Özel röportajın devamını okumak için tıklayınız
Transkript
Özel röportajın devamını okumak için tıklayınız
RÖPORTAJ ALİ AĞAOĞLU Ekovitrin Genel Yayın Yönetmeni Bilal Koçak Uludağ’da, Ali Ağaoğlu ile özel bir röportaj gerçekleştirdi. ALİ AĞAOĞLU: “BAŞARIMIZI KISKANIYORLAR” 22 EKOV‹TR‹N OCAK 2013 “Siyasi istikrar sayesinde son 10 senede Türkiye büyüdü, Türkiye ile birlikte biz de büyüdük. Şimdi biz bin dairenin altındaki projelere küçük projeler diyoruz. Yani bizim projelere bakarsanız, son 10 senede Türkiye’nin de nereden nereye geldiğini görürsünüz. Maslak 1453 reklam filminde ata binişim bile kıskanıldı. Ağaç kesti dediler. Ben ve ailem doğa ve hayvan delisiyiz. Bir noktaya gelince dikkatler üzerimize çekiliyor. Her zaman mercek altında oluyorsunuz. Ağaoğlu Şirketler Grubu; 22 milyar TL değerinde proje inşa edecek arsa stokuna sahip. Biz işimize odaklıyız, dedikoduya odaklı bir grup değiliz. Benim olmazsa olmazım, dürüst olmaktır.” ZİRVEDEKİ AĞA Türkiye’nin gündemindeki iş adamı Ali Ağaoğlu, Uludağ’da EKOVİTRİN’e konuştu: “2012’de yüzde 50 büyüdük. 2013 yılında konsolide aktif büyüklüğümüzü yüzde 52 artırmayı hedefliyoruz. İstanbul’da 4,5 milyar lira hasılat hedefleyen yeni konut projeleri başlatıyoruz. Yine İstanbul’da 8 otel projemiz devam ediyor. Yabancılara 2 yılda 2 milyar dolar mülk satışını taahhüt ediyorum. Enerjide ilk hedefimiz 3 yılda bin MW’lik bir üretim kapasitesine ulaşmak.” A li Ağaoğlu, son yılların en popüler iş adamları arasında yer alıyor. Renkli bir kişiliğe sahip. Bu karakteri giysilerine de yansıyor. Sıcak, canlı renklerden oluşan spor giysileri, özellikle kot pantolonu çok seviyor. Pahalı otomobillere biniyor. Garajında yer alan “AGA” plakalı otomobilleri adeta bir servet oluşturuyor. Ali Ağaoğlu, işini aşkına tercih eden bir işadamı… Türkiye’nin konut kralının çocuklarından sonraki en büyük aşkı şantiyeleri… Gece kaçta yatarsa yatsın, sabah gün doğmadan kalkıyor, haftanın birkaç günü şantiyelerini dolaşıyor, işçileriyle kahvaltı yapıyor. Ağaoğlu’nun şantiyelerine 30’a yakın mobese kamera kurulmuş. EKOV‹TR‹N OCAK 2013 23 ÖZEL RÖPORTAJ ALİ AĞAOĞLU Bu kameralar şantiyelerde devam eden çalışmaları Ali Ağaoğlu’nun İstanbul Ataşehir’deki çalışma ofisinde bulunan dev ekrana yansıtıyor. Ağaoğlu, günün 24 saati bütün şantiyelerini izleyebiliyor. Ali Bey teknolojinin nimetlerinden faydalanıyor, çalışanlar ise “Ağa Bizi Gözetliyor” diye işten kaytaramıyor. Ali Ağaoğlu, 30 bin aileyi konut sahibi yaptığını belirtiyor ve “İnsanların hayır dualarını alıyorum” diyor. Ağaoğlu Şirketler Grubu, inşaat, enerji ve turizm sektörlerinde faaliyet sürdürüyor. Grup, 10 bine yakın kişiye istihdam sağlıyor. Ağaoğlu Şirketler Grubu’nun 2012 sonu itibariyle konsolide aktif büyüklüğü 3,7 milyar TL oldu ve bir önceki yıla oranla yüzde 50 büyüyerek, dünyada kırılması zor bir rekora imza attı. Ağaoğlu, 2013 yılında konsolide aktif büyüklüğünü yüzde 52 artırarak 5,7 milyar TL’ye ulaşmayı hedefliyor. Ali Ağaoğlu’na soruyorum: “Vatandaş parasını nereye yatırsın?” cevabı çok net: “Kredi alıp Paris’e gitmesinler, konut alsınlar.” Ali Ağaoğlu iddia ediyor: “Bugün konut alan kazanır. Fiyatlar ucuz. Kısa sürede ikiye üçe katlar.” Ali Ağaoğlu bu iddiasını rakamlar vererek sürdürüyor: “Türkiye’deki emlak fiyatları metrekare olarak bin ile 2 bin dolar arasında değişiyor. Bu dünyadaki maliyet fiyatlarıdır. Onun için fiyatların yukarı çıkacağına yüzde yüz eminim.” Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu, bin dairenin altında kalan projelere, küçük proje gözüyle baktıklarını söylüyor. Ali Ağaoğlu, “Battı, batacak” söylentilerine ise şu cevabı veriyor: “Ağaoğlu Şirketler Grubu; 22 milyar TL. değerinde proje inşa edecek arsa stokuna sahip. Biz işimize odaklıyız, dedikoduya odaklı bir grup değiliz.” 2012 yılı Ağaoğlu Grubu açısından nasıl bir yıl oldu, 2013 yılı stratejisi ve hedefleri ne olacak? Ağaoğlu Grubu, işte bu konuyu kamuoyu ile 24 EKOV‹TR‹N OCAK 2013 rasi, Başbakan Erdoğan’ın performansı, Başkanlık sistemi gibi çok geniş bir yelpazede görüşlerini aldık. ! Türkiye’nin en önemli kayak merkezlerinden birinde ve Uludağ’ın z i r v e si n d e y i z . A l i B e y ö n c e l i k l e “N a s ı l s ı n ı z ? ” di y er ek s ö y l eş i m i z e başlayalım. Çok teşekkür ediyorum sağ olun hoş geldiniz. Yeni yıla az bir zaman kala Ağaoğlu Grubu olarak durum değerlendirmesi yaptık. Çok keyifli oldu sağ olun. ! Birkaç gündür sizinle birlikteyiz. Basın toplantısında kırmızı bir kazak, beyaz gömlek ve kot pantolon giymiştiniz. Canlı, sıcak renkleri ve spor giyimi sevdiğin iz an laşılıyor. Bugün kazağınızın rengi ise beyaz… Bu kez siz kırmızı kazak giymişsiniz. Kazaklarımızın rengi Türk bayrağı gibi Kırmızı-Beyaz… “Yaptığım işte her zaman iddialı olmuşumdur. Dün neysem bugün de aynıyım. Benim çocukluğum ve gençlik yıllarım da hep sorumluluk içinde geçti. Babam da sektörde faaliyet gösteren bir insandı. Karadeniz’den Of’tan gelerek, İstanbul’da son derece başarılı olmuş bir insandı.” paylaşmak için Türkiye’nin Davos’u sayılan Uludağ’da bir basın toplantısı düzenledi. Toplantı Ağaoğlu Şirketler Grubu’nun sahibi olduğu My Mauntain Otel’de yapıldı. İki gece konakladığımız bu muhteşem otelin lobisinde Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu ile EKOVİTRİN dergisi ve Ekovitrin Medya Grubu’nun ya- pımcısı olduğu ATV Avrupa Kanalı’ndaki EKOPAZAR programı için çok özel bir söyleşi gerçekleştirdik. Sorulmayanları sorduk… Uludağ’ın zirvesinde, zirvedeki bir isim olan Ali Ağaoğlu ile kendi kişiliğini, yatırımlarını, şirketini ve 2013 hedeflerini konuştuk. Piyasalar, İstanbul, kentsel dönüşüm, dünya ve Türkiye ekonomisi, siyaset ve bürok- “TÜRKİYE İLE BERABER BÜYÜDÜK” ! Ağaoğlu Şirketler Grubu, son 10 yılda önemli bir performans göstererek zirveye çıkan bir grup oldu. Ö n c e l i k l e b u b a ş a r ı n ı z d a n d o l a yı tebrik ediyorum. Neticede sizin gibi şirketlerin başarısı ülke ekonominsin de başarısıdır. Bu konuda neler söylemek istersiniz? Şöyle 10 sene öncesine bakıyoruz da Türkiye’de milli gelir 220 milyar dolar civarındaydı. Bugün 800 milyar dolar. Bizim de son 8-10 senede gerçekleştirdiğimiz projelerimiz Türkiye ekonomisine paralel bir gelişme, bir büyüme gösterdi. 