PDF Katalog: Beyoğlu Projeleri
Transkript
PDF Katalog: Beyoğlu Projeleri
1 Si s ka İn ş a a t Ta a h h ü t M i m a r lı k ve M ü h e n d i s li k A Ş › S i s k a C o n st r u ct i o n C o n t ra ct i n g Arch i te ct u re E n gi n e e r i n g I n c. İ s t a n b u l 2 0 1 3 2 3 4 5 Mimarlık mirasının değerini bilmek Appreciating the architectural heritage Siska, restorasyon deneyimini 15 yıl önce, dünyaca ünlü Osmanlı Mimarı Alexandre Vallaury’nin eseri, sonraki adıyla Demirbank binasıyla başlattı. Bu adımı, Beyoğlu’nun göz bebeği binalarının restorasyon ve yeniden işlevlendirme projeleri izledi. Onlarca yapı, Siska mimarları, mühendisleri, usta ve işçilerinin elinde yeniden hayat buldu. A. Sinan Kasımoğlu Siska AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Siska AŞ Chairman of the Board Beyoğlu yapılarındaki deneyimimiz, bugün bu bölgedeki restorasyon ve dönüştürme uygulamalarında uzman bir kuruluş olmamızı sağladı. Bu başarıda, günümüzün saygın mimarlarıyla birlikte çalışmanın rolü büyüktür. Tarihin bize miras bıraktığı bu nadide eserleri titizlikle onarırken işimizi sevgi ve özenle yapıyoruz. Beyoğlu yapıları profesyonel bir iş olmanın ötesinde, bize kendi evimizi yapıyor olmanın heyecanı ve mutluluğunu yaşatan amatör bir ruhu da canlandırdı. Geçmişle gelecek arasında kritik bir rol üstlenirken, sahip olduğu mirasın kıymetini bilen işverenlerimizin beklentilerini anlıyoruz. Bir yandan Beyoğlu’nun altın çağının değerlerini yeniden var eden uygulamalara imza atıyor, diğer yandan binaların günümüzün ihtiyaçlarını ve deprem güvenliğini karşılayacak özelliklere kavuşturulması için en yüksek teknolojiyi kullanıyoruz. Beyoğlu binaları yaşasın, geçmişte bıraktıkları iz, geleceği de umutlandıran bir güç olsun. 6 Siska started its restoration experiences 15 years ago with world famous Ottoman architect Alexandre Vallaury’s creation, later known as Demirbank building. This step was followed by restoring and refunctioning of Beyoğlu’s precious buildings. Tens of structures came to life with in the hands of Siska architects, engineers, craftsmen and workers. Our experience in Beyoğlu structures made us an expert firm in the restoring and transformation application in this area nowadays. Working with respectable architects of our time, pays a great role in this success. We do our jobs with love and care while repairing those precious buildings which history bequeathed us. Besides being a professional job, Beyoğlu buildings aroused an amateur spirit in us which makes us feel the excitement and happiness of making our own homes. While taking a critical part between the past and the future, we understand the expectations of our employers who know the value of the legacy they have. We recreate the values of Beyoğlu’s golden age, on the other hand we use the highest possible technology to give our buildings the aspects to meet today’s needs and earthquake safety. Let the buildings of Beyoğlu live, and the marks they have left in the past be the strength that gives hope to the future. 7 Beyoğlu Yapıları Beyoğlu Buildings Beyoğlu, Türkiye’de modernleşmenin kentsel ve mimari yansımalarının belirgin olduğu bir bölgedir. Beş asır boyunca nüfus, yaşam tarzı, sosyal-kültürel özellikleriyle değişime damgasını vurmuş bir semttir. Aşağı kesimde liman mahallesi Galata, yüksekte ise üzüm bağları ve kırlarla kaplı bu bölgenin kaderi 16. yüzyıldan itibaren elçiliklerin gelmesiyle değişti. Beyoğlu’na gelişme dinamiğini veren yabancılar kendi yaşam tarzlarını da getirerek yeni bir atmosfer yarattı ve çevrelerini etkiledi. Yunanca “Pera”, “karşı yaka”, “öte” anlamına gelen bu semte Türkler “Beyoğlu” demiştir. Ceneviz kolonisi Galata, daha çok limanla ilişkili iş merkezi, yukarısı Pera ise, elçilikler ve buna paralel konut bölgesi olarak gelişti. Sanayi çağında gümrük kapısı görevi gören bölge, aynı zamanda batının modern hayatının pek çok yeniliğinin ülkeye girerek yayıldığı bir kapı görevi gördü. 19. yüzyıl Beyoğlu için dönüm noktası oldu. 1839 Tanzimat Fermanı’yla levanten, gayrimüslim ve azınlık nüfusuyla birikte artan yabancı etkisinin odak noktası Beyoğlu oldu.1830 ve 1871 yangınları semti kasıp kavurdu. Binlerce bina harap oldu. Boşalan arsalar ve caddeler üzerinde kârgir binalar yükseldi. Bugünkü Beyoğlu büyük ölçüde, 1871 büyük yangını sonrasında şekillenmiştir. Osmanlı veya yabancı usta ve mimarların inşa ettiği bu yapılar, yeni bir konut tipinin ortaya çıkmasını sağlamışlardır. 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren İstanbul’da diğer mahallelerde de yaygınlaşmaya başlayan bu konut8 lar kadastral planlarda “appartments” olarak kaydedilmiştir. Kayıtlarda bu yapıların çoğunun mimarları, ilk sahipleri, yapım tarihleri ve mimari projeleri hakkındaki bilgiler yetersizdir. Ancak 20. yüzyılın değişen olayları içinde binaların sahiplerinin ve içindeki yaşayış biçiminin değişmesiyle birçoğunun işlevi değişmiş, iç özellikleri kaybolmuştur. Beyoğlu binaları aynı zamanda yakın dönem tarihine de ışık tutmaktadır. 20. yüzyılın çalkantılı olayları içinde yer alan pek çok tarihi yapının, mimarları, sahipleri ve çevresinde gelişen dramatik olaylar, siyasi ve toplumsal tarihi de aydınlatmaktadır. Günümüz Beyoğlu’su, Türk ve yabancı yatırımcıların ilgisini çekmiş, iki asır önceye uzanan mimarlık mirasının kullanılarak yaşatılması, yeniden işlevlendirilerek korunması anlayışıyla geleceğe uzanıyor. Siska AŞ, dünyaca ünlü mimarlar Vallaury’ler, Tedeschi’ler, Leoni’lerin en önemli eserlerini; Beyoğlu kimliğine damgasını vurmuş tarihi yapıları, Deustsche Bank’ları, Crédit Général Ottoman’ları, Selimbey, Siniossoglou, Corpi Apartmanlarını restore etmekten, günümüz ihtiyaçlarına uyarlayarak geleceğe aktarılmasına katkı sunmaktan kıvanç duyar. Beyoğlu is an area in which the urban and architectural reflections of modernity are significant. It is a neighborhood that has put its signature into change for five centuries with its population, life style and social-cultural aspects. The lower part of the area was the harbor district and the upper sides were covered in vines and grass. The destiny of the region changed in nth century when the embassies started to came. The foreigners gave Beyoğlu the dynamism of change, created a new atmosphere and affected their surroundings by bringing in their own life styles. In Greek the neighbor hood is called “Pera” which means “the other side”, “far away”. The Turks called it Beyoğlu. The Genoese colony Galata prospered as a business districted due to the harbor and the upper side Pera prospered as a residential area due to embassies. During the industry age, the area served as a customs gate from which many of the daily innovations of the west entered the country and spread out. nth century was a turning point for Beyoğlu. It became the focus point of the rising effect of foreigners due to the minority population, Levantines, non-Muslims and 1839 Imperial Edict of Reorganization. The fires in 1830 and 1871 overwhelmed the neighborhood. Thousands of buildings were demolished. Stone and brick buildings were raised above the emptied fields and streets. The Beyoğlu present today has mostly shaped after the great fire in 1871. buildings became popular in other regions of Istanbul in the second half of nth century and were called “apartments” in cadastral plans. In registries the information on the architects, first owners, date of build and architectural projects are inadequate. Nevertheless, during the altering conditions of the 20th century the residents and life styles in the apartments were changed so that they lost their primary functions and inner properties. The buildings of Beyoğlu also put a light to the early history. The architects, owners of the historical buildings and the dramatic events surrounding them enlighten the political and social history. The Beyoğlu present today, arouse attention in both Turkish and foreign investors. It reaches into the future with its architectural heritage of two hundred years kept alive, used and protected by refunctioning Siska AŞ. is proud to restore the most important masterpieces of world famous architects Vallaury, Tedeschi, Leoni, the historical buildings of Beyoğlu, Deustsche Bank, Crédit Général Ottoman, Selimbey, Siniossoglou, Corpi Apartments and contribute in the transference of them to the future by renovating them for the needs of the modern age. Those structures were built by Ottoman or foreign craftsmen and architects. They provided for a new type of residence to emerge. Those kind of 9 Geçmişle geleceğin yükünü birlikte taşımak Loading the responsibility of both the past and the future Bir yapı inşa etmenin en keyifli tarafı, yapının kendi hayatınızı aşan süreler boyunca yaşayacağını bilmektir. Geleceğe kalacak bu eseri, torunlarınız, torunlarınızın torunları ve hatta onların torunları bile görebilir. Yarattığınız son derece somut, elle tutulur, uzun ömürlü, maddi bir sonuçtur. Esin Eştürk Mimar Siska AŞ Restorasyon ve Dönüştürme Projeleri Sorumlusu Restoration and Transformation Projects Supervisor Bir de hikâyesi olan tarihi bir yapıyı yeniden işlevlendirip, inşa ederken aldığınız sorumluluğu düşünün. Geçmişin ve geleceğin yükünü birlikte taşımak... Tarihi olan bir yapının birikimleri ve bir kimliği vardır. Restorasyon uygulamalarının, yeniden projelendirmelerin, yeni yapılara göre çok daha zor olmasının sebebi bu kimliktir. Çünkü yapı, yaşına, ruhuna, geçmişine saygısızlık edilmesini, varlığının yok sayılmasını kabul etmez. Beyoğlu bölgesindeki restorasyon projelerinde, inşaat sürecinin tüm zorluklarına, bir de akan günlük sosyal hayatın dolaşımına zarar vermeden, adeta varlığınızı hissettirmeden özel bir süreci yürütme güçlüğü eklenir. Gelişmiş inşaat teknolojileri bu bölgelerde birden bire değerini yitiriverir. Çünkü tarihsel doku ve akan hayat bu teknolojileri sahaya getirmenize, kullanabilmenize izin vermez. Belli bir noktadan sonra elinizde en önemli değer olarak insan gücü kalır. Bugüne kadar olan tecrübelerimden şunu söyleyebilirim; projelerin uygulama sürecinde işin matematiği ve sürecin uygulama adımları benzer olsa da her proje aslında son derece kendine özgü 10 bir enerji taşıyor. Her süreçte değişen işverenlerle, değişen mimari yaklaşımlarla, değişen hedefler ve hassasiyetlerle, sizin