dünün mürettibi, bugünün tipografi üstadı - İntersteno-Türk

Transkript

dünün mürettibi, bugünün tipografi üstadı - İntersteno-Türk
DÜNÜN MÜRETTİBİ,
BUGÜNÜN TİPOGRAFİ ÜSTADI
Mesleğe dizgi operatörlüğü, mürettiplik, tipo baskı ustalığı ve
ustabaşılıkla başlayan Osman Tülü, 25 yıldır tipografi alanında
çalışmalar yürütüyor... Tülü, bugün Türkiye'de birçok yayında tipografik
problemler olmasına karşın tipografiye yeterince önem verilmediğini
düşünüyor...
Yunus ARGAN
BÜYÜK punto başlıkların kavaletten tek
tek harflerin kumpasa dizilerek, metin
yazılarının satır halinde kurşunla dizildiği
dönemde başlıyor çalışma hayatına
Osman Tülü. Dizgi operatörlüğü,
mürettiplik, tipo baskı ustalığı ve
ustabaşılık derken, gelişen teknolojiye
paralel fotodizgi makinelerinde dizgi ve
BASIMDÜNYASI
Y |46
YASI
grafik uygulama çalışmalarına el atıyor.
1986–90 yılları arasında grafik tasarımcı,
çevirmen ve şair Sait Maden ile
'Yazıevi'ni kurmasının ardından 1990’da,
bugün birçok önemli ajans, yayınevi,
matbaa, vakıf, birlik dernek gibi sivil
toplum kuruluşlarının da içinde
bulunduğu birçok firma ve kuruluşa
grafik tasarım hizmeti veren Tipograf
Grafik Reklam Yapım’ı kuruyor.
20 yıldır ortak çalışmalar yaptığı, bir
dönem belli projeler için asistanlığını da
yaptığı Bülent Erkmen'in mesleki
yaşamında kendisine çok şey kattığını
anlatıyor Tülü ve yayın künyelerinde
yer alan 'Grafik Tasarım', Grafik
Uygulama' ve 'Baskı Öncesi Hazırlık'
gibi titrlerin kullanımına öncülük
ediyor.
Ortak bir dil geliştirme adına 'Grafik
Tasarım ve Tipografi Sözlüğü' adlı bir
çalışma içinde olan Tülü, Türk Dil
Kurumu'nun Öneri Topluluğu içinde
kendi uzmanlık alanına ilişkin yabancı
kelimelere Türkçe karşılık bulma
konusunda da öneriler getiriyor.
Tülü'nün bir başka ilginç yönü de;
bir zamanlar Türkiye'de ve dünyada
yapılan Bilgisayar Yazı İşlem
Şampiyonası ve 40. Uluslararası
Bilgisayarlı Daktilografi Yarışması'nda
'sürat' ve 'yazı işlem' dallarında
dereceleri olması. Bu ona sonrasında
Amsterdam, Lozan, Hannover, Roma,
Viyana ve Prag’da gerçekleştirilen
Intersteno Kongre ve Yarışmaları'nda
jüri görevi de getirmiş.
Tipografi konusunda paneller,
konferanslar, atölye çalışmaları
Tülü'nün aktif olarak yer aldığı
etkinlikler. Mesleki yayın takibi ve
tipografi araştırmaları ise, serbest
zamanlarında da ilgi gösterdiği alanlar.
Dört yıldır Grafikerler Meslek Kuruluşu
(GMK) Yönetim Kurulu'nda olan Tülü,
GMK’nin yayımladığı 'Grafik Sanatlar
Üzerine Yazılar'ın yayın yönetmenliğini
de yapıyor.
İstanbul Kültür
ve Sanat Vakfı
Uluslararası
Film Festivali
Katalogları
Karel Elektronik
Sanayii ve A.Ş.
Kurumsal
Kimlik Kılavuzu
Grafikerler Meslek Kuruluşu
(GMK) için ajanda tasarımı
Taviloğlu Koleksiyonu
Öncelikle geçmişle bugünü
kıyasladığınızda tipografide nasıl
bir değişim-dönüşümden söz
edilebilir?
Tipo tekniğinden sonra bilgisayar
programlarının gelişmesi hem olumlu
hem de olumsuz sonuçlar doğurdu.
Olumlu tarafı programlar bilinçli
kullanıldığında çok iyi işler üretilebilmesi.
Geçmişte kurşunlu sistemde kerning’i
kullanamazken şu anda istersek 'metrics',
istersek 'optical' kerning kullanabiliyoruz.
Font teknolojisinin gelişmesiyle de aynı
font içerisinde 'discretionary ligatures',
'swash', 'small caps', 'tabular lining',
'oldstyle' gibi özellikleri kullanabiliyoruz.
