Tez-Koop-İş Dergisi 65. Sayı
Transkript
Tez-Koop-İş Dergisi 65. Sayı
Baflyaz› 2010 YILI ÖNCEK‹LER G‹B‹ ‹fiÇ‹ VE EMEKÇ‹LER AÇISINDAN KÖTÜ B‹R YIL OLDU Gürsel Do¤ru Genel Baflkan De¤erli Üyelerimiz; 2010 y›l›n›n son günlerini yaflarken, bu y›l›n da t›pk› geçen y›llar gibi, emekçiler aç›s›ndan hiç de olumlu geçmedi¤ini söyleyebilirim. Çünkü dünya ekonomisi, 2010 y›l›na, 2008'den devrald›¤› krizin yüküyle girmiflti. Dünyadaki bu krizin olumsuzluklar›, belirgin bir flekilde hissedildi. Yaflanan mali kriz, Avrupa ülkelerinde bile ciddi sorunlar yaratt›. Nitekim 2010 y›l› içinde birçok Avrupa ülkesinde, emeklilik yafl›n›n yükseltilmesi, KDV oranlar›n›n artt›r›lmas›, akaryak›t fiyatlar›na zam yap›lmas›, e¤itimde paral› sistemin yayg›nlaflt›r›lmas›, çal›flanlar›n ve emeklilerin maafl ve ikramiyelerinde kesintiye gidilmesi, ek vergiler gibi uygulamalar hayata geçirildi. Bu uygulamalara, birçok Avrupa ülkesinin emekçileri çok sert karfl›l›k verdi. Avrupa’da, son üç ay içinde, yak›n geçmiflle k›yaslanmayacak yayg›nl›k ve kitlesellikte protesto eylemleri gerçekleflti. Baflta çal›flanlar olmak üzere, lise ve üniversite ö¤rencileri, kamyon ve t›r flo- förleri, banka çal›flanlar›, çiftçiler yapt›klar› eylemlerle Avrupa’y› sallad›lar. Yunanistan iflçi s›n›f› sermayenin uygulad›¤› IMF reçetelerine karfl› aya¤› kalkt› ve birbiri ard›na genel grevler gerçeklefltirdi. Özellikle 5 May›s’ta uygulanan genel grev, bu ülkede yap›lan son y›llar›n en büyük eylemi oldu. Fransa’da sendikalar milyonlarca iflçinin kat›ld›¤› 7 genel grevi hayata geçirdi. Lise ve üniversite ö¤rencileri kitlesel eylemlerle iflçilere destek verdi. Portekiz’de 22 y›l sonra iflçiler ilk defa genel greve ç›kt›lar. ‹rlanda ekonomisi IMF k›skac› alt›na girdi. Halk Krizin faturas›n› ödemek istemiyor. Sendikalar ayakta ve eylemler kap›ya dayanm›fl durumda. Yaflanan geliflmeler, dünya genelinde tüm sorunlar›n ayn› oldu¤una iflaret etmektedir. Avrupa iflçi s›n›f›n› harekete geçiren gerekçeler uzun y›lard›r ülkemizde zaten yaflan›yor. 10 y›ll›k süreç içinde kamu harcamalar› k›s›tland›. E¤itim, sa¤l›k ve sosyal güvenlik alanlar›nda devlet katk›s› azalt›ld›. Emeklilik yafl› yükseltildi. Çal›flanlar›n ücret ve sosyal haklar›nda k›s›tlamalar yap›ld›. Neo-liberal politikalar sonucunda üre- tim ve bölüflüm iliflkileri emekçiler aleyhine bozuldu. Adaletsizlik her geçen y›l artt›. Her y›l bir önceki y›l› arat›r hale geldi. Birbiri ard›na yaflanan ekonomik krizler ülke de¤erlerini yok etti. Krizin te¤et geçti¤ini iddia edenler, kriz karfl›s›nda çözümsüz kald›lar. Asgari ücretten sa¤l›¤a, tar›mdan vergi politikalar›na kadar birçok konu, IMF’nin istekleri do¤rultusunda belirlendi. Krizden ç›kmak için emek maliyetini düflürmek, ücretleri afla¤›ya çekmek ve özellefltirme kapsam›nda bulunan kamu kurumlar›n›n sat›fl›n›n h›zland›r›lmas› gerekiyordu. Bu sat›fl ile birlikte hem gelir elde edilecek, hem de K‹T’lerde çal›flan iflçilerin tasfiyesi ile gider kalemlerinden birisi olan ücret harcamalar› ortadan kald›r›lacakt›. TEKEL iflçilerinin sorunlar› tam bu dönemde gündeme geldi. Özellefltirme sonucu iflsiz kalan TEKEL iflçileri, 4/C statüsünde baflka kamu kurum ve kurulufllar›na aktar›lacak, ancak sendikalaflma ve toplu ifl sözleflmesi haklar› ellerinden al›nacakt›. Böylece hem TEKEL’in sat›fl›ndan “gelir” elde edilecek hem de, iflçileri kölelik koflular›nda çal›flt›rmaya mecbur b›rakarak, “önemli bir gider kalemi” sorunsuz bir flekilde çözüme kavuflacakt›. Ard›ndan özellefltirme kapsam›nda bulunan 200 bin iflçi de ayn› flekilde baflka tez-koop-ifl dergisi - 1 Baflyaz› kamu kurum ve kurulufllar›na ayn› flart ve koflullarda gönderilecekti. Plan gayet aç›kt›. Ancak TEKEL iflçilerinin muazzam direnifli bu büyük sald›r›y› püskürttü ve özellefltirme kapsam›ndaki iflçilere yönelik yap›lan planlar›n, flimdilik, ertelenmesine neden oldu. Emek maliyetini düflürmenin bir baflka yolu da, daha az iflçiye daha az ücret ödeyerek, daha yo¤un ve güvencesiz çal›flt›rmakt›. Bunun bir yolu kamu sözleflmelerinde hedeflenen enflasyon oran›nda zam verilmesi ve görece olarak yüksek ücret alan kamu iflçilerinin ücretlerinin enflasyonla eritilmesi, di¤er yolu da kamuda istihdam edilen iflçi say›s›n› azaltarak, tafleronlaflt›rma, 4/B ve 4/C gibi istisnai çal›flma flekillerinin kapsam›n› geniflletmekti. Planlananlar tek tek uygulamaya sokuldu. Ücretler sistematik olarak düflürüldü. Esnek ve kurals›z çal›flma öne ç›kar›ld›. 4/B ve 4/C kapsam›ndaki iflçi say›s› artt›r›ld›. Tafleron uygulamalar› ile birlikte, ölümlü ifl kazalar› art›fl göstermeye bafllad›. 2010 y›l›nda gerek tersanelerde ve gerekse madenlerde yaflanan ifl kazalar› sonucu yüzlerce emekçi kardeflimiz hayat›n› kaybetti. Bütün bunlar›n d›fl›nda, 2010 y›l›nda tüm toplum kesimlerinin vergilerinden oluflan genel bütçe, sermayeye kaynak olarak aktar›ld›. ‹flsizlik sigortas› gibi önemli ve büyük fonlar, hükümet taraf›ndan sermayeye tahsis edildi. Emekçilerin de¤il, sermayenin krizine çözüm üretildi. Krizin faturas›, yüksek vergiler ve temel tüketim mallar›na yap›lan yo¤un zamlarla toplumun her kesimine yans›t›ld›. Özellikle sa¤l›ktan tez-koop-ifl dergisi - 2 e¤itime, alt yap› hizmetlerinden ulafl›ma kadar her alanda yaflanan yo¤un zamlar, genifl kitlelerin daha da yoksullaflmas›na neden oldu. ‹sdihdam yaratmayan sanal büyüme sonucu, üretim ve ihracat ithalata ba¤›ml› hale gelmifl, rekabet flans› kalmayarak kapanan iflyerleri ile birlikte iflsizlik artm›fl, ekilemeyen tarlalar, dal›nda kalan ürünler sonucunda mutsuz ve yoksul bir ço¤unluk ortaya ç›km›flt›r. Görüldü¤ü gibi sosyal ve ekonomik alanda ülkede yaflanan geliflmeler, ülke d›fl›ndaki geliflmelerle s›k› iliflki içindedir. Krizin sonuçlar› küresel düzeydedir ve ülkeler aras›nda k›smi farkl›l›klar gösterse de özünde ayn›d›r. Bu anlamda küresel sald›r›lar karfl›s›nda, iflçi s›n›f›n›n ç›karlar›, ancak ulusal ve uluslararas› alanda ortak mücadele hatt›n›n oluflturulmas›yla korunabilir ve gelifltirilebilir. Tüm bunlar›n d›fl›nda ülkemizde, 2010 y›l› içinde yo¤un insan haklar› ihlalleri de yafland›. Toplumun haber alma hakk›n› ve düflünce özgürlü¤ünü bask› alt›na alan uygulamalara flahit olduk. ‹ktidar›n, çeflitli yöntemlerle bas›n-yay›n organlar› üzerindeki bask›s›n›, yandafl bir medya hatt›n›n oluflmas›n›, muhalif köfle yazarlar›n›n bafl›na gelenleri kayg›yla izledik. Bu dönem içinde sendikalar da bask› alt›na al›nmak istenmifl, sendikal hak ve özgürlüklere iliflkin yasaklar devam etmifl, bir çok sendikac› as›ls›z iddialarla yarg›lanm›fl ve tutuklanm›flt›r. Tazminats›z iflten ç›karma, tenkisatlar, muvazaal› iflyeri kapatmalar›, ücretsiz izne zorlamalar, mesaisiz fazla çal›flt›rma, kay›t d›fl› istih- dam ve eksik sigorta uygulamalar›, kaçak iflçilik, y›ll›k ücretli izinlerin ihlali ve gasp edilmesi, zorunlu ücret indirimleri, yürürlükteki toplu sözleflmelerin uygulamamas›, sendikal örgütlenmeyi engelleme, demokratik eylemlere orant›s›z güçle müdahale etme, ifl güvencesi ve iflçi sa¤l›¤› kurallar›n› hiçe sayma, ülkemizde ola¤an say›lan uygulamalar haline gelmifltir. Tüm bu olumsuz gidiflten ç›k›fl, iflçi s›n›f›m›z›n ifl, ekmek, demokrasi ve özgürlük mücadelesi ile olanakl›d›r. Avrupa iflçi s›n›f› yap›yorsa, biz de yapabiliriz. De¤erli Üyelerimiz; Ülkede yaflayan büyük bir ço¤unluk mutlu de¤ildir. Gelecek kayg›s› tafl›maktad›r. Baflta çal›flanlar›n haklar› olmak üzere, toplumun genelini ilgilendiren bir çok hakk›n gasp edilmesine yönelik düzenlemeler gündemdedir. K›dem tazminat›ndan, sendikalar yasas›na, esneklefltirme ve kurals›zlaflt›rmay› içinde bar›ndan yeni istihdam paketinden, sa¤l›k ve sosyal güvenlik sistemine kadar bir çok konuda emekçilere yönelik kapsaml› bir sald›r› paketi haz›rlanm›flt›r. 2011 y›l› içinde kamu sözleflmelerimiz var. Hükümetin planlar› ve programlar› belli. Zor günler bizi bekliyor. Bizler, her türlü olumsuzlu¤a ra¤men, mücadele etmeye devam edece¤iz. Ancak bu süreçte üyelerimizin, her zamankinden daha duyarl›, daha bilinçli ve daha donan›ml› olmalar›n› bekliyorum. 2011 y›l›n›n tüm emekçiler için mutlu ve daha yaflanabilir bir y›l olmas› dile¤iyle tüm üyelerimizin yeni y›l›n kutlar›m. Sayg›lar›mla... BU SAYIMIZDA... kullanmaya devam edece¤iz. Ta ki emekten yana, adil, eflit, özgür bir dünya kuruncaya dek. Haydar Özdemiro¤lu Genel E¤itim Sekreteri Merhaba Sevgili Üyelerimiz, 2010 y›l›n›n son say›s› ile yine beraberiz. Gerek dünyada gerekse ülkemizde yaflanan grevler, eylemler, direnifller, kazan›mlar, yenilgilerle geçen bir y›l› geride b›rak›yoruz. 2010 y›l›na Tekel iflçilerinin “güvencesizlefltirme”ye karfl› bafllatt›klar› direniflle girmifltik. 2010 y›l› ifl yaflam›n› güvenceden uzaklaflt›rma politikalar›n›n hayata geçirildi¤i bir y›l oldu. 12 Eylül’de oylanan anayasa de¤ifliklikleri tüm güzellemelere ra¤men biz iflçiler için sadece güvencesizli¤i ve örgütsüzlü¤ü getiriyordu. Bu sebeple HAYIR dedik. Referandumun hemen ard›ndan torbalanan yasa tasar›lar› HAYIR karar›nda ne kadar hakl› oldu¤umuzu gösterdi. 2011’in Haziran’›nda yap›lacak olan genel seçimler alanlar› epeyce ›s›tacak. Tüm seçim dönemlerinde oldu¤u gibi önümüzdeki 6 ayda da toplum ister istemez siyasallaflacak. Meydanlar› ›s›tacak olanlar sadece oy isteyen siyasiler olmayacak. Bizler her zaman oldu¤u gibi “insanca bir yaflam” talebimizi mücadelemizle yükseltece¤iz. 2010 y›l› biz iflçi ve emekçiler için güvencesizlefltirme, örgütsüzlefltirme, yoksullaflt›rma politikalar›yla geçti. Ama ne umudumuzu yitirdik ne de y›lg›nl›¤a düfltük. Kazan›mlar›m›z› korumak, yeni kazan›mlar elde etmek üzere yürümeye, yazmaya, direnmeye, mücadelenin türlü türlü araçlar›n› Bu say›m›zda, Meryem Koray hocam›z bizimle. “Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar” bafll›kl› yaz›s›yla dergimize misafir olan hocam›z, geçti¤imiz Haziran ay›nda Gümüldür e¤itimlerimize kat›lanlar hat›rlayacakt›r, ekonomik, sosyal ve siyasal duruma iliflkin olarak bizleri bilgilendirmiflti. Bu say›yla birlikte “Bas›nda Tez-Koop-‹fl” sayfas› yay›nlamaya bafll›yoruz. Bas›nda yer alan çal›flmalar›m›z› bu sayfada sizlerle paylaflaca¤›z. 7 y›ld›r sürdü¤ümüz Kipa örgütlenmemiz çerçevesinde hayata geçirdi¤imiz “sendikal haklara sayg›” kampanyas› devam etti. Kampanyan›n ayr›nt›lar›na dergimizde yer verdik. Genel E¤itim Dan›flman›m›z Volkan Yarafl›r taraf›ndan haz›rlanan “‹flçi S›n›f› Mücadelelerinde ‹z B›rakanlar” köflesinin bu say›daki ad› ‹smet Demir. Demir, inflaat iflçileri sendikas› Yap› ‹flçileri Sendikas› Y‹S’in kurucular›ndan. Türk-‹fl Araflt›rma Müdür Yard›mc›s› ve Sendikam›z üyesi Enis Ba¤dadio¤lu bu say›m›zda, zorunlu ihtiyaçlar›m›z› karfl›lamaya yetecek miktar olarak tan›mlanan “Asgari Ücret”i kaleme ald›. Eski üyelerimizden Y›ld›z Temurtürkan bu say›da 25 Kas›m Kad›na Yönelik fiiddete Karfl› Uluslararas› Dayan›flma günü ile birlikte “ne yapmal›?” konusunu iflledi. Bir önceki say›dan bu yana gerçeklefltirdi¤imiz genel merkez ve flube çal›flmalar› “sendikam›zdan haberler” sayfalar›nda dergimizin önemli bir a¤›rl›¤›n› oluflturuyor. Uluslararas› iliflkiler ile e¤itim, T‹S ve örgütlenme çal›flmalar›m›z da siz üyelerimizle Öyle y›kma kendini, Öyle mahzun, öyle garip... Nerede olursan ol, ‹çerde, d›flarda, derste, s›rada, Yürü üstüne - üstüne, Tükür yüzüne cellad›n, F›rsatç›n›n, fesatç›n›n, hay›n›n... Dayan kitap ile Dayan ifl ile. T›rnak ile, difl ile, Umut ile, sevda ile, düfl ile. Dayan rüsva etme beni. Gör, nas›l yeniden yarat›l›r›m, Namuslu, genç ellerinle. K›zlar›m, O¤ullar›m var gelecekte, Herbiri vazgeçilmez cihan parças›. Kaç bin y›ll›k hasretimin koncas›, Gözlerinden, Gözlerinden öperim, Bir umudum sende, Anl›yor musun? A.Arif paylafl›lmak üzere dergimiz içeri¤inde. Kad›n, çocuk, kültür sanat, sa¤l›k, mizah, biliflim, iflçinin yaflam›ndan sayfalar›m›z bu say›m›zda da siz üyelerimizin katk›lar›yla devam ediyor. Hukuk ve sa¤l›k sayfalar›m›zda üyelerimizden, iflçilerden ve emek dostlar›ndan gelen sorulara cevaplar verildi. Bir sonraki say›da buluflmak üzere, yeni y›l›n baflta siz sevgili üyelerimiz olmak üzere, ülkemiz ve dünya emekçileri için mutlu ve sa¤l›kl› geçmesini, özgürlü¤ün, adaletin, bar›fl ve kardeflli¤in hakim oldu¤u bir y›l olmas›n› diliyorum. tez-koop-ifl dergisi - 3 BAfiKANLAR KURULUMUZ ANKARA’DA TOPLANDI aflkanlar Kurulu’nun aç›fl konuflmas›n› Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru yapt›. Do¤ru, Genel Merkezin çal›flmalar›na iliflkin Baflkanlar Kuruluna bilgi verdi. Anayasa ile ilgili olarak 12 Eylül 2010 tarihinde yap›lan referandum sonuçlar›n› de¤erlendiren Do¤ru, “referandum sonras› hükümetin uygulamalar›nda ortaya ç›kan geliflmelere bak›ld›¤›nda “hay›r” oyu kullanman›n ne kadar do¤ru bir yaklafl›m oldu¤u net bir flekilde anlafl›lm›flt›r” dedi. 2 gün devam eden çal›flmalar›n sonunda afla¤›daki kararlar al›nm›flt›r. B BAfiKANLAR KURULU SONUÇ B‹LD‹R‹S‹ Baflkanlar Kurulumuz, 27-28 Ekim 2010 tarihlerinde Ankara’da Sendikam›z Genel Merkez binas›nda toplanm›fl, siyasal ve toplumsal geliflmeler ile birlikte sendikam›z› etkileyen olaylar› de¤erlendirmifl ve bu de¤erlendirmeleri kamuoyu ile paylaflma gere¤i duymufltur. tez-koop-ifl dergisi - 4 Baflkanlar Kurulumuz, Türkiye Cumhuriyetinin 87. kurulufl y›ldönümü nedeniyle tüm ulusumuzun Cumhuriyet Bayram›n› kutlamaktad›r. Cumhuriyet, Mustafa Kemal Atatürk taraf›ndan, ba¤›ms›zl›k ile birlikte bu ülkeye verilmifl en büyük arma¤and›r. Türkiye ‹flçi S›n›f›, Türkiye Cumhuriyeti’nin ba¤›ms›zl›¤›, bütünlü¤ü için daha da demokratikleflmesi, yurttafllar›n refah, huzur ve bar›fl içinde yaflamas› için daha çok mücadele etmesi gerekti¤inin bilincindedir. Baflkanlar Kurulu Baflkanlar kurulumuz toplam alt› bin üyemizi ilgilendiren ve grev uygulama aflamas›na gelinen Carrefour Sabanc› Ticaret Merkezi A.fi ünvanl› iflletme sözleflmesinin, üyelerimizin talepleri do¤rultusunda ve masa bafl›nda bitirilmesini arzu etmektedir. Bu do¤rultuda, Baflkanlar Kurulumuz iflverenden somut ve kabul edilebilir ad›mlar at›lmas› halinde, sözleflmenin zaman geçirilmeden bitirilmesini kararlaflt›rm›flt›r. Baflkanlar Kurulumuz, 12 Eylül 2010 tarihinde yap›lan referandum sonras›nda ülkemizde yaflanan geliflmeleri kayg› ile izlemektedir. 12 Eylül tarihinden sonra, hem siyasal hem de toplumsal alanda ortaya ç›kan geliflmeler yeni ve kapsaml› bir Anayasa’ya duyulan ihtiyac› ve bu Anayasa’n›n toplumsal mutabakatla yürürlü¤e girmesini ortaya koymufltur. Türkiye’deki sendikal haklar›n ve özgürlüklerin gelifltirilmesi için Anayasa’da yap›lan birkaç flekilsel de¤ifliklikten ziyade, kapsaml› yasal düzenlemelerin yürürlü¤e girmesi gerekmektedir. Bu çerçevede; sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin ve sendikalar›n iflleyifli hakk›ndaki k›s›tlay›c› hükümlerin kald›r›lmas›, 2821 ve 2822 Say›l› yasalar›n demokratiklefltirilmesi, kay›t d›fl› ekonominin üzerine gidilmesi, ifl güvencesi kapsam›n›n geniflletilmesi, iflsizlik sigortas›n›n revize edilmesi, iflsizlik ödene¤i süresinin ve miktar›n›n yeniden yap›land›r›lmas›, bu ödenekten faydalanma koflullar›n›n geniflletilmesi, iflsizlik ödene¤inde biriken paralar›n amac› d›fl›nda kullan›lmamas› baflkanlar kurulumuzun acil ve öncelikli talepleri aras›ndad›r. Baflkanlar Kurulumuz; Hükümet taraf›ndan gündeme getirilen ‘ulusal istihdam stratejisi’nin esneklefltirmeye ve kurals›zlaflt›rmaya yönelik düzenlemeler içerdi¤ini ve çal›flanlar aç›s›ndan olumsuz düzenlemelerin yürürlü¤e girmesi durumunda, konfederasyonumuzun istekleri do¤rultusunda bütün gücünü harekete geçirme karar› alm›flt›r. Baflkanlar Kurulumuz; ‹stanbul 5 No’lu flubemize ve flube yöneticilerimize karfl› gerçeklefltirilen sözlü ve fiili sald›r›lar› protesto etmektedir. Sendikam›zla hukuki ve fiili hiçbir iliflkisi bulunmayan bir flahs›n yan›ndaki birkaç kifliyle birlikte flubemize ve flube yöneticilerimize yönelik bu çirkin sald›r›lar› hukuki yollardan karfl›l›¤›n› bulacakt›r. Yasalar›n kendisine vermedi¤i yetkiyi kullanarak sendikal görevleri ilelebet kendisine ait bir saltanatm›fl gibi gören, sendikal terbiyeyi aflarak fliddet ve cebir ile flubemizde kendisine bir pozisyon yaratmaya çal›flan bu kiflilere karfl› sendikal kurullar›m›zda gerekli cevap verilecektir. Bu kiflilerin bas›n yay›n organlar›na servis ettikleri yanl›fl ve tahrik edici iddialar da yarg› makamlar› önünde sonuna kadar takip edilecektir. Kimsenin bundan kuflkusu olmamal›d›r. Bas›na ve Kamuoyuna duyurulur. 28 Ekim 2010 tez-koop-ifl dergisi - 5 Uluslararas› iliflkiler... UNI KÜRESEL SEND‹KASI 3. DÜNYA KONGRES‹ NAGAZAK‹’DE YAPILDI Didem F›rat Uluslararas› ‹liflkiler Uzman› arih boyunca do¤unun bat›ya aç›lan liman› görevini üstlenmifl olan Nagazaki flehri, 9-12 Kas›m 2010 tarihlerinde UNI Küresel Sendikas›na üye 900 sendikadan yaklafl›k 2200 sendikac›y› misafir etti. UNI’nin 3. Dünya Kongresi için Nagazaki flehrinin seçmesinin nedeni iflçi ve insan haklar›n› koruma ve iyilefltirme görevini üstlenmifl sendikac›lar›n bu limanda bir araya gelerek verdikleri mücadeleye birlik ve dayan›flma içerisinde devam edecekleri mesaj›n› Nagazaki’den bütün dünyaya duyurmakt›. UNI 3. Dünya Kongresinde Tez-Ko- T tez-koop-ifl dergisi - 6 op-‹fl Sendikas›n› Genel Baflkan Gürsel Do¤ru ve Genel Sekreter Hakan Bozkurt temsil ettiler. Chicago’dan Nagazaki’ye… 2. UNI Dünya Kongresi 2005 y›l›nda Chicago’da yap›lm›flt›. Üye sendikalar›n büyümesini ve kuvvetlenmesini, çal›flanlar›n çal›flma ve yaflam koflullar›n›n iyilefltirilmesini kendisine misyon edinen UNI Küresel Sendikas› Chicago’daki kongreden Nagazaki’deki kongreye kadar geçen sürede üye sendikalar› ile dayan›flma ve birlik içerisinde çal›flarak birçok baflar›ya imza att›. Geçen befl y›l içerisinde yap›lan faaliyetler sonucunda 40 flirket ile küresel anlaflma imzalayan UNI özellikle örgütlenme faaliyetlerinde, ulusal ve uluslararas› kampanyalarda ve toplu sözleflme müzakerelerinde temsil etti¤i 20 milyon çal›flan›n “insan onuruna yak›fl›r” ifllerde çal›flmalar›, haklar›n›n korunmas› ve ilerletilmesi ad›na üye sendikalar›na daima destekte bulunarak, örgütlülü¤ün ve dayan›flma ruhunun önemini ve bu ruhla hareket edildi¤i müddetçe UNI ve UNI üyesi sendikalar›n birlikte daha büyük baflar›lara imza atacaklar›n› göstermifl oldu. Uluslararas› iliflkiler... Nagazaki’den Cape Town’a... Nagazaki’de yap›lan 3. Dünya Kongresi “Breaking Through” slogan› ile bafllad›. “Breaking Through” Türkçede “at›l›m, hamle” anlam›na geliyor. UNI Genel Sekreteri Philip Jennings yapt›¤› aç›l›fl konuflmas›nda; “Son görüflmemizden bu yana dünya dramatik bir biçimde de¤iflti. Maalesef bu de¤iflim temsil etti¤imiz üyelerimizin yarar›na olmad›. Ekonomik sömürü ve açgözlülük yeni ve benzersiz bir seviyeye ulaflt›. Bugün, UNI Küresel Sendikas›’nda yeni bir sayfa aç›yoruz, daha adil bir dünya için birlikte çal›flman›n ve bu düzeni de¤ifltirmenin sözünü verece¤iz. “At›l›m” sadece bu kongrenin ana temas› de¤il bizim plan›m›z, bizim eylem ça¤r›m›z olacak. Daha çok çal›flan› örgütlemek, daha çok anlaflma imzalamak, daha çok kad›n liderler seçmek, yeni nesillerle daha yak›n iletiflim kurabilmek için bir ferman yay›nl›yoruz. Oyunun kurallar›n› de¤ifltirmeliyiz. Küresel ekonomi yeterince düzensizli¤e sebep oldu. 3.2 milyar insan günde iki Amerikan Dolar›’ndan az bir para ile geçinmeye çal›fl›yor. Karfl›m›zda küresel iflverenler, küresel pazarlama, küresel tedarik zincirleri ve küresel finans taraf›ndan yönetilen yeni bir emek piyasas› var. Bu yeni emek piyasas›ndaki çal›flanlar› temsil edebilmek için kuvvetli olmal›y›z. Örgütlemeliyiz! UNI Küresel Sendikas› bütün bunlar› de¤ifltirmek ad›na at›l›m yapmak zorunda. Yapaca¤›z! Bu oyunun kurallar›n› de¤ifltirece¤iz.” sözleriyle UNI üyesi 900 sendikay› önümüzdeki 4 y›l›n stratejik plan›n› birlikte gerçeklefltirmeye davet etti. Kongreye kat›lan delegeler 4 gün boyunca UNI üyesi sendikalardan Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru ve Genel Sekreterimiz Hakan Bozkurt Kongrede gelen ve UNI Küresel Sendikas› Yönetim ve ‹cra Kurullar› taraf›ndan bir araya getirilen 36 önergeyi tart›fl›p oylad›lar. Bar›fl 3.Dünya Kongresi’nin en önemli önergelerinden biri de korkudan, ayr›mc›l›ktan, ›rkç›l›ktan, savafllardan, terörizmden, nükleer silahlardan ve kara may›nlar›ndan ar›nm›fl bir dünyada yaflamak için küresel bar›fl›n, adaletin ve insan haklar›na sayg›n›n gerçekleflmesi ad›na Birleflmifl Milletlerin ve Uluslararas› Kanunlar›n yasal rolünün desteklenmesiydi. Nagazaki’den Filistinli iflçilere destek Bir di¤er önerge Orta Do¤u’da bar›fl ile ilgiliydi. UNI Küresel Sendikas› nefret, terörizm ve fliddet sonucunda ortaya ç›kan her türlü askeri istilay› ve adaletsizli¤i insan haklar›n›n ihlal edilmesi; Bat› fieria, Gazze, Suriye ve Golan tepelerinin ve Lübnan Shebaa çiftliklerinin ‹srail taraf›ndan istilas›n› ve Irak’›n Amerika Birleflik Devletleri taraf›ndan iflgalini, istikrars›zl›k ve fliddetin unsurlar› olarak nitelendirdi. UNI Küresel Sendikas›n›n Filistin’e gönderdi¤i delegasyonun raporuna de¤inen Genel Sekreter Philip Jennings yapt›¤› konuflmada, Orta Do- ¤u’daki çat›flmalar devam ettikçe daha çok sivilin zarar görece¤iniözellikle kad›n ve çocuklar- ve ILO taraf›ndan yay›nlanan raporda da bahsedildi¤i gibi bu durumun Filistin halk›n› daha büyük bir yoksullu¤a sürükleyece¤ini Gazze ve Bat› fieria’da iflsizli¤in %50 yükselece¤ini söyledi ve UNI ailesini çal›flma yasalar›n› oluflturmalar›, istihdam›n art›r›lmas› ve sendikal hareketin geliflmesi ad›na Filistinli iflçilere destek olmaya davet etti. Nagazaki’den 2200 bar›fl güvercini uçtu UNI ve UNI üyesi sendikalar›n temsilcilerinin Nagazaki’deki bir di¤er görevleri de, 1945 y›l›nda at›lan atom bombas› sonucunda Nagazaki’de yaflananlar›n bir insanl›k ay›b› oldu¤unu bir kere daha hat›rlatmak ve baflka Nagazaki’lerin, Hiroflima’lar›n yaflanmas›n› engellemek ad›na nükleer bombalar›n ve kara may›nlar›n›n olmad›¤› bir dünya için “Bar›fl” ça¤r›s›nda bulunmakt›. UNI çat›s› alt›nda toplanm›fl 2200 sendikac›, 11 Kas›m’da kongrenin yap›ld›¤› yerden yaklafl›k 2 km uzakl›kta bulunan Bar›fl Park›na yürüyüfl yaparak atom bombalar›, savafllar ve terörizm sonucunda hayatlar›n› kaybetmifl dünya insanlar› için sayg› duruflunda bulunup, bar›fl elçileri olarak ülkelerine döndüklerinde çal›tez-koop-ifl dergisi - 7 Uluslararas› iliflkiler... flanlar›n sendikal haklar›n› ve insan haklar›n› savunman›n yan› s›ra insanl›¤a “Bar›fl içinde bir Gelecek” için seslerini duyuracaklar›na dair söz verdiler. Karar organlar›nda cinsiyet eflitli¤i Kongrede konuflulan ve oylanan önergelerden biride cinsiyet eflitli¤inin sa¤lanmas› ad›na karar organlar›ndaki kad›n temsilcilerin say›lar›n›n %40’a ç›kart›lmas›yd›. UNI, Yönetim Komitesi ve Dünya ‹cra Komitesi dahil olmak üzere bölgesel ve sektörel bütün UNI yap›lar›ndaki kad›n temsilcilerin say›lar›n›n art›r›lmas› ve benzer düzenlemenin uzun vadede UNI üyesi sendikalarda da uygulanmaya bafllanmas› hakk›ndaki önerge oy birli¤iyle kabul edildi. Afrikal› kad›n sendikac›lar›n yapt›¤› konuflmalar kat›l›mc›lar›n be¤enisini ve takdirini toplarken, UNI ailesini ve kad›n sendikac›lar› gururland›ran bir baflka olayda, UNI Avrupa Bölge Sekreteri Bernadette Segol’un önümüzdeki dönem Avrupa Sendikalar Konfederasyonu ETUC’un Genel Sekreteri olarak yeni görevine bafllayaca¤›n› ilan etmesi oldu. Küresel ekonomik kriz hakk›nda UNI önergesi Kongrede, küresel ekonomik krizin devam eden etkileri ile mücadele edebilmek için önümüzdeki dört y›l boyunca uluslararas› topluluklar›n küresel kriz sonucunda ortaya ç›kan ve toplumsal istikrar› etkileyen tehditlere yönelmelerinin ve neo-liberal ekonomik politikan›n 30 y›ld›r verdi¤i zarar› giderme yollar›n› aranmas›n›n gereklili¤i tart›fl›ld›. UNI Küresel Sendikas›, gelecekte yeni krizlerin önlenmesi ve özellikle finans sektöründe çal›flan kiflilerin güven içerisinde çal›flmalar›na destek vermek için küresel ekonomik sistemde gerekli reformlar›n yap›lmas›n› etkili bir biçimde savunaca¤›n› belirtti. 