Yeni Divriği gazetesi SAYI
Transkript
Yeni Divriği gazetesi SAYI
1 KASIM 2013 SAYFA 1 SAYI: 59 NAİL AYAN’A BAŞARI BELGESİ CUMHURİYET BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN! Divriği Kaymakamı Mehmet Nebi Kaya, Divriği Ulu Camii ve DarüĢĢifası'nın tanıtımına katkılarından dolayı camii imamlarından uzman-rehber Nail Ayan'a baĢarı belgesi verdi. Asli vazifesini layıkıyla yerine getirmesinin yanı sıra, dünya mirası listesinde yer alan Divriği Ulu Camii ve DarüĢĢifası'nı tanıtımak, özellikle ziyarete gelen yerli ve yabancı turistlere en iyi Ģekilde ev sahipliği yapmak hususundaki gayretleri dolayısıyla Ayan'a teĢekkür eden Kaya, "Gerek anlatım üslubu gerekse esere verdiği ehemmiyetiyle dikkati çeken Nail hocamız, yıllarca burada yerli ve yabancı misafirlerimize eseri anlatıyor. Gelen ziyaretçilerimiz bu anlatım karĢısında her defasında memnuniyetlerini dile getiriyorlar. Biz de bu güzel hizmetleri ve emeğinden dolayı hocamızı baĢarı belgesiyle taltif etmeye karar verdik" diye konuĢtu. Ulu Camii imamlarından Nail Ayan ise bu belgenin kendisi için büyük bir önem arz ettiğini belirterek, Kaymakam Kaya'ya teĢekkür etti. KAYNAK: Hürdoğan ĠSTANBUL’DA TARĠHĠ AÇILIġ esrarengiz vefatı: Balyoz Planı davasında tahliye edilen emekli Albay Halil Yıldız, Bodrum'daki evinin bahçesinde ölü bulundu. -“Az zamanda çok büyük iĢler yaptık. Bu iĢlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti’dir.”( Atatürk) -“Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır; fakat Türkiye Cumhuriyeti sonsuza dek yaĢayacaktır. “ ( Atatürk) Cumhuriyet fazilettir. MUSTAFA TARAKÇI* Divriği’de CHP bünyesinde siyaset hız kesmiyor. Yerel Yönetim seçimlerine Ģurada 5 ay kaldı.CHP Genel Merkezi,özellikle Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel BaĢkan yardımcısı Sn. Gökhan Günaydın,TeĢkilattan Sorumlu Genel BaĢkan yardımcısı Sn. Adnan Keskin ve tabi ki Sayın Genel BaĢkan Kemal Kılıçdaroğlu çok yoğun çalıĢıyorlar. Ġlk ve Orta Okulu Divriği’de okuyan, Hamuçimenli Halil Yıldız,1968 yılında Kuleli askeri Lisesi sınavını kazanarak, subaylığa ilk adımını atmıĢtı.1974 yılında teğmen çıkan Halil Yıldız son olarak Birinci Ordu Komutanlığında görev yapıyordu. Sözde Balyoz Plan semineri çalıĢmalarına adı bir Ģekilde karıĢan, idari personel olduğu için hemen hiçbir toplantıya karıĢmayan merhum Yıldız,2 yıl 9 ay tutuklu olarak Silivri Cezaevinde yattıktan sonra geçtiğimiz günlerde tahliye olmuĢtu. 23 Ekim 2013 günü Yalıkavak beldesi Tepe Sokaktaki evinin bahçesinde komĢuları tarafından hareketsiz bulunan merhum Yıldız’ın muhtemel bir intihar teĢebbüsü sonucu değil, düĢerek beyin kanaması sonucu hayatını kaybettiği kanaatine varıldı. Merhum Yıldız uzun bir süredir eĢinden boĢanmıĢ olup yalnız yaĢıyordu. Yıldız’ı bulan komĢularından - - DİVRİĞİ’DE SİYASET Mİ? HİZMET YARIŞI MI? ESRARENGĠZ VEFAT Hamuçimenli Hemşerimiz Halil Yıldız’ın - 29 EKİM 2013 Günü, İstanbul Üsküdar’da tarihi bir gün yaşandı. Onbinlerce halk Üsküdar meydanında toplandı. Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Başbakan’ın katılımıyla, Aksaray Yenikapı’dan başlayan hızlı tren 62 m. derinlikten Boğaz’ı geçerek Üsküdar’a ulaşıyor, oradan Kadıköy istikametine yönelerek, Kadıköy-Kartal Metro hattıyla birleşiyor. Milletimize Hayırlı Olsun... İrtibat: yenidivrigigazetesi@gmail.com - - Cumhuriyet ahlaklı ve faziletli insanlar yetiĢtirir, Cumhuriyet, en çağdaĢ yönetim biçimidir, Cumhuriyet, demokrasi ile iç içedir. Cumhuriyetin niteliği sahip olduğu demokratik değerlere bağlıdır. Demokrasi de özgürlük, eĢitlik, hukukun üstünlüğü, adalet, insan hakları, adil seçim sistemi, Ģeffaf sayım ve döküm esasına dayanır. Siyasi partiler demokratik yönetimin vazgeçilmez unsurlarıdır. Cumhuriyet; halkın hâkimiyeti doğrudan doğruya veya seçtiği temsilciler aracılığı ile kullandığı devlet Ģeklidir. Cumhuriyet, demokrasi prensibinin en mantıki tatbikini temin eden hükümet Ģeklidir. Cumhuriyet yönetiminde laiklik, gözden uzak tutulamayacak önemli bir ögedir.Sosyal devlet anlayıĢı da cumhuriyetin diğer bir niteliğidir. Atatürk’ün Cumhuriyet kavramında olmazsa olmaz olarak düĢündüğü hususlar Ģu Ģekilde sıralanabilir: Halk Egemenliği Tam Bağımsızlık Ulusal Bütünlük ÇağdaĢlaĢma Laiklik BarıĢcılık Ali Rıza Gür, gazetecilere yaptığı açıklamada, sineklerin