tavrınız ve duruşunuz da değişiyor. İyi çıkarılmış bir işin sırrı işvereni ve mimari grubu iyi anlayarak hedefleri belirlemek, projeye ayrılan süre ve bütçeye göre öncelikler doğrultusunda doğru bir yönetim programı oluşturmakta yatıyor. Süreç başladığında yüklenici olarak işin gereğini yerine getirme sorumluluğu artık sadece size kalıyor. Bana göre bir projeyi layıkıyla sonuçlandırmak demek, hedeflenen sürelerde ve maliyetlerde kalarak yüksek ürün kalitesini yakalamak demektir. Bu ticari bir yaklaşım olmaktan çok, önce kişinin kendisine, sonra işine ve işverenine, en önemlisi de milli değerlere duyulan saygının bir göstergesidir. Siska ailesi olarak, İstanbul’un gelişen ve değişen yüzünde yer aldığımız her proje, bizim için yeni bir tecrübe ve birikim oldu. Her seferinde daha iyisini hedefleyerek ve hep öz eleştiri yaparak geldiğimiz bu noktada, arkamıza dönüp baktık. Hatırı sayılır sayıda nitelikli projeye imza atmış olmamız, kendi gelişim sürecimizin ve amatör ruhumuzu hiç kaybetmeden kazandığımız profesyonelliğin göstergesi oldu. Hayatın bize sunduğu bu şansı değerlendirebilmiş olmamızı, tecrübelerimizin yarattığı heyecana, firmamızın genç, dinamik ve öğrenmeye açık yüzüne borçluyuz. The most joyful part of building a structure is to know that the building will live more than your own life span. Your children, grand children and even their children can see those structures that will last for the future. What you create is a very concrete, solid, durable, earthly outcome. On top of that, imagine the responsibility you are taking while renovating a historical building that has a story. Loading the responsibility of both the past and the future... A historical building has a background and a personality. The reason why the restoration applications and replanning are harder than the ones for the new buildings is that personality. Because the structure won’t accept disrespect to its age, soul, past and the denial of its presence. In the restoration projects in Beyoğlu, the struggles of the construction process are accompanied by the struggle to carry on a special process without disturbing the daily social life and making yourself merely invisible. The high end construction technologies suddenly lose their values in this area because the historical texture and the flow of the life won’t let you carry those technologies to the field, let alone use them. After a certain point you are left out with man power as your most important resource. Based on my experiences up until today, I can say that although the mathematics of the job during the applications of the projects and the steps of the applications are similar, every project have a very unique energy of their own. Your attitude and standing also change with altering aims and sensibilities, changing employers and architectural approaches in each time course. The key to a well done job is to understand the employer and the architectural group, to set aims and to cerate an accurate administration plan due to the priorities like budget and due dates. After the initiation of the process, the responsibility of carrying the job properly is solely on you as the contractor. According to myself, to end a project thoroughly means, reaching a high product quality by staying in the time and budget restrictions. This is more than a commercial approach, but a sign of the respect shown to one’s self, job, employer and most importantly to the national values. As the Siska family, each and every project that we took part in the improving and altering face of Istanbul, was a new experience and accumulation for us. In this point, which we reached by aiming for better and selfcrticising each time, we looked back. Our signatures in considerably many prestigious projects became a sign for our own development process and our professionalism which we gained by never losing the amateur spirit. We owe the fact that we were able to pursue the chances life presented us, to the excitement our experiences create in us, and our firm’s face which is young, dynamic and eager to learn 11 Restorasyon ve yeniden işlevlendirme Restoration and refunctioning Restorasyon kelimenin tam anlamıyla tamirattır, bizim işlerimiz restorasyondan öte yeniden işlevlendirme kavramıyla açıklanabilir. Bu nüans önemli, projelerde restorasyon ve yeniden işlevlendirme tanımı yapılır. Restorasyon daha dar bir etkinlik alanı olarak orijinali tekrar var etmekle ilgilidir. Oysa yeniden işlevlendirme binanın bazı yerlerini değiştirme üzerine kurulu bir yaklaşımı içeriyor. Bizim binalarımızda yaptığımız iş bu, yoksa yapılan iş sadece zanaate indirgenmiş olur. Han Tümertekin Y. Mimar M. Architect O zaman şu soru ortaya çıkıyor; Binanın neresi orijinal haliyle korunur, neresi dönüştürülür ve yeniden işlevlendirilir? Bu proje aşamasında Anıtlar Kurulu’yla yapılan tartışmalar sonucunda belirleniyor. Burada inşaat şirketinin önemi, korunacak ya da orijinal haline dönüştürelecek olan binadaki hassasiyet, dikkat ve özen ile öte yandan hayatın getirdiği yeni ihtiyaçları karşılamak üzere, müdahale edilecek bölümlerdeki yeni teknolojilerin uygulanması arasındaki ilişkide ortaya çıkıyor. Bu operayonun iki yönü var; birincisi inşaatçı bu özene sahip olmalı, ikincisi son teknolojik yenilikleri uygulayabilmeli. Bunlar çelişen şeyler. Restorasyon dünyasında “merhamet raspası” diye bir deyim var, koruma açısından bu yapılar son derece merhametli bir yaklaşım gerektiriyor. Öte yandan binayı ayakta tutarken yerin altına bir kaç kat girmek gibi fazlasıyla kaba inşaat eylemleri içeriyor. Bu ikisini bünyesinde barındırmak bir haslet. Kaba işi yapanlar hızlı ve verimli şekilde yıkıp döken, beton atanlar. Restorasyondan gelenler ise hiçbir şeye dokunmayıp elinde fırça ile iğne ile kuyu kazanlar. Bizim yaptığımız opersayonların temel özelliği ikisinin aynı yerde varolması ve bünyenin iki çok farklı davranışı yerine getirmesidir. Siska’yı ayrıştıran özellik bu. Bu iki ucu bünyesinde barındırıyor. Siska bu alandaki en iyi firmalardan biri olarak tanınmasıyla 12 birlikte asıl özelliği budur. Hemen tüm projelerimizde bu tanım geçerlidir. Yeniden işlevlendirme nereden çıkıyor? 19. yüzyıl sonundan bugüne gelen değerleri koruyup yaşatmak, günümüzdeki ihtiyaçların karşılanmasıyla çatışıyor. Benim eğilimim her zaman mümkün olduğunca her binaya analitik ve mesafeli yaklaşmak. Romantizm ve duygusallığı bir kenara bırakarak korunmaya veya yeniden var etmeye değer orijinalite nedir? Bunu çok iyi anlamak, öte yandan da yeni işlevin binaya uyarlanması için gerekecek minimum müdahaleyi yapmak. Mimarın, yaratıcı aktör egosunun binayla hesaplaşması bakımından minimum tanımı önemli. Binayla didişmek, inatlaşmak yerine, en uzak duran mimarlardan biriyim, varsa benim başarım buradadır. Sabırlıyım, anlamak ve dinlemekle çok ilgiliyim. Böyle bir yapı bulduğumda “Ben buna ne yaparım?” yerine, “Elimde ne var?” sorusunu anlamak isterim. Elimde olanı anladığımda harekete geçerim. Bu tür yapılardaki müdahalelerde bana şu soruluyor: “Bu kadar sınırlamalarda çok zorlandınız mı?” Bana göre boş bir arsa ile arasında bir fark yok. Boş bir arsada da kısıtlayan pek çok şey olabilir. Ben sınırlamalar içinde yaratıcı olan biriyim. Bu tür yapıların pek çok mimarlar için problem olan varolma halleri benim için avantaj. İşin başlangıç aşamasında binanın soyulması, zaman içindeki müdahalelerin ayıklanması işleri var. Bu inşaat şirketini doğrudan ilgilendiriyor. Bu aşamada “merhamet raspası” dediğimiz özenle çalışılmalı. Yeni işlevle birleştirilmede egoyu baskı altına almalı ölçülü davranmalı. Oradaki işbirliğinin önemli noktası sabrı ve duraklamaları tolore etmeli. Siska ile çalışmanın avantajı bu, beni dinleme ve bekleme lüksünü sağlıyor. Bu da benim için ayrıcalıklı bir durum. Restoration literally means repairing, our job can be defined more with the term refunctioning rather than restoring. This nuance is important, in projects restoring and refunctioning are defined. Restoration has a more limited area and is relevant with recreating what is already present. On the other hand, refunctioning has an approach based on changing some aspects of the building. This is what we do with our buildings, if not the job will be came down only to craft. Then here comes this question: Which part of the building is preserved as original, which part is transformed and refunctioned? This is determined by the discussions done with The Council of Monuments. This also brings out the relation between the importance of the building company, the precision, care and caution in the structure which will be preserved or transformed to the original, and applying new technologies to the parts being interfered in order to respond to the needs of modern life. There are two sides to this operation, the first one is the constructor must have this care, secondly must be able to apply the latest technological innovations. These to are contradictory. In the restoration world there is a saying “mercy scraper”, those structures need a very mercifully approach in protection vise. Also, really heavy construction works are included like going several floors underground while the building is still standing. It is a trait to have those two together at the same time.. The ones doing the heavy construction are the ones who demolish fast and efficiently, who lay concrete. The ones coming from the restoration are the ones who don’t touch anything and attempt to do the impossible with their brushes. The basic aspect to our operation is the presence of the two together and having those two very different acts done together. This is what makes Siska unique. It has those two distinctions both. Siska is known as one of the best companies a that field and this is its best quality. This definition is accurate for almost all of our projects. Where does refunctioning come from? Preserving and keeping alive the values that reached today from the nth century are controversial with keeping up with the needs of today. My leaning is always to approach each building analytically and cautiously if possible. What is the originality worth preserving and recreating if we leave romanticism and emotions aside? It is important to understand this well and also do the minimum interventions to apply the new functions to the building. empty field. I am someone who can be creative in restrictions. The state of the presence of these buildings can be a problem for many architects but it is an advantage for me. Tearing down the building and cleaning the interventions done before is at the beginning of the job. This is a direct concern of the construction firm. In this stage the work must be done with the care we call “the mercy scraper”. Moderation is the key to repress the ego when combining the new functions. The importance in the collaboration must tolerate the patience and pauses. This is the advantage of working with Siska, it gives met he luxury to wait and listen. This is a privileged situation for me. The minimum definition of the architect is important in relevance to his reckoning with his creator ego and the building. Instead of arguing and obstinating with the building, I am one of the architects who keep the most distance, if there is any this is where my success comes from. I am patient, I am interested in listening and understanding. When I find such a building I want to understand the question “What do I have here?” instead of “What can I do to that?”