DİNİMİZ İSLAM Helal ve Haramlar
Transkript
DİNİMİZ İSLAM Helal ve Haramlar
www.dinimizislam.com DİNİMİZ İSLAM www.dinimizislam.com Helal ve Haramlar Künye Sahibi: Mehmet Ali Demirbaş Gazeteci – Yazar 29 Ekim Cad. No:23 Kat:4 Yenibosna İstanbul Tel: (0212) 454 38 20 mehmetali.demirbas@tg.com.tr Hazırlayan: www.bizimsahife.org 1 www.dinimizislam.com İÇİNDEKİLER Neleri yiyip içebiliriz Yiyip içmesi haram olan şeyler Eti yenen ve yenmeyen hayvanlar Şüpheli gıdaları yemek İçki, dinimiz ve sağlığımız Domuz eti yemek haramdır Gayri müslimlerin yemeklerini yemek İlaçlara konan alkol maddeleri Çay-kahve faydalı, tütün zararlıdır Etkisi kesin olan ilaçlar Çiğ et ve çiğ sebze yemek Yabani meyveleri yemek Kişiye göre haram helal değişir mi? Soğan sarmısak yemek yasak değildir Madımak toplamak Kur’an-ı kerim ve balık Bira mayası Boza Hayvan kesimi Hayvan sakatatları Tavuk yemek Yiyeceklerdeki kurt Kımız, kefir ve kombu çayı Az alkole fetva vermek Yemeklere alkol katmak Yeme içme adabı Besmele Helal gıdanın önemi Yemekten önce ve sonra dua etmek Zekat-ı şer'i ne demektir? Gazoz ve kola içmek Komşunun sarkan meyveleri Tavşan eti yenir mi? Gıdalarda ihtiyat Mecusinin yemeği ve zulmet Midye kültürü Helal gıda aramak 70 Yiyip içmekle ilgili çeşitli sorular 71 Neleri kullanabiliriz 80 Organ bağışı ve nakli 80 İnsan parçasını kullanmak 84 Hastaya kan vermek 85 Haram maddeyi ilaç olarak kullanmak86 Estetik ameliyat 87 Botoks yaptırmak 88 Cinsiyet değiştirmek 88 Dövme yaptırmak 88 Gözlere sürme çekmek 89 Peruk kullanmak 90 Nazar boncuğu 90 Kurşun döktürmek 91 Yüzük takmak 91 Resim yapmak 97 Duvara resim asmak 101 Çocuklara oyuncak bebek almak 104 Televizyon seyretmek 105 Haç, zünnar vs. 109 Altın gümüş eşya kullanmak 110 Küçük Mushaflar 112 Kına yakmak 113 İpek kullanmak 114 Kadınlara ve erkeklere benzemek116 Domuzun derisi de necistir 117 Kimyevi değişmeler 119 Evde hayvan beslemek 120 Hayvanlara eziyet vermek 122 Başkasının malını izinsiz kullanmak 128 Besmeleyi okunamayacak şekilde yazmak 130 Vücuttaki kılları temizlemek 130 Pahalı maden 131 Bone kullanmak 132 Şık giyinmek 132 Ağaç dikmenin önemi 135 Haram ve iyi niyet 136 Kaş aldırmak 137 Çeşitli sual ve cevaplar 138 3 3 4 9 12 14 17 19 20 23 23 24 25 27 28 29 31 31 31 35 36 37 38 39 41 44 56 59 60 61 62 66 66 67 68 69 2 www.dinimizislam.com Helal ve Haramlar Neleri yiyip içebiliriz Yiyip içmesi haram olan şeyler Sual: Yiyip içilmesi haram olan şeyler nelerdir? Haram edilmesinin sebepleri nelerdir? CEVAP Dinimiz haram ettiği için bazı hayvanların etleri yenmez. Elbette bunda bazı hikmetler vardır. Müslüman, hikmetini bilmese de dinin yasakladığı şeyi yapmaz. Gıdaların insanlar üzerinde iyi ve kötü tesiri olduğu bir gerçektir. Annesi kötü ise veya kötü bir kadının sütü ile beslenen çocuk yaramaz olur. Böylesine sütü bozuk derler. Kendi faydasını düşünen insan, dinimizin helal kıldığı şeyleri yemeli, yasak ettiği şeylerden kaçınmalıdır. Yiyip içmesi haram olan şeyler: 1- Bizzat kendisi haram olan şeyler yemek. [Leş, hınzır eti ve şarap gibi.] 2- Kendisi haram olmayıp, gasp, hırsızlık, rüşvet yolu ile alınan şeyler. 3- Doyduktan sonra yemek. 4- Alerji yapan gıda yemek. [Mesela balık, et, süt, yumurta, pastırma, turşu, çilek zarar verirse, bunlar, yalnız zarar verene haram, zarar vermeyene mubahtır.] 5- Zararlı şeyler yemek. [Mesela çamur, toprak, cam gibi.] 6- Zehirli olan şeyler yemek. [Zehirli ot, kokmuş et gibi.] 7- Uyuşturucu maddeler yemek. [Doktor tavsiyesiyle ilaç olarak kullanmak caizdir.] 8- Temiz, fakat iğrenç şeyler yemek. [Kurbağa, kanı olmayan böcekler, meyvenin, peynirin ve etin kurtları gibi.] Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: (Leş, akıcı kan, pis hınzır ve Allah’tan başkasının adı ile kesilmiş olan hayvanları yemek haramdır.) [Enam 145] Âyet-i kerimede sayılan bu haramlardan başka, yukarıda sekiz madde halinde açıklanan hususların da haram olduğu Peygamber efendimiz tarafından bildirilmiştnnir. 3 www.dinimizislam.com Eti yenen ve yenmeyen hayvanlar Sual: Eti yenen ve yenmeyen hayvanları, liste halinde bildirebilir misiniz? CEVAP Karada yaşayan hayvanlar ve kuşlar için, hadis-i şerifte şöyle bildirilmiştir: (Köpek dişi olan yırtıcı hayvanlar ve pençesiyle avlanan kuşlar yenmez.) [Müslim] Eti yenmeyen kara hayvanları: Domuz, kurt, ayı, aslan, kaplan, pars, leopar, panda, panter, çita, jaguar, puma, sincap, samur, sansar, kokarca, goril, maymun türleri [şempanze, babun, gibon, orangutan], sırtlan, fil, köpek, kedi, kunduz, porsuk, vaşak, çakal, tilki, gelincik gibi, avını köpek dişiyle yakalayan yırtıcı hayvanlar yenmez. [Şafii’de tilki, sırtlan, samur, sincap ve gelincik yenir.] Eti yenen kara hayvanları: Zürafa, kanguru, tavşan yenir. Eti yenen davar [koyun, keçi], sığır [manda, inek, boğa], deve gibi evcil hayvanların, yabani olanları da yenir. Mesela buffalo, bizon yabani sığırdır. Lama yabani devedir. Yani bunlar yenir. Keçinin yabanisi sayılan dağ keçisi, geyik, ceylan, antilop yenir. Yabani koyunlar da yenir. Evcil at, tenzihen mekruhtur. Midilli, bir at türüdür. At eti, Şafii ve Hanbeli’de helal, Maliki’de haramdır. Yabani atlar yenir. Evcil eşek yenmez. Yabani eşek denilen zebra yenir. Eti yenmeyen kuşlar: Avını pençesiyle yakalayan ve leş yiyen, çaylak, kartal, kerkenez, kuzgun, akbaba, leş kargası, yarasa, atmaca, şahin, martı, leylek, flamingo, egret, kelaynak gibi kuşlar yenmez. Haşaratlar da yenmez: Haşarat, yani toprak içinde yuvası olan küçük hayvanlar, helal değildir. Fare, akrep, yılan çeşitleri, kertenkele, timsah, kene, semender, kurbağa, kaplumbağa, salyangoz, arı, sivrisinek, karasinek, köstebek, kirpi, tahtakurusu, bit, pire gibi haşarat yenmez. [Şafii ve Maliki’de, kirpi ve kertenkele yenir.] Eti yenen kuşlar: İğrenç olmayan, leş yemeyen, avını pençesiyle yakalamayan kuşlar yenir. Saksağan, kumru, bülbül, kanarya, muhabbet kuşu, keklik, sülün, 4 www.dinimizislam.com bağırtlan kuşu, güvercin, bıldırcın, tarla kargası, tavus, kırlangıç, baykuş, papağan, turna, saka kuşu, çalı kuşu, ispinoz, serçe ve sığırcık gibi kuşlar helaldir. Hüthüt [ibibik] mekruhtur. [Martı Hanefi ve Hanbelî’de yenmez. Maliki’de martı ve balıkçıl yenir. Şafii’de kırlangıç, tavus, hüthüt, papağan yenmez. Martı, balıkçıl gibi deniz kuşları yenir.] Eti yenen kümes hayvanlarının yabanileri sayılan karatavuk, yabani ördek, yabani kaz, kuğu gibiler yenir. Hindinin yabanisi sayılan deve kuşu yenir. Deniz hayvanları: Hanefi hariç diğer üç mezhepte, deniz ürünlerinin hepsi yenir. Hanefi’de balık şeklinde olmayan hiçbir deniz ürünü yenmez. Mesela, ahtapot, kalamar, mürekkep balığı, denizhınzırı, denizatı, denizaygırı, denizanası, denizayısı gibi hayvanlar ve yengeç, midye, istiridye, ıstakoz, kerevit, karides, deniz salyangozu gibi deniz haşaratı yenmez. Somon, kalkan, yunus, balina, yılan balığı, kedi ve köpek balığı yenir. Necaset yiyen hayvan Sual: Necaset yemiş olan hayvanı yemek caiz midir? CEVAP Tezek ve başka necis şeyleri yiyen hayvanın eti kokarsa yemesi mekruhtur. Temiz şeyle beslenip, pis kokusu kalmazsa caiz olur. Necaset yemiş olan tavuk, koyun ve sığırı hemen kesip yemek mekruhtur. Tavuğu 3, koyunu 4, sığır ve deveyi 10 gün hapsetmek, yani necaset yedirmeyip temiz gıdayla beslemek gerekir. Şafii’deyse deve 40, sığır 30, koyun 7, tavuk 3 gün hapsedilir. Nereleri yenmez? Sual: Eti yenen hayvanların yenmeyen yerleri nelerdir? CEVAP Eti yenen her hayvanın 7 yeri yenmez. Bunlar, akan kan, idrar aleti, hayaları [koç yumurtası], bezleri [guddeleri], safra kesesi, dişi hayvanın önü ve idrar kesesidir. Kesmeden öldürülenler Sual: Kesmeden öldürülen hayvanlar yenir mi? CEVAP Kesmeyip de, bir yerine bıçak saplayarak, alnına vurarak veya boğarak veya ilaçlayarak, elektrikleyerek öldürülen kara hayvanları, leş olur. Bunları yemek haram olur. Hayvandan çıkanlar Sual: Ölen hayvandan çıkarılan peynir mayası ve süt temiz midir? 5 www.dinimizislam.com CEVAP Yalnız süt emip başka bir şey yememiş olan küçük kuzuların öldükten sonra karınlarından çıkarılan peynir mayaları temizdir. Koyun, sığır gibi ölmüş hayvanların memelerinden çıkan sütler de temizdir. Hayat alameti varsa Sual: Diri olup olmadığı belli olmayan hayvan boğazlanırsa yenir mi? CEVAP Hasta veya bayıltılan bir hayvan, diri olup olmadığı bilinmiyorsa, boğazlanırken hareket ederse veya diri hayvandaki gibi kan çıkarsa yenir. Çünkü bunlar hayat alametidir. Hayat alameti yoksa yenmez. Salam ve jambon Sual: Salam ve jambon yemek caiz mi? CEVAP Avrupa’da genel olarak salam, domuz etinden yapılır. İnek etinden de yapılanı vardır. Türkiye’de inek etinden yapılıyor. Jambon, Fransızca domuz sucuğu, domuz pastırması demektir. Fakat Türkiye’de inek etinden yapılıyorsa, yenmesinde mahzur olmaz. Sırf isminden dolayı bir gıdaya haram denmez. Hayvana tecavüz Sual: Çoban tarafından tecavüze uğrayan keçi kesilirse, etini yemek caiz olur mu? CEVAP Evet, caizdir. (S. Ebediyye) İhtiyaç halinde mezhep taklidi Sual: İhtiyaç olunca diğer mezhepleri taklit ederek deniz haşaratı yenir mi? CEVAP Mezheplerdeki farklı hükümlerin rahmet olduğu hadis-i şerifle bildirilmiştir. Zaruret veya ihtiyaç olunca, başka mezhep taklit edilerek, o mezhepteki helal olan bir hayvan yenir. Mesela kirpi etinin ekzama, kaşıntı, sedef, baras gibi deri hastalıklarına ve gelincik denilen fil hastalığına iyi geldiği Hayat-ül hayvan kitabında yazılıdır. Hanefi ve Hanbeli mezhebinde kirpi eti yemek haramdır. Şafii ve Maliki mezhebinde caizdir. Tesirli başka mubah bir ilaç yoksa, hastanın, bu iki mezhepten birini taklit ederek kirpi eti yemesi caiz olur. Kirpinin başını besmeleyle kesmek gerekir. Kirpi insanların yanında başını gizler, suya konunca başını çıkarır. Böylece başını kesmek kolay olur. Aç kalıp kendi mezhebine göre helal olan yiyecek bulamayan kimse, başka mezhepte helal olan bir yiyeceği yer. Hiçbir mezhepte de çare 6 www.dinimizislam.com bulamazsa, ölmeyecek kadar haram olan gıdadan yiyip içmesi caiz olur. (Hadika) Başka mezhebi gözetmek Sual: Kendi mezhebinde caiz; fakat başka mezhepte haram olan bir şeyi yememek evla değil midir? Mesela tilki eti Şafii’de helal, Hanefi’de haramdır. Şafiilerin de yememesi uygun olmaz mı? CEVAP Elbette diğer mezhepleri de gözetmek müstehab olur, iyi olur. Mesela Şafiiler deniz haşaratı yemese iyi olur. Şafii’de kadına dokunmak abdesti bozar. Hanefiler de kadına dokununca abdest almaları müstehab olur, iyi olur. Almasalar da caiz; ama öteki hak mezheplere de uymak müstehab olur. Yenmeyen hayvanlar Sual: Bazıları, (Köpek, yılan, kartal gibi bütün hayvanlar helaldir. Domuzdan başka hiçbir hayvan haram değildir. Domuzun da yağı, derisi ve gerisi helaldir. Hiçbir hadise inanılmaz) diyorlar. Peygamber efendimiz 23 yıl dini tebliğ etmedi mi? 23 yıl içinde neyin haram, neyin helal olduğunu bildirmedi mi? Köpeğin helal olduğunu bildiren hiçbir kitap var mıdır? Bunlar Peygamber efendimizin bildirdiklerine niye inanmıyorlar? CEVAP Bir hayvan leşse, eti pis, yağı ve kanı temiz olmaz. Kur’an-ı kerimde açıkça yazmıyor diye domuzun pisliğine helal denir mi hiç? Bunların hadis-i şeriflere inanmamalarının birkaç sebebi olabilir: 1- Resulullahın yalan veya yanlış söyleyeceğini sanmış olabilirler. Peygamber efendimizin doğru, emin olduğu birçok âyet-i kerimeyle bildiriliyor. Hâşâ Allahü teâlânın helal ettiklerine haram demiş olsaydı, Allahü teâlâ müdahale etmez miydi? İşte bir âyet-i kerime meali: (Eğer o [Peygamber] bize atfen, bazı sözler uydursaydı, biz onu kıskıvrak yakalayıp can damarını koparır, helak ederdik, hiçbiriniz de buna engel olamazdınız.) [Hakka 44–47] Demek ki, Peygamber efendimizin Kur’an-ı kerime aykırı bir şey söylemediği, bu âyet-i kerimeyle de sabittir. Şu halde, Resulullah efendimizin haram ettiği her şey Kur’ana uygundur. Ona uymak Kur’ana uymak olur. Birkaç âyet-i kerime meali: (İhtilaflı bir işin hükmünü öğrenmek için Kur'ana ve Sünnete bakın!) [Nisa 59] (İhtilaflı şeyleri insanlara açıklayasın diye bu Kitabı sana indirdik.) [Nahl 44, 64] 7 www.dinimizislam.com (Resulüme uyun ki, doğru yolu bulun!) [Araf 158, Nur 54] (Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80] (O nebi, güzel şeyleri helal, çirkin şeyleri haram kılar.) [Araf 157] 2- Eshab-ı kiramın yalan söylediğini sanıyorlardır. Eshab-ı kiram Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’an-ı kerimde övülmüş, her birinin Cennetlik olduğu açıkça bildirilmiştir. Bir âyet-i kerime meali şöyledir: (Mekke’nin fethinden önce Allah için mal verip savaşanlar, daha sonra mal verip savaşanlarla eşit değildir. Onların derecesi, sonradan Allah yolunda harcayıp savaşanlardan daha yüksektir. Fakat Allah hepsine de en güzel olanı [Cenneti] vaad etti.) [Hadid 10] Âyet-i kerimede, sapıklara fırsat vermemek için, ve küllen vaadallahül hüsna buyuruluyor. Yani Allah her birine Cenneti söz vermiştir buyuruluyor. Fazilet bakımından, Mekke’nin fethinden önce Müslüman olanlar, daha sonra Müslüman olanlardan elbette üstündür. Ama hepsi de Cennetliktir. Hepsinin Cennetlik olduğuna dair başka bir âyet-i kerime meali: (Muhacirlerin ve Ensarın [Muhacir eshaba yardım edenlerin] önce gelenlerinden ve bunların yolunda gidenlerden Allah razıdır ve bunlar da, Allah’tan razıdır. Allah bunlar için, altından ırmaklar akan Cennetler hazırladı. Bunlar Cennetlerde sonsuz olarak kalacaklardır.) [Tevbe 100] 3- Resulullah da, Eshab da doğru söyledi. Ama hadis âlimleri yalan söylemiş sanabilirler. Âlimlere itimat etmemizi Allahü teâlâ bildiriyor. (Bilmiyorsanız âlimlere sorun) buyuruyor. (Nahl 43) Peygamber efendimiz de buyuruyor ki: (Âlimlere tâbi olun.) [Deylemi] (Âlimler, Peygamberlerin vârisleridir.) [Tirmizi] (Âlimler rehberdir.) [İ.Neccar] Bu iddia sahipleri başka dinden olabilirler. Müslümanmış gibi gözüküp müslümanların itikadlarını bozmak istiyorlardır. Geriye, başka ihtimal kalmadı zaten. Tecavüze uğrayan hayvan Sual: Tecavüze uğrayan mısmıl hayvanın eti yenir mi? CEVAP Böyle işi sadist denilen ruh hastaları yapar. Çok çirkin ve büyük günahtır. Tecavüze uğrayan hayvan, kesilip yakılır. Yakmayıp etini yemek de caizdir. (F. Hindiyye, Dürr-ül-muhtar, S. Ebediyye) 8 www.dinimizislam.com Şüpheli gıdaları yemek Sual: İçinde domuz yağı olma ihtimali olan gıdaları yemek caiz midir? CEVAP Bazı kimseler; piyasadaki gıda maddelerinde domuz yağı ve meşrubatlarda alkol olabilir, kasaptaki et besmelesiz kesilebilir düşüncesiyle vesveseye kapılıyorlar. İmam-ı Gazali hazretleri buyurdu ki: Haram olma şüphesi olan şeylerden de sakınmalı; çünkü hadis-i şerifte, (Şüphelilerden sakınan, dinini, ırzını korumuş olur. Şüphelilerin etrafında dolaşan, harama düşebilir) buyuruldu; fakat yiyecek ve içeceklerde şüphe edip yememek, takva değil, vesvesedir. Mesela dinimiz, (Haram olduğu bilinmeyen şeyleri yiyin) buyurur. [Belki o haramdır; ama biz bilmediğimiz için günah olmuyor.] (Haram olduğu bilinmeyenleri yemeyin) buyurmuyor. Çünkü bunu her zaman tespit etmek imkânsızdır. Resulullah efendimiz bir müşrikin, Hazret-i Ömer de, bir Hıristiyan’ın [belki de necis olan] testisinden abdest almıştır. Eshab-ı kiram, gayrimüslimlerin verdiği suları içerler, onların sattığı et, peynir gibi gıdaları alırlardı. Hâlbuki pis, necis olan şeyleri yemek haramdır. Kâfirler ise ekseriya pis olur. Elleri, kapları şaraplı olur. Hayvanı Besmelesiz keserler. Eshab-ı kiram, bunlara rağmen, necis olduğunu kesin bilmedikleri için, vesvese etmeyip, bu çeşit gıdaları yerlerdi. (İhya) İmam-ı Kastalani hazretleri buyurdu ki: (Peygamber efendimiz, Hayber’de, eshab-ı kiramla bir Yahudinin zehirli kebabından bir lokma yedikten sonra, (Bu et, bana zehirli olduğunu söyledi) buyurup başka yemedi ve son hastalığında, (Hayber’de yediğim zehirli etin acısını hâlâ hissediyorum) buyurdu.) [Mevahib] Resulullah efendimiz, bir Yahudinin ekmeğini ve tereyağlı yemeğini temiz mi diye sormadan yedi. Bu domuz yağı mı, koyun yağı mı, ekmeğin hamuru su ile mi, yoksa şarap ile mi yoğruldu diye sormadı. Müşrik kadının su kabından abdest aldı. Bunlar, araştırmanın gerekmediğine birer delildir. (Berika) İmam-ı Rabbani hazretleri buyurdu ki: (Kâfirlerin vücutları değil, inançları pistir. Kur’an-ı kerimde, (Ehl-i kitabın [Yahudi ve Hıristiyanın] pişirdiklerini [ve kestiklerini] yemek helaldir) buyuruldu. (Maide 5) Kâfirlerle alış-veriş eden Müslümanları pis bilmemeli, bunların 9 www.dinimizislam.com yiyecek ve içeceklerinden sakınmamalı! Bu hâl, ihtiyat değil, bu halden kurtulmak ihtiyattır.) [Mektubat 3/22] Kâfirler, gıdalarımıza necaset katabilecekleri gibi, zehir de katabilirler. Nitekim Yahudi yemeğe zehir katmıştır. Peygamber efendimiz de, araştırmadan o yemeği yemiştir. Çünkü necis olduğu bilinmeyen şeyleri yememek takva değil, vesvese olur. Dinimiz de vesveseden kaçmayı emretmektedir. (Hadika) Dinimizde, “Bir şeyin helal olması için delil aranmaz, haram olması için delil aranır” kaidesi vardır. Necis olduğuna bir delil bulunmazsa, temiz kabul edilir. (Usul-i Pezdevi) Margarin, sucuk, meşrubat ve diğer gıdaların içine necaset katılsa, fakat katıldığı bilinmese yemek caiz olur. Bilmek, ya bizzat görmekle veya adil Müslümanların necaset katıldığını biz gördük demeleriyle anlaşılır. Katılıyormuş demekle haram olmaz. (Eşbah) Sabunlara da domuz yağı katılabilir. Fakat necasetli yağ ve domuz yağı sabun yapılınca, şarap sirkeye dönünce temiz olur. Bütün kimyevi değişmeler böyledir. (Tahtavi) Gıda maddelerine hile yapılabilir. Fabrikada içine çeşitli necasetler katılabilir. Yahut ihmal yüzünden necaset karışabilir. Reçelin, pekmezin içine fare düşüp ölebilir. İmalatçı, kazanı dökmeyebilir. Meşrubatlara konan esans, alkolde eritilebilir. Bunun gibi çeşitli necaset karışabilir. Fakat içinde necaset olduğu kesin olarak bilinmeyen bütün gıda maddeleri temiz kabul edilir, yenmesi günah olmaz. (Tahrir) Necis olma ihtimali Sual: Piyasadaki herhangi bir gıdanın, necis olma ihtimali olduğu için, sakınıp yememek caiz mi? CEVAP Necis olduğu kesin bilinmeden sakınmak, vesvese, kuruntu ve zararlı olur. (K. Saadet) Domuz E maddesi Sual: Domuz yağı veya alkol bulunma ihtimali olan gıdaları yemek caiz olur mu? CEVAP İhtimal üzerine karar vermek yanlış olur. Dinimiz, (Bir şeyin helal olması için delil aranmaz, haram olması için delil aranır) der. Necis olan bir şeye dair bir delil bulunmazsa, temiz kabul edilir. Margarinlerde domuzdan üretilen katkı maddeleri kullanıldığına dair çıkarılmaya çalışılan asılsız söylentiler ve “E listesi” ile ilgili iddialar üzücü bir haksızlıktır. Gıda katkı maddelerinin belirtilmesinde Sağlık 10 www.dinimizislam.com Bakanlığı’nca hazırlanan Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği, Avrupa Topluluğu kodunu benimsemiş ve kanunen ambalajlara yazılma zorunluluğu getirmiştir. Bu sistem çerçevesinde “E” ve ilgili gıda katkı maddesinin kod numarasının ambalaj üzerine konması zaruridir. Türkiye’de domuz kaynaklı katkı maddeleri ile domuz yağı içeren mamul gıdalara üretim izni verilmemiş olup, bahsi geçen E listeli katkı maddelerinin domuz kökenli olması kanunî açıdan da kesinlikle mümkün değildir. Margarinlerde domuz yağı veya domuzdan elde edilmiş herhangi bir katkı maddesi yoktur, hiçbir zaman da olmamıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı da konuyu inceleyerek, bu tür dedikoduları yaymaktan sakınmak gerektiğini ve bu yağları yemenin dinen bir mahzuru olmadığını açıklamıştır. (Bitkisel yağ sanayiciler derneği) Fâsık ve şahitlik Sual: Gayrimüslim, fâsık veya bid’at ehli, bir gıdaya necis dese, onun sözü kabul edilir mi? CEVAP Hayır, gayrimüslim, fâsık veya bid’at ehli olanın, din işlerindeki sözü kabul edilmez. Doğru olarak söylediği, Allahü ekber diyerek okuduğu ezan bile kabul edilmiyor, tekrar okunması gerekiyor. Din işlerinde, ancak âdil bir Müslümanın sözü kabul edilir. Fâsık veya âdil olduğu bilinmeyen kimsenin, kıbleyi göstermesi, temiz, necis, helal, haram gibi, dinden olan şeyler için söylediği sözlere itibar edilmez. (Redd-ül-muhtar) Bid’at sahibi olanlar, (Ehl-i kıble) oldukları, her ibadeti yaptıkları halde, âdil değildir. (Hadika) Demek ki, herkesin şahitliği geçerli olmuyor. Hem Ehl-i sünnet olacak, hem de fâsık olmayacak, yani âdil olacaktır. Gayrimüslim, fâsık veya bid’at ehli, rapor tutsa da, belge gösterse de, din işlerinde sözü, şahitliği geçerli olmaz. Diğer işlerde ise, bunların sözlerine güvenmek caizdir. Şüpheliden kaçmak Sual: Domuz yağı veya alkol bulunma şüphesi olan gıdaları ve nasıl kesildiği bilinmeyen etleri yemekten kaçınmak takva olmaz mı? CEVAP Takva olmaz, vesvese olur. Hazret-i Ömer’in, (Bizler harama düşmek korkusuyla helallerin onda dokuzundan kaçındık) sözü, bu hususların dışındaki haramlar içindir. 11 www.dinimizislam.com İçki, dinimiz ve sağlığımız Sual: Şarabın, alkollü içkilerin, sağlığa faydalı olduğu, dozunda içki içmenin günah olmadığı söyleniyor. İçkinin dinimizdeki yeri nedir? CEVAP Kur'an-ı kerimde, hadis-i şeriflerde hamr kelimesi geçer. Hamr = alkollü içkidir. İçkinin, çeşitli hastalıklara yol açtığı, aklı azalttığı, karaciğeri bozduğu, beyni ve sinirleri harap ettiği, ilmi olarak defalarca tespit edilmiştir. Bir kimse, müslüman olmasa bile, sağlığa olan zararından dolayı içkiden uzak durmalıdır! Müslüman ise, sağlığa hiç zararı olmasa da, tek damla içmemelidir. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki: (Ey iman edenler, içki, kumar, putlar, fal okları şeytanın necis işleridir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan, içki ve kumar ile aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık hepiniz vazgeçin!) [Maide 90,91] Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (İçkinin haram olduğuna dair kesin hüküm indi.) [Müslim] (İhtimar [alkol teşekkül] etmiş her içki haramdır.) [Ebu Davud] (Çoğu sarhoş eden içkinin, azını da içmek haramdır.) [Nesai] (İçkide ilaç özelliği yoktur. Hastalık yapar.) [Müslim] (İçki, bütün kötülüklerin başıdır.) [Taberani] (İçki kötülük doğurur.) [Beyheki, Ruzeyn] (İçki her kötülüğün anahtarıdır.) [İ. Mace] (Allah’a ve ahirete inanan içki içmesin, içki içilen sofraya da oturmasın!) [Taberani] (İçkiden sakının! Ağaç dal budak saldığı gibi, içki de, kötülük saçar.) [İbni Mace] (İçki, günahların en büyüğüdür, her kötülüğün ve her günahın anasıdır.) [Taberani] (İçki içenin haya perdesi yırtılır, şeytan ona yoldaş olur, her kötülüğe sevk eder ve her iyilikten alıkoyar.) [Taberani] (Alkoliğin, kabrinden kalkarken, iki gözü arasında, "Bu Allah’ın rahmetinden mahrumdur" yazısı görülür.) [Deylemi] (Rahmet melekleri, sarhoştan uzak durur.) [Bezzar] (İçki içenin, kıyamette yüzü kara, dili sarkıktır, pis kokusundan herkes kaçar.) [Zevacir] (Bir zaman gelir ki, içkinin adı değiştirilip helal sayılır.) [İ.Ahmed] (İçki, zinadan kötüdür.) [R.Nasıhin] (Allahü teâlâ, içki içene, içirene, alıp satana, yapana, saklayana, 12 www.dinimizislam.com taşıyana, kendisine götürülene ve parasını yiyene lanet etti.) [İbni Mace] (Emanete hıyanet edilir, zekât ceza gibi istenmeyerek verilir, aşağı kimseler, başa geçer, zalimlere şerrinden korkulduğu için iyilik edilir, içkiler içilir, çalgılar çalınır ve sonra gelenler [türediler] öncekileri kötülerse, çeşitli felaketlere maruz kalırlar.) [Tirmizi] (Bir kral, bir adamı tutup “içki, katillik, zina ve domuz eti yemekten birini seç, yoksa seni öldüreceğim” der. Adam içkiyi seçer. Onu içince hepsini de yapar.) [Taberani, Hakim] (Kötülüklerin hepsi kilitli bir yerdedir. Bu yerin anahtarı içkidir. İçki içen, o kapıyı açıp içine düşer.) [Abdürrezzak] (Bütün kötülükler bir yere toplanmıştır. Bu yerin kilidi zina, anahtarı içkidir. Bütün iyilikler de bir yerde toplanmıştır. Bu yerin kilidi namaz, anahtarı abdesttir.) [İslam Ahlakı] (Eski zamanlarda bir abid, insanlardan ayrı bir yerde ibadet ederken, bunu gören bir kadın, ona gönlünü kaptırır, hizmetçisini gönderir. Hizmetçi, abide gelip; bir şahitlik için sizi çağırıyorlar der. Abid de gider. Birkaç kapı geçerek güzel kadının yanına varır. Kadın, “Ya bu çocuğu öldür, ya benimle zina et veya şu şaraptan iç. Birini yapmazsan bütün gücümle bağırır, seni rezil ederim” der. Abid, bunlardan birini yapmak zorunda kalınca, şaraba razı olur. Şarabı içince sarhoş olur, daha sonra kadınla zina eder, çocuğu da öldürür. Vallahi iman ile şarap bir arada olamaz. Biri diğerini uzaklaştırır.) [İbni Hibban] (Cenab-ı Hak, zurna, gırnata, ud, def gibi bütün çalgı aletlerini, cahiliyet döneminde tapınılan putları kaldırmamı emredip, kendisinden korkup da içkiyi bırakan mümine Cennet nimetlerini ihsan edeceğini de bildirdi.) [İ.Ahmed] (Şaraba değişik isimler konup içilir, çalgı ve şarkıcı kadınlar çoğalırsa Allahü teâlâ onları yere geçirir.) [İbni Mace, İbni Hibban] (Çalgılar çoğalır ve içkiler içilirse, yere batmak, başka kılığa çevrilmek gibi belalar gelir.) [Tirmizi] (İçki içilir, kötü kadınlar çoğalırsa, erkek erkekle, kadın kadınla yetindiği zaman, çeşitli belalar gelir.) [Beyheki] (Şarap içenin namazı kırk gün kabul olmaz.) [Tirmizi, Hakim, Nesai] (Namazı kabul olmaz) demek, namazı boşa gider demek değildir. Namaz borcundan kurtulur, namaz kılmakla kavuşacağı büyük sevaptan mahrum kalır demektir. Namaz kılanın, günahları bırakması kolaylaşır. 13 www.dinimizislam.com İçki içen de namaza devam etmelidir. (Kişi, mümin olduğu halde zina ve hırsızlık edemez, içki içemez. Bunları yapan İslam halkasını boynundan çıkarmış olur. Tevbe ederse, Allahü teâlâ tevbesini kabul eder.) [Nesai] (Zina eden ve şarap içenin imanı, gömleğin sırttan çıktığı gibi çıkar.) [Hakim] (İçki ile iman, bir arada bulunmaz, biri, diğerini uzaklaştırır.) [Beyheki] (İçki içenin kalbinden iman nuru çıkar.) [Taberani] (Alkolik olan Cennete giremez.) [Hakim] Her içki içene kâfir denmez. Çünkü Ehl-i sünnet itikadında büyük günah işleyene kâfir denmez. [Vehhabiler, büyük günah işleyene, mesela içki içene, namaz kılmayana, açık gezene kâfir derler. Vehhabiliğin bu yüzden de İslamiyet’le yani ehl-i sünnetle, alakası yoktur.] İslam âlimleri, (Cennete giremez) hadis-i şerifini, (Günahının cezasını çekmeden Cennete giremez) şeklinde açıklamışlardır. Hep büyük günah işleyen, namaz kılamaz, haramlara önem veremez, Allah korusun imanını kaybedebilir. Bunun için içki içenin ve diğer büyük günahları işleyenin bir gün iman nuru sönebilir. Atalarımız, (Su testisi su yolunda kırılır) demişlerdir. Her su testisi, su yolunda kırılmadığı gibi, her içki içen de imansız ölür denemez. Fakat devamlı işlenen günahlar, insanı küfre sürükler. İçki içenler, namaza önem verip kılmaya devam ederse, içkiyi bırakmaları kolay olur. Kur’an-ı kerimde mealen, (Namaz, her kötülükten alıkoyar) buyuruluyor. (Ankebut 45) Domuz eti yemek haramdır Sual: Domuzun herkese, ipek ve altının erkeklere haram edilişinin hikmeti nedir? CEVAP Dinimizde bir şey haram ise, hikmetini bilmesek de onun haram olduğuna inanmak gerekir. Muhammed aleyhisselamın peygamber olarak bildirdiği şeylere akla uygun olduğu, yahut tecrübe ile anlaşıldığı için inanmak iman olmaz. Çünkü bu, aklı tasdik etmek demektir. Haramlarda muhakkak vücuda zarar veren bir şey aranmamalıdır! Domuz, her türlü necaseti yiyen çok pis bir hayvandır. Zararlı olduğu için yalnız Türkler değil, Avrupalılar da, bir kimseye hakaret etmek için “Domuz” derler. Tevrat’ta domuz eti yasak edildiği için, bugünkü Yahudiler bile domuz 14 www.dinimizislam.com eti yemezler. Bugün tıp, insana en çok zarar veren ve hastalık bulaştıran etin domuz eti olduğunu tespit etmiştir. Domuz eti yiyenlerde [safra kesesi iltihabı, apandisit, bağırsak iltihabı, çeşitli çıbanlar, mafsal kireçlenmeleri, damar sertliği, romatizma, grip, tansiyon yüksekliği, kalb anjini, enfarktüs gibi] çeşitli hastalıkların görüldüğü meydana çıkmıştır. Domuz etinde bulunan büyüme hormonunun kansere sebebiyet verdiği açığa çıkmıştır. Domuz eti ile geçen trişinoz hastalığının bugün bile tedavisi yoktur. Domuz şeridi [tenya], mide ve bağırsak yolu ile kana geçerek, göz, beyin gibi önemli organlarda ağır hastalıklara, hatta ölüme sebep olmaktadır. Domuz eti yiyenlerde, kıskançlık hislerinin dumura uğradığı, namusunu kıskanmadığı tespit edilmiştir. Domuz yağı, E vitaminini birdenbire yok eder. İnsan, E vitamininden mahrum kalınca nesli söner, E vitamininin yokluğu sevgiyi, aşkı yok eder. E vitamininin noksanlığında erkeklerde kısırlık, kadınlarda çocuk düşürme hastalığı ortaya çıkar. E vitamini yağlardaki acılaşmayı önler. E vitamini tükenince A vitamini acılaşmayı önleyemez. A vitamininin yokluğunda da cinsiyete menfi yönde etki eder. Domuz eti ve yağı yiyenlerde karakter değişikliğinin ortaya çıktığı da tespit edilmiştir. Domuz etinin, diğer hayvan etlerine hiçbir üstünlüğü yoktur. Üstelik hazmı güç, protein değeri çok düşüktür. Domuzun daha başka zararları da tespit edilse, yine de (Mutlaka bu veya şu sebepten dolayı domuz haram edilmiştir) denilemez. Fakat hiç zararı tespit edilmese de dinimiz yasak ettiği için, domuz etini yemek haramdır. İpek ve altının erkeklere haram ediliş sebebine de bu açıdan bakmak gerekir. Sual: Domuz eti yerken besmele çekmenin hükmü nedir? CEVAP İbni Hacer-i Mekki hazretlerinin Zevacir isimli eseri ile, birkaç kitaptan aldığımız, küfre düşüren söz ve işlerden bazıları şunlardır: - Kesin haram olduğu bilinen bir şeyi yiyip içerken besmele çekmek. Mesela şarap içerken veya domuz eti yerken Besmele çekmek küfürdür. - Kâfirlerin dini âyinlerini, bayramlarını beğenmek. Mesela zaruretsiz bir Hıristiyanın Noelini tebrik etmek. Nevruz günü yumurta boyamak. - Meşhur bir harama helal, meşhur bir helale haram demek. Mesela 15 www.dinimizislam.com domuz yağı helal, üzüm suyu haram demek. Domuz yağı helal diyenler Sual: Reşat Halife denilen Mısırlı mezhepsizin kurduğu 19 culuk dinindekiler, (Allah Kur’anda domuz etini haram ediyor, yağına haram demiyor. Domuz yağı helaldir) diyorlar. Domuz eti haramsa yağı nasıl helal olur ki? CEVAP Bu sözde birkaç hata var: Birincisi mantık, kıyas hatası. Bir hayvan leş ise, eti pis, yağı temiz olmaz. Reşat Halifenin mantığı ile Allahü teâlâ sadece etine haram dedi, yağına veya pisliğine demedi diye, domuzun pisliğine helal denir mi hiç? İkincisi, haram edilmiş hayvanların hepsini Kur’anda bulmak mümkün mü? Mesela Kur’anda köpek eti yasaklanmıyor, yılan çıyan, kartal gibi hayvanların haram olduğu yazmıyor. Kur’anda bulamadım diye Allah’ın Resulünün haram ettiği bu hayvanlara helal denir mi? İnanmadıkları Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: (İhtilaflı bir işin hükmünü öğrenmek için Kur'ana ve Sünnete bakın!) [Nisa 59] (İhtilaflı şeyleri insanlara açıklayasın diye bu Kitabı sana indirdik.) [Nahl 44, 64] (Resulüme uyun ki, doğru yolu bulun!) [Araf 158, Nur 54] (Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80] (O Peygamber, güzel şeyleri helal, çirkin şeyleri haram kılar.) [Araf 157] Allahü teâlâ, sadece Kur’ana bakın demiyor, Sünnete de bakın, Resulüme uyun diyor. Kur’anı o açıklar diyor. Allah’ın bu âyetlerine inanmayan Kur’ana ve Allah’a inanmış olur mu? Bunun için (Yalnız Kur’an) diyen sapıklar, kesinlikle Kur’ana ve Allah’a inanmıyorlar. Hadis-i şeriflerde hangi hayvanların yenilip yenilmeyeceği açıkça bildirilmiştir. Kur’an-ı kerimi açıklamak gerektiği gibi hadis-i şerifleri de açıklamak gerekir. Kur’anda, (Bilmiyorsanız âlimlere sorun) da buyuruluyor. (Nahl 43) Bu âyetler, Resulullahın sözünün dinde delil olduğu gibi, âlimlerin de delil olduğunu bildiriyor. Bunları delil olarak kabul etmeyen Kur’ana nasıl inanmış olur ki? (Yalnız Kur’an) diyenler Allah’a, Kur’ana ve Onun Resulüne inanmayan tesettür düşmanı kimselerdir. Resulullahın sözünü kabul etmeyenlerin kâfir oldukları yine Kur’anda bildiriliyor: (Allah ile resullerinin emirlerini birbirinden ayırıp ikisi arasında bir yol tutmak isteyen kâfirdir.) [Nisa 150,151] 16 www.dinimizislam.com 19’cu, inat ederek diyor ki: Domuz yağının haram olmadığını, Allah’ın elçisi Reşat Halife, 6. surenin 145 ile 146. âyetini birbiri ile kıyaslayarak yapmıştır. CEVAP O âyetler yeni mi indi? Resulullah efendimiz o âyetleri nasıl açıkladı? 1400 senedir binlerce İslam âlimi geldi. Hangi İslam âlimi domuz yağı helal dedi ki? 146. âyette Yahudilere eti yenen hayvanlardan koyun ve sığırın iç yağının haram edildiği bildiriliyor. Buradan domuz yağının helal olduğuna nasıl kıyas edilir ki? Ne diye Reşat Halife’nin kıyasına inanıyorsun da, Resulullahın bildirdiğine inanmıyorsun? Allahü teâlâ, Resulüne vahiy ile bildirmiş O da bize bildirdi. Allah’a inanan vahye de inanır. Resulünün sözleri vahye dayanır. (Necm 4) 19’cu yine inatla diyor ki: Bence içki günah diye üzümü yasaklamak gibi, domuz eti günah diye yağını, derisini ve gerisini yasaklamak anlamsızdır. CEVAP Dini hüküm hakkında sence, bence olur mu? O zaman insan sayısınca din olur. Buna da din değil, dinsizlik denir. Dinde nakil esastır. Din bilgileri zamanla değişmez. Allah ve Resulünün sözleri senettir. Bu yüzden, bizim gibilerin Kur’an hakkında görüşleri geçersizdir. Çünkü hadis-i şerifte, (Kur'anı kendi görüşüne göre açıklayan kâfir olur) buyuruluyor. Domuz sütüyle beslenen kuzu Sual: Domuz sütüyle beslenen bir kuzunun etini yemek caiz midir? CEVAP Evet, caizdir. Necaset yiyen hayvanın etinin yenebilmesi için, deve 40, sığır 20, davar 10, tavuk 3, serçe 1 gün hapsedilir. Bir başka kavilde ise, deve ile sığır 10, koyun 4, tavuk 3 gün hapsedilir, yani necaset yedirilmez. Domuzlu kedi maması Sual: Kedi mamalarında domuz eti de oluyor. Kedinin bu mamayı yemesi günah olur mu? CEVAP Hayvana hiçbir şey günah olmaz. Bunu yedirene de günah olmaz. Domuz eti olmayanları tercih etmek iyi olur. Gayri müslimlerin yemeklerini yemek Sual: Hıristiyan kadınları, pişirdikleri yemekten bize getiriyorlar. Biz 17 www.dinimizislam.com de bu yemekleri yiyoruz. Bazıları gayri müslimlerin pis olduklarını, hediyelerini almanın caiz olmadığını söylüyorlar. Doğru mudur? CEVAP Gayri müslimlerin yemeklerini yemek, verdikleri hediyeleri alıp kullanmakta mahzur yoktur. İslam âlimlerinin en büyüklerinden olan imam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: (Tevbe suresi 29. âyet-i kerimesinde (Müşrikler elbette pistir) buyuruluyor. Hanefi âlimleri bu âyeti, Allahü teâlânın (Müşrikler pistir) buyurması, (Müşriklerin kalblerinin, itikadlarının pis olduğu içindir) diye açıklamışlardır. Gayri müslimler, temizliğe riayet ederlerse, bedenlerine pis denemez. Çünkü Peygamber efendimiz, bir yahudi evinde yemek yedi, bir müşrikin kabı ile taharetlendi. Hazret-i Ömer de bir Hıristiyan kadının kabından taharetlendi. Müşriklerin bedenleri de pis olsaydı, onların yemeklerini yemez, sularını içmezlerdi. Eğer müşriklerin bedenleri pis olsaydı, iman edince temiz olmamaları gerekirdi. O halde onlara pis denilmesi, kalblerinin pis olduğunu bildirmek içindir. İman edince kalblerindeki bu pislik gider, temiz olur. İtikadlarının, kalblerinin pis olması, bedenlerin de pis olmasını gerektirmez. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: (Ehl-i kitabın [Yahudi ve Hıristiyanların] pişirdiklerini, kestiklerini yemek helaldir.) [Maide 5] O halde, kâfirlere karışan, alış-veriş eden müslümanları pis bilmemelidir! Böyle müslümanların pis olduklarını sanarak, bunların yiyecek ve içeceklerinden sakınmamalı, müslümanlardan ayrılmak yoluna sapmamalıdır! Bu hâl, ihtiyat değil, bu halden kurtulmak ihtiyattır.) [Mektubat c.3, m.22] Yine İslam âlimlerinin en büyüklerinden olan imam-ı Gazali hazretleri de buyurdu ki: (Haram olduğu bilinmeyen şeyler yenir. Peygamber efendimiz, bir müşrikin, Hazret-i Ömer de, bir Hıristiyan kadının testisinden abdest almıştır. Eshab-ı kiram, kâfirlerin verdiği suyu içerdi. Halbuki, pis, necis olan şeyi yemek haramdır. Kâfirler ise, ekseriya pis olur. Elleri kapları şaraplı olur. Çeşitli şekilde öldürerek leş ettikleri hayvanları yerler. Eshabı kiram, buna rağmen, necis olduğunu kesin olarak bilmedikleri için, onlardan et, peynir gibi gıda maddelerini alıp yerlerdi.) [Kimya-ı Seadet] Dinimiz zimmiye [gayrı müslim vatandaşa] zekât hariç, sadaka, sadaka-i fıtr, adak ve hediye verilmesinin ve onlardan cizye ve hediye almanın caiz olduğunu bildiriyor. (Mevkufat, Dürer) Dinimiz, kâfire itikadlarından dolayı hürmet etmenin ve selam 18 www.dinimizislam.com vermenin caiz olmadığını; ama ihtiyaç halinde selam verip müsafeha etmenin caiz olduğunu bildiriyor. (Redd-ül-muhtar) Zimmiye zulmetmek, müslümana zulmetmekten daha büyük günahtır. Zimmiyi üzmemek için selam vermek caizdir. (Dürr-ül-muhtar) Hadis-i şerifte ise, (Zimmiye eza edenin hasmı ben olurum) buyuruluyor. (Hatib) Yine hadis-i şeriflerde (Hediyeyi reddetmeyin!) ve (İstemeden verilen şeyi alınız! Allahü teâlânın gönderdiği rızıktır) buyuruluyor. (Beyheki) Sual: Kâfirin ikram ettiği yenir mi, verdiği hediye alınır mı, bardağından içilir mi? CEVAP Üçü de Evet. Sual: Ateist komşuların getirdiği aşure veya tatlı gibi şeyleri yemek caiz mi? CEVAP Necis olduğu bilinmedikçe dinsizlerin yemeği yenir. Yani domuz eti ve şaraplı olduğu bilinmezse yenir. Sual: Şimdiki Hıristiyanlar kan akıtmadan, hayvanların kafasına kurşun sıkarak ya da boğarak öldürüyorlar. Bunların öldürdükleri hayvanları yemek caiz midir? CEVAP Boğarak veya kurşun sıkarak öldürdükleri kesin olarak biliniyorsa yenmez. Fakat zan ile olmaz. İlaçlara konan alkol maddeleri Sual: İlaç için hazırlanan ve içinde etil alkol olan şurupları içmek caiz midir? CEVAP Necis olan sıvı, mesela ispirto; ilaç gibi şeylere bir menfaat için karıştırılınca karışım temiz olur, fakat ilaç için olmayanları içmek haramdır. (İslam Ahlakı) Demek ki, ilaç için olan karışımlar affediliyor ve caiz oluyor. Domuz maddeli ilaçlar Sual: Sentetik yapılmayan, hayvanlardan, özellikle domuz ve sığırdan alınan Anilaz ve Tripsin gibi maddeler ihtiva eden ilaçlar kullanabilir mi? CEVAP 19 www.dinimizislam.com Kullanılır, hangi hayvandan alındığını araştırmak gerekmez. Çay-kahve faydalı, tütün zararlıdır Sual: Bir tasavvuf kitabında, (kahve, tütün, tömbeki, esrar, şaraptan daha kötüdür. Çünkü şaraptan kırk günde kurtulmak mümkün, ama ötekilerden sıyrılmak çok müşküldür) deniyor. Kahve, tütün, şaraptan daha kötü nasıl olabilir? CEVAP Kitaptaki ifadelerde bir nakil hatası olabilir. İstanbul Üniversitesi yayınlarından Gıda Kimyası kitabında deniyor ki: (Çaydaki tein ile, eskiden ayrı bir alkaloit olarak kabul edilen Kafeinin aynı olduğu tespit edildi. Çayda %2,5-3, kahvede ise %1,3 oranında kafein bulunur. Kafein, zihni açar, kan dolaşımını artırır, vücuda sıcaklık verir, yorgunluğu giderir, sindirimi kolaylaştırır. Fazlası sinir sistemi üzerinde etki yapar. Kalb hastalıklarında, sinirleri zayıf insanlarda ve çocuklarda az miktar kahve bile fena etki yapabilir.) [s. 658] Çaydaki kafein, kahvedekinden iki misli fazladır. Kahvedeki kafeine haram denirse, çaydakine de haram denmesi gerekir. Çoğu zarar veren şeyin, zarar verecek miktarını kullanmamalıdır! Vücuda zarar verecek kadar çok yemek de haramdır. Bazı gıdalar, bazı hastalara zararlıdır. Vücuda zarar verdiği bilinen şeyleri kullanmak doğru değildir. Bir kimseye kahve ve çayın fazlası zarar veriyorsa az içmeli, azı da zarar veriyorsa hiç içmemelidir! Hastaya haram olan bir şey, sağlama da haramdır denmez. İmam-ı Münavi hazretleri, Camius-sagir şerhinde kahve içmenin haram ve mekruh olmadığını bildirmiştir. (Hadika s.143) Çay ve kahvedeki kafein, tütündeki nikotin, fazla alınırsa elbette zararlı olur. Çoğu zarar veren mubah bir şeyin, zarar vermeyen az miktarının kullanılması haram değildir. Alkollü içkilerin ise, hiç zarar vermese de, damlası haramdır. İmam-ı Nevevi hazretleri buyuruyor ki: Sıvı içkilerin azı da haramdır. Esrarın sarhoş etmeyen miktarını ilaç olarak kullanmak caizdir. (Mühezzeb) Afyonun da sarhoş etmeyen az miktarı haram değildir. (Feth-urrahim s.30) İbni Hacer-i Mekki hazretleri buyuruyor ki: Afyon ve diğer zehirli otların alınan çok miktarları haramdır, fakat az miktarlarını ilaç olarak kullanmak caizdir. (Zevacir) Uyuşturucu benc otu mubahtır. Bununla sarhoş olmak haramdır. (Dürr-ül Muhtar c.3, s.166) İbni Âbidin hazretleri, bunu açıklarken buyuruyor ki: 20 www.dinimizislam.com Benc otunu ilaç olarak kullanmak caizdir. Sarhoş edici miktarı caiz değildir. (Çoğu sarhoş edenin azı da haram olur) hadis-i şerifi sıvı içkilere mahsustur. Zehirli bitkileri ve sarhoş edici katı ilaçları az miktarda kullanmak haram olmaz. (Redd-ül-muhtar c.5, s.295) Ali Echuri hazretleri, (Tütün içmek aklı giderir veya nafaka temininin terkine sebep olursa, haram olur. Böyle bir durum olmazsa haram olmaz) buyuruyor. (Gayet-ül-beyan) Tütün mubahtır. (Essulh-u beynel-ihvan, El-ukudüddürriyye, Tahtavi, Berika) Bursalı İsmail Hakkı hazretleri, ilk yazdığı kitaplarında, tütüne haram diyordu. Çünkü zamanın padişahınca tütün yasaklanmış, içene ceza veriliyordu. Tütüne israf yönünden hiçbir âlim haram dememiştir. Fakirin su yerine meşrubat içmesi israftır, fakat alıştığı için çay, kahve veya tütün içmesi israf olmaz. Şafii âlimlerinin çoğu, sigaraya tenzihen mekruh dedi. Hanefi’de, soğan, sarmısak gibi, tenzihen mekruhtur. (Tahtavi) Büyük bir âlim, mubah olan bir şeyi yasaklarsa, talebelerinin itaat ederek, o şeyi kullanmamaları gerekir. Fakat bu herkese şamil edilemez. Tütünün bazı zararları 45 yaşın altındakilerden, kroner kalb hastalığından ölenlerin % 80i sigara tiryakisidir. Sigara içenlerde akciğer kanseri, içmeyenlere nispetle 15 kat fazladır. Akciğer kanserine yakalananların % 94ünün sigara tiryakisi olduğu ortaya çıkmıştır. Sigara içmeyen kadınlarda kısırlık % 3,8, sigara içenlerde, % 41,8dir. Günde bir paket sigara içilen evdeki çocuklar da, günde 5 adet sigara içmiş gibi etkilenir. Bilhassa hamile ve emzikli iken sigara ve alkole devam eden anababalar, çocuklarının hayatlarını tehlikeye sokmuş olabilirler. Meşrubat ve kola içmek Sual: Bir yazar, Türk Standartları Enstitüsü'nün standartlarına göre, Türkiye’de üretilen gazozların içinde litrede 5 gr. kadar etil alkol bulunmasına izin verildiğini belirterek, sanki piyasadaki gazozların ve kolaların ekserisinde alkol bulanabileceği intibaını veriyor. Meşrubat içen Müslümanlara hedonizmin [hazcılığın, kendine lezzet veren şeyin] kölesi diye hakaret ediyor. Piyasada alkolsüz gazoz ve kola yok mu? Mevcut meşrubatları içmekte dinen bir mahzur var mı? 21 www.dinimizislam.com CEVAP İmam-ı Gazali hazretleri buyuruyor ki: Allahü teâlâ, (Necis olmayan gıdaları yemeyin) demiyor, (Necis olduğunu bilmediğiniz gıdaları yiyin) buyuruyor. Eğer (Mutlaka necis olmayanı yiyin) deseydi bu çok zor, hatta imkansız olurdu. Haram olmayan, fakat şüpheli olan şeylerden de sakınmalıdır! Fakat yiyecek ve içeceklerde şüphe edip yememek, takva değil, vesvesedir. Resulullah efendimiz, müşrikin; Hazret-i Ömer, hıristiyanın testisinden abdest almıştır. Eshab-ı kiram, gayrı müslimlerin verdiği suyu içerdi. Halbuki pis, necis olan şeyleri yemek haramdır. Kâfirler ise ekseriya pis olur. Elleri, kapları şaraplı olur. Hayvanı Besmelesiz keserler. Eshab-ı kiram, bunlara rağmen, necis olduğunu kesin bilmedikleri için, vesvese etmeyip, et, süt, peynir gibi gıdaları alıp yerlerdi. (İhya) İmam-ı Rabbani hazretleri buyurdu ki: Kâfirlerin vücutları değil, inançları pistir. Kur’an-ı kerimde, (Ehl-i kitabın [Yahudi ve Hıristiyanın] pişirdiklerini [ve kestiklerini] yemek helaldir) buyuruldu. Kâfirlerle alış veriş eden Müslümanları pis bilmemeli, bunların yiyecek ve içeceklerinden sakınmamalı! Bu hâl, ihtiyat değil, bu hâlden kurtulmak ihtiyattır. (3/22) İmam-ı Kastalani buyurdu ki: Resulullah, Hayber’de, bir Yahudinin zehirli kebabından bir lokma yedikten sonra, (Bu et, zehirli olduğunu söyledi) buyurup başka yemedi ve son hastalığında, (Hayber’de yediğim zehirli etin acısını hissediyorum) buyurdu. (Mevahib) Resulullah, bir Yahudinin ekmeğini ve yağlı yemeğini yedi. Bu domuz yağı mı, koyun yağı mı, ekmeğin hamuru su ile mi, yoksa şarap ile mi yoğruldu? diye sormadı. Müşrik kadının su kabından abdest aldı. Bunlar, araştırmanın gerekmediğini gösterir. (Berika) Bir şeyin helal olması için delil aranmaz, haram olması için delil aranır. Necisliğine dair bir delil yoksa, temiz kabul edilir. (Usûl-i Pezdevi) Sucuk, meşrubat ve diğer gıdaların içine necaset katılsa, ama katıldığı bilinmese yemek caiz olur. Katılıyormuş veya katılmasına izin veriliyormuş demekle, zan ile haram olmaz. (Eşbâh) Meşrubatlara konan esans alkolde eritilebilir. Ama bu bilinmiyorsa, temiz kabul edilir. Hatta ihtiyaç olunca hazırlanan karışımlardaki iki maddeden biri temiz ise ve necis olanın yerine temizini kullanmakta harac varsa, karışım temiz kabul edilir. Şafii’de, necis sıvıyı [mesela alkolü], ilaç ve ıtriyat ıslahı için kullanmak affedilmiştir. (Mezahib-i erbea, El-mafüvat) 22 www.dinimizislam.com Necis yağlar sabun yapılınca, şarap sirkeye dönünce temiz olur. Bütün kimyasal değişmeler böyledir. Çay, kahve ve meşrubattan hoşlanan kimseye hedonist köle denir mi? Peygamber efendimiz soğuk şurupları severdi. Etkisi kesin olan ilaçlar Sual: Hastalanınca, etkisi kesin olan ilaçları kullanmamak günah mıdır? CEVAP Elbette günahtır. Bazı ilaçların, mesela antibiyotiklerin ve sülfamidlerin bakterilere karşı tesiri; ekmeğin açlığı, suyun susuzluğu gidermesi gibidir. Yangını su ile söndürmek de böyledir. Tesiri kesin olan bunun gibi ilaçları kullanmamak tevekkül değil, ahmaklıktır, haramdır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Her hastalığın ilacı vardır. Yalnız ölüme çare yoktur.) [Taberani] Hazret-i Musa, hastalanınca, (İlaçsız da Allahü teâlâ şifa verir) diyerek ilaç kullanmadı. Allahü teâlâ, (İlaç kullanmazsan şifa ihsan etmem) buyurdu. İlacı kullanınca iyi oldu. Fakat sebebini merak etti. Allahü teâlâ, (Tevekkül etmek için, benim âdetimi, hikmetimi değiştirmek mi istiyorsun? İlaçlara tesir veren kimdir? Elbette tesirleri yaratan benim) buyurdu. (K. Saadet) Doktora gitmeli, ilaç kullanmalıdır. Fakat, şifayı doktor ve ilaçtan değil Allahü teâlâdan beklemelidir. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruldu ki: (İmanınız varsa, Allahü teâlâya tevekkül ediniz!) [Maide 23] İlaç almak, âyet-i kerime ve dua okumak ve yanında taşımak, insanın ömrünü uzatmaz, ölüme mani olmaz, eceli geciktirmez. Ömrü olanın dertlerini, ağrılarını giderip, sıhhatli, rahat ve neşeli yaşamasına sebep olur. İlaç kullanıp da iyi olmayan, ameliyat masasında ölen az değildir. Bu bakımdan, ilaca, doktora değil, Allah’a güvenmelidir. Allahü teâlâya güvenen müslüman da, dinimizin emrine uyarak doktora gidip ilaç kullanır. Çiğ et ve çiğ sebze yemek Sual: Mubah olan şey için delil aranmaz, haram olan şey için delil aranır diyorsunuz. Bir de Tam İlmihal’de dini konularda her meselenin cevabı var diyorsunuz. Çiğ et ve çiğ sebze yemek haram diye yazmıyor. Bunları yemek helal mi? CEVAP 23 www.dinimizislam.com Tam İlmihal’de yiyip içilmesi haram olanlar diye sekiz madde var. Bu maddelerin birinde zararlı şeyleri yemek, ötekinde de zehirli şeyleri yemek diye bildiriliyor. Kitapta ölçü bildiriliyor. Vücuda zarar veren her şey haramdır. Bir çok zehirli ot var. Zehirli olanını, mesela zehirli mantar yemek haramdır. Sebze ve meyvelerden de zararlı olanlar vardır. Alerji yapanlar vardır. Alerji yapana, kendisine zarar verenlere bu sebze ve meyveyi yemek haram olur. Başkasına haram olmaz. Bazı kimselere çilek alerji yapar. Bunların çilek yemesi caiz olmaz. Patlıcan, patates gibi çiğ sebze yemek bazı kimselere zararlıdır. Zararlı olanlara, zarar verdiği miktar günah olur. Mesela on tane çilek bir adama zarar veriyorsa, üç tane yiyince bir şey olmuyorsa üç çilek ona günah olmaz. Vejetaryen denilen kimseler, çiğ sebzelere alıştıkları için onlara zarar vermiyor. Zarar vermediği için de çiğ sebze yemek onlara günah olmaz. Çiğ et de, çiğ sebze gibi mubah gıdadır. Yenmesinde mahzur olmaz; ancak çiğ sebzelerin bazıları insanı zehirleyebilir. Bunun için vücuda zarar vermeyecek kadar yenebilir. Et de onun gibi, fazla yenirse vücuda zarar verebilir. Mesela yarım kaşık çiğ kıyma yenebilir. Haram olmasının ölçüsü vardır. Vücuda zarar verecek miktarı caiz olmaz. Bu zarar da, kişiden kişiye göre değişir. Eczanelerde deva için, şifa için satılan ilaçlar da böyledir. Bir insana 1-2 hap zarar vermiyorsa içebilir. On tanesi zehirliyorsa haram olur. Helal yemek bile böyledir. Çoğu zarar verdiği için tıka basa çok yemek haram olur. Hatta sigara da böyledir. Astım hastasını bir tane sigara komaya sokabilir. Ama kimisine 10 tane sigara zarar vermeyebilir. Herkese zarar veren miktarı haramdır. Bir insan, içmeyip de içinde nikotin zehri olan tütünü yese ne olur? Zarar vermiyorsa günah olmaz. Zarar veriyorsa günah olur. Bütün otlar böyledir. Sual: Çiğ yumurta içmek, sucuk gibi çiğ et yemek günah mıdır? CEVAP Çiğ yumurta içmek, sucuk, pastırma ve çiğ köfte yemek günah değildir. Yabani meyveleri yemek Sual: Dağdaki meyveler, yabani hayvanların rızkı olduğu için bizim yememiz caiz olmaz deniyor. Bunun için alıç, kuşburnu, kızılcık, yabani ahlat, mantar yemek günah mıdır? Yine hayvanın rızkı olan diğer yabani hayvanları yemek caiz değil midir? 24 www.dinimizislam.com CEVAP Hepsi caizdir. Âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerde bunların helal olduğu açıkça bildirilmektedir. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: (Allah’ın kulları için yarattığı [yerden çıkardığı] ziynet ve temiz rızkları kim haram kılabilir?) [Araf 32] (Yerde olan her şeyi, sizin ihtiyacınızı karşılamak için yarattım.) [Bekara 29] Berika kitabındaki hadis-i şerifte, Allahü teâlâ, (Ey Âdem oğulları, sizi kendim için yarattım. Canlı cansız her şeyi de sizin için yarattım) buyurmuştur. Demek ki, yaban meyveleri de, yaban hayvanları da insan için yaratılmıştır. Hiç kimse, Kur’an-ı kerimde de bildirildiği gibi, Allahü teâlânın helal kıldığını, haram kılamaz. Küçük balık büyük balığın kısmeti olabilir. Bir ceylan, aslanın nasibi olabilir. Bir tavşan bir canavarın rızkı olabilir. Ama bunlar insanların da rızkı, kısmeti olabilir. Dağda yetişen meyveleri, otları ve hayvanların yenmesini yasaklamak dinimize aykırıdır. Bu bakımdan nakli esas almayan, kafadan yazılan kitaplar okumak uygun değildir. Eğer falanca âlimin kitabında şöyle yazıyor diye nakli esas almıyorsa o muteber bir kitap değildir. Kişiye göre haram helal değişir mi? Sual: Bazı gıdaların, zarar verenlere, alerji yapanlara haram, zarar vermeyenlere mubah olduğunu bildiriyorsunuz. Hiç kişiye göre haram helal değişir mi? Birisine haram olan şey, birisine helal olur mu? CEVAP İstisnalar çoktur. Birisine helal olan şey ötekine haram olabilir. İşte vesikaları: 1- Zengine zekât farz iken, fakire farz değildir. Hac da, herkese farz değildir. Kurban kesmede de fakir zengin ayrımı vardır. Sadaka-i fıtır da böyledir. (Dürer) Demek ki birine farz olan ibadet, bir başkasına farz olmuyor. 2- Ayakta namaz kılmak [kıyam] farzdır. Ama hastalara farz değildir. (Cevhere) Demek ki birine farz olan bir husus, bir başkasına farz olmayabiliyor. 3- Vakit girmeyince namaz farz olmaz. Kutuplara yakın yerlerde yatsı ve sabah namazı farz olmuyor. Kılınması iyi olur. (Tahtavi) Demek ki her emir herkes için değildir. 4- Abdestin farzı dörttür. Ayakları olmayan için üçtür. (Halebi) 25 www.dinimizislam.com Demek ki abdestin farzı bile sağlama sakata göre değişiyor. 5- Dört rekatlı farzları, dört rekat olarak kılmak farzdır. Ama seferi olanlara farz değildir. Hatta iki rekat kılması vacibdir. (İbni Abidin) 6- Hür kadın için, el yüz hariç, vücudunun tamamını kapatması farz, açması haram iken, cariye için öyle değildir. Cariye, başını kollarını hatta dizden aşağısını da açabilir. (Hindiyye) 7- Kendi kardeşiyle evlenmek haram iken, başkaları ile evlenmek haram değildir. (Bahrür-raık) 8- Zenginlerin dilenmesi, hatta zekât alması haramdır. Fakat bunun istisnaları da vardır. Mesela hadis-i şerifte buyuruluyor ki: (İlim öğrenmekte olanın 40 yıllık nafakası olsa da, böyle zengin talebeye zekât vermek caizdir.) [Redd-ül-muhtar] Demek ki zengin birine haram olan şey, başka bir zengine helal olabiliyor. 9- Leş ve şarap haramdır. Açlıktan ve susuzluktan ölecek olanlara haram değildir. (Bezzaziyye) 10- Bazı ilaçlar, mesela penicilin, bazısına alerji yapar, ölümüne sebep olabilir. Kendisine alerji yapan ilaçları kullanmak haram olur. Ama bu ilaçlar başkalarına haram olmaz. (Berika) İlaçlarda olduğu gibi, gıdalarda, sebzelerde ve otlarda da alerji yapanlar vardır. Organlarında zafiyet olanlara zarar verenler, sağlam olanlara zarar vermezler. Bazı kimselere balık eti, süt, yumurta, biber, patlıcan, çilek gibi gıdalar zarar verir. Bunlar, yalnız zarar verenlere haram veya mekruh olur. Zarar vermeyenlere ise mubahtır. Afyon ve diğer zehirli otların alınan çok miktarları haramdır, fakat az miktarlarını ilaç olarak kullanmak caizdir. (Hadika, Zevacir) (Çaydaki tein ile, kahvedeki kafein aynı maddedir. Çayda %2,5, kahvede ise %1,3 oranında kafein bulunur. Kafein, zihni açar, kan dolaşımını artırır, vücuda sıcaklık verir, yorgunluğu giderir, sindirimi kolaylaştırır. Fazlası sinir sistemi üzerinde etki yapar. Kalb hastalıklarında, sinirleri zayıf insanlarda ve çocuklarda az miktar kahve bile fena etki yapabilir.) [Gıda Kimyası s. 658] Tıp kitapları aynen İslam âlimleri gibi bildirmektedir. Yani bir şey mesela kafein, tein, nikotin gibi şeyler kimilerine zarar veriyor, kimilerine vermiyor. Zarar verenlere elbette haramdır. Ama zarar vermeyenlere haram demek dini değiştirmek olur. Tütün de zarar vermeyen kimselere mubahtır. (El-ukudüddürriyye) Şeker sigara kadar zararlıdır Sual: Sigaranın zararlarını bildiren bilim adamları, şimdi de şekerin 26 www.dinimizislam.com zararlarını saymakla bitiremiyorlar. British Medical Journal’da yayınlanan bilimsel bir makalede, şekerin yüze yakın zararı sayılarak, (Şeker, sigara kadar tehlikeli olup, uyuşturucu sınıfına sokmak gerekir) deniyor. Bu kadar çok zararı olan şekeri yemek de haram olmaz mı? CEVAP Şeker de, diğer zararlı gıdalar gibi, herkese aynı ölçüde tesir etmez. Şeker hastasına zararı olursa da, diğerlerine, ihtiyaç kadar alınınca zararı olmaz. Her şeyin çoğu zararlı olduğu gibi, şekerin de çoğu zararlı olabilir. Şeker hastasına da, hasta olmayana da, zarar vermeyen miktarda şeker haram olmaz. Soğan sarmısak yemek yasak değildir Sual: Kur'an Müslümanlığı diyerek Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiği hususları inkâr eden, Kur'anda böyle şey yok diyerek Peygamber efendimizin bildirdiklerine uymak gerekmediğini söyleyen bir yazar, (Resulullahın yapmadığı ve yasakladığı her şeye uymak gerekmez. Mesela soğan, sarmısak yemediğine göre, müslümanların da yememesi gerekmediği gibi, bir kadınla halvette kalmak, onu kucaklamak, eline veya başka yerine dokunmak Kur'anda yasak edilmediğine göre, Resulullah yasak etse de uymak gerekmez) diyor. Peygamber efendimiz soğan-sarmısak yemeyi yasaklamış mıdır? Yasakladığına uymak gerekmez mi? CEVAP Peygamber efendimiz, soğan, sarmısak yemeyi yasaklamamıştır. Başkalarını rahatsız etmemek şartı ile soğan, sarmısak gibi kötü kokulu bitkileri yemekte mahzur yok. Bunları yiyerek, camiye gelmek yasaklanmıştır. Bu husustaki üç hadis-i şerif meali: (Soğan-sarmısak yemek haram değildir. Fakat kokusu gitmeden mescidimize yaklaşmayın!) [İbni Huzeyme] (Sarmısak, soğan, pırasa ve turp yiyen, mescidimize yaklaşmasın. Çünkü insanların rahatsız olduğu şeylerden melekler de rahatsız olur.) [Taberani] (Sarmısak yiyin, onunla tedavi olun! Sarmısak yetmiş derde devadır. Eğer yanıma melek gelmeseydi, elbette ben de yerdim.) [Tirmizi, Hakim] Bir ülkeye gelenin, önce biraz çiğ soğan yemesi sıhhate iyidir. Soğan, mikroplara karşı koyma gücünü arttırır. Soğandan sonra kereviz yenirse kötü kokusunu giderir. Peygamber efendimiz de, insanları ve her 27 www.dinimizislam.com zaman gelme ihtimali olan vahy meleğini rahatsız etmemek için çiğ soğan, sarmısak yemezdi. Pişmiş olarak yerdi. Peygamber efendimizin son yediği yemeğin içinde de pişmiş soğan var idi. Hadis-i şerifte, (Soğan ve sarmısakı pişmiş olarak yiyin) buyuruldu. Böylece kötü kokusu giderilmiş olur. (Mevahib) Resulullah efendimiz ne emrederse, onu yapmak, neyi yasaklarsa ondan kaçmak gerektiği, dine ait her sözünün vahy olduğu, Ona itaatin Allah’a itaat, Ona isyan edenin Allah’a isyan etmiş olduğu Kur'an-ı kerimde bildirilmektedir. (Haşr 7, Necm 4, Nisa 80) Peygamber efendimizin emrine uymak gerekmediğini bildiren yazar, aslında Kur'an-ı kerime inanmadığını açıklamış oluyor. Sual: Sarmısak yiyerek toplum içine çıkıyorlar. Çok rahatsız olunuyor. Böyle yapmaları uygun mudur? CEVAP Soğan, sarmısak yiyerek, sigara içerek, kötü koku ile başkalarını rahatsız etmek doğru değildir. Kötü kokudan melekler de rahatsız olur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Ağzınızı temizleyin! Kiramen kâtibin melekleri için, ağızdaki yemek artıklarının kokusundan daha kötü bir şey yoktur.) [Deylemi] (Kur’an okuyorsunuz, ağzınızı misvakla temizleyin!) [Ebu Nuaym] (Gece namaz kılmak için kalkan kimse, ağzını misvakla temizlesin! Çünkü bir melek namazda Kur’an okuyanın ağzına yaklaşarak dinler.) [Deylemi] Madımak toplamak Sual: Bir kimsenin etrafı çevrili yerine girip, kendiliğinden yetişen yemlik, madımak ve benzeri otları toplamakta mahzur var mıdır? CEVAP Çevrili yerine izinsiz girilmez. Çünkü Tam İlmihal’de diyor ki: “Tarlada yetişen yabani otları biçmeden önce ve mülkünde bulunan kaynaktaki, nehirdeki suyu, bulunduğu yerde iken satmak bâtıldır. Kendiliğinden yetişen otu, yerden çıkan suyu kullanmak ve birinin ateşinde ısınmak, herkesin hakkı ise de, bu hakkından istifade için başkasının mülküne izinsiz girilemez.” Etrafı çevrili olmayan tarlalardaki, arazilerdeki otları toplamakta mahzur yoktur. Sitelerde, site yönetimi tarafından dikilen çiçekleri izinsiz koparmak, site yönetiminin diktiği meyve ağaçlarındaki meyveleri izinsiz yemek caiz olmaz. Sual: Sokakta giderken yere düşmüş meyveler oluyor. Bunları alıp 28 www.dinimizislam.com yemek caiz midir? CEVAP Şehirde olsun, köyde olsun, ağaçtan sokağa düşmüş, ceviz gibi çürümeyen meyveleri, sahibinin izin vermiş olduğu biliniyorsa, alıp yemek caiz olur. Dut gibi çürüyecek meyve ise, sahibinin yasak ettiği bilinmedikçe alıp yenilebilir. Sual: Mezarlıktaki meyveler kimindir? CEVAP Mezarlık yapılmadan önce dikilmişse, dikene aittir. Sonra dikilmişse, diken kimse, meyveyi sadaka verir. Sahipsiz ise, âdete göre kullanılır. Yani herkes yiyorsa, herkes yer. Yahut toplayıp caminin masraflarına veriliyorsa, öyle yapılır. Kur’an-ı kerim ve balık Sual: Hadislere ve mezhebimizin hükmüne bakmadan, balık yemenin caiz olduğu Kur’andan anlaşılabilir mi? CEVAP Sadece Kur’ana bakarak anlamak imkânsızdır. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: (Taze et yemeniz ve ziynet çıkarmanız için denizi emrinize veren Odur.) [Nahl 14] Hanefi mezhebine göre, taze etten kasıt, yenmeyen deniz hayvanları değil, sadece balık ve balık şeklinde olanlardır. Hangi hayvanların nasıl yeneceği de şöyle bildiriliyor: (Meyte, kan, domuz eti ve Allah'tan başkası adına kesilenler size haram kılındı. Henüz ölmeden kesmeniz hariç, boğulmuş, vurulmuş, düşmüş, boynuzlanmış ve canavar tarafından parçalanmış hayvanlar haramdır.) [Maide 3] Devamındaki âyette de, keserken Allah adının anılması, yani Besmele çekilmesi bildiriliyor. Meyte, boğazlanmadan, dine uygun kesilmeden ölen hayvandır, leştir. Bir hayvan ötekini öldürse, dine uygun boğazlanmadığı için yenmez. Âyete bakınca, balığın da boğazlanması gerektiği anlaşılıyor. Ama balıkları hiç kimse kesmiyor. Üstelik besmele çekmeden de tutulabiliyor. Âyetten anladığımıza uyarsak, balığı kesmeden ve Besmele çekmeden yemek caiz olmaz. Fakat Peygamber efendimiz açıklıyor, (Balıkları kesmek gerekmez), hatta (Besmele çekmek de gerekmez) buyuruyor. Balıkları dinamitle veya başka şeylerle öldürünce yine yenir. Hatta bir 29 www.dinimizislam.com balık ötekini yese, her iki balık da yenir. Hâlbuki aslan bir geyiği parçalasa, o geyik yenmez. Peygamber efendimizin açıklaması olmadan bunları Kur'an-ı kerimden anlamak mümkün olmaz. Âyette, kanın da haram olduğu bildiriliyor. Dalak da kandır. Âyete bakarak dalak yemenin de haram olduğunu söyleyen cahiller olmuştur. Peygamber efendimiz, iki kanın helal olduğunu bildirmiştir. Bu iki kanın birisi dalak, öteki de ciğerdir. Peygamber efendimiz, (Denizin suyu temizdir, meytesi [bir sebeple öldürülmüş olanı] helaldir) ve (Kendiliğinden ölüp de, su üstüne çıkan balığı yeme, su çekilip de açıkta kalarak ölmüşse onu ye! Böyle bir sebeple denizde öleni de ye!) buyurdu. Su içinde kendiliğinden ölüp, karnı üst tarafta duran balık yenmez. Fakat ağ, saçma, ilaç, sarsıntı, dinamit veya herhangi bir maddeyle ölen her balık yenir. Suyun açılıp kurumasında, fazla sıcaktan veya fazla soğuktan dolayı ölen veya kuşlar tarafından öldürülen, su içinde bağlı tutulmakla ölen, buz arasında sıkışarak ölen balıklar yenir. Deniz içinde ölen veya sudan çıkarılmadan tokmakla vurulup öldürülen veya bıçakla başı kesilen balıklar yenir. Temiz olmayan suların içindeki balıkları yıkayıp yemek caizdir. Avlanan bir balığın içinden çıkan balık, sağlamsa yenir. Sual: Besmelesiz tutulan balık yenir mi? CEVAP Balık tutanın Müslüman olması ve Besmeleyle tutması şart değildir. Sual: İçini temizlemeden çiroz balığını kurutuyor, sardalyenin de salamurasını yapıyoruz. Böyle balıkları yemekte mahzur var mıdır? CEVAP İçini temizlemek gerekir. (Tahtavi) Sual: Suda ölen balığı yemekte bir mahzur var mıdır? CEVAP Balık kendiliğinden ölmüşse hastalıktan ölmüştür yenmez. Ama bir yere sıkışarak veya buz arasında kalarak veya elektirikle falan ölmüşse yenir. Sual: Oltayla balık tutmanın dinimizde hükmü nedir? CEVAP Oltayla balık tutmakta mahzur yoktur. Dinamitle falan da öldürmek caizdir. Bıçakla keserek öldürülse de yenir. Koyunları da bıçakla kesmek onlara eziyet olmaz. Sual: İçi ayıklanmadan yapılmış konserveyi sonradan yerken içi ayıklanırsa yemek caiz mi? 30 www.dinimizislam.com CEVAP Evet caizdir. İçi temizlenmeden pişirilen balık yenmez. Fakat salamurasının içi temizlenerek yenir. Sual: Balık canlı iken başını kesip temizlemek caiz olur mu? CEVAP Ölmeden önce başını kesmek uygun değildir. Kesilirse de yemek caizdir. Sual: İlaçla öldürülen balığı yemek caiz mi? CEVAP İnsana zarar vermezse caizdir. Havyar Sual: Balıktan çıkan havyar yenir mi? CEVAP Yenir. (Berika) Bira mayası Sual: Bakkallarda bira mayası adı altında satılan mayayı kullanmak caiz midir? CEVAP Bira mayası denilen mayanın içinde alkol yoktur. Bira mayası diyorlar. Aslında hamur mayasıdır. Hamur mayalamak için kullanmakta mahzur yoktur. Arpalar ıslanınca filizlenir. Filizler koparılıp, arpalar da kurutularak un yapılır. Buna malt denir. Malt, sarı toz veya şerbet halinde, skorbut denilen kanama veya zâfiyette ve çocuk mamalarında kuvvet verici ve hazım için kullanılır. İçinde alkol yoktur. Bunu da yiyip içmek günah değildir. (S.Ebediyye) Boza Sual: Boza içmek günah mı? CEVAP Taze boza içmek caizdir. Ekşiyerek alkol teşekkül ederse o zaman günah olur. Hayvan kesimi Sual: Her ülkede, etli yemek yemek caiz midir? CEVAP Ölçü şu: Müslümanların, müşrik olmayan 31 Hıristiyanların ve www.dinimizislam.com Yahudilerin kestikleri mısmıl hayvanların etleri yenir. Dinsizlerin, Budistlerin, Hinduların ve diğer bâtıl dinlere mensup kimselerin kestikleri hayvanın eti yenmez. Müşrik olmuş Hıristiyanların ve Yahudilerin kestiği etler de yenmez; ama müşrik mi diye de araştırmak gerekmez. Hıristiyan veya Yahudi olarak bilinen kimselerin kestikleri yenir. Müslümanım dediği halde, mürted olmuş kimselerin kestiği etler yenmez. Bunları da araştırmak gerekmediği için, kasaplarda ve marketlerde satılan etleri yemek caizdir, yani tenzihen mekruhtur. Mısmıl, sığır, davar gibi eti yenen hayvanlara denir. Sual: (Allah ismini söylememiş, ama zıddını da ifade etmemişse kitap ehlinin kestiği yenir. Mutlaka besmele çekmiş olması yahut kendi dillerinde Allah'ın ismini söylemiş olması şart değildir) deniyor. Besmelesiz kesilen hayvan leş olmaz m? CEVAP Evet, leş olur. Bir âyet-i kerime meali: (Leş, akıcı kan, pis hınzır ve Allah’tan başkasının adıyla kesilmiş olan hayvanları yemek haramdır.) [Enam 145] Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Besmeleyle attığın okla avladığını ye, av köpeğini de besmeleyle salmışsan ve talimli köpekse, yersin. Köpek talimsizse yetişip kesersen yersin.) [Müslim] Besmele kasten terk edilirse leş olur. Unutulursa mahzuru olmaz. Şafii’de Besmelesiz kesileni yemek de caizdir. Maliki’de, Besmele unutulursa da yenmez. İki hadis-i şerif meali: (Hayvan keserken Besmele unutulursa yerken söylemek yeter.) [Beyheki] (Hayvanı keserken besmeleyle beraber tekbir de getirin.) [Bismillahi Allahü ekber deyin.] [Taberani] Müslümanın veya ehli kitap olan kâfirin, Allahü teâlânın ismini veya bir sıfatını, herhangi bir dille söyleyerek, kestiği yenir. Söylemezse, hayvan leş olur. (Hindiyye) Hıristiyanın kestiğini yemek Sual: Kur'an-ı kerimde Ehl-i kitabın kestiği hayvanın yeneceği bildiriliyor. Acaba bugünkü Hıristiyanlar da ehl-i kitap mıdır? Kestikleri hayvanlar yenir mi? CEVAP Bugünkü Hıristiyanların, dinlerinin esası teslistir. Yani, (İsa, tanrıdır veya tanrının oğludur, ebedi olan tek tanrı, onu çok seviyor. Onun her istediğini yaptığı, yarattığı için her şeyi ondan istiyoruz, ona ve 32 www.dinimizislam.com onu temsil eden putlarımıza, bu niyetle yalvarıyoruz. Tanrı ve oğul, çok sevilen kimse demektir) diyerek, böyle inananlara ehl-i kitap denir ve kestikleri yenir. Keserken, İsa veya üç tanrıdan biri derse, yenmez. Böyle inanır, fakat söylemezse, yine yenir. Resmin, heykelin sahibinde ve haçta üluhiyet sıfatı bulunduğuna inanarak, mesela, istediğini yaratır, hastaya şifa verir diyerek tazim etmek, küfür olur, şirk olur. Tazim etmesi ibadet, tapınmak olur. Hıristiyanlardan, (İsa Allah’ın oğlu, melekler de kızlarıdır) diyerek, kızerkek resimlerine ve heykellere hürmet edenler müşriktir. Barnabas ve Aryüs mezhebinde olanları, böyle inanmadıkları için, müşrik değil, ehl-i kitaptır. Bir peygambere ve bunun, sonradan bozulmuş olan mukaddes kitabına inanan bir kâfir, bu peygamber tanrıdır veya oğludur dese ve putlara yalvarırsa da, buna ehl-i kitap denir. Çünkü, ilah, rab, tanrı, baba gibi isimler, yardım eden, yaratılmaya sebep olan, çok sevilen manasına da kullanılır. Bu isimleri, Hazret-i İsa’ya, bu manalarla söyleyene müşrik denmez. Ona, üç tanrıdan biri veya tanrı denilmesi, hakiki bir söz değil, mecaz olur. İsa da, ebedidir. Her şeyi yoktan yaratır diyen Hıristiyanlar, ehl-i kitap değildir, kestikleri yenmez. Hazret-i İsa’yı sevdiklerinden dolayı, istediklerinin yaratılmasına sebep olmaları için putlara, heykellere yalvaran Hıristiyanlar ehl-i kitaptır. Ehl-i kitabın hepsi de kâfirdir. (Hindiyye) Dinsizin kestiği Sual: Dinsizlerin kestiği hayvan yenir mi? CEVAP Yenmez. Müslüman kasaptan alınan bir etin, nasıl kesildiği bilinmiyorsa, helal olmak ihtimali varsa, [yani, kesenler Müslüman ve dinsiz karışıksa], yemek caiz olur. (Mizan-ül-kübra, Hadika, Berika, Mezahib-i erbea, Hayat-ül hayvan) Sual: Kesmeyip de, bir yerine bıçak saplayarak, alnına vurarak veya boğarak veya ilaçlayarak, elektrikleyerek öldürülen kara hayvanları yenir mi? CEVAP Hayır, bu şekilde ölen hayvan leş olur. Bunları yemek haram olur. Sual: Kaçan sığırı, koyunu, tavuğu tüfekle, tabancayla vurunca yemek caiz midir? CEVAP Sığır, koyun, tavuk, av hayvanı olmadığı için tüfekle vurulunca ölürse 33 www.dinimizislam.com yenmez. Onun için ölmeden önce kesilirse yenir. Sual: Hayvanı kesmeden şoklamanın dinen mahzuru var mı? CEVAP Şoklamak uygun değil ama kesilince haram olmaz. Canı varken, yani ölmeden önce kesilirse yenir. Şoklamanın yemek açısından mahzuru olmaz. Sual: Soluk borusu ve şah damarı kesilmese, başka damarı kesilip az miktarda kan aksa, bu hayvanın eti yenir mi? CEVAP Yenir. Sual: Kurbanlık koyuna taksi çarpıp kan akarak öldü. Eti yenir mi? CEVAP Yenmez. Ölmeden önce kesilse idi yenirdi. Sual: Kurşun attığım keklik, yaralanıp önüme düştü. Bıçak olmadığı için, kellesini kopardım. Yemek caiz mi? CEVAP Kurşunla kan çıktıysa caiz olur. Sual: İsviçre’de hayvanı bayıltıp kesiyorlarmış. Yemek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Haram olarak ensesinden kesilen hayvanı yemek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Kadınlar hayvan kesebilir mi? CEVAP Evet, kadınlar da hayvan kesebilir, mahzuru yoktur. Genelde hayvan kesimi güç kuvvet istediği için kadınlar büyük baş hayvan kesemezler. Tavuk, kaz gibi hayvanlarıysa rahatça kesebilirler. İngiltere’de et yemek Sual: İngiltere’de kasaptan et alıp yemek caiz olur mu? CEVAP Evet, kimin kestiğini nasıl kestiği bilinmeyince kasaptan et alıp yemek caiz olur. Kendi dilleriyle de olsa Allah’ın adıyla kesiyorlarsa yemek caiz olur. Yahudiler Allah’ın adıyla kesiyorlar. Yahudi’nin kestiği yenir. Hıristiyanların nasıl kestiği bilinmiyorsa, bilinmediği için yine yenir. Şafii mezhebinde hayvanı keserken Besmele çekmek şart olmadığı için, vesveseli kimselerin, et yerken Şafii mezhebini taklit ederek yemeleri daha uygun olur. 34 www.dinimizislam.com Allah’ın adıyla kesmek Sual: Falanca zat beldemize geldi diye, ona saygı veya şükür için, Besmeleyle kesilen hayvanın eti yenir mi? CEVAP Yolcusu veya sevdiği, saydığı kimse gelince, sevinç veya o insan için saygı hayvanı veya şükür hayvanı kesmek caiz değildir. Yolcu gelmeden veya gelince adak edilir ve adak olarak, yani Allahü teâlâ için kesilir ve etleri fakirlere yedirilir. Zenginler yiyemez. (S. Ebediyye) Hayvan, Allah’ın adıyla kesildiği için eti haram olmaz. Fakirlere yedirmek gayesiyle de olsa, gelen kimsenin ismi söylenerek veya İsa aleyhisselam adıyla, Muhammed aleyhisselam adıyla denilerek kesilirse, böyle hayvanın eti yenmez; çünkü Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: (Allah’tan başkasının adıyla kesilmiş olan hayvanın etini yemek haramdır.) [Enam 145] Birinci örnekte, hayvan Allah adıyla kesiliyor; fakat niyet bozuktur, gelen zata saygı için kesiliyor. İkinci örnekteyse, niyet düzgün olsa bile, Allahın ismiyle değil de, başkalarının ismiyle kesildiği için, o et yenmez. Hayvan sakatatları Sual: İşkembe, karaciğer, dalak gibi, hayvanların sakatatlarının yenmesinde bir mahzur var mıdır? CEVAP Üçünü de yemek caizdir. Kur’an-ı kerimde kan haram edildiği için, aklını ölçü alan bazı kimseler ve bazı müsteşrikler, (Dalak kandır, ciğer kandır, öyleyse yemek haramdır) diyorlar. Kur'an-ı kerimde mealen (Meyte ve kan size haram kılındı) buyuruluyor. (Maide 3) Meyte, kendiliğinden ölen, leş olan hayvandır. Bir müsteşrik, bu âyete bakarak kendi kendine ölen balığın haram olduğunu söyler. Müsteşrike göre sadece delil Kur'andır. Halbuki Allahü teâlâ mealen (Bir işte anlaşamazsanız, bu işin hükmünü öğrenmek için Kur'ana ve sünnete bakın!) buyuruyor. Kur'an-ı kerime bakınca müsteşrik balığın yenmeyeceğini anlar. Dalak kandır. Müsteşrik, âyete bakınca bunun da haram olduğunu anlar. Fakat sünnete bakılınca balık ve dalağın helal olduğu görülür. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Size iki meyte ve iki kan helal kılındı. İki meyte balık ve çekirge, iki kan da karaciğer ve dalaktır.) [İbni Mace] 35 www.dinimizislam.com Peygamber efendimiz Meyteyi açıklamasaydı, hiçbir Müslüman balık yiyemezdi. Uykuluk Sual: Kasaplarda uykuluk diye bir şey satılıyor. Bunu yemek caiz midir? CEVAP İnsanlar uykuluğu farklı biliyorlar. Uykuluk olmayana da uykuluk dedikleri görülüyor. Ölçü şu: Adı önemli değil, önemli olan bez olup olmamasıdır. Bez olanlar yenmez. Kokoreç Sual: Kokoreç yemek caiz mi? CEVAP Kokoreç yenir. İçine koç yumurtası da konuyor diyorlar. Konuyorsa yenmez. Tavuk yemek Sual: Tavuk yemlerine kan karıştırıldığı söyleniyor. Bu yemi yiyen tavukları yemek caiz midir? CEVAP Dinimizde görmeden kesin hüküm vermek caiz olmaz. Görerek veya adil bir Müslümanın söylemesiyle anlaşılır. Fakat sorup araştırmak gerekmez. Bir kısmına hile yapıldığı görülünce, diğer hepsine de hile yapıldığı kesin olarak söylenemez. Bir tavuğun necaset yediği kesin olarak bilinince, o tavuk üç gün ayrı bir yere konur. Bu üç gün zarfında tavuğun içindeki necaset kimyevi değişikliğe uğrar. Üç gün sonra o tavuğu yemek helal olur. Şarap da sirke olunca temiz olur. Domuz yağı dâhil, necasetli yağlar, sabun yapılınca temiz olur. Bütün kimyevi değişmeler böyledir. (Redd-ülmuhtar, S. Ebediyye) Sual: Tüylerinin kolay yolunması için kesilen tavuklar sıcak suya bırakılıyor. Böyle tavukları yemek caiz midir? CEVAP Yarılmadan, kaynar suya konursa necis olur. Yenmesi haram olur. Eğer, karnı yarılıp içi yıkanıp temizlendikten sonra, kaynar suya konursa, tüylerine necaset bulaşmamışsa, yenmesi helal olur. (Ebüssüud Efendi Fetvası) Kaynamayan sıcak suda bırakılan içi boşaltılmamış tavuğun, yalnız derisi necis olur, böyle bir tavuğun içini boşalttıktan sonra, üç defa soğuk 36 www.dinimizislam.com suyla yıkanınca her yeri temiz olur. İşkembe de böyle 3 defa yıkanınca temiz olur. (Redd-ül-muhtar) Nasıl kesildiği, nasıl haşlandığı, necis olduğu kesin olarak bilinmezse yenmesi günah olmaz. (Eşbah) Sual: Duyduğuma göre, bazı kesim yerlerinde, bıçaklara besmele yazdırmışlar onlarla kesiyorlarmış. Bazı yerlerde de, makineye besmele yazmışlar. Bazı yerlerde de sabah bir kere besmele çekmek yeter deniyormuş. Böyle kesilen tavuk ve diğer hayvanlar yenir mi? CEVAP Bütün din kitaplarında her hayvan için ayrı besmele çekilmesinin gerektiği bildiriliyor. Evcil hayvanla yabani hayvanların kesimi farklıdır. Avcı, tavşana, kekliğe silah atarken, ava tazıyı [av köpeğini] salarken, kekliğe, bıldırcına şahini gönderirken besmele çekmekle o hayvan dine uygun kesilmiş sayılır. Ama bir tavuğa besmeleyle kurşun atılsa o hayvan yenmez; çünkü tavuğu tutup kesme imkânı vardır. Büyük çiftliklerde binlerce tavuk aynı anda kesilecekse, her tavuk kesim yerine konunca besmele çekmek gerekir. Sonra makinenin düğmesine basarken de bir besmele çekilse kifayet eder. Çünkü her biri besmeleyle konulmuştur. Sual: Burada tavukları ağızlarına bıçak sokarak beyinlerini parçalayıp öldürüyorlar. Böyle kesilen tavukları yemek caiz olur mu? CEVAP Bahsettiğiniz şekilde kesilen tavukları Müslümanların yemesi caiz olmaz. (Tahtavi) Sual: Tahlil için kan alırken ölen tavuğu yemek caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Leş olarak ölmüş tavuktan çıkan yumurta yenir mi? CEVAP Yenir. Yiyeceklerdeki kurt Sual: Bazıları, kirazın içindeki kurdun, kendiliğinden meydana geldiğini, bunun için kurtlu kiraz yemekte mahzur olmadığını söylüyorlar. Kurtlu kiraz yemek uygun mu? CEVAP Kirazdaki kurt, "Kiraz sineği" denilen bir sineğin kiraz içine koyduğu yumurtalardan hasıl olur. Kurtlu kiraz yenmez. Kiraz alınca 3-5 tanesinin 37 www.dinimizislam.com içi açılır. Kurt yoksa diğerlerini açmadan yemek caiz olur. Eğer bir tane bile kurt görülse, hepsinin içine bakmak gerekir. (Berika) Kurtlu gıda yenmez Sual: Un, irmik, mercimek, fasulye, nohut gibi gıdalar kurtlanınca yemek caiz midir? CEVAP Kurtlanmış gıdalar yenmez. Un gibi olanlar elenince, fasulye gibi olanlar da temizlenince, yenmesi caiz olur. Sual: Kaz düşen kuyudan, 6 aydır su çekilmiş. Şimdi temiz oldu mu? CEVAP Evet. Sual: Koyun sağılırken kığ düşüyor. Bu sütü kullanmak caiz mi? CEVAP Zaruret olduğu için, hemen alınırsa caiz olur. Kurtlu elma yemek Sual: Kurtlu elmanın, kurdun yediği yerini atıp o elmayı yemek günah mıdır? CEVAP Hayır, hiçbir mahzuru olmaz. Sual: Bir incirde kurt görülüyor. Bütün hoşafı dökmek mi lazımdır? CEVAP Görülen yenilmez. Sual: Koca bir kazan hoşafta 3-5 kurt görülse dökmek gerekir mi? CEVAP Gerekmez. Sual: Yeşil küflü küp peynirlerini yemek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Yumurtadan çıkan az kanı atıp yumurtayı yemek caiz mi? CEVAP Evet. Kımız, kefir ve kombu çayı Sual: İnek sütü, kefir mayası ile mayalanıyor ve bu esnada alkol az da olsa teşekkül ediyor. Buna kefir deniyor. Bir de Kombucha mantarı’nın üremesi ile elde edilen ve az da olsa içinde alkol bulunan kombu çayı vardır. Kefir de, kombu çayı da birçok hastalıklara iyi geldiği söyleniyor. İlaç olarak kullanmakta mahzur var mıdır? 