yoğun bir Ģekilde biriktiğini görüp evin bahçesine gittiğini belirterek, “Yıldız’ı yerde kanlar içerisinde gördüm. Evin ön kısmında kanlar içinde yatıyordu. Polis ekiplerine haber verdim. Nasıl ölmüĢ olabileceğini bilmiyorum” dedi. Cenazesi Ġstanbul’da kaldırılan, Çengelköy Mezarlığına defnedilen merhum Yıldız’ın Oğlu BarıĢ Yıldız “Balyoz Davasından dolayı kimseye kırgın değiliz” ifadelerini kullandığı öğrenildi. Merhum Emekli Albay, hemĢerimiz Halil Yıldız’a Allah’tan rahmet kederli yakınlarına ve Hamuçimenli hemĢerilerimize baĢsağlığı dileriz. Divriği’de dün itibariyle, telefonla anket çalıĢmaları baĢlatıldı. Ayrıntılı sorularla en çok tercih edilen aday belirlenecek. Bütün Aday Adayı arkadaĢlara bol Ģanslar diliyorum. Yrd. Doç Dr. Mustafa Tarakçı * www.mustafatarakci.com Özgeçmiş 1 KASIM 2013 SAYI: 59 SAYFA 1 ÜCRETSİZDİR 1 KASIM 2013 SAYI: 59 SAYFA 2 DİVRİĞİ İrtibat: yenidivrigigazetesi@gmail.com KARASAR ŞENLİĞİ CHP BELEDİYE BAŞKANI ADAY ADAYLARINDA SON DURUM CHP Divriği Belediye Başkanı Aday Adayları 2 Eylül 2013 tarihi itibariyle başvurularını tamamladılar. Buna göre resmen 5 aday adayı var. İsimler; Hakan Gök, Mustafa Tarakçı, Şahin Küçük, Hüseyin Şahin ve Zeynel Yayla. Yapılan birkaç toplantıda Sayın Gök ve Sayın Yayla dışında diğer adaylar, Genel Merkez prensip kararına uygun olarak kamuoyu yoklanması (anket) yapılarak, aday adaylarının teke düşürülmesinden yanalar. Bu düşüncenin temel dayanağı, CHP Genel Merkezi’nin, yerel Seçimler için “halkta karşılığı olan” aday isteminden kaynaklanmaktadır. Dikkat ederseniz Partide karşılığı olmaktan çok, Halkta karşılığı olmak tercih edilmektedir. Çünkü Belediye Başkanlığı hizmet makamıdır, bu hizmet de parti ayrımı gözetilmeden herkese verilecek bir hizmettir. Bu hizmet ancak, tüm halk nezdinde sevilen, güven duyulan, tarafsız kalacağından emin olunan yetkin ellerde en iyi bir şekilde verilebilir. İşte bu kişiyi bilecek ve bulacak olan Kamuoyu’nun ta kendisidir. Bu nedenle anket yapılması en uygun hareket tarzı olarak tercih edilmektedir. Ancak bu yöntem, Milletvekili aday belirlemesinde uygun değildir. Milletvekili aday belirlemesinde parti tabanının görüş ve düşüncesi, ideolojik yaklaşımı esas alınmalıdır. Konu, Divriği’de CHP Sivas Milletvekili Sayın Malik Ejder Özdemir’in Kurban Bayramı Vesilesiyle ilçemizi ziyaretinde bir kez daha gündeme getirilmiş, Sayın Özdemir: “Anket yapılması parti kararıdır. Bugünlerde bu faaliyet başlatılacak ve sanıyorum 1000-1500 denek üzerinde yapılacak anket çalışması en kısa zamanda sonuçlandırılacaktır. Bu yöntemle oylar arasında eşit dağılım gibi bir sonuç çıkması halinde bir kanaat oluşamazsa, sandık kaçınılmaz olacak ve partililerin tercihine başvurulacaktır.”mealinde ifadeler kullanmıştır. Hiç kuşku yok ki, CHP Merkez yönetimi, Divriği’de belediyecilik hizmetini özgün projelerle en iyi şekilde yürütecek, herkesi sevgi ile kucaklayacak, Divriği’de bir kalkınma seferberliği başlatacak, her kesimin kabulleneceği bir adayı bulup Onunla seçime girecektir. CHP Genel Merkezi’nin tabiri caizse kestiği parmak acımaz, bunu saygı ile karşılamak partili olmanın bir gereğidir. 1 KASIM 2013 SAYI: 59 Karasar Köyü Sosyal Yardımlaşma ve Kültür Derneği, geçtiğimiz kurban Bayramının ilk 3 günü Karasar Köyü’nde şenlik düzenledi. Çoğu Ankara’dan gelen katılımcılara Divriği’den de davetliler vardı. Tanınmış sanatçılar Hikmet Karadeniz ve Ahmet Mercan’ın hazır bulunduğu bayramın ikinci gün Divriği Belediye Başkanı ve Başkan Aday Adayları da Karasar köyündeydiler. Çok sıcak, samimi ve eğlenceli bir gece yaşandı. FOTOĞRAFLAR: Veli Türk SAYFA 2 ÜCRETSİZDİR 1 KASIM 2013 SAYI: 59 SAYFA 3 KILIÇDAROĞLU SON GRUP MUSTAFA SARIGÜL TOPLANTISINDA ÇOK AĞIR Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül,CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Aday adayları arasında açık ara ile en çok oy alan bir isim. Eski bir CHP’li. CHP Gençlik Kolları Başkanlığı yapmış, Kılıçdaroğlu öncesi Baykal ile Genel Başkanlık yarışına girmiş birisi, önemli bir Belediyecilik birikimi var... Sayın Kılıçdaroğlu, Sarıgül’ün potansiyel genel Başkan adaylığı söz konusu olmasına rağmen “Gelsin, beraberinde ne kadar arkadaşı varsa beraber gelsin”demesi,”Küçük olsun benim olsun” anlayışı ötesinde CHP’nin büyümesi yönünde atılmış önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Bu da Sayın Kılıçdaroğlu’nun saygın kişiliğine yönelik önemli bir örnektir. Edinilen bilgilere göre Sarıgül, beraberinde 35-40 bin kadar arkadaşı ile birlikte, 9 Kasım günü Ankara’da CHP Genel Merkezini ziyaret edecektir. Bu ziyaret bir şölen, bir bayram havasında geçecektir. Sarıgül’ü , CHP Genel Merkezinde ikinci adam durumunda olan, Teşkilattan sorumlu Genel başkan yardımcısı Sayın Adnan Keskin büyük bir olasılıkla kapıda karşılayacaktır. Sayın Keskin’e 17 Genel başkan yardımcısı, MKY üyesi yöneticilerinden de büyük bir kesim eşlik edebilecektir. Sürpriz olan Sayın Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun Genel Merkez girişinde Sarıgül’ü karşılayıp karşılamayacağıdır. Bu konuda partililer arasında tam bir görüş birliği yoktur. Kimileri Kılıçdaroğlu’nun aşağı inip bu önemli konuğunu kapıda karşılanması yönündedir. Bir kesim de Kılıçdaroğlu’nun odasında oturup, geldiğinde kapı önüne çıkması yönündedir. Her ne olacaksa olsun, bu ayrıntıların ötesinde bu katılım CHP ye güç katacaktır. Sarıgül’le İstanbul büyük bir olasılıkla yeniden kazanılabilecektir. KONUŞTU: Genel BaĢkan Kılıçdaroğlu,22.10.2013 Günü CHP Grup Toplantısı’nda güncel olaylara iliĢkin görüĢ ve tavrını açıkladı. Genel BaĢkan Kılıçdaroğlu coĢku ve dikkatle takip edilen konuĢmasında ki satır baĢları Ģöyledir: CHP Lideri Kılıçdaroğlu Meclis’te, “AKP artı El Kaide artı El Nusra eşittir Ortadoğu. Geldikleri nokta bu” dedi. ”Terör örgütüyle kol kola girersen yarın başına ne geleceğini hep beraber göreceğiz. Reyhanlı’da ölen 53 yurttaşımızın sorumlusu bu hükümettir ve onun başbakanıdır” “Pilotlarımız kurtarıldı. Alayı vala ile karşılamaya gittiler. Otur Katar Şeyhi’ne dua et. Ne öyle kendi kendine şov yapıyorsun?” -“Kimin aklına gelirdi iki Türk pilotu kaçırmak. Senin izlediğin politikanın faturasını ödüyor bu millet. Şimdi de çıkmış şov yapıyor. Sen önce dön kendini bir sorgula bakalım. ‘Bun bu ülkeyi bu hale nasıl getirdim diye?” -“Asıl üzerinde durulması gereken nokta şu; O pilotlar neden esir alındı? Sen şu soruyu kendine sorabiliyor musun, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı Lübnan sokaklarında özgürce gezebiliyor mu, gezemiyor mu? Gezemiyor” İrtibat: yenidivrigigazetesi@gmail.com -“Irak’ta on binlerce Müslüman kadına tecavüz edildi. Bir diktatör vardı, ağzından bir tek laf çıktı mı? Çıktı, ‘Başarılar diledi tecavüz edenlere.’ Bu, dilsiz şeytandır. -“Mısır halkına ‘isyan edin’ diyor. Peki sen 28 Şubat’ta neredeydin, neden isyan etmedin? Neden köşelerde saklandın ve sonra dönüp Erbakan’ı arkadan hançerledin?” -“Siyasal idamlara CHP’nin karşı çıktık. Darbecilerin önünde asla el pençe durmadık. 28 Şubat sürecinde altlarına lüks arabalar alırken dönemin genelkurmay başkanları, CHP olarak ‘Bu ne rezillik. Bu milletin parasını nasıl gidip oralarda harcarsınız?’ dedik” Darbe teşebbüsünde bulunanların yargılanması gerekir. Bu partimizin kırmızıçizgisidir. Ancak yargılamanın hukuk içinde kalması önemlidir” -“Sinemaya gidiyorsunuz, tarihi bir film izlemeye. Filmde Kanuni Sultan Süleyman’ı elinde cep telefonu ile konuşurken görürseniz, ‘amma da saçma’ dersiniz. Bizim iddianameler de ona benziyor.” -“Hayatta olmayan adamı, olmayan sokak ve caddeleri oraya koyuyorsun. Sahte belgeler var. Bunun neresi akla ve mantığa uygun? Bu yargıçların çıkıp basın toplantısı yaparak açıklamaları gerekiyor. Aksi halde onlar yargıç değildir” -“Bizim bir özelliğimiz vardı. Biz kin ve intikam peşinde olan bir parti değiliz. Kin insana yakışmaz, şeytan işidir. İnsanın yüreğinde Allah’ın sevgisi olması lazım. Biz kin beslemeyiz” “Yolsuzluk konusunda Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Erdoğan’ın eline su dökecek ikinci bir adam yok” -”Başbakan, ‘Ben yırtık ayakkabıyla siyasete girdim’ demiyor muydu? Peki, dünyanın en zengin başbakanlarından birisin, aldığın maaşlar, ödediğin vergiler, beyan ettiğin karlar belli. Nereden geldi bu para? Nereden yürüttün bu parayı?” -“Ne diyor? ‘Yürütme organının başıyım ben’ diyor. Doğru söylüyor yürütme organının başısın.” -“Senin izlediğin dış politika yüzünden. Suriye, Mısır, Irak sokaklarında bir Türk Vatandaşı özgürce gezebiliyor mu? Gezemiyor. Önceden geziyor muydu? Evet geziyordu” -”Siz adaleti aldınız çöp sepetine attınız” -”Erdoğan