2010-2014 faaliyet plan› içerisinde; 2008 OECD ve Dünya Bankas› y›ll›k raporlar›nda da aç›kland›¤› gibi birçok ülkedeki ekonomik ve gelir da¤›l›m› eflitsizli¤inin giderilmesi için talepte bulunmaya devam edeceklerini; büyüme ve üretim aras›nda ba¤lant› kurulmas› için gerekli olan reformlar›n yap›lmas›n›n önemini savunacaklar›n›; gelir güvencesinin küresel asgari düzeye getirilmesi, iflsizlik sigortas›n›n bütün iflçileri kapsamas›, asgari ücret kanunlar›n›n yürütülmesi ve temel e¤itimin sa¤lanmas› ad›na ILO’nun “sosyal koruma yap›s›n›” savunarak küresel ekonomide “iyilefltirilmifl sosyal korumay›” ilerletmek ve uluslararas› platformlarda sendikalar›n karar verme mekanizmalar›n›n kuvvetlenmesi ad›na gayret gösterilece¤ine dair önerge UNI ve UNI üyesi sendikalar taraf›ndan kabul edildi. Uni Üyesi Türk Sendikalar›n›n Yöneticileri tez-koop-ifl dergisi - 8 Çal›flanlar›n korunmas› ve “korkudan kurtulma” UNI Küresel Sendikas› özellikle perakende sektörü olmak üzere müflterilerle do¤rudan iletiflimde bulunan çal›flanlar›n en büyük s›k›nt›lar›ndan birinin de fiziksel ve sözlü sald›r›ya maruz kalmalar› oldu¤unu ve çal›flanlar›n bu tip sald›r›lara karfl› korunmas› ve müflterilerin çal›flanlara sayg› duymas› gerekti¤ini savunmaktad›r. USDAW Sendikas› ‹ngiltere’de baflar›l› bir “korkudan kurtulma” kampanyas› yürütmüfltür. Dünya Kongresinde, üçüncü flah›slar olarak adland›r›lan müflterilerin çal›flanlar›n insan ve çal›flma haklar›na sayg› göstermeleri için “korkudan kurtulma” kampanyas›n›n yayg›nlaflt›r›lmas›na karar verilmifltir. UNI Küresel Sendikas› tedarik zincirlerinde çal›flan iflçilerin yaflam koflullar›n›n iyilefltirilmesi konusundaki taahhüdünü teyit etmifl ve etik ticaretin ilerletilmesi çal›flanlar›n desteklenmesi için istihdam seçiminde özgürlük, sendikal› olma ve toplu müzakere hakk›, iflyeri sa¤l›¤› ve güvenli¤i, çocuk iflçili¤inin yok edilmesi,çal›flma saatleri, ifl güvencesi ve fiziksel, sözlü ve cinsel tacizden koruma konular›nda kampanyalar yürütmeye devam edece¤ini aç›klad›. UNI hizmet sektörünün a¤›r yükünü üstlenmeli ve hizmet sektörünün sesi ve küresel elçisi olmal›d›r. UNI Küresel Sendikas›n›n hedefleri; “Son y›llarda UNI ço¤unlu¤u çok uluslu iflletmeler olmak üzere çok say›da kampanya yürütmüfltür. Bu kampanyalar sendikalar›n as›l amac› olan örgütlenmeye ve ilgili iflletmelerle olan diyaloga gölge düflürmemelidir. UNI, s›n›rlar ötesinde iflbirli¤i yapabilen küresel bir örgüttür. Bütün çal›flanlar için iyi çal›flma koflullar›, örgütlenme, diyalog, müzakere, toplu sözleflme ve gerekti¤inde kampanyalar ve endüstriyel ey- Uluslararas› iliflkiler... lemler gibi esas hedefler bu iflbirli¤i içerisinde yürütülmelidir. Di¤er bir deyiflle örgütlenme ve toplu pazarl›k ana hedef olmal›d›r. Çok uluslu flirketlerde çal›flanlar›n çal›flma koflullar›n›n iyilefltirilmesi ad›na küresel kampanyalar yoluyla gösterilen gayretlerde baflar›l› olabilmek için, UNI üyesi sendikalar güçlü, kararl› ve dayan›flma içerisinde olmal›d›rlar. UNI’nin kuvveti dünyan›n her yerindeki aktif sendikac›lara dayanmaktad›r. Çal›flanlar›na adil davranmayan iflletmeleri hedefleyen sendika kampanyalar›, çal›flanlar›n ç›karlar› do¤rultusunda anlaflmalar›n gerçekleflmesini sa¤laman›n bir yoludur. Taraflar aras›ndaki müzakerelerin eflit bir seviyede bafllamas›n›n mümkün oldu¤u durumlarda, yüksek derecede üyeli¤e sahip kuvvetli bir sendika ve dolay›s›yla meflruluk, iflvereni masaya oturtmaya ve müzakere etmeye teflvik edecektir. Yüksek say›da üyelikle sendika hak etti¤i sayg›y› görecektir. Bu süreçteki kampanyalar sadece tamamlay›c› özellikte olacakt›r. UNI üyesi sendikalar yerel düzeyde yürüttükleri kampanyalar› UNI deste¤i ile kuvvetlendireceklerdir. Hizmet sektörü küresel istihdam aç›s›ndan her geçen gün önem kazanmaktad›r. Ayn› zamanda bu sektörün devam eden yap›sal de¤iflimi, Bar›fl Park› yürüyüflü sektörde çal›flanlar›n sendikalara üye olmas›n› zorlaflt›ran sebeplerden biridir. Sendikalar, franchising, geçici istihdam bürolar›, tafleronluk ve giriflim sermayesi flirketleri ile ilgili sorunlar›n üstesinden gelebilmenin yollar›n› bulmal›d›rlar. Bu nedenle sürekli büyüyen sektörün yeni sorunlar›na cevap verebilmek ad›na UNI ile birlikte sendikal stratejiler gelifltirmenin ve bu stratejilerin iflbirli¤i içerisinde kullan›lmas›n›n gereklili¤ini savunuyoruz. Çal›flanlar›n sendikal› olmakta zorland›¤› ve geleneksel yap›lar›n de¤iflti¤i sektörde sendika olarak rollerimizi belirleyebilmemiz için birlik içerisinde çal›flmal›y›z. “ Sendikam›z›n Tesco Kipa iflyerlerinde gerçeklefltirdi¤i örgütlenme UNI Dünya Kongresinde son 5 y›l›n en baflar›l› 3 örgütlenme kampanyas›ndan biri olarak seçildi “Breaking Through” (At›l›m) slogan›yla bafllayan kongrenin ikinci gününde UNI Genel Sekreteri Philip Jennings’in konuflmas›n›n ard›ndan son 5 y›l›n en baflar›l› örgütlenme çal›flmalar› ve toplu sözleflmeleri takdim edildi. Tez-Koop-‹fl Sendikas›n›n çat›s› alt›nda bir araya gelerek örgütlülü¤ün ve dayan›flman›n önemini anlayan, sendikal› olma haklar›n› kullanan ve bu haklar›n› baflar›l› bir toplu sözleflmeyle taçland›rana dek kararl› bir biçimde mücadele etmeyi sürdüren Tesco Kipa iflçileri ad›na dünyadaki bütün Tesco çal›flanlar›n›n örgütlenmesi ve sendikal haklar›n› kullanmalar› için “dayan›flma” mesaj› verdik. Örgütlenme çal›flmalar›m›z boyunca eme¤i geçen Tesco Kipa üyelerimize, örgütlenme uzmanlar›m›za, UNI Küresel Sendikas›na, Uni Genel Sekreteri Philip Jennings Tesco ‹ttifak›na ve bu mücadelede yan›m›zda olan herkese bir kez daha teflekkür ettik. Tez-Koop-‹fl Sendikas›n›n üyeleri olan Türkiye’deki Tesco Kipa çal›flanlar›n›n örgütlenme baflar›lar› salonda bulunan 2200 kifli taraf›ndan alk›flland›. Ve biz, hem sendikam›zla hem de Tesco Kipa’daki üyelerimizle gurur duyduk! Kapan›fl Bu zamana kadar UNI Dünya Baflkanl›¤› görevini yürütmüfl olan UFCW Sendikas› Baflkan› Joe Hansen görevini Avustralya’dan SDA Sendikas› Genel Sekreteri Joe de Bruyn’e b›rakt›. Philip Jennings bir kez daha UNI Genel Sekreteri olarak seçildi. Philip Jennings kapan›fl konuflmas›nda salonda bulunan sendikac›lara “UNI Küresel Sendikas› ulaflmak istedi¤i yeri biliyor. Kaybedecek zaman›m›z yok. Bu bir tak›m çal›flmas›, biz birlikte kuvvetliyiz. Beni küresel savaflç› seçtiniz. Teflekkür ederim. Bu savaflta hep birlikteyiz. Benimle misiniz?” diye seslendi¤inde salondaki 2200 kifliden “evet” cevab›n› ald›. Philip Jennings “Cape Town’da görüflmek üzere!” diyerek 3.UNI Dünya Kongresini bitirdi. tez-koop-ifl dergisi - 9 Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z aç›kland›¤› üzere, istihdam paketi alt›nda yap›lacak bu düzenlemeler istihdam› art›rmaya de¤il, maliyetleri azaltmaya, çal›flanlar› kölelefltirmeye yönelik düzenlemelerdir. Hakan Bozkurt Genel Sekreter ilindi¤i üzere, dünyada finansal alanda bafllayan ve giderek tüm sektörleri etkileyen ekonomik krizin yans›malar› ülkemizi de etkilemifl, ülkemiz ekonomisindeki sorunlar yaflanan küresel krizle birlikte derinleflmifl ve her zaman oldu¤u gibi ekonomik krizin faturas› dar ve sabit gelirli kesimlere ç›kar›lm›flt›r. Ekonomik kriz nedeniyle emekçilerin çal›flma ve yaflama flartlar› daha da olumsuz hale gelmifl, kay›t d›fl›nda ciddi art›fllar olmufl, iflten ç›karmalar artm›fl, çal›flanlar›n sat›n alma güçleri düflmüfl, milli gelir da¤›l›m›ndaki uçurum derinleflmifltir. B Tüm bu olumsuzluklara ra¤men, hükümet dar ve sabit gelirli kesimlerin olumsuz yaflam koflullar›n› de¤ifltirecek önlemleri gündemine almamaktad›r. Art›k siyasal iktidar›n, kiflilerin, insan onuruna yarafl›r bir yaflam düzeyine ulaflmas›n› sa¤lamaya dönük düzenlemeleri gerçeklefltirmekten uzak bir yaklafl›m içerisinde oldu¤unu biliyor ve görüyoruz. Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Bakan›n›n (21.09.2010) ifl yasalar›n›n de¤iflece¤i yönündeki aç›klamalar› da bu düflüncelerimizin do¤rulu¤unu kan›tl›yor. Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤›n›n, istihdam paketi alt›nda çal›flanlar›n gelirlerini azaltmak ve ifl güvencelerini kald›rmak amac›yla özel istihdam bürolar›n›n iflçi kiralamas›, bölgesel asgari ücret ve esnek çal›flma modellerinin geniflletildi¤i bir çal›flma içerisinde oldu¤unu anl›yoruz. Daha önce kamuoyuna defalarca tez-koop-ifl dergisi - 10 ‹stihdam›n korunmas› ve gelifltirilmesi amac›yla yap›lacak düzenlemeler ise bellidir. TÜRK-‹fi’in yay›mlad›¤› “Ekonomik Krize Karfl› Önlemler Raporu”ndan da yararlanarak bu amaçla ve öncelikle yap›lmas› gerekenleri afla¤›daki flekilde sayabiliriz: • Ekonomik kriz gerekçe yap›larak iflçilerin ifllerinden ç›kar›lmalar› önlenmelidir. ‹flyerlerine/firmalara sa¤lanacak teflvik, istisna ve muafiyet önlemlerinde iflçi ç›kar›lmamas› temel koflul olmal›d›r. • ‹fl Kanununun yetersiz kalan ifl güvencesine iliflkin hükümleri derhal gözden geçirilmeli, çal›fl›lan süre, iflyerindeki iflçi say›s› gibi s›n›rlamalar iflçiler lehine geniflletilmelidir. • Devlet hiçbir kesimi d›flar›da b›rakmayan bütüncül politikalar izlemeli, özel sektörü (reel sektörü) desteklerken istihdam› geniflletecek projelere öncelik vermelidir. Kamu kurum ve kurulufllar›n›n personel ihtiyaçlar› bekletmeden giderilmeli, emekli olanlar›n yerine derhal yeni personel istihdam edilmelidir. • ‹flveren kesimi taraf›ndan daha da yayg›nlaflt›r›lmak istenen esnek çal›flma biçimleri kabul edilemez niteliktedir. Çal›flma iliflkilerini daha esnek hale getirme uygulamalar› sorunlar› daha da artt›r›c› sonuçlara yol açacakt›r. Türkiye’de bu a¤›r iflsizlik sorununu yoksulluk yaratarak çözmek yaklafl›m› benimsenmemelidir. • ‹stihdamdan amaçlanan, Uluslararas› Çal›flma Teflkilat› (ILO) taraf›ndan da benimsenen “insan onuruna yarafl›r ifl” tan›m› çerçevesinde üretken istihdam olmal›d›r. Sendikal hak ve özgürlüklerin kullan›ld›¤›, sosyal güvenlik hakk›n›n tan›nd›¤›, çal›flma koflullar›n›n olumlu oldu¤u, iflçi sa¤l›¤› ve ifl güvenli¤ine gereken önem ve özenin verildi¤i bir yaklafl›m esas al›nmal›d›r. • En önemli hususlar›ndan birisi de kay›t d›fl› ekonominin kay›t alt›na al›nma- s› zorunlulu¤udur. Vergi ve sigorta gelirlerinde azalmaya, iflletmeler aras›nda rekabet koflullar›nda eflitsizli¤e, çal›flanlar aç›s›ndan kötü çal›flma koflullar›na ve sosyal güvenceden yoksunlu¤a neden olan kay›t d›fl› ile mücadeleden vazgeçilmemelidir. • Asgari ücret tüm ülke için tek rakam olarak belirlenmeli ve her fleyden önce vergi d›fl› b›rak›lmal›d›r. Böylece tüm ücret gelirlerinin asgari ücret kadar k›sm› vergiden muaf tutularak sat›n alma gücü yarat›lmal›, bölgesel asgari ücret, gençler için düflük ücret gibi düflünceler ise gündeme bile getirilmemelidir. • A¤›rl›kl› olarak dar ve sabit gelirli kesimlerin tüketti¤i zorunlu temel ihtiyaç maddeleri üzerindeki dolayl› vergiler kald›r›lmal›d›r. • Bir bütün olarak ayn› ekonomik ve sosyal uygulamalar›n etkisinde bulunan iflçi ve memur kamu çal›flanlar› aras›nda yapay ay›r›mlar yarat›lmamal›d›r. • Çal›flanlar›n mali ve sosyal haklar aç›s›ndan istismar›na yol açan kamu kurum ve kurulufllar›nda tafleron iflçi çal›flt›r›lmas› uygulamas›na son verilmeli; buralarda çal›flanlar, kamu kurum ve kurulufllar›n›n sürekli iflçi kadrolar›na geçirilerek ma¤duriyetleri giderilmelidir. Kuflkusuz ki bu önerileri daha da ço¤altmak mümkündür. Ancak, önemli olan bu önlemleri yaflama geçirebilmektir. Bu ise örgütlülükle mümkündür. Ülkemizdeki iflçi s›n›f›n›n, insan onuruna yarafl›r bir yaflam düzeyine ulaflmas› sendikal örgütlenme ile mümkündür. Ülkemizin gerek siyasal ve gerekse ekonomik olarak büyük de¤iflimler geçirdi¤i bu dönemde hepimizin tarihsel görevleri bulunmaktad›r. Örgütlülü¤ümüzü ve iflçi s›n›f›n›n kazan›lm›fl haklar›n› korumak ve gelifltirmek yönünde zorlu bir s›nav döneminde bulunuyoruz. Bu ba¤lamda tüm üyelerimizin, Sendikalar›na gereken deste¤i vereceklerine olan inanc›m›z tamd›r. Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z TOPLU ‹fi SÖZLEfiMELER‹M‹Z Dergimizin yay›ma haz›rland›¤› 22.11.2010 tarihi itibariyle toplu ifl sözleflmelerimizin durumu ekli tablolarda ayr›nt›l› olarak belirtilmifltir. Yürürlü¤ü devam eden toplu ifl sözleflmelerimiz üniversiteler, il özel idareleri ve di¤er iflyerleri olarak tablo I, II ve III’de gösterildi¤i flekildedir. Bu tablolardan da görülece¤i üzere yürürlü¤ü süren toplu ifl sözleflmelerimizin say›s› üniversiteler (28), il özel idareleri (28) ve di¤er iflyerleri (65) olmak üzere toplam 121 adettir. Anlaflma tutana¤› imzalanan, toplu ifl sözleflmesi görüflmeleri devam eden, Yüksek Hakem Kuruluna baflvurulan, toplu ifl sözleflmesi yetki belgesi, yetki tespiti gelen, itiraz nedeniyle toplu ifl sözleflmesi imzalanamayan ve toplu ifl sözleflmesi yetki tespiti beklenilen iflletme ve iflyerleri yine ayr›nt›l› olarak ekli tablolarda yer almaktad›r (Tablo IV-X). Carrefoursa Carrefour Sabanc› Ticaret Merkezi A.fi. ‹le T‹S ‹mzaland›. Sendikam›z ile Carrefoursa Carrefour Sabanc› Ticaret Merkezi A.fi. aras›nda yaklafl›k alt› bin üyemizi kapsayan toplu ifl sözleflmesi 8 Aral›k 2010 tarihinde imzaland›. Carrefoursa Carrefour Sabanc› Ticaret Merkezi A.fi. ve ba¤l› iflyerlerinde çal›flan üyelerimiz ile ilgili toplu ifl sözleflmesi görüflmelerine 2010 y›l› Mart ay›nda bafllanm›fl ve ‹stanbul’da 04.11.2010 tarihinde yap›lan toplant›da anlaflma sa¤lanm›flt›r. Carrefour-Sa T‹S imza töreni Carrefoursa Carrefour Sabanc› Ticaret Merkezi A.fi. ile yap›lan anlaflmaya göre 01.01.2010 – 31.12.2011 tarihlerini kapsayan toplu ifl sözleflmesinin birinci y›l›nda ücretlere %8, ikinci y›l›nda ise TÜFE oran›nda art›fl yap›lacakt›r. Anlaflma ile iflyerinde çal›flan Sendikam›z üyesi iflçilere 2010 y›l›nda 90, 2011 y›l›nda 105 ve 2012 y›l›nda ise 120 gün ikramiye ödemesi yap›lacakt›r. Sendikam›z üyesi iflçilere ayr›ca afla¤›da belirtilen sosyal yard›mlar›n ödenmesi de kararlaflt›r›lm›flt›r: G›da Yard›m›: 2010 y›l›nda hizmet y›llar›na göre her ay 40–70 TL; 2011 y›l›ndan itibaren ise tüm sendikal› iflçilere hizmet y›l›na bak›lmaks›z›n her ay 75 TL, Yakacak Yard›m›: 2010 y›l›nda hizmet y›llar›na göre 300–385 TL, (2011 y›l›nda bu tutarlar TÜFE oran›nda art›r›larak ödenecektir.) ‹zin Yard›m›: 2010 y›l›nda hizmet y›llar›na göre 155–255 TL, (2011 y›l›nda bu tutarlar TÜFE oran›nda art›r›larak ödenecektir.) Bayram Yard›m›: 2010 y›l›nda Ramazan ve Kurban bayramlar›ndan önce 80’er TL tutar›nda al›flverifl çeki. (2011 y›l›nda bu tutarlar TÜFE oran›nda art›r›lacakt›r.) ANTB‹RL‹K ‹le Anlaflma Tutana¤› ‹mzaland›. Sendikam›z ile Antalya Pamuk ve Narenciye Tar›m Sat›fl Kooperatifleri Birli¤i (ANTB‹RL‹K) aras›nda sürdürülen toplu ifl sözleflmesi görüflmeleri anlaflma ile sonuçlanm›fl ve 22.09.2010 tarihinde anlaflma tutana¤› imzalanm›flt›r. Yap›lan anlaflmaya g ö r e 01.08.2010–31.07.2012 tarihlerini kapsayan toplu ifl sözleflmesinin birinci y›l›nda ücretlere %9, ikinci y›l›nda %9 oran›nda art›fl yap›lacakt›r. Ayr›ca, Sendikam›z üyesi iflçilere y›lda 120 gün ikramiye, her ay sosyal yard›m ve çocuk yard›- m› ile her gün yemek ve vas›ta yard›m› yap›lmas› da kararlaflt›r›lm›flt›r. British Counsil, ‹ngiltere Büyük Elçili¤i Kültür Müsteflarl›¤› ‹le Toplu ‹fl Sözleflmesi ‹mzaland›. Sendikam›z ile British Counsil, ‹ngiltere Büyük Elçili¤i Kültür Müsteflarl›¤› aras›nda yürütülen toplu ifl sözleflmesi anlaflma ile sonuçlanm›fl ve 01.01.2010–31.12.2012 yürürlük süreli toplu ifl sözleflmesi 09.08.2010 tarihinde imzalanm›flt›r. Toplu ifl sözleflmesi ile Sendikam›z üyesi iflçilere enflasyon, performans ve di¤er ölçütler dikkate al›narak ücret art›fl› yap›lmas›; k›dem tazminat› d›fl›nda ifl sözleflmesi sona erenlere her hizmet y›l› için bir ayl›k ücreti tutar›nda hizmet sonu ödene¤i ödenmesi; özel sa¤l›k sigortas› yap›lmas›; 2010 y›l›nda ayl›k 308 TL, 2011 y›l›nda ayl›k 330 TL ve 2012 y›l›nda ise ayl›k 350 TL ek ödeme yap›lmas› kararlaflt›r›lm›flt›r. Kafkas Üniversitesi ‹le Toplu ‹fl Sözleflmesi ‹mzaland›. Sendikam›z ile Kafkas Üniversitesi Rektörlü¤ü aras›nda yürütülen toplu ifl sözleflmesi görüflmeleri anlaflma ile sonuçlanm›fl ve 15.05.2010–14.05.2012 yürürlük süreli toplu ifl sözleflmesi 11.08.2010 tarihinde imzalanm›flt›r. Toplu ifl sözleflmesi ile Sendikam›z üyesi iflçilerin ücretlerine sözleflmenin birinci alt› ay›nda 90 TL, di¤er alt›flar ayl›k dönemlerde %6’flar oran›nda zam yap›lmas›; ilave tediye d›fl›nda her y›l 60 günlük akdi ikramiye; her ay sözleflmenin birinci y›l›nda 85 TL, ikinci y›l›nda ise 90 TL sosyal yard›m, günlük yevmiyelerinin %5-8’i oran›nda ifl riski ve sorumluluk tazminat›; sözleflmenin birinci y›l›nda 690 TL, ikinci y›l›nda ise 725 TL giyim yard›m› ödenmesi kararlaflt›r›lm›flt›r. Emek ‹nflaat A.fi. ‹le Toplu ‹fl Sözleflmesi ‹mzaland›. Sendikam›z ile Emek ‹nflaat A.fi. aras›nda yürütülen toplu ifl sözleflmesi görüflmeleri anlaflma ile sonuçlanm›fl ve 01.07.2010–30.06.2012 tez-koop-ifl dergisi - 11 Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z yürürlük süreli toplu ifl sözleflmesi 12.08.2010 tarihinde imzalanm›flt›r. Toplu ifl sözleflmesi ile her ay 10–40 TL aras›nda e¤itim zamm›; 01.01.2011 tarihinden itibaren her alt› ayda bir TÜFE oran›nda ücret art›fl›, her y›l dört ayl›k ücret tutar›nda ikramiye ödenmesi, sözleflmenin di¤er dönemlerinde TÜFE oran›nda art›r›lmak üzere sözleflmenin birinci y›l›n›n ilk alt› ay›nda ayl›k 160 TL sosyal yard›m, yazl›k net 700 TL, k›fll›k net 700 TL giyim yard›m›, iki y›lda bir ayr›ca 300 TL palto yard›m›, günlük yemek ve tafl›t yard›m› yap›lmas› kararlaflt›r›lm›flt›r. Mesleki Yeterlilik Kurumu ‹le Toplu ‹fl Sözleflmesi ‹mzaland›. Mesleki Yeterlilik Kurumu, meslek standartlar›n› temel alarak, teknik ve mesleki alanlarda ulusal yeterlilik esaslar›n› belirlemek; ölçme ve de¤erlendirme, belgelendirme ve sertifikaland›rmaya iliflkin faaliyetleri yürütmek üzere 25.09.2006 tarihli ve 5544 say›l› Kanunla kurulmufltur. Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤›n›n ilgili kuruluflu, kamu tüzel kiflili¤ine haiz, idari ve mali özerkli¤e sahip, özel bütçeli bir kamu kuruluflu olan Mesleki Yeterlilik Kurumunun çal›flanlar› ilk olarak Sendikam›zda örgütlenmifllerdir. Sendikam›z ile Mesleki Ye- meler Hükümet ve TÜRK-‹fi yetkilileri taraf›ndan yürütülecektir. Bu kapsamda TÜRK-‹fi taraf›ndan oluflturulan “Kamu kesimi Toplu ‹fl Sözleflmeleri Koordinasyon Kurulu” bünyesinde Sendikam›zda bulunmaktad›r. Mesleki Yeterlilik Kurumu T‹S ‹mza Töreni terlilik Kurumu aras›nda yürütülen toplu ifl sözleflmesi görüflmeleri anlaflma ile sonuçlanm›fl ve 01.07.2010–30.06.2012 yürürlük süreli toplu ifl sözleflmesi 20.10.2010 tarihinde imzalanm›flt›r. Toplu ifl sözleflmesi ile günlük yemek yard›m› ve tafl›t yard›m›, ayl›k aile, yabanc› dil, yüksek lisans ve doktora tazminat› ödemesi yap›lmas› ile di¤er hususlar sözleflmeye ba¤lanm›flt›r. Kamu Toplu ‹fl Sözleflmeleri Bilindi¤i üzere, önceki y›llarda oldu¤u gibi 2011 y›l›nda da, yürürlük bafllang›ç tarihleri 2011 y›l› içinde olan kamu kesimi toplu ifl sözleflmeleri (TÜRK-‹fi Konfederasyonuna üye sendikalar›n örgütlü bulundu¤u ve yetki ald›¤› iflyerlerine iliflkin olarak) çerçeve anlaflma protokolü ile ilgili görüfl- Carrefour-Sa T‹S Anlaflma Tutana¤› 4.11.2010’da imzaland› Önümüzdeki günlerde, di¤er örgütlü oldu¤umuz yerlerde oldu¤u gibi bu iflyerlerimizde de çal›flan üyelerimiz ve temsilcilerimizle yap›lacak toplant›larda toplu ifl sözleflmesi teklif metinlerimizi belirleyece¤iz. Bu ba¤lamda, tüm temsilciler ile üyelerimizin toplu ifl sözleflmesi sürecine aktif kat›l›mlar›n› bekliyoruz. Mustafa Kemal Üniversitesi T‹S görüflmesi Ondokuz May›s Üniversitesi T‹S görüflmesi tez-koop-ifl dergisi - 12 Kamu iflverenleri sendikalar› olan KAMU-‹fi (Kamu ‹flletmeleri ‹flverenleri Sendikas›) ve TÜH‹S (Türk A¤›r Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu ‹flverenleri Sendikas›) üyesi iflyerlerinde çal›flan ve bu ba¤lamda, çerçeve anlaflma protokolü kapsam›nda bulunan iflletme ve iflyerlerinde çal›flan üyelerimizin say›s› yaklafl›k onbin dolay›ndad›r. Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z YÜRÜRLÜ⁄Ü SÜREN ÜN‹VERS‹TE TOPLU ‹fi SÖZLEfiMELER‹M‹Z TABLO-I ‹fiLETME/‹fiYER‹ ‹MZA TAR‹H‹ YÜRÜRLÜK TAR‹H‹ ABANT ‹ZZET BAYSAL ÜN‹VERS‹TES‹ ADNAN MENDERES ÜN‹VERS‹TES‹ AKDEN‹Z ÜN‹VERS‹TES‹ AMASYA ÜN‹VERS‹TES‹ ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹ ANKARA ÜN‹VERS‹TES‹ ATATÜRK ÜN‹VERS‹TES‹ BO⁄AZ‹Ç‹ ÜN‹VERS‹TES‹ ÇANAKKALE ONSEK‹Z MART ÜN‹. ÇUKUROVA ÜN‹VERS‹TES‹ D‹CLE ÜN‹VERS‹TES‹ EGE ÜN‹VERS‹TES‹ ERZ‹NCAN ÜN‹VERS‹TES‹ FIRAT ÜN‹VERS‹TES‹ GEBZE YÜKSEK TEKNOLOJ‹ ENST‹TÜSÜ HARRAN ÜN‹VERS‹TES‹ ‹STANBUL TEKN‹K ÜN‹VERS‹TES‹ ‹STANBUL ÜN‹VERS‹TES‹ KAFKAS ÜN‹VERS‹TES‹ MARMARA ÜN‹VERS‹TES‹ MERS‹N ÜN‹VERS‹TES‹ ORDU ÜN‹VERS‹TES‹ ORTA DO⁄U TEKN‹K ÜN‹VERS‹TES‹ SELÇUK ÜN‹VERS‹TES‹ S‹NOP ÜN‹VERS‹TES‹ TRAKYA ÜN‹VERS‹TES‹ ULUDA⁄ ÜN‹VERS‹TES‹ YILDIZ TEKN‹K ÜN‹VERS‹TES‹ 04.08.2009 02.02.2009 16.01.2009 24.05.2010 20.07.2009 07.10.2009 29.07.2009 15.04.2010 03.04.2009 04.09.2009 18.08.2009 04.02.2010 03.08.2009 20.07.2009 22.04.2010 06.04.2009 05.08.2009 17.09.2009 11.08.2010 16.12.2009 19.01.2009 28.07.2010 16.10.2009 27.08.2009 28.06.2010 29.04.2009 07.10.2009 16.08.2009 01.03.2009–28.02.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.07.2008–31.12.2010 01.01.2010–31.12.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.04.2009–31.03.2011 01.03.2009–28.02.2011 01.04.2010–31.03.2012 01.01.2009–31.12.2010 01.03.2009–28.02.2011 01.04.2009–28.02.2011 01.01.2010–31.12.2011 01.03.2009–28.02.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.04.2010–31.03.2012 01.11.2008–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 15.05.2010–14.05.2012 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.07.2010–30.06.2012 01.04.2009–31.03.2011 01.03.2009–28.02.2011 01.07.2010–30.06.2012 01.02.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.03.2009–28.02.2011 tez-koop-ifl dergisi - 13 Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z YÜRÜRLÜ⁄Ü SÜREN ‹L ÖZEL ‹DARELER‹ TOPLU ‹fi SÖZLEfiMELER‹M‹Z TABLO-II ‹fiLETME/‹fiYER‹ ‹MZA TAR‹H‹ ADANA ‹L ÖZEL ‹DARES‹ ADIYAMAN ‹L ÖZEL ‹DARES‹ A⁄RI ‹L ÖZEL ‹DARES‹ ANTALYA ‹L ÖZEL ‹DARES‹ AYDIN ‹L ÖZEL ‹DARES‹ BATMAN ‹L ÖZEL ‹DARES‹ B‹TL‹S ‹L ÖZEL ‹DARES‹ D‹YARBAKIR ‹L ÖZEL ‹DARES‹ ELAZI⁄ ‹L ÖZEL ‹DARES‹ ERZ‹NCAN ‹L ÖZEL ‹DARES‹ ERZURUM ‹L ÖZEL ‹DARES‹ G‹RESUN ‹L ÖZEL ‹DARES‹ HAKKAR‹ ‹L ÖZEL ‹DARES‹ ISPARTA ‹L ÖZEL ‹DARES‹ KARS ‹L ÖZEL ‹DARES‹ KIRKLAREL‹ ‹L ÖZEL ‹DARES‹ MARD‹N ‹L ÖZEL ‹DARES‹ MERS‹N ‹L ÖZEL ‹DARES‹ MU⁄LA ‹L ÖZEL ‹DARES‹ MUfi ‹L ÖZEL ‹DARES‹ NEVfiEH‹R ‹L ÖZEL ‹DARES‹ N‹⁄DE ‹L ÖZEL ‹DARES‹ fiANLIURFA ‹L ÖZEL ‹DARES‹ fiIRNAK ‹L ÖZEL ‹DARES‹ TEK‹RDA⁄ ‹L ÖZEL ‹DARES‹ TRABZON ‹L ÖZEL ‹DARES‹ VAN ‹L ÖZEL ‹DARES‹ ZONGULDAK ‹L ÖZEL ‹DARES‹ 09.11.2009 03.08.2009 11.12.2009 20.07.2009 09.11.2009 04.08.2009 30.07.2009 28.08.2009 04.08.2009 11.12.2009 15.07.2009 12.08.2009 30.07.2009 09.04.2010 30.07.2009 08.09.2009 04.08.2009 18.12.2009 22.10.2009 03.08.2009 31.07.2009 30.07.2009 04.09.2009 03.08.2009 27.08.2010 11.08.2009 16.10.2009 16.09.2009 tez-koop-ifl dergisi - 14 YÜRÜRLÜK TAR‹H‹ 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.08.2009–31.07.2011 01.03.2009–28.02.2011 01.09.2009–31.08.2011 01.06.2009–31.05.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.07.2009–30.06.2011 01.06.2009–31.05.2011 15.06.2009–14.06.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.07.2009–30.06.2011 01.07.2009–30.06.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.07.2009–30.06.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.07.2009–30.06.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.07.2009–30.06.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2010–31.12.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.07.2009–30.06.2011 01.01.2009–31.12.2010 Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z YÜRÜRLÜ⁄Ü SÜREN D‹⁄ER TOPLU ‹fi SÖZLEfiMELER‹M‹Z TABLO-III ‹fiLETME/‹fiYER‹ ‹MZA TAR‹H‹ YÜRÜRLÜK TAR‹H‹ ANKARA BAROSU BAfiKANLI⁄I 07.09.2009 ANKARA BAROSU AV. YAR. SANDI⁄I 07.09.2009 ANTALYA BAROSU BAfiKANLI⁄I 01.04.2009 ARGEM A.fi. 14.10.2009 BAfiBAKANLIK GAP ‹DARES‹ 06.04.2009 BAfiBAKANLIK GENÇL‹K VE SPOR GN.MD. 25.08.2009 BAfiBAKANLIK GÜMRÜK MÜSTEfiARLI⁄I 29.07.2009 BAfiBAKANLIK VAKIFLAR GN. MD. 22.07.2009 BRITISH COUNSIL 09.08.2010 BURSA BAROSU BAfiKANLI⁄I 16.11.2009 BÜRO EMEKÇ‹LER‹ SEND‹KASI 20.04.2009 CUMHUR‹YET HALK PART‹S‹ 14.01.2010 ÇSGB AMELE B‹RL‹⁄‹ YARDIM SANDI⁄I 05.08.2009 ÇSGB ‹fiGÜM 21.07.2009 DIfi‹fiLER‹ BAKANLI⁄I 23.12.2009 D‹YANET ‹fi. BfiK. DÖS‹M 03.08.2009 E⁄‹T‹M-SEN 14.07.2010 EMEK ‹NfiAAT VE ‹fiLETME A.fi. 12.08.2010 ESNAF VE KÜÇÜK SAN. DER.S‹L‹FKE-MERS‹N 04.02.2009 GENEL MADEN ‹fiÇ‹LER‹ SEND‹KASI 10.11.2009 ‹MKB 26.03.2009 ‹STANBUL ALTIN BORSASI 28.08.2008 ‹ST. V.‹L M‹LL‹ E⁄T.MD. PANS. OKULLAR 28.07.2009 ‹ZM‹R BAROSU BAfiKANLI⁄I 17.02.2009 KÜLTÜR VE TUR‹ZM BAKANLI⁄I 27.08.2009 MAL‹YE BAK. ANKARA DEFTERDARLI⁄I M‹LL‹ EMLAK DA‹RES‹ BAfiKANLI⁄I 27.07.2009 01.05.2009–30.04.2011 01.05.2009–30.04.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.03.2009–28.02.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2010–31.12.2012 01.11.2009–31.10.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.09.2009–31.08.2011 01.07.2009–30.06.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.08.2009–31.07.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2010–31.12.2011 01.07.2010–30.06.2012 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.02.2008–31.01.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 MARD‹N ESNAF VE SAN.ODALAR B‹R. MESLEK‹ YETERL‹L‹K KURUMU MEB M‹LL‹ E⁄‹T‹M MÜDÜRLÜKLER‹ 01.01.2009–31.12.2011 01.07.2010–30.06.2012 01.03.2009–28.02.2011 20.02.2009 20.10.2010 15.07.2009 01.01.2009–31.12.2010 tez-koop-ifl dergisi - 15 Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z ‹fiLETME/‹fiYER‹ ‹MZA TAR‹H‹ M‹GROS T‹CARET A.fi. 22.11.2009 CARREFOURSA A.fi. 08.12.2010 NEVfiEH‹R fiOF. VE OTO. VE NAK. ESNAFI ODASI 29.07.2010 ONDOKUZ MAYIS ÜN‹. VAKFI 19.03.2010 ÖZEL SANKT GEORG AVUST. L‹SES‹ VE T‹CARET OKULLARI 15.12.2008 REAL A.fi. 05.08.2010 S.S. 53/8 TARIMSAL KALKINMA KOOP. 06.02.2010 S.S. 08/2 TARIMSAL KALKINMA KOOP. 09.01.2010 S.S.ALTINYAZI KARASAZ SULAMA KOOP. 29.01.2010 S.S. EGE-KOOP. 25.05.2010 S.S.ESNAF VE S. KEF. KOOP.S‹L‹FKE-MERS‹N 04.02.2009 S.S. FINDIK TARIM SATIfi KOOP. B‹RL‹⁄‹ (F‹SKOB‹RL‹K) 13.12.2009 S.S. GES-‹fi TÜKET‹M KOOP. 20.05.2010 S.S. S‹LVAN ESNAF VE SANAT. KRED‹ VE KEFALET KOOPERAT‹F‹ 25.12.2009 S.S. TATVAN ESNAF VE SANAT. KRED‹ VE KEFALET KOOPERAT‹F‹ 18.01.2010 SES-SA⁄LIK VE SOSYAL H‹ZMET EMEKÇ‹LER‹ SEND‹KASI 28.05.2010 SOSYAL GÜVENL‹K KURUMU 22.12.2009 SOYSAL S‹TES‹ ÇARfiI VE ‹fiHANI YÖNET‹C‹L‹⁄‹ SÜMER HOLD‹NG A.fi. 22.07.2009 TARIM VE KÖY‹fiLER‹ BAK. TEfiK‹LAT. VE DESTEKLEME GENEL MÜD. 13.07.2009 TATVAN ESNAF VE SAN. ODASI 04.02.2010 TATVAN fiOF. VE OTO. ODASI 21.01.2010 TED ANKARA KOLEJ‹ VAKFI 25.08.2009 TEVF‹K F‹K. E⁄‹T. VE Ö⁄R. H‹Z. A.fi. 02.07.2010 TEZ-KOOP-‹fi 28.07.2010 TMMOB ÇEVRE MÜHEND‹SLER‹ ODASI 01.04.2010 TMMOB ELEKTR‹K MÜHEND‹SLER‹ O. 26.03.2009 TMMOB GIDA MÜHEND‹SLER‹ ODASI 10.03.2010 TMMOB K‹MYA MÜHEND‹SLER‹ ODASI 15.06.2010 TMMOB 03.04.2009 TOPRAK MAHSULLER‹ OF‹S‹ 29.07.2009 TÜB‹TAK 26.08.2009 TÜM BEL-SEN 01.07.2010 TÜRK TAB‹PLER B‹RL‹⁄‹ 14.08.2009 TÜRK-‹fi 04.03.2010 TÜRK‹YE MADEN ‹fiÇ‹LER SEN. 22.07.2009 TÜRK‹YE YARDIM SEVENLER DERNE⁄‹ 08.09.2009 tez-koop-ifl dergisi - 16 YÜRÜRLÜK TAR‹H‹ 01.05.2009–30.04.2011 01.01.2010 –31.12.2011 01.07.2010–30.06.2012 01.01.2010–30.06.2012 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2010–31.12.2011 01.01.2010–31.12.2011 01.01.2010–31.12.2010 01.03.2010–29.02.2012 01.01.2010–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.08.2009–31.07.2011 01.02.2010–31.01.2012 01.01.2010–31.12.2012 01.11.2009–31.10.2011 01.01.2010–31.12.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.03.2009–28.02.2011 01.01.2010–31.12.2011 01.01.2010–31.12.2011 01.07.2009–30.06.2012 01.07.2010–30.06.2012 01.07.2010–30.06.2012 01.01.2010–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2010–31.12.2011 01.01.2010–31.12.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.02.2009–31.01.2011 01.03.2009–28.02.2011 01.01.2010–31.12.2011 01.07.2009–30.06.2011 01.01.2010–31.12.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.07.2009–30.06.2011 Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z ANLAfiMA TUTANA⁄I ‹MZALANAN ‹fiLETME/‹fiYER‹ TABLO IV ‹fiLETME/‹fiYER‹ ‹MZA TAR‹H‹ ANTB‹RL‹K 22.09.201 TOPLU ‹fi SÖZLEfiMES‹ GÖRÜfiMELER‹ SÜREN ‹fiLETME/‹fiYER‹ TABLO V ‹fiLETME/‹fiYER‹ SONA EREN T‹S TAR‹H‹ ‹NÖNÜ ÜN‹VERS‹TES‹ ONDOKUZ MAYIS ÜN‹VERS‹TES‹ AKDEN‹Z ‹HRACATÇI B‹RL‹KLER‹ TMMOB MAK‹NE MÜHEND‹SLER‹ ODASI 01.09.2008–31.08.2010 01.07.2008–30.06.2010 YEN‹ ÖRGÜTLEME 01.09.2008–31.08.2010 YÜKSEK HAKEM KURULUNA BAfiVURULAN ‹fiYER‹ TABLO VI ‹fiYER‹ SONA EREN T‹S TAR‹H‹ MUSTAFA KEMAL ÜN‹VERS‹TES‹ 01.07.2008–30.06.2010 TOPLU ‹fi SÖZLEfiMES‹ YETK‹ BELGES‹ GELEN ‹fiLETME/‹fiYER‹ TABLO VII ‹fiLETME/‹fiYER‹ TEBL‹⁄ TAR‹H‹ ‹ZM‹R BAROSU BAfiKANLI⁄I CUMHUR‹YET ÜN‹VERS‹TES‹ 12.11.2010 12.11.2010 TOPLU ‹fi SÖZLEfiMES‹ YETK‹ TESP‹T‹ GELEN ‹fiLETME/‹fiYER‹ TABLO VIII ‹fiLETME/‹fiYER‹ TEBL‹⁄ TAR‹H‹ ADNAN MENDERES ÜN‹VERS‹TES‹ 09.11.2010 ANTALYA BAROSU BAfiKANLI⁄I S.S. ESNAF VE SANAT. KEF. KOOP. S‹L‹FKE 11.11.2010 12.11.2010 tez-koop-ifl dergisi - 17 Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z ‹T‹RAZ NEDEN‹YLE TOPLU ‹fi SÖZLEfiMES‹ ‹MZALANAMAYAN ‹fiLETME/‹fiYER‹ TABLO IX ‹fiLETME/‹fiYER‹ SONA EREN T‹S TAR‹H‹ KAYSER‹ ‹L ÖZEL ‹DARES‹ GÜNEYDO⁄U TARIM SATIfi KOOP. B‹R. KARADEN‹Z TEKN‹K ÜN‹VERS‹TES‹ YÜZÜNCÜ YIL ÜN‹VERS‹TES‹ TMMOB MADEN MÜHEND‹SLER‹ ODASI TESCO K‹PA A.fi. 01.01.2006–28.02.2007 01.08.2007–31.07.2009 01.01.2009–31.12.2009 01.01.2008–31.12.2009 01.07.2009–30.06.2010 YEN‹ ÖRGÜTLEME YETK‹ TESP‹T BELGES‹ BEKLEN‹LEN ‹fiLETME/‹fiYER‹ TABLO X SONA EREN YÜRÜRLÜKTEK‹ T‹S TAR‹H‹ TESP‹T BAfiVURUTAR‹H‹ ÇANAKKALE ONSEK‹Z MART Ü. ‹MKB B‹NGÖL ÜN‹VERS‹TES‹ ARDAHAN ‹L ÖZEL ‹DARES‹ ESNAF VE KÜÇÜK SAN. DERNE⁄‹ S‹L‹FKE/MERS‹N MERS‹N ÜN‹VERS‹TES‹ TRAKYA ÜN‹VERS‹TES‹ TMMOB ‹NfiAAT MÜH. ODASI ‹STANBUL ALTIN BORSASI BÜRO EMEKÇ‹LER‹ SEND‹KASI TMMOB TMMOB ÇEVRE MÜH. ODASI TMMOB ELEKTR‹K MÜH. ODASI SOYSAL S‹TES‹ YÖNET‹C‹L‹⁄‹ Ö. SANKT GEORG AVUS. L‹SES‹ B‹TL‹S ‹L ÖZEL ‹DARES‹ D‹YARBAKIR ‹L ÖZEL ‹DARES‹ G‹RESUN ‹L ÖZEL ‹DARES‹ HAKKAR‹ ‹L ÖZEL ‹DARES‹ KIRKLAREL‹ ‹L ÖZEL ‹DARES‹ fiIRNAK ‹L ÖZEL ‹DARES‹ ZONGULDAK ‹L ÖZEL ‹DARES‹ 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 YEN‹ ÖRGÜTLEME 01.11.2008–31.10.2010 03.09.2010 21.09.2010 29.09.2010 30.09.