Elektrik Tehlikeleri - İş Makinaları Mühendisleri Birliği
Transkript
Elektrik Tehlikeleri - İş Makinaları Mühendisleri Birliği
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERGİSİ İş Makinaları Mühendisleri Birliği Derneği yayın organıdır. Üç ayda bir yayınlanır. ISSN 1306-6943 2014 Kasım Sayı: 48 Duran KARAÇAY Bayramali KÖSA www.ismakinaları.org.tr e-posta: bilgi@ismakinalari.org.tr Grup-e-posta: ismakinalari@yahoogroups.com Grup e-posta üyelik adresi: ismakinalari-subscribe@yahoogroups.com Tasarım ve Baskı Bizim Grup Basımevi Mithatpaşa Cad. 62/11 Kızılay / ANKARA Tel: 0.312 418 18 03 - 0.312 418 10 89 Faks: 0.312 418 10 69 e-posta: bizimgrupajans@gmail.com www.bizimgrup.com.tr Performans Bilgilerinin Lastik Üzerine Yazılma Zorunluluğu Hava Emiş Kesme Valfleri Hava Motorlarında Düşük Devirlerde Yüksek Tork Elde Edilmesi 39 İş Sağlığı ve Güvenliği, Eğitim 48 Pabuçlar 52 58 Yazışma Adresi Uzayçağı Caddesi No: 62/7 Ostim / ANKARA Tel: 0.312 385 78 94 • Faks: 0.312 385 78 95 6 28 Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Duran KARAÇAY Mustafa SİLPAĞAR Bayramali KÖSA Murtaza BURGAZ Halil OLKAN Halide RASİM Selami ÇALIŞKAN Faik SOYLU Turgay KARGIN Tuğba DEMİRBAĞ Gülderen ÖÇMEN ÖNSÖZ 22 İMMB Adına Sahibi Yayın Komisyonu 4 Reklam İndeksi İş Sağlığı ve Güvenliğine ALPEM (Arka Kapak İçi Karşısı) Genel Bakış ANADOLU ELEKTRİK 57 ANADOLU FLYGT 15 Ex-Proof Valflerde Yenilikler, ANİŞMAK (Önsöz Karşısı) BP CASTROL Uygulama Alanları ve Seçim DAS OTOMOTİV (Ön Kapak İçi) Kriterleri EXXON MOBİL (Arka Kapak İçi) 95 GÜRİŞ45 60 Elektrik Tehlikeleri 66 Teknik Terimler Sözlüğü 70 HAKMAK59 HİDROMEK (İçindekiler Karşısı) IRENEC61 Grip Aşısı 76 Eğlence Zamanı 79 Etkinlikler, Sektör ve Üye Haberleri, Eğitimler İMMB EĞİTİM İLANI 91 İMMB HİDROLİK 81 İMMB OPR. İLANI 75 İNS MAKİNA 27 KALARA HİDROLİK 31 KASTAŞ09 KOMATEK69 KOMATSU11 ÖZBEKOĞLU33 ÖZÇELİKLER55 PETLAS17 Grafik Tasarım PİMMAKSAN25 Hasan ERKAN Burak ÖNEN PMS43 PROFİMAK74 SANDVIK (Ön Kapak İçi Karşısı) Yayının Türü: Yerel Basım Tarihi: 05 Aralık 2014 Bu dergi üyelerine ilgili kurum ve kuruluşlara ücretsiz olarak dağıtılır. Yayınlanan yazılardaki sorumluluk yazarlarına, ilanlardaki sorumluluk ilan veren kurum ve kişilere aittir. Yayınlanan yazılara ücret ödenmez. Yayınlanmayan yazılar geri iade edilmez. SEMIX39 TEKNO ASFALT 21 TEKNO VİNÇ 41 TETA37 TİTAN MAKİNA (Arka Kapak) Önsöz Önsöz Duran KARAÇAY İMMB Yönetim Kurulu Başkanı Değerli okurlar; Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün On Kasım 1938 de ölümünün üzerinden 76 yıl geçti, Ulus olarak saygıyla anıyoruz. O’nun gösterdiği Muasır Medeniyete ulaşmak için daha fazla birlik olup çalışmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Sanayi toplumundan teknoloji toplumuna geçen ülkelerin önümüzdeki yıllardaki hedefleri; Üretim teknolojilerinde ve üretilen ürünlerin neredeyse tamamında yaşadığımız çağın başında kullanıma başlanan Endüstriyel İnternet in kullanılmasıdır. Bu yeni döneme “Endüstriyel İnternet Çağı” denmesi doğru bir tanımlamadır. Endüstriyel İnterneti tanımlayanlar ; Akıllı makinaların, gelişmiş analitik araçların ve yaratıcı insanların biraraya gelmesiyle geleceği şekillendirecek akım. İnsan aklının ve makinaların optimumda birleşmesi olarak tanımlıyorlar. İş makinlarının bir kısmına bahsedilen tanımlamaya uygun teknolojiler girmiş ve kullanılmaktadır. Bura dan bu konuda bir endişemi paylaşmak istiyorum. Tahminlere göre “Endüstriyel İnternet Çağı” olarak adlandırılan bu dönem önümüzdeki yirmi yılın en önemli teknoloji ve iş alanı olacaktır. Benim endişem bir sürü iç çekişmelerden ve iki buçuk yılda bir değişen Milli Eğitim Bakanı ve Eğitim Öğretim politikası ile özellikle gençlerimizin önünde büyük bir fırsat olarak duran bu çağı yeterince değerlendiremiyor olmamız. Dünyanın 16 ıncı ya da 17 inci ekonomisi olan ekonomik büyüklüğümüzü daha ön sıralara çıkarmanın yolu bu çağın içinde gelişecek teknolojileri yaratmakta üretmekte ve ihraç etmekte ön sıraların İMMB Nedir? oyuncusu olmak. İMMB; İş makinaları konusunda uzmanlaşmış makina Bunu yapacak gençlik var ve onlara büyük güvencim ve mühendisleri tarafıdan 1998 yılı Ağustos ayında kuruldu. inancım var. Çocuklarımıza gençlerimize bu eğitim fırsatlarını Farklı sektörlerden (inşaat firmaları, maden firmalasunacak eğitim ve öğretim sistemi ile olanakları bu günden rı, iş makinası üreticileri, iş makinası temsilcileri ve serzaman kaybetmeden eş zamanlı olarak da sanayimizde bu visler) gelen profesyonellerin ortak amaçla toplandıteknolojileri üretecek ve kullanacak destekleri zaman kaybetğı bir dernektir. meden uygulamaya koymak büyük hayati önem taşımaktadır. İMMB’nin Amacı Nedir? İMMB’nin amacı; çoğunluğu ithal ürünler olan iş makinalarının tanınmasını, ulusal servetimiz olan bu üretim makinalarının iyi işletilmesini ve ekonomik ömürlerinin verimli bir şekilde sürdürülmesini sağlamaktır. Amacımız; verimliliği sağlayacak bilgi kaynaklarına en kısa sürede ulaşmak, bu kaynaklara ihtiyaç duyacak nitelikli insan potansiyelinin güç birliğini oluşturmaktır. Bu bilgilerin teknik alt kadrolara ulaştırılmasıyla da en yaygın şekilde paylaşımını sağlamaktır. İMMB; Üyelerine her yıl düzenli seminerler vermek suretiyle, üyelerinin bilgi düzeyinin yükseltilmesini sağlamaktadır. Bu seminerler aynı zamanda sektördeki insanların bir araya gelerek tanışmalarını sağlamaktadır ki bu da gelişimi ivmelendirmektedir. İMMB’nin internet ortamındaki grup mailinde üyeler ihtiyaçlarını gruba duyurmak suretiyle yardımlaşmayı sürdürmektedir. Derneğin her üç ayda yayınladığı İMMB dergisi ilgili kurumlar, şirketler ve bireylere ücretsiz olarak gönderilmektedir. Nüfusunun büyük kısmı 25 yaşın altında olan ülkemiz bu çağı kaçırırsa ekonomik refahımızı ön sıralara artırmamız ve Muasır Medeniyetlere ulaşma hedefimizi gerçekleştirmemiz yine başka bir zamana ertelenmiş olacaktır. Buradan olanca gücümle ülkemizde eğitime, öğretime, sanayiye, teknolojiye yön verenlere ve gençlere haykırıyorum dünyada gelişmiş ülkelerin yaşadığı Endüstri Devrimini eş zamanlı yaşayamadık geriden takip ettik İnternet Devrimini dünyanın gelişmiş ülkelerine yakın yaşadık. İşte şimdi hepimizin şahit olduğu yeni bir fırsat olan “Endüstriyel İnternet Devrimi” ürünlerini sanayimizde kullanma ve üretme zamanını kaçırmayalım. Dergimizin bu yılki son sayısında İMMB yönetim kurulu adına önümüzdeki 2015 yılında yukarıda bahsettiğimiz Endüstriyel İnternet için ülkemizde büyük yatırım ve çalışmaların yapıldığı yıl olması arzusuyla tüm okurlara, vatandaşlarımıza, tüm dünyamıza huzur ve barış dileriz. Saygılarımla Duran KARAÇAY İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ LASTİK Performans Bilgilerinin LASTİK ÜzerineYazılması Zorunluluğu Orhan GEREDELİOĞLU / Makine Yüksek Mühendisi Günümüzde yükün, daha çabuk ve güvenli bir şeklide istenilen yere gidebilmesi için yüksek standartlı Karayolları ve Otoyolları yapılmakta ve bu gelişmelere paralel olarak motorlu araç teknolojiside hızla gelişmektedir. Ülkemizde yaklaşık 2.250 km’si otoyol 23.300 km’si bölünmüş yol olmak üzere toplam 65.500 km’lik yol ağı mevcuttur. Bu yolların yaklaşık 17.000 km’sinin BSK (bitümlü sıcak karışım) olduğu bilinmektedir. Bölünmüş yolların toplam yol ağımızın % 35’ini oluşturmasına karşın yol ağımızda seyreden toplam trafiğin yaklaşık % 80’ine hizmet vermektedir. Yol standartlarındaki bu gelişmelere paralel olarak şehir içi, şehir dışı, bölünmüş yollar ve otoyollarda hız limitlerinin de artırıldığı görülmektedir. Daha hızlı taşıtların ve yüksek standartlı yolların yapılması trafik güvenliğinin sağlanmasını giderek zorlaştırmaktadır. Trafik güvenliğinin sağlanmasında şüphesiz en önemli unsur lastiklerimizdir. Çünkü aracın yol ile temasını sağlayan, bir başka deyişle bizi hayata bağlayan tek bağlantı parçası lastiklerimizdir. Sürüş esnasında lastiğin yol ile temasının kesilmesi durumunda araç kontrolden çıkarak kendi canımızın yanında trafikte seyreden diğer taşıtlarda bulunan kişilerinde can ve mal güvenliğini tehlikeye sokacaktır. Sürücüler, aracındaki lastiklerden maksimum performans ve ömür almak isterler. Lastikten maksimum performansı almanın temel kriteri ise uygun lastiği seçmekle 6 başlar. Bu nedenle lastik performansı ile ilgili bazı bilgilerin lastiğin üzerinde yazılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Eğer uygun lastik seçilmiş ise lastikten maksimum ömrü almak için her şey hazır demektir. Aksi takdirde lastiklerimiz yola tam olarak tutunamaz. Trafikte; Lastikler ile yol arasında bağlantı zayıflar ise hayat ile bağlarımızda zayıflar. Lastik performansı ile ilgili olarak; lastiklerin ıslak tutuş sınıfları, yakıt verimliliği sınıfları (yuvarlanma/ dönme direnci) ve dış yuvarlanma gürültü sınıfı bilgilerinin bilinmesi ve bu bilgilerin lastiğin üzerine yazılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Bu nedenle; Avrupa Birliğinde: Avrupa Birliğinde yürürlüğe giren (EC) 1222/2009 sayılı regülasyonu, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca mevzuatımıza uydurularak “Lastiklerin Yakıt Verimliliği ve Diğer Esas Parametreler Gözetilerek Etiketlenmesi Hakkında Yönetmelik” adı ve (1222/2009/AT) numarası ile yürürlüğe girmiştir. Yönetmeliğe göre aşağıdaki şekilde görüldüğü gibi bu bilgiler lastik üzerine etiketlenmektedir. ABD'de: lastiğin yanak omuz bölgesinde Uniform Lastik Kalite Derecelendirmesi (UTQG) adı verilen bir bilgilendirme bulunmaktadır. Burada; Sırt Aşınma Sembolü (Treadwear), Islak ve Beton Asfaltta Tutunma Sembolü (Traction), Lastik Isı Direnci (Temperature) bilgilendirmeleri mevcuttur. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ normal şartlarda göz önünde bulundurulan diğer faktörlerle birlikte dikkate alarak daha bilinçli tercihler yapmasına olanak tanımaktadır. (EC) 1222/2009 nolu Avrupa Parlamentosu ve Konseyi düzenlemesi Haziran 2012 sonrası ve Kasım 2012'den itibaren AB'de (Avrupa Birliği Üyesi ülkelerde) satışa sunulan motorlu taşıt lastiklerinin ya bir etiket taşıması veya satış noktasında görülecek bir etiket bulundurulmasını zorunlu kılmaktadır. Bu etiket, benzeri bir mevzuat ile buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi gibi elektrikli ev aletleri ve otomobillerde de görmeye alıştığımız şekilde aşağıda görüldüğü gibidir. Yönetmeliğin kapsamı: Avrupa Parlamentosu (EC) 661/2009’nolu Yönetmeliğinin 8. Maddesinde belirtilen Binek (C1), Hafif Ticari (C2) ve Ağır Vasıta (C3) sınıfında olan taşıtlara takılacak lastikler bu yönetmelik kapsamındadır. 2012 yılında Avrupa Birliği tarafından tanıtılarak standart hale getirilmiş bu etiket, lastiğin üç önemli performansı hakkında bilgi içermektedir. Yakıt verimliliği, ıslak zeminde tutunma ve dış ortama yaydığı yuvarlanma gürültüsü. Lastik Performans Bilgilerinin Etiketlenmesi Zorunluluğunun Nedenleri Petrol fiyatlarındaki artışlar neticesinde; doğrudan veya dolaylı olsun araçların yakıt verimliliğini artırmak için dünya çapında yeni standartlar oluşturulması veya mevcut olanların genişletilmesinin önemi giderek artmaktadır. Diğer taraftan lastiğin, gürültü düzeyi, tutunma performansı ve enerji verimliliği gibi teknik değerleri bilmek ve buna göre lastik seçmek kullanıcıların en doğal hakkıdır. Ulaşım araçlarının yakıt verimliliğini artırmak için dünyanın farklı bölgelerinde bazı yasal düzenlemelerle farklı enerji politikaları uygulandığı görülmektedir. Uluslararası Enerji Ajansı'na (IEA) göre Dünya petrol talebinin yaklaşık % 60'ı taşımacılık sektöründen geldiği, Karayolu taşımacılığı toplam ulaştırma petrol talebinin yaklaşık % 50'sine karşılık geldiği belirtilmektedir. Binek otomobil lastiğinin yuvarlanma direnci otoyol ve şehir içi kullanımlarında aracın harcadığı yakıtın % 4 ile % 7'sinden sorumlu tutulmaktadır. Tüketici bilgilerini içeren ve temelinde yakıt ekonomisi sağlayan lastikler hakkındaki farkındalığı artırmak amaçlı lastik etiketi uygulamaları AB ve ABD’de geliştirilmiştir. Avrupa Birliği Lastik Etiketleme Mevzuatı Avrupa Lastik Etiketleme Mevzuatının amacı düşük ses seviyeli, yakıt tasarruflu ve güvenli lastiklerin tanıtımının yapılmasıyla karayolu taşımacılığının güvenliği ile çevresel ve ekonomik etkinliğini artırmaktır. Bu mevzuat son kullanıcıların bu bilgileri lastik satın alma sürecinde Yakıt Verimliliği Sınıfları (Yuvarlanma/Dönme Direnci): Motorlu bir aracın yakıt verimliliğini etkileyen güçlerden biri de lastiklerin yuvarlanma direncidir. Yuvarlak biçimli olan lastik yere temas ettiği alanda, üzerindeki yükün etkisiyle düzleşir. Bu olay taşıtlarda kullanılan lastiğin içinde bulunan havanın sıkışması sonucu lastiğin yere temas ettiği yüzeyin yük miktarı ile orantılı oluşan düzleşme, dönen ve esneyen her lastikte vardır. Şekil değişikliği ne kadar fazla olursa dönme / yuvarlanma direnci de doğal olarak artar. Yani lastik aktarma organları vasıtasıyla kendisine iletilen enerjinin bir bölümünü esneyerek ısı enerjisine dönüşerek kayıp olur. Bu durumda doğal olarak yakıt sarfiyatı artar. Düşük yuvarlanma/ dönme direnci, yüksek yakıt verimliliği ve çevreye daha az zehirli gaz salımı demektir. RRC; Yuvarlama direnç katsayısı (direnç kuvveti ve tekerlek yükü arasındaki katsayı) Binek araçlar için “A”dan “G”ye kadar 7 enerji seviyesi vardır. "A" sınıfının en tasarruflusu ve "G" ise sınıfının en az tasarruflusudur. Bir kademelik yakıt tasarrufu yaklaşık 0.1 litre/100 km'dir. 7 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Islak Tutuş Sınıfları Lastikten beklenen en önemli özellik her türlü yol koşulunda yola tutunarak güvenliği sağlamaktır. Islak zeminde tutunma, bir lastiğin performansında önemli bir ölçüttür. Bununla birlikte yüksek tutunma ve düşük yu-varlanma/dönme direnci birbiriyle ters orantılı he-deflerdir ve geleneksel anlamda biri diğerine zıt etki edebilen performans özellikleridir. Yeni etiketleme yönetmeliği sayesinde, müşteriler için tercih ettikleri lastik performanslarını görmek ve seçmek mümkün olacaktır. Islak zeminde tutunma etiketi 7 seviyeli bir dizime sahiptir. "A" yüksek düzeyde ıslak zeminde tutunma özelliğini gösterir-ken "G" ise en düşük ıslak zeminde tutunmayı düzeyini gösterir. Burada 80 Km/Saat hızdan 0 Km/Saat'e inmek yani durmak için her seviye arasındaki fark 3 ila 6 metre arasındadır. Yani "A" seviyesindeki bir lastik durduğunda "B" seviyesindeki lastik 3 veya 4 metre sonra durur demektir. "A" ile "G" arasındaki fark ise yaklaşık 18-20 metre mertebesindedir. Dış Yuvarlanma Gürültü Sınıfı: Dış yuvarlanma gürültü değeri (N), desibel (dB) cinsinden beyan edilmekte ve (EC) R-117 ile tadillerine göre hesaplanmaktadır. Dış yuvarlanma gürültü sınıfı, aşağıdaki Şekil’de gösterildiği üzere, (EC) 661/2009 Yönetmeliğinin Ek-2 Kısım C’de belirtilen, aşağıdaki limit değerleri (LV) esas alınarak belirlenir. Gürültü düzeyi: Lastiğin dönmesi esnasında oluşan ve araç dışına yayılan sesin düzeyini belirtir. Trafik gürültüsü bir çevre sorunu olup kabaca aşağıdaki faktörler tarafından oluşturulur. • Trafik yoğunluğu ve araç türleri • Sürüş tarzı • Lastik -Yol etkileşimi 1 adet siyah ses dalgası çizgisi = Gelecekte daha dar çerçevede olacak Avrupa sınırından 3dB daha az 2 adet siyah ses dalgası çizgisi = Gelecek Avrupa lastik dış gürültü düzeyi ile uyumlu. 3 adet siyah ses dalgası çizgisi = Şimdiki Avrupa lastik dış gürültü düzeyi ile uyumlu. Yönetmelik, düşük gürültü seviyesi ile güvenli ve yakıt tasarruflu lastikleri teşvik etmenin yanında güvenli karayolu 8 N ≤ LV-3 LV-3 < N ≤ LV N > LV taşımacılığı, ekonomik ve çevresel verimliliği artırmayı hedeflemektedir. Ayrıca, bazı lastik parametreleri konusunda, ortak kabul görmüş bilgi sağlanması için bir çerçeve oluşturmaktadır. dB cinsinden N; Lastik etiketi uygulaması, sürücüler için faydalı bir başlangıçtır. Sürücülerini lastik alırken kararlarını etkileyici, beklentilerine yanıt verecek olanı seçmelerinde yararlı ve güvenilir bilgiler içerdiğinden kıyaslama yapmalarına bir şekilde yardımcı olacağı açıkça görülmektedir. Amerika Birleşik Devletleri Lastik Etiketleme Mevzuatı: ABD'de lastiğin yanak omuz bölgesinde yer alan "Uniform Lastik Kalite Derecelendirmesi" (UTQG) diye bir bilgilendirme bulunmaktadır. Burada lastiğin üç performans ölçütü verilmektedir. Aracın yakıt performansını etkileyen bir önemli faktör yol yüzeyidir. Karayolunda kullanılan malzeme, yüzey dokusu, yüzeyin pürüzsüz oluşu yol direncinin kaynaklarındandır ve doğrudan lastiği yuvarlanma direncini etkiler. Bilindiği gibi gerçek yol koşullarındaki testlerde yüklü bir lastiğin temas ettiği yol yüzeyindeki sekil değişiklikleri de lastiğin yakıt verimliliğini düşürmektedir. Texas Üniversitesi araştırmacıları tarafından bildirilen test sonuçlarında beton karayolları asfalta göre % 8 - 20 daha fazla yakıt verimliliği sağlamaktadır. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ • Lastiklerin üzerinde; ıslak tutuş, yakıt verimliliği ve gürültü sınıfı bilgileri bulunmaktadır. Lastik alırken mutlaka bu bilgileri dikkate alınız. • Can ve mal güvenliğimiz için aracımıza uygun lastik kullanmalıyız. • Lastikler zamanla yaşlanarak sertleşir. 5 yıldan eski lastiklerimiz uzman kişilerce kontrol edilmelidir. • Lastiklerin diş derinliği 1,6 mm’nin altındaysa yola tutunamaz. Lastiklerinizi yenileyiniz. • Kış mevsiminde kış lastiği, yaz mevsiminde yaz lastiği kullanınız. Kaynaklar Sırt Aşınma Sembolü (Treadwear): 100 – 800 arasında derecelendirilir. Değer ne kadar yüksekse lastiğin sergileyeceği km performansı da o oranda yüksek olacağı anlaşılır. Islak ve Beton Asfaltta Tutunma Sembolü (Traction): "AA" en iyi, "A" iyi, "B" orta,"C" standart çekiş performansına sahip lastik anlaşılmaktadır. Lastikte Isı Direnci (Temperature): "A" en iyi, "B" iyi, "C" standart şekilde lastikte oluşan ısıya karsı direnci, ısıyı dış ortama transfer edilebilme yeteneğine sahip lastik anlaşılmaktadır. Bu ölçütler de tüketiciyi yönlendiren, bilgilendiren özellikler taşır. Unutmayınız • Bizi yola ve hayata bağlayan sadece direksiyon, ön düzen parçaları ve lastiklerimizdir. Aracımız ve lastiklerimiz bakımlı olmalıdır. 10 1.Geredelioğlu Orhan, 5.Karayolu Trafik Güvenliği Sempozyumu, (21-23 Mayıs 2014),” Kış Lastiklerinin Fren Mesafesine Etkisi ve Lastik Etiketleme” 2.Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, (31.07.2012), “Lastiklerin Yakıt Verimliliği ve Diğer Esas Parametreler Gözetilerek Etiketlenmesi Hakkında Yönetmelik”, (1222/2009/AT) 3. http://www.etrma.org/tyres/tyre-lebelling, (2014) 4.Lastik Magazin dergisi, (Temmuz-Ağustos sayısı), Lastik Etiketleme, (2012) 5. MARTEK LAK (Motorlu Araçlar Teknik Komitesi Lastikler Alt Komitesi), (2012), “Kış Lastiği Kullanımı Raporu” Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ankara 6.Geredelioğlu Orhan, (2009), “Taşıt lastikleri ve kaplanmış lastikler”, MMO Yayın no: 2009/502, Ankara 7.ETRTO (The European Tyre and Rim Technical Organization) Standarts Manual, (1998) , Belgium Hava Emiş Kesme Valfleri Galip ŞİMŞEK / Makine Mühendisi Ümit KOCAKAYA / Makine Mühendisi Cumali KORKMAZ / Makine Mühendisi Turbo Kaynaklı Arızalarda Meydana Gelen Motor Yağ Emme Problemi Çözümü sekliğine karşın üretim faaliyeti açısından bir çok avantajı Günümüzde ağırlığını hissettiren rekabete dayalı piya- getirdiği tüm yenilikler için bir çok önleminde alınmasını içinde barındıran tam mekanize madencilik ,beraberinde sa koşuları her alanda olduğu gibi madencilik alanında da zorunlu kılmaktadır. Bu yazımızda Koza Altın İşletmeleri A. kendini göstererek, çağın teknolojik yeniliklerinden kendi Ş ‘de kullanılan yeraltı mobil ekipmanlarının turbolarında payına düşeni almasını zorunlu hale getirmektedir. Üretim meydana gelebilecek hasarların yarattığı etkilerin ,yeraltı hızını arttırarak, maliyet-üretim dengesinin pozitif yönlü faaliyetlerinin uygulanması esnasında sebebiyet verebile- seyrini sağlayan koşul tam mekanize madencilik faaliyeti ceği iş emniyeti tehlikelerinin azaltılmasına yönelik uygu- olarak karşımıza çıkmaktadır. İlk kurulum maliyetinin yük- lamalardan bahsedeceğiz. 12 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Yeraltı çalışması sırasında yaşanacak bir yangın,yeraltı çalışanlarının en büyük korkusudur. Yeraltı yangınları çeşitli sebeplerle ortaya çıkabilmesine karşın mekanize madencilik yapan işletmelerde yaşanılan en büyük sıkıntı dizel tahrikli ekipmanların turbolarında meydana gelen arızalardan kaynaklı, yanma odasına motor yağı emilerek motorların yağ bitene kadar AŞIRI HIZDA çalışması ve durdurulamamasıdır. Turboların Genel Çalışma Prensibi Turbo chargerlar motor gücünü arttırmak, siyah egzost dumanını önlemek ve hava yakıt karışım oranını geliştirmek amacıyla kullanılmaktadır. Egzost fanı yüksek egzost gazı sıcaklıklarında ve gaz basıncı etkisiyle dönmektedir. Aynı şaft üzerine monte edilmiş olan emme fanı egzost gazı basıncının oluşturduğu bu dönme kuvveti ile birlikte dönmeye ve silindirlere giren hava miktarını arttırmaya çalışmaktadır. Aşağıdaki resimden de anlaşılacağı üzere gerek emme tarafı, gerekse de türbin tarafı çok hassas olarak yataklanmış olup, şaftın eksenel gezintisi emme tarafına yerleştirilen gezinti yatakları sayesinde sınırlandırılmıştır. Egzost gazı sıcaklığı makinanın tam olarak yüklendiği durumlarda 500°C - 700°C arasında değişirken turbocharger dönme hızı dakikada yaklaşık 100. 000 d/d kadar ulaşmaktadır. Egzost fanı şaft üzerine yekpare iken, emme fanı somun vasıtasıyla sabitlenmektedir. Turbo chargerlarda karşılaşılan problemIerin büyük çoğunluğu yağlama eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Turbo charger yataklarının yağlaması yağ pompasının oluşturduğu basınçlı motor yağı ile sağlanmaktadır. Motor çalıştırılırken ve durdurulurken devirin rölantiye getirilerek 2-3 dakika çalışır vaziyette tutulması gerekliliği çok yüksek devirlerde dönen turbo charger’ın yağsız çalışmasını engellemektir. Turbo Kontrolleri Turbo kaynaklı iş kazaları yaşanmaması için turbolar periyodik aralıklarla kontrol edilerek (eksenel ve radyal boşluklar), herhangi bir problem görülmese dahi periyodik olarak değiştirilmektedir(üretici firmaların önerileri doğrultusunda). Ancak yukarıda anlattığımız şekilde turbolar çok hassas bir yataklama sistemine sahip oldukları için tüm kontrollere rağmen aniden arıza yaparak yeraltında çalışan ekipler için çok büyük riskler oluşturabilmektedirler. (Örneğin bir yerden başka bir yere nakli sırasında iş makinalarının, doğal rüzgar akımıyla turbolarının yağsız dönmesi sonucu bozulması örneği ne kadar hassas olduklarının açık bir kanıtıdır. ) Turbo Arızalarına Bağlı Motor Yağ Emme Problemleri İçin Yeni Bir Çözüm Yöntemi Bir yanmanın oluşabilmesi için gerekli olan üç şey, yakıt, hava (oksijen) ve ısıdır. Bu üç durumdan biri olmazsa yanma meydana gelmemektedir. Normal dizel motorlarda, motorların durdurulması yakıtın kesilmesi ile gerçekleştirilmektedir. İşte burada, eğer yakıt yerine yağ yanmaya başlarsa, maalesef yakıtın kesilmesi dahi motoru durduramayacaktır. Çünkü, yanma üçgeninde yakıtın yerini yağ almış olacaktır. Motor durmayacağı için yağı kesmek mümkün değildir. Yağ bitene kadar motor aşırı hızda çalışmaya devam edecek ve ciddi şekilde duman atacaktır. Bir yeraltı madeninde bu duman fanlar ile emilerek yeraltındaki tüm galerilere çok hızlı bir şekilde gönderilecektir. Yayılan dumanla birlikte yeraltında nefes almak zorlaşarak, dumana bağlı görme zorluğu yaşanacaktır. Soğukkanlı hareket edilmemesi gibi durumlarda ise bütün bu yaşananlar çok ciddi sonuçlar doğurabilmektedirler. İşte buradaki diğer çözüm, motorun emdiği havayı kesmektir. Hava kesildiğinde ne olursa olsun yanma duracaktır. Bunu da bir dizel motorda hava emiş kesme valfleri ile 1-2 sn içerisinde gerçekleştirmek mümkündür. Hava Emiş Kesme Valfleri Koza Altın İşletmeleri Bakım Birimi olarak, bu sistemleri ekipmanlarımıza uygun hale getirerek, yeraltında oluşabilecek duman, yangın vb. riskleri minimize etmiş bulunmaktayız. Burada Çukuralan Altın Madeni’mizde kullanılmakta olan Atlas Copco MT2010 Yeraltı Kamyonumuzda uyguladığımız sistemden bahsedeceğiz. Yer : Koza Altın İşletmeleri, Çukuralan Altın Madeni Ekipman : Atlas Copco MT2010 Yeraltı Kamyonu Dizel Motor : Cummins QSL 9 (224kW) Hava Emiş Kesme Sistemi : Manuel ve Elektrik Tahrikli 13 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Sistemi kurarken en çok dikkat edilmesi gereken kısım, sistemin en hızlı şekilde devreye sokulabilmesidir. Sistem üç şekilde devreye sokulabilmektedir. 1. Elektrik ile devreye sokma 2. El ile devreye sokma (Manuel Tahrikli) 3. Hem el, hem elektrik ile birlikte devreye sokma (Manuel ve Elektrik Tahrikli) ortamlarda, kablolarda çürümeler, telde sıkışmalar, elektikli ekipmanlarda arızalar gibi problemler meydana gelebilmektedir. Bu nedenlerden dolayı, dikkat ettiğimiz en önemli konu, sistemi devreye sokan aktivatör dediğimiz kısımların yedekli olmasıdır. Yani her iki tahriğin aynı anda bulunduğu 3. tip tahrik sistemi, ekibimiz tarafından yeraltı şartlarında en güvenli ve en verimli sistem olarak değerlendirilmiş ve ekipmanımıza bu sistemin adaptasyonu yapılmıştır. Kısaca sistemlerin çalışma prensiplerinden bahsedelim. 1. Elektrik ile Devreye Sokma 3. Hem El, Hem Elektrik İle Devreye Sokma (Manuel ve Elektrik Tahrikli) Bu sistemde yukarıda bahsedilen ilk iki tahrik, birlikte bulunmaktadır. Elektrik bobinin arıza yapması ve bunun farkedilmemesi ihtimaline karşın valfler manuel&elektronik etki ile çalışacak şekilde seçilmiştir. Örneğin, operatör, acil durumda iken öncelikle butona basarak sistemi devreye sokar. Eğer sistem, devreye girmez ise, manuel kolu çekerek sistemi devreye sokar ve motoru durdurur. Elektrikli Durdurma Sistemi Aşağıda Çukuralan Altın Madeni’mizde bulunan Atlas Copco MT2010 yeraltı kamyonumuz üzerinde bulunan Cummins QSL-9 motor üzerine yapılan bağlantıların resimleri bulunmaktadır. Yukarıdaki şemada gösterildiği gibi bir bobinin tetiklediği hava klapesinin motor hava emişini kapatmasıyla, (yağ emerek durdurulamaması gibi durumlarda bile) oksijensiz kalan motorun yanma olayını gerçekleştiremeyerek durmasıyla sonuçlanacaktır. 