PDA –REHBER –II: “Saksılarda Bakım”
Transkript
PDA –REHBER –II: “Saksılarda Bakım”
PDA –REHBER –II: “Saksılarda Bakım” 1 Sevgili P.D.A üyeleri, Aramıza yeni katılan üyeler ve hepimiz için “Evde Pembe Domates 2007 Serüveni”nde işe yarayabilecek ipuçları, geçmiş deneyimler, malzeme ve bakım önerilerini bir dosyada toparlamak istemiş, “PDA Rehber-I”de “Đlk iş; Çimlendirme”, “Đkinci Đş; Fide yapma”, “Üçüncü Đş: Esas saksılara dikme” diyerek, 2007 içindeki paylaşımların ilk aşamalarını üç bölümde özetlemiştik. Bu Rehber’de yine ortak ipuçlarını “Saksılarda Bakım”a yoğunlaşarak bir araya getiriyoruz. Bu arada http://pembedomates.blogspot.com sağ panelden veya “Google Gruplar”daki yeni iletisim grubumuzun “Dosyalar” bölümünden erişebileceğiniz “Rehber-I” de oradaki ilk haliyle durmayıp, evrim geçiriyor. O metin, yeni üyelerimizden gelen çok yerinde tavsiyelerin de eklenmesiyle, şu anda üçüncü versiyonuna ulaştı! Bu da oyle olacak. Tavsiyeler/deneyimler eklendikçe metin gelişecek, olgunlaşacak! Şimdi kaldığımız yerden devam edelim... Hepimize “iyi pembe serüvenleri”!... Mehmet – Avniye TANSUĞ Haziran 2007, Đstanbul 1 Her hakkı saklıdır, P.D.A üyelerinin katkılarıyla oluşturulan bu belgeden izinsiz alıntı yapılmaması beklenir. PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 1 Dördüncü Đş: Saksılara dikim Malzeme Saksılar Fidelerimiz, yeterince geliştiklerinde (en azından 1 cm. göve çapı, 4-5 dal) artık saksılara geçme zamanı gelmiş demektir. Nitekim Google / Picassa yazılımını kullanarak hazırladığımız görsel albümlerden üçüncüsünde bizim balkondaki 2007 saksı dikimini oldukça ayrıntılı olarak resimledik. (Bkz. http://pembedomates.blogspot.com / Sağ Panel 2) Fidelerin ne zaman saksıya geçeceğini Rehber-I’in son bölümünde ayrıntılı olarak vermiş, ne tür saksıları yeğlediğimizi de belirtmiştik. O tarihten bugüne bu konuda PDA iletisim ağında ilginç görüşler ileri sürüldü. Đşte onlardan bir tanesi, Sayın Nail Sarı, Đzmir’den yazmış: Evet Sayın PDA üyeleri Mithat Bey çok güzel bir konuya değinmiş. Rahmetli Anneannem ben çocukken iki katlı evimizin çatısını saksılar yetiştirdiği çiçek ve sebze bahçesine çevirirdi. O çatımıza çıktığı zaman hemen arkasından bende çıkardım. Özellikle saksıda biber yetiştirme konusunda inanılmaz bilgiye sahipti. Saksıdaki bitkilere çok değişik yöntemler uygulardı. Bu yöntemlerden aklımdan çıkmayan bir tanesi bitkinin kökünün budanması yöntemi. Đmkanım olursa ileride fotoğraflı olarak bu yöntemi sizlerle paylaşacağım. Toprak ve saksı meselesinde Anneannemin söylediği bir iki konuyu sizlerle paylaşacağım. -Her türden ne bitki yetiştireceksen yetiştir mutlaka toprak saksı kullan derdi. Toprak saksıların en büyük özelliği hava ne kadar sıcak olursa olsun içindeki toprağın ve suyun etkisi ile nemli kalarak bitkinin kök kısmının serin ve nemli kalmasını sağlıyor ve bu ısı farkından dolayı bitkinin kökünden yukarı doğru sıvı emişi daha rahat oluyormuş. -Plastik saksıları ve benzerlerini hiçbir şekilde tercih etmezdi ve tavsiye etmezdi. Plastik saksı yada kovalarda pek çok deneme yaptığını ve istediği sonucu alamadığını, Kısaca plastik saksıların güneş altında yetişen bitkiler için hiç uygun olmadığını söylerdi. -Plastik saksı yerine 18 kg. ve 5 kg.lik yağ tenekelerini beyaz tavan boyası ile beyaza boyayarak kullanırdı. -Torf ise Anneannemin saksılarına asla girmedi. Sayın PDA üyeleri bunları sizinle paylaştım. Bunlar bilimsel dayanağı olmayan Rahmetli Anneannemin nacizane tecrübelerinin birebir aktarımı. Umarım sizlere biraz da olsun faydası olur. 3 Daha saf, daha temiz, daha Pembe Domatesler için... Deneyimli PDA