Gazete Ege
Transkript
Gazete Ege
SAYFA 01 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI ISSN-2146-085X İz. PİM. PP 104 600 YILLIK TAR H N AZ Z HATIRASINA 3 A USTOS 2015 PAZARTES - Y›l: 7 Say›: 332 www.balkangunlugu.com Bulgaristan’dan Türkiye’ye Gazeteniz THY uçaklar›nda ÜCRETS‹Z terörle mücadele deste i Bulgaristan D i leri Bakan Mitov, “Her türlü terörizme kar mücadelesinde Türkiye’nin yan nday z” dedi BULGAR STAN D i leri Bakan Daniel Mitov, Türkiye'nin büyük ve iyi e itimli bir orduya sahip, güçlü bir devlet oldu unu belirterek, her türlü terörizme kar mücadelesinde Türkiye'nin yan nda olduklar n söyledi. Bulgaristan Ulusal Televizyonu’na (BNT) konu an Mitov, NATO'dan irade deste i talep eden Türkiye’nin teröre kar l k verebilecek büyük bir potansiyeli bulundu unu belirtti. Mitov, NATO müttefiklerinin ortakla a hareket etmelerini öngören Kuzey Atlantik Anla mas 'n n 5. maddesi gere i Bulgaristan’ n da Türkiye'ye destek vermeye haz r oldu unu bildirdi. 3’te Daniel Mitov BOSNA HERSEK Federasyonu'nda i çilerin eylemiyle geri çekilen tasar , eylemin sona erip i çilerin da lmas ndan sonra ola anüstü toplanan Meclis'e yeniden getirilerek kabul edildi. Kendilerini aldat lm hisseden i çiler bu karar üzerine yeniden Meclis binas önünde yeniden toplanarak, içeriye zorla girmeye çal t lar. Bu s rada, polis ile i çiler aras nda k sa süren arbede ya and . K zg n i çiler meclis binas na giremeyince, Saraybosna anayolunu kapatt lar. Gün boyunca protesto eylemleri düzenleyen, i çiler gece saatlerinde kapatt klar yoldan çekildi. 3’te Kom u’dan Türk turistler için vize kolaylı ı talebi BULGARİSTAN'ın en önemli kış turizmi merkezlerinden Pamporovo'nun bağlı olduğu Smolyan Belediye Başkanı Nikolay Melemov, Türk turistler için vize kolaylığı getirilmesini istedi. Melemov, "İki ülkenin turizm sektöründeki ortak sorunlarını Başbakan Boyko Borisov'a ileteceğiz. Borisov'un desteğiyle Bulgaristan'a gelmek isteyen Türk tatilciler için vize alımında kolaylık sağlanması yönünde adım atacağız" dedi. 3’te TÜRK DÜNYASI Mamu a’da bulu tu KOSOVA’nın tek Türk belediyesi olan Mamuşa Belediyesi tarafından gerçekleştirilen 7. Uluslararası Domates Festivali muhteşem bir final ile sona erdi. Mamuşa Belediyesi önünde verilen festival yemeği ile başlayan 7. Uluslararası Mamuşa Domates Festivali daha sonra Düzce Belediyesi Mehter Takımı eşliğinde yapılan festival yürüyüşü ile devam etti. Mamuşa sokaklarında yürüyen Mehter Takımına Mamuşa Türkleri büyük sevgi gösterisinde bulunurken aynı zamanda duygulu anlar yaşandı. 7’de Osmanlı’nın Balkanlar’daki en eski eseri yıkılıyor BULGAR STAN’DA ANAYASA DE KL BEKLENT S smet TOPALO LU Sayfa 3’te VATANDA LIK YASASINI DURDURMAK Ata ATUN Sayfa 7’de Göstericiler gitti, yasa meclisten geçti KOSOVA'DA Osmanlı döneminde 1573 yılından Rüstem Paşa tarafından yaptırılan Balkanlar'ın en eski Osmanlı eseri olma özelliğine sahip olan Gazi Mehmet Paşa Hamamı yıkılmaya terk edildi. Kosovalı Türklerin yoğun olarak yaşadığı Prizren'de bulunan tarihi hamamda çökmeler başladı. Çatıdaki kurşunların çalınmasının ardından yağış çatı katından içeri girdiği için, tarihi yapı sağlamlığını yitirdi. 4’te SYRIZA ola anüstü kongreye gidiyor YUNANİSTAN’da koalisyon hükümetinin büyük ortağı Radikal Sol İttifak'ın (SYRIZA) Merkez Komitesi, hükümet tarafından kabul edilen üçüncü kurtarma paketi yüzünden sert görüş ayrılıklarının yaşandığı parti içerisindeki anlaşmazlıkların giderilmesi için eylülde olağanüstü kongreye gitme kararı aldı. Merkez komite toplantısında ayrıca, yeni yardım paketinin serbest bırakılması için belirlenen süre içerisinde kreditörlerle müzakereleri devam ettirip anlaşma imzalaması için Tsipras’a yetki verildi. 3’te SAYFA 02 2 Kent ve Markalar SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 3 A ustos 2015 Pazartesi Editör: Suzan ERNOYAN hayat , bal k olmayan denizde bal k tutmak Önümüzdeki dönem de yatırımlarımızı planlı bir şekilde Çeşme’ye yönlendirmeyi düşünüyoruz. Çeşme’nin dokusunun kazandırdığı bir özellik var. Şayet doğru bir planlama yapılırsa Çeşme’nin katma değeri artacak ve yıldızı yükselecektir. Ayrıca Çeşme’nin bir avantajı, doğal dokusunun bozulmaması K uryap İnşaat yatırımlarını Çeşme’ye yönlendirdi. Kuryap İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Muhsin Dönmez, ”İşadamları olarak Çeşme’nin turizm geleceğinden çok umutluyuz ve giderek umudumuz artıyor” dedi. Dönmez, İstanbul-İzmir Otoyolunun tamamlanmasıyla da, Çeşme-Bodrum ve Marmaris üçgeni içinde Çeşme’nin avantajlarının daha da artacağını düşünüyorum. alınmadı. Kentin inşaat sektörüne katkısı ve ya kazandırdığı bir gelişme göremiyorum. Ya da çok büyük projeler olmadığı için büyüme ve de gelişme de olmuyor. Sonuçta ArGe’ye de çok fazla pay ayrılamıyor. İzmirli firmaların büyük projeler için finans yeterliliği olmadığından İstanbul ve Ankara’dan firmalar İzmir’e geliyor ve zaten küçük olan pastadan payımızı İzmir dışından gelenlere kaptırıyoruz. ki dönem de yatırımlarımızı planlı bir şekilde Çeşme’ye yönlendirmeyi düşünüyoruz. Çeşme’nin dokusunun kazandırdığı bir özellik var. Şayet doğru bir planlama yapılırsa Çeşme’nin katma değeri artacak ve yıldızı yükselecektir. Ayrıca Çeşme’nin bir avantajı, doğal dokusunun bozulmaması. Yeni malzemeler ile doğaya ve yeşile uygun uyumlu binaların projeleri yapılıyor. •İzmir’de iş hayatını nasıl değerlendireceksiniz? •İzmir her şeye rağmen şanslı bir kent diyebilir miyiz? •Ya Alaçatı’nın giderek yükselen trendi için ne diyeceksiniz? İzmir’de iş hayatını,”Balık olmayan deniz de balık tutmaya” benzetiyorum. İzmir’de bu konuda çok yol Elbette, İzmir her şeye rağmen çok şanslı bir kent. Tabi planlamanın doğru yapılması gerek. Önümüzde- Alaçatı, artık Yunan Adaları ile rekabet eder hale geldi diyebilirim. Önümüzdeki dönem de bu iki bölge de avantajlarını giderek artıracağına inanıyoruz. Biz de yatırımlarımızı buna göre yapacağız. Çeşme’de yatırımların artması için yapılması gerekenlerin en başında bölgenin yatak kapasitesinin ivedi artırılmasının şart olduğunu düşünüyorum. Böylece tur operatörlerinin ilgi alanında olacağından, turist alan bir bölge olacaktır. grupta yer aldı. Ya arsayı kendimiz alıyor, oraya apartman, rezidans yapıyor satıyoruz. Ya da gelir paylaşımı kat karşılığı dediğimiz şekilde arsa sahibiyle paylaşarak yapıyoruz. Son dönemde ise, arsa sahibiyle paylaşarak gelir paylaşımı yaptığımız örnekler var. Mavişehir’de gemi şeklinde yaptığımız bina. Bunun yanında Alaçatı’da taş evler ve kendimize Casa Olio isminde 22 odalı bir otel yaptık. •Firmanızdan bahseder misiniz? Üç tane inşaat şirketimiz var. Bir tanesi Denizli’de Depaş prefabrik, ikincisi Turgutlu’da Betoya, onun dışında Kuryap İnşaat ise, kuruluşu daha eskilere 1988 yıllarına dayanıyor. Kuryap sadece nonstop inşaat sektörüne hizmet veren bir firma özelliğine sahip. •Kuryap neler yapıyor? Üç grup olarak işi var. Bir tanesi tamamen endüstri yapıları olarak dönem dönem iki tesisimizde ortaklaşa yapıyoruz. Prefabrik kısmını Depaş ya da Betoya yapıyor. Geri kalan konvansiyon işleri de Kuryap yapıyor. İkinci grup işimiz, Kuryap’ın kendi başına yaptığı taahhütler var. Bunlar daha çok yurt ve okul binası gibi tamamen konvansiyonel işler oluyor. Yani Ekonomi Üniversitesi’nde işler yapılıyor. Güçbirliği’ne katlı otoparklar ve bir takım kooperatiflere konut binalar gibi. Farklı belli gruplardan insanlara villalar yaptık. Bunlar işin taahhüt kısmı oldu. Son zamanlarda daha çok özellikli işler olarak depreme dayanıklı teknolojik açıdan akıllı binalar inşatları yaptık. Kendimiz arsasını alarak gayrimenkul yatırım ortaklığı şeklinde dizayn ettiğimiz işler olarak üçüncü •Sizi Çeşme’de böyle bir projeye iten neydi, Rezidansların giderek artması lükse yönelik artış mıdır? Bunu lüks olarak düşünmemek lazım. Bizi böyle bir projeye iten iki neden var. Birincisi Çeşme’nin kış aylarının çok boş geçmesi. Aslında termal suyu olması sezonu uzatabilir diye düşünüyorum. İkincisi ise, bana göre esas güvenlik sorunu diyebilirim. Özellikle kışın güvenlik sorunundan dolayı bir sürü insan evlerini kullanamıyor. Ama bizim yaptığımız rezidanslarda insanların güvenlik sorunu olmayacak. Sorunları tamamen çözülmüş, odasına girip rahat ısınacağı, rahat uyuyabileceği termal suyundan yararlanmak isteyen kitle için uygun olduğunu düşünüyorum. Öte yanda yazlığı olanlar her sezonda havuzun doldurması, içini temizlemesi, evinin boyasını bakımını yapıyor olması bir sürü maliyet getiriyor. Ayrıca apartmanın dışa karşı korunaklığı ile tek evlerin farkı oluyor. İnsanların iki ay oturacakları evlerin masrafları daha fazla oluyor. Dolayısıyla rezidansların maliyeti daha az ve bakımı daha kolay olduğu için fazla rağbet görmeye başladı diyebiliriz. SAYFA 03 Balkan Haberleri 3 3 A ustos 2015 Pazartesi BULGAR STAN’dan Türkiye’ye destek SOFYA - BALKAN GÜNLÜ Ü B SIYAH MAVI KIRMIZI SARI ulgaristan Dışişleri Bakanı Daniel Mitov, Türkiye'nin büyük ve iyi eğitimli bir orduya sahip, güçlü bir devlet olduğunu belirterek, her türlü terörizme karşı mücadelesinde Türkiye'nin yanında olduklarını söyledi. www.dunyabulteni.net’in Anadolu Ajansı’na dayanarak yayınladığı habere göre; Bulgaristan Ulusal Televizyonu’na (BNT) konuşan Mitov, NATO'dan irade desteği talep eden Türkiye’nin teröre karşılık verebilecek büyük bir potansiyeli bulunduğunu belirtti. Mitov, NATO müttefiklerinin ortaklaşa hareket etmelerini öngören Kuzey Atlantik Anlaşması'nın 5. maddesi gereği Bulgaristan’ın da Türkiye'ye destek vermeye hazır olduğunu bildirdi. Bulgaristan’ın coğrafi anlamda kriz noktaları olan Ukrayna ve DAEŞ’in arasında bulunduğunu anımsatan Mitov, ülkesinin NATO üyeliğinden ileri gelen tüm sorumluluklarını yerine getirmek zorunda olduğunu anımsattı. “Her türlü terörizme karşı mücadelesinde Türkiye’nin yanındayız” diyen Mitov, komşu ülke Türkiye'nin NATO’dan yardım değil, sadece siyasi destek talep ettiğini vurguladı. Bulgaristan Dışişleri Bakanı, “Komşu Türkiye’ye verilecek destek DAEŞ üzerindeki baskı artırılabilecek. Yabancılar ve özellikle genç insanların bu örgüte katılımını sınırlandırabilecek. 14-15 yaşlarındaki çocukların IŞİD gibi örgütlere kazandırılmasını engellemek zorundayız” ifadesini kullandı. Daniel Mitov Yunanistan’da umut k sa sürdü AT NA - BALKAN GÜNLÜ Ü S YRIZA Merkez Komitesi'nin parti lideri Başbakan Tsipras'ın olağanüstü kongre önerisini oy çoğunluğuyla kabul ettiği bildirildi. www.haber7.com’a göre; SYRIZA Merkez Komitesi'nin parti lideri Başbakan Tsipras'ın olağanüstü kongre önerisini oy çoğunluğuyla kabul ettiği bildirildi. Başkent Atina’da toplanan SYRIZA Merkez Komitesi, parti lideri Başbakan Alexis Tsipras’ın, kreditörlerle sürdürülen müzakerelerin tamamlanmasının ardından eylülde olağanüstü kongreye gidilmesi önerisini oy çoğunluğuyla kabul etti. Merkez komite toplantısında ayrıca, yeni yardım paketinin serbest bırakılması için belirlenen süre içerisinde kreditörlerle müzakereleri devam ettirip anlaşma imzalaması için Tsipras’a yetki verildi. BAŞKA BAŞBAKAN İSTEYEN Tsipras, SYRIZA içerisindeki anlaşmazlıkların parlamentoya taşınmasının doğru olmadığını belirterek, itirazcı milletvekillerinin ne istediklerini açıkça söylemelerini istedi. Anlaşmaya itiraz eden milletvekillerin bir yandan alınan kararlara karşı çıkarken, bir yandan da hükümeti desteklediklerini söylemelerinin normal bir şey olmadığını ifade eden Tsipras, "Daha iyi bir anlaşma yapabileceğini iddia eden varsa çıksın ve bunun nasıl olacağını sonuçlarıyla birlikte bize izah etsin. Başka başbakan isteyen de varsa burada açıkça söylesin" dedi. ulgaristan demokBULGAR STAN’DA rasi rejimine geçeli ANAYASA 25 y l olmas na DE KL ra men gereken reformlar BEKLENT S bir türlü gerçekle emiyor. Özellikle adalet, sistemin- ismetismailtopaloglu@hotmail.com de reformlar yap lmamas ülke sisteminde aksakl ksmet TOPALO LU lara yer vermekte. Avrupa Birli i, Bulgaristan devlede i iklik formülü için hükütinden adalet sisteminde de imet ortaklar yla ile di er partiikler yapmas n istese de bir ler ile görü meler yapt . Baz türlü yap lm yor, yap lam yor. partiler ç karlar n korumak Adalet sisteminde reformlar n için anayasa de i ikli ine desyap lmamas toplumun bir k stek vermeyeceklerini aç k bir m n n yarar nad r. Adalet sisteekilde söylediler. Anayasa minin kontrolü ülkenin kontrode i ikli i garantiye al nmas lü demektir. 