülerle ilgili bilgilerin uygun zaman aralığında kontrol edilmesi ve tahliye edilmelerinden kısa bir süre önce bu kayıtlarda düşüm işlemlerinin yapılıp yapılmadığının araştırılması ve bu suretle vatandaşın mağduriyetinin önlenmesi gerekmektedir. * Memlekette veya yabancı ülkelerde kanunen tedavülde bulunan parayı, sahte olarak üreten, ülkeye sokan, nakleden, muhafaza eden veya tedavüle koyan kişinin, iki yıldan on iki yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılması gerekmektedir. * Sahte parayı bilerek kabul eden kişinin, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve adli para cezası ile cezalandırılması kanun hükmüdür. * Sahteliğini bilmeden kabul ettiği parayı bu niteliğini bilerek tedavüle koyan kişinin, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması Para ve kıymetli gerekmektedir. 5237 Sayılı damgada sahteci* Kıymetli damgayı sahte olarak üreten, ülkeye sokan, nakleden, mu- TCK’nin 197 ve lik TCK’da tanımhafaza eden veya tedavüle koyan kişinin, bir yıldan beş yıla kadar 199’uncu Maddelanmış suç türlerihapis ve adlî para cezası ile cezalandırılması gerekmektedir. leri. dir. * Sahte olarak üretilmiş kıymetli damgayı bilerek kabul eden kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis ve adlî para cezası ile * Sahteliğini bilmeden kabul ettiği kıymetli damgayı bu niteliğini bilerek tedavüle koyan kişi, bir aydan altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılması gerekmektedir. * Damgalı kâğıtlar, damga ve posta pulları ve muayyen bir miktar vergi veya harcın ödendiğini belgelemek amacıyla kullanılan pullar, kıymetli damga sayılmaktadır. Kolluk tarafından ele geçirilen ve sahteliğinden şüphe edilen banknotlarla ilgili usul ve esaslar yönetmelikte belirlenmiştir. Sahtecilik suçlarından dolayı el konulan madeni paralar ve sikkelerle ile ilgili bilgilerin izlenilmesi ve değerlendirilmesindeki hususlar ayrı bir yönetmelikle belirlenmiştir. Sahteliğinden şüphe edilen banknotlar, sayım ve dökümü yapıldıktan sonra derhal Cumhuriyet Başsavcılıklarına tevdi edilmekte ve Cumhuriyet Savcısının yazılı veya en kısa sürede yazılı hale dönüştürülecek sözlü emri gereğince J.Gn.K.lığı kriminal laboratuarlarından görüş alınabilmektedir. Soruşturma veya kovuşturma evresinde sahteliğinden şüphe edilen banknotların inceleme ve değerlendirmeye tabi tutulma yetkisi T.C Merkez Bankası ve taşra birimlerine aittir. T.C Merkez Bankası ile ilgili kolluk birimleri arasında bilgisayar ortamında bilgi girişi ve paylaşım sağlayacak şekilde bilgisayar ortamında sistem tesis edilmiştir. (09.08.2005 gün ve Resmi Gazete 25901) Sahte Banknotların İncelenmesinde ve Değerlendirilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 1, 2, 4, 5 ve 9’uncu Maddeleri. Sahte Madeni Sahteliğinden şüphe edilen madeni para ve sikkelerin, Cumhuriyet Paraların ve Savcısının yazılı veya en kısa sürede yazılı hale dönüştürülecek sözlü Sikkelerin ve emri gereğince ilgili kolluk birimince veya bu konuda uzman kişilerce İncelenmesi ve ön incelemeye tabi tutulması ve J.Gn. K.lığı kriminal laboratuarlarından Değerlendirmegörüş alınması gerekmektedir. sinde Uyulacak Soruşturma veya kovuşturma evresinde ele geçirilen ve sahteliğinden Usul ve Esaslar şüphe edilen madeni para ve sikkelerin inceleme ve değerlendirmeye Hakkındaki Yötabi tutulması Darphane tarafından yapılmalıdır. (09.05.2006 gün ve netmeliğin 1, 2 ve Resmi Gazete 26163) 6’ncı Maddeleri. Kolluğa; fikir ve * Bakanlık ile mülki idare amirleri bandrolleşmesi zorunlu olan nüshala- 5846 Sayılı Fikir sanat eserlerinin rın ve süreli olmayan yayınların, bandrollü olup olmadıklarını her za- ve Sanat Eserleri çoğaltılmış nüsha- man denetleyebilir. Gerekli görüldüğünde, mülki idare amirleri re’sen Kanunu’nun 206 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınları ile süreli olmayan yayınlara yapıştırılması zorunlu olan Bandrol uygulamasına ilişkin denetim yetkisi verilmiştir. lanamaz. veya Bakanlığın talebi ile bu denetimi gerçekleştirmek üzere illerde 81’nci Maddesi ile denetim komisyonu oluşturabilir. Bandrol Uygulamasına İlişkin * Lisansız program kullanıldığı, CD ile çoğaltıldığı veya telif haklarına aykırı olarak satışının yapıldığını hak sahipleri, denetim komisyonları, Usul ve Esaslar meslek odaları, Bakanlık veya ilgili diğer kanunlarla kendisine yetki ve Hakkında Yönetgörev verilmiş olan makamlara, kolluğa intikal ettirilen ihbar ve şikâyet- meliği’nin 9 ve 9/a Maddesi. (8 lerin tutanakla, C.Savcılığına bildirilmesini müteakip, C.Savcılığının talimatı ile harekete geçilerek, usulsüz ve izinsiz olarak çoğaltılmış ve Kasım 2001 gün yayılmış nüsha ve yayınlar ile bunları çoğaltmaya yarayan her türlü ve 24577 Sayılı araç ve diğer delillere el konulmasını müteakip, yetkili mercilere gönde- Resmi Gazete) rilmesi gerekmektedir. * Kanun kapsamında korunan, yasal olarak çoğaltılmış, bandrollü nüshaların yol, meydan, pazar, kaldırım, iskele, köprü vb. yerlerde satışı yasak olup bu nüshaların zabıta ve genel kolluk tarafından görüldüğü yerde el konularak yetkili mercilere gönderilmesi gerekmektedir. Bu şekilde toplanan nüsha ve yayınların İl Kültür ve Turizm Müdürlüklerince muhafazası sağlanmalıdır. * Bandrol alma hakkı olmadığı halde, sahte evrak veya dokümanlarla veya herhangi bir biçimde Bakanlık veya yetkilendirdiği kuruluşları Sigara, CD, kitap, yanıltarak bandrol alan, münhasıran bandrol alınması gereken eser, alkol ve gıda gibi icra ve yapımların tespit edildiği kaset, CD, VCD ve DVD gibi taşıyıcı sahtecilik suçları materyaller ile süreli olmayan yayınlar için verilen bandrolleri amacı ile ilgili olarak dışında kullanan kişilere, yasal işlemde * Sahte bandrol imal eden, kullanan ve/veya sahte bandrolden her ne bulunulmalıdır. şekilde olursa olsun ticari menfaat sağlayan şahıslar hakkında, hapis veya ağır para cezasına hükmedilmesi gerekmektedir. 5846 Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 81’inci maddesi. * Sinema ve müzik eserlerinde filmlerin ilk tespitini gerçekleştiren yapımcılar ile seslendirenlerce; hak ihdas etmek amacı taşımaksızın, sahip oldukları hakların ihlal edilmemesi, hak sahipliklerinin belirlenFikir ve Sanat Eserlerinin Kayıt mesinde ispat kolaylığının sağlanması ve mali haklara ilişkin yararlanve Tescil İşlemle- ma yetkilerinin takip edilebilmesi amacıyla sinema ve müzik eserleri Fikir ve Sanat rinin Yönetmelikte yapımlarını kayıt ve tescil ettirmeleri gerekmektedir. Eserlerinin Kayıt belirtilen esaslar * Zorunlu kayıt tesciline tabi olanlar dışındaki eserlerin sahiplerince ve Tescili Hakdahilinde gerçek- kayıt ve tescil işlemi yapılması isteğe bağlı bulunmaktadır. kında Yönetmelik. leştirilmesi gerek- * Mali haklara ilişkin kullanma ve devir yetkilerinin kayıt altına alınması, mektedir. özel işaret ve kodlar, eserlerin kabulü ve muhafazası, kayıp zayi işlemleri, hukuka aykırı kayıt ve tescilin iptali gibi hususlar Yönetmelikte belirtilen esaslar dahilinde yürütülmektedir. Buluş yapma faaliyetini özendirmek, buluşların sanayiye uygulanması ile teknik, ekonomik ve sosyal ilerlemenin gerçekleştirilmesini sağlamak için patent veya faydalı model belgesi verilmektedir. * Patent isteme hakkı, buluşu yapana veya haleflerine ait olup, başkalarına devredilebilmektedir. Patentin gerçek sahibinden başkasına verilmesi halinde, gerçek hak sahibi olduğunu iddia eden kişi tarafından patentin kendisine devredilmesi talep edilmeli ve dava açılmalıdır. 551 Sayılı Patent Haklarının Ko* Patent veya faydalı model başvurusunu gerçeğe aykırı olarak yapanlar, bu konudaki işareti yetkisi olmadan kaldıranlar veya kendisini runması Hakkınhaksız olarak patent sahibi olarak gösterenlerin hapis cezası müeyyi- da Kanun Hükmünde Kararnadesine tabi tutulması gerekmektedir. me’nin * Patent suçları ile ilgili şikâyetler acele işlerden sayılmalı, patent veya 11, 13, 73/a faydalı modelden doğan haklara tecavüz edilmesini müteakip üretilen maddeleri. veya kullanılan eşya ile üretmeye yarayan araç, gereç, cihaz, makine gibi vasıtalar zapt edilmeli veya bunlara el konulmalıdır. Suçun işlenmesinde kullanılmış olan eşyaya ve kazanca müsadere hükümleri uygulanmalıdır. Endüstriyel tasarımların korunması, rekabet ortamının oluşturulması * Bir ürünün tümü veya bir parçası veya üzerindeki süslemenin, çizgi, 554 Sayılı Enşekil, biçim, renk, doku, malzeme veya esneklik gibi insan duyguları ile düstriyel Tasarımalgılanan çeşitli unsur ve özelliklerinin oluşturduğu bütüne tasarım ların Korunması denmektedir. Hakkında Kanun GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 207 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. ve sanayinin gelişiminin sağlanması maksadıyla kanun hükmünde kararname ihdas edilmiştir. * Kamu düzeni veya genel ahlaka aykırı tasarımlar koruma kapsamı Hükmünde Kadışında bulunmaktadır. rarname’nin 3, 7, * Tasarım hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildirimini 9 ve 48/a maddeleri. gerçeğe aykırı olarak yapanlar, tasarım koruması olan bir eşya veya ambalaj üzerinde bulunan işareti yetkisi olmadan kaldıranlar, haksız olarak tasarım başvurusunda bulunanların hapis cezası müeyyidesine tabi tutulması gerekmektedir. * Mevcut olmadığını veya üzerinde tasarruf yetkisinin bulunmadığını bildiği halde hakla ilgili lisansı başkasına devredenlerin hapis cezasına tabi tutulması ve fiile iştirak edenlerin cezalandırılması gerekmektedir. Ancak bu suçların kovuşturulması şikâyete bağlı bulunmaktadır. * Tasarım suçları ile ilgili şikâyetler acele işlerden sayılmalı, tasarım hakkı başvurusu veya tasarım korumasından doğan haklara tecavüz edilmesini müteakip üretilen veya kullanılan eşya ile üretmeye yarayan araç, gereç, cihaz, makine gibi vasıtalar zapt edilmeli veya bunlara el konulmalıdır. Suçun işlenmesinde kullanılmış olan eşyaya ve kazanca müsadere hükümleri uygulanmalıdır. Markanın Korunması ile ilgili olarak kararnamede belirtilen esaslar dahilinde tedbir alınmalıdır. * Bir teşebbüsün mal veya hizmetlerini bir başka teşebbüsün mal ve hizmetlerinden ayırt etmeye yarayan, kişi hakları dahil, özellikle sözcükler, şekiller, harfler, sayılar malların biçimi veya ambalajları gibi çizimle görüntülenebilen veya benzer biçimde ifade edilebilen, baskı yoluyla yayınlanabilen ve çoğaltılabilen her türlü işarete marka denmektedir. * Kamu düzeni ve genel ahlaka aykırı, dini değer ve sembolleri içeren işaretler ile 556 Sayılı Kanun hükmünde Kararname’nin 7’nci maddesinde belirtilen işaretlerin tescil edilmemesi gerekmektedir. 556 Sayılı Marka* Marka hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildirimini gerçe- ların Korunması ğe aykırı olarak yapanlar, ambalaj üzerinde bulunan işareti kaldıranlar, Hakkında Kanun haksız olarak marka başvurusunda bulunanların hapis cezasına tabi Hükmünde Katutulması gerekmektedir. rarname’nin 5, 7 * Mevcut olmadığını veya üzerinde tasarruf yetkisinin bulunmadığını ve 61/a maddeleri. bildiği hakkı başkasına devredenlerin hapis cezasına tabi tutulması ve fiile iştirak edenlerin cezalandırılması gerekmektedir. Suçların kovuşturulması şikâyete bağlıdır. * Marka suçları ile ilgili şikâyetler acele işlerden sayılmalı, marka hakkı başvurusu veya marka korumasından doğan haklara tecavüz edilmesini müteakip üretilen veya kullanılan eşya ile üretmeye yarayan araç, gereç, cihaz, makine gibi vasıtalar zapt edilmeli veya bunlara el konulmalıdır. Suçun işlenmesinde kullanılmış olan eşyaya ve kazanca müsadere hükümleri uygulanmalıdır. Kimyasal silahların geliştirilmesi, üretimi, stoklanması ve kullanımının yasaklanması hususunda kanun çıkarılmıştır. * Toksik kimyasal maddeler, bunların prekürsörleri, savaş gereçleri ve aygıtlarının kullanımı sonucunda ortaya çıkan zehirleyici nitelikte ölüme 5564 Sayılı Kimveya başka bir hasara yol açmak üzere özel olarak tasarlanmış, her- yasal Silahların hangi bir cihaz aparat veya düzenek kimyasal silah olarak tanımlanGeliştirilmesi, mıştır. Üretimi, Stoklan* Kimyasal silah üreten, bir başka şekilde elde eden, stoklayan, elde ması ve Kullanıtutan, doğrudan veya dolaylı yoldan bir başkasına kimyasal silah dev- mının Yasaklanreden kimsenin 5 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması ması Hk. Kanun. gerekmektedir. Nükleer ve radyoaktif madde kaçakçılığının önlenmesi, denetimi ve kontrolü yetkisi verilmiştir. Kaçakçılıkla Türkiye sınırları içerisinde bulunan nükleer faaliyetlerde kullanılan Mücadele Kanunükleer maddelerin, silah veya diğer nükleer patlayıcı aygıtlara dönüş- nu 4’üncü Madtürülmesinin veya yetkisiz sahip olunması veya kullanılmasının önlendesi. mesi, bu konuda olabilecek girişimlerin zamanında saptanmasını sağlamak maksadıyla Jandarma’ya denetim, kontrol ve kaçakçılığının 2690 sayılı Türkiye Atom Enerjisi önlenmesi yetkisi verilmiştir. Kurumu Kanunu. 208 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Sınırı aşan örgütlü suçlarla mücadele, suç gelirinin aklanması ve yolsuzlukla mücadele konusunda kolluğa genel yetki verilmiştir. 4800 Sayılı Sınırı Aşan Örgütlü Suçlara Karşı BM Taraf devlete, bu sözleşmenin kapsamındaki suçları işleyen kişilerin Sözleşmesinin kovuşturulmasıyla ilgili kendi iç hukukundaki takdire dayalı tüm yasal yetkilerin, bu suçlara yönelik tedbirlerin etkinliğini en üst düzeye getire- Onaylanmasının Uygun Bulunducek ve bu tür suçların işlenmesini engelleyecektir. ğuna Dair Kanun’un 11 / 2’nci Fıkrası. * Örgütlü göçmen kaçakçılığı ile mücadele, * Göçmen kaçakçılığını gerçekleştirmek amacıyla suç işlemek ve sahte seyahat veya kimlik belgesi imali ve bu tür bir belgenin tedariki, temini Örgütlü göçmen veya bulundurulması suçlarını araştırma, kaçakçılığı ile insan ticareti ve * İnsan Ticaretinin, kuvvet kullanarak veya kuvvet kullanma tehdidi ile veya diğer bir biçimde zorlama, kaçırma, hile, aldatma, nüfuzu kötüye cinsel istismar konularında kollu- kullanma, kişinin çaresizliğinden faydalanma veya başkası üzerinde denetim yetkisi olan kişilerin rızasını kazanmak için o kişiye veya ğa uluslar arası sözleşmelerden başkalarına kazanç veya çıkar sağlamak yoluyla kişilerin istismar amaçlı temini, bir yerden bir yere taşınması, devredilmesi, barındırıldoğan bir kısım ması veya teslim alınması, görev ve yetki * Fuhşun istismar edilmesi, cinsel istismarın başka biçimleri, zorla verilmiştir. çalıştırma veya hizmet ettirme, esaret veya esaret benzeri uygulamaları, kulluğu veya organların alınması suçlarını araştırmak kolluğun genel yetki alanında bulunmaktadır. Posta yolu ile yapılan yasak eylemleri araştırma ve ortaya çıkarma yetkisi verilmiştir. 4803 Sayılı Sınırı Aşan Örgütlü Suçlara Karşı BM Sözleşmesine EK Kara, Deniz ve Hava Yoluyla Göçmen Kaçakçılığına Karşı ve 4804 sayılı Kadın ile Çocuk Ticaretinin Önlenmesine, Durdurulmasına ve Cezalandırılmasına Dair Protokolün Onaylanmasına Dair Kanunlar. * Tabiat ve mahiyetleri veya ambalajları dolayısı ile kişileri tehlikeye düşürebilecek, posta maddelerini kirletebilecek veya bozabilecek, parlayıp alevlenebilecek veya patlayabilecek ve bunlara benzer tehlikeli maddeler, * Afyon, morfin, kokain ve benzerleri başka uyuşturucu maddeler (Ancak tıbbi veya fenni bir amaçla gönderildikleri ve göndericilerinin bu gibi yollamalara izinli bulundukları resmi belgelerle belirtilirse bunlar posta kolileri, değerli kutular içinde kabul edilip gönderilirler.), * Üzerlerinde hakaret veya tezyif edici adresler veya yasak lakap, unvan ve deyimler yazılı maddeler, * Üzerlerinde genel edep ve töreye uymayan veya güvenliği bozucu ve bir suç yapılmasını teşvik edici işaret, resim ve yazılar taşıyan maddeler; * Kanun, tüzük ve kararlarla alınması, satılması, taşınması veya elden 5584 Sayılı ele geçmesi yasak edilen her türlü maddeler, Posta Kanunun * Canlı ve (kurutulmuş veya muhafaza edilmiş olanlar dışındaki) cansız 15 ve 41’inci hayvanlar ve böcekler (ancak arı; ipek böceği ve sülüklerle Sağlık ve Maddeleri ve 61/ Sosyal Yardım ve Tarım Bakanlıklarınca gönderilmesine izin verilen ve 2 nci Fıkrası. tehlikeleri önlenmiş bulunan canlı böcekler kabul olunur.), * Kapalı mektuplardan başka haberleşme maddeleri içine posta pulları, posta bonoları ve her türlü adi ve taahhütlü posta maddeleriyle değersiz koliler ve değerli kutular içine banknot, kâğıt para veya elinde bulunduranın faydalanabileceği her türlü değerli kâğıtlar konulması, Değerli kolilerden veya kutulardan başka maddelerin içlerine madeni paralar ve işlenmiş veya işlenmemiş platin; altın, gümüş ile değerli taşlar ve mücevherler ve bu gibi değerli maddeler konulması posta yoluyla gönderilmesi yasak maddeler olarak tanımlanmıştır. Devlet memurları ve bilhassa kolluk ve gümrük memurları görevlerini yaptıkları sırada bu kanunda gösterilen yasak eylemleri araştırıp meydana çıkarmakla görevlidirler. * Postacıların yollarda beklemeleri ve barındırılmaları ile korunma ve GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 209 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. kurtarılması gerektiği yönündeki başvuru halinde veya haber alındığında Jandarma ve köy ihtiyar heyetleri ile askeri ve mülki devlet memurlarınca her türlü yardımın yapılması gerekmektedir. Özel kargo veya dağıtım şirketleri Kişisel bilgileri içeren gönderilerle ilgili işlemleri yapamazlar. * P.T.T. İdaresinin tekeli altında olan maddeler şunlardır: Açık ve kapalı 5584 Sayılı Posta mektuplar ve üzerlerinde haberleşme mahiyetinde yazı bulunan kartKanunun 2’nci lardır. Maddesi ve Kişisel bilgileri içeren gönderilerin kabul, taşıma ve dağıtım PTT’nin Yargıtay 11’nci tekel hakkı kapsamındadır. Özel kargo veya dağıtım şirketlerince Daire K.2001/721 Sayılı Kararı yapılamamalıdır. * Her türlü alkollü içki üretiminde, tarımsal kökenli etil alkol veya dstilatı dışındaki alkol ve alkol türevi kullanılması yasaktır. Üzüm kökenli