Üyesi Sayın Selma Uzun şu kitabı da tavsiye ediyor: ”TÜBĐTAK, TARP Türkiye Tarımsal Araştırmalar Projesi Yayınları'ndan ‘Serada Organik Domates Yetiştiriciliği’ küçük ölçekte balkonlara da uygulanabilir” Sayın Sarı’nın gönderme yaptığı, Mithat Bey’in mesajına ise aşağıda “Toprak” konusunda değineceğiz. Saksı konusu gerçekten önemli. Bizim “plastik saksı” 2 3 http://picasaweb.google.com.tr/TANSUGLAR/FIDEDENSAKSILARAPDA2007ALBUMIII http://tech.groups.yahoo.com/group/pembedomates/message/450 PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 2 dememizin nedeni ise malum, herkesin balkonu aynı genişlikte değil. Mesela bizimki, yaşlı bir binanın ışık açısından elverişli olan ama bir o kadar da küçük balkonu. “Derin olmalı” diyoruz, çünkü gövde uzadıkça toprakla takviye edeceğiz içerden, bu da yükü artıracak bir husus. Bu balkonun içine alıp rahatça taşıyacağı hacım ve ağırlık, bizi bu malzemeye yöneltiyor... Geniş balkonlar ve teraslarda tabii yukarıdaki “denenmiş” malzemelere iltifat edilebilir. Edilmeli de hatta. Zaten geçen yıl, Münevver Eminoğlu boşuna salık vermemişti toprağı hazırlarken, plastik saksılara paslı çivi serpiştirme tavsiyesini! 4 Ayrıca, muhtemelen aynı gerekçe ile yani “dar alanlarda domatese yeterli toprak sağlayıp, durmadan derine gitmeye çalışan köklere rağmen, gövde ve dallara yeterince uzayabilecek alan yaratma” kaygısıyla, ticari markası da “Topsy-Turvy” diye konulan bir buluşu; “başaşağı saksı”yı ABD’de uygulamaya çoktan koymuşlar... Soldaki resimdeki görüldüğü gibi, bu saksı Çin feneri misali, akordeon gibi esnek, su geçirmeyen bir toprak depo aslında. Fide buraya ekildikten sonra başaşağı çevrilip asılıyor ve sulama üstteki bir delikten yapılıyor. Hatta bunlardan 4-5 tanesini birden, “tonet vestiyer” misali, tek bir askıya asıp bitki uzadikça iplerin ayarını degistirip kilolarca domates üretenler var! Sonuç olarak formul; “her bir fide için tek saksı”, “her saksının min. 40 cm. çap, min. 50 cm. derinlikte olması”! Toprak hazırlığı ve gübre meselesi Sayın Selim Güleç’in çok başvurulan “Balkonda Domates Yetiştiriciliği” 5 başlıklı rehberi toprak hazırlığı konusunda şunları öneriyor bizlere: Öncelikle saksıda kullanacağımız toprağın bahçe toprağı olması gerekmektedir. Çiçekcilerde kolayca bulabileceğimiz saksı toprağı (torf) kullanılması bizim hedefimize ulaşmamızı engelleyebilir.Torf düzenli sulama ve gübreleme gerektirir. Bir defa susuz kalıp kurursa yeniden su düzenini kurmamız zor olur ayrıca Torf tuzlu bir ortam olduğu için domates meyveleri küçük,bitki hızlı bir gelişmenin ardından yaprak uçlarında kurumalarla bitkinin düzeni bozulmaya başlar. Bahçe toprağı yada doğaya zarar vermeden ormanlık alanlardan alacağımız toprak aşırı beyaz,aşırı sarı renkli ve kum olmamalıdır. Toprağımızın dikime hazır olabilmesi için iyice yanmış (olgunlaşmış) sığır gübresi kullanmamız gereklidir.Oran olarak 3 ölçü toprağa 1 ölçü hayvan gübresi uygun olur.Ayrıca hazırladığımız karışımı şeffaf bir poşette ağzı kapalı olarak 15-20 gün güneşte bırakırsak toprağımızın yararlı organik maddelerin çalışmaya başlamasına, zararlı ot tohumlarının ölmesine neden olur. 4 http://pembedomates.blogspot.com/2006/05/sira-toprak-ve-saksilarda.html http://pembedomates.blogspot.com/2006/06/kamezlerin-pembeleri.html 5 http://www.pembedomates.com/DOSYALAR/Selim_Gulec_Balkonda_Domates_Yetistiriciligi.zip PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 3 Sayın Sarı’nın yukarıda gönderme yaptığı, Sayın Mithat Kama ise bir taraftan PDA stratejisini de pekiştiren mesajında, toprak konusunda aynı hususun altını çizmiş: ...ama bu toprak