25 y ld r ülkede için gereken 180 imza daha yap lan yolsuzluklar n üstüne önce haz rlanan taslakta de ibir türlü gidilemiyor. Özel sekikliklere gidilerek baz partiler tör yükselirken devlet kurumlataraf ndan "fedakarl klar" yap r yerinde saymaktad r. AB larak imzalar toplanabildi. Ana fonlar ndan yararlanmas için yasa de i ikli ine gidilmesi projeler haz rlanmak gerekiyor için Bulgaristan parlamentosu proje haz rlayacak uzmanlar ola an toplant ya ça r lmas AB ülkelerine göç ettiklerinden beklenmekte. Ola an üstü dolay o fonlardan yeterince geli meler olmasa yararlanamamakta. Bulgaristan’ n yolsuzluklarla Bulgaristan’ n en önemli konukötü olan karnesi düzelmesi su AB gelen fonlar tam yerlebeklenmekte yolsuzluklar n rinde kullan lmamas d r. Gelen önüne geçilerek 25 y ld r bekfonlar yerlerine ula ncaya lenen ve özlenen refah kadar bir k sm kaybolmakta. Bulgaristan halk taraf ndan te burada adalet i levli ini özlemle beklemekte. yitirmi kaybolan fonlara bir Bulgaristan parlamentosunda türlü ula lmamakta. Özellikle halk ilgilendiren iki önemli devletin yat r mlar olan bankakanun kabul edildi. Uzun süren lar kontrol edilememekte son tart malar ve teklifte de i ikörne i devletin de yat r mlar likler yap ld ktan sonra 131 olan Ticaret Bankas ’n n iflas . kabul oyuyla bugün Meclis Birileri bankalar bo alt yor yerel seçimlerle birlikte kanun yoluyla banklar bo alt “Seçimler ve referandumlar lanlar n üstüne gidilemiyor. yap ld nda uzaktan elektronik AB konuyla ilgili Bulgaristan yolla oy kullanmay desteklidevletini ciddi bir ekilde uyayor musunuz?” sorunu içeren r da bulunmaktad r. Ticaret referandum yap lmas n kabul Bankas vakas için parlamenetti. Bulgaristan halk n yak ntoda banka gizlili ini kald radan ilgilendiren di er önemli rak kaybolan paralar n aranmakonu ise emeklilik kanunudur. s için yol aç lmas sa land . Parlamentoda emeklilik kanuParlamentoda devletin bankas nu kabul edildi böylece üçüncü olan BNB genel müdürü ve kategori kad nlar 60 y l 10 ay çal ma ekibi de i tirildi. erkekler 63 y l 10 ay doldurANAYASA duklar nda emekli olabilecekDE KL NE ler. Kad nlar n 35 y l 2 ay bir DO RU fiil pirim, erkekler ise 38 y l 2 ay pirim ödemi olmalar AB bask lar neticesinden gerekmekte. 31 Aral k 2016 itiBulgaristan’ n GERB ve di er bari her y l 2 ay art olacak 1 üç orta Reform blo u, ABV Ocak 2030 y l na kadar her y l ile Vatansever cephesi koalis3 ay 65 y l dolduruncaya kadar yon hükümeti anayasa de i ikart olacak. çi leri, “ulusal li ine gidilmesi için start verdi. güvenlik” itfaiye çal anlar 52 Adalet sisteminde de i iklik y l 10 ay doldurulmalar ve 27 yap lmas için ana yasada de isene pirim ödenmesi gerekiyor. iklikler yap lmas gerekmekte. 31 Aral k 2016 itibari 55 ya n GERB parti lideri ba bakan dolduruncaya kadar n her y l 2 Bouko Borisov bizzat anayasa ay art olacak. B Göstericiler da ılınca tasarı kabul edildi Yunanistan’daki Afgan mülteciler ta nacak Türk turistler için vize kolayl talep etti SARAYBOSNA BALKAN GÜNLÜ Ü B osna Hersek'te eylem yapan işçiler dağıtılınca iptal edilen tasarı yeniden meclise getirilerek kabul edildi. www.haber7.com’a göre; Bosna Hersek Federasyonu'nda işçilerin eylemiyle geri çekilen tasarı, eylemin sona erip işçilerin dağılmasından sonra olağanüstü toplanan Meclis'e yeniden getirilerek kabul edildi. Bosna'da işçilerin, birçok haklarını tırpanladığını öne sürerek karşı çıktıkları yasa tasarısına karşı kazandıkları zafer kısa sürdü. Bosna Hersek Federasyonu Meclisi, işçilerin büyük tepkisini çeken çalışma koşullarına ilişkin tasarıyı, dün işçilerin son yılların yaptıkları en büyük protesto eylemleri karşısında, önce hükümete geri yol- ladı. Ancak, Federasyon Meclisi, işçilere ait yasa tasarısını hükümete geri yollamasından bir iki sat sonra, işçilerin eylemlerini sonlandırıp dağılmalarının ardından, Genel Kurulu olağanüstü topladı. Federasyon Meclisi'nin olağanüstü toplantısında yapılan kısa bir görüşmenin ardından geçilen oylamada, işçilerin çalışma koşullarında birçok yeni düzenlemeyi içeren tasarı kabul edilerek yasalaştı. Kendilerini aldatılmış hisseden işçiler bu karar üzerine yeniden Meclis binası önünde yeniden toplanarak, içeriye zorla girmeye çalıştılar. Bu sırada, polis ile işçiler arasında kısa süren arbede yaşandı. Kızgın işçiler meclis binasına giremeyince, Saraybosna anayolunu kapattılar. Gün boyunca protesto eylemleri düzenleyen, işçiler gece saatlerinde kapattıkları yoldan çekildi. SMOLYAN BALKAN GÜNLÜ Ü S molyan Belediye Başkanı Nikolay Melemov, Türk turistler için vize kolaylığı getirilmesini istedi. www.haber7.com’un yayınladığı habere göre; Türkiye turizm sektörü temsilcilerinden oluşan heyeti kabul eden Nikolay Melemov, Türk turistlerin bu bölgeye gelmelerinin çok doğal olduğunu belirtti. Melemov, "İki ülkenin turizm sektöründeki ortak sorunlarını Başbakan Boyko Borisov'a ileteceğiz. Borisov'un desteğiyle Bulgaristan'a gelmek isteyen Türk tatilciler için vize alımında kolaylık sağlanması yönünde adım atacağız" dedi. Melemov, Türkiye'den gelecek turistler için vize kolaylığı sağlanmasının bölgeye ve özellikle de Pamporovo'ya olumlu yansıyacağını kaydetti. Belediye başkanı Melemov ile görüşen heyette Kültür ve Turizm Bakanlığından Cemal Tekkanat, Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı (EMITT) Direktörü Hacer Aydın, Türkiye Otelciler Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık ve Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneğinden Prof. Dr. İbrahim Birkan yer aldı. Bulgaristan'ın üç büyük kayak merkezinden biri olan Pamporovo, Bulgaristan'ın Türkiye'ye en yakın kayak merkezi olmasıyla da Türkiye'deki kış sporları sevenler tarafından tercih ediliyor. AT NA BALKAN GÜNLÜ Ü Y unanistan Başbakanı Aleksis Tsipras, Atina'nın merkezindeki Pedio Tou Areos Parkı'nda çadırlarda yaşayan 500 Afgan mültecinin bir kaç gün içinde uygun bir yere taşınacağını belirtti. www.dunyabulteni.net’e göre; Yunanistan Başbakanı Aleksis Tsipras, Atina'nın merkezindeki Pedio Tou Areos Parkı'nda çadırlarda yaşayan 500 Afgan mültecinin bir kaç gün içinde uygun bir yere taşınacağını belirtti. Yunan hükümeti, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (BMMYK) Avrupa Bürosu Direktörü Vincent Cochetel'in mülteciler konusunda Yunanlı yetkilileri suçlamasının ardından harekete geçti. Aleksis Çipras, mecliste yaptığı konuşmasında konuyu "kritik" olarak nitelendirirken, Pedio Tou Areos Parkı'nda çadırlarda yaşayan 500 Afgan mülteci için bir kaç gün içinde barınabilecekleri uygun bir yer bulunacağını söyledi. Tsipras, "Bu insanlar zor şartlar altında yaşam mücadelesi veriyor. Uygun bir yer bulunması için tüm bakanlıklar işbirliği halinde çalışmalar yapıyor. Bir kaç gün içinde uygun bir yer bulunacak" ifadelerini kullandı. BMMYK Avrupa Bürosu Direktörü Vincent Cochetel, geçtiğimiz hafta Yunanistan'a gerçekleştirdiği 5 günlük ziyaretinin ardından düzenlediği basın toplantısında, Afgan mültecilerle ilgili olarak Yunanlı yetkilileri durumu kontrol altına alamamakla suçlamıştı. SAYFA 04 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 4 Kosova Haberleri KIZINDAN BABASINA MEKTUP A kın MESUT K ymetli babac m… ugün, torunun Tuna dizimin ucuna oturdu ve sordu. Anneci im dedem nereden geldi diye ☺ Bize okulda ö retmenimiz bir ödev verdi. Herkes dedelerinin geldi i yöreleri, neden geldiklerini ve nas l geldiklerini ara t r p arkada lar n zla payla n dedi. O lumun ödevine yard mc olmas için bende girdim kütüphaneye. Ecdad m z konusunda çok kitap ve kaynak buldum ama Balkan Türkleri konusunda yaz lm olan, yap lm olan ara t rmalar n olmad na ya da yeteri önem verilmedi ine ahit oldum. Sizlerin ve büyük dedemin anlatt klar d nda, orada bire bir ve uzun süreler ya am oldu unuz s k nt lar yazan kitaplar bulamad m. Bulamad m görünce de, o lum; anne büyüklerimizin yazd kitaplar birileri mi çalm diye sordu çocuk akl yla. Bende girdim internete ve bu konuda yaz lm olaca na inand m kaynaklar ara t rmak istedim. Kar ma seninde tan d n k ymetli bir airimizin iiri ç kt . öyle ba l yordu; Ad m z ad na terk etmedik mi dedelerimizin yadigâr n , Ata vatan topraklar n ? Ad m z ad na ak tmad m ? Analar m z, babalar m z gözya n , bedenlerindeki al kan n ! B Ad m z ad na k ymad m ehitlerimiz can na, ya atmak için Türk an n ? Ad m z ad na at lmad lar m Belene ölüm kamplar na, Cesetler verildi domuzlar na. Ad m z ad na silâh çekilmedi mi Ahmet’ine, Mehmet’ ine Hasan’ na Ay e’sine, Fatma’s na, Türkân’ na! Ad m z ad na ödemedik mi Harçl m z olan paralar , 5, 10, 20 levalar . Ad m z ad na y kmad lar m , dedelerimizin mezar ta lar n , açt rd lar ninelerimizin ba lar n . Ad m z ad na, s nmad k m anl Türk bayra n n alt na, karde yüce Türk halk na? Ad m z ad na soruyorum? “Evet” diyor kafa sall yorsun. Ama hala Bulgar ad ta yorsun, bu karalanm ad nla ya yorsun! Ne demek van Dragan Petkan? Ta yorsun bu ad utanmadan, silip atm - 3 A ustos 2015 Pazartesi yorsun pasaportundan. Son k tama k zma, onu bir kalem yazd . O kalemi tutan bir el, o ele hükmeden ac çekmi bir beden. Anlad ysan bu kalemin feryad n . Ad m z ad na al yine Türk ad n . [1] MEHMET AMCA’NIN R Güzel yazm Mehmet amcam, ben çok küçüktüm onunla tan t mda. O luma k smet de ilmi onunla tan p isti are etmek. Ke ke daha çok büyü ümüzle muhatap olabilseydim tarihimizi o luma anlatmak ad na. O luma miras m birinci a zdan anlatarak b rakabilseydim milliyetini. ‘’Büyük yazarlar m z n’’ hayatta olmasalar da kitaplar yla tan t rabilseydim o lumu. K zmas n bana büyüklerim, bana bilim ve edebiyat yapabilece im kaynaklar b rakmam lar. Sende bunlardan birisin, üstüne dü en görevi sadece facebook’a yazm ve unutulmu sunuz. Oysa insano lunun bir görevi de nesillerine miraslar n en güzelini b rakmak de il midir? Neden? Sevgili babac m. Bize en çok sahip ç kmam z gereken milliyetimizi, özümüzü, örfümüzü, adet ve annemizi ö retmediniz. Neden sadece ikâyet eden tarafta bulundunuz. Neden u runa kan döktü ünüz memleketimizi terk ettiniz. Bak n Türkiye ve Rodoplar’ n imdiki sahiplerine. Dökülen kanlar n hakk olan sanki sadece seçimlerde gidip oy kullanmakm gibi yetindiniz. Feryad n z cihana duyurmak yerine vatan m dedi iniz yerde sadece ev yap p, araba al p gezdiniz. Neden ödedi imiz haraçlar n hesaplar n sormak, sizlere ya at lan ikinci s n f muamele için birlik olup, siyasette ve sivil toplumda söz sahibi olmad n z. Mezarlar bile olmay p domuz midelerinde olmay hak etmeyen ehitlerimize borç ödemeyi sadece facebookta payla , yorum yap ya da be en tu una basmak m bildiniz. Yaz k! Çok yaz k. Bana sen söylemi tin ‘’Söz uçar yaz kal r k z m.’’ diye Bana k zma sevgili babac m, son k tama k zma, onu bir kalem yazd . O kalemi tutan bir el, o ele hükmeden o lunun sorusunu cevaplayamay p, aray p da bulamad geçmi hasretiyle yanan bir beden. Bu kalemin isyan , sadece o luma bir miras b rakamayacak olan bir anan n feryad . Seni çok seven ve çok özleyen k z n Türkan……….. Evet sevgili dostlar!!! Böyle mektuplar bir bir gelmeye ba layacak ve Türkan’ n babas gibi içimiz s zlayacak. Belki de s zlamayacak ama böyle giderse gelecek nesillerimiz ‘’Kimsiniz?’’ sorusuna cevap bulamayacak... N’DE P RİZR E Osmanl hamam y k lmaya terkedildi PR ZREN - BALKAN GÜNLÜ Ü K osova'da Balkanlar'ın Osmanlı döneminden kalma en eski hamamlarından olan ve bir kaç yıl önce Türkiye Cumhuriyeti tarafından sağlanan yaklaşık 150 Bin Avro bütçeyle UNESCO tarafından onarılmaya başlanan tarihi Gazi Mehmet Paşa Hamamı'nın, bütçenin yeterli olmayışı nedeniyle onarımı yapılamıyor. www.kosovahaber.net’e göre; Kosovalı Türklerin yoğun olarak yaşadığı Prizren'de bulunan ve Balkanlar'ın en eski ve en büyük eseri olarak kabul edilen tarihi hamamda çökmeler başladı. Çatıdaki kurşunların çalınmasının ardından yağış çatı katından içeri girdiği için, tarihi yapı sağlamlığını yitirdi. Tarihi özelliği nedeniyle 50 yıldır sergi salonu olarak kullanılan tarihi hamamın, içeriye su girmesi nedeniyle duvarlarında hasar ve zeminde çökmeler meydana gelmiş durumda. Aynı sebepten ötürü tarihi hamamın göbek taşı da yıkılmaya yüz tutmuş vaziyette. Konuyla ilgili DHA'ya konuşan proje sahibi Prizren Tarihi Eserler Yöneticisi ve projenin mimarlarından Fikret Tikfeş, Türkiye Cumhuriyeti tarafından UNESCO'ya verilen yaklaşık 150 Bin Euro değerinde bir bütçeyle çalışmaya başladıklarını belirtti. Tikfeş, verilen bütçenin yeterli olmadığını ve bu sebepten onarım çalışmalarının durduğunu söyledi. Çatıda ve kubbelerdeki kurşunların çalındığını söyleyen Tikfeş, içeriye giren suyun yapıyı çürütmesi nedeniyle tarihi eserin, önlem alınmazsa yıkılmaya mahkum olduğunu belirtti. Tikfeş, Türk yetkililere seslenerek tarihi hamamın tekrar kültür mirasına kazandırılması için destek istedi. Tarihi Gazi Mehmet Paşa Hamamı, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı TİKA ve UNESCO'nun desteğiyle onarılıyordu. Bosna Kosova’ya kar tutumunu de i tirmiyor T RAN - BALKAN GÜNLÜ Ü B osna Hersek bağımsız devlet olarak Kosova’nın tanınması konusunda tutumunu değiştirmeyecektir. Diğer yandan bu vatandaşların yararından olacak iki ülke arasında herhangi bir temas veya işbirliğinin olmayacağı demek değildir. Bu tür bir açıklamayı Arnavutluk resmi [1] Mehmet SERBEST, BULGAR STAN TÜRKLER EDEB YATI grubundan al nt . temasları kapsamında Arnavut meslektaşı Ditmir Buşati ile gerçekleştirdiği görüşmede Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Igor Crnadak yaptı. www.kosovahaber.net’te yer alan habere göre: Bosna’nın Kosova tutumundan da konuşurken Bosna Dışişleri Bakanı Igor Crnadak, bir ülkeden diğer ülkeye vatandaşların serbest geçişlerinin kolaylaştırılması için anlaşmaların imzalanmasının düşünüldüğünü söyledi. NATO, güvenlik ve istikrar konusunda Kosova’y destekliyor PR T NE BALKAN GÜNLÜ Ü K osova Dışişleri Bakan Yardımcısı Petrit Selimi, NATO Genel Sekreteri Operasyonlar Bölümü Müdürü Michel Soula ile bir iş görüşmesi gerçekleştirdi. www.kosovahaber.net’e göre; NATO’nun Kosova’da güvenlik ve istikrara sunduğu değerli katkılarından dolayı Michel Soula’ya teşekkür eden Dışişleri Bakan Yardımcısı Petrit Selimi, NATO yüksek yetkilisini Kosova’daki son gelişmeler ve ilerlemelerden bilgilendirdi. Kosova ile NATO arasında mükemmel işbirliğin derinleştirilmesi yanısıra Selimi ve Soula, ülkemizde ve bölgede güvenlik, Kosova güvenlik Gücü’nün Kosova Silahlı Kuvvetleri’ne dönüştürülmesi ve ülkemiz için önemli olan diğer siyasi konular konusunda görüş alışverişinde bulundular. Bu vesile ile NATO Eylemler Bölümü Müdürü Michel Soula istikrar ile güvenliğinin daha da güçlendirilmesinde NATO’nun Kosova’ya desteğini sürdüreceği taahhütlerini dile getirdi. Kosova’da 11. kez, Uluslararası Karikatür Festivali düzenlendi PR ZREN - BALKAN GÜNLÜ Ü T EB Bankası, seçkin uluslararası finans dergisi 'Euromoney' tarafından ikinci kez Kosova'nın "En İyi Bankası" olarak derecelendirildi. TEB tarafından basına dağıtılan bildiride; “Kosova’nın En İyi Bankası ödülüne bizim layık olmamız bizlerin ekip olarak, müşterilerimizin ihtiyaçlarının karşılamada yenilikçi, kaliteli ve müşteri güvenilirliğini kazanmada yapılan olağanüstü başarılarımızın uluslararası alanda tanındığına işaret eder ve bu istikamette devam etmemiz için bize ivme kazandırmış olacaktır” denilmektedir. www.kosovahaber.net’e göre; küresel finansal hizmetler için belirleyici ödüllerinden biri olarak kabul edilen, ‘Euromoney’ Mükemmellik Ödülü bu yıl 25. defa verildi. Bu yılki yarışmaya dünya çapından 600 banka ve finans kurumu katıldı. Euromoney dünyanın önde gelen en prestijli finans yayınlarından olup, 20 yılı aşkın süredir küresel bankacılık sistemlerini ve varlık piyasalarını değerlendirmektedir. SAYFA 05 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 5 Araştırma 3 A ustos 2015 Pazartesi “Peres’e ‘ONE M NUTE’ diyen adama sahip ç k n” Balkanlarda 30 y l Milli Görü Ba kanl yapan Prizrenli Hac lyas Amca: “Peres’e ‘one minute’ diyen adama sahip ç k n. Obama bile yapamazd bunu” telefon hala kendimizin yok, devlet olduk, ama hala tam olamadık. TAYYİP ERDOĞAN’A VEFA BORCUMUZ VAR SEVDA DURSUN K osova’nın şirin şehri Prizren’e gideceğimizi duyan Üsküplü arkadaş Ramazan (namı diğer Ramçe, oralarda Ramko derlermiş kendisine), Hacı İlyas Amca’yı ziyaret etmeden gelmeyin dedi. Rehberimizle birlikte Hacı İlyas Amca’yı aramaya başladık Prizren sokaklarında. Elimizde telefon yok, adres yok. Ama küçük bir şehir Prizren. Herkes birbirini tanıyor. Pastanesi olduğunu söylediler. Pastanesini bulduk. Oradaki bir işçi, “Bu saatlerde ilerideki camide mukabeleye gider” dedi. Camiye gittik. Camideki cemaat mukabelenin bir gün önce bittiğini söyledi. Bir gün önce Kadir Gecesi’ydi çünkü. Tekrar pastaneye geri döndük. Oradaki çalışan sadece telefon numarasını verdi bize. Ve ilerideki postaneyi tarif etti. Bu da bir şey dedik. Postaneye yollandık. Sonunda İlyas Amca’yla telefonda görüşebildik. Emin Paşa Camisi’nde olduğunu söyledi. Öğle namazına Emin Paşa Camisi’ne yetiştik. Ve nihayet Kosova İslam Birliği binasında İlyas Amca’yla sohbet etme fırsatı bulduk. “70 küsur yaşındayım ve emekliyim artık” dese de hiç de emekli gibi durmuyor. Enerjisi bize taş çıkartır. “Makine Mühendisiyim ben, Erbakan Hoca’yla branşımız aynı. O büyük profesördü. Biz küçük mühendis” diye anlatıyor kendini. Erbakan Hoca’yla 30 küsur yıl önce Almanya’da tanışmış. Balkanlar’da 30 yıl Milli Görüş Başkanlığı yapmış. Tayyip Erdoğan’la da dostluğu yine o dönemlere dayanıyor. Arnavut Türkçesi ile hoş bir sohbet gerçekleştirdik İlyas Amca’yla. Becerebildiğim kadarıyla bozmak istemedim şivesini. Türkiye deyince gözleri parlayan İlyas Amca’dan öğreneceğimiz çok şey var. 98 yaşında bir dede geldi Erdoğan’ın yanına, “Tayyip’çiğim, evlat, dur!” diyerek arabayı durdurdu. “Bu kalabalık ne vakit Tito geldi, o zaman toplanmıştı. Ama zordan gelmiştik. Sana gönülden geldik” dedi. Tayyip de çıktı dışarı, dedenin alnını öptü. İşte Hacı İlyas Amca ile hoşsohbetimiz; •30 yıl önceye baktığımızda, Balkanlarda neler değişti? Nelerle mücadele etmek zorunda kaldınız? 90’da ne zaman Yugoslavya yıkıldı, bağımsız devlet olduk. Bosna’da, Kosova’da savaş çıktı. Bosna’da 300 bin şehit oldu. Kosova’da 120 bin şehit oldu. Çok kan döküldü buralarda. Hani o namaz kıldığımız cami var ya, o caminin şadırvanında çok genç- ler öldü. Allah’a çok şükür zaferleri kazandık. Müslüman olarak kaldık. Buralarda çok fazla Osmanlı Türk var. Konyalı Karamanlı, Kayserili, Tokatlı Türkler var. Sultan Fatih getirdi bizi buraya. Takdiri ilahi. Türkiye’ye göç eden akrabalarımız oldu, ama biz burada kaldık. Maraş Mahallesi, Trabzon Mahallesi, Kayseri Mahallesi var burada. Eski Müftü Kemal Efendi Kayserilidir. •Komünizm döneminde ne zorluklarla karşılaştınız? Komünizm geldiğinde bizim malmülk her şeyimizi aldı. Dükkânlar, arsalar, bağlar ne varsa aldılar. Hocalarımızdan Allah razı olsun. Okumamız için bizi mecbur tuttular. Fetva verdiler. “Müslümanların buradaki en büyük silahı, düşmana karşı eğitimdir” dediler. Bizim halkımız çok eğitimli. Bizde erkeklerden üniversite bitirmeyen hiç kimse yoktur. Ne yapar eder, okur. Öyle kolay eğitimden vazgeçilmez. Komünist rejimde tahsili kazandık. Ama Harp Akademisine bizi kabul etmezlerdi. Binlerce kişi başvururdu, bir kişiyi alırlardı. General, subay olmak için. Niçin almadıklarını sorardık. Biz de bu vatanın insanıyız, vergi veriyoruz, askere gidiyoruz. Muhammed, Mustafa, Ahmet isimlerini görünce, geri gönderirlerdi. Niçin almıyorsunuz bu çocukları diye sorardık. “Bu çocuklar hasta, kilo yok, boy yok, kulak eğri” “Ya gâvurlar?” “Onlar sağlam” Vayyy, gâvur Tito seni… Bizim hocalar da düşmana karşı en büyük silahın tahsil olduğunu söyledi ve biz çok tahsil aldık. Tıp, teknik, psikoloji, pedagoji, tarih, coğrafya eğitimi çok aldık. Burada Müslümanlar onlardan daha eğitimli. Her evin erkekleri hepsi üniversite bitirmiş, yüksek lisans, doktora yapmıştır. •Onun faydasını da savaştan sonra, ülkeyi yönetirken görmüşsünüzdür… Biz uzmanız her konuda. Siyaset bizim için kolay. Ama ekonomi sarsıldı savaştan dolayı. Gâvurlar bütün fabrikalardaki makineleri çaldılar. Köylerden hayvanları çalıp bütün köyü ateşe verirdiler. 767 köy yerle bir oldu. Ekonomi sarsıldı. Kosova güzel bir devlet. Allah bize çok nimet vermiş. Madenlerimiz çok, ama işletemiyoruz. Çünkü Kosova devlettir, ama Birleşmiş Milletlerde sandalye olmayınca, hala devlet sayılmaz. 108 devlet bizi kabul etti. 21 devlet daha lazım üçte bir olmak için. O vakit devlet oluyoruz. Birleşik Milletlerde sandalye yok, IBAN devlet kodu yok, Tayyip Erdoğan 30 küsur yıldır benim dostum, vefa borcumuz var ona. Çok çalışıyor, çok yardım ediyor bize. Çok hizmeti geçti. Hani az önce buluştuğumuz cami var ya, girilmezdi oraya, duvarlar çatlak, su girerdi, kurşun izleri vardı. Yepyeni bir cami oldu şimdi. Sinan Paşa Camisi öyle, Emin Paşa Camisi öyle, köprüler, yollar, iş yerleri açtı. Vefa borcumuz var Türkiye’ye karşı. Sadece Kosova’da değil, Bosna’da, Sancak’ta, Arnavutluk’ta, Karadağ’da, Romanya’da, Bulgaristan’da Tayyip’in hizmeti çok geçti. Çünkü bizi Türkiye olarak biliyor. Burası büyük Türkiye olacak inşallah. •Halk bu yapılanları görüyor mu? Seviyor mu Türkiye’yi, Tayyip Erdoğan’ı? Çoook… Tayyip iki sefer Kosova’ya geldi, evime misafir oldu. Merkezde bir buçuk milyon insan toplandı. O da şaşırdı. 98 yaşında Bir dede geldi yanına, “Tayyipciğim, evlat, dur!” diyerek arabayı durdurdu. “Bu kalabalık ne vakit Tito geldi, o zaman toplanmıştı. Ama zordan gelmiştik. Sana gönülden geldik” dedi. Tayyip de çıktı dışarı, dedenin alnını öptü. İnşallah hayırlı günler Türkiye’mize gelir. İnşallah Türkiye parlar. Türkiye anavatanımızdır. Türkiye’nin çok düşmanı var, ama inşallah millet şuurla sahip çıkacak Tayyip Erdoğan’a. •Aliya İzzet Begoviç ile de dostluğunuz vardı. Onunla ilgili neler söylemek istersin? Aliya eski dostumdu benim. Benden önce babamın dostuydu. Aliya zekiydi. Bilge kral! Cesareti vardı. Allah’ın nizamı kurulsun, adalet gelsin diye canını vermiş bir insan o. Elhamdülillah Bosna’da zafer kazanıldı. •Aliya vefat ettikten sonra Bosna’nın durumunu nasıl görüyorsun? Aliya vefat ettikten sonra, Bosna yaralı kaldı. 8 ay bir cumhurbaşkanı, sekiz ay diğeri. Böyle olmaz. Dünyanın neresinde var böyle yönetim. Bosna yaralı kaldı. Dünyadaki bütün Müslümanların en tahsillileri Bosnalılardır. Sonra Kosova gelirdi. Boşnaklarda kafa var. Allah’ın vergisi. İşte onun için Osmanlı’ya 96 Sadrazamdan, 42’si bizim taraftan geçiyor, (Arnavutluk, Makedonya, Kosova vs. hepsi birdi o zamanlar. Berlin kongresinde 6 parçaya bölündü) 28’i Bosna’dan geçiyor. •Berlin Kongresiyle 6 parçaya bölündüğünüzde koptunuz mu birbirinizden? Kopmadık, ama Arnavutluk’a 50 yıl kimse giremedi. Akrabalar birbirini unuttu. Kuş gidemezdi. Şimdi serbest. Pasaportla geçiyorsun. Geçti o günler. Kosovalı Hacı İlyas Amca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Arnavutluk Başbakanı Edi Rama ve Kosova Demokratik Türk Partisi Genel Başkanı Mahir Yağcılar ile İzmir eski Ak Parti Milletvekili Rifat Sait’in İzmir’deki evinde buluşmuştu... •Başka ne çalışmalar yapıyorsunuz Balkan Müslümanları olarak? Kosova İslam Birliği neler yapıyor burada? Kosova İslam Birliği’nin 5 İmam Hatip Lisesi var, biz kurucuyuz orada. 400 küsur öğrencimiz var. İlahiyat fakültemiz var. Üç buçuk milyon Müslüman var Kosova’da. Yüzde doksan dokuz Müslüman. Arnavut var, Türk var, Boşnak var. •Kaç çocuğun var İlyas Amca? Bir kızım, bir oğlum var. Oğlum, İmam Hatip’te Kuran dersi veriyor. Doktorasını bitirdi. Kızım, Yunus Emre Vakfı’nda çalışıyor. •Yunus Emre Vakfı ne hizmetler yapıyor buralarda? Yunus Emre de TİKA gibi çok çalışıyor. Çok hizmeti geçiyor. Birçok insan Türkçe öğreniyor orada. •Niye Türkçe öğreniyorlar? Eğitim için Türkiye’ye gelmeyi mi düşünüyorlar? Türkiye anavatan, Türkiye bir lider ülke. Eğitim için de, sevdikleri için de… Bizdeki savaş bittiği zamanlar 99 yılıydı. O sırada Türkiye’de deprem oldu. Burada bir milyon genç toplandı kan vermek için. Doktorlar alıyor 300 gram kan. “Yaa, doktor, 2 litre al, çok kan var bende” diyorlar. Para yok ama kan var, muhabbet var. Türkiye denildi mi ayağa kalkıyorlar. •Ne zamandır Türkiye’ye karşı bu kadar muhabbet hissediyorsunuz? Ak Parti hükümetinden önce de Türkiye’yi anavatan olarak görüyor muydunuz? Tabii, her vakit. Buralara çok az gelirlerdi o zamanlar. Hizmet getirmezlerdi. Tayyip Erdoğan geldi, hizmet geldi. Ama yine de severdik anavatanımızı. Sultan Murat’ın türbesi burada. Masonlar kopardı bizi birbirimizden. •Seçimlerden sonra Ak Parti kazanınca sokağa çıktığınızı duyardık. Hem Balkanlarda, hem Orta Doğu’da kutlamalar yapılırdı. 7 Haziran seçimlerinden sonra da kutlama yaptınız mı? Çok büyük bayram yapardık. 