10 sene önce de piyasadaki en büyük konut projelerini Ağaoğlu gerçekleştiriyordu. İnşa ettiğimiz 500-600 daireli siteler o zamanların şartlarında hakikaten büyüktü. Yap-Sat olarak büyük projeler ama; dediğim gibi son 10 senede siyasi istikrarın sayesinde Türkiye büyüdü, Türkiye ile birlikte biz de büyüdük. Şimdi biz bin dairenin altındaki projelere küçük projeler diyoruz. Yani bizim projelere bakarsanız, son 10 senede Türkiye’nin de nereden nereye geldiğini görürsünüz. ! Türkiye ekonomisi büyürken KIRMIZI - BEYAZ Ali Ağaoğlu ile sahibi olduğu Uludağ’daki My Mountain Otel’in lobisinde 45 dk. süren bir röportaj gerçekleştirdik. Benim giydiğim kırmızı kazak ile Ağaoğlu’nun giydiği beyaz kazak söyleşimizin ilk sorusu oldu. Ali Ağaoğlu; “Kazaklarımızın rengi Türk Bayrağı gibi. Kırmızı-Beyaz...” siz de Ağaoğlu Grubu olarak büyüdünüz. Tabii biz de büyüdük, grup olarak biz de o büyüklüğü yakaladık ve Türkeye’nin büyüme trendi bizim projelerimize yansıdı. rumluluk içinde geçti. Babam da sektörde faaliyet gösteren bir insandı. Karadeniz’den gelmiş, Of’tan gelmiş, İstanbul’da son derece başarılı olmuş bir insandı. Çocukluğum babamla beraber işin içinde geçti. “BİRAZ SİVRİYİMDİR” ! Z i r v e d e r üz g a r l a r ç o k s e r t eser. Zirveye çıkarsınız ama orada durmak daha zordur. Tabii bir noktaya gelince dikkatler daha çok üzerinize çekiliyor. Her zaman mercek altında oluyorsunuz. Biz de grup olarak bunu yaşıyoruz. Ben de kişilik olarak öyle rahat duran bir insanda değilim, biraz sivriyimdir. İçimdeki neyse dışımdaki de odur. Onun için bunlar gayet doğal gerçekler. Yaptığım işte her zaman iddialı olmuşumdur. Dün neysem bugün de aynıyım. Benim çocukluğum ve gençlik yıllarım da hep so- “DİNİME BAĞLIYIM, İNANCIM TAMDIR” ! Allah buyuruyor ki; İlmi isteyene veririm ama; zenginliği, serveti istediğime veririm. Varlık, servet ve zenginlik Allah’ın kuluna bir nasibi. Siz bu açıdan şu an geldiğiniz duruma nasıl bakıyorsunuz? Ben yaptım, ben ettim, ben kazandım mı diyorsunuz? Hiçbir zaman böyle demem, böyle düşünmem. Ben örf adetlerine bağlı, dinine bağlı bir insanım, İnancım da tamdır. Şunu söyleyeyim; ağzımdan hiçbir zaman ben çıkmamıştır. Bakın biz bir ekibiz. Belki ben EKOV‹TR‹N OCAK 2013 25 ÖZEL RÖPORTAJ / ALİ AĞAOĞLU ÇOCUKLARI İLE Ünlü iş adamı Ali Ağaoğlu 2012 yılının son haftasını Uludağ’da kızı Sena Ağaoğlu ve oğlu Alican Ağaoğlu ile birlikte geçirdi. Çocuklarına düşkünlüğü ile tanınan Ali Ağaoğlu oldukça mutluydu. “KÖKÜNDEN KOPAN TOPLUMLARIN YAŞAMA ŞANSI YOK” biraz ön planda görünüyorum ama; aslında Türkiye’nin en güçlü teknik kadrosuna sahibiz, Bugün 350’nin üzerinde mimar ve mühendis, 10 binin üzerinde çalışanımız var. Eğer Ali Ağaoğlu ateş olsa yumruğu kadar yer yakar. Bu işleri yapan bir ekiptir, ben değilim. Yani beni ben yapan o ekibimdir. Ağzımdan da hiçbir zaman ben çıkmamıştır. Ekibimle beraber yaptık, oldu diyorum. ! Bir reklam filminizde, “yap- tım, oldu” dediniz. Orada yaptım oldu, bu bir reklam- 26 EKOV‹TR‹N OCAK 2013 ! Siz İstanbul’da mı doğdunuz? Ben İstanbul’da doğdum. Babam 1946’da Of’tan İstanbul’a geldi. ! Ama memleketiniz olan Of ile bağlarınızı koparmadınız. Hiçbir zaman kopmadım. Zaten kökünden kopan toplumların yaşama şansı yoktur. İstanbul’da doğmama rağmen, Karadeniz’in genlerini taşıyorum. Karadeniz’de aile bağları çok kuvvetlidir. Aile köklerine bağlı bir kültürde yetiştim ve ben de bende devam ettiriyorum. dır, benim kişiliğime tamamen aykırıdır. Benim ağzımdan dediğim gibi hiç bir zaman “Ben” çıkmamıştır.” Eğer bir başarı varsa bir ekiptir, iki istikrardır, üç çok çalışmaktır. Tabii bunları bir araya getirdiğiniz zaman zaten başarırsınız. Bir insanın tek başına yapabileceği şey sınırlıdır. Belki şirketteki en az işi olan, en az çalışan adam benim. Ha benim işim kontrol. Benim işim işin başına doğru insanı bulup getirip işi ona teslim etmektir. Şuan Uludağ’dayız, Uludağ’ın aşağı yukarı en güzel otelleri bizim ama; ben Uludağ’a senede ya iki kere ya üç kere gelirim. Ekibime teslim ederim, ekibim yapar işleri. ! Bir de sizin otellerinizi her yıl akrabalarınıza açmanız, onlarla bir araya gelmeniz güzel bir gelenek. Onu da her zaman yaparım. Dediğim gibi köklerime, geçmişime ve maneviyatıma bağlı bir insanım. Yine dediğim gibi kökünden kopan toplumların yaşama şansı yoktur. Batı’daki kültürü yakalayacağız, oradaki teknolojiyi yakalayacağız ama; Türk kimliğimizi hiçbir zaman unutmamamız lazım. “KİBİRLİ DEĞİLİM, OLDUĞUM GİBİ GÖRÜNÜYORUM” ! Maslak 1453 projenizin reklam filmindeki rolünüzle sizin kibirli biri olduğunuz kamuoyunca algılandı. Ali Bey siz gerçekten kibirli birisi