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.02.2009–31.12.2010 YEN‹ ÖRGÜTLEME 01.02.2008–31.01.2011 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2010–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 01.10.2010 01.10.2010 05.10.2010 06.10.2010 11.10.2010 11.10.2010 11.10.2010 11.10.2010 11.10.2010 11.10.2010 11.10.2010 14.10.2010 14.10.2010 14.10.2010 14.10.2010 14.10.2010 14.10.2010 14.10.2010 AKDEN‹Z ÜN‹VERS‹TES‹ 01.07.2008–31.12.2010 18.10.2010 fiANLIURFA ‹L ÖZEL ‹DARES‹ MEB M‹LL‹ E⁄‹T. MÜDÜRLÜK. SELÇUK ÜN‹VERS‹TES‹ ANTALYA ‹L ÖZEL ‹DARES‹ HARRAN ÜN‹VERS‹TES‹ BAfiBAKANLIK GAP ‹DARES‹ 01.01.2009–31.12.2010 01.03.2009–28.02.2011 01.03.2009–28.02.2011 01.03.2009–28.02.2011 01.11.2008–31.12.2010 01.01.2009–31.12.2010 20.10.2010 01.11.2010 01.11.2010 02.11.2010 03.11.2010 03.11.2010 ‹fiLETME/‹fiYER‹ tez-koop-ifl dergisi - 18 “PERAKENDE SEKTÖRÜNDE DE⁄ER YARATMAK” ADLI PROJE, KAPANIfi TOPLANTISIYLA TAMAMLANDI 29 Kas›m 2010 tarihinde Tez-Koop-‹fl Sendikas› Genel Merkezi’nde, Sendikan›n 2008 Aral›k ay›ndan bugüne kadar yürütmüfl oldu¤u Avrupa Birli¤i Leonardo Da Vinci Program›na ba¤l› Yenilik Transferi Projesi olan “Perakende Sektöründe De¤er Yaratmak” adl› projenin kapan›fl toplant›s› gerçekleflti. Toplant›n›n aç›l›fl konuflmas›n› Tez-Koop-‹fl Sendikas› Genel Baflkan› Gürsel Do¤ru yapt›. Ard›ndan Türk-‹fl’i temsilen Enis Ba¤dadio¤lu ve proje ortaklar› Gazi Mesleki E¤itim Merkezi Müdürü Bayram Kocaman ve Kar-Der Baflkan› Recep Varç›n konuflma yapt›lar. Toplant›, kahve molas›- n›n ard›ndan proje orta¤› Eduser firmas›ndan Aifle Akp›nar’›n yapt›¤› proje sunumu ile devam etti. Daha sonra proje kapsam›nda aktivitelere kat›larak e¤itmen olmufl, çal›flma ziyaretlerine kat›lm›fl ve Migros’ta uzun süredir flarkütör olarak çal›flan Serpil fiahin proje ile ilgili deneyimlerini paylaflt›¤› k›sa bir konuflma yaparak proje ekibine ve ortaklara teflekkürlerini sundu. Proje kapan›fl toplant›s›, proje kapsam›nda çal›fltaylara ve e¤itim kurslar›na kat›lm›fl arkadafllara verilen sertifika töreni ile son buldu. Gürsel Do¤ru Tez-Koop-‹fl Gn. Bflk. Enis Ba¤dadio¤lu Türk-‹fl Bayram Kocaman Gazi Mes.E¤t. Müdürü Recep Varç›n Kar-Der Baflkan› Aifle Akp›nar Eduser Temsilcisi tez-koop-ifl dergisi - 19 ÖRGÜTLENME ÇALIfiMALARIMIZ SÜRÜYOR... Örgütleniyoruz, Büyüyoruz, Güçleniyoruz! Sendikam›z›n yeni iflyerlerinde örgütlenme çal›flmalar› devam ediyor. Son dergimizin yay›na ç›kt›¤› günden bugüne kadar sendikam›z üç önemli iflyerinde örgütlenme çal›flmalar›n› baflar›yla tamamlad›. Örgütlenme çal›flmalar›m›z gerek merkezi düzeyde, gerekse yerel ölçekte devam etmektedir. Örgütlenme çal›flmalar› baflar›yla tamamland›kça, dergimizde yay›nlamaya devam edece¤iz. Tez-Koop-‹fl Sendikas›nda örgütlenme çal›flmalar› hiç bitmez. Tesco Kipa örgütlenme çal›flmalar›n› baflar›yla tamamlanmas›n›n ard›ndan, flubelerimizin insiyatifi ile yap›lan çal›flmalar sonucunda, örgütlü yap›m›za yeni iflçiler ve iflyerleri kat›ld›. Uzun süren çal›flmalar› sonucunda TMMOB’a ba¤l› ‹nflaat Mühendisleri Odas›, Merkezi Mersin’de olan Akdeniz ‹hracatç›lar Birli¤i ve Bingöl Üniversitesi tez-koop-ifl dergisi - 20 iflyerlerinde çal›flanlar, sendikam›z çat›s› alt›na girdiler. fiubelerimizin çal›flmalar› sonucunda örgütlenmesi baflar›yla tamamlanan bu iflyerlerinde sendikal çal›flmalar devam ediyor. Bu iflyerlerinde çal›flanlar›n aram›za kat›lmas›yla, büyüyor ve güçleniyoruz. ‹nflaat Mühendisleri Odas›; TMMOB'a ba¤l› ‹nflaat Mühendisleri odas›nda yaklafl›k bir y›ld›r süren örgütlenme çal›flmalar› baflar›yla sonuçland› ve yasan›n arad›¤› ço¤unluk sa¤land›. Türkiye genelinde bir çok bölgede faaliyet gösteren ve yaklafl›k 250 kiflinin çal›flt›¤› iflyerinde, örgütlenme çal›flmalar›nda bir çok flubemiz etkin görev ald›. Baflta Ankara 2 no'lu flubemiz olmak üzere, Zonguldak, Eskiflehir, Edirne, Gaziantep, Diyarbak›r, Gebze, Erzurum ve Antalya flubelerimizin çal›flmalar›yla bu iflyerinin örgütlenmesi baflar›yla tamamland›. ‹MO’da toplu sözleflme için prosedür çal›flmalar› bafllat›lm›fl ve Çal›flma Bakanl›¤›na resmi baflvuru yap›lm›flt›r. Bu iflyerinde ço¤unluk tespiti beklenmektedir. Akdeniz ‹hracatç›lar Birli¤i; Merkezi Mersin’de olan bu iflyeri, Adana flubemizin çal›flmalar› sonucu örgütlenmesi baflar›yla tamamlanm›flt›r. Toplam 80 kiflinin çal›flt›¤› bu iflyerinde ço¤unluk sa¤lanm›fl, ve çal›flanlar›n büyük bölümü sendikam›za üye olmufltur. Bu iflyeri ile ilgili olarak Çal›flma Bakanl›¤›na baflvuru yap›lm›flt›r. Bakanl›¤›n yapt›¤› inceleme sonucu ço¤unluk tespiti sendikam›z lehine ç›km›fl ve toplu ifl sözleflme süreci bafllam›flt›r. Bingöl Üniversitesi Rektörlü¤ü; Diyarbak›r fiubemizin çal›flmalar› sonucunda örgütlenen bu iflyerinde toplam 30 kifli çal›flmaktad›r ve çal›flanlar›n nerdeyse tamam› sendikam›za üye olmufltur. Bu iflyeri için Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤›na resmi baflvuruda bulunulmufltur. ‹flkolu sorunu nedeniyle ço¤unluk tespiti gecikmifltir ancak iflkolu sorunu çözümü ile birlikte toplu ifl sözleflmesi süreci bafllayacakt›r. Örgütlenme Çal›flmalar›m›z ‘SEND‹KAL HAKLARA SAYGI’ KAMPANYASI LÜLEBURGAZ K‹PA’DA DEVAM ETT‹ esco Kipa iflvereninin ço¤unluk tespitine yapm›fl oldu¤u itiraz›n ard›ndan, Sendikal Haklara Sayg› Kampanyas› çerçevesinde devam eden etkinliklerin üçüncüsü 3 Eylül Cuma Günü Lüleburgaz’da yap›ld›. Lüleburgaz Kipa Ma¤azas› önünde Sendikam›z Genel Baflkan› Gürsel Do¤ru taraf›ndan yap›lan bas›n aç›klamas›na bini aflk›n kifli kat›ld›. Tez-Koop-‹fl Sendikas› Genel Sekreteri Hakan Bozkurt ve Genel Örgütlenme Sekreteri Fikret Omak da bas›n aç›klamas›na kat›ld›lar. Bas›n aç›klamas›na, Trakya Bölgesindeki illerden yo¤un iflçi kat›l›m› oldu. Tez-Koop-‹fl Sendikas› ‹stanbul 1, ‹stanbul 4, ‹stanbul 5, Gebze ve Edirne fiube Baflkanlar› ile birlikte üyeler ve temsilciler de eyleme destek verdiler. Eyleme kat›lan Kristal-‹fl Genel Baflkan› Bilal Çetintafl ile Türk-‹fl ‹stanbul Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak, kitleye yönelik birer konuflma yapt›lar. Yap›lan konuflmalarda Tesco Kipa’n›n sendikal haklara sayg› göstermesi, yap›lan itiraz›n derhal geri çekilmesi ve toplu sözleflme sürecinin bafllamas›na vurgu yap›ld›. Bas›n aç›klamas› devam ederken, Kristal-‹fl Sendikas› üyeleri ile Petrol-‹fl T Sendikas› üyeleri mesai bitiminde, servislerle ma¤aza önüne gelerek kitlesel olarak Tesco Kipa ‹flçisine destek verdiler. TEKGIDA-‹fl Sendikas›, Tes-‹fl Sendikas› fiube Baflkanlar› ve üyeleri Trakya Bölgesinde faaliyet gösteren demokratik kitle örgütleri, meslek odalar› siyasi partilerin temsilcileri ve üyeleri de bas›n aç›klamas›na destek verdiler. S›k s›k slogan atan iflçilere çevrede bulunan yurttafllar alk›fllarla destek oldular. Saat 17.00’da bafllayan bas›n aç›klamas›n› Sendikam›z Genel Baflkan› Gürsel Do¤ru yapt›. Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru; “Örgütlenme ve toplu ifl sözleflmesi haklar›n›n en temel haklar oldu¤unu,Tesco Kipa gibi dünya devi bir flirketin, bu haklara sayg› göstermesi gerekti¤ini ulusal ve uluslararas› platformlarda defalarca dile getirdik. ‹flçilerin Sendikalaflma ve Toplu ‹fl sözleflmesi yapma haklar›n› tan›y›n dedik. Ancak bizi dinlemediler. Konuyu yarg›ya tafl›yarak iflçileri uzun bir süre oyalayacaklar›n› sand›lar. Ama öyle olmad›. ‹flte Kipa iflçisi burada, Kipa iflçileri ayakta. Kipa iflçileri onur mücadelesi veriyor. Kipa iflçisi beklemeye tahammülü olmad›¤›n› gösterdi. Bizler, ifllerin böyle yürümeyece¤ini gösterdik. Defa- larca dostluk eli uzatt›k. Buna ra¤men bu eli s›kmad›lar. UNI Küresel Sendikas›’na, Tesco ‹ttifak›’na, Türk-‹fl’e, Sendikam›za ve üyelerimize meydan okudular. Bu nedenle bizler Balçova ve Kufladas›nda oldu¤u gibi bugün de Lüleburgaz ma¤azas› önünde “Sendikal Haklara Sayg›” kampanyas›n› sürdürüyoruz. Bu kampanya, Türkiye’deki Tesco Kipa ma¤azalar›n›n önünde s›ras›yla yap›lacak olan kitlesel bas›n aç›klamalar›yla devam edecek. Bundan sonrada itiraz geri çekilmezse, kampanyan›n ikinci aya¤› olan tüketicilerin örgütlenmesi konusunda çal›flma yapaca¤›z. Tesco Kipa iflçilerinin sendikal haklar› tan›nana ve yap›lan itiraz geri çekilene kadar mücadelemiz devam edecek. Zafer, bizlere inanan, bizimle olan, bask›lara karfl› taviz vermeyen ve direnen onurlu Kipa iflçilerinin olacakt›r.” dedi. Yaklafl›k 2 saat süren bas›n aç›klamas›nda iflçiler s›k s›k “Kipa’ya sendika halaylara girecek”, “Gemileri yakt›k geri dönüfl yok”, “Yaflas›n s›n›f dayan›flmas›”, “‹nad›na sendika, inad›na TezKoop-‹fl”, “Kipa’ya teslim olmayaca¤›z”, “Örgütlü iflçiyi hiçbir kuvvet yenemez” sloganlar› att›lar. Bas›n aç›klamas› olays›z sona erdi. tez-koop-ifl dergisi - 21 E⁄‹T‹M ÇALIfiMAMIZ GEBZE fiUBE ‹fiYER‹ SEND‹KA TEMS‹LC‹LER‹NE SOSYAL GÜVENL‹K VE HUKUK MEVZUATI SEM‹NER‹ VER‹LD‹ 18 Ekim 2010 Pazartesi günü Gebze fiubemizin ‹flyeri Sendika Temsilcilerine bir günlük seminer verildi. Gerçeklefltirilen seminerin aç›l›fl konuflmalar› Genel E¤itim Sekreterimiz Haydar Özdemiro¤lu ve Gebze fiube Baflkan›m›z Celalettin Kurt taraf›ndan yap›ld›. Özdemiro¤lu konuflmas›nda, yerinde e¤itim çal›flmalar›n›n önemine vurgu yaparak, “yerinde e¤itim ve seminer çal›flmalar›m›z flubelerimizin talepleri do¤rultusunda yeni dönemde de devam edecektir” dedi. fiube Baflkan› Celalettin Kurt da yapt›¤› konuflmada kat›l›mc›lara baflar›lar dileyerek, e¤itim taleplerinin karfl›lanmas› nedeniyle Genel Merkez Yöneticilerine teflekkür etti. Seminer konular›, Sosyal Güvenlik Uzman› Mustafa Balk›z ve Sendikam›z avukatlar›ndan A. Ufuk Çelik taraf›ndan verildi. Seminer, soru-cevap bölümüyle tamamland›. GEBZE fiUBEM‹Z‹N SEM‹NER‹NDEN GÖRÜNTÜLER tez-koop-ifl dergisi - 22 FRANSA’DA GENEL GREV SENKRON‹ZASYONU Volkan Yarafl›r Genel E¤itim Dan›flman› SINIF HAREKET‹N‹N YEN‹ ODA⁄I: AKDEN‹Z HAVZASI ransa iflçi s›n›f› Eylül ay›n›n bafl›ndan beri son y›llar›n en büyük iflçi eylemlerini gerçeklefltirdi. Finans kapitalin emeklilik yafl›n› 60’dan 62’ye, tam emeklilik yafl›n› 65’ten 67’ye ç›karma sald›r›s›na, iflçi s›n›f› genel grev dalgalar›yla cevap verdi. Bir buçuk ayl›k bir dönemde 5 genel grev yapt› ve her genel greve kat›l›m iki buçuk, üç milyon kifliyi buldu. Frans›z iflçi s›n›f› muazzam bir kitle mobilizasyonu gerçeklefltirdi. F “Mezarda emeklilik” tasla¤›, asl›nda sistematik sosyal y›k›m sald›r›lar›n›n m›zrak ucu ifllevini görüyor. Fransa iflçi s›n›f›, ö¤renci gençli¤in aktif kat›l›m›yla sald›r›lara kitlesel barikat oluflturarak, büyük bir direnç gösteriyor. Genel grev silah›yla, finans kapitale aç›k ve net yan›t üretiyor. ULUSLARARASI ‹fiÇ‹ HAREKET‹N‹N BÜYÜK SALINIMI: AKDEN‹Z HAVZASI Fransa’da genel grev dalgas› Ak- deniz havzas›nda büyük iflçi hareketlili¤inin bir göstergesi olarak dikkat çekiyor. Bu dalgan›n ilk tetikleyicisi Yunanistan iflçi s›n›f›yd›. Yunanistan’da yaflanan mali kriz, AB’nin Yunanistan’n›n yeniden sömürgelefltirilmesini hedefleyen ad›mlar atmas›na yol açt›. Yunanistan’a dayat›lan politikalar bir karfl› devrim niteli¤i tafl›d›. Yunanistan iflçi s›n›f›, finans kapitalin sald›r›lar› karfl›s›nda, 2010 y›l›n›n fiubat ay›ndan beri bir dizi genel grev ve yayg›n sektörel grevlerle aya¤a kalkt›. “Avrupa halklar›n› isyana ça¤›rd›”. Yunanistan’da yaflanan mali kriz, kapitalist krizin ikinci evresini simgeledi. Krizin birinci evresinde bankalar, tekeller, büyük sigorta flirketleri batm›flt›. Kapitalist devlet hem kapitalist iflleyiflten, hem de finans kapitalin egemenli¤inden sorumlu bir aparat/ ayg›t olarak, hemen harekete geçti ve borçlar› kamusallaflt›rd›. Bu süreç devlet bütçelerindeki a盤› derinlefltirdi. Ayr›ca kapitalist krizin yaratt›¤› olumsuzluklar sorunu daha da büyüttü. Ve kapitalist krizlerde yaflanan bir döngü ken- dini d›fla vurdu. K›saca krize müdahale daha derin bir krizin do¤mas›na yol açt›. Finans krizi, devletlerin mali krizi ya da borç krizine dönüfltü. Önce Dubai, sonra Yunanistan’da yaflananlar bu geliflmenin bir parças›yd›. Krizin birinci evresinde bankalar, flirketler ve tekeller batm›flt›. ‹kinci evresinde ise devletler iflas ediyor, bat›yordu. Yunanistan’daki mali kriz önce AB taraf›ndan lokal bir geliflme olarak de¤erlendirildi. Fakat krizin özellikle AB’nin periferisini (yani AB’nin dominant ülkelerinin d›fl›ndaki tüm bölgeyi) sarma riskinin ortaya ç›kmas› AB’yi harekete geçirdi. AB merkez bankas› ve IMF, Yunanistan’a 110 milyar Avro’yu finansal “destek” olarak verdi¤ini ve ayr›ca 750 milyar Avro’yu AB ülkelerinde yaflanacak sorunlar için rezervde tuttu¤unu aç›klad›. Ve ard›ndan Yunanistan’a ülkenin yeniden sömürgelefltirilmesini içeren programlar dayatt›. ‹flçi s›n›f›na karfl› devrimci taktiklerle sald›rd›. Ayn› politikalar bugün Avrupa’n›n genelinde finans kapitalin izledi¤i prog- tez-koop-ifl dergisi - 23 Fransa’da Genel Grev... ram olarak hayata geçirilmeye çal›fl›l›yor. Yunanistan iflçi s›n›f› bu karfl› devrimci sald›r›ya, büyük bir direnç gösterdi. Genel grevler, grevler, kitle gösterileri özellikle Akdeniz havzas›nda büyük iflçi hareketlerinin do¤mas›n› tetikledi. Yunanistan iflçi s›n›f› bir öncü müfreze gibi bir taraftan Avrupa iflçi s›n›f›na yönelik sald›r›lar›n ön barikat› oldu, di¤er taraftan Avrupa iflçi s›n›f›n›n izleyece¤i yolu gösterdi. Yunanistan’da d›fla vuran mali krizin, senkronize bir flekilde ‹talya, Fransa, Portekiz, ‹spanya, ‹ngiltere, ‹rlanda’da yaflanma olas›l›¤› özellikle Akdeniz havzas›n› öne ç›kard›. Havza’da olas› bir mali kriz senkronizasyonu sonucu çok ciddi geliflmeler yaflanabilir. OECD ülkelerinin 34 trilyon Dolar bütçe a盤›n›n, AB ülkelerinin 16 trilyon Dolar bütçe a盤›n›n oldu¤u koflullarda, tek bir ülkede yaflanacak mali kriz bile sars›c› sonuçlar do¤urabilir. Bugün yaflad›¤›m›z büyük bunal›m niteli¤indeki kapitalist kriz, art›k krizlerin lokalizasyonunu inceltti. Özellikle Akdeniz havzas›nda yeni bir mali krizin ya da borç krizinin patlamas›, beraberinde senkronizasyon etkisi yaratabilir. Yunanistan krizi bunun bir prati¤i oldu. Özellikle önümüzdeki dönemde son derece y›k›c› bir mali krizin ‹spanya’y› sarmas› olas›d›r. Arjantin krizine benzetilen böylesine bir kriz Akdeniz havzas›nda büyük sars›nt›lar do¤urabilir. Senkronizasyonu tetikleyebilir. Sars›nt›n›n fliddeti bütün k›tada hissedilebilir. AB’nin periferisinde yaflanan bü- tez-koop-ifl dergisi - 24 yük iflçi hareketlerinin AB’nin emperyalist çekirdeklerini etkilememesi düflünülemez. Fransa’daki geliflme bunun göstergelerinden biridir. Ayn› geliflmenin Almanya’ya yans›mas› (mali kriz senkronizasyonuyla birlikte) olas›d›r. Finans kapital bu süreci bir taraftan kontrol etmeye çal›fl›rken, di¤er taraftan AB’nin yeniden yap›lanmas› ya da dizayn› do¤rultusunda ad›mlar at›yor. AB’nin dominant ülkelerinin d›fl›nda bütün çevrenin Çin’lefltirilmesi, Avrupa’nin Çin’i haline getirilmesi amaçlan›yor. Bunun anlam›, küresel bir karfl› devrim stratejisidir. S›n›f›n tarihsel haklar›n›n gasp›, s›n›fa sosyal y›k›m programlar›n›n dayat›lmas›, s›n›f›n kölelefltirilmesi ve boyunduruk alt›na al›nmas›d›r. Bugün k›ta düzeyinde yaflananlar bu sürecin bafllad›¤›n› iflaretliyor. Finans kapital Avrupa iflçi s›n›f›na son derece so¤ukkanl› ve rafine bir flekilde haz›rlanm›fl sosyal y›k›m programlar› dayat›yor. Ama bu sald›r›lara iflçi s›n›f› geçit vermiyor. Yunanistan’dan ‹talya’ya, ‹spanya’dan Portekiz’e kadar s›n›f›n aya¤a kalkmas›, 21. yüzy›l›n en önemli s›n›f hareketlerinden biri olarak de¤erlendirilebilir. Fransa iflçi s›n›f› Yunanistan iflçi s›n›f›n›n yolundan yürümeye devam etmesi, önümüzdeki günlerin sert s›n›f mücadelelerine sahne olaca¤›n› gösteriyor. “BU B‹R SINIF SAVAfiIDIR” Yukar›daki bafll›k Fransa’daki genel grevde tafl›nan bir pankarttan al›nmad›r. Evet, kapitalist kriz çeyrek as›rl›k neo-liberal hege- monyay› k›rarak, “unutulmufl” kavramlar› ve güçleri, metropoller dahil, yeniden toplumsal mücadelenin içinden ortaya ç›kard›. Fransa iflçi s›n›f›, yapt›¤› eylemlerle s›n›f savafl›ndaki yerini ve saf›n› ald›. Ve dünya iflçi s›n›f›na güç verdi. Fransa iflçi s›n›f›, tarihsel köklerine dayanarak siyasal literatüre girmifl bir kavramla, “Frans›zca konufluyor”. Yani prati¤iyle, gerçeklefltirdi¤i eylemlerle ontolojisini yeniden kuruyor. Fransa iflçi s›n›f›na 1968 May›s’› yol gösteriyor. Fransa iflçi s›n›f› 1968 May›s’›nda tarihin en büyük genel grevini gerçeklefltirmiflti. Yine iflçi s›n›f› muhteflem yarat›c›l›klar›yla fordizmin krizini a盤a ç›karm›flt›. Bugün yap›lan genel grevler için sermayenin ve devletin 1968’e gönderme yapmas› bofluna de¤il. Yak›n dönemde finans kapitalin bir dizi sald›r›s› (1995, 2003, 2006) bertaraf edilmiflti. ‹flçi s›n›f›n›n kolektif aksiyonu finans kapitali geriletmiflti. Bu birikimler ülkedeki devrimci, sosyalist gelenek ve iflçi s›n›f›n›n faflizme karfl› direnifli Fransa iflçi s›n›f›n›n ruhunu besliyor ve flekillendiriyor. 7 Eylül’den bugüne kadar gerçekleflen genel grevler s›n›f›n sosyal y›k›m politikalar›na karfl› aktif direniflini gösterdi. Ayr›ca ö¤renci gençli¤in, daha önceki y›llarda yapt›¤› gibi saf›n› s›n›f›n yan›nda belirlemesi ve genel grevlere aktif ve militanca kat›lmas› da önemli oldu. Özellikle liseli gençlik yüzlerce okul blokaj›yla e¤itimi fiilen engelledi. Ö¤renci sendikalar› UNEF, FIDL ve UNL bu süreci son derece iyi örgütledi. Fransa’da Genel Grev... “Hep birlikte genel greve” fliar›yla oluflturulan sendikal birlikte, genel grevlerin etkili, yayg›n ve kitlesel olmas›nda belirleyici ifllev gördü. Özellikle 7 Eylül’de yap›lan genel grevden sonra, 23 Eylül’de tekrarlanan genel grev için hükümetin kat›l›m›n az oldu¤u yönünde manipülasyonlar› bofla ç›kar›ld›. S›n›f hareketinin görkemi karfl›s›nda hükümet ve sermaye çevreleri genel greve kat›l›m›n zay›fl›¤› üzerine politikalar gelifltirdi. Ama bu taktik sökmedi. S›n›f›n her genel grevi daha güçlü ve daha yayg›n örgütlendi. Bu baflar›da sendikal birli¤in önemli rolü oldu. Genel grevler CGT, CFDT, FO, SUD, CFE/CGC, UNSA ve Solidaries taraf›ndan örgütlendi. Yo¤un kat›l›m sa¤land›. Sosyalist Parti, FKP, Lutte Quvrier, Yeni Anti-Kapitalist Parti genel grevlere aktif kat›ld›. Hükümet oluflan sendikal birli¤i parçalama ve da¤›tma taktikleri izledi ama baflaramad›. Eylemin kendisi ve patlama fleklinde yay›lmas› bugüne kadar sendikal yap›lar›n ayr› hareket etmesini engelledi. Bu süreç derinlefltikçe sendikal birli¤in zaafiyet göstermesinin önüne geçilebilir. Ne var ki hükümetin bu birli¤in bozulmas› yönünde faaliyetlerine devam edece¤i aflikard›r. Ayr›ca finans kapitalin, devletin ideolojik ayg›tlar›n›n ve hükümetin s›n›f›n moralini bozmaya ve bilinç buland›rmaya yönelik çabalar› yo¤unlaflacakt›r. Fakat eylemlerin, hükümet ve kapitalizm karfl›tl›¤› önemli birikimler sa¤lam›flt›r. Daha önceki tasar›lar›n 1995, 2003, 2006 pratikleriyle engellenmesi, s›n›fa moral ve güç vermektedir. Bu tasar›n›n geri çekilmesi, yaflanan konjonktürün de etkisiyle, salt Fransa iflçi s›n›f›na de¤il, baflta Akdeniz havzas›ndaki ülkelerin ve di¤er Avrupa ülkelerinin iflçi s›n›f›na yol gösterecektir. Yani buradaki baflar› finans kapitalin küresel karfl› devrimci sald›r›s›na karfl› önemli bir zafer olacakt›r. Öte yandan “mezarda emeklilik” tasla¤› son derece kapsaml› sosyal y›k›m sald›r›lar›n›n bafllang›c›d›r. S›n›f›n alaca¤› yenilgi ise, finans kapitali k›ta düzeyinde sald›rganlaflt›racakt›r. Fransa iflçi s›n›f› Yunanistan iflçi s›n›f›n›n barikat›n› tahkim etti. ‹talyan iflçi s›n›f›n›n gerçeklefltirdi¤i genel grev de ayn› mahiyette oldu. Portekiz iflçi s›n›f› da ayn› yoldan yürüyor. Çünkü finans kapitalin bu sald›r›s›n›n bofla ç›kar›lmas›, ard›s›ra gelecek sald›r›lara karfl› s›n›fa müthifl moral ve güç verecek. Yunanistan iflçi s›n›f›n›n fiubat 2010 sonras›nda gerçeklefltirdi¤i bir dizi genel grev, Fransa iflçi s›n›f›n›n bir buçuk-iki ay gibi k›sa zamanda gerçeklefltirdi¤i güçlü ve dalgasal grevler, ‹talya’da yap›lan genel grev ve k›tay› saran (ETUC’un gerçeklefltirdi¤i 29 Eylül gibi) büyük kitle eylemleri ve gösterileri Avrupa iflçi hareketinin yeni bir momente, yeni bir döneme giriflini göstermektedir. Bu süreç bir yandan enternasyonal bir örgütlenmenin ihtiyac›n› yak›c› olarak hissettirmekte, di¤er yandan Fransa, Yunanistan, ‹talya, ‹spanya, Portekiz dahil, iflçi s›n›f›n›n mücadelesini bir mecrada toplayacak, onu siyasal ve ba¤›ms›z bir güç haline getirecek, devrimci kimyas›n› a盤a ç›- karacak siyasal öncü ihtiyac›n› ortaya koymaktad›r. Akdeniz havzas›ndaki iflçi hareketinin bu büyük sal›n›m›, s›n›f›n nesnel ve öznel flekillenmesini sa¤lad›¤› gibi, s›n›f savafllar› da yukar›da belirtti¤imiz ihtiyaçlara yan›tlar üretecek zenginliktedir. Önümüzdeki dönem sert s›n›f savafllar›na sahnedir. F›nans kapitalin küresel karfl› devrimci sald›r›lar›na karfl›, s›n›f ayaktad›r. Ve yaflad›¤›m›z konjonktürde inan›lmaz imkanlar a盤a ç›kmaktad›r. Özellikle Akdeniz havzas› önümüzdeki dönemde s›n›f hareketi aç›s›ndan odak co¤rafyad›r. Unutulmas›n bu co¤rafyan›n devam› Anadolu topraklar›d›r. Akdeniz havzas›ndan gelecek büyük iflçi sal›n›mlar›n›n Anadolu co¤rafyas›n› sars›p, etkileyece¤i gibi, Anadolu topraklar›nda yarataca¤›m›z pratikler ve deneyimlerin bu havzay› etkilemesi de kaç›n›lmazd›r. Burjuva kozmopolitizm, paradoksi bir flekilde enternasyonalizmin zeminlerini iyice derinlefltirdi. Ayr›ca kapitalist kriz lokalizasyonlar› inceltti. Art›k hiç beklenmeyen, hesaplanmayan küçük bir atak, geliflme, yani yeni Çel-Mer’ler, olas› havza grevleri, kent grevleri fay hatlar›n› k›rabilir, o büyük gücü harekete geçirebilir. Yani militan diyalektik iflliyor. Hayat ve s›n›f savafllar› diyalekti¤e güç veriyor. Sorun bu diyalekti¤in parças› olabilmektir. Yani her atölyede, fabrikada, organize sanayi bölgesinde, iflçi havzas›nda s›n›f›n y›k›c› gücünü, devrimci enerjisini biriktirebilmek ve a盤a ç›karabilmektir. Çünkü k›tay› harekete geçirecek zemberek doluyor. tez-koop-ifl dergisi - 25 Genel Merkez ve fiubelerimizin UPS direnifline destekleri sürüyor.. 1 Eylül 2010, UPS ‹flçisi ‹çin Küresel Eylem Günü ilan edildi S E N D i K A M I Z D A N Uluslararas› Tafl›mac›l›k Sendikas›’n›n ( ITF) 3-11 A¤ustos 2010 tarihleri aras›nda yap›lan 42. kongresinin sonuç önergesine uygun olarak Türkiye’de TÜMT‹S’e üye olduklar› için iflten at›lan ve direnifllerini sürdüren UPS iflçilerine destek vermek amac›yla 1 Eylül 2010 günü’nü Eylem Günü ilan etti. 157 iflçinin ifle geri al›nmas›, TÜMT‹S’in UPS iflyerlerinde yetkili sendika olmas› talepleri ve “UPS, Haks›zl›k De¤il Adalet Da¤›t” slogan› alt›nda ITF 154 ülkede kendisine ba¤l› sendikalara 1 Eylül günü eylem yapma ça¤r›s›nda bulundu. Çok say›da yurtd›fl› sendikas› ve Avrupa parlamentosu milletvekilinin dayan›flma sundu¤u direniflin ard›ndan 1 Eylül’de dünya çap›nda sendikalar ifl b›rakma, ifl yavafllatma, protesto yürüyüflü eylemleri düzenliyor. Konfederasyonumuz Türk-‹fl’in de destek verdi¤i UPS eylemine Genel Merkezimiz ve eylemlerin yap›ld›¤› tüm illerdeki flubelerimiz bafl›ndan beri desteklerini devam ettiriyor. H A B E R L E R tez-koop-ifl dergisi - 26 fiube haberleri... TÜRK-‹fi’in E¤itim Seminerleri devam ediyor ‹stanbul 1, ‹stanbul 4, Gebze, Zonguldak ve Edirne fiube Baflkanlar›m›z, 13-14 Ekim 2010 tarihlerinde Samsun Türk-‹fl E¤itim Merkezi’nde ‹stanbul bölge merkez ve ba¤l› iller için yap›lan fiube Baflkanlar› e¤itimine kat›ld›. Seminerde, çal›flma yaflam›nda geliflmeler, ifl sa¤l›¤› ve güvenli¤i konular› ifllendi. Diyarbak›r fiubemizin haberi... fiube Yönetimini kutlama ziyareti Diyarbak›r ‹l Özel ‹daresi ‹nsan Kaynaklar› E¤itim Daire Baflkan› M.Tevfik AYDIN, 9. Ola¤an Genel Kurulumuz’dan sonra flubemizi ziyaret ederek seçilen yeni yöneticileri kutlad›. Ziyaret s›ras›nda iflyeri sendika temsilcilerimiz ve fiube Yöneticilerimiz de haz›r bulundu. Adana 1 Nolu fiubemizin haberi... Ayd›n Y›ld›z Yaln›z De¤ildir! 12 Kas›m 2010 Adana Migros ‹flyeri Sendika temsilcimiz Ayd›n Y›ld›z’›n haks›z gerekçelerle iflten ç›kar›lmas›n› protesto etmek üzere fiubemizce kitlesel bas›n aç›klamas› düzenlendi. Migros iflvereninin protesto edildi¤i eyleme üyelerimizin yan› s›ra Adana’daki sendikalar ve sivil toplum örgütleri de destek verdi. Aç›klama Sendikam›z Genel E¤itim Sekreteri Haydar Özdemiro¤lu taraf›ndan yap›ld›. ‹flyeri Sendika Temsilcimiz Ayd›n Y›ld›z’›n y›llard›r flirket bünyesinde özveriyle çal›flt›¤›n›, bugüne kadar alm›fl oldu¤u herhangi bir cezas› olmad›¤›n›, arkadafl›m›z›n as›l iflten ç›kart›lma nedeninin dava açma hakk›n› kullanmas› ve haklar›na sahip ç›kmak istemesi oldu¤unu anlatan Özdemiro¤lu, “Migros Adana Ma¤aza Müdürü, bu karar›n alt›na imza atarak, haklar›na sahip ç›kanlar› aç›kça hedef göstermifltir. Bunu kabullenmek mümkün de¤ildir.” dedi. S›k s›k “güvenceli ifl, güvenceli gelecek”, “Ayd›n Y›ld›z yaln›z de¤ildir”, “yaflas›n iflçilerin birli¤i”, “ifl, ekmek yoksa bar›fl da yok” sloganlar›n›n at›ld›¤› eyleme Türk-‹fl Adana Bölge Temsilcisi Edip Gülnar ile Türk-‹fl, D‹SK, KESK ba¤l› sendikalar›n baflkan ve yöneticileri ile siyasi partilerden de kat›l›m oldu. tez-koop-ifl dergisi - 27 S E N D i K A M I Z D A N H A B E R L E R ‹stanbul 1 Nolu fiubemizin haberleri... S E N D i K A M I Z D A N 8 Kas›m 2010 tarihinde fiubemizde Carrefour-Sa T‹S de¤erlendirme toplant›s› yap›ld›. Toplant›da üyelerimizin T‹S konusundaki görüflleri de¤erlendirildi. fiubemiz, Federal Almanya’dan gelen Ver-di Sendikas› Perakende ve Ça¤r› Merkezi çal›flanlar›ndan oluflan konuklar›n› a¤›rlad›. Genel Sekreterimiz Hakan Bozkurt, Genel Örgütlenme Sekreterimiz Fikret Omak, fiube Baflkan›m›z Rahim Sar›polat ve ‹dari Sekreterimiz Kemal Güzel’in kat›ld›¤› toplant›da konuklar›m›za ziyaretin an›s›na sendikam›z›n bayra¤› hediye edildi. Ayr›ca Konuklar›m›zla iflyeri ziyareti yap›ld›. ‹stanbul 4 Nolu fiubemizin haberi... Tansafl ve Migros Temsilciler Kurulu Topland› 26 A¤ustos 2010 tarihinde yap›lan Tansafl ve 3 Eylül’de yap›lan Migros sendika iflyeri temsilcileri toplant›s›na Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru, Genel Sekreterimiz Hakan Bozkurt, fiube Baflkan›m›z ve fiube Yönetim Kurulumuz kat›ld›. 