Slayt 1 - kop teyap
Transkript
Slayt 1 - kop teyap
T.C. KALKINMA BAKALIĞI KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI HAZIRLAYAN Prof. Dr. Hüdai YILMAZ Pamukkale Üniversitesi, Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, Denizli Meyve Üretim Yöntemleri Üretim amacının satış amaçlı mı yoksa aile ihtiyacını karşılayacak özellikte mi olacağı sorusuna iyi cevap verilmelidir. Pazar amaçlı bir üretimde, üretim ölçeğinin büyüklüğünü pazarlama şartları belirler. Pazar tüm ürünü satmaya elverişli ise yada bir işleme fabrikası gibi birimin olması üretim alanının büyük çapta tutulmasını kolaylaştırır. Büyük çaplı bir üretim amaçlanıyorsa küçük çaplı bir meyve işleme atölyesinin kurulması yada mevcudiyeti pazarlanamayan ürünlerin kaybını engeller. Çileğin hassas bir meyve olması raf ömrünü ciddi olarak azaltmaktadır. Toprak hazırlığı Çilek üretimi amaçlı araziyi belirlerken, mümkünse, önceden üzerinde çilek yetiştiriciliği yapılmamış bir bölüm seçilmelidir. Çileğin hastalık ve zararlısının bol olması nedeniyle, önceden yetiştiricilik yapılan bir arazide gerekli önlemler alınmadan tekrar çilek yetiştirmek çok ciddi zararları da göze almak demektir. Çilek yetiştiriciliğine başlamadan önce toprak dezenfeksiyonu yapılması doğru olur. Önceden de çilek yetiştiriciliği yapılan bir arazi üzerinde yeni çilek bahçesi kurulacaksa, toprak dezenfeksiyonuna mutlak ihtiyaç vardır. Mümkünse, dezenfeksiyon işlemi solarizasyonla değilse kimyasal maddelerle yapılmalıdır. Çilek fidelerinin dikimi için yastıkların hazırlanmasında mekanizasyondan yararlanmanın önemi oldukça büyüktür. Büyük işletmeler için önemli bir araçtır. • Bahçe için hazırlanan toprak derince sürülmelidir. Bu arada bitkilerin daha sağlıklı gelişmelerini temin edebilmek için ahır gübresi verilmelidir. Dekara 2-4 ton temiz, yanmış ahır gübresi yeterlidir. Kümes hayvanları gübresi verilecekse bu miktar 1-2 tona düşürülmelidir. Toprağa kimyasal gübre olarak amonyum sülfat, bulunamıyorsa üre verilmelidir. Dekara yaklaşık 10 kg yeterli olur. Ancak toprak analizi yaptırarak gübre vermek daha doğru bir uygulama olur. Toprak sürüldükten sonra düzeltilerek diğer işlemlere hazır hale getirilir. Solarizasyon: Özellikle yaz aylarında, havanın sıcak olduğu dönemlerde boş toprağın iyice sulanması ve sürülerek işlenip düzeltilmesinden sonra yüzeyinin plastikle kaplanarak toprak sıcaklığının arttırılması işlemine denir. Bu işlem için 0,020-0,050 mm kalınlığında poly etilen plastikler kullanılır. Dekara yaklaşık 10 kg plastik gider. Plastik altındaki toprak ısındığında sıcak buharın da etkisiyle yabancı otlar ve birçok mikro organizma temizlenir. Fumigasyon: Solarizasyon işlemi yapılamamışsa kimyasal ilaçlarla fumigasyon yapılmalıdır. Zehirli kimyasal maddeler oldukları için sağlık ve çevre açısından riskler içeren maddelerdir. Malçlama Ticari çilek yetiştiriciliğinde malçlama temel uygulamalardandır. Malçlama, ürünün erkenciliğini, kalitesini ve miktarını arttırmak üzere toprak yüzeyinin organik veya inorganik malzemelerle örtülerek kaplanmasına denir. Çilek yetiştiriciliğinde saman ve plastik olmak üzere iki farklı malç malzemesi kullanılır. Ayrıca canlı çimlerinde malç olarak kullanılabileceği de bildirilmektedir. Saman malcı, daha çok, soğuk bölgelerde bitkileri soğuktan korumak amacıyla uygulanır. Bununla birlikte malçtan beklenecek diğer faydaları da sağlar. Uygulaması zaman alıcı ve maliyeti plastiğe göre biraz daha yüksektir. Ancak plastik malca göre daha iyi kış soğuklarından korur. Yabancı otlardan ari olması önemlidir. Aksi takdirde bahçe yabancı otların istilasına uğrayabilir. Büyük işletmelerde dikim yastıklarına bir aletle naylon malç serilmesi işçilik masraflarının azaltılması için önemlidir Plastik malç olarak yaygın bir şekilde siyah plastik uygulanmaktadır. Ancak beyaz plastik te zaman zaman uygulanabilmektedir. Diğer renkteki plastik malç uygulamaları da denenmektedir. Ancak henüz farklı renkteki plastiklerin uygulaması pratiğe yansımamıştır. Plastiğin kalınlığına göre değişmekle birlikte 2-3 yıl süreyle arazide kalabilir. 