meselesinin üzerinde durulmalı bence. Çünkü insanlar filizlenmis pembelerini ekecekler ve verim alamiyacaklar, hatta çogu da büyümeden çürüyecekler ve bu onlar adina hayal kırıklığı olusturacak. Sonra da ‘aman’ deyip vazgeçme ihtimalleri bile olabilir insanlarin. Oysa amacımız ne kadar çok insan, o kadar fazla doğal pembe demek, degil mi?... ...bol günesli bir balkonum var. orada güzel pembelere bir köşe yapacagim... Bu yil iki saksi pembe yetiştirecegim ve onlardan elde edecegim tohumları da paylaşacagim. Asla suni gübre kullanmamak gerektigini biliyorum. Çocukken domates yetistirirken güvercin gübresi kullanirdik ve fevkalade verim alirdik. Amacım bozuk genli domates yetistirmemek ve bu tohumları baskasıyla paylaşarak onlarin da bu geni bozuk tohumları başkalarıyla paylaşmasını engellemek. Eğer bir kisi bozuk genli domates yetistirirse bu domateslerden elde edilen tohumlar vasitasi ile bir iki kusak domates sonra belki de her evde bozuk pembeler yetisecek. Bunu engellemek lazm ve bunun üzerinde daha da fazla durmali ve uyarı yapılmali. Şuna da özen gösterilmeli, çoğu insan domateslerini çiçekçilerden aldiklari torflarda yetistiriyor ve o torbadakileri toprak saniyor. Oysa onda yetisen domatesler belki meyve verir ama verimli olmaz. Torflarin bahçe topragi ve gübreyle birlikte karılarak saksıya koyulması gerektiginin bilinmesini saglamak lazim. Çiçekçilerden aldigimiz torbadakilerin sadece çiçek yetistirmeye uygun bir sey oldugunu, domates yetistirmeye uygun olmadiginin bilinmesi lazim sanırim. Saygilarimla.- Mithat KAMA PDA Üyesi (ressam ve ziraat mühendisi) Sayın Türkan Elçi de balkonunda yaptıklarını bize şöyle anlatmış: “Fidelerim cok iyi durumdalar gayet sagliklılar. Boylari 40-35 cm arasinda oldular. Ben fideleri 80cm capinda 40 cm yuksekliginde eski bir bakir kazana dikmistim. Kazanin altini bahce torağı ile doldurdum ustune 10 cm kalinliginda koyun gübresi ile karistirilmis bitki topragi sererek dikmistim. Yani balkonumda bir nevi mini bahce tesis ettim. Ayrica verdiginiz tohumlardan Mersin Kazanli bolgesine ait olanlardan da viyol icinde çimlendiriyorum. Bugün 7. günü. Yaridan fazlasi çimlendi. Balkonum güneye bakiyor ve de havalar geceleri cok rutubetli oldugu icin sadece aksam üstü güneş gittikten sonra suluyorum. Đlk gunler tohumlarin uzerine sera koşulunu oluşturmak için streç flim örttüm. Simdi onu da açtım...” Sayın Güleç’in önerdiği gibi “aşırı beyaz,aşırı sarı renkli ve kum olmayan bahçe toprağı ya da doğaya zarar vermeden ormanlık alanlardan alacağımız toprak” bulamıyorsak o zaman Rehber-I’de ve blogda da 6 önerdiğimiz hazır organik toprakların peşine düşeceğiz. Orada bu konuyu söyle özetlemiştik: TOPRAK: Ormandan temiz toprak ya da “organik toprak”. 7 Gerek fideyi şaşırırken gerek saksıya geçirirken biz “balkon bahçıvanları” (!) olarak “volkanik” toprağı, torfu ve organik toprağı karıştırıp kullanmaktan iyi sonuç almıştık. 6 7 http://pembedomates.blogspot.com/2006_05_01_archive.html 2006 Mayıs Arşivi http://www.englishgardens.com.tr/tr/soils.php (Çubuklu English Gardens / Ürünler/ Organik Toprak) PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 4 Bu yıl hazır volkanik toprak bulamadık. Internet üzerinden alacak zamanı da. Zaten kullandığımız “English Gardens” toprakları bu yıl, “volkanik”i aratmayacak kadar çeşitli ek malzeme ile karıştırılarak hazırlanmıştı. O kadar ki aynı toprakları bu yıl ilk kez kullanacak PDA Üyesi Sayın Gülçin Yiyener; “...Bunların yarısı beyaz küçük taşlarla dolu, fidelerimi ziyan etmek istemiyorum, nasıl dikerim ben onları bu taşlı toprağa?” diye paniğe de kapılmıştı. “AlbümIII”de