38 www.dinimizislam.com CEVAP Bugün kefir ve kombu çayının yerini tutan ilaç çoktur. Bunları kullanmaya zaruret de yoktur. Eğer, salih bir doktor, (Kefir veya kombu çayı şu hastalığa iyi gelir. Bu hastalık için mubah başka ilaç yoktur) derse, o zaman bunları kullanmak caiz olur. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (İhtimar [mayalanarak alkol teşekkül] etmiş her içki haramdır.) [Ebu Davud] Bu hadis-i şerifin fıkıh kitaplarında nasıl açıklandığına bakalım: Bal, incir, arpa, buğday, mısır, darı, erik, kayısı, elma ve benzerlerinden biri soğuk suda durup ısıtılmasa da, alkol teşekkül ederek bira gibi olur. Bira, tadı acı ve keskin olduğu [alkol bulunduğu] için azı da çoğu da, her ne maksatla içilirse içilsin, imam-ı Muhammede göre haramdır, fetva da böyledir. Diğer üç mezhepte de haramdır. Yapıları, bileşimleri aynıdır demek değildir. Çünkü Muhammed aleyhisselam, maddelerin hakikatlerini, fen bilgilerini öğretmek için değil, bunların hükümlerini bildirmek için gönderilmiştir. Kısrak, inek sütleri, mayalanıp, tadı keskin olunca, bira gibi alkollü olur. Kısrak sütünden yapılana Kımız, inek sütünden yapılana Kefir denir. İçilmesi haramdır. (S. Ebediyye) Portakal ve diğer meyvelerdeki alkol oranı kefirdekinden çok diyerek kefir içmeyi caiz görmek yanlıştır. Çünkü dinimizde alkolün azlığı çokluğu önemli değildir. Bir damla şarap da haramdır. Ama dinimiz, içinde alkol bulunsa da, sirke içmeyi ve meyve yemeyi, haram kılmamıştır. Ama alkol teşekkül eden içeceklerin damlasını haram etmiştir. Demek ki, kımızda, birada, kefirde, bir damla alkol olsa da haramdır. Fakat hamurda, meyvede ve sirkede 10 damla alkol olsa haram değildir. Çünkü birinde alkol tabii olarak bulunuyor, ötekinin alkolleşmesine biz sebep oluyoruz. Yoğurt ve kefir Sual: Sütten yoğurt olunca haram olmuyor da, aynı sütten kefir olunca niye haram oluyor? CEVAP Akıl ve mantıkla din olmaz. (Üzümden pekmez, sirke olunca haram olmuyor da, şarap olunca niye haram oluyor) demeye benzer ki, caiz değildir. Mantıkla, kıyasla din olmaz. O zaman, insan sayısı kadar din ortaya çıkar. Az alkole fetva vermek Sual: Gazetelerde şöyle bir fetva yayınlandı: 39 www.dinimizislam.com (Sarhoşluk verecek derecede alkol bulunmayan içeceklerin içilmesi caiz, sarhoş edecek derecede alkol bulunan içeceklerin içilmesi ise haramdır. Sarhoş etmediği için kefirin içilmesi caizdir.) Peki bir iki bardak bira da insanı sarhoş etmiyor. Bira da mı caizdir? CEVAP Duyulan her şeye inanmamak gerekir. Yukarıdaki ifadeleri bir ilim adamı söyleyemez. Çünkü din kitaplarında bildirilen hadis-i şeriflerde alkolün zerresi de haramdır. Ayrıca çoğu sarhoş eden içeceklerin azı da haramdır. Üç hadis-i şerif meali şöyledir: (Çoğu sarhoş eden şeyin, azını da içmek haramdır.) [Nesai, Tirmizi] (İhtimar [mayalanarak alkol teşekkül] etmiş her içki haramdır.) [Ebu Davud] (Bir zaman gelecek, içkinin adı değiştirilecek ve helal sayılacaktır.) [İ. Ahmed] Bu hadis-i şeriflerin fıkıh kitaplarında nasıl açıklandığına bakalım: Bal, incir, arpa, buğday, mısır, darı, erik, kayısı, elma ve benzerlerinden biri soğuk suda durup ısıtılmasa da, alkol teşekkül ederek bira gibi olur. Bira, tadı acı ve keskin olduğu [alkol bulunduğu] için azı da çoğu da, her ne maksatla içilirse içilsin, imam-ı Muhammede göre haramdır, fetva da böyledir. Diğer üç mezhepte de haramdır. Çünkü, Peygamberimiz, (Çoğu sarhoş eden içkinin, azını içmek de haramdır) buyurdu. Bu hadis-i şerif, hepsinin haram olduğunu bildirmektedir. Yapıları, bileşimleri aynıdır demek değildir. Çünkü Muhammed aleyhisselam, maddelerin hakikatlerini, fen bilgilerini öğretmek için değil, bunların hükümlerini bildirmek için gönderilmiştir. Kısrak, inek sütleri, mayalanıp, tadı keskin olunca, bira gibi haram olur. Kısrak sütünden yapılana Kımız, inek sütünden yapılana Kefir denir. (S. Ebediyye) Kefir bira gibidir, zaruretsiz içilmez. Bugün kefirin yerini tutan ilaçlar vardır. Bunları kullanmaya zaruret yoktur. Eğer, salih bir doktor, (Kefir, şu hastalığa iyi gelir. Bu hastalık için mubah başka ilaç yoktur) derse, o zaman kefir kullanmak caiz olur. Bazı cahiller, portakal ve diğer meyvelerdeki alkol oranı kefirdekinden çok diyerek kefir içmeyi caiz görüyorlar. Dinimiz, alkol de bulunsa meyve yemeyi haram kılmamıştır. Nakli bırakıp aklı ölçü alınca, yukarıdaki mantıkla, zararı az diye bir çayına oyun oynamaya yani kumara da fetva verebilirler, bir dilim domuz eti yemenin mahzuru olmaz diyerek de fetva verebilirler. Aklı değil, nakli ölçü almalıdır. 40 www.dinimizislam.com Yemeklere alkol katmak Sual: Aşağıdaki yazıda doğruluk payı var mıdır? (Alkol ve alkollü içkiler, keyif verici, uyuşturucu olarak içildikleri takdirde haramdır. Bunlar kaynatılır, pişirilen yemeklere katılır ve içki olmaktan çıkarılırlarsa normal gıdaya döner, haram listesinden çıkarlar. Hazret-i Ömer, kaynatılmış şarabı içmiş, içmek istemeyen Ubade b. Samit adlı sahabiye şöyle çıkışmıştır: 'Ey ahmak! O kaynadı, şaraplığı kalmadı. Sen, sirkeyi içmiyor musun? O da bu sudan...” O halde, alkolün pişmekte olan yemeklere, lezzet verici olarak katılmasının (et ve balığa bir miktar şarap ekleyerek pişirmek gibi) dinen hiçbir sakıncası yoktur.) [bkz. Ebu Zehra 299] CEVAP Zerre kadar doğruluk payı yoktur. Üstelik Hazret-i Ömer’e de iftiradır. Ebu Zehra mezhepsiz bir yazardır. Şarap, sirke mayası ile mayalanır, alkol sirkeye dönüşür. Kimyasal değişmeye uğradığı için sirke içmek günah değildir. Yemeğe konan şarap sirkeye dönüşmez. Mezhepsiz yazar dinimizi sulandırmaya çalışmaktadır. Sual: Şaraptaki alkol yemek piştiği için yok oluyor ve yemek yedikten sonra insana kötü tesirde bulunmuyor. Bu durumda neden caiz olmuyor? CEVAP Bir damla alkol içilse de haramdır. Ölçü, zarar vermesi veya zarar vermemesi değildir. Besmelesiz kesilen kuzu eti yenmez, leş olur, haram olur. Bir damla kan veya bir damla idrar içmek insana zarar vermez, ama haramdır. Dinin emrinde bir sebep aranmaz, sadece o emre uyulur. Sual: Eti ispirto alevine tutarak pişirmek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Esansı, alkolde eritilen çayı, yıkayıp içmekte mahzur var mı? CEVAP Mahzur yoktur. Sual: Alkol verilen döğüş horozu, yara alınca kesiliyor. Eti yenir mi? CEVAP Necaset yemiş tavuk gibidir. Alkol yeni verilmişse yenmez. Üç gün önce verilmişse yenir. Sual: İthal tütünler alkolle yıkanıyormuş. Böyle sigarayı içmek caiz midir? CEVAP Kesin bilinmedikçe, zanla hareket edilmez, yani alkollü denmez. Eğer alkolle yıkandığı kesin biliniyorsa, o zaman içmek caiz olmaz. 41 www.dinimizislam.com Sual: Alkolsüz bira içmek caiz mi? CEVAP Temiz idrar demeye benzer. (Alkol yoksa bira denmez. Alkolsüz arpa suyu denebilir.) Sual: Taze sirkede alkol oluyor. Böyle taze sirke yemek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Pastörize edilmiş üzüm suyunda alkol olabilir mi, içilmesi uygun mudur? CEVAP Usulüne uygun pastörize edilen üzüm suyunda alkol olmaz, içilmesinde mahzur yoktur. Pastörize işi usulüne uygun yapılmazsa, bozulup şaraplaşabilir. Şaraplaşan üzüm suyu köpürür, tadı ve kokusu değişir. Üzüm suyuna hiç benzemez. Zaten içerken anlaşılır, şaraplaşmış üzüm suyu içilmez. Meyvelerde alkol Sual: Portakal, limon gibi meyvelerin kabuğunda ve çürümeye başlayan meyvelerde alkol oluyor. Bu halde limonu kabuğuyla çaya koymak veya portakal kabuğundan reçel yapmak caiz olur mu? CEVAP Evet, caiz olur. Alkol teşekkül etmeyen olgun bir meyve yoktur. Meyvelere, ekmeğe dinimiz izin vermiştir. Dinin yasak ettiği alkol ise, içilmez. Yemeğe konan şarap Sual: (Yemeğe konan şarap, yemek pişerken kimyasal değişikliğe uğradığı için mahzuru olmaz) diyorlar. Bir de, (Elbisemize şarap dökülse kuruyunca uçup gider) diyorlar. Bunlar doğru mudur? CEVAP Doğru değildir. Yemeğe konan şarap kimyasal değişikliğe uğramaz. Şarabın su kısmı kuruyunca uçar, ama necis kısmı kalır. Elbisemize bir bardak idrar dökülse, kuruyunca su kısmı uçup giderse de necis kısmı kalır. Yemeğe konan şarabın veya idrarın da necisliği devam eder. Alkolün damlası necistir Sual: Bir hoca, (Bir yemeğin veya içeceğin içine bir kaşık şarap konsa, onu içmek haram olmaz, çünkü o yemekten veya o içecekten ne kadar çok yenilip içilse de, insan sarhoş olmaz. Bunun için meyve suyuna veya gazoza konan az miktar alkol haram değildir) diyor. Alkol, idrar gibi necis değil mi? Yemeğin veya içeceğin içine bir kaşık idrar konsa o yemek necis olmaz mı? 42 www.dinimizislam.com CEVAP Elbette necis olur. Yalnız o hoca değil, mezhebi olmadığını iftiharla söyleyen Ebu Zehra da, (Alkollü içkiler kaynatılır, pişirilen yemeklere katılır ve içki olmaktan çıkarılırlarsa normal gıdaya döner, haram listesinden çıkarlar. Alkolün pişmekte olan yemeklere, lezzet verici olarak katılmasının, et ve balığa bir miktar şarap ekleyerek pişirmenin dinen hiçbir sakıncası yoktur) diyor. Böyle indî görüşlerini din gibi anlatan hocalar çoğalıyor. O hoca, kim ise, bu onun indî yorumudur, yani şahsi görüşüdür. Dinde delil olmaz. Çünkü içinde % 10 civarında alkol bulunan şarabın bile damlası necistir. Şarap, sirke mayasıyla mayalanır, alkol sirkeye dönüşür. Kimyasal değişmeye uğradığı için sirke içmek günah değildir. Yemeğe konan şarap ise asla sirkeye dönüşmez. Böyle yanlış fikirlerle dinimizi sulandırmaya çalışıyorlar. S. Ebediyye’de deniyor ki: İspirtosu [etil alkolü] az olan şarap da haramdır. Sarhoş etmese de, damlasını içmek haramdır, helâl diyen kâfir olur. Şarap, idrar gibi kaba necasettir. Çamur yapmak, hayvana içirmek, lavman yapmak, buruna çekmek sözbirliği ile haramdır. Şarap köpüklendikten sonra, kaynatılıp üçte ikisi gitse de geride kalanı ve imbiklenerek elde edilen ispirtonun, rakının şarap gibi, galiz necaset olduğu sözbirliğiyle bildirilmiştir. Bunların damlasını da içmenin haram olduğu, Behcet-ül-fetava’da yazılıdır. Büyük fıkıh âlimi İbni Âbidin buyuruyor ki: (Arak-ı hamrın [etil alkolün], şarap gibi kaba necaset olduğu ve sarhoş edecek kadar içene had vurulması sözbirliğiyle bildirildi. Damlasını içene de had vurulur diyen âlimler çoktur.) [3/163 ve 5/289] Alkollü içkilerin hepsinde ispirto vardır, şaraplı su gibi kaba necis ve haramdır. Bir hadis-i şerif meali: (İhtimar [mayalanarak alkol teşekkül] etmiş her içki haramdır.) [Ebu Davud] Bu hadis-i şerif, fıkıh kitaplarında şöyle açıklanıyor: Bal, incir, arpa, buğday, mısır, darı, erik, kayısı, elma ve benzerlerinden biri soğuk suda durup ısıtılmasa da, alkol teşekkül ederek bira gibi olur. Bira, tadı acı ve keskin olduğu [alkol bulunduğu] için azı da çoğu da, İmam-ı Muhammed’e göre haramdır, fetva da böyledir. Diğer üç mezhepte de haramdır. (S. Ebediyye) İskilipli M. Atıf hoca buyuruyor ki: Hamrın [alkolün] haram olması, zatından dolayıdır, yoksa sarhoş ettiğinden dolayı değildir. Alkolün damlası da, zerresi de haramdır. İdrar, kan gibi şer’an kaba necasettir, murdardır. Damlası, zerresi de necistir. 43 www.dinimizislam.com (Men’i müskirât) Kendi görüşlerini esas alan kimseler değil, muteber dinî kitaplar esas alınmalıdır. Yoğurt ekşirse Sual: Çok ekşimiş yoğurdu yemek caiz midir? Yoğurt ekşiyince alkol teşekkül eder mi? CEVAP Hayır, yoğurt ekşise de alkol teşekkül etmez. Ekşi yoğurt yemenin mahzuru olmaz, hattâ sağlık açısından daha iyidir. Yeme içme adabı Sual: Yeme içme adabı hakkında bilgi verir misiniz? CEVAP Maddeler halinde bildirelim: Yemeğe başlarken niyet: Yemeğe başlarken, Allahü teâlâya ibadet etmek, Allahü teâlânın kullarına faydalı olmak, Allahü teâlânın dinini, ebedi saadet ve huzur yolunu bütün insanlara yaymak için kuvvet elde etmeye niyet etmelidir. Yiyip içmenin farzları: 1- Yediği zaman, doymayı ve içtiği zaman kanmayı, Allahü teâlâdan bilmek. 2- Helalinden yiyip içmek. 3- O yemekten kuvveti geçinceye dek, Allahü teâlâya kulluk etmek. 4- Eline geçene kanaat etmek. Sünnetleri: 1- Yemeye ve içmeye başlarken, Besmele okumak, [Herkese hatırlatmak için Besmele, yüksek sesle söylenebilir.] 2- Yemeğin sonunda (Elhamdülillah) demek, 3- Yemekten önce ve yemekten sonra el yıkamak, [Yemekten evvel el yıkarken, önce gençler, yemekten sonra, önce yaşlılar yıkar.] 4- Sağ elle yiyip içmek. 5- Tabağın kenarından, kendi önünden yemek, 6- Sağ ayağı dikip, sol ayak üstüne oturmak, [Otururken bir şeye dayanmak ve başı açık yemek caizdir.] 7- Yemeğe tuzla başlamak ve yemeği tuzla bitirmek, [Tuzla başlayıp bitirmek şifadır. İlk ve son lokma ekmekle yapılır ve ekmekteki tuza niyet edilirse, bu sünnet yerine getirilmiş olur.] 8- Elle yenebilenleri, üç parmakla yemek. 44 www.dinimizislam.com 9- Ekmekle karpuz yerken, ekmeği sağ eliyle alıp, sonra karpuzu sol eliyle yemek. 10- Kapta kalanı sıyırıp, yemek, [Hoşaf, ayran gibi şey artığına su koyup, çalkalayıp içmek çok sevabdır. Sonra yemek şartıyla, tabakta, bardakta artık bırakmak caizdir. Resulullah efendimiz, müminin artığını yemesini severdi.] 11- Elini yıkamadan veya bezle silmeden önce, parmaklarındaki yemek artıklarını yalamak. 12- Yemekten sonra dişleri misvakla veya kürdanla temizlemek. Dişler arasından kürdanla çıkarılan şeyleri yutmamalıdır. [Bu temizliği musluk başında yapıp, diş arasından çıkan kırıntıları, lavaboya atmalı, sofrada bulunanları iğrendirmemelidir.] Müstehabları: 1- Sofrayı yere kurmak, 2- Elbisesi temiz olarak sofraya oturmak, 3- Arpa ekmeği yemek, 4- Ekmeği elle parçalamak. Ekmek bıçakla kesilebilirse de, bıçakla lokma haline getirilmez. Yemeği başkası için, bir yaşlı için hazırlayan, onun yiyebileceği şekilde lokma haline getirebilir. Pişmiş eti bıçakla kesmemelidir, 5- Ekmek ufaklarını zayi etmemek, 6- Sirke yemek, 7- Lokmayı küçük almak, 8- Lokmayı iyice çiğnemek. Mekruhları: 1- Sol eliyle yiyip içmek, 2- Yiyeceği yemeği koklamak, 3- Besmeleyi terk etmek. [Yemek arasında da olsa hatırlayınca Besmele çekmelidir.] 4- Yerken hiç konuşmamak, [Ateşe tapanların âdetidir. Neşeli şeyler konuşmalıdır.] 5- Tuzluğu, tabağı ekmek üstüne koymak, elini, bıçağı ekmeğe silmek, [Bu ekmek yenirse, mekruh olmaz.] 6- Küflü ekmek, kokmuş yemek ve su mekruhtur. Haramları: 1- Doyduğu halde yemeğe devam etmek, [Misafiri varsa, onun yemesine mani olmamak için, yer gibi davranmak gerekir.] 2- Sofrada çalgı, yabancı kadın, içki, kumar ve başka haram şeyler bulundurmak. 45 www.dinimizislam.com 3- Yemekte israf etmek, [Gıda maddelerini, lüzumu kadar ölçerek almalı, ölçüsüz, çok almamalıdır. İsraf olur.] 4- Başkasının malını haksız olarak yerken Besmele çekmek, 5- Ziyafete davetsiz gitmek, 6- Başkasının malını izinsiz yemek, 7- Bedenine hastalık verecek şeyi yemek, 8- Riya ile hazırlanan yemeği yemek, 9- Adadığı şeyi yemek. Dikkat edilecek diğer hususlar: 1- Ekmeğin içini yiyip kabuğunu bırakmak, pişkin yerini yiyip, gerisini bırakmak israftır. Kalanı başkası veya hayvan yerse israf olmaz. 2- Yol üstünde, ayakta, yürürken yiyip, içmemelidir. 3- Sağına, soluna, havaya bakmamalı, lokmasına ve önüne bakmalıdır. 4- Yiyip içerken ağzını çok açmamalıdır. 5- Sofrada elini, üstüne, başına sürmemelidir. 6- Öksüreceği ve aksıracağı zaman, başını geriye çevirmelidir. 7- Davette çağırılmadan, sofraya oturmamalıdır. 8- Sofrada herkesten çok yememelidir. 9- Açken de, yavaş yavaş yemelidir. 10- Önce büyükler başlamalıdır. 11- Üçten çok (Ye!) diyerek, kimseye sıkıntı vermemelidir. 12- Ev sahibinin sofraya oturmayıp hizmet etmesi caizdir. Birlikte yediği zaman, misafirleri doymadan, yemekten elini çekmemelidir. 13- Yemekte korkunç ve iğrenç şeyler söylememelidir. Ölümden, hastalıktan, Cehennemden konuşmamalıdır. 14- Misafir, sofraya gelen yemeklere dikkati çekecek şekilde bakmamalıdır. 15- Bir lokmayı yutmadan önce, ikinciyi eline almamalıdır. 16- Yemek arasında, bir şey için, hatta namaz için, sofradan kalkmamalıdır. Namazı önce kılmalıdır. Eğer, hazırlanmış yemekler soğuyacak veya bozulacaksa ve namaz vakti, yemekten sonra kılmaya elverişliyse, namazdan önce yemelidir. 17- Yemek kaldırıldıktan sonra, sofradan kalkmalıdır. 18- Ev sahibinin, misafire lokma uzatması ve eline su dökmesi iyi olur. Şimdi musluklar olduğu için su dökmeye gerek kalmaz. Elini kurulaması için havlu tutabilir. 19- Yemekten sonra ev sahibine, bereket, rahmet ve mağfiretle dua edilir. Giderken izin istenir. Siz de bize buyurun denir. 46 www.dinimizislam.com 20- Ağzında, elinde et, yemek kokusu varken yatmamalıdır. 21- Çocukların elini de yıkamalıdır. 22- Tokken yatmamalıdır. 23- Yiyecek ve içecek kapları, kapaklı olmalıdır. 24- Nehirden, havuzdan eğilip, ağızla içmemelidir. 25- İçi görünmeyen ibrik, testi gibi kapların ağzından içmemelidir. Bardağa koyup içmelidir. 26- Fincanın, bardağın kırık yerinden ve sap kısmından içmemelidir. 27- Akşam yatarken yiyecek ve içecek kaplarının üstü örtülmelidir. 28- Müslüman’ın ve hele salih insanların artığını içmek bereketlidir. 29- İhtiyaçsız fâsıklarla birlikte yiyip içmemelidir. Sıcak yemenin zararları: 1- Kulağı sağır olmaya sebep olur. 2- Benzi sarı olur. 3- Gözlerinin feri olmaz. 4- Dişleri sararır. 5- Ağzının lezzeti olmaz. 6- Karnı doymaz. 7- Anlayışı azalır. 8- Aklı az olur. 9- Hastalığa sebep olur. Az yemenin faydaları: 1- Bedeni kuvvetlenir. 2- Kalbi nurlanır. 3- Hafızası kuvvetlenir. 4- Geçimi kolaylaşır. 5- Yaptığı işten zevk alır. 6- Allahü teâlâyı, çok zikretmiş olur. 7- Ahireti tefekkür eder. 8- İbadetlerinden aldığı zevk çoğalır. 9- Her şeyde isabeti çok olur. 10- Hesabı kolaylaşır. Hadis-i şerifte, (İyiliklerin başı açlıktır. Kötülüklerin başı tokluktur) buyuruldu. Yemeğin tadı, açlığın çokluğu kadar artar. Tokluk, unutkanlık yapar. Kalbi kör eder, alkollü içkiler gibi, kanı bozar. Açlık, aklı temizler, kalbi parlatır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki, (İnsan kalbi, tarladaki ekin gibidir. Yemek, yağmur gibidir. Fazla su, ekini kuruttuğu gibi, fazla gıda kalbi öldürür). Bir hadis-i şerifte, (Çok yiyeni, çok içeni Allahü teâlâ 47 www.dinimizislam.com sevmez) buyuruldu. Çok yemek, hastalıkların başı, az yemek [yani perhiz etmek] ilaçların başıdır. Midenin üçte biri yemeklere, üçte biri içeceklere ayrılmalıdır. Üçte birinin hava payı, yani boş olması, en aşağı derecedir. En iyi derece, az yemek ve az uyumaktır. Su içme adabı Suyu sağ elle içmelidir. İçeceği suya bakıp, sonra içmelidir. Üç nefeste içmelidir. Soluğu suya değil, bardağın dışına vermeli, nefes verirken, bardağı ağızdan çekmelidir. Yazın, serin içmelidir. Çok soğuk içmemelidir. Resulullah efendimiz, serin şerbet içmesini severdi. (Ayakta içmeyiniz!) buyururdu. Zemzem suyu, abdest aldıktan sonra kalan su ve ilaç yutmak için içilen su, ayakta içilebilir. Yolcu, her suyu ayakta içebilir. Aç karna su içmemelidir. Suyu yavaş yavaş emer gibi içmelidir. Ağzı doldurarak içmemelidir. Suyun hepsini bir solukta içmemelidir. Kaynar şeyi, soluyarak içmemeli. Soğutup, sonra içmelidir. Suya bir şey düşerse, parmakla veya kürdanla almak kolaysa almalı, alınamazsa, suyun bir parçasını dışarı dökerek gidermelidir. Hadis-i şerifte, (Günahı çok olan, çok su dağıtsın!) buyuruldu. Birkaç kişiye su verirken, önce âlimlere, sonra yaşlılara, en son çocuklara verilir. Yerken, yürürken, otururken de, bu sıra gözetilir. Kendisi sonra içmelidir. Yanında oturanlara bir şey verirken, kendi sağında olandan başlanır. Sonra, onun sağındakine olarak devam edilir. Sağdakinin izniyle önce soldakine verilebilir. (S. Ebediyye) Sual: Yiyip içmekte sünnet şekli nedir? CEVAP Doymadan sofradan kalkılır, acıkmadan ve sofra haricinde yemek yenmez. Su her zaman içilir. Sual: Yemeğe tuz ile başlamak sünnet midir? CEVAP Yemeğe tuz ile başlayıp tuz ile bitirmek sünnettir. Ekmekteki tuza niyet edince de bu sünnet yerine getirilmiş olur. (Gunye) Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Ya Ali, yemeğe tuz ile başla!) [Şir’a] (Yemeğe tuz ile başlayıp tuz ile bitirenin vücudundan Allahü teâlâ yetmiş hastalığı giderir.) [R.Nasıhin] Sual: Su veya çay içerken bir kısmını bırakmak veya yemek yenince az bir şey bırakmak doğru mudur? CEVAP Doğru değildir. Hepsini yiyip içmelidir. Çünkü Resulullah efendimizin 48 www.dinimizislam.com önüne konan yemekten hiç artmazdı. (İ.Ebiddünya) Sual: Çatalı ekmeğe ve diğer unlu mamüllere batırmakta mahzur var mıdır? Ekmeğe hakaret olur mu? CEVAP Bunlar âdettir, mahzuru yoktur. Fakat lüzumsuz, keyf için batırılmaz. İhtiyaç halinde caiz olur. Çatalı ekmeğe batırmayı âdet haline getirmemelidir. Sual: Sandalyenin arkasına yaslanıp yemek yemek uygun mudur? Yaslanmayıp yemek daha mı efdaldir? CEVAP Sofraya edepli bir şekilde oturmalı ve bu edebi sonuna kadar muhafaza etmelidir! Resulullah efendimiz yer sofrasına bazen diz çöker, bazen de sağ ayağını bükerek sol ayağı üzerine oturup buyururdu ki: (Yaslanarak yemek yemem! Ben ancak, Allahü teâlânın bir kuluyum; köle nasıl yerse öyle yer, nasıl oturursa öyle otururum.) [Buhari] Yaslanarak yemek yemek haram veya mekruh değildir. Başkalarının yanında mazeretsiz yaslanmak edebe aykırıdır. Sandalyede dayanarak yemekte de mahzur yoktur. Kibirli şekilde yemek uygun değildir. Dayanınca rahat ediliyorsa dayanılır. Önemli olan başkalarına hava atmamalı, kibirli oturmamalı, rahat oturmalı. Sual: Çok su içmek zararlı mıdır? CEVAP Evet, din kitaplarında çok su içmek zararlıdır deniyor. Doktorumuz diyor ki: Çok fazla su içerse su zehirlenmesi olur, kalb yetmezliği, ödem gelişebilir, her şeyin fazlası zarardır. Böbreklerden atılma hızından daha fazla su alınırsa vücutta birikir. Ödem ve tansiyon yükselmesi yapabilir. Ancak idrar olarak atabiliyorsa problem olmaz. Çıkardığı idrar miktarından 600-700 cc fazla sıvı alınabilir. Adam günde 2 litre idrar yapıyorsa 6 litrede su içerse, bunun bir litresini de ter ve akciğer yolu ile atsa geriye 3 litre sıvı vücutta kalır. Bu da insanın fazla sıvı yüklenmesine ve dolayısı ile dolaşım ve solunum sistemlerinde problemlere yol açar. Çok su içmeyi gerektiren durumlar da vardır. Sual: Sağdan başlamamak, suyu ayakta içmek bid’at değil midir? CEVAP Peygamber efendimizin, sağdan başlamak, entari giymek gibi âdet olarak yaptığı şeyleri yapmamak bid'at değildir. Bunları yapıp yapmamak, ülkelerin ve insanların âdetlerine bağlı olup, dini hükümler değildir. Her 49 www.dinimizislam.com ülkenin âdeti başka başkadır. Hatta bir ülkenin âdeti zamanla değişir. Bununla beraber, âdete bağlı şeylerde de, zevaid sünnetlerde de [bir mazeret yoksa] Resulullah efendimize tâbi olmak, dünya ve ahirette insana çok şey kazandırır ve çeşitli saadetlere yol açar. (Mektubat-ı Rabbani 2/55) Âdetlerle ilgili sünnetlere elimizden geldiği kadar uymaya çalışacağız, fakat unutursak veya tembellikle yapamazsak mekruh bile olmaz. Solak kimsenin sol el ile iş yapması mekruh değildir. Sünnet-i zevaid: Resulullah efendimizin, ibadet olarak değil de âdet olarak devamlı yaptığı şeylere denir. Zevaid sünnetleri terk etmek mekruh değildir. Peygamber efendimizin giyiniş şekli, entari giyinmesi gibi, iyi şeyleri yapmaya sağdan başlaması gibi, sağ el ile yiyip içmek gibi, suyu oturarak içmek gibi şeyler sünnet-i zevaiddir. (Redd-ül-muhtar) Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Âdetlerle ilgili sünnete uymak bir fazilettir, terki ise hata değildir.) [Muhtar-ül ehadis] Sual: Meyve yemekten sonra mı yenir? CEVAP Âdete ve şahsın durumuna göre değişir. Yalnızken önce yemek daha uygun olur. Sual: Testinin içine bakmadan kaldırıp içmek uygun değildir. Üç litrelik cam şişeleri dikip içmek caiz mi? CEVAP İçi görüldüğü için caizdir. Sual: Ayakta sigara içmek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Küçük bardakla su içerken, her bardağı, bir nefeste olmak üzere, üç bardağı peş peşe içmek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Zemzemi ayakta mı içmek lazımdır? CEVAP Evet. Sual: Zayıflamak niyetiyle aç karnına su içmek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: İşi aksatmamak için ayakta çay içmek caiz mi? 50 www.dinimizislam.com CEVAP Evet. Sual: Zemzemi başı kapalı içmek mi evladır? CEVAP Evet. Sual: Solak olanın, sol ile ile yiyip içmesi caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Dudağa bulaşan artığı ekmekle silip yemek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Misafir, yanındaki misafire önüne konan meyve ve yemekten ikram edebilir mi? Evine götürebilir mi? CEVAP Ev sahibinin rızası olduğu anlaşılırsa, caizdir. Sual: Dengeli beslenmek için bir yemekte tek gıda mı yemeli? CEVAP Tek gıda sıhhate sebeptir. Sual: Çömelerek su içmek, oturarak su içmek hükmünde midir? CEVAP Evet. Sual: Misafirliğe gidince, önümüze yemek konuyor. İzinsiz başlamanın mahzuru var mıdır? CEVAP Önünüze konduğuna göre, izinsiz başlanabilir. Ancak ev sahibinin başlaması sünnete uygundur. Yahut varsa o kavmin emiri önce başlar. Yahut âlim, fazıl bilinen birisi de başlayabilir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Sofrada yemeğe önce kavmin emiri veya ev sahibi veya kavmin iyisi başlasın.) [İbni Asakir] Sual: Eti ve ekmeği bıçakla kesmek caiz midir? CEVAP Ekmek bıçakla kesilebilir. Bıçakla lokma haline getirilmemeli. Eti pişirenin veya piştikten sonra yemeği hazırlayanın, bıçakla kesmesinde mahzur yoktur. Döner kebabını da, dönercinin kesmesinde mahzur olmaz. Sofradaki eti de, bıçakla küçük lokma haline getirmek için bıçakla kesmemeli. Eğer eti küçük hale getirmeden yiyemeyecek kimse varsa, hazırlanırken küçük lokmalar haline getirilir. Sual: Yemeye, içmeye, abdest almaya başlarken besmeleyi unutan, 51 www.dinimizislam.com başladıktan sonra besmele çekse sünnet yerine gelir mi? CEVAP Yemeğe başlarken besmele çekmeyi unutan, sonra çekse de, baştan çekilmiş sayılır. Ama, abdeste başlarken unutulunca, sonra besmele çekilse de, baştan çekilmiş sayılmaz. (Nimet-i İslam) Sual: Sokakta toplumun içinde bir şeyler yiyip içmekte mahzur var mıdır? CEVAP Uygun olmaz. Sual: Su içerken dikkat edilmesi gereken şeyler nelerdir? CEVAP Su içerken bir solukta içmemeli, üç defada içmeli. Terli iken soğuk su içmemeli, uyku arasında su içmemeli, çok su da içmemeli. Bunların vücuda zararları vardır. Bir hadis-i şerif meali: (Suyu ayakta içmeyin, vücuda zararlıdır. Yalnız abdestten artan su ve zemzemi şerif ayakta içilebilir.) [Ey Oğul İlmihali] Davete gitmek Sual: Düğün yemeklerine veya iftarlara davet ediliyoruz. Bazı davetlerde, zenginler, müdürler ve rütbeli kimseler bulunuyor. Hiç gariban kimse bulunmuyor. Kimi külfete giriyor, çok pahalı şeyler hazırlıyor, kimi de çok cimri davranıyor. Bir de oruç tutmayan kimseler de iftara bizi davet ediyor. Böyle davetlere gitmek uygun oluyor mu? CEVAP Haram ve mekruh işlenmeyen davetlere gitmek sünnettir. Bir hadis-i şerif meali: (Davet edilen yere gitmemek günahtır. Davetsiz yere gitmek hırsızlık olur.) [Beyheki] Yemeğe davet ederken, Allahü teâlânın rızası gözetilmelidir. Başka maksatlar gözetilmemeli. Yemeğe giden de, sünnet olduğunu, mümin kardeşini sevindirmeye niyet ederek gitmeli. (Allah rızası için, niyet etmeden yemeğe davet edene bir günah yazılır. Niyet etmeden gidene, iki günah yazılır) buyurulmuştur. Mekruh işleniyorsa, mekruhtan kurtulmak için davete gidilmez. Fakirlerin davetine gitmeyip de zenginlerinkine gitmek kibirdendir. Külfete girenin davetine gitmek gerekmez. Cimrinin davetine de gitmemelidir! Davet umuma şamil olmamalı, yani iyi kötü herkes geliyorsa, o davete gitmemeli. Bidat sahibinin, fâsıkın ve kötü kimselerin ve öğünmek için çok para harcamış olanın davetine gidilmez. (İhya) 52 www.dinimizislam.com Sadece zenginlerin, müdürlerin bulunduğu davete gidilmemelidir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (En kötü yemek, zenginlerin davet edilip, fakirlerin davet edilmediği ziyafetteki yemektir.) [Buhari] Sual: Karşı cinsin artığını yiyip içmek caiz midir? CEVAP S. Ebediyye’de, (Kadının artığını, yabancı erkeğin içmesi ve erkeğin artığını yabancı kadının içmesi, lezzet alacağı için mekruhtur) deniyor. Mesela, bir bardakla su içip yarısını bırakır, diğer yarısını aynı ortamdaki karşı cinsten biri içerse, lezzet alabileceği için mekruh olur. Bir elmayı ısırıp yiyen kimse, yarısını da o ortamda bulunan farklı cinse mensup birine verirse, lezzet alma ihtimali olduğu için mekruh olur. Hiç lezzet almasa da yine mekruh olur. Yemekleri ağır yemeli Sual: Yemekleri tez mi, yoksa yavaş yavaş mı yemek daha uygundur? CEVAP İyi hazmetmek için çok çiğnemek, yani ağır ağır yemek gerekir. Yemeği iyi çiğneyerek yemek sünnettir. Bu sünnete uyunca, mide ağrısı, gaz gibi şikâyetler görülmez. Sual: Yabancıların yemek davetinde, el yıkamak dikkati çekecekse, ıslak bir bezle silmek, yıkamak yerine geçer mi? CEVAP Evet. Sual: Ayakta sigara içmek caiz midir? CEVAP Evet. Ayakta yemek Sual: Ayakta çekirdek, şeker gibi şeyleri yemekte mahzur var mıdır? CEVAP Zaruretsiz, ayakta bir şey yiyip içmemelidir. Sual: İslam Ahlakı kitabında şöyle deniyor: (Bir kimse, yemek için ellerini yıkayınca, ıslak olan parmaklarının ucunu gözlerinin pınarına koyup geriye doğru silse, o kimse, Allahü teâlânın izniyle, göz ağrısı görmez.) Göz pınarı neresi ve hangi parmaklarla yapılır bu? CEVAP Göz pınarı, alt kirpiklerin altındaki oyuk kısımdır. Şehadet parmaklarının ucu ile yapılması daha uygun olur. 53 www.dinimizislam.com Gözümü kör etme Sual: Bir kimse, abdest aldıktan veya yemek için ellerini yıkadıktan sonra, ıslak olan parmaklarının ucunu gözlerinin pınarına koyup çekerken nasıl dua etmelidir? CEVAP Ya Rabbi, gözlerimi ağrımaktan ve kör olmaktan muhafaza et, harama bakmaktan koru ve gözlerime şifa ver diye dua etmesi iyi olur. Akşam yemeği Sual: Akşam yemeğini yememenin mahzuru var mıdır? CEVAP Evet mahzuru vardır. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Çok az da olsa akşam yemeğini yiyin, çünkü akşam yemeğini terk etmek yaşlanmaya sebeptir.) [Ebu Nuaym] Ayakta su içmemeli Sual: İslam Ahlakı kitabındaki bir hadiste, (Ayakta su içmeyin, vücuda zararlıdır) deniyor. Bugün tıp bu zararları tespit etmiş midir? CEVAP Zararını hiç bilmesek de, tıp bildirmese de, dinimizin bildirdiklerine uymak gerekir. Bir doktor diyor ki: Midenin ayakta ve oturur vaziyetteki pozisyonu farklıdır. Ayakta içilen su, doğrudan doğruya onikiparmak bağırsağına geçer. Midenin küçük eğriliğine uyan kısmında, mide caddesi denen bir oluk bulunur. Sıvı gıdalar bu yolu takip ederek zaten devamlı küçük bir açıklığı olan mide çıkışını geçerek, onikiparmak bağırsağına geçer. Sıvılar oturarak içilirse bunlar önce midede birikir, asitle karışarak mikropları ölür ve sonra onikiparmak bağırsağına geçer. Böyle oturarak su içen, birçok intan hastalıklarından korunmuş olur. Suyu veya meşrubatı ayakta içen, bu tehlikeye daha fazla maruz kalır. (Dr. Hamit İspirlioğlu) İki öğün yemek Sual: İki öğün yemek yemenin israf olduğu söyleniyor. Biz yerine göre üç öğün de yiyoruz. İsraf mı oluyor? CEVAP Hayır. Acıkmadan önce, günde ikinci defa yemek israftır; fakat acıkınca üç hatta dört kere yemek israf olmaz. Hazret-i Âişe validemiz anlatır: Günde ikinci defa yemek yiyordum. Resulullah, (Ya Âişe, günde iki kere yemek israftır. Allahü teâlâ, israf edenleri sevmez!) buyurdu. (Beyheki) Muhammed Hadimi hazretleri, burayı şöyle açıklıyor: 54 www.dinimizislam.com Resulullah efendimiz, Âişe validemizin, ikinci yemeği acıkmadan yediğini anlayarak böyle buyurmuştur. Yoksa, kefaretler için günde iki kere yedirmek lazım olduğu meydandadır.(Berika) İsraf olsaydı kefaretler için iki kere yemek yedirilmezdi. Oruç tutarken de, günde iki öğün yani hem iftarda, hem de sahurda yemek yenir. İsraf olsaydı, sadece iftar veya sadece sahur yemeği yiyin denirdi. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Üç kimseye şu nimetlerden dolayı, sual olmaz: İftar eden, sahur yiyen ve misafirle beraber yiyen.) [Deylemi] Günde iki kere yemek yemeye israf olur demek, doyduktan sonra veya hazmedilmeden, acıkmadan tekrar yemek israf olur demektir. Yoksa insan, bir öğünde yediğini, azar azar üç veya dört seferde yiyebilir. Yemekte sünnet Sual: Yiyecek ve içecekleri bitirmeyip, kapta bırakarak çöpe atmak, israf olur mu? CEVAP Evet, israf olur. Kapta kalanı sıyırıp yemek, sünnettir. Hoşaf, ayran gibi şey artığına su koyup, çalkalayıp içmek çok sevabdır. Yiyip içeceğimizden çok konmuşsa, tabakta, bardakta artık bırakmak caiz olur. Müminin artığını yiyip içmek, sünnettir. Bir hadis-i şerif meali: (Müminin artığı şifadır.) [Fetava-i Kübra] Kenarından yemek Sual: Çocuklara, (Yemeğin kenarından yiyin, ortasından yemeyin; çünkü ortasından melekler yer) demek uygun olur mu? CEVAP Önünüzden yiyin demek doğru; fakat melekler ortasından yer demek yanlıştır; çünkü melekler yiyip içmezler. Yiyip içmeye ihtiyaçları yoktur. Bereket yemeğin ortasına iner. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Bereket, yemeğin ortasına iner. Onun için, yemeğin ortasından yemeyin!) [Tirmizi] Yemeğe tuzla başlamak Sual: Yemeğe tuzla başlayıp tuzla bitirmenin sünnet ve şifa olduğu S. Ebediyye’de yazılıdır. Ekmekteki tuza niyet edilse sünnet yerine gelir mi, tuzla başlamak şart mıdır? CEVAP S. Ebediyye’de, o kısmın sonunda, (İlk ve son lokma ekmekle yapılır ve ekmekteki tuza niyet edilirse, bu sünnet yerine getirilmiş olur) deniyor. Dikkati çekmemek için ekmekteki tuza niyet etmek iyi olur. Molla Câmi hazretlerinin meclisine, büyük zatların huzurunda izinsiz 55 www.dinimizislam.com konuşulmayacağını bilmeyen biri geldi. Dinî konularda bilgiçlik taslamaya başladı. Sonra sofra kurulup yemek yenmeye başlandı. Sofrada tuz yoktu. O kimse, Molla Cami hazretleri tuzla başlamayı unuttu zannederek, onu ikaz etmek ve kendisinin uyanık olduğunu göstermek için ev sahibine, (Sünnettir, ben yemeğe tuzla başlarım, bana tuz getir) dedi. Bu hâle üzülen Molla Câmi hazretleri, (Ekmekteki tuza niyet edebilirsin) buyurarak, bu yapılanın edepsizlik olduğunu hatırlatmak istedi. Besmele Sual: Besmele çekmenin hükmü nedir? CEVAP Yerine göre, Besmelenin hükmü değişir. Birkaç örnek verelim: Farz olduğu yerler: Hayvan keserken Besmele çekmek farzdır. Besmelesiz kesileni yemek haramdır. Vacib olduğu yerler: Namaz dışında Fatiha okumaya başlarken Besmele çekmek vacibdir. Şafii mezhebindeyse, her zaman Fatiha okurken Besmele çekmek farzdır. Sünnet olduğu yerler: Namazda her rekâtta Fatiha’dan önce, gusletmeye ve abdest almaya, yiyip içmeye, mektup yazmaya ve her faydalı işe başlarken Besmele çekmek sünnettir. Namaz dışında, Fatiha’dan başka bir sure okumaya başlarken de Besmele çekmek sünnettir. Müstehab olduğu yerler: Namazda, Fatiha ile zamm-ı sure arasında Besmele çekmek, caiz veya müstehabdır. Mubah olduğu yerler: Yürümeye, oturmaya, kalkmaya ve her mubah işe başlarken Besmele çekmek mubahtır. Mekruh olduğu yerler: Avret yerini açarken, necaset bulunan yere girerken, Berae suresini önceki sureye bitişik okurken, sigara içmeye ve bunun gibi kötü kokulu, mesela soğan, sarımsak gibi şeyleri yemeye başlarken ve sakal tıraşı olmaya başlarken Besmele çekmek mekruhtur. Haram olduğu yerler: Haram işlemeye başlarken Besmele çekmek haramdır. Haramlığını kabul ederek yaparsa haram olur, harama önem vermeden veya helal kabul ederek yaparsa küfür olur. Küfür olduğu yerler: Bizzat kendisi haram olan mesela, şarap içmek, zina etmek, domuz eti yemek gibi haram olan işleri yapmaya başlarken, Besmele çekmek küfür olur. Burada, haramı helal saydığından veya harama önem vermediğinden dolayı küfür oluyor. Sual: Besmelesiz kesilen hayvanı yemek caiz mi? 56 www.dinimizislam.com CEVAP Şafii’de besmelesiz kesilen hayvanı yemek caizdir, diğer üç mezhepte kasten Besmelesiz kesmek haramdır. Hayvanın boğazındaki yemek borusu, hava borusu ve boynunun iki yanında birer kan damarı vardır. Maliki’de hepsini kesmek gerekir. Hanefi’de bu dört borudan üçünü kesmek kâfidir. Şafii’de ise yemek borusu ile nefes borusu kesilirse kâfidir. Ancak gırtlak düğümü baş tarafında kalmalıdır! Gırtlak düğümünün tamamı vücut tarafında kalırsa, kesilen hayvan yenmez. Hayvanı ensesinden kesmek haram ise de, ensesinden kesilen hayvan, Hanefi ve Şafii’de yenir, diğer iki mezhepte yenmez. Sual: Besmele unutulursa, kesilen hayvan yenir mi? CEVAP Besmele çekmek unutulursa yenir. Maliki’de yenmez. Sual: Besmelesiz olarak kesildiği bilinen bir hayvanın etini yerken Şafii’yi taklit gerekir mi? CEVAP Evet gerekir. (Hulasat-üt-tahkik) Sual: Mezbahada sabah bir besmele çekiliyor. Diğerleri besmelesiz kesiliyor. Etleri yenir mi? CEVAP Etleri yerken Şafii’yi taklit lazımdır. Sual: Tavuklar, bir anda kesiliyor. Hepsine bir besmele kâfi mi? CEVAP Her tavuğu, kesim makinesine koyarken, besmele çekilir. Keserken de, müşterek bir besmele kâfidir. Sual: Yemek yerken besmeleyi unutan kimse, sonunda hatırlarsa ne yapmalıdır? CEVAP Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Yemeğe başlarken Allahü teâlânın adını anın, yani Besmele çekin. Başında besmele çekmeyi unutan, hatırladığı zaman, “Bismillâhi alâ evvelihi ve ahirihi” desin.) [Ebu Davud, Tirmizi, Hâkim] Sual: Doyduktan sonra yerken, Besmele çekmek haram mı? CEVAP Hayır. Çünkü yemeğin kendi haram değildir. Sual: Besmele çekince veya ezan okununca şeytanların kaçtıklarını ve bir daha oraya uğramadıklarını söylüyorlar bu doğru mudur? CEVAP 57 www.dinimizislam.com Besmele çekince ve ezan okunurken şeytan kaçar. Fakat ezan bitince geri gelir. Yemekte Besmele çekince o yemeği yiyemez. Devamlı Allah zikredilirse, vesvese veremez, zikri bırakınca hemen gelir. Sual: Soğan veya soğanlı yemek, salata, turşu yerken besmele çekmek caiz mi? CEVAP Tam İlmihal'de diyor ki: Kötü kokulu şeyleri, mesela soğan, sarmısak gibi şeyleri yemeye [ve sakal tıraşı olmaya başlarken], Besmele çekmek mekruhtur. Sarmısaklı, soğanlı yemekleri, salatayı, turşuyu yerken Besmele çekilir. Meyhaneye girerken Sual: Bir iş için meyhaneye, kumarhaneye girerken Besmele çekmek caiz olur mu? CEVAP Evet caiz olur. Haram işlerken Besmele çekilmez. Bir iş için günah işlenen yere girmek günah olmaz. Sual: Bir mekruha dalgınlıkla besmele çeken mazur olur mu? CEVAP Evet. Besmele çekerken Sual: Besmele çekerken, Bismillah demek yeterli midir? CEVAP Evet, yeterli olur; ancak he harfini belli olacak şekilde çıkarmalı (Bismilla) dememeli. Yani (Bismillah) denirse, besmele çekilmiş olur. Daha uygunu ise (Bismillahi) demektir. Besmelesiz hayvan kesmek Sual: (Kur’anda, hayvan keserken değil, sadece kurban keserken Besmele çekmek farzdır) deniyor. Yemek için hayvanları keserken Besmele farz değil midir? CEVAP O ayetin meali şöyledir: (Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği dört ayaklı hayvanları belli günlerde [kurban ederken] O’nun adını anarak kessinler.) [Hac 28] Hayvan keserken Besmele çekilmesi yalnız kurban kesmeye mahsus değildir. Resulullah efendimiz buyuruyor ki: (Hayvanı keserken besmele çekip tekbir getirin!) [Taberani] (Yani Bismillahi Allahü ekber demeli.) 58 www.dinimizislam.com (Hayvan keserken Allah’ın ismini söylemek [Bismillahi demek veya Allahü ekber demek] kâfidir.) [Beyheki] (Şu üç yerde ismimi söylemeyin: Yemeğe besmele çekerken, hayvanı besmeleyle keserken ve aksırınca.) [Beyheki] Şafii’de besmelesiz kesilen hayvanı yemek caizdir, diğer üç mezhepteyse kasten Besmelesiz kesmek haramdır. İbni Abbas hazretleri de buyuruyor ki: Hayvanı keserken besmele çekmeyi bir kimse unutmuşsa bir mahzuru yoktur; ancak besmele kasten terk edilmişse, kesilen yenmez. (Rezin) Besmelesiz olarak kesildiği bilinen bir hayvanın etini yerken Şafii’yi taklit etmelidir. (Hulasat-üt-tahkik) Besmele çekmek Sual: Hadis-i şeriflerde, (Besmeleyle başlanmayan her önemli iş noksan kalır) ve (İşe Besmeleyle başlayanın günahları affolur) buyuruluyor. Eûzü çekmek de gerekli mi, yoksa sadece Besmele çekmek yeterli midir? CEVAP Evet, yeterlidir. Bir işe başlarken Eûzü okunmaz, sadece Bismillâhirrahmanirrahîm denir. (Hindiyye) Helal gıdanın önemi Sual: Şimdiki çocuklar istenildiği gibi neden eğitilemiyor? CEVAP Çocuğu helal gıda ile beslemelidir! Haram gıdanın etkisi çocuğun özüne işler, çocukta uygunsuz işlerin meydana gelmesine sebep olur. Hadis-i şerifte (Yiyip içtikleriniz helal, temiz olsun! Çocuklarınız, bunlardan hasıl olur) buyuruldu. Çocukları, ahlaksız kadınlara da emzirtmemelidir! Peygamber efendimiz, ahmak kadınları da süt anne olarak tutmamayı, sütün kötü etkisinin olacağını bildirmektedir. Buradan kâfir kadını süt anne olarak tutulmaz manası çıkarılmamalıdır! Zira fıkıh âlimi İbni Âbidin hazretleri, (Kâfir kadının müslüman çocuğa ve müslüman kadının kâfir çocuğa süt anne tutulması caizdir) buyurmaktadır. (Redd-ül-muhtar) İbrahim Ethem hazretlerine, gece gündüz ibadet eden, vecde gelip kendinden geçen bir gençten bahsettiler. Gencin yanına gidip üç gün misafir kaldı. Çok acayip haller gördü. Gencin bu halinin şeytandan olup olmadığını öğrenmek istedi. Yediğine baktı. Helalden değildi. Bu hallerin 59 www.dinimizislam.com şeytandan olduğunu anladı. Genci evine davet etti. Gence helal yemek verdi. Gençteki eski aşk ve gayret kalmadı. Genç, bana ne yaptın dedi. İbrahim Ethem hazretleri, gence, (Sendeki haller şeytandandı. Helal yiyince şeytan giremedi. Esas halin meydana çıktı) buyurdu. (Tezkiretülevliya) Haram yemek kalbi karartır, hasta eder. Zünnun-i Mısri hazretleri buyurdu ki: Kalbin kararmasının dört alameti vardır: 1- İbadetin tadını duymaz. 2- Allah korkusu hatırına gelmez. 3- Gördüklerinden ibret almaz. 4- Okuduklarını, öğrendiklerini anlayıp kavrayamaz. Muhammed bin Fadl Belhi hazretleri de buyurdu ki: Kalbin kararmasına 4 şey sebep olur: 1- Öğrendiği ile amel etmemek. 2- Bilmeyerek yapmak. 3- Bilmediklerini öğrenmemek. 4- Başkasının öğrenmesine mani olmak. Nefs, kötü isteklerden [dinin yasakladığı şeylerden] kurtarılınca, kalb temizlenir. Yemekten önce ve sonra dua etmek Sual: Yemekten önce dua etmek caiz midir? CEVAP Evet, yemekten önce de dua etmek caizdir. Besmele çekmek ve hayır bereket için dua etmek de yiyip içmenin sünnetlerindendir. İbni Abbas hazretleri, Resulullah efendimizin (Yemeğe başladığınız zaman, Allahümme barik lena fihi ve etimna hayren minhü deyiniz) buyurduğunu rivayet etmiştir. Enam suresinin (Üzerlerine Allah’ın ismi anılmayanlardan yemeyin) mealindeki 121. âyetin, Besmelesiz kesilen hayvanların leş olacağını, yenmeyeceğini bildirmektedir. Bazı âlimler, (Diğer yiyecekleri yerken de Besmele çekiniz) manasının da bulunduğunu bildirmişlerdir. Burada Allah’ın adının anılması, yenecek yemeğin kudsiyetini, iyiliğini ve devamlılığını sürdürmek içindir. Böylece Allahü teâlâyı hatırlamış ve bu nimetlerin devamlılığını ve hayrını elde etmiş oluruz. Yemek yeme anı, insanların en çok gaflete düşeceği andır. Zira yemek, acıkan nefsi kendine en çok çeken, ona her şeyi unutturan nesnedir. 60 www.dinimizislam.com Yemekten önce elleri yıkamayı da ihmal etmemelidir! Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Evinin hayrını isteyen, yemekten önce ve sonra elini yıkasın.) [İbni Mace] Sual: Yemekten sonra nasıl dua edilir? CEVAP Yemeğe başlarken besmele çekmek yani (Bismillahirrahmanirrahim) demek ve sonunda (Elhamdülillah) demek sünnettir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Yemekten sonra, "El-hamdü-lillahillezi etamena hazettaame ve rezekana min gayrı havlin minna ve la kuvveh" duasını okuyanın günahları affolur.) (Yiyip içtikten sonra, "El hamdü-lillahillezi atameni ve esbeani ve sakani ve ervani" duasını okuyan, anasından doğduğu günkü gibi günahsız olur.) Peygamber efendimiz yemekten sonra (El-hamdü-lillahillezi etamena ve sakana ve cealena müslimin) duasını okurdu. Yemeklerden sonra, yukarıdaki duaları da içine alan şu duayı okumak daha uygundur: (El-hamdü-lillahillezi eşbeana ve ervana min-gayrı-havlin minna ve la kuvveh. Allahümme at'imhüm kema at'amuna. Allahümmerzukna kalben takiyyen, mineşşirki beriyyen la kâfiren ve şakiyyen velhamdülillahi rabbilalemin) Zekat-ı şer'i ne demektir? Sual: Tam İlmihal'de (Zekat-ı şer'i, ihtiyari ve zaruri olmak üzere ikiye ayrılır) deniyor. Burada zekât ne anlama geliyor? İhtiyari ve zarurisi nasıl oluyor? CEVAP Zekat kelime olarak, bereket, artış, temizlik, taharet gibi anlamlara gelir. Bildiğimiz zekât da malı kirden temizlemek oluyor. Zekat kelimesinin buradaki manası, evcil veya yabani hayvanları dine uygun şekilde öldürerek temiz hale [yenilecek veya başka şekilde istifade edilecek hâle] getirmek demektir. Mesela boğarak, şişleyerek, elektrik verilerek öldürülen kuzunun eti yenmez, leş olur. İhtiyari zekât, deveyi ve diğer evcil hayvanları dine uygun şekilde kesmek demektir. Yani kendi ihtiyarımızla [isteğimizle] hayvanı yatırıp dine uygun şekilde kesiyoruz. Zaruri zekât, av hayvanlarını dine uygun şekilde yaralayarak 61 www.dinimizislam.com öldürmek demektir. Av hayvanlarını mesela bir aslanı kulağından tutarak yere yatırıp kesemeyiz. Onu ancak silahla öldürebiliriz. Onun için buna zaruri zekât deniyor. Zekat-ı şer’i ile [dine uygun şekilde] öldürülen hayvan temiz olur. Yani evcil hayvan besmele çekerek kesilmişse, av hayvanına mermi besmele ile atılmışsa, av köpeği tazı, ava besmele ile gönderilmişse, öldürülen hayvanı yemek helal olur. Zekat-ı şer’i ile öldürülen hayvan, yenilmesi helal olan geyik, tavşan, keklik gibi hayvanlardan ise yenir, yenmesi helal olmayan, tilki, sansar, aslan gibi hayvanlardan ise, başka suretle istifade edilir. Gazoz ve kola içmek Sual: Bazı kuruluşlar, bazı gazoz ve kolalarda alkol olduğunu tespit etmiştir. Alkolün damlası da haram olduğuna göre, böyle meşrubatları içmek haram değil midir? CEVAP Son zamanlarda yoğun bir şekilde, Tunus, Mısır gibi ülkelerde, Müslümanlar hakkında çeşitli şekilde karalayıcı bir kampanya ve saldırı furyası başlatılmıştır. Özellikle Tunus’da polis, sokaktaki kadınların eşarbını başından almaktadır. Mısır’da kola içmenin haram olduğuna dair haberler gelmektedir. Gazozlardaki alkol yeni değildir. Bunu belli bir zamana getirmeleri maksatlıdır. Gayeleri, (Bakın Müslümanlar meşrubat bile içmiyorlar) yaygarasını yaygınlaştırmak, bu vesile ile (İşte Müslümanlık budur, bakın Müslümanlar ne hale gelmiş) dedirtmek. Belki de bazı provokatörler çıkıp, (Alkollü gazozlara hayır) sloganı ile, protestolar yapabilirler. Müslümanlar bu fitneye, Müslümanlığın kötülenmesine alet olmamalıdır. Şarap, rakı gibi alkollü içkilerin damlası da haramdır. Fakat içki olarak değil de, başka sebeplerle bulunan alkoller bu hükme dahil değildir. Birkaç örnek verelim: 1- Taze sirkelerde alkol bulunduğu kesin olarak tespit edilmiştir. Ama bu alkollü bir içecek olmayıp sirke olduğu için, içilmesi haram edilmemiştir. Şaraptan yapılan sirkenin fazileti hadis-i şeriflerle de övülmüştür. 2- Hamurda, dolayısıyla ekmeklerde de alkol olduğu da bugün kesin olarak tespit edilmiştir. Ama Peygamber efendimiz ekmek yemeyi yasaklamamıştır. 62 www.dinimizislam.com 3- Portakal ve diğer meyvelerdeki alkol oranı gazozdakilerden az değildir. Bu da kesin olarak tespit edilmiştir. Ama dinimiz, içinde alkol olduğu halde meyve yemeyi, haram kılmamıştır. 4- İlaçları ve kokuları ıslah için, içlerine konulan necis mayiler [alkol gibi sıvılar] affedilmiştir. (İslam Ahlakı, Ey Oğul İlmihali kısmı) 5- S. Ebediyye’de diyor ki: Şafii’de, necis sıvıyı [mesela alkolü], ilaç ve ıtriyat ıslahı için kullanmak affedilmiştir. (Mezahib-i erbea, Elmafüvat) 6- Necis olan sıvı, mesela ispirto, ilaç, koku gibi şeylere karıştırılınca, karışım temiz olur. Bunun için, tentürdiyot ve kolonya, hanefide temizdir. (İslam Ahlakı) [Kolonya, tentürdiyot içilmez ama, elbiseye dökülünce temizlemeden onunla namaz kılmak caizdir. Temizlemek elbette evladır.] 7- Necis yağlar sabun yapılınca, şarap sirkeye dönünce temiz olur. Bütün kimyasal değişmeler böyledir. (Redd-ül-muhtar, Tahtavi, Menahic-ül-ibad, S. Ebediyye) Gazoz meselesini merhum hocamıza da sormuştum. Hocamız, din âlimi olmanın yanında kimya ilmini de iyi bilen bir kimyagerdi. (Esansı alkolde eritip gazozlara koyuyorlar. İçmek caiz mi?) diye sual etmiştim. Bir kavle göre içmenin caiz olduğunu, ahir zamanda zayıf kaville bile amel etmenin, kuvvetli kavil ile amel etmek gibi sahih olduğunu bildirmişlerdi. İçine esans konan meşrubatların, kolaların hemen hepsinde az da olsa, alkol mevcuttur. Gazoz gibi bu tür meşrubatlarda esansı eritmek için kullanılan bu alkol affedilmiştir; böyle meşrubatları içmek caizdir. Çoğu sarhoş etmezse Sual: (Çoğu sarhoş edenin azı haramdır kuralı var. Bu kurala göre, meşrubatların, kolanın içinde alkol olsa da, çok içilince sarhoş etmedikleri için, içilmeleri caiz olur) deniyor. Mesela yemeğe veya bir sürahi suya az bir miktar şarap konsa, bunların çoğu sarhoş etmediği için, o suyu veya o yemeği bu kurala göre yiyip içmek caiz mi oluyor? CEVAP Caiz olmaz. Su da, yemek de, necis olur. Din kitaplarında deniyor ki: Bir damla şarap içen de cezalandırılır. Şarabın bir damlası da haramdır. İspirto da [alkol de], şarap gibi kaba necasettir, içilmesi haramdır. (Hidaye) Meşrubatlara özel olarak alkol konmuyor. Esansı eritmek için konuyor. Din kitaplarında, ilaçları ve kokuları ıslah için, içlerine konulan necis sıvının [alkolün] affedildiği bildirilmiştir. (İslam Ahlakı) 63 www.dinimizislam.com Kolaların sırrı açıklanmış Sual: Alkollü gazoz furyasından sonra, şimdi de kolaların sırrının açıklandığı ve Cochineal diye bir böcekten, kimyasal filtreleme yoluyla elde edilen, karmin isimli maddeden, boya maddesi olarak, her marka kolanın içine konduğu ve bu durumda kola içmenin haram olduğu söyleniyor. Kola içmek haram mıdır? CEVAP Hayır, kola içmekte hiç mahzur yoktur. İslam âlimleri buyuruyor ki: Resulullah efendimiz, bir Yahudi’nin ekmeğini ve tereyağlı yemeğini temiz mi diye sormadan, araştırmadan yedi. Bu domuz yağı mı, koyun yağı mı, ekmeğin hamuru suyla mı, yoksa şarapla mı yoğruldu diye sorup araştırmadı. Müşrik kadının su kabından abdest aldı. Bunlar, yenilen gıdaların içinde ne var diye araştırmanın gerekmediğine birer delildir. (Berika) Kâfirler, gıdalara necaset de, zehir de katabilirler. Nitekim Yahudi yemeğe zehir katmıştır. Peygamber efendimiz de, araştırmadan o yemeği yemiştir; çünkü necis olduğu bilinmeyen şeyleri yememek takva değil, vesvese olur. Dinimiz de, vesveseden kaçmayı emreder. (Hadika) Lâ Mekke Sual: (Coca Cola yazısı tersten okununca, Lâ Muhammed, Lâ Mekke yazıyor. Böyle içecekleri içmek haramdır. Bunu herkese duyurmak çok sevaptır) gibi şeyler söyleniyor. Bir de, e-maillerle veya SMS ile çeşitli mesajlar gönderiliyor. Mesela, (Medine’den gelen vasiyetname, yahut içinde dualar da olan bir mesajı 13 veya şu kadar kişiye gönderen çok zengin olur. Eline geçip de göndermeyenin başına büyük felaketler gelir) deniyor. Bunlar doğru mudur? CEVAP Kesinlikle doğru değildir. Coca Cola yazısını tersten okuyunca La Muhammed, La Mekke yazılı olduğu da, doğru değildir. Zoraki benzetme yaparak o hale sokulmaya çalışılıyor. Diyelim ki La Mekke yazsa ne çıkar? Yani Mekke yok dese ne olur? Biz de, New York, Paris, Berlin yok desek ne olur? Bu şehirler yıkılır mı? Bunları, diğer vasiyetname ve mesajları misyonerler hazırlıyor. Maksatları Müslümanları böyle hurafelerle meşgul etmek, ciddi meselelerden, ilimden uzak kalınmasını sağlamaktır. Onların bu oyunlarına alet olmamalıyız. Kola içmek haram mı? Sual: (Falanca marka kolanın geliri, İslam düşmanı gayrimüslim bir ülkeye gittiği için o kolaya haram fetvası verdik) deniyor. Gayrimüslimlerin 64 www.dinimizislam.com hepsi İslamiyet’in düşmanıdır. O zaman hiçbir gayrimüslimin malını almamak mı gerekiyor? CEVAP Fetva dedikleri görüş, birkaç yönden yanlıştır: 1- O fetva değil bir görüştür. Şahsi düşüncedir. Günümüzde fetva verecek ehil kimseler yoktur. Sadece verilmiş fetvaları nakledenler vardır. İbni Abidin, dördüncü cilt, üç yüz birinci sayfada, kadılık bahsinde buyuruyor ki: Fâsık müftünün verdiği fetvalara güvenilmez, çünkü fetva vermek, din işlerindendir. Din işlerinde fâsıkın sözü kabul edilmez. Diğer üç mezhepte de böyledir. Böyle müftülere bir şey sormak caiz değildir. Müftünün Müslüman olması ve akıllı olması da, sözbirliği ile şarttır. Müftü, imam-ı a’zam Ebu Hanife’nin sözüne uygun olarak fetva verir. Aradığını onun sözlerinde açıkça bulamazsa, İmam-ı Ebu Yusuf’un sözünü alır. Onun sözlerinde bulamazsa, İmam-ı Muhammed Şeybani’nin sözünü alır. Ondan sonra İmam-ı Züfer’in, daha sonra Hasan bin Ziyad’ın sözünü alır. Müctehid-i fil-mezhep âlimlerinden Eshab-ı tercih olan müftüler, ictihadlar arasında delilleri kuvvetli olanları seçerler. Müctehid olmayanlar, bunların tercih etmiş oldukları söze uyar. Böyle yapmayan müftülerin sözü kabul edilmez. Demek ki, tercih ehlinin seçmemiş olduğu şeylerde, İmam-ı a'zamın sözünü almak lazımdır. Müftünün müctehid-i filmezhep olması lazımdır. Böyle olmayana müftü denilemez, nâkıl, fetvayı iletici denir. Nâkıller fetvaları, meşhur fıkıh kitaplarından alır. (S. Ebediyye) Behcet-ül-fetâvâ gibi kıymetli kitaplar bile, fetva kitapları değil, fetvaları nakleden, ulaştıran kitaplardır. Bunları yazanlar müftü değil, birer nâkıl ve toplayıcıdır. Fetva verenin, yani müftünün müctehid olması lâzımdır. Bir kimse fetva verdim diyorsa, müctehid olduğunu iddia ediyor demektir. Yusuf Nebhani hazretleri, (Bugün müctehidlik taslayanın, aklı veya dini noksandır) buyurmuştur. Aklı veya dini noksan olanın da fetva dediği görüşüne itibar edilmez. 2- Gayrimüslim demek müslüman olmayan demektir. Bunlar elbette İslâmiyet'e düşman olur. Bunlarla alış veriş yapılmaz mı? Peygamber efendimiz ve Eshab-ı kiram, her çeşit alış veriş yapmışlardır. 3- Esas İslâmiyet'e düşman olan mürtetlerdir. Din düşmanı yerli mürtetlerle alış verişi normal görüp de Ehl-i kitap olan gayrimüslimlerle alış verişi caiz görmemek çok yanlıştır. Müslüman şirketlerin mallarını yeşil sermayeye paramız gitmesin diye almayan mürtetleri, gayrimüslimden hafif görmek çok tuhaftır. Bu yanlış görüşe fetva demek 65 www.dinimizislam.com de, daha tuhaftır. Komşunun sarkan meyveleri Sual: Komşunun bahçesindeki ağacın bizim bahçeye sarkan dallarındaki meyvelerden ve yere düşenlerden yemek caiz olur mu? CEVAP Caiz olmaz. Ağaçtan herkesin geçtiği sokağa düşmüş ise, ceviz gibi çürümeyenleri, sahibinin izin verdiği biliniyorsa, yemek caiz olur. Kiraz gibi çürüyecek meyve ise, sahibinin yasak ettiği bilinmedikçe alıp yenilebilir. Alıp, evine götürmek caiz değildir. Kiracı Sual: Kiracı, evin bahçesindeki meyveleri yiyebilir mi? CEVAP Ev sahibinin izni varsa yer. Ağacı dikenden izin almak gerekir. Sual: Komşumuz, bahçemizin bir kısmını sahiplenip, oraya meyve ağaçları dikti. Ağaçların şimdi meyveleri vardır. Bu yerimizi mahkeme ile aldık. Ağaçların meyvesini yiyebilir miyiz? CEVAP Önemli olan, yerin size ait olması değil, meyve ağaçlarını kimin diktiğidir. Diken kimseden, yani komşudan izin almadıkça, yemek caiz olmaz. Ağaç dikenindir Sual: On sene önce ağaç diktiğim tarla başkasına aitmiş. Tapuyu alınca anladık. Ağaçların meyvesi bizim değil mi? Ağaçları tarla sahibine satmam caiz mi? CEVAP Siz diktiğiniz için ağaçlar sizindir. Satabilirsiniz ve meyvesini yiyebilirsiniz. Tavşan eti yenir mi? Sual: Peygamber efendimizin çekirgeyi, idrar süzme organı olduğu için böbrekleri, kanlı olan dalak ve ciğeri yemediği gibi, yine bir kanlı hayvan olan tavşanı yemediği söyleniyor. Bunları haram olduğu için mi yememiştir? CEVAP Hayır, böbrek, ciğer, dalak haram değildir, helaldir. Çekirge de helaldir. (Buhari, Müslim, Tirmizi, Ebu Davud) Başka bir hadis-i şerifte de şöyle buyurmuştur: 66 www.dinimizislam.com (Çekirgeyi ne yerim, ne de, haram kılarım.) [İbni Mace, Ebu Davud] Resulullah efendimizin yememesi onu haram kılmaz. Soğan, sarımsak da yemezdi. Yenmesi için izin vermiştir. Tavşan eti de helaldir. (Dürer, Mecma’ul-enhür) Abdullah ibni Abbas hazretleri buyurdu ki: Resulullah ile otururken, bir köylü tavşan kebabı hediye getirdi. Bize (Yiyin) buyurdu. Muhammed bin Safvan dedi ki: İki tavşan yakaladım, kestim. Resulullah’a sordum. İkisini de yememi emretti. (Bedayi) Hazret-i Enes anlatır: Avladığımız tavşanı Ebu Talha’ya getirdim. O da tavşanı keskin bir taşla kesti. (Şu budu Resulullah’a götür) dedi. Hemen götürdüm. Resulullah onu yedi. (Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesai) Hazret-i Cabir anlatır: Kavmimden biri, taşla kestiği tavşanı Resulullah’a soruncaya kadar bekletti. Efendimiz yemesini emretti. (Tirmizi) Halid ibn-ül Huveyris hazretleri anlatır: Bir adam, avladığı tavşanı getirip Abdullah İbni Ömer’e, (Bunun eti yenir mi?) diye sordu. O da, (Bir tavşan Resulullah’a getirildi. Ne yedi, ne de yenmesini yasakladı) dedi. (Ebu Davud) Bu hadis-i şerifler de, tavşanın helal olduğunu bildirmektedir. Fıkıh kitaplarında buyuruluyor ki: Tavşan yemek helaldir. (Mülteka) Tavşan eti yemek helaldir; çünkü tavşan, yırtıcı hayvan değildir. (Dürr-ül-münteka) Her çeşit tavşan etini yemek helaldir. (Kuduri) Tavşan etini yemek helaldir. Tavşan yırtıcı hayvan değildir ve leş yemez, geyik gibidir. (Cevhere) Erneb, yani tavşan etinin mubah olduğu sözbirliği ile bildirilmiştir, çünkü tavşan yırtıcı hayvan değildir ve leş yemez. Geyik gibidir. Ot yer. Fıkıh kitapları, tavşanın helal olduğunu açıkça yazıyorlar. Böylece, haram diyenleri ret ediyorlar. (Dürer haşiyesi) Gıdalarda ihtiyat Sual: Her gün bir iddia ortaya atılıyor. Bazı firmaların gelirleri Yahudilere gidiyor, bunların ürünlerini kullanmak haram olur dendiği gibi, kolalarda fare ölüsü kullanılıyor da denmişti. Daha sonra, böcekten elde edilen maddenin kullanıldığı söylendi. Şimdi de, ekmeklerde domuz yağından elde edilen bir madde olduğu söyleniyor. Bunları yiyip içmek 67 www.dinimizislam.com gerçekten haram mıdır? CEVAP Dinimizde, gayrimüslimlerle alış veriş yapmak yasak değildir. Peygamber efendimiz de yapmıştır. Kâfirler, Müslümanlardan elde ettiği kârla, Müslümanların zararına olan işler yapabilir, İslamiyete aykırı karikatürler yapabilirler, hatta Müslümanları öldürebilirler. Buna bakarak, onların ürünlerini kullanmaya haram denmez. Bugün neredeyse yediğimiz veya kullandığımız her ürünün, gayrimüslim şirketleriyle ilgisi vardır. Hammaddesi veya bir parçası onlardandır yahut orada üretilmiştir. Bunlara itibar edilirse, neredeyse her şeye haram denmiş olur. Böyle şayialara itibar etmemelidir. İslam âlimleri, Müslümanları sıkıntıya sokmayı da, fitneye dâhil etmişlerdir. Yani Müslümanları şüpheye, sıkıntıya sokmak, huzursuz etmek de, fitne olur. Dinimiz, gıdaların temiz mi, necis mi olduğunu araştırmak gerekmediğini bildirmektedir. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: Kâfirlerin yiyecek ve içeceklerinden sakınmak, ihtiyat değildir; bu halden kurtulmak ihtiyattır. (3/22) Temizlikte titiz davranmak bile yasaklanmıştır. % 99 bile olsa, % 100 kesin bilmeden, yiyeceklerimizde necaset var demek, çok yanlıştır. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Bir zaman gelecek, insanlar temizlikte fazla titiz hareket edecek, [vesveseye düşerek] dinde haddi aşacaklardır.) [Ebu Davud] Mecusinin yemeği ve zulmet Sual: Hintli Mecusi bir arkadaşımın yemeğini yiyince, bende manevi bir rahatsızlık oluyor. Kâfirlerin yemeğinde zulmet olur mu? Böyle gayrimüslimle arkadaşlıkta mahzur var mıdır? CEVAP Evet, zulmete sebep olur. Makamat-i mazheriyye’de, keramet kısmında diyor ki: Gulam Hasan’ı görünce, (Kâfir yemeği yemişsin. Kalbinde küfür zulmeti hâsıl olmuş) buyurdu. Gulam, (Evet, Hindu’nun verdiğini yedim) dedi. Küfür ve haram alametleri bulunan yemekler, kalbi karartır. (S. Ebediye) Haram yollardan elde edilen kazançlar da, habis olur, bereketsiz olur. Sonu dünyada da, âhirette de, zarar ve ziyan olur. Bid’atlerin ve günahların zulmetleri kalbleri karartıp, hafızaları zayıflatır. (F. Bilgiler) 68 www.dinimizislam.com Bid’at ehliyle, fâsıklarla, kâfirlerle ve mezhepsizlerle arkadaşlık yapanların kalblerinde, ihlâs kalmaz. Zulmet, kara lekeler hâsıl olur. Silsile-i aliyye büyüklerinden Seyyid Nur, (Sokakta fâsıkla karşılaşmak, kalbde zulmet hâsıl eder) buyuruyor. (S. Ebediyye) Allahü teâlâ, (Ya Davud, beni sevmekte sana uymayanla, arkadaşlık etme! Çünkü onlar senin düşmanındır, kalbini karartır ve seni benden uzaklaştırmaya çalışır) buyurdu. (İ. Gazali) Midye kültürü Sual: (Midye ve ıstakoz yemenin günah olduğu düşüncesi, âdet ve göreneklerle ilgilidir. Deniz kıyılarında oturanlar, kültürlerinde olduğu için rahatlıkla yiyorlar; ancak denizden uzak yerlerde yaşayanlar bu kültürden yoksundur. Denizden çıkan her şeyin temiz olduğu yönünde bir de hadis olduğu için, midyenin haram olduğu söylenemez. Kur’anda da midye konusunda kesin bir hüküm olmadığı için rahatça yenebilir) diyerek, midye gibi deniz haşaratını yemek caiz olur mu? CEVAP Bu görüş birkaç bakımdan yanlıştır: Birincisi, dinimizde tek delil Kur’an-ı kerim değildir. Hadis-i şeriflerle bildirilen hükümler de vardır. İki âyet-i kerime meali: (Resulümün verdiğini alın, yasakladığından da sakının!) [Haşr 7] (O Peygamber, güzel şeyleri helal, çirkin şeyleri haram kılar.) [Araf 157] İşte müctehid âlimler, Kur’an-ı kerimin emrine uyarak, Resulullah efendimizin bu konudaki hadis-i şeriflerine de bakmışlardır. Kur’an-ı kerimde, köpek, fare ve yılan etinin haram olduğu bildirilmiyor diye, bunları yemek caiz olur mu? Bunların haram oldukları hadis-i şeriflerle bildirilmiştir. İkincisi, müctehid olmayanların hadis-i şeriflere göre de amel etmeleri caiz olmaz. Mezhebinin bildirdiği hükme uyması vacib olur. (Denizin hayvanları helaldir) mealindeki hadis-i şerifi, Hanefî âlimleri, balık ve balık şeklinde olanlar hariç, deniz haşaratlarının yenmesinin caiz olmadığı şeklinde anlamışlardır. Hanefî olup da, mezhebinin hükmüne uymayan, mezhebinin hükümlerini beğenmeyen kimse, benim mezhebim var dese de, mezhepsizdir. Netice: Midye ve ıstakoz gibi deniz haşaratının yenmemesinin gelenekle, kültürle, hayat tarzıyla hiçbir ilgisi yoktur. Hanefî mezhebinde olan Müslümanların, deniz kenarında da yaşasa, balık şeklinde olmayan yengeç, midye, istiridye, ıstakoz, kerevit, karides gibi deniz haşaratını 69 www.dinimizislam.com yemeleri caiz değildir. Helal gıda aramak Sual: Bugün dünyada helal gıda markasını tercih ediyorlar. Helal damgalı olmayanları yemek haram mıdır? CEVAP Eğer gerçekten her yönüyle temiz ve helal olduğu halde damgası yoksa, yine helal olur, ama helal damgası varsa, helal ve temiz olması garantilenmiş olur, gönül rahatlığıyla yenir. Helal et damgalı ürünler, sadece kesiminin helal olması bakımından değil, sağlık açısından da önemlidir. İhlas Marmara Evleri 1. Kısım’da yeni açılan Şifa Et Market’e alışveriş için gidince, markette helal kesim ve helal ürün sertifikaları gördüm. İlgililer, bu sertifikalar hakkında şu bilgileri verdiler: “İnsanlar, gıda maddelerinin temiz, sağlığa uygun olması yanında, inançlarına da uygun üretilen gıdaları arıyorlar. Biz de, bu istekleri gerçekleştirmek için, konu üzerinde hassasiyetle duran, dünya çapında akredite bir sivil toplum kuruluşu olan Gimdes, yani gıda ve ihtiyaç maddeleri denetleme ve sertifikalandırma kuruluşuna müracaat ettik. Bizim yaptığımız kesimleri ve ürettiğimiz ürünleri Hanefî, Mâlikî, Şâfiî ve Hanbelî mezheplerine göre denetlediler. Niçin dört mezhebe göre diye bir soru akla gelebilir. Gimdes, dünya helal konseyinin (WHC) üyesidir. Konsey, temsil ettikleri ülke ve toplulukların ihtiyaçlarını, onların tercih ve isteklerine göre karşılıyor. Dünyada Müslümanlar genelde bu dört mezhebe mensuptur. Gıda cinsine göre standartları, dört mezhebe göre tespit edip, denetlemeleri buna göre yaparak, uygulama ve üretimde de standart tesis ediyorlar. Biz de bu hassasiyeti uyguladığımız için, gerekli belgeleri alabildik. Şimdi bu şekilde hazırlanan helal ve temiz gıdaları dünya Müslümanlarına ulaştırmaya çalışıyoruz, Gimdes helal damgalı gıdalar, dünyada helal gıda marketlerinde güvenle tercih ediliyor. Şifa Et Market’in de Gimdes helal sertifikalı ürünleri, kimyasal katkısız olan ve kanserojen olarak ifade edilen, katkı maddeleri bulunmayan, dünyada ilk ürünlerdir. Bu sebeple ürünlerimiz, WHC üyelerince incelendi. Özellikle Çin, Amerika ve Arnavutluk temsilcilerinden Şifa Et Market’in formülüyle ortak üretim teklifleri aldık. Gimdes’in Şifa Et Market’e başarılı ve etkili çalışmalarından dolayı verdiği takdir belgesi de marketimizin duvarında asılıdır. Bu belgeleri bir defa almak yetmiyor, zaman zaman kontroller yapılıyor, helal gıda vasıfları devam ediyorsa, her sene bu sertifikaları 70 www.dinimizislam.com yenileniyor. Bu şartlara uymayanların sertifikaları yenilenmiyor.” Sağlığımız ve inancımız açısından, fiyatları biraz pahalı olsa bile, helal olduğu konusunda, dünya çapında akreditesi olan sivil toplum kuruluşlarının denetimine açık ürünleri tercih etmeliyiz. Yiyip içmekle ilgili çeşitli sorular Sual: Sirke ve pekmez zamanla şarap haline gelir mi? CEVAP Hayır, gelmez. Sual: Yiyecekler ve gıdalar içinde gelatin diye bir madde bulunuyor, çokları bunun genel olarak domuzdan geldiğini bildiriyor. Bu doğru mu? Yani gelatin bulunan yiyeceklerden uzak durmak mı gerek? CEVAP Dinimizde ölçü vardır. Yenilen gıdada domuz yağı olduğu kesin olarak bilinmiyorsa yiyip içmekte mahzur yoktur. Sual: Yemek kaplarını kapalı mı tutmak lazım? CEVAP Gece hiçbir yemeği açık bırakmamalıdır! Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Yiyecek-içecek kaplarını kapatın, yılda bir gece veba iner, kapanmayan kapların içine düşer. Kapayacak şey bulunmazsa, Besmele ile bir çubuğu üstüne koyun.) [Müslim] Her zaman tertipli, düzenli olmak, temizliğe riayet etmek çok iyi olur. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Kap kacağı yıkamak, evi temiz tutmak, zenginliğe sebeb olur.) [Hatib] Sual: Haşhaşlı ekmek yemek günah mıdır? CEVAP Günah değildir. Çöreklere konan, haşhaşın tohumudur. Tohumu yağlı bir maddedir, içinde afyon yoktur. Tohumundan, yağ da çıkarılır. Yağında da, posasında da afyon yoktur. Haşhaşın afyon kısmı kapsülünde olur. Bu kısmı da zaten çöreklere konmaz. Sual: Nezle olunca burnum tıkanıyor. Alkollü ilacın buharını teneffüs caiz mi? CEVAP Evet, ama alkolsüzü varsa daha uygun olur. Sual: Kakao likörü bulunan çikolatayı yemek caiz midir? CEVAP Likör, meyve, alkol ve esans karışımından yapılan bir içkidir. Yurtdışından gelen likörlü şeker ve çikolatalar vardır. Bunları yemek caiz 71 www.dinimizislam.com değildir. Fakat kakao likörü, likör karışmış kakao değildir. Kavrulmuş kakao çekirdeğinin öğütülerek akıcı hale getirilmiş şeklidir. İçinde alkol yoktur. Türkiye’de, kelimeler üzerinde kavram [mefhum] kargaşası vardır. Birçok kelime yerinde kullanılmıyor. Mesela (Mucize yarattı) diyorlar. Mucize peygamberlerden başkası için kullanılmaz. Yaratmak da sadece Allah’a mahsustur. Yanlış kelime kullanmaktan sakınmalıdır! Sual: Kuş veya başka hayvan şeklinde pasta yapmak caiz midir? CEVAP Hayır. Mubahlarda da dine uymakta hayır-bereket vardır. Sual: Bir arkadaş, başka yerdeki arkadaşına vermem için bir kutu çikolata verdi. Yolda çikolataların yarısını yedim. Varınca, çikolataların yarısını yediğimi söyleyip helalleştim. Habersiz yediğim için günah oldu mu? CEVAP Emanete hıyanet etmişsiniz. Helalleşmeden ölebilirdiniz de. Fakat helalleştiğinize göre, sadece mekruh olur. (Hindiyye) Sual: Sigara az içince günah olmayınca, bazı otlar var onlar günah olur mu diyorlar, eroinin daha hafifi imiş? CEVAP Eroin hafif değil, çok kuvvetli uyuşturucudur. Sarhoş etmeyen otları yemekte mahzur yok. Sarhoş edenleri de sarhoş etmeyecek kadar yemek caizdir. Sual: Bir hoca, (Bulaşıkları sabaha bırakmak günahtır, fakirliğe sebeptir. Çünkü yarın yaparım diyenler helak olur buyuruluyor) dedi. Doğru mu? CEVAP İmkan varsa her işi zamanında yapmak, yarına bırakmamak iyi olur. Fakat bulaşıkları sabaha bırakmak günah değildir. (Yarın yaparım diyen helak oldu) hadis-i şerifi, tevbe gibi, farz olan ibadetlerle ilgilidir. Yoksa bulaşık yıkamakla ilgili değildir. Fakirliğe sebep olanlar arasında bulaşıkları geç yıkamak diye bir şey yoktur. Hadis-i şerifte, fakirliğe sebep olanlar sayılırken (Çanağı ve çömleği, yıkamadan yemek koymak. Kapkacağı, örtüsüz bırakmak) buyuruluyor. Bulaşıkları sabah yıkayıp temiz olarak konunca mahzuru olmaz. Yemeklerin üstünü açık koymak da uygun değildir. Buzdolabına konunca açık konmamış olur. Yahut örtecek bir şey bulamayan besmele ile bir çubuk bile koysa caizdir. Sual: Çok et yemek kalbi karartırmış. Ölçüsü ne bunun? CEVAP Devamlı kırk gün yenirse çok yenmiş olur. 72 www.dinimizislam.com Sual: Ağız kokusu olmasın diye sakız çiğnenebilir mi? CEVAP Evet çiğnenebilir. Sual: Et üstündeki kan başka ete bulaşırsa necis olur mu? CEVAP Hayır. Akan kan necistir. Akmayan, etteki kan necis olmaz. Sual: Mentollü mendilde alkol var mı? CEVAP Yoktur. Sual: Yumurtayı yıkamadan kaynatmak, tavaya kırmak caiz mi? CEVAP Evet. Yıkamak efdaldir. Sual: İçkili lokanta sahibinin hediye ettiği yemeği yemek caiz mi? CEVAP Caizdir. Çünkü malının çoğu haram değildir. Sual: Kokmuş et necis mi? CEVAP Değildir. Sual: Yetiştirme yurdu personeli, yurdun yemeğini yiyebilir mi? CEVAP Yiyebilir. Yetimin velisi onun malından yiyebilir. Sual: Şifa âyetlerinin fotokopisini suya koyup, suyu içmek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Mülci ikrah ile şarap içmeyen günaha girer mi? CEVAP Caizliğini bilmeyen, içmeyip öldürülürse şehiddir. Sual: İthal peynirleri yemek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Abdest alıp musluktan su içmek, abdestten artan suyu içmek gibi şifa mı? CEVAP Evet. Sual: Bölünmeden mirastan gelen hediyeyi yemek caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: (Ben yokken masamın üstündeki şekerden alın) diyorum. Götürmeleri caiz mi? 73 www.dinimizislam.com CEVAP Orada yemeleri caizdir. Götürmeleri caiz değildir. Şeker tutmak Sual: (Ev sahibi şeker kutusunu bir arkadaşa verip, misafirlere istediğin gibi dağıt dese, o da kimine bir tane kimine birkaç tane verse, kimi orada yese, kimi evine götürse caiz olmaz) deniyor. Doğru mudur? CEVAP Doğru değil, yanlıştır. Hiç mahzuru olmaz. Vekil, asıl gibidir, eksik veya fazla verebilir. Verilen şey, alanın mülkü olduğu için, ister orada yer, isterse evine götürür. Sual: Çaldığı sütü içtikten sonra, tazmin etse, helal olur mu? CEVAP Evet. Sual: Kırlarda akarsular, ırmaklar üstü açık olarak akıyor. Bu sular içilir mi, böyle sular ile abdest alınır mı? CEVAP İçine necaset karışmıyorsa üstünün açık olmasının mahzuru olmaz. Genelde akarsu pis olmaz. Hadis-i şerifte, (Rengi, tadı ve kokusu değişmeyen su temizdir, necis değildir) buyuruluyor. (Dürer) Sual: Kesin izin vereceği bilinen kişinin malını yemek caiz mi? CEVAP Caiz. Ama suizanna sebep olacak şeyden uzak durmalı. Sual: Uşur vermeyen akrabanın, yemeğini yemek caiz mi? CEVAP Fitneye, harama sebep olmamak için caizdir. Sual: Zemzem ile çay pişirmek mekruh mu? CEVAP Evet. Sual: Turşunun içine olgun üzüm salkımı koymak caiz mi? CEVAP Caizdir. Ekmek hamuruna maya koymaya benziyor. Sual: Beş arkadaş bir odada çalışıyoruz. Sigara içmeyen içenden rahatsız oluyor. Sigara içme yasağı konulsa, içen rahatsız oluyor. Sigaradan hasta olan bile oluyor. Ne yapmak lazımdır? CEVAP Zarara mani olmak tercih olunur. Sual: Bir yerel gazetede şu haber vardı: (Sebzelerin dibine koymak üzere, foseptik çukura gidiyor, lağım suyunu doldurup geliyoruz.) İnsan pisliğini gübre olarak kullanmak ve böyle sulanmış sebzeleri 74 www.dinimizislam.com yemek caiz midir? CEVAP İnsan necasetini yalnız başına kullanmak caiz değildir. Toprak veya başka şeyle karışık satmak ve kullanmak caizdir. İnsan veya hayvan necaseti ile sulanmış sebzeleri yıkayıp yemek caizdir. Lağım suyu ile sulanmış sebzeleri yemek caiz değildir. (S. Ebediyye) Domuz eti kesilen bıçak Sual: Domuz eti kesilen bıçakla koyun eti kesiliyor. Böyle eti yemek caiz midir? CEVAP Bıçağı yıkadıktan sonra, koyun etini kesmelidir. Domuz eti kesilen bıçakla kesilen koyun etini, yıkadıktan sonra yemelidir. Pis yemeği yemek Sual: İki Müslümandan biri bir yemeğe pis, diğeri temizdir dese, o yemek yenir mi? CEVAP Temiz diyene itibar edilir. (İbni Abidin) Tezekle ısıtılan fırın Sual: Tezekle ısıtılan fırında pişirilen ekmeği yemekte mahzur var mıdır? CEVAP Necaset yanınca, külü temiz olduğu için, mahzuru yoktur. Günah işleyenin yemeği Sual: Büyük günah işleyen, fakat kazancı helal olanın yemeğini yemek caiz midir? CEVAP Evet, gerektiğinde yemek caizdir. Mesela içkili lokanta işletenin yemeğini yemek caizdir. Sual: Kadınların toplantısına gittiğim zaman, orada yiyip içiyoruz, hatta bize hediye de veriyorlar. Bunlara, kocalarının izin verip vermediğini bilmiyoruz. Orada yiyip içmemizin, bir mahzuru var mıdır? CEVAP Ev sahibine suizan, caiz değildir. Hazırlananları yiyip içmekte ve verilen hediyeyi, alıp eve götürmekte, mahzur yoktur. Ölü koyunun sütü Sual: Ölmüş koyunun sütü içilir mi? CEVAP Hanefi’de temizdir, içilir. Şafii’de necistir, içilmez. 