Kutsal Ayin hakkında Yasa
Transkript
Kutsal Ayin hakkında Yasa
KUTSAL AYİN HAKKINDA YASA SACROSANCTUM CONCILIUM PAPA VI. PAVLUS TARAFINDAN CİDDİYETLE YÜRÜRLÜĞE KONULMUŞTUR 4 ARALIK 1963 GİRİŞ 1. Bu kutsal Konsil, birkaç amacı göz önünde bulundurmaktadır: İmanlı Hristiyan yaşamına artan bir güç vermek, değişmekte olan günümüz kuruluşlarının ihtiyaçlarını uygun bir şekilde adapte etmek; Mesih İsa’ya inananlar arasında birliği teşvik edebilecek her şeyi cesaretlendirmek, tüm insanlığı Kilise’nin ev halkı olmaya çağırmaya yardım edebilecek her şeyi güçlendirmek bu Konsil’in arzusudur. Bu nedenle Litürjiyi teşvik etmek ve yeni bir biçim vermek görevini üstlenmek için Konsil özel ikna edici nedenler görmektedir. Kilise Gizeminde Litürji 2. Litürji için özellikle “Onun aracılığıyla Kurtuluşumuzun gerçekleştiği” 1 Efkaristiya’nın ilahi kurbanı, iman edenlerin kendi yaşamlarında İsa’nın gizemini ve gerçek kilisenin doğru gizemini kendi hayatlarında ve başkalarına gösterdiği en seçkin yerdir. O, kilisenin özüdür; hem insani hem ilahi olan, hem görünenle hem de görünmeyenle donatılmış; hem eyleme geçmeye istekli, hem de amacı üzerine derin tefekküre dalmış; bu dünyada ama henüz evinde olmayandır; ve o tüm bunlarda öyle bilgedir ki, onda insan ilahi olana yönelir ve ona tabi olur; görünür olan görünmeyene benzer hale gelir, eylem, derin düşünceye dalış, ve bu dünya, gelişini özlediğimiz göksel şehre benzemeye başlar 2. Litürji, Rab’bin kutsal tapınağının ve Ruh’ta 3Tanrı’nın ikamet ettiği yerin içinde Mesih İsa’nın4 tamlığı ölçütünde her gün olgunlaştırırken aynı zamanda, Mesih İsa’yı bildirmeleri için onların güçlerini şaşırtıcı bir şekilde artırır ve dışarıda tüm halklar5 arasında, Tanrı’nın dağılmış çocuklarının tek bir çobanın6 önderliğinde tek bir ağılda bir araya toplanabileceği7 Kilise’nin, bir işaret olarak yükselişini gösterir. Litürji ve Ritler (Efkaristiya Ayini ve Ayinler) 3. Bu yüzden, Kutsal Konsil, ayinin teşvik edilmesi ve yenilenmesinin düşünülmesi ve bunu uygulamaya yönelik normların kurulması gerektiği yönünde aşağıdaki kararları almıştır. Bu ilke ve normlardan bazıları Roma ritinde uygulanabildiği ve uygulanması gerektiği gibi diğer ritlerde de uygulanabilir ve uygulanmalıdır. Aşağıdaki normlar sadece Roma ritinde uygulanıyor olarak ele alınmakla birlikte bunun haricindeki ritleri de doğal olarak etkileyecektir. 1 2 Secret of the ninth Sunday after Pentecost. İbr. 13:14. Ef. 2:21-22. 4 Ef. 4:13. 5 Yşa.. 11:12. 6 Yu.11:52 7 Yu10:16 3 Bilinen ritler için değerlendirme 4. Son olarak, kutsal Konsil, geleneklere olan imanlı itaati ile Anne Kilise’nin yasal olarak tanıdığı tüm ritlerin, eşit hak ve saygınlık içinde tanındığını, açıklar; öyle ki onları gelecekte muhafaza etmeyi ve her şekilde teşvik etmeyi arzular. Konsil ayrıca gerek duyulduğunda, sesli geleneğin ışığında ritlerin dikkatle revize edilmelerini ve hem hal ve şartların, hem de içinde bulunulan dönemin ihtiyaçlarını karşılarken yeni bir güç kazanmasını da ister. BÖLÜM I KUTSAL LİTÜRJİ’NİN YENİLENMESİ VE TEŞVİKİ İÇİN GENEL İLKELER I. Litürji’nin Doğası ve Kilise Yaşamındaki Önemi 5. “Bütün insanların kurtulup gerçeğin bilincine erişmesini isteyen” Tanrı, (1. Tim. 2,4) “eski zamanlarda peygamberler aracılığıyla birçok kez çeşitli yollardan atalarımıza seslendi” (İbr. 1,1), zamanı geldiğinde, Kutsal Ruh tarafından meshedilmiş, beden alan Kelam, yoksullara İncil’i duyurmak, yüreklerdeki ezilmişliği 8iyileştirmek, “ruhsal ve bedensel ilaç”9 olmak, Tanrı ve insan arasında aracı olmak10 üzere kendi Oğlu’nu gönderdi. Kelam’ın şahsı ile birleşmiş onun insaniyeti kurtuluşumuzun aracıdır. Bu nedenle, Mesih İsa’da, “barıştırılmamız kusursuz bir şekilde gerçekleşir ve ilahi tapınmanın tamlığı bize verilir.”11 Eski Antlaşma halkının arasında Tanrı’nın yaptığı harika işler mevcuttur fakat bunlar insanlığı kurtarmak ve Tanrı’ya kusursuz övgü sunmak için Rab Mesih İsa’nın yaptığı işlerin başlangıcıdırlar. Esas olarak bu düşüncesini kutsal ızdırapları ve ölümden dirilişi ve şanlı göğe yükselişi ile gerçekleştirmiş, ölürken bizim ölümümüzü yok etmiş ve dirilirken de bizim yaşamımızı yenilemiştir.12 Haç üzerindeki ölüm uykusundayken Mesih’in böğründen ortaya çıktığı için orada tüm kilisenin muhteşem kutsal eylemleri ortaya çıktı. 13 Litürji, Kilise’nin kurtarış eyleminin gerçekleştiği yerdir. 6. Mesih İsa Peder Tanrı tarafından gönderildiği gibi, kendisi de Kutsal Ruhla dolu olan havarilerini gönderdi. İncil’i tüm yaratılışa duyurmakla 14 Tanrı’nın Oğlu’nun ölümü ve dirilişi sayesinde bizleri Şeytan’ın 15egemenliğinden özgür kıldığını, ölümden kurtardığını ve bizleri Pederi’nin krallığına taşıdığını ilan edebildiler. Diğer yandan, onun amacı, tüm Litürjik yaşamın etrafında döndüğü kurban ve kutsal gizemler yoluyla, ilan ettikleri kurtuluş işlerinin, kendilerinde tamamlanabilmesini de sağlamaktı. Bu nedenle vaftiz yoluyla insan Mesih’in Paskalya gizemine dalar; onunla ölür, onunla gömülür ve onunla dirilir16; kendisini oğulluğa kabul eden ve: “Abba, Baba!” (Rom. 8,15) diye seslenmesini sağlayan ruhu alır, ve böylece Tanrı’nın istediği gerçek tapınanlar olurlar.17 Bunun gibi, Rab’bin son akşam yemeğini yiyebildikleri sıklıkta, Rabbin 8 Yşa.61:1; Lk.4:18. Aziz Antakyalı Ignatius Efeslilere, 7, 2. 10 1 Tim. 2:5. 11 Sacramentarium Veronese (ed. Mohlberg), n. 1265; ayrıca bk. 1241, 1248. 12 Roma Ayini Paskalya başlangıcı 13 Kutsal Hafta’nın restorasyonundan onceRoma Yinin’de olduğu gibi, Kutsal Cumartesi için İkinci dersten once dua. 14 Mk. 16:15. 15 Ha. İşl. 26:18. 16 Rom. 6:4; Ef. 2:6; Kol. 3:1; 2 Tim. 2:11. 17 Yu. 4:23. 9 gelişine dek, Rab’bin ölümünü bildirirler. 18 Bu nedenle, Kilise’nin tüm dünyanın karşısına çıktığı o Pentekost gününde Petrus’un “sözlerini kabul edenler” vaftiz edildiler”. Bunlar kendilerini elçilerin öğretisine, paydaşlığa, ekmek bölmeye ve duaya adadılar. Ekmek bölüp içten bir sevinç ve sadelikle yemek yiyor ve tüm insanlarla sevgi içinde, Tanrı'yı övüyorlardı. (Ha. İşl. 2, 41–47) O zamandan bu güne dek Kilise hiçbir zaman paskalya gizemini kutlamak için bir araya gelmeyi aksatmamıştır: “Kutsal Yazılar'ın hepsinde kendisiyle ilgili olanları onlara açıkladığı yazılarını okur, (Lk. 24, 17) “ölümündeki zafer ve galibiyetin tekrar mevcut olduğu”19 Efkaristiyayı kutlar ve “Tanrı’ya bu anlatılamaz armağanı” (2 Kor. 9,15) için şükran sunar ve Kutsal Ruh’un gücünün aracılığıyla Mesih İsa’da “yüceliğini över” (Ef. 1,12), Mesih İsa Litürji’de mevcuttur. 7. Bu son derece büyük işi başarmak için Mesih İsa her zaman Kilise’de özellikle de ayinsel kutlamalarda mevcutur. Kurban ayini sırasında sadece görevi yapan kişinin şahsında bulunmakla kalmaz, fakat özellikle Efkaristya’da “rahipler aracılığıyla, haç üzerinde sunmuş olduğu kendi kurbanının aynısı sunulur”20 . Kendi kudretiyle, kutsal gizemlerde mevcuttur, böylece bir insan vaftiz olduğunda onu vaftiz eden bizzat Mesih İsa’nın kendisidir. 21 Kilise’de Kutsal Yazılar okunduğunda konuşan kişi kendisi olduğundan dolayı, Kendi kelamında mevcuttur. Son olarak Kilisede dua edildiğinde ve ilahi söylendiğinde, bize söz vermiş olduğu gibi, o da aramızda “Nerede iki ya da üç kişi benim adımla toplanırsa, ben de orada, aralarındayım “(Mt. 18, 20) sözleriyle mevcuttur. Mesih İsa, Tanrı’nın kusursuz biçimde yüceltildiği ve insanın kutsal kılındığı bu yüce eylemde, Kilise’yi kendisiyle her zaman gerçekten birleştirir. Kilise, Rabbi’ne çağırdığı Mesih İsa’nın sevgili gelinidir ve Mesih İsa aracılığıyla, Ebedi Peder’e tapınır. Haklı olarak Litürji Mesih İsa’nın ruhbanlık görevini yerine getirilişi olarak bilinir. Litürjide insanın kutsallaşması hissedilip kavranabilen işaretler aracılığıyla ifade edilir ve bu işaretlerin her birine uygun bir şekilde etkin olur; Litürjide tüm halkın tapınması Mesih İsa’nın mistik bedeni vasıtasıyla gerçekleşir yani, Baş ve bedenin üyeleri birlik içinde bunu gerçekleştirirler. Bu nedenle, Mesih İsa’nın baş olarak mevcut olduğu ve kilise sayılan Mistik bedenin iştirak ettiği her Litürjik kutlama, bütün diğerlerinin önüne geçen kutsal bir eylemdir, Kilise’deki diğer hiçbir eylem, onun unvan ve derecesine erişecek etkinlikte değildir. Göksel Litürji ve dünyasal Litürji 8. Kutsalların ve kutsal toplantı çadırının Baş Kahini olan Mesih İsa’nın, Tanrı’nın sağında oturduğu ve bizim ona doğru bir imanlı olarak yolculuk yaptığımız Kutsal Şehir Yeruşalim’de kutlanan göksel Litürjiyi, bizler yeryüzündeki Litürjide önceden tadıyoruz 22; göksel ordunun tüm savaşçılarıyla birlikte Rab’bin şanını yücelten bir ilahi söylüyoruz, azizlerin anısını yücelterek bir gün onlarla paydaş olup dost olmayı ümit ediyoruz; Kurtarıcımız olan Rabbimiz Mesih İsa’nın yaşamımızda görüneceği ve bizim de onun yüceliğinde 23 görüneceğimiz günü büyük bir sabırsızlıkla bekliyoruz. 18 1 Kor. 11:26. Trento Konsili XIII Oturum, Kutsal Efkaristiya hakkında kararlar, c.5. 20 Trento Konsili XXII Oturum, Kutsal Ayin’de Kutsal Kurban Doktrini, c. 2. 21 Bk. Az. Augustinus, Tractatus in Ioannem, VI, n. 7 22 . Va.. 21:2; Kol. 3:1; İb. 8:2. 23 Fil. 3:20; Kol. 3:4. 19 Kutsal Litürji Kilise’nin bütün faaliyetlerini dışlamaz. 