dstilat olan suma ve tarımsal kökenli etil alkol ile karıştırılmış sumanın 5.000 litre veya daha küçük hacimli geleneksel bakır ibriklerde, anason tohumu ile ikinci kez dstile edilmesiyle üretilen rakının, Türkiye’de üretilmesi ve üründeki toplam alkolün en az % 65 inin suma olması şarttır. * Metil alkol yapmak veya yurda sokmak isteyenlerin müsaade alması Her türlü ispirto ve gerekmektedir. ispirtolu içkilerin * İspirto ile bira ve şarap dahil her çeşit ispirtolu içki satmak isteyenlerin üretimi, iç ve dış ruhsat almaları gerekmektedir. Açık olarak alkollü içki, bira, şarap ve ispirto ile her çeşit ispirtolu içki satmak isteyenler belediye veya İl Özel 4250 Sayılı İspirto alım-satımı ve ve İspirtolu İçkiler fiyatlandırılması İdaresinden ruhsat almaya mecburdur. Belediye veya İl Özel İdaresi, İnhisarı Kanunu. kanun hükümleri- ruhsat vermeden önce yetkili kolluk kuvvetinin görüşünü almak durumunda olup, kolluk kuvvetince konu ile ilgili görüşün yedi gün içerisinde ne göre yapılmakverilmesi gerekmektedir. tadır. * Öğrenci yurtları, spor kulüpleri, her türlü öğretim ve eğitim kurumları, kahvehane, kıraathane, pastane, bezik ve briç salonlarında alkollü içkilerin satışı için ruhsat verilmemektedir. * 18 yaşından küçüklere alkollü içecek satılması veya sunulması yasaktır. * Kanun hükümlerine aykırı hareketler kaçakçılık olarak tanımlanmaktadır. * Bira ve şarap hariç alkollü içki ve alkol üretim tesisi entegre bir tesis olmalıdır. Alkol ve Alkollü Alkol ve alkollü * Tesise ham madde girişinden ürün çıkışına kadar prosesin her aşaİçki Tesislerinin içkilerin üretimine masında işin tekniğinin gerektirdiği kalite kontrol sistemi kurulmalı, Haiz Olmaları yönelik düzenle- kalite kontrolünde sorumluluk dağılımı, örnekleme noktaları ve şekli Gereken Teknik meler, halk sağlı- analiz periyotları, tesis ve uzman laboratuarların yapacağı değerlenŞartlar, Kurulmağı, tüketici ve dirmeler tanımlanmalıdır. ları, İşletilmeleri üretici menfaatle- * Alkol ve alkollü içki üretim tesisinde, gıda, kimya, ziraat mühendisliği ve Denetlenmelerini koruyucu ve eşdeğer fakülteleri en az dört yıllık lisans veya yüksek lisans eğitimi rine İlişkin Usul önlemler yönetme- almış bir kişi sorumlu yönetici olarak istihdam edilmelidir. Tesis kurma ve Esaslar Haklikte belirtilmiştir. izni alarak deneme üretimi olumlu sonuçlanan işletmelerin ürünleri kında Yönetmelik piyasaya arz etmeden önce 1 yıl geçerli olan üretim izni almaları zorunludur. * Tütün ürünleri; kamu hizmet binalarının kapalı alanlarında, koridorları 4207 sayılı dahil olmak üzere her türlü eğitim, sağlık, üretim, ticaret, sosyal, kültüTütün Ürünlerinin Tütün Ürünlerinin rel, spor, eğlence ve benzeri amaçlı özel hukuk kişilerine ait olan ve Zararlarının ÖnZararlarının Ön- birden çok kişinin girebileceği (ikamete mahsus konutlar hariç) binalalenmesi ve Kontlenmesi ve Kontro- rın kapalı alanlarında, taksi hizmeti verenler dahil olmak üzere karayorolü Hakkında lü Hakkında Ka- lu, demiryolu, denizyolu ve havayolu toplu taşıma araçlarında, okul Kanun’un 2, 3, nun’da yapılan öncesi eğitim kurumlarının, dershaneler, özel eğitim ve öğretim kurum5/5’inci, 8 ve değişiklik gereğin- ları dahil olmak üzere ilk ve orta öğrenim kurumlarının, kültür ve sosyal 10’uncu maddelece kolluğun yetki- hizmet binalarının kapalı ve açık alanlarında, özel hukuk kişilerine ait ri. leri bulunmaktadır. olan lokantalar ile kahvehane, kafeterya, birahane gibi eğlence hizmeti verilen işletmelerde tüketilmemelidir. (5727 Sayılı * Sağlık, eğitim ve öğretim, kültür ve spor hizmeti verilen yerlerde tütün 210 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınürünlerinin satışı yapılamamalı, tütün ürünleri 18 yaşını doldurmamış kişilere satılmamalı ve tüketimlerine sunulmamalı, 18 yaşını doldurmamış kişiler, tütün ürünü işletmelerinde, pazarlanmasında ve satışında istihdam edilmemeli, tütün ürünleri, paket açılarak adet şeklinde veya daha küçük paketlere bölünerek satılmamalı, tütün ürünleri, yetkili satıcı olan yerlerin dışında; otomatik makinelerle, telefon, televizyon ve internet gibi elektronik ortamlarla satılmamalı ve satış amacıyla kargo yoluyla taşınmamalı, tütün ürünleriyle ilgili izmarit, paket, ağızlık, kâğıt ve benzeri atıklar çevreye atılmamalı, tütün ürünleri, 18 yaşını doldurmamış kişilerin doğrudan ulaşacağı ve işletme dışından görülecek şekilde satışa arz edilmemeli, tütün ürünleri satış belgesi olmaksızın ve satış belgesinde belirtilen yerin dışında satışa sunulmamalıdır. * Kanun’un yürürlülük tarihi 19 Mayıs 2008 olarak (özel hukuk kişilerine ait olan lokantalar ile kahvehane, kafeterya, birahane gibi eğlence hizmeti verilen işletmelerde yürürlülük tarihi 19 Temmuz 2009) belirlenmiştir. * Kamu hizmet binalarında fiil işlenirse 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 39’uncu maddesine istinaden genel kolluk marifetiyle; çevreyi kirletmeyle ile ilgili durumda ise Kabahatler Kanunu’nun 41’inci maddesi gereğince belediye tarafından idari para cezası tatbik edilecektir. Yasağa aykırı hareket edenlere belediye sınırları içersinde belediye encümeni, belediye sınırları dışında genel kolluk tarafından idari para cezası uygulanması gerekmektedir. Tütün mamulleri, alkol ve alkollü içkilerin; satış belgesinin iptal edilmesi veya belgesiz satış yapılması durumunda Jandarmaya el koyma yetkisi verilmiştir. Tütün mamulleri, alkol ve alkollü içki satıcıları, mülki amirlerce, mahalli Tütün Mamulleri, belediye ve sağlık kurumları ile kurum tarafından, lüzum görülen hal- Alkol ve Alkollü lerde denetlenebilir. Satış belgesinin iptal edilmesi veya belgesiz satış İçkilerin Toptan ve Perakende yapılması nedeniyle kolluk kuvvetlerince el konulan mevzuata uygun Satışı İle Satış olarak üretilmiş veya ithal edilmiş ürünler, Kurum adına satış belgesi verilmesi işlemlerini yürüten mercice veya adli mercilerce yed-i emin Belgelerine İlişkin Yönetmeliğin olarak görevlendirilen kişi ya da kuruluşlara teslim edilir. 15,16 ve 17’nci (31 Aralık 2002 gün ve 24980 sayılı Resmi Gazete) Maddesi. * 5752 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri Genel Müdürlüğünün Yeniden Yapılandırılması ile Tütün ve Tütün Mamullerinin Üretimine, İç ve Dış Alım ve Satımına, 4046 sayılı yasada ve 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanuna istinaden 4733 sayılı yasanın 8’inci maddesinde yapılan değiTütün ve alkollü şikliğe gereğince; - Kuruluş ve faaliyet izni almaksızın tütün ve tütün mamulleri ile alkol içkileri satve alkollü içkiler üretmek üzere fabrika, tesis veya imalathane kuran ve ma/satışa arz işletenlere, işyerleri veya ikametgâhlarında söz konusu maddeleri etme ve satış belgesi almadan üretenlere hapis ve para cezalarının verilmesi, (50 kg. kadar kıyılmış satış yapma suçla- tütün 350 kg. kadar formente alkol hariç) 15 Nisan 2008 tarihli 26848 rı hususunda ceza sayılı Resmi Gazete işlemi uygulanma- Satış belgesi almadan tütün ve tütün mamulleri ile alkol ve alkollü sı maksadıyla, içkileri satanlara, mahalli mülki amir tarafından idari para cezası verilC.Savcılığı ve mesi gerekmektedir. mülki makama * 4733 sayılı Kanunu’nun 8’inci maddesine giren mallar konusunda bilgi verilmelidir. (tütün ve alkollü içkileri usulsüz olarak satma ile satış belgesi almadan satış yapma suçları hususunda) şikâyet veya ihbar varsa veya Vali tarafından yetki verilmiş ve görevlendirmede bulunulmuş ise İlçe Jandarma ve Jandarma Karakol Komutanlarınca olaya müdahale edilmeli, konusu suç teşkil eden olay mülki veya adli makamlara intikal ettirilerek kaçakçılık olayları bilgi sistemine veri girişi yapılmalıdır. Tütün üretimi, üretici tütünlerin pazarlanması, lanamaz. Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun.) 5752 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri Genel Müdürlüğünün Yeniden Yapılandırılması ile Tütün ve Tütün Mamullerinin Üretimine Dair Kanun’un 8’inci maddesi. * Üreticilerce; yazılı sözleşme veya tütün satış merkezlerinde açık Tütün Üretimi, artırma usulüyle satış yapmak üzere menşei özellikleri Türk standartla- Üretici Tütünlerin rında belirlenmiş tütün çeşitlerinin üretimi yapılabilmektedir. Pazarlanması, İç GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 211 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. tütün satış merkezlerinin kurulması, tütün ticareti, nakli gibi hususlar Yönetmelikte düzenlenmiştir. * Tütün tohumu ve fidelerinin yurtdışına çıkarılması yasak olup, bunla- ve Dış Ticareti, rın ithali Tarım ve Köy işlerinin iznine tabi bulunmaktadır. Denetimi ve * Tütün satış merkezi; ziraat odaları, tütün tarım satış kooperatifleri, her Tütün Eksperliği türlü üretici birlik, dernek ve kooperatifleri, ticaret borsaları ile diğer İle İlgili Usul ve gerçek ve tüzel kişiler tarafından Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Esaslar Hakkında Piyasası Düzenleme Kurumu’nun gözetim ve koordinasyonu altında Yönetmeliği’nin 5, 6, 13, 24, 25 ve kurulabilmekte ve işletilebilmektedir. * Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu, 32’nci maddeleri. alıcıya ait tütün işleme tesisleri ve depolarında mevzuat gereği tutul- (04 Aralık 2002 tarihli ve 24956 ması gereken kayıtları her zaman denetlemeye yetkili bulunmaktadır. sayılı Resmi * Tütün ticareti yapabilmek için, “tütün ticareti yetki belgesi” alınması Gazete) gerekmektedir. * Kuruluş ve üretim izni almadan tütün ve tütün mamulleri ile alkol ve alkollü içkiler üretmek üzere fabrika tesis veya imalathane kuran ve işletenlere, üretenlere, satanlara veya satışa arz edenlere hapis ve adli para cezası verilir. * Satış belgesi almadan satış yapanlara, mahalli mülki amir tarafından idari para cezası verilir. Tütün mamullerinin zararlarının önlenmesine dair kanun kapsamında özendirici reklam tanıtım, tanıtım ve teşvik kampanyalarını koruyucu tertip ve tedbirlerin alınması gerekmektedir. * 18 yaşından küçüklere tütün ve tütün mamulleri satılamaz. * Sağlık, eğitim öğretim ve kültür hizmeti veren yerler ile kapalı spor 4207 Sayılı Tütün Mamullerinin salonlarında ve toplu taşımacılık yapılan her türlü nakil vasıtaları ile Zararlarının bunların bekleme salonlarında, kamu hizmeti yapan kurum ve kuruluşlardan beş veya beşten fazla kişinin görev yaptığı kapalı mekânlarda Önlenmesine Dair Kanun. tütün ve tütün mamullerinin içilmesi yasaktır. Yasaya uymayanlar hakkında idari ve adli para cezası uygulanmaktadır. Otomatik sigara makinelerinin denetimini yapan görevlilerin güvenliğinin kolluk tarafından sağlanması gerekmektedir. Tütün mamulleri, alkol ve alkollü içeceklerin toptan ve perakende satıldığı kuruluşun faaliyet izni veya satış belgelerinde yapılan usulsüz- İçişleri Bakanlığılükler ile ilgili kolluğun doğrudan denetleme yetkisi ve görevi bulunma- nın 22 Ağustos maktadır. Denetimi yapan diğer zabıta ve kurum görevlilerine karşı 2006 gün ve herhangi bir direnme veya saldırı olması halinde ilgili kuruluşların 1419/141996 yardım ve koruma talebinde bulunmaları halinde kolluk tarafından Sayılı Genelgesi. güvenlik tedbirleri alınması sağlanacaktır. Genel kadınlar ve Genelevlerin tabi olacağı hükümler ve zührevi hastalıklar ile fuhuşla mücadele kapsamında alınması gereken tertip ve tedbirler tüzükte belirtilmiştir. Bir yerde genelev açılabilmesi için; polis teşkilatı olması, hükümet ve belediye tabibi bulunması ve sağlık kayıt şartlarına ait hükümlerin uygu- Genel Kadınlar ve lanmasını mümkün kılacak müesseselerin kurulması gerekmektedir. Genelevleri Tabi Genelevlerin açılacağı yerlerin zührevi hastalıklar ve fuhuşla mücadele Olacakları Hükomisyonu yada kurulları (Bu kurullara sevk görevimizdir) tarafından kümler ve Fuhuş belirlenmesi gerekmektedir. Yüzünden Bulaşan Zührevi Genelevler, genel kadınların muayene ve tedavi edildiği müesseseler Hastalıklarla müstesna olmak üzere resmi daire ve müesseseler, ibadet eğitim yerleri, spor sahaları, genel toplanma, eğlence ve bayram yerleri gibi mekânlara Mücadele Tüzüğü. belirli bir mesafede (Umumi Hıfzısıhha Kanununun 178 nci maddesi) bulunması gerekmektedir. (19.04.1961 tarih 10786 sayılı Resmi Gazete) Fuhuş ile ilgili olarak TCK’da ayrıntılı düzenlemede bulunulmuştur.(Fuhuş değil fuhuşa teşvik suç kapsamındadır.) Ayrıca Fuhuşla *Çocuğu fuhuşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran, bu maksatla TCK’nin 227’nci yer tedarik eden veya barındıran ya da çocuğun fuhuşçuna aracılık eden Maddesi. kişinin, dört yıldan on yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası bir kimseyi fuhuşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran ya da İçişleri Bakanlığıfuhuş için aracılık eden veya yer temin eden kişinin, iki yıldan dört yıla, nın 12 Haziran *Cebir veya tehdit kullanarak, hile ile ya da çaresizliğinden yararlanarak 2002 tarihli “Gizli bir kimseyi fuhşa sevk eden veya fuhuş yapmasını sağlayan kişi hakkın- Fuhuş Yapan ve da yukarıdaki belirtilen cezanın yarısından iki katına kadar artırılması, Fuhuşa Teşvik ve * Bu suçların, suç işlemek amacıyla teşkil edilmiş örgüt faaliyeti çerçeve- Aracılık Eden ile 212 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınMücadele ile ilgili olarak İçişleri Bakanlığının Genelgesi bulunmaktadır. lanamaz. sinde işlenmesi halinde, ceza yarı oranında artırılması gerekmektedir. Gizli Fuhuş Ya*Fuhuşa sürüklenen kişinin kazancından yararlanılarak kısmen veya pan Kişiler” Konulu Genelgesi. tamamen geçimin sağlanması, fuhuşa teşvik olarak tanımlanmıştır. Fuhuş suçlarından dolayı, tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunması gerekmektedir. Ayrıca fuhuşa sürüklenen kişinin tedavi veya terapiye tabi tutulması kanuni bir düzenlemedir. Eski TCK’da kız ve kadın ile erkek kaçırma müstakil bir suç olarak tanımlanmış iken 5237 Sayılı Yeni TCK’da bu suç kişi hürriyetinden yoksun kılma başlığı adı altında düzenlenmiştir. *Bir kimseyi hukuka aykırı olarak bir yere gitmek veya bir yerde kalmak hürriyetinden yoksun bırakan kişiye, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası, *Kişi, fiili işlemek için veya işlediği sırada cebir, tehdit veya hile kullanırsa, iki yıldan yedi yıla kadar hapis cezasına hükmolunması gerekmektedir. *Bu suçun; silâhla, birden fazla kişi tarafından birlikte, kişinin yerine TCK’nin 109’uncu Maddesi. getirdiği kamu görevi nedeniyle, kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle, üstsoy, altsoy veya eşe karşı, çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı, işlenmesi hâlinde, yukarıdaki belirtilen cezalar bir kat ve suçun cinsel amaçla işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezalar yarı oranında artırılmaktadır. * Son yoklamada bulunmayan ve bulunmadıklarına dair bu kanunda yazılı bir mazeret gösterememiş olanlar yoklama kaçağıdır. Askerlik çağına girdiği yılın 21 Şubat’ına kadar Askerlik Şubesine müracaat etmemiş olanlar yoklama kaçağı sayılır. Askerlik çağı, 20 yaşına girilen yılın Ocak ayının birinci gününden başlar, 41 yaşına girilen yılın Ocak ayının birinci günü sona erer. * Son yoklamada bulunarak numara ile veya numarasız asker edindikleri halde istenildikleri sırada gelmeyenlere veya gelip de askerlik yapacakları kıtalara gitmeksizin toplandıkları yerlerden veya yollardan savuşanlar bakaya durumuna düşer * Kıtasından veya görevi icabı bulunmak zorunda olduğu yerden izinsiz olarak, altı günden fazla uzaklaşanlar ile izin, istirahat ve hava değişimi alarak ayrılanlardan dönmeye mecbur bulundukları günden itibaren altı gün içinde özürsüz olarak gelmeyenler firar etmiş sayılır. Kolluk, yoklama 1111 Sayılı Askaçağı, bakaya ya * 1111 Sayılı Kanun’un 30’uncu maddesi gereğince “Yoklama Kaçağı”, kerlik Kanunu’nun 47’nci maddesi gereğince “Bakaya” durumuna düşenler, yakalanmaları da firar durumun12, 30 ve 47’nci daki kişileri yaka- için MSB’lığınca, İçişleri Bakanlığına, Askerlik Şubelerince de mahallin Maddeleri. en büyük Mülkî Amirine bildirilirler. Kolluk tarafından yakalanarak layarak Askerlik muhafaza altına alınan yükümlüler, en geç 24 saat içerisinde en yakın Şubesine teslim etmekle ve hakla- askerlik şubesine getirilirler. Askerlik şubesince teslim alınmayan Jandarma Teşkiyükümlüler kolluk tarafından hazırlanan tutanağı müteakip, derhal latı Görev ve rında yakalama serbest bırakılırlar. yükümlüler hakkında C.Savcılarına suç duyurusun- Yetkileri Yönetemri olanları meliği’nin birliklerine sevkle da bulunma işlemi Askerlik Şubelerince yerine getirilir. Yoklama Kaçakgörevli bulunmak- ları ile Bakaya durumunda bulunan yükümlüler serbest sevk yöntemiy- 134’üncü Maddele acemi birliklerine katılırlar. si. tadır. * Jandarma Teşkilatı Görev ve Yetkileri Yönetmeliği’nin 134’üncü maddesi gereğince, askerî kıta ve kurumlardan kaçanlar ile izin ya da hava değişimi sürelerini geçirilenler, haklarında yakalama emri olması halinde, askerlik şubelerinin talebi üzerine Jandarma nezarethanesinde tutulurlar. Askerlik şubelerince gerekli işlemlerin tamamlanmasını müteakip, bu kategorideki yükümlüler Jandarma muhafazasında birliklerine sevk edilirler. Bu suç kategorisindeki yükümlülerin yakalama emirlerinin birer sureti ilgili mahkeme tarafından askerlik şubesine ve mahalli kolluğa da gönderilir. * Bakayalar, askerlik ödevlerini yerine getirmek maksadıyla yakalanmaları için Milli Savunma Bakanlığınca İçişleri Bakanlığına, askerlik şubelerince de mahallin en büyük mülki amirine bildirilirler. Yakalanarak muhafaza altına alınan yükümlüler, vakit geçirmeksizin ve en geç yirmi dört saat içerisinde en yakın askerlik şubesine getirilirler. Askerlik GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 213 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. şubesince teslim alınamayan yükümlüler, ilgili kolluk kuvveti tarafından hazırlanan tutanağa istinaden derhal serbest bırakılırlar. Bakayalardan gelmeyenlere