Erzincan Dernekleri Federasyonu
Transkript
Erzincan Dernekleri Federasyonu
Editörden Erzincan’› Konufluyoruz Sılada Erzincan Gurbette Erzincanlı Birbiri ile ilişkili, birbirini etkileyen iki kavram Bu sayımızda 2012 yılının bu iki kavram üzerinde etkili olan gelişmeleri ele aldık. Türkiye gündemi, bu gündem içinde Erzincan’ın durumu ve gurbette yaşayan hemşerilerimizin iyi niyetli çalışmalarını değişik yazılarla da olsa yayınlayalım istedik. Amacımız; her geçen yılın şehrimizin sosyal, ekonomik ve kültürel hayatını nasıl etkilediğini ortaya çıkarabilmek, bunun yanında gurbetteki hemşerilerimizin de kat ettikleri mesafe hakkında bilgi sahibi olmaktır. 2012 yılında Erzincan’da meydana gelen gelişmeleri; Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Milletvekillerimiz Sebahattin Karakelle ve Muharrem Işık, Vali Selman Yenigün, Belediye Başkanı Yüksel Çakır ve Erzincan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Aydın Yalvaç’ın açıklamalarından detaylı olarak öğreniyoruz. İç Ticaret Genel Müdürü İsmail Yücel, Yeni Ticaret Kanunu’nu, Vali Ahmet Kara, Büyükşehir Belediye Kanunu’nun etkilerini bizler için inceledi. Ergan Dağı’nın turizm potansiyeli, çağrı merkezlerindeki istihdam artışı ve Organize Sanayi Bölgesi’ndeki yeni yatırımlar umudumuzu artırıyor. Öte yandan Erzincan için önemli gördüğümüz tarım ve hayvancılık konusunu bir akademisyen titizliği ile inceleyen Ahmet Erdem, bu konuda acil önlem alınması gereğini rakamlarla ortaya koyuyor. Kamu tarafından verilen bunca teşvike rağmen sektörün gelişmeme nedenlerinin belirlenmesi ve soruna çözüm bulunmasının önemli olduğuna inanıyoruz. Gurbette yaşayan hemşerilerimizin kurduğu sivil toplum örgütleri de Eylül ayı itibarıyla seslerini yükselti. Dernek ve vakıfların sosyal ve kültürel çalışmalarını internette yoğun olarak takip ettik. Bu çalışmalar hâlâ artarak devam ediyor. Ankara, İstanbul, Bursa, Antalya, Zonguldak’tan sık sık toplantı, kermes vb. etkinliklerin haberlerini alıyoruz. ERDEF olarak derneklerimizin yaptığı çalışmaları tüm hemşerilerimizin duymasını arzuluyoruz. Bu sayımızda Ankara dışında hemşerilerimize yardımcı olmayı amaçlayan derneklerin de çalışmalarını yayınlıyoruz. Yayınladığımız fotoğraflarda belki uzun süredir görmediğiniz dostlara rastlayabilir, derneklerimize telefonla ulaşarak hasret giderebilirsiniz. Yazın, Gönderin Yayınlayalım. Dergimizin içeriği Erzincan ve Erzincanlıyı ilgilendiren konulardır. Hiçbir kurum, kuruluş ve kişi hakkında olumsuz olmamaya, yanlış bilgi vermemeye ve polemik yapmamaya özen gösteriyoruz. Erzincan için gayret gösteren herkese saygı duyuyoruz. Eleştirimizde de, övgümüzde de yararlı olma kaygısı taşıyor. Eğer sizin de bu doğrultuda sosyal, ekonomik ve kültürel açıdan yararlı olduğuna inandığınız ve yayınlanmasını istediğiniz bir makaleniz, araştırmanız, fotoğraf ve şiiriniz varsa lütfen bize ulaştırınız. Bu birikimi dört bin tirajlı ERDEF Dergisi ve internet sitemiz aracılığıyla binlerce hemşerimizin istifadesine sunalım. Sağlık ve mutluluk dolu güzel günler dileğimizle. Amac›m›z; her geçen y›l›n flehrimizin sosyal, ekonomik ve kültürel hayat›n› nas›l etkiledi¤ini ortaya ç›karabilmek, bunun yan›nda gurbetteki hemflerilerimizin de kat ettikleri mesafe hakk›nda bilgi sahibi olmakt›r. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 01 içindekiler Editörden / Erzincan’ı Konuşuyoruz .............................................1 Başyazı / Erzincan Birdir, Birliktedir ...............................................3 Selahattin AYVAZ Türkiye Kanatlarını Rüzgarla Doldurdu..........................................5 Binali YILDIRIM / Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Geleceğe Daha Güvenle Bakıyoruz ...............................................7 Sabahattin KARAKELLE / Erzincan Milletvekili Mart 2013 - Say›: 7 ERZ‹NCAN DERNEKLER‹ FEDERASYONU Ad›na Sahibi Selahattin AYVAZ Yaz› ‹flleri Müdürü Kenan ALDO⁄AN Katk›da Bulunanlar Lokman KARAKAfi Ahmet ERDEM Egemen ALDO⁄AN Erzincan Temsilcili¤i fievki YILMAZ 0505 424 25 02 Yay›n Türü Yerel / Süreli Yay›n fiekli Y›ll›k / Türkçe Yay›n ‹dare Adresi Bay›nd›r-I Sokak No: 15/17 K›z›lay / ANKARA Tel-Faks: 0312 433 06 24 GSM: 0541 224 24 06 e-mail: erdef24@gmail.com www.erdef24.com HES’ler, Tarım ve Hayvancılık ........................................................9 Dr. Muharrem IŞIK / Erzincan Milletvekili Ülkemde Gelişime Yönelik Yaşanan Değişimden Hemşehrilerim de Olumlu Olarak Etkilendi..............................................................11 Mustafa ATAŞ / Milletvekili Devlet Hava Meydanları Küresel Marka Olmak Yolunda ..............13 Orhan BİRDAL / DHMİ Genel Müdürü Yüksek Hızlı Tren Çağı ve Erzincan..............................................15 Süleyman KARAMAN / TCDD Genel Müdürü Yeni Türk Ticaret Kanununun Ticari Hayatımıza Etkileri...............18 İsmail YÜCEL / İç Ticaret Genel Müdürü Kadim Bir Uygarlığın Beşiği Erzincan ..........................................21 Selman YENİGÜN / Erzincan Valisi Erzincan Tarihinin En Büyük Altyapı Hamlesi Devam Ediyor ........25 Yüksel ÇAKIR / Erzincan Belediye Başkanı Erzincan Üniversitesi...................................................................28 Prof. Dr. İlyas ÇAPOĞLU / Erzincan Üniversitesi Rektörü Büyükşehir Uygulamasında Ortaya Çıkan Sorunlar - II ................32 Ahmet KARA / Vali 2012 Yılı Değerlendirmesi ..........................................................35 Aydın YALVAÇ / ETSO Başkanı Türkülerin Dili ............................................................................37 Fahri TAŞ Erzincan’da Tarım ve Hayvancılık................................................41 Ahmet ERDEM Antalya Erzincanlılar Yardımlaşma Derneği .................................46 Av. Namık NAS / Başkan İzmir Erzincanlılar Dayanışma ve Kültür Derneği.........................48 İzmir Üzümlüler Derneği ............................................................48 Çağdaş Erzincanlılar Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği ..........49 Ankara’da Refahiye Kültür ve Eğitim Derneği Kuruldu ................49 Erzincan Lisesi Mezunları ERDEF’te Buluştu .................................50 ERDEF Ankara’da Üniversite Gençliğini Biraraya Getirdi ..............51 Grafik Tasar›m ‹smet F‹L‹ZF‹DANO⁄LU ifilizfidan@hotmail.com Ankara’da Üzümlü Kültür ve Dayanışma Derneği Kuruldu ..........52 Bask› Ankara Ofset Erzincan Merkez’den Hemşehrilerimiz ERDEF’te Buluştu .............55 www.ankaraofset.com.tr ERDEF’in İstanbul Ziyaretleri .......................................................58 Dergide yay›mlanan haber, yaz› ve foto¤raflar izin almaks›z›n kaynak gösterilerek dahi kullan›lamaz. Yazarlar›n yazd›¤› yaz›lardan kendileri sorumludur. 02 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 Ankara’daki İliçliler Buluşması .....................................................53 Artık Erzincan İçin Biz de Çalışıyoruz ..........................................54 Ankara’da Erzincanlılar Kahvaltıda Biraraya Geldi........................56 İstanbul Milletvekili Celal DİNÇER Federasyonumuzda ...............60 DHMİ Genel Müdürü Orhan BİRDAL’a Ziyaret............................60 TCDD Genel Müdürü Süleyman KARAMAN’a Ziyaret .................61 Kargın Derneği Yönetim Kurulu ERDEF’i Ziyaret Etti ...................61 Teşekkür İlanı .............................................................................62 Baflyaz› Erzincan Birdir, Birliktedir Dikkat ettiniz mi yükselen sese Ankara’dan, İstanbul’dan, Bursa’dan, Antalya’dan ve İzmir’den peş peşe gelen haberlerle, yüzlerce, binlerce Erzincanlı toplanıyor, bir ağızdan “ERZİNCAN” diye haykırıyorlar. Gurbette yaşayan hemşerilerimiz Erzincan’ı sevdiklerini, Erzincan’la ilgilendiklerini, bağlarını canlı tutmak istediklerini dile getiriyorlar. Her birinin duyguları canlı, konuşmaları bir şeyler yapabilmenin heyecanında, beklentileri ise mütevazı ve masum. Erzincan’da düzenlenen kurtuluş faaliyetlerine diğer iller de aynı coşkuyla katılıyor. Özellikle bu amaçla düzenlenen toplantılara ilgi beklentilerin çok üstünde oluyor. Ankara’da düzenlenen gecede salon doluyor. İstanbul’un iki yakasında iki ayrı toplantıda binlerce hemşerimiz salon dışında kalıyor. Aynı toplantılara ayrı şehirlerde yaşayan hemşerilerimiz dayanışma adına katılıyor. Selahattin AYVAZ Bizce bu katılımların, bu sevdanın nedenlerinden biri hemşerilerimizin kurdukları derneklerdir. İhtiyaç duyulduğunda ne kadar önemli bir görevi, büyük bir sorumlulukla yerine getirdiklerine şubat ayı içinde şahit olduk. Erzincan Dernekleri Federasyonu bu gerçeği ilk gören kuruluştur. Aynı amaçla kurulan derneklerimizin ortak hedefe varmakta daha başarılı oluruz inancıyla ortaya çıkmıştır. Üye derneklerimiz giderek artmaktadır. Ayrıca istişare ederek birlikte, dayanışma içinde çalıştığımız derneklerde gün geçtikçe çoğalmaktadır. Gurbette yaşayan tüm hemşerilerimizi bir araya getirmek dernekleşme ile mümkün olmaktadır. Onlara hızlı ve etkili ulaşmanın yolu da derneklerimiz aracılığı ile sağlanabilir. Ekim 2012 tarihinden bu güne kadar, Federasyon olarak düzenlediğimiz toplantılar sonucu eksikliği duyulan Ankara’da iki, İzmir’de bir dernek kurulmuştur. Özellikle köy ve ilçe derneklerimiz, büyük şehirlerin en uzak bölgelerinde yaşayan hemşerilerimizi tespit edebilir, onların sorunlarıyla ilgilenebilir ve düzenlenen büyük organizasyonlara onların da katkısını sağlayabilir. Tabii bu çalışmalar hem zaman, hem de emek istemektedir. Bugün gurbette Erzincanlının sesi daha gür çıkıyorsa bunun sebebi hemşerilerimizin gösterdiği gayrettir. Bu ölümlü dünyada neden bu konulara kafa yoruyorsunuz, enerji ve zaman harcıyorsunuz, bir beklentiniz mi var? diyenler olabilir. Erzincan ve Erzincanlının bir olması, birlikte olması sizin için önemli ise engelleri aşarak yolunuza devam ediniz. Muhakkak ki hemşerilerimizin desteği amaçların gerçekleşmesinde yeterli olacaktır. Erzincan ve Erzincanl›n›n bir olmas›, birlikte olmas› sizin için önemli ise engelleri aflarak yolunuza devam ediniz. Muhakkak ki hemflerilerimizin deste¤i amaçlar›n gerçekleflmesinde yeterli olacakt›r. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 03 Makale Türkiye Kanatlar›n› Rüzgarla doldurdu Binali YILDIRIM Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı T ürkiye; uzun yıllar boyunca koalisyon hükümetleri, siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklar, ekonomik krizler ile mücadele etmek zorunda kaldı. Türkiye bu mücadeleyi verirken, teknolojiyi takip etmeyi, toplumun ihtiyaçlarını karşılamayı, üretmeyi unuttu, ihmale uğradı. Türkiye’nin IMF’e olan borcunu bile çeviremez hale geldiği, memuruna maaşını ödemekte zorlandığı bir aşamada Ak Parti iktidarı Türkiye’nin üzerine güneş gibi doğdu. İlk günden beri hızla ülkenin kangren olmuş sorunlarını çözmeye, yılların ihmallerini silmeye başladı. Türkiye kısa sürede toparlanmaya, siyasi ve ekonomik istikrar sağlamaya başladı. Böylece ekonomik göstergeler düzeldi, borçlar ödendi ve dünyada sözü dinlenen, bölgesel güç olacak bir Türkiye’nin temelleri atıldı. Bugün Türkiye IMF’e olan borçlarını ödediği gibi 5 Milyar dolar borç verebilecek konuma geldi. Türkiye’nin her alanında değişim dönüşüm yaşanırken, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı olarak biz de boş durmadık. Türkiye’nin kara, deniz, hava ve demiryollarının üzerinde de yılların ihmali vardı. Bilişimde Afrika seviyelerinde idik. Son 10 yılda 80 yılda yapılanlardan daha fazlasını yaparak, Türkiye’yi hak ettiği konuma yükseltmeyi başardık. Son 10 yılda toplam 140 milyar Türk Liralık yatırım yaptık. Yerel yönetimlerin iletişim ve ulaştırmaya yaptıkları yatırımlar ve Yap-İşlet-Devret yöntemiyle yapılan yatırımları da ilave edildi- ğinde 192 Milyar Liralık yatırım yapıldı. Bugün, 22 bin 350 kilometre bölünmüş yola, Otoyol uzunluğumuz 2 bin 236 kilometreye, demiryolunda ana hat uzunluğu 9 bin 931 kilometreye ulaştı. Bununla birlikte ülkemiz yüksek hızlı tren konforu ile tanıştı. Eskişehir ve Konya’yı Ankara’ya bağladık, İstanbul, Bursa ve İzmir’i de yüksek hızlı tren ile Ankara’ya bağlamak için gün sayıyoruz. 2003 yılında sivil havacılığı serbestleştirmemizle birlikte havayollarımızda destansı gelişmeler yaşandı. Geçen yıl 117 milyon 347 bin kişi havayollarımızdan yararlanırken, 2012 yılında 130 Milyon yolcu sayısını geçtik. 2002 yılında 25 aktif havaalanı sayısını yeni havaalanlarımız ile 49’a çıkardık. Ülkemizin ilk bölgesel havalimanı Zafer Havalimaerdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 05 nı’nı 2012 yılında hizmete verdik. Yapımı ve proje çalışmaları devam eden 7 havalimanımızın da tamamlanmasıyla yakın zamanda ülkemizin havaalanı sayısı 56’ya ulaşacak. İstanbul’un hava ulaşım problemini tamamen çözecek olan 3. Havalimanının ihalesi 3 Mayıs 2013 günü yapılacak. Yaklaşık 7 Milyar Euro’ya mal olacak olan havalimanı yolcu kapasitesi bakımından dünyanın en büyük havalimanı olma özelliğine sahip. Kara, hava ulaşımı derken elbette denizi unutmadık. Türkiye’de ilk defa denizciliğimiz müsteşarlık düzeyinden alınarak Bakanlık düzeyine çıkardık. Denizcilikte son on yılda dünya filo sıralamasında dört basamak birden atlayarak 15. Sıraya kadar çıktık. Denizcilik sektöründe çok büyük yatırımlar gerçekleştiriyoruz. Bunların büyük bir kısmı da devletin kasasından kuruş para çıkmadan dünyada Türk modeli olarak bilinen Yap-İşletDevret modeliyle gerçekleştiriyoruz. Dünyanın en büyük 10. Limanı, Türkiye’nin en büyük limanı olacak olan Çandarlı limanı, çok önemli bir konuma sahip. Çandarlı Limanı’nın altyapı işlerini gelecek yıl içinde tamamlamayı ve üstyapı işlerine bu yıl içinde başlamayı planlıyoruz. Ülkemizin Karadeniz’e açılan kapısı Filyos Limanı’nın da yakında ihalesine çıkmayı planlıyoruz. İmar Planı onaylandı. Bu kapsamda 2013 yılı içinde ihalesine çıkmış oluruz. Akdeniz’e açılan kapımız Mersin Konteyner Limanı ise TINA Türkiye çalışması çerçevesinde öncelikli proje olarak kabul edildi, bu kapsamda çalışmalara başladık. Ülkemizi bilgi toplumuna dönüştürme hedefimiz doğrultusunda çalışmalarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz. Bunun için gerekli olan temel un- 06 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 sur, hizmetleri istenilen hız ve kalitede kesintisiz olarak sunacak bilgi ve iletişim alt yapılarına yönelik alt yapıların ülkenin her tarafında kurulmasıdır. Sonuçta, son 10 yılda bilgi ve iletişim alanlarında yapılan yatırımlar sayesinde, ülkemiz bilgi toplumu göstergelerinde tahminlerin ötesinde artışlar oldu. Bilişim sektörü de sağlanan istihdam, GSYH içindeki pay, yıllık ciro gibi ekonomik göstergelerde de kendini göstermiştir. 2003’de 11,5 milyar Dolar olan bilişim sektörü toplam gelirleri, 2012 yılı sonu itibariyle 44 milyar Doları geçti. Bilgi toplumuna dönüşmüş bir Türkiye amacıyla bilişim sektörünün gelişmesi için hem yasal altyapıyı hem de fiziki altyapıyı oluşturduk. 2012 yılında da özellikle güvenlik alanında düzenlemeler gerçekleştirdik. Siber Güvenlik Kurulu’nu kurduk. Ulusal Siber Güvenlik Strateji Belgesi ve Eylem Planı’nı uygulamaya koyacak düzeye getirdik. Son 10 yıldır Türkiye’nin tüm göstergeleri nasıl ki yukarıya doğru çıkıyorsa, 2013 yılında da bu yükseliş devam edecek. Özellikle ulaştırma ve iletişim alanlarında yatırımlar bütün hızıyla sürecek. 2013 yılı da güzel projelerin temellerini attığımız, birçok projenin açılışını yaptığımız yatırımlarla dolu bir yıl olacak. Türkiye’nin her tarafında yaşanan gelişmelerden elbette Erzincan’da faydalanacak. Erzincan, son yıllarda aldığı yatırımla bölgesinin turizm kenti, tarım kenti, bilişim kenti, ticaret ve sanayi kenti haline geldi. Hükümet olarak 10 yılda Erzincan’a 3 Milyar liralık yatırım yapıldı. Bunun yaklaşık 1,5 milyar lirası ulaşım ve bilişim sektörüne. 79 yılda Erzincan’a yapılan toplam 7 kilometrelik bölünmüş yolu, 278 kilometreye taşıdık. Komşularına bölünmüş yollarla bağladık. Dize gelmez denilen SANSA’yı dize getirdik. Geçilmez dağları aştık, Erzincan’ın ilçelerini bölünmüş yollarla birleştirdik. Organize Sanayi Bölgesini açtık, yolunu yaptık, doğalgazını getirdik. Biz Erzincan’ın yollarını yaparken, hayat standartlarını geliştirirken buraya sadece devlet yatırımlarıyla yetinmedik, özel sektörün önünü açtık. Erzincan, devlet yatırımlarının teşvikiyle, özel sektör için de önemli bir cazibe merkezi haline geldi, adeta doğunun parlayan yıldızı oldu. Bilişim firmaları, demiryolu sanayi yatırımlarının merkezi Erzincan oldu. Yıllarca büyük şehirlere göç veren Erzincan’ımız bugün; sanayisiyle, turizmiyle, üniversitesiyle, ulaşım altyapısıyla 10 yılda bu mesafeyi alıp, göç veren değil alan bir şehir haline geldi. Sivas-Erzincan Hızlı Tren Hattı çalışmalarını hızlandırdık. Bu hat tamamlandığında Erzincan-Ankara arası 5 saate, Erzincan-İstanbul arası 8 saate inecek. Ülkemizin kuzeyine güneyine bağlayacak Erzincan-Diyarbakır-Mardin Demiryolu Hattı’nın çalışmalarına başladık. Sadece Erzincan’a değil ülkemizin dört bir yanına yatırımlar yapıyoruz. Kimin nerede neye ihtiyacı varsa, o ihtiyaca mutlaka cevap veriyoruz. Biz bütün kalbimizle inanıyoruz ki, bu ülkenin ayrıma, kayırıma ihtiyacı yok. Birlik ve beraberliğe ihtiyacı var. İhtiyaç duyulan birlik ve beraberliğin tesisi için her tarafa eşit davranılması, birlikte kalkındırılması gerekiyor. Biz bu inançla gece gündüz çalışıyoruz. Hedefimiz; daha müreffeh, daha güçlü, ekonomik refah seviyesi daha yüksek bir Türkiye… Makale Gelece¤e Daha Güvenle Bak›yoruz T ürkiye bulunduğu coğrafya itibariyle dünya dengelerinin stratejik olarak sağlandığı merkezdedir. Gerek soğuk savaş, gerekse soğuk savaş sonrası, bölgede yaşanan gelişmelerden doğrudan veya dolaylı olarak etkilenmiş bir ülkedir. Böyle stratejik olan ülke, muhakkak ki güçlü olmak, sözü edilen ülke değil, sözü eden ülke olmak zorundadır. Büyük yüzdesi genç 75 milyon nüfusuyla, tarihiyle, kültürel ve ekonomik değerleriyle ülkemiz, bulunduğu coğrafyanın merkez ülkesidir. Üstelik mevcut coğrafyada tarihi inşa eden, tarihi bizzat yazan merkez ülkedir. Bu hasletleriyle bütün dünyada dikkatle izlenen bir yenilenmenin, silkelenişin tazelenmenin güçlü bir şekilde ayağa kalkmasının da en parlak örneğini vermektedir. Dünyaya açık bir demokrasi,dünyaya açık bir ekonomiyle bunu göstermektedir. Ülkemiz tarihinden aldığı güçle bulunduğu coğrafyayla, Manevi değerleriyle, en önemlisi büyük birikimiyle, bugüne kadar başardıklarından daha fazlasını başaracak güçte ve kapasitededir. Bu büyük medeniyet ırmağı er veya geç yatağını dolduracak, ülkemiz dünya siyasetinin ve ekonomisinin en önemli aktörlerinden olacaktır. Unutulmamalıdır ki hiç bir başarı tesadüf değildir ve tesadüf olmayan bu başarının kurucu unsuru ve sahibi milletimizdir. Bu nedenle milletimiz en güzele en iyiye layıktır. Geçmişte ülkeyi yöneten siyasi partiler tek başına iktidar olmuşlarsa millete ve ülkeye huzur refah ve başarı gelmiştir. Ne zaman ki koalisyonlarla idare edilmeye başlamışız ülke geriye gitmiştir. Mesela demokrat parti iktidarı Türkiye için bir sıçrama tahtası olmuştur. Daha sonra Adalet Partisinin tek başına iktidarları ülkeyi bir yerlere taşımıştır. Daha sonra Özal dönemi var. Bu da milletimizin ufkunu açmış, düşünce şekli değişmiş, ülkemiz açısından önemli çalışmalar yapılmıştır. Sabahattin KARAKELLE Erzincan Milletvekili Son 10 yılda ise ülke güven ve istikrar içinde gelişimini sürdürmüş, kısa vadeli çözümler yerine uzun vadeli politikalar hayata geçmiş, neticede kazanan Türkiye ve milletimiz olmuştur. Bütün bunlar yaşanırken maalesef ülkemizin başına musallat olan Terör belası, gelişim yolunda ülkemize her zaman ayak bağı olmuş, huzursuzluğun kaynağı olarak gündemde kaldığı sürece maalesef hep üzmüştür. Ülke kurulurken dökülen kanlar, verilen canlar, bir ayrımın değil birlikte bir beraber olmamızın gereğidir. İşgal yıllarında, küllerinden doğan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Atalarımızın mezhebi, meşrebi, dili ne olursa olsun tek yürek halinde kahramanlık destanlarıyla kurdukları son kalemizdir. Başka Türkiye yoktur. O halde bu kutsal vatan toprağında sevgi denilen o ulvi güzelliği hep birlikte üretmemiz lazım. Sevgi en büyük kazancımız, en büyük güç kaynağımız, tükenmeyen manevi sermayemizdir. Biz Erzincanlılar olarak bunu ilimizde hamdolsun ki başardık. Bu başarıyı inşallah Türkiye genelinde de başaracağız ve ülkemiz huzur deryasında geleceğe hızlı bir şekilde yürüyecektir. Unutmayalım ki, etnik köken siyasi, tercih ya da yaşam tarzlarımızdaki farklılıklar üzerinde bierdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 07 zi birleştiren temel payda, Türkiye Cumhuriyetidir. Bu topraklarda yaşayan 76 milyon insanın da biricik sevdası yine Türkiye Cumhuriyetidir. Türkiye artık 2023'leri ve daha sonrasını planlayan bir ülkedir. Medeniyet yolunda koşan devletlere milletlere yürüyerek kavuşamazsınız. Yaşadığımız ülkeyi günlük politikalarla idare edemezsiniz. Bu nedenle 10-20 hatta 50-100 yıl sonrasının programlarını yapmak zorundasınız. Biz millet olarak bunu başardığımız sürece tarihe hep yön vermişiz. Tarihi hep biz yazmışız. Ne zaman ki kısa vadeli düşünmüşüz, yarını görememişiz, büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalmışız. Büyük Selçuklu ve Osmanlı imparatorluğu incelendiğinde, hadiselerle yüzleşildiğinde, ileriyi, daima ileriyi planlamak bir zorunluluk oluyor. Bu bağlamda, özellikle son on yılda gelecek yılları düşünerek hazırlanan politikalar hayatımızı olumlu etkilemeye başladı. Yapılan çalışmaların tamamı geleceğe yönelik hazırlanıyor. Enerjide, ulaşımda, konutta, ihracatta, sağlıkta, ekonomide, tarımda, sanayide, turizmde ve benzeri birçok alanda ülke büyük aşamalar kaydetti ve kaydetmeye devam ediyor. Ülkenin tamamında bu gelişmeler olurken Erzincan’ımızda muhakkakki bundan nasibini almaktadır. Erzincan artık 10-15 yıl öncesinin Erzincan’ı değil. Yapılan ve yapılacak olan yatırımlarla geleceğe daha bir güvenle bakan bir Erzincandır. İlimizde işsizlik oranı Türkiye ortalamasının çok altındadır. Özellikle Sayın Bakanımızın teveccühleriyle ilimizde açılan çağrı merkezleri istihdam açısından Erzincan ekonomisine önemli katkı sağlamıştır. Belediye hizmetleri çok yoğun bir şekilde devam etmekte olup doğalgaz, su, kanalizasyon, telefon gibi yeraltına yapılan yatırımlar tamamlanmış olup, asfalt çalışmaları bu sezon itibariyle bitirilecektir. Böylece sokaklardan bozuk yol problemide ortadan kalkacaktır. Organize sanayi bölgesi her geçen gün büyümekte, istihdamla birlikte büyük katma değer oluşturmaktadır. Erzincan’ın dünyaya açılan penceresi olarak gördüğümüz ERGAN Dağı Projesi hamdolsun ki tamamlandı. Dünyanın en büyük kayak merkezlerinden biri olmaya aday. Kayak pisti ve donanımı bitti. Turizm açısından bağlantı yapan büyük otel zincirleri yatırımlarını gerçekleştirdiğinde ‘’ Doğunun Parlayan Yıldızı ‘’ olma yolunda büyük aşama kaydedilmiş olacaktır. 