9. Kutsal Litürji Kilise’nin bütün faaliyetlerini dışlamaz. Kişi ayine gitmeden önce imana ve tövbeye çağrılır. “Ama iman etmedikleri kişiye nasıl yakaracaklar? Duymadıkları kişiye nasıl iman edecekler? Tanrı sözünü yayan olmazsa, nasıl duyacaklar? Sözü yaymaya gönderilmezlerse, sözü nasıl yayacaklar? Yazılmış olduğu gibi: “İyi haber müjdeleyenlerin ayakları ne güzeldir!” (Rom. 10; 14–15) Bu nedenle Kilise inanmayanlara kurtuluşun iyi haberlerini ilan eder ki, tüm insanlar gerçek Tanrı’yı ve onun göndermiş olduğu Oğlu Mesih İsa’yı tanısın ve tövbe edip Tanrı’ya dönebilsinler24. Kilise inananlara da her zaman tövbeyi ve imanı ilan etmeli, onları Kutsal sırlar için hazırlamalı, onlara Mesih’in tüm buyruklarını25 gözetmeyi öğretmeli ve onları hayır, merhamet ve havarilik işleri yapmak üzere çağırmalıdır. Tüm bu işler için, Mesih İsa’nın imanının sadece bu dünya için değil, dünyaya ışık olmak ve insanların önünde Peder’i yüceltmek için de olduğu açıklığa kavuşturmalıdır. … fakat o, hem zirve hem de kaynaktır. 10. Litürji, Kilise aktivitesinin yöneldiği işlerin zirvesi olmakla birlikte aynı zamanda tüm gücünün kendisinden fışkırdığı bir kaynaktır da. Çünkü iman ve vaftizle insanları Tanrı’nın evlatları yapan Havarisel işlerin amacı ve konusu, onların Kilise’nin içinde hep birlikte Tanrı’yı övmesi, Kurban sunmaya katılması ve Rab’bin son akşam yemeğinden yemesi olmalıdır. Litürji, kendi döngüsü içinde, imanlıları “kutsallıkta tek olmaları” için “paskalya gizemleriyle doldurur 26; “imanlarıyla elde ettiklerini tüm yaşamlarında muhafaza edebilmeleri için” 27 dua eder; Tanrı ve insan arasındaki Antlaşma’nın Efkaristiya’da yenilenmesi insanları Mesih’i sevme zorunluluğuna çeker ve onları bu sevgiyle tutuşturur. Bu nedenle Litürjiden ve özellikle Efkaristiya’da bir kaynaktan fışkırırcasına üzerimize lütuf yağar; ve böylece insanın Mesih İsa’da kutsanması ve Tanrı’nın yüceltilmesi, bu amaçların gerçekleştirmesine yönelmiş olan Kilise’nin tüm diğer faaliyetleri, mümkün olan en etkili şekilde gerçekleşir. İnananların uygun bir şekilde katılması gerekliliği 11. Fakat Litürjinin tüm etkisinin –ortaya çıkabilmesi için inananların ona uygun bir şekilde katılması gerekir; ruhları sesleriyle uyum içinde olmalı, böylece ilahi lütufla uyum içinde kalarak onu boşa çıkarmamalıdırlar. 28 Bu nedenle ruhların çobanları, Litürji kutlanırken sadece bir kutlama için geçerli ve gerekli kuralların yerine getirilip getirilmediğini gözlemlemekle kalmayıp, imanlıların bilinçli olarak, tam bir dikkatle etkin ve verimli olarak katılımlarını sağlamalıdırlar. Litürji ve kişisel dua 12. Elbette ruhsal yaşam sadece Litürjiye katılmakla sınırlı değildir. Aslında Hristiyan, kardeşleriyle birlikte dua etmeye çağrılıdır, fakat iç odasında gizlide Peder’e dua etmesi de 24 Yu. 17:3; Lk.24:27; Ha. İşl. 2:38. Matt. 28:20. 26 Paskalya Pazarı’nın her iki Ayini için Postcommunion 27 Paskalya Haftası Salı Ayini için Ayinin toplanması for Tuesday of Easter Week. 28 2 Kor. 6.1. 25 gereklidir 29; dahası, Havarinin öğretisine göre dua etmeyi hiç ara vermeden sürdürmelidir30. Aynı Havari’nin öğretisinden İsa’nın ölümünü bedenimizde taşımamız gerektiğini ve böylece onun yaşamının bizde bedensel olarak gerçekleşeceğini31 de öğreniyoruz. Bu nedenle Kurban Ayini’nde “Ruhsal kurban sunusunu kabul ederken,” bizleri de kendisine “ebedi sunular” 32 olarak biçim verebilsin diye Rab’be dua ediyoruz. Litürji ve ibadet 13. Özellikle Papalık makamı tarafından buyurulduğunda, Kilise normlarına ve yasalara uygun olarak Hristiyan halkın toplu ibadeti son derece tavsiye edilir. Ayrı kiliseler için yasal olarak onaylanmış ya da geleneklere göre episkopos tarafından gönderilenler tarafından gerçekleştirilen uygun tapınmaların da özel bir yeri vardır. Fakat bu tapınmaların o kadar uygun hazırlanmış olması gerekir ki, bir bakıma kutsal litürjiden türemiş, litürjik dönemlerle uyum içinde olsun ve insanları ona yönlendirsin, çünkü gerçekte litürji, doğası gereği, onların her birinin üstündedir. II Litürjik talimatların teşviki ve aktif katılım. 14. Anne Kilise tüm inananların ayin tabiatının gerektirdiği şekilde tam bir bilinçle ve aktif katılımla Litürjik kutlamaya yönlendirilmiş olmalarını arzu eder. “Seçilmiş soy, kraliyet kâhinliği, kutsal ulus ve kurtarılmış halk” olan Hristiyan halkının bu şekilde katılımı vaftizlerinin gerektirdiği bir hak ve yükümlülüktür. (1 Pet. 2,9; bk. 2,4–5) İmanlıların gerçek Hristiyan ruhunu kendisinden alabileceği birincil ve vazgeçilmez kaynak olduğu için; Kutsal ayinin yenilenmesi ve teşvik edilmesinde tüm halkın tam ve aktif katılımı her şeyden önce göz önünde tutulan amaçtır; ve bu nedenle ruhların çobanları tüm pastoral çalışmalarında gerekli talimatlar yoluyla bunu gerçekleştirebilmek için coşkuyla çalışmalıdırlar. Öncelikle ruhla ve Litürji’nin gücüyle aşılanmış ve bu konuda verilen talimatları yerine getirecek çobanlar olmaksızın, bunu gerçekleştirme umudu boştur. Bu nedenle öncelikli gereksinim, Klerjinin Litürjik talimatlarına yöneltilmiş bu dikkattir. Bu noktada Kutsal Konsil aşağıdaki noktaları belirtmiştir: Litürji öğretmenleri 15. Seminerlerde, dini çalışma evlerinde ve teolojik fakültelerde ders vermek üzere atanmış profesörlerin bu konuda uzman olan kurumlardaki çalışmaları için özellikle uygun bir eğitim görmeleri gereklidir. Litürji öğretimi 16. Kutsal Litürji çalışması, seminerler ve dinsel çalışma evlerinde zorunlu ve önemli dersler arasında yer alacaktır; teoloji fakültelerinde temel dersler arasında bulunacaktır. Teolojik, tarihsel, ruhsal, pastoral ve hukuksal kavramlar altında öğretilecektir. Dahası, diğer profesörler Mesih İsa’nın ve kurtuluş tarihinin gizemini, kendi konularına uygun açılardan açıklamaya çalışırken, 29 Mt. 6,6. 1 Sel. 5,17. 31 2 Kor. 4.,10–11. 32 Pentekost Haftası Pazartesi gününün sırrı 30 tüm rahiplik eğitiminin altında yatan birlik olarak kendi konuları ve Litürji arasındaki bağlantıyı bir şekilde ortaya koymalıdırlar. Bu görüş özellikle dogmatik, ruhsal ve pastoral teoloji profesörleri ve aynı zamanda Kutsal Yazı profesörleri için de önemlidir. Ruhbanların litürjik eğitimi 17. Seminerler ve dinsel çalışma evlerinde din adamları kendi ruhsal yaşamlarını Litürjik bir biçimde şekillendireceklerdir. Bunun için uygun bir yönelime gereksinim duyacaklardır; öyle ki kutsal ritleri anlama yetisi kazansınlar ve bütün kalpleriyle ona iştirak edebilsinler; ve yine toplu tapınmanın Litürji ruhundan aşılanmış olması gibi, din adamları, kutsal gizemleri şahsen kutlama gereğini de duyacaklardır. Buna ek olarak, Litürjik yasaları nasıl yerine getireceklerini öğrenmelidirler, öyle ki seminerler ve dinsel eğitim evinde yaşam Litürji ruhundan özenle etkilenmiş olarak devam etsin. Rahiplere yardım 18. Rab’bin Bağında hem laik hem de dinsel olarak çalışmakta olan rahipler kutsal ritleri gerçekleştirirken yapmakta oldukları şeyin tam olarak ne olduğunu anlamak için uygun olan her şekilde yardım göreceklerdir. Litürjik yaşamı yaşamak ve onu kendilerine emanet edilmiş imanlılarla paylaşmak için onlara her türlü yardım yapılacaktır. İmanlıların litürjik eğitimi 19. Ruhların çobanları, coşku ve sabırla, inananların Litürjik bilgilerini geliştirmek ve onların yaş ve koşullarını, yaşam biçimlerini ve dinsel kültür standartlarını dikkate alarak; hem ruhsal hem bedensel olarak Litürjiye aktif katılımlarını da teşvik etmelidir. Çobanlar böyle yapmakla, Tanrı’nın gizemlerinin sadık bir yayıcısının en önemli yükümlülüklerden birini de yerine getirmiş olacaklardır; ve bu konuda sadece sözle değil, örnek olarak da sürülerini yönetmelidirler. Ayinler ve radyo-televizyon 20. Kutsal ayinlerin radyo ve televizyon yoluyla yayınlanması ihtiyat ve sağduyu ile ve episkoposlar tarafından bu görev için atanmış uygun kişilerin önderliğinde ve yönlendirmesi ile yapılacaktır. Bu özellikle Efkaristiya Ayininin yayınlanması sırasında büyük önem taşır. III. Kutsal Ayin’de Reform 21. Hristiyan halkın Kutsal Litürji’den daha bollukla lütuf alabilmesini sağlamak amacıyla Anne Kilise Litürji’nin kendisinde genel bir yenileme yapma işini büyük bir dikkatle üstlenmeyi arzu eder. Çünkü Litürji, ilahi olarak kurulmuş değişmez unsurların yanı sıra değiştirilebilir unsurları da içinde barındırmaktadır. Bunlar Litürji’ye uygunluğunu kaybederek Litürji’nin içsel yapısıyla uyumsuzluğa neden olan her türlü şeyin saldırısı nedeniyle sıkıntılı hale geldilerse, sadece zaman akışı içinde değiştirilebilir değil, değiştirilmesi gereken şeylere dönüşmüşler demektir. Bu yenilemede hem metinler hem ayinler işaret ettikleri kutsal şeyleri daha açıklıkla vurgulayacak şekilde düzenlenmelidir; öyle ki Hristiyan halk, bir cemaate yakışacak şekilde, onları mümkün olduğunca kolaylıkla anlamalı ve tam anlamıyla aktif bir katılımda bulunmalıdır. Bu noktada Konsil aşağıdaki genel normları oluşturmuştur. A. Genel Normlar Hiyerarşik olarak litürjik düzenin sorumluluğu 22.1 Kutsal Ayin’deki düzenleme, sadece Kilise’nin yetkisine, yani Papalık Makamı’na ve yasaların belirlediği ölçüde de episkoposluğa bağlı olarak yapılır. 22.2 Yasa’nın belirlediği güç dâhilinde, belirli sınırlar içinde Litürji’de yapılan düzenleme, yasal olarak kurulmuş bölgesel Episkoposluk birimlerine de aittir. 