75 www.dinimizislam.com Vejetaryen olmak Sual: Vejetaryen olmak, yani hiç et yememek, eti kendine zararlı görmek, dine uygun mudur? CEVAP Et yememek günah değilse de, eti zararlı bilip, kendine haram etmek caiz olmaz. Bir âyet-i kerime meali şöyledir: (Ey iman edenler! Allah’ın size helal ettiği, temiz şeyleri haram kılmayın ve sınırı aşmayın. Allah, sınırı aşanları sevmez.) [Maide 87] Her gün et yemek, kalbe sıkıntı verir. Hiç et yememek ise, ahlakı bozar. (Şir’a şerhi) Tavuğun boynunu koparmak Sual: Boynu koparılarak öldürülen tavuğu yemek caiz midir? CEVAP Hayır. Paskalya çöreği Sual: Hristiyanların paskalya günlerinde yaptığı çörek, pastanelerde her gün yapılıp satılıyor. Bu çöreği, paskalya dışında yemekte sakınca var mıdır? CEVAP Paskalya dışında yemekte mahzur yoktur. Davetsiz misafir Sual: Çay daveti olan bir yere, tanıdık diye davetsiz gidenin, orada yiyip içtiği haram olur mu? CEVAP Hayır. İkram edileni yiyip içmek helaldir. Altın ve gümüş tozu yemek Sual: Altın ve gümüş tozu çikolataların içine konuyor. Muhallebi ve sütlaç gibi yiyeceklerin de üstüne ekiliyor. Bu gıdaları yemek caiz midir? CEVAP Caizdir. Vücuda zarar vermeyen ve necis olmayan şeyleri yiyip içmek caizdir. İki günde üç öğün Sual: Kefaretlere bakınca, hep fakirin sabah ve akşam doyurulmasından bahsediyor. Acaba sağlık açısından evla olan iki öğün yemek midir yoksa iki günde üç öğün yemek midir? CEVAP Günde iki öğün yemek caizdir. Evla olanı ise iki günde üç öğün yemektir. Ancak ihtiyaca ve çalışma şartlarına göre az veya çok yemek 76 www.dinimizislam.com de caizdir. Bal, zeytin ve çörek otu Sual: (Melekler, evinde bal, zeytin ve çörek otu olana istiğfar ederler) mealinde bir hadis var mıdır? CEVAP Evet, M. Cihar Yâr-i Güzin kitabında böyle bir hadis-i şerif bildirilmektedir. Ziyafetin kabul olması Sual: Ziyafet yemeğinde, bardakların, tabakların kırılması veya buna benzer istenmeyen zararlı ve kötü bir durumun meydana çıkması hayra mı alamettir? CEVAP Evet, hayra alamettir. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: Dertlerin, elemlerin acılıkları, bir hastalığı iyi edecek faydalı ilacın acılığı gibidir. Bozuk niyetle, gösteriş için, menfaat için yapılan, bazı ziyafetlerde, yemeğe kusur bulmak veya başka suretle, yapılan eziyetle, ziyafet verenin kalbinin kırılması, yemekteki zulmeti, niyetin bozukluğuyla hâsıl olan günahı gidermekte, kabul olmasına sebep olmaktadır. Eğer misafirlerin şikâyeti, hakareti olmasaydı ve ziyafet sahibinin kalbi kırılmasaydı, yemek, zulmetli ve günah olacak, kabul edilmeyecekti. Kalbin kırılması, kabule sebep oldu. (1/64) Hurma çekirdeği Sual: Hurma çekirdeği çöpe atılmıyorsa ne yapmalı? CEVAP Ağaç dibine falan koymalı. Ağaçtaki meyveyi yemek Sual: S. Ebediyye’de (Ağaçtaki meyve hediye edilmez) deniyor, fakat mal sahibi, (Bahçeme gir, istediğin kadar meyve ye, istediğin kadar al evine götür, başkalarına da ver! Hepsi helal olsun) dese, o kişi de yese, başkasına verse, evine götürse helal olur mu? CEVAP Sadece yedikleri helal olur. Evine götürdükleri ve başkalarına verdikleri helal olmaz, çünkü miktarı bilinmeyen yiyeceğin yenmesini helal etmek caizdir, fakat miktarı bilinmeyen malı almak için vekil etmek, meçhul ve ayrı olarak teslimi mümkün olan malı ayırmadan hediye etmek sahih değildir. (S. Ebediyye, Dürret-ül-beyda) Hayvanla ilişkiye girmek Sual: Koyun 77 www.dinimizislam.com Hayvanla ilişkiye girmek Sual: Koyun gibi eti yenen veya köpek gibi eti yenmeyen hayvanla ilişkiye girmenin hükmü nedir? CEVAP Çok çirkin ve büyük günahtır. Bunu sadist denilen ruh hastaları yapar. Tecavüze uğrayan hayvan, kesilip yakılır. Eti yenenin, etini yemek de caizdir. (S. Ebediyye) Yanık yemek Sual: Kızartılan yiyeceklerin çok kızarmış yerini yemek haram mıdır? CEVAP Hayır, haram değildir. Yanmışsa ve yanık da vücuda zarar verecek kadar çoksa, o zaman yenmez. Domuz sütüyle beslenen kuzu Sual: Domuz sütüyle beslenen bir kuzunun etini yemek caiz midir? CEVAP Evet, caizdir. Necaset yiyen hayvanın etinin yenebilmesi için, deve 40, sığır 20, davar 10, tavuk 3, serçe 1 gün hapsedilir. Bir başka kavilde ise, deveyle sığır 10, koyun 4, tavuk 3 gün hapsedilir, yani necaset yedirilmez. (Redd-ül-muhtar) Kobe danası Sual: Kobe danasının eti en iyi et kabul ediliyormuş, fakat bunlara bira da içiriliyormuş. Böyle bir hayvanın etini yemek caiz olur mu? CEVAP Kobe danası da, domuz sütüyle beslenen kuzu gibidir. 10 gün bira verilmeyip kesilirse mesele kalmaz. Eşek sütü Sual: Eşek sütünün, çocuklardaki öksürüğe iyi geldiği söyleniyor. Bunun için içirmek caiz olur mu? CEVAP Evcil eşek eti ve sütü, tahrimen mekruhtur. Yalnız Maliki mezhebinde helaldir. Öksürük için mubah ilaç bulunmazsa, iyi geldiği de kesinse içirilebilir, böyle bir ihtiyaçtan dolayı Maliki mezhebi taklit edilerek de içirilebilir. Karton kutu Sual: Karton kutu içinde satılan sütleri içmekte bir mahzur var mıdır? CEVAP Hayır, dini yönden hiçbir mahzur yoktur. Zamanla bozulursa, o zaman içilmesi uygun olmaz. 78 www.dinimizislam.com Gece hastalık yağar Sual: Gece hastalık yağdığı için yiyecek ve içecekleri kapatmak gerektiği doğru mudur? CEVAP Evet, doğrudur. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Gece açık kapları örtün, su kırbalarını bağlayın! Çünkü yılda bir gece veba iner ve bu hastalık, kapanmayan kabın ve bağlanmayan kırbanın içine düşer.) [Müslim] Gökten zehir yağdığı da bildirilmiştir. Onun için evde açık olan kap kacak her şeyi kapatmak sünnettir. Gece açık kapları örtmekle ilgili hadis-i şeriflerden ikisi şöyledir: (Gece yatarken, su kaplarının ağzını bağla, yemek kaplarının üstünü ört, yanan kandili [veya mumu] söndür! Eğer kapayacak bir şey yoksa, Besmele çekerek bir çubuğu üstüne koy!) [Müslim] (Gece kapları kapayın, boş kapları da kapatın veya ters çevirin!) [Buhari] Düğün yemeğinde Sual: Genelde düğün davetlerine gittiğimizde herkesin önüne yemekler geliyor, bir de sofraya ayrıca bir tabak içinde meyve, börek, kürdan, kâğıt peçete konuyor. Bunları isteyen kullanabiliyor. Ortaya konmuş bu şeylerden orada kullanmayıp evimize götürsek caiz olur mu? CEVAP Düğün sahibinin izni olmadan onları götürmek caiz olmaz. Üç peçete götürüyorum, beş kürdan aldım demek gerekir. Ortaya konan börek ve meyve gibi şeyler için, düğün sahibi, (İstediğiniz kadar yiyin, istediğiniz kadar da evinize götürün) dese, sadece yedikleriniz caiz olur, eve götürülenler caiz olmaz. (S. Ebediyye) Sofraya herkesin önüne kişi sayısı kadar peçete, kolonyalı mendil konsa, bunları da izinsiz alıp evimize götüremeyiz. Eve götürürken şu kadarını eve götürüyorum diye düğün sahibine veya o işle yetkili birine söylemek gerekir. O zaman caiz olur. Bunları alırken, düğün sahibi görmüşse yani kaç tane aldığını biliyorsa, bunun mahzuru olmaz, izin vermiş demektir. Eğer bu hüküm bilinmeden alınmışsa, alınanlar için tevbe etmeli ve düğün sahibini arayıp şu kadar şunu aldım hakkını helâl et denmesi gerekir. O helâl etse bile, izinsiz alma günahı için ayrıca tevbe etmek ve bir daha habersiz almamak gerekir. Tıbben zararlı ise Sual: Tıbben zararlı olmayan bir şey, dinen de zararsız olur mu? 79 www.dinimizislam.com CEVAP Tıbben zararlı olan bir şey, dinen de zararlı olur. Tıbben zararlı olmadığı hâlde dinen zararlı olan çok şey vardır. Mesela, Besmelesiz kesilen kuzu eti, tıbben mahzurlu değilse de, dinen mahzurludur. Bir kaşık şarap tıbben zarar vermese de dinen haramdır. Vücuda zarar veren mubah şeyler, dinen de mahzurludur. Mesela helâlinden çok yense, tıka basa yenilse vücuda zarar verir ve dinen de günah olur. Alerji yapan gıdaları ve meyveleri yemek de, dinen caiz olmaz. Neleri kullanabiliriz Organ bağışı ve nakli Sual: İnsanların organlarını, kanını satmak veya kullanmak haramdır. Üstelik, (Haramda şifa yoktur) hadisiyle haramla tedavi de caiz olmadığına göre, organ nakli nasıl caiz olur? Bir de, Müslüman birinin organı kâfire takılsa ahirette, o organ nasıl cevap verecektir? CEVAP İnsan organları mülk olmadığı için, satılamaz, bağışlanamaz; fakat zaruret halinde kullanılması için izin verilir. İzin verilince, organı paralı veya parasız almak ve zaruret halinde kullanmak caiz olur. Müslüman ve uzman bir doktor, bir hasta için, diri veya ölüden organ naklinden başka çare olmadığını bildirdiği zaman, organ nakli caiz olur. Din ayrılığı gözetilmez. (El-Hedyül-İslami) (Ameliyat edilen insan eziyet görmüş olur. Eziyet ise haramdır. Şu hâlde ameliyat haramdır) da diyenler çıktığı gibi, (Peygamber, “Ölünün kemiğini kırmak, onu diri iken kırmak gibidir” buyurduğu için ölünün karnını kesmek, dirinin karnını kesmek gibi haramdır. Ameliyat edilene ve organı alınan ölüye böyle eziyet edilince de, “Müslümana eziyet eden, bana eziyet etmiş olur. Bana eziyet eden de Allaha eza etmiş olur” hadisine göre, Allah’a eziyet edilmiş olur) da diyenler olmuştur. Hâlbuki âlimlerimiz, (Bir organı kurtarmak, hayatı kurtarmak gibi zaruridir) buyuruyorlar. Zaruret olunca birçok yasaklar mubah olur. Ölünün de, dirinin de, bir yerini kesmek haramdır, ona eziyettir; fakat zaruret olunca, bu haramlık kalkar; çünkü dinimizde, (Zaruretler, yasak olan şeyleri mubah kılar) kaidesi vardır. (Mecelle) İnsanın parçalarını, mesela saçını, böbreğini, sütünü zaruretsiz kullanmak, satmak haramdır; fakat zaruret olunca, bu parçaları kullanmak, yani organ nakli caiz olur. (İ. Ahlakı) 80 www.dinimizislam.com Ölmüş bir kimsenin bir organını kesmek de ölüye eziyettir. Ancak kesilen organ, bir Müslümana verilecekse, ölü bundan dolayı zevk alır. Bir kimse, birine iyilik etmek için çok yorulsa, yorulmasından şikâyet etmez, aksine, (Hizmet ettim, iyilik ettim) diye zevk alır. Parasını kaybeden kimse, üzülür; fakat bunu isteyerek bir hayır kuruluşuna, bir fakire veren kimse ise buna sevinir. Çünkü kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez. İşte bunlar gibi, kurbanlık koyun da, bir Müslümana faydam oldu diye sevinir. O acı, ona zevk verir. Hâlbuki hayvana da eziyet etmek haramdır. Hem de, insana eziyet etmekten daha büyük günahtır. Demek ki, dinimize uygun hareket edilince, eziyet edilmiş olmuyor; aksine faydalı iş yapılmış oluyor. Ölüm acısı, dünya acılarının hepsinden daha acıdır. Bir kimse uyku hapı içerek veya narkozla her tarafı uyuşturulduktan sonra da ölse, çok şiddetli olan ölüm acısını duyar; fakat mücahidler, kurşun yağmuruna tutulsa, bu acıyı duymaz. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Şehid, ölüm acısını duymaz.) [Beyheki] Çocuğun yaşayacağı ümit edildiği zaman, çocuğu annesinin karnından çıkarmak için, ölmüş olan annesinin karnını yarıp ameliyatla almak caizdir; çünkü müctehid âlimlerin en büyüğü olan İmam-ı a’zam hazretleri, bu sebeple, ölmüş bir kadının karnının yarılmasını ve çocuğun çıkarılmasını emretmiş, kurtarılan çocuk uzun seneler yaşamıştır. (Eşbah s.123) [Ölüye eziyet olur diye, annenin karnı yarılmaktan vazgeçilmemiştir. Cahiller, imam-ı azam hazretlerine, ölüye eziyet etti diye ateş püskürse de, o anne, yavrum kurtuldu diye ne kadar çok sevinmiştir.] İmam-ı a’zam hazretlerinin bu uygulaması, ameliyat ederek hastanın veya ölünün bir yerini kesmenin, yani ölünün karnının yarılıp böbrek veya başka organın alınmasının, yani organ naklinin caiz olduğunu, göstermektedir. (Müslüman birinin organı kâfire takılsa, ahirette o organ nasıl cevap verecektir? Müslümanın organı Cehennemde nasıl yanar?) deniyor. Hâşâ, Allahü teala âciz değildir. Her insan, aynı boy ve şekilde; fakat başka zerrelerden yapılmış bir bedenle mezardan kalkacaktır. Şimdiki beden, çürüyüp toprak olacaktır. (Kimya-i Saadet) Cevap verecek olan, çürümüş organ değil, başka organdır. Nakledilen organ bile olsa, (Ben Müslümandayken şu iyilikleri yapıyordum, kâfire takılınca, şu kötülükleri işledim) diyemez mi? Allahü teâlânın hesap görmesinde hiç âcizlik, yanlışlık olur mu? 81 www.dinimizislam.com Organların konuşacakları Kur’an-ı kerimde bildirilmektedir. (Nur 24, Yasin 65) Bir insan yanmakla yok olmaz. Sadece aletleri elinden alınmış olur. Ahirette ona verilen yeni aletlerle, Müminse Cennete, kâfirse Cehenneme gider. Ruh, kendisine verilen vücut sayesinde, ya nimete kavuşur veya azaba mâruz kalır. Ruhun mahiyetini bilmeyen veya Allahü teâlânın kudretinden şüphe eden kimse, insanın yanınca yok olduğunu, kabir suali ve kabir azabının olmadığını zanneder. Hâlbuki hadis-i şerifte, (Kabir azabı haktır) buyuruldu. (Buhari) Zaruret olunca haram bir şey ilaç olarak kullanılıyor ve şifa hâsıl olabiliyor. Zaruret olunca haram mubah hale geliyor. Mubahtan şifa hâsıl oluyor. Haram olarak değil, mubah hale geldiği için şifa hâsıl oluyor. Haram olan şarap sirke haline dönüşünce kullanılması mubah olur. Böbreği olmayana, birinin böbreği takılınca, şifa hâsıl oluyor, böbrek çalışıyor. Bu iş mubah olmasaydı, (Haramda şifa yoktur) hadis-i şerifi, hâşâ yanlış olurdu. Bu işte şifa görüldüğüne göre, haram mubah hale gelmiş oluyor. Bu inceliği anlamayan kimseler, haramda şifa olmaz diyerek organ veya kan nakline haram demek cahilliğinde bulunuyorlar. İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki: Nihaye, Haniyye ve Tehzib kitaplarında, (Müslüman, uzman doktor, şifa vereceğini ve başka ilacı olmadığını söyleyince, hastanın idrar, kan içmesi, leş yemesi caiz olur. Şarap da böyledir denildi. Ölümden kurtulmak maksadıyla olunca, sözbirliğiyle helal olur) yazılıdır. Feth-ul-kadir kitabında, (Müslüman, uzman doktor, kadın sütünün muhakkak iyi geleceğini ve başka ilacı olmadığını söylerse, hastanın, kadın sütü içmesi ve satın alması caiz olur) yazılıdır. (Redd-ülmuhtar c.5 s. 249, c.4 s.215) Açıkça görülüyor ki, içilmesi haram olan kadın sütünün, kanın veya idrarın hastaya iyi geleceği biliniyorsa, içilmesi mubah oluyor ve mubah olduğu için de, (Haramda şifa yoktur) hadis-i şerifinin kapsamına girmiyor. Kan içmek veya kan alıp vermek haram olduğu halde, bu şartlarla mubah oluyor. Organ nakli de bunun gibi caiz oluyor. Böbrek nakli Sual: (Böbrek nakli yapılınca, böbreği alınanın vasıfları böbrek nakledilene geçer, mesela böbrek sahibi cimriyse o kişi cimri olur, dinsizse dinsiz olur) deniyor. Böyle bir şey var mı? CEVAP Bu kesinlikle doğru değildir. İnsan, ruh demektir. İşiten ve tasarruf 82 www.dinimizislam.com sahibi olan, ruhtur. Çalışmakla beden yorulsa da, ruh yorulmaz. Ruhta azalma çoğalma olmaz. Mesela, kolu kesilenin ruhundan kesilme olmaz. Başkasının yüreğiyle yaşayan kimsenin ruhunda değişiklik olmadığı için, ahlaksız kimsenin yüreğinin, bu adama hiç tesiri olmaz. Kalble yürek aynı şey değildir. Yürek denilen et parçası, hayvanda da bulunur. İnsana mahsus olan kalbe, gönül denir. Gönül görünmez; fakat tesirleriyle anlaşılır. Kalb, elektrik cereyanı, yürek de ampul gibidir. Ampuldeki elektriği, ampul ışık verdiği zaman anlıyoruz. Elektrik gibi, kalb de madde değildir, bir yer kaplamaz. Yürekte eserleri görüldüğü için, kalbin yeri yürektir denir. Yürek değiştirmek, sanki ampul değiştirmeye benzer. Ampulün değişmesiyle şehir cereyanında azalıp çoğalma olmadığı gibi, yüreğin değişmesiyle, kalb kuvvetinin tesiri değişmez. Yeni takılan yürek, daha iyi çalışır. Mesela kırılmış veya 40 vatlık bir ampulü çıkarıp yerine 100 vatlık bir ampul takılırsa verdiği ışık çoğalır; fakat şehir cereyanında bir değişiklik olmaz. Yanmakta olan bir ampul sökülünce, yani cereyanla olan irtibatı kesilince, cereyanın bir miktarı kesilmiş olmaz. Başka bir ampul takılırsa onun da ışık saçmasına sebep olur. İyi kimsenin yüreği, fâsık veya kâfire takılınca, o kimsenin kalbi yine hep günah işlemek ister, kötü düşünür. Tersine, fâsığın yüreği iyi kimseye takılırsa, o kimsenin kalbi yine günah işlemek istemez, hep iyi düşünür. Yüreğin manevi bir fonksiyonu yoktur. Öldükten sonra çürüyüp gider. Yansa da fark etmez; çünkü insan ruh demektir. Beden değişir, ruh değişmez. İnsan, ruhu sayesinde yaşar. Aklı, düşüncesi, ruhu sayesinde vardır. Vücudun organları, marangozun aletleri gibidir. İnsan ölünce, aletleri çalışmadığından, ruh bu aletlerle iş yapamaz; fakat ruh ölü olmadığı için insanları tanır. Hatta ölmüş evliyanın ruhları insanlara yardım eder. Bu yardımı, bedenindeki aletlerle değildir. Allahü teâlâ ruhlara, aletsiz de iş yapma özelliğini vermiştir. Vefat eden Hızır aleyhisselamın ruhu çok kimseye çeşitli yardımlar yapmaktadır. Bir mümine, bir kâfirin bütün organları takılsa, o insanın aklında, düşüncesinde değişiklik olmaz. Marangozun eski aletleri yerine, yeni aletleri gelmiş demektir. Alet değişmekle, marangozdaki bilgi, kabiliyet değişmez. Kesmeyen bir testere yerine, iyi kesen bir testere gelirse, daha kolay iş yapar. Görmeyen gözün yerine sağlam göz takılırsa görür. Kanı, kalbi, beyni de değişse, yine düşünceye tesir etmez. Sağlam organ takılmışsa, daha kolay iş görür. İş gördüren ruhtur. Bir insan ölmekle veya yanmakla ruh yok olmaz. Sadece aletleri [bedeni] elinden alınmış olur. Ahirette ona yeni aletler yani yeni bir beden yaratılır. Zaruret varsa 83 www.dinimizislam.com Sual: Zaruret olunca, böbrek nakli caiz mi? CEVAP Evet. Ayrıca ameliyatlar başarılı olduğu için caizdir. Yürek nakli Sual: Şarkıcı bir kadın, bütün organlarını bağışlıyor; fakat yüreğini bağışlamıyor. Gerekçe olarak da, (Allah, bütün organları senin emrine verdim, istediğin gibi kullan, ancak yürek bana ait dediği için yüreğimi bağışlamıyorum) dedi. Böyle bir şey var mı? CEVAP Halk arasındaki bu sözün aslı yoktur. Organ nakli açısından yürek ile böbreğin farkı yoktur. Bütün organlarımız, Allahü teâlânın bir emanetidir. Hiçbirini günah işlemekte kullanmamalıdır! Günahta kullanmak emanete hıyanet olur. Kan satıp almak Sual: Kan satmak günah olduğu gibi, ihtiyaç halinde kan satın almak da günah mıdır? CEVAP Kan ve insanın bütün organları dinen mal olmadığı için alınıp satılmaz. İhtiyaç olunca, kullanılmak üzere kan verilebilir. Kan ve organ satana günah olursa da, zaruret varsa, alana günah olmaz. İnsan parçasını kullanmak Sual: İnsan parçasını kullanmanın ve kadın sütünü içmenin hükmü nedir? CEVAP İnsan parçasını zaruretsiz kullanmak ve kadın sütünü içmek haramdır. Nihâye, Hâniyye ve Tehzib kitaplarında deniyor ki: Tabib-i müslim-i hâzık [Müslüman ve mütehassıs doktor] şifa vereceğini ve başka ilaç olmadığını söyleyince hastanın kan içmesi, leş yemesi caizdir. Hele ölümden kurtulmak için sözbirliği ile helal olur. (Redd-ül-muhtar c.5, s.249 ) Müslüman, mütehassıs tabip, kadın sütünün muhakkak iyi edeceğini ve başka ilaç olmadığını söylerse, hastanın kadın sütü içmesi caiz olur. (İ.Hümâm-Feth-ul Kadir) Görüldüğü gibi kadın sütü içmek, zaruret olunca caiz olmaktadır. Bu bakımdan damara kan verilmesinin de caiz olduğunu, Şeyh Tâhir-üzZâvi, (Hedy-ül islâmi)de bildirmiştir. Kan ve organ naklinin caiz 84 www.dinimizislam.com olmadığını söyleyenler, tamamen mesnetsizdir. Hastaya kan vermek Sual: Kan dahil, insanın hiçbir parçası verilmez deniyor. Zaruret olunca da mı verilmez? CEVAP Muteber din kitaplarındaki ifadeler şöyledir: Zaruret olunca haramlar mubah hâle gelir. (Redd-ül-muhtar) Zaruretsiz insanın bir parçasını kullanmak haramdır. Kullanması haram olan şeyi ilaç olarak yemek ve içmek de caiz değildir. (Dürr-ülmuhtar) Dürr-ül muhtar kitabını şerh eden İbni Abidin hazretleri burasını şöyle açıklıyor: Haram olan şeyi, tahir [temiz] olsun, necis [pis] olsun, ilaç olarak kullanmak haramdır; ama, hastalığa iyi geleceği bilinirse, ondan başka ilaç da yoksa, kullanmak caizdir. (Redd-ül-muhtar) Müslüman ve uzman doktor, şifa vereceğini ve bu hastalığın başka ilacı olmadığını söyleyince, idrar, şarap veya kan içmek, leş yemek caiz olur. (Nihaye, Haniyye, Tehzib) İnsanın her organı gibi sütünü de içmek haramdır. Müslüman, uzman doktor, kadın sütünün muhakkak iyi edeceğini ve başka ilacı olmadığını söylerse, [kan nakli yaptırmak] kadın sütü içmek ve satın almak caiz olur. (Fethul-kadir) Cenazenin saçları dökülürse, kefeni içine konur. Çünkü, insanın her parçası muhteremdir. Diri insandan düşen ve kesilen tırnakları, saçları ve dişleri de defnetmek sünnettir. Ölmeyecek kadar leş veya domuz yenir, kan veya şarap içilir. Yiyip, içmeyip ölen Cehenneme gider. (Redd-ülmuhtar) İnsanın parçaları muhterem olduğu için ondan faydalanmak caiz değildir. Domuz ve insan kemiğiyle tedavi olmak mekruhtur; çünkü bundan faydalanmak haramdır. Kübrada da böyledir. (Fetava-i Hindiyye) [Zaruretsiz böyle yapmak caiz değildir. Ama yukarıda din kitapları da bildirdiği gibi zaruretle yapılırsa caiz olur.] Bir organı kurtarmak, hayatı kurtarmak gibi zaruridir. Diri insanın organını, etini yemek, bir kadının sütünü içmek caiz değildir. Kanını nakletmek ise caizdir. (Mecmua-tül muallim) Tıp ilmini öğrenmek ve tedavi yapmak, farzı kifayedir. Yeni ölen birinin kalbini ve başka organlarını diri insana takmak caizdir. Bu iş ölüye hakaret olmaz. Zaruret olunca, bir çok yasaklar mubah olmaktadır. 85 www.dinimizislam.com Ölünün de bir yerini kesmek haramdır. İnsana ölünce de kıymet vermek, saygı göstermek vaciptir. Fakat, zaruret olunca, bu haramlık kalkar. Müslüman uzman doktorlar bir hastanın ölümden kurtulması için, kan, diriden veya ölüden organ naklinden başka çare olmadığını bildirdikleri zaman, buna uyulur, din ayrılığı gözetilmez. İslam dini, sıhhati korumayı ve bedenin selametini emretmektedir. Hastaya kan vermek, insani vazifedir. Çünkü, hayatı korumak, bazen kan verilmesine bağlı olmaktadır. Kan vermek, süt kardeşliğe sebep olmaz, nikahı da bozmaz. (Hedy-ül-İslami) Ölüm tehlikesi varsa ve başka çare de yoksa, kan vermek caiz olur. (S. Ebediyye) İnsanın parçalarını kullanmak ve satmak haramdır. Zaruret olunca caiz olur. (İslam Ahlakı) Hanbeli’de, ihtilaf varsa da, kadın sütünü ve faydalanılan her şeyi satmak caizdir. Şafii’de de böyledir. Köle satıldığı gibi diğer organlar da satılır. Kopuk uzvu satmak haramdır; çünkü faydalanılmaz. [Buradan kopuk uzuvdan faydalanılırsa caiz olacağı pek açıktır.] Hanefi ve Maliki’de ise, zaruretsiz kadın sütü de, diğer organlar da satılmaz. Zaruret olunca caiz olur. (El Mugni) Haram maddeyi ilaç olarak kullanmak Sual: Hastalık için, haram olan bir şeyi yemek veya kullanmak caiz olur mu? CEVAP İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki: (Haram olan şeylerin ilaç olarak kullanılması, bunun hastaya iyi geleceği bilinirse ve helal olan ilaç bulunmazsa, caiz olur. Şifa olduğu tecrübe edilen maddeler, ilaç için helal olur. Haram olan bir şeyin hastaya iyi geleceğinin bilinmesi, mütehassıs olan müslüman bir doktorun söylemesi ile anlaşılır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Allahü teâlâ, haram olan şeylerde size şifa yaratmamıştır.) [Buhari] Etkili olduğu tecrübe ile bilinen haram maddeleri, zaruret halinde ilaç olarak kullanmak haram olmaz.) [Redd-ül-muhtar] (Zaruretler haramları mubah kılar) kaidesine göre, bir hastalığı tedavi için haram bir şey kullanmak, yedirmek, içirmek gerekince, bu haram şey mubah oluyor. Hasta, haram olan şeyi değil, mubah olan şeyi kullanmış oluyor. Yani haram mubah hâle geliyor, şifa mubah madde ile sağlanıyor. Bunu bir misalle açıklayalım: 86 www.dinimizislam.com Böbreklerdeki taşı eritecek, hiçbir ilaç bulunmazsa, müslüman bir doktor da haram bir madde ile tedaviyi tavsiye etmişse, ilaç bulunmadığı için haram madde kullanma zarureti hasıl olmuştur. Zaruretler haramları mubah kılacağından haram madde kullanmak mubah olacaktır. Hasta şifa bulursa, mubah sayesinde bulmuş olacaktır. Haram olan madde sayesinde şifa bulmuş olmayacaktır. Bu husus iyice anlaşılınca haram maddenin, mubah hâle geldikten sonra kullanılması (Haramda şifa yoktur) hadis-i şerifine aykırı olmaz. Tedavi için Sual: Doktor, derideki hastalığım için başka etkili bir ilaç bulunmadığını, yılan yağı sürmek gerektiğini söyledi. Bu caiz midir? CEVAP Salih doktor lüzum görmüşse caizdir. Namaz kılmadan önce, yıkamak gerekir. Domuz insülini Sual: Domuz insülininden olduğu gibi, inek insülininden de ilaç yapan firmalar varmış. Fakat inek insülinin tesiri çok azmış. Şeker hastası çocuğum için domuz insülininden yapılan ilacı kullanmam uygun olur mu? CEVAP Tesirli başka ilaç bulunmazsa caiz olur. Haramla tedavi Sual: Alkol, kan gibi haram olan bir maddeyi tedavide kullanmak caiz midir? CEVAP Namaz kılan ve dalında uzman olan salih bir doktor, (Tecrübelerimle biliyorum ki, bu hastalığın bu haram maddelerden başka etkili mubah ilacı yoktur) derse, o zaman haram olan bu maddeleri tedavi maksadıyla kullanmak caiz olur. Estetik ameliyat Sual: Estetik ameliyatta caiz olan şekil hangisidir? CEVAP Tabii olan şekli, süs gayesiyle, değiştirmek caiz değildir. Mesela burnu biraz büyük olan, küçültmek niyetiyle değiştiremez. Fakat herkesin dikkatini çeken, nefreti gerektiren bir durum varsa, uygunsuz nahoş bir durum varsa bunu estetik ameliyatla düzeltmekte mahzur yoktur. Sual: Arkadaşımın bir tanıdığı varmış. Küçükken burnu kırılmış ve 87 www.dinimizislam.com çirkin bir görüntü arz edecek şekilde tutmuş. Kendisine bunu sorun yapıyor ve hep ben çirkinim gibi şeyler söylüyormuş. Bu arkadaşın estetik ameliyat olması caiz mi? CEVAP Eski haline getirmek veya çirkinliği gidermek caiz. Büyük burnu küçültmek, büyük kulağı küçültmek gibi şeyler caiz değildir. Sual: Kadın, kocası için ameliyatla karnını küçültse caiz mi? CEVAP Değildir. Botoks yaptırmak Sual: Kadınların botoks yaptırmaları caiz midir? Botoks, yüzündeki kırışıkları gidermek, daha genç görünüm vermek için yapılan bir estetik ameliyattır. CEVAP Kozmetik kitaplarında diyor ki: Botoks, Clostridium botulinum adlı bakteri tarafından salgılanan bir proteindir. Bu madde sinirlerden kaslara olan elektriksel iletiyi bloke ederek, uygulanan bölgedeki kasın fonksiyonunu geçici olarak azaltır. Kas fonksiyonunu kaybedip kasılamayınca, üzerindeki ciltte oluşan kırışıklıklar da azalır veya yok olur. Yüzde kalıcı olarak bir değişiklik yapmaz. Botoks, yüzün belli bölgelerindeki kırışıklıklarda düzelme sağlar. Bu tarife göre, botoks, estetik bir ameliyat değildir. Ama maksat estetiktir. Yüzde bulunan nefret edici bir şeyi düzeltmiyor, yaşlıyı genç göstermeye çalışıyor. Bu da dinimizde caiz değildir. Cinsiyet değiştirmek Sual: Cinsiyet değiştirmek caiz midir? CEVAP Caiz değildir. Erkeklik organını kestirmekle, silikonla göğüsleri şişirtmekle cinsiyet değiştirilmiş olmaz. Dövme yaptırmak Sual: Dövme yaptırmak günah mıdır? CEVAP Evet günahtır. Sual: Kalıcı dövme yaptıranın ne yapması gerekir? Abdeste veya gusle zararı olur mu? 88 www.dinimizislam.com CEVAP Dövme yaptırmanın caiz olmadığı, hadis-i şerifle bildirilmiştir. Yaptıranın tevbe etmesi ve bir daha yaptırmaması gerekir. Dövme, deri üstünde bir tabaka meydana getirmeyip, deri altından yapıldığı için gusle ve abdeste mani olmaz. Deri üstüne yapılmış olsa da, kolayca çıkarma imkânı yoksa, yine abdeste ve gusle mani olmaz. Sual: Bir arkadaş, “Dövme yaptırmanın günah olduğu söyleniyor. Ben meal okudum. Kur’anda böyle bir şey göremedim” diyor. Dövme yapmak günah değil mi? CEVAP Evet günahtır. Her şeyi Kur’anda bulmak zordur. Sahih-i Müslim'de bildiriliyor ki: İbni Mesud hazretleri, (Dövme yapan ve yaptıran, peruk takan ve taktıranlara lanet olsun) mealindeki hadis-i şerifi rivayet edince, Ümmü Yakub adında ihtiyar bir kadın itiraz edip, "Ben Kur'anın hepsini okudum, ama böyle bir lanet yok” dedi. İbni Mesud hazretleri, "Dikkatli okusaydın mutlaka görürdün” diyerek şu mealdeki âyet-i kerimeyi okudu: (Resulullahın size verdiklerini alın, yasakladıklarından sakının!) [Haşr 7] Sual: Dövme yaptırmanın caiz olmadığını bildiren hadis var mı? CEVAP Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Kaşlarını incelten ve dövme yaptıran lanetlenmiştir.) [Ebu Davud] Gözlere sürme çekmek Sual: Erkeklerin gözlerine sürme çekmesi caiz midir? CEVAP Erkeklerin süs, ziynet için sürme çekmeleri caiz değildir. Fakat tedavi maksadıyla sürme çekmeleri caizdir. Kirpiklerin dökülmemesi, gözlerin kuvvetlenmesi için sürme çekmek iyidir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (İsmid ile gözlerinize sürme çekin! Çünkü o, gözü kuvvetlendirir, kirpikleri çoğaltıp uzatır.) [Tirmizi] [Peygamber efendimizin her gece sürme çektiği bildirilmiştir.] (En iyi sürme, ismid sürme taşıdır. Çünkü o, gözü parlatır, kirpikleri uzatır.) [Nesai] (İsmidle sürmelenmeye devam edin, çünkü o, kirpikleri uzatır, göz çapaklarını giderir ve gözü kuvvetlendirir.) [Taberani] (Sürme çekmek, yeşilliğe ve güzel yüze bakmak gözü 89 www.dinimizislam.com kuvvetlendirir.) [İ.Süyuti] [Sürme, göz kalemi denilen boyalardan farklıdır. Attarda bulunur. Bazı hacılar, Hicazdan gelirken sürme de getiriyorlar.] Sual: Kadınların dışarıya çıkarken sürme sürmeleri uygun mudur? CEVAP Sürme de makyajdır. Yabancılara karşı makyajlı görünmek caiz olmaz. Kadın sadece kocasına karşı süslenir. Sual: Sünnet niyetiyle bayanlar gözlerine sürme çekebilir mi? CEVAP Sağlık açısından, sünnet diye çekebilir. Mesela akşam sürülür, sabah yıkanır. Yabancıların görmesi haramdır. Yabancıya süslenmek caiz değildir. Peruk kullanmak Sual: Peruk takarak sokağa çıkmak uygun mu? CEVAP Tam İlmihal’de diyor ki: (Kadının, insan saçını, kendi saçı arasına örerek birleştirmeyip de, kendi saçına iplikle, bez şeritle bağlamasının ve hayvan kılları eklemenin haram olmadığı, (İbni Âbidin)de, (Hadika)da ve (Fetava-i kübra)da yazılıdır. İnsan ve hayvan kılından ve naylon gibi ipliklerden yapılmış olan, (Peruk) denilen takma saçları kullanmak caiz olduğu anlaşılıyor ise de, ihtiyaç ile ziyneti birbirine karıştırmamalıdır. İhtiyaç için caiz olan şeyi, süs, gösteriş için takmak caiz değildir. Erkekler arasında başını açmak zarureti olduğu zaman, kadının başını ve kendi saçlarını peruk takarak örtmesi caiz ve lazım olur. Zaruret olunca, avret yerlerini mümkün olan her şeyle örtmek gerekir. Günahı yalnız saçını vermiş olana ve bakanadır. İnsanın saçını ve herhangi bir organını satması haramdır. Peruk takarak sokağa çıkmak, zaruret olmadan caiz değildir. Çünkü, kadınların yabancılara süslenmeleri haramdır.) Sual: Erkeğin peruk takması caiz mi? CEVAP Abdeste ve gusle mani olmazsa caizdir. Nazar boncuğu Sual: Nazar boncuğu takmak caiz midir? CEVAP Evet caizdir. 90 www.dinimizislam.com İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki: (Nazar değmemek için tarlaya kemik, korkuluk, hayvan kafası koymak caizdir. Bir kadın tarladaki mahsule nazar değmemesi için ne yapacağını sorunca, Resulullah (Tarlaya hayvan kafası as) buyurur. Bakan, önce bunu görüp tarladaki mahsulü sonra görür.) [Redd-ülmuhtar c.5, s.232 ve 275] Bizzat nazar boncuğu veya hayvan kafası nazarı önlemez. Nazarı önleyen Allahü teâlâdır. Bakan kimse önce bunları görünce, gözlerinden çıkan zararlı şualar bunlara isabet eder. Nazarın gerçek olduğu âyet-i kerime ile sabittir. Hadis-i şerifte de (Nazar haktır) buyuruldu. (Müslim) Altın nazarlık Sual: Erkek çocuklara da altın nazarlık takmak caiz midir? CEVAP Altını nazarlık olarak takmak caiz, süs olarak takmak caiz değildir. Maşallah yazılı altını, çocuğun yastığına veya beşiğine dikmek veya takmak, çok iyi olur. Nazarlık olduğu için üstüne de takmak caizdir. Kurşun döktürmek Sual: Kurşun dökmek, hurafe midir? CEVAP Hayır. Çöp yakıp, nazar değen çocuğun etrafında döndürmek ve korkmuş çocuğa mum, kurşun dökmek caizdir. Şifayı veren Allahü teâlâdır. (Hindiyye) Yüzük takmak Sual: Yüzük takmak hususunda dinimizin hükmü nedir? CEVAP Erkeklerin altın yüzük takmaları, dört mezhepte de caiz değildir. Altın ile gümüşü süs olarak takmak yalnız kadınlara helaldir. Fakat, bunları mahrem olmayan erkeklere göstermeleri haramdır. Altın ve gümüşü süs olarak takmak erkeklere haramdır. Taş, tunç, pirinç, platin, bakır ve diğer madenlerden ziynet olarak yüzük takmaları, kadınlara da haramdır. Altın yaldızlı gümüş yüzük ve gümüş kaplı altın yüzük takmak da caizdir. Yüzük takmamak daha iyidir. Bayramlarda herkesin yüzük takması müstehaptır. Gösteriş için, öğünmek için takmak ise haramdır. (Redd-ül-muhtar) Resulullah efendimiz gümüş yüzük kullanır ve yüzüğünü sağ eline takardı. Sol eline de taktığı görülmüştür. Sağ ele de, sol ele de takmak 91 www.dinimizislam.com caizdir. Küçük parmağa veya yanındaki parmağa takılır. Üzerinde yazı bulunan yüzüğü, helaya girerken, sol elden sağ ele geçirmek iyi olur. Numan bin Beşirin parmağındaki altın yüzüğü gören Resulullah efendimiz, (Cennete girmeden önce, niçin cennet ziynetini kullandın?) buyurdu. Demir yüzük kullanmaya başladı. Bunu görünce, (Niçin Cehennem eşyası taşıyorsun?) buyurdu. Bunu da çıkardı. Bronz yüzük taktı. Bunu görünce, (Niçin sende put kokusu duyuyorum?) buyurdu. Nasıl yüzük kullanayım, ya Resulallah dedi. (Gümüş yüzük takabilirsin. Ağırlığı da bir miskali [4.8 gramı] geçmesin ve sağ eline tak!) buyurdu. (Mevahib-i ledünniyye) Sual: Yüzük hangi elin hangi parmağına takılır? Her madenden caiz midir? İki tane de takılabilir mi? Kadın erkek fark eder mi? CEVAP Sağ ele de, sol ele de yüzük takmak caizdir. Küçük parmağa veya yanındaki parmağa takılır. Uygun olanı budur. Diğer parmaklara da takılsa günah olmaz. Erkekler sadece gümüş yüzük takabilir. Ağırlığı da 4.8 gramdan fazla olmamalıdır. İki yüzük takılırsa bu ağırlığı geçmemelidir. Kadınlar ise, altın ve gümüşten başka yüzük takamazlar ve taktığı yüzüklerini de yabancı erkeklere gösteremezler. Kadın ve erkek için, yüzüğün taşı her taştan olabilir. Sual: Platin veya beyaz altın yüzük takmak erkekler için caiz midir? CEVAP Beyaz altın da altındır. Asitle altın beyaz hâle getiriliyor. Altınlıktan çıkmıyor, rengi beyazlaşıyor. Bu bakımdan caiz değildir. Eğer üstü gümüşle kaplanırsa caiz olur. Erkekler gümüşten başka yüzük takamazlar. Sual: 12 ayardan düşük altınları kadınlar yüzük olarak kullanamaz mı? CEVAP 12 ayardan düşük olunca altın olmaktan çıkıyor, başka maden oluyor. Kadınlar altın ve gümüşten başka yüzük takamazlar. Sual: Evli bir kadının taşlı yüzük veya alyans takması caiz midir? CEVAP Evli olsun, dul olsun, bakire olsun, taşlı olsun taşsız olsun, altın olsun gümüş olsun kadının yüzük takarak sokağa çıkması caiz değildir. Evinde istediği ziynetleri takabilir. Kadına yüzük ve ziynet günah değildir. Fakat hiçbir ziynet eşyası yabancılara gösterilmez. Sual: Nişanda altın yüzük takılıyor caiz midir? 92 www.dinimizislam.com CEVAP Caiz değildir. Altın kaplanmış gümüş yüzük takılabilir. Sual: Altın yüzük takmak, erkeklere haram olduğuna göre, altın yüzüğü gümüşle kaplatmak veya gümüş yüzüğü altın ile kaplatmak caiz midir? CEVAP Madenin rengi ve kaplaması değil, içi, cinsi muteber olduğu için, altın yaldızlı gümüş yüzük takmak erkeklere de caiz olur. Gümüş kaplı altın yüzük, altın ise de, altın görülmediği, gümüş görüldüğü için, takılması caiz olur. (Redd-ül-muhtar) Bazı kimseler, buradaki inceliği anlayamıyor, (Madem madenin cinsi muteberdir. Gümüş kaplı altın yüzük nasıl caiz olur?) diyor. Gümüş kaplı altın yüzük, altındır. Çünkü madenin kaplaması değil, cinsi muteberdir. Ancak gümüşle kaplatılınca, altın olmaktan çıkmıyor, satmaya kalksanız, yine altındır; fakat gümüşle kaplı halde kullanmak caiz oluyor. Sual: Erkeklerin gümüş kaplı bakır yüzük takmaları caiz mi? CEVAP Evet. Gümüş kaplı altın yüzük takmak gibidir, gümüş göründüğü için sadece kullanmak caiz oluyor. Sual: Evlilik yüzüğü takmamanın, dini nikah için bir mahzuru olur mu? CEVAP Yüzük takmamak daha iyidir. Evlilik yüzüğü diye bir yüzük yoktur. Kadın takarsa, başka erkeklere göstermesi haram olur. Erkek zaten altın yüzük kullanamaz, kullanması haramdır. Gümüş kullanabilir. Sual: Alyans denilen altın yüzük erkeğe haram değil midir? CEVAP Altın, kadınların süs eşyasıdır. Erkeklere haramdır. Peygamber efendimiz, bir erkeğin parmağında altın yüzük görünce, hemen o yüzüğü çıkarıp yere atar. Sonra buyurur ki: (Sizlerden biri, kor haline gelmiş ateşi eline takmış.) [Müslim] Resulullah gittikten sonra, (Yüzüğünü al, başka türlü faydalanırsın) dediler. O zat dedi ki: (Allah’a yemin ederim ki Resulullahın attığı şeyi almam.) [Müslim] Necrandan biri, elinde altın yüzükle Resulullahın huzuruna geldi. Peygamber efendimiz, ondan yüz çevirip buyurdu ki: (Niçin elinde bir ateş parçası ile geldin?) [Nesai] Gümüş yüzük erkeklere de caizdir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Altın müşriklerin, gümüş, müslümanların süsüdür.) [Ramuz] 93 www.dinimizislam.com Erkeğin altın yüzük takması dört mezhepte de caiz değildir. (Mevahib-i Ledünniyye) Sual: Tam İlmihal’de diyor ki: (Hiçbir Peygamber kendi dininde veya başka dinlerde haram olmuş veya olacak bir şeyi hiç yapmaz. Yani sonradan haram olacak şeyi, önceden, helal iken yine kullanmaz.) Yine diyor ki: (Peygamber efendimiz önceleri altın yüzük takardı.) Soru: Bu ikisi birbirine çelişkili değil mi? CEVAP Peygamberlerin statüsü farklıdır. Kolay anlatabilmem için birkaç örnek vermeliyim. Çünkü bu soru çok soruluyor. Belediye otobüslerine herkes ücretle biniyor. Polisler ve belediye mensupları para vermiyor. Gazetecilerden basın kartı olanlar da vermiyor. Başka vermeyenler de var. Bunlar istisnadır. Peygamber efendimize haram olan bir şey, ümmetine helal olabilir. Peygamber efendimize farz olan ümmetine farz olmayabilir. Ümmetine haram olan, Peygamber efendimize caiz olabilir. Birkaç örnek verelim: 1- Ümmetine dörtten fazla kadın almak haram iken, Peygamber efendimize caiz idi. 2- Hanımı boşamak ümmetine caiz iken, Peygamber efendimize yasak idi. 3- Bir kimse ölünce hanımı başkası ile evlenebilir. Fakat Resulullah efendimizin hanımları bundan müstesnadır, evlenemezler. Onlar müminlerin anneleridir. Anne ile evlenilmez. 