2. El ile Devreye Sokma(Manuel Tahrik) Resim 4 Yukarıdaki sistemde, valf tahriği, bir tel ile bir butona bağlanmıştır. Buton çekildiğinde valf kapanarak, sistem devreye girmektedir. İlk iki sistem, tek başlarına kullanıldıklarında, ciddi dezavantajlara sahip olmaktadır. En büyük dezavantajı, sistemde bir arıza meydana geldiğinde, yani sistemi aktive eden kısımda bir problem olduğunda, valfi devreye sokamazsınız. Özellikle yeraltı gibi, tozun, nemin, suyun yoğun olduğu 14 Resim 5 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Sistemin Avantajları - İlk ve herşeyden önemlisi turbo kaynaklı iş kazalarında can kaybı riskini büyük oranda ortadan kaldıracaktır. - Oparatörlerin özgüvenini arttırarak bir turbo arızası sırasında, ilk etapta çıkacak dumandan başka bir duman çıkmayacağının bilincinde soğukkanlı hareket etmelerini sağlayacaktır. - Maliyetleri yüksek boyutlarda bulunan motorların Turbo kaynaklı arızalarda kullanılamaz hale gelmesine engel olacaktır. Resim 6 Resim 7 Valflerin ekipmanlardaki montaj yeri hava emiş filtresi ile turbo arasında olmalıdır. Bunun ana nedeni, eğer turbo sonrasına monte edilirse, turbo basıncından dolayı klape tam olarak kapanamamakta ve motor durdurulamamaktadır. Olayın risk ve sonuç boyutu çok yüksek olduğundan, böyle bir durumda operatörün çok kısa sürede sistemi aktive etmesi gerekmektedir. Bu sebepten aktive butonları operatör kabini içerisine alınması ve acil durumda hemen sistemi devreye sokabilecek şekilde yerleştirilmesi gerekmektedir. Resim 6 daki işaretli butona basılarak elektrik kontrolü ile valf selenoidi aktive edilir ve valf kapanır. Resim 7 deki çekme kolu ile de valf selenoidinin çalışmadığı durumlarda, sistem aktif hale getirilir ve valf kapatılır. Sistemin emniyeti, güvenilirliği ve devamlılığı için, bakım bölümü olarak, kontrollerimizi periyodik olarak yapmakta, sürdürülebilir bir güvenlik sağlamaktayız. 16 - Sadece turbolar için değil farklı durumlarda karşımıza çıkabilen(hidrolik hortum patlaması vb. ) motor yağ emme problemlerinde de kullanılabilir bir sistemdir. Şirketimizin en temel prensibi, insan hayatına verilen önemdir. Bu temel çerçevesinde maden bakım ekibi olarak, hava emiş kesme valflerinin yeraltı iş makinalarına adaptasyonu ile, yeraltı madenciliğinin en büyük risklerinden biri olan yangın ve buna bağlı olarak çıkan dumanın yeraltı bölgesinde, insan hayatını tehlikeye sokacak duruma gelmeden bertaraf edilmesi sağlanmıştır. Şirketimizin iş makinalarının tamamına yakınında bu sistem kullanılmaktadır. Bu sistemin yeraltı mekanize madenciliğinde çok önemli bir yere sahip olacağını düşünmekteyiz. Sistemin tüm ülkede yeraltı faaliyeti gösteren madenlerce kullanılarak yaygınlaşması, turbo kaynaklı arızalarda ölümcül sonuçların büyük oranda önüne geçerek birçok insanın hayatının kurtulmasına vesile olacağını düşünmekteyiz. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Hava Motorlarında Düşük Devirlerde Yüksek Tork Elde Edilmesi Sevan ERKAN/ Makina Mühendisi/ Mert Teknik A.Ş. Hava motorları endüstriyel alanda bir çok amaç için kullanılmakla beraber hijyenik ve ex-proof ortamlar için de en uygun iş ekipmanlarından biridir. Çoğunlukla yüksek devirlerde çalışan bu motorlar, düşük devir ve yüksek tork ihtiyacı olan uygulamalarda redüktör kullanılmak durumunda kalınmaktadır. Böylelikle redüktör verimi ve gerekli tahvil oranının her zaman yakalanamamasından dolayı motorun daha büyük seçilmek durumunda kalınması bu ürünün kullanım yelpazesini daraltmaktadır. Kompakt pistonlu motorların kullanımı ile bu durum ortadan kalkmakla kalmayıp kullanıcıya birçok fayda sağlar hale gelmektedir. Bu bildiride bu ürünlerin nasıl çalıştığı ve avantajları detaylı şekilde anlatılacaktır. 18 Hava motorları şartlandırılmış hava ile çalışan dairesel tahrik elemanlarıdır. Verilen basınç ve debi doğrultusunda belirli bir hıza ve çevirme kuvvetine ulaşmaya çalışırlar. Kullanılan akışkan hava olduğu için havanın yani gaz halindeki elementlerin doğasına göre çeşitli mekanik yapıda tasarlanırlar. Buradaki esas alınan kriter kapalı ancak bir doğrultuda genişlemeye imkan verecek odacıklara belirli hız ve şiddette hava ile doldurulup, genişleme yönü doğrultusunda ve süresinde sıkışan havanın oluşturduğu kuvvetten yararlanıp mekanizmaya bağlı olaraktan zamanı geldiğinde serbest bırakılarak dairesel döngüyü yinelemektir. Bu maksatla hava motorları endüstriyel uygulamalar için paletli veya pistonlu yapıda tasarlanırlar. Ancak yine de kullanılmak istenildiği uygulamanın şartlarını sağlayabilmeleri için kullanıcıyı kayış-kasnak veya redüktör gibi ekstra elemanlar kullanmak durumunda bırakabilirler. Bu durum çoğunlukla dairesel hızın düşük olması, yüksek çevirme momenti ihtiyacı olması, ayrıca devir ve momentin kendi içindeki farkların daha az olması gerektiğinde önem arz eder. Nitekim motora ilave edilecek ekstra bir redüktör mekanik yapısı ve ara montaj bağlantıları doğrultusunda sistemin daha karışık olması ve yer tutması, veriminin düşmesi, ilave bakım içermesinden dolayı da bakım süreleri ve masrafları açısından kullanıcıya ekstra külfete neden olacaktır. Aynı durum kayış-kasnak mekanizmasında da geçerlidir. Kayışların değişimi her fabrikanın kendi şartları için ayrı bir süreç olup, kasnakların yerleşimi ve ebatları kimi zaman bu metodun kullanılamamasına neden olur. Ayrıca hava motorlarının iş üretmek için tükettiği hava, ürünü uygulamanın ihtiyaçlarından büyük ve verimsiz seçmeye başladıkça artacak, kompresör daha fazla çalışacak veya sık devreye girerek elektrik veya yakıt tüketimini artıracaktır. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Paletli hava motorlarında paletler zamanla aşınır ve değiştirilmesi gerekir. Zira paletler hem yüksek devre ulaşmak hem de odacıklar arası sızdırmazlığı sağlamak durumunda olduklarından genel verim pistonlu motorlardan daha düşüktür. Şekil 1. Paletli hava motorları 1. Hava Motoru Çeşitleri 1.1 Paletli Hava Motorları Paletli hava motorları genelde Şekil-1’deki yapıdadır. Ortadaki kartriç motor gövdesinin iç boşluğundaki dairenin ekseninden bir parça kaçık yerleştirilmiştir. Kartriç üzerindeki paletler motorun içindeki yüzeyi kartriç üzerindeki konuşlandırıcı destek halkası doğrultusunda değişken odacıklara bölmekte, motorun hava giriş ve çıkış portlarından dolan ve boşalan hava doğrultusunda hareket etme yönünde güç üretmeyi sağlarlar. Gelen havanın miktarı ve paletlerin yüzey aktif yüzey alanı alınan hızı ve kuvveti belirler. Bu motorlar ebatlarına ve tasarımına göre genelde 400 ila 10000 dev/dk gibi hızlara ulaşabilir ve 10 kW’a kadar güç üretebilirler. Paletli hava motorlarında paletler zamanla aşınır ve değiştirilmesi gerekir. Zira paletler hem yüksek devre ulaşmak hem de odacıklar arası sızdırmazlığı sağlamak durumunda olduklarından genel verim pistonlu motor- lardan daha düşüktür. İlk hareket esnasında paletlerin bulundukları konumlar, hava giriş portlarına endeksli olaraktan dairesel takip yolu doğrultusunda çıkış torkunda bir düşüşe yani asgari bir kalkış torkuna neden olacaktır. Bu da bazı uygulamalarda ürünün yeterli debi ve basınç var olsa bile ilk harekete başlarken yetersiz kalabileceği anlamına gelir. Dolayısı ile bu durumun kritik olması halinde daha büyük bir modelin kullanılması gerekecektir. (Bkz.Şekil-2) 1.2 Pistonlu Hava Motorları Pistonlu hava motorlarında paletler yerine piston kolları mevcuttur ve şaft üzerinde ekseni kaçık olarak yerleştirilmiş dairesel şaft uzantısı pistonları olması gerektiği şekilde yuvasına itip odacıklara dolan basınç yardımıyla geri itilmek suretiyle dairesel hareket elde edilir. Burada etkili alan piston kollarındaki aktif olan çaptır. Radyal pistonlu motorlar yapıları itibari ile 20-25 kW arası değere kadar ulaşabilmekteyken 100-2000 dev/dk aralığında çalışabilirler. Ancak bu motorlar da genel endüstriyel uygulamalar için üretildiklerinden yapıları itibariyle asgari kalkış torkuna sahiptirler. Ebatlarından dolayı çoğunlukla ağır uygulamalar için kullanılan bu motorlar tek başlarına yine düşük devir yüksek tork ihtiyacı için çözüm olamamaktadırlar. 1.3 Pistonlu Kompakt Hava Motorları Düşük devirler hava motorlarında genelde 300-400 dev/dk’nın altındaki ve gözle daha rahat takip edilmesi gereken uygulamalar anlamına gelmektedir. Pistonlu kompakt hava motorları; paletli ve pistonlu yapıdaki hava motorlarına göre içyapısındaki temel ve tamamlayıcı farklılıklardan dolayı çok düşük devirlere inebilmekte ve bu devirlerde yüksek tork sağlayabilmektedirler. Alınan değerler ürün ebatları ve piyasadaki modelleri ile sınırlıdır. Şekil 2. Asgari ve azami tork grafiği [1] Bu motor tipinde merkez mil veya krank şaftı bazlı çalışmamaktadır ve eksen gövde ekseninden kaçık değildir. Şekil-3’te görüldüğü üzere, radyal olarak dizilmiş pistonlar 19 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ motor gövdesi içine açılmış yolda ilerler ve merkez tarafından kontrol edilirler. Ortada bulunan hareketsiz kontrol şaftı pistonlara gerekli havayı sağlar. Hareketli gövde, kontrol şaftı etrafında döndükçe karşılıklı gelecek delikler vasıtasıyla pistonlara olması gereken düzende hava gider ve tahliye edilir. 12 pistondan 6’sı her zaman gerekli torku üretmeye çalışır. Pistonlardan herhangi biri eğer merkezden en uzak dış noktaya ulaşmışsa, kontrol şaftı sayesinde içindeki hava tahliye edilir ve gövdedeki yolu izlerken basınçsız bir şekilde en geri konuma gelmesi sağlanır. Pistonlu kompakt hava motorlarından alınan yüksek tork, pistonların gövdedeki geniş daireyi takip etmesi ile aktardıkları güçten kaynaklanmaktadır. Pistonların ucundaki rulmanlar sayesinde sürtünme en aza inmekte ve bundan dolayı ürün ömrü çok uzun olmaktadır. Bu yapının sağladığı düşük devir yüksek tork ikilisinin yanında öze çıkan diğer noktalar da düşük ses seviyesi ve hava tüketimidir. Zira bu motorlar paletli hava motorlarında göre %60-70 oranında hava tüketimini azaltmakta ve her yerde bulunabilecek genel maksat susturucular ile 76 dB gibi ses seviyelerinde çalışmayı olağan kılmaktadır. Ürünün hava tüketimindeki avantajı aşağıda bir örnekle gösterilmektedir. Örnek: Karşılaştırılan ürünler: Şekil 3. Pistonlu kompakt hava motorları Düşük devire ulaşmak için yüksek devirde çalışan ve redüktör kullanılmak durumunda kalınılan paletli motor yerine pistonlu kompakt motor kullanılsaydı, ürün ilk yatırım masraflarını çoktan geride bırakmış olacaktı. 1.3.1 Uygulama alanları • Hortum sarma makinaları • Dozajlama makinaları • Kapak sıkıcılar • Konveyör takriki • Malzeme taşıma uygulamaları • Gıda endüstrisi • Toz ve partikül mikserleri Sonuç I. RM012-SXX @ 100 dev/dk – 8 Nm’deki hava tüketimi ~ 120 Lt/dk II.Paletli motor+redüktör @ 100 dev/dk – 8 Nm’deki hava tüketimi ~ 480 Lt/dk Belirtilen değerlere ulaşmak için pistonlu kompakt motor paletli motora göre %75 daha az hava harcamaktadır. Buna göre: 1.000Nm3 (1.000.000 Lt) için enerji maliyeti yaklaşık 10,00€ alındığında [1] motorların 1 yılda haftada 5 gün ve günde 8 saat çalışması halinde maliyetler şu şekilde olmaktadır. Düşük devir almak ve yüksek tork elde edebilmek için çeşitli devir düşürücü mekanizmalar kullanırken aslında hava tüketimini artırmış, sistemi kalabalıklaştırmış, daha büyük bir yapıya geçerek maliyeti ve hacmi artırmış olmaktayız. Ayrıca daha kalabalık veya büyük yapının hantallığından dolayı daha hassas işleri gerçekleştirmekte yetersiz kalınmaktadır. Aslında endüstriyel birçok uygulamayı tüm bu dezavantajları yaşatmadan gerçekleştirebilecek pistonlu kompakt motorların kullanılması hem kullanıcı hem de ülke ekonomisine önemli ölçüde katkı sağlayacaktır. Bu motorların diğer hava motorlarına karşı avantajları aşağıdaki tablo ile özetlenmiştir. I. RM012-SXX - 2.304,00 € Kaynaklar II. Paletli motor - 9.216,00 € [1] Globe Airmotors B.V., “Pneumatic Vane Motors Catalogue”, 2014 [2] Wannet, H., Danimarka basınçlı hava maliyeti, Globe Airmotors B.V., 2014. Enerji tasarrufu - 6.912,00 € ! Paletli H.M. Pistonlu H.M. Pistonlu Kompakt H.M. Çalışma Devri Yüksek (400-4000 dev/dk) Orta (100-2000 dev/dk) Düşük (10)40-800 dev/dk Tork (Maks.) 45-50 Nm 350-400 Nm 50 Nm Hava Tüketimi Yüksek Yüksek Düşük Ebat (Çap) Küçük Büyük Küçük Ebat (Derinlik) Orta Büyük Küçük Tablo 1. Hava motorları karşılaştırması 20 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ İş Sağlığı ve Güvenliği, Eğitim Bayramali KÖSA / Makina Mühendisi / A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Bu yıl içerisinde hafızalara yer eden Soma maden faciası, İstanbul Mecidiyeköy’de asansör kazası, Ermenek kömür ocağı faciası, bunların dışında inşaat ve maden iş kolunda bir veya bir kaç ölümle sonuçlanan çok sayıda kaza yaşandı. Hepside risk algısına ait çarpıcı ve çok üzücü örneklerdir. Ölümlü veya ağır yaralanmaya neden olan iş kazası olduğunda, hele birden fazla can kaybına yol açan kaza olunca bireylerde ve toplumda risk algısı yükselmektedir. Aradan zaman geçtikçe risk algısı azalmakta ve yerini kanıksamaya bırakmaktadır. Hatta neredeyse her gün yaşanan ölümlü iş kazaları birer can kaybı ile sonuçlanıyorsa çoğu zaman haber dahi yapılmamaktadır. Eğitimler bu nedenle önemlidir, çalışanlarda farkındalık oluşturmalı, risk algısı üst düzeyde tutulmalı, yapacağı işin tehlikeleri ve korunma önlemleri hakkında bilgi sahibi olmaları sağlanmalıdır. Eğitim yoluyla kişilerde olumlu yönde davranış değişikliği sağlanmalıdır. İş kazalarının yüzde doksan sekizinin önlenebileceği genel kabuldür. Önlemeyen iş kazaları sadece yüzde iki civarındadır. Eğitimler üç ana başlıkta değerlendirilmektedir. Birincisi; tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde çalışanların mesleki eğitim almaları, mesleki eğitimi ve belgesi olmayanların işe başlatılmamaları yasal olarak zorunlu kılınmış- 22 tır. 30 Haziran 2012 tarih ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği kanunu 17. Madde 3. Bendinde aşağıdaki ifade yer almaktadır. "Mesleki eğitim alma zorunluluğu bulunan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işlerde, yapacağı işle ilgili mesleki eğitimi aldığını belgeleyemenler çalıştırılamaz.’’ Mesleki eğitimlerin süreleri minimum 32 (sadece 4 adet meslek grubunda 32 saattir.) saat olup mesleklere göre farklılık göstermekte, genel olarak 40-80 saat arasındadır. Mesleki eğitim aldığına dair belge olmazsa işe başlatılmamalıdır. Genelde akla gelen soru eski çalışanlarda bu belge yoksa yapılması gereken nedir? Yasa yürürlüğe girmeden önce işyerinde çalışanlar bir an önce eğitim ve belgeleme işlemini tamamlamalıdır. Bu eğitimler Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki kurumlar ile Milli Eğitim Bakanlığının yetkilendirdiği özel eğitim kurumları tarafından verilmektedir. Mesleki yeterlilik kurumunun tüm meslekler için meslek standartlarını ve yeterliliklerini, tavsiye edilen eğitim sürelerini belirleme çalışmaları devam etmektedir. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ İkincisi; 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 17. Maddesi 1. ve 5. Bendinde aşağıdaki ifadeler yer almaktadır. "İşveren, çalışanların, İş sağlığı ve güvenliği eğitimini almalarını sağlar. Bu eğitimler özellikle; işe başlamadan önce, çalışma yeri veya iş değişikliğinde, iş ekipmanının değişmesi halinde veya yeni teknoloji uygulaması halinde verilir.’’ Bu durum ‘’Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları hakkında yönetmelik’’ 6. Madde ve bentlerinde de ifade edilmiştir. "Tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde; yapılacak işlerde karşılaşılacak sağlık ve güvenlik riskleri ile ilgili yeterli bilgi ve talimatları içeren eğitimin alındığına dair belge almaksızın, başka işyerlerinden gelen çalışanlar işe başlatılamaz.’’ Yukarıda açıkça belirtildiği gibi çalışanın, çalışacağı işle ilgili İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimleri almadan işe başlatılmaması gerekmektedir. İşe giriş iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinde öncelik işe özgü olan tehlikelerin, korunma önlemlerinin anlatılmasıdır. Örneğin kaynakçı için atölyede, açık alanda, tünelde veya yüksekte çalışma şartları farklıdır. Tozlu veya gürültülü ortamlarda, sıcak soğuk iklimlerde, farklı çevre koşullarında, yüksek gerilim altında çalışma koşulları ve alınacak önlemler farklıdır. Her çalışma ortamı, kullanılan farklı makine ve ekipmanlar ayrı tehlikeler içerir. Hatta belirtilen eğitimi başka işyerinden almış olsa dahi yeni işle ilgili tehlike ve korunma önlemlerini içeren İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimleri almadan işe başlatılmaması gerekir. Eğitimler yukarıda belirtilen şartlarda yenilenmelidir. Üçüncü olarak; 15.05.2013 tarih ve 28648 sayılı Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimlerinin Usul ve Esasları hakkında yönetmelik gereği yapılması zorunlu her yıl tekrar edilmesi gereken eğitimler vardır. İlgili yönetmelikte eğitimlerin hangi sıklıkta, hangi durumlarda yapılacağı, tekrarlama durumları ve konularının ne olacağı belirtilmiştir. Aşağıda yönetmeliğin eğitimlerle ilgili kısımları yer almaktadır. Yönetmeliğin 6. Madde2. Bendinde belirtildiği gibi ‘’çalışanın yapacağı iş ve işyerine özgü riskler ve korunma önlemlerine öncelik verilecektir. İşverenin yükümlülükleri MADDE 5 – (1) İşveren, çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile ilgili; a) Programların hazırlanması ve uygulanmasını, b) Eğitimler için uygun yer, araç ve gereçlerin temin edilmesini, c) Çalışanların bu programlara katılmasını, ç) Program sonunda katılanlar için katılım belgesi düzenlenmesini sağlar. (2) İşveren, geçici iş ilişkisi kurulan diğer işverene Kanunun 16 ncı maddesinin birinci fıkrasındaki hususlar ile ilgili bilgi verir; geçici iş ilişkisi kurulan işveren bu konular hakkında çalışanlarına gerekli eğitimin verilmesini sağlar. (3) 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 2 nci maddesinin yedinci fıkrasında belirtilen asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulan işyerlerinde, alt işverenin çalışanlarının eğitimlerinden, asıl işveren alt işverenle birlikte sorumludur. (4) İşveren, tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde; yapılacak işlerde karşılaşılacak sağlık ve güvenlik riskleri ile ilgili yeterli bilgi ve talimatları içeren eğitimin alındığına dair belge olmaksızın, başka işyerlerinden çalışmak üzere gelen çalışanları işe başlatamaz. İş sağlığı ve güvenliği eğitimleri MADDE 6 – (1) İşveren, çalışanlarına asgari Ek-1’de belirtilen konuları içerecek şekilde iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin verilmesini sağlar. (2) İşveren, çalışan fiilen çalışmaya başlamadan önce, çalışanın yapacağı iş ve işyerine özgü riskler ile korunma tedbirlerini içeren konularda öncelikli olarak eğitilmesini sağlar. (3) Çalışma yeri veya iş değişikliği, iş ekipmanının değişmesi, yeni teknoloji uygulanması gibi durumlar nedeniyle ortaya çıkacak risklerle ilgili eğitimler ayrıca verilir. (4) Birinci fıkraya göre verilen eğitimler, değişen ve ortaya çıkan yeni riskler de dikkate alınarak aşağıda belirtilen düzenli aralıklarla tekrarlanır: a) Çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde yılda en az bir defa. b) Tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde iki yılda en az bir defa. c) Az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde üç yılda en az bir defa. (5) İş kazası geçiren veya meslek hastalığına yakalanan çalışana işe dönüşünde çalışmaya başlamadan önce, kazanın veya meslek hastalığının sebepleri, korunma yolları ve güvenli çalışma yöntemleri ile ilgili ilave eğitim verilir. (6) Herhangi bir sebeple altı aydan fazla süreyle işten uzak kalanlara, tekrar işe başlatılmadan önce bilgi yenileme eğitimi verilir. Özel politika gerektiren grupların ve özel görevi bulunan çalışanların eğitimi MADDE 7 – (1) İşyerinde on beş yaşını bitirmiş ancak on sekiz yaşını doldurmamış genç çalışanlar, yaşlı, engelli, gebe veya emziren çalışanlar gibi özel politika gerektiren grupların özellikleri dikkate alınarak gerekli eğitimler verilir. (2) Destek elemanlarına ve çalışan temsilcilerine, görevlendirilecekleri konularla ilgili de eğitim verilir. 23 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Eğitimin temel prensipleri MADDE 12 – (1) Eğitimin verimli olması için, eğitime katılacakların ihtiyacı olan konuların seçilmesine özen gösterilir. Eğitim, çalışanların kolayca anlayabileceği şekilde teorik ve uygulamalı olarak düzenlenir. (2) Eğitimler çalışanlara bireysel ya da gruplar halinde uygulanabilir. (3) Çalışanların, iş sağlığı ve güvenliği konusunda sahip olması gereken bilgi, beceri, davranış ve tutumlarının ayrı ayrı ve ölçülebilir bir biçimde ortaya konması esastır. Eğitimin maliyeti ve eğitimde geçen süreler MADDE 8 – (1) İş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin maliyeti çalışanlara yansıtılamaz. Eğitimlerde geçen süre çalışma süresinden sayılır. Eğitim programlarının hazırlanması MADDE 10 – (1) İşveren, yıl içinde düzenlenecek eğitim faaliyetlerini gösteren yıllık eğitim programının hazırlanmasını sağlar ve onaylar. (2) Eğitim programlarının hazırlanmasında çalışanların veya temsilcilerinin görüşleri alınır. (3) İşe yeni alımlarda veya değişen şartlara göre yeni risklerin ortaya çıkması durumunda yıllık eğitim programlarına ilave yapılır. (4) İlgili mevzuatın değişmesi veya çalışma şartlarına bağlı olarak yeni risklerin ortaya çıkması halinde yıllık eğitim programına bağlı kalmaksızın çalışanların uygun eğitim almaları sağlanır. (5) Yıllık eğitim programında, verilecek eğitimlerin konusu, hangi tarihlerde düzenleneceği, eğitimin süresi, eğitime kimlerin katılacağı, eğitimin hedefi ve amacı hususlarına yer verilir. Eğitim süreleri ve konuları MADDE 11 – (1) Çalışanlara verilecek eğitimler, çalışanların işe girişlerinde ve işin devamı süresince belirlenen periyotlar içinde; a) Az tehlikeli işyerleri için en az sekiz saat, b) Tehlikeli işyerleri için en az on iki saat, c) Çok tehlikeli işyerleri için en az on altı saat olarak her çalışan için düzenlenir. (2) Birinci fıkrada belirtilen eğitim sürelerinin Ek-1’de yer alan konulara göre dağıtımında işyerinde yürütülen faaliyetler esas alınır. (3) Eğitim sürelerinin bütün olarak değerlendirilmesi esas olmakla birlikte dört saat ve katları şeklinde işyerindeki vardiya ve benzeri iş programları da dikkate alınarak farklı zaman dilimlerinde de değerlendirilebilir. 24 (4) İşverenin kendi belirleyeceği bir yöntem ile bireysel seviye tespiti yapılarak çalışanların eğitim öncesi seviyesi ve Ek-1’de yer alan konular dışında almaları gereken eğitimler belirlenir. (5) İş sağlığı ve güvenliği eğitimleri; çalışanlarda iş sağlığı ve güvenliğine yönelik davranış değişikliği sağlamayı ve eğitimlerde aktarılan bilgilerin öneminin çalışanlarca kavranmasını amaçlar. (6) Verilen eğitimin sonunda ölçme ve değerlendirme yapılır. Değerlendirme sonuçlarına göre eğitimin etkin olup olmadığı belirlenerek ihtiyaç duyulması halinde, eğitim programında veya eğiticilerde değişiklik yapılır veya eğitim tekrarlanır. (7) Çalışanlara işe başlamadan önce verilecek iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri hariç olmak üzere, Ek-1’de birinci bölümde belirtilen genel konular işverence gerekli ve yeterli sistemin kurulması halinde uzaktan eğitim şeklinde verilebilir. Eğitimin Verilmesi ve Belgelendirilmesi Eğitimi verebilecek kişi ve kuruluşlar MADDE 13 – (1) Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri; a) İşyerinde görevli iş güvenliği uzmanları ile işyeri hekimleri tarafından, b) İşçi, işveren ve kamu görevlileri kuruluşları veya bu kuruluşlarca kurulan eğitim vakıfları ve ortaklaşa oluşturdukları eğitim merkezleri, üniversiteler, kamu kurumlarının eğitim birimleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile Bakanlıkça yetkilendirilmiş eğitim kurumları ve ortak sağlık ve güvenlik birimleri tarafından, eğiticilerin Ek-1’deki eğitim programında yer alan konulara göre uzmanlık alanları dikkate alınarak belirlenmesi kaydıyla verilir. Eğitim verilecek mekânın nitelikleri MADDE 14 – (1) Eğitimler, uygulamaların da yapılmasına imkân verecek uygun ve yeterli bir mekânda yapılır. (2) Eğitim mekânlarında, uygun termal konfor şartları ve yeterli aydınlatma sağlanır. (3) Eğitimde kullanılacak araç ve gereçlerin, günün teknolojisine uygun olması sağlanır. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Eğitimlerin belgelendirilmesi MADDE 15 – (1) Düzenlenen eğitimler belgelendirilir ve bu belgeler çalışanların özlük dosyalarında saklanır. Eğitim sonrası düzenlenecek belgede, eğitime katılan kişinin adı, soyadı, görev unvanı, eğitimin konusu, süresi, eğitimi verenin adı, soyadı, görev unvanı, imzası ve eğitimin tarihi yer alır. (2) Eğitimlerin işyeri dışındaki bir kurum tarafından verilmesi durumunda bu kurumun unvanı da düzenlenen sertifikada yer alır. Çalışanlar işe alınırken yapacakları işe uygun olduklarına dair sağlık raporu almalıdır. 