22.3. Bu nedenle başka hiç kimse, bir ruhban bile olsa, kendi yetkisine dayanarak Litürji’ye hiç bir şey ekleyemez, çıkartamaz ya da değiştiremez. Sağlıklı gelenekler ve yasal ilerleme 23. Litürji’nin gözden geçirilen her bir bölümü için sözlü gelenek muhafaza edilebilir ve yasal bir ilerleme ve meşru sorgulama yolu açık tutulabilir. Bu sorgulama teolojik, tarihi ve çobansal olmalıdır. Yine Litürji’nin yapısını ve anlamını yöneten genel yasalar mevcut Litürjik reformlardan ve çeşitli yerlerde verilen aflardan kaynaklanan deneyimlerle bağlantı içinde çalışılmalıdır. Son olarak gerçekten ve kesinlikle Kilise’nin yararına olmadıkça yenilikler yapılmamalıdır ve zaten mevcut biçimlerden organik olarak büyüyen bazı yollardan yeni biçimler kabul edilirken çok dikkat edilmelidir. Yakın bölgelerdeki ritler arasında dikkat çeken farklılıklar mümkün olduğunca dikkatli bir şekilde önlenmelidir. Kutsal Kitap ve Litürji 24. Litürji’nin kutlanmasında Kutsal Yazılar en büyük öneme sahiptirler. Kutsal Yazılardaki dersler vaazda okunur ve açıklanır ve mezmurlar ezgiyle söylenir; dualar, alıntılar ve Litürjik ezgiler Kutsal yazılardan esinlenir ve güç alır; ve davranışların ve ezgilerin anlamları Kutsal yazılardan kaynaklanır. Bu yolla Kutsal Litürji’nin yenilenmesi, geliştirilmesi ve uyarlanması gerçekleştirildiği için, hem doğu ve hem de batı ritlerinin saygın geleneklerin tanıklık ettiği Kutsal Yazılara karşı sıcak ve yaşayan bir sevgi gösterilmesi teşvik edilmelidir. Litürjik kitapların revizyonu 25. Kutsal Yazılar mümkün olduğunca çabuk gözden geçirilmeli, bu görevde uzmanlar çalıştırılmalı ve dünyanın çeşitli yerlerinden episkoposlara danışılmalıdır. B) Normlar, Litürjinin hiyerarşik ve müşterek yapısından alınmıştır. 26. Litürjik hizmetler özel görevler değil, Kilise’nin kutladığı “Birlik Gizemi” dir, yani kutsal halkın episkoposlarının altında birleştiği ve toplandığı kutlamalardır33. 33 Az. Kiprianus, Katolik Kilisesinin Birliği Hakkında, 7; Bk. 66. Mektup, n. 8, 3. Bu nedenle Litürjik hizmetler Kilise’nin tümünü ilgilendirir; Bu hizmetler Kilise’de ortaya çıkar ve Kilise üzerinde etki gösterir; fakat, farklı mertebeler, farklı görevler ve farklı güncel katılımlar nedeniyle Kilise’nin şahsi üyelerini farklı şekilde ilgilendirir. Ortak kutlama tercihi 27. Şunu vurgulamak gerekir ki, kendi özel yapılarına göre ritler, toplu kutlamada inananların hazır bulunması ve aktif katılımı için gereken hazırlıkları yapsın; ritler için bu tür bir kutlama tercih edilmelidir, mümkün olduğunca da şahsi ve yarı şahsi bir kutlama. Her Efkaristiya ayini kendi sosyal ve genel yapısını taşısa bile, özel bir güç ile, Efkaristiya kutlaması ve kutsal sırların yönetilmesinde de bu uygun gelir. Litürji kutlamasının itibarı 28. Laik ya da ruhban olsun, görevi olan her bir kişi, tüm görevleri yerine getirmelidir. ama sadece, litürji kurallarına ve ritin doğasına uygun olan görevleri yapmalıdır. Litürjik ruh eğitimi 29. Hizmet edenler, okuma yorumcuları ve koro üyeleri de gerçek Litürjik bir görev yerine getirirler. Bu nedenle görevlerini böylesine yüce bir bakanlık ve tabii ki Tanrı halkının beklentisine uygun olarak tam bir dindarlık ve gerekli terbiye çerçevesinde, yerine getirmelidirler. Sonuç olarak her biri kendi ölçüsüne göre, hepsi derin bir şekilde Litürji ruhuyla aşılanmalı, kendi görevlerini doğru ve düzenli bir şekilde yerine getirecek şekilde eğitilmelidirler. İnananların aktif katılımı 30. Aktif katılımın teşvik edilmesi için, halkın alkışlarla, karşılıklı ilahi ve şükür ezgileri okumakla, verdikleri cevaplarla, mezmur ve şarkı okumaları ile olduğu gibi, davranışlarıyla ve vücut diliyle gerçekleştirdikleri ifadelerle de katılmaları cesaretlendirilmelidir. Doğru zamanda de saygılı bir sessizlik içinde olmalıdırlar. 31. Ayin kitaplarının gözden geçirilmesi sırasında, insanların katılımı için bölümlerin bulunmasına özellikle dikkat edilmelidir. Litürji ve toplumsal koşullar 32. Litürji, Litürjik görevlerine ve kutsal emirlere göre, kişiler arasında bir ayrım ortaya çıkarır ve sivil yetkililere verilmek üzere bu münasip şeref i sağlayan litürjik yasalar vardır. Bu durumlar dışında, Litürjide özel bir kişiye, ya da sınıfa, ne seremonide ne de harici görüntüde, şeref verilmez. Litürji’nin didaktik ve pastoral yapısı üzerine kurulu Normlar 33. İlahi Krallığa tapınmada, kutsal Litürji her şeyin üzerinde gelir ve aynı şekilde inananlar için pek çok talimat da içerir34. Çünkü Litürji’de Tanrı halkına seslenir ve Mesih İsa kendi İncili’ini ilan eder. Ve halkı Tanrı’ya hem ezgiler hem de dualarla yanıt verir. Üstelik, Mesih İsa nezdinde topluluğa başkanlık eden Rahiple birlikte, Tanrı’ya yöneltilen dualar, tüm mevcut bulunanların ve kutsal halkın adına söylenir. Ve görünmez ilahi işaretleri anlatabilmek için, Litürji de kullanılan görünür işaretler Mesih İsa ya da Kilise tarafından seçilmiştir.. Bu nedenle sadece “Önceden ne yazıldıysa, bize öğretmek için, yazıldı ”ğından (Rom. 15,4) değil, Kilise dua ederken, ilahi söylerken ya da harekete geçerken Litürji ye katılanların beslenmesi ve zihinlerinin Tanrı’ya yükselmesi böylece ona hakikatte hizmet ederken O’nun lütfunu da bollukla almaları için Kutsal Yazılar okunur. Litürji’nin yenileneceği durumlar için aşağıdaki genel normların yerine getirilmesi gerekir: Ayinlerin sadeliği ve düzeni 34. Ayinler soylu bir sadelikle seçkinleşmelidir; kısa temiz, gereksiz tekrarlarla işgal edilmemiş olmalı, halkın kavrayış gücü sınırları içinde, normalde çok fazla açıklama barındırmalalıdır. Kutsal Kitap, Vaaz ve Litürjik kateşez 35. Sözler ve Ayinler arasındaki bu samimi bağlantı Litürji de görünür hale gelebilir. 35.1. Kutsal ayinlerde Kutsal Yazılar’dan daha çok okuma yer almalıdır ve bu okumalar daha uygun ve çeşitli olacaktır. 35.2. Vaaz, Litürjik hizmetin bir parçası olduğundan dolayı, ayin yapısının izin verdiği çerçevede, vaaz için en iyi yer, bölümlerde dahi, belirtilmelidir. Vaaz verme görevi kesinlik ve sadakatle yapılmalıdır. Vaaz içeriğini daha çok Kutsal Yazılardan ve ayinsel kaynaklardan almalıdır ve yapısı da kurtuluş tarihi içinde Tanrı’nın harika işlerini, ve özellikle Litürjik kutlama sırasında içimizdeki aktif ve mevcut olan Mesih’in gizemini duyurmalıdır. 35.3. Litürjik talimatlar daha açık bir şekilde ve değişik şekillerde belirtilmelidir. Gerektiğinde rahip tarafından ya da uygun bir görevli tarafından ayin içinde, kısa yönlendirmeler yapılabilir. Fakat bunlar en uygun anlarda ve basit sözcüklerle ya da küçük notlarla yapılmalıdır. 35.4. Kutsal Kitap hizmetleri özellikle Büyük Bayramların arifelerinde, Noel Hazırlık ve Oruç Devrelerinin bazı hafta içi günlerinde, Pazarları ve bazı bayram günlerinde teşvik edilmelidir. Özellikle, Rahiplerin elverişli olmadığı yerlerde, bir diyakon ya da başka birisi, episkopos tarafından, kutlamaya refakat etmek üzere görevlendirilmelidir. Latince ve ulusal Litürji dili 36.1. Yürürlükte olan özel yasayla, Latin Dili’nin kullanımı Latin ritlerinde muhafaza edilmelidir. 34 Bk. Trento Konsili XXII. Oturum, Kutsal Ayin’de Kutsal Kurban Doktrini, c. 8. 36.2. Fakat ayinlerde, Kutsal Sırların yerine getirilişinde, ya da Litürji’nin diğer bölümlerinde ana dilin kullanımı insanlara büyük bir avantaj sağlayacağı için, bu hizmetin sınırları genişletilebilir. Bu uygulama önce okuma ve yönergelere, sonra dua ve ezgilere uyarlanabilir, sonra bu konunun düzenlenişine bağlı olarak, ayrıca daha sonraki bölümlere uzanabilir. 36.3. Bu normlar yerine getirildiğinde, yerel dilin kullanılıp kullanılmayacağını ve ne ölçüde kullanılacağı, Madde 22.2’de belirtildiği şekilde yetkili bölgesel kilise makamına aittir. Bu kararnamelerin Papalık Makamı tarafından kabul ve onaylanması gereklidir. Böyle bir ihtiyaç ortaya çıktığında aynı dilin kullanıldığı komşu bölgelerin episkoposlarına bu konu için danışılmalıdır. 36.4. Latince metinlerin Litürji’de kullanmak üzere ana dile tercüme edilmiş halleri yukarıda belirtilen yetkili bölgesel kilise yönetimi tarafından onaylanmalıdır. D. Litürji’yi halkların gelenek ve kültürlerine uyarlamak için normlar 37. Kilise Litürji’de bile iman ya da tüm cemaatin iyiliği için konuları katı tek tipliliğe sıkıştırmak için zorlamada bulunmayı istemez; üstelik farklı ırk ve halkların düşünce ve yeteneklerine saygı duyar ve onları teşvik eder. Bu halkların yaşam yolunda, hurafe ve hatalara kopmaz bir bağla bağlı olmayan her şeye sempati ile bakar ve mümkünse onları bozulmadan korur. Hatta bazen gerçek ve özgün ruhu ile uyum içinde olduğu müddetçe bu tip şeyleri Litürji’ye dâhil eder. 38.Farklı gruplar, bölgeler ve halklar için yapılan değişiklikler ve uyarlamaları resmileştirmek için –özellikle misyon ülkelerinde- Litürjik kitaplar tekrar düzenlendiğinde Roman ritinin özünün korunması sağlanır: ayinlerin hazırlanması ve çizelgelerin kullanılmasında da bunu akılda tutmak gerekir. 39.Litürjik kitapların bilinen baskılarının oluşturduğu sınırlar içinde madde 22,2 de belirtilen yetkili bölgesel kilise yönetimi, özellikle de Kutsal Sırların verilmesi, dini geleneklerle ilgili konular, prosesyonlar, ayin dili, kutsal müzik ve sanat konularında, bu yasanın temel normları içinde kalmak kaydıyla, ne tür uyarlamalar yapılması gerektiğini saptamalıdır. Litürjide kademeli uyarlamalar 40.Bazı yerlerde ve şartlarda, Litürji’de daha radikal değişiklikler yapılması her ne kadar gerekliyse de çok daha büyük zorluklara yol açacaktır. Şöyle ki: 40.1. Madde 22,2 de belirtilen yetkili bölgesel kilise yönetimi bu durumda, halkların, kültür ve geleneklerinden hangi unsurların ilahi tapınmaya alınacağını dikkatlice ve sağduyuyla kararlaştırmalıdır. Yararlı ya da kullanışlı olduğu sonucuna varılan uyarlamalar, onu yürürlüğe koyulmasına rıza gösterecek olan Papalık Makamına iletilmelidir. 40.2. Uyarlamaların şartların talep ettiği ölçüde yapılacağına emin olmak için, Papalık Makamı, gerektiği zaman, bazı guruplar için, amacına uygun şekilde ve belirlenen zaman dilim içinde, aynı yetkili bölgesel kilise yönetimini, gerekli ön denemeleri yapmak ve yönetmek için yetki verecektir. 