10 gün bayram idi. Şimdi de bayram ettik birinci parti olduğu için, ama yaralı yürekle. Kendi başına hükümeti kuramamasına üzüldük. İnşallah hükümeti de kurarlar. •Türkiye’ye bir mesajını götürmek istiyorum İlyas Amca, neler söylemek istersin? Aman, Türkiye’ye sahip çıksınlar. Birlik olsunlar. Çünkü çok düşman var. Allah korusun Türkiye’mizi. Tayyip Erdoğan cesur bir devlet adamı. Yahudiye “one minute” demek için yürek lazım. Bunu Obama yapamaz. Peres’e “one minüte” diyen adama sahip çıkmak lazım. Tayyip Erdoğan Türkiye’yi çok seviyor. Türkiye’ye o kadar hizmet yaptı, doğru konuşmak lazım şimdi. Türkiye ileri gitmek isterse, Tayyip Erdoğan’ı dinler. Dinlerse parlar. Düşmanlara bakın hele, Tayyip olmasın, kim olursa olsun diyorlar. Ama Allah inşallah fırsat vermez onlara. SAYFA 06 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 6 Ara t rma 3 A ustos 2015 Pazartesi İZMİRLİ EĞİTİMCİLERDEN Edirne’den Kalkandelen’e BALKAN TURU 2 İzmirli eğitimciler Balkanları fethetti. Dernek üyeleri Yunanistan, Arnavutluk, Makedonya ve Bulgaristan’ı kapsayan gezilerinde atalarının izini sürdü, soydaşlarımızla hasret giderdi OSMAN GAZ OKTAY U lusal Eğitimciler, Yanya'da kaldıkları otelde kahvaltılarını aldıktan sonra Arnavutluk'un başkenti Tiran'a ulaşmak için Kakavia sınır kapısından geçiş yaptı. Ülkenin yüksek dağlarla kaplı olması nedeniyle, yalçın kayalıklarda yaşayan kartal, çift başlı olarak Arnavutluk bayrağını süsler. Sınır kapısında fazla beklemeden Durres'e doğru yola çıkıldı. Durres, Arnavutluk'un 36 ilinden 2. büyük kenttir. Durres İtalya'nın Bari şehri karşısında, 33 km. sahiliyle Arnavutluk'un Avrupa'ya açılan kapısıdır. Buradan İtalya'ya hergün dev feribotlar kalkar. 1999 Kosova Savaşı'nda 100 binden fazla Kosovalıya ev sahipliği yaptı. Tiranlıların gözde turizm merkezidir. Grup burada Türkçe bilen Tetovalı İdris'in Restaurant Kalajas e Tetoves'inde öğle yemeği yedi. Öğleden sonra Tiran'a ulaşıldı. Bugün 500 bine yakın nüfusu olan Tiran, 1920'yılında Arnavutluk'un başkenti oldu. Tiran 1614 yılında İşkodra Valisi Süleyman Paşa tarafından kuruldu. 17. yüzyıla kadar küçük bir köy olarak kaldı. Bu yüzyılda büyük bir gelişme kaydeden kent, gelişti ve önemli bir ticaret merkezi oldu. İshem Nehri kıyısında olan kentten, Tiran Nehri akar ve Lane Nehri ile birleşir. Piramit, ülkeyi İtalyan ve Alman faşistlerinin işgalinden kurtararak Arnavutluk Halk Cumhuriyeti'ni kuran, 45 yıl boyunca Arnavutluk'u yöneten Enver Hoca'nın anıt mezarı olarak tasarlandı. Tasarımı Enver Hoca'nın kızı ve damadı tarafından yapıldı. 14 Ekim 1988 yılında açıldı. Enver Hoca Müzesi olarak hizmet verdi. Yapılan karşı devrim sonrası, 1991 yılından itibaren konferans ve sergi salonu olarak kullanılmaya başlandı. 2001 yılından sonra Arnavutluk TV kanalı yayın merkezi olarak kullanıldı. Bugün gençlerin kay kaylarıyla hünerlerini gösterdiği, grafiti çalışmalarında örnekler sun- duğu atıl bir konuma gelmiştir. Tüm sosyalist ülkelerde olduğu gibi; sosyalist liderler unutturulmaya çakışılmakta, heykelleri yıkılmakta, isimleri meydanlarda silinmekte, hatta mezarları bile yok edilmektedir. Enver Hoca'nın mezar yeri bile gömüldüğü Kahramanlar Mezarlığı'ndan çıkarılıp, saklandı. 18. yüzyılda Tiran Valisi Ethem Bey tarafından yapımı başlatılan Ethembey Camii, halen ibadete açıktır. Yapımı Ethem Bey'in oğulları tarafından tamamlanan caminin, yakınında kendisinin ve eşinin mezarı var. Caminin hemen arkasında yapımı Ethem Bey tarafından başlatılan, bölge halkının bağışlarıyla tamamlanan saat kulesi var. Yapımı 1821 yılında tamamlanan kulede ilk olarak Venedik yapımı çan kullanıldı. 1928 yılında Tiran Belediyesi, Almanya'dan bir saat düzeneği alındı. 2. Dünya Savaşı'nda tahrip olan kuleye Çinliler tarafından saat hediye edildi. İskender Bey Meydanı'nda; İskender Bey'in at üzerinde dev bir heykeli bulunur. Kastriyato Hanedanı'ndan olan Gergi, Babası Yuvan tarafından Osmanlı sarayına rehin gönderildi. Müslüman olunca İskender adını aldı. 2. Murat'ın hizmetinde iç oğlanı eğitimi aldı. 1443 yılında Merova Muharebesi'nden kaçarak, sahte bir belgeyle sancak beyi olduğunu ilan etti. Kroja Kalesi'ni ele geçirdi. Arnavutluk Osmanlı'nın eline geçmesine rağmen 1468 yılına kadar 25 yıl boyunca kaleyi teslim etmedi. Arnavutluk'un ulusal kahramanı kabul edilir. Ulusal Tarih Müzesi, İskender Bey Heykeli'ne bakmaktadır. 1981 yılında Arnavut Mimar Enver Faja tarafından, belediye binası yıkılarak yerine yapıldı. Bina girişinde ''Arnavutlar'' adlı sosyalist- gerçekçi tarzı dev mozaik; İlliryalılardan, partizanlara kadar Arnavutluk tarihinin gelişimini temsil ediyor. 1991 sonrası bayrak üzerindeki kızıl yıldız dışında özgünlüğünü koruyor. 25 bin metrekare kapalı alana sahip müze, gezilmesi gereken bir alan. ret edildi Atatürk'ün yolunu gözlerken Eleni'nin çıktığı balkon ve evin fotoğrafı çekildi. Ohri'ye dönüldü. Ohri Gölü 1979, kent 1989 yılında Unesco Dünya Mirasları Listesi'ne alındı. 6000 yıllık tarihe sahip kent M.Ö 4. Yüzyılda 2. Flip'in egemenliğine geçti. 990-1015 arası 1. Bulgar Devleti'nin başkenti oldu. 997-1018 Rahip Clemens ve Naum tarafından Hıristiyanlık merkezi haline getirildi. 1797 yılına kadar bağımsız piskoposluk olarak varlığını sürdürdü. 1385 yılında Osmanlı egemenliğine giren kent, 1912 yılında Osmanlı'dan kopmuştur. Yılın her günü ayrı bir kilisede ibadet etmek için 365 kilise yapıldığı söylenir. Ohri slavlar için önemli olan Kril Alfabesi'nin doğduğu kenttir. Osmanlı'dan kalma Safranbolu evlerine benzeyen konutlar, koruma altındadır. Şehri tepeden görmek için Kale ziyareti yapıldı. Elveda Rumeli dizisinin çekildiği Baba, Kalkandelen’e gelmeden önce Bektaşilikte ‘’Dedebabalık’’ makamını kuran ve 1520’de ilk Dedebaba olarak Hacıbektaş’taki dergahta bu posta oturan kişidir. Mahidevran Sultan’ın ağabeyidir. Hacı Bektaş Veli Dergahı’na yerleşmeden önce, devlet kademesinde Beylerbeyi rütbesine ulaşmıştır. Sersem lakabını alışına ilişkin rivayete göre; Ali Baba gördüğü bir rüya üzerine devlet işlerini bırakıp, Hacı Bektaş Dergahı’nda dini hayata geçmek için Kanuni Sultan Süleyman’dan izin ister. Bu duruma şaşıran Kanuni; ‘’Sen sersem mi oldun, vezirlik bırakılır da orada dervişlik mi yapılır?’’ deyince; Ali Baba, ‘’Kabulümdür sultanım, varsın bana Sersem Ali Baba desinler fakir müsaadenizi ister’’ der ve Kanuni izin verir. Mahidevran’ın Hürrem Sultan’ın entrikaları sonucu saraydan uzaklaştırılması sonucu, Sersem Ali Baba’nın Hacı Bektaş Veli MAKEDONYA’NIN İNCİSİ OHRİ Ulusal eğitimciler, geçirdikleri güzel bir gecenin ardından, sabah kahvaltılarını aldıktan sonra, Makedonya'nın incileriyle meşhur, sadece Balkan ülkelerinden değil, Avrupa ve Asya ülkelerinden de turist çeken turizm merkezi Ohri'ye doğru yol aldılar. Arnavutluk ve Makedonya sınır kapılarından geçildikten sonra, Ohri'de Makedonya Rehberi Cengiz Vata'yı aldık. Resneli Niyazi'nin yaptırdığı, fakat içinde yaşamasının en yakın adamı tarafından katledilmesi nedeniyle mümkün olmadığı, konağı ziyaret edildi. 1906 yılında Selanik'te kurulan ''Osmanlı Hürriyet Cemiyeti'' hücre örgütlenmesiyle Manastır kolunu oluşturarak, 1907 yılında Avrupa koluyla birleşerek ''Osmanlı Terakki ve İttihat Cemiyeti'' adını aldı. 1908 öncesi ilk isyanı düzenleyen ve 1897 Yunan Muharebesi'ndeki cesaretiyle tanınan Resneli Niyazi'nin ''İttihat Terakki'ye'' kaydı bizzat Enver Paşa tarafından yapıldı. Bölgede sevilmeleri nedeniyle Resne'ye Niyazi Bey, Ohri'ye Eyüp Sabri Bey, İttihat Terakki tarafından komutan olarak atandılar. Niyazi Bey çetelere karşı savaşırken, Eyüp Sabri Bey örgütlenme işini yürüttü. Bu nedenle Ohri, Manastır vilayetinde en güvenilir ve en örgütlü yer olmuştur. Resne'den, Atatürk'ün askeri idadiyi okuduğu Manastır'a geçildi. Atatürk'e aşık olan Eleni'nin mektubunu Zeynep Demiryürek okudu. Herkesi duygulandıran mektup, büyük alkış aldı. Şarkıda adı geçen Manastır'ın ortasındaki havuz ve çeşme, ziya- yerler ziyaret edildi. Alışveriş için gruba süre verildi. Gölde yetişen Pasita balığının pullarından elde edilen sıvının, sedef ile karıştırılmasından elde edilen incilerden grubumuz, Çeşme'de yazlığı bulunan Nazlı Hanım'ın dükkanından edindi. Göl kenarındaki otelde, bir sonraki gün ziyaret edilecek olan Üsküp için dinlenmeye geçildi. HACIBEKTAŞ’TAN KALKANDELEN’E.. Ulusal Eğitimciler Ohri’deki otelde aldıkları kahvaltının ardından, Kalkandelen’e (Tetova) doğru hareket ettiler. Tetova, Şar Dağları eteğinde, Pena Nehri kıyısında, Vardar Ovası üstlerine kurulmuştur. M.Ö 168’de Roma egemenliğine geçen kente; Hunlar, Ostrogotlar, Keltler gibi kavimlerin saldırılarına karşı hakim tepelere sur, kale ve hisarlar inşa edildi. 14.Yüzyılda Osmanlı egemenliğine girdi. Tetova’da Harabati Baba Tekkesi, ilk ziyaret edilen yerdi. Duvarlarla çevrili külliyenin gösterişli bir giriş kapısı var. Kapı üzerinde girişleri kontrol amaçlı bir kule var. Tekke 1538 yılında Sersem Ali Baba veya Server Ali Baba adlarıyla anılan Bektaşi babası tarafından kuruldu. Server Ali Dergahı’ndan uzaklaştırıldığı düşünülür. Anadolu’da çıkan Celali İsyanları nedeniyle Kanuni tarafından geri çağrılır. Kalender Çelebi İsyanı’ndan sonra Anadolu’daki faaliyetlerine son verilen ve postnişinsiz kalan Posta 2. Kez Dedebaba olarak oturur. Kalkandelen’deki Harabati Baba Dergahı bahçesinde Sersem Ali Baba’nın makamı bulunur. Dergah adını Sersem Ali Baba’nın ölümünden sonra yerine geçen dedelerden olan Harabati Baba’dan aldı. 16. Yüzyılda Malatya’dan Kalkandelen’e gelen Harabati Baba, tekkeyi dergaha dönüştürdü. Dergahta Cumali ve Nizamettin dergah hakkında grubumuza bilgi verdi. Alaca Cami’yi ziyaretin ardından, Makedonya’nın Başkenti Üsküp’e ulaşıldı. Vardar Nehri tarafından ikiye ayrılan kenti, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü birleştirir. Yahya Kemal Beyatlı, Rahibe Terassa ve Filiz Ahmet’in memleketi olan Üsküp’te, son yıllarda yapılan heykeller için milyonlarca Euro harcanmıştır. Makedonya Bayrağı, kırmızı zemin üzerine sarı güneş figüründen oluşur. Büyük İskender’in babası 1. Filip’in mezar taşından esinlenerek oluşturulmuştur. 1.Filip ve Büyük İskender’in heykelleri kentin iki yakasında birbirine bakmaktadır. Ayrıca Büyük İskender’in ana karnından gençlik aşamasını betimleyen bir heykel de meydanda yerini almıştır. Yunanistan ve Makedonya Büyük İskender’i paylaşamamaktadır. Bu nedenle Yunanistan Makedonya’yı devlet olarak tanımamaktadır. Ulusal eğitimciler köfte ve kuru fasulye ve salatadan oluşan akşam yemeklerini kent merkezindeki lokantada aldıktan sonra geceyi geçirmek amacıyla otellerine yerleştiler. DEVAM EDECK... SAYFA 07 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Yerel Yönetimler 7 3 A ustos 2015 Pazartesi K rcaali’de 9. Balkan Türk Folklor ve iir Festivali’ne görkemli kapan Bulgaristan'da düzenlenen "9. Balkan Türk Folklor ve Şiir Festivali"nin kapanış gösterisi yapıldı. Türklerin yoğun yaşadığı Kırcaali'de üç gün süren festivale, Türkiye, Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya ve Romanya'dan halk oyunları ekipleri katıldı KIRCAAL - BALKAN GÜNLÜ⁄Ü B ulgaristan'da düzenlenen "9. Balkan Türk Folklor ve Şiir Festivali"nin kapanış gösterisi yapıldı. Kırcaali Belediye Başkanı Hasan Azis, festivalin kapanış gösterisi öncesinde, "Kırcaali, tekrar hoşgörü merkezi olduğunu gösterdi. www.yenibalkan.com’un haberine göre; bu akşam Balkanlar'ın başka bir yüzünü görüyoruz. Festivalle Balkanlar'ın barış ve hoşgörü yüzünü yansıtıyoruz. Birbirimizi tanımanın ne kadar önemli olduğunu göstererek, hoşgörüye karşı olanlara anlamlı bir cevap veriyoruz" dedi. Festival, katılımcı ülkelerden ekiplerin sunduğu gösterilerle sona erdi. Kırcaali Ömer Lütfi Türk Kültür Derneği, Türk Kültür ve Sanat Derneği ile Kırcaali Belediyesince iki yılda bir düzenlenen festivalde bu sene, 5 ülkeden ekipler, kentin 7 ilçesinde izleyiciyle buluştu. Festival kapsamında bu yıl ilk kez "Balkan Türk Şiir Gecesi" gerçekleştirildi. Bursa’nın efkati Balkanlar’ı sarıyor BURSA BALKAN GÜNLÜ Ü B ursa Büyükşehir Belediyesi Balkanlar’da hayata geçirdiği tarihi eser restorasyonları, sünnet şölenleri ve aşure etkinliklerinin ardından da şimdi de Makedonya’nın Başkenti Üsküp’ten gelen 45 yetim çocuğu Bursa’da ağırlıyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Türkiye ile Makedonya arasında kültürel bağların daha da güçlendirilmesi amacıyla bölgedeki çalışmalarının bundan sonra Mamu a Festivali Türk Dünyası’nı bulu turdu MAMU A BALKAN GÜNLÜ Ü K osova’nın tek Türk belediyesi olan Mamuşa Belediyesi tarafından gerçekleştirilen 7. Uluslararası Domates Festivali muhteşem bir final ile sona erdi. www.kosovahaber.net’e göre; Türk Dünyası’ndan birçok ismin yer aldığı festival, belediye önünde mehter eşliğinde kortej yürüyüşü ile başladı, Türk Dünyası Hizmet Ödülleri’nin verilmesi ile devam etti. Festivalin yıldızı ise Düzce Belediyesi Mehter Takımı idi. 7. Uluslararası Domates Festivaline, Kosova Milletvekili Margarita Kadriu, Kosova Türk Temsil Heyeti Başkanı Kurmay Albay Ömer Faruk Demircioğlu, Türkiye Cumhuriyeti Kosova Büyükelçiliği temsilcisi Volkan Başman, Makedonya Türk Milli Birlik Hareketi Genel Başkanı Erdoğan Saraç,Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof Dr Muzaffer Elmas, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Arif