Betav 18. Sayı 24.5.2014
Transkript
Betav 18. Sayı 24.5.2014
Yıl : 27 Sayı : 18 SUNU B Bitlis’in kalesi, balı, tütünü BETAV 24 Mayıs 2014 Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı Yayın Organı Yayın Kurulu Prof. Dr. Hamza ZÜLFİKAR İlhami NALBANTOĞLU Güner ÖZDEMİR Selma Uysal KARATEKE Genel Merkez Selanik Cad. No:17/13 Kızılay/ANKARA Tel : (0 312) 418 69 16 Faks : (0 312) 417 86 42 www.betav.org.tr e-mail : ankara@betav.org.tr İstanbul Şubesi Molla Gürani Mah. Muratpaşa Sk. Bilge Apt. No:21/4 Yusufpaşa/Aksaray/İSTANBUL Tel : (0 212) 635 35 13 Faks : (0 212) 635 11 17 e-mail : istanbul@betav.org.tr Bursa Şubesi Simge Tesisleri M. Fuat Kuşcuoğlu Cad. No:63 Osmangazi/BURSA Tel : (0 224) 248 90 71 Faks : (0 224) 248 88 72 e-mail : bursa@betav.org.tr Bitlis Şubesi Nur Cad. Eski Belediye Binası. No:73 Kat:3 /BİTLİS Tel : (0 434) 226 08 48 Faks : (0 434) 226 83 44 e-mail : bitlis@betav.org.tr BASIM Öz-San Matbaası İ.O.S.B. Matbaacılar Sit. 1515. Sk. No: 14 Yenimahalle / ANKARA Tel: 0312 311 98 19 - 311 09 90 itlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı, 1987 yılında hayat bulmasının ardından, saygın, başarılı, iş bilir, üretken insanların gayretiyle aradan geçen 27 yılın sonunda Türkiye’de adından söz ettiren örnek bir kuruluş hâlini aldı. Onun bu gelişmesini, yayın organı olan BETAV Dergisi, canlı tuttu ve her sayısında giderek artan katkıları, etkinlikleri sayfaları arasına alarak, işledi ve okuyucularına sundu. Bu dergiyi edinenlerden bazıları sadece içindeki resimlere bakıp bir köşeye koyarken kimileri de satır satır okudu; Bitlis’in sosyal, kültürel konularında bilgi edindi; Vakfın etkinliklerinden, Bitlis’e olan pozitif katkılarından, Bitlis’in bu süre içerisinde değişen ve gelişen yüzünden haberdar oldu. BETAV Derginin ilk kapağına bakıyoruz. Açık kahverengi bir zemin üzerinde Bitlis tütününü, balını, ve kalesini temsil eden bir amblem var. Bütün sayılarında bu amblem derginin kapaklarında yer almış. İsabetle seçilmiş bu figürler arasında Bitlis tütününü temsil eden şekil o ince kıyılmış hoş kokusuyla şimdi önemini kaybetti. Bitlis’te üretimi durduruldu. Bu durumda amblemde de bir güncelleme yapılması gündeme geldi. Bunun bir kitap olması BETAV’ın ana amacına uygun bir tercih olacaktır. BETAV Dergisi, başlangıçtan beri en az yılda bir kez yayımlanmak üzere planlanmıştı. Ancak kimi yıllar elde olmayan nedenlerle bu gerçekleşmedi. 27 inci yılımızda 50 inci, 60 ıncı sayılara olmasa bile hiç olmazsa 27 inci sayı ile vefakar okuyucumuzun huzurunda olmayı çok arzu ederdik. Çünkü; BETAV Dergisi Bitlis’in klasikleri arasına girmeyi hak etmiş bir yayın organıdır. Sadece Vakıf faaliyetlerini okuyucuya aktarmakla kalmamış, Bitlis’in gün yüzüne çıkmamış pek çok tarihi, sosyal ve kültürel değerlerini, bölgesel kalkınmaya ışık tutacak akademik ve bilimsel araştırma ve incelemeleri sayfalarına taşıyan bir misyonu başarı ile yerine getirmiştir. 17. Sayısı 2011 yılında yayımlanan BETAV Dergisi’nin üç yıl aradan sonra 18. Sayısı ile sizlerin huzurunda olmasından duyduğumuz memnuniyeti belirtmek isteriz. Saygıyla… YAYIN KURULU 1 BETAV’ın Güvencesi Yeni Kuşak 2 İÇİNDEKİLER Sunu...............................................................................................................................................................1 Önsöz.............................................................................................................................................................7 Çeyrek Asırlık BETAV / Cemil ÖZGÜR.....................................................................................................9 Çeyrek Asır Önceki Bitlis / Mustafa YILDIRIM.......................................................................................11 Bitlis / Kâmran İNAN...................................................................................................................................12 Bitlis “Doğu Okuyor Projesi” / Mehmet Emin KORKMAZ.....................................................................13 Bitlislilerin Ortak Değeri BETAV / Alaaddin YURDERİ........................................................................18 Temmuz 2010 Yönetim Kurulu Toplantımız...........................................................................................24 Onursal Başkan Sayın Cemil ÖZGÜR Röportajı....................................................................................29 BETAV Başkanı Sayın Ahmet EREN Röportajı......................................................................................37 BETAV’ın Kurucu Başkanı Sayın Mustafa YILDIRIM Röportajı........................................................41 Bitlis’i Geleceğe Kimlikli Taşımak / Prof. Dr. Metin SÖZEN..................................................................45 Babaennem / Prof. Dr. Tümer URAZ .........................................................................................................48 Bitlis İle İlgili Yorumlar ve Yapılan Etkinlikler / Prof. Dr. Hamza ZÜLFİKAR...................................50 Batılı Gezginlerin Bitlis İzlenimleri / Prof. Dr. İsmet KAYAOĞLU........................................................52 Bitlis ve Türkiye Okumalı / Prof. Dr. Hasan KÜRÜM..............................................................................63 Bitlis İline Gelen Göçerler ve Koyunculuk / Prof. Dr. Turgut AYGÜN..................................................64 Bilim Dilinde Bitlis’in Adının Verildiği Bitkiler / Arş. Gör. Mehmet FIRAT........................................69 Bitlis’e Selam / M.Asım HACIMUSTAFAOĞLU........................................................................................72 İlginç Bir Hikaye / M. Nezir GENCER.......................................................................................................73 Çocuktum, Düşlerim Vardı. Hiçbir Yere Sığdıramadığım Düşlerim / M. Zeki PEKER.....................75 Ahlat Selçuklu Eserlerinde Form, Ritm ve Estetik / İlhami NALBANTOĞLU....................................79 Kürt Memo / Vahit CİVELEK......................................................................................................................82 Geçmişte ve Bugün Şehre Varış Üzerine Yazılanlar, Hatırlananlar ve Şehir Üzerine Düşünceler / Sabite MÜFTÜGİL.........................................................86 Bitlis’in Kaderinde İki Önemli Tarihi Şahsiyet / Burhan DODANLI...................................................92 Tarihi Kültür Mirasımız / Mehmet Kemal GÜNDOĞDU........................................................................94 Bitlis-Muş Büyükşehir Belediyesi / Cahit ZÜLFİKAR.............................................................................97 Son Yüzyılın Yaşayan Bilgini: Bitlisli Fuat Sezgin / Rahmi MALTAŞ...................................................98 Abdullah Nalbant Usta’dan Öğrendiklerim / Esma Tuğçe TÖZMAN...................................................100 Ufuktan Bakan Şehir “Bitlis”/ Nazif ÖZÇINAR.......................................................................................104 Komşuluk ve Dayanışma Kültürü / Cesim ÇELEBİ.................................................................................106 “Hain Üreten Bir Toplum Olduk!” / Hüsnü MERDANOĞLU................................................................109 Bitlisli Bir Şair Niyazi Ateşli / Cahit ULUER............................................................................................111 25 Yıllık Prestij / Celal SAYDAM................................................................................................................113 Ergin Ağabeyle Hayalimizdeki Bitlis / Serdar DURER...........................................................................114 Bitlis’te Turizm / Fatih BAKAR...................................................................................................................117 Rahva Bozkırlarında Turizm / Hacer ÖLMEZ.........................................................................................118 Bitlis’i Yaşamak / Mukaddes KORKMAZ...................................................................................................119 Şiir / BETAV’A GELİN… / SELAM OLSUN / Hüsamettin BİLGEN......................................................121 Şiir / BİTLİS’E ÖZLEM “BAKIN GIRA NİCOLDU” / Niyazi ATEŞLİ................................................123 Şiir / AŞIKSIN GÖNÜL / Mehmet Cemal SAYDAM................................................................................125 Şiir / SANCAK ŞEHİR / Burhan DODANLI............................................................................................126 BETAV’ın Kuruluşundan Günümüze Yönetim ve Denetim Kurulları................................................127 Kaybettiklerimiz / Nazmi KÜRÜM / Hasan ACAR /NAİL YETİŞKİN...................................................132 Vakfımızdan Burs Alarak 1988-2013 Yılları Arasında Mezun Olan Öğrenciler Listesi...................135 3 Bitlis Kalesi Rahva’dan Bir Görünüş 4 Bitlis Heyeti Çankaya Köşkünde 5 Bitlis Eren Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Açılış Töreni Genel Başkan, Onursal Başkan, Kurucu Başkan 6 ÖNSÖZ Değerli Okuyucular, B itlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı olarak iki yıl gibi bir aradan sonra BETAV Dergisi’nin 18. Sayısı ile yeniden sizlerle olmanın mutluluğunu yaşıyorum. 2006 yılında Onursal Başkanımız Sayın Cemil Özgür Bey’den devraldığım Vakıf Başkanlığı görevimi büyük onurla sürdürmekteyim. Güzel memleketim Bitlis’e Yönetim Kurulu üyeleri arkadaşlarım ile birlikte daha iyi hizmet etme çabası içindeyiz. Bir Bitlis sevdalısı olarak bizler, bu kente ve onun güzel insanlarına sevgi ve saygı duyuyoruz. Hiç kuşku yok ki BETAV çatısı altında bulunan tüm hemşerilerim de aynı duyguyu taşıyorlardır. Bireylerin ya da kurumların varlıkları belirli bir düzeye geldiğinde sosyal sorumluluklarının daha çok bilincine vardıkları bir gerçektir. Gerek ülkemiz gerekse güzel Bitlis’imiz için ilk sırada yer alan konunun eğitim olduğu tartışılmazdır. Vakıf olarak bu amaçla yola çıkmış ve tanımlanan hedefin çok daha üzerinde bir başarıyı yakalamış olmaktan dolayı gururluyuz. Bu yolda ilerlerken hiç kuşkusuz çok değerli hayırsever hemşerilerimizin maddi ve manevi katkıları bizi yüreklendirmiştir. Bilindiği gibi vakıflar finansal kuruluşlardır, ekonomik gücü sağlam ise ancak hayatiyetini sürdürebilir. Bu yüzdendir ki son yıllarda uzun vadeli gelir getirecek gayrimenkuller edinme programına odaklandık. Ankara, İstanbul, Bitlis ve Bursa’daki gayrimenkullerimizin değeri 10 milyon Doları aşmış bulunmaktadır. Bu rakamın önümüzdeki beş yıl içinde 20 milyon Doları aşacağını umuyoruz. Öte yandan gençlerimize burs vermeye devam ediyoruz. Ana amacımız uzun dönemde herhangi bir bağışçı olmasa bile BETAV’ın varlığını sürdürebilir olmasıdır. Son dönemde tanıtım alanında da önemli hizmetlerimiz oldu. Ankara, İstanbul ve İzmir’de gerçekleştirilen “Bitlis Tanıtım Günleri” projesine sponsor olarak destek verdik. Uluslararası finans desteği alarak Bitlis’in yeni yerleşim alanı ve eski eserlerin restorasyonu projelerine katkıda bulunuyoruz. Bitlis Valiliği, Belediye Başkanlığı, Bitlis Eren Üniversitesi ve sivil toplum kuruluşlarıyla ortak çalışmalar içindeyiz ve iyi sonuçlar alacağımızı umuyoruz. 2014 Nisan ayı itibariyle Genel Merkez’imizin Ankara’dan İstanbul’a alınması ile ilgili yasal süreç tamamlanmıştır. Ankara önemli bir şubemiz olarak faaliyetine devam edecektir. Her görev beraberinde sorumluluk da getirir. BETAV Yönetim Kurulundaki çalışma arkadaşlarım ve yönetimde yer almamakla birlikte büyük desteklerini esirgemeyen diğer değerli arkadaşlarım bu görev ve sorumluluğu benimle paylaşmaktadırlar. Bu duygu ve düşüncelerle en içten teşekkürlerimi sunarım. Ahmet EREN Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı Başkanı 7 Adilcavaz’dan Genel Görünüm Nemrut’tan Kış Manzarası 8 Çeyrek Asırlık Betav Cemil ÖZGÜR BETAV Onursal Başkanı Bu muhteşem tarih hazinesini nihayet geç de olsa devletimiz de kabullenerek Ahlat ve çevresini sit alanı olarak ilan ederek sahip çıkmaya başlamış, ardından 13.12.1990 tarih ve 207724 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Vakfımıza vergi muafiyeti tanınması statüsü verilmiştir. Daha sonraki yıllarda Cumhurbaşkanlığı merkezi Ahlat olmak üzere Bitlis ve ilçelerini kapsayan bir koruma projesini programına alarak uygulanmasına başlanmıştır. Devletimizin bu alicenap davranışlarına hem teşekkür borçluyuz hem de bu tarih hazinesinin Türk kültürüne ve dünya turizmine açılmasında devletimizin yanında çalışmaya mecburuz. Saygıdeğer Muhterem Okuyucular; B ETAV, Bitlis’ten uzun yıllar önce ayrılmış ama, doğduğu, büyüdüğü yurdunu, yuvasını unutmamış, yöresine olan vefa borcunu eda etme arzuları içinde bulunan birkaç hemşehrimize öncülük eden, dönemin Bitlis Valisi Sayın Mustafa Yıldırım Beyefendinin gayretleri sonucunda kısa bir süre içerisinde gerekli formaliteleri tamamlayarak 1987 yılında 37.750 TL sermaye ile kurulmuş bir Vakıftır. Bu yazıda BETAV’ın çeyrek asırlık süreçteki başarı çizgisinin köşe taşlarına dikkatinizi çekeceğim. Ana amacı ve hedefi, kendi yöresinde doğup, büyüyen sevgili hemşehri ve kardeşlerimizin yavrularının daha iyi bir kültür seviyesine ulaştırılmasına katkı sağlayarak, memleketimize ve ülkemize faydalı, bilinçli hizmetleri ile ister kamu idaresine, ister özel sektöre katılmalarını sağlamaktır. 1992 yılında Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi tarafından Bitlis ve ilçelerinde açılan yüksek okullar Bitlis’in kaderinin değişeceği konusunda müjdenin kayda değer habercisi olmuştur. Unutmamak lazımdır ki, bir ilin kalkınması kültür seviyesinin ve buna paralel olarak ilde yaşaylanların ekonomik seviyelerinin yükselmesi ile mümkündür. Atalarımızın bizlere tam bir tarih hazinesi olarak miras bıraktığı, doğduğumuz, büyüdüğümüz Bitlis’imizin evlatlarıyız, Bitlis bizim iftihar kaynağımızdır, onun için kalben beraberiz. Tarih hazinesi olarak yetiştirdiği birçok alim, ilim ve irfan fışkıran, her zaman rahmetle andığımız büyük kıymetlerin torunlarıyız bizler, onlardan kopamadığımız için Dünya’nın neresinde olursak olalım Bitlisliyiz ve beraberiz. 1994 yılında, Bitlisimizde bir üniversite kurulması konusunda yapmış olduğumuz teşebbüsler o dönmedeki Cumhurbaşkanımız ve Milli Eğitim Bakanımız tarafından olumlu karşılanmıştır. Vakfımızın da kurulacak üniversitenin hazırlanması ve kuruluş aşamasında Devletimize yardımcı olması önerilmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımızın 9 Süleyman Demirel’in; “Bitlisli olmak kolay değildir.” şeklindeki sözlerinin ifade ettiği anlam doğrultusunda bu baba sözünü hiç unutmayacak ve gereğini hep beraber toplumumuza sunmayı ilke edindik. 1995 yılına geldiğimizde Vakfımızın kuruluşu 8 yılı aşmıştı. Özellikle İstanbul’da yerleşik hemşehrilerimiz yavaş yavaş sıcak bir ilgi göstermeye başlamışlardı. Bunda İstanbul Şube Başkanımız Sayın Ahmet Eren Beyefendinin gayretlerinin olduğu görülüyordu. İstanbul’un bu tutumu Bursa’dan da olumlu ilgi ve duyumlara neden oluyordu. İstanbul ve Bursa Şubelerinin kuruluşunun ardından Vakfımız Ankara’da kendi malı olan dairenin de sahibi oluyordu. Vakfımızın gün be gün büyüyen ve gelişen faaliyetlerinden cesaret alan hemşehrilerimiz bu faaliyetlerimizi kifayetsiz bularak Vakfın iş sahası açması konusunda istekte bulunmaya başladılar. Bunun üzerine Bitlis’te emek yoğun olabilecek bir konfeksiyon fabrikasının kurulması kararlaştırıldı. Bu girişim Türkiye’de ve belki Dünya’da bir ilk oluyordu. Gönülleri zengin hemşehrilerimiz az veya çok bu onurlu katkıları ile bir ilke imza atıyorlardı. Kurulan fabrikanın temelini dönemin Başbakanı Sayın Mesut Yılmaz atıyordu. Vakfımız önceliği üniversite öğrencilerine verilen burs olmak üzere amacı doğrultusuna hizmetlerine devam ediyor, öte yandan değerli üyelerimizden ekonomik olanakları ile olanlar birer birer analarının, babalarının, atalarının adlarını yaşatacak bir anlayışla Bitlis’in temel ihtiyacı olan her kademedeki eğitim kurumlarının yapılarak devletimize teslim edilmesi yarışına girmiş bulunmaktaydılar. 2000’li yılların ikinci yarısına gelindiğinde artık bir kan değişiminin zamanı geldiği düşüncesiyle görevi İstanbul Şubemizin değerli Başkanı Sayın Ahmet Eren Beyefendiye devrettim. Eksik olmasınlar değerli hemşehrilerim, 20 yıla yakın hizmet etmekten büyük tad aldığım, onur duyduğum Vakfımızın “Onursal Başkan” sıfatıyla beni onurlandırdılar. Takip eden yıllarda ısrarlı talebimiz ve takibimiz sonucunda Devletimiz Bitlis Eren Üniversitesi’nin kurulmasını kararlaştırmış, çok değerli hemşehrimiz aynı zamanda Vakfımızın Başkanı Sayın Ahmet Eren Bey ve ailesi Üniversitemizin tüm kampus binalarının yapımını üstlenerek, Üniversitemizin hızlı bir büyüme ve gelişme sürecine girmesi sağlanmıştır. Üniversetimizin faaliyete geçmesinin ardından Vakfımız ortak projelerin uygulama aşamasına geçilmiş ve pek çok proje uygulamaya konulmuştur. Değerli okuyucular, Nefesimin sonuna kadar BETAV’dan aldığım iyi hatıralarla bir nefer gibi BETAV’ın yanında olacağımdan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Yaklaşık 20 yıl beraber hizmet verdiğimiz arkadaşlarımızın hepsine minnet ve şükran borçluyum. Çok anlayışlı bir şekilde hizmet verdik. Aynı anlayışı genç arkadaşlarımızın devam ettireceklerinden ve BETAV’ın nesilden nesile aynı anlayış içinde götürüleceğinden eminim. Çeyrek asrı aşan ömrü ile BETAV’ın asırlar boyu Bitlis ve Ülkemize hayırlı hizmetlerde bulunmasını dilerim. 10 Çeyrek Asır Önceki Bitlis Mustafa YILDIRIM (E) Bitlis Valisi ve Anayasa Mahkemesi Üyesi B itlis Valiği’ne seksen altı yılı aralık ayında başladım. O yıl ülkemizin doğusunda çok karlı şiddetli bir kış yaşanıyordu. Bitlis’te en çok kar alan illerden biriydi. İli Van ve Muş’a bağlayan, Rahva günlerce kapalı kalıyordu. Vali Konağı (eski konak) ile hizmet binası arasındaki iki yüz metre uzunluğundaki yol her sabah yedide köy hizmetleri ve belediye karla mücadele ekiplerince temizleniyordu. Yeni geldiğim ili kısa sürede tanımak, biraz da memurlara örnek olmak için il merkezinde bulunduğum günlerde daireye saat yedide gidiyor, on dokuzda ayrılıyordum. Yine şiddetli fırtına ile birlikte çok kar yağan bir gün Vali Konağı yolu ancak saat dokuzda açılabilmişti. Belediye Başkanı ile Köy Hizmetleri İl Müdürünü acele makama çağırarak kızgın bir şekilde; neden kar temizliğinin zamanında yapılarak yolun açılmadığını sordum. Köy Hizmetleri İl Müdürü tepkime sessiz kaldı, Belediye Başkanı; -“Sayın Valim Bitlisi’in kışı çok ağır olur. Bazen şiddetli tipiden görüş mesafesi sıfıra iner ve iş makinelari çalışamaz. Bugünde öyle günlerden birini yaşadık” dedi Başkanın söyledikleri bana inandırıcı gelmedi. İşe geç kalan personelini korumak amacıyla söylediğini düşündüm. Ne var ki sonraki günlerde başkanı doğrulayan bir çok olayla karşılaştım, Rahvada fırtınaya yakalanıp mahsur kalan yolcu otobüsünü kurtarmak üzere karla mücadele ekibiyle birlikte olay mahaline giden Vali Yardımcısı ile Köy Hizmetleri İl Müdürü de on iki saat boyunca mahsur kaldılar ve boğulmaktan zorlukla kurtarıldılar. On Nisan polis gününde şehirde bir metreden fazla kar vardı. -Röportaj yapmak üzere gelen TRT muhabiri Bitlis’in ağır kışını görünce “ İstanbul’da birkaç santim kar yağınca okullar günlerce tatil ediliyor. Siz okulları tatil etmeyi düşünmüyor musunuz?” diye sordu. Ben de “Bitlis’li bu kara kışa alışmak, onunla yaşamak mecburiyetindedir. Aksi takdirde okulları kışın aylarca tatil ederek, tüm yazın eğitim ve öğretimi sürdürmemiz gerekir” diye yanıt verdim. Bin dokuz yüz seksen altı, seksen yedi kışında günlük ölçümlere göre Bitlis’e toplam onbeş metre otuz santimetre kar yağmıştı. Kışın karla mücadelede harcanan akaryakıt miktarı, yazın yapım çalışmalarına harcananın iki katı olmuştu. Yine göreve başladığımın ilk bir ayı içindeydi, Vali Yardımcıları ve Kaymakamlarla geç biten bir toplantı sonucu birlikte akşam yemeği yemek istedim. Özel kalem müdürüne uygun bir lokantadan yer ayırmasını istedim. Kısa süre sonra yanıma gelen özel kalem müdürü; “Sayın Valim polisevi kapanmış” dedi Ben de, “Kardeşim polisevine gitmeyeceğiz, şehirde herhangi bir lokantadan uygun bir yer ayırtmanı istedim” dedim. Müdür; “Sayın 11 Bitlis’ten Genel Görünüm Valim bu saatte (saat yirmi sularında) yemek yenecek lokanta yoktur” dedi. Bölgede yaşayan vatandaşlarımızca “deniz” olarak nitelendirilen Vangölü’nün kenarında sadece İl Emniyet Müdürlüğü ve Tuğay’a ait yaz aylarında çalışan, sadece kendi mensuplarına hizmet veren sosyal tesisler vardı. Tatvan da Deniz İşletmelerine ait olan “Denizcilik oteli” ise kapasite ve hizmet kalitesi yönünden yetersizdi. Bölgenin konaklama ve tatil ihtiyacını karşılamak üzere iki önemli projeyi başlatmaya karar verdim. Valiliğimiz öncülüğünde civardaki yedi ilin katılımı ile “Vangölü Çevre İlleri Vilayetler Hizmet Birliği”ni kurduk. Amacımız bu illerde görev yapan mülki idare amirleriyle, il genel meclis üyelerinin hem hizmet içi eğitimlerini hem de tatil yapmalarına olanak verecek bir tesis yapmaktı. Güzel bir proje yaptırıp finansmanını temin ederek Ahlat ilçesinde göl kıyısında uygun bir arsa üzerinde bin dokuzyüz doksan yedi yılında birlik üyesi valilerin katılımıyla temelini attık. Yine Van Gölü’nün en güzel yerinde Ahlat’ın başarılı Belediye Başkanı Mevlüt Aydoğan ile birlikte bir otel yapmaya karar verdik. Göl manzaralı otel yerli ve yabancı turistlerin konaklama ihtiyaçlarını karşılayacaktı. Selçuklu Türkleri’nin Malazgirt Zaferinden önce Ahlat’a yerleşerek kalıcı eserler bıraktığı değerlendirilerek otele “Selçuklu” adını verdik. İnşaatını kısa zamanda bitirdiğimiz otelde hizmete sunmakta ciddi zorluklar yaşadık. Bölgede kaliteli personel özellikle ahçı ve garson yoktu. Antalya Valiliği aracılığı ile otelcilik okulundan getirdiğimiz bayan öğretmen bir ay süreyle garson yetiştirmek üzere gençlere eğitim verdi. İyi bir aşçı bulunmasını Bolu Valisinden rica ettim. Vali bir süre sonra “Bitlis’te çalışmayı kabul eden iyi bir aşçı bulduğunu, ancak ücretinin yüksek olduğunu” söyledi. Gerçekten ahçının istediği ücret Vali maaşının üç katıydı. Ben bu ücreti göze almıştım. Çünkü başka bir alternatifimiz yoktu. 12 Ancak İl Özel İdaresi , daimi encümen üyeleri “aşçıda kim oluyor da Vali maaşının üç katı ücret istiyor” diye tepki gösterip karşı çıktılar. Oteli çalıştırmak için talipli çıkmayınca zorunlu olarak kendi imkanlarımızla “Özel İdare” tarafından işletmeye karar verdik. Garson sorununu kısmen çözümlemiştik. Ancak aşçı olmadığından yemeklerden şikayet devam ediyordu. Belediye Başkanı ve İl genel meclis üyeliği ile ahçı arayışımız devam ediyordu. Bin dokuzyüz seksen sekiz yılı Nisan ayında Ahlat genel meclis üyesi arayarak “ Sayın Valim iyi bir aşçı bulduk, Selçuklu Oteline alalım” dedi. Ben de “Pazar günü arkadaşlarımla geleyim. Aşçı hazırlansın, bütün maharetini ortaya koysun” dedim Eşimle birlikte aşçının yemeklerinden tatmak üzere Selçuklu Otele gittim. Tuğay Komutanı, Bitlis Belediye Başkanı ve İl emniyet müdürü de eşleriyle bize refakat ettiler. Yemeğe Ahlat Belediye Başkanı ile genel meclis üyeleride katıldı. Aşçı kendince tüm hünerlerini göstermişti, ancak yemeklerini beğenen olmadı. Hatta bazı hanımların mideleri bozuldu. Daha sonra iyi aşçı olarak tanıtılan kişinin Bursa’da seyyar köftecilik yaptığını öğrendim. Bu arada şunu da eklemek isterim Van Gölü kıyısında otel yapmaları için bir çok tanınmış işadamı ile defalarca görüştüm. Kendilerine bedava arsa sözü verdim. İstedikleri takdirde özel idarenin ortak olabileceğini söyledim. Ancak bırakınız otel yapmayı Valiliğin konuğu olarak Bitlis’i görmeye gelmeleri için bile ikna edemedim. On yedi yıl sonra Bitlis’e Türkiye’nin en başarılı vakıflarından olan BETAV tarafından yaptırılan eğitim tesislerinin açılışları için git- tiğimde bir öğle yemeğinde Selçuklu Otelinde bulundum. Zaman içinde hizmet kalitesinin yükseldiğini görerek mutlu oldum. Bitlis doğal güzellikleri ve bağrında taşıdığı binlerce yıllık tarihi eserleriyle yüzbinlerce turist çekecek olanaklara sahiptir. Ulaşım ve iletişimin kolaylaşıp ucuzlaması, gelir düzeylerin artmasıyla insanlar daha çok yer gezmek ve görmek istemektedirler. Türkiye’ye gelen yabancı turist sayısının sürekli çoğalması yanında, ülke içi turizmde de her gelen gün artış gözlenmektedir. Artık vatandaşlarımız yurtdışı kadar kendi ülkelerinin tarihi ve doğal güzelliklerinin daha çok farkına varmakta, turizm şirketlerinin de organizasyonlarıyla daha önce görmediği doğu illerine fazlasıyla ilgi duymaktadırlar Bitlis turizimden önemli miktara pay alabilir. Bunun için temiz, bakımlı, kaliteli hizmet veren konaklama tesislerine ihtiyaç vardır. Bu tesislerde çalışacak eğitimli personel gereklidir. Batıdan doğuya personel getirmek zordur. Hem fiyatı yüksektir, hem de uzun süre tutmak mümkün değildir. Onun için hizmet sektöründe istihdam edilecek personel mahallinde yetiştirilmelidir. Hem sanayinin ihtiyaç duyduğu ara insan gücü hem de hizmet sektörü için daha çok meslek okulu açılmalıdır. (Teknik liseler, Otelcilik okulları gibi) Ayrıca çalışan personelin kalitesini artırmak, değişen şartlara uyumlarını sağlamak için hizmet içi eğitime önem verilmelidir. BETAV, gençlerin eğitimine hayırsever Bitlislilerin katkıları ve yatırımlarıyla destek olmuştur. Bu destek her türlü takdirin üzerindedir. Şimdi umarım devlet ve vatandaş iş birliğiyle ihtiyaç duyulan sosyal ve kültürel yatırımlar aynı şevk ve heyecanla gerçekleştirilir. 13 Bitlis Kâmran İNAN B ir Bitlisli olarak benim Bitlis hakkında yazı yazmam zordur, doğru da değildir. Zira bu konuda tarafsız olamam. Doğduğum, okul kapısından girdiğim, güvenilir dostlarımın bulunduğu Bitlis, benim gözümde, her yerden daha güzeldir. Bitlis’e hep haksızlık yapıldı, yapılmaya devam ediliyor. Tarih boyunca hüvviyetini korumak yolunda verdiği mücadele, savaşlar, yetiştirdiği müstesna insanlar unutuluyor. Bitlis’in Türkiye haritasındaki yerini bilmiyenler, bilenlerden fazladır. İnsanlarımız vatanını yeterince tanımıyor. İdare, senelerce Bitlis’i, bölgeyi gereği gibi tanımamış, hizmet götürmemiş, “sürgün yeri” olarak görmüştür. Bitlis’e haksızlık yapılmıştır, -bir ölçüde- yapılmaya devam ediyor. Dünyanın her yerinde kalkınmışlık farkı vardır, olmaya devam edecektir. Ancak bu farkın kabul, izah edilebilir seviyede olması gerekir. Bitlis ve civarı için bu seviye sağlanamamıştır. Bu uygulama Devlet Politikasından değil, idarenin “konfor” arama zaafından kaynaklanmaktadır. Yörede oturan insanlarımız Marmara, Ege, bölgelerini ziyaret ettiklerinde gördüklerini izah ve kabul etmekte zorluk çekmekte, aklına gelen rahatsız edici sualleri yanlış değerlendirmektedir. İnsanın tabiatı, imtiyaza, farklılığa karşıdır. Bu konuda çıkan sesleri susturmak için, hemen, “bölücü” damgası vurulmaktadır. Menfi yaklaşım hiçbir meseleyi halletmez. Devlet yatırım ve hizmetlerinin yalnız ekonomik yönü değil, idari ve denge yönü de dikkate alınmalıdır. İdarenin lüks ve israfı mutlaka kontrol altına alınmalıdır. Yarım milyona yakın Devlet lojmanı, yüz bine yakına resmi araba, demokrasiye ters düşmektedir. Her şeyin “idare için” olduğu yerde demokrasi olmaz. Tatvan’dan Genel Görünüm 14 Bitlis “Doğu Okuyor Projesi” Mehmet Emin KORKMAZ Milli Eğitim Müdürü Alaaddin YURDERİ Milli Eğitim Müdür Yardımcısı K ültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Türkiye Okuma Kültürü Haritası Projesi” kapsamında yapılan çalışma, Türkiye’deki okur profili ve eğilimleri hususunda çarpıcı sonuçlar ortaya koyması itibariyle önemli bir belgedir. Bu araştırmanın sonuçlarına göre Türkiye ‘de yılda ortalama 7,2 kitap okunuyor. Japonya ve bazı diğer ülkelerde yılda ortalama 25 ve üzeri kitap okunuyor. Okuma alışkanlığı bağlamın da yapılan benzeri araştırmalarda da ilk, orta, lise ve üniversite öğrencileri ile öğretmen/öğretim üyesi ve idarecilerin kitap okuma oranları, kütüphane sayısı, ödünç alınan kitap sayısı ve basılan kitap miktarı bakımından Türkiye ile kalkınmış ülkeler kıyaslandığında bir ayrışmanın olduğu görülmektedir. Son yıllarda Türkiye’de bu alanlarda da bir iyileşme görülmekle birlikte bazı ülkelerin düzeyini yakalamamız için daha da çalışmamız gerekmektedir. En başta ilk, orta, lise ve üniversite öğrencilerinin okuma alışkanlığı kazanması ve düzeylerinin yükseltilmesi için iyi düşünülmüş gerçekçi projelerin hazırlanması ve hayata geçirilmesi gerekmektedir. Yukarıdaki temenniye paralel olarak son yıllarda Türkiye Okuyor Projesi gibi tüm yurt sathında uygulamaya konulan projenin yanında, mülki ve mahalli idareler ile milli eğitim müdürlükleri bir kültür ve edebiyat hareketliliğini oluşturmak için farklı isimlerle ama aynı maksatla okullarda yazarlar ile öğrencileri buluşturan birçok projeyi hayata geçirdiler. Bu projelerden biri de Bitlis’te hayata geçirilen “DOĞU OKUYOR PROJESİ” dir. Kapsayıcılığı, kullandığı e-konferans yöntemi, bütçesi ve öğrenciler arası kitap dolaşımı gibi yönleri ile birçok farklılığı ve yeniliği içinde barındıran bu proje, çetin tabiat şartlarının kapalı ve zor bir coğrafya haline getirdiği Bitlis şehrinin“şerefu’l-mekânbi’l-mekin” kaidesince ilim, sanat, edebiyat erbabı ışık şahsiyetleri, tarihi tecrübesi, köklü geçmişi, birikimi ve zenginliği ile birebir örtüşmektedir. PROJE KAPSAMINDA BUGÜNE KADAR YAPILANLAR Projenin uygulamaya konulduğu 15.03.2013 tarihinden bu güne kadar 34 yazar ilimize gelerek bazen de diğer paydaş illerimizdeki öğ- PROJE KİMLİĞİ KOORDİNATÖR KURUM PROJE YÜRÜTÜCÜSÜ Bitlis Valiliği Bitlis Milli Eğitim Müdürlüğü Bitlis Belediyesi Başkanlığı Bitlis Eren Üniversitesi PROJE ORTAKLARI Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü BETAV (Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı) PROJE BÜTÇESİ 663.000,00 TL BÜTÇE TEDARİKÇİSİ Eren Holding Ailesi ve Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet EREN DAVET EDİLEN YAZAR SAYISI 139 PROJE TAKVİMİ 2012-13 ve 2013-14 eğitim-öğretim yılları PROJENİN KARDEŞ İLLERİ Ağrı, Ardahan, Batman, Bingöl, Elazığ, Hakkari, Iğdır, Kars, Muş, Siirt ve Van 15 Doğu okuyor projesi tanıtım toplantısı renci ve öğretmenlerle yüz yüze ve aynı anda Milli Eğitim Bakanlığının sağladığı e-konferans imkânıyla yüzlerce salon da hazır bekleyen binlerce öğrenciye ulaşmıştır. Yazarlar ilimize gelmeden en az bir ay önce yazmış oldukları kitaplar öğrencilere dağıtılarak kitapları okumaları sağlanmaktadır. Öğrenciler daha sonra yazarlarla bir araya gelerek hem yazarlara sorular sormakta hem de okudukları kitaplar yazarlar tarafından imzalanarak öğrenciler unutulmaz keyifli anlar yaşamaktadırlar. Bu güne kadar öğrencilere dağıtılan kitap sayısı 46.910’dür. Ayrıca 10.000 kitap da projenin kardeş illerindeki öğrencilere gönderilmiştir. “Doğu Okuyor Projesi”nin nihai hede- fi ilimiz ve diğer proje kardeşi 11 ilimizdeki ilk, orta ve liselerde okuyan yaklaşık 100 bin, Bitlis Eren Üniversitesindeki 6 bin öğrenciye, ilimizde görev yapan 5 bin öğretmene yazar ve kitapla ulaşarak kitap okuma alışkanlığının kazandırılmasını sağlamaktır. Sonuç olarak, bu projenin fikri zemininin oluşmasında ve projenin koordinesinde ayrıca yazar olarak da projede yer almasından dolayı Bitlis Valisi Sayın Veysel YURDAKUL’a, projenin bütçesini tedarik eden Eren Holding Ailesine ve onun değerli başkanı Ahmet EREN Bey’e, projeye katılım davetine icabet eden tüm yazarlara ve emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Proje çalışmaları kapsamında bir etkinlikten görüntüler 16 İLİMİZE DAVET EDİLEN YAZARLAR LİSTESİ 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 A.Vahap AKBAŞ Abbas GÜÇLÜ Adem SARAÇ Adil MAVİŞ Ahmet BÜKE Ahmet MARAŞLI Ahmet MERCAN Ahmet TAŞGETİREN Ahmet ÜMİT Ahmet Yılmaz BOYUNAĞA Ali BULAÇ Ali ÇOLAK Ali DEMİREL Ali Erkan KAVAKLI Ali URAL Ataol BEHRAMOĞLU Ayla ÇINAROĞLU Ayla KUTLU Ayşe KULİN Aytül AKAL Aziz ERDOĞAN Belkıs İBRAHİMHAKKIOĞLU Bestami YAZGAN Beşir AYVAZOĞLU Bilgin ADALI Burhan EREN Bülent KORUCU Can DÜNDAR Canan TAN Cem GÜLBENT Cengiz ÇANDAR Cüneyt ÖZDEMİR Cüneyt SUAVİ Çağrı CEBECİ Çetin ÖNER Demirhan KADIOĞLU Doğan CÜCELOĞLU Dursun GÜRLEK Dursun TAŞÇI Ekrem KAFTAN Elif ŞAFAK Esra ARGÖREN Fatih ERDOĞAN Fatma BÖREKÇİ Filiz GÜNER Filiz ÖZDEM Fuat SEZGİN Gülseren ŞENYÜZLÜ 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 Gülten DAYIOĞLU Halit ERTUĞRUL Harun TOKAK Hasan Basri BİLGİN Hasan CEMAL Hasan Nail CANAT Hasan YILMAZ Hilmi YAVUZ Hüseyin Emin ÖZTÜRK İclal AYDIN İhsan ATASOY İlber ORTAYLI İskender PALA İsmail BİLGİN Kahraman TAZEOĞLU Kemal ÇAKMAKLI Kemal SAYAR Kemalettin ÇALIK M.Niyazi ÖZDEMİR M.Nuri YARDIM Mavisel YENER Mehmet DOĞAN Mehmet PAKSOY Mehtap KAYAOĞLU Melek ÇE Melih ARAT Melike GÜNYÜZ Muhammed BOZDAĞ Muhammet ÖZTABAK Mustafa ARMAĞAN Mustafa KUTLU Mustafa MİYASOĞLU Mustafa OĞUZ Mustafa ŞAHİN Mustafa Tuğrul TANSER Muzaffer İZGÜ Mümin SEKMAN Mümtazer TÜRKÖNE Münir ARIKAN Münire DANIŞ Müştehir KARAKAYA Nalan BARBAROSOĞLU Nasuh MAHRUKİ Nazan BEKİROĞLU Nehir Aydın GÖKDUMAN Nevzat TARHAN Nur İÇÖZÜ Nurullah GENÇ 17 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 Oğuz SAYGIN Orhan BİLİR Orhan PAMUK Osman ÖZTÜRK Osman ŞİMŞEK Ömer LEKESİZ Ömür CEYLAN Recep Şükrü APUHAN Reşit HAYLAMAZ Sadettin KAPLAN Sadık YALSIZUÇANLAR Sait TÜRKOĞLU Salih GÜLEN Salih MEMECAN Salih SURUÇ Salih ZENGİN Selahattin YAYLAMAZ Selim GÜNDÜZALP Selim İLERİ Serhan KÜÇÜKKEÇECİ Sevinç ÇOKUM Sezai DEMİRCİ Sıtkı ASLANHAN Sibel ERASLAN Sinan YAĞMUR Şerif AYDEMİR Taha AKYOL Tahsin YILDIRIM Talip ARIŞAHİN Ünver ORAL Vehbi VAKKASOĞLU Yalvaç ORAL Yaşar KEMAL Yavuz BAHADIROĞLU Yavuz Bülent BAKİLER Yavuz DONAT Yıldız RAMAZANOĞLU Yılmaz YENİDİNÇ Yusuf ÇAĞLAR Yusuf DURSUN Ziya DARAN Zülfü LİVANELİ Zülfükar ÖZKAN Bitlislilerin Ortak Değeri BETAV B ETAV 25 yıllık geçmişiyle Bitlis’in en köklü sivil toplum kuruluşlarından biri durumundadır. 25 yıldan bu güne vakfın çalışmaları daha çok Bitlis dışından yürütülmüş, kaynakları çok büyük ölçüde Bitlis dışındaki Bitlisliler tarafından temin edilmiştir. Bu durum BETAV’ın ruhunu ve esas sermayesini de tarif eder aslında. BETAV ruhunu ve gücünü Bitlis sevgisinden, Bitlis özleminden ve Bitlis’e hizmet arzusundan alır. Bu sevgi ve hizmet aşkı etrafında birleşen bir avuç Bitlislinin azmi ve çalışmasıyla 25 yılda Bitlisli binlerce gence eğitim bursu sağlanmış, memleketimize onlarca eğitim, kültür ve spor tesisi kazandırılmış, birçok kitap bastırılmış, Bitlis’in geleceğine ve refahına yönelik birçok projeye ön ayak olunmuştur. BETAV’IN ÇALIŞMALARINA GENEL BAKIŞ BETAV’ın, temel hedefi olan eğitim ve tanıtım alanında sürdürdüğü çalışmaları ana hatlarıyla aşağıda özetlenmiştir. BETAV, bu bilgilendirme ile Bitlisli hemşerilerimizin daha fazla ilgi ve destekle bu çalışmaların içinde yer alacağını ümit etmektedir. EĞİTİM ALANINDA YAPILAN FAALİYETLER 1987 yılından bu yana eğitim alanında yetenekli ancak okumak için imkânları sınırlı olan öğrencilerimize burs veren vakfımız, yirmi beş yılda aşağıdaki tabloda sıralanan mesleklerde ve sayılarda, toplam 2684 öğrencinin öğrenim görmesini sağlamıştır. 26. yıla geldiğimizde BETAV Bitlis’teki ve Bitlis dışındaki hemşehrilerimizi memleket sevgisi etrafında birleştiren organize bir toplumsal değer konumuna gelmiştir. Bundan sonraki amacımız bu sevgi ve bağlılığı daha geniş bir katılımla Bitlis için çalışan büyük, güçlü ve kurumsal bir sivil toplum kuruluşu olarak gelecek nesillere aktarmaktır. Bu yolda her yaştan her toplumsal kesimden her meslekten küçük büyük her Bitlislinin yardımına ve desteğine ihtiyacımız bulunmaktadır. Bir avuç hayırseverin başlattığı memleketine sahip çıkma çabasının tüm Bitlisliler tarafından sahiplenilmesiyle gençlerimiz daha iyi bir geleceğe kavuşacak Bitlis’imiz layık olduğu güzelliklere yeniden sahip olacaktır. 18 1987-2012 Yılları Arasında Burs Verilen Öğrenci Sayısı ve Meslek Dalları Meslek Dalı Tıp Eczacı Mühendis Denizcilik Hukuk Mimar Ulusl. İlişk. Veteriner Hemşire Sağlık Memuru Gazeteci İşletme İktisat İstatistik Maliye Kamu Yönetimi Çalışma Ekonomisi Bilgi Belge Yönetimi Öğretmen İlahiyat Diğer Meslekler TOPLAM Burslu Öğrenci Sayısı 144 17 433 6 127 22 25 13 26 20 33 105 67 9 38 66 12 4 1240 40 237 2684 BETAV Üyelerinin Hizmete Sunduğu Tesis ve Eğitim Kurumları 1) Bitlis Eren Üniversitesi, 2) Nurullah Eren Anadolu Öğretmen Lisesi ve Pansiyonu, 3) Tatvan Hüsamettin Peker ilk Öğretim Okulu, 4) İsmail Eren Spor Kompleksi, 5) Sadullah Gencer Anadolu Lisesi, 6) Hikmet Kiler Fen Lisesi ve 300 öğrenci kapasiteli pansiyonu, 7) Cemil Özgür Teknik Endüstri Lisesi ve 300 öğrenci kapasiteli pansiyonu, 8) Tatvan Sadullah Gencer Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi, 9) Eren Holding Merkez Eğitim ve Uygulama Okulu, 10)Necibe Gencer Kız Meslek Lisesi, 11)Tatvan Mesut Peker ilköğretim Okulu, 12)BETAV Mesut Peker Kültür Ve Taziye Evi, 13)BETAV Adilcevaz Kültür ve Taziye Evi 2009 yılında kentimizin ve ülkemizin hizmetine sunulan Bitlis Eren Üniversitesi Bitlis’in eğitim, kültür ve sosyal hayatında bir kilometre taşı olmuştur. Yüz yılı aşkın dönemden sonra Bitlis eğitim ve kültür kenti kimliğini yeniden kazanmıştır. Üniversitemiz bünyesinde bulunan beş fakülte, üç yüksek okul, iki enstitü,yedi meslek yüksek okulu ile ülkemizin her bölgesinden öğrenciye hizmet vermektedir. Şehrimizde son yıllarda okul sayısında önemli artış ve üniversitenin kurulması, eğitime erişim imkânlarını büyük oranda artırmıştır. Bitlis’in geçmişte en hayati meselesi olan çocuk ve gençlerin eğitimi konusu, Bitlislilerin öncelikli meselesi olmuş ve BETAV’ın öncülüğünde ve kamu kurumlarının destekleri ile eğitimde niceliksel gelişim sağlanmıştır. Bundan sonra eğitim alanında yapılması gerekenler niteliksel gelişmeler olacaktır. Bu yönde okul yönetimlerinin, öğretmenlerin ve öğrencilerin gayretleri sonuçlarını vermiş ve üniversite giriş sınavlarında gençlerimiz önemli başarılar elde etmişlerdir. BETAV, bu sonuçların elde dildiği 2010 yılından itibaren, gençlerin ve öğretmenlerin başarılarını ödüllendirmek üzere her yıl 24 Kasım tarihinde Öğretmenler Günü etkinlikleri düzenlemektedir. Üniversite ve okul temel atma ve açılış törenleri 19 TANITIM ALANINDA YAPILAN FAALİYETLER BETAV Ormanı 2012 yılı öğretmenler günü kutlamaları BETAV, şehrimizde eğitimin niteliğini yükseltecek çalışmaları ele almak üzere Bitlis Eren Üniversitesi ile ortak çalışmalar başlatmıştır. Bu doğrultuda düzenlenen çalıştaylar, BETAV üyeleri, BEÜ öğretim üyeleri ve öğrencilerinin yanı sıra, şehrin mülki amirlerinin, kamu kurum yöneticilerinin, sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin ve halkın katıldığı, fikir ve önerilerin paylaşıldığı, hedef ve eylem planlarının hazırlandığı ortamlar yaratmıştır. Bugüne kadar üç çalıştay aşağıdaki tarihlerde yapılmıştır: Çalıştay Çalıştay Çalıştay 6 Ağustos 2010 23 Kasım 2010 23 kasım 2012 Bu çalıştaylarda eğitimin niteliğini artıran ve öğrencilere bilgi ve becerilerini geliştiren projeler ele alınmış ve ayrıca şehrin doğal ve tarihi değerlerini korumak ve iyileştirmek için yapılması gerekenler görüşülmüş, bu alanda fikirler üretilmiştir. Bitlis önemli doğa ve tarihi değerlere sahiptir. BETAV öncelikle, çıplak dağ sıralarının arasındaki vadilerde akan derelerin suladığı bitki örtüsü ile bölgedeki en yeşil vadilerin içinde kurulu Bitlis’in bu yeşil dokusunu çoğaltmak için “BETAV Ormanı” projesini BEÜ ile ortak olarak başlatmıştır. Proje, BEÜ yerleşkesinde her yıl BETAV’dan burs alan ve üniversiteye kaydını yapan öğrencilerin bir fidan dikmeleri ile gerçekleşmektedir. Proje, gençlerin çevreyi koruma ve geliştirme bilinci kazanmalarını ve Bitlis’i yeşil dokusuna kavuşturmayı amaçlamaktadır. 2010 yılında başlayan BETAV Ormanı projesinde; 24 Kasım 2010 tarihinde BEÜ bünyesindeki El Aman Kültür Merkezinin bahçesinde Birinci fidan dikim şenliği, 27 Ekim 2011 tarihinde BEÜ açılış töreni sonrasında, üniversite yerleşkesi arazisi üzerinde 2. fidan dikimi, 9 Ekim 2012 tarihinde yine BEÜ açılış töreni ardından üniversite yerleşkesinde 3. fidan dikimi yapılmıştır. Bu etkinliklere şehrin idarecileri, BEÜ ve BETAV mensupları, öğrenciler, öğretim üyeleri BETAV bursiyerleri katılmıştır. BETAV’ın eğitimin yanı sıra üstlendiği diğer misyonu olan Bitlis’in doğa ve tarihi değerlerini tanıtma konusunda geliştirilen bu fikirler ve yapılan çalışmalar aşağıda özetlenmektedir. BEÜ Yerleşkesi fidan dikimi 20 Tarihi Kentin Korunması, iyileştirilmesi Bitlis, Van havzasında tarihi sivil mimari dokusunu kısmen de olsa koruyabilmiş tek şehirdir. Şehrin, tarihteki siyasi ve ekonomik gücünün bir göstergesi olan ve yüksek bir mimari nitelik, ustalık ve estetik birikim taşıyan taş evler, bu özellikleriyle uzun yıllar kullanılmıştır. Ancak, geçen 30 yıl içinde sahiplerinin göç etmesi nedeniyle bu evlerin harap olması ve şehrin kontrolsüzce büyümesiyle yıkılıp yerlerini niteliksiz ve çirkin beton binalara bırakması, bu eşsiz tarihi değerlerin yok olması tehlikesini yaratmıştır. Bitlis kentsel tasarım projesi BETAV, bu tarihi dokuyu korumak ve şehrin yöneticilerinin başlattığı çalışmaların yanında olmak için, bu konuda yapılması gerekenleri BEÜ ile ortak düzenlediği çalıştaylarda ele almış ve kentin tüm paydaşlarını bu çalışmalara dâhil etmeyi hedeflemiştir. Bitlis Belediyesinin Çekül, Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı ile birlikte hazırladıkları Kültür Odaklı Yol Haritasının hayata geçmesinde yönlendirici rolü üstlenen BETAV, bu yol haritasının ilk adımı olan ve şehrin doğal ve tarihi özellikler taşıyan beş bölgesini içine alan Fikir Projelerinin, DAKA, Doğu Anadolu Kalkınma Ajansından destek alarak yapılmasını sağlamıştır. Bitlis kentsel tasarım projesi Bitlis kentsel tasarım projesi Kentsel Tasarım Fikir Projeleri ve Tasarım Rehberi 14.05.2012 Bitlis’te, DAKA Genel Sekreteri, Kent yöneticileri, kamu kurumları yetkilileri, Üniversite Yönetimi ve mensupları, Koruma Kurulu üyeleri ve STK temsilcilerine sunulmuştur. Fikir Projelerinin uygulama aşamasına geçirilmesi için 2012 yılı içinde İstanbul ve Bitlis’te Bitlis Belediyesi, Valilik, Çekül ile çalışma toplantıları düzenlenmiş, proje uygulama kurulları oluşturulmuştur. BETAV, Bitlis Çayının üstü kapalı kısımlarının açılması ve ıslahı için DSİ tarafından yapılan dere ıslah projesinin, çayın doğal yapısını ve peyzajını bozmayacak şekilde değiştirilmesi için idareciler ve ilgili kurumlarla görüşmeler sürdürmüştür ve proje değişikliğinin takip etmektedir. 21 Fikir Projeleri sunum toplantısı Fikir Projeleri içindeki beş alandan biri olan Kurubulak Tütün Fabrikasının, “Tütün Çarşı” adı altında bir alış veriş ve kültür merkezi olarak yenilenmesi projesinin yapımı için DAKA, Doğu kalkınma Ajansına Bitlis Belediyesince yapılan başvuru kabul edilmiştir. Bu uygulama projesinde BETAV iştirakçi olarak yer almaktadır. Tarihi ve doğal dokusu ile ülkemizin önemli turizm potansiyelini bünyesinde barındıran ilimizin layık olduğu ekonomik ve sosyal seviyelere gelebilmesi için bu dokunun korunması hayati bir önem taşımaktadır. Bu bilinç ile Vakfımız üzerine düşen sorumlulukları yerine getirebilmek amacıyla son üç yıldır kent yöneticileri ile işbirliği içinde yukarıda başlıklar halinde belirtilen çalışmaların içinde öncü, organize eden ve destekleyen bir rol üstlenmiştir. Bu çerçevede, BETAV,Bitlis’in tarihi ve kültürüyle ilgili bazı yayınların basımını sağlamıştır. BETAV’ın Yayınladığı Kitaplar 1. Cesim Çelebi, Bitlis Vadideki Güzel Şehir 2. Dr.Mehmet Karataş – Dr.Selim Kaya, Heşt Bihişt 3. Necla Eker Tiyenşan, Bitlis Folkloru ve Örnekleri 4. Prof.Oktay Belli – V.Evren Belli, VII. Uluslararası Van Gölü Havzası Sempozyumu Bildiriler Kitabı Bu eserlerin yanı sıra 18. sayısına ulaşan BETAV dergisi, Bitlis kültür hayatının önemli bir kaynak yayını olarak yerini almıştır Çekül merkezinde toplantı Fikir Projeleri Teknik Kurul toplantısı 22 Dere ıslah uygulama Bitlis çayı doğal peyzajı BETAV’IN GELECEĞİ VE HEDEFLERİ Geçmiş 25 yıl BETAV faaliyetleri ve Bitlis’e kazandırdıklarıyla her Bitlislinin gönlünde bir yer edinmiş, Bitlislilerin ortak değeri olmayı başarmıştır. Yüzlerce yıllık Osmanlı vakıf kültürü geleneğinin bu günkü yaşayan halkası olarak bizler oluşturduğumuz bu değeri geliştirmek ve kalıcı kılmakla mükellefiz. Ancak bu ortak değerimizi geliştirmek ve gelecek nesillere aktarmak görevi gene bizlere düşmektedir. Bütün amacımız gelecek nesillerin yüzündeki gülümsemeyi kaybetmemek, kalplerindeki umudu taze tutmaktır. Vakfımızın bu yolda Bitlis’te yaşayan ve Bitlis’ten göçen bütün Bitlislilerin her türlü katkısına ve sahip çıkmasına ihtiyacı vardır. Yönetim Kurulu Tarih’ten genç kuşaklara bir armağan 23 Temmuz 2010 Yönetim Kurulu Toplantımız 1 987 yılından bu yana başarı ile sürdürülen eğitim faaliyetlerinin yanısıra tanıtım faaliyetlerine de ağırlık verilmesi kararı ve oluşturulan komisyonlar; • Kültür ve Tarihi Değerlerin Korunması • Eğitim Bu komisyonların önerdiği çalışmalar Bitlis Eren Üniversitesi ile yapılan çalıştaylarla sürdürüldü BETAV ORMANI PROJESİ PROJENİN İÇERİĞİ • Öncelikle BEÜ de yeşil alanlar olarak ayrılmış bölgelerde, uygun ağaç türlerinin hazırlanacak alt yapı ve sulama sistemlerinin oluşturulması • BETAV üyesi iş sahiplerinin BEÜ mezunlarına staj, istihdam, spor faaliyetleri destekleri vermesi İLK ADIMI 24 Kasım 2010 BEÜ, El-Aman Han Kültür Merkezinin bahçesinde bir fidan dikim şenliğiyle gerçekleşmiştir. Şehrin idarecileri, BEÜ ve BETAV mensubları, öğrenciler, öğretim üyeleri ve BETAV bursiyerlerinin katıldığı tören, müzikli eğlence ve ikramlar sonrası bahçeye 750 fidan dikilmiştir. • BETAV’dan o yıl burs alan ve üniversiteye o yıl kaydını yapan öğrencilerin bir ekim şenliği düzenlerek fidan dikmeleri ve diktikleri ağacı takip etmeleri • Bu etkinliğin geleneksel hale gelmesi BETAV- BEÜ ÇALIŞTAYLARI 1.ÇALIŞTAY 06.08.2010 BİTLİS ÖZET KARARLAR • 1. Fidan dikim şenliğinin Ekim 2010 da El Aman Han bahçesinde yapılması • BEÜ’yü ilk 5 arasında tercih eden ihtiyaç sahibi 10 öğrenciye burs verilmesi 24 Kasım 2010 BETAV Orman Projesi El-Aman Han Kültür Merkezi fidan dikim şenliği 2.ÇALIŞTAY 23 KASIM 2010 BİTLİS “Tarihi ve Kültürel Mirasın Geleceğe Taşınması-Bitlis Yeniden” Gündem • Tarihi Yapıların Restorasyonu ve Korunması, • Mimaride ve Kamusal Alanlarda Tasarım Kalitesinin Artırılması • Kurumlar Arası İşbirliğinin Geliştirilmesi ve Ortak Vizyon Bitlis yeniden proje çalışmalarından Çalıştaya şehrin ve ilçelerinin tüm kamu-sivil kurum temsilcileri davet edildi. 24 SONUÇLAR • Öncü olacak münferit tarihi binaların restorasyonu ve yaşanabilir mekanlara dönüştürülmesi. Örnek olmak için BETAV üyelerinin Bitlis’teki evlerinin restorasyonu için girişimlerde bulunması. • Örnek mahalle olarak Zeydan Mahallesinin restorasyonu ve canlandırılması, • Eski ve yeni kentte toplu ve özel tasarımlı taşıma, turizm, doğa, spor merkezleriyle güvenli ulaşım, • Tarihi ve kültürel miras bilincini geliştirmek amaçlı araştırma, kongre, festival vb etkinlikler düzenleme, BİTLİS BELEDİYESİ- ÇEKÜL Kültür Odaklı Yol Haritası Çalışması Mayıs 2010, Bitlis Bitlis Belediyesi ve ÇEKÜL, Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı toplantıları sonucu Tarihi ve kültürel mirası kentsel gelişmenin odağı olarak ele alan yaptığı Kültür Odaklı Yol Haritası Çalıştayda alınan kararlar, bu yol haritasının çerçevesinde yürütülmektedir SORUNLAR Kültür ve Turizm Potansiyelinin Değerlendirilememesi: • Turizm altyapısı eksiklikleri • • • • Konaklama alanlarının yetersizliği Tanıtım eksikliği Tarihi ve kültürel mirasın yıpranması Kültürel ve sosyal altyapı eksiklikleri Çevresel Kalite: • Çarpık yapılaşma • Bitlis Deresi’nin kirliliği • Atık su şebekesinin yetersizliği Ulaşım Altyapısı: • Erişilebilirlik • Bisiklet ve Yaya Yollarının Eksikliği • Kent merkezinde yer alan otobüs garajı İmar Planı: • Kentin vizyonu ile örtüşmemesi • Mevcut sorun ve potansiyellere cevap vermemesi • Meydan ve toplu kullanım alanlarına yer verilmemesi • Dere üstünde yapılaşmaya izin verilmesi İmar Planın Tarihi Alan ile İlgili Sıkıntıları: • Kalenin çevresindeki araç yolunun kaleye zarar vermesi • Tarihi dokuya zarar verecek şekilde kurgulanması • Tescilli yapıların çevresinin yüksek katlı konut alanı olarak belirlenmesi İmar Planının Gelişme Alanı ile İlgili Sıkıntıları: • Gelişme alanının merkez ve odak olmaması • Gelişme alanında karışık kullanıma yer verilmemesi Ekonomik Yapı ve Sınır Ötesi İşbirliği: • İşsizlik ve kalifiye eksikliği • Strateji eksikliği • Dış göçle birlikte tarım ekonomisinin küçülmesi • Doğal, tarihi ve kültürel potansiyelin ekonomik olarak değerlendirilememesi 25 ÖNERİ VİZYON 2; ‘Tarihi ve kültürel miras potansiyeli ile bölgenin örnek kenti. FIRSATLAR Doğal Değerler: • Van Gölü • Nemrut Dağı ve Krater Gölü • Süphan Dağı • Bitlis Deresi • Kış sporlarına uygunluk • Ponza madeni • Organik tarım alanları • Yerel mahsullerin zenginliği BİTLİS BELEDİYESİ - ÇEKÜL- BETAV ÇALIŞMA TOPLANTISI 31.01.2011, İstanbul Tarih ve Kültür: • Tarihi ve kültürel miras • Yöreye özgü yemek ve el sanatları Kurumsal İşbirlikleri ve Projeler: • Bölgedeki mevcut işbirliği yapıları • Uluslararası ve ulusal onlar • Potansiyel dönüşüm alanları • Bitlis’in bölgedeki yeni yatırımlar için odak olması • Bitlis Eren Üniversitesi • Bölgesel Kültür Koridorunun merkezinde olması • Yerel kararlılık • Teknopark Projesi TEHDİTLER • Bölgesel ulaşım kararlarında yapılabilecek değişiklikler • Kamulaştırmaya karşı gösterilebilecek direnç • Kentin lineer gelişmesi • Doğal afetler • Restorasyon müdahalelerinin zamanında ve yeterince yapılmaması • Kültürel miras bilincinin gelişmemiş olması • Kaynak sıkıntısı BİTLİS’İN GELECEĞİ ÖNERİ VİZYON 1; ‘Tarihi ve kültürel mirasıyla geleceğine şekil veren, bölgesi ile işbirliği içerisinde güçlü bir kent’ SONUÇLAR • Ortak çalışma ofisi • Halk ve kurumların desteği • Sürece katkıda bulunacak birikimli ve teknik insan gücü envanteri • Doğa ve kültür envanterinin çıkarılması • Bütüncül bir planlama ile tüm müdahale alanlarının belirlenmesi ve iş takvimine bağlanması, • Belediye ekiplerinin ÇEKÜL akademi tarafından eğitilmesi, • İlgili kurumların (TOKİ, Vakıflar,Kent Konseyi, Kültür ve Turizm İl Md., Karayolları) dahil olduğu BETAV,BEÜ,Belediye ve ÇEKÜL ile ortak toplantı düzenlenmesi. • Kültürel Miras Anayasının hazırlanması, kente fiziksel müdahelede bulunan tüm kamu ve özel kurumlara bildirilmesi. Mali kaynakların araştırılması. BİTLİS KÜLTÜR ODAKLI GELİŞİM TOPLANTISI 19.04.2011, Istanbul SONUÇLAR • Kentin Tasarım Anayasasını oluşturacak bir Tasarım İlkeleri Rehberinin yapılması, • Dere İslah projesinin derenin tarihi ve doğal kimliğini koruyacak şekilde yapılması, • TOKİ nin planladığı işlerin tasarım ve projelendirme aşamalarının, Master Plan ve Tasarım İlkeleri Rehberi çerçevesinde yürütülmesi 26 • Kent Müzesinin, Kazım Paşa okulunda kurulması için halkın desteğini alacak çalışmaların Belediye tarafından yapılması, • Üniversitenin yönetiminde ve bünyesinde bir Kent Arşivi ve digital merkezinin oluşturulması. • Meydan, Kale, Çarşı, Dere, Köprüler ve 4 Mahalle İyileştirme projeleri ve somut olmayan tarih ve sözlü kültür çalışmalarının başlatılması. • Kale kazılarının, İl Kültür Müdürlüğü, Kazı başkanı ve Dünya Kaleli Kentler Birliği işbirliği ile dokümante edilmesi • Öncü kurumların, Vilayet, Belediye ve Üniversitenin şehir içinde görkemli tarihi binaları kurumlarının iletişim, araştırma merkezleri olarak restore etmeleri, Ahlat’ta BEÜ yönetiminde Selçuklu Araştırmaları Enstitüsü kurulması, • Bitlis İl Özel İdaresinin kurduğu KUDEB’in uzman eleman temini sağlanarak işler hale getirilmesi, • Çalışmaların tanıtımı ve tüm Bitlis tarafından sahiplenilmesini sağlayacak iletişimin, basılı malzeme, basın, yayın, digital ve sosyal medya gibi mecralarda sürdürülmesi, • Vizyonu hayata geçirecek Master Planın yapılması • Koruma Amaçlı İmar Planı revizyonunun başlatılması • Kent Müzesi ve Kent Arşivinin yer ve sistematiğinin hazırlanması • Master Planın içindeki Kale, Meydan, Mahalle proje paketlerinin hazırlanması • Halkın vizyonu sahiplenmesi ve Müzeye destek vermesi için tanıtım ve iletişim mecralarının hazırlanması • Devam eden ve planlanan proje ve uygulamaların Master Plan ve vizyonla uyumunun sağlanması, DURUM ve ÖNERİLER • Bitlis’in yerel yöneticileri kentin korunarak gelişmesi vizyonunu sahipler, • BEÜ, kentin vizyonuna bilimsel ve eğitim desteği verecek bir kurum olarak gelişiyor, • BETAV, Bitlis Yeniden Projesi ile bu tarihi dönüşümde süreci izleme ve yönlendirme rolünü üstlenecek konuma sahip, • BETAV üyelerinin kendi evlerini restore ederek ve işlev kazandırarak öncü ve örnek olması sürece güç katacaktır. • Kültür Odaklı Gelişiminde yer alacak kurumlar arasında koordinasyonu ve çalışmaların izlenmesini Betav’ın yürütmesi, • Sürecin en önemli aşaması kentte yaşayanların görüşlerinin, ihtiyaçlarının belirlenmesi, Master Planın buna göre yapılmasıdır. ACİL EYLEM PLANI (Nisan-Aralık 2011) • Planların her an halkla paylaşılacağı iletişim noktaları ve mecraları ile halkın sürece tam katılımı sağlanmalıdır. • Doğa ve Kültür Envanterinin tamamlanması ve kitap ve DVD olarak Ekim 2011 de yayınlanması • Tasarım İlkeleri Rehberinin hazırlanması 27 Yönetim Kurulu BETAV Cemil ÖZGÜR Hatıra Ormanı 28 Onursal Başkan Sayın Cemil ÖZGÜR Röportajı B ETAV: -Efendim, bilindiği gibi siz Bitlis’te doğmuş, küçük yaşta Diyarbakır’a taşınmış, ticarete burada başlamış daha sonra ticari yaşamınızı Ankara’ya taşımış ve burada önemli başarılara imza atmış, bölgemizin en başarılı işadamı ve girişimcilerinden birisiniz. Lütf edip bu süreci kısaca anlatabilir misiniz? ÖZGÜR: Tabi efendim memnuniyetle, ben ilkokulda üçüncü sınıftan dördüncü sınıfa geçtim, dördüncü sınıftayken daha eğitim döneminin yarısındayken yani 1938 yılında Atatürk’ün ölümünden 15 gün sonra Diyarbakır’a naklimekan yaptık. Ben babamın ölümünden kırk gün sonra doğmuşum. Anneme birçok talipli olmasına rağmen, Allah ona gani gani rahmet eylesin, hiçbir kimseye evet demeden, dayımla birlikte yaşamışız. Diyarbakır’a geldikten sonra da İnkilap İlkokulunda dördüncü sınıfı ve beşinci sınıfı da orada tamamladım. Sonra ortaokula Diyarbakır’da Fiskayası denilen yerde ortaokulda devam ettim. İkinci sınıfı bitirdikten sonra üçüncü sınıfa devam etme şansım kalmamıştı. Yani maddi yönden kalmamıştı. 25 kuruş defter kitap parasını bulmakta zorlanıyorduk. O zaman, ortaokulu ikinci sınıftan terk ettim, ayrıldım. Çalışmaya başladım, Bitlisli olan, uzaktan da akrabamız olan Sayın Rauf Yaralı’nın yanında çalışmaya başladım. Gündüzleri nakliye işleriyle ilgileniyordum, geceleri de ona ait olan Urfa Kapısı’ndaki Sümer sinemasında memurluk yapıyordum. Bu sinemada akşamları gişede çalışıyordum. İyi yerleri ailelere ayırırdım. İşsize kapatırdım, bekârlara da arkalarda yer verirdim. Bu yüzden Diyarbakır halkı çok sevdi beni. Allah hepsinden razı olsun. Bir gün, Belediye Fen İşleri Müdürü, sağ mıdır, değil midir bilmiyorum, bana dedi ki; Cemil Bey gel seni müteahhit yapalım. Efendim, dedim, müteahhitlik yapmak için sermaye lazım, benim tek kuruş sermayem yok. Burada aylık 30 liraya çalışıyorum. Bir sürü laf söyledi, beni ikna edemedi. Aradan iki üç ay geçti, adam tekrar beni çağırdı dedi ki Belediye Fen İşlerine gel seninle konuşacaklarım var. Gittim, bana dede ki; “30 lira maaşla bir yere varamazsın, gel seni müteahhit yapalım.” Efendim benim müteahhitlik yapmak için bir sermayem yoktur dedim. Beş kuruş param yok nasıl yapacağım. Herkes seni seviyor dedi, işi alırsın dedi, veresiye mal alırsın, istikakını aldığın zaman götürür aldığın malın parasını verir borçlarını ödersin. Bunda bir sakınca yok. Düşündüm, taşındım, adamın teklifini uygun bulduğum için, gittim durumu patronuma anlattım. Dedim ki bana yapılan böyle bir teklif var, siz bunu nasıl karşılarsınız. Sizin fikrinizi almak istiyorum. Bana ilkten dedi ki, “gece burada sinemada işine devam etmek şartıyla, diğer işlerden seni azat edeyim. Böyle 29 diyince peki dedim, diğer işleri bıraktım, gece sinemaya devam ettim, hem patronla münasebetimiz devam etti, hem de iş hayatına 346 liralık bir işle başladım. Diyarbakır’daki dört ayaklı minarenin olduğu yerde Merik Ahmet semtinde 346 liralık bir iş verdiler bana, işi aldım yaptım, Kime gittiysem veresiye mal bana verdiler. Sonra 346 liralık iş, 600 lira, 1000 lira derken, büyüyerek gitti. Belediye kanallar ihale ediyordu, 600 liralık, 800 liralık bir iki tane kanal aldım, işin tuhafı, müteahhit yoktu zaten ülkede o zaman, gelenler de soruyorlardı, “yeğen işin var mı yok mu?” diye Yok deyince, “al bu iş senin olsun” diyorlardı. O dönemki Belediye Başkanı da Abdulkadir Cizrelioğlu idi. Allah ondan da bin defa razı olsun. Sonra başka başka işler aldım, malzeme temininde hiçbir sorun yaşamadım. Herkes bana veresiye mal verdi. Ben de hak edişimi aldıktan sonra götürüp borçlarımı ödüyordum. Bu böyle devam ederken, askerlik meselesi geldi, bedelli askerlik çıktı, Bitlis’e gittim askerlik bedeli olan miktarı yatırdım, Bitlis’ten gelene kadar, Genelkurmay’dan talimat gelmiş, bedelleri iade edin. Teslim olmadan geri geldim, yedi sekiz ay kadar bir süre kaçak olarak çalıştım. Sonra baktım bu işin sonu yok. Rauf Yaralı Bey de Kolordu Komutanı Korgeneral Hilmi Güresin Paşaya söyledi, bir yazı yazıldı “falan oğlu falan Kolordu Karargâhına tertip edilmiştir. Eğitim için 6. Piyade Alayı’na gönderilmiştir. Bilgi için Bitlis Askerlik Şubesi’ne.” 6. Piyade Alayı şehre yakındı, gittim teslim oldum. Yataklar tamamen ot, üstüne uzanmak mümkün değil, 80 kişilik koğuş hepsi ot yataklarda yatıyor. Askerlik hayatımda 84 gün Alayda kaldım. 43 gecesini orada yattım, diğerini de evde yattım. Sonra kolorduya naklettiler, geldim Evrak kaleminde çalışmaya başladım. Bir de Liceli bir arkadaşım vardı, adı Mehmet’ti. Kolordunun bütün evrakını ikimiz öğlene kadar kaydediyor, öğleden sonra da ilgili yerlere sevk ediyorduk. İşimizi bitirdikten sonra da zamanımız arttığı için gazetelerin en küçük yazılarına kadar okuyorduk. Birkaç ay böyle devam ettik, bir gün arkadaşım Memet’e dedim ki, rica etsek Komutana bir gün birimiz bir gün öbürümüz gelsek acaba olmaz mı? Dedi ki kabul etmezler, peki dedim ne yapalım. Üç dört ay daha geçti, bir gün ikimiz birlikte Karargâh komutanına gittik ve durumumuzu anlattım, Komutan bizi böyle beş dakika seyretti, “Sizi hastaneye göndereyim.” dedi. Efendim vallahi bir şeyimiz yok desek de “Yok yok göndereyim, siz burada ne yapıyorsunuz?” efendim vatani görevimizi yapıyoruz. “Vatani görev yapılırken, bir gün geleyim, bir gün gelmeyeyim diye pazarlık olur mu, ben sizi hastaneye göndereyim, hasta olmasanız böyle bir teklifle gelir misiniz, hiç böyle bir emsali durumun var mı, hadi bakalım işinizin başına marş marş.” Diyarbakır halkının hepsine müteşekkirim, bir ihale oluyor mesela, haberim oluyor, asker elbisesiyle gidiyorum ihaleye, inanın ihaleye gelen diğer insanların hiçbir şikayeti olmadı. Sadece bana şunu sordular, işin kalmadı mı, kalmadı diyince al sana iş. Bir gün Abdulkadir Cizrelioğlu beni çağırdı, “Yeğenim kimse bir şey demiyor ama, bir daha geldiğinde biraz erken çık git elbiseni değiştir öyle gel. Birisi bir dedikodu eder, senin huzurunu bozarlar.” Bunu insanın anası, babası, dayısı zor söyler. O kadar iyi insanlardı. Şimdi öyle bir şey yok. İnsanlar birbirlerini yiyor. Sonra Çocuk bahçesi işi vardı, onu 30.000 liraya alıp bitirdim, askerlikten sonra 50.000 liralık bir iş alıp bitirdim. Demokrat Parti iktidara geldi, ihalaler yapılmaya başladı. İller Bankasında yapılıyordu. Ankara’ya geldim Varto içme suyu ihalesininin keşif bedeli 50.000 liraydı, onu aldım. Süresinden önce yapıp teslim ettim. 30 BETAV:-Efendim, Ankara’da bunca iş yoğunluğunuz arasında Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı’nın kurulmasına önayak olmuş, BETAV’ın Türkiye’nin en başarılı vakıfları arasında üst sıralara yükselmesini sağlamış bir hayırsever olarak bize neler söylersiniz? ÖZGÜR: Efendim, zamanın Bitlis Valisi Sayın Mustafa Yıldırım, Ankara’ya geldi, bizleri topladı, Ankara’nın o dönem ünlü otellerinden olan Bulvar Palas’ta toplanıp bir akşam yemeği yedik, orada Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı’nın kurulması için bir karara vardık. O toplantıya katılan hemşerilerin çoğunluğu beni bu Vakfın Başkanlığına seçtiler. Bu göreve seçildikten sonra, kendi aramızda bir Yönetim Kurulu oluşturduk ve ne yapabileceğimizi, neler yapabileceğimizi görüşmeye başladık. Prosedür gereği kuruluş aşamasında Bitlis Valisini Başkan olarak göstermiştik ama bulunmadığı zamanlarda ben o görevi yürütüyordum. Böylece ilk çalışmalarımızı gerçekleştirmeye başladık. Yönetim Kurulu’na seçilen arkadaşlarla vakfın kuruluşundan sonuna kadar hiçbir ihtilafımız veya görüş ayrılığımız olmadı. Ancak bazı hemşerilerimiz mendi aralarındaki meseleleri gündeme taşıyınca, ben onlara dedim ki; “kusura bakmayın, burada sadece Vakfın işlerini görüşmek üzere bulunuyoruz. Vakfın gündeminin dışındakileri dışarı çıktığınızda kendi aranızda konuşabilirsiniz. Nasıl anlaşırsanız anlaşırsınız, ben karışmam o işlere, ama buradaki toplantımızın amacı Vakfın işlerini görüşmektir.” Başlangıçta Ankara’da birkaç ay birlikte çalıştık, gücümüz yettiği kadar bir ödeme yapmak suretiyle öğrenci burslarını vermeye başladık. Birkaç yıl geçtikten sonra arkadaşlarımız dediler ki; “Bizim İstanbul’da çok zengin hemşerilerimiz ve arkadaşlarımız var, gidip onları ziyaret ederek onların da Vakıf çatısı altında yer almalarını sağlayalım.” Bu öneriyi ben de olumlu karşıladım. Ben Bitlis’ten 1938 yılında 11 yaşın- dayken çıktığım için hemşerilerimizin büyük çoğunluğunu tanımıyordum. Bu öneri üzerine İstanbul’a gittik, birkaç hemşeriyi ziyaret ettik, bazı hemşerilerimiz çalışmalarımızı anlattık olumlu karşıladılar, bir hemşerimize gittik, bir otelin resepsiyonunda o beyefendi ile görüştük anlattık, inanınız bize bir çay bile ikram etmekten kaçındı. Bizi dilenci pozisyonuna koydu. Dört, beş kişiyiz, affedersiniz beş kişi dilenci olur mu? Çıktık oradan çok üzüldüm, arkadaşlarıma sitem ettim, bizi buraya neden getirdiniz, yanlış yaptık diye. Birlikte olduğumuz arkadaşlar, Nazmi Haşemoğlu, rahmetli Cemil Haspolat, İrfan Cenkçi ve Hamza Zülfikar özür dilediler. Sonra Ahmet Eren Beylere gittik, bize ikramda bulundular, dinlediler, elimizden geleni yaparız dediler. Oradan çıktıktan sonra bir başka hemşerimiz Necmettin Bitlis Beylere gittik. Ben tanımıyordum, o da bize söz verdi bin lira gönderecekti, onu da göndermedi. Başka hemşerilere de gittik, kimseden gerekli ilgiyi göremeden Ankara’ya döndük. İstanbul’daki hemşerilere ben şunu söyledim; “Siz haftada bir gün çocuklarınızı alıp dışarıda bir yemeğe gidiyor musunuz, orada garsona bir bahşiş veriyor musunuz, garsona verdiğiniz bahşiş kadar Vakfa yardım ederseniz, bu Vakıf daha canlanır, daha çok çocuğumuza burs verme imkanına kavuşur. Fazla bir şey istemiyoruz.” Bu seyahatten hiç memnun kalmadım, çünkü hiçbir şey yapamadık, kimse bir şey vermedi bize, ciddiye alınmadık. Vakıf, Ankara’da görevine devam etti, ben elimden geldiğini yaptım, öğrencilere verdiğimiz burs miktarı her sene arttı, Vakıf büyümeye, gelişmeye başladı, kimseye ihtiyacı kalmadan ciddi çalışmalara imza attı. Siyaseti hiçbir zaman Vakıf çatısı altına sokmadık. Dedik ki; burası vakıftır, burada siyaset olmaz, siyasetle uğraşanlar kusura bakmasın bizden vazgeçsin. 