40.3. Litürjik yasalar sıklıkla uyarlamaya uygunlukta özel zorluklar taşırlar, özellikle misyon ülkelerinde bu konularda deneyimi olan insanların bunu formüle etmekle, ihtisas edilmeleri gerekir. IV. Episkoposluk ve Mahalli Kilise’de Litürjik Yaşamın teşvik Edilmesi 41. Episkopos sürüsünün baş çobanı olarak tanınır. Ki imanlıların Mesih İsa’daki yaşamı bir şekilde bu din adamına bağlı olup, bu din adamından kaynaklanır. Bu nedenle herkes, özellikle de katedral kilisede, episkoposun etrafında odaklanmış mahalli kilisenin Litürjik yaşamına büyük bir saygı göstermelidir.; herkes, Kilisenin bu nezih belirişi, Tanrı’nın tüm kutsal halkının, litürjik kutlamalara katılmasından dolayı olduğuna ikna olmalıdır..özellikle de episkoposun etrafındaki ruhbanlar ve dini yetkililerin başkanlık ettikleri, aynı efkaristiyada, aynı tek duada, tek bir sunakta bulundukları için35. Mahalli Kilisede litürjik yaşam 42. Fakat episkoposlar için her zaman ve her yerde kilisenin tüm sürüsüne refakat etmek mümkün olmadığından, daha az sayıda imanlının bulunduğu gruplar oluşturmaktan başka bir şey elinden gelmez. Bu mahalli kiliseler arasında episkoposun yerini alacak yerel bir rahip atanması çok önemlidir: Bunlar bir şekilde, tüm dünya üzerine yayılmış görünür Kilise’yi temsil ederler. Ve bu nedenle mahalli kilisenin Litürjik yaşamı ve onun episkoposla ilişkileri imanlılar ve ruhbanlar arasında teori ve uygulamada teşvik edilmelidir; her şeyden önemlisi, ortak bir Pazar Ayini’nde, mahalli kilisedeki cemaat ruhunu yüreklendirmek için çaba sarf edilmelidir. V. Pastoral- Litürjik davranışların teşvik edilmesi 43. Litürjinin teşvik edilmesi ve yenilenmesi için duyulan şevk haklı yerinde bir yaklaşımla günümüzde Kutsal Ruh’un Kilise’de işlemesi ile Tanrı’nın ilahi tasarrufunun işareti olarak ele alınır. Bugün bu durum, Kilise yaşamı için, yani sonuç olarak, çağımızın dinsel düşünce ve eylemlerinin içeren tüm değerler için seçkin bir işarettir. Öyle ki bu pastoral Litürjik hareket kilise içinde daha gayretli olabilsin diye Kutsal Konsil şu kararları almıştır: Ulusal Litürji Komisyonları 44. Madde 22,2 de belirtilen yetkili bölgesel kilise yönetiminin Litürjik bilim, kutsal müzik, kutsal sanat ve çobansal uygulamalar konusunda uzman kişiler tarafından desteklenen bir Litürjik komisyon kurması istenmektedir. Bu komisyon, Pastoral Litürji Enstitüsü gibi, bu konularda tanınan kişilerin bulunduğu ve şartların doğrultusunda laik insanların da yer aldığı birimlerden yardım almalıdır. Yukarıda belirtilen yetkili bölgesel kilise yönetiminin talimatları altında komisyon tüm bölgedeki pastoral Litürjik çalışmayı düzenler, çalışmaları teşvik eder ve Papalık Makamı’na gerektiğinde, uyarlamalarla ilgili soruların olduğu yerde tecrübelerini önerecektir. Episkopal Litürji komisyonları 35 Aziz Antakyalı Ignatius İzmirlilere, 8; Manisalılara, 7; Filadelfiyalılara, 4. 45. Aynı sebeple, her mahalli kilisenin, episkoposun buyruğu altında Litürjik havariliği teşvik etmek için kutsal Litürji komisyonu oluşturması gerekir. Bazen bir kaç mahalli kilisenin kendi aralarında, ortak danışma ile, Litürjiyi teşvik edebilecek tek bir komisyon oluşturmaları avantajlı olabilir. Diğer komisyonlar 46. Her mahalli kilise mümkün olduğunca, Kutsal Litürji komisyonunun yanı sıra kutsal müzik ve kutsal sanat için de komisyon oluşturmalıdır. Bu üç komisyon yakın bir işbirliği içinde çalışmalıdır, aslında sıklıkla en iyisi bu üç komisyonu tek bir komisyon altında birleştirmektir. BÖLÜM II EFKARİSTİYA’NIN EN KUTSAL GİZEMİ Efkaristiya ayini ve paskalya gizemi 47. Ele verildiği Son Akşam Yemeği’nde Kurtarıcımız kendi bedeni ve kanının Efkaristiya kurbanını başlattı. Bunu, Haç’taki kurbanını tekrar gelişine dek çağlar boyunca sürdürmek üzere yaparak sevgili gelini Kilisesi’ne Ölümü ve Dirilişi’nin anısını: bir sevgi gizemi, bir birlik işareti, şefkatin bağlılığı 36, Mesih İsa’nın gıda olduğu, ruhların lütufla dolduğu bize verilecek olan gelecekteki yüceliği gösteren37 paskalya şölenini, emanet etti. İnananların Efkaristiya ayinine etkin katılımı 48. Bu nedenle Kilise Mesih İsa’ya inananların iman gizemi huzurunda sadece yabancılar ya da sessiz seyirciler olarak kalmalarını istemez; tam tersine ayinlerin ve duaların iyi bir şekilde anlaşılması sayesinde tam bir sadakat ve işbirliği içinde yaptıkları şeyin bilinciyle kutsal eylemde yer almalarını arzular. Onlara Tanrı’nın sözü öğretilmeli ve Rab’bin bedeninin masasında beslenmelidirler; Onlar Tanrı’ya şükranlarını sunmalıdırlar; sadece Rahibin ellerinden değil, fakat Rahip ile birlikte sunulan Lekesiz Kurban sayesinde kendilerini de sunmayı öğrenmelidirler; Aracımız olan Mesih İsa sayesinde 38 günden güne Tanrı ile ve birbirleriyle kusursuz birlik içine çekilmelidirler, öyle ki sonunda Tanrı her şeyde her şey olsun. 36 St. Augustine, Tractatus in Ioannem, VI, n. 13. 37. Roman Breviary, feast of Corpus Christi, Second Vespers, antiphon to the Magnificat. 38. St. Cyril of Alexandria, Commentary on the Gospel of John, book XI, chap. XI-XII: Migne, Patrologia Graeca, 74, 557-564. 49. Bu nedenle Kutsal Konsil özellikle Pazar günleri ve büyük Bayramlarda inananların yardımlarıyla kutlanan Ayinlerin, kutlama ritüel biçimde yapılsa da Kurban ayininin en üst derecede pastoral olarak etkili olacağını düşünerek aşağıdaki kararları almıştır. Efkaristiya ayini düzeninde revizyon 50. Kurban Ayini Riti, öyle bir şekilde gözden geçirilmelidir ki, içsel doğası ve çeşitli unsurlarının amaçları bakımından, ve aralarındaki bağlantı daha açıkça görülebilsin ve inananların dine bağlılığı ve aktif olarak katılımını kolaylaşabilsin. Bu amaçla ayinler özlerini muhafaza etmeye dikkat edilerek sadeleştirilecek, zaman içinde tekrarlanmaya başlamış, ya da çok yararlı olmadığı halde eklenmiş ve zaman içinde işlevsizleşmiş, zamanla kaybolmuş bazı unsurlar, kullanışlı ya da gerekli görüldüğü şekilde Kutsal Babaların zamanında olduğu gibi yeniden düzenlendirilmelidir. Kutsal Kitap’ın büyük zenginliği 51. Kutsal Kitap’ın hazineleri cömertçe açılmalı öyle ki Tanrı Sözü sofrasında inananlar için daha zengin gıda sunulabilsin. Bu yolla yılda belli sayıda, Kutsal Kitap’ın ana bölümleri, belirlenmiş yıllar boyunca, insanlara okunacaktır. Vaaz 52. Vaaz anlamı ile, Litürjik yıl boyunca, imanın gizleri ve Hristiyan yaşamına yol gösteren ilkeler, kutsal yazılar vasıtası ile açıklanır. Bu nedenle vaaz Litürji’nin kendisi kadar saygın bir parçasıdır; bu nedenle Pazar günleri ve büyük bayramlarda halkın katılımı ile kutlanan Ayinlerde çok ciddi bir neden olmaksızın vaaz ihmal edilmemelidir. “İnananların duası” 53. Özellikle Pazar ve zorunlu bayram günlerinde İncil ve vaazdan sonra “genel dua” ya da “inananların duası” tekrar yürürlüğe konmalıdır. Bu dua ile katılanlar, Kutsal Kilise için, sivil yöneticiler için, muhtaç olanlar için, tüm insanlar ve dünyanın kurtuluşu için dua ederler39. Efkaristiya Ayini’nde ulusal dil ve Latince 54. Tüm halkla kutlanan ayinlerde, onların ana dilini kullanmak için uygun bir yer tahsisi edilmelidir. Öncelikle okumalar ve “genel dualar”a bu konuda öncelik verilebilir, fakat aynı zamanda Anayasanın 36. maddesinde belirtilen norma göre, halka ait bölümlere de koşulların durumuna göre uygulanabilir. Yine de ayin düzenine katılan inananlar kendilerini ilgilendiren ve Latin dilinde olan bölümlerin nakaratlarını söyleyip ezgilere iştirak edebilmeleri için, gereken yapılmalıdır. Ayinde ana dilin daha geniş kullanılması talebi ortaya çıktığında bu durum Anayasa’nın 40. maddesindeki yönetmeliğe başvurulabilir. 39 1 Tim. 2:1-2. İki türün komünyonu 55. İnananların ayine daha kusursuz biçimde katılımını temin etmek için rahibin komünyonundan sonra Rab’bin bedenini aynı kurbandan almaları şiddetle önerilir. Trento Konsili’nde belirtilen dogmatik ilkeler olduğu gibi muhafaza edilmektedir40, Komünyon, Episkopos’un uygun olduklarını düşündüğü herkese, sadece ruhbanlara ve din adamlarına değil, laiklere de verilir; ve Papalık makamının karar verdiği durumlarda olduğu gibi, örneğin ruhbanlığa tayin edilme ayininde yeni rahip atananlara, dinsel görevlerini yeni icra etmeye başlayanlara ve vaftiz edildikleri ayinde yeni vaftiz olmuş olanlara verilir. Efkaristiya Ayini’nde bütünlük 56. Bir anlamda, Ayin’i oluşturan her iki parça olan, sözün Litürji’si ve Efkaristiya Litürjisi birbirleriyle son derece sıkı bir bağ içindedir ve tek bir tapınma eylemini oluştururlar. Buna göre bu kutsal Kilise Meclisi, ruhların çobanlara, inananların özellikle Pazar ve zorunlu bayram ayinlerinin tamamına katılmalarını ısrarla istemeleri için, onları teşvik eder. Ortaklaşa Ayin 57.I. Ruhbanların birliğinin uygun bir şekilde ortaya çıkması demek olan Ortaklaşa Ayin doğu ve batı kiliselerinde bugüne dek süregelmiştir. Bu nedenle Konsil için Ortaklaşa Ayini aşağıdaki durumlarda yaygınlaştırmak doğru görünmektedir. 57.I.1. a. Rab’bin Son Akşam Yemeği Perşembesi (Kutsal Perşembe) sadece Mesih İsa’nın havarilerinin ayaklarını yıkadığı değil, bir akşam ayini olarak da kutlanabilir. 57.I.1.b. Konsiller, Episkoposlar Konferansları ve Sinodlar süresince; 57.I.1.c. Bir başrahibin kutsanma ayininde. 