Zootekni Bölümü - U.Ü.Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi
Transkript
Zootekni Bölümü - U.Ü.Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi
TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü 3.9. ZOOTEKNİ BÖLÜMÜ 3.9.1. BİYOMETRİ VE GENETİK ANABİLİM DALI Araştırma Adı : Türkiye Koyun Irklarında Arilesteraz, Seruloplazmin ve Amilaz Tipleri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : U.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu Başkanlığı İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Cengiz ELMACI*, Yasemin ÖNER, Gökselin OĞUZ Yayınlandığı Yer : Hayvansal Üretim, 44(2), 64-68, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada beş koyun ırkına ait toplam 216 örnekte arilesteraz, seruloplazmin ve amilaz tipleri yatay nişasta jel elektroforezi kullanılarak araştırılmıştır. Elde edilen bulgulara göre Türkiye koyun ırklarında ilk kez çalışılan seruloplazmin ve amilaz sistemleri monomorf olarak saptanırken, arilesteraz sisteminde polimorfizm gözlenmiştir. Arilesteraz lokusu bakımından beklenen ve gözlenen değerler arasındaki farklılık ise önemsiz bulunmuştur. Anahtar Kelimeler : Koyun, arilesteraz, seruloplazmin, amilaz Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *elmaci@uludag.edu.tr 494 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü : Holştayn Sığırlarında β-Lactoglobulin Polimorfizmi Araştırmanın Niteliği : Yüksek Lisans Tezi Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : U.Ü.Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu Başkanlığı İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Yasemin ÖNER, Cengiz ELMACI* (Danışman) Yayınlandığı Yer : Indian Vet. J., 82 (11), 1210-1211, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışda Bursa civarında yetiştirilen 284 adet Holştayn sığırında, süt proteinlerinden birisi olan β-Lactoglobulin polimorfizmi araştırılmıştır. Üre nişata-jel elektroforez yöntemi kullanılarak yapılan elektroforetik analiz sonucunda β-LgA ve β-LgB allelerinin frekansları sırayla 0.461±0.0209 ve 0.539±0.0209 olarak hesaplanmıştır. Çalışmada kullanılan populasyonun genetik dengede bulunduğu ve allel frekansları ile genotip frekanslarının holştayn populasyonlarında yapılan diğer çalışmalarla benzer olduğu gözlenmiştir. Anahtar Kelimeler : β-Lactoglobulin, sığır, holştayn Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *elmaci@uludag.edu.tr 495 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü 3.9.2. HAYVAN YETİŞTİRME ANABİLİM DALI Araştırma Adı : Et Tipi Damızlıklarda Yumurta Özgül Ağırlığı ve Anaç Yaşının Kuluçka Özelliklerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN Yayınlandığı Yer : Turk J. Vet. Anim. Science, 25(6), 817–821, 2001 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular: Bu araştırma et tipi damızlıklarda yumurta özgül ağırlığı ve anaç yaşının yumurta ağırlık kaybı, embriyonik ölüm ve çıkış gücü üzerine etkilerinin belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür. Araştırma materyali yumurtalar 34 ve 59 haftalık yaştaki Ross etçi damzılık sürüsünden elde edilmiştir. Yumurtalar özgül ağırlıklarına görer ince kabuklu (<1.080) ve kalın kabuklu (>1.080) olnak üzere iki gruba ayrılmıştır. Özgül ağırlık ve anaç yaşının yumurta ağırlık kaybı, embriyonik ölümler ve çıkış gücü üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Sonuçların değerlendirilmesinde, düşük özgül ağırlığa sahip yumurtalarda daha yüksek ağırlık kaybı, yüksek embriyonik ölüm ve düşük çıkış gücü saptanmıştır. Ayrıca yaşlı sürüde erken ve geç embriyonik ölümlerin artışından dolayı çıkış gücünün daha düşük olduğu saptanmıştır. Damızlık yumurtalarda, kabuk kalitesiinn çıkış gücünü azaltan sürü yaşı kadar önemli bir faktör olduğu belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Et tipi damızlık, yumurta özgül ağırlığı, çıkış gücü, embriyonik ölüm : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 496 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Devekuşu Yumurtalarının Dış ve İç Fiziksel Özellik ve Kimyasal Bileşimleri Üzerine Bir Araştırma Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN Yayınlandığı Yer : IX European Symposium on the Quality of Eggs and Egg Products. 9–12 Eylül 2001, Kuşadası, Türkiye s: 381–386. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada devekuşu yumurtalarının dış ve iç fiziksel özellikleri ve kimyasal bileşimi incelenmiştir. Yumurta uzunluğu, genişliği, kabauk kalınşığı, kabuk ağırlığı ve por sayısı sırasıyla 15.14 cm, 12.42 cm, 0.190 cm, 296.7 g ve 19.80, 17.95 olarak, yumurta ağırlığı 1444.37 g olarak bulunmuştur. Ortalama sarı ağırlığı sarı çapı, sarı yüksekliği, albumin ağırlığı, albumin uzunluğu ve yüksekliği sırasıyla 320.50 g, 12.57 cm, 3.86 cm, 842.21 g, 18.62 cm ve 1.65 cm olarak saptanmıştır. Yumurtada % 22.19 sarı, % 58.31 albumin ve %19.50 kabuk olduğu saptanmıştır. Bu kısımların oranları kurutulduktan sonra %9.89, %6.41 ve %16.57olarak saptanmış, Sarıda %1.66 kül, % 30.87 yağ, %13.99 protein ve 15.00 mg/g koelsterol saptanmıştır. Albuminde %65.00 kül, %0.77 yağ ve %8.04 protein saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Yumurta özellikleri, kimyasal bileşim, devekuşu : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 497 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Kıvırcık Koyunlarında Progesteron ve Farklı Dozda PMSG Kullanımının Kızgınlık Denetimi ve Döl Verimini Arttırma Olanakları Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Mehmet KOYUNCU*, Şebnem KARA UZUN, Leyla ŞENGÜL Yayınlandığı Yer : Turk J Vet Anim Sci., 25, 971-974, 2001 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma kıvırcık koyunların normal aşım mevsiminde (Ekim 1999) progestagen (40 mg FGA) ve 0, 500 ve 700 IU PMSG kullanılarak kızgınlıkların toplulaştırılması ve döl verimini arttırılması amacıyla gerçekleştirilmiştir. Sürüde serbest aşım yapılmış doğumların %76'sı ilk haftada tamamlanmıştır. Farklı hormon dozu uygulanan üç grupta sırasıyla. kuzulama oranı %94.87, %96.66 ve %100.00; tekiz doğum oranı %78.38. %55.18 ve %38,46 (P<0.05 ve P<0.01); çoğul doğum oranı %21.62. %44.82 ve %61.54 (P<0.05 ve P<0.01); döl verimi sayısı %115.38. %153.33 ve %196.15 (P<0,01) ve kuzulama verimi %121.62. %158.62 ve %196.15 (P<0,01) olarak saptanmıştır. Kıvırcık koyunlarında progestagen ve PMSG uygulaması kızgınlıkları etkin bir biçimde toplulaştırmış ve döl verimi önemli ölçüde artmıştır. Anahtar Kelimeler : Progestagen, PMSG. kıvırcık koyun. döl verimi özellikleri Haberleşme Adresi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *koyuncu@uludag.edu.tr 498 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Karacabey Merinosu Koyunlarında Doğum Ağırlığı ve Gebelik Süresine Bazı Çevre Faktörlerinin Etkileri ve Genetik Parametreler Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birim Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) :- Proje Yürütücüsü (leri) : Mehmet KOYUNCU*, Erdoğan TUNCEL, Şebnem KARA UZUN Yayınlandığı Yer : Atatürk Üniv. Ziraat Fak. Derg., 32 (2), 163-167, 2001 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırmada Karacabey Merinosu koyunlarında gebelik süresi 150.97±0.231 gün bulunmuş ve bu süreye yaş ve yıl faktörlerinin etkisi (p<0.01 )’e göre önemli bulunurken doğum tipi ve cinsiyetin etkisi (p<0.05)’e göre önemli bulunmuştur. Doğum ağırlığına alt en küçük kareler ortalaması 4.84±0.115kg.'dır. Doğum ağırlığı üzerine ana yaşının (p<0.05 ve p<0.01) doğum tipi ve cinsiyet faktörlerinin etkisi (p<0.01)’e göre çok önemli bulunmuştur. Doğum ağırlığının kalıtım derecesi 0.23±0.176 olarak hesaplanmıştır. Doğum ağırlığı ve gebelik süresi için hesaplanan tekrarlanma dereceleri ise sırasıyla 0.26±O.079 ve 0.52±O.237 olarak bulunmuştur. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Karacabey merinosu, gebelik süresi, doğum ağırlığı, kalıtım derecesi, tekrarlanma derecesi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *koyuncu@uludag.edu.tr 499 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Japon Bıldırcınlarında (Coturnix coturnix japonica) Yetiştirme Sistemleri ve Yerleşim Sıklığının Gelişme Performansları Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN, Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : Tavukçuluk Araştırma Dergisi, 4(1–2), 29–34, 2002 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Araştırmada kuluçkadan çıkan günlük toplam 528 adet civciv kullanılmıştır. Kafeste ve yerde yetiştirme sistemleri için eşit sayıda civciv erkek ve dişi karışık rasgele ayrılmıştır. Çalışmada yerde ve kafeste yetiştirme sistemlerinde yerleşim sıklığının etkisini belirlemek için 90 cm2/bıldırcın, 180 cm2/bıldırcın ve 270 cm2/bıldırcın taban alan düşecek şekilde düzenlemelere gidilmiştir. Bıldırcın başına düşen taban alanına göre bölmelere sırası ile 48 adet, 24 adet ve 16 adet bıldırcın konmuştur. Araştırmada yetiştirme sistemlerinin canlı ağırlık ve canlı ağırlık artış ortalamaları üzerine etkisi önemsiz bulunmuştur. Yemden yararlanma oranı üzerine etkisi ise 4., 5. ve 6. haftalarda önemlidir (P<0.05). Kafes sisteminde yetiştirilen bıldırcınların yemden yararlanma oranının yerde yetiştirilen bıldırcınlara göre daha iyi olduğu saptanmıştır. Ölüm oranı, karkas ağırlıkları ve karkas randımanı bakımından yetiştirme sistemlerinin etkisi önemsizdir. Yerleşim sıklığının canlı ağırlık ortalamaları üzerine etkisi ise ilk iki hafta dışında önemli bulunmuştur (P<0.01). Yerleşim sıklığının dönem sonu yemden yararlanma oranı üzerine etkisi önemlidir (P<0.01). En iyi yemden yararlanma oranı 90 cm2/bıldırcın sıklığında barındırılan gruplarda saptanmıştır. Karkas ağırlığı üzerine yerleşim sıklığının etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Her bir yetiştirme sisteminde yerleşim sıklığı dikkate alındığında kafes sisteminde 90 ve 180 cm2/bıldırcın grupları, yer sisteminde ise 90 cm2/bıldırcın grubu canlı ağırlık, canlı ağırlık artışı ve yemden yararlanma oranı yönünden daha iyi performans göstermiştir. Anahtar Kelimeler : Japon bıldırcını (Coturnix coturnix japonica), yetiştirme sistemleri, yerleşim sıklığı, gelişme performansı Haberleşme Adresi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa 500 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü e-mail : *aipek@uludag.edu.tr : Devekuşlarında (Struthip camelus) Yumurta Ağırlığının Kuluçka Özellikleri Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN Yayınlandığı Yer : Turk J. Vet. Anim. Science, 26(4), 723–728, 2002 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma devekuşu yumurtalarının kuluçka özellikleri üzerine yumurta ağıorlığının etkilerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yumurta ağırlık sınıflarının (hafif 1200–1400 g, normal 1401–1600 g, ağır >1600 g) çıkış gücü ve kuluçka randımanı üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Çıkış gücü yumurta ağırlık sınıflarına göre sırasıyla %67.74, % 74.42, % 64.28; kuluçka randımanı ise , %43.75, %50.00, %41.86 olarak saptanmıştır. Erken, orta ve geç dönem embriyo ölümleri üzerine de yumurta ağırlığının etkisi önemlidir (P<0.01). Yumurta ağırlık sınıflarına göre erken dönem ölümler, %9.68, %9.30, %10.91, orta dönem ölümler %6.46, %4.65, %7.35, ve geç dönem embriyo ölümleri sırasıyla; %16.12, %11.63, %17.46 olarak belirlenmiştir. Yumurta ağırlıklarının yumurta ağırlık kaybı üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.05). Normal ağırlıktaki yumurtalar %13.94 ağırlık kaybederek optimuma yakın değer göstermiştir. Civciv çıkış ağırlığı üzerine de yumurtas ağırlık sınıfalarının etkisi önemli bulunmuştur (P<0.05). Ağır yumöurtaslarda kuluçka süresi haif ve normal ağırlık sınıfına giren yumurtalara göre daha uzun gerçekleşmiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Devekuşu, yumurta ağırlığı, kuluçka özellikleri : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 501 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Suluk Tipi ve Yüksekliğinin Broiler Performansı Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN, Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : Czech Journal of Animal Science, 11(47), 460–466, 2002 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada suluk tipi ve yüksekliğinin broiler performansı üzerine etkisi incelenmiştir. Çalışmada standart nipel suluk, çanaklı nipel suluk ve askılı suluklar, 3 farklı yükseklikte alçak, orta ve yüksek seviye uygulanmıştır. En düşük canlı ağırlık 42 günlük yaşta 2010.6 g ile nipel suluk grubunda rastlanmıştır. Alçak ve orta seviye nipel suluk gruplarında suluk canlı ağırlık bakımından herhangi bir farklılık saptanmamıştır. Yem tüketimi nipel suluk grubunda çanaklı nipel suluk ve asklı suluk tiplerine göre daha düşük bulumuştur (P<0.01). Kümülatif yem tüketiminin nipel suluk grubunda diğer gruplardan daha düşük olduğu saptanmıştır. Suluk tipi ve yüksekliğinin yemden yaralanma oranı ve ölüm oranı üzerine etkisi bulunmamıştır. Sukluk tipinin altlık nemine ve su sıcaklığına etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). En yüksek altlık nemi ve su sıcaklığı askılı suluk grubunda saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Suluk, altlık nemi, canlı ağırlık, broiler : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 502 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Koçaş Tarım İşletmesi'nde Yetiştirilen Siyah-Alaca Sığırların Süt ve Döl Verimleri Üzerine Bir Araştırma. 1. Süt Verim Özellikleri Araştırmanın Niteliği : Yüksek Lisans Tezi Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Serdar DURU*, Erdoğan TUNCEL (Danışman) Yayınlandığı Yer : Turk J Vet Anim Sci., 26 (1), 97-101, 2002 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Orta Anadolu'da yer alan Koçaş Tarım İşletmesi'nde yetiştirilen Siyah-Alaca sığırların süt verim özelliklerinin belirlenmesinin yanısıra, işletmenin bu özellikler bakımından durumunu da ortaya koyma amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın materyalini bu işletmede yetiştirilen 362 baş ineğin 1988-1995 yılları arasındaki 970 laktasyon kaydı oluşturmuştur. Verilerin değerlendirilmesi Minitab version 9.2 bilgisayar programında yapılmıştır. Alt gruplar arası farklılığın önemlilik testi ise Asgari Önemli Fark (AÖF) yöntemine göre yapılmıştır. Elde edilen genel ortalamalar; laktasyon süresi, laktasyon süt verimi ve 305 günlük süt verimi için sırasıyla; 304,4±1,39 gün, 4966±32,96 kg ve 4784±27,35 kg olarak bulunmuştur. Anahtar Kelimeler : Siyah-Alaca, süt verimi, laktasyon süresi, laktasyon süt verimi, 305 günlük süt verimi Haberleşme Adresi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *sduru@uludag.edu.tr 503 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Koçaş Tarım İşletmesi'nde Yetiştirilen Siyah-Alaca Sığırların Süt ve Döl Verimleri Üzerine Bir Araştırma. 2. Döl Verim Özellikleri Araştırmanın Niteliği : Yüksek Lisans Tezi Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) :- Proje Yürütücüsü (leri) : Serdar DURU*, Erdoğan TUNCEL (Danışman) Yayınlandığı Yer : Turk. J. Vet. Anim. Sci., 26(1), 103-107, 2002 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Araştırma, Koçaş Tarım İşletmesi'nde yetiştirilen Siyah-Alaca sığırların döl verim özelliklerinin belirlenmesinin yanında, işletmenin bu özellikler bakımından durumunu da ortaya koymak amacıyla yapılmıştır.Araştırmanın materyalini işletmede yetiştirilen 362 baş ineğin 1988-1995 yılları arasındaki kayıtları oluşturmuştur.Verilerin istatistiki olarak değerlendirilmesi Minitab version 9.2 bilgisayar programında yapılmıştır. Alt gruplar arası farklılığın önemlilik testi ise Asgari Önemli Fark (AÖF) yöntemine göre yapılmıştır.Elde edilen genel ortalamalar; ilkine damızlıkta kullanma yaşı, ilkine buzağılama yaşı, üreme etkinliği, buzağılama aralığı, gebelik süresi, kuruda kalma süresi, servis periyodu ve gebelik başına tohumlama sayısı için sırasıyla; 18,04±0,10 ay, 27,70±0,11 ay, %96,50±0,32, 12,30±0,05 ay, 276,50±0,17 gün, 65,37±0,78 gün, 93,33±1,57 gün ve 1,33±0,02 olarak bulunmuştur. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Siyah-Alaca, döl verimi, buzağılama aralığı, gebelik süresi, kuruda kalma süresi, servis periyodu, üreme etkinliği : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *sduru@uludag.edu.tr 504 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Merinos Koyunların İthal Etçi Koçlar ile Melezlenmesi Sonucu Elde Edilen F1 ve F2 Genotip Gruplarında Verim Özellikleri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) :- Proje Yürütücüsü (leri) : Mehmet KOYUNCU*, Erdoğan TUNCEL, Şebnem KARA UZUN Yayınlandığı Yer : Atatürk Üniv. Ziraat Fak. Derg., 33 (2), 193-198, 2002 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma Bandırma Koyunculuk Araştırma Enstitüsü'nde yetiştirilen Lincoln, Dorset Down, Hampshire Down, Border Leicester ve Siyah Başlı Alman koçlarının Merinos koyunu ile melezlenmesi sonucu elde edilen Fı genotip gruplarının döl verimi, Fı, F2 genctip gruplarındaki kuzuların büyüme ve yaşama gücü özelliklerini saptamak amacıyla yürütülmüştür. Fı kuzularında genotipin etkisi kuzuların doğum, 60 ve 120. gün ağırlıklarında önemsiz bulunurken, 180.gün ağırlığında önemli varyasyona sebep olmuştur (P<0.05). F2 kuzularında genotip, doğum tipi ve cinsiyetin doğum, 60., 120. ve 180. gün ağırlıklarına etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01 ). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Merinos melezleri, döl verimi, büyüme özellikleri, yaşama gücü : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *koyuncu@uludag.edu.tr 505 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Yumurtacı Damızlıklarda Kuluçkalık Yumurtaların Folluklarda Bakteriyel Bulaşma Düzeyi ve Kuluçka Özelliklerine Paraformaldehit Fümigasyonunun Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : HAS TAVUK ve REFARM Proje Yürütücüsü (leri) : Ümran ŞAHAN*, Mihriban ÜLGEN, Aydın İPEK Yayınlandığı Yer : 11th European Poultry Conference, 06–10 Eylül 2002, Bremen Almanya Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada kuluçkalık ymurtaların kabuktan bakteriyel bulaşma düzeyi için folluklara paraformaldehit uygulaması ile (ASP) formaldehit fumigasyonunun karşılaştırılması ve çıkış gücü, kuluçka randımanı ve civciv kalitesine etkilerinin incelenmesi amacıyla yürütülmüştür. Çalışmada 45 haftalık yaştaki LSL damızlık sürüsünden toplam 14400 yumurta deneme materyali olarak kullanılmıştır. Folluklardan toplanan kontrol grubnu yumurtalara sadece formaldehit fümigasyonu uygulanmıştır. Deneme bölmesindeki folluklara haftada 1 kez olmak üzere 8-9 gr Alphagen Standart Prills (ASP) koyulmuştur. Her bir kontrol ve diğer 2 uygulama grubu için 4800’er adet yumurta kullanılmıştır. ASP uygulanan grupta toplam kabuktaki bakteri sayısı 1.33±0.52 (log10 ±Sx) iken, muamele uygulanmayan grupta 3.25±0.20 oalrak saptanmıştır (P<0.01). ASP uygulanan grupta çıkış gücü yüksek olurken ıskarta civciv oranı düşük bulunmuştur. Embryonik ölüm oranları ASP grubunda diğer gruplara göre oldukça düşük bulunmuştur. Folluklara ASP uygulamasının yumurta kabuğu yüzeyindeki toplam bakteri sayıısnı azaltmada oldukça etkili bir yöntem olduğu ve kuluçka sonunda elde edilen satılabilir civciv sayısını arttırması bakımından oldukça yararlı bir uygulama olduğu belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi damızlık, paraformaldehit : Yumurtacı bakteriyel bulaşma, kuluçka özellikleri fümigasyon, : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *umran@uludag.edu.tr 506 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Yem Kaldırma Süreleri İle Broilerlerde Bazı Kesim ve Karkas Özellikleri Arasındaki İlişki Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Ümran ŞAHAN*, Aydın İPEK, Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : 11th European Poultry Conference, 06–10 Eylül 2002, Bremen Almanya Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma yem kaldırma süreleri ile broilerlerde bazı kesim ve karkas özellikleri arasındaki ilişkiyi incelemek amacıla yürütülmüştür. Kesimden 24 saat önce, 2100–2200 g ağırlığa sahip 150 erkek broiler ve 1950-2050 gr ağırlığa sahip 150 dişi broiler ayrı bölmeye alınmışlardır. Bu ayrılan piliçler her biri 30 erkek 30 dişi içeren 5 ayrı bölmeye ayrılmış ve farklı yem kaldırma periyotları uygulanmıştır. Yemlerin kaldırılmasında kesim zamanı dikkate alınarak 2 şer saat aralıklarla 5 farklı uygulama yapılmıştır. Tüm gruplarda canlı ağırlık yem kaldırma dönemlerinin başında alınmıştır. Piliçler tekrar tartılarak kesim önecesi canlı ağırlıkları kaydedilmiştir. Yem kaldırma süreleri sırasıyla 5, 7, 9, 11 ve 13 saat olarak uygulanmıştır. 5–13 saatlık yem kaldırma dönemi sonunda canlı ağırlık kaybu sırasıyla %2.56 ve %5.10 olarak saptanmıştır. Soğutulmuş kakas ağırlıkları bakımından gruplar arasında farklılık saptanmamıştır. Sonuç olarak kesimden önce 9–13 saatlik yem kaldırma uygulamasının dressing oranını arttırdığı ve bununla birlikte karkasların dışkı ile kirlenmesi önlendiği için daha iyi kalitede ürün sağlaması bakımından oldukça uygun bir yöntem olduğu saptanmıştır. Anahtar Kelimeler : Broiler, yem kaldırma süresi, kesim, karkas özellikleri Haberleşme Adresi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *umran@uludag.edu.tr 507 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Etçi Ana Damızlıklarda (G.P.S.), Anaçların Kuluçkadan Çıkış Mevsimi, Genotip, Anaç Yaşı ve Depolama Süresinin Kuluçka Özelliklerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK* Yayınlandığı Yer : 11th European Poultry Conference, 06–10 Eylül 2002, Bremen Almanya Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, et tipi ana damızlıklarda anaçların kuluçkadan çıkış mevsimi, genotip, anaç yaşı ve depolama süresinin kuluçka özelliklerine etkilerini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Araştırma sonucunda döllülük oranına anaçların kuluçkadan çıkış mevsimi, genotip ve anaç yaşının etkisi önemli (P<0,01), depolama süresinin etkisi ise önemsiz bulunmuştur. Embriyonik ölümler, çıkış gücü ve kuluçka randımanına mevsim, anaç yaşı ve depolama süresinin etkisinin önemli (P<0,01), genotipin etkisinin ise sadece kabuk altı ölümler üzerine etkili olduğu belirlenmiştir (P<0,01). Civciv çıkış ağırlığına mevsimin ve genotipin etkisi önemsiz, anaç yaşı ve depolama süresinin etkisi ise önemli bulunmuştur (P< 0,01). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Et tipi anaç, kuluçka özellikleri, kuluçkadan çıkış mevsimi, anaç yaşı, depolama süresi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 508 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Değişik Zorlamalı Tüy Döküm Yöntemlerinin Yumurtacı Sürülerde Yumurta Verimi ve Kalitesine Olan Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Bilgehan YILMAZ*, Ümran ŞAHAN Yayınlandığı Yer : 11th European Poultry Conference, 06–10 Eylül 2002, Bremen Almanya Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma tüy dökümüne zorlamada kullanılan farklı üç yöntemin 72 haftalık yaştaki kahverengi yumurtacı (Rose Brown) tavukların canlı ağırlık kaybı, yaşama gücü, yumurta verim ve bazı kalite özellikleri üzerine etkilerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmada, üç deneme grubundan birine 7 gün boyunca sadece dane arpa verilmiştir, 2. gruba 6 gün boyunca açlık uygulanmış. Diğer gruba ise, 15000 ppm çinko (ZnO formunda) katkısı yapılmış yem 10 gün süre ile verilmiştir. Zorlanım süresince aydınlatma ve su kısıtlaması yapılmamıştır. Araştırmada incelenen özelliklerden canlı ağırlık ve yumurta kalitesine ait değerler deneme öncesi, %1, %50, pik verim ve dönem sonu olmak üzere 5 ayrı dönemde incelenmiştir. % 1 verim döneminde meydana gelen canlı ağırlık kayıpları, açlık, arpa ve ZnO uygulanan gruplarda sırasıyla % 19.73, % 19.71 ve % 15.32 olarak bulunmuştur. İncelenen dönemlerdeki ortalama canlı ağırlık değerleri arasındaki farklılıklar % 1 verim dönemi (P<0.01) için istatistiksel olarak önemli çıkmıştır. Araştırmada ortalama ölüm oranları arpa yöntemi uygulanan grupta %5.21, açlık yöntemi uygulanan grupta % 6.25 ve ZnO yöntemi uygulanan grupta %3.13 olarak saptanmıştır. Yöntemlerin tümü yumurta verimini kesmede etkili bulunmuştur. Yöntemlerin tavuk gün (hen day) pik verim düzeyleri açlık grubunda %75.47, arpa grubunda %72.04 ve ZnO grubunda %71.28 olarak saptanmıştır. Ortalama tavuk gün (hen day) yumurta verimi değerleri açlık grubunda %61.96, ZnO grubunda %61.55 ve arpa grubunda %59.77 olarak saptanmıştır. Deneme gruplarının yumurta kalite özelliklerinden yumurta ağırlığı, şekil indeksi, kabuk kırılma direnci, kabuk kalınlığı, haugh birimi, ak genişliği, ak uzunluğu, ak yüksekliği, ak indeksi, sarı yüksekliği, sarı çapı ve sarı indeksi değerleri arasındaki farklıklar istatistiksel olarak önemli bulunmamıştır. Dönemlerin yumurta kalite özellikleri üzerine etkisi ise önemli bulunmuştur (P<0.01). Çalışmada incelenen özelliklere uygulanan her üç yönteminde olumlu düzeyde etkili olduğu belirlenmiştir. Bunun yanısıra, uygulamalardan arpa yönteminin tüy dökümü uygulanacak gruplara avantajları yüzünden önerilebileceği sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler : Yumurta, zorlamalı tüy dökümü, yumurta verim ve kalitesi Haberleşme Adresi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa 509 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü e-mail : *bilgehan@uludag.edu.tr : Devekuşu (Struthio Camelus) Yumurtalarında Yükleme Pozisyonuna Bağlı Olarak Çıkış Başarısı Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN Yayınlandığı Yer : World Ostrich Congress, 26–29 September 2002, Warsov, Polanya Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada yükleme pozisyonuna bağlı olarak devekuşu yumurtalarında kuluçka sonuçları değerlendirilmiştir. Bir üretim döneminde elde dilden yumurtalar 7 gün 16°C’de depolanarak, ağırlıkları alınmış ve kuluçka makinelerine yüklenmişlerdir. Yumurtalar 4 farklı yükleme pozisyonunda kuluçkalandırılmışlardır. Bunlar; I – Yatay grup II- Dikey grup III- 2 hafta yatay daha sonra 4 hafta dikey grup, IV – 5 hafta yatay ve 1 hafta dikey grup. Inkubasyon pozisyonunun yumurtalardan çıkış başarısı üzerine etkisi öenmli bulunmuştur (P<0.01). En yüksek çıkış gücü III. grupta 2 hafta yatay daha sonra 4 hafta dikey (%72.22) ve II. grupta dikey (%39) pozisyonda inkubasyon uygulanan gruplarda saptanmıştır. Buna karşın; en düşük çıkış gücü I. grupta (%56.36) ve IV. grupta (%58.18) saptanmıştır. Geç dönem embryonik ölümlerin çoğu malpozisyondan kaynaklanmıştır, en fazla oranda I. (%62.50) ve IV. (%57.14) grupta saptanmıştır. Yumurtaların dikey pozisyonda inkube edilmesi inkubatorden tam randımanlı yararlanma açısından en pratik uygulamadır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Devekuşu yumurtası, yükleme pozisyonu, çıkış gücü : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 510 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Herik Irkı Koyunların Yapağılarının Halı Tipi Yapağı Özelliklerine Göre Değerlendirilmesi Araştırmanın Niteliği : Yüksek Lisans Tezi Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) :- Proje Yürütücüsü (leri) : Şebnem KARA UZUN*, Erdoğan TUNCEL (Danışman) Yayınlandığı Yer : III. Ulusal Zootekni Kongresi.14-16 Ekim 2002, Ankara Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma Herik ırkı erkek toklu yapağılarının halı tipi yapağı özelliklerine göre değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın materyalini Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesinde besiye alınan 35 baş Herik ırkı erkek toklu oluşturmuştur. Araştırmada yapağı verim özelliklerinin yanı sıra kırkım sonu canlı ağırlığı ve çeşitli vücut ölçüleri de belirlenmiştir. Herik ırkı erkek toklularda kırkım sonu canlı ağırlık, cidago yüksekliği, vücut uzunluğu, göğüs derinliği, göğüs çevresi, ön incik çevresi sırasıyla; 56.46 kg, 65.11 cm, 64.14 cm, 29.97 cm, 88.53 cm, 8.45 cm olarak bulunmuştur. Kirli yapağı verimi, lif inceliği, sortiman, lüle uzunluğu, gerçek lif uzunluğu, medullalı ve heterotip kıl oranı, gerçek kıl oranı, kemp kıl oranı, elastikiyet, mukavemet, yapağı randımanı sırasıyla; 2.45 kg, 43.60 mikron, D-E, 14.71 cm, 16.61 cm, %18.86, %44.01, %37.13, 40.59 gr, %53.78, %58.88 olarak saptanmıştır. Halı endüstrisinde önemli olan 10-70 mikron arasındaki elyaf oranı %89.30’dur. Bu değer söz konusu yapağıların ideal olmamakla birlikte halı sanayinde kullanılabileceğini ortaya çıkarmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Herik, halı yapağısı, yapağı özellikleri : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *mercan@uludag.edu.tr 511 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Devekuşu (Struthio camelus) Yumurtalarında Depolama Sıcaklığı ve Pozisyonunun Embriyonik Ölümler Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Ümran ŞAHAN*, Aydın İPEK, Bilgehan YILMAZ : South African Journal of Animal Science, 33(1),38–42, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada devekuşu yumurtalarında embriyonik ölümler üzerine depolama sıcaklığı ve depolama pozisyonunun etkisini belirlemek amacıyla iki deneme yürütülmüştür. Denemede toplam 229 adet devekuşu yumurtası kullanılmıştır. Embriyo ölümleri üzerine depo sıcaklığının etkisinin önemli olduğu belirlenmiştir (P<0.05). Embriyonik ölümler toplamı 16, 21 ve 25 °C’de depolanma sıcaklığında sırasıyla; %28.6, %32.0, %42.9 olarak bulunmuştur. Depolama pozisyonlarının embriyonik ölümler üzerine etkisi önemsiz bulunmuştur Depolama pozisyonuna bağlı olarak embiryonik ölümler uzun eksen yatay, hava boşluğu yukarıda dikey, hava boşluğu aşağıda dikey pozisyonda depolanan yumurtalarda sırasıyla %25.8, %26.7, %24.1 olarak bulunmuştur. Yayınlandığı Yer Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Devekuşu, kuluçka, depolama pozisyonu, sıcaklık, embriyonik ölüm : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *umran@uludag.edu.tr 512 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Devekuşlarında Bazı Yumurta Özelliklerinin Ağırlık Kaybı ve Çıkış Gücü Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Ümran ŞAHAN*, Özge ALTAN, Aydın İPEK ve Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : British Poultry Science Journal, 44 (3), 380–385, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma devekuşlarında bazı yumurta özelliklerini incelemek, kabuk kalınlığı ile kabuk porozitesinin kuluçkadaki su kaybı ve çıkış gücü üzerine etkisini incelemek amacıyla yürütülmüştür. Kabuk kalınlığı ile çıkış gücü arasında ilişki saptanmamıştır. Bununla birlikte; düşük kabuk kalınlığına sahip yumurtalarda yumurta ağırlık kaybı(%13.03), orta kalınlıktaki yumurtalarda (%11.22) ve kalın kabuklu yumurtalarda (%10.36) olarak saptanmıştır (P<0.0001). Kabuk kalınlığı ile yumurta ağırlık kaybı arasında negatif bir ilişki saptanmıştır (r = -0.65, P<0.0001). Yumurta kabuğu por yoğunluğu ile çıkış gücü arasında önemli bir ilişki saptanmıştır (P<0.0001). Por yoğunluğu ile yumurta ağırlık kaybı arasında pozitif bir ilişki saptanmıştır (r=0.63, P<0.0001). Ortalama kabuk su buharı geçirgenliği (G) değeri ve kabuk geçirgenlik katsayısı (k) sırasıyla 87.77±4.21 mg H2O gün -1 Torr -1, 2.44 olarak saptanmıştır (n=15). Sonuç olarak inkubator neminin %25ten aşağıda olması istenilen ağırlık kaybını sağlamak bakımından gereklidir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Devekulu yumurtası, ağırlık kaybı, kabuk su buharı geçirgenliği, çıkış gücü : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *umran@uludag.edu.tr 513 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Devekuşu Yumurtalarının Yapay İnkubasyonu Sırasında Son Dönem Embryonik Ölümler Üzerine Bir Araştırma Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Ümran ŞAHAN* Yayınlandığı Yer : Indian Veterinary Journal, 80, 1002–1005, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada çıkış yapamayan yumurtalarda kabukaltı ölümlerin başlıca ödem ve malpozisyon semptomlarından kaynaklandığı saptanmıştır. Çıkış yapamayan 72 embriyonun 56’sı (%77.77) ödemden, 72 embriyonun 26’sı (%36.11) malpozisyondan kaynaklanmıştır. Diğer semptomların oranı ise %10 oranında olduğu saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Devekuşu, embriyonik ölüm, yapay inkubasyon : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *umran@uludag.edu.tr 514 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Farklı Kuluçka Sıcaklıklarının Devekuşu (Struthio camelus) Yumurtalarında Performans Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN, Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : Czech J. Animal Science, 48 (7), 271-274, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma farklı kuluçka sıcaklıklarının devekuşu (Struthio camelus) yumurtalarında performans üzerine etkisini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Toplam 282 adet yumurta 1 hafta aralıklarla toplam 12 defa, 3 farklı sıcaklık (36.0, 36.6 ve 37.2 °C) uygulanarak tam otomatik, programlanabilir kuluçka makinelerine yüklenmiştir. Uygulanan farklı sıcaklık değerleri çıkış güc ünü, embryonik ölüm oranını ve kuluçka süresini etkilemiştir (P<0.01). Sıcaklık derecesinin artışı ile yumurta ağırlık kaybı artmıştır (P<0.05). Erken ve geç dönem embriyonik ölüm oranları yüksek sıcaklıklarda önemli düzeyde yükske bulunmuştur (P<0.01). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : İnkubasyon, sıcaklık, devekuşu (Struthio camelus) : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 515 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Karacabey Merinosu Koyunlarda Gebelik Süresine Bazı Çevre Faktörlerinin Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Mehmet KOYUNCU*, Serdar DURU Yayınlandığı Yer : Ulud. Üniv. Zir. Fak. Derg., 17 (2), 137-143, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Marmara Hayvancılık Araştırma Enstitüsündeki Karacabey Merinosu koyunların 19982000 yılları arasındaki doğumlarına ait 1316 veri analiz edilmiştir. Gebelik süresi ortalaması 150.97 ± 0.054 gün olmuştur. Gebelik süresi yıl, kuzu cinsiyeti, ana yaşı (P<0.01) ve doğum tipi (P<0.05) tarafından istatistiki olarak önemli düzeyde etkilenmiştir. Doğum ağırlığı ile gebelik süresi arasındaki fenotipik korelasyon katsayısı 0.077 ± 0.028 olarak bulunmuştur (P<0.05). Anahtar Kelimeler : Koyun, Karacabey Merinosu, gebelik süresi Haberleşme Adresi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *koyuncu@uludag.edu.tr 516 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Siyah Alaca Sığırlarda Kuruda Kalma Süresi, Servis Periyodu ve İlkine Buzağılama Yaşı ile Bazı Süt Verim Özellikleri Arasındaki İlişkiler Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Mehmet KOYUNCU*, Serdar DURU Yayınlandığı Yer : Ulud. Üniv. Zir. Fak. Derg., 18(1), 69-79, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, kuruda kalma süresi, servis periyodu ve ilkine buzağılama yaşının laktasyon süresi, 305 gün süt verimi ve laktasyon süt verimine etkisini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın materyalini Koçaş Tarım İşletmesi’nde 1988-1995 yılları arasında yetiştirilen Siyah Alaca ineklere ait 959 laktasyon kaydı oluşturmuştur. Servis periyodunun incelenen süt verim özelliklerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). İlkine buzağılama yaşının 305 gün ve laktasyon süt verimine etkisi önemli bulunmuş (P<0.01), kuruda kalma süresi bu üç özelliğe önemli bir etki yapmamıştır. Servis periyodu ile laktasyon süresi, 305 gün süt verimi ve laktasyon süt verimi arasındaki korelasyonlar sırasıyla; 0.866±0.016, 0.148±0.032 ve 0.377±0.30 olarak bulunmuştur (P<0.001). Ayrıca ilkine buzağılama yaşı ile laktasyon süt verimi arasında -0.390±0.029 düzeyinde bir korelasyon saptanmıştır (P<0.01). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Siyah Alaca, servis periyodu, kuruda kalma süresi, süt verimi, fenotipik korelasyonlar : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *koyuncu@uludag.edu.tr 517 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Japon Bıldırcınlarında (Coturnix coturnix japonica) Canlı Ağırlık, Erkek Dişi Oranı ve Anaç Yaşının Yumurta Ağırlığı ve Kuluçka Sonuçlarına Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN, Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : South African Journal of Animal Science, 34 (2), 130–134, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma Japon Bıldırcınlarında canlı ağırlık, erkek dişi oranı ve anaç yaşının yumurta ağırlığı ve kuluçka sonuçları üzerine etkisini ortaya koymak amacıyla yürütülmüştür. Araştırmada 6 haftalık dişi bıldırcınlar ağırlıklarına göre üç gruba ayrılmışlardır. Gruplar hafif (170-200g), orta (201-230g) ve ağır (>230g) olarak sınıflandırılmıştır. Bu gruplarla eşleştirilecek erkek bıldırcınların ise 200–220 g arasında canlı ağırlıkta olanları seçilmiştir. Gruplar çok katlı besi kafeslerine erkek ve dişi oranları 1:1, 1:2, 1:3, 1:4, 1:5 olmak üzere yerleştirilmişlerdir. Çalışmada canlı ağırlığın ve anaç yaşının yumurta ağırlığı üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Canlı ağırlığı hafif olan gurupta orta ve ağır gruptaki bıldırcınlardan elde edilen yumurtalara göre daha düşük yumurta ağırlığı saptanmıştır. Anaç yaşının artışına bağlı olarak yumurta ağırlığı artış göstermiştir. Canlı ağırlığın, erkek dişi oranının ve anaç yaşının döllülük ve çıkış gücü üzerine etkisi önemlidir (P<0.01). Döllülük oranı canlı ağırlığın artışına bağlı olarak artmıştır. En yüksek döllülük oranı erkek dişi oranı 1:2, 1:3 olan gruplarda saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Japon bıldırcını, canlı ağırlık, anaç yaşı, erkek dişi oranı, döllülük : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 518 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Broiler Damızlık Yumurtalara In ovo Askorbik Asit ve Glukoz İnjeksiyonunun Çıkış Gücü ve Civciv Ağırlığına Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : BANVİT A.Ş. Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN, Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : Archiv Für Geflügelkunde, 68 (3), 132-135, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma broiler damızlık yumurtalara ısı stresini önlemek amacıyla inovo askorbik asit ve glukoz injeksiyon uygulamalarının çıkış gücü ve civciv ağırlığına etkisi belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Deneme 1’de inkubasyonun 13. gününde canlı embryolara inovo olarak şu uygulamalar yapılmıştır: 1- injeksiyon uygulanmayan (kontrol); 2- 0.5 ml tuzlu solusyonla injeksiyon uygulaması, 3- 1,3,5 ve 7 mg askorbik asit içeren 0.5 ml tuzlu solusyonla injeksiyon uygulaması. Deneme 2’de çıkımdan önce 18. günde yumurtalara değişik miktarlarda glukoz konsantrasyonu uygulanması. Bu amaçla; 1- injeksiyon uygulanmayan (kontrol); 2- deionize 0.5 ml steril su ile injeksiyon uygulaması, 3- 5,10 ve 15 mg glukoz içeren 0.5 ml deionize steril su ile injeksiyon. AA uygulamasının çıkış gücüne etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). En yüksek çıkış gücü değeri 3 mg AA solusyonu içeren grupta saptanmıştır. Glukoz injeksiyonunun çıkış gücü ve civciv ağırlığı üzerine herhangi bir etkisi saptanmamıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : In ovo injeksiyon, askorbik asit, glukoz, broiler damızlık yumurta, çıkış gücü : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 519 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Devekuşu (Struthio camelus) Yumurtalarında Depolama Süresinin Kuluçka Sonuçları Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Ümran ŞAHAN*, Aydın İPEK, Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : Archiv Für Geflügelkunde, 68 (4), 187–190, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma devekuşu (Struthio camelus) yumurtalarında ön depolama süresinin kuluçka sonuçları üzerine etkisini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Toplam 210 devekuşu yumurtası 18 °Cde 1–2 gün, 3-4 gün, 5-6 gün, 7-8 gün ve 9-10 gün depolanmışlardır. Depolama süresinin çıkış güüc üzerine tkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). En yüksek çıkış gücü 7 günden daha az süre depolanan yumurtalarda saptanmıştır. Depolama sürelerine göre çıkış gücü değerleri sırasıyla; %71.42, 72.41, 70.37, 65.38 ve 60.71 olarak saptanmıştır. Erken dönem embriyonik ölüm oranları %10.71, 10.34, 11.11, 15.38, 17.85; P<0.01 ve geç dönem embriyonik ölüm oranları %14.28, 13.79, 14.81, 15.38 ve 17.85; P<0.01 olarak saptanmıştır. Depolama süresi uzadıkça yumurta ağırlık kaybı oranı artmıştır (P<0.05). Çıkıştaki cibvciv ağırlığı üzerine depolama süresinin etkisi önemli bulunmuştur (P< 0.05). 7 Günden fazla depolanan yumurtalarda civciv çıkış ağırlığı azalma eğiliminde olduğu saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Devekuşu yumurtası, depolama inkubasyon süresi, civciv ağırlığı süresi, çıkış gücü, : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *umran@uludag.edu.tr 520 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Devekuşu Yetiştiriciliğinde Damızlık Yaşı ve Yumurtlama Sezonunun Yumurta Verimi ve Kuluçka Sonuçları Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN Yayınlandığı Yer : British Poultry Science, 45 (5), 1–5, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma yaş ve yetiştirme sezonunun 1998–2002 yılları arasında 10 devekuşu ailesine ait yumurta verimi ve kuluçka sonuçları üzerine etkisini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Yetiştirme sezonunun dişi başına yumurtalanan yumurta sayısı, ortalama yumurta ağırlığı, yumurtlama dönemi uzunluğu üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Dişi başına yumurtlanan yumurta sayısı 1. yetiştirme sezonunda 25 iken, 5. yetiştirme sezonunda 57 olarak saptanmıştır. Yumurtlama dönemi uzunluğu 1. yetiştirme sezonunda 169 gün iken, 5. yetiştirme sezonunda 210 olarak saptanmıştır. Yetiştirme sezonunun çıkış gücü üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Yetiştirme sezonunun çıkış gücü, çıkımdaki civciv ağırlığı, kuluçka randımanı, döllülük oranı, malpozisyon embriyo, deforme civciv sayısı ve çıkımda yardım edilen civciv sayısı üzerine önemli etkisi saptanmıştır (P<0.01). Bu veriler her yetiştirme saezonu ile daha da artmıştır. Yumurta ağırlık kaybı ve inkubasyon süresi yetiştirme sezonundan etkilenmemiştir. Çıkış gücü 1. yetiştirme sezonunda %64.3, 5. yetiştirme sezonunda %73.1 olarak saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Devekuşu, yaş, yetiştirme sezonu, yumurta verimi, kuluçka : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 521 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Japon Bıldırcınlarında (Coturnix coturnix japonica) Çıkış Ağırlığının Gelişme ve Yumurta Verim Özelliklerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN, Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : Archiv Für Geflügelkunde, 68 (6), 280–283, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Çıkış ağırlıklarına göre Japon bıldırcınları 3 guruba ayrılmıştır (1.grup 5.5–6.2 g; 2.grup 6.3–7.0 g ve 3.grup 7.1–7.8 g). Büyütme döneminde çıkış ağırlık gruplarının canlı ağırlık ve canlı ağırlık artış ortalamaları yem tüketimi ve yemden yararlanma oranları üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Ölüm oranı üzerine civciv çıkış ağırlık gruplarının etkisi ise önemsizdir. Büyütme dönemi sonunda (5. hafta) her bir ağırlık gurubundaki dişi bıldırcınlar yumurtlama kafeslerine yerleştirilmişlerdir. Civciv çıkış ağırlığının cinsel olgunluk yaşı ve eşeysel olgunluk ağırlık ortalamaları üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01).Deneme gruplarındaki cinsel olgunluk yaşı 1., 2. ve 3. grupta sırasıyla 43.6, 42.0, 41.6 gün olarak, cinsel olgunluk ağırlığı da aynı sıra ile sırasıyla 181.4± 5.12, 194.7±5.68 , 203.4±6.94 g olarak saptanmıştır. Deneme grupları arasında 8. haftadan başlayarak 24.haftaya kadar belirlenen yumurta verimleri ve yumurta ağırlık ortalamaları bakımından farklılıklar önemli bulunmuştur (P<0.05; P<0.01). İncelenen bütün haftalarda en yüksek yumurta verimi ve yumurta ağırlık ortalaması çıkış ağırlığı en yüksek olan gruptaki bıldırcınlarda elde edilmiştir. Anahtar Kelimeler : Japon bıldırcını, çıkış ağırlığı, canlı ağırlık, yumurta verimi Haberleşme Adresi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 522 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Broiler Damızlıklarda Folluk Yüksekliğinin Temiz Folluk Yumurtası ve Yer Yumurtası Oranına Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Hastavuk A.Ş. Proje Yürütücüsü (leri) : Ümran ŞAHAN*, Aydın İPEK, Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : XXII World’s Poultry Congress, Istanbul, Türkiye, 8–13 Haziran, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma broiler damızlıklarda folluk yüksekliğinin temiz folluk yumurtası ve yer yumurtası oranına etkisini elirlemek amacıyla yürütülmüştür. Damızlık kümes her bir bölmede 4000 broiler olacak şekilde 2 bölmeye ayrılmıştır. Her bir bölme yerden yükseklikleri 40 ve 50 cm olan iki katlı toplam 840 yumurtlama bölmeli galvenize metal folluklarla donatılmıştır. Kuşların bölmelere alışması için 2gün beklenmiştir. Daha sonraki 7 gün boyunca folluklardaki yumurtalar ve yer yumurtalaraı tek tek kaydedilmiştir. Sırasıyla 40 ve 50 cm yükseklikteki folluk bölmeleri başına ortalama 4.13 ve 4.27 yumurta yumurtlanmıştır (P<0.05). En fazla yumurta 50 c yüksekliğindeki folluk bölmesinin alt katına (4.54) ve 40 cm yüksekliğindeki folluğun üst katına (4.22) yumurtlanmıştır (P<0.01). Folluk yüksekliği arttıkça yer yumurtası görülme sıklığı artmıştır (P<0.01). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Folluk yükskeliği, broiler damızlık, temiz folluk yumurtası, yer yumurtası : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *umran@uludag.edu.tr 523 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Japon Bıldırcınlarında Yaşın Yumurta Kalite Özelliklerine ve Kuluçka Sonuçlarına Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN, Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : XXII World’s Poultry Congress, Istanbul, Türkiye, 8–13 Haziran, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma Japon bıldırcınlarında yaşın yumurta kalite özelliklerine ve kuluçka sonuçlarına etkisini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Denemede 300 bıldırcın kullanılmıştır. Bıldırcınların yaşlarına göre 11, 15 ve 19 haftalık yaşlarda yumurtalar toplanarak iç ve dış kalite özellikleri belirlenmiştir. Yumurtalar rastgele seçilerek yumurta ağırlığı, yumurta uzunluk ve genişliği, şekil indeksi, sarı ağırlığı, ak ağırlığı, kabuk ağırlığı, kabuk kalınlığı, özgül ağırlık ve ak pH belirlenmiştir. Yaş ile birlikte yumurta ağırlığı, şekil indeksi, özgül ağırlık, ak pH, sarı ve ak ağırlığı ve kabuk kalınlığı artmıştır. Yaş ile yumurta ağırlığı, yumurta uzunluğu, şekil indeksi, sarı ağırlığı, ak ağırlığı, kabuk kalınlığı, kabuk ağırlığı ve özgül ağırlık değerleriinn değişimi önemli bulunmuştur (P<0.01). Anahtar Kelimeler : Yaş, yumurta kabuk kalitesi, yumurta ağırlığı, bıldırcın Haberleşme Adresi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 524 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Çevirme Sıklığının Devekuşu Yumurtalarının Kuluçka Sonuçları Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ümran ŞAHAN, Bilgehan YILMAZ Yayınlandığı Yer : XXII World’s Poultry Congress, Istanbul, Türkiye, 8–13 Haziran, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma devekuşu yumurtalarının kuluçka sonuçları üzerine çevirme sıklığının etkisini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Araştırmada 102 adet damızlık devekuşu yumurtası kullanılmıştır. Bir hafta süre ile damızlık sürüden toplanan yumurtalar 13–18 °C depoda bir hafta süre ile depolandıktan sonra eşit olarak rasgele ayrılarak iki farklı makineye yüklenmişlerdir. Çevirme sıklığının etkisini belirleyebilmek için makinelerden biri günde 24 kez çevirmeye diğer makine ise günde 8 kez çevirmeye programlanmıştır. Araştırmada kullanılan kuluçka makineleri tam otomatik programlanabilir makineler olduklarından kuluçka içi çevre koşulları her iki makine için eşit tutulmaya çalışılmıştır. Bu şekilde her bir makineye 4 hafta süre ile yumurtalar yüklenmiştir. Araştırma sonucunda çevirme sıklığının çıkış gücü üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.05). Çıkış gücü günde 24 kez çevrilen yumurtalarda %70.6, günde 8 kez çevrilen yumurtalarda %65.7 gerçekleşmiştir. Kuluçka randımanı üzerine de çevirme sıklığının etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Bu değerler sırasıyla %48.0 ve %44.2 olarak belirlenmiştir. Çevirme sıklığının erken ve orta dönem embriyo ölümleri üzerine etkisi önemsiz bulunur iken geç dönem embriyo ölümleri üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Günde 8 kez çevrilen yumurtalarda geç dönem embriyo ölümler daha yüksek belirlenmiştir. Çevirme sıklığının yumurta ağırlık kaybı, civciv çıkış ve kuluçka süresi üzerine etkisi önemsiz bulunmuştur. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Devekuşu (Struthio camelus), çevirme sıklığı, kuluçka özellikleri : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 525 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Devekuşlarında (Struthio Camelus) Benzer Ağırlık Grubunda ve Karma Ağırlık Grubunda Büyütmenin Büyüme Performansı ve Yaşama Gücü Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Ümran ŞAHAN*, Aydın İPEK Yayınlandığı Yer : XXII World’s Poultry Congress, Istanbul, Türkiye, 8–13 Haziran, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada 3 aylık yaş dönemine kadar devekuşlarını (Struthio Camelus) benzer ağırlık grubunda ve karma ağırlık grubunda büyütmenin büyüme performansı ve yaşama gücü üzerine etkisini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Çıkımdam 1 gün sonra 28 civciv tartılarak, 2 deneme grubuna ayrılmıştır. 14 civciv 950 – 1080 gr arası canlı ağırlıktakiler benzer ağırlık grubunu oluşturmuştur, diğer kalanlar 730 – 1190 g canlı ağırlıktakiler ise karma ağırlık grubunu oluşturmuştur. Civcivler 2., 10.,28., 42., 56., 70. ve 84. günlerde tartılmışlardır. Karma gruptaki civcvilerde gelişim benzer gruptakilerden daha yavaş olmuştur. Deneme sonunda benzer ağırlık grubundaki civcivlerin canlı ağırlığı 13.888 g, karma ağırlık grubundaki civcivler ise 11.862 g olarak saptanmıştır (P<0.05). Aynı sıra ile büyüme oranı 157.20 g/gün, 133.30 g/gün ve yaşama gücü %85.71, % 57.14 (P<0.05) olarak saptanmıştır. Anahtar Kelimeler : Devekuşu, civciv, ayırma, büyüme oranı, yaşama gücü Haberleşme Adresi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *umran@uludag.edu.tr 526 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : İntensif ve Ektansif Koşullarda Yetiştirilen Sülünlerden Elde Edilen Yumurtalarda Kuluçka Sonuçlarının Karşılaştırılması Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Karacabey Sülün Yetiştirme İstasyonu Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : XXII World’s Poultry Congress, Istanbul, Türkiye, 8–13 Haziran, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma intensif ve ektansif koşullarda yetiştirilen sülünlerden elde edilen yumurtalarda kuluçka sonuçlarının karşılaştırılması amacıyla yürütülmüştür. 10 haftalık yaşta 800 adet sülün üniversitenin ormanlık alanına salınmıştır. 