Bu kez Vogue rehberliğinde Yükselen isimler
Transkript
Bu kez Vogue rehberliğinde Yükselen isimler
AĞUSTOS MODASI SAYISI Yükselen isimler, keşfedilecek markalar ve yeni sezonun kilit parçaları Sonbaharın EN HiT ÇANTALARI İngiliz süpermodel Rosie Huntington-Whiteley’nin Türk tasarımlarıyla ilk randevusu YUNAN ADALARI Bu kez Vogue rehberliğinde JON HAMM Mad Men’den sonra hayat var mı? Depresyonda mısınız? Bunu patronunuza söylemeli misiniz? İçeride HADiSE VAR! 9 TL K.K.T.C 11 TL osie R 2014 ISSN 1309 5382 Yaka detaylı elbise, 5610 TL ERDEM— Sütyen, 180 TL 25TH HOUR— Ayakkabı, 930 EURO GIANVITO ROSSI— Altın kolye, 55 DOLAR RJ GRAZIANO Dantelli üst, 3200 TL NEDO BY NEDRET TACİROĞLU— Sütyen, 180 TL 25TH HOUR Straples elbise, 9500 TL ZEYNEP TOSUN— Sütyen, 180 TL 25TH HOUR Siyah elbise, 3200 TL GAMZE SARAÇOĞLU— Siyah sütyen, 180 TL 25TH HOUR e i s o R Modelin 11 yıllık kariyeri şimdilerde ışıl ışıl. Kendi markasıyla moda dünyasının tasarım ayağında büyük oynamaya hazırlanıyor. İngiliz süpermodel Rosie Huntington-Whiteley, Vogue Türkiye için Melekler Şehri’ndeki evinden New York’a uçtu. Türk Modası Özel sayımızın kapak kadını, Türk tasarımcı ve markaların giysileriyle kamera karşısındaydı. FOTOĞRAF HORST DIEKGERDES RÖPORTAJ ZEYNEP YAPAR MODA EDİTÖRÜ KONCA AYKAN İ ngiltere’nin güneyinde, Devon’da doğan Rosie Huntington Whiteley, 16 yaşında modellik için Londra’ya, ardından New York’a taşındı. “16 yaşımdan bu yana dünyayı geziyorum ama bütün samimiyetimle söyleyebilirim ki, Devon, bu dünyadaki en güzel yerlerden biri.” Bugün evim dediği yer, dört yıldır sevgilisi Jason Statham’la birlikte yaşadığı Los Angeles. Rosie, Tavistock’ta bir çiftlik evinde büyümüş. Bugünden 20 yıl geriye gittiğinde, kulağına çok sevdiği midillisinin sesi geliyor. “Kendi sebzemizi kendimiz yetiştirirdik. Kız kardeşim ve erkek kardeşimle birlikte çiftlikteki tavukların, domuzların, kuzuların peşine düşerdik. Aileme, bana böylesine bir çocukluk, yaşama böylesine bir başlangıç sağladıkları için öyle minnettarım ki… Ama büyüyüp serpilirken doğrusu o çiftliğin kıymetini bugünkü gibi bilmiyordum. Londra’da yaşama fikri, dünyayı görme isteği beni öylesine heyecanlandırıyordu ki…” Bundan 11 yıl önce Londra’da modellik kariyerine başladığında, Rosie casting randevularını faksla alıyormuş. “Kimsenin akıllı telefonu filan yoktu, hatta benim bir laptop’ım bile yoktu. Fotoğraf çekimleri filmle yapılıyordu, gün sonunda sadece deneme çekimlerinden arta kalan polaroid’ler olurdu elimde. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte endüstri öyle bir değişimden geçti ki, on yılı aşkın kariyerimde bunu bire bir gözlemiş, yaşamış oldum. Kaldı ki ben de artık Londra’da askıdaki işlerin sonuçlanmasını bekleyen Rosie değilim. Şu an bulunduğum yere gelebilmek için çok uzun yıllar büyük emek verdim.” Victoria’s Secret meleği, İngiltere’nin en prestijli modaevlerinden Burberry’nin kampanya kadını, Burberry Body parfümünün yüzü ve Marks&Spencer içgiyim koleksiyonunun tasarım ortağı. Yer aldığı bu projelerin elde ettiği başarı, Rosie’yi kariyerinin zirvesine taşıdı. Marks&Spencer için tasarladığı içgiyim koleksiyonu markanın tarihinde en çok satan koleksiyon oldu. “Yer almaktan en büyük heyecan duyduğum projelerden biri bu ortaklık” diyor, Rosie: “Tasarım ofisinde geçirdiğim her gün yeni bir şeyler öğrenmek, yaratıcı kararlar almaktan çok keyif duyuyorum. Ve bu takımın bir parçası olmaktan da… Bu işbirliği gelecek planlarım açısından da büyük önem taşıyor. Zira ileride kendi markamı kurmak, kendim için tasarlamak istiyorum.” 