bugün hiçbir Ortadoğu ülkesine gidemez. Bütün dünyada yalnızdır. ‘Acaba birisi bana telefon eder mi?’ diye bekliyor. Boşuna hayal kuruyorsun, kimse sana telefon etmez. Senin ne itibarın, ne ağırlığın var. İkisini de yok ettin. Senden vazgeçtik, Türkiye’nin itibarını zedeledin. Şimdi o itibarı kazanmak için yine yollara düşen parti, CHP” -“Sıradan yurttaş artık şunu çok iyi biliyor; bir davan mı var, avukat tutmaya gerek yok ki git AKP il başkanına, ilçe başkanına senin davanı istediğin gibi sonuçlandırsın” “Bakıyorsunuz; Anayasa Mahkemesi Başkanı Yargıtay’ın aldığı kararla ilgili görüş beyan ediyor. Senin tarafsızlığın ne oldu? Dava önüne gelince konuşacaksın. Şimdiden zaten görüşünü beyan ediyorsun?” -“Bizim Emil Zola’mız yok ama pırıl pırıl gelen gencecik bir Gezi gençliğimiz var. ODTÜ var. Bunların bilgi ve birikimleri ODTÜ’ye girmeye el vermez. O nedenle tankla giriyorlar. Kaba güçle giriyorlar” -“Vicdanı ile karar vermek varken birilerinin talimatıyla karar verdiğiniz andan itibaren orada adalet mi gerçekleşir?” -”Önümüzdeki günlerde ciddi çatışmalar olursa, nedeni bu hükümettir” -”Türkiye raydan çıktı ve nereye gittiği belli değil. Ülkenin yeniden raya oturması, yüzünü Batı’ya çevirmesi gerekiyor” -“Deniz Feneri davasında, “kurban parası, zekat parası yiyenlerin sırtları sıvazlandı” -“Irak’ta 1 milyonu aşkın Müslüman katledildi. Bir diktatör vardı, onun gıkı çıktı mı? Çıkmadı. İşte o dilsiz şeytandır.” -“Bedelli askerlik, askerliğin kısaltılması dahil, bizim projelerimiz. Öyle Kanal İstanbul falan filan gibi hayali değil” (DEVAMI Sütun 3’te) 1 KASIM 2013 SAYI: 59 SAYFA 3 -“2013 yılının Ocak-Eylül döneminde 482 işçi iş kazalarında hayatını kaybetti” ÜCRETSİZDİR 1 EYLÜL 2013 SAYI: 57 SAYFA 4 İrtibat: yenidivrigigazetesi@gmail.com YERLĠ TOHUM BULMA MÜCADELESĠ. Cumhuriyet Kadınları Derneği ve Fethiye Belediyesi'nin desteğiyle süregelen ''Tohum Mücadelesi'' devam ediyor. Monsanto, Cargill, DuPont gibi, onlarca Dünya ülkesinde ve ülkemizde tohum piyasalarında hakimiyeti ele geçiren ve ağırlıklı olarak ABD-Ġsrail ortaklığı olan Ģirketlerin, küresel birer Ģebeke hâline geldiği biliniyor. Aramızdan ayrılışının 30. Yılında OZAN-DER tarafından düzenlenen etkinlik ile anıldı... CHP SĠVAS'TA ĠLK KEZ BAYAN ADAY ADAYI ĠLE GÜNDEME GELDĠ. PROF. DR. GÜLÜMSER HEPER, SĠVAS BELEDĠTYE BAġKANLIĞI ADAY ADAYI Demokrat Haber / Veli Bayrak Siyah saçlarından hatem yüzlerin, Bu yıl bu dağların karı erimez, Geldim şu âlemi ıslah edeyim, Çamşıhına vardım haraba olmuş. Halk türkülerini Ozanlık geleneğine gönül vermiş Halk Ozanlarından dinleyen birisine yukarıda ki türkülerden herhangi birini usulca mırıldanıp “Size kimi anımsattı” diye sorsanız kuşkusuz Feyzullah Çınar diyecektir. Alevi Ozanların içerisinde köyden kente göçüp de geleneksel kültüründen hiçbir şey kaybetmeyen ender kişilerden birisidir Feyzullah Çınar. Zira Feyzullah Çınar halkının sorunlarına duyarsız kalmamış, dönemim ağır ve baskıcı koşullarında her türlü baskı ve zorbalıklara rağmen türkülerini söylemekte ısrar etmiştir. Feyzullah Çınar 1960'lı ve 70'li yılların o zor günlerinde Türkiye'yi bir uçtan diğer uca dolaşmış, halkına umut olmuş onları yüreklendirmiştir. 1950 yılında türkü söylemeye başlayan Feyzullah Çınar ilk plağını 1966 yılında çıkarmıştır. Hayati boyunca Alevi deyişleri ve devrimci türküler söylediği için birçok kez tutuklanıp hapse atılmıştır. 1969 yılında Fransa’ya giderek, Alevi-Bektaşi kültürü ve müziği üzerine Irene Melikoff'la birlikte konferanslara katılıp konserler vermiştir. Bu arada Fransa Radyo Televizyonu ve Unesco tarafından iki adet uzunçaları ( long-play) yayınlanmıştır. 1937’de Sivas’ın Divriği ilçesinin Gürpınar ( Çamağa ) köyünde dünyaya gelen Halk Ozanı Feyzullah Çınar, 1983 yılında henüz 46 yaşındayken hayata gözlerini yummuştur. Ozanlık geleneğinin unutulmaz isimlerinden olan Halk Ozanı Feyzullah Çınar aramızdan ayrılışının 30. Yılında Merkezi Ankara’da bulunan OZAN-DER tarafından düzenlenen anma etkiliğinde anıldı. Anma programı 27 Ekim 2013 günü Saat 11.00 ‘ da Turluçayır da adına yaptırılan parkta başladı. Feyzullah Çınar’ın burada bulunan anıtına çelenk koyma ve saygı duruşunun ardından Saat 13.00’de Çankaya Belediyesi Yılmaz Güney sahnesinde kızı Hüsniye ÇINAR’IN sunumuyla gerçekleşen anma etkinliği, OZAN-DER