0.2-0.4 mm kalınlığında 20-40 kg lık plastik 1 da alan için yeterlidir. Plastik dikimden önce arazide uygulanarak bitki dikilecek bölgelerin bir jiletle “X” şeklinde kesilmesi gereklidir. Plastik serildikten sonra bitkiler açılan deliklere dikilebilir. Dikim yastıkları hazırlandıktan ve fumigasyon için gerekli sürenin dolmasından sonra dikim deliklerinin açılması için de özel olarak hazırlanmış aletlerin kullanılması maliyetleri düşürecektir. Küçük alanlarda, dikim yastıklarının delinmesi işlemi için bisiklet lastik jantları da kullanılabilir. Bu durumda dikim mesafesinin ayarlanması önemli bir konu olarak ortaya çıkar. Malç uygulamalarının faydaları: Yabacı otların gelişmesini engeller. Özellikle siyah plastik malç bu konuda çok etkili olur. Saman malcı, şayet yabancı ot tohumlarına sahipse yabancı otların artışına neden olabilir. Yabancı ot tohumu bulunmayan temiz samanın kullanılmasına dikkat edilmelidir. Bitki üzerindeki meyvelerin toprakla temas etmesini engelleyerek temiz kalmasını sağlar. Toprak kaynaklı bazı hastalıkların yapraklara ve meyvelere bulaşması engellenir. Toprağı daha sıcak tutacağı için erkenciliği teşvik eder. Toprak sıcaklığının açık gece saatlerinde hızlı bir şekilde radyasyonla kaybını en aza indirir. Toprak sıcaklığı değişimi daha düzenli bir seyir izler. Topraktan nem kaybını azaltır. Böylece bitkiler daha düzenli toprak neminden faydalanırlar. Sulama aralığı genişler ve dolayısıyla sulama maliyeti azalır. Bitkilerin kış soğuklarından ve erken ilkbahar soğuklarından daha az zarar görmesine neden olur. Kış malçlaması: Ticari çilek yetiştiriciliğinde sonbaharda yapılan en önemli iş malçlamadır. Çilek, soğuk iklim bölgelerinde de gelişebilmektedir. Ancak çilek bitkisi kış soğuklarına karşı oldukça hassas bir bitkidir. Bu yüzden düzenli ve yeterli ürün alabilmek için bitkilerin kış soğuklarından korunması gerekir. Araştırmalar göstermektedir ki -10oC nin altındaki sıcaklarda korunmayan çilek bitkilerinin ana taçları ciddi zarar görmektedir. Düşük kış soğuklarında kuru ve soğuk rüzgârlar da çok ciddi zarara neden olmaktadır. Koruyucu malç bitkileri ısı ve hava izolasyonu sağlayarak bitkileri soğuktan ve rüzgârdan zarar görmesini engeller. Malç aynı zamanda donma /çözünme döngüsü nedeniyle bitki köklerinde oluşacak zararında önüne geçer. Bu yüzden soğuk bölgelerde kaliteli çilek yetiştiriciliğinin anahtarı, düşük sıcaklık kaynaklı ya da sıcaklık değişimlerinden kaynaklı zararlanmalarının önüne geçmek için malçlama yapmaktır. Malç ne zaman uygulanmalıdır: Malç uygulamada zamanlama oldukça önemli bir konudur. Bu konuda, toprak sıcaklığını takip etmenin büyük bir gereklilik olduğu unutulmamalıdır. Art arda üç gün, toprak sıcaklığı 4 - 5oC nin altına düşerse, malçlama vaktinin geldiğine karar verilmelidir. Hangi malç materyali daha iyidir: Çilekte yaygın olarak kullanılan malç samandır. Buğday, çeltik, yulaf veya sudan otundan elde edilen malç oldukça iyi sonuçlar verir. Sudan otundan elde edilen saman, genelde pek tavsiye edilmez. Saman temiz ve yabancı ot tohumundan arı olmalıdır. Ne kadar malç uygulanmalıdır: Yaygın olarak, dekara 600–900 kg olarak, yaklaşık 5–7,5 cm kalınlığında ya da ortalama ağırlıkta 75 küçük balya olacak şekilde uygulama yapılır. Yükseltilmiş tahtalar üzerinde ve kuvvetli rüzgârlı bölgelerde yetiştiricilik yapılıyorsa, miktar iki katına çıkartılmalıdır. Malç nasıl uygulanmalıdır: Küçük alanlarda, saman balyaları elle sarsılarak sıra üzerine serilebilir. Büyük alanlarda balya öğütücüler kullanılarak dikim sıralarının üzerleri örtülebilir. Öğütücüler hem küçük hem de büyük balyalar için bulunmaktadır. Malç nasıl ve ne zaman kaldırılmalıdır: İlkbaharda, saman malcı altında yer alan bitkilerin gelişmeye başladıkları görülmeye başladığı zaman derhal malç kaldırılmalıdır. Bitkilerin güneş görmesi için, sıralar üzerinde bir tırmıkla veya elle samanlar kenara çekilmelidir. Samanın kaldırılması geciktirilirse, bitki gelişimi ve çiçek oluşumu da gecikir hatta verimde düşüşler görülebilir. Malç olarak sıra örtüsü serme: Bu örtüler bir fabrikada bükülerek bağlanmış, polypropylene gibi plastikten meydana gelir. Bunlar ışığı, havayı ve suyu geçirebilme yeteneğine sahiptir. Araştırıcıların ve yetiştiricilerin deneyimi, bu örtülerin kış soğuklarından korumada başarılı oldukları yönündedir. Kış koruması için ağır olanları (42 g/m2 ) tercih edilmelidir. Bu malzeme 3 – 4 sezon kullanıma dayanabilecek özelliktedir. Dikim sistemleri Dikim sistemlerine karar verirken ekolojik faktörler ve fidenin bulunurluğu, maliyeti gibi çeşitli faktörler etkili olur. Fide maliyeti ve fidenin yeteri kadar bulunamaması, tek sıralı kapama sistemi bir adım öne geçirir. Çünkü bu sistemde tahta üzerine tek sıra olarak dikilen fidelerden kollar geliştikçe yeni oluşan fidelerle tahtanın üzeri tamamen fide ile