Mart 2014 - Gold.com.tr
Transkript
MART 2014 / SAYI: 3 / ISSN:2148-2748 Liste: Aşçının Uygulama Rehberi Dosya: Aynasız Fotoğraf Makineleri ÜRÜN İNCELEME ASUS MeMO Pad 8 yüksek performans Acer Aspire S7 mükemmel ultrabook Nasıl Yapılır? ° ° Android Cihazınızı Uzaktan Yönetin Web Tarayıcınıza Notlarınızı Gönderin Kapak Konusu Geleceğin Teknolojileri Dino Walk: Continental Drift Kingdom Rush Frontiers HD Sonic The Hedgehog Editör Yayıncı: Kafdağı Yayıncılık ve Reklam Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. adına sahibi A. Lokman URAL Genel Direktör A. Lokman URAL (Sorumlu Müd.): Yayın Ayberk KİMSESİZ Yönetmeni: Yazı İşleri Ceyhun MISIRLIOĞLU Müdürü: Katkıda Görkem YILDIRIM Bulunanlar: Hüseyin ÖNCEL Berkay KİMSESİZ Ezgi UZUN Finans Engin AKYÜZ Direktörü: Görsel Elena EVDOKİMOVA Yönetmen: Yönetim Yeri: Lati Lokum Sokak Bahar Apt. No: 20 D: 7 Mecidiyeköy/İstanbul Tel: 0 212 217 23 13 Faks: 0 212 217 23 14 İnternet: www.gold.com.tr Baskı: GEZEGEN BASIM SERTİFİKA NO: 12002 Gezegen Basım San. Tic. Ltd. Şti. 100. Yıl Mahallesi Matbaacılar Sitesi 2. Cadde No: 202/A Gezegen Binası Bağcılar/İSTANBUL Tel: 0 212 325 71 25 Baskı Tarihi: Mart 2014 Dağıtım: Gold Teknoloji Marketleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yayın türü: Yerel, süreli, aylık GOLDLIFE DERGİ isim ve yayın hakkı Kafdağı Yayıncılık ve Reklam Hizmetleri Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Dergide yayımlanan konu, görsel ve içeriklerin sorumlulukları ilgili yazarlara aittir. Kafdağı Yayıncılık ve Reklam Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. sorumlu tutulamaz. Firefox OS MWC 2014 fuarı oldukça etkili geçti. Tüketici elektroniği ürünlerinden daha fazla merak edilen bir kategori olduğu için, bizlerde ilgiyle takip ettik. Burada iki konu dikkat çekiciydi. Birincisi Firefox OS; ikincisiyse Nokia’nın Android hamleleri. Firefox OS giriş seviyesinde fazlasıyla etkili olacak. Kullanıcıların büyük bir bölümü bolca giriş seviyesi ve genellikle orta sınıf modeller tercih ettiği için, etkili bir PR ile Firefox OS, Android’e güçlü bir alternatif olabilir. Hatta ünlü telefon üreticilerinden ZTE, duyurduğu modellerle beraber 2014’ün sonuna kadar 1 milyon adet satış rakamı elde edeceğini belirtmişti. Demek odur ki; mobil dünyanın Andoid ve Apple arasında paylaşılacağını düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Windows Phone ve Nokia bir Apple iPhone etkisi yaratmaya çalışıyorlar ama mümkün değil. Yanlarına akıllı telefon dünyasına “ucundan” bulaşmış 2 marka daha almaları gerekiyor. Samsung ve HTC’nin bu zamandan sonra sıfırdan bir ekosisteme dahil olmaya çalışacaklarını düşünüyorum. Nokia ve Android Evet, 2 sene önce söylemeye başladığımız bir şey, sonunda gerçekleşti. Aslında Nokia, Microsoft’a hiç bulaşmadan hemen Android’e yönelmeliydi ama o dönemlerdeki belirsizlik nedeniyle Windows Phone’a güvenmek zorunda kaldılar. Nokia artık giriş seviyesi Android telefonlar üretmeye başladı. İlk ürünlerin tasarımı ve ara yüzleri muazzam. Büyük etki yaratacaklarını rahatlıkla söyleyebilirim. Bu arada kafanız karışmış olabilir; Microsoft Nokia’yı satın aldı ama Nokia hala giriş seviyesi akıllı telefon üretme olanağına sahip. Yani bu baştan sona bir satın alma değil. Ayberk KİMSESİZ Yayın Yönetmeni www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 3 İÇİNDEKİLER Detaylı 42 ürün incelemeleri Acer Aspire S7 ASUS MeMO Pad 8 30 Geleceğin Teknolojileri WD My Cloud EX4 Seagate Backup Plus ASUS PB298 Cüce 28 Marifetli Rapsberry Pi Yükselme Dönemi 14 Gold’un Devam Ediyor 4 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr 26 Aynasızların Yükselişi 56 Oyun İnceleme Dünyanın 58 Mobil En Eğlenceli Oyunları Yaşamı 38 kolaylaştıran püf noktalar Android Cihazınızı Uzaktan Yönetin 62 Hayallerinizi süsleyen araçlar Web Tarayıcınıza Notlarınızı Gönderin Google Drive İle Dosyalarınızı Açın, Düzenleyin ve Paylaşın okuyun, 64 Dinleyin, izleyin... www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 5 haber Görkem YILDIRIM Teknoloji dünyasından gelişmeler ● Şeker Ölçebilen Lens Yolda ● SkyDrive’ın Adı OneDrive Oldu Microsoft’un yaşanan telif hakları çakışmasından ötürü SkyDrive bulut depolama servisinde isim değişikliğine gideceğini duymuştuk. Firmadan gelen açıklamaya göre SkyDrive adının OneDrive olarak değiştirilmesine karar verildi. İngiltere’de British Sky Broadcasting (BkyB) yayın grubunun yaptığı başvuruda Sky adının patentli olduğu ve kullanılamayacağı onaylandı. Mahkemede savaşmak yerine isim değişikliğini tercih eden Microsoft’un kullanıcılara herhangi bir sorun yaşatmadan geçiş yapması bekleniyor. Ancak işin ilginci firma bir kez daha kara talihe yakalanmış gibi görünüyor. Bu açıklamadan hemen sonra benzer tür depolama servisi sunan One.com sitesi Microsoft’un OneDrive adıyla karışıklığa neden olacağını iddia etti. Microsoft nasıl oldu da yeni isim seçmeden önce sektörde bu isimle ilgili bir araştırma yapmadı? Glass dahil olmak üzere akılları başlarından alan çılgın projeler geliştirmeye devam eden Google son olarak şeker ölçümü yapabilen akıllı lenslere imza attı. Şimdilik Google projelerinden biri olan ve seri üretimi gerçekleşmeyen bu lensler içerdikleri özel kablosuz verici ve alıcıyla şeker hastalarının seviyesini sürekli takip edip raporlayabiliyor. Böylece parmak ucunu delip kan örneği alarak ölçüm yapmak gerekmiyor. Google lenslerse insan gözünde yer alan gözyaşı sıvısını analiz ediyor. Demek oluyor ki kan almak ve parmak delmek gerekmiyor. Google’ın denemelerde kullandığı ilk örnekler saniyede bir ölçüm alıyor. Sonraki modelde LED eklenecek ve yüksek değer ölçülürse uyarı verecek. Önceden Microsoft’da çalışıp sonradan Glass takımını kuran Parviz bu projede de pay sahibi. Lensin güç alabilmesi için üzerinde kablosuz şarja benzer halka bobinler var. Demek oluyor ki kullanıcı lense güç vermek için 10 cm mesafede verici taşımalı. Başa bağlı bir pilli bandana olabilir. Öncelikle FDA’in bu tip bir lense sağlık açısından onay vermesi gerekli. Devreler iki lens katmanı arasında yani göze temas gerçekleşmiyor. ● Apple iPhone 4 Geri Döndü! Apple’dan gelen resmi açıklama olmasa da yeni bilgilere göre dört sene önce fırtınalar estiren Apple iPhone 4 üretim bandına geri döndü. Brezilya, Hindistan ve Endonezya gibi geliri düşük ve nüfusu kalabalık ülkelerden gelen taleplerden sonra iPhone 4 tekrar üretilmeye başlandı. Bu ülkelerde yer alan fabrikalar, üretimi geçen sene Eylül ayında bitmiş olan cihaza kısa süre içinde kavuştular. Apple’ın çok pahalı olan cihazları bu ülkelerde Samsung’a karşı hızla pazar payı kaybettiği için uygun fiyatlı iPhone 4 ile tekrar karşı atağa geçiliyor. Apple ilk kez üretimi duran bir modeli yeniden üretmeye başlamış olabilir mi? iPhone 5s ve 5c ilan edilince üretimi durmuş olan iPhone 4’ün 8 GB modeli, iPhone 5c’den yarı yarıya ucuz. Hindistan’da Samsung payı yüzde 33 ve Apple ilk beşe giremiyor yani yüzde 4.5 değerini bile aşamıyor. iPhone 4 ile 3.5 inç Retina ekran, 1 GHz işlemci, 512 MB RAM, 5 MP kamera gibi orta seviye özellikler sunuluyor. 6 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 7 haber ● Motorola’nın Yeni Sahibi Lenovo! ● Nest Labs’i Google Kaptı Google’ın bünyesinde yer alan çok sayıdaki projeden biri akıllı evlerde kullanılabilen EnergySense adlı Android uygulamasını ortaya çıkardı. Firmanın bu tür bir akıllı termostat üzerinde çalıştığı biliniyordu. ABD’deki evlerin hemen tümünde yer alan elektrikli HVAC (ısıtma, havalandırma, klima) sistemlerinin verimini arttıran Nest adlı akıllı termostat epey ilgi gördü. Google’dan gelen açıklamaya göre Nest Labs ile gerçekleşen görüşmeler sona erdi ve 3.2 milyar dolara firmanın yeni sahibi Google oldu. Nest Labs firmasının CEO’su ve adı değişmeden çalışmaları devam edecek. İşin ilginci Google seneler önce Nest ünlü olmadan evvel firmayla oturup görüşmüş ama satın almaya yanaşmamış. Şu anda ödenen bedelse çok daha yüksek. Akıllı termostat dışında duman alıcısı ve karbon monoksit sensörü de geliştiren Nest’in satışı için hükümet onayı bekleniyor ve sorun çıkması beklenmiyor. ● Sony Xperia T2 Ultra ve E1 Sony’den aynı anda iki yeni akıllı telefon duyurusu geldi. Ekranı sürekli genişleyen ve phablet’e dönüşen modellere rakip olacak 6 inç ekranlı Xperia T2 Ultra modeli ilk aşamada Asya ve Afrika’da satışa sunulacak. Çift SIM destekli versiyonu da olan telefonun ekranı 1280 x 720 piksel ve işlemcisi dört çekirdekli 1.4 GHz Snapdragon 400. 1 GB RAM içeren telefonda TRILUMINOS, Mobile BRAVIA Engine 2 gibi Sony’e özel ekran teknolojileri var. 13 MP Exmor RS kamera ve 1.1 MP Exmor R ön kamera beklenenden iyi. 8 GB depolama alanı az olsa da microSD kart yuvası hazır. 3000 mAh kapasiteli bataryanın STAMINA mod desteğiyle tatmin edici sonuçlar vereceği ortada. Xperia E1 ise giriş seviyesine özel ve ses özelliklerine odaklanıyor. Özel Walkman butonu içeren cihazın hoparlör gücü 100 dB. Diğer özellikler 4 inç 800 x 480 piksel ekran, çift çekirdekli 1.2 GHz işlemci, 512 MB RAM, 4 GB depolama alanı ve microSD kart yuvası. 8 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Akıllı telefon dünyasında bir zamanlar fırtınalar estiren ve ABD merkezli olup bu bölgede söz sahibi olan Motorola’nın mobil bölümü 2011’de Google tarafından 12.5 milyar dolara satın alınmıştı. Google’dan Motorola Mobility’nin sadece 2.91 milyar dolara Çin merkezli Lenovo’ya satıldığı açıklaması geldi. Bunun 650 milyon doları nakit, 750 milyon doları Lenovo hissesi olarak aktarılacak ve geriye kalan 1.5 milyar dolar üç senede ödenecek. Google’ın bu alışverişten yaklaşık 10 milyar dolar zarar ettiği düşünülmemeli. Satış olsa da Motorola’dan alınmış olan 24 bin patent Google’da kalacak. Aynı zamanda Project Ara modüler telefon projesini de geliştiren Motorola’nın Gelişmiş Teknolojiler ve Projeler Bölümü de Google’da kalıyor. ABD ve Avrupa’da payı düşük olan ama Çin’de çok fazla akıllı telefon satan Lenovo, 2005’de IBM’in ThinkPad bölümünü alarak ses getirmişti. Teknoloji dünyasından gelişmeler ● Sony VAIO’da Şok Gelişme Sony denince akla ilk gelenler TV, PlayStation konsol, Walkman ve VAIO bilgisayar oluyor. Firmanın artık iyice mobile kayan günümüz koşullarında geleneksel bilgisayar sektöründen çekileceğini duymuştuk. Ericsson ile yollarını ayırdıktan sonra cep telefonu satışları artan Sony’nin zararları kısmak için 5000 çalışana daha yol göstereceğini öğrenmiştik. PS4 konsolu satışa sunan ve hayli iyi satış gerçekleştiren firma yoğun biçimde 4K Ultra HD LCD TV’lere ağırlık veriyor. Bu sebeplerden ötürü bir zamanlar efsaneleşen VAIO serisi bilgisayar bölümü elden çıkarılıyor. Kalitesi, tasarımı ve yüksek fiyatıyla bilinen VAIO serisini artık Japonya merkezli Japan Industrial Partners sürdürecek. Sony’den gelen resmi açıklamaya göre belirsiz bir ücretle VAIO bölümünü ve 250-300 kadar bölüm çalışanını JIP devralıyor. VAIO (Video Audio Integrated Operation ya da Visual Audio Intelligent Organizer) adı 1996’dan beri bizlerleydi. ● Geminin Dümenine Nadella Geçti Steve Ballmer’ın emeklilik kararını ilan etmesinden tam altı ay sonra CEO koltuğuna geçecek olan yeni isim belli oldu. İnce eleyip sık dokuyan yazılım devi Microsoft, amiral koltuğuna Satya Nadella’nın geçmesini uygun gördü. Dümeni ele alacak olan Nadella sayesinde Ballmer emekliliğin keyfini sürmeye başlayacak. Daha önceden Microsoft Bulut Depolama ve İşletme Bölümü Başkanı olan Nadella bundan 22 sene önce 1992 yılında firmaya katılmıştı. Elektronik, bilgisayar ve işletme lisanslarına sahip olan yeni CEO, 1970’de kurulan Microsoft’un üçüncü CEO’su olacak. Aynı anda Gates’ın yönetim kurulu üyeliği sona erecek ve teknik danışman olarak devam edecek. Nadella’nın aylık 1.5 milyon dolar maaş alacağı gelen bilgiler arasında. Çalışanlara konuşma yapan ve merhaba e-postası gönderen Nadella hiç zaman kaybetmeden kolları sıvadı diyebiliriz. ● Palm’dan Kalanları Qualcomm Aldı Mobil dünyanın yükselen yıldızı Qualcomm, HP’nin elinde kalan Palm’a ait son mobil patentleri satın aldı. Teknoloji dünyasının en büyük fiyaskolarından birinde HP firması 2010’da Palm’ı 1.2 milyar dolara almış ve webOS işletim sistemini içeren akıllı telefonlar ve tabletler geliştirip satışa sunmuştu ama bir sene gibi kısa süre içinde başarısız olacağını anlayınca Palm’in geliştirdiği bu işletim sistemini LG’ye satmıştı. LG ise bilindiği gibi webOS’u içeren yeni nesil LCD TV’leri CES 2014 sırasında sergiledi. Mobil işlemcileriyle hemen hemen tüm yeni nesil akıllı telefonlarda yer alan Qualcomm ise Palm ve Compaq’dan HP’ye geçmiş olan 2400 mobil patenti satın aldı. Anlaşmanın detayları ve ödenen bedel açıklanmış değil. Compaq’ın iPAQ serisi vakti zamanında HP’ye geçmişti ve HP’den iPAQ serisi Windows Mobile işletim sistemli akıllı telefonlar gelmişti ama bunlar da bir süre sonra rafa kaldırılmıştı. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 9 haber ● Facebook Paper Haber Uygulaması ● Ultra HD Blu-ray Çalışmaları Blu-ray medyalarının uyması gereken şartnameleri düzenleyen BDA organizasyonu Ultra HD yani 4K (3840 x 2160 piksel) desteği verecek gelecek nesil medyalar için şartnameler üzerinde çalışmaya başladı. Son aşamaya ne zaman geleceği belli değil ama 4K esaslı videoların yaygınlaşmasına katkı sağlayacağı ortada. Günümüzde pahalı da olsa 4K TV’ler satın alınabiliyor ve 4K LCD monitörler artmaya başlıyor ama YouTube ya da uydu yayınları dışında sağlam bir 4K içerik akışı yok. Blu-ray medyalarda 25 ya da 50 GB depolama alanı olsa da sıkıştırma çok yüksek olmadığından sadece Full HD kalitesinde film sunuluyor. Blu-ray ile ilgili 4K standardı oluşmadan Blu-ray oynatıcıların güncellenmesi ya da yeni nesil örneklerin çıkması imkansız. Samsung’un önerisi daha fazla katmanlı 100 GB’lık BDXL medyalara geçmek. 4K çözünürlük dışında HDR, içerik koruma, mobil cihazlara akış sunma, renk düzenleme gibi yenilikler de olacak. Facebook’un uygulamalarına bir yenisi eklendi. Facebook, Messenger, Pages Manager ve Home uygulamalarıyla mobil kullanıcıların cihazlarına yerleşen firma bu kez Paper adlı haber okuma uygulamasını dağıtıma sunuyor. Flipboard benzeri tasarıma sahip olan uygulama algoritmaları ve kullanıcı yorumlarını kullanarak ilgi çekici sonuçlar sunmayı deniyor. Aynı zamanda beklenileceği gibi paylaşımla ilgili özellikler sunuyor. Uygulamayı açınca arkadaşların paylaştığı fotoğraflar ve videolar ön plana çıkıyor. Kullanıcılar özelleştirme seçeneklerini kullanıp fotoğraf, spor, gıda, bilim ve tasarım gibi alanlarla ilgili eklemeler yapabilir. Facebook akışı ile diğer bilgiler bir araya gelmiyor, ayrı pencerelerde kalmayı sürdürüyor. Her bölümde popüler kaynaklar ve kişilere yer veriliyor. Paper uygulaması kullanıcıların kendi hikayelerini yazmalarına da olanak veriyor. Akıcı animasyonlar içeren ve el hareketleriyle kısayollara izin veren arabirim beğeni kazanıyor. ● HP Slate VoiceTab Phablet PC dünyasının üç büyük üreticisinden biri olan Hewlett-Packard, 2014’e hızlı girdi ve ara verdiği akıllı telefon sektörüne geri dönme kararı aldı. Firmanın yeni tanıttığı Slate VoiceTab modelleri akıllı telefon olsa da büyük ekranlarıyla phablet’leri andırıyor. Karbon fiber kasalarıyla hafif ama sağlam ve şık olan Slate VoiceTab 6 ve 7 modelleri ilk aşamada sadece gelişmekte olan ülkelerde satılacak. ABD ve Avrupa satışları ilerleyen dönemde başlayabilir. 6 inç modelde 1280 x 720 piksel ve 7 inç modelde 1280 x 800 piksel ekran tercih edilmiş yani ppi değeri yüksek değil. Dört çekirdekli işlemci (muhtemelen MediaTek), 16 GB NAND depolama alanı, 32 GB’a kadar microSD kart desteği, 5 MP ana kamera ve 2 MP ön kamera, çift SIM kullanımı ve 3G bağlantı standart. Wi-Fi dışında ses sistemi Stereo ve işletim sistemi Android 4.2 Jelly Bean. Alt modelde kalınlık 8.98 mm iken üst modelde 9.5 mm. Fiyatlar şimdilik belirli değil. 10 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Teknoloji dünyasından gelişmeler ● Galaxy Note 3 Neo’nun Gerçek Yüzü! Samsung’un phablet serisi olan Galaxy Note’un son üyesi Galaxy Note 3’e iki kardeş geldi. Yeni Galaxy Note 3 Neo ve Neo LTE+ modelleri fiyatı aşağı çekmeye odaklanıyor. Görünüm ve arkadaki sahte deri kapak Note 3 gibi olsa da yeni modellerde teknik özellikler daha düşük ve ekran daha dar. Kalınlık ve ağırlık pek değişmiyor ama yeni modellerde Super AMOLED ekran genişliği 5.7 yerine 5.5 inç ve çözünürlük Full HD yerine 720p. Arkadaki 13 MP kamera ise 8 MP’e iniyor ve 4K yerine Full HD video çekebiliyor. Bu değişikliklerden ötürü Galaxy Note 3’ün kırpılmış versiyonu yerine önceki nesil Galaxy Note 2’nin görünüm değiştirmişi demek daha doğru çünkü Galaxy Note 2’ye 802.11ac Wi-Fi ve IR kızılötesi desteği katıp altı çekirdekli işlemci yerleştirince Note 3 Neo’dan tek farkı gövde tasarımı oluyor. Yeni Neo’da ikisi 1.7 GHz A15, dördü 1.3 GHz A7 olan arkı çekirdekli işlemci, 2 GB RAM, 16 GB depolama alanı ve microSD kart yuvası var. LTE+ içeren modeldeyse işlemci sadece dört tane 1.6 GHz A7 çekirdek içeriyor. Diğer özellikler 2 MP ön kamera, S-Pen kalem, A-GPS, NFC, Bluetooth 4.0, 3100 mAh batarya ve Android 4.3 işletim sistemi. ● Winamp’ı Radionomy Kurtardı 2014’ün en çok merak edilen konularından biri olan Winamp’ın kapanma hikayesi açıklığa kavuştu. Online radyo sektöründe faaliyet gösteren Belçika merkezli Radionomy firması Winamp’ı kapatma kararı alan AOL ile masaya oturdu ve anlaşma sağladı. Buna göre Winamp ve online radyo servisi Southcast’in yeni sahibi olan Radionomy’nin hisselerinin yüzde 12’si AOL’a geçiyor. Aralık sonunda kapanması beklenen Winamp sitesine ait alan adı kayıtlarına bakanlar yeni sahibinin Radionomy olacağını önceden fark etmişti. Radionomy, hisse dışında AOL’a 5-10 milyon dolar arası nakit ödeme gönderiyor. AOL’un vakti zamanında (1999) Winamp için Nullsoft’a 80 milyon dolar ödediğini ekleyelim. Radionomy bu katılımla online radyo sektöründe liderliğe yükselecek. Winamp ücretsiz olarak devam edecek ve daha fazla radyoya erişebilecek. ● Beats Music Yayında Kulaklık alanında hayli bilinir bir isim olan ve bir zamanlar HTC ile işbirliğine girip ses desteği sunan ama sonra yolları ayrılan Dr. Dre imzalı Beats firmasının online müzik servisi Beats Music beklendiği gibi yayına girdi. Pandora, Spotify ve Rdio gibi rakip servislerin karşısına dikilen yeni seçeneğin iPhone ve Android uygulamaları dağıtıma girdi. Sevdiğiniz sanatçıları ve müzik türlerini dikkate alarak yayın yapan online radyoda 20 milyondan fazla şarkı var. Online dinleme dışında cihaza indirip sonra offline dinleme imkanı da var. Rakipler aksine reklam destekli ücretsiz üyelik yok. Sadece 7 günlük deneme var ve ardından aylık 10 dolar ödemek gerekiyor. Üye olanlar dinlerken beğenmedikleri şarkıları geçtikçe servis sizi tanıyor ve düzenleme yapıyor. Windows Phone ve Windows Store sürümleri de yayına girmek üzere ama başta yaşanan aşırı ilgiden sonra Beats Music uygulamasında yer alan bazı bug’lar ortaya çıktı ve sonucunda yeni üyelikler askıya alındı. Kısa süre içinde sorunlar düzeltildi ve tekrar normale döndü. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 11 Hüseyin ÖNCEL liste Mükemmel bir aşçı olabilirsiniz THE PHOTO COOKBOOK QUICK & EASY AŞÇININ UYGULAMA REHBERİ Photos Alternatifi Yemek hazırlamak için izlenmesi gereken aşamaları kavramak zaman zaman can sıkıcı olabilir, uygulama bu süreci oldukça kolaylaştırıyor. •• iPhone+ / iOS 5.0 / 3.99 $ / v7.0.2 Mutfakta harikalar yaratarak aileniz ve sevdiklerinizi mutlu etmek istiyorsanız bu uygulamalar işinizi kolaylaştırabilir. İyi bir yemek hazırlama süreci kesinlikle tesadüflerle yürümüyor; kullanılacak malzemelerin planlanması, aşamaların not edilmesi, miktarlarının belirlenmesi, pişirme süresi oldukça önemli. Mutfakta zaman harcamaktan keyif alıyorsanız burada tanıtacağımız uygulamalar ile yemek hazırlama süreci daha keyifli ve kolay hale gelebilir. Şimdi uygulamalarımıza kısaca göz atalım. COOKOO Messages Alternatifi 12 THE VIDEO COOKBOOK BAKE BUDDY COOKNOTEBOOK ICOOKER Calculator Alternatifi Notes Alternatifi Contacts Alternatifi Yemek hazırlarken kullanacağınız malzemelerin miktarlarını ayarlama konusunda sıkıntı yaşıyorsanız Bake Buddy aracından faydalanabilirsiniz. Uygulama internet sitelerindeki, not defterlerindeki veya basılı medyalardaki yemek tariflerini tek bir noktada toplayarak geniş bir veritabanı oluşturabilirsiniz. Mutfağınızda yemek hazırlarken yaşadığınız ciddi sorunlarda yardım isteyebileceğiniz birisi olabilir, uygulamaya yemek pişirme ile ilgili dilediğiniz soruyu sorabilirsiniz. •• iPhone / iOS 5.0 / 0.99 $ / v1.0 •• iPhone / iOS 5.0 / 0.99 $ / v2.1.1 •• iPhone+ / iOS 5.0 / 0.99 $ / v1.2 THERMOMETER TIME2COOK Reminders Alternatifi KITCHENPAD TIMER Videos Alternatifi Weather Alternatifi Yemek tutkunlarına özel bir sosyal ağ platformu olan Cookoo kullanıcıların mutfak deneyimlerini, fikirlerini ve fotoğraflarını paylaşma imkanı sunuyor. Standart Videos uygulamasının alternatifi olan bu araçta 290’dan fazla videolu tarifler yer alıyor. Uygulamadan ilham alarak harika kekler hazırlayabilirsiniz. Uygulama ile yaşadığınız şehirdeki sıcaklık değerlerini öğrenebilirsiniz. Bu özellikle çeşitli besinlerin saklanma koşullarını belirlemenizde yardımcı olacaktır. Yemek hazırlama listesini aşama aşama kaydetmek ve alarm kurmak için kullanabileceğiniz araç Reminders uygulamasının alternatifi konumunda. •• iPhone / iOS 5.0 / Ücretsiz / v1.2 •• iPhone+ / iOS 4.3 / 5.99 $ / v1.4 •• iPhone+ / iOS 4.3 / Ücretsiz / v2.2 •• iPhone / iOS 5.0 / Ücretsiz / v1.1.1 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Clock Alternatifi Bir aşçı için saatin kaç olduğu değil, yemeğinin ne zaman pişeceği önemli. Bu uygulama ile asla hata yapmayacaksınız. •• iPhone / iOS 6.0 / 1.99 $ / v3.5.1 www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 13 Röportaj Gold’un Yükselme Dönemi Devam Ediyor Gold Teknoloji Marketleri’nin Satış Direktörü Serkan Kaya 2013’te gerçekleştirdikleri büyük gelişimi ve 2014 büyüme planlarını Gold Life’a anlattı. ‣ Teknoloji perakendeciliği sektörün son yıllarda nasıl bir gelişim izliyor? 2012 yılında yüzde 42 büyüyen teknoloji perakendeciliği sektörü, 2013 yılında yüzde 37 büyüyerek 8 milyar TL büyüklüğe ulaştı. Bu da tüm Türkiye’deki teknoloji pazarının %27’sine tekamül ediyor. ‣ Ekibinizin faaliyetleri açısından 2013’ün genel bir değerlendirmesini yapar mısınız? Gold, 24 yıllık tarihinin en önemli büyüme yıllarını yaşıyor. 