misiniz? Kibir herhalde bana en uzak olan bir şeydir. Hayatım boyunca kibirli olmadım. Kibirli olanı da sevmem. Ben olduğu gibi görünen, olduğu gibi yaşayan bir insanım. Çocukla çocuk olurum, amele ile amele olurum. Yani o kadar işimin aşığıyım ama; işimde de iddialıyım. yaptığım her işte iddiamı ortaya koyarım. Bu kibir değildir. İşimde iddialıyım, ama kendimle ilgili “kibirli” iddiasını asla kabul etmem. Maslak 1453 proje- “OLMAZSA OLMAZIM, DÜRÜST OLMAKTIR” ! Sayın Ali Ağaoğlu, sizin iş hayatınızdaki ahlaki değerleriniz, kırmızı çizgileriniz nelerdir? sinden sonra böyle bir algı oluşturulmaya çalışıldı ama; orada kibirli olan kesinlikle Ali Ağaoğlu değil, dünyadaki en iddialı projelerden biri olan Maslak 1453 projemizdir. Gerçekten gerek tasarımıyla, gerek teknolojisiyle, gerek şehircilik açısından gerekse konsept olarak kibirli bir proje. Ama proje kibirli. Eğer bir kibir varsa Ali Ağaoğlu değil, o projenin kibridir. Orada ben kibirli gösterilmeye çalışıldım ama; dediğim gibi oradaki amacımız bizim projenin kibrini ortaya koymaktı. Bunu da Sinan çetin gayet güzel yansıttı. Dediğim gibi projenin kibridir, Ali Ağaoğlu’nun değil. Benim olmazsa olmazım, dürüst olmaktır. “Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol” düsturunu işime de yansıtırım, kendi kişisel yaşantıma da yansıtırım. Önem verdiğim de- ğerler, kırmızı çizgilerim şu: Kesinlikle riyayı, yalanı sevmem. Samimiyeti severim. İş hayatındaki bütün değerlerim samimiyet üzerine kuruludur. Yalana ve riyaya inanılmaz tepki gösteririm. EKOV‹TR‹N OCAK 2013 27 ÖZEL RÖPORTAJ / ALİ AĞAOĞLU “BİNLERCE İNSANDAN HAYIR DUASI ALIYORUZ” zundan, spor alanlarından, oyun alanlarına kadar yaptığımız tesislerde insanlar, çocuklar gelip, kendi yaş gruplarıyla oyun oynuyorlar, bir şeyleri paylaşıyorlar. Hatta kavga yapma kültürünü öğreniyorlar. Aileler bir araya geliyor, komşuluklar inanılmaz gelişiyor. Biz tekrar eski mahalle kültürünü getirip sitelerin içine monte ediyoruz. Dolayısıyla farklılığı yaratıyoruz. KONUTU SIĞINAK OLMAKTAN ÇIKARIP BİR YAŞAM MERKEZİ HALİNE GETİRDİK “Ev alma komşu al kültüründe yetişen insanlarız. Onun için bu kültürümüzü yaptığımız sitelere yansıtıyoruz. Farklılığımızı orada ortaya koyuyoruz.” ! Ahirette iman dünyada mekan de rler, siz tabii in san lara me ka n o l u ş tu r u y o r su n u z , a n a i ş in i z b u . Bugüne kadar kaç insanı mekan sahibi yaptınız? 30 binin üstünde konut teslim ettik. Türk insanı için konut çok önemli. Bizde sosyal güvence tam oturmadığı için insanların düşüncesi hep şudur; Çoluğun çocuğun başını sokacak bir evim olsun, ekmeğimi nasıl olsa kısmet bir şekilde kazanırım. Onun için Türk insanının konuta bakışı diğer ülkelerden çok daha farklıdır. Türk insanı konutu bir sığınak görüyor, “başımı sokacağım bir evim olsun” diyor. Biz bu konutu sığınak olmaktan çıkarıp, bir yaşam biçimi haline getirdik. Ağaoğlu’nun sektöre getirdiği yenilik, farklık budur. Ben eski İstanbul’da mahalle kültüründe yetişen bir insanım. Yeni yaptığımız modern sitelerde öyle mekanlar plan- 28 EKOV‹TR‹N OCAK 2013 ladık ki; burada insanlar o eski mahallelerindeki komşuluk ilişkilerini yaşamaya başladı. 8-10 daireli bir apartmanda insan oturuyor ama; kapı komşusunu 5-10 senedir yanındaki kapı komşunu tanımıyor, belki asansörde merdivende karşılaşıp merhaba diyorlar. Halbuki bizim yaptığımız sitelerde, yaptığımız sosyal mekanlarda kafesinden, havu- “PAYLAŞMA KÜLTÜRÜNÜ SİTELERİMİZE TAŞIDIK” ! Yaşam merkezleri inşa ettiğinizden söz ettiniz. Bizler de dünyan ı n bi r ç o k ü lk e s i n i g e z i y o r u z Türkiye’de inşa edilen yaşam merkezleri tarzında siteler yok. Şunu söyleyeyim bir şekilde 3 oda, 5 oda herkes konut inşa ediyor. Önemli olan o konutu bir yaşam biçimi haline getirmek. Dediğim gibi ben İstanbul’da mahalle kültüründe yetişen bir insanım. Babamızın ne kadar söz hakkı varsa komşumuz Ahmet beyin de, Mustafa beyin de bizim üzerimizde söz hakkı var. Şimdi bizim inşa ettiğimiz sitelerde gerçekten o eski komşuluk ilişkileri tekrar canlanıyor. Bizim komşularımızla yaşamı paylaşma kültürümüz, geleneğimiz vardır. Avrupa’nın böyle bir kültürü yok. Avrupalı evinde bir köpek veya kedi besliyor, yalnızlığını onlarla paylaşıyor. Biz daha sosyal insanlarız. Biz “ev alma komşu al” kültüründe yetişen insanlarız. Onun için biz bu kültürümüzü yaptığımız sitelere yansıtıyoruz. Zaten farklılığımızı orada ortaya koyuyoruz. “KREDİ ALIP PARİS’E TATİLE GİTMEYİN” ! Tecrübeli bir iş adamı olarak yatırım yapmak isteyen vatandaşlarımıza neler tavsiye edersiniz? Kredi alıp Paris’e tatile gitmesinler. Yani tasarruflarını doğru bir şekilde, bütçesine göre borçlanarak iyi değerlendirsinler. Doğru yerde yapılan gayrimenkul yatırımı her zaman kazandır- mıştır. Eğer alabiliyorsa, erişebiliyorlarsa, taksitini ödeyebiliyorsa konut almalarını tavsiye ediyorum. Çünkü Türkiye’de fiyatlar hala makul düzeyde. Yabancıların da piyasaya girmesi bu fiyatları yukarıya doğru taşıyacak. Onun için ben ihtiyacı olana, ödeyebilene konut almalarını öneriyorum. ! Konut sahibi yaptığınız insanlardan güzel sözler, dualar, mektuplar alıyor musunuz? Bugüne kadar on binlerce aileyi konut sahibi yaptık. İnanın, müşterisiyle, daire sahibiyle davası olmayan ender firmalardan birisiyiz. Biz hep müşteri odaklı hizmet veriyoruz. Biz de her müşteri patron muamelesi görüyor. Parayı veren müşteridir, parayı veren patron olduğuna göre bizde patron hep