140 adet sülün 5x5 m2 lik bölmelere 8 dişi 1 erkek olacak şekilde yerleştirilmişlerdir. Ormanlık alana salınan sülünler için kuş yuvaları yapılmıştır. Böylece yumurtalar hem intensif hemde ektansif şartlarda yetiştilen sülünlerden günlük olarak toplanabilmiştir. Toplam 960 adet yumurta çalışmada kullanılmıştır. Yetiştirme sisteminin yumurta ağırlığı, çıkış gücü ve kuluçka randımanına etkisi önemli bulunmuştur (P < 0.01), buna karşın döllülük oranı üzerine etkisi önemsiz bulunmuştur. Ektansif koşullarda üretilen sülünlerden daha fazla yumurta elde edilmiştir. Çıkış gücü ve kuluçka randımanı intensif koşullarda yetiştirlen sülünlerde daha yükske olmuştur. Yetiştirme sisteminin erken ve geç dönem embryonik ölümler üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Sülün, intensif koşul, ektansif koşul, inkubasyon : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr 527 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Kıvırcık Kuzularında Bazı Testis Özellikleri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Mehmet KOYUNCU*, Şebnem KARA UZUN, Şeniz ÖZİŞ, Serdar DURU Yayınlandığı Yer : Ankara Üniv. Ziraat Fakültesi, Tarım Bilimleri Dergisi, 11 (1), 7-11, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırmada 47 baş Kıvırcık erkek kuzusunda bazı testis özellikleri araştırılmıştır. Testis çapı, testis uzunluğu, skrotum çevresi, skrotum uzunluğu ve skrotum hacmine ilişkin en-küçük kareler ortalamaları ilk ölçüm dönemi olan 2 aylık yaşta sırasıyla 2.55±0.099 cm, 5.83±0.165 cm, 15.23±0.650 cm, 7.24±0.287 cm ve 87.57±5.921 cm3; son ölçüm dönemi olan 6 aylık yaşta aynı ölçüler sırasıyla 2.99±0.099 cm, 6.59±0.164 cm, 14.24±0.657 cm, 10.60±0.290 cm ve 157.49±5.987 cm3 olarak bulunmuştur. Araştırmada doğum tipinin testis çapı üzerine, ana yaşının da testis uzunluğu üzerine önemli etkisi bulunurken (P<0.05 ve P<0.01), yaş ve canlı ağırlığın ele alınan tüm testis özellikleri üzerine önemli etkisi olduğu saptanmıştır (P<0.01). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Kıvırcık kuzu, testis özellikleri, çevresel etkiler : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *koyuncu@uludag.edu.tr 528 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırmanın Adı : Kıvırcık Kuzularında Testis Ölçülerinin Değişimi ve Bunlara Yaş ve Vücut Büyüklüğünün Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Mehmet KOYUNCU*, Şebnem KARA UZUN, Şeniz ÖZİŞ, Serdar DURU Yayınlandığı Yer : Czech J. Anim. Sci., 50 (6), 243–248, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Entansif koşullarda yetiştirilen 2 aylık yaştaki 47 adet kıvırcık ırkı kuzunun testis çapı ve uzunluğu, scrotum çevresi, uzunluğu ve hacminin gelişimi ölçülmüş ve bunların vücut gelişimi üzerine etkileri araştırılmıştır. Sütten kesimden sonra 2-6 aylık yaştaki kuzularda 5 testis parametresinin gelişimi üzerine ananın yaşı, doğum tipi, kuzuların yaş ve vücut ağırlıklarının etkileri araştırılmıştır. Erkek kuzularda testis çapı, testis uzunluğu, scrotum çevresi, scrotum uzunluğu ve scrotum hacmine ilişkin en küçük kareler ortalamaları sırasıyla ilk ölçüm dönemi olan 2 aylık yaşta; 2.55 ± 0.099 cm, 5.83 ± 0.165 cm, 15.23 ± 0.650 cm, 7.24 ± 0.287 cm, 87.57 ± 5.921 cm ve son ölçüm dönemi olan 6 aylık yaşta; 2.99 ± 0.099 cm, 6.59 ± 0.164 cm, 14.24 ± 0.657 cm, 10.60 ± 0.290 cm ve 157.49 ± 5.987 cm olarak bulunmuştur. Araştırmada doğum tipinin testis çapı üzerine, ana yaşının da testis uzunluğu üzerine önemli etkisi bulunurken (P<0.05 ve P<0.01), yaş ve canlı ağırlığın ele alınan tüm testis özellikleri üzerine önemli etkisi olduğu saptanmıştır (P<0.01). Anahtar Kelimeler : Kıvırcık kuzu, testis özellikleri, çevresel etkiler Haberleşme Adresi : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *koyuncu@uludag.edu.tr 529 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Kıvırcık Koyunlarına Vitamin A-E , Selenyum ve Progestagen-PMSG Uygulamasının Üreme Performansı Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Mehmet KOYUNCU*, Şebnem KARA UZUN, Şeniz ÖZİŞ ve Hüseyin YERLİKAYA Yayınlandığı Yer : Egyptian Journal of Animal Production, 38(1), 61-68, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma, 102 Kıvırcık koyununda (2-5 yaşlı) anöstrus dönemi boyunca (bahar ve yaz başı) yürütülmüştür. Koyunlar A ve B olmak üzere rastgele iki gruba ayrılmıştır. A grubunda 72 koyun, B grubunda 30 koyun yer almıştır. A grubundaki koyunlar 30 mg FGA emdirilmiş süngerler kullanılarak kızgınlıkları senkronize edilmiştir. On dört günün sonunda süngerler çıkarılmış ve 500 IU PMSG hormonu enjekte edilmiştir. Koyunlar aynı dönemde kızgınlık göstermişler ve doğal yolla çiftleşmişlerdir. B grubundaki koyunlara iki ticari preparat uygulaması yapılmıştır. Başlangıçta çiftleşme mevsiminden 3 hafta önce 3 gün süre ile her gün kas içi 5 ml olmak üzere 15.000 IU Vitamin-A ve 20mg Vitamin-E içeren preparat Bavitsole uygulanmıştır. İkinci uygulamada 150 mg/ml Vitamin-E ve 0.5 mg/ml selenyum içeren preparat injacom ise önceki uygulamayı takiben 4. günde her koyuna 5 ml olarak kas içi uygulanmıştır. Sonra her iki gruba da koç katımı yapılmıştır. A grubundaki kuzuların doğum ağırlığı B grubundaki kuzulara göre önemli düzeyde yüksek bulunmuştur (P<0.01). VitA,E+Se uygulanan koyunlardan doğan kuzularda ölüm oranı % 2.25 iken PMSG uygulaması yapılan koyunlardan doğan kuzularda ölüm oranı % 3.57 olarak saptanmıştır. 70. günde canlı ağırlık Vit.-A,E+Se ve PMSG uygulanan gruplarda sırasıyla 23.4 ve 21.5 kg; günlük canlı ağırlık artışı ise 265.4 ve 234.4 gr olarak belirlenmiştir. Sadece günlük canlı ağırlık artışı bakımından gruplar arasında gözlenen farklılık önemli bulunmuştur (P<0.05). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi :- : *Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *koyuncu@uludag.edu.tr 530 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü 3.9.3. YEMLER VE HAYVAN BESLEME ANABİLİM DALI Araştırma Adı : Farklı Düzeylerde Verilen Sindirilebilir Enerji, Vitamin A ve Vitamin E’ nin Koyunların Üreme Performansları Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : Egyptian Journal of Animal Production, 38(1), 61-68, 2001 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırmada, koç katımı öncesi ve koç katımı sırası 3'er hafta olmak üzere, toplam 6 hafta süre ile koyunlara yaşama payı gereksinimlerinin %50'si ve %100'ü düzeyinde fazla enerji, vitamin A ve vitamin E verilmesinin, koyunların döl veriminde ve kuzuların performansı üzerinde yapacağı etkilerin saptanması amaçlanmıştır. Koç katımı öncesi ve koç katımı sırasında yaşama payı gereksinimlerinin %50'si ve %100'ü düzeyinde fazla enerji tüketen koyunların çeşitli dönemlerdeki canlı ağırlıklarının önemli düzeyde (P<0.01) arttığı ve ayrıca gebelik sürelerinin önemli düzeyde (P<0.01) kısaldığı saptanırken, yaşama payı gereksinimlerinin %50 'si ve %100 'ü düzeyinde fazla verilen vitamin A ve vitamin E'nin, koyunların çeşitli dönemlerdeki canlı ağırlıkları üzerine önemli etkileri olmadığı halde, gebelik süresinin kısalması üzerine olan etkilerinin önemli (P<0.05) olduğu saptanmıştır. Yaşama payı gereksinimlerinin %50 'si ve %100 'ü düzeyinde fazla enerji, vitamin A ve vitamin E tüketen koyunlarda, tekiz doğum oranı önemli düzeyde (P<0.01) azalırken, ikiz doğum oranı önemli düzeyde (P<0.01) artmıştır. Araştırmada Türkiye koşullarında koç katımı öncesi ve koç katımı sırasında ilave enerji, vitamin A ve vitamin E verilmesinin koyunların döl verim etkinliğini olumlu yönde etkilediği sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Koyun, enerji, vitamin A, vitamin E, üreme performansı : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 531 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Buhar ve Asitle İşlemenin Mercimek Samanının Yem Değeri Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Yüksek Lisans Tezi – 2001 Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Hatice KALKAN*, Ali KARABULUT (Danışman) Yayınlandığı Yer : Turk. J. Vet. Anim Sci., 27 (6), 1375-1381, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma buhar ve asitle işleme yöntemi ile mercimek samanının yem değerini artırma olanaklarını araştırmak üzere düzenlenmiştir. Araştırmada yem materyali olarak yeşil mercimek samanı (Lens culinaris M.), hayvan materyali olarak ise yaklaşık üç yaşlı, rumen kanüllü 3 baş Kıvırcık koç kullanılmıştır. Yeşil mercimek samanına farklı yoğunluklarda H2SO4 çözeltileri emdirilerek, otoklavda farklı sürelerde buharla işlenmiştir. Bu uygulamalardan sonra farklı işlemlerden geçirilmiş yeşil mercimek samanı örneklerinin ham besin madde içerikleri ve hücre duvarı bileşenleri bulunmuş, Naylon Kese Yöntemi ve Gaz Üretim Tekniği ile rumende parçalanabilirlik özellikleri saptanmıştır. Sonuç olarak buhar ve asitle işleme yöntemi ile daha yüksek hücre duvarı yararlanılabilirliğine ulaşılmıştır. Bununla beraber asit uygulanmaksızın sadece 5 saat süre ile otoklavda 121ºC’de buharla işlenmiş yeşil mercimek samanının sellüloz, hemisellüloz parçalanabilirlikleri ve gaz üretimlerinde dikkate değer bir artış gözlenmiştir (P<0,05). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Mercimek samanı, buharla işleme, asitle işleme, in situ, in vitro gaz üretimi, parçalanabilirlik : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *hkalkan@uludag.edu.tr 532 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Hücre Duvarını Parçalayıcı Enzimlerin Silajlar Üzerindeki Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : The Volcani Center Agricultural Research Organization, Israel Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FILYA* , Gilad ASHBELL, Zwi G. WEINBERG, Yaira HEN Yayınlandığı Yer : FEEDSTUFFS, 73, 13-14, 2001 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Silajlarda enzim kullanımı özellikle zor silolanan bitkiler başta olmak üzere silajların fermantasyon karakteristikleri üzerinde çeşitli düzeylerde etkilidir. Ancak bu silajlar aerobik bozulmaya karşı oldukça hassastırlar. Anahtar Kelimeler :Enzim, silaj Haberleşme Adresi : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 533 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Turunçgil Posalarının Muhafaza ve Yem Değeri Özelliklerinin Geliştirilmesi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FILYA*, Ali KARABULUT, Taşkın DEĞİRMENCİOĞLU, Önder CANBOLAT, Hatice KALKAN Yayınlandığı Yer : Turk J. Vet. Anim. Science, 25, 339-345, 2001 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma turunçgil posalarının muhafaza ve yem değeri özelliklerinin geliştirilmesi amacı ile düzenlenmiştir. Turunçgil posalarının kısa bir sürede (1 hafta) muhafazasını sağlamak ve geliştirmek amacı ile maya aktivitesini engellemek üzere birkaç yöntem uygulanmaktadır. Araştırmada yem materyali olarak portakal ve greyfurt posaları, hayvan materyali olarak ise rumen kanülü takılı 3 baş merinos erkek toklu kullanılmıştır. Posalara Ca(OH)2, NaOH, üre, sorbik asit katkısı ile dehidrasyon ve haşlama işlemleri uygulanmıştır. Bu işlemlerden sonra posalar 1 litrelik ve yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan cam kavanozlara silolanmışlardır. Kavanozlar laboratuar koşullarında 18 ± 2 ºC sıcaklıkta depolanmışlardır. Fermantasyonun 5. ve 90. günlerinde her uygulamadan şer kavanozda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda ise (90. gün) posaların rumende parçalanabilirlik özellikleri saptanmıştır. Sonuç olarak tüm uygulamaların maya aktivitesini engelleyerek silolama kayıplarını azalttığı görülmüştür. Silajlarda bir bozulma nedeni olan küf, enterobacteria ve clostridia gibi mikroorganizmalar silajlardan tamamen elemine edilmiştir. Tüm uygulamalar turunçgil posası silajlarının silolama kayıplarını azaltmış, silolanabilirlik ve yem değeri özelliklerini arttırmıştır. Bununla birlikte en iyi sonuçlara özellikle 80 ºC sıcaklıkta buhar ve % 0,1' lik sorbik asit uygulamaları ile ulaşılmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Turunçgil posaları, silaj, silolama kayıplar, yem değeri : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 534 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü : Hücre Duvarını Parçalayıcı Enzimlerin Yonca Silajlarının Fermantasyon Özellikleri, Hücre Duvarı Kapsamı ve Aerobik Stabiliteleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : The Volcani Center Agricultural Research Organization, Israel Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FILYA*, Gilad ASHBELL, Zwi G. WEINBERG, Yaira HEN Yayınlandığı Yer : Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Bilimleri Dergisi, 7 (3), 81-87, 2001 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma, silaj katkı maddesi olarak kullanılan hücre duvarını parçalayıcı enzimlerin yonca (Medicago sativa) silajının fermantasyon özellikleri, hücre duvarı kapsamları ve aerobik stabiliteleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan yonca yaklaşık % 10-20 çiçeklenme döneminde hasat edilmiştir. Hücre duvarını parçalayıcı enzim olarak ise sellülaz (Cellulast®, Novo Nordisk, Denmark) ile hemisellülaz ve pektinaz (Viscozyme®, Novo Nordisk, Denmark) kullanılmıştır. Üretici firma (Novo Nordisk, Denmark) tarafından enzimlerin aktiviteleri sellülaz için 1500 NCU ml-1 (Novo cellulase units), hemisellülaz ve pektinaz için ise 120 FBG ml-1 (fungal ß-glucanase units) olarak bildirilmiştir. Enzimler yoncaya % 0.025 (0.0375 NCU Cellulast® ve 0.03 FBG Viscozyme®), % 0.05 (0.075 NCU Cellulast® ve 0.06 FBG Viscozyme®) ve % 0.1 (0.15 NCU Cellulast® ve 0.12 FBG Viscozyme®) düzeyinde katılmışlardır. Yonca yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan, 1.5 litrelik özel cam kavanozlarda silolanmıştır. Kavanozlar laboratuar koşullarında 25±2 °C' de depolanmışlardır. Silolamadan sonraki 2, 8, 15 ve 50. günlerde her gruptan 3' er kavanoz açılarak kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (50. gün) açılan tüm silajlar 5 gün süre ile aerobik stabilite testine tabi tutulmuşlardır. Sonuç olarak; sellülaz (Cellulast®), hemisellülaz ve pektinaz (Viscozyme®) gibi hücre duvarını parçalayıcı enzimlerin yonca silajlarının fermantasyon özelliklerini geliştirdiği, hücre duvarı kapsamlarını azalttığı, aerobik stabilitelerini ise etkilemediği saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Hücre duvarını parçalayıcı enzimler, yonca, silaj, fermantasyon özellikleri, hücre duvarı kapsamı, aerobik stabilite : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 535 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Bakteriyal İnokulantların Sorgum Silajlarının Fermantasyon, Aerobik Stabilite ve Rumen Parçalanabilirlik Özellikleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FILYA*, Ali KARABULUT, Hatice KALKAN, Ekin SUCU Yayınlandığı Yer : Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Bilimleri Dergisi, 7 (2), 112-119, 2001 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan bakteriyal inokulantların, farklı dönemlerde hasat edilerek yapılan sorgum (Sorghum bicolor) silajlarının fermantasyon, aerobik stabilite ve rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan sorgum, çiçeklenme ve süt olum dönemlerinde hasat edilmiştir. Bakteriyal inokulant olarak ise İnokulant 1188 (Pioneer®, USA) ve Sil-All (Alteck, UK) kullanılmıştır. İnokulantlar silajlara 106 cfu g-1 düzeyinde katılmışlardır. Sorgumlar yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan, 1.5 litrelik özel cam kavanozlara silolanmışlardır. Kavanozlar laboratuvar koşullarında 18±2 °C' de depolanmışlardır. Silolamadan sonraki 2, 4, 7, 15 ve 60. günlerde her gruptan 3' er kavanoz açılarak silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (60. gün) açılan tüm silajlar 5 gün süre ile aerobik stabilite testine tabi tutulmuşlardır. Ayrıca bu silajların, rumen kuru ve organik madde parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Sonuç olarak bakteriyal inokulantların sorgum silajlarının fermantasyon özelliklerini olumlu yönde etkilediği, silajların aerobik stabilite ile rumen kuru ve organik madde parçalanabilirliklerini ise etkilemediği saptanmıştır. Sorgumun olgunlaşmasına bağlı olarak silajların aerobik stabiliteleri düşerken, rumen kuru ve organik madde parçalanabilirlikleri ise artmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Bakteriyal inokulantlar, sorgum, silaj, fermantasyon, aerobik stabilite, rumen parçalanabilirliği : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 536 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü : Hindilerde Sınırlı Yemlemenin Serum Metabolit, Elektrolit Düzeyleri ve Canlı Ağırlık Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Meltem ÇETİN, Ümit POLAT, İbrahim AK*, Abdullah YALÇIN Yayınlandığı Yer : J. Fac. Vet. Med., 20,175–180, 2001 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Çalışmada materyal olarak 12 haftalık Amerikan Bronz x Betina melezi erkek hindiler kullanıldı. Hiniler 4 gruba ayrıldı. Birinci gruba ad libitum, 2., 3. ve 4. gruplara sırasıyla %7, %14 ve %21 sınırlı besleme uygulandı. 56 günlük besi sonunda hindilerin canlı ağırlıkları saptandı ve kesim esnasında kan alınarak serum glukoz, toplam kolesterol, trigliserit, albumin, globulin, toplam protein, sodium (Na), potasyum (K), klor (Cl) ve inorganic fosfor (İP) düzeyleri otoanalizör kullanılarak ölçüldü. Besi sonunda en düşük ağırlıklar %21 sınırlı besleme uygulanan grupta saptanırken (p≤0.001), serum glukoz, toplam kolesterol, trigliserit, albumin, globulin ve toplam protein düzeyleri %21 sınırlı besleme uygulanan grupta ad libitum , %7 ve %14 sınırlı besleme uygulanan gruplara göre istatistiksel açıdan değişik düzeylerde (p≤0.01 ve p≤0.001) olmak üzere daha yüksek bulundu. Serum sodium (Na), potasyum (K), klor (Cl) ve inorganic fosfor (İP) düzeylerinde ise farklılık saptanmadı. Çalışmada elde edilen sonuçlar ile hindilerde uygulanacak sınırlı besleme oranının ad libitum beslemenin %14’ünü geçmemesinin, hayvanın metabolizması ve canlı ağırlık kazancının düşmemesi açısından yararlı olacağı kanısına varıldı. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Hindi, sınırlı besleme, serum, biyokimyasal parametreler : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr 537 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü : Bursa Bölgesi Koşullarunda Yetiştirilen Devekuşlarına (Struthio camelus) Ait Bazı Serum Biyokimyasal Değerleri ve Hematolojik Parametreler Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Ümit POLAT, Cenk AYDIN, İbrahim AK* Yayınlandığı Yer : J. Fac. Vet. Med., 20, 65–70, 2001 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada, Bursa bölgesinde yetiştirilen devekuşlarına (Struthio camelus) ait bazı serum biyokimyasal değerler ve hematolojik parametreler incelendi. Bu amaçla 16 aylık, 5 dişi ve 5 erkek, toplam 10 devekuşundan kan örnekleri alındı. Glukoz, toplam kolesterol, toplam protein, kalsiyum, fosfor, klor, kreatinin, üre, ürik asit, albümin, değerleri ve aspartat transferaz (AST), alanin amino transferaz (ALT), laktat dehidrojenaz (LDH) ve keratin kinaz (CK) aktiviteleri, hematokrit, alyuvar sayısı, hemoglobin, plazma sodyumu, plazma potasyumu, tam kan sodyumu, tam kan potasyumu, alyuvar potasyumu, glutatyon, sedimantasyon, akyuvar sayısı ve akyuvar formülü kan, serum ve plazmadan ölçüldü. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Devekuşu, Serum biyokimyasal değerler, Hematoloji, Struthio camelus, normal referans değerleri : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr 538 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Homofermantatif ve Heterofermantatif Laktik Asit Bakteri İnokulantı Kullanımının Sorgum ve Mısır Silajlarının Aerobik Stabiliteleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FILYA* Yayınlandığı Yer : Turkey-Israel Workshop on Silage and Agricultural ByProducts for High Lactating Cows", Bet Dagan, Israel, 2001, 22-24 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan homofermantatif ve heterofermantatif laktik asit bakteri inokulantlarının sorgum ve mısır silajlarının aerobik stabiliteleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Sorgum çiçeklenme döneminde hasat edilirken mısır hamur olum döneminde hasat edilmiştir. İnokulantlar silajlara 106 cfu g-1 düzeyinde katılmışlardır. Sorgum ve mısır bitkileri yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan, 1.5 litrelik özel cam kavanozlara silolanmışlardır. Kavanozlar laboratuvar koşullarında 25±2°C’ de depolanmışlardır. Silolama sonunda her gruptan 3' er kavanoz açılarak silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (60. gün) açılan tüm silajlar 5 gün süre ile aerobik stabilite testine tabi tutulmuşlardır. homofermantatif ve heterofermantatif laktik asit bakterileri sorgum ve mısır silajlarının pH’ larını düşürerek silaj fermantasyonunu geliştirmişlerdir. Heterofermantatif laktik asit bakterilerinin kullanıldığı grupların laktik asit içerikleri kontrol ve homofermantatif laktik asit bakteri inokulantı kullanılan gruplara göre daha düşük bulunurken, asetik asit içerikleri daha yüksek bulunmuştur. Araştırmada homofermantatif laktik asit bakteri inokulantı kullanılan gruplar daha hızlı bozulmuştur. Diğer yandan Lactobacillus buchneri kullanımı silajların küf sayıları ile CO2 üretimini önemli düzeyde düşürmüştür (P<0.05). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Aerobik stabilite, silaj, laktik asit bakterileri : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr : Farklı Çeşit 539 ve Olgunlaşma Döneminin Buğday TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Silajlarının Verim Özellikleri ile Fermantasyon, Aerobik Stabilite, Hücre Duvarı Kapsamı ve Rumen Parçalanabilirlik Özellikleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ramazan DOĞAN, Ali KARABULUT, Hatice KALKAN, Ekin SUCU Yayınlandığı Yer : Turkey-Israel Workshop on Silage and Agricultural ByProducts for High Lactating Cows", Bet Dagan, Israel, 2001, 18-21 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma farklı çeşit ve olgunlaşma döneminin buğday silajlarının verim özellikleri ile fermantasyon, aerobik stabilite, hücre duvarı kapsamı ve rumen parçalanabilirlik parametreleri üzerine etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada Pehlivan ve Gönen çeşitleri olmak üzere iki farklı buğday bitkisi kullanılmıştır. tüm bitkiler çiçeklenme, süt ve hamur olum dönemlerinde hasat edilmiştir. Hasat edilen buğday parçalandıktan sonra yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan, 1.5 litrelik özel cam kavanozlara silolanmıştır. Her uygulama için 15’ er kavanoz silaj yapılmıştır. Silolamadan sonraki 2, 4, 8, 12 ve 60. günlerde her gruptan 3' er kavanoz açılarak silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Ayrıca bu silajların, rumen kuru ve organik maddeler ile NDF ve ADF parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Araştırma sonucunda en yüksek kuru madde verimi tüm olgunlaşma dönemlerinde Pehlivan çeşidi buğdaylarda saptanmıştır. En iyi silajları her iki çeşitte de süt ve hamur olum dönemlerinde hasat edilerek silonan gruplar oluşturmuştur. Süt ve hamur olum dönemlerinde hasat edilerek silolanan silajlarda temel fermantasyon ürünü laktik asit olmuştur. Her iki çeşitte NDF, ADF and ADL içerikleri çiçeklenme dönemi ile karşılaştırıldığında de süt ve hamur olum dönemlerinde hasat edilen gruplarda daha düşük bulunmuştur. Diğer yandan rumen kuru ve organik maddeler ile NDF ve ADF parçalanabilirlikleri bakımından gruplar arasında farklılık oluşmamıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Çeşit, hasat dönemi, fermantasyon, aerobik stabilite, parçalanabilirlik, silaj : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr :Bursa Bölgesinde Yetiştirilen Yem Hammaddelerinin 540 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Besleme Değeri ve Hayvansal Organizmada Optimum Değerlendirilme Koşullarının In Vivo ve In Vitro Yöntemlerle Saptanması Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : U.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu Başkanlığı İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ali KARABULUT, Önder CANBOLAT, Taşkın DEĞİRMENCİOĞLU, Hatice KALKAN Yayınlandığı Yer : Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bilimsel Araştırmalar ve İncelemeler Serisi . 2002. No: 25, 16 s. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma, yemlerin in vivo ve in vitro yöntemler ile besleme değerlerinin ve hayvansal organizmadaki optimum değerlendirilme koşullarının saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmanın yem materyalini gerek Bursa bölgesinde üretilen gerekse yaygın olarak kullanılan 36 adet yem ve yem hammaddesi oluşturmuştur. Hayvan materyali olarak ise rumen kanülü takılı 3 baş Kıvırcık toklu kullanılmıştır. Araştırmada in vivo yöntem olarak naylon torba yöntemi, in vitro yöntem olarak ise gaz üretim tekniği kullanılmıştır. Araştırma sonucunda yemlerin naylon torba yöntemi ile saptanan rumen parçalanabilirlik parametreleri ile gaz üretim sonuçları ve bu sonuçlardan saptanan rumen parçalanabilirlik parametreleri birbirleri ile uyum göstermiştir. Ancak gaz üretim tekniği ile saptanan rumen parçalanabilirlik parametreleri, naylon torba yöntemi ile saptanan parçalanabilirlik parametrelerinden daha düşük düzeyde bulunmuştur. Bunun yanı sıra, gaz üretim tekniği ile saptanan enerji değerleri genel olarak naylon torba yöntemi ile saptanan enerji değerlerinden daha yüksek bulunmuşlardır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Yem hammaddeleri, naylon torba yöntemi, in vitro gaz üretim tekniği : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail :*ifilya@uludag.edu.tr : Küçük Balya Buğday ve Mısır Silajlarında Lactobacillus 541 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü plantarum ve Lactobacillus buchneri Kullanımı Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : The Volcani Center Agricultural Research Organization, Israel Proje Yürütücüsü (leri) : Zwi G. WEINBERG, Gilad ASHBELL, Yaira HEN, A. AZRIELI, György SZAKACS, İsmail FİLYA* Yayınlandığı Yer : Journal of Industrial Microbiology and Biotechnology, 28, 7-11, 2002 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan Lactobacillus buchneri, ile Lactobacillus buchneri ve Lactobacillus plantarum kombinasyonu inokulantların buğday ve mısır silajlarının aerobik stabiliteleri üzerindeki etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırma sonucunda silolama döneminin sonunda (90 gün) açılan L. buchneri kullanılan grupların asetik asit içerikleri L. plantarum kullanılan gruplardan daha yüksek bulunmuştur. Kontrol ve L. plantarum kullanılan grupların üst yüzeylerinde küflenme gözlenmiştir. Lactobacillus buchneri kullanılan gruplar stabil kalırken L. plantarum kullanılan gruplar bozulmuştur. Sonuç olarak L. buchneri’ nin aerobik bozulmaya karşı korumada etkili olduğu ve 50 kg’ lık balyaların silaj katkı maddelerinin denenmesinde çiftlik koşullarını yansıttığı sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Lactobacillus buchneri, Lactobacillus plantarum, silaj, aerobik stabilite : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr Laktik Asit Bakteri ve Laktik Asit Bakteri-Enzim Karışımı 542 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Silaj İnokulantlarının Mısır Silajı Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA* Yayınlandığı Yer : Turk J. Vet. Anim. Science, 26, 815-823, 2002 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan laktik asit bakteri ve laktik asit bakteri+enzim karışımı inokulantların, mısır (Zea mays) silajlarının fermantasyon, aerobik stabilite, hücre duvarı kapsamı ve in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Laktik asit bakteri inokulantı olarak H/M F Inoculant No. 9927 (Medipharm, USA),laktik asit bakteri+enzim karışımı inokulant olarak ise Sil-All (Allteck, UK) kullanılmıştır. İnokulantlar silajlara 106cfu g-1 düzeyinde katılmışlardır. Mısır, hamur olum döneminde hasat edilmiş ve yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan, 1.5 litrelik özel kavanozlara silolanmıştır. Kavanozlar laboratuvar koşullarında 25±2ºC' de depolanmışlardır. Silolamadan sonraki 2, 4, 8, 15 ve 50. günlerde her gruptan 3' er kavanoz açılarak silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (50. gün) açılan tüm silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Ayrıca bu silajların, rumen parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Sonuç olarak her iki inokulant da, mısır silajlarının fermantasyon özellikleri ile in situ rumen kuru ve organik maddeler parçalanabilirliklerini artıtmış ancak aerobik stabilitelerini düşürmüştür. Laktik asit bakterienzim karışımı inokulant, silajların nötr ve asit deterjanda çözünmeyen lif kapsamını düşürürken, in situ rumen parçalanabilirliklerini artırmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Silaj katkı maddeleri, laktik asit bakteri inokulantları, enzim, fermantasyon, aerobik stabilite, hücre duvarı kapsamı, in situ rumen parçalanabilirliği : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr : Laktik Asit Bakteri İnokulantlarının Mısır ve Sorgum 543 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Silajlarının Fermantasyon, Aerobik Stabilite ve In Situ Rumen Parçalanabilirlik Özellikleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA* Yayınlandığı Yer : Turk J. Vet. Anim. Science, 26, 815-823, 2002 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan laktik asit bakteri inokulantlarının, mısır (Zea mays) ve sorgum (Sorghum bicolor) silajlarının fermantasyon, aerobik stabilite, ve in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır hamur olum döneminde hasat edilmiştir. İnokulantlar silajlara 106cfu g-1 düzeyinde katılmışlardır. Mısır ve sorgum yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan, 1.5 litrelik özel kavanozlara silolanmıştır. Kavanozlar laboratuvar koşullarında 25±2ºC' de depolanmışlardır. Silolamadan sonraki 1, 3, 5, 10 ve 50. günlerde her gruptan 3' er kavanoz açılarak silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (50. gün) açılan tüm silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Ayrıca bu silajların, rumen kuru ve organik maddeler parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Sonuç olarak; laktik asit bakteri inokulantlarının, mısır ve sorgum silajlarının fermantasyon özellikleri ile rumen kuru ve organik madde parçalanabilirliklerini olumlu yönde etkilediği, aerobik stabilitelerini ise düşürdüğü saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Silaj katkı maddeleri, laktik asit bakteri inokulantları, fermantasyon, aerobik stabilite, in situ rumen parçalanabilirliği : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr : Sıcaklığın Buğday 544 ve Mısır Silajlarının Aerobik TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Stabiliteleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : The Volcani Center Agricultural Research Organization, Israel. Proje Yürütücüsü (leri) : Gillad ASHBELL , Zwi G. WEINBERG , Yaira HEN, İsmail FİLYA* Yayınlandığı Yer : Journal of Industrial Microbiology and Biotechnology, 28, 261-263, 2002 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma sıcaklığın buğday ve mısır silajlarının aerobik stabiliteleri üzerindeki etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Altı farklı ticari silodan her bitki için 3’ er örnek silaj alınmıştır. Örnekler 3-6 gün boyunca 10, 20, 30 ve 40°C’ de O2 girişine maruz bırakılmışlardır. Araştırma sonucunda en yoğun bozulma 30°C’ de O2 girişine maruz bırakılan grupta gözlenmiş olup, en yüksek maya populasyonu, CO2 üretimi ve pH yine bu grupta olmuştur. 10 ve 40°C’ de O2 girişine maruz bırakılan gruplar stabil kalmışlardır. Sonuç olarak sıcaklığın aerobik stabilite üzerinde etkili olduğu ve sıcak iklim bölgelerinde yoğun bir bozulmanın önüne geçilebilmesi için bu duruma özel önem verilmesi gerektiği saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Buğday silaj, mısır silajı, aerobik stabilite, sıcaklık : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr : Değişik Altlık Materyalinin Etlik Piliçlerin Verim 545 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Özellikleri ve Altlık Nemi Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Aydın İPEK*, Ali KARABULUT, Önder CANBOLAT, Hatice KALKAN Yayınlandığı Yer : Ulud. Üniv. Zir. Fak. Derg., 16(2), 137-147, 2002 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma etlik piliçlerin verim özellikleri üzerine değişik altlık materyalinin etkilerini ortaya koymak amacıyla yürütülmüştür. Altlık materyali olarak tavuk yetiştiriciliğinde yaygın olarak kullanılan talaş, çeltik kavuzu ve samana ilave olarak bunların %50 zeolit ile karıştırılmasından elde edilen materyal kullanılmıştır. Besi süresinin değişik dönemlerine ait (0-2.hafta hariç) canlı ağırlık artışı bakımından kullanılan altlık materyalinin etkisinin önemli olduğu belirlenmiştir (P<0.01). En yüksek 6.hafta canlı ağırlığı saman ve saman+zeolit grubunda saptanmıştır. En düşük 6.hafta canlı ağırlık değeri ise çeltik ve çeltik+zeolit grubunda belirlenmiştir. Araştırmada altlığa zeolit ilave edilmesinin canlı ağırlık artışı üzerine önemli bir etkisinin bulunmadığı gözlenmiştir. Gruplarda en iyi yemden yararlanma oranı saman ve saman+zeolit grubunda en düşük yemden yararlanma oranı ise çeltik kavuzu ve çeltik kavuzu+zeolit grubunda saptanmıştır (P<0.01). Deneme sonunda grupların yaşama gücü bakımından farklılıkları önemli çeltik grubunda yaşama gücü en düşük bulunmuştur (P<0.05). Deneme süresince gruplardan elde edilen altlık nemi değerleri genel olarak %40’ın altında kalmıştır. Araştırmada zeolit ilavesinin altlık nem düzeyini azaltıcı bir etkisi saptanmamıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Etlik piliç, altlık materyali, gelişme özellikleri, zeolit : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *aipek@uludag.edu.tr : Lactobacillus plantarum ve Lactobacillus buchneri’ nin 546 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Mısır Silajlarının Fermantasyon, Aerobik Stabilite ve Rumen Parçalanabilirlik Özellikleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ali KARABULUT, Ekin SUCU Yayınlandığı Yer : The XIIIth International Silage Conference. 11-13 September 2002, Auchincruive, 192-193, Scotland, UK. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan Lactobacillus plantarum ve Lactobacillus buchneri‘ nin tek başına yada karışım olarak kullanımının mısır (Zea mays) silajlarının fermantasyon, aerobik stabilite ve rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır hamur olum döneminde hasat edilmiştir. İnokulantlar silajlara 106cfu/g düzeyinde katılmışlardır. Mısır yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan, 1.5 litrelik özel kavanozlara silolanmıştır. Silolamadan sonraki 2, 5, 10 ve 50. günlerde her gruptan 3' er kavanoz açılarak silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (50. gün) açılan tüm silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Ayrıca bu silajların, rumen kuru ve organik maddeler parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Araştırma sonucunda Lactobacillus plantarum kullanımı mısır silajlarının laktik asit içeriğini önemli düzeyde artırmıştır (P < 0.05). Lactobacillus buchneri daha fazla asetik asit üreterek silajlarda maya populasyonunu ile CO2 üretimini önemli düzeyde düşürmüş olup (P < 0.05) silajların aerobik stabilitelerini geliştirmiştir. Her iki laktik asit bakteri inokulantı da silajların kuru madde, organik maddeler ile nötr deterjanda çözünmeyen lif parçalanabilirliklerini etkilememiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Lactobacillus plantarum, Lactobacillus buchneri, fermantasyon, aerobik stabilite, rumen parçalanabilirliği, mısır silajı : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr : Mısır Silajlarında Biyolojik Katkı Maddeleri Kullanımının 547 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Ruminantların Besi Performansları Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Marmara Koyunculuk Araştırma Enstitüsü, Bandırma, Balıkesir Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Hülya HANOĞLU, Ekin SUCU, Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : The XIIIth International Silage Conference. 11-13 September 2002, Auchincruive, 194-195, Scotland, UK. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma mısır silajlarında biyolojik katkı maddeleri kullanımının ruminantların besi performansı üzerindeki etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Mısır süt olum döneminde hasat edilmiştir. Laktik asit bakteri inokulantı olarak P-1188 (Pioneer®brand 1188, USA) ile Maize-All (Alltech, UK) kullanılmıştır. Mısır yaklaşık 1.5 cm boyutunda parçalanarak 30 kg’ lik plastik balyalara silolanmıştır. İnokulantlar silajlara 106 cfu/g düzeyinde katılmışlardır. Silolama döneminin sonunda (90 gün) her gruptan alınan silaj örneklerinde kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Ayrıca açılan tüm silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Besi denemesi iki haftalık alıştırma döneminden sonra 56 gün sürmüştür. Besi süresince kuzulara bireysel olarak ad-libitum düzeyde mısır silajı verilirken, canlı ağırlıklarının % 2’ si düzeyinde de yoğun yem karması verilmiştir. Araştırma sonucunda her iki inokulant da mısır silajının fermantasyon parametrelerini geliştirirken laktik asit içeriklerini artırmış ve pH’ larını düşürmüştür. Silajların suda çözünebilir karbonhidrat içekleri pH düşüşüne bağlı olarak azalmıştır. İnokulant kullanılan silajların asetik asit içerikleri yüksek olmuştur. Yüksek asetik asit konsantrasyonu maya gelişimini önleyerek silajların aerobik stabilitelerini geliştirmiştir. Her iki inokulant da kullanımı da kuzuların günlük canlı ağırlık artışları ile kuru madde tüketimlerini etkilememiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Mısır silajı, biyolojik katkı maddeleri, kuzu besisi : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr : Enzim-Laktik Asit Bakteri Kombinasyonu İnokulantların 548 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Buğday, Sorgum ve Mısır Silajlarının Fermantasyon, Aerobik Stabilite, Hücre Duvarı Kapsamı ve In Situ Parçalanabilirlik Özellikleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU Yayınlandığı Yer : The XIIIth International Silage Conference. 11-13 September 2002, Auchincruive, 200-201, Scotland, UK. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan enzim-laktik asit bakteri karışımının buğday, sorgum ve mısır silajlarının fermantasyon, aerobik stabilite, hücre duvarı kapsamı ve in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan buğday ve mısır hamur olum, sorgum süt olum döneminde hasat edilmiştir. Laktik asit bakteri inokulantı olarak Sil-All (Alteck, UK) ile Maize-All (Alltech, UK) kullanılmıştır. Bitkiler yaklaşık 1.5 cm boyutunda parçalanarak yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan, 1.5 litrelik anaerobik kavanozlara silolanmışlardır. İnokulantlar silajlara 106 cfu/g düzeyinde katılmışlardır. Silolamadan sonraki 2, 4, 8, 12, ve 60. günlerde her gruptan 3' er kavanoz açılarak silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (60. gün) açılan tüm silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Ayrıca bu silajların, rumen kuru ve organik maddeler ile NDF ve ADF parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Araştırma sonucunda her iki inokulant da tüm silajının fermantasyon parametrelerini geliştirirken laktik asit içeriklerini artırmış ve pH’ larını ise düşürmüştür. Silajların suda çözünebilir karbonhidrat içekleri pH düşüşüne bağlı olarak azalmıştır. Sil-All hücre duvarı kapsamını azaltarak silajların in situ rumen kuru ve organik maddeler ile NDF ve ADF parçalanabilirliklerini önemli düzeyde artırmıştır. Diğer yandan her iki inokulant da silajların aerobik stabilitelerini düşürmüştür. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Enzim, laktik asit bakterisi, fermantasyon, aerobik stabilite, hücre duvarı kapsamı, in situ rumen parçalanabilirliliği, silaj : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr : Ruminantlar İçin Domates Posası Silajı 549 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : Ali KARABULUT*, İsmail FİLYA Yayınlandığı Yer : The XIIIth International Silage Conference. 11-13 September 2002, Auchincruive, 396-397, Scotland, UK. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma farklı yöntemlerle işlenmiş domates posası silajlarının yem değeri ve kuzu besisinde kullanım olanaklarının belirlenmesi amacıyla düzenlenmiştir. Domates posası üre ve NaOH ile işlenerek 1.5 tonluk fiber tanklara silolanmıştır. Silolama döneminin sonunda (90. gün) alınan silaj örneklerinde biyokimyasal analizler yapılmıştır. Ayrıca bu silajların in situ rumen kuru madde parçalanabilirlikleri belirlenmiştir. Besi toplam 42 gün sürmüştür. Besi süresince kuzulara bireysel olarak ad-libitum düzeyde mısır silajı verilirken, canlı ağırlıklarının % 2’ si düzeyinde de yoğun yem karması verilmiştir. Yoğun yem karmasının ham protein ve metabolik enerji içeriği sırasıyla 151 g/kg ve 10.8 MJ/kg olarak belirlenmiştir. 48 saatlik rumen kuru madde parçalanabilirlikleri ise kontrol, üre ile işlenmiş domates posası ve NaOH ile işlenmiş domates posası silajlarında sırasıyla % 53.2, 65.6 and 61.7 olarak saptanmıştır. Araştırmada domates posası silajlarında üre ve NaOH kullanımı kuru madde parçalanabilirlik özelliklerini önemli düzeyde artırmıştır (P<0.05). Diğer yandan üre ve NaOH kullanımı kuzuların günlük canlı ağırlık artışlarını kuru madde tüketimlerini ve yemden yararlanma oranını etkilememiştir (P>0.05). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Domates, silaj, yan ürün : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr : Devekuşlarında Protein İçeriği Farklı Yemlerin Yumurta 550 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Verim ve Kalitesi Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : İbrahim AK*, Aydın İPEK, Şadıman KARAMAN Yayınlandığı Yer : World Ostrich Congress, 26-30 September 2002, Warsaw, Poland Proceedings of World Ostrich Congress, 197 p. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, yumurtlama döneminde %20 ve %23 ham protein içeren yemlerle beslenen devekuşlarının yumurta verim ve özelliklerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada 8 yaşında, 12 dişi ve 6 erkek olmak üzere toplam 18 Güney Afrika Siyahı devekuşu kullanılmıştır. Devekuşları her biri 2 dişi ve 1 erkekten oluşan 6 gruba ayrılmıştır. Devekuşlarının ilk 3 grubuna 2900 Kcal/kg ME ve %20 ham protein içeren karma yem, diğer 3 gruba ise 2900 Kcal/kg ME ve %23 ham protein içeren karma yem verilmiştir. Devekuşlarına ayrıca yiyebildikleri kadar kıyılmış yeşil yonca ve içebildikleri kadar su sağlanmıştır. Araştırma sonucunda devekuşu yemlerinde ham protein oranını artırmanın yem tüketimini etkilemediği fakat bir yumurta için tüketilen yumurta yemi miktarını artırdığı belirlenmiştir. Yem protein oranının artırılması yumurta verimi ve yumurta ağırlığında düşüşe neden olmuş, ancak gruplar arası farklılık istatistik önemsiz bulunmuştur. Fakat yüksek proteinli yemle beslenen grupta döllülük oranı, çıkış gücü ve kuluçka randımanının önemli düzeyde düştüğü belirlenmiştir (P<0.01). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Devekuşu, protein düzeyi, yumurta verimi, kuluçka özellikleri : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr : Farklı Olgunlaşma Dönemlerinde Hasat Edilen Buğday 551 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Silajlarının Besleme Değeri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA* Yayınlandığı Yer : Animal Feed Science and Technology, 103 (1-4), 85-95, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma farklı olgunlaşma döneminde hasat edilen buğday silajlarının silolanabilirlik özelliklerinin laboratuvar koşullarında belirlenmesi amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada Pehlivan ve Gönen çeşitleri olmak üzere iki farklı buğday bitkisi kullanılmıştır. Buğday çiçeklenme, süt ve hamur olum dönemlerinde hasat edilmiştir. Hasat edilen buğday parçalandıktan sonra yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan, 1.5 litrelik anaerobik kavanozlara silolanmıştır. Silolamadan sonraki 2, 4, 8, 15 ve 90. günlerde her gruptan 3' er kavanoz açılarak silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (90. gün) açılan tüm silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Ayrıca bu silajların, hücre duvarı bileşenleri belirlenmiş olup, rumen parçalanabilirlik özellikleri saptanmıştır. Araştırma sonucunda tüm silajlar iyi fermente olmuştur. Olgunlaşma döneminin artmasına paralel olarak silajların pH ve suda çözünebilir karbonhidrat içerikleri düşmüştür. En yüksek laktik asit içeriği süt ve hamur olum dönemlerinde hasat edilerek silolanan silajlarda görülmüştür. Aerobik koşullar altında tüm silajlar stabil kalmışlardır. Her iki çeşitte de sellüloz içeriği hamur olum döneminde düşüş göstermiştir. Nitekim Pehlivan çeşidi buğday bitkisinden yapılan silajların NDF içerikleri 540’ tan 412 g/kg KM’ ye düşerken, e Gönen çeşidi buğday bitkisinden yapılan silajların NDF içerikleri ise 534 ten 442 g/kg KM’ ye düşmüştür. Hemisellüloz içerikleri bakımından gruplar arasında herhangi bir farklılık gözlenmemiştir. Diğer yandan hamur olum döneminde hasat edilen buğday silajlarının ham protein içerikleri diğer dönemlerde hasat edilen buğday silajlarına göre daha düşük bulunmuştur. Ayrıca en yüksek kuru madde parçalanabilirliği ile kuru madde verimi hamur olum döneminde hasat edilen buğday silajlarında oluşmuştur. Sonuç olarak araştırmada kullanılan her iki buğday çeşidinin de hamur olum döneminde hasat edilmesinin daha uygun olacağı sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Buğday, silaj, hasat dönemi, besleme değeri : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr : Organik Asitlerin Buğday, Mısır ve Sorgum Silajlarının 552 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Mikrobiyal Flora ile Aerobik Stabiliteleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA* Yayınlandığı Yer : 3. Ulusal Zootekni Bilim Kongresi, 14-16 Ekim, 2002 Ankara, s. 299-308. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan organik asitlerin buğday (Triticum vulgaris), mısır (Zea mays) ve sorgum (Sorghum bicolor) silajlarının mikrobiyal flora ve aerobik stabiliteleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Organik asit olarak formik, asetik ve propiyonik asit kullanılmıştır. Araştırmada kullanılan buğday ve mısır hamur olum, sorgum ise süt olum döneminde hasat edilmiştir. Bitkiler hasattan hemen sonra yaklaşık 1.5-2.0 cm boyutunda parçalanmışlardır. Parçalanan taze materyallere formik, asetik ve propiyonik asitler sırasıyla 2.3, 3.3 ve 4.3 g/kg düzeyinde katılmışlardır. Organik asit katılan buğday, mısır ve sorgum yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan, 1.5 litrelik anaerobik kavanozlara silolanmışlardır. Kavanozlar laboratuvar koşullarında 24±2 ºC’de depolanmışlardır. Silolamadan sonraki 60. günde her gruptan 3’er kavanoz açılarak kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (60. gün) tüm silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Sonuç olarak buğday, mısır ve sorgum silajlarına katılan propiyonik asit, bu silajlar üzerinde formik ve asetik aside göre daha yüksek antimikrobiyal aktivite göstermiştir. Silajların aerobik stabiliteleri silolanan materyale göre değişim göstermiştir. Tüm organik asitler buğday silajlarının aerobik stabilitesini önemli düzeyde artırırlarken (P<0.05), propiyonik asidin etkisi formik ve asetik asitten 3 kat daha fazla bulunmuştur. Mısır ve sorgum silajlarının aerobik stabiliteleri üzerinde ise asetik ve propiyonik asidin herhangi bir etkisi görülmezken, formik asidin etkisi önemli düzeyde bulunmuştur (P<0.05). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi Araştırma Adı : Organik asitler, silaj, mikrobiyal flora, aerobik stabilite : * U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr : Bakteriyal İnokulantların Mısır Silajları Üzerine Etkileri 553 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA* , Ekin SUCU, İlhan TURGUT, Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : 3. Ulusal Zootekni Bilim Kongresi, 14-16 Ekim, 2002 Ankara, s. 299-308. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan bakteriyal inokulantların, Bursa Bölgesi' nde yetiştirilen mısırlardan (Zea mays) yapılan silajların fermantasyon, hücre duvarı kapsamı, aerobik stabilite ve in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada Bursa Bölgesi' nde silajlık olarak yetiştirilen Sele, P-3163, TTM-815, PX-74 mısır çeşitleri kullanılmıştır. Bakteriyal inokulant olarak ise İnokulant 1188 (Pioneer®, USA) ve Maize-All (Alltech, UK) kullanılmıştır. Araştırmada kullanılan tüm mısır çeşitleri hamur olum döneminde hasat edilmiştir. Yaklaşık 2.0 cm boyutlarında parçalanan mısırlara bakteriyal inokulantlar 106 cfu/g düzeyinde katılmışlardır. Mısırlar yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan 1.5 litrelik anaerobik kavanozlara silolanmıştır. Kavanozlar laboratuvar koşullarında 25±2 ºC’de depolanmışlardır. Silolamanın 2, 4, 8, 15 ve 60. günlerde her gruptan 3’er kavanoz açılarak silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (60. gün) açılan tüm silajlar 5 gün süre ile aerobik stabilite testine tabi tutulmuşlardır. Ayrıca bu silajların, in situ rumen kuru madde, organik maddeler, nötr ve asit deterjanda çözünmeyen lif parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Sonuç olarak silajların fermantasyon, hücre duvarı kapsamı, aerobik stabilite ve rumen parçalanabilirlikleri bakımından mısır çeşitleri arasında önemli bir farklılık görülmemiştir. Diğer yandan her iki bakteriyal inokulant da mısır silajlarının fermantasyon özelliklerini önemli düzeyde artırırken (P<0.05), rumen kuru madde, organik maddeler, nötr deterjanda çözünmeyen lif ve asit deterjanda çözünmeyen lif parçalanabilirliklerini etkilememiş, aerobik stabilitelerini ise düşürmüştür. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Laktik asit bakteri inokulantları, mısır, fermantasyon, aerobik stabilite, hücre duvarı kapsamı, in situ Rumen parçalanabilirliliği : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 554 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Arpa İçeren Hindi Besi Rasyonlarına Enzim Katılmasının Besi Performansına ve Karkas Özelliklerine Etkisi Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Önder CANBOLAT*, Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : III. Ulusal Zootekni Bilim Kongresi, 14–16 Ekim, 2002, Ankara, s. 226–234. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, arpa ağırlıklı hindi besi rasyonlarına enzim katılmasının hindilerin besi performansı ve bazı kesim ve karkas özelliklerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırma 10-11 haftalık yaşta ve her birinde 30 adet hindi buluna 3 gruptaki toplam 90 adet Amerikan Bronze x Betina melezi erkek hindilerde yürütülmüştür. Deneme grupları yerde altlık üzerinde barındırılmış ve hindiler 0, 200 ve 400 mg/kg Roxazyme-G enzimi içeren rasyonlarla beslenmişlerdir. Rasyonlar hayvanlara sınırsız olarak verilmiştir. Besi sonunda her grupta 10 hindide kesim ve karkas özellikleri belirlenmiştir. Hindilerin besi başlangıç ağırlığı; 4.12±0.069, 4.18±0.057, 4.21±0.061 kg, besi sonu ağırlıkları; 9.58±0.124, 9.35±0.124, 9.31±0.119 kg, günlük ortalama canlı ağırlık artışları; 97.5±1.60, 92.4±1.63, 91.0±1.33 g, günlük ortalama yem tüketimleri; 414.2, 417.1, 403.1 g ve yemden yararlanma oranları ise 4.25, 4.51, 4.42 kg olarak saptanmıştır. Araştırma sonucunda hindi besi rasyonlarına enzim katmanın hindilerin canlı ağırlık artışı ile kesim ve karkas özelliklerini önemli düzeyde etkilemediği belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Arpa, enzim, hindi, besi performansı, karkas özellikleri : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle kampusü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 555 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı Broiler Altlıklarının Ruminantların : Farklı Beslenmesinde Kullanılma Olanakları Üzerine Bir Araştırma Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Ali KARABULUT*, Önder CANBOLAT, Hatice KALKAN, Aydın İPEK, Taşkın DEĞİRMENCİOĞLU : III. Ulusal Zootekni Bilim Kongresi, 14–16 Ekim, 2002, Ankara, s. 215–225. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma farklı materyallerden oluşan broiler altlıklarının yem değerini saptamak amacıyla düzenlenmiştir. Bu amacı gerçekleştirmek için broiler yetiştiriciliğinde yaygın olarak kullanılan saman, çeltik kavuzu ve talaş ile bunların %50 oranında zeolit ile karıştırılmasından oluşan 6 farklı broiler altlığı kullanılmıştır. Altlıklar içerisinde besin maddeleri içeriği ve besleme değeri en yüksek olanın saman ve saman+zeolit kullanılan altlıklar olduğu saptanmıştır (P<0.01). Deneme materyali broiler altlıkları ile yapılan sindirim denemesi sonucunda KM, OM, HP, HS ve NÖM içeriklerinin ortalama sindirilme dereceleri sırasıyla; %68.6±1.02, 69.9±0.63, 3.3±4.87, 64.8±1.43, 62.6±0.34, 62.2±0.91; %71.7±1.14, 74.2±0.60, 68.4±1.88, 65.1±2.91, 67.4±0.58, 67.5±0.89; % 68.6±1.96, 72.3±0.87, 59.6±1.38, 60.9±2.20, 71.5±0.89, 70.4±0.81; %64.2±2.00, 74.8±0.83, 67.6±1.47, 65.8±3.62, 51.4±0.79, 54.9±3.17; %64.2±0.87, 66.6±2.03, 66.1±1.69, 62.3±2.82, 62.3±0.06, 61.3±2.00 ve %76.8±1.33, 77.8±3.04, 80.9±4.12, 72.8±4.30, 80.5±4.22, 78.4±0.78 olarak belirlenmiştir. Ayrıca saman, saman+zeolit altlık materyallerinin ham protein dışındaki ham besin maddelerinin sindirilme derecesinin diğer altlık materyallerine göre önemli (P<0.01) düzeyde yüksek olduğu saptanmıştır. Ham proteinin sindirilebilirliği ise talaş ve talaş+zeolit içeren altlık materyalinde daha yüksek bulunmuştur (P<0.01) Altlıkların kuru madde parçalanabilirlik parametrelerinden a, b, a+b, c, RSD, yıkanma kaybı ve kuru madde etkin parçalanabilirliği saptanmıştır. Potansiyel parçalanabilirlik parametresi (a+b değeri) sindirim denemesi sonuçlarında da olduğu gibi saman ve saman+zeolit içeren altlık materyalinde en yüksek bulunmuştur. Araştırma sonuçları incelendiğinde bütün broiler altlıklarının yüksek besleme değerine sahip olduğu ve besleme değeri açısından öncelikle saman içeren altlık materyallerinin tercih edilmesi gerektiği söylenebilir. Anahtar Kelimeler : Broiler altlığı, sindirilebilirlik, naylon torba tekniği, parçalanabilirlik Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampusü 16059, Bursa e-mail : *karabu@uludag.edu.tr Yayınlandığı Yer 556 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Japon Bıldırcınlarının (Coturnix Coturnix Japonica) Rasyonlarına Sodyum Bikarbonat İlavesinin Besi Performansı Üzerine Etkisi Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Ali KARABULUT*, Aydın İPEK, Önder CANBOLAT Yayınlandığı Yer : III. Ulusal Zootekni Bilim Kongresi, 14–16 Ekim, 2002, Ankara, s. 242–249. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, bıldırcın rasyonlarına katılan farklı düzeydeki sodyum bikarbonatın besi performansı üzerine olan etkilerini araştırmak amacıyla yürütülmüştür. Rasyonlara sırasıyla; %0.0 (kontrol), %0.2, %0.4 ve %0.6 sodyum bikarbonat ilave edilmiştir. Uygulamaların canlı ağırlık ve canlı ağırlık artış ortalamaları üzerine etkisi önemsiz bulunmuştur. 3. haftadan itibaren incelenen dönemlerde dişi bıldırcınlar erkeklere göre daha yüksek canlı ağırlık kazanmışlardır (P<0.01). Uygulamaların yemden yararlanma oranı üzerine etkisi 2. hafta dışında incelenen bütün haftalarda önemli bulunmuştur (P<0.05; P<0.01). En iyi yemden yararlanma oranı %0.6 sodyum bikarbonat kullanılan grupta saptanmıştır. Uygulamaların ölüm oranı üzerine etkileri ise önemsiz bulunmuştur. Karkas değerleri bakımından incelendiğinde karkas ağırlığı önemli (P<0.05), karkas randımanı ve yenilebilir iç organ ağırlıkları bakımından uygulama grupları arasında fark önemsiz bulunmuştur. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Bıldırcın, Sodyum bikarbonat, Besi performansı, karkas kalitesi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle kampusü 16059, Bursa e-mail : *karabu@uludag.edu.tr 557 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Zeytin Ağacı Dal ve Yaprakları ile Zeytin Küspesinin Yem Değerinin In Vivo ve In Vitro Yöntemlerle Saptanması Araştırma Niteliği : Araştırma Projesi Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Önder CANBOLAT*, Ali KARABULUT, Fatmagül GÜRBÜZOL Yayınlandığı Yer : III. Ulusal Zootekni Bilim Kongresi, 14–16 Ekim, 2002, Ankara, s. 232–242. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, ülkemizde yaygın olarak tarımı yapılan zeytin dal ve yaprakları ile zeytin küspesinin besleme değerini in vivo ve in vitro yöntemlerden yararlanarak saptamak amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmanın yem materyalini sırasıyla zeytin dal ve yaprakları (ZDY), zeytin yaprakları (ZY), yağı tam alınmamış zeytin küspesi (YTAZK) ve yağı tamamen alınmış zeytin küspesinden (YAZK) oluşan 4 farklı yem ham maddesi oluşturmuştur. Denemenin yürütülmesinde rumen kanüllü 3 baş Kıvırcık ırkı koçtan yararlanılmıştır. Araştırmanın ilk aşamasında in vivo yöntem olarak naylon torba yöntemi kullanılmış ve bu yöntem ile yemlerin rumende kuru madde parçalanabilirliği ve kuru madde parçalanabilirlik parametreleri ile organik madde, nötr deterjan lif (NDF), asit deterjan lif (ADF), asit deterjan lignin (ADL) ve hemisellüloz parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Kaba yemlerin rumende inkübasyonları için standart olarak kabul edilen 48. saatte ki bütün parçalanabilirlik parametreleri bakımından ZY ile ZDY arasında ki gözlenen farklılıklar istatistiki önemli bulunmuş (P<0.05), YTAZK ve YAZK arasında gözlenen farklılıklar ise önemsiz bulunmuştur (P>0.01). Araştırmanın ikinci aşamasında in vitro yöntemlerden gaz üretim tekniğinden yararlanılmıştır. Yem ham maddelerinin gaz üretim tekniği ile saptanan gaz üretim miktarları ve gaz üretim parametreleri, naylon torba tekniğinde olduğu gibi birbirleri ile uyum içinde bulunmuştur. Ancak yemlere PVP ve PEG ilavesi özellikle 72 ve 96. saatlerde saptanan in vitro gaz üretim miktarlarını önemli düzeyde artırmıştır (P<0.01). Araştırmadan elde edilen sonuçlardan da anlaşılacağı gibi zeytin ağacı dal ve yaprakları ile zeytin küspesinin ruminant beslemede kullanılacak alternatif bir yem kaynağı olduğu söylenebilir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Zeytin yaprakları, zeytin küspesi, naylon torba yöntemi, gaz üretim tekniği, parçalanabilirlik : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle kampusü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 558 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Hindi Besi Rasyonlarına Fitaz Enzimi Katmanın Besi Performansına ve Kesim Özelliklerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Yüksek Lisans Tezi Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Şadıman KARAMAN, İbrahim AK* (Danışman) Yayınlandığı Yer : III. Ulusal Zootekni Bilim Kongresi, 14–16 Ekim, 2002, Ankara, s. 258–267. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma hindi besi rasyonlarına farklı düzeylerde fitaz enzimi ilavesinin hindilerin besi performansı ve bazı kesim ve karkas özelliklerine etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada, 15 haftalık yaşta 125 adet Amerikan Bronz x Betina melezi erkek hindi palazı ile yürütülmüş ve 98 gün süren denemede hindiler her grupta 25 adet hindi bulunacak şekilde şansa bağlı olarak 5 gruba ayrılmışlardır. Araştırmada %0, 0.05, 0.10, 0.15 ve 0.20 fitaz enzimi içeren 5 farklı hindi besi rasyonu kullanılmıştır. Rasyonlarda mineral kaynaklı fosfor ek yemi (DCP vb. ) kullanılmamıştır. Deneme başlangıcından itibaren her iki haftada bir kontrol tartımı yapılarak, hindilerde canlı ağırlık, canlı ağırlık artışı, yem tüketimi ve yemden yararlanma oranı belirlenmiştir. Deneme sonunda her gruptan şansa bağlı olarak seçilen 15 hindide bazı kesim ve karkas özellikleri saptanmıştır. Araştırma sonucunda hindi besi rasyonlarına fitaz enzimi ilave edilmesinin hindilerde canlı ağırlık artışı, yem tüketimi ve yemden yararlanmayı arttırdığı (P<0.05) ayrıca kesim ve karkas özellikleri üzerinde olumsuz bir etkisi olmadığı belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Hindi besisi, fitaz enzimi, besi performansı, kesim ve karkas özellikleri : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr 559 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Lactobacillus buchneri ve Lactobacillus buchneriHomofermantatif Laktik Asit Bakteri Kombinasyonunun Buğday, Sorgum ve Mısır Silajlarının Fermantasyon, Aerobik Stabilite, ve Rumen Parçalanabilirlik Özellikleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA* Yayınlandığı Yer : Journal of Applied Microbiology, 95 (5), 1080-1086, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan Lactobacillus buchneri’ nin tek başına yada homofermantatif laktik asit bakterileri ile karışım olarak kullanımının buğday, sorgum ve mısır silajlarının fermantasyon, aerobik stabilite ve rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan inokulantlar silajlara 106 cfu/g düzeyinde katılmışlardır. Silolamadan sonraki 2, 4, 8, 15, ve 60. günlerde her gruptan 3' er kavanoz açılarak silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (60. gün) açılan tüm silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Araştırma sonucunda L. buchneri ve L. buchneri + L. plantarum kullanılan grupların asetik asit içerikleri L. plantarum kullanılan gruba göre önemli düzeyde yüksek bulunmuştur (P < 0.05). Bununla birlikte maya aktivitesi L. buchneri ve L. buchneri + L. plantarum kullanılan gruplarda engellenmiş olup söz konusu inokulantların kullanımı buğday, sorgum ve mısır silajlarının aerobik stabilitelerini geliştirmişlerdir. L. buchneri + L. plantarum karışımı silajların pH’ ları ile amonyak-N içeriklerini ve femantasyon kayıplarını düşürmüştür. Diğer yandan L. buchneri, L. plantarum ve L. buchneri + L. plantarum kullanımı silajların kuru madde, organik maddeleri ve nötr deterjanda çözünmeyen lif parçalanabilirliklerini etkilememiştir. Sonuç olarak laboratuvar koşullarında gerçekleştirilen çalışmada L. buchneri kullanımının buğday, sorgum ve mısır silajlarını bozulmaya karşı korumada çok etkili olduğu saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Aerobik stabilite, in situ rumen parçalanabilirliği, lactobacillus buchneri, silaj : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 560 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Lactobacillus buchneri ve Lactobacillus plantarum Kullanımının Düşük Kuru Maddeli Mısır ve Sorgum Silajlarının Fermantasyon, Aerobik Stabilite, ve Rumen Parçalanabilirlik Özellikleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA* Yayınlandığı Yer : Journal of Dairy Science, 86 (11), 3575-3581, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan Lactobacillus buchneri’ nin tek başına yada homofermantatif laktik asit bakterileri ile karışım olarak kullanımının düşük kuru maddeli mısır ve sorgum silajlarının fermantasyon, aerobik stabilite ve rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan inokulantlar silajlara 106 cfu/g düzeyinde katılmışlardır. Parçalanan materyaller yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan 1.5 l lik anaerobik kavanozlara silolanmışlardır. Silolamadan sonraki 2, 4, 8, 15, ve 90. günlerde her gruptan 3' er kavanoz açılarak silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (90. gün) açılan tüm silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Araştırma sonucunda L. buchneri- ve L. buchneri + L. plantarum kullanılan grupların asetik asit içerikleri L. plantarum kullanılan gruba göre önemli düzeyde yüksek bulunmuştur (P < 0.05). Bununla birlikte maya aktivitesi L. buchneri ve L. buchneri + L. plantarum kullanılan gruplarda engellenmiş olup söz konusu inokulantların kullanımı düşük kuru maddeli mısır ve sorgum silajlarının aerobik stabilitelerini geliştirmişlerdir. L. buchneri + L. plantarum karışımı inokulant kullanımı silajların amonyak-N içeriklerini ve fermantasyon kayıplarını düşürmüştür. Diğer yandan L. buchneri, L. plantarum ve L. buchneri + L. plantarum kullanımı silajların kuru madde, organik maddeleri ve nötr deterjanda çözünmeyen lif parçalanabilirliklerini etkilememiştir. Sonuç olarak laboratuvar koşullarında gerçekleştirilen çalışmada L. buchneri kullanımının düşük kuru maddeli mısır ve sorgum silajlarını bozulmaya karşı korumada çok etkili olduğu saptanmıştır. Anahtar Kelimeler : Aerobik stabilite, lactobacillus buchneri, lactobacillus plantarum, silaj Haberleşme Adresi : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 561 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı Beslenmesinde Korunmuş Protein : Ruminantların Kullanımı Üzerinde Araştırmalar 1. Korunmuş Proteinlerin In Situ Rumen Parçalanabilirlik Özellikleri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Marmara Koyunculuk Araştırma Enstitüsü, Bandırma, Balıkesir Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Hülya HANOĞLU, Ekin SUCU, Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : Ankara Üniv. Ziraat Fak. Tarım Bilimleri Derg, 9(2), 98-102, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, korunmuş proteinlerin in situ rumen parçalanabilirlik özelliklerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada protein kaynağı olarak ayçiçeği tohumu küspesi (ATK), pamuk tohumu küspesi (PTK) ve soya küspesi (SK) kullanılmıştır. ATK, PTK ve SK ham protein içeriklerinin sırasıyla % 1.1, 0.9 ve 0.6' sı düzeyinde formaldehit ile işlenmiştir. Araştırmada hayvan materyali olarak rumen kanülü takılı 3 baş Merinos koç kullanılmıştır. Hem ATK, PTK, SK hem de formaldehit ile işlenmiş ATKf, PTKf, SKf 2, 4, 8, 12, 16, 24 ve 48 saat süre ile rumende inkübe edilmişlerdir. 48 saatlik rumen inkubasyonu sonucunda ATK, ATKf, PTK, PTKf, SK ve SKf ' nin kuru madde parçalanabilirliği sırasıyla % 79.45, 49.51, 59.65, 44.53, 95.37 ve 76.36; organik maddeler parçalanabilirliği % 78.15, 47.01, 55.43, 37.28, 93.07 ve 73.68; ham protein parçalanabilirliği % 95.58, 39.14, 70.20, 55.41, 93.86 ve 60.08 olarak saptanmıştır. Bununla birlikte ATK, ATKf, PTK, PTKf, SK ve SKf ' nin rumen etkin kuru madde parçalanabilirliği sırasıyla % 60.07, 26.89, 39.76, 31.55, 63.08 ve 35.24; etkin organik maddeler parçalanabilirliği % 57.61, 23.40, 35.03, 27.47, 62.70 ve 34.04; etkin ham protein parçalanabilirliği % 66.12, 30.74, 45.07, 38.40, 68.35 ve 41.23 olarak belirlenmiştir. Sonuç olarak formaldehit ile işleme, ATK, PTK ve SK ' nin rumen kuru madde, organik maddeler ve ham protein parçalanabilirlikleri ile kuru madde, organik maddeler ve ham proteinlerinin rumendeki potansiyel parçalanabilirliklerini, parçalanma hız sabitlerini ve etkin parçalanabilirliklerini düşürmüştür. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Korunmuş protein, in situ rumen parçalanabilirliği : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 562 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı Beslenmesinde Korunmuş Protein : Ruminantların Kullanımı Üzerinde Araştırmalar 2. Korunmuş Proteinlerin Gebeliğin Son Dönemindeki Koyunların Canlı Ağırlıkları İle Kuzuların Büyüme ve Yaşama Güçleri Üzerindeki Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Marmara Koyunculuk Araştırma Enstitüsü, Bandırma, Balıkesir Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Hülya HANOĞLU, Ekin SUCU, Ali KARABULUT, Leyla ŞENGÜL Yayınlandığı Yer : Ankara Üniv. Ziraat Fak. Tarım Bilimleri Derg., 9(1), 98-102, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma korunmuş proteinlerin gebeliğin son dönemindeki koyunların canlı ağırlığı ile kuzuların büyüme ve yaşama gücü üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada protein kaynağı olarak ayçiçeği tohumu küspesi (ATK), pamuk tohumu küspesi (PTK) ve soya küspesi (SK) kullanılmıştır. ATK, PTK ve SK ham protein içeriklerinin sırasıyla % 1.1, 0.9 ve 0.6' sı düzeyinde formaldehit ile işlenmiştir. Araştırmanın hayvan materyalini 3 yaşlı 120 baş Merinos koyun ve bunlardan doğan kuzular oluşturmuştur. Araştırmaya koyunların gebeliklerinin son 1.5 aylık dönemlerinde başlanmış ve kuzular 60 günlük yaşa ulaşıncaya kadar devam edilmiştir. Sonuç olarak, formaldehit ile işlenmiş protein kaynakları koyunların doğum sonrası canlı ağırlığını artırmış (P<0.05), kuzuların doğum ağırlıklarını etkilememiş, sütten kesim dönemindeki kuzu sayısını artırmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Korunmuş protein, formaldehitle işleme, koyun, besleme, gebeliğin son dönemi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 563 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü : Kuzu Besisinde Melas Yerine Yoğunlaştırılmış Melas Şlempesinin Kullanma Olanakları Araştırmanın Niteliği : Yüksek Lisans Tezi Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Mehmet ADA, İbrahim AK* (Danışman) Yayınlandığı Yer : Gıda ve Yem Bilimi-Teknolojisi Bursa Gıda Kontrol ve Merkez Araştırma Enstitüsü, 2(4),1-12, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırmada, kuzu besisi yemlerine pelet bağlayıcı olarak melas yerine kısmen veya tamamen yoğunlaştırılmış melas şlempesi (YMŞ) katmanın hayvanların besi performansına ve pelet kalitesine etkileri belirlenmeye çalışılmıştır. Araştırmada besin maddeleri içerikleri birbirine benzeyen, %6 YMŞ, %3 YMŞ, %3 YMŞ + %3 melas, % 1.5 YMŞ + %1.5 melas, %6 melas ve %3 melas içeren pelet formdaki kuzu besi yemleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda kuzuların besi başlangıç ağırlığı, besi sonu canlı ağırlığı, günlük ortalama canlı ağırlık artışı, günlük ortalama yoğun yem tüketimi ve yemden yararlanma oranları belirlenmiştir. Besi boyunca toplam canlı ağırlık artışı ile ortalama yoğun yem tüketimleri açısından gruplar arasındaki farklar istatiksel olarak önemli (P<0.05) bulunmuştur. Araştırma sonucunda kuzu besi rasyonlarına melas yerine %3’e kadar tek başına veya melas ile birlikte YMŞ katılabileceği, YMŞ’nin melas yerine pelet bağlayıcı olarak kullanılabileceği sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Kuzu besisi, yoğunlaştırılmış melas şlempesi, melas : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr 564 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü : Güz Döneminde Besiye Alınan Hindilerde Askorbik Asit Uygulamasının Besi performansı ve Bazı Karkas Özelliklerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Yüksek Lisans Tezi Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Taşkın DEĞİRMENCİOĞLU, İbrahim AK* (Danışman) Yayınlandığı Yer : Ulud.Üniv. Zir. Fak. Dergisi, 17(2),1-8, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, entansif besi ygulanan ve kışın besiye alınan Amerikan Bronz x Betina melezi erkek hindilerin rasyonlarına 0, 50, 100 ve 150 mg/kg askorbik asit katmanın hindilerin besi performansı ve bazı kesim özelliklerine etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Besi 140 adet hindiyle 4 grupta ve 84 gün süreyle yürütülmüştür. Hindiler 2900 kcal/kg ME ve %14.90 ham protein içeren pelet formdaki rasyonla ad libitum olarak yemlenmişlerdir. Araştırma sonucunda, hindi besi rasyonlarına askorbik asit katmanın hindilerde canlı ağırlık artışı, yem tüketimi, yemden yararlanma üzerine önemli etki yapmadığı saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Hindi besisi, askorbik asit, besi performansı, kesim ve karkas özellikleri : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr 565 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü : Devekuşlarında (Struthio camelus) Farklı Protein Düzeylerinin Biyokimyasal ve Üretim Parametreleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Ümit POLAT, Meltem ÇETİN, Özhan TÜRKYILMAZ, İbrahim AK* Yayınlandığı Yer : Veterinarski Arhiv , 73(2), 73–80, 2003 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma devekuşlarında farklı protein düzeylerinin biyokimyasal ve üretim parametreleri üzerine etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Sekiz yaşındaki 18 adet devekuşu (Struthio camelus) (6 erkek ve 12 dişi) kullanılmıştır. Denemede devekuşları üçlü çiftler olmak üzere (bir erkek ve iki dişi) rasgele iki gruba ayrılmışlardır. Gruplar sırasıyla %20 ve %23 ham protein içeren yemler verilmiştir. Devekuşlarına yumurta yemi ve yonca ad libitum olarak verilmiştir.%20 ve %23 ham protein içeren yemlerle beslenen devekuşlarında belirlenen biyokimyasal parametreler arasında önemli farklılıklar bulunmazken yumurta döllülük oranı ve çıkış gücünde önemli farklılıklar belirlenmiştir (P<0.01). Yüksek protein oranının yumurta verimini ve yumurtadan çıkış oranını olumsuz yönde bir etkiye sahip olduğu ve bu çalışmada görüldüğü gibi rasyon ham protein oranının %20’yi geçmemesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Devekuşu, biyokimyasal parametreler, yem, ham protein : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr 566 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Farklı Hibrit Mısır Silajlarının Kuru Madde Üretimi, Kimyasal Bileşimi ve In Vitro Kuru Madde Sindirilebilirliğinin Saptanması Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Birimi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Adem EROL, Yavuz GÜRBÜZ, Osman ÖZAY, Önder CANBOLAT*, Ramazan TÜMER Yayınlandığı Yer : Livestock Research For Rural Development. 15 (11), 2003 http://www.cipav.org.co/lrrd/lrrd15/11/kama151.htm Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada dört farklı hibrit mısır silajının kimyasal bileşimi, kuru madde üretimi (KMÜ), metabolik enerji (ME) ve in vitro kuru madde sindirilebilirliği (İVKMS) saptanmıştır. Silajların ham selüloz içerikleri %23.0 ile 25.4 arsında bulunmuştur. Silajların kuru madde, ham protein ve ham yağ içerikleri arasında farklılıklar saptanmamıştır. Kuru madde üretimleri 16425 ile 19577 kg/ha-1 arasında değişmiştir. Mısır silajlarının ham selüloz, kül, kuru madde üretimi, İVKMS ve ME’leri arasında farklılıklar saptanmıştır. Mısır silajlarının metabolik enerji üretimi veya sindirilebilir kuru madde üretimi bakımından sıralama yapıldığında sırasıyla; Otello>Golden> Broskov>Maverik olduğu saptanmıştır. Otello mısır çeşidinin en yüksek besleme değerine sahip olduğu saptanmıştır. Bu nedenle silaj olarak tavsiye edilebilir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Hibrit mısır, sindirilebilirlik, kuru madde üretimi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle kampusü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 567 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Bakteriyal İnokulantların Küçük Plastik Balya Mısır Silajlarının Fermantasyon Özellikleri ve Besleme Değeri Üzerindeki Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Marmara Koyunculuk Araştırma Enstitüsü, Bandırma, Balıkesir Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU, Hülya HANOĞLU Yayınlandığı Yer : II. Ulusal Hayvan Besleme Kongresi 18-20 Eylül 2003, Konya, s. 230-233 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular: Bu araştırma silaj katkı maddesi olarak kullanılan iki farklı laktik asit bakteri inokulantının, küçük plastik balya mısır (Zea mays) silajlarının fermantasyon ve aerobik stabilite özellikleri ile in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri ve kuzu besisinde kullanımı üzerindeki etkilerinin belirlenmesi amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmanın ilk bölümünde kullanılan mısır hamur olum döneminde hasat edilmiş (% 34.0±0.13 KM), yaklaşık 2.0 cm boyutunda parçalanan taze materyal inokulant A (Pioneer® 1188, USA) ve inokulant B (Maize-All, Alltech, UK) ile ayrı ayrı muamele edilerek (106 cfu g-1), yaklaşık 30 kg kapasiteli ve hava geçirmeyen plastik balyalara silolanmışlardır. 90 günlük fermantasyon dönemi sonucunda her gruptan 3’ er balya açılarak bu silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Ayrıca bu silajların aerobik olarak stabil olup olmadıkları ve in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Araştırmanın ikinci bölümünde, her birinde 10 baş kuzu bulunan 3 grupta (kontrol, inokulant A ve inokulant B) toplam 30 baş Merinos kuzu ile besi denemesi yürütülmüştür. Besi denemesi iki haftalık bir alıştırma döneminden sonra 56 gün sürmüştür. Besi süresince kuzulara bireysel olarak adlibitum düzeyde mısır silajı verilirken, ayrıca canlı ağırlıklarının % 2’ si düzeyinde de yoğun yem karması verilmiştir. Araştırma sonucunda, araştırmada kullanılan inokulantların silajlarının fermantasyon özelliklerini önemli düzeyde (P<0.05) geliştirdiği ve silajlarda aerobik stabiliteyi sağladığı saptanmıştır. Diğer yandan her iki inokulant da in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirlikleri ile kuzuların besi performanslarını önemli derecede etkilememişlerdir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Mısır silajı, biyolojik silaj katkı maddeleri, küçük plastik balya silajı, fermantasyon, aerobik stabilite, in situ Rumen parçalanabilirliği, kuzu besisi : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 568 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı Silaj Fermantasyonu : Ürenin Performansları Üzerine Etkileri ve Ruminantların Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Marmara Koyunculuk Araştırma Enstitüsü, Bandırma, Balıkesir Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU, Hülya HANOĞLU Yayınlandığı Yer : II. Ulusal Hayvan Besleme Kongresi 18-20 Eylül 2003, Konya, s. 293-297 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan ürenin, mısır (Zea mays) silajının fermantasyon, aerobik stabilite, in situ rumen parçalanabilirliği ve kuzuların besi performansı üzerindeki etkilerinin belirlenmesi amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır hamur olum döneminde hasat edilmiştir. Üre taze materyale % 0, 0.5, 1.0, 1.5 ve 2.0 düzeyinde katılmıştır. Mısırlar 2.0 ton kapasiteli özel fiber silolara silolanmışlardır. Silolamadan sonraki 90. günde açılan tüm silajların kimyasal ve mikrobiyolojik analizleri yapılmış ve bu silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Ayrıca silajların, rumen kuru madde, organik maddeler, nötr deterjanda çözünmeyen lif ve asit deterjanda çözünmeyen lif parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Besi denemesi her birinde 10 baş kuzu bulunan toplam 5 grup ve 50 baş Merinos kuzu ile yürütülmüştür. Besi denemesi iki haftalık alıştırma döneminden sonra 56 gün sürmüştür. Besi süresince kuzulara bireysel olarak adlibitum düzeyde mısır silajı verilirken ayrıca canlı ağırlıklarının % 2’ si düzeyinde de yoğun yem karması verilmiştir. Araştırma sonucunda, silaj katkı maddesi olarak kullanılan üre mısır silajının fermantasyon özelliklerini etkilemezken, silajlardaki maya ve küf gelişimini engellemiş (P<0.05) ve silajların aerobik stabilitelerini geliştirmiştir (P<0.05). Diğer taraftan üre mısır silajının kuru madde, organik maddeler, nötr deterjanda çözünmeyen lif ve asit deterjanda çözünmeyen lif parçalanabilirliklerini artırmış (P<0.05) ancak kuzuların besi performansını etkilememiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Mısır silajı, üre, fermantasyon, aerobik stabilite, in situ rumen parçalanabilirliği, kuzu besisi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 569 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Hayvansal Kaynaklı Yemlerin In Vivo ve In Vitro Sindirilebilirlik Parametrelerinin Saptanması Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Önder CANBOLAT*, Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : II. Hayvan Besleme Bilim Kongresi. 