resimlenen ilk dikimde biz de fideler için açtığımız çukurlukların etrafını önce biraz torfla “yumuşatma” ihtiyacını duymuştuk doğrusu. Sonradan o “küçük beyaz taşlar”ın pomza taşı olup topraktaki suyu dengelediği gibi, sulandıkça mineral salgıladığı, bunun da aynı sterilize karışıma eklenen funda toprağı gibi, bizim pembelere pek uygun olduğu açıklandı. Hatta bizde çimlenen kimi pembelerin ikinci şaşırtmasını doğrudan bu toprağı kullanarak büyük fide torbalarına yaptık. Gayet de olumlu sonuç verdi. Haftada bir kez hafifçe verilen su ile epey idare ediyorlar şimdi.. Gelelim, bahçe ve tarladaki toprak ve gübre meselesine... Bakın, geçen yıl Tekirdağ’daki “temiz topraklı” tarlasında 8 ilk pembe domates denemesini 1,5 kg’lık pembelere ulaşarak başarıyla 9 veren Sayın Metin Varol, bu konuda ne diyor: “Ekme işleminden 1 gün önceden ocakları açıp, toprak havalansın diye bekliyoruz, ayrıca ocaklara 1 kürek yanmış koyun gübresi koyarak doyana kadar su veriyoruz. Ertesi gün fıde ekimi yapılıyor...” 10 17 Şubat 2007 I. PDA Toplantısı’nda da aynı konuda Sayın Varol ve Prof. Tavşanoğlu da sığır gübresi yerine bu yanmış koyun gübresini tavsiye etmişlerdi. Sayın Gökhan Elmacığolu da koyun gübresini yeğ tutuyor ve suni gübre de önermiyor. Selim Güleç, PDA için hazırladığı özel rehberde “fide dikimi”nin ayrıntılarını şöyle vermiş: Fide dikimi Eğer fidelerimizi küçük bardaklarda yetiştiriyorsak,saksı yerine bahçede dikim yapacak isek; fidelerimizi toprağını bozmadan bardaktan çıkarıp aynı büyüklükte kazmış olduğumuz çukura koyalım,ancak burada dikkat edeceğimiz fide toprağının üzerinin en fazla 1 cm toprakla örtülmesidir.Daha fazla toprak bitki gövdesinin toprakla birleştiği (kök boğazı) yerde mantari hastalıkların oluşmasına neden olabilir.Ayrıca bitki gövdesinin sertce sıkılması da aynı tip sorunlara neden olabilir. Fidenin dikiminden sonra bir şişe yardımıyla saksı kenarından saksının tüm yüzeyi su 4-5 cm derinliğine inecek şekilde yavaşca sulama yapılır(can suyu). Bu işlemden sonra saksılara birer avuç hayvan gübresi serpersek toprağın çatlamasını azaltmış oluruz.Yine saksılarımızın üzerini bitki gövdesine2-3 cm 8 http://pembedomates.blogspot.com/2006/05/byk-grubun-dikildii-yer-tekirda.html http://pembedomates.blogspot.com/2006/08/pda-tekirdadan-14-santime-700-gram.html Metin Varol 10 http://pembedomates.blogspot.com/2006/05/sahip-bizi-tarlaya-gtr.html 9 PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 5 uzağından strec ile kaplarsak hem kök bölgesinde ısıyı korumuş oluruz hem de rüzgara karşı topraktan nem kaybını azaltmış oluruz. Bu küçük Rehber’de tarlaların hangi koşullarda organik tarıma elverişli olduğunun ölçütlerine girmiyoruz şimdi... Buna karşılık Pembe Domates Google Grubu Ana Sayfası’ndan, “Dosyalar” bölümü altında Sayın Dr. Cengiz Aktar’ın yolladığı ekolojik tarımla ve 2007 Ekim’inde yapacağı “Organik Tarım Kongresi” ve ilintili dosyalara göz atabilirsiniz. Arama motorları da emriniza amade... Zaten, “PDA’nın koruma altına aldığı evladiyelik doğal pembe domatesleri yaygınlaştıracağız” demekten amacımızın, onları ilaçlı ve kirli tarlalara vererek çoğaltmak olmadığını bilmeyen mi kaldı mı? Aynı durum “bahçe”ler için de geçerli elbette. Örneğin titiz ve duyarlı PDA üyelerinden Bingöl Ailesi, Đstanbul’daki bahçelerinde, toprağın ne derece temiz ve doğal tarıma elverişli olduğundan pek de emin olamadıkları için bir köşede bir ahşap tarh yapıp, içini organik toprakla doldurduktan sonra devam ediyorlardı uğraşlarına... Gübre konusunda görülüyor ki çoğunluk “yanmış koyun gübresi”nden yana. Bunun saksılardaki oranı 2 ölçü toprağa 1 