Olumsuz taraflarına örnek olarak
tipografiye dikkat etmeyen kişiler
tarafından küçük punto yazıların çok
uzun satırlar halinde kullanılması, bir
yazının 'condensed' ya da 'expanded'i
olmadığında hemen elektronik olarak
daraltma veya genişletme yapılarak
yazının deforme edilmesi, 'small caps'i
olmayan yazıtiplerinde büyük harf
puntolarının küçültülerek yapılıp
harflerin kalınlıklarının inceldiğinde kötü
bir görünüm oluşması vb. diye çok sayıda
örnek verilebilir.
Tipografide ana işlev ne? Neden
önemli tipografi?
Tasarımda grafik uygulamanın yanı sıra
tipografinin de iyi işe katkısı tartışılmaz.
Türkçeleştirilmesi iyi olmayan,
Türkçeleştirilirken 'kerning'leri yok edilen
binlerce font piyasada dolaşıyor. 'AV' gibi
harf çiftlerinin yan yana geldiğinde
arasını – özellikle büyük puntolarda – elle
tek tek kapatmaya razı olan bir düşünce
ile iyi bir tipografi uygulaması olanaksız.
Tipografi danışmanlığı sizin bir
başka hizmet alanınız... Neyi
kapsıyor tipografi danışmanlığı?
Kurumlar ve markalar için tipografi
danışmanlığı yapıyorum. Bunlar; yazıtipi
önerisi, tasarım veya yayın aşamasında
danışmanlık, yayımlanan işlerde görülen
tipografik hata ya da yanlış
uygulamaların tespit edilerek rapor
halinde önerilerle sunulması ve
çözümlenmesi, talep üzerine tipografi
konusunda yeni hizmetler oluşturulması.
Tipografi Tabletleri’ni görüyoruz
birçok ortamda. BASEV’in Kütahya
Dumlupınar Üniversitesi
öğrencilerine verdiği konferanstaki
sunumunuzda da vardı sanırım.
Font Türkçeleştirme çalışmaları yapmaya
başlayınca sektörde kerning’leri olmayan
yazılar çok dikkatimi çekmişti. Bu
nedenle kerning’li ve kerning’siz yazıları
gösteren bir çalışma yapmıştım. Zaman
içinde öğretim kurumlarından
deneyimlerimi aktarmam istendiğinde bu
kerning örnekleri ve 1990’lı yılların
başlarında Sadık Karamustafa ile birlikte
Türkçe'ye çevrilerek tıpkı basımını
yaptığımız Linda Reynolds adlı yazarın
tipografi kurallarını uygulamalı olarak
gösterdiği 'Yazının Okunaklılığı'
çalışmasını detaylı anlatmaya başladım.
Şimdi kendi yazdığım 'Kerning' (Harf,
Rakam vb. Arasındaki Uygunsuz
Boşlukların Düzenlenmesi), 'Small Caps'
(Küçük Büyük Harfler) ve 'Old Style
Figures' (Eski Tarz Rakamlar) ile
'Paragraf Girişi ve Satırların Taban
Çizgilerinin Aynı Hizada Olması'
konularını anlatıyorum. Verdiğim
seminerlerde bunları katılımcılara basılı
olarak da dağıtıyorum.
Font çalışmalarınızdan bahseder
misiniz, Font Türkçeleştirme işine
başlamanız nasıl oldu?
1994 yılında font Türkçeleştirmeye
başladım. Bülent Erkmen bir fontun
Türkçeleştirilmesini istedi, ben de bu işi
yapan kişileri araştırıp bilgi verdim. Daha
sonra Berlin’den arayıp “Font Shop’tan
yeni fontlar aldım. Bunları senin yapmanı
istiyorum. İstersen font Türkçeleştirme
programı da alayım” dedi. Ben de iki gün
BASIMDÜNYASI
Y |47
YASI
Türkiye İş Bankası
Kültür Yayınları’na
yapılan 440’ın
üzerindeki kitaplar
Kurukahveci Mehmet Efendi için hazırlanan gazete ve dergi ilanları
işi bırakıp bu işle ilgilendim ve ilk
Türkçeleştirme çalışmamı yaptım.
Zaman içerisinde bilgi birikimine dayalı,
çağdaş tipografik ilkelere uygun olarak iki
bine yakın font Türkçeleştirdim. Unicode
programların çıkmasıyla bir formül
geliştirerek Türkçeleştirdiğimiz fontların
hem carbon (freehand vb.) hem de
unicode (indesign, adobe illustrator vb.)
programlarda çalışacak halini
oluşturuyoruz. Böylelikle bir reklam
ajansında freehand ile çalışan ekibin ayrı,
indesign ile çalışan ekibin aynı fontun iki
versiyonu ile çalışması önlenip, tek font ile
herkesin çalışması sağlandı.
Fontlarda istekler doğrultusunda –
çengellerde, rakamlarda, harflerde,
kerning’lerde – revizyonlar da yapıyorum.