4- Fakir kimselerin zekât alması caizdir, fakat Resulullah efendimiz fakir de olsa zekât alması haramdır. 5- Zengin kimsenin zekât vermesi farzdır. Fakat Resulullah efendimiz zengin de olsa zekât vermesi farz değildir. 7- Kurban kesmek Peygamber efendimize farz idi. Ümmetine ise, Hanefi’de vacip, diğer üç mezhepte sünnettir. 8- Gece namazı Peygamber efendimize farz idi. Fakat ümmetine nafiledir. 9- Peygamber efendimize yazı yazmak, şiir söylemek haram idi, fakat ümmetine caizdir. 10- Altın kullanmak da ümmetine haramdır. Bir hadis-i şerifte, (Altın ve ipek, ümmetimin kadınlarına helal, erkeklerine haramdır) buyurulmuştur. Ümmetine haram iken ona caiz idi ki kullanmıştır. Peygamberler asla günah işlemezler. Sual: Büyüklerimiz yüzüklerine ne yazdırırlardı? 94 www.dinimizislam.com CEVAP Peygamber efendimizin yüzüğünde, (Muhammedün Resulullah) yazılı idi. Muhammed aleyhisselam Allahü teâlânın peygamberi demektir. Hazret-i Süleyman’ın yüzüğünde, (La ilahe illallah, Muhammedün resulullah) yazılı idi. Allah’tan başka ilah yoktur, Muhammed aleyhisselam Onun Resulü demektir. Hazret-i Ebu Bekirinkinde, (Ni'mel kâdir Allah) yazılı idi. Her şeye gücü yeten Allah ne güzel, ne büyük kudret sahibi demektir. Hazret-i Ömerinkinde, (Kefâ bil-mevt vaizan) yazılı idi. Vaiz olarak, nasihatçi olarak ölüm kâfi demektir. Ölümü günde yirmi kere hatırlayanın şehid olarak öleceği hadis-i şerifle bildirilmiştir. Hazret-i Osmanınkinde, (Le-nasbirenne) yazılı idi. Elbette sabredeceğiz demektir. Sözünde durdu ve sabrederek şehid oldu. Hazret-i Alininkinde, (El-mülkü lillah) yazılı idi. Mülk Allah’ın demektir. Hazret-i Hasanınkinde, (El-izzetü lillah) yazılı idi. İzzet, şan ve şeref Allahü teâlâya mahsus demektir. İbni Ömerinkinde, (Abedallah lillah) yazılı idi. Allah rızası için, Allah’a ibadet eden demektir. Hazret-i Muaviyeninkinde, (Rabbigfir-li) yazılı idi. Ya Rabbi beni mağfiret eyle demektir. Oğlununkinde ise, (Rabbünallah) yazılı idi. Rabbimiz Allah demektir. İmam-ı Ali Rızanınkinde, (Hasbiyallah) yazılı idi. Allahü teâlâ bana kâfi gelir demektir. Kadı İbni Ebi Leylâ’nınkinde, (Ed-dünya garurün) yazılı idi. Dünya aldatıcıdır, güvenilmez demektir. İmam-ı a'zam Ebu Hanifeninkinde, (Kul-il-hayr ve illâ fesküt) yazılı idi. Hayır konuş, hayır konuşmayacaksan sus demektir. İmam-ı Ebu Yusufunkinde, (Men amile bi-re'yihi nedime) yazılı idi. Danışmadan, kendi görüşü ile hareket eden pişman olur demektir. İstişareye, ehline sormaya önem verilmesini bildirmektedir. İmam-ı Muhammedinkinde, (Men sabere zafire) yazılı idi. Sabreden zafere kavuşur, sabreden muradına erer, arzusuna kavuşur demektir. Allahü teâlâ, Kur’an-ı kerimde, sabredenlerle beraber olduğunu, sabredenlere mükafatlarını hesapsız vereceğini bildirmektedir. İmam-ı Şafiininkinde, (El-Bereketü fil kanâ'ati) yazılı idi. Bereket kanaattedir, kanaat eden, kurtuluşa erer, zenginleşir demektir. Kanaat edene Allah kâfidir. Kanaat yenilmez ordu, bükülmez kılıçtır. Kanaat eden şükretmiş olur. 95 www.dinimizislam.com İki yüzük takmak Sual: Erkek, her birinin ağırlığı üçer gram olan iki gümüş yüzük takınca, bir miskali yani 4,8 gramı geçtiği için, caiz olur mu? CEVAP Caiz olmaz. İkisinin toplamı bir miskal olursa caiz olur. Nişan yüzüğü Sual: Erkeklerin gümüş nişan yüzüğü takmasının, dinen mahzuru var mıdır? CEVAP İslamiyet’te yasak olduğu bildirilmeyen şeyler, izin verilmiş kabul edilir. Yani mahzuru yoktur. Yüzük takmak Sual: (Maddesi ne olursa olsun, bir ihtiyaç yoksa erkeklerin yüzük takmaması daha iyidir) diyenler oluyor, doğru mu? CEVAP Erkeklerin gümüş hariç, diğer maddelerden yüzük takmaları caiz değildir. Bayram ve Cuma günlerinde, 4,8 gramı geçmeyen gümüş yüzük takmaları ise sünnettir. (Mevahib-i ledünniyye, Redd-ül-muhtar) Nişan yüzüğü Sual: (Nişan yüzüğü, ziynet yani süs olarak değil, nişanlı veya evli olmanın alameti olarak takıldığı için, erkeklerin altın nişan yüzüğü takmalarında ve kadınların da nişan yüzüğü takılı olarak dışarı çıkmalarında bir sakınca yoktur) diyenlerin sözü yanlış değil mi? CEVAP Elbette, çok yanlıştır. İyi niyetle günah mubah hale gelmez. Kâfir kız, (Benimle dans edersen Müslüman olurum) dese, Müslümanın, iyi niyetle onunla dans etmesi veya başka günah işlemesi caiz olmaz. İyi niyeti geçersiz, günahı geçerlidir. (Ameller niyete göredir) hadis-i şerifi, taat ve mubahlara niyete göre sevab verileceğini bildirmektedir. Günahlar, iyi niyetle de işlense, günah olmaktan çıkmaz. İkincisi, dinde nişan yüzüğü diye bir şey yoktur. Âdet olduğu için takılıyor. Mubahı varken haram olan altın takılamaz. Mutlaka altın takmak gereken bir durum varsa, gümüş yüzüğü altınla kaplayıp kullanmak da caizdir. Gören altın sanabilir, bunun mahzuru olmaz. Kadınlar için altın caizse de, dışarıda ve yabancı erkeklerin göreceği yerlerde takmaları haram olur. 96 www.dinimizislam.com Resim yapmak Sual: Peygamberlerin, evliyanın veya kâfirlerin yahut hayvanların resimlerini yapmak haram mıdır? CEVAP İster hürmet edilmek için, ister hakaret edilmek için olsun, ister büyük olsun, ister küçük olsun, ister insan ister hayvan resmi olsun, canlı resmi ve heykel yapmak haramdır, büyük günahtır. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki: (Canlı resmi yapana, kıyamette "Yaptığın resme can ver" diye azap olunur.) [Müslim] (Dünyada [zaruretsiz] canlı resmi yapana, kıyamette bu resme can vermesi söylenerek azap edilir. Halbuki o, o resme can veremez.) [Nesai] (Canlı resmi yapan, kıyamette en şiddetli azap görecektir.) [Buhari] (Canlı resmi yaparak Allahü teâlânın yarattıklarına benzetmeye çalışanlar, kıyamette en şiddetli azaba uğrarlar.) [Buhari, Müslim] (Ya Ali, putları, resimleri imha et.) [Müslim] (Elinize geçen canlı resimlerini yırtıp, bozun.) [Müslim] (Resim, cünüp ve köpek olan odaya rahmet melekleri girmez.) [Ebu Davud, Nesai, İbni Hibban] (Köpek ve heykel bulunan odaya rahmet melekleri girmez.) [Müslim] (Cebrail aleyhisselam “Biz, köpek ve resim olan odaya girmeyiz” dedi.) [Buhari, Taberani] (Beni âlemlere rahmet olarak gönderen Allahü teâlâ, çalgıları, cahiliyet işlerini ve putları yok etmemi emretti.) [Ebu Nuaym] ([Zaruretsiz] canlı resmi yapanların yeri cehennemdir. Ahirette yapılan resimlere can verilecek, o resmi yapanlara cehennemde azap edecektir.) [Buhari, Müslim] Resulullah, canlı resmi yapanları lanetledi. [Buhari] İsevi dinine Eflatun felsefesi ve Romalıların putperestliği karışarak, resimlerde, heykellerde, ilahlık sıfatları [Ebedi var olmak, her istediğini yapabilmek, öldürmek, diriltmek, şifa vermek, gaibleri bilmek vasfı] bulunduğuna inandılar. Böyle olduklarına inanılan resimlere, heykellere put denir. Bunlar Allahü teâlâya ortak yapılmış olur. Bunlara hürmet etmeye tapınmak denir. Tapınma işine de şirk denir. İhtiyaçlar için resim caizdir Üzeri örtülü resim bulundurmak caizdir. Nüfus kağıdı, vesika, 97 www.dinimizislam.com senetler ve başka lüzumlu ihtiyaçlar için, resim çektirerek üzerleri örtülü olarak saklamak caizdir. İslam dini, insanlarla alay edilmesine ve canlılara tapılmasına ve gençlerin fuhşa sürüklenmesine, evlilerin baştan çıkarılmasına alet olan insan resimlerini, heykelleri haram etmiş, canlıların anatomik parçalarının ve bitkilerin ve her çeşit, fizik, kimya, astronomi, inşaat resimlerini helal etmiş, serbest bırakmıştır. İlimde, teknikte gereken resimlerin yapılmasını, bunlardan fayda elde etmeyi emir buyurmuştur. İslam dini, her şeyde olduğu gibi, resimleri de, faydalı ve zararlı olmak üzere ikiye ayırmış, faydalı olanlarını emir, zararlı olanlarını yasak etmiştir. (S.Ebediyye) Resulullahın kabrinin resmi Sual: Peygamberimizin kabri ve sandukası diye dağıtılan resimler, doğru mudur? CEVAP Hayır, doğru değildir. Peygamber efendimizin kabri, muhafaza için kapatılmıştır, fotoğrafının çekilmesi mümkün bile değildir. Ancak dıştan, ziyaret edilen yerden fotoğrafı çekilebilmektedir. Resulullahın kabri, sandukası veya türbesinin içi diye gösterilen resimler uydurmadır. Hazret-i Mevlana’nın, Konya’daki kabrinin eski bir fotoğrafı veya başka resimler, Peygamber efendimizin kabrinin resmi diye, art niyetli veya cahil kimseler tarafından dağıtılmaktadır. Fotoğraf ve resim Sual: Fotoğraf çekmekle resim yapmak ayrı mıdır? CEVAP Evet, farklıdır. Fotoğraf çekmek, aynadaki görüntüyü sabitleştirmek gibi olup, caizdir; fakat insan veya hayvan resmi çizmek, bir zaruret olmadıkça caiz olmaz. Fotoğrafçılık Sual: Fotoğrafçılık mesleği caiz midir? CEVAP El ile çizmediği için caizdir. Haram resimleri çekmek caiz olmaz. Temsili resim Sual: Peygamberlerin ve Eshab-ı kiramın, mesela hazret-i Ömer’in, Hazret-i Ali’nin temsili resimlerini yapmak caiz midir? CEVAP Hayır, caiz değildir. Minyatür resim Sual: Minyatür resmi de, resim hükmünde midir? 98 www.dinimizislam.com CEVAP Evet. Heykel ve resim yapmak Sual: İslamiyet’ten önceki bazı hak dinlerde, canlı resmi ve heykel yapmak caiz miydi? CEVAP Evet, caizdi. Bir âyet-i kerime meali: (Onlar Süleyman’a kalelerden, heykellerden, havuzlar kadar [geniş] leğenlerden, sabit kazanlardan ne dilerse yaparlardı. Ey Davud ailesi, şükredin! Kullarımdan şükreden azdır!) [Sebe 13] Burada sözü geçen heykeller, peygamberlere ve âlimlere ait suretlerdi. Peygamber efendimiz bu hususta, (Onlar, aralarından salih bir adam ölünce, kabri başında bir mescid bina ederler ve o mescidin içinde o suretleri yaparlardı) buyurmuştur. Onların ibadetlerini hatırlayarak, daha çok ibadete sarılsınlar diye böyle yapıyorlardı. İşte bu husus, suret yapmanın o dönemde mubah olduğunu göstermektedir. Muhammed aleyhisselamın diniyle, bu nesh edilmiş, canlı resmi ve heykel yapmak yasaklanmıştır. (Kurtubi tefsiri) Resim yapmak Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi, resim hakkında özetle diyor ki: Zaruretsiz canlı varlıkların resimlerini yapmayı dinimiz yasaklamıştır. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki: (Âhirette en şiddetli azaba müstahak olanlar şunlardır: 1- Bir peygamberin katili, 2- Bir peygamberin öldürdüğü, 3- Ana babasından birinin katili olanlar, 4- Canlı varlıkların suretini yapanlar, 5- İlminden faydalanılmayan âlimler.) (Kıyamet gününde Cehennemden müthiş bir boyun uzar. Bu boyundaki başın her tarafa bakarak dehşet saçan iki gözü, gayet hassas iki kulağı ve söylediği yıldırım gibi kelimelerle dinleyenleri şaşkına çevirecek bir de konuşması vardır. Şöyle der: Ben şu üç sınıf insana azapla görevliyim: 1- İnatçı cebbarlar, 2- Şirke girenler, 3- Resim yapanlar.) (Resim yapanların yeri Cehennemdir. Orada, resim yapanın her yaptığı resim için bir şahıs yaratılarak kendisine işkence eder.) (Kıyamette canlı resmi yapanlara, “yaptığınız resme can verin” denir ve azaba maruz kalırlar.) 99 www.dinimizislam.com (Rahmet melekleri, köpek veya resim bulunan odaya girmezler.) (Canlı resmini çizene, o resme can verinceye kadar azap edilir.) Açıklama: Elbette bunun, yaptığı resme can vermesi asla mümkün olmaz, azabı da ebedî olması gerekir. Burada ebedî demek, uzun müddet demektir. [Cezasını çektikten sonra Cennete girer.] (Kıyamette, en şiddetli azaba uğrayacak olan, Allah'ın yaratma sıfatını taklit edendir. Cenab-ı Hak buyurur ki: “Benim yaratmam gibi yaratmaya kalkışan kadar, zâlim, haddini bilmez kimse yoktur.”) Açıklama: (Hiçbir ressam, Cenab-ı Hakk'ın yaratıcılık sıfatını taklit maksadıyla resim yapmaz. Bu bakımdan bu hadis-i şerifin onlarla alâkası yoktur) denilemez. Çünkü hiçbir ressamın, Allahü teâlâ ile yaratmak yarışına kalkma ihtimali olmadığını Peygamberimiz de bilir. Ancak bu hareketi ne niyetle olursa olsun yaratmak gibi telâkki edilecek ve o derecede yaratmaya özenmiş sayılacaktır. Ölü diri birinin resmine senelerce tapılsa, o resim bundan bir şey anlamaz. Suçluların resmini çizmek veya ileride suç işleyecekse resimlerini saklamak, zaruret olduğu için, (Zaruretler mahzurlu şeyleri mubah kılar) kaidesine göre, bunun günahı olmaz. Tarihi şahsiyetlerin, yaptıkları üstün hizmetlerin hatırlanmasına vesile olacak resimlerin, heykellerin saygıyla anılması ve gelecek nesiller için teşvik örneği hâlinde bulunmasının faydalı olacağı iddiası doğru değildir. Dinimiz, bunları resim yönünden başka, faydasız ve boş masraf olmaları yönüyle de yasaklar. Çünkü heykellerin yerine, o gibi yüksek zatların adına nispet edilen bir takım hayrat ve iyilikler yapılsa, herkes faydalanır. Üstelik sevabından da işaret edilen kimseler istifade etmekle gerek hatırlatma ve gerek saygı vazifesini yerine getirme maksatları daha ciddî, daha iktisadî bir surette hâsıl olur. Sonra ölülerden, dirilerden kimseye zerre kadar faydası olmayan bu ruhsuz resimlerin, heykellerin, ibret alacak gözlere karşı hakikî bir faydası olmaz. Hazret-i Ömer adına bir heykel dikilmemiş olması, onun şanlı icraatına zerre kadar bir eksiklik meydana getirmez. Resul-ü Ekrem efendimiz için bir heykel dikmek bir saygı değil, aksine son derece edepsizliktir. İsa aleyhisselamın duvarlara konan resimlerine esef duymamak mümkün değil. Hazret-i Ömer'in zamanında fethedilen beldelerden Kisra Sarayında maddî kıymet ve güzelliği cihetiyle bugün milyonlara, belki milyarlara değişilebilen ziynetli bir halı ganimetler arasında ele geçirilmişti. Halife hazret-i Ömer’in emriyle o kıymetli halı, kesilip küçük parçalar hâline getirilerek gazilere verilmiştir. Bu olaya hayret edenler çıkabilir. Hâlbuki 100 www.dinimizislam.com iyi düşünülünce Hazret-i Ömer'in bu meseledeki kararı yine kendisine yakışan büyüklükten ileri gelir. Çünkü yeni bir dine sahip olan bir milletin başına, daha çok kadınlara yaraşan bir masraf ve ziynet iptilâsını musallat etmemek için böyle yapılması lüzumluydu. Dünyayı hiçe sayan Hazreti Ömer’e göre böyle şeylerin hiç önemi yoktur. Eğer bu gibi fazla ihtişamın bir hükümdar için faydası olsaydı Kisra devletine faydası olur, onu yıkılmaktan korurdu. Tabiat manzarası olan şahane tablolar bile, insanlığın doğrudan doğruya ihtiyaç duyduğu şeylerden sayılmaz. Ama bu gibi güzel tablolara, bazı servet sahipleri milyonlar vermekten çekinmez. Hâlbuki bu parayla birçok fakir sevindirilebilir. Canlı varlıkların resmini yapmak ve bunları evlerde bulundurmaktaki yasağın hikmetini putperestliği önlemek olarak düşünenler vardır. (Bugün bu resimlere, heykellere tapacak kadar şaşkın yoktur. Yahut ben asla resme tapmam) diyerek kendi kendine fetva veren bazı ukalâlar, akıl ve idrakten yoksundur. Bu, (İçkinin yasaklığının sebebi, sarhoşluk verdiği içindir. Ben sarhoş olmayacak kadar içiyorum) demeye benzer. Her hususta emre aynen uyan hizmetçi, sebep arayan, anlam veren hizmetçiden daha çok makbul olur. Çok büyük bir âlimin en cahil ve en ahmak bir uşağına karşı verdiği emirlerin, uşak tarafından, (Bizim efendinin muradı şöyle olmalıdır, böyle olmalıdır) tarzında verilecek manalara göre yapılması pek garip yanlışlıklar doğurur. Hâlbuki Cenab-ı Hak veya Resul-i Ekrem ile bizim aramızdaki nispet, misalde gösterilen nispet ve mesafeye de kıyas edilemez. Onun için falan hükmün sebebi şudur diye hüküm veremeyiz. İşte resmin yasaklığının sebebi de yukarıda söylediğimizden ibaret değildir. Başka nice hikmetleri vardır. Dinî hükümlerin gizli hikmetlerini açıklamaya kalkmak bizim gibi âcizlerin işi değildir. Böyle yüksek işlere karışmak haddini aşmak olur. Duvara resim asmak Sual: Babamızın ve hocamızın resimlerini duvara asmak uygun mudur? CEVAP Uygun değildir. Üç zararı vardır: Birincisi, insan ve hayvan resmini, belden yukarı asmak haramdır. Bitki ve cansızların resmini asmakta mahzur yoktur. İkincisi, canlı resmi bulunan odaya rahmet melekleri girmez. Resimli 101 www.dinimizislam.com gazete bile bulunsa girmez. Gazeteyi okuduktan sonra kapalı bir yere koymalıdır! Her türlü resmi albümde saklamalıdır. Resimler kapalı yerde olursa, rahmet melekleri girer. Üçüncüsü, duvarda resim bulunan odada namaz kılmak mekruh olur. Sual: Arkadan çekilmiş resmi duvara asmak caiz mi? CEVAP Caizdir, namaza zararı olmaz. Sual: Namazı mekruh etmeyen resimli odaya rahmet meleği girer mi? CEVAP Girer. Çünkü resim hükmünde değildir. Sual: Bitki resimlerini değil de, insan ve hayvan resimlerini duvara asmak haram deniyor. Duvara asmayıp sehpanın, masanın üstüne dayasak uygun mudur? CEVAP Belden yukarı ise yine haram olur. Belden aşağı bir yerde durursa haram olmaz, ama açıkta olduğu için yine o eve rahmet melekleri girmez. Kapalı bir yere mesela albüme koymalıdır. Beyt oda demektir Sual: Bir hadiste, resim bulunan eve, rahmet meleklerinin girmeyeceği bildiriliyor. Evin bir odasında resim olsa, diğer odalara rahmet melekleri girmez mi? CEVAP Burada beyt, ev değil, oda demektir. Onun için diğer odalara girer. Beyt, genel olarak oda anlamında kullanılır. Birkaç örnek verelim: 1- Beytullah: Allah’ın evi yani Kâbe demektir. Tek oda şeklindedir. 2- Beyt-i makdis [mukaddes]: Mescid-i Aksadır. 3- Beyt-i atik: Kâbe-i muazzama. 4- Beytülmal: Hazine odası. 5- Beyt-ül ankebut: Örümcek evi, örümcek yuvası, örümcek ağı. 6- Beyt-üz-zifaf: Gerdek odası. Bunu gerdek evi diye tercüme etmek yanlış olur. Gerdeğe bir odada girilir. Evin bütün odalarına gerdek odası denmez. 7- Beyt-ül aruz: Gelin odası. 8- Beyt-ül edeb: İhtiyaç giderme evi, tuvalet. Beyt-ür-rahati de denir. Rahatlama evi demektir. Ev değil odadır. Eskiden abdesthane derlerdi, abdest evi anlamındadır. Hane yani ev dense de, bir odalı küçük bir yerdir. 102 www.dinimizislam.com 9- Beyt-ül halâ: Ev boşluğu, yani hela, tuvalet. 10- Sözlüklerde, dâr kelimesi mesken olarak bildirilir. Fukaha ise, dâr kelimesini, içinde birkaç beyti [odası] ve avlusu bulunan yer diye tarif etmektedir. Onun için, (Resim bulunan beyte rahmet melekleri girmez) hadis-i şerifindeki beyt kelimesini, ev olarak değil, oda olarak anlamak gerekir. Eğer yanlış olarak ev denirse, evin beş odası da olsa, oraya rahmet melekleri girmez. Hatta apartmandaki diğer evlere de girmez. Odalar müstakil olduğu gibi, evler de müstakildir. O zaman bir odada resim bulunursa, bütün apartmandaki ev ve odalara rahmet melekleri girmez. Hatta bitişik apartmanlara da girmez. Böyle düşünmek çok yanlış olur. Her oda müstakildir. Evin bir odası tuvalet olduğu gibi, başka odası de mescit olabilir. Resme tazim etmek Sual: Bir resme tazime, bazen haram, bazen küfür olur deniyor. Tazim etmek ne demektir? CEVAP Bir resmi belden yukarı asmak ona hürmet sayılır; haramdır. İnsan resmine tazim etmek iki sebeple olur: 1- Hocasının, babasının, âmirinin, evliyânın, resmi olduğu için hürmet eder. O kimsede ilahlık sıfatlarından, yani Allahü teâlâya mahsus olan sıfatlardan birinin bulunduğuna inanmaz. Onu mahlûk bilir. Onu sevdiğini bildirmek veya onu sevindirmek için hürmet eder. Böyle hürmet etmek, küfür olmazsa da, haram olur. Gayrimüslimlerin resmine böyle tazim etmek küfür olur. 2- Resmin sahibinde veya ateş, güneş, inek gibi herhangi bir şeyde yahut haçta ilahlık sıfatı bulunduğuna inanarak, istediğini yaratır, her istediğini yapar, diyerek tazim etmekse, küfür, şirk olur. Sual: Av hayvanlarının içini doldurup manken gibi süs olarak kullanmak caiz midir? CEVAP Caiz değildir. Resimden daha mahzurludur. Sual: İnsan ve hayvan resmi yapmak, bir ihtiyaç olmadıkça caiz olmadığı halde, fotoğraf çekmek caiz olduğuna göre; açıkta fotoğraf bulundurmak, yükseğe fotoğraf asmak caiz olmaz mı? Fotoğraf bulunan yere rahmet melekleri girmez mi? CEVAP Resim yapmak ile fotoğraf çekmenin hükmü farklı ise de, resim gibi, fotoğrafı da yükseğe asmak caiz değildir. Açıkta fotoğraf bulunan odaya 103 www.dinimizislam.com da, rahmet melekleri girmez. Kapalı resim bulundurmak Sual: Bir menkıbede anlatılıyor. Rahmet melekleri, evliya bir zata (Halının altında resimler varken biz, vefat edenin yanına girmeyiz) demişler. Resimleri, kapalı olarak saklamak da caiz değil midir? CEVAP Menkıbelerden hüküm çıkarmak, yanlışlığa sebep olur. Resimleri, kapalı yerde, örtülü olarak bulundurmak caizdir. Namazı da mekruh etmez. (Hadika) Duvara halı asmak Sual: Duvara her çeşit halı asmak caiz midir? CEVAP Duvara soğuğa karşı, yün veya ipek halı asmak, caizdir. Ziynet yani süs için olursa mekruhtur. Üzerinde canlı resmi olursa haram olur. Duvara resim asmak Sual: Evinin duvarlarında insan veya hayvan resmi bulunan bir kimse, bizi yemeğe davet etse, gitmek uygun mudur? CEVAP Duvarında insan veya hayvan resmi olan eve, zaruretsiz gidilmez. (İhya-ül-ulum) Duvara resim asmak Sual: İnsan veya hayvan resmi asılan odaya rahmet meleklerinin girmediğini ve o odada kılınan namazın mekruh olduğunu biliyoruz. Fakat hürmet etmemek şartıyla, namaz kılınmayan veya sürekli oturulmayan bir odaya, mesela mutfağın, banyonun duvarına canlı resmi asmak caiz olmaz mı? CEVAP Hayır, caiz olmaz. Yükseğe asmak, zaten hürmet etmek demektir. Canlı resmini belden yukarı asmak, bu resimlere hürmet olup, haram olur. Mübarek zatların resimlerini yükseğe asmak haram olduğu gibi, bunları aşağı yerlere koymak da haramdır. (S. Ebediyye) Yükseğe asmak, canlı resmine hürmet olacağı için, aşağı koymak da bu zatlara hakaret olacağı için haram oluyor. Kapalı yerde, albümde falan muhafaza etmeli. Çocuklara oyuncak bebek almak Sual: Çocuklara oyuncak bebek, oyuncak ayı almak caiz mi? 104 www.dinimizislam.com CEVAP Evet, caizdir. Sual: Oyuncak bebek açıkta ise, oraya rahmet melekleri girer mi? O odada namaz kılmak mekruh olur mu? CEVAP Kıble tarafında olmazsa mekruh olmaz. Rahmet melekleri de girer. Sual: Çocukların kardan adam yapması caiz midir? CEVAP Evet. Oyuncak hükmünde olduğu için caizdir. Televizyon seyretmek Sual: (TV, Batıdan geldiği için seyretmek günahtır. TV’de dinin emirleri de bildirilse, hatta Cennet bile gösterilse bakmak haramdır) diyorlar. TV izlemek günah mı? CEVAP Batıdan geldiği için TV’ye zararlı demek doğru olmaz. Bugün tıpta, sanayide ve diğer alanlarda kullandığımız makinelerin çoğu Avrupa’dan gelmiştir. Hadis-i şerifle de bildirildiğine göre, dinimizde fen, müminin kaybedilmiş malıdır, nerede bulursa alması gerekir. TV, çok iyi bir haber ve eğitim vasıtasıdır. Radyo, sinema ve TV; kitap, gazete, dergi gibi birer yayın vasıtasıdır. Bunlar, tabanca gibi, bir alettir. Tabancayı, suçsuz bir kimseye karşı kullanmak günahtır. Savaşta düşmana karşı kullanmaksa, günah olmaz. Şu halde, tabanca kullanmak, hep günahtır demek veya her zaman sevabdır demek doğru değildir. Gösterilen filmin, bir sahnesinde, din ile alay eden bir şey olsa, bunu seyreden Müslüman da buna gülse, o Müslümanın imanı gider. Ayrıca dine aykırı hususlar, müstehcenlik, iyi bir şey gibi gösterilmeye devam edilirse, ister istemez seyircilerin beyni menfi yönde yıkanır. Radyo, TV ve filmler; iyi insanlar tarafından hazırlanır, Allahü teâlânın razı olduğu şeyleri bildirir, İslamiyet’in faydalarını, ahlak, ticaret, sanat, fabrikaların çalışması, tarihi olayları, askerlik gibi din ve dünya bilgileri verirse, bunları seyretmek ve dinlemek günah olmaz. Faydalı kitap ve dergi okumak gibi, her Müslüman’a lazım olur. Evdeki katil Bir evde katil varsa, ya o ev terk edilir veya katil zararsız hale getirilir. Bunlar yapılmazsa, katilin kurbanı olunur. Evde katil olan nedir? Bilgisayarımız, radyomuz, TV’miz birer bıçak gibidir. Bıçak yanlış 105 www.dinimizislam.com kullanılırsa veya yerinde kullanılmazsa zararlı olur. Kızınca çoluk çocuğumuzu kesersek yanlış işte kullanılmış olur. Soğan doğrarsak faydalı işte kullanmış oluruz. Kimi, (Ben televizyon izlemekten hiç hoşlanmam zaten, sadece maçlara bakarım) der. Bu, özrü kabahatinden büyük bir sözdür. Zamanımızın en önemli iki uyuşturucusu olarak bilinen televizyon ve müzik, yabancılar tarafından, hile ile kasten, birtakım amaçlar için bizlere empoze edilmiştir. Sadece maçları izliyorum veya birkaç kere kullanmak bağımlılık yapmaz diyerek kendimizi aldatmaya çalışmayalım. 90 dakika, uzatmalarla 120 dakikamızı bir topun peşinde koşan 22 kişiyi izlemeye harcayana kadar, yeni, faydalı bilgiler öğrenmeye, öğretmeye ayırmış olsak, hem dünya, hem de ahiret için çalışmış olmaz mıyız? Biz maç izlemek, hanım günün dizisini izlemek isteyince, tartışma başlar. Çok iyi bir çözüm bulduklarını zanneden aileler, kavga etmemek için, eve bir televizyon daha alırlar. Eyvah! Biz birinden kurtulalım derken, iki tane oldu. Tabii ki, gününü mutfakta geçiren anne, bu televizyonu mutfağa koymak ister. Hem işimi yapar, hem televizyon izlerim diye düşünür, ama huzurunu kendi eli ile bozar. Zaten televizyondan arta kalan zaman olursa, yemekte buluşan aile, sohbet edecekleri yerde artık bağımlısı oldukları televizyonu izlemeyi sürdüreceklerdir. Peki, bu aile çocukları ile ne zaman ilgilenecek, çocuklarını ne zaman dinleyecek, okuldaki arkadaşlarını nasıl tanıyacak, çocuklarının sorunlarını ne zaman çözecektir? Televizyon, ev işlerini yetiştirmek, çocuğumuzu oyalamak veya yemek yedirirken ağzına iki kaşık fazla yemek yedirmekte kullanacağımız bir araç değildir elbette. Çocuğumuzu eğitecek, onunla ilgilenecek bir dadı da değildir. Eğer televizyonu bu amaçla kullanıyorsak, acilen vazgeçmemiz gerekir. Çünkü televizyonun çocuklar üzerindeki zararları saymakla bitmez. Biz burada araştırmalara dayalı olarak bir kaçını aktaralım: Çocuklar, özellikle bebekler, hareketli, sürekli değişen nesne ya da görüntüleri çok sever. Televizyonda sürekli görüntüler değiştiği için zevkle izlerler; fakat bir süre sonra büyüdükçe çocuğumuzun konuşmadığını, ona seslendiğimizde bizi duymadığını ve çağırdığımızda yanımıza gelmediğini fark ederiz. Oysa çocuk nerede olursa olsun televizyonun sesini duyduğunda koşarak gelip büyülenmiş gibi televizyon izleyebilmektedir. Kulaklarında problem yok diye düşünürüz; ama asıl problem çocuğun iç dünyasındadır. Çocuk etrafı ile iletişimini koparmış, anne-babası ile göz kontağı bile kuramamakta, basit birkaç kelimelik 106 www.dinimizislam.com cümleleri söyleyememekte, getir gibi basit emirleri algılamakta güçlük çekmektedir. Bu durum otizme, davranış bozukluklarına yol açmaktadır. [Otizm: Ömür boyu süren, beyinsel bir rahatsızlıktır. Sosyal etkileşimde, sosyal iletişimde kullanılan dilde veya sembolik yahut hayali oyunda gecikmelerle kendini gösteren sinir sisteminde düzensizliktir. Otizm, hayatın ilk 3 yılında ortaya çıkan bir hastalıktır.] Televizyonun radyasyon yayması, beyin faaliyetlerini köreltmesi gibi zararlarını bilmeyen yok gibidir. Bizim dikkat çekmek istediğimiz en önemli zararı, kötü öğeler içeren her türlü yayının çocuklara verdiğimiz ve vereceğimiz ahlaki değerlerimizle uyuşmayıp, çocuğumuzu başka kültür ve değerlere yönlendirmesidir ki, asıl hedeflenen de budur. Bu tür tuzaklara düşmemek için uyanık olmalı, hem kendimizi hem de ailemizi korumaya çalışmalıyız. Çocuklar, daha çok da gençler, hayatı televizyondan gördükleri dizilerden, magazin programlarından tanıyorlar. Gençler, herkesin, eğlence merkezlerinde, lüks evlerde yaşadıklarını düşünüyorlar. Gençlik bunalımları ile de, ailelerine karşı gelerek, küçümseyerek, (bıktım bu hayattan, benim televizyonlardakilerden neyim eksik) diyerek yoldan çıkmakta, kandırılarak, kötü işlere alet edilmektedirler. Şu bir gerçektir ki, aile içi iletişimin katili televizyondur. Aileler, bilhassa yeni aile kuracaklar, evlat yetiştirme konusunda çok dikkatli ve uyanık olmalıdır. Yemini, suyunu verdiğiniz bir bitki, bir kuş yetiştirmiyoruz. Yaptıklarımızla, eğittiklerimizle, öğrettiklerimizle sevabıyla, günahıyla, ebedi saadetin yahut, ebedi felaketin yolculuk biletini hazırlıyoruz. Bu yüzden dikkatli olmalı, dini emir ve yasaklara uymalı, emrimiz altında bulunanların da, emir ve yasaklara uymalarını sağlamalıyız. (Z. Alkan) Günah işlenen alet Sual: İslam Ahlakı kitabında, (Her çeşit çalgıyı veya başka günahları, radyodan veya TV’den dinlemek haramdır. Kendi dinlemese dahi, bunları evinde bulundurmak da haramdır. Helale de, harama da birlikte sebep olan şeyi eve sokmak caiz değildir) deniyor. Buna göre bilgisayar da, hem helale hem harama sebep oluyor. Radyo ve TV gibi, bilgisayarı da eve sokmak caiz değil midir? CEVAP Orada bir incelik vardır. Günah da, sevab da işlenebilecek aleti değil, günah işlenecek olan, yani günah işlemek gayesiyle bir aleti eve sokmak caiz olmaz. Günah işlenmeyen aletin suçu, günahı olmaz. Bilgisayarla, 107 www.dinimizislam.com günah olan işler yapılıyorsa, o zaman o bilgisayarı evde tutmak caiz olmaz. Radyo ve TV’de günah olan bir şey yapılmıyorsa, bunların da, evde bulunmasının mahzuru olmaz. Kumanda elimde Sual: Bazıları, (Evde TV’nin zararı olmaz. TV’ler ne kadar kötü yayın yaparsa yapsın, kumanda elimizde olduğu için, kötü sahne gelince kapatırız, iyilerini açarız) diyorlar. Zararlı TV’leri seyretmek yanlış değil mi? CEVAP TV, bir bıçak gibi, tabanca gibi kuvvetli bir silahtır. Silahla faydalı çok iş yapılır. Bu faydalı alet, düşmanın eline geçerse, bize çok zararı olur. Düşman silahı böyle kötü bir işte kullandığı için, (Silah kötüdür) denemez. Silahı, suçsuz bir kimseye karşı kullanmak günah iken, savaşta düşmanlara karşı kullanmak çok sevabdır. Silahı kötü işte kullananlar kötülenir. Modern silahların müdafaada büyük rolü olur. Bu silahlar anarşistlerin veya başka düşmanların eline geçerse, çeşitli katliamlara girişebilirler. İşte TV’ler de böyledir. İyilerin elinde bulunursa, insanlığa büyük hizmetleri olur. Kötülerin elinde olursa insanlığa büyük zararları olur. İnternet, radyo, TV ve filmler, iyi insanlar tarafından hazırlanır, Allahü teâlânın razı olduğu şeyleri bildirir, İslamiyet’in önemini, ahlak, ticaret, sanat, fabrikaların çalışması, tarihi olaylar gibi din ve dünya bilgileri verirse, bunları seyretmek ve dinlemek günah olmaz. Faydalı kitap ve dergi okumak gibi, her Müslüman’a lazım olur. Şimdi internet ile Avrupa, Amerika ve diğer kıtalardan, mesajlar geliyor. Çeşitli sualler soruyorlar. Anında cevaplandırma imkânı oluyor. Gerçekten büyük hizmetlere vesile oluyor. Yabancılardan, Hıristiyanlardan da e-mail gelmektedir. Görmeyen vatandaşların, radyo ve TV'deki din bilgilerinden, duymayan vatandaşların da, gazetelerden istifade etmeleri çok normal değil midir? Dine hizmet için, teknik imkânlardan, her çeşit modern vasıtalardan faydalanmak şarttır. Cihada hazırlanmayıp, yeni vasıtaları kullanmadan yapılan duaları Allahü teâlâ kabul etmez. Duanın kabul olması için, önce sebeplerine yapışmak gerekir. Düşman atom bombası kullanırken, tüfekle karşı konmaz. Düşman, her çeşit vasıtayla dini yıkmaya çalışırken, dine hizmet için gazete, radyo ve TV’yi kullandırmamak, internetten istifade ettirmemek düşmanın ekmeğine yağ sürmektir. 108 www.dinimizislam.com TV ve video iyi bir eğitim vasıtasıdır, demiştik. Mesela namazın nasıl kılınacağını tatbiki olarak göstermek çok iyi olur. Fakat namaz kılan imamın filmini alıp, imam yerine ekrandaki bu görüntüye uymak caiz olmaz. Bunun gibi, ezan okuyan müezzinin filmini videoya alıp, vakit gelince videodan ezan okutturmak da caiz olmaz. Çünkü TV ekranındaki resim, müezzinin kendisi değil, görüntüsüdür. TV’deki ses de, müezzinin bizzat kendi sesi değil, benzeridir. Gösterilen filmin bir sahnesinde, dinle alay eden bir şey olsa, bunu seyreden Müslüman da buna isteyerek gülse, o Müslümanın imanı gider. Ayrıca dine aykırı hususlar, müstehcenlik, iyi bir şey gibi gösterilmeye devam edilirse, ister istemez seyircilerin beyni menfi yönde yıkanır. Çocuklara ise zararı daha fazla olur. (Kumanda elimdedir, kötü sahne gelince kapatırım) demek yanlıştır. Zamanla insan bunlara alışır, normal hâle gelir. Şu diziyi, bu diziyi seyredeyim derken dizilerdeki yanlış, kötü olan şeyleri de ister istemez seyrederiz. Kırk sene kadar önce TV yeni çoğalmaya başlamıştı. Komşu bir bayan dedi ki: Ailece TV seyrederken uygunsuz sahneler, öpüşmeler falan olunca biz başka odaya geçerdik, kayınpeder seyretmeye devam ederdi. Zamanla hepsine alıştık. Her sahneyi ailece, beraber seyretmeye başladık. Bu bakımdan, kumanda elimde demek yanlıştır. Bir kanaldan çıkıp, başka kanala girilir. Haç, zünnar vs. Sual: Dantelden veya kumaştan yapılmış haç, papaz başlığı vb. şeyleri süs olarak duvara, perdeye asmakta, haç şeklinde saç tokası kullanmakta veya haçı kolye olarak takmakta mahzur var mıdır? CEVAP Hıristiyanlığın dini sembolü olan böyle şeyleri kullanmak caiz değildir. (İ. Abidin, Birgivi) Kâfirlerin ibadet olarak yaptıkları ve kâfirlik alameti olan veya İslamiyet’i inkâr etmek ve inanmamak alameti olan ve tahkir etmemiz vacip olan şeyleri yapmak veya kullanmak küfre sebep olur. Bunlardan meşhur olanlarını bilmeyerek veya şaka olarak veya herkesi güldürmek için yapmak da küfürdür. Mesela zünnar denilen papaz kuşağını bağlamak. Bunları mizah için, başkalarını güldürmek için de kullanmak küfre sebep olur. İtikadının doğru olması fayda vermez. 109 www.dinimizislam.com Sual: Yumurta boyamak caiz mi? CEVAP Niyetsiz olursa mekruh. Hıristiyanlara benzemek için olursa haram. Nevruz günü mecusilere benzemek niyetiyle olursa küfürdür. Sual: Salip yani haç işaretli biblo yapmak haram mı? CEVAP Evet. Sual: Belimize bağladığımız kemer, bornoz kuşağı gibi şeyler de zünnar sayılır mı? CEVAP Hayır, bunlar zünnar sayılmaz; fakat yine de, zünnara benzememesi için, uçlarını sarkıtmamalıdır! Altın gümüş eşya kullanmak Sual: Bayanlar altın ve gümüş eşya kullanabilir mi? CEVAP Bayanların da altın veya gümüş eşya kullanmaları caiz değildir, tahrimen mekruhtur. Bayanlar altın ve gümüş takı takabilirler, yani bilezik, küpe, kolye, yüzük takabilirler; fakat altın veya gümüş eşya kullanamazlar. Mesela altın veya gümüş kaşık çatal, bıçak da kullanamazlar. Sual: Gümüş kabı madenlerle kaplatıp kullanmak caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Gümüş çay tabağı kullanmak caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Bir hoca, (Altını süs için kullanmak haram, fakat eşya, alet olarak kullanmak caizdir) diyerek, saatinin altından zincirini gösterdi. Altın eşya kullanmak caiz midir? CEVAP Altın ve gümüş kap ile yiyip içmek ve her türlü kullanmak caiz değildir. Altın ve gümüş kaşık, saat, kalem, bıçak ve benzeri şeyleri kullanmak da, böyle caiz değildir. Altın ile gümüşü süs olarak takmak yalnız kadınlara helaldir. Erkeklere ise haram olup, yalnız gümüş yüzük ve köstekli cep saatinin zincirinin gümüşten olması caizdir. Altından olursa haramdır. (Redd-ül-muhtar) Sual: Gümüş kapla sunulan şekeri almak caiz midir? CEVAP 110 www.dinimizislam.com Gümüş kabı bizzat kullanmak caiz olmaz. Ancak şekeri almakla gümüş bizzat kullanılmadığı için mahzuru yoktur. Sual: Altın veya gümüş duvar saati kullanmak caiz mi? CEVAP Evet caizdir. Sual: Altın veya gümüş kol saati kullanmak caiz mi? CEVAP Caiz değildir. Sual: Gümüş bıçakla yağı ekmeğe sürmek caiz mi? CEVAP Yağı gümüş bıçakla ekmeğe sürmek ve bu ekmeği eli ile yemek caizdir. Gümüş bıçağa yağ sürüp bıçağı yalamak caiz olmaz. Sual: Gümüş çay kaşığı kullanmak caiz mi? CEVAP Gümüş çay kaşığı ile çay karıştırmak caizdir. Fakat gümüş çay kaşığı ile veya gümüş kaşıkla yiyip içmek, yani ağza götürmek caiz olmaz. Sual: Gümüş kalem kullanmak caiz midir? CEVAP Caiz değildir. Sual: Gümüş tesbih ve gümüş kemer kullanmak caiz midir? CEVAP Evet caizdir. Sual: Mevlidde, gümüş kaptan avuca gül suyu serpip, avucu yüze, elbiseye sürmek caiz midir? CEVAP Caiz değildir. Sual: Ağza altından diş yaptırılır mı? CEVAP Yaptırılır. Mahzuru olmaz. Sual: Erkeklere altın haramdır. Fakat sıkıntıyı gidermek için bir Reşat altın alıp cebine koymak veya atletine falan dikmek caiz midir? CEVAP Evet caizdir. Faydalı olduğunu âlimler bildirmektedir. Sual: Yeni doğmuş bebeğe altın künye takmak haram mıdır? CEVAP Hem lüzumsuz, hem de faydasızdır, caiz de değildir. Fakat Mâşallah yazılı altını, bebeğin yastığına veya beşiğine dikmek faydalı olur. Erkek çocuğa altın takmak 111 www.dinimizislam.com Sual: Maşallah yazılı altını, erkek çocuğun üstüne değil de, yastığına veya beşiğine dikmek günah mıdır? CEVAP Günah değildir. Takılması iyi olur. Altın rozet Sual: Erkeklere, altın rozet takmak caiz mi? CEVAP Hayır. Gümüş rozet caizdir. 12 ayar altın Sual: (14 ayardan aşağısı altın değildir) deniyor. Yarısından fazlası altın olursa altın sayılmıyor mu? CEVAP Has altının ayarı 24’tür. Yarısından yani, 12 ayardan fazlası altın sayılıyor. 14 ayardan aşağısına altın denmemesi, piyasada mesela 13 ayar altın bulunmadığı içindir. 