ölçü gübre. (Yanlış varsa düzeltin)... Gökhan Elmacıoğlu “Kimyasal ilaç ve suni gübreden uzak durun. Bunların kullanıldığı domatesler için uğraşmanıza gerek yok, pazardan alabilirsiniz” diyor. Piyasada satılan “organik gübreler” konusuna gelince, bu Rehbere koyacak kadar veri yok elimizde. PD web-günlüğünde Mayıs 2006 arşivinde 11 sözünü ettiğimiz bir organik domates gübresini gecen yıl biz de belli aralıklarla saksılarda kullandık. Şubat 2007 toplantımızda paylaşılmak üzere tohum gönderen Sayın Güleç, yanısıra doğal yosun özünden yapılmış organik gübre de göndermişti bir kutu. Kalaylı kağıtlara bölünüp, o toplantıda o da “kardeş payı” yapılmıştı. Kutusu o telaşede kaybolduğundan marka veremiyoruz, dileyenler Selim Bey’e doğrudan ( selim.gulec@hotmail.com ) sorabilirler belki. Süt mucizesi Bu arada gübreden sayılır mı bilemeyiz ama bizim Bafralı bir çiftçi haberinden sonra denediğimiz ve % 100 olumlu sonuç veren başka bir şey var; “yağsız süt + su” karışımı! Geçen yıl da bu yıl da sararıp solan, zayıf nahif hale gelen, üzerine sinir edici minik böcek ve sineklerin konup kalkmaya başladığı domateslere, yağsız süt ve suyu yarıyarıya karıştırıp ikram ettiğiniz zaman, 24 saat içinde renkleri koyu yeşile dönüyor, canlanıp güçleniyorlar. Sinekler de nasılsa kayboluyor ortadan... En iyisi bu duruma düşmelerini beklemeden 15 günde bir bu dopingi yapmak. Kalsiyumu çok seven domateslere “malç” 12 yaparken, midye ve istiridye kabuğu kullanılması da bundan olsa gerek 13. Geçen yıl bir üyemiz, kemikleri güçlendirmede kullanılan kalsiyum granüllerini toprağın biraz altına gömmüş, sulandıkça salınsın diye... Çocuklar hatta yetişkin insanlar için de en sağlıklısı bu değil mi? Sonucu ortadan kaldıracağız diye bir sürü ilac içmektense bünyeyi güçlü kılıp, bağışıklığını artırmak... 11 http://pembedomates.blogspot.com/2006/05/sira-toprak-ve-saksilarda.html Toprağın üzerini örten malzeme (kuru yaprak, kağıt, naylon örtü v.b. ) 13 http://pembedomates.blogspot.com/2006/06/bafrali-iftiden-2100-yil-ncesine.html 12 PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 6 Yan malzemeler Saksı, toprak, gübre ana malzemelerine ek olarak balkon bahçıvanlarının bazı yan malzemelere de gereksinimi var. Bunlar, saksıların altına ince bir sıra halinde döşenecek “taş”, “ipe alma” işlemlerinde kullanacağız “doğal ip” ya da “rafya”, çapalama için küçük boy bir “çapa”, balkonlar kirli havaya, araç trafiğine yakınsa dikimden hemen sonra kullanılacak “domates olgunlaştırma torbaları”, onları kullanabilmek için bambudan hazır satılan ya da kendi imal edeceğiniz “çubuklar”dan ibaret. Album-III’de de anlattığımız üzere, bahsi gecen torbalar, aslında meyvalar belirdikten sonra kullanılan ve domatesler daha çabuk olgunlaşsın diye üretilen bir malzeme ama bizimki gibi koşullarda kirli havadan koruma amaçlı kullanılıyor ve çok da iyi oluyor. Bulunduğunuz yerlerde bunlardan bulamazsanız kendiniz de yapabilirsiniz. Saksınızın çapından 3-5 cm. daha fazla çapı olan, üzerinde bitkinin nefes alması için 1-1.5 cm. çapında delikler olan, silindirik bir naylon kılıf düşünün. Üstünden bağlanıp, bir ya da iki çubuk yardımıyla saksıyı kavrayacak biçimde yukarıdan aşağıya inerek bitkiyi dış etkenlerden korurken, bir tür sera ortamı yarattığı için büyümesini de hızlandıran bir kılıf. Resimde sağdakine geçici olarak bu kılıftan kesip bir üst örtüsü yapmıştık. Hazır kılıfın çapı saksıdan daha da geldiği için. Şimdi o saksıdakilerin boyu uzadığından o örtüleri attık. Bir torbayı kesip, bir diğerine ek yaparak kullanmak gerek. Çünklü açıkta kalırlarsa yapraklar kötü kirleniyor... Biz bunları zaman zaman çıkarıp şöyle bir havalandırıyoruz pembeleri... Ayrıca arılar, uç uç böcekleri gibi onlara yararlı konukların da ziyaretini kolaylaştırmak gerek herhalde. Çubuklar da geleneksel “sırık”ların yerine de geçiyor. Bu pembeler sırık isteyen türden. Hem bu torbaları taşıyor hem de zaman içinde uzayıp ağırlaşan dalları ip yardımıyla taşımaya yarıyorlar... Malzeme konusundaki ayrıntıları 2006 Arşivinde resimleriyle bulursunuz. 