. When I understand what I have, then I make my move. The question coming up in the interventions to these kind of buildings is: “Did this much restriction give you a hard time?” I don’t see a difference with an empty field and this. There can also be many restrictions in an 13 Beyoğlu’nun tarihi binaları nasıl yaşar? How could the historical buildings of Beyoğlu live? Binaları yaşatan her zaman insanlardır. Tutarlı bir tarihi bina koruma anlayışı bu insan odağını içermeli. Beyoğlu bölgesinde, İstanbul’un binlerce yıllık tarihini solurken, sosyal yaşamın içinde olmak, kentin kozmopolit havasının merkezinde, toplu ulaşımın desteğiyle yaşamak isteyenler için özel projeler geliştirdik. Sarp Tiryakioğlu Yatırımcı Investor 14 Bu projeler gerçek İstanbul yaşam tecrübesini, tamamen yenilenmiş, deprem güçlendirmesi yapılmış, güvenlik sistemleriyle donatılmış ve profesyonel olarak yönetilen tarihi İstanbul binalarında, standart kalite sürekliliği ile sunuyor. What makes a building live is always the people. A consistent understanding of preservation of the historical buildings must comprise this human focus. In the Beyoğlu region, while breathing in the thousands years old history of Istanbul, we developed special projects for the ones who wanted to be in the social life, and live in the center of the city with public transport support. Those projects present the real Istanbul life experience in the fully renewed, reinforced, secure and professionally administered Istanbul buildings with consistency in quality. Kiralama rayiçlerinin makul düzeyde tutulduğu bu modelin Beyoğlu tarihi binalarının yaşamasına büyük katkıda bulunduğunu düşünüyorum. Kentsel doku olarak baktığınızda, konut, alışveriş ve kültürel mekanlarının iç içe bulunduğu alanlarda şehir yaşar. Turist de belli alanlarda tanımlanmış steril bölgelere değil, yaşayan şehire ilgi gösterir. I believe that this model, in which the rent fees are held in reasonable ranges, contribute greatly in the survival of Beyoğlu’s historical buildings. When we look at the urban texture, the city lives in the areas where residents meet shopping and cultural sites. Tourists are also attracted to the cities which are alive, not sterilized and defined in significant areas. Beyoğlu’nun dönüşümü sadece oteller ve alış veriş yapıları üzerinden olmamalı. Bu ciddi bir tehdit. Diğer yandan spekülatif rakamların öne çıkması, Beyoğlu tarihi yapılarının geleceği açısından bir diğer tehdit. Yatırımcılar için ancak finansman yükü taşınabilir yatırımlar mantıklı sonuçlar veriyor. Binaların al-sat şeklinde yatırım yapılmadan elden ele geçmesi, spekülatif kazancın ötesinde bölgeye değer katmayacaktır. Yatırımcıların, tarihi binaları yenileyerek yarattıkları katma değer üzerinden makul bedellerle kiralamaları sağlıklı bir dönüşümü sürdürebilir kılar. Beyoğlu’s transformation must not only be upon hotels and shopping malls. This is a serious threat. On the other hand, the upcoming of speculative numbers is also a threat to Beyoğlu’s historical structures. For investors, only financially available investments give reasonable outcomes. The passing of the buildings into other hands by the buy-sell model won’t bring any value to the area other than speculative incomes. The investors can renew and rent the buildings according to the value they have added to them and this can make a healthy transformation possible. 15 21 19 20 Taksim rı şı Bulva Tarlaba 18 17 . al C kl İsti 15 13 10 9 Meşrutiye t C. 12 11 İstikla l C. 14 16 8 6 5 7 lec Lü Ba nk ala r 1 C. 2 16 3 4 . kC de n ihe 1-Demirbank-Societte Ottoman Bank de Change 2-Eski Postahan 3-Sümerbank Binası 4-Cemaat Han 5-Selimbey Apartmanları 6-Alman Okulu 7-Lüleci Hendek 54 (Aslan Han) 8-Bilsar Aparmanı 9-Trel Apartmanları-Mir Binası 10-Hasan Açıkel Apartmanı 11-Pozitif-Babylon Lounge 12-Arghan Oteli 13-Söktaş Apartmanı 14-Corpi Apartmanları 15-Siniosoğlu Apartmanı-SALT Beyoğlu 16-Süngü Apartmanı 17-Bailo Oteli 18-Hasanbey Apartmanları 19-Caba Oteli 20 Tarlabaşı Dönüşüm Projesi 21-Larespark Otel 17 Lüleci Hendek 54 (Aslan Han) NOA Galata Üçlemesi’nin en eski binası olan Lüleci Hendek 1910-13 yılları arasında konut olarak inşa edilmiştir. Mimarisi, konumu, kütlesi ve kondisyonu açısından bu üçlünün en gösterişli binasıdır. Düzgün planlı bina tamamen yığma tekniğiyle inşa edilmiş, her katında 2, toplamda 14 daire bulunmaktadır. Putrel volta döşemeli binada daireler 140 ile 180 m2 arasındadır. Ön cephesi muhteşem deniz manzaralı, alt kat daireleri ise bahçelidir. Elif Özdemir Mimar Architect Lüleci Hendek binasında, kat yükseklikleri ve cephe aynen korunarak güçlendirme ve yenileme yapıldı. Yapıya, günümüzün konfor koşulları dikkate alınarak özgün detay, kaliteli malzeme ve incelikli işçilikle yeniden hayat kazandırıldı. 100 yıllık yapıda minimum müdahale ile çelikle güçlendirme yapıldı. Taşıyıcı beden duvarları güçlendirildi. Döşemelerdeki yıpranmış putrellere takviye yapıldı. Su, ses ve ısı yalıtımı sağlamak için binayı ağırlaştırmayacak malzeme ve detaylar kullanıldı. Kat arası döşemelerde ponza taşı ile cüruf dolgu yapıldı. Aydınlık boşluklarından birine cam cepheli asansör yerleşirildi. Tüm zemin döşemeleri geniş masif meşe, tüm kapı süpürgelik ve doğramaları yapının dönemsel karekteri ile uyumlu özgün detaylar ile üretildi. Binanın kat yüksekliğine uygun olarak yüksek süpürgelik kullanıldı. Girişteki mermer merdiven ve devamındaki dökme mozaikten yapılmış ana merdiven tamir edilerek korundu. Tüm ıslak hacimlerde ve mutfaklarda, günün konfor şartları ve talepleri dikkate alınarak özgün malzeme seçimleriyle çözümler yaratıldı. 18 Arka cepheye yangın merdiveni ilave edildi. Çatı katında çatı konstrüksiyonu masif ahşap ile yenilendi ve açıkta bırakılarak görsel bir zenginlik yaratıldı. Binanın demir ana giriş kapısı ve ahşap iç rüzgarlık kapısının onarım ve temizlik çalışması Siska’nın en çok uğraştığı konular arasındaydı. Tüm, giriş, koridor ve daire içi aydınlatma armatürleri özel olarak tasarlandı. Mevlut Akyıldız’ın resimlediği masif ahşap posta kutuları ve asansör holündeki ahşap duvar panosu yapının özgün kimliğine uygun tasarımlar olarak projede yer aldı. Arka bahçedeki metal bahçe duvarı Eralp Akyol’un tasarlayıp geliştirdiği özgün bir çalışma olarak sokağı zenginleştirdi. Binanın cephesinde yılların oluşturduğu yapısal ve yüzeysel sorunlar ciddiyetle ele alındı. Yüzey temizliği ve onarımı yapıldı. Cephede, tüm detayları ortaya çıkarabilecek, olabildiğince pürüzsüz bir doku oluşturulması amaçlandı. Cephe karekterini ve süslemeleri gösteren, binanın yenilendiğini hissettiren, çevre ile tezat oluşturmayacak açık tonlar tercih edildi. Galata bölgesinde kendisinden sonra yapılan pek çok restorasyon çalışmasına örnek olan Lüleci Hendek özverili bir ekip çalışması oldu. Yapım süresince; proje geliştiricisi Galata AŞ ortağı Sarp Tiryakioğlu ve şantiyeyi takip eden Gonca Karaboran, Siska şantiye sorumlusu Esin Eştürk’ün katkıları büyük oldu. 19 Lüleci Hendek 54 (Aslan Han) Lüleci Hnedek is the oldest building of the NOA Galata Trio and was built as a residence in the years 1910-1913. ıts architecture, location, mass and condition makes it the most flamboyant of the three. The well planned building is completely built by masonry technique and has 2 flats in each floor making 14 flats in total. The flats in the joist floor arched buildings are 140 to 180 m2. The front facade has a gorgeous sea view and the ground floor has gardens. In the Lüleci Hendek Building the height of the floors and the facade are preserved completely, reinforced and renewed. The building is brought back to life with unique details, quality equipment and meticulous craftsmanship. Steel reinforcement is done with minimum intervention to the 100 year old structure. The load bearing walls are reinforced. The deformed joists in the upholstery were fortified. For the water, sound and heat isolations equipments that won’t make the building heavier were used. In the joists between the floors pumice stone is used to make cinder patch. A glass facade elevator is placed in to a bright opening. All the flooring is solid oak, all of the doors, baseboards and joinery are produced with unique details in accordance to the character of the building. High baseboards are used in convenience with the height of the apartments. The marble stairway at the entrance and the main terrazzo stairway following it are fixed and preserved. Solutions are created in all wet areas and kitchens due to the modern needs and comfort reservations, using unique equipments. 