6331 nolu İş Sağlığı ve Güvenliği kanununun 15. Madde 2. Bendine göre; "Tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde çalışacaklar, yapacakları işe uygun olduklarını belirten sağlık raporu olmadan işe başlatılamaz’’. Burada amaç çalışanın yapacağı işe uygun olmasının tespitidir. Örneğin yüksek tansiyonu ve yükseklik korkusu olan kişinin yüksekte çalışmaması, gece görme sorunu olan kişinin gece vardiyasında çalışmaması, deterjan alerjisi olan kişinin bulaşık işi yapmaması vb. Yapı işlerinde, işe başlamadan önce yapılacak işle ilgili risk değerlendirmesi yapılmalıdır. Olası tüm tehlikeler, korunma önlemleri, yasalarda öngörülen ve işin, kullanılan ekipmanların niteliğinden kaynaklanabilecek tüm ilave riskler ve korunma önlemleri Risk değerlendirmesinde belirtilir. Çok tehlikeli işlerde (Yapı işleri bu gruba girmektedir) Risk Değerlendirmesi yapılmaması iş durdurma nedenidir. Aşağıda ilgili yönetmeliklerde risk değerlendirmesi yapılması zorunluluğu ve yapılmadığı takdirde işin durdurulması ile ilgili hükümler yer almaktadır. 29.12.2012 tarih ve 28512 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği madde 5’e göre; MADDE 5 – (1) İşveren; çalışma ortamının ve çalışanların sağlık ve güvenliğini sağlama, sürdürme ve geliştirme amacı ile iş sağlığı ve güvenliği yönünden risk değerlendirmesi yapar veya yaptırır. (2) Risk değerlendirmesinin gerçekleştirilmiş olması; işverenin, işyerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. (3) İşveren, risk değerlendirmesi çalışmalarında görevlendirilen kişi veya kişilere risk değerlendirmesi ile ilgili ihtiyaç duydukları her türlü bilgi ve belgeyi temin eder. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 25. Madde de işin durdurulmasına dair aşağıdaki hüküm yer almaktadır. 6331/MADDE 25 – (1) İşyerindeki bina ve eklentilerde, çalışma yöntem ve şekillerinde veya iş ekipmanlarında çalışanlar için hayati tehlike oluşturan bir husus tespit edildi- 26 ğinde; bu tehlike giderilinceye kadar, hayati tehlikenin niteliği ve bu tehlikeden doğabilecek riskin etkileyebileceği alan ile çalışanlar dikkate alınarak, işyerinin bir bölümünde veya tamamında iş durdurulur. Ayrıca çok tehlikeli sınıfta yer alan maden, metal ve yapı işleri ile tehlikeli kimyasallarla çalışılan işlerin yapıldığı veya büyük endüstriyel kazaların olabileceği işyerlerinde, risk değerlendirmesi yapılmamış olması durumunda iş durdurulur. 30 Mart 2013 tarih ve 28603 sayılı iş yerlerinde işin durdurulmasına dair yönetmelikte 7. Madde 2. Bendinde aşağıdaki yükümlülük yer almaktadır. ‘’Çok tehlikeli sınıfta yer alan maden, metal, yapı işleri ile tehlikeli kimyasallarla çalışılan işlerin yapıldığı veya büyük endüstriyel kazaların olabileceği işyerlerinde, risk değerlendirmesi yapılmadığının tespit edilmesi halinde iş durdurulur.’’ Bu bölümde İş Sağlı ve Güvenliğinin eğitim kısmı ile ilgili bilgi ve yasal çerçeveyi vermeye çalıştım. Ali Sami Yen stadyumu yerine yapılmakta olan inşaatta olan asansör iş kazası sonrası Sn. ÇSGB Bakanı’nın hemen her konuşmasında dile getirdiği farkındalık yaratma ancak sürekli eğitimlerle olur. Eğitimci olmadığım için öncelikle konunun uzmanlarından özür dileyerek düşüncemi aktarmak istiyorum. Bu eğitimler sadece çalışma alanları ile sınırlı kalmamalı, ilk öğretimden başlayarak örgün ve yaygın eğitimlerde temel İSG konuları ders olarak ele alınmalı, güvenlik kültürü oluşması sağlanmalıdır. Uzun yıllar yapı işleri sektöründe hem mühendis hem de İş Güvenliği Uzmanı olarak çalışan birisi olarak düşüncem, iş kazalarının ülkemizdeki düzeyde yaşanması yasal düzenlemelerdeki eksikliklerden değil, eğitim eksikliği, nitelikli iş gücü eksikliği, uygulama ve denetlemelerdeki eksikliklerden kaynaklanmaktadır. Başka bölümde diğer düzenleme ve uygulamalardan bahsedilecek yapı işleri ve iş ekipmanları kontrolleri ile işverenin yükümlülükleri ele alınacaktır. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Pabuçlar Mustafa SİLPAĞAR / Makina Yüksek Mühendisi/ Limak İnşaat, Sanayi ve Tic. A.Ş Paletli iş makinalarının hareketliliği sağlayan; cer, zincir, yürüyüş - taşıyıcı makaralar, istikamet ve pabuçlardan oluşan alt takım, makine işletme maliyetlerinin önemli bir kısmını oluşturur. Hareketleri esnasında bir birine ve çalışılan zemine sürtünen parçaların bir aşınma gösterecekleri ve neticesinde değiştirilmeleri gerekeceği bilinen bir olgudur. Aşınma nedenleri irdelendiğinde ortaya üç grupta neticeler çıkacaktır. Bunlardan ilki alt takımı aşındıran ve kontrolümüz dışında olup değiştiremeyeceğimiz olgulardır. Makinanın çalıştığı zeminin aşındırıcılığı, darbe etkisi meydana getirmesi, nemliliği ve alt takıma sıvanması gibi zeminden kaynaklanan durumlar, ortamdaki kimyasallar ve ortam sıcaklığı gibi çevre etkileri ile makinanın işe pozisyon alma durumuna müdahale etmemiz mümkün değildir. Alt takım aşınmasına sebep olan ve işletmeciler tarafından kontrol edilebilecek olgular ise paletin gerginlik ayarı, Tek Tırnaklı 28 Çift Tırnaklı Üç tırnaklı Kauçuk kaplamalı İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ pabuç genişliği ve alt takımı teşkil eden parçaların bir birine göre hizalanmalarının uygunluğudur. Üçüncü grupta ise kısmen müdahale edilme imkânı olan ve operatörün çalışma alışkanlıkları ile ilgili olan makinanın hızı, dönüşleri, zincirin patinajı, tek yanlı çalışma alışkanlığı, zincirin sağ ve solunun birbiri zıttına hareketi ve geri gidişlerdir. Her biri ayrı incelenebilecek yukarıdaki olguların açıklamalarını bir başka yazıda değerlendirmek yerinde olacaktır. Bu yazının yazılma nedeni olan ve şantiyelerden yapılan malzeme taleplerinde bazı hususların bilinmesi noktasında palet pabuçlarının seçimi, işlevleri ve aşınmaya tesirlerine bakalım. Makine ağırlığını zemine intikal ettiren, zeminle tutunmayı sağlayarak yürümeyi sağlayan parça olan pabuçlar, kısmen boron alaşımlı ve genellikle çelik çekme olarak imal edilirler. Pabuçların çalışması esnasında eğilme ve kırılmaya dayanımlı olmaları beklenir. Pabucun tırnak (kaburga) ve tabanının aşınmaya mukavim olmaları istenilen bir başka niteliktir. Kullanılma yerine, profiline ve ölçülerine bağlı olarak yüzey sertlikleri 37 – 49 Rockwell sertlikte olurlar. İmalat usulü bir yerde kullanılma maksadına göre de belirlenir. Madencilik ve ağır inşaat makinalarında çelik çekme profile sahip pabuçlar kullanılır. Kendini temizleme özelliği istenen yapışkan zeminlerde veya beton zeminlerde çalışan ma- kinalarda çelik döküm / dövme çelik pabuçlar tercih edilir. Çelik döküm ayrı yeten büyük vinçlerde, dragline (çekme kovalı ekskavatörlerde) kullanılır. Asfalt makinalarında ise çelik çekme profil yada çelik döküm taban üzerine kauçuk veya poliüretan kaplamalı pabuçların kullanımı vardır. Bazı asfalt makinalarında ise pabuca vida bağlantılı poliüretan veya kauçuk tablada kullanılmaktadır. Bir pabucun imalinde göz önüne alınan bazı değerlendirmeler aşağıdadır. • Tırnak sayısı ve dizaynı, yenilenme imkânı • Pabuç genişliği, kalınlığı • Bağlantı cıvata deliklerinin düzenlenmesi • Çamur düşürme delikleri • Köşe kesimleri, giriş ve çıkış rampaları yuvarlatmaları Yukarıda belirtilen değerlendirmeleri esas alarak paletli makinalarda pabuç seçimi için yaklaşımları irdeleyelim. Burada genel kural olarak zemin üstünde tutunmayı sağlayacak mümkün olan en dar genişliğe sahip olan pabuç uygun olandır. Zemin yumuşak ve zemine pabuç tırnağının batması fazla ise palet pabuçlarının geniş seçilmesi gerekir. Sert zeminlerde ise gereğinden geniş olan pabuçlar kolay gevşemeye, eğilmeye ve kırılmaya maruz kalabilirler. Bu tarz pabuçlar dönüş için daha fazla enerjiye ihtiyaç duyarken kötü manevra özelliğine sahiptirler. Doğru Kauçuk takmalı Poliüretan kaplamalı Poliüretan takmalı Poliüretan yürüyüş zinciri Çelik dövme pabuç Amfibik yürüyüş zinciri Amfibik pabuç Düz Pabuç 29 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ genişliğe sahip pabuçlar sistemin geride kalan bileşenleri ile birlikte azami verimlilik ve düşük maliyet sağlamalılar. Bazı makinalar için kullanım kitaplarında birden fazla genişlikte malzeme önerilebilir. Bu durumda çalışılacak zemin göz önünde bulundurulmalıdır. Tek Tırnaklı Normal Hizmet Pabuçları: Düşük ve orta darbe etkili ve yine orta aşındırma karakteristikli zeminlerde kullanılır. Tek tırnağın zemine batarak iyi bir tutuş etkisi ve çekiş gücü sağlar. Kullanılan köşe yuvarlamaları kullanım kolaylığı sağlarken ve zemine göre muhtelif genişliklerde kullanımı mevcuttur. Orta alaşımlı çelikten haddede çekilerek imal edilirler. Uzatılmış ömürlü ağır hizmet pabuçları ise ağır hizmet pabuçlarından % 25 daha fazla ömre sahip olmaları öngörülerek dizayn edilmişlerdir. Çift Tırnaklı – Üç Tırnaklı Pabuçlar : Tek tırnaklı pabuçlardan daha az batmanın (tutunmanın) ve çekişin istendiği, buna karşılık daha iyi dönüş kabiliyetinin istendiği yerlerde çift / üç tırnaklı pabuçlar kullanılır. Tek tırnaklı pabuçlar dozerlerde kullanılırken, çift / üç tırnaklı pabuçlar ekskavatörlerde ve paletli yükleyicilerde kullanılır. Çift / üç tırnaklı pabuç kullanımı ile ekskavatörler ve paletli yükleyiciler daha az dirençle rahat dönüş yaparlar. Makina ağırlığı birden fazla düşük profilli (yükseklikli) tırnakla ve daha fazla temas yüzeyi ile zemine iletildiği için daha az batma ve daha rahat dönüşler temin edilir. Aşağıdaki tabloda CAT 349 model Ekskavatörlerde kullanılan pabuç çeşitliliği gösterilmektedir. Üç tırnaklı (Triple grouser) pabuçlarda 600, 700, 800 ve 900 mm genişlikte (shoe width) pabuç kullanımlarında makina çalışma ağırlıklarında (operating weight) artışlar gözlenmesine rağmen yüzeye düşen baShoe Operating Ground Overall width weight pressure width mm Triple grouser Double grouser Tek Tırnaklı Ağır Hizmet Ve Uzatılmış Ömürlü Ağır Hizmet Pabuçları: Normal hizmet pabuçlarının kırılma ve bükülmelere uğradığı, kullanım ömürlerinin uzatılması gereken şartlarda Ağır hizmet pabuçları kullanılır. Eğilme ve kırılmalara daha fazla direnci olması için fiziki ölçüleri arttırılmıştır. Aşınması öngörülen malzeme miktarı % 50 arttırılmıştır ve ısıl işleme yapılması ile kullanım ömürü uzatılmıştır. Darbeli şartlara dirençli olması için alaşımlı çelikten haddelenme ile elde edilir. Pabuç tabanı ve tırnak kısmının kalınlığının arttırılması ile aşınma ömürünün uzatılmasının yanı sıra yeniden tırnak profili kaynak edilerek tamir edilebilme imkânı arttırılmıştır. Kullanılacak hazır profiller 500 Brinell sertliğe sahip ve farklı genişlik (W) / yüksekliğe (T) sahiptirler. kg kPa 600 47 300 82,4 3 340 700 47 800 71,7 3 440 800 48 300 62,9 3 540 900 48 900 57,2 3 640 600 47 400 82,4 3 340 sınç (Ground pressure) değerleri düşmektedir. İlginç olanı ise çift (double grouser) ve üç tırnaklı pabuçların yüzey basınçları aynı kalmaktadır. Amfibik (Düşük Yüzey Basınçlı) Pabuçlar: Batak (gevşek) ve çamurlu zeminlerde kullanılmak üzere dizayn edilmiştir. Bu pabuçlar istikamet ve cer dişlilerinin olduğu kısma gelince pabuçların birbirine göre farklı düzlemlerde Düşük zemin basınç yürüyüş zinciri 30 mm İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Sert Zemin Pabuçları: Çalışılan zeminin sert olmasından dolayı zemine batma (tutunma- penatrasyon) özelliği istenmeyen, aşınma ve de eğilme direncinin müşterek istendiği zeminlerde düz olarak kullanılan pabuçlar vardır. Cıvata bağlantılarının kafa kısmının aşınmalardan korunması için derin delikleri mevcuttur. Düz pabuçlu yürüyüşü olan paletli yükleyici Düşük zemin basınç tipi pabuç hareket etmesi sebebi ile çamur ve birikintiler dökülür. Çelik döküm geniş parçalar makinanın ağırlığını düşük yüzey basınçlı ( Low Ground Pressure – LPG) zeminde taşıyacak genişlikte olmalıdır. Kıyıcı Tip Papuçlar: Sıkıştırma etkisi istenen yıkım ve döküm sahalarında kullanılır. Bu pabuç malzemeye kesme, kırma etkisi yaparak hacimsel daralmayı temin eder. Firmaların değişik tip dizaynları vardır. Orta kısımlarda zeminden gelen malzemenin dökülmesi için geniş boşluk bulunur. Düz pabuç Düz pabuç Bazı imalatçılar tarafından asfalt veya beton zeminlere çıkması gereken düşük tonajlı dozer ve paletli yükleyiciler için tırnakları olan özel pabuçlar yapmışlardır. Kıyıcı tip pabuçlu yürüyüş grubu Kaynaklar: 1. Cat product informations 2. Berco product informations 3.www.caroncompactor.com 4. Itm undercarriage service Kıyıcı tip pabuç 32 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ İş Sağlığı ve Güvenliğine Genel Bakış Bayramali KÖSA / Makina Mühendisi / A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Sayfa 22'deki yazıda İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili eğitim bağlantısı ele alındı. Bu yazıda konuyu yasal düzenlemelerin yeterliliği bakımından değerlendirmeye çalışacağım. Öncelikle İş sağlığı ve Güvenliği konusunun yeni olmadığı dünyadaki gelişmeler yaklaşık 2 500 yıl öncesine dayanmakta, yaklaşık 500 yıl önce madencilerde ortaya çıkan hastalıklar tanımlanmış, iş kazalarından korunma önlemlerinden bahsedilmiş, maden ocaklarında toza karşı havalandırmadan bahsedilmiş. 1700 lü yılların başlarında iş kazalarını önlemek için koruyucu önlemler alınması önerilmiş, iş yerinin ısısı ve havalandırılmasından bahsedilmiş, işyerinde çalışma şeklinin, iş-işçi uyumunun sağlık ve iş verimi üzerinde etkili olduğu saptanmış, çalışanların yaptıkları işten kaynaklanan rahatsızlıklar nedeni ile ne iş yaptıkları sorulmuş. 1833 de Büyük Britanya fabrikalar kanunu ile iş müfettişlerine, işe giriş muayenelerinin yapılması için doktor atama yetkisi vermiş. Uluslararası çalışma örgütü 1927 de tarımda ve sanayide sigortalı çalışma zorunluluğunu ge- 34 tiren iki adet sözleşme hazırlamış, 1929 da Makine koruyucuları sözleşmesini hazırlamış ve daha sonra çalışma yaşamı ile ilgili birçok sözleşme ve tavsiye kararları hazırlamıştır. Bizde ise; 1865 de Maden işçileri ile ilgili ilk hukuki düzenleme olan Dilaver Paşa Nizamnamesi düzenlenmiştir. 1869 da Maadin nizamnamesi çıkarılmıştır. Bu düzenleme ile maden işlerinde angarya kaldırılması, iş kazalarını önleyici tedbirler alınması öngörülmüş, havzada eczacı ve hekim bulundurma, ölüm halinde tazminat gibi esaslar konmuştur. 10 Eylül 1921 de, kurtuluş savaşı devam ederken ‘’Ereğli kömür havzası maden işçisinin hukukuna ilişkin 155 sayılı kanun çıkarılmıştır, Bu kanunla çalışma süreleri günde sekiz saat ile sınırlandırılmıştır. 1926 yılında borçlar kanunu, 1930 yılında Umumi Hıfzısıhha Kanunu çıkarılmış 7. Bap, (173-180 maddeler) işçilerin hıfzıssıhhası başlığı altında düzenlenmiştir. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ 15.06.1937 de 3008 sayılı iş kanunu çıkarılmıştır. 1946 da Çalışma Bakanlığı kurulmuştur. 1971 de 1475 sayılı iş kanunu çıkarılmıştır. 1973 yılında Ağır ve tehlikeli işler tüzüğü, 1973 yılında Parlayıcı, patlayıcı, tehlikeli ve zararlı maddelerde çalışılan işyerlerinde ve işlerde alınacak tedbirler hakkında tüzük, 1973 yılında İş sağlığı ve iş güvenliği kurulları hakkında tüzük, 1974 yılında Yapı işlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği tüzüğü, 1974 yılında İşçi sağlığı ve iş güvenliği tüzüğü, 1979 yılında iş teftiş tüzüğü çıkarılmıştır. 1982 anayasasında çalışma hayatı ile ilgili önemli düzenlemeler yer almıştır. 1984 yılında maden ve taş ocakları işletmelerde ve tünel yapımında alınacak işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerine ilişkin tüzük, 1985 yılında Radyasyon güvenliği tüzüğü, 2003 yılında 4857 sayılı iş kanunu, 2012 yılında 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası çıkarılmıştır. Daha önce iş kanunu içerisinde yer alan iş sağlığı ve güvenliği konuları 6331 sayılı yasada yer almıştır. Arada birçok tüzük, yönetmelik ve tebliğ çıkarılmıştır, Birçok ILO sözleşmesi onaylanmıştır. ILO sözleşmeleri arasında Türkiye’nin onaylanmadığı sözleşmeler de bulunmaktadır. Bunlardan en önemlileri ve her iş kazası sonrası gündeme gelen 167 nolu İnşatta Güvenlik ve Sağlık sözleşmesi ile 176 nolu Madenlerde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesidir. Her iki sözleşme de incelendiğinde halen yürürlükte olan mevzuata göre önemli farklılıklar yoktur. Sözleşmelerde yer alan maddeler 6331 sayılı iş kanunu, Risk değerlendirme yönetmeliği, Yapı işlerinde iş sağlığı ve güvenliği yönetmeliği, Maden iş yerlerinde iş sağlığı güvenliği, İş ekipmanlarının kullanımında sağlık ve güvenlik yönetmeliği, İşyerlerinde acil durumlar yönetmeliği vb. kapsamında yer almaktadır. Bunların karşılaştırmalı detayları ayrı bir başlık altında toplanabilir. Aslında sorun yasal düzenlemelerin eksikliği değil, mevcut mevzuatın tam olarak uygulanamaması, güvenlik kültürünün oluşmaması, nitelikli iş gücü eksikliği ve etkin denetim yetersizliğidir. İşveren ve çalışanlar yönünden genel olarak alışkanlıklar, kanıksama hatta kaza ve ölümleri işin kaderi gibi düşünme, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili alınması gereken önlemler maliyet unsuru ve angarya olarak görülmektedir. Devlet tarafında ise yasalar çıkarılmakta fakat uygulanabilirliği zor olmakta veya uygulamanın gerekli alt yapısı hazırlanmamaktadır. Örneğin 6331 sayılı iş yasası gereği mesleki eğitim belgesi olmayanlar iş başı yaptırılmamalıdır. Talebi karşılayacak kadar mesleki eğitim belgesi sahibi olan çalışan maalesef bulunmamaktadır, dolayısıyla bu madde tam olarak işlerlik kazanmamıştır. Sadece yasal düzenleme yapmak sorunu çözmemektedir. Mesleki yeterlilik konusunda çalışmalar yapılmakta, standartlar belirlenmektedir. Ermenek'teki kaza sonrası Sn. Başbakan tarafından yapılan açıklamada kısa süre içinde bunun için yasal düzenleme yapılacağı, mesleki yeterlilik belgesi olmayanların işe başlatılmayacağı bilgisini verdi. Bu kapsamda 2,7 milyon çalışanın olduğunu belirtti. Yürürlükteki mevzuatta mesleki eğitim zorunluluğu bulunmaktadır, buna rağmen halen çalışanların çoğunda mesleki eğitim belgesi bulunmamaktadır. Değişik meslek gruplarında Türkiye'nin her bölgesinde ve sürekliliği olmayan işler, çalışanların sirkülasyonu, yeni katılanlar düşünülürse 2,7 milyon rakamı artacaktır. Çabuk çözüm için mesleki eğitimler yapılmalı daha sonra mesleki yeterlilik aşamasına geçilmeli kanısındayım. Mesleki yeterlilik doğru ama uzun süreli zaman alacak çözümdür. Benzer sıkıntılar önümüzdeki yıllarda da yaşanmaya devam edecektir. Yaklaşık 2500 yıl öncesinde yaşayan ahlak ve siyaset ağırlıklı felsefenin öncülerinden Konfüçyüs’a göre ‘’Ne yalnızca yasa ve ceza, ne de yalnızca ahlak ve erdem toplumu tek başına yönetmeye yeterli değildir. Her ikisi de olmalı ve bunlar dengeli olarak yürütülmelidir.’’ Yine Konfüçyüs’ a göre ‘’Toplumsal ve siyasal erdemler, genişletilmiş kişi erdemleridir. Eğitimin küçük yaşta başlayıp yaşam boyu sürmesi gerektiğini savunur. Asırlar önce toplumların yönetiminde yasa ve ceza, ahlak ve erdem ile eğitimin öneminin farkına varılmıştır. İşlerin tahmini keşif bedellerinin yüzde 50-60 indirimlerle ihale edilmesinden sorunlar başlamakta, düşük fiyatlarla alınan işin tekrar taşere edilmesi hatta üçüncü şahıslara parçalar halinde yeniden dağıtılması, dördüncü beş yıllık kalkınma planlarından itibaren mesleki eğitimin öneminden bahsedilmesine rağmen hala hükümetlerin ciddi ve kalıcı mesleki eğitim politikalarının olmaması sorunu artırarak devam ettirmektedir. Orta öğrenimde ihtiyaca göre mesleki eğitim okulları, bölümleri olmalı ve piyasanın ihtiyacına uygun nitelikte eğitim yapılmalıdır. Sanayi, yapı işleri, madencilik işletmeleri ve diğer işkollarının temel sorunlarının başında nitelikli iş gücü gelmektedir. Bu da ihtiyaca uygun nitelikte eleman eğitmekle, yetiştirmekle çözülebilir. Mevcut yasal düzenlemelere dönecek olursak; En önemli ayrıntı cephe asansörleri ile inşaat süresince kullanılan yük ve insan taşıyan asansörler ‘’Asansör yönetmeliği ile Asansörlerin bakım ve onarımı yönetmeliği kapsamında yer almamaktadır. Cephe asansörleri, inşaatlarda kullanılan yük ve yolcu asansörleri ile iskeleler, Yapı işlerinde iş sağlığı ve güvenliği yönetmeliği ile İş ekipmanlarının kullanımında sağlık ve güvenlik şartları yönetmeliği kapsamında değerlendirilmektedir. Bunun dışında gerek 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası gerekse diğer yönetmeliklerde belirtilen işverenin yükümlülükleri başlığı altında belirtilen 35 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ (3) Çalışanlar ciddi ve yakın tehlikenin önlenemez olduğu durumlarda birinci fıkradaki usule uymak zorunda olmaksızın işyerini veya tehlikeli bölgeyi terk ederek belirlenen güvenli yere gider. Çalışanların bu hareketlerinden dolayı hakları kısıtlanamaz. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası 25. Madde gereği aşağıda belirtilen durumlarda işin durdurulması söz konusudur. düzenlemeler çözüm için yeterli olduğunu düşünüyorum. Yasal düzenlemeler yapılmış olan, iç düzenlemelerimizde yer alan uluslararası çalışma örgütü sözleşmelerine ne ölçüde uyulmaktadır. Örneğin 1967 yılında kabul ettiğimiz ILO’nun ‘’Makinaların korunma tertibatı ile teçhizi sözleşmesi’’ ve ulusal düzenleme olarak hazırlanan Makine emniyet yönetmeliğine ne ölçüde uyulmaktadır. Örnekleri çoğaltmak mümkündür. 6331/MADDE 25 – (1) İşyerindeki bina ve eklentilerde, çalışma yöntem ve şekillerinde veya iş ekipmanlarında çalışanlar için hayati tehlike oluşturan bir husus tespit edildiğinde; bu tehlike giderilinceye kadar, hayati tehlikenin niteliği ve bu tehlikeden doğabilecek riskin etkileyebileceği alan ile çalışanlar dikkate alınarak, işyerinin bir bölümünde veya tamamında iş durdurulur. Ayrıca çok tehlikeli sınıfta yer alan maden, metal ve yapı işleri ile tehlikeli kimyasallarla çalışılan işlerin yapıldığı veya büyük endüstriyel kazaların olabileceği işyerlerinde, risk değerlendirmesi yapılmamış olması durumunda iş durdurulur. 30 Mart 2013 tarih ve 28603 sayılı ‘’İşyerlerinde işin durdurulması hakkında yönetmelik’’ de uygulama detayları açıklanmıştır. 2003 yılında kabul edilen 4857 sayılı iş kanunu 77 maddesi gereği, İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler. İşverenler işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar. 2012 yılında kabul edilen İş Sağlığı ve Güvenliği yasası 37. Maddesi ile 4857 sayılı iş kanunu 77. Maddesi yeniden düzenlenmiştir, daha sonra 6331’e göre yönetmelikler hazırlanmıştır. Yönetmeliklerde uygulama detayları belirtilmiştir. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası 16,17,18. Maddelerde; aşağıda belirtilen çalışanların bilgilendirilmesi, çalışanların eğitimi ve çalışanların görüşlerinin alınması ve katılımının sağlanması yer almaktadır. Bu konular değişik yönetmeliklerde detaylandırılmıştır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası 13. Madde gereği aşağıda belirtilen durumlarda çalışanların çalışmaktan kaçınma hakkı bulunmaktadır c) İlk yardım, olağan dışı durumlar, afetler ve yangınla mücadele ve tahliye işleri konusunda görevlendirilen kişiler. 6331/MADDE 13 – (1) Ciddi ve yakın tehlike ile karşı karşıya kalan çalışanlar kurula, kurulun bulunmadığı işyerlerinde ise işverene başvurarak durumun tespit edilmesini ve gerekli tedbirlerin alınmasına karar verilmesini talep edebilir. Kurul acilen toplanarak, işveren ise derhâl kararını verir ve durumu tutanakla tespit eder. Karar, çalışana ve çalışan temsilcisine yazılı olarak bildirilir. a) 12 nci maddede belirtilen ciddi ve yakın tehlikeye maruz kalan veya kalma riski olan bütün çalışanları, tehlikeler ile bunlardan doğan risklere karşı alınmış ve alınacak tedbirler hakkında derhal bilgilendirir. (2) Kurul veya işverenin çalışanın talebi yönünde karar vermesi hâlinde çalışan, gerekli tedbirler alınıncaya kadar çalışmaktan kaçınabilir. Çalışanların çalışmaktan kaçındığı dönemdeki ücreti ile kanunlardan ve iş sözleşmesinden doğan diğer hakları saklıdır. 36 Çalışanların bilgilendirilmesi (6331 sayılı kanun) MADDE 16 – (1) İşyerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması ve sürdürülebilmesi amacıyla işveren, çalışanları ve çalışan temsilcilerini işyerinin özelliklerini de dikkate alarak aşağıdaki konularda bilgilendirir: a) İşyerinde karşılaşılabilecek sağlık ve güvenlik riskleri, koruyucu ve önleyici tedbirler. b) Kendileri ile ilgili yasal hak ve sorumluluklar. (2) İşveren; b) Başka işyerlerinden çalışmak üzere kendi işyerine gelen çalışanların birinci fıkrada belirtilen bilgileri almalarını sağlamak üzere, söz konusu çalışanların işverenlerine gerekli bilgileri verir. c) Risk değerlendirmesi, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili koruyucu ve önleyici tedbirler, ölçüm, analiz, teknik kontrol, kayıtlar, raporlar ve teftişten elde edilen bilgilere, destek elemanları ile çalışan temsilcilerinin ulaşmasını sağlar. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Çalışanların eğitimi (6331 sayılı kanun) MADDE 17 – (1) İşveren, çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerini almasını sağlar. Bu eğitim özellikle; işe başlamadan önce, çalışma yeri veya iş değişikliğinde, iş ekipmanının değişmesi hâlinde veya yeni teknoloji uygulanması hâlinde verilir. Eğitimler, değişen ve ortaya çıkan yeni risklere uygun olarak yenilenir, gerektiğinde ve düzenli aralıklarla tekrarlanır. (2) Çalışan temsilcileri özel olarak eğitilir. (3) Mesleki eğitim alma zorunluluğu bulunan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işlerde, yapacağı işle ilgili mesleki eğitim aldığını belgeleyemeyenler çalıştırılamaz. (4) İş kazası geçiren veya meslek hastalığına yakalanan çalışana işe başlamadan önce, söz konusu kazanın veya meslek hastalığının sebepleri, korunma yolları ve güvenli çalışma yöntemleri ile ilgili ilave eğitim verilir. Ayrıca, herhangi bir sebeple altı aydan fazla süreyle işten uzak kalanlara, tekrar işe başlatılmadan önce bilgi yenileme eğitimi verilir. (5) Tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde; yapılacak işlerde karşılaşılacak sağlık ve güvenlik riskleri ile ilgili yeterli bilgi ve talimatları içeren eğitimin alındığına dair belge olmaksızın, başka işyerlerinden çalışmak üzere gelen çalışanlar işe başlatılamaz. (6) Geçici iş ilişkisi kurulan işveren, iş sağlığı ve güvenliği risklerine karşı çalışana gerekli eğitimin verilmesini sağlar. (7) Bu madde kapsamında verilecek eğitimin maliyeti çalışanlara yansıtılamaz. Eğitimlerde geçen süre çalışma süresinden sayılır. Eğitim sürelerinin haftalık çalışma süresinin üzerinde olması hâlinde, bu süreler fazla sürelerle çalışma veya fazla çalışma olarak değerlendirilir. 