Fontlar hem macintosh hem de windows
işletim sistemi için oluşturulabiliyor.
Logo fontu çalışmalarımız da oldu.
Örneğin Sabancı Topluluğu için 50’den
fazla şirketin logolarını barındıran mac ve
windows versiyonları olan bir font yaptım.
Her şirketin logosu birkaç harfe basarak
renkli veya siyah beyaz olarak
kullanılabiliyor. Özellikle windows işletim
sisteminde şirket içi kullanımlarda her
dokümanda resim olarak çağırılan logolar
çok fazla yer tutuyor, kullanımda
deformasyonlar oluşuyor. Font olarak
kullanıldığında ise yalnızca birkaç harf
kadar yer tutuyor ve oranlarında bozulma
olmuyor.
Font programlama çalışmaları da
yapmaya başladım. Yakın zamanda
çizimleri hazır gelen 'Abdülcanbaz'
yazıtipinin iki versiyonunu kerning vb.
çalışmalarını da yapıp programlayarak
font oluşturdum.
İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı,
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları,
BASIMDÜNYASI
Y |48
YASI
Kurukahveci Mehmet Efendi
Mahdumları özelinde
yürüttüğünüz birçok çalışma
oldu... Biraz bahseder misiniz
bunlardan?
İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı ile
1987'de fotodizgi ile çalışmaya başladık.
PC’lerde yazılan yazıları alıp fotodizgi
makinesinin diline çevirip yeniden
dizilmeden belli punto ve karakterlerde
şerit halinde çıkarıp veriyorduk, pikaj
yöntemi ile kataloglar ve broşürler
yapılıyordu. 1994–2004 yılları arasında
ise Uluslararası İstanbul Film Festivali,
Uluslararası İstanbul Müzik Festivali,
Uluslararası İstanbul Caz Festivali ve
Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali
katalog, broşür ve basılı malzemelerinin
tasarım uyarlaması ve uygulamalarını
yaptık.
Bülent Erkmen ile birlikte çalışmaya
başlamamız da Uluslararası İstanbul Film
Festivali 10. yıl kataloğunu yaparken
oldu. “Yeni heyecanlar duydum, başka
işlerde de birlikte çalışabilir miyiz?” dedi
ve o gün bu gündür devam ediyor.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’na
yaklaşık altı yılda 440’ın üzerinde kitap
yaptık. Bu çalışmalar sırasında çevirisi
yapılmış kitaplar da geldi. Bu kitapları
gördükçe 'daha iyisini nasıl yapabiliriz'
düşüncesiyle sürekli dünyadaki tipografik
gelişmeleri araştırdım, izledim. Bizim için
iyi bir deneyim süreci oldu.
Kurukahveci Mehmet Efendi
Mahdumları çalışmalarınız ...
Kurukahveci Mehmet Efendi
Mahdumları’nın grafik tasarım ve reklam
işlerini 18 yıldır yapıyoruz. 1993 yılında
logodan başlayarak tüm malzemeleri
pikaj kartonlarından elektronik ortama
geçirdik. Logonun çok sayıda versiyonu
vardı kâğıt üzerinde. Zaman içerisinde
herkes rapido ile biraz müdahale etmişti.
Kaynakları araştırıp eldeki malzemelerden
de yararlanarak hiç yazı karakteri
kullanmadan mevcut malzemelerden
logoyu yeniden çizdim, o günün
şartlarında yaklaşık 50 saat sürmüştü.
Yılbaşında gönderdiğiniz kutlama
kartları geleneğini halen sürdürüyor
musunuz?
Evet, gelenek haline geldi. 16 yıldır her
yılbaşında müşteri ve dostlarımıza yılbaşı
kutlama kartı gönderiyoruz. Zaman
zaman “Her şey elektronikleşti, biz de
artık e-posta ile gönderebiliriz” diye
düşünsek de vazgeçiyoruz.
Şu sıralar üzerinde çalıştığınız ne
gibi projeler var?
Garanti Bankası tarafından kurulan
kültür-sanat kurumu SALT’ın işlerini
yapıyoruz. Tasarım konseptleri Project &
Projects tara fından hazırlanan iletişim
etkinliklerinin grafik tasarım ve
uyarlamalarını yapıyoruz. Tipografi
ağırlıklı olan ve bilinçli bir temele oturan
işler olduğu için beni heyecanlandırıyor.
BEK Tasarım ve Danışmanlık ile Star
Alliance topluluğuna dahil olan Türk
Hava Yolları’nın kurumsal kimlik
kılavuzunu yapıyoruz. Oldukça kapsamlı
uluslararası kullanımlı bir kılavuz. Belli
bölümlerinin Pentagram’ın yaptığı Star
Alliance Kurumsal Kimlik Kılavuzu ile
uyumlu yürümesi gerekiyor.