12 ayar bulunuyor. Onun için öyle denmiş olabilir. Yoksa 12,5 ayar bile olsa altındır. İpek pamuk karışımı elbiseler var. Onların da yarısından fazlası ipek ise, erkeğe haram oluyor, azı ipek ise mekruh oluyor. Küçük Mushaflar Sual: Gümüş veya altın mahfazalı küçük mushafları kolye gibi boyna asıp kullanmak caiz mi? Bir de, bazı duaları da aynı şekilde gümüş veya altın zincirle boyna asıyorlar. Bunları da kullanmak caiz midir? CEVAP Altın ve gümüş kap ile yiyip içmek ve her türlü kullanmak caiz değildir. Altın ve gümüş kaşık, saat, kalem, bıçak ve benzeri şeyleri kullanmak da, böyle caiz değildir. Altın ile gümüşü süs olarak takmak yalnız kadınlara helaldir. Erkeklere ise haram olup, yalnız gümüş yüzük ve saatin zincirinin gümüşten olması caizdir. Altından olursa haramdır. (Redd-ül-muhtar) Ayrıca, erkeklerin kadınlar gibi, zaruretsiz kolye, bilezik, künye takması da caiz değildir. Ancak romatizma gibi herhangi bir hastalık için kullanmak ise caizdir. Kur'an-ı kerimi okunamayacak kadar küçük harflerle yazmak ona hakaret olur. Böyle küçük mushafları almak, taşımak, altın mahfaza içinde boyuna takmak, faydasız ve çok günahtır. Sual: Deri kaplı, fermuarlı küçük mushafla helaya girmek caiz mi? CEVAP 112 www.dinimizislam.com Evet. Kına yakmak Sual: Kınanın önemi nedir? CEVAP Kınanın önemi, hadis-i şeriflerde şöyle bildiriliyor: (Kına yakın. Zira güzelliğinizi, gençliğinizi ve nikah sevginizi artırır.) [Ebu Nuaym, Bezzar] (İlk kına yakan İbrahim Peygamberdir. Siyahla ilk boyanan da Firavun’dur.) [Deylemi] (Kocası ölen kadın [iddeti bitene kadar] süslü elbise giymez. Ziynet de takmaz, kına sürmez ve sürme çekmez.) [Müslim] (Boyanmanın en iyisi kına ile olandır.) [Deylemi] (İhtiyarlığınızı kına ile giderin. Zira bu, yüzleriniz için güzellik, ağızlarınız için hoşluk, kadın için kuvvettir. Kına, Cennet ehlinin kokusunun seyyididir ve kına küfürle imanı ayırır.) [İ. Asakir] (Şunlar Lut kavminin kötü ahlakındandır: Erkeklerin sakız çiğnemesi, yol üstünde misvak kullanmak, ıslık çalmak, güvercinle oynamak, erkeklerin parmaklarına kına yakması, bağrı açık gezmek.) [Deylemi] (Kına ile boyanın. Çünkü o güzel kokuludur ve korkuyu yatıştırır.) [Hakim] (Saçlarınızı kınalayın ve yahudilere benzemeyin!) [İbni Adiy] (Sakallarınızı kınalayın. Çünkü melekler müminin kına sürünmesine sevinir.) [İ. Adiy] (Peygamber efendimiz, başından rahatsız olana “Git hacamat ol” ayağından rahatsız olana “Git ayağına kına koy” derlerdi.) [Taberani] (Resulullaha vahiy gelince, başına ağrı gelir ve başına kına koyarlardı.) [İbni Sünni] (Bedeninde bir yara olursa, üzerine kına korlardı.) [İbni Mace] (Kadının elinde kına eseri olmasını hoş görürlerdi.) [Beyheki] Kadınların kına yakması Sual: Kadınlar, ellerine kına yakıyorlar, saçlarını boyatıyorlar veya çeşitli ilaçlarla saçlarının renklerini açtırıyorlar. Bunlar caiz midir? CEVAP Hepsi caizdir. Ancak yabancılara gösteremezler. Yabancı erkeklere göstermemek şartıyla, kadının her süsü caizdir. Koca için süslenmek 113 www.dinimizislam.com sünnet, yabancı için süslenmek haramdır. Erkeklerin kına yakması Sual: Erkeğin saç dökülmemesi veya baş ağrısı için kına yakması caiz midir? CEVAP Evet, caizdir. Tedavi maksadı yoksa, caiz olmaz. Sual: Kına, gusle ve abdeste mani midir? CEVAP Değildir. Kına mürekkep gibidir, altına su geçirir. Sual: Ölmüş kadının başına kına koymak caiz mi? CEVAP Evet. Tekrar kına yakmak Sual: (Kına yakılan ele tekrar kına yakılırsa insan iki evlilik yapar) deniyor. Bu doğru mu? CEVAP Hayır, doğru değildir, hurafedir. İki kere de, üç kere de yakılabilir. Sadece kocası ölen kadın, iddet müddetince kına yakamaz. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Kocası ölen kadın [iddeti bitene kadar] süslü elbise giymez, ziynet takmaz, kına sürmez ve sürme çekmez.) [Müslim] Bir başka husus da, kına ziynettir. Kadın kınalı elini, yabancı erkeklere gösteremez. Erkek ise, zaten ziynet için kına yakamaz. İpek kullanmak Sual: İpek eşyanın haram ve caiz olduğu yerler nerelerdir? CEVAP İç ve dış elbise olarak ipek giymek haram, kadınlara her çeşit ipek eşya caizdir. Savaşta ipek giymek caizdir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Altın ve ipek, kadına helal, erkeğe ise haramdır.) [Taberani] İpek erkeğe haramdır. Ancak elbisedeki dört parmak enindeki ipek şeritler, mesela dört parmak enindeki ipek kravat caizdir. İpek gömlek ve ipek elbise erkeğe haramdır. İpek kefen ve tabutu ipekle örtmek haramdır. İpek sofra örtüsü ve ipek yorgan caiz değildir. Erkek çocuğa ipek giydirmek mekruhtur. İpekten yapılmış yemek peşkiri, iç donu ve takke mekruhtur. Suni ipek, cibinlik, abdest havlusu, tesbih ipi, çanta, mushaf kılıfı ve 114 www.dinimizislam.com bohçanın ipekten olması caizdir. Duvara ipek halı asmak, süs için olmazsa caizdir. İpek halıya oturmak ve ipek seccadede namaz kılmak caizdir. Eshab-ı kiramdan Hazret-i Zübeyr ve Hazret-i Abdurrahman'ın ipek giymelerine izin verilmesi, yalnız bunlara mahsustu. Arfece bin Sâd hazretlerine de, altın burun takması için izin verilmesi, yalnız ona mahsustu. Sual: İpek çorap, kravat, iç çamaşırı, bunlar saf ipek olursa durum nedir? CEVAP Caiz değildir. Sadece kravat 4 parmak eninde ise caizdir. Sual: İpek giymek erkeğe haramdır, ipek karışımlı çorap, iç çamaşırı caiz midir? CEVAP Hakiki ipek ise, %50 den fazla olursa haramdır, % 50den aşağı olursa mekruh olur. Sual: Kadınların, ipek pardösü giymeleri caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: İpekten yorgan çarşafı, yastık kılıfı caiz mi? CEVAP Vücuda temas ederse haram olur. İpek mendil Sual: Ter silmek için, ipek mendil kullanmak caiz midir? CEVAP Erkeklere mekruh olur. Sual: Erkeğe ipek hamam kesesi caiz midir? CEVAP Erkeğin de ipek hamam kesesi kullanması caizdir. (Redd-ül-muhtar) Sual: Bedene değdiği için gömleğin yakası ipek olsa caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Suni ipek eşyayı erkeklerin de giymesi uygun mu? CEVAP Evet, giyilir. Sual: Domuzun herkese, ipek ve altının erkeklere haram edilişinin hikmeti nedir? CEVAP Dinimizde bir şey haram ise, hikmetini bilmesek de onun haram 115 www.dinimizislam.com olduğuna inanmak gerekir. Muhammed aleyhisselamın peygamber olarak bildirdiği şeylere akla uygun olduğu, yahut tecrübe ile anlaşıldığı için inanmak iman olmaz. Çünkü bu, aklı tasdik etmek demektir. Haramlarda muhakkak vücuda zarar veren bir şey aranmamalıdır! Bununla beraber, dinimizin emirlerinde mutlaka faydalar, yasaklarında da zararlar vardır. Bir emirde hiç fayda, bir yasakta hiçbir zarar görülmese de, bunlara riayet etmek gerekir. Maksat, dinin emrine uymaktır. İpek ve altının erkeklere haram ediliş sebebine de bu açıdan bakmak gerekir. İpek eşarp Sual: Faideli Bilgiler kitabında, (Renkli ve ipek kumaş örtünmüş olan kadınlar, âhirette azap göreceklerdir) deniyor. Kadınlara ipek caiz değil mi? CEVAP Kadınlara ipek helaldir. Burada yasak olan ipek giymek değil, ipekli ve süslü elbiselerle yabancı erkeklere görünmektir. Kadınlara ve erkeklere benzemek Sual: Köy düğünlerinde, oyun için, bir erkeğe kız elbisesi giydirip kaçırıyorlar. Kızlara da erkek elbisesi giydiriliyor. Böyle yapmak uygun oluyor mu? CEVAP Oyun için, şaka için de olsa, erkek zaruretsiz kadın elbisesi giymemelidir. Peygamber efendimiz, erkek kılığına girerek mızrak kuşanmış bir kadını görünce, (Erkeklere benzeyen kadınlara ve kadınlara benzeyen erkeklere Allah lanet etsin!) buyurdu. (Taberani) Resulullah efendimiz, el ve ayaklarını kınalayıp kadınlara benzemeye çalışan birisini sürgüne göndermiştir. (Ebu Davud) Bir hadis-i şerif meali: (Ana-babasına asi olan, erkeklere benzemeye çalışan kadın ve deyyus Cennete giremez.) [Nesai] Bu günahları veya başka büyük günahları işleyen bir kimse, eğer iman ile ölürse, günahlarının cezasını çektikten sonra Cennete girer. Büyük günaha devam edenlerin, imanlı olarak ölmeleri zordur. Onun için her günahtan kaçmalıdır! Erkeklerin saç uzatması Sual: Erkeğin, kadınlar gibi saç uzatıp, toka, kolye, bilezik ve küpe takması caiz midir? CEVAP 116 www.dinimizislam.com Kadınlara benzemek olur, kesinlikle caiz değildir. Bu konuda din kitaplarımızdaki bilgiler şöyledir: Kadının ve erkeğin, tıraşta, giyinmekte karşı cinse benzemesi haramdır. (S. Ebediyye) Erkeklerin yanak üzerine saç uzatarak, kadınlara benzemeleri haramdır. (Hadika) Peygamber efendimiz buyuruyor ki: (Erkeğe benzemeye çalışan kadın, kadına benzemeye çalışan erkek bizden değildir.) [İ.Ahmed] Benzemek niyeti olmasa da, erkeğin boynuna kolye, koluna bilezik ve kulağına küpe takması, kadınlara benzemek olur ve caiz değildir. Favori bırakmak Sual: S. Ebediyye’de, (Kadınlara benzemek için sakal kazıtmak, çeneyi kazıyıp, yanaklar üzerinde uzatmak haramdır. Kadınlara benzemeyi düşünmeyip, genç ve güzel görünmek için sakal kazımak mekruhtur) deniyor. Kulaklara kadar favori uzatmak da mekruh olur mu? CEVAP Favori uzatan kadınlara benzemiş olmaz. Kitapta, (Yanaklar üzerinde uzatmak) ifadesi geçiyor. Favori yüzde, sakal biten yerde oluyor. Sadece favoriye sakal da denmez, ama yine de favori uzatmak uygun değildir. Erkeklerin, kadınlara benzemek niyetiyle omuzlarına kadar saçlarını uzatmaları veya Budist rahiplerine benzemek niyetiyle saçlarını tamamen kazıtmaları tahrimen mekruhtur. Böyle bir niyet olmazsa mekruh olmaz. Karşı cins elbisesi giymek Sual: Evde, namaz kılmak gibi herhangi bir ihtiyaç halinde, karı koca birbirinin elbisesini giymesi caiz midir, karşı cinse benzemek olur mu? CEVAP Caizdir, bir ihtiyaç için olunca mahzuru olmaz. Karşı cinse benzemek olmaz. Domuzun derisi de necistir Sual: Bazıları, “Domuzun sadece eti haramdır, yağı, derisi ve gerisi haram değildir, ayrıca, (Hayvan derisi dabağlanınca temiz olur) hadisine istinaden domuzun derisi dabağlanınca temiz olur, elbise, kemer, cüzdan yapılabilir, derisi üzerinde namaz kılınabilir” diyorlar. Domuzun derisi dabağlansa da temiz olmaz mı? CEVAP Domuzun sadece eti pis, yağı, derisi ve gerisi temiz olur mu? Âyet-i 117 www.dinimizislam.com kerimede (Domuzun idrarı necis) diye bir ifade yok diye, domuzun idrarı da temiz mi kabul edilir? Bu tür iddiaları din düşmanları yapmaktadır. Domuzun her şeyi haramdır, derisi dabağlansa da temiz olmaz. Genelde her şeyin bir istisnası olur. İstisnalar kaideyi bozmaz. Birkaç örnek verelim: 1- Bütün mucizeler mahlûktur ama, istisna olarak Kur'an-ı kerim, mahlûk olmayan mucizedir. 2- Herkes bir ana babadan dünyaya gelir, ama Hazret-i Âdem ana babasız dünyaya gelmiştir. 3- Hazret-i İsa da babasız yaratılmıştır. 4- Âyet-i kerimede Cehennemde kâfirlerin azaplarının hiç hafiflemeyeceği bildiriliyor. Ancak Ebu Leheb, Resulullah efendimizin dünyaya geldiğini müjdeleyen cariyesini sevincinden dolayı azat etmişti. Bunun için, her yıl, o gece, azabı hafifler. 5- Kur’an-ı kerimde (Meyte ve kan size haram kılındı) buyuruluyor. (Maide 3) Meyte kesilmeden öldürülen hayvan demektir. Hadis-i şerifte, (Size iki meyte ve iki kan helal kılındı. İki meyte balıkla çekirgedir, iki kan ise, karaciğerle dalaktır) buyuruldu. (İbni Mace) Demek ki boğazından kesilmediği halde balık ve bir kan olduğu halde dalak yenir. 6- Kadınla erkek yan yana cemaatle namaz kılsa erkeğin namazı bozulur. Ama Kâbe’de bozulmaz. Bu Kâbe’ye mahsus istisnadır. 7- Müslüman ve fakir olmak şartı ile öğrenciye zekât verilir. Zengin öğrencilerden biri istisnadır. Cami-ul-fetava’da bildirilen hadis-i şerifte, (İlim öğrenmekte olanın kırk yıllık nafakası olsa da, buna zekât vermek caizdir) buyuruldu. (Redd-ül-muhtar) 8- Müslüman kadın saç ve kollarını açamaz. Cariye bundan müstesnadır; ona haram değildir. 9- Köpekler, ahirette toprak olacaklardır. İstisna olarak Kıtmir isimli köpek Cennete girecektir. 10- Herkes miras hakkına sahiptir. Ancak kâfir ise miras alamaz. Bir hadis-i şerif meali: ([Çok yakını olsa da] Müslüman kâfire, kâfir de müslümana mirasçı olamaz.) [Buhari] (Mesela gayri müslim bir kadının kocası Müslüman ise miras alamaz. Müslüman bir babanın oğlu, mürted olsa, miras hakkına sahip olamaz. Bunlar birer istisna olduğu gibi, dabağlanan deriler temiz olmasına 118 www.dinimizislam.com rağmen domuz derisi istisnadır. Din kitaplarında deniyor ki: Domuz, yılan, fare ve insan derisi dabağlanmakla temiz olmaz. (Redd-ül-muhtar) Domuz ve yılan derisi, dabağlansa da temiz olmaz. (Halebi, Hidaye, Hindiyye) İmam-ı a’zam, “Domuz derisi dabağlansa da temiz olmaz” dedi. (Mizan-ül-kübra) Yılan derisi ile domuz derisi dabağlanmakla temiz olmaz. (Mezahib-il Erbea) Hınzırın [domuzun] derisi dabağlanmakla temiz olmaz. (Nimet-i İslam) Şafii’de, köpek ve domuz derileri dabağlanmakla temiz olmaz. (Misbah-un-necat) Domuz derisi dabağlanmakla temiz olmaz. (Büyük İslam İlmihali) Zeydiye fırkasına mensup mezhepsiz Şevkani, (Domuz derisi de dabağlanınca temiz olur) diyorsa da, onun sözü Ehl-i sünnet Müslümanları için senet olamaz. Kimyevi değişmeler Sual: Biz Avrupa’da yaşıyoruz. Domuz yağından yapılan sabunları ve şarap sirkelerini kullanmak caiz midir? CEVAP Kâfir Müslüman olunca tertemiz olduğu, hatta günahları sevaba çevrildiği gibi, şarap da, tamamen sirkeye dönüşünce, damlası haramken, tertemiz sirke olur. Kaliteli üzümlerden yapılan bir şarabın, sirkesi de kaliteli olur. El-fıkhü alel mezahibil-erbea kitabında bildirilen bir hadis şerifte, (En iyi sirke, şaraptan yapılandır) buyuruluyor. (Beyheki) Şarap sirke hâline, domuz yağı da sabun hâline dönüşünce temiz olur. Bütün kimyasal değişmeler böyledir. (Redd-ül-muhtar, Tahtavi, Dürer, S. Ebediyye) Azılı bir kâfir Müslüman olunca, bütün günahları affedilir, tertemiz bir Müslüman olur. Hatta günahları sevaba çevrilir. (Furkan 70) Kahramanlığı, yiğitliği meşhur bir kâfir Müslüman olunca, kahraman bir Müslüman olur. Hazret-i Ömer, tek başına Resulullah efendimizi öldürmeye giden gözü kara birisiydi. Müslüman olunca, Kâbe'ye gelip açıktan ibadet etti. Herkes gizli hicret ederken, o gündüz açıktan gitti. Giderken de haber verdi. (Anasını ağlatmak, karısını dul bırakmak 119 www.dinimizislam.com isteyen varsa gelsin) diye meydan okudu. (Mirat-ı kâinat) Evde hayvan beslemek Sual: Köpek ve kedi beslemek günah mıdır? Komşumuz kedi besliyor. Evine gittiğimiz zaman bizim kız çocuklar ve anneleri korkuyor. Kedi mutfakta yiyeceklere ve içeceklere dokunabiliyor. Gezdiği yerlerde namaz kılınabilir mi? Kızım, teyzesine yardım ederken, kediyi görünce, korkudan elindeki tepsiyi düşürüyor. Apartman hayatında köpek ve kedi beslemek uygun mu? CEVAP Bir ihtiyaç için köpek beslemek caizdir. Mesela polis köpeği, av köpeği, çoban köpeği, bekçi köpeği beslenir. Ancak köpek evin içine sokulmaz. Ayrı yeri veya kulübesi olur. Köpek bulunan odaya rahmet melekleri girmez. Kediye gelince, kedi beslemek caizdir. Ancak bugünkü apartman hayatında zor olur. Çişini, kakasını yapacak yer arar. Kum torbası olsa da, biraz zordur. Bazı kediler çişi gelince, dışarı gidebiliyor. Kedinin tüyleri eve hatta yemeklere dökülebilir. Yıkamak temizlemek gerekir. İtinalı bir şekilde bakmak gerekir. Köy evlerinde fare olurdu, kedi beslenirdi. Beton apartmanlarda farenin rahatça yaşaması zordur. Kedi pis değildir. Gezdiği yerlerde namaz kılınır. Sahabeden bir hanım anlatır: Abdest alması için bir kaba su koymuştum. Kedi gelip bu kaptan su içince dayım Ebu Katade biraz daha su içmesi için, kabı kedinin önüne uzattı. Benim hayretle baktığımı görünce, dedi ki: Niye hayret ettin? Resulullah efendimiz buyurdu ki: (Kedi necis değildir. Etrafınızda çok dolaşan [sevimli ] bir hayvandır.) [Tirmizi, Nesai, Ebu Davud, Muvatta] Başka bir hadis-i şerifte de, kedi sevgisinin imandan olduğu bildirilmiştir. Pis değil diye kedi beslemek gerekmez. Kedilerden hastalık da geçebilir. Komşular rahatsız oluyorsa eve koymamak uygun olur. Bazı hanımlar, fareden korkar. Kediden köpekten korkan da olabilir. Komşularımızın rahatsız olmamaları için kedi sevgimizden feragat ederek evde kedi beslememek iyi olur. Sual: Evde kedi köpek, tavşan, bülbül, kanarya gibi kuşları beslemek ve akvaryumda balık beslemek caiz midir? CEVAP Hayvanları eve, kafese hapsetmek günahtır. Evde kediden başka 120 www.dinimizislam.com hayvan beslenmez. Ey Oğul kitabında diyor ki: Bülbülü kafese hapsetmek caiz değildir. Kanarya, muhabbet kuşu gibi, kafese alışık olanları kafeste beslemek caizdir. Çünkü dışarı bırakılırsa ölüme terk edilmiş olur. Eve köpek sokmak caiz değildir. Akvaryumda balık beslemekse balığı hapis değildir. Balık zaten suda yaşar, mahzuru olmaz. Sual: Bahçeli bir evde kedi-köpek beslemek caiz midir? CEVAP Kedi evde beslenir, dışarıda da beslemek günah olmaz. Köpek evde beslenmez. Sonra köpeğe ihtiyaç varsa beslenir. Av için, bahçe veya sürüyü korumak gibi zaruri ihtiyaçlar dışında köpek beslemenin uygun olmadığı, birçok sevapları yok edeceği hadis-i şerifte bildirilmiştir. (Müslim) (Canlı resmi, köpek ve cünüp bulunan eve [odaya] rahmet melekleri girmez) hadis-i şerifi de köpeği eve sokmanın uygun olmadığını bildirmektedir. (Nesai) Sual: Muhabbet kuşu, kanarya gibi kuşları alıp satmak ve beslemek caiz midir? CEVAP Kafese alışmış, serbest bırakılınca hayvanlar tarafından öldürülebilen kuşları kafeste beslemek ve alıp satmak caiz olur. Bu kuşlar da bunlara dâhildir. Sual: Güvercin beslemek caiz midir? CEVAP Etini yemek için beslemek caizdir. Eskiden posta işleri yaptırırlardı, mektup alıp götürürdü. Böyle işler için caiz, oynamak için caiz olmaz. Sual: Maymun beslemek caiz mi? CEVAP Vahşi hayvan beslemek caiz değildir. Süs köpeği beslemek Sual: Eshab-ı Kehf’in köpeği Kıtmir Cennete gireceğine göre, köpek bulunan eve niye rahmet melekleri girmez? Evde süs köpeği beslemek niye caiz değildir? CEVAP Bir ihtiyaç için köpek beslemek caizdir. Mesela polis köpeği, av köpeği, çoban köpeği, bekçi köpeği beslenir. Ancak köpek evin içine sokulmaz. Ayrı yeri veya kulübesi olur. Köpek bulunan odaya rahmet melekleri girmez. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: 121 www.dinimizislam.com (Av köpeği, çoban köpeği gibi bir ihtiyaç dışında köpek besleyenin, her gün sevabı eksilir.) [Müslim] Hayvanlara eziyet vermek Sual: Eti yenen ve yenmeyen vahşi hayvanları herhangi bir maksatla öldürmek günah mıdır? Mesela sansarı postu için, ceylanı eti için avlamak caiz midir? CEVAP Hiçbir hayvana eziyet, işkence etmek, suda boğarak veya ateşte yakarak öldürmek caiz değildir. Hayvana işkence etmek, gayrimüslim vatandaşa işkence etmekten daha büyük günahtır. Gayrimüslim vatandaşa eziyet etmek de Müslümana eziyet etmekten daha büyük günahtır. (Dürr-ül muhtar) Maksatsız olarak bir hayvanı öldürmek caiz değildir. Ahirette (Onu niçin öldürdün?) diye sorguya çekilecektir. Hayvanları birbiriyle dövüştürmek de caiz değildir. Hayvanların hakkına riayet etmeli, onlara acımalıdır. Hadis-i şerifte, (Merhamet et ki, merhamet olunasın!) buyuruldu. (Şir’a) Zararlı hayvanları öldürmek caiz olduğu gibi, sansar, porsuk gibi hayvanları derisi ve kürkü için, geyik, ceylan gibi hayvanları eti için öldürmek de caizdir. Domuz hariç, eti yenmeyen çeşitli hayvanları para karşılığı gayrimüslimlere ihraç etmek de caizdir. (Şerh-i Nikaye) Zararsız hayvanları öldürmek caiz değildir. Zararlıları da eziyetsiz öldürmek caizdir. (Berika) Sual: Hayvanlara her türlü eziyet etmek haram olduğuna göre, kısırlaştırmak haram değil midir? CEVAP Lüzumsuz olarak hayvanı kısırlaştırmak, hayvana eziyet olacağı için haramdır. Fakat bir menfaat için caizdir, günah olmaz. (Hindiyye) Kısırlaştırılan öküzler, iş yapmada daha verimli olur. Kısırlaştırılan koçlar, daha yağlı ve etleri de daha lezzetli olur. Peygamber efendimiz, kısırlaştırılmış bir koç kurban etmiştir. (B. Arifin) Sual: Hayvanlara da acımak gerekmez mi? CEVAP Hayvanlara da acımak ve iyilik etmek gerekir. Peygamber efendimiz, (Merhametli olmadan imanlı olamazsınız) buyurunca, oradakiler, (Ya Resulallah, hepimiz merhametliyiz) dediklerinde, (Yalnız insanlara değil, bütün mahlûkata merhametli olmak gerekir) buyurdu. (Taberani) Mesela bir hayvan kesecek kimse, bıçağı hayvanın gözü önünde 122 www.dinimizislam.com bilememelidir. Bir gün bir kimse, bir koyunu kesmek için yere yatırır, bıçağını bilemeye başlar. Peygamber efendimiz bunu görüp buyurur ki: (Sen bu hayvanı kesmeden, ona ölüm mü tattıracaksın? Hayvanı yatırmadan önce niçin bıçağını bilemedin?) [Hâkim] Bütün hayvanlara iyilik etmeli, eziyet etmekten sakınmalıdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Bir kadın, bir kediyi kapalı bir yere hapsetti. Kediye yiyecek, içecek vermedi. Dışarıda bir şey bulup yemesi için serbest de bırakmadı. Kedi öldü ve kadın da bu yüzden Cehenneme müstahak oldu.) [Buhari] (Susuz bir mümin, kuyuya inip su içti. Bir köpek de kuyunun ağzında susuzluktan bitkin vaziyette bekliyordu. O kimse, bu hayvana acıyıp, ayakkabılarından birini çıkardı, onunla köpeğe su verdi. Bu hareketten Allahü teâlâ razı oldu. O kimseyi Cennete koydu.) [Müslim] (Yeryüzündeki mahlûklara acımayana, göktekiler acımaz.) [Taberani] (Merhameti olmayana merhamet edilmez.) [Buhari] Eshab-ı kiram dediler ki: Ya Resulallah, hayvanlara iyilikte de, sevap var mıdır? Peygamber efendimiz, (Her canlı hayvana yapılan iyilikte sevap vardır) buyurdu. (Buhari) Sahabeden bir zat anlatır: (Resulullahın, kedi su içtikten sonra kalanıyla abdest aldığı da olmuştur.) [Ebu Nuaym] Sahabeden bir hanım anlatır: Eshab-ı kiramdan Ebu Katade’nin abdest alması için bir kaba su koymuştum. Birden kedi gelip bu kaptan su içiverince Ebu Katade biraz daha su içmesi için, kabı kedinin önüne uzattı. Benim kendisine hayretle baktığımı görünce, niye hayret ettin ey kardeşimin kızı, Resulullah efendimiz, (Kedi pis değildir, etrafınızda dolaşır) buyurdu. (Tirmizi) Hazret-i Ebu Hureyre anlatır: “Bir gün elbisemin içinde küçük bir kedi taşıyordum. Resulullah efendimiz beni görünce, “Nedir bu?” buyurdu. Ben de; “Kedicik!” dedim. Bunun üzerine Resulullah, “Ey Ebu Hureyre” buyurdu. Yani kediyi seven, onlara ana babalık eden kimse buyurdu. Bir gün Ahmed Rıfâi hazretlerinin paltosunun eteğinde, kedisi gelip uyudu. Namaz vakti geldi, kediyi uyandırmaya kıyamadı. Bir süre onu şefkatle seyretti. Uyanmayacağını anlayınca kedinin yattığı yeri kesip namaza gitti. Geldiğinde kedi uyanıp oradan gitmişti. Kesik parçayı 123 www.dinimizislam.com paltosuna dikti. Ebu Bekir Vasiti hazretleri anlatır: Bir gün giderken başımın üzerinde bir kuş uçmaya başladı. Dalgınlıkla kuşu yakaladım. O elimde iken, başka bir kuş daha uçuyordu. Elimdeki kuşun annesi sanarak kuşu elimden bıraktığım anda, kuş öldü. Buna çok üzüldüm. O günden sonra bende bir sıkıntı başladı ve bir sene geçmedi. Bir gece Peygamber efendimizi rüyamda gördüm. Bir senedir, o kadar çok sıkıntının tesirinde kaldığımı, çok zayıflayıp ayakta namaz kılamaz hâle geldiğimi arz ettim. O zaman; "Bunun sebebi, o kuşun, senden şikâyetçi olmasıdır" buyurdu. Evimizdeki kedi yavrulamıştı. Ben bu sıkıntı içinde düşünürken, bir yılanın kedi yavrularından birisini yakalamaya çalıştığını gördüm. Bastonumu yılana vurunca, kaçtı. Kedinin annesi gelip yavrusunu alıp gitti. Ondan sonra iyileştim; namazlarımı ayakta kılmaya başladım. O gece rüyamda yine Peygamber efendimizi gördüm. (İyi olmanın sebebi, bir kedinin senin için teşekkür etmesidir) buyurdu. Sual: Hayvanlara eziyet etmek büyük günah olduğuna göre, fare, yılan gibi zararlı hayvanları öldürmek caiz değil midir? CEVAP İnsanlara zarar veren karıncayı suya atmadan, yakmadan öldürmek caizdir. Fare, akrep gibi zararlılarıysa her zaman öldürmek caizdir. Hadisi şeriflerde buyuruldu ki: (Yılanı ve yırtıcı olan her hayvanı öldürünüz!) [Müslim] (Zehirli keleri bir vuruşta öldürene yüz, ikinci vuruşta öldürene daha az, üçüncü vuruşta öldüreneyse bundan daha az sevap verilir.) [Müslim] (İbrahim aleyhisselam için yakılan ateşi her hayvan söndürmeye çalıştı. Fakat keler, ateşin daha fazla yanması için üfledi.) [Nesai] (Keler, kertenkeledir. Zehirli cinsleri vardır. Eziyetsiz öldürülmelidir!) Sual: Evdeki ağ yapan örümcekleri öldürmek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Kuduzu önlemek için başıboş köpekleri öldürmek caiz mi? CEVAP Hastalık ihtimali olunca caiz olur. Sual: Yılan öldürülürse eşinin öç alacağı söyleniyor. Doğru mudur? CEVAP Yılan öldürmekten korkmamalı! Yılan öldürmek sevaptır. İki hadis-i şerif meali: 124 www.dinimizislam.com (Her yılanı öldürün! Yılanın öç almasından korkan benden değildir.) [Nesai] (Yılandan korkup öldürmeyen bizden değildir.) [Ebu Davud] [Bizden değil, kâfir manasında değildir. Bizim sünnetimize uymamış olur demektir.] Sual: Bahçeden evimize akrep giriyor. Bazen namaz kılarken seccadenin yanına geliyor. Akrebi öldürmek için namazı bozmak caiz olur mu? CEVAP Bir tehlike halinde namazı bozmak caizdir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Namazda da olsanız, yılanı, akrebi öldürün!) [Nesai] Sokmak ihtimali olan, yani yaklaşan yılanı ve akrebi öldürmek namazı bozmaz ve mekruh olmaz. (Redd-ül-muhtar) Sual: Hayvanları öldürmek caiz mi? Mesela sivrisineğin anında kömür eden bir aletle yakılması da caiz midir? CEVAP Hayvanları suda boğarak ve ateşte yakarak öldürmek caiz değildir. Dinimiz, zararlı hayvanları fazla acı çekmeden öldürmeyi emrediyor. Mesela kertenkeleyi bir vuruşta öldürene 100 sevap, iki vuruşta öldürene 50 sevap, birkaç vuruşta öldüreneyse çok daha az sevap veriliyor. Demek ki bir an önce öldürmek gerekir. Sivrisineğin öyle öldürülmesi elle veya ilaçla öldürmekten daha hafiftir. Bir anda kömür oluveriyor. Ateşe atmak gibi değil. Caizdir. Sual: Hayvan hakkını ödemek için tevbe kâfi mi? CEVAP Hayvana iyilik etmeye devam etmelidir. Sual: Ölmüş bir hayvanı ateşe atmakta mahzur var mıdır? CEVAP Bir zaruret olmadıkça ölmüş hayvanı da ateşe atmamalıdır. (Berika) Sual: Kanuni Süleyman han, Zenbilli Ali efendiye zarar veren karıncaları öldürmek caiz mi diye sormuş, o da caiz değil diye fetva vermiş diyorlar. Böyle bir şey var mı? CEVAP Olayın aslı şöyledir: Kanuni Sultan Süleyman Han, meyve ağaçlarını karıncaların sarması üzerine, meseleyi Zenbilli Ali Efendiye şöyle bir beyitle sorar: Ağaçları sarsa, eğer karınca Zarar var mı karıncayı kırınca. 125 www.dinimizislam.com Zenbilli Ali Efendinin cevabı şöyledir: Yarın Hakkın divânına varınca Süleyman’dan alır hakkın karınca. Bu bir fetva değildir. Bir latifedir. Yani demek istiyor ki, (Sen de bilirsin zararlı hayvanları öldürmek caizdir. Haksız olarak öldürmek caiz değildir.) Osmanlı Devletinin onuncu sultânı ve İslâm halîfelerinin 75. si olan Kanuni Sultan Süleyman han, Babası Yavuz Sultan Selim’in vazîfelendirdiği devrin büyük âlimlerinden ders alarak yetişmiş, dini bilgileri çok iyi bilen bir padişah idi. Din kitaplarının hepsinde, zararlı hayvanları öldürmenin caiz olduğu yazılıdır. Karınca gibi hayvanları, zarar vermezse öldürmek caiz değil, zarar verirse caizdir. Fare, akrep, yılan gibi zararlılarıysa her zaman öldürmek caizdir. Kuduz hayvanları da öldürmek gerekir. İnsana ve yemeklere zarar veren karıncaları, eziyet etmeden ve suya atmadan öldürmek caizdir. İçinde karınca bulunan odunu, yere vurup silkeledikten sonra yakmak caizdir. (Berika) Hayvanın ölümüne sebep olmak Sual: Yolda, arabayla normal hızla giderken, bir tavuk veya bir kedi yola çıkıp çiğnense, biz sorumlu olur muyuz? CEVAP Kasıt bulunmadığı için ve ölen şey hayvan olduğu için, sorumlu olunmaz. Ölen çocuk ve büyük insan olsaydı, bunun kefareti ve diyeti olurdu. Bir anne, bebeğiyle uyurken, farkında olmadan, çocuk altında kalıp ölse, kasıt olmamasına rağmen annenin kefaret vermesi gerekir. Şimdi, kefaret olarak, 60 gün oruç tutulması gerekir. Sual: Hayvanları dövmek ve öldürmek caiz midir? CEVAP İnsana ve yemeklere zarar veren hayvanları, mesela karıncaları, sinekleri öldürmekte mahzur yoktur. Fare, akrep gibi zararlı hayvanları, her zaman öldürmek caizdir. Kuduz köpeği ve yırtıcı hayvanları, kesmek, vurmak veya zehirleyerek öldürmek caizdir. Hayvanları dövmek caiz değildir. Dövmek terbiye için olur. Hayvanın aklı olmadığı için terbiye edilmez. Hiç bir sebeple, hiçbir canlının yüzüne vurmak caiz değildir. Hayvanlarla helâlleşmek mümkün olmadığı için, onlara karşı daima iyi muamele etmelidir. Bir hayvana eziyet edilmişse, tevbe etmeli, pişman olmalı, bir daha hiç bir hayvana eziyet etmemeli, eziyet edilen hayvana iyi muamele etmeli, sevip okşamalıdır. 126 www.dinimizislam.com Camiyi kirleten kuşlar Sual: Güvercinler köyümüzün camisini kirletiyor, bir de yuva yapmışlar. Öldürmek caiz mi? CEVAP Camiyi kirleten kuşları çıkarmak mümkün olmazsa, kesip eti yenir. Eziyet veren hayvanlar her zaman öldürülebilir. Sual: Horoz dövüştürmek haram mıdır? CEVAP Evet, haramdır. Elde olmadan öldürmek Sual: Hayvanları ateşte yakmak ve suda boğmak günah olduğuna göre, bahçemizi sularken bahçede bulunan çeşitli böcekler, karıncalar suda boğulup ölüyorlar. Mahzuru var mıdır? CEVAP Maksadınız karıncaları ve diğer hayvanları öldürmek değil, bahçeyi sulamak olduğu için, mahzuru yoktur. İçinde karınca bulunan odunu yere vurup silkeledikten sonra yakmak caizdir. İçinde görmediğimiz karınca kalsa da mahzuru olmaz. Biz karıncayı değil odunu yakıyoruz. Sual: Kuzular ve hayvanlar karışmasın diye kulaklarını keserek çeşitli işaretler yapmakta mahzur var mıdır? CEVAP Uygun değildir. Kesmemeli, boyayla işaretlemelidir. Ölü hayvanı incelemek Sual: Almanya’da biyoloji öğretmeniyim. Gözünü veya başka uzuvlarını keserek, ölü hayvan üzerinde inceleme yapmak dinen günah mıdır? CEVAP Hayır, günah değildir. Horoz dövüşü, boks ve sirk Sual: Horoz ve deve dövüşü, boğa güreşlerini ve boks maçlarını seyretmek, sirke gitmek günah mıdır? Cambaz seyretmek gibi, hayvanat bahçesini de ziyaret etmek günah olur mu? CEVAP Horoz ve deve dövüşleriyle boğa güreşleri, hayvanlara zulüm olduğu için günahtır. Boğa güreşlerinde insan da ölebiliyor. İnsanları dövüştürmek de günahtır. Avret yerlerinin açık olması da, bir başka günah oluyor. Boksta insanın veya canlının yüzüne vurmak da günahtır. Sirklerde de, genelde tehlikeli gösteriler, cambazlıklar yapılıyor. Sirke gitmek, bu gösterileri tasvip etmek demektir. Bu günah olan şeyleri 127 www.dinimizislam.com seyretmek de günahtır, çünkü din kitaplarında deniyor ki: Cambaz ipten düşüp ölürse, seyirciler de günaha girer, çünkü onlar seyretmeselerdi, cambaz, tehlikeli gösteriler yapmaz ve ipten düşüp ölmezdi. Öldürülen kimse, eceli geldiği için ölürse de, öldüren veya ölümüne sebep olan kimse de, cezasını görür. (S. Ebediyye) Yabani hayvanları kafese koymak, hapsetmek mesela bir aslanı, bir fili veya bir ayıyı ormandan alıp dar bir yere koymak hayvana zulüm olur. Onları seyretmek için gösterildiği yerlere giden, bu zulmü tasvip etmiş sayılır. Eğer hiç kimse seyretmeye gelmese, o hayvanları oraya hapsetmezlerdi. Onların hapsine seyirciler sebep oluyor. Dinimiz, (Günaha sebep olmak, günah işlemek gibidir) buyuruyor. Günah işlenen ortamlardan sakınmalıdır. Başkasının malını izinsiz kullanmak Sual: Samimi bir arkadaşın malını ondan habersiz kullanmak veya yemek caiz olur mu? CEVAP Başkalarının malını izinsiz kullanmak haramdır. Mesela arkadaşının kalemini ondan habersiz alıp, o kalemle bir mektup yazmak haram olur. Arkadaşın cebindeki veya masasındaki şeker gibi şeylerini yemek de böyle caiz olmaz. Ancak çok samimi olduğu ve yüzde yüz izin vereceğini bildiği bir arkadaşın malını kullanmak veya yemek caizdir. Fakat bugün böyle arkadaş bulmak çok zordur. Bunun için suizanna sebep olacak şeylerden kaçmak gerekir. Feth-i Musuli hazretleri, bir arkadaşının evine gitti. Arkadaşı evde yoktu. Hizmetçisi vardı. Ondan sandığın anahtarını istedi. Hizmetçi de tanıdığı için anahtarı verdi. Feth-i Musuli hazretleri sandığı açıp ihtiyacı kadar parayı alıp gitti. Arkadaşı bunu duyunca çok sevindi. Hemen hizmetçisini [kölesini] azat etti. Bu yüksek dereceye varan eski büyükler, paraya ihtiyacı olunca, arkadaşlarına durumu bildirirler. Arkadaşları da (Ne kadar ihtiyacın var?) diye sormaz, cüzdanını çıkarıp verirlerdi. Arkadaşları da, ihtiyaçları kadarını cüzdanından alırlardı. Hatta bazıları, bir arkadaş, kendinden para istese, (Niye bunun ihtiyacını daha önce fark etmedim, niye onu istemeye mecbur ettim) diyerek üzülüp, ağlardı. Sık sık arkadaşına, ihtiyacının olup olmadığını sorarlardı. Zaten arkadaşa (Nasılsın?) demek, (Ne ihtiyacın varsa, söyle, mümkünse çaresine bakayım) demektir. Laf olsun diye nasılsın demek hakiki arkadaşlığa sığmaz. 128 www.dinimizislam.com Başkasının mailini okumak Sual: Bazı arkadaşların kiminle mailleştiğini, neler yazdığını merak ediyorum. Herhangi bir yolla veya şifresini kırarak başkasının maillerine, bilgisayarındaki diğer yazılara ve özel resimlerine bakmak günah mıdır, kul hakkına girer mi? CEVAP Kendisi izin vermişse günah olmaz. İzinsiz bakılırsa büyük günahtır, kul hakkına da girer. Genel izin verilse bile, bilgisayarında özel şeyler olacağı için ihtiyaç kadar bakmalı, başka ne var, ne yok diye araştırmamalı. Dört hadis-i şerif meali şöyledir: (Arkadaşının yazısına izinsiz bakan, Cehennem ateşine bakmış olur.) [Taberani] (Arkadaşının mektubuna izinsiz bakan, ateşe bakmış olur.) [Ebu Davud] (İzinsiz bir evin içine bakan, haram işlemiş olur.) [Ebu Davud, Tirmizi] (Birinin evine izinsiz bakanın, gözü çıkarılsa yeridir.) [Müslim] Başkasının özel bilgilerine izinsiz bakmak kul hakkı olduğu gibi, onu bir başkasına göstermek de, söz taşımaya, gıybete girer. Bunlar da haramdır. Bir kimseye mail gönderirken, o mailde, kendi yazdıklarımızdan başka, başkasının yazıları, daha önce verdikleri cevaplar da varsa, gizli [bcc] kısma başkalarının mail adresini yazarak, onlara da gizlice göndermek, o yazıları başkalarına göstermek olur. Böyle bir şey yapılmışsa tevbe etmeli ve o kimseyle helalleşmelidir. Sual: İşyerinde bilgi-işlem sorumlusuyum. Başkasının yazısına, bilgisayarına izinsiz bakmak caiz olmadığına göre, benim bakmam da günah olur mu? CEVAP İş gereği bir ihtiyaç olmadan bakmak günah olur. İhtiyaç varsa, ihtiyaç kadar bakılabilir. Özel işte kullanmak Sual: Özel iş yerinde, iş yerinin işinde kullandığımız bir âleti, yetkilisinden izin almadan, özel işimizde kullanmamız caiz olur mu? CEVAP Hiçbir aleti izinsiz kullanmak caiz olmaz. Ancak, iş yerine zararı dokunmayacaksa ve âdet olan bir şey ise, mesela telefonu şarj etmek, iş yerinin elektriğini kullanarak, elektrikli tıraş makinesiyle tıraş olmak, abdest için veya gusül için iş yerinin suyunu kullanmak, bilgisayarında özel mail yazmak gibi şeylere genelde izin veriliyor. Bu bakımdan izinsiz 129 www.dinimizislam.com kullanılabilir. Besmeleyi okunamayacak şekilde yazmak Sual: Besmeleyi okunamayacak şekilde veya leylek ve başka hayvan şeklinde yapmak, B’si veya Sin harfinin dişleri olmadan yazmak caiz mi? CEVAP Hiçbiri caiz değildir. Besmelenin B’sinin noktasını koymayan, Sin harfinin dişlerini yapmayıp düz çeken bir hattatı Hazret-i Ömer cezalandırmıştır. Hele leylek, hayvan veya insan şeklinde yazmak daha çirkindir. Tersten simetri olarak yazmak da caiz değildir. Kur’an-ı kerimi düzgün yazan hattatlar övülmüştür. Dine aykırı şekilde yazı yazan hattatlar facirdir. (İzhar-ül hak) Karahisari’nin yazdığı besmele Sual: Ahmet Karahisari, Osmanlı döneminde yaşamış bir hattat olduğu halde, yazdığı Besmele hattı niye uygun değildir? CEVAP Kur’an-ı kerimde, nimetin kıymeti bilinmezse, elden gideceği bildirilmektedir. Osmanlı’nın son dönemlerinde, dine aykırı olarak, mezar taşlarına âyeti kerimeler yazılmıştı, hatta dizden aşağı gelecek şekilde olanlar mevcuttu. Dine aykırı işler çoğalıp, nemelazımcılık başlayınca da, koca Osmanlı devleti yıkılıp gitmiştir. Piyasada Karahisari’ninkine benzetmeye çalışılmış birçok Besmeleye benzeyen şekiller vardır. Hiçbirini Besmele olarak asmak caiz değildir. Sual: Karahisarinin yanlış yazdığı Besmele hattı duvara asılır mı? CEVAP Duvara asmak caiz değildir. Sual: Kolay okunmayan Besmeleyi, duvara asmak uygun mu? CEVAP Uygun değildir. Kolay okunanı asmalıdır! Vücuttaki kılları temizlemek Sual: Vücuttaki hangi kılları almak gerekir, hangilerini almak uygun olmaz? CEVAP Koltuk ve kasık kıllarını, her hafta tıraş ederek temizlemek sünnettir. 15 günde bir de temizlenebilir. 