kaplanır. Böylece fide miktarı arttırılabileceği gibi maliyette düşer. Ancak ürün ekonomik düzeyde ürün almak için biraz daha uzun süreye ihtiyaç vardır. Çilekte doğru ve yanlış dikim biçimleri Çilek dikimi ve faydalı küçük bir aletin kullanımı: Dikim aletinin uzunluğu yaklaşık 2530 cm, genişliği ise yaklaşık 5 cm civarındadır. Üst tarafında tutmak ve kullanmak amacıyla sapı, dip tarafında ise bitki köklerinin toprağa girmesini sağlamak üzere oval olarak kesilmiş ucu vardır. Bu aletin kullanımı çok kolay olup diğer silindirik-yuvarlak uçlu araçlara göre daha hızlı dikim yapma imkanı tanır. Silindirikyuvarlak uçlu dikim araçları toprağa soktuktan sonra bitki köklerinin yerleştirilmesi ve sıkıştırılması zaman almaktadır. A)Tahta üzerine tek sıralı kapama sistem Ana bitkilerden oluşan kol bitkilerinin tahta üzerini kapamasına izin verilen dikim sistemidir. Bu sistem de 30- 45 cm genişliğinde, 25-30 cm yüksekliğinde dikim tahtaları hazırlanır. Dikim tahtalarının genişliği arazinin durumuna, eğimine ya da toprak kalitesine göre 100-110 cm ye kadar arttırılabilir. Tahtaların genişliği arttıkça, tahtalar arası mesafede 120 cm ye kadar arttırılabilir. Eğimli yerlerde de tahtalar arası mesafe arttırılabilir. Bu tahtalar üzerine bitkiler 45 yada 60 cm arayla dikilirler. Tek sıralı kapama sistemde, yetiştiriciler, 3-4 yıl düzenli verim alabilirler Tek sıralı kapama sistemi B) Tahta üzerine tek sıralı şerit sistemi Tahta üzerinde tek sıra halinde dikilen bitkilerden meydana gelir. Tahtalar “tek sıralı kapama sistem” de olduğu gibi hazırlanır. Yaygın bir dikim sistemi değildir. Tahtalar arasında yaklaşık 90 cm lik bir aralık bırakılır. Fidelerin dikim aralığı, sıralar üzerinde, 7,5 ile 30 cm arasında olmalıdır. Sık biçimde fideler dikilirler. Kesinlikle kol oluşumuna izin verilmez. Oluşan kolların derhal kesilmesi ya da kopartılması gerekir. Bu sistem daha çok soğuk bölgeler için kullanılır. C) Tahta üzerine çok sıralı sistem Tahtalar üzerine çok sıralı sistemde, her tahta üzerinde genelde 2 sıra halinde bitkiler dikilir. Ancak bazen 3 ya da 4 sıralı dikimlerde yapılmaktadır. Genelde bu tip dikimler tek yıllık olarak planlanır. Yani bitki dikildikten sonra bir yıl sonra ürün alınır ve bahçe kaldırılıp yeniden tesis edilir. Fakat verim düzeyinin düşük olduğu kuzey ve soğuk bölgelerde tesis maliyetlerini azaltmak ve karlılığı arttırmak amacıyla 2 ya da 3 yıl süreyle aynı bahçeden ürün alınmaktadır. • Bu dikim sisteminde, her ne kadar, frigo fideler kullanılmaktaysa da taze kol fideleri de kullanılabilmektedir. Ancak, taze kol fideleri kullanılırsa verim ilk yıl düşük kalır. Bu yüzden ikinci yılda yüksek düzeyde ürün alınabilir. Taze kol fideleri ile kurulan bahçelerden, karlılığı sağlamak amacıyla, 3-4 yıl süresince verim alınmasına izin verilir. Frigo fidelerle kurulan bahçelerden ise bir yıl sonunda yüksek düzeyde ve kalitede ürün alınır. Daha sonraki yıllarda kalite ve kantite düştüğü için bu bahçeler bir yıl sonunda kaldırılır. • Çevre şartları uygun olan bir bölgede uygun çeşit kullanılırsa 5-10 ton/da verim elde edilebilir. • Tek yıllık yetiştiriciliğin en önemli dezavantajı, yüksek başlangıç maliyetine ihtiyaç göstermesidir. Üreticinin oldukça yüksek bir deneyime sahip olması başarıyı artıran en önemli etkendir. Dikimden kısa süre sonra verim alındıktan sonra bahçe hemen kaldırıldığı için toplam maliyette yüksek olur. İki sıralı dikim de tahtaların yüksekliği 25-30 cm olarak hazırlanmalıdır. Tahtaların üst yüzeyi 75 cm kadar olmalıdır. Tahtalar üzerindeki sıralar arası mesafe 35 cm. sıra üzeri ise 30-35 cm olarak ayarlanmalıdır. Tahtanın tam ortasına damla sulama borusu yerleştirilerek sulama sorunu çözülmelidir. Dikim aralıklarına göre değişmekle birlikte dekara yaklaşık 4500-5000 adet fide gerekir. Fideler yan yana değil birbirlerinin çaprazına düşecek şekilde dikilirler. Bu şekilde fidelerin daha fazla toprak alanından yararlanması sağlanır. Tahtalar üzerine ikiden fazla sıra da yapılabilir. Bu tip yetiştiricilikte, genellikle, 3 sıralı bir dikim yapılır. Birim alana yoğun bitkiye ihtiyaç duyulur. Toprak ve çevre şartlarının iyi olması durumunda oldukça iyi sonuçlar alınabilir. Bu tip dikimde tahtaların üst yüzeyi biraz daha geniş olarak hazırlanır. Yaklaşık olarak 90 cm genişliğinde hazırlanan tahtalar üzerine sıralar arası ve sıra üzeri 30 cm olacak şekilde üç sıra halinde bitkiler dikilir. Birinci sıra ile üçüncü sıra bitkileri aynı hizada, ortadaki