57.I.2. Kişinin ait olduğu tarikatın izni ile Ortaklaşa Ayin’in bir fırsat olup olmadığına karar verilir: 57.I.2.a. Manastırla ilgili ayinlerde ve Kilisedeki ana ayinlerde imanlıların gereksinimleri tüm rahiplerin tek tek kutlama yapmaya elverişli olmalarını gerektirmediğinde, 57.I.2.b. Seküler ya da dinsel olsun ya da olmasın her türden ruhbanın buluştuğu ayin kutlamalarında, 57. II. 57.II.1. Bununla birlikte mahalli kilisedeki ortaklaşa ayin düzenlenmesi episkopos ile ilgilidir. 57.II.2. Buna rağmen her rahip ortaklaşa ayinin kutlandığı kilisede aynı zamanda ve Rab’bin Son Akşam Yemeği’nin Kutsal Perşembe Ayini’nde olmamak kaydıyla ayrı ayin kutlama hakkını elinde tutar. 40 Oturum XXI, Temmuz16, 1562. İki tür altında Komünyon Doktrini, böl.. 1-3: Condlium Tridentinum. Diariorum, Actorum, Epistolarum, Tractatuum nova collectio ed. Soc. Goerresiana, tome VIII (Freiburg in Br., 1919), 698-699. 58. Ortaklaşa Ayin için yeni bir ayin düzeni oluşturulacak ve Papalık ve Roma Ayin Kitabı içinde yer alacaktır. BÖLÜM III DİĞER KUTSAL SIRLAR VE KUTSAL SIR VERME AYİNLERİ Kutsal Sırların Doğası 59. Kutsal Sırların Amacı; bunlar hem işaret hem de talimat olduklarından dolayı Mesih İsa’nın bedenini oluşturmak ve sonuç olarak Tanrı’ya tapınma sunmak üzere insanın kutsallaştırılmasıdır. Bunlar sadece imanın ön kabulü değil, sözler ve unsurlarla aynı zamanda imanı beslerler, güçlendirirler ve vurgularlar ve bu nedenle “imanın kutsal sırları” diye adlandırılırlar. Gerçekten lütuf verirler ve bunun yanında bu sırları büyük bir etkinlikle ve tam olarak kutlamak iman eden kişiye bu lütfu en verimli şekilde almaya, Tanrı’ya gerektiği gibi tapınmaya ve merhamet işleri yapmaya müsait kılar. Bu nedenle, imanlının, kutsal sırların işaretlerini anlaması ve Hıristiyan hayatını besleyen bu kutsal sırlara büyük bir istekle ve sıklıkla katılması, çok büyük bir öneme sahiptir. 60. Kutsal Anne Kilise her şeyden çok kutsal sırları inşa eder. Bunlar kutsal sırlarla benzerlik taşıyan kutsal işaretlerdir. Kilise’nin yakarmaları sayesinde, özellikle manevi türden, elde edilen etkileri işaret eder. Onlar vasıtasıyla insan Kutsal Sırların esas etkilerini ve yaşamı kutsal kılan çeşitli imkânları almaya hazır olur. 61. Bu nedenle sadık ve iyi niyetli üye için kutsal sırların Litürji si ve kutsal sırlarla kutsanmak neredeyse yaşamındaki her şeyi teşkil eder; bu sırlar, tüm kutsal sırların ve ayinlerin gücünü kendisinden aldığı kaynak olan Mesih İsa’nın ızdırapları, ölümü ve dirilişinin paskalya gizeminden akan ilahi lütfun nehrine erişmeyi sağlar. İnsanın kutsanmasına ve Tanrı’nın yüceltilmesine yönelik olarak maddi şeylerin doğru kullanımı güçtür. Kutsal Sır Ritüellerinin Revizyonu 62. Zamanın geçişiyle, kutsal sırlar ve kutsal sır ayinlerinin doğasını ve amacını belirten bazı özellikler günümüz insanının tarafından açıklıkla algılanmaktan uzak hale geldi; Bu nedenle günümüz ihtiyaçlarına uygun bazı uyarlamalar yapma zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Bu nedenle Kutsal Konsil aşağıda belirtilen revizyon kararlarını almıştır. Lisan 63. Kutsal sırların ve Kutsal sır ayinlerinin gerçekleştirilmesinde ana dilin kullanımı insanların anlamasına daha çok yardımcı olabilir, bu kullanımın yaygınlaştırılması aşağıdaki normlara göre düzenlenir: 63.a Madde 36’ya istinaden, kutsal sırlarda ve kutsal sır ayinlerinde yerel diller kullanılabilir. 63.b. Roma Ritüelinin yeni basımıyla uyumlu olarak bu Yasanın 22,2. maddesinde belirtilen yetkili bölgesel kilise otoritesi tarafından geciktirilmeksizin özel ayinler hazırlanacaktır. Bu ayinler kullanılan dil için olduğu kadar farklı bölgelerin ihtiyaçları da gözetilerek uyarlanacak ve bu ayinler papalık makamı tarafından incelendikten sonra hazırlanmış oldukları bölgede kullanılmaya başlanacaktır. Fakat bu ritüellerin ya da özel toplanmış ritlerin oluşturulmasında gerek çobansal ve başlıksal (rubrical) ya da gerekse özel toplumsal alıntılar, ihmal edilmeksizin Roma ritüelindeki özel ritlerin talimatlarıyla önceden belirlenir. Katekümena 64. Yetişkinler için Katekümena bir kaç farklı basamaktan müteşekkildir yerel hiyerarşinin takdiri ile yenilenmeli ve uygulanmaya alınmalıdır.. Bu sayede, uygun bir eğitimi amaçlayan Katekümena dönemi, ardışık zaman aralıklarıyla kutlanan kutsal ayinlerle, kutsanmış olur. Vaftiz ritüelinin revizyonu 65. Misyon topraklarında, halen kabul ayinlerini kutlayan insanlar bulunmaktadır. Hristiyan ritüellerine uyarlama kapasitesi olduğunda bunların içindeki unsurlar, Hristiyan geleneğinde zaten mevcut olanlarla birlikte bu yasanın 37–40. maddelerine uygun olarak kabul edilebilir. 66. Yetişkinlerin vaftiz ayini de yenilenecektir: Sadece basit bir ayin değil, yenilenen Katekümena dikkate alınarak daha çok bir bayram ayini gibi olmalıdır. “Vaftiz sırrının verilmesi için” özel bir ayin Roma Missal’ine eklenmelidir. 67. Çocukların vaftiz ayini de yenilenecektir, aslında vaftiz edilecek olanın –bu durumda çocuğunkoşullarına uyarlanmalıdır. Ana-babanın ve vaftiz anne-babasının görevleri ve sorumlulukları da ayin içinde daha açıklıkla öne çıkarılmalıdır. 68. Çok sayıda kişinin birlikte vaftiz olacağı durumlarda vaftiz ayini, yerel hiyerarşinin takdirine bağlı olarak kullanılacak, birtakım değişkenleri içerecektir. Ayrıca özellikle misyon topraklarında ölüm tehlikesi bulunduğunda veya bir rahip veya diyakon olmadığında, gerek kateşistler, gerekse imanlılar tarafından tatbik edilebilecek, daha kısa bir ayin düzenlenebilir. 69. “Bir bebeğin vaftizinde yerine getirilemeyen uygulamaların gerçekleştirilmesi için yapılacak düzenleme” ayini yerine, yeni bir ayin ortaya konulmalıdır. Bu durum, kısa bir vaftiz ayinden geçmiş, kiliseye zaten kabul edilmiş bir çocuk için daha uygun ve açık şekilde ortaya çıkacaktır. Din değiştiren ve geçerli olarak vaftiz edilmiş kişiler için de yeni bir ayin de düzenlenir. Bu, onların kilisenin komünyonuna kabul edildiğinin bir göstergesidir. 70. Paskalya dönemi hariç, vaftiz suyu, kabul edilmiş kısa bir formülle kutsanmış, vaftiz ayini ile kutsanmalıdır. Kuvvetlendirme Ritüelinin Revizyonu 71. Konfirmasyon ayini yenilenmeli ve bu kutsal sırrın Hristiyanlığa girişle (inisyasyon) derin bağlantısı daha açık olarak ortaya konulmalıdır. Bu nedenle adayların konfirmasyon sırrını almadan önce vaftizin sırlarını yenilemeleri uygun görülmüştür. Konfirmasyon uygun bir ayin zamanında verilebilir; bir efkaristiya ayini haricinde verildiği takdirde ayine bu amaca uygun olarak hazırlanmış bir formülle başlanmalıdır. Tövbe Ritüelinin Revizyonu 72. Pişmanlık sırrı için ayin ve formüller, bu sırrın doğasını ve etkisini daha iyi öne çıkarabilmesi için tekrar gözden geçirilmelidir. Hastalara Kutsal Yağ Sürmek 73. “Extreme onction” ya da daha uygun bir tanımlama ile “hastalara yağ sürmek” sadece ölmek üzere olan hastalara verilen bir kutsal sır değildir. Bu nedenle yaşlılık ya da hastalık yüzünden ölüm tehlikesi içinde olan inananlar için bu sırrı alma zamanı kesinlikle gelmiş demektir. 74. Hasta yağı ve viaticum için yapılan ayrı bir ayine ek olarak, hasta kişinin günahlarını itiraf ettikten sonra ve viaticum (ölüm döşeğindekilere verilen komünyon) almadan önce yağlanmasını içerek olan sürekli bir ayin hazırlanmalıdır.. 75. Kutsal yağ sürme sayısı duruma göre uyarlanır ve kutsl yağ sürme ayini sırasında okunan duaların içeriği bu sırrı alan hastanın değişken durumlarına cevap verebilsin diye de tekrar gözden geçirilmelidir. Ruhbanlığa Tayin Etme Ritüelinin Revizyonu 76. Ruhbanlığa tayin etme töreni ve metinleri yenilenmelidir. Her tayin ve takdis ayini başlangıcında episkopos tarafından yapılan konuşma ana dilde olmalıdır. Bir episkopos takdis edildiğinde orada hazır bulunan tüm episkoposlar takdis esnasında ellerini uzatmalıdırlar. Evlilik Ritüelinin Revizyonu 77. Şu anda Roma ritinde bulunan evlilik ritüeli yenilenmeli ve bu kutsal sırrın lütuflarını açıklıkla ortaya koyacak ve eşlerin sorumluluklarını öğretecek şekilde zenginleştirilmelidir. “Herhangi bir bölgede evlilik kutsal sırrı kutlanırken övgüye değer başka bir seremoni ya da gelenek uygulanmak istenirse, kutsal Sinod bunun her şekilde korunmasını içtenlikle arzu eder.” 41 Bu yasanın Madde 22.2’de belirtilen yetkin bölgesel kilise otoritesi madde 63’te belirtilmiş olan hükümler içinde, insanların ve yerlerin kullanımına uygun kendi ayinini oluşturmakta serbesttir. Fakat bu ayin, ayini yöneten rahibin tarafların rızasını sorması ve alması ile yasaya uygun olmalıdır. 78. Evlilik normalde, Ayin içinde, İncil’in okunması ve vaazdan sonra ve inananların duasından önce kutlanır. Eşlerden her birinin eşit derecede imanda kalması gerekliliği hatırlatmak üzere usulüne göre değiştirilmiş, gelin için yapılan dua ana dilde söylenebilir. Evlilik sırrı Efkaristiya ayininden ayrı yapılıyorsa, Havarilerin Mektupları ve Evlilik Ayindeki İncil okumaları, bu törenden önce yapılır ve çiftler daima kutsanır. Dini Törenlerin Revizyonu 79. Kutsal Sırlarda yenilenme yapılacağı zaman, inananların akıllıca, aktif olarak ve kolaylıkla katılabilmelerini mümkün kılma prensibi ilk önce dikkate alınmalıdır; günümüz koşulları da göz 41 6. Trento Konsili, XXIV. Oturum, Kasım 11, 1563, Reform hakkında, Böl. I. Bk. Roman Ritual,Başlık VIII, böl. II, n. önünde bulundurulmalıdır. Ayinleri yenilenirken, madde 63’te belirtildiği gibi, ihtiyaçlar eğer bunu gerektiriyorsa, yeni ritüeller eklenebilir. Tahsis edilmiş kutsama çok az olacaktır ve bu tahsisler sadece episkoposların veya yetkili ruhbanların takdiri ile olacaktır. Özel gelenekler ve rahiplerin onayı ile bazı kutsal sırlarda yenileme yapılması nitelikli laik kişiler tarafından yürütülebilir. Rahibelerin Tayini 80. Roma Papalığında bulunan (bakire) rahibelerin adanması ayini, gözden geçirilecektir. Ayrıca, ruhbanlık mesleği ve yeminlerin yenilenmesi daha büyük bir birlik, ağırbaşlılık ve şerefe ulaşmak için yenilenecektir. Özel yasalardaki istisnalar dışında, bu ayin Efkaristiya ayini içinde görevini yapan veya yeminini tazeleyen kişiler tarafından, kabul edilmelidir. Dinsel atamalar tercihen Efkaristiya Ayini sırasında yapılmalıdır. Ölülerin Gömülmesinde Revizyon 81. Ölülerin gömülme ayini, Hristiyan ölümünün diriliş karakterini daha açıkça belirtmelidir, ve değişik bölgelerdeki gelenek ve uygulamalara mümkün olduğunca yakın bir şekilde gerçekleştirilmelidir. Bu, uygulanan Litürjik renkler içinde iyi olacaktır. 