14 Saksılara Dikim Bu kadar hazırlıktan sonra sıra artık saksıya dikime gelsin artık, değil mi? Kimi üyelerimiz oldukça sabırsız. Fideler 5-6 cm. boya erişince saksıya geçirmek istiyorlar. Dikim için en uygun zaman fidelerin “1 cm’e yakın çap, 15-20 cm. boy, 4-5 dal ve bir sürü yaprak” sahibi olduğu zaman... (Burada uzun uzun anlatmaktansa resimlerle göstermeyi yeğlediğimiz için “dikim”i kısa kesiyoruz, lütfen Album-III’e bakınız. 15 ) 14 http://pembedomates.blogspot.com/2006/05/dikim-sirasi-gneli-ama-feci-egzos-alan.html http://pembedomates.blogspot.com/2006/05/balkon-dikiminden-hemen-sonrasi.html http://pembedomates.blogspot.com/2006/05/sirik-niyetine-ubuk.html 15 http://picasaweb.google.com.tr/TANSUGLAR/FIDEDENSAKSILARAPDA2007ALBUMIII PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 7 Beşinci Đş: Dikimden Sonrası - Bakım Sulama Đlk dikimde o “can suyu” denen sulamadan sonra hergün su vermemek lazım. Ama toprak suyu tutuyorsa ve nem oranı iyi ise. Domates yapraklarını kıvırmış, baygınlık geçirecek hallere gelmişse susuzluktan teoriyi boşverip gereken ilk yardımı yapacaksınız elbette. Haydi yine Selim Hoca’ya başvuralım burada: Sulama Domates bitkisinin su isteği ile ilgili net bir ölçü vermemiz biraz yanlış olur.Bu konuda bilmemiz gereken sulama işlemi bitki köklerinin uzandığı bölgeye suyun iletilmesidir. Kısacası küçük bitki az su ,büyük bitki çok su ister.Su isteği konusunu ben hep yemeğe tuz atmaya benzetmişimdir.Yemeğe az tuz atarsanız çaresi var,biraz daha ilave edersiniz. Ancak çok tuz atarsanız pek fazla yapabileceğiniz bir şey yoktur. Sulama işlemi en önemli konuların başında geliyor. Az su ile bitkiyi zayıflatabilir,kurutabiliriz; Çok su ile de bitkiyi ince yapılı, kök çürümelerine karşı duyarlı hale getirebiliriz. Sakın ola ki kimse bu yazdıklarımdan korkmasın. Domates bitkisinin sulamasındaki ince çizgiyi ayarlayabilirsek arkadaşlarımız bitki başına daha fazla sayıda Pembe domates meyvesine sahip olacaklar ve Pembe Domates Ağının güçlenmesi için bilgili yetiştiriciler olacaklar. Domates bitkisinin uygun gelişmesi Saksıda ilk can suyunu verdiğimiz bitkimizi mutlaka günlük izleyeceğimizi biliyorum.Burada önemli konu toprak yüzeyinin çatlaması durumunda bir metal çubukla veya bir çatal ile çok derin olmadan ,bitki kök boğazına 4-5 cm’den fazla yaklaşmadan toprak yüzeyini karıştıralım.Bu işlemi yapma nedenimiz;eğer toprak çatlarsa bitki kökleri hava alarak olumsuz gelişmeler gösterir.Domateslerimize her gün su vermeyelim. Evimizde bitki sulaması ile arası iyi olup hergün çiçekleri sulayan birileri varsa uyaralım. Domateslerimizi ilk günlerde 4-5 gün ara ile yalnızca kök boğazı bölgesine yaklaşık bir su bardağı kadar su versek sanırım yeterli olacaktır. Bitkinin su gereksiniminin tesbiti için sabahları bitkiyi izleyelim; eğer bitki yaprakları biraz solgun, biraz kıvrılmış gibi görünüyorsa su’ya gereksinimi vardır. Bitkimizin kuvvetli kök salması için suyu araması gerekmektedir. Bu nedenle ilk günlerde suyu az vermemiz, iki üç defa toprağı köklere zarar vermeden karıştırmamız iyi olur. Çiçeklenme öncesi (çiçek tomurcukları görünmeye başlarken) hafif su kısıtlama uygulaması çiçek sayısının