20 A fire escape is added to the rear facade. The roof construction is renovated with solid wood in the addict, and left open for visual richness. The iron main entrance door and the inner wood windbreak door’s cleaning and fixing were among the most challenging subjects for Siska. All the lighting luminaries for the entrance, corridors and apartments are designed specially. The solid wood post boxes painted by Mevlüt Akyıldız and the wooden panel on the wall of the elevator hallway were in the projects as designs appropriate for the unique character of the building. The metal garden wall at the backyard enriched the alley as a unique work of art designed and developed by Eralp Akyol. The structural and shallow problems that have occurred on the facade of the building in years were handled with seriousness. The surface cleaning and fixing were done. It was aimed to create a smooth surface to show all the details. Lighter colors which won’t seem in contrast with the surroundings and will show the characteristics of the facade and the embellishments on it, while giving the feeling of renovation, were selected. Lüleci Hendek, an example for most of the restoration projects in Galata afterwards, was a self devoting team work. The contributions of project developer Galat AŞ associate Sarp Tiryakioğlu, Siska construction site coordinator Esin Eştürk and Gonca Karaboran who kept track of the construction site were great. 21 22 23 Lülec i H end ek 5 4 Yeri - Location: G a l a ta Yap ı m Y ı l ı - C onstruc ti on Date: 2 0 0 8 İ nş a at A l a nı - A rea: 2 , 5 0 0 m 2 Mi m a rı - A rc hi tec t: El i f Ö zd em i r- P l an A Mi m arl ı k Şa nti ye Şefi - C onstruc ti on Sup ervi s or: Es i n Eştürk 24 25 Societte Ottoman Bank de Change-Demirbank Karaköy’de Bankalar Caddesi’nde 19. yüzyıl mimarisinin gözde binalarından Societte Ottoman binası, Siska’nın restorasyon deneyiminde, ilk eser olmakla ayrı bir yer tutar. Kaynaklarda 1880‘li yıllarda inşa edilen binanın ünlü mimar Alexander Vallaury’nin eseri olduğu belirtilir. Neoklasik üslupta inşa edilen yapı, bir dönem İngiliz Konsoslosluğu olarak kullanılmış, 1959‘dan itibaren Demirbank’ın sahibi olduğu bina bu adla anılmıştır. Günümüze sağlam olarak ulaşan yapının dış cephe temizliği yapılarak, içi tarihi işlevine paralel olarak yenilenmiştir. Demirbank Karaköy Şubesi olarak yenilenen binanın dış cephesi, yüzeyindeki sıva kumlama tekniğiyle temizlenerek, orijinal taş yüzeyi ortaya çıkarılmıştır. Bina çelik konstrüksiyon sistemiyle güçlendirilmiştir. Binanın içinde tavan süslemeleri orijinaline uygun olarak yenilendi, dekorasyonda tarihi kişiliğine uygun olarak ahşap ağırlıklı uygulamalara gidildi. Zemini ise mermerle kaplanarak, teknik altyapı işleri tamamlanmıştır. The outstanding building of the 19th century architecture, the Societte Ottoman Bank in the Bankers Street in Karaköy has a special place as being the first in Siska’s restoration experiences. It is said that the building was built by famous architect Alexander Vallaury in1880s. The structure has a neoclassic aspect. It has been used as British consulate and was owned by Demirbank since 1959. The building has reached today intact. The outer facade is cleaned, the indoors are renovated in parallel with its historical character. The building is renewed as Demirbank’s Karaköy branch. The outer facade was cleaned by plaster sanding technique and the original stone surface came to light. The building is reinforced by steel reconstruction system. The inner ceiling embellishments are renewed according to the original ones, woodwork is mostly used in decoration to reflect the historical character of the building. The floor is covered with marble and the infrastructure work is completed. D e m i r b a n k K a ra köy Ş u b e s i D e m i r b a n k K a ra kö u Bra n ch Ye r i -Location: K a ra köy Ya p ı m Y ı lı -C o n st r u ct i o n D a te : 1 9 9 8 İ n ş a a t Ala n ı -Are a : 2 , 0 0 m 2 M i m a r ı -Arch i te ct : S i s k a AŞ Ş a n t i ye Ş e f i -C o n st r u ct i o n S u p e r v i s o r : 26 Ay s u n Ak y ü z 27 BİLSAR Binası BİLSAR Building Bilsar ana merkez binası Beyoğlu'nun Tünel bölgesindedir. Ön cephesi tarihi Tünel meydanına, arka cephesi Haliç'e bakan Bilsar binası, Art Nouveau tarzında 19. yüzyıl konut binasıdır. Bilsar headquarters building is at the Tunnel region of Beyoğlu. Its front facade looks at the Tunnel square, rear facade looks at theGoldenhorn. It is a residential building in 19th century Art Nouveau style. Ağa Han ödüllü mimar Han Tümertekin tarafından renove edilmiştir. Her katı ayrı apartman dairesi olarak planıp yapılan Bilsar Binası, 98 metre parsel genişliği olan çift cepheli bitişik nizam bir binadır. Cephesi korunarak içi yenilenmiştir. Her katı ayrı ayrı kullanılmak üzere yapılan bir binayı, tümü tek bir şirketin kullanımına sunulacak şekilde yeniden düzenlenmiş ve yeni işlevlere göre mekan kurgusu yapılmıştır. It has been renovated by Han Tümertekin, an Ağa Han award winning architect. Each of its floors were designed to be separate flat. It is a double facade attached building with 98 meters of lot width. Its facade is preserved and the interior is renewed. The building, in which all the floors were meant to have separate usage, is renovated so that the whole building can be used by one company. A new setting is planned according to the new functions. Binada finansal ve operasyonel departmanların yanı sıra showroomlar ve giriş katında sanat ve performans sergilerine ev sahipliği yapan Bilsar Kültür Merkezi bulunmaktadır. Besides the financial and operational departments, there are also showrooms present. Bilsar Cultural Center, in which art and performance exhibitions are held, is on the ground floor of the BilsarBuilding. Bi ls a r Bi n a s ı Bi ls a r He a d q u a r te rs Ye r i -L o ca t i o n : Tü n e l Ya p ı m Y ı lı -C o n st r u ct i o n D a te : 2 0 0 3 İ n ş a a t Ala n ı -Are a : 3 , 5 0 0 m 2 M i m a r -Arch i te ct : Ha n Tü m e r te k i n Ş a n t i ye Ş e f i -C o n st r u ct i o n S u p e r v i s o r : Ta r k a n Bi lge 28 29 30 31 MIR Binası MIR Building Şişhane’de Tünel Meydanı’ndaki 19. yüzyıl neoklasik üsluptaki MİR Binası günümüze hasarsız olarak iyi durumda gelmiştir. Konut olarak inşa edilmiştir.1890 tarihli yapının cephesi tüm orijinal bezemeleriyle korundu, içi ise yenilendi. Arkasındaki binayla birleştirildi. Önceki işlevine paralel olarak daireler şeklinde işlevlendirilen yapının mekanı günümüz ihtiyaçlarına göre kurgulandı. Büyük daireler küçültüldü. The 19th century neoclassic MİR Building in Tunnel square, Şişhane has reached today in a good condition without a damage. It was built as a residential building. The facade of the 1890 dated historical building is preserved with all of its original adornments, its inside is renewed. It is joined with the building behind it. The building was functioned as separate flats according to its primary function. It is replanned due to modern needs and large flats are scaled down. M i r Bi n a s ı -M i r Bu i ld i n g Ye r i -L o ca t i o n : Tü n e l Ya p ı m Y ı lı -C o n st r u ct i o n D a te : 2 0 1 0 İ n ş a a t Ala n ı -Are a : 2 , 5 0 0 m 2 M i m a r ı -Arch i te ct : Ha n Tü m e r te k i n Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Fu lya Y ı ld ı r ı m -Hü s ey i n Ü lke r 32 33 Hasan Açıkel Apartmanı Hasan Açıkel Apartment Hasan A ç ıkel A p ar tmanı- Şişhane’de Meşrutiyet Caddesi’nde yakın dönem konut binası, güçlendirilerek, iş yerine dönüştürüldü. Çalışma kapsamında, binanın dış duvarları askıya alındı, yol kotunda kuyu temel yapılarak içi betonarme olarak yeniden inşa edildi, ince işleri yapıldı. Alman Okulu German School The early age residential building on the Meşrutiyet Street, in Şişhane, is reinforced and transformed to an office building. In the project, the outer walls were suspended, well foundation was done at the road level, the inside was built as reinforced concrete and the craftsmanship was completed. Tünel’de, 1896 yılında konsolosluk okulu olarak inşa edilen Alman Okulu’nun A ve B Blok bölümlerinde güçlendirme ve ince işleri yapıldı. Çalışma kapsamında bir bodrum kat inildi, temel oluşturularak perde kolon inşaatları yapıldı. The A and B blocks of the GermanSchool, built as a consulate in 1896 in the Tunnel region, are reinforced and the craftsmanship is done. One basement floor was created in the project and the foundation was done with the curtain colon structures. Hasan A ç ıkel A p ar tment Ye ri- Location: Tünel Ya pım Yıl ı- Constr uc tion Date: 2010 İ n şaat A l anı- A rea: 1,50 0m 2 M i mar ı- A rc hitec t: Siska AŞ Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Hüseyin Ü l ker Alm a n O k u lu -G e r m a n S ch o o l Ye r i -L o ca t i o n : Tü n e l Ya p ı m Y ı lı -C o n st r u ct i o n D a te : 2 0 0 8 İ n ş a a t Ala n ı -Are a : 2 , 0 0 0 m 2 S ta t i k P ro j e -S ta t i c P ro j e ct : C e la l E rd e m Ş a n t i ye Ş e f i -C o n st r u ct i o n S u p e r v i s o r : Hü s ey i n Ü lke r 34 35 Selimbey Apartmanı Selimbey Apartment Sel i m b ey Ap a r t m a n ı Sel i m b ey Ap a r t m e n t Yeri - Lo ca t i o n -: G a la ta Galata Kulesi’ne komşu ikiz bina 1895-1905 tarihleri arasında yapıldı. 19. yüzyılın tipik neoklasik özelliklerini taşıyan yapı, konut ve misafirhane olarak tasarlanıp inşa edildi. Birbirinden bağımsız bölümler halinde olan yapı, binanın tümünün bir arada kullanıldığı mekan kurgusuna kavuşturuldu. Yakın dönemde avize atölyeleri tarafından hor kullanıldığından günümüze hasarlı olarak ulaşan yapıların onarımı yapılarak, orijinal olmayan müdahaleler temizlendi. Adeta santim santim çalışılarak binanın içi ve arka yarısı yıkıldı, güçlendirme yapıldı. Bina iç duvarlarıyla döşemeleri betonarme olarak inşa edildi. Bina cephesi, mermer rölyefleri ve metal kapısı temizlenerek korundu. Şehrin bu bölgesinde çok az rastlanan yeşil alan yaratmak için her katta bir oda iptal edilerek, binanın arka tarafında 20 metre yüksekliğinde düşey bir bahçe alanı yaratıldı. Böylece binanın arka tarafında yeşile bakan bir cephe oluşturuldu. 36 The twin building next to Galata Tower was built between 1895-1905. It has the classical aspects of 19th century neoclassicism. The building was designed as a guesthouse and residence. The structure which had individual units was redesigned to have a unity in which the building can be used as a whole. Ya p ı m Y ı lı -C o n st r u ct i o n D a te : 2 0 0 8 İnş a a t Ala n ı -Are a : 1 , 0 0 0 m 2 Mi m a r ı -Arch i te ct : Ha n Tü m e r te k i n Şa nti ye Ş e f i -C o n st r u ct i o n S u p e r v i s o r : Es i n E şt ü r k -E m re S u s a m The structures, which were damaged due to the rough usage of chandelier ateliers, are repaired, all the unoriginal additions are cleaned. With a meticulous work, the inside and back of the building are torn down for reinforcements. The inner walls and upholstery are built as reinforced concrete. The facade of the building, the marble relief and metal door are cleaned to be preserved. To create the rare green area in this part of the city, each floor is scaled down a room and a vertical 20 meter high garden is created at the back of the building so that the building now has a green rear facade. 