Tak, İpekyolu Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Seyfullah Türksoy, EkoAvrasya Başkanı Hikmet Eren, Küçükçekmece Eski Belediye Başkanı Aziz Yeniay başta olmak üzere, Türk Dünyasından bir çok belediyenin temsilcisi, sivil toplum kuruluşu başkan ve yöneticileri ve ülke genelinde yaşayan Kosova Türkleri katıldı. Mamuşa Belediyesi önünde verilen festival yemeği ile başlayan 7. Uluslararası Mamuşa Domates Festivali daha sonra Düzce Belediyesi Mehter Takımı eşliğinde yapılan festival yürüyüşü ile devam etti. Mamuşa sokaklarında yürüyen Mehter Takımına Mamuşa Türkleri büyük sevgi gösterisinde bulunurken aynı zamanda duygulu anlar yaşandı. da devam edeceğini söyledi. Özellikle komünizm döneminde dini ve kültürel geleneklerini yaşayamayan bölge halkına sünnet şölenleri, aşure etkinlikleriyle sürekli destek veren Büyükşehir Belediyesi, Makedonya’nın Başkenti Üsküp’teki El Hilal Yardımlaşma Teşkilatı işbirliğiyle 45 yetim çocuğu Bursa’da ağırlıyor. Bursa’nın tarihi ve kültürel değerlerini görmek amacıyla Büyükşehir Belediyesi’nin davetlisi olarak kente gelen heyet, Heykel’deki tarihi binada Başkan Recep Altepe’yi ziyaret etti. nsanlar art niyetli olunca yasay da durdururlar, uygulamay da. VATANDA LIK Geçmi CTP BG-DP UG hükümeYASASINI tinin i ba na geldikten sonra “üzerinde çal ma yap yoruz” diyerek halen DURDURMAK yürürlükte olan “Vatanda l k Yasas ”n ask ya almalar ve uygulamas n durdurmalar mevcut kurallara ata.atun@atun.com Prof.Dr. Ata ATUN ve anayasam za ayk r bir davran t r. Hiçbir hükümetin yürürlükte olan bir yasay durdurma yetkisi yoktur ve turizm sektöründe hizmet verecek eleman böylesi bir davran alenen suç i lemektir. bulunamazken, ekonominin canlanmas Geçmi hükümet de bu suçu i lemi tir. için nüfusa gereksinim varken ve de Günümüzde, vatanda olman n tüm kriteraskerlik süresini k saltmak için gençlere lerine uyan ve vatanda olmak için seneihtiyaç duyulurken 2 y l gibi çok uzun bir lerce önce ba vurusunu yaparak halen süre vatanda l klar n ask ya al nmas n daha vatanda l k bekleyen binlerce insan anlamak mümkün de il. Ülkemizde halen bulunmaktad r. Sudan bir gerekçe ile bu ya amlar n sürdüren ve buras n vatan ki ilerin yasal haklar n ask ya almaya ve addetmi ki ileri de hayatlar ndan bezdirbekletmeye hiçbir hükümetin yetkisi yokmek için niçin bu denli zorluklar ç kar ltur. Yenisini yap yorum diyerek mevcut makta, bunu da anlamakta zorluk çekiyoyasay durdurma yetkisi de yoktur hükürum. 21. yüzy l n ilk çeyre inde, KKTC metlerin. Vatanda olman n tüm kriterlerigibi üniversite e itimi alm ki ilerin nüfune uymu ve vatanda olmak için senelersa oran n n dünya ortalamas n n üstünde ce önce ba vurusunu yapm olan ki ileri, oldu u bir ülkede böylesi rkç , kafatasç kendilerini haks z yere beklettikleri ve ve gerici bir dü ünce ve uygulaman n vatanda olma haklar ndan mahrum ettikyürürlükte olmas anla l r bir ey de il. leri için A ustos 2013- Temmuz 2015 y lnsan haklar konusunda mangalda kül lar aras nda görevde bulunmu olan CTP b rakmayanlar, onlarca insan n öldü ü BG-DP UG hükümetini yürürlükte olan terör eylemini bile alk lamak için yüzleriYabanc lar ve Muhaceret Yasas n mevne liberal maskesi takan ki iler, vatanda cut yasalara ve anayasaya ayk r olarak l k konusuna gelince dünyan n en rkç ve durdurduklar ve i lemez hale getirdikleri rk ay r m yapan ki iler oluyorlar. için dava etmelerini ve tazminat talebinde KKTC’de do an çocuklar n do um kâ tbulunmalar n öneriyorum. lar üzerine rkç , ay r mc ve fa ist bir Bu ülkede rkç l k yapmaya, rk ay r m nda bulunmaya ve vatanda olmak hakk n uygulama olarak tan mlanacak ekilde elde etmi ki ileri “Yeni yasa haz rl yakla k 10 cm geni li inde k rm z renkte yap yoruz” gibi saçma sapan ve kurallara koskoca bir mühürle “KKTC Vatanda ayk r bir gerekçe ile bundan mahrum de ildir” ka esinin vurulmas , KKTC için etmeye hiç kimsenin ve hiçbir hükümetin “yüz karas ” bir uygulamad r. Böylesi çirhakk yoktur. KKTC Meclisi’nde prograkin bir uygulamay dü ünen, yaratan ve m okunmu ve güvenoyu ald vakit uygulamaya koyan hastal kl beyinleri icraata ba layacak olan CTP-UBP koalisk n yorum. Bu ki iler hayatlar boyunca yonunun Ömer Kalyoncu bu utanc al nlar nda ta yacaklard r. Hep Ba bakanl ndaki hükümetinin ilk i i birlikte görece iz ki, ileriki y llarda bu çiryürürlükte olan mevcut yasalar m za ayk kin davran , bu insanl k d ve insan hakr olarak bir evvelki hükümet taraf ndan lar na ayk r uygulama, KKTC’deki okuluygulamas durdurulmu “Yabanc lar ve larda okutulacak olan tarih kitaplar na, Muhaceret Yasas n ” derhal uygulamaya KKTC halk olarak utanç duyaca m z koymas ve son 2 y ld r de erlendirme k nan lmas gereken bir uygulama olarak bekleyen vatanda l k ba vurular n ivedigeçecektir. Kalyoncu Ba bakanl ndaki likle sonuçland rmas gerekmektedir. CTP-UBP hükümeti bu utanç verici uyguVatanda olmay haketmi ki ileri vatanlamaya derhal son vermeli ve vatanda l k da yapmaktan niye korkuluyor pek de hakk n kazanm ki ilerin ba vurular n , anlam de ilim. Vatanda kendisine hizhiç gecikmeden ve bekletmeden met verecek esnaf, zanaatkar beklerken, uygulamaya koymal d r. SAYFA 08 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 8 Balkan Haberleri 3 A ustos 2015 Pazartesi zzet KARASU izzetkrs45@hotmail.com Balkanlardan gülümseten anlar... B u haftaki köflemizi okudu¤u flark›lar› ile bizleri e¤lendiren, fliirleri ile bizleri hüzünlendiren, anlatt›¤› birbirinden güzel f›kralar ile bizleri güldüren Say›n Havva Karakafl ile çok de¤erli efli Balkan müzikleri araflt›rmac›s› ve Koro flefi Say›n Hasan Karakafl'›n göndermifl oldu¤u f›kralara ay›rmak istedim. Say›n Karakafl ailesi geçen y›l bas›m› tamamlanan " Balkan F›kralar› ve Mizah öyküleri " kitab›ma da büyük destek vermifllerdir. BAHÇIVAN Makedonya’dan ‹zmir’e yerleflen Ramadan day›, derin düflüncelere dalm›fl bir flekilde Konak Saat Kulesi’nin yan›nda oturmufl dinlenirken, yan›na birinin oturdu¤unun fark›na bile varmam›fl. Yan›na oturan adam yüksek sesle; “Merhaba amca nas›ls›n?” demifl. Belli ki can› muhabbet istiyor ama Ramadan day›n›n pek keyfi yok onunla sohbet etmeye. “Amca ne ifl yap›yon?” “Bahç›vanl›k” “Peki ne sat›yon?” “YEfi‹LL‹K” ‹yide bu mevsimde ne var? “SEM‹ZL‹K” “Peki ifller nas›l?” Ramadan Day› biraz k›zg›nl›kla cevap vermifl. “REZ‹LL‹K” Hav va Karakafl ADINI SÖYLEM‹YORUM AMA Klarnet, keman, ud ve darbuka’dan kurulu ince saz grubu bir dü¤ünde çalarken, grubun flefi olan Klarnetçi Tahir Aga oyun s›ras›nda verilen bahflifllerin bir k›sm›n› sazlardan birinin di¤er arkadafllar›na çakt›rmadan gizlice cebine att›¤›n› görür. Ama Tahir Aga hiçbir fley görmemifl gibi davranmaya devam eder. Dü¤ün bitmifl, s›ra paralar› paylaflmaya gelince Tahir aga “Beni iyi dinleyin arkadafllar. Aran›zdan bir kifliyi, sahnede paralar› gizlice cebe att›¤›n› gördüm. Bak›n ad›n› söylemiyorum! Kanun çalan kanununu al›p hemen buradan gitsin” der. Hasan Karakafl ALMANCA Boflnak Mujo, eski zaman ki Yugoslavya zaman›nda iflsizlik nedeniyle Almanya’ya çal›flmaya gider ve Almanya’da çobanl›k yapmaya bafllar. Bir süre çal›fl›p para biriktirir ve Yugoslavya’ya geri döner. Arkadafllar› sorar: “Mujo. Nas›l Almanca ö¤renebildin mi?” “Çok iyi ö¤rendim” “Peki. Söyle bakal›m bize “ Gel “ nas›l denir? O da gür sesiyle “ Kom” der. Arkadafl›: “Ooo. Gerçekten süper konufluyorsun” der. Arkadafl› yine sorar: “Peki. “ Git “ nas›l deniyor? Bir de onu söyle bakal›m” Mujo, karfl› tarafa geçer ve iflaret parma¤›n› kald›r›p kendine do¤ru oynatarak “Kom“ der. Arkadafl› hayretler içinde; “Nas›l oluyor böyle?” diye sorar. Mujo da der ki; “Almanca çok kolay bir dil ama, insan› çok yoruyor “ Bat Trakya Türk Az nl ABD 2014 nsan Haklar Raporu’nda yer ald ABTTF Başkanı Halit Habip Oğlu: “Geçmiş yıllardaki raporlarda yer alan hususlar tekrar edilmekle birlikte raporda yer alan sorunlar konusunda azınlığımızın görüşüne yer verilmiyor” Hav va Karakafl PAREY‹ YUTTUM 1953 y›l›nda Yugoslavya’dan ‹zmir’e göç eden bir ailenin en küçük o¤lu, sokakta arkadafllar›yla oynarken elindeki madeni paray› yutar ve bafllar a¤lamaya… “Anneeee. Parey yuttum parey yuttum” O s›rada sokaktan geçen bir kad›n: “Ne oldu sana o¤lum niye a¤l›yorsun? Çocuk iki gözü iki çeflme: “ Parey yuttum parey yuttum“ Kad›n telafllan›r: “Nee Fare mi yuttun? Aman Allah›m. Annen nerde senin? Nerde oturuyorsun? Çocu¤un arkadafllar› kad›na evi göstermifller. Kad›n kap›y› çalm›fl. “Huu.. han›m çabuk kofl.. Senin çuçik fare yutmufl. Daha sonra iflin asl› anlafl›lm›fl ki, çocu¤un fare de¤il, para yuttu¤u… Hav va Karakafl ABE KAKAY‹M PLA J‹NA Balkanlardan göç eden bir ailenin çocu¤u, okulun düzenledi¤i bir geziye gitmeyi çok istiyormufl. Hali vakit çok iyi olmayan aile, o¤lunun bu iste¤ini zar zor kabul etmifl. Babas› ile birlikte deniz kenar›nda bir yere götürmüfl arkadafllar› onlar›. Buras› plaj. Hadi denize girelim demifller. Deniz, kum ve plaj Çocu¤unda çok hofluna gitmifl. Gün boyu yiyip, içip e¤lenmifller ve akflam olunca da evlerine dönmüfller. Haftaya çocuk yine tutturmufl “ Baba plaja gidelim” diye… Ama bu sefer baba o¤luna k›zarak flöyle demifl: “Abe kakayim plajina. Te kuyi gir (*) ikan… (*)‹kan: Y›kan W TTEN BALKAN GÜNLÜ Ü A BD Dışişleri Bakanlığı’nın 2014 Ülkeler İnsan Hakları Uygulamaları Raporunun Yunanistan ile ilgili bölümünde Yunanistan’daki Batı Trakya Türk Azınlığı’na “Trakya’daki Müslüman azınlık” tanımı ile Batı Trakya Türk Azınlığı’nın çeşitli sorunlarına atıfta bulunuldu. Yunanistan’da insan hakları sorunları arasında resmen tanınan Trakya’daki Müslüman azınlığa karşı ayrımcılık ve sosyal dışlanmanın sıralandığı ABD raporunda Hükümetin kendisini azınlık olarak tanımlayan pekçok kişinin kimliğini özgürce ifade etmede zorluklarla karşılaştıkları not ediliyor. Hükümetin Lozan Antlaşması’na göre antlaşmanın imzalandığı dönemde etnik Türk, Pomak ve Roman topluluklarından ayrı olarak yaklaşık 120 bin nüfuslu Müslüman azınlığı resmen tanıdığı belirtilen raporda bazı Pomak ve Romanların Türkçe konuşan toplum tarafından baskı gördüklerini kaydettikleri iddia ediliyor. Raporda kendisini Türk olarak tanımlayan pekçok kişi olmasına rağmen Türk ve Türkçe kelimelerinin derneklerin isminde kullanılmasının yasak olduğu kaydediliyor. Yunanistan’ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Yunanistan’ı mahkum ettiği 517 kararı uygulamadığı belirtilen raporda Batı Trakya Türk Azınlığı’nın isminde “Türk” kelimesi geçtiği için kapatılan ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşınan İskeçe Türk Birliği, Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği ile Meriç İli Azınlık Gençlik Derneği davalarına değinilmiyor. Hasan Karakafl Alman turistler Yunanistan’dan so udu AT NA BALKAN GÜNLÜ Ü A nkete göre Almanların yüzde 52’si Yunanistan’da sıcak karşılanmayacaklarına inanıyor. Insa Cunsulere isimli piyasa araştırma şirketinin yaptığı ankete göre Almanlar, Yunanistan’da sıcak karşılanmayacaklarından endişe ettikleri için bu ülkeye gitmekten çekiniyor. www.tourexpi.com’a göre; Yunanistan’ın borç krizinde en sert ve acımasız tutumu Alman hükümetinin göstermesi sonucu, Yunan medyası sadece Alman hükümetini değil, Almanya’nın ta kendisini hepten topa tuttu ve çok sert eleştirilerde bulundu. Bunun farkında olan Alman halkı, Yunan halkının kendilerine karşı olumsuz tepki gösterebileceklerinden endişe duyuyor ve Yunanistan’ı bu sebeple tatil için aday ülkesi listesinden çıkarıyor. Ancak buna rağmen ankete katılan 2.166 Alman tatilcinin yüzde 34’ü “durum sakinleştiğinde, ileride, dayanışma göstermek için bir Yunanistan tatili yapabilirim” diyor. Ankete katılanların yüzde 76’sı ise, yüksek risk, saldırı veya çatışma ihtimali olan her hangi bir ülkeye asla gitmeyeceklerini kesin şekilde dile getiriyor. mtiyaz Sahibi lhan akiro lu Bulgaristan’daki dil olimpiyatlar ndan ba ar yla döndüler BLAGOEVGRAD - BALKAN GÜNLÜ Ü Ö zel İzmir Amerikan Koleji öğrencilerinden Öykü Su Ökkan, Nilüfer Özhan, Melisa Yeniocak ve Ataberk Uncuer, öğretmenleri Şule Soydemir ile birlikte Bulgaristan’ın Blagoevgrad şehrinde bu yıl 13. sü düzenlenen Uluslararası Dilbilim Olimpiyatları’na (International Olympiad Of Linguistics) Türkiye’den katılan tek okul olarak ülkelerini ve okullarını başarıyla temsil etti. Olimpiyatlar kapsamında öğrenciler, bireysel ve takım çalışması olarak iki kategoride yarıştılar. Yarışma 29 ülke, 43 takım ve 165 öğrencinin katılımıyla Blagoevgrad şehrindeki Amerikan Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşti. 29 değişik ülke öğrencilerinin buluştuğu olimpiyatta gençler hem ülkelerini tanıtma, hem de değişik kültürleri tanıma fırsatı buldu. FARKLI KÜLTÜRLERLE BULUŞTULAR Özel İzmir Amerikan Koleji Matematik Öğretmeni Şule Soydemir; “Linguistik, dili bir sistem olarak gören, niteliğini, yapısını, birimlerini ve dönüşümlerini inceleyen bilim dalıdır. 