artmasına,meyve tutumunun kolaylaşmasına, çiçek salkımlarının arasındaki mesafenin az olmasına neden olur. 16 Bu da Erzincan Bahçe Kültürleri Enstitüsü’nden: “Domates bitkisinde ilk meyve görülünceye kadar sulamadan kaçınılmalı ve bu ihtiyacı çapalama ile giderilmelidir. Sulama zamanının tayinini belirlemek için; 16 Bkz. Dipnot (5) PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 8 bitkide renk koyulaşır tüylülük artar, koltukların kopması güçleşir, sabahın erken saatlerinde yapraklar donuk renkte ise bitkinin sulanması gerekir. Đlk meyveler görüldükten sonra sıcak havalarda hafif topraklarda her 2-3 günde bir,ağır toprakta 3-7 günde bir sulanmalı, az su sık aralık prensibi uygulanmalıdır.17 Çapalama, koltuk alma, ipe alma Çapalama Selim Bey yukarıda demiş ya “toprağı köklere zarar vermeden karıştırmamız iyi olur” diye; işte çapalamadan kasdımız tam da o. Ne eksik ne fazla. Yoksa elinize gerçek bir bir çapa alıp daldırdınız mı saksının toprağına, çapayı geri çıkarırken ucunda köklerin önemli bir bölümünün ona eşlik ettiğini gördüğünüzde içiniz “cız” eder! (tecrübeyle sabittir!) Henüz çiçek açmamış bitkiye suyu kısıtlı kullanıp, 8-10 günde bir kibarca (Selim Bey hatta “çatal”ı önermiş küçük boy çapa yoksa: “Topraktaki çatlamayı özellikle yok etmeliyiz.Bunun için kök boğazından dışarı doğru herhangi bir metal (yemek çatalı olabilir) parçayla 1-2 cm derinlikte karıştırmamız yeterlidir.” diyor). Siz bu işlemi yapınca pembenin yarım gün içinde görünüşü değişiyor, boyu da 1-2 cm. birden uzayıveriyor... 18 Bitkiler nankörlük nedir bilmiyorlar. “Doğru” yaptığınızda gelişip serpilerek teşekkürü yapıştırveriyorlar. Đpe Alma 19 “...domates bitkileri 30-35 cm kadar boylandığında bitkinin kuzey tarafına 10 cm kadar uzağına herek toprağa sıkıca yerleştirilir ve dipten itibaren ikinci ve üçüncü ∞ yaprağın dibinden rafya ile işareti şeklinde bağlanır. Bu bağlama işlemi bitkiler boylandıkça her 30-35 cm'de bir tekrarlanır." Yukarıdaki tarif, tarladakiler için tabii. Bizim balkon saksılarında işte o sözünü ettiğimiz bambu çubuklar bu işi görüyor. Hatta pembenin istikbalinden o kadar eminiz 17 http://www.erzincanbk.gov.tr/domatesyet.htm http://pembedomates.blogspot.com/2006/05/apalama-koltuk-alma-ve-ipe-alma_27.html 19 http://pembedomates.blogspot.com/2006/06/kibarlara-kibar-bakim.html 18 PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 9 ki; öyle 20’şer 30’ar cm. filan büyümesini beklemeden, bir sürü “yatay sonsuz işareti” biçimindeki bağlamayı peşinen yapıp hazırlıyoruz! Büyüdükçe aradan dalları elle bir üstteki bağcıkların arasına geçirip “başın yere eğilmemesini” garantilemiş oluyoruz böylelikle... -Resimdekine bakıp aldanmayın. Bu yıl daha başlayamadık bile bu işe. Bu 2006 serüveninden bir görüntü. Hani ilk çocukların daha çok fotoğrafı olur ya aile albümlerinde; gak dese çekilir, guk dese çekilir, işte aynen onun gibi, geçen yıl herşeyi görüntülemişiz. Đyi ki de öyle olmuş, demek ki bu yıl sizlerle paylaşacakmışız böyle! Bu yüzden, PD blog’un 2006 arşivi ilk çocuklu, 2007 de ikinci çocuklu aileninki gibi oluyor. Sizlerin 2007 PDA webgunluklerinizi açmanızı da çok istiyoruz. 