2012’de başlayan yoğun bir tempo içerisindeyiz. Müşterilere en yakın ekip olmamız sebebiyle üzerimizde elbette büyük bir sorumluluk taşıyoruz. 2013 yılında saha da çok önemli çalışmalara imza attık. Bunların başında bünyemize kattığımız yeni mağazalarımız yer alıyor. Yeni mağazalar için fizibilite çalışmalarımızı 1 yıl 14 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr öncesinden başlatıyoruz. Çok ince eleyip sık dokuyarak her yerde mağaza açmayı değil en efektif satış noktalarını oluşturmayı amaçlıyoruz. Bunun yanı sıra mağaza içi görsel çalışmalarımızı yeni bir standarda oturttuk. Tüm mağazalarımızda görsel yenilemeler gerçekleştirdik. Ancak en çok eforu personelimizi dört dörtlük bir teknoloji uzmanı olarak yetiştirmek için harcadık. Bun sağlamak için hem saha içi eğitimleri hem de uzaktan eğitim sistemimiz Gold Akademi’yi hayata geçirdik. ‣ Büyüme planlarınız içerisinde organik büyüme mi yoksa inorganik büyümeden mi yanasınız? Şuan Türkiye’de teknoloji alanında organik büyümeye elverişli bir alan hala bulunmaktadır. Özellikle Anadolu illerinde çok ciddi potansiyeller var. Yabancıların Türkiye’den çıkmasına rağmen teknoloji marketlerinin 2013’te %37 büyümüş olması da bu potansiyelin olduğuna işaret ediyor. Organik büyüme şuan bizim sektör için en doğru ve en efektif büyüme şekli. Çünkü mağaza konumunu siz seçiyorsunuz, kira anlaşmalarını siz yapıyorsunuz, yüzölçümünü siz belirliyorsunuz, ziyaretçi trafiğinin fizibilitesini siz yapıyorsunuz, personeli siz seçip yerleştiriyorsunuz. Tüm kontrol sizde olduğu sürece akıllı yatırım kararları alırsanız karlılık problemi de yaşamazsınız. Franchise sisteminde bile bu yüzden sakıncalar oluşuyor. Biz de bu sebeple franchise sisteminden vazgeçtik. ‣ Satış ekibi yöneticisi olarak çalışanlarınızda aradığınız kriterler neler? Yeni bir personel seçerken öncelikle perakende sektörünün dinamiklerine uygunluk, Gold Röportaj Serisi: Serkan Kaya teknolojiye meraklı, gelişime açık ve hedef ve çözüm odaklılık bizim için çok önemli. Bilgi ve uzmanlık seviyesini saha eğitimleri ve Gold Akademi ile devamlı güncel ve üst seviyede tutmaya çalışıyoruz. Saha ekibimiz düzenli olarak eğitimler ve sınavlara giriyorlar. Burada aldıkları puanları elbette performans değerlendirmesinde önemli bir ölçüt olarak ele alıyoruz. Personelimize verdiğimiz değerden ötürü Yenibiris. com’un yaptığı değerlendirme sonucu Örnek İşveren Ödülü’ne layık görüldük. ‣ Tüm teknoloji marketleri aynı ürünleri satıyor. Bu kapsamda siz farklılaşmak ve rekabette öne çıkmak için ne tür faaliyetlerde bulunuyorsunuz? Aynı ürünleri satan elbette birçok rakibimiz bulunuyor. Biz diğerlerinden ayıran ise 3 temel farklılığımız bulunuyor. Bunlardan ilki sunduğumuz fiyat avantajları ki çoğu zaman Gold’un sunduğu hesaplı fiyatları başka bir yerde göremiyorsunuz. Bunun yanı sıra personelimizin teknoloji uzman- lığı ve müşteri ihtiyaçlarını doğru analiz edebilmeye odaklı hizmet anlayışı bizi rakiplerimizden ayıran diğer bir unsur. En güçlü olduğumuz noktalardan biri ise satış sonrası hizmetlerdeki müşteri memnuniyeti odaklı müşteri ilişkileri yönetimimiz ve teknik servis hizmetlerimizdir. Günümüzde satış sonrası hizmetler artık müşterilerin çok daha önem verdiği alan. Çoğu kişi bu sebeple bir ürüne daha fazla bedel ödemeyi seçebilirken biz hem hesaplı fiyat hem de müşteri memnuniyeti ve çözüm odaklı yaklaşım sunuyoruz. Bu sayede 2013 yılında müşteri sayımızı da 3 katına çıkardık. ‣ 2014’deki hedefleriniz nelerdir? 2014’de mağaza sayımızı 80’e mağaza personelimizi ise 1300’ün üzerine taşımayı hedefliyoruz. Ciromuzu da 1 milyar TL’nin üzerine taşımayı planlıyoruz. Büyüyen ekibimiz içerisinde hızlı karar almayı kolaylaştırıcı düzenlemeleri de devam ettireceğiz. Gold özellikle kariyer olanakları açısından çok zengin bir şirket. Artan mağaza sayısı sayesinde birçok yetenekli arkadaşımız yükselme imkanı buluyor. Gold çalışanlarının uzmanlığı, azmi ve aynı amaç üzerinde birleşebilmesi stratejilerimizi ve planlarımızı yürütmekte en önemli gücümüzü oluşturuyor. Böyle bir ekiple çalışınca haliyle amaçlarınıza ulaşmanız daha kısa zaman alıyor. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 15 uygulama Görkem YILDIRIM İçinizdeki müzisyeni ortaya çıkarın MUHTEŞEM DJ UYGULAMALARI ŞARKILARI MİKSLEMEYE VE DİNLEYİCİLERİNİZİ COŞTURMAYA HAZIR OLUN DJAY Algoriddim’in djay uygulaması, öğrenmesi kolay a ra b i r i m e s a h i p ç i f t diskli basit bir mikser. Dört taneye kadar hızlı erişim noktası eklenebilir, hızlı biçimde aktifleştirilebilir, sıkıntı yaşamadan tekrarlamalar yapılabilir. Dokunmayla aktifleştirilen FX paneli eko ve faz gibi efektleri başarılı biçimde kontrol etme imkanı veriyor. Şarkıda ulaşmak istediğiniz noktayı kolayca bulma imkanı veren dalga biçimli grafik gibi ilgi çekici özellikler de var. Tüm basit fonksiyonları içeren kullanışlı bir mikser. 16 TOUCH DJ EVOLUTION DJ RIG Touch DJ Evolution klasik yapıdan farklı bir yol izleyerek iki ayrı plak çalar yerine ekranın sol ve sağ kısımlarını işgal eden seçili şarkılara ait ses dalgalarını gösteriyor. Görsel anlamda profesyonel bir kurulum olmayabilir ve sağlam bir kitten ziyade çocuk oyuncağını andırabilir ama sezgisel yapısıyla çoğu rakip DJ uygulamasına kıyasla daha kolay biçimde kullanılabiliyor. Kontrollere alıştıktan sonra eğlenceli anlar geçirme imkanı veren deney esaslı bir çalışma. DJ RIG, değerli ekran alanının başarısız biçimde değerlendirilmesi sorununu yaşıyor. Tüm fonksiyonlar, ekolayzır, efektler, erişim noktaları, tekrarlamalar ekranda ama ana ekrandan hızlı erişim yerine kullanımı zorlaştıran biçimde aşağı açılan menüler arkasında gizleniyorlar. iPhone’unuzu yan çevirip sadece bir kısma erişebilir ve ona ait fonksiyonları görebilirsiniz ama çözümü olmayan bir soruna can sıkan bir yöntem. Sürekli menülerle uğraşmak zorunda kaldığınızda harika miksler yapmak son derece zor. ★★★★★ ★★★★★ ★★★★★ •• iPad / iOS 4.2 / 19.99$ / v1.5 •• iPad+ / iOS 4.2 / i2.99$ / iv1.2 •• iPhone / iOS 4.3 / 4.99$ / v1.0.3 EDJING DJ TURNTABLE DECKADANCE MOBILE Edjing DJ Turntable, dar alana çok sayıda fazla özelliği sıkıştırmaya odaklanıyor ama hızlı erişim noktaları eklemek hayli zor ve sadece eşleştirme butonuna basmadan iki şarkının ritimlerini birbirine tutturmak bir o kadar zor. iPhone’un hız alıcısıyla kontrol edilen efektler gibi benzersiz özellikler pek fazla artı kazandırmıyor ve profesyonel bir miks uygulaması olmasını engelliyor. Temel özellikler hazır ama doğru biçimde uygulamaya geçirilmemişler. İyi bir miks yapmak neredeyse imkansız. Her ne kadar şarkıların yüklenmesi epey zaman alıyor ve BPM hızı çok yavaş algılanıyor olsa da kullanıcıya sunulan çok sayıda tekrarlama seçeneği ve dört hızlı erişim noktası var. Bununla birlikte, djay ile Touch DJ Evolution haricinde bu sayfada yer alan çoğu uygulamada olduğu gibi hızlı erişimde şarkı geçişi yerine bekleme modu aktifleşiyor. Bu yüzden gerçekten etkileyici miksler elde edilemiyor. Temel özellikler sorunsuz ama dans pistindekileri asla coşturamayacaksınız. ★★★★★ ★★★★★ •• iPhone / iOS 4.2 / Ücretsiz / v1.2.1 •• iPad / iOS 5.0 / 3.99$ / v1.0 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 17 uygulama Görkem YILDIRIM KABLOSUZ BASKI CİHAZINIZI KULLANARAK KOLAY VE HIZLI BİÇİMDE YAZICI ÇIKTILARI ALIN 18 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Mobil yazıcı uygulamaları PRINT SMART OFFICE 2 Bu uygulama, cihazdaki galeride yer alan fotoğrafları ve dahili kamera ile çekilen görüntüleri, internet sitelerindeki bilgileri ve kişi bilgilerini basma imkanı veriyor. Baskıya hazır olduğunuzda yazıcı sembolüne bir iki tıklama yapmak, uygun yazıcıyı seçmek ve sayfaları belirlemek yeterli oluyor. Baskılar Wi-Fi, 3G, 4G ve EDGE üzerinden gönderilebilir. Google Cloud Printing desteği de var. Yazılım geliştiriciden gelen bilgiye göre çok sayıda yazıcı destekleniyor ve AirPrint cihazlar da dahil. PrinterShare’de olduğu gibi WePrint uygulamasını kurarsanız PC’lere bağlı yazıcılara erişmek de mümkün. Uygulamanın bir eksiği PDF ve diğer bazı dokümanları alıp basamaması. Denemeler sırasında iPad ile kullanırken sık sık çöktüğünü fark ettik. Bu derece kararsız olmasaydı çok daha iyi bir izlenim bırakacaktı. Ofis uygulamaları içeren bir uygulama setinde yazıcıdan çıktı özelliği mutlaka bulunmalı ama bazı seçenekler bu desteği içermiyor. Smart Office 2 ise bu kapsama giren uygulamalardan biri ama dahili Print Room modülü incelediğimiz baskı özel diğer uygulamalara kıyasla daha az özellik içeriyor. Eğer aynı ağa üyelerse destek veren yazıcıları otomatik olarak tespit edebiliyor. Dokümanı çağırdıktan sonra çıktıyla ilgili kağıt boyutu, baskı sayısı ya da çözünürlük gibi baskıyla ilgili ayarları göremiyoruz. Buna rağmen PDF ve Microsoft ofis dosyaları dahil olmak üzere uygulamanın açabildiği ve gösterebildiği tüm ofis dosyalarından çıktı alınabiliyor. Dropbox ya da Google Drive gibi bulut ortamlardan ya da Android cihazdaki SD karttan doküman açma desteği de var. Ayarlar çok az ama bu güçlü ofis paketinin çıktı alma özelliği beğenilen artılarından biri. ★★★★★ ★★★★★ •• iPhone+ / iOS 3.1 / 1.99$ / v4.1 •• Android / OS 2.1 / 2.99$ / v2.2.1 •• iPad+ / iOS 4.3 / 9.99$ / v2.1.3 •• Android / OS 1.5 / 9.99$ / v2.1.4 PRINT MAGIC PLATINUM ePRINT Bu uygulama, Wi-Fi desteği içeren ya da akıllı telefonunuz / tabletiniz ile aynı ağa bağlı olan PC ya da Mac’lere ekli yazıcılara çıktı gönderebiliyor. Uygulama ağ yazıcılarını otomatik olarak bulabiliyor ya da IP adresi girerek bağlanma imkanı sunuyor. Print ve PrinterShare’de olduğu gibi ağa bağlı bilgisayarlardaki yazıcıların bulunabilmesi için bunlara özel bir program kurmanız gerekiyor. Bir yazıcıya bağlanmak için bazı ayarlar ve düzenlemeler yapmanız gerekebilir ama işlem başladıktan sonra sadece kopya sayısını, fontu ve boyutu vermek yeterli oluyor. Web sayfaları, kopyalanan metin ve fotoğraf anında basılabiliyor. PDF baskısı için uygulama içinden eklenti almak gerekiyor. Sık sık bazı ince ayarlar yapmanız gerekiyor ama kaliteli fotoğraf çıktısı sunma konusunda iddialı. Bu esnek uygulama dahili depolama alanında ya da çok sayıda farklı bulut alanında yer alan dosyaları, kişiler listesini, notları, e-postaları ve web sayfalarını yazıcıya gönderebiliyor. Aynı zamanda cihazın galerisinde yer alan fotoğrafları kullanabiliyor ya da dahili kamerayla çekim yapabiliyor, bunlardan kartpostal ya da takvim oluşturup bastırabiliyor. Ağdaki yazıcılara çıktı göndermek mümkün ama PC ya da Mac’lere bağlı lokal yazıcılara iş gönderme imkanı veren bir eklenti yok. Gerekli olunca değiştirilebilecek çok sayıda çıktı ayarı var. Faydalı önizlemeyle değişiklikler anında görülebiliyor. Baskı bitince toner durumu bilgisi gösterebiliyor. Böylece hazırlıksız yakalanmıyorsunuz. Az sayıda yazıcıya çıktı gönderebiliyor olsa da hayli gelişmiş özellikler listesine sahip. ★★★★★ ★★★★★ •• iPhone+ / iOS 3.0 / 1.99$ / v2.4.1 •• Android / OS 2.2 / 2.99$ / v1.0.1 •• iPad+ / iOS 4.3 / 9.99$ / v2.1.3 •• Android / OS 1.5 / 9.99$ / v2.1.4 PRINTJINNI PRINTERSHARE PREMIUM Bu uygulamayı indirmek ücretsiz ama kullanmaya devam etmek istiyorsanız 50 günlük kullanım için 0.99$ abonelik başlatmalısınız. Microsoft Word, Excel, PowerPoint dokümanlarını, PDF’leri, web sayfalarını, kopyalayabilip yapıştırabileceğiniz her tür içeriği çıktıya gönderebilirsiniz. Dropbox ve Box ortamlarında, lokalde, Facebook, Flickr ve Picasa’da yer alan görsellerin çıktısını alabiliyor. Teoride içeri aktarılan görsellerin boyutu ayarlanabiliyor ama açıklamada pek detay yok ve her zaman işe yaramıyor. Wi-Fi bağlantılı ve lokal yazıcılara çıktı gönderilebiliyor ama çıktı cihazı otomatik olarak seçilemiyor. Çıktıdan önce kağıt boyutu, renk, baskı modu, kopya sayısı ve sayfa aralığı gibi çok sayıda ayar sunuluyor. İlgi çekici özellikler ama uzun vadede üyelik bedeli diğer uygulamalara ödenenden yüksek olabiliyor. Uygulamanın hem iOS, hem de Android sürümleri fotoğraf, web sayfası, e-posta, kişi listesi ve metin basabiliyor. Android sürümü daha pahalı çünkü ek olarak SMS mesajları ve konuşma kayıtları da basılabiliyor. Akıllı telefon ya da tablet sahipleri dahili bellek, SD kart ya da Google Cloud’da yer alan dokümanların çıktısını alabiliyor. Uygulamayı kullanarak fotoğraf çekemezsiniz ve tarayıcıda arama kutusu yok ama bu tür ufak eksikler incelediğimiz tüm uygulamalarda karşımıza çıkıyor. Sayfa seçimi, kağıt boyutu, hizalama ve çözünürlük gibi çok sayıda seçenek var. Wi-Fi bağlantısı olan yazıcıları ve özel bir uygulama kurduktan sonra ağdaki bilgisayarlara bağlı yazıcıları otomatik olarak tespit edebiliyor. Faydalı bazı özelliklerden yoksun ama yazıcı ayarları rakip tanımıyor. ★★★★★ ★★★★★ •• iPad+ / iOS 3.2 / Ücretsiz ama üyelikli / v5.1.0 •• Android / OS 2.1 / Ücretsiz ama üyelikli / v5.1.1 •• iPad+ / iOS 3.0 / 4.99$ / v2.7.0 •• Android / OS 1.5 / 12.95$ / v3.6 www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 19 uygulama Hüseyin ÖNCEL Kendi metinlerinizi yazıp, senaryonuzu geliştirerek performansınızı ortaya koymanıza yardımcı olacak uygulamalar ile karşınızdayız. A rkadaşlarınız arasında komik ve eğlenceli birisi konumunda olabilirsiniz fakat belirli konular üzerinde çalışıp planlı bir şekilde performans sergilemenin çok farklı bir deneyim olduğunu fark etmeniz gerekiyor. Profesyonel komedyenler kulakları dikkat kesilmiş şekilde yıllarca insanlar arasında yaşıyor, sürekli düşünüyor, not alıyor; konuları belirledikten sonra optimum komedi unsurları ve konuşma sürelerini belirlemeye çalışıyor. İyi komedyenler tüm dünyayı dikkatle gözlemliyor, toplumun ortak aklını analiz ediyor, sosyal trendleri takip ediyor, politikacıları izleyip gündemi kaçırmamaya özen gösteriyor. Elbette birçok alanda olduğu gibi komedi ve şov dünyasına bir noktada siz de amatör çalışmalarla dahil olmak isteyebilirsiniz. Böyle bir işe girişirken dahi başarılı sonuçlar ve olumlu geri dönüşler alabilmek için planlı ve programlı hareket etmeniz gerekiyor. Bu yazımızda yer verdiğimiz öneriler ve tavsiye ettiğimiz uygulamalar ile siz de komedyen olabilirsiniz. Kendinizi Kaydedin İyi bir komedyen olmak için performansınızı topluluk önünde rahatça sergilemeniz gerekiyor, bunun için defalarca deneme yapmalı, yüksek sesle çalışmalı, deneme şovlarınızı kaydetmeli ve kendi tarzınızı oluşturmak için kayıtlarınızı izleyip gerekli düzenlemeleri yapmalısınız. Canlı Şovları İzleyin 20 Materyal Oluşturun Profesyonelleri İzleyin İyi mizah yapabilmek için çok iyi bir gözlemci ve iyi bir metin yazarı olmanız gerekiyor. Gözlemlerinizi basit bir not alma uygulamasıyla kayıt almanız önemli. AudioNote aracıyla basit şekilde sesli notlar kaydedebilir ve notlarınızı daha sonra dinleyebilirsiniz. Resmi YouTube uygulaması birçok alanda olduğu gibi eğlence konularında da tatmin edici ücretsiz dersler içeriyor. Uygulamada “Stand Up Comedy Clinic” şeklinde arama yaparak tavsiyelere göz atabilir ve rutinleri izleyerek kendi stilinizi oluşturmada aşama kaydedebilirsiniz. Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Profesyonellerin canlı şovlarını izlemek size zannettiğinizden daha çok şey katacaktır. Bölgenizdeki yerel komedi kulüplerini keşfetmek ve konumlarını öğrenmek için The Laugh Louder uygulamasını kullanabilirsiniz. Aracın kullanımı oldukça kolay. Ailedeki en komik insan olabilirsiniz Uygulamalar AUDIONOTE NOTEPAD AND VOICE RECORDER Çok amaçlı kullanılabilen bu uygulamayla not yazabilir, ses kaydedebilir, görsel ekleyebilir ve dosyaları kolayca paylaşabilirsiniz. ★★★★★ •• iPhone+ / iOS 5.0 / 4.99 $ / v4.0.3 •• Android / OS 2.1 / 4.99 $ / v2.1 LAUGH LOUDER YOUTUBE Yakın bölgelerdeki komedi kulüplerini keşfetmek ve konumlarını öğrenmek için başarılı arayüze sahip olan bu uygulamayı kullanın. YouTube’dan merak ettiğiniz hemen her konu ile ilgili faydalı içeriklere kolayca ulaşabilirsiniz, aynı zamanda kendi içeriklerinizi de yükleyip geri besleme alabilirsiniz. ★★★★★ El İlanları Hazırlayın Şovunuz için gerekli hazırlıkları tamamladıktan sonra insanları bilgilendirmek ve şovunuza çekmek için göz alıcı el ilanları hazırlamanız mantıklı olabilir. Başarılı çalışmalar oluşturmak ve yazdırmak için Pages uygulamasından yardım alabilirsiniz. •• iPhone+ / iOS 5.0 / Ücretsiz / v1.0.1 •• Android / OS 2.1 / Ücretsiz / v1.1 ★★★★★ •• iPhone+ / iOS 5.0 / Ücretsiz / v2.3.1 •• Android / OS 2.2 / Ücretsiz Bir Kostüm Alın PAGES BEST STAND UP COMEDY Son olarak çalışmanızı ortaya koyarken etkileyici bir görünüme bürünmek için bir takım elbise veya kostüm edinmeniz gerekecek. Ücretsiz TopShop uygulamasıyla kendi komedi stilinizle eşleşen bir kostüm bulabilirsiniz. Sade bir seçeneğin her zaman iyi olacağını unutmayın. Bu uygulama ile dikkat çeken ve göz alıcı el ilanları hazırlayarak yazdırabilir ve insanların sizi farketmelerini sağlayabilirsiniz. Eğer bu işi en iyilerinden öğrenmek istiyorsanız limitli içeriğe sahip olan bu uygulama ile biraz zaman geçirmenizde fayda var. ★★★★★ ★★★★★ •• iPhone+ / iOS 5.1 / 9.99 $ / v2.1 •• iPhone / iOS 4.1 / 0.99 $ / v2.1 SON SÖZ: Burada yer verdiğimiz uygulama ve önerilerden komedyen olma yolunda elbette yararlanabilirsiniz ancak önemli olanın kendinizi geliştirme ve yetiştirmeden geçtiğini unutmayın. Bol bol okuyun, izleyin, dinleyin, gezin, gözlemleyin, yeni insanlarla tanışın ve düşünün. Tüm önerilerin bir birikim oluşturma ve kendi stilinizi geliştirdikten sonra anlam kazanacağını unutmayın. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 21 uygulama Hüseyin ÖNCEL GOOGLE UYGULAMALARI OLMADAN TELEFONUNUZU KULLANABİLİR MİSİNİZ? NAVİGASYON GOOGLE MAPS iOS 6 işletim sistemi geçtiğimiz yıl kullanıma sunulduğunda güncelleme ile birlikte gelen Apple Maps kullanıcılarda büyük hayal kırıklığı yaratmıştı. Neyseki Google yeni Maps uygulamasını hazırlayarak biz kullanıcıları sıkıntılı tablodan çıkardı. Bir A noktasından B noktasına ulaşımda veya herhangi bir konumu kolayca bulmada hayli başarılı olan Google Maps’te haritaların doğruluğu üst düzeyde. İstenilen konum ve güzergahları kaydederek daha sonra gerektiğinde kolayca erişebilirsiniz. •• iPhone / iOS 5.1 / Ücretsiz / v2.6.0 •• Android / Değişir / Ücretsiz / Değişir SORULARA YANIT BULMA GOOGLE SEARCH Google Search ile yalnızca normal yoldan aramalar değil ses ile aramalar ve bulunulan konuma ilişkin aramalar da gerçekleştirilebiliyor. Uygulamanın en heyecan verici özelliklerinden birisi “Goggles”. Ülkemizde henüz kulanılamayan bu özellik ile telefonun kamerasından çevrenizi görüntülüyorsunuz ve size çevrenizdeki bar ve restoran gibi mekanlar gösteriliyor. Google’ın arama hizmeti birçok kullanıcının favorisi olmayı başarıyor. •• iPhone / iOS 5.0 / Ücretsiz / v3.2.1 •• Android / Ücretsiz / v1.0.1 / Değişir BULUT DEPOLAMA GOOGLE DRIVE Google Drive ile döküman, tablo ve sunumlar oluşturmak, düzenlemek, görüntülemek ve paylaşmak mümkün. Google bulut depolama alanında tutulan bu dosyalara Google Drive uygulamasıyla erişebiliyorsunuz. Bilgisayarınızda bir dökümanınızı mı düzenlediniz? Değişikliklerin cihazınızda bu içeriklere eriştiğinizde hızlı şekilde eşitlendiğini göreceksiniz. Hizmetin aynı döküman üzerinde çok sayıda kişinin çalışabilmesine olanak tanıdığını da ifade edelim. •• iPhone / iOS 5.0 / Ücretsiz / v2.2.2 •• Android / Değişir / Ücretsiz / Değişir APPLE ALTERNATİFİ iCLOUD APPLE ALTERNATİFİ APPLE MAPS Apple Maps başarılı 3D harita seçenekleriyle Google Maps’i geride bırakıyor ancak güncel haritaları içermemesi büyük eksiklik. •• iPhone / iOS 6.0 / Ücretsiz / v7.0.1 ÜÇÜNCÜ PARTİ UYGULAMA WAZE Doğruluğu yüksek 2D harita görüntüleme ve kullanıcılardan anonim elde edilen gerçek zamanlı güncellemeleriyle Waze Google Maps’e inovatif bir alternatif olmayı başarıyor. 