sıranın bitkileri ise iki kenardaki bitkilerin çapraz ortasına dikilir. Bu sayede toprakta köklerin yayılımı ve beslenmesinin aynı düzeyde olması sağlanır. Tahta üzerine 4 sıra bitki dikileceği zaman birinci ve üçüncü sıralar aynı hizada olmalıdır. İkinci ve dördüncü sıradaki bitkilerde aynı hizada ancak, birinci ve üçüncü sıralarla çapraz konumda yer almalıdır. Tahta genişliği yaklaşık 120 cm olarak hazırlanır. Sıra arası ve sıra üzeri aralıkları diğerlerinde olduğu gibidir. Tahtaların hazırlanmasında da yine aynı ölçüler kullanılır. Sadece tahtanın üst yüzey genişliği farklı (120 cm) olarak hazırlanır. İki ve üç sıradan daha fazla olan sistemler pek yaygın değildir. Zaten bakım ve hasat işlemleri çok zor olacağı için pek önerilen bir sistem değildir. Hasat esnasında tahtanın orta bölgesinde yer alan meyvelere uzanılması çok güç olur. Bu durum hasadı zorlaştıracağı gibi işçilik maliyetinde de artışlara neden olur. Ancak birim alana daha fazla fide kullanılacağı için yetiştiricilik alanından elde edilen meyve miktarı yüksek olur. Dikim zamanları Yetiştiriciliğin amacına, hedefine ve ayrılan bütçenin durumuna göre farklı dikim zamanları değerlendirilebilir. Kurulum maliyetini düşürmek amacıyla frigo değil taze kol fidelerini kullanmak daha doğru olur. Taze fide kullanılması düşünülüyorsa yaz haricindeki dikim zamanlarının dikkate alınması gerekir. Taze fide tanımına kol fidelerinin yanı sıra diğer vejetatif yöntemlerle üretilmiş fidelerde girmektedir. Kol fidelerinin maliyet ve çoğaltmadaki kolaylıkları nedeniyle diğer yöntemlere göre üstünlükleri vardır (çoğaltma yöntemlerine bakınız). Frigo fidelere göre bunların arasındaki en önemli fark soğuk hava depolarında dondurulup dondurulmadığıdır. Genel olarak 4 farklı dikim zamanı uygulanmaktadır. Bunlar; • yaz, • sonbahar, • kış , • ilk bahar dikimleri olarak sınıflandırılır. Dikim zamanları, amaca, çevresel faktörlere ve kullanılan fide özelliğine göre değişkenlik gösterir. Dikim zamanlarına geçmeden önce frigo (dondurulmuş) fidenin ne olduğu konusuna açıklık getirilmesinde fayda olacaktır. Frigo fide; kol bitkilerinin sonbahar dönemi söküm zamanında sökülerek -1 ile -3 0C (ortalama -2 0C ) arasındaki sıcaklıklara sahip depolarda dikim zamanına kadar bekletilerek elde edilir. Fideler söküldükten sonra kökleri topraktan iyice temizlenir ve yaprakları kesilir. Derhal bitki hastalıklarına karşı hazırlanmış bir ilaç solüsyonuna batırılarak dezenfekte edilir ve paketlenerek depolara kaldırılır. Ticari amaçla fide yetiştiriciliği yapılıyorsa, fideler depoya 250 veya 500 adetlik paketler halinde yerleştirilir. Depolanacak fidelerin tam olgunluğa eriştiklerinden emin olunmalıdır. Aksi takdirde depolama esnasında zarar görebilirler. Fidelerin depolanmasında 0,04-0,05 mm kalınlığındaki polyetilen torbaların kullanılmalıdır. Düşük sıcaklıklarda depolanan fidelerin yaz dikimi ile yüksek verim ve kalitede ürün verebilecekleri, ilk olarak Amerika Birleşik Devletleri’nde California eyaletinde Bringhurst ve Voth isimli araştırıcılar tarafından 1950 li yıllarda bulunmuştur. Araştırıcılar fidelerin depolanma aralığı olarak –2,2 0C ile -1,1 0C arasında en ideal sonuçları verdiğini belirlemişlerdir. Taze kol fidesi ve frigo fide kullanmanın avantaj ve dezavantajları Konu Taze kol fidesi Frigo fide Bitki gelişimi Yavaş gerçekleşir ve gelişmenin tamamlanması daha uzun bir süre alır. Kardeşlenme (ana gövde üzerindeki gövdecik sayısındaki artış) az gerçekleşir. Bu nedenle çiçek ve meyve sayısı az olur. Çok hızlı bir gelime gösterir ve kısa süre içersinde gelişmesini tamamlar. Kardeşlenme çok sayıda gerçekleşir. Bu nedenle çiçek ve meyve sayısı artar. Bitki sağlığı Daha zayıf geliştiği için hastalık ve zararlılara karşı hassas olur. Karbonhidrat birikimi yetersizdir. Kış zararlarından etkilenme olasılığı yüksektir. Karbonhidrat birikimi oldukça yüksek düzeydedir. Bu yüzden hastalık ve zararlılara karşı daha mukavimdir. Gelişmedeki kuvvetlilik nedeniyle kışa çok daha sağlıklı girer. Çiçek oluşumu ve sayısı Daha az çiçek tomurcuğu ve buna bağlı olarak daha az sayıda çiçek salkımı oluşturur. Önceki yıldan da oluşan çiçek tomurcukları ve yüksek düzeydeki karbonhidrat birikimi nedeniyle çiçek tomurcuğu sayısı ve buna bağlı olarak çiçek salkımı ve sayısı yüksek olur. Verimlilik düzeyi Verim düzeyi düşük kalır. Verim düzeyi, taze kol fidesine göre 2-4 kata kadar yüksek olur. Dikim ile ana ürün arasında geçen süre Ana ürün almak için 