hapis cezası öngörülmüştür. * Barışta, 1111 sayılı Askerlik Kanununun 89 uncu maddesi uyarınca haklarında verilen idarî para cezası kesinleştikten sonra kabul edilecek bir özrü olmadan, bakayalardan dört ay içinde gelenler altı aya kadar, 1632 Sayılı Askeyakalananlar iki aydan altı aya kadar; dört aydan sonra bir yıl içinde ri Ceza Kanunun gelenler iki aydan bir yıla kadar, yakalananlar dört aydan bir yıla kadar; 63’üncü Maddesi bir yıldan sonra gelenler dört aydan iki yıla kadar, yakalananlar altı aydan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. * Bu Kanunun amacı, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı dâhil) Genelkurmay BaşSözleşmeli erbaş kanlığınca lüzum görülen erbaş ve er kadrolarında, kritik ve uygun 6191 Sayılı Sözve erlerle ilgili görülen görevlerde, yetişmiş personel ihtiyacını karşılamak maksadıyla leşmeli Erbaş ve hususları içermek- istihdam edilecek sözleşmeli erbaş ve erlerin; temini, yetiştirilmeleri, Er Kanunun 1’inci tedir. görevde yükselmeleri, tertip edilmeleri, geçici görevlendirilmeleri, Maddesi hizmet şartları, görev ve hakları, yükümlülükleri, ayırma ve ayrılmaları ile ilgili usul ve esasları düzenlemektir. Asker kişiler hakkında soruşturma usul ve esasları Adalet Bakanlığının Genelgesine göre yapılmalıdır. * Yargı organlarınca haklarında tutuklama kararı verilen asker kişiler bu sıfatlarını korudukları sürece 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunun 39 ncu 353 Sayılı Askeri maddesi gereğince askeri tutukevine konulmalıdır. C.Savcılıklarına Mah. Kuruluş ve yapılacak ihbar ve şikâyetler, gerekli adli işlemler yapılmak üzere 353 Yargılama Usul sayılı Askeri Mah. Kuruluş ve Yargılama Usul Kanunun 15 nci maddesi Kanunun İlgili Maddeleri gereğince, Gnkur. Bşk.lığı veya kuruluşunda askeri mahkeme bulunan Kıt’a Komutanlıklarına veya askeri kurum amirliklerine gönderilmelidir. Adalet Bakanlığı* Genel hükümlere göre ve adli merciler tarafından yapılması gereken nın 01 Ocak 2006 soruşturmalar, bizzat C. Savcılarınca yürütülmeli ve yakalanan şüpheli gün 23 Sayılı Genelgesi. şahıslar en yakın inzibat karakoluna veya askeri makama gönderilmelidir. Umumi emniyet ve asayişi korumaya ilişkin önleyici ve adli zabıta görevlerini ifa ettikleri sırada Jandarma subay, astsubay, erbaş ve erlerine karşı işlenen suçlarda askeri ceza kanunu hükümleri yerine genel ceza (TCK 265) müeyyidelerinin tatbik edilmesi gerekmektedir. Birinci derece askeri yasak bölgeler içinde veya nöbet yerlerin de, karakollarda, kışlalarda, karargâhlarda, askeri kurumlarda, yerleşme veya konaklama amacıyla kullanılan bina veya mahaller içinde, askerlere fiilen taarruzda bulunanlar, sövenler veya hakaret edenler veyahut askerlik görevlerine ilişkin işleri yapmaya veya yapmamaya zorlamak için şiddet veya tehdide başvuranlar yeni TCK’nin bu fiillere ilişkin 86, 106, 108, 112, 113, 119, 125, 129 ve 125 ve 265’inci maddeleri uya- 1632 Sayılı Askerınca cezalandırılırlar. ri Ceza KanuNöbetçi, devriye, karakol, inzibat, askeri trafik, kolluk veya kurtarma ve nu’nun EK-6’ncı Maddesi. yardım görevi yapan askerlere karşı bu görevleri yaptıkları sırada yukarıdaki fıkrada yazılı suçları işleyenler aynı kanun maddeleri ile cezalandırılırlar. Umumi emniyet ve asayişi korumaya ilişkin önleyici ve adli zabıta görevlerini ifa ettikleri sırada Jandarma subay, astsubay, erbaş ve erlerine karşı işlenen suçlarda yukarda belirtilen ceza maddelerinin hükümleri uygulanmaz. Kolluk; rektör veya yetkili diğer görevli personelin yardım talebi ile suç ve suçluların soruşturması maksadıyla, Üniversite ve binalarına veya bunların eklerine girebilmektedir. Üniversite binaları veya ekleri içinde, kurumun imkânlarıyla önlenmesi mümkün görülmeyen olayların çıkması ihtimali karşısında rektör, acele hallerde de dekan veya bağlı kuruluş yetkililerinin zabıtadan yardım talep etmeleri halinde, ayrıca herhangi bir davet veya izne bağlı olmaksızın suç ve suçluların kovuşturulması için her zaman yüksek öğretim kurumlarının binalarına ve eklentilerine girebilmektedir. 2559 Sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 20’nci ve 2803 Sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Yönetmeliğinin 33’üncü Maddesi. Şehir ve Kasaba- Mahalle Muhtarları ile İhtiyar Heyetleri; 4541 Sayılı Şehir 214 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlarda Mahalle muhtar ve ihtiyar heyetleri teşkiline dair kanunu gereğince, mahalle muhtarlarının zabıta açısından yerine getirmesi gereken görevleri bulunmaktadır. lanamaz. * Zabıta tarafından yapılacak bina aramalarında hazır bulunmak, ve Kasabalarda * Mahalleye girdiğini haber aldığı hüviyeti meçhul ve şüpheli şahıslar Mahalle Muhtar ve İhtiyar Heyethakkında zabıtaya haber vermek, * 1111 sayılı Askerlik kanunu hükümleri gereğince, askere sevk cetvel- leri Teşkiline Dair Kanun. lerini sahiplerine tebliğ ederek, cetveli o mahallin zabıta amirine teslim etmekle beraber, kendisi de toplama yerinde hazır bulunarak istenilecek malumatı vermekle görevlidir. Taşkın sularla kenar ve setlerin yıkılma ve yarılma tehlikesine maruz bulunması veya yakın arazinin su baskınına uğraması gibi hallerde Jandarma gerekli yardımı yapmakla görevlidir. 4373 Sayılı TaşVali ve Kaymakamlarla nahiye Müdürleri ve Köy Muhtarları ve civarda- kın Sulara ve Su ki askeri ve Jandarma ve Orman Koruma Kıt’a Komutanları emir bekBaskınlarına lemeksizin, tehlike ile karşılaşılan yerlere yardımcı göndermek ve Karşı Korunma icabında bizzat tehlike yerine gitmekle mükelleftir. Kanunu’nun 6’ncı Maddesi. Türk Bayrağının Yapımı, Korunması, Çekilmesi ve İndirilmesi ile Konut, İşyerlerine Bayrak asılması gibi faaliyetler Bayrak Kanunu ve Tüzüğüne uygun olarak yapılmalıdır. * Türk Bayrağı Tüzükte belirtilen esaslara uygun olarak yapılmalıdır. * Kamu kurum ve kuruluşlarında sürekli çekili kalmalıdır. * Bayrak; çekilmesi ve indirilmesi esnasında veya tören geçişlerinde cephe alınarak selamlanmalıdır. * Türk Bayrağı; Cumhurbaşkanlığı yapmış kişilerin, şehitlerin ve tüzükte belirlenecek asker ve sivil kişilerin cenaze törenlerinde bunların tabutları ve açılış törenlerinde Atatürk heykelleri veya resmi yemin törenlerinde kullanılan masalar haricindeki yerlere örtülmemelidir. * İş yeri, konut ve bunlar gibi özel yerlere; milli ve resmi bayramlar ile kurtuluş ve Atatürk’ü anma günlerinde bayrak asılmalıdır. Atatürk’ün aleyhine işlenen suçlar hakkında müstakil bir kanun bulunmaktadır. * Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret eden veya söven kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmalıdır. 5816 Sayılı Ata* Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk’ün türk Aleyhine kabrini tahrip eden, kıran, bozan veya kirleten kimseye bir yıldan beş İşlenen Suçlar yıla kadar hapis cezası ön görülmüştür. Hakkında Kanun. * Kanunda yazılı bu suçtan dolayı Cumhuriyet Savcılıklarınca re’sen kovuşturma yapılması gerekmektedir. 2893 Sayılı Türk Bayrağı Kanunu ve Tüzüğü. * 18 Mart ve 19 Eylül tarihlerinde tüm kamu kurum ve kuruluşları öncü4768 Sayılı 18 lüğünde, halkımızın ve sivil kuruluşların iştiraki ile her yıl anma töreni Mart Günü Şehiticra edilmelidir. 18 Mart gününün ler ve 19 Eylül * İl ve İlçelerde Vali ve Kaymakam’ın başkanlığında Garnizon KomuŞehitleri, 19 Eylül Gününü Gaziler tanlığı, Belediye Başkanlığı, Jandarma ve Emniyet Teşkilatı ile Milli tarihinin de GazileGünü İlan EdilEğitim Müdürlüğü temsilcilerinden oluşan anma komitelerinin en geç ri anma günü mesi Hakkında bir ay önce tören hazırlıklarına başlaması gerekmektedir. olarak kutlanması Kanun ve Yapıla* Anma günlerinin başlangıç ve bitiş saatleri arasında, resmi daire, özel gerekmektedir. cak Törenler kuruluşlar, müesseseler ve askeri birlik, kurum ve karargâhların Türk Hakkında YönetBayrağı ve Atatürk posterleri ile donatılması yönetmelik hükümleri melik. gereğince zorunlu bulunmaktadır. 2937 Sayılı DevMİT Kanunu let İstihbarat gereğince, Bakan- * Bakanlıklar ve diğer kamu kurum ve kuruluşları, Devlet İstihbaratına Hizmetleri ve Millî lıklar ve diğer ilişkin olarak, kendi konularında, görevlerinin gerektirdiği istihbarat İstihbarat Teşkilâkamu kurum ve oluşturmak ve istihbarata karşı koymakla yetkili bulunmaktadır. tı Kanunu’nun kuruluşlarının 5’inci Maddesi. istihbarat ve istih- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 215 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. barata karşı koyma görev ve yetkileri bulunmaktadır. * Polis-Jandarma’nın İllerde ve Merkezde Hudut Görevlerini İçeren 1961 Tarihli Protokol gereğince; - Hudut olayları, bunlara karşı alınacak tertip ve tedbirler ile hudut birliklerinin fiili müdahalesini gerektiren taktik işler ve hudut birliklerinin sınır bölgesindeki hizmetlerine ilişkin icraat ve yazışmaların J.Gn. Pasaport Kanunu K.lığınca, ve Yabancıların - İltica olaylarında mültecilerin huduttan girişten itibaren göz önünde Türkiye’de İkamet bulundurulacak bölgelere kadar geçecek bütün muamelat ile alınacak ve Seyahatleri tertip ve tedbirler J.Gn. K.lığınca, müteakip safhadaki işlemlerin EmniHakkındaki yasa- yet Genel Müdürlüğünce, ya muhalefet - Uyuşturucu maddelere ait uluslar arası münasebetlerle ilgili işlemsuçları ile ilgili adli lerin Emniyet Genel Müdürlüğünce, görevler haricin- Pasaport Kanunu ve bununla ilgili mevzuatın uygulamasına ait deki idari işlemleişlemlerin Emniyet Genel Müdürlüğünce, rin 1961 tarihli - Interpol faaliyeti, beyaz kadın ticareti ve kalpazanlık olaylarıyla ilgili Protokol gereğince İl Emniyet Müdür- işlemlerin Emniyet Genel Müdürlüğünce, - 6136 Sayılı Kanun ve konuyla ilgili mevzuatın uygulamasının Polis lüklerince yerine getirilmesi gerek- ve Jandarma sorumluluk alanına göre yürütülmesi kararlaştırılmıştır. mektedir. * 5682 ve 5683 Sayılı Kanunlara muhalefet ya da başka bir suçtan dolayı yakalamaya müteakip haklarında adli makamlarca tutuklanma veya serbest bırakılma kararı verilen yabancıların, idari işlemlerinin yapılması maksadıyla, İl Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şube Müdürlüklerine veya Pasaport ve Yabancılar Şube Müdürlüklerine teslim edilmesi gerekmektedir. * İçişleri Bakanlığının yasa dışı göçmenlerin yakalanmasını müteakip yapılacak işlemler ile ilgili 2010/18 Nu. Genelgesinde, - Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik birimlerince yakalanan ve adlî işlemleri tamamlanan yasa dışı göçmenlerin, sınır dışı edilmek üzere Emniyet Müdürlükleri Yabancılar Şube Müdürlüklerine teslim edilmeye devam edileceği, Yasa dışı göçmen- - Yakalanan yasa dışı göçmenlerin, adlî işlemlerinin yakalayan birim lerin adlî işlemleri tarafından yerine getirilmesinin esas olduğu, ancak Sahil Güvenlik ile sınır dışı edil- K.lığının karadaki teşkilâtlanmasının yetersizliği de göz önünde bulunmeleri hususun- durularak Sahil Güv. K.lığınca yakalanan yasa dışı göçmenlerin, yakalama tutanağı, kimlik bilgileri listesi, fotoğrafları ve el konulan eşyalarıydaki İçişleri Bakanlığı’nın genel- la birlikte İlçe merkezlerindeki C. Savcısının belirleyeceği kolluk birimige hükümlerinin ne teslim edileceği, bilinmesi önem arz - Adlî işlemleri tamamlanan yasa dışı göçmenlerin geri gönderme merkezlerinde yer olmaması halinde; derhal İl Emniyet Müdürlüklerince etmektedir. teslim alınacağı, İl Valiliği ile koordine kurularak mümkün olan en kısa sürede belirlenmiş yerlere yerleştirileceği, bunların kesinlikle nezarethanelere konulmayacağı, bulaşıcı hastalığı olan yasa dışı göçmenlerden tedavisi sağlık kuruluşlarında yapılması zorunlu olmayanların merkezlerde diğer yasa dışı göçmenlerden ayrı bir şekilde barındırılması için gerekli önlemlerin aldırılacağı hususlarında düzenlemede bulunulmuştur. Kolluğa; Türkiye Cumhuriyeti sınırlarını pasaportsuz veya pasaport yerine geçebilecek bir belgeye sahip Polis ve Jandarma’nın İllerde ve Merkezde Hudut Görevlerini İçeren Protokol. (15 Temmuz 1961 tarih ve 10855 sayılı Resmi Gazete) İçişleri Bakanlığının 23 Ağustos 1993 tarihli İl Emniyet Müdürlüğü Pasaport ve Yabancılar Şube Müdürlükleri Kuruluş Görev ve Çalışma Yönetmeliği. İçişleri Bakanlığının 19 Mart 2010 tarihli, 2010/18 Nu. “Yasa Dışı Göçle Mücadele” Konulu Genelgesi * Türkiye Cumhuriyeti sınırlarını pasaportsuz veya pasaport yerine 5682 Sayılı Pakaim olacak bir vesikayı hamil olmaksızın terk eden veya buna teşebsaport Kanubüs edenlere bin Türk Lirasından üç bin Türk Lirasına kadar idarî para nu’nun 33, 34, 35, cezası verilir. 36 ve 38’inci Türkiye Cumhuriyeti sınırlarından her nasılsa pasaportsuz olarak Maddeleri. girmiş olan vatandaşlar ve yabancılara bin Türk Lirasından üç bin Türk 216 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. olmaksızın terk eden veya girenler hakkında işlem yapma yetkisi verilmiştir. Lirasına kadar idarî para cezası verilir. Bunlardan yabancı olanlar sınır dışı edilirler. Bakanlar Kurulunca tayin olunan mahallerden başka yerlerden Türkiye’ye giren veya Türkiye’den çıkanlar usulüne uygun pasaport veya vesika taşısalar bile beş yüz Türk Lirası idarî para cezası ile cezalandırılırlar. Yolcuları, pasaport ve diğer vesikaların yoklanması için Hükümetçe tayin olunan mevkilerin gayrı olan yerlere bilerek nakleden kara, deniz ve hava taşıtlarını sevk ve idare edenler veya bu hususta kılavuzluk yapanlar 1 aydan 2 seneye kadar hapis olunurlar. * Bu Kanun hükümlerine göre idarî para cezasına karar vermeye, ilgili kolluk birimi amiri yetkilidir. * 403 Sayılı Türk Vatandaşlık Kanununa göre Türk Vatandaşı sayılmayan kişilere Türkiye’de en az beş yıl kanuni ve kesintisiz olarak ikamet etmiş olmaları koşuluyla Bakanlıkça bağımsız çalışma izni verilebilTürkiye’nin taraf mektedir. olduğu ikili ya da * Kanun kapsamına giren yabancıların ve işverenlerin, yükümlülüklerini çok taraflı sözleş- yerine getirip getirmedikleri Bakanlık iş müfettişleri ve Sosyal Sigortalar melerde aksi ön Kurumu sigorta müfettişleri tarafından denetlenmesi gerekmektedir. görülmedikçe, Genel ve özel bütçe idarelerinin teftiş ve denetim elemanlarının kendi yabancıların mevzuatları gereğince işyerlerinde yapacakları her türlü denetim ve Türkiye’de bağımlı incelemelerde, emniyet makamlarının kendi mevzuatları gereğince veya bağımsız işyerlerinde yapacakları kontroller sırasında, yabancı çalıştıran işveçalışmadan önce renler ile yabancıların yükümlülüklerini yerine getirmediklerini tespit izin almaları ge- etmeleri halinde, durumun Bakanlığa bildirilmesi ve Bakanlık Bölge rekmektedir. Müdürlüğünce tutanaklara göre cezai işlem uygulanması gerekmek- 4817 Sayılı Yatedir. bancıların Çalış* Bildirim yükümlülüğünü süresi içinde yerine getirmeyen bağımsız ma İzinleri Hakçalışan yabancı ile yabancı çalıştıran işverene her bir yabancı için iki kında Kanuyüz elli Türk Lirası idarî para cezası verilir. nu’nun 7, 20 ve Çalışma izni olmaksızın bağımlı çalışan yabancıya beş yüz Türk Lirası 21’inci Maddeleri. idarî para cezası verilir. Yabancıların çalışma izinleri ile Çalışma izni bulunmayan yabancıyı çalıştıran işveren veya işveren izinsiz çalışanlara vekillerine her bir yabancı için beş bin Türk Lirası idarî para cezası para cezası veril- verilir. Bu durumda, işveren veya işveren vekili yabancının ve varsa eş ve çocuklarının konaklama giderlerini, ülkelerine dönmeleri için gerekli miştir. masrafları ve gerektiğinde sağlık harcamalarını karşılamak zorundadır. Birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarda sayılan fiillerin tekrarı hâlinde idarî Yabancıların para cezaları bir kat artırılarak uygulanır. çalıştırılması tespit edildiğinde * Genel ve özel bütçeli idarelerin teftiş ve denetim elemanları ile kolluk Bakanlığa bildi- kuvvetlerinin kendi mevzuatları gereğince işyerlerinde yapacakları her türlü denetim, inceleme ve kontrol sırasında yabancı çalıştıran işverenrilmektedir. ler ile yabancıların bu Kanundan doğan yükümlülükleri yerine getirmediklerini tespit etmeleri halinde, durum Bakanlığa bildirilir. Türk soylu yabancılar Türkiye’de meslek ve sanatlarını serbestçe yapabilmekte, kamu ve özel kuruluş veya işyerlerinde çalışabilmektedir. Türk soylu yabancılara Türk Vatandaşlarının yapabileceği meslek, sanat ve işlerde çalıştırılabilmeleri için, özel kanunlarda aranan nitelikleri taşımak ve yükümlülükleri yerine getirmek şartıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yabancılara izin verilmektedir.(14.01.1983 tarih ve 17928 sayılı Resmi Gazete). 2527 Sayılı Yasa ve Türk Soylu Yabancılar Türkiye’de Meslek ve Sanatlarını Serbestçe Yapabilmelerine Kamu, Özel Kuruluş veya İşyerlerinde Çalıştırılabilmelerine Dair Yönetmelik. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 217 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Türkiye’de çalışan, adres değiştiren yabancılar zabıtaya durumlarını bildirmekle yükümlüdürler. Ayrıca hüviyeti ve ikamet teskeresi ile ilgili belgeleri talep halinde Kolluğa göstermek mecburiyetindedirler. * Türkiye’de serbest olarak veya memur, müstahdem ve işçi sıfatıyla çalışacak yabancılar keyfiyeti işe başladıklarından itibaren en çok 15 gün zarfında ikamet ettikleri yerin polis veya Jandarma Karakoluna bizzat veya bilvasıta haber vermeye ve ikamet teskerelerine kayıt 5683 Sayılı Yabancıların Türkiettirmeye mecburdurlar. ye’de İkamet ve * Yabancılar; hüviyet varakasını, ikamet teskerelerini veya pasaport ve Seyahatleri hakkontrol fişlerini her istenişte Polis veya Jandarma’ya göstermeye meckındaki Kanuburdurlar. nu’nun 14, 15 ve * İkamet teskeresi hamili yabancılar, ikametgâhlarını değiştirdiklerinde 18’inci Maddeleri. keyfiyeti 48 saat zarfında gerek çıktıkları gerek naklettikleri Polis veya Jandarma Karakoluna bizzat veya bilvasıta veya taahhütlü mektupla haber vermeye mecburdurlar. Yabancıların yakalanma, gözaltı, serbest bırakılması ile ölüm olayları Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla Büyükelçiliğe veya konsolosluklara bildirilmeli, pasaportları kendilerine veya ilgili temsilciliklerine iade edilmelidir. * Tutuklanan, gözaltına alınan, trafik kazasına karışan veya hakkında herhangi bir nedenden dolayı adli ve idari işlem başlatılanlarla hayatlarını kaybeden yabancı uyruklu kişilerin, pasaport bilgileri ve karıştıkları olaya ilişkin düzenlenecek “Olay Bildirim Formu’nun” Dışişleri Bakanlığı Dış İlişkiler Genel Müdürlüğüne belge geçerle gönderilmesi ve Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla yabancının Türkiye’deki en yakın temsilciliğine süratle bilgi verilmesi, eş zamanlı olarak da Emniyet Genel Müdürü’nün bilgilendirilmesi gerekmektedir. * Tetkik edilmek üzere yabancılardan alınan pasaportlar; gerekli işlemler süratle tamamlandıktan sonra sahiplerine veya ilgili temsilciliklerine süratle iade edilmelidir. Yabancıların pasaportlarına delil olarak el konulması durumunda, yargılama sona ermeden önce veya bu kişiler haklarındaki adli işlemler tamamlandığında pasaportlarının iadesi gerekmektedir. Suçta kullanılmış ve sahibi hüküm giymiş olan pasaportların; yabancının uyruğunda bulunduğu devletin temsilciğine gönderilmesi, diğer durumlarda da yabancının kendisine veya koşulların durumuna göre temsilciliğine iadesi gerekmektedir. * Yakalanan veya gözaltına alınan yabancı kişinin yazılı olarak karşı çıkmaması halinde durumu vatandaşı olduğu ülkenin Büyükelçiliği veya konsolosluğuna bildirilmelidir. Yabancı uyruklu gerçek kişiler ile yabancı ülkelerde tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerinin edinecekleri taşınmazların toplamının İl yüz ölçümünün binde beşini geçmemesi ile ilgili olarak Bakanlar Kurulunca karar alınabilmektedir. * Yabancı uyruklu gerçek kişiler ile yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketleri 5444 sayılı yasa gereğince; karşılıklı olmak ve kanuni sınırlamalara uyulmak kaydıyla taşınmaz mal satın alabilmektedirler. * Yabancı uyruklu gerçek kişiler ile yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerce, sulama, enerji, tarım, maden, sit, inanç ve kültürel özellikleri nedeniyle korunması gereken alanlar, özel koruma alanları ile flora ve fauna özelliği 5444 Sayılı Tapu nedeniyle korunması gereken hassas alanlarda ve stratejik yerlerde Kanununda kamu yararı ve ülke güvenliği bakımından, taşınmaz ve sınırlı ayni hak Değişiklik Yapıledinilemeyecek alanlar, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının tescile esas masına Dair koordinatlı harita ve planları içeren teklifi üzerine İllere ve İl yüz ölçüKanun ile 2644 müne göre binde beşi geçmemek üzere Bakanlar Kurulunca karara Sayılı Tapu Kabağlanabilmektedir. nununun 35/7’nci * 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun 35 ve 36’ncı maddelerini değiştiren 5782 fıkrası. sayılı yasa gereğince, Özel Güvenlik bölgeleri ile Yabancıların Mülk Edinmesi ile ilgili Komisyon Kararı Yönetmeliği’nin 10’uncu maddesine göre komisyonlarda garnizon komutanı temsilcisi bulunmak zorundadır. * Bu kapsamda, 2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu ile 83/5949 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Yönetmeliği gereğince, yabancıların taşınmaz mal ve sınırlı ayni hak edinilmesinde sakınca görülen alanlar kolluk tarafından silsile yoluyla üst komutanlıklara teklif edilmelidir. İçişleri Bakanlığının 27 Nisan 2004 tarihli ve 2004 / 82 sayılı “Suça Karışan Yabancılar” konulu Genelgesi. Adalet Bakanlığının 01 Ocak 2006 tarihli ve 2006/70 ile 2006/71 sayılı Genelgeleri Yakalama, gözaltına, İfade Alma Yönetmeliği’nin 8’inci maddesi. 1’inci ve 2’nci * Kamulaştırma yapılan birinci derece askeri yasak bölgelerinde; görev- 2565 sayılı Askeri derece kara askeri liler dışındaki T.C. vatandaşlarının bölgeye girme ve oturmalarına izin Yasak Bölgeler 218 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınyasak ile güvenlik bölgelerinde yetkili komutanlıkların görev ve sorumlulukları bulunmaktadır. lanamaz. verilmesi, bölgedeki tesislerin amaç dışı kullanımının kontrol edilmesi, ve Güvenlik Gnkur. Bşk.lığınca bölgeye girmeleri ve oturmalarına izin verilen yaban- Bölgeleri Kanunu cı uyruklu kişilere bölgede bulundukları sürece refakatçi verilmesi, ile 83/5949 sayılı bölgedeki su kaynakları ve geçiş yollarından yararlanma ile ilgili hususAskeri Yasak ların takip edilmesi, bölgedeki eski eserler ve doğal kaynakların araştır- Bölgeler ve Güma ve işletme faaliyetleri amaçları dışında kullanılmasının kontrol edil- venlik Bölgeleri mesi, yasak bölge sınırlarının sınır taşı veya yeterli sırada dikenli tel Yönetmeliği. çitiyle çevrilmesi, üzerlerine levha asılması gibi görevler Gnkur. Bşk.lığınca belirlenmiş olan yetkili komutanlıklar vasıtasınca ifa edilmelidir. * İkince derece kara askeri yasak bölgelerinde yabancı uyruklu sivil kişilerin bölgeye girmelerine ilişkin Valilik müracaatlarına görüş bildirilmesi yetkili komutanlıklar tarafından gerçekleştirilmelidir. * Kamulaştırma yapılan güvenlik bölgelerine görevli olanların dışındaki kişilerin girişlerine izin verilmesi, bölgedeki su kaynakları ve geçiş yollarından faydalanacak olanlara uyması gereken kurallar konusunda tebligatta bulunulması, bölgede oturanlar dışındaki Türk vatandaşlarının zirai faaliyetleri, meslekte sanatlarını icra etmeleri sakıncalı görülenlerin faaliyetlerinin sınırlandırılması maksadıyla, Gnkur.Bşk.lığına teklifte bulunulması, bu bölgedeki malların yabancı uyruklu gerçek ve tüzel kişilere satılması, devredilmesi ve kiralanmasına izin verilmesi, bölgede kalan ve kamulaştırılmasına gerek duyulmayan taşınmaz mallar üzerindeki inşaat, hafriyat, tadilat, orman yetiştirme veya kesme, bataklık kurma veya kurutma müracaatların uygun olup olmadığının ilgililere bildirilmesi gibi görevler yetkili komutanlıklar marifetiyle icra edilmelidir. * Mülteci; Avrupa’da meydana gelen olaylar sebebiyle ırki, dini, milliyeti, belirli bir toplumsal guruba üyeliği veya siyasi düşünceleri nedeniyle takibata uğrayacağından haklı olarak korktuğu için vatandaşı olduğu ülke dışında bulunan ve vatandaşı olduğu ülkenin himayesinden istifade etmeyen yabancıyı, * Sığınmacı; ırki, dini, milliyeti, belirli bir toplumsal guruba üyeliği veya İltica ve sığınma siyasi düşünceleri nedeniyle takibata uğrayacağından haklı olarak amacıyla sınırla- korktuğu için vatandaşı olduğu ülke dışında bulunan ve vatandaşı olduğu ülkenin himayesinden istifade edemeyen veya korkudan dolayı rımıza gelen istifade etmek istemeyen yâda uyruğu yoksa önceden ikamet ettiği yabancılar ve muhtemel nüfus ülke dışında bulunuyorsa oraya dönmeyen veya korkusundan dolayı dönmek istemeyen yabancıyı tanımlamaktadır. hareketlerine yönelik olarak * Sığınmacı ve mültecilere uygulanacak işlemler, himaye ve gözetim, uygulanacak usul muhafaza ve disiplin, haberleşme, ölüm ve defin ile yardım malzemeleve esaslar hakkın- rinin dağıtımı gibi hususlar yönetmelikte belirtilmiştir. da yönetmelik * Toplu sığınanlar ile topluca iltica eden mültecilerin silahlı çatışmanın çıkarılmıştır. veya krizin sona ermesi halinde uyruğunda bulundukları devlete iade edilmeleri Gnkur. Bşk.lığı ve Dışişleri Bakanlığı ile koordine edilerek İçişleri Bakanlığınca yapılmaktadır. * Türkiye’ye iltica eden veya başka bir ülkeye iltica etmek üzere Türkiye’den ikamet izni talep eden münferit yabancıların kimliklerinin tespiti, fotoğraf ve parmak izlerinin alınması İl Valilikleri sorumluluğunda yapılmaktadır. Yabancı araştırmacılar tarafından yürütülecek bilimsel çalışmalar için, yetkili makamlardan izin alınması gerekmektedir. * 04 Nisan 1988 tarihli, 88/12839 sayılı ve “Türkiye’de İlmi Araştırma, İnceleme Yapmak ve Film Çekmek İsteyen Yabancılar veya Yabancılar Adına Müracaat Edenler ile Yabancı Basın Yayın Mensuplarının Tâbi Olacakları Esaslara ilişkin Bakanlar Kurulu Kararına istinaden yabancılar tarafından, doğadan canlıya ait örnek toplanması veya yurt dışına çıkarılması gibi faaliyetler için Çevre ve Orman Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığından izin alınması gerekmektedir. İzin veren kurum/ kuruluşlar mihmandar vermek zorundadır. * Doğadan materyal ve örnek toplanması halinde, bitkiler için 15 Ağus- Türkiye’ye İltica Eden veya Başka Bir Ülkeye İltica Etmek Üzere Türkiye’den İkamet İzni Talep Eden Münferit Yabancılar ile Topluca Sığınma Amacıyla Sınırlarımıza Gelen Yabancılara ve Olabilecek Nüfus Hareketlerine Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. Mevzuat isimleri sol taraftaki sütunda belirtilmiştir. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 219 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. tos 1992 tarihli, 21316 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “Bitki Genetik Kaynaklarının Toplanması, Muhafazası ve Kullanılması Hakkında Yönetmelik”, hayvanlar için 21 Haziran 2003 tarihli, 25145 sayılı Resmî Gazetede Yayımlanarak yürürlüğe giren “Hayvan Gen Kaynaklarının Korunması Hakkında Yönetmelik”, su ürünleri için “Su Ürünleri Yönetmeliği”, karada yaşayan memeliler, kuşlar ve sürüngenler için 24 Aralık 2005 tarihli, 25976 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “Av ve Yaban Hayvanlarının ve Yaşam Alanlarının Korunması, Zararlılarıyla Mücadele Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” gereğince, Çevre ve Orman Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığından “Bilimsel Araştırma İzni”nin yanı sıra ayrıca, “Materyal Toplama İzni” alınma zorunluluğu bulunmaktadır. İlmi araştırma, inceleme yapmak ve film çekmek isteyen yabancılara bazı kısıtlamalar getirilmiştir. * Türkiye’de ilmi araştırma, inceleme yapmak ve film çekmek isteyen yabancıların veya yabancılar adına müracaat edenler ile yabancı basın-yayın mensuplarının tabi olacakları esaslar: Askeri yasak bölgeler, güvenlik bölgeleri, Devlet arşivleri, kütüphaneler ve müzelerde yapılan inceleme ve araştırmalarda, arkeolojik araştırma ve kazılarda; müracaat sahibine özel olarak verilmiş iznin kapsamı dışında kalan hususlarda, o yerin kendi ilgili mevzuatı uygulanır. 88/12839 Sayılı Bankalar Kurulu Kararı Çıkılması izne bağlı dağlarda faaliyet göstereceklerin kolluğu önceden bildirimde bulunması gerekmektedir. * Gnkur. Bşk.lığı, İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları, MİT Müsteşarlığı ile Gençlik ve Spor Müdürlüğü Dağcılık Federasyonu arasında 13 Mayıs 1988 tarihinde imzalanan protokol gereğince, çıkılması izne bağlı dağlarda faaliyet icra edeceklerin gidiş ve dönüşleri ile ilgili olarak hazırlayacakları Durum Raporlarının birer suretini faaliyet öncesinde mahalli Dağcılık Federasyonu aracılığıyla kolluğa vermeleri gerekmektedir. * 2’nci derecede Askerî Yasak Bölgelerde eski eserler ile doğal kaynakların araştırılması ve işletilmesinde Gnkur. Bşk.lığının olumlu mütalaasının alınması, Turistik amaçlı ziyaretlerde ise Garnizon K.lığının görüşünün alınmasını müteakip, Valiliklerce izin verilmesi gerekmektedir. 13 Mayıs 1998 tarihli “Ağrı Dağı ve Diğer İzne Tâbi Dağlara Çıkışlar” ile İlgili Protokol Yabancıların Dağlara çıkışları ile ilgili 15 Ekim 2010 Tarihli Protokol İş Kanunu hükümleri gereğince yapılan teftiş ve denetlemeler kapsamında, iş müfettişlerinin yardım taleplerinin zabıta tarafından karşılanması gerekmektedir. Zabıta kuvvetleri; iş kanunu hükümlerinin tam ve gerektiği gibi uygulanabilmesini temin maksadıyla, işyerlerini teftiş ve denetlemeye yetkili müfettişlerinin talepleri halinde, her türlü yardımı yapmakla yükümlü bulunmaktadır. 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 97’nci Maddesi. * Poliçeye ilişkin muamelelerin yapılması için adres tespitinde zabıtadan yardım istenebilir. 6762 Türk Ticaret Ka- * Harp kaçağı veya ihracı, ithali veya transit olarak geçirilmesi yasak nunu hükümlerinin olan eşyayı yükleme ve taşıma durumunda, gümrük, vergi ve zabıta Sayılı Türk Ticauygulanmasında kanunlarına aykırı hareket edenlere Türk Ticaret Kanununun 973’üncü ret Kanunu’nun zabıtanın görev ve maddesi hükümleri uygulanmalıdır. 667, 1024 ve sorumlulukları * Kaptanın gemi hizmetlerinin gereği gibi görülmesi için veya gemide 1467’nci Maddebulunmaktadır. leri. emniyet ve inzibatı temin maksadıyla, almış olduğu tedbirlerin yanı sıra zabıtadan yardım talep etmesi halinde bu isteğin derhal karşılanması gerekmektedir. İcra memurlarının yardım taleplerinin kolluk tarafından karşılanması zorunlu olup, icra * İcra ve İflas Kanununun 81’inci maddesi ile 2803 sayılı J.Teşkilat, 2004 Sayılı İcra Görev ve Yetkileri Yönetmeliğinin 81/g ile 151’inci maddeleri gereğince ve İflas Kanuicra müdürlüklerinin haciz yapılması ile ilgili yazılı yardım taleplerinin nu’nun 80 ve kolluk tarafından karşılanması gerekmektedir. 81’inci Maddeleri. * İcra müdürlerinin Genel Kolluk birimleri ile doğrudan yazışma yetkisi 220 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. memurlarının Kolluk ile doğrudan yazışma yetkisi bulunmaktadır. bulunmakta olup, kolluk tarafından icra müdürlüğü personelinin engellenmesi yada saldırıya uğrama gibi tehlikelere karşı emniyet tedbirlerinin alınması gerekmektedir. * Haciz yapan icra memurunun isteği üzerine borçlu tarafından kilitli yerler ve dolaplar açılmaz ise, bu yerler icabında zorla açtırılır. İstanbul Boğaziçi alanının kültürel ve tarihi değerlerini ve doğal güzelliklerini kamu yararı gözetilerek korumak ve geliştirmek maksadıyla, verilmiş olan yıkım kararının tebligat kanunu hükümlerine bağlı kalmaksızın ilgililere zabıta tarafından tebliğ edilmesi gerekmektedir. Yetkili merci tarafından verilen yıkım kararının emrinin 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine bağlı kalınmaksızın güvenlik kuvvetleri veya belediye zabıta kuvvetleri tarafından mal sahibine veya müteahhide tebliğ edilmesi gerekmektedir. 2960 Sayılı Boğaziçi Kanunu’nun 13’üncü Maddesi. Garnizonlarda askeri disiplinin temini, önleyici 211 Sayılı TSK İç zabıta ile adli ve Garnizonlarda askeri disiplinin muhafazası, önleyici zabıta ve adli ile Hizmet Kanuaskeri trafik görev- askeri trafik vazifeleri Garnizon Komutanlarına ait olup, bu görevler nu’nun 91’inci lerinin Garnizon Merkez Komutanlıkları marifetiyle yürütülmektedir. Maddesi. Komutanlıklarınca deruhte edilmesi gerekmektedir. Harita ve planlara ait kamu hizmetlerinin mahsus işaretlerin zarar görmemesi için zabıta tarafından gerekli işlemlerin yapılması gerekmektedir. Harita ve planlara ait kamu hizmetlerine mahsus işaretlere zarar verenler hakkında muhtarlar, Belediye Başkanları veya mahalli idare amirlerince zabıtaya intikal ettirilen durumlara istinaden gerekli tedbirlerin alınması için ilgili makamların (C.Savcılığı ve kamu kurumunun) haberdar edilmesi gerekmektedir. Kolluk birimlerince; avukatların görüşmelerinde istifade edebilecekleri bir yerin bu amaçla tahsis edilmesi gerekmektedir. Her adalet dairesinde, bölgesinde bulunduğu baro için, her mahkeme salonunda ve icra dairesinde ise avukatlar için ihtiyaca yetecek nitelikte 1136 sayılı Avuyer ayrılması zorunludur. (Ek fıkra: 02.05.2001 - 4667 s. Y. m.34) katlık Kanunu’nun Ayrıca her cezaevinde ve kolluk biriminde mesleğin onuruna ve öne- 50’nci Maddesi. mine uygun bir görüşme yeri ayrılır. Bu yerlerin bakım ve onarımı ilgisine göre Adalet ve İçişleri Bakanlıklarınca yaptırılır. 155 Sayılı Harita ve Planlara ait işaretlerin Korunması Hakkındaki Kanun’un 2’nci Maddesi. Grev ve lokavt durumunda so2822 sayılı Toplu rumluluk sahası * Grev ve lokavt halinde, mahallin en büyük mülki amirinin talimatı İş Sözleşmesi, esasına göre ilgili gereğince, kolluk tarafından ilgili işyerlerinde gerekli emniyet, inzibat, Grev ve Lokavt işyerlerinde gerekli koruma ve sağlık işleri ile ilgili tedbirlerin alınması gerekmektedir. Kanunu’nun emniyet tedbirleri50’nci maddesi. nin alınması gerekmektedir. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 221 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. TCK’ da yer alan; * İntihara yönlendirme, çocukların cinsel istismarı, uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, sağlık için tehlikeli madde İnternet ortamında temini, müstehcenlik, fuhuş, kumar oynanması için yer ve imkân sağyapılan yayınların lama ile 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar hakkındaki kanunusul ve esasları da yer alan suçları oluşturan internet yayınlarının; temsili görüntüsü, kanun ve yönetyazı veya sesleri içeren ürünlerin tanıtımı, ülkeye sokulması, bulundumelikte belirlenrulması, kiraya verilmesi veya satışının önlenmesi için Telekomünikasmiştir. yon İletişim Başkanlığı kolluk kuvvetlerinden yardım talep edebilir. * Kolluk kuvvetlerince elde edilen bilgi ve belgeler incelenmek üzere Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na gönderilmesi gerekmektedir. * İnternet Kafelerin açılabilmesi için, mülki idare amirinden izin belgesi alınması gerekmektedir. * Konusu suç oluşturan içeriklere erişimi önleyici tedbirlerin alınması, erişim sağlayıcılardan sabit IP alınması ve kullanılması, * 12 yaşından küçükleri yanlarında veli veya vasisi olmaksızın içeriye alınmaması, tütün ve tütün mamulleri tüketim bölümü bulunmayan işyerlerinde tütün ve tütün mamullerinin içilmemesi, 1117 sayılı Küçükİnternet kafelerin leri Muzır Neşriyattan Koruma Kanununa aykırı hareket edilmemesi, açılma, işletilme 4250 sayılı İspirto ve İspirtolu İçkiler İnhisarı Kanun’unun 19’uncu ve kontrol edilmesi maddesi gereğince alkollü içki satılmaması, bulundurulması veya ile ilgili olarak sunulmaması, işyerlerinde elektronik ve mekanik oyun alet ve makinekolluğun yetki ve leri bulundurulmaması, sorumlulukları * Ayrıca işyerlerine giren ve çıkanların tespiti için gerekli kamera kayıt Yönetmelikle sistemi kurulması gerekmektedir. düzenlenmiştir. * Kolluk tarafından yukarıda belirtilen durumlara aykırı davranışların genel güvenlik ve asayiş yönünden denetlenmesi esnasında tespiti halinde, durumun idari para cezası maksadıyla, Mülki İdare Amirliğine bildirilmesi ve 5326 sayılı Kabahatler Kanununda öngörülen usul ve esasların uygulanması gerekmektedir. * İnternet Kafeler ile salonların denetlenmesinin mülkî amir tarafından oluşturulan komisyon yoksa kolluk tarafından yapılması gerekmektedir. 