22 APPLE ALTERNATİFİ SIRI Google Drive ile benzer şekilde çalışan iCloud Pages, Numbers veya Keynote uygulamaları cihazda kurulu olmadığı sürece döküman düzenleme imkanı sunmuyor. •• iPhone / iOS 6.0 / Ücretsiz / v7.0.1 Siri’yi sevsek de arama yapmak için sözcükleri tuşlamayı gereksiz kılan bu aracın biz Türkiyelilerin İngilizce’sini anlamakta zorlandığını belirtelim. •• iPhone / iOS 5.0 / Ücretsiz / v7.0.1 ÜÇÜNCÜ PARTİ UYGULAMA BING Arama uygulamasını kısa bir süre önce kapsamlı şekilde güncelleyen Bing artık daha başarılı sonuçlar ortaya koyabiliyor. ÜÇÜNCÜ PARTİ UYGULAMA DROPBOX Dropbox kullanıcı hesabınızla giriş yaptığınız cihazlardan bulut depolama alanına kolay dosya aktarım ve eşitleme olanağı sunuyor fakat uygulamada düzenleme olanakları mevcut değil. •• iPhone / iOS 4.3 / Ücretsiz / v3.7.7 •• Android / OS 2.2 / Ücretsiz / v3.7.8.0 •• iPhone / iOS 4.3 / Ücretsiz / v4.3 •• Android / OS 2.2 / Ücretsiz / v4.2.2.20140219 •• iPhone / iOS 4.3 / Ücretsiz / v3.0.3 •• Android / Değişir / Ücretsiz / Değişir KAZANAN: GOOGLE MAPS KAZANAN: GOOGLE SEARCH KAZANAN: GOOGLE DRIVE Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Google her an her yerde sizinle ANLIK MESAJLAŞMA GOOGLE HANGOUTS E-POSTA GÖNDERME GMAIL •• iPhone / iOS 6.1 / Ücretsiz / v1.3.2 •• Android / Değişir / Ücretsiz / Değişir •• iPhone / iOS 5.0 / Ücretsiz / v2.71828 •• Android / Belirsiz / Ücretsiz / Belirsiz APPLE ALTERNATİFİ MESSAGES APPLE ALTERNATİFİ MAIL Google Hangouts kullanarak arkadaşlarınızla farklı şekillerde mesajlaşabilirsiniz. Google kullanıcı hesabınızla oturum açın ve Google kontaklarınızla bağlantıya geçin. Grup sohbetleri oluşturup fotoğraf ve ses gibi medya içeriklerini birbirinizle paylaşabilirsiniz. Tüm bu işlemler kullanımı kolay ve çekici bir arayüz üzerinden gerçekleştirilebiliyor. Google Hangouts ile 10 kişiye kadar toplu video sohbetleri yapılabildiğini belirtelim. Evet, 10 arkadaş bitmek bilmeyen uzun gecelerde muhabbetin dibine vurabilirsiniz! Uygulama ile mesajlaşabiliyor ve bir grup insana medya paylaşımı yapabiliyorsunuz fakat maalesef görüntülü görüşme imkanı sağlanmıyor. •• iPhone / iOS 5.0 / Ücretsiz / v7.0.1 Gmail Apple’ın Mail uygulamasına kıyasla daha başarılı görünüyor fakat araçta yer almayan bazı basit özellikler zaman zaman can sıkıcı olabiliyor. Uygulamada birden fazla e-posta hesabını yönetme imkanı var ancak tüm Gelen Kutusu ögelerini bir noktada toplamak mümkün değil. Bunun yerine hesaplar arasında geçiş yapmak gerekiyor. Uygulama arayüzünde e-posta gönderilirken sağa ve sola kaydırma yapıldığında bir önceki ve bir sonraki iletilere geçiş yapılabiliyor. Bu özelliğin diğer e-posta uygulamalarında yer almadığını belirtelim. E-posta alma ve gönderme gibi görevleri başarıyla yerine getirebilen iOS’teki Mail uygulamasında fotoğraf ve videolar haricindeki dosyaların iletilere dahil edilip paylaşılmasının biraz zor olduğunu söyleyebiliriz. •• iPhone / iOS 6.0 / Ücretsiz / v7.0.1 ÜÇÜNCÜ PARTİ UYGULAMA WHATSAPP ÜÇÜNCÜ PARTİ UYGULAMA MAILBOX •• iPhone / iOS 4.3 / 0.99 $ / v2.11.7 •• Android / OS 2.1 / Ücretsiz / v2.11.152 •• iPhone+ / iOS 6.0 / Ücretsiz / v1.7.3 •• Android / Ücretsiz / v1.0.1 KAZANAN: GOOGLE HANGOUTS KAZANAN: MAILBOX WEB’DE GEZİNME GOOGLE CHROME SOSYAL AĞ GOOGLE+ •• iPhone / iOS 5.0 / Ücretsiz / v33.0.1750.14 •• Android / Değişir / Ücretsiz / Değişir •• iPhone / iOS 5.0 / Ücretsiz / v4.6.1 •• Android / Değişir/ Ücretsiz / Değişir APPLE ALTERNATİFİ SAFARI APPLE ALTERNATİFİ TWITTER •• iPhone / iOS 6.0 / Ücretsiz / v7.0.1 •• iPhone / iOS 6.0 / Ücretsiz / v6.1.2 •• Android / Değişir / Ücretsiz / Değişir ÜÇÜNCÜ PARTİ UYGULAMA OPERA ÜÇÜNCÜ PARTİ UYGULAMA FACEBOOK •• iPhone / iOS 5.0 / Ücretsiz / v6.1.1 •• Android / iOS 6.1 / Ücretsiz / Değişir •• iPhone / iOS 5.0 / Ücretsiz / v6.9.1 •• Android / Değişir / Ücretsiz / Değişir KAZANAN: GOOGLE CHROME KAZANAN: FACEBOOK Kullanıcı arayüzü yeterince iyi olmasa da WhatsApp çok sayıda platformda kullanılabilmesi ve ülkemizde ciddi bir kullanıcı kitlesine sahip olması sayesinde ön plana çıkmayı başarıyor. Google Chrome ile fazla efor sarfetmeden internet sitelerinde gezinebilirsiniz. Adres çubuğuna bir kelime girdiğinizde Google’dan direkt arama yapılabiliyor, diğer taraftan o an için örneğin araç kullanıyorsanız veya metinle giriş yapamayacak durumdaysanız sesli arama özelliğinden de faydalanabiliyorsunuz. Açık sekmeler arasında geçiş yapmak için sağa ve sola doğru kaydırma yapmanız yeterli. Tarayıcıda Google hesabınızla oturum açtığınızda açık sekmelere Mac, PC veya Android cihazlardaki aynı hesapla oturum açılmış Chrome tarayıcısından erişebileceğinizi ifade edelim. Safari açık sekmeleri eşitleyebilmesine rağmen entegre arama ve sayfalar arasında geçiş için kaydırma yapabilme gibi özelliklere sahip değil. Opera hayli güçlü bir kullanıcı topluluğuna sahip fakat Google Chrome ve Safari kadar akıcı ve pürüzsüz bir deneyim sunamıyor. Mailbox güzel bir arayüze sahip olmasının yanı sıra Gmail ve Mail uygulamalarının en iyi özelliklerini barındırmasıyla bir adım öne çıkmayı başarıyor. Google’ın sosyal ağ platformu Google+ dünyanın en büyük ikinci sosyal ağ sitesi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor, yakın zamanda Twitter’ı geride bırakacak gibi görünüyor. Google+’ta paylaşılan içerikler Google profilinize işleniyor. Google+ kullanıcı sayısı anlamında dünya genelinde ciddi değerlere ulaşsa da ülkemizde Bilişim sektöründe çalışan arkadaşlarımızın dışında çok az kişi tarafından kullanıldığını görüyoruz. Sosyal platformlar ne kadar kullanışlı özellikler içerirse içersin arkadaşlarınızın olmadığı bir ortam sizin için çok fazla anlam ifade etmeyecektir. iOS 4 işletim sistemi kullanıma sunulduğundan bu yana Apple cihazlarla entegre olan Twitter Apple kullanıcılarına kolayca ileti gönderme olanağı sağlıyor. Bünyesindeki çok sayıda oyun ve uygulamanın yanı sıra 1 milyarı aşkın kullanıcı kitlesine ev sahipliği yapan Facebook sosyal ağ dünyasında rakip tanımıyor. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 23 uygulama Görkem YILDIRIM İKİNCİ EKRAN TEKNOLOJİSİYLE OYUNLARI FARKLI BİÇİMDE OYNAMA ŞANSI Xbox ve PlayStation oyunlarını sadece TV ekranına bakarak oynamak demode olmuş ve önceki senelerde kalmış bir uygulama. Hem Sony, hem de Microsoft, son nesil oyun konsollarına ikinci ekranla oyun özelliğini eklediler ve böylece gerekli uygulamaları kurduktan sonra oyunları aynı anda akıllı telefon ya da tabletle de kontrol edebiliyorsunuz. Böylece favori oyunlarınızla etkileşim biçiminiz tamamen değişiyor, çoklu oyuncu modu farklı bir hal alıyor ve zaman ile yerden bağımsız olarak oyun oynamak mümkün hale geliyor. E3 Elektronik Eğlence Etkinliği 2013 sırasında sunumu gerçekleştirilmiş olan bu yeni teknoloji bazı iddialı oyunlarda yerini aldı. Electronic Arts’ın yeni Battlefield 4 oyunu, mobil cihaz kullanarak arkadaşlara komuta etme ve saldırıları takım üyeleri arasında organize etme imkanı veriyor. Ubisoft’un geliştirdiği sınırlama içermeyen yarış oyunu The Crew ise oyunculara tabletlerini kullanarak arabalarını özelleştirme olanağı sunuyor. Bu özelliğe sahip olan diğer oyunlarla ilgili sunumlardan anlaşıldığı üzere cihazları kullanarak oyun videolarını arkadaşlarla paylaşmak ve gidilen başka bir yerde oyuna devam etmek olası. Tüm bu özellikler sayesinde eve ulaşmadan önce avatarınızın yeteneklerini ve silahlarını yönetebilir, eve gelir gelmez oyuna kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. Xbox SmartGlass ikinci ekran uygulaması ve daha sönük isme sahip PlayStation Official uygulaması hem iOS, hem de Android kullanıcılarına sunuluyor ama yeni güncellemelerle birlikte sunulan özelliklerin iyileştirildiği ortada. Bu yenilikçi oyun yaklaşımı oyuncuların takdirini kazandı bile. XBOX SMARTGLASS •• iPhone+ / iOS 5.0 / Ücretsiz •• Android / OS 4.0 / Ücretsiz PLAYSTATION OFFICIAL APP •• iPhone / iOS 4.3 / Ücretsiz •• Android / OS 2.2 / Ücretsiz TABLETTE OYUN KEYFİ - İKİNCİ EKRAN DESTEKLİ BAZI HARİKA OYUNLAR PROJECT SPARK BATTLEFIELD 4 COMMANDER MODE •• PlayStation 4 - Xbox One Konsol oyuncuları dövüş anlarıyla boğuşurken ve savaşın sanal dumanı olan yüksek çözünürlüklü görsellere boğulurken bir oyuncu Komutan Modu sayesinde ikinci ekranı kullanarak üstten bakış açısıyla emirler verebilir. Böylece takımlarının yerini görebilir, 32 oyuncuya kadar destekli mücadelelerde avantajlı hale gelebilirler. 24 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr •• Xbox One Bu inşaa etme odaklı oyunda nüfusu yerleştireceğiniz araziden hayvanlara ve bitkilere kadar herşeyi oluşturabilir ve paylaşabilirsiniz. Konsol oyununda gezegene ait panoramik görünüm geçerliyken dokunmatik ekranla detayları en ince hassasiyetle düzenleyebilir ve yeni dünyanızı mikro ölçekte yönetebilirsiniz. WATCH DOGS •• PlayStation 4 - Xbox One Geleceğe yönelik macera oyununda bilgisayar hackleme yeteneklerinizi kullanarak ilerliyorsunuz. Örneğin güvenlik kameralarına erişmek, hedefin yerini belirlemek için ilgili verileri indirmek, trafik ışıklarını kontrol edip yetkileri düzenlemek mümkün. Hacklediğiniz sanal bilgisayarları kontrol için dokunmatik ekrandan destek almak son derece mantıklı olsa gerek. Sony’nin oyun dünyasına giriş RYSE: SON OF ROME THE CREW •• PlayStation 4 - Xbox One - PC Fast and Furious benzeri çok sayıda online oyuncu destekli hızlı yarış oyununda ABD genelinde yolculuk gerçekleştirirken diğer oyuncularla sohbet edebilir ve gruplar oluşturabilirsiniz. Bu derece geniş ölçekli bir oyunda aracınızı size özgü eşsiz bir tasarıma sokmak diğerlerinin ilgisini çekmeye yarayacak. Mobil cihazlarınızı araba düzenleme garajı olarak kullanabilir, yola çıkmadan önce özelleştirmeler yapabilirsiniz. •• Xbox One Call of Duty’nin Sparta: Blood and Sand ile birleşimi olan bu oyunda Roma’lılar savaşarak maceralara giriyor. Oyuncular, SmartGlass uygulamasını kullanarak akıllı telefonları ve tabletleriyle oyuna ait görüntüler kaydedebilir, arkadaşlarıyla paylaşabilir ve aynı zamanda karakterlere ait istatistikleri ve envanterleri yönetebilir. Mobil kullanıcılar aynı zamanda yardımcı ipuçlarını görebiliyor olacak. NEED FOR SPEED RIVALS •• PlayStation 4 - Xbox One Serinin son bölümünde polis ya da sokak yarışçısı olarak katılabilirsiniz. Oyunculardan biri polis olarak kovalarken diğeri sokak yarışçısı olarak takipten kaçabiliyor. Üçüncü bir oyuncu tablet kullanarak polise yardım edebiliyor, helikopterin yerini ayarlayarak kaçanın yerini işaret edip olaya müdahale edebiliyor. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 25 DOSYA Görkem YILDIRIM Fotoğraf makinelerinde değişim devam ediyor Aynasızların Yükselişi Kompakt dijital fotoğraf makinelerini yetersiz ve DSLR’ları fazlasıyla büyük buluyorsanız CSC’lere bakmanızı öneririz. C ep telefonlarındaki kameralar kademeli olarak yükseliyor ve 10 MP değeri artık rahatça aşılabiliyor. Giriş seviyesi telefonlar bile Full HD ekran görüntüsü olabilecek derecede geniş fotoğraflar çekebilmekte. Aynı zamanda Full HD video kaydı da mümkün. Samsung Galaxy Note 3 gibi cihazlar çıtayı daha da yükseltti ve 4K Ultra HD desteği vermeye başladı. Full HD’ye ek olarak 720p kayıtta 60 fps ve üstüne çıkan telefonlar şaşırtıcı gelmiyor. Tüm bunlara imkan verense yaygınlaşan ve fiyatı düşen kamera alıcıları ve güçlenen mobil işlemciler. Yeni telefonların büyük kısmı geniş dokunmatik ekranlar içerdiğinden ve ince gövdeye öncelik verdiğinden dahili kameraların üst seviye lensler ve sistemler içermesi son derece zor. Nokia Lumia serisi gibi kamerası bir gömlek üstün olan modellerde kameranın arkadan ciddi bir çıkıntı oluşturduğunu 26 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr görebiliyoruz. Daha geniş alıcılar maliyeti arttırıyor ama aydınlatması düşük ortamlarda daha net görüntü elde etme gibi avantajlara sahipler. İşte bu nedenden ötürü kamerası 13 MP olan tüm cihazlar aynı kaliteyi sunmuyor. Örneğin yeri geliyor 8 MP kameralı cihazlar, 13 MP kameralı cihazlardan net fotoğraflar çekebiliyor. Söz ettiğimiz gibi kameralar bu kadar yaygınlaşınca ve cep tipi gizli kameralar bile Full HD video çeker hale gelince alıcıların kalitesi ve boyutu, lenslerin başarısı ve optik titreşim engelleme daha fazla ön plana çıkmaya başladı. HTC One ve versiyonlarında gördüğümüz UltraPixel kameralar alıcının boyutunun önemine vurgu yapıyor ve 4 MP bile yeter mesajı veriyor. Lumia serisinde 41 MP alıcı bile var ve zoom yapılsa bile netlik kaybı olmadan çekim gerçekleşebiliyor. Daha ucuz cihazlardaysa ufak alıcılar devam ediyor ve optik titreşim kesme yerine dijital titreşim kesme yer alıyor. Bu tür özel sistemler için daha iyi bir alıcı, gelişmiş lens sistemi gerekiyor dedik. Sadece maliyet artmıyor aynı zamanda cihazlar kalınlaşıyor. Senelerdir kaliteli profesyonel seviye fotoğraf denince akla gelen SLR cihazlar oldular. Bu tür iri ve gelişmiş fotoğraf makineleri içerdikleri dev alıcılar, değiştirilebilir lens sistemler, aynalı deklanşör sistemleriyle gönüllerde taht kurdular. Günümüzde dijital versiyona geçen ve DSLR adını alan bu ürünlerin en büyük sıkıntıları büyük boyut ve fiyat. Fiyatlar düşüyor ve özellikle de cep telefonlardaki kameralar nedeniyle satışlar azalıyor. Aynasız fotoğraf makinelerine giriş mpus firmaları alternatif olarak Micro Four Thirds (MFT) denen sistemi altı sene kadar önce geliştirdiler. Denemelerde kaliteden çok fazla ödün vermeden ve değiştirilebilir lens sistemi korunarak alıcı boyutu azaltıldı ve hareketli ayna kaldırıldı. İlk örneklerde canlı önizleme yoktu ve sonradan LCD’li dijital tip önizleme eklendi. Ancak yine de MFT’ler kompakt modeller gibi ufak değil ve bridge modelleri andırıyor. MFT Yerini CSC Alıyor İki Yönlü Etki Dikkat edilirse doğal olarak herkesin cebindeki telefonda kamera olunca dijital fotoğraf makinesi satışları azalıyor ama bir diğer etki daha söz konusu. Bazı kullanıcılar ilk kez cep telefonlarıyla fotoğraf çekmeye başlayınca bu deneyimi profesyonel seviyede hobi olarak sürdürmek için dijital fotoğraf makinesi alabiliyor. İlk geçiş için kompakt modeller uygun ama çoğunda ayarlar otomatik ve manuel seçenek. DSLR gibi büyük görünen, zoom lens içeren ama o kadar pahalı ve profesyonel olmayan köprü (bridge) modeller de var. Bu tür ürünler genelde yüksek zoom gerektiren doğa çekimleri için uygun ama lens değiştirilemiyor. Daha da ileri gidenler DSLR tercih ediyorlar ve bu durum senelerdir böyle sürüyor ama son yıllarda farklı bir akım gözlenmekte. Kullanıcılardan gelen talep doğrultusunda, cep telefonlarında olduğu gibi dijital fotoğraf makinelerinde de incelen gövdeler gördük. Kompakt modeller kolayca inceldi ve arka kısımdaki ekranlar genişleyip dokunmatik hale geldi, Wi-Fi ve GPS gibi akıllı telefonlardaki özellikler eklendi. Samsung gibi üreticiler Android işletim sistemi içeren akıllı dijital fotoğraf makineleri bile ürettiler. DSLR tarafındaysa temel prensipten gelen bazı sınırlamalar mevcuttu. DSLR denilen ürün grubunda bu adı veren hareketli ayna sistemi yer almakta. Normalde optik vizöre bakıldığında yansımalı ayna sistemi etkisiyle cihazın önündeki lensten elde edilen gerçek görüntü gözümüze ulaşmakta yani herhangi bir sistem devrede değil. Bu aşa- madan sonra deklanşöre basınca hareket eden ayna aradan çekilip lensten geçen görüntünün cihaz içindeki büyük alıcıya ulaşmasını ve yakalanmasını sağlıyor. İşte çekimde duyulan şaklama sesinin nedeni bu. Aynalı sistem, yüksek kalite adına büyük alıcı, vizör sistemi ve değiştirilebilir lens bağlantısı nedeniyle DSLR’lar belirli boyuttan ufak olamıyor. Değiştirilebilir lens sistemi sayesinde gövde için yüksek masraf yapan biri sadece lensler alıp farklı çekimler gerçekleştirebiliyor. Çözüm amacıyla kafa kafaya veren Panasonic ve Oly- MFT çalışmalarından sonra daha farklı fikirler üzerinde çalışan firmalar, cep telefonları nedeniyle satışları iyice azalınca yeni bir çözüm geliştirdiler. DSLR’ların ufaltılmış hali olan MFT’den sonra kompakt modellerin geliştirilmiş hali olan CSC (Compact System Camera), MSC (Mirrorless System Camera) ya da MILC (Mirrorless Interchangable Lens Camera) denen yeni nesil örnekler ortaya çıktı. Kompakt yapılı, aynasız ama lensi değiştirilebilir gelişmiş örnekler hayli ufak ve kompakt dijital fotoğraf makinesi boyutlarında. İç kısımda yer alan alıcılar kompakt modellerden büyük ama DSLR kıvamında değil. Sonuç olarak görüntü netliği ve kalitesi bir hayli iyi, lens değiştirilebiliyor ve taşımak kolay. Zaman içinde olgunlaştıklarında ve görüntü netliği iyice ilerlediğinde DSLR’ların pabucu büyük oranda dama atılabilecek. DSLR’lara yönelik mevcut çok sayıdaki farklı lensin CSC’lerle kullanılabilmesine izin veren özel adaptörler bulunuyor. Böylece yıllarca DSLR kullanan ve lens sahibi olan biri boyuttan şikayetçiyse kolayca CSC gövdesi alıp kullanabiliyor ya da dışarı çıkma amacına göre DSLR ya da CSC’yi çantasına atabiliyor. İlk nesil CSC’lere bakınca odaklanma süresinde gecikme gibi bazı sorunlar görmüştük çünkü ufalan boyuttan ötürü bazı sistemler devre dışı bırakılmıştı ve odaklanma sistemi basite inmişti. Yeni nesil örnekler odaklanmayla ilgili sorunları ve gecikme sürelerini ortadan kaldırdı. Şu aşamada CSC’ler istendiği gibi ufak ve profesyonel seviye beklentilere uygun olduğundan fiyatları epey yüksek. Ne de olsa ufak gövdeye çok sayıda özellik sığdırmak daha zorlu ve maliyet yükseliyor. Aynı zamanda lenslerin yeni cihazlara göre yeniden şekillenmesi bekleniyor. CSC’ler ufak olduğundan yeni ilan edilen lensler bunlara ayak uyduruyor. Çok ince tip lensler karşımıza çıkabiliyor. Canon, Nikon, Sony, Fuji, Samsung, Pentax, Lecia gibi büyük isimlerin tümü bu tür ürünleri satışa sundular. Bazı modeller ince gövde pahasına LCD ekrana ve bazen elektronik vizöre yer veriyor. Bunlarda gecikme etkisi olabiliyor ve hızlı çekim yapılması gereken ortamlarda istenen sonuçlar elde edilemiyor. DSLR’larda yer alan hareketli ayna olmadığından arıza yapma riskleri daha düşük. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 27 DOSYA Görkem YILDIRIM bilgisayar sahibi olmayı mümkün kıldı. Elbette bu fiyata sunulan Model A’dan beklentimiz fazla olmamalıydı çünkü temelde öğrencilerin deney yapabilmesi için geliştirilmişti ve çok güçlü değildi ama 700 MHz ARM işlemci ve GPU’yu birleştiren Broadcom BCM2835 kontrolcü beklentileri karşıladı. 256 MB RAM bellek içeren bu ilk örnek 2011 sonunda ilan edildi ama 2012 başında üretime sununa seri Model A değil daha üstün olan Model B oldu. İşlemcisi ve RAM belleği aynı olan ama daha fazla bağlantı içeren 35 dolarık Model B müthiş ilgi gördü. Zaten ucuz olduğu için satın alanlar overclock gibi denemeler yapmaktan çekinmediler. Turbo Modla 1 GHz Boyundan büyük işler başaran modül yeni bir dönem başlattı Marifetli Cüce Raspberry Pi Elektronik ve programlamaya merakı olanların temin edip kurcalaması gereken ilk cihaz S on birkaç sene içinde bilgisayar kavramı hızlı biçimde değişime uğradı. Önceleri taşınabilir bilgisayaları yaklaşık 3 kilogram olan dizüstü bilgisayarlar olarak temin edebiliyorduk. Ardından Intel Atom serisi ucuz ama güçsüz işlemcilerle netbook akımı başladı ve dizüstü bilgisayarlar ufaldı. Paralelinde Android ve iOS işletim sistemleriyle akıllı telefonlar atağa geçti. Kısa sürede mobil işlemciler hızlandı, çekirdek sayıları arttı ve GPU’lar önceki nesil oyun konsollarını aratmaz hale geldi. Akıllı telefonların ekranı büyük versiyonları olan tabletler hızla beğeni görünce rekabet iyice arttı ve klasik tip PC’ler gözden düştü. Şimdilerde akıllı telefonlar ön planda ve önceki nesil tek çekirdekli mobil işlemciler sudan ucuz hale geldi. Dikkat ederseniz TV’ler de artık akıllı ve akıllı 28 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr olmayanları akıllı hale getiren Android işletim sistemli parmak belleğe benzer mini PC’ler var. Bunlar aslında GSM ve ekran içermeyen basit birer akıllı telefon sistemi içeriyor. Benzer biçimde şok edici fiyatla Raspberry Pi adlı eğitimsel proje hayata geçirildi. Önceleri mini PC toplamak için ITX anakartları seçiyorduk ama özel yapıdan ötürü maliyet artıyordu. Nettop’lar da Atom işlemci ve NVIDIA ION yongasetinden hız alarak öne çıktı ama maliyeti düşüren etki akıllı telefon ve tabletlerde olduğu gibi ARM mimarili mobil işlemciler oldu. Bu tür işlemcilerin çoğu bellek kontrolcüsü, kablosuz ağ, GPU gibi özellikleri de bünyesinde taşıyor. Raspberry Pi de benzer biçimde ARM mimarisini esas alıyor. İngiltere merkezli Raspberry Pi Derneği’nin bu eseri ilk aşamada 25 dolar gibi şok bir fiyata Raspian imaja yapılan değişiklikle ücretsiz olarak Turbo Mod desteği eklendikten sonra Broadcom işlemciyi 1 GHz çalıştırmak mümkün oldu. Aradaki fark sadece 300 MHz olsa da yüzde 50’ye veren frekans artışı sayesinde performans hissedilir biçimde ilerledi. Zaten işlemcinin sıcaklığı 85C olmadığı sürece sıkıntı yok. İşlemcinin çarpanını arttıran bu yöntemden sonra USB performansı ve analog ses kalitesi de iyileşti. Aynı zamanda 1 GHz’e çıkılınca RAM hızı 400 MHz’den 600 MHz’e yükseliyor. 2012 sonunda Model B fiyatı değişmeden sunulan 256 MB belleğin kapasitesi 512 MB’a yükseltildi ve böylece Raspberry Pi son derece ilgi çekici bir mini bilgisayara dönüştü. Bu projenin diğer benzer projelerden farkı seri üretime geçilmiş olması. Eğer sınırlı sayıda kullanıcının ilgisini çekseydi asla bu derece düşük fiyata inemezdi ve paralelinde ilgi görmezdi. Görüldüğü gibi kısır bir döngü ama korkulan olmadı. Şu aşamada 10 dolar daha ucuz olan Model A’nın eksileri 512 yerine 256 MB bellek, çift yerine tek USB 2.0 portu. Ayrıca 100 Mbps ağ portu içermiyor. Bu portun teorik aktarım hız sınırı 8.75 MB/saniye yani düşük ama Gbps olması imkansız çünkü sisteme USB 2.0 üzerinden bağlanıyor. Raspberry Pi ile tanışın laması yaşıyor. SD kart da çıkmıyor ve bunu aldıktan sonra işletim sistemini kurmak için bir bilgisayar bulmanız ve imaj yazmanız gerekecek. Ardından kullanıma geçebilirsiniz ama görünüm ve koruma açısından 15 dolarlık kasalardan birini alabilirsiniz. Maliyeti düşürmek için alınan bir önlem olduğu ortada. Diğer önlemlerse yazılımla ilgili zira normalde GPU’da MPEG-2 ve VC-1 hızlandırma desteği de var ama lisansları ayrı ayrı satın almak gerekiyor ama epey ucuzlar ve www.raspberrypi.com sitesi yardımcı oluyor. Ev sineması gibi kullanmak isteyenler bu noktaya dikkat etmeliler. Eklentiler Bir diğer farklı noktaysa güç tüketimleri. Model A, bu eksiklerden ötürü ilgi görmüyor ama bir avantajı sadece 1.5 Watt olan güç tüketimi. Bu durumda 5V USB kanalından sadece 300 mA akım çekiyor yani adaptör olmadan beslenebiliyor. Model B ise 3.5 Watt güç tüketimiyle 700 mA akım çektiğinden 500 mA sınırlı USB 2.0 portundan beslenemiyor. Micro USB girişi kullanıldığı için herhangi bir cep telefonu şarj adaptörüyle kullanma olası. 1 GHz işlemci ve 256/512 MB bellek dışında başka ne özellikler var derseniz, SD/MMC destekli kart okuyucu, 3.5 m kulaklık girişi, HDMI görüntü çıkışı, GPIO genel kullanım bağlantısı dikkat çekiyor. Sadece 45 gram olan 85 x 54 mm boyutlu baskı devreye çıplak geldiğinden çok sayıda özel kasa geliştirildi. USB portu tek olan Model A’da bağlantı doğrudan kontrolcüden. Bu arada bu modelin 128 MB bellek içermesi düşünülüyordu ama üretimden hemen önce 256 MB seçildi. Model B’deki çift USB 2.0 portuna imkan verense ek USB hub. Bu çıkışlardan biri 100 Mbps ağ kontrolcüsünü besliyor. SoC ile gelen GPU hızı 250 MHz olsa da 1080p H.264/MP4 hızlandırma içeriyor. İsteyenler USB üzerinden klavye, fare, Wi-Fi modülü vb takabiliyor. Böylece Model A’ya ağ desteği bile eklenebilir. Windows Değil Linux Desteği ARM işlemci mimarisinden ötürü Windows kurmak imkansız. Seçeneklerden bazıları Arch Linux, Debian, Gentoo, Fedora, NetBSD, FreeBSD, Raspian OS, RISC OS ve Slackware Linux. Şu anda piyasada bu tür ufak bir baskı devreden ibaret olan belki 100 farklı çözüm bulunuyor ve tümü Raspberry Pi gibi popüler olma şavaşı veriyor. Büyük kısmında donanım özellikleri ve fiyat daha yüksek. ARM mimarili işlemcilerse değişmiyor. Cortex A7/8/9 işlemcili yeni nesil örnekler Android işletim sistemli akıllı telefonlar ve tabletleri akla getiriyor. Bir şekilde Raspberry Pi ile Android çalıştıranlar var ama resmi bir yol değil. Popüler olan çözümlerden biriyse OpenElec ya da XBMC ile ev sineması sunucusu yapmak. RetroPie ise eski nesil oyun konsollarına ait oyunları emülatör olarak çalıştırma imkanı veriyor. Dahili depolama alanı olmadığından SD kart takılıp hangi işletim sistemi kurulursa kurulsun yüksek performans beklemek doğru değil. Aynı anda birden çok uygulama çalıştırmak gibi rüyalara girmeyin. İşlemcinin yaklaşık eşdeğeri Pentium III 300 MHz diyebiliriz. Flash ve HTML5 gibi son nesil teknolojiler desteklenmediğinden internet gezintileri ağızda acı bir tat bırakabilir. Aksine müzik dinlemek ya da HD video izlemek mümkün ki zaten bu tür işlere yönelik HDMI dongle’lar ucuz ve popüler. Raspberry Pi, elektronik ya da programlama merakı olan, Linux sürümlerini kurcalamak, özel projeler geliştirmek isteyenler için ideal. Popüler yapısından ve milyonlara ulaşmasından ötürü çok farklı türden Raspberry Pi eklentileri satışa girdi. Kameralar, dokunmatik LCD ekranlar, motor kontrolcüler gibi farklı eklentiler var ve bir kısmı Raspberry Pi’den daha pahalı. Güç tüketimi çok düşük olduğundan sürekli açık bırakabilir, ucuz bir USB klavye, fare ekleyip HDMI üzerinden TV’nize takabilirsiniz. Kutudan kablo çıkmadığından ayrı olarak almalısınız ama bunu eklediğinizde 5.1 kanala kadar ses de TV’ye gidiyor olacak. 