Başkanı Kenan ŞAHBUDAK’ın açılış konuşmasıyla başladı. Anma etkinliği, oğlu Hüseyin Cem ÇINAR’IN hazırladığı sinevizyon gösteriminin ardından konuşmalarla devam etti. Program İsmail İPEK, Talip ŞAHİN, Ali BALLIKTAŞ (Mazlumi), Mehmet GÖKÇE, Hüsnü İYİDOĞAN (Leşgeri), Murat METİN ve Malik İNCİ’nin dinletileriyle sona erdi. Mesleki kariyeri oldukça renkli olan HEPER,her ne kadar Sivas'ı tanımasada, sivas için bir Ģey yapmaya kendisini adamıĢ gibi görünüyorCHP LOKALĠNDE düzenlenen toplantıya, CHP'li vatandaĢların yanısıra basında ilgi gösterdi. Merkez Ġlçe yönetimi, AK Parti karanlığından kurtulmak için yerel seçimleri kazanmanın Ģart olduğunu dile getirdi. Merkez Ġlçe BaĢkanı Adil Keser, "Sivas'ın yetiĢtirdiği baĢarılı , idealist ve projelerle Sivas'a hizmet etmeye gelen aday adayımıza teĢekkür ediyoruz" dedi. Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Türk halkına ve özellikle Sivas halkına bıraktığı en değerli miras olan Cumhuriyet'in öz partisi CHP'den belediye baĢkanlığı için aday adayı olarak Sivas'ta bulunduğunu belirten HEPER, "Yüklendiğim büyük sorumluluğun bilincindeyim. Sivas halkında Cumhuriyet değerlerini koruma bilincinin ne kadar yüksek olduğunu, Sivaslı bir hemĢehriniz olarak gayet iyi biliyorum. Sizlerin tercihiyle sizlere hizmet etmek benim için büyük bir gurur, onur ve Ģeref vesilesi olacaktır" dedi. Bugüne kadar gelmiĢ geçmiĢ bütün Belediye baĢkanlarınada teĢekkür eden HEPER, "her insan, insan olarak var olmasından kaynaklanan haklarıyla birlikte doğar. Kimseye muhtaç olmadan elinin emeği, alnının teriyle kazandığı temiz ekmeği ailesine götürmek onun en temel hakkıdır. Bu nedenle Sivas'ta yeni iĢ alanlarına ihtıyaç vardır. Zaten üretim toplumsal yücelmenin en önemli ölçütüdür" diye konuĢtu. Ayrıca Sivas'ın en acil sorunlarına çözüm üretilmesi konusunda öncülük yapacaklarını kaydeden HEPER, "GÖZBEBEĞĠMĠZ üNĠVERSĠTEMĠZĠ uluslararası kalitede eğitim ve yayın yapacak standartlara ulaĢmaya teĢvik edeceğim. Çocuklarımızın dil eğitimi baĢta olmak üzere dünya vatandaĢı olabilecek kalitetede eğitim almasının yollarını açacak; belediye olarak eğitici öğretici uygulamalı kurslar düzenleyeceğim" yorumunu yaptı. Tohumlarımıza ve topraklarımıza yeniden sahip çıkmak içinse örnek bir çalıĢma baĢlatıldı. Bilinçsiz veya bilinçli çoğu üreticinin kullanmak zorunda bırakıldığı ve küresel çetelere ait tohumlar ekildiğinde, ortaya çıkan bitkinin tohumlarından yeni bitki elde edilemiyor. Üretici, aynı çetelerden yeniden tohum almaya mecbur bırakılıyor, verim sağlanabilmesi için de topraklar kimyasal ürünlerle zehirleniyor. Köylüye ve topraklarımızı iĢleyen üreticilere sahip çıkmak isteyen Cumhuriyet Kadınları Derneği ve Fethiye Belediyesi ise yerli tohum kaydı ve üretimi için kolları sıvadı. En son ''Tohum Takası'' için yapılan ''Yerli Tohum ġenliği''nde halk, büyük katılım gösterdi; etkinlik, bayram havasında geçti. Kıyıda köĢede beklettiği yerli tohumları olan üreticiler, tohumlarını yetkililere teslim etti. Elinde yerli tohumu olmayanlar ise elindeki ithal tohumları ücretsiz bir Ģekilde yerlileriyle değiĢti. Cumhuriyet Kadınları Derneği BaĢkanı Nalan Ünal ise “Tohumculuk Kanunu ile atadan kalma yerel tohumlarımızın satıĢı yasaklandı. Yerel tohumu satanlar hapis ve para cezası ile cezalandırılıyor. Üreticimizde yavaĢ yavaĢ F1HĠBRĠT dediğimiz halk arasında Ġsrail-Kısır tohum diye bilinen tohuma alıĢtırılıyor. Görüldü ki kısır tohum kullanıldıkça yerel tohumlar azalıyor, ekilmiyor, kaybolmaya yüz tutuyor. Bizler bunu sorguladık farkındalık yaratmak amacıyla yola çıktık Fethiye bölgesinde ve diğer bölgelerde yerel tohum kullanılması için eğitici çalıĢmalar yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. Çıktığımız bu yolda bizlere destek veren herkese teĢekkür ediyorum” dedi. Bu örnek bize ERġÜN DOMATESĠ’NĠ hatırlattı. ErĢün domates tohumunu ne kadar koruyup yaygınlaĢtırabiliyoruz? Bu konuda sıkıntı var mı? Gelecekte ErĢün Domatesi tohumsuzluktan tehdit altında mı? Gazetemize bilgi verirseniz, bu ortamda paylaĢır, halkımızı bilgilendiririz... Genel Yayın Yönetmeni ve Yayın Koordinatörü MUSTAFA TARAKÇI Özellikle kendi mesleği yönünde konulara açıklık getiren HEPER, Türkiye deki sağlık politikasını da eleĢtirdi. Mizanpaj: Mutlucan AYDIN Bünyamin ŞAHİN Toplantıya katılanlar