3 Eylül’de yap›lan toplant›n›n ard›ndan Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru ve fiube Baflkan›m›z H A B E R L E R tez-koop-ifl dergisi - 28 Cemal Kement emekli olan üyelerimiz Fahri Bilget ve Y›lmaz Topçu’ya teflekkür plaketlerini sundular. Plaket töreninin ard›ndan Migros, Tansafl ve fiok temsilcilerimiz ile kat›l›m sa¤lamak isteyen di¤er flube üyelerimizle beraber Kipa Lüleburgaz ma¤azas› önünde gerçeklefltirilen “Kipa’da Sendikal Haklara Sayg› Kampanyas›” eylemine gidildi. ‹stanbul 5 Nolu fiubemizin haberleri... At›lan Yemekhane ‹flçileri ‹fle Geri Al›ns›n, Tafleron Çal›flma Yasaklans›n! ‹stanbul Üniversitesinde örgütlü olan Sendikalar ve Tafleron ‹flçileri Derne¤i, tafleron flirkette çal›flmakta iken iflten at›lan yemekhane iflçilerinin geri ifle al›nmas› talebiyle ortak bas›n aç›klamas› gerçeklefltirildi. Saat 12.30’da Monoblok önünde yap›lan bas›n aç›klamas›nda kurumlar ad›na birer konuflma gerçeklefltirildi. fiube Baflkan›m›z Rabia Özkaraca yapt›¤› konuflmada tafleronlu¤un kanser gibi yay›ld›¤›n›, güvencesiz ve kölece çal›flma koflullar›n› iflçilere dayatt›¤›n› buna karfl› mücadele edilmesi gerekti¤ini söyledi. Sendika olarak örgütlü oldu¤umuz iflyerlerinde as›l iflte çal›flan binlerce tafleron flirket iflçisi oldu¤unu ve iflçilerin sendikal› olabilmeleri ve var olan toplu sözleflmeden yararlanabilmeleri için hukuksal mücadele bafllat›ld›¤›n› aktard›. Tafleron flirket iflçilerinin mücadelesini sendikam›z›n destekleyece¤ini duyurdu. Bas›n aç›klamas›nda SES Aksaray fiube Baflkan› Songül Beydilli, Tafleron ‹flçileri Derne¤i Baflkan› Günefl Cengiz, ‹Ü Ö¤retim Görevlisi Gö¤üs Hastal›klar› ABD Baflkan› Dr. Zeki K›l›çarslan’da söz alarak tafleronlu¤un y›k›m, ölüm ve güvencesizlik getirdi¤ini ve mutlaka mücadele edilmesi gerekti¤inden bahsettiler. Hükümete, üniversiteye ve kurumlara ça¤r› yap›ld›. Referandumda Hükümetin sendikal özgürlük getirmeyece¤i söylendi. Konuflmalar›n ard›ndan at›lan iflçiler taraf›ndan bas›n aç›klamas› okundu. Bas›n aç›klamas›nda iflten at›lan iflçileri desteklemek için sloganlar at›ld›. Bas›n aç›klamas›n›n ard›ndan iflten at›lan iflçiler hastane bahçesinde oturma eylemi bafllatt›lar. B‹L‹fi‹M 2010’DA ‘B‹L‹fi‹M ÇALIfiMA HAYATI’ TARTIfiILDI Türkiye Biliflim Derne¤i taraf›ndan düzenlenen biliflim teknolojilerinin yaratt›¤› sosyal dönüflümün tart›fl›ld›¤› 27. Ulusal Biliflim Kurultay› ‘Biliflim 2010’, 22-25 Eylül tarihlerinde Türkiye Biliflim Derne¤i taraf›ndan Rixos Grand Ankara Hotel'de gerçeklefltirildi. "Sosyal Dönüflüm" ana temas›yla gerçeklefltirilen etkinlikte biliflim teknolojilerinin yayg›nlaflmas›n›n sosyal dönüflüme olan etkisi irdelendi. Etkinliklerde ilgili karar vericiler, yetkililer, üst düzey bürokratlar, kamuoyu önderleri, akademisyenler, bas›n kurulufllar› temsilcilerinin kat›l›m› ile 'Teknoloji toplumu nas›l dönüfltürüyor?' sorusuna yan›t arand›. Kurultay’da Biliflim teknolojilerinin bas›nda, e¤itimde, sanatta, sporda ve di¤er alanlarda sa¤lad›¤› geliflim ve buna ba¤l› de¤iflimlerin toplum üzerindeki etkileri tüm yönleriyle tart›fl›ld›. 27'nci Ulusal Biliflim Kurultay›'na, ikinci gününde çeflitli oturumlarla devam edildi. Bunlardan biri de "Biliflim Çal›flma Hayat›" idi. "Biliflim Çal›flma Hayat›" bafll›kl› panelde, biliflim çal›flanlar›n›n karfl› karfl›ya kald›¤› sorunlar masaya yat›r›ld›. Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Gamze Yücesan'›n yönetti¤i panelde sektördeki çal›flma biçimleri, çal›flanlar›n ve iflverenlerin konumlar›, örgütlenme gereksinimleri, çal›flan ve iflveren örgütlerinin sektöre bak›fl›, ifl yaflam›nda verimlili¤in art›r›lmas›na ve ifl süreklili¤ine örgütlenmenin katk›lar› gibi konular ele al›nd›. Paneli yöneten Prof. Dr. Gamze Yücesan mavi ve beyaz yakal› çal›flanlara art›k yeni bir kavram daha eklendi¤ini belirterek ‘alt›n yakal›’ olarak tan›mlad›¤› bu kesimin çok yüksek nitelikli çal›flanlardan özellikle biliflim çal›flanlar›ndan olufltu¤unu söyledi. Panele, sendikam›z› temsilen ‹stanbul 5 nolu fiube Örgütlenme Sekreteri Elvan Demircio¤lu konuflmac› olarak kat›ld›. Demircio¤lu, eski bir çal›flan› oldu¤u IBM'de süregelen sendikal mücadeleyi anlatt›. Demircio¤lu, biliflim çal›flanlar›n›n her ne kadar yüksek e¤itimli olsalar da yine de iflçi olduklar›n› ve örgütlenmenin gereklili¤ine de¤indi. tez-koop-ifl dergisi - 29 S E N D i K A M I Z D A N H A B E R L E R BASIN AÇIKLAMALARIMIZDAN KES‹TLER... Türkiye ‹flçi S›n›f› Bar›fl, Demokrasi, Güvenceli Gelecek ve ‹nsanca Bir Yaflam ‹stiyor S E N D i K A M I Z D A N H A B E R L E R Nazi’lerin Polonya’ya girmesiyle II. Dünya Savafl›’n›n, yani insanl›k tarihinin en ac›mas›z, en kanl›, en kirli savafllar›ndan birisinin bafllad›¤› gün olan, tüm dünyada Dünya Bar›fl Günü olarak an›lan 1 Eylül, bugün ülkemizde bar›fl, demokrasi, hak ve özgürlükler, güvenceli gelecek taleplerimizi b›kmadan usanmadan daha yüksek sesle dile getirdi¤imiz bir gündür. projelerinden vazgeçildi¤i bir gün olmal›d›r. Bir arada yaflayabilmeye ve bar›fla en çok ihtiyac›m›z oldu¤u bu günlerde, emek örgütlerinin, sivil toplum kurulufllar›n›n, meslek örgütlerinin, ayd›nlar›n, ülkemiz topraklar› üzerinde yaflayan tüm insanlar›n katk›s›n› alan, bar›fl› tesis etmeye yönelik tüm uygulamalar vakit kaybetmeden hayata geçirilmelidir. ‹ktidara geldi¤i günden bugüne kadar ekonomik büyüme tablosu çizerek iflsizlik, yoksulluk, güvencesizlik rekorlar› k›ran; e¤itimi, sa¤l›¤›, ulafl›m›, enerjiyi piyasalaflt›rarak al›n›p sat›l›r mal haline getiren; tafleronlaflt›rma politikalar›yla güvencesiz, sendikas›z, düflük ücretli çal›flmay› normallefltiren; h›rs›zl›¤› yoksuzlu¤u yarg›lamayarak ödüllendiren bir hükümetin kendisi için haz›rlad›¤› anayasaya kabul edilmemelidir. 12 Eylül darbe anayasas›n› sivillefltirdi¤i aldatmacas›yla kendi ç›karlar› için, uygulamaya devam edecekleri neoliberal y›k›m politikalar›n›n zeminini sa¤lamlaflt›rmak üzere haz›rlanm›fl bir pakete onay verilmemelidir. En çok son 30 y›l› kapsayan, ekonomik, kültürel, sosyal ve insani de¤erlerimizde a¤›r y›k›m ve ac›lara yol açan fliddet ortam›, mahallerimize ve sokaklar›m›za kadar nüfus eden düflmanl›k politikalar› kardeflli¤imizi tarumar etmifltir. Ülkemizin ayd›nl›k gelece¤i için e¤itime, sa¤l›¤a, enerjiye, bar›nmaya, istihdama, üretime ayr›labilecek kaynaklar, bu kavgada tüketilmifltir. Dün oldu¤u gibi bugün de bir kere daha yineliyoruz; 1 Eylül Dünya Bar›fl Günü, yüzy›llard›r bir arada yaflayan insanlar›m›z›n aras›na ekilmifl nifak tohumlar›n›n, d›fllama/ötekilefltirme, yok sayma politikalar›n›n terk edildi¤i, eflit, adil, özgür, demokratik bir düzenin tesis edilmeye bafllad›¤› bir gün olmal›d›r. 1 Eylül Dünya Bar›fl Günü, emekçilerin yüzy›ll›k mücadeleleri sonucu kazand›¤›, u¤runda bedeller ödedi¤i kazan›mlara yönelik sald›r›lar›n son buldu¤u, k›dem tazminat›n› kald›rma, iflsizlik fonunu sermayeye peflkefl çekme, “özel istihdam bürolar›” ad› alt›nda 18.yy iflçi köleli¤ini tesis etme politikalar›n› içeren istihdam tez-koop-ifl dergisi - 30 1 Eylül Dünya Bar›fl Günü, ülkemiz ve Ortado¤u baflta olmak üzere, tüm dünya üzerinde sermaye ç›karlar› lehine yürütülen neoliberal politikalar›n son buldu¤u, bölge insanlar›n›n bar›fl ve refah›n› sa¤layan bar›fl ve kardefllik düzeninin hüküm sürece¤i bir gün olmal›d›r. Bar›fl›n, kardeflli¤in, toplumsal huzurun temel dayana¤› demokrasi; demokrasinin temel dayana¤› da emekçilerin güvenceli ve sendikal› çal›flma, sosyal güvence ve emeklilik, paras›z nitelikli e¤itim ve sa¤l›k, temiz su ve enerji gibi sosyal devletin de gereklerinden olan hak ve özgürlüklerinin yasa ve kurumlarla güvence alt›na al›nmas›d›r. Türkiye ‹flçi S›n›f›, kendi tarihi, birikimi, kültürü ile sorunlar› çözebilecek ve bar›fl› tesis edecek güce de, özgür/eflit/kardeflçe yaflama iradesine de sahiptir. Tez-Koop-‹fl Sendikas› Genel Yönetim Kurulu BASIN AÇIKLAMALARIMIZDAN KES‹TLER... 3 Aral›k Dünya Özürlüler Günü "‹nsanca Yaflam Hakt›r" 3 Aral›k Dünya Özürlüler Günü, tüm dünyada oldu¤u gibi ülkemizde de “insanca yaflam hakk›” ile birlikte an›lmaktad›r. Engelliler iflsizlik sorunundan önemli oranda ve sonuçlar› itibariyle daha da a¤›r biçimde etkilenen bir kesimi oluflturmaktad›r. ‹stihdam, çal›flabilecek bir ifl bulma, engelliler için zorluklarla dolu, eriflimi kolay olmayan bir aland›r.Tedavi giderleri, e¤itim, eriflilebilirlik gibi birçok konuda karfl› karfl›ya olduklar› zorluklardan dolay› fazladan harcama ihtiyac› nedeniyle engelliler, çal›flma, çal›flarak gelir elde etme bak›m›ndan engelli olmayanlara oranla daha öncelikli olmak durumundad›r. Ülkemizin taraf oldu¤u Birleflmifl Milletler Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara ‹liflkin Uluslararas› Sözleflme’nin çal›flma hakk›n› düzenleyen 6. Maddesi, taraf devletlere, yani meclise, hükümete, mahkemelere,engellilerin; uygun bir iflte çal›flt›r›lmalar›, ifle devamlar›n›n güvence alt›na al›nmas›, çal›flt›klar› alanda ilerlemeleri, kariyer sahibi olmalar›, topluma kat›lmalar› için gerekli tedbirlerin al›nmas› yükümlülükleri getirmektedir. ‹fle eriflimde evden bafllayarak, yollar, ulafl›m araçlar›, iflyerleri ve binalar olmak üzere yaflam alanlar› engeli yurttafllar›m›z› için engelsiz ve verimli çal›flabilecekleri fle- kilde düzenlenmelidir. ‹flyerinde kademe almas›, kariyerini gelifltirmesi teflvik edilmeli, iflverenlerden, iflveren temsilcilerine, ifl arkadafllar›na var›ncaya kadar bir dizi kifli ve grup taraf›ndan uygulanan d›fllanma ve mobbing benzeri uygulamalar e¤itim ve cezai yapt›r›mlar ile engellenmelidir. Yaflan›lan sorunlar yaln›zca fiziki çevre ile s›n›rl› kalmamakta, ön yarg›lar, bilinçli veya fark›nda olunmadan yap›lan ayr›mc› tutumlar engellileri çal›flma yaflam›ndan uzak tutmaktad›r. Sorunlar›n gelip kilitlendi¤i yer, baflta devlet olmak üzere sorumlu tüm kurum ve kurulufllar›n, hukuka, konulmufl kurallara uymamas›ndad›r. Fiziki engeller dedi¤imiz, evrensel tasar›mlarla, en az›ndan TSE’nin koydu¤u standartlar› uygulayarak afl›labilir niteliktedir. ‹nsan davran›fllar› ise yine kamudan bafllayarak aflama aflama topluma verilecek e¤itim ve bilinçlendirici çal›flmalarla kazan›lacak bir niteliktir. Bu noktada yerel yönetimler baflta olmak üzere, hepimize görev düflmektedir. Tez-Koop-‹fl Sendikas› Genel Yönetim Kurulu tez-koop-ifl dergisi - 31 S E N D i K A M I Z D A N H A B E R L E R Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar Prof.Dr. Meryem Koray osyal devlet ve sosyal politika uygulamalar›yla ilgili tart›flma çok. Özellikle bu alanda yaflanan gerilemeler nedeniyle sosyal devlet ve sosyal politikalar›n gelece¤inin birçok tart›flmaya konu oldu¤u aç›k. Bugünkü yaklafl›m aç›s›ndan hak temelinde yükselen bir sosyal politika anlay›fl› giderek erimekte, sosyal vatandafll›k anlay›fl›ndan hiç söz edilmemektedir. Oysa sosyo-ekonomik haklar ve bunlar›n varl›k kazanmas›yla geliflen sosyal vatandafll›k anlay›fl›, sosyal devletin temel hedefi ve ayr›lmaz bir parças›d›r (Marshall 1965). Bunun gibi sosyal eflitlik ve sosyal adalet gibi sosyal devletin temel amaçlar› da unutulmufl görünmektedir. Özetle, günümüzde bu kazan›mlar›n arkas›ndaki ideolojik-siyasal-sosyal mücadeleler önemini yitirdi¤i gibi, sosyal politika ve sa¤lad›¤› kazan›mlar›n kapitalizmi dönüfltürücü ve sosyal eflitli¤i gelifltirici ifllevi de hat›rlanmaz olmufltur. S Bu haliyle örne¤in Türkiye’de sosyal devletin “ad› var kendi yok” hale geldi¤inden, sosyal politikalar›n ise “zavall›l›¤›ndan” söz etmek yanl›fl olmaz. Bugün aç›kça görldü¤ü gibi, sosyal politika diye elimizde kala kala sorunlar› giderici de¤il, fakat yat›flt›r›c› önlemlerden baflka bir fley kalmam›flt›r. Demokratik sistemlerde oy veren vatandafllar› tümüyle gözden ç›karmak mümkün olmad›¤›ndan belki bundan geriye gidilmez; ancak bu anlay›fl içinde sosyal politikan›n da liberalizmin faydac› ahlak anlay›fl› ile muhafazakarlar›n hay›rseverlik yaklafl›mlar›n› temsil etmekten öteye gitmeyece¤i aç›k. Tüm bu olup bitenler ise, meselelere tez-koop-ifl dergisi - 32 daha bütünlükçü bir yaklafl›mla bakmak ve sosyal devlet anlay›fl› ile sosyal politika uygulamalar›n›n niteli¤i üzerinde yeniden ve ›srarla düflünmek gere¤ini ortaya koymaktad›r. Bu düflünme ve tart›flma ihtiyac›n›n, özellikle emek ve emek örgütleri olan sendikalar için çok hayati bir mesele oldu¤unu yads›mak da kolay de¤il. Sosyal devlet anlay›fl›n›n anlam›, ifllevi ve gerisindeki güçler üzerinde durmak gerekti¤inde tarihsel ve toplumsal geliflmelere bakmak kaç›n›lmaz. Örne¤in sosyal devletin modern devlet ve toplumla ilgili oldu¤u aç›k; ancak devlet anlay›fl›ndaki bu geliflmeyi yaln›z insan hak ve özgürlükleri ile demokrasiye ba¤lamak hiç aç›klay›c› olmaz; aksine gerisinde s›n›fsal bir mücadele ve bu mücadeleye ba¤l› olarak de¤iflen toplumsal-siyasal güç iliflkilerini görmek do¤ru olur. Yine devlet anlay›fl›ndaki bu de¤iflimin, kapitalist topluma özgü oldu¤u, toplumdaki mülkiyet yap›s›n› de¤ifltirmeden, eme¤e sa¤lanan baz› haklar› temsil etti¤i bilinse de, eme¤in toplumsal-siyasal aç›dan güçlü oldu¤u toplumlarda (ve dönemlerde) gerçeklik kazand›¤› da, bu anlay›fl ve uygulamalar›n eme¤in ekonomik, sosyal ve siyasal aç›dan güçlenmesine hizmet etti¤i de unutulamaz. Biliniyor ki, Marksist yaklafl›m aç›s›ndan sosyal refah devleti kapitalist geliflmenin bir ürünü olarak görülür ve ortaya ç›k›fl› kapitalizmin sorunlar›, s›n›f kavgas› ve ekonomik krizlere ba¤lan›rken, sosyal refah politikalar› da özel mülkiyet yap›s›n› de¤ifltirmeden iflçi s›n›f›n› sistemle bütünlefltirmek amac›n› tafl›yan politikalar olarak de¤erlendirilir (Przeworski, 1991; 238; Wallerstein, 1998; 46). Asl›nda sosyal politikan›n toplumsal bütünleflme ve özellikle emek ve sermaye aras›ndaki uzlaflma aç›s›ndan bir araç oldu¤u aç›k. Kapitalist toplumda emek ve sermaye aras›ndaki çat›flma eme¤in güçlenip siyasallaflmas›yla siyasal alana aktar›lm›fl, bu çat›flman›n demokrasi içinde çözümü istendi¤inde de bir aya¤› siyasal demokrasi, ötekisi sosyal devlet olan bir çözüm bulunmufltur. Dolay›s›yla bu yaklafl›mla sosyal politikan›n niteli¤i aç›s›ndan hakl› bir de¤erlendirme yap›lmaktad›r. Yani sosyal devlet ve sosyal politikan›n demokratik bir toplumda baflta emek olmak üzere genifl kitlelerin toplumla bütünleflmesini amaçlad›¤› ve buna hizmet etti¤i bir gerçek. K›saca, bir “harç” görevi gördü¤ünü de söyleyebiliriz. Öte yandan bu de¤erlendirmeler hakl› bulsak ve sosyal devletin varl›k kazanmas›n› kapitalist toplumda siyasal demokrasinin geliflmesine ve bütünleflme ihtiyac›na ba¤lasak da, bu geliflmelerin s›n›fsal bir niteli¤i oldu¤unu da, s›n›f ad›na getirdi¤i baz› kazan›mlar› da yads›mak mümkün de¤il. Ayr›ca bunun yads›nmas›n›n emek hareketi aç›s›ndan verilen mücadelelerin ve kazan›mlar›n yads›nmas› anlam›na geldi¤ini düflünmek gerek. Yaflananlar da, eme¤in toplumsal-siyasal güç iliflkilerinde etkin bir konuma gelmesi ve s›n›fsal istemlerini siyasete aktarmas› mümkün oldukça, devletin sosyal niteli¤inin gelifliminin mümkün oldu¤unu göstermekte. Bu nedenle, sosyal devletin gerisinde eme¤in örgütlenip siyasallaflmas› ve toplumdaki güç iliflkile- Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar rinde etkin bir konuma gelmesi üzerinde duran “güç iliflkileri” yaklafl›m›, çok daha aç›klay›c› bir yaklafl›m olmaktad›r. Buna ba¤l› olarak farkl› sosyal devlet anlay›fllar›n›, ekonomik geliflme farkl›l›klar›ndan çok toplumsal-siyasal güç iliflkilerindeki farkl›l›klarla aç›klamak daha anlaml› görünmektedir. Örne¤in bugün de sosyal devlet ve sosyal politika aç›s›ndan geçmifle göre bir gerileme varsa, bunun nedenlerini çok zaman yap›ld›¤› gibi küreselleflme ve neo-liberal politikalarda aramak mümkün; ama bu geliflmeler tek bafl›na bir fley aç›klamaya yetmez. Bunlar›n genel olarak eme¤i güçsüzlefltiren etkileri nedeniyledir ki, emek ad›na kazan›mlardan geri ad›mlar at›labilmektedir. Tabii sosyal devlet arac›l›¤›yla emek ve sermaye aras›ndaki bu uzlaflman›n emek ad›na vaatleri ve sa¤lad›¤› kazan›mlar hep tart›flma konusudur. Bugün bu konuda kuflku ve kayg› duyulmas›n›n çok daha hakl› nedenleri oldu¤u da düflünülebilir. Yine de kapitalist sistem içinde demokrasinin araçsall›¤› ile devletin “yeniden bölüfltürücü” rolünün kabulü ile, kapitalizmin terbiye edilmesi ve dönüfltürülmesi gibi bir amaç/sonuç beklendi¤ini söylemek de yanl›fl olmaz. Tabii mülkiyet iliflkileri de¤iflmedikçe emek ad›na gerçek bir kazan›m olmayaca¤› düflünülerek bu anlay›fl ve uygulamalara kapitalizmin “incir yapra¤›” olarak da bak›labilir. Buradaki farkl›l›¤›n, demokratik sol ile sosyalist solun temel ayr›flma noktas› oldu¤u da bilinmekte. Bu noktada önemli bir nokta da, eme¤in siyasallaflmas› ile sendikalar›n seçim ve politikalar›n›n belirleyici rolleridir. Kapitalist toplumda emek, bir yandan örgütlenip toplu sözleflmelerle ekonomik mücadele verirken, öteki yandan sol siyasal partilerle iliflkileri ve sendikalar›n›n bask› grubu olarak etkileri arac›l›¤›yla çift yoldan güçlenme ve mücadele aray›fl›ndad›r. Ancak emek toplumsal-siyasal güç dengesinde etkin bir konuma gelmedikçe “emekçi s›n›f” ad›na pek umutlu olunamayaca¤› ve kapitalizmin sosyal devlet do¤rultusunda dönüfltürülemeyece¤ini de yaflananlar göstermektedir. Çünkü, örgütsüz emek bir yana, örgütlenmifl emek için bile sendikalar› ne kadar güçlü olursa olsun, toplu pazarl›kla kazan›lanlar›n boyutlar› sosyal-ekonomik-siyasal koflullara ba¤l›d›r. Eme¤in siyasallaflmad›¤› ülke ve koflullarda toplu pazarl›k mücadelesinin getirdi¤i kazan›mlar sendika üyeleriyle s›n›rland›¤› gibi, bu koflullarda d›fl koflullar› iyilefltirmek de, toplu pazarl›kla al›nan› güvenceye kavuflturmak da mümkün olmamaktad›r. Yani sendika üyeleri ( içerde olanlar), sendika üyesi olmayanlar›n (d›flar›da kalanlar), hatta iflsizlerin çal›flma ve yaflama koflullar›yla çevrili ve s›n›rl› olduklar›n› bilmek durumunda olduklar› gibi, genel olarak sosyo-ekonomik koflullar› iyilefltirmedikçe kendi koflullar›n› iyilefltirmenin s›n›rl› kalaca¤›n› da bilmek durumundad›rlar. Genel anlamda sosyo-ekonomik koflullar›n iyileflmesi ise, güçlü bir sosyal devletin varl›k kazanmas›yla mümkün olmaktad›r. Dolay›s›yla kapflitalist bir toplumda eme¤in sermaye karfl›s›ndaki eflitsiz konumunu ancak siyasal yoldan aflmas› ve az veya çok dengelemesi mümkündür. Bir baflka deyiflle, örgütlü veya örgütsüz emek için ancak etkili bir sosyal devlet ve sosyal politika anlay›fl›na geçilmesi sermaye-emek çat›flmas›nda emekten yana kazan›mlar› mümkün k›labilmekted›r. Devletin bu yolda dönüflümü ise, ancak eme¤in güçlenmesi ve siyasallaflmas›, ekonomik mücadelesini siyasal mücadele ile birlefltirilmesine ba¤l› olmaktad›r. Bu iliflkiyi ve sonuçlar›na biraz daha yak›ndan bakmak yararl› olacakt›r. Sosyal Refah Devleti ve Arkas›ndaki Siyasal-Toplumsal Güç ‹liflkileri Tekrar edersek, refah devletine duyulan ihtiyaç endüstrileflmenin ve kapitalistleflmenin yaratt›¤› sorunlara ba¤lansa ve ç›k›fl noktas› olarak demokrasinin geliflmesi gösterilse de, iflçi hareketi ve bu hareketin siyasallaflmas›, bu hareketin sendikalarla ve emekten yana partilerle kurdu¤u yak›nl›k, ele geçirdi¤i toplumsal/siyasal güç gibi geliflmeleri dikkate alan “güç iliflkileri yaklafl›m›” (power relations approach), modern anlamdaki refah devletinin ortaya ç›kmas›nda çok daha aç›klay›c› olmaktad›r (Korpi, 1978, 40; Esping-Andersen, 1990, 11). Örne¤in Amerika ve Avrupa’daki farkl› refah anlay›fl› ve uygulamalar›n›, kapitalistleflme, demokratikleflme ve modernleflme boyutlar›yla aç›klamak mümkün de¤ildir; ancak bu iki k›tada yaflanan s›n›f hareketi ve toplumsal mücadelenin farkl›l›¤› ile baz› ipuçlar› bulunabilir. Toplumsal-siyasal güç iliflkilerinin ne yönde tecelli edece¤i meselesinde ise, s›n›f mücadeleleri, sendikal örgütlenme ve sendikalar›n benimsedi¤i politikalar çok önemli olmaktad›r. Örne¤in s›n›f mücadelesi ve bu mücadelenin siyasal alanda bir ç›k›fl bulmas›, Bat› Avrupa’da sosyal devletin ortaya ç›kmas›n›n varl›k koflulu gibi. Bu anlamda sendikal örgütlenme de, yaln›z üyelerinin ekonomik ç›karlar›n› koruyan “mesleki” bir nitelik tafl›maz, tam aksine “s›n›fsal dayan›flma” örgütü ve arac› konumundad›r. Böyle bir anlay›fl› ve bunun gerektirdi¤i siyasal iliflkileri baflard›klar›ndan dolay›d›r ki, devleti dönüfltürmüfl ve emek ad›na genel bir iyileflme sa¤layabiflmifllerdir. K›sacas› ancak emek ad›na toplumsal-ideolojik-siyasal güçlenme sa¤land›¤›nda sosyal refah devleti kurumsalllaflabilmifltir. Örne¤in bu yöndeki as›l geliflmelerin, Bat› Avrupa’da 1945 sonras› ve emekten yana partilerin güçlenip iktidara geldi¤i veya alternatif iktidarlar› temsil ettikleri dönemde oldu¤u unutulamaz. Avrupa sendikac›l›¤› ve Amerikan sendikac›l›¤› aras›ndaki en önemli fark da, s›n›fsal anlay›fl ve dayan›flma ile siyasallaflma konusundaki farkl›l›kta yatmaktad›r (Esping-Andersen, 1990). Bu konulardaki farkl›l›¤›n, sosyal devlet anlay›fl› aç›s›ndan ABD ve AB aras›ndaki farkl›l›¤› aç›klayan en önemli faktör oldu¤unu düflünmek de do¤ru olur. Özetle Avrupa’da güçlü bir iflçi s›n›f›n›n tez-koop-ifl dergisi - 33 Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar ortaya ç›kmas› ve bu s›n›f›n ideolojik anlamda s›n›fsal bir anlay›fl ve yap›lanmay› seçmesi ve bu yolda siyasallaflmas›, sosyo-ekonomik haklar›n varl›k kazanmas› ve devletin bu yolda dönüflümünü sa¤layarak emek-sermaya aras›ndaki çat›flman›n siyasete tahvil edilmesin› sa¤lamaktad›r; böylece siyasal demokrasi içinde bir çözüm bulunmufl olmaktad›r. ‹flçi hareketinden do¤an Avrupa sendikac›l›¤› da, bafl›ndan buyana emek hareketinin bir kanad› olarak hareketin öteki kanad› olan siyasal örgütlenme ile yak›n iliflkiler içinde olmaya özen göstermifltir. Bu tutum toplu pazarl›k anlay›fl›na da yans›d›¤›ndan, iflkolu toplu pazarl›klar›, genel ilke ve kazan›mlar›n sendika üyesi olmayanlara da uygulanmas› ve tüm çal›flanlar aras›nda özellikle maddi haklar aç›s›ndan büyük farkl›l›klar› önleyen bir “dayan›flma” anlay›fl› Avrupa’daki sendikac›l›¤›n temel ilkelerini oluflturmufltur. Buna karfl›n Amerikan sendikac›l›¤›, kendi üyeleri için “flimdi ve daha çok” gibi bir anlay›fl› benimsemifl ve üyelerinin ç›kar›yla s›n›rlanan bir “ç›kar” örgütü olmaya önem vermifllerdir. Bu ülkede sendikac›l›¤›n dar kapsam› gibi, eme¤in siyasallaflmas›n›n ve sol düflüncelerle buluflmas›n›n mümkün olmad›¤› da bilinmektedir. Türkiye’deki sendikac›l›¤›n bafl›ndan buyana benimsedi¤i ve izledi¤i politikalara bak›ld›¤›nda, büyük bir kesimin Amerikan sendikac›l›¤›na yak›nl›¤› bilinmektedir. Bugün Amerikan sendikac›l›¤›na benzer bir gerileme yaflad›klar› da ortadad›r. Bu nedenle bugün, hem gerilemelerinin nedenlerini araflt›r›rken hem de Avrupa sendikac›l›¤› ile iliflkilerini gelifltirme gayreti içine girerken, öncelikle yap› ve politikalar›n› masaya yat›rmalar› gerekti¤i aç›kt›r. Günümüzün De¤iflen Koflullar› ve Küresel Kapitalizm Bugün küresel ve ulusal düzeyde de¤iflen koflullar söz konusudur. Bir yandan ABD’nin bafl›n› çekti¤i neo-liberal politikalar tüm dünyay› etkilemektedir, tez-koop-ifl dergisi - 34 öte yandan eme¤in kendi içinde ve çal›flma koflullar›nda emek, dayan›flma, örgütlenme gibi tüm kavramlar›n yeniden düflünülmesini gerektirecek de¤iflimler yaflanmaktad›r. Dolay›s›yla hem bu kavramlar› yeniden düflünmek ve tan›mlamak hem de güç iliflkilerinde emekten yana bozulan dengeleri onarmak gibi çabalara ihtiyaç vard›r. Bugün küreselleflen sermaye emek piyasas›n› küresellefltirmekte ve emek için küresel düzeyde bir rekabet ortam› yaratmaktad›r; küresel rekabetin iflgücünü sermaye karfl›s›nda güçsüzlefltirdi¤i gibi ulusal düzeyde kazand›¤› haklar› az ya da çok tehdit etti¤i de ortadad›r. Öte yandan sermayenin kazand›¤› hareketlili¤in, ulus devletin ve ulusal politikalar›n gerilemesi anlam›na geldi¤i de bilinmektedir. Bu koflullar›n küresel ve toplumsal düzeyde güç iliflkilerini emek aleyhine bozdu¤u ortada. Bunun sonuçlar›n› artan iflsizlik, gerileyen çal›flma koflullar›, zay›flayan sendikac›l›k ve parçalanan ideolojik-siyasal yap›da görmemek mümkün de¤il. Bu nedenle, günümüzdeki ekonomi anlay›fl›n› tan›mlamak ve elefltirmek aç›s›ndan ço¤u zaman neo-liberal politikalardan söz edilse de, küreselleflen piyasa ad› alt›nda giderek küreselleflen bir kapitalizm gerçe¤inden ve hegemonyas›ndan söz etmek daha do¤ru olacakt›r. ‹çinde bulundu¤umuz küresel/toplumsal kaosun büyük ölçüde küreselleflen kapitalizmin tüm öteki toplumsal sistemleri hegemonyas› alt›na alacak bir güç kazanmas›, bir toplum/dünya düzeni (veya imparatorluk) haline gelmesiyle ilgili oldu¤unu düflünen epeyce yazar oldu¤unu da biliyoruz. Emek anlay›fl› ve istihdam yap›s› aç›s›ndan da de¤iflen çok fley var. Emek kendi içinde büyük farkl›l›klar yaflarkan, istihdam yap›s›ndaki de¤iflimler de eme¤i bölüp parçalamakta, aralar›ndaki ortakl›¤› görülmez k›larak dayan›flma duygusu ve ihtiyac›n› gündemden kald›rmaktad›r. Endüstri-hizmet sektörü, maddi-gayr›maddi emek, örgütlü-örgütsüz ve nitelikli-niteliksiz, daimi-geçici ve formel-enformel istihdam gibi çeflitli parçalara ayr›lm›fl eme¤in herbiri aç›s›ndan emek, s›n›f, dayan›flma, örgütlenme gibi kavramlar›n anlam› farkl› olabilmektedir. Bir de günümüzün post-modern, kültürelci yaklafl›mlar› devreye girince ücretli çal›flanlarda “s›n›ftan kaç›fl” diye nitelendirilebilecek bir e¤ilimin güç kazanmas› önlenememektedir 1. S›n›ftan kaç›fl veya “çakma s›n›f” örgütlenmeyi olumsuz etkilerken, örgütlenme sa¤lanm›fl olsa da bu örgütlerin s›n›f politikas› gütmeleri kolay olmamaktad›r. olsun emek ve sermaye aras›ndaki çat›flman›n devam etti¤i, buna karfl›n emek geliriyle geçimlerini sa¤layanlar aras›nda bir ortakl›k oldu¤u ortada. Örne¤in son krizlerin gösterdi¤i gibi, ne kadar nitelikli olursa olsunlar oldu¤u bu nitelik iflten at›lmay› engellemekte, sermaye kendi ç›kar›na ters düfltü¤ü yerde kimsenin gözünün yafl›na bakmamaktad›r. Yani hizmet sektörün de çal›flman›n, nitelikli emek, gayrimadd› emek, hatta entelektüel emek olman›n eme¤in anlam›n› de¤ifltirdi¤i, s›n›f temelli anlay›fllar› gereksiz k›ld›¤› söylentilerinin bofl oldu¤u, çal›flanlar aç›s›ndan da emeksermaye aras›ndaki iliflkinin niteli¤inin (eme¤in ba¤›ml›l›¤› gibi) de¤iflmedi¤i ve temel çat›flman›n ortadan kalkmad›¤› aç›k; yaflananlar da bunu göstermekte. Ne yaz›k ki, eme¤in kendi parçalan›fl› ve da¤›n›kl›¤› içinde bunu görememesi veya görmezlikten gelmesi (k›saca s›n›ftan kaç›fl) genel olarak eme¤in toplumsal-siyasal ve ekonomik anlamda güçsüzleflmesi ile sonuçlanmaktad›r. Bu durum sendikal örgütlenmenin gerilemesi, ideolojiksiyasal tercihlerde soldan uzaklafl›lmas› gibi sonuçlar getirirken, bir sonucu da sosyal refah devleti ve sosyal politikalar›n arkas›ndaki güçlerin gerilemesi olmaktad›r. 1 Bu gibi konular› tart›flt›¤›m›z Tez-Koop-‹fl Sendikas›’n›n e¤itim seminerinde, e¤itime kat›lanlarca ortaya at›lan “çakma s›n›f” kavram›n›n da, s›n›ftan kaç›fl gibi, içinde bulundu¤umuz durumu do¤rudan ve aç›k yürekle aç›klamak aç›s›ndan dikkat çekici oldu¤unu söylemeliyim. Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar Bu gerilemenin görece daha az oldu¤u ülkeler ise, sosyal refah devletinin gerçekten kurumsallaflma gösterdi¤i Orta ve Kuzey Avrupa ülkeleri olmaktad›r. Bu bölgede emek ve toplum ad›na koruyucu kurallar›n az veya çok de¤iflerek de olsa devam etmesi ise, ancak güç iliflkileri ile aç›klanabilmektedir. Özetle söylersek iç ve d›fl koflullardaki de¤iflim Avrupa ülkelerinde de söz konusu; bu nedenle orada da güç iliflkileri emekten yana bozuldu¤u ve hem sosyal devlet anlay›fl›nda hem toplu pazarl›klarda tavizkar yaklafl›mlar›n ortaya ç›kt›¤›n› söylemek gerek. Yani Bat› avrupa için de herfley eskisi gibi devam etmektedir denilemez. Örne¤in Avrupa’daki güçlü sendikalar›n geleneksel politikalar›ndan uzaklaflarak, yaln›z kendi ülkelerindeki sosyal devlet anlay›fl› ve politikalar›n› korumak üzere “ulusalc›” politikalara yöneldikleri, üyelerini korumak üzere istihdamda esneklik aray›fllar›na r›za gösterdikleri, böylece tüm ücretli çal›flanlar› temsil etme iddialar›nda giderek vazgeçtikleri gibi elefltirilerin ortaya at›ld›¤›n› görüyoruz (Asbjorn Wahl, 2004). Bu elefltirilerin büyük bir hakl›l›k pay› tafl›d›klar› da ortada. K›sacas› “tavizkar toplu pazarl›klar” ve öncelikle örgütlü kesimin ç›karlar›n› korumaya yönelik e¤ilimler Avrupa’da da geçerli olmaya bafllam›fl durumda. En baflta istihdam›n korunmas› ad›na ücretlerden fedakarl›k edildi¤i bilinmekte. Ama buralarda farkl› bir fleyler de var. Bunlardan birincisi, Avrupa veya AB bölgesi aç›s›ndan, emek ve sermaye aras›nda uyguland›¤› bilinen ve AB taraf›ndan da teflvik edilen sosyal diyalog ve sosyal taraf anlay›fl›n›n gücü ve ne olursa olsun taraflar aras›nda uzlaflman›n ve sosyal anlaflmalar›n devam etmesine yönelik bir anlaflman›n varl›¤›; ikincisi de piyasan›n neden oldu¤u eflitsizlikleri bir ölçüde telafi etmeye çal›flan sosyal devletin (gerileyen yanlar› olsa da) varl›¤›. Avrupa Toplum Modeline iliflkin bu te- mel özelliklerin bu bölgeyi dünyan›n öteki bölgelerinden ay›rd›¤› bir gerçek (Koray, 2005). Kuflkusuz dünya piyasalar›nda yeni güçlerin varl›¤› ve artan rekabet, tüm ülkelerde oldu¤u gibi bu ülkelerde de istihdam, ücretler, çal›flma koflullar›, ifl güvencesi konular›nda “esnek” uygulamalar› gündeme getirmektedir. Ancak AB bölgesinde çal›flma koflullar› esnerken güvenceyi ( az veya çok) sürdürmenin sosyal devlete düfltü¤ü de kabul edilmektedir. Örne¤in son y›llarda AB düzeyinde dolafl›ma giren “flexicurity” (esne-güvence) kavram›, bu bölgede de¤iflen anlay›fl› ortaya koymas› aç›s›ndan ilginç bir kavramd›r. Bununla AB, hem de¤iflen koflullara uymak ve esneklik sa¤lamak hem de kendi modelinin öngördü¤ü gibi çal›flma yaflam›nda güvenceyi korumak gibi çeliflkili iki amac› birden gerçeklefltirme aray›fl›n› anlatmaktad›r. AB düzeyinde bunun ne kadar baflar›ld›¤›, AB üyelerince sosyal devletin ne ölçüde gerçekleflti¤i çok yönlü tart›flmalar gerektirir. Burada modelin aksamadan iflledi¤ini söylemek istemiyorum; aksine bu konuda kuflku ve kayg› uyand›ran noktalar giderek artmaktad›r. Söylemek istedi¤im, küreselleflen kapitalizm ve ona eflilik eden neo-politikalar karfl›s›nda, ulusal düzeyde sosyal devlet anlay›fl› ve uygulamalar›n›n hala baz› farklar yaratabildi¤i. Yap›lan araflt›rmalar Avrupa’da farkl› refah devleti modellerinin her birinin sosyo-ekonomik koflullar›n iyileflmesi aç›s›ndan olumlu rolleri oldu¤unu ortaya koymaktad›r. AB üyeleri ile dünyan›n öteki bölgelerindeki ülkeleri sosyal eflitlik ve sosyal adalet göstergeleri aç›s›ndan karfl›laflt›rmak da bu konuda yeterli bir fikir vermektedir. Avrupa içinde yap›lan baz› araflt›rmalar ise, bu bölgedeki ülkeler aras›ndaki farkl›l›klar› aç›klamaya çal›flmaktad›r. Buna göre, sol partilerin iktidar›n›n sosyal koruman›n sürdürülmesi ve gelir da¤›l›m›ndaki adaletsizliklerin azalmas› aç›s›ndan etkisini hala sür- dürdü¤ü görülmektedir. Örne¤in günümüzde istihdam yap›s›, s›n›f bilinci ve dayan›flmas› aç›s›ndan de¤ifliklikler olmas›na karfl›n, farkl› refah modellerinde ortaya ç›kan farkl› politikalarda siyasal yap›n›n etkisi ve rolünün belirleyicili¤ini ortaya ç›kmaktad›rk (Korpi ve Palme, 2003; Bradley, Huber, Moller, Nielsen ve Stephens, 2003). Korpi ve Palme, Avrupa’da farkl› ülkeleri ve farkl› refah rejimlerinde, iktidardaki siyasal parti ile refah politikalar›n› karfl›laflt›rm›fl ve hükümetteki partiler ile refah anlay›fl› ve uygulamas› aras›nda yak›n iliflkiler bulmufllard›r; buna göre, daha büyük tavizlere Avrupa’da da liberal refah devleti modelini benimseyen ülkelerde rastlan›rken, sosyal demokrat niteli¤i a¤›r basan ülkelerde refah politikalar›ndaki uygulamalarda çok daha küçük gerilemeler söz konusu olmufltur (2003; 463). Ücret pazarl›klar›, sendika yo¤unlu¤u, iflsizlik, fakl› hükümetler gibi birçok de¤iflkenin gelir da¤›l›m› üzerindeki etkilerini ölçmeye çal›flan ikinci araflt›rmada ise (Bradley ve di¤erleri, 2003), tüm refah devletlerinin (liberal refah devleti de olmak üzere) gelir da¤›l›m› üzerinde olumlu etkileri oldu¤u saptanm›fl, ancak gelir da¤›l›m›ndaki eflitsizliklerin azalt›lmas›nda en etken olan de¤iflkenin sol parti iktidarlar› oldu¤u ortaya ç›km›flt›r. Bu nedenle araflt›rmac›lar kendi bulgular›n›n da güç iliflkileri yaklafl›m›n› destekler sonuçlar verdi¤i sonucuna varm›fllard›r. Özetle bir Avrupa gelene¤i ve AB taraf›ndan Avrupa Toplum modeli olarak adland›r›lan model var; bu model içinde sosyal refah devletinin kurumsallaflma düzeyi, bunlar›n gerisinde eme¤in toplumsal-siyasal aç›dan sahip oldu¤u güç ve konum, hepsi, bugün de¤iflen baz› koflullar olsa da, Avrupa’y› farkl› bir yere koyma gereklili¤ini göstermekte. Ancak ve yine de, Avrupa’y› da içine katacak biçimde bugün ekonomi karfl›s›nda siyaset, sermaye karfl›s›nda emek, piyasa karfl›s›nda sosyal devletin, tümüyle devreden ç›kmam›fl olsalar da, güçle- tez-koop-ifl dergisi - 35 Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar rini yitirdiklerini gibi gerçekler de var (Koray, 1997). Bu nedenle, bir yandan sorunlar›n yayg›nlafl›p küreselleflti¤i görülmekte, öte yandan bu sorunlara karfl› mücadele gücü gerileyip zay›flamaktad›r. Ulusal-toplumsal düzeyde mücadele verecek emek hem parçalan›r hem geri çekilirken, bölgesel-küresel düzeyde verilmesi gereken mücadelenin ise henüz aktörleri oluflmam›fl durumdad›r. Bu nedenle sosyal eflitsizlik ve adaletsizlikler büyürken, karfl› güçlerin küresel-toplumsal-siyasal güçsüzlükleri nedeniyle tümüyle küresel ekonominin emrine girmifl bir ulus-devlet, küresel ekonomi karfl›s›nda “eli kolu ba¤l›” bir devlet ortaya ç›kmaktad›r. Böyle bir ortamda devletin sosyal boyutlar›n›n, sosyal vatandafll›k ve sosyal politika gibi hedeflerinin içlerinin boflalmas› da kaç›n›lmazd›r. Yine böyle bir ortamda kazan›lm›fl haklar erirken, sendikal örgütlülü¤ün savunmac› yaklafl›mdan öteye geçemedi¤i görülmektedir. Bu koflullarda, bir yanda sosyal sorunlar karfl›s›nda tümüyle yang›nlar› söndüren “itfaiyeci” rolünde bir devlet, öte yanda giderek azalan örgütlü kesimin çal›flma koflullar›na odakland›¤›ndan sosyo-ekonomik sorunlarla da, örgütsüz kesimlerle de ilgisi kopan bir sendikac›l›k söz konusu olabilmektedir. Ancak bir baflka tarafta da iflsizi, yoksulu, kay›ts›z, geçici çal›flan› ile büyüyen bir emek ordusunun ortaya ç›kt›¤›n› ve emek ad›na bu da¤›n›kl›¤›n ve bölünmüfllü¤ün toparlan›p bir güce dönüflmesinin beklendi¤ini görmek gerekmektedir. Geliflmifl kapitalizm d›fl›nda kalan dünyada ve Türkiye’de kuflkusuz koflullar daha da olumsuzdur. Örne¤in Türkiye’de 1960-1980 aras›nda geliflmifl ekonomilerdeki Keynesyen ekonomiye benzer politikalar uygulanmas›n› sa¤layan ithal ikameci politikalar bu dönemde hem iflçi s›n›f›na ve sendikalara baz› kazan›mlar sa¤lam›fl hem de sosyal devlet fikri ve sosyal politikalara yer açm›flt›r. Bu dönemde tez-koop-ifl dergisi - 36 sosyal devletin kurumsallaflmas› için yeterli olmam›fl ve sosyal devletten çok sosyal vaatler devleti hayata geçmifl olsa da, bu anlay›fl ve politikalar›n en az›ndan daha ciddiye al›nd›¤› söylenebilir. 80 sonras› d›fla aç›lan ekonomiyle birlikte devletin bafll›ca amac› küresel piyasalara eklemlenmek olunca, sosyal sorunlardan çok dünya ekonomisiyle bütünleflme derdinde bir devlet ortaya ç›km›flt›r. Yani devlet, alt-yap› yat›r›mlar›ndan özellefltirmelere, banka, para, faiz politikalar›ndan vergi politikalar›na kadar uzanan genifl çapl› bir dönüflüm geçirmifl, bu dönüflümün temel amac› da küresel kapitalizme eklemlenmek ve piyasa toplumuna dönüflmek olmufltur. Olan da devletin zaten yetersiz kalan sosyal boyutlar›na ve politikalar›na olmufltur. Sonuç olarak 20. yüzy›l›n ikinci yar›s›nda etkinlik kazanan sosyal devlet ve buna ba¤l› olarak geliflen sosyal politika anlay›fl› 20. yüzy›l daha sonlanmadan gerilemek zorunda kalm›flt›r. Bir baflka deyiflle, zaten ancak geliflmifl kapitalizm içinde belirli ölçüde yeflermifl olan sosyal devlet fikri ve ona efllik eden sosyal eflitlik, sosyal adalet ve sosyal vatandafll›k gibi hedefler pek de büyümeden tedavülden kald›r›lmaya çal›fl›lmaktad›r. Bu kavramlara ve bu devlet anlay›fl›na do¤rudan sahip ç›kmas› gereken emek de gerek da¤›n›kl›¤›, gerek s›n›f politikalar›ndan ve siyasal bilinçten kaç›fl› nedeniyle parçalana›p güçsüzleflti¤indenip sosyal devletin ve sosyal politikalar›n çöküflünü durduramamaktad›ur. Daha ac›s›, bu çöküflü durdurman›n kendisi için vazgeçilmez oldu¤unun ne kadar fark›nda oldu¤udur. Türkiye’den Tablolar Sosyal refah politikalar› aç›s›ndan ileri bir düzeye ulaflm›fl toplumlarda bile sosyal bütünleflme tehdit alt›nda iken, sosyal d›fllanma denilen önemli bir sorun büyürken, Türkiye gibi sosyal devlet anlay›fl› aç›s›ndan “sosyal vaatler” devleti olmaktan öteye gideme- yen bir ülkede sosyal politikalar›n zavall›l›¤› da, sosyo-ekonomik koflullar›n periflanl›¤› fazla söze hacet b›rakm›yor. Örne¤in sosyal harcamalar 15 üyeli AB içinde GSY‹H’n›n üçte biri dolay›nda olurken, Türkiye’de sa¤l›k, sosyal sigorta ve sosyal yard›m kalemlerini içeren sosyal harcamalar›n GSY‹H içindeki pay› yüzde 13 dolay›nda kalmaktad›r. 21 milyon dolay›nda kalan istihdam içinde, resmi olarak yaklafl›k 3,5 milyon iflsizdir, yüksek ö¤renim görmüfl dört gençten birinin iflsiz oldu¤u düflünülürse e¤itim ve istihdam iliflkisi de bozulmufl görünmektedir. ‹fl bulmak aç›s›ndan, ne üniversite bitirmenin, ne de istidam sa¤lamak aç›s›ndan bolca reklam› yap›lan mesleki kurslar›n pek ifle yaramad›¤› görülmektedir. Gelir da¤›l›m› çok adaletsizdir; bunu gidermek için bir fley yap›lmazken, aksine dolayl› vergilere a¤›rl›k veren adaletsiz vergi politikas› daha da güçlenmektedir. Gelir da¤›l›m›ndaki adaletsizlik gibi, yoksulluk ve geçim s›k›nt›s› toplumun önemli bir kesimini ilgilendirmektedir. Asgari ücret uygulamas›, çal›flan yoksullar gerçe¤ini yans›tan bir gösterge olmaktan öteye gidememektedir. Üstelik tüm bu gerçekler ve bunlar›n da ötesi,yaln›z bu alanarda u¤raflanlar›n yaz› ve çal›flmalar›n da de¤il, hemen hergün çeflitli haberlerle karfl›m›za ç›kmaktad›r. Gerçi gazeteler ve televizyonun toplumun bu gerçeklerini verme konusunda çok istekli olduklar› söylenemez;ancak, ne yaz›k ki bu kadar aç›k sorunlar›, ortaya ç›kan dengesizlikleri saklamak da o kadar kolay de¤ildir. Bu nedenle, etraf›m›za bakmak gibi, gazetelerde yaz›lanlara bir göz atmak da bu toplum hakk›nda çok fley ö¤renmek için yeter. Önemli ve ne yaz›k ki eksik olan da, bu ö¤rendiklerimizi nas›l kullanaca¤›m›z› bilemememiz. Art›k ilgisizlik, bofl vermifllik, tembellik, kadercilik, umutsuzluk, güvensizlik, örgütsüzlük, depolitizasyon mu denir; bilemiyorum. Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar Bu nedenle uzun uzun yazmaktansa, toplumun sosyo-ekonomik koflullar›n› veya “hal-i pür melalini” gazete küpürlerinden seçmelerle vermek istedim. ‹flte örnekler. tez-koop-ifl dergisi - 37 Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar tez-koop-ifl dergisi - 38 Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar Ama anlafl›lan, krizin vurmad›¤› kesimler de var: Örne¤in bankalar. Ve bu koflullarda sosyal devlet olman›n ilk göstergesi olan vergi politikas› nas›l? Gelir vergisi, kurumlar vergisi gibi dolays›z vergilere mi, yoksa zengin-yoksul bakmayan katma de¤er vergisi gibi dolayl› vergilere mi a¤›rl›k verilmifl? ‹flte haber! Verginin nereden topland›¤› konusunda bir de ülkeler aras›ndaki k›yaslamalara bakal›m. Görülüyor ki, mal ve hizmetlerden al›nan dolayl› vergilerin toplam vergiler içinde yar›ya yak›n bir paya ulaflt›¤› baflka bir ülke yok. Yaln›zca bu vergi politikas› bile, nas›l bir sosyal adaletsizlik politikas›n›n izlendi¤ini aç›kça göstermiyor mu? Vergi Gelirlerinin Toplam ‹çindeki Pay›-2003 ABD: Japonya: Fransa: Almanya: ‹talya: ‹spanya: Portekiz: Danimarka: ‹sveç: Türkiye: Gel.ve Kur. 43.3 30.6 23.2 27.4 30.9 28.2 24.5 59.9 36.3 23.7 Sos.Güv 26.4 38.5 37.7 40.5 29.5 35.3 31.7 2.5 29.1 20.8 Emlak 12.1 10.3 7.3 2.4 8.0 7.5 4.1 3.8 3.1 3.2 Mal ve Hiz. 18.2 20.3 25.5 29.4 25.7 36.2 36.7 33.0 26.3 49.5 Ve sonuç: tez-koop-ifl dergisi - 39 Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar Ve daha içler ac›s› sonuç; hala insan›n de¤erinin anlafl›lamamas›. Madenlerde ölüm kol gezerken, bu ölümleri “kadere” ba¤layan zihniyetlerin devam etmesi. Al›nabilecek önlemleri almak ve insanlar› korumak yerine, denetim yetersizli¤i ve kay›ts›zl›kla iflyeri kazalar›n›n önlenememesi Gören gözler için, bu tablolar izlenen politikalar› da aç›kça ortaya koyuyor. Ve bu tablolar sosyal devletin öldü¤ünü, sosyal politikan›n yoklu¤unu gösteriyor. Sosyal devlet ad› verilerek yap›lan fleyler de, faydac› ahlakla geleneksel veya dinsel yard›mseverlik anlay›fl›ndan öte bir fley de¤il. Böylece devlet “sadaka devletine” dönüflmekte, yard›ma muhtaç kesimlere uzanan yard›mlar da giderek içinde umutsuzluk ve baflkas›ndan bekleme al›flkanl›¤› bar›nd›ran “yoksulluk kültürünü” güçlendirmektedir. Devlet eliyle yarat›lan veya pekifltirilen bu yoksulluk kültürünün bireyselleflme, özgürleflme, kendine güvenme, sorumluluk alma, daha iyisini istemek gibi kiflisel özellikleri ortadan kald›rd›¤›n› düflünmek için de epeyce neden var. Bu koflullar biliniyor. Daha önemli olan, bu koflullar›n a¤›rl›¤›n› çeken s›n›f ve kesimlerin neler yapt›¤›! tiler-üstü politika, en büyük iflveren olarak devletle iyi geçinmek ve politik pazarl›klar gibi öne ç›kan baz› niteliklerinden de söz edilebilir. D‹SK ve ona ba¤l› sendikalar bunun d›fl›na ç›kma çabas› içinde olmufllarsa da, onlar› çevreleyen farkl› zaaflar›n varl›¤› da bilinmekte. 1960-80 aras›nda ithal ikameci ekonomi politikalar› ve ideolojik-siyasal koflullar böyle bir sendikac›l›k anlay›fl›n›n az çok olumlu sonuçlar vermesini sa¤lam›flt›r; ancak 80 sonras›nda bu nitelikte bir sendikac›l›k anlay›fl›n› köfleye s›k›flt›ran koflullar›n ortaya ç›kt›¤› ve sendikac›l›¤›n ciddi anlamda geriledi¤i bir dönem bafllad›¤› bilinmektedir. Bir yandan özellefltirmelerle kamu sektörü daralm›fl ve neo-liberal politikalarla politik pazarl›klar›n-tümüyle ortadan kalkmasa da- yolu t›kanm›fl, öte yandan d›fla aç›lan özel sektörün sendika karfl›t› e¤ilimi daha da güçlenirken, iflverenlerin toplu pazarl›klardaki tutumu daha da “kat›” olmaya bafllam›flt›r. Türkiye’de de, genel olarak Amerikan tipi sendikac›l›¤›n güç kazand›¤›n› söyledim. 1980’lera kadar sendikac›l›¤›n, genellikle dar kapsam, ücret veya toplu sözleflme sendikac›l›¤›, par- Bu koflullarda olup bitenler aç›k: Yayg›n iflsizlik ve yayg›n enformel istihdam›n dar kapsaml› sendikac›l›¤› daha da tehdit etti¤i, sendikas›zlaflt›rma e¤ilimi güç kazan›rken kazan›lm›fl O Halde Düflünmesi ve Düflünülmesi Gerekenler Var tez-koop-ifl dergisi - 40 haklar› korumak ad›na verilen tavizlerin artt›¤›, esnek/de¤iflken uygulamalarla kurals›zlaflma sorununun büyüdü¤ü, ifl güvencesi aç›s›ndan kayg› verici koflullar›n ortaya ç›kt›¤› ve sendikal› olman›n umut ve güvence getirmekten uzak kald›¤› ortada. Toplu pazarl›klardaki tavizkar tutum gibi, sosyo-ekonomik sorunlar konusunda da sendikalar›n önemli tav›r ortaya koyamad›¤› bir gerçek. Gerileyen ve edilgin tutumun en düflündürücü yan› da, tavizlerin ve geriye çekilmenin nereye kadar sürece¤inin bilinememesi. Bu koflullarda Anayasa’da yazan sosyal devlet anlay›fl› “ad› var kendi yok” bir hal alm›fl; örgütsüz emek güçsüz ve da¤›n›k, örgütlü emek de sessiz ve ilgisiz kal›nca, zaten kurumsallafl›p güçlenememifl “sosyal vaatler devletinin”, sosyal haklar› unutup “sadaka devletine” dönüflmesi engellenememifltir. Devletin küresel piyasalara eklemlenmek gayreti, bunun için de sosyal haklar ve politikalardan taviz verme anlay›fl› bilinmekte, bunlar›n sendikalar ve toplu pazarl›klar üzerindeki etkileri aç›kça görülmekte, ama ne iflsizlik, ne enformel istihdam, ne yoksulluk ve çal›flan yoksullar gibi çok iyi bilinen sorunlar karfl›s›nda cid- Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar di bir karfl› koyufl yükselebilmektedir. Gerçi sendikalar daha da azalan üyeleri için ücret (toplu pazarl›k) sendikac›l›¤›na devam etmek gayreti içindedirler; ancak böyle bir sendikac›l›k anlay›fl›n› baflar›l› k›lacak sosyo-ekonomik koflullar yok oldu¤undan, yaln›z tavizkar toplu pazarl›klar de¤il, sendikac›l›¤›n varl›¤›n› daha kökten tehdit eden koflullar ortaya ç›kmaktad›r. Bunlarla bafl etmek, art›k toplu pazarl›k sendikac›l›¤› ve partiler-üstü politikalarla olacak fley de¤ildir. Bir baflka deyiflle, giderek kapsam› daralan toplu pazarl›klar kapsam d›fl›nda kalan eme¤in koflullar›nda bir iyileflme sa¤layamazken, d›flar›da kalanlar›n koflullar› kapsam içindekilerin tepeleri üstünde Demokles’in k›l›c› gibi sallanmaktad›r. Buna karfl›n toplu pazarl›k sendikac›l›¤›n›n ölümünü bekleyen bir hastaya dönüfltü¤ü hala görülememektedir.. Aç›kt›r ki, bu koflullarda sendikalar için giderek zay›flamak (hatta kaybolmak) veya mücadele etmek için harekete geçmek gibi iki yol görünyor. Asl›nda var olmak denildi¤inde “tek seçenek”, “tek yol” göründü¤ü ortada. Davranmak, hareket geçmek, yani bugünkü savunma pozisyonundan at›l›ma geçmek demek. Bunun için de, hem as›l sorunun küresel ekonomik sistemden geldi¤ini görmek hem küresel ve ulusal dayan›flma a¤lar›n›n güçlendirilmesi gerekmekte. Yani, mücadele ne flu veya bu ülke, flu veya bu iflletme ile s›n›rl› olabilir, ne de küreselleflen kapitalizmden ma¤dur olanlar gibi daha genifl ittifaklar aras›nda bir dayan›flma yaratmadan baflar› sa¤lanabilir. Sorunlar temel olarak küresel-sosyal koflullar›n genel anlamda ve her tür emek için kötüleflmesiyle ilgili; ana kayna¤› da küreselleflen kapitalizm ve kazand›¤› güç. Mücadele de, siyasal ekonomiyle ilgili yani ideolojik olmak durumunda. Tabii böyle bak›ld›¤›nda sendikalar›n bir dolu de¤iflim geçirmeleri gerekti¤i de ortaya ç›kmakta. Devrim yapmayacak olsalar da, bugün eme¤in devrimci bir anlay›fla, en baflta siyasetin ve demokrasinin araçsall›¤›n› etkin biçimde kullanma aray›fl›na girmesine ihtiyaç var. Bu da emekte ve emek örgütlerinde radikal bir anlay›fl de¤iflikli¤ini gerektirmekte. Örne¤in bugüne dek ihmal edillen genifl bir emek anlay›fl›na bugün çok ihtiyaç var. Bugün ancak farkl›laflm›fl, da¤›lm›fl, parçalanm›fl eme¤i biraraya getirecek “toplumsal emek” gibi bir anlay›fl ifle yarar görünmekte. Öte yandan eme¤in siyasallaflmas›, s›n›f bilincinin yükselmesi ve örgütlü-örgütsüz eme¤in buluflup dayan›flmas›na da ihtiyaç var. Bu ilke ve hedeflerin önemsenmesi ise, “toplumsal emek” gibi k›saca “toplumsal sendikac›l›k” diyebilece¤imiz yeni bir sendikac›l›k anlay›fl›n›n benimsenmesiyle mümkün. Bunca de¤iflim ve çaba hiç kolay de¤il kuflkusuz; ama ç›k›fl için baflka bir yol da görünmüyor. Özetle, t›pk› 20. yüzy›la girerken oldu¤u gibi, bugün yine emek için “toplumsal emek” gibi bir buluflma içinde siyaseti etkin kullanmak ve siyaset arac›l›¤›yla sosyal vatandafll›k, sosyo-ekonomik eflitlik ve sosyal adalet gibi kavramlar› merkeze alarak bunun gereklerini yapmak gibi bir zorunluluk söz konusu. Ayr›ca bugün bu mücadeleyi ulusal düzeyden küresel düzeye tafl›mak gibi bir bilinç, kararl›l›k ve mücadeleye gerek duyuldu¤u da ortada. Bu nedenle emek ve emek örgütleri, bugün kendilerini çevreleyen koflullar› ve yitirdiklerini konuflurlarken, güç iliflkilerini dikkate almadan bugünden yar›na yapacaklar› fazla bir fley olmad›¤›n› görmek durumundalar. Ülkemizdeki koflullar da, örgütlenememifl kesimlerin daha olumsuz koflullar›n› iyilefltirmek bir yana, örgütlü kesimlerin kendi kazan›mlar› sürdürmek istediklerinde bile toplumsal-siyasal güç iliflkileri aç›s›ndan güçlü konuma gelmeleri gerekti¤ini göstermekte. Bir baflka deyiflle toplu pazarl›k sendika- c›l›¤›n›n büyük ölçüde t›kand›¤›n› ve ç›k›fl yolu aran›yorsa “toplumsal sendikac›l›k” türü bir sendikac›l›k anlay›fl›na geçmelerinin gerekti¤i ortaya ç›kmakta. Bunun gerçekleflmesi ise “toplumsal emek” anlay›fl›na dayanmak, buna dayanarak siyasallaflmak ve güçlenmekle mümküm görünmekte. Sendikalardan en az›ndan bu yolda tart›flma ve aray›fllar beklendi¤i de aç›k. Kaynakça Bradley, D; Huber E; Moller, S; Nielsen, F; Stephens, J.D; (2003), “Democracy, Income Distribution, Political Science, Welfare”, World Politics, Baltimore, 55 (2). Esping-Andersen, G. (1990), The Three Worlds Of Welfare Capitalism, Princeton University Press, New Jersey. Koray, M. (1997), “Küreselleflme Karfl›s›nda Sosyal Devlet”, Küreselleflmeye karfl› sosyal devletin yeniden yap›land›r›lmas›nda sendikalar›n toplumsal görevi, Harb-‹fl Konferanslar›-2, Türk Harb-‹fl, Ankara. Koray, M. (2005), Avrupa Toplum Modeli 2. Bask›, ‹mge Kitabevi, Ankara. Korpi, W. ; Palme, J. (2003), “New Politics and Class Politics in the Context of Austerity and Globaliziton: Welfare State Regress in 18 Countries 1975-95”, American Political Science Review, 97 (3). Korpi, W. (1978), The Working Class in Welfare Capitalism, Routledge ve Kegan Paul, London. Marshall, T.H. (1965), Class, Citizenship and Social Development, Anchor Boks, NewYork. Przeworski, A. (1991), Capitalism and Social Democracy, Cambridge University Press, Wahl, A. “European Labour: The Iodeological Legacy of Tha Social Pact”, Monthly Review, Cilt 55, No 8, Ocak, 2004. Wallerstein, I. (1998), Liberalizmden Sonra, Metis Yay›nlar›, ‹stanbul. tez-koop-ifl dergisi - 41 fiube Kongreleri D‹YARBAKIR fiUBEM‹Z‹N 9. OLA⁄AN KONGRES‹ YAPILDI M. ADEM CAN YEN‹DEN fiUBE BAfiKANI SEÇ‹LD‹ Divan Baflkanl›¤› 3 Eylül 2010 tarihinde toplanan Diyarbak›r fiubemizin 9. Ola¤an Kongresinin Divan Baflkanl›¤›n› Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru yapt›. Genel Sekreter Hakan Bozkurt, Genel Mali Sekreter Ayhan K. Demirer, Genel Örgütlenme Sekreteri Fikret Omak ve Genel E¤itim Sekreteri Haydar Özde- 2 fiube Baflkan› M. Adem Can tez-koop-ifl dergisi - 42 miro¤lu divanda yer ald›. Kongre gündemi tamamland›ktan sonra seçimlere geçildi. Yap›lan seçimlerde M. Adem Can fiube Baflkan›, Mehmet Peköz fiube ‹dari Sekreteri, Refik Y›lmaz fiube Mali Sekreteri, Kadri Kaderci fiube Örgütlenme Sekreteri, Müslüm Bafldemir fiube E¤itim Sekreteri, Celal Koçak, Ali Alio¤lu, Aslan Karaaslan ve Ahmet Kurul fiube Yönetim Kurulu Üyeli¤ine seçildiler. fiube Denetim Kurulu’na; Celal Bulak, Mürvet Akülke, Mustafa Erbay seçildiler. fiube Disiplin Kuruluna; Murat fien, Fikret Baran, Ramazan Ekilsin seçildiler. Kongre Delegeleri fiube Kongreleri Divan Baflkanl›¤› ANTALYA fiUBEM‹Z‹N 17. OLA⁄AN KONGRES‹ YAPILDI SABAHATT‹N DE⁄‹RMENC‹ YEN‹DEN fiUBE BAfiKANI SEÇ‹LD‹ ntalya fiubemizin 17. Ola¤an Kongresi, 9 Ekim 2010 tarihinde topland›. Kongrenin Divan Baflkanl›¤›n› Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru yapt›. Genel Sekreter Hakan Bozkurt, Genel Mali Sekreter Ayhan K. Demirer, Genel Örgütlenme Sekreteri Fikret Omak ve Genel E¤itim Sekreteri Haydar Özdemiro¤lu divan’da yer ald›. A fiube Baflkan› Sabahattin De¤irmenci fiube Yöneticileri toplu halde Kongre gündeminin tamamlanmas›n›n ard›ndan seçimlere geçildi. Yap›lan seçimlerde Sabahattin De¤irmenci fiube Baflkan›, Cemil Bar›fl fiube ‹dari Sekreteri, Ömer Örnek fiube Mali Sekreteri, Tuncay Küçükcankurtaran fiube Örgütlenme Sekreteri, Bar›fl Özdemir fiube E¤itim Sekreteri, Ferhat Erkan, Cem Korkmaz, Ercan Bilget, Mehmet Benli fiube Yönetim Kurulu Üyeli¤ine seçildiler. fiube Denetim Kurulu’na; Fatih Çimen, Adem Yetkin ve Özgür Öfekler seçildiler. fiube Disiplin Kuruluna; Hasan Aslan, Hülya Do¤an ve Havva Gültekin seçildiler. Konuklar ve Kongre Delegeleri tez-koop-ifl dergisi - 43 fiube Kongreleri ERZURUM fiUBEM‹Z‹N 15. OLA⁄AN KONGRES‹ YAPILDI HAKAN KURT YEN‹DEN fiUBE BAfiKANI SEÇ‹LD‹ Divan Baflkanl›¤› rzurum flubemizin 15. Ola¤an Kongresi 23 Ekim 2010 tarihinde topland›. Kongrenin Divan Baflkanl›¤›n› Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru yapt›. Genel Sekreter Hakan Bozkurt, Genel Mali Sekreter Ayhan K. Demirer, Genel Örgütlenme Sekreteri Fikret Omak ve Genel E¤itim Sekreteri Haydar Özdemi- E fiube Baflkan› Hakan Kurt tez-koop-ifl dergisi - 44 ro¤lu divanda yer ald›. Kongre gündeminin tamamlanmas›n›n ard›ndan seçimlere geçildi. Yap›lan seçimlerde Hakan Kurt fiube Baflkan›, Turgut Polat fiube ‹dari Sekreteri, Zümrüt Turan fiube Mali Sekreteri, Ömer Beytur fiube Örgütlenme Sekreteri, Necdet Kargu fiube E¤itim Sekreteri, Do¤an Karatafl, Naci K›z›lca, Necmettin Ardahanl›o¤lu ve Cevdet Sol fiube Yönetim Kurulu Üyeli¤ine seçildiler. fiube Denetim Kurulu’na; Alparslan Do¤mufl, Sebahattin K›l›ç ve Ali Dursun Nar seçildiler. fiube Disiplin Kuruluna; Tugay Çelik, Ayd›n K›l›ç ve Recep Da¤delen seçildiler. Kongre Delegeleri fiube Kongreleri Divan Baflkanl›¤› Enver Çekirdek’e Genel Baflkan›m›z taraf›ndan Plaket verildi GAZ‹ANTEP fiUBEM‹Z‹N 11. OLA⁄AN KONGRES‹ YAPILDI ENVER ÇEK‹RDEK’‹N ADAY OLMADI⁄I SEÇ‹MLERDE fiUBE BAfiKANLI⁄INA B‹LAL ÖZTOKMAK GET‹R‹LD‹ aziantep flubemizin 11. Ola¤an Kongresi 4 Aral›k 2010 tarihinde yap›ld›. Kongrenin Divan Baflkanl›¤›n› Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru yapt›. Genel Sekreter Hakan Bozkurt, Genel Mali Sekreter Ayhan K. Demirer, Genel Örgütlenme Sekreteri Fikret Omak ve Genel E¤itim Sekreteri Haydar Özdemiro¤lu divanda yer ald›. G fiube Baflkan› Bilal Öztokmak Kongre gündeminin tamamlanmas›n›n ard›ndan seçimlere geçildi. fiube Baflkan› Enver Çekirdek’in aday olmad›¤› seçimlerde, Bilal Öztokmak fiube Baflkan›, Ömer Do¤an fiube ‹dari Sekreteri, Haci Ahmet Kufl fiube Mali Sekreteri, Metin Aslan fiube Örgütlenme Sekreteri, Metin U¤ur Süzer fiube E¤itim Sekreteri, Ahmet T›r›kl›, Abdurrahman Mahir Etçi, Mehmet Tokuflo¤lu ve Tamer Çal›flkan fiube Yönetim Kurulu Üyeli¤ine seçildiler. fiube Denetim Kurulu’na; Oktay Gürol, Halil Kamil fientürk ve ‹smail Ayd›n seçildiler. fiube Disiplin Kuruluna; Ali Danao¤lu, Mimar Sinan Erkaç ve Serdar Halis Sevim seçildiler. Konuklar ve Kongre Delegeleri tez-koop-ifl dergisi - 45 25 KASIM KADINA YÖNEL‹K fi‹DDETE KARfiI KADIN GÖZÜYLE ULUSLARARASI MÜCADELE VE DAYANIfiMA GÜNÜ Her gün 3 kad›n öldürülüyor. Her 4 kad›ndan 1’i fiziksel fliddete maruz kal›yor. Evli kad›nlar›n % 41.5'i eflleri taraf›ndan afla¤›lan›yor, %90’› efllerinden (psikolojik, fiziksel, cinsel) fliddet görüyor. Her 100 ailenin 34’ünde fiziksel, 53'ünde sözlü fliddete, Genel Yönetim Kurulumuz, 25 Kas›m Kad›na Yönelik fiiddete Karfl› Uluslararas› Mücadele ve Dayan›flma Günü dolay›s›yla bir bas›n aç›klamas› yay›nlam›flt›r. Her gün 3 kad›n öldürülüyor. Her 4 kad›ndan 1’i fiziksel fliddete maruz kal›yor. Evli kad›nlar›n % 41.5'i eflleri taraf›ndan afla¤›lan›yor, %90’› efllerinden (psikolojik, fiziksel, cinsel) fliddet görüyor. Her 100 ailenin 34’ünde fiziksel, 53'ünde sözlü fliddete, 9’unda ise cinsel fliddet ve tacize rastlan›yor. Kad›na Yönelik fiiddete HAYIR! Bundan tam 49 y›l önce Dominik Cumhuriyetinde diktatörlü¤üne karfl› mücadele eden Minerva, Maria Teresa ve Patria Mirabel k›z kardefller 25 Kas›m 1960 tarihinde cezaevindeki efllerini ziyaretten dönerken tecavüz edilerek öldürüldüler. 