3.5 mm kulaklık çıkışıysa haliyle Stereo. GPU’nun Full HD görüntü sunması ve MP4 hızlandırması şaşırtıcı çünkü bu açıdan bakınca CPU’dan çok GPU üstün geliyor. Demek oluyor ki bazı uygulamalar GPU değil CPU yetersizliğinden ötürü performans sınır- Raspberry Pi özel olarak Full HD 30 fps video kaydı yapabilen 5 MP kamera modülü geliştirdi ve 25 dolardan satışa sundu. Bazı düşkünler Raspberry Pi’lerine kablosuz ağ da ekleyip IP kameraya çevirdiler. Örneğin bu kamera USB 2.0 üzerinden değil özel arabirimden bağlanıyor. Raspberry Pi Derneği sadece donanımlar değil aynı zamanda yazılımlar için de destek veriyor çünkü aksi halde cihaza olan ilgi azalırdı ve anlamsız hale gelirdi. Uygulama marketlerinde çok sayıda uygun program ve oyun var. Örneğin popüler Minecraft oyunu çalıştırılabiliyor. Model A az ilgi gördü ama düşük güç tüketimi avantajı öne çıkıyor çünkü rahatça şarjlı bataryayla çalıştırmak mümkün. Bunun getirisiyse robot ya da kumandalı araba gibi kablosuz cihazlara adapte edilebilmesi. OwnCloud gibi programlar kurup kendi bulut depolama sunucunuzu hazırlamanız mümkün. Ev otomasyonuyla ilgili çalışmalar da var. http://www.raspi.gen. tr/ adresinde detaylı bilgiler bulabilirsiniz. Raspberry Pi için geliştirilmiş olan GertDuino gibi özel ek baskı devreler bazı özellikler kazandırıyor. Örneğin bir modelle Reset butonu, iki ayrı özel buton, altı LED, seri port, RTC kristali, bataryalı güç beslemesi (saat sıfırlanmamış oluyor) ve kızılötesi arabirimi eklenebiliyor. www.elemant14.com sitesi bu alanda geniş bir birikime sahip. İlginç projelerle ilgili bilgiler almak içinse www.adafruit. com sitesinde yer alan eğitim köşelerine göz atabilirsiniz. Sitede projeler için gerekli olan donanımlar satışta. Örneğin Raspberry Pi ile kablosuz erişim noktası, termometreli dev duvar saati, uzaktan kumandalı kontrolcü oluşturmak gibi tamamlanmış çalışmalar var. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 29 kapak Hüseyin ÖNCEL Geleceğin Teknolojileri Gelişmiş protez parmaklar, kişisel asistanlar ve robot arabalar... Dünyanın öncül teknoloji firmalarının araştırma - geliştirme laboratuvarlarındaki çığır açıcı teknolojileri keşfediyoruz. Araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin raporları çoğu durumda konu ile ilgilenmeyen insanların anlamlandıramadığı başlık ve içeriklere sahip oluyor, fakat bu çalışmalar yalnızca akademik denemeler olmaktan öte insanların yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebiliyor. Microsoft, Google ve diğer öncül firmaların uçsuz bucaksız kaynakları ve ciddi yatırımları olmasaydı bugün muhtemelen akıllı telefon niteliklerine sahip olmayan cep telefonumuzda “Snake” oynuyor, 4 kg ağırlığındaki dizüstü bilgisayarları taşımakla uğraşıyor ve bilgisayarlarımızda hala mavi ekran hatalarıyla karşılaşıyor olacaktık. Sonuncu durumla hala karşılaşıyor olabiliriz, fakat bu konuda da son dönemde yapılan iyileştirmeler ile ciddi işletim sistemi hatalarında bile daha açıklayıcı ve insanları ürkütmeyen, sevimli arayüzlerle karşılaştığımızı inkar etmek mümkün değil. Bu kapak konumuzda önde gelen teknoloji firmalarının yol haritalarına göz atıp önümüzdeki yıllarda hayatımızı kolaylaştıracak ve insalığa büyük katkılar sağlayacak projeler hakkında temel bilgi sahibi olacağız. 30 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Yeni nesil teknolojiler çok yakında MICROSOFT Microsoft’un çeşitli projeler üzerinde yıllardır çalıştığını ve bu faaliyetlere büyük bütçeler ayırdığını biliyoruz. Firma şu anda sosyolojik gelişmeleri arama teknolojileri için analiz etme, jestleri algılama ve doğrulama sistemlerini geliştirme ile yüzlerce yıllık eski matematiksel teorileri çözümlemek üzerinde yoğunlaşıyor. Bu konuların donanım ve yazılım teknolojileri ile çok da ilgili olmadığı düşünülebilir, ancak kullanıcılara bir dönem ciddi sıkıntılar yaşatan mavi ekran hatalarını önemli ölçüde azalttığı için Microsoft’a şans verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Microsoft’un araştırma - geliştirme faaliyetleri yürülen kolu olan Microsoft Research dünya genelinde 1000 personel ile faaliyetlerini sürdürüyor. Akademik Çalışmalar Microsoft Research (MSR) tüm dünyada 1000 adet çalışana sahip. Bunlardan 150 tanesi ünlü Cambridge Üniversitesi’nin zeminindeki üç kattan oluşan laboratuvarda çalışmalarını sürdürüyor. Yöneticileri Ken Woodberry laboratuvarın son kullanıcıya yönelik ürün geliştirme çalışmaları yapmadığını, çoğunlukla bilgisayar bilimleri ve matematiksel konular üzerinde akademik araştırmaların gerçekleştiriliyor olduğunu belirtiyor. Üniversite ortamında yer alan bir laboratuvarda bu tür çalışmaların sürdürülmesi oldukça mantıklı. Firma akademik dünyada da varlığını hissettirmek ve çeşitli çalışmalarla hamle yapabilme yeteneğini geliştirmek durumunda. Akademik dünyada önemli çalışmalara imza atmak ve çeşitli yayınlar çıkarabilmek önem teşkil ediyor. Microsoft’un araştırma departmanı firmaya inovasyon kazandırıyor ve firmanın sektördeki büyük oyuncular arasında yer almasında rol oynuyor. Bu çalışmalar büyük firmaların iddialarını sürdürebilmeleri açısından olmazsa olmaz konumda yer alıyor. Yönetici Woodberry çalışmalar için işe kabul edilmek isteğinde olan insanların büyük ses getirecek “Gelecekte çeşitli kullanım senaryoları için özelleştirilmiş kol saati formundaki hareket algılayıcıların hayatımızda yer almaması için hiçbir sebep görünmüyor.” çalışmalara imza atmak için hevesli olduklarını, ancak bu hedefin sonuçları bir şekilde firmanın çeşitli sorunları için çözüm niteliğinde olabilecek doğrultuda gerçekleştirilebileceğini belirtiyor. Araştırmalar firmaya engin deneyim ve birçok konuda nitelikli uzmanlar kazandırıyor, bu deneyim kısa sürede hayata geçirilip değerlendirilemese de uzun vadede şirkete önemli katkılar sağlayacağının farkında olduklarını ifade ediyor. Microsoft’un arama motoru konusunda rakiplerine oranla hamle yapmakta biraz geç kaldığı kabul ediliyor. Fakat araştırma departmanında yapılabileceklerin kavranmasıyla birlikte bilgisayar bilimleri konularında elde edilen deneyim ve uzmanlık Bing arama motorunun kullanıcılara sunulmasında büyük rol oynamış görünüyor. Matematiksel akademik araştırmalarda elde edilen veriler mavi ekran hatalarının çözümü ve önlenmesinde kullanılabiliyor. rumda. Bilindiği gibi firmanın Kinect adlı hareket algılama sistemi son kullanıcıların hizmetine uzun bir süre önce sunulmuştu. XBOX 360 oyun konsolu ile birlikte oyun deneyimini bir üst seviyeye taşıyan Kinect bu laboratuvarın araştırmaları sonucunda ortaya çıkmadı ancak buradan elde edilen deneyim çeşitli optimizasyonların gerçekleştirilmesini sağladı. Kinect’i geliştiren ekip geliştirme sürecinde çeşitli sorunlarla karşılaştı, bu sorunların Microsoft Research’ün deneyimi ve uzmanlık alanı dahilinde olduğu biliniyordu. Sorunların çözümünde MSR’nin ciddi yardımları oldu, bu durumun kendileri için gurur verici olduğu açıkça ifade ediliyor. Microsoft’un hareket algılama tabanlı bir diğer projesi de Digit adı verilen ve parmak hareketlerini algılayıp tanımlayabilen cihaz. Bu sistemin ilerleyen dönemlerde kullanıcıların saat gibi bileklerine takabileceği bir formda sunulabileceği belirtiliyor. Digit hareket eden parmakların küçük hareketlerini algılayabiliyor, bu şekilde parmakları havada hareket ettirerek en basitinden metin girişi mümkün olabilir. Bu formdaki cihazlar genellikle kullanıcının bilgi işleyebilen özel eldivenleri giymesi, lazer ve kızılötesi kameraların elin hareketlerini inceleyip analiz etmesi ve elin üç boyutlu modelinin oluşturulup çeşitli hareketlere göre özel komutların uygulanması prensibiyle çalışıyor. Gelecekte akıllı telefonunuzu pantolonunuzun cebinden çıkarmadan çağrılara yanıt verebilecek olmanız olası senaryolar dahilinde yer alıyor. Mobil cihazlarla etkileşimi bir kenara bırakırsak hareket algılayıcı sistemlerin akıllı televizyonlarda, monitörlerde ve oyun konsollarında da faydalı kullanım formları sağlayabileceği ifade ediliyor. Örneğin Kinect ile gerçekleştirilen bir demoda izleyicilerin parmaklarını ekranda işaretleme için bir tetik gibi kullanabileceği gösterilmişti. . Digit cihazlarının ilk versiyonları temel hareketleri algılayabiliyor ve çeşitli cihazlarla etkileşim için- Hareket Algılama Microsoft’un Cambridge Üniversitesi laboratuvarındaki en önemli çalışmalar hareket algılama sistemleri üzerine yoğunlaşmış du- www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 31 kapak ve çalışmalar için ayrılan fonun mavi ekran hataları gibi ciddi sorunların çözümüne destek olduğunu göz önünde bulundurmak gerekiyor. Arama Teknolojilerinin Geliştirilmesi de olabilmeleri için araştırmacıların çalışmalarını derinleştirmeleri gerekiyor. Gelecekte çeşitli kullanım senaryoları için özelleştirilmiş kol saati formundaki hareket algılayıcıların hayatımızda yer almaması için hiçbir sebep görünmüyor. Mavi Ekran Hatalarını Önleme Microsoft’un Cambridge Üniversitesi bünyesinde yer alan araştırma laboratuvarlarında yalnızca donanım üzerine çalışmalar yapılmıyor. Burada çalışmalarını sürdüren araştırmacılardan bazıları yöneticilerinden daha çok ön plana çıkmayı başarıyor. Araştırmacı Georges Gonthier Feit Thompson teoremini ispatlayarak bu grupta yer almayı başarmış. Feit - Thompson teoremi eleman sayısı tek olan bütün grupların çözümlü gruplar olduğunu ifade ediyor. Gonthier’ın yönteminin ispatlanması yaklaşık altı yıl sürmüş ve bu konuda iki adet kitap kaleme alınmış. Bu teoremin ispatında kullanılan teknik ile çeşitli uygulama geliştirme ve optimize edilme aşamalarında doğru adımları atabilme olanağı elde edilebileceği düşünülüyor. Şirketin bu tip çalışmalar için fon sağlaması önem teşkil ediyor, elde edilen deneyim firmada olumlu etkiler yaratıyor ve çalışmaların etkin biçimde sürdürülebilmesini sağlıyor. Microsoft’un Blue Sky projesi de firma tarafından bu şekilde değerlendiriliyor. Bu konuda şüphe duyanlar için Gonthier’ın ünlü matematiksel teoremi basit şekilde tanımlanıyor: dört renkli teorem. Bir haritada birbirinden farklı ve komşu olan bölgelerin ayırt edilebilmesi amacıyla aynı rengi taşımaması için bölgelerin kaç farklı renkle boyanması gerektiğini düşünün. Muhtemelen dört renk olduğunu düşüneceksiniz. Sorunun doğru yanıtı da dört. Bu yanıt 1850 yılından günümüze dek Georges Gonthier dışında kimse tarafından ispatlanmamış. Gonthier çalışırken kağıt - kalem ve bilgisayarı kombinasyonunu kullanmayı tercih ediyor. Bilgisayarın kullanımı takip edilen çözümlemenin 32 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr daha önce başka matematikçiler tarafından ortaya atılıp atılmadığını kontrol etmek için gerekiyor. Kullanılan teknik bilgisayar tabanlı ispatlamadan faydalanıyor. Microsoft’un dinamik donanım sürücüsü doğrulama sisteminde olduğu gibi. Firmanın üçüncü parti partnerlerinin donanımları için hazırladığı ve bilgisayarlara yüklediği sürücüler doğru şekilde programlanmadığı takdirde sistemde mavi ekran hatalarıyla karşılaşılmasına neden oluyor. Bu teknikten faydalanılarak Windows kullanıcılarının kabusu olan mavi ekran hatalarının önemli ölçüde azaltılması sağlanıyor. Özellikle bir dönem Windows kullanıcıları için büyük problem halini alan mavi ekran hataları donanım üreticileri tarafından hazırlanan yazılımların sorunları nedeniyle ortaya çıkıyor, bu yazılımların Microsoft tarafından hazırlanmadığı unutulmamalı. Sürücü doğrulama sistemi Gonthier’ın çalışmasını esas alıyor, üçüncü parti kod yazıcıları çalışmalarını kontrol edebiliyor ve işletim sisteminde oluşabilecek potansiyel sıkıntılar kolayca tespit edilebiliyor. Microsoft’un araştırma laboratuvarlarında yürütülen çalışmalara kaynak ayırması bazı kişiler tarafından önemsiz olarak görülse de Dört Renk Teoremi’nin ispatı gibi çalışmaların firmanın çeşitli projelerine olumlu katkılar sağladığı Digit parmak hareketlerini algılayabilmek için çok sayıda kızılötesi kamera ve algılayıcılardan faydalanıyor. Microsoft’un bir diğer projesi kullanıcılar tarafından daha çok bilinen hizmet ve uygulamalara yönelik olarak gerçekleştiriliyor. Heyecan verici olarak nitelendirilen bu projede Bing arama motorunun geliştirilmesi hedefleniyor ve sektörün en büyük oyuncusu Google karşısında daha güçlü olma çabası sergileniyor. Bu hedefin yalnızca arama algoritmalarının ve teknolojilerinin geliştirilmesiyle gerçekleştirilemeyeceği söyleniyor. Çalışmalarda sosyal bilimciler, sosyologlar, psikologlar, tasarımcılar da görev alıyor ve insanların internet tarayıcılarını çalıştırdıklarında ne yapmak; karşılarında ne görmek isteyebileceği üzerinde düşünüp bu beklentilere yönelik geliştirmelerin uygulanması sağlanıyor. Bu çalışmalarda örneğin kullanıcıların arama motorunun ana ekranında bulunan mavi renkli bağlantılarla neredeyse hiç ilgilenmediği tespit edilmiş. Araştırmacılar arama motorunun optimizasyonu için tıpkı bir internet kullanıcısı gibi düşünmek ve farklı yöntemlerle arama işlevlerinin daha başarılı hale gelmesi için çalışmak zorunda. Kullanıcıların beklentileri ve arama motorunu kullanma şekilleri önemli bir referans teşkil ediyor. Google, Bing ve diğer arama motorları kullanıcılarının önüne arama sonuçlarını en hızlı şekilde ulaştırmayı hedefliyor. En iyi olmak için yalnızca bunun yeterli olmadığı aşikar. Bu alanda başarılı olmanın ve kullanıcıları kendilerine çekmenin yolu kullanıcıların ilgi alanlarına ve beklentilerine yönelik analizleri doğru şekilde yapabilmek ve bu analizleri doğru algoritmalar ile kullanıcılara sunmaktan geçiyor. “Sosyal bilimciler kullanıcıların bilgisayar başına geçip internet tarayıcılarını açtıklarında ne yaptıklarını analiz edebilmek için çalışmalarını sürdürüyor.” Yeni nesil teknolojiler çok yakında IBM IBM’in araştırmacı ve bilim adamlarını içeren kolu olan IBM Research’ün ilk laboratuvarı 1945 yılında Watson Scientific Computing Laboratory adıyla Columbia Üniversitesi’nde kuruldu. Burada daha çok bilimsel ve akademik konularda çalışmalar yürütülüyordu. Daha sonra 1950 yılında Westchester County, New York’ta kurulan ikinci bir laboratuvar ile araştırmalar derinleştirildi ve 1961 yılında yine burada Thomas J. Watson Research Center adlı araştırma merkezi kuruldu. IBM geride bıraktığımız yılın son günlerinde önümüzdeki beş yıl içinde bireylerin yaşam, çalışma ve birbirleriyle etkileşim kurma biçimini değiştirebilecek potansiyele sahip inovasyon listesini yayınladı. Bu liste IBM’in Ar-Ge laboratuvarlarında geliştirilen teknolojilere ve kullanıcıların eğilimlerine göre şekillendirilmiş. Yeni nesil bilgisayarlar, yaşadığımız dünyadan öğrenecek, bu dünyada olanları benimseyecek, algılayacak ve deneyimlemeye başlayacak. IBM listesindeki tahminler, bu yeni çağa ilişkin özellikle bir alana odaklanıyor: kendilerine özgü biçimde bilgisayarların insanların görme, koklama, tatma, dokunma ve duyma duyularını taklit etme yetenekleri. Gelecekte bilgisayarlarımız görüntülere yalnızca bakmayacak, ne olup bittiğini anlayıp yorumlayabilecek. Gelecekte akıllı telefonlar aracılığıyla alışveriş sitelerindeki giysilerin dış yüzeyi ve dokusunu hissedebileceğiz. Akıllı Telefonla Dokunabilmek Giysi arayışınızda, akıllı telefonunuzu kullanarak, incelediğiniz giysinin kumaşının dış yüzeyini veya iç kısmının dokusunu ekran yüzeyinden hissedebildiğinizi hayal edin. Ya da dünyanın öbür ucundaki el işi bir üretimin boncuklarının ve örgülerinin detaylarını hissedebildiğinizi düşünün. Önümüzdeki yıllarda perakende gibi sektörlerde mobil cihazları kullanarak bir ürüne dokunabilmenin gerçek olması bekleniyor. IBM’deki araştırmacılar, sanal dokunma hissi verebilen “haptic” teknolojileri, kızılötesi ve baskıya duyarlı teknolojileri kullanarak pe- rakende, sağlık gibi sektörler için uygulamalar geliştiriyor ve alışveriş sırasında akıllı telefonun ekranındaki öğenin resmine temas ederek kumaşı hissedebilmek ve tipini anlamak için dokunmaya benzeyen bir algı oluşturmayı hedefliyor. Telefonların titreşim özelliklerinden yararlanarak nesnelere kendilerine özgü kısa hızlı ya da uzun süreli ve güçlü titreşim modelleri sunularak dokunma deneyiminin oluşturuması planlanıyor. Titreşim modeli; ipek, keten ya da pamuklu kumaşı birbirinden ayırabilecek ve fiziksel olarak gerçekten dokunmak ile benzer bir algının oluşturulmasına yardımcı olacak. Akıllı sistemler çevre seslerini duyabilecek ve çeşitli doğal afetler hakkında yetkilileri önceden uyarıp önlem alınabilmesini sağlayacak. Şu anda oyun sektöründe var olan sanal dokunma hissi veren “haptic” ve grafik teknolojilerini kullananlar, son kullanıcıyı benzer bir ortama götürüyor. Bu noktadaki fırsat ve zorluk ise, teknolojiyi her an her yerden ulaşılabilir kılmak, günlük deneyimlerimizle iç içe olabilmesini sağlamak ve yaşamımıza daha fazla katkıda bulunabilmesine olanak tanımak. Bu teknoloji, ileride günlük hayatın her noktasında karşımıza çıkıp akıllı telefonlarımızı çevre ile doğal ve kullanımı kolay etkileşim kurmamızı sağlayan araçlara dönüştürebilecek. Görme Yetisine Sahip Olan Bilgisayarlar Son araştırmalara bakıldığında yılda 500 milyar adet fotoğraf çekiliyor, video paylaşım sitesi YouTube’a dakikada 72 saatlik video yükleniyor ve küresel medikal tanı görüntüleme pazarının 2016 yılına kadar 26,6 milyar dolar seviyesine ulaşması bekleniyor. Günümüzde bilgisayarlar, etiketlediğimiz ya da başlık koyduğumuz metinlere göre resimleri algılayabiliyor ancak resmin içeriği, yani geri kalan bilgiler gizemini koruyor. Gelecekte sistemler, yalnızca resimlerin ve görsel verilerin içeriğine göre onları tanımakla kalmayacak, aynı zamanda piksellere anlamlar yükleyerek insanların fotoğraflara bakıp www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 33 kapak Gelecekte akıllı bilgisayarlar insanoğlunun hangi tat ve lezzetleri sevdiğini anlayıp buna uygun yemek tarifleri hazırlayabilecek. duraksamalarını saptayabilecek ve analiz edebilecek. Bu yöntem; müşteri çağrı merkezi ilişkilerini iyileştirme ya da değişik kültürlerle daha sıcak etkileşim kurulmasını sağlayacak daha verimli iletişimin önünü açabilir. IBM’deki araştırmacılar şu anda dalga enerjisi dönüştürme makinelerinin titreşimlerini ve seslerini anlamak ve denizdeki yaşamı nasıl etkilediğini öğrenmek için; ses dalgalarını yakalayan ve analiz edilmesi için alıcı sisteme gönderen su altı sensörlerini kullanarak İrlanda’nın Galway Körfezi’ndeki su altı gürültü düzeylerini yakalayabiliyor. Daha Lezzetli Yemekler İçin Dijital Tat Alıcılar yorumladığı gibi anlamlar çıkarmaya başlayabilecek. Gelecekte insanların sahip olduklarına benzeyen yetenekler bilgisayarların renk, doku modelleri gibi bilgileri ve özellikleri analiz etmesini ve görsel içeriklerden öngörüler çıkarmasını sağlayacak. Bu sağlık, perakende ve tarım gibi sektörlerde önemli avantajlar elde edilmesini sağlayabilir. Bu yetenekler MRI, CT taramaları, X ışınları ve ultrason görüntüleri gibi medikal bilgilerden sonuçlar çıkararak belirli bir anatomi ya da patolojik durumlar hakkında bilgi elde etmek için sağlık hizmetlerinde uygulamaya konulacak gibi görünüyor. Bu görüntülerdeki kritik noktalar, insan gözüyle görülemeyebilir veya çok dikkatli bir ölçüm gerektirebiliyor. Sağlıklı ve hastalıklı dokuları birbirinden ayırt etmek gibi; görüntülerde nelere dikkat edileceği konusunda eğitilerek ve bunları hastanın geçmişte geçirdiği hastalık kaydı ve bilimsel çalışmalarla ilişkilendirerek “görme” yetisine sahip sistemler gelecekte vazgeçilmez olacak. Bu sistemler, hekimlerin tıbbi sorunları daha kısa sürede ve daha doğru şekilde saptamasında önemli bir rol üstlenmeye aday olarak görülüyor. Önemli Şeyleri Duyabilen Sistemler Önümüzdeki yıllarda akıllı sensörler sistemi ses basıncı, titreşimler ve ses dalgaları gibi öğeleri farklı frekanslarda algılayacak. Ormandaki ağaçların devrilebileceğini ya da yakın zamanda yaşanabilecek bir heyelanı öngörmek için bu veriler yorumlanabilecek. Böyle bir sistem çevrede olup bitenleri “dinler” ve hareketleri ya da bir maddedeki gerilimi ölçebilir. Bu sistemler özellikle ülkemizde bu tür 34 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr doğal olayların sık yaşandığı Karadeniz Bölgesi’nde faydalı olabilir. İnsan beyninin çalışma mantığının benzerine sahip olan bu sensörler ham sesleri saptar. Bu toplayan bir sistem, görsel veya dokunsal bilgiler gibi diğer unsurları da dikkate alır, öğrendiklerine dayanarak sesleri kategorilere ayırır ve yorumlar. Yeni sesler saptandığında da sistem, önceki bilgilere ve modelleri tanıma yeteneğine dayanarak sonuçlar üretebilir. Gelecekte bebeklerin çıkardığı sesler ve verdiği tepkiler bir dil olarak anlaşılmaya başlanabilir ve ebeveynlere ya da doktorlara bebeklerin ne anlatmaya çalıştığı hakkında bilgi verilebilir. Sesler, bir bebeğin davranışını ya da gereksinimlerini yorumlamak için ideal bir kaynak olarak görülüyor. Gelişmiş bir konuşma tanıma sistemine bebeğin çıkardığı seslerin -açlık, terleme, yorgunluk, acı- ne anlama geldiği öğretilerek; kalp atışı hızı, nabız ve sıcaklık gibi fizyolojik ya da duyulara ait diğer bilgilerle sesler ve mırıltılar ilişkilendirebilecek. Duyguları öğrenerek ve durumlarını algılayarak sistemler; önümüzdeki beş yıl içerisinde karşılıklı bir konuşmanın içeriklerini, tonlamalarını, Bilgisayarlarımızın koku alma yeteneğine kavuşmasıyla birlikte tarım ve sağlık sektöründe çalışanlara önemli kolaylıklar sunulacak. IBM laboratuvarlarında geleceğimizi şekillendirmesi beklenen teknolojiler hakkında araştırma ve geliştirme faaliyetleri yürütülüyor. Araştırmacılar aşçıların en lezzetli yemek tariflerini keşfetmek ve eşi benzeri olmayan tarifleri bulabilmek için kullanabilecekleri bir bilgi işlem sistemi geliştiriyor. Sistem, yemeklerde kullanılan malzemeleri moleküler düzeyde ayıracak ve besin bileşenlerinin kimyasını bireylerin tat ve koku tercihlerinin arkasındaki psikolojiyle birleştirecek. Sonra da bunu milyonlarca yemek tarifiyle karşılaştırarak yeni tat kombinasyonları