29 ülkenin katıldığı etkinlikte, Türkiye’den katılan tek okul olarak, öğrencilerimiz ülkemizi ve okulumuzu başarıyla temsil ettik” dedi. Mavi turlarda rota Yunan adalarına kaydı MU LA BALKAN GÜNLÜ Ü T ürkiye’nin Güneydoğu sınırında son dönemde yaşanan olayların mavi turlarda iptallere yol açmadığı, ancak rotanın Yunan adalarına kaymasına sebep olduğu kaydedildi. www.tourexpi.com’a göre; Türkiye’nin söz sahibi yat şirketlerinden Türk Yat'ın sahibi Eyüp Bayraktaroğlu, terör olayları nedeniyle Marmaris ve Bodrum'dan tura başlayan bazı müşterilerinin çıkış noktalarını Yunanistan'ın Rodos ve İstanköy (Kos) adaları olarak değiştirdiğini söyledi. Mavi tur yolcularının artan terör olaylarından çekindikleri ve kendilerini güvende hissetmek için böyle bir yola başvurduklarına değinen Bayraktaroğlu, "Müşteri sayımızda önemli bir düşüş yaşamadık. Yüzde 5 civarında bir gerilemeden söz edebiliriz ama bu bizi fazla etkilemez. Mavi turda iptallerden daha ziyade yüzde 40'a yakın rota kayması oldu. Yunanistan tercih edilir durumda" diye konuştu. Rota değiştiren mavi tur tatilcilerinin Türkiye yerine daha çok Yunanistan'daki ada ve koyları gezeceğine işaret eden Bayraktaroğlu, bundan dolayı Türkiye'nin ekonomik kayıp yaşayacağına vurgu yaptı. TEMS LC L KLER ANKARA Ahmet ÇOLAK SAMSUN Ak n ÜNER BURSA Hüseyin TOY MU LA Mehmet TOKGÖZ MAN SA Ersin AKBA ANTALYA Kenan KURTE STANBUL Faruk AZEM DEN ZL Fahrettin KOYUNCU DI TEMS LC L KLER ARNAVUTLUK Sokol BRAHAJ BULGARİSTAN İsmet TOPALOĞLU SOFYA DR. Sunay YILMAZ KOSOVA Orhan EMİNCİK ROMANYA Erkan ERUYSAL YUNANİSTAN Varol HALİLOĞLU BOSNA-HERSEK Murat ÖZKAYA KKTC Mehmet ALDEMİR YAYIN KURULU KORAY BAfiOL İSMET TOPALOĞLU NAZ‹F MANDACI SOKOL BRAHAJ BALKAN DEVLEN AYŞE KARADAN ŞARIK CİBO ATA ATUN İLBER ŞİYAK MAL LER KUTLU KARAN B LG LEM KEMAL B ÇER YAYINTÜRÜ: ULUSLARARASI HAFTALIK SÜRELİ YAYIN YÖNETİM YERİ: Rafetpaşa Mah. 5179 / 1 sokak. No: 7 / 4 Bornova/İZMİR TEL: 0 535 776 01 61 BASKI TARİHİ: 3 Ağustos 2015 BASKI: STAR MEDYA YAYINCILIK A.fi. ADRES: Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Betontaş Tesisleri İçi GAZİEMİR/İZMİR TEL: 0 232 251 76 32 www.balkangunlugu.com-info@balkangunlugu.com Köşe yazılarının sorumluluğu yazarına aittir. Yıllık abone bedeli 500 TL olup ulusal ve uluslararas› aboneler için posta ücreti ilave olunur. SAYFA 09 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Ara t rma 9 3 A ustos 2015 Pazartesi amlar , terörü. Lakin kaç gün sürdü ki o ac lar m z, kaç gün devam etti ki o ölümün bizlerde ki so uklu u, kaç gün sonra devam ettik o kl olan hayat m za ve de kaç günün sonunda unuttuk lanetledi imiz her ama her eyi. Bizlerin ac lar günlük, lakin atein dü tü ü yerdeki ac lar sonsuz derecededir. Bizler bilir miyiz ki sonsuz olan bir karanl kta bir anneyi kaybetmeyi ve de art k o lum ya da k z m kelimesini bir daha kullanmayacak olman n eksikli ini. Bir mezar ta ndaki o bekleyi leri. Daha dün sabah evden etrafa gülücükler saçarak ç kan sevdi inin, evlad n n bir daha dönmeyi ini biz bilir miyiz? Hani sabah ç k p da “ak amleyin görü ürüz, gelirken de ekme i almay unutma o lum, s ms k giyin ki ü ütme yoksa çok hasta olursun” diye daha sabah n ilk klar nda u urlad n z sevdi iniz, o lunuz ya da k z n z n ak amleyin eve dönmeyi inin kimsesizli ini bilir miyiz ki? Bile bilir miyiz? Ke ke ve yine de ke ke biliyoruz dedi imiz kadar her eyi bilebilseydik. Bilebilseydik de içimizde ki, yüreklerimizde ki bitmek ve de tükenmek bilmeyen kinleri sonsuza kadar durdurabilseydik. Baz lar m z insan olmay az da olsa ba ard . Bir k sm m z ise ne yaz kt r ki son derece bu güzel duygulardan tamamen uzak kalmay seçmi . Yakla rsak e er; k yamet kopacak gibi de kaçmaya devam ediyoruz kendi insanl m zdan. Ya ba kalar için gözya lar m z dökersek, ya ba kalar için ac lar çekersek, ya ba kalar için uykular m z kaçarsa? Ya kendi rahatl m zdan ödün vermemiz icap ederse? Olmaz de il mi? Tabi bizlerin rahat bozulmas n, ac lar sadece sosyal medyalar üzerinden sanal ya amlar m z kafi. Tabi sonras nda da günlük olan içeri i tamamen bo olan paylamlar m z. Gidilen yerleri, sevdiklerimizle e lencelerimizi, yap lan al veri resimlerini, yeni saç renklerini ve de ili kilerimizi… Zor de ildir asl nda, sadece ve sadece az c k da olsa biraz çaba, asl nda gerçekten de çok zor de il, sadece hepimizin içinde birazc k merhamet olmal d r. Zor de ildir asl nda insano lunu sevebilmek. Dilini, rk n , dinini görmeden sevmek ve de sevebilmek gerçekten de hiç zor de ildir.Hep beraber b rakal m art k bir kö eye içimizdeki o kini, ya amak bizlerin oldu u kadar bizlerden ayr olanlar n, bizlerden ayr tuttuklar m z n da hakk oldu unu unutmayal m. Bizler onlar için üzülürsek e er gerçekten de insan oluruz. Onlar için iyi bir eyler yapmaya çal mak da sadece iyi bir insan oldu umuzun belirtisi olur. Zor de ildir asl nda ac lar, ölümler ve de yaslar. Zor de ildir ba kas n n ac s n yüre inizde hissedebilmeniz. Ate hep dü ülen yüreklerde de il de, dü medi i yürekleri de yaks n, parçalas n. Zor de ildir be gülüm ba kas n n ac s na ortak olabilmek. Yürekleri yananlar n yan nda yer almak zor de ildir be gülüm. Yürekleri yananlar n yan nda yer alman z dile iyle… ATE DÜ MED YER DE YAKSIN B RAZ! Mehmet KIZILKAYA te her zaman dü tü ü yeri de il de, dü medi i yerleri de gerçekten yak yorsa o zaman bilin ki insanl k ölmemi demektir. Lakin ne yaz kt r ki sadece ve sadece ate dü tü ü yeri yakmaktad r. Bizler ne zaman insanl ktan bu kadar uzakla maya ba lad k bilemiyorum. Hiç mi fark edemedik ba kalar n n yas bizlerin mutlulu u olurken içimizden kopan insanl m z . Ac lar n en yo un haline her daim ölüm denildi. Kar taraftan izleyenler ço unluk bir haldeyken dokunup da görenler, görmezden gelenlerin içinden usulca s yr l p, fark ettirmeden gittiler. Her daim ölüm denildi ad na, seveni sevdiinden al p da koca bir bo lu u avuçlara b rak p gitti... Öyle ki bizler her daim görmezden geldik bizlerden ba kalar n n ac lar n , hayatlar n . Ate her dü tü ünde yerleri yak p kavurdu, bizleri te et bir ekilde geçerek. Bizler kendi evlerimizde HD ve de kaliteli son model olan televizyonlardan, son model telefonlar takip etmeye ba lad k sahte olan gözya lar m z ile ac lar n bizlerden uzak halini. Bizler birbirimizle “bir vah edip, bir tüh deyip, birer payla m yapay m ki beni duyarl görsünler” edalar yla beraber hemen o an sosyal sitelerimizin ba na ko up, iki süslü payla m yapt ktan sonra, kendi hesaplar m zdan ç kt k, t pk o insanlar n ac s ndan d ar ya bir ç rp da ç kt m z ekilde. Bizler üstelik yukar da sayd klar m zla tek kalmad k. Birileri öldü ünde “Oh iyi olmu ” bile denildi ölenlerin rklar n ve de dinlerinin bizden olmad sebebiyle. Hatta yeri geldi inde bizler o ölen gencecik bedenler için “ Orada ne i leri vard ki” diyerek den ac mas z olan ele tirilerimize yeniden ve yine yeni pi kinlikleri eklemeyi sürdürdük, pi manl klar eklememiz gerekirken. Denilir ki; “sahi orada ne i leri vard ” de il mi o insanlar n. Ne yap yorlard ki orada. Ne i leri vard ki o ate in ortas nda, ölümünde kuca nda. O insanlar n ac lar n payla r gibi yaparken bile bu sorular kendimize sorduk. Hiçbir zaman empati yapmad k, hiçbir zaman dü ünmedik, hiçbir zaman hiçbirimiz dü ünmedi, anlamad k ve de anlamad n z. Hayat hep böyle yaparak ya yoruz. Hayat sadece bir bilgisayar n ba nda yazd klar m z kadar kolay ve de sorunsuz sand k. A SAHTE NSANLIK BEL RT LER Bizler bilgisayarlar m z n ba na sahte olan insanl k belirtileri ile sürekli olarak klavye kahramanl yapt k ve yapmaya da sürekli olarak gayret göstermeye çal t k. Tabi hep beraber lanetledik cinayetleri, katilleri, katli- F L BE HALA B R OSMANLI EHR Bulgaristan'da Türkler'in yoğun olarak yaşadıkları Filibe, geçen zamana rağmen hâlâ bir Osmanlı şehri gibi. Sayısız Osmanlı mimarisi eserle bezeli bölgede Ramazan ayı da diğer Müslüman ülkelerdeki Ramazanlardan farklı değildi B ulgaristan'ın ikinci büyük kenti Filibe, İstanbul’un Balkanlar’a açılan kapısı olarak biliniyor. Osmanlı Dönemi’nin ardından resmi adı Plovdiv olarak değiştirilen şehir, halen zamana direnen sayısız Osmanlı eseri ile bezeli durumda. Şehrin güney yakasında, tarihi 15. yüzyıla uzanan İmaret Camii de bu eserlerden biri. II. Murad Dönemi’nde Şahabettin Paşa adına yaptırılan cami, 125 yıl aradan sonra bu yıl Ramazan ayında kapılarını açtı. Camide Ramazan ayının her akşamı yüzlerce kişiye iftar sofraları kuruldu. II. Bayezid Dönemi’nde imârethane haline getirilen ve 19. yüzyılın sonuna kadar da ibadete açık kalan camide o dönemde bir de aşevi bulunurken 1887'de kapatıldı. Bu yıl Ramazan ayında verilen iftarla bu gelenek yeniden canlandırılmış oldu. HÜDAVENDİGAR CAMİİ ŞEHRİN TAM MERKEZİNDE Osmanlı Devleti'nin Balkanlar’daki en önemli miraslarından olan bir diğer yapıysa Murad Hüdâvendigâr Camii. Murâdiye, Cuma, Cumayata isimleriyle de anılan cami, Filibe şehrinin tam merkezinde bulunuyor. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından gönderilen din görevlilerinin hizmet verdiği cami, dini bayramlarda ve Cuma namazlarında olduğu gibi, Ramazan günlerinde de Filibeli Müslümanların akınına uğruyor. Han, hamam ve bedestenin içinde bulunduğu bir külliye olarak Murad Hüdâvendigâr zamanında inşa edilen yapı Osmanlı mimarisinin çok kubbeli yapıları arasında yerini koruyor. 2008 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi desteğiyle restore edilen ve yeniden ibadete açılan cami, 14. yüzyıldan bu yana varlığını sürdürüyor. larda, dualar ve Kuran-ı Kerim tilâveti de eksik olmadı. Bu faaliyetin yapılmasında büyük bir role sahip Plovdiv Encümenliği Başkanı Ahmet Pehlivan şu açıklamada bulundu: “125 yıl aradan sonra İmaret Camii’ni yeniden canlandırmaya çalıştık. Halkımızın, gençlerimizin, vatandaş ve işadamlarımızın çabası, Filibe Encümenliği ve Müftülüğü’nün de organizasyonuyla bunu başardık diyebilirim.” Müslümanların yoğunlukta yaşadığı; şehir merkezine uzak olan, yoksulluk ve işsizliğin hakim olduğu ülkenin en büyük gettolarından biri Stolipinovo’nun Yeni Mahalle semtinde de her akşam iftar yemekleri verildi. RAMAZAN BOYUNCA İFTARLAR DÜZENLENDİ BÜYÜKELÇİ VEFA DUYGUSUNA VURGU YAPTI Filibe, Ramazan Ayı boyunca toplu iftar sofralarına ev sahipliği yaptı. İftar programları Filibe Müftülüğü ve Encümenliği’nin organizasyonu ile Türkiye büyükelçiliği ve konsolosluklarının da yoğun çalışmaları neticesinde birkaç farklı noktada gerçekleştirildi. Bölgenin gezildiği, iftarların düzenlendiği ve soydaşlarla görüşmelerin yapıldığı programlarda Filibe’deki Müslümanların en yoğun yaşadığı Stolipinovo semtine de gelindi ve burada da insanlarla tanışıldı. Filibede'ki iftar adreslerinden biri de her akşam yaklaşık 200 kişinin Ramazan nimetlerini aynı sofrada paylaştığı İmaret Camii oldu. Gönüllü gençlerin de yardımıyla her iftar programı bir bayram havasına dönüştü. Türkiye'nin Sofya Büyükelçisi Süleyman Gökçe de bu semti ziyaret eden konuklardan biri oldu. Vatandaşların iftar sofrasını paylaşan büyükelçi, Yeni Mahalle sakinlerinin dertlerini, sorunlarını dinledi, vefa duygusunun Ramazan günlerinde daha büyük önem taşıdığına vurgu yaptı. Süleyman Gökçe iftar programlarıyla alakalı şu açıklamada bulundu: “İftar sofraları; ekmeğin, tuzun, yemeğin, arada zengin fakir sosyal farkın olmadığı, bunların tamamen kaybolduğu, insanlığın paylaşıldığı sofralardır. Bu bakımdan bu tarz programları son derece önemsiyorum. Onun için de, her yere yetişip, olabildiğince soydaşlarımızla birlikte olmaya gayret ediyoruz.” Toplu iftar organizasyonlarına Filibeli Müslümanların yanı sıra mahalle sakinleri de katılıyor. 