arasında CHP Sivas Milletvekili adayları Bülent Renda DENĠZ, DR. Baki ÇOBAN, HAYDAR GÖLBAġI ile birlikte eski Ġl ve Merkez Ġlçe yöneticileri de katıldı. Halkla İlişkiler-Tanıtım: Oya YILMAZ HABER:HABER58 VERGİ DAİRESİ: Göztepe VERGİ KİMLİK NO: 8.230.105.579 1 KASIM 2013 SAYFA 5 SAYI: 59 İrtibat: yenidivrigigazetesi@gmail.com DİVRİĞİ BELEDİYE BAŞKANI CHP ADAY ADAYI MUSTAFA TARAKÇI’NIN DİVRİĞİ PROJELERİ ( 16/32) 1 KASIM 2013 SAYI: 59 SAYFA 5 ÜCRETSİZDİR 1 KASIM 2013 1 KASIM 2013 SAYI: 59 SAYI: 59 SAYFA 6 SAYFA 6 İrtibat: yenidivrigigazetesi@gmail.com ÜCRETSİZDİR 1 KASIM 2013 SAYFA 8 SAYI: 59 MUSTAFA TARAKÇI Yrd. Doç. Dr./ Em. Kur. Alb. Alb. tarakci.mustafa@gmail.com DİVRİĞİ’DE SİYASET Mİ? HİZMET YARIŞI MI? Divriği’de CHP bünyesinde siyaset hız kesmiyor. Yerel Yönetim seçimlerine Ģurada 5 ay kaldı.CHP Genel Merkezi,özellikle Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel BaĢkan yardımcısı Sn Gökhan Günaydın,TeĢkilattan Sorumlu Genel BaĢkan yardımcısı Sn. Adnan Keskin ve tabi ki Sayın Genel BaĢkan Kemal Kılıçdaroğlu çok yoğun çalıĢıyorlar. Sayın Gökhan Günaydın’dan kaynaklanan ve tüm parti yönetimince benimsenen bir ilke var: Belediye BaĢkanı seçimlerinde “halkta karĢılığı olan” adayları bulup onları belediye baĢkanı yapmak. Mustafa Sarıgül örneği malum. Yapılan anketler de halk açık ara ile “Sarıgül” diyor.Niye Sarıgül?Herhalde Sarıgül’ün ġiĢli’de yaptıklarına bakıp gelecekteki hizmetlerine güven duyuyorlar; halka yaklaĢımına bakıyorlar,herkese eĢit mesafede duracağına olan güvenleri tam,her darda kalana derman olması çoğu insanımıza güven veriyor...Yerel Yönetimlerde esas olan hizmettir! TaĢı taĢ üstüne koymak, belediye imkanlarıyla halkın imkanlarını birleĢtirerek daha iyiye, daha güzele daha kısa sürede ulaĢmak esastır. Güven ortamı sağlayarak, ayağı yere basan projelerle hali vakti yerinde olan, yatırım gücü olan insanlarımızla üretimi artırmak, istihdam yaratmak temel amaç olmalıdır. Bunlara ilave olarak, Divriği gibi hassas dengeleri olan Ģehirlerde “birlik ve beraberlik” de çok önemlidir. Divriği tarihi ve kültürel birikimleriyle halen hak ettiği yerde değildir. Divriği, hoĢgörülü, sevecen, sağduyu sahibi insanlarıyla daha güzel bir çevreye, daha güzel sosyal imkânlara, daha güzel ortak kullanım alanlarına layıktır. AHMET YOZGATLI Öğretmen (E) Divriği Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği Bşk. Yrd. DĠVRĠĞĠ DE GÖREV YAPAN BELEDĠYE BAġKANLARI Mart ayında yapılacak olan yerel seçimlerde Divriği Mahalli Amirini seçecek. Dileğimiz odur ki seçilecek yeni baĢkanımız halkı ile kucaklaĢan, mülkiye amiri ile uyum içerisinde birlikte çalıĢan, plan ve projeleri ile Divriğililere örnek olacak, Divriği’nin önünü açacak, ufku geniĢ partisini ve kendi fikri ideolojisini düĢünmeyecek hayırlı bir baĢkanımız olması dileğiyle... Bu güne kadar memleketimize hizmet eden Belediye BaĢkanlarımız diğer sütunumuzda. İrtibat: yenidivrigigazetesi@gmail.com Cumhuriyet Meydanı’ mız, terminalimiz, Pazar yerimiz, hal binamız, mezbahamız, yollarımızın bakım ve temizliği bize, biz Divriğililere layık değildir... Tüm bunlar varken, tüm bu ve benzer sorunlar dile getirilmesi gerekirken, Kurban Bayramı vesilesiyle önce CHP Ġlçe Merkezi’nde, sonra Belediye Meclis Salonu’nda yapılan BayramlaĢma Töreninde gündeme yene önseçim,”sandık” konusunun getirilmesi makul ve kabul edilebilir bir yaklaĢım biçimi olarak görülmemektedir. Divriği CHP Örgütü olarak Genel Merkezi anlamamakta ısrar etmeyi bir türlü anlamış değilim. Halkta karşılığı olan ile Partide karşılığı olan farklı şeylerdir. Birisi anketle tespit olunur. Ki Genel Merkez bunu istemektedir. Diğeri de parti üyelerince belirlenir. Belediye başkanı Seçimleri ile Milletvekili Seçimlerinin karakteri farklıdır. Hiç kuşku yok ki Milletvekili adaylarının belirlenmesinde Önseçim yani sandık esas olacaktır. Ancak, Belediye Başkanlığı makamı siyasetten çok hizmet makamı özelliği taşıdığı ve bu hizmeti tüm ilçe halkına vereceği için halka başvurmak daha makul ve mantıklı gelmektedir. Halkta karşılık bulan aday büyük bir olasılıkla hizmette de başarı gösterdiğinde o parti, yani CHP önümüzdeki genel seçimlerde mevcut oy oranını daha da yükseltecektir. Genel Merkez işte bunun peşindedir. Belediye Seçimleri ile birlikte Genel seçimler de göz önünde