37 38 39 Arghan Otel Arghan Hotel Asmalımescit’teki tarihi yapının restorasyon ve yeniden işlevlendirme çalışmaları yapıldı. Cephe ve dış duvarların askıya alınarak korunduğu binada, güçlendirme çalışmaları kapsamında, keson kuyu açılarak radye temel yapıldı, eski kiriş ve kolonlar kırılarak yeni kolon, kiriş ve perde döşeme inşa edildi. Binanın kaba ve ince inşaat işleri tamamlandı. Caba Otel Caba Hotel The restoration and the refunctioning of the historical building in Asmalımescit are completed. The facade and the outer walls of the building were suspended and persevered. The reinforcement process included caisson well and raft foundation. Old girders and colons were demolished, new girders, colons and curtain upholstery were built. The rough construction and craftsmanship of the building were completed. Tarlabaşı’nda ikinci derece tescilli bina restorasyon ve yenileme çalışmalarının ardından otel olarak hizmete girecek. Projede bina askıya alınarak, iki kat bodrum inildi. Binanın iç ve dış duvarları betonarme ile güçlendirildi. The second degree registered building in Tarlabaşı will be open as a hotel after the restoration and renewal process. On the project, the building has been suspended and two basement floors were created. The inner and outer walls are reinforced with concrete. Arghan Oteli Arghan Hotel Yeri-Location: Asmalımescit Alanı: 1,400 m 2 Mimarı-Architect: Siska AŞ Yapım Tarihi-Date: 2011 Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Hüseyin Ülker-Emre Susam Caba Otel Yeri-Location: Tarlabaşı Alanı: 1,400 m2 Mimarı-Architect: Budova Mimarlık Başlama Tarihi-Start Date: 2011 Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Hüseyin Ülker-Tansu Işık 40 41 Larespark Plaza Otel Larespark Plaza Hotel Taksim’in dokusunu yansıtan öz- The rough construction and crafts- gün mimarisiyle beş yıldızlı Larez manship of the five star Lare Park Park Plaza Otel’in kaba inşaatı ve Plaza Hotel, which reflects the texture dekorasyonu sekiz ay gibi kısa bir of Taksim with its unique architec- sürede tamamlandı. Proje dahilin- ture, was completed in a short period de delux odalar, süitler, 250 kişiye of time of eight months. The project in- kadar toplantılar için on salon, cluded the construction and decoration iki restoran, bar, kapalı yüzme of deluxe rooms, suits, ten convention havuzu, fitness center, jakuzi, halls of 250 people, two restaurants, sauna ve Türk hamamının yapımı bar, indoors swimming pool, fitness ve dekorasyon işleri tamamlandı. center, jacuzzi, sauna, Turkish bath. La resp ar k Hotel Ye ri- Location: Tak sim Ya pım Yıl ı- Constr uc tion Date: 1997 İ n şaat A l anı- A rea: 12,5 00m 2 M i mar - A rc hitec t: Sisk a AŞ Şantiye Şefi-Construction Supervisor: M urat Kayaoğ l u 42 43 Babylon Lounge ve Pozitif Ofis Pozitif Office and Babylon Lounge Babylon müzik kulübü, Asmalımescit’in 1990‘lı yıllardaki gelişiminde özel bir yer tutar. Pozitif şirketinin yönetim ofislerini de barındıran bina, tarihi çevre ile duyarlı bir iletişim kurar. Giriş katındaki Babylon Lounge, iç mekan tasarımındaki rafine yaklaşımı ile gün içinde hem ziyaretçilere hem de Pozitif çalışanlarına yemek yerken iyi müzik dinleme olanağı sağlar. Aydan Volkan-Selim Cengiç Mimar Architect Aynı mekan akşam saatlerinde ışık tasarımında yaratılan farklılıklar ile Babylon ile entegre canlı performanslara ev sahipliği yapmaktadır. Birinci katta, özel davetler ya da toplantılara hizmet eden çok amaçlı alan, diğer dört katta ise Pozitif’in yönetim ofisleri yer almaktadır. Hem Babylon'da hem Babylon Lounge'da var olan eski mekanın kaba dokusuna fazla müdahalede bulunmadan ışık ve yeni malzemelerle mekansal düzenlemeler getirilmiş ve Pozitif'in dinamik kurumsal yapısına uygun esnek mekanlar yaratılmıştır. Babylon music club has a special place in the development ofAsmalımescit in the 1990s. The building includes the administration offices of the Pozitif company. It has a sensitive relationship with the outer world. the Babylon lounge on the entrance floor gives its visitors and the employees of Pozitif an opportunity to listen to music while dining all day long, with its refined aspects in indoor design. The same place hosts live performances, in integration with Babylon, with changing lighting designs. On the first floor private events or meetings can be held in the multipurpose area, the other four floors include the offices of Pozitif. Flexible areas in cohesion with Pozitif ’s dynamic structure are created by using new lighting designs and equipment without making drastic changes in the rough texture of both Babylon and Babylon lounge. Pozi t i f Bi n a s ı -Ba b y lo n L o u n ge Pozi t i f Bu i ld i n g a n d Ba b y lo n L o u n ge Yeri - Lo ca t i o n : Beyo ğlu Ya p ı m Ta r i h i -C o n st r u ct i o n D a te : 2 0 0 7 İnş a a t Ala n ı -Are a : 1 . 0 0 0 m ² Mi m a r -Arch i te ct : Ay d a n Vo lk a n -S e li m C e n gi ç Şa nti ye Ş e f i -C o n st r u ct i o n S u p e r v i s o r :S e d a Bi n gü l Fotoğra f -P h o to gra p h : C e m a l E m d e m 44 45 Süngü Apartmanı Süngü Apartment 46 Cihangir İtalyan Yokuşu’nda, adını bulunduğu sokaktan alan apartman, her birinden fitness center’a ulaşılan, 2 ofis ve 21 daireden oluşmaktadır. Binanın girişi, kök meşe parkeden yapılan mobilyalar, parçalı boy aynalar, cam filmi, İstanbul silueti ve gizli ışıklarla dekore edilerek davetkar bir görünüme kavuşturuldu. The building takes its name from the Dairelerde, masif bambu parke kaplamalar, İtalyan Spagnol açık mutfak ürünleri, Siemens ankastre cihazlar kullanıldı. Binanın, muhteşem deniz manzaralı arka cephesine alüminyum sürgülü doğramalar ve kumandalı roller pancurlar takıldı. Ön cephede sokağın sıcaklığını yansıtan, masif Iroko kayar kepenk kullanıldı. In the flats solid bamboo flooring, Ital- alley it is on in the CihangirItalian Ramp. It is composed of 2 offices and 21 flats from which the fitness center can be accessed. An inviting look is given to the entrance hall by using root oak parquet furniture, parted mirrors, glass film, the silhouette of Istanbul and hidden lighting. ian Spagnol open kitchen units, Siemens embedded equipment are used. Sliding aluminum joinery andremoted roller shutters are installed to the rear facade with the amazing sea view. On the front facade solid Iroko rolling shutters are used in order to reflect the warm spirit of the alley. 47 S ü n gü Ap a r t m a n ı S ü n gü Ap a r t m e n t Ye r i -L o ca t i o n : C i h a n gi r Ya p ı m Y ı lı -C o n st r u ct i o n D a te : 2 0 0 6 İ n ş a a t Ala n ı -Are a : 2 , 5 0 0 m 2 M i m a r ı -Arch i te ct : C e m Yü ce l-C e m K o ca cı k ı o ğlu Şantiye Şefi-Construction Supervisor: E s i n E şt ü r k 48 49 Söktaş Binası Söktaş Building Asmalımescit’teki Söktaş Tekstil Binası, Showroom ve yönetim merkezi olarak kullanılmaktadır. 19. yüzyıl sonunda konut binası apartman olarak inşa edilmiştir. Binanın cephesi korunarak yeniden işlevlendirildi. The Söktaş Textile Building Zemin altına inilerek binanın ön girişiyle arka bahçesi birleştirildi. Arka bahçede amfi düzenlemesi yapılarak sosyal kültürel etkinlik alanı yaratıldı. Arka bahçede ayrıca, işverenin önerisiyle Söke’den getirilen yüz yaşında bir zeytin ağacı dikildi. refunctioned. Günümüz imar mevzuatının gereklerinden yangın güvenliği açısında yangın merdiveni eklendi. Arka cepheye anıtsal bir görünüm kazandıran yangın merdiveni, bu yapıya özgü tasarlanan şık bir mimari öğe olarak dikkati çekmektedir. Binanın giriş kapısı orijinal haliyle korunan yapı birimlerinden biridir. Binanın iç mermer merdiveni, koridor tarafında geniş bir mekan yaratılmak istenmesi üzerine binanın yeni dolaşım planına uygun olarak yeniden kurgulandı. Maharet isteyen bu çalışma sırasında, zigzak çizen mermer merdivenin ikinci kolu sökülüp yeniden örülerek düz hale getirildi. 50 in Asmalımescit is used as administration office and showroom. The structure was built as a residential building during 19th century. The facade of the building is preserved and The garden and the front entrance of the building are combined by going underground. An amphitheater is designed in the garden to create a social cultural activity area. A hundred years old olive tree from Söke is planted in the garden as a recommendation from the employer. A fire escape is added due to the current zoning legislation. The fire escape gave the rear facade a monumental view and is lit with a unique decoration. The entrance door of the building is kept as original. The inner marble stairway is redesigned according to the new plans in order to create a wide area in the aisle part. During the challenging process, the second part of the shaped stairway is torn apart and rebuilt. 51 S ök taş B inası S ök taş B uil d ing Ye ri- Location: A smal ımescit Ya pım Yıl ı- Constr uc tion Date: 2007 İ n şaat A l anı- A rea: 120 0 m 2 M i mar - A rc hitec t: Han Tümertekin Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Ta rk an B il g e 52 53 Hasanbey Apartmanı Hasanbey Apartment 1880’li yılların ikinci yarısında inşa edildiği tahmin edilen yapının sahibi köklü bir Emevi ailesidir. Bina 1950’lilere kadar konut olarak kullanılmış, İstiklal Caddesi’nin genel yapısının değişmeye başlamasıyla alt katı dükkan işlevine dönüştürülmüştür. 2000’li yıllara doğru bina konut özelliğini tümüyle yitirmiştir. Hollandalı bir yatırım firması olan Vastned Emlak Yatırım tarafından 2011‘de satın alınan bina, restorasyon ve renovasyon sürecine girmiştir. Hasan Bey Apartmanı üç ayrı bloktan oluşmaktadır. Güçlendirme projesinde binaların bodrum ve zemin katlarda birleştirilmesi öngörülmüştür. Kuyu temel tekniği ile 2,5m, 6 m ve 18,5 m kuyu derinliklerine inilerek bodrum katlar oluşturulmuş, binanın ana taşıyıcı duvarlarının yeni yapılan radye temelle bağlantısı sağlanmıştır. Genellikle Beyoğlu bölgesindeki tarihi eser güçlendirmelerindeki uygulamalardan farklı olarak, yeni oluşturulan betonarme sistemle çekirdek bölgesinde tutulması sağlanmıştır. 