1 asrı aşkın bir zaman sonra Filibe'de yeniden canlandırılan bu geleneğin ilerleyen yıllarda daha da genişletilerek devam ettirilmesi planlanıyor. İMARET CAMİİ 125 YIL SONRA CANLANDI Büyük küçük her yaştan Müslüman’ın bir araya geldiği iftar- RAMAZAN'DA BİRÇOK KÜLTÜR ETKİNLİĞİ DÜZENLENDİ Ramazan coşkusunun kültür sanat faaliyetlerine etki ettiği, 2019 Bulgaristan Avrupa Kültür Başkenti olarak seçilen Filibe'de, geleneksel halk oyunları, Türk Tasavvuf musikisinden seçme ilahiler ve sema gösterileri ile Ramazan ayı rüzgârı esti. Asıl itibariyle İslamî değerlerin ve kültürlerin daha iyi anlaşılması amacıyla Bulgarlar’ın da davet edildiği bu programlar, Bulgaristan’ın pek çok noktasında gerçekleştirildi. Özellikle Filibe’de sergilenen sema ayini de büyük ilgi gördü. Filibe Başkonsolosluğu'nun desteğiyle hayata geçirilen program, ünlü opera yıldızı Boris Hristov’un adını taşıyan kentin en yeni ve en büyük kültür merkezinde yapıldı. Filibe Başkonsolosu konuyla alakalı şu açıklamada bulundu: “Filibe 2019’de Avrupa kültür başkenti olarak seçildi. Hazırlıklar yapıldı. Bizler de Filibe Başkonsolosluğu olarak yerel makamları desteklemeye çalışıyoruz. Filibe’nin 2019 Avrupa kültür başkenti seçilmesinde tabi ki buradaki Türk toplumunun, Müslüman toplumun çok büyük bir etkisi oldu. Çünkü Filibe çok zengin bir kent. Buradaki Türk toplumunun aslî değerlerini tüm dünyaya tanıtmak için, büyükelçiliğimizin de desteği ve yönlendirmesiyle elimizden geleni yapmaktayız.” MEVLEVİHANEDE BİR GÜN Türk kültürü ve folklorundan esintiler taşıyan programda, Ankara Efsane Sahne Sanatları Topluluğu da sahne aldı. Filibeliler'in yoğun ilgi gösterdiği program Bulgar izleyicilerden de tam not aldı. Program kapsamında mevlevîhanede bir günü anlatan sema gösterisi de özellikle ilgi topladı. Programa katılan seyircilerden biri etkinlikle ilgili şunları söyledi: “Türkiye'de de sema gösterisi izlemiştim. O zaman dervişlerden çok etkilenmiştim. Burada da böyle bir programı duyunca, hemen geldik. Gerçekten muhteşem ve inanılmaz bir duygu, çok etkileyici.” Kaynak: AA SAYFA 10 Balkan Haberleri 10 3 A ustos 2015 Pazartesi VERG DARES N N B LG TOPLAMA LEV Nazlı Gaye ALPASLAN ergi idaresi vergi mükelleflerinden düzenli olarak her ay talep etti i ba bs bildirim formlar n , y ll k bildirimleri, senelik mizanlar vs. verme zorunlulu unu 213 say l VUK hükümlerine göre “bilgi toplama” hükümleri kapsam nda talep ederek tanzim edici bir i lem niteliinde olan genel tebli ler ile bu zorunlulu u getirmi tir. Daha sonra, 213 say l VUK’na çe itli hükümler eklenerek bu bildirim zorunlulu u her ay genel ba bs bildirim formlar na verilmesine dayand r lm t r. 3568 say l yasaya göre unvan alm meslek mensuplar üzerinde yürüyen bu bildirim formlar her ay düzenli olarak elektronik ortamda verilmesi zorunlu k l nm t r. Vergi mükelleflerinin gerek fikri ve gerekse fiziki çal malar n zorunlu k lan bu bilgiler gerçek ve tüzel ki ilerin kendi mali yükümlülü ünün ifas ve sonuçlar na matuf olmay p, Gelir daresi taraf ndan bütün vergi mükellefleri aras nda realize olan mal ve/veya hizmet hareketlerinin çapraz denetiminde kullan lmakt r. Vergilendirme muameleleri yönünden gerekli olan bu bilgilerin vergi mükelleflerinden topluca talep edilmesini öngören yasal bir yetki mevcut olmamas na kar n (ve hatta vergi mahremiyetinin ihlal edilmesi dahil) vergi yönetiminin düzenleyici bir hukuki tebli ile söz konusu bilgileri talep etmesi gerçek ve tüzel ki ilere yükletilmi bir angarya ve hatta yasal dayana olmayan bir yük tahvil edilmesi anlam na gelir. Bir ba ka yönden ise, 3568 say l yasaya göre unvan alm meslek mensuplar için ücretsiz vergi idaresinin memurlar gibi meslek mensuplar gereksiz angaryalarla me gul edilmektedir. V Bosna Hersek, Clinton'dan Srebrenitsa özrü bekliyor Bosna Hersek'in ilk BM Daimi Temsilcisi Muhammed Şakirbey, eski ABD Başkanı Bill Clinton'dan "Srebrenista soykırımını önleyemediği" için özür dilemesini beklediklerini bildirdi. SARAYBOSNA BALKAN GÜNLÜ Ü E ski Bosna Hersek Dışişleri Bakanı ve Bosna Hersek'in ilk BM Daimi Temsilcisi Muhammed Şakirbey, eski ABD Başkanı Bill Clinton'dan "Srebrenista soykırımını önleyemediği" için özür dilemesini beklediklerini bildirdi. www.dunyabulteni.net’e göre, Srebrenista Soykırımı Anma Komitesi tarafından BM Genel Merkezi'nde, Srebrenista soykırımının 20. yılı dolayısıyla panel düzenlendi. "Srebrenista Soykırımı" konulu panelin moderatörlüğünü, Bosnalı gazeteci Erol Avdoviç yaptı. Şakirbey, "20 yıl geçmesine rağmen Clinton'dan hiçbir zaman 'soykırımı önleyemediği' için özür dilediğini duymadık. 1998'de Ruanda'ya gittiğinde soykırımı önleyemediği konusunda özür diledi. Clinton yarın Srebrenista'ya gidecek, kendisinden özür dilemesini bekliyoruz" ifadelerini kullandı. "Srebrenista'da NATO uçaklarını kim durdurdu?" diye soran Şakirbey, NATO uçaklarının, Washington, Londra ve Paris arasında yapılan gizli anlaşmayla durdurulduğunu savundu. Şakirbey, dönemin ABD Başkanı Clinton, İngiltere Başbakanı John Major, Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın bu konuda görüştüğünü belirtti. Soykırım suçuyla ilgili hiçbir hesap sorulmadığını, bunun karşılıksız kaldığını dile getiren Şakirbey, Srebrenista'dakileri korumak amacıyla hava saldırısı gerçekleştirilmesi için NATO'nun da BM Güvenlik Konseyinin de gerekli adımı atmadığını kaydetti. MÜKELLEF N AKT V TELER Sonuç itibariyle bugünkü ko ullarda tam vergi incelemesine tabi tutulan bir mükellefin bütün al sat -gider vs. vergi inceleme elemanlar n n önüne gelmektedir. Vergi incelemesi s ras nda mükellefin bütün mal al -sat aktiviteleri ortaya konulmaktad r. Vergi idaresinin bilgi toplama görev ve yetkileri mevcuttur. Vergi idaresine bilgi verecek olanlar sadece vergi mükellefleri ile s n rl de ildir. Mükellef olsun veya olmas n kendisinden bilgi talep edilen kimseler vergi müfetti lerine bilgi vermek zorundad r. Bilgi toplama i levi idarenin vergi toplama i levinin bir vas tas d r. Bilgi toplama i lemi idarenin görev ve yetkilerinden biri veya bir kaç d r. Bilgi verme zorunlulu u ile mükelleflerin bildirim ödevi aras nda hukuksal olarak farkl l klar mevcuttur. 213 say l VUK’nunda bildirim yükümlülü ü mükellefe aittir. (Bkz. VUK md. 153-170). Vergi yükümlülü ünün yerine getirilmesinde çekinme nedeni ileri sürülemez. Ancak, özel baz durumlarda bilgi vermekten sak n labilir. Bildirimler, yasan n vergi mükellefleri için art ko tu u bir vergisel ödevdir. Bilgi toplama ise, idarenin talebine ba l olarak yerine getirmesi gereken ve mükellefler haricinde olan ki ilere kar da ileri sürülebilen zorunluluktur. Bu kanaat, bildirimler kanundan, bilgi toplama ise, idari i lemden ne etlenen isteme ba l yükümlülüklerdir. Yüksek mahkeme Dan tay’ n müstakar hale gelen birçok kararlar nda idarenin sürekli bilgi talep etti i resmi yaz s nda bu ihtara cevap verilmemesi durumunda özel usulsüzlük cezas tatbik edilece ini art ko mu tur. Keza Dan tay bilgi isteme keyfiyetinin genel tebli ile duyurulmas durumunda bilginin yaz ile istenmesi kural n aramamaktad r. Ba bs formlar bir beyanname olmay p, bildirim formlar d r. Bu formlar n meslek mensuplar nca elektronik ortamda mükellef nam na düzenli verilmemesi halinde idarenin talep yaz s tanzim edip, mükellefe tebli etmesi ve bunun üzerine 15 günlük bekleme süresi tan mas zorunludur. Verilmeyen ba bs formlar için ça r s z ceza kesilemez. Kald ki, o dönemde herhangi bir mal ve/veya hizmet sunumu olmayan mükelleflerin “bo ” ba bs formu vermesi hukuki mesnetten yoksundur. Ayr ca, bir k s m mükellef gruplar n n (i letme defteri tutan mükellefler, basit usul mükellefler, sigorta acenteleri, bankalar, döviz bürolar vs) ba bs formlar ndan vareste tutulmas hukuka ve anayasaya ayk r d r. ABTTF Gümülcine’de hasret giderdi GÜMÜLC NE BALKAN GÜNLÜ Ü A vrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF), Ramazan Bayramı kutlamalarına Batı Trakya’da katıldı. ABTTF Başkan Yardımcısı Mustafa Kasap ve eşi, bayramın 1. gününde T.C. Gümülcine Başkonsolosluğu’ndaki bayramlaşma törenine katıldı. Batı Trakya Türk Azınlığı’nın temsilcisi konumundaki kurum ve kuruluşlarının katıldığı bayramlaşma töreninde ABTTF Başkan Yardımcısı Mustafa Kasap, T.C. Gümülcine Başkonsolosu Ali Rıza Akıncı ve diğer azınlık temsilcileriyle bayramlaştı. Faziletli Gümülcine Müftüsü İbrahim Şerif’i makamında ziyaret eden ABTTF Başkan Yardımcısı, müftümüzle bayramlaştı. ABTTF Başkan Yardımcısı, DEB Partisi Genel Merkezi’ne geçerek buradaki bayramlaşma törenine iştirak etti. DEB Partisi Genel Başkan Yardımcıları Ozan Ahmetoğlu ve Hasan Hasan, Yönetim Kurulu Üyeleri İsmail Ahmet, Ramadan Duban, Genel Başkan Danışmanı Aydın Ahmet, MYK üyeleri, AP adayları ve Halkla İlişkiler Birimi Üyeleri tarafindan karşılanan ABTTF Başkan Yardımcısı, DEB Partisi yöneticileriyle bayramlaştı. Kırcaali’de Türkçe kurslarına ilgi MANASTIR BALKAN GÜNLÜ Ü sküp Türk Tiyatrosu, Manastır Tiyatrosunda "Bir Yaz Gecesi Rüyası" oyununu sahneledi. Manastır halkının ilgisini çeken oyun, büyük alkış topladı. www.yenibalkan.com’un haberine göre; William Shakespeare’in kaleme aldığı “Bir Yaz Gecesi Rüyası” oyununda Atilla Klinçe, Salaatin Bilal, Suzan Akbelge, Tamer İbrahim, Osman Ali, Selpin ES R N REH N kibristkd@kibristkd.org.tr Ahmet GÖKSAN “Bugün e er bu ada üzerinde nefes al yorsan z, bunu da yine biz Türklere borçlusunuz. Hat rlars n z zannederim. 1260’tan 1570 senesine kadar Latinler, Ortodokslara ne zulümler ve i kenceler yap yordu! Papazlar ayaklar ndan kat rlara ba layarak manast rlar ndan i kence yerine kadar sürüklüyorlar ve orada ate te diri diri yak yorlard . Bu insanl a yak mayan muameleler ancak 1570’te Türklerin Ada’y fethetmeleriyle nihayet buldu ve sizlerde o zaman saadet ve refaha kavu mu oldunuz. Yoksa adan n fethi bir müddet daha gerçekle memi olsayd belki de bu Ada üzerinde onu fethedenlerin evlatlar ndan ba ka kimse ya amayacakt .” 1945 Dr. Faz l KÜÇÜK unanistan’ n bugün içine dü tü ü açmaz n Osmanl yönetiminin son döneminde ya ad açmazla bire bir örtü tü ünü kaydetmek istiyoruz. Bu durumun bir rastlant olmad n belirtmek gerekti ine inan yoruz. Yunanl lar, 15 May s 1915’te emperyalist ülkeler taraf ndan k k rt larak Anadolu’yu i gale gönderildiler. ngilizlerin yan s ra Almanya ve di er emperyalist ülkelerden ald klar desteklerle Ankara’n n yak nlar na kadar geldiler. Almanya sava s ras nda kullan lmak üzere, verdi i silah ve malzemenin bedelini ad geçen ülkeye borç olarak yaz yordu. Bu macera, Ege’nin mavi ve serin sular nda sonlan nca önlerine konan borç faturas n ödeyemeyip 1929 y l nda dünya ölçe inde ya anan ekonomik bunal mdan da kötü bir ekilde etkilendiler. K br s uyu mazl n n ortal k yerlere ç kart ld dönemde de ayn ülkeler taraf ndan s rtlar s vazland . K br s Cumhuriyeti’nin garanticisi ülke olarak yükümlülüklerini yerine getirmedi. Bu uygulamalardan cesaret alarak 15 Temmuz 1974 gününde yerli i birlikçilerle birlikte gerçekle tirdikleri askeri darbe sonras nda K br s Elen Cumhuriyeti’ni kurduklar n ilan ettiler. Bu geli me üzerine 20 Temmuz 1974 gününde Türkiye kar müdahale ile oldu bittiye izin vermedi. Türkiye’nin bu müdahalesi sonras nda Türk ve Türkiye korkusu Yunan halk nda egemen olmaya ba lad . Hatta yap lan seçimler s ras nda Türklere ve Türkiye’ye sald rmak prim yap yordu. Bu konuda t-onlarca örne in olmas sonras nda korku imparatorlu unun egemenli i peki tirildi. Bu geli me sonras nda adalar dahi silahland r ld . Y AMBARGOLARA MUHATAP OLAN TÜRK YE Üsküp Türk Tiyatrosu Manast r'da sahne ald Ü SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Kerim, Nesrin Tair, Filiz Ahmet, Slagana Vuyoçeviç, Aksel Mehmet, Cenap Samet, Neat Ali, Erman Şaban, Riyad Tahir, Rosana Stefanova ve Sara Cvetkovska sahne alıyor. Aleksandar Popovski’nin yönettiği “Bir Yaz Gecesi Rüyası” tiyatro oyununun sahne tasarımı Sven Yonke’ye, kostüm tasarımı Yelena Prokoviç’e, müzik Kiril Caykovski’ye ve Reji asistanlığı İvana Angelovska’ya ait. “Bir Yaz Gecesi Rüyası”, Üsküp Türk Tiyatrosunun 65. kuruluş yıldönümü vesilesiyle bu yılın başında ilk kez seyircisiyle buluşmuştu. KIRCAAL BALKAN GÜNLÜ Ü K ırcaali Ömer Lütfi Kültür Derneği’nin Eğitim Merkezinde Türkçe kursları Temmuz ayı başında başladı. www.kırcaalihaber.com’a göre; 7’den 70’e herkesin katılabileceği kursların ilk bölümü yapıldı. Yaklaşık 20 gencin katıldığı Türkçe kursları 1 aylık dönemi bitti. Türkçe kurslarını yöneten Güney Bulgaristan Türkçe Öğretmenleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Habibe Halibram, kurslara ilginin ilk başta az olduğunu, ancak gittikçe daha fazla talep olduğunu paylaştı. Kursiyerlerden Aysun Ali, Kırcaali Haber gazetesine, ilkokul yıllarından beri hiç Türkçe öğrenmediğini ve özlemini dile getirdi. Aysun, “Kırcaali doğumluyum ve üniversite 4.sınıfa geçtim. İlkokul yıllarında bir iki yıl Türkçe eğitim gördüm, ancak o zamanlar zorunlu değil seçmeliydi ve çok fazla talep olmadığından dolayı kapatıldı. İlk defa o yıllardan sonra Türkçe ders görüyorum ve özlemimi gideriyorum” diye konuştu. Ömer Lütfi Derneği’nde yapılan Türkçe kurslar devam ederken, kursları başarıyla bitirenlerin sertifikaları Çanakkale’de verilecek. Silahland r lan yaln z Ege Adalar de ildi. K br s’ta ilk ciddi çat man n 1964 y l A ustos ay nda Erenköy’e sald rmalar sonras nda ya and n an msatmak istiyoruz. Türkiye, yapt her iki müdahalesi sonras nda ambargolara muhatap oldu. Yunanistan