bulundurulmaktadır. Divriği’de bütün Belediye Başkan aday adayları kuşku yok ki hizmet için yola çıkmışlardır. hepsi de İlçesini seven arkadaşlardır. İlçe Halkı da en çok mevcut Belediye Başkanı olmak üzere hepsini de yeteri kadar tanıma imkânı bulmuştur. Bırakalım Ankette ne söyleyeceklerse söylesin, kimi öne çıkaracaklarsa çıkarsınlar. Bu da son değildir birde Genel Merkez’de elbette dosyalar gözden geçirilecek, Divriği için en uygun aday Kasım sonuna gelmeden muhtemelen açıklanacaktır. Bekleyip göreceğiz. Her şeyin hayırlısı. Divriği için en uygun ve en iyi hizmet verebilecek birinin Divriği’ye Belediye Başkanı olması dilek ve temennilerimle... MARİFET İLTİFATA TABİDİR. Divriği Belediyesi 1929-1930 Halil EFENDĠ C.H.P Divriği Belediyesi 1940-1942 Rıza DĠVRĠK C.H.P Divriği Belediyesi 1942-1947 Teyfik KORALTAN C.H.P Divriği Belediyesi 1947-1948 Ahmet URAL C.H.P Divriği Belediyesi 1948-1950 Rıza DĠVRĠK C.H.P Divriği Belediyesi 1950-1955 ġeref MURATOĞLU D.P Divriği Belediyesi 1955-1959 Sait AYGÜN D.P Divriği Belediyesi 1960-1960 Kemal KATĠPOĞLU Kaymakam Divriği Belediyesi 1960-1960 Cahit DĠVRĠK Vekil Divriği Belediyesi 1961-1961 Ġbrahim KARAGÖZ Divriği Belediyesi 1961-1961 Fikri ERDOĞMUġ Malmüdürü V. Divriği Belediyesi 1961-1962 Yurdare AYDOĞMUġ Divriği Belediyesi 1962-1962 Fikri ERDOĞMUġ Malmüdürü V. Divriği Belediyesi 1962-1963 Sami SÖNMEZ Divriği Belediyesi 1963-1963 Salih ġAHĠN Divriği Belediyesi 1963-1963 Mustafa ERBAġ YüzbaĢı Divriği Belediyesi 1963-1963 G.Gürbüz ÖZYAZICIOĞLU Divriği Belediyesi 1963-1967 Kemal BUDAK A.P Divriği Belediyesi 1978-1980 A.Hüseyin DEĞER C.H.P Divriği Belediyesi 1980-1980 Hasan SÜRER YüzbaĢı Divriği Belediyesi 1980-1981 Abdurrahman DĠNÇER Divriği Belediyesi 1981-1981 Mevlüt DANACI Kaymakam Divriği Belediyesi 1981-1983 Ġbrahim ERHAN Kaymakam Divriği Belediyesi 1983-1983 Hayri TÜRK Veteriner .V Divriği Belediyesi 1983-1984 Sait EKER Divriği Belediyesi 1984-1999 Muharrem YAĞBASAN SHP-CHP Divriği Belediyesi 1999-2009 Mehmet GÜRESĠNLĠ ANAP-AKP Divriği Belediyesi 2009- Hakan Gök CHP VATAN; VEFAKÂR, ÇALIŞKAN, YURTSEVER EVLATLAR ELİYLE YÜCELİR. 1 KASIM 2013 SAYI: 59 SAYFA 9 İrtibat: yenidivrigigazetesi@gmail.com EskiĢehir Milletvekili Emin Sazak 1925 yılında bazı mühendislere hisse vererek Cumhuriyet ĠnĢaat Türk Anonim ġirketi’ni kurmuĢ, Ankara- Kayseri hattında demiryolu ve Ankara’da kamu binaları yapmıĢtır. Kereste fabrikalarıile EskiĢehir Bankası kurucusu ve idarecisidir. Bu örneklerden de anlaĢıldığı üzere Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde mühendislik bilgisine sahip olmayan sermaye sahibi müteĢebbisler inĢaat mühendisliğine girmiĢ kendilerine ya güvenilir bir mühendisi ya da yabancı Ģirketlerin desteklerini almıĢlardır. Ġlk müteahhitler ciddi örgütlenmeyi baĢaramadıkları için sürekli olamamıĢlardır. ġantiye örgütlenmesinin çalıĢanlarının sağlık koĢullarınıkoruma konusundaki dikkatsizliği iĢçilerin erken ölümüne sebep olmaktaydı. Bu dönem müteahhitleri özellikle demiryolu inĢaatlarından önemli ölçüde birikim sağlamıĢlar, bu birikimleri kapitalist yönde değerlendirmiĢlerdir. Cumhuriyetin ilk yıllarında disiplinini efsaneleĢerek kuran müteahhit kendisini bir kurtarıcı olarak görmekte, birikimini idealleri uğruna kullanmaya çalıĢarak efsanesini sürdürmek istemektedir. Buna örnek; Nuri Demirağ doğduğu yer olan Divriği’yi 120.000 nüfuslu bir sanayi kenti olarak planlamakta, burada ideal sanayi ve maden köyleri, uçak fabrikası kurmakta, uçuĢ okulları açmakta, uçak filosu geliĢtirmekte ve YeĢilköy’de havaalanı inĢa etmekte, havacılığın geliĢtirilmesini kendisine misyon olarak görmekteydi. Büyük müteahhitlerin doğuĢunda tek iĢveren devlet olduğu için devletle iyi geçinmek, milletvekillerinin ticaretle meĢgul olmalarını engelleyecek tedbirler almak gerekmiĢtir. Devletçilik döneminde devletin özel giriĢimciye güvensizliği onun geliĢmesini engellemiĢtir. 1950’lerde bu güven iliĢkisi kurulmuĢtur. Dr. Meral Avcı Delipınar . CUMHURĠYET DÖNEMĠ MÜTEAHHĠTLERĠ Cumhuriyet Döneminin en önemli müteahhidi Nuri Demirağ’dır. Demiryolu müteahhitliği nedeniyle Demirağ soyadını almıĢtır. Divriğili olup, 1906 yılında Ziraat Bankası’nda memur olarak iĢe baĢlamıĢtır. 