38 Çalışanların görüşlerinin alınması ve katılımlarının sağlanması (6331 sayılı kanun) MADDE 18 – (1) İşveren, görüş alma ve katılımın sağlanması konusunda, çalışanlara veya iki ve daha fazla çalışan temsilcisinin bulunduğu işyerlerinde varsa işyeri yetkili sendika temsilcilerine yoksa çalışan temsilcilerine aşağıdaki imkânları sağlar: a) İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili konularda görüşlerinin alınması, teklif getirme hakkının tanınması ve bu konulardaki görüşmelerde yer alma ve katılımlarının sağlanması. b) Yeni teknolojilerin uygulanması, seçilecek iş ekipmanı, çalışma ortamı ve şartlarının çalışanların sağlık ve güvenliğine etkisi konularında görüşlerinin alınması. (2) İşveren, destek elemanları ile çalışan temsilcilerinin aşağıdaki konularda önceden görüşlerinin alınmasını sağlar: a) İşyerinden görevlendirilecek veya işyeri dışından hizmet alınacak işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ve diğer personel ile ilk yardım, yangınla mücadele ve tahliye işleri için kişilerin görevlendirilmesi. b) Risk değerlendirmesi yapılarak, alınması gereken koruyucu ve önleyici tedbirlerin ve kullanılması gereken koruyucu donanım ve ekipmanın belirlenmesi. c) Sağlık ve güvenlik risklerinin önlenmesi ve koruyucu hizmetlerin yürütülmesi. ç) Çalışanların bilgilendirilmesi. d) Çalışanlara verilecek eğitimin planlanması. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ (3) Çalışanların veya çalışan temsilcilerinin, işyerinde iş sağlığı ve güvenliği için alınan önlemlerin yetersiz olduğu durumlarda veya teftiş sırasında, yetkili makama başvurmalarından dolayı hakları kısıtlanamaz. Elektrikle ilgili; 01.11.1984 tarih ve 18565 sayılı Elektrik iç tesisat yönetmeliği, 11.11.1989 tarih ve 20339 sayılı Elektrik ile ilgili fen adamlarının yetki, görev ve sorumlulukları hakkında yönetmelik, • Kapalı mekanlarda çalışma yerlerinde sağlamlık ve dayanıklılık, • Acil çıkış kapıları, • Havalandırma, • Sıcaklık, • Doğal ve suni aydınlatma, • Pencereler ve çatı pencereleri, • Kapılar, 30.11.200 tarih ve 24246 sayılı Elektrik kuvvetli akım tesisleri yönetmeliği, • Araç yolları, 21.08.2001 tarih ve 24500 sayılı Elektrik tesislerinde topraklama yönetmeliği çıkmıştır. Açık alanlarda çalışmalarda asgari şartlar, Bu gün dahi gövde topraklaması olmayan elektrikle çalışan makinalar, topraklama hattı olmayan ya da uygun topraklama olmayan tesisatlara sıkça rastlanmaktadır. Hala elektrik panolarının birçoğunda kaçak akım ve aşırı akım koruyucu röleleri bulunmamaktadır. Yapı işlerinde iş sağlığı ve güvenliği tüzüğü olarak çıkarılan daha sonra 6331 sayılı yasaya uygun olarak yeniden yönetmelik olarak yapılan düzenlemede; • Enerji ve dağıtım tesisleri, • Hava koşulları, • İskelelerde genel tedbirler, • El merdivenleri, • Tesis, makine, ekipman, • Kazı işleri, • Kuyular, yer altı işleri, İşveren ve diğer kişilerin yükümlülükleri, • Tünel ve kanal işleri, Çalışanların bilgilendirilmesi, • Yıkım işleri, Kullanılan makine, araç ve ekipman, malzeme, çalışma yöntemleri, • Asbestle çalışma, • Batardolar, kesonlar, Yapı alanları için asgari sağlık ve güvenlik gerekleri, • Çatı işleri, • Yüksekte çalışma, • Beton döküm işleri, • Enerji dağıtım tesislerinde çalışma, • Betonarme kalıpı işleri, • Düzen, temizlik, istif ve depolama, • Metal ve beton karkas ve prefabrik elemanlar, çelik yapı işleri başlıkları altında düzenlemeler yapılmıştır. • Sağlamlık ve dayanıklılık, • Acil çıkış yolları ve kapıları, • Yangın algılama ve yangınla mücadele, İş ekipmanlarının kullanımında sağlık ve güvenlik şartları yönetmeliğinde; • Havalandırma, • İşverenin genel yükümlülükleri, • Özel riskler, • İş ekipmanları ile ilgili kurallar, • Sıcaklık, • İş ekipmanlarının kontrolü, • Çalışma yerlerinin, barakaların ve yolların aydınlatılması, • Özel risk taşıyan ekipman, • Kapılar, geçitler, • İş sağlığı ve ergonomi, • Trafik yolları ve tehlikeli alanlar, • Çalışanların bilgilendirilmesi, • Yükleme yerleri ve rampalar, • Çalışanların eğitimi, • Çalışma yerlerinin serbestliği, • İş ekipmanında bulunacak asgari gerekler, • İlk yardım, • İş ekipmanlarının kullanımı ile ilgili genel hususlar, • Soyunma yerleri ve elbise dolapları, • Bakım, onarım ve periyodik kontrollerle ilgili hususlar başlıkları altında detaylı düzenlemeler bulunmaktadır. • Dinlenme ve barınma yerleri, • Engelli çalışanlar, • Gebe ve emzikli kadınlar, Kapalı alanlarda çalışmalarda asgari şartlar, 40 • Oda boyutları ve hava hacmi, İş ekipmanlarında bulunacak asgari şartlar başlığı altında yük ve insan kaldırılması ve taşınmasında kullanılan iş ekipmanları için asgari gerekler belirtilmiştir. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ İş ekipmanları ile ilgili genel kurallar başlığı altında; • Yük ve insan kaldırmada kullanılan iş ekipmanları ile ilgili hükümler, • Yüksekte yapılan geçici işlerde iş ekipmanlarının kullanımı ile ilgili hükümler, • El merdivenlerinin kullanımı ile ilgili özel hükümler, • İskelelerin kullanımı ile ilgili özel hükümler, • Halat kullanarak yapılan çalışmalarla ilgili hükümler yer almaktadır. Bakım, onarım ve periyodik kontrollerle ilgili hükümlerde; • Genel hususlar, • Periyodik kontrole tabi iş ekipmanları,(Kazanlar, tüpler, tanklar, kaldırma ve iletme araçları, insan ve yük taşıyan asansörler, elektrik tesisatı, topraklama tesisatı, paratoner, akümülatör, transformatör, yangın söndürme cihazları, havalandırma ve klima tesisatı, tezgahlar) hangi aralıkta ve nasıl kontrol yapılacağı belirtilmiştir. Maden iş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliği yönetmeliğinde; • İşveren ve çalışanların yükümlülükleri, • Patlama, yangın ve zararlı ortam havasından korunma, • Kaçış ve kurtarma araçları, • İletişim, uyarı ve alarm sistemleri, • Çalışanların bilgilendirilmesi, • Sağlık gözetimi, • Çalışanların görüşlerinin alınması ve katılımın sağlanması, • Asgari sağlık ve güvenlik gerekleri, • Sondajla maden çıkarılan işlerin yapıldığı iş yerleri ile yer altı ve yer üstü maden işlerinin yapıldığı işyerlerinde uygulanacak asgari genel hükümler, (EK 1) • Yer üstü maden işlerinin yapıldığı iş yerlerinde uygulanacak asgari özel hükümler. • Yer altı maden işlerinin yapıldığı iş yerlerinde uygulanacak asgari özel hükümler. • Sondajla maden çıkarılan işlerin yapıldığı iş yerlerinde uygulanacak asgari özel hükümler başlıkları altında detaylı açıklamalar bulunmaktadır. Yönetmelik maddelerinden bazı örnekler vererek konuya açıklık getirebiliriz. Tüm yeraltı çalışmalarında, çalışanların kolayca ulaşabileceği, birbirinden bağımsız ve güvenli yapıda en az iki ayrı yoldan yerüstü bağlantısı bulunur. Bu yollar arasındaki topuk 30 metreden aşağı olmaz, bu yolların ağızları aynı çatı altında bulundurulmaz. 42 Yeraltı çalışmalarının yapıldığı yerler, çalışanların en az riskle çalışabilecekleri ve hareket edebilecekleri şekilde yapılır, işletilir, teçhiz edilir ve bakımı sağlanır. Taşıma elle veya bir mekanik araçla yapıldığı takdirde, yaya yolları galeri tabanından en az 180 santimetre yükseklikte ve araçlarla galerinin yan duvarlarından birisi arasında en az 60 santimetre mesafe kalacak şekilde bırakılır. Tek çıkarma sistemli kuyularda insan taşınması süresince, malzeme taşınması yasaktır. İki çıkarma sistemli kuyularda kompartımanların birinde insan taşınırken diğerinde malzeme taşınabilir. Taşıma yollarındaki hava içinde patlamaya neden olabilecek miktarda kömür tozu bulunan veya metan oranı % 0.3’ü geçen kömür ocaklarıyla kükürt tozu bulunan kükürt ocaklarında, elektrikli lokomotifler kullanılmaz. Havalandırma ile ilgili değerler periyodik olarak ölçülür ve ölçüm sonuçları kaydedilir. Havalandırma sisteminin detaylarını kapsayan bir havalandırma planı hazırlanır, periyodik olarak güncellenir ve işyerinde hazır bulundurulur. Havasında % 19’dan az oksijen, % 2’den çok metan, % 0.5’den çok karbondioksit, 50 ppm (%0.005) den çok karbon monoksit ve diğer tehlikeli gazlar bulunan yerlerde çalışılmaz. 8 saatlik çalışma için müsaade edilen en yüksek hidrojen sülfür oranı 20 ppm (% 0,002)’dir. Oksijen miktarı azalan veya yanıcı, parlayıcı ve zararlı diğer gazların karışmasıyla bozulan yahut çok ısınan hava akımları, diğer çalışma yerlerinden geçmesine meydan verilmeden, derhal ve en kısa yoldan, ocak dışına atılır. Hava özelliklerinin bozulmasından, ısınmasından ve oksijen azalmasından kaynaklı olumsuz etkilerinden çalışanları korumak için, çalışmanın zorunlu olduğu durumlarda çalışma alanı ve zamanı sınırlandırılır. Terk edilen veya yeterince havalandırılamayan yerler çalışanların girmesini önleyecek biçimde kapatılır ve üzerlerine uyarı işareti konulur. Çalışmanın bittiği yerlerle terk edilmiş katlar, çalışılan yerlerden ve hava yollarından topuk veya gaz sızdırmaz barajlarla ayrılır. Buna imkân olmadığı hallerde buralardan gelecek kirli hava en kısa yoldan nefesliğe verilerek dışarı atılır. Buralar sorumlu kişilerce her vardiyada denetlenir. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Ocağın çeşitli kısımlarında, sıcaklık ve nem oranı düzenli olarak ölçülür. Nem oranı göz önünde bulundurularak hava sıcaklığının sağlığa zararlı düzeye yükselmemesi için gerekli tedbirler alınır. Bu düzeye yaklaşıldığında ölçme işlemi her gün gerekli görülecek aralıklarla yapılır ve ölçme sonuçları havalandırma defterine yazılır. Söz konusu şartların sağlık için tehlikeli olması halinde çalışma geçici olarak durdurulur. Bacalar, ani grizu boşalabilecek yönlerde veya grizu bulunabilecek eski çalışma yerlerinde devam ettirildiği takdirde, yapısal özellikler göz önünde bulundurularak en az 25 metre boyunda kontrol sondajları yapılması sağlanır. Kontrol sondaj deliklerinde, grizu veya tehlikeli gazların varlığı anlaşılırsa, iş durdurulur; çalışanlar söz konusu yeri terk eder; giriş yeri kapatılır, durum yetkililere derhal haber verilerek gerekli çalışmaların yapılması sağlanır. Grizulu ocaklarda havalandırma ile ilgili değerler her vardiyada ölçülür, metan gazı ölçümleri bu ölçümlerle beraber yapılır. Havada % 1’den çok metan gazı tespitinde, bu oran % 1’in altına düşünceye kadar ölçümler aralıksız sürdürülür. Üretim ünitelerinden dönüş havası içinde ve üretim yerlerindeki gazların birikebileceği yerlerde metan gazı seviyesi sürekli olarak izlenir. Aynı hava akımı üzerinde bulunan ve aynı anda çalışılan yerlerin sayısı, hava miktarına ve grizu çıkışına göre düzenlenir. Aynı hava akımından yararlanan ayaklarda ve damar içindeki düz ve eğimli yollarda metan oranı % 1,5’u, bunların bağlandığı hava dönüş yollarında % 1’i geçmez. Bütün grizulu ocaklarda her biri tek başına ocağın havalandırılmasını sağlayacak güçte, birinin herhangi bir nedenle durması halinde diğeri derhal çalışacak durumda iki havalandırma grubu bulunur. Havasında % 2’den çok metan tespit edilen ocaklarda veya ocak kısımlarında, çalışanların kurtarılması ve grizunun temizlenmesi dışında çalışma yapılmaz. Temizlik çalışmalarında bulunacak kişilerin konu ile ilgili özel eğitim alması zorunludur. Metan oranının çalışma ortamında sık sık değiştiği hallerde, metan oranına göre ayarlı, ses ve ışık uyarısı yapan metan dedektörü bulundurulur veya bir merkezden izlenebilecek otomatik kontrol sistemi kurulur. Genel havasındaki metan oranı % 1,5’i geçen yerlerdeki iletkenlerin ve elektrikli aygıtların gerilimi derhal kesilir ve şartlar düzelmedikçe yeniden verilmez. Ateşleyici grizulu ocaklarda lağım deliklerini doldurmadan önce 25 metre yarıçapındaki bir alan içinde ve özellikle tavandaki boşluklar, çatlaklar ve oyuklarda grizu ölçümü yapar. Bu ölçmede % 1 veya daha yüksek oranda metan tespit edilirse lağımlar doldurulmaz. Ateşleyici, lağımların doldurulmasından sonra ve ateşlemeden önce ölçümü tekrarlar. Metan oranı % 1’in altındaysa lağımlar ateşlenir, üstündeyse % 1’in altına düşünceye kadar ateşleme yapılmaz. Kömür tozu bulunan veya kömür tozu oluşabilecek kömür damarlarının bulunduğu ocaklarda, ateşlenecek yerlerde lağım delikleri doldurulmadan önce taş tozu serpmek, sulamak gibi koruyucu tedbirler alınır. 44 Risk değerlendirme yönetmeliği, Acil durumlar yönetmeliği, İlk yardım yönetmeliği, Binaların yangından korunması hakkında yönetmelik, Çalışanların patlatıcı ortamların tehlikelerinden korunması hakkında yönetmelik, Büyük endüstriyel kazaların önlenmesi ve etkilerinin azaltılması hakkında yönetmelik, Makine emniyeti yönetmeliği (Temel sağlık ve güvenlik kuralları da yer almakta), Muhtemel patlayıcı ortamlarda kullanılan teçhizat ve koruyucu sistemlerle ilgili yönetmelik, yine iş kazalarını önlemeye ya da iş kazalarının etkilerini azaltmaya yönelik düzenlemelerdir. Yazımız iş kazalarına dikkat çekme amacı ile hazırlandığı için üstteki düzenlemelere ağırlık verdik. İş sağlığı ve iş güvenliği kapsamında çok sayıda yasal düzenlemeler mevcuttur. Bunlar arasında Asansör yönetmeliği, Asbestle çalışmalarla ilgili yönetmelik, Basınçlı kaplar ve basınçlı ekipmanlar yönetmeliği, Deprem bölgelerinde yapılacak binalarla ilgili yönetmelik, Gürültü, toz, titreşim, aydınlatma, biyolojik ve kimyasal risklerle ilgili yönetmelikler, KKD ve KKD kullanımı ile ilgili yönetmelikler, Sağlık ve güvenlik işaretleri yönetmeliği, Sağlık kuralları bakımından 7,5 saat ve daha az çalışılması gereken işler hakkında yönetmelik vb. ile tebliğler bulunmaktadır. Yasal zorunluluk olmasına rağmen Ç.S.G Bakanı Sn. Faruk Çelik'in 20 Kasım tarihli konuşmasında 680000 kayıtlı iş yerinin 470000'inde iş güvenliği uzmanı bulunmadığını belirtmiştir. Bununla ilgili yeni bir yasal düzenleme ile süre verileceği, verilen sürede iş güvenliği uzmanı ile anlaşma yapanlar muaf tutulacak, anlaşma yapmayanlara mevcut cezanın iki katı idari para cezası uygulanacağını belirtti. Mevcut yasada zaten işgüvenliği uzmanı bulundurmamanın cezası var. Yani af niteliğinde yeni düzenleme yapılacağını belirtmekte. Sorunun çözümünün yasal olmaktan öte uygulamadan kaynaklandığını teyit etmektedir. Sonuç olarak mevcut mevzuat yeterli, hatta teknik ve uygulama metni şeklinde hazırlanmıştır. El merdiveninin dahi kullanımı ile ilgili esaslar bulunmakta iken yasaların yetersizliğinden bahsetmek kolaycılık olmaktadır. Konunun başında belirtmeye çalıştığım sadece yasa ve cezalarla bu işlerin düzelmesini beklemek çözüm değildir. Temel sorun alt işveren yaklaşımı, etkin denetim eksikliği, mesleki yeterlilik, mesleki eğitim, uygulama eksikliğidir. Ölümlerin en fazla yaşandığı inşaat ve maden işlerinde işveren özellikle alt işveren olmak çok kolay ve her hangi bir özellik gerekmemektedir. En kolay çalışma alanı olarak en tehlikeli iş kolları seçilmektedir. Alt işveren olmak için sermaye dahi gerekmiyor. Elbette işlerini düzgün yapan firmalar bulunmaktadır fakat mevcut sistemde rekabet etmekte zorlanmaktalar. Güncel ihtiyaçları karşılayacak yasalar olmalı, işlerini usulüne uygun yapmayanlar için yaptırım olmalı, vicdan ve ahlak duygusu da olmalı, mesleki yeterlilik olmalı, yaşam boyu eğitim sürmeli, vatandaşlık bilinci, toplumun her kesiminde temel iş sağlığı ve güvenliği, hatta kurallara uyma bilinci oluşturulmalıdır. Ex-Proof Valflerde Yenilikler Uygulama Alanları ve Seçim Kriterleri ERDEM KARAOĞLU / Makine Mühendisi / Hidrel Hidrolik Elemanlar Sanayi ve Ticaret A.Ş. Petrol, petrol ürünleri, kimya, doğal gaz, kömür madenleri gibi birçok sanayi kollarında normal çalışma icabı veya arıza ve bakım gibi hallerde (Sızan gazlar veya petrol buharı gibi nedenlerle) patlayıcı ortam ile karşı karşıya kalınmaktadır. Elektrikli aletlerin statik ısınmaları ve çalışmaları icabı çıkardıkları ark ortamı, dolayısı ile sanayi tesisini tehlikeye düşürmektedir. Söz konusu bu gibi patlayıcı ortamlarda kullanılan elektrik aletlerinin yapımı ve kullanımı farklıdır. 46 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Türkiye’de “patlayıcı ortam” ve bu gibi ortamlarda kullanılan elektrik aletleri hakkında İngilizce tabiri olan EXPROOF kelimesi yerleşmiştir ve konu ile ilgilenen meslek çevrelerinde exproof kelimesi ile bilinmektedir. Petrol, kimya, doğalgaz, kömür madenleri gibi patlama riski yüksek işletmelerin hidrolik ünitelerinde kullanılan selonoid valfler ‘patlayıcı ortam’ niteliklerine uygun valfler olmalıdır. Ex-proof valflerin kullanılacağı ortamın incelenmesi, patlayıcı ortamın sınıflandırılması, belirlenen ortam şartlarına göre uygun standartlardaki Ex-proof valfin seçimi başlıklar halinde incelenecektir. 1. Patlayıcı Ortam Nedir Patlayıcı, parlayıcı ve yanıcı nitelikteki gaz, toz veya buharın hava ile karışarak patlayıcı kıvama geldikleri yerlere patlayıcı ortam denir. Patlayıcı ortamın kısa tarifi budur. Patlayıcı ortam oluşması ve tehlike yaratabilmesi için üç unsurun bir araya gelmesi gerekir. A.Patlayıcı madde; Patlayıcı, parlayıcı ve yanıcı gaz, buhar veya toz B:Hava (Oksijen) C:Enerji, patlamayı ateşleyecek bir kıvılcım veya güç kaynağı. Bu üç unsurdan biri devre dışı edilebilirse patlama tehlikesi kalmaz. Patlama üçgeni olarak bilinen bu olay aşağıdaki resimde sembolize edilmiştir. Bu gazlar hava ile karıştıklarında patlayıcı hale gelirler ve herhangi bir tetikleme ile (kıvılcım) patlayabilirler. Patlama hava ile karışım oranına bağlıdır. Karışımın bir alt ve bir de üst patlama sınırı vardır. Gazlarla ilgilenenler, alt patlama sınırının İngilizce kısaltması olan LEL ölçümünden bahsederler (LEL= lower explosive limit). Tüm dünyada LEL tabiri kullanıldığı için yazımızda da aynı simge kullanılmaktadır. LEL değeri, alınacak tedbirler için çok önemli bir veridir ve gazların tehlike derecesini (patlama kabiliyeti) belirler. Aynı şekilde gazların üst patlama sınırı UEL olarak adlandırılır. (UEL= upper explosive limit) 1.2.SIVILAR Bilinen, “yanıcı parlayıcı ve patlayıcı” sıvıların başında petrol ürünleri gelir (benzin, benzol, mazot, tiner gibi). Yanıcı sıvılar buharlaşarak hava ile karışıp patlayıcı ortam oluştururlar. Sıvıların buharlaşması ortam sıcaklığına bağlıdır. Patlayabilecek kıvamda (oranda) sıvı buharı oluşturan en düşük sıcaklığa PARLAMA NOKTASI (FLASH POINT) denilir. Bu değer, gazlardaki LEL gibi, alınacak tedbirler için önemli bir veridir ve sıvıların tehlike derecesini belirler. Sıvılar patlama noktalarına göre tehlike sınıflarına ayrılmaktadır. Bu sınıflandırmalar Amerikan NFPA 30 standardına göre yapılmaktadır ve Dünyaya Amerikan uygulaması hakimdir. TS 12820’de yapılan sınıflandırma da NFPA 30 dan alınmıştır. Yanıcı sıvıların tehlike sınıflarına tipik örnekler. IA Dietileter, etilenoksit, bazı hafif ham petroller IB Araba ve uçan benzinleri, toluen, lakuer, lakuer tiner IC Kısilen, bazı boyalar, solvent tabanlı bazı çimentolar II Mazot (diesel yakıtı), boya tineri IIIA Evlerde kullanılan yakıtlar, fuel oil ve kalorifer yakıtı gibi IIIB Yemeklik yağlar, yağlama yağları ve motor yağları 1.3. Katı Maddeler, Tozlar 1.1. Gazlar Yaygın olarak bilinen patlayıcı gazların en başında, doğal gaz, evlerde kullanılan tüp gaz (LPG) ve kaynak işlerinde kullanılan hidrojen ve asetilen gazları gelir. Önemli patlayıcı gazlar ve özellikleri aşağıdaki tablolarda görülmektedir. Tozların havanın oksijeni ile karışımı ya “toz bulutu” halinde veya ince tabaka şeklinde mümkündür. Tozlar genellikle ince bir film şeklinde tesis üzerine yapışık şekilde dururlar. Tesisin ısınmasından veya dışarıdan gelen her Tablo 05a: Patlayıcı tozlar ve özellikleri Sınıf (class) Parlama noktası (Flash point) Kaynama noktası (boilling point) IA (parlayıcı) Tf<22.8°C Tf<73°C Tb<37,8°C Tb<100°F IB (parlayıcı) Tf<22.8°C Tf<73°F Tb>37,8°C Tb>100°F IC (parlayıcı) Tf>22.8°C Tf>73°F Tb<37,8°C Tb<100°F II (yanıcı) 37.8°C<Tf<60°C 100°F<Tf<140°F II IIIA (yanıcı) 60°C<Tf<93°C 140°F<Tf200°F IIIA IIIB (yanıcı) Tf>93°C Tf>200°F IIB 47 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Tablo 05a: Patlayıcı tozlar ve özellikleri Toz Cinsi Alüminyum Patlama Isısı Toz Cinsi Bulut 5 mm Film 560°C >450°C Polietilen tozu Patlama Isısı Bilit 5 mm Film 440°C melts Odun kömürü 520°C 320°C PVC tozu 700°C >450°C Linyit kömürü 380°C 225°C Şeker tozu 490°C 460°C Kakao 590°C 250°C Kurum, is 810°C 570°C Kahve 580°C 290°C Nişasta 460°C 434°C Hububat, mısır 530°C 460°C Toner 520°C melts Methyl cellulose 420°C 320°C Buğday 510°C 300°C Kağıt lifi, kırpıntısı 570°C 335°C Phenolic resin (reçine) 530°C >450°C hangi bir ısı kaynağı ile yanıcı tozun çok küçük bir bölümü akkor hale gelerek patlamaya neden olabilir. Patlayan bu çok küçük porsiyon diğer tozları havaya üfleyerek “patlayıcı bir toz bulutu” oluşmasını sağlar. Bu bulut daha da şiddetli patlar ve patlayan bulut yeni toz bulutları oluşmasına yardımcı olacağı için toz patlaması zincirleme bir reaksiyona ve diğer bir deyim ile “yürüyen bir patlama” felaketine dönüşebilir. Toz patlamaları gaz patlamalarından çok daha tehlikeli ve tahrip edicidirler. Bazı tozlar ve statik patlama sıcaklıkları aşağıda tablo halinde verilmiştir. 1.4. Ateşleme Kaynakları “Patlayıcı, parlayıcı ve yanıcı gaz, toz ve buharın” havanın oksijeni ile karıştıklarında patlayabilmeleri için bir enerji kaynağına ihtiyaç vardır. Bu enerji kaynağı genellikle elektrikli aletlerin ark çıkaran kontakları ve ısınan yüzeyleri olmakla birlikte, enerji birikimi ve biriken enerjinin boşalmasına neden olan tüm kaynaklar tehlikeli ortamı patlatabilirler. Örneğin sürtünme dolayısı ile meydana gelen statik elektrik ve yine sürtünerek kıvılcım çıkaran metal parçalar kolaylıkla tehlike kaynağı olabilir. Tehlikeli ortamı ateşleyen başlıca olay ve enerji kaynakları şunlardır. - Elektrik ark ve kıvılcımı: Şalterler açılıp kapandıklarında Elektrostatik olarak yüklü elemanlar deşarj olduklarında Kablolar ezilip koptuklarında veya kısa devre olduklarında. Herhangi bir kısa devre anında meydana gelen dengeleme akımı gibi olaylarda çıkan ark ve kıvılcım ortamı tehlikeye düşürebilir. Elektrikli aletlerin tamamı ya ark çıkardıklarından veya ısı ürettiklerinde her zaman patlayıcı ortamı tehlikeye düşürebilirler. Bu nedenle, patlayıcı ortamlarda kullanılan elektrikli aletlerde azami itina gösterilip gerekli tedbirler alınmalıdır. 48 - sıcak yüzeyler: (statik ısı ile patlama). Elektrik aletleri ısınmaları dışında mekanik aletlerin çalışmaları dolayısı ile çıkardıkları ısılar da tehlikeli olabilir. Örneğin sıkışan yatak ve rulmanların aşırı ısınmaları gibi. Bu nedenle patlayıcı ortamda çalışan (yalnızca elektrikli değil) tüm ekipmanlara dikkat etmek gerekir. - mekanik sürtünme ile çıkan kıvılcım: Hiç kimse patlayıcı gaz bulunan bir ortamda taşlama tezgahı çalıştırmaz. Taşın çıkardığı kıvılcım, patlayıcı ortamı tehlikeye düşürebilir. Sürekli kıvılcım çıkaran bir kaynağı patlayıcı ortamdan elimine etmek kolaydır. Buna karşılık, patlayıcı ortamda bulunan bir çelik konstruksiyonda görülmeyen sürtünmeler (rüzgardan çarpışma gibi) meydana gelebilir. Gaz kaçağı olan bir vananın üzerindeki köşebentlerin rüzgardan birbirlerine çarpması beklenmedik kazalara neden olabilir. Kömür madenlerinde, gazın patlayıcı orana gelmemesine çok dikkat edilir. Havalandırma ile gaz dışarı atılmalıdır. Aksi takdirde patlayıcı kıvamdaki gaz her halükarda patlar. Elektrik aletlerinin çalışıp çalışmaması önemli değildir. Kazmanın, çekicin, ayakkabı demirinin ucundan çıkan kıvılcımla patlar. Elbisedeki naylon parçaların sürtünmesinden doğan statik elektrikle patlar. - her nevi statik elektriklenme: Çok tehlike yaratan bir kaynaktır. Akla gelmedik ve düşünmedik yerlerde sorun teşkil eder. Bilhassa kurulu tesislerde bakım dolayısı ile yenileme ve tadilat yaparken bolca yaşanan bir olaydır. Bu nedenle patlayıcı ortamda çalışan bazı tesisler için, sürtünme ile elektriklenmeyen malzeme temin edilir. Örneğin anti statik havalandırma vantüpleri, anti statik firen balataları, anti statik konveyör kayışları gibi. Statik elektriklenme, patlayıcı gaz altında çalışan bir tesiste, mühendisleri uğraştıran bir patlama (tehlike) kaynağıdır. Akar yakıt ve yanıcı tozların doldurma ve boşaltma olaylarında da karşımıza çıkan patlama kaynağı yine statik elektriklenmedir. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ 2.Patlamaya Karşı Alınacak Önlemler 2.1. BİRİNCİL ÖNLEMLER Hedef, patlayıcı ortam oluşmasını önlemektir. Diğer bir ifade ile, patlama üçgenindeki “A=patlayıcı madde” ve “B=oksijen” ayaklarını bertaraf etmektir. Exproof alet kullanımından önce, patlayıcı ortamlarla ilgili olarak yapılması gereken ilk ve en önemli tedbir BİRİNCİL ÖNLEMLERİ almaktır. Kullanılan sanayi prosesine göre alınacak tedbirler çok çeşitli ve değişkendir. En çok kullanılan, yaygın yöntemleri, ana başlıkları ile aşağıda izah edilmektedir. 1. En çok kullanılan yöntem, üçgenin Enerji ayağını (C) patlayıcı ortamdan uzak tutmaktır. Örneğin transformatör ve şalt merkezleri gibi tesisler, patlayıcı ortam oluşan veya oluşma ihtimali olan yerlerden çok daha uzağa monte edilirler. Petrol ve kimya sanayinde çok uygulanan bir yöntemdir. Prensip, ateşleme kaynağını patlayıcı ortamdan uzak tutmaktır. 2.Havanın oksijenini bir şekilde azaltarak, patlama noktasının altına düşürmek de mümkündür. Bir adı da “inertising” olan bu yöntem bazı proseslerde uygulanabilmekte ve ortama, prosesi etkilemeyen bir nevi ölü gaz (inert gas) pompalanarak, patlayıcı ortam oluşması önlenebilmektedir. Örneğin azot gazı, karbon monoksit veya su baharı pompalanarak oksijen oranı düşürülmektedir. Genelde, havadaki oksijen oranı %10’un altına düştüğünde patlama ihtimali kalmamaktadır. 