20- Koltuk alma Bu da bırakılırsa yeni bir dal olma amacıyla iki dal arasından baş veren bu küçük sürgünlerin Darwin’e rahmet okutacak bir yaklaşımla koparılıp alınması anlamına geliyor. Kopartmanın gerekçesi daha önce yola çıkanların daha büyük meyva vermesine yardımcı olmak! Ayrıntısı burada. (Günün birinde pek çok domatesi bir arada yetiştirme şansımız olursa, birkaç tanesinde bu işlemi yapmadan bakmayı çok istiyoruz). PDA- Adana’dan üyemiz Mehmet Saygın da Google Gruplarındaki yeni haberleşme listemizin 21 “Dosyalar” bölümüne sağdaki güzel çizimi koymuş geçen gün... Selim Bey’e dönersek: 20 21 Bu iş gerçekten çok kolay, örneğin www.blogger.com ‘a girip hemen şu anda bile başlayabilirsiniz! http://groups.google.com.tr/group/pembedomates/files PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 10 “...yan sürgünlerin en geç 10 cm olmasına kadar alınması zorunludur.Geç kalmamız durumunda bitkimizde açılacak yaranın daha büyük olması kaçınılmazdır. NOT:Bu kırdığımız yan sürgünleri yerimiz fazla ise yada tohum çimlenmelerinde sorun olması durumunda çelik olarak kullanabiliriz .Kırılmış yan sürgünleri tohum ekimindeki gibi plastik bardağa yada doğrudan saksıda 4-5 cm derinlikte gömersek ve nem kontrolünü yaparsak 10-15 gün içinde köklendiğini görürüz. Bu yöntemi daha sonra açıklayacağım bazı bölgelerimizde iki üretim sezonu ile ilgili sistemde rahatlıkla kullanabiliriz.” Biz geçen yıl bu kopanların gerçekten köklenip köklenmediğini bir soda şişesi ve su içinde denemiş, hem de çok hızla köklendiklerini –soldaki resimgözle görmüştük. 22 “Boğazlama” Geçen yıl hayatımızda ilk kez Metin Varol’dan duyduğumuz bu terim önce hepimizi dehşete düşürmüştü. Ne demekti bunca üstüne titrediğimiz pembeleri “boğazlamak”! Sonra, bunun onların iyiliği için yapılması zorunlu bir işlem; uzayıp giden gövdenin etrafını piramidal biçime toprakla doldurup, onun yeni kökler çıkarmasını ve daha sağlam büyümesini sağlamak anlamına geldiğini öğrenip rahatladık. Rahatladık rahatlamasına da tarlada şöyle bir itip kakma ile yapılıveren o “piramit”, bizim 1 cm. bile yükseltiye yeri kalmamış saksıcıklarımızda nasıl yapılacaktı? Đşe bunu da bir mimar üyemiz, Zeynep Uygun, kısa bir beyin jimnastiğinden sonra çözdü ve çizdi: 22 http://pembedomates.blogspot.com/2006/07/doanin-cmertlik-dersleri-bitmiyor.html PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 11 Đşte bu yıl başından beri sizlere hep “derin saksı, derin saksı” diye figan etmemizin nedeni de budur: Bu sıkıntıyı sizlerin yaşamaması! Zeynep’in çizimini biz uygulamaya ancak şöyle geçirebilmiştik: 23 Oysa bu yılki kere 1/3 toprak Hazırlanıyoruz: saksılarla bu sorunu saksıya üç koyarak aşmaya Altıncı Đş: Haşaratla ahbapça mücadele Bütün bu hazırlıklar pembe domateslerin sağlığı içindi. Ama dış ortamda onları en az sizin kadar sevecek pek çok canlı da şimdi ellerini ovuşturmakta! Onların pembelere zarar vermemesi için üzerlerine zehirli ilaçlarla saldırmayı asla düşünmeyin! Đlk iş, pembelerinize güvenmek ve onları güçlü kılmak. Sonraki gördüğünüz her türlü davetsiz misafiri elle uzaklaştırmak. Gitmiyorlarsa mesela sarımsak soğan gibi ikramlarda bulunmak! -Yukarıdaki iki saksının iç çıkıntılarındaki beyazlık, onlardan birer diş mesela!- Balkona kadife çiçeği, sardunya, su teresi koymak. Kırmızı örümcekler 2006’da hep ikincilerde kaldı bizim balkonda!24 Pembelerin kazaya kurban gitmiş yaprakları varsa onları da korkmayın, dikkatlice koparıp alın. Arap sabunlu su ve benzeri doğal malzeme ile etraftakileri rahatsız etmekte özgürsünüz... Dahası da geçen yılın “ilk çocuk aile albümü”nde 25 bol bol paylaşıldı! Tasasız PDA deneyimleri, bol ürünlü bir 2007 dileğiyle! / Mehmet – Avniye Tansuğ 23 24 25 http://pembedomates.blogspot.com/2006/06/biz-de-o-zaman-byle-boazlariz.html http://pembedomates.blogspot.com/2006/06/kirmizilar-tetikte.html http://pembedomates.blogspot.com/2006/07/youn-bakim-ve-ok-amali-bir-doal-reete.html http://pembedomates.blogspot.com/2006/07/pda-ankara-temel-bilgiler-ii-pembe.html PDA REHBER-II-Haziran 2007-(1. Versiyon: 3 Haziran 2007, Istanbul) 12