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun ve Yönetmelik. 01 Kasım 2007 tarih ve 26687 numaralı Resmi Gazete’de Yayımlanan İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcıları Hakkındaki Yönetmeliğin 5 ve 9’uncu maddeleri. İçişleri Bakanlığının 14 Nisan 2008 tarihli ve 2008/30 sayılı “İnternet Kafe/Salonları” Konulu Genelgesi’nin 3’üncü Md. Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca, araç, gereç, makine, tezgâh gibi hurdaların MKE HURDASAN İşletmesine devredilmesi gerekmektedir. * Ülkemizde tüm kamu kurum ve kuruluşlarının her türlü metal ve diğer malzeme, araç, gereç, makine, tezgâh, gemi ve sair metal hurdalarını toplama, değerlendirme ile kullanım görevi Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğüne verilmiştir. (Bakanlar Kurulunun 20.03.1971 tarihli ve 7/2156 sayılı Kararı, Başbakanlığın 19.03.2001 tarihli ve 2005/15 sayılı Genelgesi, SB. lığının 03.11.2006 tarihli ve 26335 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan MKE Gn. Md. lüğü Yurtiçi Pazarlama ve Satış Yönetmeliği.) İlgili mevzuat sol taraftaki sütunda belirtilmiştir. Ülkemizin Doğal zenginlikleri ile Biyolojik Çeşitliliğinin Korunması kapsamında kolluk tarafından yapılacak denetim ve kontrollerde aranacak belgeler ve müracaat edilecek mevzuat hükümlerinin bilinmesi önem arz etmektedir. * Av ve Yaban Hayvanları ile Bunlardan Elde Edilen Ürünlerin Bulundurulması, Üretimi ve Ticareti Hakkındaki Yönetmelik gereğince, “Proforma Fatura, Fatura, Üretici Satış Belgeleri, CITES(Tür sözleşme ek listelerinde yer alıyor ise), Doğadan Toplama ve Yakalama İzin, Av ve Yaban Hayvanı Üretim ve Yetiştiriciliği Kesim, Zayiat, Av ve Yaban Hayvanı ile Ürün Bulundurma, Koleksiyonculuk, Satış/Hibe” Belgeleri, * Av ve Yaban Hayvanı Üretme Yeri ve İstasyonu ile Kurtarma Merkezlerinin Kuruluşu, Yönetimi, Denetimi Hakkındaki Yönetmelik gereğince, “İzin ve Satış” Belgeleri, * CITES Sözleşmesine istinaden, “İthalat izni - İhraç İzni - Re - Eksport Belgesi, Menşei Belgesi, Denizden Giriş Belgesi, Esaret Altında Üretim Belgesi (hayvanlar için), Suni Üretim Belgesi (bitkiler için), Bitki Sağlığı Belgesi, Sözleşme Öncesi Belgesi, Sahiplik Belgesi (kişisel canlı hayvanları ile sık sık seyahat eden kişiler için), Canlı Hayvan Tanıtım Belgesi (gezici sergilerde tutulan canlı hayvanlar için) ve Bilimsel Mevzuat isimleri sol taraftaki sütunda belirtilmiştir. 222 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Değişimler için Etiket”, * Doğal Çiçek Soğanlarının Sökümü, Üretimi ve Ticaretine ilişkin Yönetmelik gereğince, “Menşei Belgesi, Hasat Belgesi ile Söküm Planları”, * Ev ve Süs Hayvanları, Barınma, Satış, Barınma ve Eğitim Yerlerinin Kuruluş, Açılış, Ruhsat, Çalışma ve Denetleme Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik gereğince, “Sağlık Karnesi”, * Hayvan Deneyleri, Etik Kurullarının, Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmeliğe istinaden, “CITES, izin, Menşei, Doğadan Toplama ve Yakalama İzin” Belgeleri, * Su Ürünleri Yönetmeliği gereğince, “Ruhsat Teskeresi, İzin Belgesi (üretim için), Damızlık Sağlık Belgesi”, * Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği gereğince, “Saz Kesimi İzin Belgesi ve Saz Nakil İzin Belgesi”, * Zirai Karantina Yönetmeliğine istinaden, “Bitki Sağlık Sertifikası ve Re -Eksport Bitki Sağlık Sertifikası (son 20 günlük), Bitki İthal Permisi” gibi belgelerin kolluk tarafından yapılacak denetimlerde kontrol edilmesi mevzuata aykırı durumların tanzim edilecek tutanakla birlikte adlî ve mülkî makamlara iletilmesi gerekmektedir. * Jandarma çocuk şube ve kısımları ile çocuk işlem astsubayı / elemanı aracılığıyla zorunlu eğitim çağında olup ilköğretime kayıtsız çocukların tespiti ve ailelerin iknası konusunda MEB taşra teşkilatıyla iş birliği yapılması, iş birliği yapılması, İlköğretime devamsız öğrencilerin kimlik bilgilerinin mülki idare amirlik- Milli Eğitim Baleri ve il / ilçe millî eğitim müdürlükleri aracılığıyla İGM ile paylaşılması, kanlığı ile İmzalan İlköğretime erişim İlköğretim çağında olup gezici ve geçici mevsimlik tarım işçiliğinde ve 13 Ocak 2011 ve devamı engelçalıştırılan çocukların ilköğretime erişim ve devamının sağlanması için Tarihli İlköğretimlenen çocuklarla İlköğretim Genel Müdürlüğünün politika ve stra-teji geliştirme çalışmade Erişim ve ilgili Genel Kollularında iş birliği yapılması, Devamın İzlenğa görevler verilmesi İşbirliği Çocuk suçluluğu ile eğitim ilişkisi konularına öncelik verilmesi, miştir. Protokolünün İlköğretim Genel Müdürlüğünün verilerinde “adresinden taşınan” ve 6’ncı Maddesi “adresi bilinmeyen” çocuklara ilişkin verilerin Jandarma Genel Komutanlığıyla paylaşılarak il/ilçe jandarma komutanlıklarınca adreslerinin bulunması ve güncellenmesi için MEB taşra teşkilatı, NVİGM merkez ve taşra teşkilatı, muhtarlıklar ve diğer kolluk kuvvetleriyle koordine, iş birliği ve paylaşım yapılması gerekmektedir. Anket çalışmaları suç oluşturmadıkça serbesttir. İçişleri Bakanlığının 02 Şubat 2011 Tarih ve * Anket çalışmaları ayrıca suç teşkil edecek bir durum olmadıkça Araştırma ve sınırlamaya tabi olmaksızın yapılabilir. Anket Şirketlerine Yönelik Uygular Konulu emri * Güvenlik kuruluşları ve ilgili kurumlar arasında terörle mücadele alanında gerekli koordinasyonu sağlamak, bu alandaki politika ve uygulamaları değerlendirmek amacıyla Terörle Mücadele Koordinasyon Kurulu kurulmuştur. Kurul, İçişleri Bakanının başkanlığında, Genelkurmay İkinci Başkanı, Jandarma Genel Komutanı, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarı, Adalet Terörle Mücadele Bakanlığı Müsteşarı, İçişleri Bakanlığı Müsteşarı, Dışişleri Bakanlığı Koordinasyon Müsteşarı, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarı, Emniyet Genel MüKurulu kurulmuştur. dürü ve Sahil Güvenlik Komutanından oluşur. Terörle mücadeleye yönelik strateji belirlemek amacıyla ihtiyaç duyulan istihbarı bilgiler; Genelkurmay Başkanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından Müsteşarlığa verilir. Bu bilgiler doğrultusunda yapılacak analiz ve değerlen- 5952 Sayılı Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 4 ve 8 inci Maddesi ile Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı Teşkilat, Görev, Yetki, Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 4 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 223 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. dirmeler ilgili birimlerle paylaşılır. ve 14’üncü Maddesi 2873 SAYILI MİLLİ PARKLAR KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Milli parklar, Bakanlar Kurulu kararı ile belirlenmektedir. Milli park karakterine sahip olduğu tespit edilen alanların, Millî Savunma Bakanlığı’nın olumlu görüşü, Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile diğer ilgili bakanlıkların da görüşü alınarak, Çevre ve Orman Bakanlığı’nın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu kararı ile milli park olarak belirlenmektedir. 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu’nun 3’üncü maddesi. Tabii ve ekolojik dengeyi, tabii ekosistem değerini bozmak, yaban hayatını tahrip etmek, sahaların özelliklerinin kaybolmasına veya Tabii ve ekolojik değiştirilmesine sebep olan veya olabilecek her türlü müdahaleler ile dengeyi ve tabii toprak, su ve hava kirlenmesi gibi benzeri çevre sorunları yaratacak iş ekosistem değerini ve işlemleri yapmak, tabii dengeyi bozacak her türlü orman ürünleri bozmak ve yaban üretmek, avlanma ve otlatmasını yapmak, onaylanmış plânlarda belirtihayatı tahrip len yapı ve tesisler ile Genelkurmay Başkanlığı’nca ihtiyaç duyulacak etmek suça teşkil savunma sistemi için gerekli tesisler dışında kamu yararı açısından etmektedir. vazgeçilmez ve kesin bir zorunluluk bulunmadıkça her ne suretle olursa olsun yapı ve tesis kurmak, işletmek ve bu alanlarda var olan yerleşim sahaları dışında iskân yapmak, suç teşkil etmektedir. 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu’nun 14’üncü maddesi. Koruma hizmetleri ve suçların takibi Bu Kanun kapsamına giren alanlarda; koruma hizmetleri ve suçların orman muhafaza takibinin 6831 Sayılı Orman Kanunu’nun ilgili hükümlerine istinaden; memurlarınca orman muhafaza memurlarınca sağlanmaktadır. sağlanmaktadır. 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu’nun 16’ncı maddesi. 4533 SAYILI GELİBOLU YARIMADASI TARİHİ MİLLİ PARKI KANUNU GENEL KURAL Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı’nda suç işlenmesinin önlenmesi için bir takım yasaklar ve yükümlülükler getirilmiştir. AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Milli Park sınırları içinde; belirlenen yerlerden başka yerde geceleyenlere, izin verilen yerler haricinde, halkı rencide edecek, rahatını ve huzurunu bozacak şekilde alenen alkollü içki içenlere, ateş yakanlara 4533 sayılı Geliveya izin verilen yerlerde yakılan ateşi söndürmeden mahallîni terk bolu Yarımadası edenlere, sönmemiş sigara veya her türlü yakıcı madde atanlara, milli Tarihi Milli Parkı park sınırları içinde ve bu sınırlara dört kilometre mesafede anız veya Kanunu’nun 6’ncı benzeri bitki örtüsünü yakanlara, tedbirsizlik ve dikkatsizlik ile orman maddesi. yangınına sebebiyet verenlere, kasten orman yakanlara para cezaları verilmesi gerekmektedir. 224 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 3092 SAYILI ÇAY KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Ruhsatname almadan çay tarımı yapılamamaktadır. * Bakanlar Kurulu’nca tespit edilen çay tarım alanları dışında çay tarımı yapılmaması, çay tarım alanı kuracak olanların önceden ruhsat almaları gerekmektedir. * Çay tarım alanına ruhsat verme ve yenileme işlemleri, Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğünce yapılmaktadır. Çay Kanunu’nun 2’nci maddesi. 2844 SAYILI FINDIK ÜRETİMİNİN PLÂNLANMASI VE DİKİM ALANLARININ BELİRLENMESİ HAKKINDA KANUN GENEL KURAL Fındık bahçesi kuracakların izin almaları gerekmektedir. AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Fındık Üretiminin * İzin alınmadan fındık bahçesi kurulamamakta ve belirlenen alanlar Plânlanması ve Dikim Alanlarının dışında yeni fındık bahçeleri oluşturulamamaktadır. Belirlenmesi * İzinsiz fındık bahçesi kuran ve yenileyenlerin tebliğ tarihinden itibaren Hakkında Kanualtı ay içinde fındık bahçelerini sökmeleri gerekmektedir. nu’nun 4 ve 7’nci maddeleri. 2903 SAYILI PAMUK ISLAHI KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Müsaade edilen yerler ile belirlenen çeşit haricinde pamuk ekimi yasaklanmış bulunmaktadır. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nın saf pamuk tohumu ektireceği bölgelerin sınırları dışında, bu sınırlardan beş yüz metreden aşağı uzaklıkta 2903 sayılı Pabulunan yerlere açık kozalı pamuk çeşidinin ekilmesi, Bakanlığın çeşimuk Islahı Kanudini tayin ve ilan edeceği pamuklardan başka diğer çeşit açık kozalı nu’nun 1 ve 2’nci pamuk tohumu ve çekirdekli pamukların bu bölgelere sokulması ve maddesi. bunların o bölge içinde herhangi bir yerde muhafazası, bir yerden diğer yere nakli ile alım ve satımı yasaklanmıştır. Tespit edilen çeşitlerden başka cins pamuğun çırçırlanması yasaklanmıştır. 2903 sayılı Pa* Çırçır evlerince, Bakanlığın tespit etmiş olduğu pamuk çeşitlerinden muk Islahı Kanubaşka cinsten pamuğun çırçırlanması yasaktır. nu’nun 3’üncü maddesi. Usulsüz ekilen * Kanun hükümlerine aykırı hareket edenlerin o yerin en büyük mülkî 2903 sayılı Papamuklara idari amiri tarafından idarî para cezası ile cezalandırılır. muk Islahı Kanupara cezası kesilnu’nun 7’nci * Tespit edilen çeşitlerden başka pamuk ekenlere mahalli idare heyeti mekte ve söktürü- GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 225 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. lerek yok ettirilmektedir. kararı ile tarladaki pamukları hemen söktürülerek yok edilir. maddesi. 5553 SAYILI TOHUMCULUK KANUNU GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Bitki çeşitlerinin tescili ve kütüğe Bitki çeşitlerinin tescili, üretim izni ve standart tohumluk çeşit kaydı ile kaydedilmesi genetik kaynakların kütüğe kaydedilmesinin Tarım ve Köy İşleri BakanBakanlık tarafın- lığı tarafından yapılması gerekmektedir. dan yapılmaktadır. Tohumculuk Kanunu’nun 4’üncü maddesi. Piyasa denetimi Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nca gerçekleştirilmektedir. 5553 sayılı Tohumculuk Kanunu’nun 5, 7 ve 8’inci maddesi. Tohumlukların ithal ve ihracı ile yetiştiren, işleyen, satışa hazırlayan, dağıtan ve satan gerçek veya tüzel kişilerin, denetlenmesi ile tohumlukların standartlara uygunluğu ile etiket ve ambalaj bilgilerinin doğruluğunun denetlenmesi, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nca yürütülmektedir. 167 SAYILI YERALTI SULARI HAKKINDA KANUN GENEL KURAL AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT Madde 5: İlan edilmiş yeraltı suyu işletme sahaları dışında her arazi sahibi, arazisinde yer altı suyu aramak, suyu bulduktan sonra, bunun kendi faydalı ihtiyaçlarına yetecek miktarını kullanmak hakkına sahiptir. Arazisinde yeraltı Madde 8: Su temini maksadı ile kesitleri ne olursa olsun, tabii zemin 167 Sayılı Yeraltı suyu bulan kimse- üstünden itibaren derinliği Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından Suları Hakkındanin, kullanma tespit ve ilgili bakanlığın onayından sonra ilan olunan haddi (10 metre) ki Kanunu’nun 5, belgesi alması aşan her türlü çukur, sondaj ve kuyular (el ile açılan kuyular hariç) için 8,10’uncu Madzorunludur. DSİ Genel Müdürlüğünden belge alınması mecburidir. desi Madde10:Arama belgesine dayanarak arazisinde yeraltı suyu bulan kimsenin, bu suyu kullanmak için bir ay içinde Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’ne müracaat ederek kullanma belgesi alması gerekmektedir. Kuyuların kullan- Kullanma belgesine haiz bir kimsenin arazisindeki kuyuları veya yeraltı 167 Sayılı Yeraltı ma şeklinin değiş- suyu membaları üzerinde bir müdahalede bulunabilmesi veya kuyula- Suları Hakkındaki tirebilmesi için rın kullanma şeklini değiştirebilmesi için, Devlet Su İşleri Genel MüdürKanunu’nun 226 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınIslah ve tadil belgesi alınması gerekmektedir. Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yeraltı sularının kullanılması, korunması ve tescili kanun hükümlerine göre gerçekleştirilmektedir. Mevzuata aykırı durumların; Devlet Su İşleri Genel veya taşra Müdürlükleri vasıtasıyla tespit edilerek gerekli idari tedbirlerin alınması ve Mülki Makamlarca İdari Para cezası uygulamasında bulunulması gerekmektedir. lüğü’nden “ıslah ve tadil belgesi” alınması gerekmektedir. * Yeraltı suları umumi sular meyanında olup, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunmaktadır. Bu suların her türlü araştırılması, kullanılması, korunması ve tescili kanun hükümlerine göre gerçekleştirilmektedir. * Yeraltı suyu işletme sahaları içinde 167 sayılı kanunun 8’inci maddesi hükmüne göre belge alınarak açılması gereken kuyuların adedi, yerleri, derinlikleri ve diğer vasıflarıyla çekilecek su miktarı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından tayin ve tespit edilmektedir. * Kuyu açan kimse, bulunan suyun ancak kendi faydalı ihtiyaçlarına yetecek miktarını kullanmaya yetkili olup, bu miktarı aşan sular ile sulama, kullanma ve işlenerek veya doğal haliyle içme suyu olarak satılmak üzere çıkarılan yeraltı suları, Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki kaynak sularının (mazbut vakıflara ait sular hariç), 4734 sayılı Kanun hükümlerine uyularak il özel idarelerince kiraya verilmesi gerekmektedir. Tahsil edilen kira gelirinden; yer altı veya kaynak suyunun çıktığı yer, köy sınırları içinde ise o yerdeki köy tüzel kişiliğine %15, belediye sınırları içinde ise ilgili belediyeye % 25 oranında pay verilmelidir. * Faydalı ihtiyaç miktarı, tahsis edilecek maksada göre ilgili bakanlıkların mütalaası alınmak suretiyle, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından tayin ve tespit edilmektedir. * Arama, kullanma veya ıslah ve tadil belgesi almak isteyen kimsenin, doğrudan, doğruya bulunduğu yerdeki Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü teşkilatına, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü teşkilatı yoksa en yakın mülkiye amiri vasıtasıyla, Devlet Su İşleri teşkilatına müracaatla belge talebinde bulunmalıdır. * Kanun hükümlerine aykırı davrananlar kişiler hakkında, o yerin en büyük Mülki amiri tarafından 167 sayılı yasanın 18’inci maddesinde belirtilen idari para cezası uygulamasında bulunulmalıdır. * Yeraltı suyu işletme sahalarının sınırları ve karakteristikleri Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğünce tayin ve tespit edildikçe, gerekli Bakanlar Kurulu Kararı alınmak üzere keyfiyet Bayındırlık Bakanlığına intikal ettirilmekte ve çıkacak karara göre “Yeraltı Suyu İşletme Sahaları” DSİ tarafından Resmi Gazete ile ve ayrıca mahallerinde çıkan gazetelerde, gazete çıkmayan yerlerde de mutat vasıtalarla ilan olunmaktadır. lanamaz. 11’inci Maddesi. 167 Sayılı Yer Altı Suları Hakkındaki Kanun’un 1, 4, 13 ve 18’inci Maddeleri. 20 Temmuz 1961 Tarih 5/1465 Numaralı Bakanlar Kurulunun Yeraltı Suları Tüzüğü’nün 2’nci Maddesi. 