82. Çocukların gömülmesi ayini yenilenmiştir, ve bunun için özel bir ayin sağlanmalıdır. BÖLÜM IV UFFICUM DIVINUM (TANRI’YA ÖVGÜ DUALARI) Tanrı’ya Övgü Duaları, Mesih İsa ve Kilisesi’nin eseridir. 83. Yeni ve ebedi antlaşmanın baş kahini olan Mesih İsa, insan doğasını aldı ve övgüsü göklerde çağlar boyunca söylenecek olan bu dünyadaki sürgün yaşamına başladı. Tüm insanlık topluluğunu kendisine bağlayarak onu kendi ilahi övgü ezgisinin şarkısıyla birleştirdi. Kilisesi aracılığıyla Kâhinlik görevine devam ederken, Kilise, durmaksızın Tanrı’yı yüceltmeye ve tüm dünyanın kurtuluşu için yakarmaya devam eder. Bunu yalnızca Efkaristiya kutlamak yoluyla değil, fakat diğer yollarla, özellikle Tanrı’ya övgüler sunarak yapar (ufficum divinum ile dua ederek yapar). 84. Gelenekler yoluyla ilk Hıristiyanlık dönemine geri gidildiğinde, ufficum divinumun Tanrı’yı övgüler sunmak yoluyla, günün tümünü ve geceyi kutsal kılan bir araç olduğunu görürüz. Bu nedenle bu harika övgü ilahisi, rahipler ya da Kilise otoritesi tarafından tayin edilen kişiler tarafından ya da rahibin yol göstericiliği ile inananlar topluluğu tarafından doğru bir biçimde icra edildiğinde gelinin güveyini çağırdığı gerçek bir ezgiye dönüşür; bu Mesih İsa’nın Kendi Bedeniyle birlikte Pederi’ne yönelttiği gerçek duasıdır. 85. Bu nedenle bu hizmeti sunan kişiler, sadece Kilise’nin bir görevini yerine getirmekle kalmaz, fakat aynı zamanda Anneleri olan Kilise’nin adıyla, Tanrı’nın tahtının önünde bu övgüleri sunarak, Mesih’in gelini olmanın büyük şerefine paydaş olurlar. Çobanlık Görevinin Değeri 86. Kutsal çobanlık görevine bağlı rahipler Az. Pavlus’un “Sürekli dua edin.” (1. Sel. 5,17) öğüdünü yerine getiriyor olmanın bilinciyle daha büyük bir coşku ve hevesle saatlerin övgüsünü sunacaklardır. Çünkü yerine getirdikleri görev, Rab’bin “Bensiz hiçbir şey yapamazsınız.” (Yu. 15, 5) dediği gibi, Rab olmazsa hiç bir etkisi olmayacak ve hiç bir meyve veremeyecektir. Bu nedenle Havariler diyakonları görevlendirirken şöyle dediler: “Biz ise kendimizi duaya ve Tanrı sözünü yaymaya adayacağız” (Ha. İşl. 6,4) 87. Gerek ruhbanlar gerekse kilisenin diğer üyelerinin mevcut şartlarda daha kusursuz olarak dua etmesi ve ufficum divinum’un daha iyi yerine getirilebilmesi için, Kutsal Konsil, Papalık makamı tarafından büyük bir mutlulukla başlatılan hâlihazırdaki restorasyonu ileriye taşıyarak Roma ritinin, ufficum divinumu hakkında aşağıdaki kararlarda mutabık kalmıştır: Geleneksel Düzene Yeniden Bakış 88. Bu ayinin amacı günü kutsamak olduğundan, saatlerin geleneksel sırası, dua edildikleri anda, mümkün olduğunca günün zamanı ile gerçekçi bir şekilde bağdaşık olabilmesi için, tekrar düzenlenmelidir. Ayrıca yaşanan modern hayatın günlük koşullarının dikkate alınması özellikle havarisel işlerde çalışmaya çağrılmış olanlar için gereklidir. Tanrı’ya Övgü Duaları’nda reforma gidilirken dikkate alınan normlar 89. Bu nedenle Tanrı’ya Övgü Duaları revize edilirken şu normlar göz önünde tutulmalıdır: 89.a. Evrensel Kilisenin saygıdeğer gelenekleri tarafından, günlük ayin döngüsünün üzerinde hareket ettiği iki menteşe, Laud “sabah övgüsü” ve “vesper “akşam övgüsü” olduğu için, ana saatler olarak göz önünde bulundurulup, mümkün olduğunca kutlanmalıdır. 89.b. Son dua, günün bitişinde okunmaya uygun olacak şekilde düzenlenmelidir. 89.c. Sabah Övgüsü olarak bilinen saat, koro ile birlikte kutlandığında, noktürnal övgü karakterini koruyacağından, günün herhangi bir saatinde okunmaya uygun şekilde adapte edilecektir; Mezmurlar azaltılıp uzun okumalar arttırılmalıdır.. 89.d. Prima saat uygulamadan kaldırılacaktır. 89.e. Korodaki, Terza, Sexta ve Nonna saatleri dikkate alınmalıdır. Fakat koro dışında, bu üç saatten birini, gün içinde denk düşen zamana göre seçmek, kurala uygun olacaktır. Tanrı’ya Övgü Duaları, Dindarlık Kaynağıdır. 90. “Ufficum Divinum” Kilise’nin halka açık duası olduğu için, dindarlık kaynağı ve kişisel duanın beslendiği yerdir. Bu nedenle rahipler ve “Ufficum Divinum” a katılan diğer kişiler bu ayinde dua ederken, zihinlerini, seslerine uygun şekilde açık tutması için RAB’den istemelidir. Bunu başarmanın en iyi yolu, Ayini, Kutsal Kitabı özellikle de mezmurları anlamamızı sağlayacak gelişmede adım adım ilerlemektir. Roma Ofisini yenilerken, onun eski ve kutsal hazineleri öyle bir şekilde adapte edilmeli ki, bu işin verildiği kişiler, bunlardan daha kolayca ve yaygın olarak, faydalar sağlayabilsinler. Mezmurların Dağılımı 91. Öyle ki Madde 89’da belirtilen Saatlerin Övgülerini uygulamak gerçekten mümkün hale geldi, belli zaman devrelerinde daha uzun olmak kaydıyla, mezmurlar bir haftaya dağıtılarak uzun tutulmadı. Övgülerin gözden geçirilmesi, büyük bir sevinçle başlamış bulunuyor, mümkün olduğunca çabuk sonlandırılacak ve Latin Hristiyan tarzında, mezmurların Litürjik kullanımı ve ezgiyle söylenişi ve tüm Latin Kilisesi geleneğinde dikkate alınacaktır. Okumalar İçin Normlar 92. Okumalar hususunda aşağıdaki uygulamalar dikkate alınacaktır: 92.a. Kutsal yazılardan yapılacak okumalar, Tanrı sözünün zenginlikleri kolaylıkla ve büyük ölçüde erişilebilsin diye düzenlenecektir. b. Kilise Babaları, doktorları ve yazarlarının eserlerinden alıntılar daha iyi seçilecektir. c. Şehitlerin hikayeleri ve azizlerin hayatları, gerçeğine uygun olmalıdır. İlahilerin Revizyonu 93. İstenilen ölçüde, ilahiler orijinal biçimlerine uygun olarak yenilenecek, hristiyan dindarlığına zarar veren efsaneler ya da kötü eklentiler çıkarılacak ya da düzeltilecek. Bir fırsat ortaya çıkarsa, ilahilerin hazinesinden yapılacak diğer seçmeler, eklenecektir. 94. Günü gerçekten kutsal kılmak ve ruhsal meyvelerle saatlerin övgüsünü söylemek için, onlardan her birini, gerçek yasal (kilise kanunu) zamanına en uygun düşecek saatte söylemek daha iyi olur. Tanrı’ya Övgü Duaları’nın yükümlülükleri 95. Manastır ayinlerinde ve her günkü Tanrı’ya Övgü Dualarında ilahi söylemekle görevli koro topluluğu şunlara dikkat etmelidir: a. Kilise hukukundaki tüm tarikatlar, rahipler, rahibeler, kanun veya kurum bazında koro’ya bağlı olanlar, Tanrı’ya Övgü dualarının tamamını kutlamalıdırlar. b. Katedral ya da okullara bağlı bölümleri, genel ya da özel kurallarla, kendilerine verilen bölümleri okumakla yükümlüdürler. c. Yukarıdaki cemaate bağlı, büyük rütbedekiler ve ciddiyetle yemin etmiş kişiler, laik kardeşler hariç, koroda dua etmeseler de, bu kanonik saatleri bireysel olarak yerine getirmekle yükümlüdürler. 96. Rahipler koro göreviyle yükümlü değillerdir, ana tarikatlardan birine aitseler, her gün Madde 89’da belirtildiği gibi, birlikte ya da tek olarak bütün Tanrı’ya Övgü Dualarını yapmakla görevlidirler. 97. Uygun durumlarda Tanrı’ya Övgü Dualarını yerine hangi litürjik hizmetin verileceği çizelgelerle belirlenecektir. Özel durumlar ve haklı gerekçeler dâhilinde, ruhbanlar Tanrı’ya Övgü Duaların’daki görevlerinin bir kısmını ya da tamamını bırakabilir ya da bu görevlerini değiştirebilirler. 98. Kusursuz olmaya adanmış herhangi bir kurumun üyeleri, kendi yasalarına göre, Tanrı’ya övgü dualarının herhangi bir bölümünü okumalı ve böylece Kilise’nin halka açık duasını icra eder. Tanrı’ya övgü dualarından küçük bir parçayı, kendi yasalarına uygun olarak, Övgü dualarının şemasının çiziminden ve kabulünden sonra söyleyerek, Kilise’nin halka açık duasını da söylemiş olurlar. Tanrı’ya Övgü Duaları’nın Cemaat olarak yapılması 99. Tanrı’ya Övgü Duaları, Kilise’nin sesi olduğundan, Tanrı’yı topluca ve açıkça öven mistik bedenin tamamı sayılırlar, koro göreviyle yükümlü olamayan bu rahiplerden, özellikle bir arada yaşayan ya da herhangi bir amaçla bir araya gelmiş olanlardan, Tanrı’ya Övgü Duaları’nın en azından bir kısmını beraber yapmaları istenir. Koroda ya da beraberce, Tanrı’ya Övgü Duaları görevini üstlenen kişilerin kendilerine verilen bu görevi kusursuzca yerine getirmeleri gerekir: bu sadece zihinlerindeki içsel tapınmayı değil, kutlamanın harici unsurlarını da belirtmektedir. Yine de, Tanrı’ya Övgü Duaları’nın hem koro ve hem de toplulukla beraber, mümkün görünen zamanda söylenmesi, çok uygundur. İnananların Tanrı’ya Övgü Duaları’na Katılmaları 100. Ruhların çobanları Pazar günleri ve büyük bayramlarda ana saatlerin, özellikle akşam övgüsünün kilisede topluca kutlanmasını sağlamalıdır. Ve laikler de Tanrı’ya Övgü Duaları’nı ruhbanlarla ya da berberce ya da tek başlarına söylemeleri için cesaretlendirilmelidir. Tanrı’ya Övgü Duaları’nın Dili 101 1. Latin ritinin yüzyıllara dayanan geleneğine göre Latin dili, ruhbanlar tarafından Tanrı’ya Övgü Duaları okunurken kullanılmalıdır. Fakat tarikat yetkililerine, bazı özel durumlarda, Latin dili, rahiplere Tanrı’ya övgü dualarını düzgün bir şekilde söylemeye ciddi engel oluşturuyorsa, bunları yerel dile tercüme edilmiş şekli ile okunması yetkisi verilmiştir. Anadildeki versiyon, madde 36’da öngörülen hükümlere uygun şekilde olmalıdır. 