40 gün uzatmak, günah olur. Erkeğin 130 www.dinimizislam.com erkeğe, kadının kadına, göbekle diz arasına bakmaları haram olduğu için, kendi cinsi de olsa, kasık kıllarını lazerle, epilasyonla, ağda gibi bir metotla başkalarına aldırmaları caiz olmaz. Erkeklerin kaş aldırmaları, cemal niyetiyle, yani düzenli görünmek niyetiyle caiz; süs için, ziynet için olursa, caiz olmaz. Kadınların, kaşlarını almaları, inceltmeleri caiz değildir. Alın, yanak, çene ve bıyık bölgesindeki kıllar ile iki kaş arasındaki kılları almaları, caizdir. Bacaklarındaki ve vücudunun diğer bölgelerindeki kılları ihtiyaçsız, herhangi bir yolla almaları, tenzihen mekruhtur. Erkeklerin de, bacaklarındaki, göğüs veya sırtlarındaki kılları, ihtiyaçsız almaları caiz olmaz. Kulaktaki kıllar Sual: Berberler, kulağın iç kısmında biten kılları alkol alevi ile yakıyorlar. Bu şekilde kılları yok etmek caiz midir? CEVAP Caizdir. Karınca yağı Sual: Karınca yumurtasının yağını, tüy dökmekte kullanmak caiz midir? CEVAP Evet, caizdir. Gusülden sonra Sual: Cünüplükten guslederken veya gusletmeden önce, etek tıraşı olmak uygun mu? Yoksa gusülden sonraya mı bırakmak gerekir? CEVAP Gusletmeden veya gusül bitmeden önce etek tıraşı olmak, cünüp için mekruhtur. Hayızlı için mekruh değildir. Pahalı maden Sual: Kol saatlerinin camlarını çizilmeye karşı dayanıklı olması için safir'den, kasasını da dayanıklı olması için titanyum'dan yapıyorlar. Bu iki metal de altın kadar pahalıdır. Bu saatleri kullanmak haram değil midir? CEVAP Hiç mahzuru yoktur. Platin de pahalıdır. Altının haram olması pahalı olduğu için değildir. Gümüş çok ucuz olmasına rağmen gümüş kaşık, gümüş bıçak da caiz değildir. Demir çok ucuzdur, demirden yüzük caiz değildir. Bir şeyin haram veya helal olması, dinimizin bildirmesi ile anlaşılır. Kendi kendimize mukayese ederek, o haram, bunda da aynı 131 www.dinimizislam.com durum var, öyleyse bu da haram dememiz asla caiz olmaz. Bone kullanmak Sual: Fransızlardan gelen ve takılınca eşarbın altından görülebilen boneyi kadınların kullanması caiz mi? Yahudi marka eşarpları kullanmak caiz midir? CEVAP Hepsi caizdir. Bone, saçları toplamak ve dışarıdan görülmesine mani olmak için kullanılıyor. Bone takılmazsa eşarp kayar ve saç görülebilir. Bone uygun bir örtüdür. Eşarbın veya bonenin gayri Müslimlerden gelmesinin hiçbir zararı olmaz. İbadetlere mahsus olmayan şeyleri kullanmak caizdir. Peygamber efendimizin papaz ayakkabısı ve Rum cübbesi giydiği hadis-i şerifle bildirildi. (Mevahib, Tirmizi) Gösterişli ipek bir eşarbı Müslümanlar da imal etse kullanılması uygun olmaz. Gösterişsiz yani uygun olanı gayri müslim de imal etse, mahzuru olmaz. Şık giyinmek Sual: Zenginin eski elbise giymesi uygun mudur? CEVAP Resulullah efendimiz, eski elbiseli birisine, (Malın yok mu?) diye sordu. O zat, malının çok olduğunu söyleyince, ona şöyle buyurdu: (Allahü teâlâ bir mal verince, bu nimetin eseri üzerinde görülsün.) [Nesai] Üç hadis-i şerif meali de şöyledir: (Allahü teâlâ bir kuluna nimet verdiğinde, o nimetin eserinin o kulun üzerinde görülmesini sever.) [Taberani] (Güzel giyinin ki, Allahü teâlânın size verdiği nimetlerin eseri görülsün!) [Taberani] (Allahü teâlâ cemildir. Cemal sahiplerini sever.) [Müslim] Cemal ile ziynet farklıdır. Cemal, çirkinliği gidermek, vakar sahibi olmak ve şükretmek için, nimeti göstermek demektir. Allahü teâlâ cemal sahibi olmayı övmektedir. Cemal için temiz, güzel giyinmek mubahtır. Kibir, gösteriş için giyinmek haram olur. Makam ve mevki sahiplerinin, zenginlerin, mesela genel müdürlerin, patronların, fabrikatörlerin, içinde bulundukları durumlarına göre, çok iyi giyinmeleri gerekir. Hazret-i Ömer, (İki çeşit elbiseniz olsun, biri şık, diğeri de mütevazı. Elbisenin şık, temiz olması, insanın şerefinin icabıdır) 132 www.dinimizislam.com buyurdu. İbni Ömer hazretleri de, (Nasıl elbise giyineyim?) diye soran birine, (Aşağı kimselerin alayına, kültürlü kimselerin de, seni ayıplamasına sebep olmayacak bir elbise giy!) buyuruyor. İmam-ı azam hazretleri, 400 altın değerinde çok kıymetli elbise giyerdi. Talebelerine güzel giyinmelerini emrederdi. İmam-ı azam, (Hazret-i Ömer’in yamalı hırka giymesi, Emir-ül-müminin olduğu içindi. Güzel giyinseydi, memurları da güzel giyinirler, fakirleri, milletten zulümle mal alırlardı) buyurdu. Hazret-i Talha çok zengindi. Şık giyinir, süslü gezerdi. Yüzüğünde çok kıymetli yakut taşı vardı. Hikmet ehli, (Öyle bir elbise giy ki, sen ona değil, o sana hizmet etsin!) buyuruyor. İnsanlara vaaz ve nasihat edecek kimselerin yeni, temiz elbise giyerek kendilerine cemal vermeleri, ibadet olur. Hürmet edilmezlerse, sözleri dinlenmez. Çünkü cahiller, insanın zahirine [dışına, görünüşüne] bakar. İlminden anlamazlar. Süs ve gösteriş için giyinmekse, haramdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Süsten kaçınmak, imandandır.) [İbni Mace] (Süs ve gösteriş için giydiği elbiseyi üstünden çıkarmadığı müddetçe, Allahü teâlâ ona rahmet etmez.) [Taberani] (Allahü teâlâ, mütevazı elbise giyineni sever.) [Beyheki] (Kibir ve gösteriş için, şöhret sahibi kimselerin giydiği elbiseyi giyineni, Allahü teâlâ, o elbiseleri ile birlikte ateşe atar.) [Ruzeyn] Demek ki, süs ve gösteriş için elbise giyinmek, haramdır. Makam, mevki sahibi olmayan, sabit gelirli kimselerin, zenginleri veya makam sahiplerini yahut haddini bilmeyen komşularını örnek alarak gösterişe kaçmaları, evlerini çeşitli eşyalarla süslemeleri doğru değildir. Havanı yok sarımsak ezmeye, Taksi ile gider hep gezmeye. Sarı ve kırmızı Sual: Erkeklerin sarı ve kırmızı renkte kıyafet giymesi günah olur mu? CEVAP Hayır, günah değildir. Bir kavle göre tenzihen mekruh olduğu bildirilmiştir. Eski elbise giymek Sual: Kitaplarda eski elbise giymek övülürken, niye yeni ve iyi elbise giyilmektedir? CEVAP Eski ve yeni elbise giymek, niyete göre iyi veya kötü olur. Mubah olan işlerde niyet önemlidir. Niyet iyi olursa sevab, kötü olursa günah 133 www.dinimizislam.com olur, fakat haramlar, iyi niyetle de işlense haram olmaktan çıkmaz. Süs ve gösteriş için yeni ve şık elbise giyinmek haramdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Süsten kaçınmak imandandır.) [İbni Mace] (Allahü teâlâ mütevazı elbise giyineni sever.) [Beyheki] (Süs ve gösteriş için giyen, o elbiseyi çıkartıncaya kadar, Allahü teâlânın rahmetinden uzak olur.) [Taberani] (Kibir ve gösteriş için meşhurların giydiği elbiseyi giyineni, Allahü teâlâ, o elbiseleriyle birlikte ateşe atar.) [Ruzeyn] (Güzel elbiseye gücü yeterken, giymeyene Allahü teâlâ Cennet elbiseleri giydirir. Şöhret için elbise giyenlere de Kıyamette zillet elbisesi giydirir.) [Şir’a şerhi] Makam, mevki sahibi olmayan, sabit gelirli kimselerin, zenginleri veya makam sahiplerini yahut meşhurları örnek alarak gösterişe kaçmaları, evlerini çeşitli eşyalarla süslemeleri doğru değildir. Övünmek için, fakirlere karşı büyüklenmek ve onları hakir, aşağı görmek için giyinmek ve bir de kendisini zühd ve takva sahibi göstermek için eski ve kötü elbise giyinmek, şöhret için giyinmek gibi uygun değildir. Gücü yetenin pahalı kumaştan güzel elbise giymesi caizdir. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki: (Allahü teâlâ cemildir, cemal sahiplerini sever.) [Müslim] (Allahü teâlâ sana bir mal verince, bu nimetin eseri senin üzerinde görülsün.) [Nesai] (Güzel giyinin ki, Allahü teâlânın size verdiği nimetlerin eseri görülsün!) [Taberani] Cemal ile ziyneti birbirine karıştırmamalı! Cemal, çirkinliği gidermek, vakar sahibi olmak ve şükretmek için nimeti göstermek demektir. Allahü teâlâ cemal sahibi olmayı övmektedir. Cemal için temiz, güzel giyinmek mubahtır. Kibir, gösteriş için giyinmek haram olur. (Bahr-ür-raık) Makam ve mevki sahiplerinin, zenginlerin, mesela müdürlerin, patronların, fabrikatörlerin, içinde bulundukları durumlarına göre, çok iyi giyinmeleri gerekir. Allahü teâlânın huzuruna çıkıldığı zaman buna daha çok dikkat etmeli! (Her namaz kılarken, ziynetli [kıymetli, yeni, temiz, sevilen, güzel] elbiselerinizi giyin!) mealindeki âyet-i kerimeyle (Güzel koku gamı, güzel, temiz elbise kederi azaltır) mealindeki hadis-i şerife uymaya çalışmalı, eski de olsa temiz elbise giymeli! (Edeb-üd-dünya, Bostan, M. Rabbani) Hazret-i Ömer, (İki çeşit elbiseniz olsun, biri şık, diğeri de mütevazı. Elbisenin şık, temiz olması, insanın şerefinin icabıdır) 134 www.dinimizislam.com buyurdu. İbni Ömer hazretleri de, (Nasıl elbise giyineyim?) diye soran birine, (Aşağı kimselerin alayına, kültürlü kimselerin de, seni ayıplamasına sebep olmayacak bir elbise giy!) buyuruyor. İmam-ı a’zam, (Hazret-i Ömer’in yamalı hırka giymesi, Emir-ül-müminin olduğu içindi. Güzel giyinseydi, memurları da güzel giyinirler, fakirleri, milletten zulümle mal alırlardı) buyurdu. Hazret-i Talha çok zengindi. Şık giyinir, süslü gezerdi. Yüzüğünde çok kıymetli yakut taşı vardı. Hikmet ehli, (Öyle bir elbise giy ki, sen ona değil, o sana hizmet etsin!) buyuruyor. İnsanlara vaaz ve nasihat edecek kimselerin yeni, temiz elbise giyerek kendilerine cemal vermeleri, ibadet olur. Hürmet edilmezlerse, sözleri dinlenmez. Çünkü cahiller, insanın zahirine [dışına, görünüşüne] bakar. İlminden anlamazlar. İmam-ı a’zam hazretleri, (Cahillerin hakaret etmemeleri ve düşmanlara azametli, kuvvetli görünmek için, âlimlerin, âmirlerin elbiselerinin ve binalarının gösterişli olması lazımdır) buyuruyor. İmam-ı a’zam hazretleri, talebelerine, güzel giyinmelerini emrederdi. Kendisi de, her derse gelirken, değişik, yeni elbise giyerek gelirdi. Bir cübbesi 400 altın kıymetindeydi. İmam-ı Muhammed, kıymetli kıyafetler giyerdi. Resulullah efendimiz de, bin dirhem gümüş kıymetinde Yemen kumaşından cübbe giyerdi. (Dürr-ül-muhtar, Tahtavi) Ağaç dikmenin önemi Sual: Dinimizde ağaç dikmenin önemi nedir? CEVAP Meyveli, meyvesiz ağaçların ve ormanların insanlara olan faydaları sayılamayacak kadar çoktur. İnsanlığa böyle bir hizmet etmenin dinimizdeki önemi büyüktür. Bu hususta bildirilen hadis-i şeriflerden bazıları şöyle: (Dikilen ağaçtan alınacak meyve sayısı kadar dikene sevap verilir.) [İ.Ahmed] (Bir kimse, bir ağaç diker, ağaç meyve verene kadar onu koruyup bakarsa, bu ağaçtan dökülen her meyve, Allah indinde, o kimse için, bir sadaka olur.) [İ.Ahmed] (Bir ağaçtan, insanlar, hayvanlar veya kuşlar istifade ederse, o ağacı diken için bir sadaka olur.) [İ.Şarani] (Bir ağaçtan yenilen veya çalınan şeyler, o ağacı diken için sadaka olur.) [Müslim] 135 www.dinimizislam.com (Şu yedi şeyi yapan, öldükten sonra da devamlı sevap kazanır: 1- [Dine uygun] ilmi bir eser yazan, 2- Bir çeşme yapan, 3- Bir su kuyusu açan, 4- Bir hurma ağacı diken, 5- Bir mescid bina eden, 6- Bir Mushaf yazan, 7- Öldükten sonra kendisine dua edecek salih bir evlat yetiştiren.) [Beyheki] Dikilen bir ağacın gölgesinden de istifade edilse, ağacı diken için sevap vardır. O ağaçtan ne kadar istifade edilirse, sevabı da o kadar çok olur. (El-Envar) Haram ve iyi niyet Sual: Şir’at-ül-İslam kitabının şerhinde, (Kadın kocası için koku sürünür de, sokağa çıkarken, başka erkeklere kokusunu duyurmak niyeti olmasa günah olmaz) deniyor. Sokağa koku sürünerek çıkmak haram değil mi? İyi niyetle haram, helal hale gelir mi? CEVAP Şir’at-ül-İslam şerhi, kıymetli bir kitapsa da böyle hataları da vardır. S. Ebediyye’de de, (Şir’at-ül-İslam kitabını şerh eden, Yakub bin Seyyid Ali’nin [rahmetullahi aleyh], dua faslına yaptığı ilâvelerde, “Dualardan sonra, Sübhâne rabbinâ demek, Sübhâne rabbike demekten daha yerinde olur; çünkü maksat, âyet okumak değil, dua ve senâdır” demesi yanlıştır. Kur’an-ı kerimdeki duaları okurken değiştirmek, Kur’an-ı kerimi değiştirmek olur) denilerek, doğrusu bildirilmektedir. İslam Ahlakı kitabında ise, (Şir’at-ül-İslam) kitabından sadece, (Kadının koku sürünerek, ziynetlerini göstererek sokağa çıkması haramdır) kısmı alınmış, bildirdiğiniz kısım alınmamış. Nikâhta, boşamakta, boşamaktan vazgeçmekte, köle azadında, adakta, alış verişte, hediyede söz geçerli olup niyet geçersiz olduğu gibi, haram işlemekte de, iyi niyet geçersizdir. (Ameller niyete göredir) hadis-i şerifi, taat ve mubahlara niyete göre sevab verileceğini bildirmektedir. Günahlar, iyi niyetle de işlense, günah olmaktan çıkmaz. Bir kadın sokağa çıkarken iyi niyetlerle koku sürünse, kolye, bilezik gibi ziynetlerini gösterse haram işlemiş olur. İyi niyeti onu kurtarmaz. Ben kolyeyi kocam için takmıştım, kokuyu kocam için sürünmüştüm demesi günahtan kurtarmaz. Kadınların sokağa çıkarken koku sürünmeleri haramdır. Birkaç 136 www.dinimizislam.com hadis-i şerif meali şöyledir: (Bir kadın koku sürünüp dışarı çıkar ve kokusunu duyurmak için bir topluluğun yanından geçerse, ona bakana da, kendisine de zina günahı [göz zinası] yüklenir.) [Nesai] (Her göz zina edebilir. Koku sürünüp sokağa çıkan kadın da zaniyedir.) [Tirmizi] (Göz zinası işlemiş olur.) (Kadın sokağa çıkarken koku sürünmesin.) [Müslim] (Koku sürünen kadın, sokağa çıkarken, cünüplükten yıkanır gibi yıkansın!) [Nesai] Kaş aldırmak Sual: Layt çıkışlarıyla ünlü birisi, TV’deki bir konuşmasında, kaşları aldırmanın günah olup olmadığını soran bir bayan okuyucuya, (Ben berbere kaşlarımı aldırıyorum, bir mahzuru olmaz) diyerek, erkekle kadını aynı kefeye koydu. Erkeğe caiz olan bir şey, kadına da caiz olur mu? CEVAP Erkeğe caiz olup da, kadına haram olan, kadına caiz olup da, erkeğe haram olan şeyler çoktur. Birkaç örnek verelim: Erkeğe caiz olup, kadına caiz olmayanlar: 1-Kaşlarını inceltmek, kadına haramdır, erkeğin kaşlarını düzeltmesiyse caizdir. (Hindiyye) Allahü teâlânın yaratmasını değiştirmek haramdır. Eğer kadının sakalı biterse, onu yok etmesi haram olmaz. Kadının, kocasına veya başkalarına güzel görünmek için, yaratılışındaki bir şeyi çoğaltması, eklemesi veya azaltması caiz değildir. Kaşlarının arasındaki tüyleri alabilir. (Berika) Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Kaşlarını cımbız veya başka bir âletle alanlar, yüzlerine güzellik vermek için yanaklarını çizerek Allah’ın kendilerine verdiği şekli değiştirenler lânetlenmiştir.) [Buhari] Kadının biri, (Ya Resulallah, evli kızımın hastalık sebebiyle saçları döküldü. Bir saç takmam uygun mudur) diye sorunca Resulullah efendimiz, (Hak teâlâ, iğreti saç takanı ve taktıranı lânetlemiştir) buyurdu. (Müslim) Kadının, insan saçını, kendi saçı arasına örerek birleştirmeyip de, kendi saçına iplikle, bez şeritle bağlamasının ve hayvan kılları eklemenin haram olmadığı, İbni Âbidin’de, Hadika’da ve Fetava-i kübra’da yazılıdır. İnsan ve hayvan kılından ve naylon gibi ipliklerden yapılmış 137 www.dinimizislam.com olan, peruk denilen takma saçları kullanmanın caiz olduğu anlaşılıyorsa da, ihtiyaç ile ziyneti birbirine karıştırmamalı. İhtiyaç için caiz olan şeyi, süs, gösteriş için takmak caiz değildir. Erkekler arasında başını açmak zarureti olduğu zaman, kadının başını ve kendi saçlarını perukla örtmesi caiz ve lazım olur. Zaruret olunca, avret yerlerini mümkün olan her şeyle örtmek gerekir. Günahı yalnız saçını vermiş olana ve bakanadır. Peruk takarak sokağa çıkmak, zaruret olmadan caiz değildir; çünkü kadınların yabancılara süslenmeleri haramdır. (S.Ebediyye) 2- Kürklü, göz alıcı elbise giyerek, ziynetlerini göstererek sokağa çıkmak, kadına caiz değil; fakat erkeğe caizdir. (S.Ebediyye) 3- Koku sürünüp sokağa çıkmak, kadına ne niyetle olursa olsun caiz değil; ama erkeğe sünnete uymak niyetiyle caizdir. (Hindiyye) Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Kadın sokağa çıkarken koku sürünmesin.) [Müslim] Kadına caiz olup, erkeğe caiz olmayanlar: 1- İpek ve altın, yabancı erkeklere göstermemek şartıyla kadına caiz, erkek için ise, kimseye göstermese de, ipek ve altın nişan yüzüğü haramdır. (Tahavi) Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Altın ve ipek, kadına helal, erkeğe ise haramdır.) [Taberani] 2- Küpe, bilezik, kolye gibi takılar da yabancı erkeklere göstermemek şartıyla kadına caiz, erkeğin ise bunları takarak kadınlara benzemesi haramdır. (Redd-ül muhtar) Çeşitli sual ve cevaplar Elden ele vermek Sual: Bıçağı ve makası elden ele vermek uğursuzluğa sebep olur mu? CEVAP Elden ele vermenin bir mahzuru olmaz. Dinimizde uğursuzluk yoktur. Bıçak, alanın elini kesmesin diye, yere veya masaya konabilir. Başka bir hikmeti yoktur. Sual: Yönetici durumundayım. Villada oturuyor, çeşitli elbiseler giyiniyorum. (Süsten kaçınmak imandandır) hadisi-i şerifini görünce korktum. Hep aynı elbiseyi mi giyineyim, villadan çıkıp basit bir evde mi oturayım? CEVAP O hadis-i şerif, gösteriş için öyle giyinmenin zararını bildiriyor. İhtiyaç 138 www.dinimizislam.com için süslü giyinmekte ve villada oturmakta mahzur yoktur. Hatta imkanı olanın böyle yapması gerekir. İmam-ı a’zam hazretleri buyuruyor ki: Cahillerin hakaret etmemeleri ve düşmanlara azametli, kuvvetli görünmek için, âlimlerin, âmirlerin elbiselerinin ve binalarının gösterişli olması lazımdır. Hikmet ehli de buyuruyor ki: (Öyle bir elbise giy ki, sen ona değil, o sana hizmet etsin!) Hadis-i şeriflerde de buyuruldu ki: (Güzel giyinin ki, Allahü teâlânın size verdiği nimetlerin eseri görülsün!) [Taberani] (Allahü teâlâ bir kuluna nimet verdiğinde, o nimetin eserinin o kulun üzerinde görülmesini sever.) [Taberani] (Allahü teâlânın verdiği nimetin eseri üzerinde görülmelidir.) [Nesai] Sual: Arkadaşla ceketleri birkaç günlüğüne değişmek mekruh mu? CEVAP Evet. Tırnakları gömmek Sual: Kesilen tırnakları ne yapmalıdır? CEVAP Toprağa gömmek sünnettir. Basılmayan bir yere, kabir üzerine veya denize de atılabilir. Biriktirilip herhangi bir yere gömülebilir. Sual: Kadın tırnak ve saçını gömmek zorsa, yakmak caiz mi? CEVAP Biriktirip gömme imkanı varken, yakmak caiz olmaz. Sual: Cami resmi bulunan havluları satın almak caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Dini levhayı alkolle, kolonya ile silmek caiz mi? CEVAP Sabunlu su ile silinir. Buna imkan yoksa, caizdir. Sual: Gıda paketlerinin veya deterjanların içinde bardak, tava gibi şeyler çıkıyor. Bazılarının içinden bir kağıt çıkıyor. "Bu kağıdı getirene şu hediye verilecektir" deniyor. Paket içinden çıkan malı ve kağıdı götürüp verilecek şeyi almak günah olur mu? CEVAP Hayır günah olmaz. (Redd-ül-muhtar) Sual: Âdetli hazır petleri yıkamadan atmanın bir mahzuru var mıdır? 139 www.dinimizislam.com CEVAP Mahzuru yoktur. Sual: Yatak odasına dini levha asmak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Düğmeleri, küflenmemesi için altın suyuna batırmak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Hastaya veya misafirliğe giderken çiçek götürmek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Şifa âyetlerini muska yaparak üzerimizde taşımak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Talebeye öğretmek için Kâbe maketi yapmak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Hacıların getirdiği içi âyet yazılı tastan yiyip yemek caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Cami resmi bulunan kağıtla kitap kaplamak caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Zurna çalmak caiz mi? CEVAP Hayır. Savaşta caizdir. Sual: Kabrin üstüne çiçek dikmekte mahzur var mıdır? CEVAP Mezar üstüne çiçek dikmek ölüye faydalıdır, iyidir. Çiçeğe verilecek parayı, namaz kılan fakire sadaka vermek daha iyidir. Bundan daha iyisi de, uygun bir din kitabı alıp birine vermektir. Sual: Tayt giymek uygun değil. Erkeklerin de, kışın pantolonun altından giydiği ince veya kalın giyecekler var. Bunlara da tayt diyorlar. Bunlar caiz değil midir? CEVAP Bunları imal etmekte ve giymekte mahzuru yoktur. Hatta taytları da iç kıyafeti olarak giymek caizdir. Sual: Gece çamaşır yıkamak caiz mi? CEVAP 140 www.dinimizislam.com Evet. Sual: İhramı kefen yapmak ve kefeni zemzemle yıkamak caiz midir? CEVAP İhramı kefen yapmak caizdir. Kefeni zemzemle yıkamak ise, Hanefi’de caiz, Şafii’de haramdır. (Redd-ül-muhtar) Sual: Eskiyen seccadeyi yırtıp yer bezi yapmak caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Süte okunup içiliyor, caiz mi? CEVAP Bir şeye okumak faydalıdır. Sual: Şifa âyetlerini görünür şekilde PVC yaptırıp taşımak caiz mi? CEVAP Açık gibidir. Görünmez şekilde kaplanırsa caiz olur. Sual: Dini yazı bulunan gazeteyi yerlere atmak mahzurlu mu? CEVAP Evet. Okuyunca yukarı koymalıdır. Sual: Müzik alarmlı kol saati mekruh mu? CEVAP Evet. Sual: Domuz derisinden kalb kapakçığı taktırmak caiz mi? CEVAP Zaruret varsa caizdir. Sual: Tarladaki sap artıklarını yakıyoruz, içindeki böcekler de yanıyor. Günah mı? CEVAP Hayır. Çünkü siz böceği değil sapı yakıyorsunuz. Sırf böceği yaksanız caiz olmaz. Sual: Odunlarda kurt var. Yere vurunca, düşmeyen de olabilir. Bu odunları böyle yere vurduktan sonra, yakmak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Din kitaplarını dolabın içine belden aşağı koymak caiz mi? CEVAP Caizdir. Mushafı daima yukarı koymalıdır. Sual: Kadın saçından fırça yapmak caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Hayvan ve insan motifleri işlemek günah mı? 141 www.dinimizislam.com CEVAP Evet. Sual: Battaniyedeki aslan resmi net değildir. Resim hükmünde mi? CEVAP Resim hükmünde değil. Fakat, resimli almamaya, dikkat etmeli. Şüphelilerle meşgul olmak harama sebep olur. Sual: Halıdaki mübarek bir isim boyansa, kullanmak caiz olur mu? CEVAP Evet. Sual: Mushaf okunmuş rahleyi, tabure olarak kullanmak caiz mi? CEVAP Zaruret olursa caizdir. Sual: Dini yazı bulunan gazeteyi divanın, karyolanın altına koymak caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Cami resimli çay tabağı kullanmak caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Kanlı pamuğu yakmak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Âyet-i kerime yazılı gazeteleri ne yapmak lazımdır? CEVAP Yakıp külü denize veya ayak basmayan temiz yere dökülür. Sual: Sahabenin temsili resimlerini yapmak caiz mi? CEVAP Değildir. Sual: İnsan başlı pipo yapmak mekruh mu? CEVAP Evet. Sual: Donmaması için lağıma tuz koymak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Kiracı ev sahibinden izinsiz evde değişiklik yapabilir mi? CEVAP Yapamaz. Musluk gibi şeyleri değiştirebilir. Sual: Ekmek kırıntılarını, yakmak caiz mi? CEVAP 142 www.dinimizislam.com Hayır. Toplayıp denize atılabilir. Kuşlara verilebilir. Sual: Otobüs altındaki bagajda, paketle mushaf taşımak caiz mi? CEVAP Hayır. Otobüsün üstünde de taşımak mümkün. Sual: İki katlı otobüsün, birinci katının rafında, mushaf taşınır mı? CEVAP Evet. Sual: Ezan okuyan saatleri kullanmakta mahzur var mıdır? CEVAP Okunurken hürmet etmek şartı ile mahzuru olmaz. Sual: Tekelden hediye edilen içki yerine, çay almak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: (Abdest havlumu herkes kullanabilir) dedim. Caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Evde, karyolanın altına çuvalla un, pirinç koymak caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: İspirtolu kalemle, dini yazı yazmak caiz mi? CEVAP Caizdir. Sual: Evde, canlı hayvan biblosu bulundurmak caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Tutkallı hamurdan, ağaç gibi şekiller yapmak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Mescitteki halıyı, ayakkabıyla girilen yere sermek caiz mi? CEVAP Hayır. Ayakkabı ile girilmeyen eve sermek caiz. Sual: Babamın resmini albümde saklamak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Elimize, yüzümüze kolonya sürünce, ister istemez kokusu ağzımıza, burnumuza giriyor. Bunun bir mahzuru var mı? CEVAP Hayır. Sual: Mezar taşına Ali oğlu Veli ve miladi tarih yazmak caiz mi? 143 www.dinimizislam.com CEVAP Evet. Sual: Bekçinin izniyle H.Bağdadi türbesinden örtü aldım. Caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Piyasadaki esansları kullanmak caiz mi? CEVAP Evet. Esans demek alkolsüz demektir. Sual: Namaz kitabı ile helaya girilir mi? CEVAP Hayır. Sual: Resimler, yerde olsa oraya rahmet melekleri girmez mi? CEVAP Girmez. Sual: Rahmet meleği girmeyen oda, rahmetten mahrum kalır mı? CEVAP Hayır. Meleklerin faydalarından mahrum kalır. Sual: Kelime-i tevhid yazılı takke ile helaya girmek caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Melek girsin diye, okunan gazeteyi kapalı yere mi koymalı? CEVAP Evet. Sual: Takkeyi pantolonun cebine koymak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Âyet yazılı bozuk kitabı, yakarak imha caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Mezarlıkta teybi açıp çalgı çalmak uygun mu? CEVAP Mezarlıkta gülmek uygun olmadığı gibi kaset çalmak da uygun değildir. Sual: Süs niyeti ile pastaya mum dikmek mahzurlu mudur? CEVAP Mum uygun değildir Sual: Satın alınan hazır elbiseyi, yıkamadan giyip onunla namaz kılmakta mahzur var mıdır? CEVAP 144 www.dinimizislam.com Eşyada esas olan temizliktir. Necis olduğu kati olarak bilinmedikçe hepsi temiz kabul edilir. Hatta gayri müslimlerin elbiseleri de temiz kabul edilir. (Hadika) Sual: Tıraş fırçalarının domuz kılından yapıldığını duydum, kullanmamız uygun mu? CEVAP Duymakla hüküm verilmez. Yani fırçaları kullanmakta mahzur yoktur. Sual: Kâfirden kullanılmış ceket alınca yıkamak lazım mı? CEVAP Yıkamak gerekmez. Sual: Şafii mezhebinde bulaşık makinesi ile bulaşık yıkamak veya çamaşır makinesi ile çamaşır yıkamak caiz midir? CEVAP Evet caizdir. Sual: Üzerinde Allah yazılı tesbihleri kullanmak caiz midir? CEVAP Caizdir, fakat bunları yere atmak caiz değildir. Sual: Almanya'da resmi kurumlar, bazı yerlerde tabutsuz gömme izni vermiyor. Ölülerimizi tabutla gömmenin mahzuru var mı? CEVAP Toprak nemli ise, erkeği tabut ile koymak caiz olur. Toprak kuru ve sağlam ise, erkeği tabut ile gömmek mekruh olur. Tabut ile gömünce tabut içine biraz toprak konur. Kadınları, her zaman tabut ile gömmek efdaldir. Tabutsuz gömme izni verilmeyince, erkeği de tabutla gömmek mekruh olmaz. Sual: Eve Âyet-el Kürsi, Fatiha-i Şerif, Yasin-i Şerif, âyet-i kerime yazılı levhaları asmak caiz mi? CEVAP Evet caizdir. Sual: Âyet-el kürsi yazılı kolyelerle tuvalete girilmesi caiz mi? CEVAP Üstü örtülü olursa caizdir. Eğer Âyet-el kürsi çok küçük yazılmışsa caiz olmaz. Sual: Bebeğe muska olarak âyât-ı hırz takmakta mahzur olur mu? CEVAP Âyât-ı hırz, koruyucu, muhafaza edici âyetlerdir, takılması çok iyi olur. Sual: Pardösüye, paltoya kuşak, kemer bağlamak caiz midir? CEVAP 145 www.dinimizislam.com Caizdir. Sual: Gece aynaya bakmak ve tırnak kesmekte mahzur var mı? CEVAP Dinen mahzuru yoktur. Tırnak gece veya gündüz her zaman kesilebilir. Haftanın her günü kesilebilir. Cuma günü, Cuma namazından sonra kesmek daha iyi olur. Sual: Hazret-i Osman’ın kabrinden aldığım toprağı kabre koymam caiz mi? CEVAP İyi olur, mağfirete sebep olur. Sual: Bulunmuş para, bir vakfa nasıl verilir? CEVAP Devir ile verilir. Yani önce bir fakire verilir, fakir dilerse vakfa veya başka yere verebilir. Sual: Helayı kapatıp mescit yapmak caiz mi? CEVAP Evet. Sual: İhtiyaç halinde otopsi yapmak dinen caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Domuz kılı fırça ile tıraş olan Şafii, yüzünü biri toprakla olmak üzere 7 kere mi yıkar? CEVAP Evet. Sual: Doktor, burnuna su verme dedi. Sözüne uymam caiz mi? CEVAP Fâsık doktora tedavi olunur. İbadeti bozan, harama sebep olan sözü adil tabibe sormak lazım. Sual: Ekmek bulunan heybe, motosikletin arkasına konur mu? CEVAP Evet. Sual: Bir yaşlı insan ölmek üzere ise can veriyorsa benim ona serum vermem bir kaç saat fazla yaşamasını sağlayabilirse, doktor olarak benim ona serum vermem dinimizce nasıl sayılır? CEVAP Can verirken ölmek üzere olanı rahatsız etmek iyi değil. Eziyet olabilir. Fakat bir doktor olarak, onun yaşama imkanı olacağını tahmin ediyorsanız, serum vermenizin mahzuru olmaz. Sual: Yanında taşınması sünnet olan ayna, tarak misvak, iğne iplik 146 www.dinimizislam.com gibi şeyleri çantamızda taşımakla da sünnet yerine getirilmiş olur mu? CEVAP Evet. Sual: Camilerin üstüne, imam lojmanı yapmak caiz olur mu? CEVAP Yapılmış bir caminin, bir mescidin üstüne bina yapmak caiz değildir. Caminin üstü de semaya kadar cami hükmündedir. Nitekim ceddimizin yaptığı camilerin üstünde bina yoktur. Mescit yeni yapılırken, üstüne imam lojmanı yapılması caiz ise de, caiz olan bir şeyi zaruret bulunmadıkça yapmamak iyi olur. Camilerin altına dükkan yapılabilir. Sual: Tesbihler bid’at değil midir? Tesbihi numaratörle çekmek caiz midir? CEVAP Tesbih çekmek sünnettir. Tesbih aletinin kendisi bid’at mi diye soruluyorsa, Peygamber efendimiz zamanında tesbihler, parmakla, çekirdekle, taşla sayarak tesbih çekiliyordu. Resulullah efendimiz, bir kadının tesbihleri, çekirdeklerle saydığını görmüş, fakat men etmemiştir. Âlimler buradan tesbih kullanmanın caiz olduğunu bildirmişlerdir. Mekanik veya elektronik numaratör denilen alet ile tesbih çekmekte caizdir. İslam âlimleri de bu izne uyarak tesbih hazırlamışlar, tesbih bid’at değildir. Sual: Mescide girerken niçin "itikâfa niyet ettim" deniyor? CEVAP İtikâfa niyet edince orada yatmak, yiyip içmek v.s caiz olur. Niyet etmezsek bunlar yapılmaz. Sual: "Sakız çiğnemek erkekler için özür değil ise mekruhtur" deniyor. Acaba stres yüzünden sakız çiğnemek özür sayılabilir mi? CEVAP Sakız çiğnemenin herhangi bir faydası varsa, mesela dediğiniz gibi strese faydası varsa, sakız çiğnemekte mahzur olmaz. Başka faydaları varsa o fayda için çiğnenebilir. Sual: Bayanların misvak kullanması uygun mu? CEVAP Bayanların misvak kullanması caizdir. Kitaplarda misvak yerine sakız çiğnemeleri bildirilmiştir. Sual: İnsan dışkısını toprakla karışınca gübre olarak kullanmak caiz mi? CEVAP Evet. 147 www.dinimizislam.com Sual: Baston taşımak niyetiyle, şemsiyeyi baston olarak kullanmak uygun olur mu? CEVAP Şemsiyeyi, baston niyetiyle kullanmak iyidir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Asa taşımak, Enbiyanın sünneti, müminin alametidir.) [Deylemi] Hasan-ı Basri hazretleri de buyurdu ki: Asa, salihlerin süsü, hayvanlara karşı silah ve zayıfların yardımcısıdır. (T. Gafilin) Sual: Almanya’da yaşıyoruz. Annem uzun zamandır ağır hasta, doktorların da umudu kalmadı, çok sancılarına karşı morfin kullanılmasını tavsiye ediyorlar, ben oğlu olarak karar veremiyorum vicdanen. Bana dini bilgi verirseniz memnun olurum. CEVAP Vurmak caiz ise de, ağır hastalara vurmamak daha iyi olur. Sual: Kadınların el işi yapması, dantel, örgü vs. mubah eğlence olarak caiz mi? CEVAP Örgü işleme gibi şeyler çok iyidir mubahın ötesinde iyidir, sünnettir. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki: (Ya Fatıma, ne mutlu o kadına ki, kocası ondan razı olur. Allahü teâlânın farz kıldığını yapmaktan ve kocasına itaatten sonra kadınlar için, yün eğirmekten, iplik bükmekten üstün iş yoktur. Bir saat yün eğirmek, iplik bükmek veya dokumak, el işleri yapmak kadınlar için bir yıl ibadet etmekten daha sevaptır. Dokudukları her iplik için amel defterlerine bir şehit sevabı yazılır.) [R. Nasıhin] Sual: Ekmek hamurunu kıvama getirmek için, hamurun üzerine bez koyarak üzerine çıkıp çiğneniyor. Böyle çiğnemek caiz midir? CEVAP Evet, caizdir. Sual: Islık çalmak, uygun mudur? CEVAP Sesini duyurmak için caizdir. Sebepsiz çalmak, uygun değildir. Sunî tohumlama Sual: Hayvanlarda sunî tohumlama caiz midir? CEVAP Evet, caizdir. Sual: Evlerde bulaşık suları ile abdest suları, evin kanalizasyonuna karışıyor. Günah oluyor mu? 148 www.dinimizislam.com CEVAP Zaruret olduğu için, günah olmaz. Tuvalete dökmek Sual: Çayın posasını tuvalete dökmek caiz midir? CEVAP Çöpe koyma imkânı varken tuvalete dökülmez, mekruh olur. Duvar saati Sual: Duvar saatimiz, çan şeklinde çalıyor. Kullanmakta mahzur var mıdır? CEVAP Hayır, bir mahzuru yoktur. Sual: Böcek koleksiyonu yapmakta mahzur var mıdır? CEVAP Mahzur yoktur. (Hadika) Ateşle dağlamak Sual: Bir hadiste, (Şu üç şeyde şifa vardır: Bal şerbeti, hacamat, ateşle dağlama; ama ateşle dağlamadan menederim) deniyor. Şifalı şey neden yasaklanıyor? CEVAP Hasta olmamak için, sağlam insanı ateşle dağlamak, tevekkülü bozar. Hasta olanın doktor tavsiyesi üzerine yaptırması caizdir. İkincisi dağlamak tehlikeli yaralara sebep olabilir. Herkese aynı faydayı vermesi de kesin değildir. Bir de, dağlamanın faydası, başka ilaçlarla da, temin olunabilir. Bu bakımdan dağlamak tavsiye edilmiyor. (S. Ebediyye) Beyin ölümü gerçekleşen hasta Sual: Bir kimseye karaciğer, böbrek veya başka organ nakli yapabilmek, yani bir başka hastayı kurtarabilmek için, beyin ölümü gerçekleşmiş bir hastanın, makineye bağlı fişini çekip kalbini durdurmak caiz midir? CEVAP Böyle bir zaruret varsa, beyin ölümü gerçekleşmiş hastanın fişini çekmek caiz olur; ama sebepsiz yere veya daha fazla acı çekmesin diye, beyin ölümü gerçekleşmiş hastanın fişini çekmek caiz olmaz. Sual: Allah kelimesinin İslami hat olarak bir düzü, bir de simetrik olarak tersi yazılı. Böyle yazmak ve böyle yazılmış bir hattı duvara asmak caiz midir? CEVAP Yazmak da, asmak da caiz değildir. Sual: Bazı kimseler su, tuz ve ateşin ortak olduğunu, bunları 149 www.dinimizislam.com komşuya vermek gerektiğini, vermemenin günah olduğunu söylüyorlar. Böyle bir şey var mıdır? CEVAP Böyle bir şey yoktur. Bir kimsenin mülküne başkası ortak olamaz. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Müslümanlar üç şeyde ortaktır: Ot, su ve ateş.) [Ebu Davud] Hiç kimsenin mülkü olmayan böyle şeylerde Müslümanlar ortaktır demek, (Ele geçirenin mülkü olur) demektir. Mülkü olunca da, artık başkalarına vermeye zorlanamaz. Fakat bir kimse, umuma ait bir suyu, başkalarının kullanmasına mani olamaz. (Mecelle) Sual: Alkışlamanın hükmü nedir? Katıldığımız toplantılarda şarkı v.s. söyleniyor ve herkes bunu alkışlıyor hatta şarkı devam ediyorken alkışla tempo tutuluyor. Böyle bir durumda alkışa istemeyerek katılmanın hükmü nedir? CEVAP Peygamber efendimiz konuşurken, sözü duyulmasın diye müşrikler alkış yapıyorlardı. Alkış protesto idi. Şimdiki alkışlar ise beğenme işaretidir. İyi konuşanları alkışlamak caizdir, mahzuru yoktur. Kötü konuşanları, haramları alkışlamak da onları beğenmek olur. Beğenmeden, protesto olarak niyet edilse, içinden, Allah ıslah etsin seni denilse mahzuru olmaz. Sual: Zikrettiği için, çimenlere basmanın günah olduğunu söylüyorlar. Çimenler yeşil olduğu için mi zikreder? CEVAP Basmanın mahzuru olmaz. Sadece çimenler, yeşil olan bitkiler değil, bastığımız toprak ve taşlar da, yani canlı cansız her şey tesbih eder, zikreder. Bir âyet-i kerime meali şöyledir: (Yedi kat gökle yer ve bunların içindekiler, Allah’ı tesbih eder. Hiçbir varlık yok ki, Onu hamdle tesbih etmesin; fakat siz, onların tesbihini anlayamazsınız!) [İsra 44] Sual: Bir hadiste, hac veya cihad dışında, deniz vasıtalarına binilmeyeceği; çünkü denizin altında ateş, ateşin altında da deniz olduğu söyleniyor. Bu iki iş dışında, mesela seyahat için gemiye binmek, caiz değil mi? CEVAP Gemiye binmekte hiçbir mahzur yoktur. Müteşabih hadis-i şerifleri, âlimlerin açıklaması olmadan yazmak uygun olmaz. Sual: İçinde âyet-i kerime meali bulunan dini kitapların üstünde bir şeyler yazmak, üzerine elini kolunu koymak caiz midir? 150 www.dinimizislam.com CEVAP Uygun değildir. Dini yazılara hürmet etmelidir. Haram ve helal karışırsa Sual: Çeşitli haram mallar birbirleriyle veya helal malla karışınca bu para kullanılabilir mi? Mesela, bir camiye yardım edenler arasında, haram para verenler de olursa, bu camide namaz kılmak caiz olur mu? CEVAP Evet, caiz olur. Gasp, hırsızlık, rüşvet, kumar, alkollü içkilerden alınan para gibi, haram malı kendi helal malıyla veya çeşitli kimselerden aldığı haram paraları birbirleriyle karıştırmışsa ve bunları birbirlerinden kolayca ayıramazsa, o zaman bu karışımlar, kendi mülkü olur. Tayyib [temiz] olmasa da, kullanması caiz olur. Bu paralarla yapılan camide namaz kılınır. Tek cins haram parayla yapılan camide namaz kılınmaz. Mesela tamamı kumar parası, tamamı hırsızlık, tamamı gasp, tamamı alkollü içkilerden elde edilen para gibi, tek cins haram parayla yapılan camide namaz kılınmaz. Bebeğin ölümüne sebep olmak Sual: Bir kimse, elinden düşürüp bebeği ölse veya bebekle yatakta yatarken, üstüne yatıp çocuğun ölümüne sebep olsa, bugün için dinen cezası nedir? CEVAP Kasıt olmayıp, hatayla ölümüne sebep olduğu için, 60 gün kefaret orucu tutması gerekir. Sirke gitmek, Horoz dövüşü, boks ve sirk Sual: Horoz ve deve dövüşü, boğa güreşlerini ve boks maçlarını seyretmek, sirke gitmek günah mıdır? CEVAP Horoz ve deve dövüşleriyle boğa güreşleri, hayvanlara zulüm olduğu için günahtır. İnsanları dövüştürmek de günahtır. Avret yerlerinin açık olması da, bir başka günah oluyor. Canlının yüzüne vurmak da günahtır. Sirklerde de, genelde tehlikeli gösteriler, cambazlıklar yapılıyor. Sirke gitmek, bu gösterileri tasvip etmek demektir. Bu günah olan şeyleri seyretmek de günahtır; çünkü din kitaplarında deniyor ki: Cambaz ipten düşüp ölürse, seyirciler de günaha girer; çünkü onlar seyretmeselerdi, cambaz, cambazlık yapmaz ve ipten düşüp ölmezdi. Öldürülen kimse, eceli geldiği için ölürse de; öldüren veya ölümüne sebep olan kimse de, cezasını görür. (S. Ebediyye) Çiçek ve mendil Sual: Ceketin üst cebinde, yani yakada, çiçek veya mendil taşımak 151 www.dinimizislam.com caiz midir? CEVAP Ziynet olacağı için, elde veya yakada çiçek taşımak mekruh olur. Mendil koymak da böyledir. Hak aranır, beklenmez Sual: Dilekçeye, zamanında cevap verilmezse, araştırma yapmak uygun olur mu? CEVAP İyi olur. Hak aranır, beklenmez. Hacizle hakkımızı almak Sual: Kirasını aylarca ödemeyen kiracıyı mahkemeye verip, haciz yoluyla hakkımızı almak caiz midir? CEVAP Evet, caizdir. Maaş promosyonu Sual: Bankaların, maaşlarını kendilerinden alan müşterilerine verdikleri promosyonları almak caiz midir? CEVAP Evet, caizdir. Uzun pantolon Sual: Erkeklerin, pantolonu ayaklarını örtecek kadar uzatmaları caiz midir? CEVAP Mekruh olduğu S. Ebediyye’de yazılıdır. Cami resimli havlu Sual: Üzerinde cami resmi olan havlulara el yüz silmek caiz midir? CEVAP Hayır, caiz değildir, hürmetsizlik olur. Böyle havluları, kullanmak için satın almak caiz olmaz. Pirinçte Allah ismi Sual: Pirinçte Allah ismi yazılı diyorlar, doğru mu? CEVAP Evet, İmam-ı Birgivî’nin bir kitabında öyle yazdığını görmüştük. Gece aynaya bakmak Sual: Gece aynaya bakmakta bir mahzur var mıdır? CEVAP Gece de olsa, gündüz de olsa, aydınlıkta aynaya bakmakta bir mahzur yoktur. Loş karanlıkta aynaya bakılırsa, aynanın arkasındaki 152 www.dinimizislam.com madde, yüzdeki parlaklığı gideriyor. Bu tecrübeyle de bildirilmiştir. Dinî yazıları çöpe atmak Sual: Dinî yazı bulunan takvim yapraklarını, gazete sayfalarını, bozuk dinî kitapları ve üzerinde İslami yazılar bulunan gofret ambalajlarını, kâğıt toplanan geri dönüşüm kutularına atmak uygun mudur? CEVAP Bu kâğıtlar, kâğıt fabrikasına giderek hamur yapıldığı için mahzuru olmaz. 153