3573 SAYILI ZEYTİNCİLİĞİN ISLAHI VE YABANİLERİNİN AŞILATTIRILMASI HAKKINDA KANUN GENEL KURAL Zeytinliklerine bakmayan, izinsiz kesenler ile sökenler hafif para cezası ile cezalandırılır. AÇIKLAMA YASAL MEVZUAT * Zeytinliklere her çeşit hayvan sokulması, yerleşim sahaları hariç; 3573 Sayılı Zeyzeytin sahalarına en az bir kilometre yakınlıkta koyun ve keçi ağılı tinciliğin Islahı ve yapılması yasak olup, ancak çift sürme ve nakliyatta kullanılan hayvanYabanilerinin ların ağızlık takılması şartıyla bu bölgeye girmesine müsaade edilmekAşılattırılması tedir. Hakkında Kanu* Zeytincilik sahaları daraltılamaz. Ancak, belediye sınırları içinde nu’nun 14 ve bulunan zeytinlik sahalarının imar hudutları kapsamı içine alınması 20’nci maddeleri. hâlinde altyapı ve sosyal tesisler dahil toplam yapılaşma, zeytinlik GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 227 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. alanının %10’unu geçemez. Bu sahalardaki zeytin ağaçlarının sökülmesi Bakanlığın fennî gerekçeye dayalı iznine tabi olup, kesin zaruret görülmeyen zeytin ağacı kesilemez ve sökülemez, izinsiz kesenler veya sökenlerden ağaç başına hafif para cezası alınır. Kesilen ve sökülen ağaçlar müsadere edilir. ARICILIK FAALİYETLERİ GENEL KURAL AÇIKLAMA MEVZUAT * İl veya İlçe Tarım Müdürlüklerince, gezginci arıcıların konaklayacakları yerler belirlenirken bölgenin güvenlik açısından sorununun olmadığına dair mahalli güvenlik biriminden olumlu görüş alınması gerekmektedir. * Arılarını sevk etmek isteyen arıcıların, İl veya İlçe Tarım MüdürlüğünGezginci arıcıların den “Hayvan Sevklerine Mahsus Veteriner Sağlık Raporu”, konaklaya- Tarım ve Orman nakil ve konaklacakları ilin İl veya İlçe Tarım Müdürlüğünden de veteriner sağlık raporu Bakanlığının ma faaliyetleri ile başvurarak 1 hafta içerisinde (Devlet ormanlarında konaklayacak Arıcılık Yönetme“Arıcılık Yönetmearıcıların ise Çevre ve Orman Bakanlığı ilgili biriminden) “Arı Konaklaliği’nin 5’inci liği” ile düzenlenma Belgesi” almaları gerekmektedir. Maddesi miştir. * Yer gösterilmeden ve belgeleri olmadan yerleşen arıcıların arıları, İl ve İlçe Tarım Müdürlüğünün talebiyle mülkî amirliklerce güvenlik güçleri marifetiyle bulunduğu yerden nakliye ve işçilik ücreti arıcılardan alınmak suretiyle kaldırılır. Muhtarlar arıcılardan ücret talep edemezler. * Arazi sahipleri dışında hiçbir kamu kurum ve kuruluşunca, (Muhtarlar dahil) arıcıdan konaklama ücreti dâhil hiçbir ad altında ücret alınmaz. Gezginci arıcılardan arazi sahipleri dışında ücret aldığı tespit edilenler Arıcılık Yönetmehakkında yasal işlem yapılır. Arıcıların yanında çalışanların isim listeleliğinin 5/c Madderi, İl/İlçe Tarım Müdürlükleri vasıtası ile güvenlik güçlerine bildirilmelidir. si Konaklama yerleri İl/İlçe Tarım Müdürlükleri vasıtası ile belirlenir. Devlet ormanlarında konaklayacakların yer usul ve esasları Orman Genel Müdürlüğünce belirlenir. 01 ARALIK 2006 GÜN VE 2006/86 SAYILI ANAHTARCILAR VE ÇİLİNGİRÇİLER HAKKINDAKİ İÇİŞLERİ BAKANLIĞI GENELGESİ GENEL KURAL AÇIKLAMA MEVZUAT Anahtarcı ve Çilingircilere yönelik olarak eski 765 Sayılı KanuUsule aykırı olarak anahtar yapımı ve usulsüz kilit açma suçlarına nun 582 ve 583’ yönelik olarak 765 Sayılı eski TCK’da 2 aya kadar hapis cezası öngö- 5237 Sayılı TCK. ncü maddelerinde rülürken yeni TCK’da bu hususta bir yaptırıma yer verilmemiştir. öngörülen cezai müeyyide 5237 Sayılı yeni TCK’da yer almamıştır. Anahtarcı ve Çilingirciler ile bu iş yerinde çalışanların kimlik bilgilerinin esnaf tarafın- Anahtarcı ve çilingirler ile bu iş yerlerinde çalışanlar için düzenlenmiş iş 1774 Sayılı Kimlik yerleri listeleri, bunların adresleri, çalışanların kimlik bilgileri ve ikamet Bildirme Kanunuadreslerinin sorumlu işletici tarafından kimlik belgesi doldurularak üç nun 3, 4 ve 7 nci gün içerisinde genel kolluk örgütüne verilmesi gerekmektedir. Maddeleri. 228 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. dan genel kolluğa bildirilmesi gerekmektedir. * Anahtarcı ve çilingirler ile bu iş yerlerinde çalışacak kişilerin kimlik bilgileri, 1774 Sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliği gereğince ikamet adresine en yakın kolluğa bildirilecek, * Anahtarcı ve çilingirler, iş yeri açmak için ilgili meslek odası kuruluşundan belge alacak ve yapılacak kontrollerde bu belgeyi ibraz edecek, Anahtarcı ve * Hırsızlık suçundan sabıkalı olanların bu iş yerlerinde çalışılmasına İçişleri BakanlığıÇilingirler; suç izin verilmeyecek, soruşturması * Ham anahtar, maymuncuk, anahtar makinesi sadece ilgili meslek nın 26 Eylül 1996 kapsamında, Gün ve oda/ kuruluşu üyesi meslek gruplarına satılabilecek, ilgililere ibraz B.05.1.EGM.0.11. * 16 yaşından küçük çocuklar yalınız başlarına kilit açma işleminde etmek üzere 01.02/203 ve 01 görevlendirilmeyecek, gerekli belgeleri Aralık 2006/86 muhafaza etmekle * Oto, ev/işyeri kapısı açma taleplerinde o ev, işyeri, otonun kime ait Numaralı Genelolduğunun belgelenmesi istenecek, aksi durumda kilit açılmayacak, yükümlü bulungeleri. şüpheli kişiler en yakın kolluğa bildirilecek, maktadırlar * Her kilit açma işlemi tutanakla tespit edilecek, tutanaklar 1 yıl süre ile muhafaza altına alınacak ve kolluğun talebi halinde gösterilecek, * Her türlü anahtar yaptırma talebinde anahtar yaptıran kişinin kimliği tespit edilecek ve uygun şekilde kayıt altına alınacak, * 15 yaşından küçük çocuklara anahtar yapılmayacaktır. GENEL KOLLUĞA GÖREV VE YETKİ VEREN KANUNLAR LİSTESİ 1. 155 Sayılı Harita ve Planlara Ait İşaretlerin Korunması Hakkındaki Kanun. 2. 167 Sayılı Yeraltı Suları Hakkında Kanun. 3. 178 Sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun. 4. 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu. 5. 197 Sayılı Motorlu Taşıtlar Kanunu. 6. 211 Sayılı TSK İç Hizmet Kanunu. 7. 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu. 8. 222 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu. 9. 298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanun. 10. 353 Sayılı Askeri Mahkeme Kuruluş ve Yargılama Usul Kanunu. 11. 430 Sayılı Tevhidi Tedrisat Kanunu. 12. 442 Sayılı Köy Kanunu. 13. 485 Sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun. 14. 492 Sayılı Harçlar Kanunu. 15. 551 Sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname. 16. 554 Sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname. 17. 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname. 18. 560 Sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun. 19. 618 Sayılı Limanlar Kanunu. 20. 625 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu. 21. 633 Sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun. 22. 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu. 23. 647 Sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 229 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 24. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu. 25. 671 Sayılı Şapka İktisası Hakkında Kanun. 26. 677 Sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Şeddine ve Türbedarlıklar ile Bir Takım Unvanların Men ve İlgasına Dair Kanun. 27. 743 Sayılı Türk Kanunu Medenisi. 28. 772 Sayılı Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu. 29. 775 Sayılı Gecekondu Kanunu. 30. 926 Sayılı TSK Personel Kanunu. 31. 1072 Sayılı Rulet, Tilt, Langırt ve Benzeri Oyun Alet ve Makineleri Hakkında Kanun. 32. 1111 Sayılı Askerlik Kanunu. 33. 1117 Sayılı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu. 34. 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu. 35. 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu. 36. 1164 Sayılı Arsa Ofisi Kanunu. 37. 1288 Sayılı Beynelmilel Erkânın Kabulü Hakkında Kanun. 38. 1353 Sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun. 39. 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanunu. 40. 1402 Sayılı Sıkıyönetim Kanunu. 41. 1481 Sayılı Asayişe Müessir Bazı Fiillerin Önlenmesi Hakkında Kanun. 42. 1580 Sayılı Belediye Kanunu. 43. 1593 Sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu. 44. 1593 Sayılı Erişme Kontrollü Karayolları Kanunu. 45. 1618 Sayılı Seyahat Acenteleri Birliği Kanunu. 46. 1632 Sayılı Askeri Ceza Kanunu. 47. 1721 Sayılı Hapishane ve Tevkifhanelerin İdaresi Hakkında Kanun. 48. 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu. 49. 1774 Sayılı Kimlik Bildirme Kanunu. 50. 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu. 51. 2253 Sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun. 52. 2313 Sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun. 53. 2330 Sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun. 54. 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu. 55. 2464 Sayılı Belediye Gelirleri Kanunu. 56. 2521 Sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı Bulundurulmasına Dair Kanun. 57. 2527 Sayılı Türk Soylu Yabancılar Türkiye’de Meslek ve Sanatlarını Serbestçe Yapabilmelerine, Kamu, Özel Kuruluş veya İşyerlerinde Çalıştırılabilmelerine İlişkin Kanun. 58. 2559 Sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu. 59. 2565 Sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu. 60. 2590 Sayılı Efendi, Bey, Paşa Gibi Lakap ve Unvanların Kaldırıldığına Dair Kanun. 61. 2596 Sayılı Bazı Kisvelerin Giyilmeyeceğine Dair Kanun. 62. 2644 Sayılı Tapu Kanunu. 63. 2659 Sayılı Adli Tıp Kurumu Kanunu. 64. 2690 Sayılı Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Kanunu. 65. 2692 Sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu. 66. 2803 Sayılı Jandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanunu. 230 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 67. 2813 Sayılı Telsiz Kanunu. 68. 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu. 69. 2828 Sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu. 70. 2844 Sayılı Fındık Üretiminin Plânlanması ve Dikim Alanlarının Belirlenmesi Hakkında Kanun. 71. 2860 Sayılı Yardım Toplama Kanunu. 72. 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu. 73. 2872 Sayılı Çevre Kanunu. 74. 2873 Sayılı Milli Parklar Kanunu. 75. 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu. 76. 2893 Sayılı Türk Bayrağı Kanunu. 77. 2903 Sayılı Pamuk Islahı Kanunu. 78. 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu. 79. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu. 80. 2920 Sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu. 81. 2923 Sayılı Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi ile Türk Vatandaşlarının Farklı Dil ve Lehçelerinin Öğrenilmesi Hakkında Kanun. 82. 2935 Sayılı Olağanüstü Hal Kanunu. 83. 2937 Sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Millî İstihbarat Teşkilâtı Kanunu. 84. 2941 Sayılı Seferberlik ve Savaş Hali Kanunu. 85. 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu. 86. 2946 Sayılı Kamu Konutları Kanunu. 87. 2954 Sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu. 88. 2960 Sayılı Boğaziçi Kanunu. 89. 3071 Sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun. 90. 3091 Sayılı Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun. 91. 3092 Sayılı Çay Kanunu. 92. 3152 Sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun. 93. 3167 Sayılı Çek Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun. 94. 3194 Sayılı İmar Kanunu. 95. 3201 Sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu. 96. 3213 Sayılı Maden Kanunu. 97. 3269 Sayılı Uzman Erbaş Kanunu. 98. 3294 Sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu. 99. 3298 Sayılı Uyuşturucu Maddeler Hakkında Kanun. 100. 3466 Sayılı Uzman Jandarma Kanunu. 101. 3497 Sayılı Kara Sınırlarının Korunması ve Güvenliği Hakkındaki Kanun. 102. 3572 Sayılı İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair Kanun. 103. 3573 Sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun. 104. 3621 Sayılı Kıyı Kanunu. 105. 3628 Sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Kanunu. 106. 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu. (5532 Sayılı Kanun Kapsamında Yapılan Değişiklikler Çerçevesinde) 107. 3763 Harp Silah ve Mühimmatı Yapan Hususi Sanayi Müesseselerinin Kontrolü Hakkındaki Kanun. 108. 3816 Sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanun. 109. 3998 Sayılı Mezarlıkların Korunması Hakkında Kanun. 110. 4081 Sayılı Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanun. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 231 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 111. 4122 Sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanunu. 112. 4182 Sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Taşınmaz Malların Satışı Kanunu. 113. 4207 Sayılı Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun. 114. 4208 Sayılı Kara Para Aklanmasının Önlenmesi Hakkındaki Kanun. 115. 4250 Sayılı İspirto ve İspirtolu İçkiler İnhisarı Kanunu. 116. 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun. 117. 4342 Sayılı Mera Kanunu. 118. 4373 Sayılı Taşkın Sulara ve Su Baskınlarına Karşı Korunma Kanunu. 119. 4458 Sayılı Gümrük Kanunu. 120. 4483 Sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun. 121. 4533 Sayılı Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı Kanunu. 122. 4536 Sayılı Denizlerde ve Yurt Yüzeyinde Görülen Patlayıcı Madde ve Şüpheli Cisimlere Uygulanacak Esaslara İlişkin Kanun. 123. 4541 Sayılı Şehir ve Kasabalarda Mahalle Muhtar ve İhtiyar Heyetleri Teşkiline Dair Kanun. 124. 4533 Sayılı Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı Kanunu. 125. 4586 Sayılı Petrolün Boru Hatları ile Transit Geçişine Dair Kanun. 126. 4628 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu. 127. 4675 Sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu. 128. 4681 Sayılı Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri İzleme Kurulları Kanunu. 129. 4698 Sayılı Konut Müsteşarlığının Kurulması Hakkındaki Kanun. 130. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu. 131. 4733 Sayılı Tütün, Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri Genel Müdürlüğünün Yeniden Yapılandırılması ile Tütün ve Tütün Mamullerinin Üretimine, İç ve Dış Alım ve Satımına, 4046 Sayılı Yasada ve 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. 132. 4768 Sayılı 18 Mart Günü Şehitler ve 19 Eylül Gününün Gaziler Günü İlan Edilmesi Hakkında Kanun. 133. 4800 Sayılı Sınırı Aşan Örgütlü Suçlara Karşı BM Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun. 134. 4803 Sayılı Sınırı Aşan Örgütlü Suçlara Karşı BM Sözleşmesine Ek Kara, Deniz ve Hava Yoluyla Göçmen Kaçakçılığına Karşı Protokolün Onaylanmasına Dair Kanun. 135. 4804 Sayılı Kadın ile Çocuk Ticaretinin Önlenmesine, Durdurulmasına ve Cezalandırılmasına Dair Protokolün Onaylanmasına Dair Kanun. 136. 4817 Sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun. 137. 4848 Sayılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun 138. 4857 Sayılı İş Kanunu. 139. 4915 Sayılı Kara Avcılığı Kanunu. 140. 4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanunu. 141. 4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu. 142. 5002 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Özel Öğretim Kurumları Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun. 143. 5015 Sayılı Petrol Piyasası Kanunu. 144. 5020 Sayılı Bankalar Kanunu ile Bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanun. 145. 5072 Sayılı Dernek ve Vakıfların Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İlişkilerine Dair Kanun. 146. 5179 Sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun. 147. 5187 Sayılı Basın Kanunu. 148. 5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun. 149. 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu. 150. 5233 Sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun. 232 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 151. 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu. 152. 5253 Sayılı Dernekler Kanunu. 153. 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu. 154. 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun. 155. 5302 Sayılı İl Özel İdaresi Kanunu. 156. 5307 Sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu. 157. 5320 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun. 158. 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu. 159. 5352 Sayılı Adli Sicil Kanunu. 160. 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu. 161. 5397 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. 162. 5402 Sayılı Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri İle Koruma Kurulları Kanunu. 163. 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu. 164. 5429 Sayılı Türkiye İstatistik Kanunu 165. 5442 Sayılı İl İdaresi Kanunu. 166. 5444 Sayılı Tapu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. 167. 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu. 168. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu. 169. 5491 Sayılı Çevre Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. 170. 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu. 171. 5529 Sayılı Yasayla 6136 Sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkındaki Kanunun 7’nci Maddesinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. 172. 5549 Sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun. 173. 5553 Sayılı Tohumculuk Kanunu. 174. 5564 Sayılı Kimyasal Silahların Geliştirilmesi, Üretimi, Stoklanması ve Kullanımının Yasaklanması Hakkında Kanun. 175. 5576 Sayılı Petrol Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. 176. 5584 Sayılı Posta Kanunu. 177. 5591 Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu Hakkında Kanun. 178. 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu. 179. 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun. 180. 5681 Sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. 181. 5682 Sayılı Pasaport Kanunu. 182. 5683 Sayılı Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun. 183. 5717 Sayılı Uluslar arası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yön ve Kapsamına Dair Kanun. 