101.2. Yetkili Süperior, rahibelerin ve korodaki, kendini kusursuzluğa adamış rahip olmayan erkek ve kadın üyelerinin, Tanrı’ya Övgü Duaları’nın kutlanışında yerel dili kullanma izni verme yetkisine sahiptir. Kullanılan versiyonun onaylanmış olması gereklidir. 101.3. Tanrı’ya Övgü Duaları’nı yerine getirme görevi üstlenmiş bir rahip inanan bir grupla ya da Madde 52’de belirtilen kişilerle birlikte ulusal dilde bunu yapıyorsa, bu tercüme edilmiş metnin onaylanmış olduğunu gösterir. BÖLÜM 4 LİTÜRJİK YIL Litürjik Yılın Anlamı 102. Kutsal Anne Kilise, ilahi güveyin kurtarış işlerinin yıllık döngü boyunca, derin bir ibadetle belirli günlerde kutlanması ve hatırlanması gerektiğinin bilinci içindedir. Her hafta, Rab’bin günü diye adlandırdığı günde, yılda bir kere kutladığı, en Görkemli Paskalya bayramında, Mesih’in kutsal ızdıraplarını kutladığı günde olduğu gibi, Efendimizin göğe yükselişinin anısını muhafaza eder. Bir yıllık döngü içinde, Kilise, Rab’bin tüm gizemlerini gözler önüne serer; Vücut Bulmasından, Doğuşuna ve Göğe Yükselişi’ne, Pentekost gününe, kutsal ümidimize ve Rab’bin tekrar gelişine ait beklentilerimize dair tüm sırları. Kurtarış Gizemlerini bu şekilde hatırlamakla, Kilise, Rab’bin güçlerinin ve liyakatinin hazinelerini inananlara açar, öyle ki, bunlar bir şekilde tüm zamanlarda hazır bulunsunlar ve inananlar onları uzanıp alarak kurtarış lütfuyla dolmuş olsunlar. 103. Mesih İsa’nın gizemlerinin bir yıllık döngüsünü kutlamakla, kutsal Kilise, Oğlu’nun kurtarış eylemlerine ayrılmaz bir bağla bağlanmış olan Tanrı’nın Annesi kutsal Meryem’i özel bir sevgiyle şereflendirir. Kilise O’nda kurtarışın en kusursuz meyvesini tutar ve hayranlık duyar ve kendisinin (Meryem’in) arzuladığı ve tamamen öyle olmayı istediği kusursuz görünümünde, onu sevinçle seyreder. 104. Kilise’nin görevlerine, şehitler ve diğer azizlere yıllık döngünün belirli günlerini ayırmak da dâhildir. Tanrı lütfunun çoğalmasıyla kusursuzluğa dirilmeleri ve ebedi kurtuluşu almış olmaları sayesinde, göklerde Tanrı’yı kusursuz biçimde över ve bizler için dua ederler. Bu azizlerin yeryüzünden cennete geçişlerinin kutlanmasıyla, Kilise, acı çeken ve Mesih İsa ile şana erişen azizlerin başardığı paskalya gizemini ilan eder. Kilise onları, Rab’bin lütfünü yalvarmayı hak ettikleri ve Mesih İsa sayesinde, herkesi Peder’e çeken yetkin örnekler olarak imanlılara sunar. 105. Son olarak yılın değişik dönemlerinde ve kendi geleneklerine uygun olarak, Kilise, inananların ruhsal eğitimini, ruh ve beden için dindar uygulamalar, dualar, tövbe ve merhamet işlerine yönlendirmek suretiyle tamamlar. Buna göre Kutsal Konsil aşağıdaki şu kararları uygun görmüştür: 106. Mesih İsa’nın dirildiği günden başlangıcını alan ve Havarilerin döneminden bugüne dek gelen bir gelenekle, Kilise, bu iyi nedenden dolayı, her sekizinci günde, Rab’bin günü ya da Pazar günü denen günde paskalya gizemini kutlar. Bu günde Mesih’e inananlar aynı yerde bir araya gelmekle yükümlüdür, öyle ki, Tanrı Sözü’nü dinlemek ve Efkaristiya’ya katılmak suretiyle Mesih İsa’nın ızdıraplarını, dirilişini ve yüceliğini anabilsinler ve kendilerini “İsa’nın ölümden dirilişi sayesinde bizi yaşayan bir umuda kavuşturan” (1. Petrus 1,3) Tanrı’ya şükredebilsinler. Rab’bin günü orijinal (gerçek) bayram günü olduğundan, inananlara dindarlık önerilmelidir ki, bu günün gerçekten sevinç günü olduğu ve çalışmaktan uzak kalınması gerektiği bilinsin. Gerçekten daha büyük bir önemi olmadıkça diğer kutlamalar tüm Litürjik yılın özü ve temeli olan Pazar günü üzerinde önceliğe sahip olmayacaktır. Litürjik yılda reform 107. Geleneksel uygulamalar ve kutsal devrelerin disiplini, çağın koşullarına göre muhafaza edilecek ya da yenilenecek; kendilerine has özellikleri korunacak, böylece Hristiyan kurtuluş gizemini ve bunun üzerinde tüm paskalya gizemini kutlayan inananların dindarlıklarını gerektiği gibi besleyebilsinler diye Litürjik yıl revize edilecektir. Yerel koşullar nedeniyle belirli uyarlamalar yapılması gerekliliği düşünüldüğünde, Mad. 39 ve 40’daki hükümler dikkate alınmalıdır. 108. İnananların ruhları öncelikle, yıllık döngü içinde kurtarışın kutlandığı yer olan Rab’bin bayramına doğru yönelmiş olmalıdır. Bu nedenle Azizlerin bayramları nedeniyle uygun zamanlara öncelik verilecektir öyle ki kurtuluş gizeminin tüm döngüsü uygun bir şekilde hatırlansın. Oruç Devresi 109. Oruç Devresi, iki ana özelliğe sahiptir: öncellikle vaftiz ve tövbeye çağırma ve hazırlama. Bu yol, inananların Tanrı sözünü daha iyi dinlemelerini, kendilerini duaya vermelerini ve paskalya gizemini daha özenle kutlamalarını sağlar. Bu iki karakter hem Litürji’ye hem de Litürjik kateşezlere daha büyük bir önem getirmektedir. Bu nedenle: a. Oruç Döneminde vaftize yönelik öğelerin daha çok kullanımı; geçmiş günleri güzelleştirmek için kullanılan bazılarının uygun görünecek şekilde düzenlenmesi. b. Aynısı pişmanlık (kefaret) konularında da uygulanmalıdır. İnananların zihninde sadece günahın sosyal sonuçları için değil, kefaretin (günah çıkarma) özünün, Tanrı’ya karşı işlenen suç olduğu için, günahtan nefret etmek gerektiği anlamını taşıdığı vurgulanmalıdır. Günah çıkarma egzersizlerinde, Kilise’nin rolü geçiştirilmeyecektir, insanlar günahkârlar için dua etmeye teşvik edilmelidir. 110. Oruç devresi kefaret, sadece içsel ve bireysel değil de, dışa yönelik ve toplumsal olmalıdır. Tövbe uygulamasının yolları günün koşulları ve içinde bulunulan farklı bölgeler için olası şekillerde yapılabilmeli ve madde 22’de belirtilen yetkililer tarafından teşvik edilmelidir. Ancak Paskalya orucu kutsallığını muhafaza etmelidir. Kutsal Cuma her yerde kutlanmalı ve mümkünse, Kutsal Cumartesi boyunca sürmelidir, öyle ki Diriliş Pazarının sevincine, daha yüksek ve temiz bir zihinle ulaşılabilsin. Azizlerin Bayramları 111. Azizler, geleneksel olarak Kilise’de şerefli bir yere sahiptirler ve kendi otantik kalıntıları ve hatırları saygıyla anılır. Onların otantik kalıntıları ve imgeleri saygıyla muhafaza edilir. Bu nedenle Azizlerin bayramlarında Mesih İsa’nın hizmetkârlarında gerçekleştirdiği harika işleri ilan edilir ve onları izleyebilmeleri için inananlara uygun örnekler verilir. Azizlerin bayramları, kurtarışın en derin gizemini anımsatan kutlamaların önüne geçmesin diye, pek çoğunun özel bir kilise, ulus, ya da dindar bir aile tarafından kutlanması uygun görülmüştür; sadece son derece evrensel bir önemi olan azizler evrensel kilisede anılmalıdırlar. BÖLÜM VI. KUTSAL MÜZİK Kutsal Müziğin İtibarı 112. Evrensel Kilise’nin müzik geleneği, paha biçilmez değerde bir hazinedir, tüm diğer sanatlardan daha büyüktür. Bu önemin ana sebebi, sözcüklere birleşen kutsal şarkı olarak çok görkemli Litürjinin ayrılmaz ya da gerekli bir parçasını oluşturmasıdır. Kutsal yazılar aslında kutsal şarkılar üzerinden övgüler ihsan eder ,42 ve aynısını Kilise Babaları ve de Aziz X. Pious’a dek uzanan son zamanların Roma Papaları, Rab’be hizmette kutsal müzik tarafından desteklenen görevlerin ne derece değerli olduğunu daha kesin şekilde açıklamışlardı. Bu nedenle kutsal müzik, Litürjik faaliyetlerle daha yakın ilişkili oldukça, duaya hoşluk katarak, ruhların birliğini teşvik ederek, ya da kutsal ayine daha büyük bir ciddiyet atfederek, daha da kutsallaştırılacaktır. Fakat kilise, gerekli niteliklere sahip tüm gerçek sanat biçimlerini onaylar ve ilahi tapınmanın içinde kabul eder. Buna göre, kutsal Konsil, kilise gelenek ve disiplininin norm ve kurallarını muhafaza ederek Kutsal Tanrı’yı yüceltmek ve inananları kutsamak üzere kutsal müzik hakkında aşağıdaki kararları almıştır: Görkemli Ayin 113. Tanrı’ya Övgü Duaları, ezgilerle kutsal rahiplerin yardımı ve halkın aktif katılımı ile ciddiyetle okunduğunda, Litürjik ibadete daha soylu bir biçim verir. Kullanılan dil hakkında Madde 36, Ayin için Madde 54, Kutsal sırlar için Madde 63 ve Tanrı’ya övgü duaları için Madde 101’de belirtilen hükümleri, dikkate alınmalıdır. 114. Kutsal Müziğin hazinesi büyük bir dikkatle korunmalı ve teşvik edilmelidir. Özellikle katedral kiliselerinde korolar özenle teşvik edilmelidir; fakat episkoposlar ve ruhların diğer çobanları, kutsal faaliyetler ezgilerle kutlanırken, imanlıların tümünün Madde 28 ve 30 da belirtildiği gibi, kendi hakları olan katılımı aktif olarak yerine getirebilmelerini sağlamak için çaba içinde olmalıdırlar. Müzik Eğitimi 115.Seminerlerde, acemilik döneminde ve her iki cinsiyet için dinsel eğitim evlerinde, ve diğer Katolik Enstitü ve okullarında müzik eğitimi ve uygulamasına büyük dikkat gösterilmelidir. Bu sorumluluğu yerine getirecek öğretmenler, dikkatle eğitilmeli ve kutsal müzik öğretimini sorumlulukla yerine getirmelidirler. Yapılabildiği takdirde kutsal müzik yüksek enstitülerinin kurulması arzulanmalıdır. Besteci ve şarkıcılar, özellikle erkek çocuklara gerçek litürjik eğitim verilmelidir. Gregoryen İlahileri ve Çok sesli İlahiler 116. Kilise, Roma Litürji’sine uygun olduğu için Gregoryen ilahilerini kabul eder: bu sebeple, buna eşdeğer olanlara Litürjik hizmette şerefli bir yer verilmelidir. 42 Ef. 5,19; Kol. 3,16. Fakat diğer türdeki kutsal müzikler, özellikle çok sesli olanların, Madde 30 da belirtilen Litürjik faaliyetin ruhuyla uyum içinde olduğu müddetçe, Litürjik kutlama dışında tutulmasının bir anlamı yoktur. 