müşteridir. Eksiğimiz gediğimiz olabilir ama; biz onu gideririz. Yani biz her müşteriye patron muamelesi yaparız. Uyguladığımız ödeme modelleriyle, yaptığımız kolaylıklarla, insanları konut sahibi yapıyoruz. Binlerce insanın hayır duasını alıyoruz. “KONUT FİYATLARI İKİYE KATLAYACAK” ! Özellikle İstanbul’da, diğer büyük şehirlerimizde konut fiyatlarında nasıl bir gelişme olabilir? Mesela bugünkü fiyat 250 bin TL olan bir dairenin fiyatı orta vadede 500 bin liraya çıkar mı? Kesinlikle 2’ ye, 3’e katlayacak. Türkiye’deki emlak fiyatları şu anda baktığımızda, yüzde 90’ının metrekare fiyatları bin dolar ile 2 bin dolar arasında. Bu dünyadaki maliyet fiyatlarıdır. Onun için bu fiyatların yukarı çıkacağına yüzde yüz eminim. Doğru yerde doğru proje alan her zaman kazanacak. ! Nedir doğru yerde doğru proje? Proje doğru olacak, lokasyon doğru olacak, marka doğru olacak, fiyat doğru olacak. Alan en azından kazanacak. ! Maslak 1453 Projesini mi adres gösteriyorsunuz Ali Bey? Ama sizin bu projenizde fiyatlar biraz yüksek değil mi? Bizde her fiyat yelpazesinde ürün var. ! Maslak 1453’te fiyatlar nedir, kaçtan başlıyor? Metrekare fiyatı ortalama 2 bin 500 dolar civarında ki; o bölgenin fiyatı 5 bin doların üzerinde. Yani biz hızlı yaparız, çok yaparız, ucuza mal ederiz, uygun fiyata satarız.Yani bir bölge fiyatının aşağı yukarı yarı fiyatına satıyoruz. Maslak bölgesindeki fiyatlara baktığın zaman metre kare fiyatlar 5 bin dolar ve üzeri. Bizim oradaki fiyatımız 4 bin 500 TL. ! Yatırım için İstanbul’da hangi bölgeler öne çıkıyor? Ulaşıma yakın, ulaşım akışlarına yakın bölgeler Maslak, Ayazağa… İstanbul’un her yeri değerli ama; onu “YABANCIYA 2 MİLYAR $ MÜLK SATARIZ” ! Yabancılara mülk satışı konusunda Ağaoğlu Grubu’nda nasıl bir gelişme oldu, rakamlar verebilir misiniz? Yabancılara bin küsur konut sattık, yaklaşık 350 milyon dolar. Bu paranın büyük bölümünü döviz olarak getirdik ülkeye soktuk. Bir kısmı da önümüzdeki günlerde geliyor. Ama asıl hedefimiz 2 milyar dolar. Ancak bu bugünden hemen yarına olacak iş değil. Yapacağımız projeleri de buna göre tasarlıyoruz, buna göre inşa ediyoruz. Biz Ağaoğlu Grubu olarak 2 yıl içinde 2 milyar doların üzerinde, başta Körfez ülkeleri olmak üzere yabancıya mülk satıp Türkiye’ye bu kaynağı getirmeyi taahhüt ediyoruz. yatırımcı kendi değerlendirsin, kendine göre karar versin. “İSTANBUL ADETA İŞGAL EDİLDİ” ! İstanbul’un şehircilik bakımından çok karmaşık ve estetik de olmayan bir yapı stoku var. Bu yapıların güvenli olmadığı ve risk taşıdıkları da biliniyor. Muhtemel bir depremde mevcut binaların önemli bir bölümünü n y ı kı l acağ ı da öngör ül üy or. Kentsel dönüşüm için start verildi ama, siz ne diyorsunuz İstanbul büyük bir felaket yaşanmadan nasıl kurtarılabilir? İstanbul çok hızlı gelişen bir şehir. Kırsaldan şehirlere başta İstanbul olmak üzere İzmir, Ankara, Bursa yani büyük şehirlere aşırı bir göç yaşandı. Bu göç 50’li senelerden 2000’li senelere kadar yoğun bir şekilde devam etti. Dolayısıyla şehirler bu gelişime ayak uyduramadı, bu göçe ayak uyduramadı. Şehirlerimizin hemen hepsi çok plansız büyüdü ve sağlıksız binalarla gelişti. Bir şehir kimliği oturtulamadı, planlanamadı. Göç öyle hızlı geldi ki; o planlamanın çok önüne geçti. Açıkçası İstanbul ve diğer büyük şehirlerimiz işgal edildi. Böylesine büyük bir boyutta göç yaşandı. Bir şehir master planı yapılamadı, imar planları yapılamadı. Dolayısıyla yoğun bir gecekondulaşma yaşandı. Herkes aman bir dört duvar yapayım başımı EKOV‹TR‹N OCAK 2013 29 ÖZEL RÖPORTAJ / ALİ AĞAOĞLU sokacağım bir yerim olsun dedi. Başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerimiz çok çirkin binalarla adeta kuşatıldı. Ayrıca Türkiye deprem kuşağında olan bir ülke, sağlıksız ve güvenli olmayan binalar büyük risk oluşturuyor. Allah göstermesin bir deprem olduğu zaman on binlerce can kaybı yaşarız. İstanbul ve diğer şehirlerimizi tehdit eden binaları yıkıp, yerine sağlıklı ve güvenli yapılar inşa etmeliyiz. Şehirlerimize yeni bir yapı kimliği kazandırmalıyız. Bu nedenle, Hükümetimizin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın gayretleriyle çıkarılan “Kentsel Dönüşüm Yasası” bir milattır. 2004’ten sonra çıkarılan yasayla da kaçak yapılaşmanın önüne geçildi. Özellikle 2000’li senelerden sonra İstanbul’da hem mimari yönden, hem estetik yönden, hem teknik yönden, hem de mühendislik bakımından hakikaten güzel binalar inşa edildi. Kullanılan malzemelerin kalitesi bile çok daha farklılaştı. 15-20 senelik bir süreçte Türkiye kentsel dönüşümü başaracaktır. Ben böyle düşünüyorum. “BAĞDAT CADDESİ, ETİLER VE ULUS’TAKİ BİNALAR DA RİSK ALTINDA” ! Özellikle İstanbul’da tehlike arz eden bölgeler nerelerdir? Kentsel dönüşüme nereden başlamak gerekiyor? Ben yıllardır şunu söylüyorum: İstanbul’un yüzde 70’ini arsa olarak görüyorum. Burada semt ayrımı yapmaya gerek yok. Çünkü kötü bina deyince sadece gecekondu semtleri, varoşlar aklımıza gelmesin. Bugün İstanbul’un en lüks, en sosyetik yeri dediğimiz Bağdat Caddesi’nde, Etiler’de, Ulus’ta bile kalitesi çok düşük, deprem riski taşıyan binalar çok. İstanbul’un neredeyse tamamını yenilememiz gerekecek. Şurası burası yok. Yani çok hızlı bir şekilde dört bir taraftan başlamamız lazım. En varoşundan tut, en kıymetli semtine kadar biz bu değişimi yapmamız lazım. 