184. 5726 Sayılı Tanık Koruma Kanunu. 185. 5727 Sayılı Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun. 186. 5729 Sayılı Ses ve Gaz Fişeği Atabilen Silahlar Hakkındaki Kanunu. 187. 5752 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri Genel Müdürlüğünün Yeniden Yapılandırılması ile Tütün ve Tütün Mamullerinin Üretimine Dair Kanun. 188. 5809 Sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu. 189. 5816 Sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun. 190. 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu. 191. 5898 Sayılı Uçucu Maddelerin Zararlarından İnsan Sağlığının Korunmasına Dair Kanun. 192. 5901 Sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 233 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 193. 5952 Sayılı Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun. 194. 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu 195. 6136 Sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun. 196. 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun. 197. 6191 Sayılı Sözleşmeli Erbaş ve Er Kanunu. 198. 6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun. 199. 6551 Sayılı Barut ve Patlayıcı Maddelerle Silah ve Teferruatı ve Av Malzemesinin İnhisardan Çıkarılması Hakkında Kanun. 200. 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu. 201. 6815 Sayılı Sınır, Kıyı ve Kara Sularımızın Muhafaza ve Emniyeti Kaçakçılığın Men ve Takibi İşlerinde Dâhiliye Vekâletine Devri Hakkında Kanun. 202. 6831 Sayılı Orman Kanunu. 203. 7126 Sayılı Sivil Savunma Kanunu. 204. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu. 205. 7258 Sayılı Futbol Müsabakalarında Müşterek Bahisler Tertibi Hakkında Kanun. 206. 7269 Sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun 207. Ödeme Güçlüğü İçinde Bulunan Bankerlere ve Bunlarla İlgili Kişilere Uygulanacak Ceza Hükümleri Hakkındaki 14.01.1982 Tarih ve 35 Numaralı Kanun Hükmünde Kararname 208. Türk Parasının Kıymetinin Korunması Hakkında 11 Ağustos 1989 Tarih ve 32 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı. 209. Uyuşturucu Maddelere Dair 1961 Tek Sözleşmesi 210. 1975 tarihli TIR Sözleşmesi 211. CITES Sözleşmesi. 234 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. GENEL KOLLUĞA GÖREV VE YETKİ VEREN YÖNETMELİK VE TÜZÜKLER 1. 18 Mart Günü Şehitler ve 19 Eylül Gaziler Gününde Yapılacak Törenler Hakkında Yönetmelik. (24 Ağustos 2003 Tarih ve 25209 Sayılı Resmi Gazete) 2. 6136 Sayılı Kanunun Uygulamasına İlişkin 91/1779 numaralı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Yönetmelik. 3. 6136 Sayılı Kanunun Uygulamasına İlişkin 97/9510 Sayılı Yönetmelik. 4. 6136 Sayılı Kanunun Uygulamasına İlişkin 99/12448 Sayılı Yönetmelik. 5. 6136 Sayılı Kanunun Uygulamasına İlişkin 99/23634 Sayılı Yönetmelik. 6. 6551 Sayılı Kanun ve Tekel Dışı Bırakılan Patlayıcı Maddeler ile Av Malzemesi ve Benzerlerinin Üretimi, İthali, Taşınması, Saklanması, Depolanması, Satışı, Kullanılması, Yok Edilmesi ile Denetlenmesi Usul ve Esaslarına İlişkin 87/12028 Karar Sayılı Tüzük. 7. 88/12839 Sayılı Bankalar Kurulu Kararı. 8. Adli Kolluk Yönetmeliği. 9. Adli Sicil Yönetmeliği. 10. Adli Tıp Kurumu Kanunu Uygulama Yönetmeliği. 11. Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği. 12. Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezleri Yönetmeliği.(19 Şubat 2011) 13. Afetlere İlişkin Acil Yardım Teşkilatı ve Planlama Esaslarına Dair Yönetmelik. 14. Alkol ve Alkollü İçki Tesislerinin Haiz Olmaları Gereken Teknik Şartlar, Kurulmaları, İşletilmeleri ve Denetlenmelerine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. 15. Araç Muayene İstasyonlarının Açılması, İşletilmesi ve Araç Muayenesi Hakkında Yönetmelik. (23 Eylül 2004 Tarih ve 25592 Sayılı Resmi Gazete) 16. Arıcılık Yönetmeliği. 17. Asayişe Yönelik Bazı Faillerin Yakalanmasına Yardımcı Olanlara Verilecek Ödül Hakkında Yönetmelik. 18. Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Yönetmeliği. (83/5949 Sayılı) 19. Atıkların Yakılmasına İlişkin Yönetmelik 20. Av ve Yaban Hayvanı Üretme Yeri ve İstasyonu ile Kurtarma Merkezlerinin Kuruluşu, Yönetimi, 21. Av ve Yaban Hayvanları ile Bunlardan Elde Edilen Ürünlerin Bulundurulması, Üretimi ve Ticareti 22. Av ve Yaban Hayvanlarının ve Yaşam Alanlarının Korunması, Zararları ile Mücadele Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik.(24 Ekim 2005 Gün ve 25976 Sayılı Resmi Gazete) 23. Avcı Eğitimi ve Avcılık Belgesi Verilmesi Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik. (31.12.2004 Tarih 25687 Sayılı Resmi Gazete) 24. Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ile Bulundurulmasına Dair Yönetmelik.( 2521 Sayılı) 25. Avlakların Kuruluşu, Yönetimi ve Denetimi Esas ve Usulleri ile İlgili Yönetmelik. (16 Mayıs 2004 Tarihli Resmi Gazete) 26. Bandrol Uygulamasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. 27. Basın Kartı Yönetmeliği (23 Mart 2001 tarihli 24351 Sayılı Resmi Gazete) 28. Bayındırlık ve İskân Bakanlığının Plansız Alanlar İmar Yönetmeliği. ( 02 Kasım 1985 tarih ve 18916 numaralı Resmi Gazete ) 29. Bilgi Edinme Hakkı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik. (27.04.2004 Tarih ve 25445 Sayılı Resmi Gazete) (4982 Sayılı) 30. Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 235 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 31. Bitki Genetik Kaynaklarının Toplanması, Muhafazası ve Kullanılması Hakkında Yönetmelik. (15 Ağustos 1992 tarihli, 21316 sayılı Resmî Gazete) 32. Ceza İnfaz Kurumları ve Tutuk Evleri İzleme Kurulları Yönetmeliği. (07 Ağustos 2001 Tarih ve 24468 Sayılı Resmi Gazete) (4681 Sayılı) 33. Ceza İnfaz Kurumlarında Bulundurulabilecek Eşya ve Maddeler Hakkında Yönetmelik. 34. Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük. 35. Ceza Muhakemesi Kanunu’na Göre Uzlaştırmanın Uygulamasına İlişkin Yönetmelik. (26 Temmuz 2007 tarihli ve 26594 sayılı Resmi Gazete) 36. Ceza Muhakemesinde Beden Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik Kimliğin Tespiti Hakkında Yönetmelik. 37. Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik. (07 Nisan 2004 Tarih ve 25426 Sayılı Resmi Gazete) 38. Çalışma ve Denetleme Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik. 39. Çevre Denetimi Yönetmeliği. 40. Çevresel Etki Değerlendirme Yönetmeliği. 41. Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği. (01.07.2005 Tarih 25862 Sayılı Resmi Gazete) 42. Çocuk Koruma Kanunu’na Göre Verilen Koruyucu ve Destekleyici Tedbir Kararlarının Uygulanması Hakkında Yönetmelik. (24 Aralık 2006 Tarih ve 26386 Sayılı Resmi Gazete) 43. Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelik. (24 Aralık 2006 Tarih ve 26386 Sayılı Resmi Gazete). (5395 Sayılı) 44. Çocuk ve Genç İşçilerin Çalıştırılma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik. (06 Nisan 2004 Tarih ve 25425 Sayılı Resmi Gazete) 45. Define Arama Yönetmeliği.(27.01.1984 Tarih 18294 Sayılı Resmi Gazete) 46. Denetim Serbestlik ve Yardım Merkezileri ile Koruma Kurulları Yönetmeliği. 47. Dernekler Yönetmeliği. (31.03.2005 Tarih 25772 Sayılı Resmi Gazete) 48. Diyanet İşleri Başkanlığı Kur’an Kursları ile Öğrenci Yurt ve Pansiyonları Yönetmeliği. 49. Diyanet İşleri Başkanlığı Sınav, Atama, Nakil ve Görevde Yükselme Yönetmeliği. 50. Doğal Çiçek Soğanlarının Sökümü, Üretimi ve Ticaretine İlişkin Yönetmelik.(24 Ağustos 2004 tarih ve 25560 sayılı resmi gazete) 51. Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği. 52. Emniyet ve Asayiş İşlerinde İl, İlçe ve Bucaklardaki Jandarma ve Emniyet Ödevlerinin Yapılması ve Yetkilerinin Kullanılması Suretini ve Aralarındaki Münasebetleri Gösterir Yönetmelik (15.07.1961Tarih 10855 Sayılı Resmi Gazete) 53. Ev ve Süs Hayvanları, Barınma, Satış, Barınma ve Eğitim Yerlerinin Kuruluş, Açılış, Ruhsat, 54. Evcil Hayvan Genetik Kaynaklarının Korunması ve Sürdürülebilir Kullanımı Hakkında Yönetmelik 22.12.2011 Tarih 28150 Sayılı Resmi Gazete 55. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunun ile Bandrol Uygulamasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. (8 Kasım 2001 Tarih 24577 Sayılı Resmi Gazete) (5846 Sayılı) 56. Fikir ve Sanat Eserlerinin Kayıt ve Tescili Hakkında Yönetmelik. 57. Geçici ve Gönüllü Köy Korucularının Ellerinde Bulundurdukları Ruhsatsız Silahların Teslimi ve Ruhsata Bağlanması Hakkında Yönetmelik. 58. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Özel Beden Eğitimi ve Spor Tesisleri Yönetmeliği. (15.10.999 tarih 23847 sayılı Resmi Gazete) 59. Genel Kadınlar ve Genelevleri Tabi Olacakları Hükümler ve Fuhuş Yüzünden Bulaşan Zührevi Hastalıklarla Mücadele Tüzüğü. (19.04.1961 Tarih 10786 Sayılı Resmi Gazete) 60. Gıda Maddelerinin Umumi Sağlığı İlgilendiren Eşya ve Levazımın Hususi Vasıflarını Gösteren Tüzük. (04 Ağustos 1952 tarih ve 8236 Sayılı Resmi Gazete) 61. Gümrük Yönetmeliği 62. Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği. 236 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. Hakkında Yönetmelik. (09.05.2006 Tarih ve 26163 Sayılı Resmi Gazete) 63. Haşhaşın Ekimi, Kontrolü, Toplanması, Değerlendirilmesi, İmhası, Satın Alınması, Satılması, İhracı ve İthali Hakkında Yönetmelik. 64. Hayvan Deneyleri, Etik Kurullarının, Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik. 65. 68. 69. Hayvan Gen Kaynaklarının Korunması Hakkında Yönetmelik. (21 Haziran 2003 tarihli, 25145 sayılı Resmî Gazete) Hayvanların Korunmasına Dair Uygulama Yönetmeliği. (12 Mayıs 2006 Tarih ve 26166 Sayılı Resmi Gazete). Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik. (22 Ocak 2010 tarihli, 27470 sayılı Resmi Gazete) Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelik. İçişleri Bakanlığının Karayolu Trafik Yönetmeliği. 70. İkramiye Yönetmeliği. 71. İl Emniyet Müdürlüğü Pasaport ve Yabancılar Şube Müdürlükleri Kuruluş Görev ve Çalışma Yönetmeliği. (İçişleri Bakanlığının 23 Ağustos 1993 tarihli) 72. İnsan Hakları İhlal İddialarını İnceleme Heyetinin Kuruluşu, Görev ve İşlemleri ile İlgili Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik (15.08.2001 Tarih 24490 Sayılı Resmi Gazete) İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla Mücadele Edilmesi Hakkında Yönetmelik. ( 01 Kasım 2007 tarih ve 26687 numaralı Resmi Gazete ) İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik. (10 Ağustos 2005 tarihli ve 25902 Sayılı Resmi Gazete) Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Yönetmeliği. 83/77362 Sayılı 66. 67. 73. 74. 75. 76. Kaçak Petrolün Yakalanması Halinde İhbar Edenlere ve Yakalayan Kamu Görevlilerine İkramiye Ödenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. (06 Haziran 2007 Tarih ve 26544 Sayılı Resmi Gazete) 77. Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa Göre El Konulan Eşyanın Teslimi ve Saklanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. (02.06.2004 Tarih ve 25480 Sayılı Resmi Gazete) (4926 Sayılı) 78. Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa Göre Kaçak Eşya Yakalanması Halinde Muhbir ve El Koyanlara İkramiye Ödenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ( 30.10.2007 Tarih ve 26685 Sayılı Resmi Gazete) (5607 Sayılı) Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı Teşkilat, Görev, Yetki, Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik. Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik. Kara Avcılığı Kanununa Göre El Konularak Mülkiyeti Kamuya Geçirilen Sair Eşyalarla İlgili Yapılacak İş ve İşlemler Hakkında Yönetmelik. (19 Aralık 2009 tarihli, 27437 Sayılı Resmî Gazete) (4915 Sayılı) Karayolları Taşıma Yönetmeliği. 79. 80. 81. 82. 83. Karayolu ile Uluslararası Eşya Taşıyan Araçların Seyir, Konaklama, Denetleme, Güvenlik ve Gümrük İşlemlerine Ait Yönetmelik. (16.04.1993 Tarih ve 21554 Sayılı Resmi Gazete) 84. 85. Karayolu Taşıma Kanununa İlişkin Yönetmelik. Kenevir Ekimi ve Kontrolü Hakkında Yönetmelik.(21.10.1990 Tarih ve 20672 Sayılı Resmi Gazete) 86. Kırmızı Et ve Et Ürünleri Üretim Tesislerinin Kuruluş, Açılış, Çalışma ve Denetleme Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik. Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik. (03.08.1990 Tarih 20594 Sayılı Resmi Gazete) Kimlik Bildirim Kanununun Uygulanmasıyla İlgili Yönetmelik. 87. 88. 89. 90. 91. 92. 93. Kontrollü Teslimat Uygulaması ve Esasları Hakkında Yönetmelik. (15.09.1997 Tarih ve 32111 Sayılı Resmi Gazete) Koruma Bakım ve Rehabilitasyon Merkezleri Yönetmeliği. (04 Eylül 2009 Tarih ve 27339 Sayılı Resmi Gazete) Koruma Hizmetleri Yönetmeliği. (Başbakanlığın 16 Eylül 1995) Köy Korucuları Yönetmeliği .(01.07.2000 Tarih 24096 Sayılı Resmi Gazete) Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ve İkramiye Yönetmeliği. (11 Ağustos 1984 Tarih ve 18486 Sayılı Resmi Gazete) GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 237 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 94. Maden Kanunu Uygulama Yönetmeliği. 95. Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliği. 96. 97. Mal Bildiriminde Bulunulması Hakkında Yönetmelik. (15.11.1990 Tarih ve 20696 Sayılı Resmi Gazete) Mermi Satış İzin Belgesi ve 87/12028 Sayılı Tüzük. 98. 99. Mezarlıklar Hakkında Nizamname. (11410 sayılı) Milli Eğitim Bakanlığı ve Diğer Bakanlıklara Bağlı Okullarda Görevliler ile Öğrencilerin Kılık ve Kıyafetlerine İlişkin Yönetmelik. 100. Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği. (23.06.1985 Tarih ve 18790 Sayılı Resmi Gazete) 101. MKE Genel Müdürlüğü Yurtiçi Pazarlama ve Satış Yönetmeliği. ( 03.11.2006 tarihli ve 26335 sayılı Resmi Gazete) 102. Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Yönetmek. (18.01.1993 Tarih 21469 Sayılı Resmi Gazete) 103. Orman Kanununun Uygulanması Hakkında Yönetmelik. (12.07.1984 Tarih ve 18456 Sayılı Resmi Gazete) 104. Orman Ürünlerine Verilecek Taşıma Belgelerine Ait Yönetmelik. (04.06.2004 Tarih 25482 Sayılı Resmi Gazete) 105. Orman Yangınlarının Önlenmesi ve Söndürülmesinde Görevlilerin Görecekleri İşler Hakkında Yönetmelik. (09 Ekim 1976 tarihli ve 15729 sayılı Resmi Gazete) 106. Orman Yangınlarının Önlenmesi ve Söndürülmesinde Görevlilerinin Görecekleri İşler Hakkında Yönetmelik. (09.10.1976 Tarih ve 15729 Sayılı Resmi Gazete) 107. Otopark Yönetmeliği Hakkında Genel Tebliğ. 108. Otopark Yönetmeliği. 109. Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Yönetmelik. 110. Ömrünü Tamamlamış Araçların Kontrolü Hakkında Yönetmelik 111. Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik. (07.10.2004 Tarih25606 Sayılı Resmi Gazete) 112. Özel Kreş ve Gündüz Bakımevleri ve Özel Çocuk Kulüpleri Kuruluş ve İşleyiş Esasları Hakkında Yönetmelik. 113. Özel Telsiz Sistemleri Yönetmeliği (18 Temmuz 2009 tarihli, 27292 Sayılı Resmî Gazete) 114. Profesyonel Turist Rehberleri Yönetmenliği.(4848 Sayılı Kanun) 115. Pasaport Kanununa Bir Madde Eklenmesine Dair Yönetmelik. (23.05.1950 Tarih ve 7513 Sayılı Resmi Gazete) 116. Patlayıcı Madde Ateşleyici Yeterlilik Belgesinin Verilmesi Esas ve Usullerinin Belirlenmesi Hakkında Yönetmelik.(11.07.2002 Tarih 24812 Sayılı Resmi Gazete) 117. Sabotajlara Karşı Koruma Yönetmeliği. 118. Sahte Banknotların İncelenmesinde ve Değerlendirilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. (09.08.2005 Tarih ve 25901 Sayılı Resmi Gazete) 119. Sahte Madeni Paralar ile Sikkelerin İncelenmesinde ve Değerlendirilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar Yönetmeliği. 120. Sanal Ortamda Oynatılan Oyunlar Hakkında Yönetmelik. (14.03.2006 Tarih ve 26108 Sayılı Resmi Gazete) 121. Sanık Asker Kişiler İçin Avukatlık Ücretinin Ödeme, Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik. (01.07.1992 Tarih 21271 Sayılı Resmi Gazete) 122. Ses ve Gaz Fişeği Atabilen Silahlar Hakkında Yönetmelik (02 Mayıs 2008 tarihli ve 26864 sayılı Resmî Gazete) 123. Seyahat Acenteleri Birliği Yönetmeliği. (4 Eylül 1996 Tarih ve 22747 Sayılı Resmi Gazete) 124. Sığır Cinsi Hayvanların Tanımlanması, Tescili ve İzlenmesi Yönetmeliği. 125. Sivil Hava Meydanları, Limanlar ve Sınır Kapılarında Güvenliğin Sağlanması, Görev ve Hizmetlerin Yürütülmesi Hakkında Yönetmeliği. (14 Ağustos 1997 tarihli ve 23080 numaralı Resmi Gazete) 126. Sivil Kullanım Amaçlı Patlayıcı Maddelerin Belgelendirilmesi Piyasaya Arzı ve Denetlenmesi Hakkında Yönetmelik. 238 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 127. Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik 128. Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği. 129. Su Ürünleri Yönetmeliği. (10.03.1995 Tarih ve 22223 Sayılı Resmi Gazete) 130. Suç Eşyası Yönetmeliği. 131. Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği. 132. Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları ve Muayenelerine Dair Yönetmelik. (26 Eylül 2006 Tarih ve 26301 Sayılı Resmi Gazete) 133. Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği. 134. Tehlikeli Maddeler İçin Yaptırılacak Sorumluluk Sigortaları Hakkında 2010/190 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı. 135. Telekomünikasyon Yoluyla İletişimin Tespiti, Dinlenmesi, Sinyal Bilgilerinin Değerlendirilmesi ve Kayda Alınmasına Dair Usul ve Esaslar ile Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Yönetmelik. 136. Telsiz ve Telekomünikasyon Terminal Ekipmanları Piyasa Gözetimi ve Denetimine Dair Yönetmelik. (19 Ekim 2007 tarihli, 26675 Sayılı Resmî Gazete) 137. Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Yönetmelik (20 Ekim 2004 Tarih ve 25619 Sayılı Resmi Gazete) (5233 Sayılı) 138. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik. (08.08.1995 Tarih 18836 Sayılı Resmi Gazete) 139. Trafik İşaretleri Hakkındaki Yönetmelik. 