08 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 İlimizde tarımsal alanda yapılan yatırımlarda artık göz kamaştırmaktadır. Çayırlı Turna Çayırı Barajının ihalesi gerçekleşti, inşaatına başlanacak. 150 bin hektar alan sulu tarıma kavuşacaktır. Ürün çeşitliliği açısından bu yapılan çalışmalar neticesinde Tarımsal kalkınma büyük aşama kaydedecektir. Gerçekleştirilen Kırsal Kalkınma Projeleriyle bugüne kadar 1150 çiftçimize 4 milyon TL civarında malzeme ve ekipman desteği sağlanmıştır. Ayrıca Karasu ırmağının Erzincan ovasına erozyon açısından verdiği zararları önlemek adına 2012 yılında ihaleye çıkılacak proje çalışmaları vardır. Et ve Balık Kurumu Erzincan için çok büyük bir kazanımdır. Bu yıl itibariyle ödeneği bütçede mevcut. Takriben 250 kişi çalışacak. İlimizdeki mevcut atıl durumdaki kümesler faaliyete geçecek. Ayrıca yenileri yapılacak. Doğrudan veya dolaylı olarak binlerce kişi buradan geçimini sağlayacaktır. Kaldı ki yapılacak üretimin Pazar problemi de olmayacaktır. Kamu yatırımları açısından altyapı hizmetlerini tamamlamış bir il olarak hizmet kalitesinin artırılmasına yönelik yatırımlar yapılmaktadır. Ulaşım sektöründe doğu ve batı istikametinde uluslararası E- 80 karayolu, Trabzon İlini güney illerine bağlayan kuzey-güney yollarının kesiştiği kavşak noktasında bulunmaktadır. Demiryollarında Sivas – Erzincan hızlı tren proje çalışmaları devam etmektedir. Havaalanı terminal binasının hizmete açılması şehrin gelişmesine önemli katkı sağlamaktadır. Coğrafi özellikleri, akarsuları, dağları, ovaları alternatif turizm sektörünün gelişmesine uygundur. Doğa sporları hızlı gelişmekte geniş çaplı organizasyonlar yapılmaktadır. Erzincan teşvik uygulamalarında dördüncü bölgede yer almaktadır. Yatırımcılar gümrük vergisi muafiyeti, KDV istisnası, vergi indirimi, yatırım yeri tahsisi, sigorta primi işveren hissesi desteğinden en yüksek oranlarda faydalanmaktadır. İlimizde tüm sektörlerde; kamu kurum kuruluşları, yerel yönetimler, üniversite, meslek kuruluşları ve özel sektör işbirliğinde önemli gelişmeler sağlanmıştır. Bütün bunlar Erzincan’ın ve Erzincan’lının geleceğe daha güvenle bakmasını sağlamakta ilimiz, doğunun parlayan yıldızı olma yolunda hızla ilerlemektedir. Makale HES’ler, Tar›m ve Hayvanc›l›k E rzincan Milletvekili olarak Erzincan Halkına hizmet etmek benim için hayatımın en onurlu işidir demiştim daha önceki yazımda. Bu nedenle memleketini ve ülkesini seven birisi olarak başta Erzincan olmak üzere yurdumuzun temel sorunlarından biri olarak gördüğüm tarımın ve hayvancılığın bitirilme noktasına gelmesi konusunda bazı şeyleri sizlerle paylaşmak isterim. Bu iktidarın şu anda uyguladığı politika enerjiye ihtiyacımız var, o yüzden sularımız boşa akmasın HES’ler yapılsın. Ancak asıl maksat bu mu yoksa özellikle Doğu, Güneydoğu ve Karadeniz’de insanını zorda bırakmak, göçe zorlamak mı? Tarım ve hayvancılığı bitirmek mi? HES yapılan bölgelerde ne yazık ki tüm bölge suları toplanmakta. Tarım için gerekli olan can suyu kesilmekte; biz can suyunu veriyoruz lafları ise hep havada kalmakta. Bunlara en son örnek Kemah’ta yapılacak olan HES. Bu Hidro Elektrik Santrali tam altı köyü Aksakal Köyü, Olukpınar Köyü, Sarıyazı Köyü, İncedere Köyü, Cebesoy Köyü ve Yağca Köyünü sulama sularından yani can suyundan mahrum bırakacak. Çünkü yapılacak HES kilometrelerce yukardan suyu alıp en alt bölgede enerjiye dönüştürecek. Hem araziler susuz kalacak hem de çevre kuruyacak. Maalesef bu kimsenin umurunda değil. İzlenen politikalar gereği köyler boşalsın, insanlar büyük şehrin taşrasında yaşamaya daha doğrusu sürünmeye devam etsinler. HES deyip geçmemek gerekli. Zira HES’ler iktidarın bugün uygulamış olduğu tarım ve hayvancılık politikasının bir devamıdır. Tek amaç elektrik elde etmek değildir. Hayvancılık ve tarımı bitirmeye niyetli olan iktidar, bu politikanın bir ayağı olarak da HES’leri kullanmaktadır. Zaten köylünün bir çoğu zarar ettiği için ekim yapamıyor, şeker fabrikaları özelleştiriliyor. Et ithalatı yandaşlara yaptırılıyor. Yandaş ol- Dr. Muharrem IŞIK Erzincan Milletvekili mayanların hayvanları ise hastalık bahanesi ile İstanbul’un Avrupa yakasına geçirilmiyor. Kendi hayvanlarında hiç hastalık çıkmazken, bizim garip vatandaşımızın hayvanlarında hep hastalık çıkıyor. Bu uygulamaların hepsinin altında ince bir siyaset var. Halkımızın bunu çok iyi ayırt etmesi ve görmesi gerekir. Bu projeler emperyalist güçlerin ülkemize yönelik oyunlarıdır. Yani ipin ucu dışarıda, ipler onların elinde ve istedikleri gibi oynatmaktalar. İnsanlık varoluşundan bu yana en temel sorun olan açlık ile mücadele etmiştir. Ne yazık ki bütün teknolojik gelişmelere rağmen halen en önemli sorundur açlık. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 09 Bugün dünyada 840 milyon insan için yeterli gıda bulamamaktadır. Ve bunların 200 milyonu beş yaşından küçüktür. Yoksulluk sınırı altında yaşayan insan sayısı 2 milyardan fazladır. Güvenli su bulamayan insan sayısı ise 1,2 milyardır. İnsanın sağlıklı gelişimi için sadece ölmeyecek kadar karnını doyurması yetmemektedir. İnsanın; hayatını anlamlı kılacak ekonomik, siyasi, kültürel ve sanatsal faaliyetlere katılabilmesi, üretebilmesi ve değer yaratabilmesi için sağlıklı olması, sağlıklı olması için de iyi beslenmesi gerekmektedir. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de açlık ve yetersiz beslenme sorununun temel sebebi aslında nüfus artışı değil, doğru düzgün, sürdürülebilir gıda güvencesi ve politikası olmamasıdır. Politika olmadığı gibi ne yazık ki ülkemizde IMF ve Dünya Bankasına verilen sözler doğrultusunda mevcut üretimler de günden güne azaltılmıştır. Açlık sorunu da göz önüne alındığı zaman ülkemizde biraz daha fazla enerji elde edelim diye topraklarımızın kurutulmasına, tarım ve hayvancılığın bitirilmesine izin vermemeliyiz. Kendi kendine yeten 7 ülkeden biriyken şu an ne yazıktır ki saman ithal eder duruma gelmiş olmamız bile durumun vahametini çok açık göz önüne sermekte ve sözlerimizin kanıtı olmaktadır. Çocuklarımızın geleceği için bir an önce yeni politikalar üretilmesine katkı vermeli, oyunlara kanmamalı, tarım ve hayvancılığı bitirmeye neden olacak HES’lere karşı çıkmalıyız. Erzincanl› Milletvekilimiz Mustafa ATAŞ İstanbul Milletvekili “Öncelikle bilinmeye, geliflmeye, tan›flmaya, kaynaflmaya, geçmifle sahip ç›kmaya yönelik çal›flmalar yapan, baflta Erzincan Dernekleri Federasyonu olmak üzere tüm hemflehri sivil toplum kurulufllar›na ve sivil toplum kurulufl gönüllülerine teflekkür ediyorum. Bu çal›flmalarla dünün kültürü ayakta tutularak bugüne ulafl›yor, bu tür çal›flmalarla birbirimizi tan›y›p biliyor, birbirimize yard›m ederek yaralar›m›z› sar›yor, birlikten do¤an güçle yar›na daha sa¤lam ad›mlar atabiliyoruz. Bu buluflmalarda dinliyor, dinleniyor, sohbet ediyor, düne yönelik haf›zam›z› canl› tutuyoruz.” “Ülkemde geliflime yönelik yaflanan de¤iflimden hemflehrilerim de olumlu olarak etkilendi” Sevgili Hemşehrilerim; Tanışma esnasında, kendimizi tarif ederken ilk sorular ve cevaplar arasındadır memleketimiz. Bizim tanımlanmamızda önemli bir yeri vardır. Nerelisin sorusuna cevap verirken bir film şeridi gibi geçer memleketimiz ve memleketimizde yaşananlar. Keban Barajı altında kalan Rabat köyünde doğmuşum ben. Köyümün 1/3 Çemişgezek, 2/3’ü Kemaliye sınırları içinde olması nedeniyle, aynı memleketli olmanın sevinç ve onurunu taşı- maktayım. Orada geçti çocukluğum, orada büyüdüm, orada koştum, oynadım, inek güttüm, ot biçtim, dut topladım, pestil yaptım, cevizli sucuk hazırladım, ceviz toplayıp kırdım… Orada birçok ilk yaşadım, ilkokula orada gittim. Her birini bugün tekrar baştan yaşamaya talibim. Aslında günün gelişmelerine bakılarak, o günler zor günlerdi denir ya, ben o günlerin sınırlı imkanlarının getirdiği zorluklar vardı ancak tadı bir başkaydı diyorum. Sonra eğitim hayatımın devamı için ayrıldığım memle- ketime, yıllar sonra döndüğümde sanki ayak izlerim hala oradaydı. Yaşam koşulları ve günün getirdikleriyle ilgili yoğunluk, çok istememize rağmen bazı şeyleri ertelememize neden olabiliyor, benim de memleket ziyaretlerimi yapamadığım dönemler oldu ancak nerelisin sorusuna onurla verdiğim cevap, memleket özlemim daha da derinleştiriyordu. Orada bir köy var uzakta, ah gidebilsem diyor insan, o köy benim köyüm… erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 11 Özellikle Milletvekili olduğum süreçte hemşehrilerim tarafından ziyaret edildim, onları sıkça ziyaret ettim. Beni davet ettikleri toplantılara; dernek, vakıf, federasyon ve oluşumların etkinliklerine katılmaya özen gösterdim. Oralarda gördüklerim beni daha da mutlu etti. Bu vesileyle emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Ülkemde gelişime yönelik yaşanan değişimden hemşehrilerim de olumlu olarak etkilendi. Yapılacak işleri planlayıp oluşması için gayret ederken, onlarla birlikte olmaktan, büyük bir mutluluk duydum. Ülkemin geneline görev bilerek yaptığım hizmeti, memleketim ve memleketlime yönelik olarak da sürdürdüm/sürdürüyorum, ömrüm ve imkânım izin verdiği sürece de sürdüreceğim. Sivil Toplum Kuruluşlarının önemine inanan bir insan olarak şanlı tarihimizin sayfalarında yer alan amaç + süreç ve sonuç ilişkisi açısından dikkatli ve derin okumalar yaptım. Tam bir vakıf medeniyeti olan Osmanlı İmparatorluğu dönemine dikkatli bakarsak, aslında yapabileceğimiz ne denli çok şey olduğunu görürüz. Onlar insanı ilgilendiren her konuda hizmet etmek için vakıflar kurmuşlar ve mal varlıklarını bu uğurda vakfetmişler. Örneğin; öksüz bebeklere süt anne tutmak, bayramlarda çocukları sevindirmek için top almak, hizmetçilerin efendileri tarafından azarlanmasını önlemek için kırdıkları eşyaların bedelini ödemek, yoksul kızlara çeyiz sandığı hazırlayıp düğünlerini yapmak, hapishanedeki mahkûmlara yardım et- 12 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 mek, sokaklardaki tükürüklerin üzerine kireç dökmek, halk için kitaplar yazdırıp ücretsiz dağıtmak, yemek yedirmek, odun kömür almak, sıcak günlerde su ve şerbet dağıtmak, kışın geçit vermez dağ ve vadilerde sığınak yapmak, yollarda sağlığı tehlikeye sokan şeylere kül ve kireç dökmek, mürekkep bulamayan öğrenciler için mürekkep temin etmek ve çocuklara oyuncak temini etmek, bunların dışında sosyal hayatı şekillendiren bir sürü hizmet vermişler, yollar, hastaneler, köprüler, okullar vb. hizmet sahaları kurmuşlardır. Ben bir kez başarılanın tekrar başarılması mümkündür hatta elde edilen tecrübelerden hareket ederek daha iyisini yapmak mümkündür diye düşünenlerdenim. Buradan hareketle her birey, ben bu vatan, bu millet, bu memleket için ne yapabilirim diye kendine sormalı ve bu sorunun cevabından hareket etmeli, bir araya gelerek iyi işlerin sayısını arttırmalıdır. Bu vatandaşlık görevimizdir. Bir insanın ihtiyacını temin etmek ve onun mutluluğuna hizmet etmek kişiyi mutlu eder. Bence fedakârlık ötesinde bu bizim görevimiz. Herkes imkânları nispetinde destek olacak, birimiz maddi desteği, birimiz manevi desteği, birimiz bilgisi, birimiz rehberliğiyle destekleyecek. Olumsuzlukları olumluya çevirmek, olumlu işlerin sayısını arttırmak istiyorsak bunu yapmak zorundayız. Eski medeniyetlerde bir bilge; “Biz yaşadığımız dünyayı dedelerimizden miras almadık, çocuklarımızdan ödünç aldık” demiş. Ben de ilave ediyorum, dedelerimden miras aldım ve koruyup, geliştirerek torunlarıma bırakmak istiyorum. Ortak dil, ortak görüş, ortak amaçla hareket ederek zorları kolaylaştırabilir, ihtiyaç olanı temin edebiliriz. Yeter ki, adaletin + samimiyetin + dürüstlüğün + bilginin hayat bulması için gayret edelim. Diğer bir nokta da; yapılan işleri görmek ve yapılacak işlerle ilgili temel prensipleri belirlemek için daha önceki yıllara bakmak gerekiyor bence. 10 yılda yapılanları görmek için, 10 yıl öncesinin durumunu resmetmek gelinen noktayı daha iyi kavramamıza neden olacaktır. Yoksulluk ve geri kalmışlık kader değildir. Yol olmayan yere yol götürülebilir, hastane olmayan yere hastane yapılabilir, su olmayan yere su götürülebilir yeter ki birileri bunu dert edinsin, gayret etsin. Sonuç ortada sevinerek söylüyorum ki, yapılacak, edilecek edebiyatının ve vaadinin ötesine geçerek, yaptık, ettik diyebiliyoruz. Ülkemin insanları ve Erzincanlılar da bunun şahidi. Gayret edenlerin sayısı arttıkça her gün ilerlemeye, gelişmeye, huzur ve güven içinde yaşamaya yönelik sağlam adımlar atmaya devam edeceğiz. Benim fotoğrafa olan merakımla alakalı olarak memleketimden karelerle oluşturulmuş arşivimi zaman zaman izliyor, bu yaklaşımla değişiklikleri daha iyi görme imkanı bulmanın sevincini yaşıyorum. Bu vesileyle memleketimle ilgili yapılan her güzel şeyi gönülden kutluyor, böyle bir yayın organıyla tarihe kayıt düşenlere teşekkür ediyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum. Baflar›l› Bürokratlar›m›z Devlet Hava Meydanlar› Küresel Marka Olma Yolunda B üyük projeleri ve çağdaş hizmetleriyle ‘uzakları yakın eden’ Devlet Hava Meydanları İşletmesi; Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Sayın Binali Yıldırım’ın ‘Hava yolu halkın yolu olacak’ hedefi doğrultusunda gece gündüz demeden çalışmalarını sürdürüyor. Bu yoğun mesai sayesinde elde edilen başarıları rakamların diliyle ifade etmeye çalışalım. Son 10 yıl içinde Türkiye’de yolcu trafiği 34,5 milyondan 130 milyona, uçak trafiği ise 375 binden 1,1 milyona yükseldi. Bu zaman diliminde iç hat yolcu trafiği 7,4 kat artış gösterdi. Türkiye genelinde iç hat yolcu trafiğinin toplam trafik içindeki payı, 2002’deki % 25,84 düzeyinden, 2012’de % 49,67 düzeyine çıktı. 2012’de dış hat yolcu trafiğimiz 2011 yılına göre %10,2 artış gösterdi ve 65,4 milyon olarak gerçekleşti. Böylelikle son 10 yılda dış hat yolcu trafiği, her yıl ortalama olarak %10 ve toplamda 2,6 kat artış gösterdi. Son on yılda toplam yolcu trafiğinde %14,3, toplam uçak trafiğinde (üstgeçiş dâhil) % 10, yük (Kargo+Posta+Bagaj) trafiğinde ise %8,3 yıllık ortalama büyüme kaydedildi. 2013 yılında yolcu trafiğinin 144 milyon, uçak trafiğinin ise (üstgeçişlerle beraber) 1,5 milyon olacağını tahmin ediyoruz. 2012 de tarifeli uçuş düzenlenen 26 havaalanından bugün 49 havalimanına ulaşmış bulunuyoruz. Kısa bir gelecekte bu sayı 55’i bulacak. Bu artışlar elbette kendiliğinden olmadı. Bu gelişmeyi destekleyen en önemli unsurlardan biri, hızla artan hava ulaştırma trafiği için gerekli olan altyapı yatırımlarının zamanında planlanması ve hızlı bir şekilde hayata geçirilmesidir. Bakanlığımızın önderliği, öncülüğü ve desteği sayesinde kurumumuz bu büyük hizmet sınavından yüzünün akıyla çıktı, çıkmaya devam ediyor… Tüm ülkeyi adeta ‘hava limanı ağları’ ile ördük. Mevcut hava limanlarını tesis ve işletme olarak dünyanın en iyileri arasına taşıdık. İhtiyaç duyulan illerimize dünyada eşi benzeri bulunmayan yeni limanlar inşa ettik. Orhan BİRDAL DHMİ Genel Müdürü Havalimanlarını, büyüyen, kalkınan, küresel bir güç olma yolunda emin adımlarla yürüyen Türkiye’nin vitrini haline getirdik. Artık ayak basılan her Havalimanı, misafirlerine ‘estetik, güven ve konforu’ birlikte sunan beş yıldızlı tesisler haline geldi. Ülkenin güleç yüzü oldu. Havalimanlarımızın büyük çoğunluğu, dünyanın en gelişmiş ülkelerinden uçağa binip bizim herhangi bir limanımıza inen bir yolcu, rahatlıkla ‘uçaktan indiğim yer, uçağa bindiğimden daha mükemmel’ diyecek bir düzeyde şu anda. Sektörümüz açısından Cumhuriyet Tarihimizin en büyük projesi olan, kurumumuz ve ülkemizin yüz akı olarak nitelendirebileceğimiz İstanbul yeni Havalimanı projesine start verdiğimizi biliyorsunuz. Parasal büyüklük olarak Türkiye’nin en büyük kamu-özel ortaklık projesi olma özelliğini taşıyan erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 13 projenin ihalesi 3 Mayıs 2013 günü gerçekleştirilecek. Hizmete girdiğinde ‘İstanbul’un incisi, dünyanın birincisi’ olacak, bu muhteşem eser… Daha çok vatandaşımız uçsun diye, dünya İstanbul’u görsün diye… Sayın Başbakanımız, Türkiye’nin ilk bölgesel havalimanı olan Zafer’in açılışına teşrif ettiklerinde şu ifadeyi kullandılar: “Uçaktan baktım, bu eserle iftihar ettim!” Yine Sayın Başbakanımız, bir Gaziantep seyahatlerinde şöyle demişti: ”Havalimanından şehre gelirken halimiz neydi; bir gidiş, bir geliş. Şimdi hamdolsun üç gidiş, üç geliş böyle bir havaalanı yolumuz var, modern bir terminal, modern havalimanı, modern bir şehre giriş-çıkış. O zaman size ne geliyor, özgüven geliyor, ‘ben böyle bir şehirde yaşıyorum’ diyorsun. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun!” Sayın Başbakanımızın bu ifadeleri, sadece kendilerinin kadirşinaslık dolu yüksek takdirlerini özetlemiyordu, milletimizin müşterek düşüncesine tercüman oluyordu… Kuruluşumuzun gittikçe yükselen başarı çıtası ulusal ve küresel çaptaki sektör otoritelerince de kabul görüyor, takdir ediliyor, ödüllendiriliyor Sivil Havacılık Sektöründe, rakamların tanıklık ettiği büyük dönüşümün nedenlerini dünyaca kabul görmüş metotları kullanarak araştıran bilimsel çalışmalar, çok belirleyici olan yüksek siyasi iradenin yanı sıra bir başka gerçeği daha ortaya çıkarıyor. Karadeniz Teknik Üniversitesi İİBF İşletme Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. İlker Murat AR tarafından gerçekleştirilen ve Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisinde yayımlanan bir 14 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 araştırmada; “Havalimanlarını merkezi politika ve uygulamalar ile yönlendiren Devlet Hava Meydanları İşletmesi, yönetimsel anlamda oldukça başarılı” analizine yer veriliyor. Başarılarımızın sadece ulusal ölçekte değil, Küresel boyutta da takdir görmesi altını gururla çizmemiz gereken bir başka gerçek… DHMİ’nin Hizmet kalitesi ve şöhreti sınırlarımızı çoktan aştı. Uluslararası saygınlığı olan iki önemli sektörel dergi, DHMİ’yi ‘dünya çapında başarılı kuruluş’ olarak ilan etti. Burada, DHMİ’nin küresel ölçekte nasıl bir algı yarattığını, nasıl bir imaj yakaladığını anlatabilmek için sizinle paylaşmak istediğim bir konu var. Geçenlerde küresel medyanın şöhretli bir televizyon kanalı, adını söylemekte de bir sakınca yok, BBC bizimle bir söyleşi yaptı. Şu sorusu çok anlamlıydı: ‘Sizin bu kadar büyük başarıyla gerçekleştirdiğiniz hızlı büyümeyi biz neden yapamıyoruz?’ Dünya devlerine örnek gösterilecek düzeye gelmiş olmaktan, ülkemiz ve milletimiz adına gururluyuz. Bu istikrarlı büyüme ve atılım ruhu artarak devam edecek. Uygulanan gerçekçi, isabetli ulaştırma politikaları sayesinde, şu an itibarıyla sektörümüz, Cumhuriyet tarihinin en parlak dönemini yaşıyor. Bu göz kamaştırıcı başarı tablosunun mimarı olan, Erzincan’ımızın kıymetli evladı Sayın Bakanımıza şükran borçlu olduğumuzu belirtmek istiyorum. Bu muhteşem atılımları vücuda getiren hizmet kadrosunun bir ferdi olmak bizim için de büyük iftihar vesilesidir. Baflar›l› Bürokratlar›m›z Yüksek H›zl› Tren Ça¤› ve ERZ‹NCAN C umhuriyet’in ilk yıllarında Büyük Önder Atatürk’ün başlattığı demiryolu seferberliği ile % 80’i doğuda olmak üzere yurdun her köşesi demirağlarla örülmüş, 1938 yılında Divriği-Erzincan hattının tamamlanmasıyla Erzincanımız demiryoluna kavuşmuştur. Bir ucu Edirne’ye hatta Avrupa’ya kadar uzanan demiryolu ile Erzincanımızın, Erzincanlıların kaderi de değişmiş, ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınma hızlanmıştır. 1950’den sonra izlenen ve demiryolunu yok sayan ulaşım politikaları Erzincan’ı da etkilemiş, altyapısı eskiyen, karayolu ile rekabet edemeyen demiryolu ile ulaşımda cazibesini kaybetmiştir. 2003 yılından itibaren hükümetimizin demiryolu öncelikli politika izlemesiyle birlikte, köklü bir değişim ve dönüşüm süreci başlamış, bunun yansımalarını Erzincanımız da hissetmeye başlamıştır. Son 10 yıl içinde; Yüksek Hızlı Tren (YHT) projelerinden, çeken ve çekilen araçların modernizasyonuna, lojistik merkezlerden mevcut yolların yenilemelerine ve yeni yol yapımlarına, hemzemin geçitlerin iyileştirmelerinden gar ve istasyonlarımızın yenilenmesine, ileri demiryolu sanayisinin geliştirilmesinden yeniden yapılanmaya kadar ilk niteliğinde birçok proje hayata geçirildi. 30 yıl yılan hikayesine dönen YHT projeleri Avrupa’daki benzerlerine göre kısa sürede ve daha az maliyetle hayata geçmeye başladı. Ankara-Eskişehir, Ankara-Konya YHT hatları, aslında ileri demiryolu teknolojisinin konforunu, rahatlığını, güvenliğini, zaman tasarrufunu milletimize gösterdi. 81 ilimizdeki her vatandaşımız YHT projelerini çok yakından takip eder duruma geldi. Gerçekten de YHT ulaşım sisteminde bir devrimdir, ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı sıçratan çok önemli bir araçtır. İnşası devam eden Eskişehir-İstanbul, Ankara-Sivas, Ankara-Bursa, Ankara-İzmir YHT hatları tamamlandığında nüfusumuzun büyük bir Süleyman KARAMAN TCDD Genel Müdürü bölümü YHT ile seyahat eder duruma gelecektir. Erzincanımız da şanslı illerimizden birisidir. Ankara-Sivas YHT Projesiyle entegre Sivas- Erzincan Yüksek Hızlı Tren Projesi tamamlandığında, Ankara-Erzincan arasındaki yaklaşık 19 saat olan demiryolu seyahat süresi 3,5 saate düşecektir. Bir başka deyişle, Ankara’dan Konya’ya, Eskişehir’e Bursa’ya, İstanbul’a kadar Anadolu’nun çeşitli şehirlerinde gurbetlik çeken Erzincanlılar, günübirlik memleketlerine seyahat etme imkanına kavuşacaktır. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 15 Erzincanımızın kaderini değiştirecek olan diğer proje, inşası devam eden Kars-Tiflis-Bakü Demir İpek Yolu Projesi’dir. Erzincan, Türki Cumhuriyetleri başta olmak üzere Avrupa’dan Kafkasya ve Uzak Doğu’ya kadar uzanan hattın en önemli duraklarından biri olacaktır. 2013 yılı sonunda kademeli olarak işletmeye alınması planlanan hattın ilk yıl 1 milyon yolcu ve 6,5 milyon ton yük taşınması planlanıyor. İlerleyen yıllarda ise 3 milyon yolcu ve 17 milyon ton yük taşınması hedefleniyor. Erzincanımız ileri demiryolu sanayimizin de önemli merkezlerinden biri olmaya başladı. Demiryolu sektörümüzü dışa bağımlılıktan kurtarılması amacıyla, yerli ve yabancı özel sektörle yaptığımız işbirliği sonucunda; Alman Vossloh firması tarafından Erzincan Organize Sanayi Bölgesi’nde Ray Bağlantı Elemanları Fabrikası kuruldu. Japonya ve bazı Avrupa ülkelerine ihracat gerçekleştiren Alman firmasının bu yatırımı, hem Erzincan hem de ülkemiz için büyük kazançtır. TCDD’nin yanı sıra raylı sistemle ulaşımı sağlayan belediyelerin ihtiyacını karşılayan fabrikada 55 kalifiye eleman istihdam edilmektedir. Bu fabrika çok önemlidir. Yol yenileme çalışmaları ile tren hızları da artmaktadır. Mevcut yolların yenilenmesi ve yeni yol yapımları için yılda TCDD’nin yılda 2- 3.5 milyon adet ray bağlantı elemanlarına ihtiyacı bulunmaktadır. Bu fabrikanın yanı sıra; Kardemir ray üretimine başladı. Yıllık üretim kapasitesi 450 bin ton olan Kardemir, ülkemizin tüm ray ihtiyacını karşılayacak büyüklüğe ulaştı. TCDD’nin hızlı tren projesi için 72 metrelik ray üreten Kardemir, özellikle Ortadoğu ülkelerine olan ray ihracatını da artırdı. Adapazarı’nda Türkiye’de teknolojisi bulunmayan her türlü elektrikli tren dizisi ve hafif raylı araçlar ile hızlı tren setleri ve hızlı tren yolcu 16 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 vagonlarının üretimini yapmak üzere Hyundai Rotem (Güney Kore) ve TCDD ortaklığıyla EUROTEM şirketi kuruldu. Marmaray için metro aracı üretiyor. Ülkemizde üretilmeyen her türlü konvansiyonel ve yüksek hıza uygun makasların üretimini gerçekleştirmek üzere Avusturya Voestalpine Firması, Kardemir ve TCDD’nin ortak olduğu VADEMSAŞ Çankırı’da kuruldu. Fabrikanın on yılda 150 Milyon Dolar Milyon Dolar değerinde bir pazar hedefine ulaşacağı tahmin ediliyor. Sivas’ta yüksek kapasiteli travers üretimi için TCDD’nin iştirakiyle, Türk ve İtalyan ortaklığıyla SİTAŞ üretime geçti. Makine Kimya Endüstrisi Kurumu işbirliğinde ise demiryolu tekerlekleri üretilmesi için çalışmalar devam ediyor. Sakarya, Konya, Ankara ve Afyon vb. yerlerde 10 adet hızlı tren travers fabrikaları kuruldu. TÜLOMSAŞ’ta Amerikalı General Elektrikle dizel lokomotif, Güney Kore’li Hyundai Rotem işbirliğinde ise elektrikli lokomotif üretiliyor. Türkiye ileri demiryolu sanayisini üreten ve ihraç eden ülke konumuna geliyor. Bölgede demiryolu sektörüne 150 milyar Dolar’lık yatırım yapılacağı dikkate alındığında, demiryolu sektöründe büyük bir potansiyel bulunuyor. Önem verdiğimiz diğer bir konu ise üretim merkezlerinin ana demiryolu ağına bağlantısının sağlanmasıdır. Her yıl ortalama özel sektörle birlikte 6 iltisak hattı yapıyoruz. Erzincan sanayisinde önemli yer tutan Erzincan Organize Sanayi Bölgesi de 4,5 km’lik iltisak hattı ile ana demiryolu hattına bağlandı. Demiryolu ile karayolu kesişmelerinde karayolu sürücülerinin kurallara uymaması sonucunda meydana gelen hemzemin geçit kazalarını azaltmak amacıyla buraları kontrollü hale getiriyoruz. Diğer taraftan, ülkemizde demiryolunun öncelikli sektör olması, Yüksek Hızlı Tren teknolojisinin kullanılmasıyla birlikte nitelikli insan gücü ihtiyacı giderek artıyor. TCDD, artan nitelikli insan gücü ihtiyacını karşılamak amacıyla, Milli Eğitim Bakanlığı, YÖK’le işbirliğine gitti. Bu kapsamda; Eskişehir, İstanbul, Sakarya, Malatya, Ankara, Gaziantep ve Sivas’la birlikte Erzincan Anadolu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi bünyesinde Raylı Sistemler Teknolojisi bölümleri açıldı. Yine, YÖK işbirliği ile meslek liselerinin devamı niteliğinde Eskişehir Anadolu Üniversitesi Porsuk Meslek Yüksek Okulu’nda, Erzincan Üniversitesi Refahiye Meslek Yüksek Okulu’nda Raylı Sistemler Yol Teknolojisi ve Raylı Sistemler Elektrik-Elektronik Teknolojisi ile Raylı Sistemler İşletmeciliği programları açıldı. Bugüne kadar Raylı Sistemler Teknolojisi Alanından Erzincan Anadolu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’nden 282, Erzincan Üniversitesi Refahiye Meslek Yüksek Okulu’ndan da 99 mezun verilmiş, bunlardan KPSS’ye giren ve Kuruluşumuzun koşullarına uygun olan birçoğu Kuruluşumuzda istihdam edildi. Diğer yandan, yaptığımız protokol çerçevesinde Erzincan Üniversitesi Kuruluşumuz personeline yönelik olarak “Uzaktan Öğretim Ön Lisans Eğitime” başladı. Gar ve istasyonlarımızı kentin yaşayan cazibe merkezine dönüştürmek için de projelerimiz var. Erzincan Gar’ın restorasyon, peron ve peyzaj çalışmaları tamamlandı. Bu çalışmalarımızda demiryollarına destek olan Sayın Başbakanımıza ve Sayın Bakanımıza şükranlarımı arz ediyorum. Demiryolu ülke kalkınmasında lokomotif işlevini görüyor. Yaz aylarında Erzincan Organize Sanayisinde işletmelerin önüne kadar ray döşendi erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 17 Baflar›l› Bürokratlar›m›z Yeni Türk Ticaret Kanununun Ticari Hayat›m›za Etkileri Ayrıca pay defteri ile genel icaret şirketlerine yönekurul toplantı ve müzakere lik tüm düzenlemeleri defterinin yeterli yapraklarıGümrük ve Ticaret Banın bulunması kaydıyla, izlekanlığı, Bakanlıkta da İç Tiyen faaliyet döneminde açılış caret Genel Müdürlüğü taraonayı yaptırılmaksızın bu fından yürütülecek olan Yeni defterlerin kullanılmaya deTürk Ticaret Kanunumuz yüvam edilmesi imkanı getirilrürlüğe girdiği 1 Temmuz miştir. Ticari defter ve belgele2012 tarihinden itibaren, tirin elektronik ortamda da caret ve iş dünyasında köklü saklanabileceğine ilişkin düdeğişiklikler yaşanmaktadır. zenleme yapılmıştır. Yeni Kanunun özünde “tiÖte yandan, 6102 sayılı caret şirketleri” açısından İsmail YÜCEL Türk Ticaret Kanunu ile tüm çağdaş açılımlar ve reformcu Iç Ticaret Genel Müdürü yurtta yayın yapan ulusal gayaklaşımlar vardır. Kanunun Kemaliye Kültür ve Kalkınma zetelerde ilanı zorunlu tutudüzenlemelerinde, sermayeVakfı Başkanı lan hususlar 6335 sayılı Türk nin sınır tanımadığı ve rekaTicaret Kanunu ile 6103 sayılı Türk Ticaret betin giderek arttığı bir ortamda, uluslararası Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli kurum ve kurallarla uyumlu bir şekilde TürkiHakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına ye’yi geleceğe hazırlama amacı yatmaktadır. Dair Kanun’la kaldırılmış, şirketlerimiz ilave Türk şirketleri bundan böyle daha kolay serilan maliyetlerinden kurtarılmıştır. maye, kredi ve ortak bulabilecek ve dünya piyasalarının kullandığı evrensel ortak dili koYeni Kanun, sermaye şirketlerine uygulanuşmaya başlayacaktır. nan iç yönetime, iç ve bağımsız denetime ilişkin somut hükümler getirmektedir. Kurumsal Yeni Türk Ticaret Kanunu ile ülkemizdeki Yönetim ile amaçlanan Türk şirketlerinin en yatırım ortamının şeffaf ve güvenli hale getiiyi şekilde yönetilmeleri, kaynakların etkin rilmesi, ekonominin kayıt altına alınması kullanımı, bu kapsamda şirket performanslaamaçlanmaktadır. Yeni Türk Ticaret Kanunu rının artması, düşük maliyette finansal kayile Ülkemizde şirketlerin işleyişine yönelik manaklara erişimin sağlanması ve çıkar çatışliyetler azaltılmış, her geçen gün biraz daha malarının önlenmesi ve sürdürülebilirliktir. hızlanan ticari hayatta zaman tasarrufu sağYeni Kanundaki kurumsal yönetim yaklaşımı; lanması bakımından yeniliklere gidilmiştir. şeffaflık, adillik, hesap verilebilirlik ve sorumŞirketlerimize elektronik ortamı azami dereceluluk olmak üzere dört ana temel üzerine de kullanma imkanı tanınması ticarette zaoturmaktadır. man tasarrufu açısından önemli bir gelişmedir. Yeni Kanun kapsamında, Kanunun 397 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca baYeni Kanunda yapılan son değişiklerle birğımsız denetime tabi olan sermaye şirketi bir likte, tacir için maliyetleri azaltıcı önemli öninternet sitesi açmaya, böyle bir site mevcutsa lemler alınmıştır. Açılış onayına tabi defter bir bölümünü bilgi toplumu hizmetlerine özsayısı altı, kapanış onayına tabi defter sayısı gülemeye mecbur tutulmaktadır. Yeni düzenise iki olarak yeniden belirlenmiştir. Elektroleme ile bilgi toplumu kavramı, bilgiye ulaşanik ortamda tutulan defterlerde açılış ve kabilen toplum olarak anlaşılmaktadır. Sermapanış onayının aranmaması düzenlenmiştir. T 18 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 ye şirketleri tarafından açılacak bu internet sitesine, şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların konulması zorunludur. Bu sitede ayrıca, anonim şirketlerde yönetim kurulu başkan ve üyelerinin adları ile soyadları, taahhüt edilen ve ödenen sermaye miktarı, limited şirketlerde müdürlerin adları ve soyadları ile taahhüt edilen ve ödenen sermaye miktarı, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde yöneticilerin adları ve soyadları ile taahhüt edilen ve ödenen sermaye miktarı yayımlanır. İnternet sitesinde yayımlanacak içerikler, Kanunda belli bir süre belirtilmiş ise bu süre içinde, belirtilmemiş ise içeriğin dayandığı işlemin veya olgunun gerçekleştiği tarihten, tescil veya ilana bağlandığı durumlarda ise tescil veya ilanın yapıldığı tarihten itibaren en geç beş gün içinde, şirketin kuruluşundan internet sitesi açılıncaya kadar geçen sürede yayımlanması gereken içerikler de bu sitenin açıldığı tarihte siteye konulacaktır. Kanunun 1524 üncü maddesi 1 Temmuz 2013 tarihinde yürürlüğe girecektir. Bu maddenin yürürlük tarihinin bir yıl sonraya bırakılması, şirketler için yeni olan bu uygulamaya hazırlık yapmaları için öngörülmüştür. Yeni Kanun, şirket denetimi için devrim niteliğinde bir düzenleme getirmiş ve murakıplık müessesesi kaldırılarak, ölçekleri dikkate alınarak Bakanlar Kurulunca belirlenecek sermaye şirketlerine bağımsız denetim zorunluluğu getirmiştir. Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen bağımsız denetime tabi şirketler, 1/6/1989 tarihli ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununa göre ruhsat almış yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir unvanını taşıyan ve Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunca yetkilendirilen kişiler ve/veya ortakları bu kişilerden oluşan sermaye şirketi tarafından denetlenecektir. Bu düzenlemeler ışığında Bakanlar Kurulunca belirlenen sermaye şirketlerinin finansal raporları; uzman, mesleki yönden yeterli, teknik donanımlı, hukuki anlamda özenli, sorumluluğun bilincinde olan bağımsız bir denetçi tarafından uluslararası denetim stan- dartlarına uygun meslek etiğine bağlı, mesleğin gereği olan şüphecilikle yapılan şeffaflık ilkesini gözetecek bir bağımsız denetim yoluyla denetlenecektir. Bilgi toplumuna ayak uydurma bakımından, 6102 sayılı Kanunda birçok önemli adım vardır. Bunlardan biri, artık şirketlerin web sitesi edinme mecburiyetidir. Buna ilişkin usul ve esaslar da Bakanlığımızca çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenecektir. Bu alanda getirilen en önemli yeniliklerden bir tanesi de ticaret sicili kayıtlarının elektronik ortamda tutulabilmesidir. Böylece ticaret sicili kayıtları ile tescil ve ilan edilmesi gereken içerikler düzenli olarak depolanacak, elektronik ortama sunulacak ve erişime açılacaktır. Ayrıca, şirketlerin genel kurul ve yönetim kurulu toplantılarını artık elektronik ortamda yapabilmesi de mümkün hale gelmiştir. Buna ilişkin usul ve esaslar da yine Bakanlığımız tarafından çıkarılacak Yönetmelikle belirlenecektir. Günümüzde artık her türlü bilgiye çok kolay bir şekilde online olarak ulaşılabilmektedir. Ticari hayatta elektronik ortamda hukuki işlem tesis edilebilmesi bakımından da 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu yenilikler getirmektedir. Bunlar; • Ticaret sicili kayıtlarının elektronik ortamda tutulması ve depolanması, • Fatura ve benzeri teyit mektupları elektronik ortamda hazırlanıp saklanabilmesi, • Genel kurul çağrılarının elektronik posta ile yapılabilmesi, • Toplantıya katılma, öneri sunma, oy kullanma gibi yönetimsel hakların elektronik ortamda kullanılabilmesi, • Yönetim kurulu toplantılarının elektronik ortamda yapılabilmesi, • Tarafların anlaşması durumunda ihbar, itiraz ve benzeri beyanlar da yine internet yoluyla yapılabilmesi gibi yeniliklerdir. Yeni Türk Ticaret Kanunu ile artık elektronik ortamda ticari defterlerin tutulmasının altyapısı hazırlanmıştır. Şirketler defterlerini elektronik ortamda tutup, saklayabilecektir. Yeni Kanun uyarınca, sermaye şirketlerierdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 19 nin tek ortaklı olarak kurulması mümkün olacaktır. Yeni Kanun ile mevcut uygulamadaki anonim şirketlerin en az beş, limited şirketlerin en az iki ortaklı kurulması zorunluluğu terk edilmektedir. Buna ek olarak, birden çok ortaklı kurulmuş olup da daha sonra pay devri, çıkma ya da çıkarılma gibi işlemlerle ortak sayısı bire düşen şirketler de mevcut durumun aksine faaliyetlerine devam edeceklerdir. Yeni Kanun ile birden çok sermaye şirketinin, hakimiyet ilişkileri bağlamında önceden belirlenmiş ve somut politikalara göre yönetilmesi amacıyla oluşturulan şirketler topluluğu Türk Hukukunda ilk kez düzenlenme alanı bulmuştur. Yeni Kanun ile tek üyeli yönetim kurulu olanağı Türk Hukukuna getirilmiş ve tüzel kişinin de yönetim kurulu üyesi olabilmesi olanağı sağlanmıştır. Kalkınmaya dayalı ekonomi, gelişmişlik düzeyinin artması ve girişimcileri cesaretlendiren uygulamalarla ülkemizde yerli ve yabancı şirketlerin kuruluşları önemli bir artış göstermiştir. Bu doğrultuda, yeni kurulan şirket ve kooperatif sayısı gün be gün artmaktadır. Ancak, her ne kadar yeni kurulan şirket ve kooperatif sayılarında bir artış gözlense de aynı paralelde başarıyı yakalayamayan ya da herhangi bir sebeple faaliyetine son veren gayri faal durumda bulunan şirket ve kooperatiflerin sayısı da her geçen gün artmaktadır. Ülkemizde 31 Aralık 2011 tarihi itibariyle ticaret sicili kayıtlarına göre 208.216 gayri faal şirket ve 39.342 gayri faal kooperatif bulunmaktadır. Bu gayri faal şirket veya kooperatiflerin bir kısmı ticaret sicili kayıtlarında mevcudiyetlerini korumakta ve bu nitelik itibariyle de özel hukuk tüzel kişisi olarak varlıklarını sürdürmektedirler. Bunların unvanları ticaret sicilinden çoğu kez çeşitli nedenlerle silinememektedir. Bu doğrultuda, bunların tespiti ile tasfiye usullerine göre ticaret sicilinden terkini gerekmektedir. Bu kapsamda, 6335 sayılı Kanunla 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa Geçici Madde 7 eklenmiş ve Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 2 yıl içerisinde; 6762 sayılı mülga Türk Ticaret Kanunu hükümlerine 20 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 göre münfesih olan anonim ve limited şirketlerin, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğünden itibaren 2 yıl içinde münfesih olacak anonim ve limited şirketlerin, herhangi bir nedenle dağılmış olan kooperatiflerin, tasfiye işlemlerine daha önce başlanmış ancak genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançolarını veya son ve kati bilançosu genel kurula tevdi edilemediği için terkin işlemi yapılamayan şirket veya kooperatiflerin, kısa yoldan ve kolaylaştırılmış şekilde tasfiye yapılarak ticaret sicilinden kayıtlarının silinebilmesine imkan sağlanmaktadır. Yeni Kanunun bu Geçici Madde 7’sinin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenleyen Tebliğ de 30.12.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Diğer taraftan, Kanunun 1530 uncu maddesi ile küçük ve orta ölçekli şirketlerimizi koruyucu bir takım önlemler alınmıştır. Örneğin, işletmeler KOBİ’lere ödemelerini altmış gün içinde yapmak zorunda bırakılmıştır. Böylece, KOBİ’lerimizin ticari hayatta geciktirilen ödemeler nedeniyle ekonomik sıkıntıya düşmeleri önlenmek istenmiştir. Yeni Türk Ticaret Kanununun Bakanlığımız sorumluluğuna verdiği uygulamaya yön verecek nitelikteki 7 yönetmelik ve 9 tebliğ hazırlama görevi Genel Müdürlüğüm görev alında yürütülmüş ve büyük ölçüde tamamlanmıştır. 