30 EKOV‹TR‹N OCAK 2013 “1 TRİLYON DOLARLIK EKONOMİ DOĞACAK” ! Kentsel dönüşüm ekonomiyi nasıl etkiler? Ekonomiyi inanılmaz olumlu yönde etkiler. Ekonomiye dinamizm getirir. Çünkü inşaat sektörü diğer tüm sektörleri harekete geçiren, etkisi çok yönlü olan bir sektör. Hem istihdama çok büyük katkısı vardır, hem de dediğim gibi diğer sektörlerin lokomotifidir. Adam bir ev aldığı zaman buzdolabı alıyor beyaz eşya sektörüne katkısı oluyor. Bir halı alıyor tekstil sektörüne katkısı oluyor. Perde alıyor, kumaş alıyor, koltuk alıyor… Bir çok sektörü de harekete geçiren dinamik bir sektördür inşaat sektörü. Kentsel dönüşümün tamamlanabilmesi için 400 milyar dolarlık bir kaynağa ihtiyaç duyulacağı hesaplanıyor. İnşaat sektörünün genel ekonomiye katkısı 2,5’tur. Bu 400 milyar doları 2,5 ile çarptığınız zaman kentsel dönüşümün ekonomiye etkisi 1 trilyon dolar olur diye düşünüyorum. “15-20 senelik bir süreçte Türkiye kentsel dönüşümü başaracaktır. Ben böyle düşünüyorum. Kentsel dönüşümün ekonomiye etkisi ise 1 trilyon dolar olur.” “KAYNAĞI YABANCIYA MÜLK SATIŞINDAN SAĞLARIZ” ! Kentsel dönüşüm için gerekli olan 400 milyar dolarlık kaynağı nereden sağlayacağız? Bu proje zaten kaynağını kendi içinde kendi oluşturur. Yeni Mütekabiliyet Yasası ile yabancılara mülk satışı daha da genişletildi. Daha önce, Alman’a, İngiliz’e mülk satıyor, bir millet iki devlet dediğimiz Azerbaycan’a, Azeri kardeşlerimize Türkiye’de mülk satamıyorduk. Şimdi bu kısıtlama ortadan kaldırıldı. Artık aynı kültürü, aynı dili paylaştığımız soydaşlarımıza, aynı dinin mensupları olduğumuz Araplara ülkemizde mülk satıyoruz. Şimdi bu yasayla beraber Türkiye cari açığın önüne geçecek, kentsel dönüşümü başlatacak kaynağı sağlayacak. Daha önce 50 ülkenin vatandaşına Türkiye’de mülk edinme hakkı tanınıyordu, şimdi 186 ülkenin vatanda- şına mal satabiliyor konuma geldik. Bu çok önemli bir gelişmedir. Avrupa krizle boğuşuyor, para Körfez’e park etmiş durumda. Bizim Körfez ülkeleri vatandaşlarına mülk satma şansımız çok yüksek. O ülkelerin vatandaşlarının da bu konuda sonsuz isteği var. Dolayısıyla yeni Mütekabiliyet Yasası ile birlikte, kentsel dönüşüme kaynak bulma şansımız da artmıştır. rine 2013’te 3 tane daha yeni projeyi devreye sokmayı hedefliyoruz. Bunlar: Konut, ofis, ticaret alanları ve kongre merkezinden oluşan Ataşehir’deki İstanbul Finans Merkezi projesi, Ümraniye Çekmeköy’de konut ve ticari alandan oluşan projemiz, Avrupa Yakası’nda Bakırköy Kartaltepe’de Veliefendi Hipodromu’nun karşısındaki arsamızda inşa edeceğimiz konut projemiz. Bu projelerimizde hedeflediğimiz toplam hasılat 4,5 milyar TL. civarında. Üç projemizin toplam inşaat alanı ise 1 milyon 278 bin 200 metrekare. ! A ğ a o ğ l u G r u b u ’ n u n G a yr i Menkul Ortaklığı şirketi var mı? Hayır, yok. “2012’DE GÖRKEMLİ PROJELERLE BÜYÜDÜK” ! 2012 yılı Ağao ğlu Şirketler Grubu açısından nasıl bir yıl oldu? Özellikle Maslak 1453 projemiz bizim çok büyük zamanımızı aldı. Türkiye’nin değil, dünyanın sayılı projelerinden biri. Sadece tasarımı için 1,5 yıl uğraştık. 2012’nin 4’üncü çeyreğinde satışa sunduk ve inanılmaz bir başarı yakaladık. Türkiye’nin kontrollü küçülmeyi hedeflediği ve bunda da başarılı olduğu bir dönemde Ağaoğlu Grubu olarak 2012’de görkemli projelerle büyüdük. 2012’nin en son haftasında da İstanbul’un Uluslararası Finans Merkezi ihalesini aldık. Yaklaşık 1 milyar 460 milyon dolarlık bir bedel teklif ederek onu aldık. Dolayısıyla 2012 bizim için gerçekten çok başarılı bir yıl oldu. “HIZIMIZI KESECEKSE, BORSAYA GİRMEYİZ” ! Halka açılmayı, borsaya girmeyi düşünüyor musunuz? Şunu söyleyeyim; altyapı olarak halka açılmaya en hazır ve en uygun şirket biziz. Bunu düşünüyoruz, değerlendireceğiz. Ancak paramız ne kadar kıymetliyse; bizim için zaman da o kadar kıymetli. Yani bürokrasiyi çok seven bir grup değiliz. Eğer borsaya girmek bizi yavaşlatacaksa girmeyiz. Yani bizim hızımızı kesmeyecekse her şeye hazırız. Şimdilik zaman kolluyoruz, inşallah olur. “2013 YILINDA 4,5 MİLYAR TL HASILATI HEDEFLEYEN PROJELERE BAŞLIYORUZ” ! Hemen 2013’ü değerlendirelim. 2013 yılı hedefleriniz neler? 2013’ün, Ağaoğlu Grubu açısından 2012’den daha iyi olacağına inanıyorum. Maslak projemiz ve finans merkezimiz devam ediyor. 2 tane Avrupa Yakası’nda olmak üzere 3 tane projeyi de 2013 içinde devreye sokacağız. 2 bin 500 konutluk My Towerland tamamlayıp projemizi teslim ettik. 2013’ün ilk yarısında 3 bin 100 konutluk My World Europe ve Andromeda Plus projelerimizi tamamlayarak teslim edeceğiz. Dolayısıyla onların ye- “22 MİLYAR TL PROJE YAPACAK ARAZİMİZ VAR” ! Ali Ağaoğlu olarak yatırımlarınızı nereye yapıyorsunuz? Yastık altında değil toprak üstüne yapıyorum. Bizim en büyük ham maddemiz arazi. Çünkü eğer araziniz varsa proje yapabiliyorsunuz. Demiri, çimentoyu bir araya getirip başarılı olabiliyorsunuz. Onun için bizim en büyük yatırımlarımız arazi yatırımlarıdır. ! Ağaoğlu Grubu, Türkiye’de en çok arsa portföyüne sahip olan bir gurup zannediyorsam değil mi? Evet. Şu anda yaklaşık 30 bin konut daha yapabileceğimiz kendi arazi stokumuz var. “Altyapı olarak halka açılmaya en hazır şirket biziz. Ancak para kadar zaman da bizim için kıymetli. Bürokrasiyi seven bir grup değiliz. Eğer borsaya girmek bizi yavaşlatacaksa girmeyiz.” EKOV‹TR‹N OCAK 2013 31 ÖZEL RÖPORTAJ / ALİ AĞAOĞLU ! Bu arsaların değeri nedir? 