13 ile 18 aylık bir sürece ihtiyaç vardır. Ana ürün dikimden itibaren 5 ile 8 aylık bir süre sonunda alınır. Meyve kalitesi Meyveler genelde küçük kalır. Meyveler bariz bir şekilde iri ve gösterişli olur. Meyvelerin albenisi yüksektir. Bakım farklığı Fidelerin dikim zamanı sonbahar, kış ya da ilkbahar olması nedeniyle tutumlarında pek sorun olmaz. Düzenli bir sulama yeterlidir. Genelde yazın en sıcak zamanlarında dikimin yapılması nedeniyle iyi bir sulama sistemi baştan kurulmalıdır. Sulama düzenli yapılırsa fide tutumları kabul edilebilir sınırlar içersinde gerçekleşir. Maliyet Fidelerin herhangi bir işleme tabi tutulmaması nedeniyle fidelerin maliyeti düşüktür. Fidelerin dondurulma işlemi ve dikim zamanına kadar soğuk hava depolarında (-2 oC de) tutulması nedeniyle fidelerin maliyeti taze kol fidelerine göre 3 ile 5 kat daha yüksektir. Bakım masrafları Yetiştirme süresinin uzunluğu daha uzun bir süre bakımı zorunlu kılar. Bu yüzden dikimden sonraki bakım masrafları artar. İlk dikimden sonra ana ürüne kadar geçen sürenin kısa olması bakım maliyetinin düşüşüne yol açar. Ancak fide maliyetindeki yükseklik nedeniyle toplam maliyet taze kol fideleri kullanımına göre yine de çok fazla gerçekleşir. Taze kol fidesi Sonuç Toplam birim alan maliyeti düşük olmasına karşın verimdeki ve meyve kalitesinin düşüklüğü elde edilen gelirinde azalmasına neden olmaktadır. Karlılık, genelde, düşüktür. Frigo fide Verimlilikteki ve kalitedeki yükseklik birim alana yapılan toplam maliyete karşılık oldukça yüksek düzeyde seyreder. Ürünün kalitesi nedeniyle yüksek fiyattan kolaylıkla satılabilir. Karlılık, genelde, yüksektir. Yaz dikimi • Frigo fide kullanarak yapılan bir dikim yöntemidir. Amerika Birleşik Devletleri’nde keşfedilen bir yöntemdir. Kısa bir sürede tüm dünyaya yayılmıştır. Bu yöntemle yapılan dikimlerde çok kısa bir süre içersinde en yüksek verim düzeyine erişilebilmektedir. Akdeniz şartlarında Ağustos ayında yapılan dikimden sonra yaklaşık altı-sekiz ay sonra, yani Mart-Nisan aylarında meyveler olgunlaşır ve hasat edilir. Şayet örtü altı yetiştiricilik teknikleri kullanılırsa bu süre daha da geriye çekilebilir. Frigo fidelerin soğuklama ihtiyacını gidermiş olması ve besin maddelerince daha zengin halde kalması verim düzeyini ve kalitesini arttırmaktadır. Yaz dikim yöntemi, genelde, tek yıllık olarak yapılır. Ancak soğuk bölgelerde iki yada üç yıl verim alınabilmektedir. Bu durumda kalite düşmektedir. Her yöreye uygun dikim tarihi aralıklarının belirlenmesi gerekir. Akdeniz ve Güney Ege gibi sıcak bölgelerde dikim tarihi, havaların biraz daha serin olduğu Ağustos ayına rast gelirken İç Anadolu ve Doğu Anadolu gibi serin ve soğuk bölgelerde Temmuz ya da Haziran ayının ikinci yarısı uygun bir dikim zamanı aralığı olarak karşımıza çıkar. Yaz dikimi yapmadan önce mutlaka dikim tarihini iyi belirlenmesi gerekir. Aksi takdirde dikim tarihinin erken veya geç olması nedeniyle istenen sonuçlar alınamayabilir. Yaz dikiminde fideler dikildikten hemen sonra çiçek salkımları ortaya çıkar. Bu çiçeklerim mutlaka kesilmesi gerekir. Çiçeklerin gelişmesine izin vermek, bitkinin yeteri kadar sağlıklı gelişmesini engelleyerek asıl ürünü oluşturacak dönemdeki meyvelerin miktarını ve kalitesini düşürür. Sonbahar-kış dikimi Genellikle taze kol fideleri kullanılarak yapılır. Özellikle kışları ılık geçen bölgeler için uygun bir dikim zamanıdır. Soğuk bölgelerde sonbahar dikimi önerilmez. Şayet dikim yapılırsa, bitkiler yeteri kadar toprağa tutunmadan ve gelişme sağlamadan sert kış soğuklarına maruz kalırlar. Böyle bir durumda çilek fideleri çok ciddi zarar görür. Ayrıca toprağın ısınma –soğuma nedeniyle genleşip tekrar büzüşmesi nedeniyle fidelerin tamamı ya da köklerin bir kısmı topraktan dışarı çıkacaktır. Bu fidenin tutumunu ve gelişiminde ciddi zararların oluşumuna neden olur. Sonbahar döneminde dikimler erken (Eylül-Ekim) yada geç ( Kasım-Aralık) yapılabilir. Ancak erken dikimler bitki gelişiminin daha iyi olmasını sağladığı gibi verim düzeyinin de geç dikilenlere göre daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Dikimlerin mümkün olduğu kadar erken dikilmesi daha doğru olacaktır. Sonbahar-kış dikimleri, Akdeniz kıyı bölgelerinde erkenciliği sağlamak amacıyla yüksek yaylalarda gelişen fidelerin dikimi şeklinde de yapılabilmektedir. Fideler soğuklama ihtiyacını karşılamışsa veya karşılayabilirse Şubat-Mart aylarında meyve verebilirler. Fide maliyeti nedeniyle daha az