31 Vakfın başarısı Bitlis’e ve Türkiye’ye yayıldı, Bitlis’teki hemşerilerimiz de bizim çalışmalarımızı takdir etmeye başladılar. Aradan 4-5 sene geçtikten sonra Vakfın bu gelişmesini görülünce, İstanbul’da Ahmet Eren Bey’le görüşmemiz sonucunda Vakfın bir şubesinin açılması için teklif aldık. Daha sonra da Bursa’da bir şube açma teklifi geldi. Yönetim Kurulumuzda görüşüp bu şubelerin açılmasını kararlaştırdık. İstanbul’da Ahmet Eren Bey, Bursa’da da Nezir Gencer Bey Şube Başkanlıklarını yürütmeye başladılar. Bu şubeler de yavaş yavaş Vakfa yardım etmeye başladılar. Vakfın kuruluşundan 6-7 yıl sonra Devlet tarafından da destek ve katkılar almaya başladı, o dönemin Devlet Bakanı hemşerimiz Sayın Kamran İnan Bey’in desteğiyle bir Bakanlar Kurulu Kararı ile Vakfımıza vergi muafiyetinden yararlanma olanağı sağlandı. Bu gelişme Vakfın ekonomik gücünün daha da artmasını sağladı. Daha sonra Bitlisli hemşerilerimizden şöyle bir talep gelmeye başladı; “Sadece çocuklarımıza burs vermek yetmiyor, bize çocuklarımızın geleceği için bir ekmek kapısı açmanızı da istiyoruz.” Bu öneriyi oturup Yönetim Kurulumuzda değerlendirdik, tekstil konusu gündeme geldi. Ben tekstilden hiç anlamam, ama fabrika binasının projesini bana verin, ben binayı yapıp size teslim edeyim. İçini nasıl doldurmak istiyorsanız öyle yaparsınız. Dönemin Başbakanı Sayın Mesut Yılmaz Bey’i Bitlis’e davet ettik gelip fabrikanın temelini attı. Temel atarken dedi ki; “Ben elimden geleni yapacağım, Bitlis’te ne olduğunu, ne olmadığını biliyorum, fabrikanın gelişmesi için size iş verdireceğim. Ne yapılması gerekiyorsa elimden geleni yapacağım.” Fabrika için gerekli olan arsayı Özel İdareden aldık, proje yapıldı, bir yıl içinde fabrika binasını bitirdim. Fabrika Müdürü tayin edildi, 130 adet çeşitli makine alındı, iş temin edil- meye çalışıldı, Özel İdare Bitlis’teki bazı işleri bize verdi, bunlar üretilip teslim edildi, fakat bu işlerin arkası gelmedi. Böyle olunca ben bu konuya kesin bir çözüm bulmak amacıyla dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel’den görüşmek üzere randevu istedim. Aynı gün beni kabul etti, Ziyaretine gittim ve kendilerine durumu detayları ile anlattım, bu fabrikanın çalışması, bölgeye, Bitlis insanına hatta Ülkemize yararlı olması için çalışması lazım. Bunun için Milli Savunma Bakanlığından bu fabrikanın çalışması için iş vermesi konusunda bize yardımcı olunuz dedim. Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel bana; “Cemil çok isabetli bir günde geldin, bu akşam Milli Savunma’nın Bilkent Otel’de bir yemeği var, Milli Savunma Bakanı Sayın İsmet Sezgin Bey’de gelecek oraya, akşam sen de gel oraya, seni tanıştırayım, gerekeni de ben söyleyeyim size iş versinler.” dedi. Çok sevindim, akşam oldu gittim oraya, Cumhurbaşkanı Demirel’e yakın bir yere oturdum, Sayın İsmet Sezgin Bey’le tanıştırdı beni, ve dedi ki; “ Bitlisliler, Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı’nı kurmuşlar, Vakfın bir de fabrikasını kurmuşlar, bunların bu çabalarını göz ardı edemeyiz bunlara iş verdirelim.” Dönemin Milli Savunma Bakanı Sayın İsmet Sezgin Bey, bize üç gün sonraya bir randevu verdi. Üç gün sonra ziyaretine gittik, durumumuzu anlattık, bu tür işlerle görevli generali telefonla arayarak dedi ki; “Sayın Cumhurbaşkanımızın talepleri doğrultusunda bu sivil toplum kuruluşumuza iş verilmesi için gereğinin yapılması.” diyerek bizi generale gönderdi, gittik. Fabrikanın her türlü yasal formalitesi uygun olmasına rağmen Paşa bize dedi ki; “Siz bu işi yapamazsınız.” Her türlü açıklamamıza rağmen, yetmiş dereden yetmiş su getirdi ve bize bir iş vermedi. Süleyman Bey’e de bir şey diyemedim. 32 Aradan bir zaman geçti, Hükümet değişikliği oldu, Devlet Bahçeli sekiz Bakanı ile birlikte Malazgirt’e geldi, programın sonunda Ahlat’a geleceğini öğrendim, Ankara’dan bir faks gönderdim; “Bitlis’te bir tekstil fabrikamız var, bir öğlen veya akşam yemeğinde konuğumuz olmanızı istiyoruz, şereflendirirseniz çok mutlu oluruz.” Hemen olumlu yanıt geldi, ve bir öğlen yemeğinde fabrikamızı ziyaret edeceklerini bildirdiler. Hemen Bitlis’e gittim, yemekler hazırlandı, her şey mükemmel düzenlendi, Sayın Devlet Bahçeli, yanında sekiz Bakanı ile birlikte geldiler, elimde önceden hazırladığım bir kararname taslağı var, Sümerbank veya Gima gibi bazı kuruluşların ihalesiz işlerinden bizim fabrikamıza da vermesini istedim. Fabrikayı birlikte gezdik, iş olmadığı için fabrikadaki makinelerin bazılarının üstü kapalı, sordu bunların üstü neden kapalı, iş temin edemediğimiz için kapalı durduğunu izah ettim. Halbuki biz burada 130-150 kişiye iş temin edebiliriz. Hatta fabrikayı bin kişilik bir kapasiteye kadar da büyütebileceğimizi de söyledim. Bu kapasiteye çıkardığımız zaman Bitlis’in tümden kurtulabileceğini anlattım. Ardından yemeğe geçtik. Beni yanına aldı, altı yedi satırdan oluşan kararname taslağını çıkardım kendisine verdim, okudu, Özel Kalem Müdürü’ne verdi, bana dönerek dedi ki; “Ankara’ya gel, görüşelim, ilgili yerlere gerekli talimatı vereyim.” Efendim dedim; “Bundan önceki politikacılar hepsi söz verdiler, ama hiçbirisi bir şey yapmadı. Siz yeni politikaya atılmışsınız, size güvenmek istiyorum, bu işimizi hallederseniz, Bitlis kurtulur, Bitlis’in oyu hep sizin olur. Efendim, burada sekiz Bakan var, emreder bu taslağı bunlara imzalatırsanız, geriye kalanları da Ankara’da ben imza ettirir sonra size getiririm.” İki gün sonra Ankara’ya döndük, randevu istedim, verdiler, gittim görüştüm, dönemin Milli Savunma Bakanı Sayın Sabahattin Çak- makoğlu’na telefon etti. Durumu anlattı, o da bize randevu verdi ve ben Sayın Ahmet Eren, Sayın Nazmi Haşemoğlu ve Sayın Erdal Eren ona gittik. Gittiğimizde makamında değil de yan taraftaki çalışma masasında oturuyordu, yanında da bir tümgeneral vardı. Bizi de yanlarındaki boş koltuklara oturttular. Konuyu anlattık, biz de o sırada Jandarma Genel komutanlığının İstanbul’daki bir ihalesine girmiş, bir elbise ihalesi almıştık. 25 yılmış bu elbiseyi Bayraktarlar firması veriyormuş. Sayın Ahmet Eren Bey’le birlikte onlara ne kadar kumaş götürdüysek hiçbirini beğendiremedik. Bize illa Bayraktarlardan kumaşı alacaksınız dediler, bayraktarlar da bize kumaş vermediler. Böylece teminatımızı yaktılar. Sırası gelmişken bu durumu da Sayın Çakmakoğlu’na anlattık. Bize verdiği cevap; “Cemil Bey, çok şikayet var ama hiçbir şey yapamıyoruz.” Hepsi bu kadar!. O yaktığımız 25 milyon liralık teminat bize 88 milyon liraya mal oldu ve hepsini ödedik. Tüm bu çabalara rağmen fabrikayı çalıştıramadık. Yönetim Kurulu’nda konuştuk, satalım dedik, içinde fazla bir şey yok, makineleri Sayın Ahmet Eren Bey aldı, binayı da Bitlis’te mermer ocağı işleten bir fabrikaya verdik. Harcadığımız parayı alamadık oradan. Büyük zarar ettik, zararın üç yıllık kısmını Sayın Ahmet Eren Bey karşıladı, iki yıllık kısmını da ben karşıladım, Vakfa yük olmasın diye. Çünkü Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakfın parasını zarar ettiremezsiniz diyordu. Onun için kendi imkanlarımızla karşıladık. Bitlis halkının ısrarıyla fabrikayı kurduk, ama satarken Bitlis halkının hiçbir tepkisini göremedik. Şimdi benim yaşım doldu, bu kutsal görevi genç arkadaşlara bırakmamız gerekiyor, belki ben yanlış bir iş yapıyorum, yeni gelen kadro daha iyi işler yapabilir, daha iyi şeyler olabilir, böyle bir tavır koyunca ortaya, bir Genel Ku- 33 rul’da Sayın Ahmet Eren Bey’i Başkan olarak seçtik. 5-6 senedir Ahmet Bey arkadaşımız götürüyor. Bu sefer merkezin İstanbul’a nakli istendi, daha evvel üye adedini artırırken oturup konuşmuştuk, üye sayısını artırırsak merkez İstanbul’a taşınabilir demişti arkadaşlar, ben de dedim ki bizler ne yapıyoruz ki, para oradan toplanıyor, oradan idare ediliyor, Ankara’da 5-10 arkadaşın dışında Vakfa yardım eden kimse yok. On lira bile getirip veren yok. BETAV:-Efendim, birçok kereler Ankara ve Türkiye vergi rekortmeni olma başarısını gösterdiniz, son olarak 2006 yılında gerek Bitlis’te gerekse ülke genelinde yapmış olduğunuz hayır işleriniz nedeniyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin “Üstün Hizmet Ödülü”ne layık görüldünüz. Bu konudaki duygularınızı lütfeder misiniz? ÖZGÜR: Efendim, ben 1953’te Ankara’ya nakli mekan yaptım. Müteahhitlik hayatıma devam ettim. Allaha şükürler olsun birçok işler yaptım. 8 defa “Vergi Rekortmeni” olarak ilk on kişi arasına girdim. 2004 yılında gelir vergisi mükellefi olarak “Türkiye Birincisi” oldum. Allaha şükürler olsun, TBMM’den “Türkiye Büyük Millet Meclisi Üstün Hizmet Ödülü” ile ödüllendirildim. İşlerimize devam ediyoruz, 2008 yılında Sheroton Oteli’nde Sayın Cemil Çiçek’in teşrifleriyle iş hayatına veda ettim, ve işimi çocuklarıma bıraktım. Şimdi de boş durmuyor, bir şey sorduklarında bilgi birikimimi ve deneyimlerimi paylaşıyorum. BETAV:-Efendim, birkaç yıl önce Bitlis’e “Meslek Teknik Lisesi”ni derslikleri, laboratuarları, spor kompleksleri, öğrenci yurdu ve lojmanları ile çok kısa bir süre içerisinde hizmete soktunuz. Sayın Cumhurbaşkanı açılışını yaptı. Ancak siz, açılışın mükemmel olması, hiçbir aksilik ve eksikliğin yaşanmaması için büyük çaba harcadınız. Bu heyecanınızı nasıl ifade edersiniz? ÖZGÜR: Bitlis’te bir Meslek Teknik Lisesi ve bir de 300 kişilik pansiyon binası yaptım. Bugünkü Cumhurbaşkanı teşrif etmişlerdi, açılışı o yaptı. Konuşmasında da beni daha evvelden tanıdığını, neler yaptığını bildiğini ifade etti, Allah razı olsun diyecek bir şeyim yok. Bu ülke bizimdir, bu ülkenin sorunlarının birincisi eğitimdir, ikincisi gene eğitimdir, üçüncüsü gene eğitimdir. Eğitimin dışında, sorunlar çok rahatlıkla çözümlenebilecek sorunlardır. Siz burayı temizleyen bir hizmetçi kadını eğitmezseniz, burayı temiz tutamazsınız. İşte bu kadar basit. BETAV: Efendim, büyük bir iş adamı olarak siyaset sizin uzağınızda bu konuda neler söylersiniz? ÖZGÜR: Efendim, duyduğum bir şeyi söyleyeceğim, Kamran Beyefendi dedi ki; “Biz 15-16 kişiyiz, bu hırsızlarla baş edemiyoruz. Ben siyasete atılsaydım, hiçbir şey yapamazdım. Çünkü siyasilerin büyük çoğunluğu suistimal yapıyor. Ben bunu benimsemediğim için siyasetin “s” ine karışmadım. Hiç ilgilenmedim, teklif geldi Ankara’dan aday edelim diye, ben yok dedim, ben işadamıyım. İşadamının siyasetle ilgisi yoktur. Gerçekten de böyle düşünüyorum. Hayatım soyunca da böyle gitti. Bugün 87 yaşındayım, Allaha şükürler olsun hiç şikayetim yok. İtibar kadar zengin bir şey yok. İtibarımın derecesini ben söylemem, çevrem ve hemşerilerim bilir. Hiç kimsenin bir santim hakkına tecavüz etmiş değilim. Bir anlaşma yapacağım zaman karşımdakinin lehine hareket ederim. Para her şey değildir. Paranız olsa da olmasa da yaşama imkanınız var. Ne lüzum var siyasetle uğraşıp da kendimi rezil edeceğime itibarımla ayaktayım, çok şükür. 34 BETAV: -Efendim, ülke olarak yeni bir süreç yaşıyoruz. Bölgemiz açısından gelecek adına neler söylersiniz? ÖZGÜR: Hiç şüpheniz olmasın, Doğudaki her kişi milletvekili olabiliyor mu, Bakan, Başbakan, Cumhurbaşkanı olabiliyor mu, Doğu ile Batı insanı arasında ne fark var? Hiçbir fark yok, her şey olunabiliyor. Diyarbakırlı İstanbul’da çalışıyor, buna karışan müdahale eden var mı? Ankara’ya geliyor, İzmir’e gidiyor, her yere gidiyor, kimse diyor mu sen Bitlislisin, sen Vanlısın, Hakkarilisin ne işin var Antalya’da yahut İzmir’de? Yok böyle bir şey. Bütün insanlar, doğulusu, batılısı her türlü hareketinde serbest değil mi? Bundan daha iyi bir hürriyet olamaz. Aslında bu geniş bir hürriyet ortamıdır. Birbirimizle kavga etmenin de hiçbir anlamı yok. 1970 yılına kadar Türkiye’de Sün’i-Alevi meselesi yoktu. 1970’te Allah rahmet eylesin Ecevit kalktı dedi ki Türk halkı yok, halkları var. Sırf Alevilerin oylarını almak için. Halbuki Alevi ile Sün’i birlikte yaşıyordu. Ortaktı, kız alıp veriyordu, kimse kimseyi yadırgamıyordu. Lüzumsuz yere kavga ediyoruz, bu kavgaların birkaç kişinin makam sahibi olma arzusundan kaynaklanan bir hadise olduğuna inanıyorum. Türk milleti gerçekten birbirini seven, akrabalık bağı olan bir topluluktur. Hiç kimse bu Kürt’tür, bu Kürt kızıdır, bu Alevi’dir demiyor ki. Herkes birbirinden kız almış-vermiş kaynaşmış bir toplumuz. Bundan daha güzel bir şey olabilir mi? BETAV: Efendim, BETAV’ın Kurucu ve Onursal Başkanı olarak sizden sonraki yönetime önerileriniz olabilir mi? ÖZGÜR: Efendim BETAV’ın Kurucu Başkanı olarak, şu anda BETAV’da görev yapan bütün arkadaşlarıma BETAV’a siyaseti sok- mamalarını, doğru dürüst hizmet vermelerini diliyorum. BETAV’ın amaçları, ilkeleri doğrultusunda, hiçbir yöne sapmadan Bitlis’e ve Bitlis insanına layık hizmetlerde bulunmasını diliyorum. BETAV: -Efendim, bunca başarı dolu bir yaşamın herhangi bir yerinde hobilere de yer ayırdınız mı? ÖZGÜR: Efendim, kendimi öylesine işime verdim ki hiç bir hobim olmadı. Sporla ilgilenmedim, başka alışkanlıklarım yok, sigara içmedim, toplantılar dışında içki içmedim, tavla oyununun dışında hiçbir oyun bilmem BETAV: -Bunların dışında biraz da ailenizden söz eder misiniz? ÖZGÜR: 1953 Şubatında Ankara’ya geldim, birkaç göbek öncesinden akraba olduğumuz Muzaffer Hanım’la aynı yıl evlendim. Dört erkek çocuğum oldu, çocuklarım büyüdü hepsi 50 yaşın üstündeler. Her birinden ikişer tane torunum var. Ben çocukları da torunlarımı da çok seviyorum. Ailemle de Muzaffer Hanımla da, çocuklarla ilgili olmak üzere tartışmamız olmuştur onun dışında hiçbir konuda tartışmamız dahi olmamıştır. Kendisine müteşekkir ve minnettarım. Bu sene 60’ıncı evlilik yıldönümümüzü kutladık. BETAV: Efendim, bizi kabul ettiğiniz, sorularımıza içtenlikle yanıtlar verdiğiniz, Bitlis’ten çıkıp gelen, Bitlis adını yücelere taşıyan, Bitlis insanının göğsünü kabartan örnek alınacak bir tablo ortaya koyduğunuz için tekrar teşekkür eder, sizin gibi memleket sever, hayırsever değerli büyüklerimizin sayılarının çok artması ve genç kuşağa örnek teşkil etmesi dileğiyle saygılar sunuyoruz. 35 Röportaj: Recep ACAY BETAV Başkanı Sayın Ahmet EREN’nin Açılış Konuşması 36 BETAV Başkanı Sayın Ahmet EREN Röportajı B ETAV: Sayın Eren, Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı’nın Başkanı, Eren Holding Yönetim Kurulu Başkanı, Bitlis Eren Üniversitesinin en büyük sponsoru ve pek çok sivil toplum kuruluşu ve sendikanın başkanlıkları gibi birçok görevi bir arada başarı ile yürüten değerli bir Bitlis insanı olarak, bunca yoğun programınız arasında bizimle röportaj yapma fırsatı tanıdığınız için öncelikle teşekkürlerimizi arz ederiz. EREN: Ben de size teşekkür ederim. Aslında ne kadar yoğun olursak olalım, BETAV’a ayıracak vakti her zaman bulmaya çalışıyoruz. BETAV: Efendim, lütfeder izin verirseniz sizinle yapacağımız röportaji 4 ana başlık altında toplayarak sorularımızı yöneltmek istiyoruz. 1.Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı Başkanı, 2.Eren Holding Yönetim Kurulu Başkanı, 3.Bitlis Eren Üniversitesi Ana Sponsoru, 4.Bitlis Sevdalısı Ahmet Eren. EREN: Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı Başkanlığı hem onur duyduğum, hem de zevk aldığım bir görev. Her görev beraberinde sorumluluk da getirir. BETAV Yönetim Kurulundaki çalışma arkadaşlarım ve yönetimde yer almamakla birlikte büyük desteklerini esirgemeyen diğer değerli arkadaşlarım bu görev ve sorumluluğu benimle paylaşmaktadırlar. Teker teker isimlerini belirtemeyeceğim bu arkadaşlarıma yeri gelmişken teşekkürlerimi sunuyorum. Eren Holding bir aile şirketimiz. Holdingi ve bağlı şirketleri kardeşlerimle beraber yönetiyoruz. Şu anda ikinci kuşak da şirketlerin yönetiminde. Allah bozmasın hem kardeşler, hem yeğenler arasında güzel bir uyum var. Holdinge bağlı bazı şirketlerimizde yabancı ortaklarımız da var. Belirttiğiniz gibi Bitlis Eren Üniversitesi’nin devletimiz ile birlikte eş destekçisiyiz. Fen-Edebiyat Fakültesi iki yıldır hizmet veriyor. Misafirhane tamamlandı. Rektörlük binası tamamlandı. Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi ile Yerleşke Camisi inşaatına başlandı. Eren Üniversitesi’ni kaliteli öğretim üyelerine cazip hale getirmek için Rektörümüz ile birlikte hazırladığımız bir programı da bu yıl uygulamaya koyuyoruz. Yüksek standartta bir üniversite için fiziki altyapı gerekli ama yetersiz. Eğitimin ve öğretimin kalitesini de yükseltmek çabası içindeyiz. Beni Bitlis sevdalısı olarak nitelendirmenize memnun oluyorum. Gerçekten biz ailece kendimizi Bitlis’e bağlı hissediyoruz. O şehre ve güzel insanlarına sevgi duyuyoruz. Benim görebildiğim kadarı ile BETAV çatısı altındaki bütün Bitlisliler de aynı duyguları taşıyor. BETAV: Efendim, 1987 yılında kurulan ve Bitlis’in Cumhuriyet tarihi döneminde en başarılı ve en prestijli sivil toplum kuruluşu olma özelliği gösteren Bitlis’in eğitim gibi köklü bir sorununu tarihe gömen, diğer yatırımları ile rol-model olarak gösterilen Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfının kurucu ve Onursal Başka- 37 nı Sayın Cemil Özgür Bey’den devraldığınız Başkanlık görevini başarı ile yürüterek, çıtayı daha yükseklere taşıdınız. Bu konudaki duygu ve düşüncelerinizi lütfeder misiniz? EREN: Sayın Cemil Özgür bizim pirimiz ve Onursal Başkanımızdır. Kendisinden devraldığım görevi elimden geldiğince arkadaşlarımla birlikte daha iyiye götürmeye çalışıyorum. Kendisine olan sevgi ve saygımızı bu vesile ile bir kez daha ifade etmek isterim. BETAV: 05 Nisan 2003 tarihinde Ankara’da yapılan “Bitlis Platformu” toplantısında kürsüye gelerek; “Ben ilk kez bu tür bir toplantıya katılıyorum. Biz aile olarak geçtiğimiz günlerde bir evladımızı kaybettik, acımız büyüktür. Bu acının etkisini daha üzerimizden atmadan buradayım. Biz evladımızın anısına Bitlis’te bir eğitim kurumu yapacağız. Ancak bu eğitim kurumu sıradan bir kurum olmayacak. Batıda Koç Lisesi neyse, Sabancı Lisesi neyse öyle olacak.” dediniz ve bir yıl sonraki Ağustos ayında bu eğitim kurumunun açılışını yaptınız. Bu durum Bitlis’te pek alışık olmayan bir durumdu. Herkes bu kadarla kalacağını beklerken ardı ardına eğitim kurumlarını sıralarken en uzak duran zenginlerimizin de rol-modeli olarak Bitlis’in makûs talihini tarihe gömdünüz. Bu konudaki duygularınızı lütfeder misiniz? EREN: Varlığınız belli bir düzeye gelmiş ise sosyal sorumluluğunuz daha da artar. Bize göre sosyal sorumlulukla ele alınacak sahaların en önemlisi eğitimdir. Bitlis, Türkiye’de böyle bir desteği hak eden illerin başında gelir. Bitlisli olarak ailemizin Bitlis’e odaklanmış olması doğaldır. Bu kulvarda çok değerli hemşerilerimize rehberlik yapmış isek ne mutlu bize. Bu vesile ile bu hayırsever hemşerilerimize Betav adına minnet ve şükranlarımızı ifade ediyorum. Geçen ay Bitlis’e gitmiştim. İlk eğitim kurumumuz Nurullah Eren Anadolu Öğretmen Lisesi’ni de gezdim. Aradan nerede ise 10 yıl geçmiş olmasına rağmen herşeyi ile yepyeni duruyor. Çünkü binayı yapıp terk etmiyoruz. Onu kendi evimiz gibi görüyoruz. Onarımını, bakımını, yenilenmesini sürdürüyoruz. BETAV: Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı çeyrek yüzyıllık süreçte 3.000’i aşkın Bitlisli öğrencinin eğitimine katkı sağlayarak büyük bir hizmeti gerçekleştirdi. Biliyoruz ki gelecek adına daha büyük hedefleriniz vardır. Bunların neler olduğunu anlatır mısınız? EREN: Bildiğiniz gibi vakıflar finansal varlıklardır. Derneklerden farklıdır. Finansal yapısı sağlam ise hayatiyetini sürdürebilir. Bu yüzdendir ki son yıllarda uzun vadeli gelir getirecek gayrimenkuller edinme programına odaklandık. Şu anda Ankara, İstanbul, Bitlis ve Bursa’daki gayrimenkullerimizin değeri 10 milyon doları aşmıştır. Gelecek beş yıl içerisinde 20 milyon doları aşacağını ummaktayız. Diğer taraftan burs vermeye de devam edeceğiz. Ana amaç uzun dönemde herhangi bir bağışçı olmasa dahi BETAV’ın varlığını sürdürebilir olmasıdır. BETAV: Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı’nın son dönemlerde ana statüsünde yer alan “tanıtma” alanında da etkinliklerini görmeye başladık. Vakfın bu alandaki görünümünü programındaki hedeflerinin neler olduğunu lütfeder misiniz? EREN: Evet, tanıtma alanında da uğraşlarımız var. Avrupa Birliği’nden sağlamış olduğumuz desteği ile özellikle Bitlis’in yeni yerleşim planı ve eski binaların restorasyonu programlarına katkıda bulunuyoruz. Bu konuda değerli arkadaşlarım Türkiye’nin ünlü mimarları ve şehir plancıları ile birlikte çalışıyorlar. Valilik, Belediye ve Üniversite ile iyi bir ortak çalışma grubumuz var. İyi sonuçlar alacağımızı umuyoruz. BETAV: Vakfın idari yapısında bir değişikliğin gündemde olduğunu biliyoruz. Genel Mekezin İstanbul’a taşınması gibi buna benzer yeni şubeler kurmak gibi bir hedefinizin olup olmadığı konusunda neler söylersiniz? EREN: Genel Merkez’in Ankara’dan İstanbul’a alınması Genel Kurulumuzca kabul edildi. Ankara önemli bir şubemiz olarak fa- 38 aliyetine devam edecek. Orası bizim ilk gözağrımız ve hareket noktamızdır. Vakfımızın kuruluşunu sağlayan saygın isimler oradadır. Vakfımızın yönetiminde de ağırlıklı bir paya sahiptir. BETAV: Efendim, Vakfın daha popüler etkinliklere de soyunması gibi, örneğin Bitlis’te bir festival, sanatsal bir aktivite, moda, sanat, sinema, basın dünyasından ünlülerin katkılarıyla Bitlis adına farkındalık yaratacak etkinlikler düşünce bazında ya da hedef olarak belirlenen hususlar arasında mıdır? EREN: Bu söyledikleriniz de Bitlis’in tanıtımına olumlu katkılar sağlayacak uğraşlar. Neden olmasın? Bütçemiz çerçevesinde bunların da gündeme alınmasında fayda var. BETAV: Efendim, Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı etkinliklerinin dışında siz Eren Holding Yönetim Kurulu olarak da Bitlis’e çeşitli destek ve yardımlarda bulunuyorsunuz. Eğer sizce bir sakıncası yoksa bunlardan da söz eder misiniz? EREN: BETAV dışında Eren Holding olarak Bitlis’e bazı destek ve yardımlarımız da olmaktadır. İzin verirseniz bu konuda ayrıntıya girmek istemiyorum. BETAV: Bitlis Eren Üniversitesi’nin kampus binalarının yapımını üstlenen bir özel sektör kuruluşu olarak destek ve katkılarınız hakkında biraz ayrıntılı bilgi lütfeder misiniz? EREN: Sorularınızın ikincisine cevap verirken bu konuda gerekli açıklamaları yapmıştım. Amacımız ve planımız 2020 yılında 15 bin öğrencisi olacak Bitlis Eren Üniversitesi’nin bu ihtiyacını fizik altyapısı ve öğretim kadrosu olarak yüksek standartta karşılıyor olmak. İnşallah bunu başaracağız. BETAV: Bir konuşmanızda, Bitlis Eren Üniversitesi’nin tamamlanmasının ardından hedefleriniz arasında İstanbul ve Londra üniversitelerinin olduğunu belirtmiştiniz. Bu konuya biraz açıklık getirebilir misiniz? elverirse bir yandan Bitlis Eren Üniversitesi hedefine doğru ilerlerken İstanbul Eren Üniversite’nin de inşaatına başlarız. Bu zincirin üçüncü halkası da Londra Eren Üniversitesi’dir. Biz kardeşler hayatta olmayabiliriz. Şükürler olsun ki Eren Ailesi’nin evlatları bunları gerçekleştirecek bilince ve kaliteye sahiptir. BETAV: Sayın Eren, siz bir Bitlis sevdalısı olarak zaman zaman Bitlis’in taşına, toprağına, yemeğine, türküsüne, şarkısına, insanına, havasına, suyuna olan tutkunuzu sergiliyorsunuz. Bu konudaki duygularınızı bizimle paylaşır mısınız? EREN: Çocukluğumuz bu söylediğiniz nesneleri duyarak, koklayarak, tadarak geçti. Çocukluk yıllarındaki algı çok kuvvetlidir. Kolay kolay silinmez. Büyüyünce Bitlis insanının çok mert, karakterli ve misafirperver olduğunu da mukayese ederek anlıyorsunuz. Muhtaç olduğu halde yaptığınız yardımın daha muhtaca verilmesini isteyen insanların şehridir Bitlis. BETAV: Efendim, bir dönem ülke genelinde Bolu’nun yetiştirdiği İzzet Baysal çok popüler olmuştu, herkes gıpta ile ondan söz ediyordu. Biz Bitlisliler de imreniyorduk. Ancak daha sonraları Bitlis insanı göğsünü gere gere; “Bolu’nun İzzet Baysal’ı varsa Bizim de Ahmet Eren’imiz var.” diye duygularını dillendirmeye başladı. Ve ardından “Sağlığımız ve varlığımız elverdiği sürece Bitlis’e hizmetimiz devam edecek.” diyerek gönüllerde taht kurdunuz. Biz de diyoruz ki:Tanrı sizin sağlığınıza ve varlığınıza zeval vermesin: İyi ki varsınız. EREN: Bize böyle bir paye verilmişse seviniriz. Bitlislilerin alicenap duygularına ve davranışlarına teşekkür ederiz. BETAV: Efendim, lütfettiniz bizi kabul buyurdunuz, sorularımızı içtenlikle yanıtladınız. Sonsuz teşekkürlerimizi lütfen kabul buyurunuz. EREN: O benim hayalim. Olanaklarımız 39 Röportaj: Nisanur AKPOLAT Ahlat Ovakışla Nazik Gölü Hizan’dan Bir görünüm 40 BETAV’ın Kurucu Başkanı Sayın Mustafa YILDIRIM Röportajı B ETAV: Sayın Valim, Bitlis’in ve Türkiye’nin en önemli Sivil Toplum Kuruluşlarından biri olan Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı’nın kurulmasına önayak olan dönemin Bitlis Valisi olarak, sizi bu kararın alınmasına yönelten koşulların neler olduğunu anlatabilir misiniz? YILDIRIM: Bin dokuz yüz seksen altı yılı, Aralık ayında Bitlis’te göreve başladım. Daha önce dört yıl, Siirt’in Eruh ilçesinde kaymakamlık yaptığımdan bölgeyi tanıyordum. Ancak aradan on yıl geçtiğinden büyük değişiklikler, çok olumlu gelişmeler olduğunu düşünüyordum. Ancak umduğum ve beklediğim ölçüde bir gelişme olmamıştı. En önemli sorun eğitim ve öğretimdeydi. Bina, araç - gereç ve personel noksandı. Okur - yazarlık oranı yüzde elliyi bile bulmuyordu. Öğretmen açığı vardı. Olanlarda genç ve deneyimsizdi. Üniversiteyi kazananların sayısı azdı. Bir kısmıda kazandığı halde ekonomik nedenlerle öğrenimini sürdüremiyordu. Kız çocuklar zaten ilkokula bile gönderilmek istenmiyordu. Süratli bir şekilde kaymakamlar ve milli eğitim yetkilileriyle birlikte ilin her yanını gezerek, halkı her yönüyle yakından tanıyarak milli eğitimde neler yapabileceğimi, nasıl kaynak bulabileceğimi araştırmaya, düşüncelerimi vatandaşlar ve kamu görevlileriyle paylaşmaya başladım. Bir çok belde ve köyü, eşimle birlikte ziyaret ettim. Kadınların öne çıkarılmasında, öğretmen olan eşimin büyük katkısı oldu. Köylerde Türkçe bilmeyen kadınlar bile toplantılara katıldılar. Cahil bırakılmalarından büyük üzüntü duyuyor ve çocuklarının mutlaka okutulmasını istiyorlardı. Mutki ilçesinde, halk eğitimin yıl sonu biçki - dikiş kursunun açılışına eşimle birlikte katıldık. Sergide bir genç kız, yıl içinde yaptığı el işlerini eşime gururla göstererek çalışmalarıyla ilgili bilgi veriyordu. Eşim bir ara “Çok zeki bir kız olduğun anlaşılıyor. Neden ortaokulu, liseyi hatta üniversiteyi okumadın?” diye sordu. Genç kız birden ağlamaya başladı. “Ben ilkokula bile gidemedim. Okumam yazmam da yoktur. Buralarda kız çocuklarını okutmazlar” dedi. Üzüldük, duygulandık, gözlerimiz yaşardı. Eğitim Bitlis’in bir numaralı sorunuydu. Ne var ki çözmede Devletin olanakları çok yetersiz kalıyordu. Bitlis dışında yaşayan, Bitlis kökenli bir çok zengin ve tanınmış işadamı vardı. Bitlis spora yardım temini amacıyla, İstanbul ve Ankara’da düzenlediğimiz gecelerde onlarla tanışmıştım. Sonra kendilerini iş yerlerinde ziyaret ettim. Bitlis’e neler yapabileceğimi konuştuk. Uzun yıllar önce ayrıldıkları halde, kalplerinin memleket sevgisi ile dolu olduğunu, Bitlis deyince heyecanlandıklarını, hatta gözlerinin içinin güldüğünü gördüm. Bitlis için birşeyler yapmak istiyorlardı. Eğitim sorununun çözümüne bir şekil- 41 de, Bitlislilerin katkı ve katılımını sağlamalıydım. Bu amaçla dernek ve vakıf şeklinde bir yasal örgütlenmeye önderlik etmeliydim. İşte tam bu sırada İstanbul Hilton otelde yapılan Malatya Eğitim Vakfının toplantısına katıldım. Malatya’lı işadamları Vakıf ’a yardımda yarışıyorlardı. Bunda şüphesiz Malatya’lı olan başbakan Özal’ın toplantıya katılıyor olmasının etkisi büyüktü ve “Malatya valisi olsaydım neler yapardım” diye içimden geçirdim. Malatya büyük ve zengin bir ildi. Bitlis’in, otuz kırk katı ekonomik güce sahipti. Ancak Bitlislilerin içtenliği, heyecanı, yıllar önce ayrıldıkları, binbir zorluklarla savaştıktan sonra ülkemizin saygın işadamları arasına katılan Bitlis kökenli işadamlarının ilgi ve heyecanı, bana cesaret verdi. Sonunda genellikle Bitlis dışında yaşamını sürdüren ve çoğunluğu işadamı olan Bitlislilerle birlikte, Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı’nı ( BETAV ) kurduk. BETAV’ın ilk başkanlığını üstlendim ve ilden ayrılıncaya kadar ( bir yıl ) sürdürdüm. Başkan vekilliğine işadamı Cemil Özgür getirildi. Sayın Özgür ayrılışımdan sonra seçildiği BETAV başkanlığını, aralıksız on dokuz yıl sürdürdü. BETAV’ı Türkiye’nin en başarılı ve saygın vakıflarından biri haline getirdi. Yerini yine kendisi gibi Bitlis’in gurur duyduğu, başarılı işadamlarından Ahmet Eren’e bıraktı. BETAV üniversite öğrencilerine burs vermeye, lise son sınıf öğrencilerine üniversiteye hazırlık kursu açmaya öncelik verdi. Daha sonra BETAV üyeleri Bitlis’te bir çok okul ve yurt yaptılar. Son olarak BETAV başkanı Ahmet Eren, ilde yeni kurulan ve ailesinin adı verilen Eren Üniversitesinin binalarını yapmayı üstlendi. (Bir kısmını da yaparak bitirdi.) Bitlis’in diğer bir sorunu, tanıtım eksikliğidir. Bitlis bağrında beş bin yıllık tarihi barındırmaktadır. Adeta bir açık hava müzesidir. Büyük İskender tarafından yapılan Bitlis Kalesi, Ahlat Selçuklu mezarlığı, yine harika Selçuklu eserleri olan Camiler, kervansaray- lar, kümbetler, Bitlis’e giden yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir. En güzel kıyıları Bitlis hudutları içinde olan, doğunun denizi Van Gölü, harika alternatif tatil beldesi olabilir. Dünyada inanılmaz bir turizm hareketliliği vardır. Gelişen ulaşım ve iletişim neticesinde, insanlar gezip görmeye her geçen gün daha çok para harcamaktadırlar. Bitlis bu pastadan mutlaka payını almalıdır. Bu amaçla BETAV’ın önemli görevlerinden biride Bitlis’in tanıtımıdır. Zaman içinde eğitimin yanında, tanıtımı da öne çıkarmalıdır. BETAV: Bitlis insanı sizi Bitlis’e BETAV gibi bir STK’yı kazandırmış ve çeyrek asır arkasında destek vermiş bir yönetici olarak büyük bir sevgi ve saygıyla anıyor. Yeni kuşak için Mustafa Yıldırım’ın kim olduğunu, kamu görevi yaşamını, zevkleri, hobileri, ilgi alanı, aile yaşamı gibi konular hakkında neler söylersiniz? YILDIRIM: Artvin ili, Ardanuç ilçesi Cevizli köyünde çiftçi bir ailenin çocuğu olarak doğdum. Annem ve babam sadece okur yazardır. Kıt iktisadi imkânlarına rağmen her türlü özveriye katlanarak dört çocuklarına da yüksek tahsil yaptırmışlardır. Liseyi, sınavı kazanarak parasız yatılı, üniversiteyi burslu okudum. Üniversiteyi bitirinceye kadar yaz tatillerinde ailemle birlikte çiftçilik yaptım. Köyün en çalışkan çiftçilerindendim. Tırpanla buğday, çayır biçtim. Odun kırdım, pullukla tarla sürdüm. Kasım ayında üniversiteye giderken rahmetlik annem “yazın çok çalıştın, çok yoruldun, ne iyi ki kışın dinleneceksin” derdi. Yani okumak benim için dinlenmekti. On sekiz yıl kaymakamlık, on sekiz yıl valilik görevlerinde bulunduktan sonra, yedi yıl Anayasa Mahkemesi üyeliği yaptım ve buradan emekli oldum. Hep bulunduğum görevlerin onur ve sorumluluğunu düşünerek hareket ettim. Eşim ve çocuklarımda bana yardımcı oldular. Sade 42 bir yaşantımız oldu. Gösterişten uzak kaldım. Kimsesizlerin kimsesi olmaya gayret gösterdim. Hatırlı kişilerin, Devlet kademelerinde aracılık etmesinden hoşlanmadım. Hepsini eşit ve birinci sınıf gördüğüm vatandaşların, doğrudan her türlü makama ulaşarak dertlerini doğrudan anlatmalarını istedim. Gençliğimde ata binmeyi severdim. Engebeli arazide uzun yürüyüşler yapmayı severim. Çorum’da, Kayseri’de, Malatya’da her sabah iki saat yürürdüm. ( Bu alışanlığımı emekli olduktan sonra da sürdürüyorum.) İyi bir yüzücü olmasam da denizi ve yüzmeyi severim. Her ay bir kitap bitirmeye gayret ederim. Zaman ve maddi durumum el verdiği ölçüde seyahatten hoşlanırım. Özellikle daha önce görev yaptığım il ve ilçelere gitmek, oralardaki değişiklik ve gelişmeleri görmekten büyük mutluluk duyarım. Umuma açık yerlerde (kahvehaneler gibi) vatandaşlarla bir araya gelerek sohbet etmekten zevk alırım. Sınıf arkadaşlarımla ve dostlarımla sık sık bir araya gelmekten büyük haz duyarım. BETAV: Böyle bir vakfın kurulmasına karar verirken mevcut koşulları dikkate aldığınızda bugün içinde bulunduğumuz 25. Yılda elde edilen bu başarının yakalanabileceğini öngörmüş müydünüz? YILDIRIM: Yirmi beş yıl evvel BETAV’ı kurduğumuzda açıkcası bu kadar başarılı olacağını tahmin etmemiştim. Bende de, kurucularda da büyük heyecan ve umut vardı. Ancak istek ve heyecanın Türk milletinin yapısına uygun olarak zaman içinde azalacağını düşünmekteydim. Ama BETAV’da tersi oldu. İstek, arzu ve katılım her gelen yıl artarak sürdü. BETAV her geçen yıl bir öncekinden daha başarılı olarak, sadece Bitlis’in değil Türkiye’nin örnek sivil toplum örgütlerinden biri haline geldi. BETAV: -Böyle bir başarının sırrı olarak lokomotif etkenin ne olduğunu düşünüyorsunuz? YILDIRIM: BETAV’ın başarısında en büyük pay, ondokuz yıl başkanlık yapan Sayın Cemil Özgür’le, yerine gelen Sayın Ahmet Eren’e aittir. İki başkanda saygın ve birleştirici kişilikleriyle BETAV’ı tüm Bitlis’in, sevip benimsediği, gurur duyduğu kuruluş haline getirdiler. BETAV’ı siyasetin dışında ve üstünde tuttular. Kendileri, Bitlis’e karşılıksız vermenin anlamlı örneğini koydular. Şüphesiz başkanlara tam destek veren yönetim kurulu ve vakıf üyelerinde başarıda büyük katkıları vardır. Birçok işadamı, BETAV’ı içten gelen bir arzuyla, sevgiyle benimsedi, onu daha yukarılara taşımak için gayret gösterdi..(Birçokları da Nazmi Haşemoğlu, Cemil Örnek, Nezir Gencer gibi öne çıkmadan isimsiz kahraman olarak kalmayı tercih ettiler.) BETAV: BETAV’ın ülke genelinde ön plana çıkma başarısını göstermiş benzer vakıflarla bir kıyaslamasını yapar mısınız? YILDIRIM: BETAV, Bitlis’in makus talihini değiştirmek üzere yola çıkan, idealist Bitlis’lileri bir araya getiren, gönüllülüğü esas alan bir sivil toplum örgütüdür. Böyle bir örgütün kurulmasına önderlik etmek bana hep gurur vermiştir. Ben kendimi hep BETAV mensubu olarak gördüm. Ayrıldıktan sonrada kalben BETAV’a da Bitlis’de bağlı kaldım. BETAV’ın çalışmalarını da yakından izledim. Başarılarıyla gurur duydum. Benim BETAV’a yakınlığım bir kardeşe, bir evlada duyulan yakınlık gibidir. BETAV: -Bitlis’ten ayrıldıktan sonra Türkiye’nin en önemli illerinde valilik görevlerinde bulundunuz, oralarda da BETAV örneğine benzer girişimlerde bulundunuz mu? YILDIRIM: Çorum ilinde de BETAV tecrübesinden yararlanarak Çorum Eğitim ve Kültür Vakfı’nın (ÇEKVA) kuruluşuna önderlik ettim. Başkanlığı yapmadım. Ancak başarılı olması için, her türlü desteği verdim. ÇEKVA’da üniversite öğrencilerine burs ver- 43 mek, lise son sınıf öğrencilerine üniversiteye hazırlık kursları açmak suretiyle yoluna başarıyla devam etmektedir. BETAV: -Bugünkü deneyim ve birikimlerinizle yeniden böyle bir vakfın kuruluşuna önayak olursanız geçmişteki yaklaşımınızdan farklı olarak bakış açınız veya yaklaşımınız nasıl olurdu? YILDIRIM: Bugünkü birikimim ve deneyimimle yeniden BETAV gibi bir vakfın kuruluşuna öncülük etsem geçmişteki yaklaşımım ve bakış açımda değişiklik olmazdı. BETAV’ın 25 yılldır artarak süren başarısı, sağlam temeller üzerine kurulduğunu göstermektedir. BETAV kuruluşundan itibaren geçen çeyrek asır içinde Bitlis egitimine olaganüstü katkı yaparak başarısını kanıtladı. Üç binden fazla genç BETAV bursundan yararlandı. BETAV’ın açtığı üniversiteye hazırlık kursları sayesinde (doğu illeri üniversitesi sınavlarında genellikle sonlarda yer alırken,) Bitlis’li gençler bir çok dalda birinci olarak hemşehrilerini onurlandırdı. BETAV Bitlis’liye imkân verildiğinde neleri başarabileceğini gösterdi. Yine BETAV üyeleri Bitlis’e çok önemli okullar, yurtlar kazandırdılar. Ancak tanıtım alanında eğitim kadar başarılı olduğu söylenemez Bitlis’in tanıtımı için yazılı ve görsel medyadan daha çok yararlanılmalıdır. Bitlisin tanıtımı için gerekli çalışmaları yaparak bir plan oluşturmak üzere BETAV’ın önderliğinde “Tanıtma Grubu” oluşturulmalıdır. BETAV: BETAV’ın 25. Yıllık bu serüvenini göz önünde bulundurarak, bundan sonraki dönemde nasıl bir profil çizmesini önerirsiniz? YILDIRIM: BETAV yirmi beş yıllık çizgisini özenle sürdürmelidir. Siyasetin dışında ve üstünde kalarak bütün Bitlislilerin vakfı olma özelliğini sürdürmelidir. Bir şekilde vakfa uzakta kalmış iş adamlarını kazanmak için gayret gösterilmelidir. Bitlis merkez ve ilçelerinin vakıf çalışmalarına aktif olarak katılarak katkıda bulunmaları için çalışma yapılmalıdır. Vakfın finansmanının sürekli yardımlar yanında gelir getirecek yatırımla desteklenmesine özen gösterilmelidir. Valilik belediye ve üniversite ile yakın işbirliği yapılarak, bu kuruluşların vakfa ilgileri artırılmalıdır. -BETAV’lı olmak; Ekonomik, siyasi ya da başkaca beklenti içine girmeden, Bitlis’li için karşılıksız vermek, özveride bulunmaktır. -BETAV’lı olmak; BETAV bursu ile üniversite bitiren, BETAV tarafından yaptırılan okullarda okuyan, yurtlarda kalan Bitlis’li gençleri görmekten keyif almak, gurur duymak demektir. BETAV birlik ve beraberliğin, Bitlis’li olmanın, Bitlis’i sevmenin simgesidir. BETAV’ı saygın ve başarılı yapan ilkeleri bundan sonra da özenle korunmalıdır. BETAV’a yapılan yatırım, sadece Bitlis’in değil Türkiye’nin geleceğine yapılmaktadır. BETAV: Keşke şöyle bir soru sorulsa da yanıtlama fırsatım olsa diyebileceğiniz bir soru var mı? YILDIRIM: Tüm Bitlislileri BETAV’a daha çok sahip çıkmaya çağırıyorum. Ekonomik durumu iyi olan maddi katkıda bulunsun. Maddi yardım yapamayanlar fikri yardım yapsınlar. Özellikle Bitlis dışında yaşayan ve son zamanlarda büyük işler alarak zenginleştirdiklerini gördüğümüz ve bundan da mutluluk duyduğumuz iş adamlarının başta BETAV olmak üzere Bitlis’e sahip çıkmalarını, yatırım yapmaları bekliyorum. BETAV: Değerli zamanınızı ayırıp bize bu röportajı yapma fırsatı verdiğiniz için teşekkür ve saygıyla. 44 Röportaj: İlhami NALBANTOĞLU Bitlis’i Geleceğe Kimlikli Taşımak Prof. Dr. Metin SÖZEN ÇEKÜL Vakfı Başkanı “Dünyayı, Anadolu’yu renkli haritalardan öğrenmiş kişilere çok uzak, masal ülkeleri kadar uzak gelecektir Bitlis. Kışın dağları, geçit vermez yolları, coşup uğuldayan Bitlis Irmaklarıyla, uzaklıklar bir kat daha büyüyecektir gözlerinde. Yalçın kayalıklar arasında akan bir ırmak gibidir Bitlis. Gökyüzünü, ancak evlerin, sıkışmış ağaçların, kayalıkların arasından seyre dalar, çoluk çocuk, evliler, iş erleri, işsizlerin içinde bir nesne gibi kalırsınız.” 1 950’li yıllarda gördüğüm, “Anadolu Kentleri” kitabımda özel yer verdiğim Bitlis’in yukarıdaki cümlelerle tanımlıyor, “Acaba burası düşsel bir dünya mı” diye niteliyorum. Arada değişik nedenlerle araştırma olanağı bulduğum kentin geçirdiği serüveni-süreci birçok kentin yaşadığını bilmeme karşılık, Bitlis’i onlar içinde ayrı bir yere koyuyorum. Çünkü doğa-tarih-kültür üçgeninde Anadolu coğrafyasında uluslararası ortamlara taşıma olanağı veren sayılı bir yerleşmeydi Bitlis. Tümüyle kimliğini koruyan bu kente ne olduysa yarım yüzyıl içinde oldu. Düş Kenti Bitlis Peki Bitlis’i Bitlis kılan temel özellikler neydi? Bizlere düş kenti dedirten nitelikleri hangi noktalarda toplanıyordu? İlk söylenecek söz, büyük bir özel coğrafyada özel yer almasından kaynaklanıyordu. Özel coğrafyayı Süphan, Nemrut dağları ve Van Gölü belirliyor, tüm yerleşmeler onların elverdiği oranda varlık nedenlerini kanıtlama olanağına ulaşıyor, kısaca kimliklerini bu ortamda kanıtlayabiliyorlardı. Uzağa gitmeden salt Van Gölü çevresindeki yerleşmeleri sıralayıp düşünsek, Muş, Tatvan, Ahlat, Adilcevaz, Erciş, Van, Gevaş gibi benzer tarihi, benzer kültürleri görmüş yerleşmelerde bugüne akan değerlerin ötesinde Bitlis, çok özel doğal yapısıyla kentsel öğelerin tüm verilerini farklı algılamamıza olanak sağlayan öğelerle yüklüdür.. Bu olanağı bizlere sunan veriler nedir? 1950’li yıllarda da vurguladığım gibi, Van Gölü’nün uzayıp giden derinliğinden bizleri içine çeken vadi ve birbirini izleyen hanlardan sonra Bitlis Kalesi’nin bizleri karşılamasıdır. Genişleyerek uzanan vadinin ise, ayrı bir derinlik duygusunu yaşatmasıdır. Dün tümüyle görülen suyun bu derinliği güçlendirmesi, özelliklerle yüklü köprülerle birbirine bağlanması, vadinin iki yakasındaki bölgesel niteliklerle yüklü evlerin görünümü bütünlemesi, minarelerle gökyüzü mavisinin görünümü tamamlaması, Bitlis’i ayrıcalıklı, ayırıcı kılan temel niteliklerdi. Acaba Giden Gelebilir mi? Değindiğim düşsel kent Bitlis’i Bitlis kılan temel özellikler; salt coğrafyanın sundu- 45 ğu özel durumundan kaynaklanmıyor. Bu nedenle, doğa gücünü yitirmeden bu kentler için mutlak sağlıklaştırıcı önlemler almalıyız. Öncelikle geçmişin bize sunduğu kalıcı niteliklerin kalabilenlerinin saptanması gerekir. Sonuçta ulaşılmak istenen soyut-somut ayrıntılı bir envanter üretmektir. Kalanlar acaba bizi ne oranda doğrulara yaklaştırabilir? Bu noktada umut kapısı kapalı değil. Kale-çarşı-mahalle üçgeninde çarşı bölgesi, üzerine gideceğimiz öncelikli hedef olarak gözükmektedir. Kalenin kimliğine kavuşturulması, geleneksel dokunun yaşadığı mahallelerde görsel kirlilik yaratacak olanaklar yaratılmaması koşuluyla, büyük önem verdiğimiz düş kurduğumuz kenti, yeniden algılama olanağı bulabiliriz. Çünkü yeşil dokuyla, geleneksel konutların, geçmiş dengesini henüz yitirmemiş olduğu görülüyor. Çarşı Bu Durumdan Çıkabilir mi? Bu noktaya kadar alınan yoldan, geçilen zorluklardan hiç söz etmedim. Çünkü bu değindiklerimizin hemen hemen hepsinin cevabı olan değişik ölçekte plan, yol haritası, ayrıntılı olmasa da bir kültür envanteri, tartışma ortamına gelmiş bulunuyor. Kamu-yerel-sivil-özel birlikteliği, özellikle 25. yılını kutlayan Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı/BETAV, her kesimle, bizlerle yoğun bir çaba içine girmiş bulunuyor. Ayrıca bu sürece süreklilik kazandırmak için her ortamla işbirliğini sürdürüyor. Yeni çıkan yasal düzenlemeler, kaynaklar, tasarım çalışmaları göz önüne alındığında valiliğin çabaları ve destekleriyle Bitlis Belediyesi’nin çarşıyı görsel kirlilikten arındırma iradesini tüm kesimleri yanına alarak göstermesi, çok yönlü hazırlanmış projelere yaşam hakkı tanıyacaktır. Anadolu’da birçok kentin yüzlerce niteliksiz yapıdan arındırıldığında tarihsel dokusunun nasıl ortaya çıktığının başarılı örneklerini gördük. Üstelik şu anda Bit- lis kadar üzerinde sürekli tasarım yapılan kent çok azdır. Herkesin ortak aklının birleştiği bu aşamada, seçim sıkıntıları dikkate alınarak güçlü bir uygulama başlatılabilir. O zaman tarihin bize doğru yüzünü göstermesiyle, farklı bir güç odağı Bitlis’te egemen olacağı açıktır. Çünkü geçmiş birikim, bizlere bu zenginliği vermektedir. Dünle Bugün Nasıl Bütünleşecek? Ülkemizde bu soruya cevap vermek güçtür. Bizler bu evrede tarihsel-kültürel dokuyu korumaya çalışırken, yeni gelişmekte olan alanlar bütüne gitmeyi zorlamaktır. Her ölçekte geleceğe dönük ortak dil, ortak tasarım gelişmeden yeni adına atılan adımlar geleceği ikinci kez gölgelemektedir. Çünkü planın uygulanması sürecin birlikteliğini zorunlu kılmaktadır. Bitlis bunu şu anda gündeme getirdiğinde, geleceği bir oranda kurtarmış olacaktır. Kamu-sivil yapıların gelişme yönü dikkate alındığında, Tatvan’a uzanan vadinin doğal yapısını zorlayacak uygulamalardan kaçınmak, yeşil alanların varlığına süreklilik kazandırmak gerekmektedir. Neyin nerede, hangi yoğunlukta yer alacağı da kesin kurallara bağlanmalıdır. Kısa süre sonra kente gelenleri karşılayan, ilk izlenim veren noktalar, Bitlis’e ikinci bir sorun yaratmamalıdır... Ulaşılmak istenen nitelikli kent izlenimi delinmemelidir... Bitlis’te Nasıl Bir Yaşam Bizleri Beklemektedir? Van Gölü Havzası’nda Bitlis, tarihsel kimliğini iyileştirme sorunlarına rağmen eğitim-kültür-turizm alanında farklı konumuyla kendi ölçeğinde Anadolu’nun öne çıkan kentlerinden biri olma yolundadır. Eski dokunun sayısız zenginliklerini ortaya çıkarıp yeniyi onu güçlendirecek, bütünleştirecek nitelikte donatabilirsek, iki kez sağlıklaştırma ortamına tanık olma sürecini yaşamamış oluruz. 46 Kent merkezinde Bitlis Valiliği’nin birbirinden önemli yapılara Eğitim-Kültür Merkezi, Geleneksel Bitlis Evi ve benzeri işlevler vermeye yönlenmesi, Kent Müzesi ve Arşivi çalışmalarının başlaması, BETAV Vakfı’nın geçmişe-günümüze-geleceğe dönük her boyutta her ölçekte tasarım ve uygulamaların üretilmesine öncülük etmesi ve kesintisiz gündemini genişletmesi, ulaştığı eğitimdeki öncü varlığı, kolay yaratılmayacak ortamlardır. Ayrıca bu noktada, Bitlis gelişmiş Avrupa kentlerinde görüldüğü gibi, bir eğitim kenti yaratma şansına sahiptir. Kurucusu Ahmet Eren’in her noktada kente sürekli katkısıyla, Eren Üniversitesi’nin temel öğelerini kente uygun oluşturmasıyla üniversite, ulusal-uluslar arası boyuta kolayca taşınabilir. Kent- te kültür-eğitim-turizm öncelikli sağlıklı bir ekonomik ortam yaratılabilir. Bu aşamada ülkemizdeki Bitlislilerin katılımcı yaklaşıma uygun destek politikaları, yerel yöneticiler için büyük avantaj olarak gözükmektedir. Ancak bu şansı somut sonuçlarla görünür kılmak, başarıya giden yolda en inandırıcı çizgiyi yakalamak demektir. Ancak bu, oluşan ortamın sıcaklığını diri tutmak, kentte kültür-sanat-eğitim odaklarını çoğaltmakla mümkündür. Havzada öne çıkmak, yeni bir düzen yaratmak, kültür-turizm odaklı bir ekonomi yaratmak iradesine ve sürekliliğine bağlıdır. Artık var olan bu iradeyi bizlerin, yaşanır kılma sorumluluğuyla sürekli kılalım. Ankara Bitlis Tanıtım Günlerinde BETAV Standı 47 Babaennem Prof. Dr. Tümer URAZ B u başlık çok bireysel gözükebilir ama, Bitlis’in 90- 100 yıl kadar öncesine ait bazı bilgilerin, yaşanmışlıkların; bizim gibi yaşlı kişiler tarafından sunulması, anlatılması belki biraz ilginç gelebilir. Örneğin seferberlik sırasında ailesi ile birlikte İstanbul’a giden, yaşamının önemli bir bölümünü Yozgat’ta geçiren ve sonra da Ankara’ya yerleşen; ancak 1966’dan sonra bizlerden haberi olan, babamdan 10 yaş kadar büyük (babamın doğumu 1902) teyze (Bitlislice hala) çocuğu Hulusi Işıl Bey, kendi yaşına yakın bulunan amcam Mehmet Şerif ’e “babasının okul bitirme hediyesi olarak “Şam Eşeği” (günümüz adıyla Kıbrıs Eşeği) aldığını ve birlikte Alemdar Köprüsü’ne “su vermeye” götürdüklerini anlatırdı. Böyle bir hediye, bugünün Mercedes ya da BMV’sine denk gelir mi ?!! Aralık 1944’de vefat eden babaannemin kaç yaşında olduğunu bilmesem de, babamla birlikte yaptıkları tahminlerde 80-90 yaşlarından söz ettiklerini çok iyi hatırlıyorum. Bana göre son birkaç haftaya kadar da aklı yerinde idi. Çünkü sevdiğim yemekleri, yalnızca o yapardı. Babaannem çevresinde bir hekim, bir falcı, bir dert ortağı gibi bilinirdi. Sözgelimi şu anda Ankara Ziraat fakültesinde doçent olan Mücahit Taha Özkaya’nın annesi Neriman (d.1938), 1940’ların ortasına dek Tatvan’da yaşayan, sonra da Van’a göçen Bitlisli Müteahhit Musa Ziyaretli’nin kızıdır. O, beni değil de babaannemi (nene olarak) hatırladığını, bir telefon konuşmasında anlatmıştı. Oysa Neriman’ın ağabeyi Adnan’la ilkokul 3’e kadar birlikte okumuştuk. Babaannem birlikte olduğumuz zamanlar bazı taşları toplar, saklar; özellikle kendince önemli saydığı bitkileri kurutur ve çıkınına yerleştirirdi. Onun göz ağrıları için kullandığı, gözyaşına değdiğinde pembeleşen toz ilacını (ilaçsa eğer) hiç unutamam. Gerek Mutki’de, gerekse Bitlis’te sabahları kapımızın önünde bekleşen, gözü çapaklı çocuklar şu anda bile hafızamda yerini koruyor. Durum bu olmakla birlikte babam, hiçbir gün ilaç denen bu maddeden benim gözüme koydurmadı. Çünkü kendisi bana şöyle bir olayı anlatmıştı: küçükken gözünde çok sık olarak it dirseği (arpacık) çıkarmış, bunun için de sık sık götürüp Paşa Hamamının (Han Hamamı da olabilir) Bitlis Çayına akan kirli suları ile yüzünü yıkatırlarmış. Lisede öğrenci iken çarşıda dolaştığımda, Paşa Hamamının çaya akan kirli sularını görünce hep bunu hatırlardım. Babam, babaannemin yalnızca şu uygulamasına izin verirdi. Köpek vb. varlıklardan korkup kaçtığımda, (korkunun etkisini bertaraf için !!!) beni hemen sırtüstü yatırır, bir şeyler yüzüme okuduktan sonra (galiba 5 kez) sağ elimle sol ayağımı, sonra da sol elle sağ ayağımı çarpıtıp gönderirdi. Babaannemin birçok kişinin falına baktığını, bazen kendisine yöneltilen sorulardan ve yaptığı yorumlardan anlardım. Bir keresinde (vefatından birkaç ay önce) kendisini Eski Tatvan’ın çarşı kısmına yakın, merkezi bir çeşmenin başında oturur vaziyette buldum; yanına gidip konuşmak istedim ama başaramadım. Bu arada da çeşmenin havuzunun içinde evin anahtarını gördüm. O yılda ben sekiz yaşını doldurmuştum. Bunun üzeri- 48 ne hem anahtarı sudan almama, hem de kendisini zorla konuşturmama çok sinirlenmişti. Eve gelip olayı babam ve anneme anlattığımda, meğer 22 Nisan 1945 doğumlu kardeşime hamile olan annem için fal tutmuşmuş. “Anahtar suda iken ilk konuşan erkekse torunun erkek olacağı, kadınsa kız olacağı” sonucuna ulaşmak istiyormuş. Kendisi 3. torununun doğumuna yetişemedi ama, bir yandan benim o yaştaki erkekliğimin, diğer yandan da Tatvan’da bayanların çarşıda fazla dolaşmamasının doğurduğu sonuçla benden 9 yaş küçük kardeşim erkek olarak dünyaya geldi (!!). En küçük kız kardeşi (bacısı) Nemne’nin (Mahbup) bana anlattıklarına göre, babaannem Nasırlar’dan Arafat’ın kızı Cevahirdir. Önce Hersan’lı Resul ile, onun vefatından sonra da kardeşi Recep Efendi ile evlenmiş. İlk evlilikten, Seferberlik sırasında yolda vefat eden Nazım (başka bir yerde Nezir yazmışım) ile Bitlis ve Gaziantep’te vakıf müdürlüğü yapan Mahmut Uraz (vefatı 1935), ikinciden ise babam M. Salih Uraz ile yine Gaziantep’in değişik ilçelerinde Nüfus Memurluğu görevinde bulunan M. Şerif Uraz (erkek çocukları) dünyaya gelmiş. Bunların yanı sıra, ancak hangi evliliklerden olduğunu bilmememe karşın, babaannemin Avekli Derviş’le evlenmiş bulunan Mircan, Kömüslü ile evlenen Emine ve Dalkıranlar’dan Abdurrezak ile vefat sonucunda art arda evlenen kız kardeşler, Fatma ve Ayşe adında çocukları da varmış. Bilim ve teknolojinin alabildiğine ilerlemesine karşın, hala bir takım taşlardan medet uman, değişik rüya ve yorumlardan çıkar sağlayan kimselerin kol gezdiği günümüz Türkiye’sinde, belki bunları yazmamam gerekirdi. Yalnız 1950’lerde aile fertlerimizden birinin tifoya yakalanması; benim de çok küçük yaşta ha öldü, ha ölecek ümitsizliği içinde beklenen hastalığımın da, babam tarafından tifo olabileceği söylenmişti. Bu gün tifo benzeri bulaşıcı, ateşli hastalıların iyileştirilmesinde çok çeşitli ve de etkili ilaçların bulunduğu bilinmektedir. Oysa o hastalıktan ben, koltuk altlarıma konulan su dolu rakı şişeleriyle ateşimin düşürülmesi sonunda iyileşmişim. Ekli resim : ben ve babaannem (1942 öncesinde Mutki’de çekilmiş olabileceğini tahmin ediyorum). Ankara Bitlis Tanıtım Günlerinde BETAV Standı 49 Bitlis İle İlgili Yorumlar ve Yapılan Etkinlikler Prof. Dr. Hamza ZÜLFİKAR O nbeş yıl boyunca Bitlis üzerine yazılmış ve basılmak üzere BETAV dergisine gönderilmiş yazıları okudum, imlasını ifadesini düzelttim. Konular hep aynı. Bitlis güzeldir, yeşildir, kalesi ihtişamlıdır, şırıl şırıl akan dereleri, büryanı, cevizi, balı, beş minaresi, tarihi eserleri ünlüdür, suları soğuktur… Senede bir veya iki defa Bitlis’e giderim. Bitlis’e özlem duyan herkes gibi ben de orada duygulanır, mutlu olur, huzur duyarım. Ama kale aynı kale, minareler aynı minareler, insanları arayış içinde. Şehrin iki yanından akan dere gene aynı hızla ama inleyerek akıyor. Giderek içinde daha çok atık madde, kesilmiş hayvanların iç organları, karpuz kabukları, inşaat atıkları ve her türlü çöp ve plastik madde, sonbaharda veya ilkbaharda gelecek seli bekler. Dükkanların üstünde gecekondumsu yapılar, ilaveler, sebze kasaları veya bir gün gelir lazım olur diye çeşitli atıklar. Gençlik yıllarımda bir türlü anlam veremezdim Bitlis’te olup bitenlere. İlkbaharda Bitlis Belediyesinin işçileri ucu çengelli sopalar kullanarak kalenin taşlarını yerinden söker, aşağı atardı. Taşlar parçalanır, dereye atılırdı. Amaç yağmurla, karla yerinden oynamış taşlar yoldan geçenlerin başına düşmesin. O yıllarda onarmak değil, yıkmak çözümdü. Dideban dağının üstündeki gözetleme kulesi de bu zihniyetin kurbanı oldu. Bir hayırlı iş yapmaya kalkanlara çevreden gelen hayret dolu yorumlar, “Bir menfaati var zahir.” Yıllar geçti, belli bir seviyeye, yaşa geldim. Bitlis’e yolu düşmeyen siyasiler Bitlis’e gelmeye başladı. Gelenlerin konuşmalarını dinliyorum. İsmini vermeyeyim. Bir büyük devlet adamının eline önceden “Bitlis’in sorunları” diye bir pusula verilmiş, törende söz konusu devlet adamı, Bitlis’in sorunlarını okuyor ve ekliyor: “Sayın Bitlisliler bu sorunlarınızı biliyorum.” Arkamda oturan ilkokuldan arkadaşım, “Hamza göresen, sorunları biler ama ne yapecağını bilmer.” Diye bana hatırlatmada bulunmuştu. Uzun yıllar geçti, iki binli yıllara kadar araştırmaya dayanan planlı programlı bir çalışma yapılmadı. Geçmişteki tahribat, yıkım, yapıma döndürülemedi. İyi hatırlarım. Ulu Cami’den sonraki alanda üstü kapalı bir han vardı. Mumhane diye adlandırılırdı. Yıkıldı yerine betonarme dükkanlar yapıldı. Paşa Hamamından sonra sıralanan dükkanların üstü kapalıymış yani kapalı çarşı görünümündeymiş onu da yıkmışlar. Şerefiye Camisinin önündeki han ve fırın bizimdi Belediye onu da yıkıp garaj girişini buradan verdi. Kimse biraz daha güneye yayılmaya, şehri o daracık alandan kurtarmaya cesaret edemedi. Her gidişimde Acısu’yu görmek o şifalı suda yıkanmak isterim. Bu gidişimde ilk defa bir değişiklik gördüm; vatandaş Acısu’nun etrafını dışarıdan görünmesin diye bezle çevirmiş. Güroymak ilçesinin sınırları içinde bulunan ve minareler bakımından zengin Germav (Germ: sıcak ab<av:su) bir türlü değerlendirilemedi. İyi hatırlarım, Özel İdare yıllar önce oraya bir soyunma giyinme odaları yaptırmıştı, ertesi sene pencereleri, çatısı, duvarlardaki demirleri sökülüp götürülmüştü. Ne zaman Bitlis’e gitsem Şorki, Alemdar suyu aynı. Bir de Batı’da bu şifalı suların çevresindeki tesisleri, kaplıcaları hatırlayın. Her mahallede çeşmeler vardı. Kana kana o sulardan içerdik. Kirlendi diye o çeşmeleri taşla, toprakla kapattılar. Bırakın aksın. İçilmez diye levha koyun. 50 Tıkılban diye de adlandırılan bölgede bulunan Atunhelbir (Altunkalbur)’i görmeden Bitlis’ten ayrılmazdık. Bir defasında Bitlis’e gittiğimde önüne betondan bir set çekildiğini gördüm. O gün büyük bir icraat diye setin önünde fotoğraflar çekilmiş, fotoğrafta o zamanın valisi de iftiharla yer alıyor. Bu su kaynağının çevresinde iri iri, büyük kayalar vardı. Genç kızlar ve erkekler develer diye tabir ettikleri bu kayaların etrafında birkaç tur atar, sonra kulaklarını taşın deliklerine tutar, horoz sesini duymaya çalışırlardı. Horoz sesi onlara bu yıl bir kısmet çıkacağının müjdesiydi. Bu efsanevi kayaları Kara Yolları yıktı. Tıpkı Deliklitaş (Semiramis geçidi) gibi. Bitlis, çevresiyle sular cennetidir. Biri duab’dan ‘du: iki, ab: su) biri Başhan’dan doğar; Buradan doğan sular güneye Güroymak’tan doğan sular batıya akar. Bu iki su, yolda aldıkları sularla beslenir Dicle olur, Türkiye sınırlarını aşar, Arap ülkelerinde Tigrit adını alır. Binlerce kilometre ötede akmasına devam eden bu sulara dalar dalar beni tanıdınız mı diye sorardım. Bitlisli, altı ay yağan karın eziyetini çeker, eriyip su olan bu hazine, barajları doldurur, elektrik üretir, sınırların ötesindeki insanlar ise bu suyun sefasını sürer, Bitlisli cefasını. Duap’taki kaynağın üstü betonla kaplanmış. Başhan’daki kaynağın yanı başında bir tesis yapılmamış. Oysa bu iki su kaynağının bizde tarihi hatıraları var. Yavuz’un kumandanlarından Melik Ahmet Paşa Van’da bulunurken, Bitlislilerle görüşme, Osmanlı sınırlarına dahil olma törenleri Başhan’daki suyun çevresinde yapılmış, karşılıklı hediyeler verilmiş. Duap yaylasına çıkıp oradan Van Gölünü gören Atatürk, şark üniversitesinin burada kurulmasını istemiştir. Üniversite Erzurum’a nasıp oldu. Ardından Vanlılar dayattılar, Atatürk’ü sözünü temel alarak Atatürk Van’a gitmemiş, yalnızca Duap yaylasından Van Gölü’nü görmüş, önündeki arazide bir üniversite hayal etmişti. Tespiti yönündeydi. Üniversite Van’da kuruldu, ben de kurucu üyelerden oldum. Ne hizmetler ne canla başla çalışmalar. Helal olsun. Bugün Bitlis Milli Eğitim Müdürü o yıllarda okuttuğum öğrencim. Bitlis milletvekili de kıymetli öğrencilerimdendi. Üniversite, Vanlıların kültürel, ekonomik, sosyal yapısına katkı sağladı. Atatürk’ün şark üniversitesi için işaret ettiği bölge ise Bitlis ili sınırları içindeydi. Gün geldi o da gerçekleşti. Demek bize de bir üniversite nasip olacaktı. Atatürk’ün vasiyeti yerine gelecekti. Önayak olanlardan, destek veren Erenler’den Allah razı olsun. Şimdi Çekül Vakfı devreye girmiş, planlı programlı bir kalkınma üzerinde çalışıyor. Onları faaliyetlerini umutla bekliyoruz. Hemen her yıl bu bölgede sempozyumlar, kongreler yapılıyor. Bir bilgi birikimi var. Umarım bu bilgi birikimi bir gün yapılaşmaya, restorasyona, kalkınmaya kaynak olur. Bitlis’ten göçü durdurur, insanlarını barış içinde mutlu kılar, yılda bir defa Bitlis’e gelenler ilde bir kalkınmışlık, bir refah seviyesi görür. Görebildiğim kadarıyla Bitlislilerde de bir hareket bir çaba var. Bitli dışında yaşayan köylüler, gelip köylerinde villa yapıyor. Göçtükleri her ilde dernekler kuruyor, Bitlis ile ilgilerini kesmiyor, Bitlis’in örf ve adetlerini oralarda yaşatıyor. Yardımlar yapıyor. Tahmin ediyorum ki Bitlis artık güzeldir, yeşildi, kalesi ihtişamlıdır, şırıl şırıl akan dereleri, beş minaresi, tarihi eserleri, cevizi, balı gibi sözde kalan sloganlarıyla tatmin olmayacak bir düzeye geldi. Bu gelişmede BETAV etkili oldu, örnekler yarattı. Onun öncülüğünde hayırsever iş adamları kalkınmışlığın temelinde eğitim olduğunu kabul ederek okullar açtı, modern binalar yapıp devlete bağışladılar. Şimdi bu örneklere yenilerini katmak için bir yarış başlamıştır. Devlet ve halk katında başlatılmış olan bu kalkınma hamleleri dilerim Bitlis’in tarihi dokusuyla, sosyal ve kültürel yapısıyla, mimarisiyle uyum içinde gelişmesini sağlar, dereleri gene eskisi gibi şırıl şırıl akar. 51 Batılı Gezginlerin Bitlis İzlenimleri Prof. Dr. İsmet KAYAOĞLU B ir şehrin bugününü anlamak için geçmişine göz atmanın gerekli olduğu bir gerçektir. Bir şehir ne kadar çok eski ise taşıdığı tarihî miras o kadar zengindir. Bu bakımdan Bitlis antik bir yerleşim yeri olduğundan günümüze getirdiği değerler çoktur ve zengindir. Ayrıca şehrin doğal zenginlikleri ve bulunduğu coğrafî konum, başka yerde az rastlanan özelliğidir. hayvancılık başta olmak üzere ticarî hayatını yerli halkın dış dünya ile ilişkileri ve beklentilerini öğrenebilmekteyiz. Bitlis hakkında edebî kaynaklar içinde bilgi edineceğimiz bir kaynak da seyahatname türü olarak yazılmış eserlerdir. Yerli ve yabancı gezginler bize Bitlis’in o zamanki durumunu kendi üslup ve görüşleriyle anlatırlar. Tarih kitaplarının yanısıra bu seyahatnameler bize yaşayan yönü ile olayları, mekânları, insanları tanıtır. Kadim Bitlis’e 18. yüzyıldan başlayarak bilhassa 19. yüzyılda artan oranda birçok yabancı seyyah gelmiştir. Osmanlı’nın Doğu Eyaleti’ni gezip tanımaya gelen bu seyyahlar yazdıkları kitaplarında Bitlis’e önemli yer ayırmışlardır. William Francis AİNSWORTH ile başlayalım. Yazar İngiltere’de Royal Geographic Society üyesidir. Burada bu seyahatnamelerden birkaçını ele alıp, olduğu gibi İngilizce asıllarından Bitlis’le ilgili bölümlerini aktarmak istiyoruz. Elimizde sayı itibariyle çok olan bu kitaplardan burada bir seçme yapmak zorunluluğu doğmuştur. Bu seyahatlerin çok farklı amaçları olabilir. Sırf Doğu merakı ve Doğu’yu tanımak amacı ile seyahat edenler varsa da sayılan azdır. İlk planda dinî bu misyon amacıyla gelenler ve uzun süre kalanlar vardır. Sonra ülkeleri tarafından siyasî bir misyonla gönderilip bölge hakkında bilgi verenler gelir. Yine bölgenin doğal kaynaklarını inceleyip, gönderildikleri şirket ve kurumlara bilgi veren ve bu arada anılarını kaleme alanlar bulunur. Ama Bitlis’te uzun süre kalan, kilise tarafından karşılanan, iaşesin temin edilen misyon sahipleri en ayrıntılı bilgileri vererek şehrin sosyal durumunu yansıtırlar. “… Kayalık ve rüzgârlı geçit bizi Bitlis Çayı vadisine getirdi. Bitlis Çayı 10 feet (3 m.) genişliğinde 1 feet (30 cm.) derinliğinde bir küçük deredir. Bitlis Kalesi yönüne doğru akar. Buradan itibaren sonu gelmeyen kaya terasları sıralanır, üst üste bahçeleri ve pitoresk evleri ile Bitlis şehri bizi hayranlıkla karşılar. Eskiden efendileri olan padişahı kibirle göz ardı ederek buralara hükmeden Kürt beyleri, yeni zamanlarda yola getirilmiştir. Albay Sheil ve bay Konsül Brant’ın ziyaretlerinde hediyeler alan vali, İngilizler’in geldiğini duyduğunda kibarlıkta aşırılık gösterdi ve kendi yanında konaklamamız için ısrar etti. Bunun uygun olmadığını düşünerek reddettik; o da bizi mutfağından yararlanabileceğimiz yakındaki bir Ermeni evine yönlendirdi. Bitlis, Kneir tarafından şekli itibariyle bir yengece benzetilmiş, oldukça güzel görünümlü, fevkalade bir yerleşim yeridir. Bitlis sonraları daha uzun ifadelerle tanımlanmış olsa da, bölgeyi bizzat gezdikten sonra buranın özelliklerini belirtmede beni tatmin etmedi. Bu seyahatnameler vasıtasıyla, Bitlis’in o günkü nüfus dağılımını, dinî durumunu, imarını, tarihi anıtsal yapılarını, dokumacılık, Daha önce burası için verilen bilgilerde yazıldığı gibi evler ve kamu binalarının yapıldığı taşlar, yumuşak taştan değil, Nemrud 52 Dağı’ndan akıp Bitlis vadisi’ni dolduran kayaların üzerindeki lav taşı ile yapılmış binalardır. Çevredeki dağlar mika tabakaları üzerine oturan kalkerden oluşmuştur. Lavlar sadece vadide bulunur. Bu lavlar genellikle hafif, kırılgan, poröz kayalardır. Ancak bazı yerlerde yoğunlaşır (compact) ve ojit hale döner, bazalta benzeşir. Şehri çevreleyen dağlar, iki ayrı vadiyi ortaya çıkarır; her biri ana nehre su götüren iki dereye sahiptir. Ayrıca evler hemen hemen bahçelerle kaplıdır. Akıp gelen lavlar, vadilere görünüş çeşitliliği kazandırmıştır. Bu kuzeydoğu vadide pek belirgin değildir. Burada yokuşlar daha düzenli ve süreklilik arz eder ve dağın çöküntü şeklindeki kavisi hoşca serpilmiş evler dizisi ve birbiri üzerine kurulu verimli bostanlar ve bahçeler üst üste yükselmişlerdir. Bu birbirine benzeyen yapılar dizisi bir Ermeni Kilisesi veya belli belirsiz bir mescidin beyaz kubbesi tarafından değişmektedir. Esasen lavdan oluşan kara parçası iki vadiyi böler ve bu kara parçasının en tepesi sarayı adında paralel kenar formunda modern bir bina ile taçlanmıştır. Güneye doğru uzantısında bu yarımada bir çarşı ve ardından uzak bir sıra sağlam yapılı evler, köşkler içerir. Bu binalar yapıldıkları malzemeden dolayı karanlık görüntüleriyle eskiyi çağrıştırırlar. Bu evler sıklıkla siperli duvarlarla çevrilidir. Kapıları geniş, yüksek kemerli ve geniş cephelidir. Bir çoğu Ermeni evleridir. Batıya doğru bu yarımada parçası vadinin üzerinde dik uçurumlar oluşturarak birden kesilir. Farklı yüksekliklerdeki kaya teraslarında ve arazinin elverdiği yerlerde serpiştirilmiş bahçeler, ağaçlar ve altlarında birbirine benzeyen balkonlu evler mevcuttur. Büyük batı vadisinde bu özellikler çok sık tekrarlanır. Burada en belirgin şey büyük eski bir kalenin kalıntılarıdır. Bu kale yıkıntısı hemen hemen tecrit olmuş lavdan oluşan sarp ve kayalık bir uçurum üzerindedir. Zamanın et- kisi ve tahribine rağmen hâlâ hayranlık uyandırmaktadır. Eski cephenin dikildiği uçurum alçak seviyelidir; vadinin hemen hemen merkezindedir. Aşağı tarafta geniş bir han ve çok sayıda hane ve dükkan yer alır. Bunların arasında sarp ve siyah lav uçurumları ile tezatlık gösteren kireç boyalı bir mescit ve kaya üzerinde sütun gibi yükselen bir minare de göze çarpar. Kalenin yukarısında bakıldığında Bitlis deresi kayaların ve evlerin arasından kıvrılarak akar. Sular aynı zamanda kanallar vasıtasıyla birçok bahçeyi sulamak için kullanılır. Kanalların sonunda kayalık uçurumlardan sayısız kollara ayrılarak dökülürler. Vadilerin kollarını yeşillikle bezeyerek meyve ağaçları ve çiçekli bitkilerle süslü yeşil yamaçlara veya oyuk şeklindeki yerlere dökülerek kaybolurlar. Bitlis’in 2000 Müslüman evi (Kürtler, Türkler, Şiiler ve Osmanlılar), 1000 Ermeni evi, 50 Suriyeli [Süryani olabilir Ç.N.] ve biraz Keldani evi bulunduğu söylenmektedir. Kinneir burada 12.000 kişinin yaşadığını tahmin etmektedir. Albay Sheil ise 1500 ev olduğunu tahmin eder. Benim elime geçen kayıtlar Mr Konsül Brant ve Mr Soughtgate’in tahminleriyle örtüşmektedir. 