1 Temmuz 2013 tarihinde yürürlüğe girecek internet sayfası yükümlülüğü ile ilgili yönetmelik dışında Bakanlığımızca hazırlanan 6 yönetmelik ve 9 tebliğ Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Hazırlık süreci çok zor ve uzun yıllar alan böylesine önemli bir Kanunun iş dünyamızla daha daha fazla uyumlaştırılmak suretiyle yürürlüğe girmiş olması bizler için mutluluk vericidir. Ayrıca, bu Kanunun yönetmelik ve tebliğlerini da zamanında tamamlayarak yürürlüğe girmesini sağlayabilmiş olmak bizi son derece mutlu etmektedir. Bütün bu süreçlerin başarı ile tamamlanmasında ki en büyük şansımız da Sayın Bakanımız Hayati Yazıcı’nın, hukukçu kimliği ile yol gösterici, sorumluluk alan önderliği olmuştur. Makale Kadim bir uygarlığın beşiği E rzincan modern bir şehrin bütün yönlerini kendinde barındıran ama geçmişiyle de bağlarını kesmeyen bir ruhla kendini var eden, köklü temeller üzerine atılmış kadim bir uygarlığın beşiğidir. Erzincan sahip olduğu potansiyelleri harekete geçirerek kendisine yeni bir vizyon oluşturma ve gelişmiş kentler arasına katılmayı hedefleyerek, bunu adım adım gerçekleştiren bir şehirdir. Erzincan, Bölgesel ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme alanlarında gerçekleştirilmesi düşünülen yapısal dönüşüm ve sürdürülebilir kalkınmayı sağlamaya yönelik projelerle ve gelişen organize sanayisindeki yeni yatırımlarıyla, istihdama yönelik kapasitesiyle parlak bir gelecek vaat etmektedir. Şehrimizin yerel kaynakları ve potansiyelini ortaya çıkararak harekete geçirecek bu girişimci anlayış Erzincan’ı ulusal ve uluslararası pazarlarda ekonomik, sosyal ve kültürel bir değer haline dönüştürecektir. Bu anlayış doğrultusunda 2011 yılında göreve başladığım günden itibaren yeni projelerin hayata geçirilmesi ve Erzincan’ın öncelikli projelerinin tamamlanması için çalışmalara hız verilmiştir. İlimiz için önem arz eden önemli projelerden biri olan Ergan Dağı Kış Oyunları ve Doğa Turizmi Merkezi. Ergan Dağı Kış Oyunları ve Doğa Turizmi Merkezi on iki km’lik pistleri, aynı anda dört yüz elli kişiyi taşıyabilecek kapasitedeki yeni teknoloji telesiyej sistemi ve Yaylabaşı ile Göl bölgesi arasında hizmet verecek Gondol Sistemi ile Doğu Anadolu’nun yeni kayak merkezi olmaya adaydır. Ergan Dağı Kış Oyunları ve Doğa Turizmi Merkezi kayak dışında farklı sportif ve eğlence aktivitelerinin yapılacağı yeterli miktarda sahaya sahiptir. Uygun yürüyüş parkuru, aynı anda yüz elli kişinin buz pateni yapabileceği göleti, Türkiye’nin en uzun pistlerine sahip olması, Yüz seksen gün boyunca üzerinde kar bulunması gibi özelliklerinin yanı sıra tesisten görünen Fırat Vadisi manzarası ile farklılık yaratacak olup, dünyanın sayılı merkezleri arasına girmeye şimdiden adaydır. Ergan Dağı Kış Oyunları ve Doğa Turizmi Merkezinde bugüne kadar yapılan çalışmaları şöyle sıralayabilirim. 1’inci etap ve 2’inci etap Telesiyej Tesisleri, Alt İs- Erzincan Selman YENİGÜN Erzincan Valisi erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 21 tasyon Günübirlik Tesisi, Yaylabaşı ile Göl Bölgesi arasındaki yolun bitümlü sıcak kaplama asfaltla bölünmüş yol olarak yapımı ile Refüj Aydınlatması, Alt ve Üst İstasyon Günübirlik tesisleri içme suyu tesisi, Arama-Kurtarma-Güvenlik Evi yapımı, Ergan Dağı Oteller Bölgesi ile 1. Etap Telesiyej İstasyonu Arası Gondol Mekanik Tesisi Yapımı tamamlanmış olup, Gondol Mekanik Tesisi Test çalışmaları devam etmektedir. Üst İstasyon Günübirlik Tesis İnşaatı ile Günü Birlik ve Göl Kıyısı Peyzaj Düzenleme İşler devam etmektedir. Bu tesislere yaklaşık 45 milyon liralık bir harcama yapılmıştır. Türkiye’nin en uzun pistlerine sahip olan Ergan Dağı Kış Oyunları ve Doğa Turizmi Merkezi’nin 22–24 Şubat 2013 tarihinde yapılan Ergan Uluslararası Dağ Kayağı Şampiyonası ile açılışı yapılmıştır. İlimiz için önem arz eden diğer bir konu ise Organize Sanayi Bölgemizdeki alt yapı çalışmaları idi. Bu kapsamda yürütülen çalışmalar neticesinde; Devlet Demir Yolları bağlantısı bölgemizin sanayi parselleri içerisine kadar getirilmiştir. Bölgemizin Doğal Gaz altyapısı tamamlanarak Bölge Yatırımcısının Doğal Gaz talebi karşılanmıştır. Organize Sanayi Bölgemizde, halen yürürlük- 22 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 te olan ve uygulanan teşvikler ve alt yapıda yatırımcıların talep ettiği teknik altyapı yatırımlarının tamamlanması ile Erzincan Organize Sanayi bölgesine yatırım yapılması cazip hale getirilmiştir. Bugün itibariyle Organize Sanayi Bölgesinde üretimdeki tesis sayısı 54, İnşaatı devam eden tesis sayısı 8 ve tahsisi yapılan ve proje aşamasındaki tesis sayısı ise 35’dir.Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan tesislerde çalışan işçi sayısı 1236 kişidir. İnşaatı devam eden ve proje aşamasındaki tesislerin devreye girmesiyle çalışan işçi sayısı yaklaşık 2000 kişiye ulaşacaktır. Organize Sanayi Bölgesindeki doluluk oranı inşaat ve proje aşamasındaki tesislerin tamamlanmasıyla % 67 ye ulaşacaktır. Eğitime yapılan yatırımın dünyanın en verimli yatırımı olduğu bilincinden hareketle ilimizde birçok proje hayata geçirilmiştir. İl genelinde 2574 öğretmen ile 258 okulda yaklaşık 42.000 öğrenci eğitim öğretim görmektedir. Eğitim alanında devam eden ve önümüzdeki yıl tamamlanacak olan yatırımların toplam maliyeti 26.726.460 TL’dir. Ayrıca, bu yatırımlarımızın dışında vatandaşın desteği teşvik edilerek, 2012 yılı içerisinde Erzincanlı hemşerimiz işadamı Celal Toraman ta- rafından Erzincan merkezde 16 derslikli Tarım Meslek Lisesi ve 200 öğrencilik pansiyon yapımı için 6.000.000 TL’lik protokol imzalanmış ve protokol çerçevesinde okul ve pansiyon inşaatına başlanılmıştır. İliç ilçemizde Anagold Madencilik Şirketi Yönetimi tarafından İliç ve çevre köylerden gelecek öğrenciye eğitim sağlayacak olan 16 derslikli 480 öğrenci kapasiteli ilköğretim okulu inşaatı için 5.000.000 TL tutarında katkıda bulunulmuş ve okul inşaatının yapımı devam etmektedir. Buradan sizlerin aracılığıyla hayırsever işadamı Celal Toraman’a ve Anagold Madencilik Şirketi Yönetimi Kurulu başkanı ve yönetim kurulu üyelerine, ayrıca daha önceki yıllarda ilimiz eğitimine okul, yurt, derslik ve pansiyon yaptırarak katkıda bulunan işadamlarımıza, kurum ve kuruluşlarımıza, işletmelerimize, derneklerimize ve sivil toplum kuruluşlarımıza şükranlarımı sunarım. Türkiye’nin genç üniversitelerinden biri olmasına rağmen, dinamik öğretim kadrosuyla ve “Anadolu’da Bir Dünya Üniversitesi” olma öz ülküsüyle hareket ederek hızla büyüyen ve gelişen Erzincan Üniversitesi 8 fakülte, 3 enstitü, 3 Yüksekokul,11 Meslek Yüksek Okulu ve 8 araştırma Merkezi ile toplam 15 bin 700 öğrencisiyle yeni akademik yılda Yalnızbağ Kampüsünde eğitimöğretime başlamıştır. Yapım çalışmaları devam eden ve hızla yükselen Erzincan 1000 kişilik Polis Okulu inşaatı ilimizde hayata geçirilen eğitim yatırımlarından sadece bir tanesidir. En önemli hizmetlerden birinin sağlık hizmeti olduğu bilinciyle ilimizde sağlığa olabildiğince önem vermeye çalışıyoruz. Erzincan’da 24 adet Aile Sağlığı Merkezi var, buralarda 69 aile hekimi hizmet veriyor. 150 yataklı Erzincan Devlet Hastanesi, 235 yataklı Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 8 adet İlçe Hastaneleri ve ordumuzun bünyesinde ki 50 yataklı askeri hastanesi tüm vatandaşlarımıza en iyi sağlık hizmeti vermeye çalışmaktadır. Adı ‘deprem’le birlikte anılan Erzincan için deprem toplumun yüzlerce yıl biriktirerek meydana getirdiği ve sözlü olarak yeni nesillere aktardığı ‘Toplumsal Hafıza’yı yok ederek; birçok tarihi eseri tarihin tozlu sayfalarında bırakmıştır. Günümüze kadar ayakta kalabilmeyi başarmış tarihi mirasımıza sahip çıkma adına çalışmalarımız devam etmektedir. Yapılan çalışmalardan bazılarını şöyle sıralayabilirim. Taşçı Hamamının Restorasyonu tamamlanmış, Altıntepe’de kazı ve restorasyon çalışmaları devam etmektedir. Çadırcı Hamamı Restorasyonu çerçevesinde Kamulaştırma işlemleri tamamlanmış olup, projesi kurul tarafından onaylanmıştır. Kemah Kalesi Kazı Çalışmaları büyük bir titizlikle devam etmektedir. Önümüzdeki yıllarda kazı çalışmalarının devam ettirilmesi ve tarihi Kemah Kalesinin tamamen restore edilerek yerli ve yabancı turistlerin ziyaretine açılması planlanmaktadır. Bu yatırımların dışında ilimizde devam eden İl Özel İdare ve KÖYDES yatırımlarının, Sivas Erzincan hızlı tren projesi çalışmalarının, Çayırlı Turnaçayırı Barajı Proje yapım işinin, Vasgirt Deresinin Islah edilmesi işlerinin, Erzincan Ovası Fırat Nehri Islahı Proje Yapımı ve İlimiz sınırları içerisinde Karasu Nehri üzerinde yapımı devam eden Bağıştaş I, Bağıştaş II barajları ile Proje aşamasında olan Eriç Barajı ile Kemah Barajı projelerinin tamamlanmasıyla Erzincan ulaşımından sanayisine, Tarihi ve kültürel varlıklarından turizmine, eğitiminden tarıma ve atıl durumda olan enerji potansiyellerinin ülke ve il ekonomi- erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 23 sine kazandırılması sonucunda hak ettiği gelişmişlik seviyesine kavuşacaktır. Erzincan Valiliği olarak öncelikli hedefimiz; tüm Kamu ve özel sektör temsilcilerinin katılımıyla ilimizin potansiyelinin bir an evvel harekete geçirerek; ortak hedeflere ulaşmaya yönelik bir yol haritası ışığında emin adımlarla ilerlemek olacaktır. Hedefimiz bugün, sosyal ve ekonomik olarak hızla gelişen Erzincan’ı, yakın bir zamanda cazibe merkezi yapmaktır. Valiliğimiz koordinasyonunda tüm Kamu Kurum ve Kuruluşları, Mahalli İdareler, Sivil Toplum Kuruluşları, Siyasi Parti Temsilcileri, İşadamları, Sanayiciler işbirliği içerisinde çalışmaktadırlar. Buradan sizlerin vasıtasıyla ilimiz için büyük emek ve gayret içerisinde çalışan resmi, özel ve tüzel kişilere teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Son olarak sizler aracılığıyla il dışında yaşayan Erzincanlı işadamlarımıza seslenmek istiyorum. Gelişmişlik, uzun soluklu, emek, sabır ve yatırım gerektiren stratejik bir olaydır. Gelişmiş ve sanayileşmiş bir il olma yolunda, farklılıklarımızın farkına varıp, ya da yeni farklılıklar oluşturup, bunları doğru şekilde aktarmak gerekiyor. Erzincan’da “değişime açık girişimci insanların varlığı, mevcut “sanayi potansiyeli”nin sürekli artan bir gelişim içinde olması ve şehirde büyüme ve gelişme yönünde oluşan “ortak irade”, Erzincan’ın gelişme sürecindeki en büyük avantajlarıdır. 24 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 İlin sanayileşmesine ve ekonomisinin gelişmesine büyük katkı sağlayacağına inandığım Ergan Dağı Kış Oyunları ve Doğa Turizmi Merkezi ve Organize Sanayi Bölgesindeki yatırımların hızla hayata geçirilmesi ve Tulum peynirinden, cimin üzümüne, Fasulyesinden sebze ve meyveciliğine leblebisinden, bakırına kadar bu sembollerin her biri, bu kente ruh veren, hayat veren, bu kente anlam katan değerlerin ekonomiye kazandırılmasında ilin gelişimine katkı sağlayacak yatırımların hayata geçirilmesinde, il dışında yaşayan hemşerilerimizin büyük desteklerine ve yatırımlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Valilik olarak ilimizde yapılacak yatırım çalışmalarına her türlü desteği vereceğimizi belirtmek istiyorum. İnanıyorum ki doğduğu topraklara sahip çıkan hemşerilerimle birlikte devletin imkânları birleştiğinde Erzincan hak ettiği gelişmişlik seviyesine zamanından önce ulaşacaktır. Bu dayanışmanın ilimizde birlikte iş yapma şeklinde yatırımlara dönüşmesi Erzincan’ın çok önemli geçmişi ile idari ve kültür merkezi olma özelliğini tekrar ortaya çıkaracaktır. Erzincan Belediyesi Erzincan Tarihinin En Büyük Altyap› Hamlesi Devam Ediyor 1- CANSUYU PROJESİ KENTİN 50 YILLIK SU PROBLEMİNİ ÇÖZÜYORUZ. Proje içeriği: 297 Km şebeke inşası, yeni su kaynakları temini, depoların ve abone bağlantılarının yenilenmesi Halen yürütmekte olduğumuz Cansuyu adlı proje ile şehir şebekesinin tamamını yeniliyoruz. Bu kapsamda 297 Km yeni su şebekesi ve abone bağlantıları yenileniyor. Ayrıca Beytahtı pompa istasyonu ve 4 kuyu yenilenirken 2 adet yeni kuyu açılıyor. Su depoları ve 15 Km’lik kanalizasyon şebekesi inşa ediliyor. Şebeke inşaatının %15’i, depo inşaatlarının ise %50’si tamamlandı. Projenin 2. Ayağında ise arıtma tesisinin yenilenmesi gündemde. İÇME SUYU İHTİYACINI KAYNAK SUYU İLE KARŞILAYACAĞIZ Halen hizmette olan sistemde kuyulardan elde ettiğimiz su ile içme suyu ihtiyacını karşılıyoruz. Ancak projemiz kapsamında içme suyumuzu kaynak sularından elde ettiğimiz bir barajdan temin etmeyi planlıyoruz. Bu projemiz faaliyete geçtiğinde yeraltı sularının taşıdığı risklerden kurtulacağımız gibi, cazibe ile depolara ulaşacak olan su sebebi ile elektrik tasarrufu da elde etmiş olacağız. 2- DOĞALGAZ 20 Bin aboneye ulaştık Doğalgaz çalışmaları 4 yıldır yürütülen ilimizde, bu yıl gerçekleşen yatırım ile % 80’ler seviyesinde doğalgaz kullanım imkanına kavuştu. Bu süreçte kentin 25 mahallesinin 22’sinde doğalgaz kullanılmaya başlandı. Özellikle bu yıl gerçekleşen 100 bin metreye yakın şebeke inşası Yüksel ÇAKIR /Erzincan Belediye Başkanı ■ TÜM İÇME SUYU ŞEBEKESİ DEĞİŞİYOR. ■ KENTİN HER MAHALLESİ DOĞALGAZA KAVUŞUYOR. ■ TÜM TELEFON VE ELEKTRİK HATLARI YERALTINA ALINIYOR. ■ KABLO TV HER EVE ULAŞIYOR. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 25 ile toplam 3472 bin metrelik doğalgaz şebekesi ve abone bağlantısı hattı hizmete sunulmuş oldu. Halen 23.500 konuta doğalgaz kullanma imkanı sunulmuş olup bunlardan 17 bini doğalgaz abonesidir. Asrın yakıtı, en yüksek seviyede çevre duyarlılığına sahip doğalgazın, 2013 yılı sonuna kadar tüm hemşehrilerimize ulaşmasını ve ilimizde tek ısınma aracı olmasını hedefliyoruz. 3- ELEKTRİK ve TELEFON HATLARININ YERALTINA ALINMASI Cansuyu ve Doğalgaz çalışmaları dışında, eş zamanlı olarak yürütülen bir diğer altyapı çalışması ise telefon ve elektrik hatlarının yeraltına 26 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 alınması çalışması. Bu kapsamda Aras Elektrik ve Türk Telekom ile yapılan yazışmalar neticesinde, ilimizde iki yıl sürecek bu altyapı hamlesi akabinde hiçbir alt yapı probleminin kalmaması hedeflenmiştir. Bu sebeple Aras Elektrik ve Telekom, bu yıl ve önümüzdeki iki yıl boyunca yatırımını planlamış, havai hatların yeraltına alınması çalışmalarına başlamıştır. 4- KABLO TV ÇALIŞMALARI Türksat Kablo Tv, ilimizde yaptığı yatırımlar ile her konutun önüne internet ve televizyon kablosu götürerek ülkemizde bir çok büyük ilin dahi sahip olmadığı bir yatırımı Erzincan’da gerçekleştirmiştir. Hızlı ve kolay erişilebilir internet imkanını, televizyon kanallarını izleme imkanı ile birlikte sunan kablo Tv, ayrıca kendi içinde abonelerine ücretsiz telefon imkanı da sunuyor. Kablo TV halen 5 mahallede kullanıma sunuldu. Şehrimizdeki altyapı çalışmaları tamamlandığında, paralelinde Kablo Tv tüm mahallelerimizde hizmete sunulmuş olacak. Belediye Erzincan’ı Erzincanlılar ile birlikte yönetmektedir. Erzincan Belediyesi çatısı altında, modern ve demokratik bir yerel idare için ülkemizde kanunların emrettiği yönetim biçiminin çok daha üzerinde, danışma meclisleri, kent konseyi, esnaf ve paydaş meclisleri, mahalle meclisleri, halk günleri gibi birçok araç kullanılarak şeffaf, sorgulanabilir, denetlenebilir bir idare şekli kurulmuştur. Kurulan bu yönetim şekli, belediye projelerinin, belediyenin resmi karar organlarınca (meclis, encümen, başkan) değerlendirilmeden öce ilgili komisyon, meclis vb yapılar tarafından şekillendirilmesi ile tesis edilmiştir. Karar organlarının değerlendirmesi öncesinde, geniş halk ve paydaş katılımlarının sağlandığı, her siyasi görüş ve sivil topluma açık yapı- lar ile projelerin her detayı değerlendirilmiş ve genel bir mutabakat ile son şeklini alması sağlanmıştır. Erzincan Belediyesi son 3 yıl içerisinde yürüttüğü tüm projelerde bu yöntemi izlemeyi bir düstur haline getirerek, çalışmalarını, toplumsal mutabakatı arkasına alarak yürütmeyi tercih etmiş, bu doğrultuda gerçekleşen her icraat, en alt seviyede sorun ve en yüksek seviyede fayda sonucunu doğurmuştur. Yönetilenlerin, seçim dönemlerinde kendilerini yönetecek kişileri seçme hürriyeti olarak algılanan demokrasi anlayışının geride kaldığı günümüz dünyasında, en modern demokrasilerce kabul görmüş sorgulama, denetleme ve yönetime katılma teknikleri ile yönetim anlayışını yeniden şekillendiren Erzincan Belediyesi, halkın yönetime katılımını tesis etmiştir. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 27 Makale 2012-2013 AKADEM‹K YILINDA Prof. Dr. İlyas ÇAPOĞLU Erzincan Üniversitesi Rektörü gören, toplumun güvenini kazanmış, toplumun rzincan Üniversitesi Ailesi olarak “Anadoönünü açan ve toplumun göremediğini gören, lu’da Bir Dünya Üniversitesi” olma yolunda söyleyemediğini söyleyen, işini benimseyen, bir7. yılına ulaşan Üniversitemiz, akademik lik ve dirliğini gerçekleştirmiş olma niteliklerini bir kurum olarak eğitim etkinliğini, yükselen çağdaş eğitim değerlerine göre düzenlemekte ve ilke kabul etmiştir. “Öğrenmeyi öğrenmek” olarak da bilinen öğGenç üniversitemizin, kuruluşunda belirledirenci merkezli eğitim anlayışıyla geleceğin niteği Gelişim Planı’nın önünde gitmekte olduğu likli neslini yetiştirmeyi hedeflemektedir. Ünivergururla söylenebilir. sitemiz, bu hedefe ulaşmada en büyük gücün biÜniversitemizin son durumu itibariyle yeni lim ve akıl olduğu, ayrıca bilimin de aynı zaaçılan Eczacılık Fakültesiyle birlikte 8 fakülte, 3 manda uygar milletler arasındaki onurlu yerienstitü, yine yeni açılan Beden Eğitimi Yüksekomizi almada bir araç olduğu bilinciyle araştırkulu ile 5 yüksekokul, 11 meslek yüksekokulu, 5 ma ve eğitim etkinliklerini yürütmektedir. Bu araştırma ve uygulama merkezi ile 11 koordinayolda küreselleşen ve küçülen dünyada millî törlüğü bulunmaktadır. kültürün ve millî değerlerin daha da önem kaFakülte, enstitü, yüksekokul ve meslek yüksezandığı bilinci ve bu değerlerin aktarılması gayretiyle hareket etmektedir. kokullarımızda bulunan toplam programlarımıza bu akademik yılda 4205 öğrenci alındı. Üniversitemiz, kendi gelenek ve değerleri Böylelikle Üniversitemiz, 253’ü öğretim üyesi ololan üniversitelerin ulusal ve uluslararası saymak üzere toplam 681 öğretim elemanı ile gınlığa sahip olabildiğinin farkındalığıyla kendi 156’sı hizmet alımı ve 350’si kadrolu olmak üzegelenek ve kültürünü oluştururken Cumhurire toplam 506 idari personel ile 90 bin m2’si kayet’in temel ilkelerine bağlı, objektif, adil, akıl palı, 280 bin m2’lik toplam alanda yaklaşık 17 ve bilgiden yana, sağduyulu, paylaşımcı, değişime her zaman açık, farklılıkları zenginlik olarak bin öğrencimize öğretim hizmeti vermektedir. E 28 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 Eğitim gibi yüksekokul, bölüm ve programlar açmaktadır. Tıp Fakültemiz bünyesinde Mengücek Gazi Eğitim Araştırma Hastanesi hizmete açılmış ve böylece Erzincanlı hemşehrilerimizin daha nitelikli sağlık hizmetlerine tez elden ulaşmaları sağlanmıştır. Artık “açık kalp ameliyatı” gibi önemli ameliyatları da hastanemizde gerçekleştirebilmekteyiz. Yalnızbağ Yerleşkesinde eğitim-öğretimin bu yıl başlaması için bütün paydaşlarla yoğun çaba harcandı. Üniversiteler toplumun istek ve ihtiyaçlarını karşılamak üzere yeni programlar açmalı, bilgiye dayalı ekonominin ve sanayinin ihtiyaç duyduğu yetenekleri yetiştirmelidir. Üniversitemiz, üniversitelerin her ile yayıldığı bu dönemde, diğer üniversitelerle rekabet etme ve mezunlarına iş bulma avantajı sağlamak, nitelikli iş gücünü yetiştirmek için geleceğin mesleklerini dikkate alarak, ülkemiz, Avrupa Birliği ve dünya gerçeklerine göre Lojistik, Raylı Sistemler, Acil Durum ve Afet Yönetimi, Posta Hizmetleri, e-Ticaret, İş Güvenliği ve İşçi Sağlığı, Çevre Temizlik Hizmetleri, Sivil Havacılık, Çağrı Hizmetleri, Uzaktan Yerleşkemizde devam eden inşaatlarda, kapalı alan inşaatı toplam 60 bin m2 olan Fen Edebiyat ve Eğitim Fakültesi inşaatlarının % 95’i tamamlanmış ve Fen Edebiyat Fakültesi binasına Eğitim Fakültesi ile birlikte Mühendislik Fakültesi de taşınmıştır. Çelebi Holding A.