18–20 Eylül. 2003, Konya, s. 403–406. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma, ruminantların beslenmesinde kullanılan hayvansal kaynaklı yemlerin besleme değerinin in vivo ve in vitro yöntemlerle saptamak amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmanın ilk aşamasında in vivo yöntem olarak naylon torba yöntemi kullanılmış ve yemlerin rumende kuru madde, organik madde ve protein parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Yemler arası istatistiki farklılıklar önemli bulunmuştur (P<0.05). Araştırmanın ikinci aşamasında gaz üretim tekniğinden (in vitro) yararlanılmış ve yemlerin gaz üretim miktarları arasındaki farklıklar ise önemli bulunmuştur (P<0.05). İn vivo ve in vitro yöntemlerle saptanan metabolik enerji (ME, kcal/kg) değerleri arasında 0.83 korelasyon saptanmıştır. Anahtar Kelimeler : Naylon torba tekniği, gaz üretim tekniği, By-pass protein, Hayvansal kaynaklı yemler Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle kampusü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 570 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Şeker pancarı Yaprağının Silolanma Olanakları Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : İbrahim AK*, Önder CANBOLAT, Selçuk BÖLÜKTEPE, Tayfun ÇARLI, Nejat ÖNDER Yayınlandığı Yer : II. Hayvan Besleme Bilim Kongresi. 18–20 Eylül. 2003, Konya, s. 66. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, Türkiye’de her yıl şeker pancarı hasadı sonucu yan ürün olarak elde edilen fakat, yeterince değerlendirilmeyen yaprakların yem değeri, silolanma ve hayvan beslemede kullanılma olanaklarını belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırma, Bursa bölgesinde 3 kantara bağlı 6 köydeki şeker pancarı tarlalarından alınan şeker pancarı yaprak örnekleriyle yürütülmüştür. Araştırmada her tarladan hasat döneminin başında ve sonunda olmak üzere iki örnek alınmış ve deneme iki yıl tekrarlanmıştır. Taze, güneşte kurutulmuş ve silaj yapılmış yaprak örneklerinin besin maddeleri içerikleri ile silaj yapılan örneklerde silaj kaliteleri ve silaj kalitesini etkileyen mikroorganizma içerikleri belirlenmiştir. Ayrıca, klasik sindirim denemesi ile şeker pancarı yaprağı silajının sindirilme derecesi ve yem değeri ile rumen fistülü takılmış koçlarla kuru maddenin rumende parçalanabilirliği belirlenmiştir. Araştırmada, şeker pancarı yaprağı silajının ortalama %17.70 kuru madde içerdiği saptanmıştır. Kuru madde de organik maddeler, ham protein, ham sellüloz, ham yağ, N’siz öz maddeler, Ca ve P içeriğinin ise sırasıyla; %76.25, 15.52, 17.00, 3.32, 40.41, 1.99 ve 0.24 olarak belirlenmiştir. Şeker pancarı yaprağı silajının içerdiği organik besin maddelerinin sindirilme derecesi %59.84-82.77 arasında değiştiği ve kuru maddede 2366 Kcal/kg ME içerdiği belirlenmiştir. Zamana bağlı olarak kuru maddenin rumende parçalanabilirliği %28.64-70.46 arasında değişmiş olup, en yüksek parçalanma 96. saatte saptanmıştır. Araştırmada, şeker pancarı yaprağına uygulanan işlemlerin N’siz öz maddeler dışındaki besin maddeleri içeriğinde önemli bir kayba neden olmadığı, ham protein ve ham yağ dışındaki besin maddeleri içeriğinin yıllara göre önemli düzeyde farklılık gösterdiği, hasat döneminin ham yağ ve ham sellüloz dışındaki besin maddeleri içeriğinde önemli bir değişikliğe neden olmadığı belirlenmiştir. Araştırma sonucunda, şeker pancarı yaprağının tek başına silolanarak iyi nitelikli silaj elde edilebileceği ve hayvan beslemede kaliteli kaba yem olarak etkin bir şeklide değerlendirilebileceği sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler : Şeker pancarı yaprağı, silaj, silaj kalitesi, yem değeri Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr 571 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü : Hindi Besisinde Dane Buğdayla Seçmeli Yemlemenin Besi Performansı ve Kesim Özelliklerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : İbrahim AK*, Şadıman KARAMAN Yayınlandığı Yer : II. Ulusal Hayvan Besleme Kongresi. 18–20. Eylül 2003, Konya, s 318–322. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma hindi besisinde besi yemine ek olarak dane buğdayla seçmeli yemlemenin besi performansı ve kesim özelliklerine etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırma 75 adet 15 haftalık Amerikan Bronz x Betina melezi erkek hindi palazları ile yürütülmüş ve hindiler şansa bağlı olarak 3 gruba ayrılmışlardır. Deneme süresince gruplara sırasıyla; hindi besi yemi (kontrol grubu); hindi besi yemi+dane buğday; hindi besi yemi %5’ten %35’e kadar artan oranlarda dane buğday ile karıştırılarak verilmiştir. Araştırma sonucunda serbest seçmeli dane yemleme canlı ağırlık artışını, yem tüketimini ve yemden yararlanmayı arttırmıştır. Serbest seçmeli dane yemleme ile hindilerin kendi gereksinimlerini dengeli bir şekilde karşılayabildikleri görülmüştür. Hindi besisinde besi yemine ek olarak dane buğday kullanımı özellikle yem maliyetini azaltmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Hindi besisi, seçmeli yemleme, dane buğday, besi performansı : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr 572 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Silajlarda Fermantasyon Kalitesi ve Aerobik Stabilitenin Geliştirilmesi Üzerinde Araştırmalar Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU Yayınlandığı Yer : GAP III. Tarım Kongresi 02-03 Ekim, Şanlıurfa. 45, 273-278 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırmalar; mısır, sorgum ve buğday silajlarının fermantasyon kalitelerini ve aerobik stabilitelerini geliştirmek amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmalar Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Yemler ve Hayvan Besleme Araştırma ve Uygulama Laboratuvarı’nda yürütülmüştür. Araştırmalarda kullanılan mısır ve buğday hamur olum, sorgum ise süt olum döneminde hasat edilmiştir. Yaklaşık 1.5-2.0 cm boyutunda parçalanan taze mısır, sorgum ve buğday materyalleri homofermantatif [İnokulant A (Pioneer® 1188, USA), İnokulant B (Maize-All, Alltech, UK), İnokulant C (Sil-All, Alltech, UK), İnokulant D (H/M 9927, Medipharm, USA), İnokulant E (Lacticil, M 74, Medipharm, Sweden), İnokulant F (Biomax 5, Chr Hansen, USA)] ve heterofermantatif [(İnokulant G (Biomax LP1, Chr Hansen, Denmark), İnokulant H (Liyofilize edilmiş Lactobacillus buchneri)] laktik asit bakteri inokulantları ile ayrı ayrı muamele edildikten sonra (106 cfu g-1), yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan 1.5 litrelik özel anaerobik kavanozlara (Le Parfait, France) silolanmışlardır. Bunların yanı sıra mısır ve sorgum bitkileri formik asit temeline dayalı (Kemisile 2000, Kemira, Finland) katkı maddesi ile de muamele edilerek aynı şekilde silolanmışlardır. Fermantasyonun çeşitli aşamalarında ve fermantasyon dönemi sonunda her gruptan 3’ er kavanoz açılarak bu silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Ayrıca fermantasyon dönemi sonunda açılan tüm silajların aerobik olarak stabil olup olmadıkları araştırılmıştır. Araştırma sonucunda, özellikle homofermantatif laktik asit bakteri inokulantlarının mısır, sorgum ve buğday silajlarının fermantasyon özelliklerini önemli düzeyde (P<0.05) geliştirdiği, aerobik stabilitelerini etkilemediği yada düşürdüğü saptanırken, heterofermantatif laktik asit bakteri inokulantları ile formik asidin söz konusu silajların fermantasyon özellikleri üzerinde herhangi bir etkileri olmazken, silajların aerobik stabilitelerini önemli düzeyde (P<0.05) artırdığı saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Fermantasyon, aerobik stabilite, silaj : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 573 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Dört Farklı Olgunlaşma Döneminde Hasat Edilen Mısır Silajlarının Aerobik Stabilite ve Besleme Değeri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA* Yayınlandığı Yer : Animal Feed Science and Technology, 116 (1-2), 141-150, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma dört farklı olgunlaşma döneminde hasat edilen mısır silajlarının aerobik stabilite ve besleme değerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada mısır bitkisi erken hamur olum, ½ süt olum, 2/3 süt olum ve hamur olum dönemlerinde hasat edilmiştir. Hasat edilen mısır parçalandıktan sonra yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan, 1.5 litrelik özel cam kavanozlara silolanmıştır. Silolamadan sonraki 2, 4, 8, 12 ve 90. günlerde her gruptan 3' er kavanoz açılarak bu silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Ayrıca bu silajların sellüloz içerikleri ve rumen parçalanabilirlik özellikleri de saptanmıştır. Araştırma sonucunda olgunlaşma döneminin ilerlemesine paralel olarak silajların suda eriyebilir karbonhidrat içerikleri düşüş göstermiştir. Erken hamur olum döneminde hasat edilen mısır silajlarının asetik asit içerikleri ile gaz kayıpları, maya ve küf sayıları diğer dönemlerde hasat edilenlere silajlara göre daha düşük bulunmuştur. Ayrıca erken hamur olum döneminde hasat edilen mısır silajları 5 günlük aerobik stabilite testi sonucunda daha fazla CO2 üretmişlerdir (P < 0.05). En düşük sellüloz içeriği 1/3 süt olum döneminde hasat edilen mısır silajlarında belirlenmiştir (P < 0.05). Farklı olgunlaşma dönemlerinde hasat edilen mısır silajlarının hemisellüloz içerikleri benzerlik gösterirken, hamur olum döneminde hasat edilen mısır silajlarının ham protein içeriği diğer hasat dönemlerinde hasat edilen silajlardan daha düşük bulunmuştur. En yüksek kuru madde, organik maddeler parçalanabilirlikleri ile parçalanabilir verimler 2/3 süt olum döneminde hasat edilen mısır silajlarında belirlenmiştir. En yüksek NDF parçalanabilirliği ise erken hamur olum döneminde hasat edilen gruplarda oluşmuştur. Sonuç olarak fermente olabilir besin maddeleri ile verimi artırabilmek için en uygun hasat döneminin 2/3 süt olum dönemi olduğu sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler : Mısır, silaj, hasat dönemi, besleme değeri, aerobik stabilite Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 574 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Propionibacterium acidipropionici ve Propionibacterium acidipropionici-Lactobacillus plantarum Kombinasyonunun Buğday, Sorgum ve Mısır Silajlarının Fermantasyon ve Aerobik Stabilite Özellikleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : U.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu Başkanlığı İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU, Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : Journal of Applied Microbiology, 97 (4), 818-826, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Araştırma Propionibacterium acidipropionici ve Propionibacterium acidipropioniciLactobacillus plantarum kombinasyonunun buğday, sorgum ve mısır silajlarının fermantasyon ve aerobik stabilite özellikleri üzerideki etkilerinin belirlenmesi amacıyla düzenlenmiştir. İnokulantlar silajlara 106 cfu/g düzeyinde katılmış ve inokulant içermeyen silajlar kontrol olarak ele alınmıştır. Silolamanın 2, 4, 8, 16 ve 60. günlerinde her bitkiye ait silajlardan 3’ er kavanoz açılmış ve bu silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda silajlar 5 gün süre ile aerobik stabilite testine tabi tutulmuş ve aynı silajların in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Araştırma sonucunda P. acidipropionici ile muamele edilen silajlar, L. plantarum ve P. acidipropionici + L. plantarum ile muamele edilen silajlara göre önemli düzeyde daha yüksek asetik ve propiyonik asit içermişlerdir (P < 0.05). Bu nedenle P. acidipropionici ile muamele edilen silajlarda maya aktivitesi engellenmiştir. Sonuç olarak P. acidipropionici, buğday, sorgum ve mısır silajlarının aerobik stabilitelerini geliştirmiştir. Ancak P. acidipropionici + L. plantarum kombinasyonu silajların aerobik stabilitelerini geliştirmemiştir. Diğer yandan söz konusu katkı maddeleri buğday, sorgum ve mısır silajlarının in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirliklerini etkilememiştir. P. acidipropionici’ nin, laboratuvar koşullarında serbest oksijen girişine maruz bırakılan buğday, sorgum ve mısır silajlarının aerobik stabilitelerini korumada oldukça etkili olduğu saptanmış ve yeni geliştirilen söz konusu propiyonik asit bakterisinin silajlardaki maya aktivitesini engelleyerek silajların aerobik stabilitelerini geliştirebileceği sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler : Aerobik stabilite, in situ rumen parçalanabilirliği, Propionibacterium acidipropionici, silaj Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 575 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Biyolojik Silaj Katkı Maddeleri Kullanılarak Yapılan Küçük Plastik Balya Mısır Silajlarının Kalite Özellikleri, Yem Değeri ve Kuzu Besisinde Kullanımı Üzerine Bir Araştırma Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Marmara Koyunculuk Araştırma Enstitüsü, Bandırma, Balıkesir Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU, Hülya HANOĞLU Yayınlandığı Yer : Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Bilimleri Dergisi, 10 (2), 158-162, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Mısır (Zea mays) silajlarının fermantasyon ve aerobik stabilite özellikleri ile in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri ve kuzu besisinde kullanımı üzerindeki etkilerinin belirlenmesi amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmanın ilk bölümünde kullanılan mısır hamur olum döneminde hasat edilmiş (% 34.0±0.13 KM), yaklaşık 2.0 cm boyutunda parçalanan taze materyal inokulant A (Pioneer® 1188, USA) ve inokulant B (Maize-All, Alltech, UK) ile ayrı ayrı muamele edilerek (106 cfu g-1), yaklaşık 30 kg kapasiteli ve hava geçirmeyen plastik balyalara silolanmışlardır. 90 günlük fermantasyon dönemi sonucunda her gruptan 3' er balya açılarak bu silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Ayrıca bu silajların aerobik olarak stabil olup olmadıkları ve in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Araştırmanın ikinci bölümünde, her birinde 10 baş kuzu bulunan 3 grupta (kontrol, inokulant A ve inokulant B) toplam 30 baş Merinos kuzu ile besi denemesi yürütülmüştür. Besi denemesi iki haftalık bir alıştırma döneminden sonra 56 gün sürmüştür. Besi süresince kuzulara bireysel olarak ad-libitum düzeyde mısır silajı verilirken, ayrıca canlı ağırlıklarının % 2' si düzeyinde de yoğun yem karması verilmiştir. Araştırma sonucunda, araştırmada kullanılan inokulantların silajlarının fermantasyon özelliklerini önemli düzeyde (P<0.05) geliştirdiği ve silajlarda aerobik stabiliteyi sağladığı saptanmıştır. Diğer yandan her iki inokulant da in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirlikleri ile kuzuların besi performanslarını önemli derecede etkilememişlerdir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Mısır silajı, biyolojik silaj katkı maddeleri, küçük plastik balya silajı, fermantasyon, aerobik stabilite, in situ Rumen parçalanabilirliği, kuzu besisi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 576 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Mısır Silajına Katılan Ürenin Silaj Fermantasyonu, Aerobik Stabilite, Rumen Parçalanabilirliği ve Kuzuların Besi Performansı Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Marmara Koyunculuk Araştırma Enstitüsü, Bandırma, Balıkesir Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU ve Hülya HANOĞLU Yayınlandığı Yer : Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Bilimleri Dergisi, 10 (3), 258-262, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan ürenin, mısır (Zea mays) silajının fermantasyon, aerobik stabilite, in situ rumen parçalanabilirliği ve kuzuların besi performansı üzerindeki etkilerinin belirlenmesi amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır hamur olum döneminde hasat edilmiştir. Üre taze materyale % 0, 0.5, 1.0, 1.5 ve 2.0 düzeyinde katılmıştır. Mısırlar 2.0 ton kapasiteli özel fiber silolara silolanmışlardır. Silolamadan sonraki 90. günde açılan tüm silajların kimyasal ve mikrobiyolojik analizleri yapılmış ve bu silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Ayrıca silajların, rumen kuru madde, organik maddeler, nötr deterjanda çözünmeyen lif ve asit deterjanda çözünmeyen lif parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Besi denemesi her birinde 10 baş kuzu bulunan toplam 5 grup ve 50 baş Merinos kuzu ile yürütülmüştür. Besi denemesi iki haftalık alıştırma döneminden sonra 56 gün sürmüştür. Besi süresince kuzulara bireysel olarak adlibitum düzeyde mısır silajı verilirken ayrıca canlı ağırlıklarının % 2' si düzeyinde de yoğun yem karması verilmiştir. Araştırma sonucunda, silaj katkı maddesi olarak kullanılan üre mısır silajının fermantasyon özelliklerini etkilemezken, silajlardaki maya ve küf gelişimini engellemiş (P<0.05) ve silajların aerobik stabilitelerini geliştirmiştir (P<0.05). Diğer taraftan üre mısır silajının kuru madde, organik maddeler, nötr deterjanda çözünmeyen lif ve asit deterjanda çözünmeyen lif parçalanabilirliklerini artırmış (P<0.05) ancak kuzuların besi performansını etkilememiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Mısır silajı, üre, fermantasyon, aerobik stabilite, in situ rumen parçalanabilirliği, kuzu besisi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 577 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Silaj Fermantasyonunda Organik Asit Kullanımı Üzerinde Araştırmalar 2. Formik asit temeline dayalı bir koruyucunun çiftlik koşullarında yapılan mısır silajlarının fermantasyon, mikrobiyal flora, aerobik stabilite ve in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerine etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU, Önder CANBOLAT Yayınlandığı Yer : Ulud.Üniv. Zir. Fak. Dergisi,18(2), 35-45, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, formik asit temeline dayalı bir koruyucunun (FAT) çiftlik koşullarında yapılan mısır (Zea mays L.) silajlarının fermantasyon, mikrobiyal flora, aerobik stabilite ve in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır hamur olum döneminde hasat edilmiştir ve yaklaşık 1.5-2.0 cm boyutunda parçalanmışlardır. Parçalanan taze materyale 2.0, 3.0 ve 4.0 g/kg düzeyinde FAT katılmıştır. Çalışmada yaklaşık 1.5 ton kapasiteli cam elyafından yapılmış pilot silolar kullanılmıştır. Silolamadan 90 gün sonra açılan silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmış, silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmış ve ayrıca silajların in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Sonuç olarak, FAT mısır silajlarının laktik, asetik ve bütrik asit ile amonyak azotu konsantrasyonlarını düşürmüştür. Ayrıca yüksek düzeyde bir antimikrobiyal aktivite göstererek silajlardaki maya, küf, enterobacteria ve clostridia gelişimini engellemiştir. Diğer yandan FAT mısır silajlarının aerobik stabilitelerini geliştirirken, in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirliklerini de artırmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Silaj, organik asit, mikrobiyal flora, aerobik stabilite : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 578 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Meşe (Quercus Spp.) Yapraklarının Besleme Değeri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Birimi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Osman ÖZAY, Servet AKTAŞ Yayınlandığı Yer : Small Ruminant Research, 53, 161–165, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Araştırmada Quercus branti, Quercus coccifera, Quercus cercis, Quercus libari ve Quercus infectaria adlı beş farklı meşenin dal ve yapraklarının besleme değeri kimyasal bileşimleri ve gaz üretimleri belirlenmiştir. Organik madde (OM) içerikleri 929.8 ile 952.1 g/kg KM; ham protein (HP) 36.2 ile 83.5 g/kg KM arasında değişmiş ve Q. coccifera’da en düşük saptanmıştır. Ham selüloz (HS) ise 305.9 ile 509.2 g/kg KM olarak bulunmuştur. Gaz üretim düzeyi ise 12. saate kadar Q. Branti ve Q. libari’da diğer meşe türlerinde daha yüksek saptanmıştır (P<0.001). Meşe türlerinin gaz üretim düzeyleri sırasıyla: Q. libari = Q. branti > Q. infecteria > Q. coccifera > Q. cercis olarak saptanmıştır. Meşe yapraklarının ham selüloz içerikleri ile in vitro gaz üretimi arasında yüksek korelasyon saptanmıştır. Meşe yapraklarının ham protein ve tanen içerikleri ile in vitro gaz üretimi arasında negatif korelasyon bulunmuştur. Meşe yapraklarından Q. branti ve Q. libari diğer meşe yapraklarına göre ruminantlar için daha yüksek besleme değerine sahip bulunmuştur. Anahtar Kelimeler : Meşe (Quercus spp.) yapraklar, besleme değer, gas üretimi Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 579 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü : Tanen İçeriği Bakımından Zengin Dört Farklı Ağaç Yapraklarının In Situ Kuru Madde Parçalanabilirli ve In Vitro Gaz Üretimlerinin Karşılaştırılması Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Birimi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Yavuz GÜRBÜZ Yayınlandığı Yer : South African Journal of Animal Science, 34 (4), 233-240, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Glycrrhiza glabra L, Arbutus andrachne, Juniperus communis, and Pistica lentiscus’un kuru madde (KM) parçalanabilirliği in vitro gaz üretim tekniği ve in situ naylon torba teknikleri ile saptanmıştır. Yem örneklerinin in situ ve in vitro inkübasyon süreleri 3, 6, 12, 24, 48, 72 ve 96 saat olarak ayarlanmıştır. İn situ ve in vitro KM parçalanabilirlik parametreleri ise y = a+b(1–e-ct) eşitliği ile saptanmıştır. Tüm inkübasyon dönemlerinin 3 ve 72 saatler dışında, toplam gaz üretimi J. communis önemli düzeyde G. glabra, A. andrachne ve P. Lentiscus’dan daha düşük saptanmıştır. J. communis’un 3, 6 ve 12 saat inkübasyon sonunda saptanan KM parçalanabilirliği P. Lentiscus’dan önemli derecede düşük saptanmıştır. J. communis’un 24 ve 48 saat inkübasyon süresinde saptanan KM parçalanabilirliği ise A. andrachne ve P. Lentiscus’dan önemli düzeyde düşük saptanmıştır. 24. ve 96. saatlerdeki gaz üretimi ve in situ KM parçalanabilirliği arasında önemli düzeyde ilişki saptanmıştır. 24 ve 96 saat inkübasyon sonunda gaz üretiminin ile kaybolan KM sırasıyla %51.2 ve 52.4 olmuştur. Çözünemeyen fraksiyonların gaz üretimi (b) ile efektif KM kaybolan %66.4 olmuştur. Yemlerin hızlı çözünebilir fraksiyonları (a) ve gaz üretim oranı (c) ile efektif kuru madde parçalanabilirliği arasında regresyon eşitlikleri de geliştirilmiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Ağaç yaprakları, in situ kuru madde parçalanabilirliğ, in vitro gas üretimi, tanen : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 580 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : In Vitro Gaz Üretim Tekniği İle Kaba Yemlerin Metabolik Enerji İçeriklerinin Saptanması Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Birimi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Yavuz GÜRBÜZ, Osman ÖZAY, Emin ÖZKÖSE Yayınlandığı Yer : Pakistan Journal of Biological Sciences, 7 (4), 601-605, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Buğday samanı, arpa samanı, yonca kuru otu, yonca silajı ve mısır silajının in vitro gaz tekniği ile metabolik enerji içeriklerinin daha önceden geliştirilmiş farklı eşitlikler kullanılarak saptanmıştır. Gaz üretimi 3, 6, 12, 24, 48, 72 ve 96 saatlerde saptanmış ve gaz üretim parametreleri (c, a, b) y = a+b (1-e-ct) denklemi kullanılarak saptanmıştır. Kama yemlerin Metabolik Enerji (ME) içerikleri farklı regresyon eşitlikleri kullanılarak saptanmıştır. Kaba yemlerin ME içerikleri farklı bulunmuş ve bu farklılıklar önemli bulunmuştur (P<0.001). Kaba yemlerin ME içeriklerinin saptanmasında kullanılan farklı regresyon eşitlikleri de ME içeriği üzerine önemli etkisi olmuştur (P<0.001). Anahtar Kelimeler : Gas üretimi, metabolik enerji Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 581 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Bazı Ağaç Dal ve Yapraklarının Kimyasal Kompozisyonları ile In Vitro Kuru Madde Sindirilebilirlikleri Arası İlişkiler Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Birimi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, José Morais Pereira FILHO, Önder CANBOLAT*, Yavuz GÜRBÜZ, Osman ÖZAY, Çağrı Özgür ÖZKAN Yayınlandığı Yer : Livestock Research for Rural Development. 2004. Vol. 16, http://www.cipav.org.co/lrrd/lrrd16/4/kama1602.htm Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Glycrrhiza glabra L, Arbutus andrachne, Carpinus betilus, Juniperus communis, Quercus libari L ve Pistacia lentiscus L gibi 5 ağacın dal ve yapraklarının kimyasal bileşimi ve in vitro kuru madde sindirilebilirliği (İVKMS) saptanmıştır. Ham protein içerikleri %5.71 ile 12.6 arasın değişmiş ve Glycrrhiza glabra L.’nin ham protein içeriği diğerlerinden daha yüksek bulunmuştur. Tüm yaprakların hücre duvarı bileşimleri yüksek saptanmıştır. Toplam kondanse tanen içeriği %4.34 ile 20.3 arasında değişmiş ve Juniperus communis ile Carpinus betilus’ta diğer yapraklardan daha yüksek bulunmuştur. Yaprakların İVKMS ise %41.7 ile 52.8 değişmiştir. Yaprakların NDF, ADF, ADL, TCT ve SCT içerikleri ile İVKMS arasında negatif korelasyon, ham protein ile de pozitif korelasyon saptanmıştır. Araştırmadan elde edilen veriler değerlendirildiğinde Glycrrhiza glabra L ve Quercus libari L’nin ruminantlar için potansiyel bir yem oluşturduğu söylenebilir. Anahtar Kelimeler : Kompozisyon, sindirilebilirlik, yapraklar, tanen Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 582 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Tanen İçeren Ağaç Yapraklarının Kimyasal Kompozisyonları ve In Vitro Gaz Üretim Karakteristiklerinin Saptanması Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Birimi Proje Yürütücüsü (leri) Yayınlandığı Yer : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Yavuz GÜRBÜZ, Osman ÖZAY, Çağrı Özgür ÖZKAN, Mustafa SAKARYA : Livestock Research for Rural Development, 2004. Vol. 16. http://www.cipav.org.co/lrrd/lrrd16/6/kama16044.htm. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmanın amacı Türkiye’de ruminant beslemede kullanılan bazı ağaç yapraklarının kimyasal kompozisyonları, kondanse tanen içerikleri ile in vitro gaz üretim parametreleri arasındaki ilişkilerin saptanması amacıyla düzenlenmiştir. Yaprakların ham protein içeriği %5.62 ile 14.1 arasında değişmiş ve Morus alba’da diğer yapraklardan daha yüksek ham protein saptanmıştır. Yaprakların nötr (NDF) ve asit deterjan lif (ADF) içerikleri sırasıyla %42.3 ile 56.9 ve %28.3 ile 34.2 arasında bulunmuştur. NDF içeriği Juniperus communis’da diğer yapraklardan daha yüksek saptanmıştır. Ham kül içerikleri ise %4.99 ile 15.8 arasında değişmiş ve Morus alba’da daha yüksek bulunmuştur. Toplam kondanse tanen içeriği ise %1.42 ile 21.3 arasında değişmiş ve Juniperus communis’da yüksek saptanmıştır. 96 saat inkübasyon sonunda in vitro gaz üretimi Quercus libari’da diğer yapraklardan daha yüksek bulunmuştur. Potansiyel gaz üretimleri bakımından sıralamanın Quercus libari≥Populus nigra ≥Morus alba>Juniperus communis şeklinde olduğu saptanmıştır. Yaprakların gaz üretim parametrelerinden gaz üretim oranı (c) ve koloy çözünebilir fraksiyonların (a) gaz üretimi arasında farklılık olmamıştır. Kolay çözünemez fraksiyonlara ait gaz üretimi ise önemli bulunmuş ve Quercus libari’da diğer yapraklardan yüksek saptanmıştır. Toplam gaz üretimi ile çözünebilir kondanse tanen, NDF ve ADF arasında negatif korelasyon saptanmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Ağaç yaprakları, kimyasal kompozisyon, kondanse tanen, in vitro gaz : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 583 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Rasyon Protein Düzeylerinin Damızlık Devekuşlarının Bazı Hematolojik ve Verim Parametreleri Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Cenk AYDIN, İbrahim AK*, Nurten GALİP, Nadja ZAUGG Yayınlandığı Yer : Indian Vet. J., 81, 294-298, 2004 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada, damızlık devekuşu rasyonlarına farklı protein düzeylerinin bazı hematolojik ve verim parametreleri üzerine etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. 6 erkek ve 12 dişi olmak üzere sekiz yaşındaki 18 adet devekuşu kullanılmıştır. Devekuşları iki gruba ayrılarak %20 ve%23 ham protein içeren yemlerle yemlenmişlerdir. Hematolojik ve verim parametreleri belirlenmiştir. Rasyon protein düzeyi bazı hematolojik parametreleri çok düşük düzeyde etkilemiştir. Diğer bir yandan rasyon protein düzeyi bazı verim parametrelerini özellikle yumurta döllülük oranını ve toplam yumurta çıkış gücünü oldukça fazla etkilemiştir. Yüksek protein oranının yumurta verimini ve yumurtadan çıkış oranını olumsuz yönde bir etkiye sahip olduğu ve bu çalışmada görüldüğü gibi rasyon ham protein oranının %20’yi geçmemesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler : Devekuşu, Hematolojik ve verim parametreleri Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr 584 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Tavuk Yumurtalarının Free Range Sistemde Çıkım Özellikleri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : İbrahim AK*, Aydın İPEK Yayınlandığı Yer : XXII World’s Poultry Congress. June 8-13, 2004, Istanbul, Book of Abstracts, pp. 210. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma free-range sistemde tavuk yumurtalarının çıkış özelliklerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Grupların yumurta ağırlıkları (<55 g, 56–60, 61–65 g ve >66 g) döllü yumurta çıkış gücüne ve toplam yumurta çıkış gücü üzerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Döllü yumurtaların çıkış gücü sırasıyla %70.9, %73.7, %74.8 ve %70.0 ve toplam yumurta çıkış gücü %62.8, %65.5, %65.0 ve %62.8 olarak belirlenmiştir. Yumurta ağırlığının erken, orta ve geç embriyonik ölümlere etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). Civciv ağırlığına yumurta ağırlığı gruplarının etkisi de önemli bulunmuştur (P<0.01). Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Free range, yumurta ağırlığı, çıkım özellikleri : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr 585 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Formik Asit Temeline Dayalı Bir Koruyucunun Mısır ve Sorgum Silajlarının Aerobik Stabiliteleri Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU Yayınlandığı Yer : IV. Ulusal Zootekni Bilim Kongresi 01-04 Eylül 2004 Isparta Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma, formik asit temeline dayalı bir koruyucunun (FAT), mısır (Zea mays L.) ve sorgum (Sorghum bicolor L.) silajlarının aerobik stabiliteleri üzerindeki etkilerini belirlemek amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır süt olum sonu-hamur olum başı dönemde (% 27.7±0.07 KM), sorgum ise çiçeklenme döneminde (% 20.2±0.13 KM) hasat edilmiştir. Yaklaşık 1.5-2.0 cm boyutunda parçalanan mısır ve sorgum bitkileri FAT ile (KemiSile® 2000, Kemira Oyj-Industrial Chemicals, Finland) muamele edilerek yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan 1.5 litrelik anaerobik kavanozlara (Le Parfait, France) silolanmışlardır. Araştırmada kullanılan FAT parçalanan taze materyallere, sırasıyla 1.0, 1.5, 2.0, 2.5, 3.0, 3.5, ve 4.0 g/kg düzeyinde katılmıştır. Kavanozlar laboratuvar koşullarında 24±2 ºC’ de depolanmışlardır. Silolama döneminin sonunda (90 gün) tüm silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Araştırma sonucunda, FAT mısır ve sorgum silajlarında yüksek bir antibakteriyal aktivite göstererek silajların 5 günlük aerobik dönem boyunca maya ve küf populasyonları ile CO2 üretimlerini düşürmüş ve aerobik stabilitelerini geliştirmiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Aerobik stabilite, formik asit temeline dayalı koruyucu, Silaj : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 586 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü : Buhar ve Asitle İşlemenin Bezelye Samanının Yem Değeri Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Hatice KALKAN*, Ali KARABULUT, Önder CANBOLAT, Şadıman KARAMAN, Fatmagül GÜRBÜZOL Yayınlandığı Yer : IV. Ulusal Zootekni Bilim Kongresi. 01-03, Eylül 2004. Isparta, s:524-528. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Araştırma, buhar ve asitle işleme yöntemlerinin bezelye samanının yem değeri üzerine etkisini saptamak amacıyla düzenlenmiştir. Yem materyali olarak yem bezelyesi samanı (Pisum sativum L.), hayvan materyali olarak ise yaklaşık üç yaşlı, rumen kanüllü 3 baş Kıvırcık koç kullanılmıştır. Bezelye samanına farklı yoğunluklarda (% 0, 2 ve 3) H2SO4 çözeltileri emdirilerek, otoklavda farklı sıcaklık (0 ve 121 ºC) ve sürelerde (0, 1, 3 ve 5 saat) buharla işlenmiştir. Bu uygulamalardan sonra farklı işlemlerden geçirilmiş bezelye samanı örneklerinin ham besin madde içerikleri, hücre duvarı bileşenleri ve rumen sindirilebilirlik özellikleri saptanmıştır. Sonuç olarak, buhar ve asitle işleme yüksek hücre duvarı yararlanılabilirliği sağlarken (P<0.01), metabolik enerji ve organik maddeler sindirilebilirliğini etkilememiştir. Anahtar Kelimeler : Bezelye samanı, Buharla işleme, Asitle işleme, in vitro gaz üretimi, sindirilebilirlik Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *hkalkan@uludag.edu.tr 587 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Farklı Yaprak Tiplerindeki Yemlik Bezelye Hatlarının Verim ve Bazı Kalite Özellikleri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : U.Ü Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü, GörükleBursa Proje Yürütücüsü (leri) : Ayşen UZUN, Uğur BİLGİLİ, Mehmet SİNCİK, İsmail FİLYA*, Esvet AÇIKGÖZ Yayınlandığı Yer : European Journal of Agronomy, 22 (1), 85-94, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bursa’da, kuru koşullar altında iki yarı yapraklı ve beş normal yapraklı yemlik bezelyede (Pisum sativum L.) bazı verim özellikleri ile birlikte ham protein verimi belirlenmiştir. İlkbahardaki fide gücü, bitki boyu, yatmaya dayanıklılık, bakla/bitki, tohum/bakla, tohum/bitki, 1000 tane ağırlığı, hasat indeksi, ot ve tohum verimi gibi bazı verim komponentleri ile ham protein verimi ve sindirilebilirlilik gibi bazı kalite özellikleri tespit edilmiştir. Tüm hatlarda erken ilkbaharda, nemli koşullarda ve serin havalarda kuvvetli bir vejetatif aksam gözlenmiştir. Bezelyeler ortalama olarak 1.5 m’ye kadar boylanmış 8.4 t ha-1 kuru madde üretilmiştir. Hatlar arasında, kuru madde verimi bakımından istatistiki anlamda önemli derecede farklılıklar elde edilmişken yeşil ot verimi bakımından hatlar arasında önemli bir farklılık bulunmamıştır. Çiçeklenmeden önce, yarı yapraklı hatların dik büyüme yetenekleri normal yapraklı hatlardan önemli derecede yüksek olmuştur. Hatlar arasında tohum veriminde önemli farklılıklar bulunmuş, ortalama olarak 1.4 t ha-1 tohum verimi elde edilmiştir. Anahtar Kelimeler : Bezelye, Pisum sativum L., normal yapraklı, yarı-yapraklı, verim,sindirilebilirlik Haberleşme Adresi : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 588 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Silaj Fermantasyonunda Organik Asit Kullanımı Üzerinde Araştırmalar 1. Formik asit temeline dayalı bir koruyucunun laboratuvar koşullarında yapılan mısır silajlarının fermantasyon, mikrobiyal flora, aerobik stabilite ve in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerine etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU Yayınlandığı Yer : Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Bilimleri Dergisi, 11(1), 51-56, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, formik asit temeline dayalı bir koruyucunun (FAT) laboratuvar koşullarında yapılan mısır (Zea mays L.) silajlarının fermantasyon, mikrobiyal flora, aerobik stabilite ve in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır süt olum döneminde hasat edilmiştir. Yaklaşık 1.5-2.0 cm boyutunda parçalanan taze materyale 1.0, 1.5, 2.0, 2.5, 3.0, 3.5 ve 4.0 g/kg düzeyinde FAT katılmıştır. Taze materyaller yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan 1.5 litrelik anaerobik kavanozlara silolanmıştır. Kavanozlar laboratuvar koşullarında 26±2 °C' de tutulmuştur. Silolamadan 90 gün sonra açılan silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmış, silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmış ve ayrıca silajların in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Sonuç olarak, mısıra katılan FAT silajlardaki laktik, asetik ve bütrik asit konsantrasyonlarını düşürürken, proteolizi de önlemiştir. Ayrıca silajlarda yüksek düzeyde bir antimikrobiyal aktivite göstererek maya, küf, enterobacteria ve clostridia gelişimini engellemiştir. Genel olarak, FAT mısır silajlarının aerobik stabilitesini geliştirirken, in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirliğini de artırmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Silaj, mısır, organik asit, fermantasyon, mikrobiyal flora, aerobik stabilite, in situ rumen parçalanabilirliği : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 589 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Tanen İçeren Bazı Ağaç Dal ve Yapraklarının Kimyasal Kompozisyonu İle In Vitro Gaz Üretimi Arasındaki İlişkilerin Saptanması Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Yavuz GÜRBÜZ, Osman OZAY, Emin ÖZKÖSE Yayınlandığı Yer : Asian-Aust. J. Anim. Sci., 18 (2), 203-208, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırmanın amacı Türkiyede yetişen Glycrrhiza glabra L, Arbutus andrachne, Carpinus betilus, Juniperus communis, Quercus libari L ve Pistica lentiscus gibi 6 farklı ağaç türü yapraklarının kimyasal kompozisyonları ile in vitro gaz üretimleri arasındaki ilişkilerin saptanmasıdır. Yaprakların ham protein, asit deterjan lif, toplam tanen, çözünemez kondanse tanen ve çözünebilir kondanse tanen içerikleri saptanmış ve aralarında farklılıklar bulunmuştur (P<0.001). Ham protein içeriği %5.75 (Juniperus communis) ile %12.59 (Glycrrhiza glabra L) arasında değişmiştir. Asit deterjan lif içeriği %25.14 (Glycrrhiza glabra L) ile %39.23 (Juniperus communis) arasında değişmiştir. Total kondense tanen içeriği ise yapraklara bağlı olarak %4.34 (Quercus libari L) ile %20.34 (Juniperus communis) arasında değişmiştir. Yaprakların asit deterjan lif (ADF) ve toplam kondanse tanen içeriği ile gaz üretimi ve gaz üretim parametreleri arasında negatif korelasyon saptanmıştır. Potansiyel gaz üretimleri (A) Glycrrhiza glabra L, Arbutus andrachne, Quercus libari L ve Pistica lentiscus’da Carpinus betilus ve Juniperus communis’a göre daha yüksek saptanmış (p<0.001) ve bununla birlikte gaz üretim oranı (µ24) ise Pistica lentiscus’ta diğer yapraklardan daha yüksek bulunmuştur. Yaprakların metabolik enerji (ME) içeriği 8.86 ile 10.39 MJ/kg/KM arasında değişmiştir. Glycrrhiza glabra L yaprakları ham protein ve matabolik enerji bakımından diğer yapraklardan yüksek saptanmıştır. Bu nedenle Glycrrhiza glabra L’nin yaprakları küçükbaş ruminantlar için yüksek besleme değerine sahip olduğu söylenebilir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Ağaç yaprakları, kimyasal kompozisyon, kondanse tanen, gaz üretimi, metabolik enerji : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 590 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : In Vitro Gaz Üretimi İle In Situ Naylon Torba Tekniği Kullanılarak Saptanan Kuru Madde Parçalanabilirliğinin Karşılaştırılması Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Yavuz GÜRBÜZ, Osman ÖZAY Yayınlandığı Yer : Czech J. Anim. Sci., 50 (2), 60–67, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Buğday samanı (BS), arpa samanı (AS), baklagil kuru otu (BKO) ve mısır silajının kuru madde (KM) parçalanabilirliği in vitro gaz üretim tekniği ve in situ naylon torba teknikleri ile saptanmıştır. Yem örneklerinin in situ ve in vitro inkübasyon süreleri 3, 6, 12, 24, 48, 72 ve 96 saat olarak ayarlanmıştır. İn situ ve in vitro KM parçalanabilirlik parametreleri ise y = a+b(1– e-ct) eşitliği ile saptanmıştır. Tüm inkübasyon dönemlerinde gaz üretimi ile in situ KM parçalanabilirliği arasında önemli düzeyde korelasyonlar saptanmıştır (P<0.001) ve aynı ilişki gaz üretim parametrelerinde (c, a, a+b) de görülmüş ve korelasyon katsayıları önemsiz bulunmuştur (P>0.05). Kolay çözünemez fraksiyonların gaz üretimi ile efektif kuru madde parçalanabilirliği (EKMP) %98.3 oranında desteklemiştir. Gaz üretim parametreleri ile EKMP arasında regresyon eşitlikleri geliştirilmiş ve önemli korelasyonlar saptanmıştır. Anahtar Kelimeler : In vitro gaz üretimi, in parçalanabilirliği, kaba yem Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle kampusü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 591 situ kuru madde TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Farklı Dönemlerde Hasat Edilmiş Yabani Hardalın (Sinapsis Arvensis) Besleme Değerinin In Situ ve In Vitro Yöntemlerle Saptanması Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Yavuz GÜRBÜZ, Çağrı Özgür OZKAN, Mustafa KIZILŞİMSEK Yayınlandığı Yer : Asian-Aust. J. Anim. Sci., 18 (9), 1249-1254, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırmanın amacı farklı dönemde hasat edilmiş yabani hardalın (Sinapsis arvensis) besin maddeleri kompozisyonu, in situ ve in vitro kuru madde parçalanabilirliği ile metabolik enerji (ME) gibi besleme değerlerine ait unsurların saptanması amacıyla düzenlenmiştir. Bu amaçla yabani hardal üç farklı dönemde hasat edilmiş ve kimyasal kompozisyonları, in vitro gaz üretimleri ve in sutu kuru madde parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Yem örneklerinin in situ ve in vitro inkübasyon süreleri 3, 6, 12, 24, 48, 72 ve 96 saat olarak ayarlanmıştır. Olgunlaşma yabani hardalın kimyasal kompozisyonu ile parçalanabilirliğini önemli düzeyde etkilemiştir. Olgunlaşma nötr deterjan lif (NDF) ve asit detrejan lif (ADF) içeriğini artırırken, ham protein içeriğini azaltmıştır (p<0.001). Gaz üretimi 96 saat sonunda 64.7 ile 81.5 ml/0.200 g/KM (kuru madde) arasında değişmiş ve tüm inkübasyon dönemlerinde olgunlaşmanın artması gaz üretimi ile gaz üretim parametresini olumsuz etkilemiştir. Tüm inkübasyon dönemlerinde saptanan gaz üretimi, gaz üretim parametreleri (a, b (a+b), metabolik enerji (ME) ve organik madde sindirilebilirliği (OMS)) ile NDF ve ADF arasında negatif korelasyonlar saptanmıştır. 96 saat sonunda kuru madde parçalanabilirliği %50.8 ile 76.1 arasında değişmiştir. Tüm inkübasyon dönemlerinde kuru madde parçalanabilirliği olgunlaşmayla birlikte azalmıştır. İn situ kuru madde parçalanabilirliği ve parçalanabilirlik parametreleri (c, a, b ve efektif kuru madde parçalanabilirliği (EKMP)) ile NDF ve ADF arasında negatif korelasyon, ham protein içeriği ile ise pozitif korelasyon saptanmıştır. Tüm besleme parametreleri değerlendirildiğine yabani hardalın özellikle kış döneminde ruminantlar için yüksek kaliteli yem olabileceği söylenebilir. Anahtar Kelimeler : Yabani hardal, besleme değeri, parçalanabilirlik, gaz üretimi, metabolik enerji Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 592 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : In Vitro Gaz Üretim Tekniği Kullanılarak Formaldehit Uygulanan Arpa Dane Yemlerinin Rumen Fermantasyon Karakteristikleri Üzerine Etkilerinin Saptanması Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Mustafa ÇÖLKESEN, Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Yavuz GÜRBÜZ, Çağrı Özgür ÖZKAN Yayınlandığı Yer : South African Journal of Animal Science, 35 (3), 206-212, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırmanın amacı formaldehitle işlenmiş arpaların in vitro gaz üretim tekniği ile rumende fermantasyon karakteristiklerinin saptanmasıdır. Yemlerin gaz üretim miktarı (ml/g organik madde (OM)) rumen sıvısı ve tampon çözeltisi ile 0, 3, 6, 12, 24, 48, 72 ve 96 saat fermantasyon tabi tutularak saptanmıştır. Gaz üretim parametreleri ise y = A {1 – exp [- b (t-T) – c (√t - √T)]} eşitliği ile saptanmış ve burada b ve c başlangıçta üretilen gaz miktarı oranını (s-1) ve zamanla üretilen gaz oranı (s-1/2) sabitleridir. Farklı çeşit arpaların formaldehitle işlenmesi gaz üretim parametrelerini önemli düzeyde etkilemiştir. Toplam gaz üretimi (A) 389.9 ile 410.8 (ml/g OM) olarak saptanmış ve Esterel çeşidinde daha yüksek gaz üretimi saptanmıştır. 3. 6 ve 12 saatlik dönemlerde toplam gaz üretiminin %50’si Cecilla çeşidinde diğerlerine göre yüksek saptanmıştır. Formaldehit uygulaması 3, 6 ve 12 saat inkübasyon süresinde toplam gaz üretimi (A), toplam gaz üretiminin %50’si ile %95’inide azaltmıştır. Gaz üretimindeki azalma 33.3 ile 51 ml/g OM arasında değişmiş ve 6 saatte en fazla olmuştur. Arpa çeşitlerine formaldehit uygulanması arpanın rumen fermantasyonunu azaltmıştır. Anahtar Kelimeler : Arpa çeşitleri, formaldehit uygulaması, gaz üretim parametreleri Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 593 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Isıl İşlemden Geçirilmiş Tam Yağlı Soya ve Soya Küspesini In situ Rumen Parçalanabilirliği ve In Vitro Gaz Üretimi Üzerine Etkisi Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Önder CANBOLAT*, Adem KAMALAK, Ercan EFE, Mustafa ŞAHİN, Çağrı Özgür ÖZKAN Yayınlandığı Yer : South African Journal of Animal Science, 35 (3), 186-194, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada ısıl işlemden geçirilmiş tam yağlı soya (TYS) ve soya küspesinin (SK) in situ kuru madde (KM) ve protein parçalanabilirliği ile in vitro gaz üretim ve parametrelerine üzerine olan etkisi araştırılmıştır. Rumende kuru madde (KM) ve ham protein (HP) parçalanabilirlik özellikleri ile in vitro gaz üretimleri 0, 4, 8, 16, 24, 48 ve 72 saat inkübasyon sürelerinde, in situ naylon torba ve in vitro gaz üretim teknikleri ile saptanmıştır. İn situ KM ve HP parçalanabilirliği equation p = a+b(1-e-ct) exponential denklemi ile saptanmıştır. Burada hızla çözünen parametreler a, zamana bağlı olarak yavaş çözünen parametreler ise b olarak alınmıştır. İn vitro gaz üretim verileri ise y = A {1 – exp [- b (t-T) – c (√t - √T)]} eşitliği ile saptanmıştır. Burada b ve c başlangıçta üretilen gaz miktarını (s-1) ve zamanla üretilen gaz oranı (s-1/2). Her iki protein kaynağı da 1200C'de otoklavda 20 dakika buharla ve 1500C'de etüvde 20 dakika süreyle ısıl işlemden geçirilmiştir. Isıl işlem efektif KM parçalanabilirliği (EKMP), efektif HP parçalanabilirliği (EHPP) ve in vitro gaz üretimini önemli düzeyde etkilemiştir. Bununla birlikte ısıl işlem EKMP, EHPP ve in vitro gaz üretimini önemli düzeyde azaltmıştır. SK uygulanan ısıl işlemlerden etüvde, otoklavdan daha etkili olmuştur. TYS’ya etüv ve otoklavda ısıl işlem uygulanması toplam gaz üretiminde %7.25 ile 7.32 arasında farklılık saptanırken aynı uygulama SK’de %12.69 ile 7.91 arasında olmuştur. Tam yağlı soya (TYS) ve soya küspesine (SK) ısıl işlem uygulanması rumende KM ve HP parçalanabilirlik özelliklerini etkilemiştir. Her iki uygulamada rumende parçalanmayan protein oranını artırmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Tam yağlı soya, soya küspesi, ısı uygulaması, in situ parçalanabilirlik, in vitro gaz üretimi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 594 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Farklı Olgunlaşma Döneminin Suda Yetişen (Gundelia Tournefortii L) Otların Kimyasala Kompozisyonu, In Vitro ve In Situ Kuru Madde Parçalanabilirliğine Etkisi Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Birimi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Yavuz GÜRBÜZ, Adem EROL, Osman OZAY Yayınlandığı Yer : Small Ruminant Research, 58, 149–156, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada Farklı olgunlaşma döneminde hasat edilen suda yetişen (Gundelia tournefortii L) otların besleme değerlerinin kimyasala analizler, in vitro gaz üretimi tekniği ve in situ kuru madde parçalanabilirlik yöntemleri ile saptanması amaçlanmıştır. Gaz üretimi ve kuru madde parçalanabilirliği 3, 6, 12, 24, 48, 72 ve 96 saat inkübasyon süreleri ile saptanmış ve parametreler ise p = a + b (l−e−ct) eşitliği ile saptanmıştır. Olgunlaşma dönemi kimyasal kompozisyon ve parçalanabilirliği önemli düzeyde etkilemiştir. Olgunlaşma dönemi ile birlikte nötr deterjan lif (NDF), asit deterjan lif (ADF) ve ham yağ içeriği artmasına karşın ham protein ve ham kül içeriği önemli düzeyde azalmıştır. 96 saat süre sonunda in vitro gaz üretimi 66.33 ile 76.67 ml/0.200 g/KM (kuru madde) olarak saptanmıştır. Tüm inkübasyon dönemlerinde gaz üretimi ve gaz üretim parametreleri olgunlaşma ile artmıştır. Tüm inkübasyon dönemlerinde gaz üretimi ve gaz üretim parametreleri (c, a, organik madde sindirilebilirliği (OMS), metabolik enerji (ME)) ile NDF ve ADF arasında negatif korelasyon saptanmıştır. 