3 cami, 12 mescit ve çok sayıda tekke bulunur. Ermenilerin 8 kilisesi vardır. Bunlardan 3’ü harabe halindedir. Suriyeli [Süryani (?) Ç.N.] ve Keldanilerin de kendi ibadethaneleri bulunur. Tacirler ve mallar için hanlar vardır. Ticaret, yünlüler, tütün, bir çeşit palamut (gallnuts), ağaç sakızı üzerinden yapılır. Ağaç sakızı yılda 12.000 okka (1 okka: 1.282 kg) ihraç edilmekte idi. Ham pamuk İran’dan getirilmekte ve pamuklu elbiseler şehirde üretilmektedir. Hıristiyanlar ticaret içerisinde zanaatkar olarak boyama işinde ve rakı imalinde çalışırlardı. Bitlis Sarayı, Mr Glasscott’ın gözlemlerine göre 42° 4 45” doğu boylamında yer alır. Bu ölçüm, bizim kronometrik gözlemlerimize yakındır. Aynı yerin Kuzey enlemi Güneş ve Ay’ın meridyen yüksekliğine göre 38° 24 ” idi. 53 Mr Glasscott’ın gözlemlerine göre bu ölçüm 38° 23 54” idi. Barometre göstergesi hanın yaklaşık 300 feet yukarısında 5470’dir. Termometre ölçümü kaynama noktası çok yüksek değer vermedi. Saray için yalnızca 5000 feet (1524 m) yüksekliğinde idi. Bu yükseklikte insanlar evlerinin damında uyumazlar. Kavun, karpuz, üzüm ve incir; elma, armut, erik, lahana ve ılık iklimin sebzeleri yan yana yetişirler. Buranın Hıristiyanları seyahat ederek Avrupa ürünlerini buraya getirirler. Askerlerin başında Napoleon’u gösteren bir Fransız resmi, odamızı süslemekte idi. Bitlis besbelli eski bir şehir olmasına rağmen, tarihi geçmişi bilinmez; Ermeni kayıtlarında da yer almamaktadır. St. Martin yalnız Bitlis’in Kürt Beyleri tarafından yönetildiğini söylemiştir. Bununla birlikte eski zamanlarda Ermenilerin kontrolünde olduğu düşünülebilir ki aksi halde Artaşad (Aras üzerinde bir şehir) ile Silvan (Tigranokerd) arası aşılamazdı. Tavernier’nin zamanında bağımsız bir bey tarafından yönetilmekte idi. Günümüzde de bir bey vardır. Kürt ailelerinde Bey olma babadan oğula geçmekte idi. Ancak bu geleneğin son üyesi Osmanlı’nın Erzurum Paşası tarafından yerinden edilerek Sultan’a daha yakın olabileceği düşünülen biri ile değiştirildi. Böylece görevinden uzaklaştırılmış yöneticinin 12 yaşındaki oğlu, bizim ziyaretimiz esnasında, zamanın çoğunu bizimle birlikte geçirdi. 7 Eylül, Bitlis’ten üzüntülü ayrılan ilk seyyahlar biz değiliz. Güzel teraslarında ve münzevi köşklerinde bir hafta daha seve seve geçirebilirdik. Yolumuz Bitlis Çayı vadisinden geçti. Bir saatlik at sırtında yoldan sonra Papşin Hanı’na vardık. Bu han, siyah renkli lav taştan güzel bir şekilde bina edilmiş olup, yanında suları bazanetik lav seti üzerine dökülen küçük bir derenin kenarındadır. Arka tarafında aynı adlı bir köy vardır. Tam bir saat sonra benzer bir sağlam mimaride bir başka hanın yanından geçtik. Yine at üzerinde bir saatlik yoldan sonra Başhan’a geldik. Adından da anlaşıldığına göre burası suların baş kısmındadır. Dicle Havzası’na suyunu boşaltan son kaynağın yanıbaşındadır. Doğuluların hepsi fiziki coğrafyanın bu harikalarına umarsız değildir. Büyük Zap ile İran nehirleri arasındaki toprakta Başkale bulunmakla birlikte burada da onların Başhan’ı vardır. Başhan, kaynama noktası termometresi ile ölçüldüğünde 5690 feet (1734 m.) rakımındadır. Bitlis’ten Başhan’a giden kişi sürekli yokuş çıkar. Başhan’dan Tatvan’a giden yol düzdür. Norşin’i geçtikten sonra kenarda bir mezarlıkta duran bir kümbete vardık. Bu yer hoş bir yapı idi. Yarı daire kubbesi, sivri kemerli pencereleri vardı. Siyah lav taşından eğimli kenarlı temelleri ve üst kısmı ise kırmızı lavdan inşa edilmişti. Bu kümbet Karasu’nun ana suyunu oluşturan kaynağın hemen yanında yükselmiştir. Volkanik kayada derin dairesel boşluktan doğal artezyen kaynağı çıktığında şaşırdık. Su, kraterin karşılıklı ağızlarında iki gür dere şeklinde dökülür. Her birinin genişliği başta 30 feet (9,14 m.)den fazladır ve bir süre sonra birleşirler. Kraterin kendisinin etrafı 220 feet (67 m.)dir. Denizden yüksekliği 4540 feet (1384 m.)dir. Bu kaynağın yanından geçmiş olması gereken Mr Consul Brant’ın burayı rehberlerinden duymamış olması hayret edicidir. Bu yoldan geçen Peder Southgate, inanışa göre, Nemrud Dağı zirvesinde bulunan, derinliği bilinmeyen bir kaynakla, buradaki suyun birbiriyle irtibatlı olduğunu not etmiştir. Böylece görülmektedir ki geleneksel inanışlar, çoğu zaman fiziksel araştırmalarla aynı sonucu göstermektedir. St. Martin de bu kaynağı Memrud Dağı’na yakın oluşu fevkaladeliliği ile Ermeni yazarların eserlerinde fark edilmiştir. Su çıktığı noktada çok berraktır; ancak daha sonra geniş bataklık alanda yayıldıktan sonra Karasu adı ile uyumlu bir hal alır. 54 (William Francis AİNSWORTH, Travels and Researches in Asia Minor, Mezopotamia, Chaldea and Armenia, 2 vol. West Strand, 1842, s. 369-376) Süphan Dağı’na hakimdi. Sabahın 6’sında 52, akşam aynı saatte ise 62 idi (Eğer ölçü Fahrenheit ise sırasıyla 11,1 ve 16,6 C° olur. Ç.N.) Bir Batılı seyyahın gözüyle Kadim Şehir Bitlis’in tasviri, içinde yaşayan kişilerin göremedikleri sahneleri gözler önüne seriyor. Bu seyyahlar görgü ve bilgileri derecesinde kendi kültürleriyle, görüp yaşadıklarını karşılaştırma yapmak imkanını buluyorlar. 19. yüzyılda Bitlis’ten geçen ve burada kısa bir süre kalan J. M. KINNEIR, o günkü Bitlis’i çok güzel tasvir ediyor: 1 Temmuz, sabah 7’de yola çıktık. 3 mil sonra düzlük bitti. Nemrut Dağı’na (eskilerce: Niphates) tırmanmaya elverişli olan yerden başladık. 4. milde bir düzlüğe vardık, daha yüksek yerlerde kar vardı. Buradan ilk kez Van Gölü’nün uzaktan görünüşüne şahid olduk. Bu düzlük boyunca 6 mil yürüdük. Nemrud Dağı’nın en yüksek kısmı sağ tarafımızda kaldı. 10. milde küçük bir tepenin üzerinden gölün manzarasını iyice görür hale geldik. Bu göl kuzeyindeki Argish veya Arsis (bugünkü Erciş olabilir Ç.N.) olarak bilinen kasabadan dolayı Ptolemy tarafından Arsis olarak adlandırılmıştır. “… Saat 8’de yola çıktık 3 mil sonra Pink adında bir köye vardık. Burada bir bölgenin başı olan Beğ’de bir kahve içtik. Ovada, yerden biraz yüksek taşlı yolda yola devam ettik. 8 mil sonra Belican mevkiinde, sıradağların eteğinde yıkık bir kasaba ve kale gördük ve geçtik. 9 milde atlarımızı dinlendirmek için Alte Bayezıd adlı perişan bir köyde durduk. 13. milde dağların zirvesine çıktık. Eskilerin Arethusa dedikleri Nazik Gölü’ne uzaktan şahid olduk. Dağdan inerken yaklaşık bir mil kadar sonra gölün batı kıyısına ulaştık. Burası, doğudan batıya uzunluğu yaklaşık 13 mil, merkezden genişliği de yaklaşık 5 mil idi. En batı tarafında genişliği ½ mile kadar daralmakta, buna karşı doğuda daha genişlemekte idi. Bu bölgede ağaç olmamasından dolayı romantik güzellikten yoksundur. Sadece güney batı tarafında bir yarımadada kurulmuş Cezira Oka adında bir köy vardı. İçtiğimiz su çok leziz ve sağlıklı idi ve her türlü kullanıma uygun idi. Gölün batı kıyısını dolaştıktan sonra güneydeki tepelere tırmandık ve Dicle’nin kaynaklarından biri olduğu söylenen küçük bir dereden geçtik. 17. milde Nazik Gölü’nü artık göremez olduk. Tepelerden aşağıya, ekili bir düzlüğe indik ve geceyi geçirmek üzere, bir Yahudi köyü olan Mişi’de durduk. Burada çok sıcak karşılandık. Yatağımızı Ağa’nın evinin önündeki bir barakada ot yatakların üzerine serdik. Bu yer içi karartıcı, kasvetli manzaraya bakıyordu; kuzeydoğuda iki tepesi görülen … Tepeden vadiye doğru indik ve Ermeni köyü Teyrut’ta kahvaltı yaptık. Bu köy göle 1 mil, Van’a 40 saat mesafede idi. Öğleden sonra 2’de, sıcaklık biraz azaldığında yolculuğumuza yeniden koyulduk. Akşam vakti, 4 saat veya 14 mil yol yürüyerek Çukur’a varmış olduk. Burası bir Hıristiyan yerleşimi olup, Nemrud’un en son ve en yüksek tepesinin eteğinde yer alıyordu. Gölün yaklaşık ½ mil kıyısında, suya doğru hafif bir eğilimli yerde dolaştık. 2 mil sonra Ahlat kasabasını gördüğümüzde burası doğu, kuzeydoğu yönünde 5 mil uzaklıkta idi. Ahlat bir bey tarafından yönetilen yaklaşık 1000 haneli bir kasabadır. Van Gölü’nün kuzeybatı ucundan yaklaşık 1 mil mesafededir. Meyve bahçelerinin içindedir… … Bu dağlık arazi pek çok Kürt beyinin mülkiyeti altında idi. Buralar iyi korunmuş mevkilerinde, bizim feodal lordlarımızda olduğu gibi, ihtişam ve bilgisizlik içinde yaşıyorlardı. Türklere ve İranlılara karşı bağımsızlıklarını korumuşlardı. Çukur köyü bize uyumamız için iyi bir yer temin edemedi. Gecenin soğuğuna aldırmaksızın kilisenin sıralarının üzerine yaygılarımızı sermek zorunda kaldık. Bu kilise küçük dörtgen şeklinde ve kesme taştan 55 yapılmıştı. Küçük Gotik pencerelerinden gelen ışık burayı loşça aydınlatıyordu. Her köyün bir papazı vardı. Bu papaz bir manastırda veya daha büyük şehirde eğitim gördükten sonra Erzurum Patriği tarafından atanırdı. Bir papazın yönetimindeki bölge yılda bir kez piskopos ve Diyakoz (papaz yardımcısı) tarafından ziyaret edilmekte idi. Bunlar kilisenin işlerini denetleme görüntüsünde köylülere para vermeye mecbur tutuluyorlardı. … Hateraş Dağları’nın kalbinde yer almış ve Dicle’ye varan iki küçük çayın geçtiği yerdedir. Görünümü bir yengeç gibidir. Kalesi yengecin gövdesi iken, dereler onun kollarına benzer. Şehir çok eskidir; Kürtlerin geleneksel anlayışına göre Tufan’dan birkaç yıl sonra doğrudan Nuh’un soyu tarafından kurulmuştur. Evler çok güzel bir şekilde kesme taştan yapılmış ve damlıdır. Şehirdeki evlerin büyük çoğunluğu, elma, armut, erik, ceviz, kiraz ağaçlarıyla dikili bahçelerle çevrilidir. Sokakları dik olup, çıkılması zordur. Her ev küçük bir kale gibidir. Dünyanın bu karışık kısmında gereksiz bir önlem değildir. Evlerin büyük kısmı Gotik kemer benzeri geniş pencerelere sahiptir. Kale kısmen meskun ve kısmen harap haldedir. Çok eski bir yapıdır. Şehrin ortasında çanaktan yükselen kayaların üzerine kurulmuştur. Burası Bitlis’in eski Han ve Beylerinin ikametgahı idi. Bu kişiler Kürdistan’ın en kuvvetli hakimleri idi. Kan davaları sonucunda kale yıkıma terk edildi. Kalenin duvarları evlerinkilerle aynı taştan yapılmıştı ve surlara yaklaşık 100 feet (130,5 m.) yüksekliktedir. Şehirde yaklaşık 30 cami, 8 kilise, 4 hamam ve çok sayıda han bulunmaktadır. Nüfus söylendiğine göre, 12.000 kişi olup, bunun yarısı Müslüman geri kalan Hıristiyan Ermenilerdir. Derelerin üzerinde 20’den fazla taştan köprü vardır. Çarşısında bol ölçüde meyve ve erzak bulunur; ama elbise, hırdavat gibi birçok eşya çok pahalı olup her zaman tedarik edilememektedir. Tüccar bazen silahla iyi korunan kervanlarla mal getirmeyi göze alsa da sürekli bir yağmalanma ve öldürülme korkusu vardır. Bitlis’in elma, armut, erik ve cevizi mükemmeldir. Şehrin 6 mil doğusunda Kolti köyünün üzüm bağlarından mükemmel şarap ve kanyak (arak) üretilir. Bununla birlikte araziler esas olarak, mera halinde tahsis edilmiştir. Görünüme bakılırsa, yerlilerin buğday ekmektense, sebze ve meyve yetiştirmeyi yeğlediklerini söyleyebiliriz. Bahçeler derelerden veya dağlardan su taşıyan küçük su kemerleri ve kanallar vasıtasıyla sulanır. Hidrolik bilgisi bu kadar iyi olan cahil insanlara pek rastlamadım. Bazı su kemerleri, 5-6 mil uzaktan su taşımaktadır. Bunlar tepelerin eteklerine kazılmış küçük arklar şeklindedir. Seviyeleri herhangi bir ölçüm aleti kullanılmaksızın en üst doğrulukta ayarlanmıştır. Kürtlerin öfkeli ve kavgacı mizaçlarından dolayı kaba, eğitimsiz ve gaddar bir ırk olmalarından dolayı bu durum bir sıradışılık göstermektedir. Dinlerinin değiştiğini hariç tutarsak, Ksenefon’dan bugüne karakterleri hiç değişmemiştir. Bitlis, Muş’taki Paşa tarafından tayin edilmiş bir Bey’e görünüşte bağlıdır. Ama gerçek otorite Kürtlerin Hanı’dır. Bunlar daha eskiden beri bölgenin efendisi olan feodal beylerin soyundan gelmektedir. Anladığım kadarıyla bu bey birkaç yıldan beri Saray’ın bir derecede hükmüne tâbi olarak yıllık vergi vermektedir…” (J.M.KINNEIR, Journay Trough Asia Minor, Armenia and Koordistan (in Years 1813 and 1814) London 1818, s. 382-388 v.d.) Kadim Şehir Bitlis hakkında geniş bilgi veren bir seyyah da 1880 yılı Ağustos ayında burada kalan papaz Henry Fanshawe TOZER’dir. Kültür seviyesinin yüksek olduğu anlaşılan bu şahıs tarih, coğrafya, siyaset ve din konularında daha ayrıntılı bilgi vermektedir. O şöyle diyor: “… Van Gölü’ne doğru olan rotamızdan biraz çıkarak, kısa bir gezinti yapmak üzere Bitlis’e geçtik. Bu ilginç kenti ve Dicle’nin doğu kollarının kaynaklarını keşfedeceği- 56 mizden dolayı heyecanlıydık. Dicle’nin batı kolunun kaynaklarını görmüştük. Rotamız üzerinde çeşitli noktalarda yılın kötü mevsim şartlarında seyahat edenler için sığınak görevi görmesi üzere inşa edilmiş büyük taş hanlar vardır. Bunlar bizim Alp Geçitleri’nde gördüğümüz sığınaklarla aynı amaçla yapılmıştır. Ancak bunlar mimari açısından daha gösterişli ve daha eski görünümlü yapılardır. Norşin’e doğru tarafta, içine girdiğim Han, çevresinde kemerli tavanlı bir yapı idi. Bitlis’e doğru bir diğeri ise işlemeli bir taç kapıya sahipti. Aşağıya inerken aralıklarla çok sayıda berrak derelerden geçtik. Bu dereler Dicle’nin suyunu besleyen derelerdi. Çıplak taşlı vadi boyunca 3 saat at sırtında seyahatten sonra kendimizi şehrin girişinde bulduk. Şehre bu taraftan girildiğinde Bitlis sürpriz bir şehir olarak karşımıza çıkar. Çünkü içine girinceye kadar birkaç ağaçtan başka birşey görmez ve meskun bir yerin bu kadar yakın olduğunu bilemezsiniz. Kent, yukarı vadinin tam aşağısında yer alır. Bu vadi birden iniş yapar, içindeki dere coşkulu akar ve çağlayanlara dönüşür. Şehrin ortasında, kuzeybatı yönündeki dağlardan gelen bir başka dere ile birleşir. Vadinin yamaçlarında binalar birbiri üstüne çok ilginç şekilde dizilmişlerdir. Az önce andığım coşkun Bitlis Çayı, derin vadiler boyunca akarak, günler boyu yolculuğu sonunda aşağıdaki illere uzanır. Şehrin girişinde taşevlerin sağlam duruşu dikkatimizi çekti. Bu evlerin büyük duvarlarla çevrili geniş avlu ve bahçeleri vardır. Duvarların üstü sivri bitecek halde yontulmuştur. Bir başka göze çarpan şey, ağaçların bol miktarda oluşu idi. Bu durum dağların çıplak yamaçları ile tezat içinde idi. Şehrin ortasında ve iki derenin arasında Kale yükselir. Bu kale kaya bir platformun üzerine kurulmuş ve kenarı uçurumdur. Kapladığı alan geniş olup, yerin kıvrımına bağlı olarak kare veya dairesel kuleleriyle göze çarpan bir eserdir. Görünüşündeki tek eksiklik, rengidir. Çünkü binalar dağların rengi ile birebir ör- tüşecek şekilde kahverengi taştan (kumtaşı) inşa edilmiştir. Bu da tekdüze görülmektedir. Şehir yöneldiği yön hasebiyle Arabistan ile komşudur. Bu nedenle iklim burada Ermenistan Platosu’na oranla daha yumuşaktır. Ve kışın sıcaklık nadiren sıfırın altına düşer [?]. Ancak daha kuzeylerde böyle değildir. Rakım oldukça yüksektir. Deniz seviyesinden 4700 feet 1433 m.) yüksekliktedir. Muş’tan tanışıklığımızı bildirmek üzere aradığımız Ermeni Beyi ararken onun şehrin yukarısında ve şehrin girişinin uzağında olmadığını öğrendik. Ama amacımız Amerika misyonunun yakınında olmaktı ve Amerika miyonu çok uzakta idi. Güneydoğu yönünde uzak mahallede bulunuyordu. Dolayısıyla bu Ermeni beyden ev sahipliği istememeye karar verdik. Dik sokaklardan inerek Dicle (Bitlis Çayı) sol tarafımıza kalıp, Kale’yi geçerek, yolumuzu harikulade çarşılara uğrayarak sürdürdük. Daha sonra bir dereyi geçtik. Buradan manzara hemen hemen bütün şehri görmeye imkan verdiği için çok güzeldi. Kale, şehrin kayalık çanağının merkezinde idi. Mr Knapp’ın evine varmadan önce sokağın köşesinde atlarımızı ve yükümüzü bırakarak, yaya olarak gittik. Ve kalacak yer hakkında bilgi almak istedik. Şanslı bir zamanda varmışız. Yaz ayları boyunca kamp kurmak üzere araziye çıkıyormuş. Bizi görmekten memnun oldu. Bu uzak diyarda, buraya gelen Avrupalı ziyaretçi sayısı iki yılda bir kişi idi. Ancak ziyaretimize hazırlıksız olduğu için, onun deyimiyle bulutlardan düşmüştük. Okulundaki kızlar şu anda mevcut olmadıklarından kalmamız için bize bir dersliği önerdi. Burası daha önce bir beyin, bahçe içerisinde yer alan evinin en geniş odası idi ve kendi evine yakındı. Memnuniyetle kabul ettik. Demir parmaklıklı pencerelerin, taş zemini, sağlam duvarları ve haritalar dışında hiçbir şey bulunmaması bir hapishaneyi andırıyordu. Temizliği, havadarlığı ve çirkin mobilyaların bulunmaması yönüyle bizim için ideal bir rezidans oldu. 57 Ahlat’dan Genel Görünüm 58 59 Hizmetçimizi, bizim için düzenlemeler yapması için burada bıraktık. Tekrar atlara binerek arazi gezisine eşlik etmek üzere ev sahibimize katıldık. Güneydoğuya doğru vadinin kıyısı boyunca yola devam ettik. Burada bir dereyi dik eğilimleri ve rüzgarlı patikayı geçtik. 45 dakika sonra, iki büyük çadırdan oluşan kampa ulaştık. Burada Mss. Knapp, iki büyük kızı ve kızlar okulundan 30 Ermeni yatılı öğrenci bulunmakta idi. Yer fevkalade ve sükunet içinde idi. 600 feet (183 m.) aşağımızda bulunan şehir, araya giren bir dağ kolu tarafından gizlenmekte idi. Kürdistan’ın büyük dağları bütün çevremizi sarmakta idi. Burada öğleden sonrayı geçirdik; etrafta çok bulunan ceviz ağaçlarından birinin altında yemek yedik. Bu ağaçların gövdelerinde bulunan halkalar ve düğümler tacirler tarafından kaplamacılıkta kullanılmak üzere toplanmaktadır. Bu amaçla çevrede ceviz ağacı yetiştirilmektedir. Çoğunlukla Fransa’ya ihraç edilir ve burada loupes diye bilinir. Bitlis’teki ağaçların yumruları önceden kesilip alınmıştı. Bu ticaretin Amasya’da da yapıldığını duymuştuk. Esasen Anadolu ve Ermenistan gibi bu ağacın bulunduğu yerlerde bu iş yapılmaktadır. Yanıbaşımızda küçük bir köy vardı. Bitlis yakınında hemen hemen tüm köylüler gibi bu köy de Türk-Rus savaşı sırasında Kürtler tarafından yağmalanmıştı. O dönem Hıristiyanlar için büyük bir cefa, eziyet vardı. Müslüman nüfus cezalandırılma korkusu olmadığı için zapdedilemeyen bir hal almıştı. Mr Knapp o sırada Bitlis’te ikamet etmek zorundaydı. Ancak şu an durum, büyük çoğunlukla eski haline döndü diyebiliriz. Pek çok açıdan misyonun burada zor mücadele verdiği görülmektedir. Tek bir aile için burada hayatın yalnızlığının zor olduğu tahmin edilebilir. Çadırların yakınında aşağıdaki dereye akan berrak bir su kaynağı vardı. Bu bölgenin tamamı kaynaklar bölgesidir. Bunların çoğu mineral suyudur. Bunlardan biri demir içerir; bir diğeri ise Amerika’ya analiz için gönderilmiş olup Vichy suyu ile aynı bileşikleri içerdiği düşünülmektedir. Bu suyu bir şişeden içtiğimde hafif bir mürekkep tadı aldım. Mr Knapp, budret helvası (manna) sının nasıl toplandığı hakkında bize bilgi verdi. Pek çok çeşit ağacın yapraklarından elde edilmektedir. En kolay olarak meşeden elde edildiği halde, sadece kaynağı bu ağaç değildir. Kurak yıllar, özellikle iyi gelir. Bu sene iyi bir hasat elde edilmiş, iki farklı yolla elde edilir.Yapraklar bir araya getirilerek suya basılır. Ardından ezilerek şekersi bir madde çıkarılır. Arazide gördüğümüz yeşilimsi renkte yığınlar bu şekilde bir işlemin sonucudur. Diğer yöntemle, yaprakların kurutulmaya bırakılması ve beyaz katmanın pul pul olması ve toplanması yoluyla olur. Orijini hakkında insanlar aynı fikirde değillerdir. Genellikle yapraklardan sızdığı düşünülür. Yaprakların yüzeyindeki görüntü böyle düşünmemizi sağlar. Ama Bitlis halkı böyle düşünmez; onlar türü fark etmeksizin, herhangi bir bitki üzerinde ve hatta giysilerde bile bunun görülebileceğini söylerler. Sonuç olarak bunun kaynağının hava olduğuna inanırlar. Mr. Knapp onlarla aynı fikirdedir. Arabistan yönünden gelen rüzgarların aromatik içeriğinin buna kaynak olduğunu düşünmektedir. Burada çokça toplanan bir diğer madde Tragacanth (kitre) sakızıdır. Erciyes Dağı çevresinde de bulunduğundan daha önce bahsetmiştik. Akşam yemeğinde, kendi bahçelerinde yetiştirilmiş patatesten bir yemeği ikram ettiler. Bu çok güzel bir ikramdı; çünkü seyahatimiz boyunca sebze yemeği en çok eksikliğini hissettiğimiz bir yemekti. Sebze yetiştirmek –özellikle de bakımı zor sebzelerin yetiştirilmesi- bir yerdeki medeniyetin en iyi ölçüsü olduğunu sıklıkla gözlemişimdir. Misyonlar tarafından tanıtıldığı yerler dışında burada patates pek bulunmamaktadır. Halbuki ekildiği takdirde iyi yetişmektedir. Nihayet Güneş’in gölgesi Kürt dağlarında uzamaya başlayınca kibar ev sahibimize veda ettik. Atlarımız vadinin zikzak patikaları boyunca 60 sürdük. Bir su yolunu takip ederek, bunun rehberliğinde şehre doğru yol aldık. Batı yönünde daha uzaklardaki dağlar bu iklimin kısa alacakaranlığında hızlıca maviye dönüştü. Bitlis’e girmeden önce ay çoktan parlamaya başlamıştı. Bu bölgenin Toros silsilesinin bitimini oluşturan yüksek zirveleri, eskiçağların Niphates’idir. Bu silsile Virgil ve Horace’a göre Roma’nın Asya’daki düşmanlarının tecessüm etmiş (şekillenmiş) halleridir. Bu dağların zirvesi Milton’un şeytanı tutuşturduğu yerdir. Ertesi günü de Bitlis’te geçirdik. Önceki haftadan kalan zorluklara, dinlenmek iyi geldi. Bizi görmeye çok sayıda ziyaretçi geldi. Bunların arasında Harput’taki kolejde profesör olmak üzere olan bir Ermeni de vardı. Bizim geldiğimiz yöne, aynı yoldan seyahat etmek üzere, ancak güvenli bir yolculuk için yeterli olacak büyük kervanın kurulmasını bekliyordu. İlk eğitimini Harput’ta, ardından Basle’de almıştı. İngilizce ve Almancayı iyi konuşuyordu. Öğleden sonra, Paşa’nın bize kattığı bir zaptiye eşliğinde Kale’yi dolaştık. Fakat herhangi bir kitabe, ilgi çekici bir şey bulamadık. Ancak duvarların dış yüzünde Arapça karakterlerle yazılı bazı kitabeler vardı. Kale’nin tarihi bilinmemektedir. Burada oturanlar, Büyük İskender’e dayandığını söylemektedirler. Ancak bir ihtimal Bitlis Emirlerinin önemli şahsiyetler olduğu sarazenler zamanına dayanır. Ayrıca buranın eski bir Ermeni şehri olan Bageş olmasından dolayı güçlendirilmiş (tahkim edilmiş) olduğu düşünülmektedir. Zira bu kayalık çevreye hakim bir konumdadır. Bu yerle ilgili tanımlamaların tamamen doğru olduğunu bildiğimiz Ebu’l-Fida’dan öğrendiğimize göre Bitlis ortaçağda bir surla çevrili idi. Kendi zamanında bu surun yarısının harabe halde olduğunu eklemiştir. Son zamanlara kadar burası yarı bağımsız Kürt Beyleri tarafından yönetilmekte idi. Bu beylerin sonuncusu Şerif Bey, albay Shiel 1836’da Bitlis’i ziyaret ettiğinde hâlâ hakimiyetini sürdürmekte idi. Albay Shiel, anılarında şöyle söylemektedir: Beyin evinde kalıyorduk. Burası geniş bir avluyu içine alan taş yapılı geniş kare şeklinde bir bina idi. Yüksek bir tepede tek başına, şehrin bir kısmına hâkim olarak konumlanmakta idi. Mr Knapp bize söylediğine göre bu ev bizim yaşadığımız yerin biraz yukarısında idi. Ancak şu an tamamen yıkılmış durumdadır. Bey, zalimliği ile nam salmıştı. Türkler tarafından yakalanıp, İstanbul’a götürülmüş ve orada ölünceye kadar tutulmuştur. Bitlis’te 3000 kadar ev olduğu söylenmektedir; bunlardan 2000’i Kürtlere 1000’i Ermenilere, 20’si Türklere ve 50’si Suriyelilere (Yakubilere) aittir [Kinneir bu sayıyı 2000 hane olarak vermişti. Ç.N.]. Ev sahibimiz bunun 30.000 nüfusa denk geldiğini tahmin etti. Bu hesaplama ile hane başına beklenenden fazla nüfus düşmekle beraber evlere dahil olan geniş eklemelerin bulunması bu tahmini doğrulamaktadır. Buranın Kürt kızları sıkça, Ermeni kadınlarının Çengeli (Changeli) manastırında taktıklarının aynı olan burun hızmasından takarlar. Pazarlarda gördüğümüz bu ırkın genç erkekleri, siyah saçları ve gözleri, düzgün yüz hatları ve kararlı bakışlarıyla genelde yakışıklı idiler. Ayrıca iyi giyimli idiler. Parlak renkli yeleklerinin üzerine, koyun postu tüylü, kolsuz, önü açık bir tür ceket giyerler. Dağlık bölgelerdeki Kürtlerden ve Muş ovasındakilerden farklı olarak bunlar, dini açıdan Kızılbaş veya Şiî değildir: Türkler gibi Sünnidir. Bunlar bizim bir şehirde gördüğümüz en vahşi insan topluluğu idi. Kale’nin resmini çizerken yanımızda zaptiyenin bulunmasından dolayı memnun idik. İnsanlar etrafımızı öyle bir sardılar ki zaptiye yanımızda olmasaydı çizmek istediğimiz nesneleri görmek mümkün olamazdı. Ramazan Türkiye’ye seyahat edecekler için uygun bir zaman değildir. Erken başlamak istediğinizde, size eşlik edecek kimseler geç gelir veya çok sayıda şeyin ihmal edildiğini görürsünüz. Bu 29 Ağustos sabahı Bitlis’ten ayrılırken yaşadığımız şeydi. Yeni kiraladı- 61 ğımız atlar nalsızdı. Bunun için bir nalbant gönderilmeliydi. Bir önceki gecenin eğlencesinden dolayı herkes yarı uykuluydu. Bunun sonucu saat 8’den önce başlayamadık. Bitlis’te yaşayanlar hakkında edindiğimiz izlenim, yeni zaptiye ve katırcılarımızın davranışları ile tamamen doğrulanmış oldu. Bunların hepsi Kürttü. Özellikle yeni zaptiyemiz çok kaba bir kişiydi. Bu onun hatası değildi. Şüphesiz doğa onu çok çirkin yapmıştı; saçı, buralarda alışılmamış bir özellik olarak keçeleşmiş havuç renginde olmuştu. Onu yırtık, pırtık yamalı üniforması içinde suçlayamazdık. Onun üstündeki bu giysi, giyilmiş olmaktan ziyade, asılmış gibi durmakta idi. Muhtemelen, teşkilatının büyük kısmında olduğu gibi, para alamıyor ve kıyafet temin edilemiyordu. Bunun sonucu reayadan kopardıkları haraç ile kendilerini idame etmek zorunda kalıyorlardı. Yine de somurtkanlığı ve nezaketsizliğinden kendisi sorumlu idi. Ve bunlar kendisini sevimsiz bir refakatçi haline getirmekte idi. Yolumuz Bitlis’e iki gün önce girdiğimiz vadiye çıktı. Ancak bu kez derenin sol yakası üzerinde, yani önceki yolumuzun karşısında seyrediyorduk. Kente girmedik, merkezden uzak evlerin yakınlarından geçtik. Güney taraftaki dağların bayırlarının ayağını takip ederek Dicle’nin doğduğu havzaya vardık. Tepeden baktığımızda arazinin nasıl olduğuna dair ilk izlenimlerimiz doğrulanmış oldu. Buradan doğuya doğru gidildiğinde bir miktar daha yüksek rakımda, her iki tarafı yüksek dağlarla çevrili bir düz alan uzanır. Kuzeye doğru yönelen dağlar karameşe ağaçlarıyla kaplıydı. Bunların arkasında Nemrud Dağı’nın zirvesi görünmekte idi. Burada gerektiğinde, ne kadar çok alanın ekilebileceği gösterircesine, bayırlarda, şaşılacak kadar yükseklere varan mısır tarlalarının yer aldığını gördük. Van Gölü’nün manzarası ile karşılaşmaya çok hevesli idik ve bunun gerçekleşmesi uzun zaman alacak gibi görünüyordu. Van Gölü’nün kuzey kısmında Süphan Dağı’nın zirvesini zaman zaman seyredebiliyorduk. Uzakta, sağ tarafta kendini fark ettiren dağ silsilelerini de görebilmeyi arzuluyorduk. Aniden, önümüzde yol inişe başladı ve göz alıcı bir boşluk belirdi. Çok sayıda koyları, birbirini izleyen burunları ve ince şekillenmiş hafif sırtlarıyla güzel bir manzara ile karşılaştık. Ancak, yine de manzara bu iç denizin büyüklüğü hakkında bir fikir vermemekte idi. Burada görülebilen kısım Göl’ün sadece batıdaki dar kısmı idi. Burası oldukça kara kısmına girmiş olan kısımdı. Ve ötede Göl’ün daha genişlediğini düşündürmekte ve çok uzaklardaki gölgeli dağların bulunduğunu çağrıştırıyordu. Hemen aşağımızda en iç koyun kenarında Tatvan köyü bulunmakta idi. Buranın bir kenarında, kıyıdan yükselen iki tepeye bölünmüş kayalık bir saha yer almakta idi. Bu köye doğru Bitlis’ten 5 saatlik bir yolculukla varmıştık…” (Henry Fanshawe TOZER, Turkish Armenia and Eastern Asia-Minor, London, 1881, s. 300-309) Bu seyahatnamelerde anlatılanları o günkü şartları ve teknik, politik durumu hesaba alarak yanlış değerlendirmelerden sakınılmalıdır. Bu seyyahlar yerli halkı bütün yönleriyle kısa sürede tanıma imkanına sahip değillerdir. Halkın günlük yaşayışını, çarşı pazarın durumunu, esnaf ve meslek erbabını yakından tanıma şansına sahip değillerdir. Dil ve din engeli halkla içiçe olmalarına engel olabilir. Burada, Türk yöneticilerinin ve halkın hoşgörüsü ile güven ve emniyet içerisinde gezdiklerini ve yerel otoritelerden herhangi bir sorguya muhatap olmadan, aksine yardım görerek, ikametlerini gerçekleştirdiklerini net olarak fark etmekteyiz. 62 Bitlis Ve Türkiye Okumalı Prof. Dr. Hasan KÜRÜM B itlis Eğitim ve Tanıtım Vakfı’nın 25. Yılını kutluyorum. Bu vakıftaki çalışmalarda emeği geçen herkese minnet borçluyuz. Gelişmiş bir toplum olmanın ilk yolu, toplum üyelerinin aydın bir insan olarak yetiştirilmesidir. Bu da eğitim ve okumakla mümkün olmaktadır. Ülkemizde okuma oranı gelişmiş ülkelere göre çok düşüktür. Gelişmiş olmakla okumak arasında çok doğrusal bir ilişki vardır. Toplumumuza okuma alışkanlığını okuyarak kazandırmalıyız. Bu konuda en önemli rol anne ve babalarımıza düşmektedir. Çocuklarımıza örnek olsun diye bazen okuyor gibi yapabiliriz, bu durum bize de okuma sevgisi alışkanlığı kazandırabilir. Çocuklarımızın ve ülkemizin geleceği ile okuma arsında doğrudan bir ilişki kuruyorum. Bu nedenle çocuklarımıza okuma alışkanlığı kazandırmadan vazgeçemeyiz. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız ve bazı valilerimizin çok önemli kampanyaları olmuştur. Bu kampanyalar çok verimli sonuçla verdi. Bu faaliyetleri sürekli devam etmesi gereklidir. Okuma alışkanlığı kazanmış bir çocuk, genç veya yetişkinin elindeki kitabı almanız mümkün değildir, bu en ağır ceza olur. Okuyan insan mutlu, başarılı, özgüvenli ve tevazu sahibi olur. İşinde çok başarılı olur. Çok mutlu ve dolu dolu bir hayat yaşar. Böylelikle Bitlis ve Türkiye en yaşanabilir il ve ülkeler arasına girer. Terör ve suç yok olur. İşsizlik ortadan kalkar. Okuma alışkanlığı olan kişi ekmeğini taştan çıkarır. İnsanların kültürlü ve saygılı olduğu bir topluma hangimiz yaşamak istemeyiz. Sokak, trafikte ve hizmet aldığınız her yerde beyefendi insanlar olduğunu düşünün. Dünyada böyle toplumlar var tabi tersi de, sokağa çıktığınız andan itibaren can güvenliğinizin olmadığı toplumlar. Okumak için kitaba para vermeye de gerek yok. Kütüphanelerimiz önemli ölçüde bu isteğimizi karşılayabilecek durumdadır. Ödünç kitap edinerek okumak bir başka yoldur. Okuma alışkanlığı kazanmış biri için kitap ekmek kadar gereklidir. Kitap boş zaman aktivitesi değildir. Yaşamın en önemli gereksinimidir. 24 Saatimizin en az bir saatini okumaya ayırmalıyız. Okumanın kötüsü yoktur. Her okuma başka şeyler kazandırır. Okumaya sevdiğimiz türden başlayabiliriz. Çocuklarımıza iyi bir gelecek kazandırmak için neler yapmayız? Ama yapacağımız en iyi şey onlara okuma alışkanlığı kazandırmaktı. O zaman çocuklarımızın hayatında çok öneli yer tutan sınavlarda ve meslek hayatına çok başarılı olduğunu kesinlikle göreceğiz. Çocuklarımıza oku demeyelim okuyarak model olalım. 63 Saygı ve sevgilerimle. Okul çıkışı çocuklar Bitlis İline Gelen Göçerler ve Koyunculuk Prof. Dr. Turgut AYGÜN Yüzüncü Yıl Ünv.Ziraat Fak. Zootekni Anabilim Dalı T ürkiye’nin çeşitli ekonomik sektörleri arasında en önemli yer tutan sektörlerinden biridir, tarım. Tarımın özelinde de ekonomik olarak öteden beri önemli bir yeri olan hayvancılık faaliyetleri, ülkemizin bölgesel farklılıklarına uyarlanmış bir şekilde değişik uygulamaların öne çıkmasıyla karakterize olmuştur. Bu değişikliklerin başında, yerleşik (sedanter) ve göçebe (göçer) hayvancılık olarak adlandırılan yetiştirme sistemleri gelmektedir. Ülkemizin coğrafi yönden sahip olduğu topoğrafik özellikler etkisi altında bulunduğu iklim ve bitki örtüsü, hayvancılığa bağlı faaliyetlerin bazı yörelerde göçebe küçükbaş hayvancılık şeklinde sürdürülmesini doğrudan etkilemiştir. Yaşadıkları bölgelerde havaların iyice ısınmasıyla birlikte daha kuzey ve doğu illerine gelerek 5-6 ay bu illerin yaylalarında koyunculuk faaliyetlerine devam ederler, göçerler. Bu iller arasında Ağrı, Bitlis, Erzurum, Hakkari, Muş ve Van yer almaktadır. Göçer aileler Batman, Mardin, Diyarbakır ve Siirt’ten Bitlis iline gelmektedirler. Bu bağlamda, Bitlis ilinde hayvancılığın sürdürülebilmesi ve İle sağlanacak ekonomik yarar bakımından göçebe koyunculuk yapan ailelerin mevcut sorunlarının çözülmesi gerekmektedir. Göçebe Yaşam ve Aşiretler Göçebe koyunculuk yapan aşiretleri, “sabit bir konuta ve toprağa bağlı olmadan, tarımsal faaliyetlerden yalnızca küçükbaş hayvancılık ile uğraşan, hayvanlarına daha iyi otlaklar bulabilmek için mevsim ve bitki örtüsü durumuna göre yaylalardan steplere, steplerden yaylalara göçüp daima çadır hayatı yaşayan, az çok kapalı bir ekonomiye sahip, kan akrabalığı ve birlik duygusu gibi bağlarla birbirine bağlı, daima bir şefe bağlanmayı tercih eden, okuma yazması ve kültür seviyesi düşük, geleneksel bir grup” olarak tanımlanabilir. Bugün Doğu Anadolu’da küçükbaş hayvancılığı her ne kadar köylük yerlerde yapılıyor ise de, göçebe aşiretler tarafından yapılan hayvancılık faaliyetleri de küçümsenmemelidir. Köyde yaşayan ailelerin sahip olduğu küçükbaş hayvan sayısı ortalama 20 olduğu halde, aşiretlerde bu sayı 160 civarındadır. Nemrut dağındaki göçebe koyun sürüsünden bir görüntü Bitlis İlinde de, göçebe ve yarı göçebe küçükbaş hayvancılık tipini sürdüren toplulukların çoğunluğu birden çok aile ya da daha geniş akrabalık tabanına dayalı, aşiret düzeniyle temsil edilen geleneksel topluluklardır. Bu aşiretlerde, göçebe veya yarı göçebe küçükbaş hayvancılık yaygın bir ekonomik faaliyet olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu topluluklarda geleneğe bağlı üretimle sürdürülen göçebe küçükbaş hayvancılık, sadece bir ekonomi 64 türü değil aynı zamanda çevresinde kümelenen, kalıplaşmış bir dizi süreçle toplumsal ve geleneksel bir kurum niteliğindedir. Doğu Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde hareket eden birçok göçebe aşiret mevcuttur. Bu göçebe aşiretleri sosyal organizasyon, değer sistemleri vb. faktörler nedeniyle Ege bölgesinde bulunan Yörüklerden ve Toros Dağlarında dolaşan Türkmenlerden farklıdırlar. Göçebelerin yılın belirli süresi içinde, çoğunlukla kış aylarında, ekili alanların yanında sabit konutlarda oturmaya başlamaları ve diğer zamanlarını göçlerle yaylalarda ve çadırlarda geçirmeleri durumunda da göçebelikten söz etmek mümkündür. Bitlis İli ve çevresinde az da olsa yarı göçer olarak nitelendirilen bölgedeki göçerlerden koparak yerleşik hayata geçmeye başlayan yarı göçer hayat tarzını benimseyen aileler de bulunmaktadır. hayvancılık faaliyetlerini sürdüren yarı göçebe ve yaylacı grupların varlığından söz edilebilir. Ülkemizin batısından doğusuna kadar uzanan coğrafi bölgelerin hepsinde bu tiplerle ilgili örneklere rastlamak her zaman mümkündür. Daha çok Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde yapılan göçebe hayvancılığın hareket alanları, yaylak ve kışlak mıntıkaları Sason, Düav, Kariz, Nemrut, Süphan, Aveberhan yaylaları Bitlis ili sınırları içerisinde yer almaktadır. Göçebenin yaylak ve kışlak mıntıkaları arasında çok geniş mesafe vardır. Örneğin yazı Nemrut ve Süphan yaylalarında, kışı Silvan Ovası’nda geçiren Alikan Aşireti, kışlaklardan yaylalara, yaylalardan kışlaklara göç etmek için 250-300 km yol gitmek zorundadırlar. Bu bakımdan göçebelik zor bir yaşam tarzıdır. Göçerlerin Genel Sorunlarına Bakış Göçebe küçükbaş hayvancılık yaparak geçimlerini sağlayan aileler, hayvanlarını götürecekleri yayla ve kışlakların seçiminde ve hayvancılık yapabilmek için gerekli olan şartları sağlamakta zorlanmaktadırlar. Özellikle son 15 yıldır başlayan terör nedeniyle Bitlis İli gibi yüksek yaylara sahip olan illerin nüfusunda azalmalar olmuş; kırsalda yaşayan insanlar bölgeden ayrılmak zorunda kalmışlardır. Terör faaliyetlerinin azalması sonucu Bitlis İlinin yaylaları göçebe küçükbaş hayvancılık yapan aşiretler için büyük önem kazanmıştır. Göçebe koyunculuk yapan ailenin aşamış olduğu bir çadır Bitlis İline her yıl düzenli olarak gelen göçebe koyunculuk yapan aileler bir sezonda yaklaşık 150.000 küçükbaş hayvan getirmekte ve yaylalarda hayvancılık yapmaktadırlar. İlin ekonomisinde büyük canlanmaya sebep olan göçebe küçükbaş hayvancılık faaliyetlerinin yerel halk tarafından da önemi bilinmektedir. Bitlis’teki göçerlerin en önemli sorunlarından biri de hiç şüphesiz, ülkenin geleceğinde önemli olduğu her platformda vurgulanan çocuklarımızın, özellikle de kız çocuklarımızın eğitimi ile ilgilidir. Yaylada çadırlarda kalarak ailelerine katkı sağlayan çocuklar, göçebe yaşamın her türlü koşullarında yaşamın gerekliliklerini yerine getirmede görev alıyorlar. Eğitim hayatlarına ise hep bir adım geriden başlayabiliyorlar. Kız çocuklarının ise böyle bir şansı bile olmuyor, bu yaşam biçiminde. Ülkemizde gerçek göçebe grupların sayısı azalmış ve giderek bu hayat tarzı ortadan kalkmış olmasına rağmen, göçebe küçükbaş Göçerler Bitlis İlini Neden Tercih Ediyorlar? Doğu Anadolu Bölgesi’nin Yukarı Fırat 65 Bölümü ile yukarı Murat-Van Bölümündeki Bitlis İli, 410º33’ – 430º11’ doğu boylamları ile 370º54’ - 380º58’ kuzey enlemleri arasında yer almaktadır. Yeryüzü şekilleri açısından il topraklarının %71’ini dağlar, %16’sını platolar, %3’ünü yaylalar ve %10’unu da ovalar oluşturmaktadır. Bitlis İli Doğu Anadolu Bölgesi’nin en dağlık yerlerinden birini teşkil etmektedir. İl arazisinin % 71’lik kısmı dağlık alanlardan oluşmaktadır. Hatta Hizan ve Mutki ilçelerinde hiç ova bulunmamakta ve dağlık arazinin oranı % 90’ı geçmektedir. Bitlis İlinin ortalama yüksekliği 1605 m’dir. Bitlis İli dağlık bir sahayı kapsadığı için platoları az miktardadır. Yüzölçümünün %16’sını platolar oluşturmaktadır. Bu platolar Van Gölü’nden 200-300 metre yükseklikte dağ eteklerinde yer alan volkanik yapılı düzlüklerdir. Nemrut Dağı’nın 1900 metre yüksekliklerinde platolar yer alır. Göçebeler kışı geçirdikleri güney illerinden, yazı geçirmek için kuzeye illerine doğru hareket ederler. Bitlis İli de hem yazın aşırı sıcak olan güney illerine yakın olması hem de yüksek rakımdaki yaylalara sahip olması nedeniyle göçebe küçükbaş hayvancılık yapan aşiretler tarafından tercih edilmektedir. Bitlis İlinin en büyük yaylaları; Duav Yaylası, Nemrut Yaylası, Avaberhan Yaylası, Süphan Yaylası ve Süte Yaylasıdır. Bitlis İlinin coğrafi yapısının dağlık olması, rakımının yüksek olması, yaylalarındaki ot veriminin iyi olması ve suyun oldukça bol olması göçebe hayvancılık için uygun bir il olmasının başlıca nedenleridir. İl genelinde göçebe hayvancılık yapan aşiretlerin öneminin halk tarafından iyi bilinmesi ve İl’in ekonomisine göçebe küçükbaş hayvancılığın büyük katkı sağlamsı göçebe hayvancılık yapan aşiretlerin, sorunsuz olarak İl’deki yaylalara gelebilmelerine olanak tanımaktadır. İl genelinde bulunan yaylaların hemen hepsine her sene göçebe hayvancılık yapan aileler gelmekte ve Bitlis İline bir yılda resmi kayıtlara göre 150.000 civarında küçükbaş hayvan getirmektedirler. Fakat resmi işlemlerini yaptırmadan, kaçak olarak da hayvanlarını Bitlis İline getiren göçebe ailelerin sayısı da oldukça çoktur. Yaz sezonunda, güney illerinden Bitlis İline yaklaşık 250.000 baş küçükbaş hayvan geldiği tahmin edilmektedir. Göçebe küçükbaş hayvanların sağım zamanı Bitlis’e Gelen Göçerlerin Genel Karakteristikleri Göçer aile reisinin başlıca görevleri arasında; mal ve can güvenliğini sağlamak, göçer ailesinde bulunan haneler arasında düzeni, huzuru, adaleti sağlamak ve yürütmek, diğer göçer aileleri ile aralarındaki ilişkileri düzenlemek, göçer ailesi içinde bulunan haneler arasında çıkan anlaşmazlıklarda hakem olmak, gelen konukları ağırlamak, devletle olan tüm ilişkileri yürütmek ve yapılacak olan tüm işlemleri yapmak, göçer ailesinde bulunan tüm kişilerin devletle olan işlemlerini yürütmek ve yayla kiralama ve ürünlerin satış ve pazarlaması ile ilgili tüm işlemleri yetkililerle, köylülerle ve tüccarlarla konuşarak anlaşmak ve tüm pazarlıkları yapmak, daha sonra hane başına düşen gider ve gelirleri paylaştırmak gibi eylemler yer almaktadır. Bitlis İlinin güneydeki aşırı sıcak olan illerden gelen göçerlerin aile reisleri Nisan ve Mayıs aylarında Bitlis’e gelerek bölgedeki yayla ve meraların durumunu öğrenip gerekli olan kiralamaları ve resmi işlemleri yaparlar. Kiralama işlemleri için ilk önce mera ve yayla 66 hangi köyün sınırları içerisinde ise o köyün muhtarının yanına gider ve yaz boyunca getirecekleri hayvan sayılarını söyleyerek muhtarlarla gayri resmi bir pazarlık içine girerler. Bir göçer aile reisinin talip olduğu yere, daha sonra anlaşmazlıklar çıkmaması için başka bir göçer aile reisi talip olmaz. Aile reisleri muhtarla yapılan anlaşmadan sonra, resmi başvurularını İl Mera Komisyonu Başkanlığına yaparlar, İl Mera Komisyonu Başkanlığı da her yıl yayınlanan Mera Yaylak ve Kışlak Kiralaması ile ilgili Valilik Genelgesi doğrultusunda 4342 Sayılı Mera Kanunu çerçevesinde yasal işlemleri yaparak göçer aile reisi ile kiralama sözleşmesi imzalar. Göçer aile reisi böylece kiralama işlemini tamamlamış olur. Göçerler kışlaklardan hayvanlarını havalar ısınmaya başlayınca kiralama işlemlerini yaptıkları mera ve yaylalara doğru götürürler. Göçer ailelerinin kışlaklarında havalar yeterince ısınıp, gidecekleri yaylalardaki kar kalkınca genellikle Mayıs ayının son haftası ile Haziran ayının ilk haftasında yaylalara hayvanlarını getirirler ve hayvansal üretime yönelik faaliyetlerini yürütürler. Yaylalardan kışlaklara ise yaylalara kar düşmeye başlayınca, genellikle Kasım ayının son haftasında gitmeye başlarlar. Yaylalara aile fertlerinin hemen hepsi çıkarlar. Herkes yaylaya çıkış yolu boyunca yapacağı işleri bilir ve yaylaya varınca tüm aile fertleri birlikte çalışır. Hayvancılık faaliyetleri için en önemli hayvan olan koyun sürüleri, genellikle 8001000 baş koyundan oluşan sürülerdir. Koyunlar geceleri otlarlar gündüzleri ise dinlendirilirler. Kuzular sütten kesildikten sonra koyun sürüsünden ayrılırlar ve her koyun sürüsünün kendi kuzularından oluşan kuzu sürüleri olur. Kuzular sürüden ayrıldıktan sonra koyunlarda sağım yapılmaya başlanılır. Günde iki kez biri saat sabah 10.00 civarlarında biri de akşam 17.00 civarlarında olmak üzere sağım yapılır. Sağım elle yapılır ve ailedeki bütün fertler sağım işlerine katılır; kadınlar, erkekler, çocuklar herkes sağım yapmayı bilir ve sağım zamanı görev paylaşımı yapılır. Bitlis İline gelen göçerlerin çoğu Siirt İli merkez köylerinden ve ilçelerinden gelmektedir. Kimi göçer aileler Batman, Mardin ve Muş İli merkez köyleri ve ilçelerinden gelmektedir. Bitlis İline gelen göçebe küçükbaş hayvancılık yapan göçer aileleri genellikle Mehmediyan, Alikan ve Milan Aşiretlerinin mensubudurlar. Gelen göçebe aile reislerinin birçoğunun da birbirleri ile akraba oldukları bilinmektedir. Göçerler İçin Neler Yapılabilir? Türkiye’de kırsal alanlardaki nüfusun, büyük şehirlere göç etmesi ile büyük şehirlerde sosyo-ekonomik sorunlar meydana gelmektedir. Kırsal alanlardaki nüfusu bulundukları yerlerde barındırabilmek ve ekonomik olarak kötüye gidişi durduracak çeşitli önlemlerin alınması gerekmektedir. Aksi takdirde hem kırsal alandaki tarımsal alanlar yok olacak hem de büyük şehirlerdeki problemler gittikçe derinleşecektir. Göçebe koyunculuk kırsal alanları en iyi şekilde değerlendirmemize ve bu değerleri ekonomiye artı olarak kazındırma yollarından biri olduğuna göre göçerlerin sorunlarının derinlemesine incelenmesi ve bu yönde politikalar geliştirilmesi ülke hayvancılığı için önemlidir. Kaynaklar Anonim, 2002. Bitlis Tarım Master Planı. Bitlis İl Tarım Müdürlüğü. Beşikçi, İ., 1992. Doğu Anadolu’da Göçebe Kürt Aşiretleri. Yurt Kitap, 65, İstanbul. 141. Kutlu, M., 1987. Şavaklı Türkmenlerde Göçer Hayvancılık. Sevinç Matbaası, Ankara. 224. Özer, A., 1990. Doğu Anadolu’da Aşiret Düzeni. Boyut Yayınevi, İstanbul. 78. Sezgin, Y., 2006. Bitlis İlinde Göçebe Küçükbaş Hayvancılık Faaliyetleri (yüksek lisans tezi, basılmamış). Yüzüncü Yıl Üniv., Fen Bilimleri Enst., Zootekni Anabilim Dalı, Van, 60 s. Tunçdilek, N., 1978. Türkiye’nin Kır Potansiyeli ve Sorunları. İstanbul Üniversitesi, 2364, İstanbul. 304. 67 Bitlis’in cennet köşelerinden Nemrut Krater gölleri İstanbul Bitlis Tanıtım Günleri BETAV Standı 68 Bilim Dilinde Bitlis’in Adının Verildiği Bitkiler Arş. Gör. Mehmet FIRAT Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Bölümü G eçmişten günümüze birçok yabancı ve yerli botanikçi Bitlis ili ve çevresinda Floristik (bitki türleriyle ilgili) araştırmalar yapmışlardır. Bitlis bitkilerden ilk bahseden ünlü seyyah Evliye Çelebi’dir. Daha sonraki dönemlerde yabancı botanikçilerden Förodin, Kronenburg, Hand-Mazz, Davis ve Polunin gibi dünyaca ünlü birçok botanikçi Bitlis ilinde bitki örnekleri alarak dünyanın birçok herbaryumuna (bitki müzesine) koymuşlardır. Tarihten günümüze Bitlis ilinde yapılan floristik çalışmalar sonucu tespit edilen bitki türü sayısı yaklaşık 1200 ve bunların 170 Endemik (Yöreye has-başka yerde bulunmayan) olarak il sınırları içinde yayılış göstermektedir. Bölge teferruatlı çalışılırsa tahmini bitki türü sayısı 2000 civarı olacağını düşünüyorum. olarak kullanırlar. Kimi de semt pazarlarında satarak aile geçimine katkıda bulunmaktadır. Bitlis’te Casu denilen halk hekimi dediğimiz koca karı ilaçlarını yapıp insanlara bitkilerle şifa dağıtan çok sayıda bilgin bulunmaktadır. Bilim insanları bilimsel adlandırma kurallarını kabul ettiğinden bu yana Bitlis ili ve çevresinde topladıkları bazı bitkilere Dünya bilim literatüründe Bitlis’in adını vermişlerdir. Bu adlar Bilimsel kurallar çerçevesinde epitetlerine (bitlisica, bitlisianum, bitlisensis ve bitlisicus ) adlandırılmuştır. Bu şekilde adlandırılan 5 bitki türü Bitlis’in adı verilerek dünya literatürüne giçmiştir. Bunlar; Isatis bitlisica, Gypsophila bitlisensis, Lathyrus bitlisicus, Scrophularia bitlisica ve Verbascum x bitlisianum olarak adlanrılmıştır. Dünyada 260 bin, Avrupa kıtasında 12500, İran’da 7500, Irakta 3500, Yunanistan’da 5500 ve Türkiye’de 11500 bitki türü var olduğu düşünüldüğünde Bitlis ili bitki çeşitliliği yönünden çok zengindir. Bitlis’te doğal olarak yetişen bitkilerin % 14 ü endemiktir. Bu oran Türkiye ortalamasına göre çok yüksektir. Bitlis yöresinde halk tarafında bitkiler çok yüksek oranda gıda, baharat, tedavi ve süs bitkisi olarak kullanılmaktadır. Örneğin ilkbahar aylarında kadınlar haftalarca yaylalarda pancar dedikleri (Mendik, Siyabo, Sirik, Kereng, Lüş, Catır, Helız, Püng, Cüng, Sirmok, Rımbız, Sıtırk, kari vb.) doğal bitkileri toplayarak kimilerini sebze olarak, kimini otlu peynire katarak, kimilerini de akşam evinde pişecek aşa katmak için ya da kurutup kışın yiyecek Isatis bitlisica Isatis bitlisica: Bilimsel adını Bitlis’ten alan bu bitki İlk kez 1950 yılında “Davis” isimli bir yabancı tarafından tip örneği Hürmüz köyü civarında bulunan Kamboz (Gampoz) Dağında toplanmıştır. 1964 yılında aynı kişi tarafından bilin dünyasına Isatis bitlisica olarak tanıtılmış ve tip örneği İngiliz kraliyet ailesinin herbaryumunda (bitki müzesinde) 69 bulunmaktadır. Yöre halkı tarafından ‘Vesme’ olarak bilinen bu bitki ev yapımı kilimlerde sarı rengi elde etmede boyamada kullanılır. Bu bitki çok yıllık bir bitki olup 50-60 cm uzayabilen ve çok dallanmış sarı çiçekli bir bitkidir. Dünyada sadece Bitlis’in Gampoz Dağında bulunan, Taşlık yamaçlarda ve deniz seviyesine göre 1950-2100 m yükseklikte yetişen bu bitki Haziran-Temmuz aylarında çiçeklenir. Gypsophila bitlisensis Gypsophila bitlisensis: Halk arasında ‘Çohan’ olarak bilinen bu bitki ilk kez yabancı bir bilim insanı tarafından Bitlis-Tatvan arasında 1910 yılında toplandı. Daha sonra 1962 de Bark adında bir bilim insanı “Förodin” tarafından Bitlis’in adına atfen Gypsophila bitlisensis adlandırılıp yeni tür olarak dünya literatüre geçti. Bu bitki helva yapımında kullanılmaktadır. Tek yıllık bir bitki olup 15-40 cm kadar uzayabilen, Haziran ve Temmuz ayında beyaz çiçek açan bir bitkidir. Bitlis ile Tatvan arasındaki steplerde 1800 m arasında yayılış göstermektedir. Tip örneği İskoçyada Edinburg ve İngiltere Kew Herbaryumlarında bulunmaktadır. Lathyrus bitlisicus: İlk kez ülkemizin yetiştirdiği güzide bilim insanı ve botanikçi hocamız rahmetli “Prof. Dr. Hasan Peşmen” tarafından Bitlis’te 1972 yılında askerlik yaptığı sırada Kirkor Dağında dolaşırken topladığı ve 1978 bilim dünyasına tanıttığı bir türdür. Halk tarafından ‘Şolık’ olarak bilinen bu bitki Dar yayılışlı olduğundan nesli tükenmek üzeredir. Dünyada toplayıcısı dışında ikinci kez tarafımdan toplandı. Çok yıllık olan bu bitki 60-70 cm boyundadır. Sadece Bitlisin Kirkor dağında 2500 m de meşelik alan içinde az bulunan bu bitki Temmuz ayında Çiçekleri Mavi-mor arasıdır. Tip örneği Hacettepe üniversitesi Herbayumunda bulunmaktadır. Lathyrus bitlisicus 70 Scrophularia bitlisica Scrophularia bitlisica: Çok yıllık olan bu bitki 60-70 cm boyunda olup Nisan-Haziran aylarında yeşil ile sarı arası çiçek açar. İlk defa 1966 yılında yabancı bir bilim insanı tarafından Bitlis kalesinden Nisan ayında toplanmıştır. Daha sonraki yıllarda “Lall” adındaki bir yabancı bilim insanı tarafından 1970 bilim literatörüne (Scrophularia bitlisica) epitetli ad verilerek tanıtılmıştır. 1550-1900 m arasında ormanlık-step-kayalık alanlarda yayılış gösterir. Halk tarafından ‘Gıyaberaz’ olarak adlandırılan bu bitki sadece Bitlis il sınırları içinde yetişmektedir. Tip örneği İskoçyada Edinburg ve İngiltere Kew Herbaryumlarında bulunmaktadır. Verbascum x bitlisianum: Verbascum longipedicellatum x Verbascum oreophilum bu iki türün bir araya gelerek oluşturduğu melez bir türdür. İlk kez 1951 yılında “Huber Morath” adında bir yabancı kereste tüccarı ve bilim adamı tarafından Bitlis yakınlarından toplanmıştır. Bilim dünyasına aynı kişi tarafından 1955 yılında Bitlis’in adı verilerek tanıtılmıştır. Halk tarafından ‘Masicark’ olarak bilinen bu bitki 1-2 metre arası boya sahip olup, yol kenarlarında yetişir. Temmuz ayında sarı çiçek açar. Sığır kuyruğu olarak bilinen bu bitki süpürge olarak kullanılır. Tip örneği İsviçrenin Cenevre kentinde bulunan Huber-Morath herbaryumunda bulunmaktadır. Verbascum x bitlisianum 71 Bitlis’e Selam M.Asım HACIMUSTAFAOĞLU E. Bitlis Valisi B itlis Tanıtma ve Eğitim Vakfı, çeyrek asrı aşkın bir zaman önce kurulduğu günden bu yana, Bitlis İlinin başta eğitim hizmetleri üzere olmak tanıtımına,gelişmesine, kalkınmasına büyük katkılar vermiş, Ülkemizin önde gelen ve en çok takdir toplayan vakıflarından biri.. Bu vesile ile BETAV’ın kurucularını, yönetiminde görev alanları ve anıtları dikilmesini hakeden başkanlarını kutlamayı bir borç biliyorum. Özellikle Bitlis’de hayırsever işadamlarımızın milli eğitime kazandırdığı orta öğretim kurumları ile Bitlis Eren Üniversitesinin kurulmasından sonra, Bitlis’li gençlerimizin, ülke genelinde elde ettikleri büyük başarıları gördükçe, Bitlis’de eğitime yapılan uzun vadeli planlama ve yatırımların sonuçlarının alınmaya başlanmış olmasından mutluluk duyuyorum. Bitlis yurdumuzun en güzel yörelerinden.. Van ve Nemrut Gölleri, Süphan ve Nemrut Dağları, tarihi kaleleri, hanları, kervansarayları, köprüleri, kümbetleri, yaylaları, ören yerleri, anıt mezarları ve tarihi evleri ile korunması gereken bir hazine konumundadır. Bitlis İlinden sonra görev yaptığım Nevşehir’de Valiliği ziyaret eden bir grup yerli ve yabancı üniversitelerden coğrafyacı akademisyenle sohbet ederken söz Bitlisden açılmıştı: Öğretim üyelerinden biri, uluslararası bir toplantıda, dünyanın en güzel yerleri sıralamasında, 2008 yılında, Türkiye’den Bitlis-Nemrut ile Pamukkale’nin ilk iki sırayı paylaştığını, biliyor muydunuz, diye sordu. Sonra Nemrut dağını, göllerini, Nemrut yöresinin, başka yerlerde yetişmeyen bitkilerini, böceklerini, Nemrut Kanyonunu anlatmaya başladı. Nemrut Kanyonunu hiç duymamıştım, ama beni ziyaret eden kişilerce çok iyi biliniyordu. Ziyaret sona erdikten sonra, Bitlis Kültür ve Turizm Md. Hüsnü Işıkgör arkadaşımı aradım, meğer Nemrut Kanyonunu o da bilmiyormuş, Tatvan istikametinden Nemrut’a giden tek yol üzerindeymiş ve her defasında üstünden geçiyormuşuz. Nemrut Dağından doğan bir akarsuyun araziyi yüzyıllardan beri aşındırarak oluşturduğu muhteşem bir Kanyondan, böylece ilk kez haberdar olmuş olduk. Bitlis İlinde görev yaptığım yıllarda, çalışmalarımız sonucu Nemrut Dağı ve çevresi Milli Park ilan edildi. Türkiye’nin en yoğun kar yağışını alması ve kayak pisti yapımına uygun, eğimli arazisi sebebiyle Nemrut’a kayak tesisleri kazandırıldı. Yurdumuzun bütün bölgelerinde kar bittikten sonra, her yıl 15 Nisanda, Turizm Haftası Bitlis’de kayak gösterileriyle kutlanırdı. Kayak ve görsel amaçlı, 1650 metre uzunluğunda ki Nemrut Telesiyeji, Nemrut Dağının doruklarına kadar çıkıyordu. Oradan bir teleferikle Nemrut Gölüne ulaşma projesini gerçekleştiremeden ayrılmıştım. Ama düşünülmesi gerekli bir proje ve yakın zamanda başarılacağına inanıyorum. Bitlis’deki güzel gelişmeleri, Bitlis’e kazandırılan hizmetleri, bir Bitlis’li gibi, ilgi ve heyecanla takip ediyor ve Bitlis’e yıllardır kazandırılan hizmetlerin kesintisiz sürmesinden mutlu oluyorum. Bitlis’in çalışkan, girişimci, her dönemde Devletine ve Cumhuriyetine bağlı insanının bütün güzelliklere layık olduğuna inanıyorum. 72 İlginç Bir Hikaye M. Nezir GENCER BETAV Bursa Şb. Başkanı Ü lkemizde altmışlı yıllara kadar araçların plakalarında şehirlere verilen numara yoktu. Eskiler bilir, sadece şehrin ismi yanında birde aracın numarası vardı. Örnek olarak sadece BİTLİS 135 yazardı. Atmışlı yıllarda şehirlere plaka numarası verilmeye başlandı. Bu plaka numaraları verilirken alfabetik sıra takip edilerek verildi. Bir de baktık ki Bitlis’e 13 plakası denk gelmiş. E ,devletimiz böyle bir numara vermişse bize de başla göz üstüne demek düşer. Gökten ne yağdı ki Bitlis’ li kabul etmedi? Ama kimsenin aklına Bitlis’ in adına bir ilave yapmak filan gelmemiş. Mesela Bitlis’in adı da Şanlıurfa veya Kahramanmaraş gibi bir ilave kullanarak mesela Çilekeşbitlis olamaz mıydı? O zaman Bitlis’ in plaka no su da 13 olmazdı. Ama gel gör ki bizim hiç itiraz etmeden kabul ettiğimiz konu meğerse Bitlis’e dolayısıyla Bitlisliye biraz pahalıya patlamış. Çok yakın bir zamanda bir yemekte tanıştığım yaklaşık yetmiş yaşlarında emekli br vali büyük bir samimiyetle hayatını etkileyen ilginç bir hayat hikayesi anlattı. Sayın Vali’ den Bu ilginç hikayeyi dinledikten sonra dergimizde yazabilmek için sayın validen izin istedim. O da “ismimi yazmamak kaydıyla yazabilirsiniz” dedi. Bu nedenle sayın valimizin bu samimi hikayesini kimliğini gizleyerek anlatmaya çalışacağım. Bu çok samimi insanın çok ilginç hikayesi gele gele bizim BETAV’a kadar geliyor. Hikaye aklımda kaldığı kadarıyla şöyle; “Ben yetmişli yıllarda iyi bir batı ilçesinde kaymakamlık sürecini aşağı yukarı tamamlamış bir kaymakamdım. Artık bende valilikle ilgili hayaller kurmaya başlamıştım. Toplu bir atama kararnamesi çıkmak üzereydi ki ben de çok değerli bir abimden Bitlis İline vali olarak atanacağımı öğrendim. Çok sevindim. Çünkü bir kaymakam için vali olmak büyük bir erişilmezliktir. Sevinçten adeta yerimde duramıyordum. O zaman iletişim imkanları son derece kısıtlı olduğu için bu sevincimi kimse ile paylaşamıyordum. İlk olarak bu sevincimi eşimle paylaşmak istedim. Kaymakamlık makam telefonumdan lojmanımın telefonunu bağlattım. Eşime “müjdemi ver Bitlis’e Vali olarak gidiyoruz” dedim. O da bu habere önce inanamadı. Sonra da sevinç çığlıkları atamaya başladı. Sevinçten adeta yerinde zıplıyordu. Akşam oldu mesai bitince eve gittim. Sevincimizi eşimle paylaştık. Sabaha kadar ne o uyuyabildi ne de ben. Ama ikinci gün eve döndüğümde eşim beni çok değişik bir görüntü ile karşıladı. Bir gün önceki neşeli durumdan eser kalmamıştı. Kendisini anlamaya çalıştım. Adeta dili tutulmuş gibiydi. Bana yalvarırcasına bu tayini durdurmamı istiyordu. Sebebini önce söylemek istemedi. Ben ısrarla sorunca bu saçma sebebi söylemek mecburiyetinde kalmıştı. Efendim Bitlis ilinin plaka numarası 13 tür. Bu rakam çok uğursuzmuş. Bu bizi de etkilermiş. Eşim ile komşu ilçemizdeki çok yakın dostumuz kaymakamın arkadaşımızın hanımı telefonla konuşmuşlar. O da böyle demiş. “Ben öğrendim o şehirde yaşayan hiç kimse mutlu olmamış. Bitlis’te yaşayan insanlar da hiç mutlu değillermiş. Bu nedenle herkes Bitlis’i terkedermiş, ancak ondan sonra mutlu olurlarmış. Bu bizim mutlu ailemizi de etkiler, ne olur biz kaymakam kalalım Bitlis’ e vali olmayalım “dedi. 73 Doğrusu ben vali olmayı çok arzu ediyordum. Türkiye’de binlerce kaymakam vardı ama sadece 67 vali vardı. Ben de o 67’den birisi olacaktım. Ama eşimi de çok seviyordum. Onu bu halde bırakmaya içim el vermedi. Çarnaçar kalkıp Ankara ya gittim. Ben Bitlis İline Bitlis’in plakası 13 olduğu için vali olmak istemiyorum diyemezdim. Çünkü “Seni vali yapıyoruz sen yer mi seçiyorsun” derlerdi bana. Efendim Bitlis ilinin plaka numarası yüzünden eşim oraya gitmek istemiyor da diyemezdim. Saçma sapan sebepler uydurarak vali olmak istemediğimi söyledim. Kimse bu sebeplere de inanmadı ama vali olmak istemeyen aptal bir kaymakamı da ilk kez görüyorlardı. Eşimin sağlık problemini bahane ettim. Hayretler içerisinde benim isteğimi kolaylıkla yerine getirdiler. Çünkü vali olmayı hayal eden en az iki bin kaymakam yüzlerce vali yadımcısı, v.s vardı. Yani isteğim üzerine beni vali yapmadılar. Bir yıl sonra Bitlis büyüklüğünde bir vilayete vali yardımcısı olarak tayin edildim. Yıllarca sonra küçük bir ile vali oldum. Ama eşim de ben de hep Bitlis’i takip ettik. Son on beş yıla kadar hep eşim haklı çıktığını ıspatlamak arzusu ile bir şeyler buldu. Çünkü Bitlis hep yerinde sayıyordu. Ama son yıllarda orada görev almış üs düzey bürokrat ve vali arkadaşlar Bitlis’i ve Bitlisliyi çok övmeye başladılar. Buna baş sebep olarak da oradaki bir eğitim vakfının başarılı çalışmalarını gösterdiler. Bu vakfın sayesinde başta eğitim olmak kaydıyla çok başarılı çalışmalar yapıldığını insanların geleceğe büyük bir umutla baktığını öğrendim. Bu durumları eşim duyunca benim kaderimle oynadığı için çok üzülüyordu” dedi. Daha sonra birçok Bitlisli iş adamı ile tanıştığını ve hepsinden çok etkilendiğini anlattı. Hatta Bitlis’e komşu vilayetlerin valileri de “ ah keşke ya ben Bitlis’e vali olsaydım veya benim ilimde böyle iş adamları olsaydı böyle BETAV Vakfı gibi bir vakıfımız olsaydı” diyorlarmış. Benim de bu vakıf ’ta görevim olduğunu öğrenince beni çok tebrik etti. Ben de ona; “Sayın Valim desene biz BETAV olarak 13 rakkamının uğursuzluğunu bile yenmişiz” dedim. O da kesinlikle dedi. Peki dedim şimdi Emekli olmasaydınız Bitlis’e vali olarak gelir miydiniz? dedim. “Bunu benden daha çok eşim ister dedi. Çünü hem bana hem Bitlis’e haksızlık ettiğini düşünüyor” dedi. Vali beyden bunları dinledikten sonra internetten (google’dan) 13 sayısının durumuna baktım. Tüm dünyada ve özellikle Hıristiyan inanışında bu 13 rakamına karşı bu kadar büyük bir tepkinin olduğunu bilmezdim. Doğrusu Türkiye’de son 30 yılda il sayısı 67’den 81’e çıkınca yeni iller alfabetik sırayı bozdular. Acaba biz de devletimizden 13 yerine mesela 99 numarayı isteyebilir miyiz? Bu öneriyi yaparken korkuyorum da Bitlis’in bütün plaka numaraları değiştirilse beni tefe koyar çalarlar. “ Ula baban evi yıhılmiye mege bız Hırıstıyanoğ” demezler mi? Ama bu fikir benden çıktığı için hem ben hem de Bitlis bayağı ün yaparız. Belki BETAV’ ın işi biraz daha kolaylaşır. Hem de bu değişiklik sayesinde insanlarımız psikolojik olarak kendilerini daha güçlü hissederler. Ama ne tesadüftür ki benim Bursa da oturduğum eviminde kapı numarası 13 tür. Sitemizde bunu ben istemiştim. Onu değiştirmem. Evimizden hiç bir şikayetimiz yoktur. Bu evde çok mutlu günler yaşadık yaşıyoruz. Ha ne dersiniz sayın Bitlisli hemşerilerim? Kurban bayramının arefe günü bu yazıyı yazdım. Bu vesile ile tüm hemşerilerimin ve Bitlis iline hizmet vermiş ve veren vali ve değerli bürokratlarımızın Kurban Bayramını tebrik eder saygı ve sevgilerimi sunarım. 