kurulum masrafına ihtiyaç duyar. Bu nedenle başlangıç masraflarını düşük tutmak isteyen üreticiler için önerilebilir. Sonbahar dönemi dikimlerinde tüm bakım işlemleri, diğer ticari çilek meyvesi üretimlerinde olduğu gibidir. İlkbahar dikimi Özellikle kışları sert geçen kuzey ve yüksek yöreler için uygun bir dikim dönemidir. Sıcak ve Güney bölgeler için taze kol fideleriyle uygulanan sonbahar dikiminin soğuk bölgeler için adapte edilmiş halidir. Bu dikim döneminde taze kol fideleri kullanılır. Soğuk bölgelerde sonbahar dikiminde karşılaşılan sorunların ortadan kaldırılması amacıyla ilkbahar döneminde dikimler yapılır. Mümkün olduğu kadar erken dikim yapmak hem bitki gelişimi hem de verimlilik açısından önemlidir. Şayet çevresel faktörler izin veriyorsa Mart ile Nisanın ilk haftaları arasında dikim yapmak daha iyi sonuçların alınmasını sağlayacaktır. Yetiştiricilik sistemleri Çilek yetiştiriciliğinde bitkilerin kapalı mı yoksa açık alanda mı yetiştirileceği konusunu etkileyen en önemli unsur, şüphesiz ki maliyettir. Maliyetten sonra en önemli konu yapılacak masrafların kar artışına yol açıp açmayacağıdır. Erkencilik çoğu kere üreticilerin daha fazla kar elde etmesine neden olur. Bu yüzden örtü altı yetiştiriciliği hızla artmaktadır. Alçak tünel, yüksek tünel ve seralardaki yetiştiricilik sistemlerinde çevre koşullarının olumsuz etkisi azaltılmıştır. Bazı ileri teknolojiler uygulanarak toprağa ait koşullarda tam kontrol altına alınmaya çalışılmaktadır. Topraksız kültür uygulamaları bu açıdan büyük önem arz etmektedir. Açık sistem Açıkta, sadece malçlama yapılarak kurulan yetiştiricilik sistemidir. Soğuk bölgelerde soğuk zararına karşı saman malcı veya şilte şeklinde beyaz plastiğin serilmesiyle yetiştiricilik yapılır. Açık sistemde çevre faktörlerine karşı koruma önlemleri en alt düzeydedir. Bitkiler rüzgar, soğuk, aşırı sıcak, yağmur, kar veya diğer olumsuz koşullara karşı açık halde bulunur. Açık sistemlerde erkencilik kaygısı yoktur. Bitkiler normal dönemlerinde ürünlerini verir. Genelde büyük alan yetiştiriciliğinde uygulanır. Gıda işleme sanayi için de açık sistem yetiştiriciliği uygulanır. Özellikle doğrudan sanayiye üretim yapan bölgelerde önem kazanmıştır. Kapalı (Korumalı, örtü altı) sistem Çevre koşullarına karşı bitkilerin daha korunaklı bir alanda gelişmeleri sağlanır. Kapalı sistemler ısıtmalı olabileceği gibi ısıtmasız da olabilir. Alçak tünel, yüksek tünel ve sera olmak üzere üç farklı örtü altı sistemi vardır. Isıtma, uygulama zorluğu nedeniyle, alçak tünellerde pek uygulanmaz. Daha çok sera (cam veya plastik) ve yüksek tünellerde yapılabilir. Alçak tünel Alçak tüneller, genelde, 60-70 cm civarında yüksekliğe sahip ve içersinde bir dikim tahtası bulunan yapılardır. Basit, 5 mm kalınlığındaki ve 140-170 cm uzunluğundaki demirlerin yarım ay biçiminde bükülerek elde edilmesi ve bunların 11.5 m aralıklarla toprağa sabitlenmesiyle alçak tüneller elde edilir. Üzerindeki plastiğin düzgün durmasını sağlamak amacıyla en üstten ve yanlardan birer tel geçirilir. Plastik yanlardan kış boyu kapalı tutulurken, gelişme döneminde ise yanlardan açılarak havalanması sağlanır. Sadece üründe erkencilik sağlamak üzere yapılabileceği gibi bitkilerin kış soğuklarından korunması ve daha uzun bir süre gelişme imkânı bulması içinde yapılabilir. Alçak tünel uygulaması ile açık sistemlere göre, iklim bölgelerine göre değişmekle birlikte, genelde, 30-45 günlük bir erkencilik sağlanabilir. Yüksek tünel İç alanının geniş olması nedeniyle, içinde rahat çalışma imkanı bulunur. Tünel içini ısıtmak gerekirse bunu yapmak alçak tünellere göre daha kolay olur. Isıtma olmadan açık koşullara göre yaklaşık 45 günlük bir erkencilik sağlar. Daha da erken ürün almak için yüksek tüneller içersinde alçak tüneller kurma yoluna da gidilebilir. Böylece açık koşullara göre 60-75 günlük bir erkencilik sağlanabilir. Ancak bu tip yetiştiricilikte yeteri kadar böceğin tünel içersine girememesi gibi bir riski de beraberinde getirir. Bu döllenmede yetersizliklere ve meyve şeklinde bozukluklara da yol açabilir. Bu konu dikkate alınarak gerekli önlemlerin alınması sağlanmalıdır. Sera Cam ya da plastik olarak kaplanabilir. Genişliği 4-5 m den itibaren istendiği kadar olabilir. Özellikle bitişik blok seralarda blokların toplam oldukça fazla olacaktır. Cam seraların maliyetinin daha yüksek olması nedeniyle, genellikle, plastik seraların yapımı yaygınlaşmıştır. Büyük bir alana sahip olması nedeniyle