1981 y›l›nda Kolombiya’n›n baflkenti Bogota’da toplanan Birinci Latin Amerika ve Karayip Kad›n Kongresi, Mirabel K›zkardefllerin öldürüldü¤ü gün olan 25 Kas›m'› Kad›na Yönelik fiiddete Karfl› Uluslararas› Dayan›flma Günü ilan etti. Mirabel kardefllerin ölümü kad›na yönelik fliddetin ne ilk ne de son örne¤i oldu! Yüzy›llard›r kad›n üzerinde uygulanan cinsel, ulusal ve s›n›fsal sömürü, fiziksel, psikolojik, cinsel, ekonomik fliddet tüm ac›mas›zl›¤›yla devam ediyor. Ayr›mc›l›k, fliddet, kötü muamele, düflük ücretle istihdam, e¤itimsizlik, erken yaflta evlendirilme, ücretsiz iflçilik, toplumsal alanlarda düflük temsil uygulamalar›, kad›na yönelik fliddettin çeflitli biçimleridir. Her iki kad›ndan birsinin fliddet gördü¤ü bir ülkede s›¤›nma evleri istemek çok acil bir talep ve tabii kad›na yönelik fliddeti engellemek, cinsiyetçi politikalara karfl› mücadele etmek de hepimiz için vazgeçilemez bir görevdir. Bu yüzden deneyimlerimizle sabittir ki; devletlerin kad›na yönelik fliddeti engelleyebilecek kanunlar ç›kartmas›, kad›n›n yasalarla korunmas›n› flartt›r. Kad›nlar›n özgür ve eflit yurttafllar oldu¤u bir ülke istiyoruz! 9’unda ise cinsel fliddet ve tacize rastlan›yor. tez-koop-ifl dergisi - 46 Kad›nlar›n, kendi efllerini seçme, evlili¤e zorlanmama, kendi bedenleri üzerinde söz ve karar sahibi olduklar›, Kad›na yönelik fiziksel, sözel, psikolojik ve cinsel fliddeti önlemeye dönük kapsaml› politikalar›n ge- önlemek için kampanyalar, toplumsal e¤itim programlar› düzenlenmelidir. • Medya kad›n ve çocuklara yönelik fliddeti bir malzeme olarak kullanmaktan vazgeçmelidir. • Kriz dönemleri baflta olmak üzere, iflten ç›karma tehdidi ile cinsel taciz ve angarya ifl yükleme uygulamalar› cezaland›r›lmal›d›r. • Bütün kad›nlar›n, kendileri, çocuklar›, toplum ve insanl›k için verilen temel hak ve özgürlük mücadelelerinde yer almaya ve bu mücadelelerin en önünde durmaya haklar› vard›r. Kad›nlar›n örgütlenmesinin önündeki engeller kald›r›lmal›d›r. • Sendikalar gibi emek örgütleri baflta olmak üzere, temsiliyet, söz, yetki ve karar hakk›n› kullanacaklar› mekanizmalar örgütlenmeli ve hayata geçirilmelidir. • Kad›na yönelik fliddet, ayr›mc›l›k, düflük ücretle ve güvencesiz istihdam gibi tüm kötü muamele uygulamalar› sendikal mücadeleye dahil edilmeli, buna yönelik mücadele politikalar› gelifltirilmelidir. TEZ-KOOP-‹fi SEND‹KASI GENEL YÖNET‹M KURULU tez-koop-ifl dergisi - 47 KADIN GÖZÜYLE lifltirildi¤i, ceza ve ifl yasalar›n›n buna göre düzenlendi¤i, cinsiyet ayr›mc› politikalar, yasalar ve uygulamalar›n ortadan kald›r›ld›¤›, Kad›na ve çocu¤a yönelik fliddetin “kabahat” de¤il insanl›k suçu say›ld›¤›, sorumlular›n›n yarg›land›¤›, cezaland›r›ld›¤› demokratik, özgür, eflit, adil bir ülke için; • Sendika ve emek örgütlerinin kad›n örgütlenmeleri ile kad›n s›¤›nma evleri ve barolar›n kad›n dan›flma merkezleri hak ihlallerini izlemeli, fliddete maruz kalanlar›n mutlaka belgelenmesini ve hukuki yollara baflvurmas›n› sa¤lamal›d›r. fiiddete u¤rayan kad›nlara u¤rad›klar› fliddeti rapor edebilmelerini sa¤lamak üzere Türkiye’nin tüm bölgelerinde “acil yard›m hatlar›” kurulmas›, uygulaman›n tüm kamuya aç›k yerlerde ve web sitelerinde tan›t›l›p yayg›nlaflt›r›lmas› sa¤lanmal›d›r. • fiiddete u¤rayan kad›nlar koruma alt›na al›nmal›, çocuklar› ile birlikte bar›nma, ifl, beslenme, ulafl›m gibi ihtiyaçlar› karfl›lanmal›, kad›nlara psikolojik deste¤in de içinde oldu¤u ücretsiz sa¤l›k hizmeti sunulmal›d›r. • Uygulanmakta olan neoliberal politikalar›n bir ürünü olan Sosyal Sigortalar ve Genel Sa¤l›k Sigortas› Yasas› (SSGSS) kad›nlar› erkeklere daha da ba¤›ml› k›lmaktan ç›kar›lmal›, herkese paras›z, nitelikli, koflulsuz sa¤l›k ve sosyal güvence hakk› sa¤layacak flekilde yeniden düzenlenmelidir. •Kad›na yönelik fliddet ile mücadelede sorumlu olan tüm kamu kurumlar›; ba¤›ms›z kad›n ve emek örgütleriyle iflbirli¤i yapmal›d›r. • Ev içi emek, ücretsiz aile iflçili¤i, tar›m sektörü gibi alanlarda kad›n eme¤i ve haklar› güvence alt›na al›nmal›d›r. • Kad›na yönelik fliddete yol açan, ayr›mc›l›¤› özendiren ve meflrulaflt›ran uygulamalar ortadan kald›r›lmal›d›r. • Aile içi fliddete karfl› kad›n mücadelesi desteklenmeli, kad›n ve çocuklara yönelik fliddeti KADINA YÖNEL‹K fi‹DDETE SON KADIN GÖZÜYLE Y›ld›z Temürtürkan Tez-Koop-‹fl eski üyesi 25 KASIM: Kad›na Yönelik fiiddete Karfl› Uluslararas› Dayan›flma Günü ünyan›n uzak bir köflesinde, Dominik Cumhuriyeti’nde diktatörlü¤e karfl› mücadele verme cesareti gösteren ve iflkenceyle öldürülen üç k›z kardeflin (Minerva, Maria Teresa ve Patria Mirabel) trajedisinden yola ç›kan Latin Amerikal› kad›nlar ac›lar›n› mücadeleye dönüfltürdü. Mirabel k›zkardefllerin öldürüldü¤ü gün olan 25 Kas›m, kad›nlar›n her tür fliddete karfl› verdi¤i uzun bir mücadelenin sembolü haline geldi. 1960 y›l›n›n 25 Kas›m günü yaflananlar ne ilkti ne de son oldu. D Kad›na Yönelik fiiddet Nedir? Kad›na yönelik fliddet; fiziksel, cinsel veya psikolojik zarar ya da ac› ile sonuçlanan, ister özel alanda isterse kamusal alanda yaflans›n, bask› ve özgürlü¤ün engellenmesi tehdidini de içeren, kad›na yönelen her tür fliddet hareketidir. Kad›n›n insan haklar›n› ve temel özgürlüklerini ihlal eder ve hükümsüz k›lar. Ay›r›mc›l›ktan beslenir ve ay›r›mc›l›- tez-koop-ifl dergisi - 48 ¤› güçlendirir. Kad›nlar fliddete u¤rad›¤› zaman hem eflitsiz güç iliflkileri a盤a ç›kar hem de bu iliflkiler zorla kabul ettirilir. Kad›na yönelik fliddet olarak tan›mlanabilecek uygulamalara her geçen gün yenileri eklenirken, bu suçlar ço¤unlukla cezas›z kal›yor. Her ulustan, dinden, kültürden ve s›n›ftan kad›n yaflam›n›n bir aflamas›nda fiziksel, cinsel ve psikolojik fliddete maruz kal›r. Eviçi fliddet (dayak, cinsel istismar, geleneklerle ba¤lant›l› fliddet), cinsel fliddet (tecavüz, cinsel taciz, e¤itim kurumlar›nda ve iflyerinde meydana gelen tecavüz ve taciz, kad›n ticareti), silahl› çat›flma dönemlerinde yaflanan sistematik tecavüz, cinsel kölelik ve gebeli¤e zorlama, gelenekler ad›na mazur gösterilen toplumsal fliddet (kad›n cinayetleri, bekaret kontrolü vb) bilinen fliddet biçimleridir. ‹flyerinde Cinsel Taciz: Onurlu Yaflam Hakk›n›n ‹hlali Ne Yapmal›? Sendika üyesi kad›nlar› ve iflyeri temsilcisini bulmak ve onlarla paylaflmak ilk ad›m› atmakt›r. ‹flyerinde cinsel tacizle mücadelenin ön saflar›nda yer almas› beklenen sendikalar›n kad›n örgütlenmelerine sorunu tafl›mal› ve toplu ifl sözleflmelerine cinsel tacize karfl› maddeler eklenmesini sa¤lamal›y›z. Sendikal bir Sorun Dünyan›n her yerinde sendikalar son y›llarda, iflyerinde cinsel tacizi mücadele program›na almaktad›r. Birçok sendika, bir yandan cinsel tacize karfl›, toplu ifl sözleflmelerinde flikayet mekanizmalar›n›n yer almas›n› sa¤larken bir yandan da bu sorunla ilgili yasal düzenlemeler yap›lmas› için hükümetlerle lobi faaliyeti tez-koop-ifl dergisi - 49 KADIN GÖZÜYLE Kad›nlar iflyerinde tacize u¤rad›klar› zaman genellikle iflten ayr›lmay› ya da ifl de¤ifltirmeyi düflünürler. Ço¤u zaman iflyerinde sark›nt›l›klara itiraz eden kad›n ya iflten at›l›r ya da istifaya zorlan›r. Bu durum, iflgücü piyasas›nda kad›n›n aleyhine olan durumu güçlendirmekte ve cins ay›r›mc›l›¤›na neden olmaktad›r. yürütmektedir. ICFTU (Uluslararas› Hür Sendikalar Federasyonu) çal›flma yaflam›nda cinsel tacizi flöyle tan›mlam›flt›: “cinsel taciz; herhangi bir sözlü, fiziksel veya elle tekrar edilen ve istenmeyen teklif; cinsel bak›mdan küçültücü ifade; ya da iflyerinde kiflinin kendisini tehdit alt›nda, afla¤›lanm›fl, korumaya muhtaç ve tedirgin hissetmesine neden olan, kiflinin ifl performans›n› etkileyen, ifl güvencesini ortadan kald›ran veya tehditkar ve gözda¤› veren bir ortam yaratan, cinsel olarak ay›r›mc›l›k içeren, sald›rgan sözlerdir”. ICFTU’ya göre; “cinsel taciz sendikal bir meseledir; çünkü, emekçilerin istihdam, ifl güvencesi ve terfilerini etkiler. Söz konusu iflçilerin sa¤l›¤›n› ve güvenli¤ini etkileyen s›k›nt›l› ve sald›rgan bir çal›flma ortam› yarat›r. ‹flyerinde kad›n emekçilerin eflitlik çabalar›na zarar verir. Sendikalar›n cinsel taciz konular›n› gündemine almas› meflrudur. Söz konusu problemlerin do¤as› ve kapsam›yla ilgili olarak üyelerini bilinçlendirmek, cinsel tacizi önlemek için eylemler yapmak ve bu sorunla ilgilenecek flikayet mekanizmalar› oluflturmak sendikalar›n görevidir. Erkek sendikac›lar›n iflyerinde ve sendikalarda kad›nlara karfl› olan davran›fllar›n› gözden geçirmeleri gerekecektir. Cinsel taciz, kad›n ve erkek sendikac›lar taraf›ndan ne kadar aç›k tart›fl›l›rsa, iflyerinde son vermek de o kadar kolay olacakt›r.” ASGAR‹ ÜCRET ti ise ayl›k 885,98 lira olarak hesaplanmaktad›r. Enis Ba¤dadio¤lu enisbagdadioglu@gmail.com sgari ücret, “iflçilere normal bir çal›flma günü karfl›l›¤› ödenen ve iflçinin g›da, konut, giyim, sa¤l›k, ulafl›m ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlar›n› günün fiyatlar› üzerinden asgari düzeyde karfl›lamaya yetecek ücret” olarak tan›mlanmaktad›r. A Ücretlerin asgari s›n›rlar› Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤›nca toplant›ya ça¤r›lan Asgari Ücret Tespit Komisyonu taraf›ndan belirlenmektedir. Komisyon iflçi-iflveren-devlet üçlü yap›s›n› temsil eden befler kifliden olmak üzere toplam onbefl kifliden oluflmaktad›r. Bugün ülkede geçerli olan asgari ücret, 16 yafl›ndan büyük iflçiler için ayl›k brüt 760,50 lira olarak uygulanmaktad›r. Bu tutardan sosyal güvenlik primi, gelir ve damga vergisi, iflsizlik sigortas› gibi kesintiler yap›ld›ktan sonra, asgari ücretle çal›flan bir iflçinin eline ayl›k net 599,12 lira geçmektedir. Asgari ücretle istihdam edilen bir iflçinin iflverene maliyetez-koop-ifl dergisi - 50 Günlük 19,97 lira olan asgari ücretle iflçinin beslenmesi, giyinmesi, kira ödemesi, elektrik-su-yak›tulafl›m vb. zorunlu giderlerini karfl›layabilmesi mümkün de¤ildir. Bir günlük çal›flman›n karfl›l›¤› elde edilen asgari ücretle ancak bir kilogram k›yma et al›nabilmektedir. Halen yürürlükte olan asgari ücret, Komisyonun iflveren-devlet kesimi temsilcileri taraf›ndan belirlenmifltir. Komisyonda iflçi kesimini temsil eden TÜRK-‹fi toplant›y› protesto ederek kat›lmam›flt›r. 2011 y›l›nda geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤› taraf›ndan toplant›ya ça¤r›lan Asgari Ücret Tespit Komisyonunun çal›flmalar› 2 Aral›k 2010 günü bafllam›flt›r. Asgari ücret, çal›flanlar›n yaflama ve çal›flma flartlar›n›n düzenlenmesine yönelik önemli uygulamalardan birisidir. Sosyal politika arac› olarak çal›flanlar›n düflük ücretlere karfl› korunmas›, rekabetin emek sömürüsü ile yap›lmamas› amaçlanmaktad›r. Asgari ücretin belirlenmesinde dil, ›rk, cinsiyet, siyasal düflünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplere dayal› herhangi bir ay›r›m yap›lmas› söz konusu de¤ildir. Ücret hakk›n›n, temel insan haklar›n›n güvencesi alt›nda bir “sosyal hak” niteli¤ini tafl›mas›, asgari ücret kavram›n›n da kayna¤›n› ve temelini oluflturmaktad›r. Ücret, iflçinin çal›flmas› karfl›l›¤›nda elde etti¤i gelirdir. Ancak asgari ücret bir üretim faktörü olarak eme¤in karfl›l›¤› olman›n ötesinde, insan›n yaflamas›, varl›¤›n› sürdürmesi için gerekli gelirdir. ‹nsan eme¤inin fiyat›, piyasa kurallar›na b›rak›lmayacak kadar de¤erlidir, kutsald›r. Böylece, yasa yoluyla, ödenecek ücretin en alt düzeyini belirleme yoluna gidilmifltir. TÜRK-‹fi, kuruluflundan beri savundu¤u asgari ücretin kutsal ve sosyal ücret kavram›na yarafl›r, insanca yaflama düzeyini sa¤layacak, gelir da¤›l›m›ndaki adaletsizli¤i düzeltecek, iflsizli¤in sürekli etkiledi¤i iflgücü arz ve talebi aras›ndaki dengesizlik nedeniyle çal›flanlar›n sömürülmesine engel olacak düzeyde belirlenebilmesi için çaba göstermektedir. Asgari ücretlere iliflkin uluslararas› yasal düzenlemelerde “afl›r› düflük ücretlere karfl› koruma” amac› ön plandad›r. Ülkemizde de asgari ücreti yasal yoldan be- Asgari Ücret lirlemenin temelinde bu amaç bulunmaktad›r. Özellikle niteliksiz iflçilerin, yo¤un iflsizlik nedeniyle, iflveren taraf›ndan istismar›n› k›smen engellemeye yönelik bir önlem olma niteli¤i a¤›r basmaktad›r. Uluslararas› Çal›flma Örgütü (ILO) Anayasas›’n›n giriflinde, “iflçinin ve ailesinin yaln›zca geçimini temin eden ücret, insanca yaflamaya yeterli bir ücret de¤ildir. Halbuki iflçinin insanca yaflamas› için yeterli ücrete sahip olmas› gerekir” görüflüne yer verilmifltir. Asgari ücretle ilgili olarak da, “asgari ücret, iflçiye uygun yaflama normlar sa¤layacak bir ücretin garanti edilmesidir” saptamas›nda bulunulmufltur. Anayasan›n “Ücrette Adalet Sa¤lanmas›” bafll›kl› 55’inci maddesinde “ücret eme¤in karfl›l›¤›d›r” denilmekte ve devlete “çal›flanlar›n yapt›klar› ifle uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve di¤er sosyal yard›mlardan yararlanmalar› için gerekli tedbirleri alma” görevi vermektedir. Ayr›ca, asgari ücretin tespitinde “çal›flanlar›n geçim flartlar› ile ülkenin ekonomik durumu da göz önünde bulundurulur” denilmektedir. Asgari ücret, iflçi ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal koflullar›na göre insanca yaflamas›n› mümkün k›lacak, insanl›k onuruyla ba¤daflacak, bilimsel, objektif yöntemler ve güvenilir verilerle tespit edilen taban ücretidir. Pazarl›k ücreti de¤ildir ve pazarl›k konusu olmamas› gerekmektedir. Asgari Ücret Tespit Komisyonu geçim koflullar›n› hesaplamas› için Türkiye ‹statistik Kurumu (TÜ‹K)’na görev vermektedir. Ancak asgari ücret iflveren ve hükümet taraf›ndan pazarl›k konusu yap›lmakta ve devletin resmi kurumu taraf›ndan bilimsel yöntemler kullan›larak bulunan tutar, daha düflük kabul ve ilan edilmektedir. Bunun gerekçesi ise “ülkenin içinde bulundu¤u ekonomik durum” olarak aç›klanmaktad›r. Asgari ücretin tan›m›nda, "...zorunlu ihtiyaçlar›n› günün fiyatlar› üzerinden asgari düzeyde karfl›lamaya yetecek" denmesine karfl›n, perakende fiyatlar kullan›larak tespit edilen asgari ücretten gelir vergisi, sosyal güvenlik iflçi pay›, iflsizlik sigortas› vb. kesintiler yap›lmaktad›r. Yap›lan bu kesintiler nedeniyle, asgari ücret daha bafllang›çta eksik ödenmektedir. Böylece asgari ücret, tespit edildi¤i andan itibaren çeliflkili ve tutars›z olmakta, insanca bir yaflama düzeyi sa¤lamaktan uzak “yoksulluk ücreti” düzeyinde belirlenmektedir. Asgari ücretin belirlenmesi çal›flmalar›nda göz önünde tutulmas› gereken temel husus, çal›flanlar›n karfl› karfl›ya bulunduklar› geçim koflullar›d›r. Anayasan›n aç›k hükmüne karfl›n, asgari ücretin belirlenmesinde çal›flanlar›n geçim koflullar› göz önünde bulundurulmak bir yana, son dönemde daha vahim bir yaklafl›m sergilenmifl ve 2010 y›l› asgari ücret belirleme çal›flmalar›nda, geçim koflullar› konusunda TU‹K’ten çal›flma yap›lmas› bile talep edilmemifltir. yapt›¤› “açl›k ve yoksulluk s›n›r›” çal›flmas›n›n Kas›m 2010 ay› sonucuna göre, dört kiflilik ailenin açl›k s›n›r› 861,86TL ve yoksulluk s›n›r› 2.807,36 TL tutar›nda hesaplanm›flt›r. Açl›k ve yoksulluk s›n›r› tutar› ile asgari ücret aras›ndaki fark, bu gelir düzeyinde gelir elde edenlerin içinde bulundu¤u geçim s›k›nt›s›n›n boyutlar›n› ortaya koymaktad›r. 2011 y›l›nda geçerli olacak asgari ücret çal›flanlar›n geçim flartlar›nda -k›smen de olsa- bir iyileflme sa¤layacak m›d›r? Hükümet taraf›ndan haz›rlanan “2011 Y›l› Program›” asgari ücretin 2011 y›l› Ocak ve Temmuz aylar›n›n her birinde yüzde 4 oran›nda art›r›lmas›n› öngörmektedir. Hedeflenen enflasyonun biraz üzerinde yap›lacak asgari ücret belirlemesi ile asgari ücretlinin sat›nalma gücünde yükselmenin devam etti¤i ileri sürülse de, bu durum belirlenen asgari ücretin “insana yak›fl›r” olmad›¤› gerçe¤ini de¤ifltirmemektedir. Gerek asgari ücret düzeyinin yetersizli¤i ve gerek son sekiz y›lda yüzde 45’in üzerinde sa¤lanan refah art›fl›ndan yeterince pay al›nmam›fl olmas› gibi nedenlerden dolay›, asgari ücret düzeyi halen sefalet ücreti niteli¤indedir. Anlafl›lan odur ki, ekonomide yaflanan kriz bahane edilerek, asgari ücretli çal›flanlardan yine fedakarl›k talep edilecek, asgari ücretlinin içinde bulundu¤u “ekonomik zulüm” ise yine devam edecektir. TÜRK-‹fi’in her ay düzenli olarak tez-koop-ifl dergisi - 51 GÜLEB‹LD‹⁄‹M‹Z ZAMAN KORKMAYIZ Müberra Rüzgar muberra.ruzgar@tezkoopis.org ›l›n son say›s›. Derler ki, yeni y›la nas›l girersek bütün bir y›l öyle geçermifl. Deneyelim bir, gülerek girelim 2011’e, belki her fley güzel, belki her fley keyifli olur. Y “‹stanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde ö¤renciler taraf›ndan aç›lan karikatür sergisine polis üçüncü kez sald›rd›. Sald›r› sonras› yaralanan ö¤renciler hastaneye kald›r›ld›.” (sendika.org, 24 Kas›m 2008) fiafl›rd›k dersek yalan olur. Beklenen olunca “ben demifltim” denir, beklenmeyen olunca flafl›r›r insan. Neyi bekleyip neyi beklemedi¤imizi, kiflisel ve toplumsal tecrübelerimiz ve inad›na korudu¤umuz haf›zam›z tayin eder. Her ne kadar “Haf›za-i befler nisyan ile malüldür” fleklinde bilinse de, biz nisyan ile de¤il isyan ile biriktirdi¤imiz tecrübelerimizi gözden geçirelim ve niye flafl›rmad›¤›m›z› anlatal›m. Hemen hemen okur yazar oldu¤um y›llardan beri mizah dergisi okumay› çok severim. Halen de takip etmekteyim. Söz konusu sergide kullan›lan dergilerin kah kapaklar› kah üçüncü saytez-koop-ifl dergisi - 52 falar›, bazen tüm sayfalar›, siyasilerin icraatlar›na iliflkin elefltirel karikatürlerle doludur. Mizah, sayfalarca yazarak veya saatlerce konuflarak anlatabildiklerimizi bir kerede anlatabilen yetenektedir. Sadece bu dergilerin arflivlerine bakarak bile memleketin siyasi tarihine iliflkin fikir sahibi olabilirsiniz. Hal böyle olunca, son sekiz y›ld›r mizah dergisi sayfalar›n› AKP ve aktörlerinin, en çok da Baflbakan›n dolduruyor olmas› gayet normaldir. Burada normal olmayan, kendisine yönelik hiçbir elefltiriye tahammülü olmayan AKP’nin ve AKP etkisinde olanlar›n tahammülsüzlü¤ünden, ö¤renci ve emekçiler kadar mizah›n da nasibini al›yor olufludur. Mizah yoluyla yap›lan muhalefete ve elefltirilere karfl›l›k aç›lan en meflhur tazminat davalar›ndan üçünü nisyan ile de¤il de isyan ile s›ralayal›m; -9 May›s 2004 tarihinde Cumhuriyet gazetesi çizeri Musa Kart'›n Türkiye'deki ‹mam Hatip Liselerini ip yuma¤›, Recep Tayyip Erdo¤an'› da ip yuma¤›na dolanm›fl kedi olarak çizdi¤i karikatürü, -Penguen dergisinin 24 fiubat 2005 tarihinde yay›nlanan 127 nolu say›s›n›n kapa¤›nda yer alan tayyipler alemi adl› karikatürlerin tamam›, -Leman dergisinin 6 Temmuz 2006 tarihinde , “Reco Kongo kenesi Türkiye’nin anas›n› a¤lat›yor bafll›¤›” ile kapak yapt›¤› ve bir vatandafl›n s›rt›na K›r›m Kongo hastal›¤›na neden olan bir kene’nin bindirildi¤i flekilde çizilmifl Mehmet Ça¤ça¤'›n karikatürü… Davalar›n hepsi mahkemelerce reddedildi. Davay› red gerekçelerinin ortalamas›n› alarak ifade edersek: Benzetmelerin Erdo¤an’›n kiflilik haklar›na sald›r› de¤il elefltiri hakk› oldu¤u, hakk›n korunmas›nda kullan›lan tazminat yolunu, fikirlerin serbestçe ifade edilmesinin karfl›s›nda bir silah durumuna getirmemek gerekti¤i, toplumu etkileme ve ileriye götürme gücüne sahip olan davac›n›n, sahip olduklar› güç nispetinde elefltiriye aç›k olmas› ve katlanmas› gerekti¤i vurgulanm›flt›. Bu tazminat davalar› “geçim s›- Gülebildi¤imiz zaman... k›nt›s›”na derman “geçim kap›s›” oluflturmak için aç›lmam›flt›r herhalde. Eskiden beri bilinen bir metotla bulunan çözüm fludur; “Tazminat bedellerinin alt›nda ezeceksin bir ikisini, bak bir daha komiklik yapan oluyor mu?” Çok komik… ‹stanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde AKP iktidar›n›n icraatlar›n› mizahi olarak sergilemek ve elefltiri haklar›n› kullanmak amac›yla mizah dergilerinin kapaklar›ndan oluflturduklar› karikatür sergisi önce okul yönetimine ba¤l› güvenlik görevlilerince tahrip edilmifl, durum beklenen korkuyu yaratmay›nca devreye polis girmifl. Muhalif her bir kare için çizerlere tazminat davas› açan Baflbakan’a lay›k olmaya çal›flan üniversite yönetimi ve polisler de AKP elefltirisine ne kadar tahammülsüz olduklar›n› kendi yöntemleriyle göstermifller. Üniversiteliler iktidar›n icraatlar›na gülebildikleri için, üzerilerine s›k›lan korku gazlar›ndan etkilenmemifl olsalar gerek ki, öznesi olduklar› üniversitelerin konuflulaca¤› rektör buluflmas›n› da protesto etmek istemifller. Ama iktidar en iyi bildi¤i yöntemi kullanarak, öldüresiye giriflti ö¤rencilere. Ta kar›nlar›m›zdaki do¤mam›fl bebe¤e kadar. Tabii bütün bunlar sadece tahammülsüzlükle ya da sindirim sistemi bozukluklar›yla aç›klanamaz. Biliriz ki, zalimin iktidar›n› koruma, kollama, süreklili¤i- ni sa¤lama yöntemlerinden birisidir yasaklamak. Elefltirme ve zulme direnme hakk› yasaklan›r, bu yasak flark›, türkü, fliir, f›kra, kalem, ka¤›t, saz, söz yasaklar›yla pekifltirilir. ‹nsanlar yüzy›llard›r düzeni, iktidar› elefltirme, yerme araçlar›ndan birisi olarak kullanm›flt›r mizah›. F›kralar anlat›lm›fl, skeçler yap›lm›fl, karikatürler çizilmifl, yaz›lar yaz›lm›fl, türküler yak›lm›flt›r. Zulüm ve zulmeden gülünür k›l›nm›fl, bir tür savunma ve direnme mekanizmas› oluflturulmufltur. Korkmad›¤›n›z zaman komik bulabilirsiniz ya da komik buldu¤unuzda korkmazs›n›z. Ama iktidarlar›n› halka zulüm üzerine kuranlar için esas tehlikeli olan budur. Güldü¤ünüz fleyden “korkmayacak” oluflunuzdur. Korkmad›¤›n›z zaman karfl› ç›kars›n›z, direnirsiniz, hatta alafla¤› bile edersiniz. Bu sebeple yasaklan›r gülmek, güldürmek. Zulmün hakim oldu¤u topraklarda türkülerin, fliirlerin, flark›lar›n hatta flairin, ozan›n, yazar›n bizzat kendisinin yasakland›¤›n›, “unutacaks›n›z” emirlerinin verildi¤ini, sazlar›n k›r›l›p, kitaplar›n yak›ld›¤›n› biliriz. “Tan›ma, tan›d›ysan da unut” emrine ra¤men tüm dünyan›n tan›d›¤› yasakl› isimlerden flair Naz›m Hikmet ve fliirleri yerinde bir örnektir duruma. maya kalk›flman›n ne de karikatür sergilerinin neler yapt›rabildi¤ini görmek flafl›rtm›yor bizi. Bir f›krayla sonland›ral›m 2010’u. 2011’e gülerek girelim. Belki 2011’de de¤iflen bir fley olur. Baflbakan kendisi hakk›ndaki f›kralar› toplay›p kitap yapan gazeteciyi dava etmifl. Avukatlar› gazetecinin baflbakana `saf` dedi¤ini, afla¤›lad›¤›n› ve cahil biri diye tan›tt›¤›n› ileri sürerek cezaland›r›lmas›n› istemifller. Mahkeme ilk celsede gazetecinin a¤›r hapsine ve para cezas› ile cezaland›r›lmas›na karar vermifl. Gazeteci itiraz etmifl: -Baflbakana saf demek bu kadar ceza gerektirir mi? Yarg›ç sinirlenerek cevap vermifl; -Sana verilen ceza hakaretten de¤il, devlet s›rr›n› aç›klamaktan… Acaba diyorum ö¤renciler, emekçiler, karikatüristler, kad›nlar, do¤mam›fl bebekler, annesini yan›ndan ay›rmamas› gerekti¤ini ö¤renen çiftçiler devlet s›rlar›n›, halk düflman› politikalar› iffla ediyor olabilirler mi? Elefltiriye ve muhalefete neden tahammülsüz olundu¤u bilinince ne protesto hakk›n› kullan- tez-koop-ifl dergisi - 53 ‹fiÇ‹N‹N YAfiAMINDAN M. B. Önce iflçilerin gerçekten ekonomik anlamda sorunlar yaflad›¤›n›n herkes taraf›ndan sözde de¤il gerçekten kabul edilmesi gerekiyor. Ayr›ca sorunlar›n birey olarak de¤il toplu hareket edildi¤inde çözülece¤ini düflünüyorum. Ben bir birey olarak çal›flt›¤›m iflyerinde ve yak›n çevremdeki iflçi arkadafllar›mla düflüncelerimi paylaflarak ve sendikam›n üyelerimizle ilgili bütün faaliyetlerine kendim ve çevremdeki insanlar›n kat›l›m›n› sa¤layarak destek vermeye çal›fl›yorum. Müzeyyen Baflkurt T.C. Kültür ve Turizm Bakanl›¤› Güzel Sanatlar Genel Müdürlü¤ü Dergi: Gazetelerin hafta sonu eklerinde ya da televizyon program›nda ünlülerin yaflamlar›na dair röportajlara rastlar›z. Merakla okunan röportajlard›r bunlar. Biz de iflçilerin yaflamlar›n› dergimize tafl›mak istedik. Ailenizden bafllayal›m. Bize nas›l bir ailede büyüdü¤ünüzü anlat›r m›s›n›z? Müzeyyen Baflkurt. 1971 Ankara do¤umluyum. Kültür ve Turizm Bakanl›¤›nda iflçiyim. Üç kardefliz, evin en küçü¤ü benim, annem ev han›m›, babam ise ka¤›t üzerinde emekli oldu. Fakat uygulamada hiç emekli olamad›. 1996 y›l›nda vefat edene kadar hep çal›flmak zorunda kald›. A¤abeyim bir inflaat firmas›nda genel müdür, ablam yine bir inflaat firmas›nda personel müdürü. ‹kisi de evli, ben annemle birlikte yafl›yorum. D: ‹flyerinizdeki iflçilerin ve genelde sektör iflçilerinin en can al›c› sorununun ne oldu¤unu düflünüyorsunuz? M. B. Bence bütün iflçilerin özellikle Kültür ve Turizm Bakanl›¤›nda çal›flan iflçilerin can al›c› sorunu sadece ve sadece ekonomik yönden yaflad›klar› s›k›nt›lar nedeniyle mutsuzluklar›d›r. D: Sizce bu sorunlar nas›l çözülebilir? Siz çözüm için neler yapt›n›z? tez-koop-ifl dergisi - 54 D: Haberleri bir iflçi gözüyle okuyup, irdeliyor musunuz? Neden ve nas›l irdeliyorsunuz? Örne¤in, T‹SK baflkan› bir iflveren olarak yapt›¤› 01 A¤ustos 2010 tarihli aç›klamas›nda “k›dem tazminat› aya¤›m›za prangad›r” dedi. Siz bir iflçi olarak bu aç›klamay› nas›l okuyorsunuz? M. B. Bir iflveren konfederasyonu baflkan› böyle bir söylemde bulunuyorsa, buna söylenecek tek söz “genel grev, genel direnifl”tir. Avrupa’daki iflçilerin yaflam standard› ile Türk iflçilerin yaflam standard› aras›ndaki FARKIN HERKES FARKINDA! D.: Siyasi iktidar›n politikalar›n› iflçiler ve emekçiler aç›s›ndan nas›l de¤erlendiriyorsunuz? Sizce siyasal iktidar kime, neye hizmet veriyor? M. B. Ben iflçiye ve emekçiye yap›lan gözle görülür bir çal›flma göremedi¤im gibi edindikleri baz› haklar›n da al›nd›¤›n› veya al›nmaya çal›fl›ld›¤›n› düflünüyorum. D: 12 Eylül referandumunda iktidar ve “evet”çiler örgütlenme özgürlü¤ünün gelece¤i, hak arama eylemleri önündeki engellerin kalkaca¤› propagandas›n› yapt›lar. Hükümetin üzerinde çal›flt›¤› ulusal istihdam stratejisi bu propaganday› do¤ruluyor mu? M. B. 12 eylül referandumunda sadece 2 madde üzerinde çal›flmalar yap›lm›fl olup di¤er maddeler üzerinde çal›flma yap›l- D.: 8 saatlik çal›flma süreleri d›fl›nda ve hafta tatilinde neler yap›yorsunuz? M. B. Hafta sonu izin günlerimde genelde ailemle birlikte evde vakit geçiriyorum. D.: Y›ll›k izninizi nerede, nas›l geçiriyorsunuz? Ailenizle tatile gidebiliyor musunuz? M. B. Y›ll›k izin kullanamad›m. Elbette Ailemle tatile gitmek istiyorum fakat ekonomik anlamda tatil yerlerine gitmem imkans›z. 2 veya 3 senede bir kez köyüme gidebiliyorum. D.: En son hangi kültürel etkinli¤e kat›ld›n›z? M. B. Bir y›l önce sinemaya gittim. D.: Sendikal› olmadan önceki yaflaman›z ile sendikal› olduktan sonraki yaflam›n›z aras›nda bir k›yaslama yapt›¤›n›z da nas›l bir fark görüyorsunuz? Sendikal› olmak yaflam›n›za ne katt›? M. B. Sendikal› olmadan önce her an iflten ç›kar›lma korkusuyla yaflad›m, maafl›m› alaca¤›m tarih bile belli de¤ildi, al›p alamayaca¤›m dahi belirsiz kal›yordu. Sendikal› olduktan sonra iflçi oldu¤umu anlad›m. D.: Bize, sendikal örgütlenme çal›flmalar›n›zda yaflad›¤›n›z ve unutamad›¤›n›z bir an›n›z› anlat›r m›s›n›z? M. B. ‹flyerinde ilk sendikal› olan gurupta yer ald›m. Sendikayla ilgili hiçbir bilgimiz yoktu. Sadece iflçi haklar›n›n savunuldu¤u tek yer oldu¤unu biliyorduk. Bir gün iflverenimiz sendikaya üye olan arkadafllar› odas›na ça¤›rd› ve “sendikadan istifa etmezseniz hepinizi iflten atar›m” diyerek bi- zi tehdit etti. Hepimiz inan›lmaz korktuk ve ne yapaca¤›m›z› flafl›rd›k. ‹stifa edersek sendika olmayacakt›. Bu da yeniden kurals›z, güvencesiz çal›flmak, iflimiz ve ücretlerimiz konusunda her aybafl› tedirgin olmak demekti. O dönemki flube yöneticilerinin de deste¤i ile hiçbirimiz istifa etmedik ve hala sendikal›y›z ve hala çal›fl›yoruz. D: Emekli olabilece¤inize inan›yor musunuz? Bir emeklilik hayaliniz var m›? M. B. Emeklilik için prim gün say›m› doldurdum, yafl›m› bekliyorum. 