22 milyar TL.’lik proje yapabilecek arazi stokumuz mevcut. “Enerjide dışa bağımlı olmak Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri. Milli kaynaklarımızın hızlı bir şekilde devreye alınıp, enerjiye ödediğimiz yıllık 60-65 milyar doların aşağı çekilmesi gerekiyor. Biz Ağaoğlu Grubu olarak enerjide gelecek görüyoruz. Enerjiye yatırımı hem milli bir görev olarak algılıyoruz, hem de karlı bir yatırım olarak görüyoruz.” “BAŞARIMIZI KISKANIYORLAR” ! Ağaoğlu Grubu için, “Battı-batacak” spekülasyonları da yapılıyor. Siz ne diyorsunuz bu dedikodular için? Türk insanı çok başarılıdır. Ancak, en büyük eksiklerimizden bir tanesi başarıyı kıskanmamızdır. Başarılı olan birini aşağı çekerek, kendi egosunu tatmin etmek isteyenler var. Biz o dedikoduculara kulak asmıyoruz. Biz işimize bakıyoruz, işimizi doğru yapmaya odaklanan bir grubuz. İşimizi de en iyi şekilde yapıyoruz. Yani o tür dedikodulara bakmıyoruz bile. Bizim de kulağımıza dönem dönem geliyor. Ama biz işimize odaklıyız, dedikoduya odaklı bir gurup değiliz . “DOĞA DELİSİYİM” ! Maslak 1453 projesiyle ilgili basında çok haberler çıktı. Sizin için ağaçları kesti dediler. Siz çevre düşmanı mısınız Ali Bey? Maslak 1453 projemizin yanında Park Orman ve Fatih Ormanları var. Park Orman senelerdir özel sektörün işletmesinde. Orada bir sürü aktivite yapılabiliyor. Orman Bakanlığı da şehrin yakınlarında bu tür yerlerin insanların kullanımına kent park olarak açılması hedefleri var. Proje sanki ormanın içinde yapılıyor gibi gösterildi. 320 bin ağaç kesiliyormuş izlenimi verildi. Bizim arazimiz 320 dönüm. Yani o araziye 320 bin ağacın sığması mümkün değil. Kaldı ki 3 tane ağaç bile kesmedik. Bodrumda bir arazimiz var orada milyonlarca ağaç yetiştiriyoruz. Yani tam tersi ben olayım, ailem, çocuklarım olsun çevre ve hayvan delisiyiz. Biz yaptığımız sitelerin içerisine yüz binlerce ağaç dikiyoruz. Ataşehir çorak bir araziydi, bir tane bile ot yoktu. Orada güzel bir site yaptık. O sitenin içinde binlerce ağaç diktik. Biz kendimiz üretiyoruz bu ağaçları. 32 EKOV‹TR‹N OCAK 2013 AĞAOĞLU GRUBU PROFİLİ sunduk. Bu dairelerin 2 bin 200’ünü satıp tahsilatını yaptık. Beni en çok sevindiren olay ise insanların çevreye ve doğaya duyarlı olmasıdır. Buradan alınması gereken en önemli ders bu ama bu duyarlılık yanlış yönlendirilerek insanlar aldatıldı. “SERDAR BİLGİLİ BENDEN DAHA ARTİST” Park Orman için biz Fatih Ormanları’nı almadan önce Serdar Bilgili ile görüştük. Ben çok artistim ama Serdar Bey, benden daha artist. Çok fazla para istedi. Veremedik. O yüzden Fatih Ormanları’nı aldım. Orayı ister biz işletelim, ister Serdar Bilgili işletsin önemli değil. Bunlar kamuya açık olan ve giriş ücretini bakanlığın belirlediği alanlar. Ortak olma diye bir düşüncemiz yok. Orayı Serdar Bilgili’nin yapması ya da Ali Ağaoğlu’nun yapması önemli değil. Doğal güzelliğin olması en büyük amaç. “ATA BİNİŞİM KISKANILDI” Maslak 1453 Projesi'ni 15 Eylül’de satışa sunduk. 10 gün içinde 2 bin 200 konut satışını gerçekleştirdik. İşini ve projesini doğru yapanın neler yapılabileceğini gördük. Bu memlekette herkese iş var ama bunun için bir doğru yetmiyor. Yerin doğru olacak, projen doğru olacak, ödeme şartların doğru olacak. Bunları bir araya getirdiğinde Türkiye’nin her döneminde Türk ekonomisinin gücüne gerçekten inanan bir insanım. Maslak 1453 ile yanlış algılama oldu. Özellikle sosyal medyada çok çarpıtıldı. Ata binişim kıskanıldı. İnsanlar yanlış yönlendirildi. Epey tartışma konusu oldu. Buna rağmen, aleyhte kampanyalar yürütülmesine rağmen biz orada 15 gün içinde 2 bin 700 daireyi satışa “SİNAN ÇETİN’DEN MEMNUNUZ” ! Yönetmen Sinan Çetin ile çalışmaktan memnun musunuz? Sinan Çetin ile reklam çekimine devam ediyoruz. Sinan Çetin ile çekimleri gerçekleştiriyoruz. Biz Sinan Çetin’den memnunuz. Bizim mesajlarımızı en net şekilde halka ulaştırıyor. Geçtiğimiz gün bir basın toplantısı yapmıştım. Burada ‘Maslak 1453 projesi kibirli bir proje’ demiştim. Bunu yansıtmasını istedik. Gerçekten o konuda başarılı oldu. Basın toplantısında ‘Ağaoğlu kibirli oldu’ denildi ama böyle değil. Projenin kibirli olduğunu kabul ediyorum ama kibir projeye ait. Buradaki yanlış anlaşılmam iyi bir binici olmamdandır. Kibir bana en uzak olan şeydir. İşimde her zaman iddialıyım. O proje dünyaca önemli bir proje. Şu anda dünya çapında projeler yapıyoruz. “10 BİN KİŞİYİ İSTİHDAM ETMEK BAŞLIBAŞINA BİR KATMA DEĞERDİR” ! Bardağı dolu yönden görmek çok önemli Ali Bey. Sizin ekonomimize katma değeriniz nedir? Şunu söyleyeyim; sadece 10 bin kişiye iş imkanı oluşturmak bile başı başına bir katma değerdir. Yıllık ciromuz 2 miyar TL’nin üzerinde. Yarattığımız katma değer ortadadır. Bugüne kadar 30 binin üzerinde konut ürettik. 5 milyon metrekarelik 29 projeyi hayata geçirdik. Şu anda hali hazırda 2,6 milyon metrekarelik 5 adet inşaatı devam eden projemiz var. bin 44’ü Körfez ülkelerine olmak üzere bin 104 bağımsız bölümü yabancılara satarak ülkemize 350 milyon dolar girdi sağladık. 