117. Gregoryen ilahileri kitaplarının tipik baskısı tamamlanacaktır ve Aziz X. Pius’un restorasyonundan beri yayımlanmış olan bu kitapların daha titiz bir versiyonu hazırlanmalıdır. Küçük kiliselerde kullanılmak üzere daha basit melodiler içeren bir baskının hazırlanması da memnunluk verici olur. Herkesin Bildiği Dinsel Ezgiler 118. İnsanlar tarafından dinsel ezgiler söylenmesi zekice teşvik edilmelidir, öyle ki, Litürjik hizmet sırasında olduğu kadar, ibadet ve kutsal törenler sırasında da imanlıların sesleri kurallara uygun olarak ve sınırların gerektirdiği gibi, çınlasın. Misyon Topraklarında Kutsal Müzik 119.Dünyanın belirli bölgelerinde özellikle misyon topraklarında kendi müzik gelenekleri olan halklar bulunmaktadır, ve bu onların dinsel ve sosyal yaşamlarında büyük bir yer kaplar. Bu durumun taşıdığı önem nedeniyle, hem yerel halkın, dine yönelik tutumlarını şekillendirecek şekilde, hem de Madde 39 ve 40’da belirtildiği gibi, onların doğal dehalarını ibadete uyarlanacak şekilde, yerel halkın müziğine uygun bir yer verilebilir. Bu nedenle misyonerlere müzik eğitimi verilirken, olabildiğince hem okulda hem kutsal hizmetlerde bu insanların geleneksel müziğini teşvik etmede yetkin duruma gelebilmeleri için tüm çaba sarf edilmelidir. Org ve Diğer Müzik Aletleri 120. Latin Kilisesinde Org önemli bir enstrümandır, çünkü Kilise seremonilerine harika bir görkem katan ve insana ruhunu Tanrı’ya ve yüce şeylere yaklaştıran geleneksel müzik aletidir. Fakat diğer müzik aletleri de, madde 22, 52, 37 ve 40’ta belirtilen yetkin bölgesel otoritelerin bilgisi ve rızası ile ilahi tapınma için kullanılabilir. Bununla birlikte bu enstrümanlar, sadece ibadet yerinin yüceliği, ve imanlıların ahlakına gerçek katkı sağladığı takdirde kutsal işlerde kullanım için uygun olabilir ya da uygun hale getirilebilir. Bestekârların Misyonu 121. Hristiyan ruhu ile dolu besteciler kutsal müziği geliştirmeye ve onun hazinelerini çoğaltmaya çağrıldıklarını hissedebilirler. Saf kutsal müziğe uygun kalitede besteler yapmaları için onları serbest bırakın. Sadece büyük koroların söyleyebileceği, kendilerini sınırlayan çalışmalar değil küçük koroların ve tüm imanlı topluluğun aktifçe katılabileceği eserler de vermeleri için teşvik edilmelidirler. Söylenmesi tasarlanan ezgilerin Katolik doktrinine uygun olmaları gerekir. Yani, temelini, Kutsal yazılardan ve Litürjik kaynaklardan alanlar seçilmelidir. BÖLÜM VII KUTSAL SANAT VE KUTSAL TEFRİŞAT Kutsal Sanat’ın Haysiyeti 122. Çok doğru bir şekilde güzel sanatlar insan dehasının soylu aktiviteleri arasında yer alır ve bu kutsal sanat olan dinsel sanat ve onun üst derecedeki oluşumlar için de geçerlidir. Bu sanatlar doğaları gereği, insan elinin işleriyle bir şekilde tasvir edilmeye çalışılan Tanrı’nın sonsuz güzelliğine yönelme isteğinden ortaya çıkarlar; Tek amaçları olan insan ruhunu, dindarca, Tanrı’ya yöneltmeyi, en müstesna şekilde yerine getirirlerken, Tanrı’yı övmeye ve yüceltmeye vesile olma amacında kendi paylarına düşen kısmını başarırlar. Kutsal Anne Kilise, bu nedenle her zaman güzel sanatların dostu olmuş, her şeyin ilahi tapınmanın layık olduğu gibi ve güzel, doğaüstü dünyanın işaret ve sembollerin kullanımı için ayrılması amacıyla, daima onların soylu yardımını aramış ve bu amaçla sanatçılar yetiştirmiştir. Gerçekte Kilise, geçerli sebeplerle, sanatçıların hangi eserlerinin iman, merhamet ve aziz geleneksel yasalara uygun olarak yapıldığını ve kutsal kullanıma uygun olup olmadığını belirleyerek, sanat üzerine yargı verme hakkını kendinde saklı tutar. Kilise kutsal dekorasyonların liyakatle ve güzellikle tapınmaya yücelikle hizmet edecek şekilde korunmasına özellikle dikkat eder ve zamanın geçişiyle teknik sanatların gelişimi doğrultusunda materyallerde, stilde, ya da süslemelerde istenirse değişiklikleri kabul eder. Bu konuda Pederlerin yayınladığı kararlar aşağıdaki gibidir: Sanatkâr üslup 123. Kilise hiç bir sanat tarzını kendisine ait olarak sahiplenmez; her dönemde doğal yetenekler ve halkın alışkanlıkları ve değişik ritlerin ihtiyaçlarına göre tarzlar benimser. Bu yüzden asırlar boyunca dikkatle muhafaza edilmesi gereken bir sanat hazinesine sahip olmuştur. Her ırk ve bölgeden gelen günümüz sanatı kutsal binalara ve ritlere hak ettiği saygı ve şeref gereği süslemeler sunmakla, Kilise’ye özgür bir ufuk sunmaktadır; bu vesileyle geçen zaman içinde üstün insanlar sayesinde Katolik imanını şerefle söyleyen bu harika övgü korosuna kendi sesiyle katkıda bulunabilir. 124. Piskoposlar gerçekten kutsal olan bu sanata gösterdikleri cesaret ve destekle, sadece görkemli bir görünümden çok asil bir güzellik taşıması için çaba sarf etmelidirler.. Bu ilke kutsal giysiler ve süsler için de geçerli olmalıdır. Episkoposlar Tanrı’nın Evi’nden ve diğer kutsal yerlerden sanatçıların iman, ahlak ve Hristiyan dindarlığına aykırı olan ve sanatsallıktan uzak, sıradanlık ve çeşitli bahanelerle ahlaksız biçimlerde gerçek dinsel duyarlılığı inciten, eserlerini titizlikle kaldırmalıdır. Ve kiliseler inşa edilirken Litürjik hizmetlerin kutlanması ve inananların aktif katılımı için elverişli olmalarına büyük bir dikkat gösterilmelidir. Kutsal İmgeler 125. Kiliselere kutsal imgelerin yerleştirilmesi uygulaması ve böylece inananlar tarafından onurlandırılmaları devam ettirilmelidir. En azından sayıları düzenlenmeli ve bulundukları konum doğru sıralamayı yansıtmalıdır. Yoksa aksi takdirde Hristiyan halk arasında kafa karışıklığına yol açacak ve şüphelerle dolu bir dindarlık ve iman bütünlüğünde zayıflığa sebebiyet vereceklerdir. 126. Sanat eserleri hakkında karar verirken, yerel psikoposlar kutsal sanatların diyosez komisyonuna kulak vermelidir ve gerekiyorsa özel uzman kişiler ve madde 44,45, 46’da belirtilen komisyonların görüşlerini almalıdırlar.. Psikoposlar kutsal döşeme ve tefrişat ile değerli çalışmaların atılması ya da dağıtılması konusunda çok dikkatli olmalıdır; çünkü onların süslemeleri Tanrı Evi’ne aittir. Sanatçıların Yetiştirilmesi 127. Episkoposlar sanatçılara özel ilgi göstermeli, onlara kutsal sanatların ve kutsal Litürjinin ruhunu telkin etmelidir. Bunu, kendileri ya da sanat sevgisi ve bilgi armağanına sahip uygun rahipler aracılığıyla yapılabilirler. Dünyanın müsait bölgelerinde, sanatçıların eğitilebileceği, kutsal sanat okulları ya da akademileri kurulması da arzu edilmelidir. Yeteneğini kutsal Kilise’de Tanrı’nın yüceliğine hizmet etmek için kullanmayı arzulayan her sanatçı, yaratıcı Tanrı’nın bir çeşit kutsal imgesini tasvir etmeye ve Katolik ibadetinde, kullanılmak üzere, imanlıların gelişimi, dindarlığın teşviki ve dinsel eğitimde kullanılması amaçlanan işlerle yükümlü olduklarını bilmeleri gerekir. Kutsal Sanat hakkında yasalar 128. Madde 25’te belirtilen Litürjik kitapların revizyonu ile beraber, kutsal ibadeti içeren maddi unsurların teminini yöneten kanon ve eklesiyastik statülerde de bir ilksel revizyona gidilecektir. Bu yasalar özellikle, Kutsal Binaların iyi planlanması ve amaca yakışır olması, sunakların biçimi ve yapısı, soyluluk, yerleştirme ve Efkaristiya sunağının emniyeti, vaftiz yerinin saygın ve liyakatine yakışır olması, kutsal imgelerin gerektiği gibi yerleştirilmesi, bezemeler ve cüppelere vs.. atıfta bulunur. Reforme edilen Litürji’ye az uygunluk gösteren yasalar, uyumlu hale getirilecek ya da kaldırılacak, kullanılan ve yararlı olanlar kullanılmaya devam edilecek, eksik oldukları yerlerde ise tekrar yürürlüğe sokulacak. Bu yasanın 22. maddesiyle uyumlu olarak bölgesel epsikoposluk yapısı kendi farklı bölgeleri için gerekli uygulamalarda bu tür şeyleri uyarlamakla yetkilendirilecek; Bu uygulamalar özellikle kutsal cüppeler ve mefruşatların form ve malzemeleri ile ilgili konularda olacaktır. Ruhbanların Kutsal Sanat ve Sanat Tarihi Konusunda Eğitimi 129. Felsefi ve teolojik eğitimleri süresince, ruhbanlar kutsal sanatların tarihçesi ve gelişimi ve bu çalışmaların ürünlerini yöneten sağlam ilkeler hakkında eğitileceklerdir. Bu bağlamda, kilisenin saygın yapısını muhafaza edip özen gösterecek, sanat eserleri üretmekle görevli sanatçılara iyi nasihatlerle yardımcı olacaklardır. Papalık nişanları 130. Papalık ayin kitabının kullanım hakkının Episkoposluk rütbesindeki ya da bazı özel yetki sahibi kişilere ait olması uygundur. EK TAKVİMİN REVİZE EDİLMESİ KONUSNDA İKİNCİ EKÜMENİK VATİKAN KONSİLİ’NİN AÇIKLAMASI İkinci Ekümenik Kutsal Vatikan Konsili, Paskalya Bayramı’nı sabit bir Pazar gününe yerleştirmeyi ve değişmeyen takvim oluşturma görüşünü isteyen dileklerin önemini dikkate alarak yeni bir takvim oluşturulmasının ortaya çıkaracağı sonuçları dikkatle değerlendirerek aşağıdaki açıklamayı yapmıştır: 1.Kutsal Konsil ilgili makamların sunduğu, Paskalya Bayramı’nın Gregoryen Takviminde belirli bir Pazar gününe yerleştirme talebine, Kutsal Vatikan ile aynı birlik içinde olmayan kardeşlerimiz eğer rıza gösterseydi, itiraz etmeyecekti. 2.Yine de Kutsal Konsil, sivil topluma, kalıcı bir takvim sunma çabalarına karşı olmadığını da beyan eder. Fakat kalıcı bir takvim oluşturup bunu sivil yaşama sunmayı öneren değişik sistemler arasında, Kilise ancak bu sistemlerden, çok ciddi bir sebep olmadığı takdirde, haftaların sürekliliğine dokunmamak adına, haftaya yeni bir gün eklemeden Pazar günüyle birlikte yedi günlük haftayı koruyan sistemlere itiraz etmez. Kutsal Papalık, bunu göz önünde tutarak kararını verecektir.