5 y›l içerisinde tamamlayaca¤›m. Emekli olmaya gelince ben ve benim flartlar›ma sahip olan hiçbir iflçinin ekonomik yönden emekli olaca¤›n›, kayg›s›z bir emeklilik yaflayaca¤›n› düflünmüyorum. Son ç›kan yasaya tak›lanlar›n ise ömrünün yetmeyece¤ini düflünüyorum. D: Sendikam›z dergisi hakk›ndaki görüfllerinizi bizimle paylafl›r m›s›n›z? M. B. Dergimizde dönem içinde geliflen güncel olaylar› bize aktar›rken bir bak›fl aç›s› da sunuyor. Yenilenen sayfalarla birlikte dergiyi daha çok okur, takip eder oldum. D.: Örgütlü bulundu¤unuz sendikadan örgütsel, e¤itsel, sosyal, kültürel vb. beklentileriniz neler? M. B. E¤itimlerin daha s›k aral›klarla verilmesini ve sosyal anlamda kaynaflmay› sa¤layacak etkinliklere yer verilmesini bekliyoruz. D.: Son olarak tüm bunlara eklemek istedi¤iniz, iflçilere söylemek istedi¤iniz bir fleyler var m›? ‹fiÇ‹N‹N YAfiAMINDAN mad›¤› ve ayr›ca ulusal istihdam stratejisi projesinin de sendikalar ve sendikalaflman›n önünü açacak, iflsizli¤e çözüm getirecek bir proje oldu¤unu düflünmüyorum. M. B. Bence gücümüzü asla küçümsememeliyiz. tez-koop-ifl dergisi - 55 kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür ap kit r bi Mehtap Özkan Deliduman Tez-Koop-‹fl Üyesi “BEREKETL‹ TOPRAKLAR ÜZER‹NDE” Orhan Kemal Tekin Yay›nevi 2003, 14. Bas›m, 398 Sf. Türk Edebiyat›n›n usta isimlerinden biri olan Orhan Kemal taraf›ndan kaleme al›nan roman, klasikler aras›nda yer almaktad›r. Yar›m yüzy›ldan daha uzun bir zaman önce yaz›lmas›na ra¤men günümüzde okundu¤unda da pürüzsüz dili ile çok net anlafl›labilen, hepimizin kendinden, hayattan bir parça bulabilece¤i bir eser, Bereketli Topraklar Üzerinde. Genellikle gerçe¤e yak›n öyküler iflleyen Yazar, bu kitab›nda Cumhuriyet sonras›nda bafllayan sanayileflme ile birlikte geçim s›k›nt›s› ve yoksulluk gibi birçok nedenle çareyi köyden kente göç etmekte bulan üç arkadafl›n, deyim yerindeyse dram›n› anlat›yor, ‹flahs›z›n Yusuf, Köse Hasan ve Pehlivan Ali. Adana’n›n pamuk tarlalar›nda ›rgat olarak çal›flmaya bafllayan, ›rgatbafl›, patron, yevmiye gibi kavramlarla yeni tan›flan Yusuf, Hasan ve Ali’nin zaman içinde bu çark›n difllileri aras›nda verdikleri ekmek kavgas›, Orhan Kemal’in usta anlat›m›yla bu kitapta hayat bulmufl. ‹flahs›z›n Yusuf’un anlat›m›yla üç arkadafl›n öyküsü flöyle gelifliyor; “… Anca beraber, kanca beraber. Biz esas üç arkadaflt›k, üçümüz de bir köylüyüz. Çukurova’ya beraber indik. fiurda bir fabrika var, bizim hemflerilerin fabrikas›. … Fabrikas›n›n ç›rç›rlar›nda çal›fl›yorduk, bar›nd›rmad›lar bizi gözleri ç›ks›n. Güya hemflerimiz. Hemfleri memfleri fosmufl me¤er. Herif tomofiline kas›l›p gidiyor. Bilmeyen vali beller. Hemfleri umurunda m›? Onu diyecektim bir de arkadafl›m›z vard› köse Hasan. O ben bir de Ali. Üçümüz beraber gider gelirdik ifle, bekar ah›r›nda da yatar kalkard›k.” Eserlerinde ço¤unlukla iflçi s›n›f›n›n dönemsel gerçekli¤ine de¤inen yazar›n kitap ile ilgili okuyucu ile paylaflt›¤› notu ise flöyle; “Bu kitap, kendi bilgi ve görgülerim d›fl›nda, bir lokma ekmek için kötü ifl flartlar› içinde zehir gibi bir hayat› yaflayanlardan derlenmifl malzemeyle meydana gelmifltir. Yay›nlanmadan önce çeflitli ›rgat, usta, usta yard›mc›s›n› toplayarak bir gece sabaha kadar okudum onlara. Dinlediler. Pardon, dediler, bu bu kadar olur. Bütün an- tez-koop-ifl dergisi - 56 latt›klar›n do¤ru. Eksik bile. Çukurova’n›n bereketli topraklar›nda öyle ifller olur ki akl›n durur. Sana anlatsak, bir de¤il befl roman ç›kar›rs›n… O.K” Çok iyi bir gözlemci olan Orhan Kemal, yaflamdaki politik duruflunu da ince bir hiciv ile yans›tmaktad›r roman›nda. Kitapta irdelenen yoksulluk ve s›n›fsal çat›flmalar bugün hala geçerlili¤ini korumakta. Günümüzde patoz bafl›nda ya da ç›rç›r fabrikas›nda yaflananlar de¤il ama, merdiven alt› atölyelerde çal›flan kot kumlama iflçilerinin 盤l›klar›n› hepimiz duyabiliyoruz. Kitapta yaflananlarla ayn› flekilde yine köyden kente göç, yine geçim s›k›nt›s›, yine yoksulluk, çaresizlik ve silikozis hastal›¤›na kap›lm›fl gencecik bedenlerin karfl› karfl›ya kald›¤› ölüm. ‹flte bu ve daha örne¤ini verebilece¤imiz birçok gerçeklik roman›n dönemsel olmaktan çok her zamana hitap edebilen özelli¤ini ortaya koymakta. Bugün belki çal›flt›¤›m›z mekânlarda örgütlülü¤ümüzden do¤an kazan›mlarla çok daha sa¤l›kl› ve rahat ortamlarda olabiliriz, ancak iflçi s›n›f›n›n tarihsel gerçekli¤i TEKEL’de, DESA’da, IBM’de ve daha birçok iflyerinde karfl›m›za ç›kmaktad›r. ‹flte bu tarihsel gerçekli¤i edebiyatç› gözüyle kavraman›n en önemli yollar›ndan biridir Orhan Kemal okumak. Bereketli Topraklar Üzerinde ise toplumcu Türk Edebiyat›’n›n en güzel örneklerinden biri, okumadan geçmeyin. Merakl›s›na Not: Bahsetmeden geçemeyece¤im, Orhan Kemalin bu ölümsüz eseri 1980 y›l›nda sinemaya uyarland› fakat yaflanan askeri darbe sonras›nda gösterime bile girmeden rafa kald›r›ld› ta ki 2008 y›l›na kadar. Aradan geçen 28 y›l sonras›nda vizyona giren filmde, Yaman Okay, Tuncel Kurtiz, Nur Sürer ve Menderes Samanc›lar gibi usta oyuncular›n müthifl performanslar›, Yavuz Top ve Sarper Özsan’›n müzikleriyle birleflmifl. May›s 2008’de vizyona girdi¤inde izleyici ile buluflan film mutlaka izlenmesi gereken Türk Sinemas› örneklerinden. kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür üm lb a r bi Av. Gökhan Koçy›ld›r›m ÖDÜLLÜ ROCKÇI’DAN SATILIK KA⁄IT EVLER Evvel zaman içinde, rock müzik RNB’leflip henüz “popstar” yar›flmalar› peydah olmam›fl iken; SHOW TV “Sing Your Song” adl› bir yar›flma yapaca¤›n› duyurmufltu. Y›llardan 2002 ve yar›flmay› sunan da bizim kuflak için bir efsane olan Kargo’nun Koray Candemir’i olunca, ilk BBG’yi bekleyen yurdum insan› gibi heyecanla bekledi¤imi hat›rlar›m bu yar›flmay›. Bence hâla da üstüne müzik yar›flmas› yap›lamam›flt›r oras› da ayr›. Velhas›l, o dönem belki de ilk oldu¤undan çok iyi gruplar ve çok kaliteli parçalar yar›flm›flt› bu yar›flmada. Örne¤in bugünlerde ad› gelecekte gelecekleri yere göre çok az geçen TNK ya da ad› belki de art›k kabak tad› vermeye bafllayan maNga; kendilerini bu yar›flmada göstermifllerdi. TNK ödül ald› m› hat›rlam›yorum; ama kafein 2., maNga da 3. olmufltu. Haliyle bir de birincisi vard› yar›flman›n. Antalyal› iki gencin kurdu¤u 6. Cadde, ellerinde gitarlar, girifli Santana’n›n “Put Your Lights On”unu fazlaca and›ran bir slow flark›yla yar›fl›yordu. “Halk› coflturup oynatan›n” kazanmaya daha yak›n oldu¤unu idrak etmifl gözüken muadillerinin aksine bu ikilinin mütevaz› performans› o kadar be¤enildi ki, “Dönersen”i ile 6. Cadde ipi gö¤üslemeyi baflard›. 6. Cadde’nin back vokal’i Onur Ela’n›n sevincinde bile sakinlik hakimdi –zaten sonralar› müzi¤i b›rakt›-; grubun daha ön planda olan vokalisti ise oldukça sevinçli gözüküyordu. O dönem önünde aç›lan –ya da bir flekilde kendisinin açaca¤›- yolun fark›nda olup olmad›¤›n› hâla merak etti¤im ve sadece 6 y›l sonra MTV taraf›ndan Avrupa’n›n en iyi sanatç›s› seçilecek olan bu genç müzisyen; Emre Ayd›n’dan baflkas› de¤ildi. Art›k kariyeri belli olan Emre Ayd›n’›n bugünü ile ilgili fazla bir fley söylemeye ise gerek yok. (Zaten att›¤› her ad›m› herhangi bir Pazar Günü “Sürprizi”nde bulmak mümkün). Kendisinin geçmifline dönük olarak yapt›¤›m giriflin nedeni ise 2006’da ilk albümü “Afilli Yaln›zl›k” yay›nland›¤›nda uzun süre “o çocuk”un “bu adam”a dönüfltü¤ünü idrak edememifl olmam ve sonradan benim gibi birçok kiflinin de ayn› gaflete düfltü¤ünü anlamamdan ileri geliyor. Emre Ayd›n, baflar›lar›n›n bedelini “piyasalaflma” suçlamalar›yla ödemeye bafllam›flsa da, flu kadar›n›n hakk›n› vermek gerekir ki ülkemizdeki en iyi rock müzik söz yazarlar›ndan (o jargonda “ozanlar›ndan”) biri. “Afilli Yaln›zl›k”’taki muhteflem müzik altyap›s›n›n üstüne eklemledi¤i flafl›rt›c› sözleriyle bunu zaten ispat etmiflti; “Ka¤›t Evler”de ise art›k malum olan› bir kez daha ilan ediyor. Albüme h›zl›ca göz atarsak, slow parçalarla hareketliler aras›ndaki denge biraz slow parçalar lehine dönmüfl gibi. Hareketliler ise, bir klasik oldu¤u üzere göründü¤ünden çok daha derin ve üzerinde düflününce yine insanda “slow” etkisi yap›yor. Özellikle albümdeki en hareketli parça olan “Al›flt›m Susmaya” 10 slow gücünde desek herhalde abartm›fl olmay›z. Bunun d›fl›nda bir bütün olarak çok be¤endi¤im albümde en çok öne ç›kan parçalar ise sanki her bir ritminde dinleyiciye “flimdi geçmiflinde çok kötü bir yere parmak basaca¤›m” mesaj› veren “Bu Ya¤murlar”, albüme ismini veren flaheser “Ka¤›t Evler” ve daha ilk dinledi¤imde harika bir film müzi¤i olur dedi¤im “Genifl Zamanlar Yok”. “Hoflçakal”›n Anadolu motiflerine dokunup kaçan yap›s› da bu yönüyle ilk 5’ime girmeye hak kazan›yor. Özetle, Emre Ayd›n bildi¤imiz gibi ve kalitesiyle bizi yine yan›ltm›yor. Son bir not: Kimli¤inin tespitini art›k bir ülke sorunu olarak gördü¤üm “terk edip giden o kad›n”›n etkilerini bu albümde de yo¤un olarak görüyor, bu kad›n› tan›yanlar› insanl›k nam›na yetkili mercilere baflvurmaya davet ediyorum. tez-koop-ifl dergisi - 57 kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür ... ilm f r bi Aziz KAYAALP ‹st. 1 nolu. fib. Denetim Kurulu Üyesi New York’ta Befl Minare Yap›m: 2010 - ABD, Türkiye Tür: Aksiyon, Casusluk, Dram, Macera, Polisiye, Politik Yönetmen: Mahsun K›rm›z›gül Oyuncular: Haluk Bilginer, Engin Altan Düzyatan, Ali Sürmeli, Danny Glover, Mahsun K›rm›z›gül, Onur Ünsal, Salih Kalyon, Robert Patrick, Zafer Ergin, Gina Gershon, Hüseyin Avni Danyal, Mustafa Sandal, Murat Ünalm›fl, Eflref Kolçak, Suna Selen, Yüksel Ar›c›, Emma Walton, Justine Cotsonas, Scott William Winters, Bob Ari, Ernest Rayford, Hisam Tawf›q, James Chen, Ümit Okur, Ali Güney, Bejay Rose, Laine Rettmer, Michael Olajide Jr, Ryan Silverman, S Novym Godom, Papa! (2004), Sharrieff Pugh Senaryo: Mahsun K›rm›z›gül Yap›mc›: Murat Tokat Görüntü Yönetmeni: James Gucciardo Müzik: Mahsun K›rm›z›gül, Y›ld›ray Gürgen, Tevfik Akbafll› Filmin Websitesi: www.newyorktabesminare.com Süre: 1 saat 50 dk K›rm›z› bültenle aranan ve ismi fenomene dönüflen radikal dinci bir örgütün lideri Deccal kod adl› suçlunun Amerika’da yakaland›¤› bilgisi gelir. Teflkilat›n en baflar›l› iki polisi Amerika’ya suçluyu teslim almaya giderler. Bundan sonras› kolay gibi görünür ama hiçbir fley göründü¤ü gibi de¤ildir. ‹stanbul, New York, Bitlis üçgeninde geçen hikaye, yak›n dönemin Türkiye’sini sorgularken, 11 Eylül sonras› Amerika ve dünyan›n ‹slam ile olan paranoyas›n›n alt›n› çizecektir. Türk sinema tarihinde yer almay› hak eden bu yap›t, Türkiye’de de sinemaya olan ilginin ve geliflimin göstergesidir. Çok de¤il 5-6 y›l öncesinde böy- tez-koop-ifl dergisi - 58 le bir film izlesek kesin Hollywood yap›m› derdik. K›rm›z›gül’ün son filmi “New York’ta Befl Minare”, gerçek anlamda sektörel sinema endüstrisinin bu ülkede geliflimi ad›na üslupsal bir giriflim. K›rm›z›gül gerçekten de Holllywod tad›nda ve ayn› onun kabal›¤›nda bir filme imza atmay› baflarm›fl gözükmekte. ‹ki saat boyunca s›k›lmadan izlenen, içinde güncel politikaya dair yorumlar-an›flt›rmalar bulunan, aksiyonla ve heyecanl› kurguyla süslenmifl bir seyirlik. Hollywood’un formüllerini iyi anlam›fl olan K›rm›z›gül, ayn› kodlar› kabaca ikame etmekten kaç›nmam›fl; ayn› gizli milliyetçilik, ayn› orta yolculuk, benzer bir hedef kitleyi mutlu etme derdi, sürekli bir uzlafl› mesaj›... New York’ta Befl Minare için “Hollywood standartlar›nda ilk Türk filmi” deniliyorsa, inan›n bu sürçü lisan›n ötesinde, gerçek bir noktaya temas etmekte. Biliflim AB 2010 ‹lerleme Raporu’ndan rekabet itiraf› ç›kt›… B‹LG‹ TOPLUMUNDA SONDAN B‹R‹NC‹ OLDUK Tez-Koop-‹fl E¤itim Bürosu Türkiye’deki geniflbant ‹nternet eriflimi piyasas›ndaki rekabet ve yüksek fiyat sorununun internet’in yayg›nlaflmas›na engel oldu¤u ortaya ç›kt›. Türkiye, internet’in yayg›nlaflmas› bak›m›ndan OECD ülkeleri aras›nda sondan birinci oldu. Avrupa Birli¤i (AB) Türkiye 2010 ‹lerleme Raporu’nu 9 Kas›m 2010 tarihinde yay›nland›. 2010 ‹lerleme Raporu’nda telekomünikasyon ve biliflim alanlar›ndaki geliflmeler de de¤erlendirildi. Raporda daha önceki raporlarda oldu¤u gibi geniflbant internet eriflimi piyasas›ndaki rekabet sorununa dikkat çekilerek, “Sektördeki rekabeti art›rmak için, düzenleyici otoritelerin ba¤›ms›zl›¤›n›n ve etkinli¤inin güçlendirilmesi gerekmektedir” denildi. Raporda, AB’nin direktifleri do¤rultusunda gerçeklefltirilen Türk Telekom özellefltirmesinin ard›ndan kamu tekelinin, adeta özel tekele dönüfltü¤ü itiraf edilmifl oldu. Bilgi toplumu hizmetleri konusunda ise “çok s›n›rl› ilerleme sa¤land›¤›” kaydedilen raporda, baz› internet sitelerinin s›k s›k yasaklanmas›ndan duyulan endifle dile getirildi. Raporun “Bilgi Toplumu ve Medya” bafll›kl› bölümünde, elektronik haberleflme ve bilgi teknolojileri alan›nda ilerleme kaydedildi¤i belirtilerek, “Düzenleyici kurulufl (BTK), Kas›m 2008’de 5809 say›l› Elektronik Haberleflme Kanunu’nun kabul edilmesi sonras›nda, özellikle yetkilendirme, spektrum yönetimi, eriflim ve araba¤lant›, numaraland›rma, numara tafl›nabilirli¤i, kullan›m haklar› ve tarifelerle ilgili olarak AB çerçevesiyle uyumlu yönetmelikler ç›karmaya devam etmifltir” denildi. Bilgi ve ‹letiflim Teknolojileri Kuru- mu’nun (BTK) kararlar›n›n internet’te yay›mlanmas› fleffafl›¤› ve hesap verebilirli¤i ad›na önemli bir geliflme olarak de¤erlendirildi¤i raporda, flöyle denildi: “Bununla birlikte, birincil mevzuat ve uygulama yönetmelikleri henüz AB müktesebat›yla tam olarak uyumlaflt›r›lmam›flt›r. Yetkilendirme ifllemleri, düzenleyici kurulufla yasal belirsizli¤e neden olabilecek bir takdir yetkisi tan›maktad›r. Piyasa incelemesi süreci, özellikle eriflim koflullar›nda operatörlere ne zaman ve nas›l yükümlülükler yüklenece¤i konusundaki takdir yetkisini düzenleyici kurulufla b›rakarak, yetersiz bir biçimde oluflturulmufltur. Ayr›ca, Çerçeve Yasa, düzenleyici kuruluflun fleffafl›¤›n›n ve ba¤›ms›zl›¤›n›n temin edilmesi için gereken koflullar› ve ortam› sa¤lamamaktad›r. Bu fas›lda kat›l›m müzakereleri için en önemli hususlardan biri de budur.” AB’den Telekomünikasyon Uyar›s› Evrensel hizmet yükümlülükleri uygulamas›n›n AB Direktifi’yle büyük farkl›l›klar göstermeye devam etti¤ine yer verilen raporda, flöyle denildi: “Alternatif operatörlerin toplam geliri, telekomünikasyon sektörünün toplam gelirinin yüzde 14’ünü oluflturmaktad›r. Sabit hatl› telefon hizmetleri rekabete aç›lm›flt›r. Bununla birlikte, alternatif operatörlerin pay› s›n›rl› kalm›flt›r. Sabit hatlarda numara tafl›nabilirli¤i konusunda ilerleme kaydedilmemifltir. Sanal mobil a¤ operatörü hizmetlerinin yetkilendirilmesi ve genifl bant kablosuz eriflim hizmeti operatörlerinin yetkilendirilmesi hakk›nda uygulama yönetmeli¤inin yay›mlanmas› beklemektedir. Operatörlerden al›nan iletiflim ücretleri yüksek olmaya devam etmifltir.” e-‹mza Kanununa Çekince Bilgi toplumu hizmetlerine iliflkin olarak, AB’ye yasal uyum bak›m›ndan s›n›rl› ilerleme kaydedildi¤inin vurguland›¤› raporda, “Türkiye, flartl› eriflime dayanan veya flartl› eriflimi içeren hizmetlerin hukuki korunmas›na iliflkin Avrupa Sözleflmesine taraf de¤ildir. Elektronik ‹mza Kanunu, hâlâ AB Direktifi’ne önemli ayk›r›l›klar içermektedir” denildi. ‹nternet Yasaklar› Rahats›zl›k Yaratt› ‹nternet sitelerine getirilen eriflim engellerine de yer verilen raporda, “Gazetecilere karfl› aç›lan dava say›s›n›n fazlal›¤› ve internet sitelerine s›k s›k getirilen yasaklar endifle konusudur” denilerek, uyar›da bulunuldu. “‹nternet içeri¤i ve internet sa¤lay›c›lar›n›n çal›flma koflullar› hakk›ndaki kanunun, ifade özgürlü¤ünü koruyan uluslararas› standartlarla uyumlu olmad›¤› ve vatandafllar›n internet eriflimiyle ilgili haklar›n› k›s›tlayabilece¤i anlafl›lmaktad›r” denilen raporunda flu bilgilere yer verildi: “‹nternet siteleri s›kl›kla yasaklanmakta olup, bunlar kapsam ve süre bak›m›ndan orant›s›zd›r. Atatürk Aleyhine Suçlar Kanunu’nu ihlal etti¤i öne sürülen baz› videolar›n yay›mlanmas›n›n ard›ndan, May›s 2008 ile Kas›m 2010 aras›nda Türkiye’den Youtube’a resmen eriflim sa¤lanamam›flt›r. Video paylafl›m sitesine dair di¤er davalar sürmekte olup, baflka ana internet portallar› y›llard›r yasakl›d›r. ‹nternete iliflkin 5651 say›l› Kanun, ifade özgürlü¤ünü s›n›rlamakta ve vatandafllar›n bilgiye eriflimini k›s›tlamaktad›r.” tez-koop-ifl dergisi - 59 Biliflim Bilgi Toplumunda Çok S›n›rl› ‹lerleme Türkiye’nin elektronik haberleflme ve bilgi teknolojileri konusunda AB düzenleyici çerçevesine uyumu aç›s›ndan ilerleme kaydetti¤inin alt›n›n çizildi¤i raporda, flöyle denildi: “Ancak, birincil mevzuat ve uygulay›c› yönetmelikler henüz AB müktesebat›yla tam uyumlu de¤ildir. Pazar gelifliminde, özellikle genifl bant internet pazar›nda, baz› engeller devam etmektedir. Sektördeki rekabeti art›rmak için, düzenleyici otoritelerin ba¤›ms›zl›¤›n›n ve etkinli¤inin güçlendirilmesi gerekmektedir. Bilgi toplumu hizmetleri ve görsel-iflitsel politika konusunda çok s›n›rl› ilerleme sa¤lanm›flt›r ve mevzuat uyumu konusunda erken aflamadad›r. Bilgi toplumu ve medya alan›nda, Türkiye yönetmeliklerin uygulanmas› ve daha fazla ilerleme için çabalar›na devam etmelidir.” Ortalaman›n Yar›s›na Ulaflamad›k Öte yandan Ekonomik ‹flbirli¤i ve Kalk›nma Örgütü (OECD), 6 Aral›k 2010 tarihinde yay›nlanan geniflbant ‹nternet eriflimine iliflkin istatistikleri, AB’nin 2010 ‹lerleme Raporu’nda yer verilen geniflbant internet eriflimindeki rekabet sorununun sonuçlar›na iliflkin fikir edinilmesini sa¤l›yor. ‹statistikler, rekabetin sa¤lanmas› nedeniyle internet eriflimi ücretlerinin yüksek oldu¤u ve iflçi, emekçi kesimlerin ‹nternet’e eriflemedi¤i yönünde elefltirilerde hakl›l›k pay› bulundu¤unu gösteriyor. Sabit Geniflbant ‹nternet Eriflimine Sahip Olanlar›n Nüfusa Oran› (2010 ‹kinci Üç Ayl›k Dönem)* Ülkeler Hollanda Danimarka ‹sviçre Güney Kore Norveç Lüksemburg ‹zlanda ‹sveç Fransa Almanya Birleflik Krall›k Kanada Belçika Amerika Birleflik Devletleri Finlandiya Japonya Yeni Zelanda OECD Ortalamas› Avustralya Avusturya ‹spanya ‹talya ‹rlanda Portekiz Yunanistan Macaristan Çek Cumhuriyeti Polonya Slovak Cumhuriyeti fiili Meksika Türkiye http://www.oecd.org/sti/ict/broadband tez-koop-ifl dergisi - 60 Yüzde % 37,79 37,34 37,11 34,43 34,25 34,12 33,28 31,76 31,41 31,27 30,48 30,07 30,00 27,12 26,36 26,28 24,49 24,20 23,44 22,97 22,22 21,32 20,32 18,93 18,71 18,66 13,73 13,07 12,02 10,22 10,09 9,43 Türkiye, 2010 y›l›n›n ikinci üç ayl›k dönemini kapsayan sabit geniflbant internet erifliminin nüfusa oran› istatistiklerine göre, OECD ülkeleri aras›nda kendisine ancak son s›rada yer buldu. Türkiye’de büyük ölçüde sabit telefon hatlar› üzerinden sa¤lanan geniflbant internet hizmetinin nüfusun ancak yüzde 9,43’üne ulaflabildi¤i belirlendi. OECD istatistiklerine göre, 31 ülke aras›nda sondan birinci olan Türkiye, OECD ortalamas› olan yüzde 24,2 oran›n›n yar›s›na bile ulaflamad›. Hollanda’n›n yüzde 37,79’luk yayg›nlaflma oran› ile birinci s›rada yer ald›¤› listede, Danimarka, ‹sviçre, Güney Kore ve Norveç kendine üst s›ralarda yer buldu. Listenin alt›nda ise Türkiye ile birlikte Çek Cumhuriyeti, Polonya, Slovak Cumhuriyeti, fiili ve Meksika yer ald›. TÜRK‹YE ‹fiÇ‹ SINIFI MÜCADELES‹NDE ‹Z BIRAKANLAR - 2 GERÇEK B‹R ÖRGÜTÇÜ ‹SMET DEM‹R Volkan Yarafl›r Genel E¤itim Dan›flman› n› h›zland›rd›. Y‹S bu aray›fl›n ifadesiydi. Y‹S, 1965-1970 y›llar› aras›nda etkili direnifller ve grevler örgütledi. ‹smet Demir, bu eylemlerin hem mimar›, hem de hamal›yd›. Ekim 1965’te Ambarl› Termik Santrali inflaat›nda gerçekleflen grev, Y‹S’in ilk etkili eylemi oldu. Grev hem Y‹S’in, hem de ‹smet Demir’in iflçi s›n›f› içinde tan›nmas›n› sa¤lad›. Özellikle ‹skenderun petrol boru inflaat› grevi (Eylül 1966) ‹smet Demir’i iyice öne ç›kard›. ‹smet Demir, Osmaniye Dörtyol bölgesinde kendine özgü örgütlenme tarz›, iflverene karfl› net ve kat› tutumu, sözünü esirgememesi ve al›nan her karara iflçileri katmas›yla efsaneye dönüfltü. ‹flçiler aras›nda sayg› ve güven oluflturdu. Ç›kard›¤› bildiriler birer isyan manifestosu gibiydi. ‹flçilerin ruhuna hitap ediyordu. ‹smet Demir smet Demir; mücadeleci kimli¤i, kararl›l›¤› ve örgütçülü¤üyle Türkiye sendikal hareketinin tarihinde önemli izler b›rakt›. Ad› Yap› ‹flçileri Sendikas›-Y‹S’le birlikte an›ld›. ‹ 1925’te Mihal›çç›k’ta do¤an ‹smet Demir çocuklu¤undan itibaren çeflitli ifllerde çal›flmaya bafllad›. 1962 y›l›ndaki “Açlar›n Yürüyüflü” isminin duyulmas›n› sa¤lad›. 1965’te bir grup arkadafl›yla birlikte inflaat iflçileri sendikas› olan Y‹S’i kurdu. Sendika kuruluflundan itibaren dikkat çekmeye bafllad›. 1960’lar›n bafl›nda Saraçhane Mitingi’yle aya¤a kalkan iflçi s›n›f›, 1963 Kavel Grevi ve 1965 Kozlu olaylar›yla eylemlerini üst boyuta s›çratt›. Ayn› koflullar inflaat iflçilerinin örgütlenme aray›fl›- Y‹S’in yönetimi içinde 1968 y›l›nda bir dizi problem yafland›. ‹smet Demir’in giriflimiyle 1970 y›l›nda Dev-Genç yöneticisi Necmettin Giritlio¤lu Y‹S’in baflkanl›¤›na seçildi. ‹smet Demir, sendikal mücadeledeki ›srar›n› sürdürdü. 12 Mart döneminde birkaç defa tutukland›. 1974’te ‹skenderun demir-çelik inflaat› grevi ve direniflini örgütledi. Yaflanan olaylar nedeniyle yeniden tutukland›. ‹smet Demir militan direnifller ve grevler örgütledi. Bu eylemlere kiflili¤iyle damgas›n› vurdu. Yar› proleter özellikler tafl›yan, hemflerilik iliflkilerinin yayg›n oldu¤u, uzun soluklu mücadeleye yatk›n olmayan, örgütlenme yetene¤i zay›f inflaat iflkolunda sars›c› eylemler gerçeklefltirdi. Zor olan› yapt›. Y‹S’i kurdu. Eylem ve mücadele içinde iflçileri flekillendirdi. 1979 y›l›nda aram›zdan ayr›ld›¤›nda ‹smet Demir ad›; bir iflçi, bir sendikal önder ve yetkin bir örgütçü olarak sendikal hareketin tarihine geçti. tez-koop-ifl dergisi - 61 BASINDA TEZ-KOOP-‹fi tez-koop-ifl dergisi - 62 BASINDAN Nihal Kemalo¤lu Akflam Gazetesi 2 Kas›m 2010 SEÇT‹⁄‹M‹Z Tafleron emek demokrasisi Daha bir buçuk ay evvel anayasa de¤ifliklik paketinde yer alan 'birden fazla sendikaya üye olabilme' düzenlemesiyle ilgili kopart›lan 'demokrasi gürültüsünün' yerini derin sessizlik ald›. Yeni demokrasinin ilk ay›nda da sendika üyesi olan iflçiler sert güvenlik önlemleri alt›nda iflten at›ld›lar. S›cak paray› küresel ölçekte en yüksek karla a¤›rlayarak 'kalk›nm›fl' ülkemizin semalar›ndaki kurflun gibi a¤›r sinizm ve kibir, ifl koflullar›na raz› gelmeyen iflçileri, görünmez k›ld›. Kamusal alanda ve merkez medyada 'yok say›lan', 'ad› an›lmayan' iç içe geçmifl sermaye iliflkilerinin ç›karc› dayan›flmas›yla, emekçiler haber olam›yordu. Sahte sendikal özgürleflme vaadinin de¤iflmeyen yüzünü haber yapmayan kay›ts›zl›k ‹MKB'de karl›l›¤›n› art›rm›fl 67 flirketin baflar›s›n› gözlere sokuyor... Kurall› çal›flma hayat›n›n h›zla parçalanarak içlerinde doktor, mühendis, akademisyenlerin bulundu¤u beyaz yakal›lar›n dahi vas›fs›zlaflt›rarak tafleronlaflt›rma sürecinden kimse söz etmiyor. Üretimi artmayan ama daha az iflçiyle kar yapan sanayimiz ve hükümet iflsizli¤in tek çözümü esnek istihdam› dayat›rken kimse gelecekte çocu¤unun 'kolay' kiralanan ve at›lan emek olaca¤›n› düflünmüyor. O zaman referandum sonras› sosyal haklar sahiden geniflletildi ve Baflbakan'›n dedi¤i gibi '‹flçi kardeflleri' yeni demokratik bir döneme tafl›nd› m› diye bir bakal›m. Öncelikle elini çabuk tutan Frans›z sermayeli Bursa'daki Demo Plastik Fabrikas›, 14 Ekim'de Petrol-‹fl sendikas›na üye olan 10 iflçiye önce bask› yap›p, istifa ettiremeyince iflten att›. ‹flçilerin örgütlenme hakk›na sayg›, müstemleke yerine konan ülkede bu kadarc›kt›. Frans›z sermaye bunu Fransa'da yapsa tüm Fransa aya¤a kalkmaz m›yd›? 15 Ekim'de ‹stanbul Rami'deki Çizmeci G›da'da çal›flan iflçiler de TEKGIDA-‹fi Sendikas›'na üye olunca, 33 tanesi birden iflten ç›kar›ld›lar. Genel müdür yard›mc›s›n›n tehditleri ve Kuran üzerine yemin ettirilerek 'kim sendikal›?' bask›s›yla karfl›laflan iflçiler, polis eflli¤inde iflyerini terk ettiler. ‹flçiler iflverenin yasad›fl› tutumuna pabuç b›rakmadan yasal haklar›n› savunuyorlar. Gebze'deki Mutafl Demir Çelik A.fi'de çal›flanlar›n›n ak›beti de farks›zd›, Birleflik Metal-‹fl'te örgütlenen 22 iflçi yine tazminats›z iflten at›ld›... ‹fle geri dönme ve sendika hakk› talebindeki iflçiler fabrikay› iflgal edip, 43 saat içerde beklediler ve aileleri de fabrikan›n giriflinde onlara destek verirken cop ve biber gaz›na maruz kald›lar. Emniyet güçlerince sar›lan fabrikaya su, yiyecek sokulmas›na izin verilmedi ve jammer koyularak GSM iletiflimleri de kesildi! fiimdilik 'k›smi!' anlaflmayla k›dem tazminatlar› ödenecek iflçiler fabrikadan ç›kt›lar ama ifle iade talepleriyle ilgili eylemlerine devam edeceklerini söyledi. Yine 17 Ekim'de Birleflik Metal-‹fl'e üye olan Akdeniz çivi iflçileri patron taraf›ndan tafleron firmaya geçirilmek istendi, iflçiler sendikaya soral›m deyince de 14 tanesi iflten ç›kart›ld›. Paflabahçe Devlet Hastanesi'nden yine sendikal› oldu diye iflten at›lan 115 gündür hastane bahçesinde tek bafl›na direnifl yapan Türkan Albayrak, süresiz açl›k grevine bafllad›. 