Ş. tarafından yaptırılan Sivil Havacılık Yüksekokulunun toplam 16 bin m2’lik kapalı alanının tamamı bitirilmiş ve bu binamıza da Sivil Havacılık YO ile birlikte İİBF ve İlahiyat Fakültesi taşınmıştır. Yerleşkemizde, 1500 seyirci kapasiteli tam do- erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 29 Birliği, Avrupa Üniversiteler Birliği, Karadeniz Üniversiteler Birliği, ERASMUS gibi uluslar arası üyeliklerin yanı sıra Kazakistan başta olmak üzere Orta Asya ülkeleri ile ikili anlaşmalar yapılmış ve değişim programları hazırlanmıştır. Bu üyelik ve programlarla yabancı uyruklu öğrenci hareketliliği çerçevesinde, 32 öğretim üyemiz, 72 öğrencimiz bu ülkelere gitmiş; 13 yabancı öğrenci de üniversitemize gelerek öğretim görmüşler veya görmektedirler. nanımlı Kapalı Spor Salonu öğrencilerimizin hizmetine sunulmuştur. Böylece, toplam 76 bin m2 kapalı alana karşılık gelen bu inşaatlar tamamlandığında Yalnızbağ Yerleşkesi Projesi’ndeki toplam 300 bin m2 kapalı alanın yaklaşık 4’te 1’i gerçekleşmiştir. Ayrıca 30 bin m2 kapalı alana sahip Mühendislik Fakültesi inşaatı büyük bir hızla sürmektedir. Yerleşkemizde çevre düzenlemesi, teknolojik altyapı, giriş kapısı yapım işlerinin yanında, Yemekhane ve Sosyal Tesis binaları yapım işleri de hızla devam etmektedir. TOKİ tarafından üniversitemiz personelinin hizmetine sunulmak üzere Sümer Üniversite Lojmanları Yerleşkesindeki 140 dairelik lojman inşaatı da bitmek üzeredir. Sayın Bakanımızın da ilgileriyle İliç ilçemizde Türk Telekom tarafından 5 katlı derslik binası, yurdu, spor salonu ve yemekhanesi yapılmış olan İliç Dursun Yıldırım MYO’muzun Madencilik ve Maden Çıkarma ile İklimlendirme ve Soğutma Programlarına ilk kez bu yıl 60 öğrenci alınmıştır. Üniversitemiz güçlü bir bilgi işlem altyapısına kavuşturulmuş, bilgi kaynaklarına ulaşma çabalarına destek olma amacıyla 10’un üzerinde veri tabanına abone olunmuş ve kütüphanelerimizdeki kitap sayısı önemli bağışlarla 60 bine ulaşmıştır. Dünya üniversitesi olabilmenin gereği ve doğal sonucu olarak, Magna Charta Üniversiteler 30 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 Üniversite-sanayi işbirliği ve toplumsal hizmet çalışmaları çerçevesinde Erzincan Üniversitesi Proje Koordinasyon ve Eğitim Merkezimiz tarafından şehir merkezi ve ilçelerimizdeki kamu kurumlarına, esnaf ve sanatkâr odalarına ve diğer taliplilere Proje Döngü Eğitimi verilmektedir. Ayrıca İl Millî Eğitim Müdürlüğü ile “Eğitim” konulu çalıştay serileri gerçekleştirilmektedir. Üniversitemiz bünyesinde kurulan Sürekli Eğitim Merkezimiz İş-Kur, KOSGEB, SODES, Esnaf ve Sanatkâr Odaları işbirliği ile çok çeşitli mesleklerde “Meslek Edindirme Programları” gibi programları sürdürmektedir. Dünya var olalıdan bu yana milletlerin hiç bitmeyen mücadelesinde, tarihe yön verecek şekilde yerini alan Necip Milletimiz her bölgeden, her kökenden, her inançtan insanlarıyla beraber donmuş, beraber şehit olmuştur. Bir milletin varlığının, birliğinin, dirliğinin devam etmesinde farklılıklara hoş görü, inançlara saygı en az ortak değerler kadar önemlidir. Milletimizin ve devletimizin bekâsı için ortak paydaların güçlendirilmesi ve farklılıklara hoş görü ve saygının artması birbirini tamamlayan vazgeçilmez iki olgudur. Üniversitemiz, insan onuruyla bağdaşan bir kimlik ve yurttaşlık anlayışının hakim olduğu toplumda, üniversite içindeki bireylerin de farklılıklarına saygılı kalarak, hiç kimseyi ötekileştirmeden karşılıklı öğrenmeye ve işbirliği yapmaya önem vermektedir. Yönetim, akademik ve idari kadrolarımızla Üniversitemize, Erzincan’a ve ülkemize hizmette herkes en öndedir. Bu kutlu yolda yürüyüşümüz omuz omuza ve kol kola devam edecektir. Akademik ve idari personelimizle birlikte bütün bir Erzincan, merkezdeki öğrencilerimizin yanında ilçelerimizde öğrenim gören öğrenci memnuniyetini de birinci planda tutarak büyük bir gayret ve özveri ile değişim ve gelişim içinde gençlere hizmet vermektedir. Ekibimiz, gençliğe sunulan bütün hizmetlerin aynı zamanda toplumumuzun geleceğine yapılmış hizmetler olduğunu çok iyi bilmektedir. Üniversitemiz, yükseköğrenim gençliğine öğretim hizmetlerini vermesinin yanı sıra sosyal, fiziksel, zihinsel ve kültürel yönlerden de destek olmak amacıyla çeşitli faaliyetleri de sürdürmektedir. Eğitim için ortaya konan bu kaynakların temininde, emeği geçen ve katkısı olan başta Sayın Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanımız Binali YILDIRIM’a, yardımlarını esirgemeyen Çelebi Holding Yöneticilerine, eğitim gönüllüsü H. Ali Akın’a ve bizden önce önemli katkılarda bulunan Üniversitemiz idarecilerine, değerli bürokratlarımıza ve hayırsever iş adamlarımıza, öğrencilerimize burs veren vakıf, dernek yöneticilerine ERDEF aracılığıyla bir kez daha şükranlarımızı sunarız. Bu duygularla, herkese sağlık, mutluluk ve başarılar dileriz. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 31 Makale Büyükflehir Uygulamas›nda Ortaya Ç›kan Sorunlar-II 1- Genel Açıklama: Toplumsal hayattaki değişiklikler yasaların da değişmesini zorunlu kılar. Ülkemizde yasaların devamlı değişmesi bundandır. Her değişiklik tabii ki sorunları da beraberinde getirmektedir. Hatırlanacağı üzere geçen sayıdaki yazımızda büyükşehir belediyelerinde ortaya çıkan sorunlar irdelenmiş, özellikle tarihi süreç ve bu süreç Ahmet KARA sonunda ortaya çıkan probVali lemler ortaya konmuş ve bu husustaki çözüm önerileri değerlendirilmiştir. Yine hatırlanacağı üzere şimdiye kadar Türkiye’de Büyükşehirlerin sayısı 16 olup; bunların yetki sınırları da belde sınırları idi. Belde sınırlarının dışında diğer belediyeler kırsal alan ve köyler bulunmakc) taydı. Ancak 06.12.2012 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6360 sayılı On üç ilde Büyükşehir Belediyesi Kurulması ve Yirmi altı ilçe kurulması ile bazı kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, Sistemi kökünden d) değiştirmiştir. Dolayısıyla bu kanunun getirdiği yenilikler ve değişiklikler bu makalenin konusunu oluşturacaktır. 2- Kanunun Getirdiği Yenilikler nedir? a) Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van illerinde sınırları il mülki sınırları olmak üzere aynı adla 13 Büyükşehir Belediyesi kurulmuştur. Dolayısıyla şimdiye dek 16 olan Büyükşehir Belediyesi sayısı 29’a çıkmıştır. b) Bilindiği üzere İstanbul ve Kocaeli Büyükşehir sınırları, mülki sınırlar olarak belirlenmişti. Ancak diğer 14 ilin Büyükşehir Belediye sınırları; adını aldık- 32 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 ları Büyükşehir Belediye sınırları şeklinde ifade edilmiş ve uygulanmıştı. Kanunun getirdiği yeniliklerden ikincisi, bu sınırların diğer 14 ilde de mülki sınırlar olarak belirlenmiş olmasıdır. 6360 sayılı kanunun 1. Maddesinin 2. bendi ve aynı Kanunun 6. Maddesiyle Büyükşehir Belediye Kanununun 5. Maddesi değiştirilerek yeni kurulan 13 belediyenin de sınırları mülki sınırlar haline getirilmiştir. Böylece yeni oluşan 13 Büyükşehir Belediyesi ve eskiden mevcut 16 Büyükşehir Belediyesi olmak üzere toplam 29 adet Büyükşehir Belediyesinin sınırları, mülki sınırlar olarak kabul edilmiştir. Büyükşehir Belediyesine dönüşen illere bağlı ilçelerin mülki sınırlarında yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılarak; tek mahalle olarak bağlı oldukları ilçenin belediyesine katılmıştır. Büyükşehir Belediyesine dönüşen illerde il özel idarelerinin tüzel kişiliği kaldırılmıştır. Yapılan değişiklikle Bucak teşkilatlarının kaldırıldığı ifadesi de kanunda yer almış, fiilen olmayan bucak teşkilatlarının yasal yapısı da bu şekilde sona ermiştir. İl Özel İdarelerinin Büyükşehirlerde (29 ilde) kaldırılması idari yapımızda şimdiye kadar olmayan ikili bir yapı getirmiştir. 29 ilde il özel idaresi yok iken, 52 ilimizde il özel idareleri varlığını muhafaza etmeye devam edecektir. Başka bir deyişle, 52 ilde köylerin mevcudiyeti ve il özel idarenin köylere yönelik hizmetleri yapması devam ederken; 29 ilimizde, köy diye bir mahalli idare kalmayacak, buna bağlı olarak Köylere hizmet götür- me birlikleri de bu illerde tarihe karışmış olacaktır. Bu illerde tüm kentsel ve kırsal alan hizmetleri, Büyükşehir ve bağlı ilçe belediyeleri tarafından yapılan kent hizmeti haline gelecektir. imar mevzuatı doğrultusunda yörenin geleneksel kültürel ve mimari özelliklerine uygun tip mimari projeler yapar veya yaptırır. Proje uygulayacak yetkili belediye ilçe belediyeleridir. e) 6360 sayılı kanunla Büyükşehir Belediyesi haline gelen yerlerde toplam 26 adet ilçe kurulmuş, böylece alt kademe belediyeleri de tarihin derinliklerinde yerlerini almışlardır. Bu ilçelerin adlarıyla da belediyeler oluşturulmuş. b) Mevzuatla il özel idarelerine yapılan atıfların ilgisine göre bakanlıklara veya bunların taşra teşkilatına, hazineye, valiliklere, büyükşehir belediyelerine ve ilçe belediyelerine yapılmış, açılacak davalarda da muhatabı devir işleminin yapıldığı ilgili kurum ve kuruluş olduğu belirtilmiştir. Bu şekilde kurulan ilçeler ve aynı adla belediyeler, Aydın da; Efeler, Balıkesir de; Karasi ve Altı Eylül; Denizli de; Merkez Efendi ve Pamukkale, Hatay da, Antakya da, Defne, Payos, Arsuz, Malatya da; Yeşilyurt ve Battalgazi, Manisa da; Şehzadeler, Yunus Emre, Kahramanmaraş ta; Dulkadiroğlu, Oniki şubat, Mardin de; Artuklu, Muğla da; Menteşe, Seydikemer, Tekirdağ da; Süleymanpaşa, Kapaklı Ergene, Trabzon da; Ortahisar, Şanlıurfa da; Eyyübiye, Haliliye, Karaköprü, Van da; Tuşba, İpekyolu. f) Bazı yerlerin bağlılıkları değiştirilmiştir. Bunlar, Denizli de Bazı köyler Akköy ilçesine katılarak Akköy ilçesinin adı Pamukkale olarak değiştirilmiştir. Hatay ilinde Şenköy bucağına bağlı Sofular ve Han yolu köyleri Altınözü ilçesine bağlanmıştır. Kanunda bu sayılanlardan başka hangi köyler veya mahallelerin hangi ilçeye bağlı olduğu kanuna ekli olarak yer alan listelerde sayılmış ve hangi bağlının hangi listede olduğu ve bağlılığının hangi il veya ilçeye ait oldukları kanunda belirtilmiştir. Fazla fayda sağlamayacağı düşüncesiyle bu bağlılar burada teker teker sayılmamışlardır. 3- Kanun; belirtilen hususları düzenledikten sonra ‘çeşitli hükümler’ başlığı altında uygulamanın nasıl yapılacağını maddeler halinde saymıştır. Bu hükümlere göre; a) Belediyeler, tüzel kişiliği kaldırılarak mahalleye dönüşen köylerde yapılacak ticari amaç taşımayan yapılar için c) Nüfusu ikibinin aşağısında kalan Belde belediyeleri kaldırılarak köye dönüştürülmüştür. İlimiz Erzincan açısından bunun anlamı ise; Bahçeliköy, Çağlayan, Dörtler, Mollaköy, Uluköy, Yalnızbağ, Yaylabaşı, Bayırbağ, Karakaya olmak üzere toplam (9) dokuz belde belediyesinin tüzel kişiliklerinin kaldırılmasıdır. Bu beldeler ilk mahalli idare seçimlerden geçerli olarak tüzel kişiliklerini kaybetmiş ve tek bir mahalle olarak bağlı olduğu ilçe belediyesine katılmış olacaktır. Bu belediyelerin personeli ve her türlü taşınır ve taşınmaz malları, hakları ile alacakları ve borçları il özel idaresine devredilecektir. d) 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 12. Maddesi kapsamında il özel idarelerince kullanılan yetkiler; il özel idaresi bulunmayan illerde yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığınca yürütüleceği hükme bağlanmıştır. e) Aynı yasayla tüzel kişiliği kaldırılan köylerde görev yapan geçici ve gönüllü köy koruyucularının göreve devamları öngörülmüştür. f) İl özel idareleri kaldırılan illerde 3213 sayılı maden kanununa göre verilen 1(a) grubu maden ruhsatları ile 5686 sayılı kanuna göre verilmiş jeotermal kaynaklar ve doğal mineralli sular ruhsatına ilişkin yetki ve görevlerin yürütümü valiliklere verilmiştir. g) 3213 sayılı kanun gereğince elde edilen gelirlerin ve valilik ve kaymakamlıkerdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 33 larca verilen idari para cezalarından elde edilen gelirlerin genel bütçeye gelir kaydedileceği de bu kanunun getirdiği yeniliklerden biridir. h) 5216 sayılı kanunun bazı maddelerinde değişiklik yapılarak Büyükşehir Belediyesinin tanımı yapılmış, nüfusu 750.000’den fazla olan il belediyelerinin kanunla Büyükşehir Belediyesine dönüştürülebileceği ön görülmüş ve en önemlisi de spor kulüplerine ve sporculara Büyükşehir Belediyesince yapılacak yardım ve destekler yasal zemine kavuşturulmuştur. Ayrıca alt kademe ifadeleri de kanundan çıkarılarak, yerine ‘Büyükşehir İlçe’ ifadeleri konulmuştur. i) Yine kanunla Büyükşehir Belediyesi sınırlarındaki yetki alanına giren yollarda temizlik ve karla mücadele çalışmalarını yürütmek, mabetlerin yapım bakım ve onarımlarını yapmak ve mabetlere indirimli bedelle yada ücretsiz olarak içme ve kullanma suyu verilmesi de Büyükşehirlere görev olarak yüklenmiştir. j) Kanunla getirilen ve kanaatimizce en önemli yenilik olabilecek husus; otoparklarla ilgilidir. Getirilen hükme göre; ilçe belediyelerince alınan otopark gelirleri bir ay içerisinde Büyükşehir Belediyesine aktarılacaktır. Bilindiği üzere otopark yetersizliği Büyükşehirlerimizde trafik açısından çok büyük sıkıntılar oluşturmaktadır. Uygulamanın 34 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 dikkatli şekilde yapılması ve denetimin aynı hassasiyetle sürdürülmesi halinde, bu yolla şehirlerin trafik sorununun çözümünde önemli mesafeler kaydedilebilir. Sonuç olarak; 6360 Sayılı Kanunla büyükşehir sayısının 29’a çıkarılması, büyükşehir belediye sınırlarının mülki sınırlara kadar genişletilmesi, 1- Mahalli idarelerin (belediyelerin) öne çıkmasına imkan verecektir. 2- Büyükşehir yönetimine geçen illerde mülki sistem gerileyecek, belki zamanla tümden kaldırılması gündeme gelecektir. 3- Bu kanunla idari yapımızda ikili bir sistem oluşmuştur. 29 ilde mülki sınırlara kadar yetkili Büyükşehir belediyesi yönetimi yanında; kalan 52 ilde, il özel idaresinin varlığını sürdürmesi ve görevlerin vali ve kaymakamlarca yapılması sorun olabilecektir. 4- Büyükşehir Belediyeleri ile Büyükşehir ilçe belediyeleri arasındaki bazı uyumsuzluk ve hatta anlaşmazlıkların sayısı ve dozu daha da artabilir. 5- Ancak bütün bunlara rağmen kalkınmamış kırsal kesim, kent hizmetlerine kavuşmada şanslı hale gelebilir, kırsal dönüşüm yaşanabilir ve kentlerle kırsal alan arasındaki kalkınmışlık farkı azalabilir. Kırsal dönüşüm gerçekleştiği takdirde beklenen fayda sağlanmış olacaktır kanaatindeyim. Saygılarımla Makale Aydın YALVAÇ Erzincan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı 2012 Y›l› De¤erlendirmesi D ünyada 2012 yılını birçok ülke krizi derinden hissederek geçirmiş, ülkelerin ekonomik büyümeleri negatif veya çok küçük artışlarla kapanmıştır. Ülkemiz diğer ülkelere göre nispeten ihracattaki artışa paralel olarak büyümesini daha yüksek oranda gerçekleştirmiştir. İlimiz ise ihracata dayalı bir ekonomiye sahip olmadığından iç ticaretteki sıkıntıları daha yakından hissetti. İşyerlerimizin masrafları artarken karlılık oranları düştü. Birçok işyeri 2012 yılını başa baş olarak getirebilmeyi başarı olarak gördü. Bu olumsuzlukların yanında ilimizde güzel gelişmelerde yaşandı. Erzincan Ticaret ve Sanayi Odası tarafından takip edilen verilerde olum- lu rakamlarda gözlenmektedir. Organize Sanayi Bölgesinin altyapısı Ülkemizdeki birçok bölgeden daha iyi hali gelmiştir. Artık Organize Sanayi Bölgesindeki fabrikalardan Vagonlara yükleme yapılabilmektedir. Organize Sanayi Bölgesinde 13 tesis daha üretime başladı. 2011 yılında 43 tesis üretimde iken 2012 yılı sonunda üretimdeki tesis sayısı 56 oldu. 43 tesisin ise inşaatı devam ediyor veya proje aşamasında. İlimizde bulunan işletmelerden istihdama katkı sağlayan işyeri sayısı 2012 yılı için %7’lik artışla 2907’ye, bu işyerlerinde sağlaerdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 35 nan istihdam sayısı da % 7’lik artışla 24.777’ye ulaşmıştır. hip olmuştur. Ajansa üç ilden toplam 64 proje verilmiştir. Organize Sanayi Bölgesinde elektrik tüketimi Kasım ayı sonu itibariyle %40’lık artışla 42 milyon KWH’yi geçmiştir. Odamızda 2012 yılı sonuna kadar birçok proje gerçekleştirilmiş, üyelerimize yönelik birçok projenin de çalışmalarına başlanmıştır. Havaalanımıza gelen uçak sayısı haftalık 20 sefere ulaşmış, 2012 sonu itibariyle yolcu sayısı 230.000’e ulaşmıştır. İkinci Bilişim Merkezi tamamlanmış yakın zamanda 500’e yakın gencimizde burada istihdam edilecektir. Ergan Kayak Merkezi projesinin altyapısı tamalanmış, otellerin yapımı için tanıtım çalışmalarına başlanmıştır.Sayın Valimiz Selman Yenigün bu konuda yoğun çaba sarfetmektedir. Tüm bu gelişmelerin sonunda Erzincan 2003 yılında 81 il arasında Sosyo Ekonomik Gelişmişlik sıralamasında 58. Sırada iken 2011 yılı sonunda 45. sıraya yükselmiştir. Erzincan, projecilik ruhunu Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA)’nın 2013 yılı proje çağrılarında da göstermiş, Kobilerimiz tarafından ajansa verilen 30 turizm projesi ile üç il içerisinde en yüksek orana sa- 36 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 Erzincan Tulum Peynirinin ulusal ve uluslar arası platformlarda tanıtımı ve bilinirliğinin artırılması amacıyla hazırlanan projeyi KUDAKA’na teslim etmiş, TÜBİTAK’a sunulmak üzere Erzincan Tulum Peynirinin yüksek basınç altında sterilizasyonu ile ilgili proje hazırlanmaktadır, Sektörel Yatırım Alanlarında Genç İstihdamın Desteklenmesi Hibe Programı kapsamında Mesleki Eğitimi ile ilgili projeyi de Avrupa Birliğine sunmak üzere hazırlamaktadır. İŞGEM Projesinde inşaatlar tamamlanmış ve işyerlerinin tahsisi için çalışmalar devam etmektedir. Erzincan Ticaret ve Sanayi Odası sizlerden aldığı güçle yeni projeler yapmaya ve hizmet kalitesini artırmak için çalışmalarına devam etmektedir. 2013 yılının hepimize sağlık, mutluluk ve bol kazanç getirmesini diliyorum. Araflt›rma Türkülerin Dili Fahri TAŞ “İnsanoğlu türküsüz kaldığı zaman gurbettedir diyeceğiz. Türküler bitip tükenirse, sevdasız ve yalnız kalır diyeceğiz. Türküler ve şarkılar var. Türküler ve şarkılarda halk var. Millet var, insan var. İnce, yüce, ulvi, afif taraflarıyla insan var. Hafif, çılgın, şehvetli ve avare taraflarıyla insan var. Kırılan, küsen, kaçan, dışına kaçmak istedikçe kendi içine büzülen, küçük ilgiler bekleyen yönleriyle insan var. Türkülerde ve şarkılarda şiir var, hikmet var, yaşama kuralları var. Türkülerde ve şarkılarda ahlak var, töreler var, gelenekler var. Ve asıl en mühimi yüreğimiz ve gönlümüz var. Müşahhas olarak yürek, mücerret olarak gönül var.” Fethi GEMUHLUOĞLU, bir yazısında “Türkülere Merhaba” derken bunları söylüyor. (Türk Yurdu, 2.sayı, Nisan 1959). Şair, yazar, araştırmacı Mehmet AKBAŞ’da bir şiirinde türküler için şunları söylüyor: Asırlardır milletimin sesidir, Ben bu türküleri bundan severim. Müziğin gerçeği, sözün hasıdır, Ben bu türküleri bundan severim. Eskimez türküler geçse de yıl, ay, Cenazede ağıt, düğünde halay, Söylemesi rahat, ezberi kolay, Ben bu türküleri bundan severim Türkülerdir benim halım, haldaşım Türkülerdir benim yolda yoldaşım, Bazen sevincimdir, bazen gözyaşım, Ben bu türküleri bundan severim. Aşılmaz dağları türküyle aştım, Meydanlarda türkülerle savaştım, Türkülerle nice gurbet dolaştım, Ben bu türküleri bundan severim. Sürmeli’si, Arguvan’ı, Barağ’ı, Bozlağ’ı, Hoyrat’ı yakar yüreği, Türküler ki, yakın eder ırağı, Ben bu türküleri bundan severim. Name olup dosttan dosta giderler, Gün olur feleğe sitem ederler, Ne garez bilirler, ne kin güderler, Ben bu türküleri bundan severim. Nefes’im, Deyiş’im kutlu sözümdür, Onlar benim kültürümdür, özümdür, Türküler maziye dönük yüzümdür, Ben bu türküleri bundan severim. Bir başka araştırmacı yazar ve fikir adamı Nevzat KÖSEOĞLU’ da bir yazısında şöyle diyor: “Millî kimliğinize mi sahip olmak istiyorsunuz; farklı olmak, bilinmek, onurlu ve başı dik mi kalmak istiyorsunuz? Türkü dinleyin ve türkü söyleyin. Çünkü millî kültürümüzün ana unsurlarından birisi musıkimizdir ve musıkimizin kalbi de türkülerimizdir. Birlikte türkü söyleyebildiklerim benim milliyetimdir. Aynı şeylere gülüp, aynı kederleri paylaşabildiklerim ve yürekten aynı duayı yaptıklarımla aynı milliyettenim. Kul olayım kalem tutan ellere Kâtip arzuhalim yaz yâre böyle… Durmayın türkü söyleyin; Türk olmak iradesi ve cehdi içinde durmadan türkü söyleyin.” Gerçekten de insanımız sevincini, kederini, tasasını, çaresizliğini, cesaretini, yiğitliğini, umutlarını, hayallerini, kısacası bütün hayatını, iç dünyasıyla birlikte türkülerdi dile getirmiş, oyunlarda gözler önüne sermiştir. Bu sebeple türkü söyleme geleneği o kadar yaygındır ki, hele biraz da sesi güzelse, yanıksa türkü söylemekten kaçınmaz. Peki türküler ne söyler, neler anlatır? Hiç düşündünüz mü? Türkülerin nasıl doğduğunu, dilden dile, telden dile, kulaktan kulağa nasıl, geniş coğrafi alanlara yayıldığını bilirsiniz. Bu yayılmanın ve yaygınlaşmanın temelinde millet var, halk var, erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 37 insan var, insanın duyguları var.Bu kadar geniş ve kapsamlı bir konuyu, böyle bir derginin bir iki sayfasına sığdırmak elbette ki mümkün değil. Bunun için bu yazıda türkülerimizin, özellikle de Erzincan türkülerinin neler söylediğine, neler anlattığına kısaca değinmek istedik. Bilindiği gibi her türkünün yakılmasında, yani temelinde mutlaka bir olay ve bu olaydan kaynaklanan duygulanmalar var. Hatta her türkünün bir de hikâyesi var. Bu hikâyelerin çoğu günümüze ulaşamadan unutulup gitmiştir. Erzincan ve yöresi pek çok önemli tarihi olaya sahne olmuştur. Mengücekoğulları’nın bölgeyi fethi, burada bir devlet kurmaları, Kösedağ savaşı, Anadolu beylikleri arasındaki mücadeleler, Otlukbeli savaşı, 1877-78 Osmanlı –Rus savaşı, 1895 ve 1915 Ermeni olayları, 1916’daki Rus işgali hemen aklımıza geliverin olaylardan bazıları. Erzincan’ın kaderindeki önemli olaylardan birisi de depremlerdir. Araştırmacılar kırk civarında yıkımlı depremin meydana geldiğini söylüyorlar. Şüphesiz ki bunlardan en önemlisi 27 Aralık 1939 