74 Çocuktum, Düşlerim Vardı. Hiçbir Yere Sığdıramadığım Düşlerim… M. Zeki PEKER BETAV Yönetim Kurulu Üyesi Ç ocuktum, daha büyümemiştim. Ama hep büyük olmayı isterdim, hemencecik onlarca yaşı atlamayı. Nerden bilirdim yaşlandıkça, o yaşlara, o günlere dönmek isteyeceğimi. Küçük bir çocuktum, bedenim de yüreğim de küçücüktü. Ancak düşlerim vardı. Cüssemden ve yüreğimden çok daha büyük, hiçbir yere sığdıramadığım düşlerim… Nel’de (Koyunpınar köyü) idim. Dostum Yahya ile Köyün girişindeki tepeye çıkar, Tatvan ve Hizan istikametinden gelen arabaları izlerdik. Hasretle bakardım o arabalara. Acaba benim de olacak mı bir gün diye. Bazen saatlerce geçmezlerdi. Malum, araba sayısı çok azdı o zaman. Ama yine beklerdim. Bir umutla, çocukluk düşleri kurarak geçmelerini beklerdim. Sonra Tatvan. Van Denizi, Nemrut, yemyeşil tepeler, dağlar... Var mıdır daha güzeli dünyada bilmem. Benim için dünyanın en güzelidir. Hani çok güzel bir kız görüldüğünde, bakılmaya kıyılmaz denir ya, işte Tatvan benim için öyledir. Her gidişimde ayrı bir heyecan duyarım. Yolda iken bir an önce görmek için sabırsızlanırım, Tatvan’ı ve denizini. Sanayi sitesinin ordan görünür ilk, o eşsiz deniz manzarası. İçimi ferahlatır, içim huzur dolar. Bir oh çekerim. Ama bu bir sitem veya kederden dolayı çekilen oh değil, bir rahatlamanın ifadesidir. Çok değer verdiğim, büyük ve ünlü Vanlı romancımız Yaşar Kemal’in deyimiyle: “Dünyada hiçbir göl, hiçbir deniz, hiçbir su Van Gölü’nün maviliğinde olamaz. Deli eden bir mavilik.” Evet gerçekten deli eden bir mavilik. Benim gördüğüm ilk mavilik. Bundan büyük su var mıdır diye sorardım hep. Alır götürür insanı uzaklara. O engin mavilik halen alır götürür beni. Çocukluğuma, düşlerime, o en güzel günlerime… Çocuktum, bir an önce okula başlamak isterdim. Büyümek, adam olmak… Başladım ve ilkokulu bitirdim. Dahasını da istedim. Olmadı. Allah nur içerisinde yatırsın, merhum babam izin vermedi. Neden diye sorduğumda, babam: “okuyup komünist mi olacaksınız”, diye cevap verdi. O zamanlar aklımız ermezdi. Her okuyanın komünist olacağına inanmıştık. Mecbur, boynumuz kıldan inceydi ve eğdik boynumuzu. İlk hayal kırıklığımı yaşamıştım. O kurduğum düşler var ya, işte onlardan biri olmayacaktı artık. Ortaokul öğrencilerinin taktığı kravatları takamayacaktım. Okuyamadım, ama gider özlemle izlerdim okula gidenleri. O sabah serinliğinde derse yetişmek için koşturmalarını seyrederdim, cıvıltılarına kulak kabartırdım. İşte o zamanlar, ilk hayal kırıklığımı yaşadığım o zamanlar, bir karar verdim. Çalışacaktım ve çok başarılı bir iş adamı olacaktım. Öyle biri olduğum zaman düşleri yarım kalmasın diye çocuklara destek olacaktım. Ben yaşayamadım, eksik kaldım. Onlar bundan mahrum kalmasın diye koyuldum yola. Şurada bir parantez açmak durumundayım. Babamın aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum. Okutmadı, ama, bugün bir yerdeysem, memlekete, insanıma bir faydam olmuşsa, onun sayesindedir. Allah mekânını cennet etsin. 75 Sonra ilk iş deneyimim başladı. Annemin hazırladığı kekleri ve “Eskimoları” (oraletli buz) Tatvan maçlarında ve fuarda satma günleri… Kardeşim Medeni ile giderdik. Kekler ve Eskimolar bittiğinde, hani, Züğürt Ağa filminde Şener Şen çiğköfteyi bitirdikten sonra elindeki metal tepsiyi çalar oynardı ya. İşte biz de her şeyi satıp bitirmenin mutluluğuyla çalar oynardık. Tabi bazen satamadığımız da olurdu. Bazen de bizden büyük çocukların hışmına uğrardık. Bir seferinde o çocuklar, şimdinin iyi dostları olan çocuklar, elimizdeki tüm eşyayı alıp bizi bir güzel dövmüşlerdi. Eşyayı kaptırmanın acısı, dayak yemenin, yara, bere, toz içinde kalmanın acısından daha büyüktü. Kabul etmese de o da vardı o çocukların arasında. Evet, sen de vardın sevgili dostum Şeref, oradaydın. Halen bana bir tepsi eşya borçlusun! Annem, namı diyar Kamile Nene. Nur içinde yatsın, Allah mekânını cennet etsin… Boş tepsi ile eve döndüğümüzde, büyük bir aferin çeker, öperdi yanaklarımızdan. Hemen bir sonraki günün eşyasını hazırlamaya koyulurdu. Bize de oyun oynamak kalırdı. Annem, güzel insan, Kamile Nene… Hiçbir şey yerini dolduramadı. Bir yanım hep eksik kaldı. Duaların beni hep ayakta tutardı. Ama üzülme, şimdi başka annelerin duasıyla ayakta durabiliyorum. Sağ olsunlar, esirgemiyor dualarını Bitlis’in vefalı anaları… Daha sonra çaycılık başladı… Çay bardaklarını toplamadan kapatmazdım dükkanı. Hatta çay bardağı kalıp kapanan dükkanları açtırırdım. “Ne var, kaçacak mıyız diye sitem edenlere”, benim işim bu, hesabı benden soruluyor derdim. İş hayatında disiplinli çalışmanın faydalarını hep gördüm. Tavsiye ederim. Mesleğe atıldım. Yani inşaatçılığa. İlk inşaat işçiliğim emlak bankası lojmanları işiydi. Görevim, eğrilen çivileri, yeniden kullanılmak üzere, çekiç ile düzeltmek. Eh, çekirdek- ten yetişmek böyle bir şey. En alt kademeden başlıyorsun. Çalıştığım ilk iş yeri, şimdi iş merkezim, büromun olduğu Pekhan İş Merkezi oldu. Kimin bu bina, ne büyük bir bina derdim. Benim de olacak mı bundan diye sorardım kendime. Oldu. Hayal ettim, çalıştım ve oldu. Daha sonra abim Hüsamettin ve babamın birlikte yaptığı yol işinde çalışmaya başladım. Babam sabah ezanında, hadi kalkın, akşam olacak, siz halen uyuyorsunuz diye uyandırırdı. Akşam karanlığı çöktüğünde de daha sabahın körü çalışın derdi. Hatta bir keresinde bir ustamız: “Hacı amca, senin vakitlerin ya sabah ya da akşam oluyor, sen de öğle ve ikindi hiç yok mu?”, diye sormuştu… Yoktu, iyi ki de yoktu. Daha sonraları anladım faydasını. Artık kendi işimi açma zamanı gelmişti. Enver, çok iyi dost, güzel adam… Pekhan İnşaatı onunla kurdum. İlk işlerimizde her şey bizdik. Çalışan da, amele de, usta da, bekçi de, muhasebeci de… Eve gitmez, haftada bir banyo bile yapamazdık. Yemeğe çok düşkün dostum Enver’den güzel bir yemeği bile esirgerdim. Hak edişi almış, elimizde bir tomar para ile yürürken, Enver: “Zeki ne olur güzel bir yemek yiyelim”, dedi. Ben de, iyi diyorsun da para nerde dedim. “Elinde”, deyince, dur, borçlarımız var, onlar ödenmeden olmaz, dedim. Yedirmedim. İnsanların hakkını ödemeden, parayı kullanmak büyük vebaldir. Buna inandım, halen inanıyorum. Enver’e güzel bir yemek yedirmemek pahasına… Kalite, güven ve dürüstlükle yol aldım, almaya devam ediyorum… Bir yanım eksik kaldı. Okuyamamak. Şimdi onu gidermek için lise diplomamı aldım. Üniversite’ye girmek için de çalışacağım. Zamanında olmadı. Olsun, okumanın yaşı yoktur. Ama yine de zamanında okuyamadığım için hayallerim yarım kaldı. 76 Bunun için burdayım, BETAV’dayım. Ço- cuklarımızın okuma hayalleri gerçekleşsin diye, her hangi bir sebeple eğitimleri yarım kalmasın diye BETAV’dayım. 25. Senemiz geride kaldı. Hayalimiz 100. Yıla ulaşmak. 100. yıl hayalini gerçekleştirmek için emin adımlarla yürüyoruz. Allah bu işe katkı sunanların tamamından razı olsun. Peygamber Efendimiz, “Alimin mürekkebi, şehidin kanından üstündür” diye, buyurur. Yani, bilgi, ilim her şeyin üstündedir diyor, Efendimiz. Buna destek olmak da en büyük hayırlardan biridir. Allah bizi bu hayırlı işten mahrum etmesin. BETAV’ın 100. Yılını bizden sonra gelen nesillere nasip etsin. Ben, kendi hikayemi kısaca anlatmaya çalıştım. Çocukluğumu, gerçekleşen, gerçekleşemeyen düşlerimi, biraz da tavsiyelerde bulunarak ve örnekler vererek anlatmaya çalıştım. BETAV’da bulunan bir çok hemşerimin de, eminim ki benzer hikayeleri vardır. Ben istiyorum ki, çocukların, gençlerin umutları kırılmasın, yüzleri hep gülsün. Bunun için BETAV gibi kurumlar daim olsun… Nice Mutlu Yıllara BETAV… Sadullah Gencer Anadolu Lisesi Açılış Töreni 77 Emir Bayındır Kümbeti 78 Ahlat Selçuklu Eserlerinde Form, Ritm ve Estetik İlhami NALBANTOĞLU BETAV Kurucu Üyesi Ahlat Kültür Sanat ve Çevre Vakfı Başkanı E vrendeki düzen ve ritm, insan yaşamını ve çevresini yorumlamaya çalışan bilim ve sanatın zeka ile geliştirilmesiyle daha anlamlı yaşam olanaklarının oluşturulmasını sağlamaktadır. İnsanoğlunun yaptıkları, yapacakları, hayal ettikleri evrensel ritm ve düzen ile yakın ilişki içindedir. Sanatçılar, zaman zaman da olsa kendi tercihlerini aşılamak istedikleri için ürünlerinde ritm denen tekrardan yararlanmayı yeğlemişlerdir. İslam Sanatı’nda da doğada olduğu gibi ritm vardır. Bu olgu yatay ve dikey olmak üzere iki biçimde oluşmaktadır. Bunlardan birincisi hareketi, ikincisi ise dengeyi sağlamaktadır. İslam sanatında bir yenilenme ve yeniden yapılanma dönemini yaşayan ve “Selçuklu Rönesansı” olarak da nitelendirilen Ahlat Selçuklu eserlerinde de bu form, ritm, ve estetiğin en seçkin örneklerini görmek mümkündür 1071 Büyük Zafer ile Anadolu’nun kapılarının Türklere açılmasıyla Anadolu’yu baştan başa tarihi ve kültürel eserlerle donatan Türk insanı bununla yetinmemiş, Asya Kıtası’nın son noktasından Avrupa Kıtası’na da adımını atmış ve burada da Dünya Kültür Mirası’na önemli ve kalıcı kültürel eserler bırakmıştır. nüfusu 300.000’lere kadar çıkmış ve bu özelliğinden ötürü de “Kubbe-tül İslam” adıyla taçlandırılmıştır. Ahlat’ın bu parlak döneminden günümüze çok sayıda eser kalmıştır. Bunun yanında Dünyanın en büyük Türk-İslam mezarlığı olan bu büyük açık hava müzesinde binlerce mezar taşı, her biri birer anıt olarak döneminin özelliğini gelecek kuşaklara taşımaktadır. Sanat eserlerinde dış görünüş ve eserin dış çizgileri bakımından niteliğini ortaya koyan çevre çizgilerine form diyoruz. Ahlat Selçuklu eserleri arasında tekdüze olmayan bir form çeşitliliği ve zenginliği ile karşılaşmaktayız. Örnek olarak Erzen Hatun Kümbeti ile Emir Ali Kümbeti’ni gösterebiliriz. Erzen Hatun Kümbeti, son derece zarif, bol tezyinatla bezenmiştir. Eserde taş işçiliğinin seçkin bir örneği sergilenmiştir. Bunda büyük olasılıkla bir kadına ait olmasının payı vardır. Kare biçimindeki kaideden köşelerin pahlanmasıyla silindirik bir gövdeye geçilmiştir. İçten dairesel planlı kümbet, içten kubbe, dış- Bu tarihi ve kalıcı eserlerin başında, “Anadolu’nun Kapısı” olarak adlandırılan Ahlat, önemli bir işlevi yerine getirmiştir. 13. Yüzyıl başlarında Dünyanın sayılı kültür, sanat, bilim ve uygarlık merkezleri arasında yer almış, Mezar Taşı 79 Ulu Kümbet tan ise iki kademeli örtü sistemiyle konik bir külahla örtülmüştür. Emir Ali Kümbeti ise bunun tam tersi farklı çizgiler taşımaktadır. Kare planlı ana mekana sahip kümbet, tek katlı olup, doğudaki bir kapıdan avluya girilmektedir. Türbe kısmı sivri bir kemerle avluya açılır. Kümbet içten kubbe, dıştan piramidal külahla örtülmüştür. lemelerden oluşan bölümde yer alan “mesaj kuşağı” sanatın bilimle buluştuğunun en üstün örneklerini teşkil etmektedir. Burada bir hesap ve matematik biliminin sergilendiğini görmekteyiz. Bu kuşakta ya bir hadis, ya da bir ayet yer almaktadır. Buraya işlenen ayetin başladığı yerde bitirilmesinin ancak bilimle gerçekleştirilebileceği kuşkusuzdur. Bu ise üstün bir bilgi birikimi gerektirmektedir. Bu aynı zamanda sanatın bilimle buluşmasının bir göstergesidir. Bu kuşak aynı zamanda ritm kaygısından uzak bir yaklaşımdır. Burada tekrar söz konusu değildir. Bu gelişme ise İslam sanatında tek düzeliğe karşı bir gelişmedir. Emir Ali Kümbeti Erzen Hatun Kümbeti Birbiriyle hiçbir ortak özelliği olmayan bu iki eserde de İslam Sanatı’nın en yüksek estetik değerlerini görüyoruz. Bu, Ahlat’ta sanatın ulaşmış olduğu düzeyin göstergesidir. Bu görüntüde yatay ritm için çok seçkin bir örnek görülmektedir. Erzen Hatun Kümbeti’nin hemen yanı başında bulunan Şeyh Necmettin Türbesi de form itibariyle diğerleriyle benzeşmeyen farklı bir yapıya sahip eserlerden birisidir. Ahlat Selçuklu eserlerinde ritm kaygısının taşınmadığı eserleri de görmek mümkündür. Bu da sanatın sınırlarının çizilemeyeceğine dair bir örnektir. Bu uygulamayı da gene Emir Bayındır Kümbeti’nde görüyoruz. Silindirik gövdenin yapısına dokunularak ön kısmı sütunlarla bezenmiştir. Bu çağına kıyasla yeryüzünde örneği çok ender görülen bir sentezdir. Sanatçı eserini sütunlarla bezeyerek farklı ve özgün stilini ortaya koymuştur Ahlat Selçuklu eserlerinden söz ederken Divriği Ulu Camisi ve bunun ünlü mimarı Ahlatlı Hürremşah’ı anmadan geçemeyiz. UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine ülke- Evrenin düzenini oluşturan ilahi ritm, insanoğlunun bilim ve sanat alanında en çok başvurduğu unsur olmuştur. Ahlat Selçuklu eserlerinde de gerek bilim yönü ile gerekse sanat ve estetik değerler kaygısı ile benzer örnekler yer almaktadır. Emir Bayındır Kümbeti, Erzen Hatun Kümbeti, Usta Şagirt Kümbeti’nin ve diğer bazı eserlerin örtü sistemlerinin hemen altında gövdeyi tümden saran tezyinat ve süs- 80 Selçuklu Mezarlığı Taşın Bilim ve Sanatla Buluştuğu Selçuklu Rönesansının En Seçkin Örneklerinden mizden giren tek “insan” eseri olması ile dikkati çekmektedir. Geçtiğimiz günlerde Mimar Sinan’ın ustalık eseri Selimiye Camisi de bu listeye girerek Hürremşah’ı yalnız bırakmamıştır. Dileğimiz bu sevdaya baş koyan Ahlat’ın da Dünya Kültür Mirası Listesi’ne girerek bir an evvel mu- Ahlat Selçuklu eserlerinde estetiğin çok seçkin örneklerini günümüze kadar gelebilmeyi başaran sayıları on binleri aşan mezar taşlarının tümünde görmekteyiz. Her mezar taşını heykel sanatının seçkin bir örneği sayarsak “Selçuklu Rönesansı” tanımlamasının ne kadar yerinde ve isabetli bir tanım olduğunu görüyoruz. radına ermesidir. Sütey Yaylası 81 Kürt Memo Vahit CİVELEK E. Ahlat ve Ankara C. Savcısı 1 967 yılında İstanbul üniversitesi hukuk fakültesinde tahsilime devam ederken maddi sıkıntılarım sebebiyle iş aramağa başladım. Koca İstanbul kazan, ben kepçe; kimse öğrenciye iş vermiyor. Memleket bizi paklar deyip, Mardin’e gittim. Milli eğitim müdürlüğüne müracaat ederek, kimsenin gitmek istemediği yer olsun, bir köye öğretmen olayım dedim…Kısmetime Ğurs tabir edilen dağ köyleri vadisinde bulunan orta Ğurs (Yüceli)köyü çıktı.Zaten yöreyi daha önce gezmiştim. Kızıltepe’den kiraladığım bir jeep ile köye gittim. Okulun karşısındaki köy kahvesinin önünde durduk, araçtan indim. Tavşan kanı gibi çayı dağıtan kahveciyi görünce önce bir çay içmeğe karar verdim. Küçük bir masanın yanındaki hasır kürsü’ye oturarak, elimi uzatıp seleden çayımı aldım. Çaycı -Hoş geldin bey,kimsin sen? İçimden seni “meraklı turşucu” dedim ve okula geldim arkadaşımı arıyorum diye uydurup güldüm.Çaycı cevabımı yeterli bulmadı -Bizim buralara işi düşmeyen gelmez, Arap var Kürt var Çeçen var hiç birine benzemiyorsun kravatın var çantan var, demek ki sen müfettişsin dedi. İsabet ettirip ettirmediğini kontrol için zekice kara gözlerini dikti, kirli önlüğündeki paraları çalkaladı, hafif kumral saçlarını düzeltti, otuz yaşlarında olduğu halde buruşmuş yanık ellini uzatıp para istedi…Parasını verip yücel köyü ilk okulu tabelasına doğru yürüdüm. Okulda başka öğretmenler olduğu halde her pazartesi olduğu gibi istiklal marşı okunmasına müdürden başkası gelmemişti. Müdür bir öğrenciyi istiklal marşını ve and’ı okutmak üzere görevlendirirken çocuğun ben söyletemem diye itiraz ettiğini görüp, kendimi tanıt- madan merdivenlerin üstüne çıkarak hazır ol komutunu verdim, ses verdikten sonra istiklal marşını okuttum. Müdür de beni müfettiş sanmış. And okutmak üzere aynı öğrenciyi çağırıp müdürle tanıştık. Çok sevindi, bekârdı ve diğer arkadaşlarla yakınlaşamamış yalnız kalmıştı. Er öğretmen olarak geldiği köyde çeşitli ırklardan çocuklar vardı,bunlar zaman zaman gruplaşabiliyorlardı,ortak özellikleri de;okula başlayanlar Türkçe bilmiyorlardı. Ben Arapça, Kürtçe ve Fransızca bildiğimi söyleyince çok sevindi. Türkçe öğretmek görevi bana verildi. Salı günü birinci ve ikinci sınıflar bir arada derse başladık. Sınıfları ayıracak başka salon yoktu. Okulda yakacak ödeneği bulunmadığından her çocuk eline bir odun parçası almış gelmişti. Sobayı tutuşturup derse başladık. Yoklama sırasında adını ve soyadını bilmeyenler olduğunu, ikinci sınıfa geldiği halde halen okumayı sökemeyenlerin bulunduğunu tesbit ettim. Ve her şeye sıfırdan başladım. İlk öğretim plan ve projelerini rafa kaldırıp elime bir ince odun parçası alıp bu nedir diye bağırdım. Kürt olanlar (Kırşık), Arap olanlar (hatab) dediler, yalnız uzatmalı çavuşun kızı odun demişti. Tahtaya yazıp onar kere deftere yazdırdım. Bu bir örnek adım oldu, artık her şeyi gösteriyor Arapçasını ve Kürtçesini söyleyip Türkçeyi öğretiyordum. Bu çocuklar zehir gibi,artık birbirleriyle yarışarak Türkçe öğreniyorlar.Her şeyi bir iki tekrarla ezberliye biliyorlardı. Onlara verdiklerimden fazlasını aldıkça dünyalar benim oluyordu.Bir ay bitmeden tüm öğrencilerim okumayı söktü,kırmızı kurdele taktı. Ve…İçlerinden biri var dı ki; kara gözleri,elma yanakları,kısa, toplu ,güleç,esmer sevimli yüzüyle sevgi dolu olduğunu derhal belli ederdi. Bu kara oğlan;Köyün çobanı (Yetim Memo) ya 82 da (Kürt Memo) suydu. O’nun yanında bir dörtlük şiir oku , Türkçeyi bilmediği halde aynen tekrar etsin, türkü söyle; aynı makamı tutturuversin, sözlerini hatırlamazsa uydurur ,güldürür sarılıp sevesin gelir.Fakir olduğu için okuyamayacak. Annesi; memonun, okur yazar oluncaya kadar okula gelebileceğini söylemişti. Memoyu tüm öğretmen ve öğrencilere and’ı okutturarak tanıttım. Bir gün istiklal marşını benim taklidimi yaparak arkadaşlarına söylettiğini duydum. Ve onu pazartesi günü merdivenlere çıkartıp tüm okula istiklal marşı okutmasını sağladım. Memo beni seviyordu,ben de onu çok seviyordum.Okul müdürü de Memoyu seviyor zaman zaman tutup öpüyor ve bana o’nu kazandırdığım için teşekkür ediyordu. Bir gün Memo; -Karşı tepeye ay yıldız yapalım altına da ne mutlu türküm diyene diye yazalım öğretmenim deyince kaç öğrencimin bunu destekleyeceğini merak edip oylama yaptım,tüm öğrencilerim yapalım diye bağırdı Öneriyi tüm okulun önünde yaptık, herkes sevinçle yapalım diye bağırdı.Cumartesi günü tepeye çıktık. Kızıltepe ovasından da görülebilecek bir tepenin üst kenarında taş toplamağa başladık. En çok taş toplayan Memoydu. Planımızı yaptık ve bayrağımızın ay yıldızını tepeye yaptık. Beyaz kireç taşlarını Memo ufaladı ve üzerine su döküp eritip akladı. Yorulduk yazacığımız yazının çok taş ve emek gerektirdiğini görüp çalışmalarımızı erteledik, başka zaman yaparız dedik,bıraktık. Memo okuldan sonra çobanlığı sürdürdüğü için hep tepelerde idi. Bir hafta kadar geçince tepede (Ne mutlu türküm diyene) yazısı, planladığım gibi yazılmıştı.Milli eğitim müdürü; Çeçen Abdürrahim Bey, olayı işitmiş Memoyu ilk okuldan sonra yatılı bir okula vermek üzere annesi ile konuşmaya gelmişti. Ancak olayı işiten ağa Şehmus Aslan ; -Köyde çobanlık yapacak başka çocuk yok,bu işe karışmayın diye ilköğretim müdürüne çıkışmıştı. Memonun annesi de boynunu büküp ağa ne derse odur demişti. 23 nisan geldi Memo şiir okudu. Köylü hanımlar düz damlara çıkıp töreni izliyorlardı.Mikrofonun bulunmadığı dönemdi ve Memo bağıra bağıra Atatürk’e yazılan (Oy Atatürk oy) isimli şiiri içtenlikle okuyunca,Memonun halası (Babası görse idi) diye ağlamıştı. Her kes onu alkışlamıştı.Memo ve onu yetiştiren öğretmenleri mutluyduk. Ancak, köy okulları erken tatile girer,ben de sınavlar yaklaştığı için artık İstanbul’a dönmeliydim. Çantamı alıp çıktığım gün Memo, ağanın atını getirmiş jeepe kadar ata binmemi istemişti.Atımın yularını çekmek istiyordu.Dayanamadım ağlayıp kendisine sarıldım.Koşup jeep’e vardım.Her kese Allaha ısmarladık dedim. Jeep hareket ederken alkışlandığımı duydum. Aradan uzun yıllar geçmişti. Mardinin Midyat ilçesine cumhuriyet savcısı olarak atanmıştım. Asayiş bozuktu,soygun,silahla tarama ve anarşi artmıştı. Bir gün Dargeçit nahiyesinde bir anarşisti jandarmalar vurdu diye haber verildi. Görevim nedeniyle tahkikat için gittim. Kasabanın ortasında halk birikmişti. Arada jandarmalar ve yerde yatan peşmerge kıyafetli bir ceset ile yanında kalaşinkof tüfek gördüm. Katip Ahmet zadeoğlu daktilosunu bir binek taşına koyup zabıt girişini hazırlarken ben kimlik şahitliği yapabilecek birini aradım. Kimse yardım etmek istemiyordu. Kürtçe sorunca biri bana onu tanıdığını söyledi.Yanıma alıp cesedin yanına gittik, yüzünü çevirdik; Tanıyor gibiydim. Ama anlam veremedim. Üstünü aradık,parası yoktu,kimliği ve küçük bir defterin arasında Yüceli köyü ilk okulunda memo ile birlikte fotoğrafçı Mustafaya çektirdiğim resim vardı. Kimliğine baktığımda dizlerimin bağı çözüldü. Ölen Memo’ydu. Gözlerimden gelen yaşlarla (Maktülün üzerinden çıkan kimliğe göre adı Mehmet örnek diye zapta geçtim)… Sonradan öğrendim, yasa dışı ırkçı örgüt kaçırmış, silah verip eğitmiş ama memo hiç silah kullanmamış. O gün de kaçacakmış dur demişler, durmamış, vurulmuştu. 83 Jandarmalar - (silahı vardı. Ateş ettik) dediler. Güroymak’tan Bir Görünüm 84 85 Geçmişte ve Bugün Şehre Varış Üzerine Yazılanlar, Hatırlananlar ve Şehir Üzerine Düşünceler.. Sabite MÜFTÜGİL “B itlis’e kuzeyden gelirken, birdenbire ve tümüyle değişen görüntü çarpıcıydı. Sönmüş volkanik dağların rastgele böldüğü geniş düzlükler yerlerini, bir tepenin diğer tepeyi, bir vadinin diğer vadiyi düzenli sıralar şeklinde takip ettiği bir inişe bıraktı. Bunlar güneşin yaktığı Mezopotamya’nın alçak topraklarına doğru sıralanarak inen dağ teraslarıydı. Bulutlar artık gökyüzünde sakin akan, pamuksu kümeler değil, tepelerin üzerinden kayan yelkenler gibi. Yukarıdaki düzlüklerde dolanarak akan sakin dereler burada, kayalardan beyaz köpüklerle atlayan çağlayanlar olmuş. Açık, ağaçsız düzlüklerin yoran aydınlığı yerini, vadilerin gölgeliklerinin loşluğuna bırakmış. Dere kenarları kavak ve söğütlerle kaplı, derin vadilerin vahaları, aralarında ceviz ve karaağaçların göze çarptığı orman ağaçlarıyla süslü.....” Bu sözler, İngiliz coğrafyacı, tüccar ve yazar Henry Finnis Blosse (H.F.B.) Lynch ‘in (18621916) 1901 yılında yayınladığı ‘Ermenistan, Seyahatler ve Çalışmalar’ kitabının, Türkiye topraklarındaki gezilerini kapsayan 2. cildinde yer alan ve Bitlis’e girişi anlatan bölümden bir alıntı. Coğrafyacı olmasının etkisiyle olsa gerek, topoğrafyayı geniş açılardan gören bakışı, arazi yapısını, bitki örtüsünü ayrıntılı ve renkli betimlemesi gerçekten etkileyici. Şehre girişi anlatan bu alıntı Bitlis’in coğrafyasının o kendine has özelliklerini etkileyici bir dille anlatıyor. Uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra ulaşılan şehrin onu karşılayan güzelliklerinden duyduğu heyecanı yansıtıyor. Kitabı okurken, çocukluğumda, yaz tatil- lerinde Bitlis’e gidişlerimi hatırlamaya çalışıyorum. Bildiğim bir şehirdi gittiğim ama özlenen bir şehirdi ve o yüzden bu yolculuklar benim için heyecan vericiydi. Üstelik İstanbul’dan gidiyordum, yani o tarihlerde hala yeşil tepelerini, kıyılarını, korularını, ıhlamur ağaçlı, arnavut kaldırımlı sokaklarını, ahşap köşklerini, kısacası sihrini yitirmemiş, yormayan ve yaşaması zevk veren bir şehirdi İstanbul. Ona rağmen okullar kapanınca sadece babaya ve anneye değil, dağların arasındaki o küçük, yeşil vadiye kavuşmak için de sabırsızlık duyardım, doğduğum yere, ana rahmine sığınmak gibiydi. Üç gün süren yolculukta kara trenin camından, Anadolu’nun o çok değişken coğrafyasının resmi geçidini seyrederdik kardeşlerimle, gözlerimize, burnumuza kömür tozları dolardı. Sarp dağlar, yanı başımızdaki uçurumların altında kızgın akan nehirler başlayınca anlardık yaklaştığımızı. Sonra Muş ovasının düzlüklerine, Rahva’da kar tünellerine gelince artık biterdi yolculuk. Tatvan o zamanlar, gölün mavisinin ve bahçelerin yeşilinin hâkim olduğu doğal peyzajını yitirmemiş, yolun iki kenarındaki binaların henüz beton ucubelere dönüşmediği, sakin bir kasabaydı. Tatvan’dan yani kuzeyden Bitlis’e giderken tabii ki coğrafyacı Lynch’in baktığı gibi bakamaz, gördüğünü göremezdim küçük bir çocuk olarak. Ama Rahva’da, düzlüğün ortasından birden bire çıkmış gibi duran ve sırtüstü yatmış birinin başına benzeyen dağ her seferinde çok şaşırtıcı gelirdi bana. Atatürk’ün başına benziyor derlerdi ama ben o devir ço- 86 cuklarının iyi bildiği Gulliver’in Maceraları masalında, Liliputlar ülkesinde minik yaratıkların yere bağladığı dev Gulliver’in başına benzetirdim o dağı. Bana masalsı bir şehre geldiğimi müjdelerdi. Bitlis’e giriş, tanıdık taş evlerle, bahçelerle, meydanla, camiyle ve nihayetinde evimizle ve bahçemizle yeniden karşılaşmaktı ve sevinç vericiydi. Bildiğin, yaşadığın mekânların değişmemesinin, bozulmadan kalmasının insana iyi gelen bir duygu olduğunu şimdilerde daha çok anlıyorum, yaşadığımız pek çok mekânın hızla ve tümüyle değişmeye başladığı bir zamanda ve yerde yaşamak durumunda olunca. Yabancı diyarlara gittiğimde, yıllar önceden beri bildiğim ve yıllardır her gittiğimde aynı şekilde bulduğum ve bulacağımı bildiğim binalar, sokaklar, meydanlar, ağaçlar, parklar ve hatta dükkânların aşinalığı rahatlatır beni. Yaşadığımı, bir geçmişim olduğunu hissettirir bu yerlerle ilgili hatırladıklarım. Çevrenizin hızla değişmesi bu yaşamışlık duygusunu da yok ediyor. Geçmişinizi, hatıralarınızı siliyor, boşlukta kalıyorsunuz, çevrenize yabancılaşıyorsunuz. Şehre varışın pastoral görüntülerinden etkilenen Lynch, daha sonra şehri var eden topoğrafyanın özelliklerini fark eder. ‘Burası başlangıç ve bitişin, dışarıya açılan ve içeriye kapanan yolların olduğu bir yer’ ifadesi çarpıcı bir şekilde Bitlis’in kendine has konumunu ve bunun insanlarda yarattığı duyguları anlatıyor. Bitlis, gerçekten de Doğu Anadolu’nun yüksek platolarını, Mezopotamya’dan ayıran dağların tek geçit verdiği, dışa açılan, Acem ve Arap diyarlarına giden yolların başlangıcıdır. Aynı zamanda, Bitlis, içinde bir zaman yaşamış herkese az ya da çok, dağların arasında kalmış olma ve dağın ardını, ufku görememenin verdiği kapanmışlık duygusunu hissettirir. Öylesine bir kapanmışlık ki, ‘..şehri ancak çok yakına geldiğinizde görebilirsiniz’ diye devam eder Lynch ve vadi boyunca, diğer derelerle birleşerek kanyon içinde akan çayın iki yanındaki uçurumların tepelerinde kümelenmiş evleri, kayalardan oluşmuş duvarları gördüğünde, ‘...birdenbire vadi açılır, dere yön değiştirir, güneye döner, birleşen derelerin iki yanında vadi eğimlerinde sıra sıra düz damlı evler, teraslar halinde dizilir, ancak hala şehrin kalesi ve çarşısı görünmez, saklıdır...’ Nihayet, dere kanyondan çıkıp düzlüğe geldiğinde kaya platformları arasında ve kemerli taş köprülerin kenarındaki evlerin kale şekline bürünmüş büyük kayaya doğru dizilen labirentini görür. Derenin içindeki kayalarda köpüren suyu ve yamacındaki narin söğüt ve kavak ağaçlarını gözden kaçırmaz. Lynch, şehre girişi ve şehrin tüm dokuları, görüntüleri, sesleri, renkleriyle yarattığı duyguları bütün ayrıntıları ile ve adeta bir resim yapıyorcasına anlatır ve bir tepeden baktığında şehrin göbeğinde yer alan kaleyi dev bir denizyıldızına benzetir. ‘... evlerle kaplı vadiler, yaratığın ince vücudundan yanlara açılmış uzun duyargaları gibidir..’ Bu sayfaları okuduğum günlerden kısa bir zaman önce, aynı benzetmeyi, Bitlis Kentsel Tasarım Fikir Projeleri hazırlanırken mimar arkadaşımızın proje çalışmasının ilk sayfasına koyduğu şehrin uydu fotoğrafını görünce yapmıştık. Gerçekten Bitlis kuş bakışı, beş kollu yeşil, dev bir denizyıldızına benziyor. Lynch’le aynı gözlemi paylaşmak hoşumuza gitti, yeşil denizyıldızını şehrin sembolü yapabilmeyi çok isterdim doğrusu. Lynch’in kitabı, Bitlis’in evlerini, camilerini, kiliselerini, manastırlarını, insanlarını, çevresini yirminci yüzyılın başındaki yaşamını edebi bir üslupla ve aynı zamanda bilim insanı bakışıyla anlatan bir kaynak. Bitlis üzerine yazılanların önemli bir kısmı 19. yüzyıl sonu, 20.yüzyıl başı Avrupalı seyyahların, askerlerin eserleri. Tabii, daha eskiye gittiği- 87 mizde Evliya Çelebi’nin o çok renkli, mübalağalı üslubuyla yazdığı Seyahatnamesinde Bitlis’e ayırdığı uzun sayfalar var. Evliya Çelebi, dilinin şifreleri ve döneminin siyaseti iyi anlaşılarak çözümlenmesi gerek bir yazar ve geniş bir yazıya konu olacak zenginlikte bilgi veriyor bize Bitlis hakkında. Bitlis’e çok uzun bir aradan, neredeyse kırk yıl sonra tekrar gittiğimde çocukluğumun Bitlis’e varış deneyimini yaşayamayacağımı biliyordum pek tabii olarak. Modern zamanlar, bu memlekette yaşadığım, gittiğim her yeri nasıl değiştirdiyse Bitlis de öyle değişmişti. Nüfus artıyor, şehirler kendilerine dar gelen eski evlerine, sokaklarına sığmıyor, onları yıkıyor, büyütüyor, etraflarına doğru yayılıyorlar. Bitlis de o saklı, esrarlı, yeşil vadilerinin dışına çıkıp, kuzeye, düzlüklere doğru genişliyor, bir cadde etrafına sıralanmış bina kümeleriyle. Büyüme ve değişme kaçınılmaz ama şehirlerin değişirken, kendilerini farklı kılan özelliklerini ruhlarını, sihirlerini kaybetmeleri de mi kaçınılmaz? Modernleşmek, tek tipleşmek, her yerin birbirine benzemesi ve vasatlaşmak mı olmalı? Bugün Bitlis’e girişte etkileyici ve heyecan verici olan görüntüler yok değil. Geniş bir yerleşke içindeki üniversite ve birbiri ardına sıralanan okul binaları, Bitlis’in tarihinde, kültüründe, adeta genetiğinde hep var olan eğitime öncelik vermenin bu gün de devam ettiğinin göstergesi. Ancak, bir heykeltıraşın taşı yontarak heykel yapmasına benzer şekilde, Bitlis’in toprağının, kayalarının içinden çıkmış gibi duran taş evlerinin estetiği, tabiatla içiçeliği, çevresiyle, diğer yapılarla uyumu ve bu uyumun görenlerde yarattığı güzellik duygusundan eser yok yeni yapılan konutlarda. Pek tabiidir ki bugün yaşayacağımız mekânları, evleri, yolları, şehirleri inşa ederken, bugünün yaşama düzeni, alışkanlıkları ve bunları sağlayan teknik gelişmeleri kullanacağız. Ama neden eski şehirlerin, insanı, aileyi, topluluğun sos- yal ihtiyaçlarını, doğayı, iklimi, rüzgârı, güneşi, mevsimleri gözeterek yapılmış mahalle, ev, bahçe yerleşimlerinin bu özelliklerinden, bu kadim bilgiden hiç yararlanamıyoruz. Bu şehirleri yapan ustaların mimarlık, mühendislik diplomaları yoktu. Ama nesilden nesile onlara aktarılmış, Anadolu’nun o binlerce yıllık medeniyetinin imbiğinden geçmiş ustalıkları ve bilgileri vardı. Yaşadıkları yerin havasını, taşını, toprağını, ağacını ve insanının çok iyi bilirlerdi ve yapılarını bu bilgiyle yaparlardı. Amaçları yapıp satmak değildi, eser yaratmaktı, komşularına, hemşerilerine sağlıklı yaşam ortamları sağlamaktı. Neden bugünün diplomalı mimar ve mühendisleri bu bilgiyi kullanamıyor ve çevremizdeki bu ruhsuz, uyumsuz ve kimliksiz binaları, şehirleri görüyoruz? Bu soruların cevapları var şüphesiz. Önce ülkelerin tamamına sonra dünyaya yayılarak küreselleşen pazarlardaki üretim ve satış ilişkilerini belirleyen modern, büyümeye endeksli bir ekonomik sistem içinde yaşıyoruz. Bu ekonomi ve yüksek teknoloji bize en düşük maliyetle, seri imalatla, dünyanın herhangi bir yerinde ürettiğimiz malları, herhangi bir yerine satma, nakletme imkânı veriyor. Böylelikle, aynı malzemeyi, aynı ürünü, aynı cihazı, aynı binayı dünyanın neredeyse her yerinde görüyoruz. Bu dev ölçekli pazar büyük bir sermaye birikimi yaratarak ve yerel olan her şeyin önüne geçerek kendini büyütüyor. Ekonomik gelişme arzulanan bir şey, yeryüzünden yoksulluğu silecekse eğer, insanlığa refah getirecekse, bilimi, medeniyeti daha ileri düzeye götürecekse. Peki, bugün dünya ne durumda? Yoksulluk hala dünyanın gündeminin öncelikli maddesi, refah arttı ama sadece dünyanın bir bölümünde, bu zengin ülkelerin yaşam düzeyi, yerkürenin biyolojik kapasitesini zorlayan doğal kaynak tüketimine sebep oluyor. Kısacası, yarattığımız medeniyetin çok büyük bir maliyeti olduğunu fark 88 Ankara Bitlis Tanıtım Günleri Mutki Yaylasın’dan 89 ediyoruz nihayet. Bu maliyetler bugüne kadar ekonominin hesaplarına dâhil edilmediği için tümüyle yanlış bir muhasebe sistemine dayalı bu ekonomik sistemin devam edemeyeceği anlaşılıyor. Doğanın sundukları, hava, su, denizler, nehirler, bitkiler, ormanlar, diğer canlı türleri, bedelleri olmayan girdiler olarak alabildiğince kullanıldıkları bu ekonomi içinde aynı zamanda artan tüketimin atıklarının çöplüğü oldular, sınır tanımayan ekonomik büyüme, sınırları olan ekosistemi, yerkürenin yaşam alanlarını yok ediyor. 4.5 milyar yıldır var olan ve bu ömrü süresince ne canlı türleri, mega faunalar, görmüş, geçirmiş yerküremiz için biz insanların yarattığı tahribat pek de sorun değil aslında. Doğa kendi hükmünü icra eder, silkinir, eser, savurur, yağar ve kendi dengelerini yaratır, yeniden var eder canlı türlerini, temizler sularını, havasını, toprağını ve daha çok milyarlarca yıl sürdürür varlığını etrafında döndüğü güneşi soğuyuncaya kadar. Ama kendine eşref-i mahlûkat sıfatı veren, doğayı ona sunulmuş nimetler olarak gören, zekâsını kibriyle ve hâkim olma hırsıyla köreltmiş insan türü, geçmişte kurduğu medeniyetleri, savaşların, doğa olaylarının yok etmesine engel olamadığı gibi, bugünde gelecek nesillerine aktarılabilecek bir medeniyeti kurma becerisi gösteremiyor. Tablo tümüyle karanlık değil tabii ki, uluslararası cemiyetler, yeni bir dünya düzenini kurmak için son çeyrek asırdır politikalar oluşturuyorlar, anlaşmalar yapıyorlar. Bu sorumsuz sistemin kurulmasında ve büyümesinde en fazla sorumluluğu olan gelişmiş ülkeler en önce hatayı görüp, büyük bir dönüşümü başlattılar. Darısı bizim gibi gelişme yarışına sonradan katılmış olan ve hala ne pahasına olursa olsun ekonomi büyüsün paradigmasına sıkışmış kalmış olan ülkelerin başına diyelim. Değişimi doğru okuyan ve bilinen sınırların dışında hareket seçeneklerini gören topluluk ve yönetimler böyle dönüşümler başlatabiliyor. Evet, zamanın ruhu değişiyor. Artık, aynı gökyüzü altında, sınırları olan bir ekosistemin dengeleri içinde olduğumuzu görüyoruz. Modern yaşamın sunduklarından yararlanmak, teknolojik ürünler kullanmak, özgürce kendimizi geliştirmek, daha yüksek yaşam standartlarına ulaşmak istiyoruz. Ama bu yaşamı çocuklarımızın, torunlarımızın da yaşayabilmesi için sorumlu davranmamız gerektiğini biliyoruz. Ayrıca, bu yaşamı bu zaman diliminde dünyanın diğer bölgelerindeki insanların da yaşabilmesi gerektiğini biliyoruz. Dolayısıyla mevcut ekonomik sistemi, adına ‘sürdürülebilir gelişme ‘ dediğimiz, yani çevre, ekonomi ve toplum arasındaki dengenin sağlandığı, nesiller içinde ve nesiller arasında eşitsizlik yaratmayan gelişmeye doğru dönüştürme gibi adeta tarihte yeni bir çağı başlatan hareketin geliştiğini görüyoruz. Sürdürülebilirlik her alanda, özellikle insan faaliyetlerinin yoğunlaştığı şehirlerde hayata geçecektir. Sürdürülebilir şehir, öncelikle tüm doğal, tarihi, kültürel, toplumsal değerlerini koruyan ve gelecek nesillere aktarabilen şehirdir. Gelişimini, yerel özelliklerinin çerçevesinde inşa eder. Şehirde yaşayanların şehirlerini ve değerlerini bilmeleri, sahiplenmeleri ve yönetime fikirleriyle katılmaları esastır. Sürdürülebilir şehir, ekonomisini yerel kaynaklarına ve bu kaynakların verimli kullanılmasına, yaratılan gelirin eşit paylaşımına dayandırır. Sürdürülebilir şehrin zenginliği, imara açılan arazilerin rantıyla, motorlu araç sayısı ve araçlara ayrılan yollarla değil, şehri besleyen topraklarının üretimiyle, kamusal alanları, meydanları ve toplu taşım imkânları ile ölçülür. Bu şehir tanımlamalarını bugün için fazla hayali bulabilirsiniz. Ancak bunlar hayal değil gerçek. Bugün dünya üzerinde pek çok 90 şehirde, üstelik bu dönüşümü sadece sermaye birikiminin gücüyle gerçekleştiren gelişmiş ülke şehirlerinde değil, bilinçli yöneticilerin ve halkın katılımının gücüyle başarmış Latin Amerika ve bazı Asya ülkelerinin şehirlerinde hayata geçen durumlar. Uzun lafın kısası, meramım, Bitlis’in gelişiminin bu yönde olabileceğini anlatmak. Şehirliler ve yöneticileri inanırsa, şehirleşmenin sorunları büyümeden Bitlis, yönünü bu doğru rotaya çevirebilir. Ancak, acil eylem gerek. Bitlis’in o çok özel doğası ve dokusu hızla zamana yenik düşüyor. Evler yıkılıyor, bahçeler bozuluyor, havası, suyu kirleniyor. Bitlislilerin, kişiler ve kurumlar olarak acilen bu hedef etrafında toplanacağına inanmak istiyorum. Yazıya geçmişte ve bugün Bitlis’e gelenlerin şehre dair duygularını anlatan bir girişle başladım. Bitirirken bir başka Bitlis’e varış hikâyesinden bir alıntı vermek istiyorum. Bitlis’te doğmamış, Bitlis’te büyümemiş, hatta Bitlis’i hiç görmemiş ama hayatı boyunca kendini Bitlisli olarak tanıtmış William Saroyan’ın 56 yaşında, dünyaca ünlü, Pulitzer ödüllü bir yazar olarak, annesinden, anneannesinden duyarak adeta ezberlediği şehrine 1964 yılında gelişinin hikâyesinden bir alıntı bu. ‘…Rahva boğazına geldiğimiz zaman El Aman hanını görmek istedi. Oysa nasıl da sürüyordu arabayı bir an önce ulaşmak için Bitlis’e.. Bu duraklama, içinde 56 yıldır birik- tirdiği heyecanın tadını iyice duymak, doya doya, sindire, sindire duymak için olsa gerek. ..Hareket ettik. İki dağ arasında kayıp gidiyoruz. Eğiliyor, sağa, sola bakıyor “…very nice.. wonderfull”. Konuşuyor kesik, kesik: “Bunlar tahayyül ettiğim gibi, bu dağlar..Bu dağları çok dinledim..yaklaştık değil mi?..Ooo..Bitlis..Bitlis..” Diyadin Köprüsü’ne iki kilometre kala dört otomobil dolusu Bitlisli arkadaş gördük. Ellerinde dağ çiçeklerinden yapılmış buketler vardı. Hemen fren yapıp indi arabadan Saroyan. Uçuyordu kıvançtan..Çeşmeden eğilip su içti doya doya.. “Bu suyun” dedi “iyi olduğunu bana söylemişlerdi..” Sapkor köyü yolun solunda, ötelerde… “Saroyan” dedi karşılayıcılar. “ Burası Sapkor, sizinkilerin köyü..” Baktı oralara..Hareket ettik.Ağaçlara bakıyor “..Girişteki bütün ağaçları tanırım, çok dinledim..Anlattılar.”Ve bağırıyor: “Artık Bitliste’yim.. Hayatımın en mana taşıyan günü..” “Şimdi evler başlayacak..Evlerin taşları iyi kesilmiştir..Muntazamdır. Ve babam bu yollardan yürümüştür. Şimdi İskender’in yaptığı duvarı, suru göreceğiz..” Çocuklar el sallıyorlar.. “Bitlis çocukları.. Merhaba..” Acı bir fren.. Yere atladı. Bir kaplumbağa aheste aheste geçiyordu yoldan..”Oh, Bitlisli bu da” Yolun kenarına alıp koydu. “Bizim sokağa geliyorum..” Ellerini çekti direksiyondan, kollarını açtı.. Otomobil sanki uçak pilota bağlanmış gibi iniyordu. “Bitlis..Bitlis…Bitlis..” Dünyanın En Büyük İslam Mezarlığının Doğal Tahribata Direnci 91 Bitlis’in Kaderinde İki Önemli Tarihi Şahsiyet Burhan DODANLI Gazeteci –Yazar B itlisliler olarak da iki büyük bayramı bir arada kutlamanın mutluluğunu yaşadık. yaşlı, kadın, çoluk çocuk demeden binlerce Bitlis’li hunharca katledilmişti. 8 Ağustos 2013 Perşembe, hem Ramazan Bayramının ilk günü, hem de Bitlis’imizin düşman işgalinden kurtuluşunun 97 nci yıl dönümüdür. Bu fecaat karşısında savaş gücü çok zayıf bu bölgeye acilen takviye güç gönderildi ve Albay Mustafa Kemal komutasındaki 16 ncı kolordu, Edirne-Karaağaç’tan Doğu Cephesine kaydırıldı. Böylesi iki büyük bayram, sanki şehrimize özelmiş gibi, bu yıl ilk defa aynı güne rastlıyor sanırım… Altı ay önce albaylığa yükselmiş olan Mustafa Kemal ise, yeni görevine başlar başlamaz derhal Tuğgeneralliğe terfi ettirilmişti. Hepimize kutlu olsun!. Uğur ve barış getirsin!. Kemal Paşa komutasında süvari ağırlıklı birlikler, Diyarbakır’a gitmeyi planlayan Rusları püskürtmüş, yer yer süren çatışmalar sonunda 1916 yılı 8 Ağustos Salı gününün sabahında, Bitlis ve arkasından Muş özgürlüğüne kavuşmuştu. Müteakiben Kafkaslara doğru sürülen Rus orduları yurdu terk ederken, Erzurum ve havalisi de kurtarılmıştı. KURTULUŞUN KISA TARİH ÖYKÜSÜ : Yıllarca birçok ülkeyi olumsuz etkileyen Birinci Dünya Savaşı tüm dehşeti ve çılgınlığıyla sürerken, Almanya’nın müttefiki Osmanlı İmparatorluğu da tarihinin en zor dönemini yaşıyordu. Milletleri birbirine kırdıran bu dört yıllık (1941-1918) savaşın sonunda, 900 bini Osmanlı Askeri olmak üzere, savaşan ülkeler 10 milyon insanını kaybetmişti ve en büyük maddi ve manevi tahribat ülkemizde yaşanmıştı. Bu sırada dört ayrı cephede savaşan Osmanlı Ordusunun en zayıf noktasını kollayan Ruslar, birkaç kez denedikleri gibi, doğudaki topraklarımıza göz dikmiş ve genel bir saldırıya geçmişti. 1916’nın Ocak ayındaki bu saldırı sonunda, Rus orduları Erzurum dahil birkaç şehri ve bu arada 1 Mart’ta Bitlis’i işgal etti. Ne yazık ki işgalle yetinilmemiş, intikamca Ermeni çetelerinin yardımı ve o zaman bölgede yerleşik bazı Ermeni tebaanın ihanetiyle Tabii ki , Bitlis’in şerefli tarihi boyunca yaşadıkları ve gördüğü kavimlerle kendine has yönetim tarzı, engin kültürü, yetiştirdiği ünlü âlimlerin hayatı ve eserleri, bu tür bir yazıya asla sığmayacağı düşüncesiyle ele aldığım bu iki konuya kısaca yer verilmiştir. BİTLİS KALESİ VE BÜYÜK İSKENDER : Resmi tarihlerdeki bilinen kaydı 2700 yılı öncesine dayanan kentimizin ilk çağlardaki adı BİTLİS değildi. Nasıl ki, Fatih tarafından zaptedilene kadar İstanbul’un adı Constantinopolis veya Konstantiniye idiyse, Ankara’nın adı çağlar boyu sırayla Ancaya, Engürü ve Angora, İzmir’inki Smyrna, Trabzon’un Trapezus, Van’ın Tuşpa ve Diyarbakır’ın adı Âmid idiyse, Büyük İskenderle karşılaşıncaya dek, şehrimize 92 de çeşitli tarihi kaynaklara göre, Pağiş, Arbelitus ve Bageştiya denildiğini görüyoruz. Coğrafi yapısıyla ancak vadide bulduğu yer kadar gelişme gösterse de, tarihinin her devrinde bu kent, batıyla doğuyu kavuşturan yol üzerinde bir merkez olma önemini korumuştur. Zira, Ege kıyılarından İran içlerine kadar uzanan 2500 kilometrelik Kral Yolunda, Torosların kuzeyindeki tek geçit burada, bu vâdi üzerindeydi ve bundan ötürü de, hem orduların, hem de göçlerle ticaret kervanlarının uğrak yeriydi. Bu itibarla Büyük İskender dediğimiz Makedonya’nın efsanevi kralı 3. Aleksandros da, yıllarca savaştığı Pers Kralı Darius (Dara) u kovalayıp İran’ı da zaptetmeye giderken, bu yolu izlemiş ve M.Ö. 331 yılının ilkbaharında İlimizden geçmişti. İncelediğim kaynaklar böylediyor. İskender’in buradan geçişi sadece geçişle kalmadı.Mezopotamya ovasındaki Gaugamela’da Darius’u ikinci kez mağlubiyete uğratan İskender’in vücudunda bazı yara berereler oluşmuş ve ateşli bir hastalığa yakalanmıştı. Tarihi rivayete göre, beraberindeki AmonRa rahipleri ve hekimler, mevsim koşullarında dinlenmek için birkaç ay geçirmek zorunda oldukları bu kentin ılıcaları ile içme sularının Kral’a iyi geleceğini tavsiye ettiler. Ve İskender, günlerce ılıcalarımızda yıkandığında yaraları, (Bitlis Yıllığında belirtildiği gibi) Hosor suyundan bolca içtikten sonra da ateşli hastalığı şifa buldu. Böylece bu kente sanki minnet borcunu ödemek isteyen İskender, iki çayın arasındaki büyük kaya kütlesinin üzerine zaptedilmesi zor bir kale yapılmasını emretmiş. Bu görevi de, çıkacağı İran seferinden dönünceye kadar, buraya kendi adına yönetici (Satrap) olarak atadığı Badlis veya Bedlayis adlı komutanına vermiş. Tarihin en büyük fatihlerinden olan Büyük İskender, İ.Ö. 336 yılında tahta çıktığında 20 yaşındaydı. Kral olur olmaz, 13 yıl aralıksız sürdürdüğü savaşlar sonunda, Küçük Asya denilen Anadolu başta olmak üzere, Suriye, Lübnan, Filistin ve Mısır’la İran’ı, Afganistan’ı, Orta Asya’yı ve İndus nehrine kadar Hindistan topraklarını Makedonya’nın egemenliği altına aldı. Artık ülkesine dönmek istiyordu. Şehrimize ikinci kez uğrayıp Dicle havzasından Mezopotamya’daki Babil şehrine geldiğinde, (tarihte sıtma diye geçen) ateşli bir hastalığa yakalandı ve özlediği ülkesine dönemeden, henüz 33 yaşındayken, M.Ö. 323 yılının 13 Haziran günü hayatını kaybetti. 93 Tarihi Kültür Mirasımız Mehmet Kemal GÜNDOĞDU T arihi kültür miraslar ülkelerin dünü geçmişi, tek kelimeyle övünç nedeni olan tarihi miraslardır. Zira tarihi kültür miraslar milletlerin çeşitli alanlarda duyuş, seziş, kavrayış, anlayış ve kimliklerinin oluşumudur. Bu oluşum, dünü yani tarihi tanıtan ve tanıtmanın yanında bireyleri tarihine bağlayan bir bağdır. Bu bağlar, yarınların ana temel ögeleri olup, maziyi yani geçmişi atiye (geleceğe) bağlar. Yahya Kemal BEYATLI’nın (1884-1960) ifadesiyle “kökü mazide olan ati” olmaktır. Zira tarihi kültür miraslar geçmişin karekterini açık bir şekilde yansıtan şaheserlerdir. Tarihi kültür miraslar, aynı zamanda görgü ve düşünüş alanında nasıl bir ruh olgunluğuna varıldığının açık bir ifadesi ve belgesidir. Tarihi kültür, miras ve varlıklar, tarihi yani dünü gözler önüne seren varlıklardır. Eğer bu tarihi varlıkların bilincine varabilmişsek ne mutlu bize… Yok eğer bu tarihi varlıklarımızı gördüğümüz halde duygulanmayıp geçip gidiyorsak, kendimizi mutlaka sigaya çekmeliyiz. İçinde dünyaya gelip büyüdüğümüz Bitlisimiz, tarihi kültür bakımından oldukça zengindir. Bu zenginliğimizin bilincinde hareket etmemiz üstün görev anlayışımız olmalıdır. Çünkü Bitlis, tarihi kültür miras açılarından oldukça zengindir. Bu önemli varlığımızı bilmek, bildirmek, yaşamak ve yaşatmak bizlere düşer. Bu konuda bilinçlenmek ve bilinçlendirmek kutsal görevimiz olmalıdır. Gerek şehir merkezinde gerekse şehir dışındaki kültürel miraslarımızı korumalıyız, gerektiğinde restore edilmek üzere resmi kanalları harekete geçirmeliyiz. Zira geçmiş yıllarda bu tarihi kültürümüzün bilincinde olmadığımızdan veya sahip çıkamadığımız- dan, şehir merkezinde Selçuklu eseri Hazo Hanı affınıza mağruren 1970 yılına kadar hayvan barınağı olarak kullanıldı. 1971 yılında Bitlis Bölge Vakıflar müdürlüğünce Hazo Hanı asli kimliğine erdi. Beri taraftan yine şehir merkezinde yıllarca hizmete amede olarak inşa edilen Ulu Hamam, Nato Yolu diye adlandırılan yolun açılması nedeniyle görevli mühendis tarafından yıktırılmasında Bitlis halkının ilgilenmemesi ve Vakıflar Bölge müdürlüğünün ise görevi ihmal etmesi sonucu tarihi kültür mirasımız yok edildi. Bu meyanda, Mevlana Şeyh Emin Efendi’nin yaptırdığı devrin Hamidiye Tekkesi ile, yanındaki Şems-i Bitlisi’nin doğup büyüdüğü tarihi binanın yol açılımında temellerinin sarsılması ile yok olmaları yürekler acısıdır. Ayrıca Bitlis-Tatvan yolu üzerinde Başhan Kervansarayının işlemeli büyük portalın başka bir mühendis tarafından kış kar makinelerinin han içine girmesi için yıktırılması da yürekler acısı değil midir? Tarihi kültür mirasların mühendisler tarafından yıktırılması, acaba tarihi unutturmak amacına mı yönelikti? Beri taraftan, Bitlis ve Ahlat yöresine özgü yontma taş evler korunma altına alınarak, geçmişte olduğu gibi bazı tarihi binalarda görülmekte olan biriket ve tuğla ile ilave inşaatlara müdahale edilip tarihi dokunun bozulmaması, behemahel belediyelerce müdahale veya ruhsat verilmiyerek sağlanmalıdır. Ayrıca bakımsızlık nedeniyle tahrip olan veya yok olmaya yüz tutan kentsel doku, korunarak yeniden hayatiyet kazandırılmalı, eski kentsel görünüm sağlanmalıdır. Aksi takdirde Bitlis, tarihi kentsel dokusunu kaybetmenin acı günleriyle baş başa kalabilir. Bitlis kentsel doku hayranı mimar-mühendis 94 Oktay EKİNCİ’nin Ahlat Gazetesindeki yazısı takdire şahan bir yazıdır. Zira Bitlis’le ilgilisi olmayan bir mimarın, Bitlis kentsel dokusunun bozulma acısını duyarken, biz Bitlisliler silkinip kendimize gelmeliyiz. inşa edildiği bilinmeyen cami, iki ayrı zamanda geçirdiği tamirlere dair iki ayrı kitabesi vardır. Tarihi kültür mirasımız dört ayrı noktada kendini gösterir . Bunlar : 1.Kitabe: Bu mübarek eski mescidin onarılmasını belbisli (Bitlis olsa gerek) Hüseyin oğlu Alaattin emretti. 913 yılında (M.1508) Kitabeler Kemal Turfan tarafından okunmuştur. 1- Camiler 2- Medreseler 3- Kervansaraylar 4- Kümbet ve Mezar taşlarıdır. Bunlardan ancak birkaçı hakkında özet bilgi vermek isterim. İlk tamir, H.913-M.1508. İkinci tamir H.1008-M.1697 dir. 2.Kitabe: Bu kitabe eski harflerle yazılmış olup tarafımdan yeni harflere çevrildi. Zelzele yıktı Kızıl camiyi emr-i Hak ey! Yine tecidine imda-i Hak oldu vasıl Kızıl Mescidin sergah-i İbn-i Kasım el-Haci Muhammet Bu ibadet evine dedi sibahi tarih Sebep olanlara pek oldu sevap hasıl 1-Ulu Cami : Büyük cami demek olan Ulu cami, Ebul-Muzaffer tarafından H. 545- M. 1051 yılında inşa edilerek ibadete sunulmuştur. 500 sene sonra tahribata uğrayan Cami, H.1061M. 1652 yılında tamir edilerek tekrar ibadete sunulan Cami, halen konumunu korumaktadır. Dikdörtgen şeklindeki Caminin minaresi ise, daha sonra camiden ayrı olarak inşa edilerek, dört yönünde saat kulesi şeklindeydi. Rivayete göre bu kulelere saatler takılması düşünülmüş ise de, mümkün olmamıştır. Ancak 1968 yılında saat kulesine düşen yıldırımın tahrip etmesiyle, Bitlis Vakıflar Bölge müdürlüğünce tahrip edilen kısım Selçuklu tarzıyla yapıldı. Zira cami Selçuki eseridir. Camiye daha sonra son cemaat meali ilave olundu. Kaynak minarenin, Kemal Turfan tarafından okunan kitabesini şöyle ifade eder : “Bu mübarek minarenin yapılmasını büyük emir Şeyh … 898 yılı tarihinde emretti. Miladi 1493. (M.Oluş Arık Bitlis yapılarında Selçuklu Rönesansı, sayfa 11, Ank., 1971) 2-Kızıl Cami : Caminin taşları kızıl renkte olması nedeniyle Kızıl Cami diye bilinen cami, kızıl mescid mahallesi (İnönü Mahallesi)‘nde şehre hakim bir yerde inşa edilmiştir. Hangi tarihte 3. İhlasiye Medresesi: Gök meydanda yıllardır varlığını sürdüren, sürdürecek ve devrin üniversitesi olan İhlasiye medresesi, faal olduğu dönemde onlarla müderrisin (profesör) yetiştirdiği öğrencilere hizmet vermiş bir medrese yani eğitim ve öğretim kurumudur. Bu eğitim ve öğretim kurumu, zaman içinde etkinliğini yitirmiş olmasına rağmen dimdik ayakta durmaktadır. Selçuki mimari tarzını Bitlisimizde yaşatan ve yaşatacak olan bu tarihi kültür mirasımızın bilinci içinde değerlendirilmesi milli bir görevdir. Yeri geldiğinde bu görev yerine getirilmelidir. Uzun bir süre muattal kalan bu eğitim ve öğretim merkezi, haliyle tahrip oldu. Fakat tarihi kültür mirasların bilincini taşıyanlar bu eğitim-öğretim merkezini restore ederek yeniden hayatiyet kazandırdılar. Sadece İslahiye medresesi değil, Bitlis-Tatvan arasında Rahva olarak bilinen yerde yıllardır yok olmaya terk edilmiş bazı ahvalde yolculara nisbi uğrak, baykuşlara daimi durak olan El-Aman Hanı 95 de restorasyona tabi tutularak yeniden canlandırıldı. Tarihi kültür miraslar sadece Bitliste değil, yurdumuzun her yerinde restore edilerek canlandırılmaktadır. kompozisyonlu süslerin görülmekte olduğu belirtilmektedir. (a.g.e.s.49-50) Binanın dış ve iç kısımlarını restorasyondan önce bizzat gezip görmüştüm. İhlasiye Medresesi yıllarca Bitlis emirliğini sürdüren Şerefhanlar olarak bilinen aile bireylerinden Şerefname müellifi 5. Şerefhan (1543-1604) tarafından H.997-M.1589 da hizmete sunulmuştur. Eserin mimari tezyinat zenginliğinin yanında genel hatlarıyla özet olarak “Selçuklu çağı anıtlarında görülen “arkaik” (eski eser) etki bırakmayın yanında, yapılan büyük yatırım ve kalite işçilik zengin bir tezyinatı” içermekte ve binanın içinde sade Kemal Turfan tarafından eserin mermer Arapça kitabesi şu ifadeleri içermektedir: 1- İhlasiye adı verilen bu şerefli şerefiye medresesinin yapılması güzel Allah’ın huzurunda iyi niyetle emir edildi. 2- Ve en büyük, Ulu, adil ve bilgili emir merhum Şemsettin Han oğlu emir Şerefhan tarafından dokuz yüz doksan yedi yılı Zilhicc’sine inşa edildi. (a.g.e,s.50) İhlasiye Medresesi 96 Bitlis-Muş Büyükşehir Belediyesi Cahit ZÜLFİKAR N orşin yeni ismiyle Güroymak Belediyesi ileriye matuf bir tarihte büyükşehir belediyesi olursa buna şaşmamak gerekir diye düşünüyorum. ortalama 84 km hızla gidildiğinde sadece bir saatlik mesafedir. Her iki ilin hemen hemen ortası Norşin İlçesi demektir. Son zamanda ülkemizde hazine yardımlarından daha fazla yardım sağlanabilmesi, ayrıca kolektif birlikteliğin getireceklerinden istifade edilebilmesinin bir ürünü de Büyükşehir belediyelerini oluşturabilmekten geçiyor. Büyükşehir belediyesi olabilmenin belirli bir sayının üstünde nüfusa sahip olmasının gerekliliğidir. Düşünün ki Bitlis en büyük ilçesi olan Tatvan’la birlikte bir ikiz şehir oluşturmuş, Muş ili de en yakın Belediyeleri Hasköy ve Korkut ilçeleri ile bir bütünlük sağlanmış Norşin ilçesi de Gölbaşı ve Kırbayır (kotni) belediyeleri ile Muş ili gibi üçlü bir birlikteliğini oluşturarak, bu üç grubun merkezi büyükşehir belediyesi neden Norşin olmasın? Diye düşünüyorum. Ancak Güroymak veya Norşin ne dersek diyelim bunun da yeni ve çağına uygun bir mekanda her ögesi ile oluşturulması olmamasında bir neden olmamalıdır. Bu oluşumda yeni merkezi büyükşehrin Norşin-Kırbayır arasındaki sahada oluşturulması bir ütopyadan öteye bir ihtiyacın ifadesi olacaktır. Kaldı ki bu alan modern şehirleşme için çok müsait doğaya sahiptir. Bu tip bir proje ile BİTLİS-MUŞ İlleri de kendi ölçeklerinde bir MEGA proje oluşturabilir diye düşünüyorum. Bitlis iline en yakın il Muş İlidir. Bitlis-Muş arası hükümet konakları başlama ve bitim alınmak kaydı ile 84 km dır. Bu mesafe saatte Yeter ki beşeri gelişmelere anahtar deliğinden değil de geniş bir pencereden bakmasını bilelim. Şöyle ki, 17 sayılı BETAV dergisinde Twin Cities (ikizşehir) yazımla Bitlis-Tatvan İkiz Şehir düşüncemi gündeme getirmiştim. Bu düşüncemi daha da detaylandırarak BİTLİSİM dergisinde tekrar yazdım. Bu gibi düşünceler ileriye dönük projelerin ilk kıvılcımı sayılır. Ancak çok hızlı beşeri gelişmeler bu tip projeleri doğurmaya mecburdur desem doğrudur. 97 Son Yüzyılın Yaşayan Bilgini: Bitlisli Fuat Sezgin Rahmi MALTAŞ Eğitimci-Yazar K adim şehirler, bağrından çıkan değer ve özellikleriyle öne çıkarlar. Urfa denince insanın aklına ilk gelen Hz. İbrahim’dir. Konya, Mevlana ile anılır. Bitlis bu anlamda talihli bir şehirdir. Çok bilinmemekle birlikte Kur’an’da sabreden ve Salih kul olarak zikredilen Zülkifl Peygamber’in mezarı bu kenttedir. Bitlis son altı asırda her ile nasip olmayan birçok siyaset adamı, din âlimi ve bilim adamı da yetiştirmiştir. Şems-i Bitlisî, İdris-i Bitlisî ve 20. Yüzyıla damgasını vuran, kitapları birçok dile çevrilen din âlimi Said Nursî sadece öne çıkan birkaç önemli değerlerimizdir. Bazen de musibetler, siyasi fırtınalar, zorbalıklar ellerimizdeki elmasları alıp götürür; sağa sola savurur. Nereye düşse, birileri bu cevheri alıp işler; paha biçilemez değere dönüştürür. Tıpkı Almanların Bitlisli Fuat SEZGİN gibi bir dehayı fark ettikleri gibi. 1924 Bitlis doğumlu. 1943 yılında mühendis olma hayaliyle İstanbul’a giderken tesadüfen ünlü Alman Şarkiyatçı Hellmut Ritter’le tanışır ve bir saatlik dersini dinledikten sonra Hocası . “Bugünkü bilimlerin temeli İslam bilimine dayanır” demesiyle bu alanda okumaya karar verir. 1954 yılında en büyük hadis kaynaklarından biri olan Buhari’nin rivayet ettiği hadisler üzerinde çalışır. “Buhari’nin Kaynakları” başlığı altında doktora tezini verir. İslam Araştırmaları Enstitüsü’nde doçent olur. 1960 askeri darbesinin hışmına uğrayıp 147’likler diye tarihe geçen akademisyenlerden bir olarak üniversite hocalığından atılan büyük bir bilim adamı Bitlisli Fuat SEZGİN : Çoğu Bitlislinin adını dahi duymadığı 27 dil bilen, 1961 yılında Almanya’ya hicret etmiş bir ilim erbabı. Türkiye’den ayrıldıktan dört yıl sonra Frankfurt Üniversitesi’nde profesör olur. Günde 16 saat çalışarak 13 ciltlik Geschichte des arabischen Schrifttums (Arap Edebiyatı Tarihi) ansiklopedisini yazmak için ülke ülke gezen ama, kendi ülkesinden kovulan büyük bilim adamıdır. Fuat SEZGİN. Bu 13 ciltlik ansiklopedi İslam’ın ilk döneminde Müslüman bilginler tarafından ele alınan konuları kapsamaktadır. Dini ve tarihi edebiyattan 1982 yılında J.W.Goethe Üniversitesi’ne bağlı Arap-İslam Bilimleri Tarihi Enstitüsü’nü ve 1983’de buranın müzesini kurar. Emekli olduğu halde büyük bir gayret ve tükenmez bir enerjiyle bu müzenin direktörlüğünü yürütmektedir. Enstitüye bağlı olarak kurduğu müzede SEZGİN, İslam kültür çevresinde Müslüman bilginler tarafından yapılmış aletlerin ve bilimsel araç ve gereçlerin yazılı kaynaklara dayanarak yaptırdığı numunelerini sergilemektedir. Müzede bulunan objeleri tanıtmak ve İslam kültür çevresindeki bilimsel gelişmeyi göstermek için hazırladığı Wissenschaft und Technik im Islam (İslam’da Bilim ve Teknik) isimli katalog 2003 yılında yayınlandı. Bu muazzam çalışma Müslümanların geliştirdiği tıp, astronomi, kimya gibi birçok bilim alanını kapsamaktadır. Bu beş ciltlik ansiklopedi İstanbul Büyük Şehir Belediyesi-Türkiye Bilimler Akademisi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ortak çalışmasıyla Türkçeye çevrildi. Prof. Dr. Fuat SEZGİN son olarak, Arap-İslam Bilimleri Enstitüsü için hazırladığı bilim- 98 sel araç ve gereçlerin benzerlerini yaptırarak, açılışını 25 Mayıs 2008 tarihinde Başbakan Tayyip ERDOĞAN’ın yaptığı İstanbul İslam, Bilim ve Teknoloji Müzesi’nin açılmasına önayak olmuştur. Bitlisli âlim Fuat SEZGİN Hoca, Hessen Kültür Ödülü’nü Gazze katliamında İsrail lehinde beyanatları nedeniyle Alman Yahudileri Birliği Başkanı Salomon Korn’la birlikte aynı ödülü alamayacağını gerekçe göstermiş ve bu ödülü reddetmiştir. 60 yıllık akademisyenlik hayatında en büyük eseri olan Geschicte des Arabischen Schrifttums Arap Edebiyatı Tarihi) devasa çalışması: Prof. Dr. Fuat SEZGİN Ursula SEZGİN’le evlidir ve birlikte Frankfurt’a yakın bir yerde ikamet etmektedir. Tek çocukları olan Hilal SEZGİN gazeteci yazardır. Bugün 89 yaşında olan Prof. Dr. Fuat SEZGİN 60 yılını bilime adamış, bilim çevrelerince çok iyi tanınan, uluslar arası birçok ödüle layık görülen Bitlisli bir bilgindir. Aldığı ödüllerden birkaçı: S. Arabistan Kral Faysal Ödülü (1978) Frankfurt am Main Goethe Plaketi (1980) Almanya 1. Derece Federal Hizmet Madalyası (1982) Almanya Üstün Hizmet Madalyası (2001) İran İslami Bilimler Kitap Ödülü (2004) Hessen Kültür Ödülü (2009) 1- Cilt : Kur’an bilimleri, hadis, tarih, fıkıh, kelam ve tasavvuf. 