1911 yılında Ġstanbul’a gelerek Maliye Nezaretinde memur olur. Bir yandan da Yüksek Maliye okulunda öğrencidir. Mütareke döneminde Maliye Memurluğundan ayrılarak Tahtakale de kağıt ve sigara kağıdı ticareti yapar. KurtuluĢ SavaĢı sonunda sermaye birikimi vardır. SamsunSivas Demiryolu ihalesi ile 1924 yılında müteahhitliğe baĢlar. Bu alana girerken tapu dairesinde mühendis olan kardeĢi Abdurrahman Naci Demirağ’a güvenir. Onu iĢinden istifa ettirerek onunla ortak olur. Vehbi Koç’un anılarına göre Erzurumlu Hacı Ahmetzade Nafız Bey KurutuluĢ SavaĢı sonrası Ankara’nın önemli müteahhidiydi. SAFERHA adıyla Mühendis Mektebinden Sadık Diri, Ferruh Atay, Halit Köprücü adında üç arkadaĢın kurduğu bu Ģirketin iĢi, körüler ve iskeleler inĢa etmek olup, merkezi Ġstanbul’daydı. 1933 yılında birçok mühendis ve müteahhidin birleĢerek kurduğu SĠMERYOL Türk müteahhitlerinin örgütlenmesinde bir aĢama olarak görülür. SĠMERYOL bir Türk müteahhitler konsorsiyumudur. Demiryolu yapımı ihalelerinde Abdurrahman Naci Demirağ’la yarıĢabilmek için oluĢturulmuĢ olan bu konsorsiyum, Sivas, Malatya, Erzincan bağlantı hattı ihalesini kazanmıĢtır. Vehbi Koç önce inĢaat malzemeleri ticareti ile baĢlamıĢ, 1932 yılında Ankara’da kamu binaları ihalelerine girmiĢ, bu dönemde Sağlık Bakanlığının yabancı bir Ģirketle ortaklığı Ģart koĢması ile bir Alman firmasının desteğini almıĢtır. Sevgi, başarının anahtarıdır. Mustafa Tarakçı Muharrem Karahan Bu utanç hattı, ülkemizdeki ve dünyadaki aydınlanmacı güçlerin aymazlıkları sürdükçe, gözü dönmüşlerin daha çok can alacakları bir kara hat olacaktır ne yazık ki. İskenderiye’den Sivas’a uzanan bu kanlı süreçte, nice bilgin, düşünür ve aydınlanmacı, asılıp kesilmelerinin yanı sıra diri diri yakılmışlar, inanılmaz vahşetlere uğramışlardır. Felsefe Öğretmeni ve Psikolog İNSANIN ATEŞLE DANSI “Fahrenheit 451” isimli bir kitap okumuĢtum yıllar önce. Kitapta geçen bir tümce beni çok etkilemiĢti. ġöyle diyordu kitabın bir yerinde. “Bugün kitapları yakanlar, yarın insanları da yakarlar…” Bu sözün uğursuzca doğrulanması gerçekleĢti ne yazık ki. Evet Alman militarizminin kafadan gayri- müsellah hale getirdiği, koĢullanmıĢ sürüler(?), 1933’ te görkemli törenlerle(!) yaktılar dünyayı aydınlatan güzelim kitapları. Sekiz yıl sonra da, 1941-1945 arasındaki beĢ yıl boyunca da milyonlarca insanı gaz odalarında öldürüp, fırınlarda yaktılar. Siyaset, din ve ideoloji fanatiklerinin bu tür cinayetleri tarih boyunca süregelmiĢtir. Ġnsanın ateĢle dansı, Ġbrahim Peygamber olayı ile baĢlar. Aydınlanmaları için çaba gösterdiği halkının bir kısmı tarafından. Ġ. Ö. 1263’ de ateĢe atılan Ġbrahim peygamber, ölmeyip kurtulmuĢtur. Kutsal kitaplara göre, peygamberin atıldığı ateĢ, Tanrı tarafından soğutularak bir göle dönüĢtürülmüĢtür çünkü… Ancak, aydınlanma kurbanlarının pek çoğu, Hz. Ġbrahim kadar Ģanslı değildir. Bilimin ilk Ģehidi Atina’lı ünlü filozof Sokrates’tir. Sokrates’in Ġ.Ö. 399’ da yetmiĢ yaĢında iken zehirle idam edilmesinden sonra bayan matematikçi Hypatia, Ġ.S. 415 yılında inanç körleri tarafından öldürüldü Ġskenderiye’de. Bir uğursuz hattır insanın ateĢle dansı, bu hat Ġskenderiye’den Sivas’a uzanan bir kara hattır. 1 KASIM 2013 SAYI: 59 1420’de, Serez’de asılan Şeyh Bedrettin’den ve bir şubat 1600 günü Roma’nın çiçekler meydanında yakılan düşünür Giordano Bruno’dan sonra yakılarak öldürülen ünlüleri şöyle sıralayabiliriz: Avvakum, Jean Huss, Jeanne Darc, Hallacı Mansur, İtalyan filozof Vanini, Dr. Michael Servetus ve Sivas’ın 37’leri…Tarih boyunca ve en son Sivas’ta yakılarak öldürülen bu insanların biricik ve ortak suçu(!), düşüncenin üstün amacı olarak, dünya hakkındaki bilgilerin, akıl ve deney üstünde temellenmesini savunmaktır. Yani, aklı ve düşünceyi, kör inancın üstünde tutmaktır. Çağımız aydınlanma çağıdır. Aydınlanma süreci, dünya durdukça, insanlık var oldukça sürecek kutsal bir süreçtir. Bu kutsal süreçte, insan yakan katiller başta olmak üzere, aydınlanma sürecinin devamına hiçbir güç engel olamaz. Çünkü kör inancın tutsakları cinayetlerini sürdürdükçe insanlık daha çok aydınlanıyor bu insan düşmanlarının inadına. İşte bütün bu nedenlerle dünyaca ünlü Şairimiz Nazım Hikmet tarafından, “Sen yanmasan, biz yanmasak, karanlıklar nasıl çıkar aydınlığa…” denilmemiş midir? SAYFA 9 KÜLTÜR, DÜŞÜNCEYİ ZENGİNLEŞRİREN ZEVKİ İNCELTEN BİGİLERİN TÜMÜDÜR. ÜCRETSİZDİR 1 KASIM 2013 SAYI: 59 SAYFA 9 ÜCRETSİZDİR