gecesi meydana gelen depremle, 13 Mart 1992 tarihinde yaşadığımız depremdir. On binlerce insanımızı kara toprağın bağrına bıraktık ve yaşamaya devam ettik. Bütün bu olaylar az ya da çok değişik biçimlerde Erzincan türkülerine yansımıştır. Ancak günümüze ulaşabilmiş, yazılı kaynaklara geçmiş, notaya alınarak TRT repertuvarına girmiş, ya da yörede halen çalınıp söylenen türkülerimizde bu tarihi olayların izlerine pek rastlamıyoruz. Bu durumu da doğal karşılamak gerekir. Zira insanımız, önce kendisini etkileyen, ona acı veren olaylar üzerine türküler yakıyor, duygularını böylece dile getiriyor. Ama hayat devam ettiği için, bu acıları sık sık hatırlatan türküleri de zaman içerisinde unutuyor, hafızasından silmeye çalışıyor. Depremlerin Erzincanlının kaderinde önemli bir yer tuttuğunu belirtmiştik. Türkülerimizi incelediğimizde bu acı olayın izlerine fazla rastlamıyoruz. O yıllarda yakılan pek çok türkü unutulup gitmiş. Yaşlılardan tespit edebildiğimiz bir akaç ağıtın dışında kayda geçen fazla bir şey yok. Erzincan’ın yolu kara Değmeyin her yanım yara Kanlar karıştı kara 38 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 Oddan, ocaktan, candan Ayrıldık Erzincan’dan Erzincan duman oldu Halimiz yaman oldu Nice canlar kurban oldu Oddan, ocaktan, candan Ayrıldık Erzincan’dan Diye başlayan, belki de depremde pek çok yakınını, sevdiğini kaybeden yaralı bir insanın, o günün şartlarında başka bir bölgeye göç ederken yaşadığı duyguları bir feryat halinde dile getirdiği ağıt, bu gün hayatta kalan bazı yaşlıların hafızasında ve arşiv plak ya da bantlarında duruyor. Bir diğer ağıtta ise: Kan ağlıyor Erzincan’ın dağları Viran oldu mor sümbüllü bağları Sivas’a geliyor kalan sağları Şikâyetim kimden, kime ne deyim. Diyerek depremi bir takdir-i ilahi olarak karşılıyor, kimseden şikâyetçi olmuyor. Bugün artık taş plaklarda kalan bir ağıt da şöyle diyor: Erzincan yüreğim yaktı dağladı Sel oldu gözümün yaşı, çağladı Bir ben değil, cihan sana ağladı Erzincan, Erzincan, canım Erzincan… İnsanımızda dert bir değildir ki… Geçim derdi bir yandan, sıla derdi bir yandan, gurbet acısı bir yandan insanımızı sarıp sarmalar. O da bu sarmaldan çıkmak için türkü yakar, türkü söyler: Derdim çoktur hangisine yanayım Yine parelendi yürek yarası Ben bu derde nerden derman bulayım Meğer dost elinden ola çaresi Efendim efendim, benim efendim Benim bu derdime derman efendim. İnsanımız çaresizlik karşısında çoğu zaman Mevla’ya sığınıyor. Çünkü inançları böyle emrediyor. Türkülerimiz sadece folklor bilimiyle ilgilenenler için değil, sosyal bilimler için de bulunmaz bir kaynaktır. Çok eski zamanlarda bir köy ve bu köyde adaleti arayan bir insan düşünün. Bu insanın başvuracağı yerler sınırlıdır. Onun ulaşabileceği yer ya da makam önce köyün ho- casıdır, sonra köyün ağasıdır, sonra da felektir. Gidin deyin o serçeye Konmasın bizim bahçeye Konarsa bizim bahçeye Şikât ederim hocaya Gidin deyin o kargaya Konmasın bizim tarlaya Konarsa bizim tarlaya Şikât ederim ağaya Gidin deyin o leyleğe Konmasın bizim evleğe Konarsa bizim evleğe Şikât ederim feleğe Görüldüğü gibi insanımız, yaşadığı köyde kendine en yakın köyün hocasını görüyor. İlk şikâyetini yapıyor. Ama hocanın yaptırım gücü sınırlıdır. Ondan bir sonuç alamazsa, özellikle ekonomik yönden de güçlü olan “ ağa “ ya başvuruyor. Adalet yerine getirilmezse gidecek başka merci yoktur. Artık şikâyetini feleğe yapmaktadır. Bazı türkülerimiz ise insanı adeta eğitmekte, ona tavsiyelerde bulunmakta ve ders vermektedir: Menzil almak ister isen Gönül sabreyle sabreyle Dostu bulmak ister isen Gönül sabreyle sabreyle Sabreden menzil alır Sabretmeyen yolda kalır Sabreden maksudun bulur Gönül sabreyle sabreyle Bir başka türküde de insanımız kendi gönlüyle, yani kendi kendisiyle sohbet ederken, başkalarına da tavsiyelerde bulunmaktadır: Dünya için gül benzini soldurma Halden bilmeyene halin bildirme Tabip olmayana yaran sardırma Azdırırsın bir gün yarayı gönül. Solmasa dünyada güzeller solmaz Bu dünya fanidir, kimseye kalmaz Yalan dolan ile sofuluk olmaz Mümin olan bekler devayı gönül. Bu türkünün sözlerinde insanımızın kaderciliği de ön plana çıkmaktadır. Bir yandan tasavvuf düşüncesiyle insanlar doğru yola davet edilirken, bir taraftan da modern bilimin izlerini taşımaktadır. Tabip olmayana yaranı sardırma diyor. Aynı zamanda toplumdaki bazı tiplere de eleştiriler getiriyor İnsanımız sevmeyi, sevdiğine yalvarmayı bildiği kadar, ona sitem etmeyi, hatta beddua etmeyi de biliyor ve bunu türkülerde ifade ediyor. Çünkü bu duygular insanoğlunun yaradılışında var olan duygular Nasıl yar diyeyim ben böyle yâre Mecnun edip çöle saldıktan sonra Âlemin bağına bülbüller konmuş Nidem benim bağım solduktan sonra Coşkun sular gibi çağlamayan yar Gönlünü gönlüme bağlamayan yar Bu gamlı günümde ağlamayan yar Daha ağlamasın ben öldükten sonra. Sitemler böylesine ince duygu ve ifadelerle dile getiriliyor türkülerimizde.Bir başka türkümüz, insanlara nasihatte bulunuyor, onlara yol gösteriyor: Kılma namerde minneti Etme cahile rağbeti Hal ehlinin muhabbeti Şeker, şerbet, bala benzer. Gerçekten de insanoğlunun onuru, namerde yalvarmayı, ondan yardım istemeyi hoş görmez. Çünkü namert bir iyilik yaptığı zaman onu başa kalkar. Cahil kimselere de fazla yüz vermemek, onlara iltifat etmemek gerekir. Yoksa kendilerini bir şey zannederek olmadık işlere girişirler. Oysa hal ehliyle, halden anlayan insanlarla yapılan sohbetin tadına asla doyum olmaz. Onların sohbeti insanın gönlünde, sanki içmiş gibi, şeker-şerbet tadı bırakır. Bütün bu duygular ve bu duyguları anlatırken edilen nasihatler insanların ve toplumun selameti için birer derstir. Kişisel olaylar üzerine yakılmış ve günümüze ulaşabilmiş örneklerden birisi de Hafız Şerif’in plağa okuduğu bir türküdür.Çolhasa köyünde şifası olmayan bir hastalığa yakalanan bir gencin ölümü üzerine yakılan türkünün sözleri şöyle: erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 39 Beline bağlamış hançeri paslı Lisanı İstanbul, Erzincan aslı Sevinin düşmanlar, dostlarım yaslı Aman doktor aman, bu ne iş idi Öyle bir kar yağdı elim üşüdü. Bir gül diktim Çolhasa’nın başına Doktor rapor vermiş pirinç aşına Fahri’m girmiş on üç, on dört yaşına Bu türküyü dinlerken, insanımızın hastalıklar karşısındaki çaresizliğini, soğuk kış günlerinde bir doktorun ilaç yerine pirinç aşını tavsiye etmesini tasavvur edebiliyor musunuz… Kına türkülerimizdeki duygu zenginliğini hepiniz biliyorsunuz. Onun için bu türkülerimizi geçiyor, yüzlerce sayfalık romanlara konu olabilecek bir iki türküden daha söz etmek istiyoruz: Taşa verdim yanımı, Toprak emdi kanımı Azraile can vermezdim, Canan aldı canımı. Dağları duman aldı Bülbülü figan aldı Azraile borçlu kaldım Bir canım var, yâr aldı. Sevgiliye olan duygularını ölüm gerçeğinden, hatta inancından önde tutan bir insanın, ölümün simgesi olan Azrail’le adeta dalga geçerce- 40 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 sine “ Azraile borçlu kaldım” demesi, gerçekten romanlara konu olabilir. Böyle bir tipin, böyle bir ruh halinin tahlili, anlatılması ancak bir romanın konusu olabilir. İşte türkülerimizin inceliği ve güzelliği. Benzer bir başka türküde ise: Benim yarim incelerden pek ince Yadlara aldırmam ben ölmeyince Azrail de gelmiş canım almağa Ben canımı vermem yâr gelmeyince. Bu söze ne denir? Yine bir başka türkümüzde de ölüm teması işleniyor: Ben garip, eşim garip Eşim, yoldaşım garip Öldüğüme gam yemem Mezarda taşım garip. İnsanımızın ölüm gerçeğini her durumda gayet olağan karşıladığını, ancak mezar taşının, kendisi gibi garip kalacağını düşünüyor ve üzülüyor. Bu ne güzel bir ifadedir, ne güzel bir anlatımdır. Evet, her bir türkümüz bir başka güzel, bir başka duygulu. Doğum ve ölüm gerçeğinden sevgimize, gurbete gönderdiğimiz evladımızdan, evleğimize konan kargaya, pınar başında su dolduran güzellerden, gökte uçan turnalara kadar aklımıza gelebile cek her şeyi türkülerimizde bulmak v e yaşamak mümkün. İşte bu sebepten türküleri seviyoruz, dinliyoruz, söylüyoruz. Söze Fethi Gemuhluoğlu’nun bir yazısından alıntıyla başlamıştık, sözümüzü yine ondan bir alıntıyla bitirelim. “Varsa-yoksa türküler diyeceğiz. Dünyanın neresinde olursak olalım türkülere özlem duyacak, türkülere güzellemeler düzeceğiz. Türkülere merhaba diyeceğiz ve can-ı yürekten selam edeceğiz.” Araflt›rma Erzincan’da Tar›m ve Hayvanc›l›k: 2001 2006 ve 2001 Y›llar›ndaki De¤iflimin Say›sal Verilerle Analizi boylu, dere ve çaylardan oluşan set karakterli akarsulardır. Erzincan Erzincan Doğu Anadolu Bölgesinin, Kuzey Batı bölümünde, yukarı Fırat havzasınında yer almaktadır. Yüzölçümü 11.903 km2 ve rakımı 1.185 tir. Erzincan coğrafi konum olarak tarım ve hayvancılığa elverişlidir. Her ne kadar dağlar, il topraklarının %60‘ını kaplamış olsa da verimli ve büyük ovaları vardır. Doğu-Batı yönünde uzanan, yaklaşık 40 km uzunluğunda ve toplam alanı 500 km2 olan Erzincan ovası bulunmaktadır. Bunun yanında Tercan ve Çadırkaya ovaları da büyük ovalardandır. Erzincan’da Tarım ve Hayvancılık Türkiye’de özelliklede kırsal bölgedeki illerimizde Tarım ve Hayvancılığın, toplum üzerindeki yeri ve önemi tartışılmaz bir öneme haizdir. Her ülke şüphesiz üretim yapmak zorundadır. Üretim ülke gelişimi ve beraberinde refahın en önemli kanadını oluşturmaktadır. Ulusal geliri ve istihdaAhmet ERDEM mı arttırmak, et, süt, tekstil, kozaherank@hotmail.com metik, ilaç sanayi için hammadde, deri vb. birçok maddenin teminini sağlamak, aynı zamanda kırsal kesimin Erzincan ilinin toplam alanın %20 sini ise yaybüyük şehirlere göçünü azaltmak ve beraberinde lalar oluşturmaktadır. Hayvancılık için zengin bithomojen bir kalkınmayı sağlamak için tarım ve ki örtüsüne sahip olan bu yaylalara; Munzur dağı hayvancılık ülke için vazgeçilmez bir öneme sahip uzantısı üzerinde yer alan Koşan dağındaki yaylaolmaktadır. Ülkemizde özellikle son zamanlarda lar, bunun yanı sıra Çimen, Melan ve Sarıçiçek tarım ve hayvancılığın arttırılması ve daha moyaylaları örnek olarak verilebilir. dern yapılması için devlet tarafından birçok yatırım teşvikleri verilmektedir. İlin en önemli akarsuyu ise Fırat Nehridir. Tercan ovasında, Çayırlık deresini ve Tuzla suyunu alarak, Fırat’ın en büyük kolu olan Karasu adını alır. Fırat, Erzincan sınırları içinde bulunan Kemaliye ilçesinde Keban barajını oluşturur ve buradan da, Elazığ il sınırlarına girer. Bunun dışında, irili ufaklı birçok akarsu vardır. Fakat bu akarsular; eriyen kar suları ve yağmur suları ile beslenen kısa Üretim şüphesiz kalkınma için önemlidir. Fakat illerin coğrafi özellikleri, ulaşım, iklim şekilleri gibi özellikler üretim şekillerini değiştirebilmektedir. Bu minvalde düşünüldüğünde; Erzincan’ın coğrafi ve diğer özellikleri; tarım ve hayvancılık yapılması ve bu alanda üretimin gerçekleştirilmesi için elverişli bir ortama sahiptir. 2001, 2006 ve 2011 Erzincan İli Bitkisel Üretim Sayısal Verilerinin İlçelere Göre Dağılımı ve Genel Toplamı 2001 İlçe Kodu ve Adı 1 Merkez 2 Çayırlı 3 İliç 4 Kemah 5 Kemaliye 6 Otlukbeli 7 Refahiye 8 Tercan 9 Üzümlü TOPLAM Not: Ekilen Toplam Tarla Alan Alanı (dekar) (dekar) 436.680 354.710 184.320 147.130 54.260 39.280 80.770 30.680 20.270 6.000 43.770 23.110 316.690 216.210 359.480 223.820 151.310 86.930 1.647.550 1.127.870 Nadas Alanı (dekar) 33.500 36.000 14.180 44.260 11.820 20.490 98.000 134.900 48.320 441.470 2006 Sebze Bahçeleri Alanı (dekar) 27.120 840 450 1.350 740 120 1.060 760 5.300 37.740 Meyve Alanı (dekar) 21.350 350 350 4.480 1.710 50 1.420 0 10.760 40.470 Toplam Alan (dekar) 456.466 196.026 56.395 97.154 24.171 48.337 325.225 364.010 133.683 1.701.467 Ekilen Tarla Alanı (dekar) 390.358 159.609 37.301 40.714 9.056 19.181 223.013 243.704 78.883 1.201.819 Nadas Alanı (dekar) 27.000 35.000 18.500 50.500 12.500 29.000 100.000 120.000 40.000 432.500 2011 Sebze Bahçeleri Alanı (dekar) 23.008 605 364 1.580 1.325 76 542 298 4.730 32.528 Meyve Alanı (dekar) 16.100 812 230 4.360 1.290 80 1.670 8 10.070 34.620 Toplam Alan (dekar) 390.559 196.476 51.967 53.108 14.777 49.315 152.389 307.564 86.201 1.302.356 Ekilen Tarla Alanı (dekar) 344.639 166.432 37.970 30.656 9.727 30.355 124.071 217.149 26.911 987.910 Sebze Nadas Bahçeleri Alanı Alanı (dekar) (dekar) 5.000 24.490 29.000 420 13.000 340 17.250 1.209 2.750 995 18.650 0 26.240 88 89.980 415 45.000 3.880 246.870 31.837 Meyve Alanı (dekar) 16.430 624 657 3.993 1.305 310 1.990 20 10.410 35.739 Bu araştırma 2012 yılının Aralık ayında yapılmıştır. Daha net verilere ulaşabilmek için en son tarih 2011 seçilmiştir. Periyodik süreç korunması için ise 5’er yıllık dilimler alınmış ve toplamda 10 yıllık bir süreç incelenmiştir. – İlçelerin ortalama değerleri, üç yılın (2001,2006,2011) toplamının ortalama değerleridir. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 41 Erzincan’da Tarım Erzincan’da ekilen ürün çeşitlerinin isim ve ayrı ayrı ekim rakamlarına yer vermedik. Erzincan’da tarla alanında ekilen ürünlerin çoğunluğunu, buğday, arpa ve şeker pancarı oluşturmaktadır. İl geneli 2001 yılında, toplam alan 1.647.550 dekardır, Bu alanın ortalama, %68’ini tarla, %27’ini nadas, %5’ini ise sebze ve meyve alanı oluşturmaktadır. 2006 yılına gelindiğinde, toplam tarım alanı 1.701.467 dekardır. Diğer oranlarda ciddi bir değişiklik görülmemektedir. 2011 yılına gelindiğinde genel bir düşüş görünmektedir. 2011 yılında toplam alan 1.302.356 dekara düşmektedir. Bu alanın ortalama %76’ini ekilen tarla alanı, %19’ini nadas alanı oluştururken, %5’ini ise sebze ve meyve alanı oluşturmaktadır. İlçeler içerisinde merkez hariç en fazla ekim alanı ortalama 204.000 dekar ve il toplamının %20’si ile Tercan ilçesi, en düşük ise ortalama 8.000 dekar ve il genelinin % 1’lik kısım ile Kemaliye ilçesidir. Erzincan’da Hayvancılık Erzincan iline ait genel tabloya baktığımızda; yetişkin ve genç-yavru sayılarının toplamında; kültür sığırının sürekli arttığını, melez sığırın sayılarının aynı seviyelerde izlediğini, yerli sığır ve manda sayılarının düştüğünü görmekteyiz. Süt üretiminde ise hayvan sayılarının değişmesine rağmen en yüksek verim, melez sığırdan elde edilmiştir. Tabloda öne çıkan önemli bir nokta; genç yerli sığır,genç kültür sığır ve genç manda sayılarında sürekli bir düşme olurken, genç melez sığır sayılarındaki sürekli artıştır. Tabloda ilgi çeken diğer bir nokta ise; yetişkin melez sığırdan, sığır ba2001, 2006 ve 2011 Erzincan İli Büyükbaş ve Küçükbaş Hayvancılık Sayısal Verileri (Genel) Yıl Sağılan hayvan Hayvan Türü Hayvan Adı Yetişkin Genç-Yavru Toplam sayısı (baş) Süt (Ton) Büyükbaş Hayvan 2001 Küçükbaş Hayvan Büyükbaş Hayvan 2006 Küçükbaş Hayvan Büyükbaş Hayvan 2011 Küçükbaş Hayvan Sığır (Kültür) Manda Sığır (Melez) Sığır (Yerli) Koyun (Yerli) Keçi (Kıl) 9.831 1.400 33.812 20.551 265.280 26.128 7.439 410 15.838 9.139 83.15 9.592 17.270 1.810 49.650 29.690 348.430 35.720 8.081 1.171 23.017 15.992 218.317 20.656 34.992 1.171 32.408 13.945 19.867 2.272 Sığır (Kültür) Manda Sığır(Melez) Sığır(Yerli) Koyun (Yerli) Keçi(Kıl) 12.605 783 36.085 12.266 239.94 30.890 5.590 250 15.58 5.330 54.56 7.430 18.195 1.033 51.665 17.596 294.500 38.320 5.260 392 14.943 5.189 130.883 18.236 19.409 381 40.989 6.953 9.162 1.769 Sığır (Kültür) Manda Sığır(Melez) Sığır(Yerli) Koyun (Yerli) Keçi(Kıl) 15.154 778 35.672 10.339 206.39 26.800 5.024 291 14.790 3.747 42.18 4.408 20.178 1.069 50.462 14.086 248.570 31.208 8.241 415 16.590 4.904 114.692 15.743 30.407 402 45.505 6.571 8.028 1.527 42 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 şına alınan süt miktarının yıl geçtikçe artmasıdır. Yerli koyun sayıları, yıldan yıla düşerken keçi sayılarının yaklaşık aynı olması dikkat çeken diğer bir husustur. Büyükbaş hayvancılıkta; 2001 yılında toplam 49.650 sayı ve büyükbaş hayvancılık içindeki % 50’lik dilimi ile en yüksek oranı melez sığır almaktadır, 1810 sayı ve ortalama %1.8 dilim ile en düşük oranı ise manda almaktadır. 2006 yılında yine en yüksek oran %58 ile melez sığır alırken, manda %1.1 dilim ile en düşük oranı almaktadır. 2011 yılında da diğer yıllara benzer oranlar çıkmaktadır. %58’i melez sığır olurken %1.2’si manda olmaktadır. Genel toplamlara baktığımızda; Erzincan’da büyükbaş hayvancılık rakamları giderek düşmektedir. 2001 yılında toplam büyükbaş hayvan sayısı 98.420 iken, 2006’da 88.489 düşmüştür. 2011 yılına gelindiğinde ise bu sayı daha da düşerek 85.795 olmuştur. Küçükbaş hayvancılıkta 2001’de koyun ortalama %90.7’lik dilimi alırken, keçi %9.3’lük dilimi almaktadır, 2006’da. küçükbaş hayvancılık içinde; koyun ortalama % 88.5’ini, kıl keçisi ortalama %11.5’lik dilimi almaktadır. 2011’de benzer bir tablo çıkmaktadır. koyun %88.8 iken, kıl keçisi % 11.2 oranında kalmıştır. Küçükbaş hayvan sayılarının toplamı, büyükbaş hayvan sayılarının toplamında olduğu gibi sürekli bir düşüş gözlenmektedir. 2001 yılında toplam rakam 384.140 iken 2006 332.820 olmuştur. 2011 ise bu rakam daha da düşerek 279.778 olmuştur. Büyükbaş hayvancılıkta, 31.809 ortalama sayı ve il genel toplamı içindeki %34’lük dilimle en yüksek oranlar merkeze aittir. İlçelerde ise, ortalama 17.400 sayı ve %19’luk dilimle en yüksek oran Tercan ilçesine aittir. En düşük oran ise; ortalama 1.287 sayı ve %1.4’lük dilim ile Kemaliye ilçesine aittir. Küçükbaş hayvancılıkta, 46.017 ortalama sayı ve %41.55 ile Merkeze ait görünmektedir. İkinci sıra ise 61.360 ortalama ile ve il geneli içinde % 18.4’lük dilimle Tercan ilçesine aittir. En düşük 5.975 ortalama sayı ve %1.7’lik dilimle Otlukbeli ilçesine ait olduğu görülmektedir. Kemaliye büyükbaş hayvancılıkta en düşük rakamlara sahip iken küçükbaş hayvancılıkta ortalama 22.346 sayı ve %6.7’lik dilimle 6. sıradadır. Gerek büyükbaş hayvancılıkta, gerekse küçükbaş hayvancılıkta il geneline benzer rakamsal sonuçlar çıkmaktadır. Her iki hayvan türünde de genel anlamda bir düşüş kaydedilmektedir. İlçeler genel olarak sürekli bir düşüş yaşamaktadır. Çayır- 2001, 2006 ve 2011 Büyükbaş ve Küçükbaş Hayvancılık Sayısal Verilerinin Erzincan İlçelerine Göre Dağılımı 2001 İlçe Kodu Hayvan Hayvan Gençve Adı Türü Adı Yetişkin Yavru Toplam Sığır (Kültür) 5.173 3.397 8.570 B.baş Manda 819 196 1.015 0 Merkez Hayvan Sığır (Melez) 16.097 7.124 23.221 Sığır (Yerli) 2.401 411 2.812 K.baş Koyun 73.634 16.927 90.561 Hayvan Keçi 782 118 900 1 Çayırlı 2 Ilıç Sığır (Kültür) B.baş Manda Hayvan Sığır (Melez) Sığır (Yerli) K.baş Koyun Hayvan Keçi 800 58 3.676 1.764 24.450 718 Sığır (Kültür) B.baş Manda Hayvan Sığır (Melez) Sığır (Yerli) K.baş Koyun Hayvan Keçi 124 Sığır (Kültür) B.baş Manda 3 Kemah Hayvan Sığır (Melez) Sığır (Yerli) K.baş Koyun Hayvan Keçi Sığır (Kültür) B.baş Manda 4 Kemaliye Hayvan Sığır (Melez) Sığır (Yerli) K.baş Koyun Hayvan Keçi 650 49 2.866 1.424 19.923 619 2.813,201 48,950 4.035,046 1.241,728 1.812,993 68,068 146 107 462,444 370 150 520 1 350 1.350 55.100 10.000 65.100 7.000 2.000 9.000 312 712 46.110 5.460 438,592 620,864 4.196,010 600,600 400 178 770,740 540 2.791 150 1.000 6.800 35.345 1.000 4.980 1.719 698 23.851 3.258 2.419,775 608,447 2.170,446 358,358 26 13 57,806 125 712 120 895 7.150 17.105 2.755 8.475 516 676 8.417 5.051 726,810 589,821 765,970 555,555 240 2.251 850 28.545 3.980 19 587 775 9.955 5.720 610 1.410 30 88 2.770 6.446 1.250 3.014 13 37.450 440 1.158 2006 2011 Sağılan Sağılan Sağılan hayvan Gençhayvan Gençhayvan sayısı (baş) Süt (Ton) Yetişkin Yavru Toplam sayısı (baş) Süt (Ton) Yetişkin Yavru Toplam sayısı (baş) Süt (Ton) 4.292 18.582,541 6.530 2.81 9.340 2.670 9.852,300 6.539 2.442 8.981 3.322 12.259,545 685 685,300 500 150 650 267 258,990 404 183 587 205 198,559 9.425 13.270,541 15.800 6.79 22.590 6.542 17.943,335 13.325 5.960 19.285 6.599 18.102,017 1.416 1.234,743 1.150 500 1.650 481 644,004 1.582 655 2.237 733 982,702 61.238 5.572,697 64.600 15.5 80.100 32.625 2.283,750 50.800 11.410 62.210 26.622 1.863,540 626 68,869 690 100 790 346 33,543 1.655 180 1.835 810 78,560 22 160 7 Sığır (Kültür) B.baş Manda 5 Otlukbeli Hayvan Sığır (Melez) Sığır (Yerli) K.baş Koyun Hayvan Keçi 55 15 70 31 134,880 950 1.000 7.400 252 400 650 1.500 50 1.350 1.650 8.900 302 579 757 6.090 182 814,528 659,668 554,190 20,020 Sığır (Kültür) B.baş Manda 6 Refahiye Hayvan Sığır (Melez) Sığır (Yerli) K.baş Koyun Hayvan Keçi 655 74 2.885 5.939 10.204 1.398 1.100 1.755 25 99 1.305 4.190 2.900 8.839 4.200 14.404 250 1.648 534 53 2.136 4.797 7.790 740 2.085 1.708 3.793 69 9 78 4.654 2.204 6.858 