2- Cilt : Edebiyat / Şiir 3- Cilt : Tıp, Farmakoloji, Zooloji, Veterinerlik 4- Cilt : Simya, Kimya, Botanik, Ziraat 5- Cilt : Matematik (yaklaşık 6- Cilt : Astronomi 7- Cilt : Astroloji, Meteoroloji ve ilgili bilimler 9- Cilt : Gramer 10- Cilt : İslam’da matematiksel coğrafya ve haritacılık ve bu bilimlerin Avrupa’da devamı 11- Cilt : İslam’da matematiksel coğrafya ve haritacılık ve bu bilimlerin Avrupa’da devamı 12- Cilt : İslam’da matematiksel coğrafya ve haritacılık ve bu bilimlerin Avrupa’da devamı 99 Abdullah Nalbant Usta’dan Öğrendiklerim Esma Tuğçe TÖZMAN İ çimde ne zaman hayata dair belli belirsiz yeni bir şeyler hissetsem, insana dair duygulardan sevinmek, üzülmek, şaşırmak, korkmak, merak etmek, istemek ya da vazgeçmek, ümit ya da ümitsizlik gibi duygulardan biri olanca gücüyle ruhumu kaplasa, aklıma, Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin bir şiiri gelir. Her dizesinde, bir anlam, bana ışık tutacak bir şey bulurum. Aynı şekilde, bu şiirde ifade edilen “olanlar” ve “olması gerekenleri” düşündükçe de, tanıdığım insanların siması gelir gözümün önüne. Hâşâ, Abdullah Nalbant Usta’yı Mevlana ile kıyaslamak, karşılaştırmak gibi bir niyetim yoktur. Değerli insanların, büyük âlimlerin önünde, saygıyla eğilmek düşer ancak. Bu yazıda okuyacaklarınız da methiye değil, hayata bakış açımı değiştiren, ufkumu genişleten büyüklerime saygı ve sevgimi iletmek amacıyla yazılmış naçizane satırlardır. Mevlana der ki; “Sonsuz bir karanlığın içinden doğdum. Işığı gördüm, korktum. Ağladım. Zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim. Karanlığı gördüm, korktum. Gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi… Ağladım. rına sığınmanın, kendimize yapabileceğimiz en büyük kötülüklerden biri, hatta kendi kendimize yaptığımız hırsızlık olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden, ben de kaybettiklerim için isyan edip ağlamak yerine, onları tanıdığım için büyük bir mutluluk duyuyorum. Abdullah Nalbant Usta Yaşamayı öğrendim. Doğumun, hayatın bitmeye başladığı an olduğunu; Aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu öğrendim.” Dünyadaki her insanın bir öyküsü, mutlaka vardır. Hiçbir canlı sebepsiz yaratılmadığı gibi, hayatımıza giren, her insanın bize kattığı bir şey vardır. Şahsen tanımamış olsam da, okuduğum bir kitap sayesinde, “insanlık” vasfının, pek çok nitelik ve sıfat içermesine rağmen, yalnızca “insan olabilmenin hakkını verenlere” nasip olduğunu öğrendim. Elbette ki sevdiklerimizi kaybettiğimizde üzülürüz, ama üzülmekten çok, o insanı görmüş, tanımış, sevmiş olduğumuz için şükretmek, mutlu olmak yerine, isyan edip gözyaşla- “Zamanı öğrendim. Yarıştım onunla” Zamanla yarışılmayacağını, zamanla barışılacağını, zamanla öğrendim” 100 Yaşamak elbette ki sonlu eylemdir, ancak öğrenmek ve öğretmenin sonu var mı? Başka insanların zihninde iz bırakanlar, zamana karşı yenilmeden, öğretmeye devam ederler. Henüz fiilen Ahlat’a hiç gidememiş, memleketimin güzelliklerinden birini görmemiş olsam da, zihnen uzun bir seyahatten dönmüş gibiyim. Bir söz vardır; “çok gezen mi, yoksa çok okuyan mı bilir” diye. Bulunduğu muhitte bile, her gün geçtiği yollardaki güzellikleri göremeyen bir insan, isterse dünyayı dolaşsın, o körlüğü ve cahilliği, onu gölgesi gibi takip eder. Dökülmüş bir gül yaprağı bile, harflere hiç ihtiyaç duymadan yüzlerce satırlık bir şiir gibi okunabilir mi? Okumak, sadece yan yana gelmiş harfleri anlamlandırıp seslendirmek midir? Evrendeki canlı ve cansız her şeyde, “tek bir varlığı” görebilmemiz için bize sunulanların değerini bilenin, dünyadaki en bilge insan olduğuna inanıyorum. Kalbimizdeki bahçeye ne kadar çok sevgi tohumu ekersek, kötülüklere o kadar az yer kalır. Ama her ikisi de var, iyiliğin değerini anlayabilmek için, kötülüklerden ders çıkarma becerisi ise, illa ki fakültelerde değil, daha çok hayat okulunda öğreniliyor. İşte bu yüzden; “İnsanı öğrendim. Sonra insanların içinde iyiler ve kötüler olduğunu” Sonra da her insanin içinde iyilik ve kötülük bulunduğunu öğrendim.” Mevlana gibi büyük bir âlimle, asırlar boyu nice gönüller fethetmiş böylesine büyük bir zatla kendimi kıyaslamak kadar manasız bir şey göremiyorum. Ben ki şu dünyada değil, koca evrende parçacığın da parçacığıyım, hatta bir “hiç” im ki, hiçliğimden de memnunum. Yeter ki gurur ve kibir zehrini yutmuş olmaktansa, “hiç” liği tercih ederim ama; “AHLAT HALK HEKİMLİĞİNİN EFSANE İSMİ ABDULLAH NALBANT USTA”dan da öğrendiklerimi, paylaşmak, Abdullah Nalbant Usta’ya teşekkür etmek istedim; cür’etimi bağışlayınız. Çünkü; “Sevmeyi öğrendim. Sonra güvenmeyi” Sonra da güvenin sevgiden daha kalıcı olduğunu, Sevginin güvenin sağlam zemini üzerine kurulduğunu öğrendim.” Bu kitabın her satırında, iyiliğin, dürüstlüğün, yardımseverliğin, sevilmenin, saygı duyulmanın en büyük zenginlik olduğunu öğrendim. Nasıl ki saçımız, göz rengimiz, ten rengimiz bedenimizin görsel varoluşu ise, mizacımızın da ruhumuzun vesikası olduğu kanısındayım. Hırs yerine azmin insanları başarıdan başarıya götürdüğünü, Abdullah Nalbant Usta’nın özgeçmişini okurken öğrendim. Kitabın birinci bölümünde, Abdullah Nalbant Usta’nın askerliğiyle ilgili satırları okurken, bir asker torunu olarak, bir Türk evladı olarak, kendisine saygı duydum. Günümüzde askerlikle ilgili pek çok tartışmalar var. Ben; siyasi bir söylem yapacak değilim; ama Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve inkılâplarına sahip çıkan, bu yolda da fedakârlıklardan sakınmayacak olan bir Türk Genciyim. Askeri eğitim almadım, ülkemizde kadınlar için askerlik de mecburi değil. Ama bu Vatan için askere çağrılacak olsam, bir saniye bile düşünmeden askere giderim. Abdullah Nalbant Usta’nın hem 1937’de hem de 1942’de iki defa askere gitmesi, üstelik o zamanki koşulların daha zor olması; buna rağmen vatan sevgisinin insana ne kadar güç kuvvet verdiğini gösterdi. Ne zaman ki Çanakkale’yi düşünsem, önce boğazımda bir düğüm, sonra da omuzlarımda bir kuvvet” Tıpkı üzerimde tüm bedenimi kaplayan, görünmez; kuvvetli bir çelik zırh varmış gibi, korkusuz ve güçlü Türk askeri” Ve 101 “İnsan tenini öğrendim. Sonra tenin altında bir ruh bulunduğunu” Sonra da ruhun aslında tenin üstünde olduğunu öğrendim.” Yaşadıklarımız mı bizi şekillendirir, yoksa biz mi mantığımızla yaşadıklarımıza yön veririz? Abdullah Nalbant Usta’nın, yaşadıklarının etkisiyle; kendine, çevresine, Ahlat ahalisine karşı bir sorumluluk yüklenmiş olması, hayata karşı ne kadar kuvvetli bir tavır sergilediğinin gösteriyor. Kendisini şahsen tanımadım elbette ki, bilip bilmeden yorum yapmak saygısızlığını ise kendime yakıştıramam. Ancak bir insan, yaşadıklarından bir anlam çıkarıp, hem kendisini, hem de çevresini aydınlatması, pek çok kişinin derdine deva olması, üstelik hiçbir ücret de talep etmemesi, saygı duyulacak bir davranıştır. Eğitim, sağlık, milli ve manevi değerlerin yaşatılmasını da göz ardı edemeyiz. “Evreni öğrendim. Sonra evreni aydınlatmanın yollarını öğrendim. Sonunda evreni aydınlatabilmek için önce çevreni aydınlatabilmek gerektiğini öğrendim.” Pek çok meslekten, nitelikli insanlara saygı duyuyorum. Türk Ordusuna, Türk doktorlarına ve öğretmenlere saygıda kusur etmekten imtina ederim. Ben de; daha yolun başında bir öğretmen olarak, gelecek nesilden ümitliyim. “Ben oldum” dediğimiz anda “bittiğimizi”, hiçbir şey bilmediğimiz halde “biliyormuş gibi” davrandığımızda öğrenme imkânlarımızı elimizin tersiyle ittiğimizi düşünecek olursak, her yeni güne başladığımda ve her gün batımında, etrafıma baktığımda ve gerçekleri görebildiğim her an, öğrenmeye devam ediyorum. “Okumayı öğrendim. Kendime yazıyı öğrettim sonra” Ve bir sure sonra yazı, kendimi öğretti bana” Öğrenmek demek, kendini tanımak de- mektir. Kendi değerlerimin, kapasitemin, dünyaya geliş amacımın farkında değilsem, kendime ve çevreme faydalı olamıyorsam, “profesör” etiketine de sahip olsam, gerçekte düpedüz bir cahil olduğumu kabul etmek mecburiyetindeyimdir. Ama biliyorum ki, evrende öğrenecek çok şey var. Beni ben yapan, yaşadıklarım, gördüklerim ve öğrendiklerim; hatta paylaşabildiklerimdir. “Ekmeği öğrendim. Sonra barış için ekmeğin bolca üretilmesi gerektiğini… Sonra da ekmeği hakça bölüşmenin, bolca üretmek kadar önemli olduğunu öğrendim.” Sahip olduğum şeyleri paylaşabildiğim ölçüde insanım; bilgi ise benden çıkıp genç zihinlerde kendine yer bulduğunda anlam kazanır. “Düşünmeyi öğrendim. Sonra kalıplar içinde düşünmeyi öğrendim” Sonra sağlıklı düşünmenin kalıpları yıkarak düşünmek olduğunu öğrendim.” Malvarlığıyla övünen insanlar tanıdım, kimseye kötüdür diyemem, belli ki kendileri için değer ölçütü malvarlıkları. Ama insanın en çok sahip olmak istediği şeyler, kaybetmekten en çok üzüntü duyacağı şeydir. Aya baktıktan sonra evladının yüzünden başka bir şey görmeyen göz, geleceğe değer vermiş; eğer yanılmıyorsam, paradan, puldan, unvandan çok daha fazla anlam yüklemiş. Bir insanı, en çok yaşatacak olan şey, fikirleri ve yaptıklarıdır. İlaçlar ve doktorlar, yarlarımıza merhem olur, derdimize deva bulur. Bedenen hayat kurtarmak ne kadar değerliyse, fikirlerle, eserlerle, öngörülerle insanların ruhlarının, zihinlerinin karanlıktan kurtulmasına yardım etmek, o derece değerlidir. Gençken insan bazı şeyleri fark etmez, tecrübesizdir, bazen düşünmeden 102 hareket eder. Sonra belirli kalıplar öğreniriz. Ama gün gelir, o kalıplar bu güne uymaz, ya da biz o kalıpları güncel fikirlere dönüştürmeyi bilemeyiz. Ne zaman ki hem geçmişe, hem de bugüne ait fikirleri birleştirir, mantık çerçevesi içinde bir senteze ulaşırsak, geleceği hedeflemiş oluruz. Geleceğin anahtarıysa kalıplaşmış fikirlerden kurtulmaktır. Kalıplaşmış fikirlerden kurtulmak içinse, eğitimden destek almak zorundayız. Eğitim deyince, kitaplardan vazgeçebilir miyiz? Benim için, ekmek, su kadar gerekli bir ihtiyaç, giyecek tüketimimden daha fazla yer kaplıyor hayatımda. Bir de eğitim kurumları için düşünelim. Bitlis Eren Üniversitesi’ne gönderilen kitaplarla, Abdullah Nalbant Usta’nın adının yaşatılması, bu kitabı okurken beni en çok etkileyen bölümlerden biri olmuştur. Mevlana’nın bütün dizelerini yazmadım, tamamını da yazımın içine yerleştirmek, haddimi aşar. Ancak son olarak şu dizelerden esinlenerek yazıma son veriyorum: “Her canlının ölümü tadacağını, Ama sadece bazılarının hayatı tadacağını öğrendim.” Bu dünyada bencilce, sadece kendisi için yaşayanların, hayatı tadamadan veda edeceklerini düşünüyorum. Benim daha hayattan öğreneceğim çok şey var” Yaşarken de hem kendime, hem de çevremdeki insanlara yardım ederek hayatı tatmayı, benden sonraki nesle maddi olmasa bile, bir şeyler bırakabilmeyi ümid ediyorum. Tıpkı Abdullah Nalbant Usta’nın yaşam öyküsünün bende iz bıraktığı gibi” Kendisini şahsen tanımamış olsam da, Ahlat Kültür Sanat ve Çevre Vakfı Yayınları’ndan çıkan Sayın İlhami Nalbantoğlu’nun kaleme aldığı “AHLAT HALK HEKİMLİĞİNİN EFSANE İSMİ ABDULLAH NALBANT USTA” adlı kitap sayesinde yazılarla tanımış olduğum için mutluluk duyuyorum. İstanbul Bitlis Tanıtım Günlerinde BETAV Standı 103 Ufuktan Bakan Şehir “Bitlis” Nazif ÖZÇINAR Ş air Abdurrahman TEPE ne de güzel anlatır Bitlis’i mısralarında: “Sensin bu yurdumun maşrıkı tulü Gülşensiz, gülzarın yok mu bir gülü Mevla’m güle ram eylemiş bülbülü Şeydalar misali şakıyor Bitlis” Yeryüzündeki ilgi çekici konumunun yanı sıra tarihin bilinen en eski dönemlerinden yakın tarihimize kadar çeşitli toplumsal, sosyal, siyasi hareketlere sahne olan Bitlis, halk kültürünün beşiği olacak zenginliğe sahiptir. Tarihin taşıdığı efsanelerden tutun, coğrafyanın cömertliğini sergileyen doğal güzelliklerin müziğin yürek titreten ezgileriyle eşlik ettiği dört mevsim zenginliğindeki sofralara uzanan ellere kadar apayrı özelliği aynı anda yaşarsınız bu Beş Minareli Şehir’de. İşte bu Beş Minare’den gelen davet, yakını uzak, uzağı hasret eder Bitlisliye. Şehirler kendi kültürlerini yine kendileri anlatırlar; çünkü kültür, özellikle halk kültürü dağına, taşına, toprağına, insanına, “özüne” siner şehrin. Ama Bitlis, kültür zenginliğini bir başka güzel anlatır. Gelin, sizinle biz uzaktakilerin gözünden uçan, yanındakilerin bakmaya doyamadığı bazı tabiat harikalarında bir gezintiye çıkalım : Van Gölü; denizden 1646 metre yükseklikte 3738 kilometrekare genişliğiyle “deniz” unvanını hak etmiş, sularında bir inci gibi taşıdığı Akdamar adasıyla turistleri çekmeyi başarmıştır. Van Gölü çevresi volkanik tabakayla kaplıdır, yakınında bulunan Süphan dağının başından yaz kış duman eksilmez. Süphan’ın batısında bulunan Nemrut dağı içinde bir krater gölü bulunmaktadır. Nemrut’un adıyla ilgili efsaneye göre, Hz. İbrahim kendisini Allah olarak ilan eden Nemrud’u ikna etmeye çalışırken onun gazabına uğrar, ateşe atılır; fakat yanmaz. Bu olaya bağlı olarak dağa Nemrut adı verilir. Nemrut gölüne getirilen romatizmalı hastanın göl sularının fizik tedavi özelliği sayesinde yürüyerek gittiği halk reçetesine not edilmiştir. Van Gölü’ne dökülen Kilise, Zilan, Bendimahi çaylarının hikayelerinden en güzeli Şamran kanalına ait olandır. Kanal, Urartulardan günümüze kalmış, yükseğindeki bir kayada çivi yazılı bir kitabeyi bize emanet etmiştir. Bitlis’in en önemli yerlerinden biri de Bitlis Deresi’dir. Günümüzde şehirleşmeyle birlikte otantik görünümünden çok şey kaybeden dere, bu yörede yapılan savaşlarda üzerinde bulunan kale ve gözetleme yerleriyle şehrin düşmandan korunmasındaki tarihi değerini ortaya koymuştur. İskender’in “Buraya öyle bir kale yapın ki ben bile zapt edemeyeyim.” Sözü üzerine inşa edilen Bitlis Kalesi bölgenin neredeyse en büyük yapısı olarak ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir. Tarih boyunca buralarda yaşayan insanların meydana getirdiği maddi ve manevi değerlerin kıymetinin bilinmeyişi, bu emanetlerin yıkılmaya, yok olmaya terk edildiği gerçeği, her birimizin çuvaldızı başkasına batırmadan önce kendimize batırmamız gerektiğine dair bir iğnedir. Her köşesinde kümbet, han, hamam, kervansaray, medrese, cami, mescit bulunan Bitlis, tam bir tarih müzesi konumundadır. Kültürü, yaşantıya dönüştüren aileye yuva olan Bitlis evleri, emanetçilerinin kaybıyla yaşadığı hüznü, yıkılmış duvarları, dağılmış taşlarıyla anlatırlar. O evler, insanlarının kışın buz gibi suyla elini yıkarken yaşadıkları ür- 104 pertiyi kışın dondurucu soğuğunda bir başka hissederler. İnsanın yaratıcı gücünün anlam kazandığı çeşitli gelenek ve görenekler, manevi kültürün mihenk taşı gibidir. Sevinçte, acıda toplumu birleştiren maniler, bilmeceler, ata sözleri, söylenceler, anılar nesilden nesile aktarılarak Bitlislilere has kısa, özlü, anlamlı konuşmaların birer halkası durumundadır. Sözü yine şairin hepimizi Bitlis’in satırlara sığmayan kültür zenginliğini sahiplenmeye çağıran mısralarıyla bağlamalı; “İlimle yoğrulmuş toprağı taşı Çok özledim kavim ile kardaşı Bunda doğdu gönüllerin güneşi Gözleri ufukta bakıyor Bitlis” Van Gölünde Yapılan Spor Müsabakalarıdan 105 Komşuluk ve Dayanışma Kültürü Cesim ÇELEBİ B itlis kadim tarihi, kurumları, alimleri, sanatçıları, mütefekkirleri ve geleneksel kültür zenginlikleriyle, önemli bir ilim ve kültür merkezi olmuştur. Bu zenginliklerden kaynaklanıp, yüzyıllardan süzülerek gelen ve gündelik yaşamda yansımasını bulan dayanışma kültürü, geleneksel özellikleriyle günümüze taşınabilmiştir. Büyükşehir yaşantısı, göçler ve apartman hayatı gibi etkenlerle komşunun komşuya yabancılaştığı, tanımadığı günümüzde, sosyal problemlerin arttığı görülmektedir. Hal böyle iken, Bitlis’te geleneksel uygulamalarıyla halen devam ettirilen komşuluk ilişkileri ve dayanışma kültürü, sosyal yaşamda refah ve huzuru arttırmıştır. Bitlis’te herkes herkesle tanış, kan bağı veya kız alıp verme nedeniyle hısım veya akrabadır. Herkes birbirini tanır ve bilir. Can ve mal kaygısı yoktur. Alışveriş bile kolaydır. Paranın olmaması durumunda bile geçimin idamesi mümkündür. Güven tam, söz senet, dostluklar ise güçlüdür. Resim: Canan Ölekli Komşi komşinin külüne muhtaçto, Komşi kızi çirkin olo, Komşide pişer bızede düşer, Gülme komşan gelo başan. vb. Bitlis Çarşısında Sohbet Atasözlerinde de vurgulandığı gibi komşuluk ilişkilerinde birincil ilişki hakimdir. Komşuya verilen değer yüksek olup, akrabadan önde tutulur. Komşu komşuya dost, sırdaş, dertlere ortaktır. İhtiyaç anında komşuya yardım esastır, komşunun namusu kendi namusu bilinir ve kollanır, neşe ve üzüntü birlikte paylaşılır, komşu için toyda düğün evi, cenazede yas evi olunur. Bu birlik ve dayanışma kültürü ildeki sosyal yaşantıda kontrolu, güveni, saygıyı ve sevgiyi tesis ederken, güçlü bir dostluk ve huzuru getirmiştir. Ticari hayatta becerikli olan Bitlis’linin, dükkan komşuluğunda da güven ve huzur vardır. Her fırsatta dükkan önlerinde yapılan, çaylı, kahveli sohbetler. Birbirini sayan ve seven esnafın yarattığı nice hikayeler, dedikodular, takılmalar ve anlatmalar. Birbirinin geçmişini ve bütün özelliklerini bilen dükkan komşuluklarında, sevgi, saygı, ülfetin doğurduğu samimiyet ve güven ortamında. Yazılı olmayan kurallarıyla bir çarşı kültürünün hakimiyeti kendisini hissettirir. Bitlis’li nüktedan, hazır cevap, kıskanç, onur ve haysiyetine önem veren, yardım sever, cömert, kadirşinas, misafire karşı hürmetkar bir kişilik yapısına sahiptir. Aç kalsada açlık veya yokluğunu belli etmez. İsteyemez. Bu tavır için kullanılan “kabırgesi kabe” tabiri Bitlise has bir tabirdir. İstenmez verilir anlayışı ve kültürünün hakim olduğu ilden hiç dilenci çıkmadığı anlatılır. Bunda yetişme kültürü, kişilik ve aile yapısı ile komşuluk ilişkilerinin payının büyük olduğunu düşünüyorum. Günümüzde kısmen deforme olsada Bitlis’te isteyenin hor, istemenin ise ayıp sayıldığı bir ahlaki yapı hakimdir. İhtiyacı olupta sa- 106 daka isteyemeyen onurlu kimseler için “dam altı fukaresi” tabiri kullanılır. Dam altı fukarasının korunup, kollanması önem ve öncelik taşır. Ayrıca, düşkünü görüp gözetmenin bir borç ve görev olarak algılandığı ilde, her ailenin veya mahallenin kendi fakirini koruyup, gözettiği güçlü bir sosyal yapı vardır. Bitlis’te ihtiyaç sahibinin sıkıntısını karşılamada öncü, hayır ve şefkat sahibi otorite şahsiyetlerce yapılan, yardım taleplerinin imkanlar ölçüsünde karşılanıp, geri çevrilmediği ve sorgulanmadığı bir gelenek halen devam etmektedir. Maziden köklenip, yüzyıllardır devam eden bu özveri kültürünün günümüze taşıyıcıları yörede sevilen, sayılan cömert insanlar, isimleri değişse de toplumda hep var olmuş ve misyonlarını korumuşlardır. Bu vesile ile gördüğüm veya çalışmalarını duyduğum hayır ve şevkat örneği şahsiyetlerden; Hacı Murat Ölekli, Muhtar Hayrettin Yalçın, Rıfat Güney, Sait Özdemir, Muhyettin Namlı, Hacı İbrahim Yıldızlı, Mehmet Kalkan, Şeyh Sıraç Efendi, Hacı Şaban Balcı... hatırlayabildiklerim. İsimlerini sayamadığım nice gönül eri, cömert, güzellikte örnek hayırsever insanlar. Hepsinin ruhları şad olsun. Bu güzide şahsiyetler ya ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarını kendileri karşılar, ya da bir iki yardımcısıyla esnaf ve evleri dolaşıp topladığı ayni ve ya nakti yardımlarla karşılardı. Yardımlar bir ihtiyaç sahibine denilerek toplanır, isim verilmez. Karşılanan ihtiyaçlar taşıyıcılar (hammal, katırcı, nakliyeci) vasıtasıyla evlere teslim ettirilir. Yardımı yapanlar kime, yardımı alanlar ise kimlerin yardım yaptığını bilemezdi. İhtiyaç sahibinin korunması yönünde gösterilen bu hassasiyet ve incelik, kişiler arasında sevgi ve ülfeti geliştirmiştir. Bitlis’te komşuluk ve yardımlaşma ilişkilerinin en güzel örneklerinden bir diğeri ise, ürün hasadı zamanlarında komşu ve akrabaların gözetilmesi, zengin fakir ayırmadan hasat edilen ürünlerden komşu ve akrabalara hediye olarak gönderilmesi geleneğidir. Bal, üzüm, lahana, patates, elma, kiraz, vişne ve benzeri meyva ve sebzelerin hasadında, bu ürünleri yetiştirmeyen komşu ve akrabalara maddi durumlarına bakılmadan dağıtım yapılır. Bunda, paylaşma, komşu hakkı veya komşunun göz hakkı olduğu düşüncesi yanında, elde edilen ürünlerin sadakasının verilmesi gerektiği, aksi halde sonraki yıllarda verimin azalacağı veya olmayacağı inancı vardır. Paylaşmaya yönelik yöreye özgü bir diğer güzel uygulama “Cume Sütü” dağıtımı geleneğidir. Süt hayvanı besleyenler cuma günü sabah elde ettikleri sütü hane halkına ve satışa vermez, maddi durumuna bakılmaksızın hayvanı olmayan komşu ve akrabalara dağıtır. Komşu hakkı ve hayvanların başının sadakası inancı ile cuma günü ücretsiz dağıtılan bu süte “Cume sütü” adı verilir. Sütü alan memnuniyet ifadesi ile sütün bol olması için hayır duada bulunur. Cimri kişilerin davranışları ile ilgili olarak “Cume sütünü gönderdi, ardından pişigini (kedi) gönderdi” ifadesi Bitlise has bir başka tabirdir. Ayrıca yine hayvan besiciliği ile ilgili olarak, sevinci paylaşma ve dayanışma adına yapılan bir diğer uygulama ise “Ağuz” dağıtımıdır. Süt hayvanları yavruladığı zaman besicilerin sevinçleri artar. Bu sevincin nişanesi olarak doğum sonrası alınan ilk ağız sütünden “Ağuz tatlısı” yapılarak komşu ve akrabalara dağıtılır. Ağuz gönderilen kap boş çevrilmeyip bir miktar tuz konur. Yavrunun besili, sütün bol olması için dua ve temennide bulunulur. Ağuz kabıyla gelen tuz yeme katılıp hayvana yedirilir. Bu uygulama ile mal artımı sevinci yakın çevre ile paylaşılmış ve ağızlar tatlandırılmış olur. Bitlis’teki yardımlaşma ve dayanışma kültüründeki çeşitlilik ve zenginlik, islam inan- 107 cını yaşamına mihenk edinmiş insanımızın geçmişten günümüze mirasıdır. Asırlar önce yazılı kaynaklara da konu olan yardımlaşma kültürü ile ilgili olarak, Bitlis konusunda 298 nci. Osmanlı şeriye sicil defterinde “Bâlû Çelebi-zade Bâlû adlı zat, hayatında maluk olduğu dükkanlarını Ramazan-ı Şerifte fakur fukaraya ekmek dağıtılmak için vakfettiğine ve bu hizmetin 100 seneden beri devam ettiğini” yazmaktadır. Bie diğer örnek, Hüsrev Paşa Vakfı’nın 996H (1581M.) tarihli vakfiyesinde: “Rahuva’daki kervansaraya gelen misafirlere yedirilmek üzere günlük beş batman koyun eti alınması, sabah buğday çorbası, akşam pirinç çorbası yapılması, yemekten sonra gelen misafirlere bal, pekmez ,peynir ve yoğurt ikram edilmesi, Mübarek gecelerde misafirlere çorba, pilav, zerde veya ekşi aş ile ziyafet verilmesi. Kadirşinas Bitlisli özveri sınırlarını aşan hizmetleriyle gurur ve mutluluğun tablosunu oluştururken, hemşehrisi için bir umut ve gurur kaynağı olabilmiştir. Bu gurur ve mutluluğu bizlere yaşatıp, fedekarlıkları ile rehber ve önder olan, başta vakıf başkanlarımız Sayın Cemil ÖZGÜR ve Sayın Ahmet EREN’in şahıslarında BETAV’ın değerli yönetim kurulu üyelerine, üye ve destekçilerine içten teşekkür ve minnettarlığımızı sunmayı bir borç biliyorum. İyi ki varsınız. Bu vesile ile kuruluşundan bu güne BETAV’a hizmet vermiş şahsiyetlerden hayatta olmayanları da rahmet ve şükranla anıyorum. Ruhları şad olsun. Resim: Canan Ölekli Kış günlerinde adam sayısınca her ocak başına bir kucak odun ve yirmişer dirhemden birer mum verilmesi, üç kandilin sabaha kadar yanması, Mütevelliye günlük on iki akçe verilmesi”. Kaydedilmiştir. Yazılı kaynaklarda da ifadesini bulan muhtacı koruma ve kollama inancı, Bitlisli için bir yaşam biçimi olmuş. Nesilden nesile intikal eden bu özveri ve dayanışma kültürü günümüzde BETAV ın ulvi yapısında en güzel ifadesini bulmuştur. Günümüz neslinin örnek şahsiyetlerinin özveri ve fedakarlığında abideleşen BETAV gıpta edilir bir kuruluş olmuştur. Bitlis Çarşısından Bir Görünüm 108 “Hain Üreten Bir Toplum Olduk!” Hüsnü MERDANOĞLU E ski bakan ve diplomat Sayın Kamran İnan’ın “Hain Üreten Bir Toplum Olduk!” yazısı oldukça üzerinde düşünülmesi konuları içermektedir. Söz konusu yazının kimi bölümleri şöyle; “Bakanlar Kurulu’na güvenlik birimleri brifing veriyordu. Ben, devlet aleyhine faaliyet gösterenlerin sayısını sordum. Bakanlar Kurulu’na verilen brifingde 205 bin rakamı telaffuz edildi. Ben de bunu o dönem yayımladığım bir kitabımda açıkladım ve resmi bilgilere göre 205 bin hainimiz olduğunu belirttim. Birkaç yıl sonra karşılaştığım dönemin Genelkurmay Başkanı, ‘O zaman verilen rakamların şimdikilerin yanında çok mütevazı kalıyor.’ demişti. Şimdi daha da arttı. Bunu nereden çıkardığımı soruyorsanız, ben ülkemizde olup bitenleri yalnız gözlerimle bakmaz, incelerim. İnsanımız yanlış yolda ve ne yazık ki benim vatanım hain yetiştiriyor. Türkiye insanı, yabancılara devletini gammazlıyor. Siyasetçilerin, bürokratların bile haberi olmayan çoğu bilgi, yabancılara ulaştırılıyor. Yabancı ülkelerden gelecek gazetecilerin kimlerle görüşmesi gerektiği bile önceden belli çevreler tarafından ayarlanıyor ve özellikle devlet aleyhine konuşacaklarla görüşmeler ayarlanıyor. Devlet aleyhine faaliyet gösterenler haindir. Devletimizi dışarıya jurnalleyen, yabancı kamçısıyla devletini dövmeye çalışanlar, bu yaptıklarının karşılığını da fazlasıyla alıyorlar. Ne kadar etkili olurlarsa ona göre prim alıyorlar, ona göre mesleklerinde terfi ediyorlar ve önemli noktalara gelmeleri sağlanıyor. Önemli noktalara gelince de çok daha önemli konuları yabancılara aktarmaktan çekinmiyorlar. Bunları üzülerek gözlüyor ve anlatıyorum. Hainlik, ihanet üreten bir toplum olduk. Bunun ilacını da bulamadık. Türkiye’de devlet adamı yokluğu var. Bir zamanlar ülkemiz, ‘Devlet adamı hazinesi’yken, şimdi ‘Devlet adamı fukarası’ haline geldi. Devlet yönetiminde öncüyken, şimdi devlet yönetiminin unutulduğu bir ülke durumuna gelmiş bulunmaktayız. Türkiye’de eğitim iflas etmiş halde. Dünyada en az kitap yazan ve okuyan bir ülke haline geldik maalesef. Örneğin Fransa’da kişi başına yılda 30 kitap düşüyor, bizde ise 30 yaprak bile düşmemektedir. Okumadan, araştırmayan bir ülke olduk. Batı ülkelerinde liderler, devleti yönetenler kitap yazar. Bizde bunların hiçbiri yok. Yazsanız da kim okur ki? Bu kadar önemli bir yerde bulunan ülkemizi küçültmek isteyenler var. Bunun için de büyükçabalar gösteriliyor. Ülkemize sadakatle hizmet eden ve bunun için çaba gösterenlerin başına çok işler getiriliyor. Ne yazık ki, Türkiye’de hainler makbuldür. Bu kadar hainin nasıl yetiştiği, toprağımızdan mı, suyumuzdan mı olduğu da araştırılıp incelenmesi gereken bir konudur. Buvatan hain yetiştirmede nasıl bu kadar verimli olduğu ortaya çıkarılmalı ve buna göre önlemler alınmalıdır.” Sayın Kamuran İnan’ın bu değerlendirmeleri ve özellikle; “Buvatan hain yetiştirmede nasıl bu kadar verimli olduğu ortaya çıkarılmalı” vurgusu, Atatürk’ün her zaman güncelliğini koruyan ve koruyacak olan şu sözleriniakla getirmektedir: “Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk ekonomisi, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.” “Bir millet, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin 109 yaşayacak sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuyla mümkündür.” “Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.” Atatürk’ün, dolayısıyla Kemalizm’in amaç ve hedefi; geleceğimizin güvencesi olan çocuklarımızıve gençlerimizi,ulusal gerçeklerimiz ve değerlerimiz doğrultusunda bir eğitim ile yani ulusal eğitim ile yetiştirmektir. Başka ulusları taklit ederek ulusal eğitim verilmez. Bu nedenle cumhuriyetimizin ilk döneminde eğitiminiçeriği dili, yöntemi ve eğitim araçları ulusallaştırılmaya (millileştirilmeye) çalışılmıştır. Onca sıkıntılı günlerde, savaşın tam ortasında 16 Temmuz 1921’de Ankara’da toplanan Maarif Kongresini açış konuşmasında Atatürk şu sözleri, hedeflenen eğitimin içeriğini de belirleyen özelliktedir: “Bugüne kadar izlenen eğitim ve öğretim yöntemlerinin milletimizin gerileme tarihinde en önemli etken olduğu kanaatindeyim. Onun için bir millî eğitim programından bahsederken eski devrin hurafelerinden, toplumsal yapımızla hiç de ilgisi olmayan yabancı fikirlerden, doğudan ve batıdan gelebilen tüm etkilerden tamamen uzak, millî özelliklerimizle ve tarihimizle bağdaşabilen bir kültür kastediyorum” Atatürk, 1 Mart 1922’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açış konuşmasında; ilköğretimden üniversiteye kadar eğitimin her kademesinde gençlerimizin en önce ve her şeyden önce Türkiye’nin istikbaline, kendi benliğine ve ulusal geleneklerine düşman olan bütün varlıklara karşı mücadele etme bilincinin kazandırılmasının gereğini vurgulamıştır. Ülkemizde hain yetiştirilmemesinin ilacı, geleceğimizin güvende olması ve dünyanın en sorunlu bölgesinde yer alan yurdumuzun, birlik ve bütününün korunması Atatürk’ün hedeflediği ulusal eğitime yeniden dönmekle mümkündür. Ne mutlu, Atatürk’ü anlayanlara ve O’nun ilkelerini koruyanlara. Bitlis Mutfağın’dan Örnekler 110 Bitlisli Bir Şair Niyazi Ateşli Cahit ULUER Gazeteci-Yazar-Şair. Ö ncelikle, Niyazi Ateşli hakkında şair tanımının yeterli olmayacağını söylemek isterim. Niyazi Ateşli için günümüzde şovmenolarak adlandırılan gösteri sanatçısı deyimin daha doğru olacağını sanıyorum.1940’lı yıllarda Bitlis’te bütün kültürel ve sportif olaylarda Niyazi Ateşli’yi görmek mümkündü.Ben,bu yılların 1944-1949 arası dönemini,okulla ev arasında geçen bir yaşam diliminde hatırlayabildiğim kadarı ile yazmaya çalışacağım.O yılları çok daha iyi bilenlerin ve hatırlayanların bu gibi konularda anılarını yazarak geleceğe ileteceklerini umuyorum. O yıllar, II. Dünya Savaşı zorluklarının devam ettiği yıllardı.Şehirde elektirik yoktu.Halkevinde bulunan ve rüzgar dinamosu ile doldurulan akümülatörle çalışan bir radyo vardı. O dönemde halkevi,bütün kültürel çalışmaların merkezi halindeydi.Halkevinde müzik çalışmaları yapılırç,oyunlar sahnelenir,sportif yarışmalar düzenlenirdi.Okul ödevlerimiz için halkevinin zengin kütüphanesinden yararlanırdık. Halkevine gelen beş çift kayak,ilk defa kayağı görmemizi,tanımamızı sağlamıştı.Şehirde elektirik tesisatı yapılınca;halkevinin işlevi daha da artmış;gezici tiyatro gurupları,ilizyonistler ve benzeri sahne sanatçılarını da halkevinde ızleme olanağını bulmuştuk.İlk sinama filmini de halkevinde seyretmiştik.O yılların bütün olumsuz koşullarına karşın,şehirde canlı bir kültürel ve sosyal yaşamın varlığını hatırlıyorum. Bir örnek olarak;ortaokul son sınıfı arkadaşlarımızın sene sonunda Molier’in Cimri oyununu halkevinde çok başarılı bir şekilde sahnelediklerini gösterebilirim. Ayrıca;yine o yıllarda bazı evlerde zengin kitaplıkların varlığını da eklemek isterim. Niyazi Ateşli, şehirdeki bütün bu sosyal ve kültürel etkinliklerin içinde görülürdü. Şiir yazar, saz çalar, taklitlerle herkesin ilgisini çekerdi. Şehrin tanınmış kişileri ile ilgili taşlamaları kulaktan kulağa yayılır, taşlamalara hedef olanlar bile O’na sempetiyle bakarlardı.Niyazi Ateşli,Bitlis türkülerinin radyo arşivlerine girmesini sağlayan kişi olarak da bilinir.O’nun kaynak kişi olarak gösterildiği;Muzaffer Sarızözen ve Neriman Tüfekçi tarafından notaya alınan altı Bitlis türküsü günümüzde de zevkle dinlenmektedir. Bu türküler (1) : Bağa Vardım Nar İçin Bitlisin Yolları Taştır Geçilmez Memi Hayranım Olam Oyar Hindi Oynama Yorulursun Yoncalar Hanım Yoncalar Şeklinde sıralanabilir. O yıllarda Ankara Radyosu’nun Yurttan Sesler Programında “Niyazi Ateşli’den alınan bir Bitlis türküsü”anonsunu duymak bize büyük bir zevk verirdi. Niyazi Ateşli’nin Ankara Radyosu’nda sanatçı olarak görev alacağı düşünülür, konuşulurdu. Sanırım, kendisi de bunu hayal ederdi. Ancak, bu hayali gerçekleşmedi. Daha sonra, İstanbul’a Üsküdar’a yerleştiğini, Devlet Deniz Yolları’nın yurtdışı seferler yapan vapurlarında çalıştığını biliyorum.1983 veya 1984 yılında bir gün, bana,yayınladığı Bitlis Ufuklarında adlı şiir kitabını getirdi. İç sayfada, kitabın Dilek Optik sahibi Ahmet Dilek tarafından bastırılarak Bitlislilere hediye edildiği notu vardı. 24 say- 111 fadan oluşan kitapta; önsözden sonra,Bitlis Yöresinde konuşulan mahalli sözler (5-7.s.) “Pişik”, “Bağa Vardım”, “Didevan Üstündeyim”, “Haha Haha Haha Ninna” başlıklı dört türkü sözü,Bitlis Manileri ve Niyazi Ateşli’nin on adet şiiri yer almaktadır. Şiirlerini yalın bir dille yazmıştır. Konularını, Bitlis’ten, Bitlisle ilgili kişiler ve olaylardan seçmiştir.” Kemal “şiirini, çok genç yaşta ölen arkadaşı Kemal Zülfikar için yazdığını not etmiştir. Aynı şekilde, Hamamcı Süleyman için yazdığı “Ulu Hamam”, Bitlis’te ölen vali Hulusi Devrimer için yazdığı “Hulusim” şiiri ile Bitlis Çayı’na atlayarak intihar eden P.T.T. memuru Hasip için yazdığı “Bitlis Çayı” şiiri,tanıdıklarının ölümleri ardından yazdığı şiirlerdir.Bunların dışında: “Gule”, “Bitlisin Akıllı Delileri”, “Bak Gıra Nice Oldu”. Başlıklı şiirlerinin yanında “Unutmak”, “Binnaz”, “Unutulmak-”, “Köçerden” başlıklı dört beş mısradan oluşan şiirlerine de kitabında yer vermiştir. BİTLİSİN AKILLI DELİLERİ Muharrem der ki,ben alayım, Nergis başına belayım, Hepsinden ben alayım, Benden başka erkek var mı, subay var mı? Nergis der ki,ben nazlıyım, Fato gilde gizliyim, Mavi Şalvar, şaş gözlüyüm, Benden başka güzel varmı, nikel var mı? Şengo der ki,boyum uzun, Beni al gerdana düzün, Beşibirlik düzüm düzüm, Benden başka tüccar var mı, zengin var mı? Hamza Piloç gezer dilde, Ben yalnızım bu ilde, Doksanbir defteri yerde, Benden başka dertli var mı,ahmak var mı? Konuyu, Niyazi Ateşli’yi rahmetle anarak, O’nun şiirine bir örnek olarak “Bitlisin Akıllı Delileri” Şiiri ile sonlandırmak istiyorum. 112 1) İnternet Türkü Sitesi 25 Yıllık Prestij Celal SAYDAM Sevgili hemşehrilerim; B ETAV’ın kuruluşunun 25. yıldönümü nedeniyle hazırlanan prestij sayısında yer almak, inanın bana bambaşka bir duygu yaşattırıyor. 25 yıl önce BETAV kurulduğunda, BETAV ile ilgili yaptığım yüzlerce haber, bir bir gözümün önünden akıp gitmeye başladı. Dile kolay 25 yıl. Türkiye’de eşi ve benzeri bulunmayan Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı, Devletin en sıcak şekilde yaklaşım gösterdiği Vakıflardan biri olma başarısını göstermiştir. Bitlisli işadamlarının bir araya gelerek oluşturduğu BETAV, kuruluşundan bu güne kadar çıtasını hep yükseltmiş ve Bitlislilerin göz bebeği olma başarısını göstermiştir. Özellikle eğitim alanındaki başarısı tartışılmazdır. Bu güne kadar yüzlerce Bitlisli öğrenciye sağladığı burs ve katkılar, ülkemizdeki bir çok vakıftan çok daha ileri seviyede olmuştur. İşte bu yüzdendirki; BETAV’ın hazırlamış olduğu prestij sayısı, bence taşların yerine oturduğunun bir göstergesidir. 1987 yılında kurulan ve kurulduğu günden bu güne kadar arkasında tek bir şaibe dahi bırakmayan BETAV, bir anlamda da rakipsiz tek vakıf olma özelliğinide elde etmiştir. Bitlis Belediye Başkanı sayın Fehmi ALAYDIN tarafından Bitlis’in anahtarının teslim edildiği işadamımız, Bitlis’in hayırlı evladı, büyüğümüz olan BETAV Genel Başkanı sayın Ahmet EREN beyefendi ile sadece BETAV değil; Bitlis İl ve İlçeleride değişim göstermiştir. Bitlis’e yapılan hizmetlerde sayın Ahmet EREN’in izlerini görmek, diğer işadamlarımıza örnek olması ve aynı zamanda bir dinamo gibi karşımızda durması hep güven verici olmuştur. Bitlis’e bir çivi çakmanın ne kadar önemli olduğunu ve çakılan her çivinin göğsümüzü kabarttığı unutulmamalıdır. Yapılan hizmetlerde elleri titremeyen işadamlarımızın sayısının artması ne kadar önemli ise, BETAV’ında gönlümüzün en derin yerinde yer bulmuş olmasıda o kadar önemlidir. Bitlis’in anahtarını taşımak her yiğidin karı değildir. Önemli olan o anahtara sahip olabilmektir. Bitlis’in hayırlı evladı sayın Ahmet EREN beyefendi, Bitlisliyim diyen herkesin hayır dualarını bu yüzden almaktadır. Allah kendisinden razı olsun. Eşine ve ailesine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. BETAV’ın Prestij sayısının gelecek nice 25 yıllara ışık tutmasını diliyorum. 113 Sevgi ve saygılarımla. AĞUSTOS 2013 Ergin Ağabeyle Hayalimizdeki Bitlis Serdar DURER N e Güzel demiş Yahya Kemal; İnsan alemde hayal ettiği müddetçe yaşar. Amerikalı yazar Mark Twain’de; Düşlerinizi kovmayın, çünkü onlar gidince siz kalırsınız ama artık yaşamıyorsunuz demektir. İlk defa Bitlis’in sorunlarını kaleme almaya başladığım 97-98’li yıllarda genç bir araştırmacı iken tanışmıştım Ergin ağabeyle, araştırırken sabırlı olmak gerektiğini, daha çok kaynağa ulaşmak gerektiğini ilk defa ondan öğrenmiştim. Bitlis kütüphanesinde arşivlerin raflarındaki tozu ilk defa onunla yutmuştuk. Bana bir defasında Serdarcım sen azimli bir gençsin, herkes doktor, mühendis, hukukçu, öğretmen olabilir ama herkes araştırmacı olamaz. Herkes yazar olamaz. Bu, çok ayrı bir şevk, heyecan, meşakkat isteyen bir alandır. Demişti yıllar önce. Yıllar sonra Ergin ağabeyle kısa bir Bitlis turu yaptık. Bakın bu kısa turdan ne hayaller çıkardık? Ergin ağabeyle Şehri bey tepesinden başlayarak her açıdan Bitlis’in analizini yaptık. Şehri bey tepesinden Dideban’a teleferik atılmasını hayal ettik. Şehri bey tepesine Atakule gibi bir yapının inşa edilmesini ve Bitlis’in dört bir yanını görebilmeyi hayal ettik. Bitlis’in çevresindeki dağların ağaçlandırıldığını ve yemyeşil bir Bitlis’i hayal ettik. Abdal ha- nın cariyesi sofia ile gezindiği üzüm bağlarının tekrar yeşerdiğini hayal ettik. Bitlis’in eski buz gibi suyuna kavuştuğu günleri hayal ettik. Şehri bey tepesinden Bitlis Kalesi ve Mırcatlık mezarlığını izledik. Beşminare’yi; Ulu Camii, Gökmeydan, Şerefiye, Meydan ve Kale Camiyi aynı anda görebilmenin tadına vardık. Şehri Bey’den Bitlis’in damına, Dideban dağının tepesine çıktık. Ünlü Seyyah Evliya Çelebi bakın ne diyor Dideban dağı hakkında; Bitlis şehrine hakim bir dağ vardır, adına Dideban dağı derler. Üzerine çıkıldığı vakit en yüksek dağların dahi ardını, arkasını görebilirsiniz. Dağ tılsımlı olup, halkın bundan haberi yoktur. Demiştir. Eskiden şehrin gözetleme kulelerinin bulunduğu Dideban’ın tepesinde uzun yıllardır TRT’nin cihazları bulunmaktadır. TRT’nin yayın akışının takip edildiği yer olarak kullanılıyor. Bu tepeden Bitlis’in her tarafını, her güzelliğini görmek mümkün. Bu tepeye bir teleferik kurulmasını ve Bitlis’in eşsiz doyumsuzluğuna bu sayede varılmasını hayal ettik. Bitlis’in bir turizm cennetine dönüşmesini hayal ettik. Dideban’da TRT’nin personelleri Recep Akan ve Gülmehmet Dağdagül amca ile közde demlenmiş çayları, büyük çanağın altında yudumlamanın tadını tarif edemem. Sanki Dideban’ın tepesine tesisler kurulmuş, bağlar, bahçeler, parklar ve bizde kendimizi sanki kamelyanın birinde közde demlenmiş çay yudumlarken şehrin o eşsiz kuşbakışı manzarasını izliyorduk. Dideban’ın tepesinden 5000 yıllık tarihe sahip, nice alimlerin yetiştiği, gezginlerin durağı, büyüklerin uğrağı Bitlis’i hayal ettik. 114 T atvan Feribot İskelesi Gençlerin üretken olduğu, kahve kültürünü terk ettikleri el ele, omuz omuza bir Bitlis’i hayal ettik. Dedikodunun bittiği, insanların bir birini çok sevdiği, sevmek için yaşadığı ve yaşattığı bir Bitlis’i hayal ettik. Bilim adamlarının, sanat adamlarının, fikir adamlarının çokça olduğu bir Bitlis’i hayal ettik. Bitlis Eren üniversitesinin Dünya’da en başarılı ilk yüz üniversite arasına gireceği günleri hayal ettik. Avrupa’dan, Uzak doğudan, Amerika dan isteyen herkesin direk Bitlis’e uçabileceği günleri hayal ettik. Bitlis’in ve ilçelerinin merkeze yakın dağlarında kayak sporunun yapıldığını ve Bitlis’in bir kayak şehri havasına bürüneceği günleri hayal ettik. Rahva’nın modern bir şehir olacağı, Bitlis deresinin üzerinin açılıp o tarihi köprülerin ve kemerlerin şehrin mistik görüntüsüne ayrı bir renk katacağı günleri hayal ettik. Her alanda terakki kaydetmiş açık hava müzesi bir Bitlis’i hayal ettik. Aslında Dideban her şeyin özetidir. Dideban dağı bir çok türküye ve maniye de konu olmuştur. Bunlardan biride şudur; Dideban üstündeyim Dal boyu kastındayım Erenler dua etsin Ben murat üstündeyim. Dideban dağının tepesinde bulunan harabeye Murat taşı denirmiş. Kurtuluş savaşı döneminde Bitlis işgale uğrar iken, Dideban’da nöbet tutan ve henüz muradına erememiş Askerler şehit edildiği için halk buna Murat taşı ismini vermiştir. Evlenme çağına gelmiş genç kızlar türkü ve maniler eşliğinde Dideban’a çıkar tepedeki kulenin etrafında yedi (7) tur atarak üzerine çıkıp eşarbını rüzgara bırakırmış. Rüzgar eşarbı hangi yöne savurursa kader ve kısmetinin o yönden geleceğine inanılırmış. 115 Dideban’dan Yusufiye medresesi’ne geçtik. Bizi BİSİAD’ın görevlisi Numan Dinç karşıladı. Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından kiralanıp BİSİAD tarafından koruma altına alınan medrese’nin otantik yapısına ve mekanın özüne hiçbir zarar verilmeden o kadar güzel bir hale getirilmiş ki serin havasını da eklersek oturmaya doyamazsınız. Gökmeydan’da bulunan Ihlasiye Medresesinin içindeki Vakıflar bölge müdürlüğüne geçtik. Vakıflar Bölge Müdürünü ziyaret ettik. Bölge Müdürü ile Camilerimizin durumunu, özelikle restorasyon çalışmaları devam eden Şerefiye Camii, Ulu Camii’ni konuştuk. Başta WC’si olmak üzere, havuzunun ve diğer problemlerinin ciddi boyutlara ulaştığı Aynelbarit camii’ni konuştuk. Ziyaretimizi müteakip şiirlere konu olmuş Gökmeydan’a geldik. Rus ve Ermeni işgali sı- rasında Bitlisli bir asker tarafından yazıldığı tahmin edilen; Gökmeydan baş aşağı Belinde şal kuşağı Alay kalkmış gidiyor Hepsi Bitlis uşağı. Bir rivayete göre de 1914’te Sarıkamış’a Ruslara karşı savaşmaya giden Bitlisli askerlerin türküsüdür. Dörtlüğünü Ergin ağabeyden dinledikten sonra, soluğu Öğretmen evinde aldık. Soğuk meşrubatlarımızı yudumlarken Dideban dağına şöyle alttan baktık. Şimdi bu araçla oraya nasıl çıktık diye cesaretimize inanamıyorduk. Şehri Bey’e çıkmayan, Dideban’dan Bitlis’i izlemeyen, Aynel Barit’te çimmeyen, Duap yaylasında gezmeyen kimse Bitlis benimdir, ben Bitlisim demesin... Gökmeydan Minaresi 116 Bitlis’te Turizm Fatih BAKAR Nurullah Eren Anadolu Öğrt.Lisesi Öğrenci T urizm; dinlenmek, eğlenmek, görmek ve tanımak gibi amaçlarla yapılan gezilerin, bir bölgeye turist çekmek için alınan önlemlerin, yapılan çalışmaların tümüdür. Her şeyden önce sosyal bir etkinliktir. Turizm gelişmenin önemli bir faktörüdür. Günümüzde gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerin elde edilen gelir tablosuna baktığımızda turizme düşen payın hiç de az olmadığı görülür. Çünkü turizm çok yönlü bir kavramdır. Kendisiyle beraber maliye, işletme, politika, çevre bilimi gibi bilim dallarını etkiler ve bunlardan etkilenir. Bu yüzden turizmin bu görülmeyen çok faydalı yanının ortaya çıkması için çevremize yüzeysel açıdan yaklaşmamalıyız. İçimizdeki farkındalık duygusunun harekete geçmesi lazım. Başımızı kaldırıp etrafımıza baktığımızda hakikaten işin çok farklı boyutlarda olduğunu görebiliriz. Bu çevreyi Bitlis olarak düşündüğümüzde karşımıza bizi haksız çıkarmayacak bir manzara çıkacaktır. Uygarlığın gelişmesine ev sahipliği yapan, birçok medeniyetin ayak izini taşıyan ve nice İdris-i Bitlisiler, Gavsi Hizaniler yetiştiren bu şehrin her yerinin buram buram tarih kokmadığını kim söyleyebilir. Bu kokuyu almamak; tarih hazinesinin mücevherlerinden yoksun kalmak değilde nedir? İki adımda bir Selçuklu ve Osmanlı mimarisiyle tasarlanmış medreseler, camiler, Bitlis evleri ve en önemlisi Makedonya Kralı İskender tarafından kumandanı Bedlis’e inşa ettirilen, heybetiyle görenleri büyüleyen tarihi Bitlis kalesi; Bitlis turizminin en önemli yapı taşlarındandır. Fakat bu eserlerin sahipsizlik ve önemsenmemezlik nedeniyle var olan potonsiyelleri maalesef Bitlis turizmine yeterli katkıyı sağlamaktadır. Bu nedenle bu eşsiz güzellikteki yapıların hem hak ettiği değerleri tam olarak alabilmeleri hem de Bitlis’in turizmine katkı sağlayabilmeleri için bakım, onarım, tanıtım çalışmalarının yapılması gerekiyor. Neden Bitlisimizde turizm gelişmesin ki? Neden akın akın turist gelmesin ki? Şu an bile görüyoruz ki her yıl yüzlerce turist bu güzel şehri ziyaret etmektedir. Ayrıca Bitlis’te turizmi sadece tarihi yapılar olarak düşünmemeliyiz. Bunun yanında özel konumunun ve yükseltisinin getirmiş olduğu dezavantajları avantaja çevirerek, şehri kış sporlarının vb. aktivitelerin yapılabileceği bir cazibe merkezi haline getirebiliriz. Bununla beraber uzak ya da yakın coğrafyalardan şehrimize intikal eden misafirlerimize kendilerini evlerinde hissedebilecekleri, her yönüyle rahat ve konforlu otellerin şehrimizin merkezinde inşa edilmesinin bu iş için vazgeçilmez olduğunu bilmeliyiz. Buna ek olarak çeşitli kültürel, sosyal, bilimsel şenlik, panayır ve sempozyumlarla şehrimizin diğer bölgelerce de tanınmasına katkı sağlamamız gerekiyor. Şehrimizin her türlü fiziki donanımının tamamlanması turizm açısından ne kadar önemliyse, bölge halkının gelen turistlere nasıl davranacağı ve onlarla nasıl iletişim kuracağı o denli önemlidir. Bu eksikliğin giderilebilmesi ve halkın da bu süreçte ektin rol alabilmesi için bilgilendirici ve eğitici seminerlerin ve konferansların düzenlenmesi de önemlidir. Tanıtım faaliyetlerinin yoğunlaşması, şehrin fiziki şartlarının iyileştirilmesi, yıkık dökük tarihi yapıların onarılması ve halkın da bu süreçte etkin rol alabilmesi neticesinde şehrimizin kısa sürede çok geniş kitlelerce tanınmasına büyük ölçüde katkı sağlayacaktır. Bitlis Kalesinin nice karlardan, fırtınalardan sonra güneşe şahit olduğu gibi bizde buna şahit olacağız. 117 Rahva Bozkırlarında Turizm Hacer ÖLMEZ Nurullah Eren Anadolu Öğrt.Lisesi Öğrenci B ilim, tarih, kültür ve sanat eserlerinin korunup sergilendiği şehir hafızaları olan müzeleri çoğaltmak ve zenginleştirmek için büyük miktarlarda paraların harcandığı günümüzde, Bitlis şehrinin tarihi dokusunun korunması son derece önemlidir. Parmak uçlarının haritada işaretlediği nokta Bitlis olmalı. Bitlis konuklarını taze, duru ve masum bakışlarıyla karşılıyor. Şehrin her köşesine serpilmiş bulunan medreseler, tekkeler, köprüler, çeşmeler, şifahaneler, hanlar, hamamlar, kervansaraylar ve daha birçok eser bu mucizevi şehrin içinde kendine yer edinmiştir. El- Aman Hanı dünyanın şimdiye kadar gerçekleştirdiği en medeni ve insani müesseseleri arasında ilk sırayı alan Osmanlı İslam medeniyetinin kudretini, büyüklüğünü gösteren koskoca abidevi kervansaraylardan biri olan El-Aman Hanı bozkırın yalnızlığında binbir gece büyüsüyle, fakat hüzünlü, kaderine terk edilmiş, perişan bir vaziyette tek başına durmaktadır. Birçok kervanın eman (imdat) isteyerek sığındığı hayatta ölüm ara- sındaki çizgide onlara kucak açtığı bilinen bu muhteşem yapı, maalesef bugün kendisi eman (imdat) istemektedir. Beş minare tüm ihtişamıyla geleni gideni ağırlamaktadır. Hüzünlü hikayesiyle gelen gidenin yüreğini sızlatmaktadır. Herkesin aklında bir yer tutmaktadır. Bitlis’in türkülerini dinleyen, kendinden bir şeyler bulmaktadır. Kimisi kendisini, kimisi memleketini, kimisi özlemini … Bitlis türküleriyle, minareleriyle, hanlarıyla, kervansaraylarıyla tarihi yaşatıyor ve yaşatmaya devam edecektir. Evliya Çelebi, bu şehri kitabında o kadar güzel almış ki her şeyi anlatıyor adeta söyleyecek söz bırakmıyor. Bu şehrin kapılarını herkese ardına kadar açık bırakmış. Bitlis kalesi şehre gelen misafirlerini koruyor adeta. “Bana emanetsiniz” diyor adeta. Hanlarıyla, kervansaraylarıyla geçmişte olduğu gibi bugün de konuklarını en iyi şekilde ağırlamaya çalışmaktadır. Bu şehir yaşamayı, yaşatılmayı hak etmektedir. Van Gölünde Yelken Yarışları 118 Bitlis’i Yaşamak Mukaddes KORKMAZ Nurulah Eren Anadolu Öğrt. Lisesi Öğrenci D oğu Anadolu Bölgesinde yukarı Fırat ve yukarı Murad bölgelerinin sınırı kabul edilen, her köşesinin tarih koktuğu, mavi, yeşil ve kahverenginin uyumunu gösteren bir şehir… Efsanelerle doğup büyüyen, yalın ayak çocukların toprakla kardeşliğini hissettiren bir şehir. Bakmak ve görmek arasındaki uç noktayı gösteren, güneşin doğmak için sabırsızlandığı şehre turist olarak ayak basmak için alıyoruz bohçamızı ve dostluğumuzu düşüyoruz yola. Deliklitaş’ı geçtikten sonra varıyoruz turizmin ana merkezine. İlk durak yerimiz Büyük İskender’in bile alamadığı kaleye. Gözlerimiz kaleyi ilk gördüğü anda zaman tünelinden geçiriyor ruhumuzu ve İskender’e ulaştırıyor bizi. Koca bir dağı anımsatan bu kale halen de düşmanların korkulu rüyası olmaktadır. Bu tarihi güzellik ne dille anlatılabilir ne de bembeyaz sayfaya dökülebilir. Bu manzarayı gördükten sonra ikinci durağımızı da içten Mısır Pramitlerinin içi gibi dıştan ise koca bir sarayı anımsatan El-Aman Hanı olarak not ediyoruz. Bu görülmeye değer olan eseri görünce nutkumuz tutuldu. Hele bir de Selçuklu Devletine ev sahipliği yapan Bitlis’in büyük çocuğu olan Ahlat’ı görünce ne yapacağımızı bilemedik. Dünyanın hayranlıkla izlediği ve ölü bedenlere bir anne şefkatiyle sarılan Selçuklu mezarı bize bu şehrin güzelliğini anlatıyor. Sadece tarihle yetinmeyip medrese ve türbeleriyle de başka şehirlerle yarışıp birinci olmaya aday bir şehirdir. Bu medresel ve türbeler o minnacık yüreklerin isteklerini kendin de gizlemiştir. Bu sırları aşikâr etmek için tüm bedenleri bekliyor bu eserler. Bitlis’e ayak basıp da bu yerlerin görülmemesi görme engelli bir insanın etrafına bakması gibidir. Çünkü bu sevgi bahçesi olan Şehr-i Bitlis’in hamurunu bu türbeler de yatan insanlar yoğurmuştur. Bitlis’i görmek ve anlamak için bu insanlar tanınmalıdır. İşte böyle sevginin tohumlarının yeşerdiği bu şehri turist olarak biz de atıyoruz bu tohumları. Bu şehrin her ne kadar kör sokaklarda kendini gizlemiş olsa bile dillerde hiç düşmeyen bir şarkı gibi tüm dillerde dolanmıştır. Durak yerlerimiz mekan değiştikçe daha da güzelleşerek bizi heyecana bürüyor. Çetin geçen kışta kayak yapan insanları duyunca daha da artıyor heyecanımız. Bitlis’in bu muhteşem dağlarında kayak yapmak bulunmayacak bir huzur tattırır insana. Bembeyaz bir örtüye bürünen Bitlis’te kayak… Bu durak yerimiz de hayatın acılarını içinde saklayan, yaşamın ne olduğunu bize anlatan Bitlisli bir dedenin yanıydı. Geçmişten günümüze kadar olan efsaneleri tek tek, tane tane bize döktü. Yüreğimizi en çok yaralayan da “Bitlis’te Beş Minare” oldu. O bu cümleyi söyleyince görmenin anlamını bilen gözlerden tane tane yaşlar aktı. O diller anlatınca efsaneyi türküsünü de beraberinde getirdi. Gerçekten her kulağın duyması gereken bir efsane. Ona da veda edince son durak yerimiz olan Bitlis mutfağına gitmek için yola düştük. Bitlis’i tamamlar nitelikte olan yemekleri gözlerimizi fal taşı gibi açtırdı. Bu şehrin yemekleri sevgiyle tadlanmış, merhametle pişirilmiş ve şefkatle önümüze serilmiştir. Yemekleri yiyen herkesi bir hoş eden bu tadları 119 unutmamak için söz verdik birbirimize. Bu durakta da mutlulukla tanıştık… Artık veda etme zamanıydı. Fakat ayaklarımız geri geri gidiyordu. Görülmeye değer turistik yerleri olan bu şehre benliklerimiz alışmıştı. Bu şehirdeki turizm başka hiçbir yerde olmadığını düşünüyorum. Bir yap boz gibi olan şehrin tüm parçaları birbiriyle uyum içinde. İskender’in ana yurdu, Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın şiir konusu ve alimlerin merkezidir. Bitlis’i Badlis olarak görmek istiyorsanız ve turizmin ne demek olduğunu bilerek yaşamak istiyorsanız düşün yollara. Nerde güler yüzlü insanlar görürseniz biliniz ki varmışsınız Badlis’e. Bitlis’i bir turist olarak gezmek istiyorsanız bırakıyorum kalemi koşar adımlarla Bitlis’ten çıkmadan size kapıları açtırmaya geliyorum. Kapıda sizi bekliyorum. Bir günde olsa beklerim, bir yılda olsa beklerim sizi. Bitlis içinde Badlis için beklerim… Tatvan’dan Van Gölüne bakış 120 Hüsamettin BİLGEN BETAV’A GELİN… Bu dergâh Bitlis’in öz dergâhıdır, Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin. Hayır sevenlerin kıblegâhıdır, Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin. Gelin tanıyalım birbirimizi, Tanıyalım, tanıtalım Bitlis’i, Elele çözelim, dertlerimizi, Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin. Bakalım öksüze, yetime, dula. Muhtaç gençlerimiz gitsin okula, Birlikte çıkalım, bu güzel yola, Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin. Gelin, vakfımıza sahip çıkalım, Ayrılığı, gayrılığı, yıkalım. Binbir parça değil, bir tek olalım, Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin. Vakfımız Bitlisin kendi sesidir, Kardeşlik çatısı, dostluk yeridir. BETAV hiç kimseye külfet değildir, Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin. 121 Hüsamettin BİLGEN SELAM OLSUN Dideba’nın tepesından, Meşhur Bitlis Kalesı’ndan, Beş kaza, dört mahlesindan, Gelenlere selam olsun. Kışın karınde, buzunde, Alemdar’ın havuzunde, Aynelbarut’te, Şorki’de, Çimenlere, selam olsun. Bitlisliyim diyenlere, Halen orde olenlere, Toprağında yatenlere, Ta yürektan, selam olsun. Bitlis’in içli köftesi, İsi isi has dolmesi, Kışın, çorti taplemesi, Yapenlere, selam olsun. Adilcevaz, Ahlatı’ne, Mutki’sıne, Hizan’ıne, Denızıne, Tatvan’ıne, Kucak kucak selam olsun. Küp peynırıne, yağıne, Cevizine, şam balıne, Tütütüne, tabağıne, Şor balığa selam olsun. Şehirli de, köyli de bir, Arvadi bir, eri de bir, Zengüni bir, fekiri bir, Cümlesine selam olsun. Gılgıl, kurut, olur gebol, Üzerinde yaği gol, gol. Halaşorde bişen kartol, Yiyenlere, selam olsun. Ülicami, Kızılcami, Azo Hani Han hemami, Sılonun kulhan damıni, Görenlere selam olsun. Dişçi der, ey hemşeriler, Gönlüm Bitlisle beraber, Can kardeşler, can baciler, Benden size selam olsun. Delikli taş’tan, Rahvaye, Ta Komus’tan, Merkava’ye Çıhtapor’dan, Tıkılban’e, Gökmeydan’e selam olsun. BETAV der ey hemşeriler Gönlümüz sizle beraber, Can kardeşler, can bacılar Bizden size selam olsun. 122 Niyazi ATEŞLİ BİTLİS’E ÖZLEM “BAKIN GIRA NİCOLDU” Gurbet elden geldim mazim sormaya, Onca dost ahbaplarla çene yormaya, Gelin mahalle halkı secde durmaya. Ulu Cami müezzini hoca Sakir bakın gıra nicoldu? Aklıma geldi bu gün anlatayım başımdan, Bitlis Vilayetinin insanından taşından, Dokuma cacımından çortu aşından, Dostum Büryancı İbrahim bakın gıra nicoldu? Cümle alem tanırdı bu kişiyi, Gebol yerken kırmıştı on dişini, Koltuğundan kaldırdı bir kişiyi, Kunik çorap dokuyan Minti bacı bakın gıra nicoldu? Çirik Düzlü, Şeribey, Kurubulak, Hersan, Unutulur mu, bu yerler hatırlanır her an, O topraklar için nice akıtılan kan, Avul meydan kahramanı Guzo Alâ bakın gıra nicoldu? Neydi o tatlı burçikli güzelim keşür, Acaba ne haldedir bizim katırcı Beşir, Uşkun kengerle bezenmiş dağlar yemyeşil, Falcı Çırıkelmasto bakın gıra nicoldu? Saymaya bitermi mahalli yemekler Aylık yapılan bembeyaz lavaş ekmekler, Çortu aşı, Gilorik, taplama, içli köfteler, Meşhur kebapçı, Ağo bakın gıra nicoldu? Hatuniye, Alemdar, Arap köprüsü Her tarafı tertemiz yoktur çöpçüsü Paşa han Üllü Hamamları duruyor mu, Muhtar Abdullah Muhittin bakın gıra nicoldu? 123 Kale altındaydı büyük kitapçı Niyazi Yılmaz Emin ol o yerler kimseye kalmaz Yüzi hep gülümserdi neşeyi ver verme doymaz. Beni çok seven Sima bakın gıra nicoldu? Kahveci Leto, Çağlayan Rıfat Usta, Neşeler saçardı bütün ahbaba dosta, Bitlisin kurtuluşu tam sekiz ağustosta, Buram buram kokan kavurmalar, bakın gıra nicoldu? Fatiha yokuşu son olur Kurubulâk, Haydi Uşahlar Aviha bal yemeye gidah, Şimdi gurbetteyim sor nice edah, Horozun Şükrü Çavuş bakın gıra nicoldu? Maşallah hepsi tüccar hep kapitalist, İçlerinde bir benim köşede kalan artist Duyunca destanımı nasıl gülersiniz kıs kıs Meşhur Mumcu Gıdık Ahmet, bakın gıra nicoldu? Zannetmem Bitlis’te artık kalan yok Hemşehriler her tarafta istediğin kadar çok, Destanımı ben yazdım ben dinledim aşina yok, Eski samimi dostlar bakın gıra nicoldu? Ben gurbete atılmış bir insanım, Derdimi anlatmaya yetmez lisanım, Kalbimde keder dolu gözlerimde hergün yaş, Ömrüm tükendi bu yerde yavaş yavaş, Ne dostlardan bir haber ne insanlardan bir ses, Yıllar sildi ismimi, Ateşliyi unuttu herkes. BETAV hiç kimseye külfet değildir, Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin. 124 Mehmet Cemal SAYDAM AŞIKSIN GÖNÜL Bezek bezek bezeniyor düşlerim, Derinden derine, âşıksın gönül. Adı “Zeyno” desem, yalan söylerim, Sen başka birine, âşıksın gönül. Sevdasız gönüle sual olunur, Öyle sevda çek ki, ölsen durulur, Dolmalar sarılır, toylar kurulur. Davul zurna sesine, âşıksın gönül. Kırıktır telleri, gönül sazımın, Çekilmez acısı, sevda nazımın, Mutki’de çift süren köylü kızının, Topraklı terine âşıksın gönül. Gölün kıyısında Adilcevaz’a, Köçer kızı’ndaki sınırsız naza, Kışına bahara, güze ve yaza, Bu şehrin merdine, âşıksın gönül. Bu dünyada gönül verdin birine, Gem tutmuyor, vursalar da diline, Süphan’ın karına, Ahlat İli’ne, Nemrut’un gölüne, âşıksın gönül. Tatvan’da maviye.Nurs’ta yeşile, Hizan’da Gayda’ya, Mutki eline, Zeydan’a şan veren o Sarayil’e, Toprak zerresine, âşıksın gönül. Bir keklik sesine, çam gölgesine, Reyhan’ın rengine, bal teknesine, Çağlayıp ta, kopan suyun sesine, Bitlis Deresine, âşıksın gönül. Şifadır Norşen’de tüm ılıcalar, Altun Kalbur serin, gönlüme dolar, Kapanmıyor içimdeki yaralar, Bitlis’in derdine âşıksın gönül. Yiğidin sözünden dönmeyenine, Ateşin yıllarca sönmeyenine, Mavzerin omuzdan inmeyenine, Mertliğin serine, âşıksın gönül. 125 Burhan DODANLI SANCAK ŞEHİR Bitlis’e girdim ki, bir eski şehir, Gördüm ki yücedir dağı Bitlis’in. Dediler, sormadan seni iletir, Dere’li sol yanı, sağı Bitlis’in… Menevişli kuşağıyla şalıyla, O güzelim folkloruyla şenlenir… Yaylasında tütünüyle balıyla Damağa lezzettir, yağı Bitlis’in… Havası sert, insanı mert, sözü pak… Nemrut’un zulmünü görmüş bir devir. Altı ay karla kapalı yüzü ak, Yazın bir cennettir bağı Bitlis’in… Betlayis’in kurduğu sancak Şehir… Kalesinden her rüzgârı seslenir, Der ki; “Beni gördü İskender bile!” Düşündüm ne uzun çağı Bitlis’in… 126 Betav’ın Kuruluşundan Günümüze Yönetim ve Denetim Kurulları BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1988) 1- Bitlis Valisi (Ş. Ergun ÖZAKMAN) Başkan 2- Cemil ÖZGÜR Başkan Yard. 3- İrfan CENKÇİ Muhasip Üye 4- Nazmi HAŞEMOĞLU 5- Cemil HASPOLAT 6- Ali Orhan GERÇEK 7- Nurullah KADİRİOĞLU DENETİM KURULU: 1- Cahit BİNGÖL 2- Cemil ÖRNEK 3- Yücel ÖZDEMİR GENEL SEKRETER: Kenan Mümtaz AKIŞIK BETAV MERKEZ YÖNETİM 1- Bitlis Valisi (Ali SAKALLI) 2- Cemil ÖZGÜR 3- İrfan CENKÇİ 4- Nazmi HAŞEMOĞLU 5- Cemil HASPOLAT 6- Ali Orhan GERÇEK 7- Nurullah KADİRİOĞLU KURULU: (1989) Başkan Başkan Yard. Muhasip Üye DENETİM KURULU: 1- Cahit BİNGÖL 2- Cemil ÖRNEK 3- Yücel ÖZDEMİR GENEL SEKRETER: Kenan Mümtaz AKIŞIK BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1990) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 1- Cahit BİNGÖL Başkan Yrd. 2- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 3- Cemil HASPOLAT Muhasip Üye 4- Cemil ÖRNEK 5- Nazmi HAŞEMOĞLU 6- Ahmet H. EREN 7- Kadri İVEGEN 8- Bitlis Valisi DENETİM KURULU: 1- Remzi DİLAN 2- Yaşar OKUMUŞ 3- Cemal BAYSEFEROĞULLARI 127 BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1991) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Cahit BİNGÖL Başkan Yrd. 3- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 4- Cemil HASPOLAT Muhasip Üye 5- Cemil ÖRNEK 6- Nazmi HAŞEMOĞLU 7- Ahmet H. EREN 8- Kadri İVEGEN 9- Bitlis Valisi DENETİM KURULU: 1- Remzi DİLAN 2- Yaşar OKUMUŞ 3- Cemal BAYSEFEROĞULLARI BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1994) 1- Bitlis Valisi Başkan 2- Cemil ÖZGÜR Başkan Yard. 3- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yard. 4- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 5- Çetin BİNGÖL Muhasip Üye 6- İrfan CENKÇİ 7- Yücel ÖZDEMİR 8- Kadri İVEGEN 9- Uğur BARUT DENETİM KURULU: 1- Cemil ÖRNEK 2- Yaşar OKUMUŞ 3- Remzi DİLAN BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1992) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Cahit BİNGÖL Başkan Yard. 3- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 4- Cemil HASPOLAT Muhasip Üye 5- Cemil ÖRNEK 6- Nazmi HAŞEMOĞLU 7- Ahmet H. EREN 8- Kadri İVEGEN 9- Bitlis Valisi DENETİM KURULU 1- Remzi DİLAN 2- Yaşar OKUMUŞ 3- Cemal BAYSEFEROĞULLARI BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1995) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yard. 3- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 4- Çetin BİNGÖL Muhasip Üye 5- Bitlis Valisi 6- M. Erdal EREN 7- Ali Orhan GERÇEK 8- Coşkun ZIRHLI 9- Uğur BARUT DENETİM KURULU: 1- Cahit BİNGÖL 2- Cemil ÖRNEK 3- Remzi DİLAN BETAV MERKE YÖNETİM KURULU: (1993) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Cahit BİNGÖL Başkan Yard. 3- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 4- Cemil HASPOLAT Muhasip Üye 5- Cemil ÖRNEK 6- Nazmi HAŞEMOĞLU 7- Ahmet H. EREN 8- Kadri İVEGEN 9- Bitlis Valisi DENETİM KURULU: 1- Remzi DİLAN 2- Yaşar OKUMUŞ 3- Cemal BAYSEFEROĞULLAR BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1996) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yrd. 3- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 4- Çetin BİNGÖL Muhasip Üye 5- M. Erdal EREN 6- Coşkun ZIRHLI 7- Ali Orhan GERÇEK 8- Uğur BARUT 9- Bitlis Valisi DENETİM KURULU: 1- Cahit BİNGÖL 2- Cemil ÖRNEK 3- Remzi DİLAN 128 BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1997) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yrd. 3- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 4- Çetin BİNGÖL Muhasip Üye 5- M. Erdal EREN 6- Coşkun ZIRHLI 7- Ali Orhan GERÇEK 8- Uğur BARUT 9- Bitlis Valisi DENETİM KURULU: 1- Cahit BİNGÖL 2- Cemil ÖRNEK 3- Remzi DİLAN BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2000) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Ahmet Hilmi EREN Başkan Yrd. 3- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 4- Nazmi HAŞEMOĞLU Muhasip Üye 5- M. Nezir GENCER 6- Ali Orhan GERÇEK 7- M. Erdal EREN 8- Abdurrahman TEKTAŞ 9- Bitlis Valisi DENETİM KURULU: 4- Cahit BİNGÖL 5- Cemil ÖRNEK 6- Remzi DİLAN BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1998) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Ahmet Hilmi EREN Başkan Yrd. 3- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 4- Sabri HAŞEMOĞLU Muhasip Üye 5- Nazmi HAŞEMOĞLU 6- Ali Orhan GERÇEK 7- M. Erdal EREN 8- Nihat GENCER DENETİM KURULU: 1- Cahit BİNGÖL 2- Cemil ÖRNEK 3- Remzi DİLAN BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2001) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Ahmet Hilmi EREN Başkan Yrd. 3- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 4- Nazmi HAŞEMOĞLU Muhasip Üye 5- M. Nezir GENCER 6- Ali Orhan GERÇEK 7- M. Erdal EREN 8- Abdurrahman TEKTAŞ 9- Bitlis Valisi DENETİM KURULU: 1- Cahit BİNGÖL 2- Cemil ÖRNEK 3- Remzi DİLAN BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1999) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Ahmet Hilmi EREN Başkan Yrd. 3- Hamza ZÜLFİKAR Genel Sekreter 4- Sabri HAŞEMOĞLU Muhasip Üye 5- Nazmi HAŞEMOĞLU 6- Ali Orhan GERÇEK 7- M. Erdal EREN 8- Nihat GENCER 9- Bitlis Valisi DENETİM KURULU: 1- Cahit BİNGÖL 2- Cemil ÖRNEK 3- Remzi DİLAN BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2002) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Ahmet Hilmi EREN Başkan Yrd. 3- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yrd. 4- M. Erdal EREN Muhasip Üye 5- M. Nezir GENCER 6- Yusuf Ziya ZÜLFİKAR 7- Hasan DALKIRAN 8- Abdurrahman TEKTAŞ 9- Bitlis Valisi DENETİM KURULU: 1- Cahit BİNGÖL 2- Cemil ÖRNEK 3- Remzi DİLAN GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR 129 BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2003) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Ahmet Hilmi EREN Başkan Yrd. 3- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yrd. 4- M. Erdal EREN Muhasip Üye 5- M. Nezir GENCER 6- Çetin BİNGÖL 7- Hasan DALKIRAN 8- Nezir KARAKAŞ 9- Bitlis Valisi DENETİM KURULU : 1- Cahit BİNGÖL 2- Cemil ÖRNEK 3- Remzi DİLAN BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2006) 1- Ahmet Hilmi EREN Başkan 2- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yrd. 3- M. Nezir GENCER Başkan Yrd. 4- Çetin BİNGÖL Muhasip Üye 5- M. Erdal EREN 6- Ali Orhan GERÇEK 7- Hasan DALKIRAN 8- Necdet SÜNE DENETİM KURULU: 1- Cemil ÖRNEK 2- Remzi DİLAN 3- M. Zeki PEKER GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2004) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Ahmet Hilmi EREN Başkan Yrd. 3- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yrd. 4- M. Erdal EREN Muhasip Üye 5- M. Nezir GENCER 6- Nihat GENCER 7- Hasan DALKIRAN 8- Necdet SÜNE 9- Çetin BİNGÖL DENETİM KURULU: 1- Cahit BİNGÖL 2- Cemil ÖRNEK 3- Remzi DİLAN GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2007) 1- Ahmet Hilmi EREN Başkan 2- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yrd. 3- M. Nezir GENCER Başkan Yrd. 4- Çetin BİNGÖL Muhasip Üye 5- M. Erdal EREN 6- Ali Orhan GERÇEK 7- Hasan DALKIRAN 8- Necdet SÜNE DENETİM KURULU: 1- Cemil ÖRNEK 2- Remzi DİLAN 3- M. Zeki PEKER GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2005) 1- Cemil ÖZGÜR Başkan 2- Ahmet Hilmi EREN Başkan Yrd. 3- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yrd. 4- M. Erdal EREN Muhasip Üye 5- M. Nezir GENCER 6- Nihat GENCER 7- Hasan DALKIRAN 8- Necdet SÜNE 9- Çetin BİNGÖL DENETİM KURULU: 1- Cemil ÖRNEK 2- Remzi DİLAN 3- İlhami NALBANTOĞLU GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2008) 1- Ahmet Hilmi EREN Başkan 2- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yrd. 3- M. Nezir GENCER Başkan Yrd. 4- Çetin BİNGÖL Muhasip ÜYE 5- M. Erdal EREN 6- Nihat GENCER 7- Necdet SÜNE 8- Hasan DALKIRAN DENETİM KURULU: 1- Cemil ÖRNEK 2- Remzi DİLAN 3- M. Zeki PEKER GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR 130 BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2009) 1- Ahmet Hilmi EREN Başkan 2- Nazmi HAŞEMOĞLU Başkan Yrd. 3- M. Nezir GENCER Başkan Yrd. 4- Çetin BİNGÖL Muhasip ÜYE 5- M. Erdal EREN 6- Nihat GENCER 7- Necdet SÜNE 8- Hasan DALKIRAN DENETİM KURULU: 1 Cemil ÖRNEK 2 Remzi DİLAN 3 M. Zeki PEKER GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2010) 1- Ahmet Hilmi EREN Başkan 2- M. Nezir GENCER Başkan Yrd. 3- M. Erdal EREN Başkan Yrd. 4- Oğur H. BARUT Muhasip Üye 5- Muzaffer AHLAT 6- Nihat GENCER 7- Hasan DALKIRAN 8- M. Zeki PEKER DENETİM KURULU: 1- Cemil ÖRNEK 2- Remzi DİLAN 3- Necdet SÜNE GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2012) 1- Ahmet Hilmi EREN Başkan 2- M. Nezir GENCER Başkan Yrd. 3- M. Erdal EREN Başkan Yrd. 4- Oğur H. BARUT Muhasip Üye 5- Muzaffer AHLAT 6- Nihat GENCER 7- Hasan DALKIRAN 8- M. Zeki PEKER DENETİM KURULU: 1- Nihat GÜLÇİMEN 2- Necdet SÜNE 3- Nurdoğan OTO GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2013) 1- Ahmet Hilmi EREN Başkan 2- M. Nezir GENCER Başkan Yrd. 3- M. Erdal EREN Başkan Yrd. 4- Oğur H. BARUT Muhasip Üye 5- Muzaffer AHLAT 6- Nihat GENCER 7- Hasan DALKIRAN 8- M. Zeki PEKER DENETİM KURULU: 1- Nihat GÜLÇİMEN 2- Necdet SÜNE 3- Nurdoğan OTO GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2011) 1- Ahmet Hilmi EREN Başkan 2- M. Nezir GENCER Başkan Yrd. 3- M. Erdal EREN Başkan Yrd. 4- Oğur H. BARUT Muhasip Üye 5- Muzaffer AHLAT 6- Nihat GENCER 7- Hasan DALKIRAN 8- M. Zeki PEKER DENETİM KURULU: 1- Cemil ÖRNEK 2- Remzi DİLAN 3- Necdet SÜNE GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR 131 KAYBETTİKLERİMİZ NAZMİ KÜRÜM 1940 yılında Bitlis’te doğdu. İlköğretimini Bitlis Kazım Paşa İlkokulunda tamamladı. Küçük yaşta Adana’ya giderek Yapı Enstitüsü’nü bitirdi. Ankara’ya gelen Nazmi Kürüm İnşaat Teknikerliğini okudu, ardından 1960 yılında Ordu’da öğretmen olarak askerliğini tamamladı. 1963 yılında İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisini şimdiki adıyla Yıldız Teknik Üniversitesini bitirerek İnşaat Yüksek Mühendisi oldu. Sosyal Sigortalar Kurumu, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Yapı İşleri Genel Müdürlüğü,İstanbul Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ve Çalışma Bakanlığı İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Müfettişi görevlerinde bulunduktan sonra 1973 yılında serbest çalışmaya başladı. İstanbul Kadıköy İlçesi yol ve kanal inşaatlarıyla müteahhitliğe adımını attı. Ardından Türkiye’nin birçok il ve ilçelerinde altyapı çalışmalarını sürdürdü. 1977 yılında evlenip dört çocuk babası olan Nazmi Kürüm 26 Nisan 2013 yılında hakkın rahmetine kavuşmuştur. Ruhu Şad Olsun. Hatırasını saygıyla anıyoruz. 132 KAYBETTİKLERİMİZ HASAN ACAR 1 Kasım 1945 tarihinde Bitlis’in Deliktaş Köyünde doğmuştur. İlkokul çağına geldiği zaman İstanbul-Bitlis arası defalarca ikamet değiştirdiği için örgün öğretim alamamış fakat ortaöğrenimini istanbulda dışarıdan bitirerek 1965 senesinde edirne uzunköprüde askerliğini tamamlamıştır. Askerden döndükten sonra 1967 senesinde bitlis eşrafından güleser zülfikar ile hayatlarını birleştikten sonra tophane’de (eski salı pazarı) kamyonculuk ile uğraşmıştır. Yaklaşık 15 sene süren kamyon şoförlüğünün ardından kooperatifleşme ve esnaf örgütü olabilmek adına 1983 yılında küçükbakkalköy kamyoncular kooperatifini kurarak yöneticilik ve başkanlık yapmıştır… 1998 Yılında istanbul kamyoncular esnaf odası başkanlık seçimlerine adaylığını koyan hasan acar 2 dönem üstüste başkanlık görevini sürdürmüştür. Bu dönemde türkiye şoförler ve otomobilciler federasyonu ve istanbul esnaf ve sanatkarlar odası denetim kurulu üyeliği görevlerini ifa etmiştir.. 2006 Yılında kendi isteğiyle emekliye ayrılan hasan acar’ın kamyoncu esnafına kattığı değer, sektörün gelişmesi adına verdiği hizmetler ile sayısız plaket ve başarı sertifikaları almıştır… Aynı zamanda bitlis eğitim ve araştırma vakfı ve tophane bitlisliler derneği kurucu üyesi olan hasan acar hayatı boyunca dürüstlüğü,yardımseverliği ve güvenilir bir insan olmak adına onu tanıyan herkesten haklı bir takdir almıştır… Almış olduğu doğu kültürünü istanbul beyefendiliğiyle birleştiren hasan acar her zaman hemşehrileriyle bir arada olmayı ve dayanışmayı hayatı boyunca kendisine vazife edinmiştir. 6 Kız 1 erkek olmak üzere 7 çocuk babası olan hasan acar yakalandığı amansız hastalık sonucu 9 şubat 2011 tarihinde hakkın rahmetine kavuşmuştur Ruhu Şad Olsun. Hatırasını saygıyla anıyoruz. 