96 saat inkübasyon sonunda kuru madde kaybı %56.19 ile 72.77 arasında değişmiştir. İn situ kuru madde parçalanabilirliği tüm inkübasyon dönemlerinde olgunlaşmayla birlikte azalmıştır. Tüm inkübasyon dönemlerinde in situ kuru madde kaybı ile kuru madde parçalanabilirlik parametreleri (c, a, b and efektif kuru madde parçalanabilirliği (P)) ile NDF, ADF ham yağ arasında negatif korelasyon, ham protein ve kül arasında pozitif korelasyon saptanmıştır. Tüm inkübasyon dönemlerinde in vitro gaz üretimi ile in situ kuru madde parçalanabilirliği arasında önemli düzeyde korelasyon saptanmıştır. Besleme değeri bakımından değerlendirildiğinde Gundelia tournefortii L’nin ruminant beslemede kullanılacak besleme değeri yüksek bir yem olduğu söylenebilir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Suda yetiş otlar, olgunlaşma dönemi, gaz üretimi, in situ parçalanabilirlik : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 595 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Türkiye’nin Güney Doğusunda Kullanılan BitkiselHayvansal Kaynaklı Proteinlerin Kuru Madde ve Protein Parçalanabilirliklerinin In Situ Yöntemle Saptanması Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Yavuz GÜRBÜZ, Osman ÖZAY Yayınlandığı Yer : Small Ruminant Research, 58, 135–141, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bitkisel ve hayvansal kaynaklı on iki adet protein kaynağının (balık unu, et unu, et ve kemik unu, kan unu, kanatlı yan ürünü unu, tüy unu, pamuk tohumu küspesi, ayçiçeği tohumu küspesi, mısır glüteni, soya küspesi, kolza küspesi ve fındık küspesi) kuru madde (KM) ve ham protein (HP) parçalanabilirlikleri koyunlarda in situ yöntemle saptanmıştır. Protein kaynağı yemlerin KM ve HP parçalanabilirlikleri arasında önemli farklılıklar saptanmıştır. Rumenden farklı çıkış oranları için saptanan efektif KM parçalanabilirliği soya küspesinde diğer protein kaynaklarından daha yüksek saptanmış ve bunu mısır glüteni, kolza küspesi ve fındık küspesi izlemiştir. HP parçalanabilirliği de soya küspesinde diğer yemlerden daha yüksek saptanmıştır. Hayvansal kaynaklı yemlerden et ve kemik unu, kan unu, kanatlı yan ürünü unu ve balık ununda saptanan KM ve HP parçalanabilirliği soya, kolza ve fındık küspesi ile mısır glüteninden önemli düzeyde düşük saptanmıştır. Bu nedenle hayvansal kaynaklı proteinler düşük parçalanabilirliğe sahip olmakla birlikte by pass protein miktarları daha fazla olmuştur. Anahtar Kelimeler : Kuru madde parçalanabilirliği, ham protein parçalanabilirliği, bitkisel protein, hayvansal protein, koyun Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 596 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Koyunlarda, Bazı Kaba Yemlere Ait Kuru Madde Teketim Düzeyi ve Kuru Madde Sindirilebilirliklerin Gaz üretim Tekniği İle Tahmini Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Yavuz GÜRBÜZ, Osman ÖZAY Yayınlandığı Yer : Turk J. Vet. Anim. Sci., 29, 517-523, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Serbest yemlemeye tabi tutulan erkek toklularda buğday samanı, arpa samanı, yonca saman, yonca silajı ve mısır silajına ait yem tüketimi ve sindirim derecesi tespit edilmiştir. Aynı yemlere ait örnekler, zamana bağlı gaz üretim değerlerini tespit etmek için, rumen sıvısıyla inkübasyona tabi tutulmuştur. Gaz ölçümleri 3, 6, 12, 24, 48, 72 ve 96 saatler için yapılmıştır. Gaz üretimine ait a, b ve c değerleri y = a+ b (1-e-ct) fonksiyonu kullanılarak tespit edilmiştir. Bütün inkübasyon sürelerinde elde edilen gaz üretim değerleri (ml) ile yem t.ketimi ve sindirim dereceleri arasında önemli (P < 0.001) korelasyon bulunmuştur. Sabit c değeri, kuru madde sindirim derecesindeki varyasyonun % 74’lük kısmını açıklamasına rağmen, sabit b değeri % 92’lik kısmını açıklamıştır. Sabit c ve (a+b)’nin birlikte kullanılması durumunda sindirim derecesinde görülen varyasyonun % 96’lık kısmı açıklanmıştır. Sabit c değeri, yem tüketimindeki varyasyonun % 78’lik kısmını açıklarken, sabit b değeri ise ancak % 70’lik kısmını açıklamıştır. Gaz üretimine ait parametrelerin birlikte kullanılması durumunda, yem tüketimindeki varyasyonun % 84-90’lık kısmı açıklanmıştır. Sonuç olarak, kuru madde sindirim derecesi ve yem tüketimini tahmin etmedeki isabet derecesi, gaz üretimine ait parametrelerin birlikte kullanılmasıyla artmaktadır. Gaz üretim tekniği, yem tüketimi ve yemin sindirim derecesini tahmin etmede iyi bir potansiyele sahiptir. Anahtar Kelimeler : Sindirim derecesi, yem t.ketimi, gaz üretimi, koyun Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 597 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Tanen İçeren Ağaç Yapraklarının Polyethylene Glycol (PEG 8000) İlavesinin In Vitro Gaz Üretim Parametrelerine Etkisi Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum: - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Mustafa ŞAHİN, Yavuz GÜRBÜZ, Emin ÖZKÖSE, Çağrı Özgür ÖZKAN Yayınlandığı Yer : South African Journal of Animal Science, 35 (4), 229-237, 2005 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada tanen içeriği yüksek Pistica lentiscus, Arbutus andrachne ve Juniperus communis ağaç türlerinin yapraklarının in vitro gaz üretimi, gaz üretim parametreleri, metabolik enerji (ME) ve organik madde sindirilebilirliği (OMS) üzerine polyethylene glycolün (PEG 8000) etkisi araştırılmıştır. Gaz ölçümleri 0, 3, 6, 12, 24, 48, 72 ve 96 saatler için yapılmıştır ve şırıngalara 15, 30 60 ve 90 mg PEG ilave edilmiştir. Gaz üretim parametreleri ise P=a+b(1-e-ct) eşitliği ile saptanmıştır. Tüm PEG dozları bütün inkübasyon dönemlerinde gaz üretim miktarını arttırmıştır. Buna karşın ağaç yaprakları arasında da varyasyonlar saptanmıştır. 3 saat inkübasyon döneminde PEG ilavesi önemli etkide bulunmazken diğer inkübasyon dönemlerinde önemli düzeyde etkilemiştir. PEG ilavesindeki artışa bağlı olarak Pistica lentiscus ve Arbutus andrachne yapraklarında gaz üretimi artmıştır. Bununla birlikte 60 mg PEG ilave edilen A. Andrachne yapraklarında diğer çeşitlere göre daha yüksek gaz üretimi saptanmıştır. PEG ilavesi organik madde sindirilebilirliğini artırmış ve her g PEG için 0.131 ünite OMS saptanmıştır. Aynı şekilde PEG ilavesi ME içeriğini de artırmış ve her g PEG için 0.0201 ünite ME hesaplanmıştır. Ağaç yapraklarına PEG ilavesi OMS ve ME içeriğin artırmış ve yemlerin besleme değerini artırmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Ağaç yaprakları, condanse tanen, polyethylene glycol, in vitro gaz üretimi, sindirilebilirlik : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 598 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Quercus Cerris Yapraklarının In Vitro Gaz Üretimi, Metabolik Enerji ve Organik Madde Sindirilebilirliği Üzerine Polyethylene Glycolün Etkisi Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Önder CANBOLAT*, Adem KAMALAK, Emin ÖZKOSE, Çağrı Özgür ÖZKAN, Mustafa ŞAHİN, Pınar KARABAY Yayınlandığı Yer : Livestock Research for Rural Development. 2005. Volume 17, Article #42. Retrieved April 5, 2005, from. http://www.cipav.org.co/lrrd/lrrd17/4/canb17042.htm. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada Quercus Cerris Yapraklarının in vitro gaz üretimi, metabolik enerji (ME) ve organik madde sindirilebilirliği (OMS) üzerine polyethylene glycolün (PEG) etkisi araştırılmıştır. Gaz ölçümleri 3, 6, 12, 24, 48, 72 ve 96 saatler için yapılmıştır ve şırıngalara (15, 30 60 ve 90 mg) PEG (MW 8000) ilave edilmiştir. Gaz üretim parametreleri ise y=a+b(1-e-ct) eşitliği ile saptanmıştır. Quercus cerris yapraklarında saptanan in vitro gaz üretimi OMS ve ME düzeyi PEG ilave düzeyine bağlı olarak önemli düzeyde artmıştır. Hem mg PEG için OMS 0.121 birim, ME ise 0.0185 birim artmıştır. Quercus cerris yapraklarına PEG ilavesi yapraklardaki tanen ile bileşik oluşturarak in vitro gaz üretimini artırmıştır. İn vitro gaz üretimi OMS ve ME düzeyleri PEG ilavesi ile olumlu etkilenmiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Sindirilebilirlik, gaz üretimi, in vitro, metabolik enerji, polyethylene glycol : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 599 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Farklı Varyeteye Sahip Yonca Kurut Otlarının Kimyasal Kompozisyonu, In Vitro Gaz Üretimi, Metabolik Enerji ve Organik Madde Sindirilebilirlikleri Araştırma Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş(lar) : Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Proje Yürütücüsü (leri) : Adem KAMALAK, Önder CANBOLAT*, Adem EROL, Cevdet KILINÇ, Mustafa KIZILŞİMŞEK, Çağrı Özgür ÖZKAN, Emin ÖZKÖSE Yayınlandığı Yer : Livestock Research for Rural Development. Volume 17, Article #77. Retrieved July 2, 2005, from. http://www.cipav.org.co/lrrd/lrrd17/7/kama17077.htm Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışmada farklı varyeteye sahip yonca kuru otlarının (Medicago sativa) kimyasal kompozisyonları, in vitro gaz üretimleri, organik madde sindirilebilirlikleri (OMS) ve metabolik enerji (ME) içeriklerinin saptanması amaçlanmıştır. Gaz üretimlerinin ölçümü 3, 6, 12, 24, 48, 72 ve 96 saatler için yapılmıştır. Gaz üretimine ait a, b ve c değerleri y = a+ b (1-e-ct) fonksiyonu kullanılarak tespit edilmiştir. Farklı yonca çeşitlerinin kimyasal kompozisyonu, in vitro gaz üretimi, OMS ve ME içerikleri arasında farklılıklar saptanmıştır. Ham selüloz içeriği %25.57 ile 31.28 arasında değişmiş ve Kayseri çeşidinde yüksek saptanmıştır. Ham protein içeriği ise %15.05 ile 21.39 arasında değişmiş ve Prista-2’de diğer çeşitlerden yüksek saptanmıştır. 96 saat inkübasyon sonunda saptanan gaz üretimi 49.8 ile 58.6 ml/ 0.200 g KM olarak saptanmıştır. Yonca kuru otlarının OMS ve ME içerikleri sırasıyla %59.15 ile 66.33 ve 8.65 ile 9.76 (MJ/kg Kuru Madde (KM)) olarak bulunmuştur. Linfa, X-1313 ve Elci çeşidinde in vitro gaz üretimi, OMS ve ME içeriği diğer yoncalardan daha yüksek besleme değerine sahip oldukları saptanmıştır. Anahtar Kelimeler : Yonca kuru otu, sindirilebilirlik, metabolik enerji, varyete Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü 16059, Bursa e-mail : *onder@uludag.edu.tr 600 gaz üretimi, TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Silaj Yapımında ve Süt İneklerinin Beslenmesinde Organik Asit Kullanımı Üzerinde Araştırmalar 1. Formik Asit Temeline Dayalı Bir Koruyucunun Mısır Silajlarının Kalite Özellikleri Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU ve Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : III. Ulusal Hayvan Besleme Kongresi 7-10 Eylül Adana, s. 11-113 Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, formik asit temeline dayalı bir koruyucunun (FAT) çiftlik koşullarında yapılan mısır (Zea mays L.) silajlarının fermantasyon, mikrobiyal flora, aerobik stabilite ve in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır hamur olum döneminde hasat edilmiş ve yaklaşık 1.5-2.0 cm boyutunda parçalanmıştır. Parçalanan taze materyale 2.0, 3.0 ve 4.0 g/kg düzeyinde FAT katılmıştır. Çalışmada yaklaşık 1.5 ton kapasiteli cam elyafından yapılmış pilot silolar kullanılmıştır. Silolamadan 90 gün sonra açılan silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmış, silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmış ve ayrıca silajların in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Sonuç olarak, FAT mısır silajlarının laktik, asetik ve bütrik asit ile amonyak azotu konsantrasyonlarını düşürmüştür. Ayrıca yüksek düzeyde bir antimikrobiyal aktivite göstererek silajlardaki maya, küf, enterobacteria ve clostridia gelişimini engellemiştir. Diğer yandan FAT mısır silajlarının aerobik stabilitelerini geliştirirken, in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirliklerini de artırmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Silaj, organik asit, mikrobiyal flora, aerobik stabilite : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 601 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Araştırma Adı Zootekni Bölümü : Hindi Besisinde Yerleşim Yoğunluğunun Besi Performansı ve Bazı Kesim ve Karkas Özelliklerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum :- İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : Proje Yürütücüsü (leri) : Şadıman KARAMAN, İbrahim AK* Yayınlandığı Yer : III. Ulusal Hayvan Besleme Kongresi, 07–10 Eylül 2005 Adana, s 282–285. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma hindi besisinde yerleşim yoğunluğunun hindilerin besi performansı ve bazı kesim ve karkas özelliklerine etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırma 16 haftalık yaşta 185 adet Amerikan Bronz x Betina melezi erkek hindi palazı ile yürütülmüş ve 70 gün sürmüştür. Araştırmada hindiler yerleşim yoğunluğu 1.5, 2.0, 2.5, ve 3 hindi/m2 olacak şekilde şansa bağlı olarak 4 gruba ayrılmışlardır. Denemede hindiler %18 HP ve 3200 Kcal/kg ME içeren hindi besi yemi ve dane buğdayla ad-libitum yemlenmişlerdir. Deneme başlangıcından itibaren her 2 haftada bir kontrol tartımı yapılarak, hindilerde canlı ağırlık, canlı ağırlık artışı, yem tüketimi ve yemden yararlanma oranları belirlenmiştir. Deneme sonunda her gruptan seçilen 10’ar adet hindide bazı kesim ve karkas özellikleri saptanmıştır. Farklı yerleşim yoğunluğunda barındırılan hindilerin besi sonu canlı ağırlık artışları ve günlük ortalama canlı ağırlık artışı bakımından gruplar arasında istatistiki olarak önemli bir farklılık bulunmamıştır. Araştırmada hindilerin besi süresince günlük ortalama yem tüketimleri sırasıyla; 387.9, 370.6, 406.8 ve 437.6 g olarak bulunmuş ve düşük yoğunlukta beslenen hindilerin daha fazla yem tükettikleri gözlenmiştir. Araştırmada hindi yoğunluğu fazla olan gruplarda kanibalizim nedeniyle hindi kaybı gözlenmiştir. Deneme sonunda 1.5–3 hindi/m2 yerleşim yoğunluğunun hindi besisinde canlı ağırlık artışı ve bazı kesim ve karkas özelliklerini etkilemediği belirlenmiştir. Bu araştırmada, hindilerin besi performansı üzerine daha yüksek yerleşim yoğunluklarının (>3 hindi/m2) etkilerinin belirleneceği yeni araştırmalara gereksim olduğu sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Yerleşim yoğunluğu, hindi besisi, besi performansı, kesim ve karkas özellikleri : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *selena@uludag.edu.tr 602 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Propiyonik Asit Bakterilerinin Mısır Silajlarının Mikrobiyal Flora ve Aerobik Stabiliteleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU, Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : III. Ulusal Hayvan Besleme Kongresi 7-10 Eylül Adana, s. 500-504. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Araştırma yeni bir propiyonik asit bakterisinin (PAB) tek başına ve homofermantatif bir laktik asit bakterisi (LAB) ile birlikte kullanılmasının mısır silajlarının mikrobiyal flora ve aerobik stabiliteleri üzerine olan etkilerinin belirlenmesi amacıyla düzenlenmiştir. İnokulantlar silajlara 1.0 x 106 CFU g-1 düzeyinde katılmışlardır. Silolamanın 2, 4, 8, 16 ve 60. günlerinde her uygulamaya ait silajlardan 3’ er kavanoz açılarak kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda silajlar 5 gün süre ile aerobik stabilite testine tabi tutulmuşlardır. Araştırmanın aerobik döneminde, PAB mısır silajlarındaki maya gelişimini önlemiştir. Ayrıca PAB katılan mısır silajlarındaki CO2 üretimi de diğer silajlardan önemli düzeyde daha az olmuştur (P < 0.05). Bu nedenle araştırmada kullanılan PAB mısır silajlarının aerobik stabilitelerini geliştirmiştir. Ancak PAB + LAB kombinasyonu silajların aerobik stabilitelerini geliştirmemiştir. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Silaj, propiyonik asit bakterisi, mikrobiyal flora, aerobik stabilite : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 603 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Silaj Yapımında Ve Süt İneklerinin Beslenmesinde Organik Asit Kullanımı Üzerinde Araştırmalar 1. Formik Asit Temeline Dayalı Bir Koruyucunun Mısır Silajlarının Kalite Özellikleri Üzerine Etkisi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA* ,Ekin SUCU, Önder CANBOLAT Yayınlandığı Yer : GAP IV. Tarım Kongresi 21-23 Ekim, Şanlıurfa, 2005, s.1719-1722. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, formik asit temeline dayalı bir koruyucunun (FAT) çiftlik koşullarında yapılan mısır (Zea mays L.) silajlarının fermantasyon, mikrobiyal flora, aerobik stabilite ve in situ rumen parçalanabilirlik özellikleri üzerindeki etkilerinin saptanması amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır hamur olum döneminde hasat edilmiş ve yaklaşık 1.5-2.0 cm boyutunda parçalanmıştır. Parçalanan taze materyale 2.0, 3.0 ve 4.0 g/kg düzeyinde FAT katılmıştır. Çalışmada yaklaşık 1.5 ton kapasiteli cam elyafından yapılmış pilot silolar kullanılmıştır. Silolamadan 90 gün sonra açılan silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmış, silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmış ve ayrıca silajların in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Sonuç olarak, FAT mısır silajlarının laktik, asetik ve bütrik asit ile amonyak azotu konsantrasyonlarını düşürmüştür. Ayrıca yüksek düzeyde bir antimikrobiyal aktivite göstererek silajlardaki maya, küf, enterobacteria ve clostridia gelişimini engellemiştir. Diğer yandan FAT mısır silajlarının aerobik stabilitelerini geliştirirken, in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirliklerini de artırmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Silaj, organik asit, mikrobiyal flora, aerobik stabilite : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 604 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Silaj Yapımında ve Süt İneklerinin Beslenmesinde Organik Asit Kullanımı Üzerinde Araştırmalar 2. Mısır Silajlarına Katılan Formik Asit Temeline Dayalı Bir Koruyucunun Süt İneklerinin Performansları Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Taşkın DEĞİRMENCİOĞLU, Önder CANBOLAT, Ekin SUCU Yayınlandığı Yer : GAP IV. Tarım Kongresi 21-23 Ekim, Şanlıurfa, 2005, s. 1723-1726. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu araştırma, mısır silajlarına katılan formik asit temeline dayalı bir koruyucunun (FAT) süt sığırlarının yoğun yem ve silaj kuru maddesi tüketimi, süt verimi ve kompozisyonu ile bazı kan ve rumen sıvısı metabolitleri üzerindeki etkilerini belirlemek amacı ile düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır hamur olum döneminde hasat edilmiş ve yaklaşık 1.5-2.0 cm boyutunda parçalanmıştır. Parçalanan taze materyale 2.0, 3.0 ve 4.0 g/kg düzeyinde FAT katıldıktan sonra materyaller yaklaşık 1.5 ton kapasiteli cam elyafından yapılmış pilot silolara silolanmışlardır. Araştırmada 4 baş Holstein ırkı süt ineği kullanılmıştır. Araştırma sonucunda mısır silajlarında FAT kullanımı süt sığırlarının yoğun yem ve silaj kuru maddesi tüketimlerini etkilememiştir. Genel olarak süt veriminde ve süt proteininde önemsiz bir artış sağlanmıştır (P > 0.05). FAT süt ineklerinin, incelenen kan ve rumen sıvısı metabolitleri üzerinde herhangi bir farklılığa yol açmamıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Mısır silajı, organik asit, süt verimi, süt kompozisyonu, kuru madde tüketimi : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 605 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : İnokulantların Yonca Silajlarının In Vitro Gaz Üretimleri Üzerine Etkileri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : US Dairy Forage Research Center, USA Proje Yürütücüsü (leri) : Richard E. MUCK, İsmail FİLYA*, Francisco E. CONTRORAS-GOVEA Yayınlandığı Yer : XIV th International Silage Conference a Satellite Workshop of the XX th International Grassland Congres, July 2005 Belfast North Ireland p.204. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak bakteriyal inokulant kullanımının yonca silajlarının in vitro gaz üretimleri üzerindeki etkilerini belirlenmek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan yonca 2 farklı biçim zamanında hasat edilerek 500 ml’lik anaerobik kavanozlara silolanmışlardır. Her uygulama için 4 paralelden oluşan toplam 15 kavanoz silaj yapılmıştır. Araştırmada toplam 8 ticari inokulant kullanılmış olup, inokulatlar silajlara 106 cfu/g düzeyinde katılmışlardır. Kavanozlar laboratuar koşullarında 30 gün boyunca 22°C’ de tutulmuşlardır. Ayrıca bu silajların 39°C’ de 3, 6, 9, 24, 48 ve 96 saat inkübasyon sürelerinde in vitro gaz üretimleri belirlenmiştir. Araştırma sonucunda birinci biçim yonca silajlarının laktik asit populasyonu 1.5x105 cfu/g olarak belirlenmiştir. Enterococcus faecium C kullanılan silajlar dışındaki tüm silajların pH’ ları kontrol grubu silajlara daha düşük bulunmuş olup, özellikle homofermantatif LAB inokulantların kullanıldığı yonca silajlarının pH’ ları daha fazla düşmüştür. İkinci biçim yonca silajlarının epifitik mikroorganizma populasyonu 2.7x107 cfu/g olarak belirlenmiş olup sadece homofermantatif inokulanttaların kullanıldığı gruplarda beklenen pH düşüşü sağlanmıştır. Araştırmada kullanılan inokulantların KM sindirilebilirliği ile gaz üretimini artırması beklenmiş ancak inokulantlar gaz üretimini etkilememişlerdir. Birinci biçim yonca silajlarının pH’ ları ile 96 saatlik gaz üretim sonuçları arasında pozitif korelasyon oluşurken (0.62, P<0.02), silajların laktik asit içerikleri ile negatif korelasyon (-0.56, P<0.04) oluşmuştur. Diğer yandan ikinci biçim yonca silajlarının 96 saatlik gaz üretim sonuçlarıyla, ADF ve hemüsellüloz içerikleri arasında pozitif korelasyon olduğu belirlenmiştir (0.57, P<0.03). Anahtar Kelimeler : İnokulant, yonca, in vitro fermantasyon Haberleşme Adresi : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 606 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Laktik Asit Bakteri İnokulantları Katılan Yonca Silajlarında In vitro Gaz Üretimi ve Bakteriyal Biyokitle Tahmini Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : US Dairy Forage Research Center, USA Proje Yürütücüsü (leri) : Francisco E. CONTRORAS-GOVEA, Richard E. MUCK, İsmail FİLYA*, David R. MERTENS, Paul J. WEIMER Yayınlandığı Yer : XIV th International Silage Conference a Satellite Workshop of the XX th International Grassland Congres, July 2005 Belfast North Ireland p.207. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma laktik asit bakteri inokulantları katılan yonca silajlarında in vitro gaz üretimi ve bakteriyal biyokitle tahminini belirlenmek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan yonca % 48 and 39 KM’ de hasat edilerek 500 ml’lik anaerobik kavanozlara silolanmıştır. Araştırmada 3 ticari inokulant kullanılmış olup, inokulatlar silajlara 106 cfu/g düzeyinde katılmışlardır. 1 g silaj örneği öğütüldükten sonra 160 ml’ lik serum şişelerine aktarılarak in vitro gaz üretimi 39°C’ de 3, 6, 9, 24, 48 ve 96 saatlik inkübasyon sürelerinde belirlenmiştir. Ayrıca 9. saatteki 4 serum şişesi açılarak pH ve mikrobiyal biyokitle verimleri saptanmıştır. Araştırma sonucunda kontrol ve inokulant kullanılan grupların gaz üretimleri 9. saatte linear olarak artmıştır. İstataistiki olarak karşılaştırılmamalarına rağmen ikinci biçim yoncanın gaz üretiminin, in vitro gerçek sindirilebilirliğinin ve mikrobiyal biyokitle verimlerinin birinci biçim yonca silajlarından daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Ecosyl MTD1 and L. pentosus (Agri-King, Inc.) kullanılan yonca silajlarının gaz üretimleri kontrol ve Pioneer 1174 kullanılan silajlara göre daha düşük bulunmuştur. Ayrıca Ecosyl MTD1 kullanılan yonca silajlarının in vitro gerçek sindirilebilirliği ile mikrobiyal biyokitle verimleri kontrol grubu silajlardan daha yüksek bulunmuştur. Uygulamalar arasında metan üretimi farklık göstermiş ancak biçim dönemleri bu farklıktan etkilenmemiştir. Anahtar Kelimeler : İnokulant, yonca, in vitro fermantasyon Haberleşme Adresi : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 607 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Tahıl Silajlarının Aerobik Stabilitelerinin Geliştirilmesi Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : ismail FILYA*, Ekin SUCU, Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : XIV th International Silage Conference a Satellite Workshop of the XX th International Grassland Congres, July 2005 Belfast North Ireland p.221. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Araştırma Propionibacterium acidipropionici’ nin, tek başına ve homofermantatif bir laktik asit bakterisi olan Lactobacillus plantarum ile birlikte kombinasyon şeklinde kullanılmasının buğday, sorgum ve mısır silajlarının fermantasyon özellikleri ve aerobik stabiliteleri üzerine olan etkilerinin belirlenmesi amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan buğday bitkisi erken hamur olum döneminde (366 g/kg KM), sorgum süt olum döneminde (272 g/kg KM) and mısır ise 1/3 süt olum döneminde (358 g/kg KM) hasat edilerek yaklaşık 1.5 cm boyutlarında parçalanmış ve 1.5 l’lik anaerobik kavanozlara silolanmışlardır. İnokulantlar silajlara 106 cfu/g düzeyinde katılmış ve inokulant içermeyen grup kontrol olarak ele alınmıştır. Silolamanın 60. günü açılan silajların kimyasal ve mikrobiyolojik analizleri yapılmıştır. Ayrıca bu silajlar silolama döneminin sonunda (60. gün) 5 gün süre ile aerobik stabilite testine tabi tutulmuşlardır. Araştırma sonucunda, P. acidipropionici kullanımı buğday, sorgum ve mısır silajlarının asetik asit ve propiyonik asit içeriklerini, L. plantarum ile P. acidipropionici + L. plantarum kullanılan silajlara göre önemli düzeyde artırmışlardır (P < 0.05). P. acidipropionici kullanımı silajların maya aktivitelerini engelleyerek aerobik stabilitelerini geliştirmiştir. Ancak P. acidipropionici + L. plantarum kombinasyonu silajların aerobik stabiliteleri üzerinde etkili olmamıştır. Diğer yandan söz konusu katkı maddeleri buğday, sorgum ve mısır silajlarının in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirliklerini etkilememiştir. Araştırma sonucunda P. acidipropionici’ nin, laboratuvar koşullarında serbest oksijen girişine maruz bırakılan buğday, sorgum ve mısır silajlarının aerobik stabilitelerini korumada oldukça etkili olduğu saptanmış ve yeni geliştirilen söz konusu propiyonik asit bakterisinin silajlardaki maya aktivitesini engelleyerek silajların aerobik stabilitelerini geliştirebileceği sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler : Silaj, propiyonik asit bakterisi, aerobik stabilite Haberleşme Adresi : *U.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 608 TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Zootekni Bölümü Araştırma Adı : Formik Asit Temeline Dayalı Bir Koruyucu İle Muamele Edilen Düşük Kuru Maddeli Mısır Silajlarının Aerobik Stabilite ve Besleme Değeri Araştırmanın Niteliği : Bağımsız Araştırma Yürütücü Kuruluş (lar) : TUAM-Ziraat Fakültesi Birimi Varsa Destekleyen Kurum : - İşbirliği Yapan Kuruluş (lar) : - Proje Yürütücüsü (leri) : İsmail FİLYA*, Ekin SUCU, Ali KARABULUT Yayınlandığı Yer : XIV th International Silage Conference a Satellite Workshop of the XX th International Grassland Congres, July 2005 Belfast North Ireland p.222. Araştırma Özeti ve Uygulamaya Aktarılan Bulgular : Bu çalışma silaj katkı maddesi olarak kullanılan formik asit temeline dayalı bir koruyucunun (FAT) düşük kuru maddeli mısır silajlarının aerobik stabilitesi ile besleme değeri üzerindeki etkilerini belirlemek amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır bitkisi süt olum döneminde (218 g/kg KM) hasat edilmiştir. FAT silajlara 1.0, 1.5, 2.0, 2.5, 3.0, 3.5 and 4.0 g/kg düzeylerinde uygulanmıştır. 1.5-2.0 cm boyutlarında parçalanan mısır bitkisi 1.5 l’ lik yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan anaerobik kavanozlara silolanmıştır. Kavanozlar laboratuvar koşullarında 26±2 °C‘ de tutulmuşlardır. Silolamadan 90 gün sonra açılan silajlarda kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmış, silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmıştır. Ayrıca bu silajların in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirlikleri saptanmıştır. Araştırma sonucunda, FAT kullanımı mısır silajlarının laktik, asetik ve bütrik asit içerikleri ile amonyak-N konsantrasyonlarını düşürmüştür. Ayrıca FAT yüksek düzeyde bir antimikrobiyal aktivite göstererek silajlardaki maya, küf, enterobacteria ve clostridia gelişimini engelleyerek silajların aerobik stabilitelerini geliştirmiştir. Bununla birlikte FAT kullanımı mısır silajlarının in situ rumen kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirliklerini de artırmıştır. Anahtar Kelimeler Haberleşme Adresi : Silaj, formik asit, aerobik stabilite, besleme değeri : *U.Ü.Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Görükle Kampüsü, 16059, Bursa e-mail : *ifilya@uludag.edu.tr 609