yaratacak. Bu tip bir sistem, lezzetli ve aynı zamanda sağlıklı olan alternatif tarifler sunarak daha sağlıklı beslenmemize de yardımcı olabilir. Bilgisayar, besinlerin tüm kimyasal yapısını ve insanların neden bazı tatları sevdiğini belirlerken algoritmalardan yararlanabilecek. Bu algoritmalar, kimyasalların birbiriyle etkileşimlerini, aromaların bileşenlerinin karmaşık moleküler yapılarını ve birbiriyle bağlantılarını inceleyecek ve algı modelleriyle beraber bu bilgileri cazip lezzetleri tespit edebilmek için kullanacak. Sadece sağlıklı besinleri daha cazip ve lezzetli hale getirmekle kalmayıp lezzet ve tat deneyimini en üst düzeye çıkarmak için tasarlanan Yeni nesil teknolojiler çok yakında sistem, alışılmamış besin kombinasyonlarıyla da bizleri şaşırtacak. Örneğin, diyabet hastaları gibi özel bir beslenme programına gereksinim duyanların kan şekerini düzenleyici fakat aynı zamanda da damak tadına hitap eden tatlar ve yemek tariflerinin oluşturulabilmesi mümkün olacak. Koku Alabilen ve Tanı Koyan Bilgisayarlar Önümüzdeki yıllarda bilgisayarlara ya da akıllı telefonlara yerleştirilmiş küçük sensörler, soğuk algınlığı ya da diğer hastalık risklerini saptayabilecek. Nefesteki binlerce molekülün, kokunun ve biyolojik belirtinin analizi ile hangi kokuların normal, hangilerinin olağan dışı olduğunu belirleyecek. Bu teknoloji karaciğer ve böbrek rahatsızlıkları, astım, diyabet ve epilepsi gibi çeşitli hastalıkların ilk aşamalarını izlemeyi ve doktorlara tanı ve görüntüleme aşamasında destek sağlamayı mümkün kılacak. Şu anda IBM’deki bilim insanları sanat eserlerini korumak için çevre koşullarını ve gazları algılayabilen bir çözüm sunuyor. Bu inovasyon, sağlık sektörünün karşı karşıya olduğu en önemli sorunlardan biri olan klinik hijyeninin sağlanması alanında da uygulanmaya başlıyor. Önümüzdeki beş yıl içinde bu teknoloji, yüzeylerde dezenfektan kokusu taraması yaparak odaların temizlendiğinden emin olacak. Yeni nesil kablosuz ağlar kullanılarak çeşitli kimyasallardaki veriler, sensörler aracılığıyla toplanacak ve ölçülecek, devamlı olarak yeni kokuları öğrenecek ve bunlara uyum sağlayacak. Sensör ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler ve derin öğrenme sistemleri sayesinde sensörler, çalışmanın daha önce mümkün olmadığı yerlerdeki verileri ölçebilecek. Örneğin, bilgisayar sistemleri, tarım sektöründe ekinlerin toprak koşullarını analiz etmek ya da “koklamak” için kullanılabilecek. Kentlerde ise bu teknoloji sığınma, hijyen ve kirlilik gibi sorunların gözetim altında tutulması için kullanılarak, yerel yönetimlere ve belediyelere bu gibi sorunları büyümeden denetleyebilme ve sorunları çözme fırsatı tanıyacak. HP HP dünya çapında adından söz ettirmeyi başaran firmalar arasında yer alıyor. Farklı ürün gruplarıyla büyük kitlelere ulaşmayı başaran firmanın araştırma laboratuvarları da parmak ısırtıyor. Beijing, Bangalore, Bristol gibi yerlerde araştırma laboratuvarlarına sahip olan HP’nin ana araştırma takımı Princeton’da bulunuyor. Burada araştırmacılar ve bilim adamları insanlığın hayatını kolaylaştıracak ve sorunlarına çözüm olabilecek yenilikler üzerinde yoğunlaşıyor. Firmanın diğer çalışmalarını bir kenara bırakırsak; en başta bilimsel hesap makinesi ve termal mürekkep püskürtmeli yazıcı çalışmaları nedeniyle HP’nin bir teşekkürü hak ettiğini söylemeliyiz. HP bugünlerde araştırmalarını daha çok iş dünyasına yönelik olarak sürdürmeyi tercih ediyor. Baskı alma, ağ çözümleri ve altyapı tesisleri gibi alanlara yoğunlaşan firmanın bulut bilişim ve sürdürülebilirlik konularında da çalışmaları olduğu biliniyor. Yakın zamanda firmanın veri merkezli ve ağ güvenliği hakkındaki birkaç projesini de paylaşabileceği ifade ediliyor. 3 Boyutlu Hayat Diğer birçok büyük firmada olduğu gibi HP’de de 3D teknolojileri hakkında ciddi anlamda kafa yoruluyor; önemli tespitler ve yeni tasarım anlayışları ortaya konuyor. Projelerde kullanıcıların el hareketlerinin sistem veritabanına hızlı şekilde kabul edilmesi ve adapte olabilmesi üzerinde çalışmalar sürüyor. Bir diğer amaç da kameraları kullanarak çevreyi 3 boyutlu olarak haritalandırmak. Araştırmacılar tarafından Microsoft Kinect tarzındaki araçlarda ve geleceğin akıllı telefonlarında 3D teknolojisinin yeniden yapılandırılarak daha kullanıcı dostu bir hale büründürülmesi hedefleniyor. Araştırmacılar bir Kinect sensörünü dizüstü bilgisayara bağlayarak görüntü yakalama cihazı oluşturdular, bu sistem ile dış sahnenin görüntüsü yakalandı ve görüntüler elde edilen verilerin işlenmesi için sunucuya yüklendi. Görüntüler yeniden yapılandırılarak ekrana geri yansıtıldı ve ortamın detaylı şekilde haritalandırılmış verileri elde edildi. Verilerin analizi sonucu hangi alanlarda haritalandırmanın daha detaylı şekilde yapılması gerektiği tespit edildi. Bu çalışmalar üç boyutlu analiz işlemlerinin aşama kaydedebilmeleri için oldukça faydalı oluyor. Üç boyutlu yazdırma teknolojileri hakkında da HP’nin çalışmaları devam ediyor. Üç boyutlu yaz- dırma teknolojilerinin en büyük sorununun kullanılan materyallerin sürdürebilirliğinin sağlanamaması olduğu belirtiliyor. HP’nin laboratuvarlarında sürdürülen RAGNAROK (Research an Advancing Glass & Non - Organic Applications to Recreate Objects & Kinetics) projesine bakılırsa firma 3D baskı alma işlemlerinde camın kullanımının standartlaşması için çaba gösteriyor. Camın geri dönüşümünün kolay olması ve alternatiflerine oranla çevreye daha az zarar vermesi bu tercihin mantıklı olduğunun göstergesi. Cam baskı almak için çok maliyetli olmasa da baskı sonucunda ortaya çıkan objelerin çok kıymetli göründüğünü söylemek mümkün. Bu örneklerin elde tutuş hissi de etkileyici olmayı başarıyor. Üç boyutlu baskı teknolojilerinde camın kullanılabilecek olması kullanıcıların bu teknolojiler hakkında hayal kırıklığına uğramasının önüne geçecek gibi görünüyor. Gelişmiş Barkodlar Gelişmiş barkodlar statik barkodların daha esnek seçenekler sunan versiyonu gibi düşünülebilir. Bu gelişmiş barkodlar sayesinde çeşitli paket ve ürünlerin üzerine eklenen küçük barkodlarla kullanıcıların ürün hakkında detaylı bilgi edinebileceği kaynaklara yönlendirilebilmesi mümkün oluyor. QR kodlarına benzeyen piksel ızgaraları kullanılarak bilgi çeşitli renklerde, daha www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 35 kapak Üç boyutlu yazıcılar gelecekte herkesin çalışma masasında bulunabilen sıradan bir çevre birimi olabilir. fazla piksel kullanılarak orjinal verinin üzerine eklenebiliyor. Barkodlara basit şekilde renkler eklemek oluşturulabilecek barkod yelpazesini de genişletiyor ve aynı zamanda daha güvenli olmalarını da sağlıyor. Gelecekte barkodlara çok daha detaylı bilgilerin işlenebileceği günler bizleri bekliyor. “Renkli e-mürekkep teknolojisi için araştırmalar sürdürülüyor, ancak Amazon’un Kindle gibi cihazlarını kullanan büyük bir kullanıcı kitlesi monokrom deneyimden memnun olduklarını ifade ediyor.” Renkli Ekranlı E-Kitap Okuyucular Renkli e-mürekkep teknolojisi şu an için bazı firmaların gündeminde yer alıyor, hatta bazı örnekler de sergilenmiş durumda ancak Amazon’un Kindle gibi cihazlarını kullanan büyük bir kullanıcı kitlesi monokrom deneyimden memnun olduklarını ifade ediyor. Ancak elbette teknoloji geliştirilmeye devam edecek. HP Labs zaman zaman renkli E-Ink teknolojisi üzerinde ciddi çalışmalar yürütüyor ve çalışmaların sonucu gelişmiş özellikler vaat ediyor. Geleneksel metodda renk elementleri yan yana kullanılıyor, her bir pikselde bölümlerin ayrılarak farklı renkler oluşturabilmesi sağlanıyor, fakat bu durumlarda genellikle % 100 verim elde etmek pek mümkün olmuyor. HP ise bunun yerine substraktif renklendiriciler kullanıyor, böylece her renk her piksel konumunda bulunabilecek şekilde bir tasarıma geçiş yapılmış oluyor. Firma renkli ve doğal katmanlar arasındaki doğal hız sorununu aşabilmek için ise elektriksel olarak adreslenebilen e-mürekkep bileşenlerinin bulunduğu elektrokinetik ekranlar (EKD) geliştirmeyi başardı. Bu ekran aktif matriks arkaplan ile entegre olarak çalışacak. HP elektronik mürekkep teknolojisindeki geliştirmelerinin yanı sıra HP - DEPBT adlı bir roman hazırlamış. 36 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Ü retim teknolojisini geliştirmenin en büyük katkısı elbette artan performansın yanı sıra güç tüketimini kademeli olarak düşürebilmek. Geçtiğimiz yıllarda bir Intel yetkilisinin yaptığı açıklamalarda firmanın işlemcilerin güç tüketimini düşürme anlamında ciddi anlamda kafa yorduğunu ortaya çıkarmıştı. Güç tüketiminin optimize edilmesi özellikle mobil cihazlarda ciddi pazar payı yakalamak isteyen mikroişlemci üreticileri için en az işlemcinin sergilediği performans kadar önem teşkil ediyor. Güç tüketimini düşürmek yalnızca daha uzun pil ömrü ve daha yeşil bir gezegen anlamına gelmiyor. Düşük güç tüketimli ve enerji verimli işlemci çekirdeklerinin üretimi çok sayıda işlemci çekirdeği içeren yüksek performanslı işlemcilerin üretilebilmesine olanak tanıyor. Intel’in son olarak duyurduğu Xeon - Phi yardımcı işlemcisi kartı bu noktadan hareketle tasarlanmış ve tek bir pakette 50 adet işlemci çekirdeğine ev sahipliği yapıyor. Bu formda işlemciler şu anda son kullanıcılar açısından ciddi bir önem teşkil etmiyor, fakat bu çözümlerin yüksek işlem gücüne gereksinim duyan özel iş kollarında ve araştırma merkezlerinde büyük kolaylıklar sağladığı ifade ediliyor. Kişisel Asistanlar Bu kitap geliştirilmiş E-Ink teknolojisinin nimetlerini en iyi şekilde kullanabiliyor, ayrıca cihazların zaten uzun süreler şarj etmeden kullanılabilmesini sağlayan uzun pil ömürlerine katkıda bulunmayı başarıyor. Bu e-kitap okuyucuların ekranlarının daha başarılı kontrast değerleriyle gelmesini sağlayacak ve herhangi bir piksel renge sahip olmadığında igerçek transparan görüntü ilk kez elde edilmiş olacak. HP E-Ink teknolojisini ana renkleri kullanarak geliştiriyor. Renkli ekranlara sahip e-kitap okuyucularla bir süre daha tanışamayacağız gibi görünüyor, Araştırmacılar renkli ekranlı e-kitap okuyucularda görsel kalitenin önemli aşamalar kaydettiğini ve ilerleyen dönemlerde tam renkli reflektif görüntü teknolojilerine geçiş yapılabileceğini ifade ediyor. HP üç boyutlu yazıcılarda geri dönüşüm ve sürdürülebilirlik anlamında avatajlı olan camın kullanılmasını hedefliyor. Düşük güç tüketimli mobil işlemciler günlük hayatımızda kullandığımız birçok sistemde kendine yer buluyor. Intel’in uzun yıllardır sürdürdüğü araştırma ve çalışmalar sayesinde firmanın işlemcileri masaüstü bilgisayarların yanı sıra akıllı telefon ve saatlere de girmeyi başardı. Düşük güç tüketimli işlemciler sayesinde kişisel asistanlar gibi bugün hayatımızda aktif olarak yer almayan birçok ilginç aracın hayata geçirilmesi mümkün. Intel’in çalışmalarına bakılırsa bilgi elde edebilen elektronik sensörler; monitör hareketlerini düzenlemek için jiroskop ve akselometreler, konum tayini için GPS ve kablosuz ağ bağlantısı teknolojileri kullanılarak insanlara çeşitli amaçlar için hizmet edebilecek cihazlar üretilebiliyor. Cihaz ortam seslerini dinleyip orada neler olup bittiğini kavrayabiliyor. Intel’in “Soft Sensing” adını verdiği teknoloji deyim yerindey- Yeni nesil teknolojiler çok yakında INTEL Intel Xeon Phi tek bir pakette düşük güç tüketimli 50 işlemci çekirdeğine ev sahipliği yapıyor. Intel mikroişlemci piyasasında yıllardır hep bir adım önde olmayı başardı, bu da ister istemez firmanın üretim teknolojilerini sürekli geliştirmesini zorunlu kılıyor. Eylül ayında gerçekleştirilen Intel Geliştiriciler Forumu (Intel Developer Forum)’da kıdemli yönetici Mark Bohr’un açıklamasına bakılırsa firma şu anda piyasada olan 22 nm üretim teknolojili Ivy Bridge kod adlı işlemcilerinin ardından 2014 yılında 14 nm üretim teknolojili işlemcileri kullanıma sunacak. Tahminlere göre 2016 yılında 10 nm üretim teknolojili Intel işlemcilerle tanışacağız. Ardından muhtemelen 7 nm ve 5 nm üretim teknolojili işlemciler anakartlardaki yerini alacak. masına gerek kalmadan yolculuğun akışını değiştirebileceğini görmeyi umuyoruz. Kablosuz Şarj Intel Xeon Phi tek bir pakette düşük güç tüketimli 50 işlemci çekirdeğine ev sahipliği yapıyor. se büyük resmi görebiliyor; örneğin kişisel takviminizdeki tüm bilgilerinizi, iletilerinizi ve dijital bilgi geçmişinizi depolayıp işleyerek herhangi bir konuda spesifik bir bilgiye ihtiyaç duyduğunuz anlarda bu bilgiye hızlı ve kolay şekilde ulaşabilmenizi sağlıyor. Araştırmacılar bu sistemi sosyal ve konumsal bilgilerle birleştirmeyi ve farklı kişisel profillerle birlikte uyum içinde kullanılabilmesini hedefliyor, sistemin örneğin birlikte olduğunuz arkadaşınıza göre o an çalışma sistemini düzenleyebilmesi amaçlanıyor. Intel’in fuarda yaptığı sunumda cihazın hayatınız hakkında birçok bilgi edinip isteklerinizi tahmin etmeye başlayabileceği belirtiliyor. Örneğin akıllı televizyonunuzun karşısına geçtiğinizde o saat aralığında sürekli izlemeyi tercih ettiğiniz belgesel kanalının otomatik olarak karşınıza gelmesi hayal olmaktan çıkacak. Yolculuğu Kolaylaştıran Teknolojiler Intel’in üzerinde çalıştığı bir diğer proje “Connected Car” kod adıyla anı- “Düşük güç tüketimli ve enerji verimli işlemci çekirdeklerinin üretimi çok sayıda işlemci çekirdeği içeren yüksek performanslı işlemcilerin üretilebilmesine olanak tanıyor.” lıyor. Bu proje Google’ın sürücüsüz araç kullanımını içermiyor, daha çok kişinin aktivitelerini ve sosyal hayatını analiz edip yolculukta çeşitli gereksinimleri karşılayabilme senaryoları üzerinde duruluyor. Bu teknoloji araç kullanıcılarının yolculuk esnasında önemsiz şeyler tarafından dikkatinin dağılmasını önlemeyi hedefliyor. Daha akıllı otomobillerin hayatımıza girmesiyle trafikte herhangi kazaya sebep olma tehlikesini göze almadan bilgiye kolay erişim sağlayabileceğiz. Gelecekte kişisel bilgi ve isteklerimizi öğrenebilen akıllı sistemlerin yaygınlaşmasıyla birlikte yolculuk sırasında sürücülerin gözünü yoldan ayırmadan ve fiziksel olarak herhangi bir giriş - dokunma eylemini uygula- Taşınabilir bilgisayarın yakınına konumlandırılan bir akıllı telefon kablosuz olarak şarj edilebiliyor. Intel genel olarak mikroişlemci teknolojileri üzerinde çalışmalarını sürdüren bir firma olsa da ev hayatını kolaylaştırabilecek çeşitli teknolojileri geliştirmeyi de ihmal etmiyor. Firmanın son laboratuvar demo gösterilerinden birinde masaüstü ve dizüstü bilgisayarın yakınında bulunan akıllı telefonun kablosuz şarj edilebildiği gösterildi. Bilgisayarın yakınında bulunduğu sürece akıllı telefon USB portuna bağlanan bir kablo ile de şarj edilebiliyor ancak bu kablosuz şarj teknolojisi ile kablosuz klavye ve farelerin hiçbir zaman pil sorunu yaşatmayacağını söyleyebiliriz. Firmanın üzerinde çalıştığı bir diğer teknoloji de projektör tabanlı hareket algılama sistemi. Bu sistem küçük çapta hareketleri algılayamıyor, daha çok Microsoft’un XBOX 360 oyun konsolu için geliştirdiği Kinect adlı hareket algılayıcının tanımlayabildiği formdaki hareketleri algılayabiliyor. Intel’in elbette burada değinme fırsatını bulamadığımız; eğitim, sağlık ve sanayi alanlarına yönelik birçok ilginç araştırma projesi ve çalışmaları mevcut. Intel gibi devasa kaynaklara sahip olan bir firmanın birçok alanda hayatımızı kolaylaştıracak olan teknolojiler üzerinde çalışması insanlık için büyük bir şans olsa gerek. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 37 Atölye Hüseyin ÖNCEL AirDroid ile Android işletim sistemli cihazınızdaki uygulama, dosya, rehber, zil sesleri, medya içerikleri ve daha fazlasını yönetebilirsiniz. 1 Uygulamayı Yükleyin Google Play’den AirDroid uygulamasını bulun ve yükleyin. Uygulamayı çalıştırdıktan sonra kullanmak istediğiniz Google hesabını seçin ve ardından aracın Google hesabınıza erişim isteğine onay verin. Bilgisayarınızda web tarayıcısını açın, http://web.airdroid.com adresine erişin ve aynı Google hesabınızla oturum açın. Android masaüstü ortamından kontrole ihtiyaç duymadan kullanılabilen ve yönetilebilen bir mobil işletim sistemi olarak dikkat çekiyor. Bu oldukça iyi bir özellik. Apple’ın mobil cihazlarına sahip olan kullanıcıların iTunes kullanma zorunluluğu zaman zaman büyük sıkıntılar yaratabiliyor. Zaman zaman kullanıcılar Android’li cihazlarını masaüstü ve dizüstü bilgisayarlarına bağlayarak veri aktarımı gerçekleştirebilir. Bu sayede cihazdaki dosyalara erişmek ve cihaza dosya aktarımı yapmak mümkün oluyor. Diğer taraftan cihazı cepten veya çantadan dahi çıkarmadan içeriğine erişmek de mümkün. Bunun için üçüncü parti bir uygulamadan faydalanmak gerekiyor. AirDroid uygulaması Android için geliştirilen en başarılı uygulama ve web tarayıcısı eklentilerinden biri konumunda. Uygulama ile web tarayıcısı üzerinden akıllı telefon veya tabletinizin içeriğine erişebiliyorsunuz. AirDroid ile masaüstü ve cihaz arasında kolayca ve basit şekilde veri aktarımı yapabilirsiniz, üstelik telefona kablo bağlamanız bile gerekmiyor. Bu yazımızda AirDroid uygulamasının en başarılı özelliklerine göz atıp aracı nasıl kullanabileceğinize dair küçük ipuçları vereceğiz. 2 Uzaktan Yönetin 3 Medya Stream Etme 4 Veri Upload Etme 5 Ekran Görüntüsü Alma Web tarayıcınızın arayüzünde doğal Android özelliklerini içeren Photos, Contacts, Call Logs simgelerini göreceksiniz. Bu araçlara web tarayıcınız üzerinden erişip kullanabilirsiniz. Aynı zamanda MP3 stream etme, ekran görüntüsü alma ve Android cihaza veri yükleyip cihazdan veri indirme de arayüzden kolayca yapılabiliyor. AirDroid ile veriler, bilgisayarın pano içeriğindeki internet sitesi bağlantıları ve hatta APK dosyaları bile Android cihaza yüklenebiliyor, veri aktarımı için herhangi bir USB veri kablosuna ihtiyaç duyulmuyor. Bilgisayardaki dosyaları cihaza yüklemek için “Toolbox” aracını kullanın veya dosyaları sürükleyip bırakın. 38 Android Cihazınızı Uzaktan Yönetin Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr AirDroid ile kullanıcılara çeşitli veri aktarım seçenekleri sunuluyor. Bu özellikler sayesinde kablosuz olarak video, müzik ve fotoğraf gibi içerikleri akıllı cihazdan bilgisayara indirmek ve yüklemek mümkün. AirDroid aynı zamanda web tarayıcısına müzik ve video stream etme olanağı da sunuyor. (QuickTime yüklenmeli) AirDroid bünyesinde yer alan Ekran Görüntüsü aracıyla akıllı telefon veya tabletinizde ekran görüntüsü alabiliyorsunuz. Bu aracı çalıştırdığınızda cihazınızda Root erişiminin olması gerktiği konusunda uyarılacaksınız. Araç ile ekran görüntüsü almak oldukça kolay. Yalnızca kamera butonuna tıklamak yeterli oluyor. Yaşamı kolaylaştıran püf noktalar Web Tarayıcınıza Notlarınızı Gönderin PushBullet uygulamasıyla notları, dosyaları ve daha fazlasını Android işletim sistemli cihazınızdan masaüstü web tarayıcınıza gönderebilirsiniz. 1 Android Desktop Notifications aracını yükledikten sonra çalıştırın ve servisi etkinleştirmek için “Open Accessibility Settings” seçeneğine dokunun. Ayarlardan servisi etkinleştirin. Ardından uygulamanın bilgisayarınıza veri göndermesine izin verin, bu onay olmadan uygulama çalışamayacağı için endişe etmenize gerek yok. 2 Uygulama arayüzünde sağ üst bölümde yer alan menü butonuna dokunup ayarlara erişin. Buradan veri aktarımının cihaz yalnızca Wi-Fi ağlarına bağlıyken gerçekleşmesini sağlayabilirsiniz, bu ayar mobil veri tasarrufu için önemli. Masaüstünde beliren bildirimlerde ne kadar bilgi görüntüleneceğine dair düzenleme de yapabilirsiniz. Bildirimleri Masaüstünüzden Alın PushBullet uygulamasıyla notları, dosyaları ve daha fazlasını Android işletim sistemli cihazınızdan masaüstü web tarayıcınıza gönderebilirsiniz. 3 Uygulama arayüzünde belirtilen linke erişerek web tarayıcınıza Google Chrome eklentisini yükleyebilirsiniz. Eşitlemenin başlatılabilmesi için uygulamada size verilen uzun kodu web tarayıcısına yüklediğiniz eklentiye girmelisiniz. Bildirimler kısa sürede kaybolacak şekilde ayarlanabiliyor, ses de etkinleştirilebiliyor. Android işletim sistemli cihazlarda Chrome web tarayıcısında görüntülenen web sayfaları masaüstündeki Chrome web tarayıcısından da tek tıklama ile erişilebilir durumda oluyor. PushBullet uygulaması ise akıllı cihazlarda daha fazlasını yapma olanağı sunuyor. PushBullet uygulaması ve www.pushbullet.com internet sitesindeki çevrimiçi hizmeti kullanarak not, adresler, listeler, dosyalar ve hatta kişisel dosyalarınızı Android cihazınızdan masaüstü ortamındaki web tarayıcınıza kolaylıkla gönderebilirsiniz. PushBullet uygulamasını Play Store’dan indirebilirsiniz. Uygulamayı cihazınıza ve web tarayıcınıza yükledikten sonra verileri Dropbox gibi bulut depolama servislerine de aktarabilirsiniz. Verilerinizin yedeğinin Dropbox’ta olmasını isteyebilirsiniz ancak PushBullet uygulamasının hızlı dosya paylaşımı ve aktarımı için bulut depolama servislerini kullanma gereksinimini ortadan kaldırdığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Şimdi uygulamayı nasıl kullanabileceğinize kısaca değinelim. 1 Uygulamayı Yükleyin Google Play’e erişin ve PushBullet uygulamasını bulun, cihazınıza yükledikten sonra Chrome Web Mağazası’na tarayıcınızdan erişin ve servisin tarayıcı eklentisini yükleyin. Uygulamayı telefonunuzda çalıştırdığınızda bazı kişisel bilgilerinizin kullanımını kabul ettiğiniz lisans sözleşmesini onaylamanız gerekiyor. 3 PushBullet Notları www.pushbullet.com servisi aracılığıyla gönderilen not ve dosyaları akıllı telefonunuzda bulmak için uygulamayı açın. Burada akıllı telefon veya tabletinizden gönderdiğiniz içeriklerin bir listesi karşınıza gelecektir. Dilediğiniz içerikleri paylaşabilir veya silebilirsiniz. Gördüğünüz gibi aracın kullanımı hayli kolay. 4 Uygulama uygun şekilde konfigüre edilip web tarayıcısı eklentisiyle bağlantı kurulduğunda Android işletim sistemli cihazınızdaki bildirimler masaüstünüzde belirmeye başlayacaktır. Bildirimleri devre dışı mı bırakmak istiyorsunuz? Sistem tepsisinde yer alan simgeye sağ tıklayın ve “Do not disturb” seçeneğini işaretleyin. 2 Notları Gönderin PushBullet ile notları akıllı telefon veya tablet bilgisayara göndermek için iki farklı yöntem izleyebilirsiniz. İlk olarak daha pratik olan web tarayıcısı eklentisi widget’ından faydalanabilirsiniz. Bunun için araca tıklayıp link, not, liste veya adresi girdikten sonra “Push it!” butonuna tıklamanız yeterli olacaktır. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 39 Atölye Hüseyin ÖNCEL Google Drive İle Dosyalarınızı Açın, Düzenleyin ve Paylaşın Google’ın başarılı bulut depolama hizmeti Drive’ın Android uygulamasından etkin şekilde faydalanın. 2012 yılında kullanıcılarla buluşan Google Drive bulut depolama servisi dosya depolama, paylaşımı ve birlikte çalışma gibi alanlarda kullanıcılara üst seviye bir deneyim yaşatmayı başarıyor. Tüm başarılı araçlar gibi Google Drive hizmetinde de zaman zaman küçük çapta güncellemeler gerçekleştirilmekte. Google Drive mobil uygulamalarının ilk sürümlere kıyasla hayli evrimleştiğini ve olgunlaştığını söylersek yanılmış olmayız. Sade arayüz seçenekler ve dosyalar / klasörler arasında kaybolmanın önüne geçebiliyor. Google 40 Drive’ın Android uygulamasında klasör ve dosyalar farklı hizmetlerde de sıkça karşılaştığımız “Grid” ve “List” modlarına görüntülenebiliyor. Bu sayede kullanıcılar kontrolü eline alıp daha efektif bir kullanım deneyimi elde edebiliyor. Dizinler arasında tek dokunuşla atlamak ve dosyalara erişmek mümkün. Bulut depolama hesabıyla eşitleme yapmak için Gmail uygulamasında olduğu gibi aşağı doğru kaydırma yapmak yeterli oluyor. Şimdi Google Drive arayüzündeki seçeneklere daha yakından bakalım. My 1 Drive Google Drive uygulamasında hesaba giriş yapıldığında depolama alanı “My Drive” adıyla görüntüleniyor. Arayüzde kaydırma hareketleriyle uygulanabilen jestler Google Drive deneyimini üst düzeye taşıyor. Üst kısımda sağdan sola doğru kaydırma yapıldığında kullanıcı dostu “light” menü temasına geçiliyor. 2 Yeni Yerleşim 3 Detaylı Bilgi 4 Slayt Menüleri 5 İçeriğe Erişim Arayüzde klasör ve dosyalar iki farklı formda görüntülenebiliyor. Liste ve Grid. Grid görünümünde içerikler, dosyalar ve klasörler ayrı ayrı görüntüleniyor. Ekranda daha fazla öge görüntülemek isteyenler için List görünümü daha uygun. List görünümünde tüm içerikler tek tek listelenmiş şekilde görüntüleniyor. Dosya ve klasörlerin sağ kısmında yer alan geleneksel bilgi butonuna dokunulduğunda dosya adıyla birlikte diğer detaylı bilgiler görüntülenebiliyor. Sağ kısımda yer alan “i” sembolü kullanıldığında ekran üzerinde bilgi ekranı açılıyor. Burada dosyanın önizlemesi de yer alıyor. “Open” ile dosya açılabiliyor. Menü aracılığıyla çeşitli seçenekler üzerinde düzenlemeler yapılabiliyor. Dosya ve klasörlere ilerleyen dönemlerde hızlı şekilde erişebilmek için favorilere ekleme seçeneğine yer verilmiş. Dosya ve klasör adlarına dokunarak yeniden adlandırma yapılabiliyor. Dosya adını girdikten sonra “OK” butonuna dokunun. Drive arayüzünde dosyalara kimlerin erişim hakkına sahip olacağına karar verebilirsiniz. Bunun için “Who has access” seçeneği bizlerle. Bunun için “Add people” seçeneğine dokunun, ilgili kişinin e-posta adresini girin ve kişi altta belirdiğinde “Add” butonuna dokunun. (Görüntüleme veya düzenleme hakkı ile) Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Yaşamı kolaylaştıran püf noktalar 6 Paylaşımı Değiştirme 7 Filtreleme Seçenekleri Dosya 8 Sınıflandırma 9 Dosyaları Açma Paylaşım seçenekler arasında yer alan düzenleme ve görüntüleme sabit değil, istenildiği an kolayca değiştirilebiliyor. Geçerli paylaşım durumunu değiştirmek isterseniz “User’s Details” a dokunun. “User sharing settings” menüsünden farklı bir seçeneği işaretleyin. Buradan dosyaya erişimi engelleyebilirsiniz. Bir klasörde yer alan dosyaları görüntülemek için tek yapmanız gereken klasöre dokunarak dizine erişmek. Klasörde yer alan dosya ve klasörleri göreceksiniz. Eğer bir klasörde çok sayıda ve formatta döküman varsa sağ üstte yer alan menü simgesinden erişebileceğiniz “Filter” seçeneğinden yardım alabilirsiniz. Drive’da filteleme seçenekleriyle dosyalara hızlı erişim imkanı sağlanıyor. Sağ üstte yer alan menü simgesinden “Sort” seçeneğine dokunun. Karşınıza gelen arayüzde dizindeki içerikleri adları, son düzenleme tarihleri, son görüntüleme tarihleri ve son modifiye edilme tarihlerine göre sıralayabilirsiniz. Bir dosyayı açmak için dökümana basitçe dokunmalısınız, dosya varsayılan görüntüleyicisi ile açılacaktır. Elbette bulut depolama alanınızdaki tüm dosya formatları için gerekli uygulamalar cihazınızda yer almayabilir, bu durumda Google Play üzerinde biraz araştırma yaparak uygun bir uygulama indirebilirsiniz. 10Dosyaları Gönderme 11 Klasör Seçenekleri 12 Dosya Seçenekleri 13 Dosyayı İndirme Dökümanlarınız Google Drive bulut hesabınızda beklediği sürece işlevsiz olacaktır. İçeriklerinizi zaman zaman farklı platform veya uygulamalara aktarmak isteyebilirsiniz. Bunun için dosyayı seçin, menü simgesine dokunun ve “Send” ile devam edin. Açılan pencerede ilgili uygulamaya dokunarak seçiminizi yapın. Klasör seçeneklerini görüntülemek için menüye basılı tutun. Taşıma, bağlantı linkini gönderme, yeniden adlandırma ve kaldırma imkanı sunan dört farklı seçeneğin yer aldığı pencere açılacaktır. Bir dosyayı taşımak için buradan “Move to…” seçeneğine dokunun ve hedef dizini seçip “Move” seçeneğini kullanın. Sahip olduğunuz seçenekler burada bitmiyor. Bir dosya üzerine basılı tuttuğunuzda ilgili dosya seçenekleri karşınıza gelecektir. Dosyayı e-posta ve mesajla göndermek veya Dropbox’a aktarmak için “Send” butonuna dokunun. Buradan dilediğiniz dosyaları çevrimdışı kullanılabilir duruma da getirebilirsiniz. Google Drive’da dosyaya basılı tutularak açılan menüden dosyanın bir kopyasının indirilmesine olanak sağlanıyor. Sağlam bir kopyanın alınması gerekiyorsa “Print” seçeneği ile döküman yazdırılabiliyor. Eğer kullanılabilir durumda bir yazıcınız yoksa dosyayı PDF dökümanı olarak kaydetmeyi düşünebilirsiniz. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 41 İNCELEME Hüseyin ÖNCEL Kendi kişisel bulut depolamanızı kurun ve dosyalarınıza her nerede olursanız olun kolay bir şekilde erişim sağlayın. Kapasite: 8 TB Disk Desteği: 4 x 3.5 inç Bağlantı: 2 x USB 3.0, 2 x Gigabit Ethernet Uyumluluk: Windows, Mac Boyutlar: 160.1 x 208.6 x 220.2 mm 9/10 42 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Detaylı ürün incelemeleri WD My Cloud EX4 Depolama sektöründe uzman markalardan biri olan WD, son zamanlarda tüketici tarafında da popülerliği hızla yükselen bulut depolama çözümleri ile dikkat çekmeyi başarıyor. Firmanın geliştirmiş olduğu My Cloud EX4 model bulut depolama cihazı dört adet sabit diski ile 8 TB, 12 TB ve 16 TB gibi oldukça geniş bir depolama alanı sunuyor ve tüm alanı internet üzerinden kullanabileceğiniz hale getiriyor. Profesyonel tüketicilerle, küçük çaplı ev ve ofislere kadar oldukça geniş bir kullanım alanına sahip olan WD My Cloud EX4’te tüm işlemlerin hızlı bir şekilde gerçekleşebilmesi için 2.0 GHz frekansta görev yapan bir işlemciye yer veriliyor. Depolama cihazlarına erişim içinse çift USB 3.0 bağlantısından veya Gigabit’lik ağ bağlantısını kullanabilirsiniz. Gelişirilen WD SmartWare Pro uygulaması ile on kullanıcıya kadar otomatik olarak yedek alabilen WD My Cloud EX4’ün Apple platformunda geçerliliği olan Time Machine uygulamasına da desteği bulunuyor. Ürünün sahip olduğu tüm kapasiteyi DLNA ve UPnP protokolleri ile kullanarak medya aktarımı gerçekleştirebilmeniz de önemli. WD My Cloud EX4’ün gerekli yapılandırmaların sonrasında FTP erişimine açılabilmesi ve P2P bağlantılarda kullanılabilmesi de mümkün. Dört adete kadar disk destekleyen WD My Cloud EX4’ün sistem durumu LCD ekran üzerinden izlenebiliyor. JBOD ve RAID 0, RAID 1, RAID 5 ve RAID 10 gibi birçok geçerli disk kullanım uygulamasına destek veren üründe, beraber gelen disklerin sistem çalışırken dahi değiştirilebilmesi önemli bir yön. Veri yedekleme ve bulut paylaşım özelliklerini kullanıcılara bir arada sunan WD My Cloud EX4 oldukça başarılı bir ürün. Kolaylıkla kapasite güncellemesi yapılabilmesi ve yapılandırılabilmesi hiç şüphesiz tüketici tarafındaki en fazla dikkat çekici yön. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 43 İNCELEME “Ultrabook” kavramının sadece incelikle sınırlı kalmadığını gösteren, dikkat çekici bir taşınabilir bilgisayar. İşlemci: Intel Core i7 3517U Bellek: 4 GB Depolama: 256 GB Ekran: 13.3 inç, 1920 x 1080 Ağırlık: 1.3 kg 10/10 44 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Acer Aspire S7 Acer Aspire S7, hiç şüphesiz piyasadaki en başarılı Ultrabook’lardan biri. Ürünün tasarımından başlayarak, donanımına kadar bahsedecek oldukça fazla detayı var. Alüminyumdan tasarlanmış ve yekpare bir gövdeye sahip olan Acer Aspire S7’de, ekran 180 dereceye kadar açılabiliyor. Dilerseniz Fn + 0 tuş kombinasyonuyla ekranı hızlıca ters çevirebilmeniz de mümkün. Çift yönde torka sahip menteşeler sayesinde her ne şekilde olursa olsun ekranın sallanmasının önüne geçiliyor. Üstelik patentli menteşe ile ekran tek parmakla kapatıp açılabiliyor. Ek olarak ürünün beyaz renkli dış gövdesi de oldukça şık ve çizilmelere karşı direnç göstermesi adına Gorilla Glass 2 malzeme ile kaplanmış durumda. Böylece dikkatsiz bir kullanıcı olsanız bile bilgisayarınızın çizilmesinden endişe etmenize gerek kalmıyor. Acer Aspire S7 tam anlamıyla üst düzey bir Ultrabook ve 13.3 inç büyüklüğündeki ekranında isteğe bağlı olarak HD çözünürlüğün dört katı kadar piksel içeren WQHD seçeneği de sunuyor. Intel Core i7 işlemciye sahip modelde 3517U işlemci tercih ediliyor ve sistem belleği olarak 4 GB kapasitede. Acer Aspire S7’nin diğer özellikleri arasında ortamın parlaklığını algılayan aydınlatmalı klavye, sessiz bir şekilde sistemi soğutan TwinAir, Intel WiDi kablosuz ekran teknolojisi, 256 GB kapasitede RAID 0 SSD ve daha net ses aktarımı için çift dizi mikrofon gibi özellikleriyle günümüzün teknolojisinin en son noktasını cömertçe sunuyor. 1.3 kg’lık ağırlığı ile sınıfındaki en hafif seçeneklerden biri olan Acer Aspire S7, 8 saate varan pil ömrü ve Intel Core i7 işlemcisi ile “Ultrabook” kavramının sadece incelikten ibaretten olmadığını en iyi şekilde gösteriyor ve kullanıcıların performans olarak da beklentilerini karşılıyor. Tabii bunca öne çıkan noktanın arasında bir defterden çok az daha kalın olan gövdenin de kesinlikle göz ardı edilmemesi gerekiyor. Detaylı ürün incelemeleri ASUS MeMO Pad 8 Geride bıraktığımız yıl adeta bir tablet yağmuru ile karşı karşıya kaldık ve hiç şüphesiz en çok dikkat çeken markalar arasında ASUS da vardı. Üstelik ASUS’un geçtiğimiz yıl tablet modellerindeki artış sadece 7.0 inç ve 10 inç modellerle sınırlı kalmadı ve 8.0 inç sınıfı için de önemli bir model geldi: MeMO Pad 8. ASUS MeMO Pad 8’i diğer 8.0 inç benzerlerinden farklı kılan en önemli nokta 127 mm’lik genişliğe sahip olması. Böylece tabletin tek elde tutulabilmesi ve 7.0 inç’lik tabletlerin rahatlığını sağlaması kolaylaşıyor. Diğer birçok 8.0 inç tablette genişlik nedeniyle aynı cümleleri kurabilmek pek doğru olmuyor. 1280 x 800 piksel çözünürlükte IPS bir ekrana sahip olan ASUS MeMO Pad 8’de güneş altında bile 300 nits parlaklık sayesinde oldukça canlı ve net görüntüler oluşturuluyor. Ekranın 10 nokta temas desteği önemli özellikler arasında. Cihaz üzerinde HDMI çıkışına yer verilmiş olmasa da, Miracast teknolojisi ile Full HD çözünürlükte kablosuz görüntü aktarımı yapabilmek mümkün. ASUS MeMO Pad 8’de 1.6 GHz hızda görev yapan Cortex A9 işlemciye yer veriliyor. 16 GB’lık dahili hafıza yeterli düzeyde ancak istenirse Micro SDXC destekli yuva ile 64 GB daha artırım yapılabiliyor. GPS ve Glonass teknolojilerini bir arada sunan ürün konum belirlemedeki başarısını işitsel deneyim de de sürdürmeyi başarıyor. Çift hoparlör içeren ve Audio Wizard ses profilleri ile güçlendirilmiş SonicMaster ses sistemi, bir tablete göre şaşırtıcı bir çıkış sağlıyor. 1.2 MP ön ve 5.0 MP arka kameraya sahip olan ASUS MeMO Pad 8, tasarımıyla da dikkat çekmeyi başarıyor. İnce çerçeveleri ve 1 cm’den daha az olan kalınlığı tableti sınıfındaki başarılı ürünler arasına yerleştiriyor. Ancak daha önceden de belirttiğimiz gibi tabletin 127 mm’lik genişliği ile tek elde tutulabilmesi en önemli artılardan biri. ASUS MeMO Pad 8’in ağırlığı ise 350 gram. 7.0 inç modellerden yüzde 30 daha büyük ekrana sahip olmasına rağmen, yine tek elde kullanılabilen bir tablet seçeneği. Ekran: 8.0 inç, 1280 x 800, IPS İşlemci: Cortex A9 (1.6 GHz) Bellek: 1 GB Depolama: 16 GB + Micro SD (64 GB’a kadar) Kamera: 1.2 MP ön, 5.0 MP arka 9/10 www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 45 İNCELEME 2560 x 1080 piksel çözünürlükte ve 21:9 oranlı panel ile çalışma alanınızı genişletin, veriminize verim katın. Ekran: 29 inç, 2560 x 1080 Panel: AH-IPS Bağlantılar: DVI, HDMI, DisplayPort Parlaklık: 300 kandela Kontrast: 80.000.000:1 10/10 46 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr ASUS PB298 ASUS’un ürün yelpazesinde bulunan PB298 monitör, 29 inç ekran büyüklüğü ve 2560 x 1080 piksel çözünürlüğü ile pek alışılmış türden olmasa da çalışma hayatında büyük kolaylık sağladığı ortada. 1920 x 1080 piksel ve 16:9 oranlı monitörlere göre daha geniş olan ve daha fazla yatay piksel içeren monitörde özellikle grafik ve video çalışmalarındaki araç çubukları kenarda kaldığından daha fazla verim alınabiliyor. Multimedya açısından değerlendirilecek olursa daha geniş olan ekranda filmlerin çekim açısını bozmadan daha büyük bir şekilde görüntülenebilmesi mümkün olabiliyor. Dahası panoramik fotoğraflar da tüm keyfiyle seyredilebiliyor. Üstün görüntü kalitesi için AH-IPS panele sahip olan monitörde yatay ve dikey eksende 178 derece görüş açısı elde edilebiliyor. Üretkenliği artırma odaklı tasarlanan ASUS PB298 ile dikey kullanım mümkün. Ek olarak monitör kendi ekseni etrafında 60 derece dönebiliyor, yüksekliği 15 cm kadar değiştirilebiliyor ve eğim açısı 25 derece kadar ayarlanabiliyor. ASUS PB298, donanımsal özelliklerinin dışında ASUS’un geliştirdiği ek teknolojilerle de göze girmeyi başarıyor. QuickFit özelliği ile belgelerinizi popüler boyutlarda ön izleme yapabilir, altı farklı mod içeren Splendid ile izlediğiniz sahneye en uygun renk tonlarının oluşturulmasını sağlayabilir veya MultiFrame ile ekranı birden fazla pencereye bölerek araçlarınız için düzenleyebilirsiniz. 31.7W’lık güç tüketimi ile çevrecilikten de ödün vermeyen ASUS PB298, isteğe bağlı olarak VESA ile farklı ayaklıklarla da kullanılabiliyor. Eğer masanızın kalabalık görünmesinden hoşlanmıyorsanız ASUS PB298’in bir diğer özelliği de dahili hoparlör içeriyor olması. Her biri 3W gücünde olan iki adet hoparlör, gerçekten de dinlenmeye değer sesler üretiyor ve ek hoparlör ihtiyacını ortadan kaldırıyor. ASUS PB298 sıra dışı ve bir o kadar da kullanışlı bir monitör tercihi. Detaylı ürün incelemeleri ASUS Z87-Deluxe / Dual ASUS’un Intel’in dördüncü nesil işlemcileri için geliştirdiği Z87-DELUXE / DUAL modeli, sisteminiz için seçilebilecek sağlam bir temel olma özelliğine sahip. Dahili olarak 802.11ac kablosuz ağ standardına destek veren anakart, böylece daha fazla menzile ve iletişim hızına ulaşabiliyor ancak elbette yine aynı standardı destekleyen bir erişim noktasının da kullanılması gerektiği unutmamalı. Anten kutu içine dahil edilmiş durumda Kutu içeriğinden gelen bir diğer önemli detay ise NFC temas yüzeyi. USB 3.0 üzerinden bilgisayara bağlanan NFC temas yüzeyi, destekleyen mobil cihazlarınızla kablosuz iletişim kurmayı kolaylaştırıyor. ASUS Z87-DELUXE / DUAL’in bağlantı seçenekleri açısından oldukça zengin olduğunu ve üst seviyeye hitap ettiğini söylememiz gerekiyor. En üstte dört adet USB 2.0 mevcut. Ek olarak altı adet USB 3.0 dikkat çekiyor. Analog ses bağlantılarının dışında optik çıkış da gözlerden kaçmıyor. Ek olarak çift Thunderbolt arabirimi de anakartı rakiplerinden ayıran önemli noktalar arasında. ASUS Z87-DELUXE / DUAL’in önemli özelliklerinden birisi 4-Way Optimization olarak adlandırılan ve sistemin genel anlamda performansını artıran bir iyileştirme aracına sahip olması. Böylece herhangi bir overclock bilgisine sahip olmasanız bile basit şekilde sistem bileşenlerinizin hızını yükseltebilir ve size sunulan imkanlardan en iyi şekilde faydalanabilirsiniz. Bilgisayarınızı kullanım moduna göre kontrol eden ve soğutmasından performansına kadar en iyi şekilde düzenleyen ASUS Z87-DELUXE / DUAL, DIGI+Power, TPU, EPU ve Fan Xpert2 kontrolcüleri ile sistemin en iyi şekilde izlenmesini sağlıyor. ASYS Z87-DELUXE / DUAL, Intel’in yeni nesil işlemcileri için şu an en iyi anakart seçeneklerinden biri. Yüksek fiyatını da sonuna kadar hak ediyor. Dahili çift Thunderbolt bağlantısı, 802.11ac kablosuz ağ, NFC desteği ve çok daha fazlası ile tanışmaya hazır mısınız? Yonga: Intel Z87 İşlemci: Intel Celeron / Pentium / Core i3 / Core i5 / Core i7 Kart Yuvaları: 4 x PCI Express x1, 3 x PCI Express x16 Bellek: 4 x DDR3 (32 GB’a kadar) Yapı: ATX 10/10 www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 47 İNCELEME Günümüzdeki en iyi akıllı telefonlardan birine sahip olmanız için bütçenizi gereğinden fazla zorlamaya gerek yok. Ekran: 4.7 inç, 1280 x 720, IPS İşlemci: MediaTek MT6589 (1.6 GHz) Bellek: 1 GB Depolama: 16 GB + Micro SD (64 GB’a kadar) Kamera: 2.0 MP ön, 13.0 MP arka 9/10 48 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Casper Via V4 Akıllı telefon yarışında özellikle pazardaki yerli markaların sunduğu ürünlere de göz atmadan son kararı vermemek gerekiyor. Önemli firmalardan biri olan Casper’in Via V4 model akıllı telefonu, özellikle üst seviye teknik detayları ve kullanıcı dostu fiyatı ile dikkat çekmeyi başarıyor. İnceleme öncesinde Casper Via V4’ün çift SIM kartlı bir telefona ihtiyaç duyanlar için de önemli ürünlerden biri olduğunu söylememiz gerekiyor. Casper Via V4’te tercih edilen 1.5 GHz frekanstaki MediaTek MT6589 işlemci, 1 GB sistem belleği ile beraber Google Android 4.2.2 işletim sisteminin tam anlamıyla hakkını vermeyi başarıyor. 16 GB kapasitedeki depolama alanı yeterli düzeyde, ancak arzu edildiği takdirde 64 GB kadar daha artış yapabilmek mümkün. Telefonda tercih edilen 4.7 inç’lik ekranın hem çözünürlük (1280 x 720), hem de parlaklık kalitesi olarak beğenimizi kazandığını söylemek gerek. Performans olarak üst seviyede yer almayı başaran üründeki batarya ise 1800 mAh kapasiteye sahip. Casper Via V4 böylelikle 300 saat bekleme ve 7 saat konuşma sürelerini sunabiliyor. 133.8 x 67.6 x 9.25 mm boyutlara sahip olan Casper Via V4, sadece 140 gram ağırlıkta ve 4.7 inç ekranlı telefonlar arasında tasarımıyla da ön plana çıkmayı başarıyor. Ses ile pekişen ekran kalitesi, ileri düzey multimedya deneyimlerinde de takdir kazanıyor. 1080p videolardaki akıcılık, üç boyutlu oyunlardaki performans ve daha akla gelebilecek nice zorlayıcı uygulamalar, Casper Via v4’ün güçlü donanımı ve zarif tasarımı ile eğlenceye dönüşüyor. 2.0 MP’lik ön ve 13.0 MP’lik arka kamerası ile telefonun rakiplerini kamera kalitesi açısında da kıskandırdığını belirtmekte fayda var. Eğer yeni bir telefon için çok fazla bütçeniz yoksa, çift SIM kart desteği sizin için önemliyse ve günümüzün ileri teknoloji çizgisinden geri kalmak istemiyorsanız Casper Via V4 doğru tercih olacaktır. Detaylı ürün incelemeleri Philips 271P4QPJEB Philips’in 27 inç panel büyüklüğüne sahip 271P4QPJEB modeli, çevreciliği en az ileri teknolojisi kadar misyon edinmiş bir monitör seçeneği. AMVA paneli sayesinde dikey ve yatay eksende 178 derece görüş açısı sunan monitörde 1920 x 1080 çözünürlük değeri elde ediliyor. 12 ms’lik tepki süresini Smart Response ile 6 ms’ye indiren Philips 271P4QPJEB’de 300 kandela parlaklık ve 20.000.000:1 oranda kontrast destekleniyor. Monitörde oluşturulan görüntülerin “daha iyisine gerek yok” dedirtecek türden olduğunu belirtmeliyiz. Görüntü girişleri olarak sık kullanılan D-Sub ve HDMI’a ek olarak DVI ve DisplayPort da yerini almış durumda. Kolay erişim amacıyla sunulan dört adet USB 2.0 arabiriminin de önemli bir yön olduğunu söylemeliyiz. Sevdiğimiz detaylardan birisi Philips 271P4QPJEB’in standart bir model olmayışı. Ayaklığı oldukça kullanışlı ve 150 mm’lik yükseklik ayarına izin veriyor. Öte yandan 90 derece döndürme ve 25 derece kadar eğime müsaade ediyor. Böylece en sağlıklı çalışma şartlarını elde edebilirsiniz. 27.6W güç tüketimi ile oldukça çevreci bir model olan Philips 271P4QPJEB’in doğaya saygısı elektrikle sınırlı değil. Bilgisayar başında olmadığınızı anlayan PowerSensor ile toplam güç tüketimi yüzde 80 azaltabiliyor. Yüzde 65 oranında geri dönüştürülmüş plastikten üretilmiş olan monitör böylece doğaya olan katma değerlerini bir kez daha göz önüne seriyor. Bahsettiğimiz AMVA panelin fark yaratan yönü elbette monitör döndürülerek kullanıldığında ortaya çıkıyor. Her açıdan 178 derecelik görüş açısı böylece her ne şekilde olursa olsun en iyi görüntüyü elde etmenizi sağlıyor. Philips 271P4QPJEB’de ayrıca 0 watt düğmesi bulunuyor. Düğmeye basıldığında güç bağlantısı tamamen kesilerek bekleme sırasındaki güç tüketiminin önüne geçiliyor. Son olarak monitörün gövdesi içinde stereo hoparlörlerin bulunduğunu da belirtelim. Bilgisayar başında olmadığınızı algılayarak, toplam güç tüketimini yüzde 80’e kadar azaltan bir monitör seçeneği. Ekran: 27 inç, 1920 x 1080 Panel: AMVA Bağlantılar: D-Sub, DVI, HDMI, DisplayPort Parlaklık: 300 kandela Kontrast: 20.000.000:1 10/10 www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 49 İNCELEME Son derece gelişmiş bir fotoğraf makinesi, Android 4.2 işletim sistemi ile bir araya gelirse ne mi olur? Algılayıcı: 20.3 MP Kapasite: 16 GB + Micro SD Ekran: 4.8 inç Batarya: 4360 mAh Boyutlar: 136.5 x 101.46 x 56 mm 10/10 50 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Samsung Galaxy NX Samsung Galaxy NX ne tam bir fotoğraf makinesi, ne de tam bir Android akıllı cihaz. Her iki teknolojiyi de en iyi şekilde harmanlıyor ve kullanıcıların karşısına çok daha kullanışlı bir cihaz getirmeyi hedefliyor. 20.3 MP çözünürlükte bir algılayıcıya sahip olan Samsung Galaxy NX, firmanın diğer benzer modelleri arasında da zirve noktasına oturmuş durumda. Üründe bulunan 4.8 inç büyüklükteki LCD ekran, neredeyse arka yüzeyin tamamını kapsıyor ve kontrollerin tamamına yakını ekran üzerinden gerçekleştiriliyor. Google’ın geliştirdiği Android 4.2 işletim sistemi ile fotoğraf çekimi sonrasındaki düzenlemeler ve paylaşım şansı çoğalıyor. 2 GB’lık sistem belleği performans adına yeterli düzeyde. Ayrıca 16 GB’lık depolama alanı ve ek olarak sunulan 64 GB destekli Micro SD yuvası da gönül rahatlığı ile uygulama yükleme ve seyahat etmeyi kolaylaştırıyor. Olması gerektiği gibi Samsung Galaxy NX’te Glonass konum belirleme teknolojisi var. Ek olarak A-GPS sisteminden de destek alınabiliyor. Bunun için kablosuz ağ veya şebeke bağlantınızın olması yeterli. Evet, doğru duydunuz Samsung Galaxy NX LTE ve HSPA+ protokollerinde mobil ineternet erişimi sağlayabiliyor. Samsung Galaxy NX’i hiç şüphesiz benzersiz kılan nokta lens seçenekleri. 