54 The owner of the building built probably in the second half of 1880s is a rooted Umayyad family. The building was used as a resident until1950s, the ground floor was turned into as store due to the changes in Istiklal Avenue. In 2000s the building lost its residential aspect completely. Vastned Retail, a Dutch investment firm bought the building in 2011 and started the restoring and renovation process. Hasan Bey Apartment is composed of three buildings. With the reinforcement project, the ground and basement floors of the buildings were foreseen to be combined. With well foundation technique 2.5m, 6m and 18,5m deep wells were built to make basement floors and the main load bearing walls were combined with the newly built raft foundation. Different from the most reinforcements in the Beyoğlu region, the new reinforced concrete system was meant to hold the core region. 55 H asanbey Apart manı H asanbey ’s Appartem ent Yeri-L ocat ion: Beyoğlu Yapım Yılı-Const ruct i on Date: 2 0 1 3 İnşaat Alanı-Area: 27 0 0 m 2 p t Mimar-Architect : AKC Mimarlık-Arz u Kökha n C a nd aş Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Bülent Cumur 56 57 Bailo Otel Bailo Hotel Esra Güray Yüksek Mimar Master Architect Esra Kazmirci İç Mimar Interior Architect Bailo Otel, bulunduğu çevre, tarihi doku ve bölgenin mimari özellikleri göz önünde tutularak tasarlanmış yeni bir projedir. Bailo Hotel is a new project designed Amacımız, Siska ile birlikte sanki daha önceden bu yapının aynen bu şekilde var olduğu hissini verecek şekilde çevreye uyumlu olmasını, mümkün olduğu kadar da tozlu bir geçmişten arınan, bir tarihi yapı restorasyonu gibi, bittiği zamanda klas bir şekilde öne çıkmasını arzu ettik. Our aim with Siska is to make the Unutulan söve işçilikleri ile Beyoğlu ve çevresinde gördüğümüz, özellikle balkon korkuluklarında kullanılan estetiği, günümüz teknolojisi ve malzemeleriyle tekrar vurgulamak istedik. We wanted to emphasize the forgotten 7 katlı, 14 odalı Bailo Otel, şehrin hızlı temposuna uyum sağlayacak fonksiyonellikte ve çağdaşlıkta tasarlandı. İç mekan anlayışında da sakin, uyumlu, eski binalarda görmeye alıştığımız, ancak yavaş yavaş unutulan malzeme ve işçilikleri öne çıkarmak istedik. regarding its surrounding area, historical texture and architectural aspects of the region. building in harmony with its surroundings, creating the feeling that this structure was already present in this condition. Also we wanted it to stand out, when it is completed, just like a restored historical building purified from a dusty past. jamb work, especially the esthetics in the balcony parapets that we see around Beyoğlu, by using modern day technologies and equipment. Bailo Hotel has 7 floors and 14 rooms. It has been designed by a functionality and modernity that will suit the high pace of the city. The interior design is meant for the calm, unified equipment and handiwork of the old buildings, which are being forgotten slowly, to stand out. Bailo Otel Bailo Hotel Yeri-Location: Beyoğlu Yapım Yılı-Construction Date: 2013 İnşaat Alanı-Area: m 2 Mimar-Architect: Yüksek Mimar Esra Güray İç Mimar Esra Kazmirci Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Yusuf Hamdanoğulları 58 59 Sümerbank Binası Sümerbank Building Karaköy Bankalar Caddesi’nde 1880'li yıllarda Credit General Ottoman (İtibar-ı Umumi Bankası)‘nın kullandığı bina, bankanın 1899 yılında tasviye edilmesinden sonra, Anadolu Demiryolu Şirketi tarafından kullanılmaya başlanmış. 1910’da ise Deustsche Bank aynı binada faaliyete geçmiştir. Bankalar Caddesi’nin en değerli binalarından olan Tarihi Sümerbank Binası, İstanbul doğumlu İtalyan Mimar Antoine Tedeschi tarafından 1867 yılında neo-Rönesans üslupta inşa edilmiştir. Cumhuriyet döneminde bu iki kurumdan boşalan binaya 1933 yılında kurulan Sümerbank yerleşmiş ve günümüze kadar korumuştur. Bina 2010’da Yılmaz Ulusoy Holding tarafından satın alınarak restorasyon ve yenileme çalışmaları yapılmıştır. Sümerbank binası uygulaması, işyeri olarak tasarlanıp yapılmış bir binanın, ayrı bağımsız birimler haline dönüştürülerek yeniden işlevlendirilmesi bakımından diğer projelerden ayrılır. İşhanı olarak inşa edilen bina yenilenen mekan kurgusuyla otele dönüştürülmüştür. Binada orijinal özelliklere sadık kalınarak oda ve banyo gibi yeni bölmeler eklenmiştir. Binanın cephesi temizlenerek korunmuş, güçlendirme yapılmıştır. Sümerbank binası, aynı yatırımcı tarafından alınan bitişiğindeki Cemaat Han’la birleştirilmiştir. 60 The building was used by the Credit General Ottoman (İtibar-ı UmumiBank) in the 1880s. after the liquidation of the bank in 1899, the building was started to be used Anatolian Railway Compnay. In 1910 Deustsche Bank started to function in the same building. The historical Sümerbank building, one of the most valuable ones in the Bankalar Avenue, was built by the Istanbul born Italian Architect Antoine Tedeschi in 1867 in the neo Renaissance manner. In the times of the republic Sümerbank was settled in to the building and preserved it up until today. In 2010 the building was bought by Yılmaz Ulusoy and the restoration-renewal process was done. The Sümerbank Building project, is different from the other ones because it includes the refunctioning of a building in separate units which was primarily designed as a commercial building. The structure built as an office building is transformed into a hotel with a new setting plan. rooms, bathrooms were added while the original aspects were preserved. The facade of the building is cleaned and preserved, reinforcement is done. Sümerbank Building is combined with the Cemaat Han next door, also bought by the same investor. 61 S ü m e r b a n k Bi n a s ı S u m e r b a n k Bu i ld i n g Ye r -L o ca t i o n : K a ra köy M i m a r ı -Arch i te ct : Ha n Tü m e r te k i n Ba ş la m a Ta r i h i -S ta r t D a te : 2 0 1 1 Ala n ı -Are a : 4 2 4 4 m 2 Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Ba h a d ı r D o ğa n 62 63 Corpera Oteli Corpera Hotel Cemaat Han Cemaat Han Cemaat Han Yer-Location: Karaköy Tipik 19. yüzyıl yapısı olan Cema- Cemaat Han was built as a office at Han, işhanı olarak inşa edilmiş building in 19th century and had the ve günümüze kadar aynı işlevini same function up until today. In this Mimarı-Architect: Han Tümertekin koruyarak gelmiştir. Bu projede Başlama Tarihi-Start Date: 2011 de bütün olarak kullanılmak üzere Alanı-Area: 3000 m 2 tasarlanmış yapı, konaklama işle- Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Tansu Işık vine uygun olarak bölümlenerek yeniden işlevlendirilmiştir. used as a whole and refunctioned in parts according to residential aspects. It is combined with the adjacent Sümerbank Building, and also be- birleştirilen yapı, orijinal özellik- ing reinforced according to its original lerine bağlı kalınarak güçlendiril- aspects. The rough construction and mekte, kaba ve ince inşaat işleri the craftsmanship is being completed maktadır. Binanın cephesi temizlenerek korunmuş, iç duvarlar ve döşemeler betonarme olarak inşa edilmiştir. Yer- L o ca t i o n : Te p e b a ş ı Mi m a r ı -Arch i te ct : B a ş l a m a Ta r i h i -S ta r t D a te : 2 0 1 3 A l anı -Are a : 9 0 0 0 m 2 Şantiye Şefi-Construction Supervisor: B a had ı r D o ğa n Bitişiğindeki Sümerbank binasıyla anahtar teslim olarak tamamlan- 64 project the structure is designed to be C orp e ra O te li a turnkey project. The facade of the building is cleaned and preserved while the interior walls and flooring were built as reinforced concrete. Palazzo Corpi 1873'te İtalyan mimar Giacomo Leoni tarafından dönemin armatörlerinden Ignazzio Corpi için konut olarak tasarlanmıştır. İstanbul Amerikan Başkonsolosluğu 1937-2003 yılları arasında bu binada faaliyet göstermiştir. Bina klasik bir dış görünüme, freskler ve resimlerle bezenmiş geniş merdiven hollerine sahiptir. Yüksek tavanlı Büyük Salon'da Diana, Neptune, Muses, Graces, ve Bacchantes gibi mitolojik kahramanların tasvirleri yer alır. Mekanlarda klasik bir dekorasyon hakimdir. Plazzo Corpi was designed in 1873 by Italian architect Giacomo Leonias a resident for Ignazzio Corpi, one of the ship owners of his time. Istanbul American Consulate General has functioned in this building during 1937-2003. Proje kapsamında ana bina olan Palazzo Corpi'nin yanı sıra, Annex ve Chancery binaları bulunmaktadır. The building has a classical outer view and wide stairway halls with frescos and paintings. In the Grand Hall with high ceilings, there are portraits of mythological characters such as Diana, Neptune, Muses, Graces, and Bacchantes. There is a classical decoration aspect indoors. The project also includes Annex and Chancery buildings with the Plazzo Corpi. Proje kapsamında ilk etapta Annex ve Chancery binalarının restorasyon ve yenileme çalışmaları yapılacaktır. The restoration and renewal of the Annex and Chancery buildings will be held first in this project. 65 Tarlabaşı Yenileme Projesi Tarlabaşı Renovation Project Tarlabaşı, 16. yüzyıldan itibaren ülkeler arasında elçilik bulundurulması uygulaması sonucunda, Beyoğlu’na yerleşen sefaretlerde çalışan üst düzey yöneticilerin ve Beyoğlu’nda yaşayan levantenlerin işyeri ve konutlarında çalışanların konut alanı olarak kurulmuştur. Bu binaların mimarisi Cadde-i Kebir (İstiklal Caddesi)‘deki konutların küçük birer kopyası gibidir. Onlarla yarışmayan alt gelir grubunun küçük, iddiasız yaşama alanıdır. Hasan Kıvırcık Mimar Architect Bölge zamanla geçici barınma mekanı olmuş, büyük kısmı terk edilmiş, pek çok olumsuzluk ve imkansızlık içinde çöküntü mekanı olarak yaşamayan bir bölge haline gelmiştir. Tarlabaşı Kentsel Dönüşüm uygulaması kapsamında yer alan proje, tarihçiler, sanat tarihçileri, mimarlar ve restoratörlerin katıldığı, bilim kurulunun görev yaptığı aylar süren atölye çalışmaları sonucunda oluşturuldu. Projede, dönemin özelliklerini taşıyan tarihi binalar, Koruma Kurulu kararları doğrultusunda korumaya alınmıştır. 