3. Kullanılan patlayıcı madde oranının “alt patlama sınırının” altında veya “üst patlama sınırını” yukarısında tutulması bazı proseslerde mümkündür. Bu tip proseslerde benzeri bir önlem alınması çok faydalı olabilmektedir. 4.Havalandırma yapılarak patlayıcı gaz veya buharın uzaklaşması sağlanabilir veya patlayıcı kıvama gelmesi önlenebilir. Prosesin durumuna göre havalandırma kendiliğinden tabii bir şekilde olabileceği gibi vantilatörlerle zoraki havalandırma da yapılarak patlayıcı ortam oluşması önlenebilir. Grizulu kömür madenlerinde zorunlu olan bir uygulama yöntemidir. Madenler, hem çalışanların oksijen ihtiyacı ve hem de oluşan metan gazının dışarı atılması için havalandırılmak zorundadır. 5. Bazı patlayıcı ve yanıcı sıvıların içersine ilave madde katılarak patlama noktası (flash point) yükseltilmekte ve böylece patlayıcı buhar oluşması önlenmektedir. 6.Patlamaya dayanıklı veya patlama tahribatını önleyici dizayn ile de önlem alınabilir. Bu tip önlemler patlamayı tamamen önlemek için değil, tahribatını azaltmak için yapılır. - basınç tahliye vanaları (relief valve) ile patlama anında oluşan basıncın tehlikesiz sahaya yönlendirilmesi sağlanabilir. - patlamayı bastırma (explosion suppression) tertibatları ile, patlama olur olmaz patlama enerjisini soğutmak ve ilerlemesini önlemek için yapılan tertibatlar mevcuttur. Bilhassa toz patlamasına karşı uygulama alanı bulmaktadır. 7.Patlayıcı gaz veya buhar oluşması “buhar bariyeri” denilen özel tertibatlarla önlenmektedir. Bu yöntem sıvı yakıtlarda yaygın olarak kullanılmaktadır. 2.2. İkincil Önlemler Birincil önlemler alınamıyor veya bu önlemlere rağmen patlayıcı ortam ihtimali halen mevcut ise, İKİNCİL önlemlere baş vurulur yani bu ortamlarda tehlikesiz çalışabilecek alet veya ekipman seçimi yapılır. Diğer bir söz ile exproof alet kullanılır. Konumuz da budur ve bundan sonraki bölümlerde İKİNCİL ÖNLEMLER işlenecektir. 3.Patlayıcı Ortamların Sınıflandırılması 3.1.Patlayıcı Bölge Veya Zonların Tarifi Çalışma ve işletme şartları her iş yerinde ve her sanayi dalında aynı değildir. Her tehlikeli ortama aynı tip aleti yerleştirmek ve tek bir sistem uygulamak ekonomik olmamaktadır. Bu nedenle konunun uzmanları, patlayıcı ortamları tehlike derecesine göre sınıflara ayırmışlardır. Emniyet, güvenlik, işletme ve bakım kolaylığı ve bilhassa ekonomik nedenlerle her ortam için farklı bir uygulama öngörmüşlerdir. Diğer bir deyiş ile, sürekli patlayıcı kıvamda gaz olan bir yerde alınacak tedbirler ve konulacak elektrik aygıtları ile, “tesadüfen, arada bir ve çok kısa süreli” patlayıcı ortam teşekkül eden bir yerde alınacak önlemler ile çalıştırılacak elektrik aygıtları aynı olamaz. En azından ekonomik olmaları için patlayıcı ortamları sınıflara ayırmak gerekir. Bu sınıflara BÖLGE veya ZON adını verilir. Uluslar arası adı ZON olduğu için Türkçe’si yerine ZON tabiri kullanılacaktır. Patlayıcı ortamları zonlara ayırmada iki görüş hakimdir. Birincisi kömür sanayinde öncü olan BATI AVRUPA GÖRÜŞÜ ve ZON SİSTEMİ, diğeri de petrol sanayinde öncü olan KUZEY AMERİKAN GÖRÜŞÜ ve DIVISION SİSTEMİ ve uygulamasıdır. Bu gün Batı Avrupa AET olarak bir araya gelmiş ve EN (euro norm) adı altında standartlar yayınlamaktadır. EN standartları üye ülkeler için bağlayıcı olmaktadır. Ülkemiz de AT ye girme çabasındadır. Bu nedenle patlama ile ilgili EN standartları ve AET uygulamaları bizim için önem kazanmaktadır. Batı Avrupa görüşü IEC ile aynıdır. (IEC = International Electrical Commission) ve Kuzey Amerika Ülkeleri ve bilhassa ABD hariç, tüm dünya ülkeleri ZON sistemi etrafında birleşmişlerdir. 49 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ 3.2. Batı Avrupa Görüşü Ve Uygulaması Zon Sistemi ZON’ların tarifi IEC 79-10 ve EN 50 014 de yapılmıştır. En son şekli ile ATES 137 de (Avrupa Parlamentosu talimatı 99/92) düzenlenmiştir ve IEC’den farkı yoktur. ZON 0: Normal çalışma koşullarında patlayıcı ortam oluşan (ve oluşma ihtimali yüksek olan) ve oluştuğu an uzun süren yerler ZON 0 kapsamına girer. Patlayıcı madde kaplarının içi ve patlayıcı işleyen aparatların ( buharlaştırıcı, reaksiyon kapları gibi) iç kısımları gibi yerler bu gruba girer. ATEX 100a’ya göre bu zonda 1.kategoriye giren aletler kullanılabilir. Kategoriler ATEX bölümünde tekrar ele alınacak olup, bu gruptaki aletler yüksek güvenlik ve emniyet özelliğine sahiptirler. Ancak kendinden emniyetli ve a-kategorisindeki sistemler (devreler) ZON 0 da kullanılabilir (Ex-ia sertifikalı sistemler). ZON 1: Normal çalışma icabı patlayıcı ortam teşekkül etme ihtimali az olan (veya hiç olmayan), yalnızca arıza ve anormal çalışma koşullarında ve tesadüfen patlayıcı ortam oluşabilen veya oluşma ihtimali olan ve yine oluştuğunda da kısa süren yerler bu gruba girer. Kısaca, patlayıcı ortam oluşma ihtimaliz olan ve oluştuğunda da kısa süren yerler ZON 1 olarak adlandırılmaktadır. Zon 0’ ın yakın çevresi, patlayıcı madde pompa istasyonları, vana ve klape yakınları pompa istasyonları gibi yerler bu gruba gerer. Mevcut patlayıcı ortamların %95’inden fazlası bu gruba girmektedir. ATEX 100a’ya göre 2.kategorideki aletler zon 1 de kullanılabilir. Hemen hemen ex-sertifikalı tüm aletler bu kategoriye girmektedir. ZON 2: Normal çalışma icabı patlayıcı ortam teşekkül etme ihtimali olmayan ve ayrıca arıza, kaza, tamir, bakım gibi hallerde de patlayıcı ortam teşekkül etme ihtimali çok az olan ve bu gibi hallerde de çok kısa süren (sürme ihtimali) olan yerler Zon 2 kapsamına girerler. Yalnızca kaynaklı boru bağlantıları bulunan tesis veya tesisin kısımları, doğal gaz ve petrol boru hatları bu gruba girer. ATEX 100a ya göre 3.kategorideki aletler zon 2 de kullanılabilmektedir. Bu kategorideki aletlerin ex-sertifikaları olmakla birlikte diğer kategoriler gibi sıkı şartlara bağlı değildir. 50 Koruma tipi “Ex-n” olan aletler kullanılabilir. “n” işareti “non-sparking” terimini çağrıştırıyor ise de standartların son versiyonlarında ABD uygulaması olan “non-sparking” e yer verilmemekte ve hafifletilmiş “p” ve “d” tipi korumamaları da içine almaktadır. Koruma tipleri yazımız ileriki bölümlerinde izah edilecektir. Aşağıdaki resimde zon ayrımının iyi anlaşılması için örnek verilmiş olup yazımız ileriki bölümlerinde akar yakıt dolum istasyonlarındaki zon tarifleri ayrıca izah edilecektir. Tozlar için ayrı bir ZON tarifi (EN50.028) yapılmış olup, gaz ve buharların aynısıdır. Burada toz Zonları Zon 10, 11 ve 12 olarak adlandırılmış ise de 1999 yılında yayınlanan ATEX137 bu isimlendirmeyi Zon 20, 21 ve 22 olarak değiştirmiştir. İçerik aynıdır, değişen isimdir. ZON 20: Normal çalışma icabı patlayıcı toz ve lif ortamı oluşan ve oluşma ihtimali yüksek olan ve uzun süren yerler. ZON 21: Normal çalışma icabı patlayıcı toz ve lif ortamı teşekkül etme ihtimali az olan ve oluştuğunda da kısa süren yerler. ZON 22: Normal çalışma icabı patlayıcı toz veya lif oluşma ihtimali olmayan ve ancak arıza ve kaza gibi anormal hallerde oluşabilen ve bu durumların da çok kısa sürme ihtimali olan yerler bu gruba girer. Ayrıca tıbbi ortamlar da Zon G ve Zon M gibi iki sınıfa ayrılmaktadır. ZON G: “Kapalı medikal gaz sistemi” olarak bilinir. Sürekli veya tesadüfi, patlayıcı karışım (patlayıcı ortamdan farklı olarak) üretilen, iletilen, veya küçük miktarlarda uygulanan yerleri kapsar. Bu gibi yerlerin her taraftan kapalı olması gerekmez, ufak köşe ve oyuklar bu kapsama girer. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ ZON M: “Medikal ortam” olarak bilinir. Ağrı kesici madde veya tıbbı deri temizleme, dezenfekte, antiseptik ilaç kullanımı gibi olaylarda, küçük miktarda ve kısa süreli patlayıcı ortam oluşan ve oluşma ihtimali oyan yerleri kapsar. Zon sisteminde patlayıcı gazlar G ve tozlar da D harfi ile belirlenir. Tıbbi ortamlardaki zon tarifi ile karıştırılmamalıdır. Gazlar IEC ve EN de aşağıdaki gruplara ayrılmaktadır. Gaz Grupları IEC ve EN gazları iki patlama grubuna ayırmış ve metan gazını (grizulu madenleri) I.gruba dahil etmiştir. Diğer bir söz ile EN maden sanayi ile diğer sanayi dallarını ayırmıştır. PATLAMA GRUBU I: METAN PATLAMA GRUBU II A: Propan, bütan, aseton, kereson, hexan, trimat, hylamin, vs.. PATLAMA GRUBU II B: Etilen, karbon monoksit, hidrojen sülfit, etil-, -metil, -eter, vs.. PATLAMA GRUBU II C: Hidrojen, Asetilen ve karbon di sülfit 3.3. Kuzey Amerikan Görüşü ve ygulaması:dıvısıon Sistemi Amerikan görüşü ANSI/NFPA 70, NEC standartlarında belirlenmiştir. NEC = National Electrical Code Article 500 (madde 500) de sınıflandırma yapılmıştır. NEC evvela patlayıcı maddeleri sınıflara ayırır, sonra bu maddeleri gruplara ve daha sonra da bölümlere (DİVİSION) ayırır. Kısaca USA standartları patlayıcı ortamları iki bölüme ayırmaktadır. GROUP A : Bu gruba asetilen gazı dahil edilmiştir. Bu gazın hidrojen gazından daha üst gruba alınmasının nedeni “bakır asetilenin” sürtünme ile kolayca ateş almasıdır. GROUP B: Bu grupta hidrojen gazı vardır. GROUP C: Alkoller ve eterler GROUP D: Metan, propan, oktan, dekan vs… GROUP E,F,G: Toz gruplarıdır. Aynı patlama özelliğine sahip maddeler aynı gruba alınırlar. Patlama için gerekli olan enerji miktarları ölçülerek grubu tespit edilir. Artık günümüzde bu ölçümler yapılmış bilinen gazlar gruplara ayrılmıştır. Molekül yapıları veya ağırlıkları aynı olan gazlar aynı grupta olabilir. Genelde aynı isimdeki gazlar aynı patlama grubundadır. GROUP E: Metal tozları. İletken olan ve iletkenliği 100 Ω/cm olan tozlar. GROUP F: Kömür tozu gibi karbon içeren tozlardır. GROUP G: Direnci yüksek olan plastik tozları ve benzerleri. NEC 1984 F grubunu iptal etmiş iletken ve yalıtkan adı altında E ve G gruplarını tanımlamıştır. Çünkü iletken olan grafit tozu aynı zamanda karbondan ibarettir. Tablo 06: NEC’e göre gaz ve toz grupları Class I DIVISION 1: Normal çalışma (koşullarında) esnasında patlayıcı ortam oluşan ve oluşma ihtimali yüksek olan ve uzun süren yerler DIVISION 1 kapsamındadır. DIVISION 2: Normal çalışma esnasında patlayıcı ortam oluşma ihtimali az olan yerler. Ancak anormal hallerde (tamir bakım, arıza, kaza gibi) patlayıcı ortam oluşan ve oluşma ihtimali olan ve kısa süren yerler DIVISION 2 kapsamındadır. NEC patlayıcı maddelere göre de sınıf ayrımı yapmaktadır. Bunlara CLASS adı veriler. CLASS I: Patlayabilir gaz ve buharlar. CLASS II: Patlayabilir tozlar; kömür tozu un ve şeker tozu gibi. CLASS III: Uçucu tozlar. Normalde tozdan daha iri maddeler. Pamuk tozu, hızar tozu, tekstil liftleri gibi. Bu maddeler patlayıcı değil daha ziyade yanıcı ve yangın tehlikesi içeren maddelerdir. NEC ayrıca aşağıdaki patlayıcı madde gruplarını da tarif etmiştir. Class II Asetilen Group A Hidrojen Group B Alkoller ve eterler v.s. Group C Metan, propan oktan, Dekan v.s. Group D Metal tozları <100Ω/cm Group E Kömür tozları >100Ω/cm Group G Division 1 Division 2 Division 1 Division 2 Division 1 Division 2 Divison 1 Division 2 Division 1 Division 2 Division 1 Division 2 Gaz grupları ile ilgili Amerikan ve Avrupa Uygulamasının kısa özet taplosu Tablo 07: EN, IEC ve NEC gaz gruplarının karşılaştırılması Patlayıcı Gaz Örneği Kuzey Amerika NEC CENELEC/IEC Article 500, EN 50014, CEC Section 18 IEC 79-0 Asetilen A veya IIC IIC Hidrojen B veya IIC IIC Etilenler C veya IIB IIB Propanlar D veya IIA IIA Metanlar D veya I I 51 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ 3.4.Sınıflandırmayı Hangi Kuruluşlar Yapar Ne Amerikada ve ne de Avrupada ZON veya DİVİSİON ları belirleyen bir otorite yoktur. İmalatçı veya kullanıcı (işletmeci) ZON ları kendi belirler. Bir tesisin nereleri ZON 0, 1 veya 2 olduğuna tesisin tümünü yapan ve projelendiren karar verir. Diğer bir söz ile komplike bir tesisin tehlike alanlarını mal sahibi kendi belirler (dolayısı ile sorumlu uzman mühendisi). Devlet veya kamu nerede devreye girer? İnsan sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili hususlarda kamu otoritesi devreye girer ve mal sahibi (işletmeci) bu hususlara uymak zorundadır. Rafineri doğal gaz santralı gibi “patlayıcı parlayıcı ve yanıcı” madde ile çalışan büyük tesislerin bir ZON (DİVİSİON) haritası mevcuttur. Bu gibi tesislerde çalışanlar nerelerinin hangi ZON lara girdiğini bu haritaya bakarak tespit ederler. Yıllar içinde yapılan tadilatlar dolayısı ile ZON haritası da değişebilir veya değiştirme mecburiyeti doğar. Bu hallerde sorumluluk ilgili ve yetkili (konuyu bilen) teknik elemanlara düşer. Avrupa parlamentosu 16 Kasım 1999 yılında yayınladığı bir talimat ile (directive 99/92/EC) patlayıcı ortam tehlikesi bulunan iş yerlerinde alınacak “asgari iş güvenliği ve işçi sağlığı” şartlarını belirlemiştir. Bu talimatta Zonların genel tarifi yapılmakta ve nerelerin hangi zonlara girdiğinin belirlemesi işverene (mal sahibine) bırakılmaktadır. Dolayısı ile ZON bölgelerinin tespiti, mühendislere ve mühendis odalarına (meslek kuruluşlarına) kalmaktadır. Amerikan uygulamasında da Ulusal yangınla mücadele kuruluşunun (NFPA) talimatları ve çalışanların güvenliği ile ilgili yasalar (OSHA) dikkate alınmaktadır. Division ların belirlenmesi aynı şekilde iş verene veya işverenin uzmanına bırakılmaktadır. Bu konu ile ilgili talimat, yönetmelik ve yasaların hemen tamamında yuvarlak laflar vardır. “çalışanların güvenliği ile ilgili önlem alınacak” gibi. İş veren zonları belirlemede şek- len tam serbest gibi gözüküyor ise de o kadar da değil. Bir olay olduğunda işverenin her zaman başı sıkıntıdadır (dolayısı ile sorumlu mühendisin). Avrupa ülkelerinde bu konularla ilgili meslek kuruluşlarının yayınları ve tavsiyeleri vardır. Öncelikle kimya mühendisleri odası tehlike bölgeleri hakkında talimat ve tavsiyeler yayınlamaktadırlar. Avrupa uygulamasına göre ZON 1 ve ZON 2 sahalarda kullanılan ark ve ısı çıkaran aletler (elektrik ve mekanik, yeni EC talimatı 94/9, mekanik aletleri de aynı kapsama almıştır) yetkili otoriterlerce test edilip sertifikalandırılmak zorundadır. Bu ortamlarda sertifikasız alet kullanılamaz. ZON 0 da kullanılan aletlerin üzerinde bu zon için imal ve test edildiklerini belirten ayrıca bir işaret olmalıdır. İleride bahsedeceğimiz gibi ATEX, ex-korumalı aletleri kullanım ortamlarına göre kategorilere ayırmış, yani kullanılacağı ZON’ları belirlemiştir. 3.5. Patlama Sıcaklığı Ve Isı Grupları Patlayıcı gazlar bir kıvılcım ile patlayabildikleri gibi, ortamdaki aletlerin yüzey sıcaklıklarından da ateş alabilirler (statik patlama). Örneğin metan gazı 650 °C de patlar. Bu nedenle kullanılan elektrik ve mekanik teçhizatların yüzey sıcaklıklarına da dikkat edilmelidir. Konunun uzmanları dikkat edilmesi gereken ısı gruplarını tarif etmişler ve bu ısı grupları standartlarda da yerini almıştır. Isı grupları tayin edilirken emniyet faktörü de dikkate alınarak gerçek ateş alma sıcaklıklarının biraz altında tarif edilmişlerdir. Örneğin metan gazının patlama sıcaklığı 450 °C olarak verilmiştir. En zor ateş alan gaz metandır, diğerleri daha düşük sıcaklıkta da patlarlar. Isı gruplamasında kuzey amerikan görüşü ile uluslararası görüş (IEC) ve Avrupa görüşü aynıdır ve NEC 505 de son değişikliği ile IEC de olduğu gibi 6 ısı grubu tarif etmiştir. Yalnız bu gruplar da aralarında alt bölümlere ayrılmıştır. Isı gruplarının aletlerin çalışabildikleri ortam sıcaklığı ile ilişkisi yoktur. Bu ısı değerleri aygıtların maksimum yüzey sıcaklıklarıdır. Aşıldığında ortam tehlikeye girer demektir. Isı Grubu IEC ve EN Aletin Maksimum Yüzey Sıcaklığı Patlayıcı Ortamin Patlama Sıcaklığı Isı Grubu NEC T1 450°C >450°C T1 450°C T2A 300°C T2B 280°C T2C 260°C T2D 215°C T3 200°C T3A 180°C T3B 165°C T3C 160°C T4 135°C T2 T3 T4 300°C 200°C 135°C >300 <450°C >200 <300°C >135 <200°C T4A 120°C T5 100°C >100 <135°C T5 100°C T6 85°C >85 <100°C T6 85°C 52 120°C İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Tablo 16: Önemli gazları ve ısı grupları T1 T2 T3 T4 I Metan IIA Aseton, Etanlar, Etilaseton, Amonyaklar, Benzol, Asetik asit, Karbon monoksit Metanol, Propanlar, Toluenler Etil alkol, l-amil, Petrol, Mazot, Uçak Aset aldehitasetatlar, n-bütanlar, benzini, Foil oil, ler, Etil eter n-bütil olkol n-heksanlar IIB Şehir gazı Etilen IIC Hidrojen Asetilen T5 T6 Karbon-di sülfit Etiketinde M1 işareti olan bir alet en az 2 arızada tehlike yaratmayacak şekilde dizayn edilecektir. Ayrıca ikinci bir emniyet önlemi alınmalıdır. ATEX ifadesinde bu şekilde yuvarlak sözler kullanılmaktadır. Pratikte bu önlemler; grizu ölçülerek tehlike, halinde (gizunun %1.5 seviyesini aşması) elektriğin kesilmesi ve çalışanlara alarm verilerek madenin terk edilmesi ile gerçekleştirilmektedir. M1 kategorisi şartlarını yalnızca kendinden emniyetli korunmuş bir devre (veya alet) yerine getirebilmektedir (Ex-ia kategorisindeki) Gazların Isı Gruplarına Göre Dağılımı Bilinen gaz ve buharların ısı grupları aşağıda verilmiştir. Bu konuda meslek kuruluşlarının detaylı verileri mevcuttur. Sıvı Yakıtların Parlama Noktalarına Göre Sınıflandırılması Yanıcı sıvılar (Otomobil yakıtları) parlama (flash point) ve kaynama (boiling point) noktalarına göre sınıflara ayrılmıştır. Parlama noktası: verilen sıcaklıkta ve normal atmosfer basıncında yanıcı sıvı yüzeyinin patlayıcı buhar ürettiği anlamına gelir. Aşağıda Tablo 18’da NFPA 30’a göre yapılan ve uluslar arası geçerli olan sınıflandırma görülmektedir. Kategori M2: Patlayıcı ortam oluştuğunda bu kategorideki aletlerin elektriğinin kesilmesi gerekmektedir. Elektrik hemen kesilemeyeceği için kısa süre de olsa patlayıcı ortama maruz kalacaklardır. Bu nedenle normal çalışmaları esnasından ortamı tehlikeye düşürmeyecek şekilde dizayn edilirler. Ayrıca ağır ve değişken çalışma şartlarına uyumlu, robust bir yapıya sahip olacaklardır. Grizilu bir maden işletmesinde metanın havadaki oranı %1.5 seviyesini aştığında madenin ilgili bölümünün elektriği kesilir. Buna göre uygun ölçüm tertibatı yapılmak zorunludur. Kullanılan metan ölçü aleti, batarya beslemeli ve kendinden emniyetli tip ve Ex-ia kategorisinde olacaktır ki sürekli gazlı ortamda çalışabilsin. 4. Alet Kategorileri Kullanımdaki karmaşayı önlemek için ATEx 100a patlayıcı ortamlarda konulan aletleri gruplarına göre kategorilere ayırmaktadır. Bunlar kısaca: Grup I: Girzulu maden ocaklarını ve var ise yer üstü tesislerin, kısaca maden sanayini kapsamaktadır. Kullanılan aletlerin yüzey sıcaklığı metan ve kömür tozuna göre dizayn edilecektir. Kömür tozu var ise 150 °C yok ise 450 °C olabilmektedir. Kategori M1:Bu kategorideki aletler sürekli veya aralıklı oluşan patlayıcı ortamı tehlikeye düşürmeyecek şekilde dizayn edilirler, yüksek bir koruma düzeyine sahiptirler. ZON 0 ortamında rahatlıkla çalışabilecek düzeydedirler. Grup II: Maden sanayi dışındaki sanayi kollarını kapsar. Aletlerin yüzey sıcaklıkları kullanılan ortama göre farklı olabilmektedir. Tehlike bölgeleri üç ayrı ZON’a ayrılmıştır (Zon 0, 1 ,2).ve üç ayrı kategoride alet kullanılabilmektedir. Ayrıca kategori rakamlarının sonuna gaz ise G toz ise D harfi konulur. ATEX ayrıca; aletin korumasında herhangi bir bozulma olduğunda ikinci bir önlem alınmasını ve yine bir birinden bağımsız iki arıza aynı anda meydana geldiğinde emniyetliliğin korunması şartını koşmaktadır. Tablo 18: TS 12820 ve NFPA 30’a göre SIVI YAKIT SINIFLARI Tehlike Sınıfı Parlama Noktası (Flaş Point), F Kaynama Noktası (Boiling point), B Örnek IA B<37.8°C (100 °F) Di-etileter, etilen oksitler F<22.8°C (73°F) IB F<22.8°C (73) B<37.8°C (100 °F) Otomobil ve uçak benzinleri Toluenler, Laquer tineri IC F<22.8°C (73) B<37.8°C (100 °F) Ksilenler, bazı boyalar, Çimento bazlı bazı solventler II 37.8°C>F<60°C 100°F>F<140°F Mazot (diesel yakıtı) Boya tineri III A 60°C>F<93°C Kalorüfer yakıtları (fuel oil) III B F>93°C (>200°F Sıvı mutfak yağları, motor yağları, motor yağları, makina yağları 53 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ 5. Patlamaya Karşı Korunmuş Aletlerin Etiketleri Kategori 1G veya 1D : M1 de olduğu gibi bu kategorideki aletler sürekli ve arada bir oluşan patlayıcı ortamda çalışabilecek şekilde dizayn edilirler ve yüksek bir koruma seviyesine sahiptirler. ZON 0 (ZON 20) ortamında rahatlıkla çalışabilecek düzeydedirler. Aynı şekilde; aletin korumasında herhangi bir bozulma olduğunda ikinci bir önlem alınması ve yine bir birinden bağımsız iki arıza aynı anda meydana geldiğinde emniyetliliğin korunması istenmektedir. Katagori 1 şartlarını ancak kendinden emniyetli korunmuş bir devre (veya alet) yerine getirebilmektedir (Ex-ia). Bu demektir ki ZON 0’da ancak kendinden emniyetli, Ex-ia tipi aletler kullanılabilir, Ex-ib tipi dahil diğer koruma tiplerinin hiç biri kullanılamaz. Kendinden emniyetli devreler (aletler) iki kategoride (a ve b) imal edilir. Bunlar emniyet faktörleri ile ilgilidir. Ex-ia tipi aletlerin emniyet katsayısı 1.5 alınır ve daha düşük akımlarda emniyetlidirler. Ex-ib tipi aletlerin emniyet katsayı 1 alınır ve daha yüksek akımlarda da çalışırlar. Kendinden emniyetli bir devrede aynı anda bir veya birkaç arıza birden meydana gelebilir. Bunlar yapılan emniyet bariyerlerine konulan zener diod sayısı ile belirlenir. Ex-ia tipi bir bariyerde üçten fazla zener barier (diod?) vardır. Biri veya ikisi arızalansa emniyetlilik devam etmektedir. Kategori 2G veya 2D: Bu kategorideki aletler, normal çalışmalarında olduğu gibi arıza hallerinde de ortamı tehlikeye düşürmeyecek şekilde dizayn edilirler. Etiketlerinde 2G (2D) olan aletler ZON 1 (ZON 21) ortamında rahatlıkla kullanılabilirler. Patlayıcı ortamı olan işletmelerde çalışan meslektaşlarımız çok iyi bilirler ki, ex-korumalı aletin etiketi farklıdır ve bir aletin ex-korumalı olup olmadığı etiketinden anlaşılır. Bu etiketleme şekli konu ile ilgili standartlarda belirlenmiştir ve aşağıdaki gibidir. Uluslararası Elektroteknik Komisyonu (IEC), Avrupa Ekonomik Topluluğu Standartlaşma Kuruluşu (CENELEC) ve Amerika Birleşik Devletleri Milli Elektrik Kotları’nın (NEC) ön gördükleri etiketleme şekilleri resim 17a’ da görülmektedir. Yukarıda da izah ettiğimiz gibi ABD de hem ZON ve hem de DIVISION sistemi aynı anda geçerlidir. Bu nedenle NEC de iki ayrı etiket şekli ön görülmekte olup aynı resmin b) bendinde DIVISION sistemine göre sertifika alan aletlerin etiket şekli görülmektedir. Kategori 3G veya 3D: Bu kategorideki aletler normal çalışmalarında ortamı tehlikeye düşürmeyecek şekilde dizayn edilmişlerdir. ZON 2 (ZON 22) ortamlarında kullanılabilmektedirler. Üst kategorideki aletler alt kategoride de kullanılabilirler, fakat tersi geçerli değildir. Kategorisi 1 olan bir alet ZON 1 ve 2 de de rahatlıkla kullanılabilir. Fakat kategorisi 2 olan bir alet ZON 0 da kullanılamaz. Tablo 20: Kategoriler ve kullanım bölgeleri Kullanım Yeri, Zon Grup Kategori Koruma Tipi Madenler, sürekli patlayıcı ortamda çalışabilir I M1 Ex l-ia Madenler, patlayıcı gaz oluşumunda elektriği kesilir I M2+M1 Ex l-ia, ib, d, e, o, p, q, vesaire Diğer Sanayi ZON 0 II 1G Ex IIG - ia Diğer Sanayi ZON 1 II 2G+1G Ex IIG - ia, ib, d, e, o, p, q vesaire Diğer Sanayi ZON 2 II 3G+2G+1G Ex IIG - ia, ib, d, e, o, p, q vesaire Diğer Sanayi ZON 20 II 1D Ex IID - ia Diğer Sanayi ZON 21 II 2D+1D Ex IID - ia, ib, d, e, o, p, q vesaire Diğer Sanayi ZON 22 II 3D+2D+1D Ex IID - ia, ib, d, e, o, p, q vesaire 54 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ ABD ve Kanada da uygulanan DIVISION sistemine göre etiket şekli resim 17 b) de görülmekte olup, buruda kullanılan koruma tiplerinin anlamları aşağıdaki gibidir. IPişaretinden sonra gelen birinci rakamın anlamı: 0: Koruma yok, hiç bir önlem alınmamış 1:Büyük ve sert cisimler girebilir. El girebilecek kadar açıklık vardır. 2:Orta büyüklükte cisimler girebilir. Ancak büyük takımlarla dokunulabilir. El girmez amma parmak girebilir. 3:Açıklık 2.5mm kadardır. Yani 2.5 mm’ye kadar ufak cisimler girebilir. 4:Açıklık 1 mm kadardır. 1 mm’nin üstündeki cisimler giremez. Elle dokunulabilir. Parmak girmez. XP : Exproof korumalı anlamına gelir, Division 1 ve 2 de yer alan A-D gruba gazlar için kullanılır. Avrupa ve IEC’nin kullandığı d-tipi koruma (Ex-d) ile kıyaslanabilir. 5: Hiçbir cisim giremez. Yalnız ince toz alet içersine girebilir, toza karşı korunmamıştır. El ve takım ile dokunulabilir. IS : Kendinden emniyetli (intrinsically safe) koruma anlamına gelir. Division 1 ve 2 de yer alan A-D gruba gazlar için kullanılır. 6: Alet içersine toz dahi giremez. Toza karşı tam korunmuştur. X, Y veya Z : Basınçlı koruma anlamına gelir. X ve Y Division 1 ve Z’de Division 2’de kullanılır. Avrupa ve IEC’nin uyguladığı p-tipi koruma (Ex-p) ile kıyaslanabilir. DIP : Toza karşı koruma (dust-ignitionproof) anlamına gelir. Division 1 ve 2’de yer alan EG tipi tozlar için kullanılır. IN : Ark çıkarmaz veya patlayıcı ortamı ateşlemez (non incendive) anlamına gelir ve Division 2’de tatbik edilir. Avrupa ve IEC’nin uyguladığı n-tipi koruma (Ex-n) ile kıyaslanabilir. 7. Yabancı Madde Girişine Karşı Koruma, Ip 7.1 IEC ve AVRUPA UYGULAMASI Patlayıcı ortamlarla ilişkisi olmayan bu koruma yöntem ve tipleri ex-koruma ile karıştırılmamalıdır. Su, toz, nem, dokunma gibi etkenlere karşı alınan önlemleri içerir. Simgesi IP dir. “international protection” kelimesinden kısaltılmıştır. IP işaretten sonra gelen rakamların anlamı aşağıda tabloda kısaca özetlenmiştir. IPişaretinden sonra gelen ikinci rakamın anlamı: 0: Koruma yok 1: Alet bir miktar korunmuştur. Dik damlayan sular doğrudan alet içersine giremez. 2:15° açıyla gelen yağmur suları aletin içersine giremez. 3:60° açıyla gelen yağmur ve püskürtme sular aletin içersine giremez. 4: Her nevi açıdan gelen yağmurlama ve sıçrayan sular alet içersine giremez. 5: Tazyikli suya karşı korunmuştur. Belli bir tazyikle alete çarpan sular içeri giremez. 6: Dolma suya karşı korunmuştur. Alet su içersine daldırılır veya kısa süre su altında kalırsa içersine su girmez. 