2013’te Körfez ülkelerine 3 bin adet bağımsız bölüm satarak 1 milyar dolarlık dövizi ülkemize getirmeyi hedefliyoruz. EKOV‹TR‹N OCAK 2013 33 ÖZEL RÖPORTAJ / ALİ AĞAOĞLU AĞAOĞLU GRUBU 2012 YILI GERÇEKLEŞEN KONUT SATIŞLARI “ENERJİ YATARIMLARINI MİLLİ GÖREV OLARAK ALGILIYORUZ” ! Ağaoğlu Şirketler Grubu’nun, i nş a a t ı n dı ş ı nd a e ner j i v e t u r i z m alanlarında yatırımları bulunuyor. Enerji ve turizmde hedefleriniz nedir? Şunu söyleyeyim; enerjide dışa bağımlı olmak Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri. Milli kaynaklarımızın hızlı bir şekilde devreye alınıp, enerjiye yılda ödediğimiz 60-65 milyar doların aşağı çekilmesi gerekiyor. Biz Ağaoğlu Grubu olarak enerjide gelecek görüyoruz. Enerjiye yatırımı hem milli bir görev olarak algılıyoruz, hem de karlı bir yatırım olarak görüyoruz. Enerjide ilk hedefimiz 3 yılda bin MW’lik bir üretim kapasitesine ulaşmak. Yaklaşık 2 veya 2,5 milyar TL. gibi enerjide yatırım hedefimiz var. 2013 planlarımız dahilinde 18 MW-Seferihisar RES projesi işletmeye alınacak. Gürcistan HES ve Amasya-Umutlu HES projelerinin inşaatına başlanacak. Ayazma Kojenerasyon Santrali projesi işletmeye alınacak. Tatlıpınar RES, Esenköy RES, Manastır RES, Kürekdağı RES, Kartal RES ve Çubuklu RES projeleri için inşaat ön- 34 EKOV‹TR‹N OCAK 2013 cesi ilgili izin ve sözleşme çalışmaları devam edecek. Gökçeada RES ve Maslak Trijenerasyon Santrali Projelerinin üretim lisansı alınacak. Ağaoğlu Enerji Grubu bünyesinde halen 8 adet rüzgar enerji santrali projesi, 6 adet hidro elektrik santrali projesi ve 3 adet Kojenerasyon projesi yer alıyor. Ayrıca 1 adet elektrik toptan satış firmamız da var. Enerji grubumuzda 126 kişi çalışıyor. “ALARKO İÇİN SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUK” ! Ortaköy’de otel yapmayı planladığınız araziyle ilgili Alarko ile Ağaoğlu Grubu arasında bir sorun yaşanıyor. Bu arazi ile ilgili gelişmeler hangi noktada Ali Bey? Arazinin 3’te 2’sini satın aldık. Üçün biri de Alarko’da. Diğer kısmının satışında ise hukuki süreç devam ediyor. Alarko yıllardır orada kiracı konumundaydı. 3 kardeşli bir ailenin arazisi ama; hep Alarko’nun kendi arazisi diye bilinir. 2010 yılında 3 kardeşten birisinin hissesini satın aldı. Kadının zaafiyetinden istifade edip değerinin çok çok altında alınan bir arazi. Diğer kardeşler dava açtılar. Orası tarihi bir bina. Alarko buraya bir sürü kaçak bina yapmış. O binaların yıkımı için ilgili Boğaziçi İmar Müdürlüğü, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Kültürel değerlere kaçak bina yapmanın ağır cezaları var. Bu hukuki bir süreçtir. Türk hukukuna saygılıyız. Ama aileye yapılanın haksızlık olduğuna inanıyorum. Arazinin diğer 3’te birini de alacağız. ! Siz İsak Alaton ile bu konuyu yüz yüze görüştünüz mü? Yok onunla bu konuda görüşmedik. ! Basına da yansıyan bir atışma oldu aranızda. Varsa onun derdi. Benim derdim değil... ! Peki Alarko’nun uhdesindeki hisseyi almak ister misiniz İsak Bey satsa? Tabii ki; onu basına da söyledim. Elinde belge olmayan bir kardeşten satın alındı. Ve kardeşin hakları ihlal edilerek satın alındı bu yer. Şu anda o dava devam ediyor zaten . ! Siz Alarko’ya teklifte bulundunuz mu? Tabii kaça aldıysan, 3 katını vereyim dedim. ! Ne cevap verdiler? Cevap gelmedi. “TURİZMDE TEMKİNLİ BÜYÜYORUZ” ! Ağaoğlu Grubu’nun turizm sektöründeki yatırımlarından söz eder misiniz? Turizm sektöründe daha temkinli büyüyoruz. 2012’de Uludağ’da ikinci otelimiz olan My Mountain otelini devreye aldık. İstanbul’da 8 otelimizin projeleri yapılıyor, 212 Otel, Yeniköy’deki Sait Halim Paşa Yalısı projemiz, Anadolu Hisarı yakınındaki Amcazade Yalısı Projemiz ve Ortaköy otellerinin inşaatı devam ediyor, 2013’te devreye alacağız. Grubumuzun bünyesinde halen Ağaoğlu My City Otel, Ağaoğlu My Resort Otel, Ağaoğlu My ! Satarlarsa almak taraftarı mısınız? Tabi alıp orayı İstanbul’a kazandırmak istiyorum. “2013 DAHA GÜZEL OLACAK” ! Dünya ve Türkiye ekonomisine baktığımızda 2012 nasıl bir yıldı sizce? Şunu söyleyeyim dünya 2008 ten Mountain Otel faaliyet sürdürüyor. Bu 3 otelin toplam 736 yatak kapasitesi var. Bunun ikisi Uludağ’daki kış oteli, diğer İstanbul’da şehir oteli. Ayrıca telesiyej işletmeleri ve My Club’lar turizm işletmelerimiz arasında yer alıyor. Turizm grubumuzda 768 kişiye istihdam sağlıyoruz. 2012’de otellerimizden yaklaşık 14 milyon TL, Uludağ’da sadece kış sezonunda faaliyet gösteren telesiyej, teleferik ve teleski hatlarından 2 milyon TL, toplam 17 bin 845 üyeye hizmet veren 6 adet My Club tesisimizden ise 16 milyon TL ciro elde ettik. beri gerçekten büyük bir krizle uğraşıyor. Dünya 2012’yi sıkıntılı geçirdi. Ama Türkiye; dünyada en az etkilenen ülkelerden biri oldu. Hatta büyümesi bu gün Avrupa’nın ve Batı’nın çok üzerinde. Çin’den sonra en hızlı büyüyen ikinci ülke Türkiye. Bunda siyasi istikrarın çok büyük payı var. Hükümetin istikrarlı yönetiminin çok önemli payı var. Türkiye, 2012’de kontrollü bir küçülmeyi sağladı. Daha sonra olumsuzluklar yaşamamak için biraz frene basıldı. Ama; ben 2013 yılının daha güzel olacağına inanıyorum. Yani Türkiye’nin 2023 vizyonunda dünyanın ilk 10 ekonomi sırasına girme iddiası var. Ben bu iddiayı 2023’ten önce bile sağlayabiliriz diye düşünüyorum. Türk ekonomisinin bu gücü var diyorum. EKOV‹TR‹N OCAK 2013 35 ÖZEL RÖPORTAJ / ALİ AĞAOĞLU TÜRKİYE 2020’DE İLK 10’A GİRER “2013’TE BÜYÜME YÜZDE 5 OLUR” Ali Ağaoğlu, 2013 yılında Türkiye’nin yüzde 5 büyüyeceğini ön görüyor. Merkez Bankası’nın ayağının frenden çekmeye başladığını belirtiyor. Türkiye nüfusunun çok genç olduğunu ve gençlere iş alanları açılması gerektiğini belirten Ali Ağaoğlu, yüzde 5’in altında bir büyümenin sosyal sorunları arttıracağını söylüyor. “Ben iyimserim. Türkiye 2023 yılına kalmadan 2020’nin başında dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girecektir. Şayet çok büyük bir hata yapmaz ve kendi kafamıza kurşun sıkmazsak.” ! 2013 dünya piyasaları bakımından nasıl bir yıl olur sizce? Kriz devam edecek. Avrupa kendini çok kısa dönemde toparlayamaz. ! Peki sizin öngörünüzü almak istiyorum, 2013 yılında Türkiye yüzde kaç büyür sizce? Yüzde 5 veya biraz üzerinde olur. ! Siz iyimsersiniz. 