12-24 mm, 18-55 mm, 20-50 mm, 18-200 mm ve 50-200 mm’lik lens seçenekleri ile mevcut SLR makinenize olan hevesiniz Samsung Galaxy NX ile tanıştıktan sonra azalabilir. Samsung Galaxy NX’in piyasada benzeri olmayan bir model olduğunu söylemeliyiz. Son derece kaliteli çekimler yaparak, Android ortamında düzenleyebilir, ister bulut depolamaya ister sosyal medyaya anında gönderebilirsiniz. Üstelik konum bilgileriniz de ekli şekilde! Fotoğraf çekim kalitesini önemsiyor ve Android’in kullanıcı dostu arayüzünde deneyimlemek istiyorsanız Samsung Galaxy NX’ten başka bir seçeneğiniz yok. Detaylı ürün incelemeleri Seagate Backup Plus Slim Seagate Backup Plus Slim oldukça geniş bir kullanıcı kitlesine hitap ediyor. 500 GB, 1 TB ve 2 TB kapasite seçenekleri bulunan ailede öte yandan mavi, siyah, kırmızı ve gümüş renk seçeneklerinden de faydalanabilmek mümkün. 2.5 inç yapısında tasarlanmış olan Seagate Backup Plus Slim, çalışabilmesi için gerekli olan tüm enerjiyi USB arabirimi üzerinden karşılıyor ve adaptör gereksinimini ortadan kaldırıyor. Desteklenen arabirimin USB 3.0 standardında olması ise kullanıcıların büyük boyutlu dosya aktarımı yapmaları sırasında bilgisayar başında daha az zaman geçirmelerini sağlıyor. Seagate Backup Plus Slim, iki yıl garantili olarak satışa sunuluyor. Tüm kapasite seçeneklerinde ağırlık 150 gram seviyesinde ve 6 mm’lik boyutlar adeta gömlek cebine bile sığabilecek türden. Ek olarak Seagate Backup Plus Slim’in sahip olduğu yazılım tabanlı teknolojilerle hayatınızın artık daha kolay olacağına emin olabilirsiniz. Metalik bir kasaya sahip olan ve şıklıktan tam not alan Seagate Backup Plus Slim’de mobil yedekleme özelliği ile dijital yaşamınızı kolay ve esnek yedeklemelerle koruma altına alabilirsiniz. Ayrıca sunulan Mobile Backup uygulaması sayesinde taşınabilir cihazlarınızdaki tüm güncellemeleri anlık olarak diskinize yedekleme şansınız bulunuyor. İçeriklerinizi çok kolay bir şekilde Facebook ve Flickr gibi paylaşım sitelerine gönderebilir, dahası YouTube’a birkaç tıklama ile güncelleme yapabilirsiniz. İsteğinize bağlı olarak sosyal medya hesaplarınızdaki tüm içeriklerin diskinize yedeklenmesini sağlayabilirsiniz. Windows ve Mac işletim sistemleri arasında sorunsuz bir kullanım sağlayan Seagate Backup Plus Slim, kullanıcıların karşısına sadece bir taşınabilir disk olarak çıkmıyor. Yüksek performansı, hayat kolaylaştıran yazılımları, renk seçenekleri ve taşınabilirliği ile herkesin bir Seagate Backup Plus Slim’e ihtiyacı olduğunu söyleyebiliriz. Geniş depolama alanı ve yüksek performansıyla, ek depolama ihtiyacınız için verilebilecek en doğru kararlardan biri. Yapı: 2.5 inç Devir: 5400 rpm Kapasite: 500 GB Kasa: Metal Bağlantı: USB 3.0 9/10 www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 51 İNCELEME Hüseyin ÖNCEL Yoğun kullanımda güç ve performans sağlarken, kullanılmadığı zamanlarda da düşük güç tüketimiyle çevreyi koruyor. Yapı: 3.5 inç Devir: 5400 rpm - 7200 rpm Kapasite: 2 TB Önbellek: 64 MB Bağlantı: SATA 6.0 Gpbs 9/10 52 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr WD Red WD20EFRX Ağ tabanlı depolama cihazları için geliştirilmiş olan WD Red WD20EFRX’i standart bir sabit disk gibi düşünmemeniz gerekiyor. Sabit disk depolama cihazları için geliştirildiği için, 7 / 24 kullanımda bile çevreciliğe ve daha uzun bir kullanım ömrüne odaklanıyor. Bilindiği gibi masaüstü bilgisayarlar için geliştirilen tipik 3.5 inç’lik disklerin sürekli olarak çalıştırılması tavsiye edilmiyor ve WD de Red ailesinde konumlandırdığı WD20EFRX ile bu ihtiyaca cevap vermeyi başarıyor. Diskin en önemli özelliği yoğun talep durumlarında tıpkı bir masaüstü bilgisayar diskinde olduğu gibi güç ve performans sağlarken, kullanılmadığı zamanlarda da düşük güç tüketimi moduna geçmesi. Böylece hem diskin ömrü uzuyor, hem de ay sonunda karşılaşılan elektrik faturalarından tasarruf ediliyor. Eğer ciddi bir depolama ihtiyacı söz konusu ise disklerin kısa sürede maliyetlerini karşılayacağı da hesaba katılmalı. WD Red WD20EFRX, SATA 6.0 Gbps bağlantı standardını destekliyor ve 2 TB kapasiteye sahip. Çoklu erişim taleplerine daha hızlı cevap verebilmek adına 64 GB önbellekle sunuluyor ve performans adına gerekli olan detaylar tamamlanmış oluyor. Diskle birlikte gelen NASware yazılımı ile hata düzeltme ve sessiz çalışma gibi kontroller sağlanıyor ve dönüş hızı otomatik olarak değiştirilebiliyor. Böylece WD Red WD20EFRX’in asıl farklılığı ortaya çıkmış oluyor. IntelliPower teknolojisi ile disk dönüş değeri 5400 rpm ile 7200 rpm değerleri arasında değişiklik gösteriyor. Ek olarak ailede 2.5 inç yapısında, 16 MB önbellekli 750 GB ve 1 TB modelleri, 3.5 inç yapısında ise 64 MB önbellekli ve farklı olarak 1 TB, 3 TB ve 4 TB modelleri de bulabilmek mümkün. WD Red WD20EFRX modeli ev veya küçük çapta ofis kullanıcıları için ideal seçenekler arasında. Detaylı ürün incelemeleri Zalman ZM600-LX Bilgisayarınızdaki donanımlardan en iyi performansı elde edebilmeniz için güç kaynağınızın “kaliteli” dediğimiz sınıfta bulunması gerekiyor ve incelememize konu olan Zalman ZM600-LX ile bu yüzden tanışmanızı istiyoruz. 600W güç çıkışı ile performans seviyesindeki güce susamış sistemler için ideal tercihlerden biri olan Zalman ZM600LX’te, 12V güç çıkışı tek kanaldan sağlanabiliyor. Sıcaklık kontrollü 120 mm fan sayesinde her koşulda en iyi sessizliği garanti eden Zalman ZM600-LX’te, dört adet moleks ve altı adet SATA güç bağlantısı bulunuyor. Grafik kartları içinse iki adet 6+2 güç bağlantısına yer verilmiş durumda. Çift devreli tasarımı ile güç kaynağının verimliliği düzeyi oldukça başarılı bir düzeyde… Kabloların uzunluğunun 500 mm’den daha fazla seviyede olması, full tower yapıda bir kasaya sahip olsanız bile Zalman ZM600-LX’i kolaylıkla kullanabileceğinizi gösteriyor. Güç kaynağında kullanılan kabloların modüler yapıda olması da göz ardı edilmemeli. Bekleme durumunda 1W’tan daha az güç tüketen Zalman ZM600-LX’in yüksek / düşük voltaj, kısa devre ve dalgalanmaya karşı birçok koruması bulunmakta. 600W’lık gücü 140 mm’lik uzunlukta sunmayı başaran Zalman ZM600-LX’in tipik yüklenme sırasındaki verimliliği yüzde 84 gibi başarılı bir seviyede. Yüksek verimlilik sayesinde doğal olarak önemli bir sıcaklık oluşmuyor ve fan gürültüsü hissedilebilir bir düzeye ulaşmıyor. Yapılan ölçümlere göre 600W’lık sürekli bir yüklenme sırasında iç sıcaklık kesinlikle 40 derecenin üzerine çıkmıyor. Olması gerektiği gibi Aktif PFC özelliği var. +3.3V kanalı için 24A, +5V kanalı için 16A, +12V kanalı için 45A güç çıkışı elde edilebiliyor. +12V kanalının tepe değeri ise 48A. Zalman ZM600-LX, özellikle fiyatına göre performansıyla dikkat çeken bir model. Teknik olarak hiçbir özellikten kaçınılmadan, kullanıcılara uzun yıllar güvenle kullanabileceği bir çözüm geliştirilmiş. Güce susamış performans seviyesi; donanımlarınızı en iyi şekilde beslemek için daha “güç”lüsünü aramayın. Güç: 600W Kablo: Modüler Fan: 120 mm Gövde: 140 mm Verimlilik: Yüzde 84 9/10 www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 53 Oyun Berkay KİMSESİZ Metal Gear Solid 5: Ground Zeroes Xbox One’da 720p Olacak Birçok oyunda performans ve grafik konusunda Xbox One’ın bir adım önünde yer alan PlayStation 4 uzun zamandır beklenen Metal Gear Solid:5 Ground Zeroes için de aynısını başardı. Yapımcı firma Konami nihayet Metal Gear Solid 5’in yeni nesil konsollarda ortaya koyduğu saniye başına kare performansını resmi olarak açıkladı. Xbox One ile PlayStation 4 arasındaki fark tahmin edebileceğiniz üzere çözünürlükten ibaret. Konami’ye göre Metal Gear Solid 5: Ground Zeroes Xbox One’da 720p çözünürlüğünde çalışıyor. Diğer tarafından PlayStation 4 için bu değer 1080p çözünürlüğüne işaret ediyor. Xbox One için iyi haber ise oyun 60 FPS yani olması gerektiği gibi mükemmel bir akıcılıkta çalışıyormuş. Aynı durum PlayStation 4 için de geçerliymiş. Bu arada eskinin fenomen konsolları Xbox 360 ve PlayStation 3 arasındaki fark yeni jenerasyona göre neredeyse yok denebilir. Her iki konsolda MGS5’i 720p’de ve 30 FPS’de çalıştırabiliyor. Blizzard’a 60 Dolar Ödediğinizde WoW’da 90 Level Olabiliyorsunuz Görünüşe göre Blizzard Entertainment MMO dünyasının dinazoru World of Warcraft‘tan nasıl daha fazla gelir elde ederim diye planlar yapmaya devam ediyor. Son olarak WoW-Amerika sunucularından duyurulan bir haberde oyuna getirilen yeni bir sistem sayesinde eğer Blizzard firmasına 60 dolarlık ödeme yaparsanız kendileri mevcut karakterinizi anında 90. seviyeye yükseltiyorlar. Aslında bu servisin duyurusu geçen aylarda gerçekleştirilmişti ancak Blizzard fiyatı hakkında herhangi bir açıklama yapmamıştı. Sıradaki genişleme paketi Warlords of Draenor ile birlikte hayata geçecek olan bu servis paket ile beraber kullanıldığında 100 dolar gibi bir masraf çıkaracak. World of Warcraft’da ki mikro ödemeler yalnızca bununla sınırlı değil. Oyunda 30 dolar ödeyerek faction‘ı, 25 dolar ödeyerek ırk ve 10 dolar ödeyerek karakterin ismini değiştirebiliyorsunuz. Bunların yanısıra çeşitli binek hayvanları için de ödeme yapılabiliyor. Kısacası World of Warcraft’ın aylık 15 dolarlık abonelik ücreti aslında bunların yanında oldukça masum duruyor diyebiliriz. BioShock Yapımcısı Kapanıyor Olabilir Irrational Games kurucusu Ken Levine tarafından doğrulanan bilgilere göre şirkette aktif olarak görev alan isimlerden 15’i ilerleyen haftalarda “daha küçük ve daha girişimci” bir şirket olma yolunda işten çıkartılacaklar. Ardından BioShock: Infinite için planlanan yeni DLC yayınlanacak ve sonrasında Irrational Games kepenk indirecek. Tüm bu hamlelerin arkasında sonuna kadar duran Ken Levine için ilerleyen zamanlarda yeni bir oyun stüdyosu kurma planları da yer alıyor. Levine’e göre bu yeni stüdyonun üreteceği oyunlar yalnızca dijital olarak indirebilir olacak ve beraberinde ‘çekirdek’ dediğimiz yalnızca belli oyunları oynamaktan hoşlanan oyuncu kitlesine hitap edecek. Bu küçülme planları elbette beraberinde Take Two gibi bir oyun geliştirme stüdyosu altına çalışma ihtiyacını da doğuracak. Görünüşe göre BioShock serisi de ilerleyen zamanlarda başka isimler tarafından geliştirilmeye devam edecek. 54 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Oyun dünyasından gelişmeler Deep Down’da Yalnızca Bir Erkek Ana Karakter Olacak Forza 5 Satışları 1 Milyon Barajını Geçti Microsoft’un Xbox Wire üzerinden yaptığı duyuruya göre her 3 Xbox One sahibinden biri ünlü yarış oyunu Forza 5’e sahip durumdaymış. Bunun beraberinde 2013’ün sonuna kadar toplamda 3 milyonluk Xbox One satışı gerçekleştirilmiş ve bu süreçte 1 milyon adetlik Forza 5 dağıtımı da yapılmış. Forza 5’den önce bu başarıya ilk Dead Rising 3 ulaşmış ve daha kısa sürede 1 milyonluk barajı aşmıştı. Bu gelişmelerle birlikte Forza 5 artık son 10 yılın en çok satan yarış oyunu haline gelmiş bile. Ancak bu istatistik elbette satın alınan konsolları satılan Forza 5’lere oranlayarak elde edilmiş. Yani Microsoft’un görüşüne göre Forza 5 ilerleyen aylarda Xbox One’ın yeni ülkelerle ulaştırılmasıyla daha devasa satış rakamlarına ulaşacakmış. Kazunori Sugiura yani Deep Down’da yapımcı koltuğunda yer alan isimin yaptığı açıklamalara göre Deep Down hikayesi yalnızca tek bir erkek ana karakter etrafında şekilleniyormuş. Bu açıklama daha önceleri ortaya çıkan oyunda kadın karakter seçeneği yer alacak iddialarını da yalanlamış oldu. Deep Down’da yalnızca bir erkek karakteri kontrol edeceğimiz gibi hikayenin gidişatına göre birçok savaşta bizimle çarpışacak olan yoldaşlarımızın da yardımlarını alacağız. Capcom tarafından yayınlanacak olan Deep Down şuan da henüz hiçbir ülke için piyasaya çıkmış değil. Ancak ilerleyen süreçte önce Avrupa ve Kuzey Amerika sürümlerinin satışa çıkacağı ve daha sonraları deniz aşırı ülkelere ulaştırılacağı konuşuluyor. Goat Simulator Projesi Gerçek Oluyor Steam’de çoğu insan tarafından sevilerek oynanan Sanctum isimli FPS oyununun yapımcıları Coffee Stain Studios ilginç bir oyunu piyasaya çıkarmaya hazırlanıyorlar. Goat Simulator adına sahip bu yapım aslında daha önceleri planda olmayan bir oyunmuş. Sürpriz bir şekilde Game Jam isimli oyun geliştirme etkinliğinde ortaya çıkan Goat Simulator daha sonraları YouTube’da meşhur olunca geliştiriciler hayran taleplerine dayanamayıp oyunu ciddi ciddi geliştirmeye başlamışlar. Goat Simulator’u çekici klan şey elbette nerden geldiği bilinmeyen o keçiden önce kodlanan çılgın fizik motoru olmuş. Çünkü yapımda neredeyse her şeyle etkileşime geçilebiliyor ve onları keçinin fantastik dili yardımıyla kullanabiliyorsunuz. Yapımcı firma oyunu geçtiğimiz haftalarda Steam üzerinden ön siparişe açtı. 10 dolar ödediğiniz takdirde satın alabildiğiniz Goat Simulator için geliştiricilerin tek bir ricası bulunuyor. Onlara göre Goat Simulator komik ancak ciddiye alınmaması gereken bir oyunmuş. Çünkü 2 hafta içerisinde geliştirildiğinden hayli bug yer alıyormuş. O nedenle oyuncuların baltalayıcı yorumlar yazmak yerine oyundan uzak durmalarını söylüyorlar. Bu dürüst geliştiricilerin elinden çıkan Goat Simulator şimdi Steam üzerinden ön sipariş edilebiliyor. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 55 Oyun Berkay KİMSESİZ The Elder Scrolls Online OYUNCULARIN BEKLEDİĞİ BU DEĞİLDİ İlk duyurulduğu zamandan bu yana merakla beklendi, üzerine kurgular yazıldı ve ne kadar başarılı olacağı hakkında konuşuldu. Hatta yapımcı firma bile bu konuda çok iddialıydı. Ancak ne olduysa oyunun betalarının başlamasıyla birlikte aylar öncesinden The Elder Scrolls Online’ın bir efsane yerine sıradan bir MMORPG olduğu duyumlarını almaya başladık. Betaların daha fazla insana ulaşmasıyla birlikte galiba bu konuda hemfikir olduk. Peki ama neden TESO kötü bir MMORPG örneğidir? Oyunun Eleştiri Aldığı Noktalar Bu konuda gayet açık olacağım. Çünkü TESO açık beta aşamasına gelmiş ve çıkışına 1 aydan az zaman kalmış bir yapım. Bu beta sürecinde gördüğümüz birçok şey oyun yayınlandığında da aynı kalacak. Karakterinizi oluşturup oyuna daldığınız ilk anlarda TESO’da bir Elder Scrolls havasını bulabiliyorsunuz. Zindanların kasvetinden karakterlerin yüzündeki soğukluğa kadar bunu hissetmek mümkün. Ancak bu Elder Scrolls havası kısa ve sonraları kayboluyor. TESO’da oynanış şöyle işliyor: NPC ile konuş -> birkaç dakika koş -> bir yaratığı öldür -> geldiğin yolu tekrar koş -> 56 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Ödülü al -> Diğer NPC ile konuş -> birkaç dakika koş -> yaratığı öldür ve geldiğin yolu koşarak ödülünü al. İyi de zaten bir MMORPG oyunu böyle değil mi? Aslında değil. Çoğu MMO’da yapacağınız ana görevlerin yanında yan görevler dediğimiz oynanışı zenginleştiren ve oyuncunun yapıma merak duymasını sağlayan şeyler vardır. TESO’da uzun saatler oynamama rağmen dümdüz görev al - görev ver anlayışından ileri bir şey yoktu. Bu da bir süre sonra oyuncuyu sıkan bir şey. TESO’da zaman görev alıp vermekle geçiyor ve zaten bu yetmezmiş gibi bir de görevlerin arasına büyük mesafeler konulmuş. Haritanın en güneyinden aldığınız bir görev sizi en kuzeye koşturuyor. Öyle her istediğiniz de ışınlanmak da kolay değil çünkü bir nedenden teleport olayı pahalı tutulmuş. Teleport olayının yanında NPC’de satılan at fiyatları da uçuk düzeylerde. Bir nedenden dolayı yapımcılar oyuncunun uzun süre yaya koşup boş yollarda sıkılmasını istemiş. Imperial Edition sürümünde at verilmesi de çok garip! Şaka bir yana bu konuya da bir göz atacağız. TESO’ya dair size ilginç bir şeyden bahsedeyim. Bazen NPC’den aldığınız bir görevde size kuzeye gidip antik bir kalıntıda ki sandığı bulup içindeki eşyayı getirmenizi istiyor. İşin komik tarafı aynı bölgede bu görevi alan 30 kişi olunca sandık başında kuyruğa giriyorsunuz. Çünkü bir kişi sandığı açıp içindekileri boşaltınca sandık yok oluyor ve tekrar spawn olması kaç dakika sürüyor hatırlamıyor bile. Bu haritaya serpiştirilen ve keşfettikçe yeni yetenekler açmanıza yarayan sihirli taşlar içinde geçerli. Bir kişi o taşı aldığında size seyretmesi düşüyor. Bu durum oynanabilirliği olumsuz etkilemiş. Umarım beta sürecinin ardından konuya bir el atarlar. Imperial Edition Sürümü Saçmalık Zenimax Online işin suyunu çıkardı. Bu Imperial Edition sürümünde ki saçmalık da The Elder Scrolls Online incelemesi ne gerçekten? Oyunu satın alıyorsunuz, üstüne her ay ödeyeceğiniz 30 liralık abonelik alıyorsunuz ve bir de şimdi sizden 200 lira daha isteyip bak sana Imperial ırkını açalım diyor. Imperial her lejyona dahil olabilen bir ırk. Yani bir Nord ırkının yanında oyuna başlayabiliyor. Zenimax böylelikle oyuncuları mest eden güzelim Skyrim hikayesini de elleriyle mahvetmiş oluyor. Imperial Edition satın alan kişiye özel bir at da veriyor. Oyunda ki teleport ve at fiyatları neden bu kadar pahalı demeyin. Skyrim’in Düşük Bütçeli Hali Gibi TESO oynadıktan sonra istediğim tek şey Skyrim’e geri dönmekti. Çünkü TESO sanki Skyrim’in düşük bütçeli kırpılmış hali gibi duruyor. Her şeyden biraz eksiltip üstüne çok oyunculu modu eklenmiş sanki. Grafikler her ne kadar idare etsede karakter animasyonları başta olmak üzere diğer her şey de bu ucuzluğu görebiliyorsunuz. The Elder Scrolls Online’da olumlu bulduğum birkaç noktada oldu. Özellikle NPC ve karakter seslendirmeleri özenle hazırlanmış. Oyundaki neredeyse her karakterin başarılı bir seslendirmesi yapılmış. Yapımdaki müzikler gerçekten hoş. Açıp saatlerce dinleyebileceğiniz türden. Bunların dışında çok çeşitli zırh tasarımları var. Birliklerin tarihi ve ırksal özellikleri dikkate alınarak zırh tasarımları buna göre şekillenmiş. Sonuç Beta’dan aldığım izlenimlere göre The Elder Scrolls Online’ın free-to-play yani ücretsiz bir oyun olması gerekiyor. Kesinlikle her ay 30 lira ödemeye değecek bir oyun değil. Açıkçası Zenimax’ın pazarlama politikasına bakarsak tıpkı SWTOR gibi kısa süre sonra F2P olacağını söyleyebiliriz. Hepinize iyi oyunlar, fus ro dah! www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 57 oyun Görkem YILDIRIM SONIC THE HEDGEHOG ZIPLAYARAK VE DÖNEREK CİHAZLARIMIZDA VE KALBİMİZDE YENİDEN YER KAZANIYOR Sonic ve mobil cihazlar arasındaki birlik yeni bir kavram değil. Sega firması uzun süredir üç boyutlu oyunlarla fanatikleri memnun ediyor. En yeni oyunlardan biri olan bu sürüm, oyunun Sega Mega Drive versiyonunu esas alıyor. iOS ve Android sürümleri geliştirilirken bazı yenilikler de eklenmiş. Uzun yıllardır ortada olan ve elden geçen oyun App Store’a daha önce eklendi ama bazı bug’lardan ötürü sıkıntılı günler yaşadı. 2.0 nolu sürümle birlikte yeni bir port devreye girdi ve bu kez orijinal oyundaki deneyim, iyileştirilmiş görseller ve ses gerçek oldu. Menü ekranında beliren nostaljik müzik bazılarını derinden etkileyebilir. Oyuna başladığınızda klasik yapının sürdüğünü göreceksiniz. Platform yapısında çok sayıda engel ve düşmanı aşmanız gerekiyor. Tasarım ve engeller anlamında tek- rarlanan anlar var ama eğlenceli olmasını engellemiyor. Yenilenen versiyonda ciddi ilerlemeler var. Artık geniş ekran formatlı ve 60 fps destekli. Oyunda ilk kez Tails ve Knuckles adlı karakterler de seçilebiliyor. Elbette önce bunları açmak gerekiyor. Atak modunda geçen süreye odaklanıyoruz. Oyun Merkezi desteğiyle arkadaşlarla yarışmak mümkün. Lider panosu ve başarı listesi destekleniyor. Ekranda beliren d-pad ve aksiyon butonlarıyla kontrol sorun değildi ama joystick’e geçince kontrol zorlaştı. Bazı anlarda hayli sabırlı olmak gerekiyor. Çocuklarınıza kendi çocukluğunuzdan kalma bir oyunu göstermek son derece keyifli olsa gerek. Mükemmel olmasa da Sonic’i sevmemize neden olan sebepleri, görünümü ve müzikleri barındırıyor. ★★★★★ •• iPhone+ / iOS 5.0 / 2.99$ / v2.0 •• Android / OS 2.3 / 2.99$ / v1.0.0 CARMAGEDDON BU EĞLENCELİ KLASİK OYUNUN GERİ DÖNÜŞÜYLE TARİHTE YOLCULUK Carmageddon, diğer arabalara ve yayalara çarpmayı konu olan ve ağır küfürler içeren 1990’lı yıllardan kalma dikkat çekici bir oyun. Bu nedenlerden ötürü bazı ülkelerde satışı yasaklandı. Çocuklara vereceğiniz türden bir oyun diyemeyiz. Aslına bakılırsa tanımlamadaki kadar kötü bir oyun değil. Grafikler bundan 17 sene önceki oyunlara aynen uyuyor. Bu nedenle vahşi görüntüler gerçekçi değil karikatürleri andırıyor. Bu retro sınıf eski oyunda fizik etkisi de devreye giriyor. İlk sürümü hatırlayacak kadar yaşlıysanız tekrar şoför koltuğuna geçebiliyor olmak sevindirici gelebilir. 