133 Benim Babam.... KAYBETTİKLERİMİZ Nail Yetişkin. 10/06/1940 yılında Bitlis’ de doğdu. NAİL YETİŞKİN Onunla tam 45 yıl yaşadım..... Anlattıklarından çok iyi biliyorum ki Seçme hakkı olsa Yine ‘Bitlis’i olurdu. Bitlis Kazımpaşa İlk Okulundan sonra Bitlis Lisesinden mezun oldu. Askerliğini Yedek Subay olarak yaptı. Sevgili annem Şengül Yetişkin ile evlendi.. Ayşegül Gencer, Zuhal Hayırlıel ve ben üç çocuklarıyız. Baran Gencer,Ozan Gencer, Ece Yetişkin, Nail Bora Yetişkin, İzel Hayırlıel de herşeyden çok sevdiği torunları... Bankacı olarak iş hayatına başladı 35 yıllık meslek hayatından sonra emekli oldu. 11/12/2013 yılında vefat etti. Yaşarken anlatmayı severdi…. Babasını ‘Berber Halil’i anlatırdı mesela.... Görmesem de bilirdim Dedemin Topal Reco, Dişçi Osman Terzi Bekir ile birlikte Deli Muzu ile şakalaşmalarını, Bitlis’i anlatırdı... Doğduğu evi, Bitlis yemeklerini, Hemşerilerinin nükteli sohbetlerini Son yıllarda da BETAV’ı Çok özet olacak ama Benim babam Bitlis ile ilgili her şeyi çok sever, BETAV’la gurur duyardı. Tıpkı benim babama duyduğum hisler gibi.... Mekanı cennet olsun.... Oğlu Faruk Yetişkin 134 VAKFIMIZDAN BURS ALARAK 1988-2013 YILLARI ARASINDA MEZUN OLAN ÖĞRENCİLER S. No. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI ABAKAY Sultan ABDÜSSELAMOĞLU Bervin ACAR Fahreddin ACAR Mahsun ACAR Mehmet AÇIK Cihan AÇIK Emrah AÇIK Gülsen AÇIKYOL Erdi ADAK Dilek ADIYAHŞİ İrfan ADIYAMAN Rıza ADSOY Zeynep AĞBAY Can Barış AĞGÜN Fikri AKA Erhan AKA Muharrem AKAL Cevdet AKALIN Ersel AKALIN Zafer Erkan AKAR M.Fatih AKAY Emrullah AKAY İlknur AKBABA Berrin AKBABA Erdal AKBAĞ Fatih AKBAŞ Aykan AKBAŞ Elçin AKBAŞ Emrah AKBAŞ Ersin AKBAŞ Ferit AKBAŞ Mahmut AKBAŞ Murat AKBAŞ Samet AKBAY Barış Can AKBAY Berna AKBAY Betül AKBAY Garip AKBAY Osman AKBAY Özlem AKBAY Yalçın AKBUDAK Faruk AKBURAK Özkan AKCAN İnan AKÇELİK Yasin AKÇURA Ferit AKÇURA Sezgin AKDAĞ Ömer AKDEMİR Can Deniz AKDEMİR Derya AKDEMİR Fatih AKDEMİR FURAT AKDEMİR Handan AKDEMİR Metin AKDEMİR S.Ahmet Taha AKDEMİR Sacide AKDEMİR Serkan AKDENİZ Abdullah AKDENİZ Bilal AKDENİZ Hüseyin AKDENİZ M.Tamer AKDENİZ Mehmetcan AKGÖL Pınar AKGÜL Mehmet AKGÜL Sıtkı AKGÜN Bülent AKGÜN Fatma AKGÜN Rafet AKGÜNDÜZ Fırat AKHAN Halil AKIN Ahmet AKIN Bengül AKIN Cahit AKIN Ersin AKIN Halil İbrahim MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Celal Bayar Ünv. Fen-Edb.Fak. Abant İzzet Baysal Ünv.Düzce Tıp Fak. Gaziosmanpaşa Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Muğla Ünv. Fen-Edebiyat Fak. Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak. Ankara Ünv.Eğitim Bilimler Fak. Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak. Mersin Ünv.Mühendislik Fak. Selçuk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Uludağ Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Erciyes Ünv. Eğitim Fak. ODTÜ Müh. Fak. Selçuk Ünv. Müh.Mim.Fak. Celal Bayar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. İnönü Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. ODTÜ Fen-Edb.Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. Niğde Üniversitesi. Aksaray Bed.Eğt.Spor Y.O. Atatürk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Kocaeli Ünv. Tıp Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Eczacılık Fak. Kafkas Ünv. Fen-Edb.Fak. Erciyes Üniversitesi. Yozgat Müh.Mim.Fak. Bozok Ünv. Yozgat Fen-Edb.Fak. Celal Bayar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Uşak Ünv. Fen.Edb.Fak. Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Fen-Edb. Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Yüzüncü Yıl Ünv.Eğitim Fak. İnönü Ünv. İ.İ.B.Fak./Malatya Sakarya Ünv. Eğitim Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. Gazi Ünv. Meslek Eğitim Fak. Sakarya Ünv.Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Mustafa Kemal Ünv. Müh.Mim.Fak. Marmara Ünv. Hukuk Fak. İnönü Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. İ.İ.B.Fak. Karadeniz Teknik Ünv.Mühendislik Fak. Gazi Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Gazi Üniversitesi. Sant.Eğt.Fak. Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak. Afyon Kocatepe Ünv. Mühendislik Fak. Celal Bayar Ünv.İ.İ.B.Fak. İstanbul Ünv.Müh.Fak. Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi. Gazi Üniversitesi. Ticaret ve Turizm Eğt.Fak. İstanbul Üniversitesi. İletişim Fak. İstanbul Ünv.Hukuk Fak. Uludağ Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi. Ondokuz Mayıs Ünv. Tıp Fak. Gaziantep Ünv.Mühendislik Fak. Sakarya Ünv. Müh.Fak. İstanbul Üniversitesi. İstanbul Tıp Fak. Gazi Üniversitesi.Eğitim Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak. Fırat Ünv.Veterinerlik Fak. İstanbul Üniversitesi.Orman Fak. Kırıkkale Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. K.Sütçü İmam Ünv.Orman Fak. Gazi Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fakültesi. Yüzüncü Yıl Ünv. Tıp Fak. Dumlupınar Ünv.Fen-Edb.Fak. Dokuz Eylül Ünv.İ.İ.B.Fak. Kafkas Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. İstanbul Üniversitesi. Hasan Ali Yücel Eğt.F. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. 135 BÖLÜMÜ İngiliz Dili ve Edebiyatı Tarih Tıp Matematik Türk Dili ve Edebiyatı Kimya İlk.Sosyal Bilgiler Öğr. Eğt.Prog.ve Öğrt. Coğrafya Öğr. Gıda Müh. Klasik Arkeloloji Tar.Yap. ve Sulama Türkçe Öğr. İnşaat Müh. Bilgisayar Müh. İşletme Sosyoloji Matematik Sosyal Bilgiler Ögr. Beden Eğitimi Öğr. Sosyoloji Tıp Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Eczacılık Biyoloji Jeoloji Müh. Tarih İktisat Matematik Türk Dili ve Edebiyatı İngilizce Öğr. Tarih Fen Bilgisi Öğr. İktisat Zihin Engelliler Öğr. İlk.Sosyal Bilgiler Öğr. Kuaförlük-Güz.Blg.Öğr. Bilgisayar ve Öğr.Tek.Öğrt. Türkçe Öğretmenliği Müzik Öğretmenliği Elektrik-Elektronik Müh. Hukuk Tarih İktisat İnşaat Müh. Sınıf Öğretmenliği Bilgisayar Eğitimi Türkçe Öğr. Jeodezi ve Fotogrametri Müh. İktisat Endüstri Müh. İlahiyat Muh-İşlt-Tic-Öğrt. Radyo-Tv-Sinema Hukuk İlahiyat Tıp İnşaat Müh. Jeofizik Müh. Tıp Türkçe Öğretmenliği Bilgisayar Müh. Veterinerlik Orman Müh Kamu Yönetimi Orman Müh Çocuk Gelişimi Sınıf Öğretmenliği Tıp Tarih İktisat Sınıf Öğretmenliği Kamu Yönetimi Türkçe Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı S. No. 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI AKIN Hüseyin AKIN Leyla Mizgin AKIN Mutlu AKIN Necati AKIN Nesim AKIN Servet AKINTI Ramazan AKKAL Özcan AKKOL Gülçin AKKOL Önsel Buğra AKKOL Özgür Burak AKKOYUN Eda AKKOYUN Öztekin AKKOYUN Ruşen AKKOYUN Sedat AKKOYUN Serdar AKKUŞ Ali AKKUŞ Sinan AKKUŞ Velat Ulaş AKOT Bülent AKPINAR Osman AKPINAR Selda AKSOY Ahmet AKSOY Didem AKSOY Mehmet AKSOY Mehmet Cevat AKSU Alper AKSU Meliyan AKSU Zeynep AKŞİT Çetin AKŞİT İbrahim AKTAN Nimetullah AKTAŞ Murat AKTAŞ Özgür AKTAŞ Sait AKTAY Hakan AKTAY Mehmet Reşit AKTAY Necdet AKTAY Servet AKTEKİN Sacit AKTEKİN Semih AKTEKİN Serhat AKTEKİN Tolgahan AKTOSUN M.Gökhan AKTOSUN Neslihan AKTOSUN Servet AKTOSUN Şafak AKÜNSOY İlknur AKÜNSOY O.İhsan AKÜREK Emre AKYOL Ekrem AKYOL Selin AKYOL Songül AKYOL Zekeriya ALABALIK Cevat ALABALIK Cüneyt ALABALIK Osman ALABALIK Sabahattin ALABALIK Yaşar ALABEY Çetin ALAÇ Rojda ALADAĞ Naciye ALAGÖZ Metin ALAN Neşe ALATLİ İzzet ALAYDIN Aytaç ALAYDIN Behçet Özgür ALAYDIN M.Özay ALAYDIN Sedat ALAYDIN Yüksel ALBAY Orhan ALBAYRAK Derya ALBAYRAK Hüsna ALCA Sabri ALÇİÇEK Ahmet ALÇİÇEK Bilal ALÇİÇEK Mustafa Rasim ALÇİÇEK Tahir Selçuk ALDAGÜL Caner ALDAGÜL Necdet ALDANMAZ Hasan ALKAN Adnan MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Yüzüncü Yıl Ünv.Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv.Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. İstanbul Ünv.Hasan Ali Yücel Eğitim Fak. Adnan Menderes Ünv. Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak. Çukurova Ünv. Diş Hekimliği Fak. Fırat Ünv. Tıp Fak. ODTÜ İktisadi İdari Bilimler Fakültesi. İstanbul Teknik Üniversitesi. İşletme Fak. Atatürk Ünv. K.K.E. Fak. Ankara Üniversitesi. Eğitim Bilimleri Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv.Eğitim Fak./ Van Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi. Ege Ünv. Ziraat Fak. Ankara Üniversitesi. İletişim Fak. Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi. Niğde Ünv. Eğitim Fak. Ankara Ünv.Fen Fak. Atatürk Ünv.Fen-Edb.Fak. Dumlupınar Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Hacettepe Ünv. Edebiyat Fak. Siirt Ünv.Siirt Sağlık Y.O. İnönü Üniversitesi. Sağlık Y.O. Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak. Pamukkale Ünv. Eğitim Fak. ODTÜ Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi.Eğitim Fak. Hacettepe Üniversitesi. Sosyal Hizmetler Y.O. Mustafa Kemal Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Kocaeli Ünv.İletişim Fak. Ege Üniversitesi. Müh.Fak. Harran Üniversitesi. Fen-Edb. Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Ankara Üniversitesi.Siyasal Bilgiler Fak. Selçuk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Pamukkale Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Ziraat Fak. Kocaeli Üniversitesi.Hukuk Fak. İstanbul Üniversitesi.Edebiyat Fak. Selçuk Üniversitesi. İktisadi İdari B. Fak. Abant İzzet Baysal Ünv.İktisati ve İdari Bil.Fak. Adnan Menderes Ünv.Tur.İşl.Otel Y.O. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Sanat Eğitimi Y.O. Uludağ Ünv.İ.İ.B.Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Kafkas Üniversitesi. Sağlık Y.O. Selçuk Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Kafkas Ünv. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Ziraat Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Ticaret ve Turizm Eğitimi Fak. İnönü Üniversitesi. Mühendislik Fak. İstanbul Üniversitesi.Edebiyat Fak. K.Maraş Sütçü İmam Ünv. Fen-Edb.Fak. Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Çukurova Ünv.Müh.Mim.Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Tıp Fak. Ankara Ünv.Beden Eğt.ve Spor Y.O. Anadolu Ünv. Fen Fak. İstanbul Üniversitesi. Teknik Bilimler M.Y.O. Anadolu Üniversitesi. İktisadi İdari Bilimler Fak. Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak. Çukurova Ünv. Tıp Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak. Atatürk Ünv. K.K.E. Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Osmangazi Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. 136 BÖLÜMÜ Coğrafya Okul Öncesi Öğr. Uluslararası İlişkiler İlk.Matematik Öğr. Tıp Sınıf Öğretmenliği Metal Öğretmenliği Diş Hekimliği Tıp İşletme Endüstri Müh. Türkçe Öğr. Reh.Psik.Danışmanlık Sınıf Öğretmenliği Zihinsel Engelliler Öğr. Türk Dili ve Edb.Öğr. Sosyal Bilimler Tarım Makineleri Gazetecilik İlahiyat Fen Bilgisi Öğr. Matematik Fransız Dili Biyoloji Sosyal Bilgiler Öğr. Bilgi ve Belge Yönetimi Hemşirelik Sağlık Memurluğu İlk.Matematik Öğr. Fen Bilgisi Öğr. Bilgisayar ve Öğr.Tek.Eğt. Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Sosyal Hizmetler Sınıf Öğr. Türk Dili ve Edebiyatı Radyo,Tv,Sinema Tekstil Müh. Biyoloji Maliye Kamu Yönetimi Tarih Sınıf Öğretmenliği Zootekni Hukuk Arap Dili ve Edb. İşletme İşletme Turizm Kimya Öğr. Tesviye Kamu Yönetimi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Sağlık Memurluğu Otomotiv Öğr. Türkçe Öğr. Tarım Teknolojisi Türkçe Öğretmenliği Turizm Eğitimi Makine Müh. Sosyoloji Tarih Elk.Elektronik Müh. Jeoloji Müh. Tıp Spor Yöneticiliği Fizik Elektrik İşletme Yapı Öğretmenliği Tıp Sosyal Bilgiler Öğr. Türkçe Öğretmenliği Hukuk Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Hukuk Türk Dili ve Edb.Öğr. Sosyal Bilgiler Öğretmenliği İnşaat Müh. İşletme Hukuk Coğrafya Öğretmenliği S. No. 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI ALKAS Rasime ALP Suat ALPAY Zeynep ALPTEKİN (BARIŞ) Sevgi ALPTEKİN Alpay ALPTEKİN Emrah ALPTEKİN Gülşah ALPTEKİN Tubanur ALPTEKİN Yusuf ALTAN Ayşe Hicret ALTAN Cihad ALTAN Harun ALTAN İlknur ALTAN Nurullah ALTAY Cem ALTAY Mehmet Veyis ALTIN Mehmet ALTINKILIÇ Mutlu ALTINKILIÇ Umut ALTİLAR Okan ALTUN Burhan ALTUN Cihan ALTUN Emre ALTUN Hüseyin ALTUN İsmetullah ALTUN Kazım ALTUN Murat ALTUN Veysel ALTUNTAŞ Adem ALTUNTAŞ Ömer AMAT Onur AMAT Önder ANTEP Ersin ARABOĞA Murat ARACI Harun ARAZ Murat ARDA Erdem Samet ARDA Özgür ARDA Zafer ARGINŞAH Nesim ARICI İbrahim ARIKAN Abdülmecit ARIKAN Banu ARIKAN Belgin ARIKAN Erhan ARIKAN Z.Erkan ARIKBAŞ Mazlum ARIKBAŞ Özlem ARIKBAŞLI Behsat ARIKBAŞLI Harun ARIKBAŞLI Leyla ARIKBAŞLI Özcan ARIKBAŞLI Rıza ARINÇ Dilaver ARINÇ M. Selim ARINÇ M.Said ARINÇ Şennur ARITÜRK Fuat ARİK Rıdvan ARİN Kıyasettin ARİTÜRK Mahfuz ARKAN Erkan ARSLAN Arda ARSLAN Belçim ARSLAN Berrin ARSLAN Ebru ARSLAN Emin ARSLAN Emrah ARSLAN Eşref ARSLAN Evin ARSLAN Faruk ARSLAN Ferahnaz ARSLAN Hakan ARSLAN İrfan ARSLAN Kübra ARSLAN Leyla ARSLAN Mahir ARSLAN Mete ARSLAN Murat ARSLAN Nesip ARSLAN Nevin ARSLAN Perver MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Dumlupınar Ünv. Sağlık Y.O. 18 Mart Ünv.Biga İ.İ.B.Fak. Uludağ Ünv.Ziraat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Hukuk Fak. Atatürk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Ünv. Hukuk Fak. Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak. Boğaziçi Ünv.Uygulamalı Bölümler Y.O. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Erciyes Üniversitesi. Eğitim Fak. Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Ege Üniversitesi. Edebiyat Fak. Ankara Ünv. Hukuk Fak. Marmara Üniversitesi. İlahiyat Fak. ODTÜ Mühendislik Fak. Harran Üniversitesi. Fen-Edb. Fak. Hacettepe Üniversitesi. Fen Fak. Atatürk Ünv. İktisadi İdari Bilimler Fak. Gazi Ünv.End.Sant.Eğit.Fak. Dokuz Eylül Ünv. Hukuk Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi. Elek-Elektronik F. Gazi Üniversitesi. Meslek Eğitim Fakültesi. Dicle Üniversitesi. Çermik M.Y.O. Yüzüncü Yıl Ünv. Tıp Fak. Atatürk Üniversitesi. Müh.Fak. Akdeniz Ünv. Müh.Fak. Dicle Üniversitesi. Şanlı Urfa M.Y.O. Dokuz Eylül Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Gazi Üniversitesi. Kırşehir Eğitim Fak. Erciyes Üniversitesi. Mühendislik Fak. Yıldız Teknik Ünv. Elk.Elektronik Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Uludağ Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Dokuz Eylül Ünv.Yabancı Diller Y.O. İstanbul Üniversitesi. İşletme Fak. İstanbul Ticaret Ünv. Ticari Bilimler Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Fatih Eğitim Fak. Boğaziçi Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak. İstanbul Teknik Ünv.Maden Fak. Marmara Üniversitesi.Mühendislik Fak. Yıldız Teknik Ünv. Elektrik-Elektronik Fak. Balıkesir Üniversitesi. Necatibey Eğitim Fak. Gaziosmanpaşa Ünv. Fen-Edb.Fak. Balıkesir Üniversitesi. Necatibey Eğitim Fak. Afyon Kocatepe Ünv. İ.İ.B.Fak. Dicle Ünv. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak. Fırat Üniversitesi. Müh.Fak. Fırat Üniversitesi. Müh.Fak. Erciyes Üniversitesi. Mimarlık Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. İnönü Ünv. Tıp Fak. Marmara Üniversitesi. İlahiyat Fak. Atatürk Ünv. Fen-Edb.Fak. 18 Mart Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Marmara Ünv.İletişim Fak. Yıldız Üniversitesi. Mimarlık Fakültesi. Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Yıldız Teknik Ünv. Müh.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Çukurova Ünv.Eğitim Fak. İstanbul Ünv.Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Mim.Müh.Fak. Kocaeli Üniversitesi. İletişim Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Gaziantep Üniversitesi. Müh.Fak. İnönü Üniversitesi. Mühendislik Fak. Hacettepe Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Çanakkale 18 Mart Ünv. Fen-Edb.Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Cerrahpaşa Tıp Fak. 137 BÖLÜMÜ Fizik Tedavi ve Rehb. Ekonometri Ziraat Müh. İlk.Matematik Öğretmenliği Hukuk Fransız Dili ve Edb. Okul Öncesi Eğt.ve Öğr. Hukuk İlk.Sınıf Öğretmenliği Yönetim Bilişim Sistemleri Türkçe Öğr. Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Sınıf Öğr. Türkçe Öğr. Tarih Hukuk İlahiyat Makine Müh. Kimya Biyoloji İşletme İşletme Öğr. Hukuk Elektronik Haberleşme Müh. Muhasebe-İşletme Turizm ve Otelcilik Tıp Çevre Müh. Makine Müh. İşletme İşletme Türkçe Öğretmenliği Endüstri Müh. Elektrik Müh. Biyoloji Tekstil Müh. Ekonometri İşletme Uluslar arası Ticaret Hukuk İlk.Matematik Öğr. M.Biyoloji-Genetik Coğrafya Jeofizik Müh. Bilgisayar Müh. Elektronik Müh. Türkçe Öğretmenliği Türk Dili ve Edb. Kimya Öğretmenliği Maliye İlk.Sosyal Bilgiler Öğr. Mimarlık Bitkisel Üretim Hukuk Elk.Elektronik Müh. Elektrik-Elektronik Müh. Şehir ve Bölge Planlama Kimya Öğr. Sosyal Bilgiler Öğr. Tıp İlahiyat Matematik Rehberlik ve Psikolojik Dnş. Türkçe Öğr. Gazetecilik Mimarlık Mimarlık İnşaat Müh. Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği İngiliz Dili Türkçe Öğretmenliği Endüstri Müh. Jeoloji Müh. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. Kimya Müh. Jeoloji Müh. Fizik İlk.Sınıf Öğretmenliği Tıp S. No. 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI ARSLAN Roja ARSLAN Safter ARSLAN Yahya ARSLANARGIN Ayşe ARSLANARGIN Sedat ARSLANARGIN Serhat ARSLANARGUN Hamdullah ARSLANARGUN Muhammed Şerif ARSLANTAŞ Alev ARSLANTAŞ Fırat ARSLANTAŞ Fulya ARSLANTAŞ Sibel ARSLANTAŞ Zeynep ARSLANTATAR Orhan ARSU Sibel ARSUK Cihan ASANATUCİ Gökhan ASLAN Büşra ASLAN Cem ASLAN Cesim ASLAN Çayan ASLAN Çiğdem ASLAN Ezgi ASLAN Ferdi ASLAN Fetullah ASLAN Feyat ASLAN İbrahim ASLAN Mahmut ASLAN Mehmet ASLAN Mustafa ASLAN Nahit ASLAN Reşit ASLAN Şahin ASLAN Ümmi Kelsim ASLANER Mehmet Cemil ASLANHAN Sabahattin AŞKIN Deniz ATAKOL Arif ATALAY Nurullah ATAMAN Muhittin ATAŞ Hüseyin ATAŞ Kubilay ATAŞ Yasin ATAY Harun ATEŞ Hilal ATEŞ Hüsamettin ATEŞ Nermin ATEŞ Ömer ATEŞ Serkan ATEŞ Zekai ATILGAN Veysel ATIŞ Özgür ATLI Birnur ATUK Levent ATUK Özgür ATUK Özlem AVCI İlker AVCIL Hülya AVCİL Ergin AVCİL Suat AVCİL Süleyman AVCU Seray AVİS Halil Rıdvan AVŞAR Başar AVŞAR Gülçin AVŞAR Harun AVŞAR Serhat AVŞAROĞLU Aykut AY Ertan AY Hüsamettin AY Onur AY Tayfun AYAZ Erhan AYAZ Erkan AYAZ Ersin AYAZ Evren AYAZ Evrim AYAZ Fatma AYAZ Gülşah AYAZ Hamza AYAZ Maşuk AYAZ Muhammet MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak. İstanbul Teknik Ünv. Elektrik-Elektronik Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak. Ankara Üniversitesi. Fen Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Mersin Ünv. Eğitim Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Ünye İ.İ.B.Fak. ODTÜ Mühendislik Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Fen Fakültesi. İstanbul Ünv. Müh.Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak. Selçuk Ünv. Mesleki Eğitim Fak. Fırat Ünv.Eğitim Fak. İstanbul Ünv.İstanbul Tıp Fak. Gaziantep Ünv.Eğitim Fak. Kocaeli Ünv. Mühendislik Fak. Gazi Ünv. Müh.Mim.Fak. Dicle Ünv.Tıp Fak. Selçuk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Ankara Ünv.Yabancı Diller Y.O. Cumhuriyet Ünv. Fen-Edb.Fak. İstanbul Ünv.Fizik Tedavi ve Reh.Y.O. Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak. ODTÜ Mühendislik Fak. İstanbul Teknik Ünv. İnşaat Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. İTÜ İnşaat Fakültesi. Cumhuriyet Üniversitesi. Mühendislik Fak. Dokuz Eylül Ünv. İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. Edb.Fak. Celal Bayar Ünv. İ.İ.B.Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. İ.İ.B.Fak. İnönü Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Sosyal Hizmetler Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Cumhuriyet Ünv. Müh.Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak. Amasya Ünv.Eğitim Fak. Balıkesir Ünv.Bandırma İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Kafkas Ünv. Eğitim Fak. Kafkas Ünv. İ.İ.B.Fak. Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Erciyes Üniversitesi. Yozgat Müh.Mim.Fak. Hacettepe Ünv. Spor Bilimleri ve Tek.Y.O. Ankara Üniversitesi. Eczacılık Fak. Çağ Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fakültesi Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. İnönü Ünv. Müh.Fak. Marmara Ünv. Hukuk Fak. Süleyman Demirel Ünv. İ.İ.B.Fak. Dokuz Eylül Ünv.İ.İ.B.Fak./İzmir İnönü Ünv. Eğitim Fak. Marmara Ünv. Hukuk Fak. Marmara Ünv. Hukuk Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. Ege Ünv. İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Mustafa Kemal Ünv. Turizm işl.ve Otelcilik Y.O. Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak. İnönü Ünv. Eğitim Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak. Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak. Fırat Ünv. Mühendislik Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Fırat Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Tıp Fak. Afyon Kocatepe Ünv. İ.İ.B.Fak. Dicle Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Gazi Ünv.Fen Edb.Fak. 138 BÖLÜMÜ Hukuk Telekomünikasyon Müh. Tarla Bitkileri Fizik Kimya Öğretmenliği Hukuk Biyoloji Sınıf Öğr. İktisat İnşaat Müh. Fen Bilgisi Öğr. Matematik Elektrik-Elektronik Müh. Elektrik Müh. Okul Öncesi Öğr. Bilgisayar Öğr. Tıp İlk.Matematik Öğr. Endüstri Müh. Elektrik-Elektonik Müh. Tıp Türk Dili ve Edebiyatı Alman Dili ve Edb. Tarih Fizik Ted.ve Rehb. Türkçe Öğr. İnşaat Müh. İnşaat Müh. Fizik Öğr. İnşaat Müh. Maden Müh. İşletme Kütüphanecilik Maliye İşletme Fen Bilgisi Öğr. Sosyoloji Sosyal Hizmetler Resim İş Uluslararası İlişkiler Kimya Müh. Sınıf Öğretmenliği Elk.Elektronik Müh. Sınıf Öğr. İşletme Tarla Bitkileri Sınıf Öğretmenliği İktisat Sosyal Bilgiler Ögr. Türkçe Öğretmenliği Makina Müh. Rekreasyon Eczacılık İktisat Felsefe Hukuk İngilizce Ev Ekonomisi Eğitimi Maden Müh. Elk.Elektronik Müh. Hukuk İktisat İktisat Türkçe Öğr. Hukuk Hukuk Fransızca Öğretmenliği Uluslar arası İlişkiler Türkçe Öğretmenliği Turizm ve Otel İşl. Hukuk Müzik Öğr. Elektrik Müh. Jeodezi ve Fotogrametri Jeoloji Müh. İngiliz Dili ve Edebiyatı İlk.Sınıf Öğretmenliği Tıp İşletme Tıp Tarih Öğretmenliği Çağdaş Türk Leh.ve Edb. S. No. 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI AYAZ Özgür Umut AYAZ Sedat AYAZ Sema AYAZ Tarık AYBAY Erdem AYBAY Nisbet AYBAY Recep AYBAY Ümit AYBAY Zeynep AYBER Emrullah AYDAR Ferit AYDAR Ümit AYDEMİR Göksel AYDIN Abdulnasır AYDIN Ahmet AYDIN Ayhan AYDIN Cevdet AYDIN Dicle AYDIN Emin AYDIN Ergün AYDIN Faruk AYDIN Fırat AYDIN Gülüstan AYDIN Gülvin AYDIN Hasan AYDIN Hasan AYDIN Hülya AYDIN İbrahim AYDIN Leyla Evin AYDIN Mehmet AYDIN Mekineddin AYDIN Murat AYDIN Özgür AYDIN Öznur AYDIN Reşit AYDIN Seyithan AYDIN Tahirhan AYDIN Tuncay AYDIN Volkan AYDOĞAN Erdal AYDOĞAN Hakan AYDOĞAN İbadettin AYDOĞAN M.Ali AYDOĞDU Cüneyt AYDOĞDU Ecvet AYDOĞDU Mehmet Fatih AYGÜL Özcan AYGÜN Mehmet Cihad AYGÜN Metin AYGÜN Ümit AYKUT İhsan AYNAS Suat AYRIKSA Asuman AYSAL Hatice AYSAL Süleyman AYTE Mehmet Raşit AYTEKİN Hakan AYYILDIZ Besim AYYILDIZ Nurhuda AYYILDIZ Sinem AZAPAĞASI Ertuğrul Buğra AZAPAĞASI Esra AZAPAĞASI Mensur BABA Çağla BABA Emel BABA Gülden BABA Hatice BABAHANOĞLU Eren BABAHANOĞLU Veysel BABÜR Gülçin BABÜR Yavuz Serkan BADAY Tuncer BAĞATUR Bilal BAĞATUR Derya BAĞATUR Emrah BAĞATUR M. İkbal BAĞI Erdal BAĞIRSAKÇI Canan BAĞRIYANIK Erdal BAKAN İhsan BAKIR Fırat BAKIR Kutbettin MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Ege Ünv. Ziraat Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak. Mersin Ünv.Fen Edb.Fak. Gazi Üniversitesi. Eğitim Fak. Uludağ Ünv. Eğitim Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Ends.Sant.Eğt.Fak. Ege Ünv. İ.İ.B.Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. Siirt ünv.Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Sakarya Ünv. İ.İ.B.Fak. Harran Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. İstanbul Üniversitesi.Siyasal Bilgiler Fak. İstanbul Üniversitesi.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Mim.Fak. Fırat Ünv. Fen.Edb.Fak. Ankara Üniversitesi.Hukuk Fakültesi. Harran Ünv. Fen.Edb.Fak. Gaziantep Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fakültesi. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak. Erzincan Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Marmara Ünv. Tıp Fak. Ankara Üniversitesi. Dil ve Tarih Coğrafya Fak. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Marmara Ünv .Hukuk Fak. Gaziantep Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Atatürk Üniversitesi.K.K.Eğt.Fak. Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Gazi Ünv. Fen-Edb.Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Yıldız Teknik Ünv. Elk.Elektronik Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Aksaray Ünv.Mühendislik Fak. İstanbul Ünv. Müh.Fak. istanbul Ünv. Eczacılık Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. ODTÜ Mühendislik Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Giresun Ünv. Fen-Edb.Fak. Atatürk Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Uludağ Ünv. Tıp Fak. Esk.Osmangazi Ünv.Müh.mim.Fak. Selçuk Üniversitesi.Ziraat Fak. Fırat Ünv.Veterinerlik Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. İnönü Üniversitesi.Eğitim Fak. Erzincan Ünv. Eğitim Fak. Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Ege Ünv. Tıp Fak. Selçuk Ünv. Hukuk Fak. Selçuk Ünv. İ.İ.B.Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Anadolu Ünv. İ.İ.B.Fak. Karadeniz Teknik Ünv. İ.İ.B.Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak. Atatürk Ünv. K.K.E.Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Fak. Uludağ Ünv. Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Uludağ Üniversitesi. Ziraat Fak. Kocaeli Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Marmara Ünv. Tıp Fak. Gazi Ünv. Eğitim Fak. uludağ Ünv. Tıp Fak. 139 BÖLÜMÜ Ziraat Müh. Matematik Öğr. Bilgisayar Müh. Sosyoloji İngilizce Öğretmenliği Sınıf Öğr. Reh.Psik.Danışmanlık İngilizce Öğretmenliği Bilgisayar Müh. İşletme Reh.Psik.Danışmanlık Matematik Beden Eğitimi Öğr. İşletme Tarih Kamu Yönetimi Tıp Tarla Bitkileri Elk.Elektronik Müh. Tarih Hukuk Coğrafya İktisat Hukuk Türk Dili ve Edebiyatı İlk.Sınıf Öğretmenliği Türkçe Öğr. Kimya Tıp Türk Dili ve Edebiyatı Metal Öğretmenliği Hukuk Türkçe Öğr. Sınıf Öğretmenliği Matematik Türk Dili ve Edebiyatı İlahiyat Türk Dili ve Edb.Öğrt. Hukuk Kimya İlk. Sınıf Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Maliye Elk.Haberleşme Müh. Eğt.Prog.ve Öğrt. Makine Müh. Deniz Ulaş.İşlt.Müh. Eczacılık Sınıf Öğretmenliği Petrol ve Doğ.Müh. Fransızca Öğretmenliği Rehberlik ve Psikolojik Dnş. Resim İş Kimya Beden Eğitimi Öğr. Tıp Elk.Elektronik Müh. Tarım Makinaları Veterinerlik İngilizce Öğr. Beden Eğitimi Öğr. Matematik Öğr. Türk Dili ve Edebiyatı Sınıf Öğr. Sınıf Öğretmenliği Resim İş Tıp Hukuk Kamu Yönetimi Sosyoloji İşletme Maliye İnşaat Müh. Coğrafya Öğr. Elektrik-Elektonik Müh. İlk.Sınıf Öğr. Reh.Psik.Danışmanlık Bitki Koruma Türk Dili ve Edebiyatı Tıp İlk.Sınıf Öğr. Tıp S. No. 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI BAKIR Sedat BAKIR Serdar BAKIR Vedat BAKIR Yavuz BAKIRCIOĞLU Barış BAKIRHAN Mehder BAKIRHAN Rehber BAKIRTAŞ Servet BAL Abdülrezzak BAL Selma BALA Mehmet Emin BALAMAN Muhammed Sena BALCIOĞLU Ayşegül BALCIOĞLU Sertaç BALCIOĞLU Sevinç BALI Cihan BALI Ümit BALIK Mehmet Cevat BALKAYA Aydın BALLIKAYA Etem BALLIKAYA Melih BALOĞLU Mahir BANUS Ercan BARAÇ Sinan BARAN Celalettin BARKIŞ Aysun BARKIŞ Savaş BARUT A.Gürkan BARUT Boğaç Buğra BARUT Cengizhan BARUT H.Uğur BARUT Kübra Gülnur BARUT Nurhan BARUT Ozan Bahadır BARUT Ömer Serhat BARUTÇU İlker A. BARUTÇU İmren F. BASU Ayşegül BASU Selnur BASU Veysel BAŞ Atila BAŞ Ferhat BAŞ Kadir BAŞAK Gamze BAŞAK Gülgün BAŞAK Leyla BAŞAR Hasan BAŞAR Özgür BAŞAR Rıdvan BAŞARAN Halis BAŞARAN Nesrullah BAŞARAN Suat BAŞBOĞA Leyla BAŞCI Nimetullah BAŞKAN Burhan BATIR İkram BAYAR Feyzullah BAYAR Gülcan BAYAR Halil İbrahim BAYATOĞLU Yücel BAYAV Aykut BAYAV Secahattin BAYAV Selahattin BAYDUR Safder BAYGELDİ Hülya BAYGELDİ Sedat BAYGELDİ Serkan BAYINDIR Hasan Ali BAYINDIR Müge Burcu BAYINDIR Pınar BAYINDIRLI Baha BAYÖLEK Yıldırım BAYRAK İshak BAYRAK Pınar BAYRAKLI Veysel BAYRAKTAR Dilek BAYRAKTAR Levent BAYRAM Didem BAYRAM Gülhan BAYRAMOĞLU Burak BAYRAMOĞLU Murat BAYSAL Ayhan MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak. Celal Bayar Üniversitesi. Demirci Eğt.Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Ege Ünv. İletişim Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Harran Üniversitesi. Sağlık Y.O. Atatürk Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Mehmet Akif Ersoy Ünv. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Çorum İ.İ.B.Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak. Uludağ Ünv. Fen Edebiyat Fak. KTÜ Fen Edebiyat Fakültesi. Atatürk Üniversitesi. Müh.Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğt.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yıldız Teknik Ünv. Elk.Elektronik Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi.Tıp Fakültesi. Yüzüncü Yıl Ünv. Ziraat Fak. Marmara Üniversitesi.Fen-Edb.Fak. Ankara Üniversitesi. Sağlık Hizmetleri M.Y.O Uludağ Ünv. Görükle Kampüsü. Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Ankara Ünv.Eczacılık Fak. Kocatepe Üniversitesi. Afyon İktisadi İdari B.F. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. Selçuk Ünv.Diş Hekimliği Fak. İTÜ Maden Fakültesi. Akdeniz Üniversitesi. Mühendislik Fak. Çukurova Üniversitesi. Müh.Mim. Fak. Gazi Üniversitesi. Tıp Fak. Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak. Çukurova Ünv. İ.İ.B.Fak. Ankara Üniversitesi.Fen Fak. Hacettepe Üniversitesi. Ankara Meslek Y.O. Karadeniz Teknik Ünv.Mühendislik Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak. İstanbul Bilgi Ünv. Hukuk Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak. Dumlupınar Üniversitesi. Müh.Fak. Celal Bayar Ünv . Müh.Fak. Kocaeli Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. Atatürk Ünv.Tıp Fak. Ankara Ünv. Dil ve Tarih-Coğrafya Fak. Sakarya Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. Selçuk Ünv. Müh.Mim.Fak. K.Maraş Sütçü İmam Ünv. Fen-Edb.Fak. Gazi Ünv.Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Tıp Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi.Elekt-Elektronik F. Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak. İstanbul Üniversitesi. Veteriner Fak. ODTÜ Fen Edebiyat Fakültesi. Karadeniz Teknik Ünv. İ.İ.B.Fak. İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Eğt.Fak. Anadolu Ünv. İ.İ.B.Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak. Dicle Ünv.İ.İ.B.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Hukuk Fak. Dokuz Eylül Ünv. İ.İ.B. Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak. Kocaeli Ünv. Mim.Tasarım Fak. 140 BÖLÜMÜ Türk Dili ve Edb.Öğrt. Fizik İnşaat Müh. Sosyal Bilg.Öğr. Talaşlı Üretim Öğr. Matematik Biyoloji Gazetecilik Sınıf Öğretmenliği Hemşirelik Fizik Sosyal Bilgiler Öğr. Çocuk Gelişimi İşletme Resim İş Fizik Fizik Makina Müh. Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Elektrik Müh. Tıp Ziraat Müh. Kimya Radyoloji Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğr. Tıp Eczacılık Maliye Eğt.Prog. ve Öğret. Diş Hekimliği Petrol Müh. İnşaat Müh. Elektrik-Elektronik Müh. Tıp El Sanatları Maliye İstatistik İnşaat Makine Müh. İnşaat Müh. Hukuk İngilizce Öğr. İngilizce Öğretmenliği Çocuk Gel. Ve Ev Yön.Eğt. İnşaat Müh. İnşaat Müh. Türk Dili ve Edebiyatı Kütüphanecilik Türkçe Öğr. Matematik Öğr. İlk.Matematik Öğr. Sosyal Bilg.Öğr. Tıp Bilgi ve Belge Yönetimi Endüstri Müh. Eğt.Prog. ve Öğrt. Elk.Elektronik Müh. Türk Dili ve Edebiyatı Tıp Tıp Sınıf Öğretmenliği Elektronik Haberleşme Nakış Öğretmenliği Hukuk Veteriner Sosyoloji İktisat İngilizce Öğr. İşletme İlk.Sınıf Öğretmenliği İngiliz Dili İktisat Kimya Öğretmenliği Türkçe Öğretmenliği Bilgisayar Öğretmenliği Hazır Giyim Öğr. Hukuk Maliye Hukuk Mimarlık S. No. 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI BAYSAL Barış BAYSAL Fikret BAYSAL Mehmet Emin BAYSEFEROĞULLARI Zeynel BAYTAŞ (AYOĞLU) Zeynep BAYTAŞ Kıvılcım BAYÜLSEN Ercan BEBEK Ayşe Neslihan BEBEK Ufuk BEKTAŞ Bişar BEKTAŞ Hüseyin BEKTAŞ Kasım BENİCE Mehmetcan BENİCE Suat BENİCE Şerefattin BİÇER Fuat BİLDİRİCİ Bedri BİLDİRİCİ Hamdi BİLEN Tekin BİLGE İbrahim BİLGE Ömer BİLGİÇ Fesih BİLGİN Sadettin BİLİCİ Gülsün BİLİM Büşra BİLİM M.Yasin BİLVANİS Süleyman BİLYAN Sinan BİLZE Engin BİNGÜL Bıha BİRİŞİK Akın BİRİŞİK Ayhan BİRİŞİK Erol BİRİŞİK Fuat BİRİŞİK Yavuz BİRLİK Cemal BİRLİK Çiğdem BİRLİK Kezban BİRLİK Mekin BİRLİK Özlem BİRLİK Selma BOĞA Murat BORAN Deniz BOYACI Muhammed Yemen BOYACI Veyis BOZ Ergin BOZ Hamdullah BOZ Mehmet Suat BOZ Meral BOZ Metin BOZ Okan BOZ Serhat BOZ Serhat BOZ Zehal BOZĞUŞ Cem BOZKAYA Fuat BOZKAYA Yakup BOZKURT Behçet BÖLÜM Serdar BUBANLIOĞLU Taner BUDAK Abdulkadir BUDAK Caner BUDAK Celal BUDAK Faruk BUDAK Feyaz BUDAK Halil BUDAK İbrahim BUDAK M. Zeki BUDAK Mehmet Eren BUDAK Nazım BUDAK Özkan BUDAK Taner BUDAK Zehra BUĞRA Gülten BUHAN Serkan BUHARALI Veysel Murat BULDUK Bahattin BULDUK Can BULDUK Emrullah BULDUK Erdem BULDUK Hasan BULDUK Hüseyin MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Fen-Edb.Fak. Selçuk Ünv. Müh.Mim.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Kadir Has Ünv. İ.İ.B.Fak. Hacettepe Ünv. Edebiyat Fak. Atatürk Ünv.Sağlık Bilimleri Fak. Ege Üniversitesi. Edebiyat Fakültesi. Osmangazi Üniversitesi. Tıp Fak. Gaziosmanpaşa Ünv. Fen-Edb.Fak. İstanbul Ünv.Edebiyat Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Tıp Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Dicle Ünv. Fen Fak. Atatürk Ünv. K.K.E.Fak. Kocaeli Üniversitesi.Mühendislik Fak. İnönü Üniversitesi. Mühendislik Fak. Süleyman Demirel Ünv.Fen Edb.Fak. Akdeniz Ünv. Tıp Fak./Antalya Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fakültesi. Trakya Ünv. Kırklareli Ünv. Sağlık Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bil.Fak. İstanbul Teknik Ünv. İnşaat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Adnan Menderes Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Mimar Sinan Üniversitesi. Mimarlık Fak. Selçuk Ünv. Müh.Mim.Fak. Selçuk Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Selçuk Ünv.Fen Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Kafkas Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Erciyes Ünv. Müh.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Kocaeli Ünv. Hukuk Fak. Kırıkkale Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Atatürk Üniversitesi. Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak. Afyon Kocatepe Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak. Niğde Ünv.Beden Eğitimi Spor Y.O. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. İnönü Üniversitesi.Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Ünv. Fen-Edb.Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak. Ağrı İbrahim Çeçen Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Niğde Üniversitesi.Fen-Edb.Fak. Zonguldak Karaelmas Ünv.Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Van Sağlık Y.O. İstanbul Bilim Ünv.Sağlık Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Ünv. Eczacılık Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. İnönü Üniversitesi. İlahiyat Fak. 141 BÖLÜMÜ Türk Dili ve Edebiyatı Jeodezi ve Fot.Mh. Sınıf Öğretmenliği İşletme Psikoloji Hemşirelik Türk Dili ve Edb. Tıp Fizik Felsefe Fen Bilgisi Öğr. Matematik Sınıf Öğretmenliği Elektrik Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Tıp Tarih Öğretmenliği Hukuk İktisat Çağdaş Türk Lehç.ve Edb. Türkçe Öğr. Endüstri Müh. Maden Müh. Tarih Tıp Zootekni Sağlık Memurluğu Sınıf Öğretmenliği İktisat Jeodezi ve Fot.Müh. Tarih Öğretmenliği Türkçe Öğretmenliği Türk Dili ve Edb. Okul Öncesi Öğrt. Tarih Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Sosyal Bilg.Öğr. Türk Dili ve Edb.Öğr. Coğrafya Sınıf Öğr. Sosyal Bilg.Öğr. Kimya Şehir ve Bölge Planlama Elk.Elektronik Müh. Matematik Öğr. Kimya Fizik İlk.Matematik Öğretmenliği Tıp Kimya Fen Bilgisi Öğr. Sınıf Öğretmenliği Jeodezi ve Fot.Mh. Kimya Hukuk Uluslar arası İlişkiler Tıp Fizik Bilgisayar ve Kntrl Öğr. Metal Öğretmenliği Fen Bilgisi Öğretmenliği İlahiyat Türk Dili ve Edebiyatı Antrenörlük Sosyal Bilgiler Öğr. Sosyal Bilg.Öğr. Coğrafya Kimya Öğretmenliği Sınıf Öğr. Türk Dili ve Edebiyatı İngilizce Öğretmenliği Türkçe Öğr. Türk Dili ve Edb.Öğr. Kimya Tarih Matematik Sağlık Memurluğu Fizyoterapi ve Rehb. Türkçe Öğretmenliği Eczacılık Hukuk İlahiyat S. No. 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580 581 582 583 584 585 586 587 588 589 590 591 592 593 594 595 596 597 598 599 600 601 602 603 604 605 606 607 608 609 610 611 612 613 614 615 616 617 618 619 620 621 622 623 624 625 626 627 628 629 630 631 632 633 634 635 636 637 638 639 640 641 642 643 644 645 646 647 648 649 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI BULDUK Mahmut BULDUK Muharrem BULDUK Sedat BULDUK Şeref BULUT Caner BULUT Deniz BULUT İkbal BULUT Mukadder BULUT Orhan BULUT Şakir BULUT Zuhal BÜKÜM Levent BÜKÜM Mustafa A. BÜKÜM Nevzat BÜYÜKDERE Atanur BÜYÜKDERE Faik Hüseyin CALP Cihan CALP Nazlı CALP Serkan CALP Sibel CAN FERHAT CANBEY Lokman CANBEY Özcan CANPOLAT Mahir CANYİĞİT Ercan CANYİĞİT Liyadin CAYHAN Cihan CAYHAN Cumhur CAYHAN Maşallah CELEP Cenk Selahattin CEMALOĞLU Muammer CEMALOĞLU Neşe CEMALOĞLU Ömer CEMALOĞLU Yusuf Cemil CENGİZ Ali CENGİZ Ebubekir CENKÇİ B.Selim CENKÇİ Baver CENKÇİ Tuncay CENKÇİ Vesile CEVRİN İsa CEVRİN Yusuf COŞAR Nazan CÜYEHLAN Necmi ÇABUK Uğur ÇAÇAN Devrim ÇAÇAN Dila ÇAÇAN Ruşen ÇAĞDAŞ Bayram ÇAĞLAYAN Fırat ÇAĞLAYAN Fırat ÇAĞLAYAN Murat ÇAĞMAN Lokman ÇAKAR Betül ÇAKAR Cezmi ÇAKAR İbrahim ÇAKIR Ercan ÇAKMAK Emrullah ÇAKMAK Maşallah ÇAKMAK Mekin ÇAKMAK Tekin ÇAKMAK Yüksel ÇAM Çerkez ÇAM Halil İ. ÇAM Muhammed İkbal ÇAM Murat ÇAM Osman Halit ÇAM Zekeriya ÇAPKAN Seyfettin ÇAPKAN Şahabettin ÇARDAK Umut Ali ÇATAK Caner ÇATİ Mehmet Şerif ÇATİ Songül ÇAVUNMİRZA Ayşe ÇEBER Metin ÇELEBİ Ezgi Ceyhan ÇELEBİ Gülay ÇELEBİ Orhan ÇELEBİOĞLU M.Hamza ÇELEBİOĞLU Sebahat ÇELİK Aydın MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. ODTÜ Müh.Fak. Afyon Kocatepe Ünv. İ.İ.B.Fak. Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak. Ankara Ünv. Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi Gazi Ünv. Müh.Mim.Fak. İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. İktisat Fakültesi. Hacettepe Üniversitesi.Müh.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Mühendislik Fak. Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Atatürk Ünv. Tıp Fak. Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak. Gazi Ünv. Kastamonu Eğitim Fak. Marmara Ünv. Tıp Fak. Adnan Menderes Ünv. İ.İ.B.Fak. Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak. İstanbul Teknik Ünv. Denizcilik Fak. Dicle Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak. Dicle Üniversitesi.Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Su Ürünleri Fak. Gaziantep Ünv. Kilis Muallim Rıfat Eğitim Fak. Pamukkale Ünv. İ.İ.B.Fak. Selçuk Ünv. İletişim Fak. Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak. Muğla Ünv.Eğitim Fak. Gazi Ünv.Müh.Mim.Fak. Çukurova Ünv. Müh.Mim.Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. İnşaat Fakültesi. Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Yıldız Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Dicle Ünv. Teknik Eğitim Fak. Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak. Uludağ Ünv. Eğitim Fak. Sakarya Ünv. Müh.Fak. Kocaeli Ünv.İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. İşletme Fak. Gazi Üniversitesi. Kastamonu Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen - Edb. Fak. Atatürk Ünv. Müh.Fak./Erzurum Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Müh.Mim.Fak. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Kafkas Ünv. Fen Edb.Fak. Cumhuriyet Ünv. Eğitim Fak. Uludağ Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Dicle Ünv. Siirt Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Sağlık Y.O. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. ODTÜ Müh.Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi. Elk.Elektronik F. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Tıp Fak. İnönü Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv.Müh.Mim.Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Kocaeli Üniversitesi. İ.İ.B. Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi. Biga İ.İ.B.Fak. Selçuk Ünv. Meram Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak. Anadolu Ünv. Fen Fak. Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Kocaeli Ünv. Müh.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Tatvan Meslek Y.O. Çanakkale 18 Mart Ünv. İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak. 142 BÖLÜMÜ Reh.Psik.Danışmanlık Coğrafya Hukuk Hukuk İnşaat Müh. Uluslar arası Tic.ve Finans Tekstil Müh. Hukuk Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. Kamu Yönetimi İktisat Bilgisayar Bil.Müh. Nükleer Enerji Müh. Tarım Makinaları Tıp İnşaat Müh. İlk.Okul Öncesi Öğr. Tıp Sosyal Hizmet Okul Öncesi Öğrt. Deniz Ulşt.ve İşletme Müh. Tıp İşletme Matematik Su Ürünleri Türkçe Öğr. Maliye Halkla İlşk.ve Tanıtım Maliye Hukuk Sınıf Öğr. Makine Müh. Jeoloji Müh. Sosyal Bilg.Öğr. Türkçe Öğretmenliği İnşaat Müh. İşletme İnşaat Müh. İşletme Otomotiv Öğr. Enerji Teknolojisi Türkçe Öğr. Makine Müh. Siyaset Bil.ve Kamu Yönt. Matematik İlk.Sınıf Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Elk.Elektronik Müh. Kimya Jeoloji Müh. Reh.ve Psik.Danışmanlık Bilgisayar Müh. Okul Öncesi Öğrt. Kimya Tarih İlk.Matematik Öğr. Tekstil Mühendisliği Sınıf Öğretmenliği Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Sağlık Memurluğu İnşaat Müh. Elk.Elektronik Müh. Elk.Haberleşme Müh. Türkçe Öğretmenliği Tıp Rehb.ve Psk.Danş. Gıda Müh. Fen Bilgisi Öğretmenliği İşletme Matematik Öğr. Çalışma Ek.ve End.İlşk. Tıp Okul Öncesi Öğrt. Türk Dili ve Edebiyatı İstatistik Peyzaj Mimarlığı Elektronik ve Haber. Müh. Tütün Yet.veİşl. Maliye Hukuk S. No. 650 651 652 653 654 655 656 657 658 659 660 661 662 663 664 665 666 667 668 669 670 671 672 673 674 675 676 677 678 679 680 681 682 683 684 685 686 687 688 689 690 691 692 693 694 695 696 697 698 699 700 701 702 703 704 705 706 707 708 709 710 711 712 713 714 715 716 717 718 719 720 721 722 723 724 725 726 727 728 729 730 731 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI ÇELİK Cesim ÇELİK Cihan ÇELİK Çiğdem ÇELİK Ekrem ÇELİK Evrim ÇELİK Ferhat ÇELİK İbrahim ÇELİK Koray ÇELİK M. Nesim ÇELİK Mehmet Nesim ÇELİK Mesut ÇELİK Necati ÇELİK Nevzat ÇELİK Özgür ÇELİK Özhan ÇELİK Pelin ÇELİK Sema ÇELİK Seracettin ÇELİK Serap ÇELİK Şahin ÇELİK Şener ÇELİK Turhan ÇELİK Vasfi ÇELİK Yüksel ÇELİKEL Kıymet ÇELİKER İlhan ÇELİKTAN Mehmet ÇELİKTAN Murat ÇELİKTAŞ Güven ÇEPKİ Neslihan ÇETİN Diyadin ÇETİN Erkan ÇETİN Fatma ÇETİN Gülşah ÇETİN İdris ÇETİN İhsan ÇETİN Mehmet Ümit ÇETİN Mustafa ÇETİN Nurullah ÇETİN Yusuf ÇETİNKOL Hasan ÇETİNSOY Erdal ÇEVİK Mehmet ÇEVİK Semih ÇEVİKOL Zeynep Tuba ÇILVIR Burçin ÇINAR Mehmet ÇINAR Nesrin ÇINAR Sevtap ÇINAR Yavuz ÇINAR Yılmaz ÇIPLAK Veysel ÇİÇEK Adnan ÇİÇEK İrfan ÇİÇEK Maşallah ÇİÇEK Melek ÇİÇEK Murat ÇİÇEK Said ÇİÇEKLİTAŞ Betül ÇİÇEKLİTAŞ Bilal Oktay ÇİÇEKLİTAŞ Deniz ÇİÇEKLİTAŞ Pervin ÇİFTÇİ Alper ÇİFTÇİ Emin ÇİFTÇİ Hilal ÇİFTKAYA Ayfer ÇİFTKAYA Bülent ÇİFTKAYA Bürol ÇİFTKAYA Fisün ÇOBAN Betül ÇOBAN Bülent ÇOBAN Engin ÇOBAN Gülistan ÇOBAN Kenan ÇOBAN Muhammet Emin ÇOBAN Rıda ÇOBAN Sacid ÇOBAN Serdar ÇOBAN Serhat ÇOKYAMAN Uğur ÇÖKLÜ İsmail ÇÖLGEÇEN Barış MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Ankara Ünv. Siyasal Bilimler Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. Mersin Ünv.Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Hacettepe Ünv.Mühendislik Fak. Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak. Çukurova Ünv. Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak. Fırat Ünv.Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Gazi Üniversitesi. Eğitim Fak. Kafkas Ünv.Veterinerlik Fak. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Süleyman Demirel Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Fen-Edb.Fak. Karadeniz Teknik Ünv.Mühendislik Fak. Sakarya Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Trakya Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Düzce Tıp Fak. Gazi Üniversitesi, Endüstriyel Sanatlar Eğt.F. Trakya Üniversitesi. Tekirdağ Sağlık Y.O. İnönü Üniversitesi, İkt.ve İd.Bilimler Fak. Ege Ünv. Tıp Fak. Akdeniz Ünv. Mühendislik Fak. İstanbul Ünv.İstanbul Tıp Fak. Muğla Ünv. Fen.Edb.Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Marmara Ünv. Hukuk Fak. Selçuk Üniversitesi, Mesleki Eğitim Fak. Kırıkkale Üniversitesi. Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Hacettepe Ünv. Tıp Fak. İstanbul Ünv. Cerrahpaşa Tıp Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Adnan Menderes Ünv.Fen Edb.Fak. Atatürk Üniversitesi. Tıp Fak. Sakarya Üniversitesi. Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Batman Ünv. Teknik Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. EdbFak./Van Muğla Ünv. Fen-Edebiyat Fak. Ankara Ünv. Dil ve Tarih-Coğrafya Fak. Atatürk Üniversitesi.K.K.Eğt.Fak. Atatürk Üniversitesi, Ziraat Fakültesi. Atatürk Ünv.K.K.E.Fak. Karadeniz Teknik Üniversitesi. Tıp Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi.Mimarlık Fak. İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bil.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Celal Bayar Ünv. Fen-Edb.Fak. Fırat Ünv. Eğitim Fak. Zonguldak Karaelmas Ünv. Ereğli Eğt.Fak. Cumhuriyet Ünv.İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. Edb.Fak. Trakya Üniversitesi. Eğitim Fak. Celal Bayar Üniversitesi. Tütün Eksp.Y.O. Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Cumhuriyet Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Celal Bayar Ünv.İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bil.Fak. Marmara Üniversitesi, Teknik Eğitim Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi.Elekt-Elektronik F. İstanbul Üniversitesi. Diş Hekimliği Fak. Gazi Ünv. Fen.Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi.İnşaat Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Kocaeli Üniversitesi.Mühendislik Fak. Selçuk Ünv. Hukuk Fak. Hacettepe Üniversitesi. Sosyal Hizmetler Y.O. İstanbul Üniversitesi. Tıp Fak. Pamukkale Üniversitesi. Eğitim Fak. Anadolu Üniversitesi. İletişim Bil.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak. Selçuk Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. 143 BÖLÜMÜ İktisat Zihin Engelliler Öğr. Tıp Sosyoloji Jeoloji Müh. Türk Dili ve Edebiyatı Tıp Tarih Öğr. Bitki Koruma Hukuk Sosyal Bilgiler Öğr. Hukuk Arapça Öğretmenliği Veterinerlik Makine Maliye Matematik İnşaat Müh. İnşaat Müh. Fizik Matematik Öğr. Elektrik-Elektronik Müh. Tıp Bilgisayar Eğitim Hemşirelik Kamu Yönetimi Tıp İnşaat Müh. Tıp İstatistik Matematik Hukuk El Sanatları Tıp Jeoloji Müh. Tıp Tıp Sınıf Öğretmenliği Tarih Tıp Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Otomotiv Öğr. İngiliz Dili ve Edebiyatı Matematik Hititoloji Kimya Bahçe Bitkileri Felsefe Grubu Öğr. Tıp Mimarlık Kamu Yönetimi Sosyoloji Tarih Otomotiv Öğr. Sınıf Öğr. Kamu Yönetimi Arşivcilik Sınıf Öğretmenliği Tütün Teknoloji Müh. İktisat İşletme Türkçe Öğretmenliği Matematik Öğr. İktisat Maliye Elektrik Elektrik Müh. Dişçilik Türk Dili ve Edb. Resim-İş İnşaat Müh. Müzik Öğr. Elektrik Müh. Hukuk Sosyal Hizmetler Tıp Sınıf Öğretmenliği İletişim ve Planlama Gıda Müh. Bilgisayar Sis.Öğr. Sınıf Öğretmenliği S. No. 732 733 734 735 736 737 738 739 740 741 742 743 744 745 746 747 748 749 750 751 752 753 754 755 756 757 758 759 760 761 762 763 764 765 766 767 768 769 770 771 772 773 774 775 776 777 778 779 780 781 782 783 784 785 786 787 788 789 790 791 792 793 794 795 796 797 798 799 800 801 802 803 804 805 806 807 808 809 810 811 812 813 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI DAĞ Engin DAĞ Hikmet Kıvanç DAĞ Mehmet Özgür DAĞ Ömer DAĞDEVİREN Esra DALGA Mesut DALGA Musa DALKIRAN Özgür DALKIRAN Serhat Ümit DAMAR Nihat DANIŞMAN Cevdet DANIŞMAN Ferhat DANIŞMAN Mutlu DAŞDEMİR Fırat DAŞDEMİR Pervin DAŞİZİ Fuat DAYAN Erdal DAYAN Necla DAYAN Oktay DAYAN Seyfettin DEĞERLİ Gülay DEĞERLİ Sezgin DEĞNEK Gamze DELİBAŞ Necibe DEMİR Ali DEMİR Cemil DEMİR Ebuhureyre DEMİR Elif DEMİR Enes DEMİR Engin DEMİR Ersin DEMİR Fatih DEMİR Fedail DEMİR Hanifi DEMİR Hüşam DEMİR Kemal DEMİR M. Vehbi DEMİR Medet DEMİR Mehmet DEMİR Mehmet Nuri DEMİR Muhsin DEMİR Murat DEMİR Nihat DEMİR Özkan DEMİR Sefa DEMİR Serhat DEMİR Serpil DEMİR Sevim DEMİR Suer DEMİR Ümit DEMİRBAY Ufuk DEMİRCAN Deniz DEMİRCAN Ramazan DEMİRCAN Serkan DEMİRER Kader DEMİRKIRAN Duygu DEMİRKIRAN Sezai DEMİRKOL Veysi DEMİRKOL Yunus DEMİRKOL Yusuf DEMİRÖZER Erdal DEMİRTAŞ Ercan DEMİRTAŞ Feride DEMİRTAŞ İbrahim DEMİRTAŞ Ömer DEMİRTAŞ Tekin DEMİRTAŞ Ümit DEMİRTAŞ Yavuz DEMİRTAŞ Zafer DENİZ Ahmet DENİZ Barış DENİZ Esat DENİZ Güner DENİZ Kenan DENİZ Naim DENİZ Taner DENİZ Yasef DENİZCİ İnan DENİZCİ Suat DENİZER Serkan DENLİ Ergün DENLİ Serap MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Uludağ Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Akdeniz Üniversitesi. Turizm İşlt.ve Otelcilik Y.O. Atatürk Ünv.Sağlık Bilimleri Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Uludağ Ünv. Eğitim Fak. İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak. Kocaeli Ünv. İ.İ.B.Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Trakya Üniversitesi. Tekirdağ Ziraat Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Düzce Tıp Fak. Süleyman Demirel Ünv.Müh.Mim.Fak. Gaziantep Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Dicle Ünv. Hukuk Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Sakarya Ünv. Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi, Mesleki Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. İstanbul Ünv. Hukuk Fak. Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi.Kastamonu Eğt.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi.Meslek Eğitim Fakültesi. Dicle Üniversitesi, D.Bakır Eğitim E.Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Y.O. Afyon Kocatepe Ünv.Uşak Müh.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Dumlupınar Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak. Dicle Ünv. Siirt Eğitim Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. Kafkas Ünv. Eğitim Fak. Sakarya Ünv. Eğitim Fak. Harran Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Tıp Fak. Adıyaman Ünv.Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi, Kastamonu Eğitim Y.O. Niğde Üniversitesi.Fen-Edb.Fak. Marmara Üniversitesi, Hukuk Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Balıkesir Üniversitesi. Necatibey Eğitim Fak. Selçuk Ünv. Müh.Mim.Fak. Cumhuriyet Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Celal Bayar Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fak. K. Maraş Sütçü İmam Üniversitesi. Ziraat Fak. Pamukkale Ünv. Denizli Sağlık Y.O. Kafkas Üniversitesi. Eğitim Fak. Kocaeli Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv.Eğitim Fak. Kocatepe Ünv. Fen.Edb.Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Muğla Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak. Süleyman Demirel Ünv. İ.İ.B.Fak. Celal Bayar Ünv. Demirci Eğitim Fak. Ankara Ünv. Eğitim Bilimler Fak. Dicle Üniversitesi. İlahiyat Fak. Atatürk Ünv. Diş Hekimliği Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. İstanbul Teknik Ünv. Denizcilik Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Amasya Eğitim Fak. Dumlupınar Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. İstanbul Ünv.Edebiyat Fak. İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Niğde Üniversitesi. Müh.Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Fen Fak. Dicle Üniversitesi. Batman Fak. Celal Bayar Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak. Gazi Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bil.Fak. Gazi Üniversitesi. Eğitim Fak. 144 BÖLÜMÜ Bahçe Bitkileri Matematik Seyahat İşletmeciliği Hemşirelik Sosyal Bilgiler Öğr. Sınıf Öğretmenliği. Fen Bilgisi Öğr. Tıp İşletme Türkçe Öğretmenliği Tarımsal Yapılar-Sulama Tıp İnşaat Müh. İktisat Hukuk Matematik Türkçe Öğr. Çocuk Gelş.ve Eğt.Öğr. Sınıf Öğr. Hukuk Türkçe Öğr. Edebiyat Öğrt. Okul Öncesi Öğr. El Sanatları Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Tekstil Mühendisliği Fen Bilgisi Öğr. Antrenörlük Eğitimi Biyoloji İlk.Matematik Öğr. Sınıf Öğretmenliği Türkçe Öğr. Fen Bilgisi Öğr. Makine Müh. İlk.Matematik Öğretmenliği Tıp İlk.Matematik Öğr. Kamu Yönetimi Coğrafya Öğrt. Sınıf Öğretmenliği Tarih Hukuk İlk.Fen Bilgisi Öğr. Türkçe Öğretmenliği Harita Müh. Kamu Yönetimi Biyoloji İnşaat Müh. Biyoloji Öğretmenliği Hayvansal Üretim Sağlık Memurluğu Sınıf Öğretmenliği Fizik Türkçe Öğr. Türk Dili ve Edb. Sınıf Öğretmenliği Matematik Öğr. Fen Bilgisi Öğr. Fen Bilgisi Öğr. Kamu Yönetimi Sınıf Öğretmenliği Din Kültürü ve Ahlak Bilg. İlahiyat Diş Hekimliği Sınıf Öğretmenliği Deniz Ulş.İşlt.Müh. Sınıf Öğretmenliği Matematik Tarih Coğrafya Fen Bilgisi Öğretmenliği Makina Müh. Rehb.ve Psk.Danş.Öğr. Matematik Motor Tarih Sosyal Bilgiler Öğr. Sınıf Öğretmenliği Bitki Koruma Uluslararası İlişkiler Fen Bilgisi Öğretmenliği S. No. 814 815 816 817 818 819 820 821 822 823 824 825 826 827 828 829 830 831 832 833 834 835 836 837 838 839 840 841 842 843 844 845 846 847 848 849 850 851 852 853 854 855 856 857 858 859 860 861 862 863 864 865 866 867 868 869 870 871 872 873 874 875 876 877 878 879 880 881 882 883 884 885 886 887 888 889 890 891 892 893 894 895 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI DEREŞ Arzu DEREŞ Ebru DEREŞ Murat DERİN Özkan DERSE Barış DERSE Erkan DERSE Özden DERSE Volkan DİKMEN Adem DİKMEN Dilan DİKMEN Fırat DİLAN Hasibe Betül DİLAN Rasim Aşkın DİLAN Zeynep DİLEK Nahide DİLEK Pınar DİLSİZ Erkan DİNÇ Felemez DİNÇ Menduh DİNÇ Özcan DİNDAR Cem DİNDAR Fatma Sinem DİŞSİZ Sezgin DODANLI Çağrı DODANLI Onay DOĞAN Ecvet DOĞAN Fatih DOĞAN Mahmut DOĞAN Neslihan DOĞAN Serdar DOĞAN Turan DOĞANAY Şükran DOĞRU Abdulbasit DOĞRU İdris DOĞRU Muhammed Z. DOLAHMET Mehmet DÖNER Ferhat DÖYMAZ Burhan DÖYMAZ Cengiz DÖYMAZ Cezmi DÖYMAZ Elif DÖYMAZ Erkan DÖYMAZ Özcan DUK Erol DUK Hakan DUK Özhan Alpaslan DUMAN Burhan DUMAN Ersin DUMAN Mehmet Cemil DUMAN Sedat DUMAN Vedat DURAK Cabir DURAK Ertan DURAL Nail DURAL Naim DURAL Nesim DURALİ Maşallah DURER Serdar DURGUN Cemal DURMUŞ Hatice DURMUŞ Mesut DURMUŞ Özlem DURMUŞ Pervin DURMUŞ Seyhun DURMUŞ Yunus DURMUŞ Zülküf DURSUN Hacı Yusuf DURSUN Mehmet Ali DURUK Burcu DURUK Caner DURUK Halil İbrahim DURUK Şener DURUK Vahit DÜZCE Hasan Agah DÜZCE Lütfiye DÜZYOL İlker ECE Muhammed Rakıp EDİP Deniz EKEM Fuat EKEM Taner EKER İsmet EKER Tekin MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Gazi Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Gaziantep Üniversitesi. Müh.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. İzmir Meslek Y.O. K. Maraş Sütçü İmam Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Fırat Ünv.Eğitim Fak. Karadeniz Teknik Ünv. İ.İ.B.Fak. ODTÜ Mühendislik Fak. ODTÜ Mühendislik Fak. Kırıkkale Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. Kafkas Ünv.Veterinerlik Fak. Gazi Üniversitesi. Fen Edebiyat Fakültesi. İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak. Fırat Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Fırat Üniversitesi. Müh.Fak. Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak. Celal Bayar Ünv. Fen-Edb.Fak. Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Gazi Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Harran Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Marmara Ünv. Tıp Fak. Hacettepe Ünv. Eğitim Fak. İstanbul Ünv. Müh.Fak. Trakya Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Endüstriyel Sanatlar Eğt.F. Balıkesir Ünv. Turizm İşlt.ve Otelcilik Y.O. İnönü Ünv. Fen Edebiyat Fak. Marmara Ünv. Bankacılık ve Sigorta Y.O. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Mersin Ünv. Eğitim Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak./İst. İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi.Eğitim Fak. Ankara Ünv. İletişim Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak. Erciyes Ünv. Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Mim.Fak. Fırat Üniversitesi. Veteriner Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Akdeniz Üniversitesi. Burdur Eğitim Y.O. Gazi Üniversitesi. Ticaret ve Turizm Eğitim Fak. Sütçü İmam Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Kocaeli Üniversitesi. Tıp Fak. Gazi Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi. İşletme Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Eğitim Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Hemşirelik Y.O. ODTÜ Müh.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Kafkas Ünv. Eğitim Fak. Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Akdeniz Ünv. Müh.Fak. Dokuz Eylül Ünv. Mühendislik Fak. Muğla Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Dicle Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi.Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Kafkas Üniversitesi. Veteriner Fak. Gazi Ünv. Ticaret ve Turizm Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Gazi Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. 145 BÖLÜMÜ İstatislik Gıda Müh. Muhasebe Kamu Yönetimi Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Okul Öncesi Öğr. İlk.Matematik Öğr. Maliye Endüstri Müh. Makine Müh. Biyoloji Matematik Müzik Veterinerlik Felsefe Kütüphanecilik Sosyoloji Makine Müh. İşletme Kimya İşletme Antrenörlük Eğitimi İnşaat Müh. İktisat Tıp Fen Bilgisi Öğr. Deniz Ulşt.ve İşletme Müh. Sanat Tarihi Okul Öncesi Öğretmenliği Şehir Bölge Plan. Türkçe Öğretmenliği Bilgisayar Eğitimi Konaklama İşletmeciliği Kimya Bankacılık İlk.Matematik Öğr. İlk.Matematik Öğr. Din Kültürü ve Ahlak Bilg. Kamu Yönetimi Sınıf Öğretmenliği Coğrafya Öğrt. Halkla İlşk.ve Tanıtım Fen Bilgisi Öğretmenliği Metal Öğretmenliği Tıp Sınıf Öğretmenliği Jeofizik ve Foto. Müh. Veteriner Sınıf Öğretmenliği Fen Bilgisi Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Muhasebe Coğrafya Tıp Beden Eğt.ve Spor Öğr. Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Okul Öncesi Öğretmenliği Endüstri Müh. Sınıf Öğretmenliği Hemşirelik Havacılık ve Uzay Mh. Sınıf Öğretmenliği İlk. Matematik Öğr. Coğrafya Sınıf Öğr. İlk. Sınıf Öğretmenliği İngilizce Öğretmenliği. Jeoloji Müh. Elk.Elektronik Müh. Kamu Yönetimi Doğu Dili ve Edebiyatı. İlahiyat Sınıf Öğretmenliği Fizik Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Veteriner Muh.ve Finansman Öğr. Kamu Yönetimi İnşaat Müh. S. No. 896 897 898 899 900 901 902 903 904 905 906 907 908 909 910 911 912 913 914 915 916 917 918 919 920 921 922 923 924 925 926 927 928 929 930 931 932 933 934 935 936 937 938 939 940 941 942 943 944 945 946 947 948 949 950 951 952 953 954 955 956 957 958 959 960 961 962 963 964 965 966 967 968 969 970 971 972 973 974 975 976 977 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI EKİN İbrahim EKİN M.Sani EKİN Mehmet Salim EKİN Ramazan EKİN Sencer EKİN Soner EKİN Taner EKİN Turgay EKİNCİ Fatma EKİNCİ Güneş EKİNCİ Mehmet Sabri EKİNCİ Nurdan EKİNCİ Recai EKİNCİ Seyithan EKİNCİ Suat EKİNCİ Tekin EKİNCİ Tünay EKİNCİ Ümit EKİNCİ V. Akif EKİNCİ Yavuz ELBAN Ömer ELÇİK Deniz ELÇİK Erkan ELDEM Suat ELGÜN Yılmaz ELİTAŞ Yılmaz ELKATMIŞ M.Nazif ELMAS Mecbure ELMAS Müslüm EMİNOĞLU Önder EMLÜK Mehmet Enis EMRE Mahsun ENÇ Ayhan ENÇ Erkan ENGİN Nevzat EPÖZDEMİR Berivan EPÖZDEMİR Murat EPÖZDEMİR Ozan ERALP Asef ERALP Bedrettin ERALP Mehmet Vasıf ERALP Muhsin ERASLAN Adnan ERASLAN Aslan ERAT Veysel ERCEK Mehmet Sait ERCEK Niyazi ERCEK Sunullah ERCEK Yakup ERCİK Sunullah ERÇELİK Bejdil ERÇELİK Mehmet Akif ERÇELİK Mehmet Naim ERDAL M.Salih ERDAYAMIŞ Cengiz ERDAYAMIŞ Yusuf ERDEMİR Mustafa ERDEMOĞLU Ali Evren ERDEMOĞLU Erdem ERDEN Talip ERDİL Barış ERDİL Bezat ERDİL Engin ERDİL Güven ERDİL Necdet ERDİL Safter ERDOĞAN Hakan ERDOĞAN Hilal ERDOĞAN Taner ERDÖNMEZ Oktay EREK Mehmet Salih EREM Adnan EREM Ahmet EREM Ayşe EREM Ayşenur EREM Ceyda Güler EREM Elif EREM Gökhan EREM Melek EREM Ozan EREM Z.Hakan EREN Ceren MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM İnönü Üniversitesi.Fen-Edb.Fak. Ankara Üniversitesi. Eğitim Bilimler Fak. Atatürk Üniversitesi.K.K.Eğt.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Atatürk Ünv. K.K.E. Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. İstanbul Üniversitesi. Hasan Ali Yücel Eğt.F. İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Fak. Marmara Üniversitesi.Hukuk Fakültesi. Erzincan Ünv.Eğitim Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Pamukkale Ünv.Eğitim Fak. Dicle Ünv. Atatürk Sağlık Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Kafkas Ünv. Eğitim Fak. Akdeniz Ünv.Tıp Fak. Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Marmara Ünv. Hukuk Fak. Dicle Ünv. Hukuk Fak. Erciyes Ünv. Tıp Fak. Akdeniz Üniversitesi. Ziraat Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi.Teknik Eğt.Fak. Dicle Üniversitesi. Batman M.Y.O. Anadolu Ünv. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Atatür Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Kastamonu Eğt.Fak. Atatürk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Celal Bayar Ünv. Tütün Eks.Y.O. Hacettepe Üniversitesi. Güzel Sant.Fak. İstanbul Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Çukurova Ünv. Müh.Mim.Fak. Marmara Ünv.Hukuk Fak. Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Bilkent Üniversitesi.Fen Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Sivas M.Y.O. Atatürk Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. K.maraş Sütçü imam Ünv. İ.İ.B.Fak. Atatürk Ünv. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. İnönü Ünv.Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Çukurova Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Akdeniz Ünv. Hukuk Fak. Erciyes Üniversitesi.Yozgat M.Y.O. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Ankara Üniversitesi. Dil Tarih Coğrafya Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Cumhuriyet Ünv. Eğitim Fak. Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak. İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak. Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Niğde Üniversitesi. Fen-Edb. Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak. Kocaeli Ünv. Hukuk Fak. Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Balıkesir Ünv. Necatibey Eğitim Fak. Çukurova Üniversitesi. Tıp Fak. Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Çukurova Ünv. Fen-Edb.Fak. Devlet Diller Ünv. Eğitim Müşavirliği Gazi Ünv. İ.İ.B.Fak. Süleyman Demirel Ünv. Sağlık Bil.Fak. Anadolu Üniversitesi. Hukuk Fak. Mersin Üniversitesi. Mühendislik Fak. Adnan Menderes Ünv. Ziraat Fak. Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Ege Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Süleyman Demirel Ünv.