2012’de büyüme 3,5, 4 civarında olur . 2013’te yüzde 5 veya 5’in biraz üzerinde olur. Çünkü Merkez Bankası da yavaş yavaş ayağını firenden çekiyor. Biraz daha büyümeye müsaade edecek gibi gözüküyor. Onun için yüzde 5’in altına düşmez. Genç nüfusumuz var. Gençlere iş, aş verilmesi lazım.Yüzde 5’in altındaki büyüme sosyal olaylara gebe olmak demektir. “BÜROKRASİ TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK SORUNU” ! Sizin öngörünüz nedir, Türkiye ne zaman dünyanın 10 büyük ekonomisi olabilir? 2020’ li yılların başında biz bu büyüklüğe ulaşırız diye düşünüyorum. Eğer çok büyük bir hata yapmazsak, eğer kendi kafamıza kurşun sıkmasak Türk ekonomisinin bunu yakalayacak potansiyeli var. Siyasi iradenin burada karalığı var ama; bürokrasi siyasi idarenin hızına yetişemiyor. Siyasi irade; iradesini ortaya koyuyor, kararlığını ortaya koyuyor ama; bunun alt yapısını hazırlaması gereken bürokrasidir. Bürokrasi siyasetin gerisinde maalesef. Bu Türkiye’nin en büyük sorunlarından biridir. 36 EKOV‹TR‹N OCAK 2013 ! Başbakan da bürokratik oligarşiden yakınıyor . Bu kadar güçlü bir lider bile, güçlü bir iktidar bile bürokrasiden şikayetçi. Tabii ki; eskiye göre çok şey değişti, çok ilerleme var ama; işler hala yavaş yürüyor. Siyasi irade ile bürokrasiyi biraz daha entegre etmemiz gerekiyor. ! Neden bürokrasi bir ülkenin kalkınmasına engel olmak ister, yürüyen arabayı durdurmak ister ki? Bürokrasinin yazılı olmayan kuralları var. Yani dünyanın her yerinde bürokrasi böyledir. Türkiye de bu bir az daha fazladır. Bu, ta Osmanlı’ dan beri gelen bir gelenektir adeta. Eğer bir bürokrat hiç iş yapmazsa ona hiç kimse hesap sormaz. Ama eğer bir bürokrat iş yapıyorsa herkes öküzün altında buzağı arıyor. Bu da memuru iş yapmamaya itiyor. “ERDOĞAN, DÜNYANIN EN KARİZMATİK LİDERLERİNDEN BİRİ” “Avrupa lider sıkıntısı yaşıyor. Dünyada bütün büyük ülkeler liderin peşinden gider. Özellikle şu dünya krizinin yaşandığı bir dönemde böyle güçlü karizmatik bir lidere sahip olması Türkiye’nin de büyük avantajıdır. Erdoğan dünyadaki en karizmatik liderlerden biri.” ! Türkiye son 10 yılda çok önemli bir noktaya geldi. Burada Başbakan Erdoğan’ın rolünü siz nasıl değerlendiriyorsunuz? Erdoğan, karizmatik bir lider midir? Başbakan Sayın Erdoğan, dünya- daki en karizmatik liderlerden biri. En pratik liderlerden biri. Güçlü bir kişiliği, güçlü bir yapısı var. Ülkesini seven özüne, sözüne bağlı yapısı var. Türkiye bu bakımdan şanslı bir ülke. Bugün Avrupa’nın yaşamış olduğu büyük sorun nedir? Almanya’yı ve Merkel’i ayıralım, Avrupa Birliği’nin diğer ülkeleri şu an lider sıkıntısı yaşıyor. Dünyada bütün büyük ülkeler liderin peşinden gider. Özellikle şu dünya krizinin yaşandığı bir dönemde böyle güçlü karizmatik bir lidere sahip olması Türkiye’nin de büyük avantajıdır diye düşünüyorum. ! Bunu samimi olarak mı söylüyorsunuz? Samimi olarak söylüyorum. Ben inandığım her şeyi doğrudan söyleyen bir insanım. Kesinlikle inandığım için düşüncem budur. “OYUMU AK PARTİYE VERDİM” ! Son seçimde oyunuzu hangi partiye verdiniz? Ak Parti’ye verdim. Ondan önce oy kullanmadım. Hakikaten ben AK Parti yönetimini başarılı gördüğüm için ki; Türkiye’yi nerden nereye getirdiği belli, oyumu AK Parti’ye verdim. Dünya ekonomisinin krize girdiği bir dönemde, Türkiye son derece başarılı yönetildi. ! Türkiye 2014’te bir seçim yaşa- yacak. Başkanlık sistemi tartışılıyor. Başbakan Erdoğan da Başkanlık sistemini savunuyor. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz Türkiye’de başkanlık sistemini. Recep Tayip Erdoğan’ın güçlü bir başkan olarak Çankaya’ya çıkarsa bu Türkiye’nin geleceğini nasıl etkiler? Türkiye, bakın şu 10 senede siyasi istikrarı yakalaması ile beraber büyümeyi başardı. Türkiye’nin bu siyasi istikrarı kesinlikle bozmaması lazım diye düşünüyorum. AK Parti geleneğinde bağlılık vardır, iradeye saygı ve bağlılık vardır. Ülkenin dinamiklerinde bazı gelişmeler olacak. Ancak siyasetçilerin uzlaşma kültürüne yakın olacaklarını ve uzlaşacak- larını düşünüyorum. Türkiye’nin dediğim gibi bir siyasi istikrarsızlık yaşamaması lazım. Çünkü ekonominin bu kadar güçlenmesine rağmen kırılganlık devam ediyor. Onun için bir kaosa tahammül yok. “ERDOĞAN BAŞKAN OLURSA TÜRKİYE KAZANIR” ! R ecep T ayy i p E r d oğ an ’ ı n Ba ş kan o l ar ak y öne t eceğ i b i r Türkiye’nin geleceğini nasıl görüyorsunuz? Şunu söyleyeyim; Türkiye kazanır. Sayın Erdoğan, bugün Türkiye’nin en güçlü, en karizmatik lideri. Ben bunu daha önceki programlarımda da söyledim. Türkiye’de gelmiş geçmiş 3 tane lider tanırım. Bir tanesi Atatürk ki; hakikaten onun yeri çok daha farklıdır. Biri rahmetli Turgut Özal, bir de Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Türkiye’deki en önemli kalkınma hamleleri bu dönemlerde yapılmıştır.Türkiye başarıyı da bu dönemlerde yaşamıştır. “BİZDE ORTAK AKIL VAR AMA SON NOKTAYI BEN KOYARIM” ! Özel sektöre baktığımızda orada Başkanlık sistemi var. Siz örneğin A ğa oğl u Şi r ke t l er Gru b u’n u n Başkanısınız. Son sözü siz mi söylersiniz? Eee tabii… Bizim bizim toplantılarımız inanılmaz sert geçer. Yani mecazi anlamda söylüyorum kemik sesi gelir. Yani herkes fikrini net bir şekilde çekinmeden ortaya koyar, tartışırız orada. Bir ortak akıl var. Ancak, son noktada ben müdahil olurum. EKOV‹TR‹N OCAK 2013 37