58 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Parmak kontrollerinden direksiyon solda, frenle gaz ise sağda. Çeşitli seviyelere ulaşarak yarış kazanabilirsiniz. Oyunun hedeflerinden biri yarış pistlerinde olabildiğinde hızlı turlamak. Alternatif bir yolsa rakipleri yok etmek için çarpışmak. Kafadan çarpışmalarda ek bonus kazanıyorsunuz. Haliyle aynı zamanda rakipleriniz sizi yarış dışı bırakmaya çalışıyor. Bariyerleri aşıp yol alınca ek süre kazanıyorsunuz ve yayaları ya da inekleri ezerseniz puanınız artıyor. Bunların yola girmesini beklemek zorunda değilsiniz. Direksiyon sizde ve engelleri aşmak kolay. Tümünü öldürerek farklı türden bir galibiyete ulaşabilirsiniz. Şehir merkezinden köylere kadar çok sayıda farklı yarış pisti hazır. Göle düşerseniz mini denizaltı olarak devam edebilirsiniz. Kazalardan sonra araç hasar görüp yavaşlıyor ve tamir için biriken puanları kullanıyorsunuz. Güncellemeden sonra daha tehlikeli olacaksınız. İnsanları ve hayvanları öldürme fikri yanlış gelmiyorsa eğlenceli zaman geçireceksiniz. Hızlı ve bağımlılık yapan klasik oyunun yeniden yapılmış versiyonu. Harika bir seçenek. ★★★★★ •• iPhone+ / iOS 5.1 / 3.99$ / v1.3 •• Android / OS 2.3 / 1.99$ / v1.1.270 Mobil Dünyanın En Eğlenceli Oyunları DINO WALK: CONTINENTAL DRIFT DİNOZORLARIN YAŞADIĞI DÜNYAYI VE DİĞER CANLILARI GÖRÜN Zaman içinde yolculuğa izin veren mobil cihazınızın en güçlü yanlarından biri bilimin seneler boyu elde ettiği bilgileri bir arada sunabiliyor olması. Yazılım geliştiricilerin kullanabileceği son derece fazla bilgi ve kaynak var. İlgi çekici uygulama hazırlamanın püf noktalarından biri farklı yollar izlemek. Dino Walk uygulaması etkileşimli dünya avantajıyla ilgi çekmeyi başardı. Ancak adından beklenen derecede fazla içerik göremediğimiz için beklenenden sönük kalıyor diyebiliriz. Uygulamanın görünümü ve temelde sunduğu yapı başarılı. Kullanıcılar üç boyutlu gezegene yakınlaştırma yapabiliyor, sonradan bilgileri okumak üzere yaratıklar ve bitkilere ait farklı dokunma noktaları ekleyebiliyor. Zaman aralıkları içinde hareket ettiğinizde nesli tükenmiş olan canlıları görebiliyorsunuz. Geriye gittikçe tüm dinozor türleri görülebiliyor. Zaman içinde dünyadaki büyük kütlelerin ne şekilde değiştiğini ve hareket ettiğini görmek heyecan verici. Canlılara özel beliren tek görsel ve kısa açıklama biraz yetersiz kalıyor. Gençler görselleri ve renkli arabirimi beğenebilir ama uygulamanın derinlerine indikçe sınırlamaları fark ediyor olacaklar. Farklı bilgileri sınayan kelime esaslı bir test bile var ama uzun süre meşgul olacağınızı sanmıyoruz. İyi bir başlangıç yapan Dino Walk kısa süre içinde sıkıcı olabiliyor. Dış görünümü başarılı ama harika bir uygulama olmasını sağlayacak derinliğe sahip değil. ★★★★★ •• iPad+ / iOS 3.2 / 2.99$ / v1.0 Bilgi sembolüne tıklayınca tüm nesnelerle ilgili kısa bilgiler görülebiliyor. FROZEN SYNAPSE KLASİK TAKTİKSEL STRATEJİ OYUNUNUN MODERNLEŞTİRİLMİŞ HALİ Frozen Synapse, bariz biçimde detaylı bir strateji oyunu ve sizi düşmanı etkisiz hale getirmeye odaklanmış silahlı kuvvet takımının başına yerleştiriyor. Binalar boyunca ve ardından sıcak temas aşamasında takımınızın saldırı planını her kademesinde detaylı biçimde planlamanız şart. Buradaki sıkıntı, her adımın beş saniyelik bir süreçle sınırlanması. Bu durumda her şansta adamları uygun yere yerleştirebilir ve düşmanları teker teker haklayabilir ya da birer birer görevlendirip zaiyat riskini azaltabilirsiniz. İstediğiniz kadar farklı sayıda taktik deneyebilirsiniz. İşleme geçtiğinizde uyguladığınız planın ne derece faydalı sonuç verdiğini göreceksiniz. İşte bu aşamada durum değişiyor çünkü düşmanlarınız sabit birer beyinsiz mahluk değil ve tehlikeyi engellemek için ellerinden geleni yapmaktalar. Böylece oyun zorlu ve zevkli hale geliyor. Planlarınız tutarsa müthiş bir zevk alabilir ya da aksine sinirden küplere binebilirsiniz. Oyunun fiyatından ciddi bir seçenek olduğunu fark etmediyseniz başta gösterilen eğitici videolardan sonra durumu fark edeceksiniz. Komandaların yönetiminden planlamaya ka- dar çok sayıda öğrenilecek detay var. Oyunla ilgili tek sorun dokunmatik ekranla ilgili olan arabirim çünkü parmaklarınız mani olduğunda hayati derece önemli bilgileri göremeyebilirsiniz. Bunun haricinde eğlenceli ve son derece heyecan verici bir oyun. Kafa patlatma imkanı veren, başarılı biçimde hazırlanmış kaliteli bir stratejik planlama oyunu. ★★★★★ •• iPad / iOS 4.2 / 6.99$ / v1.2 www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 59 oyun COMBO CREW DÖVÜŞMEK VE DÜŞMANLARA SALDIRMAK İÇİN KISAYOLLARI KULLANMA ZAMANI Kimi zaman oyunlarla ilgili en zor mesele kontrolleri ideal seviyeye getirebilmek. Bunlarla ilgili bir sorun olduğunda herşey tepe taklak olabilir ve oyun deneyimi kabusa dönüşebilir. Bu sorunu aşan ve başarılı bir çözüm sunan seçeneklerden biri olan Combo Crew’de çok sayıdaki düşmanı çeşitli ekran kısayolları kullanarak nakavt edebilirsiniz. İlk başta ekranda uygulanması gereken kısayolları anlatan bir rehber sizlere yardımcı oluyor ve böylece rakiplere karşı yapabileceğiniz hareketleri öğreniyorsunuz. Buradaki fikir, en sonda karşınıza çıkacak Mr. Boss’a ulaşana kadar aralıksız olarak dövüşe devam etmek. Basit kısayollar ya da kombo hareketler yaparak sonuca gidebilirsiniz. Ekranda beliren dokunmatik d-pad ile yönetim gerçekleştirirken sıkıntı yaşanmıyor çünkü ekranı kaplayan ya da rahatsız eden mesajlar belirmiyor. Bazı nesneleri toplayıp dükkanları ziyaret işinize yarayacak terfiler elde edebilirsiniz. Bazı dövüş anlarından önce faydasını göreceğiniz son derece gerekli nesneleri almayı ihmal etmemelisiniz. Birden çok oyuncu karakteri ve ilgi çekici görseller sunan oyunda ses efektleri de başarılı. Kimi zaman oyun çöküp kapanabiliyor ama kararlı biçimde devam ettiğinde Combo Crew başarılı bir dövüş oyunu olmayı beceriyor. Eğlenceli ama zorlu bir oyun olmakla birlikte kısayolları esas alan kontrol sistemi harikalar yaratıyor. ★★★★★ •• iPhone+ / iOS 5.1 / 1.99$ / v1.0.4 •• Android / OS 2.2 / 1.99$ / v1.0.5 EMILY IN DARKNESS BU ATMOSFERİK OYUNDA KARANLIK ORTAMLARDA YOLUNUZU BULMALISINIZ Bu oyunu oynamadan önce ekran parlaklığını arttırmanızı ya da ortamdaki ışıkları kapatmanızı öneriyoruz. Ekran parlaklığını arttırmak bataryanızın daha kısa sürede tükenmesine neden olacak ama oyunun başından itibaren kalbiniz güm güm atmaya başladığında bu sorunu pek fazla kafanıza takmayacaksınız. Oyun ilerledikçe neler olacağını merakla beklemeye devam edecek ve kalbinizin hızlı atışını kontrol altına alamayacaksınız. En başta gösterilen tuhaf animasyon sayesinde Emily adlı ormanda yalnız kalmış kızla tanışıyorsunuz ve ardından tanımadık biri aracını park edip kızı başından vuruyor. Kız ölmüyor ama kendini karanlıkta buluyor ve size düşen görev basit kontrolleri ele alarak (bazı ek kontroller oyunda ilerledikçe kullanıcıya sunuluyor) ne olduğunu anlamaya çalışmak. Emily in Darkness oyununda atmosfer hayli iç karartıcı. Karanlık tasarımda yolunuz sadece doğru biçimde 60 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr bakış açısı elde ettiğinizde aydınlanıyor (bu durumda bile hala epey karanlı kalıyor) ve Emily’i doğru yere götürmeye çalışırken duyulan korku etkisi verici müzik sizi sürekli tetikte tutuyor. Emily neden buraya geldi, ne yapmalı, nasıl kurtulur sorularının cevaplarını bulmak size kalıyor. Sıradışı tasarıma ve korkutucu yapıya rağmen Emily oyun sırasında anahtarlar topluyor, kapıları açıyor, tuzaklar kuruyor, nesneleri vuruyor ve diğer karakterlerle etkileşime girerek aklını kaçırmamak için elinden geleni yapıyor. Eski nesil oyunları anımsatan bağımsız bir yapımcının eseri olan oyun hayli özel. Gözlerinizi yorabilecek ve hislerinizi korkuya boğabilecek bir oyun ama devam etmek için kendinizi zor tutuyorsunuz. ★★★★★ •• iPhone / iOS 5.0 / 0.99$ / v1.1 •• Android / OS 1.6 / 0.99$ / v1.1 Mobil Dünyanın En Eğlenceli Oyunları KINGDOM RUSH FRONTIERS HD KULE SAVUNMA OYUNUNUN YENİ BÖLÜMÜ YENİ İÇERİKLE DOLU Plants Vs Zombies oyununun hızlı yükselişi kule savunma oyunlarının yeniden popüler olmasını sağladı. Bu sayede çok sayıda mobil cihaz kullanıcısı bu gruba giren oyunları takip etmeye başladı. Haşere savunma taktiğinde olduğu gibi merkeze ulaşabilecek saldırganları engellemek için okçular, toplar, askerler yerleştirmeye odaklanan oyunda düşmanlara geçit vermemeye odaklanıyorsunuz. Orijinal Kingdom Rush oyununu denediyseniz yeni oyunda ilginizi çekecek çok sayıda benzerlik var. Sekiz yeni özel kule güncellemesi, eğitilerek düşmanları haklamada daha etkili hale gelebilen yerde görevli savaşçılar ve çok daha fazla yenilik bulunuyor. Şu aşamada söyleyebileceğimiz yegane sıkıntı oyunu öğrenmenin hayli uzun sürüyor olması. Oyun hayli zorlu olabiliyor ve en başta doğru kombinasyonu bulana kadar ilk seviyeleri çok kez tekrarlamanız gerekiyor. Buna rağmen elde edilen deneyim zevkli olduğundan şikayet edeceğinizi sanmıyoruz. Aynı zamanda oyunda yer alan özellikleri anlama imkanı veriyor. Can sıkıcı eğitim videolarını izlemek yerine doğrudan seviyeye girmek ve deneyim kazanmak çok daha eğlenceli olsa gerek. Kingdom Rush Frontiers HD başarılı bir strateji oyunu ve ileriyi düşünüp planlama yapan oyuncuları ödüllendiriyor. Orijinal oyunu temel alan dikkat çekici bir yeni bölüm. Daha fazla seçenek ve gelişmiş savunmayla düşmanları durdurma şansı artıyor. ★★★★★ •• iPad / iOS 4.3 / 4.99$ / v1.0 BLIP BLUP RENKLİ VE BAĞIMLILIK YAPICI BULMACALARLA BEYNİNİZİ CANLANDIRIN Basit görünebilir ve başta beliren rehberle can sıkıcı olabilir ama Blip Blup oyununa bir kez kapıldıktan sonra ne derece bağımlılık yapıcı bir bulmaca oyunu olduğunu anlayabilir ve beyninizin canlandığını fark edebilirsiniz. Amaç, birkaç tıklamayla renk dalgalanmaları yaratacak diziler oluşturmak. Doğru renklere tıklarsanız oluşan dalga dizide dışa doğru yayılacak. Yapmanız gereken mümkün olduğunca az tıklamayla olası en geniş dalgalanmaya ulaşmak. Ardından bir sonraki seviyeye geçebilirsiniz. Rehberde temel işlemlerle ilgili bilgiler var. Ardından ikinci pakete geçtiğinizde (toplam dokuz paket var) o aşamaya kadar elde ettiğiniz tüm deneyimi kullanmak, özel blokları ve diğer nesneleri aşmak, her bölümdeki engelleri temizlemek zorundasınız. İlerleme durumunu arkadaşlarla paylaşabilir, diğer cihazlardan oyuna devam edebilirsiniz. Böylece başa dönmek zorunda kalmıyorsunuz. iOS ve Android platformlarında ücretsiz olan lite sürüm de var ama rehberi geçtikten sonra her seviyede reklamlar karşınıza çıkıyor. Kimi zaman son derece rahatsız hale gelen bu reklamları aşmak için ödeme yapmak mümkün. Rehberi geçtikten sonra bu yenilikçi ve bağımlılık yapıcı dokunmatik bulmacayla hayli zorlu engelleri aşmanız gerekecek. ★★★★★ •• iPhone+ / iOS 4.3 / 1.99$ / v1.0.2 •• Android / OS 2.3 / Ücretsiz / v1.0.87 www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 61 OTOPARK Berkay KİMSESİZ Toyota BMW Motorlarını Kullanmaya Başlayacak Geçtiğimiz yılın son aylarına doğru gerçekleştirilen bir tanıtımla tüm dikkatleri üzerine çeken Ferrari 458 Speciale bu zamana kadar neredeyse rakipsizdi. Sınıfının en güçlü süper arabalarından biri haline gelen Ferrari 458 Speciale için McLaren’nin bir cevabı var. Ortaya çıkan raporlara göre McLaren’nin üzerinde çalıştığı yenilenmiş 12C modeli piyasaya çıktığında doğrudan 458 Speciale’in karşısında konumlanacak. Bu gerçekten heyecan verici çünkü iki sınırlı sayıda üretilecek üst sınıf egzotik aracın birbirlerine üstünlük kurmalarını seyretmekten daha güzel ne olabilir? Basına sızdırılan bilgilerde “Hardcore 12C” olarak adlandırılan bu yeni McLaren’nin twin-turbo 3.8 litre V-8 motora sahip olacağı görülüyor. Bu standart 12C’de kullanılan motorla aynı olacak fakat iyileştirilmiş motor özellikleri sayesinde yeni 12C’nin beygir gücü 650 değerlerini görebilecek. Bu bilgiler doğrutulsunda McLaren’nin 458 Speciale karşısında oldukça iyi bir performans ortaya koyacağı söylenebilir. Yenilenmiş 12C’de değişen tek şey beygir gücü olmayacak. Aracın gövdesi iyileştirilmiş aerodinamik özelliklerine sahip olacak bu sayede hava direnci standart 12C’nin daha altında seyredecek. Geliştirilmiş gövde özellikleri beraberinde daha estetik bir görünümü getirecek. Yeni 12C’nin gövde tasarımında yer yer McLaren P1’in çizgilerinden de esinlenilecek. Yeni 12C modelinin ne zaman tanıtılacağı henüz bilinmiyor fakat 2014’ün McLaren için oldukça heyecanlı geçeceği ortada. Yeni Vauxhall Corsa 2014 Ortaya Çıktı Yeni Corsa 2014 ya da Vauxhall Opel’in meşhur Corsa serisini güncellemek için geliyor. 2014 Eylül ayında Paris Motor Show’da tanıtılması planlanan yeni Corsa 2014’ün bu süreçte bazı casus görüntüleri de internete sızdırıldı. Önceki Corsa modeli ile büyük ölçüde aynı gibi dursa da özellikle ön yüzünde ve iç dizaynda köklü değişikliklere gidilmiş. 2014’ün sonlarına doğru piyasaya çıkması beklenen yeni Vauxhall için fiyat aralığı açıklanmış değil ancak büyük bir farkın olmayacağı tahmin ediliyor. Her ne kadar casus görüntülerine karşı kamüfle edilmeye çalışılsa da Corsa 2014’ün şuan ki Corsa modelinden daha alçak ve daha geniş olduğu gözlerden kaçmıyor. Corsa serisi Opel için özellikle Avrupa marketi adına büyük önem taşıyor. Ülkemizde de başarılı satış rakamlarına ulaşan bir model idi. 62 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr Hayallerinizi süsleyen yeni nesil araçlar Yeni Mazda RX-7 250 Beygir Olabilir Dünya genelinde belki de Mazda’nın en çok tanınan serisi RX-7 bu yılı es geçmeyecek gibi. Önce prototip çizimleri ortaya çıkan modelin şimdi de motor özelliklerine dair ilginç bilgilere gelmeye başladı. İddialara göre yeni RX-7’de 250 beygir gücünde yeni bir motor kullanılacak. Ancak ilginç olan bu motorun çalışma prensibinde gizli. Çünkü Mazda yeni RX-7’de Wankel tipinde ki döner pistonlu bir motora yer verecek. Mazda yeni RX-7’nin oldukça hafif bir araç olmasını istiyor. Hafiflik konusuna sonuna kadar odaklanan firma motor seçeneklerini dahi buna göre belirlemiş görünüyor. RX7’nin fiyat bilgisi için de henüz kesin bir bilgi gelmedi ancak Porsche Cayman ile Subaru BRZ arasında bir fiyat aralığının seçileceği tahmin ediliyor. 2015 Aston Martin V8 Vantage N430 Geneva etkinliğinde her zaman olduğu gibi yeni süper araçlarıyla boy gösteren Aston Martin bu kez V8 Vantage N430 modelini basına tanıttı. Aston Martin’nin CC100 modelinden esinlenilerek hazırlanan ve benzer hatlara sahip Vantage N430 bu yeni çizgileriyle 2014’e farklı bir giriş yapacağa benziyor. Vantage N430’nun teknik özelliklerine baktığımızda 0’dan 100 km hıza 4.6 saniyede çıktığını ve beygir gücünün 430 değerlerinde olduğunu görüyoruz. 4.7 litrelik devasa V8 motorunun yer bulduğu aracın son hızı 305 kilometre olarak kaydedilmiş. Şimdilik V8 Vantage N430 için ortaya çıkan bilgiler bunlardan ibaret. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 63 kültür Ezgi UZUN ETKİNLİK AJANDASI 1 Mart Karanlıkta Diyolog Gayrettepe Metro İstasyonu 3 Mart The Human Body Exhibition İstanbul Akvaryum 8 Mart The Blues Brothers TİM Show Center 13 Mart Of Montreal Babylon 16 Mart Shakespeare’in Bütün Eserleri Garajistanbul 19 Mart Allen Hulsey Bronx Pi Sahnesi 23 Mart Tortured Soul Hayal Kahvesi 28 Mart Pentagram Garajistanbul 64 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr KURTALAN EKSPRES Göğe Selam 2 K urtalan Ekspres geçmişten bize kalan en sağlam gruplardan biri. O günlere duyulan özlem, Barış Manço’ya olan sevdamız belkide en güzel bu grupla tazeleniyor. Bahadır Akkuzu’nun vefat etmesiyle birlikte büyük yıkım yaşayan grup, tüm gücünü toplayarak yoluna devam ettmekten geri kalmadı. 2011 yılında çıkardıkları ‘Göğe Selam’ albümü için, kaybedilen büyük değerlerimize yollanan mektup diyebiliriz. Grup her zaman yeni nesil ile eski nesil arasında başarılı bir köprü oldu. Barış Manço’nun “7’den 77’ye” sloganı onlar için anafikirdi. Geçtiğimiz ay yeni çıkan albümleri ‘Göğe Selam2’ ise, elinize aldığınız an hüzünlenmenize yetiyor. Albümde: Bülent Ortaçgil, Emrah Karaca, Duman, Haluk Bilginer, Hayko Cepkin, Murat İlkan, Şevval Sam, Umut Kuzey ve Yavuz Bingöl gibi sağlam sanatçılarla çalışılmış. Yozlaşmış müzik piyasası içerisinde kendi tarzından ödün vermeyen grup, dönem sorunlarına da olabildiğince değinmeye çalışıyor. Çıkış şarkıları olan Hayko Cepkin’in seslendirdiği ‘Maden Ocağı’, albümün ticari amaç gütmediğinin kanıtı. Cem Karaca’dan sonra maden ocaklarında çalışan ve hayatını kaybeden işçiler için yapılan ikinci şarkı. Ayrıca albümde geçmişin asi ‘Nem kaldı’ şarkısını, bir de Haluk Bilginer’den dinlemelisiniz. Grup, Haluk Bilginer’in şarkıyı söylemekten çok yaşattığını söylüyor. Kurtalan Ekspres, son kalemiz Ahmet Güvenç eşliğinde misyonlarını tamamlamaya devam ediyor. Eminiz ki son nefeslerine kadar Barış Manço’yu da, Cem Karaca’yı da yaşatmaya devam edecekler. Gerçek anlamda müzik dinleyememekten yakınıyorsanız albümü hemen almalısınız. Çünkü onlar bizim için var, biz onlar için… Besteler: Aşık Mahsuni, Nazım Hikmet, Barış Manço, Aşık Veysel, Yavuz Çetin, Neşet Ertaş, Cem Karaca. Dinleyin, okuyun, izleyin... SKATERS Manhattan BRUCE SPRINGSTEEN Hıgh Hopes New York sokaklarının retro hali! Sabah kahvesiyle birlikte… Garage rock zamanlarına dönmek isteyenleriniz vardır mutlaka. O günleri yaşatmaya ısrarla devam eden bir grup Skaters. 2014’ün en keyif alacağınız albümlerinden biri. Her şarkısıyla sizi alıp götürüyor ve New York sokaklarında dolaştırıyor. Farklı tarzda gruplar genelde bağımsız müzik şirketleriyle çalışmaya başlasa da, ‘Manhattan’ albümünün Warner Bros.’tan çıkması sevindirici. Büyük şirketlerin ticari kazanç dışında diğer müzik tarzlarına da hala inancı olduğunu gösteriyor. Eğer gitara hasret kaldıysanız, bu albüm tüm hasretinizi giderecek. Enerji dolu şarkılar sizi de bulunduğunuz yerden başka diyarlara götürecek. ‘Miss Teen Massachusetts’ albümde severek dinleyeceğiniz şarkılardan biri. Her melodi özlenen yılları dinleyiciye geri getiriyor. Kısacası Skaters, indie rock severler için mükemmel bir albüm hazırlamış. Açın sesi ve New York sokaklarında dolaşın. ‘High Hopes’ albümü güne güzel başlamanın en kolay yolu. Sert bir kahvenin yanında, bir adet Bruce Springsteen paha biçilemez. ‘Wrecking Ball’ albümüyle beğenileri kazanan sanatçı, yeni albümü ‘High Hopes’un çıkmasıyla da bundan geri kalmıyor. İster neşeli tınıları, isterseniz de soft ritimlerden oluşan sakin şarkı sözlerini dinleyin. Tüm şarkıların duygularınızı tatmin edeceğine eminiz. Bruce yine en doğalından, sade ve kendine özgü bir albüm yapmış. Etgar Keret Yedi Güzel Yıl İsyankar olmamayı en güzel Keret’ten öğreneceksiniz Edebiyat dünyasının genç yıldızlarından olan İsrailli yazar, ‘Yedi Güzel Yıl’ eserinde, çatışma ortasındaki hayatına farklı bir pencereden bakıyor. Hayatının son 7 yılında aldığı notları hikayeleştiren yazar, her zor günün ardındaki ışığı, savaşın ortasındaki çiçeği, kendi kafasındaki karmaşıklığın komedisini mükkemmel bir dille anlatmış. Bu kitabı kara mizahın en güzel örneklerinden kabul edebiliriz. Kitap, hayatın cilvelerini, herkesin başına gelebilecek olayları farklı pencerelerden okuyuca sunuyor. Keret’in bu eserinde kendinizden bir çok şey bulacak, hiç bir sayfasında sıkılmayacaksınız. www.gold.com.tr | Mart 2014 | Goldlife 65 kültür Ezgi UZUN Dinleyin, okuyun, izleyin... İZLEMEDEN GEÇMEYİN SON KALAN GULYABANİ •• Yönetmen: Peter Berg •• Oyuncular: Mark Wahlberg, Eric Bana •• Tür: Aksiyon, Dram, Gerilim Gerçek bir olaydan uyarlanan filmde Red Wing Operasyonu adı verilen bir görevle birlikte dört kişilik Amerikan SEAL ekibi, Taliban lideri Admad Shad’ı ölü ya da diri ele geçirmek için Afganistan’ın Kunar bölgesine gönderilir. Dört kişilik ekipten üçü yaralanır ve geriye bir tek Marcus kalır. •• Yönetmen: Orçun Benli •• Oyuncular: Deniz Uğur, Ceyda Ateş, Melike Öcalan, Didem Balçın, Mustafa Üstündağ •• Tür: Komedi, Korku Dört arkadaş fantastik film senaryosu yazmak için av evine gider. Falcı kadından duydukları Gulyabani hikayesini ilk başta çok önemsemeselerde, başlarına gelen olaylarla onu uyandırdıklarını fark edeceklerdir. Gulyabani, Türk korku sinemasına farklı bir bakış getirmeye çalışıyor. KIŞ MASALI SÜRGÜN İNEK •• Yönetmen: Akiva Goldsman •• Oyuncular: Collin Farrel, Jennifer Connelly, Russel Crowe, Will Smith •• Tür: Dram, Fantastic Birbirinden başarılı oyuncuların bir araya geldiği film, etkileyici senaryosuyla dikkatimizi çekiyor. Hırsızın biri, soymak için girdiği evde güzel bir kadına aşık olur. Kadın hastadır ve adamın kollarında ölecektir. Ama bir mucize olur ve kadın yeniden doğar. Gerisi aşkın mucizesi… •• Yönetmen: Ayhan Özen •• Oyuncular: Hasan Kaçan, Vildan Atasever, Şebnem Söznmez, Cezmi Baskın •• Tür: Komedi 28 Şubat sürecinde bir köyde yaşayan insanların televizyonda izleyip ülkede olan olaylardan endişelenmesi ve ineğin Atatürk büstünü kırmasıyla gelişen komik olaylar dizisini anlatıyor. Son dönemin en iddialı komedilerinden biri olan Sürgün İnek, mutlaka izlenmesi gereken bir film. MAVİ DALGA GÜZEL VE ÇİRKİN •• Yönetmen: Ozan Açıktan •• Oyuncular: Nehir Erdoğan, Tardu Flordun, İlker Kaleli •• Tür: Dram Bir yaz gecesi tekrardan bir araya gelen eski aşıkların kaldığı evde hırsızlık olayı olur ve suç işlenir. Artık üç dostu birbirine bağalayan bir suç vardır. Filmde başlarına gelen olaylar silsilesinin, bu üç insanın hayatını nasıl değiştirebildiğini tüm çıplaklığıyla izliyorsunuz. •• Yönetmen: Cristophe Gans •• Oyuncular: Vincent Cassel, Eduardo Noriega, Lea Seydoux •• Tür: Fantastik, Gerilim, Romantik Disney’in çocuk klasiklerinden olan Güzel ve Çirkin masalının yeni bir uyarlaması olan film, fantastik ve romantik unsurların yanı sıra gerilimide eksik bırakmıyor. Filmin yönetmenliğini ve senaristliğini, daha önce Kurtların Kardeşliği, Sessiz Tepe gibi filmlere imza atmış Christophe Gans üstlenmiş. KÖKSÜZ •• Yönetmen: Deniz Akçay •• Oyuncular: Lale Başar, Ahu Türkpençe, Sekvan Serinkaya •• Tür: Dram Babasının ani ölümüyle dünyası başına yıkılan Feride, kimsesiz kalan ailesinde baba rolünü üstlenmek zorundadır. Genç kadın artık çaresiz annesi ve iki kardeşini kollamak durumundadır. Zamanla üstlendiği bu rol üzerine iyice yapışır ve gerçek anlamda bir ev reisi vazifesi yürütmeye başlar. Ama işler beklediği gibi gitmeyecektir. 66 Goldlife | Mart 2014 | www.gold.com.tr KEMERLERİNİZİ BAĞLAYIN •• Yönetmen: Ferzan Özpetek •• Oyuncular: Kasia Smutniak, Carolina Crescentini, Paola Minaccioni •• Tür: Dram, Komedi Başarılı yönetmen Ferzan Özpetek’in İtalyan yapımı yeni filmi, bir kadın ve iki erkek arasındaki karmaşık aşkı anlatıyor. Genç ve güzel Elena, kendisini iki farklı şekilde seven Antonio ve Fabio arasında bölünüyor.Yaşayacakları sarsıcı bir gelişmeyle ise beklenmedik olaylar oluyor.
Benzer belgeler
Ekim 2014 - Gold.com.tr
Genel Direktör A. Lokman URAL (Sorumlu Müd.): Yayın Ayberk KİMSESİZ Yönetmeni: Yazı İşleri Ceyhun MISIRLIOĞLU Müdürü: Katkıda Görkem YILDIRIM Bulunanlar: Hüseyin ÖNCEL Berkay KİMSESİZ Ezgi UZUN Fin...
DetaylıNisan 2014 - Gold.com.tr
Genel Direktör A. Lokman URAL (Sorumlu Müd.): Yayın Ayberk KİMSESİZ Yönetmeni: Yazı İşleri Ceyhun MISIRLIOĞLU Müdürü: Katkıda Görkem YILDIRIM Bulunanlar: Hüseyin ÖNCEL Berkay KİMSESİZ Ezgi UZUN Fin...
DetaylıHaziran 2014 - Gold.com.tr
Genel Direktör A. Lokman URAL (Sorumlu Müd.): Yayın Ayberk KİMSESİZ Yönetmeni: Yazı İşleri Ceyhun MISIRLIOĞLU Müdürü: Katkıda Görkem YILDIRIM Bulunanlar: Hüseyin ÖNCEL Berkay KİMSESİZ Ezgi UZUN Fin...
DetaylıKasım 2014 - Gold.com.tr
Genel Direktör A. Lokman URAL (Sorumlu Müd.): Yayın Ayberk KİMSESİZ Yönetmeni: Yazı İşleri Ceyhun MISIRLIOĞLU Müdürü: Katkıda Görkem YILDIRIM Bulunanlar: Hüseyin ÖNCEL Berkay KİMSESİZ Ezgi UZUN Fin...
DetaylıEylül 2014 - Gold.com.tr
Genel Direktör A. Lokman URAL (Sorumlu Müd.): Yayın Ayberk KİMSESİZ Yönetmeni: Yazı İşleri Ceyhun MISIRLIOĞLU Müdürü: Katkıda Görkem YILDIRIM Bulunanlar: Hüseyin ÖNCEL Berkay KİMSESİZ Ezgi UZUN Fin...
DetaylıŞubat 2014 - Gold.com.tr
Genel Direktör A. Lokman URAL (Sorumlu Müd.): Yayın Ayberk KİMSESİZ Yönetmeni: Yazı İşleri Ceyhun MISIRLIOĞLU Müdürü: Katkıda Görkem YILDIRIM Bulunanlar: Hüseyin ÖNCEL Berkay KİMSESİZ Ezgi UZUN Fin...
Detaylı