5.502 2.628 8.130 40.696 18.013 58.709 5.109 2.403 7.512 680 380 2.342 1.320 15.296 1.169 7 Tercan Sığır (Kültür) B.baş Manda Hayvan Sığır (Melez) Sığır (Yerli) K.baş Koyun Hayvan Keçi Sığır (Kültür) B.baş Manda 8 Üzümlü Hayvan Sığır (Melez) Sığır (Yerli) K.baş Koyun Hayvan Keçi 420 1.100 150 530 1.220 3.562 680 2.000 5.560 20.856 576 1.745 1.100 560 48 10 5.650 2.550 1.660 720 19.000 8.500 780 200 1.660 58 8.200 2.380 27.500 980 445 14 2.225 730 7.83 364 1.642,050 13,813 6.103,175 977,932 548,100 35,308 85 310 111 410,513 530 220 510 190 49.000 8.860 7.470 1.700 750 700 57.860 9.170 249 223 28.275 4.550 683,556 298,150 1.979,250 441,350 155 500 165 607,559 1.860 830 320 150 32.800 4.000 3.300 700 2.690 470 36.800 4.000 757 142 22.62 2.002 2.075,080 190,816 1.583,400 194,194 70 245 80 295,569 170 385 140 210 70 7.940 2.500 8.980 2.200 525 280 10.440 11.180 169 98 4.037 5.351 463,841 131,186 282,576 519,028 225 345 175 2.145 450 34 8 5.660 1.920 1.290 280 15.650 1.750 620 90 2.595 42 7.580 1.570 17.400 710 1.700 19 3.320 721 10.005 400 6.272,631 18,129 9.105,937 966,006 700,350 38,839 107 402 138 509,036 780 342 320 98 38.040 7.200 4.950 550 1.122 418 45.240 5.500 429 187 23.664 3.549 1.176,692 250,446 1.656,480 344,253 200 360 760 1.730 329 801 1.215,117 2.197,143 211 110 24.150 5.740 2.910 678 321 29.890 3.588 62 13.050 2.001 83,482 913,500 194,190 42 212 82 302,137 478 272 9.260 9.280 127 29 620 680 605 301 9.880 9.960 261 196 5.768 5.369 715,292 262,372 403,767 520,793 780 135 915 312 1.149,435 295 560 1.370 1.050 480 1.270 630 5.200 1.000 520 80 1.530 1.900 6.200 600 427 570 3.306 364 1.171,810 763,264 231,420 35,308 1.530 873 1.030 415 580 440 270 210 2.110 1.313 1.300 625 401 374 566 200 1.098,572 500,892 39,585 19,419 2.312,220 53,400 3.007,488 4.183,071 708,888 81,381 1.050 480 1.530 409 1.510,686 820 170 990 601 2.216,768 3.080 1.320 3.466 1.450 7.600 1.200 1.050 150 4.400 4.916 8.800 1.200 1.46 1.469 4.959 683 4.003,683 1.967,790 347,130 66,203 4.450 2.120 1.580 315 5.525 890 400 350 6.570 1.895 6.415 750 1.558 912 3.645 0 4.272,223 1.222,415 255,171 0,000 1.703 54 3.935 4.623 32.173 3.974 7.372,128 54,290 5.540,044 4.030,960 2.927,786 437,137 2.470 45 5.480 3.680 38.500 7.600 1.160 20 2.250 1.620 10.000 2.200 3.630 65 7.730 5.300 48.500 9.800 1.041 22 2.225 1.477 18.270 4.277 3.842,397 21,583 6.103,175 1.979,716 1.278,900 414,869 2.570 103 5.280 3.702 42.910 5.210 1.080 33 2.240 1.613 10.200 1.270 3.650 136 7.520 5.315 53.110 6.480 1.113 49 2.060 1.558 20.497 2.958 4.105,125 47,482 5.651,540 2.087,050 1.434,804 286,878 574 329 1.531 890 12.724 747 2.485,637 329,300 2.155,366 776,080 1.157,861 82,182 710 270 190 70 2.250 1.000 980 260 3.250 338 89 890 1.247,958 86,330 2.441,270 15.300 3.000 500 100 18.300 600 8.961 300 627,270 29,129 1.275 398 237 67 2.799 1.141 509 207 19.025 4.100 1.360 400 1.673 304 3.940 716 23.125 1.760 644 142 1.161 161 10.875 455 2.377,688 138,128 3.185,857 215,861 761,250 44,135 Not: Bu tabloda ki rakamsal veriler ve yüzdelik dilimler üç ayrı yılın toplamları alınarak ortalama çıkarılmıştır. lı, 2001 yılına göre 2006 yılında artış göstermişse de 2011 yılında düşüşe geçmiş 2001 yılının rakamlarına ulaşamamıştır. Otlukbeli, büyükbaş hayvancılıkta sürekli bir artış gösterirken, küçükbaş hayvancılıkta sürekli olarak bir düşüş yaşamıştır. Tarım ve diğer hayvancılık dallarında var olan sürekli düşüş kümes hayvancılığında da görülmektedir. 2001 yılına göre 2006’da artan et tavukçuluğu 2011’de tamamen bitmiştir. 2001 yılında 419.942 olan yumurta tavukçuluğu, 2006’da düşerek 251.200 seviyelerine gerilemiştir. 2011’ de yükselerek 352.160 olsa da, 2001 seviyesindeki rakamlara ulaşamamıştır. Hindi ve ördek sayıları ise her geçen yıl biraz daha düşmüştür. Kaz sayıları ise 2001’de 11.485 iken 2006’da gerilemiş 7.800 olmuştur. 2011 yılında yükselerek 8.036 sayısına ulaşsa da 2001 rakamlarına yetişememiştir. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 43 2001, 2006 ve 2011 Büyükbaş ve Küçükbaş Hayvancılık Sayısal Verilerinin Erzincan İlçelerine Göre Genel Dağılımı 2001, 2006 ve 2011 Kümes Hayvancılığı Sayısal Verilerinin Erzincan İlçelerine Göre Dağılımı İlçe Kodu ve Adı 0 Merkez Hayvan Adı B.baş Hayvan K.baş Hayvan 2001 Toplam 32.386 91.461 2006 Toplam 34.230 80.890 2011 Toplam 28.813 64.045 1 Çayırlı B.baş Hayvan K.baş Hayvan 10.958 38.608 12.298 28.480 11.787 18.110 2 Ilıç B.baş Hayvan K.baş Hayvan 2.016 74.100 1.760 67.050 1.942 50.740 3 Kemah B.baş Hayvan K.baş Hayvan 4.191 40.325 3.660 40.800 2.811 33.478 4 Kemaliye B.baş Hayvan K.baş Hayvan B.baş Hayvan K.baş Hayvan 1.633 25.580 3.070 9.202 1.050 21.620 3.430 6.800 1.180 19.840 4.338 1.925 6 Refahiye B.baş Hayvan K.baş Hayvan 14.883 16.052 10.846 10.000 9.455 7.165 7 Tercan B.baş Hayvan K.baş Hayvan 18.859 66.221 16.725 58.300 16.621 59.560 8 Üzümlü B.baş Hayvan K.baş Hayvan 7.192 22.601 4.490 18.900 6.663 24.885 5 Otlukbeli İlçe Kodu ve Adı Hayvanın Adı 2001 Mevcut Sayı 2006 Mevcut Sayı 2011 Mevcut Sayı 0 Merkez Et Tavuğu Yumurta Tavuğu Hindi Kaz Ördek 100.000 125.000 15.000 500 700 545.000 170.000 10.000 250 500 311.000 670 101 325 1 Çayırlı Et Tavuğu Yumurta Tavuğu Hindi Kaz Ördek 800 35.000 6.500 400 200 8.000 650 150 60 7.000 600 160 50 3.000 120 40 3.400 2.500 2 İliç Et Tavuğu Yumurta Tavuğu Hindi Kaz Ördek 3 Kemah Et Tavuğu Yumurta Tavuğu Hindi Kaz Ördek 4 Kemaliye Et Tavuğu Yumurta Tavuğu Hindi Kaz Ördek 1.000 1.000 400 3.132 18.300 3.200 1.245 540 315.000 180.000 2001, 2006 ve 2011 Erzincan İli Kümes Hayvancılığı Sayısal Verileri (Genel) Yıl 2001 2006 2011 Hayvan Adı Et Tavukculuğu Yumurta Tavuğu Hindi Kaz Ördek Mevcut sayı 419.942 284.000 50.720 11.485 3.240 Et Tavukculuğu Yumurta Tavuğu Hindi Kaz Ördek 827.200 251.200 33.200 7.800 1.790 5 Otlukbeli Et Tavuğu Yumurta Tavuğu Hindi Kaz Ördek Yumurta Tavuğu Hindi Kaz Ördek 352.160 16.470 8.036 1.215 6 Refahiye Et Tavuğu Yumurta Tavuğu Hindi Kaz Ördek Et tavukçuluğunda, en yüksek rakamların merkez ve Tercan ilçesine ait olduğunu görmekteyiz. Ilıç, Kemah ve Kemaliye ilçelerinde ise her üç yılda da et tavukçuluğu yapılmamıştır. 2011 yılında ise hiçbir ilçede ve merkezde et tavukçuluğunun yapılmadığı görmekteyiz. Yumurta tavukçuluğunun, en fazla yine merkez ve Tercan’da yapıldığını, en az yapılan yer ise Otlukbeli ilçesi olduğunu görünmektedir. Çayırlı, yumurta tavukçuluğunda 2001 yılında 35.000 iken 2011 yılında 7.000 düşmüştür. Diğer bir ciddi düşüşü olan ilçe ise Kemah’tır. 2001 yılında 30.600 olan sayı 2011’de 1.100 düşmüştür. Üzümlü’de de ciddi bir düşüş görünmektedir. 2001 yılında 22.000 olan sayı, 2011 yılında 1.100’e düşmüştür. Et Tavuğu 7 Tercan 8 Üzümlü 50 30.600 500 1.000 500 1.100 260 300 200 8.755 2.500 2.260 25 25 1.000 50 1.200 220 15 60 2.200 12.300 2.750 600 275 7.600 1.500 300 50 Yumurta Tavuğu 41.000 33.000 18.400 Hindi 22.000 19.000 13.100 Kaz Ördek 9.000 1.000 6.600 630 7.350 600 22.000 3.000 300 500 100.00 20.000 250 200 35 1.100 120 125 Et Tavuğu Yumurta Tavuğu Hindi Kaz Ördek larda hiç görünmemektedir. Kaz sayılarında da diğer kümes hayvanlarında olduğu gibi ciddi düşüşler görünmektedir. Ördek sayılarında en yüksek rakam Tercan’a aittir. Diğer ilçelerde kısmı rakamlar görünürken merkez ve Üzümlü ilçesinde belirli bir sayıya ulaştığı görünmektedir. Hindi sayılarında en yüksek rakam yine merkez ve Tercan’a aittir. Kemaliye’de hiç hindi sayısına rastlanmamaktadır, Ilıç’ta ise 2001 yılında 120 olan rakam diğer yıllarda hiç görünmemektedir. İlçelerin genel toplamlarına baktığımızda Kümes hayvancılığında en yüksek rakamlar; merkez ve Tercan’a ait olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. En düşük rakamları ise, Otlukbeli, Kemaliye ve Ilıç ilçelerinde görmekteyiz. Kaz sayılarında en yüksek rakam Refahiye ve Tercan ilçelerine aittir. Kemah, Kemaliye ve Otlukbeli’nde hiçbir sayı görünmemektedir. Ilıç ilçesinde ise 2001 yılında sadece 40 adet olan sayı diğer yıl- Arıcılıkla uğraşan köy sayılarının rakamlarına baktığımızda sürekli bir düşüş dikkat çekmektedir. 2001 yılında toplam köy sayısı 460 iken bu rakam 2006 da 443’e, 2011’de 342’ye düşmüştür. Yeni ko- 44 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 2001, 2006 ve 2011 Erzincan İli Arıcılık Sayısal Verileri (Genel) Son Söz Yeni Yıl Hayvan Adı Köy sayısı kovan sayısı Eski kovan Toplam kovan Bal üretimi (ton) 2001 Arıcılık 460 80.227 350 80.577 1.386,166 2006 Arıcılık 443 70.000 250 70.250 1.305,000 2011 Arıcılık 342 75.801 245 76.046 1.213,700 van sayısı 2006 yılında 2001 yılındaki 80.227 sayısının altına düşerek 70.000 olmuştur 2011 yılında, yükselerek 75.801 rakamına ulaşmışsa da,. 2001 seviyesini yakalayamamıştır. Bal üretiminde il toplamına baktığımızda; 2001 yılında 1.386.166 olan rakam, 2006’ da 1.305.000 tona düşmüş, 2011 yılında ise daha da düşerek 1.213.700 tona gerilemiştir. Tarım ve hayvancılığın diğer sektörlerinde olduğu gibi arıcılıkta ta sürekli bir düşüş görünmektedir. 2001 ve 2006 yılında arıcılık yapan Erzincan ilçeleri içinde en fazla rakama, 121 köyle Refahiye ilçesi ulaşmıştır. En az ise; 9 köyle Otlukbeli ilçesidir. 2011’de Refahiye’nin arıcılıkla uğraşan köy sayısı 45’e düşmüştür. 65 köy sayısı ile en yüksek rakama Kemah ilçesi ulaşmıştır. Yine en az sayı; 9 köy ile Otlukbeli olmuştur.. Refahiye’de arıcılıkla uğraşan köy sayısı düşmesine rağmen toplam kovan sayıları artmış ve her üç dönemde de en yüksek bal üretimine sahip olmuştur. Bal üretiminde en fazla olan ilçe; 2001 yılında 318.096 ton ve genel üretim içinde %22.9 luk dilim ile Refahiye dir. 2006 yılında yine en çok üretimi 462.000 ton ve genel üretim içindeki %35.4 dilimle Refahiye dir. 2011 yılında 300.000 tonluk üretim ve %24.7 lik dilimle Refahiye yine en yüksek üretim rakamlarına sahip olmuştur. En az üretim ise 2001 yılında 35.000 ton, 2006’da 15.000 ton ile Otlukbeli, 2011 yılında ise 15.000 ton ile Üzümlü ilçesidir. Üzümlü’nün genel üretimdeki dilimi 2011 yılında %3.7 dir. Çayırlı bal üretiminde sürekli bir artış gösterdiği görünmektedir.Çayırlı’da 2001’de 37.800 ton olan üretim, 2006’da 40.000 tona, 2011 de ise 120.000 tona yükselmiştir. Bu araştırma sonucunda; tarım ve hayvancılığın her geçen gün biraz daha artarak devam etmesini umut ederdim. Ne yazık ki sayısal veriler; umutlarımın aksine, Erzincan’da tarım ve hayvancılığın, her geçen gün biraz daha düştüğünü gösterdi. Bu sayısal veriler; yaklaşık 10 yıllık bir süreci kapsayan, 2001- 2006 ve 2011 yılları merkez alınarak değerlendirildi. Tarım ve hayvancılık alanında yapılan birçok teşvikin nasıl kullanıldığı, hangi amaçlarla nasıl oluşturulduğu bir başka araştırma konusunu oluşturmakla birlikte dikkat edilmesi gerekene bir husustur. Tarımsal üretim ve hayvansal gıdaların insan yaşamındaki önemi düşünüldüğünde; ülkenin gerçek dinamiklerini bu sektörler üzerinde canlandırmak önemli bir husustur. Bir ülkenin gelişmesi, birçok nedene bağlıdır. Bu nedenler arasında şüphesiz en önemlisi teknolojik gelişmelerdir. Lakin teknolojik gelişmeler çok sağlam alt yapıları gerektirir. Gerek tarımsal üretimler, gerekse hayvansal üretimler de belirli bir alt yapı gerektirmektedir. Tarım ve hayvancılığı diğer üretim süreçlerinden ayıran en önemli özellik; elbette ki coğrafi özelliktir. Ülkemiz tarım ve hayvancılığın yapılması için çok uygun coğrafi özelliklere sahiptir. Bu konuda adeta dünyanın cenneti diyebiliriz. Teknolojik açıdan büyük oranla, dışa bağımlı olan ülkemiz, umut ediyorum ki en azından tarım ve hayvancılık alanında dışa bağımlı olmasın. Erzincan özelinde yapılan araştırma sonucundaki rakamların sürekli olarak düşmesi endişe vericidir. Tarım ve hayvancılığın ileriki yıllarda, her geçen gün biraz daha yok olması ve bunun ülke genelinde de aynı yönlü devam etmesi, tarım ve hayvancılığın bitme noktasına gelmesine işaret etmektedir. Bu alanda dışa bağımlı olmamak için, gerek devlet yetkilileri gerekse Mustafa Kemal’in atfettiği gibi; milletin efendileri (köylüleri) üzerine çok büyük görevler düşmektedir. 2001, 2006 ve 2011 Arıcılık Sayısal Verilerinin Erzincan İlçelerine Göre Dağılımı 2001 İlçe Kodu Köy ve Adı sayısı 0 Merkez 75 1 Çayırlı 20 2 İliç 34 3 Kemah 74 4 Kemaliye 48 5 Otlukbeli 9 6 Refahiye 121 7 Tercan 57 8 Üzümlü 22 Yeni kovan Eski sayısı kovan 16.100 0 2.100 0 8.800 100 13.905 250 9.400 0 1.500 0 17.672 0 7.650 0 3.100 0 Toplam kovan 16.100 2.100 8.900 14.155 9.400 1.500 17.672 7.650 3.100 2006 Bal üretimi (ton) 273,700 37,800 160,200 194,670 75,200 35,000 318,096 229,500 62,000 Balmumu üretimi (ton) 13,600 0 7,500 11,124 9,400 0 17,672 7,650 0 Köy sayısı 75 21 56 72 35 9 121 40 14 Yeni kovan sayısı 17.000 2.200 5.000 14.2 3.000 750 21.000 3.850 3.000 Eski kovan 0 0 0 250 0 0 0 0 0 Toplam kovan 17.000 2.200 5.000 14.45 3.000 750 21.000 3.850 3.000 2011 Bal Balmumu üretimi üretimi (ton) (ton) 306,000 15,000 40,000 0 100,000 5,500 223,000 11,000 30,000 1,500 15,000 0 462,000 22,000 84,000 0 45,000 0 Köy sayısı 70 26 30 65 37 9 45 49 11 Yeni kovan sayısı 13.600 4.901 5.500 13.000 3.680 3.700 23.000 6.120 2.300 Eski kovan 0 0 0 205 0 40 0 0 0 Toplam kovan 13.600 4.901 5.500 13.205 3.680 3.740 23.000 6.120 2.300 Bal Balmumu üretimi üretimi (ton) (ton) 240,000 13,250 120,000 2,200 120,000 4,500 150,000 10,500 55,200 2,760 65,000 0,650 300,000 14,000 118,000 0,350 45,500 3,250 Not; Araştırma içinde geçen bütün sayısal rakamlar, TÜİK’ten alınmıştır. Erişim: www.tuik.gov.tr/ erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 45 Di¤er ‹llerdeki Derneklerimiz Erzincan’›n Antalya’daki Sesi Erzincanl›lar Yard›mlaflma Derne¤i Av. Namık NAS Başkan D erneğimizin amacı: Üyelerimiz ve hemşerilerimizi zaman zaman bir araya getirmek suretiyle maddi ve manevi yönden birlik ve beraberlik tesis etmek. Erzincan”ın düşman işgalinden kurtuluş günü de dâhil olmak üzere yapılacak etkinliklerde bir araya gelmek, toplantı, panel, seminer, konferans, eğlence vb.lerini düzenlemek. Milli ve manevi değerlerimize, örf, adet, gelenek ve göreneklerimize uygun çalışmalar yapmak. Hemşehrilerimizin sevinçli ve üzüntülü günlerinde yanında olmak, Erzincan’ın kendisine has folklor ve kültür değerlerini korumak, yaymak ve yaşatmak, gelecek nesillere aktarmak. Bu gaye ile gençlerimize bu kültür değerlerimizi sevdirmek ve öğretmek için çalışmalar yapmak. Yazılı ve görsel medyada Erzincan ve değerlerini tanıtmak, bu konuda dergi, broşür, kitap vb. yayınlar yapmak. İhtiyaç sahibi öğrencilerimize katkıda bulunmak amacımızdır. Bu ve benzeri gaye ve düşünceler içinde olan, Antalya ve dışındaki hemşehri derneklerimiz ile görüş ve düşünce alışverişlerinde bulunmak, dostluk ve samimiyetleri artırmak, birlikte yapılabilecek faaliyetleri yürütmek. FAALİYETLERİMİZ Daha önceki yönetim zamanında alınan karar gereğince derneğimizde her ayın ilk Cuma günü akşamı salonumuzda bir etkinlik düzen- 46 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 (Ayakta soldan) Lütfü Güney (Bşk.Yrd.), Asım Altınova (Muh.), Mustafa Taş (Sek.), Namık Nas (Bşk.) lenmektedir. Bunlar bazen Erzincan Geceleri şeklinde olmakta, bazen de zamanın anlamına uygun bir konu, konuşmacı tarafından anlatılmaktadır. Bizlerde yeni yönetim olarak; 07.12.2012 Tarihinde dernek salonumuzda “ERZİNCAN TÜRKÜLERİ GECESİ” düzenlemiş, üyelerimiz arasında hasret giderilmiştir. 13 Ocak 2013 Pazar günü, Antalya’mızın güzide bir restauranttında düzenlediğimiz kahvaltıda hemşehrilerimizi bir araya getirdik. Kahvaltı sonrası sanatçımız Seyfettin Divarcı”nın söylediği Erzincan Türkülerine hep birlikte eşlik edilmiştir. Derneğimizin Hanım Kolları sayın Yüksel AKBAŞ başkanlığında 21 Ocak 2013 tarihinde Dernek salonumuzda hanımların katılımı ile “Yöresel Ürünlerimizin Sergileneceği “HERFENE GÜNÜ” düzenlenmiştir. 22 Şubat 2013 Cuma günü akşam Antalya DEDEMAN OTELDE 13 Şubat Erzincan”ın Kurtuluş Günü Münasebetiyle “SILA GECESİ” düzenlenmiştir. 13 – 14- 15 Mart 2013 günü Antalya ÖZDİLEK Alışveriş Merkezinde ve yine 16 - 20 Mart tarihleri arasında Antalya “PLAZA 2000” Alışveriş Merkezinde, deprem nedeniyle bilgilendirme amaçlı “DEPREM SERGİSİ” düzenlenecektir. Nisan ayı içerisinde derneğimizin Hanımlar Kolu, hanımlara yönelik olarak bir etkinlik düzenleyeceklerdir. Mayıs ayı son haftasında her yıl olduğu gibi yine hemşehrilerimiz ile birlikte Antalya Düzlerçamı”nda “PİKNİK”te buluşacağız. Şimdilik ilk etapta programımızda olan çalışmaları sizinle paylaşmak istedim. Bir önceki yıl içinde yapılan dernek faaliyetlerimizi de bilgi babından ana başlıklarla sizlere sunmanın faydalı olacağını düşünmekteyim. 1) Sıla Geceleri 2) Piknik 3) Futbol Turnuvası 4) Hemşehri Dernekleri Festivali 5) Kültürel Çalışmalarımız 6) Kadınlar Kolu Faaliyetlerimiz 7) Türk Halk Müziği Korosu “SILA GECELERİ”mizde ve benzer gecelerde hasret gidermek, Erzincan Türkülerini geleceğe taşımak için derneğimiz üyeleri arasında “Türk Halk Müziği Korosu” oluşturduk. İlk Konserleri- ni de bu sene RAMADA OTELDE yaptığımız Sıla Gecesinde vermiş oldular. Şefliğini Yaşar Orhan Genç”in yaptığı Koroda, Aydın G. Çil, Adnan Bingöl, Ahmet Akbaş, Cevat Saygı, Mustafa İlhan, Namık Nas, Nedim Öztekin, Şefik Toprak, Tahsin Demir, Ümit Bingöl bulunmaktadır. Derneğimiz Türk Halk Müziği Korosu Antalya”daki hemşehrilerimizin Erzincan”a daha rahat gidip-gelebilmeleri için Antalya – Erzincan - Antalya direk uçak seferleri konulması için imza kampanyası düzenlenmiş konu Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı hemşehrimiz Sayın Binali Yıldırım beyle görüşülmüş, hemşehrilerimizin istekleri anlatılmış, ve toplamış olduğumuz imzalar bizzat elden kendisine verilmiştir. Bilgilerinize saygı ile sunar çalışmalarınızda başarılar dileriz. Not: Dergi çıkarmak, maddi güçlükler yanında yazı bulmakta güçlük çekildiği için bunu federasyon olarak yerine getirmeye çalışmanızın, Erzincanlılar adına büyük bir hizmet olduğunu söylemek istiyoruz. Gayretinize ve emeğinize sağlık. Türk Halk Müziği Korosu erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 47 Di¤er ‹llerdeki Derneklerimiz R ‹ZM‹ Erzincanl›lar Dayan›flma ve Kültür Derne¤i Yönetim Kurulu; Başkan Aydın Özarman, Başkan Yardımcısı Mustafa Fırat, Zeki Naykır, Sami Işık, Mustafa Bayındır, Ali Alan, Ali Güzel, Rüstünaz Özdemir, Turan Avcıoğlu, Erol Sevil, Yusuf Başgöl, Yaşettin Demirbaş, Ertuğrul Kılıç, Niyazi Polat, Kemal Bayraktar R ‹ZM‹ Erzincan Üzümlüler Derne¤i Yönetim Kurulu; Başkan Muhammet Demirbaş, Başkan Yardımcısı Enver Canbaba, Sinan Yeniçeri, Levent Canbaba, Yusuf Başgöl 48 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 Di¤er ‹llerdeki Derneklerimiz ‹ZM‹R Ça¤dafl Erzincanl›lar E¤itim Kültür Yard›mlaflma ve Dayan›flma Derne¤i 2009 yılında İzmir Narlıdere’de kuruldu. Yönetim Kurulu; Başkan Cemal Öz, Başkan Yardımcısı Ali Ekber Aslan, Sayman Ali Doğan, Sekreter Kazım Çimen, Üyeler Zeynep Özdemir, Zeynal Ulutaş, Kadir Cömert, Ebuzer Özel, Gökhan Bal Ankara’da Refahiye Kültür ve E¤itim Derne¤i Kuruldu A nkara'da yaşayan Refahiye'lileri bir araya getirmek amacıyla Refahiye Kültür ve Eğitim Derneği kurularak çalışmalarına başlamıştır. Dernek Başkanı Ayhan Paslı kuruluş amaçlarını açıklarken şunları söyledi: Yıllardır değerli hemşerilerimizin ortak bir platformda buluşmak isteğinde oldukları hepimiz tarafından bilinmekte ve bu konuya duyulan ihtiyaç muhtelif platformlarda ifade edilmekteydi. bu konuda hemşerilerimize tarafından sınırlı sayılarda da olsa bazı köy dernekleri kurulmuş, gösterilen iyi niyete rağmen Refahiye'lilere ulaşmakta maalesef yeterince başarılı olunamamıştır. Ankara'da yaşayan hemşerilerimize arasında yeterli iletişim olmaması nedeni ile bir birbirimizi maalesef yeterince tanıyamadık. İhtiyaç duyduğumuz anlarda bir birimizin yanında olamadık. Önemli günlerimizi, mutluluklarımızı, heyecanlarımızı, üzüntülerimizi yeterince paylaşamadık. Bundan sonraki adımımız kendini Refahiyeli hisseden bir araya getirmek olacaktır. Bu konuda; başta cinsiyet olmak üzere, köy, mahalle, meslek, statü, makam, mevkii, inanç, siyasi görüş, unvan gibi hiçbir ayrım gözetilmeyecektir. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 49 Federasyon Faaliyetleri İstanbul Milletvekili CELAL DİNÇER Federasyonumuzu ziyaret etti Hemşerimiz İstanbul Milletvekili Celal Dinçer federasyonumuzu ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldı. Erzincan ve Erzincanlı sevgisini ifade eden Dinçer, hemşerilerimiz için yürütülecek faaliyetlere destek vereceklerini ifade etti. Yönetim Kurulu’nun DHMİ Genel Müdürü ORHAN BİRDAL’a Ziyareti E rzincan Dernekleri Federasyonu DHMİ Genel Müdürü Orhan Birdal'ı makamında ziyaret etti. Federasyon Başkanı Selahattin Ayvaz ile Ankara’da bulunan derneklerin başkanlarını kabul eden Birdal, Erzincanlıların gurbette birlik ve beraberlik içerisinde olması temennisinde bulundu. Erzincan Dernekleri Federasyonu olarak yeni bir yapılanma içerisine girdiklerini ifade eden Federasyon Başkanı Selahattin Ayvaz, federasyonun çalışmaları hakkında Genel Müdür Birdal’a açıklamalarda bulundu. Başkan Ayvaz, “Federasyon olarak Ankara’da çeşitli kademelerde görev yapan hemşehrilerimizi de ziyaret etmeyi amaçladık. İlk olarak sizi ziyaret ediyoruz. Erzincan’da ki 50 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 başarılı çalışmalarınızın ardından DHMİ Genel Müdürü olarak görev yaptığınız kurumunuzda da başarılarınızı sürdürüyorsunuz. Sizi tebrik ediyoruz ve başarılarınızın devamını diliyoruz” dedi. DHMİ Genel Müdürü Orhan Birdal’da, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Erzincan’lıların gurbette de birlik ve beraberlik içerisinde olmasının önemine değinen Birdal, “Derneklerin hemşehrilerimizi buluşturmada ki önemi çok büyüktür. Yapmış olduğunuz çalışmalardan dolayı sizleri tebrik ediyorum. Aynı toprakların evladı olarak birlik ve beraberliğimizi sürdürmeliyiz” dedi. Federasyon Faaliyetleri ERDEF Yönetim Kurulu DDY Genel Müdürü Süleyman KARAMAN’ı Ziyaret Etti Karaman: Erzincan - Ankara 3.5 Saat Olacak M erkezi Ankara’da bulunan Erzincan Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu, Devlet Demir Yolları Genel Müdürü Süleyman Karaman’ı ziyaret ederek faaliyetlerini anlattı. Genel Müdür Karaman’da DDY’nın projeleri ve Erzincan’a dönük yatırımlar hakkında bilgi vererek “Erzincan- Ankara 3.5 saat olacak” dedi. DDY Yönetim Kurulu üyesi Nedim Küçüker’de, Erzincanlı gençlere önem verilmesine istedi. Toplantıda ERDEF Hanım Komisyonu Başkanı Meliha Sevilir, Gençlik Komisyonu Başkanı Tevhit Ulusoy, Ahmet Paçacı ve Murat Erdem söz alarak çalışmalar hakkında bilgi verdiler. Karg›n Derne¤i Yönetim Kurulu ERDEF’i Ziyaret Etti A nkara'da çalışmalarını sürdüren Kargın Derneği, Erzincan Dernekleri Federasyonu'nu ziyaret etti. Kurucu Başkan Hulusi Güneş, yeni Başkan Murat Erdem ve yönetim kurulu üyelerinin yaptığı ziyaret sırasında federasyona üye olma konusu da konuşuldu. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 51 Federasyon Faaliyetleri Erzincanl› Sosyal Gruplarla Dayan›flma Erzincan Lisesi mezunlar› ERDEF’te bulufltu E rzincan Dernekleri Federasyonu “Sosyal Gruplarla Dayanışma” projesi kapsamında toplantılarını sürdürüyor. Bu hafta Erzincan Lisesinden farklı dönemlerde mezun olan hemşerilerimiz, 8 Aralık cumartesi günü Ankara’da Federasyon merkezinde buluşarak hasret giderdiler. Erzincan Dernekleri Federasyonu tarafından organize edilen ve hemşerilerimizi bir araya getirmeyi amaçlayan toplantılardan biri de Cumartesi günü gerçekleştirildi. Toplantıya katılan hemşerilerimiz, Erzincanlıların kurdukları derneklerin birlikte ve dayanışma içinde hareket etmesi gerektiğini belirterek, Erzincan’daki gelişmelerin daha dikkatle takip edilmesini istediler. 52 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 Federasyon Başkanı Selahattin Ayvaz yaptığı konuşmada yeni bir çalışma dönemine girdiklerini, Türkiye’nin neresinde olursa olsun hemşerilerimizle iletişim ve ilişki kurmaya çalıştıklarını belirterek “Hedeflediğimiz gibi Erzincanlının bulunduğu her ile ulaşmaya çalışıyoruz. İlişkilerimizi geliştirmeye gayret gösteriyoruz. Zonguldak, Bodrum, İzmir, Antalya, Bursa, İstanbul ve Mersin’de ki derneklerimizle dayanışma içinde olmaya çalışıyoruz. İleriki yıllarda Erzincan ile ilgili konularda birlikte hareket etmeyi amaçlamaktayız” dedi. Daha sonra Fehmi Aydın tarafından söylenen Erzincan türküleri katılımcıları duygulandırdı. Federasyon Faaliyetleri Erzincan Dernekleri Federasyonu Ankara’da okuyan Erzincanl› Üniversite Gençli¤ini biraraya getirdi A nkara’nın değişik üniversitelerinde okuyan Erzincanlı öğrenciler tanışmak amacıyla 9 Aralık Pazar günü ERDEF’te buluştu. Önümüzdeki dönemde birlikte neler yapılacağının kararlaştırıldığı toplantıda, Federasyon Başkanı Selahattin Ayvaz öğrencilere her konuda yardımcı olmaya çalışacaklarını söyledi. Erzincan Dernekleri Federasyonu’nun yürüttüğü “Sosyal Gruplarla Dayanışma” toplantıları çerçevesinde Pazar günü de Üniversite öğrencileri ile bir toplantı düzenlendi. Gazi, Ankara, ÖDTÜ ve Hacettepe Üniversitesinde okuyan çok sayıda öğrencinin katıldığı toplantıda Erzincan’dan getirilen“kete” yenildi. Toplantıda öğrencilere Federasyonun yaptığı faaliyetleri anlatan Başkan Selahattin Ayvaz, Erzincan’ın sılada ve gurbette yaşayan hemşerileri- miz için çok önemli olduğunu, bu nedenle her türlü gayreti göstererek yararlı olmaya çalıştıklarını belirterek “ Sizlerde bir müddet sonra ailenizin ve şehrimizin taşıdığı önemi daha iyi anlayacak ve bir şeyler yapabilmenin heyecanını taşıyacaksınız” dedi. Üniversite öğrencileri adına söz alan gençler de bazı konularda kurslar açılmasının yararlı olacağını dile getirerek birlikteliğin devam etmesini bunun için öğrenci komitesi kurulmasını istediler. Teyfik Can Ulusoy, Ömer Faruk Doğan, Egemen Aldoğan, Uğur Uygun ve Yunus Emre Yılmaz’dan oluşan bir heyet kurularak çalışmaların Federasyonla koordineli olarak yürütülmesi kararlaştırıldı. Toplantı, önümüzdeki günlerde kişisel gelişim konusunda bir konferans düzenlenmesinin yararlı olacağı düşüncesi ile sona erdi. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 53 Federasyon Faaliyetleri Ciminliler bir araya geldi Ankara’da Üzümlü Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Kuruldu A nkara’da yaşayan Üzümlülü hemşerilerimiz uzun yıllar sonra 22 Aralık cumartesi günü bir araya geldi. Erzincan Dernekleri Federasyonu toplantı salonunda buluşan grup Ankara’da “Üzümlü Kültür ve Dayanışma Derneği” kurma kararı aldı. Erzincan Dernekleri Federasyonu’nun “Sosyal Gruplarla Dayanışma” toplantısının bu haftaki konuğu Üzümlülüler (Ciminliler) oldu. Devlet kademelerinde çalışanlar, bürokrat, memur ve esnafın buluştuğu toplantıya eski belediye başkanları Yusuf Yeşilbağ ve Ensari Sürücü de katıldı. Yıllar önce terzi dükkânı Ankara’da ki Üzümlülülerin buluşma yeri olan İhsan Yıl- 54 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 maz’ın anılarını anlatarak başlayan sohbet, Federasyon Başkanı Selahattin Ayvaz’ın gerçekleştirilen ve planlanan faaliyetlerle ilgili bilgi vermesiyle devam etti. Ayvaz konuşmasında “bir araya gelmek başlangıçtır, bir arada kalmak ilerlemedir. Birlikte çalışmak başarıdır. Eğer ülkemiz, ilimiz ve ilçemiz adına iyi bir şey yapmak istiyorsak mutlaka birlikte çalışmak zorundayız” dedi. Toplantıya katılanların ortak kararı doğrultusunda Üzümlü Kültür ve Dayanışma Derneği kuruldu. Mehmet Ali Yeniçeri başkanlığında kurulan derneğin Yönetim Kurulu üyeleri İhsan Yılmaz, Ahmet Turan, Mehmet Demirdöğen, Hatice Üstünel (Kağan), Yavuz Canbaba, İsmail Yılmaz. Federasyon Faaliyetleri Ankara’daki ‹liçliler Buluflmas› E rzincan Dernekleri Federasyonu 23 Aralık Pazar günü Ankara’da yaşayan İliçlilere ev sahipliği yaptı. İliç’in Bağlıca, Turgutlu, Altıntaş ve Sarıkonak köyünden gelerek Ankara’ya yerleşen hemşerilerimizin ortak sorunu köylere daha iyi hizmet götürülmesi olarak belirtildi. Toplantıya katılan İliçliler, Bahar ve yaz aylarında köylerine gittiklerini, bazı köylerin yol ve su sorunu yaşadığını belirterek, “ bu sorunlar giderilirse daha çok hemşerimiz ilçemize giderek uzun süre kalabilir” dediler. Federasyon Başkanı Selahattin Ayvaz İliçlilere yaptığı konuşmada Sivil Toplum Kuruluşlarının önemini anlatarak, “Federasyonumuz hem insanımızın yaşadığı bölge, hem de Erzincan’ın sorunlarını takip etmektedir. Bizler ne kadar birlik ve beraberlik içinde hareket edersek sorunların çözümü de o kadar kolay olur. Köylerle ilgili çalışmalar İl Özel İdaresi tarafından yürütülmektedir. Önceki toplantılarda dile getirilen benzer sorunlar milletvekillerimizin takibi sonucu çözülmüştür” dedi. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 55 Federasyon Faaliyetleri Ankara’da yaflayan Erzincanl› Han›mlar ata¤a geçti Art›k Erzincan ‹çin Biz de Çal›fl›yoruz 15 Aralık Cumartesi günü Erzincan Dernekleri Federasyonu Kadın Komisyonu, ERDEF’te hanımlar tanışma toplantısı düzenledi. İlk toplantıda bir araya gelen hanımlar bundan sonra yapacakları faaliyetleri planlayarak bir çalışma programı oluşturdu. Toplantıda ayrıca, Erzincan insanının uyumlu, dürüst, adil olduğunu, girdikleri her toplumda kendilerini kabul ettirdiklerini, başkaları tarafından beğenildiklerini dile getiren katılımcılar, “bunlar güzel hasletler. Ancak her şeyin fazlası zararlı olmaktadır. Artık sorunlarımızı sessizce karşılamayacağız. Birlik olacağız, beraber olacağız. Sorunlarımızın çözülmesi için birlikte gayret edeceğiz” dediler. Geleneksel hale gelen Ankara’daki Erzincanlı hanımlar buluşmasını ikincisi 12 Ocak cumartesi günü gerçekleşti. Federasyonu ziyarete gelen İstanbul Milletvekili hemşerimiz Celal Dinçer ve eşi, bu toplantıya kısa süre katılarak bayanlarla sohbet etti. 56 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 Federasyon Faaliyetleri Ankara’da yaflayan Erzincan Merkezden hemflehrilerimiz ERDEF’te Bulufltu E 30 Aralık Pazar günü gerçekleştirilen buluşmaya çok sayıda Erzincan’lı katıldı. Katılımcılara Erzincan usulü keşkek ikram edilen toplantıda Federasyon Başkanı Selahattin Ayvaz kısa bir konuşma yaptı. Federasyonun amacı ve çalışmaları hakkında bilgi veren Ayvaz şunları söyledi: ve vakıflarımızda hizmet etmeyi sürdürüyor. Federasyon olarak hangi ilde olursa olsun hemşeri derneklerimizle işbirliği içinde hizmet kalitesini artırmaya gayret ediyoruz. Hemşerilerimizin kurduğu hiçbir dernek diğer derneklerin rakibi değildir. Hizmet konuları ve hizmet alanları farklı olsa da amaç öncelikle üyelerimize ve Erzincanlıya yararlı çalışmalar yapmaktır. Federasyon olarak daha etkin çalışma yürütmek amacıyla Erzincanlı milletvekillerimizle, bürokratlarımızla temas içindeyiz. Burada gösterdikleri ilgiden dolayı hepsine teşekkür ediyorum. “Ankara’da şu anda Erzincanlıların kurduğu 16 dernek, iki de vakıf var. Bu derneklerden 10 tanesi bir araya gelerek Erzincan Dernekleri Federasyonu’nun kurdu. Diğer dernek Katılımcılardan Servet Yücel ve Kemal Yörük, hemşerilerimizin birlik ve dayanışma içinde hareket etmesi gerektiğini belirterek derneklere üye olunmasını istediler. rzincan Dernekleri Federasyonu Ankara’da yaşayan hemşerilerimizi gruplar halinde buluşturmaya devam ediyor. Federasyonun bu haftaki konukları Merkez ve yakın köylerden Ankara’ya taşınan hemşerilerimiz oldu. erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 57 Federasyon Faaliyetleri Kahvaltıya katılan milletvekili Sabahattin Karakelle, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Talat Aydın, Vali Ahmet Kara, Federasyon Başkanı Selahattin Ayvaz. Ankara’da Erzincanl›lar Kahvalt›da bir araya geldi E rzincan Dernekleri Federasyonu’nun Altın şiş Restoran’da düzenlediği “Erzincanlılar Buluşması” konulu kahvaltıda 270 hemşerimiz hasret giderdi. Son dönemlerde değişik sosyal grupları bir araya getirme çalışmalarına ağırlık veren Federasyon, Bu kez daha geniş bir hemşeri kesimini kahvaltıda buluşturdu. Saat 10’da başlayan program 14’e kadar sürdü. Kahvaltıya, Erzincan Milletvekili Sebahattin Karakelle, Merkez Valisi Ahmet Kara, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Talat Aydın, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürü İsmail Yücel, Emekli Vali Özdemir Hanoğlu, Eski Milletveki- li Prof.Dr. Abdurrahman Küçük ve çok sayıda üst derece bürokrat katıldı. Toplantıda hemşerilerin birbirleri ile sohbet etmeleri için konuşma ve müzik yapılmadı. Kahvaltıda gazetecilere bilgi veren Federasyon Başkanı Selahattin Ayvaz şu açıklamayı yaptı: “Erzincanlılar olarak, burada buluşanlar olarak biz büyük bir aileyiz. Birbirini seven, birbirine gönülden bağlı bir aile… Buradaki buluşmamızda hemşerilerimizin gözlerinde bu yakınlığı, bu samimiyeti, aynı ailenin fertleri arasındaki sıcaklığı görmekten büyük mutluluk duyuyorum. Erzincanlı birbirine tutkundur. Özellikle gurbette bu tutkunluk, bu yakınlık açıkça görünür. Ülkemizin dört yanına dağılmış 900 bin civa- 58 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 rındaki Erzincanlının kurmuş olduğu dernekler, hemşerilerimizin birbirine bağlılığının önemli bir göstergesidir. Erzincanlı, gurbette birlik ve beraberliğini sürdürmek amacıyla çok sayıda dernek kurmuştur. Sadece İstanbul’da 271 derneğimiz var. Erzincan hariç gurbette kurulan dernek sayısı ise 295’tir. Ankara’da hemşerilerimiz tarafından kurulan 16 dernek, 2 vakıf faaliyette bulunuyor. Bugün buradaki buluşmamıza benzer pek çok etkinlik bütün yurt sathındaki hemşeri derneklerimizce sürdürülüyor. Erzincanlının kendi inisiyatifi ile kendi sorunlarına sahip çıkmak amacıyla kurduğu dernekler sözlerimizin başında ifade ettiğimiz büyük Erzincan ailesine hizmet ediyor. Erzincan derneklerinin hiçbiri bir diğerine rakip değildir. Onlar büyük ailemizin farklı ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Birbirlerinin eksiklerini tamamlıyorlar. Erzincan Dernekleri Federasyonu olarak biz, bu geniş yapılanma içinde ne yapmaya çalışıyoruz? Federasyon olarak bizim öncelikli amacımız, derneklerimiz arasında, hemşerilerimiz arasında iletişim sağlamaktır. İşbirliğini geliştirmektir. Dayanışmayı artırmaktır. Dokuz kişinin bir araya gelmekte zorlandığı günümüzde, dokuz dernek bir çatı altında toplanarak Federasyonu kurmuşlardır. Altı yılda önemli gördüğümüz çalışmalar gerçekleştirildi. Üç aydır yürüttüğümüz” Sosyal Guruplarla Dayanışma” projemizle; Ankara’da yaşayan, uzun zamandır görüşemeyen, ortak anıları olan hemşerilerimizi bir araya getirmeyi başardık. Hanımlar Komisyonumuz hanımefendileri, Gençlik komisyonumuz, Üniversite öğrencilerimizi buluşturdu. Şimdi diğer illerimizde faaliyet yürüten derneklerle ilişkileri geliştirmeye çalışıyoruz. İstanbul, İzmir, Antalya, Zonguldak, Bursa, Mersin ve Bodrum’daki derneklerle işbirliğimizi artırıyo- ruz. Federasyonumuza üye olsun veya olmasın önemli olan husus istişare ederek birlikte çalışmaktır. Yayınlamakta olduğumuz ERDEF dergimiz bu işbirliğinin sürdürüleceği platformu oluşturacaktır. Tüm gayretlerimizin kaynağı Erzincan’a ve Erzincanlıya olan kuvvetli bağlardır. Erzincan’ın birlik ve beraberlik içinde gelişmesini, Erzincanlının gurbette mutlu olmasını istiyoruz. Bu amaçla Federasyon olarak biz siyaset yapmayacağız, ticaret yapmayacağız ama hem siyasetçilerimize, hem de iş adamlarımıza destek verme gayreti içinde olacağız. Erzincan’a hizmette emeği geçen herkese, Bugün bu çalışmaları yürüten Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanımız Binali Yıldırım’a, Milletvekillerimiz Sebahattin Karakelle ve Muharrem Işık’a ve Bürokratlarımıza teşekkür ediyorum. Buraya gelerek bizlere destek veren hemşerilerimize teşekkür ediyorum” erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 59 Federasyon Faaliyetleri ERDEF’in ‹stanbul Ziyaretleri ve KEMAV’›n 10. Kurulufl Y›ldönümü İ stanbul Beylikdüzü’nde 24 Ocak 2013 tarihinde düzenlenen Emitt Turizm Fuarı açılış törenine, Erzincan, Kemaliye ve Kemah’ın stant açması münasebetiyle ERDEF Yönetim Kurulu’nu temsilen bir grup katılarak hemşerilerimize destek oldu. Ayrıca KEMAV’ın (Kemaliye Vakfı) 10. Kuruluş yıldönümünü kutlamalarına da iştirak edildi. Fuarda yer alan Erzincan, kemaliye ve Kemah stantında ziyaretçilere tulum peyniri, tandır ekmeği, maden suyu ve diğer yerel ürünler ikram edilirken, Kemaliye stantında 60 | erdef | Mart 2013 | Say›: 7 halk oyunları gösterisi yapıldı. Katılımcıların ilgisini çeken stantlarda Belediye Başkanı Yüksel Çakır, KEMAV Başkanı İsmail Yücel Kemah Belediye Başkanı Hüsamettin Şanal ziyaretçilerle yakından ilgilendi. Aynı gün akşam KEMAV’ın 10. Kuruluş Yıldönümünü kutlamak amacıyla fuar içindeki yemekli bir toplantı düzenlendi. Toplantıya Ulaştırma eski Bakanı ve KEMAV Onursal Başkanı Hasan Basri Aktan Erzincan Valisi Selman Yenigün, Belediye Başkanı Yüksel Çakır, Kemaliye Kaymakamı Fatih Kaya, Kemaliye Belediye Başkanı Mustafa Haznedar, ERSİAD Başkanı Gülbey Sezgin, Başkan Vekili Mehmet Koçyiğit, EKEV Başkanı Sadık Ağca, ERDEF Başkanı Selahattin Ayvaz, TUYAP Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Ünal yanında çok sayıda Kemaliyeli katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan KEMAV Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Yücel, Vakfın gerçekleştirdiği çalışmaları anlatarak, Kemaliye’nin son yıllarda doğa sporları ile Türkiye gündemine geldiğini, bu potansiyelin Erzincan’ın il olarak taşıdığı diğer turizm kapasitesiyle birleştirilerek daha olumlu sonuç alınacağını belirterek “Erzincan son yıllarda hızla gelişiyor, ekonomiden, ticarete, sanayiye Erzincan büyüyor. Tüm bu gelişmeler için Ba- Toplantıda, Kemaliyeliler Vakfı (KEMAV) Başkanı İsmail Yücel, 10 yıldır gerçekleştirilen faaliyetleri anlattı. kanımız Sayın Binali Yıldırım’a, Sayın Valimize, Belediye Başkanlarımıza çok teşekkür ederiz. Kemaliye artık Erzincan’ın en yakın ilçesidir” dedi. Tüm çalışmalarda Erzincan’daki kamu veya özel kurum ve kuruluşlarla yakın işbirliği içinde çalışmaları yürüttüklerini anlatan İsmail Yücel, bu işbirliğinin sivil toplum örgütlerince de yapılmasını istedi. bir noktaya geldi. Daha açılmadan yurt dışından büyük rağbet görüyor. Bununla beraber Kemaliye de turizm açısından daha da güçlenecek. Çünkü Kemaliye, Erzincan’ın parçası” dedi. Erzincan Belediye Başkanı Yüksel Çakır toplantıda yaptığı konuşmada Erzincan’daki gelişmeleri anlatarak, gurbette yaşayan hemşerilerimizin buna benzer faaliyetlerinin yararlı olduğunu belirtti. Erzincan Valisi Selman Yenigün konuşmasında, Kemaliye’nin her geçen gün daha da gelişerek ileriye gittiğini belirterek; “Kemaliye turizm alanında her geçen gün daha da ileriye gidiyor. Kemaliye artık Erzincan ile anılıyor. Erzincan, Ergan Dağı Kış Sporları ve Doğa Turizmi Merkezi sayesinde turizmle anılacak erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 61 TEfiEKKÜR Erzincan’daki geliflmeleri gurbetteki hemflerilerimize, gurbette kurulan derneklerimizin faaliyetlerini s›laya duyurmakta gösterdi¤iniz ilgiden dolay›, fedakârl›kla çal›flmalar›n› sürdüren Medya kurulufllar›na, bu kurulufllar›n sahip ve mensuplar›na Teflekkür ediyoruz. ERZ‹NCAN DERNEKLER‹ FEDERASYONU YÖNET‹M KURULU ERZİNCAN GAZETE, TELEVİZYON VE RADYO LİSTESİ Gazete Adı Sahibi Telefon Web Sitesi Doğu Gazetesi (Günlük) Erzincan Net Gazetesi (Günlük) Gündem 24 (Günlük) Habercan Gazetesi (Günlük) Kazankaya Gazetesi (Günlük) Özsöz Gazatesi (Günlük) Taraf 24 Gazetesi (Günlük) Yeni Erzincan Gazetesi (Günlük) Erzincan Olay Gazetesi (Haftalık) Hür Erzincan Gazetesi (Haftalık) 13 Şubat Gazetesi(Aylık) H.ibrahim ÖZDEMİR Suhabi OKUMUŞ Ahmet TANOĞLU Ahmet YOLCU Mustafa ÖZSOY Kazım Erdem ÖZSOY Şükrü OKUMUŞ M.Beşir BUYRUK Hayrettin YILDIRIM Burak ÖZMEN Yunus ÇILDIR 0 446 224 24 25 0 446 226 01 77 0 446 224 30 58 0 446 224 11 14 0 446 223 78 28 0 446 224 11 04 0 446 214 71 81 0 446 224 00 24 0 446 223 00 02 0 446 224 34 98 0 446 224 26 80 www.dogugazetesi.com www.erzincan.net www.gundem24gazetesi.com www.habercan.com www.kazankayagazetesi.com www.ozsozgazetesi.com www.yenierzincan.com İSTANBULDA YAYINLANAN GAZETELER Can Erzincan Gazetesi (Haftalık) Dutağacı Gazetesi (Aylık) Erzincan Gazetesi (Aylık) Erzincan Postası Gazetesi (Aylık) Erzincan Barış Gazetesi (Aylık) Özden Gazetesi (Haftalık) Recep AKTAŞ Tahir SEHLİKOĞLU Tamer KARA M.Ayhan KARA Osman KÖSE Üzeyir BİLGİÇ 0 212 210 78 80 www.canerzincangazetesi.com 0 212 493 24 67 0 212 210 13 59 www.erzincangazetesi.com.tr 0 216 470 44 70 0 212 493 24 67 0 212 518 23 97 www.ozdengazetesi.com.tr Şükrü OKUMUŞ-Şükrü KÖSEM Ahmet TANOĞLU 0 446 224 01 91 www.cantvhaber.com 0 446 224 30 57 www.erzincan.tv Ecevit ÇELİK Erdal ALBAYRAK Birol DAĞ Uğur KARATEPE Suat ABDULHAKİMOĞULLARI Uğur KARATEPE 0 446 223 76 23 0 446 214 95 72 0 446 223 35 52 0 446 223 40 38 0 446 212 19 44 0 446 223 84 00 ERZİNCAN TELEVİZYONLARI CAN TV ERT ERZİNCAN RADYOLARI DOST RADYO ERZİNCAN FM RADYO 2000 RADYO TEK FM Radyo Can İNCİ TEK FM www.radyodost.com.tr www.erzincanfm.com www.2000radyo.com www.radyotek97.com www.radyocan.com.tr www.incitek.com erdef | Mart 2013 | Say›: 7 | 63