66 Hence the 16th century countries had embassies from the foreign lands. That was when Levantines and the executives of the embassies settled in Beyoğlu. Tarlabaşı was then founded as the residential area for the house and office employees of those. The architecture of the buildings in this area is like a small copy of the ones on Istiklal Avenue. It is the humble, little residential area of the ones with limited income who can’t compete with them. The area became a temporary living region in time, most part of it was abandoned and it became a lifeless place with many negatives and impossibilities. The project included in Tarlabaşı Urban Transformation applications, was planned with months of atelier work of a science council composed of historians, art historians, architects, restorators. In the project, the historical buildings with the aspects of the time period are protected according to the regulations of the Preservation Board. Projenin yenilikçi bir anlayışla koruma-kullanma dengesini yeni yorumlanan bina yüzey ve planlarıyla destekleyerek tesçilli yapıların bütün dünyada bugün yapıldığı gibi “kullanılır” rahat bir mekan organizasyonuna dönüşmesi önemsenmiştir. It is important to transform the registered buildings to a useful comfortable location organization, as it is done in the entire world today. The project has an innovating understanding of using-preserving balance and supports this with newly interpreted building surfaces and plans. Toplam 9 adadan oluşan bülgede ilk aşamada 360, 385 ve 386 adalarda yıkım yapıldı. Siska restorasyon ve yenileme alanındaki deneyimiyle bu adalardaki tesçilli binaları ayakta tutma, ayağa kaldırma işini yürütmektedir. Beyoğlu yapıları konusunda tecrübesi olan güvenilir bir firma olduğu için tercih edildi. In the region of 9 blocks the demolishing is first done in 360, 385, 386. blocks. Siska carries out the job to raise and sustain the registered buildings in the region with its experience in the restoration and renovation. It has been chose for it is a trustable firm with experience about Beyoğlu buildings. 67 Ta r la b a ş ı Ye n i le m e P ro j e s i Ta r la b a ş ı Re n ova t i o n P ro j e ct Ye r -L o ca t i o n : Ta r la b a ş ı -Beyo ğlu Ba ş la m a Ta r i h i -S ta r t D a te : 2 0 1 1 M i m a r -Arch i te ct : Ha s a n K ı v ı rcı k Şantiye Şefi-Construction Supervisor: L eve n t Ö n e l 68 69 Eski Postahan Eski Postahan 70 Galata’nın tarihi dokusu içindeki Eski Postahan is a unique structure özgün yapılardan biri olan Eski in the historical texture of Galata. It Postahan geçmişte postahane ve was used as an office building and a iş hanı olarak kullanılmıştır. 1890 post office in history. The building is tarihli yapı günümüze özelliklerini dated back to 1890 and has preserved büyük ölçüde koruyarak gele- most of its aspects up until today. The bilmiştir. Yeniden işyeri olarak building was again functioned as an işlevlendirilen yapının yıkılna office building, the demolished parts kısımları betonarme inşa edilmiş, were built as reinforced concrete and duvarları güçlendirilmiştir. Son the walls were reinforced. The last kat tabliyesi ve çatısı yıkılarak floor deck and the roof are demolished mimari dokuya uygun olarak volta and rebuilt in brick arch floor, more döşeme şeklinde yeniden yapıl- appropriate to the architectural mıştır. Binanın mobilyaları dahil texture. All the handy work, including tüm ince işleri tamamlanmıştır. the furniture, is completed. 71 Eski Postahan Eski Postahan Yer-Location: Galata İnşaat Alanı-Area: 900 m 2 Mimarı-Arshitect: MGT Mimarlık Yapım Tarihi-Construction Date: 2010 Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Tansu Işık 72 73 74 75 Siniossoglou Apartmanı-SALT Beyoğlu Siniossoglou Apartment-SALT Beyoğlu Orijinal adı “Siniossoglou Apartmanı” olan İstiklal Caddesi’ndeki altı katlı SALT Beyoğlu binası, 1850-1860 yılları arasında 19. yüzyıl mimari üslubunda inşa edildi. Özgün işlevinin cadde seviyesinde ticaret, üstündeki katlarda konut olduğu anlaşılan kagir yapı, Beyoğlu’nun konut alanı olarak kullanılmasının azaldığı 1950’lerden itibaren ticaret, politika, sanat gibi çeşitli alanlarda hizmet verdi. Bina özgün yapı elemanları korunarak güçlendirildi, gereken yere gerektiği kadar müdahale edilerek ve günümüzün yapım teknolojilerinden destek alınarak, yeni işlevine uygun bir yapıya kavuşturuldu. Binanın bütünündeki mimari düşünce, çok sayıda insanın yatay ve düşey dolaşımı üzerine temellendirildi. Gün boyunca önünden ortalama 1 milyon kişinin geçtiği bina, olabildiğince çok ziyaretçinin, neredeyse farkında olmadan içeriye girmesini sağlayacak yapıda kurgulandı. Bu nedenle, tüm cephe bir geçiş arayüzü olarak tasarlandı. Yoğun insan trafiğini karşılayacak niteliklere sahip giriş katı, caddenin ve kamusal mekanın devam ettiği bir alan olarak düşünüldü. Binadaki salonlar, aynı anda farklı sergilerin gerçekleştirilmesine olanak tanıyor. Ço kamaçlı mekanların yer aldığı bina, gelişmiş teknolojik altyapısıyla dikkat çekiyor. Girişteki katındaki forumda ziyaretçileri, Aydınlatma tasarımcısı Jan Van Lierde’nin bir instalasyonu karşılıyor. 76 The six floor SALT Beyoğlu building, originally named “Siniossoglou Apartment”, was built between the years 1850-1860 with 19thcentury architectural aspects in Istiklal Avenue. It is understood that the function of the masonry building was to be a resident in upper floors and a store in the ground level. When the residential aspects of Beyoğlu started to decay, it served in a wide range of areas like merchandise, politics, and arts from 1950s up until today. The building is reinforced by preserving the original structural elements. An appropriate structure is created for the new function of the building by doing minimum interventions to the areas in need and by the help of the modern construction technologies. The architectural idea behind the whole of the building was based on the vertical and horizontal movement of many people. The building has approximately 1 million passersby daily and is designed to welcome the maximum number of visitors, almost without them noticing that they go in. Because of that the entire facade is designed as a transition interface. The ground floor has the qualities to overcome the intense visitor traffic and is thought to be an area of continuation of the street and the public site. The showrooms in the building give room for different exhibits take place at the same time. The building has multipurpose areas and has an improved technological infrastructure. In the entrance floor the visitors are welcomed by an installation by the illumination artist Jan Van Lierde. 77 Beyoğlu’nun levantenlerinden Siniosoglou Ailesi’nin 1905‘e tarihlenen konut ve işyeri binasının restorasyon ve dönüştürme işi 2010’da başlayıp bir yılda tamamlanarak kültür merkezi olarak hizmete açıldı. 1500m2 alana oturan iki bloktan oluşan yapıda dış duvarlar korunurken bütün bina 600 tonluk çelik konstrüksiyonla güçlendirilmiştir. Bina askıya alınarak 12 metre derinde kuyulama yöntemi ile hafredilmiş ve binaya biri teknik hacimler olmak üzere iki kat kazandırılmıştır. Batı cephesi İstiklal Caddesi’ne bakan, günümüze en üst kattaki taş cumbası yıkılmış olarak ulaşan yapının, 1912 tarihli fotoğraflarına dayanarak aslına uygun, masif Kandıra taşı ile cumba imalatı günümüz taş ustalarının zanaat yetenekleri ile tekrar yapılmıştır. Genel olarak cephe taş restorasyonunda en geleneksel restorasyon yöntemleri kullanılmıştır. Taş yüzeyinde yenilik amaçlanmamış, mevcut halin ömrünü uzatarak ancak dokusunda bir değişme olmaksızın koruma hedeflenmiştir. Orijinal taşlardaki renk farklılıkları bu anlayışla ortadan kaldırılmaya çalışılmamıştır. Kimyasal temizleme yöntemleri öncelikli olarak kullanılmış son katmanlarda çok düşük basınçlarla mikro kumlama uygulaması yapılmıştır. 78 The restoration and transformation of the 1905 dated residential and commercial building owned by the levantines of Beyoğlu, theSiniossoglou Family, has started in 2010 and was finished in one year. The building was opened as a culture center. The structure composes of two complexes in a 1500m2 area. The outer walls are preserved while the entire building is reinforced with steal construction. The building was suspended and excavated 12 meters deep by welling so that it has two more floors one being for the technical equipment. The west facade of the building looks at the Istiklal avenue and it reached today without its stone bay window at the top floor. The reproduction of the bay window is done according to the 1912 dated photos with solid Kandıra stone by the talents of the stone craftsmen of In general the most traditional restoration techniques are used in stone facade restoration. Innovation was not aimed for the stone surface but preservation for a longer life without any change in the texture was. This is why the color differences in the original stones were not changed. Chemical cleaning techniques were primarily used and low pressure micro sanding was used in the last layers. Horasan sıvalı yüzeylerde raspalama yapılmış ve o dönem yöntemleri düşünülerek sıva harç karışımları denenmiş ve en doğru olduğu düşünülen formüllerdeki oranlarla harçlar yapılmıştır. Brick dust mortar surfaces were scraped and mortar mixtures were tried taking the techniques of the time in to consideration. The mortars were made by the most proper formulas. İç mekan tavanlarda kalem işi süslemeler ortaya çıkarılmış, mekanik ve elektrik aksam kalem işi süslemelerden uzaklaştırılarak çözülmüştür. Yarı geçirgen metal asma tavanlar 1900’lü yıllardan kalan kalem işi süslemelerin varlığını hissettirmesine imkan vermiştir. The embellishments are brought to life in indoor ceilings, the mechanic and electrical components were taken away from the hand carved embellishments. Semi permeable metallic suspended ceilings gave opportunity to the hand carved embellishments from the 1900sto show. 79 Siniossoglou Apartmanı-SALT Beyoğlu Siniossoglou Apartmanı-SALT Beyoğlu Yeri-Location: Beyoğlu Yapım Yılı-Construction Date: 2011 İnşaat Alanı-Area: 5,000m 2 Mimar-Architect: Han Tümertekin Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Esin Eştürk-Yusuf Hamdanoğulları 80 81 Beyoğlu Yapıları Mekanik Altyapı İşleri Beyoğlu Buildings Mechanical Infrastructure Works Siska, tüm Beyoğlu projelerinin teknik alt yapı hizmetlerini de sağlamıştır. Tarihi binalardaki mekanik uygulamalar, mekansal özelliklere