7,8: Basınçlı suya karşı korunmuştur. Alet üzerinde belirtilen basınç da su altında çalışabilir. Dalgıç pompalar gibi. Tablo 21: IP Koruma Tipleri Dokunmaya ve Yabancı Cisimlere karşı koruma SUYA KARŞI KORUMA Dokunma Koruması Yabancı Cisim Girmesi 0 1 2 3 4 5 6 7,8 0 Korumasız Korumasız 1 Geniş bir yüzeye dokunma Büyük ve sert cisimlere dokunma 2 Parmakla dokunma Orta boyda yabancı cisimlere karşı koruma 3 2.5 mm çaptan büyük takımlarla dokunma Ufak ve sert cisim girişine karşı koruma IP30 IP31 IP32 IP33 IP34 IP35 IP36 IP37 4 1 mm çaptan büyük takımlarla dokunma Ufak ve sert cisim girişine karşı koruma IP40 IP41 IP42 IP43 IP44 IP45 IP46 IP47 5 Her nevi takım ile dokunulabilir Toza karşı koruma Toz giremez IP50 IP51 IP52 IP53 IP54 IP55 IP56 IP57 6 Her nevi takım ile dokunulabilir Her nevi toza karşı koruma, toz giremez IP60 IP61 IP62 IP63 IP64 IP65 IP66 IP67 56 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ 8. Koruma Tipleri 8.1. d-TİPİ KORUMA, ALEVSIZMAZ KORUMA İlk uygulanan koruma yöntemi d-tipi korumadır. Diğer metot ve yöntemler sonradan geliştirilmiştir. Bu tip korumanın prensip resmi aşağıdaki resim 20’de görülmektedir. En çok kullanılan ve geniş bir tatbikat alanı olan bir koruma yöntemidir. Bu yöntemde ark veya ısı üreten alet (örneğin transformatör, kesici, yol verici gibi) .basınca dayanıklı bir muhafaza içersine yerleştirilir. Patlayıcı gaz, flanş ve kapak aralıklarından her an içeri sızabilir ve yol verme esnasında çıkan elektrik arkı bu gazı patlatabilir. D-tipi muhafaza öyle yapılmıştır ki, muhafazanın içensinde patlayan gaz, dış kısımda hazır bekleyen ve patlama kıvamında olan gazı ateşleyemez. Yani içerdeki alev dışarı sızmaz. Bu nedenle, ALEV SIZMAZ KORUMA olarak adlandırılır. Fiziksel olarak bu olay nasıl mümkündür? İçerde patlayan gazın basıncı ile dışarıya alev sızabilir. D-tipi muhafazanın, kapak ve flanş gibi dış ortamla irtibatı olan bağlantı kısımları öyle yapılmıştır ki, patlama anında sızan alev 58 soğur ve ısısı da dış ortamdaki gazı patlatmaya yetmez. Bu nedenle flanş aralık ve yüzeyleri belli genişlikte imal edilmek zorundadır. Bu ölçüler tablolarda görüleceği gibi standartlarla belirlenmiştir. Sızan alevin soğuyarak dışarıdaki gazı patlatmama olayına, ALEVSIZDIRMAZLIK denilir ve bu tabir standartlara da yerleşmiştir. En küçük flanş uzunlukları (L) ve emniyet açıklıkları (w): Kablo Girişleri Alev sızmaz aletlerin enerji girişleri özel yapılmak zorundadır. Çünkü bunlar muhafaza ile birlikte basınç ve alev sızdırma deneyine alınmaktadır. Aşağıda bir enerji giriş tertibatı görülmektedir. Normal kablo başlıkları ise e-tipi korunmuş ayrı bir buvat veya terminal kutusu üzerinden yapılmaktadır. Aslında kablo başlıkları basınca ve alev sızma deneyine mukavim yapılabilir ise de, uzmanlar alev sızmaz özelliğin bozulabileceği gerekçesi ile, kullanıcının aletin içersine girip bağlantı yapmalarını uygun bulmamaktadırlar. Bilhassa şalt cihazları ve transformatör gibi enerji dağıtım ekipmanlarında bu hususa özen gösterilmektedir. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Ex-e tipi korunmuş bir aletin gövdesinin, Ex-d tipi korumada olduğu gibi 10-15 atmosfer gibi bir statik basınca dayanıklı olmasına ve flanş yüzey ve açıklıklarının belli değerlerde tutulmasına gerek yoktur. Bu nedenle Ex-e tipi korunmuş bir aletin, her hangi bir Ex koruma uygulanmamış aletten pek farkı yoktur. Yalnızca IP-korumaları uygulanarak su ve nem girmesinin önlenmesi genelde yeterli olabilmektedir. Kablo bağlantı kutularının (diğer adları ile klemens veya terminal kutuları) Ex-d tipi mi yoksa Ex-e tipi mi korunması , yani imalatın hangi esasa göre yapılması hususunda uluslar arası alanda fikir birliği yoktur. Standartlar her iki koruma yöntemine de müsaade etmektedir. Patlayıcı ortam sektöründeki bil hassa İngiliz uzmanlar kablo bağlama kutularının Ex-d tipi yapılmasında diretmektedirler. Bu nedenle İngiliz yapımı motor ve kesiciler genelde daha iri ve ağır olmaktadır. 8.2. E-Tipi Koruma, Artırılmış Emniyet Artırılmış emniyet anlamına gelen Almanca “Erhöchte Sicherheit” kelimesinin baş harfinden kısaltılmıştır. Normal çalışması icabı ark çıkarmayan fakat buna rağmen patlayıcı ortamı tehlikeye düşürmemesi için ilave önlem alınan bir uygulamadır. Kısaca aygıtın emniyeti bir miktar daha artırılır. Bu anlamı ile yolverici ve devre kesici gibi ark çıkaran aletlerde uygulanamaz. Klemens kutuları, kablo bağlantıları, sincap kafes asenkron motor ve küçük transformatör gibi normal çalışmaları esnasında ark çıkarmayan ve tehlikeli derecede ısınmayan aletlerde uygulanabilir. Bu aletlerde ancak arıza veya yanlış kullanım esnasında ark çıkma ihtimali vardır. Bu nedenle e-tipi korunmuş bir motorun sargıları içersine termostat yerleştirilir. Isı belli bir dereceye gelince motorun yolvericisi devreyi açarak aşırı ısınmaya müsaade etmez. 60 Uluslar arası alanda hem fikir olunan konu, Ex-d tipi aletlere giren kabloların, doğrudan Exd tipi gövdenin içine bağlanmaması, Ex-d tipi gövdenin üzerine bağlantı kutusu yapılması üzerinedir. Bu kutu Ex-d mi yoksa Ex-e mi olacağı imalatçıya kalmıştır. Zaten standartlar her ikisine de müsaade etmektedir. Buradaki incelik, kullanıcının Ex-d tipi gövdenin içine müdahale ederek patlamaya karşı korumayı zedelemesine müsaade edilmemesidir. Ex-d tipi gövdelerde kablo girişleri gövde ile beraber test edilmekte, yani gövdeni bir parçası sayılmaktadır. Kullanıcılar Ex-koruma hususunda imalatçılar kadar bilinçli olmayabilirler ve işletme şartlarının getirdiği acelecilikle hatalı davranabilirler. Bu hususları dikkate alan standart koyucu Ex-d tipi elektrikli aletlerin kablo girişleri için müstakil bir bölme öngörmüşlerdir. Bu bölmeler de çoğunlukla Ex-e tipi korunmuş olarak imal edilmektedir. Ex-e tipi korunmuş aletlerin imalatı ile ilgili hususlar TS EN 50019 standardında yazılı olup, önemli başlıkları şunlardır: İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ • Ex-e tipi korumanın en önemli özelliği yabancı madde girişine karşı korumadır. Ex-e tipi korunmuş bir alet IP54 aşağı korunmuş olamaz. • Gövde, her ne kadar basınca dayanıklı olmayacaksa da, belli bir mekanik dayanımı olmalıdır. Bu dayanıklılık darbe testi ile ölçülmektedir. Gövde bu darbe testi şartlarına uygun imal edilmelidir. • İçersinde barındırdığı alete göre dış yüzey sıcaklığı imal edildiği ısı sınıflarını aşmamalıdır. Örneğin T6’ya göre imal edilmiş ise 450°C yi aşmamalıdır. • Kablo bağlama elemanları var ise bunlar gevşemeye karşı emniyetli olmalı ve nominal akımlarında ısınmayacak şekilde geniş birleşme ve kontak yüzeyleri olmalıdır. • İletkenler arası mesafe (minimum clearance) ve yalıtkanlara uzaklık (creepage distance) standartlarda belirlenen mesafelerden az olmamalıdır • İzolasyon maddelerinin termik dayanımları yüksek olmalıdır. • Motorlardaki kalkış akımı zaman sabitesi tE 5 saniyeden az olamamalı ve kalkış akımının nominal akımına oranı 10 dan fazla olamamalıdır. Yazımızın ileriki bölümlerinde motorlarla ilgili kısımda konuya ayrıca girilecektir. Ex-d tipi gövdeler metal (çelik veya alüminyum) malzemeden yapılırken, Ex-e tipi gövdeler metal olabileceği gibi plastik veya fiber gibi suni maddelerden de imal edilebilmektedir. Hangi malzemenin kullanılacağı sürüme ve satış miktarına bağlıdır. Az satılan ekipmanlarda metal türü gövdeler ekonomik olmaktadır. Zaten exproof malzemeler de fazla satılmadığından plastik türüne pek rastlanmamaktadır. 8.3. P-Tipi Koruma, Basınçlı Tip Koruma Basınçlı koruma anlamına gelir. Patlayıcı gaz veya buharın girmesi istenmeyen bölge dışarıya karşı basınç altın- 62 da tutularak patlayıcı gazın tehlikeli bölgeye girmesi önlenir. Çok dar bir kullanım sahası vardır. Ex-d tipi korumanın uygulanamadığı yerlerde tatbik edilir. Örneğin bilezikli asenkron motorların fırça bölümü bu yöntem ile korunur. Fırçaların bulunduğu bölme basınçlı hava ile üflenerek patlayıcı gazın bu bölgeye girmesi önlenir. Yani basınçlı hava ile tehlikeli bölgenin basıncı bir miktar yüksek tutulur. Ex-p tipi koruma yöntemi, basınçlı üfleme sistemi dolayısı ile pahalı bir uygulamadır. Son zamanlarda bazı şalt istasyonu gibi komplike tesislerde uygulanmakta ve ekonomik olmaktadır. Patlayıcı ortam için ön görülmeyen yani exproof olmayan bir tesis basınçlı temiz hava ile (içersinde patlayıcı gaz olmayan) üflendiğinde, tesisin içersinde bulunan ark çıkaran veya aşırı ısınan aletler etraflarındaki patlayıcı ortamı tehdit etmemektedir. Korunan kısımda 0.5 mbar’lık bir basınç farkı yaratmak yeterli olmaktadır. Gaz kaçaklar sürekli üfleme ile karşılanmakta ve Ex-p tipi korunan tesissin içersi sürekli temiz tutulmaktadır. Herhangi bir basınç düşümünde korunan sistemin elektriği kesilerek tehlike önlenmektedir. Ex-p tipi korunan tesisin bu gibi basınç ve gaz ölçü sistemleri kendinden emniyetli Ex-i tipi olmak zorundadır ki, ortamın tehlikeye girdiği (basıncın düştüğü) hallerde de çalışabilsin. Sürekli çalışan üfleme sisteminin yanı sıra bu gibi özel ölçü sistemleri Ex-p tipi koruma yöntemini pahalandırmaktadır. Son zamanlarda ATEX’in mekanik sistemleri de kapsamına alması dolayısı ile üflemeli koruma sistemi (Ex-p tipi koruma) popülarite kazanmış ve uygulama alanı bulmaya başlamıştır. 8.4 Q-Tipi Koruma, Kumlu Koruma Kumlu veya tozlu koruma anlamına gelir. Aletin gaz girmesi istenmeyen bölmeleri kuvars kumu veya tozu ile doldurularak patlayıcı gaz veya buharın bu bölmelere girmesi önlenir. Dar bir kullanım sahası vardır. Transformatörlerde uygulanabilir. Daha ziyade Fransa da yaygındır. Elektronik devrelerde de kullanılmaktadır. Kum hem gazın sıcak yüzeylere girmesine ve hem de sıcak elektronik yüzeylerin soğumasına yardımcı olmaktadır. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ valf gibi yerlerde rahatlıkla kullanılır. Büyük miktarda enerji üretmeyen transformatör ve rölelerde de uygulanmaktadır. Daha ziyade kendinden emniyetlilik uygulanamayan devrelerde tatbik edilir. Ölçü, kumanda kontrol gibi otomasyon devrelerinde yaygındır. 8.7. N-Tipi Koruma, Ark Çıkarmaz 8.5. O-Tip Koruma, Yağlı Koruma Ark veya ısı çıkaran aletler yağa daldırılarak patlayıcı ortamdan izole edilirler. 70’li yıllara kadar yaygın kullanım alanı bulmuştur. Transformatörlerde ve kesicilerde kullanılmakta idi. Bu yöntem standarttan çıkarılmamış olmasına rağmen kullanımı yasaklanmıştır. Çünkü yağlı cihazlar herhangi bir hata anında patladıklarında gazın patlamasından çok daha fazla tahribat yapmaktadır. Günümüzde yeni kurulan tesislerin hiç birinde, ne yağlı trafo ve ne de yağlı kesici görülmemektedir. Çok büyük transformatör ve kesiciler ile soğutma zorunluluğu olan dirençlerde uygulanmaktadır. Küçük ve taşınabilir aletlerde tatbik edilmemektedir. 8.6. M-Tipi Koruma, (Döküm Koruma) Kapsüllü Koruma Isı veya ark üreten aletler veya parçaları reçine gibi bazı kimyasal madde içine gömülerek ortamı tehlikeye düşürmesi önlenir. Döküm maddenin çalışmaya mani olmadığı lamba balastları, elektronik baskı devreleri, solenoid Patlayıcı ortamların ZON 2 seviyesindeki bölgeleri için ön görülmüş bir koruma yöntemidir. Non-sparking daha ziyade Amerikan uygulaması olarak bilinmektedir. Son yıllarda, IEC ve CENELEC çalışmalara katılan ABD uzmanlarınca gündeme getirilip standartlara konulmuş ve Avrupa normlarında 1999’dan sonra yer almıştır. Amerikan “non encendive” standartlarına benzer şekilde nA, nC, nR, nP ve nL olarak adlandırılan beş ayrı kategorisi mevcut olup, bunların anlamı: nA = Ark çıkarmaz anlamına gelir, normal çalışmalarında ark çıkarmayan aletler bu tip koruma yöntemi ile patlayıcı ortama karşı korunabilirler. Bilinen “Ex-e tipi (artırılmış emniyet) korumanın hafifletilmiş şeklidir. nC = Normal çalışmalarında ark çıkaran aletler, nC tipi korunarak ZON 2 ortamlarda kategori 3 sınıfı alet olarak kullanılabilmektedir. Ex-d tipi (alevsızmaz) korumanın hafifletilmiş veya değişik bir versiyonudur. Ark veya kıvılcım çıkaran veya aşırı ısınan kısımlar patlayıcı ortamdan tecrit edilerek, patlayıcı gaz veya buharın kolayca ateşlenmesi veya ilgili aletçe tehdit edilmesi önlenir. Bu işlem, ark Tablo: n-tipi korumanın alt grupları İşareti Anlamı Kıyasalanabilir bilinen korama şekli Koruma metodu nA Ark çıkarmaz Ex-e Ark ve kıvılcım çıkarmaz, yüzeyi fazla yok ısınmaz nC Ark çıkaran aletler Ex-d Kapalı kontak tertibatı Kıvılcım çıkarmayan elemanlar Tam kapalı, kapsül içine gömülü Patlayıcı gazların girmesi sınırlandırılmıştır. yok nR II. Grup gazlarda dağılımı IIA, IIB, IIC nL Enerjisi sınırlı aletler Ex-i Herhangi bir ark veya aşırı ısınmanın ortamı patlatmaması için enerjinin sınırlanması IIA, IIB, IIC nP Basitleştirilmiş Basınçlı koruma Ex-p Fazla basınç veya üfleme ile patlayıcı yok gazın iç kısma girmesinin önlenmesi, elektrik kesilmeden de kontrol 63 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ çıkaran kısımların, döküm, kaynak, lehim ve saire gibi bir yöntemlerle tamamen kapatılarak (hermetically sealed), patlayıcı gaz veya buharın tehlikeli bölgelere girmesi önlenerek sağlanmaktadır. Örneğin cıva buharlı kontak tüplerinde olduğu gibi. Aynı şekilde tam kapalı okuma röleleri de (reed switches) bu gruba girebilirler. Yalnız contalama yöntemi ile kapatılmış ve ticari piyasada adları “tam kapalı röle” (hermetcally sealed relays) olarak bilinen röleler nC tipi koruma yöntemine alınamaz, bu anlamda tam kapalı olarak kabul edilmemektedirler. nC tipi korunan ve normal çalışmalarında ark çıkaran aletlere bir kısıtlama getirilmiş olup, iç hacimleri 20 cm3’ü, gerilim ve akım seviyeleri de 690 Volt ve 16 Amperi aşmamaktadır. Ayrıca normal çalışmalarında çıkardıkları ısının >10K kadar fazlasına dayanmalı ve bu durumda ortamı tehlikeye düşürmemelidirler. Kısaca, küçük hacimli olan ve aşırı ısınma yan elektrikle aletlere Ex-nC tipi koruma uygulanabilmektedir. nR = Tip C’de olduğu gibi ark çıkaran bir alet olup, ark çıkaran kısmın havalandırması sınırlıdır. Patlayıcı gaz veya buharın içerdeki ark çıkaran bölmeye girmesi zorlaştırılmıştır. Özel bir sızdırma deneyi ile test edilmektedir. nP = Basitleştirilmiş veya uygulama şartları hafifletilmiş basınçlı koruma şeklidir. Ex-p tipi korumanın biraz daha hafif şeklidir. Çünkü Ex-nP tipi bir alet ancak ZON 2 bölgelerde kullanılabilmektedir. Güvenlik seviyesi düşük, kategori 3 aletler için geçerlidir. nL = Enerji seviyesi düşük olan aletlerde uygulanır, Kendinden emniyetliliğin hafifletilmiş şeklidir. n-tipi koruma yönteminin bilinen korumalara benzerlikleri aşağıdaki tabloda özet olarak verilmiştir. 8.8. Ex-Td Tipi Koruma, Toz Geçirmez Koruma Aletin gövdesi öyle yapılmıştır ki, patlayıcı toz iç kışıma sızmaz ve aletin yüzeyi de belirlenenden fazla ısınmaz. Kullanılacak en düşük yabancı madde girişine karşı koruma IP6X olmalıdır. Yani IP60 dan aşağı koruma uygulanamaz. 64 8.9. İ-Tipi Koruma, Kendinden Emniyetlilik İngilizce INTRINSICALLY SAFE kelimesinden kısaltılmıştır. Kendinden yani doğuştan emniyet anlamına gelir. Bir elektrik devresinin tamamı veya belirli bir kısmında normal çalışma veya arıza anında çıkan ark veya ısı patlayıcı ortamı ateşleyecek güçte değil ise bu devreye kendinden emniyetlidir denir. Burada söz konusu olan yalnızca aygıt değil, aygıtın bağlı olduğu elektrikli devrenin tümüdür. Elektriki arkın çıkaracağı enerjinin çok düşük olması gerektiğinden bu tip koruma ancak kumanda, ölçü ve otomasyon devreleri gibi düşük voltajda çalışan aygıt ve devrelerde uygulanabilir. Arıza ve anormal hallerde de emniyetli olacağına göre en güvenilir koruma yöntemidir. Sürekli gazlı ortamda (ZON 0) dahi kullanılabilir. Patlayıcı ortam altında aletin kapağı açılıp tamirat yapılabilir. d-Tipi koruma; sızmak isteyen alevin soğutulması prensibine dayandığından sürekli gazlı ortamda kapağı açılıp tamir edilemediği gibi sürekli gazlı ortamda da çalıştırılamaz. Çünkü bağlantı yüzeylerinden sızmak isteyen alev bu yüzeyleri birkaç peş peşe patlamadan sonra ısıtacağından, sızmak isteyen alev soğutulamaz hale gelir. Bu nedenledir ki d-tipi alet 6 kere peş peşe testi başarmasına göre denenir. Kendinden emniyetli aygıtlarda deney sayısı 100’ün üstündedir. Kendinden emniyetliliğin icadını ve öncülüğünü İngilizler yapmıştır. 1911 de çıkartılan maden yasasına ve getirilen yeni tedbirlere rağmen madenlerde kazaların önü alınamamıştır. 1912-13 yılarında peş peşe zuhur eden ve her birinde 400-600 kişinin ölümüne neden olan kazaların sonunda, zamanın İngiliz hükümeti olaya doğrudan el koymuş ve Akademisyenleri (Üniversite hocalarını) yardıma çağırmıştır. Son olayda patlamanın yoğun olduğu bölge löklanşe bataryaları ile sinyal verilen bir maden çıkışında meydana geldiğinden şüphe ve incelemeler bu sinyal tertibatı üzerine yoğunlaşmıştır. Sonuçta sinyal çanlarının patlamaya neden olduğu ve önlenmesi içinde ne gibi tedbirler alınacağı belirlenmiştir, ki böylece kendinden emniyetlilik doğmuştur. Kendinden emniyetlilik İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ başlı başına bir bilim ve teknoloji dalı olup, burada detayına girmemiz mümkün değildir. Yazımızın ileriki bölümlerinde ayrı bir başlık altında incelenecektir. Kendinden emniyetliliği sağlayan; bu devreyi besleyen güç kaynağıdır. Bu güç kaynağı kendisi kendinden emniyetli olabileceği gibi, d-tipi korunmuş da olabilir. Bu takdirde çıkışı kendinden emniyetlidir. Alternatif akım güç kaynaklarının hemen tamamı bu şekildedir. Kendinden emniyetliliği sağlayan güç ünitesi d-tipi mahfazaya veya tehlikesiz yere yerleştirilmiştir. Kendinden emniyetli çıkışa ise hemen her tip alet bağlanabilir. Yalnız bu aletler enerji depolayan tip olmamalıdır. Kondansatör ve bobinler enerji depoladıklarından bunların kendinden emniyetli devreye bağlanması rast gele olamaz. Hangi cihazların nasıl bağlanacağı imalatçı tarafından belirlenmiştir. Bu nedenle kendinden emniyetli aletin üzerine “yalnız kendinden emniyetli devre içindin” ibaresi yazılır. Ayrıca kullanıcı tarafından korunmamış aletlerle karıştırılmaması için kendinden emniyetli alet ve devre (kablo dahil) açık mavi renktedir. Örneğin basit bir start-stop butonu rahatlıkla kendinden emniyetli devreye bağlanabilir. Kullanıcı kendinden emniyetli aleti alıp diğer exkorunmuş devre ve yerlerde kullanamaz. Çünkü kendinden emniyetli alet normal yani korunmamış aletle tıpa tıp aynı olabilir. Bu hususa çok dikkat edilmelidir. Çünkü kendinden emniyetli cihazlar diğer tip korunmuş aletlerle yan yana kullanılmaktadır. Örneğin güç devresi ex-korumalı iken (d-tipi korunmuş) kumanda devresi kendinden emniyetli olabilir. Kendinden emniyetli devrenin çıkardığı arkın enerjisi, etrafındaki gazı patlatmayacak kadar zayıf olduğuna göre, gazların bir alt enerji seviyesi olup olmadığı akla gelmektedir. Örneğin metan veya hidrojeni ateşleyebilecek bir alt seviye var mıdır ki, bu seviyenin altında enerji çıkaran devreler otomatikman kendinden emniyetli sayılsın. Böyle bir enerji seviyesi maalesef bulunamamıştır. Çünkü ark olayı çok çeşitli faktörlerden etkilenmektedir. Ayrıca ark çıkarma- yan bir gerilim seviyesi de yoktur. Yani şu gerilimin altındaki devre ark çıkarmaz ve dolayısı ile otomatikman kendinden emniyetli sayılır gibi bir voltaj değeri de vermek mümkün değildir. Yalnız üst sınır standartlarca belirlenmiştir ve 24 Voltun üstünde kendinden emniyetli devre yok gibidir. Bazı literatürlerde gazlara göre minimum ateşleme enerjisi verilmektedir. Bunun yukarıda ki konu ile ilgisi yoktur. Ayrıca yazımızda verilen “minimum ateşleme akımı” ’nın da kendinden emniyetlilikle ilgisi yoktur. Verilen bu akım ancak omik devreler için geçerlidir. Ark çıkarma yönünden en kötü kontak maddesi yumuşak metaller ve bilhassa çinko ve kadmiyumdur. Bu nedenle İngiliz literatüründe “cadmium safe” tabiri yer almıştır. İngiliz standardizasyon kuruluşu BS “kendinden emniyetlilik” (KE) ile ilgili ilk standardını 1945 de ve yine kendinden emniyetli (KE) güç kaynakları ile ilgili ikinci standardını da 1956 yılında yayınlamıştır. 1961 yılında “Alman maden deney merkezi BVS” kendi özel KE test cihazını ve test yöntemlerini yeni bir standart (VDE 0170/0171) ile açıklayınca İngiliz test otoriteleri güç durumda kalmışlardır. Çünkü İngiliz test otoritesi SMRE’nin ark cihazı ile sertifika alan KE güç kaynakları, Almanların ön gördüğü yeni test cihazında sınıfta kalmakta ve etrafındaki gazı patlatmakta idiler. Sebebi de, Almanların test cihazında cadmium disk kullanmaları ve İngilizlerin de “minimum ark enerjisine” takılıp kalmaları idi. İngiliz sanayinin durumunu düşünen BS yetkilileri acele bir değişikliğe gitmemişler fakat uluslararası rekabet nedeni ile cadmium disk ile de deneye başlamışlardır ve hatta bazı firmalar kataloglarında “cadmium safe” tabirini kullanarak Alman test şartlarına uygunluğunu vurgulamışlardır. Kaynaklar [1] SARI, KEMAL “PATLAYICI ORTAMLARDA KULLANILAN ELEKTRİK AYGITLARI” 65 Elektrik Tehlikeleri İşbaşı İSG Konuşmaları (Toolbox Talks) Düzenleyen: Arzu YÜKSEL Şok Ölüm Geçtiğimiz günlerde bir işçi topraklanmamış bir matkap kullanırken maruz kaldığı elektrik akımı nedeniyle hayatını kaybetti. Bu olayda onu öldüren doğrudan elektrik akımı değildi ama dengesini kaybedip 20 fitlik bir iskeleden düşmesine, başını beton bir plakaya çarpmasına neden oldu. Elektrik Yaralanmaları Islak ve metalik bir madde ile kaplı bir yüzeyde çalışıyorsanız ve terliyseniz vücut direnciniz 30 voltluk bir akımın sizi öldürebileceği kadar düşük olabilir. Elektrik çarpmalarını en aza indirmenin tek etkili yolu kaçak elektrik akımını tam olarak engelleyen iyi durumdaki elektrikli ekipmanlar bulundurmaktır. Hatırlanması gereken bazı noktalar: Her yıl insanlar elektrik çarpması nedeniyle ölmekte veya yaralanmaktadır. Vücudunuzun bir bölümü bir elektrik kaynağı ile temas ettiği her an elektrik akımına yakalanma ihtimaliniz vardır. Bunun olması durumunda üç şekilde zarar görebilirsiniz: • Sadece elektrikli ekipmanın değil, aynı zamanda elektrik kaynağının da topraklanmış olduğundan emin olun. • Akciğer veya kalbinizin durmasına neden olabilen sinir şokundan, • Metal merdiven veya çalışma platformları üzerinde veya onlarla temas halindeyken elektrikli alet kullanmayın. • Ciddi yanıklara neden olabilen akımın ısıtma etkisinden, • Elektrik akımına verilen normal vücut reaksiyonu nedeniyle ikincil (orta dereceli) yaralanmalardan. Sıcak ya da sarsıntı yaratacak bir şeye dokunmanız halinde vücudunuz istem dışı geri çekilme tepkisi verebilir. Merdiven üstündeyseniz bu sizi yaralayabilir. Kuru, temiz, metal olmayan bir zemin üzerinde duruyorsanız; yeterli dirence sahip olma ve ciddi bir şok almama şansınız olabilir. Ancak çalışma alanı veya zeminin yeterince temiz olduğunu, ortamda çivi veya metal parça gibi iletken nesne olup olmadığını asla söyleyemezsiniz. • Çift yalıtımlı topraklanmış fişi olmayan elektrikli aletleri kullanmayın. • Ekipmanı kullanmadan önce, elektrik kablolarında hasar kontrolü yapın. • Güç düğmesi kilitli değilse ya da siz bu işi yapmak için yetkili değilseniz enerji kaynağına bağlı elektrikli aletleri açıp kapamayın. • Elektrikli ekipman ya da kablolarda hasar tespit ederseniz; hasarlı ekipmanı kullanmayın, durumu bir an önce rapor edin. • Diğer çalışanların da kendileri ve sizin için elektriksel tehlikeler yaratabileceğinin farkında olunun. Bir tehlike görürseniz durumdan ilgilileri haberdar edin. Elektrik Çarpmalarından Kaçınma Düzenleyen: Birol Temel Elektrik tehlikelerine tüm endüstri tiplerinde rastlanır. Hem evde hem işte, elektrik çarpılmasından kaçınmak tehlikenin farkında olmayı ve bu “Sessiz Katil”i tanımayı gerektirir. İnsan vücudu, çoğu metal gibi, elektrik direnci düşüktür ve bu onu iyi bir iletken yapar. Bununla beraber metalden farklı olarak, insane vücudu üzerinden elektrik geçtiğinde iyi karşılamaz. Fiziksel sonuçlar, termal yanıkları, normal kalp aktivitesinin bozulmasını ve hatta ölümleri kapsar. 