'Tek gücüm iradem ve bedenim ve ben de bedenimi mücadele silah›m yapaca¤›m' diyen Albayrak, yasal hakk›n› istiyordu. Tuzla'da Betesan direniflinin tek kiflilik kahraman› Zeynel K›z›laslan da 83 gündür haklar›n› bütün emekçiler ad›na savunuyor. Referandumun demokrasi kuru gürültüsünün sendikal haklara katt›klar› flimdilik bunlar. Bizim de hepimizi bekleyen güvencesiz istihdama karfl› körlü¤ümüz devam ededursun 'tafleronluk' eli kula¤›nda herkesin kap›s›n› çalmaya bafllad›. tez-koop-ifl dergisi - 63 mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah... Penguen ve Uykusuz mizah dergilerine teflekkür ederiz. tez-koop-ifl dergisi - 64 SORULAR VE YANITLARLA olamaz (‹fl K.m.38). ‹flçi ücretlerinden her ne flekilde olursa olsun eksiltme yap›lamaz. (‹fl K.m.62) ‹flçilerin ayl›k ücretlerinin dörtte birinden fazlas› haczedilemez veya devir ve temlik olunamaz. (‹fl K.m.34). Nihayet ücrete iliflkin hükümlere ayk›r› davran›fllar idari para cezas› ile yapt›r›ma ba¤lanm›flt›r. (‹fl K.m.102) Ücretin korunmas›na yönelik düzenlemelerin en önemlilerinden birisi “ifl görmekten kaç›nma hakk›” d›r. ‹fli yavafllatma, zarar verici davran›fllar kabul edilemez. ‹flyerinden ayr›l›p ayr›lmama iflçinin takdirine b›rak›lm›flt›r. Ücreti ödenmeyen iflçinin baflvuraca¤› yasal yollar nelerdir? 3-‹flin b›rak›ld›¤› süreler, hafta tatili, y›ll›k ücretli izin sürelerinin hesab›nda dikkate al›nmaz. - ‹flçi, ifl görmekten kaç›nma hakk›n› kullanabilir, KÖfiES‹ - ‹flçi dilerse 4857 say›l› yasan›n 24/2 (e) ve (f) bentlerinde belirtilen hakl› nedenle bildirimsiz fesih hakk›n› kullanabilir. Av.Emel Kirez Sorular›n›z için : hukuk@tezkoopis.org - Eda davas› açarak ödenmemifl ücretinin en yüksek mevduat faizi ile ödenmesini talep edebilir. HUKUK ‹fiÇ‹N‹N ‹fi GÖRMEKTEN KAÇINMA HAKKI 4857 say›l› yasada ücretin korunmas›na iliflkin düzenlemeler nelerdir? ‹fl sözleflmesine göre iflverenin temel “borcu ücret” ödeme borcudur. Geçimini sadece eme¤i ile sa¤layan, eme¤inden baflka geliri olmayan iflçi için ücretin önemi aç›kt›r ve ifl kanununda çeflitli yönleriyle koruma alt›na al›nm›flt›r. Bu koruyucu hükümlerden ilk akla gelenler flunlard›r: Ücretin en geç ayda bir (‹fl K.m.32/4) ve tam olarak ödenmesi zorunludur.(‹fl K.m.32/5). Gününde ödenmeyen iflçi ücretleri için mevduata uygulanan en yüksek faiz oran› uygulan›r. (‹fl K.m.35) Kamu kurulufllar› ödenmeyen iflçi ücretlerini, tafleronlar›n hak edifllerinden öncelikle keserek ödeyeceklerdir. (‹fl K.m.36) ‹flveren toplu sözleflme veya ifl sözleflmelerinde gösterilmifl olan sebepler d›fl›nda iflçiye ücret kesme cezas› veremez. Bu flekilde yap›lacak kesintiler bir ayda iki gündelikten fazla ‹fl görmekten kaç›nma hakk›n›n kullan›lmas›n›n flartlar› nelerdir? 1-Ödenmesi gereken bir ücret olmal›d›r. Ücrete ücret ekleri de dâhildir. Yarg›tay ikramiye alaca¤›n›n ifl görmekten kaç›nma hakk› verdi¤ine hükmetmifltir. 2- Ücretin ödenmesinde 20 günlük gecikme olmal›d›r. 3- Ücretin ödenmemesi mücbir bir nedene dayanmamal›d›r. Mücbir neden savafl ve do¤al afet halleri ve benzerleridir. ‹fllerin azalmas›, stok fazlal›¤›, sat›fllar›n durmas› genel ekonomik kriz ve sektörel kriz gibi olaylar mücbir neden say›lmaz. 4- ‹fl görmekten kaç›nma hakk›n›n kullan›lmas› kiflisel karara dayanmal›d›r. Sendikalar konu ile ilgili üyelerini ayd›nlatabilirler ancak bu hakk›n kullan›lmas› iflçilerin kiflisel olarak verece¤i kararla olmal›d›r. 5- ‹fl görmekten kaç›nma hakk›n›n kullan›ld›¤› iflverene bildirilmelidir. 6- ‹fl tümüyle b›rak›lmal›d›r. ‹fl görmekten kaç›nma hakk›n›n kul lan›lmas›n›n sonuçlar› nelerdir? 1-Bu süreçte, iflverenin ücret ödeme borcu bulunmamaktad›r. 2-Yarg›tay bu sürede ücret ödenmeyece¤i için sigorta iliflkisinden söz edilemeyece¤ine hükmetmifltir. 4-‹flçilerin kiflisel kararlar›na dayanarak ifl görme borcunu yerine getirmemeleri say›sal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez. 5-‹fli b›rakma hakk›n› kullanan iflçinin sözleflmesi devams›zl›k nedeniyle feshedilemez. Feshedilirse bu hakl› bir fesih olmaz. 6-‹fl görmekten kaç›nan iflçinin yerine yeni iflçi al›namaz ve yapt›¤› ifl baflkas›na yapt›r›lamaz. (‹fl K.m.34,102) 7-Bu dönemde ifl sözleflmesi sona ermedi¤inden iflsizlik ödene¤i de al›namayacakt›r. 8-Bu süre, ifle iade davas›n›n koflullar›ndan olan 6 ayl›k sürenin hesab›nda dikkate al›n›r. ‹fl sa¤l›¤› ve güvenli¤i önlemlerinin al›nmamas› halinde ifl görmekten kaç›nma hakk› kullan›labilir mi? ‹fl kanununun 84. maddesi hükmüne göre iflçi, gerekli ifl sa¤l›¤› ve güvenli¤i tedbiri al›n›ncaya kadar çal›flmaktan kaç›nabilir. ‹fl sa¤l›¤› ve güvenli¤i kurulunun karar›na ve iflçinin talebine ra¤men gerekli tedbirin al›nmad›¤› iflyerlerinde iflçiler alt› ifl günü içinde, bu Kanunun 24 üncü maddesinin (I) numaral› bendine uygun olarak belirli veya belirsiz süreli hizmet akitlerini derhal feshedebilir. ‹flçinin çal›flmaktan kaç›nd›¤› dönem içinde ücreti ve di¤er haklar› sakl›d›r. (‹fl K.m.83,105) tez-koop-ifl dergisi - 65 SA⁄LIK KÖfiES‹ Leyla EZG‹ Hasta ve Hasta Yak›n› Haklar› Derne¤i Baflkan› leyla.ezgi@tezkoopis.org HASTA HAKLARI GÜNÜ Ülkemizde, “Hasta Haklar› Günü’’ olarak an›lan 26 Ekim, ilk kez 1998 y›l›nda Hasta ve Hasta Yak›n› Haklar› Derne¤i taraf›ndan gerçeklefltirilmifltir. Dernek; Hasta Haklar› hareketinin ç›k›fl noktas› olarak kabul etti¤i 26 Ekim’i, 1996 y›l›nda hayat›n› bir hekim hatas› sonucu kaybeden Cahit Ezgi’nin ölüm gününü ‘’Hasta Haklar› Günü’ olarak kabul etmifltir. ‹lk y›llarda sadece dernek taraf›ndan an›lan Hasta Haklar› Günü, günümüzde birçok kamu ve sivil toplum örgütü taraf›ndan kabul görmektedir. tez-koop-ifl dergisi - 66 Dernek ‘’26 Ekim Hasta Haklar› Günü’’ ad› alt›nda de¤iflik etkinliklerle kamuoyunun ilgisini çekmeye çal›flmaktad›r. Konuyu gündemde tutmak, duyarl›¤› art›rmak ve özendirmek amac›yla; her y›l bir hasta ya da hasta yak›n›na, bir sa¤l›k çal›flan› ya da kurumuna, bir hukukçu ya da hukuk kurumuna ve bir gazeteci ve bas›n kurulufluna hasta haklar› konusunda yapt›¤› çal›flmalardan dolay› “Hasta Haklar› Teflekkür Plaketleri” vermektedir. Avrupa’da ise 2007 y›l›nda Avrupa Birli¤i Parlamentosu taraf›ndan 29 Mart Avrupa Hasta Haklar› Günü olarak kabul edilmifltir. Üye ülkelerin hasta haklar› konusunda duyarl›l›¤›n›n art›r›lmas› ve hasta haklar›na dikkat çekilmesi hedeflenmifltir. Umar›z bu etkinlikler tüm dünyada yayg›nlafl›r. ‹nsan›n do¤um ile kazand›¤›, vazgeçilemez, devredilemez bir nitelik tafl›yan “sa¤l›k hakk›”n›n gerçek anlam› ile sa¤lanabilmesi noktas›nda hayati bir önem tafl›yan hasta haklar›n›n var olabilmesi için herkesin yapmas› gereken daha çok fley var. Bu say›m›zda derne¤in bu sene yapt›¤› ‘’ Hasta Haklar› Günü’’ bas›n aç›klamas›na yer veriyoruz. Herkesin hasta haklar› gününü kutluyor, hasta haklar›n›n örgütlü mücadelenin parças› olmas› dile¤imizi tekrarl›yoruz. Sa¤l›kl› günler diliyoruz. 2010 YILI 26 EK‹M HASTA HAKLARI GÜNÜNDE, ARTIK SA⁄LIK H‹ZMETLER‹ KARfiILIKSIZ DE⁄‹LD‹R! Sa¤l›k hizmeti sunucular›; sa¤l›k hizmetini verirken hastan›n bedensel ve ruhsal bütünlü¤ünü, sayg›nl›¤›n› korumay›, hastan›n aktif kat›l›m›n› sa¤lamay›, hastan›n adil, eflit ulafl›labilir bir sa¤l›k hizmeti alabilmesini hedeflemeli, hizmet sunulurken de hasta haklar›n› gözetmelidirler. Hasta haklar›n›n temel amac› hastalar›n bilinçlendirilerek, desteklenmesi ve güçlendirilmesi olmal›d›r. Hasta sa¤l›k hizmeti al›rken haklar› oldu¤unu, hak ihlali halinde nerelere, nas›l baflvurulmas› gerekti¤ini bilmelidir. Hastalar ve yak›nlar› doktora gitmekten, hastanede yaflayacaklar›ndan, hastas›na veya kendisine kötü davran›lmas›ndan korkmamal›d›r. Hasta Sa¤l›k Köflesi hekimine soru sorabilmeli, yeri geldi¤inde sa¤l›k sistemini sorgulayabilmelidir ki ortak ihtiyaçlar belirlensin, sorunlar h›zl› ve etkin yollarla çözümlenebilsin. Hasta, sa¤l›k hizmeti s›ras›nda kendisinden istenen tahlillerin ve görüntüleme ifllemlerinin kendisinden neden istendi¤ini ve hekimin hastal›¤› ile ilgili ne düflündü¤ünü bilmez. Sorarsa, zorla ulaflt›¤› sa¤l›k hizmetini alamamaktan korkar. Son y›llarda Sa¤l›kta Dönüflüm Program›yla var olan birçok hakk›n› kaybetti¤ini ancak yaflayarak ö¤renir. Sa¤l›k hizmetlerinin ‘’ne kadar para o kadar sa¤l›k hizmeti’’ haline dönüfltü¤ünü hastanelere gereksinimi oldu¤unda fark eder. Hizmeti alabilmek için, marketlerde sat›lan ürünlerin üstünde bulunan ve ad› ‘’barkot’’ olan çizgili fifli eline almay›nca hiçbir ifllem yapt›ramad›¤›n›, Bu ‘’barkot’’la maafl›ndan muayene ücreti kesildi¤ini, cebinden eczanede ek ücret ödedi¤ini, Hekimlerin bu ‘barkot’ sayesinde prim ald›¤›n›, Ne kadar çok ‘barkot’ o kadar ‘prim’ sisteminin uyguland›¤›n›, Kendisinin cebindeki paraya göre A,B,C, D,E harfleriyle s›n›flara ayr›ld›¤›n›, Bu s›n›flara göre ‘’Kat›l›m pay›, ilave ücret’’ ödemesi gerekti¤ini, ‹laçlar›n›n baz›lar›na ‘’kat›l›m pay› ve ek ücret’’ ödemeden, baz›lar›n› ise hiç alamad›¤›n›, 18 yafl›n üstündeki k›z ve erkek çocu¤unu hastaneye götürdü¤ünde, GSS kapsam›nda de¤ilse prim ödemeden, hizmet alamad›¤›n›, 18 yafl›n alt›ndaki k›z ve erkek çocu¤unu hastaneye götürdü¤ünde’’ücret ödenmeyecek’’ denmesine karfl›n e¤er anne veya babas› GSS kapsam›nda de¤ilse ücret ödemesi gerekti¤ini, Aile hekimli¤i uygulamas›yla sadece ‘’tedavi’’ edilece¤ini, hastalanmamas› için koruyucu sa¤l›k hizmetlerini alamad›¤›n› ö¤renir. GSS tam uygulanmaya baflland›¤›nda, ayl›k prim ödemeden sa¤l›k hizmeti alamayaca¤›n›, Prim ödememesi için evindeki kifli bafl›na düflen gelirin asgari ücretin 3’te birinden az olmas› gerekti¤ini (bugün 253 TL’den az), Kamu hastanelerinin yok olaca¤›n›, henüz ö¤renmedi. Genel Sa¤l›k Sigortas› ile ‘’herkesin sa¤l›k hizmetinden faydalanaca¤›, sistemin d›fl›nda kalmayaca¤›’’ söylenmesine karfl›n. ‘Prim, kat›l›m pay›, ek ücretler’ ödeyemeyenin sa¤l›k hizmeti alamayaca¤› bir sistem içinde Hasta Haklar› Yönetmeli¤inde yer alan ‘’Hasta, adalet ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde sa¤l›kl› yaflaman›n teflvik edilmesine yönelik faaliyetler ve koruyucu sa¤l›k hizmetleri de dâhil olmak üzere, sa¤l›k hizmetlerinden ihtiyaçlar›na uygun olarak faydalanma hakk›na sahiptir.’’ Maddesi ihlal edilmektedir. HAYAD; çözümün sa¤l›kç›s› ve hastas›yla birlikte elbirli¤i yap›lmas› gerekti¤inin bilinciyle, 26 Ekim Hasta Haklar› Günü’nde gerçekleri bir kez daha kamuoyuyla paylafl›rken, sa¤l›¤›m›z›n kaybolmadan korunmas›, sa¤l›k hizmetlerinin eflit ulafl›labilir ve ücretsiz olmas› ve sa¤l›k hakk›n›n, hasta haklar›n›n uygulanabilir olmas› dile¤imizi tekrarl›yoruz. HASTA VE HASTA YAKINI HAKLARI DERNE⁄‹ 26 Ekim 2010 tez-koop-ifl dergisi - 67 ÖDÜLLÜ BULMACA Haz›rlayan : Haydar Özdemiro¤lu 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 1 SOLDAN SA⁄A: 2 1/ NATO’nun yeni konseptine ba¤l› olarak devreye sokulan, özellikle Ortado¤u’ya yönelik ABD emperyalizminin tahakkümünü güçlendiren ve Türkiye’nin aktif olarak yer ald›¤› özel bir flekilde ‹srail’in korunmas›n› sa¤layan askeri projenin ad›. 2/ ‹ridyum elementinin simgesi… Kolay erimeyen metalleri birbirine birlefltirmek için kullan›lan metal ya da alafl›m… Kuyruk sokumu kemi¤i. 3/ Klasik Türk müzi¤inde si perdesi ve bu perdedeki makam… Tersi Enrique ön adl› XV. yüzy›l›n sonunda ve XVI. yüzy›l›n ilk otuz y›l›nda eser veren ‹spanyol mimar. 4/ Karadeniz Teknik Üniversitesi… Fizyoloji uzman›. 5/ Oku ya da oka benzer uzant›lar› olan… ‹stanbul Sanayi Odas›. 6/ Tansu Çiller’in Baflbakanl›¤› döneminde Türkiye’nin 24 Ocak kararlar› ve 12 Eylül askeri darbesiyle içine girdi¤i neo-liberal karfl› devrim sürecinin yeni bir evresini gösteren, IMF ile Dünya Bankas›’na ba¤›ml›l›¤› derinlefltiren ekonomik kararlar›n al›nd›¤› gün… Bafl. 7/ Argoda çok çal›flmak, ezberleyerek ö¤renmek… Boru sesi. 8/ Sodyum elementinin simgesi… Nakit. 9/ Lantan ele- 3 tez-koop-ifl dergisi - 68 4 5 6 7 8 9 10 11 12 mentinin simgesi… Halkla iliflkiler… Rüzgar… Aktinyum elementinin simgesi. 10/ 400 y›l Britanya’n›n sömürgesinde kalan, 1920’nin bafllar›nda bölünmesiyle Kuzey ve Güney (ya da serbest) ad›n› alan, son olarak toksik bankalar›n çöküflüyle iflas›n efli¤ine gelen ada ülkenin ad›… Bir konutun, bir mülkün veya tafl›t gibi herhangi bir fleyin belli bir bedel karfl›l›¤›nda, bir süre için sahibi taraf›ndan baflkas›na verilmesi. 11/ Hakan… Bir ders program›n›n ya da bir ders kitab›n›n bafll›ca bölümlerine verilen ad. 12/ Tersi, sonu gelmeyen istek, afl›r› tutku… Genifllik… Baz› ilkel toplumlarda do¤aüstü güç ve etkisi oldu¤una inan›lan canl› veya cans›z nesne. YUKARIDAN AfiA⁄IYA: 1/ Dünyada f›nd›k üretiminin yüzde 75’ini tek bafl›na gerçeklefltiren ülkemizde f›nd›k üreticilerinin kooperatif örgütlülü¤ü olan, uzun zaman f›nd›k üreticilerine hizmet veren, fakat özellefltirme kararlar›yla ifllevsizlefl- Ödüllü Bulmaca tirilen, üyelerimizin de ma¤dur edildi¤i ve kapat›lma sürecine giren birli¤in ad›. 2/ Üretme gücü olan, çok üreten… Do¤u Anadolu’nun kuzey k›sm›nda do¤up ald›¤› birçok kollarla büyüyerek, Türkiye içinde 441 km yol kat ettikten sonra, Kafkasya’n›n güneydo¤usunda Mugan önünden geçerek, Hazar Denizine dökülen ve bütün uzunlu¤u 920 km olan nehir. 3/ Gül bahçesi… Bir ço¤ul eki. 4/ Bir göz rengi… ‹stanbul’da bir semt. 5/ Kur'an-› Kerim'in 18. suresi… Vilayet… Radon elementinin simgesi. 6/ ‹lenme, beddua… Yap›sal olarak içinde var olan, d›flardan gelmeyen özellik… Tavlada iki say›s›. 7/ Tersi, sürekli ve kal›c› olmayan, yok olan, ortadan kalkan… Kibarca olmayan, baya¤›. 8/ Kilometrenin k›salt›lm›fl›… Bizans Kiliselerinde kad›nlara ayr›lan yer…Ma¤ara. 9/ Yunan Mitolojisinde fiafak Tanr›ças›… Mobilya ve yap›da hareketli elemanlar› kapamaya yarayan madensel araç. 10/ Tersi, rengini, tazeli¤ini, canl›l›¤›n› veya parlakl›¤›n› yitirmifl olan, solmufl… Genellikle bir fley koymaya yarayan, giysinin belli bir 64. say› m›z›n bulmacas›n› do¤ru çözerek, çok satanlar lis tesinden NTV yay›n› “Zeki Oldu¤unu Düflünüyor musun” kitab›n› kazananlar›n isimleri 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. 11. 12. 13. 14. Ali fiahin SEV‹ND‹ Dijle GÖKSOY Erdo¤an GÜLER Fatma ASLAN Fevzi Y›ld›z Fuat S‹MA Hüseyin ‹NCE ‹lyas DEL‹HASAN ‹smail DA⁄AfiAN Mehmet BENL‹ Murat DEM‹REL Suzan AKTAfi Ünalan ATABEK Yavuz Selim D‹NGÇ‹ yeri aç›larak içine yerlefltirilen astardan yap›lm›fl parça. 11/ Uluslararas› Sivil Havac›l›k Organizasyonu… Protein bak›m›ndan oldukça zengin olan bir besin kayna¤›… Bir haber ajans›. 12/ Her y›l Ocak ay›nda belirlenen, asl›nda iflçi s›n›f›na ödenen ücretin alt s›n›r›n› belirleyen ve bir sosyal devlet normu olarak devreye sokulan ama bugün sefalet ücreti anlam›na gelen ve iflçi s›n›f›n› de¤ersizlefltirme takti¤i olan ücretin ad›. 64. SAYININ ÇÖZÜMÜ Sakarya Ankara ‹stanbul Tekirda¤ Ankara Ankara Antalya Sakarya Ankara Antalya Sakarya Samsun Sinop Denizli Bulmacay› ve bu bölümü kesip afla¤›daki adrese gönderin. Bulmacay› do¤ru olarak çözen üyelerimize ay’›n çok satan kitaplar›ndan biri gönderilecektir. Ad›n›z Soyad›n›z : ............................................................................................................................................. Aç›k adresiniz :................................................................................................................................................... ............................................................................................................................................................................ Gönderme adresi : Tez-Koop-‹fl Genel Merkezi ‹ller Sokak No. 7 Tando¤an/ANKARA tez-koop-ifl dergisi - 69 Ç OCUK Derleyen : Gizem KADIO⁄LU EVDE KA⁄IT YAPIMI Yaflam›n›zda ka¤›d› ne kadar çok kulland›¤›n›z› hiç düflündünüz mü? Sadece bir gününüzü hayal edin. Sabahlar› okudu¤unuz gazeteniz, otobüs kart›n›z, not defteriniz, paran›z, banka evraklar›n›z, faturalar›n›z … Bir gün içerisinde hepimiz bu say›lanlar› pek çok kez kullan›yoruz. Peki hayat›m›z›n vazgeçilmezi olan ka¤›d› kim, nas›l bulmufl? Gelin ka¤›d›n geçmifline bir göz atal›m. Lun’ un yapt›¤› ifllemler, geri dönüflüm ile ilgili bilgi sahibi olanlara eminim ki tan›d›k gelecektir. Ka¤›t, tekrar kullan›m› sürecinde de benzer ifllemlerden geçmektedir. Görüldü¤ü gibi ka¤›d›n yap›m› o kadar da zor de¤il. Hepimiz istersek kullan›lm›fl ka¤›tlar›, tekrar ka¤›da dönüfltürebiliriz. Nas›l m› ? Haydi birlikte görelim. Basamaklar ; 1-Tel bir elbise ask›s›n› bükerek bir kare yap›n. Naylon çorab›n bir baca¤›n› buna geçirerek bir elek yap›n. Çorab›n yerinden oynamamas› için iki ucundan paket lasti¤iyle ba¤layabilirsiniz. “fi:User:MPorciusCato, Creative Commons Attribution-Share Alike 3.0 Unported” Her gün çevremizde tonlarca ka¤›t kullan›l›yor. 2-Bir tepsiye bir kaç kat gazete ka¤›d›, üzerine de bir iki kat ka¤›t havlu koyun. M.Ö. 4000 y›llar›nda M›s›r’ da bulunan Papirüs denilen bitkinin sap›n›n kesilip, sulu vaziyette dövülüp, sert ve ince bir tabaka haline getirilmesiyle bir çeflit ka¤›t üretilmekteydi. ka¤›t havlu Bildi¤imiz haliyle ka¤›t ise; M.S . 105 y›ll›nda, Çinli bir askeri memur olan Ts’ai Lun taraf›ndan yap›lm›flt›r. Lun, duta¤ac› kabu¤u, kenevir ve kumafl paçavralar›n› suyla kar›flt›rarak ezip, presleyerek suyunu ç›karm›fl ve bunu bir tabaka haline getirmifltir. Tabakay› ise kurumas› için güneflin alt›nda b›rakarak ka¤›d› elde etmifltir. 3-Eski ince ka¤›tlar› küçük küçük y›rt›n. Dört bardak kadar olunca bunlar› bir kaseye boflalt›n. 4-Ka¤›tlar› örtecek kadar su koyun. Bir saat bekledikten sonra bir yemek kafl›¤› tutkal ekleyin. "Zyance, Creative Commons Attribution-Share Alike 2.5 Generic” tez-koop-ifl dergisi - 70 5-Parmaklar›n›zla ka¤›tlar› daha küçük parçalara bölün. Elinizle yo¤urabilirsiniz. Yaklafl›k on dakika sonra yo¤un bir kar›fl›m olacakt›r. 6-Ka¤›d› sa¤lamlaflt›rmak için kar›fl›ma küçük pamuk parçalar› kat›n. Renk vermesi için g›da boyas›, süslemek için ise yald›z, renkli dikifl ipli¤i ve yün parçalar› katabilirsiniz. 7-Ele¤i tepsideki ka¤›t havlular›n üzerine koyun. Kar›fl›m› ele¤in üzerine aktar›n ve ince bir tabaka halinde yay›n. 10-Üç gün sonra kuruyan hamuru elekten ay›r›n. Çok esnek olmayan bir geri dönüflümlü ka¤›t yapt›n›z. BU ‹fi‹N SIRRI NE ? Ka¤›t ince bitki liflerden olufltu¤u için, lifler su ald›¤›nda birbirinden ayr›l›r. Hamuru s›k›flt›rd›¤›m›z zaman lifler yeniden bir araya gelir ve tekrar ka¤›t oluflturur. Ka¤›t, ince bitki liflerinin bir araya gelmesiyle oluflur. 8-Üzerine naylon bir torba serin. Ka¤›t hamurunu merdaneyle ezip suyunu ç›kart›n. Bu ifllem s›ras›nda, torban›n alt›ndaki ka¤›t havlular kullan›lmayacak hale gelirse, yenileriyle de¤ifltirebilirsiniz. BUNLARI B‹L‹YOR MUYDUNUZ? Kullan›lm›fl ka¤›d›n, tekrar ka¤›t imalat›nda kullan›lmas› ile hava kirlili¤inin %74-94, su kirlili¤inin %35, su kullan›m›n›n %45 azald›¤›n› ve bir ton at›k ka¤›d›n ka¤›t hamuruna kat›lmas›yla 8 a¤ac›n kesilmesinin önlenebilece¤ini biliyor muydunuz? 9-Naylon torbay› ay›r›n, ele¤i kald›r›n ve malzemenizi ka¤›t havlu üzerinde kurumaya b›rak›n. Kaynakça: Ka¤›t yap›m basamaklar› ve resimleri Andrews, Georgina. ve Knighton, Kate.(2010), 100 Bilimsel Deney (Ankara: TÜB‹TAK) kayna¤›ndan yararlan›larak haz›rlanm›flt›r. http://www.cevreonline.com/atik2/geri_donusum.htm http://www.kagitpil.com/bilim-teknoloji/kagit-nedir-nasilyapilir.html tez-koop-ifl dergisi - 71 EVLENENLER ‹stanbul 5 Nolu fiube Baflkan›m›z RAB‹A ÖZKARACA ile Türk Harb-‹fl ‹stanbul Anadolu Yakas› fiube Baflkan› HÜSEY‹N ÖVER 16 Ekim 2010 tarihinde evlendiler. Mutluluklar dileriz. EMEKL‹ OLANLAR Antbirlik Gn. Md. de çal›flan Antalya fiubemizin üyesi ve eski Mali Sekreteri Dicle Üniversitesi Bas›mevi Md.de çal›flan Diyarbak›r fiubemizin üyesi BAYRAM TUNCEL AL‹ KADR‹ KAPLANO⁄LU Emekli oldu. Emeklilik döneminde sa¤l›k ve esenlik içinde uzun ömürler dileriz. Emekli oldu. Emeklilik döneminde sa¤l›k ve esenlik içinde uzun ömürler dileriz. ACIMIZ Real Hipermarket Fulya Ma¤. çal›flan Ankara Ün.Siyasal Bilgiler Fak. Çal›flan ‹stanbul 1 Nolu fiubemizin üyesi Ankara 1 Nolu fiubemizin üyesi SUAT ÖZDEM‹R SULH‹ AYTEK‹N Elim bir trafik kazas› sonucu 02.11.2010 tarihinde vefat etti. Üyemize Tanr›dan rahmet, kederli ailesine, yak›nlar›na, mesai arkadafllar›na ve flubemize baflsa¤l›¤› dileriz. vefat etti Üyemize Tanr›dan rahmet, kederli ailesine, yak›nlar›na, mesai arkadafllar›na ve flubemize baflsa¤l›¤› dileriz. Carrefour-Sa Etiler Ma¤azas›nda çal›flan ‹stanbul 1 Nolu fiubemizin üyesi CEM‹L GÜRSOY Vefat etti. Üyemize Tanr›dan rahmet, kederli ailesine, yak›nlar›na, mesai arkadafllar›na ve flubemize baflsa¤l›¤› dileriz. tez-koop-ifl dergisi - 72 ÜYELER‹M‹Z‹N D‹KKAT‹NE Ankara 1 Nolu fiubemize ba¤l› Türkiye Yard›m Sevenler Derne¤i’ne ait Ankara’da bir K›z Yurdu bulunuyor. 170 Yatakl› Yurt, Üniversite ö¤rencilerine hizmet veriyor. Yurt hakk›ndaki genel bilgi flöyle : Ankara'n›n merkezinde ve k›z›lay çevresinde bulunan K›z Yurdu, EKONOM‹K OLUfiU ile ön plana ç›kmaktad›r. Temel amac›; ça¤dafl anlay›fl›, güvenli ortam› ile k›z ö¤rencilerin e¤itimine katk›da bulunmakt›r. Daha fazla bilgi için: http://tyardimsevenlerdernegi.org.tr/ ULUSAL TÜKET‹C‹LER PLATFORMU’NUN SEND‹KALI ‹fiÇ‹LER‹N ÜRETT‹⁄‹ ÜRÜNLER‹ TÜKET SEND‹KALI ‹fiÇ‹LER‹N ÇALIfiTI⁄I YERLERDEN ALIfiVER‹fi YAP! KAMPANYASI BU MARKETLERDE TEZ-KOOP-‹fi SEND‹KASI ÜYELER‹ ÇALIfiMAKTADIR TEZ-KOOP-‹fi DERG‹S‹ Sahibi Türkiye Ticaret Kooperatif, E¤itim Büro ve Güzel Sanatlar ‹flçileri Sendikas› ad›na GÜRSEL DO⁄RU Genel Baflkan ‹Ç‹NDEK‹LER Baflyaz›......................................................................1 Bu Say›m›zda............................................................3 Baflkanlar Kurulumuz Topland›.................................4 Uluslararas› ‹liflkiler....................................................6 Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z..............................10 Perakende Sektöründe de¤er yaratmak..................19 Yaz› Kurulu Gürsel Do¤ru Hakan Bozkurt Ayhan K. Demirer Fikret Omak Haydar Özdemiro¤lu Volkan Yarafl›r Yadigar Keklik Zekeriya Al Müberra Rüzgar Örgütlenme Çal›flmalar›m›z.....................................20 E¤itim Seminerlerimiz..............................................22 Fransa’da Genel Grev.............................................23 Sendikam›zdan Haberler.........................................26 Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar..........32 fiube Kongreleri.......................................................42 Kad›n Gözüyle ........................................................46 Asgari Ücret ............................................................50 Sorumlu yaz› ‹flleri Müdürü Yadigar Keklik Gülebildi¤imiz Zaman Korkmay›z............................52 ‹flçinin Yaflam›ndan.................................................54 Kültür Sepeti............................................................56 YÖNET‹M YER‹ Biliflim......................................................................59 ‹ller Sokak No. 7 ‹z b›rakanlar “‹smet Demir”......................................61 Tando¤an/ ANKARA Bas›nda Tez-Koop-‹fl...............................................62 Tel : (0312) 213 34 44 Bas›ndan Seçti¤imiz................................................63 Fax : 213 34 30 Mizah.......................................................................64 www.tezkoopis.org.tr Hukuk Köflesi...........................................................65 e-mail: basin@tezkoopis.org Sa¤l›k Köflesi :.........................................................66 Ödüllü Bulmaca.......................................................68 Grafik -Tasar›m Çocuk.......................................................................70 Zekeriya Al Sosyal Haberler.......................................................72 TEZ-KOOP-‹fi DERG‹S‹; 4 Ayda bir ç›kar Yerel Süreli Yay›n Bas›n ahlak ilkelerine uyar Dergimizde yer alan yaz›lar yazarlar›n› ba¤lar Bas›m Yeri: Gurup Matbaac›l›k Tel : 0312. 384 73 44-45 Bask› Tarihi : Aral›k/2010 YEN‹ YILINIZI EN ‹Y‹ D‹LEKLER‹M‹ZLE KUTLAR, SA⁄LIK, MUTLULUK VE BAfiARILAR D‹LER‹Z. TEZ-KOOP-‹fi GENEL YÖNET‹M KURULU GENEL YÖNET‹M KURULU GÜRSEL DO⁄RU Genel Baflkan HAKAN BOZKURT Genel Sekreter AYHAN K. DEM‹RER Genel Mali Sekreter F‹KRET OMAK Genel Örgütlenme Sekreteri HAYDAR ÖZDEM‹RO⁄LU Genel E¤itim Sekreteri ADEM CAN Genel Yönetim Kurulu Üyesi LEVENT KOÇ Genel Yönetim Kurulu Üyesi TEZ-KOOP-‹fi SEND‹KASI fiUBELER‹ ADANA 1 NO’LU fiUBE fiube Baflkan› HÜLYA ÖZCAN Ç›narl› Mah. ‹nönü Cad. No: 32/44 Adana Tel:(322) 363 34 63 Fax: 363 34 63 ANKARA 1 NO’LU fiUBE fiube Baflkan› SAL‹H GÖNÜLLÜ Necatibey Cad. Sezenler Sok. No:2/16 S›hhiye / Ankara Tel:(312) 231 74 95 Fax: 231 74 96 ED‹RNE fiUBE fiube Baflkan› ‹SMA‹L HAKKI TUNA Mitatpafla Mh. Londra asfalt› Rasathane yan› No: 2 Kat : 3 Edirne Tel:(284)212 14 95 Fax:212 14 95 ‹STANBUL 2 NO’LU fiUBE Prof.Dr. Nihat Karlan Cad. Ery›lmazlar Sk. Camoluk ‹fl Mrk. Kat :2 Tel : 0216 574 24 40 Fax: 574 24 50 Bostanc› Sanayii/‹‹stanbul ERZURUM fiUBE fiube Baflkan› HAKAN KURT Gez Mh. Karaveli Sk. fiimflek Apt. Kat: 2 Erzurum Tel: (442) 234 60 89 Fax: 233 88 02 ‹STANBUL 4 NO’LU fiUBE fiube Baflkan› CEMAL KEMENT Merkez Mah. Büyükdere Cad. fiimflek Apt. No. 3 Kat : 3 Daire: 6 fiiflli/ ‹STANBUL Tel:(212) 232 39 47 - 232 39 92 Fax: 232 28 57 ANKARA 2 NO’LU fiUBE fiube Baflkan› MUSTAFA BARIN Necatibey Cad. No: 84/ 1 S›hhiye / Ankara Tel(312) 229 43 07 Fax: 229 18 47 ESK‹fiEH‹R fiUBE fiube Baflkan› RECA‹ ILGIN Cumhuriye Mh. Dilem Sk. No. 1 Ça¤layan ‹fl Mrkz. Kat : 7 D. 61 Eskiflehir Tel:(222) 221 45 26 Fax: 220 83 74 ANKARA 4 NO’LU fiUBE fiube Baflkan› LEVENT KOÇ Necatibey Cad. Sezenler Sok. No:2/18 S›hhiye / Ankara Tel:(312) 231 74 98 Fax: 231 74 97 GAZ‹ANTEP fiUBE fiube Baflkan› B‹LAL ÖZTOKMAK ‹ncilip›nar Mh. Nail Bilen Cd. Ay›ntap ‹fl Mrk. 2. Kat No. 201 Gaziantep Tel: 0342 323 33 43 Fax: 323 33 43 ANTALYA fiUBE fiube Baflkan› SABAHATT‹N DE⁄‹RMENC‹ Tah›l Pazar› Mh. Adnan Menderes Bulv. Yüce 2 Apt. Kat: :2 D. 3 Antalya Tel:(242) 242 91 05 Fax: 248 15 89 GEBZE fiUBE fiube Baflkan› CELALETT‹N KURT Hac› Halil Mah. Yaz› Cad. No. 33 Gebze/KOCAEL‹ Tel:(262) 646 18 49 Fax: 646 67 64 BURSA fiUBE fiube Baflkan› ÜNAL ÖZCAN ‹nönü Caddesi Birinci Ersan ‹flhan› Kat:5 No:29 Bursa Tel:(224) 224 29 37 Fax: 224 29 37 G‹RESUN fiUBE fiube Baflkan› HÜSEY‹N ÖZDEM Gazi Cad. No. 113/3 Giresun Tel:(454) 216 24 94 Fax: 216 06 57 D‹YARBAKIR fiUBE fiube Baflkan› M.ADEM CAN Ofis Ekinciler Cad. Kristal Apt. No: 17/G Diyarbak›r Tel:(412) 228 59 68 Fax: 228 59 68 ‹STANBUL 1 NO’LU fiUBE fiube Baflkan› RAH‹M SARIPOLAT Halaskargazi Cd. No. 226 Çifkurt Apt. Kat: 7 Daire: 24 fiiflli/‹STANBUL Tel:(212) 233 03 68 - 233 00 38 Fax: (212) 233 03 28 ‹STANBUL 5 NO’LU fiUBE fiube Baflkan› RAB‹A ÖZKARACA Büyükdere Cad. No. 64 kat: 3 Daire: 8 Mecidiyeköy/‹STANBUL Tel: (0212) 347 40 77 Fax: 347 40 78 ‹ZM‹R fiUBE fiube Baflkan› S.B‹ROL ASLANO⁄LU fiair Eflref Bulvar› Emlak Kredi Apt No:100/ 601 Alsancak / ‹zmir Tel:(232)463 52 59 Fax: 463 54 72 ‹ZM‹R 2 NOLU fiUBE fiube Baflkan› NAC‹ BOZ fiair Eflref Bulvar› Emlak Kredi Apt No:100/ 101 Alsancak / ‹zmir Tel: (232) 421 43 45-421 43 37 Fax: 421 43 92 ZONGULDAK fiUBE fiube Baflkan› SEDAT ÖLMEZ Meflrutiyet mh. Gazipafla Cad. Cumhuriyet ‹fl Merkezi No. 15/6 kat: 2 Zonguldak Tel:(372) 253 40 39 Fax: 251 52 72 Büro e-mail adresleri: tis@tezkoopis.org – orgutlenme@tezkoopis.org – egitim@tezkoopis.org muhasebe@tezkoopis.org – hukuk@tezkoopis.org