bugünkü noktaya yaln z askeri malzeme al m yaparak veya adalar silahland rarak gelmemi tir. Bunlar yapmasa idi ayn duruma yine dü ecekti. Çünkü üretti inden fazlas n tüketen bir toplum yap s olu turuldu. Geli mekte olan ülkelerin yazg s da bu olsa gerek. Yunanistan’ n bugünkü durumunun Osmanl yönetiminin içine itildi i açmazla örtü tü ünü belirtirken aradaki farka da de inmek gerekiyor. O dönemde Galata Bankerleri diye bilinen paral ki ilerin yerini imdilerde AB ve onun uzant lar alm t r. Kurduklar Duyunu Umumiye yöntemi ile Osmanl yönetimini çökerttiler. imdilerde benzer uygulama ile Yunanistan’ da rehin al yorlar. Almanya’n n öncülü ünde olu turulan AB projesinin tarihteki Büyük Germen mparatorlu u’nun yeniden kurulmas na yönelik bir proje oldu unu yinelemek istiyoruz. An lan yap n n son uygulamalardan sonra iyice çat rdamaya ba lad n kaydetmek istiyoruz. Son 50 y ll k döneme bak ld nda yap lan sald r lar n sava a dönü erek etnik temizli e dönü tü ü kabul ediliyor. Buna kar n ya anan sald r lar herkes taraf ndan izlenmekle yetiniliyor. K br s’ta Rumlar n Akritas Plan diyerek ba latt klar etnik temizlik harekât daha sonra Azerbaycan’da Ermenilerin Hocal ’da gerçekle tirdikleri katliamlarla ya and . Bosna iç sava s ras nda Srebrenitsa’da ya ananlar n soyk r m olarak kabul edilmesi için yap lan giri imlerden imdilerde bir sonuç al namad . Bosna’daki taraflar kar l kl olarak Sava Suçlar Mahkemesine ba vurarak soyk r ma u rad klar n belirtiyorlard . An lan Mahkeme etnik temizli in kar l kl olarak yap ld karar n vererek sessiz kalmay ye ledi. Buradan sonuç alamayan Bo naklar BM Güvenlik Konseyi’ne ba vurarak 8 bin 372 Bo nak erke in katledilmesinin ‘soyk r m’ olarak tan nmas n istediler. Bu çabalar na kar n ba ar l olamad lar. Ermenilerin, y llard r sürdükleri Türkiye’yi suçlayan karar ald rmalar na BM Güvenlik Konseyi karar ndan sonra dur demeleri zaman gelmi hatta geçmektedir. BM Genel Yazman Ban Ki Moon ile karar verici tak m , =D ar dan gazel okuyanlar= adada çözüm odakl zaman n geldi ini söylüyorlar. 50 y l a k n süredir yap lan görü melerden yap lan dayatmalarla bugünkü duruma gelindi inin unutulmamas gerekiyor. Çözümü K br s’ta Türklerle Rumlar n inisiyatifine b rak rlarsa belki ba ar l bir sonuca ula labilir. Çözümün adresi K br s oldu una göre... Çözüm bir ko ulla gerçekle ebilir... K br s Türklerinin haklar n teslim etmek... Kar taraf n K br s Türklerini esir veya rehin alma çabalar na dur denilmesi gerekiyor mu ne? SAYFA 11 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Araflt›rma 11 3 A ustos 2015 Pazartesi BALKANLARDAN ORTA ASYA’YA SANAT VE BARI İnsan türünün bir birikimi olan sanat, insan olmanın da birikimidir... Sanatın tarihi, aslında insanca yücelişin tarihidir. Sanatın hangi alanına bakarsak bakalım merkezinde 'insan'ı görüyoruz Aynur Açıkgöz maları gerekir. Ancak bu sayede savaşı kışkırtan politikaların önüne geçilebilir ve savaşan tarafları aydınlatabilir. Sanata kimin gücü yetebilir ki?”[2] sorusunu da unutmadan; büyük bir dönüşüm ve değişimlerin eşiğindeki coğrafyamızda ve yerküremizde; Taksim’den Suruç’a, Trablus’tan Bogota’ya, Balkanlardan Orta Asya’ya uzanan halk hareketleri bir kez daha dünyayı değiştirmeye taraf olmaktadır; böyle giderse daha da olacaktır. Zihinleri de, geleceği de, dünyayı da biçimlendirecek olan güçlerden biri de sanattır... S anat daha iyi yaşama tutkusunun da kurgulandığı bir alandır. Bu yüzden "barış" düşüncesi çağdaş sanatın ve sanatçının kafa yorması gereken bir olgu olarak günA kın MESUT demden hiç düşmüyor... İnsanların savaştan, yokluktan, açlıktan kırıldığı bir dünyaya herhangi bir "insan"ın kayıtsız kalması düşünülemez zaten... Sanat-edebiyat adamının 'kötü'ye karşı tavrını, bu açıklığıyla kavramsallaştırılmış olarak ilk Homeros'un kaleminden okumuş olsak da, bu tavır çok daha eskilere uzanıyor olmalı... [1] SAVAŞ VE BARIŞ Bilindiği üzere dünya döndükçe barış ve bizlerin barışı algılayışı farklılıklar göstermişse de; artık günümüzde insanlığın savaşa karşı geliştirdiği bilinç küçümsenemez bir boyut kazanmıştır. Savaş ve kargaşanın kol gezdiği coğrafyalarda bile bu böyledir. Çünkü savaşı da barışıda inşaa eden insanlardır. İşte bizlerin de kafa yorması gereken tarafı da budur. Bunu kimimiz kalemi (Nuri Tutgut Adalı), kimimiz fırçası (Aynur Açıkgöz), kimimiz de notalarıyla (Fahri Nur) dile getirir. Değişen sadece icra eden eller ve zihinlerdir. Öyleyse bizler kötü diye tanımladığımız savaşın karşısında sanatla durulabilir miyiz? Evet belki sanat tek başına yeterli olmaz barış için ama şairin dediği gibi “Dünyayı tek şey değiştiremez. Ne politika, ne ekonomi, ne sanat, ne de spor.” Parçalar birleşir, bir bütünü oluşturur. O bütün yaratır bu koca dünyayı, o bütün değiştirir bu gidişatı. O bütünü oluşturan öğeler birbirlerini tamamlar, birbirlerinden etkilenirler. Yepyeni bir uyum yaratılır. O uyumun sağlanmasında minicik bir vidanın bile önemi çok büyüktür. Savaşla ilgili birçok roman ve birçok kitap yazılmıştır. Ama beni bu alanda en çok etkileyen Tolstoy ve Hemingway olmuştur. Okuyanlarınız varsa Tolstoy, “Savaş ve Barış” adlı romanında savaşı ve onun getirdiği yıkımı eşsiz bir ustalıkla dile getirmiştir sanırım. Bunu da en sevdiği şeyi dillendirerek yapmıştır. Sanatını! SANATÇININ AYDIN KİMLİĞİ Sanat, söylenecek sözü, çizilecek resimleri, çalınacak notaları olanların işi olduğuna göre, barış kavramı da bu duyarlılıkta insanlarla paylaşma sürecinin ayrılmaz bir parçası olmak durumundadır. Bu anlamıyla barıştan yana olmak sanatçının aydın kimliğinden gelen sorumluluğunu da ortaya koyar. Bu sorumluluk insan bilincinin, barış idealinin gerçekleşmesine engel olabilecek her türlü önyargı ve koşullandırmanın karşısında bir kalkan görevi üslenmesiyle gerçek olur. Sanatçı, insanı 'insan' yapan duyguları yüreğinde duyduğu, insanoğluna olan ilgi ve sevgisini duygusal olmaktan çıkarıp, düşünsel düzeyde belleğinde var ettiği sürece insanoğlunun onuruna, kişiliğine, özgürlüğüne, temel hak ve hukukuna ve varoluşuna yönelik her eylemin karşısında yer alır. Böyle bir duruş sanatın da varoluş nedenlerindendir. Sanatçı, savaşın topuna-tüfeğine, bombasına karşı kalemini, fırçasını, notasını koymasının bir zorunluluk olduğu anlamına gelir. İşte o zaman insanın özüne ilişkin o gizli güç Eluard'ın deyişiyle "Asıl adalet"e dönüşür; “İnsanlarda en sıcak kanun Suyu ışık yapmaları, Düşü gerçek yapmaları, Düşmanı kardeş yapmaları”dır… Savaşın kahredici ortamına, dayanıl- maz bencilliğine ve durdurulamaz gibi görünen yok ediciliğine dayanamayarak yenik düşen sanatçılar da olmuştur. Virginia Woolf, II. Dünya Savaşı'nın devam ettiği günlerde eşine yazdığı kısa mektupta; "Çıldıracağım, bu tüyler ürpertici günlerde yaşamımı sürdüremeyeceğim gibi bir duygu var içimde. Bu duyguyu yenmeye çalıştım ama olmuyor" diyordu. Bilindiği kadarıyla da bu Woolf'un son mektubu olmuştur. Sanatçı da her insan gibi kendisini ilgilendirmeyen işler olduğu gerekçesiyle vicdanını yatıştırmaya çalışmamalıdır. Ne diyordu H. Cibran: "zalim zulmünü işletirken, ak ellilerin elleri temiz olamaz". Sesini, en iyi yaptığı neyse o alanda duyurmalı ve evrene mesajlarını her daim göndermelidir. Göndrmelidir ki insanoğlu var oluş sebebine daha da yaklaşsın. KAYNAKÇA [1] A. Hicri İZGÖREN Sınır Dergisi / Sayı 3 / Mayıs - Haziran 2010 [2] Esra Açıkgöz, “Sanata Kimin Gücü Yetebilir ki?”, Cumhuriyet Pazar, No:1430, 18 Ağustos 2013, s.3. Nuri Turgut ADALI_Bulgaristan / Şair Aynur AÇIKGÖZ_Bulgaristan / Ressam Fahri NUR_Bulgaristan / Müzisyen STK’LARIN OYNADIĞI ROL Barış içinde bir yaşamı hazırlamada sanatçısından mühendisine, öğretmeninden doktoruna, çiftçisinden işçisine kadar kısacası kendine insanım diyen herkese barışı inşa etmede görev düşüyor. Düşünce ve amaçları ne olursa olsun her kesimin ve onları temsil eden sivil toplum örgütlerinin bu konuda en önde ve aktif rol oyna- Turgut Adalı Fahri Nur SAYFA 12 600 YILLIK TAR H N AZ Z HATIRASINA SIYAH MAVI KIRMIZI SARI ALKI LAR MAKEDONYA TAKIMINA! suzanernoyan@mynet.com Suzan ERNOYAN rabzonspor’da bir türlü sular durulmuyor. Hem de UEFA Avrupa Lig’i eleme turu ilk maç nda. Lig’lerin ba lamas na da unun uras nda iki hafta kald . Ancak istifa sesleri, daha at lan imzalar n mürekkebi kurumadan gelmeye ba lad bile. Lig’in sonu nas l gelir, istikrar nas l sa lan r Allah bilir. lk çatlak sesler Trabzonspor’dan geldi. Ve bordomavili tak mda, sportif direktör Süleyman Hurma ile kaleci Onur K vrak aras nda ya anan tart ma olay oldu. Resmi izinle kamptan bir haftal na Türkiye’ye APS le yollanan Onur K vrak, umar m çark etmi ve hatas n anlam t r. Rabotnicki maç öncesi tak ma verdi i zarar bence kolay affedilir gibi de il. ota Arvelache’de, Hurma’n n ard ndan istifa sinyali vererek, “ya ananlar n gerçek sebebi Onur K vrak, burada efsane olan Trabzonspor eti i ve k rm z çizgileri geçmeyenlerle devam ederiz” eklinde demeçleriyle, ota’n n gitmesine yönetim engel oldu u söyleniyor. Trabzon’a hoca olarak gelip anla t n söyleyen ota, “E er bu tak mda hocaya, menajere, ba kana ihtiyaç yoksa o zaman bizleri niye burada göreve getirdiniz” diyerek do ru bir noktaya parmak bas yor. Genel de futbolcu, hocas n sevmez ve postalanmas n ister ise oynamaz ve ar za ç kar r. Art k emsiye tersine dönmeli, haddini bilmez topçulara ders verme zaman geldi ve geçiyor. Asl nda tart man n perde arkas , sadece futbolcu kaprisi ve mar kl . Netice olarak e lenceye gidilmiyor. T 3 A ustos 2015 Pazartesi www.balkangunlugu.com Bostanl spor Sak z Adas ’yla sportif i birli i yapacak H.MERKEZ - BALKAN GÜNLÜ Ü B ostanlıspor, Sakız Adası’nda Lailapas Spor Kulübü ile sportif konularda işbirliği yapacak. Her iki kulübün futbol takımları her sezon Sakız Adası ve Karşıyaka’da özel karşılaşmalarla dostlukla- rını pekiştirecek. Ayrıca diğer branşlarda da Bostanlıspor’un Sakız Adası’nda maç yapması için Lailapas Kulübü aracı olacak. Karşıyaka Spor Kulübü ile yarım kalan maçla başlayan Karşıyaka-Chios (Sakız Adası) dostluğunun Bostanlıspor ile daha da pekişeceğini ifade eden Bostanlıspor Kulübü Asbaşkanı ve Futbol Şube Başkanı Tayfun Sezer, geçtiğimiz hafta Sakız Adası’nda Lailapas Kulübü yöneticileriyle bir araya geldi. Sezer, her iki kulübün başta futbol olmak üzere çeşitli spor branşlarında karşılıklı maçlar yapmak için anlaşmaya vardıklarını söyledi. KR ZE NEDEN OLAN VIP ARACI Makedonya’ya giden tak m, eski kalecileri Milosevski’nin kabrini ziyaret etmek istemi . 3 tane araç kiralanm . Birincisine ba kan Hac osmano lu, ikincisine Süleyman Hurma, üçüncü araca da futbolcular binmi . Süleyman Hurma’n n VIP araçla tek ba na gitti ini gören Onur K vrak, “Sizin ne özelli iniz var da bizi minibüs ile gönderiyorsunuz? Diye ar za ç karm . Süleyman Hurma’da, “Ben bu tak m n sportif direktörüyüm haddini ve yerini bil” deyince olan olmu . kili aras nda ya anan polemik haberini alan ota’da, maç öncesi durumdan rahats z olarak istifa karar alm bir ç rp da. Ama kabul etmeyen ba kan Hac osmano lu, Rabotnicki maç ndan sonra de erlendirme yapaca n belirterek, ikiliyi ikna etmi . Süleyman Hurma, talimatlar n yukardan a a do ru de il, a a dan yukar verildi inden ikayet etmekte yerden gö e kadar hakl . Tabi Trabzonspor’un Makedon rakibi Rabotnicki’ye kar bu moral ile kazanmas beklenemezdi, ilk maçta ma lup oldu. ota kalede büyük bir sürprize imza atarak Onur K vrak gerilimi sonras , Hakan Ar kan kadrodayken, 4. kaleci konumunda olan U urcan Çak r’a eldivenleri hediye etti. Sonuç, tak m n üzerinden adeta dozer geçmi gibi, Trabzonspor ma lup olarak turu zora soktu. Buna sebep olan futbolcu acilen tak mdan gönderilmeli, takas edilmeli ki, di erlerine örnek olsun. Kırkpınar güre çileri Torbalı’ya ta ınıyor H.MERKEZ - BALKAN GÜNLÜ Ü D eve güreşleri, Rahvan At Yarışları, Yörük Şenliği gibi geleneksel spor dalları ve sportif etkinliklere ev sahipliği yapan Torbalı Belediyesi, şimdi de ata sporu yağlı güreşlerin organizasyonunu üstlendi. Türkiye’nin farklı bölgelerinden 250 güreşçinin 13 ayrı kategoride yarışacağı Torbalı 1.Geleneksel Yağlı Güreşlerinin ağalığını ise İzmir Milletvekili Orman Ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun yapması bekleniyor. İlçedeki Pamukyazı Mahallesi'nde bulunan Torbalıspor Kulübü tesislerinde 10 Ekim 2015 tarihinde düzenlenecek olan turnuvada Türkiye Güreş Federasyonu’na bağlı hakemler görev alacak. Altın Kemerli Başpehlivan Hüseyin Çokal ve Torbalı Belediye Meclis Üyesi Erdal Türksever başkanlığındaki güreş organizasyon komitesi Belediye Başkanı Adnan Yaşar Görmez’i makamında ziyaret ederek etkinlik hakkında bilgi verdiler.