66 Elektrik akımı, eller ve ayaklar arasında aktığında en bilindik ve ciddi elektrik yaralanmaları meydana gelir. Bu, bir elemanın elektrikli hatta dokunduğunda meydana gelir. Elektrik enerjisi toprağa gitmek için en kısa yolu arar ve ona ulaşmak için vücudunuz üzerinden ayaklara doğru geçer. Bu olduğunda, genellikle kişinin kalbi ve akciğerleri elektrik enerjisi dolayısıyla hasar görür. Enerji ile fiziksel temas arasına bir izolatör konması korunma yöntemlerinden biridir. Porselen, kauçuk, çömlek ve İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ kuru ahşap elektriğe karşı ciddi direnç sağlar ve bu yüzden bunlar iyi yalıtkanlardır. Bu malzemeler bir kişiyi elektrik çarpılmalarından korurlar. Elektrik çarpılmalarından korunma tedbirleri, sınırlı olmamakla beraber, aşağıdakileri kapsar: Elektrikli aletlerin daima uygun şekilde topraklandığına veya çift izolasyonlu olduğuna emin olun. Çift izole edilmiş aletlerin dış kısmı hasarsız olmalı ve imalatçı tarafından görünür şekilde “çift izolasyonlu” şeklinde etiketlenmelidir. Daima emin olmak için topraklamanın çalıştığını control edin. Eğer çift izolasyonlu şeklinde dizayn edilmemişlerse topraklanmış güç aletleri topraklanmış servis akımına eklenmelidir. Eğer, topraklamayla ilgili en ufak şüphe var ise, onu test edin! (Topraklama test edicileri ucuzdurlar.) Ağır iş topraklama uzatma kablolarını kullanın. Bu kablolar, tabakalar arasına takviye olan iki izole tabakaya sahiptirler. Ev tipi kablolara kıyasla onlar daha az etkilenirler. Kablonun ağır işe uygunluğunu kontrol etmek için şekline bakın. Çoğu düz kablolar ağır işe uygun değildirler. Ağır iş kablolarının izolasyonu üzerinde "S", "SJ", "SJO", vs gibi işaretlemeler olmalıdır. Su ile elektriğin bir arada olmasından kaçının! Sadece kabloları, aletleri ve çalışma/yürüme yüzeylerini değil, ellerinizi ve ayaklarınızı da kuru tutun. Islak derinin elektrik direnci kuru derininkine oranla en az 100 kat daha azdır. Islak deri, elektrikle temas eden kişinin ciddi elektrik çarpılması olasılığını epeyce artırır. Eğer su etrafında çalışmak zorundaysanız, anormal akım olduğunda devreyi otomatik olarak kesecek Kaçak Akım Rölesi (GFCI) bağlayın. Asla, canlı elektrik devresinde veya civarında çalışmayın. Gücü Kilitleyin ki makine veya ekipmanın enerjilendirilmesini yalnızca siz kontrol edebilin. Şansa bırakmayın. Hatırlayın, elektrik uyarmadan çarpar-daima güvenli şekilde çalışın! Elektrik Tehlikeleri – Yüksek Voltaj Elektrik Yanıkları Her yıl elektrik çarpmalarında 1000’den fazla çalışan ölür ve 30.000’den fazla çalışan yaralanır. Elektrik akımıyla, en genel temas kaynağı olduğundan, el yaralanmaları daha sıklıkla olur. Bununla beraber, daha kapsamlı ve yaşamı tehdit edebilen vücudun diğer parçalarına da zarar verir. Ciddi elektrik çarpması ventriküller fibrilasyondan dolayı (kalp ritminin bozulmasından dolayı) kalp durmasına, ciddi ödeme ve zarar görmüş kaslardan kas proteinine aşırı yükleme ve enfeksiyonlardan dolayı böbrek yetmezliğine sebep olur. Elektrik yaralanmaları çoğunlukla dışardan göründüğünden çok daha ciddidir. Yaralanma sadece temas noktasında değil, elektriğin geçtiği ve çıktığı noktalarda da zarar verir. Sıklıkla, görsel inceleme esnasında belli olmayan büyük çapta kas hasarları da oluşur. Bu derin doku hasarları basıncı azaltmak için elden başlayıp omza kadar giden derin kesiklere ihtiyaç duyan ciddi ödeme sebep olur. Eğer bu yapılmazsa, ödeme yapılan basınç artere baskı yaparak kan tedariğini durdurarak derhal geriye kalan sağlıklı dokuları yok eder. Ciddi enfeksiyonları önlemek için sıklıkla geniş çaplı ölü derinin soyulması gerekir. Göze hoş görünmeyen yaralarla sonuçlanan derin yanıklar yanığın oluşmasından sonraki 12-18 ay boyunca genişlemeye devam edecektir. Bu yaralar sadece kozmetik problemler değillerdir aynı zamanda eklem yerlerine de ciddi zarar verebilir çünkü daha fazla yaralı doku üretecek hareket yara karşısındaki gerilimi arttırır. Ölümlerin %90’ından fazlası “yüksek gerilimli akım taşıyan” kablolarla temastan veya iyi topraklanmış birinin enerji verilmiş ekipman bulundurmasından meydana gelir. Bu yaralanmaların çoğu muhtemelen devreye kaçak akım rölesi yerleştirilmiş olsaydı önlenebilirdi. Kaçak Akım Rölesi fazla akım aracı değildir, kaynaktan geçen akım miktarı ile kaynağa geri dönen akım miktarını karşılaştırarak sürekli izlemek için hattın karşısına yerleştirilir. Eğer fark 6 miliamper veya daha fazla ise derhal devreyi açar. Bu önemlidir çünkü elektrik çarpmasıyla vücudunuzdan sadece 2 saniye kadar 100 miliamper akım geçisi ölüme sebebiyet verebilir. 100 miliamper, portatif bir elektrikli matkabın 30 kat daha fazla olduğunu düşünürseniz, çok fazla değildir. Antiparantez, donmaya sebep olan bilinç eşiği boşluğu 20 miliamper civarındadır. Çalıştığınız ekipmanın kaçak akım rölesine sahip olduğundan emin olun – Bu hayatınızı kurtarabilir. Yüksek voltajla çalışmak için (600 volt üzeri), minimum 2 yıllık bir eğitiminiz, yüksek voltaj devrelerinde deneyim, yapılacak işe alışmışlık ve OSHA’ya gore yüksek voltaj işi ile ilgili tehlikeleri biliyor olmak gerekli. Takip edilmek zorunda olan diğer güvenlik ekipmanları; 300 volt üzeri akım için izole eldivenleri, göz korumasını ve eğer enerji verilmiş ekipman parçaları veya sistem üzerinde çalışılıyorsa kilitleme/etiketleme prosedürünü içerir. İletken ölçüm bantları, halatlar veya açık bir şekilde maruz kalmış iletkenler etrafında benzeri cihazlar kullanılamazlar ve eğer maruz kalmış iletkenlerle çevrili yerlere giriyorlarsa iletken balık bantları kullanılamaz. 67 Uzatma Kablosu Güvenliği – Şansa Bırakma! Hemen hemen hergün işte ve evde uzatma kablolarını kullanırız. Bu aletler çok faydalıdır,fakat uygun bir biçimde kullanılmadığında, yangın çıkarabilirler veya elektrik çarpmalarına sebep olurlar. Uzatma kablosu çeşitleri Uzatma kabloları iki veya üç fazlı olarak çeşitlenir. İki fazlı uzatma kabloları sadece bir veya iki küçük ev aletini çalıştırmak için kullanılmalıdır. Üç fazlı kablolar, dış sahada kullanılan aletler ve elektrik gücüyle çalışan aletlerde kullanılır. Bu kablodaki 3. tel topraklamadır ve bu çeşit bir kablo asla topraklanmamış bir elektrik çıkışına sokulmamalıdır. Eğer alet iki kere izole edilmediyse güç aletleriyle sadece topraklanmış uzatma kabloları kullanılır. İnşaat sahalarında, zorlu veya ekstra zorlu kullanımlar için Ulusal Elektrik Kodlarıyla belirtilen uzatma kablolarına ihtiyaç duyulur. “Dış Saha-outdoor” kelimesi veya ceket üzerindeki “WA” harfleri onaylı kablo olduğunu kanıtlar. Uzatma kablolarının gözetim ve denetlenmesi Uzatma kablolarına dikkatle bakılmalı ve bozulma ve hasarları düzenli olarak kontrol edilmelidir. Asla bir elekt- 68 rik kaynağından, kablodan tutarak ayırmaya çalışılmamalı; prizden tutulup çekilmelidir. Halıların veya eşyaların altına yerleştirilmemeli ve asla kapıyollarının, pencerelerin, duvarların, tavanların ve katların içinden geçirilmemelidir. Hasarlı kablo potansiyel yangın veya elektrik çarpması tehlikesi kaynağıdır ve derhal yok edilmeli veya değiştirilmelidir. Bir uzatma kablosu asla sürekli kullanılan kablolama yerine kullanılmamalıdır. Her nekadar çoğu hırdavat dükkanında çiviler bu amaçla satılsa bile, binaya veya yapıya bağlanmamalıdırlar. Daha uzun bir kablo yapmak için iki kabloyu birbirine bağlamaktan sakının. Yuvadan alete kadar sürekli bir mesafede bir kablo kullanmak en iyisidir. Birlikte bağlanmış veya çok uzun uzatma kabloları motora zarar verebilecek operasyon voltajını ve aletlerin operasyon verimliliğini düşürecektir. Uzatma kablolarını günlük aktivitelerimizde sıklıkla kullanışlı cihazlar olarak farzederiz fakat bu özel ilgi ve dikkat gerektirir. Evde ve işte, takılma tehlikelerinden veya hasarlanma durumlarından koruma için iyi düzenleme pratiklerini kullanın. Düzenli olarak yıpranmalarını denetleyin ve kusurlu olanları değiştirin. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ TeknikTerimler Sözlüğü Bu sözlüğün hazırlanmasında iş makinaları tatbikatında şantiyelerde çalışanların gündelik hayatlarında kullanmak gereği duyacağı ingilizce kelime ve deyimlerin türkçe karşılıklarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Akademik bir karşılıktan ziyade, her seviyeden insanın anlayacağı ve de halihazırda kullanılan ifadelerin seçilmesine gayret edilmiştir. Burada bulunmayan deyim / kelimeler ve farklı kullanılışlar ile ilgili önerilerinizi derneğimizin bilgi@ismakinalari. org.tr e-posta adresine bildirmenizi rica ederiz. Saygılarımızla. Mustafa SİLPAĞAR / Makina Yüksek Mühendisi/ Limak İnşaat, Sanayi ve Tic. A.Ş Component Aksam, bir bütünün müstakil parçası, ünite Composite Kompozit, birleşik (malzeme) CompressedSıkıştırılmış Compressor / Air compressor Kompresör / Hava kompresörü Piston type / Screw type / Vane type Pistonlu tip / Vidalı tip / Kanatlı piston Single stage / Two stage Tek kademeli / İki kademeli Stationary compressor Sabit kompresör Refrigerant compressor Soğutma kompresörü Compression Sıkıştırma (motorda pistonun havayı sıkıştırma peryodu) Compression force Sıkıştırma kuvveti Compression ratio Sıkıştırma oranı Compression ring = Top piston ring Sıkıştırma sekmanı = üst piston ringi Compressive strength Basınç mukavemeti - dayanımı Compressive stress Basınç gerilmesi ComputerBilgisayar Concave İç bükey Concentrate / Concentration Deriştirmek ,Yoğunlaştırmak / Yoğunluk, konsantrasyon Concrete Beton Concrete admixture Beton kimyasal katkıları Concrete composition Beton bileşimi Concrete mix design Beton karışım tasarımı Concrete paver Beton finişeri Concrete pile Beton kazık Concrete plant Beton santrali Wet / Dry mix concrete batching plant Yaş / Kuru karışım beton santrali Star pattern silo Yıldız şekilli silo (Agrega depolama sahası) Inline silo Sıra hazneli (bunkerli) Concrete pump Beton pompası CondensationYoğuşma,çiğlenme CondenserYoğuşturucu Condition Durum, şart, koşul Conductorİletken Conduit Elektrik kablolarının dışına haricen takılan kılıf Configuration Düzenleme (Cummins motorlarda) Cone Mahrut, Koni 70 Cone bearing / Cup bearing Konik rulman göbeği / Konik rulman zarfı ConfirmTeyid,onay Conformability Uyumluluk, uyum gösterme kabiliyeti ConnectBirleştirme,bağlama Connecting rod Biyel kolu, piston kolu Connecting rod bearing = Con. Rod big end brg. Biyel kol yatağı Connecting rod bushing = Con. Rod small end brg. Biyel kol burcu Connecting rod bolts Biyel kolu kep civataları Connecting rod cap Biyel kolu kepi ConnectionBağlantı Consecutive Ard arda, birbirini takip eden ConservationSaklama,Koruma ConsigneeAlıcı,gönderilen Consistency number Kıvam numarası Console Konsol, payanda ConstantSabit Constant bleed valve Sabit debi dönüş valfı (yakıt) Construction İnşaat, Yapı Construction joint İnşaat derzi Consulting Danışmanlık, müşavirlik Consumption Sarfiyat, tüketim Contact / Contact cleaner Temas / Şalter kontaklarını temizleyen aerosol Contact breaker / Contactor Şalter, otomatik sigorta / Kontaktör Contaminant Kirleticiler, ortamı kirleten unsurlar ContaminationKirlilik Content Muhteva, içindekiler Continue Devam etmek ContinuousSürekli Contour series seat Ergonomik koltuk ContractSözleşme,mukavele ContractorMüteahhit Control air fuel ratio Hava yakıt oranı kontrolü Control handle Kontrol kolu İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Controller Kontrol edici, kumanda düzeni Control lever / Control valve Kontrol kolu, kontrol levyesi / Kumanda valfı Conventional steering Düz direksiyon, standart direksiyon Conversion / conversion factor Çevirme, dönüşüm / dönüşüm faktörü Conveyor / Conveyor belt Taşıyıcı band / Taşıyıcı (Konveyor) band lastiğ (Sabit tesislerde) Discharge conveyor / Loading conveyor Boşaltma konveyoru / Yükleme konveyoru (Asfalt makinalarında) Cement screw conveyor Çimento helezonu CoolSoğutmak CoolerSoğutucu Intercooler Ara soğutucu (Çevre havası ile motor havasını soğutma) Aftercooler Nihai soğutucu (Soğutma suyu ile m.havasını soğutma) Coolant / Cooling system Soğutma sıvısı - motor soğutma suyu / soğutma sistemi Coolant and battery tester Antifriz ve akü elektrolit yoğunluk ölçüm cihazı Coolant pump Devirdaim pompası Coolant conditioner Soğutma suyunu şartlandırma malzemesi Cooling / Air cooled Soğutma / Hava ile soğutulmuş CopperBakır CopyKopyalamak Core Çekirdek, öz, (radyatörde petek) Core sampling Karot alma (Asfalt-Betonarme) Cork Mantar Corner / Corner piece Köşe / köşebent Correct /Correction Doğru / Düzeltme Corrosion Asitik etkiden dolayı aşınma, korozyon Corrosion resistor Korozyon dirençli CostMaliyet Cotter Kama, çapraz kama, kilit kaması Cotter pin Kopilya, maşalı pim Counter balance Karşı denge Counter bore Havşa, yuva, delik ağzı Counter clockwise Saat dönüş istikametinin aksi Counter rotation Tersine dönüş Counter shaft Grup mili , ara şaft Counter weigh Karşı ağırlık Counter weigh frame Karşı ağırlık şasisi Country Ülke, yurt CoupleEş,çift Coupler Bağlatıcı, birleştirici, kaplin Coupler pin Bağlama pimi Coupling Kaplin, manşon (Delici rodlarını birleştiren parça) CoverKapak Cowl Kaporta, kaput CPL (Control / Custom Part List) Kontrol / Müşteri Parça Listesi (Cummins motorlarda sınıflama tanımı) CFM Cubic Feet Minute Dakikadaki feet küp olarak debi Crack / Cracking pressure Çatlak / Açılma basıncı CradleBeşik Crane Vinç Mobile crane / MHC Mobile Harbour Crane Seyyar vinç / Seyyar Liman Vinci Crawler crane Paletli vinç FCC Fixed Cargo Crane Sabit Pergel Vinç Gantry Crane Portal vinç GTC Gantry Tyre Crane Lastikli portal vinç Overhead crane Köprülü vinç Portal crane Portal (yerdeki rayda gezen iki sütunlu) vinç RMG Rail Mounted Gantry Rayda hareketli portal vinç STS Ship To Shore Gemiden karaya aktarma vinci TCC Travelling Cargo Crane Hareketli pergel vinç Tower crane Kule vinç Crank Marşa basma, krank Crankcase Karter muhafazası CCV Closed Crankcase Ventilation Kapalı karter havalandırması OCV Open Crankcase Ventilation Açık Karter havalandırması Crankcase dilution Karter yağı incelmesi (Yanmamış yakıttan dolayı) Crankcase guard Karter Crankshaft Ana mil, krank mili Crankshaft gear Krank dişlisi Crash Ezmek, parçalamak Crate Sandık, kafes Crawler Paletli yürüyüş Creeper speed Çok yavaş ilerleme hızı Crevice Yarık, çatlak Critical Path Method -CPM Kritik yol usulü CriteriaKriter,değerlendirme Cross Karşı,çapraz,istavroz Cross brace (dozer) Çapraz kol, çapraz bağlantı (dozerde) Crosshead Kroset, süpab köprüsü Crross link Çapraz bağ Cross stay / Torque rod Gergi kolu Cross section En Kesit Crowbar Levye, manivele, ucu eğri levye CrowdingYükleme Crude oil Ham petrol Crusher Konkasör, kırıcı, ezici Jaw crusher Çeneli kırıcı Impact crusher Darbeli kırıc VSI Vertical Shaft Impactor crusher Dik milli darbeli kırıcı , HSI Horizantal Shaft Impactor crusher Yatay milli darbeli kırıcı Cone crusher Konik kırıcı Roll Crusher Silindir tip kırıcı Hammermils Çekiçli kırıcı Primary Birincil (Pirimer) Secondary İkincil (Sekonder, Kübitzer) Tertiary Üçüncül (Tersiyer) Mobile crusher (Units on Crawlers/ Wheels Seyyar konkasör (Paletli / Lastikli şase üstünde) Crusher plant Konkasör tesisi Crushing prevention Ezilmeye karşı önlem Cubic centimeter Santimetre küp Cubic feet Ayak küp (ingiliz hacim ölçüsü) Cubic meter Metre küp CumulativeBirikimli Cup Kab,kapak, zarf Cup (bearing) Rulman zarfı Cure Bakım, Kür, Kür alma (beton) Curing agent Kür malzemesi Curing blanket Kür kaplaması, beton battaniyesi Curing compound Kür maddesi Curl (bucket) Kovanın toplanması Current / Currently Hali hazır, şimdiki / hali hazırda CurrentAkım AC Alternative Current Alternatif akım DC Direct Current Doğru akım Cursor İşaretçi, imleç CurtainPerde Curtain wall Perde duvar Curve / Curved Eğri / Eğrilmiş CurvatureEğrilik Cushion Tampon, yastık Cushion hitch Skrayperde deveboynu amartisörü Custom track service (CTS) Yürüyüş takımı (palet) servisi CustomerMüşteri CustomsGümrük CutKesmek Cutaway model Kesit modeli Cut off Kesme, kesik Cutter head Kesici kafa (Tünel delme veya yer altı maden makinalarında) Cutting edge Kesme ağzı, kesici bıçaklar Curved / Flat / Serrated type cutting edge Eğri / Düz / Dişli tip ağız bıçakları (Grayderlerde) Cutting prevention Kesilmeye karşı korunma 71 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Cycle Çevrim, iş, zaman Four cycle - Two cycle Dört zamanlı - İki zamanlı Cycle time (estimating chart) Çevrim zamanı (tahmin tablosu) Cylinder / pneumatic cylinder / Hydraulic cylinderSilindir / Hava silindiri / Hidrolik silindir Cylinder (blade sideshift) Bıçak yana kaydırma silindiri (grayderde) Cylinder (blade stabilizer) Bıçak dengeleyici silindiri Cylinder (wheel lean) (Teker yatırma) Silindiri (Grayderlerde ön tekerleri dik eksenden) Cylinder arrangement Silindir düzenlemesi Cylinder block Silindir blok Cylinder bore Silindir deliği, motorda Pistonun içinde çalıştığı boşluk Cylinder head / cylinder head side Silindir kapak / Hid.silindirde rot tarafı Cylinder head cover Silindir üst kapak, Külbütör kapağı Cylinder head gasket Silindir kapak contası Cylinder liner Silindir gömleği Cylinder liner kit / cyl. liner kit Gömlek+ piston+piston pimi+ segmanlardan oluşan takım Cylinder strength Silindir dayanımı (Beton testi) CycloneSiklon Daily / Weekly / monthly Günlük,Gündelik / haftalık/ aylık DamBaraj DamageHasar Damp Nemli, rutubetli Damper Sönümleyici, damper Damping chamber Sönümleme hücresi, sönümleme odası DangerTehlike Dark / Darker Karanlık, koyu / daha koyu Dash Tablo, alet, gösterge tablosu, (-) tire işareti Dashboard Gösterge panosu, döş (otomotiv) Dash panel Gösterge panosu, döş (otomotiv) Dashpot Devir gezinti sönümleyicisi, tampon sönümleyicisi DataVeri DateTarih DayGün Dead weight Ölü ağırlık (gereksiz malzeme ağırlığı) Dealer Temsilci, mümessil,bayi Debris / Entrapped debris Moloz, yıkıntı, kir / Tutulmuş kir (Filtrelerde) DecreaseAzalma Deceleration Yavaşlama, gaz kesme Decelerator pedal Gaz kesme pedalı Deduction İndirim , azaltma, tenzil DeepDerin Deep-well socket Uzun lokma Default Fabrika ayarı, imalat ayarı Defect Arıza, hasar, kusur DefectiveArızalı DefinitionTarif Deflate İnmek, Sönmek Defogging / Fog Buğu çözücü / Sis Deform / Deformation Şeklini kaybetmek, bozulmak / Şeklini kaybetme, bozulma Defrost Buz/don çözme Degree Mertebe - Derece (sıcaklık- açı) Deicer Buz çözücü DelayGecikme Delivery Teslim etmek, debi, verdi Delivery line = delivery pipe Enjektör borusu Delivery valve Basma valfı (Mazot pompa çıkışındaki valf) Demand / Demand valve Talep, istek / Yönlendirme valfi Demolite / Demolation Yıkmak / yıkım, yıkma Demolition bucket / DemolitionTools Yıkım kovası / Yıkım takımları Cutter crushers Kesme aleti DemonstrationGösteri Dense Yoğun, kesif Density / Dry density Yoğunluk / Kuru yoğunluk DepartmentBölüm DepentableGüvenilir 72 Deposit Teminat akçesi, artık / aşınma malzemesi birikmesi DepotDepo DeprecitionAmortisman Depress Basmak, bastırmak Depth Derinlik Derrick Gemi vinci Descent İniş, düşüş Description Tanım, tarif, açıklama DesertÇöl DesicationKurutma Desiccant filter Nem giderici filtre Design Tasarım, düzenleme Desired İstenen, arzu edilen Despatch Gönderme, sevk, Ulaştırma Destroy İmha etmek,harap etmek Destructive Tahribatlı (Malzeme muayene usulü) Detach Ayırmak, sökmek DetailAyrıntı Detent Kilit, tetik, mandal Detergent Arıtıcı, temizleyici (motor yağındaki temizleyici katıklar) Determination Karar,karar verme Deutsch style connector Alman tipi elektrik fişi DevelopmentGelişme Deviate / Deviation Sapmak,saptırmak / sapma Diagonal / Diagonal brace Çapraz / Çolak kol DiagnosisTeşhis Diagnosis code Teşhis / arıza bulma kodu Diagram Grafik, şema DialKadran Dial indicator - Dial gauge İbreli gösterge, komparatör Diameter Çap, kutur ID inside diameter / OD outside diameter İç çap / Dış çap Diaphragm Diyafram, ayırma zarı DieKalıp Diesel engine Dizel motoru Diesel fuel Mazot, dizel yakıtı ULSD Ultra Low Sulphur Diesel Çok düşük kükürtlü mazot (15 PPM den az kükürt ihtiva eden) Difference Fark, ayrım Different Farklı, ayrı Differential Diferansiyel (mekanik güç aktarma organı) Differential lock Defransiyel kilidi Differential pressure Basınç düşümü (Filtreleme malzemesinde) Differential side gear Aks dişlisi Differential spider gear Koza dişlisi , Haç dişlisi, istavroz dişlisi DifficultZor Difusion Difuzyon, yayınım Dig / Digging angle Kazmak / Kazma açısı Digging depth / Digging envelope Kazma derinliği / Kazma zarfı (kazma erişim bölge sınır grafiği) Digging force Kazma kuvveti Digit Hane, rakam Digital Dijital - Nümerik (elektronik) Dilute Sulandırmak, seyrelmek, incelmek Crankcase dilution / oil dilution Motor yağının yakıttan dolayı incelmesi / yağ seyrelmesi - incelmesi Dimension Ölçü, ebat Dimmer switch Işık kısıcı anahtar, Uzun - kısa hüzme yakma anahtarı Diode / Diode bridge Diyot / Diyod tablası (Şarz dinamosunda) Dip Daldırmak, bandırmak Dipstick Yağ çubuğu, seviye ölçüm çubuğu Direct Doğrudan, vasıtasız Direct current D.C Doğru akım Direct injection Direkt püskürtme (Dizel motorlarında) Direction / Direction selector Yön / Yön seçici Directional signal lamp Sinyal lambası İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Dirt / Dirty Kir / Kirli Disassemble / Disassembly Dağıtmak / Sökme , dağıtma Disc Daire, disk Discard Atmak,ıskartaya çıkartmak Disc brake Disk freni Discharge Boşaltma, tahliye Discoloration Hararetten dolayı renk bozulması Disconnect / Disconnect switch Ayırma / Çatal anahtar (Cat makinalarda), ana şalter (Akü devresinde) Discontinue Üretimi durdurulmuş, devam etmiyor (Yedek parça) Discountİndirim Disengage Bırakmak, çözülmek, ayırmak (kavramalarda) Dismounting Makinadan inme DispenceDağıtım Dispersant Dağıtıcı (yağdaki tortu oluşturacak birikintileri ufaltan) katkılar Displacement (Piston süpürme) hacmi, sığa Display / Display module İşaret / Gösterge modulü Dissipatation / Heat dissipation Dağıtma , dağılma / Isı dağıtılması (motor yataklarında) DistanceMesafe Distiled water Damıtılmış su DistilationDamıtma Distortion Burulma, çarpılma (şekil bozulması) Distribution Dağıtma, tevzii Distributor Dağıtıcı Ditching Hendek kazma, kanal kazma Divide / Divided / Divider (torque) Bölme / Bölünmüş / Bölücü (tork) (Dozerlerde) Division Bölüm, kısım Do, does Yapmak,yapar Document Evrak, vesika, belge Domestic Yerli, dahili Door / Door handle Kapı / Kapı kolu Dosage Dozaj Dot Nokta benek Double / Double flange Çift / Çiftli flanş (yürüyüş makarasında) Double reduction (final drive) Çift kademeli devir düşürme (Paletli makina cerinde) Dowel pin Merkezleme pimi Down / Downhill Aşağı / Yokuş aşağı iniş Downtime Arızadan makinanın yatma zamanı Downshift Vites küçültme Dozer / wheel dozer / track dozer Dozer, düzleyici makina / lastikli dozer / paletli dozer Dozing Dozerleme, dozerle tesviye Draft Poliçe, çek Draft arm Çeki kolu Draft frame Çeki şasesi Dragline / Dragline bucket Skrayper (Çeki kovası) (Beton santralinde) / Halatlı kova Dragline excavator Sallama kepçe Drain / Drain plug Boşaltma, tahliye / Boşaltma tapası Drawbar Çeki kolu, çeki oku, (Grayderde) çember daire DrawingÇizim DrierKurutucu Drift Kaçırma (hidrolik sistemde kaçaktan dolayı), sürüklenme Drifter Delici makinada tabanca Drill Delmek / Delici makinada tabanca Drill bits / Face style Matkap uçları / Alın biçimi Flat / dome / Drop center Düz alınlı / Küresel alınlı (Dış bükey) / Merkezi çökük (İç bükey) Retrac bit Çatlak zeminde kullanılan matkap ucu Uzun kaburga gövdeli matkap ucu Reaming bit Kılavuz adaptör takılabilen uç Button bit / Cross bit=insert bit / X bit Habbeli matkap ucu / İstavroz uç / X ucu Tungstene Carbide button Tungsten karbür kesme habbesi Hemisperical / Ballistic / Conical buttons Yarım yuvarlak / Mermi uçlu / Konik habbeler R (Rope) thread / T (Traphez) thread İp (halat) dişli / Trapez dişli Integral bit Yekpare uç (Matkap ucu ve rodun tümleşik olması) Pilot adapter Pilot delik delme adaptörü Roller cone bit Dairesel dönüşlü konik kafalı matkap Rotary drill bits Gövdesinde kendi ekseninde dönen kafaları bulunan matkap ucu Drilling machine - Drill Rig Delici makine Surface drill = Open pit drill rig = Bench drill Yüzey delici = Yerüstü delici makine Face drill = Underground Drill = Jumbo Yatay eksen delici makine - Yeraltı delici makina Drill rod / MF Male-Female Delme rodu (Delici makinada kullanılan) / Erkek - Dişi uçlu Fishing = Recovery tools Delikte kalan delme takımı yakalama takımları Drive Tahrik etmek, sürmek/kullanmak (araç) Drive axle Tahrik şaft, tahrik aksı Drive gear / Drive plate Tahrik dişlisi - marş dişlisi / tahrik plakası Drive pinion Tahrik pinyon dişlisi Drive sprocket (Elevator) Zincir dişli (Elavator - skrayperde) Drive sprocket (Tandem) Zincir dişli (Tandem - Ekskavatörde) Drive sprocket (winch) Zincir dişli (vinç tambur sarma - boru indirme sistemli dozerlerde) Drive train Aktarma organları Driven / Driven shaft Tahrik edilen , müteharrik / tahrik edilen şaft Driver Sürücü, (Delici makinalarda) şankı tahrik eden parça Drop Düşme , dalma Drop box Öne - arkaya hareket aktarma dişli kutusu Droplet Damlacık, zerre Drum (Packing) Varil (Ambalaj) Drum Tambur (silindirde ve vinçte), kampana (fren) Milling drum , fine milling drum Asfalt freze tamburu, ince frezeleme tamburu Drum, hot mix Sıcak karışım tamburu (Asfalt tesisinde) Drum mix / Batch mix Tambur karışım / Haznede karışım (Asfalt tesisinde) Drum gear reducer Tambur redüktörü Drum shaft Tambur şaftı Dry / Dry joint Kuru / Yağlaması olmayan mafsal Dry Chemical Additive DCA Kuru kimyasal katkı (Kuru soğutma suyu katkısı) Drt mix concrete Kuru karışım beton Dryer drum (Batch plent) Kurutma tamburu (Asfalt tesislerinde ) DTH (Down Thru Hole) hammer Delik dibi tabanca Dual Çift, ikiz Duct Geniş boru, kapalı kanal Ductile Sünek, işlenebilir Dull Donuk, mat Dump / Dump truck Kasadan yük boşaltma / Damperli kamyon Dump body / Dumping angle Kasa (kamyon) / Boşalma açısı Dump cylinder Damper silindiri Dumping clearance / Dump reach Yaklaşma mesafesi / Boşaltma mesafesi (Lastikli yükleyicilerde) Dump kick out Kova boşaltma otomatiği Due cone seal - (Lifetime seal) Çift konik (temas yüzeyli metal) keçe - Layftaym Durable / Durability Dayanıklı / Dayanıklılık - kalıcılık DurationSüre DuringSüresince DustToz Dust collector Toz toplayıcı (Delici makinalarda) / Filtre birimi (Asfalt tesisinde) Dust ejector Toz götürücü (Ekzost basıncı ila toz uzaklaştırıcı - Dozerlerde) Dust evecuator Toz toplayıcı (Hava filtrelerinde ön süzme haznesinde) Dust guard Toz muhafazası Dust indicator Toz göstergesi Dust seal Toz keçesi Dust sealing Toz indirme (Konkasörlerde) Duty / Duty cycle Görev, iş / İş çevrimi Dynamo Dinamo, doğru akım üreteçi Dynamometer Dinamometre, bremze tezgahı EachHerbiri Ear / Ear plug / Disposable Kulak / kulak tıpası / Atılır Ear muff Kulaklık Early / Earlier Erken / Daha önceki Earth / Earth work Yer, toprak / Toprak işleri EarthmovingHafriyat Easy / Easily / Easier Kolay / Kolayca / Daha kolay 73 Grip Aşısı Sağlıkta Adres Başkent Dergisi Sayı: 8 Uzm. Dr. Ayşegül YEŞİLKAYA / Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı / Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Amerika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezinin grip aşısını yapılmasını önerdiği erişkin hastalar: • 18 yaş üzerindeki herkes, • Kronik akciğer ve kalp hastalığı olanlar (astım dahil) • Kronik metabolik hastalığı olanlar (şeker hastaları) • Böbrek hastaları (diyaliz hastaları) • Kan hastalığı olanlar • Bağışıklık sistemi baskılanmış olanlar (HİV hastalığına bağlı veya ilaçlara bağlı) • Solunum fonksiyonlarını etkileyen, hastayı aspirasyon zatüresi riskine sokan durumlar • Grip sezonunda hamile olanlar, • Bakımevi ve huzurevinde kalanlar ve çalışanlar, • Sağlık çalışanları, • Çocuk bakıcıları. Grip yüksek ateş (>380 C) ve yaygın kas ağrıları ile seyreden bir viral hastalıktır. Grip enfeksiyonu aslında bir üst solunum yolu enfeksiyonu iken, komplike olarak alt solunum 76 yolunu da tutabilir. Bunun sonucunda zatüreye ve solunum yetmezliğine yol açarak, ölüme sebebiyet verebilir. Grip enfeksiyonu özellikle bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde (romatolojik ilaç kullananlar, organ nakli olanlar, kemik iliği nakli olanlar, kemoterapi alanlar), kalp ve akciğer hastalarında, şeker hastalarında, hamilelerde, küçük çocuklarda ve yaşlılarda ciddi solunum problemlerine yol açmaktadır. Grip enfeksiyonunun tedavisinde antibiyotikler değil, antiviral ilaçlar kullanılmaktadır. Antiviral ilaçlar sadece grip enfeksiyonunu komplike geçirme ihtimali yüksek olanlara ve sağlık çalışanlarına verilmelidir. Yanlış ve gereksiz grip ilacı kullanmak sonucunda tedavideki tek şansımız olan antiviral ilaçlara da direnç gelişebilir. Sonuç olarak, grip ve komplikasyonlarından korunmada en etkin yol gribe karşı aşı ile korunmaktır. Doktora başvuran hastada konulan grip tanısı sıklıkla olası tanıdır. Kesin tanı için gereken doğrulayıcı laboratuvar testleri hastanede yatarak tedavi görmesi gereken, grip hastalığının komplikasyonla seyretme ihtimalinin yüksek olduğu hastalar için referans viroloji laboratuvarlarında yapılır. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Grip için ulusal referans laboratuvarları İstanbul Üniversitesi Viroloji Laboratuvarı ve Türk Halk Sağlığı Kurumu (eski adı Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü) Viroloji Laboratuvarı’dır. Hastanemizde Ocak 2011- Temmuz 2012 tarihleri arasında çoğunluğunu organ nakil hastalarının oluşturduğu ve virüs tip ve alt tiplerinin laboratuvar testleri ile kesinleştiği 37 yatan hastamız olmuştur. Bu hastalardan sadece biri grip aşısı olmuş; bakıma muhtaç yatalak hasta idi. Aslında aşı ile önlenebilir ve/veya hafif seyirli seyredebilecek bir enfeksiyon hastalığı yüzünden kişiler hastanede yatarak tedavi görmek zorunda kalabilir, hatta ölebilir. Gribin yol açtığı iş gücü kaybı, hastane tedavi maliyeti göz ardı edilemeyecek kadar büyüktür. Bütün bu gerçekler ışığı altında koruyucu hekimliğin önemini bilen biz enfeksiyon hastalıkları uzmanları altı aydan büyük tüm bebeklere, çocuklara ve erişkinlere yumurta alerjileri olmamaları koşulu ile grip aşısı yapılmasını tavsiye ediyoruz. Grip aşısını anlayabilmek için çok kısa olarak grip virüsünü anlamamız gerekir. Grip virüsü A, B ve C olmak üzere üç tiptir. Grip hastalığı yıllık endemiler, iki-üç yılda bir epidemi ve 10-20 yılda bir pandemi dediğimiz salgınlara yol açar. Grip virüsünün A tipi epidemi ve pandemiler yaparken, B tipi pandemi yapmaz, hafif seyirli hastalık yapar. Virüsün yapısında iki önemli protein (H ve N) vardır. grip hastalığına en sık yol açan virüs alt tiplerini seçerek belirler. Şöyle anlatalım: Her ülke kendi sınırları içinde grip hastalarından izole ettiği virüs alt tiplerini DSÖ’ne bildirir. Her ülkeden gelen veriyi değerlendiren DSÖ; kuzey ve güney yarıküre için o kış sezonunda dünyada dolaşan en sık üç virüs alt tipini seçerek aşı firmalarına aşı içeriğini yeni sezon aşısını üretmeleri için verir. Aşı üretimi zahmetli olduğundan zaman ister. Bu nedenle yeni ortaya çıkan, genetik yapısı bugüne kadar hiç görülmemiş bir grip virüsünün salgın yapma potansiyeli yüksektir. Böyle bir salgın durumunda (örneğin domuz gribi) aşı üretilinceye kadar grip hastalığının çok hızlı yayılması ve ölümlere yol açması kaçınılmazdır. DSÖ hayvan kökenli grip enfeksiyonlarını yakından takip etmektedir. 20 Eylül 2011 ve 21 Şubat 2012 tarihleri arasında tanısı doğrulanmış 21 kuş gribi insan olgusu tespit edilmiştir. Bu 21 vakanın 15’i ölümcül seyretmiştir. Kuş gribi insan vakaları Kamboçya, Çin, Mısır, Endonezya ve Vietnam’dan bildirilmiştir. Aralık 2003 yılından bugüne kadar kuş gribi dünyada 15 ülkeden bildirilmiş olup, toplam vaka sayısı 585 olup, 346 vaka ölmüştür. Yumurtaya karşı anaflaksi dediğimiz ciddi yan etki yaşayanlara grip aşısının yapılması yasaktır . Çünkü birçok aşıda da olduğu gibi grip aşısının içeriğinde yumurta proteini vardır. Yumurta allerjisi şüpGrip aşısının içinde birçok aşıda hesi durumunda aşağıdaki Bu proteinler insanda, olduğu gibi, yumurta proteini olduğu algoritma yardımcı olmaktakuşda, domuzda sayı ve komdır. Her yıl Ekim-Ocak ayları için, yumurtaya karşı anaflaksi binasyon olarak farklılıklar arasında koldan yaptırdığımız dediğimiz ciddi yan etki yaşayanlara göstererek virüs alt tiplerini grip aşısı inaktive aşıdır, canlı (subtip) oluşturur. Bu iki protevirüs içermez. Ancak Amerika grip aşısının yapılması yasaktır. inin genetik yapısında sürekli Birleşik Devletleri’nde burun olarak değişiklikler meydana içinden uygulanan canlı virüs geldiğinden virüsün yapısı sürekli değişerek bağışıklık sisiçeren aşı formu da vardır. Bu form Türkiye’de bulunmatemi her seferinde farklı yapıdaki yeni virüse karşı savunmaktadır. Canlı grip aşısı 2-49 yaş arası sağlıklı kişilere yamasız kalır. Bu yüzden bir insan hayatı boyunca değişik pılabilir. Hamilelere ve bağışıklık sistemi baskılı olanlara( sayıda grip geçirebilir. Kalıcı bağışıklık sağlanamaz.İşte bu kanser tedavisi görenlere, HİV hastalığı olanlar, organ nakli nedenle, her yıl grip aşısı olmamız gerekir. nedeniyle bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaç kullananlara) canlı grip aşısı yapılamaz, sadece inaktive grip aşısı yapıBir sonraki yılın grip aşısının içeriğini Dünya Sağlık Örlabilir. Sosyal Güvenlik Kurumu yayınlamış olduğu Sağlık gütü (DSÖ) son kış sezonunda kuzey ve güney yarıkürede 77 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Uygulama Tebliği (SUT)’nde grip aşısının kimlere ücretsiz yapılacağını beyan etmiştir. Grip aşısı bedeli; 65 yaş ve üzerindeki kişiler ile yaşlı bakımevi ve huzurevinde kalan kişilerin bu durumlarını belgelendirmeleri halinde sağlık raporu aranmaksızın; astım dâhil kronik akciğer ve kalp hastalığı olan erişkin ve çocuklar, şeker dâhil herhangi bir kronik metabolik hastalığı, kronik böbrek hastalığı, hemoglobinopatisi veya bağışıklık yetmezliği olan veya bağışıklık sistemini baskılayıcı tedavi alan erişkin ve çocuklar ile 6 ay-18 yaş arasında olan ve uzun süreli aspirin tedavisi alan çocuk ve adolesanların hastalıklarını belirten sağlık raporuna dayanılarak tüm hekimlerce reçete edildiğinde yılda bir defaya mahsus olmak üzere ödenir. Gebelere, emziren annelere ve 6 aydan büyük bebeklere yumurta allerjisine sahip olmamaları koşuluyla inaktive grip aşısı yapılmalıdır. Aşı güvenlidir. 78 Tüm aşılarda olduğu gibi grip aşısının koruyuculuğu iki hafta sonra başlar. Erişkinlerde tek doz grip aşısı kolun üst kısmından kas içine yapılır. Çocuklarda doz sayısı yaşa ve daha önce grip aşısı olup olmadığına göre değişmektedir. En sık görülen aşı reaksiyonu aşının kas içine yapılmaması ile kolda şişlik, ağrı, kızarıklık gibi bölgesel reaksiyonlardır. Aşıya bağlı bir yan etki olmayıp, uygulama hatasıdır. 2-3 gün içerisinde düzelir. Hafif ateş, halsizlik, kas ağrısı gibi nadir görülen, aşıya bağlı yan etkiler aşı uygulamasından 6-12 saat sonra başlayıp, en fazla 1-2 gün devam eder. Aşının koruyuculuğu kişiden kişiye, yaşa ve bağışıklık sistemine bağlı olarak değişmektedir. Ancak genel olarak %7090 oranında aşı koruyucudur. Tabi ki, kişi aşı içeriğinde yer almayan farklı bir grip alt tipi ile karşılaşırsa grip geçirebilir. Ölümcül seyredebilen ve aşı ile korunulabilen bir hastalık olan gripten korunmak için aşı olmamız gerekir. Fıkra Köşesi Eğlence Zamanı... Bir rahip, bir doktor ve bir mühendis golf sahasının boşalmasını beklemektedirler. Mühendis:" Bu adamlar ne yapıyor böyle, 15 dakikadır bitirmelerini bekliyoruz." Doktor: "Bilmiyorum ama hiç böyle bir saçmalık görmedim." Rahip: "İşte görevli geliyor, onunla konuşalım." Rahip: " Merhaba, Şu anda sahada olan grup ne zaman çıkacak, neden bu kadar yavaşlar?" Görevli: "Evet onlar kör itfayeciler. Klübümüzde geçen sene çıkan yangında gözlerini kaybettiler. Bu yüzden istedikleri zaman burada ücretsiz oynamalarına izin verildi. Rahip: "ne kadar üzücü, bu akşam onlar için Öğrenci Yurdu Üniversitede, dönemin ilk gününde rektör yeni gelenleri toplamış, üniversite kurallarını anlatırken sıra yurt olayına gelmiş. Rektör demiş ki : - Kız yurtları erkek öğrenciler için yasak bölge. Erkek yurtları kız öğrenciler için. Yasak bölgede yakalanan kişiye ilk seferinde 200 lira ceza kesilecek. İkinci yakalanışında 300 lira, üçüncü yakalanışında da 500 lira ceza kesilecek. Sorusu olan var mı? Arka taraftan bir erkek öğrenci sesi : - Sezonluk bilet ne kadar? dua edeceğim." Doktor: "Çok güzel bir fikir, ben de hastanedeki doktor arkadaşlarla konuşup onlar için bir şeyler yapabilir miyiz diye bakacağım." Mühendis: "Bu adamlar neden geceleri oynamıyorlar?" Biyoloji Dersi Biyoloji dersinden yapılacak sınav için sınıftaki herkez acayip çalışmış, notlar fotokopiler havada uçuşmuş. Daha sonra sınavın yapılacağı gün gitmişler bir de bakmışlar, ortada kağıt kalem yok sadece sıra sıra mikroskoplar. Hocada başlarında bekliyorken demiş ki, "Bu mikroskaplarda lam`da bir böceğin bacağı var, sınavınız bacağından böceği tanımak" Tabi hemen itirazlar ama fayda etmemiş, hoca dediği dedik. Öğrenciler mikroskopların başına geçmiş. Ama bir şey yapamıyorlar. En sonunda biri dayanamamış, kapıyı çarpıp çıkmış. Hoca arkasından seslenmiş "Kimsin ulan sen, kapıyı çarpıp çıkıyorsun?" Kapı hafifçe aralanmış ve bir bacak uzanmış" Tanısana hadi lan tanısana kim olduğumu" Karne Baba, ortaokul üçüncü sınıfa giden oğlunun elinde karneyle salona girdiğini görür. "Allah allah, dönem ne çabuk bitmiş..." diye düşünür ve oğluna seslenir: -"Getir bakayım şu karneyi!" -"Al baba..." Adam karneye bir bakar ki, beden eğitimi ve resim dışındaki tüm dersler zayıf. -"Bir dediğini iki etmiyoruz, bilgisayar dedin, bilgisayar aldık, ingilizce kursu dedin ingilizce kursuna gönderdik, gitar kursu, müzik aletleri, ne istersen yapıyoruz. Kız arkadaş uğruna harcadığın çiçek parasının haddi hesabı yok. Ne bu notların hali, rezil şey!" -"Baba... O benim karnem değil ki, senin kitaplarını karıştırıyordum, birinin arasında senin karnelerinden birini bulmuştum..." 80 4 Kişilik Eğitim Uçağı Dört kişilik bir eğitim uçağı Karadeniz’de mezarlığa düşmüş...... Lazlar 80 ceset çıkarmışlar ve ölü sayısının artmasından korkuyorlarmış Anlamaz Temel Bir gün bir çocuk okuldan eve gelmiş annesi: -ne oldu oğlum neden böyle sinirlisin. Demiş Temel: -Ya ben bu öğretmenden hiç bir şey anlamıyorum daha dün 5+4=9 eder diyordu bugünde 6+3=9 eder diyo Kimya Dersi Kimya dersinde öğretmen, elindeki metal parayı gösterdi: -Şimdi bu beş yüzlüğü asite batırıyorum. Ne dersiniz eriyecek mi? Nuri parmak kaldırıp yanıtladı: -Erimez, öğretmenim: -Evet erimez, neden erimez? -Eriyecek olsa asite atmazdınız da ondan... Nasa Mars'a adam gönderecekmiş. Sadece bir kişi gidebilecek, giden de geri dönemeyecekmiş. İlk aday olan mühendise bu iş için ne kadar isteyeceğini sormuşlar: - 1 Milyon Dolar demiş ve eklemiş - kızılhaça bağışlayacağım. İkinci aday olan doktora da aynı soruyu sormuşlar. Doktor: - 2 Milyon Dolar demiş. - Bir milyonunu aileme bir milyonunu da tıbbi araştırmalara bağışlayacağım. Üçüncü aday olan Temel aynı soruya - 3 Milyon Dolar diye cevap verince yetkililer diğerleri bu kadar az isterken kendisinin neden 3 milyon dolar istediğini sormuşlar. Temel yetkililere doğru eğilmiş, kısık bir sesle: - 1 milyonunu ben alırım, 1 milyonunu size veririm, mühendisi de Mars'a göndeririz. Etkinliklerimiz “İş Makinaları Mühendisleri Birliği (İMMB) Bilgi Paylaşımı İçin Değişik Seminer Organizasyonları İle Üyelerini ve Sektör Temsilcilerini Biraraya Getirmeye Devam Ediyor” Eylül 2014 Etkinliği / BOBCAT Yeni Nesil İş Makinaları Yol Gösterisi Derneğimizin Eylül Ayı etkinliği 2 Eylül 2014 Tarihinde HAMAMCIOĞLU MÜESSESELERİ T.T. A.Ş firmasının BOBCAT Yeni Nesil İş Makinaları Yol Gösterisi ve yemek daveti ile ODTÜ Mezunlar Derneği’nde (Vişnelik Tesisleri) gerçekleştirildi. BOBCAT 3. YOL FESTİVALİ Eylül ayında gerçekleştirilen BOBCAT 3. YOL FESTİVALİ’nde toplam 9 gösteri yapıldı. 3.gösteri ANKARA ODTÜ Mezunlar derneğinde üyelerimiz ve iş makinası sektöründeki firmaların yoğun katılımı ve büyük bir ilgi ile gerçekleşti. Gösteri, Dernek Başkanımız Duran KARAÇAY ve Hamamcıoğlu firması Satış Genel Müdürü Emre ÖZTÜRK ‘ ün tüm konukları selamlayan açılış konuşması ile başladı. Gösteride Bobcat marka Mini Yükleyici, Mini Ekskavatör ve Teleskopik Forklift makinaları ve ataşmanları yer aldı. 97 82 farklı ataşman ve geniş makina yelpazesi ile hemen hemen tüm sektörlerde ve yaklaşık 50 ayrı iş kolunda çalışabilen mini BOBCAT iş makinaları izleyenlerin büyük beğenisini kazandı. Katılımcılar gösteri sonunda makina ve ataşmanları kullanma imkanı buldular. Gösteri ekibinde; Çek Cumhuriyetinden gelen deneyimli 2 Bobcat gösteri operatörü, Türkiye Pazarından sorumlu Vincenzo Aiello, Türkiye Ataşman Sorumlusu Francesca Biagini, Murahhas Aza Nuri HAMAMCIOĞLU, Satış Genel Müdürü Emre ÖZTÜRK, Ankara Bölge Müdürü Kutlu VOLKAN, Satış Sonrası Sorumlusu Derya ATMACA , Satış Pazarlama Sorumlusu Hilal TORLAK, geniş satış ekibi ve servis ekibi ile büyük bir kadro yer aldı. ODTÜ Mezunlar Derneğindeki etkinliğimiz Hamamcıoğlu firması tarafından verilen yemek daveti ile sona erdi. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ 83 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Ekim Ayı Etkinliği-İlkerler Endüstri A.Ş. (Cummins Filtration - Fleetguard) Semineri Derneğimizin Ekim ayı etkinliği, 21 Ekim 2014 Salı Günü İlkerler Endüstri A.Ş. firması ile birlikte ODTÜ Mezunları Derneğinin Vişnelik Tesislerinde düzenlendi. İlkerler Endüstri A.Ş. firmasının satış ve teknik ekibinin ev sahipliğini yaptığı “Cummins Filtration ve Fleetguard Hakkında Bilgi ve Yeni Geliştirilen Filtre Teknolojileri ” konulu semineri İlkerler Endüstri A.Ş. Genel Müdürü Cuma Geçer ve Doğu Avrupa Bölge Satış Müdürü Krzysztof BACZEWSKI sundular. Geniş katılım ile gerçekleşen bu seminer katılımcılar tarafından ilgiyle izlendi. Seminer sonrası İlkerler Endüstri A.Ş. yetkilileri, seminer katılımcıları ile akşam yemeğinde bir araya gelerek sektörün konuyla ilgili ihtiyaçlarına yönelik fikir alışverişinde bulundular. 84 85 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Kasım 2014 Etkinliği Teknik Gezi: Ford Otosan Eskişehir, İnönü Kamyon Fabrikası Gezisi 15 Kasım 2014 Cumartesi günü Ford Otosan’ın Eskişehir, İnönü’deki Kamyon, Motor ve Aktarma Organları Fabrikası’nı gezmeye gittik. Toplam 4 lokasyonda faaliyet gösteren Ford Otosan, 9444 kişiye istihdam sağlamaktadır. 1928’de distribütörlük ile başlayan Koç Grubu’nun otomotiv serüveni 1959’da Otosan’ın kurulmasıyla endüstriyel bir nitelik kazanmıştır. Ford Otosan, 55 yıllık tarihini takiben 2014 yılı sonu itibariyle 415 bin ticari araç ve yeni Duratorq’la birlikte 66 bin adede ulaşan motor üretim kapasitesi ile Ford Avrupa’nın ticari araç üretim merkezi konumundadır. Ford Otosan İnönü Fabrikası 1,1 milyon metrekare açık alan, 81.600 metrekare kapalı alanda yıllık 15 bin ağır ticari araç, 66 bin motor ve 140 bin aktarma organı üretim kapasitesine sahiptir. 1979 yılında temelleri atılan ve bugüne kadar 200 bine yakın ağır ticari araç üretimi gerçekleştiren fabrika aynı zamanda bünyesinde çeşitli test merkezleri de barındırmaktadır. Sabah erken saatte başlayan yolculuğumuz sonrasında öğleye doğru Ford Otosan İnönü Fabrikasına ulaştık. Fabrika yönetici ekibi tarafından karşılanan grubumuza, toplantı salonunda 3 farklı alanda tanıtım sunumu yapıldı: Fabrika Sunumu – Ford Otosan İnönü Fabrikası İdari İşler Uzmanı Abdurrahman Şahin Ağır Ticari Araç Pazar Sunumu – Ford Trucks Türkiye Satış Müdürü Berk Mumcu Ford Trucks Ağır Ticari Araç Ürün Gamı Sunumu – Ford Trucks Ürün Uzmanı Celal Kurt 86 Tanıtım sunumu sonrasında, üyelerimizin soruları konunun ilgili uzmanları tarafından yanıtlandı. Daha sonra fabrika turuna geçildi, bu turun daha verimli olması için iki gruba ayrılan üyelerimize Ford Otosan İnönü Fabrikası Kamyon Montaj Hatları üretim ekip lideri Coşkun Özcan ve Ford Otosan İnönü Fabrikası İdari İşler Uzmanı Abdurrahman Şahin liderlik ettiler. Eskişehirdeki öğle yemeği ardından Ankara’ya hareket edildi. Teknik açıdan çok faydalı olan bu güzel gezi için Ford Otosan İnönü Fabrikasının tüm yönetici ekibine, bütün çalışanlarına ve bayilerine teşekkür ederiz. İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ 87 Sektörden Haberler GÜRİŞ Endüstri ODTÜ’de Mühendis Adayları ile Buluştu Panelde ayrıca sektörel ve pazar gelişimlerinden de bahseden firma yetkilileri; öğrencilerin ilgisinden memnun olduklarını, panelin iki kurum için de faydalı olduğunu düşündüklerini ve eğitim etkinliklerine devam etmeyi düşündüklerini belirtti. GÜRİŞ Endüstri, ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümünde ‘Betonun Olmazsa Olmazları’ isimli panelde inşaat mühendisi adayları ile buluştu. 1958’den beri sektörde olan firma, yılların sağladığı deneyim ile üretimden pazara kadar olan süreçte betonun nasıl bir yol izlediğini ayrıntılı bir şekilde öğrencilere aktardı. Firma adına Gürhan Abay (Ankara bölge makine satış şefi), Tolgahan Dizibüyük (Ankara bölge satış sonrası hizmetler şefi) ve Duygu Doğan (Ankara bölge satış destek sorumlusu) öğrencilere aktarımda bulundu. Beton santrallerinin ayrıntılı bir sunumunun yanında; beton üretiminin agrega temininde kilit öneme sahip olan kaya delici ve kaya kırıcı cihazların ne işe yaradığına, üretimde nasıl bir önem arz ettiğine de ayrıntılı şekilde değinildi. GÜRİŞ Endüstri; Japon Furukawa firması ile yaptığı anlaşmanın ardından kısa süre-de, hidrolik kırıcı ve deliciler konusunda Furukawa’nın dünya üzerindeki en önemli çözüm ortaklarından birisi haline gelmişti. 88 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Türk Traktör İkinci Bölge Tesisini Ankara’da Faaliyete Geçirdi Türkiye tarım sektörünün lideri TürkTraktör, iş makineleri sektöründeki yolculuğuna yeni yatırımlarla devam ediyor. İlk iş makineleri bölge tesisini eylül ayında İzmir’de açan Case ve New Holland marka iş makinelerinin Türkiye distribütörü TürkTraktör, ikinci bölge tesisini Ankara’da faaliyete geçirdi. Dernek Başkanımız Duran Karaçay, Yönetim Kurulu Üyelerimiz ve Dernek Üyelerimizin de katıldığı törende; Türk Traktör Genel Müdürü Marco Votta ve Türk Traktör İş Makineleri Direktörü Serhad Taşkınmeriç yaptıkları konuşmalarda, dünyanın en önemli üreticilerden biri olan CNHI ile Türkiye’nin ekonomiye katkı anlamında en önemli değerlerinden biri olan Koç Holding, TürkTraktör çatısı altında traktör üretimiyle uzun yıllardır süre gelen ortaklıklarına, Case ve New Holland marka iş makineleri Türkiye distribütörlüğü operasyonunun da katılmasıyla yeni bir sayfa açıldığını vurguladır. CNH Industrial ile tarım ekipmanları alanındaki işbirliğini iş makineleri alanına da taşıyan TürkTraktör, 30 Ekim 2014 Tarihinde Ankara Ostim Organize Sanayi Bölgesinde, toplam 6200 m2 alana sahip olan tesisini; bölgeye satış, satış sonrası hizmetler ve yedek parça satış hizmetleri vermek üzere, Ankara Yenimahalle Belediye Başkanı Sn. Fethi Yaşar’ın, çok sayıda davetlinin katılımıyla gerçekleştirilen açılış töreniyle faaliyete geçirdi. 89 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Ulusal Hidrolik Pnömatik Kongreleri’nin Yedincisi Düzenlendi Derneğimizin destekleyici kuruluş ve basın kuruluşları arasında yer aldığı Hidrolik Pnömatik sektörünün önemli organizasyonlarından biri olan Ulusal Hidrolik Pnömatik Kongreleri‘nin yedincisi, Uluslarararası Katılımlı “VII. Ulusal Hidrolik Pnömatik Kongresi ve Sergisi“ HPKON 2014 22-25 Ekim 2014 tarihlerinde Askeri Müze ve Kültür Sitesi – Harbiye/İstanbul‘da düzenlenmiştir. form yaratılmıştır. Panele İlişkin “Mevcut Durum Analiz Raporu” basılarak katılımcılara dağıtılmıştır. Ulusal Hidrolik Pnömatik Kongreleri‘nde bilimsel-teknik nitelikli bir başucu kitabı oluşturma anlayışı ile bildiriler ve tüm sunumlar derlenmektedir. Bu kongrede de ulaşılan çok yönlü birikimi içeren 829 sayfalık “Bildiriler Kitabı” tüm sektör ilgililerinin kullanımına sunulmuştur. Kongre kapsamında gerçekleştirilen atölye çalışmaları ve kurslar ile yeni bilgi ve teknolojilerin yaygınlaştırılmasının yanında, sektör çalışanlarının doğru ve tam bilgilerle donatılmasına yönelik sürekli eğitimler yapılmıştır. Kongre başta Cetop olmak üzere ulusal ve uluslararası olmak 23 kurum ve 16 basın kuruluşu tarafından desteklenmiştir. Kongrede; açılış konferansı, bildiriler, atölye çalışmaları, kurslar, paneller, yuvarlak masa toplantıla¬rı, özel oturum toplantıları, forumlar ve konferanslar ile dinamik bir platform oluşturulmuş; 56 bildiri sunumu, 18 atölye çalışması, 1 panel, 4 kurs, 2 yuvarlak masa toplantısı, 6 özel oturum, toplantı ve forum ile 3 Kokteyl düzenlenmiştir. Kongrede “Sektörün Geleceği, Gelişmeler, Beklenti ve Talepler” konulu bir panel gerçekleştirilmiş, panelde mevcut durum ve sorunların, eğilim ve etkilerinin, beklentilerin; beklentileri gerçek¬leştirmek için yapılması gerekenlerin ve çözüm arayışlarının tartışıldığı bir plat- 90 Kongrede düzenlenen kurslarda; “Pnömatik Devre Elemanları ve Uygulama Teknikleri”, “Hidrolik Devre Elemanları ve Uygulama Teknikleri”, “Mekatronik”, “Endüstride ve Mobil Makinalarda Otomatik Yağlama Sistem Teknolojileri” konuları ele alınmıştır. “Sektörün Tarihsel Gelişimi ve Anılar”, “Sektörde Standartlar ve Süreç”, Üniversite/Sektör-MMO İşbirliği”, “Sektörde İstihdam Olanakları ve Kariyer Planlama”, “Enerji Verimliliği” konu başlıklarında akademisyen ve sektör temsilcilerinin katılımlarıyla özel oturumlar organize edilmiştir. Kongre Sergisi’nde Ulusal ve Uluslararası 54 kuruluş yer almıştır. Sergi firmaları özellikle yeni ve teknolojik ürünlerini katılımcılarla paylaşarak kongreye katkı sağlamışlardır. Üyelerden Haberler Dernek üyemiz Sn. Ertan ÖZTÜRK Atlas Copco Makinaları İmalat A.Ş. de sürdürdüğü Madencilik ve Kaya Kazıları Tekniği Yedek Parça ve Servis Satış Mühendisi görevinden Yedek Parça ve Servis Satış Pazarlama Müdürü görevine atanmıştır. Sn. ÖZTÜRK’e yeni görevinin hayırlı ve uğurlu olmasını dileriz. 1873 yılında İsveç’te kurulan Atlas Copco Cumhuriyet’in ilk yıllarında bu yana Türkiye’de 4 ana iş alanı ile faaliyet göstermektedir. Kompresör Tekniği (fabrikalarda ve dışarı basınçlı hava üreten ekipmanlar), Endüstriyel Teknik (pnömatik el aletleri), Madencilik ve Kaya Kazıları Tekniği (yer altı ve yerüstü delici makinaları, karotlu sondaj ekipmanları ve sarf malzemeleri ve ekipmanları vb.), İnşaat Tekniği (Dynapac ürünleri, kırıcılar ve seyyar kompresörler) İletişim Bilgileri: Adres : Keresteciler San.Sitesi Adnan Menderes Bulvarı No:15 Saray – Kazan / Ankara Tel : 0 312 385 59 92 Faks : 0 312 385 34 06 WEB : http://www.atlascopco.com/trus/aboutus/ E-posta : ertan.ozturk@tr.atlascopco.com Dernek üyemiz Sn. Mehmet EFE Burkay İnşaat A.Ş. de makine müdürü olarak goreve basladı. Sn EFE’ ye yeni görevinde başarılarının devamını dileriz. Burkay Şirketler grubu, 2001 yılında Ankara’da, Burkay İnşaat olarak iş serüvenine başlamıştır. Burkay İnşaat, ilk başlarda özellikle altyapı konusunda yoğunlaşmış, ülkemizde altyapı çalışmalarına verilen önem arttıkça, bu ihtiyaca cevap verebilmek adına zengin yatınmlarla iş potansiyelini genişletmiştir. Her geçen gün portföyünü genişleten firma, türkiye dışındaki altyapı ve üstyapı projelerine de talip olarak, ihalelerde yer almak adına gerekli çalışmalarını ve hazırlıklarını yûrütmektedir. Kosova’da sürdürdüğü faaliyetler bu girişimlere güvenilir bir referans teşkil etmektedir. İletişim Bilgileri: Adres : Reşit Galip Cad. Gölgeli Sok. NO:5 06650 GOP ÇANKAYA / ANKARA - TÜRKİYE Tel : +90 312 436 22 22 Faks : +90 312 436 22 03 WEB : www.burkay.org E-posta : mehmet.efe@burkay.org Dernek üyemiz Sn. Ömer İZ Votorantim Çimento A.Ş.’ de Agrega ve Beton Bakım Müdürü olarak göreve başladı. Sn. İZ ’ e yeni görevinin hayırlı ve uğurlu olmasını dileriz. 1918 yılında kurulan, Votorantim Grubu, yıllık yaklaşık 30 milyar $ cirosu ve dünya genelinde 50.000 çalışanı ile Brezilya’’daki en büyük şirketler grubundan birisi olup, Dünyanın öncü uluslararası şirketleri arasında yer almaktadır. Votorantim Grubu, yirmiden fazla ülkede yer alan ve finans sektörü ile birlikte çimento, beton, madencilik, metalurji (alüminyum, çinko ve nikel), demir, selüloz ve portakal suyuna kadar değişen alanlarda faaliyet göstermektedir. Votarantim Türkiye’nin ise temel faaliyet alanı çimento olmakla birlikte, beton ve agrega üretimi ve pazarlama faaliyetleri de gerçekleşmektedir. Doğrudan yabancı sermayeli bir şirket olan Votorantim Çimento, Türkiye’de faaliyetlerini Ankara Merkez Ofis, şubeleri ve iştiraklerindeki toplam yaklaşık 900 çalışanıyla; Ankara, Yozgat, Çorum ve Sivas’ta 4 entegre çimento fabrikası, Nevşehir ve Samsun’da 2 çimento öğütme paketleme tesisi, Ankara, Kapadokya ve Karadeniz Bölgelerindeki 13 hazır beton tesisi ve Ankara ve Kayseri’de 2 taş ocağı ile sürdürmektedir İletişim Bilgileri: Adres : Bahçekapı mah. Fatih Sultan Mehmet yolu Kümeevleri No:92 Etimesgut / ANKARA Tel : (90) 312 397 00 01 / 115 Faks : (90) (90) 312 397 00 00 WEB : http://www.vceaa.com.tr E-posta : oiz@vceaa.com 92 Eğitimlerimiz Operatör Eğitimleri Eylül 2014 Forklift Kursu Eylül 2014 Mobil Vinç Kursu 93 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Operatör Eğitimleri Kasım 2014 Temel ve Mobil Hidrolik Kursu Kasım 2014 Betonarme Demir, Kalıpçılık ve Çatıcılık Kursu 94