uygun olarak başarıyla yerine getirilmesi gereken önemli işlerden biridir. Siska provided infrastructure services in all of the Beyoğlu projects. The mechanical applications in the historical buildings are one of the important jobs to be done successful according to the aspects of the structures. Beyoğlu binalarında sıhhi tesisat, ısıtma tesisatı, yerden ısıtma uygulamaları, havalandırma sistemleri, yangın tesisatları ve diğer endüstriyel uygulamalar en yeni teknolojiyle tamamlanmıştır. Aydınlatma işlerinde ise ödüllü aydınlatma tasarımcısı Jan Van Lierde ile birlikte çalışıldı. The sanitation system, heating, floor heating, air conditioning systems, fire safety equipment and all the other industrial applications in Beyoğlu Buildings are completed by using the newest technologies. Award winning illumination artist Jan Van Lierde is collaborated for the lighting works. Teknik ve mimari ihtiyaçları tam olarak karşılayan mekanik tesisat sistemleri, güvenilir, ekonomik, çevreyle dengeli biçimde ve mahalin konfor seviyesini sürekli üst düzeyde tutarak kullanıcılara sunulmasını amaçlar. The mechanical installments are meant to serve all the technical are architectural needs while providing a maximum comfort level with safe, economical and environment friendly properties. Burada temel ilke, uygulamaları yapıların mimari düzenini ve tarihi özelliklerini bozmadan, yerine getirmektir. Binalara değer katan teknolojilerin uygulanmasında, mühendisliğin yenilikçi ve yaratıcı fikir ve yöntemleriyle hareket edilmesi başarının ana etmenidir. 82 The main principle is to apply those without disturbing the architectural layouts and historical properties of the structures. In the application of the enriching technologies, the main essence of success is to act according to the innovating and creative ideas and methods of engineering. 83 Beylerbeyi Gazhanesi Mülkiyeliler Birliği Sosyal Tesisleri İstanbul'un tarihi yapılarından biri olan Beylerbeyi Sarayı Gazhanesi, Kuzguncuk Nakkaştepe'de Boğaziçi'ne açılan vadide yer almaktadır. Mülkiyeliler Birliği’ne tahsis edilen endüstriyel mirasının seçkin bir örneği olan Beylerbeyi Sarayı Gazhanesi'ni restore edilerek sosyal tesise dönüştürmüştür. Gazhane binası 1862 yılında Beylerbeyi Sarayı'nın aydınlatılması ve ısıtılması için "Gas De France" Şirketi'nce inşa edilmiştir. Daha sonra Kuzguncuk semtine de hizmet vermeye başlayan Gazhane, semte elektrik gelmesiyle 1940 yılında hizmetini durdurmuştur. 78 yıl kesintisiz hizmet veren tesisin metal bölümleri sökülerek, Kadıköy Gazhanesi'ne taşınmış, geriye sadece taş duvarlar kalmıştır. Tarihi Beylerbeyi Gazhanesi'nin ana ve yardımcı binalarının zamana direnebilen taş duvarları ile havuzları, Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından, Beylerbeyi Sarayı'nın müştemilatı olarak değerlendirilmiş ve birinci sınıf tarihi eser olarak kayda alınmıştır. Mevcut yapının temelleri ve duvarlarının restorasyonuyla ortaya çıkacak kapalı alanlarda, konferans salonu, sergi ve seminer salonları, kitaplık, açık alanda ise spor ve rekreasyon bölümleri planlanmıştır. Yapıların büyük ölçüde yıkık ve tahrip edilmiş olması, mevcut duvarların taş işçiliğiyle onarılarak korunması ve yapı grubunun özgün temelleri üstünde gerçekleştirilecek özenli bir restorasyonu gerekli kılmıştır. Ayakta kalmış duvarlar olduğu gibi korunmuş, yapılan tamamlama işlemlerinde sonradan eklenen bölümlerin özgün yapıdan ayrılabilmesini sağlamak üzere, yeni malzeme ve teknikler kullanılmıştır. Bu şekilde eski ve yeni, bir zaman boyutu olarak da sergilenmektedir. Yapının tuğla hatıllı duvarlarının taş örgüsü korunurken, gazometre kuleleri de özgün biçimine uygun, ancak bu kez çelik-cam karışımı olarak güncel teknolojiyle uygulanmıştır. Beylerbeyi Gazhanesi Mülkiyeliler Birliği Sosyal Tesisleri Beylerbeyi Gashouse Mülkiyeliler Birliği Social Facility Yeri-Location: Kuzguncuk Yapım Yılı-Construction Date: 2001 İnşaat Alanı-Area: 2,500m 2 Mimar-Architect: Gökhan Avcıoğlu Şantiye Şefi-Construction Supervisor: Taylan Can 84 85 Beylerbeyi Gashouse Mülkiyeliler Birliği Social Facility Beylerbeyi Palaca Gashouse is one of the historical buildings of Istanbul. It is placed on the valley in Kuzguncuk Nakkaştepe, right next to the Bosphorus. The unique example of the industrial heritage is assigned to the Mülkiyeliler Birliği. It has been transformed to a social facility while being restored. The gashouse building was built by the “Gas de France” company for the lighting and heating of the Beylerbeyi palace. Then it has also served to the Kuzguncuk neighborhood. The service has been cut after electricity reached the area in 1940. The facility has served for 78 years without any interruption. The metal parts of it were transferred to Kadıköy Gashouse and only the stone walls were left. The time enduring stone walls of the main and side buildings of theBeylerbeyi Gashouse, as well as the pools, were considered as thecurtilage of the palace by the Council of Monuments and registered as a first degree historical artifact. 86 The indoor areas are planned as conference room, exhibition and seminar rooms, library while the outdoors is planned for sports and recreation areas after the restoration of the foundation and the walls of the building. The mainly demolished and worn off condition of the structure units have made a caring restoration necessary. The already present walls are fixed with stone work and preserved. The standing walls are preserved, new equipment and techniques are used in order to separate the newly added parts from the original building. With this, old and new are also presented as a dimension of time. The stone network of the brick walls of the structure is preserved while the gamester towers were redesigned according to their original structures but this time by steel-glass mixtures using current technologies. 87 Kurumsal Değerlerimiz Corportate Values Nitelik: İyi tasarımları, seçkin lokasyonlarda, kaliteli uygulamalara dönüştürürüz. Dürüstlük: İş planını belirlenen kalitede, takvimde ve ekonomik koşullarda yerine getiririz. Süreklilik: Gelenek, deneyim, bilgi, teknoloji ve zamanı etkin ve doğru kullanarak hizmet anlayışımızı geliştiririz. Yenilikçilik: Bilgi çağının gerektirdiği yeni teknik ve yöntemleri uygularız. Yaratıcılık: Dünyayı değiştiren fikir, tasarım ve uygulamaların gelişmesine fırsat sunarız. Doğal ve kültürel mirasa saygı: Uygulamalarımızda doğal ve kültürel mirasın korunmasına özen gösterir, deneyimlerimizle mimarlık mirasının yaşatılmasına katkı sunarız. Mutlu insan: Üretim faaliyetlerimizin ana amacı başarılı, kaliteli, paylaşılan, pozitif yaşam alanları yaratmaktır. İş güvenliği: Çalışanlarımızın can güvenliği en ön sırada gelir; gerekli altyapı ve eğitim donanımı işimizin ayrılmaz parçasıdır. 88 Beyoğlu İş Bitirme Listesi-Devam Eden İşler Beyoğlu Projects Completion and in Progress Quality: We convert suitable designs in to qualified applications on premium locations. Honesty: We complete the business plan with certain quality, time and financial planning. Persistence: We develop our service by using tradition, experience, knowledge, technology and time in an effective and a right way. Innovativeness: We apply all the technic and methods being required by the age of knowledge. Creativity: We give chance to the development of new ideas, designs and applications which would change the world. Respect to the cultural and natural heritage: We care for the preservation of the natural and cultural heritage with our executions while we contribute to the maintenance of architectural culture with our experience. Happy people: The main aim of our productive activity is to create successful, qualified, shared, positive living areas. Workplace Safety: The life safety of our employees is the most important priority for us; required substructure and educational implementation are inseparable parts of our job. Bina Proje İşveren Employer Yeri Location İnşaat Alanı Mimarı Area Architect 1 Demirbank Karaköy Şb. Demirbank Karaköy 2000 m2 Siska AŞ 1998 Aysun Akyüz 2 Eski Postahan Galata 900 m2 MGT Mimarlık 2010 Tansu Işık 3 Yılmaz Ulusoy Sümerbank Binası Holding Karaköy 4244 m2 Han Tümertekin 2011 Bahadır Doğan 4 Cemaat Han Yılmaz Ulusoy Holding Karaköy 3650 m2 Han Tümertekin 2011 Tansu Işık 5 Selimbey Apartmanı Ezcacıbaşı Holding Galata 1000 m2 Han Tümertekin 2008 Esin Eştürk Emre Susam 6 Alman Okulu Deutsche Schule Tünel 2000 m2 Celal Erdem 2008 Hüseyin Ülker 7 Lülecihendek 54 Galata AŞ Galata 2500 m2 Plan A Elif Özdemir 2008 Esin Eştürk 8 Bilsar Binası Bilsar Tekstil Tünel 3500 m2 Han Tümertekin 2003 Tarkan Bilge 9 Mir Binası Murat Öztürk Tünel 2500 m2 Han Tümertekin 2010 Hüseyin Ülker 10 Hasan Açıkel Ap. Hasan Açıkel Tünel 1500 m2 Siska AŞ 2010 Hüseyin Ülker 11 Babylon-Pozitif Binası Pozitif AŞ Asmalımescit 700 m2 Aydan Volkan 2007 Seda Bingül 12 Arghan Otel Metin Arghan Asmalımescit 1400 m2 Siska AŞ 2011 Hüseyin Ülker Emre Susam 13 Söktaş Binası Söktaş Asmalımescit 1200 m2 Han Tümertekin 2007 Tarkan Bilge 14 Corpera Otel Bilgili Grubu Tepebaşı 12500 m2 Nokta-To Design 2013 Bahadır Doğan 15 Siniossoglou Apartmanı Garanti Bankası AŞ İstiklal Caddesi 5000 m2 Han Tümertekin 2011 Esin Eştürk Y. Hamdanoğulları 16 Süngü Apartmanı Galata AŞ Cihangir 2500 m2 Cem Yücel Cem Kocacıklıoğlu 2006 Esin Eştürk 17 Bailo Otel Balio Otel Taksim 1200 m2 Esra Güray Esra Kazmirci 2013 Y. Hamdanoğulları 18 Hasanbey Apartmanı Vastned Emlak AŞ Taksim 2700 m2 AKC Mimarlık Arzu K. Candaş 2011 Bülent Cumur 19 Caba Otel Caba Turizm Tarlabaşı 1400 m2 Budova Mimarlık 2011 Hüseyin Ülker Tansu Işık 20 Tarlabaşı Dönüştürme Projesi GAP İnşaat AŞ Tarlabaşı 360-385Hasan Kıvırcık 386 Adalar 2011 Levent Önel 21 Larespark Otel Park Holding Taksim 12500 m2 Siska AŞ 1997 Murat Kayaoğlu 22 Beylerbeyi Gazhanesi Mülkiyeliler Birliği Kuzguncuk 2500 m2 Gökhan Avcıoğlu 2001 Taylan Can No. Yapım Yılı Şantiye Şefi Con. Date Con. Supervisor 89 S is k a İnş aat Taa h h ü t Mim arl ık ve M ü h e n d i sl i k AŞ Si ska Construct i o n C o nt rac t i ng Archi tec ture Eng i neer i ng Inc . De re boyu Cad. Ça y ı r Sok. N o. 1 4 Or taköy 34347 İ sta nbul Te l: (0212) 288 4 1 5 1 Faks: (0212) 28 8 4 1 7 7 siska@ siska.com. tr www.sisk a.co m . t r Ya pım: Grafik ar 90 91 92