Tipograf
tabletlerinden örnek
Çalışma yaşamınıza bakıldığında
dizgi operatörlüğü, mürettiplik,
tipo baskı ustalığı ve ustabaşılık
görüyoruz. Bu durum nasıl bir
avantaj getiriyor? Basım sektörüyle
ortak bir dil geliştirdiğinizi
söyleyebilir miyiz?
Evet. Daha rahat anlaşıyoruz. 'Poza',
'etekten', 'makastan', 'revolta' gibi terimler
problem olmuyor.
Bazı matbaalara hizmet verdiğiniz
gibi, baskı konusunda da
matbaaların müşterisi, iş ortağı
konumundasınız dolaylı olarak...
Hangi noktalarda iletişim sıkıntısı
yaşanıyor? Nasıl çözüm bulunuyor?
Mas Matbaacılık ve Ofset Yapımevi ile
karşılıklı işler yaptık, yapıyoruz. Genel
çalışmalar sırasında da deneyimlerimin
yararı oluyor. Konusunda uzman
matbaalarla çalışıyoruz, deneyimli
müşteri temsilcileri olunca hiç sıkıntı
yaşamıyoruz. Zaman zaman müşteri
temsilcisi haricinde, üretimdeki usta ve
yöneticilerle görüşmemiz gerekebiliyor.
Bu kişilerle de uzun süredir birlikte
çalıştığımız için karşılıklı bilgi
alışverişinde bulunup üretilecek işlerde
çözüm geliştiriyoruz, sorun varsa
çözüyoruz. Gerektiğinde işin yapıldığı
yere gidiyorum, en iyi çözüm işin başında
karşılıklı görüşme ile oluyor.
Yaşadığınız bir problem örneği var
mı?
Teneke baskı konusunda yaşanılan bir
problemden deneyim kazandık.
Müşterimizin teneke kutu baskıları için
açık renklerin filmlerini banyo
makinesindeki hızı ayarlayarak
şişiriyorduk. Baskıyı yapan kuruluş “Siz
dokümanları verin, biz hallederiz” dedi.
Bunun basit bir iş olmadığı, CMYK olsa
renklerin birbirine karışarak kaymalarda
problem olmayacağı ama bu işin dört renk
ekstra olduğu için riskli olduğunu belirttik.
İki ay sonra müşterimiz renklerin
arasından beyazlıklar gözüküyor şikâyetini
bildirdi, baskıyı yapan kuruluş da bir
çözüm üretemedi. Bunun üzerine
bilgisayarda tek tek açık renkleri şişirip
overprintlerini ayarlayarak hazırladık. Basit
bir iş gibi gözükebilir ama hangi renkler
hangi renklerin altına girecek, üst üste
gelince ne olacak gibi bir sürü detayı
gözetmek zorundasınız.
Baskı materyalleri seçiminde temel
kıstaslarınız neler? Doğru renk,
doğru mürekkep, doğru kâğıt, doğru
ebat kararı nasıl gelişiyor sizin için?
Kitap vb. tasarlarken – özel projeler
haricinde – kâğıt tabaka ölçülerini firesiz
kullanmaya çalışıyorum. Dosyalama
yapılabilecek iş ve formları A4, A5 ve A6
gibi uluslararası ölçülerde yapıyorum.
Kâğıt konusunda matbaalarla işbirliği
yapıyoruz. Gerektiğinde piyasadaki
kâğıtlardan maket yapılıyor.
Renklerde bir problem yaşamıyoruz.
Neredeyse 20 yıldır çıkan Pantone
katalogları var. Benim için bir nevi hobi
oldu. Yeni çıkanları da mutlaka alıyorum.
Kâğıt, mürekkep ve baskı
teknolojilerindeki gelişim,
çalışmalarınızın yönünü nasıl
etkiliyor?
Dijital baskı büyük kolaylık ve hız getirdi
bazı çalışmalarımıza. Geçtiğimiz
günlerde köşeleri özel kesimli bir etiket
işimiz vardı. Bıçağı ile birlikte hazırlayıp
gönderdik, A3 tabakaya yeteri kadar
çoğaltıp basıp özel kesimli olarak verdiler,
maliyeti de çok uygundu. Ayrıca
basılacak küçük işlerde bir tane örnek
basıp gönderiyorlar, onay veriyoruz,
devamını üretiyorlar.
Son olarak tipografi alanında nasıl
bir gelişim öngörünüz var?
Hâlâ ulusal gazetelerde bile büyük
punto başlıklarda kerningsiz, sanki iki
harf arasında kelime arası boşluğu var
gibi kötü uygulamalar görüyorum.
Tipografide dünyada çok iyi
uygulamalar var ve gittikçe gelişiyor.
Umarım ülkemizde de bu konuya önem
verilir.
BASIMDÜNYASI
Y |49
YASI