İ.İ.B.Fak. 146 BÖLÜMÜ Kimya Eğitim Yön. ve Plan. Türkçe Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Sosyal Bilgiler Öğr. İlk.Fen Bilgisi Öğretmenliği Rehb.ve Psk.Danş.Öğr. İngilizce Öğr. Hukuk Sosyal Bilgiler Öğr. Sosyoloji Sosyal Bilgiler Öğr. Sağlık Memurluğu Tarih Bahçe Bitkileri Sosyal Bilg. Öğr. Sosyal Bilgiler Öğr. Tıp İşletme Hukuk Hukuk Tıp Bitkisel Üretim Türkçe Öğretmenliği. Edebiyat Metal Öğretmenliği Elektrik Okul Öncesi Öğr. Matematik Öğr. İşletme Fen Bilgisi Öğretmenliği Türkçe Öğretmenliği. Sınıf Öğretmenliği Felsefe Tütün Teknolojisi Müh. Heykel Tıp Makine Müh. Hukuk Sınıf Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Öğr. Fizik Halıcılık İnşaat Müh. Kamu Yönetimi Fen Bilgisi Öğr. Tarih Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği. Bilgisayar ve Öğr.Tek.Öğrt. Sınıf Öğretmenliği Sosyal Bilg. Öğr. İşletme Hukuk Muhasebe Coğrafya İktisat Arşiv Hukuk İlk.Matematik Öğr. İnşaat Müh. İnşaat Müh. Coğrafya Hukuk Tarih Kimya Hukuk Maliye Biyoloji Öğretmenliği Tıp Jeodezi-Fotogrametri Müh. Sosyal Bilg. Öğr. Sınıf Öğretmenliği Kimya Tercümanlık Maliye Hemşirelik Hukuk Çevre Müh. Ziraat Müh. Maliye Gıda Müh. İktisat S. No. 978 979 980 981 982 983 984 985 986 987 988 989 990 991 992 993 994 995 996 997 998 999 1000 1001 1002 1003 1004 1005 1006 1007 1008 1009 1010 1011 1012 1013 1014 1015 1016 1017 1018 1019 1020 1021 1022 1023 1024 1025 1026 1027 1028 1029 1030 1031 1032 1033 1034 1035 1036 1037 1038 1039 1040 1041 1042 1043 1044 1045 1046 1047 1048 1049 1050 1051 1052 1053 1054 1055 1056 1057 1058 1059 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI EREN Erhan EREN Gülşah EREN Mehmet Zafer EREN Metin EREN Selim EREN Şükrü EREN Yasemin EREN Yüksel ERENSAYIN Özcan EREZ Mehmet Şakir ERGİN M.Müzekkin ERGÜL Abdurrahim ERGÜL Kasım ERGÜN Gökçen ERGÜN Nihat ERGÜN Yakup ERİBOL Mehmet ERİBOL Savaş ERİBOL Yalçın ERİBOL Yüksel ERİŞ D. Mehmet ERİŞ M.Yasin ERİŞ Serkan ERKOÇ Ali ERKOÇ Arif ERKOÇ Kamuran ERKOÇ M.Füdeyl ERKOÇ M.Sabrullah ERKOÇ Mehmet Fatih ERKOÇ Muhammet Mucip EROĞLU Gizem EROL Berkan EROL Ebumüslüm EROL Mehmet Muhsin EROL Mümin ERSAN Ayşegül ERSAN Burcu ERSAN Enis Emre ERSAN Fırat ERSAN Muhsin ERSAN Murat ERSAN Önder ERSAN Sibel ERSAN Tayfun ERSEN Burak ERSEN M. Özkan ERSEN Özgür ERSOY Özgür ERSOY Songül ERSOY Ümit ERTAŞ Erdal ERTAŞ Gülcan ERTEKİN Sabır ERTEKİNOĞLU Servet ERTEN Cesim ERTEN Özlem ERTEN Songül ERTENLİ Mehmet N. ERVÜZ Muhittin ERVÜZ Nazım ERYILMAZ Ferhat ESEN Aytaç ESEN Mehmet ESEN Murat ESEN Sertaç ESER Cezmi ESER İzzet ESER Mesut ETEŞ Nesip ETİK Sedat EVİRGEN Evren EYİGÜN Nahit EYİGÜN Yalçın EYİGÜN Yavuz FALAY Uğur Ekrem FARUKOĞLU Ömer FENDİ Fırat FIRAT Erhan FIRAT Ş.Murat GARİP Necmettin GEBELOĞLU Alpağa GEBOLOĞLU Banu MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Gazi Üniversitesi. Fen Edebiyat Fakültesi. Anadolu Üniversitesi. Hukuk Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Sakarya Ünv. Eğitim Fak. İnönü Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bil.Fak. Celal Bayar Ünv. Fen-Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Atatürk Üniversitesi.İlahiyat Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Müh.Fak. Uludağ Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Ondokuz Mayıs Ünv. Amasya Eğitim Fak. Kırıkkale Ünv. İ.İ.B.Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Adnan Menderes Ünv. İ.İ.B.Fak. Gaziantep Ünv.Mühendislik Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Tıp Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Kocaeli Ünv. Teknik Eğitim Fak. Ege Üniversitesi. Eğitim Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi. Makine Fak. Erciyes Üniversitesi. Tıp Fak. Erciyes Üniversitesi. İlahiyat Fak. Selçuk Ünv. Ziraat Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak. Anadolu Ünv. Müh.Mim.Fak. Balıkesir Ünv. Necatibey Eğitim Fak. Fırat Ünv.Mühendislik Fak. Süleyman Demirel Ünv.Müh.Mim.Fak. Çukurova Ünv. Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Zonguldak Karaelmas Ünv. Devrek Fen-Edb.F. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. İstanbul Ünv. Siyasal Bilgiler Fak. Ankara Üniversitesi. Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Diş Hekimliği Fak. Mustafa Kemal Ünv.Müh.Mim.Fak./antakya Mustafa Kemal Ünv. Müh.Mim.Fak. Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak. Gazi Ünv. Meslek Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak. Fırat Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. İstanbul Kültür Ünv. Fen.Edb.Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak. Marmara Üniversitesi.Atatürk Eğt.Fak. Bilkent Üniversitesi. Mühendislik Fak. Gazi Üniversitesi. Kırşehir Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak. Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak. Pamukkale Ünv. Müh.Fak. Balıkesir Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. Sakarya Ünv. Teknik Eğitim Fak. Zonguldak Karaelmas ünv.Tıp Fak. Uludağ Ünv. Eğitim Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Beden Eğitim ve Spor Y.O. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak. İTÜ Mühendislik Fakültesi. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Marmara Ünv. Bankacılık ve Sigorta Y.O. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak. Balıkesir Üniversitesi. İktisadi ve İdari B.F. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Ege Üniversitesi. Devlet Türk Musikisi Konservatuarı 147 BÖLÜMÜ Fizik Hukuk İngilizce Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Sınıf Öğr. Kamu Yönetimi Biyoloji Türk Dili ve Edebiyatı Elk.Elektronik Müh. Sosyal Bilgiler Öğr. Tarih Öğretmenliği İlahiyat Maden Mühendisliği İktisat Sınıf Öğr. Siyaset Bil.Kamu Yönt. Bilgisayar ve Öğr.Tek. Uluslar arası İlişkiler İnşaat Müh. Sınıf Öğretmenliği Tıp Sınıf Öğretmenliği Elektrik Öğr. Bilgisayar ve Öğr.Tek. Gemi İnşaat Müh. Tıp İlahiyat Ziraat Müh. İnşaat Müh. Elk.Elektronik Müh. İlk.Matematik Öğr. Kimya Müh. Tekstil Müh. Fen Bilgisi Öğr. Hukuk Kimya Tarih Öğretmenliği Kamu Yönetimi Tıp Fen Bilgisi Öğr. Resim Tıp Sınıf Öğretmenliği Diş Hekimi Elk.Elektronik Müh. İnşaat Müh. Talaşlı Üretim Öğr. Ev Yönetimi Öğrt. El Sanatları İlahiyat Makina Öğrt. Fizik Mobilya ve Dek.Öğr. Türk Dili ve Edebiyatı Bilgisayar- Enf.Müh. Sınıf Öğretmenliği İlk.Matematik Öğretmenliği Jeoloji Müh. Endüstri Müh. Türkçe Öğretmenliği Matematik Türkçe Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Öğr. Metal Öğr. Tıp Rehb.ve Psk.Danş. Türk Dili ve Edebiyatı Öğr. Sınıf Öğretmenliği Tarih Öğr. Beden Eğt.ve Spor Öğr. Talaşlı Üretim Öğr. Elektrik-Elektronik Müh. İnşaat Müh. Eğitim Prog.ve Öğrt. İşletme Bankacılık Makina Öğretmenliği. Tarih İktisat Tarih Fizik Temel Bilgiler S. No. 1060 1061 1062 1063 1064 1065 1066 1067 1068 1069 1070 1071 1072 1073 1074 1075 1076 1077 1078 1079 1080 1081 1082 1083 1084 1085 1086 1087 1088 1089 1090 1091 1092 1093 1094 1095 1096 1097 1098 1099 1100 1101 1102 1103 1104 1105 1106 1107 1108 1109 1110 1111 1112 1113 1114 1115 1116 1117 1118 1119 1120 1121 1122 1123 1124 1125 1126 1127 1128 1129 1130 1131 1132 1133 1134 1135 1136 1137 1138 1139 1140 1141 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI GEBOLOĞLU Evin GEBOLOĞLU Nurtaç GEBOLOĞLU Zeynep Gözde GEDİK Zafer GELİBOLU Beyna GELİBOLU Binnur GELİBOLU Bülent GELİBOLU Emre Veysel GELİBOLU Engin GELİBOLU Özden GELİBOLU Pınar GELİBOLU Sedat GELİBOLU Serap GELİŞKAN Nil Nadire GENCER Hacer GENCER Şirin GENCEROĞLU Burcu GENCEROĞLU Fatih GENÇ Fatma GENÇ Turan GERDAN Cihan GERDAN Veysel GERGİN Gülver GEYLANİ Ali GEYLANİ Ali Haydar GEYLANİ Banu GEYLANİ Emir GEYLANİ Emrullah GEYLANİ M.Fudeyl GEYLANİ Muhammed B. GEYLANİ Önder GEYLANİ Seyit Faruk GEYLANİ Yahya GEZ Şahin GİRAY Caner GİRAY Fulya Seda GİRAY Şebnem GİRGİÇ Sinan GÖÇMEN Özbek GÖÇMEN Remzi GÖK Yener GÖKALP Ziya GÖKBULAK Şule GÖKÇE Zelal GÖKKAYA Mete GÖKKUŞ Güven GÖKMEN Özgül GÖKNAR Mert GÖKSOY Fuat GÖKSOY Gürsoy GÖKTAŞ Fatih GÖKTAŞ Tayfur GÖKTEKİN Serdar GÖL Hüseyin GÖL İlhan GÖNÜLDAŞ Ayaz GÖNÜLDAŞ Azad GÖNÜLDAŞ Burhanettin GÖNÜLDAŞ Ferhat GÖNÜLDAŞ Özgür GÖNÜLDAŞ Savaş GÖRÜCÜ Alpay GÖZCÜ Ömer GÖZEGİR Metin GÖZEGİR Ramazan GÖZEL Kürşat GÖZEL Zekai GÖZETEN Cesim GÜL Ahmet GÜL Canan GÜL Enis GÜL Hakan GÜL Handan GÜL Hatice GÜL Nalan GÜL Ömer GÜLBAHAR Gökçe GÜLENER Ferhat GÜLER Ceylan GÜLER Doğukan GÜLER Özkan GÜLER Veysi MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak. Ankara Üniversitesi.Eğitim Bil.Fak. Ege Ünv. Fen Fak. İTÜ Elektrik Elektronik Fakültesi. Niğde Üniversitesi. İktisadi İdari Bilimler Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi. Marmara Ünv. Hukuk Fak. Ankara Üniversitesi. İletişim Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Boğaziçi Ünv. Eğitim Fak. Çukurova Üniversitesi. Su Ürünleri Fak. İzmir ileri teknoloji Enstitüsü.Mim.Fak. Bitlis Eren Ünv. Sağlık Y.O. Anadolu Ünv. Turizm ve Otelcilik Y.O. Boğaziçi Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Marmara Ünv. Diş Hekimliği Fak. Gazi Ünv. Tıp Fak. Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Ünye İ.İ.B.Fak. Uludağ Ünv. Fen Edebiyat Fak. Boğaziçi Ünv. Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. İletişim Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak. Uludağ Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Gaziantep Üniversitesi.Müh.Fak. Gümüşhane Ünv. Müh.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Ege Ünv. Eczacılık Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak. İnönü Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Akdeniz Ünv. Eğitim Fak. Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. İktisat Fak. İstanbul Ünv. Fen-Edb.Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Afyon Kocatepe Üniversitesi.Uşak Fen-Edb.F. Marmara Ünv.Atatürk Eğitim Fak. 18 Mart Ünv. Ziraat Fak. İstanbul Teknik Ünv. Konservatuar Fak. Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak. Uşak Ünv. Eğitim Fak. Selçuk Ünv. Eğitim Fak. ODTÜ Mühendislik Fak. Ege Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Pamukkale Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Gazi Üniversitesi.Kırşehir Eğt.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Hacettepe Ünv. Spor Bil. Ve Teknolojisi Y.O. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak. Uşak Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Y.O. Dicle Ünv. Müh.Mim.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Tıp Fak. Gaziantep Ünv.Mühendislik Fak. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. Niğde Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak. ODTÜ Mühendislik Fakültesi. Ankara Üniversitesi. Fen Fakültesi. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Eğitim Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak. Kafkas Ünv. İ.İ.B.Fak. Osmangazi Üniversitesi.Müh.Mim.Fak. Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak. Erciyes Üniversitesi. Yozgat Müh.Mim.Fak. Dicle Üniversitesi. Diyarbakır Meslek Y.O. Dicle Üniversitesi.Siirt Eğitim Fak. İnönü Ünv. Müh.Fak. Celal Bayar Ünv. Fen Edb.Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi.Elk.Elektronik Müh. Giresun Ünv.Eğitim Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv.Müh.Mim.Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. Biga İ.İ.B.Fak. Marmara Üniversitesi. İlahiyat Fak. 148 BÖLÜMÜ Türk Dili ve Edebiyatı Eğt.Prog. ve Öğrt. Kimya Elektronik Müh. İktisat Okul Öncesi Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Hukuk Radyo, Tv, Sinema İngilizce Öğretmenliği Tarih Öğretmenliği Rehb.ve Psk.Dnş. Su Ürünleri Mimarlık Hemşirelik Turizm ve Otelcilik Kimya Dişhekimliği Tıp Elek.Elektronik Müh. İşletme Kimya Rehb.ve Psk.Danş. Gazetecilik İnşaat Müh. Felsefe Gıda Mühendisliği Jeodezi ve Fot.Müh. Türk Dili ve Edebiyatı Eczacılık İnşaat Müh. İşletme İngilizce Öğr. Elektrik Öğr. Kamu Yönetimi Sosyoloji Makine Müh. İngilizce Öğretmenliği Matematik Elektrik Öğrt. Sosyal Bilgiler Öğr. İlk. Fen Bilgisi Öğr. Ziraat Müh. Ses Eğitimi Sınıf Öğr. Sınıf Öğr. Türkçe Öğr. Endüstri Müh. Zooteknik Felsefe Sınıf Öğretmenliği Biyoloji Beden Eğt.ve Spor Öğr. Bilgisayar Müh. Sosyal Bilgiler Öğr. Sınıf Öğretmenliği Mimarlık Tıp Fizik Müh. Sınıf Öğretmenliği Tarih Sınıf Öğretmenliği Petrol Müh. Fizik Kimya Öğretmenliği İlk.Matematik Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Endüstri Müh. İşletme Kimya Müh. Hukuk Elektrik Öğrt. İnşaat Müh. Muhasebe Sınıf Öğretmenliği Elk.Elektronik Müh. Türk Dili ve Edb. Elektrik Müh. Sosyal Bilgiler Öğr. Jeoloji Müh. Uluslar arası İlşk. İlahiyat S. No. 1142 1143 1144 1145 1146 1147 1148 1149 1150 1151 1152 1153 1154 1155 1156 1157 1158 1159 1160 1161 1162 1163 1164 1165 1166 1167 1168 1169 1170 1171 1172 1173 1174 1175 1176 1177 1178 1179 1180 1181 1182 1183 1184 1185 1186 1187 1188 1189 1190 1191 1192 1193 1194 1195 1196 1197 1198 1199 1200 1201 1202 1203 1204 1205 1206 1207 1208 1209 1210 1211 1212 1213 1214 1215 1216 1217 1218 1219 1220 1221 1222 1223 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI GÜLHAN Burak GÜLLÜBARDAK Büşra GÜLMEZ Buket GÜLMEZ Burak GÜLMEZ Deniz GÜLMEZ Sedat GÜLMEZ Sibel GÜLMEZ Şenol Vefa GÜLOĞLU Adnan Naim GÜLOĞLU Sinan GÜLSAR Güler GÜLSAR Öner GÜLSUYU Adem GÜLSÜN Servet GÜLŞEN İsmail GÜLTEKİN Fatih GÜLTEKİN Fırat GÜLTEKİN Kemal GÜLTEKİN Murat GÜLTEKİN Ömer GÜLTEKİN Serpil GÜLTEKİN Sevim GÜLTEKİN Tekin GÜLTEKİNOĞLU Deniz GÜLTEKİNOĞLU Ebru GÜLTEPE Sahra GÜLTEPE Zahir GÜMÜŞ Rahmi GÜN Selda GÜNAL F.Tülay GÜNAL Hazal GÜNAY Mehmet Fatih GÜNAY Nedim GÜNAY Süleyman GÜNAY Tamer GÜNAY Yusuf GÜNBAY Muhsin GÜNCEOĞLU Umut GÜNDOĞAN Mücahit GÜNDOĞDU Şükran GÜNDOĞDU Cezmi GÜNDOĞDU Hakan GÜNDOĞDU Nevzat GÜNDOĞDU Rahşan GÜNDOĞDU Savaş GÜNDOĞDU Tarkan GÜNDOĞDU Volkan GÜNDÜZ Ahmet GÜNDÜZ Caner GÜNDÜZ İnan GÜNDÜZ Muzaffer GÜNDÜZ Yasemin GÜNERİ Cüneyt GÜNERİ Metin GÜNERİ Serkan GÜNERİ Veysel GÜNEŞ Ayhan GÜNEY Engin GÜNEY Mustafa Taner GÜNEY Nezire GÜNEY Suphi Selim GÜNGÖR Maşuk GÜNGÖR Vehbi GÜNGÖRDÜ Derya GÜNGÖRDÜ Sabiha GÜNGÖRDÜ Uygar GÜNGÜR Mehmet Şirin GÜNÜÇ Leyla GÜRBÜZ Emrah GÜRBÜZ Murat GÜRCAN Merve GÜRCAN Yunus İlkay GÜRSES Esmer GÜRSOY Çiğdem GÜRSOY Gülziba GÜRSOY Kamran GÜVENDİK Sinan GÜVENER Hamit Ceyhun GÜVENER Osman GÜZEL Cesim GÜZEL Mesut GÜZEL Nejdet MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM ODTÜ İ.İ.B.Fak. Çanakkale Onsekiz Mart Ünv.Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. İstanbul Ünv.Edebiyat Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Gazi Üniversitesi. Kırşehir Eğitim Fak. Celal Bayar Üniversitesi.Demirci Eğt.Fak. Akdeniz Üniversitesi. Turizm İşlet.ve Otel.Y.O. Abant İzzet Baysal Ünv. İ.İ.B.Fak. Yıldız Teknik Ünv. Makine Fak. Gazi Üniversitesi. Endüstriyel Sanatlar Eğt.Fak. Gazi Üniversitesi. Kastamonu Eğitim Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak. Hacettepe Üniversitesi. Edebiyat Fak. Süleyman Demirel Ünv. Tıp Fak. Marmara Ünv. Hukuk Fak. Dumlupınar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Çukurova Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak. Uşak Ünv. İ.İ.B.Fak. Dicle Ünv. Siirt Eğitim Fak. Erciyes Ünv. Mim.Fak. Selçuk Üniversitesi. Hukuk Fak. Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Cumhuriyet Ünv. Sağlık Bilimleri Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Gebze ileri teknoloji Enstitüsü.Fen Fak. Gazi Ünv. Kırşehir Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi.Dil ve Tarih Coğrafya Fak. Gazi Ünv.Müh.Mim.Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak. Ankara Ünv. Siyasal Bilgiler Fak. Ege Ünv. Fen Fak. Ankara Üniversitesi. Tıp Fak. Mersin Üniversitesi. Mühendislik Fak. Atatürk Ünv. Müh.Fak. Uludağ Üniversitesi.İlahiyat Fak. K.Maraş Sütçü İmam Ünv. Fen.Edb.Fak. İTÜ İşletme Fakültesi. Gazi Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Mersin Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak Yüzüncü Yıl Ünv. Fen Edb.Fak. Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak. Yıldız Üniversitesi. Meslek Y.O. Abant İzzet Baysal Ünv. Düzce Orman Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak. Celal Bayar Ünv.Fen Edb.Fak. Yeditepe Ünv. İletişim Fak. Uludağ Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. istanbul Ünv. Eczacılık Fak. Kahramanmaraş Sütçü İmam Ünv. İ.İ.B.Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak. Ankara Üniversitesi. Dil ve Tarih Coğrafya Fak. İstanbul Ünv. İletişim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Bitlis Sağlık Y.O. Yıldız Teknik Ünv. Makine Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Ege Üniversitesi. İletişim Fakültesi. Pamukkale Ünv. Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. İşletme Fak. Marmara Ünv. Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. İnönü Ünv.Eğitim Fak. Uludağ Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak. Niğde Üniversitesi.Müh.Mim.Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi Niğde Ünv. Müh.Mim.Fak. Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Eğitim Fak. 149 BÖLÜMÜ İktisat İngilizce Öğr. İlk.Matematik Öğretmenliği Arkeoloji Hukuk Türk Dili ve Edebiyatı Sınıf Öğretmenliği Konaklama İşletmeciliği İşletme Makine Müh. Aile Bil. ve Tüketici Eğt. Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. Felsefe Tıp Hukuk İktisat Fen Bilgisi Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Türkçe Öğr. İktisat İlk.Sınıf Öğr. Şehir ve Bölge Planlama Hukuk Gıda Mühendisliği Hemşirelik İlk.Sınıf Öğretmenliği Fizik Türkçe Öğr. Tiyatro Mimarlık Fizik Öğretmenliği Elektrik Elektronik Müh. Maliye Biyokimya Tıp Gıda Mühendisliği İnşaat Müh. İlahiyat Tarih İşletme Yapı Öğretmenliği Kamu Yönetimi İktisat Maliye Sınıf Öğretmenliği Bilgisayar Öğetmenliği Hukuk Türk Dili ve Edb. İnşaat Müh. Bankacılık Peyzaj Mimarlığı Sınıf Öğretmenliği Fen Bilgisi Öğretmenliği Makine Müh. Türk Dili ve Edb. Halkla İlşk.ve Tanıtım İşletme Eczacılık İşletme Endüstri Müh. Tarih Gazetecilik Kimya Hemşirelik Makine Müh. Reh.Psk.Danışma Gazetecilik Sınıf Öğr. İşletme Hukuk Sınıf Öğretmenliği Türkçe Öğr. Sosyoloji Fen Bilgisi Öğr. Hukuk İlahiyat Makina Müh. Hukuk Elk.Elektronik Müh. Jeodezi ve Fot.Müh. Türkçe Öğr. S. No. 1224 1225 1226 1227 1228 1229 1230 1231 1232 1233 1234 1235 1236 1237 1238 1239 1240 1241 1242 1243 1244 1245 1246 1247 1248 1249 1250 1251 1252 1253 1254 1255 1256 1257 1258 1259 1260 1261 1262 1263 1264 1265 1266 1267 1268 1269 1270 1271 1272 1273 1274 1275 1276 1277 1278 1279 1280 1281 1282 1283 1284 1285 1286 1287 1288 1289 1290 1291 1292 1293 1294 1295 1296 1297 1298 1299 1300 1301 1302 1303 1304 1305 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI GÜZEL Sakine GÜZELDERE Emre GÜZELDERE Hüseyin GÜZELSOY E.Gülvin GÜZELSOY Ozan Kadir GÜZELSOY S.Servin GÜZELSOY Ünal GÜZELTAŞ Gökhan HACIYUSUFOĞLU Burak HAKİMOĞLU Cihan Murat HAKVERDİOĞLU Gülegül HAKYOL Ferdi HAKYOL Özlem HALİDİ Burhan HALİDİ Faruk HALİDİ Muhammet HALİDİ Perihan HALİDİ Rıfat HALLI Fatih HALLI Güldem HALLI Selen Merve HALLI Selim HALLI Serkan HAMAMCIOĞLU Burcu HAMAMCIOĞLU Demet HAMAMCIOĞLU Ejder HAMAMCIOĞLU M.Cemil HAMAMCIOĞLU Murat HAMAMCIOĞLU Taşkın HAMAMCIOĞLU Volkan HAMZAÇELEBİOĞLU Harun HANCIOĞLU Duygu HANGÜL Nurşah HASER Tuğba HASPOLAT Avni HASPOLAT Büşra HASPOLAT Erdal HASPOLAT Kadir HASPOLAT Murat HASPOLAT Ömer HASPOLAT Songül HASPOLAT Yılmaz HASPOLATLI Ümit HATİPOĞLU Demet HATİPOĞLU Levent HATİPOĞLU Mustafa Yavuz HATİPOĞLU Seda HATİPOĞLU Yücel F. HAVUZ Yücel HAYLAZ M. Sakin HAZİNE Deniz HAZİNE Sevim HAZİNE Şahin HERGÜL Abdurrahim HERGÜL Mahmut HERGÜL Mehmet HIDIROĞLU Demet HINIS Adem Sinan HIRDAR Bayram HOÇA Mesut HORASAN Can HUMAÇ Onur HUYUT Ahmet Veysel HUYUT Mesut HUYUT Öznur HUYUT Yunus HÜSEYNİ Bahadır HÜSEYNİ Erşat IRGAT Belçim IRGAT Paydar IRKILATA Nedim IRKİLATA Mafuz IŞIK Çiğdem IŞIK Kamuran IŞIK Mehmet Fatih IŞIK Nedim IŞIK Özlem IŞIK Serhat IŞIK Volkan IŞIKGÖR Emrah IŞIKGÖR Halis IŞIKGÖR Mustafa MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Cumhuriyet Ünv.Tıp Fak. Kocaeli Ünv. İ.İ.B.Fak. Anadolu Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Anadolu Ünv. Eğitim Fak. Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak. K.Maraş Sütçü imam Ünv. Orman Fak. Mersin Ünv.Tıp Fak. Akdeniz Üniversitesi. Mühendislik Fak. İstanbul Üniversitesi. Beden Eğit.ve Spor Y.O. Selçuk Ünv. Eğitim Fak. Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Mim.Fak. Akdeniz Üniversitesi. Isparta Meslek Y.O. Ege Ünv.Sağlık Y.O./İzmir Zonguldak Karaelmas Ünv. İ.İ.B.Fak. Selçuk Üniversitesi.Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Bitlis Sağlık Fak. Celal Bayar Ünv. Akhisar Uygulamalı Bil.Y.0. Dicle Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Anadolu Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Kocaeli Ünv. Müh.Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Anadolu Üniversitesi. İdari Bilimler Fakültesi Selçuk Ünv. Fen Edb.Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi Selçuk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Anadolu Üniversitesi. Hukuk Fak. Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Müh. Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Sakarya Ünv. Eğitim Fak. Karadeniz Teknik Üniversitesi. Fatih Eğt.Fak. Gazi Üniversitesi. Bolu İktisadi İdari İlimler Fak. Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak. ODTÜ Mühendislik Fakültesi. Ankara Ünv. Dil,Tarih ve Coğrafya Fak. Sakarya Üniversitesi. Müh.Fak. Dicle Üniversitesi. Batman M.Y.O. Dicle Üniversitesi.Eğitim Fak. Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğt.Fak. Muğla Ünv.İ.İ.B.Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Hacettepe Ünv.İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. Diş Hekimliği Fak. Sakarya Üniversitesi. Devlet Konservatuar Fak. Muğla Ünv. İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Atatürk Ünv. K.K.E. Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Atatürk Üniversitesi. İktisadi İdari İlimler Fak. Gaziantep Ünv. Fen-Edb.Fak. Cumhuriyet Ünv. Mühendislik Fak. Dicle Ünv. Batman Teknik Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi.Orman Fak. Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Mühendislik Fak. Balıkesir Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Adnan Menderes Ünv. Fen.Edb.Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi Atatürk Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Selçuk Ünv. Eğitim Fak. İstanbul Ünv. İşletme Fak. Çukurova Üniversitesi. Ziraat Fak. Çukurova Ünv.Ziraat Fak. Celal Bayar Ünv. Fen-Edb.Fak. Mersin Ünv. Eğitim Fak. Dokuz Eylül Ünv. Müh.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. İlahiyat Fak. Gazi Ünv.Fen Edb.Fak. Fırat Üniversitesi. Müh.Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak. Mustafa Kemal Ünv. Müh.Mim.Fak. Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak. Ege Üniversitesi. Su Ürünleri Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. İnönü Ünv. Müh.Fak. Boğaziçi Ünv. Eğitim Fak. Hacettepe Ünv. Edebiyat Fak. 150 BÖLÜMÜ Tıp Siyasal Bilg.ve Kamu Yön. Fransızca Öğretmenliği Kamu Yönetimi Sınıf Öğr. İnşaat Müh. Endüstri Müh. Tıp İnşaat Müh. Antrenörlük Eğitimi Türk Dili ve Edb.Öğr. Sosyal Bilgiler Öğr. Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Jeofizik Müh. İşletme Hemşirelik İşletme Hukuk Sosyal Bilgiler Öğr. Hemşirelik Bankacılık ve Finansman Matematik İnşaat Müh. Bilgisayar Müh. Matematik İktisat Türk Dili ve Edb. Elektrik Elektronik Müh. Sosyoloji Hukuk Tekstil Müh. Tarih Öğretmenliği Rehb.ve Psk.Danışmanlık Sınıf Öğretmenliği İşletme Matbaa Teknolojisi Makina Müh. Tarih Elektrik-Elektronik Müh. Elektrik İngiliz Dili Elektrik Öğr. Reh.Psk.Danışma Kamu Yönetimi Maliye İşletme Diş Hekimi Türk Halk Oyunları Kamu Yönetimi Türk Dili ve Edebiyatı Öğr. Sınıf Öğr. Hukuk İktisat Tarih Maden Müh. Otomotiv Öğr. İktisat Orman Müh. Çevre Müh. Elk.Elektronik Müh. Makine Müh. Matematik Jeoloji Müh. Beden Eğitimi Öğr. Sosyal Bilgiler Öğr. İşletme Tarım Makineleri Peyzaj Mimarlığı Türk Dili ve Edb. Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. İlahiyat Çağdaş Türk Leh.ve Edb. Elektrik-Elektronik Müh. Elektrik Öğrt. Makine Müh. Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Su Ürünleri Türk Dili ve Edb.Öğr. Kimya Müh. Kimya Öğr. Bilgi ve Belge Yönetimi S. No. 1306 1307 1308 1309 1310 1311 1312 1313 1314 1315 1316 1317 1318 1319 1320 1321 1322 1323 1324 1325 1326 1327 1328 1329 1330 1331 1332 1333 1334 1335 1336 1337 1338 1339 1340 1341 1342 1343 1344 1345 1346 1347 1348 1349 1350 1351 1352 1353 1354 1355 1356 1357 1358 1359 1360 1361 1362 1363 1364 1365 1366 1367 1368 1369 1370 1371 1372 1373 1374 1375 1376 1377 1378 1379 1380 1381 1382 1383 1384 1385 1386 1387 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI IŞIKGÖR Sabahattin IŞIKGÖR Serkan IŞIKLI Cindi IŞIKLI Peyman IŞIKLI Rümet İÇYER Onur İDER İsmail İDİKURT Onur İDİKUT Şaban İKİLER Ömer İKİZEK Mustafa İLARSLAN Safter İLBAN Cihan İLBARS Cüneyt İLBAŞ (KOÇMAN) Işın İLBAŞ Abdulkerim İLBAY Özge Nilay İLÇİN Ferit İLÇİN M.Mustafa İLDENİZ Murat İLETMİŞ Mehmet Cevat İLGİN Yusuf İLHAN Sedat İLHAN Sedat İLMEN M.Sabri İMAMOĞLU Ahmet Cihan İMAMOĞLU Orhan İMAMOĞLU Yılmaz İNAN Behlül İNAN İzzet İNAN Mehmet Emin İNAN Münir İNAN Necdet İNANÇ Eşref İNCE Ayşe İNE Metin İRKETİ Deniz İRMAK Alettin İSKENDEROĞLU Dilek İSPAHA Mehmet Ali İŞBİTER Asef İŞÇİ Barış İŞÇİ G.Sennur İŞKARA Halit İŞKUR Ayşe İŞKUR Şerif İŞLEK Ercan İŞLEK Ertan İŞSEVER Mesut İTAP Sinan İTMEÇ Hakkan İZSİZ Mithat KABAKÇI Rıdvan KAÇAN Mezak KAÇMAZ Fatih KADİRİOĞLU Fatih KAKI Berrin KAKI Fatma Büşra KAKI Nursefa KAKI Özhan Yılmaz KAKI Yunus Emre KAKI Zehra Nur KALELİ Abdullah KALELİ Ömer Kamil KALELİ Semra KALELİOĞLU Barış KALELİOĞLU Serkan KALELİOĞLU Şafak KALELİOĞLU Ümran KALENDER Duygu KALENDER Gürkan KALENDER Özcan KALKAN Adnan KALKAN Gülşah KALKAN İbrahim KALKAN Mehmet KALKAN Nur Özge KALMACI Emrullah KALYA Şener KALYAZ Volkan KAN Hamdullah KANAÇ Turgut MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Ankara Ünv. Müh.Fak. Selçuk Ünv. Teknik Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi.Mühendislik Fak. Mimar Sinan Ünv. Fen-Edb.Fak. Fırat Ünv. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak. Selçuk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Erciyes Üniversitesi. Y.Müh.Mim.Fak. Gazi Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bilimler Fak. Ege Üniversitesi. Tıp Fak. Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak. Sakarya Ünv.Fen Edb.Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fak. Marmara Ünv. İ.İ.B.Fak. Kafkas Ünv. İ.İ.B.Fak. Niğde Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O Atatürk Üniversitesi. Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Süleyman Demirel Ünv. Tıp Fak. Gazi Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bilimler Fak. Ege Ünv. Fen Fak. Gazi Üniversitesi. Meslek Eğitim Fakültesi. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. İlahiyat Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Kırıkkale Ünv. Fen Edb.Fak. Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğt.Fak. Fırat Üniversitesi. Muş Meslek Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Kafkas Üniversitesi. Fen-Edb. Fak. Uludağ Ünv. Eğitim Fak. Sakarya Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Akdeniz Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Selçuk Ünv. İ.İ.B.Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. ODTÜ Mühendislik Fak. ODTÜ İktisadi İdari Bilimler Fakültesi. Abant İzzet Baysal Ünv. Teknik Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bilimler Fak. Ege Üniversitesi. Mühendislik Fak. Uludağ Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bil.Fak. Mersin Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. İTÜ İnşaat Fakültesi. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. İnönü Ünv. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Niğde Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. İTÜ Sakarya Mühendislik Fakültesi. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Süleyman Demirel ünv. İ.İ.B.Fak./Isparta Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Dumlupınar Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Balıkesir Üniversitesi. Necatibey Eğitim Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Mühendislik Mimarlık Fak. Anadolu Üniversitesi. Edebiyat Fakültesi. Selçuk Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak. Trakya Ünv. Müh.Mim.Fak. Ondokuz May1s Üniversitesi. Amasya Meslek Y.O. Erciyes Ünv. İletişim Fak. Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak. Gazi Üniversitesi. Endüstriyel Sanat.Eğt.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Mühendislik Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Adnan Menderes Ünv. Fen-Edb.Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Fen-Edb.Fak. Selçuk Ünv. İletişim Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak. Ankara Ünv. Ziraat Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Gümüşhane Müh.Fak. Uludağ Üniversitesi. İktisadi ve İdari B.F. Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak. 151 BÖLÜMÜ Elektronik Müh. Bilgisayar Sist.Öğr. Kimya Bilgisayar Müh. İstatistik Türkçe Öğr. Metal Öğretmenliği Kamu Yönetimi İnşaat Müh. Çalışma Ek.ve End.İlişk. Tıp Metal Öğr. Türk Dili ve Edb. Türkçe Öğretmenliği Türk Dili ve Edb.Öğrt. Türk Dili ve Edb.Öğr. İşletme Siyaset Bil.Kamu Yönt. Spor Yöneticiliği Almanca Öğretmenliği Tarih Öğretmenliği Tıp Kamu Yönetimi Biyoloji Turizm Matematik Öğretmenliği İlahiyat Kimya Tarih Öğr. Tarih Sosyal Bilg.Öğr. İnşaat Tarih Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Sınıf Öğretmenliği Tarih Sınıf Öğr. Kimya Biyoloji Uluslar arası İlişkiler Türkçe Öğretmenliği Bilgisayar Müh. İşletme Elektrik Öğretmenliği Kamu Yönetimi İnşaat Müh. Kamu Yönetimi Beden Eğitmi ve Spor Çevre Müh. Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğr. Sınıf Öğretmenliği Türk Dili ve Edb. Türkçe Öğretmenliği Reh.Psk.Danışma Endüstri Müh. Zihin Engellilerin Öğr. Çalışma Ek.ve Ends.İlşk. Tıp Matematik Coğrafya Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Mimarlık Sosyoloji Giyim Öğretmenliği Makine Müh. Elektrik Gazetecilik Kamu Yönetimi Bilgisayar Öğretmenliği Maden Müh. Kamu Yönetimi Kimya Matematik Gazetecilik Türkçe Öğr. Maliye Tarla Bitkileri Ziraat Müh. İnşaat Müh. Kamu Yönetimi Jeodezi ve Fot.Müh. S. No. 1388 1389 1390 1391 1392 1393 1394 1395 1396 1397 1398 1399 1400 1401 1402 1403 1404 1405 1406 1407 1408 1409 1410 1411 1412 1413 1414 1415 1416 1417 1418 1419 1420 1421 1422 1423 1424 1425 1426 1427 1428 1429 1430 1431 1432 1433 1434 1435 1436 1437 1438 1439 1440 1441 1442 1443 1444 1445 1446 1447 1448 1449 1450 1451 1452 1453 1454 1455 1456 1457 1458 1459 1460 1461 1462 1463 1464 1465 1466 1467 1468 1469 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI KANARYA Bayram KANBAY Ersin KANDAŞ Sedat KANDEMİR Mekin KANIK Cengiz KANIK Faruk KAPLAN Ayhan KAPLAN Ercan KAPLAN Eyüphan KAPLAN Gülistan KAPLAN Kadir KAPLAN Necip KAPLAN Orhan KAPLAN Orhan KAPLAN Özcan KAPLAN Sinan KAPLAN Suat KAPLAN Şükrullah KAPLAN Tahir KAPLAN Zübeyde KAPUCU Hakan KAPUCU Önder KAPUCU Vahit KAR Mahmut KARA Ahmet Han KARA Alev KARA Ali KARA Bülent KARA Erdal KARA Eser KARA Esma KARA Fatma KARA Fırat KARA Hüseyin KARA İlhan KARA İsmail Fehmi KARA Kezban KARA M.Fatih KARA Mehmet KARA Muhammed KARA Ömer KARA Samet KARA Sefa KARA Serdar KARA Seren KARA Şahin KARA Veysel KARAAĞAÇ Suat KARAALP Cesim KARAALP Deniz KARAALP Fevzi KARABABA Eylem KARABABA Figen KARABABA Songül KARABABA Şenay KARABAŞ Yusuf KARABAY Hamza KARABAY Mehmet Şirin KARABEY Sevda KARABULAK Abdullah KARABULAK Özcan KARACA Erkan KARACA Fahrettin KARACA Servet KARACA Veysi KARACAR Erol KARACAR Mahir KARACAR Umut KARADAŞ Azad KARAHAN Dilan KARAHAN Serhat KARAKAPLAN Deniz KARAKAPLAN Servet KARAKAŞ Fatma KARAKAŞ Günay KARAKOÇ İzzettin KARAKOÇ Sedat KARAKOYUN Yusuf KARAKUÇ Mehmet Sadık KARAKUŞ Vedat KARALA Burak KARALA Burak MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Atatürk Üniversitesi. İlahiyat Fak. Sakarya Üniversitesi. Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğt.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Dicle Üniversitesi.Eğitim Fakültesi. Atatürk Üniversitesi.Ziraat Fak. İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Eğt.Fak. Marmara Ünv. Hukuk Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak. Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Y.O. Uşak Ünv.Uşak Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak. Erciyes Ünv. Yozgat Müh.Mim.Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak. Dicle Ünv. Fen-Edb.Fak. Harran Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Ünv.Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Ünv. Eğitim Bilimler Fak. Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak. Marmara Üniversitesi.Teknik Eğt.Fak. Sakarya Üniversitesi. Mühendislik Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak. Cumhuriyet Ünv.Eğitim Fak. Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi.İnşaat Fak. Selçuk Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Ankara Üniversitesi. Eğitim Bilimleri Fakültesi. Harran Üniversitesi. Ziraat Fak. Gazi Ünv.Gazi Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak. Erciyes Ünv. Eğitim Fak. Süleyman Demirel Üniversitesi.Müh.Mim.Fak. Mustafa Kemal Ünv. İ.İ.B.Fak. Mersin Ünv. Eğitim Fak. Ondokuz Mayıs Ünv. Sinop Su Ürünleri Fak. Mersin Ünv. Eğitim Fak. Süleyman Demirel Ünv. Teknik Eğitim Fak. ODTÜ İ.İ.B.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Edebiyat Fak. Celal Bayar Ünv. Fen-Edb.Fak. Celal Bayar Ünv. Eğitim Fak. Afyon Kocatepe Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Yüzüncü Yıl Ünv. Tıp Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak. Erciyes Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Trakya Üniversitesi.Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Celal Bayar Ünv. Tütün Eks.Y.O. Pamukkale Üniversitesi. Mühendislik Fak. Dumlupınar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Gazi Üniversitesi. Ticaret ve Turizm Eğt.Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak. Afyon Kocatepe Ünv.Uşak Müh.Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. İnönü Ünv. Fen-Edb.Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Mühendislik Mimarlık Fak. Düzce Ünv. Orman Fak. İnönü Ünv. Eğitim Fak. Kocaeli Ünv. İletişim Fak. Hacettepe Üniversitesi. İktisadi İdari B.F. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. İstanbul Kültür Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Celal Bayar Üniversitesi. Müh.Fak. Yakın Doğu Üniversitesi. İstanbul Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. 152 BÖLÜMÜ İlahiyat Sosyal Bilgiler Öğr. Elektrik İlahiyat Fen Bilgisi Öğr. Sınıf Öğretmenliği Fizik Bahçe Bitkileri Rehb.ve Psk.Dnş. Hukuk Hukuk Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Sosyal Bilgiler Öğr. Tarih Öğretmenliği Mimarlık Türkçe Öğretmenliği Çağdaş Türk Lehç.ve Edb. Türk Dili ve Edebiyatı Sınıf Öğr. Fransızca Öğretmenliği Türkçe Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği İşletme Sınıf Öğretmenliği Din Kült.ve Ahlak Blg.Öğr. Uluslar arası İlişkiler Makina İnşaat Müh. Çevre Müh. O.Ö.Matematik Öğr. Bilgisayar Eğt.Tek.Öğr. İnşaat Müh. Jeodezi-Fotogrametri Müh. Eğt.Proğ. ve Öğretim Toprak Sınıf Öğr. Tarla Bitkileri Sınıf Öğretmenliği İlk.Matematik Öğr. Jeofizik Müh. Kamu Yönetimi Sınıf Öğr. Su Ürünleri Sınıf Öğr. Bilgisayar Öğretmenliği Uluslar arası İlşk. Türk Dili ve Edebiyatı Kimya Sosyal Bilgiler Öğr. Türk Dili ve Edebiyatı Türkçe Öğretmenliği Tarla Bitkileri Tıp Hukuk İşletme İşletme Tıp Sınıf Öğr. Tütün Eksperliği İnşaat Müh. Kamu Yönetimi Turizm Öğretmenliği Alman Dili Tekstil Müh. Sınıf Öğretmenliği Türk Dili ve Edb. Türkçe Öğr. Makine Müh. Peyzaj Mimarlığı Fen Bilgisi Öğr. Halkal İlişkiler İktisat Türkçe Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Matematik Öğretmenliği Tıp İlk.Matematik Öğr. Uluslar arası İlişkiler Makine Müh. Uluslar arası İlişkiler Spor Yöneticiliği S. No. 1470 1471 1472 1473 1474 1475 1476 1477 1478 1479 1480 1481 1482 1483 1484 1485 1486 1487 1488 1489 1490 1491 1492 1493 1494 1495 1496 1497 1498 1499 1500 1501 1502 1503 1504 1505 1506 1507 1508 1509 1510 1511 1512 1513 1514 1515 1516 1517 1518 1519 1520 1521 1522 1523 1524 1525 1526 1527 1528 1529 1530 1531 1532 1533 1534 1535 1536 1537 1538 1539 1540 1541 1542 1543 1544 1545 1546 1547 1548 1549 1550 1551 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI KARALA Tufan KARAMAN Bayram KARAMAN M. Nesim KARAMAN M.Cesim KARAMAN Rıza KARAOĞLU Elif Didem KARAOĞLU Fatma KARAOĞLU Fatma Fisün KARAOĞLU Mahsun Burak KARASU Fuat KARATAY Mustafa KARATEKE Selim KARATEKE Süleyman KARAV Nafi KARAYAĞIZ Esra KARAYAL Mustafa KARAYILAN A.Güven KARAYILAN Dilaver KARAYILAN İlhan KARAYILAN Oğuz KARDAŞ Abdulaziz KARDAŞ Mehmet Nuri KARDAŞ Mehmet Şirin KARDAŞ Tevfik KARDOĞAN Bahar KARDOĞAN Serkan KARDOĞAN Yalçın KARS Nurafer KART Kıyasettin KARTAL Berhem KARTAL Mehmet Zabit KARTPAK Serhat KASER Cumali KASKARA Ayten Gülsün KAVUT M. Nesim KAYA Alihan KAYA Burhan KAYA Cevat KAYA Dilek KAYA Edip KAYA Efe KAYA Ekrem KAYA Ergün KAYA Erkan KAYA Erol KAYA Ferhat KAYA Hakan KAYA İshak KAYA Köroğlu KAYA Necati KAYA Özkan KAYA Sezer KAYA Sezer Yunus KAYA Songül KAYA Ümit KAYA Veysel KAYAR Naci KAYAR Nihat KAYGAÇ Saadet KAYKAÇ Sedat KAYMAZ Cihan Meriç KAYNAKÇI Emrah KAZANCI Kubilay KAZAZ Aslı KAZAZ Gökhan KAZAZ Mete KEKLİK Yavuz KELEŞ Murat KELEŞ Özal KELEŞ Ubeydullah KENDİLCİ Kenan KENDİR Mahmut KENDİR Tamer KEPTİ Salih KESKİN Mehmet Şerif KESKİN Mutlu KESKİN Şemsettin KESKİNER Abdullah KESKİNER Ferit KETBOĞA Özgür KETBOĞA Zeynep KILAVUZ İshak MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM İstanbul Üniversitesi. Fen Fak. Dicle Üniversitesi. Batman Teknik Eğitim Fak. Kahramanmaraş Sütçü İmam Ünv. Fen-Edb. Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Eczacılık Fak. Akdeniz Ünv. İ.İ.B.Fak. Gazi Üniversitesi. Ticaret ve Turizm Eğt.Fak. Çankaya Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Uludağ Ünv. Müh.Mim.Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğt.Fak. Dokuz Eylül Ünv.Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Hacettepe Üniversitesi. Tıp Fak. İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Fak. Atatürk Ünv.Eğitim Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. İTÜ Maden Fakültesi. İTÜ İnşaat Fakültesi Ankara Üniversitesi.Siyasal Bilgiler Fak. Ankara Üniversitesi.Fen Fak. Gazi Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. İnönü Ünv. İ.İ.B.Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Celal Bayar Ünv.Tıp Fak. Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak. Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.F. Fırat Üniversitesi. Eğitim Fak. Zonguldak Karaelmas ünv.Müh.Fak. Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Selçuk Ünv. Ahmet Keleş Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak. Çanakkale Onsekiz Mart Ünv.İ.İ.B. Fak. Dumlupınar Üniversitesi. Simav Teknik Eğt.Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Gazi Üniversitesi.Beden Eğitimi Spor Y.O. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Kocaeli Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Gazi Üniversitesi.Teknik Eğitim Fakültesi. Ankara Ünv. Hukuk Fak. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Erciyes Ünv.İletişim Fak. Afyon Kocatepe Ünv. Eğitim Fak. Çukurova Ünv.Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Atatürk Ünv.Tıp Fak. İnönü Ünv. Tıp Fak./Malatya Karadeniz Teknik Ünv. Tıp Fak. Akdeniz Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak. Celal Bayar Ünv.Fen-Edebiyat Fak. Ankara Üniversitesi. Fen Fakültesi. Sakarya Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Süleyman Demirel Ünv. İ.İ.B.Fak. ODTÜ Mühendislik Fak. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Süleyman Demirel Ünv. Orman Fak. Selçuk Üniversitesi. İletişim Fak. Erciyes Üniversitesi.Kayseri Meslek Y.O. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi. İstanbul Ünv. Fizik Tedavi ve Reh.Y.O. Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak. Ege Ünv. İzmir Atatürk Sağlık Y.O. Yıldız Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak. Cumhuriyet Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Atatürk Ünv.Veterinerlik Fak.Erzurum Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Ankara Üniversitesi.Hukuk Fakültesi. Cumhuriyet Üniversitesi. Mühendislik Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.F. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Dicle Ünv. Fen.Edb.Fak. Ankara Üniversitesi.Hukuk Fak. 153 BÖLÜMÜ Fizik Elektrik Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Kimya Öğretmenliği Eczacılık İktisat Muhasebe-Finansman Bilgisayar Müh. Elektronik Müh. Türkçe Öğretmenliği Sosyal Bilgiler Öğr. Fen Bilgisi Öğr. Tıp Türkçe Öğr. Almanca Öğr. Türkçe Öğr. Petrol Müh. İnşaat Müh. Kamu Yönetimi Fizik Tarih Türk Dili ve Edebiyatı Türk Dili ve Edb.Öğrt. Sınıf Öğretmenliği Kamu Yönetimi İlk.Sınıf Öğretmenliği Makine Müh. Resim-İş Zootekni İlk.Matematik Öğr. Tıp İktisat Sosyal Bilgiler Öğr. Rehb. Psk.Danş. Coğrafya Öğretmenliği Metal Öğretmenliği Makine Müh. İşletme Kimya Öğr. Fizik Kamu Yönetimi Mobilya ve Dek.Öğr. Beden Eğt.Öğret. Beden Eğt.ve Spor Öğrt. İlk.Matematik Öğr. Sosyal Bilgiler Öğr. Beden Eğitimi Metal İşleri Hukuk Sınıf Öğretmenliği Halkla İlişk.ve Tant. Sosyal Bilgiler Öğr. Tıp Tarih Öğretmenliği Tıp Tıp Tıp Kimya Matematik Fizik Müh. Çalışma Ek.ve End.İlişk. Maliye İnşaat Müh. Matematik Öğretmenliği Orman Müh. Halkla İliş.ve Tanıtma Elektrik Coğrafya Öğretmenliği Fizik Ted.ve Rehabilitasyon Fen Bilgisi Öğr. Sağlık Memurluğu Jeo.Fot.Müh. Kamu Yönetimi Veterinerlik Sınıf Öğr. Maden Mühendisliği Hukuk Kimya Müh. Sosyal Bilgiler Öğr. Matematik Öğretmenliği Türk Dili ve Edb. Hukuk S. No. 1552 1553 1554 1555 1556 1557 1558 1559 1560 1561 1562 1563 1564 1565 1566 1567 1568 1569 1570 1571 1572 1573 1574 1575 1576 1577 1578 1579 1580 1581 1582 1583 1584 1585 1586 1587 1588 1589 1590 1591 1592 1593 1594 1595 1596 1597 1598 1599 1600 1601 1602 1603 1604 1605 1606 1607 1608 1609 1610 1611 1612 1613 1614 1615 1616 1617 1618 1619 1620 1621 1622 1623 1624 1625 1626 1627 1628 1629 1630 1631 1632 1633 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI KILIÇ Aygin KILIÇ Emrah KILIÇ Ferhat KILIÇ Güven KILIÇ Hasan KILIÇ Mesut KILIÇ Özgür Kerim KILIÇ Özmen KILIÇ Sedat KILIÇ Suna KILIÇ Zafer KILIÇKAN Erhan KINAV Kenan KINAY Cihan KINAY Esra KINAY Fırat KINAY Özgür Deniz KIR Buket KIR Rana KIRAN Yüksel KIRANŞAL Fırat KIRANŞAL Sinan KIRBOĞA Züleyha KIRDAR İkram KIRDAR Mehmetcan KIRDAR Yaşar KIRHAN Murat KIRHAN Şeyda KIRHAN Tuncay KIRKAR Cezmi KIRKLAR Birgül KIRKLAR Fatih KIRKLAR Melek KIRMIZI Abdullah KIYAGAN Murat KIYATSIL Cezmi KIYATSIL Erdal KIYATSIL Serkan KIZIL Uğur KIZILAĞAÇ Miraç KIZILCA Serkan KIZILDAĞ Ahmet KIZILGÜL Nurcihan KIZILGÜL Yusuf KIZILKAYA Edis KIZILKAYA Faruk KIZILKAYA Zafer KIZILŞAH Sebhetullah KIZILTAŞ Fesih KIZILTAŞ İsmail KIZILTAŞ Maşallah KIZILTAŞ Nasır KIZILTAŞ Sinan KIZILTAŞ Şahin KIZILTAŞ Şerif KIZILTEPE Ömer KIZILTOPRAK Barış KIZILTOPRAK Özgür KIZMAZ İhsan KIZMAZ İlhami KIZMAZ İsmail KIZMAZ Rıfat KİLER Fırat KİLER Nur KİLERCİ Özgür KİNÇ Cemalettin KİŞİ Sedat KİTAPÇI Şengül KİTAPÇIOĞLU B.Oktay KİTAPÇIOĞLU Evrim KİTAPÇIOĞLU Kubilay KİTAPÇIOĞLU Pınar KİTAPÇIOĞLU Tülay KOCA Senem Ömür KOCAARSLAN Burcu KOCAASLAN Elif KOCAASLAN Vedat KOCABAŞ Handan KOCAMAN Atakan KOCAMAN Behçet KOCAMAN Çetin KOCAMAN Çiğdem MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak. Celal Bayar Ünv.Mühendislik Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Uludağ Ünv. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Pamukkale Ünv. Eğitim Fak./Denizli K.Maraş Sütçü İmam Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak. İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak. İstanbul Üniversitesi.Orman Fakültesi. Ondokuz Mayıs Ünv. Müh.Fak. Selçuk Ünv. Mesleki Eğitim Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Mim.Müh.Fak. Süleyman Demirel Üniversitesi. İ.İ.B.F. Karadeniz Teknik Üniversitesi.İkt.İdari Bil.Fak. Anadolu Ünv. Güzel Sanatlar Fak. Ankara Ünv. Diş Hekimliği Fak. 19 Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Uludağ Ünv. Fen-Edb.Fak. İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak. Dicle Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Sakarya Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Eğitim Fak. İnönü Ünv. Eğitim Fak. Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Eğitim Bil.Fak. Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak. Trakya Ünv. Tıp Fak. Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Süleyman Demirel Ünv. Burdur Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Bitlis Meslek Y.O. Gazi Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Sakarya Üniversitesi. Mühendislik Fak. Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak. Selçuk Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Selçuk Ünv. Meslek Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Muğla Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Ünv. Dil ve Tarih-Coğrafya Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. İlahiyat Fak. Uludağ Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Karadeniz Teknik Üniversitesi. Müh.Fak. Atatürk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Fırat Ünv. Mühendislik Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.F. Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. İnönü Üniversitesi, İktisadi ve İdari B.F. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Cumhuriyet Ünv. Fen-Edb.Fak. Fırat Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Dumlupınar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Dumlupınar Ünv.İ.İ.B.Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Muğla Ünv. İ.İ.B.Fak. Celal Bayar Ünv.Fen-Edebiyat Fak. İTÜ İnşaat Fakültesi. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Ege Üniversitesi. Edebiyat Fakültesi. Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Marmara Ünv. Hukuk Fak. Gazi Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak. Ege Ünv. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi. Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak./Samsun Dicle Ünv. Siirt Eğitim Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi. Kocaeli Müh.Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi.Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. 154 BÖLÜMÜ Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. Makine Müh. Sosyal Bilgiler Öğr. Türkçe Öğr. Sınıf Öğretmenliği Talaşlı Üretim Öğr. Okul Öncesi Öğr. Fizik Sosyoloji İnşaat Müh. Endüstri Mühendisliği Tütün Eksperliği Jeodezi ve Fot.Müh. Çocuk Geliş.ve Eğt.Öğr. İnşaat Müh. İktisat İşletme Grafik Dişhekimi Tarih Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Tarih Elektrik-Elektronik Müh. Biyoloji Yapı Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Sosyal Bilgiler Öğr. Sosyal Bilgiler Öğr. Eğt.Prog. ve Öğrt. Aile Ek. veBes.Öğret. Tıp Aile Ek. ve Bes.Öğret. Matematik Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği İnşaat Elekt-Elektronik Müh. İnşaat Müh. Makina Müh. Tarih Öğr. Beden Eğitimi ve Spor Beden Eğitimi Anaokulu Öğr. İnşaat Müh. Sosyal Bilgiler Öğr. Sosyoloji Makina Müh. İlahiyat Ekonometri Jeodezi ve Fot.Müh. Türk Dili ve Edebiyatı Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. İngilizce İşletme Bilgisayar Öğr. Türk Dili ve Edebiyatı Kamu Yönetimi Tarih Türk Dili ve Edebiyatı Sosyoloji Beden Eğtimi Öğr. İşletme Sınıf Öğretmenliği Maliye Tarih Öğretmenliği İşletme Tür Dili ve Edebiyatı İnşaat Müh. Sınıf Öğretmenliği Coğrafya İşletme Hukuk Aile Ekon. ve Besl. Rehb.ve Psk.Dnş. Aile Ekon. ve Besl. Beden Eğt.Öğret. Fransızca Öğr. İlk.Sınıf Öğr. Elektrik Müh. Coğrafya Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği S. No. 1634 1635 1636 1637 1638 1639 1640 1641 1642 1643 1644 1645 1646 1647 1648 1649 1650 1651 1652 1653 1654 1655 1656 1657 1658 1659 1660 1661 1662 1663 1664 1665 1666 1667 1668 1669 1670 1671 1672 1673 1674 1675 1676 1677 1678 1679 1680 1681 1682 1683 1684 1685 1686 1687 1688 1689 1690 1691 1692 1693 1694 1695 1696 1697 1698 1699 1700 1701 1702 1703 1704 1705 1706 1707 1708 1709 1710 1711 1712 1713 1714 1715 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI KOCAMAN Fatih KOCAMAN Ferit KOCAMAN Kamuran KOCAMAN Nebil KOCAMAN Oktay KOCAMAN Sedat KOCAMAN Serkan KOCAMAN Tekin KOÇ Ertekin KOÇ Halil İbrahim KOÇ K. Betül KOÇ M.Şinasi KOÇ Nezahat Berrin KOÇ Rahmetullah KOÇ Yılmaz KOÇAK Veysel KOÇAKLI Hüseyin KOÇAR Serkan KOÇBAY Zafer KOÇHAN Burhan KOÇHAN Önder KOÇHAN Selma KOÇHAN Suat KOÇİ Gülnur KOÇİ Meltem KOÇİ Ömer Faruk KOÇMAN İhsan KOÇYİĞİT Güven KOÇYİĞİT Hüseyin KOLĞU Mustafa KOLĞU Nurcan KOLĞU Onur Murat KOLĞU Serkan KONAKÇI Şenol KORGAN Fatih KORGAN Özcan KORKMAN Nurullah KORKMAZ Ferhat KORKMAZ İnan KORKMAZ Muhittin KORKMAZ Tacettin KOYUNCU Haşem KOZİK Mehmet KÖÇEROĞLU Fırat KÖÇEROĞLU İlker KÖÇEROĞLU M. İkbal KÖÇEROĞLU Ruşen KÖKALAN Barış KÖKALAN Burak KÖKALAN Deniz KÖKALAN Füsun KÖKALAN Özgür KÖKSAL Mustafa KÖPRÜ Maşallah KÖSE Adem KÖSE Bülent KÖSTEKÇİ Mehmet Halim KUBULAN Serpil KURÇ Ferhat KUREYŞ Mehmet KURT Alev KURT Bülent KURT Faruk KURTKAN Aysun KURTKAN Ümit KURTOĞLU Levent KURTTEKİN Hacer KURTULUŞ Özen KURTYE Fırat KURTYE Nurullah KURTYE Seçil Gizem KUŞOĞLU Baran KUŞOĞLU Berhan KUŞOĞLU Musa KUTBAY Erdoğan KUTLU Ümit KUTLUBAY Metin KUZUCU Fırat KÜFÜDÜR Ejder KÜFÜDÜR Murat KÜFÜDÜR Tarkan KÜLEYUSUFOĞLU M.Ümit MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Karadeniz Teknik Üniversitesi. Fatih Eğt.Fak. Fırat Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Amasya Eğitim Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Sinop Su Ürünleri Fak. Kocaeli Ünv. Eğitim Fak. Sakarya Ünv. Teknik Eğitim Fak. Mustafa Kemal Üniversitesi. Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. Fatih Ünv. İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. Fen Fakültesi. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. İstanbul Üniversitesi. Fen Fakültesi. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Hacettepe Üniversitesi. Sosyal Hizmetler Y.O. Kocaeli Ünv. Fen.Edb.Fak. Uludağ Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Uludağ Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Veteriner Fak. Sakarya Üniversitesi.Mühendislik Fak. Selçuk Ünv. Mesleki Eğitim Fak. Dicle Ünv. Mühendislik Fak. Uludağ Ünv. Müh.Mim.Fak. Gazi Üniversitesi.Meslek Eğitim Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Orman Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Sürmene Deniz Bil.Fk. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. İstanbul Teknik Ünv. Denizcilik Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Müh.Fak. Pamukkale Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Ege Üniversitesi. Edebiyat Fak. Uludağ Üniversitesi. İşletme Fakültesi. Kafkas Ünv. Eğitim Fak. Dicle Ünv. Hukuk Fak. İnönü Ünv. Müh.Fak. KTÜ Fatih Eğitim Fakültesi. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Dicle Üniversitesi. İlahiyat Fak. Erzincan Ünv. Eğitim Fak. Gaziantep Üniversitesi.Mühendislik Fak. Yıldız Teknik Ünv. Makine Fak. İstanbul Üniversitesi. Cerrahpaşa Tıp Fak. Çukurova Üniversitesi. Tıp Fak. Adnan Menderes Ünv. Beden Eğt.ve Spor Y.O. Adnan Menderes Ünv.Nazilli İ.İ.B.Fak. Amasya Ünv.Eğitim Fak. Muğla Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. İstanbul Bilgi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Atatürk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Fen.Edb.Fak. Sakarya Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Anadolu Ünv.Eğitim Fak. Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. Abant İzzet Baysal Üniversitesi. Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak. Çukurova Ünv. Müh.Mim.Fak. Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Gaziosmanpaşaa Ünv. Ziraat Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Afyon Kocatepe Üniversitesi. Uşak Eğitim Fak. Çukurova Üniversitesi.Eğitim Fak. Gazi Ünv. Teknik Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eitim Fak. Marmara Üniversitesi.Hukuk Fak. İTÜ İnşaat Fakültesi. Süleyman Demirel Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Atatürk Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Ankara Üniversitesi.Hukuk Fak. 155 BÖLÜMÜ Biyoloji Öğretmenliği Metal Öğretmenliği Fen Bilgisi Öğr. Biyoloji Öğretmenliği Su Ürünleri Müh. Fen Bilgisi Öğr. Metal Öğr. İngilizce Öğretmenliği Biyoloji Öğretmenliği İşletme Fizik Hukuk Fizik Müzik Öğr. Sosyal Hizmetler Matematik Makine Müh. Sınıf Öğretmenliği Fen Bilgisi Öğr. Veterinerlik İnşaat Müh. Giyim Öğr. Elektrik-Elektonik Müh. Çevre Müh. Aile Ekonomisi Bes.Öğrt. Sosyal Bilgiler Öğr. Felsefe Sosyal Bilgiler Öğr. Orman Müh. Güverte Coğrafya Öğretmenliği Deniz Ulş.İşlt.Müh. Endüstri Müh. Tarih Türk Dili ve Edebiyatı İşletme Fen Bilgisi Öğr. Hukuk Elk.Elektronik Müh. Tarih Öğretmenliği Fransızca İlahiyat Türkçe Öğr. Elektronik Müh. Gemi İnş.ve Gemi Mak.Mh. Tıp Tıp Beden Eğt.ve Spor Öğrt. Uluslar arası İlişk. Türkçe Öğr. Sosyoloji Uluslar arası İlişkiler Fars Dili ve Edebiyatı Tarih Öğretmenliği Matematik Kamu Yönetimi Türk Dili ve Edb. Sosyal Bilgiler Öğr. Maliye Elektrik Sosyal Bilgiler Öğr. Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. Beden Eğt.ve Spor Öğr. Makine Müh. Elk.Elektronik Müh. Matematik Öğr. Hukuk Ziraat Müh. Sınıf Öğretmenliği Okul Öncesi Öğr. Uluslar arası İlişkiler Türkçe Öğretmenliği Felsefe Grubu Öğrt. Döküm Öğr. Mobilya ve Dek.Öğr. Hukuk İnşaat Müh. Makina Müh. Peyzaj Mimarlığı Hukuk Hukuk S. No. 1716 1717 1718 1719 1720 1721 1722 1723 1724 1725 1726 1727 1728 1729 1730 1731 1732 1733 1734 1735 1736 1737 1738 1739 1740 1741 1742 1743 1744 1745 1746 1747 1748 1749 1750 1751 1752 1753 1754 1755 1756 1757 1758 1759 1760 1761 1762 1763 1764 1765 1766 1767 1768 1769 1770 1771 1772 1773 1774 1775 1776 1777 1778 1779 1780 1781 1782 1783 1784 1785 1786 1787 1788 1789 1790 1791 1792 1793 1794 1795 1796 1797 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI KÜLEYUSUFOĞLU Ufuk KÜNDÜ Ayşegül KÜNDÜN Mehmet Özer KÜNDÜN R.Özgür KÜNTAŞ Sedat KÜRÜM Ayşegül KÜRÜM Buseyne Kübra KÜRÜM Elif KÜRÜM Hüseyin KÜRÜMOĞLU Servet LALE İsmail LALE Murat LALE Murat LALE Ömer LALE Pınar LEVENTOĞLU Ecvet LEVENTOĞLU Kemal LULACİ Fırat LULACİ Tayfun LÜLACİ Mehmet Murat MALTAŞ Abdullah MAMİKOĞLU Gülşah MAMUK Furat MAMUK Sebğetullah MARANGOZ A.Faruk MARANGOZ Metin MARANGOZ Taner MARGİ Uğur MARHAN Cüneyt MASDAR Cihan MASDAR Ergin MAZLUM Kader MENTEŞ Müge MENTEŞ Nahit MERMUT Serdar MERMUTLU Rüya METE Öner METE Seval MİRMAHMUTOĞLU Elif MİŞE Güneş Fisun MOLLAKÖY Aysel MUMCU İlknur MUMCU Özcan MUTLU Ahmet MUTLU Ayetullah MUTLU M. Mehdi MUTLU Maşallah MUTLU Mehmet MUTLU Muhammed Serdar MUTLU Rukniddin MUTLU Ümit MUTLUBAY Devrim NAKIŞÇI Kubilay NALBANTOĞLU Merve NAMLIOĞLU Sait Emre NAMLIOĞLU Sibel NAMLIOĞLU Sinem NARMAN Zülküf NASIR Arzu NASIR Hakan NASIR Kübra NASIR Nazif Serdar NASIR Tülin NAZLI Zahir NERGİZ Erdem NERGİZ Erhan NERGİZ Öner NERGİZ Sezgin NEVCANOĞLU Metin NORŞENLİ Faruk NURDUHAN Gamze NURDUHAN Leyla NURDUHAN Metin NURDUHAN Uğur OĞUR Erhan OĞUR Sedri OĞUR Tınar OĞURLU Rezan OĞUZ Tacettin OĞUZ Ümit OĞUZALP Tuncay OK Behçet MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Ankara Üniversitesi. Fen Fak. İnönü Ünv. Eğitim Fak. İnönü Ünv.Mühendislik Fak. Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Teknik Ünv. İnşaat Fak. İstanbul Üniversitesi. Cerrahpaşa Tıp Fak. Hacettepe Ünv. İ.İ.B.Fak. Atatürk Ünv. K.K.E.Fak. Trakya Ünv. Müh.Mim.Fak./Edirne ODTÜ Mühendislik Fakültesi. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. İstanbul Üniversitesi. Diş Hekimliği Fak. Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi.Hukuk Fak. İstanbul Üniversitesi. Mimarlık Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Y.O. İTÜ Sakarya Mühendislik Fakültesi. Kocaeli Ünv. Eğitim Fak. Erciyes Ünv. Müh. Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi. Gümüşhane Üniversitesi. Müh.Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Eğitim Fak. Kocaeli Ünv. Müh.Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Fak. Atatürk Üniversitesi. Kars Veteriner Fakültesi. Selçuk Üniversitesi. Hukuk Fak. Kafkas Üniversitesi. Fen-Edb. Fak. Ege Üniversitesi. Fen Fak. Gazi Ünv.İletişim Fak. Kafkas Ünv.Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv.Fen Edb.Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak. Kocaeli Ünv. Müh.Fak. Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. İletişim Fak. Ege Üniversitesi. Edebiyat Fak. Mersin Ünv.Fen Edb.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. İstanbul Üniversitesi. Eczacılık Fak. İTÜ İnşaat Fakültesi. Dicle Ünv. Fen-Edb.Fak. Osmangazi Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Gazi Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Gazi Üniversitesi. Tıp Fak. İnönü Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bil.Fak. Zonguldak Karaelmas Ünv. Müh. Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fakültesi. Afyon Kocatepe Ünv.Uşak Müh.Fak. Uludağ Ünv. Ziraat Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Selçuk Üniversitesi. Karaman İ.İ.B.Fak. Akdeniz Üniversitesi. İktisadi İdari Bil.Fak. Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak. Ege Ünv. Ödemiş Sağlık Y.O. Atatürk Üniversitesi. İletişim Fak. Ankara Ünv. Diş Hekimliği Fak. Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Marmara Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Selçuk Ünv.Müh.Mim.Fak. Anadolu Üniversitesi. Eczacılık Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eitim Fak. İstanbul Üniversitesi. İşletme Fakültesi. Dicle Üniversitesi. Batman Meslek Y.O. Nevşehir Ünv.İ.İ.B.Fak. Ankara Üniversitesi. D.Tarih ve Coğrafya Fak. Kafkas Ünv.İ.İ.B.Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Erzincan Ünv.Eğitim Fak. İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak. Sakarya Üniversitesi. Müh.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Sakarya Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. 156 BÖLÜMÜ Matematik Sosyal Bilgiler Öğr. Maden Müh. Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. Tıp Aile ve Tüketici Bilimleri Sınıf Öğretmenliği Mimarlık Elektrik-Elektronik Müh. Hukuk Diş Hekimi Maliye Hukuk Mimarlık Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. İngilizce Öğr. İnşaat Müh. İngilizce Öğretmenliği Jeodezi ve Fot.Müh. Sosyal Bilgiler Öğr. İnşaat Müh. Elk.Elektronik Müh. Veteriner Hukuk Kimya Kimya Gazetecilik Okul Öncesi Öğr. Türk Dili ve Edebiyatı Çiçek,Örgü,Dokuma Öğr. Türk Dili ve Edb.Öğr. Türk Dili ve Edb. Hukuk Giy.End.Giy.San.Eğt. İnşaat Müh. Türkçe Öğr. Gazetecilik Türk Dili ve Edebiyatı Sosyoloji Sınıf Öğretmenliği Fransız Dili ve Edb. Eczacılık İnşaat Müh. Türk Dili ve Edb. İnşaat Müh. Sosyal Bilimler Tıp Kamu Yönetimi Jeodezi ve Fot.Müh. Sınıf Öğretmenliği Jeo.Fot.Müh. Gıda Müh. İstatistik İşletme Maliye Jeodezi ve Fot.Müh. Hemşirelik Radyo-Tv-Sinema Dişhekimi Tıp İşletme Şehir ve Bölge Plnm. Eczacılık Metal Öğretmenliği İşletme Elektrik İktisat ingiliz Dili ve Edebiyatı İşletme Sınıf Öğretmenliği Klasik Arkeoloji Sınıf Öğr. Tıp Bilgisayar Müh. Sınıf Öğretmenliği Alman Dili ve Edebiyatı Makina Eğitimi. Türkçe Öğr. Makina Müh. Fen Bilgisi Öğretmenliği S. No. 1798 1799 1800 1801 1802 1803 1804 1805 1806 1807 1808 1809 1810 1811 1812 1813 1814 1815 1816 1817 1818 1819 1820 1821 1822 1823 1824 1825 1826 1827 1828 1829 1830 1831 1832 1833 1834 1835 1836 1837 1838 1839 1840 1841 1842 1843 1844 1845 1846 1847 1848 1849 1850 1851 1852 1853 1854 1855 1856 1857 1858 1859 1860 1861 1862 1863 1864 1865 1866 1867 1868 1869 1870 1871 1872 1873 1874 1875 1876 1877 1878 1879 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI OK Mahmut OK Oktay OK Ramazan OK Zehra OK Zühürye OKAY Fikret OKAY Hakan OKAY Mudesir OKAY Münevver OKAY Yurdanur OKTAY Yücel OKUDUCU Emrullah OKULEVİ Hasan OKUMUŞ Aydın OKUMUŞ Aydoğan OKUMUŞ Deniz OKUMUŞ Hicran OKUMUŞ M. Özgür OKUMUŞ Musa OKUMUŞ Tülay OKUMUŞ Vefa OKUYUCU Feridun OLAN Yasemin OLCAY Oya OLUĞ Hakan OMAY Özbek ONAT Vedat ORAK Cüneyt ORAK Diyar ORAK Erdal ORAK Ferdin ORAK Ferhat ORAK Güven ORAK Mekin ORAK Metin ORAK Murat ORAK Rıdvan ORAK Sabri ORAK Suat ORAL Asım ORAL Deniz ORAL Emin ORAL Faruk ORAN Fırat ORBAY Asiye ORBAY Nurdan ORHAN M.Fuat ORHAN M.Suat ORUCAN Haydar ORUÇ Aydın ORUÇ Fadime Fulya ORUÇ Kenan ORUÇ Recep ORUK Ekrem ORUK Erdal ORUK İhsan ORUK İzzet ORUK Kerem ORUK Mekiye ORUK Seladin ORUK Şemsettin ORUK Vedat ORUK Veysi OTO Aslı Aysun OTO Aycan OTO Aylin OTO Burak Bora OTO Çağdaş OTO Elvan OTO Gamze OTO Murat OTO Murat OTO Ömer Veysel OTO Özgen Canan OTO Remzi OTO Sefa Ender OTO Sehel OTO Serap OTO Süreyya Özgen OTO Şener OTO Uğur OTO Umut Burak MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Mehmet Akif Ersoy Ünv. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. İktisadi İdari İlimler Fak. Atatürk Ünv.Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Pamukkale Ünv. İ.İ.B.Fak. Zonguldak Karaelmas Ünv. Ereğli Eğitim F. Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak. Dicle Ünv. Tıp Fak. Selçuk Ünv. Mesleki Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi. Elek-Elektronik F. Çanakkale 18 Mart Ünv. Biga İ.İ.B.Fak. Uludağ Üniversitesi. İktisadi İdari İlimler Fak. Erciyes Üniversitesi. İktisadi İdari Bilimler Fak. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. İletişim Fak. Ankara Üniversitesi. Fen Fak. Çukurova Üniversitesi. Ziraat Fak. İstanbul Üniversitesi. İletişim Fak. İstanbul Ünv. Müh.Fak. Kırıkkale Ünv.Mühendislik Fak. Ege Ünv. Eczacılık Fak. Balıkesir Üniversitesi. Necatibey EğtimFak. Çukurova Üniversitesi. Müh.Mim. Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Fatih Eğitim Fak. Selçuk Ünv. Hukuk Fak. Kocaeli Ünv. Hukuk Fak. Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Sakarya Üniversitesi.Müh.Fak. Selçuk Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Marmara Üniversitesi. Eczacılık Fak. Selçuk Ünv.Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Y.O. İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Adnan Menderes Ünv. Nazilli İ.İ.B.Fak. İnönü Üniversitesi. Tıp Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Selçuk Üniversitesi. Hukuk Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi ODTÜ Mühendislik Fakültesi. Kocaeli Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi Hacettepe Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Dicle Ünv. Fen.Edb.Fak. KTÜ . Fatih Eğitim Fak. ODTÜ Mühendislik Fakültesi. Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Bitlis Sağlık Y.O. Sakarya Ünv. Fen-Edb.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Tıp Fak. Ankara Üniversitesi. Tıp Fak. Abant İzzet Baysal Üniversitesi. Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Karaman İ.İ.B.Fak. Gazi Üniversitesi. Tıp Fak. Balıkesir Üniversitesi. Bandırma Sağlık Y.O. Doğu Akdeniz Üniversitesi. Ankara Üniversitesi. Veteriner Fak. Marmara Ünv. İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Ege Ünv. İletişim Fak. Süleyman Demirel Ünv.Güzel Sanatlar Fak. Hacettepe Üniversitesi. Müh.Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Mersin Ünv. Turizm İşletmecilik ve Otel Y.O. İstanbul Üniversitesi. Hasan Ali Yücel Eğt.F. Gazi Üniversitesi. End.San.Eğit.Fak. İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Uludağ Üniversitesi. İktisadi İdari İlimler Fak. Gazi Üniversitesi. İktisadi İdari Bilimler Fak. Gazi Ünv. İ.İ.B.Fak. 157 BÖLÜMÜ Sınıf Öğretmenliği Bilgisayar ve Öğr.Tek.Öğr. İktisat Sınıf Öğr. Türk Dili ve Edebiyatı İşletme Sınıf Öğretmenliği Elk.Elektronik Müh. Tıp Giyim Öğr. Sınıf Öğretmenliği Elektrik Müh. Maliye Maliye İşletme Fransızca Öğretmenliği Gazetecilik Fizik Müh. Tarım Makinaları Gazetecilik İnşaat Müh. Endüstri Müh. Eczacılık Türk Dili ve Edebiyatı Tekstil Müh. Sosyal Bilgiler Ögr. İlk.Sınıf Öğretmenliği Hukuk Hukuk Tarih Öğr. Tarih Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. Jeodezi ve.Fot.Müh. Eczacılık Hukuk Sınıf Öğretmenliği Tıp Tarla Bitkileri Uluslar arası İlişkiler Tıp Makina Müh. Coğrafya Hukuk Hukuk Endüstri Müh. Fizik Sınıf Öğretmenliği Hukuk İngiliz Dili Öğr. Kimya Psikoloji Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Kimya Müh. Tıp Tarih Öğretmenliği İnşaat Müh. Hemşirelik Tarih Tıp Tıp Sınıf Öğretmenliği İşletme Tıp Hemşirelik Bilgisayar Müh. Veteriner Çalışma Ek.ve End.İlşk. Maliye Tıp Radyo,Tv,Sinema Grafik Gıda Müh. Maliye Turizm İşl.ve Otel Türkçe Öğretmenliği Aile Bil.Tük.Eğitimi Kamu Yönetimi İktisat Çalışma Ekonomisi İktisat S. No. 1880 1881 1882 1883 1884 1885 1886 1887 1888 1889 1890 1891 1892 1893 1894 1895 1896 1897 1898 1899 1900 1901 1902 1903 1904 1905 1906 1907 1908 1909 1910 1911 1912 1913 1914 1915 1916 1917 1918 1919 1920 1921 1922 1923 1924 1925 1926 1927 1928 1929 1930 1931 1932 1933 1934 1935 1936 1937 1938 1939 1940 1941 1942 1943 1944 1945 1946 1947 1948 1949 1950 1951 1952 1953 1954 1955 1956 1957 1958 1959 1960 1961 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI OTO Vefa Can OZAN Ömer ÖBÜZ Gülay ÖCAL Ahmet ÖDEMİŞ Ömer ÖĞÜR İlhami ÖK Yunus ÖKÇETEKİN Fehmi ÖKMEN Aylin ÖKMEN Azize ÖKMEN Burhan ÖKMEN Felemez ÖLÇER Gönül ÖLEK Özbek ÖLEK Tuğbek ÖLEKLİ Erhan ÖLEKLİ Fırat ÖLEKLİ Gökmen ÖLEKLİ Hakan ÖLEKLİ Müşerref ÖLEKLİ Nilay ÖLEKLİ Özgün ÖLEKLİ Savaş ÖLEKLİ Sertaç ÖLEKLİ Zafer ÖLGEN Serdar ÖLGEN Talat ÖLMEZ Goncagül ÖLTEŞ Özgür ÖMEROĞLU Şükran ÖMEROĞLU Ümran ÖMEROĞLU Yusuf ÖMÜR Nedim ÖNAL Cahit ÖNAL Cihan ÖNCÜ Memduh ÖNCÜ Nazan ÖNDAŞ Ramazan Önder CANER ÖNDER Ferhat ÖNDER Sibel ÖNDEŞ Mehmet Cabir ÖNDOĞAN Adnan ÖNDOĞAN Fatma ÖNDOĞAN Mustafa Onur ÖNDOĞAN Zeynep ÖNDÜL Mehmet Nezir ÖNSOY Didem ÖRAL Rahmetullah ÖRNEK Abdurrahman ÖRNEK Ahu ÖRNEK Ayşegül ÖRNEK Serdar ÖSME Necmettin ÖTÜN Barış ÖTÜN Cihan ÖTÜN Pınar ÖVET Yusuf Kenan ÖVÜŞ Ceyhan ÖZABAY Keramettin ÖZABAY Tezcan ÖZALP Barış ÖZALP Mahir ÖZALP Muharrem ÖZAYDINLI Azad ÖZAYDINLI Ferhat ÖZAYDINLI Harun ÖZAYDINLI Vural Özkan ÖZBAY Ahmet ÖZBAY Ferzende ÖZBİL Necati ÖZCAN Azeb ÖZCAN Bülent ÖZCAN Elif ÖZCAN Hayati ÖZCAN Mekin ÖZCAN Neslihan ÖZCAN Ömer Nuri ÖZCAN Uygar ÖZCAN Ülfiye ÖZCAN Zafer ÖZÇELİK Şeyhmuz Kaan MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Çukurova Ünv. İ.İ.B.Fak./Adana Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak. Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Marmara Ünv.Hukuk Fak. Niğde Üniversitesi. Aksaray Müh.Fak. Ege Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. ODTÜ Mühendislik Fakültesi. İstanbul Teknik Üniversitesi. Mimarlık Fak. Abant İzzet Baysal Üniversitesi. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Afyon Kocatepe Üniversitesi. Uşak Eğitim Fak. Anadolu Üniversitesi. Eğitim Fak. Süleyman Demirel Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. K.Maraş Sütçü İmam Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Ege Üniversitesi. Müh. Fakültesi. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Ankara Ünv.Hukuk Fak. Balıkesir Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Trakya Ünv.Fen Edb.Fak. Marmara Üniversitesi. İktisadi ve İdari B.F. Atatürk Ünv. Hukuk Fak. İstanbul Ünv. Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak. Dicle Ünv. Siirt Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Kocaeli Ünv. Müh.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Ankara Ünv. Fen Fak. Atatürk Ünv. Ziraat Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Dicle Ünv.Eğitim Fak. Yakın Doğu Üniversitesi. Hukuk Fak. Pamukkale Ünv. Mühendislik Fak. Celal Bayar Üniversitesi.Tütün Eksp.Y.O. Dokuz Eylül Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. İstanbul Teknik Ünv. İşletme Fak. Celal Bayar Üniversitesi.Tıp Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Dicle Ünv. Hukuk Fak. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Dumlupınar Ünv.İ.İ.B.Fak. Atatürk Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak. K.Sütçü İmam Ünv.Fen-Edebiyat Fak. Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak. Niğde Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Celal Bayar Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Süleyman Demirel Ünv.Burdur Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Mühendislik Fak. Kafkas Ünv. Kars Sağlık Y.O. Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak, Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak. Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak. Marmara Üniversitesi. İlahiyat Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Ordu Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Y.O. Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak. Ege Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Dicle Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. İstanbul Teknik Ünv. Elektronik Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi. Elek-Elektronik F. Marmara Ünv. Eğitim Fak. Anadolu Üniversitesi. Otelcilik Y.O. Gaziosmanpaşaa Ünv. Fen-Edb. Fak. Anadolu Üniversitesi. Edebiyat Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak. Anadolu Ünv. İ.İ.B.Fak. 158 BÖLÜMÜ İşletme Elektrik Müh. Sınıf Öğretmenliği Tarih Kimya Sınıf Öğretmenliği İngilizce Öğr. Sınıf Öğretmenliği Okul Öncesi Öğr. Sınıf Öğretmenliği Hukuk İnşaat Müh. İşletme İnşaat Müh. Mimarlık Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Bilgi ve Öğr.Tek.Eğt.Öğr. İnşaat Müh. Okul Öncesi Öğretmenliği Tarih Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. Coğrafya Öğretmenliği Hukuk Makina Müh. Sanat Tarihi İşletme Hukuk Türk Dili ve Edebiyatı Zootekni İlk.Matematik Öğr. Matematik Endüstri Müh. Sınıf Öğretmenliği İstatistik Ziraat Müh. Türkçe Öğr. Türk Dili ve Edb.Öğr. Hukuk Gıda Müh. Tütün Teknolojisi Müh. Hukuk Endüstri Müh. Tıp Türk Dili ve Edb.Öğrt. Hukuk Rehb.ve Psk.Dnş. Fen Bilgisi Öğretmenliği İşletme Türkçe Öğr. Beden Eğt.ve Spor Öğr. Zootekni Kimya Türkçe Öğretmenliği Tarih Tarih Felsefe Sınıf Öğretmenliği Türkçe Öğretmenliği Maden Müh. Sağlık Memurluğu Rehb.ve Psik.Danışmanlık Makina Müh. Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Ekonometri İlahiyat Tarih Sınıf Öğretmenliği Fen Bilgisi Öğretmenliği Tıp Matematik Elektrik Müh. Elektrik Müh. Fen Bilgisi Öğr. Turizm ve Otelcilik Türk Dili ve Edebiyatı Sosyoloji İnşaat Müh. İşletme S. No. 1962 1963 1964 1965 1966 1967 1968 1969 1970 1971 1972 1973 1974 1975 1976 1977 1978 1979 1980 1981 1982 1983 1984 1985 1986 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 2018 2019 2020 2021 2022 2023 2024 2025 2026 2027 2028 2029 2030 2031 2032 2033 2034 2035 2036 2037 2038 2039 2040 2041 2042 2043 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI ÖZÇINAR Faruk Veysel ÖZÇINAR Ruhi ÖZDAĞ Cenk ÖZDAĞ Erdal ÖZDAĞ Kutbettin ÖZDAĞ Suat ÖZDEK Mehdi ÖZDEK Mürsel ÖZDEK Recep ÖZDEMİR Ahmet Veysel ÖZDEMİR Arzu ÖZDEMİR Bahar Evin ÖZDEMİR Barış ÖZDEMİR Bennur ÖZDEMİR Celal ÖZDEMİR Çelik ÖZDEMİR Emin ÖZDEMİR Ercan ÖZDEMİR Erdoğan ÖZDEMİR Erol ÖZDEMİR Feride Bahar ÖZDEMİR Gökhan ÖZDEMİR Hafize ÖZDEMİR M.Sani ÖZDEMİR Mahmut ÖZDEMİR Mekin ÖZDEMİR Nihan ÖZDEMİR Oktay Selçuk ÖZDEMİR Ömer ÖZDEMİR Özge ÖZDEMİR Özgür ÖZDEMİR Serkan ÖZDEMİR Seyithan ÖZDEMİR Vedat ÖZDEMİRLİ Şeraze ÖZDOĞAN Bülent ÖZDOĞAN Erdal ÖZDOĞAN Telhat ÖZEL Erdoğan ÖZEL Nevzat ÖZEN Behçet ÖZER Selma ÖZEV Mehmet Ali ÖZGÖK M.Murat ÖZGÖL İlhan ÖZGÖL Vahit ÖZGÜL Hakan ÖZGÜL Sedat ÖZGÜLER Can ÖZGÜR Cebrail ÖZIŞIK Serhan ÖZIŞIK Songül ÖZİŞ Ferit ÖZİŞ Hüseyin Emrah ÖZİŞ Sinan ÖZKAÇAN Eda Merve ÖZKAN Ahmet ÖZKAN Cihan ÖZKAN Evrim ÖZKAN Faruk ÖZKAN Gökmen ÖZKAN Sefa ÖZKAN Servet ÖZKAYA İ.Mürşat ÖZKAYA Sercan ÖZLÜK İkram ÖZLÜK Murat ÖZMEN Serdar ÖZMEN Serkan ÖZMENER Emin ÖZTEKİN Ruken ÖZTORUN Savaş ÖZTÜRK Adem ÖZTÜRK Gökhan ÖZÜGÜZEL Hüseyin ÖZÜGÜZEL Özgür ÖZVURAL Ferit ÖZVURAL Müştak ÖZYURT Dilşat Özlem ÖZZERMAN Sabahattin PARLAKPINAR Murat PAVİK Nesligül MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Ankara Üniversitesi. Dil ve Tarih Coğrafya Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Pamukkale Üniversitesi. Denizli Sağlık Y.O. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Ankara Ünv.İlahiyat Fak. Afyon Kocatepe Ünv. Eğitim Fak. Düzce Ünv. Tıp Fak. Sakarya Üniversitesi. Müh.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. İstanbul Bilgi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. İstanbul Ünv. İletişim Fak. Kırıkkale Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak. ODTÜ İ.İ.B.Fak. Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Kastamonu Eğitim Fak. Atatürk Ünv. Fen-Edb.Fak. Ankara Ünv. Hukuk Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak. Gazi Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Pamukkale Ünv. Eğitim Fak. Balıkesir Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Erzincan Ünv. Fen Edb.Fak. Erciyes Üniversitesi. Nevşehir İ.İ.B.Fak. Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fak. Afyon Kocatepe Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. İlahiyat Fak. Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. İstanbul Ünv. Müh.Fak. Kocaeli Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Ankara Üniversitesi. Fen Fakültesi. 19 Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Fırat Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Fırat Üniversitesi. İletişim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Müh.Mim.Fakültesi Uludağ Üniversitesi. Mühendislik Fak. Ankara Üniversitesi. Tıp Fak. Celal Bayar Üniversitesi. Akhisar Uyg.B.Y.O. Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak. Çukurova Ünv. Ziraat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Van Sağlık Y.O. Kocaeli Ünv. Eğitim Fak. Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak. İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Dokuz Eylül Ünv.İ.İ.B.Fak./İzmir Atatürk Ünv. Fen.Edb.Fak. Trakya Ünv. Kırklareli Ünv. Sağlık Y.O. Dicle Üniversitesi. Batman Teknik Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Ege Üniversitesi. Müh. Fakültesi. Muğla Ünv. Eğitim Fak. Afyon Kocatepe Üniversitesi. Uşak Eğitim Fak. İTÜ Kimya Metalorji Fakültesi. Abant İzzet Baysal Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak. Gazi Ünv. Tic. Ve Turizm ve Eğitim Fak. Erciyes Üniversitesi.Yozgat Müh.Mim.Fak. Dicle Üniversitesi.Siirt Eğitim Fak. ODTÜ Mühendislik Fakültesi. Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Niğde Üniversitesi. Aksaray Sağlık Y.O. Pamukkale Ünv.Müh.Fak./Denizli Atatürk Ünv. K.K.E.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Van Sağlık Y.O. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Cumhuriyet Üniversitesi.Ziraat Fakültesi Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. İnönü Ünv. Fen Edebiyat Fak. Hacettepe Üniversitesi. Edebiyat Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. 159 BÖLÜMÜ İngiliz Dili ve Edebiyatı İşletme Bitkisel Üretim Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Sağlık Memurluğu Sosyal Bilgiler Öğr. İlahiyat Sınıf Öğr. Tıp Çevre Müh. Biyoloji İşletme Halka İlşk.ve Tanıtım Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. İktisat Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Sosyal Bilgiler Öğr. Arkeoloji Hukuk İnşaat Müh. Sınıf Öğr. İlahiyat Metal İşleri Öğrt. Kamu Yönetimi Fen Bilgisi Öğr. Coğrafya Türk Dili ve Edb. İktisat İşletme Türk Dili ve Edb. İlahiyat İktisat İnşaat Müh. İşletme Astronomi ve Uzay Bil. Fizik Öğretmenliği Elektrik Öğretmenliği Fransızca Öğrt. Radyo, Tv, Sinema Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Çevre Müh. Endüstri Müh. Tıp Bankacılık ve Finansman Makine Müh. Ziraat Müh. Sanat Tarihi Sağlık Memurluğu Fen Bilgisi Öğr. Türk Dili ve Edb. İşletme İşletme Türk Dili ve Edb. Hemşirelik Otomotiv Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Beden Eğitimi ve Spor Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. İngilizce Öğr. Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Kimya Müh. Sınıf Öğretmenliği Beden Eğitimi ve Spor Sınıf Öğretmenliği Seyahat İşletmeciliği Jeoloji Müh. Sınıf Öğretmenliği Çevre Müh. İktisat Sağlık Memurluğu İnşaat Müh. Sınıf Öğr. Sağlık Memurluğu Fizik Bahçe Bitkileri Sınıf Öğretmenliği Türk Dili ve Edb. Türk Dili ve Edebiyatı Türk Dili ve Edb.Öğr. S. No. 2044 2045 2046 2047 2048 2049 2050 2051 2052 2053 2054 2055 2056 2057 2058 2059 2060 2061 2062 2063 2064 2065 2066 2067 2068 2069 2070 2071 2072 2073 2074 2075 2076 2077 2078 2079 2080 2081 2082 2083 2084 2085 2086 2087 2088 2089 2090 2091 2092 2093 2094 2095 2096 2097 2098 2099 2100 2101 2102 2103 2104 2105 2106 2107 2108 2109 2110 2111 2112 2113 2114 2115 2116 2117 2118 2119 2120 2121 2122 2123 2124 2125 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI PAVİK Rıdvan PEKEROĞLU Abdulkadir PEKEROĞLU Elif PEKEROĞLU Mine PEKEROĞLU Nurcan PEKEROĞLU Yasemin PEKEROĞLU Yasin PENİRCİ Orhan PEYNİRCİ İshak PİRAL Asım POLAT Burhan POLAT Sedef POLAT Zafer PÜRMÜS M. Yunus PÜRMÜSLÜ İbrahim PÜRMÜŞ Serdar PÜTKÜL Haluk RONA Levent RONA Mustafa RONA Vefa RUMELİ Mehmet Taner RUMULİ Damla RÜZGAR Evren RÜZGAR Maşallah SABAZ Emrullah SABUR Barış SAÇIN Erkan SAÇIN Fevzi SAÇIN Güven SAÇIN Nurullah SAÇIN Serkan SAÇIN Süheyla SAĞIR Erdal SAĞLIK Semih SAĞNIÇ Gül Belçim SAKCI Zakir SAKCİ Lütfullah SALAR Eylem SALDANLI Serkan SALGUT Ali SALİM Selçuk SALMAN Nilgün SALMAN Oktay SAMUR Yusuf SARAÇOĞLU Gamze SARĞUT Asaf SARĞUT Metin SARĞUT Sabır SARİ İsmail SARUHAN Hüsamettin R. SARUHAN Mehmet Yusuf SAVAŞ Aycan SAVAŞ Çiğdem SAVGIN Ferit SAVĞAT Sinan SAYAN Handan SAYAN İnanç SAYGI Dicle SAYGI Emma SAYGI Güzin SAYGILI Sertaç SAYGILI Vasfi SAYICI Serkan SAYILGAN Alev SAYILĞAN Okan SAYIN Eşref SAYIN Özgür SAYINDA Sinan SAYINDA Uğur SAYINTA Barış SAYINTA Göksemin SAYINTA Semih SAYIT Yasemin SAZ İlhan SAZ Murat SEBER Turgut SEÇKİN Mehmet SEFERBEY Yıldırım SEFERBEYOĞLU Deniz SERDAR Tuna Merve SERGİCİ Fatma SEVDA Hakan MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Ünv. Müh.Fak. Ankara Üniversitesi. Fen Fakültesi. Atatürk Üniversitesi.Müh.Fak. Dumlupınar Üniversitesi. Müh.Fak. Süleyman Demirel Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak. Hacettepe Üniversitesi. Mühendislik Fak. Cumhuriyet Ünv. Tıp Fak. Dumlupınar Üniversitesi. Simav Teknik Eğt.Fak. Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak. Anadolu Üniversitesi.Müh.Mim.Fak. Afyon Kocatepe Ünv. Uşak İ.İ.B.Fak. Gaziantep Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi.Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi. Azerbaycan İnşaat Mühendislik Fak. Azerbaycan İnşaat Mühendislik Fak. Azerbeycan İnşaat Mühendislik Fak. Ankara Üniversitesi. Dil ve Tarih Coğrafya Fak. Sakarya Ünv. Fen.Edb.Fak. Adnan Menderes Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Gazi Üniversitesi. Mühendislik Mimarlık Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi.İlahiyat Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Fen Fakültesi. Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak. K.Sütçü İmam Ünv. İ.İ.B.Fak. Muğla Ünv. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak. Ege Ünv. Tıp Fak. Marmara Ünv. Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. İstanbul Tıp Fak. Gazi Ünv. Kastamonu Eğitim Fak. Hacettepe Ünv. Hemşirelik Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak. Muğla Ünv. Fen-Edebiyat Fak. Gazi Üniversitesi. Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Veteriner Fak. Kastamonu Ünv. Eğitim Fak. Adnan Menderes Ünv. Fen-Edb.Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. Biga İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Pamukkale Ünv. İ.İ.B.Fak. İnönü Üniversitesi. Mühendislik Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. İlahiyat Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak. Harran Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Erciyes Ünv.Sivil Havacılık Y.O. Gazi Ünv. Hukuk Fak./Ankara İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Afyon Kocatepe Ünv. İ.İ.B.Fak. Anadolu Üniversitesi. Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Fen Edebiyat Fakültesi. Karadeniz Teknik Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. İTÜ Sakarya Mühendislik Fakültesi. Gazi Üniversitesi. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Anadolu Ünv. Müh.Mim.Fak. Karadeniz Teknik Ünv.Mühendislik Fak. Ege Üniversitesi. Mühendislik Fak. Mustafa Kemal Ünv. Mühendislik Fak. Mustafa Kemal Ünv. İ.İ.B.Fak. Afyon Kocatepe Üniversitesi. Afyon Müh.Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Giresun Eğt.Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Ege Ünv. Tıp Fak. Sakarya Ünv.Fen-Edb.Fak. Karadeniz Teknik Ünv.Fatih Eğt.Fak. Uludağ Ünv. Fen-Edb.Fak. Erciyes Ünv. Eğitim Fak. Hacettepe Üniversitesi. İktisadi İdari B.F. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. 160 BÖLÜMÜ Sınıf Öğretmenliği Elektronik Müh. Astronomi ve Uzay Bil. Çevre Müh. Endüstri Müh. Kamu Yönetimi Kimya Müh. Jeoloji Müh. Tıp Mobilya Coğrafya Öğr. Çevre Müh. Kamu Yönetimi İktisat Sınıf Öğretmenliği Beden Eğt. ve Spor İlahiyat Mülkü-Sanayi Mülkü-Sanayi İnşaat Müh. Tiyatro Felsefe Biyoloji Makina Müh. İlahiyat Türk Dili ve Edebiyatı Sınıf Öğretmenliği Biyoloji Sınıf Öğretmenliği İşletme Sınıf Öğr. İlahiyat Matematik Tıp Müzik Tıp Fen Bilgisi Öğr. Hemşire Tarih Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Tarih Hukuk Veterinerlik Sosyal Bilgiler Öğr. Biyoloji Kamu Yönetimi Gıda Müh. Sosyoloji Maliye Elk.Elektronik Müh. İlahiyat Kamu Yönetimi Türk Dili ve Edb. İktisat Uçak-Elektrik-Elektronik Hukuk Sosyal Bilgiler Öğrt. İktisat İngilizce Öğretmenliği Sosyoloji Makina Müh. İnşaat Bilgisayar ve Öğrt.Öğr. Zihinsel Engelliler Öğr. Elk.Elektronik Müh. İnşaat Müh. İnşaat Müh. İnşaat Müh. İşletme Jeodezi ve.Fot.Müh. Makina Tarih İlk.Matematik Öğr. Sınıf Öğretmenliği Hukuk Tıp Tarih Sınıf Öğretmenliği Sanat Tarihi Sınıf Öğr. İşletme Sosyal Bilgiler Öğrt. S. No. 2126 2127 2128 2129 2130 2131 2132 2133 2134 2135 2136 2137 2138 2139 2140 2141 2142 2143 2144 2145 2146 2147 2148 2149 2150 2151 2152 2153 2154 2155 2156 2157 2158 2159 2160 2161 2162 2163 2164 2165 2166 2167 2168 2169 2170 2171 2172 2173 2174 2175 2176 2177 2178 2179 2180 2181 2182 2183 2184 2185 2186 2187 2188 2189 2190 2191 2192 2193 2194 2195 2196 2197 2198 2199 2200 2201 2202 2203 2204 2205 2206 2207 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI SEVİMLİ Fatih SEVİNÇ Fırat SEVİNÇ Hüseyin SEVİNÇ Ömer SEZER Cesim SEZER Halil Murat SEZER Nesim SEZĞİ Özlem SİLAHTAROĞLU Ahmet SİLAHTAROĞLU Arzunur SİLAHTAROĞLU Hasan SİLAHTAROĞLU Murat SİMEK Zehra SİNANOĞLU Ferit SOLMAZ Emrah SOLMAZ Nezmi SOP Mehmet Ali SOP Serdar SOYALAN Sinan SOYALAN Tarık SOYUGÜZEL Hakan SOYUGÜZEL Tahir SÖNER Yahya SÖNMEZ Cenk SÖNMEZ Feride Pınar SÖNMEZ Hüseyin SÖNMEZ Mahmut SÖNMEZ Makbule SÖNMEZ Metin SÖNMEZ Ramazan SÖNMEZ Selin SÖNMEZIŞIK Ahmet SÖZBİLİCİ Bilal SÖZBİLİCİ Melek SÖZBİLİCİ Setenay SÖZEN Ayşe SÖZEN Betül SÖZEN Ebru SÖZEN İbrahim SÖZEN İsmet SÖZEN İzzet SÖZEN Mehmet SUBAŞI Atilla SUBAŞI Mahmut SUBAŞI Muhammet Sefa SUBAŞI Muhammet Vefa SUBAŞI Ozan SUBAŞI Saffet SUCUK Diren SUCUK Ebru SUDAGEZ Ferit SUDAGEZ Güven SUDAGEZ Kamuran SULAK Şeyda SULUKAYA Muhammed SULUKAYA Veysel SUNAV Nurcan SUPHANDAĞI Muhammed Ulvi SUSAM Emre SUSAM Erdem SUSAR Enes SUSEM Mehmet Emin SUSEM Mustafa SUSEM Osman SUSİ Fatih SUVAY Yaşar SÜLE Yaşar SÜME Ayhan SÜMER Nilüfer SÜNE Emine SÜNE Selçuk Teoman ŞAĞBAN Cengiz ŞAHİN Cengiz ŞAHSUVAROĞLU Rahmetullah ŞAKAR Yahya ŞANLI O.Fatih ŞANLI Özgür ŞANLI Özgür Levent ŞANLI Sedat ŞANSVEREN Mehmet Fatih ŞAVLI Alp Erkan ŞAVLI Serpil MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM İstanbul Üniversitesi.Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Fatih Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Harran Ünv. Fen-Edb.Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi. Elk.Elektronik Fak. Anadolu Üniversitesi. Edebiyat Fak. Ege Üniversitesi. Dişhekimliği Fak. Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak. Sakarya Ünv. Müh.Fak. Balıkesir Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Yıldız Teknik Ünv. Elektrik-Elektronik Fak. Marmara Üniversitesi. Eczacılık Fak. Pamukkale Ünv. Fen-Edb.Fak. Gazi Ünv. Teknik Eğitim Fak. Giresun Ünv.Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Dicle Ünv. Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. İstanbul Teknik Ünv.Hav.Uzay Fak. 10.Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Uludağ Üniversitesi. İktisadi İdari Bil. Fak. Ondokuz Mayıs Ünv. Amasya Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. İlahiyat Fak. Selçuk Ünv.Eğitim Fak. Dumlupınar Üniversitesi. İktisadi İdari Bil.Fak. Harran Üniversitesi. İlahiyat Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Gaziantep Ünv. Mühendislik Fak. Yıldız Teknik Ünv. Elektrik Elektronik Böl. Kırıkkale Ünv. Mühendislik Fak. Gazi Üniversitesi. Kız Sanat Eğitim Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Erciyes Üniversitesi. Nevşehir Sağlık Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Gaziantep Üniversitesi. Tıp Fak. Erciyes Ünv. Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Y.O. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Atatürk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Afyon Kocatepe Ünv. İ.İ.B.Fak. İstanbul Ünv.Siyasal Bilgiler Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi. Kimya Fak. Selçuk Ünv. Fen-Edb.Fak. Gazi Ünv. Müh.Mim.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Rize Su Ürünleri Fak. Mehmet Akif Ersoy Ünv.Eğitim Fak. Marmara Ünv. Tıp Fak. Dicle Ünv.Devlet Konservatuarı. Gazi Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak. İstanbul Ünv. İktisat Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi. Mimarlık Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi. Elk.Elektronik F. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Erciyes Üniversitesi. Yozgat Müh.Mim.Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Gaziantep Ünv. Mühendislik Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Tıp Fak. Atatürk Ünv. Fen.Edb.Fak. Ondokuz Mayıs Ünv. Fen Edb.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Abant Baysal Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Fırat Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Mühendislik Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak. Akdeniz Ünv.Müh.Fak. Gazi Üniversitesi.Tıp Fakültesi. 161 BÖLÜMÜ Hukuk Türk Dili ve Edebiyatı Siyasal Bil. Ve Uls.İlşk. Sınıf Öğretmenliği Matematik Öğretmenliği Beden Eğt.ve Spor Öğr. Bilgisayar Müh. Türk Dili ve Edebiyatı Dişhekimi İşletme Elk.Elektronik Müh. İnşaat Müh. Elektrik Müh. Eczacılık Arkeoloji Metal Öğr. Sınıf Öğr. Makina Müh. Arkeoloji Fen Bilgisi Öğr. Biyoloji Uçak Müh. Kimya Maliye İlk.Matematik Öğr. İlahiyat Zihin Engelliler Öğr. İşletme İlahiyat Sınıf Öğretmenliği Endüstri Müh. Bilgisayar Müh. Elk.Elektronik Müh. Giyim Öğretmenliği İngiliz Dili ve Edebiyatı Hemşirelik Fizik Tıp Tıp Sınıf Öğretmenliği İlk.Matematik Öğr. Tıp Türk Dili ve Edebiyatı Matematik Maliye Kamu Yönetimi Kimya Müh. Sanat Tarihi Endüstri Müh. İngiliz Dili ve Edebiyatı Sosyal Bilgiler Öğrt. Almanca Öğretmenliği Su Ürünleri Bilgisayar ve Öğr.Tek.Öğrt. Tıp Ses Eğitimi El Sanatları İktisat Mimarlık Elk. Haberleşme Müh. Kimya Mühendisliği Mimarlık İngilizce Öğretmenliği İnşaat Müh. İnşaat Müh. Sınıf Öğretmenliği Uluslararası İlişkiler Matematik Tıp Sanat Tarihi İstatistik Türk Dili ve Edb.Öğrt. İnşaat Müh. Hukuk Kamu Yönetimi Tıp Fizik Çevre Müh. Hukuk Makine Müh. Elk.Elektronik Müh. Tıp S. No. 2208 2209 2210 2211 2212 2213 2214 2215 2216 2217 2218 2219 2220 2221 2222 2223 2224 2225 2226 2227 2228 2229 2230 2231 2232 2233 2234 2235 2236 2237 2238 2239 2240 2241 2242 2243 2244 2245 2246 2247 2248 2249 2250 2251 2252 2253 2254 2255 2256 2257 2258 2259 2260 2261 2262 2263 2264 2265 2266 2267 2268 2269 2270 2271 2272 2273 2274 2275 2276 2277 2278 2279 2280 2281 2282 2283 2284 2285 2286 2287 2288 2289 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI ŞAYBAK Mehmet Şirin ŞAYBAK Sinan ŞEFKATLİOĞLU Emrah ŞEFKATLİOĞLU Onur Salih ŞEKER Kasım ŞEKER Serkan ŞEKER Uğur ŞENER Nesrin ŞENGÜL Adnan ŞENGÜL Aynur ŞENGÜL Bulut ŞENGÜL Ömer ŞENGÜL Ömer ŞENGÜL Serhat ŞENGÜR Fehime ŞENGÜR Yavuz ŞENOL Ercan ŞENOL Habip ŞENOL Mehmet Şah ŞEREFHAN Selim ŞEREFHANOĞLU Dila ŞEREFHANOĞLU Heval Seda ŞEREFHANOĞLU Sabriye ŞEREFHANOĞLU Ş.Servan ŞEREFOĞLU Hüseyin ŞERMET Medeni ŞERMET Sinan Münir ŞİMŞAT İshak ŞİMŞEK Ceylan ŞİMŞEK Hüsamettin ŞİRVAN Selami Serhat ŞULAN Seferi TABAK Erkan TABAK İsmail TADİK Abdulselam TADİK Kenan TADİK Yılmaz TAĞAYLI Bülent TAHİNCİOĞLU Gökhan TAHİNCİOĞLU Melik Ahmet TAKEN Kerem TAN Mete TAN Pınar TAN Serdar TAN Vedat TANCI Can Mert TANĞLAY Nesim TANĞLAY Olcay TANRIKULU Cihan TANRIKULU Engin TANRIVERDİ Sevil TANYERİ Ayşe TANYERİ Bilal TARHAN Bedrettin TARHAN Faruk TARHAN Fuat TARHAN Mehmet Hakan TARHAN Melih TARHAN Nafiz TARHAN Oktay TARHAN Orhan TAŞ Harun TAŞ Hayrettin TAŞ Kamuran TAŞ Maşallah TAŞ Ömer TAŞ Rahmi TAŞ Sevim TAŞ Ümit TAŞCAN Orhan TAŞCAN Rasim TAŞCI Enver TAŞCI Murat TAŞDELEN Besim TAŞDELEN Ertuğrul TAŞDELEN Fatih TAŞDELEN Muammer TAŞDELEN Uğur TAŞDEMİR Cem TAŞDEMİR Cihan TAŞDEMİR Deniz TAŞDEMİR Derya MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Karamanoğlu M.Bey Ünv.İ.İ.B.Fak. Erciyes Üniversitesi. Mühendislik Fak. Süleyman Demirel Ünv.Müh.Mim.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Niğde Üniversitesi.Müh.Mim.Fak. Kilis 7 Aralık Ünv. Fen-Edb.Fak. Abant Baysal Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Celal Bayar Üniversitesi. Müh.Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Dokuz Eylül Ünv.Hukuk Fak./İzmir Selçuk Üniversitesi. Hukuk Fak. Selçuk Ünv. Edebiyat Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Mustafa Kemal Üniversitesi. Fen-Edb. Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Van Sağlık Y.O. Akdeniz Üniversitesi. Isparta Mühendislik Fak. Adnan Menderes Ünv. İ.İ.B.Fak. Muğla Ünv. Fen-Edebiyat Fak. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. Turizm İşlt. Ve Otelcilik Y.O. Erciyes Üniversitesi. Yozgat Fen-Edb.Fak. Atatürk Üniversitesi. Tıp Fak. Atatürk Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak. Ankara Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fakültesi. Ankara Ünv. Hukuk Fak. İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fakültesi. İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eitim Fak. Marmara Ünv. Bankacılık ve Sigorta Y.O. Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Pamukkale Üniversitesi. Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi.Müh.Fak. Kafkas Üniversitesi. Eğitim Fak. Sakarya Ünv. Güzel Sanatlar Fak. Kahramanmaraş Sütçü İmam Ünv.Fen-Edb.Fak. Uludağ Üniversitesi. Tıp Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi. Tıp Fak. Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Atatürk Ünv.Ağrı Eğitim Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv.Su Ürünleri Fak. Hacettepe Üniversitesi. Sosyal Hizmetler Y.O. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Adnan Menderes Ünv. Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. İlahiyat Fak. Boğaziçi Ünv. İ.İ.B.Fak. Dicle Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Gazi Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak. Dokuz Eylül Ünv. İ.İ.B. Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. İstanbul Üniversitesi.Eczacılık Fak. Sakarya Ünv. Fen-Edb.Fak. Hacettepe Ünv. Eğitim Fak. İnönü Ünv.Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Mustafa Kemal Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Uludağ Üniversitesi.Müh.Mim.Fak. Yeditepe Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Erciyes Üniversitesi. Mühendislik Fak. Afyon Kocatepe Üniversitesi. Veteriner Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Müh.Fak. İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Eğitim Fak. Trakya Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Ziraat Fak. Mersin Üniversitesi. Tıp Fak. Fırat Üniversitesi. Tıp Fak. 162 BÖLÜMÜ Sanat Tarihi İşletme Makine Müh. Makine Müh. Sınıf Öğretmenliği Kamu Yönetimi Elk.Elektronik Müh. Türk Dili ve Edb. Yapı Eğitimi Hukuk İnşaat Müh. Sınıf Öğretmenliği Hukuk Hukuk Türk Dili ve Edb. Maliye Fizik Protoh.ve Önasya Arkeolojisi Sağlık Memurluğu İnşaat Uluslar arası İlişkiler Sosyoloji Fransız Dili Öğr. Konaklama İşletmeciliği Fizik Tıp Felsefe Astronomi ve Uzay Bil. Hukuk Kütüphanecilik Tıp Metal İşleri Öğrt. Bankacılık Sosyal Bilgiler Öğr. İnşaat Müh. Fen Bilgisi Öğretmenliği İnşaat Müh. Fen Bilgisi Öğretmenliği Seramik Tarih Tıp Türk Dili ve Edebiyatı Öğrt. Tıp İnşaat Müh. Sınıf Öğretmenliği Su Ürünleri Müh. Sosyal Hizmetler Fransızca Öğretmenliği Sosyal Bilgiler Öğr. Elektrik Öğretmenliği Tıp İlahiyat İşletme Matematik Türk Dili ve Edebiyatı Elektrik Öğretmenliği Maliye İşletme Eczacılık Türk Dili ve Edb. Matematik Öğr. Sınıf Öğr. Hukuk Matematik Öğretmenliği Türkçe Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Fizik Endüstri Müh. Tarih Tarih Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Fransızca Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. Veterinerlik Makina Müh. İlk.Matematik Öğr. Sınıf Öğretmenliği Matematik Ziraat Müh. Tıp Tıp S. No. 2290 2291 2292 2293 2294 2295 2296 2297 2298 2299 2300 2301 2302 2303 2304 2305 2306 2307 2308 2309 2310 2311 2312 2313 2314 2315 2316 2317 2318 2319 2320 2321 2322 2323 2324 2325 2326 2327 2328 2329 2330 2331 2332 2333 2334 2335 2336 2337 2338 2339 2340 2341 2342 2343 2344 2345 2346 2347 2348 2349 2350 2351 2352 2353 2354 2355 2356 2357 2358 2359 2360 2361 2362 2363 2364 2365 2366 2367 2368 2369 2370 2371 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI TAŞDEMİR Doğan TAŞDEMİR İnan TAŞDEMİR M.Emin TAŞDEMİR Mahmut TAŞDEMİR Muhammed TAŞDEMİR Özdemir TAŞDEMİR Selma TAŞDEMİR Serdar TAŞDEMİR Seval TAŞDEMİR Suna TAŞDEMİR Turgut TAŞDEMİR Veysel TAŞDÖĞEN Ersan TAŞKAYA Miraç TAŞKESER Cem Onur TAŞKESER Handan TAŞYÜZÜ Sevim TATAR Nafize TATAR Yeşim TAVŞAN Sinan TAYFUR Fikriye TEKBEN Aynur TEKBEN Bilgen TEKDEMİR Necmettin TEKDEMİR Zeynep TEKER Hevra TEKER Rüya TEKER Zozan TEKEŞ Ramazan TEKEV Fırat TEKEV Hayrettin TEKEV Rahmi TEKEV Zeynep TEKİN Baver TEKİN Ersin TEKİN Evin TEKİN Özlem TEMEL Canan TEMEL Eşref TEMEL M.Salih TEMİZEL Hamit TEMİZEL Mehmet TEPE Rahmetullah TERZİOĞLU Sevinç TETİKOĞLU Burhan TETİKOĞLU Mehmet TETİKOĞLU Mirza Muhammed TETİKOĞLU Sabahattin TEZEL Namık TINAR Nur Sultan TIRAŞ Aybike TİL Barış TİMUÇİN Hüseyin Kaan TOKAY Ferit TOKMAK Can Polat TONTAŞ Ceylan TONTAŞ Murat TOPÇU Figen TOPÇU Ümit TOPÇUBAŞI Biret TOROS Serhat TOZDUMAN Bora TOZDUMAN Meriç TÖR Serdal TÖR Vedat TÖREHAN Fatma TÖREMİŞ Faruk TÖRÜN Yunus TUÇ Seda TUĞAN Hava TULAY Cumali TUNCEL Deniz TUNCEL Özkan TUNÇ Dilek TUNÇ Erhan TUNÇ Evin TUNÇ Hasan TUNÇ Nesim TUNÇTAN Bülent TUNÇTAN Fahri TUNÇTAN Ferhat TUNÇTAN Seyhan MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Kırıkkale Ünv. İ.İ.B.Fak. İstanbul Ünv.Edebiyat Fak. Dicle Üniversitesi. Tıp Fak. Dicle Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fakültesi. Marmara Üniversitesi. Bankacılık ve Sig.Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak. Fırat Üniversitesi. Su Ürünleri Fak. Selçuk Ünv. Eğitim Fak. Ağrı İbrahim Çeçen Ünv. Eğitim Fak. Dicle Ünv. Siirt Sağlık Y.O. Mersin Ünv. Mühendislik Fak. Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. İstanbul Ünv. Deniz Fak. Marmara Ünv.İ.İ.B.Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. İ.İ.B.Fak. Erzincan Ünv. Eğitim Fak. Ege Üniversitesi. Edebiyat Fak. Mersin Ünv.Sağlık Yüksek Okulu Fırat Üniversitesi. Muş Meslek Y.O. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen Edb.Fak. Hacettepe Ünv. Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Celal Bayar Üniversitesi.Tütün Eksp.Y.O. Celal Bayar Üniversitesi. Demirci Eğitim Fak. Mersin Ünv. Turizm İşlet. Ve Otelcilik Y.O. Pamukkale Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Celal Bayar Üniversitesi.Müh.Fak. Gazi Ünv.Hukuk Fak. Kafkas Üniversitesi. Fen-Edb. Fak. Selçuk Ünv.Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Marmara Ünv. Eğitim Fak. Pamukkale Üniversitesi. Müh.Fak. Ankara Ünv. Dil,Tarih ve Coğrafya Fak. Pamukkale Ünv. İ.İ.B.Fak. Gazi Ünv. Mesleki Eğitim Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv.Eğitim Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi. Makine Fak. Gazi Osmanpaşa Üniversitesi, Ziraat Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Hacettepe Ünv. Edebiyat Fak. Fırat Üniversitesi.Müh.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Tıp Fak. Dumlupınar Üniversitesi. Müh.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Ankarak Ünv. Veterinerlik Fak. Niğde Üniversitesi.Müh.Mim.Fak. Bilkent Ünv. Uygulamalı Tek.ve İşlt.Y.O. Sakarya Ünv. Fen Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Siirt Ünv.Eğitim Fak. Dicle Ünv.Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Kocaeli Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. İktisadi İdari Bilimler Fak. ODTÜ İ.İ.B.Fak. Yıldız Teknik Ünv. Fen-Edebiyat Fak. Gazi Ünv. Teknik Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi.Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Gazi Ünv. Beden Eğitim ve Spor Y.O. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Trakya Ünv. Fen-Edb.Fak. Celal Bayar Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Endüstriyel Sanatlar Eğt.F. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi.Edebiyat Fak. Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Adnan Menderes Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak. Fırat Ünv. Mühendislik Fak. 163 BÖLÜMÜ Eğitim Prog. Ve Eğitimi Uluslar arası İlişkiler Tiyatro Eleştirmenliği Tıp Biyoloji Bankacılık Bitkisel Üretim Su Ürünleri Müh. Sınıf Öğr. Sınıf Öğr. Sağlık Memurluğu Bilgisayar Müh. Hayvansal Üretim Deniz Ulaş.ve İşlt.Müh. Maliye Çal.Eko. ve End. İlişkiler Sınıf Öğr. Sanat Tarihi Ebelik İnşaat Fizik Rehb.ve Psk.Danş. Türk Dili ve Edb.Öğrt. Tütün Teknolojisi Müh. Sınıf Öğretmenliği Turizm İşlt.ve Otelcilik Tarih Kimya Müh. Hukuk Kimya Hukuk Sınıf Öğretmenliği Bilgisayar ve Öğr.Tek.Öğr. Makina Müh. Sinoloji İşletme Çocuk Gelişimi ve Eğt.Öğr. Almanca Öğr. Endüstri Müh. Toprak Sosyal Bilgiler Öğr. Coğrafya Biyoloji Öğretmenliği İngiliz Dil Bilimi Kimya Müh. Tıp Elk.Elektronik Müh. Matematik İngilizce Öğretmenliği Hukuk Veterinerlik Jeoloji Müh. Bilgisayar Tek.ve Bil.Sis. Felsefe Jeoloji Müh. İlk.Sınıf Öğr. Sosyal Bilgiler Öğr. Okul Öncesi Öğretmenliği Türkçe Öğretmenliği Kamu Yönetimi İşletme Siyasal Bil.ve Kamu Yönetimi İstatistik Elektronik Öğr. Beden Eğt.ve Spor Öğrt. Spor Yöneticiliği İktisat Kimya Türkçe Öğr. Türkçe Öğretmenliği Bilgisayar Matematik İngiliz Dili Nakış Öğretmenliği Metal İşleri Türk Dili ve Edb.Öğrt. Tıp Türk Dili ve Edebiyatı Kimya Beden Eğitimi Öğr. Fen Bilgisi Öğr. Bilgisayar Müh. S. No. 2372 2373 2374 2375 2376 2377 2378 2379 2380 2381 2382 2383 2384 2385 2386 2387 2388 2389 2390 2391 2392 2393 2394 2395 2396 2397 2398 2399 2400 2401 2402 2403 2404 2405 2406 2407 2408 2409 2410 2411 2412 2413 2414 2415 2416 2417 2418 2419 2420 2421 2422 2423 2424 2425 2426 2427 2428 2429 2430 2431 2432 2433 2434 2435 2436 2437 2438 2439 2440 2441 2442 2443 2444 2445 2446 2447 2448 2449 2450 2451 2452 2453 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI TURAN Esra TURAN Metin TURAN Zafer TURGUT Ender TURĞUT Meltem TURŞAK Sercan TURŞAK Tekin TURŞAK Tezcan TURŞAK Tolga TUSUN Kasım TUSUN Seyfettin TUSUN Suat TUSUN Suha TUTCU Semra TUTGUN Abdullah TUTUĞ Hazal TUZ Veysel TÜREL Cevat TÜRK Adem TÜRKSOY Aytaç TÜRKSOY Ümit Murat TÜRKSOY Yeliz TÜTÜN Muhammed Musa TÜTÜN Özgür TÜTÜN Zekeriya TÜTÜNCÜ Bilal TÜTÜNCÜ Cuma TÜTÜNCÜ Elif TÜTÜNCÜ Kerem TÜTÜNCÜ Yasin TÜZER Bülent TÜZÜNER Gamze UÇAK Gülay UÇAK Metin UÇAR Cihan UÇAR Halit UÇAR Süleyman UÇAR Yıldırım UÇKUN Seyfetullah UGİŞ Öztürk UĞURDAN Sıddık Özgür UĞURLU Ekrem UĞURLU Eşref UĞURLU Nafiz UĞURLU Şükrullah ULAŞKIN İlhan ULAŞKIN Yücel ULUBAY Mehmet Emin ULUÇ Rahmi ULUÇ Serdar ULUDAĞ Bülent ULUDAĞ Serhat ULUER Bülent ULUER Bülent Umut ULUS Ersin ULUS Fuat ULUS Nevzat ULUS Suat ULUS Zahit ULUTAŞ Yasef UNAL Cihan UNAL Erkan UNSU Burak UNSU Neslihan URAL Hamdullah URASLI Ferhat URASLI Yusuf URFAN Abdullah URFAN Mustafa URFAN Yahya URGAN Erdal URGAN Esra URYANOĞLU E.Melek USLU Elif USLU Engin USLU Muhammed Atif USLU Tuncay UŞAR Meltem UTKU Yücel UTKUCU Mevlüt UTKUCU Tamer UYANIK Tuncay MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak. İstanbul Ünv. Cerrahpaşa Tıp Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Selçuk Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Atatürk Üniversitesi. Ziraat Fak. Zonguldak Karaelmas Ünv.İ.İ.B.Fak. Çukurova Ünv. Mim.Müh.Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. Fen-Edb.Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. Akdeniz Üniversitesi. İktisadi İdari Bil.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Müh. Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Ege Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Fırat Üniversitesi.İlahiyat Fak. Çukurova Ünv.Eğitim Fak. Hacettepe Ünv.Fen Fak Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. Marmara Ünv.Hukuk Fak. Sakarya Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Mersin Ünv. Müh.Fak. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Hacettepe Ünv. Eğitim Fak. Süleyman Demirel Ünv.Müh.Mim.Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak. Atatürk Ünv. Eğitim Fak. Karadeniz Teknik Üniversitesi.Orman Fak. İstanbul Üniversitesi. Fizik Ted. Ve Reh.Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. İTÜ Makina Fakültesi. Dokuz Eylül Üniversitesi. Ziraat Fak. Gazi Ünv. Tic.Tur.Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Selçuk Üniversitesi.Hukuk Fak. Ankara Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Erciyes Üniversitesi. İlahiyat Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak. Harran Üniversitesi.İlahiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi. Denizcilik Fak. İstanbul Teknik Ünv. Denizcilik Fak. İstanbul Üniversitesi.Edebiyat Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak. Afyon Kocatepe Ünv.İ.İ.B.Fak. Gazi Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Kafkas Ünv. Sarıkamış Beden Eğitimi ve Spor Y.O. Mersin Ünv. İ.İ.B.Fak. Marmara Üniversitesi.Atatürk Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.İlahiyat Fak. Gaziantep Ünv.İ.İ.B.Fak. Erzincan Ünv. Eğitim Fak. Fırat Ünv. İnsani ve Sosyal Bil.Fak. Uşak Ünv. Fen Edb.Fak. Uludağ Ünv. Eğitim Fak. Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. İstanbul Ünv. Hukuk Fak. Balıkesir Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. İstanbul Teknik Ünv. Elektrik-Elektronik Fak. Çukurova Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Ünv. K.K.E. Fak. İstanbul Üniversitesi. İktisat Fak. Kafkas Ünv. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fakültesi. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğt.Fak. İnönü Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak. KTÜ Eğitim Fak. Gazi Ünv. Eğitim Fak. Cumhuriyet Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Sakarya Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak. Pamukkale Üniversitesi. Eğitim Fak. 164 BÖLÜMÜ Ev Yönetimi Öğretmenliği Tıp Hukuk Jeodezi-Fotogrametri Müh. Bitkisel Üretim Maliye İnşaat Müh. Kimya Sınıf Öğretmenliği Kamu Yönetimi Sınıf Öğretmenliği Türkçe Öğretmenliği Sınıf Öğr. Tıp İlahiyat Türkçe Öğr. Aktüerya Bilimleri Sosyal Bilgiler Öğr. Hukuk Kamu Yönetimi Çalışma Ek.ve End.İlşk. İktisat Çevre Müh. Metal Eğitimi İlk.Matematik Öğr. Elk. ve Haberleşme Müh. Tarih Öğr. Sanat Tarihi Hayvansal Üretim Sınıf Öğretmenliği Orman Endüstrisi Müh. Fizik Ted. Ve Rehb. Sınıf Öğretmenliği Makina Müh. Gıda Müh. Muhasebe ve Finans.Öğr. Rehb.Psk.Danş. Hukuk İlk.Sınıf Öğr. Sosyal Bilgiler Öğr. Kamu Yönetimi İlahiyat Hukuk İlahiyat Tarih Öğretmenliği Güverte Deniz Ulşt.ve İşletme Müh. Tarih Türk Dili ve Edb.Öğrt. Türk Dili ve Edb. Eğitim Prog. Ve Eğitimi Maliye Tıp Endüstri Müh. Beden Eğt.ve Spor Öğr. İktisat Türk Dili ve Edebiyatı İlahiyat İktisat Sınıf Öğr. Türk Dili ve Edb. Türk Dili ve Edb. İngiliz Dili Eğitimi İktisat Türkçe Öğretmenliği Hukuk Kimya Elektrik Müh. Okul Öncesi Öğr. Türkçe Öğr. Uluslararası İlişkiler Sınıf Öğr. Aile Ekon. ve Beslenme Sınıf Öğretmenliği Sosyoloji Sınıf Öğretmenliği Muhasebe ve Finans Öğr. Türk Dili ve Edebiyatı Sosyal Bilgiler Ögr. İktisat Maliye Fen Bilgisi Öğretmenliği S. No. 2454 2455 2456 2457 2458 2459 2460 2461 2462 2463 2464 2465 2466 2467 2468 2469 2470 2471 2472 2473 2474 2475 2476 2477 2478 2479 2480 2481 2482 2483 2484 2485 2486 2487 2488 2489 2490 2491 2492 2493 2494 2495 2496 2497 2498 2499 2500 2501 2502 2503 2504 2505 2506 2507 2508 2509 2510 2511 2512 2513 2514 2515 2516 2517 2518 2519 2520 2521 2522 2523 2524 2525 2526 2527 2528 2529 2530 2531 2532 2533 2534 2535 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI UYGUN Recai UYGUN Şener UYĞAN Şafak UYSAL Ömer UZGUÇ Özhan UZKUL Fatma UZKUL Gökhan UZUNSELVİ Tahsin ÜLKÜ Savaş ÜNAL Cemalettin ÜNAL Cengiz ÜNAL İshak ÜNAL Kutbettin ÜNAL Şahin ÜNLÜ Seyfetullah ÜNSEL Savaş ÜNSEL Tufan ÜRGÜN Deniz ÜSTÜNDAĞ Seren ÜSTÜNDAĞ Yılmaz ÜSTYOL Ala ÜSTYOL Lokman ÜTKÜR Fuat ÜTÜCÜ Eray ÜTÜCÜ Onur ÜTÜCÜ Özgür ÜZEL Sevil ÜZEL Veysel ÜZEN Murat ÜZGEN Serdar VANGÖL Emre VELİOĞLU Emrullah VURAL Eyüp VURAL Husret VURAL Veysi YABAR Abdulgaffar YABAR Abdullatif YABAR Esen YAKIN Fehim YAKIN Feyat YAKIN Melican YAKIŞIK Müşerref YAKIŞIR Mehmet YAKIT Erdoğan YALAV Fatih YALAVUZ Ünal YALÇIN Bilal YALÇIN Çiğdem YALÇIN Eda YALÇIN Erdal YALÇIN Erkan YALÇIN İdris YALÇIN Muhammed YALÇIN Özlem YALÇIN Özleyiş YALÇIN Seda YALÇIN Serhat YALÇIN Sertaş YALÇIN Teymen YALÇIN Uğur YALÇIN Yasemin YALÇINKAYA Ali Suat YALÇINKAYA Esma YALÇINKAYA Gönül YALÇINKAYA Mukaddes YALÇINKAYA Servet YALDIZ Bedrettin YALDIZ Hüseyin YALVAÇ Nahide YALVAÇ Ömer YAMAÇ Dilan YAMAÇ Erhan YAMAÇ Eylem YAMAÇ İsmet YAMAÇ Kerem YAMAÇ Mehmet YAMAÇ Nazım YAMAÇ Necdet YAMAÇ Oktay YAMAÇ Ömer YAMAÇ Ömer Faruk YAMAÇ Özgür MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Dokuz Eylül Ünv. Mühendislik Fak. Dumlupınar Ünv.Kütahya Sağlık Y.O. Ege Ünv. Fen Fak. Pamukkale Ünv. Müh.Fak. Gazi Üniversitesi.Gazi Eğitim Fak. Gaziantep Üniversitesi. Adıyaman Eğitim Fak. Marmara Ünv. Tıp Fak./İstanbul Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Mim.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Dicle Ünv. Diş Hekimliği Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak. Celal Bayar Üniversitesi. Tütün Teknolojisi Y.O. Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Mimar Sinan Üniversitesi. Mimarlık Fak. Boğaziçi Ünv. Fen Edb.Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Erciyes Üniversitesi. Tıp Fak. Erciyes Üniversitesi. Tıp Fak. Afyon Kocatepe Ünv. Eğitim Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi. Dokuz Eylül Üniversitesi. Müh.Fak. Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Van Sağlık Y.O. Kafkas Ünv. Veteriner Fak. İnönü Ünv. Eğitim Fak. Gazi Ünv. Endüstriyel Sanatlar Eğitim Fak. Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Giresun Eğt.Fak. Selçuk Üniversitesi.Hukuk Fak. Marmara Ünv. Hukuk Fak. Erciyes Ünv. Fen-Edb.Fak. Dicle Ünv. Hukuk Fak. Atatürk Ünv. Fen-Edb.Fak. Pamukkale Ünv. Müh.Fak. Süleyman Demirel Üniversitesi. Burdur Eğt.F. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Atatürk Ünv. Tıp Fak. Fırat Ünv. Elazığ Sağlık Y.O. Atatürk Üniversitesi, İlahiyat Fak. Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fak. İstanbul Üniversitesi. Eczacılık Fak. İstanbul Üniverstise. Edebiyat Fakültesi. Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak. Doğu Akdeniz Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğt.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Müh.Fak. Fırat Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Anadolu Ünv. İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eitim Fak. Gazi Ünv. Fen-Edb.Fak. Dokuz Eylül Ünv.İ.İ.B.Fak. Uludağ Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi.İnşaat Fak. Ankara Ünv. Hukuk Fak. Gazi Ünv. Mesleki Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Sakarya Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. İktisadi İdari Bil. Fak. Mimar Sinan Ünv. Fen-Edb.Fak. İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Mustafa Kemal Ünv. Müh.Mim.Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi.Fen Fakültesi. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fakültesi. İnönü Ünv. İ.İ.B.Fak. Ege Ünv. Mühendislik Fak. İstanbul Ünv. Edebiyat Fak. Kahramanmaraş Sütçü İmam Ünv.İ.İ.B.Fak. 165 BÖLÜMÜ İnşaat Müh. Fizik Ted.ve Rehb. Biyoloji Gıda Müh. Arap Dili Eğitim Öğrt. Sınıf Öğretmenliği Tıp Elekt-Elektronik Müh. Sınıf Öğretmenliği Dişhekimi İlk. Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Tütün Tekn.Müh. Matematik Öğrt. Hukuk Müzik Öğretmenliği İktisat Ürün Tas.Eğt.Prog. Türk Dili ve Edb. Beden Eğt. Ve Spor Tıp Tıp Sınıf Öğr. Endüstri Müh. Makina Müh. İşletme Sınıf Öğretmenliği Sağlık Memurluğu Veterinerlik Fen Bilgisi Öğr. Endüstriyel Tek.Öğr. İnşaat Müh. Sınıf Öğretmenliği Hukuk Hukuk Fizik Hukuk Felsefe İnşaat Müh. Sosyal Bilgiler Öğr. Sınıf Öğretmenliği Hukuk Tıp Sağlık Memurluğu İlahiyat Elektrik Öğretmenliği Türkçe Öğr. Eczacılık Sosyoloji Jeoloji Müh. Hukuk Zihin Engelliler Öğr. Jeoloji Müh. Sınıf Öğretmenliği Resim-İş Maliye Hukuk Elektrik Öğretmenliği Tarih Maliye Türk Dili ve Edebiyatı İnşaat Müh. Hukuk Nakış Öğr. Türkçe Öğr. Turizm İşletmeciliği Zootekni Tarih İşletme Çal.Eko.ve End.İlişkiler Türk Dili ve Edebiyatı Kamu Yönetimi İnşaat Müh. Sınıf Öğretmenliği Astronomi ve Uzay Bil. Sınıf Öğr. Sınıf Öğretmenliği Matematik İşletme İnşaat Müh. Bilgi ve Belge Yönetimi İktisat S. No. 2536 2537 2538 2539 2540 2541 2542 2543 2544 2545 2546 2547 2548 2549 2550 2551 2552 2553 2554 2555 2556 2557 2558 2559 2560 2561 2562 2563 2564 2565 2566 2567 2568 2569 2570 2571 2572 2573 2574 2575 2576 2577 2578 2579 2580 2581 2582 2583 2584 2585 2586 2587 2588 2589 2590 2591 2592 2593 2594 2595 2596 2597 2598 2599 2600 2601 2602 2603 2604 2605 2606 2607 2608 2609 2610 2611 2612 2613 2614 2615 2616 2617 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI YAMAÇ Özgür YAMAÇ Yılmaz YAMAÇ Yunus YAMAN Berhem YAMAN Mezher YAMAN Murat YAMAN Nahit YAMAN Rahmatullah YAMAN Tekin YAMANOĞLU Fırat YAMANOĞLU Seçkin YAMLI Mehmet İnan YAMLI Mehmet Sadık YAMLI Sabri YAMLI Sevilay YANDIM Gurbet YANDIM Nesim YANDIM Özgür Kenan YAPA Duygu YAPA Erkan Barış YAPA Yıldırım Cem YAPICI Mahinur YARALI Aysun YARDIM Barış YARDIM Veysel YARDIMCI Nehir YAŞAR Berrin YAŞAR Faik YAŞAR Hatice YAŞAR Neslihan YAŞAR Pınar YAVUZ Elvan YAVUZ Yunus YAZICI Engin YELER Cahit YELER Cengiz YELER Yavuz YEMAN İzzet YEMAN Rahmetullah YEMEZ Ümran YENİÇERİ E.M.Murat YENİSÖZ Deniz YENİYÖNDEM Hüseyin YERLİKAYA Mustafa YEŞİLIRMAK Fehmi YEŞİLIRMAK İbrahim YEŞİLTEPE Sedat YEŞİLTEPE Şahin YEŞİLYOL Raif YETİŞKİN Ahmet Levent YETİŞKİN Ceyda YETİŞKİN Çağlar YETİŞKİN Devrim YETİŞKİN Didem YETİŞKİN Levent YETİŞKİN Melda YETİŞKİN Meltem YETİŞKİN Naimecan YETİŞKİN Orkun YETİŞKİN Sertan YETİŞKİN Şeyda YETİŞKİN Vildan YETİŞKİN Zehra YETKİN Burçin YETKİN M. Tahir YILDIRAK Cezmi YILDIRIM Abdulmecit YILDIRIM Edip YILDIRIM Erhan YILDIRIM Güven YILDIRIM İrfan YILDIRIM Mehtap YILDIRIM Meltem YILDIRIM Özgür YILDIRIM Yusuf YILDIZ Adnan YILDIZ Çağatay YILDIZ Eda YILDIZ Emrah YILDIZ Emrullah YILDIZ Erem YILDIZ Fatih MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM İnönü Ünv. Sağlık Y.O. Adnan Menderes Ünv.Fen-Edebiyat Fak. Gazi Üniversitesi. Gazi Eğt.Fak. Mustafa Kemal Ünv. Müh.Mim.Fak. Kocaeli Ünv. İletişim Fak. Trakya Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Pamukkale Üniversitesi. Eğitim Fak. Akdeniz Ünv.Tıp Fak. Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi. Kastamonu Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Fırat Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Selçuk Ünv. Fen.Edb.Fak. İstanbul Üniversitesi. İnşaat Fakültesi. Dicle Üniversitesi. Dişhekimliği Fak. Mersin Ünv. İ.İ.B.Fak. Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak. Süleyman Demirel Ünv.Güzel Sanatlar Fak. Gazi Üniversitesi. Tıp Fakültesi. Uludağ Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Fatih Eğitim Fak. Gazi Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak. Doğu Akdeniz Üniversitesi. İnşaat Fakültesi. Niğde Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Gazi Ünv. Hukuk Fak. Afyon Kocatepe Ünv. AfyonSağlık Y.O. Boğaziçi Üniversitesi. Eğitim Fak. Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Mühendislik Fak. Akdeniz Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Atatürk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Marmara Ünv. Diş Hekimliği Fak. Fırat Üniversitesi. Müh.Fak. İstanbul Üniversitesi. Orman Fak. Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak./Samsun Gaziantep Ünv. Kilis Muallim Rıfat Eğt.Fak. Atatürk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv.Van Meslek Y.O. Ankara Üniversitesi. Ev Ekonomisi Y.O. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Trakya Ünv.Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Fırat Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak. Süleyman Demirel Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak. Gaziantep Ünv. İ.İ.B.Fak. Selçuk Üniversitesi. Hukuk Fak. Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak. Ankara Ünv.İletişim Fak. Selçuk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Çukurova Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Yıldız Teknik Ünv.İ.İ.B.Fak. Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Çukurova Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Ankara Üniversitesi. Edebiyat Fakültesi. Sakarya Üniversitesi. Müh.Fak. Uludağ Ünv.Eğitim Fak. Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak. Boğaziçi Ünv. Eğitim Fak. Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. İlahiyat Fak. Celal Bayar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak. Selçuk Ünv. Meslek Eğitim Fak. Selçuk Ünv. Mesleki Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Erciyes Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Kırıkkale Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Çanakkale 18 Mart Ünv. Fen-Edb.Fak. Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak. Dokuz Eylül Ünv.İşletme Fak. Balıkesir Ünv.Fen Edb.Fak. Niğde Üniversitesi. Beden Eğitim ve Spor Y.O. 166 BÖLÜMÜ Sağlık Memurluğu Türk Dili ve Edebiyatı Sınıf Öğretmenliği İnşaat Müh. Gazetecilik Tarih Hukuk Sınıf Öğretmenliği Tıp İlahiyat Resim-İş Sosyal Bilgiler Öğr. İşletme Tarih Sosyal Bilgiler Öğr. Biyoloji İnşaat Müh. Dişhekimi Kamu Yönetimi İngilizce Öğretmenliği Grafik Tıp Kamu Yönetimi Kimya Öğretmenliği Talaşlı Üretim Öğrt. İnşaat Müh. Tarih Hukuk Hemşirelik Rehb.ve Psik.Danışmanlık İnşaat Müh. İnşaat Müh. Kimya Biyoloji Dişhekimliği Elekt-Elektronik Müh. Orman Müh. Resim İş Türkçe Öğr. Felsefe Bilgisayar Programcılığı Ev Ekonomisi Sınıf Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı Türkçe Öğr. Sosyal Bilgiler Öğr. Elektrik Öğretmenliği Kimya Sınıf Öğretmenliği Kamu Yönetimi Sınıf Öğretmenliği İşletme Hukuk İngilizce Öğretmenliği Halkla İlişk.ve Tant. Kamu Yönetimi İktisat Sosyal Bilgiler Ögr. İşletme Fizik İktisat Sosyoloji Endüstri Müh. Sınıf Öğr. Eğt.Proğ. ve Eğitimi Sınıf Öğretmenliği Matematik Öğr. Felsefe Grubu Öğrt. İlahiyat İktisat Sosyoloji Anaokulu Öğr. Okul Öncesi Öğr. Sosyal Bilgiler Öğr. Jabon Dili ve Edebiyatı Hukuk İktisat Kimya İlk.Matematik Öğr. İşletme Türk Dili ve Edb. Beden Eğt. Ve Spor S. No. 2618 2619 2620 2621 2622 2623 2624 2625 2626 2627 2628 2629 2630 2631 2632 2633 2634 2635 2636 2637 2638 2639 2640 2641 2642 2643 2644 2645 2646 2647 2648 2649 2650 2651 2652 2653 2654 2655 2656 2657 2658 2659 2660 2661 2662 2663 2664 2665 2666 2667 2668 2669 2670 2671 2672 2673 2674 2675 2676 2677 2678 2679 2680 2681 2682 2683 2684 2685 2686 2687 2688 2689 2690 2691 2692 2693 2694 2695 2696 2697 2698 2699 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI YILDIZ Hatice YILDIZ M.Can YILDIZ Mehmet Halil YILDIZ Mehmet Salih YILDIZ Murat YILDIZ Müfit YILDIZ Nesim YILDIZ Önder YILDIZ Özcan YILDIZ Sevgül YILDIZ Şakir YILDIZLI Senem YILMAZ Abdurrahman YILMAZ Bedrettin YILMAZ Burhan YILMAZ Burhanettin YILMAZ Bünyamin YILMAZ Emine YILMAZ Emrah YILMAZ Erhan YILMAZ Erhan YILMAZ Halis YILMAZ İsmail YILMAZ Kadri YILMAZ Mehmet Şirin YILMAZ Mevlüt YILMAZ Nazmi YILMAZ Necip YILMAZ Nesim YILMAZ Özgür YILMAZ Reşit YILMAZ Ruhat YILMAZ Rüken YILMAZ Seçil YILMAZ Selahattin YILMAZ Serdar YILMAZ Şehrinaz YILMAZ Zafer YİĞİN Ali İmran YİĞİN Koray YİĞİN Mete YİĞİN Okan YİĞİN Serkan YİĞİN Ümit YİĞİT Asuman YİĞİT Emine Ahu YOL Hatice YOL Sevgi YOLCU Murat YOLDAŞ İnan YOLDAŞ İsmail YOLDAŞ M.Tahir YOLDAŞ Mehmet Salih YOLDAŞ Oktay YOLDAŞ Serdar YOLDAŞ Seval YOLDAŞ Uğur YOLDAŞ Umut YOLDAŞ Vedat YOLDAŞ Yasemin YULCA M.Zeki YULCA Refik YUMUŞAK Zübeyr YURCİ Ercan YURCİ Yılmaz YURTSEVEN Begüm YURTSEVEN Celal YURTSEVEN Cemil YURTSEVEN Filiz YURTSEVEN Savaş YÜCEL Emir Fikret YÜCEL Hakkan YÜĞÜNT Cengiz YÜKSEL Ali Ömer YÜKSEL Atik YÜKSEL Gül YÜKSEL Jale YÜKSEL Neşe YÜKSEL Nurşen YÜREK Burhan YÜREK Cevat YÜREK Kadri MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Ege Üniversitesi. İletişim Fakültesi. Gazi Üniversitesi. Hukuk Fak. Atatürk Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak. Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak. Ege Üniversitesi. Mühendislik Fak. Selçuk Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Atatürk Ünv. K.K.E. Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Ziraat Müh. Gazi Ünv. Kastamonu Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Selçuk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak. Hacettepe Ünv. Edebiyat Fak. Ağrı İbrahim Çeçen Ünv. Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Mühendislik Fak. İstanbul Üniversitesi. Eğitim Fak. Celal Bayar Ünv. Tıp Fak. Pamukkale Ünv. İ.İ.B.Fak. Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak. Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Uluslar arası Kıbrıs Ünv. İletişim Fak. Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak. Diclen Üniversitesi. Batman Teknik Eğt.Fak. Dicle Üniversitesi. Eğitim Fakültesi. Pamukkale Ünv. Müh.Fak. İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Eğt.Fak. Dokuz Eylül Ünv. Müh.Fak. Selçuk Üniversitesi. Sağlık Y.O. Dokuz Eylül Ünv. İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak. Yıldız Teknik Üniversitesi. Makine Fak. Selçuk Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Fen-Edb.Fak. Muğla Ünv.İ.İ.B.Fak. Cumhuriyet Ünv. Müh.Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak. Uludağ Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Selçuk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Erciyes Ünv. Müh.Fak. Selçuk Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak. Hacettepe Ünv. Eğitim Fak. Abant İzzet Baysal Üniversitesi. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak. Dicle Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak. Marmara Ünv. İ.İ.B.Fak. Gazi Üniversitesi. Endüstriyel Sanatlar Eğt.Fak. Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak. Erciyes Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Dicle Ünv. Fen.Edb.Fak. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. Çukurova Ünv. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak. Marmara Ünv.Eczacılık Fak. İnönü Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak. Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak. Gazi Üniversitesi. Teknik Eitim Fak. Süleyman Demirel Ünv. Tıp Fak. Fırat Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Anadolu Ünv. Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Tıp Fakültesi. İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak. Atatürk Ünv. K.K.E. Fak. İstanbul Teknik Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak. Mersin Ünv. Mühendislik Fak. Dicle Ünv. Tıp Fak. İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. Marmara Ünv. İ.İ.B.Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. İstanbul Üniversitesi. İstanbul Tıp Fak. ODTÜ Eğitim Fak. Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak. Selçuk Ünv. Eğitim Fak. Hacettepe Ünv. Eğitim Fak. İnönü Üniversitesi. Mühendislik Fak. 167 BÖLÜMÜ Türkçe Öğr. Gazetecilik Hukuk Türk Dili ve Edebiyatı Fen Bilgisi Öğr. Resim-İş Bitki Koruma Deri Müh. İnşaat Müh. Türkçe Öğr. Ziraat Müh. Sınıf Öğr. Sınıf Öğretmenliği Hukuk İktisat Tarih Felsefe Sınıf Öğr. İnşaat Müh. İngilizce Öğretmenliği Tıp İktisat Sınıf Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı TürkDili ve Edb.Öğr. İngilizce Öğr. Almanca Öğretmenliği Elektrik Öğretmenliği Coğrafya Makine Müh. Fen Bilgisi Öğr. Çevre Müh. Hemşirelik Çalışma Ekon. ve Ends.İlşk. Hukuk Makina Müh. Anaokulu Öğretmenliği Türk Dili ve Edebiyatı İşletme Jeoloji Müh. Elektrik Mühendisliği Uluslar arası İlişkiler Kamu Yönetimi Elk.Elektronik Müh. Nakış Öğretmenliği Sınıf Öğr. Rehb.ve Psk.Danş. Hukuk Biyoloji Maliye İşletme İngilizce Öğretmenliği İşletme Psikoloji İngiliz Dili Öğretmenliği Sınıf Öğr. Fen Bilgisi Öğretmenliği Eczacılık Sosyoloji Türkçe Öğr. İktisat İnşaat Müh. Mobilya ve Dekors.Öğrt. Tıp Talaşlı Üretim Öğrt. Sınıf Öğr. Tıp Tıp Türkçe Öğr. Matematik Çevre Müh. Tıp İktisat İktisat Hukuk Tıp Okul Öncesi Öğr. Hukuk Sınıf Öğretmenliği Rehb.ve Psk.Danş. Rehb.ve Psk.Dnş. Maden Müh. S. No. 2700 2701 2702 2703 2704 2705 2706 2707 2708 2709 2710 2711 2712 2713 2714 2715 2716 2717 2718 2719 2720 2721 2722 2723 2724 2725 2726 2727 2728 2729 2730 2731 2732 2733 2734 2735 2736 2737 2738 2739 2740 2741 2742 2743 2744 2745 2746 2747 2748 2749 ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI YÜREK Mevlan YÜREK Mezher YÜREK Mücahit YÜREK Şakir YÜREK Uğur YÜREK Yeter YÜRÜCÜOĞLU Ümit YÜZDEMİR Alaattin YÜZER Bahar YÜZER Fatih YÜZER Hüseyin YÜZER Mehmet Akif YÜZGEÇ Mehmet YÜZGEÇ Pınar YÜZGEÇ Uğur ZENCİR Filiz ZENCİR Meltem ZENDERLİOĞLU Dündar ZENGER Hakan ZENGER Handan ZENGER Serkan ZEYDAN Canan ZEYDAN Canan ZEYDAN Cengiz ZEYDAN Cezmi ZEYDAN Derya ZEYDAN İhsan ZEYDAN Kenan ZEYDAN Levent ZEYDAN Murat ZEYDAN Nur ZEYDAN R.Zafer ZEYDAN S.Zeyyad ZEYDAN Seyhan Nida ZEYDAN Zerrin ZEYDANLI Hakan ZIRHLI Aslı ZIRHLI Nur Muhammet ZIRHLI Sadık Kemal ZIRHLIOĞLU Tülin ZORER Abdurrahman ZORER Harun ZORLU Eylem ZURLU Enver ZÜLFİKAR Bilal Zafer ZÜLFİKAR Emre ZÜLFİKAR Özge Miraç ZÜLFİKAR Tarık ZÜLFİKAR Vasih ZÜLFİKAROĞLU Ela MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM Fırat Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak. Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Niğde Ünv. Müh.Mim.Fak. İstanbul Üniversitesi. Fizik Ted. Ve Reh.Y.O. Cumhuriyet Üvn.Diş Hekimliği Fak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fak. Süleyman Demirel Ünv. Eğitim Fak. Selçuk Ünv. Edebiyat Fak. Muş Alparslan Ünv. Eğitim Fak. Sakarya Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak. Ankara Ünv. Tıp Fak. Sakarya Üniversitesi. Mühendislik Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak. Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak. Mimar Sinan Üniversitesi. Edebiyat Fak. Atatürk Üniversitesi.K.K.E.Fak. Adnan Menderes Ünv. Fen Edb.Fak. Dumlupınar Üniversitesi. Mühendislik Fak. İstanbul Üniversitesi. İşletme Fak. İstanbul Üniversitesi. Tıp Fak. ODTÜ Fen Edebiyat Fakültesi. Yüzüncü Yıl Ünv. Sağlık Y.O. Hacettepe Üniversitesi. Eczacılık Fak. Ege Üniversitesi. Edebiyat Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Ege Ünv. Müh. Fak. Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Hukuk Fak. Dokuz Eylül Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Balıkesir Üniversitesi. Necatibey Eğitim Fak. Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. ODTÜ Mühendislik Fakültesi. Ankara Ünv. İletişim Fak. İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak. İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak. Marmara Üniversitesi. Güzel Sanatlar Fak. Mustafa Kemal Ünv.Müh.Mim.Fak. Karadeniz Teknik Ünv. İ.İ.B.Fak. Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak. Atatürk Üniversitesi.Ziraat Fak. Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak. Yüzüncü Yıl Ünv. Van Sağlık Y.O. Uludağ Üniversitesi.İ.İ.B.Fak. İstanbul Teknik Ünv. Denizcilik Fak. Dokuz Eylül Ünv.İ.İ.B.Fak. Sakarya Üniversitesi. Eğitim Fak. Kafkas Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak. Karadeniz Teknik Ünv. Ünye İ.İ.B.Fak. 168 BÖLÜMÜ Metal Öğretmenliği Hukuk Elk.Elektronik Müh. Fizik Ted. Ve Rehb. Diş Hekimliği Sınıf Öğretmenliği Sınıf Öğretmenliği Türk Dili ve Edb. Türkçe Öğr. Uluslar arası İlişkiler Tıp Tıp Elektrik-Elektronik Müh. Jeoloji Müh. Elektronik Hab. Türk Dili ve Edebiyatı Eğt.Proğ. ve Öğretimi Türk Dili ve Edb. İnşaat Müh. İşletme Tıp Matematik Hemşirelik Eczacılık Sosyoloji Hukuk Deri Müh. Matematik Öğr. Hukuk Hukuk Sosyal Bilgiler Öğr. İşletme Elekt-Elektronik Müh. Halka İlişkiler ve Tanıtım İktisat İnşaat Müh. Sinema, Tv Makine Müh. İktisat Hukuk Sosyal Bilgiler Öğr. Bitki Koruma İngilizce Öğretmenliği Sağlık Memurluğu Kamu Yönetimi Gemi Mak.İşlt.Müh. İktisat Sosyal Bilgiler Öğr. Türk Dili ve Edebiyatı İşletme