140. TSK Personeline Görevlerinde Kullanılmak Üzere Bedeli Mukabil Zati Demirbaş Tabanca Satışına Dair Yönetmelik. (08.05.2001 Tarih 24396 Sayılı Resmi Gazete) 141. Türk Bayrağı Tüzüğü. (17.03.1985 Tarih ve 18697 Sayılı Resmi Gazete) 142. Türk Soylu Yabancılar Türkiye’de Meslek ve Sanatlarını Serbestçe Yapabilmelerine, Kamu, Özel Kuruluş veya İşyerlerinde Çalıştırılabilmelerine Dair Yönetmelik. (14.01.1983 tarih ve 17928 Sayılı Resmi Gazete) 143. Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik. 144. Türkiye’de İlmi Araştırma, İnceleme Yapmak ve Film Çekmek İsteyen Yabancılar veya Yabancılar Adına Müracaat Edenler ile Yabancı Basın Yayın Mensuplarının Tâbi Olacakları Esaslara ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı. (04 Nisan 1988 tarihli, 88/12839 sayılı) 145. Türkiye’ye İltica Eden veya Başka Bir Ülkeye İltica Etmek Üzere Türkiye’den İkamet İzni Talep Eden Münferit Yabancılar ile Topluca Sığınma Amacıyla Sınırlarımıza Gelen Yabancılara ve Olabilecek Nüfus Hareketlerine Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. 146. Tütün Mamulleri, Alkol ve Alkollü İçkilerin Toptan ve Perakende Satışı ile Satış Belgelerine İlişkin Yönetmelik. 147. Tütün Üretimi, Üretici Tütünlerin Pazarlanması, İç ve Dış Ticareti, Denetimi ve Tütün Eksperliği İle İlgili Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. (04 Aralık 2002 tarihli ve 24956 sayılı Resmi Gazete) 148. Umuma Açık ve İçkili Yerler ile Resmi veya Özel Öğretim Kurumları Arasındaki Uzaklıkların Belirlenmesine Dair Yönetmelik. (03.04.2004 Tarih ve 25422 Sayılı Resmi Gazete) 149. Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik.(2313 Sayılı) 150. Uyuşturucu Maddelerin, Uyuşturucu Madde Arama Köpeği Eğitimi ve Bilimsel Araştırmalarda Kullanılmasına Dair Yönetmelik. 151. Yaban Hayatı Koruma ve Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları ile İlgili Yönetmelik. 152. Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği. 153. Yapılacak İlanın Usul ve Şeklini Gösterir Yönetmelik. 154. Yardım Toplama Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmelik. (27 Aralık 1999 Tarih ve 23919 Sayılı Resmi Gazete) 155. Yeraltı Suları Tüzüğü. (Bakanlar Kurulunun 20 Temmuz 1961 tarih 5/1465 numaralı Kararı ve 08 Ağustos 1961 Tarih ve 10875 Sayılı Resmi Gazete) 156. Yüksek Öğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliği. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 239 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 157. Zirai Karantina Yönetmeliği. 240 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. GENEL KOLLUĞA GÖREV VE YETKİ VEREN ÖNEMLİ GENELGELER 1. Adli Kolluğun Görev, Yetki ve Sorumlulukları ile Soruşturmanın Gizliliği Konulu, Adalet Bakanlığı, Ceza İşleri Gn. Md.lüğünün 05.01.2006 Tarihli ve 98 Numaralı Genelgesi. 2. Adli Kolluk Görevlileri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 07 Kasım 2005 Tarihli ve 2005/115 Numaralı Genelgesi. 3. Aktarlar, Baharatçılar vb. Dükkânlar Konulu, İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğünün, 01 Ekim 1985 Tarihli Genelgesi. 4. Anahtarcılar ve Çilingirciler Konulu, İçişleri Bakanlığının, 01 Aralık 2006 Tarihli ve 2006/86 Sayılı Genelgesi. 5. Araştırma ve Anket Şirketlerine Yönelik Uygulamalar Konulu, İçişleri Bakanlığının, 02 Şubat 2011 Tarihli Tebliği. 6. Asker Kişiler Hakkında Soruşturma Usul ve Esasları Konulu, Adalet Bakanlığının, 01.01.2006 Tarihli ve 23 Numaralı Genelgesi. 7. Basın Açıklamaları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 11 Mayıs 2004 Tarihli ve 2004/100 Sayılı Genelgesi. 8. Basın Trafik Kartları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 11 Eylül 2009 Tarihli Genelgesi. 9. Bomba Eylemleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 11 Haziran 2007 Tarihli ve B.05.1.EGM.011.08.01/4170 Sayı ve 2007/59 Numaralı Genelgesi. 10. Bulundurulması Yasak Oyun Alet ve Makineleri Hakkında İçişleri Bakanlığının,02 Nisan 2007 Tarihli ve B.05.1.EGM. 085.04.02. 64093/07 Sayılı Talimatı. 11. Can ve Mal Güvenliği Konulu, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğünün, 03 Nisan 2009 Tarihli, B.16.0.YİG.0.16.00.00-64738, 2009/03 Sayılı Genelgesi. 12. Ceza İnfaz Kurumlarının Tahsisi, Nakil İşlemleri ve Diğer Hükümler Konulu, Adalet Bakanlığı, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğünün, 22 Ocak 2007 Tarihli, B:03. 0.CTE.0.00. 00.04, 45/1 Sayılı Genelgesi. 13. Çevresel Gürültünün Denetlenmesi ve Yönetimi Konulu, Çevre ve Orman Bakanlığının, 2006/16 Sayılı Genelgesi. 14. Çocuk ve Kadınlara Yönelik Şiddet Hareketleri İle Töre ve Namus Cinayetlerinin Önlenmesi İçin Alınacak Tedbirler Konulu, Başbakanlığın, 04 Temmuz 2006 Tarihli ve 2006/17 Numaralı Genelgesi. 15. Demirbaş Yivsiz Av Tüfekleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 26 Ocak 2007 Tarihli ve 2007/15 Sayılı Genelgesi. 16. Dilekçe ve Bilgi Edinme Hakkının Kullanılması Konulu, Başbakanlığın, 24 Ocak 2004 Gün ve 25356 Tarihli Resmi Gazetede Yayımlanan 2004/12 Numaralı Genelgesi. 17. Diplomatik Dokunulmazlığı Olan Kişiler Hakkında Trafik Cezası Uygulaması Konulu, İçişleri Bakanlığının, 31 Ocak 2007 Tarihli ve 2007/64129-900-25250 Sayılı Genelgesi. 18. Eğlence Yerlerinden Kaynaklanan Çevresel Gürültünün Kontrolü Konulu, Çevre ve Orman Bakanlığının, 12.Haziran.2011 Tarih ve No.11 Numaralı Genelgesi. 19. Emniyet Kemeri Kullanımı ve Denetimi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 18 Ekim 2006 Tarihli ve 2006/79 Sayılı Genelgesi. 20. Emniyet ve Asayiş Toplantıları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 09 Mart 2005 Tarihli ve 2005/25 Sayılı Genelgesi. 21. Engellilere Yönelik Güvenlik Hizmetleri Konulu, İçişleri B.05.1.EGM.0.11.45209 Sayılı 2011/1 Numaralı Genelgesi. 22. Faili Meçhul Olay ve Cinayetler Konulu, Adalet Bakanlığının, 1 Ocak 2006 Tarihli Genelgesi. 23. Gizli Fuhuş Yapan ve Fuhşa Teşvik ve Aracılık Eden Kişiler Konulu, İçişleri Bakanlığının, 12 Haziran 2002 Tarihli Genelgesi. 24. Grup Nakilleri Sırasında Görülen Aksaklıklar ve Alınması Gereken İlave Tedbirler Konulu, İçişleri Bakanlığının, 08 Ocak 2002 Tarihli ve 14/191-05 Numaralı Genelgesi. 25. Gümrük Genel Tebliği, 27802 Numaralı 26. Gümrük Sahalarında İstiap Haddini Aşan Taşıtlara Trafik Cezası Uygulaması Konulu, Ulaştırma Bakanlığı, Kara Ulaştırma Gn.Md.lüğü nün 07 Haziran 2007 Tarihli ve KUGM. B.110. KUG.10.00.210 Sayılı Genelgesi. Bakanlığının, 03.01.2011 Tarihli ve GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 241 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 27. Havadan İlaçlama Yapma Yasağı Konulu, Tarım ve Köy işleri Bakanlığının, 17 Nisan 2009 Tarihli, B.12.0. KKG.0.11/100.01.8-323 Sayılı Genelgesi. 28. Hurdacılık Konulu Bakanlar Kurulu Kararı, 20.03.1971 Tarihli ve 7/2156 Sayılı. 29. İçkili Yer Bölgeleri Konulu, İçişleri Bakanlığı, Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün, 14 Kasım 2005 Tarihli ve 2005/107 Sayılı Genelgesi. 30. İnternet Kafe ve Salonların Denetlenmesi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 14 Nisan 2008 Tarihli ve 2008/30 Sayılı Genelgesi. Kabahatler Kanununun Uygulanması Konulu, İçişleri Bakanlığının, 13 Eylül 2005 Tarihli ve 2005/94 Sayılı Genelgesi. Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Alınan Akaryakıtın Ulusal Marker Denetimi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 2009/84 Sayılı Genelgesi. 31. 32. 33. 34. 35. Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca, Araç, Gereç, Makine, Tezgâh Gibi Hurdaların MKE HURDASAN İşletmesine Devredilmesi Konulu, Başbakanlığın, 19.03.2001 Tarihli ve 2005/15 Numaralı Genelgesi. Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Hurda Malzemeleri Konulu, Başbakanlığın, 19.03.2001 Tarihli ve 2005/15 Sayılı Genelgesi. Kayıt Dışı İstihdamla Mücadele (KADİM) Projesi Konulu, Başbakanlığın, 04 Ekim 2006 Tarihli ve 26309 Sayılı ve Resmi Gazetede Yayımlanan 2006/28 Numaralı Genelgesi. 36. Kış Mevsiminde Alınacak Trafik Tedbirleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 06 Şubat 2007 Tarihli Genel Tebliği. 37. Kimlik Bildirme Kanunu Konulu, İçişleri Bakanlığının, 19 Ocak 2006 Tarihli ve 2006/06 Sayılı Genelgesi. 38. Konusu Suç Teşkil Eden Dernek Faaliyetleri (Derneklerde Bulundurulması Yasak Oyun Alet ve Makineleri) Konulu, İçişleri Bakanlığının, 07 Temmuz 2006 Tarihli ve 2006/64 Sayılı Genelgesi. Kot Giysilerinde Uygulanan Püskürtme İşleminde Kum Kullanımının Yasaklanması Konulu, Sağlık Bakanlığı, Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün, 27 Mart 2009 Tarihli, B100TSH010006 140-01, 2009/24 Sayılı Genelgesi. 39. 40. 41. Köylerin Bağlantı Değişikliklerinin İl Valiliklerine Devredilmesi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 11 Nisan 1986 Tarihli Genelgesi. Kurban Hizmetlerinin Uygulanmasına Dair, Diyanet İşleri Başkanlığının, 28 Ekim 2009 Tarihli Tebliği. 42. LPG’li Araçların Denetimi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 06 Şubat 2007 Tarihli Genel Tebliği. 43. Maddi Hasarlı Trafik Kaza Tutanakları Konulu, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığının, 28 Aralık 2007 Tarihli ve 57291 Sayılı Genelgesi. Mülteci ve Sığınmacılar Konulu, İçişleri Bakanlığının, 2010/19 Sayılı Genelgesi. 44. 45. Nüfus Cüzdanı Talep Belgeleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 14 Kasım 2006 Tarihli ve 2006/83 Sayılı Genelgesi. 46. Okul Önlerinde Alınacak Trafik Tedbirleri ve Okul Servis Araçlarının Denetimi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 17 Eylül 2009 Tarihli, 2009/09 Sayılı Genelgesi. 47. 49. Okul Servis Araçlarının Denetimi ve Öğrencilere Yönelik Trafik Tedbirlerinin Alınması Konulu, İçişleri Bakanlığının, 11 Eylül 2006 Tarihli ve EGM 64032-8650-151745 Sayılı Genelgesi. Otomatik Sigara Makinelerinin Denetimi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 22 Ağustos 2006 Tarihli ve 1419/141996 Sayılı Genelgesi. Otoyol Denetlemesi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 18 Ağustos 1998 Tarihli Genelgesi. 50. Ölü Defin Ruhsatları Konulu, Sağlık Bakanlığının, 01 Mayıs 2000 Tarihli ve 2000/41 Numaralı Genelgesi. 51. Önleyici Tedbirler Konulu, İçişleri Bakanlığının, 17 Şubat 2006 Tarihli ve 17 Numaralı Genelgesi. 52. Özel Güvenlik Görevlileri Şahsi Dosyalarının Takibi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 02 Şubat 2007 Tarihli ve 723-26253 Sayılı Genelgesi. 53. Özel Güvenlik Hizmetleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 05 Nisan 2005 Tarihli ve 2005/35 Sayılı Genelgesi. 54. Özel Güvenlik Hizmetleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 27 Kasım 2006 Tarihli ve 11385-195837 Sayılı Genelgesi. Özel Güvenlik Hizmetlerine Ait Sayılı Kanun (5188) ve Uygulama Yönetmeliğinde Gözetilecek Esaslar Konulu, İçişleri Bakanlığının, 19 Nisan 2005 Tarihli ve 3404-5218-74415 Sayılı Genelgesi. Özel Güvenlik Şirketleri, Eğitim Kurumları ve Birimlerinin Denetlenmesinde Gözetilecek Esaslar Konulu, İçişleri Bakanlığının, 2006/47 Sayılı Genelgesi. 48. 55. 56. 242 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayın57. 58. lanamaz. Özel Güvenlik Yazılı ve Uygulamalı Sınavları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 07 Aralık 2007 Tarihli ve 11917-203197 Sayılı Genelgesi. Park Yasağı ve Araçların Çekilmesi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 28 Nisan 2011 Tarihli Genelgesi. 59. Patlatma Taleplerinde Dikkat Edilecek Hususlar Konulu, İçişleri Bakanlığının 27 Mart 2009 Tarihli, B.05.1.EGM.0.11. 04.04- 62674-6187, 2009/33 Sayılı Genelgesi. 60. Patlayıcı Madde Satın Alma ve Kullanma İzin Belgelerinin Verilmesi Konulu İçişleri Bakanlığının, 12.10.2001 Tarih ve 0199 No.lu Genelgesi 61. Ruhsatları İptal Edilen Tüfeklerin Devri Genelgesi, İçişleri Bakanlığı Em. Gn. Md. lüğü, 15 Ocak 2008 Tarihli, B.05.1.EGM.0.11.04.03-62723/17193, 2008/05 Sayılı. 62. Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesi Konulu, İçişleri Bakanlığının 25 Nisan 2011 Tarih ve 2011/25 Numaralı Genelgesi. 63. Soruşturmanın Yürütülmesi, Soruşturma Evrakının Düzenlenmesinde ve Tamamlanmasında Dikkat Edilecek Hususlar Konulu, Adalet Bakanlığının 01 Ocak 2006 Tarihli ve 2 Numaralı Genelgesi. 64. Suça Karışan Yabancılar Konulu, İçişleri Bakanlığının, 27 Nisan 2004 Tarihli ve 2004/82 Sayılı Genelgesi. 65. Şehir İçi Trafik Düzeninin Sağlanması ve Park Yasağı Uygulamaları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 11 Şubat 2008 Tarihli ve 2008/12 Sayılı Genelgesi. 66. Şehit Aileleri ve Gazilerin Silah Ruhsat Harcından Muaf Tutulması Konulu, İçişleri Bakanlığının, 15 Haziran 2007 Tarihli ve 2007/61 Numaralı Genelgesi. 67. Şüphelinin Müdafii Yardımından Yararlandırılması Konulu, Adalet Bakanlığı, Ceza İşleri Gn. Md. lüğünün 01.01.2006/24 Numaralı Genelgesi. 68. Şüpheli-Sanık Karar Takip Formu, Gıyabi Tutuklama ve Yakalama Emirlerinin Güncelliğinin Sağlanması Genelgesi, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Gn. Md. lüğünün 01 Ocak 2006 Gün ve (2006/10) Numaralı. 69. Tekel Dışı Bırakılan Patlayıcı Maddelerle Av Malzemelerinin ve Benzerlerinin Üretimi, İthali, Taşınması, Saklanması, Depolanması, Satışı, Kullanılması, Yok Edilmesi, Denetlenmesi Usul ve Esasları Hakkında 87/12028 Karar Sayılı Tüzükte 14 Mayıs 2001 gün ve 2001/2443 Karar Sayılı Tüzükle Yapılan Değişikliklerin Uygulanmasını Gösterir İçişleri Bakanlığı Talimatı, 70. Toplu Akaryakıt Alımları ile İlgili Başbakanlık Maliye Bakanlığının,18 Ekim 2007 Tarihli ve B.07.0.MGM.0. 20/650 (17574) Sayılı Genelgesi, 71. Trafik Kazalarında Yol Kusurları Konulu, Ulaştırma Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğü, 03 Nisan 2007 Tarihli ve 2007/5 Sayılı Genelgesi. 72. Trafik Kazası Bilgi Formları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 22 Mayıs 2001 Gün ve B.05.0 EGM.0.84.23914587-4520 (126627) Sayılı Genelgesi. 73. Trakya Bölgesine Hayvan Nakilleri Konulu, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığının, 2010/13 Sayılı Genelgesi. 74. TSK Doğal Afet Yardım Harekâtı (DAFYAR) Direktifi. 75. Turizm Bölgelerinde 15 Mayıs- 15 Ekim Tarihleri Arasında İnşaat Yapılmaması, Alınan Yapı Ruhsatları ile İlgili İnşaatlara 2 Yıl İçerisinde Başlanılması ve İnşaatların En Geç 5 Yıl İçerisinde Bitirilmesi Konulu, Kültür ve Turizm Bakanlığının, 27 Nisan 2009 Tarihli ve 2009/05 Sayılı Genelgesi. 76. Ulusal Marker Uygulaması Konulu, Başbakanlığın, 15 Ekim 2007 Tarihli ve 2007/25 Sayılı Genelgesi. 77. Umuma Açık İstirahat ve Eğlence Yerleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 01 Eylül 2005 Tarihli ve 2005/93 Sayılı Genelgesi. 78. Usulsüz Takılan Işıklı ve Sesli Uyarı İşaretlerinin Söktürülmesi Konulu, İçişleri Bakanlığının,15 Ekim 2012 Tarihli ve 2012/61 Sayılı Genelgesi 79. Uzun Namlulu Silâhlar ve Askerî Amaçlı Ekipmanlar Konulu, İçişleri Bakanlığı Em. Gn. Md. lüğünün, 22 Ocak 2008 Tarihli, B.05.1.EGM.0.11,08.01,/430-21489 Sayılı Genelgesi. 80. Yabancı Uyruklularının Özgürlüklerinin Kısıtlanması ve Serbest Bırakılmalarının Bildirilmesi Konulu, Adalet Bakanlığının, 01 Ocak 2006 Tarihli, B.03.0.UİG.0.00.00.06/010.06.02/8, 2006/70 Sayılı Genelgesi. 81. Yabancıların Ölüm Olaylarının Bildirilmesi Konulu, Adalet Bakanlığının, 01 Ocak 2006 Tarihli, B. 03.0.UİG. 0.00.00.06/010.06.02/9, 2006/71 Sayılı Genelgesi. 82. Yardım Toplama İşlemleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 07 Nisan 2005 Tarihli ve 2005/38 Numaralı Genelgesi. 83. Yargıtay 11’nci Dairenin K.2001/721 Sayılı Kararı. GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI 243 Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. 84. Yasa Dışı Göçle Mücadele Konulu, İçişleri Bakanlığının, 19 Mart 2010 Tarih ve 2010/18 Numaralı Genelgesi. 85. Yetkisiz Kişilerce Otopark Oluşturulup Ücret Alınması Konulu, İçişleri Bakanlığının, 14 Ağustos 2006 Tarihli ve 2006/66 Sayılı Genelgesi. 244 GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz. GENEL KOLLUĞA GÖREV VE YETKİ VEREN ÖNEMLİ PROTOKOLLER 1. Ağrı Dağı ve Diğer İzne Tâbi Dağlara Çıkışlar ile İlgili, Gnkur. Bşk.lığı, İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları, MİT Müsteşarlığı ile Gençlik ve Spor Müdürlüğü Dağcılık Federasyonu arasında 13 Mayıs 1998 tarihinde İmzalanan Protokol. 2. Aile İçi Şiddet Mağdurlarına ve Mağdur Çocuklara Yönelik Verilen Hizmetlerin Kurumsal Kapasitesinin Artırılması ve İşbirliğinin Geliştirilmesine İlişkin, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı Arasında Protokol.(9 Kasım 2010) 3. Alkaloid Sevki ile İlgili Olarak İçişleri ile Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Arasında İmzalanan 31 Ekim 1995 Tarihli Protokol. 4. Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetim, Dış Koruma, Hükümlü ve Tutukluların Sevk ve Nakilleri ile Sağlık Hizmetlerinin Yürütülmesi Hakkında Adalet, İçişleri ve Sağlık Bakanlığı Arasında 30 Ekim 2003 Tarihinde İmzalanan Protokol. 5. Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi. (2004) 6. İlköğretimde Erişim ve Devamın İzlenmesine İlişkin, Milli Eğitim Bakanlığı ile İmzalan ve 13 Ocak 2011 Tarihli İşbirliği Protokol. 7. Jandarma ve Polisin İllerde ve Merkezde Hudut Görevlerini İçeren 15 Temmuz 1961 tarihli ve 10855 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Protokol. 8. Kaçakçılıkla Mücadele Alanında İşbirliğini İçeren, İçişleri Bakanlığı ile Gümrük Müsteşarlığı Arasında 17 Mart 2011 Tarihinde İmzalanan İşbirliği Protokolü. 9. Ormanların Korunması ve Orman Yangınlarının Önlenmesi Konusunda, İçişleri Bakanlığı ile Çevre ve Orman Bakanlığı Arasında 22 Nisan 2004 Tarihinde İmzalanan İşbirliği Protokolü. 10. Petrol Piyasası ve Sıvılaştırılmış Petrol Gazları Piyasasında Yapılacak Denetimlere İlişkin, İçişleri Bakanlığı ve EPDK Arasında İmzalanan 14 Haziran 2006 Tarihli Protokol. 11. Yabancı Uyruklu Kişilerin, Turizm ve Spor Amacıyla Askeri Yasak Bölgelere ve Güvenlik Bölgesi Kapsamında Bulunan Dağlara Çıkışlarına İlişkin Protokol. 15 Ekim 2006