sürekli ve kuvvetli rüzgar alan yerlerde sorunlara neden olabilir. Ayrıca çok kar ve yağmur alan bölgelerde de, yeterli eğimin sağlanamaması nedeniyle seralarda göçmeler olabilir. Bu konuda gerekli hassasiyet gösterilmelidir. Topraksız yetiştiricilik sistemleri Topraksız kültür, her türlü tarımsal üretimin durgun veya akan besin eriyiklerinde, besin eriği buharında veya besin eriyikleriyle desteklenmiş katı ortamlarda gerçekleştirilmesidir. Üretimin doğrudan besin eriyiklerinde gerçekleştirilmesi “su kültürü”(hidroponik), sulamanın besin eriyikleriyle yapılması şartıyla katı ortamlarda gerçekleştirilmesi “katı ortam kültürü” olarak adlandırılır. Topraksız kültürün amacı; bitkilerin gelişmesini besin solüsyonu yardımıyla sağlamak, bitkilerin besin madde ve su gereksinimlerini stres meydana getirmeden karşılamak ve bunu abartılı olmayan harcamalarla gerçekleştirmektir. Bitki topraktan gelebilecek her türlü strese karşı korunmuş olur. Topraksız kültürün avantajlarına değinilecek olursa; 1. Toprak devre dışı kaldığı için toprak işleme, yıkama, dezenfekte etmek gibi emek ve masrafı gerektiren işleme gerek yoktur. 2. Tarımsal üretim bitki yetiştirmeye uygun olmayan alanlara da kaydırma şansı vardır. 3. Topraklı tarımda farklı yapılarda olan topraklardan dolayı gerçekleştirilemeyen üniform üretim, topraksız tarımda toprak dışındaki koşullar istenilen şekilde düzenlenebildiği için gerçekleştirilebilir. 4. Topraklı tarımda görülen yıkanma, alt tabanlara sızma ve toprak tarafından tutulma ile ortaya çıkan kayıplar düşünüldüğünde topraksız tarımda bitki besin maddeleri daha etkin ve ekonomik bir tarzda kullanılır. 5. Besin maddelerinin kök ortamında homojen olarak dağılımları söz konusudur. 6. Besin maddelerinin dozları ayarlanarak bitkilerin vejetatif yada generatif fazda tutulmaları sağlanabilir. 7. Topraksız kültür yöntemiyle yetiştirilen bitkilerden alınan ürün, gerekli besinler yeteri kadar verdiği için, daha lezzetlidir. 8. Bitkiler için su stresi problemi yoktur. 9. Topraklı tarımda karşılan ve genelde potasyum ve kalsiyum eksikliğinden kaynaklanan yumuşak ve kof meyve eldesi söz konusu değildir. 10. Sızma, yıkanma ve buharlaşmadan doğan kayıplar azaldığı için sudan tasarruf edilir. 11. Topraksız kültür otomasyona uygundur. Sulama ve gübreleme otomatik olarak yapıldığından işgücünden ekonomi sağlanır. 12. Topraksız kültürde kök ortamının pH, tuzluluk, besin madde dengesi ve hava su oranı daha sağlıklı bir şekilde ayarlanabilir. 13. Toprak kaynaklı hastalık ve zararlılar ile yabancı otlar sorunu yoktur. Bundan dolayı kullanılan tarımsal ilaç miktarı da düşer. Buda hem üretim harcamalarını düşürmesi ve hem de temiz ürün eldesi bakımından büyük önem taşır. 14. Topraksız tarım, ekim nöbeti zorunluluğunu ortadan kaldırır. Bir üretimin arkasından, birkaç gün içinde, yenisini başlatma şansı vardır. 15.Birim alandaki bitki sayısı artırılabilir. Topraklı tarımda bitki sıklığını etkileyen faktörler ışık ve topraktır. Toprak devreden çıktığından ışıklanma sorunu olmadığı durumlarda sık dikim yapılabilir. 16.Topraksız kültürde her zaman temiz ürün alındığından insan sağlığı için önem taşımaktadır. 17.Erkencilik, topraklı tarıma kıyasla daha belirgindir. 18.Bazı topraksız tarım uygulamalarının,besin eriyiğinin ısıtılarak verilebilmesi sonucu soğuk sera çalışmalarına daha uygun olduğu kabul edilir. 19.Verim daha yüksektir. Topraksız tarımın dezavantajları ise; 1. Bazı topraksız kültür tekniklerinin büyük teknik donanım gerektirmesi 2. Topraksız tarım üreticisinin mutlaka özel bilgi ve deneyime sahip olması gerekmektedir. 3. Zaman zaman bitki besleme ile ilgili karmaşık sorunların ortaya çıkması, 4. Besin çözeltisinin pH, tuzluluk ve besin maddeleri konsantrasyonundaki bir değişimden bitkiler hemen etkilenirler. 