2011 yapımı Transformers: Dark of the Moon filmi, Rosie’nin ilk beyazperde deneyimi. Önümüzdeki yıl onu yönetmenliğini George Miller’in yaptığı Mad Max, Fury Road adlı filmde, Charlize Theron ve Tom Hardy’e eşlik ederken izleyeceğiz. “Filmin büyük bölümü Afrika’da çekildi, ben de üç aydan uzun bir süre Afrika’da kaldım. Çöl ikliminin zor şartları ve çektiğimiz onca zorlu sahneyi düşünerek inanılmaz bir deneyim olduğunu söyleyebilirim. Sette oturup Charlize ve Tom’u rol yaparken izlemek bile harikaydı. Kendimi çok şanslı hissediyorum. Kaldı ki model olup böylesine yüksek gişeli iki filmde yer alan fazla birini tanımıyorum. Oyunculuk yapmak planladığım bir şey değildi. Kendimi bir aktris olarak da görmüyorum. Sadece beyazperdenin önemli iki projesinde yer alma fırsatı bulmuş, şanslı bir model olduğumu söyleyebilirim. Doğrusu sinema beni tedirgin eden bir alandı. Ama bir fırsat yakaladığınızda risk almalı, kendinizi ve kalbinizi sonuna kadar bu işe adayıp fırsatı kucaklamalısınız. Hayatta korkuların üzerine gitmek gerek. Benim inancım bu.” Rosie, Los Angeles’taki hayatı için “evden uzak, eve yakın” diyor. Zira gün boyu televizyonunda İngiliz kanalları açık, İngiliz usulü döşenmiş evinde, İngiliz sevgilisiyle yaşıyor hatta arkadaş çevresinin bile İngiliz olduğunu söylüyor. “Herhalde havasının güzelliğinden olsa gerek, Los Angeles’ta büyük bir İngiliz popülasyonu var. İngiltere’yi ve Avrupa’yı yılın en çok bu zamanları özlüyorum. Bütün yakın arkadaşlarımın Instagram’da tatil fotoğraflarını görüp iç çekiyorum.” Bu çekim için Rosie’yi Los Angeles’taki küçük İngiltere’sinden New York’a taşıdık. “Sayenizde ilk kez Türk tasarımcı ve markalarını yakından tanıma fırsatım oldu. Tümü Türkiye’den çıkma yetenekli insanların tasarladığı bu giysilerle poz vermek benim için yepyeni ve farklı bir deneyim. En çok aklımda kalan, tasarımların dokuları, el işçiliği ve kumaşların tuşesi oldu” diyor, Rosie. “Herkese teşekkür ederim, harika bir çekimdi.” ASIK SURATLI BIR CADALOZ DEĞILIM Yapmaktan suçluluk duyduğun halde vazgeçemediğin şey? Peynir-ekmek yemek! Hele de yanında güzel bir şişe şarap varsa kendimi durduramıyorum. Seni en çok ne güldürür? Sevgilim Jason, yakın arkadaşım Lisa, bir de köpeğim beni çok güldürüyor. Kalbini ne daha hızlı attırır? Korktuğum şeylerin üstüne gitmek, risk almak. Gazeteci olsan kiminle röportaj yapmak isterdin? Nelson Mandela’nın hayatını kendisinden dinlemeyi ne çok isterdim. Bir de Angelina Jolie diyeceğim. Üstün başarılı kariyerine ve anne olmasına rağmen kendini hayır işlerine böylesine adamış güçlü bir kadın. Ona soracağım çok şey olurdu… İnsanların, hakkında yalnış bildiği bir şey? Bence insanlar benim hakkımda birçok şeyi yanlış biliyor. Fakat ilk aklıma gelen asık suratlı cadolozun biri olduğum. Paparazziler fotoğrafımı çekerken yüzüm hep asık, zira yerli-yersiz fotoğrafımı çekmelerinden hoşlanmıyorum, haliyle sevmediğim bir şeye maruz kaldığım için de gülümseyemiyorum. Dergilerdeki iki boyutlu Rosie Huntington dışında insanların gerçek hayatıma dair gördüğü kareler de bundan ibaret olunca, herkes benim suratsızın teki olduğumu düşünüyor sanırım. Zira ilk tanıştığım insanlar çok sık şöyle diyor: “Rosie, ne kadar tatlı ve komik biriymişsin, hiç öyle durmuyordun…” Uzun bir parti ardından ertesi gün akşamdan kaldın. En iyi tazelenme formülün… Bloody Mary! Tabii ki virgin! Bir sabah uyandın, erkeğe dönüşmüşsün. İlk ne yaparsın? Ne! Bir erkek miyim? Bu fikirden hiç haz almadım, kadın olmaya bayılıyorum, ba-yı-lı-yo-rum! Ama olan oldu diyorsan, uyandığımda yanıma bakarım. Bir kadınlaysam kalkar ona nefis bir kahvaltı hazırlar yatağa getiririm. Hayatının sonuna dek tek bir tasarımcıdan giyinmek durumunda kalsan kimi seçersin? Chloe. İlk yatırım yaptığın moda parçası neydi? Chloe Silverado el çantası. Satın aldığımda 16 yaşındaydım, zamanın it bag’iydi. Bugün hâlâ kullanıyorum. Kimin gardırobundan ne çalardın? Kate Moss’un gardırobu hiç fena değil, ne dersin?.. Yoksa Elizabeth Taylor’ın mücevherleri mi demeliydim. Sevgilin Jason Statham iyi bir baba olur mu dersin? Hem de ne! Dantelli üst, 3200 TL NEDO BY NEDRET TACİROĞLU Saç: Neil Moodie @D+V Management (Windle and Moodie ürünleriyle) Makyaj: Stevie Huynh @D+V Management Manikür: Martha Fekete Model: Rosie Huntington-Whiteley Moda Asistanı: Kasey Noziska-Abushal