5. Fusarium spp., Verticillium spp., gibi hastalık etmenlerinin kapalı devre çalışan NFT (Nurient Film Technique = beslemeli film tekniği) gibi bazı topraksız kültür şekillerinde daha hızlı yayılması. Topraksız Kültürde Kullanılan Besin Eriyikleri Topraksız kültürün temelini oluşturan besin eriyiği için gerekli iki temel eleman su ve bitki besin elementleridir. Besin eriyiklerinin hazırlanmasında damıtık su, çeşme suyu yada temiz doğal su kaynaklarının yararlanılabilir. Besin elementleri ise; makro besin elementleri (N, P, K, Ca, Mg, S) ve mikro besin elementleri (B, Cl, Cu, Fe, Mn, Mo, Zn) dir. Besin eriyiğinin pH sının 5.8-6.5 arası tutulması önerilir. Besin çözeltisinin elektrik geçirgenliği değeri (Ec) de önemlidir. Besin eriyiğinde Ec değeri 1.5 ile 2.5 dS/m aralığında olmalıdır. Topraksız kültürde en çok kullanılan Hoagland çözeltisinin içeriği (Hoagland and Arnon, 1950) Besin maddesi CaNO3.4H2O KNO3 KH2PO4 MgSO4 C6H5FeO7.5H2O MnCl2 H3BO3 ZnCl2 CuCl2.2H2O Miktar (1 Litrede) 1.18 g 0.252 g 0.340 g 0.246 g 50 mg 1.8 mg 2.9 mg 0.12 mg 0.05 mg Farklı bir besin çözeltisi (Cooper, 1979) Besin maddesi CaNO3.4H2O KNO3 KH2PO4 MgSO4 Demir şelat (EDTA Fe) MnSO4 H3BO3 ZnSO4 CuSO4 (NH4)6 Mo7O4 Miktar (g/litre) 1.003 g 0.583 g 0.263 g 0.513 g 0.079 g 0.006 g 0.0017 g 440 mg 390 mg 370 mg Çilekte topraksız kültür uygulamaları Çilek yetiştiriciliğinde üç farklı yöntemden söz edilebilir. Yetiştiricilik yapılacak yöntemin belirlenmesi eldeki teknik donanım ve ayrılabilir bütçenin seviyesine göre değişkenlik gösterir. Çilek te topraksız kültürde uygulanan temel teknikler şunlardır; 1. Katı ortam kültürü (agregat) 2. Hava kültürü (Aeroponic) 3. Su kültürü (hidroponic) Katı ortam (agregat) kültürü Ortam materyali, kolay taşınabilir, su ve hava tutma kapasitesine sahip aycıca kolaylıkla drene edilebilir özellikte olmalıdır. Materyal bitki gelişimini olumsuz etkileyecek toksik, tuz ve diğer maddelerden ari olmalıdır. Ortam materyalindeki hastalık ve zararlıları ortadan kaldırmak için sterilizasyon işlemi yapılmalıdır. Katı ortam kültüründe kullanılan ortamlar ise şöyledir; İnorganik Ortamlar Organik Ortamlar Kum Pomza taşı Çakıl Cam yünü Perlit Plastik köpük Vermikülit Curuf Kayayünü Torf Talaş Ağaç kabuğu Çeltik kavuzu Vs. Asılı torba kültürünün genel kurulumu Yatay torba kültürünün genel görünümü Toprak içersine kurulan yalak sisteminin genel görünümü Toprak üzerinde yalak sisteminin görünümü Saksı tekniğinin kurulumu Hava kültürü (aeroponic) Kök sistemi herhangi bir katı yada sıvı ortam içersinde değildir. Kökler tamamen çıplak ve havada yer alır. Besin çözeltisi bir sisleme başlığı kullanılarak ince sis halinde köklere püskürtülür. Püskürtme 2-3 dakikada bir birkaç saniye olarak uygulanır. Kök sisteminin gelişebilmesi ve sağlıklı kalabilmesi için karanlık bir ortamda bulunması gerekir. Çok fazla suya ihtiyaç duyulmaz. Az su ve besin eriyiği ile yetiştiricilik sürdürülebilir. Bu tekniğin en önemli avantajı yüzey alanından maksimum yararlanmaya olanak vermesidir. Piramit şeklinde hazırlanması nedeniyle iki yönlü olarak bitkiler kat kat yerleştirilebilir. Ayrıca bitkilerin birbirini gölgelemesi gibi bir sorun yoktur. Katı ortam kültüründe olduğu gibi toprak ile ilgili çeşitli sorunlar da görülmez. Hava kültürünün kurulumu Su kültürü (hydrophonic) Su kültürü uygulamaları akan su ve durgun su olmak üzere iki ana gruba ayrılabilir. Akan su kültürü kapalı bir sistem, durgun su kültürü ise açık bir sistemdir. A.Durgun su kültürü Her ne kadar su besin çözeltisi durgun olsa da bitki köklerinin hava alabilmesi için uygun koşulların sağlanması gerekir. Durgun su kültürü kök daldırma, Yüzdürme gözenekli olmak üzere üç farklı tekniğe sahiptir. Kök daldırma tekniğinin birincisinde saksıların dipten 2-3 cm lik kısımları besin çözeltisi ile temas halindedir Yüzdürme tekniğinin ikincinde saksıların tamamı besin çözeltisi içersine batırılır, alttan da besin çözeltisi içersine hava üflenir Yüzdürme tekniği ile ilgili bir kesit Gözenekli sistem B.Akan su kültürü Kapalı bir sistemdir. Besin eriyiği bir pompa vasıtasıyla kanallar içersinde akar. Besin maddesi köklere belirli aralıklarla yada aralıksız olarak iletilmesi sağlanır.Böylelikle bitki köklerine sürekli taze besin maddesi aktarılması, fazla olan kısmın toplanması ve yeniden kullanılması sağlanır. Durgun su kültürüne göre daha fazla maliyete yol açar. Ancak sistem iyi çalıştırılırsa çok zahmetli değildir. Besleyicili film tekniği (NTF = Nutrient Film Technique) ve derin akışlı teknik (DFT = Deep Flow Technique), bir diğer ismi boru tekniği, olmak üzere iki farklı teknik geliştirilmiştir. Besleyici film tekniğinin kurulumu ile ilgili genel görünüm Besleyici film sisteminde kanalların ayrıntıları Düz boru sisteminin genel kurulum görüntüsü Zig-zag tipi bir boru sisteminin hazırlanışı Derin akışlı veya bir diğer ismiyle boru tekniğinde borunun enine kesintinden görüntü Sera içersinde katı ortam kültürü ile çilek yetiştiriciliği Topraksız kültür uygulamalarında kontrollü koşulların sağlanabilmesi için seralar en uygun üretim alanlarıdır. Su kültürü ile hazırlanan çilek “duvarı”